Yaratma_Cesareti

88
Metis Yayınları İpek Sokak 5, 34433 Beyoğlu, İstanbul Tel: 212 2454696 Faks: 212 2454519 e-posta: [email protected] www.metiskitap.com Yaratma Cesareti Rollo May İngilizce Basımı: The Courage to Create © Rollo May, 1975 © Bu çevirinin bütün yayım hakları Metis Yayınları'na aittir. İlk Basım: Mayıs 1987 On Birinci Basım: Kasım 2008 Yayıma Hazırlayan: Müge Gürsoy Sökmen Kapak Deseni: Selçuk Demirel Kapak Tasarımı: Semih Sökmen Dizgi ve Baskı Öncesi Hazırlık: Metis Yayıncılık Ltd. Baskı ve Cilt: Yaylacık Matbaacılık Ltd. Fatih Sanayi Sitesi No. 12/197-203 Topkapı, İstanbul Tel: 212 r< î78003 ISBN-13: 97*> Rollo May Yaratma Cesareti Çeviren ve Sunuş: Alper Oysal İçindekiler Sunuş (1988) Alper Oysal 7 Önsöz 35 Yaratma Cesareti 39 Yaratıcılığın Doğası 61 Yaratıcılık ve Bilinçdışı 77 Yaratıcılık ve Karşılaşma 95 Delfi Kâhini: Bir Terapist 110 Yaratıcılığın Sınırları Üzerine 125 Bİçîm Tutkusu 135 İkinci Basıma Sunuş Eker'e "Felsefe somut gerçeklikten yola çıkmalı ve sonra tekrar somut gerçekliğe dönmelidir. Felsefenin hareket noktası Öyle bir nokta olmalıdır kî, kişi bu noktadan başka bir noktadan başlayamasın. Başka hiçbir şeyden değil de yalnız ondan başlamamızı zorunlu kılan, kendini kayıtsız şartsız üstümüze dayatan bu nokta, acıdır. Acı, ondan yola çıkmamızı gerektiren somut noktadır. Ve, acının karşısında aradığımız da mutluluktan başka bir şey değildir. Tüm düşünce, acı ve mutluluğun somut kutuplan

description

Yaratma_Cesareti

Transcript of Yaratma_Cesareti

  • Metis Yaynlar

    pek Sokak 5, 34433 Beyolu, stanbul Tel: 212 2454696 Faks: 212 2454519 e-posta:[email protected] www.metiskitap.com

    Yaratma Cesareti Rollo May

    ngilizce Basm: The Courage to Create

    Rollo May, 1975 Bu evirinin btn yaym haklar Metis Yaynlar'na aittir.

    lk Basm: Mays 1987 On Birinci Basm: Kasm 2008

    Yayma Hazrlayan: Mge Grsoy Skmen

    Kapak Deseni: Seluk Demirel Kapak Tasarm: Semih Skmen

    Dizgi ve Bask ncesi Hazrlk: Metis Yaynclk Ltd. Bask ve Cilt: Yaylack Matbaaclk Ltd.

    Fatih Sanayi Sitesi No. 12/197-203 Topkap, stanbul Tel: 212 r

    Rollo May

    Yaratma Cesaretieviren ve Sunu:

    Alper Oysal

    indekiler

    Sunu (1988) Alper Oysal 7

    nsz 35 Yaratma Cesareti 39 Yaratcln Doas 61 Yaratclk ve Bilind 77 Yaratclk veKarlama 95 Delfi Khini: Bir Terapist 110 Yaratcln Snrlar zerine 125 Bm Tutkusu 135

    kinci Basma Sunu

    Eker'e

    "Felsefe somut gereklikten yola kmal ve sonra tekrar somut gereklie dnmelidir. Felsefeninhareket noktas yle bir nokta olmaldr k, kii bu noktadan baka bir noktadan balayamasn. Bakahibir eyden deil de yalnz ondan balamamz zorunlu klan, kendini kaytsz artsz stmzedayatan bu nokta, acdr. Ac, ondan yola kmamz gerektiren somut noktadr. Ve, acnn karsndaaradmz da mutluluktan baka bir ey deildir. Tm dnce, ac ve mutluluun somut kutuplan

  • arasnda kuatlmtr."

    RENE LE SENNE LA DECOUVERTE DE DIEU

    I.

    Bu kitap kendini iki nemli kavramla tantyor: Yaratclk ve cesaret. Kitab bulunduu raftakefettiim srada tam da benim kafam kurcalayan iki nemli kavramd bunlar. Ruhsaldaralmlarmdan, yalnzlmdan sadm problemlerin ana bu iki etkileyici kavram taklmt osralar. Kitab okumak cesaret deil de, daha ok bir gven duygusuyla doldurdu beni. Yayncmabavurup "niye" bu kitap olduunu tarttm. Onlar da yeniye kucak aan, denemeci insanlar olduklariin bu kitab evirip yaymlamaya karar verdik.

    Kitabn yazarn daha nce duymamtm. Yava yava dier kitaplarn da edindim. ok ilginkonular zerine yazmt. May, ad belki de Trkiye'de pek iitilmemi olmasna karn, Amerikanpsikolojisinde nemli bir isim. Varoluu psikolojide ad Sartre ile beraber geerken, varoluupsikoterapinin en nde gelen temsilcisi saylyor. Spiegelberg May'i Amerika'da varoluufenomenoloji-deki en nemli isimler arasna alyor. May'in n yazdklar kadar, Amerikadafenomenolojik psikolojiye hem yaratclk, hem de eletirellik asndan salam bir zeminhazrlamasndan da geliyor.

    May, genliinin balarnda Avrupa'da ressamlk yapm, bundan sonra da sanatsal yaratclk ennemli ilgi alanlarndan birini oluturmu. Yirmisindeyken Alfred Adler'le alm. Adler'in"aalk kuram"ndaki kayg kuramn ar basitletirilmi ve genel bulmu. Sonra May'inyaantsnda nemli bir karlama oluyor. 1933 ylnda Almanyadan kaan iki nemli Alman'lakarlayor: Kurt Goldstein ve Paul Tillich. Kurt Goldstein'n organizma kuram, kiinin kendinigerekletirmesi dncesi ve kaygnn, organizmann kendini ykma gtrecek olan bir duruma kargsterdii tepki olduu yolundaki gr May'i etkiliyor. Derslerini hi sektirmeden izledii Tillichise varoluu dnceyle ve Heideggerle, Kierkegaardla ainaln salyor.

    Otuzlarda niversitelerde danmanlk yapan May bu sralarda Art of Counselling (DanmanlkSanat) adl kitabn yazyor. Psi-koterapiyle uraanlar "nevrozu sevenler ve "nevrozu sevmeyenler"diye snflandrlabilirse, May ilk gruba girerdi herhalde. Ona gre nevroz, tad geometrik ilerlemeboyutundan tr nsan soyuna verilmi iyi-belalardan, olumlu-lanetlerden biri. Bu konuya, yaninevroza, yani ac ekmeye yaklamlar arasnda iki nemli ayrm var: (1) ac, varolan dzenin,yaamn srdrlmesine engeldir ve ortadan kaldrlmas gerekir; (2) acnn varl varolan yapnnaksadn gsterir ve zerine gidildii takdirde, yeni bir dzenin, yaamn yaratlmasna giden yolunbalangcdr. Bu yzden ac olgusu ve bylece dnyada ktnn varl iki boyutta belirir: (1)ikinlik ve (2) aknlk. Acnn ve ktnn varl, sregidene drlen bir phe, bir tehdittir ve buvarln, evresinin kuatlarak yaamdan soyutlanmas, bulamasnn, yaylmasnn nlenmesi veetrafna ekilen set iinde bertaraf edilmesi gereklidir. Akn boyutta ise bu varlk, yeni bir srecinbalamas, yeni bir dzenin yaratlmas iin bytlr, bydke bilincin iine ilemesi, anlalmasve yeni eylem yollarnn bulunmas kolaylar. Modem ada (Batda) genel bir hastalk mitiretildikten sonra, bu hastalkla (acyla, ktyle) urama sorumluluu belki de modern top-

    lumun en nemli icatlarndan biri olan yeni bir uzman-meslek grubuna verildi: Psikolojik bilgininuygulayclarna, psikanalist, psikoterapist ve psikiyatristlere. Psikoterapistin (Bat'daki) konumuna

  • biraz aydnlk getirmek iin Helen Merrell Lynd'in On Shame and Search for Identity'sinden (Utan veKimlik Aray zerine) alnt yaparsam:

    Hibir meslek psikanalizin stlendii sorumlulukla mukayese edilebilecek bir konumdabulunmamtr. Psikanalist cerrahla mukayese edilmitin Oysaki hastayla girdii yakn iliki ve onasalad koltuklamadan, gvenden tr, saaltmn iine analistin kendi karakteriyle, kiiseldeerleri ylesine karr ki, bu mukayese bulanklar. Rahiple mukayese edilmitir. Oysa rahip kendivarsaymlarndan tr, analistin yllarca uzayabilecek derinlik almasn gerekletiremez, stelikpsikanalize bavuranlarn pek ou Tanr'nn sesiyle konuacaklarna Bilim'in sesiyle konumaytercih ediyorlar. ahsn kendisinden gelmeyen bir yetkiyle, bylesi bir yaknln karm daha ncekarlalmam bir ey. Bu durum analiste olaanst bir g verir. Analiste gelen kiilerkrlgandrlar, analiz de en azndan balang safhasnda bu krlganl artrmaya doru geliir. Gerekkullandklar yntemler, gerekse de bizzat terapinin ieriinden tr, mesleki iliki anda, insanlarzerinde bylesine bir g kullanan kimse yoktur ~ rahipler ve birtakm "ruh saaltmciar" dnda...

    Analitik tedavinin z, yani kiinin kendini amas iki durumda olas grnyor: likininkarlkll ve bu karlkllk iinde almann sevgi ve gven iermesi; alman kiinin Tanr ya dayksek bir gcn vekili konumunda olmas. Analist ise bu konumlarn hibirinde deildir, o ancak biro ayann, bir bu ayann stne basabilir; benim grme gre bu problemin tm karmaasylayz yze gelen ancak birka analist var.

    May'in, ilk kitabndan itibaren, Tillichin etkisiyle zgrletirici tannbilimsel bir yaklam iindeolduu grlr. Lynd'in vurgulad bu zel insan ilikisinin (bir insann dierinin aclarylailgilenmesi) May zerinde de derin etki yaratt hissedilir. inde yaad toplumun rettii acylayzlemek heyecan verici gelir ona. Fakat ilgilendii problemler fazla gelimemi, kroniklememiproblemlerdir. Bu yzden henz psikoterapinin derinliklerine girmez ve konumu danmanlkboyutundadr. Acnn tm yapya nfuz ettirilmesi, geniletilmesiyle bilincin daha derin ve yaratcboyutlarna varlmasndan konu d olarak bahseder. Byle bir yaklamn nasl bir deneyimigerektirdiini anlatr ve niversite danmanlnn byle bir olasla soyunamayacan syler. May

    dzenin atad bir meslek grevlisi, hizmetli olma konumunu aar, psikoterapistin kimliini sorgular.Onun iin varoluun, toplumun, insann derinine giden bir yoldur yardm felsefesi; acylauramamesleine atanm kiinin, felsefenin de ilk duranda olduunu hissettirir, dile getirir. Bu kitapta dagrlecei zere May, hep "biz", "bizim", "ben, "sen, "sizin", vs. gibi kii zamirleriyle doldururcmlelerini; kitap derin dnceyle ilenmi samimi bir mektup havasn tar.

    Terapist konumundaki kii, tmyle terapist bireye zg, sevgi ve gven yaratabilme zelliinin yansra, Tanr eidi bir g kaynann vekili olmakta kime balanacaktr? Toplum, varl yaratanTanr'nn yetkisini azalttktan beri, her eye gc yeten bir Bilim miti retti. Bu Bilim'in psikoloji dalda, insan psikolojik dzeye indirgedikten sonra, ayn Bilime inanan insann rzasyla, ona yaamiin temel dorular verdiini iddia ediyor.

    Byle bir bilimin doktorlarndan bri, Netzscheyi uzun sre sinir hastas olarak tedavi ettikten sonra,"Hayr," demi, "Bozukluk sizin sinirlerinizde deil, sinirli olan benim yalnzca." Bir dierpsikiyatrist ise birok hastann, tpla ilgilenenlere, aslnda rahibe gtrlecek problemlerlegeldiklerinden yaknyor. Frankl ise bu konuda, "Hastalar bize durmadan yaamlarnn anlamsorusuyla geliyorlar. Biz doktorlarn grevi tbba felsefe tama deil, ama felsefi sorunlar bizegetirenler hastalarn kendileri. Byle sorunlarla karlaan doktor bugn tek bana keye skyor.

  • Oysaki, tp, zellikle de psikiyatri, yeni bir alana kaymak zorunda. steyen doktor kendine kolay kyollan bulabilir. Mesela psikolojiye snmay tercih ederek, varoluu iinde, anlam peinde tinsel birbunalma den kiinin, patolojik bir semptomu davurduunu syleyebilir," diyor.

    Psikoloji disiplininin iinden bir grup, psikolojinin (ve psikoterapinin) akn yannn, bilimseldoktrinlerin iinden karlamayacan grd. Bu doktrinler kendilerini aan varolu problemleriylekarlatklar zaman, kendilerini ideolojilere dntryorlard. Sonuta terapistin "baba" kimliinde,kendini merkezde tutarak tedaviyi mkemmel kuramna gre yrtt bir seans ortaya kyordu. Bukiiler zm iin 20. yzylda byk bir zenginlikle ortaya kan iki akn kaynaa bavurdular:felsefe ve sanata.

    Maurice Friedman Contemporary Psychology: Revealing and Obscuring the Human (adaPsikoloji: nsann Aa Vurulmas ve Saklanmas) adl kitabnda May'in u szn anasoz olarakkullanr: "Gelecek yllarda kltrmzn psikoloji ve psikanalize yaklamlarndaki kritik savalar,insann imgesi alannda verilecek." Yaratma Cesareti'nde de May ele ald konunun bilim tarafndanne kadar yanl anlaldn, ya da hi anlalmadn vurguluyor. Bu vurgular zellikle, insann birdoas olmad, insanda bir zne-nesne ikililiinin yapay olduu ve insandaki duygulanmlara(emotion) yeterince nem verilmedii zerinde toplanyor.

    May'in ilk nemli eseri The Meaning ofAnxiety (Kaygnn Anlam), veremden le-yazdnmsonrasnda yazlm. May bu kitapta, kaygy an sorunu ve nevrozun en temel semptomu olarak elealr. Kayg sorununun yaann Spinoza'dan; Pascal'a ve Kierkegaard'a kadar nceler. Bu kitapta daTillich'in etkileri barizdir; Heidegger'den bahsederse de ancak Tillichin perspektifinden yaklar.Varoluu hareketten bahsederken onunla zdeletii izlenimini vermez henz. Freud veKierkegaard'dan kayg olgusunu en derinlemesine anlam kiiler olarak sz eder. Kaygyla yzlemeksorusu, kaygyla yakndan ilikili olan, kiiliin geliimi sorusuna gtrlr.

    lk bamsz mesajn getirdii kitab olan Mans Search for Himself (Kendini Arayan nsan), Mayinkitabn bal olan soruna ilk varoluu yaklamn da ierir. Bu arayn hareket noktas, insanlkdurumumuzdur. Bu durum yalnzlk ve kayg dnda be yitirile dile gelir. Bu yitirilerin enanlamllar, toplumdaki deer merkezinin, benlik duygusunun ve trajedi duygusunun yitiriliidir.May'in getirdii zm ise; nsan'n yaratc bir sre iinde kendisinin bilincine vararak benliinitekrar bulmasdr.

    May, 1950lerde, Avrupada yeni gelien varoluu psikoloji ve felsefeyle ilikiye giriyor. Bununsonucunda 1958'de Existence (Varolu) ortaya kyor. Emest Angel ve Henri Ellenberger'le birlikteyazp derledii bu kitap Amerikada yeni bir fenomenoloji ve varoluu dalgaya r ayor. Sonu,birok varoluu dergi, topluluk ve toplant.

    Rollo May'e gre varoluu psikoterapi, nsan, nevroz, salk ve nsann yapacaklar zerine yeterlicevaplar bulunamazken du--jt-

    yulan "ontolojik bir alk"tan dodu geldi. Varoluu psikoterapi, / insan zerinde alrken, onuparalara blmeyen ve insanlm bozmayan bir bilimin olanakll varsaymna dayanmaktadr.Teknik kullanmaktan holanmayan varoluu terapistler "hastadan hastaya ve tedavinin her safhasndadeiebilecek" bir tavr izler. Rol-lo Maye gre, varoluu analizin temsilcileri, Bat kltrndeinsan anlamaya en byk engellerden biri olarak teknik zerine getirilen ar vurguyu gryorlar. Buar-vurgu, insan hesap edilebilecek, ynetilecek, "analiz edilecek" bir nesne olarak grme ile yan

  • yana gidiyor. Batl dnce, anlamann teknikten sonra geldiini dnr; buna gre doru teknikbulunursa hastann gizi zlecektir. Varoluu yaklam bu eilimin tam tersini tutar: teknik, an-)lamadan sonra gelir. Tekniin ie yararl ancak anlamann kalitelinin yksekliiyle sz konusudur.Olgular tek tek alndnda varoluu bir terapist belli bir ryann, bir miza patlamasnn yorumunda,klasik bir psikanalistin syleyeceklerinden farkl bir ey sylemeyebilir. nemli fark varoluuterapinin syleminin apayr olmasndadr: varoluu terapi, bu ryann bu hastann kendidnyasndaki varoluuna ne ekilde k tuttuuna, o anda nerede bulunduuna, neye doru hareketettiine, ryann iinde belli bir karara doru nasl bir gizil ynlenme olduuna younlaacaktr."Varoluu psikoterapistler zellikle hastann syleminde ortaya kan karar ve istem unsurlarylailgilenir. Hasta 'belki yapabilirim', veya bunu belki de yapabilirdim dediinde, onu duyduumu onamuhakkak gsteririm." Varoluu terapistlerin ayrt edici zelliklerinden biri de gelecek zerindenemle durmalardr. Zaman psikolojik grntnn merkezine oturttuktan sonra, gelecein, imdi vegemiin tersine insanlar iin baskn zaman modeli olduunu savlarlar. Bu savn anlam gemii veimdiyi silmek deildir, gemii blebilmenin yolu yaayan bir insan, u zel an iinde, bir geleceedoru kendini tasarlay iinde grebilmektir. Kiilik, ancak gelecee ilerleyen izin zerindegrlebilirse anlalabilir; bir insan ' kendini, ancak bir ekilde gelecee doru uzatabildiindeanlayabilir. Eugen Minkowskiye gre, gelecei kavrayamamak ve gelecek-' te yaayamamak,psikolojik salkszln birok biiminin ve depresyonlarn ana kouludur. Bu sylendiinde, kiinindaimi bir oluma sreci olduu, varoluunun hep gelecee tat, gelecekten

    fkrd sylenmi oluyor. Gemi anlarn art arda toplanp birletirilmeye kalklmas birokterapisti kmaza sokar, nk bu anlarn hatrlanabilmesi hastann kendini gelecee doru ynlendi-rebilme yetisinin gelimesine baldr. Hasta kendisi iin en nem tayan ve anlam oda olan gemideneyimlerini ancak bu anlarn temelinde gelecee doru bir ynelim yaratabildiinde hatrlamayave tekrar-yaamaya izin verebilecektir. Bu adan bakldnda, gemiin hatrlanmas gelecee ilikinkararlarmza baldr. Anlar konusunda sylenen, kavrama ve bilgi konusunda da sylenebilir: karar,bilgi ve kavramadan nce gelir. Bir kavrama yle kendi kendine frlayp gelmez, ancak hasta bukavrama ile bir dnyada yaamak iin gerekli kararlar verdiinde ortaya kar. Ancak kararlarverecek olan bireyin kendisidir. Bu kararlarn otantik bir varolu iinde verilebilmesi iin bireyin,gelecee yneliminde ortaya kard varlk olaslklar kadar, varl bulut gibi saran hilikolaslklar ile de yzleebilmesi gereklidir. Maye gre, terapist, hastay geleceindeki baarszlkolaslklarndan uzak tutarsa ona hizmet vermemektedir. Bu nokta ok nemlidir, nk hastalar(kukusuz ocukluktan kalma her eye gc yeten, koruyucu bykler imajm terk edemediklerinden)terapistin balarna gelebilecek her eyi nasl olsa gryor olduunu dnp, kendi varolularn okadar ciddiye almayabilirler. Terapilerin ounda, hilikle girilen bitmeyen mcadelenin, varoluungeriliminin yaanmas olan "'kayg, umutsuzluk ve yaamn trajik duyumsan sulandrrlmakta-dr.Bu balamda her zaman mevcut olan bir olaslk olarak intiharn (sembolik olarak) yaanmasndaolumlu bir deer vardr. May bu noktada, kiinin kendi hayatn sona erdirmeye gcnn yettiini tamolarak anlad, ancak intihar etmemeyi setii ana kadar, hayatn tam ciddiyetle sona erdirmeyekalkmayacan sylyor.

    nsann ne olmas gerektii ile ilgili birtakm kuramlar var. Nevroz bireyin bu kuramlardan sapmasmdr? Hayr, nevroz, Maye gre, bireyin kendi merkezini, kendi varoluunu korumak iin kullandyntemden baka bir ey deildir. Semptomlar da, varoluunun merkezliliini tehditlerden korumakamacyla, dnyann snrlarm gerektiince bzmek iin kulland yollardr; ancak bu ekilde geriyekalan dnya paras kendi glerince yaanmak iin yetmektedir. Nevrotiin otomatik bir iyilemeyiistedii syle-

  • ^ nemez; varoluundaki dier koullar ve dnyasyla ilikisi deie- . ne kadar kendi nevrozunubrakmak istemeyecektir. Bu gerek, nevrozun bir uyum baarszl olarak grlmesini hemenortadan kaldracaktr. Nevroz aslnda uyum baarszlnn tam tersidir de; nevroz bir uyumyntemidir; sorun bu yntemin ok baarl olmasndadr; nevroz eksiltilmi bir dnyaya uymann biryoludur. Nevroz, iinde bireyin yaratc gizilgcnn sakl olduu yaratc bir etkinliktir, ancak buyaratc gizilgcn u ya da bu ekilde, bireyin sorunlarnn stesinden gelme sreci iinde yaamnyapc yanma kaydrlmas gerekir. Nevroz bir dnyaya uyum salamann yaratc bir yoludur,psikoterapinin amac nevrozun iindeki yapc gizilgleri ortaya karmaktr. y Varolan tm kiilerin,dier varlklara katlmak iin kendi mer-kezliliklerinden dar uzanmak olanaklar ve gereksinimlerivardr. Bu dar k tehlikelidir; organizma ok uzaa giderse, kendi merkezlenmiliini, kendikimliini yitirir - bu fenomene biyolojik dnyada kolaylkla rastlanabilir. Nevrotik, kendi elikilimerkezini yitirmekten ok korkuyorsa, dan uzanmay reddeder ve kendini kasarak geri eker, dnyaalann ve reaksiyonlarm ksalka bymesi ve gelimesi durur. Bu durum Freud'un zamannda voj^yaygn bir biimde rastlanan nevrotik bastrmalar ve ketlemeleri oluturuyor. Oysa, gnmznda-ynelimli uyumculuk dnya-^ snda, yaygn nevrotik tarz tam tersiyle karmza kyor; benliindierlerine katlm ve dierleriyle zdelemesi iinde varl iyice boalana kadar dalp yokoluyor.

    ^ May, insann, dier insanlarda kendisini gven ve kabullenili iinde tanmasnn "ben-im"deneyiminin yaanabilmesi iin zorunlu olduunu sylyor. Ancak kiinin kendi varlnn farkmda-l temelde kendi benliini kavramas ve z~bilinci elde edebilmesi dzeyinde olur. Ben-im"deneyiminin zorunlu art toplumsal alan olsa da, bu deneyimin kendisinin z olarak toplumsalkategoriler iinde aklanmasna gerek yoktur. Dier bir birey (rnein terapist) tarafndan kabuledilme, hastaya esas savan "baka biri, veya dnya beni kabul eder mi" cephesinde verilmesinegerek olmadn gsterir; kabul edilme hastay kendi varln yaama sorunuyla yz yze gelmekzere zgrletirir. Bu noktann vurgulanmas nemlidir, nk birok durumda, kii bir bakastarafn-

    dan kabul edildii takdirde kendi varln otomatik bir ekilde ya-ayabiliyormu gibi dnlyor.Bu durum, "iliki terapisinin yzeysel biimlerindeki temel bir hatadr. "Seni-seversem-ve-ka-bul-edersem-tm-gereksinmen-karlanacak" tavn hayatta ve terapide an edilginlie ve kiinin kendivaroluunun sorumluluunu hi almamasna rahatlkla neden olabilir. Can alc sorun, birey kendivaroluunun farkmdal ve sorumluluu iindeyken, kabul edilebilecei olgusuyla ne yapacadr.

    May, bireyin dieri ile bulumasn iliki szcyle vermeyi istemiyor. Ona gre iliki szc bubulumay fazlasyla "psiko-lojize" ediyor. Onun nerdii szck karlama, bu szckteki kar-karya olma, insann varoluunda bulunan varolusa! kayg ve sululuk ile de yzlemeyigerektiriyor. Varolusal kayg ve suu nevrotik kayg ve sutan ayrt etmek gerekirse, May bu ayrm,nevrotik kayg ve suun varolusal olanla yzleememekten ortaya ktn syleyerek belirtiyor.

    May'e gre psikoterapinin amac ve yntemi, kiinin kendini dolaysz bir anda, o tlguyu yaayan, yada, o olgu bana gelen kii olarak amasn salayacak olan, kendi bilincini yaratmaya ynelikolmal: Bireyin yaayaca dnya kendi dnyasdr. Kiiler, bu dnyada ve kendi problemlerikonusunda ancak, dnyay kendileriyle olan ilikisi iinde yakalarlarsa bir ey yapabilirler. Ancak(dnyadaki) kendilerine kar tavr alabilip (dnyadaki) kendilerini reddedebilecek duruma gelirlersekendi varlklarn olunmayabilirler. "lmle (insann kendi varlnn hibir yanksn bulamad birdnyayla) yz yze gelebilme yetisi (cesareti) gelimenin nkouludur, insann kendi bilincine

  • varmasnn ve kendisini bulmasnn nkoulu." ntihar sembol, lmle yzleebilme yetisi psikolojive psikiyatriye varoluu yaklamn merkezinde yer alr. Bireyin kendi yokoluunu karsna almasyaamn trajik yannn yaanmasdr. Varlk alann bir sis gibi rten hilik ile yz yze gelerek, kendibeklentisine, istemine, emeine, abasna ramen varln yoklua dmesine kar, hilik bulutununiine yeni bir varlk alanm yaratmak zere dalabilmesidir. Bu deneyim sembolik olarak ksmi birlm ve tekrar-doma olarak sk sk karmza kar.^-

    May'e gre, farkndalk ile bilinllik arasndaki aynm nem tayor. Merkezliin znel yanfarkmdalktr. Farkndaln esiz

    bir ekilde insana ait olan yan ise z-bilintir. Farknda olma ile dnyadan gelen tehdit alglanrken,bilin, kendimi tehdit edilen kii olarak bilme yetimdir, kendimi, bir dnyas olan kendim olarakyaamamdr. Kurt Goldstein'n szckleriyle, bilin, bireyin o an verili somut durumu aabilme, odurumu, artlan birebir yaamaktan kabilme yetisidir; insann soyutlamalar ve evrensellerikullanabilmesinin, dile ve sembollere sahip olmasnn altnda yatan yetidir. Bireyin dnya ileilikilerinde birok olasl yaratabilmesi ancak bilinciyle sz konusudur, bu bilin psikolojikzgrln de temelinde yatar. O halde, terapistin grevi hastann sadece farkna varmasna yardmcolmak deil, daha nemlisi farkmdalm bilince dntrmesine yardmc olmaktr. Farkmdal,dnyasnda dardan tehdit edici bir eyin ona yneldiidir. z-bilin ise bu farkmdal iyice farklbir dzeye getirir; hasta, tehdit edilenin kendisi olduunu, tehdit edici olan bu dnyada, ayaklanmnzerinde duran bir varlk olduunu, dnyas olan bir zne olduunu grr.

    May'e gre terapinin amac hastaya gizgierini gerekletirmesi iin yardm etmektir. Bunugerekletirmek iin terapist, nevrozu, kiinin merkezlenmiliine ynelen tehlikeye kar, kiininkendisinin yaratc bir uyumu olarak grmelidir. Kayg ve sululuk da hasta tarafndan anlaldndayapc olanaklar tarlar; asla eritilmeye allmamaldrlar. Kiinin kendi psikolojik yreiyle bu sonbalarn (ilalarla, telkinle, koltuklamayla) kesmek, onu kendisinin olmayan bir dnyaya, varoluaitmektir. Terapinin getirecei sonu, uzun, ksa, sonlu ya da sonsuz bir yalnzlk srecidir. "Terapikiiye yzleebilecei gvenilir ve anlalr bir dnya verir, ancak terapist hastay ime deceiyalnzlktan koruyamaz." nsan istediklerine ancak gelecekte ulaabilecei iin, tm yaam bir risktir."Bu risk insann kendisinin bilincine varmasnda ikindir."

    II.

    May'in psikoterapi hakkmdaki grlerini ksaca anlattktan sonra, bence ok can alc olan bir konuyadnmek istiyorum: Nevroz, yaratclk ve sanat arasndaki ilikiye. Terapistin akm bir kaynaktan galmas gerektiini sylemitik. Bu kaynaklann felsefe ve sanat olmasnn yan sra bir baka gereklikgrn daha var: Hastann kendisi. Yani nevroz, usd kaynaklarn yzeye kdr da. Psikolojininmerkezinin kay da bilenlerin (terapistlerin) bilinenleri (hastalan) bilememelerindenkaynaklanmtr zaten; bunun sonucunda May'in ontolojik alk diye bahsettii bu daha derin bilmeistei ile felsefeye bavurmak gerekmitir. Ranka gre terapi bir yaratma srecidir, bu yaratmasrecinde terapist usd kaynaklann bulunduu hastann tuvali gibi davranmak durumundadr;hastann eline tututurulan canl bir fradr terapist. Rank hastayla terapistin birbirlerini nasltamamlad klan, yarattktan zerine epeyce eser vermitir. Varoluu terapistlerin hepsinde hastayaduyulan hayranlk hkimdir. Tek yanl yardm etme kavramndan, "yardm etme felsefesi"negeilmitir.

    Eski nevrotkler kendilerini topluma uyduramyorlard, ama toplum da toplumdu o zamanlan Kendi

  • kararlln koruyan, hastann hastalnda umduu ve tedaviden sonra umduunu bulduu. Soruntoplumun bu tipteki toplumluunu srdrememesi ve terapi sonras beklentileri gerekletirememesisonucunda patlak verdi. Hasta olan kiinin ahlaksal adan uyduu fakat katlmak (geri dnmek) iinpsikolojik modifikasyonlara ihtiya gsterdii byle bir (evrimsel) toplumda psikoloji bilimi, terapikbaanlanyla sapasalam durabiliyordu. Fakat her trl devrimin balad bir ada insann psikolojikanlahnda da devrim yapmak gerekti. Varoluular insann bir doas olmadn, insann kendiniyarattn ortaya attlar. Devrimlerin ortaya kard usd kaynaklar bilimsellik savlayankuramlarn ideolojik trevleriyle toplumsal biim almaya zorland. Usd kaynaklann bireyselbiimlenii ise sanatta fadesini buldu. Sontagdan alnt yapacak olursam: "Her a kendi 'tinsellik'tasansn kendisi iin yeniden bulmaldr... modem ada tinsel tasar iin en etkin metaforlardan birisanat'tr."

    nsan aklarken psikolojiye bavurmay eletirdiimizde (henz bilinmeyen) snrsz bir psikolojikbilgiden bahsetmiyor, imdiye kadar retilen psikolojik bilginin bir kmesinin kullanlmasneletiriyoruz. Mesela izoid kiinin psikolojisinden bahsedelim: o (yani izoid), dokunulamayan,dokunamayan, yakn ilikileri nleyen, hissedemeyen, souk, mesafeli bir kiidir. Anthony Storr'agre tm bu fenomenler sevgi iin duyulan bastrlm bir zlemi gizleyen karmak bir maskedir.izoidin kopukluunun nedeni ocukluunda bulamad sevgi ve gvendir. Eer izoidi patolojik ilan edersek ve o da bu patolojiyi kabul edip yaamaktan baka bir ey yapmazsa (varlk zerinebilgimizin ua ve ibirlikisi ise) karmza bir sorun kmaz. izoid, "sevilemeyeceine inanan,saldr altnda olduunu hisseden ve gururu krlacak diye eletiriden korkan" bir kii olarak karkarmza. Storr'a gre Descartes ve Schopenhauer'in felsefesinin nedeni sevgidenyabanclamalardr, Beethoven ise mziini, yaayan insanlarn onda yaratt d krkl ve kinekar dledii ideal bir sevgi ve dostluktan dourmutur. Gerek dnyaya kar dmanlnyceltmese byk ihtimalle psikotik bir paranoyak olacakt! Hata nerede? Sadece varla deinerekkonumak, insana dair varlk bilgisini varolan psikolojilerden, ruh rneklerinden karmak, szkonusu varln olmad yerde olabilecek eyleri gzden.karmay getiriyor. Olmayan sevgi vegvenin yerinde sadece bir hilik, olmay, eksiklik gryoruz. Sevgi ve gvene dayal bir kiilikgeliimi ile, o pek korkulan, belki tiksinilen olumsuz duygulardan kurtuluyoruz gibi grnyor. Oysabyle bir kiilik sevgi ve gvenin artlad bir varlk alann katetmek (ya da yinelemek) zonmdakalabilir. evrenin sevgi ve gven vermesi iin kendi varlnn tekrarn, kendi deerlerinin enmkemmel bir gerekletirilmesini beklemesi ok doal. Freud da narsisizm zerine biraratrmasnda anne-baba sevgisinin temelinde, anne-babann kendi ideallerinin gerekletirilmesinidayatan narsisist bir kendini oaltma zlemi bulur. Sevginin ve gvenin kazanlmas birok durumdainsann kendi varlnn farkmdahm, baka bilinlerin varlk alan uruna indirgemesiyle, bufarkmdal kendi varlnn bilinciyle deitremeden idi etmesiyle sonulanyor. Sevgi ve gveninartlad kiilik, evresinin ondan bekledii eylerin tesine geemeyebiltr. Yapp ettikleri oudurumda yaratclkla ilikili deil, yetenekle ilikilidir. Oysaki Hegel'in dedii gibi tin kaygdr.Ruhsal hiliklerin dourduu kayglar tinin doum sanclar olmasn? Sadece ruhsal varlk alan ilesnrl olan psikolojik yorum, tinsel varln kendine has dilini kullanamayaca iin tinselfenomenleri hep psikolojik fenomenlere indirgemek zorunda kalr, tin-yaam kartln hep(varolan) yaam (ruh) cinsinden deerlendirir. Varl hilik

    bir bulut gibi sarar oysa. Sevgi ve gven ounlukla bu hilie kar duyarl ortadan kaldrr.Sartren dedii gibi, kaygdan korkan doru-dnen insan kendini idi eder; olumsuz an'zgrlnden kesip atar. zgrl iki paraya bler. Bu paralardan birini kendine saklar; hep yiolan varlkla zdeletirir. Bu varlktan daha az olan ise hitir, eksikliklerimiz varlktan yoksun

  • olmaktan baka bir ey deildir. Psikolog da yakndan tand ruhsal varln tekrarndan baka birey grmyor. Bu varln olmad yerde, yani hilikte gelien kar-varlk (ya da tin) kendiyasalarn olutururken, kendini grnr klaca an beklerken hastalktan (yani ,'saikmolmayndan) dem vuruyor. Tinsel gelimeyi (hilikle yzleerek kayg iinde yaamannrettiklerini) bulgulamak iin gereken donanmdan yoksun olan psikoloji kendini sadece ruhsal tekrarile snrlayp, bu tekrar bulamad durumlar hastalk diye niteleyecektir. Onun iin, "varolan rejim,henz varolmayandan daima daha mkemmeldir."

    Psikolojik kuramlarn nne geemedikleri eilimlerden biri de sanaty hasta ilan etmek. Normaldkn psikolojinin normalden sapmay hasta grmesine kar Rank, sanat olgusunu "psikolojinintesi" olarak kayda geirdi. Psikolojinin ikiye indirgedii (normal ve nevrotik) tipler Rankmpsikolojisinde e kyor. Rank sanaty psikanalizin hasta yorumundan kurtarp kendi banayaratc bir tip olarak koyuyor ve en nemlisi de nevrotiin bir yn olacaksa bunun normale doruama deil, sanatya (ya da yaratc tipe) doru, yukarya ama olduunu sylyor. Byk usulukgelenei Nietzsche'de ilk sarsntsn geirmiti. Nietzsc-he usdmn (us iinde eritilerek,ussallatrlarak, anlalarak, yorumlanarak deil) usd olarak deerlerini kazanmas zamannngeldiini sylemiti. Freud usun usdma kar son hamlesini ya-^ parak onu usun olmad yer olarakilan etti.

    Rank aynlk psikolojisine kar karak farkllk psikolojisini nerir. Nevrotik karakterin ya da oklukizoid de denilen tipin ortaya kn yle anlatr; "Kii ilk nce kendine ait bir istemin varlnnbilincine vararak dierlerinden farkl olduunu alglar, sonra bu farkll aa bir ey olarakyorumlar, bunun sonucunda istem gcn ahlaksal adan ypratr... stem gcnn dier bir isteminkarsnda yitirilmesi aslnda istemlerin bir mukayesesinden

    ve farkllnn bilincine varlmasndan baka bir ey deildir," Bu-radaki can alc nokta,sorgulamann ve lanetlemenin istemin ieriklerine deil, bizzat kendisine gelmesidir, yani istemkar-isteme ve bu istemin tm ierikleri de ktye dnmtr. Kt olan bu istemin engellenmesigereklilii ise izoid tipi yaratr, evresine kar ancak kar-istem kullanabilen bu tip, zde ykclkladonanmtr. Rank bu yorumunu srdrerek: "Normallemedeki her trl baarszl 'nevrotik' olarakdamgalamak yerine nevrotik tipte bir yaratclk eksiklii grdm - buna Franszlar Artiste Manque1diyorlar... Her iki tip de normalden sapknlk gstererek, kendilerini normalin standartlarnauydurmakta benzer zorluklarla karlayordu." Rollo May de ayn durumdan yle bahsediyor:"Nevrotik ve sanat -her ikisi de insan soyunun bilindmda yaadklar iin- bize daha sonra tmtoplumu saracak olan durumu gsteriyorlar. Nevrotik de sanat gibi, kendi nihilist ve yabanclamyaantsndan (farkll kabul edilmemi) doan ayn elikileri yayor, fakat bu i yaantlara anlamveremiyor; bu elikileri yaratc rnlere dkmenin yetersizliiyle, onlar reddetmenin olanakszlarasnda bocalyor." Sanat, yaratmann iki nemli unsurunun (yapma ve ykma) sentezinibecerebilirken, nevrotik salt ykclk dzeyinde kalyor; iki tip de an-bireylemenin sanclarnyaarken, nevrotik (Yeraltndan Notlardaki) an bilincin ve an doruyu aramann aclar iinedyor.

    Bu konuya ilave olarak Richard Farson'un "Calamity Kuram "ndan bahsetmekte yarar var. Farson,toplumun en deerli insanlarnn ok kt ocukluk artlarndan geldiini vurguluyor. Bu in-sanlannyaamlarnn incelenmesinin, kltrmzde salkl bir ocukluk iin gerekli olduuna inanlan arka-kmalara bu yaamlarda hibir ekilde rastlanlmadn gsterdiini sylyor. Trav-matik ocuklukartlan ile daha sonraki byk icraatlar arasnda iliki kuruyor. Rollo May de bu tip insanlarda "iyi-

  • uyumlu" send-romuna hi rastlanmadn syleyip, "iyi-uyumlu" insanlann byk ressamlar,heykeltralar, yazarlar, mimarlar, mzisyenler ol-malannn ok nadir karmza ktn ekliyor.

    Gerek Otto Rank'ta gerekse Rollo May'de terapinin nemli yer tutmas, ikisinin de sanatla younbiimde ilgilenmeleri (ikisi de sanatyd ayn zamanda) ve bu konudan epeyce sz etmeleri oldukailgin (Rank da Der Knstler [Sanat] adh ok kapsaml bir kitap yazmt).

    Bu arada yanl anlalmasn sakncal bulduum bir noktaya deinmek istiyorum. Mayin terapihakkndaki grlerinden bahsederken: "Kiiler, bu dnyada ve kendi problemleri konusunda ancak,dnyay kendileriyle olan ilikisi iinde yakalarlarsa bir ey yapabilirler. Ancak (dnyadaki)kendilerine kar bir tavr alabilip (dnyadaki) kendilerini reddedebilecek duruma gelirlerse kendivarlklarn durulayabilirler," demitim. Burada ykcln, bakaldrnn yaratcla ynelen ekliyle,salt tepkisel olan hali arasnda ince bir ayrm yatyor. Bu ayrmn anlalmas genlii (zellikle dekk burjuva genlii) derin bir biimde etkileyen devrimci ruhun da tehisi, bireylie gsterilentepkilerin iyznn gsterilmesi asndan nem tayor. Konuya aklk getirmesi iin SchelerinRessentment'isde Nietzsche'nin Ahlakn Soykt'ndo.n yapt bir alntya deineceim:"Ahlaktaki kle devrimi, bizzat ressentiment2 yaratc hale geldiinde ve deerler rettiinde balar:Gerek tepkiyi, eylemi inkr edip sadece hayali intikamlarla yetinenlerin ressentiment'i. Her onurluahlak kendi kendinin muzafferane bir kabul ve olumlamasndan fkrrken; kle ahlak dardangelene, farkl olana, kendisinden olmayana duraksamadan hayr demeye dayanr: Yaratc eylemi buHayrdan ibarettir. Deer-koyan bu bakn... tersine evrilmesi ressentimentin doasdr: Kleahlak kendi varoluunun koulu olarak bir d dnyay, bir kar-dnyay gereksinir. Fizyolojik birdille sylenirse, davranabilmek iin bir d uyarcy gereksinr-eylemi aslnda bir tepkidir."

    Ranktan yaptm alntda, daha gl bir istem karsnda kendi farkllm olumsuz alglayp, kar-istem gelitiren nevrotikten bahsetmitim, ayn olgunun toplumsal boyuttaki ifadesi Nietzsche' de dilegeliyor. Nietzsche'nin Hristiyan devrimini yorumlamakta kulland bu perspektif, Rank'a gre tmdevrimler iin geerlidir. Her devrim farkllktan duyulan acdan geliir, farkl ve gl olanpsikolojiyi yenmeye alr. Eer bu mcadeleyi kazanrsa, bu sefer kendi farklln ve kendipsikolojisini baat klmaya giriir. Halbuki k noktas farklln ortadan kaldrlmasdr. Nietzschedevrimin znde soysuz bir istem olduunu ifade ediyor, farkll savunmayan, onu ortadankaldrmak isteyen, eitliki kle devrimi "gerek tepkiyi, eylemi, hayali intikamlarla" deitirir. Pekiama insan salt farkllktan kaynaklanan bir kar-isteme zorunluysa, o zaman?

    III.

    May'deh aldm blm burada nemli bir derinlik kazanyor: Varln olumlayabilmek iin kendinetavr alma, kendini reddetme (dardan geleni, farkl olan, kendisinden olmayan deil): "lmle(insann kendi varlnn hibir yanksn bulamad bir dnyayla) yz yze gelme yetisi gelimeninnkouludur, insann kendisinin bilincine varmasnn ve kendisini bulmasnn nkoulu."Nietzsche'nin yk hayvan deveyi, l hayvann, "Hayr"c aslann nne getirip koymasnn nedenide bu. Kiinin Hayr'mm olumluluu, dnyaya olumsuzluk yklemini getirdikten sonra, onuolumsuzlayarak elde ettii sahte olumluluktan gelir. Rank bu noktada sapna kadar hastalanmaynerir: "Gerek hastalk olmadan gerek iyileme olmaz." Bireysel hastalanmay, uyumsuzluu,toplumsal olandan ne kadar ayrabiliriz? Nevrozu reten, hastalkl toplumun ta kendisiyse, "Salknevrozlarndan bahsedebilir miyiz?" Bu yzden Mayde nevroz, izoidlik, duygusuzluk, kiininyaratclk ncesi bekleme, zaman kazanma durumlar olarak* olumlu deer tar. Birey kendi

  • varln kazanabilmek iin gemiten getirdii varln gzden karabilmeli, hastalkla, acyla vekaygyla yeni durumuna hazrlanabilmelidir. Kendini dnyada yitirmek ise kiiliin merkeziniboaltaca iin onun vakum diye nitelendirdii boalma durumuna yol aacaktr. Ne kendini varlniinde yitirmek, ne varla hayr demek, kiinin kendi varlnda yeni gelecek varlk iin bo odahazrlamas. Ne dnyay boaltma; ne dnya tarafndan boaltlma; yeni varlk, yeni dnya iin kendikendini boaltma.

    Grld gibi kader ve lm kavramlar byk nem tayor. Yaama Hayrla balamamak iinkiinin kendi kaderinin sahnelendii kendi dnyasn semesi, bu dnyada kendi lmn yaamas(gemiinin lm) zorunlu grnyor. Varoluu terapinin getirdii de, bu kaderin kabullenilmesi vegemiin tortusu olan egonun ldrlmesi, psikolojik gbekbamn kesilip atlmas ve zorunlu sonuolan yalnzlk. Dostoyevski, "nsann psikolojik bir deiim geirmesi iin uzun bir soyutlanmayagirmesi gerekir," der. Yaam srdrebilmek iin yitirdiimiz cesaret ve gveni (yeni kaynaklardan)kazanmak (var m byle kaynaklar?), dnyayla yeni balar kurmak, kader bilincinin hazrladzeminden yeni bir gelecee yrmek. Nietzsche'nin "kutsal Evet" iin nerdii yol da kaderiniyklenmi devenin kendi ssz lne gitmesiyle balar (bu balangca Rollo May ve Rank'mterapisinin sonunda ancak varlabilir). Ecce Homo'da yle diyor: "Bir hasta gzyle daha salamkavramlara, deerlere bakmak... buydu benim en uzun altrmam, benim asl grgm. Olduysambunda usta olmuumdur. Artk perspektiflerin yerini deitirmek elimde benim, ellerim yeterli buna:te bu yzdendir ki, 'deerleri yenileyi' gelirse ancak benim elimden gelir."

    Rollo May "Psikolojideki Varoluu Hareketin Kaynaklar"nda Nietzsche ve Kierkegaardm psikolojidnyasnn da byk dehalar olduklarn anlatr. Kierkegaard "daha fazla bilin, daha fazla benlik"der. Oysaki "terapi" daha az bilin, daha az doru, daha ok yanlsama ve daha ok oyun ilkesindekuruludur. Rank'a gre nevroz an bilincin her trl rol yapma, yanlsama olanan yok etmesidir, buyzden nevrotik doruya en yakn kiidir; ama bu zellik ayn zamanda yaamay da olanaksz klar.Nevrotik yanlsaya-bilmey renmelidir, yaamak in. May yle srdryor: "Kierkegaard da,Nietzsche de zel tarihsel durumlar iinde kendi bilinlerinin trajik sonularndan kapkurtulamazlard. Her ikisi de alabildiine yalnz, en u biimde kar-uyumcuydular, kaygnn, so-

    yutlanmann, umutsuzluun en derin mcadelesini veriyorlard. En > derin psikolojik krizlerianlatabildilerse, bunlar yaadklar iindir. Nietzsche dorularn laboratuvarda deil kiinin kendindedenenmesi gerektiini ifade ediyordu; her doru u soruyla karlanmalyd: 'Dayanlabilir mi?' ve'Tm dorular benim iin kanl dorulardr' ve nl sz: 'Hata korkaklktr' ya da 'Bir eyi gzelolarak m alglyorsunuz, demek ki yanl alglyorsunuz." Bu, gerekten mkemmel yazlarla dolukitab (Varolu) bir baka yaznn konusu yapmay umarak Machiavelli'den bir sz alaym (alntSontag'n Metafor Olarak Hastalk'mdm):

    Tkenmenin, erimenin balarda tedavisi kolay ve anlalmas zordur; ancak zamanndakefedmediinde, ya da uygun bir ilkeye gre tedavi edilmediinde, anlalmas kolaylar vetedavisi gleir... Olup biteni nceden ancak yetenekli kiiler grebilir, byle bir mesafedengrlnce doacak ktlkler tedavi edilebilir; ne zaman ki herkesin grebilecei kadar byrler,artk bir are kalmamtr.

    Nietzsche ve Kierkegaard'n "kanl donIar" bulu yntemleri de byleydi. Anlamak iin hastalgelitirmeyi setiler, biri "dekadans, dieri "lme kadar hastalk", Rank Nietzsche'nin ardndanzgndr, der ki "bugnk psikoloji bilgimizle sonu byle olmazd, ama bugnk bilgimiz de onansonuna bal." Bu durumu anlatmak iin terapi iinde yeni kavramlar gerek, "sper-iyi-leme", "ar-

  • iyileme" gibi.

    IV.

    Bir dier varoluu olan Berdyayeve gre, "Yetersiz insan dilinde hiten kp gelen yaratclktanbahsederken, gerekte zgrlkten kp gelen yaratclktan bahsediyoruz. Belirlenimcilik asndanbaknca zgrlk bir hitir; varolan dzenlerin hepsini es geer, hibir baka ey onu belirlemez vezgrlkten doan ey daha nce varolan nedenlerden, bir ey'den tremez... Sadece evrimbelirlenmitir: Yaratclk kendisinden nce gelen hiten trer. Yaratclk aklanamaz: Yaratclkzgrln gizidir. zgrln gizi llmez derinliktedir ve aklanamaz... Hiten yaratmaolanan reddedenler, kanlmaz biimde, yaratcl, belirlenmi bir dze-

    nin iine oturtmak zorundadrlar, bylece de yaratcln zgrln inkr etmi olurlar...Yaratclk, ierden, llemez ve aklanamaz derinliklerden kp gelen bir eydir, dardan,dnyann zorunluluundan deil. Tam da yaratc edimi kavrama istei, onu kavrayamamannnedenidir. Yaratc edimi kavramak, onun temelsiz ve aklanamaz olduunu tanmak demektir.Yaratcl ussallatrma istei, zgrl ussallatrma isteiyle ilikilidir. zgrl tanyan vebelirlenimcilii istemeyenler de zgrl ussallatrmaya almlardr. Oysaki zgrlnussallatrlmas, zgrln snrsz gizi inkr edildii iin bizzat belirlenimciliktir... zgrlkvarln tabansz temelidir: Tm varlktan daha derindir... zgrlk llmez derinlikte bir kuyudur-dibi, enson gizdir."

    Bu kitapta yaratclk zerine izlenimler var, ussallatrmann yetersizliinin kantlanmas istei var.Rollo May, "nsz"de "yaratcln byleyici sorularndan bahsediyor. Yazlarn, heptamamlanmam grndkleri iin yaymlamay dnmemi - yaratnn gizemi srd iin. Sonra,"'bitmemilik' niteliinin hep kalacan, bunun bizzat yaratc srecin bir paras olduunu" anlam.

    Benimse, bu alnty buraya koymamn nedeni, yeni bir gven kaynana olan ihtiyacm. Yaratclkhilikten sonra geliyorsa -ve ben biliyorum ki yaamm bana bir hilik hazrlyor- o halde bu lmanndan sonra yeniden yaayabilirim. Burada bahsettiim hilik ne mi? Kendi nevrozumu amamtabii, tamamlanmam bir bireylemeyi; karlamas, yzlemesi eksik kalm bir yaratcl;ilerleme ve gerilemenin orta noktasn, lmemek iin yaama-may; usdna kar (toplumsal) usumu,usuma kar usdm, gereklememi bir mcadeleyi, biimlenmemi bir kaosu, sevileme-yen birkaderi, kabullenilemeyen bir farkll amam. Ara durum psikolojisinin bunaltlarnda boulmadannce, Kafka'nm hayatn baladn syledii "geriye dnlemeyecek nokta"y bulmam gerektiinidnyorum. Hani u Pavese'nin bahsettii uurumlar var ya, karlald m ince ince hesap edilipdibine inilecek uurumlar, fazla zaman geirildi mi birden insann ayann altnda alacak olanuurumlar, insann inmedii de dt uurumlar, insann semedii de seildii tutkular, banagetirmedii de bana gelen lmler. Pavese o kadar szn etmesine ramen inmedi

    o uurumlara, sonra, onca senedir semboln, metaforunu kurmak- tan teye geemedii eyi yapt:canna kyd. te o yzden hilik ve yaratclk, (gvenme arzusuyla doluyken) gvenilecek bir eykalmad zamanda yeni gven kaynaklan. Nietzsche yaratcln ancak bilincin lm anndaolabileceini sylemiti.

    Toplumsal eletirinin (moral cesaretin) bu kadar yaygn, yaratcln (yaratc cesaretin) bu kadardk olduu bir toplumda yaamamzn nedeni, sanatlkla entelektelliin (bu kadar ucuza) satmalnmas deil mi? Batdan dn alnm, doum yeri bu toplum olmayan, olgunlatklannda isim

  • kazanarak kltr zenginletirmi bir ym nitelik, suda yzer gibi yzyor toplumun iinde,yaptrlacak yklenecek kii arayarak. (Bilinmii) bildiini gstermek, (grlm) grdngstermek yeterli (mi?). Ondan sonras aaya oyun, yukarya oyun. (Toplumda) neyin yolundayrmediini gstermek bilinlilik saylyor, gazeteci bu yzden iyice palazland. imdi sratoplumun bilim adamlanyia tehiz edilmesinde, her toplum gibi bize de psikologlar lazm, her olgudaortaya kp yaam psikolojize edecek hazretler. Bence psikolojik bilgiyi tek bir nedenden trgereksiniyoruz, o da, psikolojiden kurtulmak iin, psikolojinin snrlarn grmek, tesine gemekiin. Elimizde henz sadece tozlanm Freudculann evirileri var. Psikolojik meselelerle karlaanka kii bu kitaplan ald ve en fazla bilgiye ihtiya gsterdii zaman anlamayarak raflad?

    Scak, vital bir zamana giriyoruz, tarihin vital dzeyi (sa olsun liberalizm, renkli basn, ithalat, yeni"yeni gelenei") ykseldi. Gerek gelenein, gerekse ekonominin getirdii kstlarn kk he-saplanyla duygulann kztrmam, tutkuyu daraltm, gzeli tanmam bir toplum bu. Bu gidileimgelerle insan ruhuna neler yaplabileceini en grotesk grntleriyle seyredeceiz. Bu olgu zerineBat'da ok konuuldu, adna "duygusal kifayetsizlik" diyorlar. Burjuvazinin, daha ok da ortasnflann kronik bozukluu olarak nlendi. Vitalitenin, bireylemenin, gzelin, sahip olmann,hafifliin, kendiliindenliin yeni biimlerde ortaya kt bu atl toplum yakc bir Hayr'a yenideerlere yantn hazrlyor. Burjuvazi, kendi deerleri olduunu dnd bu deerlerin ortayakn alklyor, kendi farklln, kendi psikolojisini Trkiyeliler ad verilen insan topluluununyzne arpyor, iyice gizlenmesi

    gereken bir eyi, onlar"a gstermek iin her eyi yapyor.

    Psikolojinin son otuz-krk yldr zerinde en ok durduu olgu, kayg olgusu. Bu meselenin stesindengelmek iin Batda seferber edilen entelektel ordu, verilen toplumsal hizmetler, toplumsal yapykorumak iin gerekletirilen icraat, muazzam. Bizse kayg ama hibir bilgi donanmna vetoplumsal hizmete sahip olmadan giriyoruz. Tek kurtulu imanda, ama kstah burjuvazi hi vakitkaybetmeden dini inanca sahip kesimi gldr konusu yapp, "nasl yayorlar?" haberciliiyle onlarayn bir toplumsal snf haline getirdi. Toplumda yle yeni dinamikler geliiyor ki, ussallatrmagizilgc bu kadar dk olan bir toplum, usd kaynaklarn nasl eritebilir?

    Usd kaynaklann ktnn sembolletiriimesi ile nasl eritildi-ne kk bir rnek almak istiyorumburaya. Newman, Yeni Gine1 de yaayan sebze-yetitiren bir halk olan Gururumbalar arasndagrlen bir sendromdan bahseder: "Yabandomuzu olma" sendro-mu. Gururumbahlarn yaadklaryaylalarda yabani (evcillememi) domuz yoktur ve burada yaplan analoji, sahibinden kaan,vahileen ve teki hayvanlara saldran domuzlara kyasla yaplmtr. Gururumballar ehlidomuzlarn niye saldrganlatklarn anlamazlar, fakat byle bir davrann geici bir durum olduunainanrlar.

    Belli bir "muameleye" ve ritele tabi tutulan hayvan tekrar evcilleebilir. Bu yabandomuzu olan kiiiin de geerlidir: nsani kontrolden k geici bir sre iindir ve topluma tekrar dahil edilmelidir(reintegration).

    Yabandomuzu olula sanclanan birey eitli saldrgan tavrlar takniabilir: Yamalama, onuseyredenlere ok atma, vs. Bu "saldrlar her naslsa nadiren ciddi zararlara yol aar. Bu davran, etkialtndaki birey, aldklaryla birlikte ormanda kaybolup, onlar yok edinceye kadar birka gn srer(genellikle nemsiz paralar alnmak zere ortada braklr). Sonra normal haliyle kye dner; nekendisi olanlan hatrlar, ne de kimse ona hatrlatr. Baka bir durumda, tekrar yaban durumuna

  • dnebilir. Bu durumda yakalanr ve ayn ekilde davranan domuzlara uygulanana benzer bir trendengeirilir: Tten bir atein zerine tutulur ve ardndan, vcudu ahalice, domuz yayla batan aasvazlanr. Bu bir ceza deildir,

    bununla birlikte, grevli bir kii tarafndan adna kk bir domuz. ldrlr ve makbul kklerdenmteekkil bir sofraya buyur edilir.

    Grld gibi bu ilkel toplum kendi nevrozunu (bireyinin farkllamasn) toplumsal adan"biimlendirebilmi", nevroza geerli bir ifade hakk tannm, yaamda kabul etmi, legal klm.Gururumballar nevrozun, kiinin hayalet tarafndan srlmasyla ortaya ktna inanyorlar. Buhayaletler kt niyetli, zararl varlklardr. Isrlmay birey kendi semedii iin davranlarndansorumlu tutulamaz. Gururumballar duygulanmlarn (emotion) kendi rnda akmasn salayarak -mahirane bir ekilde tehlikesiz kanallara ynelterek- bireyi topluma tekrar katarlar.

    Salisbury, "yabandomuzu olma gibi tepkilerin, gruba uymayan bir karar, isteme varldn ve bununbireyin sorumluluu dnda gerekletiini "haykrmak" zere ortaya ktn syler: Etkilenmibireyler kendi istemleriyle kendilerini hayaletlerin saldrsna urayarak "snlabilecekleri" yerlereatarlar - bir domuzu karanlkta ormana kovalar, bir mezara basarlar, vs.

    Oysa bizim sorumluluk anlaymzda, birey, ruhunda ortaya kan ktln -farklln-sorumluluunu toplumla ne kadar paylaabilir? Bylece byk ihtimalle, Gururumballarn apulcunevrotik tipine kar toplumumuzda izoid (ie-kapank, ya da fadesiz) tip baat olarak ortaya kar.Nevrozun (farklln) ifadesi, nevrotiin kendisi tarafndan (tplumsal usu, treyi kulland iin)ktnn ifadesi olarak anlalr. Toplumdan gelecek umudu yitirmemek iin ktnn ifadesini (yanikendini) engeller nevrotik. Modem toplum, Gururumba toplumunun kty toplum dndakonumlandrmasnla ve ifade hakk tanmasnn tersine, kt'y bireye brakmtr. Tbbm geliimiylebedensel hastalklara erken tehisle zm bulan toplum, bir yandan da farklln erken tehisiyleruhsal hastalklar yaratt. Biz ruhsal farkllk tayanlara Gururumba ihtimamn gsterir miyiz?Yaplan daha ok, farklln tehisiyle yalnzla mahkm etmektir. Gizli toplumsal mahkemelerbireyin i dnyasnda Kafkann anlatt srele kurulu verir.

    V.

    Birtakm kavramlar Trk diline yabanc olduu iin, bazlarn dipnotlarla anlatmaya altm.Konunun karmakl, ilginlii ve bence neminden tr ksa kesilemeyecek olan bir ayrmkoymay "nsz"e almak durumunda kaldm: Bu kitabn evirisinde ortaya kan nemli glklerdenbirisi, ngilizcede -ve psikolojide-ayrmlar konmu olan etki, duygulanm ve duygu iaffect, emotion,feelirig) szcklerinin tadklar anlamn aktarlabilmesiydi. Bu szcklerin zellikle yaratclkpsikolojisinde tadklar anlamdan tr ayrmlarnn konmas gerekiyor. Duygu szc Trke-degenellikle etki ve duygulanm da yeri geldike kapsyor. Ancak bu konudaki literatrde de byk birkarmaa hkim. Her zgn dnrn neredeyse kendisinin getirdii bir tanmlama, konumlamaylakarlalyor. Bu yzden ben burada kesin ayrmlar getirmek yerine, daha ok bir izlenim, bir sezgiile bu ayrmlarn varln ortaya karmay deneyeceim.

    Juhg'a gre insann psikolojik ilevleri duygu, duyum, sezgi ve dnme. Yani, insann psikolojisikarlat dnya ieriklerine kar (kendi dnyas da dahil), an iinde bu drt ekilde yant veriyor.Bu ilemler kimi durumlarda birbirleriyle ztlk iinde bulunsalar dahi, hepsi bir arada da ilevlerinisrdrebilirler. Bu ilevlerin biraradaln daha sonra aklayacamz farkndalk szc ifade eder.

  • Burada belirlemeye altmz, bu ilevlerin biraradalk-larnn getirdii bileimlerin sonulardeil, sadece duygu olduu iin, bu btnl sadece duyguyu parantez iine alarak kuralm.

    Duygu (Jung'a gre) ego ve verili bir ierik arasnda cereyan eden bir sretir, bu sre iinde ierie,kabul veya red (holanma ya da holanmama) cinsinden bir deer yklenir. Duygu d dnyadantmyle bamsz olabilecek olan, tmyle znel bir sretir. Duygu bir eit yarglamadr.Entelektel bir yargdan fark amacnn kavramsal ilikiler deil, znel bir kabul ya da red kriterinigndeme getirmesidir. Duygunun younluu artarsa bir etki haline gelir. Jung burada duygulanm(emotion) ile etki (affect) arasnda bir ayrma gitmiyor, duygular arasnda etkin duygu ile edil-

    gin duygu ayrmm getiriyor. Edilgin duygu (ilevi) zel bir ierik. tarafndan tahrik edilip ekilerek,znenin duygularm bu ierie katlmak zorunda brakr (burada ilev olan duyguyla, zaman iinde yertutan, bir nesnesi, ierii olan duygu birbirlerinden farkl eylerdir; rnein holanmad bir konseriterk eden bir kiiyle konserde kalarak holanmad duygulan yaamaktan kendini kurtaramayan ikikiiden ilki etkin bir duygu ilevi ile yaayaca duygular seebilirken, kincisi zayf bir duygu ileviile istemedii duygulara mahkmdur). Etkin duygu (ilevi) zneden yaplan bir deer aktarmdr, buyzden de bir yn vardr ve istemin bir edimi sonucu ortaya kar. Sevmek ve k olmak etkinduygu ile edilgin duygunun birer tr olarak karmza kar. Dier baz psikolojik kuramlarabaktmzda duygulanm (emotion) kavramnn Jung'un edilgin duygu kavramm kapsadmgrebiliriz. Etki ile duygulanm birbirinden ayrmayan Jmg, duyguiann yksek bir younluktaolduklannda, kendilerini fiziksel bir katkyla, kuvvetlenmeyle, duygulanm dzeyinde gsterdiklerinisyler. Pratikte bir ayrm yapmak iin ise, duygunun istem sonucu ortaya ktm syleyerek ayrmgetiriyor.

    James Averill duygulanmn doasn yle anlatyor: Emotion Latince e+movere'den retilmitir.Fiziksel ve psikolojik rahatszlk, huzursuzluk, strap, alkant, altst olma durumlarna karlkolarak kullanlr. Duygulanmn psikolojik durumlar iin kullanlmas yeni bir gelimenin sonucudur.Neredeyse 2000 yldr (eski Yunandan on sekizinci yzyl ortalanna kadar) duygulanmlardan"tutkular" olarak sz ediliyordu. Tutku, yani passion ise Latince pai (ac ekmek) ve Yunanca pathosszcnden gelir. ngilizcede edilgin (pasive) ve hasta (patient) szckleri de ayn pati kkndentretilmilerdir. Bu kavramlarn kkndeki dnce, bireyin bir deimeyi balatmas ya da bireylemi gerekletirmesinin tersine, bana gelen bir deiime katlmakta veya bu deiimden acekmekte olduudur. Kavranma, kskvrak tutulma, yrtlma, paralanma, altst olma, darmadanolma duygulanm dile getirirler. Duygulanmlar bizim neden olduumuz eyler (eylemler) deil,bamza gelen durumlardr (tutkular).

    Duygularn egoda, bir ben-merkezinden kaynaklanarak konumlanmasnn, bir merkezlenmiliigetirmesinin, bu merkezin kendi-

    ni baka ieriklere balayabilme yetisini elinde tutuyor olarak hissetmesinin (ben) tersine,duygulanm iindeki kii sktrlm, kuatlm durumdadr (bana). Bu arada Averill kiiyi edilginduruma, snrlanmaya dren duygulanmlarn tersine, ego snrlarnn tmyle zld birduygulanm tipinden "akm olarak sz eder. Yaratclk sz konusu olduunda vecd ve cokuduygulanmlar bu kategoriye girerler. May, bu durumlardan, egonun dnyayla kendi snrlarn aaraksonsuzca ilikiye girdii anlar olarak bahseder.

    Etki olgusunu, duygulanmdan ayrmak iin ise unu syleyebiliriz; Duygulanm bamza gelen, bizeetki eden "bir ey "in varlm gsterir, ama sorun bu eyin ne olduunu bilmememizdr. Bu ayrm

  • anlamak iin rnek verecek olursam, korku le kayg, ve, yas ile melankoli byle bir ift olutururlar.Korku ve yas duygulanm deil, etki olarak grldnde, neden korktuumuz ve neyin yasntuttuumuz bellidir, yani bu durumlara yol aan eyler bellidir. Oysaki kaygnn ve melankolininnesnesi belli deildir, yani bizi kayglandran eyi bilmediimiz gibi, melankolinin de neyinyitirilmesi sonucunda ortaya ktn bilemeyiz. Burada geldiimiz ilgin bir nokta da, problem vegiz dzeyi arasndaki fark. Marcel'in belirttiine gre, insan, varln getirdii problem dzeyiniaarak varln gizine dalabilir. O halde duygulanmlar problem ("belli bir ey"in stesinden gelmeyealmak) dzeyine indi-rilemedikleri iin insann tm varlnn sorgulanmas anlamn da tarlar.Fakat burada eklenecek bir nokta Tillichin sorduu gibi, insanlarn kendilerini tm varolular iindesorgulayan duygulanmlarla ne yaptklardr. Tillich bu soruya, "insanlar kayglarndan kurtulmak iinTann'y ve korkulan yarattlar, yantn verir.

    Etkinin bir baka bakla aydnlatlmas iin Wellek'e bavurursak, o da duygulanm "bir younluk xderinlik" kutuplamas iinde ele alr. Bu iki kutup arasnda bir kartlk vardr. Kiiler kendileriniderinlemek zorunda brakan (derin) duygulanmlarla kar-latklannda, etki yan ar basan younduygulanmlara ya da san-timental bir duyguya ekilme eilimindedirler. Buna rnek olarak, acverecek bir durumda fkelenmeyi, krmay, saldrgan davranmay tercih ettiklerini syler.Duygulanmsal (emotional) biri dediimizde neyi kastederiz: Duyarl, heyecanhh m, yoksasantimantaliteyi mi? Duygulanmsal derinlii veren nitelik, duyarlktr.

    Duygulanmsal derinlii olan biri, tm varlna mdahale eden bir , deneyimle karlatnda onaderinlemesine dalma eilimindedir.

    Sartre duygulanmlarn insann bana gelen eyler olduunu kabul etmez. Ona gre, duygulanm,kiinin dnyadaki bulunuunun bir sonucudur; bilinli yaantsnn, edimlerinin uzantsdr. Bu adanbaklnca, duygulanm, kiinin yapt bir bydr, kendini aan dnyaya etki edemedii iin, kendinideitirerek dnyann farkna varn deitirmek, bylece dnyay deitirme bys. Bylece kiidnyaya kar varoluunda ortaya kan belirsizlie, karmaaya kar tavr almak yerine, etkilenmeyoluyla dnyay bir tek nesne, ey dzeyine indirir.

    Rollo May ise, duygu ve duygulanm belirlemek iin "nedeni ne" / "amac ne" ile "gemie ynelik" /"gelecee ynelik" kavram iftlerini kullanyor. May'e gre duygulanm sadece "arkadan itilme",adrenalin dzeyindeki deiimlerin sonucu, tutulma gibi grmek yanl. Duygulanmn sadece birehresi gemile ilgili. Gemiteki (arkaik, ocuksu) belirlenimlerin bir nedeni olarak ortaya kyor.Duygulanmn bu geriye, gemie ynelik yan zerinde Freud byk nemle durmutur. Kiininkendim kendinde yaamasdr bu yan. Gemi psikolojik oluumu yanstr. "Nedeni ne" ile gemiedoru iz srlr. Oysaki ikinci yan bir eye doru iaret etmektedir, durumu biimlendirmeye birardr. Gelecee yneliktir. "Amac ne" ile gelecee yn bulunur. lk kavram belirlenimcilikleilikiliyken, kincisi zgrlkle, yeni olaslklarn ortaya kmasyla ilikilidir. Duygulanma,gelecek ile ilikili olarak bakldnda, birinci durumun tersine, etkin bir sorumluluk duygusu sadecebir bilin deil, esas olarak bir gerekletirme, hayata geirme sorunu olarak kar karmza.Duygular, kendimizi dnyamzdaki anlaml insanlarla iletiime sokma yolumuzdur, kiiler arasndakurulan, atlan bir dildir. Duygularmz dier kiiyi hesaba katmakla kalmaz, ksmen de varolandierlerinin duygularyla biimlenir. Manyetik bir alan iinde hissederiz. Byle baklncaduygulanmlar kiiliin daha ok usd, bilind yan ile ilikiliyken, duygular kiiliin bilinli,ussal, sorumlu yann ilgilendiriyor. Duygulanmlar ortaya karan kiiler, ierikler kendileri-olarak .deil, sembolik varlklaryla yaanrken, duygular daha ok karmzdaki kiinin-kendisi'ne yneliyor.

  • Ayn duruma duygu dnyasnda da rastlarz. Jung duygu ilevinin geri kald, yetersiz olduudurumdan bahseder. Byle bir durumda kii, etkin bir duygu ileviyle karlanmas gereken dnyay,mesela kendi gvdesinde indirgeyerek devaml gvdesini (arlar, szlan, uykuyu, ackmay,susamay, vs.) dinler. Bylece gerek duygularn (dnyann) yokluunu, fizyolojik etkiler sonucundagvdesinde ortaya kan devinimleri hissederek, kapatmaya alr.

    VI.

    Bu kitap topluma hitap etmiyor. Okurunu olduka bireylemi kiilerden semek zorunda.Geleneklerin, ailenin, eitimin bana ne geleceini toplumbilimcilere brakyoruz. Toplumsalreformistleri, devrimcileri olduka scak gnler bekliyor herhalde. Biz "yeni'nin gelenei"ne balyz,yerimiz bu ve bu yolda yrmek zorundayz. Ben ok-kiilik-duygularn tannd, reklamnnyapld, retildii bir ortamda, tek-kiilik-duygulann, olumsuz duygularn, hilik, yoklukduygularnn kolektiflemeden, kendi gizilgleri dorultusunda gelitirilebilmesi iin ihtiyacnduyduum, ihtiyac duyulabilecek bir kitab evirdim, yeni gven ve cesaretin farkmdal-ma katkdabulunmak istedim. Baz kiilerin (zellikle de gen bireylerin) insan cinsinden yabanclamalarna birilk katkda bulunmakt hedefim; kitabn sonunda getii gibi, bu, psikoterapinin de ilk basamamoluturur. Bylece bir kitabn yalnz kalacan bildiimden bir sunu yazarak bu kitaba desteksaladm umuyorum.

    Bu kitabn baskya hazrlanmasna deerli katklanndan tr Ayla Aydn ve Metin Batur'a, iirevirilerinden tr Necmi Zek' ya, evirilerini kullanmamza zin veren Cevat apana, Metis Ya-ymevinden, Semih Skmen ve zellikle de bu kitab karmay kararlatrdmz ilk gnden beribana en byk destei salayan rnek yaync Mge Grsoya teekkr bor bilirim.

    ALPER OYSAL Nisan 1988, F ir uzaa

    [email protected]

    nsz

    YAAMIM BOYUNCA yaratcln byleyici sorulan aklmdan kmad, Bilim ve sanatta zgn birfikir, bilindndan niye u anda "frlayveriyor?" Yetenek ile yaratc edim (act) ve yaratclk ilelm arasndaki iliki nedir? Bir mim ya da bir dans, neden bylei bir tad veriyor? Homer, TruvaSava gibi klliyetli bir olguyla karlatnda, bunu nasl tm Yunan uygarlnn ahlak iin yolgsterici olan bir iire inceltti?

    Bu sorular kenarda duran biri olarak deil, sanata ve bilime bizzat katlan biri olarak sordum. Busorular, mesela, kt zerindeki iki rengin nceden tahmin edilemeyecek bir ncy dou-ruunugrmenin heyecanndan kanp sordum. nsan olmann ayrt edici znitelii, onun, evrimin yakckouturmas iinde bir an iin durup, Atamira ya da Lascauxdaki maara duvarlarna bizi hlhayranlk ve huu iinde aknla dren u kahverengi-krmz geyik ve bizonlar resmetmesideil mi? Bizzat gzelliin kavranmn, doruya giden bir yol olduunu dnn; "zarafetin -fizikilerin bululanm anlatmada kullandklan anlamda- nihai gerekliin bir anahtar olduunu;Joyce'un, sanatnn, "soyunun yaratlmam vicdam"m yarattn sylerken doruyu sylediinidnn!

    Bu blmler kendi dnp tanmalanmm ksmi bir kayd. Kolej ve niversitelerde yaplan

  • konumalarda dodular. Gzme tamamlanmam grndkleri iin onlar yaymlamakta hep tereddtettim - yaratnn gizemi hl sryordu. Sonra "bitmemilik niteliinin hep kalacam, bunun bizzatyaratc srecin bir paras olduunu anladm. Bu anlama, konumalar duyan birok kiininyaymlamam iin beni zorlamalan ile akt.

    Memnuniyetle belirtmeyi bor biliyorum; kitabn ad aklma,. Paul Tillich'in The Courage ToZte'sinden (Olma Cesareti) geldi. Ancak kii bir boluk iinde olamaz. Varlmz yaratarak ifadeederiz. Yaratclk oluun zorunlu bir devamdr. Dahas, balktaki cesaret szc birinci blmnbirka sayfasnn tesinde, yaratc edim iin esas olan, cesaretin zel bir eidine deinmektedir.Yaratclk tartmalarnda bundan nadiren bahsedilmekte ve hakknda daha da az yazlmaktadr.

    Msveddenin hepsini ya da bir blmn okuyup benimle tartan birka dostuma teekkrlerimiifade etmek istiyorum:

    Ann Hyde, Magda Danes ye Elinor Roberts.

    Bu kitab derlemek bana genelde olduundan daha fazla zevk verdi, nk tm bu sorular tekrardnp tanmama vesile oldu. Umudum yalnzca, bu kitab derlerken aldm zevki okurun daalmasdr.

    ROLLO MAY Holderness, New Hampshrie

    Yaratma Cesareti

    Yaratma Cesareti

    BR AG LRKEN, yenisinin henz domad bir zamanda yayoruz. Cinsel trede, evlilikbiimlerinde, aile yaplarnda, eitimde, dinde, teknolojide ve modem yaamn neredeyse tm dieryzlerindeki kkten deiiklikleri grmek iin evremize baknnca, bundan phemiz kalmyor. Vetm bunlarn gerisinde, biraz uzaa ekilmi olan, fakat asla yok olmayan atom bombas tehdidi var.Bu sarsnt anda duyarlkla yaamak gerekten cesaret istiyor.

    Bir seimle yz yzeyiz. Dayanaklarmzn sarsldn hissedince kayg ve panik iinde geri miekileceiz? Tandk sularda demir taramann rkntsyle kaskat kesilip, tutukluumuzuduygusuzluumuzla m rtp saklayacaz? Byle davranrsak gelecein biimlendirilmesine katlmaansmzdan feragat etmi olacaz. nsan varlnn ayrt edici zniteliini elden karm olacaz:Kendi evrimimizi, kendi farkndalmtzla3 (awareness) etki-leyebilmeyi. Tarihin kr silindirininnne uzanp, gelecei daha insanca ve adl bir toplumun kalbna dkme ansmz yitireceiz.

    Yoksa, gerekli cesareti toplayp, kkten deiiklik karsnda duyarlmz, farkndalmz vesorumluluumuzu koruyabil-

    mek iin zorunlu olduumuz cesarete smsk sanlabilecek miyiz? Kk lde de olsa yenitoplumun biimlendrilmesine bilinle katlabilecek miyiz? Umudum seimimizin bu kinciden yanaolmas, nk syleyeceklerimi buna dayandracam.

    Yeni bir eyler yapmaya arlyoruz, ayak baslmam bir toprakla yzlemeye, kimsenin gidip debize yol gstermek iin dnmedii bir ormana dalmaya arlyoruz. Bu, varoluularn hiliin

  • kaygs dedikleri ey. Gelecee doru yaamak bilinmeyene sramak demektir; bu da, halihazrdaemsali olmayan ve pek az kiinin kavrad dereceden bir cesareti gerektirir.

    1 Cesaret Nedir?

    Bu cesaret, umutsuzluun kart olmayacaktr. Tpk bu lkede yaayan her duyarl kiinin son 20-30yldr karlat gibi, umutsuzlukla sk sk yz yze geleceiz. Bu yzden Kierkegaard, Nietzsche,Camus ve Sartre cesaretin umutsuzluun yokluu olmadn ortaya attlar; cesaret, daha ok,umutsuzlua ramen lerleye-bilme yetisidir.

    Gerekli olan cesaret salt inatlk da deildir - mutlaka bakalaryla birlikte yaratmak durumundakalacaz. Fakat eer kendi zgn fikirlerinizi ifade etmezseniz, kendi varlnz dinlemezseniz,kendinize ihanet etmi olacaksnz. Btne katkda bulunmadnz iin ihanetiniz toplumumuza dakar olacak.

    Bu cesaretin balca znitelii bizim kendi varlmz iinde onsuz kendimizi bir boluk olarakhissedeceimiz merkezilemi-lii gerektirmesidir. teki "boluk", dla bir duygusuzluk4 ilikisidir;ve uzun vadede, bu duygusuzluk korkaklk olarak birikir. Bu yzden balanmz her zaman kendivarlmzn merkezinde temellendirmek zorundayz, yoksa hibir balanma otantik** dzeyevaramaz.

    stelik cesaret gzpeklikle de kartrlmamal. Cesaret klnda ortaya kan ey kiinin bilindkorkusunu rtmek iin kulland sradan bir kabadaylk ve II. Dnya Sava'ndaki "ateli" pilotlargibi kendi maizmosunu*** kantlamak olabilir. Bylesi

    ** Otantik (authentic): Otantik szc edimle, edimsellikle, olgu ile olan ball, ayrlmazlvurgular, burada nemle zerinde, durulan nokta, araya hibir taklit, sahtelik, ikiyzllk girmedenbahsedilen edimin ya da olgunun belirli bir kaynakla ya da zle (gelenek, det, usul, rf, psikoloji)tam bir itenlikle uyum, ballk iinde olmasdr. Varoluulukta otantiklik (authenticity) eyleme,edime en ten bir merkezin salanabilmesi iin byk nem tar. Varoluular yaamdaki deerarpkl ve karmaasna kar, otantik merkezleri gndelik yaamdaki varlkbilimselduygulanmlarda bulgulamaya giriip, varolan deerlerin srp gidebilmesi iin sakncal olan buduygulanmlar (korku, kayg, duygusuzluk, utan, su, bakaldr, gnah, melankoli, umutsuzluk,samann duyumsam-, lm, ac ekme, dekadans, kt, demonik, tutku, yabanclama vb.) nplanakartarak yeni bir insan mge si yarattlar, bu giriimde de fenomenolojik yntemi ok verimli birbiimde kullanarak yeni yaam deerlerinin kurulabilmesi iin ok geni ufuklar atlar. Bu giriimdeotantik bilincin yaratlmas byk nem tar. Otantik bilincin yaratl Husserl'n redksiyon(indirgeme), paranteze alma kavramlarnda gsterilmitir. Bu yntemle kii kendi varln entemelde kuran yaam olgularm bulmak iin kendi yaamm oluturan tm olgulan bir indirgemeye,paranteze almaya tabi tutar. Kiinin varln en temelde kuran olgular onunprimordial ego'sunuolutururlar, Primordial ego, kiinin varlm en temelde kuran, her eyden nce olan varldr.Otantik bilincin temelinin atlabilmesi, bu en temel olgularn doru bir ekilde seilebilmesi vekiinin bilincinin bu temel olgular bebilme yeteneiyle olanakldr.

  • pek retken biimleri saylmaz.

    Cesaret, sevgi ve sadakat gibi dier kii deerleri arasnda yer alan bir erdem ya da deer deildir.Cesaret tm dier erdemlerin ve kii deerlerinin altnda yatan ve onlara gereklik kazandrantemeldir. Cesaret olmakszn sevgimiz salt bamllk olarak solar. Cesaret olmakszn sadakatimizuyumculuk halini alr,

    Courage (cesaret) szc, "kalp" anlamna gelen Franszca szck cceur ile ayn kkten gelir. Kalbinkollara, bacaklara ve beyne pompalad kan ile tm dier organlara kazandrd ilev gibi, cesaret detm psikolojik erdemleri olanakl klar. Cesaretin yokluunda dier deerlerden, ryen erdemmsveddeleri olarak sz edilebilir.

    nsan varlnda olu (being) ve oluuu5 (becoming) olanakl klmak iin cesaret arttr. Eer benlikbir gereklie sahip olacaksa, benliin bir ileri srl, bir balan esas olmaktadr. Bu, insanvarlyla doann geriye kalan ksm arasndaki ayrmdr. Mee palamudunun mee olmas otomatikbyme iledir; herhangi bir kendini-balama art deildir. Enik de benzeri ekilde igdlerinedayanarak kedi olur. Bu gibi yaratklarda doa ve varlk zdetir. Oysa bir kiinin tmyle insanolabilmesi sadece kendi kararlarna ve kendini bu kararlara balayna dayanr. nsanlar deer veonura, gnden gne verdikleri karar ynyla ularlar. Bu kararlar cesaret gerektirir. Bu da, PaulTillichin cesareti niye ontolojik* olarak nitelediini anlatr - cesaret varlmzda esastr.

    2 Fiziksel Cesaret

    Bu, cesaretin en basit ve apak eidi. Bizim kltrmzde fiziksel cesaret, biimini aslen vahibatya gen nclerin mitlerinden alr, mek-tiplerimiz, kanunu kendi ellerine alan, hasmlarndandaha hzl silah ektikleri iin hayatta kalabilen, hepsinin tesinde kendne-dayanan ve en yaknkomunun yirmi mil tede oturduu bir iftlik yaantsnn o kanlmaz yalnzlna tahamml edennc kahramanlar olagelmilerdir.

    Oysa bu nc gmenlerin bize brakt mirastaki elikiler hemen nmzde. nclerimizdeyaratm olduumuz kahramanlk ne olursa olsun, cesaretin bu eidi (imdi) sadece faydasnyitirmekle kalmad, salt vahilik dzeyine indi. ocukluumu geir-

    m deyiiyle bu niteliklerin gelecekteki bir baka olua, varla gittiini (bu yeni varhm da yenianlamlan ierdiini), niyetlilik ile de gidilen konumun ynn tamamlam oluyoruz. Sartre insanvaroluunun bir oluu olduunu vurgulayarak, insann "olduu ey olmadn, olmad eyolduunu" syler, (.n.)

    * Ontolojk (varlkbimsel): Varlkbilim (ontoloji): Varln incelenmesi ya da bilimi; metafiziin,varln doas ve ilikilerine deinen bir dal. "Yeni on-tologi varlk fenomenlerinden kalkar. Onuntavr, btn bilimlerin tvn gibi, na-iv ve dolaysz'dr; eski ontologi'nin tavr gibi, reflexioril birtavr deildir. Bizim yllardan beri stnde altmz felsefi anthropologi'miz de ontologiktemellere dayanr, yani kavramlardan deil, kavranandan kalkar; naiv ve dolaysz bir tavrla, insann'temel fenomenlerini ele alr. Biz, insanda karlalan temel fenomenlere, insann 'varlk artlaradn veriyoruz. Varlk artlan, yksek ya da alaklan, gelimi olmalan ve olmamalan, hangi basamakzerinde bulunursa bulunsun, btn insan topluluklar iin ortak olan fenomenler, olaydr." (Takiyet-tin Mengolu, "Antropolojinin Inda Eitim", Felsefe Kurumu Seminerleri iinde, TTK, 1977.)Ontoloji, "Varolann, varlnn yaplarnn bir btn olarak alnd zaman incelenmesidir. Bir dnya

  • ya da insan gereklii olsun, varln, oradalk'n oluturan artlar iinde kendisinin incelenmesidir."(.n.)

    diim kk ortabat kasabasnda olanlardan yumruk dv, yapmalar beklenirdi. Oysaannelerimiz meseleyi baka bir adan grrler, bu yzden de okulda kapan olanlar eve dnncedvtkleri iin krba daya beklerdi. Bu yol karakter oluturmak iin hi de etkili deil. Birpsikanalist olarak zaman zaman hl ocukken duyarl olan ve dierlerini ezerek baedirmeyirenememi adamlar dinliyorum; bunun sonucu olarak yaama kendilerinin korkak olduukanaatiyle giriyorlar.

    Amerika uygar diye bilinen uluslar iinde en vahisidir. Cinayet oranmz Avrupa uluslarna gre ila on kat daha fazla. Bunun nemli bir nedeni mirass olduumuz macerac nclerin vahilii.

    htiyacn duyduumuz yeni fiziksel cesaret eidi ne babo bir ekilde iddete komal, ne de ben-merkezci gc dier insanlarn zerine dayatmal. Gvdenin cesaretinin yeni bir eklini ilerisryorum: Gvdenin adale gcne dayanan insan gelitirmek iin deil, duyarln serpilmesi iinkullanlmas. Bununla, gvdeyle dinleme yeteneinin gelitirilmesini kastediyorum. Bu, Nietzsche'nin bahsettii gibi gvdeyle dnmeyi renmek olacak. Gvde benliin gzel bir ey olarakifadesini oluturacak, dierleriyle duygudalk kurmann bir yolu ve hazzn zengin bir kayna olarakdeerlenecek.

    Gvdenin byle grlu Amerika'da imdilerde Dou'nun yoga, meditasyon, Zen Budizm ve dierdinsel psikolojilerin etkisiyle yaylyor. Bu geleneklerde, gvde lanetlenmiyor, hakl bir vnkayna olarak deerlendiriliyor. Bunu ilerlemekte olduumuz yeni toplumda gereksineceimizfiziksel cesaret eidinin karl olarak ileri sryorum.

    3 Moral Cesaret

    Cesaretin bir ikinci eidi de moral cesaret. Moral cesarete sahip olan tandm ya da bildiim kiilergenellikle iddetten tiksinmi-Ierdir. rnein Rus esir kamplarndaki erkek ve kadnlara yneleninsanlkd ve zalim muamele zerine Sovyet brokrasisinin gcne kar protestosunda yalnz banasesini ykselten Alexander

    Soljenitsini alalm. Modem Rus romannn en iyilerinden olan birok kitab, kiinin fiziksel,psikolojik ya da tinsel ezilmesine kar haykrmakta. Moral cesareti, bir liberal deil, bir Rusmilliyetisi olduu iin daha ak bir ekilde gz nnde. Karmakark br dnyada gzden silinmibir deerin sembol oldu - insan varlnn yaratlmlmdan gelen deerine, politik gr hesabakatmakszn salt insanlndan tr sayg duyulmaldr. Stanley Ku-nitzin onu anlatt haliyle, eskiRusya'dan frlam bir Dostoyevs-k karakteri olan Soljenitsin "Dorunun amacna hizmet edecekseyaamm seve seve verebilirim," demiti.

    Sovyet polisi tarafndan tutuklandnda hapse atld. Anlatlan hikyeye gre soyulup bir idammangasnn nne karld. Polisin amac onu psikolojik olarak susturamazlarsa lmle korkutmakt;mermileri kuruskyd. imdi svire'de srgnde yaayan Soljenitsin orada da hi ylmadan srarctavnn srdrp benzeri eletiriyi dier lkelere yneltiyor ~ mesela, demokrasinin radikal birrevizyona tabi tutulmasnn apak gerektii noktalarda Birleik Devletler'i eletiriyor. Soljenitsininmoral cesaretinde kiiler var olduka "robot insanm zaferinin henz hkim olmadndan eminolabiliriz.

  • Soljenitsinin cesareti benzeri moral mertlikteki kiiler gibi, salt direnme gcnden deil, kendimahkmiyeti srasnda Sovyet esir kamplarnda, evresinde grd insan aclarna duyduusevecenlikten de kaynaklanyor. Moral cesaretin kaynam, kiinin kendi duyarlm yolda dierinsanlarn acsyla zdeletirmesinde bulmas, byk anlam tamann yan sra, bir kuraldr da.Bunu "alglama cesareti" olarak adlandrma eilimindeyim, nk kiinin alglama yetisine, kendibenliini dier insanlarn acsn grmeye yneltebilmesine dayanyor. Kendimizi ktnn (evil)yaantsna sokabilseydik, kt iin bir eyler yapmaya zorlanacaktk. Kapmak istemediimizde,doru olmayan bir muameleye tabi birine yardm edip etmemenin bahsiyle bile karlamakistemediimizde, algmz engellediimiz, kendimizi bakasnn acsna kapattmz, yardmagereksinen kiiyle duygudalk bamz kopardmz hepimizce bilinebilir bir gerektin Bylecekorkakln gnmzdeki en hkim ekli "karmak istemedim" deyiinde gizlenir.

    4 Toplumsal CesaretYaratclk ve Karlama

    3

    1

    Martquf- szc post-pozitif kullanlan bir szck, yani kendisinden nce gelen nitelikten daha azndile getiriyor. Mesela, air manque, sanat manque.

    2

    Ressentiment, kin, garez, husumet, deer tayan bir eye kar dmanlk gibi br anlama geliyor,fakat byle evirmek hi de haddim deil. nk Bedia Akarsunun Max Scheler Felsefesinde KiiKavram ve nsan-Olma Sorunu nza alrsam, Scheler yle diyor: "Ressentiment kelimesinikullanmz Fransz diline kar zel olarak duyduumuz bir sevgiden deil, Almancaya evirmeyiba-aramadmzdandr; ayrca Nietzsche ile bu szck teknik bir terim haline gelmitir" (nklap,1998).

    3

    Farkndalk (avvareness): Farkndalk szc ngilizcede anlama, alg, bilginin varln anlatyor.Farkndalk, genel ve geni bir bilgi, yorumlama gc ya da uyank bir algyla karakterize oluyor.Farkndalk insann kendisine ve dnyaya kar duyarlk, idrak, bilin, uyanklk ve canllnbarndran bir zemin. drak, bilgi ve algnn bilinte derece derece snrlan amasn anlatr, ya da birbilme abasn dile getirir. Bilinte ise, bir eyin varoluu veya bir olgu zihinde belirir; ya da bilin,u ve baskn bir anlamay, bir zihin meguliyetini dile getirir. Farkndalk beindeki bir baka szckolan duyarlk, bir eyin sezgisel olarak duyumsand, ussal olarak algland, bilindii ve kabuledildii durumlara uyar. Uyanklk ise canl bir farkmdal, keskin bir algy belirtir, (.n.)

    4

    Duygusuzluk (apathy'y. Apathy szc, duygu, ac anlamna gelen pathos szcnn banaolumsuzluk anlam katan a'mn getirilmesiyle retilmitir. Tutkudan, heyecandan, duygulanmdan-kurtulma, etkilenmeme; duygu veya duygulanm eksiklii ya da yokluu anlamna gelir. May'e greduygusuzluk, dnyann basks altnda kiinin ie dnmek zorunda kalmasyla gndeme gelir, birey buyzden yeni bir kimlik problemiyle yz yzedir; "Kim olduumu bilsem de, hibir anlamm yok.

  • Dier insanlar etkileme olanam yok." Byle balayan srecin bir adm tesi duygusuzluk, dahasonras ise iddete bavurmaktr. May, duygusuzluu seks olgusu iinde incelediinde, kiinin l"olmadn kantlamak iin sekse abandm anlatr. yaam kuruduu, duygu azald zamanduygusuzluk artar, kii bir dier insanla has bir etkileim kuramayp, ona dokunamazsa, iddet, iblisebir zorunlulukla olas olan en dolaysz dokunma itkisi halinde ortaya kar. Bununla birlikte, Mayduygusuzluu, modem ada yaamann zorunlu sonucu olarak grp, bu durumu trajik bir paradoksolarak niteler: "Bir eit duygusuzlukla kendimizi korumalyz," der. Duygusuzluk, insann andrtld bir ortamda, "iz brakacak bir hasara uramadan yenilgiyi yaamasdr, ancak duygusuzlukhali uzarsa, salt zamann geii ile, kii zarar grr." Duygusuzluk, bir havlu atma, es koyma, geicibir pes etme gibi grldnde, "insan en byk iflas iinde tekrar bir ey yapabilecek duruma gelenekadar kiilii koruyan bir mucizedir", (.n.)

    5

    Oluu (becoming): Her e kadar olmaktan, olumak yklemine geerek oluu szcne vardysakda, ngilizcede olu karl olan being ile, oluu karl olan 7?eco/mng'in anlam asndanbvtaradakklanm eklemek gerek. Be-come ykleminin kk, bir eye doru gelmek, yaklamak, rastgelmek, uygun gelmek, denk dmek, karlamak, varmak, gitmek; ortaya kmaya gitmek; bir varlkortaya karmak; belirgin bir doay, z, ilerlemeyi, anlam meydana kartacak ekilde gelimekanlamna geliyor. Buradan hareketle, oluu ismini trettiim becoming szc, denk gelmek, yerineoturma eylemi; varla gelme; ayn bir safha ya da koula gtren bir deiim iinde ortaya kma,belirme; yeni olanm kendini gsterdii bir sre; deime anlamna geliyor. Rollo May kitabnnnsznde "Olma Cesaretinden hareketle, kiinin bir boluk iinde olamayacam, varlmzyaratarak ifade edeceimizi, yaratcln oluun zorunlu bir devam olacan sylyor. Oluuszc bir bakma fizikte vektrlerin grd ilevi yerine getiriyor, yani insan varlna yn/ynleri ekliyor. Kiinin sadece varlndan bahsedemeyiz, onun oluunun ayn zamanda bir ynvardr, ya da kii bir anlam tamamlamaya, o anlama doru ilerlemeye gider, baka bir deyile biranlama gelir, varr, ular. Bu yn, ynlenmeyi tanmlamak iin de inaksalllk, niyetlilik anlamnagelen inentionality szc kullanlyor. Olmak szcyle insana birtakm nitelikleri yklyoruz,insan yaamnn anla-

  • 4 Toplumsal Cesaret

    Cesaretin nc eidi de yukarda akladm duygusuzluun kartdr; bunu toplumsal cesaretolarak adlandryorum. Toplumsal cesaret dier insani varlklarla ilikiye girme cesaretidir - kiininanlaml bir yaknlk kurma umuduyla tehlikeye atlabilme yetisi. Kiinin kendini, artan bir akltalep eden bir ilikiye, belli bir zaman sresi iinde yatrabilme cesaretidir.

    Yaknlk cesaret gerektirir, nk risk kanlmazdr. likinin bize nasl etki edeceini daha batanbilemeyiz. Kimyasal bir etkileim gibi birimiz deiirse, ikimiz de deieceiz. Kendimizigerekletirirken geliecek mi, yoksa yklacak myz? Emin olabildiimiz tek ey, eer kendimiziilikiye, iyisine ktsne, tm varlmzla brakrsak bundan etkilenmeksizin kamayacamzdr.

    Otantik yaknlk iin gereken cesaretin kamlanmasna engel olmak iin gnmzn yaygm birpratii sorunu gvdeye kaydrmak, onu basit bir fiziksel cesaret haline getirmektir. Toplumumuz-dafiziksel soyunma, ruhsal ya da tinsel soyunmadan daha kolay ~ gvdemizi paylamak, daha kiiselolduu hissedilen ve paylalmasnn bizi daha zedelenebilir kldn denediimiz fantezilerimizi,umutlarmz, korkularmz ve arzularmz paylamaktan daha kolay. Tuhaf nedenlerle en ok nemtayan eyleri paylamakta utangacz. Bylece insanlar, bir ilikinin daha "tehlikeli" olan yapsndankurtulmak iin hemen yataa atlayarak ksa-devre yapyorlar. Ne de olsa gvde bir nesnedir ve onamekanik davramlabilir.

    Oysaki fiziksel dzeyde balayan ve kalan yaknlk otantikliini yitirmeye eilimlidir ve az sonrakendimizi boluktan kaar buluruz. Otantik toplumsal cesaret, kiiliin birok dzeyinde ayn andayaknlk gerektirir. Kii ancak bunu yaparak kiisel yabanclamay yenebilir. Hi phesiz yeniinsanlarn karlamas beklentinin cokusuyla birlikte bir kayg arpntsn da getirir; ve ilikininderinliine indike her yeni derinlik yeni cokular ve kayglar da beraberinde getirecektir. Herkarlama, bizi bekleyen bilinmeyen bir kaderin habercisi olabilecei gibi, dier kiiyi otantikbiimde tanmann heyecan verici tadna doru bir uyanc da olabilir.

    Toplumsal cesaret iki deiik tr korkunun yz yze gelmesini gerektirir. Bunlar ilk psikanalistlerdenOtto Rank tarafndan ok gzel anlatlmlardr. Rank bu korkulardan ilkini "yaam korkusu" olarakadlandrr. Bu, zerk-olarak-yaama-korkusudur, kendini terk edilmi bulmak korkusu, bir bakasnadayanma gereksinimi. Bu korku, kiinin kendini, ilikiye girilebilecek bir benlii kalmayana dek birilikiye frlatma gereksiniminde kendini gsterir. Kii gerekte sevdiinin bir yanss haline gelir -eninde sonunda eini skmaya balar. Bu, Rank'n anlatt gibi, kendini-gerekletir-me korkusudur.Kadn zgrlnden krk yl nce yaadndan, Rank, bu eit korkunun en tipik olarak kadnlardabulunduunu sylemiti. Rank bu korkunun tersini "lm korkusu" olarak adlandrd. Bu, dieritarafndan tmden emilme korkusudur, kendi benliini ve kendi zerkliini yitirme korkusu,bamszlnn alnp gtrlmesi korkusu. Rank, bu korkunun, ounlukla ilikinin ok yaknlamashalinde hzl bir ricatla svp kamak iin arka kapy aralk tutmay kollayan erkeklerde yerlemiolduunu syler.

    Gerekteyse, eer Rank gnmze kadar yaam olsayd, iki eit korkuyla da, phesiz ki deiikoranlarda, hem kadnlarn hem de erkeklerin yz yze gelmeleri gerektiini kabul ederdi. Tmyaantmzda bu iki korku arasnda salnr dururuz. Aslnda bunlar, bakasna ilgi gsteren birinibekleyen kayg ekilleridir. Eer kendimizi-gerekletrmeye doru ilerleyeceksek, zorunlu olan buiki korkuyla yzlemek ve kiinin sadece kendisi olmasyla deil, dier benliklere katlmyla dagelieceinin farknda olmaktr.

  • Albert Camus Srgn ve Krallk'ta bu iki zt cesaret trn anlatan bir yk yazmt. "Sanatbanda", kars ve ocuklar iin zorlukla ekmek paras bulabilen Parisli fakir bir ressamnyksdr. Sanat lm deindeyken, en iyi dostu, ressamn zerinde alt tabloyu bulur.Tablo, ortasnda belirsiz bir biimde, ok kk harflerle yazld grlen tek bir szck dndabotur. Szck ya solitary olabilir -yalnz olma; kiinin olaylardan uzak durmas, derinlerdekibenliini dinlemesi iin gerekli zihin huzu-. runu korumas- ya da solidary olabilir -"pazar yerindeyaama"; dayanma, katlma, ya da Marxn deyiiyle kitlelerle- zdeleme. Kart da olsalar, tekbamalk da, dayanma da, sanatnn sadece kendi a iin anlaml olmakla kalmayp gelecekkuaklara da seslenecek bir eser yaratmas iin esastr.

    5 Cesaretin Bir Paradoksu

    Her cesaret eidinde rastladmz tuhaf bir karakteristik paradoks burada karmza kyor.Ortadaki kartlk udur: Kendimizi tm bir dolulukla adamalyz, ama ayn zamanda yanlyorolabileceimizin de farknda olmalyz. Kesin inan ve phe arasndaki bu diyalektik iliki cesaretinen yksek tiplerinin zniteliidir ve cesareti salt gelime ile zdeletiren basitletiricitanmlamalarn yanlln ortaya serer.

    Kendi tavrlarnn doruluundan mutlak bir ekilde emin olduklarm iddia edenler tehlikelidirler. Bylesine emin olma sadece dogmatizmin deil, ykclkta onu geen kuzeni fanatizmin de zdr.Giriiminin yeni doruyu renmesine set eker ve biiin-d phenin cansz hayaleti our. Budurumda kii itirazlarn, sadece kar klar deil, kendi bilind phelerim de yattrmak iinartrmak durumunda kalr.

    Beyaz Saray'dan ykselen, "mutlak olarak eminim ki," tonunu, ya da, una mutlak bir aklkgetirmek isterim ki," ifadesini -Ni-xon-Watergate gnlerinde sk sk olduu gibi- her iittiimde, arvurgulamann ifa ettii bir sahteciliin tezghlandn hissedip kendimi geri ekmiimdir.Shakespeare yerinde olarak "Sanrm, kadn (veya politikac) ok fazla itiraz ediyorlar," demitir.nsan bylesi bir zamanda, balln apak korumu ve phelerini apak itiraf etmi olan Lincolngibi bir liderin varln zlyor. Tepedeki insann senin benim gibi pheleri bulunduunu; buphelere ramen yolu aacak cesarete sahip olduunu bilmek ok daha gvenlidir. Yeni doruyakar kendini hendeklerle eviren fanatiin tersine, hem inanabilme, hem de kendi phelerini kabuletmeye cesareti olan kii yeniden renmeye ak ve esnektir.

    Paul Cezanne sanatn geleceim kkten etkileyebilecek yeni bir uzam biimi kefettiine veresimlediine kuvvetle inanrken ayn zamanda her ann dolduran acl kukular iindeydi. Kendiniadama ve phe arasndaki iliki hibir ekilde uzlamaz deildir.

    Kendini adama phe iermedii zaman deil, pheye ramen olduunda en salkldr. Tamamylainanmak ve aym zamanda pheleri olmak hi de elikili deildir: Doruya daha byk bir saygbeslemek, dorunun verili bir anda sylenen ya da yaplandan her zaman daha teye gittiininfarknda olmaktr. Dorn bu yzden sonu gelmez bir sretir. Bylece Leibniz'e atfedilen ifadeninanlamm bilebiliriz: "Eer bir ey renebileceksem en kt dmanm dinlemek iin yirmi milyrrm."

    6 Yaratc Cesaret

    Bu, bizi tm cesaret eitleri iinde en nemlisine getiriyor. Moral cesaret yanllarn

  • dzeltilmesiyken, onun kontrast olan yaratc cesaret yeni bir toplumun inasnda yeni biimlerin,yeni sembollerin, yeni modellerin bulunmasdr. Her ura yaratc cesaret gerektirebilir ve gerektirir.Gnmzde, teknoloji ve mhendislik, siyaset, i dnyas ve kukusuz eitim, tm bu uralar vedier birou, kkl bir deiimin ortasndalar; ve bu deiimi deerlendirecek ve ynlendirecekcesur insanlar gerekmekte. Yaratc cesarete duyulan gereksinim, uran geirmekte olduudeiimin derecesiyle doru orantl.

    Oysa yeni biimleri ve sembolleri hemen dolayszca ortaya karanlar sanatlardr: oyun yazarlar,mzisyenler, ressamlar, danslar, airler ve de dinsel alann airleri olan ermiler. Yeni sembolleri -iirsel, iitsel, plastik, dramatik- imgeler biiminde resmet-mekteler. Kendi imgelemlerini sonunakadar yayorlar. Birok insan tarafndan sadece dlenen semboller sanatlar tarafndan grafikbiimde ifade bulmaktalar. Ancak yaratlm bir rn -mesela Mozartn belisini-deerlendirdiimizde de yaratc bir edimi icra etmekteyiz. Kendimizi bir resme baladmzda -kimodem sanat otantik olarak grebilmek sz konusu olduunda zellikle yapmamz gereken eydir-yeni bir duyarlk anm yaarz.

    Resme temasmzla iimizde yeni bir grnm zemberei boanr; iimizde esiz bir ey doar. Buda, yaratc kiinin resmini, mziini ya da dier yaptlarn deerlendirmenin bizim amzdan dayaratc bir edim olmasnn nedenidir.

    Eer ki bu semboller tarafmzdan anlalacaksa, onlar alglarken onlarla zdeleebilmeliyiz.Beckett'in oyunu Godot'yu Bek-lerkeride zamanmzdaki iletiimin iflasna dair entelekteltartmalar bulamayz; iflas basite orada, sahnede sunulmutur: Mesela bunu en canl ekilde,Luckynin efendisinin "dn emri zerine girdii, felsefi bir nutkun tm debdebesine sahip, oysagerekte salt tantanadan ibaret, tkrkler saan uzun konumasnda grrz. Kendimizi piyese,giderek daha baladmzda, sahnede, otantik olarak insanca iletiim kurmada topyekn iflasmzya-amdakinden daha byk boyutlarda grrz.

    Beckett'in oyununda, sahnede yalnz, plak aac grrz, hibir zaman ortaya kmayacak olanGodot'yu birlikte bekleyen iki kiinin yalnz ve plak ilikisinin semboln; ve bu bizde kendimizinve dier biroumuzun yaad, benzeri bir yabanclama duygusunu uyandrr. ou insannyabanclamalarnn aka farknda olmamalar olgusu bu durumu sadece daha gl klar.

    Eugene ONeill'in The Iceman Comettima. (Buzadam Geliyor) toplumumuzdaki zlmenin aktantartmasn bulamayz; bu, piyeste bir gereklik olarak gsterilmitir. nsan olmann soyluluuhakknda sylenen bir ey yoktur; bu, sahnede bir yokluk olarak sergilenir. nk bu soylulukbylesine canl bir yokluktur, piyesi byle bir boluk doldurur; tiyatroyu, Macbeth veya Kral Lear'igrdmz zaman olduu gibi, insan olmann nemine ilikin derin duyguyla terk ederiz. O'Neill'inbu yaanty iletebilme gc onu tarihin en anlaml tragedyaclar arama yerletirir.

    Sanatlar bu yaantlar mzikte, szcklerde, amurda, mermerde ya da tuvallerdegrntleyebilirler nk Jung'un "kolektif bilind" dediini ifade etmektedirler. Jung'un tabiri, enyerinde oan olmayabilir, fakat biliyoruz ki her birimiz varlmzn gizli boyutlarnda ksmenkkensel ve ksmen deneyimden kaynaklanan baz temel biimleri tamaktayz. Sanatnndavurduklar bunlardr.

    Bu nedenle sanatlar -bundan byle bu kavramla airleri, mzisyenleri, oyun yazarlarn, plastiksanatlar ve ermileri kastedeceim- McLuhan'm tabiriyle sabahn "iyleri"dirler; bize,

  • kltrmzn bana gelen "uzak bir erken uyan" verirler. Gnmzn sanatnda yabanclama vekaygnn sembollerini bol bol gryoruz. Ama aym zamanda ahenksizliin gbeinde biim,irkinliin ortasnda gzellik, nefretin ortasnda insan sevgisi -lm geici olarak yenen ama uzunvadede hep yitiren bir sevgi- var. Sanatlar bylece kltrlerinin tinsel anlamm davuruyorlar.Sorunumuz: Onlarn anlamn doru okuyabiliyor muyuz?

    On drdnc yzylda filiz veren "kk Rnesansn Giotto' sunu ele alalm. Giotto yaam ve doaygrmenin yeni bir yolunu sergiler, iki boyutlu ortaa minyatrlerinin kontrastn: O, resimlerine boyut verir ve artk insanlarn ve hayvanlarn ifadelerinde ve bizde uyandrdklarnda, ilgi, merhamet,ya da keder, coku gibi belirli insan duygulanmlarn grrz. Ortaa kiliselerinin daha nceki, iki-boyutlu mozaiklerinde, bunlar grmek iin bir insann gerekmediini hissederiz ~ mozaikler kendiilikilerini Tannyla kurmulardr. Oysaki Giotto'da resme bakmakta olan bir insan gerekir; ve insanresme ilikin duruunu bir birey olarak almaldr. Bylece, Rnesans'ta merkezileecek olan yenihmanizm ve doayla yepyeni iliki burada domutur. Rnesansn kendisinden yz yl nce.

    Sanatn bu sembollerini kavramaya alrken, kendimizi, alldk bilinli dncemizi yoksullatranbir diyarda buluruz. Grevimiz mantn eriebileceinden ok tededir. Bu kavray biziparadokslarla dolu bir alana getirir. Shakespeare'in "64. Sone"sinin sonundaki drt msrada anlatlandnceyi alalm:

    ' Bylece ykmlar bana dnmeyi retti,

    Zamann gelip akm gtreceini.

    Bu dnce lm gibi, deitiremez

    Yalnzca alar, yitirmekten korktuuna sahip olduu iin.

    Eer toplumumuzun mantn kabul etmek zere yetitirildiyse-niz, sorarsnz: "Niin akna sahipolduu iin alasn? Niye aknn keyfini kartmyor?" Mantmz bizi durmadan uymaya itiyor -deli bir dnyaya ve deli bir yaama uymaya. Daha da kts, kendimizi burada Shakespeare'in fadeettii deneyimin engin derinliklerini anlamaktan engellemi oluyoruz.

    Hepimizin byle yaantlar oldu, ama eilimimiz bu deneyimlerin stn rtmeye yneliyor.Baktmz gz aac gz alc renkleriyle yle gzeldir ki, gzlerimizin yaardn hissederiz; ya

    da duyduumuz mzik ylesine hotur ki varlmz bir hzn b-ryverir. Aac hi grmemi yada mzii hi duymam olmann belki daha iyi olduu, bu soysuz dnce, bilincimize srnereksokulur. O zaman bu huzur karan paradoksla yzlememi olurduk ~ "zamann gelip akmgtreceini" bilmenin paradoksuyla; sevdiimiz her ey lecek. Oysa insan olmann z budur,dnmekte olan bu gezegenin zerinde varolmakta olduumuz u ksa anda, zamann ve lmnsonunda hepimizden hakkn alaca gereine karn baz insanlar ve eyleri sevebiliriz. Ksa anuzatmay arzulamak, lmmz bir sene kadar daha ertelemek anlalabilir mutlaka. Ancak buerteleme, duraklamaya ve sonunda sava yitirmeye bir balanmadr da.

    Bununla birlikte, yaratc edim ile lmmzn tesine ulaabiliyoruz. Bu, yaratcln bylesinenemli olmasnn ve yaratclk lm ilikisinin yzlememiz gereken bir sorun oluunun nedenidir.

  • 7Yeri geldike modem romanclarn en by olduu sk sk sylenen James Joyce'u dnelim.Sanatnn Bir Gen Adam Olarak Portresi'nin tam sonunda, gen kahramann gncesine yleyazdrr:

    Ey yaam, ho geldin! Milyonuncu kez gidiyorum karlamaya deneyimin gerekliini, ve dvmeyeruhumun rsnde soyumun yaratlmam vicdann.

    Ne zengin ve engin bir ifade! "Milyonuncu kez gidiyorum karlamaya." Bir baka deyile, heryaratc karlama yeni bir olaydr; her an cesaretin bir baka kendini gsteriidir. Kierkegaard'nsevgi zerine syledii, yaratclk iin de dorudur: Her kii batan balamaldr. Ve de "deneyimingerekliini" karlamak kukusuz tm yaratcln temelidir. Grev, "ruhumun rsnde dvmek"olacak, rsnde akkor demiri bkerek insan yaam iin deer tayan bir ey yapan demircinin grevikadar etin.

    zellikle son szcklere dikkat edelim, "soyumun yaratlmam vicdann" dvmek. Joyceun buradasyledii, her ne kadar tersini iddia edenler varsa da, vicdann insana Sina Da'ndan tepeden inme,hazr biimde verilen bir ey olmaddr. Vicdan, her eyden nce sanatnn semboller vebiimlerinden tretilen esinden yaratlp karlr. Her otantik sanat, yapmakta olduunun farkndaolmasa bile, soyunun vicdannn yaratlmasna iten balanmtr. Sanat bilinli bir niyetle ahlakyaratmaz, o sadece varlnda kendini gsteren gry1 duymak ve bunu ifade etmekle ilgilenir. Amasonra, sanatnn grd ve -Giotto'nun Rnesans'n biimlerini yarat gibi- yaratt sembollerden,toplumun etik yaps yontulacaktr.

    Yaratclk niin byleine zor? Ve niye bu kadar ok cesaret gerektiriyor? Yaratclk basit bir ekildel biimleri, tkenmi sembolleri ve yaamm yitirmi mitleri feshedip atmak deil mi? Hayr.Joyce'un metaforu ok daha net: nsann ruhunun rsnde dvmesi kadar zor. Gerekten de artcbir bilmeceyle yz yzeyiz.

    George Bemard Shawdan biraz yardm geliyor. Kemanc He-ifitz tarafndan verilen bir konseregittikten sonra eve vardnda u aadaki mektubu yazm:

    Azizim Mr. Heiftz,

    Karm ve ben konserinizle bylendik. Bylesine gzel almay srdrrseniz gen yata leceinizmuhakkak. Kimse tanrlarn kskanln kamlamadan bylesine mkemmel alamaz. Sizden herakam yatmadan nce kt bir eyler almanz itenlikle istirham ediyorum...

    Shawun nkteli szlerinin altnda sk sk olduu gibi derin bir gereklik yatyor - yaratclktanrlarn kskanln kamlar. Otantik yaratcln bylesine cesaret gerektirmesi bundan:Tanrlarla yaplan kyasya bir cenk sz konusu.

    Size, bunun niye byle olduu konusunda tam bir aklama yapamayacam, sadece grlerimipaylaabilirim. alar boyunca otantik biimde yaratc kiiler kendilerini srekli byle bir mcadeleiinde buldular. Degas, vaktiyle yle yazmt: "Ressam resmini, sulunun su ilerken hissettiiduyguyla yapar," Musevilik ve Hristiyanlkta, 10 Emir'in kincisi yle tembihler: "Kendine oyma birput yapmayacaksn, ya da yukardaki gkte, ya da aadaki toprakta, ya da toprak altndaki suda

  • bulunanlara benzer bir ey yapmayacaksn." Bu emrin grnrdeki amacmn Musevi halkm,putuluun yaygn olduu o zamanlarda puta taparla kar korumak olduunun farkndaym.

    Ama emir, her toplumun sanatlarna, airlerine ve ermilerine besledii tarihten bamsz endieyide dile getiriyor. nk onlar her toplumun kendini korumaya adad statkoyu tehdit eden kiiler.Bu, Rusya'daki airlerin ifadelerini ve sanatlarn biemeri-ni kontrol etme mcadelesinde akacereyan ediyor; bizim lkemi