Ağustos 2013

Parti binasındaki bayramlaşmaya Genel Başkan Yardımcımız Mustafa İRİŞ ve Vali Yardımcısı Abdullah ASLANER`de katıldılar.

Hükümetle Türk-İş arasında yürütülen Kamu Kesimi Toplu İş Sözleş-mesi görüşmelerinden işçiye “soğuk duş” çıktı. Varılan anlaşmaya göre, işçiye 2013 yılı için yüzde 4+4, 2014 için de yüzde 3+3 zam yapılacak. Böylelikle işçi, bir kez daha küsuratlı zamlarla enflasyona yem edilecek. Başbakan Erdoğan, geçen seneki memur maaş zamları görüşmeleri sırasında “Yüzde 3-3’den fazlası olursa Yunanistan gibi oluruz” diyerek küsuratlı zamları savunmuştu. Çay-Simide Bile Yetmeyen Zam Yüzde 4 zamla birlikte en düşük işçi maaşı bin 58 liradan bin 100 liraya yükselirken, maaştaki artış ise çay-simit hesabına bile konu olmayacak şekilde 42 lira oldu. İşçiyi enflasyona ezdiren hükümet, 10 sene önce yaptıkları çay-si-mit hesabını  tutturamadığı gibi vatandaşı küsuratlı rakamlara mahkûm etmiş oldu. Kamu çalışanları, “Merhum Erbakan’ı çok arayacağız! Nerede Hoca, ne-rede bunlar” diyorlar.

Mısır’da gerçekleşen askeri darbenin ardından yaşanan katliama karşı Türkiye genelinde en sert tep-kiyi gösteren Anadolu Gençlik Derneği (AGD), ülke çapında yeni bir protesto eylemi gerçekleştirdi. “Seccade, Sefertas ı- Adeviyye Müdafaası” slo-ganı ile tüm Türkiye çapında 1 Ağustos Perşembe günü akşamı iftardan sahura kadar süren protesto eylemleri gerçekleştirdi. Edirne’de Selimiye meydanında yapılan programa yüzlerce insan katıldı. İftardan yarım saat önce başlayan program, İftar yatsı arası Kahire’deki Adeviyye meydanına canlı bağlantı da yapılarak konuşmalarla sürdürüldü. Programı düzenleyen AGD Edirne Şubesi

Devamı 2`de

Devamı 2`de

AGD’den Firavunlara sert tepki!

MISIR DEKLARASYONU…

Hükümetin verdiği zam = 1 simit

1 çay!

Başkanı Abdülhamit İriş yaptığı konuşmada; ““Mı-sır’da yaşanılan darbe süreci halk iradesine müdahale olmaktan çıkmış ve tam bir katliama dönüşmüştür. Darbe karşıtı barışçıl gösteri yapan silahsız bir halka karşı vahşice bir operasyon yürütülmektedir. Geçti-ğimiz günlerde tüm dünyanın gözleri önünde savun-masız masum insanlara gerçek mermilerle ateş edilmiş 200’den fazla Müslüman şehit edilmiş, 5 bine yakın in-san da yaralanmıştır” dedi. Mısır’daki darbenin ve katliamın Büyük Or-tadoğu Projesini (BOP) yürütebilmek için Mısır halkı-nın

Mısır’da , yüzlerce Müslüman’ın şehit edildiği, binlercesinin de ya-ralandığı katliamla ilgili Saadet Partisi bir deklarasyon yayınladı. • Mısır’da darbe yönetiminin 14.08.2013 sa-bah saatlerinde başlatmış olduğu katlia-mı, Saadet Partisi olarak şiddetle kınıyoruz. • Başta İslam Dünyası olmak üzere bütün dün-ya kamuoyunu bu hukuk dışı darbeci yöne-time, yapılan insan hakları ihlallerine ve kat-liamlara seyirci kalmamaya davet ediyoruz. • Askeri darbe ile meşru Cumhurbaşkanı’nın gö-revinden uzaklaştırılmasına tepki gösteren Mısır halkı şu ana kadar şiddete başvurmamış ve silah kullanmamıştır. Bu durumu takdirle karşılıyoruz. • Silahsız Mısır halkını katletmekten çekinmeyen, Mısır ordusunun bu davranışları ile kime ve neye hizmet ettiklerini anlamakta güçlük çekiyoruz. • Kendi halkına karşı ateşli silahlarla müdahale eden Mısır ordusunun bu davranışlarının

2 Ağustos 2013 Edirne Bülteni

AB’ye girmekte hala ısrarcı mısınız?İ NG İ LT E R E DE S A PI T T I !

Zapatero bile inanmadı; ‘ADIOS AMIGO’ (Elveda Dostum)

AB Listesinde PKK Artık Terör Örgütü Değil!

İngiltere ve Galler’de  gayri insani ve sapık eşcinsel evliliğin resmi olarak kabul edilmesini öngören yasa tasarısı onaylandı. İngiliz Parlamento-su’nun alt kanadı Avam Kamarası’nın Sözcüsü John Bercow, milletvekille-rinin önceki gün üzerinde anlaştığı eşcinsel evliliğin resmileşmesiyle ilgili yasa tasarısının Kraliçe 2. Elizabeth ta-rafından onaylandığını açıkladı. Yasayla, eşcinsel çiftler hem resmi, hem de dini törenlerle evlenebi-

Müslümanların zihinlerini bulandırmak ve Türkiye’yi AB poli-tikalarına yedeklemek için 2005 yı-lında İspanya ve Türkiye tarafından kurulan Medeniyetler İttifakı projesi İspanya’nın tek taraflı olarak projeden çekilmesiyle çöktü. Dinler arası diyalo-gun siyasal ayağını teşkil eden, Müslü-manları Batılılara ‘şirin’ göstermek için yapay bir gündemle hayata geçirilen

Avrupa Adalet Divanı, PKK’nın ‘’AB terör örgütleri’’ listesin-de bulunması yönündeki kararı bozdu.  Bundan sonra Avrupa Birliği PKK’yı terör örgütü olarak görmeyecek. Aynı Avrupa Birliği; Hamas, İslami Cihad ve son olarak da Hizbullah’ı terör örgütü listesine aldı. AB, Terör Örgütlerini Hima-ye Ediyor AB listesinde yer alan PKK ve DHKP-C gibi terör örgütlerinin çeşitli AB ülkelerinde temsilcilikler bulun-durmaları ve izinli gösteriler düzenle-meleri, bu örgütlerin üyelerinin bazı

iradesini kırmaya yönelik olduğunu belirten Başkan İriş, “Mısır Ordusu maalesef İsrail’in varlığını teminat altı-na almak için ABD tarafından finanse edilen bir ordudur. Darbeci General Sisi, Mısır halkının hesabına değil Si-yonist İsrail’in hesabına çalışmaktadır. Müslümanlar için tek çözüm İslam Bir-liği’dir’’ açıklamasını yaptı. Programda, Yüksek Tahsilini Kahire El Ezher Üniversitesinde yap-mış olması hasebiyle Mısır’ı yakından tanıyan AGD Keşan Başkanı Musta-fa Kabakçılı da bir konuşma yaparak, “Mısır’ın sokaklarında biraz dolaştı-ğınızda dikkatinizi iki şey çeker; biri-si zenginlik, diğeri de fakirliktir. Dik-

AGD’den Firavunlara sert tepki!katinizi çeken zenginlik; Mısırlıların gönül zenginlikleri, sıcakkanlılıkları, ellerindekilerini kolayca paylaşmaları, kapılarını misafirlere memnuniyetle açmalarıdır. Diğeri ise, aşırı bir fakirlik ve yoksulluktur. Yoksulluğun sebebi ise kendileri değil, Batı ile sürekli işbirliği yapan darbeci zalimler olduğunu gö-rürsünüz. İşte Mısırlı Müslümanların bugünkü haklı kıyamları bunun için-dir. Onun için onları destekliyoruz” dedi. Programın sonunda başta Mısır olmak üzere tüm Müslüman coğrafyada yaşanan saldırı , zulüm, sö-mürü ve müdahalelerin durması için topluca dua yapıldı.

ne hukuk, ne demokrasi ve ne de insan hakları ile bağdaşmadığını hatırlatarak, bu tutuma hemen son vermesini talep ediyoruz. • BU VE BENZERİ TEPKİLERE İLAVETEN AŞAĞIDAKİ HUSUS-LARIN DİKKATE ALINMASININ GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ:* İslam İşbirliği Örgütü, Mısır’da meşruiyete dönülme ve katliamla-rın durdurulması konusunda aktive edilmelidir.    * İkinci dünya Savaşı sonrasında çıkan kriz ve siyasi anlaşmazlıkla-rın barışçıl yollarla çözülebilmesi amacı ile kurulmuş olan Birleşmiş Milletler Teşkilatı etkin tedbirler

Mısır’daki14 Ağustos sabahı yapılan kanlı müdahale sonrası bir açıkla-ma yapan Saadet Partisi Edirne İl Başkanı Ali Demirkıran, katliamları sert bir dille lanetledi.

lecek, kadın-erkek evliliklerindeki aynı hak ve düzenlemelere sahip olacak. Ayrıca daha önce “medeni ortaklık” (!) yoluyla hayatını birleştirmiş sapık çift-ler, bunu “evliliğe” çevirebilecek.

ittifakın amacı kültürlerarası diyalogu geliştirmek olarak özetleniyordu.

Başbakan ne demişti? Başbakan Erdoğan’ın  2005 yı-lında Medeniyetler İttifakı Projesi’nin kuruluşuna ilişkin yaptığı konuşmada: “Terörizm, aşırı etnik milliyetçilik ve kökten dincilik gibi tahrip gücü her ba-kımdan çok yüksek buhran kaynakları tüm dünyayı sarmıştır. İşte Medeniyet-ler İttifakı bu anlayış ve öngörü üzerine kurulmuş olan kapsamlı bir girişim-dir…” Zapatero’nun teklifi üzerine 2005 yılında Başbakan Erdoğan ile or-taklaşa başlatılan Medeniyetler İttifakı projesine İspanyol tarafı ‘adios’ (elve-da) dedi.

AB ülkelerinde “himaye edilmeleri” de söz konusu listenin etkinliğinin sorgu-lanmasına, diplomatik gerginliklere ve çeşitli eleştirilere konu oluyor.   

MISIR DEKLARASYONU…

Katillere seslenen Demirkıran;FİRAVUN GİBİ SİZ DE BOĞULACAKSINIZ!

almak için derhal harekete geçme-lidir.    * Darbeci Mısır Yönetimine bazı ülkeler tarafından verilen her türlü maddi ve siyasi destek, bu katliam-ları körüklediği dikkate alınarak, derhal durdurulmalıdır.* Böylece gayrimeşru idarenin Mı-sır’ın başından uzaklaştırılması en kısa zamanda sağlanmalıdır.  * Mısır’daki gayri meşru darbeci yönetim işbaşında kaldığı sürece, demokrasiye ve hukuka gerçekten bağlı olan ülkeler Mısır’la olan dip-lomatik ilişkilerini askıya almalıdır. Aziz Milletimize ve Dünya Kamuo-yuna Saygıyla duyurulur. 

Demirkıran, “menfur saldırıda haya-tını kaybeden Mısırlı kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifa-lar diliyorum. Saadet Partisi olarak, bu kanlı saldırıyı yapan katilleri ve cunta-cıları lanetliyoruz. Darbe sonrası ger-çekleşen bu katliamlar Mısır halkına ve ülkenin geleceğine büyük bir ihanettir. Hiç kimsenin şüphesi olmasınFira-vun’un denizde boğulduğu gibiCunta-cılar da şehit ettikleri Müslümanların kanında boğulacaktır” dedi.Ali Demirkıran, “Maalesef bizi en çok üzen ise Mısır’daki katillere karşı se-siz kalan ve hatta çeşitli yollarla onları destekleyen, İslam ülkeleri yöneticileri olmuştur. Bunlar Batı’nın kuklalarıdır. Efendilerine ne kadar hizmet ederlerse etsinler, bir gün gelecek aynı efendileri, onları da yok edecektir” dedi.Adeviyye meydanında toplanan Mısır halkının haklı ve demokratik taleple-rine kanla ve kurşunla karşılık veren Darbecilerin sadece tarih önünde de-

ğil, insanlığın vicdanı karşısında da hesap veremeyeceğini vurgulayan De-mirkıran : “ Hesapları hem bu dünya da hem de ahirette çok çetin olacaktır” dedi. BU BÜYÜK BİR OYUNUN PARÇASIDIR Darbeciler ve onların yerli işbirlikçile-rinin, sadece Mısır’ı değil bütün İslam coğrafyasını hedef alan sinsi ve kirli bir oyunun figüranı olduğunu belirten De-mirkıran, karanlık güçlerin,cuntacılar eliyle Mısır’ı kanlı bir iç savaşa sürük-lemeye çalıştığının altını çizdi. Daha önce Afganistan’da, Libya’da, Irak’ta, Suriye’de oynanan kanlı oyunun şimdi Mısır’da sahnelendiğine dikkat çeken Demirkıran: “Bu oyun Büyük Ortado-ğu Projesi’nin bir parçasıdır. Bu oyun İslam ülkelerini bölüp parçalamak iste-yen ırkçı emperyalizmin oyunudur. Bu oyun İslam ülkelerine daha fazla silah satmak isteyen vedaha fazla Müslüman kanı akıtmak isteyen ırkçı Siyonizm’in oyunudur. Artık oyunu görmeliyiz. Ortadoğu’daki Müslüman ülkeler adım adım parçalanıyor” dedi. EYLEMLER GİDEREK ARTACAKDemirkıran, Saadet Partisi olarak bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da Mısır halkının yanında yer alacakla-rını, İslam dünyasını da harekete geçir-mek için üzerlerine düşen sorumlulu-ğu yerine getirmek için her türlü çabayı ortaya koyacaklarını dile getirerek, Sa-adet Partisi teşkilatlarının Mısır halkını desteklemek için Türkiye genelindeki eylemlerine arttırarak devam edecek-lerini söyledi.

52 oy alarak Cumhurbaşkanı seçilen MURSİ Kendi halkını katleden asrın Firavunu SİSİ

3Ağustos 2013Edirne Bülteni

2 0 0 bi n KOBİ i c r a t a k ibi n d e

BANKALAR 60 ÇEŞİT ÜCRET ALIYOR

İnsafsızlığın adı “enflasyon”

İsviçre’den Türkiye’ye Demokrasi dersi!İSVİÇRE OKULLARINDA BAŞÖRTÜSÜ SERBEST

Tavsiye değil icra makamı

AKP döneminde bir rekor daha;POMPADAN ZAM AKIYOR

‘AKP bölünürse CHP gelir’ tehdidine anlamlı gönderme; CHP GELMEYECEK!

Zamanında ödeyemediği ban-ka kredileri nedeniyle icra takibine düşen Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ) sayısının 200 bine yak-laştığı belirtildi.

KOBİ’lerin ekonomik sıkıntı-larına ilişkin yazılı açıklamada, bu yılın ilk 4 ayında 156 bin 39 mikro ölçekli, 5 bin 939 orta ölçekli olmak üzere top-lam 190 bin 202 KOBİ’nin, vadesinde ödeyemedikleri kredi borçları nede-niyle icra takibine alındığı ifade edildi.

Benzin, 8 gün içinde iki kez zamlandı. Litre fiyatına yapılan 8 ku-ruşluk zam ile birlikte 95 oktan benzi-nin fiyatı 4.91 liraya, 97 oktan benzinin

Gümrük ve Ticaret Bakanı, bankaların tüketicilerden çeşitli isimler al-tında toplam 60 çeşit ücret ve komisyon tahsil ettiklerini bildirdi.

Satılıyor hem de yağmalanır-casına. Yabancıya toprak satışında re-kor artış sağlayan düzenlemenin üze-rinden yaklaşık bir yıl geçti. Bu kısa sürede VATAN TOPRAĞI adeta yağ-malandı. Öyle ki, bir önceki döneme göre yabancıya toprak satışındaki artış ile ülke tarihinin rekoru kırıldı.

‘Milli Görüş gömleğini çıkardım’ di-yen Başbakan’ın büyük çoğunluğu Milli Görüş-çü olan seçmenini tutabilmek adına kullandığı söylemi eleştiren Kamalak, “Başbakan, Saadet’e oy gitmesin diye bölünürseniz CHP gelir diyor. CHP ile korkutuyor seçmeni. Korkmayın ey Milli Görüşçüler, daha önce Adalet Partisi bö-lündü, CHP yerine MSP geldi. ANAP bölündü CHP yerine Refah Partisi geldi. Şimdi de milletimize SAADET

gelecek”  diyerek Başbakan’ın bu tarz söylemlerine önemli ve çarpıcı bir gön-dermede bulundu. 

fiyatı ise 5 liraya yükseldi. Böylelikle, AKP döneminde bir rekor (!) daha kırıldı ve benzin hem 5 lirayı buldu, hem de “dünyanın en pa-halı benzini” ünvanı Türkiye’ye geçti.

0.98 dolardan 2.58 dolara fırladı AKP iktidara geldiğinde 1.64 lira olan ve 0.98 dolara denk gelen ben-zin, aradan geçen 10 senede yüzde 205 arttı. Litresi 5 liraya yükselen benzinin bugünkü dolar olarak karşılığı ise 2.58 dolara fırladı. AKP, 10 yılı aşkın ikti-darında bir ilke (!) daha imza attı ve vatandaşa “dünyanın en pahalı benzi-nini” kullandırmaya başladı.

YASA ÇIKTI, SATIŞLAR ARTTI Ekonomideki yama tutmayan açık için elde avuçta ne varsa satan, bedelli askerlikten vergilere kadar, pek çok kaleme umut bağlayan hükümet, şimdi de yabancılara gayrimenkul sa-tışından gelecek paraya bel bağladı. Mütekabiliyet Yasası ile yabancılara satıştaki üst sınır 2.5 hektardan 60 hek-tara çıkartılırken, yasanın ardından ya-bancıya satışlar yüzde 30.9 artarak 2.64 milyar dolara ulaştı. Hükümetin hedefi ise bu satışlardan 10 milyar dolar elde etmek.

Hükümetin, “faiz lobisi” serzenişlerine konu ettiği bankalarla ilgili hiç-bir yasal düzenlemeye girişmeyip sokaktaki vatandaş gibi şikâyet etmesi, bu ko-nudaki samimiyetinin sorgulanmasına sebep oldu.

Yıllık enflasyonun yüzde 8.3 olarak gerçekleştiği son 1 yılda, sağlık hizmetlerindeki fiyat artış ortalaması yüzde 59 olurken, bazı fiyat artışları yüzde 222’yi buldu. İşçiye, memura, çalışana küsuratlı zamları reva gören-ler sayesinde, geçen sene 1952 lira olan sağlık hizmetleri, bu sene 3102 liraya çıktı. Diş Dolgusunda Yüzde 131 Artış, Normal doğum fiyatları ikiye katlandı. Sağlık alanında son 1 yılda ayrıca hastane yatak ücreti yüz-

Saaattım!

Bugün itibari ile bankaların tüketicilerden çeşitli isimler altında toplam 60 çeşit ücret ve komisyon tah-sil ettiklerini ifade eden Yazıcı, açıkla-masına şöyle devam etti:

“Bu kapsamda, bankalar; kre-di kartı aidat ücreti, hesap işletim üc-reti, kredi kartı yenileme ücreti, hesap özeti ücreti, ipotek fek ücreti, nakit çekme ücreti, ortak ATM’den nakit çekme ücreti, işlemsizlik ücreti gibi de-ğişik isimler altında tüketicilerden para tahsil etmektedir. Örneğin bankalar, hesabında para bulunan ve buna iliş-kin işlemler yapan tüketicilerden belli aralıklarla hesap işletim ücreti alırken; belli bir süre işlem görmeyen hesaplar-dan da kesinti yaparak işlemsizlik ücre-ti almaktadırlar.”

de 116, MR (emar) ücreti yüzde 110, diş çekme ücreti yüzde 105 ve ameliyat ücreti yüzde 27 arttı.

Nitekim, “faiz lobisi” çığırt-kanlığı yapan AKP’nin 10 yılı aşkın iktidarı, bankaların kâr üstüne kâr yaz-dıkları ve kazanç rekorları kırdıkları bir dönem oldu. Başbakan Erdoğan’ın, bu-güne kadar gayet iyi geçindiği bankala-ra birden bire açtığı savaş ve akabinde vatandaşa “kredi kartı kullanmayın” tavsiyesi, çok da inandırıcı durmuyor. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kayıt dışılığı önlemek adına kredi kartının yaygınlaşmasından memnuniyet duy-

duklarını açıklarken, Başbakan Er-doğan’ın tam aksi ifadeleri maksadın “üzüm yemek” olmadığını gösteriyor. Başbakan, icra makamında değilmiş gibi yaparak yine “mağdur” pozlarına yatıyor. Bankacılık verilerine göre de Türkiye’de kredi kartı sayısı Mayıs ayı itibariyle 56 milyonu aştı. Bu sayıda giderek artıyor. Bankalarda burada meydanı boş buldukları için sürekli olarak değişik kalemler altında müşte-rilerinden ücret ve komisyon alıyorlar. Buradaki başıboşluğu gidermek hükü-metin görevi iken Başbakan Erdoğan’ın da kart ücretinden şikâyetçi olması, faiz lobisinin AKP hükümeti dönemin-de ne kadar güçlendiğini bir kez daha gözler önüne serdi.

İsviçre ‘nin en yüksek temyiz mahkemesi konumunda bulunan Fe-deral Mahkeme, bazı kantonlarda lise düzeyi okullarda uygulanan başörtüsü yasağının hiçbir nedene dayanmadığı ve uygulanamayacağı kararına vardı. İçtihat oluşturan bu kararla, İsviçre okullarında başörtüsü serbest hale geldi.

4 Ağustos 2013 Edirne Bülteni

Edirneli çocuklardan örnek girişim;MAĞDUR VE MAZLUM KARDEŞLERİ İÇİN KERMES DÜZENLEDİLER

Giderek yoksullaşıyoruz

BİR RAMAZANDA

BÖYLE GEÇTİ

Selam – Selamlaşma

Ramazan ayı münasebetiyle toplu iftarları de-ğerlendiren bir grup çocuk, kermes düzenleyerek çe-şitli İslam ülkelerindeki mağdur ve mazlum kardeşleri için yardım topladılar. Çocukların tamamen kendi imkanları ile dü-zenledikleri kermeste çocuk oyuncakları ve çocuklar için çeşitli yiyecekler satarak elde ettikleri gelirlerin tamamını çeşitli İslam ülkelerindeki mağdur ve maz-lum çocuklara göndererek kısmen de olsa ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı oldular.

Bem-Bir-Sen’in her ay düzenli olarak yayınladığı açlık ve yok-sulluk rakamları Temmuz ayında da gerçeği gözler önüne serdi. Vatandaş geçtiğimiz ay yine fakirleşti. Rakamlara göre geçen ay açlık sınırı 17 lira, yoksulluk sınırı 18 lira attı.

İnsanlar arası münasebetler, dünyanın her yerinde “selam”la baş-lar. Bizde de “önce selam, sonra ke-lam” diye bir tekerleme vardır. Yani, birisiyle konuşmaya başlamadan ev-vel, “selam”la giriş yapılacaktır. “se-lam” bir teminattır. Bir kimse “selam” verdiğinde, muhatabına; “benden sana zarar gelmez, sen de bana zarar verme” demiş olmaktadır. Evinize veya işyerinize gelen kimsenin sela-mını aldıktan sonra, ev sahibi duru-mundaki insan olarak, ziyaretçinize; “merhaba” demekle, rahat ve huzur içerisinde ol, seni bağrıma basıyo-rum demiş olursunuz. Selam dua ve temennilerin en güzeli ve kapsamlısı/muhtevalısıdır. “Selam”la yaklaşana silah çekilmez (Nisa:94). “Selam” Cennette de ge-çerlidir. (Yunus:10), (İbrahim:23), (Furkan:75). Hatta Cennet’te çok işi-tilen bir ifadedir selam… (Vakıa: 26). Selamı alan, verenden daha iyi bir mukabelede bulunacaktır. (Nisa:86) “Selam size olsun” diyene; Selam da, Allah’ın rahmedi de, bere-keti de size olsun” şeklinde karşılık verecektir. Selam vermenin dini hük-mü; Sünnet, almanınki ise; Vaciptir. Selam kalıbı; Kur’an ve Sün-net’te: a)Selamunaleyküm, b) Esse-lamualeyküm olarak görülür. Selam alış da: a)aleyküm selam, b) ve aley-kümüselam, c) Ve aleykümüsselam, d) Ve aleykümüsselam ve rahme-tullahi ve berekatüh şeklinde olursa Sünnetin faziletinden istifade edil-miş olur. Selamı; küçük büyüğe, ayak-taki oturana, vasıtadaki yaya olana verir. Küçük grubun kalabalık olana selam vermesi de adaptandır. Kur’an okuyana, Kur’an din-leyenlere, ibadetle meşgul olanla-ra, ders yapanlara, abdest alanlara, abdest bozanlara, Ezan dinleyene, camide ibadet ve tefekkürle meşgul olanlara, yemek yiyenlere selam ve-rilmesi uygun olmaz. Yanımızda bu-lunmayana “selam göndermek” de adaptandır.

Toki Yeni Yerleşim BölgesindeRamazan Ziyareti

Enez İlçemizi Ziyaret

Kırcasalih Belde Ziyaretimiz

Keşan`da, Genel Başkan YardımcımızMustafa İRİŞ`inde Katıldığı İftar Sonrası Sohbet

İlçe Başkanımız Ayhan ÖZKAN ı̀n Keşan`da Milli Görüş`ün ilklerinden Ali ZÜMBÜL`e çiçekli Teşekkürü