Akut böbrek yetmezliği
-
Upload
ugur-koca -
Category
Health & Medicine
-
view
153 -
download
11
Transcript of Akut böbrek yetmezliği
Akut Böbrek Yetmezliği: Akut Böbrek Yetmezliği:
Patofizyoloji ve TanıPatofizyoloji ve Tanı
Prof. Dr. Uğur KocaProf. Dr. Uğur Koca
Her bir böbrek yaklaşık 1 milyon nefrondan oluşur. Her bir böbrek yaklaşık 1 milyon nefrondan oluşur.
Nefron anatomik olarak 6 fonksiyonel üniteden oluşur:Nefron anatomik olarak 6 fonksiyonel üniteden oluşur:
1.1. glomerüler kapillerglomerüler kapiller
2.2. proksimal bükümlü tübülproksimal bükümlü tübül
3.3. helne kulpuhelne kulpu
4.4. distal renal tübüldistal renal tübül
5.5. kollektör kanallar (kortikal ve medüller)kollektör kanallar (kortikal ve medüller)
6.6. juxtaglomerüler aparatjuxtaglomerüler aparat
Glomerüler filtrasyon basıncı (GFP) (60 mmHg), ortalama arter basıncının %60’ı Glomerüler filtrasyon basıncı (GFP) (60 mmHg), ortalama arter basıncının %60’ı
kadardır ve plazma onkotik basıncı (yaklaşık 25 mmHg) ve renal interstisiyel basınç kadardır ve plazma onkotik basıncı (yaklaşık 25 mmHg) ve renal interstisiyel basınç
(yaklaşık 10 mmHg) tarafından azaltılır;(yaklaşık 10 mmHg) tarafından azaltılır;
GFP = MAP - plazma onkotik basıncı - renal interstisiyel basınçGFP = MAP - plazma onkotik basıncı - renal interstisiyel basınç
Renal afferent ve efferent arteriyolerin tonüsleri filtrasyon basıncını belirlemede Renal afferent ve efferent arteriyolerin tonüsleri filtrasyon basıncını belirlemede
önemlidirler:önemlidirler:
GFR α efferent arteriyoler tonüs α 1/afferent arteriyoler tonüsGFR α efferent arteriyoler tonüs α 1/afferent arteriyoler tonüs
Her iki böbreğin glomerülünden geçen plazmanın yaklaşık %20’si (120 ml/dk, 180 Her iki böbreğin glomerülünden geçen plazmanın yaklaşık %20’si (120 ml/dk, 180
L/gün) Bowmann kapsülü içine filtre olur. L/gün) Bowmann kapsülü içine filtre olur.
Böbrek segmentlerinin işlevleriBöbrek segmentlerinin işlevleri
Renal dolaşımRenal dolaşım: :
Renal fonksiyonlar renal kan akımı ile doğrudan ilişkilidir. Renal fonksiyonlar renal kan akımı ile doğrudan ilişkilidir. Böbrekler, oksijen kullanımının kan Böbrekler, oksijen kullanımının kan
akımı ile belirlendiği tek organdırakımı ile belirlendiği tek organdır. Diğer organlarda kan akımını, organın oksijen kullanımı . Diğer organlarda kan akımını, organın oksijen kullanımı
belirler. Total kalp debisinin yaklaşık %20-25’i böbreklerden geçer. belirler. Total kalp debisinin yaklaşık %20-25’i böbreklerden geçer.
Renal kan akımı ve glomerüler filtrasyon:Renal kan akımı ve glomerüler filtrasyon:
KlirensKlirens, ünite zamanda (dk) böbreklerin (x) maddesinden temizlediği kan volümüdür. , ünite zamanda (dk) böbreklerin (x) maddesinden temizlediği kan volümüdür.
Renal kan akımıRenal kan akımı: Renal plazma akımı genelde p-aminohippurat (PAH) klirensi ile ölçülür. : Renal plazma akımı genelde p-aminohippurat (PAH) klirensi ile ölçülür.
PAH, düşük plazma konsantrasyonlarında filtrasyon ve sekresyon ile böbrekten bir geçişte PAH, düşük plazma konsantrasyonlarında filtrasyon ve sekresyon ile böbrekten bir geçişte
elimine olur. elimine olur.
Renal plazma akımı (RPF)Renal plazma akımı (RPF) = PAH klirensi = ( PAH idrar/PAHplazma) x idrar akımı = PAH klirensi = ( PAH idrar/PAHplazma) x idrar akımı
Renal kan akımı (RBF)Renal kan akımı (RBF) = PPF / (1-hematokrit) = PPF / (1-hematokrit)
RPF= 660 ml/dkRPF= 660 ml/dk
RBF=1200 ml/dkRBF=1200 ml/dk
Glomerüler filtrasyon hızı (GFR):Glomerüler filtrasyon hızı (GFR):
GFR normalde renal kan akımının %20’si kadardır. Tamamen filtre olan ve GFR normalde renal kan akımının %20’si kadardır. Tamamen filtre olan ve
sekrete ve reabsorbe olmayan inülinin klirensi GFR için iyi ölçüttür.sekrete ve reabsorbe olmayan inülinin klirensi GFR için iyi ölçüttür.
GFR= 120 ± 25 ml/dk erkekteGFR= 120 ± 25 ml/dk erkekte
95 ± 20 ml/dk dişide95 ± 20 ml/dk dişide
İnüline göre daha az geçerli olmasına rağmen, klinikte pratik olarak kreatinin İnüline göre daha az geçerli olmasına rağmen, klinikte pratik olarak kreatinin
klirensi GFR tahmini için kullanılır. klirensi GFR tahmini için kullanılır. Kreatinin normalde renal tübüllerden sekrete Kreatinin normalde renal tübüllerden sekrete
edildiğinden, GFR nin yüksek olarak saptanmasına neden olabilir. edildiğinden, GFR nin yüksek olarak saptanmasına neden olabilir.
Kreatinin klirensi = ([Kreatinin]Kreatinin klirensi = ([Kreatinin] idraridrar x idrar akım hızı)/[kreatinin] x idrar akım hızı)/[kreatinin]plazmaplazma
GFR’ın RBF’ına oranına filtrasyon fraksiyonu denir ve normalde %20’dir. GFR’ın RBF’ına oranına filtrasyon fraksiyonu denir ve normalde %20’dir.
Renal plazma akımı azalsa da, Renal plazma akımı azalsa da, afferentafferent arteriyoler arteriyoler dilatasyondilatasyon ve ve efferneteffernet
arteriyoler arteriyoler vazokonstriksiyonvazokonstriksiyon filtrasyon fraksiyonunu artırır. filtrasyon fraksiyonunu artırır.
Renal kan akımının kontrol mekanizmalarıRenal kan akımının kontrol mekanizmaları::
RBF’nın regülasyonu kompleks bir süreçtir:RBF’nın regülasyonu kompleks bir süreçtir:
intrinsik otoregülasyonintrinsik otoregülasyon
ekstrinsik regülasyon: hormonal, nöral ekstrinsik regülasyon: hormonal, nöral
etmenler rol oynamaktadıretmenler rol oynamaktadır
İntrinsik otoregülasyonİntrinsik otoregülasyon::
İntrinsik renal vasküler tonüs;İntrinsik renal vasküler tonüs;
vazokonstritör (tuz tutucu)vazokonstritör (tuz tutucu) (sempatoadrenal aks, renin- (sempatoadrenal aks, renin-
anjiyotensin, arginin vazopressin) anjiyotensin, arginin vazopressin)
vazodilatör (tuz ekstre edici)vazodilatör (tuz ekstre edici) (Prostaglandin; PG, atriyal (Prostaglandin; PG, atriyal
natriüretik peptid; ANP, nitrik oksid; NO) natriüretik peptid; ANP, nitrik oksid; NO)
sistemlerin dengesine bağlıdır.sistemlerin dengesine bağlıdır.
Vazokonstriktör sistem tercihen kortekste vazokonstriksiyon oluşturarak, Vazokonstriktör sistem tercihen kortekste vazokonstriksiyon oluşturarak,
kanın korteksten medüllanın tuz tutucu derin alanlarına redistribüsyonuna kanın korteksten medüllanın tuz tutucu derin alanlarına redistribüsyonuna
neden olur. neden olur.
Ortalama arteriyel basınç (MAP) 80-180 mmHg arasındayken otoregülasyon Ortalama arteriyel basınç (MAP) 80-180 mmHg arasındayken otoregülasyon
oluşabilir. oluşabilir. MAP 70 mmHg’ nın altına inince genelde RBF azalırMAP 70 mmHg’ nın altına inince genelde RBF azalır. .
Afferent arteriyoldeki vazokonstriksiyon ve vazodilatasyon, otoregülasyon Afferent arteriyoldeki vazokonstriksiyon ve vazodilatasyon, otoregülasyon
sınırları içinde (sınırları içinde (80-180 mmHg80-180 mmHg) renal kan akımının sabit kalmasını sağlar. ) renal kan akımının sabit kalmasını sağlar.
Bu otoregülasyon sınırları dışında, RBF basınca bağımlı hale gelir. Bu otoregülasyon sınırları dışında, RBF basınca bağımlı hale gelir.
MAP 40-50 mmHg olduğunda genelde glomerüler filtrasyon durur.MAP 40-50 mmHg olduğunda genelde glomerüler filtrasyon durur.
Septik şokta MAP’ı 65 mmHg düzeyinde tutmak özellikle Septik şokta MAP’ı 65 mmHg düzeyinde tutmak özellikle
yaşlı, hipertansif ve diyabetik hastalarda yeterli yaşlı, hipertansif ve diyabetik hastalarda yeterli
olmayabilir.olmayabilir.
MAP<60 mmHgMAP<60 mmHg değeri böbrek yetmezliği açısından tüm değeri böbrek yetmezliği açısından tüm
hastalarda risk oluşturur.hastalarda risk oluşturur.
Preglomerüler afferent arteriyol rezistansı değişiklikleri, GFR’yi fizyolojik Preglomerüler afferent arteriyol rezistansı değişiklikleri, GFR’yi fizyolojik
sınırlarda tutmaktadır; sınırlarda tutmaktadır;
Bu mekanizma, Bu mekanizma,
--Bayliss’in miyojenik teorisiBayliss’in miyojenik teorisi
-juxtaglomerüler aparatın kontrol ettiği -juxtaglomerüler aparatın kontrol ettiği tübüloglomerüler feedbacktübüloglomerüler feedback
ile açıklanmaktadır.ile açıklanmaktadır.
Bayliss’in teorisine göre, perfüzyon basıncı düştüğünde afferent arteriyoler Bayliss’in teorisine göre, perfüzyon basıncı düştüğünde afferent arteriyoler
tonüs ve damar duvarı gerilim azalır;tonüs ve damar duvarı gerilim azalır;
Bu miyojenik refleks cevap, vasküler düz kaslarca düzenlenir ve Bu miyojenik refleks cevap, vasküler düz kaslarca düzenlenir ve
interlobüler ve afferent arteriyollerde gerçekleşir. interlobüler ve afferent arteriyollerde gerçekleşir.
Tübüloglomerüler balans ve feedbackTübüloglomerüler balans ve feedback:: Renal tübüler sıvı akımındaki değişiklikler GFR’yi etkiler: Renal tübüler sıvı akımındaki değişiklikler GFR’yi etkiler:
tübüler sıvı akımı artınca GFR azalırtübüler sıvı akımı artınca GFR azalır
tübüler sıvı akımı azalınca GFR artartübüler sıvı akımı azalınca GFR artar
Bu feedback, perfüzyon basıncı geniş aralıkta değişse de, GFR’nin sabit kalmasında önemli rol oynar. Bu feedback, perfüzyon basıncı geniş aralıkta değişse de, GFR’nin sabit kalmasında önemli rol oynar.
-Mekanizmasının tam açık olmamasına rağmen, makula densanın;-Mekanizmasının tam açık olmamasına rağmen, makula densanın;
- afferent arteriyoler tonüs ve - afferent arteriyoler tonüs ve
-glomerüler kapiller permeabilite üzerindeki refleks değişiklikleri indükleyerek rol -glomerüler kapiller permeabilite üzerindeki refleks değişiklikleri indükleyerek rol
oynadığı düşünülmektedir.oynadığı düşünülmektedir.
-Anjiyotensin II bu sürece katkıda bulunuyor olabilir. -Anjiyotensin II bu sürece katkıda bulunuyor olabilir.
-Adenozinin lokal salımı (volüm ekspansiyonuna cevap olarak salınır) renin salımını inhibe ederek -Adenozinin lokal salımı (volüm ekspansiyonuna cevap olarak salınır) renin salımını inhibe ederek
afferent arteriyolde dilatasyon oluşturur. afferent arteriyolde dilatasyon oluşturur.
Basınç natriürezisi fenomeni veya kan basıncındaki yükselmeye cevap olarak sodyum Basınç natriürezisi fenomeni veya kan basıncındaki yükselmeye cevap olarak sodyum
reabsorbsiyonunun azalması, tübüloglomerüler feedbacki işaret etmektedir.reabsorbsiyonunun azalması, tübüloglomerüler feedbacki işaret etmektedir.
Distal tübüler sodyumklorür yükü makula densa tarafından algılanır:Distal tübüler sodyumklorür yükü makula densa tarafından algılanır:
GFR’nin azalması nedeniyle distal tübüle ulaşan sodyum ve klor GFR’nin azalması nedeniyle distal tübüle ulaşan sodyum ve klor
yükünün azalması, anjiyotensinin aktivasyonunu azaltarak, afferent yükünün azalması, anjiyotensinin aktivasyonunu azaltarak, afferent
arteriyolde rezistans azalmasına neden olur ve sonuçta GFR artararteriyolde rezistans azalmasına neden olur ve sonuçta GFR artar
GFR artışı, adenozinin adenozin-1 reseptörleri aracılığı ile afferent GFR artışı, adenozinin adenozin-1 reseptörleri aracılığı ile afferent
arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturmasına neden olur. arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturmasına neden olur.
Kortikomedüller kan akımı redistribüsyonu ve tübüloglomerüler feedbackin amacı:Kortikomedüller kan akımı redistribüsyonu ve tübüloglomerüler feedbackin amacı:
aşırı tuz ve su kaybından korumakaşırı tuz ve su kaybından korumak
filtre olan solüt yükünü azaltarak nefronun oksijen gereksinimini azaltmaktır filtre olan solüt yükünü azaltarak nefronun oksijen gereksinimini azaltmaktır
Kortikal vazokonstriksiyon ile medüller kan akımının artması ile;Kortikal vazokonstriksiyon ile medüller kan akımının artması ile;
GFR azalırGFR azalır
medüler kan akımının artmasına sekonder olarak medüller reabsorbsiyon azalır medüler kan akımının artmasına sekonder olarak medüller reabsorbsiyon azalır
medullanın işini azalırmedullanın işini azalır
Prerenal yetmezlilkte gelişen GFR azalışı, aslında ileri medüller tübüler hasardan korumaya Prerenal yetmezlilkte gelişen GFR azalışı, aslında ileri medüller tübüler hasardan korumaya
yönelik olarak gelişir (yönelik olarak gelişir (acute renal successacute renal success). ).
Hormonal regülasyon:Hormonal regülasyon:
Afferent arteriyoler basınçtaki artma renin salımını ve anjiyotensin II oluşumunu Afferent arteriyoler basınçtaki artma renin salımını ve anjiyotensin II oluşumunu
uyarır. uyarır.
Anjiyotensin II jeneralize arteriyoler vazokonstriksiyon oluşturur ve sekonder Anjiyotensin II jeneralize arteriyoler vazokonstriksiyon oluşturur ve sekonder
olarak RBF’ını azaltır;olarak RBF’ını azaltır;
-bu durumda afferent ve efferent arteriyoller konstriktedir -bu durumda afferent ve efferent arteriyoller konstriktedir
-fakat, efferent arter daha küçük olduğundan, -fakat, efferent arter daha küçük olduğundan, efferent rezistans artışı efferent rezistans artışı
afferente göre daha fazla olurafferente göre daha fazla olur; ;
bunun sonucunda GFR relatif olarak korunurbunun sonucunda GFR relatif olarak korunur
Çok yüksek anjiyotensin II düzeyleri ise her iki arteriyolü de konstrikte ederek GRF’yi Çok yüksek anjiyotensin II düzeyleri ise her iki arteriyolü de konstrikte ederek GRF’yi
önemli ölçüde azaltır. önemli ölçüde azaltır.
Adrenal katekolaminler (adrenalin, noradrenalin) direk ve seçici olarak afferent Adrenal katekolaminler (adrenalin, noradrenalin) direk ve seçici olarak afferent
arteriyoler tonüsü artırırlar fakat renin ve anjiyotensin II’yi de aktive etmeleri arteriyoler tonüsü artırırlar fakat renin ve anjiyotensin II’yi de aktive etmeleri
nedeniyle GRF azalışı indirekt olarak minimal kalır. nedeniyle GRF azalışı indirekt olarak minimal kalır.
Aldosteron ve katekolamin sekresyonlarının artışında relatif olarak GFR’nin Aldosteron ve katekolamin sekresyonlarının artışında relatif olarak GFR’nin
korunması, parsiyel olarak anjiyotensin tarafından prostaglandin sentezinin korunması, parsiyel olarak anjiyotensin tarafından prostaglandin sentezinin
uyarılmasına bağlıdır. uyarılmasına bağlıdır.
Sistemik hipotansiyon ve renal iskemi sırasında, vazodilatör prostaglandinlerin (PG Sistemik hipotansiyon ve renal iskemi sırasında, vazodilatör prostaglandinlerin (PG
D2, E2, I2) renal sentezi önemli bir koruma mekanizmasıdırD2, E2, I2) renal sentezi önemli bir koruma mekanizmasıdır. .
Atriyal natriüretik peptid (ANP), distansiyona cevap olarak atriyal Atriyal natriüretik peptid (ANP), distansiyona cevap olarak atriyal
miyositlerden salınır.miyositlerden salınır.
ANP, direkt olarak düz kasları gevşetir, ve norepinefrin ve ANP, direkt olarak düz kasları gevşetir, ve norepinefrin ve
anjiyotensin gibi vazokonstriktif etmenleri antagonize eder.anjiyotensin gibi vazokonstriktif etmenleri antagonize eder.
ANP, tercihen afferent arteriyolü dilate eder, efferent ANP, tercihen afferent arteriyolü dilate eder, efferent
arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturabilir. arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturabilir.
ANP, renin ve anjiyotensinin indüklediği aldosteron sentezini inhibe ANP, renin ve anjiyotensinin indüklediği aldosteron sentezini inhibe
eder, ve distal ve kollektör tübüllerde aldosteronun etkilerini eder, ve distal ve kollektör tübüllerde aldosteronun etkilerini
antagonize eder. antagonize eder.
Arginin-vazopressin;Arginin-vazopressin;
- fizyolojik düzeylerinde, kollektör tübüllerdeki V2 reseptörlerini - fizyolojik düzeylerinde, kollektör tübüllerdeki V2 reseptörlerini
aktive ederek su emilimine neden olur aktive ederek su emilimine neden olur
- ciddi hipotansif durumlardaki yüksek plazma konsantrasyonu, - ciddi hipotansif durumlardaki yüksek plazma konsantrasyonu,
predominant olarak V1 reseptörleri aracılığı ile efferent arteriyolde predominant olarak V1 reseptörleri aracılığı ile efferent arteriyolde
vazokonstriksiyon oluşturarak, glomerüler filtrasyon basıncını artırmaya vazokonstriksiyon oluşturarak, glomerüler filtrasyon basıncını artırmaya
çalışır çalışır
Medüller hipoksi ve iskemik tübüler hasardan koruyucu adaptif mekanizmalar Medüller hipoksi ve iskemik tübüler hasardan koruyucu adaptif mekanizmalar
olan parakrin vazodilatör mediyatörler (adenozin, PG’ler, NO) medüller olan parakrin vazodilatör mediyatörler (adenozin, PG’ler, NO) medüller
damarları dilate ederler ve medüller solüt reabsorbsiyonunu azaltırlar damarları dilate ederler ve medüller solüt reabsorbsiyonunu azaltırlar
Nöral regülasyonNöral regülasyon: :
Spinal kordun T4-L1 düzeyindeki sempatik deşarjı celiac ve renal Spinal kordun T4-L1 düzeyindeki sempatik deşarjı celiac ve renal
pleksus aracılığı ile böbreklere ulaşır. pleksus aracılığı ile böbreklere ulaşır.
Sempatik sinirler juxtaglomerüler aparatı (beta-1) ve renal Sempatik sinirler juxtaglomerüler aparatı (beta-1) ve renal
damarları (alfa-1) innerve ederler. damarları (alfa-1) innerve ederler.
Bu innervasyon, stres hallerindeki RBF azalışından sorumludur. Bu innervasyon, stres hallerindeki RBF azalışından sorumludur.
Alfa-1 adrenerjik reseptörlerin uyarılması proksimal tüpten sodyum Alfa-1 adrenerjik reseptörlerin uyarılması proksimal tüpten sodyum
reabsorbsiyonunu artırırken, alfa-2 reseptörlerinin uyarımı sodyum reabsorbsiyonunu artırırken, alfa-2 reseptörlerinin uyarımı sodyum
reabsorbsiyonunu azaltır ve su ekskresyonunu artırır. reabsorbsiyonunu azaltır ve su ekskresyonunu artırır.
Dopamin, afferent ve efferent arteriyollerdeki D-1 Dopamin, afferent ve efferent arteriyollerdeki D-1
reseptörlerinin aktivasyonu ile vazodilatasyon oluşturur. reseptörlerinin aktivasyonu ile vazodilatasyon oluşturur.
Presinaptik postgangliyonik sempatik nöronlardaki D-2 Presinaptik postgangliyonik sempatik nöronlardaki D-2
reseptörlerinin aktivasyonu, norepinefrin sekresyonunu inhibe reseptörlerinin aktivasyonu, norepinefrin sekresyonunu inhibe
ederek arteriyolleri dilate eder.ederek arteriyolleri dilate eder.
Dopamin sodyumun proksimal tübülden reabsorbsiyonunu Dopamin sodyumun proksimal tübülden reabsorbsiyonunu
azaltır. azaltır.
Böbrekteki vagal liflerin fonksiyonları anlaşılmamıştır. Böbrekteki vagal liflerin fonksiyonları anlaşılmamıştır.
Renal kan akımının dağılımı:Renal kan akımının dağılımı:
RBF’ının %80’i kortikal nefronlara, %10-15’i juxtamedüller nefronlara dağılır. RBF’ının %80’i kortikal nefronlara, %10-15’i juxtamedüller nefronlara dağılır.
RBF ının kısa helne kulplu kortikal nefronlardan, büyük helne kulplu RBF ının kısa helne kulplu kortikal nefronlardan, büyük helne kulplu
juxtamedüller nefronlara redistribüsyonu bazı koşullar altında geçekleşir:juxtamedüller nefronlara redistribüsyonu bazı koşullar altında geçekleşir:
*sempatik uyarı, katekolaminler ve anjiyotensin II düzeyinin artması*sempatik uyarı, katekolaminler ve anjiyotensin II düzeyinin artması
* kalp yetmezliği* kalp yetmezliği
Bu olayın nedeni tartışmalıdır fakat klinik sonucu sodyum retansiyonudur. Bu olayın nedeni tartışmalıdır fakat klinik sonucu sodyum retansiyonudur.
ABY’nin başlangıcında hiperkloremik metabolik asidoz vardır, yüksek ABY’nin başlangıcında hiperkloremik metabolik asidoz vardır, yüksek
anyon gaplı asidoz genelde GFR 15-20 ml/dk’ya inince görülür. anyon gaplı asidoz genelde GFR 15-20 ml/dk’ya inince görülür.
ABY’de ölçülemeyen anyonlar elemine edilemezler (fosfatlar, sülfatlar, ABY’de ölçülemeyen anyonlar elemine edilemezler (fosfatlar, sülfatlar,
okside olmamış organik asitler vs.). okside olmamış organik asitler vs.).
ABY’de miks tip metabolik asidoz (hiperkloremik+yüksek anyon gaplı) ABY’de miks tip metabolik asidoz (hiperkloremik+yüksek anyon gaplı)
görülmez. Bu nedenle renal yetmezlikli olgularda SIDa genelde düşüktür. görülmez. Bu nedenle renal yetmezlikli olgularda SIDa genelde düşüktür.
Hesaplanan Güçlü iyon farkı (SIDa) = (Na + K + Ca + Mg) – (Cl + Laktat) Hesaplanan Güçlü iyon farkı (SIDa) = (Na + K + Ca + Mg) – (Cl + Laktat)
= 40-42 mmol/L = 40-42 mmol/L
Kan üre nitrojeni:Kan üre nitrojeni:
Ürenin primer kaynağı karaciğerdir. Ürenin primer kaynağı karaciğerdir.
Amonia, protein katabolizması sırasında aminoasitlerin deaminasyonu ile oluşur. Amonia, protein katabolizması sırasında aminoasitlerin deaminasyonu ile oluşur.
Amonianın karaciğer tarafından üreye çevrilmesi ile toksik amonia düzeylerinden korunulur; Amonianın karaciğer tarafından üreye çevrilmesi ile toksik amonia düzeylerinden korunulur;
2NH2NH33 + CO + CO22 H H22N-CO-NHN-CO-NH22 + H + H22OO
BUN düzeyi, protein katabolizması ile doğru, glomerüler filtrasyon ile ters orantılıdır. BUN düzeyi, protein katabolizması ile doğru, glomerüler filtrasyon ile ters orantılıdır.
BUN, protein katabolizması normal ve sabit olmadığı sürece GFR’ın uygun bir göstergesi değildir. BUN, protein katabolizması normal ve sabit olmadığı sürece GFR’ın uygun bir göstergesi değildir.
%40-50’si tübüllerden reabsorbe olur ve hipovolemide reabsorbsiyonu artar. %40-50’si tübüllerden reabsorbe olur ve hipovolemide reabsorbsiyonu artar.
Düşük BUN düzeyi starvasyon ve karaciğer hastalıklarında görülebilir. Düşük BUN düzeyi starvasyon ve karaciğer hastalıklarında görülebilir.
Yüksek düzeyleri genellikle protein katabolizması ve GFR azalışı ile birliktedir. Yüksek düzeyleri genellikle protein katabolizması ve GFR azalışı ile birliktedir.
50 mg/dl’nin üzerindeki BUN değerleri genellikle renal fonksiyon bozukuluğu ile birliktedir.50 mg/dl’nin üzerindeki BUN değerleri genellikle renal fonksiyon bozukuluğu ile birliktedir.
Serum Kreatinin:Serum Kreatinin:
Kas metabolizmasının ürünü olan kreatin nonenzimatik olarak kreatinine dönüşür. Kaslar Kas metabolizmasının ürünü olan kreatin nonenzimatik olarak kreatinine dönüşür. Kaslar
kreatinin havuzunun %98’ini oluştururkreatinin havuzunun %98’ini oluşturur
Kreatinin üretimi genellikle sabittir ve kas kitlesi ile ilişkilidir; Kreatinin üretimi genellikle sabittir ve kas kitlesi ile ilişkilidir;
erkekte 20-25 mg/kg/gün, kadında 15-20 mg/kg/günerkekte 20-25 mg/kg/gün, kadında 15-20 mg/kg/gün
Kreatinin glomerüler filtrasyona uğrar, ekskrete edilir ve tübüler hücrelerden Kreatinin glomerüler filtrasyona uğrar, ekskrete edilir ve tübüler hücrelerden sekretesekrete
edilir, reabsorbe olmaz. edilir, reabsorbe olmaz.
Serum kreatinini kas kitlesi ile doğru GFR ile ters orantılıdırSerum kreatinini kas kitlesi ile doğru GFR ile ters orantılıdır
Normal değerleri: erkekte 0.8-1,3 mg/dl, kadında 0.6-1 mg/dl’dir Normal değerleri: erkekte 0.8-1,3 mg/dl, kadında 0.6-1 mg/dl’dir
Kreatinin dağılım volümü tüm vücut suyudur Kreatinin dağılım volümü tüm vücut suyudur
Serum kreatinin değerindeki her ikiye katlanma GFR’deki %50 azalmayı yansıtır:Serum kreatinin değerindeki her ikiye katlanma GFR’deki %50 azalmayı yansıtır:
GFR Serum kreatinini GFR Serum kreatinini
120 1120 1
60 260 2
30 430 4
15 815 8
Yüksek protein diyeti, simetidin, asetoasetat GFR’de değişme olmaksızın serum Yüksek protein diyeti, simetidin, asetoasetat GFR’de değişme olmaksızın serum
kreatinin değerlerini yükseltirler. Simetidin renal tübüllerden kreatinin kreatinin değerlerini yükseltirler. Simetidin renal tübüllerden kreatinin
sekresyonunu azaltır.sekresyonunu azaltır.
GFR yaş ile azalır. 20 yaş sonrası her 10 yılda %5 oranında azalır fakat kas GFR yaş ile azalır. 20 yaş sonrası her 10 yılda %5 oranında azalır fakat kas
kitlesi de yaşla azaldığından serum kreatinin değeri normal sınırlarda kalır. kitlesi de yaşla azaldığından serum kreatinin değeri normal sınırlarda kalır.
Kreatinin üretimi 10 mg/dl’ye kadar düşebilir. Kreatinin üretimi 10 mg/dl’ye kadar düşebilir. Bu nedenle yaşlı olgulardaki küçük Bu nedenle yaşlı olgulardaki küçük
serum kreatinin değeri oynamaları belirgin GFR azalışını işaret ediyor olabilir. serum kreatinin değeri oynamaları belirgin GFR azalışını işaret ediyor olabilir.
Yaş ve yağsız vücut kitlesi kullanılarak GFR tahmin edilebilir:Yaş ve yağsız vücut kitlesi kullanılarak GFR tahmin edilebilir: **Kreatinin klirensi = [(140-yaş(yıl)) x (yağsız kitle(kg))] / 72 x plazma kreatinini Kreatinin klirensi = [(140-yaş(yıl)) x (yağsız kitle(kg))] / 72 x plazma kreatinini
* Kadında 0.8 ile çarpılır.* Kadında 0.8 ile çarpılır. GFR: [(140-yaş)x(ağırlık)x 1.73*] / [72x serum kreatinin (mg/dl)x vücut yüzey alanı(m2)]GFR: [(140-yaş)x(ağırlık)x 1.73*] / [72x serum kreatinin (mg/dl)x vücut yüzey alanı(m2)] *Dişi cinsiyet için 1.47*Dişi cinsiyet için 1.47 Yağsız kitle: erkekte; 50 + 152 cm üzerindeki her 2.5 cm için 2.3 kg, Yağsız kitle: erkekte; 50 + 152 cm üzerindeki her 2.5 cm için 2.3 kg, kadında; 45.5 + 152 cm üzerindeki her 2.5 cm için 2.3 kgkadında; 45.5 + 152 cm üzerindeki her 2.5 cm için 2.3 kg
Serum kreatinin değeri GFR tahmini için BUN’dan daha spesiftir Serum kreatinin değeri GFR tahmini için BUN’dan daha spesiftir
fakat fakat tam korele değildirtam korele değildir. .
Örneğin; sabit durumda 1.5 mg/dl serum kreatinin değeri;Örneğin; sabit durumda 1.5 mg/dl serum kreatinin değeri;
- 80 yaşındaki beyaz kadında 36 ml/dk’lık GFR ye karşılık gelirken - 80 yaşındaki beyaz kadında 36 ml/dk’lık GFR ye karşılık gelirken
- 20 yaşındaki siyah erkekte 77 ml/dk’lık GFR’ ye karşılık gelir - 20 yaşındaki siyah erkekte 77 ml/dk’lık GFR’ ye karşılık gelir
Serum kreatinini etkileyen olaylarSerum kreatinini etkileyen olaylar::
travma ,ateş ve immobilizasyonda artartravma ,ateş ve immobilizasyonda artar
karaciğer disfonksiyonu ve azalmış kas kitlesinde yapımı azalırkaraciğer disfonksiyonu ve azalmış kas kitlesinde yapımı azalır
Glomerüler filtrasyon hızındaki düşme tübüler kreatinin Glomerüler filtrasyon hızındaki düşme tübüler kreatinin
sekresyonunu artırdığından serum kreatinindeki yükselme sekresyonunu artırdığından serum kreatinindeki yükselme
beklenenden az olur. Böylece, kreatinin ekskresyonu filtre olan beklenenden az olur. Böylece, kreatinin ekskresyonu filtre olan
miktarından fazla olduğu için, glomerüler filtrasyon hızının yanlış miktarından fazla olduğu için, glomerüler filtrasyon hızının yanlış
yüksek hesaplanmasına neden olur (2 kat kadar). Bu nedenle ABY’de yüksek hesaplanmasına neden olur (2 kat kadar). Bu nedenle ABY’de
kreatinin klirensi glomerüler filtrasyon hızının iyi bir gösteresi kreatinin klirensi glomerüler filtrasyon hızının iyi bir gösteresi
değildir. değildir.
total vücut suyu artınca dağılım volümü artartotal vücut suyu artınca dağılım volümü artar
ABY plasma kreatinin değeri için sabit bir durum değildir. Bu nedenle ABY plasma kreatinin değeri için sabit bir durum değildir. Bu nedenle
unstabil plasma kreatinin değeri kullanılarak ve idrar toplamadan kreatinin unstabil plasma kreatinin değeri kullanılarak ve idrar toplamadan kreatinin
klirensi hesaplanabilir:klirensi hesaplanabilir:
Kretinin klirensi= (V x (Cr2 - Cr1) + P) x (100/1440) / CmeanKretinin klirensi= (V x (Cr2 - Cr1) + P) x (100/1440) / Cmean
--V; dağılım volümü (dl) = 0.4 X 100 gram cinsinden vücüt ağırlığıV; dağılım volümü (dl) = 0.4 X 100 gram cinsinden vücüt ağırlığı
-Cr2-Cr1; bugün ve dünkü plasma kreatinin değerleri farkı (mg/dl)-Cr2-Cr1; bugün ve dünkü plasma kreatinin değerleri farkı (mg/dl)
-Cmean; (Cr2+Cr1)/2-Cmean; (Cr2+Cr1)/2
-P= AxBxC-P= AxBxC
-A= 140 x (yaş/5) x ağırlık (kg) B= 1.037- (0.0338 x Cmean) C= =0.85 erkek için, 0.765 kadın için-A= 140 x (yaş/5) x ağırlık (kg) B= 1.037- (0.0338 x Cmean) C= =0.85 erkek için, 0.765 kadın için
Bu formül ölçülen kreatinin klirensi ile %25 sınırları içinde farklılık gösterir.Bu formül ölçülen kreatinin klirensi ile %25 sınırları içinde farklılık gösterir.
BUN/serum kreatininBUN/serum kreatinin : :
Düşük renal tübüler akımlar üre reabsorbsiyonunu artırırken, kreatinini Düşük renal tübüler akımlar üre reabsorbsiyonunu artırırken, kreatinini
etkilemez;etkilemez;
Prerenal olaylarda (volüm açığı) artan medüller kollektör tüp üre Prerenal olaylarda (volüm açığı) artan medüller kollektör tüp üre
reabsorbsiyonu, serum kreatinin düzeyindeki artışla orantısız olarak BUN reabsorbsiyonu, serum kreatinin düzeyindeki artışla orantısız olarak BUN
artışına neden olur (BUN/Kreatinin > 10-15/1)artışına neden olur (BUN/Kreatinin > 10-15/1)
15/1’in üzerindeki değerler;15/1’in üzerindeki değerler;
- tübüler akımın azaldığı hipovolemi, ödematöz durumlar ve obstrüktif - tübüler akımın azaldığı hipovolemi, ödematöz durumlar ve obstrüktif
üropatilerde görülebilirüropatilerde görülebilir
- protein katabolizmasındaki artış da bu oranı artırır. BUN eksojen üre - protein katabolizmasındaki artış da bu oranı artırır. BUN eksojen üre
alımından, endojen üre yapımından (katabolizma) ve tübüler alımından, endojen üre yapımından (katabolizma) ve tübüler
reabsorbsiyondan etkilenir. reabsorbsiyondan etkilenir.
Glomerüler filtrasyon:Glomerüler filtrasyon: (erkek; 120 ± 125, kadın 95 ±2 0 ml/dk, 75-100 (erkek; 120 ± 125, kadın 95 ±2 0 ml/dk, 75-100
ml/dk/1.73 m2)ml/dk/1.73 m2)
Normal fizyolojik durumlar ile değişkenlik gösterir. Vejeteryan Normal fizyolojik durumlar ile değişkenlik gösterir. Vejeteryan
beslenmede 45-50 ml/dk’lık GFR gerekirken, proteinden zengin beslenmede 45-50 ml/dk’lık GFR gerekirken, proteinden zengin
diyette 140-150 ml/dk’ lık GFR gerekir. diyette 140-150 ml/dk’ lık GFR gerekir.
Efferent arteriyoler vazokonstriksiyon ve afferent arteriyoler Efferent arteriyoler vazokonstriksiyon ve afferent arteriyoler
vazodilatasyon GFR’yi arttırır. ACE inhibitörleri bu mekanizmayı vazodilatasyon GFR’yi arttırır. ACE inhibitörleri bu mekanizmayı
tersine etkileyerek GFR’ yi azaltırlar. tersine etkileyerek GFR’ yi azaltırlar.
GFR ölçümü için, 2 saatlik Kreatinin Klirensi şu an için en uygun ve GFR ölçümü için, 2 saatlik Kreatinin Klirensi şu an için en uygun ve
pratik yöntemdirpratik yöntemdir
Kreatinin klirensine görte renal fonksiyonun durumuKreatinin klirensine görte renal fonksiyonun durumu
Böbrek ne durumda?Böbrek ne durumda?
İdrar debisi:İdrar debisi:
anüri: glomerüler filtrat kesilmiştir (hızlı ilerleyen glomerülonefrit, anüri: glomerüler filtrat kesilmiştir (hızlı ilerleyen glomerülonefrit,
akut kortikal nekroz, renal arteriyel oklüzyon, tam üriner yol akut kortikal nekroz, renal arteriyel oklüzyon, tam üriner yol
tıkanması)tıkanması)
kısa süreli (<24-48 saat) ve ciddi oligüri (<100 ml/gün) epizotları bazı kısa süreli (<24-48 saat) ve ciddi oligüri (<100 ml/gün) epizotları bazı
akut tübüler nekroz vakaları ve özellikle sıcak çarpmasında görülebilirakut tübüler nekroz vakaları ve özellikle sıcak çarpmasında görülebilir
prerenal ABY genellikle oligürik (<400 ml/gün) seyrederprerenal ABY genellikle oligürik (<400 ml/gün) seyreder
Postrenal ve renal kökenli yetmezlikler anürik-poliürik olabilirPostrenal ve renal kökenli yetmezlikler anürik-poliürik olabilir
İdrar analizi:İdrar analizi:
normal olabilir: prerenal ABY, postrenal ABY, yüksek plazma onkotik basıncınormal olabilir: prerenal ABY, postrenal ABY, yüksek plazma onkotik basıncı
anormal: anormal:
- Nefronun sonlarındaki olaylar tübüler atıklara neden olur- Nefronun sonlarındaki olaylar tübüler atıklara neden olur
– eritrosit, eritrosit atıkları, proteinürieritrosit, eritrosit atıkları, proteinüri: glomerulonefrit, vaskülit, trombotik mikroanjiyopati: glomerulonefrit, vaskülit, trombotik mikroanjiyopati
– lökosit, lökosit atıklarılökosit, lökosit atıkları: piyelonefrit, interstisiyel nefrit: piyelonefrit, interstisiyel nefrit
– eosinofilürieosinofilüri: alerjik interstisiyel nefrit, atheroemboli, glomerulonefrit: alerjik interstisiyel nefrit, atheroemboli, glomerulonefrit
– pigment atıkları, renal tübüler epiteliyal hücrelerpigment atıkları, renal tübüler epiteliyal hücreler: akut tübüler nekroz, myoglobinüri, : akut tübüler nekroz, myoglobinüri,
hemoglobinürihemoglobinüri
– kristalürikristalüri: ürik asit, ilaçlar- toksinler: ürik asit, ilaçlar- toksinler
– non-albümin proteinürinon-albümin proteinüri: plazma hücre diskrezileri: plazma hücre diskrezileri
– ProteinüriProteinüri: rutin analizde saptanır ise 24 saatlik idrarda tekrar incelenmelidir. 150 mg/dl’nin : rutin analizde saptanır ise 24 saatlik idrarda tekrar incelenmelidir. 150 mg/dl’nin
üzerinde ise anlamlıdır. 1-2 gr/gün idrar proteini glomerüler nedenli ABY’ini düşündürürüzerinde ise anlamlıdır. 1-2 gr/gün idrar proteini glomerüler nedenli ABY’ini düşündürür
– pHpH: yorumu için arteriyel pH bilinmelidir. Sistemik asidoz varlığında idrar pH 7’den yüksek ise : yorumu için arteriyel pH bilinmelidir. Sistemik asidoz varlığında idrar pH 7’den yüksek ise
renal tübüler asidoz düşünülebilir. renal tübüler asidoz düşünülebilir.
– Özgül ağırlıkÖzgül ağırlık: üriner ozmolalite ile ilişkilidir. 1010 genelde 290 mOsm/kg’a denk gelir. Bir gecelik : üriner ozmolalite ile ilişkilidir. 1010 genelde 290 mOsm/kg’a denk gelir. Bir gecelik
açlık sonrası özgül ağırlığın 1018’in üstünde olması yeterli renal konsantrasyon yeteneğini gösterir. açlık sonrası özgül ağırlığın 1018’in üstünde olması yeterli renal konsantrasyon yeteneğini gösterir.
Hiperozmolaliteye rağmen düşük özgül ağırlık diabet insipidusu işaret eder. Hiperozmolaliteye rağmen düşük özgül ağırlık diabet insipidusu işaret eder.
– GlikozüriGlikozüri: nedeni düşük tübüler eşik (N 180 mg/dl) veya hiperglisemi olabilir: nedeni düşük tübüler eşik (N 180 mg/dl) veya hiperglisemi olabilir
Ilımlı hiperkalemi (<5.5 mEq/L) ABY’de sıktır. Daha ciddi hiperkalemide Ilımlı hiperkalemi (<5.5 mEq/L) ABY’de sıktır. Daha ciddi hiperkalemide
rabdomyoliz, tümör lizis sendrom, intrvasküler hemoliz, NSAİD veya ACE rabdomyoliz, tümör lizis sendrom, intrvasküler hemoliz, NSAİD veya ACE
inhibitörlerine bağlı ABY düşünülür. inhibitörlerine bağlı ABY düşünülür.
Rabdomiyoliz ve tümör lizis sendromda kreatinin kinaz, laktat dehidrogenaz Rabdomiyoliz ve tümör lizis sendromda kreatinin kinaz, laktat dehidrogenaz
ve sGOT artar.ve sGOT artar.
ABY’de genelde ılımlı bir hiperürisemi (<10 mg/dl) görülür. Daha yüksek ise ABY’de genelde ılımlı bir hiperürisemi (<10 mg/dl) görülür. Daha yüksek ise
tümör lizis sendrom, rabdomiyoliz, sıcak çarpması düşünülür. tümör lizis sendrom, rabdomiyoliz, sıcak çarpması düşünülür.
ABY’de ılımlı yüksek anyon açıklı metabolik asidoz (5-10 mEq/L) görülür. Ciddi ABY’de ılımlı yüksek anyon açıklı metabolik asidoz (5-10 mEq/L) görülür. Ciddi
anyon açık varlığında etilen glikol, metanol zehirlenmesi, rabdomiyoliz ve anyon açık varlığında etilen glikol, metanol zehirlenmesi, rabdomiyoliz ve
sepsise bağlı laktik asidoz düşünülür.sepsise bağlı laktik asidoz düşünülür.
Prerenal ABY uzamaz ise genelde tübüler fonksiyonlar etkilenmez ve filtre olan tuz-su Prerenal ABY uzamaz ise genelde tübüler fonksiyonlar etkilenmez ve filtre olan tuz-su
ve organik asitlerin reabsorbsiyonları artar;ve organik asitlerin reabsorbsiyonları artar;
- sodyum, klor ve ürik asitin idrar konsantrasyonlarına düşer - sodyum, klor ve ürik asitin idrar konsantrasyonlarına düşer
- relatif olarak idrar/plazma osmolalite, idrar/plazma üre nitrojeni ve - relatif olarak idrar/plazma osmolalite, idrar/plazma üre nitrojeni ve
idrar/plazma kreatinin oranları yükseliridrar/plazma kreatinin oranları yükselir
Tersine, akut tübüler nekrozda (ATN) bozulan tübüler fonksiyonlar yüksek idrar Tersine, akut tübüler nekrozda (ATN) bozulan tübüler fonksiyonlar yüksek idrar
sodyum, klor, ürik asit konsantrasyonuna ve düşük idrar/plazma osmolalite, sodyum, klor, ürik asit konsantrasyonuna ve düşük idrar/plazma osmolalite,
idrar/plazma üre nitrojeni ve idrar/plazma kreatinin oranlarına neden olur.idrar/plazma üre nitrojeni ve idrar/plazma kreatinin oranlarına neden olur.
Prerenal yetmezliği ATN’den ayırmada fraksiyonel sodyum ıtrahı diğerlerinden daha Prerenal yetmezliği ATN’den ayırmada fraksiyonel sodyum ıtrahı diğerlerinden daha
sensitiftir. sensitiftir.
FeNa= [(UNa/PNa)/(UCr/PCr)] x100FeNa= [(UNa/PNa)/(UCr/PCr)] x100
Diüretik kullanımı hallerinde, prerenal yetmezliği ATN’den ayırmada, fraksiyonel üre Diüretik kullanımı hallerinde, prerenal yetmezliği ATN’den ayırmada, fraksiyonel üre
atılımı fraksiyonel sodyum atılımından daha sensitiftir.atılımı fraksiyonel sodyum atılımından daha sensitiftir.
ABY için klinik öneri:ABY için klinik öneri:
serum kreatinin değeri serum kreatinin değeri 0.5 mg/dl0.5 mg/dl artmışsa hastayı incele artmışsa hastayı incele
prerenal ve postrenal nedenleri ekarte etprerenal ve postrenal nedenleri ekarte et
üriner sedimenti incele (çamurumsu kahverengi atıklar = ATN, eritrosit atıkları = üriner sedimenti incele (çamurumsu kahverengi atıklar = ATN, eritrosit atıkları =
glomerülonefrit ve vaskülit, piyüri = akut intertisyel nefrit, temiz sediment = pre-post renal glomerülonefrit ve vaskülit, piyüri = akut intertisyel nefrit, temiz sediment = pre-post renal
azotemi)azotemi)
diüretik vermeden idrar elektrolitlerini incele (üriner osmolalite, üriner sodyum, üriner/plazma diüretik vermeden idrar elektrolitlerini incele (üriner osmolalite, üriner sodyum, üriner/plazma
kreatinin oranı, fraksiyonel sodyum ıtrahı)kreatinin oranı, fraksiyonel sodyum ıtrahı)
pre-post renal nedenler ekarte edildikten ve idrar sedimenti ve elektrolitleri incelendikten pre-post renal nedenler ekarte edildikten ve idrar sedimenti ve elektrolitleri incelendikten
sonra, renal nedenli ABY tanısı konursa ve serum kreatinin değeri sonra, renal nedenli ABY tanısı konursa ve serum kreatinin değeri 2 mg/dl2 mg/dl ve veya üzerinde ise ve veya üzerinde ise
nefroloji konsültasyonu istenefroloji konsültasyonu iste
olguların %30-40’nınolguların %30-40’nın nonoligürik nonoligürik olabileceğini hatırla olabileceğini hatırla
aşırı sıvı yükünden kaçınaşırı sıvı yükünden kaçın
hipotansiyondan kaçınhipotansiyondan kaçın
sıvı dengesini koru, hiperkalemiyi sağıltsıvı dengesini koru, hiperkalemiyi sağılt
renal doz dopamin kullanmarenal doz dopamin kullanma
hasta arşivini incelehasta arşivini incele
enteral beslenmeyi tercih etenteral beslenmeyi tercih et
diyaliz programını görüşdiyaliz programını görüş
Anestezi-cerrahi- böbrek:Anestezi-cerrahi- böbrek:
Rejyonel ve genel anestezi sırasında geri dönüşümlü olarak GFR, RBF, Rejyonel ve genel anestezi sırasında geri dönüşümlü olarak GFR, RBF,
idrar debisi ve sodyum ekskresyonu azalır.idrar debisi ve sodyum ekskresyonu azalır.
Bu değişiklikler rejyonel anestezide daha azdırBu değişiklikler rejyonel anestezide daha azdır
Bu değişikliklerin çoğu indirekt olarak otonomik ve hormonal Bu değişikliklerin çoğu indirekt olarak otonomik ve hormonal
faktörlere bağlıdırfaktörlere bağlıdır
Bu değişiklikler parsiyel de olsa yeterli sıvı resüsitasyonu ve normal Bu değişiklikler parsiyel de olsa yeterli sıvı resüsitasyonu ve normal
kan basınıcının devamı ile aşılabilirkan basınıcının devamı ile aşılabilir
Metoksifluran ve teorik olarak enfluran ve sevofluran yüksek dozda Metoksifluran ve teorik olarak enfluran ve sevofluran yüksek dozda
spesifik renal toksiteye sahiptirlerspesifik renal toksiteye sahiptirler
Yoğun bakımda renal replasman tedavisi endikasyonları:Yoğun bakımda renal replasman tedavisi endikasyonları:
oligüri <200 ml/12 saatoligüri <200 ml/12 saat
anüri <50 ml/12 saatanüri <50 ml/12 saat
potasyum >6.5 mmol/Lpotasyum >6.5 mmol/L
asidemi <pH=7asidemi <pH=7
Üre> 30 mmol/LÜre> 30 mmol/L
Üremik ansefalopatiÜremik ansefalopati
Üremik nöro-miyopatiÜremik nöro-miyopati
Üremik perikarditÜremik perikardit
Sodyum> 155 mmol/L, <120 mmol/LSodyum> 155 mmol/L, <120 mmol/L
Hipertermi ve ABYHipertermi ve ABY
İlaç overdozu, dialize edilebilir toksinlerİlaç overdozu, dialize edilebilir toksinler
ABY’nin semptomları genelde GFR<25 ml/dk olunca ortaya çıkar ve <10’un altında diyalize bağlı ABY’nin semptomları genelde GFR<25 ml/dk olunca ortaya çıkar ve <10’un altında diyalize bağlı
hale gelir. hale gelir.
Diyaliz komplikasyonları:Diyaliz komplikasyonları:
nörolojik: disequilibriyum sendromu, demansnörolojik: disequilibriyum sendromu, demans
Kardiyak: volüm deplesyonu, hipotansiyon, aritmiKardiyak: volüm deplesyonu, hipotansiyon, aritmi
Pulmoner: hipoksiPulmoner: hipoksi
Gastrointestinal: asitGastrointestinal: asit
Hematolojik: anemi, nötropeni, rezidüel antikoagulasyon, Hematolojik: anemi, nötropeni, rezidüel antikoagulasyon,
hipokomplementemihipokomplementemi
Metabolik: hipokalemi, protein kaybıMetabolik: hipokalemi, protein kaybı
İskelet: osteomalazi, artropatiİskelet: osteomalazi, artropati
MiyopatiMiyopati
Peritonit, transfüzyona bağlı hepatitPeritonit, transfüzyona bağlı hepatit
Diyalizde oluşan hipotansiyon, nötropeni, hipoksi ve disequilibrium Diyalizde oluşan hipotansiyon, nötropeni, hipoksi ve disequilibrium
sendromu genelde geçicidir ve diyaliz sonrası saatler içinde düzelir:sendromu genelde geçicidir ve diyaliz sonrası saatler içinde düzelir:
diyalizde hipotansiyondiyalizde hipotansiyon: asetatlı diyaliz sıvılarının vazodilatör etkisi, : asetatlı diyaliz sıvılarının vazodilatör etkisi,
otonomik nefropati, sıvının hızlı çekilmesiotonomik nefropati, sıvının hızlı çekilmesi
nötropeninötropeni: Cellophane derivesi diyaliz membranlarının lökositler ile : Cellophane derivesi diyaliz membranlarının lökositler ile
interaksiyonuinteraksiyonu
hipoksihipoksi: lökositlere bağlı pulmoner disfonksiyon: lökositlere bağlı pulmoner disfonksiyon
disequilibriyum sendromudisequilibriyum sendromu: Ekstrsellüler sıvı ozmolalitesinin : Ekstrsellüler sıvı ozmolalitesinin
intrsellüler sıvı ozmolalitesinden daha hızlı ve çok düşmesi nedeniyle intrsellüler sıvı ozmolalitesinden daha hızlı ve çok düşmesi nedeniyle
geçici nörolojik semptomlar oluşur.geçici nörolojik semptomlar oluşur.
Prerenal yetmezlikte patofizyoloji:Prerenal yetmezlikte patofizyoloji:
Prerenal azotemi renal hipoperfüzyona karşı verilen uygun bir fizyolojik Prerenal azotemi renal hipoperfüzyona karşı verilen uygun bir fizyolojik
cevaptır. cevaptır.
Nedeni gerçek hipovolemi veya efektif dolaşım volümünün azalması olabilir. Nedeni gerçek hipovolemi veya efektif dolaşım volümünün azalması olabilir.
Hipovolemi nedeniyle arteriyel basıncın düşmesi baroreseptörlerin uyarılması ile Hipovolemi nedeniyle arteriyel basıncın düşmesi baroreseptörlerin uyarılması ile
sempatik sinir sisteminin aktivasyonuna ve renin-anjiyotensin, vazopressin ve sempatik sinir sisteminin aktivasyonuna ve renin-anjiyotensin, vazopressin ve
endotelin gibi vazopressörlerin salımının artmasına neden olur. endotelin gibi vazopressörlerin salımının artmasına neden olur.
Bu mekanizmaların hedefi kardiyak debiyi, kan basıncını ve serebral perfüzyonu Bu mekanizmaların hedefi kardiyak debiyi, kan basıncını ve serebral perfüzyonu
artırmaktır.artırmaktır.
Hipovolemi, intrinsik miyojenik mekanizma ile preglomerüler Hipovolemi, intrinsik miyojenik mekanizma ile preglomerüler
arteriyolde dilatasyon oluştururken, anjiyotensin II postglomerüler arteriyolde dilatasyon oluştururken, anjiyotensin II postglomerüler
arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturur ve sonuçta glomerüler arteriyolde vazokonstriksiyon oluşturur ve sonuçta glomerüler
hidrostatik basınç korunur. hidrostatik basınç korunur.
Fakat renal kan akımının ve GFR’ın otoregülasyonu ciddi dolaşım Fakat renal kan akımının ve GFR’ın otoregülasyonu ciddi dolaşım
yetmezliğinde yeterli kalmayabilir.yetmezliğinde yeterli kalmayabilir.
Sistemik hemodinami bozulunca, böbrekte yapılan NO ve PGISistemik hemodinami bozulunca, böbrekte yapılan NO ve PGI22 ile ile
protektif vazodilatasyon oluşur. protektif vazodilatasyon oluşur.
Prerenal ABY de mekanizmalar
Akut tübüler nekroz (ATN):Akut tübüler nekroz (ATN):
Yoğun bakımda ATN’in nedeni %35-50 sepsistir. Hastanede oluşan ATN’ların %20-25’i cerrahi Yoğun bakımda ATN’in nedeni %35-50 sepsistir. Hastanede oluşan ATN’ların %20-25’i cerrahi
sonrasıdır ve çoğu prerenal kökenlidir. Radyokontrast maddeler %7 oranında etkendir.sonrasıdır ve çoğu prerenal kökenlidir. Radyokontrast maddeler %7 oranında etkendir.
ATN patogenezinde önemli faktörler:ATN patogenezinde önemli faktörler:
-vasküler faktör: -vasküler faktör:
* intrarenal vazokonstriksiyon (katekolaminler, anjiyotensin II,endotelin, PAF, adenozin, * intrarenal vazokonstriksiyon (katekolaminler, anjiyotensin II,endotelin, PAF, adenozin,
serotonin); GFR azalmasına neden olurserotonin); GFR azalmasına neden olur
* dış medüllada vasküler konjesyon* dış medüllada vasküler konjesyon
* tübüloglomerüler feedbackin aktivasyonu* tübüloglomerüler feedbackin aktivasyonu
-tübüler faktör-tübüler faktör
* tübüler obstrüksiyon* tübüler obstrüksiyon
* ultrafiltratın transtübüler geri kaçışı* ultrafiltratın transtübüler geri kaçışı
* intertisyel inflamasyon* intertisyel inflamasyon
- yeni konseptler:- yeni konseptler:
* subletal hücre ölümü* subletal hücre ölümü
* apoptosis* apoptosis
* hücre tamiri* hücre tamiri
ATN’nin fazları:ATN’nin fazları:
Başlangıç fazı: renal fonksiyonlar bozulmaya başlarBaşlangıç fazı: renal fonksiyonlar bozulmaya başlar
Devam fazı: renal fonksiyonlar bozuktur, genelde oligüri Devam fazı: renal fonksiyonlar bozuktur, genelde oligüri
vardır (1 hafta- 1 yıl)vardır (1 hafta- 1 yıl)
Recovery fazı: serum kreatinin değeri düşmeye Recovery fazı: serum kreatinin değeri düşmeye
başlamadan önce diürezis artar (2-3 hafta)başlamadan önce diürezis artar (2-3 hafta)
Akut toksik BYAkut toksik BY
Akut toksik renal disfonksiyon için risk faktörleri:Akut toksik renal disfonksiyon için risk faktörleri:
önceden renal disfonksiyon varlığıönceden renal disfonksiyon varlığı
ileri yaşileri yaş
kardiyovasküler hastalıklarkardiyovasküler hastalıklar
Diyabet MellitusDiyabet Mellitus
HipovolemiHipovolemi
SarılıkSarılık
Birkaç nefrotoksik ajanın birlikte kullanılmasıBirkaç nefrotoksik ajanın birlikte kullanılması
Myoglobinüri:Myoglobinüri:
Çizgili kasların yıkılması ile yapı elemanlarının ekstrasellüler sıvı ve dolaşıma Çizgili kasların yıkılması ile yapı elemanlarının ekstrasellüler sıvı ve dolaşıma
dökülmesidir. dökülmesidir.
Miyoglobin 18.8 kDa ağırlığında bir oksijen taşıyıcısıdır. Miyoglobin 18.8 kDa ağırlığında bir oksijen taşıyıcısıdır.
Normalde plazma globulinlerine bağlıdır ve idrara az miktarda ulaşır. Normalde plazma globulinlerine bağlıdır ve idrara az miktarda ulaşır.
Masif oluşumunda proteine bağlanma kapasitesi aşılır ve glomerülden filtre olup Masif oluşumunda proteine bağlanma kapasitesi aşılır ve glomerülden filtre olup
tübüllere ulaşır. tübüllere ulaşır.
Özellikle asit idrarda tübüllerde çöker. Özellikle asit idrarda tübüllerde çöker.
Miyoglobin iki yolla intrarenal akut vazokonstriksiyona neden olabilir:Miyoglobin iki yolla intrarenal akut vazokonstriksiyona neden olabilir:
NO yakalayıcısı olarakNO yakalayıcısı olarak
Hasarlı kas dokusuna olan sıvı kaybı ile efektif damar volümünü azaltarakHasarlı kas dokusuna olan sıvı kaybı ile efektif damar volümünü azaltarak
Hem proteinindaki demir, proksimal tübüler toksite için mediyatör olarak etki Hem proteinindaki demir, proksimal tübüler toksite için mediyatör olarak etki
oluşturur.oluşturur.
Miyoglobinüri nedenleri:Miyoglobinüri nedenleri:
fiziksel: travma, kasların kompresyonu, kas damarlarının fiziksel: travma, kasların kompresyonu, kas damarlarının
oklüzyonu, elektrik yanığı, hipertermioklüzyonu, elektrik yanığı, hipertermi
nonfiziksel nedenler: metabolik miyopatiler, ilaç ve nonfiziksel nedenler: metabolik miyopatiler, ilaç ve
toksinler, infeksiyonlar, elektrolit bozuklukları, toksinler, infeksiyonlar, elektrolit bozuklukları,
endokrin hastalıklar, sepsisendokrin hastalıklar, sepsis
operasyon sırasındaki uzun süreli pozisyonlar (aşırı operasyon sırasındaki uzun süreli pozisyonlar (aşırı
litotomi, pron) ve malign hipertermilitotomi, pron) ve malign hipertermi
Miyoglobin karaciğerde hızlı ve öngörülemez şekilde Miyoglobin karaciğerde hızlı ve öngörülemez şekilde
metabolize olduğundan, serum ve idrarda miyoglobin metabolize olduğundan, serum ve idrarda miyoglobin
analizi sensitif bir parametre değildir. analizi sensitif bir parametre değildir.
Serum kreatinin kinaz konsantrasyonuSerum kreatinin kinaz konsantrasyonu hasarın varlığı ve hasarın varlığı ve
derecesi hakkında daha iyi bilgi verir. derecesi hakkında daha iyi bilgi verir.
Kasların yıkımı ile içindeki potasyum, fosfat, ürik asit ve Kasların yıkımı ile içindeki potasyum, fosfat, ürik asit ve
proteazların da serum düzeyi artar. proteazların da serum düzeyi artar.
Hasarlı kasta kalsiyum fosfatın birikmesi hipokalsemiye Hasarlı kasta kalsiyum fosfatın birikmesi hipokalsemiye
neden olurneden olur. .
Hipovolemi, hipotansiyon, tübüler tıkanma, asidüri ve serbest radikal Hipovolemi, hipotansiyon, tübüler tıkanma, asidüri ve serbest radikal
salımından kaçınılmalıdır. salımından kaçınılmalıdır.
Verilecek olan ideal sıvı 75 mmol/L sodyum bikarbonat eklenmiş ½ Verilecek olan ideal sıvı 75 mmol/L sodyum bikarbonat eklenmiş ½
salin solüsyonudur.salin solüsyonudur.
Yeterli idrar çıkışı varsa 10 ml/saat %15’lik mannitol verilebilir.Yeterli idrar çıkışı varsa 10 ml/saat %15’lik mannitol verilebilir.
Sıvı ihtiyacı günde 10 litreye kadar çıkabilir. Sıvı ihtiyacı günde 10 litreye kadar çıkabilir.
Allopürinol, ürik asit oluşumunu azaltır ve serbest radikal yakalayıcısı Allopürinol, ürik asit oluşumunu azaltır ve serbest radikal yakalayıcısı
olarak kullanılabilir. olarak kullanılabilir.
ABY gelişince tek tedavi yöntemi ekstrakorporeal kan ABY gelişince tek tedavi yöntemi ekstrakorporeal kan
pürifikasyonudur.pürifikasyonudur.
Hemoglobinüri:Hemoglobinüri:
Miyoglobine göre daha az toksiktir fakat hemoliz yaygın olduğunda ABY Miyoglobine göre daha az toksiktir fakat hemoliz yaygın olduğunda ABY
gelişebilir.gelişebilir.
Serbest hemoglobin moleküler büyüklüğü nedeniyle glomerüle az filtre Serbest hemoglobin moleküler büyüklüğü nedeniyle glomerüle az filtre
olur. olur.
Serumda haptoglobine bağlı olması da filtrasyonunu engeller. Serumda haptoglobine bağlı olması da filtrasyonunu engeller.
İdrar pH’sı düşük olunca, methemoglobine otooksidasyonu azalır ve İdrar pH’sı düşük olunca, methemoglobine otooksidasyonu azalır ve
toksitesi artar.toksitesi artar.
İmmun hemolitik reaksiyonlar (yanlış kan, ilaçlar), mekanik hemolizler İmmun hemolitik reaksiyonlar (yanlış kan, ilaçlar), mekanik hemolizler
(prostetik kapak, ekstrakorporeal dolaşım) ABY nedeni olabilir.(prostetik kapak, ekstrakorporeal dolaşım) ABY nedeni olabilir.
Radyokontrast nefropatisi:Radyokontrast nefropatisi:
Tipik olarak uygulamadan sonraki 24-48 saat içinde serum kreatinin Tipik olarak uygulamadan sonraki 24-48 saat içinde serum kreatinin
değeri akut olarak yükselir. 3-5 günde pik yapar ve 7-10 günde değeri akut olarak yükselir. 3-5 günde pik yapar ve 7-10 günde
normale döner. normale döner.
Ağır nefrotoksitede serum kreatinin değeri 5-10 gün boyunca Ağır nefrotoksitede serum kreatinin değeri 5-10 gün boyunca
yükselmeye devam edebilir. yükselmeye devam edebilir.
Genellikle nonoligürik seyreder. Genellikle nonoligürik seyreder.
İdrar analizinde granüler atıklar ve tübüler epiteliyal hücreleri İdrar analizinde granüler atıklar ve tübüler epiteliyal hücreleri
görülür. görülür.
Kontrast madde idrardaki proteinler ile interfere olduğundan ilk 48 Kontrast madde idrardaki proteinler ile interfere olduğundan ilk 48
saat içinde idrar protein analizi yersizdir. saat içinde idrar protein analizi yersizdir.
Çoğu olguda fraksiyonel sodyum ıtrahı azalmıştır.Çoğu olguda fraksiyonel sodyum ıtrahı azalmıştır.
Radyokontrast nefropatisinde, renal hemodinamiklerde bozulma Radyokontrast nefropatisinde, renal hemodinamiklerde bozulma
ve direk tübüler hücre toksitesinin (olasılıkla serbest oksijen ve direk tübüler hücre toksitesinin (olasılıkla serbest oksijen
radikalleri sorumlu) primer faktörler olduğu düşünülmektedir. radikalleri sorumlu) primer faktörler olduğu düşünülmektedir.
Radyokontrasta bağlı renal hemodinamik değişiklikler bifaziktir: Radyokontrasta bağlı renal hemodinamik değişiklikler bifaziktir:
başlangıçta RBF artar sonra uzun süreli olarak RBF azalır. başlangıçta RBF artar sonra uzun süreli olarak RBF azalır.
Bu hemodinamik değişiklikten sorumlu mediyatörler Bu hemodinamik değişiklikten sorumlu mediyatörler
bilinmemektedir. bilinmemektedir.
PG’lerin, NO’nun, endotelinin, adenozinin metabolizmasının PG’lerin, NO’nun, endotelinin, adenozinin metabolizmasının
bozulması etken olabilir.bozulması etken olabilir.
Risk faktörleri:Risk faktörleri:
önceden renal fonksiyon bozukluğuönceden renal fonksiyon bozukluğu
DM, KKYDM, KKY
Yüksek volümde kontrast maddeYüksek volümde kontrast madde
İleri yaşİleri yaş
HipalbuminemiHipalbuminemi
İntraarteriyel uygulamaİntraarteriyel uygulama
HipovolemiHipovolemi
Potansiyel nefrotoksiklerle beraber uygulamaPotansiyel nefrotoksiklerle beraber uygulama
MMMM
Nefropati, noniyonik izoozmolar kontrast Nefropati, noniyonik izoozmolar kontrast
maddelerde daha az görülür. maddelerde daha az görülür.
Radyokontrast uygulamasından 24-48 saat Radyokontrast uygulamasından 24-48 saat
önce potansiyel nefrotoksik ajanlar (ACE önce potansiyel nefrotoksik ajanlar (ACE
inhb.) kesilmelidir. inhb.) kesilmelidir.
Uygulamadan 12 saat önce ve sonra 600 mg Uygulamadan 12 saat önce ve sonra 600 mg
N-asetilsistein verilebilir.N-asetilsistein verilebilir.
ACE inhibitörleri ve Anjiyotensin II reseptör blokerleri:ACE inhibitörleri ve Anjiyotensin II reseptör blokerleri:
Bu ajanlar ile renin-anjiyotensin aksının kesintiye uğraması, diğer antihipertansiflere göre Bu ajanlar ile renin-anjiyotensin aksının kesintiye uğraması, diğer antihipertansiflere göre
daha sık renal disfonksiyon oluşturur. daha sık renal disfonksiyon oluşturur.
Çünkü, Çünkü,
arteriyel basınç düşüşünün neden olduğu intraglomerüler basınç düşüşüne arteriyel basınç düşüşünün neden olduğu intraglomerüler basınç düşüşüne
++
glomerüler efferent arteriyolde gelişen vazodilatasyon eşlik ederglomerüler efferent arteriyolde gelişen vazodilatasyon eşlik eder
Aşağıdaki durumlarda bu ajanların kullanımı renal disfonksiyon oluşumu açısından tehlikelidir:Aşağıdaki durumlarda bu ajanların kullanımı renal disfonksiyon oluşumu açısından tehlikelidir:
-renal arter stenozu-renal arter stenozu
-polikistik böbrek-polikistik böbrek
-hipovolemi-hipovolemi
-NSAID kullanımı-NSAID kullanımı
-Sepsis-Sepsis
NSAID’lar:NSAID’lar:
siklooksijenaz (I,II) inhibisyonu sonucu tromboksan A2 siklooksijenaz (I,II) inhibisyonu sonucu tromboksan A2
üzerinden glomerüler arter vazokonstriksiyonuna ve renal kan üzerinden glomerüler arter vazokonstriksiyonuna ve renal kan
akımının azalmasına neden olabilirler akımının azalmasına neden olabilirler
ABY nedeni renal PG sentezinin inhibisyonudur ABY nedeni renal PG sentezinin inhibisyonudur
Araşidonik asit metabolitlerinin böbrekteki etkileri:Araşidonik asit metabolitlerinin böbrekteki etkileri:
-RBF’ın regülasyonu (PG I2,E2…dilatör, Trx A2…konstriktör)-RBF’ın regülasyonu (PG I2,E2…dilatör, Trx A2…konstriktör)
-Tuz-su tutlumu-Tuz-su tutlumu
-Juxtaglomerüler aparattan renin salımı-Juxtaglomerüler aparattan renin salımı
Sağlıklı kişide renal PG salımı azdır ve RBF’ın regülasyonunda çok önemli Sağlıklı kişide renal PG salımı azdır ve RBF’ın regülasyonunda çok önemli
değildir. değildir.
NSAID nefropatisi için riskli olgular:NSAID nefropatisi için riskli olgular:
60 yaş üzeri arteriyosklerotik60 yaş üzeri arteriyosklerotik
Kronik böbrek yetmezliğiKronik böbrek yetmezliği
Sodyum deplesyonu, diüretik kullanımı, hipotansiyon, siroz, nefrotik Sodyum deplesyonu, diüretik kullanımı, hipotansiyon, siroz, nefrotik
sendrom, konjestif kalp yetmezliği gibi renal hipoperfüzyon hallerisendrom, konjestif kalp yetmezliği gibi renal hipoperfüzyon halleri
Potasyum tutucu diüretikler, anjiyotensin II reseptör blokerleri, Potasyum tutucu diüretikler, anjiyotensin II reseptör blokerleri,
anjiyotensin converting enzim inhibitörleri kullananlarda hiperkalemi anjiyotensin converting enzim inhibitörleri kullananlarda hiperkalemi
beklenenden yüksek olabilirbeklenenden yüksek olabilir
Sağlıklı kişide, NSAID’ların böbrek yetmezliği yapması konusundaki Sağlıklı kişide, NSAID’ların böbrek yetmezliği yapması konusundaki
deliler çok kısıtlıdırdeliler çok kısıtlıdır
ABY 3-7 gün içinde gelişir. İdrar sedimentinde anormallik ve proteinüri ABY 3-7 gün içinde gelişir. İdrar sedimentinde anormallik ve proteinüri
olmaması hemodinamik faktörleri işaret eder. olmaması hemodinamik faktörleri işaret eder.
NSAID’lara bağlı vazokonstriksiyon yeterince güçlü ve uzun sürerse ATN NSAID’lara bağlı vazokonstriksiyon yeterince güçlü ve uzun sürerse ATN
oluşabilir. oluşabilir.
Genelde ilacın kesilmesi ile düzelir.Genelde ilacın kesilmesi ile düzelir.
Tipik olarak hematüri, piyüri, lökosit atıkları ve serum kreatininde akut Tipik olarak hematüri, piyüri, lökosit atıkları ve serum kreatininde akut
artma gözlenir. Ateş, döküntü, eozinofili ve eoziofilüri gibi alerjik artma gözlenir. Ateş, döküntü, eozinofili ve eoziofilüri gibi alerjik
reaksiyon görüntüsü vardır.reaksiyon görüntüsü vardır.
İlaç kesilince 1-2 hafta, 1-2 ay içinde düzelir. İlaç kesilince 1-2 hafta, 1-2 ay içinde düzelir.
NSAID kesildikten 1-2 hafta sonra hala renal yetmezlik devam ediyorsa NSAID kesildikten 1-2 hafta sonra hala renal yetmezlik devam ediyorsa
prednizon kullanılabilir. prednizon kullanılabilir.
Ketorolak ile 35/10000 oranında ABY görülmüştür. 5 günden fazla Ketorolak ile 35/10000 oranında ABY görülmüştür. 5 günden fazla
kullanılırsa ABY olasılığı anlamlı ölçüde artmaktadır. kullanılırsa ABY olasılığı anlamlı ölçüde artmaktadır.
Aminoglikozidler:Aminoglikozidler:
ABY insidansı %5-25’dir. ABY insidansı %5-25’dir.
Özellikle proksimal kıvrımlı tüpler ve pars rectada tübüler Özellikle proksimal kıvrımlı tüpler ve pars rectada tübüler
hücre nekrozuna neden olurlar. hücre nekrozuna neden olurlar.
Filtre edildikten sonra tübül hücresi tarfından alınırlar ve Filtre edildikten sonra tübül hücresi tarfından alınırlar ve
tübül hücrelerinde rezidü şeklinde uzun süre kalırlar, başka tübül hücrelerinde rezidü şeklinde uzun süre kalırlar, başka
bir söylemle böbrek dokusundaki yarı ömürleri uzundur. bir söylemle böbrek dokusundaki yarı ömürleri uzundur.
Nefrotoksik mekanizmaları tam bilinmemektedir. Nefrotoksik mekanizmaları tam bilinmemektedir.
Potansiyel toksik mekanizmaları, membran ile ilişkiye girip membran Potansiyel toksik mekanizmaları, membran ile ilişkiye girip membran
yapısını ve fonksiyonunu bozmaları ile açıklanmaktadır. yapısını ve fonksiyonunu bozmaları ile açıklanmaktadır.
Reaktif oksijen metabolitleri diğer bir mekanizma olarak kabul Reaktif oksijen metabolitleri diğer bir mekanizma olarak kabul
edilmektedir. edilmektedir.
Tipik olarak nonoligürik seyreder. Tipik olarak nonoligürik seyreder.
Kullanımlarının 5-10. gününe kadar GFR’de düşme ve serum kreatinin Kullanımlarının 5-10. gününe kadar GFR’de düşme ve serum kreatinin
değerinde belirgin bir artış yoktur. değerinde belirgin bir artış yoktur.
Üriner sediment genelde benigndir.Üriner sediment genelde benigndir.
Risk faktörleri:Risk faktörleri:
tedavi süresitedavi süresi
önceki renal, hepatik hastalıkönceki renal, hepatik hastalık
ileri yaşileri yaş
volüm açığıvolüm açığı
sepsissepsis
potasyum, magnezyum deplesyonupotasyum, magnezyum deplesyonu
diüretikler, siklosporin, vankomisin, amfoterisin B, NSAID, ACE inhbitörü diüretikler, siklosporin, vankomisin, amfoterisin B, NSAID, ACE inhbitörü
kullanımıkullanımı
Genelde ilaç kesildikten 21 gün sonra serum kreatinin değeri normale döner. Genelde ilaç kesildikten 21 gün sonra serum kreatinin değeri normale döner.
Vankomisin:Vankomisin:
İnsidans %5-15’dir. İnsidans %5-15’dir.
Renal yetmezlik genelde ılımlıdır fakat yüksek Renal yetmezlik genelde ılımlıdır fakat yüksek
dozlarda ciddi olabilir. dozlarda ciddi olabilir.
Mekanizması belli değildir. Oksidatif stres Mekanizması belli değildir. Oksidatif stres
sorumlu tutulmaktadır. sorumlu tutulmaktadır.
Antifungal ilaçlar:Antifungal ilaçlar:
Amfoterisin B ile renal disfonksiyon insidansı %5-80 arası Amfoterisin B ile renal disfonksiyon insidansı %5-80 arası
bildirilmiştir. bildirilmiştir.
Klinik olarak böbrek yetmezliği veya elektrolit Klinik olarak böbrek yetmezliği veya elektrolit
anormallikleri (hipopotasemi, hipomagnezemi, renal tübüler anormallikleri (hipopotasemi, hipomagnezemi, renal tübüler
asidoz, nefrojenik DI) görülebilir. asidoz, nefrojenik DI) görülebilir.
Mekanizma olarak direk tübüler hasar ve renal Mekanizma olarak direk tübüler hasar ve renal
vazokonstriksiyon sorumlu tutulmaktadır. vazokonstriksiyon sorumlu tutulmaktadır.
Risk faktörleri:Risk faktörleri:
total kümülatif doztotal kümülatif doz
tedavi süresitedavi süresi
dehidrasyondehidrasyon
diüretik kullanımıdiüretik kullanımı
baseline böbrek disfonksiyonubaseline böbrek disfonksiyonu
diğer nefrotoksiklerin beraber kullanımıdiğer nefrotoksiklerin beraber kullanımı
Genelde ilaç kesilince renal fonksiyonlar yavaş ve inkomplet olarak geri Genelde ilaç kesilince renal fonksiyonlar yavaş ve inkomplet olarak geri
döner; renal magnezyum kaçağı kronik olarak kalabilir.döner; renal magnezyum kaçağı kronik olarak kalabilir.
Nefrotoksite, amfoterisin B fosfolipid vezikülleri içinde verilirse Nefrotoksite, amfoterisin B fosfolipid vezikülleri içinde verilirse
azalır (Lipozomal).azalır (Lipozomal).
Amfoterisin B’nin lipid formunun; Amfoterisin B’nin lipid formunun;
- deoxycholate içermemesi, - deoxycholate içermemesi,
- eritici olarak deterjan kullanılmasıeritici olarak deterjan kullanılması
- retiküloendoteliyal sisteme seçici dağılım göstererek bu sistem retiküloendoteliyal sisteme seçici dağılım göstererek bu sistem
tarafından yakalanan mantarlara direkt olarak transfer olup, tarafından yakalanan mantarlara direkt olarak transfer olup,
böbrek gibi kolesterol içeren dokulara dağılmamasıböbrek gibi kolesterol içeren dokulara dağılmaması
nefrotoksiteyi azaltmaktadır. nefrotoksiteyi azaltmaktadır.
Koloidler:Koloidler:
Tüm kolloidler, hiperonkotik albuminler plazma Tüm kolloidler, hiperonkotik albuminler plazma
onkotik basıncını yükselterek ABY onkotik basıncını yükselterek ABY
(hiperonkotik ABY) oluşturabilirler. (hiperonkotik ABY) oluşturabilirler.
Özellikle dehidrate hastalar risk altındadır. Özellikle dehidrate hastalar risk altındadır.
Kontrast maddeye bağlı nefropatiyi önlemede izotonik sıvı ile Kontrast maddeye bağlı nefropatiyi önlemede izotonik sıvı ile
hidrasyonun ve 12 saat önce başlanan ve kontrast uygulamasından hidrasyonun ve 12 saat önce başlanan ve kontrast uygulamasından
sonra 12 saat daha devam edilen N-asetil sisteinin koruyucu olduğu sonra 12 saat daha devam edilen N-asetil sisteinin koruyucu olduğu
gösterilmiştir. gösterilmiştir.
Furosemidin, mannitolün, natriüretik peptidlerin, dopamin ve Furosemidin, mannitolün, natriüretik peptidlerin, dopamin ve
adenozin agonistlerinin koruyucu etkileri gösterilememiştir. adenozin agonistlerinin koruyucu etkileri gösterilememiştir.
Diüretiklerin kontrast maddeye bağlı oluşan ve kardiyak cerrahi Diüretiklerin kontrast maddeye bağlı oluşan ve kardiyak cerrahi
sonrası görülen ATN’un prognozunu kötüleştirdiği saptanmıştır. sonrası görülen ATN’un prognozunu kötüleştirdiği saptanmıştır.
Şok sağıltımı ve ABY: Şok sağıltımı ve ABY:
Sıvı resüsitasyonuna ek olarak vazopressörler kullanılır. Sıvı resüsitasyonuna ek olarak vazopressörler kullanılır.
Genelde ilk tercih edilen ajan norepinefrindir. Norepinefrinin renal kan Genelde ilk tercih edilen ajan norepinefrindir. Norepinefrinin renal kan
akımını azalttığına dair kanıt yoktur. Aksine hayvan çalışmalarında akımını azalttığına dair kanıt yoktur. Aksine hayvan çalışmalarında
sepsiste renal kan akımını artırdığı saptanmıştır. sepsiste renal kan akımını artırdığı saptanmıştır.
Vazopressin, vazopressin reseptörleri üzerinden katekolaminlerin Vazopressin, vazopressin reseptörleri üzerinden katekolaminlerin
etkinliğini potansiyalize ederek vazokonstriksiyon oluşturur. etkinliğini potansiyalize ederek vazokonstriksiyon oluşturur.
Sepsiste, katekolaminlere dirençli şokta etkili olmaktadır. Bu Sepsiste, katekolaminlere dirençli şokta etkili olmaktadır. Bu
amaçla kullanılan vazopressin dozu (0.05-0.1 U/dk) renal kan amaçla kullanılan vazopressin dozu (0.05-0.1 U/dk) renal kan
akımını azaltabilir fakat bu konuda vazopressin ve katekolaminleri akımını azaltabilir fakat bu konuda vazopressin ve katekolaminleri
karşılaştıran çalışma yoktur. karşılaştıran çalışma yoktur.
Sıkı glikoz kontrolu sağ kalımı artırmakta ve ABY insidansını Sıkı glikoz kontrolu sağ kalımı artırmakta ve ABY insidansını
azaltmaktadır. azaltmaktadır.
Ortalama arteriyel basınç: Ortalama arteriyel basınç:
• Renal perfüzyon için gereken optimal ortalama arter basıncının ne olduğu Renal perfüzyon için gereken optimal ortalama arter basıncının ne olduğu
hakkında yeterli kanıt yoktur. hakkında yeterli kanıt yoktur.
• Sistolik arter basıncı 80 mmHg’nın ve ortalama arter basıncı 65 mmHg’nın Sistolik arter basıncı 80 mmHg’nın ve ortalama arter basıncı 65 mmHg’nın
üstünde tutulmadığında böbrek yetmezliği riskinin arttığı bilinmektedir. üstünde tutulmadığında böbrek yetmezliği riskinin arttığı bilinmektedir.
• Yeterli renal perfüzyon için gereken arter basıncının, alta yatan komorbid Yeterli renal perfüzyon için gereken arter basıncının, alta yatan komorbid
durum ile ilişkili olduğu unutulmamalıdır. durum ile ilişkili olduğu unutulmamalıdır.
• Terlipressinin, hepatorenal sendroma bağlı renal disfonksiyonda kan basıncını Terlipressinin, hepatorenal sendroma bağlı renal disfonksiyonda kan basıncını
yükselttiği ve renal fonksiyonları artırdığı gösterilmiştir. yükselttiği ve renal fonksiyonları artırdığı gösterilmiştir.
• Septik şoka bağlı akut renal yetmezlikte norepinefrin ile ortalama arter Septik şoka bağlı akut renal yetmezlikte norepinefrin ile ortalama arter
basıncının 65 mmHg üzerinde tutulmasıyla kreatinin klirensinde artma basıncının 65 mmHg üzerinde tutulmasıyla kreatinin klirensinde artma
saptanmıştır, fakat sepsiste ortalama arter basıncının 65 ve 85 mmHg üzerinde saptanmıştır, fakat sepsiste ortalama arter basıncının 65 ve 85 mmHg üzerinde
tutulması karşılaştırıldığında, renal akibet açısından fark saptanamamıştır.tutulması karşılaştırıldığında, renal akibet açısından fark saptanamamıştır.
– Kardiyak debi azalışı böbrek yetmezliği için risk Kardiyak debi azalışı böbrek yetmezliği için risk
faktörüdür. Kardiyak debinin faktörüdür. Kardiyak debinin supranormal supranormal
düzeylere çıkarılmasının yararlı renal etkileri düzeylere çıkarılmasının yararlı renal etkileri
olabileceği konusunda kanıt yoktur.olabileceği konusunda kanıt yoktur.
– Agresif sıvı tedavisi, crush yaralanmaya bağlı Agresif sıvı tedavisi, crush yaralanmaya bağlı
progresif renal hasardan korumaktadır. progresif renal hasardan korumaktadır.
– Karaciğer yetmezliği ve primer peritonitte Karaciğer yetmezliği ve primer peritonitte
albumin replasmanının yararlı etkileri olabilir.albumin replasmanının yararlı etkileri olabilir.
Renal kan akımının artırılması: Renal kan akımının artırılması:
• Belirgin vazopressör ve inotrop gerektiren Belirgin vazopressör ve inotrop gerektiren
kardiyak cerrahi olgularında, rekombinant kardiyak cerrahi olgularında, rekombinant
human atriyal natriüretik peptid kullanımı, human atriyal natriüretik peptid kullanımı,
primer böbrek koruması açısından etkin primer böbrek koruması açısından etkin
bulunmuştur. bulunmuştur.
• Diüretiklerin renal kan akımını artırıcı etkisi Diüretiklerin renal kan akımını artırıcı etkisi
saptanamamıştır. saptanamamıştır.
Öneri:Öneri:
• Ekstrem hipotansiyondan kaçınılmalıdır. Ekstrem hipotansiyondan kaçınılmalıdır.
• Kardiyak debi, ortalama arteriyel basınç ve volüm Kardiyak debi, ortalama arteriyel basınç ve volüm
durumu optimize edilmelidir. durumu optimize edilmelidir.
• Vazopressör gereğinde noradrenalin tercih Vazopressör gereğinde noradrenalin tercih
edilmelidir. edilmelidir.
• Selektif olarak renal vazodilatasyon yapıcı ajanlardan Selektif olarak renal vazodilatasyon yapıcı ajanlardan
kaçınılmalıdır.kaçınılmalıdır.
Renal metabolizmanın azaltılması:Renal metabolizmanın azaltılması:
Hipotermi,ve insülin like growth faktör 1 Hipotermi,ve insülin like growth faktör 1
renal korumada etkisiz bulunmuşturrenal korumada etkisiz bulunmuştur
Diüretikler renal oksijen kullanımını Diüretikler renal oksijen kullanımını
azaltabilir fakat yeterli veri yoktur.azaltabilir fakat yeterli veri yoktur.
Sonuç: Sonuç: Renal metabolizmayı azaltacak Renal metabolizmayı azaltacak
herhangi bir öneri yokturherhangi bir öneri yoktur..
Endoteliyal koruma stratejileri:Endoteliyal koruma stratejileri:
Complement deplesyonu iskemik renal hasardan korumaktadır. Complement deplesyonu iskemik renal hasardan korumaktadır.
Tübüler nekrozda alternant yoldan complement aktive olur. C3, Tübüler nekrozda alternant yoldan complement aktive olur. C3,
C5, C6 defisitli hayvanlarda iskemik hasarın azaldığı saptanmıştır.C5, C6 defisitli hayvanlarda iskemik hasarın azaldığı saptanmıştır.
E-selektin, P-selektin ve intersellüler adezyon molekülü-1 gibi E-selektin, P-selektin ve intersellüler adezyon molekülü-1 gibi
adezyon moleküllerinin blokajı farelerde iskemi-reperfüzyon adezyon moleküllerinin blokajı farelerde iskemi-reperfüzyon
hasarından korumuştur.hasarından korumuştur.
Aktif protein C, antiinflamatuvar etkisiyle sepsis ve iskemi-Aktif protein C, antiinflamatuvar etkisiyle sepsis ve iskemi-
reperfüzyonda endotel hasarını azaltmaktadır. ABY olan ciddi reperfüzyonda endotel hasarını azaltmaktadır. ABY olan ciddi
sepsis olgularında mortaliteyi azaltmıştır.sepsis olgularında mortaliteyi azaltmıştır.
Sekonder böbrek korumasında potansiyel terapötik tedaviler:Sekonder böbrek korumasında potansiyel terapötik tedaviler:
VazodilatörlerVazodilatörler: natriüretik peptidler, endotelin antagonistleri, : natriüretik peptidler, endotelin antagonistleri, adenozin antagonistleri, growth faktörleradenozin antagonistleri, growth faktörler
Lökosit-endotel ilişkisini azaltanlarLökosit-endotel ilişkisini azaltanlar: Anti-ICAM-1, alfa-MSH, anti : Anti-ICAM-1, alfa-MSH, anti B7-1 antibody, IL-10, PAF antagonistleri, atorvastatin, A2A B7-1 antibody, IL-10, PAF antagonistleri, atorvastatin, A2A adenozin antagonistleriadenozin antagonistleri
Hücre ölümünün azltılmasıHücre ölümünün azltılması: caspas inhibitörleri, demir şelatörleri, : caspas inhibitörleri, demir şelatörleri, asetilsisteinasetilsistein
Tübüler obstrüksiyonun azaltılmasıTübüler obstrüksiyonun azaltılması
TamirTamir: growth faktörler: growth faktörler
ATN de Loop diüretikleri ne amaçla verilecek?ATN de Loop diüretikleri ne amaçla verilecek?
Şişmiş ve tübülleri tıkamış olan tübül hücreleri medüller venöz dönüşü Şişmiş ve tübülleri tıkamış olan tübül hücreleri medüller venöz dönüşü engelleyerek RBF’ını azaltırlar. engelleyerek RBF’ını azaltırlar.
Loop diüretikleri, tübüler akımı ve hidrolik basıncı artırarak tübüler obstrüksiyon Loop diüretikleri, tübüler akımı ve hidrolik basıncı artırarak tübüler obstrüksiyon yapacak materyalleri yerinden oynatır. yapacak materyalleri yerinden oynatır.
Renal kan akımını iki yolla artırırlar: Renal kan akımını iki yolla artırırlar: – siklooksijenazı indükleyerek vazodilatör PG’lerin yapımını artırırlarsiklooksijenazı indükleyerek vazodilatör PG’lerin yapımını artırırlar
– makula densadaki sinyalizasyonu başlatan sodyum-potasyum-2 klor sistemini inhibe makula densadaki sinyalizasyonu başlatan sodyum-potasyum-2 klor sistemini inhibe ederek tübuloglomerüler feedbacki kesintiye uğratırlarederek tübuloglomerüler feedbacki kesintiye uğratırlar
Sodyum-potasyum-2 klor kotransporter sisteminin inhibisyonu aktif sodyum Sodyum-potasyum-2 klor kotransporter sisteminin inhibisyonu aktif sodyum transportunu azaltır. Böylece tübüllerin oksijen kullanımı azalır ve iskemiye transportunu azaltır. Böylece tübüllerin oksijen kullanımı azalır ve iskemiye hassas olan medüller tübüler hücrelerde metabolik gereksinim azalır.hassas olan medüller tübüler hücrelerde metabolik gereksinim azalır.
Siklooksijenaz II ekspresyonu, TNF-alfanın indüklediği renal mezengiyal hücre Siklooksijenaz II ekspresyonu, TNF-alfanın indüklediği renal mezengiyal hücre apoptosisini inhibe eder.apoptosisini inhibe eder.
Loop diüretiklerin yararlılığını gösteren klinik kanıtlar var mı?Loop diüretiklerin yararlılığını gösteren klinik kanıtlar var mı?
Loop diüretikleri, çoğu klinik çalışmada idrar debisini artırmışlardır, fakat renal Loop diüretikleri, çoğu klinik çalışmada idrar debisini artırmışlardır, fakat renal
fonksiyonlar üzerine yararlı etkilerinin olduğunu gösteren kanıtlar sınırlıdır. fonksiyonlar üzerine yararlı etkilerinin olduğunu gösteren kanıtlar sınırlıdır.
Loop diüretiklere iyi idrar çıkışı ile yanıt veren olgularda, diüretiklerin renal Loop diüretiklere iyi idrar çıkışı ile yanıt veren olgularda, diüretiklerin renal
fonksiyonları düzelttiğini düşünmek yerine, fonksiyonları düzelttiğini düşünmek yerine, bu hastaların zaten daha az ciddi bu hastaların zaten daha az ciddi
böbrek yetmezliğine sahip olduklarını düşünmekböbrek yetmezliğine sahip olduklarını düşünmek, daha akılcı görünmektedir. , daha akılcı görünmektedir.
Çünkü bazı klinik çalışmalarda loop diüretiklerin renal fonksiyonları kötüleştirdiği Çünkü bazı klinik çalışmalarda loop diüretiklerin renal fonksiyonları kötüleştirdiği
saptanmıştır. saptanmıştır.
Sonuç olarak, Sonuç olarak, loop diüretiklerin yararlılığını savunmak için istatistiksel olarak loop diüretiklerin yararlılığını savunmak için istatistiksel olarak
yeterince güç oluşturacak veri yokturyeterince güç oluşturacak veri yoktur. .
Furosemidin kontinü infüzyonunda etkinliğinin arttığı ve toksitesinin azaldığı Furosemidin kontinü infüzyonunda etkinliğinin arttığı ve toksitesinin azaldığı
gösterilmiştir.gösterilmiştir.
Loop diüretiklerin niçin yararlı etkileri yok?Loop diüretiklerin niçin yararlı etkileri yok?
Diüretiklerin ABY’de renal fonksiyonları koruyucu etkilerinin olmayışını Diüretiklerin ABY’de renal fonksiyonları koruyucu etkilerinin olmayışını
açıklayan görüşler vardır:açıklayan görüşler vardır:
Diüretiklere ve indükledikleri vazodilatör PG’lere bağlı venöz dönüş Diüretiklere ve indükledikleri vazodilatör PG’lere bağlı venöz dönüş
azalmasına bağlı azalmasına bağlı preload düşüşüpreload düşüşü, renin-anjiyotensin sistemi ve sempatik , renin-anjiyotensin sistemi ve sempatik
tonüsün artmasıyla, indirekt olarak renal vazokonstriksiyon oluşturur. tonüsün artmasıyla, indirekt olarak renal vazokonstriksiyon oluşturur.
ABY’de loop diüretikler verilecekse yeterli preloadı sağlamak çok ABY’de loop diüretikler verilecekse yeterli preloadı sağlamak çok
önemlidir.önemlidir.
Loop diüretikler sadece obstrükte olmamış tübüllerde reabsorbsiyonu Loop diüretikler sadece obstrükte olmamış tübüllerde reabsorbsiyonu
azaltıyor fakat obstrükte olanlarda etkili olmuyor olabilir. azaltıyor fakat obstrükte olanlarda etkili olmuyor olabilir.
Loop diüretikler renal kan akımını artırıyor mu sorusunun cevabı hala Loop diüretikler renal kan akımını artırıyor mu sorusunun cevabı hala
tartışmalıdır. Bazı çazışmalarda, renal otoregülasyon bozulmamış ise, tartışmalıdır. Bazı çazışmalarda, renal otoregülasyon bozulmamış ise,
furosemidin renal kan akımını artırdığı sonucuna varılmıştır. furosemidin renal kan akımını artırdığı sonucuna varılmıştır.
Böbrek kan akımının %90’ı korteksten geçer çünkü burada;Böbrek kan akımının %90’ı korteksten geçer çünkü burada;
glomerüler filtrasyon ve tübüler transport gibi glomerüler filtrasyon ve tübüler transport gibi akıma bağlı fonksiyonlarakıma bağlı fonksiyonlar
yürütülür. yürütülür.
Böbrek kan akımnın %10’u medulladan geçer;Böbrek kan akımnın %10’u medulladan geçer;
Medüller konsantrasyon mekanizması, interstisiyel ozmotik gradiyentin Medüller konsantrasyon mekanizması, interstisiyel ozmotik gradiyentin
korunması için korunması için düşük kan akımınındüşük kan akımının yanı sıra, yüksek oksijen kullanımını gerektiren yanı sıra, yüksek oksijen kullanımını gerektiren aktif aktif
tübüler transport fonksiyonunatübüler transport fonksiyonuna da gereksinim duyar. da gereksinim duyar.
Bu Bu heterojen perfüzyon dağılımıheterojen perfüzyon dağılımı aşağıdaki soruları açıklamaktadır: aşağıdaki soruları açıklamaktadır:
- global yüksek kan akımı desteğine rağmen böbrekler hipoperfüzyona neden hassastır?- global yüksek kan akımı desteğine rağmen böbrekler hipoperfüzyona neden hassastır?
- iskemik hasar niçin özellikle dış medullada yer alan tübüler segmentlerde oluşur - iskemik hasar niçin özellikle dış medullada yer alan tübüler segmentlerde oluşur
[proksimal tübülün pars rectası (S3 segmenti) ve Helne kulpunun çıkan kalın kolu [proksimal tübülün pars rectası (S3 segmenti) ve Helne kulpunun çıkan kalın kolu
(mTAL)](mTAL)]
Loop diüretikleri intrarenal kan akımı dağılımını kötü yönde Loop diüretikleri intrarenal kan akımı dağılımını kötü yönde etkiliyor olabilirler ama bunu saptamak zordur; etkiliyor olabilirler ama bunu saptamak zordur;
Laser doppler flowmetri ile yapılan bir çalışmada, furosemidin Laser doppler flowmetri ile yapılan bir çalışmada, furosemidin medüller kan akımınımedüller kan akımını kortikal akıma göre belirgin derecede kortikal akıma göre belirgin derecede azalttığı gösterilmiştir.azalttığı gösterilmiştir.
Furosemidin, kortikal siklooksijenazları artırırken, medüller Furosemidin, kortikal siklooksijenazları artırırken, medüller siklooksijenaz mRNA’yı azalttığı gösterilmiştir. siklooksijenaz mRNA’yı azalttığı gösterilmiştir. Furosemid, Furosemid, kortikal ve medüller kan akımı üzerinde farklı etkilere sahip kortikal ve medüller kan akımı üzerinde farklı etkilere sahip olduğundan, medüller oksijen balansını kötüleştirerek prerenal olduğundan, medüller oksijen balansını kötüleştirerek prerenal yetmezliği ATN’ye dönüştürebilir.yetmezliği ATN’ye dönüştürebilir.
Furosemid, tübüloglomerüler feedbacki inhibe ederek renal kan Furosemid, tübüloglomerüler feedbacki inhibe ederek renal kan akımı otoregülasyonunu bozabilir.akımı otoregülasyonunu bozabilir.
““Loop diüretik kullanalım mı?” sorusu için sonuçlar:Loop diüretik kullanalım mı?” sorusu için sonuçlar:
Loop diüretiklere iyi yanıt veren olgularda böbrek hasarının Loop diüretiklere iyi yanıt veren olgularda böbrek hasarının
çok az olduğunu düşünmek mantıklı olabilirçok az olduğunu düşünmek mantıklı olabilir
Loop diüretiklerin renal fonksiyonlar üzerine yararlı Loop diüretiklerin renal fonksiyonlar üzerine yararlı
etkilerinin olduğu henüz kanıtlanmamıştıretkilerinin olduğu henüz kanıtlanmamıştır
Profilaktik loop diüretiklerin kullanımı renal otoregülasyonu Profilaktik loop diüretiklerin kullanımı renal otoregülasyonu
ve protektif kortikomedüller kan akımı redistrübisyonunu ve protektif kortikomedüller kan akımı redistrübisyonunu
bozdukları için tehlikeli olabilir.bozdukları için tehlikeli olabilir.
Mannitol:Mannitol: Neden?Neden?
diürezi artırarak tübüler tıkanmadan korurdiürezi artırarak tübüler tıkanmadan korurepiteliyal ve endoteliyal hücre şişmesini ve vasküler konjesyonu azaltarak epiteliyal ve endoteliyal hücre şişmesini ve vasküler konjesyonu azaltarak tübüler tıkanmadan korurtübüler tıkanmadan korurserbest radikalleri temizlerserbest radikalleri temizlerintrarenal PG sentezini artırarak vazodilatasyon oluştururintrarenal PG sentezini artırarak vazodilatasyon oluşturur
Fakat,Fakat,ozmotik diürez volüm deplesyonuna neden olabilirozmotik diürez volüm deplesyonuna neden olabilirartan distal solüt yükü medüller oksijen gereksinimini artırırartan distal solüt yükü medüller oksijen gereksinimini artırırendotelin ve epitelin apoptosisini indüklerendotelin ve epitelin apoptosisini indükleryüksek dozları hiperozmolalite ile ABY’ne neden olabiliryüksek dozları hiperozmolalite ile ABY’ne neden olabilir
Sonuç:Sonuç:
Renal transplant hastalarında renal disfonksiyonu azalttığı gösterilmiş ise de Renal transplant hastalarında renal disfonksiyonu azalttığı gösterilmiş ise de renal proteksiyon için kullanımını destekleyen veri yoktur.renal proteksiyon için kullanımını destekleyen veri yoktur.
SONUÇ: SONUÇ:
düşük doz dopamin klinik olarak önemli renal proteksiyon düşük doz dopamin klinik olarak önemli renal proteksiyon
uluşturmazuluşturmaz
Hipotansif vazodilate hastalarda devamlı norepinefrin infüzyonu Hipotansif vazodilate hastalarda devamlı norepinefrin infüzyonu
renal kan akımını azaltmaz ve idrar debisini artırır renal kan akımını azaltmaz ve idrar debisini artırır
Kardiyak debiyi maksimize etmenin böbrekleri koruduğuna dair Kardiyak debiyi maksimize etmenin böbrekleri koruduğuna dair
klinik kanıt yokturklinik kanıt yoktur
Yoğun bakım hastalarında, renal kan akımını optimize etmek için Yoğun bakım hastalarında, renal kan akımını optimize etmek için
gereken hedef ortalama basıncının ne olduğuna dair bilgi yokturgereken hedef ortalama basıncının ne olduğuna dair bilgi yoktur
Mekanik ventilasyon ve böbrek yetmezliği:Mekanik ventilasyon ve böbrek yetmezliği:
mekanik ventilasyon idrar debisini azaltırmekanik ventilasyon idrar debisini azaltır
RBF ve GFR üzerine olan etkileri açık değildirRBF ve GFR üzerine olan etkileri açık değildir
Olası mekanizmalar:Olası mekanizmalar:
- kardiyak debi azalışı- kardiyak debi azalışı
- intrarenal kan akımı redistribisyonu- intrarenal kan akımı redistribisyonu
- sempatik ve hormonal yolakların stimülasyonu- sempatik ve hormonal yolakların stimülasyonu
- sistemik inflamatuar maddelerin salınması- sistemik inflamatuar maddelerin salınması
İntrarenal değişikliklerİntrarenal değişiklikler: Pozitif basınçlı mekanik ventilasyonun : Pozitif basınçlı mekanik ventilasyonun
(PPV) neden olduğu vazoaktif mediyatör salımının, renal kan (PPV) neden olduğu vazoaktif mediyatör salımının, renal kan
akımını akımını kortikal bölgelerden juxtamedüller nefronlara kortikal bölgelerden juxtamedüller nefronlara
redistrübe ettiğiredistrübe ettiği gösterilmiştir. gösterilmiştir.
PPV sırasında idrar ve kan ADH düzeyi artmaktadır. Bunun PPV sırasında idrar ve kan ADH düzeyi artmaktadır. Bunun
sonucunda serbest su klirensi ve idrar volümü azalır.sonucunda serbest su klirensi ve idrar volümü azalır.
PPVda ADH niçin artar?PPVda ADH niçin artar?
- PPV ile relatif intravasküler volüm deplesyonu oluşur- PPV ile relatif intravasküler volüm deplesyonu oluşur
- PPV’da intratorasik vasküler yataktaki kanın azalarak batına - PPV’da intratorasik vasküler yataktaki kanın azalarak batına
yönelmesi, atriyal gerilme reseptörlerini uyararak ADH yönelmesi, atriyal gerilme reseptörlerini uyararak ADH
salınmasına neden olursalınmasına neden olur
PPV’da plazma renin düzeyi artmıştır. PPV’da plazma renin düzeyi artmıştır.
Renin salımı;Renin salımı;
- distal tübüllere gelen sodyum yükünün artması - distal tübüllere gelen sodyum yükünün artması
- ekstrarenal beta reseptör aracılı sempatik stimülasyon ile - ekstrarenal beta reseptör aracılı sempatik stimülasyon ile
uyarılmaktadır uyarılmaktadır
Mekanik ventilasyon sırasında PEEP gibi etmenlerle hemodinamik Mekanik ventilasyon sırasında PEEP gibi etmenlerle hemodinamik
durumun bozulması ile veya ajitasyon gibi nedenlerle sempatik durumun bozulması ile veya ajitasyon gibi nedenlerle sempatik
tonüsün artması, renin aktivasyonunu artırır:tonüsün artması, renin aktivasyonunu artırır:
sonuçta aldosteron salımı artarsonuçta aldosteron salımı artar
Bu nedenle ventile hastalarda sodyum retansiyonu sıkça görülür.Bu nedenle ventile hastalarda sodyum retansiyonu sıkça görülür.
Atriyal natriüretik peptid (ANP) salımı atriyal Atriyal natriüretik peptid (ANP) salımı atriyal
transmural dolma basıncının artması ile uyarılır ve transmural dolma basıncının artması ile uyarılır ve
sonuçta sonuçta diürezisdiürezis ve ve natriürezisnatriürezis oluşur oluşur
PPV’da venöz dönüşün azalması atriyal transmural PPV’da venöz dönüşün azalması atriyal transmural
dolma basıncını azaltarak ANP düzeyinin azalmasına dolma basıncını azaltarak ANP düzeyinin azalmasına
neden olur neden olur
ANP azalışı, PPV’daki idrar debisindeki azalışı ANP azalışı, PPV’daki idrar debisindeki azalışı
açıklayabilir fakat açıklayabilir fakat GFR azalışını açıklayamazGFR azalışını açıklayamaz
PPV aşağıdaki mekanizmalar ile ABY nedeni olabilir:PPV aşağıdaki mekanizmalar ile ABY nedeni olabilir:
arteriyel kan gazlarını etkileyerekarteriyel kan gazlarını etkileyerek
sistemik ve renal kan akımını etkileyereksistemik ve renal kan akımını etkileyerek
pulmoner inflamatuvar reaksiyonu tetikleyerek pulmoner inflamatuvar reaksiyonu tetikleyerek
(biyotravma)(biyotravma)
Overdistansiyona neden olan yüksek tidal volümler, Overdistansiyona neden olan yüksek tidal volümler,
stabil olmayan alveollerin tekrar tekrar açılıp kapanmaları, stabil olmayan alveollerin tekrar tekrar açılıp kapanmaları,
yüksek peak alveoler basınçlar yüksek peak alveoler basınçlar
pulmoner inflamatuvar maddelerin aktivasyonuna neden olurpulmoner inflamatuvar maddelerin aktivasyonuna neden olur
Bu mediyatörler sistemik dolaşıma geçerek organları etkilerler Bu mediyatörler sistemik dolaşıma geçerek organları etkilerler
Yüksek peak alveoler basınçlar ve düşük PEEP, ventilatörün indüklediği akciğer Yüksek peak alveoler basınçlar ve düşük PEEP, ventilatörün indüklediği akciğer
hasarının (VILI) ve çoklu organ yetmezliğinin (MOF) nedenidirler hasarının (VILI) ve çoklu organ yetmezliğinin (MOF) nedenidirler
VILI , mediyatör salımına neden olmakta ve sonuçta bu mediyatörlerin etkisiyle VILI , mediyatör salımına neden olmakta ve sonuçta bu mediyatörlerin etkisiyle
apoptosis başlamaktadırapoptosis başlamaktadır
ARDS ve MOF gelişiminde apoptosisin disregülasyonu sorumludur. ARDS ve MOF gelişiminde apoptosisin disregülasyonu sorumludur.
Apoptosis, inflamatuvar sitokinler tarafından regüle edildiğinden, Apoptosis, inflamatuvar sitokinler tarafından regüle edildiğinden,
PPV sitokin ağını etkileyerek uç-organ epiteliyal hücre apoptosisine PPV sitokin ağını etkileyerek uç-organ epiteliyal hücre apoptosisine
neden olabilir. neden olabilir.
ARDS olgularındaki renal fonksiyon değişikliklerinin, apoptosisin ARDS olgularındaki renal fonksiyon değişikliklerinin, apoptosisin
regülasyonundaki değişiklikler ile belirgin ilişki içinde olduğu regülasyonundaki değişiklikler ile belirgin ilişki içinde olduğu
bilinmektedir. bilinmektedir.
Düşük tidal volüm ve yüksek PEEP ile ventilasyonda sitokin ve Düşük tidal volüm ve yüksek PEEP ile ventilasyonda sitokin ve
kemokin yapımının azaldığı gösterilmiştir. kemokin yapımının azaldığı gösterilmiştir.
Sonuç:Sonuç:
Yoğun bakımda mekanik ventilasyon, böbrek yetmezliğinin bağımsız Yoğun bakımda mekanik ventilasyon, böbrek yetmezliğinin bağımsız
belirleyicisidirbelirleyicisidir
Akciğer koruyucu ventilasyon uygulayarak VILI’den kaçınılmalıdırAkciğer koruyucu ventilasyon uygulayarak VILI’den kaçınılmalıdır. Bu . Bu
amaçla, amaçla, düşük tidal volümdüşük tidal volüm (4-8 ml/kg), (4-8 ml/kg), düşük peak alveoler basınçlardüşük peak alveoler basınçlar (<30 (<30
cm H2O) ve cm H2O) ve derekrüitmanı engelleyecek yeterli PEEPderekrüitmanı engelleyecek yeterli PEEP (10-15 cm H2O) (10-15 cm H2O)
kullanılmalıdır. kullanılmalıdır.
ABY, pulmoner vasküler permeabilite değişiklikleri oluşturarak (pulmoner ABY, pulmoner vasküler permeabilite değişiklikleri oluşturarak (pulmoner
epiteliyal sodyum kanallarının down regülasyonu ve aquaporinler) epiteliyal sodyum kanallarının down regülasyonu ve aquaporinler)
nonkardiyojenik pulmoner ödeme neden olabilir.nonkardiyojenik pulmoner ödeme neden olabilir.