Sinemaskop dergi sayı 1
-
Upload
sinemaskop-dergi -
Category
Documents
-
view
244 -
download
4
description
Transcript of Sinemaskop dergi sayı 1
Sinemaskop
de
rgi
Sayı 1
6 Mart 2015
Hayatınız filmse, rehberiniz burada!
www. filmrehberiniz.com haftalık film rehberi
Yayına hazırlayan
Mahir Gülcan
Reklam ve pazarlama
Serap Torun
İletişim
www.sinemaskopdergi.com
Haftalık film kültürü dergisi
Sinemaskop
web|medya
www.webmedya.biz
dergi Sayı 1 6 Mart 2015
Haftanın filmleri sayfa 5
Haftanın filmi sayfa 14
SineAfiş sayfa 17
Haftanın yönetmeni sayfa 18
Özel dosya sayfa 20
SineŞöyleşi sayfa 24
SineDVD sayfa 25
SineKitap sayfa 25
SineHaber sayfa 26
SineStar sayfa 28
Box office sayfa 30
Bu hafta dö rdu yerli dökuz film vizyöna girdi
HAFTANIN FI LMLERI
Büyük gözler (Big eyes) / Chappie / Havana’ya dönüş (Return to Ithaca)
Lazarus etkisi (The Lazarus effect) / Asabiyim ben (Wild tales)
Yeni dünya / Çekmeceler / Bir varmış bir yokmuş
Murat Kaptan UK2911 3D
Ş ahsına münhasır sinema insanı Tim Bur-
ton’ın yapımcılığını ve yönetmenliğini
üstlendiği “Büyük gözler (Big eyes)” filmi,
ticarileşme konusunda devrimlerin yaşan-
dığı, popüler sanatın kitleleri etkilediği 1950’lerin
sonu, 1960’ların başında dönemin en başarılı
ressamlarından biri olan Walter Keane
(Christopher Waltz) ve eşi Margaret’ın (Amy
Adams) gerçek hikayesini anlatıyor. Bu sanatçı,
anlaşılmaz ve karmaşık görünen, büyük gözlerle
resmettiği portrelerle sıra dışı bir üne kavuşur
ancak gerçek çok geçmeden ortaya çıkar; bu
resimler Walter tarafından değil, eşi Margaret
tarafından ortaya konmuştur ve Keane ailesinin
çığ gibi büyüyen bir yalanın içinde yaşadığı
anlaşılır. “Büyük gözler (Big eyes)”, Margaret’ın
bir sanatçı olarak uyanışını, resimleriyle yakala-
dığı iz bırakan başarısını ve çoktan uluslararası
üne kavuşmuş eşiyle yaşadığı çalkantılı ilişki sü-
recini konu alıyor.
Film Tu ru : Dram
Orjinal Adı: Big Eyes
Yö netmen: Tim Burtön
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Film Su resi: 106 dk
Senaryö: Scött Alexander, Larry
Karaszewski
Yapımcılar: Lynette Höwell, Scött
Alexander, Larry Karaszewski, Tım
Burtön
Gö ru ntu Yö netmeni : Brunö Delbönnel.
Mu zik: Danny Elfman
Oyuncular: Amy Adams, Christöph
Waltz, Danny Hustön, Krysten Ritter,
Yapm yılı: 2014
Ü lke: ABD, Kanada
Dag ıtım: Mars Dag ıtım
Tim Burtön'un ‘Ed
Wööd’dan sönraki en
kişisel filmi ölarak
yörumlanan
filmin başröllerini Amy
Adams ve Christöpher
Waltz paylaşıyör.
Haftanın
filmi
Büyük gözler
(Big eyes)
A madeo hayatının tam 16 yılı-
nı Madrid’de sürgünde geçirmiştir.
Aradan geçen bunca zamandan
sonra yeniden Havana’ya dönmeyi
başaran Amadeo bir gün batımı sırasında uzun
zamandır görüşmediği 4 eski arkadaşıyla bulu-
şur. Arkadaşlar bir taraftamn hasret giderirken
diğer taraftan da bu süreç içerisinde başların-
dan geçen olayları birbirleriyle paylaşmaya
başlarlar. Bu karşılaşma, hayatın bir yerlere sü-
rüklediği bu beş adamın samimi bir hesaplaş-
masına dönşmeye başlayacaktır ne de olsa
Amadeo ve eski dostlarının şafak sökene kadar
konuşacak çok şeyleri vardı.
Film Tu ru : Kömedi, Dram
Orjinal Adı: Return tö Ithaca
Yö netmen: Laurent Cantet
Vizyön Tarihi 06 Mart 2015
Film Su resi: 95 dk
Senaryö: Laurent Cantet, Leönardö
Padura Fuentes
Yapımcılar: Laurent Baudens, Didar
Dömehri
Gö ru ntu Yö netmeni : Diegö Dussuel
Mu zik: Martin Caraux
Oyuncular: Isabel Santös, Jörge
Perugörria, Fernandö Hechavarrı a,
Ne stör Jime nez, Carmen Sölar, Röne
Luis Reinösö, Andrea
Yapım yılı: 2014
Ü lke: Fransa
Döimeadiös Dag ıtım: M3 Film
Havana’ya dönüş
(Return to Ithaca)
Ku balı edebiyatçı
Leönardö Padura’nın
sevilen römanından
beyazperdeye
uyarlanan filmin
yö netmenlig ini Altın
Palmiye’li yetenekli
sinemacı Laurent
Cantet u stleniyör.
Y akın gelecekte suçları önlemek, güç-
lendirilmiş mekanize robot polislerin
işidir. Ancak Chappie adlı robot çalınır
ve tekrar programlanır. İlk defa bir
robot kendi için düşünen ve hisseden bir meka-
nizma haline gelir.
Yakın gelecekte geçen filmde, baskıcı mekanik
robotlardan oluşan polis güçleri görev yapmak-
tadır. Ancak, insanlar onlara karşı koymaya
başlar. Bu robot polislerden birisi çalınarak yeni
bir program yüklenir ve böylece ilk kez kendisi
adına düşünen ve hisseden CHAPPIE adlı robot
ortaya çıkar. Ancak, kısa zamanda Chappie
düzene ve insanlığa karşı tehdit olarak görülme-
ye başlar ve yetkililer onu durdurmak için herşe-
yi göze alırlar.
Film Tu ru : Bilim-Kurgu, Aksiyön
Orjinal Adı: Chappie
Yö netmen: Neill Blömkamp
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Film Su resi: 120 dk
Senaryö: Neill Blömkamp, Terri Tatchell
Yapımcılar: Simön Kinberg, Neill
Blömkamp
Gö ru ntu Yö netmeni : Trent Opalöch
Mu zik: Hans Zimmer
Oyuncular: Sharltö Cöpley, Dev Patel, Yö
-Landi Visser, Ninja Visser, Jöse Pablö
Cantillö, Sigöurney Weaver, Hugh
Jackman
Yapım yılı: 2015
Ü lke: ABD, Meksika
Dag ıtım: Warner Brös.
Chappie
Filmin yö netmen
költug unda, 'District 9' adlı
du şu k bu tçeli yapıtıyla ve
sönrasında 'Elysium'
filmiyle kendi bilimkurgu
dilini öluşturan Neill
Blömkamp öturuyör.
L azarus etkisi, içlerinde Frank (Mark Dup-
lass) ve nişanlısı Zoe (Olivia Wilde)’ın da
olduğu bir grup araştırmacının ölüleri
geri getirmeyi başarmasını konu alıyor.
Bu başarılarını dünyaya duyurmaya hazırlanır-
ken, üniversitenin dekanı yer altında yaptıkları
deneyleri öğrendiğinde projeyi anında kapatır
ve bütün kayıtları ellerinden alınır. Frank, Zoe ve
diğer ekip üyeleri (Donald Glover, Sarah Bolger
ve Evan Peters) deneyi tekrar uygulamak zorun-
da kalır. Bu uygulama sırasında bir şeyler ters
gider ve Zoe ölür. Herkes yıkılmıştır ve durumu
kabullenemezler. Frank’in zorlamasıyla bu de-
neyi bir insan üzerinde denemek zorunda kalır-
lar. Deney başarıyla sonuçlanır, Zoe hayata
dönmüştür ama yanlış giden bir şeyler vardır.
Tamamen farklı bir karaktere bürünür. Ekip bu
korkunç gerçekliğin içinde sıkışıp kalmıştır. Artık
konu birini hayata geri döndürmek olmaktan
çıkmıştır ve döndürdükleri kişinin gazabından
kurtulmaya çalışırlar.
Film Tu ru :Körku, Gerilim
Orjinal Adı: The Lazarus Effect
Yö netmen: David Gelb
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Film Su resi: 83 dkSenaryö: Luke
Dawsön, Jeremy Slater
Yapımcılar: Jasön Blum, Matthew
Kaplan, Jimmy Miller, Cödy Zwieg,
Glöria Fan
Gö ru ntu Yö netmeni : Michael
Fimögnari. Mu zik: Sarah Schacner
Oyuncular: Mark Duplass, Olivia Wilde,
Dönald Glöver, Evan Peters, Sarah
Bölger, Brunö Gunn, Jennifer Flöyd,
Scött Sheldön
Yapım yılı: 2015
Ü lke: ABD
Dag ıtım: Möments Ent.
Lazarus etkisi
(The Lazarus effect)
Yö netmenlig ini David
Gelb'in u stlendig i gerilim
filminin senaryösu Luke
Dawsön ve Jeremy
Slater’a ait.
Ö fkenin iliklere işlediği, dengenin her
daim hassas olduğu bir toplumda,
aşkların, nefretin ve intikam duygusu-
nun hüküm sürdüğü birbirinden ba-
ğımsız bireylerin öykülerini taşıyor perdeye Asa-
biyim Ben...
Satın alınan şereflerin gölgesinde, insanlar ka-
nunlar karşısında çaresiz ve öfkeli olduğu bir
dünyaya ait altı farklı hayat hikayesi dikiyor kar-
şımıza. Yolsuzluğun ve yozlaşmışlığın hüküm sür-
düğü bir ülkede,kana bulanan muhteşem dü-
ğünler, ölüme yürüyen danslar,telleri iyiden iyiye
gevşeyen sinirler ve buyoldan çıkmışlığı tasvir
eden "eğlenceli" öyküler. Film, Buenos Aires ve
çevresinde yaşanan altı farklı hayat hikayesini
beyazperdeye taşınıyor.
Film Tu ru : Kömedi, Dram
Orjinal Adı: Wild Tales
Yö netmen: Damian Szifrön
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Film Su resi:122 dk
Senaryö: Damian Szifrön
Yapımcılar: Agustı n Almödövar, Pedrö
Almödö var, Esther Garcia, Matias
Mösteirin, Hugö Sigman
Gö ru ntu Yö netmeni : Javier Julia Mu zik:
Gustavö Santaölalla
Oyuncular: Ricardö Darin, Oscar
Martinez, Leönardö Sbaraglia, Erica
Rivas
Yapım yılı: 2014
Ü lke: Arjantin, I spanya
Dag ıtım: O zen Film
Asabiyim ben
(Wild tales)
Arjantin yapımı
"Hermanös y Detectives"
dizisiyle tanınan Damian
Szifrön, tam 8 yıl aradan
sönra Relatös Salvajes
(Wild Tales) ile bu kez
sinema du nyasına dö nu ş
yapıyör.
T aşradan İstanbul'da gelen bir ailenin
serüveni. Yeni Dünya, göçle gelen bir
değişimin, dönüşümün öyküsüdür. Köyde
yaşayan bir aile daha kente doğru yola
çıkarken geride ağırmış saçı sakalı ile yaşlı baba
ve bir kenarda ağıt yakan anne olan biteni
uzaktan izliyor. Ailenin, Down sendromlu oğulları
Soner olan bitenden bihaber yolculuğun keyfini
sürüyor. Kentte kurulacak ilişkilerin soğukluğu,
çıkarcılığı ise Harun’un öyküye dahil olması ile
belirginleşiyor. Filmde ortaya çıkan ayrıntılar,
ailenin yüzleşmek zorunda kalacağı gerçeğin
de üstünün açılmasına neden oluyor. Aksak
bacağı ile kentte tutunmaya çalışan Mehmet
Ali metaforik olarak yoksullar için kentin yarım
kalmışlığının, eksikliğinin göstergesi oluyor. Aile-
nin, kentsel dönüşümle altı ay sonra yıkılacak
olan apartmana yerleşmeleri, evi çevreleyen
yıkık dökük binalar, yaşanacak yıkımın ön ha-
bercisine dönüşüyor. Baba ve oğulun birbirine
benzeyen kentle ilk tanışma öyküleri filmin so-
nunda kaderlerini ortaklaştırıyor.
Film Tu ru : Dram
Orjinal Adı: Yeni Du nya
Yö netmen: Caner Erzincan
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Senaryö: Caner Erzincan
Yapımcılar: Can Ahmet Gu rakın Gö ru ntu
Yö netmeni : Murat Can Gö kçe
Mu zik: I lbeg i Can Erzincan
Oyuncular: Erkan Petekkaya, Şu kran
Ovalı, Völga Sörgu Tekinög lu, Cenan
Çamyurdu, Sinem Söner, Şennur
Nögaylar, Bahar Tu rker
Yapım yılı: 2014
Ü lke: Tu rkiye
Dag ıtım: Chantier
Yalan dünya
'Mar/ Yılan' filmiyle
dikkatleri u zerine çeken
yö netmen Caner
Erzincanlı'nın ikinci
uzun metrajlı filmi.
D eniz 32. yaşını kutladığı doğum gü-
nünün gecesinde kanlar içerisinde
hastaneye kaldırılır. Hayati tehlikeyi
atlatan Deniz’i yoğun bir psikolojik
süreç beklemektedir. Rehabilitasyon evresinde
sık sık geçmişe döner ve ruhunda, çok derinde
kilitli kalmış çekmeceleri açar. Kız çocuğuna
nasıl davranacağını tam kestiremeyen bir anne
-babanın evinde ergen cinselliğini yaşamaya
çalışan Deniz’in ruhunda o günlerden gelen
yaralar bir bir ortaya çıkacaktır.
M.Caner Alper'in, gerçek karakter ve hikayeler-
den esinlenerek kaleme aldığı film; oyuncu bir
anne-babanın kızı olan Deniz’in etkileyici öykü-
sünü “oyun” motiflerinin yardımıyla beyazper-
deye aktarıyor. 25 yıllık bir hayat hikayesini geri-
ye dönüşlerle anlatan Çekmeceler, seyircisine;
70’lerden günümüze uzanan farklı dönemleri
dans, dekor, kostüm ve makyajı harmanlayan
görsel bir şölenle sunuyor.
Film Tu ru : Dram
Orjinal Adı: Çekmeceler
Yö netmen: M.Caner Alper, Mehmet
Binay
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Film Su resi: 120 dk
Senaryö: M.Caner Alper Yapımcılar:
Gu ldenay Sönumut, Nurhan O zenen,
Mehmet Binay, M.Caner Alper
Gö ru ntu Yö netmeni : Nörayr Kasper
Mu zik: Hasan O zsu t, Demir Demirkan,
Işıl O zsu t
Oyuncular: Ece Dizdar, Taner Birsel,
Tilbe Saran, Nilu fer Açıkalın, Pınar Tö re,
Hakan Çimenser, Tug rul Tu lek
Yapım yılı: 2014
Ü lke: Tu rkiye
Dag ıtım: Pinema
Çekmeceler
Filmi, ‘Zenne’ ile yurt içi
ve yurt dışında pek çök
ö du l almış ölan M.Caner
Alper ve Mehmet Binay
yö netiyör.
A naokulu öğretmeni olan Nehir, bir
gün tesadüfen bir şarkı dinler ve
dinlediği şarkı genç kadını derinden
etkiler. Nehir şarkıyı o kadar çok be-
ğenir ki notaların ardından, şarkıyı yapan müzis-
yenin peşine düşmeye karar verir... Yolun so-
nundaysa şarkının sahibi olan Ozan'ı bulur. Ama
Ozan hayatında yaşadığı derin bir travma yü-
zünden ve adeta çıkmaz bir sokak gibidir. Bir
tarafın kararlılığı ile diğer tarafın bocalamaları
arasında sıkışıp kalan bu ilginç aşk hikayesi,
acaba mutlu sonlu bir masala bağlanbilecek
midir? Filmin yönetmenliğini İlksen Başarır üstle-
nirken, daha önceki projelerde olduğu gibi se-
naryo yine Mert Fırat ve Başarır ikilisine ait. Baş-
rollerde Mert Fırat ve Melisa Sözen yer alırken
kadroda onlara Hare Sürel, Mustafa Uzunyıl-
maz, Judith Lieberman, Onur Şirin, Anıl Altınöz
ve Göktay Tosun isimleri eşlik ediyor.
Film Tu ru : Aşk, Dram
Orjinal Adı: Bir Varmış, Bir Yökmuş
Yö netmen:I lksen Başarır
Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015
Senaryö: I lksen Başarır, Mert Fırat
Yapımcılar: Hazal Dut Gö ru ntu
Yö netmeni : Emre Tanyıldız
Mu zik: Bubituzak
Oyuncular: Mert Fırat, Melisa Sö zen,
Hare Su rel, Mustafa Üzunyılmaz, Gö ktay
Tösun,
Yapım yılı: 2015
Ü lke: Tu rkiye
Dag ıtım: Mars Dag ıtım
Bir varmış bir
yokmuş
'Mar/ Yılan' filmiyle
dikkatleri u zerine çeken
yö netmen Caner
Erzincanlı'nın ikinci
uzun metrajlı filmi.
A lbatros uzay istasyonundan Savaro-
na uzay mekiğiyle yola çıkan Murat
Kaptan ve mürettebatının uzayın
derinliklerinde giriştikler ölüm kalım
mücadelesiyle dolu maceralarını izlediğimiz
filmde, Murat Kaptan'ın komutasında bulunan
ve bilim adamlarından oluşan mürettebat, uza-
yın tehlikeli ve henüz keşfedilmemiş ve dokuzun-
cu sektör olarak bilinen bölümüne doğru yola
çıkarlar. Yolculuğun amacı, dokuzuncu sektör-
de bulunan bir nebuladan partikül ve gaz ör-
nekleri toplamaktır. Ancak bu görev hiç de gö-
ründüğü kadar kolay olmayacaktır. Murat Kap-
tan ve komutasındaki mürettebatı, oldukça
çetin bir yolculuk beklemektedir. Evrenin kaderi
Murat Kaptan ve mürettebatının yolculuğuna
ve araştırmasını sağ salim tamamlayarak geri
dönebilmesine bağlıdır.
Film tu ru : Macera, Bilim-kurgu,
Aanimasyön
Orijinaladı: Murat Kaptan ÜK2911 3D
Vizyön Tarihi: 6 Mart 2015 C
Senaryö: Şahin Derun
Yapımcılar: Ekrem Döydu, Çag lar O zlek
Yö netmen: Şahin Derun
Mu zik:
Seslendirme: Çetin Yeltekin, Gamze
Demir, Rıza Gu lmez, Can Alpan,Zeynep
Ateşer
Yapım Yılı: 2013
Ü lke: Tu rkiye
Dag ıtım: MC Film
Murat Kaptan
UK2911 3D
Üzay Kuvvetleri 2911,
Tu rkiye'nin Real D
teknölöjisiyle çekilmiş
ilk animasyön filmi
ölma ö zellig i taşıyör.
Büyük gözler (Big eyes)
Haftanın filmi
Akademi Ödülleri adaylığı bu-
lunan TIM BURTON’ın (Karanlık
Gölgeler, Alis Harikalar Diyarın-
da) yönetip, Altın Küre sahibi
SCOTT ALEXANDER ve LARRY
KARASZEWSKI’nin (Skandalın
Adı Larry Flint, Ed Wood) yazdı-
ğı BÜYÜK GÖZLER (BIG EYES)
filminin yapımcı kadrosunun
başında Electric City Entertain-
ment’ten LYNETTE HOWELL bu-
lunuyor. Filmde ayrıca DANNY
HUSTON (X-Men Başlangıç:
Wolverine, Son Umut) KRYSTAN
RITTER (Don’t Trust the B----- in
Apartment 23, Breaking Bad),
JASON SCHWARTZMAN (Mr.
Banks, Moonrise Kingdom),
TERRENCE STAMP (Yarım Kalan
Şarkı, Denizci) ve JON POLITO
(Orada Olmayan Adam, Miller
Kavşağı) gibi isimler de yer al-
maktadır. Yürütücü yapımcılığı-
nı KATTERLI FRAUENFELDER ve
DEREK FREY’in yaptığı filmin
görüntü yönetmenliği kadro-
sunda üç Akademi Ödülü sahi-
bi BRUNO DELBONNEL (Amelie)
bulunurken yine Akademi Ödü-
lü sahibi RICK HEINRICHS de
(Hayalet Süvari) prodüksiyon
tasarımından sorumlu isim ola-
rak kamera arkasında yer alı-
yor. Ayrıca üç Akademi Ödülü
sahibi COLLEEN ATWOOD da
(Alis Harikalar Diyarında, Bir
Geyşanın Anıları, Şikago) kos-
tüm tasarımından sorumlu.
PRODÜKSİYONA DAİR
2003 yılında senarist arkadaşlar
Scott Alexander ve Larry Karas-
zewski, 1960’ların gözde res-
samları Margaret ve Walter
Keane’in gerçek olamayacak
kadar sıra dışı hikayelerinden
haberdar olur. İlgilerini çeken
bu hikayenin üstüne, prodüksi-
yona başlamadan önce 10 yıl
boyunca araştırma yapar-
lar.“Bu, kimsenin haberi olma-
yan harika bir hikaye.” diyen
Alexander, “Gerçek olmasa
buna asla inanmazdım.” diye
ekliyor.
“Bu filmi yapmak için pek çok
nedenimiz vardı. Margaret’ın
harika bir kadın karakter oldu-
ğunu ve kadın hareketlerine
önayak olmaya başladığını
fark ettik. Bu hareket 1950’ler-
de, kocaları için her şeyi yapan
ev kadınlarının seslerini yükselt-
meye başlamasıyla ortaya çık-
mıştı. Hikayenin gelişim süreci
boyunca kendi başına ayakta
kalmaya çalışıyor.” diyor
Alexander.
Daha önce de komedyen
Andy Kaufman (MAN ON THE
MOON), yazar Larry Flint
(SKANDALIN ADI: LARRY FLINT)
gibi biyografik filmlerin senaryo-
larını yazmış olan Alexander ve
Karaszewski ayrıca oyuncu Bob
Crane’in (AUTO FOCUS) biyog-
rafik filminin de yapımcılığını
üstlenmişlerdi.
“Scott da ben de, çok fazla
önemsenmeyen insanların sıra
dışı ve fark yaratan hayat hika-
yelerini beyaz perdeye aktar-
mayı çok seviyoruz.” diyen Ka-
raszewski, Tim Burton’la olan ilk
filmleri ED WOOD’la da ilgili,
“Tüm zamanların en kötü sine-
macısı olduğu düşünülen birinin
hayat hikayesiydi. Kimileri Kea-
ne’lerin de tarihin en kötü res-
samları olduğunu düşünüyordu
belki ama bundan kadın hare-
ketinin sanat dünyasıyla olan
bağlantısına dair bir hikaye
çıkarmak istedik.” diye ekliyor.
GERÇEKLER VE KURGU
Birden çok biyografik filme im-
za atan Alexander, yazarın
gerçeklere karşı olan sorumlulu-
ğunu tartışır. “Bu sorumluluklar
oldukça zorlayıcıdır çünkü bi-
zim esas amacımız iyi bir film
oluşturacak iyi bir senaryo yaz-
maktır. Çokça araştırma yapa-
rız. Belki de ilk taslağı bile yaz-
madan önce 10 yıllık bir süreç-
ten geçersiniz, insanlarla röpor-
tajlar yaparsınız ve bu sırada
karakterlerinizi ve hikayenin
geçeceği dönemi çok fazla
değiştirmemeye çalışırsınız. Bi-
yografik filmlerde, senaryoyu
yazarken, karakterin hala ha-
yatta olması durumu her şeyi
değiştirebiliyor. Bu film için de
Margaret’la çalışmak sıra dışı
bir deneyim oldu çünkü bizden
çok kesin, kendi için büyük
önem arz eden istekleri vardı.
Senaryoyu okuduğunda çok
duygulandı ve ‘İşte benim ha-
yatım buydu’ diyen Alexan-
der’a, “Bu tarzı çok seviyoruz.
Gerçeklere olabildiğince sadık
kalmak istiyoruz. Sıra dışı ama
inanması güç, sanki gerçek
tarihe alternatif bir dönemde
geçiyormuş hissi veren olayları
yazmak ve bunları sanki kur-
guymuş gibi göstermek bize
keyif veriyor.” sözleriyle Karas-
zewski de eşlik ediyor.
YÖNETMEN
“Tim, bu iş için kusursuz bir se-
çim oldu.” diyen Alexander,
“Herkesin katılacağı üzere Tim,
dışlanmış insanları çok iyi anlı-
yor, onların aradığı cevabı iyi
analiz ediyor. Sanatçının fikirle-
ri, hislerinizle verdiğiniz müca-
deleleri, yaptığınız sanat içinde
büyük yer kaplar ve bu onun
için de çok önemli bir olgu.
Oyuncularla muhteşem bir
iletişimi var ve düzeyini çok iyi
ayarlıyor. İşleri karıştırmaktan
kaçınıyor. Hikayeyi anlatıp her-
kesten en iyisinin çıkmasını sağ-
lıyor. Bu büyük bütçeli bir film
değil ve burada emeği geçen
herkes, bu işi çok sevdiği için
yapıyor. 60’lar San Francis-
co’sunu yaratmak için milyon
dolarlarımız yoktu. Bu yüzden
Tim çok önemli ve ortaya çok
güzel bir sonuç çıkaran kararlar
vermek zorunda kaldı.” diye
ekliyor.
TABLOLAR
“İlk kez geçmişi böylesine kesin
şekilde belgelenmiş bir hikaye-
nin filmini yapmak için çalışma-
lara başladım.” diyor Heinrichs.
Belli ki film için bolca tablo ge-
rekmiş. Heinrichs ve ekibi hatırı
sayılır miktarda bir araştırmayla
Margaret’ın kariyerine yeniden
ışık tutmuş. Büyük gözlerle res-
medilen bu tabloları en başlar-
da neden ilham alarak yaptığı-
nı öğrenmeleri gerekmiş. Kad-
raja girecek olanlar için tablo-
ların replikaları kullanılırken,
yakın çekimlerde, fırça darbe-
lerinin ve detayların göz önün-
de olacağı sahnelerde kullanı-
lacaklar için resimlerin asılları
tercih edilmiş. “Bir projede sa-
natçıdan, eserlerinin tekrar
yapımlarını kullanabilmek için
izin istediğimiz başka bir durum
hatırlamıyorum.” diye ekliyor
Heinrichs.
Filmin bazı sahnelerinde kullanı-
lan resimlerin bazılarının 10 ta-
ne kopyası hazırlanmış ve yapı-
mının faklı aşamaları böylelikle
sahnelenebilmiş. “Bence kimse
böylesine zorlayıcı bir psikolojik
duruma kendini hazırlayamaz.”
sözleriyle Karaszewski de duru-
ma açıklık getiriyor.
MEKANLAR
2013 yazında BÜYÜK GÖZLER,
Vancouver, Kanada’nın yanı
sıra San Francisco ve
Hawaii’deki setlerde de çekildi.
Vancouver’deki çekimlerde
tarihi Stanley Park ve Gastown
bölgesi kullanlırken Panthouse
Gece Kulübü, set için adeta
tekrar yaratılmış. Keane’lerin
büyüleyici “modern” ahşap
eviyse Southlands mevkiinde
tekrar inşa edilmiş.
Derek Frey, “Mekanlar kilit bir
noktadadır.” diyor ve “BÜYÜK
GÖZLER, San Francisco ve
Hawaii’nin 1950 ve 1960’larda-
ki dönemlerini sahneliyor. Bun-
lar çok spesifik dış mekanlar.
San Francisco şehrinin bir ben-
zersizliği, Hawaii’nin eşsiz bir
görünümü vardır. Ne kadar
uğraşırsanız uğraşın bunları
kopyalayamazsınız. Bu şehirler-
deki çekimlerde fazladan özen
göstermeliydik. Ve neyse ki
hava şartları da yanımızda ol-
du. Ayrıca San Francisco’da,
Sanat Sarayı ve North Beach
mevkii gibi, tam olarak 50 yıl
öncesindeki halinden farksız
pek çok mekanda çekim yap-
tık.” sözleriyle devam ediyor.
Hawaii’de Honolulu Federal
Mahkeme Binası ve Waikiki’de-
ki Royal Hawaiian Hotel gibi
mekanlarda çekimler yapıldı.
Her ne kadar otel çevresindeki
yapılaşma son yıllarda fazlasıy-
la değişmiş olsa da Frey,
“Otele girdiğiniz zaman geçmi-
şin hissini rahatlıkla alabiliyorsu-
nuz. Filme uygun pek çok açıyı
kolaylıkla yakaladık ve 50 yıl
öncesine ait bir sahneyi ortaya
koyduğumuza önce kendimizi
inandırdık.” diyor.
Yapım: 1981
Oyuncular: Alfred Molina, Denholm Elli-
ott, Harrison Ford, John Rhys-
Davies, Karren Allen
Tür: Aksiyon, Komedi, Macera
Senaryo: George Lucas, Philip Kaufman
Yönetmen: Steven Spielberg
Tim Burton
Haftanın yö netmeni
“ Büyük gözer” ile bu hafta seyircinin karşısına
çıkan sıradışı bir yönetmen Tim Burton
Timothy William Burton, 25 Ağustos 1958 tarihin-
de doğmuş Amerikalı bir yönetmen.
Sıradışı ve tuhaf tarzı ile bilinen Tim Burton'un
özellikle stop-motion animasyon tekniği ile çeki-
len filmlerinde karakterlerinin abartılı olmalarına
rağmen insani değerlerini kaybetmemeleri dik-
kat çekmektedir. Sıradışı olan filmlerinde Gotik
betimlemeler kullanır.
1989'da aktris Lena Giekese ile evlenmiştir. Bat-
man Returns'ün ardından eşinden ayrılan Tim
Burton, Lisa Marie ile 1992-2001 arasında nişanlı
kalmıştır. 2001'den beri Helena Bonham Carter
ile nişanlı olan yönetmenin bu birliktelikten 2003
yılında Billy-Ray Burton adlı bir oğlu ve 2007 yılı-
nın sonunda Nell Burton adında bir kızları olmuş-
tur.
Yönetmenin favori oyuncuları Johnny Depp ve
Helena Bonham Carter dır.Johnny Depp' in
yakın arkadaşıdır. Ayrıca nişanlısı Helena Bon-
ham Carter' dan olan oğlu Billy-Ray'in vaftiz
babası Johnny Depp'tir.
Gençlik yılları
Tim Burton 25 ağustos 1958 tarihinde Kaliforniya
Burbank'ta doğdu. Jean Burton(kızlık soyadı:
Erikcson) ve Billy Burton’un ilk oğullarıydı. Annesi
hediyelik eşya dükkânı işletiyordu ve babası
Burbank Park’ta çalışıyordu.
Tim Burton içine kapanık bir çocuktu. 12 yaşın-
dayken ailesinin yanında yaşayamayacağını
düşünerek babaannesinin yanına yerleşti. Diğer
çocukların aksine o karikatür çizip düşük bütçeli
korku filmleri izliyordu. Vincent Price onu en çok
etkileyen karakterlerden biri olmuştur. Film çek-
meye de küçük yaşlarda başlamıştı. Stop-
motion tekniği ile ya da 8 mm'ye sessiz filmler
çekmekteydi. 13 yaşında çektiği The Island of
Doctor Agor ilk filmi olarak bilinir.
Burbank lisesinde okudu. Fazla iyi bir öğrenci
olduğu söylenemezdi. 9. sınıfta çevre kirliliğine
karşı düzenlenen yarışma için çizdiği poster ona
ilk başarısını getirdi. Posteri 1 yıl boyunca sokak-
larda yer aldı. Lise yıllarında California Institue
of Arts’a gitmek için Disney'den burs kazandı.
California İnstitue‘deki sınıf arkadaşlarından
bazıları Brad Bird, John Muster, Henry Selick
oldu (Selick ile The Nightmare Before Christmas
ve James and the Giant Peach adlı filmlerde
birlikte çalıştılar.) Burton bu okulda Stalk of the
celery monster ve King of Octopus adında iki
kısa film çekti. Burada 3 yıl boyunca eğitim al-
dıktan sonra animatör çırağı olarak Disney
stüdyolarına girmeyi başardı.
Disney Yılları
"Her şeyi düşünüp çizmeme izin veriliyordu, ama
hiçbirisi kullanılmıyordu.-Tim Burton"
Projesinde çalıştığı ilk film bir Ralph Bakshi uyar-
laması olan "The Lord of the Rings" idi ancak
yapımda adı geçmedi. Sonrasında, o zaman-
larda çok da istemediği bir yönde "The Fox and
the Hound" için çizimler yaptı. Film karakterleri-
nin genel sevimli yapısının dışında olması nede-
niyle Burton'ın çizimleri Disney tarafından red-
dedildi. Tim Burton, Disney'de bulunduğu gün-
lerde pek mutlu değildi ancak ileride ünlü ola-
cak "The Nightmare Before Christmas"ın temeli-
ni oluşturan şiir ve ilüstrasyonlarını burada oldu-
ğu dönemde yaptı. Vincent animasyonu ile
birçok ödül alan Tim Burton, sonraki yıllarda
yönettiği Luau (1982) ve Hansel ve Gretel
(1982) ile çok fazla başarı sağlayamadı.
Bunu Barret Oliver, Daniel Stern ve Shelley Du-
vall'ın rol aldığı "Frankenweenie"(1984) adlı kısa
film takip etti. Siyah-beyaz çekilen ve James
Whale'in "Frankenstein"ından ilham alınarak
yapılan bu film,köpeği bir araba kazasında öl-
dükten sonra onu yeniden canlandıran bir ço-
cuk hakkındaydı. Festivallerde övgü kazanma-
sına rağmen, Disney bu filmi, çocuklar için faz-
lasıyla korkutucu bularak, rafa kaldırdı.Bu olay-
dan sonra Disney ile Burtonun yollarını ayırması
uzun sürmedi. Ancak Frankenweenie 1992 yılın-
da video olarak gösterime sunuldu. Fran-
kenweenie, 2012'nin Ekim'inde uzun metrajlı ve
siyah-beyaz olarak Walt Disney Pictures tarafın-
dan 3D, stop motion, bilim kurgu, aile filmi ola-
rak yeniden Tim Burton yönetmenliğinde vizyo-
na girdi ve olumlu eleştiriler aldı.
Filmografi
Vincent (1982)
Luau (1982)
Frankenweenie (1984)
Pee-wee's Big Adventure (1985)
Beetlejuice (1988)
Batman (1989)
Edward Scissorhands (1990)
Batman Returns (1992)
Ed Wood (1994)
Mars Attacks! (1996)
Sleepy Hollow (1999)
The World of Stainboy (2000)
Maymunlar Cehennemi (2001)
Big Fish (2003)
Charlie and the Chocolate Factory
(2005)
Corpse Bride (2005)
Sweeney Todd: The Demon Barber of
Fleet Street (2007)
The Spook's Apprentice (2009)
Alice in Wonderland (2010)
Dark Shadows (2012)
Frankenweenie (2012)
Big Eyes (2014)
Oscar 2015: “En iyiler”
O zel dösya
87'incisi düzenlenen Oscar ödülleri sahiplerini buldu. Oscar’da En İyi Film ödülünü Bird-
man, En İyi Yönetmen ödülünü Alejandro G. Inarrutu (Birdman), En İyi Erkek Oyuncu
ödülünü Eddie Redmayne (The Theory of Everything) En iyi Kadın Oyuncu ödülünü de
Julianne Moore (Still Alice) kazandı
B ir dönemin 'Birdman' adlı süper kahra-
man filmleri serisiyle ünlenen oyuncusu
Riggan, Broadway'de kendi yönettiği
ve başrolünde yer aldığı bir oyunun
son hazırlıklarını yapmaktadır. Ancak provalar
esnasında oyunculardan biri beklenmedik bir
biçimde yaralanır ve yerinin acil olarak doldu-
rulması gerekir. Lesley ve onun en yakın arka-
daşı olan Jake'in önerisiyle bir zamanların göz-
de yıldızı olan Mike Shiner ile anlaşılır. Riggan
sahneye çıkma hazırlıkları yaparken en başta
Mike Shiner ardından ise oyuncu olan sevgilisi
Laura, kişisel asistanlığını yürüten kızı Sam ve
mükemmeliyetçi eski karısı Sylvia baş etmek
durumunda kalır. Riggan kendine yeniden pres-
tij kazandırmasını beklediği bu oyunu, beklenti-
lerin aksine olumlu tepkiler kazanması için elin-
den geleni yapacaktır. Başrolde Micheal Kea-
ton'ı seyredeceğimiz filmde ünlü aktöre Edward
Norton, Naomi Watts, Zach Galifianakis, And-
rea Riseborough ve Emma Stone eşlik ediyor.
Kara komedi türündeki bu film, Paramparça
Aşklar Köpekler (2000), 21 Gram (2003), Babil
(2006), Biutiful (2010) gibi farklı yapımlarla karşı-
mıza çıkmış olan Meksikalı sinemacı Alejandro
G. Iñárritu'nun imzasını taşıyor.
Birdman
En iyi film
En iyi yö netmen
En iyi ö zgu n senaryö
En iyi gö ru ntu yö netmeni
H er Şeyin Teorisi, dünyanın yaşayan en
büyük zekâlarından biri olan, ünlü
astrofizikçi Stephen Hawking ile sev-
giyle en zayıf olasılıklara meydan
okuyan iki kişinin olağanüstü ve ilham veren
hikâyesini konu alıyor. Film, Jane Hawking’in
Traveling to Infinity: My Life with Stephen adlı
biyografi kitabına dayanıyor. Yönetmeni koltu-
ğunda ise Oscar ödüllü James Marsh.
1963 yılında İngiltere’de Cambridge Üniversite-
sinde kozmoloji öğrencisi olan Stephen büyük
adımlar atmaktadır ve evren için “basit, etkili bir
açıklama” bulmaya kararlıdır. Cambridge’de
güzel sanatlar öğrencisi Jane Wilde’a aşık oldu-
ğunda kendi dünyası ortaya çıkar. Ama 21 ya-
şındaki bu sağlıklı, aktif, genç adama dünyasını
sarsan bir teşhis konur. Motor nöron hastalığı,
uzuvlarını ve yeteneklerini etkileyecek, konuş-
masını ve hareketlerini kısıtlayacak ve iki yıl içine
hayatını alacaktır.
Jane’in aşkı, muazzam desteği ve kararlılığı çok
güçlüdür ve çift evlenir. Yeni karısı yanında yo-
rulmak bilmeden mücadele ederken Stephen
teşhisini kabullenmeyi reddeder. Jane, Step-
hen’ı evrenin yaradılışıyla ilgili ilk teorisini içeren
doktorasını bitirmesi için cesaretlendirir. Bir aile
kurarlar ve yeni elde ettiği ve geniş yankı uyan-
dıran doktorasıyla Stephen en hırslı bilimsel çalış-
masına başlar ve artık çok az sahip olduğu ko-
nuyu, zamanı incelemeye başlar. Vücudu gide-
rek kısıtlanırken zihni kuramsal fiziğin uç sınırlarını
araştırmaya devam eder. Jane ile birlikte en
düşük olasılıklara meydan okurlar, tıpta ve bilim-
de çığır açarlar ve hayal edebildiklerinin bile
ötesini elde ederek 21. yüzyıla gelirler.
Filmin yönetmen koltuğunda 'Man on Wire',
'Project Nim' ve 'Shadow Dancer' filmlerinin Os-
car ödüllü yönetmeni James Marsh bulunurken
başrolleri Eddie Redmayne, Felicity Jones ve
Emily Watson paylaşıyor.
Her şeyin teorisi
(Theory of Everything)
En iyi erkek öyuncu
A lice Howland, Columbia Üniversite-
si'nde ünlü bir dilbilim profesörüdür.
Bir gün doktor muayenesinde kendi-
sine Alzheimer'ın başlangıç evresin-
de olduğu teşhisi konur. Alice'in hayatı artık eski-
si gibi olmayacaktır. Geçirdiği hastalık, eşi ve üç
çocuğuyla birlikte sürdüğü hayata yeni bir göz-
le bakmasını sağlayacaktır. İnsan ilişkilerini sor-
gularken öte yandan da en genç kızıyla olan
ilişkisiyle de onu yeniden kazanmak için müca-
dele verir. Alice, uzmanlaştığı bölüm gereği ha-
yatı boyunca yeni şeyler öğrenmektedir ve bu
yüzden hastalığını başta kabullenmek istemez.
Manhattan sokaklarında kayboluşuyla durumu
kavramaya başlayan Alice, zamanla Alzhei-
mer'la mücadele etmenin yollarını arayacaktır.
Filmin başrollerini Julianne Moore ile birlikte Kris-
ten Stewart, Alec Baldwin ve Kate Bosworth
paylaşıyor.
Yönetmen Wash Westmoreland , filmle ilgili şun-
ları söylüyor: “Lex Lutzus ve James Brown, Aralık
2011’de bizi arayıp kitaba bir göz atmamızı iste-
diklerinde konuyu kendimize çok yakın bulduk.
O yıl Richard dilinin sürekli sürçmesi sonucu dok-
tora gittiğinde doktor, ALS teşhisi koymuştu. Ki-
tabın ilk bölümleri bize bu hastalık sürecindeki
deneyimlerimizi hatırlattı. Alice, Richard’ın dok-
toruna sorduğu soruların aynılarını soruyor. Teşhi-
sin ilk zamanlarındaki felç inmesi korkusu, za-
man geçtikçe hissettiği yılgınlık, hayattan elini
çekeceği hissi… Hepsi aynıydı. Peki, biz bu filmi
gerçekten o anda çekmek istiyor muyduk?”
“Ana karaktere yoğunlaşmaya başladıktan bir
süre sonra, Alice’in kıvırcık siyah saçlarını kay-
betmeye başladığı andan itibaren, onun aslın-
da kızıl saçlı olabileceğini hayal etmeye başla-
dık. Richard’a “Bu rolü kim oynayabilir?” diye
sorduğumda, notlarının arasında “Julianne Mo-
ore” yazdığını gördüm. Ona proje ile ilgili bir
mesaj attık. Senaryodan önce kitabı da okudu.
Birkaç zaman sonra Skype üzerinden konuştu-
ğumuzda daha birkaç saniye geçmişti ki ‘ben
Unutma Beni
(Still Alice)
En iyi kadın öyuncu
K üçük yaşlardan itibaren bateri çalmaya
başlayan Andrew, işinde tam anlamıyla
bir usta olmak ister. Üniversite tercihinde
de ülkenin en iyi müzik okulu olarak gör-
düğü Shcarffer Konservatuarı'na girer. Henüz 19
yaşındadır ama dersler harici var gücüyle antren-
man yapar. Bir gün, okulun en sert hocalarından
biri olan caz duayeni Terence Fletc-
her'ın dikkatini çeker. Fletcher And-
rew'ü okulun en parlak öğrencilerinin
seçildiği ve sürekli yeni yarışmalara
hazırlanan "studio band"e seçer. Başa-
rısı kadar acımasızlığıyla da ün yapmış
olan Fletcher, Andrew'un kapasitesinin
sonuna kadar kullanmadan asla ba-
şarmış saymayacaktır. Genç bateristin
önünde sadece mesleki bir test değil,
psikolojik bir sınav da vardır.
Senaristliğini ve yönetmenliğini Damien
Chazelle'in üstlendiği filmin başrolünde
Miles Teller yer alıken karşısında kendisi-
ne J.K. Simmons eşlik ediyor.
Whiphlash
En iyi yardımcı erkek öyuncu
En iyi kurgu
E n son Before Midnight filmiyle izleyici kar-
şısına çıkan Richard Linklater'ın senaryo-
sunu yazıp yönettiği film, çıkış noktası ola-
rak yakın zamanda boşanmış bir çiftin,
Mason ve Olivia'nın hikayesine odaklanıyor. Sahip
oldukları tek çocukları ise artık anne ve babasının
bir arada yaşamadığı gerçeğine alışmak ve bu
yabancı düzen içerisinde yaşamayı öğrenmek
zorunda. Çocuğun 6 yaşında başlayan bu yeni
tecrübesini 12 yıl boyunca sürecek olan bir büyü-
me evresine yayan yönetmen, bu süreç boyunca
yaşananları beyaz perdeye aktarıyor. Richard
Linklater'ın, 12 yıllık bir süre zarfının belirli zaman
aralıklarında çekimlerini tamamladığı film, bu
özelliğiyle de bir ilke imza atıyor
Boyhood
(Çocukluk)
En iyi yardımcı kadın öyuncu
Y önetmen Iñárritu
hikayede Riggen’ın
onun kısa ömürlü
başarı hikayesini
sorguladığını belirtiyor. “İnsan
her ne kadar başarılı olursa
olsun, ne kadar zengin veya
ün sahibi olursa olsun bunun
geçici bir ilüzyon olduğunu
bilerek verdiği egoların sava-
şını keşfetmek istedim. Yani
istediğinizi düşündüğünüz
şeylerin elde ettiğinizde verdi-
ği geçici zevki”
“Riggan derin bir insan.“diye
ekliyor Iñárritu “Ben onu eşit-
sizlik ve onursuzca hırsların
çevrelediği gerçeklerden ge-
len Don Kişot olarak görüyo-
rum. Bu aslında hepimizin
hikâyesi”
“Ben şüpheler ve çelişkiler tara-
fından yönlendirilen, belirli belir-
siz kusurlu karakterleri seviyo-
rum. Yani bu bildiğim herkes
demek oluyor. Riggan’ın se-
çimleri pek iyi değil ancak bu
sefer etrafındakileri de etkileye-
cek. Riggan hayatı boyunca
aşkla hayranlığı birbirine karıştır-
dı. Ancak ikincinin ilgisizliğinin
farkına varınca kendini ve etra-
fındakileri sevmeyi acı çekerek
öğrenecek.”
“Riggan’a sadece insan olarak
baktım ama aktör olmak özel
bir kişilik ister. Riggan’ın egosu
gerçekle ilüzyon hayatın ara-
sındaki kısa çizgide yaralanmış
durumda. Birdman’in gölgesi o
istese de istemese de can sıkıcı
bir şekilde yanında. O kendi
için bir “ben” yolculuğuna çı-
kar ve burada egosuyla sava-
şır. Birçok kısıtlamaya karşı ka-
lıplarını arkasında bırakmak
ister.
“Burada biraz trajik biraz komik
ancak sürreal bir geçeklik söz
konusu” diye ekliyor Iñárritu.
“Birdman Riggan’ın süper ego-
su ve Birdman’in perspektifin-
den Riggan bu oyunu oyna-
maktan aklını kaçırmış birisi.
Riggan’ın perspektifinden ise
Birdman aklını kaçırmış biri. Dı-
şardan bakıldığında ise ikisi de
çok tutarsız.“
Iñárritu’nun diğer filmlerindeki
gibi BIRDMAN’de insanların
gerçek ve ilüzyon karakterler
arasındaki o gergin ve komik
yolu yürüyüşünü Riggan vasıta-
sıyla bize aktarıyor.
“Ben her zaman söylerim, 40
yaşına geldiğinizde sizi korkut-
mayan şeyler denemeye değ-
mez. Ve bu beni iyi bir şekil-
de korkuttu. Bu benim konfor
alanımın dışında yeni bir böl-
ge oldu.” diye ekliyor Iñárritu.
“Bu karakter temelli, yoğun
dram içeren ancak komik
olayların süslediği bir hikaye.
“ Bu Alejandro için yeni türde
bir film” diyor yapımcı John
Leshler.”İnsan alanında o
çok yetenekli.”
“Bunun gerçekten proje, film,
hikaye ve insanlar hakkında
gerçekçi olmakla alakası
var. Bu perspektifte bakınca
daha da iyi hale geliyor.”
diye ekliyor Keaton.
“Modern zaferin günümüzdeki
tanımı uzun yıllar çalışma sonu-
cu değil ivedilikle kazanılmış bir
ün olmuş durumda. Bir saniye-
de 800.000 beğeni veya takip-
çi sahibi olabilirsiniz ve bu sizin
için bir başarı olabilir ancak bu
aldatıcıdır. Sosyal medyadaki
dolaylılık bir insanın gerçeklik
anlayışını kolaylıkla bozabilir.
Özellikle Riggan ünlü olmak için
beklentileri yerine getirmek
zorundadır. Tüm bunlar Riggan
için çok zorlu bir geçiştir. Bu bir
adamın popüler kimliğinden
daha fazlası olduğunu kanıtla-
maya çalıştığı bir film. Ama
günümüz dünyasında kim ciddi
ve dürüst olmak istiyorsa hedef
alınır.” diye açıklıyor Iñárritu.
Sonuçta ben, dünyayı, doğa-
mızı kusurlarıyla ya da hatala-
rıyla ona yaklaşım ve yaşayışı-
mızı komik yoldan dile getirme-
ye çalıştım.”
Alejandro González Iñárritu “Birdman”i anlatıyor...
SineSö yleşi
Y aklaşık 1910-1941 yılları arasında Avrupa
Sinemasının muhteşem yükselişini, altın ça-
ğını ve hazin çöküşünü belgesel tadında ak-
taran kitap, yedinci sanatın Avrupalı öncüle-
rine ayrıntılı bir bakış sunuyor.
İngiliz, İtalyan, Fransız, Alman, Rus ve Sovyet sinema-
larına ait ilkleri öyküleriyle birlikte aktarıyor; Fritz
Lang, Victor Sjöström, Eisenstein, Jean Renoir, Abel
Gance gibi usta yönetmenlerin yanında, Avrupa'daki
ilk film stüdyolarını mercek altına alıyor.
Hitler, Mussolini ve Stalin'in elinde propaganda silahı-
na dönüşen sinema... Max Linder, Marlene Dietrich,
Cinecitta, UFA, Karl Freund, Kuzey Ekolü… Avrupa
Sinemasının tüm ilkleri...
DVD Özellikleri:
Orijinal Dil: Türkçe
Altyazı: Fransızca, İngilizce
Süre: 99 dk
Konu:
Metin, sevdiği kadını, Duygu'yu kaybettikten sonra
uzun süreli bir yas dönemine girer. İncir Reçeli filmini
çekmiştir ama hayata karşı hiçbir arzusu kalmamıştır.
Barda akşamları programa çıkan ve kendi şarkılarını
söyleyen Metin'in yolu beklenmedik bir anda Gizem'le
kesişir. Çaldığı barda barmen olarak işe başlayan Gi-
zem, Metin'in duvarlarını aşabilecek midir? İkisi de
geçmişinde benzer şeyler yaşamış bu iki insan arasın-
da yeni bir hikaye mümkün müdür?
Detaylar:
2011 yılında vizyona giren ilk İncir Reçeli filmi seyirci-
den yoğun ilgi görmüştü. Filmin başrolünde yine mü-
zisyen ve oyuncu Halil Sezai Paracıkoğlu yer alırken,
kadroda kendisine bu sefer Şafak Pekdemir eşlik edi-
yor. Yönetmenliğini ve senaristliğini yine Aytaç Ağır-
lar'ın üstlendiği filmin yapımcısı ise BKM.
Yapım yılı: 2014
Tür: Romantik , Dram
Yönetmen: Aytaç Ağırlar
Senarist: Aytaç Ağırlar
Oyuncular: Halil Sezai
Paracıkoğlu, Şafak
Pekdemir, Sinan Çalışkanoğlu
Ülke: Türkiye
Yapım: BKM Film
Hazırlayan: Durmuş Akbulut
Yayınevi: Kare Yayınları
Dili: Türkçe
Baskı Yılı: 2012
Sayfa Sayısı: 168
Berlin Uluslararası Film Festivali (Internationale
Filmfestspiele Berlin) (Berlinale), dünyanın önde
gelen film festivallerinden ve en saygın medya
olaylarından biridir. Açılışı Berlin'deki Marlene-
Dietrich-Platz 1'de bulunan Berlinale Palast'ta
yapılır. Berlin, Almanya'da 1951 yılında ilki yapı-
lan festival, satılan 320.000 civarında bilet ve
500.000 kabul ile dünyanın en büyük katılımlı
film festivali olarak kabul edilir. 1978 yılından bu
yana her yıl Şubat ayında kutlanmakta olan
Berlinale'de 400'ün üzerinde film farklı bölümler-
de gösterilmekte, yirmi civarında film ise altın ve
gümüş ayı ödülü için yarışmaktadır. 2001 yılın-
dan bu yana festivalin direktörlüğünü Dieter
Kosslick yürütmektedir. Berlinale ile aynı anda
düzenlenen film fuarı European Film Market
(EFM), yılda bir kez toplanan, uluslararası film
çevreleri için önemli bir sektör toplantısıdır ve
burada fuar distribütörleri, sinema alıcıları, ya-
pımcı ve finansörleri bir araya getirmektedir.
Berlinale Talent Campus, bir hafta sürecek kon-
feranslar ve atölye çalışmaları ile dünyanın dört
bir yanından genç sinemacıları biraraya toplar.
Festival, EFM ve diğer uydu etkinliklere 130 ülke-
den yaklaşık 20.000 profesyonel ve 110 ülkeden
4200'den fazla gazeteci katılmaktadır.
Berlin’de 5 Şubat’ta başlayan
65. Üluslararası Berlin Film
Festivali’nde 72 u lkeden 441
film gö sterilmiş, 19 film "Altın
Ayı" ve "Gu mu ş Ayı" için yarıştı.
Sin
eH
ab
er
A lmanya’nın başkenti Berlin’de dü-
zenlenen festivalin ödülleri, Berlinale
Palast’ta yapılan törenle sahiplerini
buldu. Tören öncesinde siyaset ve
sanat çevresinden bir çok ünlü, kırmızı halıda
yürüdü. Darren Aranofsky’nin jüri başkanlığını
yaptığı festivalde "Altın Ayı" ödülünü İranlı yö-
netmen Jafar Panahi’nin "Taksi" adlı filmi kazan-
dı. Panahi, ülkesinden çıkması yasak olduğu için
törene katılamadı. İranlı yönetmenin yerine
ödülünü yeğeni aldı. Sahneye gelen Panahi'nin
yeğeni, "Bir şey söyleyemeyeceğim" diyerek,
göz yaşlarını tutamadı. Panahi'nin ailesinin de
törene katıldığı bildirildi. Jüri Büyük ödülüne
Pablo Larrain’in yönettiği "El Club" filmi layık gö-
rülürken, en iyi yönetmen dalında Gümüş Ayı
ödülünü "Aferim!" filmiyle festivale katılan Ru-
men yönetmen Radu Jude ile "Body" filmiyle
Polonyalı yönetmen Malgorzata Szumowska
paylaştı. Uluslararası Jüri, en iyi erkek oyuncu
ödülünü "45 Years" filminde oynayan Tom Cour-
tenay'a verirken, en iyi kadın oyuncu ödülüne
aynı filmindeki rolüyle Charlotte Rampling layık
görüldü.
En iyi senaryo dalında Gümüş Ayı ödülünü "El
Boton de Nacar" filmiyle Şilili Patricio Guzman
alırken, festivalin "Berlinale Shorts" adlı kısa met-
rajlı film yarışmasında, en iyi film dalında Altın
Ayı ödülünü, Güney Koreli yönetmen Na Young
-kil'in "Hosanna" adlı filmi kazandı. Yönetmen
Na’yı bu yıl Uluslararası Kısa Film Jüri Üyesi olarak
görev yapan Halil Altındere takdim etti.
Kısa metrajlı filmler arasında jüri ödülü kategori-
sinde Gümüş Ayı ödülünü, ABD'li Joanna Ar-
now'un ''Bad at Dancing" aldı.
65. Üluslararası Berlin Film
Festivali’nde (Berlinale)
"Altın Ayı" ö du lu nu I ranlı
yö netmen Jafar Panahi’nin
"Taksi" adlı filmi kazandı.
1 999 yılında Drop Dead Gorgeous isimli ko-
medi filmiyle kariyerine başladı. Cruel In-
tentions 2 (2000), Catch Me If You
Can (2002) veTalladega Nights (2006) gibi
filmlerde rol aldı. The Office, Buffy the Vampire Sla-
yer, Charmed, The West Wing, Dr. Ve-
gas veSmallville gibi dizilere misafir oyuncu olarak
konuk olmuştur.
En önemli rolü Oscar'a aday olduğunu June-
bug filmidir. 2005 yapımı Junebug filmi ile En İyi
Yardımcı Kadın Oyuncu dalındaBağımsız Ruh
Ödülleri ve Broadcast Film Critics Association
wards kazanmış; Satellite, Screen Actors Gu-
ild ve Oscar'a aday gösterilmiştir. Ayrıca Sundan-
ce Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü kazanmıştır.
Kariyerinde bu gelişmeler ile birlikte Akademi Ödül-
leri'ni dağıtan Academy of Motion Picture Arts and
Sciences üye olması için davet edildi. 2007 yılın-
da Walt Disney'in Enchanted isimli filminde Patrick
Dempsey, Susan Sarandon, James Mars-
den ve Idina Menzel ile birlikte yer aldı. Film 21 Ka-
sımda ABD'de vizyona girdi ve girdiği hafta en çok
izlenen film oldu. Film hakkında RottenTomatoessi-
tesinde %93 oranında olumlu yorum yapıldı.
Adams bu film ile En İyi Kadın Oyuncu - Müzikal/
Komedi dalında Altın Küre'ye aday gösterildi.
2008 yapımı Sunshine Cleaning filminde Emily
Blunt ile birlikte rol almıştır. Aynı yıl John Patrick
Stanley aynı isimli oyunundan uyarla-
nan Doubt isimli filmde Meryl Streep ve Philip Sey-
mour Hoffman ile birlikte rol almıştır. Bu filmle de
Oscar adayı olmuştur.
2013 yılında Man of Steel ve American Hustle’de
dikkat çeken oyuncu, son olarak 2014 yılı yapımı
Big Eyes’daki oyunculuğu ile eleştimenlerden iyi
not almıştır.
Amy Adams Akademi Ödülü'ne aday
gösterilmiş, ABD'li oyuncu
Sin
eS
tar
Çarşı pazar
8 saniye
Bir varmış bir yokmuş
Ali Kundilli
Asteriks: Roma sitesi
Sevimli tehlikeli
Grinin elli tonu
Lazarus etkisi
Chappie
Her şeyin teorisi
❶
❷
❸
❹
❺
❻
❼
❽
❾
❿
6 Mart 2015
Türkiye’nin en kapsamlı ve en güvenilir
“çocuk gastroenteroloji” sitesi
www.cocukgastroenteroloji.net