Zaman France N° 250 - TR
-
Upload
zaman-france -
Category
Documents
-
view
240 -
download
6
description
Transcript of Zaman France N° 250 - TR
01 - 07 ŞUBAT 2013 N° 250 Prix : 2,5 € WWW.ZAMANFRANCE.FR
«Il faut que M. Hollande se rende en Turquie»INTERVIEW 05
«On a l’impression que l’école ne suffi t pas»SOCIETE 08
Révélations sur un nid d’espions militaires en TurquieTURQUIE 10
Mısır Çarşısı’ndaki patlama ile ilgili 15 yıldır süren davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Pınar Selek, Zaman France’a konuştu. 1998 yılından bu yana devam eden davayı tanımlarken “Benim için işkence hala devam ediyor.” diyen Selek, yaşa-dıklarını anlatırken ‘karanlık güçler’i işaret etti. 1MehMeT DİnÇ, RÖPORTAJ 06-07
Sipa Press’den Türk işadamlarına yatırım çağrısı
Yeni Anayasa’da Yurtdışı Türkleri unutulmadı
L’Argentiere Derneği’nden Abone Kampanyası’natam destek
-Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, yeni
Anayasa çalışmaları kapsamında Yurtdışı Türkleri için seçme ve seçilme hakları konusunda çalış-maların devam ettiğini açıkladı. RMehMeT DİnÇ, GÜnDeM 09
-Zaman France Rho-ne Alpes Temsilciliği,
L’argentiere Türk Kültür Derneği’ni ziyaret etti. Dernek üyeleri, Zaman France’ın çalışmalarını takdirle karşıla-dıklarını belirtti. 2013 Abone Kampanyası’nda umutlu ol-duklarını söyleyen üyeler, “He-def 15 bin!” dedi RTOPLUM 13
-Fransa’nın en büyük fo-toğraf ajansı Sipa Press,
mahkeme kararıyla kayyuma devredildi. Ajansın Genel Mü-dür Yardımcısı Mete Zihnioğlu, Zaman France’a yaptığı açıkla-mada Türk girişimcilere seslendi: 8,5 milyon Euro cirosu olan ajansı 2 milyon Euro’ya satacaklar. İnşal-lah Türkiye’den bir iki işadamı çıkıp bize yardım etme imkanı olabilir.RFeRhAn KÖSeOĞLU, GÜnDeM 05
FeRhAn KÖSeOĞLU PariS
-İPSOS araştırma şirketinin gerçek-
leştiği ankete katılanla-rın yüzde 74’ü “İslam Fransa’nın değerleriyle uyuşmuyor” görüşünü savundu. Araştırmada her 10 Fransız’dan 8’i de ‘İslam dininin kendi sistemini başka dinlere empoze etmeye çalıştı-ğını’ ileri sürdü. Diyanet
İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başka-nı İzzet Er, Türk sivil toplum kuruluşlarının İslam'ın doğru tanıtıl-ması için çaba göster-mesi gerektiğini söyle-di. Plateforme de Paris Başkanı Nihat Sarıer, si-yaset sahasında tanıtım çabalarının arttırılması gerektiğine vurgu yaptı. RGÜnDeM 03
zaman Abone Kampanyaları’nın bereketiMAHMUT ÇEBİ r13
Fransa’da yapılan bir araştırmaya göre, Fransızların yüzde 74’ü İslam’ın Fransa’nın değerleriyle uyuşmadığını düşünüyor. Anketi Zaman France’a değerlendiren uzman-lar ise Fransız medyasının İslam’ın menfi algısındaki rolüne dikkat çekti.
PInAR SeLeK:
Sipa Press’den Türk işadamlarına
Fransa’nın en büyük fo-toğraf ajansı Sipa Press,
mahkeme kararıyla kayyuma devredildi. Ajansın Genel Mü-dür Yardımcısı Mete Zihnioğlu, Zaman France’a yaptığı açıkla-mada Türk girişimcilere seslendi: 8,5 milyon Euro cirosu olan ajansı 2 milyon Euro’ya satacaklar. İnşal-lah Türkiye’den bir iki işadamı çıkıp bize yardım etme imkanı olabilir.
FeRhAn KÖSeOĞLU, GÜnDeM bize yardım etme imkanı olabilir.
FeRhAn KÖSeOĞLU, GÜnDeM bize yardım etme imkanı olabilir.
0505
Türk İşçileri Dayanışma Derneği’nden örnek proje rTOPLUM 16
Paris’te Peygamber efendimiz için 10 bin gül dağıtıldı rTOPLUM 15
Senatör Serge Dassault, cami için 450 bin euro borç verdi rTOPLUM 11
MehMeT DİnÇ, GÜnDeM def 15 bin!” dedi
zaman Abone Kampanyaları’nın bereketiMAHMUT ÇEBİ
Paris’te Peygamber efendimiz için 10 bin gül dağıtıldı
RRFeRhAn KÖSeOĞLU, GÜnDeM FeRhAn KÖSeOĞLU, GÜnDeM 0505
Aleyhimdeki dava 28 Şubat sürecinin ürünü
Pınar Selek, iki defa beraat
ettiği dava-dan tekrar
yargılandı ve ağırlaştırıl-
mış müebbet hapis cezası-na çarptırıldı.
İslam karşıtlığında medyanın rolü büyük
UZMANLAR, ŞOK İSLAM ANKETİNİ YORUMLADI
«Il faut que M. Hollande se rende en Turquie»INTERVIEW 05
GÜNDEM03 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
NEVZAT CEYLAN
Değerli dostlar, yazılarımızda hep daha güzel bir dünyanın mümkün olduğunu ve kurulması gerekti-ğini savunuyorum. Bunun için önce kendimizi yeni-lememizi, hiçbiri bizim kültür ve medeniyet dünya-mızın yabancısı olmadığı evrensel değerlerin hayata geçirilmesi için gayret göstermek gerektiğini müdafa ediyorum. Diğergâmlığın, başkasını düşünmenin, yardımlaşmanın, yapıcı ruhun, ahlâki değerlerin öne-minden bahsediyorum. Dünyanın bugünkü bozul-muş durumuna bakınca bu değerlerin yeniden hayat bulmasının ne kadar zor olduğunu hatta bazılarına göre imkansız olduğunu gözardı etmiyorum. Ama temel prensip Allah güzeldir, güzeli sever. Bu neden-le Allah’ın “en güzel şekilde “ yarattığı insan da hep güzeli arar ve bulunca sahiplenir.
“BARIŞ ADALARI” TÜRK OKULLARIBunun en büyük ispatı Hizmet Hareketi’nin Afganis-tan, Kuzey Irak, Bosna, Filipinler gibi sıcak çatışma bölgelerinde açtığı okullar. Bu okulları bizzat oraların halkı gözü gibi koruyor. Çünkü sadece ve sadece in-sanlığın mutluluğu ve barışı için çalışıyorlar. İşte bu haftaki yazımızda bu iddiamızı destekleyen örnekler sunmak istiyorum. Siz de böylece biraz dinlenmiş olursunuz.
KAYMAKAMIn eŞİne GÖz YAŞARTAn TAzİYeŞırnak Uludere Kaymakamı’nın eşi, çok sevilen öğret-men Özlem Öztürk genç yaşında kalp krizi ile vefat edince bütün halk büyük üzüntü ile eşine taziyede bu-lunmak için Merkez Camii’ne akın etmiş. Bununla da yetinmemişler ve kaymakamın memleketi Denizli’ye minibüslerle giderek ailesine de taziyede bulunmuşlar. Sebep? Öğretmen Özlem Hanım’ın halkın dertleriyle dertlenmesi. Bir vatandaş: “Öğretmen hanım benim çocuğumun da öğretmeniydi. Özlem öğretmen, kay-makam olan eşiyle mahalle mahalle gezer, kimin ne ihtiyacı varsa onu gidermeye çalışırdı. Çocuklarımıza anne şefkatiyle yaklaşır o şekilde ders anlatırdı.” diyor.
GÜLSÜM Annenİn FeDAKARLĞI RUSYA’YI AĞLATTI Antalya’da dört yıl önce hastanede rastladığı kim-sesiz, ismini bile bilmediği Rus çocuğuna dört yıldır annelik yaparak bakan Gülsüm Kabadayı, Rusya’da kahraman ilan edilmiş. Olayı duyuran ve Gülsüm Hanım’ı stüdyoya getiren, Rusya’nın 1. Kanalı’nı sey-reden Ruslar yapılan fedakârlık karşısında gözyaşına boğulmuşlar. Sunucu heyecanını, “Bu kadın mübarek bir insan. Bu inanç muhteşem bir inanç! İnanamıyo-rum.” diyerek ifade etmiş. Eski bir milletvekili “Çok duygusal, etkileyici. Allah bize de böyle örnek…” der-ken ağlamaktan sözlerini tamamlayamıyor. Bir başka milletvekili Gülsüm annenin elini öpüyor. Yönetmen ise, “İnanın Gülsüm’ün karşısında diz çökmek istiyo-rum.” diyor.
VALeRY GİSCARD D’eSTAİnG FRAnSIzLARIn BİReYCİLİĞİn-Den ŞİKAYeTÇİLe Monde’daki habere göre, bir televizyon programı-na katılan eski Cumhurbaşkanı, Fransız’ları “Ferdiyet-çi ve aşırı derecede şahsi menfaatini” düşünmekten dolayı şiddetle tenkit etmiş. Fransa’da da kriz büyü-dükçe bakışlar ve kritikler boyut değiştiriyor.
ÜnLÜ FİzİKÇİ ALLAh’In VARLIĞInI KABUL eTTİDünyanın yaşayan en büyük fi zikçisi kabul edilen ve Ateistler arasında öne çıkan 70 yaşındaki Stephen Hawking, bir röportajda sorulan soruya, “Evrenin oluşumu bilimin gerçekliğine dayanır. Ama bu hiç bir şekilde, bilim kurallarını koyan ve onları da yaratan bir Tanrı olmadığı anlamına gelmez” diye cevap vermiş. Sevindirici. Bir insan daha Allah’a iman etti. Bazıları gerçeği yetmiş yaşında anlıyor.
İşte böyle sevgili dostlar. Bu hafta biraz dinlen-meniz ve düşünmeniz için önceki yazılarımıza oranla daha hafi f olan bu konulara değinmek istedim. Dua ve selam ile. [email protected]
Yarınlar dahagüzel olacak
FeRhAn KÖSeOĞLU PariS
-İPSOS araştırma şirketinin gerçekleştiği ankete katılanların yüzde 74'ü “İslam
Fransa'nın değerleriyle uyuşmuyor” görüşü-nü savundu. Araştırmada her 10 Fransızdan 8'i de İslam dininin kendi sistemini başka dinlere empoze etmeye çalıştığını ileri sürdü. Ankette Fransızların yüzde 89'u ‘Katolikliğin Fransa değerleriyle en uyumlu din olduğunu’ ifade ederken ‘Yahudilik’ diyenler ise yüzde 75 olarak gerçekleşti. Ankete katılan Fransızların yüzde 24'ü ‘Katolikliğin hoşgörü dini olduğu-nu’ belirtirken bu oran ‘Yahudilik’ için yüzde 13 İslam için ise yüzde 3 olarak gerçekleşti.
FRAnSIzLAR DOĞRU BİLGİLenDİRİLMİYORKonuyu değerlendiren Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı İzzet Er, “İslamı tanıtamadığımızı söylemek iste-rim. İslamla alakalı olumsuz görüş bildiren herkes İslamı medyadan tanıyor. Fransızla-rın bu konudaki bilgilendirme kanallarının doğruyu yansıttığını düşünmüyorum. Med-ya bu konuda eksik kalıyor.'' diye konuştu. Müslümanların Fransa değerleriyle problemi olamayacağını belirten Er, Fransa’nın eşitlik, özgürlük ve kardeşlik ilkelerinin Müslüman-ların kültürlerinden gelen bir uygulama ol-duğunun altını çizdi. İzzet Er, Müslümanların Fransa devletinin değerlerine kesinlikle mu-halif olmadığını bilakis bununla bağdaştığını da sözlerine ekledi. Bu yanlış anlayışı değiştir-mek için herkese çok iş düştüğünü de belirten DİTİB Genel Başkanı “Özellikle Müslüman-ların iyi örnek olması lazım. Ve sivil toplum kuruluşlarının da bu konuda daha çok çalış-ması gerekir.'' diye konuştu.
Fransa Yüksek İslam Konseyi (CFCM) Genel Sekreteri Ahmet Oğraş da haçlı sefer-lerinden beri Avrupa’da İslam'la alakalı yanlış bilgilerin bulunduğuna dikkat çekerek, “Bilinç altında bir korku var. Son 30 yıldır terörle İslam’ın yanyana geti-rilmesi de bunun ne-deni.” diye konuştu. Bu yanlış bilgileri düzelt-mek için herkese gö-rev düştüğünü belirten Oğraş, “Müslümanlar, insanların bilgi edindiği kaynaklara önem ver-meli. Medyaya da bü-yük iş düşüyor.” vurgu-sunda bulundu. Ahmet Oğraş, İslam dini konu-sunda bilgi eksikliğini gidermek için yazılı ve görsel konferanslar dü-zenlemek gerektiğinin de altını çizdi.
İSLAMI YAŞARAK GÖSTeRMeMİz LAzIMParis Kültürlerarası Diyalog Platformu Başkanı Nihat Sarıer ise olayın iki boyutlu olduğunu vurgulayarak, dünyada aşırı uçların gerçek-leştirdiği olaylarda İslam'ın adının geçmesinin insanların İslam'a bakışını etkilediğini belirtti.
Fransızların tarihten gelen dine karşı bakış açı-larının olduğunu da hatırlatan Sarıer, “Mese-la helal et ya da başörtüsü ile ilgili bir durum Fransa’da gördüğü tepkiyi İngiltere’de görmü-yor.” vurgusunda bulundu. Müslüman birey-lere ve STK’lara büyük görevler düştüğünün de altını çizen Sarıer, siyasilerde İslam'la ilgili
hâlâ 10-20 yıl öncesine ait önyargıların hakim ol-duğunu belirterek “Müs-lüman STK’lar siyasilerle proje ortamında işbirliği-ne girerek oluşmuş ön-yargıların kırılmasına imkan sağlayabilir.” diye konuştu.
KAÇTAne FRAnSIz ARKA-DAŞIMIz VAR ?Paris Kültürlerarası Di-yalog Platformu olarak mecliste milletvekili ve senatörlerin geniş katı-lımıyla yemek düzenle-diklerini hatırlatan Sarı-er, yeni nesillerin Fransa değerleriyle kavgalı değil
barışık yaşama niyetlerini gösterdiklerinin al-tını çizdi. Fransızlarla diyalog yemekleri baş-lattıklarını da vurgulayan Sarıer, bu şekilde önyargıların kırılabileceğine atıfta bulundu. Mart ayında başlayacakları yeni projeyle de Fransız medyasını İslamiyet konusunda bilgi-lendireceklerini ifade etti.
Fransa’da İslam'la alakalı oluşan yanlış
bilgileri kırmak için her Müslümana görev düştüğünü de söyleyen Nihat Sarıer, ''Kaç tane Fransız arkadaşımız var? Herkes çalıştığı ya da okuduğu ortamda bu görevi üstlenmeli. Ama sadece anlatarak değil yaşayarak.” diye konuştu. Paris Kültürler Arası Diyalog Plat-formu Başkanı, “Fransa’da bulunan camiler-de de en az ayda bir açık kapı günleri organi-ze ederek İslamın doğru şekilde tanıtılmasına ortam sağlanabilir.” ifadelerini kullandı.
MeDYA Ve POLİTİKACILAR İSLAMI heDeF ALMASInİslamafobik Saldırılara Karşı Dayanışma Ör-gütü (CCIF) Başkanı Samy Debah ise ankette çıkan sonucun şaşırtıcı olmadığını ifade ede-rek 2012’de Fransa'da İslamofobik saldırılarda artışa dikkat çekti. Ankette Fransızların İsla-ma karşı tutumunun sebeplerinin bilindiği-ni ifade eden Debah, “Müslümanlara karşı kampanyalar yürütülüyor. Fransız medya-sında Müslümanları ve inançlarını hedef alan birçok açıklama var.” diye konuştu. Fransa’da Müslümanlara karşı tutumun çok negatif ol-duğunu yineleyen Samy Debah, “Camiler saldırıya uğradı, 2012’de saldırılarda yüzde 130 artış yaşandı. Anketin sonucu tüm bunları değerlendirince normal.” vurgusunda bulun-du. Sorunun çözümü için herkesin üzerine düşen sorumluluğu alması gerektiğini ifade eden Debah, Fransız medyası ve politikacılara da İslam'ı hedef alan tutumlarından vazgeç-meleri çağrısında bulundu.
Fransa'da 2012 verilerine göre 4,7 milyon olan Müslüman sayısı genel nüfusun yüzde 7,5'ini oluşturuyor.
Medyanın rolü sorgulanıyorFRANSIZLARIN İSLAMA BAKIŞ AÇISI SINIFTA KALDI
Fransa'da yapılan son araştırma halkın islam dinine bakışlarıyla alakalı çarpıcı bilgileri ortaya koydu. avrupa'da en çok Müslümanın yaşadığı ülkede halkın çoğunluğu islam'ın Fransa'nın değerleriyle uyuşmadığına inanı-yor. Konuyu Zaman France'a değerlendiren uzmanlar ise Fransız medyasının olaydaki rolüne dikkat çekti.
İPSOS araştırma şirketinin ger-
çekleştirdiği son ankete katılan
Fransızların yüz-de 75'i islamın
Fransa'nın değerleriyle
uyuşmadığını söyledi.
İzzeT eR AhMeT OĞRAŞ
SAMY DeBAh nIhAT SARIeR
GÜNDEM05 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
FeRhAn KÖSeOĞLU PariS
-Avrupa’yı etkisi altına alan ekonomik kriz Fransa’nın en büyük fotoğraf ajansı
Sipa Press’i de etkiledi. 1973 tarihinde kuru-lan ajans, Paris Ticaret Mahkemesi’nin kara-rıyla kayyuma devredildi. Sipa Press bünye-sinde kurulan Sipa News ise ifl as etti.
Birkaç ay içerisinde satılacak ajansın Ge-nel Müdür yardımcısı Mete Zihnioğlu ajansın düştüğü durum, Avrupa ve Türkiye’deki ba-sınla ilgili Zaman France’a özel açıklamalarda bulundu. Türkiye’deki gazeteciliğin gayet iyi olduğunu söyleyen Zihnioğlu, ülkedeki eko-nomik gelişmelerden de övgüyle bahsetti.
Sipa Press’in kuruluşunun ve kendisinin işe başlama tarihinin eşit olduğunu belirten Zihnioğlu, “Ajans 40 senedir faaliyette. Ajan-sı kuran Gökşin Sipahioğlu abimizdi. Kendi-si bundan 1,5 sene evvel vefat etti. Bu ajans onun sayesinde kuruldu. Ben de 16 yaşımda liseyi bitirdikten sonra Türkiye’den geldim. 40 sene evvel Gökşin Sipahioğlu’nun yanın-da işe başladım. Bildiğim, öğrendiğim iş de Sipa Press’in bünyesinde fotoğraf çekmek ve ajansı idare etmekti.’’ diye konuştu. Sipa Press’in fotoğraf üstüne uluslararası bir ba-sın ajans olduğunu belirten Mete Zihnioğlu, ‘’Ajans 5 bin gazete ve dergiye fotoğraf sa-tıyor. Senelik ciromuz da 8,5 milyon Euro’’ açıklamasında bulundu.
8.5 MİLYOn CİROSU VAR, 2 MİLYOnA SATACAKLARAjansın düştüğü ekonomik krizden Alman ortaklarını sorumlu tutan Mete Zihnioğlu ‘’Bizi 1,5 seneden beri Alman Ajansı DAPD satın almıştı. Bunların amacı burada haber ajansı kurmaktı. Çok büyük maceraya girdi-ler ama başarılı olamadılar. Kendi ajansları da Almanya’da ifl as etti. AFP’ye karşı bir gi-rişim yaptılar ve Almanya’da yaptıkları gibi Fransa’da da yapmak istediler. Almanya’da başaramadılar. Fransa’da da başaramadılar. Bütün hikaye az para koyup büyük para ka-zanmaktı, olmadı.” diye konuştu.
Mahkeme sürecine de açıklık getiren Zihnioğlu, ajansı kurtarmak ve ortaklıktan çıkmak için Fransa’daki hükümetin himaye-sine girmeye mecbur kaldıklarını söyledi. 2 ay içinde ajansın satılacağını belirten Zih-nioğlu, “8,5 milyon Euro cirosu olma-sına rağmen ajansı yaklaşık 2 milyon Euro’ya satacaklar’’ dedi. Bir yada iki tane anlaşacakları ortak aradıklarına vurgu yapan Mete Zihnioğlu, Türk girişimcilere SİPA’yı almaları için çağ-rıda bulundu. Her zaman Türkiye ile ilgili kendilerini sorumlu hissettiklerini belirten Zihnioğlu ‘’Türkler bizim yanı-mızda biz de Türklerin yanındaydık. Tabi ki bir iki senedir Almanlar bizi aldığından beri ilişkimiz azalmıştı. O yüzden inşallah Türkiye’den bir iki işadamı çıkıp bize yardım etme imkanı olabilir. Ve bunun sayesinde de ajansı daha ileri götürebiliriz.” dedi.
“Türkler satın aldığı takdirde anlaşmamız daha kolay ve daha hoş olacak.” diyen Zihni-oğlu, “Ama bizim istediğimiz sadece yardım değil. Yardım iki yönlü olur. Bizim de onlara
yardım etmemiz gerekir ki onlarda bize yar-dım etsinler. Tek yönlü hiçbir şey olmaz.” açıklamasında bulundu.
“TÜRK’Ün GeLİP Bİze YARDIM eTMeSİnDen İFTİ-hAR DUYARIz”Zihnioğlu, Fransa’da bir sürü Fransız ve Türk markası var. Ajansın Türkler tarafından alın-ması halinde Türk markalarının daha fazla ilerlemesine yardımcı olacağını da sözlerine ekledi. “30 sene evvel Türk konsolosluklarıyla ilişkilerimiz vardı. Bize yardım ettiler bize biz
de onlara yardım ettik.” diye konuşan Mete Zihnioğlu zamanla ilişkilerin koptuğunu
belirterek ‘’Bugün aynı Gökşin abimizin yolunda gitmek, bir Türk’ün gelip bize yardım etmesinden iftihar duyarız. Satın alma gücü de tabi ki herkesin kendi kapasitesine bakar.” dedi. Şu ana kadar hiç kimseyle bağlantıya geçmediklerini de sözlerine ekleyen Zihnioğlu, Türkiye’den de kendile-
rini henüz arayan olmadığını söyledi.
hABeRİ heR TARAFTA BULABİLİYORSUnUz AMA ReSMİ BULAMIYORSUnUz
Fotoğraf ajanscılığının geleceğinin değiştiği-ni ve eskisi gibi olmadığını da belirten Mete Zihnioğlu “Eskiden Sigma, Sipa, Gamma 3 ajans vardı. Ama internet dolayısıyla ajanslar
daha da küçüldü. Bugün bir tek arşivi olan, 20 milyon fotoğraf, 14 milyon tane de dijital fo-toğrafımız var. Fransa’da Avrupa’da bu kadar fotoğrafı olan ajans kalmadı, bazıları kapandı bazıları yok oldu.” diye konuştu.
Ekonomik krizin dünyada fotoğraf ajans-cılığı üzerinde de etkili olduğunu söyleyen Zihnioğlu “Yalnız fotoğraf değil basında da öyle, Türkiye’de de aynı problemler var.” dedi. Fotoğraf ve haber ajanscılığının ayrı, krizden etkileşiminin de farklı olduğunu belirten Sipa Press Genel Müdür Yardımcısı, “Haberi her tarafta bulabiliyorsunuz ama resmi bulamı-yorsunuz, fotoğrafı yapmak lazım. Elinizde fotoğraf yoksa haber yok gibi. Aynı haberi bastığını zaman her tarafta bulabilirsiniz. Ama fotoğrafın özelliği dikkatinizi çekiyor ve o res-min altın gidip habere bakıyorsunuz. O yüz-den Türkiye’deki gazetelerin en önemli man-şetleri fotoğraf üstüne. Aldığınız zaman bir gazeteyi en büyük şey fotoğraf.” diye aktardı.
DÜnYAYA AÇILMAK İÇİn FRAnSA İYİ BİR FIRSATTürkiye’deki ajansların dünyaya açılması için Sipa Press’in iyi bir fırsat olacağını da belirten Mete Zihnioğlu, “Bir ajans kurduğunuz zaman Türkiye çapında kalıyorsunuz. Ancak Türkiye’de büyük haberler olursa yurt dışına çıkabiliyor-sunuz. Avrupa’nın ortasında, Fransa’da olup bunları iletmeniz daha kolay.” dedi.
Fransa’nın en büyük fotoğraf ajansı Sipa Press, mahke-me kararıyla kayyuma devredildi. ajansın ge-nel Müdür yardımcısı Mete Zihnioğlu, Zaman France’a yaptığı açıkla-mada türk girişimcilere seslendi ve “8,5 milyon Euro cirosu olan ajansı 2 milyon Euro’ya satacak-lar. inşallah türkiye’den bir iki işadamı çıkıp bize yardım etme imkanı ola-bilir.” dedi.
Mahkeme sürecine de açıklık getiren Zihnioğlu, ajansı kurtarmak ve ortaklıktan çıkmak için Fransa’daki hükümetin himaye-sine girmeye mecbur kaldıklarını söyledi. 2 ay içinde ajansın satılacağını belirten Zih-nioğlu, “8,5 milyon Euro cirosu olma-sına rağmen ajansı yaklaşık 2 milyon Euro’ya satacaklar’’ dedi. Bir yada iki tane anlaşacakları ortak aradıklarına vurgu yapan Mete Zihnioğlu, Türk girişimcilere SİPA’yı almaları için çağ-rıda bulundu. Her zaman Türkiye ile ilgili kendilerini sorumlu hissettiklerini belirten Zihnioğlu ‘’Türkler bizim yanı-mızda biz de Türklerin yanındaydık. Tabi ki bir iki senedir Almanlar bizi aldığından beri ilişkimiz azalmıştı. O yüzden inşallah Türkiye’den bir iki işadamı çıkıp bize yardım etme imkanı olabilir. Ve bunun sayesinde de
“Türkler satın aldığı takdirde anlaşmamız daha kolay ve daha hoş olacak.” diyen Zihni-oğlu, “Ama bizim istediğimiz sadece yardım değil. Yardım iki yönlü olur. Bizim de onlara
Zihnioğlu, Fransa’da bir sürü Fransız ve Türk markası var. Ajansın Türkler tarafından alın-ması halinde Türk markalarının daha fazla ilerlemesine yardımcı olacağını da sözlerine ekledi. “30 sene evvel Türk konsolosluklarıyla ilişkilerimiz vardı. Bize yardım ettiler bize biz
de onlara yardım ettik.” diye konuşan Mete Zihnioğlu zamanla ilişkilerin koptuğunu
belirterek ‘’Bugün aynı Gökşin abimizin yolunda gitmek, bir Türk’ün gelip bize yardım etmesinden iftihar duyarız. Satın alma gücü de tabi ki herkesin kendi kapasitesine bakar.” dedi. Şu ana kadar hiç kimseyle bağlantıya geçmediklerini de sözlerine ekleyen Zihnioğlu, Türkiye’den de kendile-
rini henüz arayan olmadığını söyledi.
hABeRİ heR TARAFTA BULABİLİYORSUnUz AMA ReSMİ BULAMIYORSUnUz
Fotoğraf ajanscılığının geleceğinin değiştiği-ni ve eskisi gibi olmadığını da belirten Mete Zihnioğlu “Eskiden Sigma, Sipa, Gamma 3 ajans vardı. Ama internet dolayısıyla ajanslar
Mete zihnioğlu, geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Gökşin Sipahioğlu’nun Fransa’da yalnız Türkler tarafından de-ğil, Fransızlar için de en önemli gazeteci olduğunu belirtti.
Sipa Press’te toplam 60 çalışan bulunuyor. Bunların 15’i Türklerden oluşuyor.
Sipa Press’ten Türkiye’deki yatırımcılara destek çağrısı
RÖPO
RTAJ
06-0
7
Başıma bu işler
28 Şubatsüreciyle geldi
PINAR SELEK:
Mısır Çarşısı'ndaki patlama ile ilgili 15 yıldır süren davada ağırlaştırılmış müebbet ha-pis cezası alan Pınar Selek,
Zaman France’a konuştu. 1998 yılından bu yana de-
vam eden davayı tanım-larken “benim için işkence hala devam ediyor.” diyen Selek, hayatının büyük bö-lümünü hukuk mücadelesi içinde geçirdiğini söyledi.
Selek, hukuki yollar tükene-ne kadar mücadelesini sür-düreceği mesajını da verdi.
Sizin için her ne kadar zor olsa da 1998’den bu yana yaşadığınız süreci kısaca anlatır mısınız?
Herkes “Bu olayın fi lmini yapalım, romanını yazalım.” diyor ama röportaj vermek bile olayı tekrar yaşamak gibi oluyor, onun için istemi-yorum. Kararın ardından henüz şoku atla-tabilmiş değilim. Benim için 15 yıldır işkence devam ediyor. Hayatımın büyük ve önemli bö-lümünü hukuk mücadelesi vererek geçirdim. İki yıl Türkiye’de cezaevinde kaldım. Sokak ço-cukları dahil beni karşılamaya birçok insan gel-mişti. Hukuk mücadelemde devam gerektiğini anladım. 3 defa beraat aldım çünkü somut bir şey yok. Birbirine girmiş sahte belgeler, farklı ekspertiz raporları ve çelişkili ifadeler var. Bu kadar büyük bir sınava rağmen mücadeleme devam ediyorum, bir bakıma inancımız da sı-nanıyor. Dışlanmış gruplar üzerine araştırma-larım oldu. Kürt sorunuyla ilgili çalışmalarım oldu, başörtülü insanların sıkıntılarını paylaş-mak için başörtüsü takıp eylemlerine katıldım.
Bu dava başımda her zaman Demokles’in kılıcı gibi sallandı. Bu durumdan uzaklaşmak Türkiye’de zor olduğu için önce Almanya’ya geldim. Burada ‘Yol Geçen Hanı’ isimli kita-bımı yazdım. Almanya’dan işkence merke-zinden 45 sayfalık işkence raporum var. Hem vücudumda hem de psikolojimde derin izler bıraktı. “Bu dava böyle devam ettiği süre-ce bu etkiler artarak devam edecek.” diyor raporun sonunda. Bu arada Strasbourg’da doktora çalışmama başladım.
MehMeT DİnÇ StraSbourg
-Eminönü'ndeki Mısır Çarşısı'nda 9 Temmuz 1998 tarihinde meydana
gelen patlamada 7 kişi hayatını kaybet-miş, 127 kişi ise yaralanmıştı. Patlamayla ilgili olarak yargılanan Pınar Selek, İstan-bul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir süre tutuklu yargılanmasının ardından beraat kararı almıştı. Beraat kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından 3 kez bozulan Pınar Selek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Mısır Çarşısı’ndaki patlamada bir sa-nığın ifadesi sonucu hayatı değişen Pınar Selek, 2 yıl cezaevinde kaldı. Olayın tüp patlaması ve bombadan dolayı olduğunu söyleyen iki ayrı rapor açıklandı. Davaya Türkiye’den ve Avrupa’dan birçok kesim müdahil oldu. Strasbourg Üniversitesi’nde Selek’e destek için tarihinde ilk kez akademik boykot yapıldı. Strasbourg Belediyesi’nden, Avrupalı parlamenter ve akademisyenlerden sivil toplum örgütü yönetici ve üyelerine kadar çok geniş kit-lelerden destek açıklamaları geldi. Fransa, Almanya ve Belçika’dan 50 kişilik ekip, davayı izlemek için İstanbul’a gitti. O ise destek verenlere teşekkür etti ama “Keşke bu kadar büyümeseydi, bu kadar yankı-lanmasaydı.” dedi.
Zaman France, Pınar Selek ile Strasbourg’da özel röportaj yaptı. Selek, dava sürecini ve yaşadıklarını anlatırken ‘karanlık güçler’i işaret etti.
“45 SAYFALIK İŞKENCE RAPORUM VAR”
Mısır Çarşısı’ndaki patlamanın sanığı olarak yargılanan
Pınar Selek, iki defa beraat ettiği davadan tekrar
yargılandı ve ağır-laştırılmış müeb-
bet hapis cezasına çarptırıldı.
Süreç normale dönmüşken ne oldu da her şey tekrar başa döndü?
Ben kendi yolumda devam etmek isterken 22 Kasım’da davaya bir müdahale oldu. Hukuk dışı bir müdahale. Çünkü beraat etmişim, bu arada mahkeme hakkı olmamasına rağmen tekrar da-vaya müdahale ediyor. Dosyayı bilen Mahkeme Başkanı’nın hasta olduğu bir dönemde onun ye-rine geçen yedek hakimler birdenbire beraati iptal ediyor. Kasım ayından itibaren dava tekrar ha-yatıma girdi. Son olarak ağırlaştırılmış müebbet cezası verdiler. Beni kamuoyuna ‘katil’ diye sunu-yorlar, yarın bir gün başıma gelecek hadiselerden bunlar sorumludur. Biz ülke olarak yakın bir dö-nemde bunu yaşadık, ölümünden önce de sonra da çok etkilendiğim bir isim Hrant Dink de ‘Türk düşmanı’ olarak lanse edildi Türkiye’de. Aslında tam tersine diyalog mücadelesi veriyordu, bu onu yok etme çabasıydı.
“NEFRETLE KONUŞMAYACAĞIM”
Fransız basınında sığınma talebiniz olduğuna dair haberler çıktı. Böyle bir açıklamanız veya talebiniz oldu mu? Bu süreç sizde kin ve nefret duygularına yol açtı mı?
Basın toplantısının ardından yaptığımız görüşme-de de söylediğim gibi ülkeme dönmek için tüm gücümle mücadeleme devam edeceğim. Bana ‘sığınma’ kelimesi bile ağır geliyor ama ‘ağırlaş-tırılmış hapis cezası’ gibi bir durum var, iç hukuk yolları tükenene kadar mücadele edeceğim. Kanı-mın zehirlenmesine izin verip katılaşmayacağım, nefretle konuşmayacağım.
“KEŞKE SEMBOL OLMASAYDIM”Türkiye’den ve Avrupa’dan birçok milletvekili aradı. Sosyalist Parti’den Philippe Bies, mahke-me gecesi “Pınar bizden ne isterse her türlü yar-dımı sağlarız.” derken Meclis’ten 45 milletvekili “Her türlü desteği vereceğiz.” dedi. Siyasetçile-rin yanında beni daha çok ilgilendiren üniver-sitenin tavrı, ciddi desteğini gördüm. Üniversite tarihinde ilk defa ders bırakma eylemi yapıldı. Karardan sonra Strasbourg Üniversitesi Rektörü Alain Beretz basın toplantısından sonra tüm öğ-retim görevlileri ve bölüm başkanlarını Üniversite Sarayı’nda topladı “Pınar üniversitenin koruması altındadır. Pınar’a dokunmak isteyen önce bize dokunacak. Pınar akademiye refüje etmiştir.” dedi. Ben de bu destek üzerine araştırmalarımı en hızlı şekilde tamamlayacağım, tüm gücümü ona vereceğim. “Mezun olduğum ve yüksek li-sansımı yaptığım Mimar Sinan Üniversitesi’nden ve hocalarımdan destek gördüm. Keşke bu kadar uzamasaydı, keşke bu kadar yankılanmasaydı, keşke sembol olmasaydım.
Davanın seyrini nasıl görüyorsunuz?
Davanın gidişatını avukatlarım takip ediyor. Dava Yargıtay’a taşınacak, artık 12. Ağır Ceza Mahkemesi el çekti, hukuk dışı bir yolla da olsa kararlarını verdiler. Babam 12 Eylül döneminde cezaevinde kaldı. 12 Eylül mahkemelerini avu-kat olarak da sanık olarak da iyi biliyor ve mah-kemeden sonra bana “Pınar o dönemle hiç bir farkı yok, aynı hava var, uzun süredir bu havayı görmedim.” dedi. Dosya aslında gelen kurula
giderken itiraz ettiler. Şu an Yargıtay sü-reci var 9. Daire’ye gidecek. İnsan Hakları Mahkemesi’nde dosyamız var. Mücade-lem ölene kadar devam edecek diye dü-şünüyordum. Bana gelen destek öldükten sonra da süreceğini gösterdi.
“KARANLIK OLAN GÜÇLER HALA GÜÇLÜ”Sizin de Kürt sorunu üzerine çalışmalarınız var, şu anki barış görüşmelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu konuda ahkam kesmek istemiyorum ama toplumsal tabana daha çok yayılmalı, sivil toplum örgütleri daha fazla işin içine katarak, daha şeffaf yürütülmeli. En azın-dan artık bu sorunların ciddi ciddi konu-şuluyor olmasına seviniyorum, belki daha fazla cesaret olmalı. Her kesim pozitif des-tek vermeli, süreç o zaman güçlenir. Tüm partilerin barış ve diyalog çerçevesinde buluşması lazım. Türkiye’de çalışmalara katılmak isterdim. Ama inşallah bu süre-cin çözülmesi de benim dönmem de çabuk olur. “Bu süreç tek başına olumlu yönetili-yor.” diyemem ciddi sorunlar da var. Me-sela milliyetçilik söylemleri körükleniyor. Bu süreçte Özal suikastlarını unutmayalım, aynen bunun gibi benim mahkeme olan müdahalenin de sıradan bir müdahale ol-madığını düşünüyorum. Çok karanlık olan güçler hala güçlü. Başıma gelen bu işler 28 Şubat süreciyle geldi. Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand da zor dönemler geçir-diler, andıçlandılar. Bugün olsa belki onlar yaşanmayabilirdi.
Hayatta keşke dediğim şeyler olmadı. Bazı şeyleri yanlış yaparak öğreniyorsunuz. Ama şunu söyleyebilirim: Keşke Türkiye’de barış olsaydı, keşke savaş olmasaydı keşke çatışma olmasaydı da Türkiye’de savaştan palazlanan güçler sevinmeseydi.
01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
F ransa’ya sığındığı iddialarına da açıklık getiren sosyolog Pınar Selek, “Sığınmak
kelimesi bile bana çok ters geliyor. İltica başvurusunda bulunmadım. Ama bundan sonra ne olacağını bilmiyorum. Avukatlarımla görüşeceğim. Yargıtay süreci bitinceye kadar iç hukuk mücadelesi vereceğim.” diye konuştu. Selek, iltica başvurusunu kendisini güvence altına almak için yapabileceğini de ekledi.
B undan sonra Türkiye’ye dönememe fikrini de mahkeme kararından sonra
düşündüğünü belirten Pınar Selek, “Bu fikirle yüzleşmek zorunda kalıyorum. Şimdiye kadar hakkımda yakalama kararı bile yoktu şimdi kendimi bu fikre inandırmaya çalışıyorum. Ölüm dediğim nokta biraz da bu.” diye konuştu.
T ürkiye’yi çok sevdiğini söyleyen Selek, “Dilini hikayesini bildiğin şeyi hatasıyla seviyorsun.
Tıpkı yanlış yapan kardeşini hatasıyla kabul ettiğin gibi.” ifadelerini kullandı.
“SIĞINMAK KELİMESİ TERS AMA KENDİMİ GÜVENCEYE ALMAK İÇİN BAŞVURABİLİRİM”
3.4.5 Mayis LYON EUREXPOKÜLTÜRÜMÜZLE, SANATIMIZLA, SANATKARIMIZLA, TEK YÜREK OLUP FESTICULTURDE BULUŞUYORUZ
ANADOLU MUTFAĞININ EŞSİZ LEZZETLERİ STAND SATIŞL ARI BAŞL AMIŞTIR
Tel : 06.99.70.79.79 [email protected]
Sponsor GOLD
ZENGİN ALIŞVERİŞ STANDLARI,
GÜNDEM09 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
İ L A NT.C ÇİVRİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(AİLE MAHKEMESİ SIFATIYLA)ESAS NO : 2011/629 Esas
DAVACI : ABDULLAH BACAK - Çivril
VEKÝL : Av. NURAN AKSU -Çivril Denizli Barosu Avukatlarýndan
DAVALI : ÞENNUR BACAK. 7 Place Jean Ýngres 95140 garges les gonesse FRANSA
Davacý tarafýndan aleyhinize açýlan Tanýma Ve Tenfiz davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda
Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize; duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizdenayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi veduruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.
Dava dilekçesinde özetle, taraflarýn aralarýnda çýkan anlaþmazlýk sonucunda Frahsa Pontoise Asliye Hukuk Mahkekemesi6. Aile Mahkemesinin 06/09857 Esas 30 Nisan 2009 tarihli kararý ile boþandýklarýný, bu boþanmanýn Türk Mahkemelerindede, Tenfizi( tanýnmasý) gerektiðini, bu nedenle boþanma kararýnýn Tenfizine( tanýnmasýna) karar verilmesini talep ve davaetmiþtir.
Duruþma Günü: 06.03.2013 günü saat: 09.25'de duruþmada bizzat, hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille tem-sil ettirmeniz, Aksi taktirde H.M.K’nýn 147/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, DavaDilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur. B: 4329
MehMeT DİnÇ StraSbourg
-Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Avrupa İnsan Hakları Mahke-
mesinde temaslarda bulunmak üzere geldiği Strasbourg‘da Başkonsolos Serdar Cengiz’in davetinde değerlendirmelerde bulundu.
Kılıç, ifade özgürlüğünden, anayasa çalış-malarına, Avrupa İnsan Hakları Mahkeme-si’ndeki (AİHM) dosya sayısından, Türk yar-gısının problemlerine varıncaya kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu. Kişisel hak ve özgürlüklerin anayasa probleminden ziyade uygulamadaki kararlardan kaynaklandığını be-lirten Kılıç, yargıçların tutumunu eleştirdi.
Yurt dışında yaşayanlar için seçme ve se-çilme hakları konusunda çalışmaların devam ettiğini ifade eden Kılıç, “Anayasa’da yurt dışındaki Türkler ile alakalı yoğun çalışmalar var. Bunun hukuki alt yapısı oluşturuluyor. O konudaki eksiklikleri içimizde hissediyoruz, mektupla oy kullanma durumu vardı, iptal edildi. Şimdi yeni çözümler üretilip çözümler önümüze konacak. Bu konuda kendinizi yal-nız hissetmeyin.” diye konuştu.
SORUnUn KAYnAĞInI YARGIÇLARIn TUTUMUnA BAĞLADI“Anayasa mahkemesine seçildiğim günden beri özellikle siyasi partilerin ifade özgürlü-
ğünden başlamak üzere, çok yoğun bir şekilde bu konunun üzerinde durdum. Bu durumdan en çok şikayetçi olanlardan birisi de benim ama sorunu uygulama da görüyorum.” diyen Kılıç, yargıçların AİHM’de imzalanan sözleş-me anlaşmasına ya da uluslararası hak ve öz-gürlüklerdeki anlayışı dikkate aldığında soru-nun rahatlıkla aşılacağını umduğunu belirtti.
Sorunun anayasanın eksiklik ve yanlışlı-ğından ziyade, anayasayı uygulayan yargıç-ların yorumları ve evrensel değerlerle kullan-mamış olmaları olduğuna dikkat çeken Kılıç, “Genel olarak baktığımızda iyi gidiyoruz, ka-rarlıyız, azimliyiz, güçlü bir irade sergiliyoruz. Evrensel değerlerle örtüşen kararlar veriyoruz. Bu değerleri Türkiye’ye taşımak kendi insanı-mızın özgürlük alanlarını genişletmek, çağdaş standartları onlara sunabilmek en büyük ar-zumuz.” diye konuştu.
AİhM’De DAVA SAYISI YAnLIŞ LAnSe eDİLİYORTürkiye’nin son yıllardaki ekonomik ve sos-yal gelişimleri sayesinden, halkın hak arama konusunda bilinçlendiğini vurgulayan Kılıç, AİHM’de Türkiye aleyhine açılan dava sayın-daki artışı da buna bağladı. Konu hakkındaki görüşlerini “Biz 75 milyonluk güçlü ve kalaba-lık bir ülkeyiz. Türkiye son yıllarda siyasi sosyal
Yeni Anayasa’da Yurtdışı Türkleri unutulmadıAnayasa Mahkemesi Başkanı haşim Kılıç, yeni anayasa çalışmaları kapsamında Yurtdışı türkleri için seçme ve seçilme hakları konusunda çalışmaların devam ettiğini açıkladı.
Anayasa Mah-kemesi Başkanı haşim Kılıç, Strasbourg’daki kanaatın Türk yargısının büyük bir değişim içinde olduğu yönünde olduğunu söyledi.
ve ekonomik alanlarda ciddi atılımlar gerçekleştirdi. Aynı zamanda şunu göz ardı etmemek gerekiyor, gelişmelere paralel olarak insanlarımızda hak ara-ma konusunda bilinç oluştu. O bilincin etkisiyle bizde de AİHM’de de dava sayısı artıyor.” cümleleriyle ifade eden Kılıç, nüfus oranına dikkat çekti.
“Dava sayımızın fazla oluşu ko-nusuna bugün mahkeme yetkilileriyle görüştüğümüzde değindik aslında nü-fusa oranla baktığınızda durum lanse edildiği gibi üst sıralarda değil orta sıra-larda yer aldığımızı görüyoruz.” diyen Kılıç, “Çünkü 3 milyonluk Litvanya ile 75 milyonluk Türkiye mukayese edil-memeli.” diye konuştu.
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Anaya-sa Mahkemesi Başkanı, “Hazırlık döneminde özellikle STK’lar çok başarılı bir iş çıkardı. Hak ve özgürlükler konusunda çok dinamik çok bilinçli STK’ların varlığını görmek umut verici. Anayasa hazırlık sürecinde komisyonun önün-de müthiş bir yığınak yapıldı. O kadar çok al-ternatifler, o kadar çok çözüm yolları önerildi ki bunu sivil toplum kuruluşlarının büyük bir ba-şarısı olarak niteliyorum, sonunda bir değişiklik olur olmaz onu bilemiyorum.” dedi.
Bazı konuların henüz görüşme aşamasın-da olmadığını belirten Kılıç, siyasi partilerin kırmızı çizgileri olduğunu ve 8-10 maddenin görüşülmesi sırasında farklılıkların ortaya çıka-bileceğini.
STK’LARDAn ÖVGÜYLe BAhSeTTİ
TOPLUM10 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
M.FATİH KILIÇ
Telefonun bir ucunda babam kadar sev-diğim ve bir o kadar değer verdiğim, kıymeti nezdimde boyumu aşkın olan gazetemizin gönüllülerinden bir ağabeyimizle Zaman Abone Kampanyası hakkında konuşuyoruz.
Kapı kapı dolaşıp insanları kültürle diri-lişe çağıran bu Zaman Gönüllüsü ağabeyi-miz bana yaşı ilerlediği halde genç kalmayı başarabilen büyüklerimizi hatırlatmıştı.
Sahâbe’den Amr b. Cemûh (r.a.) ve Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin (r.a.) ilerleyen yaş-larına rağmen hak yolunda mücâhede ve mücâdele etmeleri. Ebu Talha (r.a) hazret-lerinin, evlatlarının karşı çıkmalarına aldırış etmeden sefere çıkması ve yolda şehid düş-mesi, son nefesine kadar genç kalabilmeyi tarihe not düşmemiş miydi?
Peki yaşı daha genç iken aşk-ı şevklerini yitirmişlere, en ufak bir olumsuzlukta “Ya-pamayız, edemeyiz!” edebiyatlarına kapılıp ümitsizliğe düşenlere ne demeli?
“Abi realist olmak lazım”, “Bu kadarı da fazla”, “Bence olabilecek kadar olma-lı”, “Ancak bu kadar oluyor ne yapalım?”, “Bizden sonrakilere de iş bırakmak lazım” gibi bahane ve mazeretleri hayatım boyun-ca çok duydum. Bu yüzdendir ki, bir büyü-ğümüzün, “Zirveleri hedefl eyin, düşerseniz yamaca düşersiniz. Yamacı hedefl eyip de düşenler hep çukura düşmüşlerdir.” sözleri kulağıma küpedir hep.
Herkes için farklı bir mana ve anlam taşıyan Zaman Abone Kampanyası benim için, “Oku!” emri gelmiş bir ümmetin, dün-yaya eğitimi, okumayı sevdirmiş bir milletin yeniden dirilişi demek. O nedenle “Fran-sa’daki Türklerin abone olması yetmez.” di-yorum, gitmeliyiz kapılarına Fransız dostla-rımızın, gitmeliyiz kapılarına Faslı, Cezayirli, Tunuslu kardeşlerimizin.
İnsanlığın kardeşliği, dostluğu, hoşgö-rüyü mırıldanmaya başladığı bu günlerde, eline sazını almış bunun türküsünü söyle-yen bir yayın kuruluşunun varlığından ha-berdar etmeliyiz. Genç, yaşlı, kadın erkek demeden Mevlana’nın “Ne olursan ol yine gel” çağrısından bir adım öteye gidip “Ne olursa olsun, kim olursa olsun insanların ayağına gitmeliyiz” düşüncesinin aksiyona dönmüş hali olmalıyız.
Evet telefonda görüştüğümüzü söyledi-ğim ağabeyimiz bana yukarıdaki satırların yazılmasına vesile oldu. 12 abone yapma hedefi koymuş kendisi, ehliyeti, arabası yok. İlerlemiş yaşına rağmen kar kış demeden kilometrelerce yürüdüğünü bilirim. En çok da kendimden utandığım zamanlar O’nun yürüyerek veya tramvayla giderek, bu kış şartlarında yaptığı aboneleri benim baha-neler uydurup yapamadığım zamanlardır herhalde.
Ha bir de unutmadan söylemek istedim, tek başına 80-100 abone yapan ağabeyleri-miz ve ablalarımız vardı geçtiğimiz yıllarda. Onların destanlarını da ileriki haftalara bıra-kıyorum.
Bol aboneli haftalar... [email protected]
zaman genç kala-bilenlerin zamanı
SEHİR ABONE HEDEF YÜZDEPARİS 95 383 1275 30%ORLEANS 490 888 55%LYON 432 1200 36%PARİS 93 313 1100 28%PARİS 94 428 1050 41%STRASBOURG 459 1170 39,3%
SEHİR ABONE HEDEF YÜZDEANNECY 170 550 31%MULHOUSE 270 750 36%MARSEILLE 70 350 20%METZ 257 600 43%BORDEAUX 87 380 23%CAEN 121 511 24%LIMOGES 91 310 29%MACON 78 300 26%RENNES 230 555 41%VALENCE 155 450 34%SENS 150 275 55%MONTPELLIER 70 350 20%PARiS 75 177 325 54%
SEHİR ABONE HEDEF YÜZDEST DIE/EPINAL 66 150 44%REIMS 67 250 27%HAGUENAU 105 255 41%ST ETIENNE 70 250 28%OYONNAX 75 250 30%COLMAR 50 280 18%NICE 25 250 10%TOULOUSE 70 280 25%LILLE 66 250 26%BESANCON 139 180 77%MOLSHEIM 77 215 36%PARIS 78 100 225 44%CLERMONT 53 100 53%AVIGNON 65 150 43%
Grup 1
Grup 2
Grup 3
MehMeT DİnÇ StraSbourg
-Strasbourg Ticaret Odası Başka-nı Jean Luis Hoerlé, “Türkiye'de
Yatırım Ortamı ve Yatırımcılara Sağ-lanan İmkanlar” konferansına ev sahipliği yaptı. Konferansa Alsace Bölgesi’nde faaliyet gösteren Türk ve Fransız fi rmaları ile iş adamları der-nekleri katıldı.
Strasbourg Başkonsolosluğu Ti-caret Ataşesi Fisun Aktuğ tarafından düzenlenen konferansa Strasbourg Başkonsolosu Serdar Cengiz ve Straz-burg Ticaret Odası Başkanı Jean Luis Hoerlé de katıldı. 2012 Kasım ayı başında Strasbourg Ticaret Ataşesi olarak göreve başlayan Fisun Aktuğ, Ticaret Ataşesi, MEDEST, ÜNEFT, TÜMSİAD ve Chambre de Commer-ce Franco-Turque Grand-Est'e der-neklerine destekleri için teşekkür etti.
Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uy-
gulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü yetkilileri Serdar Akın-cı, Özlem Fundalı ve Ferhat Kavaklı, Türkiye'nin Ekonomik Görünümü, Yabancı Sermaye Mevzuatı ve Yeni Yatırım Teşvikleri konularını anlatan sunumlar yaptı.
Programın sonunda kapanış ko-nuşmasını Strasbourg Ticaret ataşesi Fisun Aktuğ yaptı. Fisun, Alsace Böl-gesi fi rmaları ile Türkiye'deki fi rmalar arasında ticari ve ekonomik temasla-rın canlandırılmasına yönelik aktivite-lerin devam edeceğini bildirdi.
Türkiye’ye yatırım avantajları Strasbourg’da tanıtıldıStrasbourg Başkonsolosluğu ticaret ataşeliği “türkiye'de Yatırım ortamı ve Ya-tırımcılara Sağlanan imkanlar” konulu konferans düzenledi.
Strasbourg Ticaret Ataşe-liği Türkiye'de
Yatırım Avantajlarının
tanıtımına yönelik ikinci
programını düzenledi.
Strasbourg Ticaret Ataşeliği Türkiye'de Yatırım Avantajlarının tanıtımına yönelik ikinci programını düzenledi.
JeAn LUIS hOeRLÉ
TOPLUM11 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
-Marseille Konsolosluğu, Osmanlı-Fransız ilişkileri-
ni konu alan bir sergi düzenledi. Martigues şehrindeki sergiye yoğun katılım oldu. UDEF PACA Derneği yetkilileri de sergiyi ziyaret etti.
Dernek Başkanı Cemal
Aslan, düzenlenen organizas-yonların diyalog yolu açtığını belirterek, sergi boyunca tarihe yolculuk yaptıklarını söyledi.
Marseille Başkonsolosu Deniz Erdoğan ve eğitimciler, sanatseverlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
-Seslendirdiği şiirleriyle ve naatlarıyla gönül-
lerde taht kuran Dursun Ali Erzincanlı, Avignon şehrinde yaşayan Türkiye kökenlilerle bir araya geldi.
Avignon şehrinde ilk kez düzenlenen kermeste sahne alan Erzincanlı, kermese katı-lanlara duygu dolu anlar yaşattı.
400 kişinin katıldığı kermesi organize eden Cihat Sarı, Fransa’da yaşayan Türklerin bu tür programlar aracılığıyla bir araya geldiği-ni söyledi.
Sarı, sonraki program-larında da daha büyük etkinlikler düzenleyeceklerini de vurguladı.
-Farklı üniversite-lerde eğitim gören
üniversite öğrencileri, Etude Pluse Marseille Şubesi’nde eğitim gören lise öğrencilerini ağırladı.
Öğrencilerin yanı sıra velilerin de davetli olduğu programda, lise eğitimi alan öğrenciler üniversite öğrenimi hakkında bilgilendirildi.
Öğrenciler, yaz tatilini Türkiye’de geçirmek istediklerini belirtti.
VeDAT BULUT ParIS
-Corbeil Fran-sız Türk Birliği
Derneği’nin yeni cami projesi için beklenen inşaat izni çıktı. Corbeil Essonne Belediyesi’nin desteklediği yeni cami projesine en büyük des-teği Corbeil Bölge Se-natörü Serge Dassault verdi. Senatör, cami projesine cebinden 450 bin Euro borç verdi. Desteğin çok önemli bir kazanım olduğunu belirten dernek baş-kanı Kadir Kılıç, “Senatörümüz sağolsun bizleri yalnız bırakmadı. Yeni camimize verdiği desteği asla unutmayacağız.” dedi.
“BU DeSTeK, SeÇİM ÇALIŞMALARI-MIzIn BİR SOnUCU”Göreve geldikleri ilk yıllarda be-lediye ile yaşadıkları sorunları ha-tırlatan Corbeil Essonne Fransız-Türk Birliği Derneği Başkanı Kadir Kılıç, “Çözümü çok kolay sorun-larımız için bile gereken ilgiyi gö-remiyorduk. Bu durumu değiştir-meni tek yolunun da siyasetten
geçtiğini kısa zamanda anladık ve seçimler için geniş kapsamlı bir kampanya başlatarak üyelerimizi oy kullanmaları için teşvik ettik. Bugün bütün siyasiler bizlere des-teklerini esirgemeden yardımcı oluyor.” dedi. Seçimlerde derne-ğin çalışmaları sayesinde belediye başkan yardımcılığına seçildiğini belirten Volkan Aykut, yeni cami projesinin belediye başkanı tara-fından takip edildiğini ve kendisi-nin de proje ile yakından ilgilendi-ğini dile getirdi.
Yenİ CAMİDe heRŞeY DÜŞÜnÜLMÜŞ8 bin metrekarelik arsa üzerinde konumlandırılacak yeni cami in-şaatı 5 bin metrekarelik bir alanı
kaplayacak. Camide yedi ayrı dersliğin yanı sıra 4 lojman yer alacak ve 700 metre-karelik ibadet alanı alan olacak. Projenin detaylarını açıklayan Başkan Kılıç, “Kadın kollarının ve gençlik kollarının faaliyetle-rini sürdürebileceği
özel alanlar düşündük. Kütüpha-nenin yanı sıra ilerleyen zaman-larda ihtiyaç duyulması halinde 80 metrekarelik bir kreş alanı ayır-dık.” ifadelerini kullandı. Geniş koridorlar ve asansör gibi yaşlılar ve engellilerin de unutulmadığını belirten Kılıç, projenin 2,5 milyon Euro’ya mal olacağını belirtti.
Martigues’te tarihe yolculuk
Avignon’daki kermese yüzlerce Türk katıldı
Marseille’de öğrencilerden kardeşlik toplantısı
Senatör Serge Dassault, cami için 450 bin euro borç verdiCorbeil Fransız-Türk Birliği Derneği 2,5 milyon Euro’luk yeni cami proje-sini başlattı. belediyeden çıkan inşaat izni ile işe koyulan türk top-lumunun en büyük destekçisi bölge Senatörü oldu. Senatör Serge Dassault, cami projesi için 450 bin Euro borç verdi.
iki gönüllü çalışan Magassa ve Biba tamamı gönüllüler tarafından sürdürülen cami inşa-atında iki Mali kökenli gönüllü da destek oluyor. Hafta sonları cami inşaatına gelerek ücretsiz olarak çalışan Magassa bakary ve biba Madi, herkesin takdirini kazan-dı. ustabaşı Polat tosun, inşaatın başladığı ilk günlerde “biz de çalışmak istiyoruz” diyerek gelen Malililerin bü-yük bir fedakarlık sergilediğini belirterek, “Cami yapıldı-ğını duymuşlar. Sağ olsunlar destek olmak istediklerini ve hafta sonu yardım etmek istediklerini söylediler. biz-ler de memnuniyetle kabul ettik. Cami sonuçta bütün Müslümanların. onlara baktıkça kardeşlik bu olsa ge-rek diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
ERKEK GiYiM VE AKSESUARLARI2 ADET ERKEK TAKIM ELBiSE (%100 YÜN)......................................790E değil 119E1 ADET ERKEK TAKIM ELBiSE .............................................................240E değil 89E1 ADET ERKEK TAKIM ELBiSE DAMATLIK .......................................310E değil 109E2 ADET ERKEK SPOR CEKET ...............................................................220E değil 49E2 ADET ERKEK MONT .............................................................................198E değil 39E2 ADET ERKEK CEKET (YÜN-ViSKON-POLiViSKON) .....................220E değil 59E2 ADET ERKEK PALTO (YÜN KAŞMiR) ...............................................390E değil 69E7 ADET ERKEK GÖMLEK KISA KOL (%100 PAMUK) ......................175E değil 39E6 ADET ERKEK GÖMLEK UZUN KOL (%100 PAMUK) ....................234E değil 39E3 ADET ERKEK GÖMLEK UZUN KOL (%100 PAMUK) ....................147E değil 39E2 ADET ERKEK GÖMLEK KOL DÜĞMELi (DUBLE MANSET) .......118E değil 29E3 ADET ERKEK KOT PANTALON (100% PAMUK).............................207E değil 49E4 ADET SPOR PANTALON ..............................................................196E değil 49E5 ADET ERKEK PANTALON (YÜN-ViSKON-POLiViSKON) .............245E değil 49E3 ADET ERKEK PANTALON (YÜN-ViSKON-POLiViSKON) .............177E değil 49E3 ADET ERKEK %100 DERi AYAKKABI ...............................................147E değil 50E4 ADET ERKEK T-SHIRT %100 PAMUK .................................................76E değil 19E3 ADET POLO T-SHIRT UZUN KOL 100% PAMUK..............................87E değil 25E1 ADET ERKEK PiJAMA 100% PAMUK .................................................35E değil 10E3 ADET ERKEK YÜN KAZAK....................................................................87E değil 25E3 ADET ERKEK T-SHIRT POLO YAKA %100 PAMUK ........................75E değil 19E6 ADET KRAVAT..........................................................................................54E değil 10E2 ADET ERKEK SPOR AYAKKABI ..........................................................58E değil 25E12 ADET ÇORAP %100 PAMUK ...............................................................36E değil 8E3 ADET ÇORAP ANTiBAKTERiYEL ........................................................30E değil 10E6 ADET BOXER SORT %100 PAMUK .....................................................48E değil 10E4 ADET BOXER SORT %100 PAMUK .....................................................60E değil 20E6 ADET ERKEK ATLET %100 PAMUK SiYAH .......................................30E değil 5E1 ADET ÇOCUK TAKIM ELBiSE .............................................................95E değil 29E3 ADET ERKEK KEMER.............................................................................27E değil 10E1 ADET ERKEK %100 DERi KEMER.......................................................39E değil 10E1 ADET ERKEK EŞOFMAN TAKIM %100 PAMUK ...............................89E değil 29E2 ADET ERKEK EŞOFMAN TEK PANTALON %100 PAMUK .............78E değil 20E3 ADET ERKEK KIŞLIK ALT PANTALON ...............................................24E değil 10E
2 ADET BAYAN MANTO KAŞMiR YÜN.................................................390E değil 59E3 ADET BAYAN PENYE T-SHIRT .............................................................58E değil 19E3 ADET BAYAN PENYE T-SHIRT .............................................................87E değil 10E1 ADET BAYAN EŞOFMAN TAKIM (JOGGING)....................................68E değil 29E2 ADET PANTALON JOGGING .................................................................78E değil 20E1 ADET BAYAN PiJAMA %100 PAMUK..................................................29E değil 5E2 ADET BAYAN SPOR AYAKKABI ...........................................................58E değil 25E2 ADET BAYAN ETEK .................................................................................98E değil 39E1 ADET BAYAN ÇANTASI ..........................................................................29E değil 8E1 ADET BAYAN TERLiK ............................................................................15E değil 5E
1 ADET SIRT ÇANTASI...............................................................................19E değil 5E1 ADET VALiZ KÜÇÜK BOY......................................................................35E değil 10E1 ADET VALiZ ORTA BOY .........................................................................49E değil 15E1 ADET VALiZ BÜYÜK BOY ......................................................................65E değil 25E1 ADET VALiZ KÜÇÜK BOY 4 TEKER....................................................45E değil 19E1 ADET VALiZ ORTA BOY 4 TEKER .......................................................75E değil 29E1 ADET VALiZ BÜYÜK BOY 4 TEKER ..................................................110E değil 39E1 ADET PAZAR ARABASI (CHARIOT)....................................................29E değil 7E1 ADET ŞEMSiYE...........................................................................................5E değil 2EPARA CÜZDANI ...........................................................................................12E değil 3EAYAKKABI BOYASI .......................................................................................8E değil 3EAYAKKABI KALIBI 3 ÇiFT .........................................................................45E değil 10EAYAKKABI ÇEKECEĞi .................................................................................8E değil 3EBAYAN-ERKEK SETLERi (KOLYE-KÜPE-YÜZÜK-SAAT) ..................25E değil 7EYÜN ELDiVEN.................................................................................................6E değil 2EYÜN BERE .......................................................................................................7E değil 2EDERi ELDiVEN ............................................................................................25E değil 8ERADYO ..........................................................................................................19E değil 5ERADYO ..........................................................................................................39E değil 13ERADYO ..........................................................................................................49E değil 15E
BAYAN GiYiM VE AKSESUARLARI
ÇANTA & VALiZ, ÇESiTLi AKSESUARLAR
Projet1_Mise en page 1 28/01/13 18:42 Page1
TOPLUM13 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
MAHMUT ÇEBİ
27 yıldır Zaman’da çalışıyorum. Gazetemi ve yaptığı işleri seviyorum. Sıradan işler yapmadığını biliyorum. Aksine yepyeni bir medeniyet projesinin temel direklerinden biri olarak çok önemli işler yaptığına ve ya-pacağına inanıyorum.
Ben şahsi olarak Zaman’ı tarif etmeye kalksam ona en kısa cümleyle “Halk Eğitim Okulu” demek isterim. Zaman kendine emanet edileni hep doğruya, güzele ve ba-şarıya taşıyan bir okuldur. Bu okula kendi kendine gelen insanlar olduğu gibi, davetle gelen insanlar da vardır. Yapılan davetler içinde en bilineni ve bence en etkilisi Za-man Abone Kampanyaları’dır.
Yıllardır yapılan bu kampanyalarla eli-ne hiç gazete veya kitap almayan insanlar gazete okuru yapılmış, evlerine kütüpha-neler kurulmuştur. Almanya’da yıllık abo-ne ücreti 274 Euro’dur. Zaman abonesi yapılıp halk eğitim okuluna dahil edilen ve sonrasında, mesela 11 yılda gazete okuru haline gelen bir kişinin toplam masrafı 3 bin Euro’yu geçmemektedir. Devlet ve özel sektörde insanları okur yazar yapmak için yapılan eğitim çalışmaları ve bunlar için harcanan 100 binlerce Euro baz alındığında Zaman Abone Kampanyaları’nın ne kadar tasarrufl u ve ne kadar bereketli olduğu çok açık görülmektedir.
Zaman bu yıl 10 kitap da hediye etti-ği abone kampanyası ile insanımızı yine, yeniden ve bir kez daha okumaya davet ediyor. Okumanın ve onunla gelen bilginin insanı ne kadar mutlu ettiğini ve kendisine özgüven kazandırdığını ifade etmeye gerek yok. Gürol Akçı’nın “Kuran’ın ilk emri” adlı kitabında yer alan cümleleri ilginize su-nup bu yıl da bereketli okumalar diliyorum.
“Okumak bir değişim ve dönüşüm ameliyesidir. Okumakla insan, okuduğu şeye dönüşür ya da okuduğunu kendisi-ne dönüştürür. Siz okudukça gözünüzün önünden bütün perdeler kalkar, varlı-ğın bütün yapı taşları içyüzünü size açar. Okudukça aslında biraz daha var oluruz. Okudukça var olma sürecimize hız katarız. Okuyarak varlığı daha güçlü soluklar ve var edene, tutsun diye elimizi uzatırız. O da bi-zim okumalarımıza binaen açığa çıkan ma-nalarla elimizi boşlukta bırakmaz ve adeta “Hadi biraz daha okuyun ve elinizi biraz daha öteye uzatın” der.
Okudukça biraz daha insan oluruz. İn-sani yönlerimiz ve refl ekslerimiz okumak-la durulur ve okuduklarımızla durulanır. Hakkı verilerek yapılan okuma hem haya-tımıza mana katar hem de yeni bir hayat modeli doğurur. Peygamber Efendimizin kurduğu Medine yapılanmasının teme-linde okumak, eğitim ve öğretim vardır. Eğitmenler, okutmanlar, öğretmenler ve okullar üzerinden bir açılım hareketi as-lında Peygamber Efendimizin kullandığı ve sonradan gelecek olanlara emanet ettiği Nebevi bir [email protected]@Mahmut_Cebi
zaman Abone Kampanyaları’nın bereketi
-Kampanya kapsamında bugü-ne kadar birçok Türk derneğine
misafi r olan Zaman France Rhone Alpes Temsilciliği son olarak Pro-vence Alpes Côte D'azur Bölgesinde bulunan Briancon’a bağlı L'argentiere Türk Kültür Derneği’ni ziyaret etti. Ev sahipliğini dernek başkanı Derviş Kars’ın üstlendiği buluşmada gaze-tenin Rhone Alpes Temsilcisi İsmail Çıtak, L'argentiere’de yaşayan Türk vatandaşları ile bir araya geldi.
Türk toplumunun kendisini ifade edebileceği en etkili alanların başın-da medyanın geldiğine dikkat çekilen seminerde gönüllülerden gazetenin sahiplenilmesi ve daha geniş kesim-
lere ulaştırılması talep edildi. Buluşmaya katılan gönüllülerden
Mahir Kahraman, Zaman France’ın Fransa’da yaşayan Türk toplumu için üstlendiği rolün farkında olduklarını yıllardır olduğu gibi bu yılda aboneli-ğe devam edeceğini söyledi.
Zaman France Rhone Alpes Tem-silcisi İsmail Çıtak, bu bölgeye ger-çekleştirdikleri ilk ziyarete kampanya sürecinin vesile olduğunu ancak bu tarz ziyaretleri kampanya süreci dı-şında da devam ettireceklerini söyledi. Gazeteci Çıtak, başta dernek başkanı Derviş Kars olmak üzere buluşmaya katılan tüm vatandaşlara teşekkür et-tiklerini sözlerine ekledi.
Zaman France’ın 2012 yılında ya-yınladığı haberlerin değerlendirildiği buluşmalarda okurların gazete ile ilgili merak ettiği sorulara da cevap veriliyor.
L'argentiere Türk Kültür Derneği Başkanı Derviş Kars, 11 yıl önce kur-dukları derneğin 40 civarında üyesi olduğunu, dernek olarak yaptıkları çalışmalarla burada yaşayan Türklerin birlik ve beraberliğini tesis etmek iste-diklerini söyledi.
Bölgede yaşayan Türk toplumuna dernek çalışmalarına verdikleri des-tekten dolayı minnettar olduklarını kaydeden Kars, gerçekleşen buluş-madan dolayı memnuniyet duyduk-larını belirtti.
L’Argentiere Derneği’nden Abone Kampanyası’na tam destek zaman France’ın yeni yıla yönelik abonelik kampanyası çalışmaları Fransa’nın dört bir yanında tüm hızıyla devam ediyor. Fransa’da türk toplumunun tamamına ulaş-mak isteyen gazete temsilcileri, Zaman France’ın Fransalı türkler için taşıdığı önemi düzenledikleri seminerlerde katılımcılarla paylaşıyor.
L'Argentiere Türk Kültür Derneği üyeleri, 2013 Abone Kampanyası’nda Zaman France’ın yanında olduk-larını belirtti.
TOPLUM15 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
VeDAT BULUT PariS
-Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’in (sav) 1442. doğum
yıldönümü Paris’te dağıtılan on bin gül-le kutlandı. Paris’in gözde turistik me-kanlarından Trocadero Meydanı’nda dağıtılan güllerde Fransızca ve İngilizce hadisler ve “Muhammed’i (sav) tanıyor musunuz?” sorusu yer aldı.
“TURİSTLeRİn ÇOK AzI PeYGAMBeRİMİzİ TAnIYOR”Organizasyonu hayata geçiren Özlem Solak ve Vildan Yakut, Peygamber Efendimiz’in (sav) doğum yıldönümü-nü anmak ve O’nu yabancılara tanıt-mak istediklerini açıkladı. Vildan Yakut, ilk önce 1500 gül dağıtmayı düşündük-lerini belirterek “Ama sağolsun fikrimizi paylaştığımız herkesin bu organizasyo-
na katkıda bulunmak istediğini görünce gül sayısını 10 bine çıkardık.” dedi.
Çok kısa bir zaman diliminde iyi bir organizasyonu hayata geçirdiklerini belirten Özlem Solak ise, “10 bin gül ve her biri için ayrı ayrı kartlar hazırladık. Çok zahmetli bir çalışma oldu. Son gece sabah saatlerine kadar bizlerle birlikte çalışan arkadaşlarıma teşekkür ediyo-rum.” dedi. Kartların altına ekledikleri soruyu ve aldıkları cevapları değerlen-diren Solak ve Vildan ikilisi, turistlerin çok azının Peygamber Efendimiz’i (sav) tanıdığını üzülerek gördüklerini söyledi. İnsanların Hazreti Muhammed hakkın-da edindikleri yanlış fikirleri değiştirme-ye gayret ettiklerini belirten Solak, “Tu-ristlerin çok azı Peygamberimizi tanıyor, tanıyanlar da malesef yanlış tanıyor.” ifadelerini kullandı.
Paris’te Peygamber Efendimiz için 10 bin gül dağıtıldıPeygamber efendimiz’in (sav) doğum yıl dönümü nedeniyle Paris’te 10 bin gül dağıtıldı. türkiye kökenli 40 gencin Kutlu Doğum heyecanını farklı kültürlerle paylaştığı organizasyonda, Fransızlara ve turistlere hadislerin yazılı olduğu güller hediye edildi.
“Fransızlara çok anlamlı bir mesaj
verdik”
Gençlerin kendisine gül dağıtma fikri ile geldiğini belirten Mevlana Kitapevi sahibi Aziz Kaya, projeye ellerinden geldiği ölçüde destek verdiklerini belirtti. Kaya, “Gençlerimize destek olan bütün esnaflara teşekkür ediyorum. Son gece gençler kitapevimizde sabaha kadar çalışarak, tek tek güllere hadisler ekledi. Her birinin gözlerindeki heyecana şahit oldum.” ifadelerini kullandı. Gülleri dağıtmak için çok merkezi ve kalabalık bir ortamı tercih ettiklerini belirten Kaya, “Tek endişemiz tepki gösteren ve diğer insanları da kışkırtan birilerinin çıkmasıydı. Şükürler olsun hiçbir kötü tutum ya da tepkiyle karşılaşmadık. Paris’te Peygamber Efendimiz için 10 bin gül dağıtan bu gençlerin dünyaya çok anlamlı bir mesaj verdiğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Organizasyonu hayata geçiren Özlem Solak ve Vildan Yakut, birçok insanın Hazreti Muhammed’i tanımadığını söyledi.
TOPLUM16 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
EMEKLİLİK BİZİM
İŞİMİZ!
Türkiye’deki emeklilik işlemlerinizi
790 Euro karşılığında takip
edilmektedir. Diğer hukuki işlemleriniz
için de bizleri arayabilirsiniz.
ŞENEL Hukuk BürosuAkasyalı Sokak 5/14 Levent
34330 Beşiktaş/İstanbulTEL: 0090 212 270 78 18FAX: 0090 212 270 78 51
MAİL: [email protected]
-Çağrı Derneği’nin Reims’te düzenlediği prog-rama Ses Sanatçısı Uğur Işılak ve Araştırmacı
Yazar İsmet Macit katıldı.Bölge halkı Ses Sanatçısı Uğur Işılak’ın konseri-
ne, büyük ilgi gösterdi. Konsere olumsuz hava ko-şullarına rağmen bine yakın kişi katıldı. Işılak hem yorumu hem eserleriyle Reimsli Türklerin büyük beğenisini kazandı.
Araştırmacı Yazar İsmet Macit, programda yap-tığı konuşmada eğitimin önemine değindi. Yeni neslin eğitiminde ailelere büyük görev düştüğünü belirten Araştırmacı Yazar Macit, Avrupa’da yaşa-yanlara “Kültürel değerlere sahip çıkalım.” çağrı-sında bulundu.
Etkinlik Çağrı Derneği Kadın Kolları’nın düzen-lediği kermes programı ile sona erdi.
UĞUR IŞILAK konserine büyük ilgi
Reimsliler olumsuz hava koşullarına rağmen Uğur Işılak konserine büyük ilgi gösterdi.
TOPLUM16
İSMAİL ÇITAK PoNt-DE-CHEruY
-Tignieu Jameyzieu Türk İşçileri Dayanışma Derneği, iki bin ci-
varında Türkiye kökenlinin bulunduğu Pont-de-Cheruy ve çevresinde bölge halkı için büyük bir proje başlattı. Der-nek yetkilileri, sosyal, kültürel ve dini ihtiyaçlara cevap verebilecek inşaatı en kısa zamanda sonlandırmak istiyor. Yetkililer, ayrıca bölgede yaşayan Türk vatandaşlarından maddi ve manevi destek bekliyor.
ÇOK AMAÇLI SALOn heR TÜRLÜ İhTİYACA CeVAP VeReCeK11 bin metrekare araziye sahip der-nek 1702 metrekarelik kapalı alanın inşaatı halen devam ediyor. 2 milyon Euro’luk bir proje yürüttüklerini belir-
ten dernek başkanı Nuri Çağlar, proje ile gençler ve yetişkinler için iki ayrı lokal, oldukça geniş bir ibadethane, düğün, mevlid, futbol, voleybol ve hentbol oyunları için kullanılabilecek büyük bir salona sahip olacaklarını söyledi. Projenin okul derslerinde öğ-rencilere kolaylık sağlamak için etüd sınıfl arını da içerdiğini ekleyen Çağlar, üç yüz civarında üyelerinin bulundu-ğunu ancak daha fazla insanın maddi ve manevi desteğine ihtiyaç duyduk-larını söyledi. Projenin tamamlanabil-mesi için bir milyon Euro’ya yakın bir desteğe ihtiyaçlarının olduğunu kay-deden Çağlar, proje arazisinin alınma-sından inşaatın bugünlere gelmesinde emeği geçen Türk toplumuna minnet-tar olduklarını sözlerine ekledi.
heRKeSe AÇIK AİLe ÇAY BAhÇeSİ OLACAK Oldukça geniş bir arazi üzerinde bu-lunan inşaatın tamamlanmasının ar-dından bahçe ve çevre düzenlemesine geçeceklerini belirten Çağlar, Türk, Fransız ve Araplara da hitap edecek bir aile çay bahçesi yapmak istediklerini söyledi. Bahçede daha şimdiden 500 civarında vatandaşın hayır amaçlı dik-tikleri çam ağaçlarının bulunduğunu belirten Çağlar, Türk kültürünü iç içe yaşadıkları insanlara en güzel şekilde tanıtmak istediklerini vurguladı.
Türk İşçileri Dayanışma Derneği’nden örnek proje
tignieu Jameyzıeu’de faa-liyet gösteren türk işçileri Dayanışma
Derneği’ne ait hesap numarası
banque 17806 guichet 00347
Numero de Compte 13647969000
cle 83
VeDAT BULUT LaoN
- Laon şehrinde üç Türk genci gece kulübü çıkışında silahlı saldırıya
uğradı. Saldırıya uğrayan gençlerden Mehmet Yıldırım kolundan yaralanır-ken, Adem Buran’ın sırtına üç kurşun isabet etti. İsmail Kıbır’ın yara almadan kurtulduğu saldırıyı gerçekleştirenin sabıkalı bir Fransız vatandaşı olduğu açıklandı. Yoğun bakımdaki Adem Buran’ın hayati tehlikesi devam ediyor.
Gittikleri gece kulübünde kimliği belirsiz kişiler ile tartışan Mehmet Yıl-dırım (18) İsmail Kıbır (19) ve Adem Buran (21) güvenlik görevlileri tarafın-dan dışarı çıkarıldı. Dışarıda uzun süre tartıştıkları kişileri bekleyen gençler, bu kişilerden birinin silahlı saldırısına uğradı. Saldırganın kurşunlarına hedef olan Mehmet Yıldırım kolundan yara-lanırken, Adem Buran’ın sırtına üç kur-şun isabet etti. Türk gençlerinden İsmail Kıbır ise yara almadan kurtuldu. Ağır şekilde yaralanan Buran, olay yerinden arkadaşlarının yardımı ile hastaneye kaldırıldı. Reims Devlet Hastanesi'nde
yoğun bakım ünitesinde tedavisi süren Buran’ın hayati tehlikesi devam ediyor.
SALDIRGAn SABIKALI Ve FRAnSIzOlay yerine gelen Fransız polisi, gü-venlik kamerası görüntülerini incele-yerek tanıkların ifadesini aldı. Kamera kayıtlarından ve tanık ifadelerinden saldırganın kimliğini tespit eden polis, Fransa genelinde zanlıyı arıyor. Polis kaynakları saldırganın kimliğini açıkla-mazken, tanık ifadelerinden elde edini-
len bilgilere göre saldırganın Fransız ve sabıkalı olduğu öğrenildi. Asker kökenli saldırganın daha önce 15 yıl cezaevinde kaldığı ve Nisan 2012’de cezaevinden çıktığı belirtiliyor. Polis olayla ilgisi bu-lunduğu öne sürülen 2 kişiyi gözaltına aldı.
“ÖRTBAS eDİLMeSİnDen enDİŞe eDİYORUz”Yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Adem Buran’ın babası Ahmet Buran, yaşanan olaylardan dolayı gece kulübünün yetkilerini ve güvenlik gö-revlilerini suçladı. Diskodaki tartışmayı da saldırganın başlattığını belirten Bu-ran, Fransız basınında çıkan haberler-den dolayı rahatsız olduğunu dile ge-tirdi. “Fransız basını yaşanan olaya çok sıradan bir olaymış gibi yaklaşıyorlar. Polis yetkilileri saldırganın kimlik bilgi-lerine ulaşmalarına karşın henüz yaka-layamamış olmalarını anlayamıyorum" diyen Ahmet Buran, "Olayın sonuna kadar takipçisi olacağım. Olayın örtbas edilmesinden endişe ediyoruz.” ifade-lerini kullandı.
Laon'da üç Türk silahlı saldırıya uğradıFransa'nın kuzeyindeki Laon şehrinde üç türk silahlı saldırıya uğradı. Saldırıda ağır yaralanan adem buran’ın (21) hayati tehlikesi devam ederken saldırının faili henüz yakalanamadı. adem buran’ın babası ahmet buran “olayın örtbas edilmesinden endişe ediyoruz.” dedi.
Adem Buran’ın (21) durumu ciddiyetini koruyor.
Kur’ân harfleri ve harekel-er, şekil ve ses benzeşmeleri dikkate alınarak çocuğun dünyasında yer alan nesnel-erle öğretilmektedir. Kur’ân Öğreniyorum Seti’nde, hikâye, tekerleme, çıkartma sayfaları ve oyunlarla Kur’ân harfleri ve harekeler kolaylıkla ve eğlence-li bir şekilde öğretilmektedir.
Gönül Tahtımızın Eşsiz Sultanı Efendimiz (s.a.s.)
Efendimiz’in (s.a.s.) Nurlu Hayatı
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) (Rüya Kuşu Serisi)
Hazreti Muhammed (s.a.s.) (Peygamberler Tarihi)
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’in Hayatı (s.a.s.)
Efendiler Efendisi Hz. Muhammed (s.a.s.) (Asr-ı Saadet Serisi)
Hz. Muhammed (s.a.s.) (Gül Devri Serisi -1)
14+ YAŞ 14+ YAŞ
OKULÖNCESİ
12+ YAŞ
10-11 YAŞ
10-11 YAŞ
7-8 YAŞ
Adem KılıçBarkod: 9786054721351
18x18 cm - 84 Syf.
Ümit KesmezBarkod: 9786054721436
14x21cm - 328 Syf.
Lale SüphandağıBarkod: 9789756031476
22x22 cm - 16 Syf.
Orhan SezginBarkod: 9786055886349
19,5x20,5 cm - 196 Syf.
Mustafa ErdoğanBarkod: 978975603152013,5x21 cm - 144 Syf.
Rahime Kaya Barkod: 9786055886479
14x21 cm - 272 Syf.
Dr. Reşit HaylamazBarkod: 9786055886752
14x21 cm - 616 Syf.
822.853ADET BASKI
250.130ADET BASKI
117.548ADET BASKI
30.280ADET BASKI
20.000ADET BASKI
8.000ADET BASKI
5.000ADET BASKI
YAKINDA
İkindi Sohbetleri
KürsüB U S A Y F A M . F E T H U L L A H G Ü L E N H O C A E F E N D İ ’ N İ N S O H B E T V E Y A Z I L A R I E S A S A L I N A R A K H A Z I R L A N M A K T A D I R .
İman-küfür arasında
Bir kalbe imanın sevdirilmesi,
o kalbin küfürden iğrenmesini gerektirir. İmanın tadını alan bir insan küfürden mutlaka tiksinir.
1
İnsan-ı kâmil ufkuna yürü-
me ve en azından mü’minlik vasfını yitirmeme ancak Allah’a sürekli bir teveccühle mümkün olmaktadır.
2
Gerçekten inan-mış ve rüşde
ermiş bir mü’min, her türlü günahı çok kerih gören ve güna-ha asla bulaşmama-ya çalışan insandır.
3
-Allah Tebâreke ve Teâlâ, Hucurât Sûresi’nde imanın zikrinden sonra üç felaket sebebine
dikkatleri çekiyor; “…inkârdan, fâsıklıktan ve isyan-dan sizi iğrendirdi.” (Hucurât, 49/7) diyerek, kalbin küfür, fısk ve isyanı kerih bulmasını, onlardan iğren-mesini ilahî bir nimet olarak zikrediyor.
Malum olduğu üzere; küfür, imanın zıddıdır; Allah’a inanmamak, hakkı kabul etmemek ve inkâr ile Allah’ın nimetlerini örtmek demektir. Haddiza-tında, bir kalbe imanın sevdirilmesi ve onunla gön-lün mamur edilmesi küfürden iğrenmeyi gerektirir. İmanın tadını alan bir insan küfürden mutlaka tiksi-nir. Nitekim İnsanlığın İftihar Tablosu (aleyhissalâtü vesselâm) şöyle buyurmuştur: “Şu üç haslet kimde bulunursa, o imanın tadını duyar: Allah’ı ve O’nun Resûlü’nü her şeyden ve herkesten daha fazla sev-mek; sevdiğini yalnız Allah rızası için sevmek ve Al-lah onu küfürden kurtardıktan sonra yeniden küfre düşmeyi ateşe atılmaktan daha kerih görmek.”
Fısk ve isyan da küfre ve ebedî hüsrana açılan o kapılardandır ve imanın neşvesini kalbinde duyan bir insanın bu iki tehlikeli sahadan fersah fersah kaçması gerekmektedir.
Fısk; Allah’ın emrini terk etmek, hak yoldan çık-mak ve büyük günahları işlemek veya küçük günah-larda devam etmek suretiyle Allah’a itaat dairesinden uzaklaşmak manalarına gelir.
Sürekli Teveccühİşte, ömrünün hemen her anını tazarru ve niyaz ile değerlendiren Seyyidü’l-mürselîn Efendimiz, mezkûr ayet-i kerimeden iktibas ettiği ifadeleri de dualaştır-mış ve “Allahümme habbib ileyne’l-imâne ve zey-yinhu fî kulûbina ve kerrih ileyne’l-küfra ve’l-füsûka ve’l-ısyân vec’alnâ mine’r-râşidîn” (Allah’ım! İmanı bize sevdir ve kalplerimizi onunla zînetlendir. Küfür, fısk ve isyanı ise bize kerih göster ve bizi rüşde eren-lerden eyle) yakarışıyla Allahu Azimüşşân’a tevec-cühte bulunmuştur.
Hem ayât-ü beyyinâtta zikredilen kelimeler hem Enbiya-i İzam efendilerimizin tavırları hem de Resûl-i Ekrem Efendimiz’in ifadeleri bize hâl-i hazırdaki du-rumumuza güvenmememizi, “Bir kere bulduk, kur-tulduk” şeklindeki mülahazalara asla düşmememizi ve her zaman tazarru ve niyazla Cenâb-ı Hakk’a yö-nelip O’nun hıfz u inayetine sığınmamızı tembih et-mektedir. Demek ki, insan-ı kâmil ufkuna yürüme ve en azından mü’minlik vasfını yitirmeme ancak böyle sürekli bir teveccühle mümkün olmaktadır.
Evet, gerçekten inanmış ve rüşde ermiş bir
mü’min, her türlü günahı çok kerih gören ve güna-ha, hataya, hiçbir ma’siyete asla bulaşmamaya çalışan insandır. O, işleyeceği her günahla, kendisine bah-şedilen iman kristalinin kirleneceğine, hatta çatlaya-cağına inanır. Bir yerde, herhangi bir şekilde sürçüp günah işlediği ve isyan atmosferine kaydığı zaman ise, hiç vakit kaybetmeden kalkıp tevbe ve istiğfarla yeniden arınır. Bu arınma ameliyesini de kesinlikle tehir etmez; çünkü her an sırtındaki o Kafdağı’ndan daha ağır yükle, Rabb’inin huzuruna gitmeyeceğine dair elinde bir senet yoktur. Günaha bir dakika bile ömür bağışlamanın kendi aleyhine olduğunu çok iyi bilir. Onun itikadına göre, hiçbir günaha bir an dahi olsa yaşama hakkı verilmemelidir. Zira o, tevbe ile çabucak silinmezse, kalbi ısıran zehirli bir yılan halini alıp orada yuvalanabilir ve üreyip çoğalabilir. Tevbesi geciktirilen her günah yeni bir günaha davetiye sayı-lır. Öyleyse, hakiki bir mü’min, herhangi bir günah işlese, mesela, gözüne bir haram girse, haram bir lokma yese, bir yalan söylese... Hemen o vebalden kurtulmanın bir yolunu aramalı, daha bir-iki dakika geçmeden alnını secdeye koymalı, tevbe ve istiğfarla yunup yıkanmalı ve yeniden her an Cenâb-ı Hakk’ın huzuruna çıkmaya hazır hale gelmelidir.
Sevdir Bize hep Sevdiklerini...Hâsılı, Resûl-i Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz’in, her sabah tekrar ettiği bu duayı biz de sabah-akşam kendimize vird edinmeli ve hep onun hatıra getirdiği mülahazalarla Rabb’imize yönelmeli-yiz; Rahman ü Rahim’e şu duygularla seslenmeliyiz:
Allah’ım imanı bize sevdir; canımızdan, kanımız-dan, hayatımızdan daha çok sevelim onu. Rabb’im iman esaslarıyla kalplerimizi donat; Zât’ının sevgisi-ni sal gönüllerimize, Habîb-i Edîb’inin muhabbetini doldur sinelerimize ve sevdiklerini sevdir bize. “Şa-şırtma bizi, doğruyu söylet; neşeni duyur, hakikati öğret. Sen duyurmazsan biz duyamayız, Sen söylet-mezsen biz söyleyemeyiz; Sen sevdirmezsen biz se-vemeyiz. Sevdir bize hep sevdiklerini, yerdir bize hep yerdiklerini, yâr et bize erdirdiklerini.” (M. Hamdi Yazır) Aşk u muhabbetle vicdanlarımızı öyle aydınlat ki, imanı içimizde çok renkli, çok göz alıcı ve pek mü-zeyyen bir şekilde görelim;
Rabb’im! Küfre ve bizi küfre sürükleyecek bü-tün günahlara karşı içimizde tiksinti uyar. Hassaten, iman, İslam, din ve diyanet dairesinden başımızı dı-şarıya çıkarıp fâsıklar arasında yer alma ve emirlerine başkaldırıp âsilerle aynı çukura yuvarlanma gibi kötü akıbetlerden bizi muhafaza buyur... Âmin.
Yetmişyaşındaki
yaramaz çocuklar
Rabb’imiz! Herhangi bir talep ve istek izhar etmediğimiz bir zamanda, Sen, rah-met ve merhametinin, lütuf ve inayetinin neticesi bir ilk mevhibe olarak bizleri varlık sahasına çıkardın; bunların da ötesinde imanla, İslam’la pâyelendirdin. Bizi, hoşnutluğundan mahrum bırakmak suretiyle cezalandırma!.. Sana doğru
yürüdüğümüz rıza yolunda hususî inayetinle bizi te’yid buyur ki, huzuruna yüzümüz ak olarak gelebilelim. {
haftanın Duasıİman-küfür arasında dağlar, tepeler vardır ama farkına varılmadan atılan her adım insanı küfrün gayyâsına yuvarlayabilir. Düşüncede başlayan inhiraflar, zamanla davranışlara akseder, insanın duygu ve düşünce dünyasına akan şeyler hiç farkına varılmadan o duygu ve düşünceleri değiştirebilir. Üstad, sünnet kaynaklı bu espriyi çok güzel ifadelendirir: ‘Her bir günah içinde küfre giden bir yol vardır.’{Sözün Özü
Toplum sanki bir girdap etrafında dönüyor,Şaşkın, kararsız, bitkin bir yok olma göçünde;
Her lâhza biraz daha ümit mumu sönüyor,Ufk unu saran perde perde kaos içinde.
Çatırtılar geliyor sürekli tepemizden,Her yanımızda âdeta ateşten bir tûfan;Çevre alev alev yanıyor, kibriti bizden;
Şimdi bu kapkara yangından titriyor âsmân.
***
Emâreler var tüllenen şafağın bağrında,Nâralar duyuluyor dağların ötesinden.
Karanlık şimdi derdest tam ışığın ağında,Sürpriz nağmeler tın tın zamanın bestesinden.
Artık her bucak bu neslin rüyâlarıyla şâdVe herkesin elinde bahardan bir demet gül..Âbâd ol ey Nûr Adam; bizleri ett in âbâd..!Şimdi zirvelerde bir başka ötüyor bülbül...
M. Fethullah Gülen
his dünyasıZiya ve Zulmet
Fasıldan Fasıla
Yetmişyaşındaki
Yetmişyaşındaki
Yetmiş
yaramaz çocuklar
Toplum sanki bir girdap etrafında dönüyor,Şaşkın, kararsız, bitkin bir yok olma göçünde;
Her lâhza biraz daha ümit mumu sönüyor,Ufk unu saran perde perde kaos içinde.
Çatırtılar geliyor sürekli tepemizden,Her yanımızda âdeta ateşten bir tûfan;Çevre alev alev yanıyor, kibriti bizden;
Şimdi bu kapkara yangından titriyor âsmân.
***
Emâreler var tüllenen şafağın bağrında,Nâralar duyuluyor dağların ötesinden.
Karanlık şimdi derdest tam ışığın ağında,Sürpriz nağmeler tın tın zamanın bestesinden.
Artık her bucak bu neslin rüyâlarıyla şâdVe herkesin elinde bahardan bir demet gül..Âbâd ol ey Nûr Adam; bizleri ett in âbâd..!
Ve herkesin elinde bahardan bir demet gül..Âbâd ol ey Nûr Adam; bizleri ett in âbâd..!
Ve herkesin elinde bahardan bir demet gül..
Şimdi zirvelerde bir başka ötüyor bülbül...M. Fethullah Gülen
his dünyasıZiya ve Zulmet
Fasıldan Fasıla
Hucurât Sûresi’nde geçen bir ayetin (Hucurât, 49/7) ifade-
sine göre rüşde erenler, ancak imanı sevip onunla kalbini gü-
zelleştiren, gönlünü iman şu-alarıyla ışıklandıran, küfrü, fıskı
ve isyanı iğrenç görüp onlardan sakınan ve hep imanın gösterdi-ği istikamette ilerleyip doğruluk ve
itaatten hiç ayrılmayan kimselerdir.Demek ki, rüşde ermek yaş ile
olmamaktadır. Nice yetmiş yaşında insanlar vardır ki, henüz on beş yaşını
idrak etmemiş çocuklar gibi yaşamak-tadırlar. Önlerini arkalarını bilmeyen,
hevâ-yı nefse uyup her gün tonla günah işleyen bu yaramazların ne gözleri kont-
rol altındadır ne de kulakları… Ne dille-ri günahtan uzaktır ne de sair uzuvları...
Rüşd, iyiyi-kötüyü ayırabilme, hak yolunda sağlam, sabırlı ve tam bir isabetle dosdoğru
yürüme demektir. Bu itibarla da, rüşde er-miş, kendini idrak etmiş ve doğru yolu bula-
rak sırat-ı müstakime girmiş insan arıyorsanız, onları ancak imanı sevip gönlünü onunla zinet-
lendiren küfür, fısk ve isyandan da nefret eden
kimseler arasında bulabilir-siniz.
Şayet, bir insan -inandı-ğını iddia ettiği halde- küfre karşı teyakkuzda bulunmuyor-sa, fısk u fücur deryasına yelken açmışsa, isyan vadilerinde do-laşıp duruyorsa, gözünü-kula-ğını, dilini-dudağını harama açık tutuyorsa... Yaşı kaç olursa olsun, ona râşid demek, onun rüşde erdi-ğini söylemek çok zordur. Neden? Çünkü böyle biri, kalbini yaralıyor, dünyada iman evini yıkıyor ve ahiret hayatını dinamitliyor demektir. İşledi-ği günahlarla Cennet saraylarını yıkan bir insana nasıl rüşde ermiş denebilir ki? Her bir günahla oradaki kasırlarının bir tarafını çökerten ve Cennet otağını harap eden bir insanın iyiyi-kötüyü tefrik edebil-diği söylenebilir mi? Hazret-i Pîr-i Mugân “Burada bir ‘elhamdülillah’ dersin orada bir Cennet meyvesi yersin” demiyor mu? Öyley-se, burada bir namaz kılarsın, orada bir Cen-net kasrı kurarsın... Burada bir günah işlersin, orada kocaman bir sarayı yerle bir edersin...
AİLEM20 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
-Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzma-nı Dr. Ali Şahabettinoğlu, öne eğil-
me, ağır kaldırma, bel üzerinde ani dönme hareketlerinin bel ağrısına sebebiyet verdi-ğini söyledi.
Zihinsel yüklenmelerin bel ve boyun ağrılarını tetikleyici rolünün olduğunu an-latan Şahabettinoğlu, “Son zamanlarda bu konuda şikayetler arttı. Utangaç insanlar daha çok boynunu büktüğü için daha fazla ağrı çekebiliyor. Örneğin başkalarını affe-dememek, içine çok atan, algın ve hassas titiz, utangaçlık ve aşırı mükemmeliyetçi mizaçlarınız varsa dikkatli olun. Bu tür mi-zaçlar kişide boyun ve bel fıtığı gibi rahat-sızlıkların oluşumunu tetikler” dedi.
“her Bel AĞrISI FITIk deĞil” Bel ağrısının dünyada doktora gitme şika-yetleri arasında ikinci sırada geldiğini ifade eden Şahabettinoğlu, “Oldukça yaygın bir şikayet. 50 yaşına kadar gelen insanların
yüzde 80'ininde hayatlarının belli döne-minde muhakkak bel ağrısı çekebiliyor. Her bel ağrısı da bel fıtığı anlamına gel-miyor. Bel ağrısı olanların yüzde 10'unda fıtık çıkabilir. Genelde oldukça yaygın olarak görünen bir şikayet. Bel ve boyun ağrılarından korunmak için özellikle bu-nun sebebini oluşturan fiziksel ve zihinsel, yüklenmelerden sakınmak gerekir” diye konuştu.
“dizleri Bükerek Yük kAldIrIn” Ağır yük kaldırılan işlerde çalışılmaması
gerektiğini belirten Şahabettinoğlu, şöyle devam etti: “Evde bir eşyayı kaldırırken bile dikkatli olmak lazım. Belden eğilme-den, dizleri bükerek, bacaklardan çökerek yükü kaldırmak gerekir. Aşağıya uzun süre bakmalı işlerden sakınmalıyız. Bilgi-sayar kullanmak en başta geliyor. Ayrıca resim ve seramik yaparken vatandaşlar, aşağıya uzun süre baktığı için boyna çok yük binebiliyor. Her yarım saatte bir birkaç dakika yaptığımız işe ara vermeliyiz. Yoksa bel ve boyun ağrılarından kurtulamayız” ifadelerini kullandı.
5 Bin YIllIk TedAvi Elle tedavi olarak bilinen Maniplasyon yönteminden de bahseden Şahabettinoğ-lu, Türkiye'de bu işi uygulayan uzman sa-yısının iki elin parmaklarını geçemediğini ifade etti. Şahabettinoğlu, maniplasyon tedavisinin 5 bin yıllık bir tedavi olduğunu belirterek, “Türkiye, bu tedavi yöntemi ko-nusunda diğer batılı ülkelerin çok gerisin-de. Bizim ülkemizde bu tedavi yöntemini uygulayan uzmanların sayısı parmakla sayılabilir. Ama İngiltere'de bu sayı 16 bin. ABD'de ise bu rakam daha fazla.” dedi.
Utangaçlık, bel ve boyun ağrısını tetikliyorUzmanlar, alınganlık, stres, karar verememe gibi aşırı zihni yüklenmelerin bel ve boyun ağrılarını tetiklediğini söyledi.
içine çok atan, algın ve hassas titiz, utangaçlık ve aşırı mü-kemmeliyetçi mizaçlarınızda boyun ve bel fıtığı gibi rahatsızlıkla-rın oluşumu daha fazla.
AHMED ŞAHİN
1442. doğum yılını kutladığımız Efendimiz (sas) Hazretleri’nin düşündüren üç önemli örneğini arz etmek istiyorum bugün. İsterseniz birlikte okuyalım günümüze mesaj yüklü üç önemli örneği.
1- MAl Senin BOrÇ BeniM ÖrneĞi!. Sıkıntı içinde kalan gerçek yoksullara yardımı ihmal edilemez görev bilirdi. Bu se-beple davet ettiği miskin derecesindeki ger-çek muhtaçlara önceden hazırladığı yardımı sırayla dağıtmış, alanlar da sevinçle evlerine dönmüşlerdi. Tam bu sırada bir başka ger-çek yoksul adam da uzaklardan koşarak gelip kendisine verilecek bir şey kalmadığını anlayınca mescidin avlusunda yığılakalmıştı. Efendimiz, bu gerçek yoksulun ümitsiz ve perişan halini görünce teselli etti:
- Üzülme sana da bir çare bulabiliriz, dedi!.. Bulduğu çareyi de hemen şöyle anlattı:
- Buradan doğruca çarşıya git, ihtiyaçlarını satan dükkânlara gir, ne lazımsa al, sonra dükkân sahibine de ki: «Mal benim, borç Resulullah’ındır!.»
Yoksul adam, şaşırarak böyle şey olmaz de-mek istemişse de Efendimiz, onu ihtiyaçlarını satan dükkânlara doğru yönlendirerek tem-bihini tekrarladı:
- İşte şuradan doğruca dükkânlara girecek, ihtiyaçlarını alacaksın, sonra da: «Mal benim borç Resulullah’ındır, diyerek evine dönecek-sin, ödemesi bana ait olacaktır!»
Demek ki gerçek manada darda kala-na yardım edemediği yerlerde borçlarını yüklenmeyi dahi göze alıyor, böyle örnek ve-riyordu ibret alacak imkân sahiplerine.
2- hizMeT eden Mi, hizMeT edilen Mi OlMAk iSTerSiniz?Hizmet edilmeyi değil hizmet etmeyi seviyor-du. Bu sebeple misafi rlerine bizzat kendisi hiz-met eder, ikramda bulunurdu. Bir gün çölden biri gelip «Kim bu insanların efendisi?» diye sordu.
O sırada misafi rlerine süt ikram eden Efendimiz de:
-»İnsanların efendisi, insanlara hizmet edendir!» buyurdu. Bu sözüyle hem kendi-
sine işaret ediyor hem de insanların efendisi-nin insanlara hizmet etmesi gerektiğini ifade ediyordu.
Nitekim bir yolculuk dönüşünde herkes hurmalıkta istirahate çekilmiş dinlenirken bazıları yemek yapmaya hazırlanıyorlardı. Biri, ben yemekleri yapayım, biri, ben de su getireyim, derken biri de, ben de ateş yakayım, deyince, Efendimiz (sas) Hazretleri de istirahat ettiği ağacın gölgesinden doğrularak, «Öyle ise ben de yakacağınız ateşe odun toplayayım.» buyurdu. «Biz hizmetlerin hepsini de yaparız, siz dinlenin» diyenlere de:
- Bilirim ki siz hizmetlerin hepsini de yaparsınız, ama siz hizmet ederken ben seyirci kalmaktan mutluluk duymam. Hizmet edilen değil, hizmet eden olmayı tercih ederim.» de-dikten sonra kalkıp odun toplayarak hizmete seyirci kalanlardan değil, hizmete iştirak eden-lerden olmayı tercih etme örneği verdi bizlere...
3- FAYdAlI BUlUŞ kiMde GÖrülürSe GÖrülSün SAhip ÇIkIlMAlI MIdIr? Sahabeden Temimdari, Şam’daki Hıristiyan-
lardan aldığı zeytinyağı yakan bir kandili getirip Resulullah’ın mescidinin tavanına asmıştı. O günlerde Müslümanlar böyle bir kandilin varlığını bilmiyor, evlerinde de kullanmıyorlardı...
Az sonra Efendimiz (sas) gelip dumansız, külsüz tavana asılı olarak ışık veren kandili görünce, «Kim getirdi bunu?» diye sordu. Ora-dakiler suçlu gösterir gibi Temimdari’yi göste-rerek «Hem de Şam’da Hıristiyanlardan alıp getirmiş.» dediler. Arkasından da bir azarlama beklemeye başladılar. Ancak Peygamberimiz tebessümle baktığı Temimdari’ye, unutul-mayacak duasını şöyle yaptı:
- Sen bizim mescidimizi aydınlattın, Allah da senin kabrini aydınlatsın!.. Sözlerine şunu da ekledi:
- Unutmayın, faydalı buluşlar müminin kaybettiği öz malı gibidir. Kimde bulursa sahip çıkıp benimsemeli, Müslümanlara bu faydalı buluşu kazandırmalıdır!..
- Fatebiru ya ülil ebsar!.. Düşünün ey basi-ret [email protected]
kutlu doğum sahibinden üç örnek!..
AİLEM21 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
-Prof. Dr. Halis Ayhan, çocuk-ların yalan söyleme alışkanlı-ğının çok küçük yaşlarda başladığı-na dikkati çekerek, çocukları yalan söyleyen ebeveynlerin daha fazla dikkatli olmasını istedi. Yalan söylemenin çocuklar-da zamanla davranış bozukluğu-na dönüşeceğini belirten Ayhan, buna tırnak yemek, altını ıslatmak, kekemelik, tik, inatçılık, tembellik, saldırganlık, korkaklık, içe kapanık-lık gibi bir veya birkaç davranış bo-zukluğu da eşlik ediyorsa durumun daha ciddi olduğunu bildirdi.
Çocuklarda yalan söyleme alış-kanlığının ilerleyen yaşamlarında önemli sorunlar doğuracağını ifade eden Prof. Dr. Ayhan, açıklamasın-da şunları kaydetti: Çocuk yalan söylemeyi yetiş-kinlerden öğrenir. Belki doğrudan değil ama dolaylı yoldan çocuk yalanı yetişkinlerden öğreniyor. Telefona cevap vermeye giden ço-cuğuna, 'beni fi lanca sorarsa evde yok dersin' diyen bir baba veya anne, dolaylı yoldan çocuğa yalan söylemeyi öğretmektedir. Yine okul yıllarında nasıl kopya çektiğini, bul-duğu yeni kopya çekme usulleriyle öğretmenini nasıl atlattığını övüne-
rek anlatan bir aile büyüğü, çocu-ğunu kopya çekmeye ve kolay yol-dan not almaya özendirmektedir.
''YAlAn SÖYleYen ÇOcUĞUn YAŞInA BA-kIlIr'' Çocukların ilgi çekmek için de ya-lan söyleyebileceğini anlatan Prof.Dr. Ayhan, şu bilgileri verdi:
Yalan söyleyen çocuğun yaşına bakılır. Eğer beş yaşın altında ise yalan söylemenin amacı kesinlik-le aldatmak değildir. Yeterli sevgi alamayan veya gördüğü sevgiden emin olmayan, ilgi eksikliği yaşayan çocuklar dikkatleri kendi üzerlerine çekmek için hikaye uydururlar. Bu çocuklar, azarlanmak ve dayak ye-mek pahasına da olsa her çareye başvururlar. Yaramazlık yapan ve yalan söyleyen çocukların amacı
anne babayı kızdırmak ve çileden çıkarmak değildir. Ancak yaramaz-lık yapmalarına rağmen, yeterli ilgi-yi elde edemezler ve sevildiklerin-den emin olamazlarsa saldırgan bir kişilik geliştirmeye başlarlar.
''ÇOcUklAr Güven kAzAnMAk iÇin YAlA-nA BAŞvUrABilir'' Prof. Dr. Halis Ayhan, çocukların güven kazanmak umuduyla yalan söyleyebileceğini ifade ederek, bu durumun anaokuluna ve ilköğretim okuluna devam eden çocuklarda sık görülen bir yalan türü olduğunu kaydetti.
Çocuk derslerinde başarılı de-ğilse, okulda ve ailede ''tembelliği başa kakılıyor, horlanıyor, aptal yerine konuyorsa'' bu durumun çocukta telafi si zor bir aşağılık duy-
gusunun gelişmesine yol açtığını bildiren Ayhan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Çocuk kendini değersiz, aptal, işe yaramaz biri olarak görmeye başlar. Hiçbir çocuk bilerek tem-belliğe ve başarısızlığa razı olmaz. Onu başarısızlığa iten sebepler vardır. Mesela, hiperaktivite, dikkat eksikliği ve benzeri sağlık bozukları olan bir çocuk, dikkatini uzun süre yoğun tutamayacağı için istese de fazla başarılı olamaz. Dikkati sık sık başka şeylere kaydığı için sınıfta anlatılanları aklında tutamaz. Sıra-sında rahat oturamaz. Öğretmeni-ni ve arkadaşlarını rahatsız edecek davranışlarda bulunur. Ev ödevleri-ni gerektiği gibi yapamaz. Tembel-lik ve başarısızlık bu çocuğun suçu değildir. Tedavi edilmesi gerekir. Hiperaktif çocuklar, başarısızlıkları-nı örtmek ve güven kazanmak için yalan söyler. Her insan gibi, çocuk da toplum tarafından beğenilmek ve takdir edilmek ister. Çocuk ilk beğeniyi anne ve babasından bek-ler. Sevilen, ailede adam yerine ko-nan, değer verilen ve iyi davranış-ları takdir edilen, zekası normal bir çocuğun başarılı olması beklenir ve başarılı da olur.
Çocuk, yalan söylemeyi yetişkinlerden öğreniyoristanbul Aydın üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halis Ayhan, ''Telefona cevap vermeye giden çocuğuna, 'beni fi lanca sorarsa evde yok dersin' diyen bir baba veya anne dolaylı yoldan çocuğa yalan söylemeyi öğretmekte-
dir'' ifadelerini kullandı.
AİLEM22 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
erSAn TeMIzel KAYSERi
-Kış aylarında daha sık görülen uçuk, çocuklarda göz ve parmak gibi yerler-
de çıktığında öldürücü beyin iltihabına sebep olabiliyor. Uzmanlar ise uyarıyor: “Uçuk olu-şan dudaklarla bebekleri öpmeyin! Aynı hav-lu ve kaşığı kullanmayın.”
Dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde herpes virüsünün neden olduğu uçuk, özel-likle kış aylarında yoğun görülüyor. Uzman-lar, uçuğun, öpme, aynı havlu, kaşık ve çatal gibi eşyaların kullanılması ile başkasına bu-laşabildiğine dikkat çekiyor. Uçuk virüsünün, özellikle bağışıklığı zayıf bebek ve yaşlılarda ölümcül beyin iltihabına sebep olabileceği uyarısında bulunuluyor.
Kayseri Özel Tekden Hastanesi Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı ve Başhekim Dr. Ahmet Selim Hasözler, stres, soğuk algın-lığı, grip, ateş, aşırı güneş ışınları, yorgunluk, uykusuzluk, aşırı alkol ve diğer enfeksiyonla-rın uçuğa sebep olduğunu aktarıyor. Uçuğun, 6 yaşından küçüklerde, göz çevresi, parmaklar gibi değişik yerlerde çıkmasının ve uçukla bir-likte başta şiddetli ağrı ve sarı renkli olmasının tehlikeli olabildiğini söylüyor. Uzman, “Bu virüsler bağışıklık durumunun zayıfladığı du-rumlarda etken hale geçer. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf bebek ve yaşlılarda herpes enfse-faliti denilen bir çeşit ölümcül beyin iltihabına neden olabiliyor. Uçuk oluşan dudaklarla be-bekler öpülmemelidir.” diye konuşuyor.
-Günlük yaşamda yapılacak basit ve pratik değişikliklerle bu du-
rumun önlenebileceğine dikkat çeken uzmanlar, su tüketiminin artırılmasını istedi. Uzmanlar, bu dönemde meyve-lerin suyu yerine bütün olarak tüketimi-nin posa alımını artıracağından bağırsak sağlığı için daha yararlı olacağına dikkat çekti. Delight Beslenme Eğitim ve Da-nışmanlık Merkezi sahibi Diyetisyen Di-lan Dalgıç, kış aylarında özellikle yeme alışkanlıklarının değişmesi ve hareketin azalmasıyla birlikte pek çok kişi kabız-lıktan yana şikayetçi olduğunu söyledi. Dalgıç, günlük yaşamda yapılacak basit ve pratik değişikliklerle bu durumun ko-layca önlenebileceğini dile getirdi.
Soğuk havanın etkisiyle azalan su tüketiminin artırılmasını isteyen Dalgıç, sağlıklı, yetişkin bireylerin her gün en az 1.5- 2 litre su tüketmesi gerektiğini
kaydetti. Dalgıç, çay ve kahve tüketimi-nin ise sindirim sistemini olumsuz yön-de etkileyeceğine dikkat çekti.
Sebze-meyve çeşitliliğinin yaz ay-larına göre azalsa da her gün mutlaka bir öğünde sebze tüketilmesini öneren Dalgıç, “Meyve tüketimi ise yemekler sırasında değil gün içine dağıtılarak tüketilmelidir. Meyvelerin suyu yerine bütün olarak yenilmesi posa alımını ar-tıracağından bağırsak sağlığı için daha yararlı olacaktır. Ayrıca kırmızı et ve ta-vuk etine göre sindirimi daha kolaydır. Haftada 1-2 kez mutlaka tüketilmeli-dir” diye konuştu.
Öğün atlamanın metabolizma hı-zınızı azaltıp kabızlığın oluşmasına yol açtığını ifade eden Dalgıç, “Her gün ya-pacağınız düzenli ana ve ara öğünler ba-ğırsak hareketlerinizi artıracaktır” dedi.
Günlük beslenmede pirinç, ma-
karna, beyaz ekmek yerine bulgur, ta-hıllı ekmek ve kepekli makarnaya yer vermenin kabızlığı önleyeceğinin altını çizen Diyetisyen Dilan Dalgıç, zengin posa içeriğine sahip olan kuru baklagil-lerin ise haftada 2-3 kez tüketilmesini istedi. Dalgıç, kuru baklagillerin yemek olarak, çorbada veya salatalarda da tü-ketebileceğini ifade etti.
Her ana öğününde mutlaka bol mik-tarda salata tüketilmesini tavsiye eden Dalgıç, “Özellikle çiğ yenilen sebzeler vi-tamin, mineral ve posa açısından oldukça zengindir. Soğuk havalarda dışarıda spor yapmak için iyi bir fikir olmayabilir. An-cak evde ve iş yerinde yapacağınız küçük egzersizler kabızlık durumunu önlemeye yardımcı olacaktır. Sabahları aç karnına 1 büyük bardak su ile birlikte yenilecek kuru erik veya kuru kayısı sindiriminizi hızlandırır” şeklinde konuştu.
Kış aylarında kabızlığa karşı uyarıUzmanlar, kış aylarında yeme alışkanlıklarının değişme-si ve metabolizmadaki hareket hızının azalmasıyla birlikte pek çok kişide görülen kabızlığa karşı uyardı.
Uzmanlar, sağ-lıklı, yetişkin bireylerin ka-bızlığa karşı her gün en az 1.5- 2 litre su tüketmesi gerektiğini belirtiyor.
Bebeklerde uçuğa dikkat!
Uçuk, öpme, aynı havlu, kaşık ve çatal gibi eşyaların kul-lanılması ile başkasına bulaşabiliyor.
-Çocuklarda ateş olarak kabul edilen de-rece 38’in üzerindeki değerlerdir. Çocuk
Hastalıkları Uzmanı Dr. İsmail Özcan, çocuk-larda ateşin kulaktan, dilaltından, popodan ve koltuk altından da ölçülebildiğini söylüyor.
Koltuk altı ölçümlerinin diğer ölçümlere göre 0,5 derece daha düşük olduğunu belirten Özcan, “2-2,5 yaşından küçük çocuklarda dil altından ölçüm yapmak teknik olarak biraz zor-dur. Civalı cam derece kullanmayın. Mutlaka ra-hat kullanılan dereceniz olsun. Elektronik dere-celerin ölçüm yapma süresi 3-4 dakikadır. Kulak dereceleri saniyeler içinde güvenilir ölçümler ya-pabiliyor. Ancak ucunun bebeğin kulak kanalına iyi oturduğundan emin olunmalı. Çocuk ateşli değilken de birkaç sefer ölçüm yapılmalı.” diyor.
Çocuğun ateşini kulağından ölçün!
• Detaylı namaz vakitleri için http://www.zaman.com.tr/namaz.do/ • Bulunduğunuz yerin kıblesini öğrenmek için http://www.qiblalocator.com/
NA
MA
Z V
AK
İTL
ER
İ
pAriS iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 27 8 16 13 11 15 28 17 54 19 14 8 40 02.02.2013 6 26 8 15 13 11 15 29 17 56 19 16 8 41 03.02.2013 6 25 8 13 13 11 15 30 17 57 19 17 8 43 04.02.2013 6 24 8 12 13 12 15 32 17 59 19 19 8 44 05.02.2013 6 22 8 10 13 12 15 33 18 01 19 21 8 45 06.02.2013 6 21 8 09 13 12 15 34 18 02 19 22 8 46 07.02.2013 6 20 8 07 13 12 15 36 18 04 19 24 8 47
BOrdeAUX iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 36 8 17 13 23 15 51 18 16 19 46 0 00 02.02.2013 6 35 8 16 13 23 15 52 18 18 19 48 0 00 03.02.2013 6 34 8 15 13 23 15 53 18 19 19 49 0 00 04.02.2013 6 33 8 14 13 23 15 55 18 21 19 50 8 15 05.02.2013 6 32 8 12 13 23 15 56 18 22 19 51 8 17 06.02.2013 6 31 8 11 13 23 15 57 18 24 19 53 8 18 07.02.2013 6 30 8 10 13 24 15 58 18 25 19 54 8 19
OrleAnS iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 28 8 15 13 13 15 32 17 59 19 19 8 34 02.02.2013 6 27 8 14 13 13 15 34 18 00 19 20 8 35 03.02.2013 6 26 8 12 13 13 15 35 18 02 19 22 8 37 04.02.2013 6 25 8 11 13 13 15 36 18 03 19 23 8 38 05.02.2013 6 24 8 10 13 13 15 38 18 05 19 25 8 39 06.02.2013 6 22 8 08 13 13 15 39 18 07 19 27 8 40 07.02.2013 6 21 8 07 13 14 15 40 18 08 19 28 8 41
cAen iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 38 8 28 13 22 15 37 18 04 19 24 8 37 02.02.2013 6 37 8 26 13 22 15 39 18 06 19 26 8 38 03.02.2013 6 36 8 25 13 22 15 40 18 07 19 27 8 39 04.02.2013 6 35 8 24 13 22 15 41 18 09 19 29 8 40 05.02.2013 6 33 8 22 13 22 15 43 18 11 19 31 8 41 06.02.2013 6 32 8 21 13 23 15 44 18 12 19 32 8 42 07.02.2013 6 31 8 19 13 23 15 45 18 14 19 34 8 43
STrASBOUrG iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 05 7 54 12 50 15 07 17 33 18 53 8 50 02.02.2013 6 04 7 52 12 50 15 08 17 35 18 55 8 51 03.02.2013 6 03 7 51 12 50 15 09 17 36 18 56 8 52 04.02.2013 6 02 7 49 12 50 15 11 17 38 18 58 8 53 05.02.2013 6 01 7 48 12 50 15 12 17 40 19 00 8 54 06.02.2013 5 59 7 47 12 50 15 13 17 41 19 01 8 55 07.02.2013 5 58 7 45 12 50 15 15 17 43 19 03 8 56
AnnecY iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 10 7 53 12 56 15 21 17 47 19 07 8 32 02.02.2013 6 09 7 52 12 56 15 23 17 48 19 08 8 33 03.02.2013 6 08 7 51 12 56 15 24 17 50 19 10 8 34 04.02.2013 6 07 7 49 12 56 15 25 17 51 19 11 8 36 05.02.2013 6 06 7 48 12 57 15 26 17 53 19 13 8 37 06.02.2013 6 05 7 47 12 57 15 27 17 54 19 14 8 38 07.02.2013 6 04 7 45 12 57 15 29 17 56 19 16 8 39
lIMOGeS iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 30 8 12 13 16 15 41 18 07 19 27 8 21 02.02.2013 6 29 8 11 13 16 15 42 18 08 19 28 8 22 03.02.2013 6 28 8 10 13 16 15 43 18 10 19 30 8 24 04.02.2013 6 26 8 09 13 16 15 45 18 11 19 31 8 25 05.02.2013 6 25 8 07 13 16 15 46 18 13 19 33 8 26 06.02.2013 6 24 8 06 13 16 15 47 18 14 19 34 8 27 07.02.2013 6 23 8 05 13 16 15 48 18 16 19 36 8 28
MArSeIlle iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 11 7 50 12 59 15 31 17 56 19 24 8 14 02.02.2013 6 11 7 48 12 59 15 32 17 58 19 25 8 15 03.02.2013 6 10 7 47 12 59 15 34 17 59 19 26 8 16 04.02.2013 6 09 7 46 12 59 15 35 18 00 19 27 8 18 05.02.2013 6 08 7 45 13 00 15 36 18 02 19 29 8 19 06.02.2013 6 07 7 44 13 00 15 37 18 03 19 30 8 20 07.02.2013 6 06 7 43 13 00 15 38 18 05 19 31 8 21
lYOn iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 15 7 58 13 01 15 27 17 53 19 13 8 28 02.02.2013 6 14 7 56 13 01 15 28 17 54 19 14 8 29 03.02.2013 6 13 7 55 13 02 15 29 17 56 19 16 8 30 04.02.2013 6 12 7 54 13 02 15 31 17 57 19 17 8 32 05.02.2013 6 11 7 53 13 02 15 32 17 58 19 18 8 33 06.02.2013 6 10 7 51 13 02 15 33 18 00 19 20 8 34 07.02.2013 6 09 7 50 13 02 15 34 18 01 19 21 8 35
MeTz iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 12 8 02 12 56 15 11 17 38 18 58 8 50 02.02.2013 6 11 8 00 12 56 15 13 17 40 19 00 8 50 03.02.2013 6 10 7 59 12 56 15 14 17 41 19 01 8 51 04.02.2013 6 08 7 57 12 56 15 15 17 43 19 03 8 52 05.02.2013 6 07 7 56 12 56 15 17 17 45 19 05 8 53 06.02.2013 6 06 7 54 12 56 15 18 17 46 19 06 8 54 07.02.2013 6 04 7 53 12 56 15 20 17 48 19 08 8 55
renneS iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 43 8 30 13 27 15 46 18 12 19 32 0 00 02.02.2013 6 42 8 29 13 27 15 47 18 14 19 34 8 30 03.02.2013 6 41 8 27 13 28 15 49 18 15 19 35 8 32 04.02.2013 6 39 8 26 13 28 15 50 18 17 19 37 8 33 05.02.2013 6 38 8 25 13 28 15 51 18 19 19 39 8 34 06.02.2013 6 37 8 23 13 28 15 53 18 20 19 40 8 35 07.02.2013 6 36 8 22 13 28 15 54 18 22 19 42 8 36
MUlhOUSe iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 07 7 53 12 51 15 11 17 37 18 57 8 45 02.02.2013 6 05 7 52 12 51 15 12 17 39 18 59 8 46 03.02.2013 6 04 7 50 12 52 15 14 17 40 19 00 8 47 04.02.2013 6 03 7 49 12 52 15 15 17 42 19 02 8 48 05.02.2013 6 02 7 48 12 52 15 16 17 44 19 04 8 49 06.02.2013 6 01 7 46 12 52 15 18 17 45 19 05 8 50 07.02.2013 5 59 7 45 12 52 15 19 17 47 19 07 8 51
lIlle iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 25 8 19 13 08 15 19 17 46 19 06 8 51 02.02.2013 6 24 8 17 13 08 15 20 17 48 19 08 8 52 03.02.2013 6 23 8 16 13 09 15 22 17 49 19 09 8 52 04.02.2013 6 21 8 14 13 09 15 23 17 51 19 11 8 53 05.02.2013 6 20 8 12 13 09 15 25 17 53 19 13 8 54 06.02.2013 6 19 8 11 13 09 15 26 17 55 19 15 8 55 07.02.2013 6 17 8 09 13 09 15 27 17 56 19 16 8 56
vAlence iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 15 7 55 13 01 15 29 17 54 19 25 8 23 02.02.2013 6 14 7 54 13 01 15 30 17 56 19 26 8 25 03.02.2013 6 13 7 53 13 01 15 31 17 57 19 27 8 26 04.02.2013 6 12 7 52 13 01 15 33 17 59 19 28 8 27 05.02.2013 6 10 7 51 13 01 15 34 18 00 19 30 8 28 06.02.2013 6 09 7 49 13 02 15 35 18 02 19 31 8 29 07.02.2013 6 08 7 48 13 02 15 36 18 03 19 32 8 30
MAcOn iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 16 7 59 13 01 15 25 17 51 19 11 8 32 02.02.2013 6 15 7 58 13 01 15 27 17 53 19 13 8 33 03.02.2013 6 14 7 57 13 02 15 28 17 54 19 14 8 34 04.02.2013 6 12 7 55 13 02 15 29 17 56 19 16 8 35 05.02.2013 6 11 7 54 13 02 15 30 17 57 19 17 8 36 06.02.2013 6 10 7 53 13 02 15 32 17 59 19 19 8 37 07.02.2013 6 09 7 51 13 02 15 33 18 00 19 20 8 38
BezIerS iMSAk GüneŞ ÖĞlen ikindi AkŞAM YATSI k. SAATi
01.02.2013 6 20 7 58 13 08 15 40 18 05 19 32 8 09 02.02.2013 6 19 7 57 13 08 15 41 18 06 19 34 8 10 03.02.2013 6 18 7 56 13 08 15 42 18 08 19 35 8 12 04.02.2013 6 17 7 55 13 08 15 43 18 09 19 36 8 13 05.02.2013 6 16 7 54 13 08 15 44 18 10 19 37 8 14 06.02.2013 6 15 7 53 13 08 15 45 18 12 19 38 8 16 07.02.2013 6 14 7 51 13 08 15 46 18 13 19 40 8 17
AİLEM23 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
-Egzama (dermatit) hastalığının, derinin iç ve dış faktörlere verdiği
ateşlenme yanıtı sonucu oluşan tab-loların genel adı olduğunu ifade eden dermatoloji uzmanı Dr. Tuğba Türker, Atopik dermatit (alerjik egzama), Kon-takt dermatit (temas egzaması), Nöro-dermatit (sinirsel egzama) ve Seboreik dermatitin (yağlı deri egzaması), der-matoloji pratiklerinde en sık karşılaşılan başlıca egzama türlerinden olduğunu kaydetti.
Alerjik egzamanın genetiğin, bağı-şıklık sisteminin ve çevresel faktörlerin rol oynadığı bir egzama türü olduğuna işaret eden Türker, “Saman nezlesi, gıda alerjisi ve astım gibi diğer alerjik hastalıklara da eşlik edebiliyor. Temas egzamaları, deriye dıştan temas eden çeşitli maddelerin oluşturduğu egzama-lardır. Sinirsel egzama ise, genel olarak bir sıkıntı ve stres anında ortaya çıkan bir egzama türüdür. Sinirsel egzama kişilere çok zor zamanlar yaşatabiliyor. Yağlı deri egzaması özellikle derinin fazla yağ salgılamasıyla ortaya çıkan ve yine stres yoğunluğuna göre atak yapa-bilen bir deri hastalığı çeşididir” dedi.
15 YAŞInA kAdAr devAM ediYOrBebeklerdeki egzama belirtileri hakkında bilgi veren Türker, “İlk işaretini doğum-dan 2 ay sonra, yanaklarda kızarıklık ve kuruluk şeklinde veriyor. Zaman zaman sulantılı, deri çatlakları ile seyreden ve yaklaşık 1 yaşa kadar da azalıp artan deri
belirtileriyle kendini gösteriyor. 1 yaş-tan sonra kol ve bacaklarda önceleri dış yüzlerinde, oyun çocuğu döneminde de kıvrım/büklüm yerlerinde deri belirtileri ortaya çıkıyor. Ortalama 15 yaş civarın-da da atakların arkası kesiliyor. Ergenlik ve yetişkinlik döneminde ise deri, her zaman kurumaya meyilli oluyor. Kaşıntı çok şiddetli ortaya çıkıyor. Gözaltlarında koyu renkli halkalar (gözaltı morlukları) gelişebiliyor. Kışla birlikte artan, yazın düzelen yakınmalar ortaya çıkıyor” diye konuştu.
“TedAvi Sürecinde Yünlü GiYSiler GiYMe-Yin” Egzama tedavisinde kaşıntının azal-tılması, derinin kuruluğunun gideril-mesi ve gerginlik, endişe gibi duygu durum değişikliklerinin hafi fl etilmesi-nin amaçlandığını ifade eden Türker, “Egzamada esas tedavi, korunma tedavisidir. Egzamayı tetikleyi-ci faktörlerden kaçınılabildiği ölçüde atak sıklığı ve şiddeti azalıyor. Kış aylarında or-tam ısısı sabitlenmeli ve yeterli nem korunmalı. Yünlü giysilerden ka-çınılmalı, giyilecekse de mutlaka penye/ pamuklu içlik üzeri-ne giyilmeli. Banyo sıklığı haftada ikiden fazla olmamalı. Sa-bunlanma ise haftada
birden fazla olmamalı. Çok sıcak su ter-cih edilmemeli, keseden, sert lifl emeden kaçınılmalı. Banyo çıkışı ilk 3 dakika içe-risinde, nemlendirici tüm deriye sürül-meli. Evdeki kumaş yüzeyler ve halılar, kadife perdeler akarlara (ev tozları) karşı üretilen solüsyonlarla silinmeli, ev sık sık havalandırılmalı, temizlikte elektrikli süpürge kullanılmalı ve duvarlar nemli bezle silinmeli. Yatak odasında yün-lü ya da polar battaniye, yorgan, tüylü halı ve oyuncak gibi toz çeken eşyalar bulunmamalı. Perde yerine stor tercih edilmeli. Evde kedi, köpek, kuş gibi ev hayvanları beslenmemeli. Stresten uzak kalınmalı” şeklinde konuştu.
Egzama tedavisinde altın tavsiyelerUzmanlar, kış aylarıyla birlikte havanın soğuması, nem oranının düşmesi ve deri-nin kurumaya başlaması dolayısıyla egzama vakalarında artış olduğunu belirtti.
-Diyetisyen Merve Şanlı, metabolik sorunların da şişmanlığa yol açtığını
belirtti. Merve Şanlı, “İlaç kullanmak, sık hamile
kalmak, ailede obezite olması gibi etkenler şişmanlığa sebep olan nedenlerdir.” dedi.
Obezitenin ilk sebebinin fi ziksel aktivite-nin yetersizliği olduğu söyleyen Şanlı, meta-bolik sorunların da şişmanlığa yol açtığını be-lirterek, “İlaç kullanmak, sık hamile kalmak, ailede obezite olması gibi etkenler şişmanlığa sebep olan nedenlerdir. Fazla kilolarla birlikte birçok hastalık da kişide kendisini gösterebilir. Şişmanlıkla mücadele edersen tüm hastalık-larla mücadele etmiş olursun. Amaç sadece kilo vermek olmamalı, sağlığı koruyarak kilo verilmesi hedefl enmelidir. Diyet yapmak ba-zen aylarca hatta yıllarca sürebilir, bu yüzden de kesin bir kararla diyete başlanmalıdır.” diye konuştu.
Diyet sürecinde yaşanabilen sorunlara da değinen Şanlı, “Su içmeden, meyve yemeden enerjik olmayı beklemeyin. Günde 2 litre su içmeyi ve belli ölçüde meyve yemeyi öneriyo-ruz. Her şeyin fazlası zararlı olduğu gibi mey-venin de fazlası zararlıdır. Özellikle kaloriferli evlerde ise bol su tüketmek gerekiyor.” dedi. Herkesin yaşam şekline ve beslenme alışkan-lıklarına göre diyet programı belirlenmesi ge-rektiğini hatırlatan Şanlı, uzmana danışmadan diyet yapmanın yanlış olduğunu vurguladı.
İlaç kullanmakşişmanlığa sebep olabilir
Yanlış ilaç kullanımı obeziteye davetiye çıkarıyor.
BULMACA24 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
Karebulmaca
Çengelbulmaca4
39 ARALIK 2012 PAZAR
Haberci
Ayağı sekilli at
Tarlada saban izi
En çok
Aktinyumsimgesi
Boğa güreşialanı
Takım
Avrupa Birliği(kısa)
NamevcutGalyumunsimgesi
Binilecek şeyKalım
Fert
Mezbaha
Alt resimdekitiyatro
sanatçısı
Göçebe konak yeri
Çıkar yol
Onuncu ay
İranlı
Paylama
Gelir getirenmülk
Kumaşkesme işi
Bir mutfakaracı
Öküz yemliği
Panamaplakası
Tramvaysürücüsü
Pislik
KayakSebze meyve
dükkânı
Kuş evi
İtalyan radyotelevizyonu (kısa)
Arjantinplakası
Etrafı suylaçevrili kara
Sahip
İsim
Başıboş
Kas
Eksiksiz
ÖzsuAma, lakin
Anlatım Atın biryürüyüşü Cet Mesaj Radonun
simgesi
Dikişte hata
Fıkıh âlimi
Asalak birböcek
Saçıpsavurma
Tasarı
Mevcut
Sabitmatematik
sayısıİnce, yüksek
yapı
Üst resimdekiyazarımız
Irmak
Takma ad
Gündüz
Ele avcasığmaz cocuk
Ödeme, yeri-ne getirme
Bir peynirtürü
Yırtıcı birhayvan
Pamuk kozasıHazır
Bir sayı
Şube (kısa)
Yetmezmiktarda
Osmiyumunsimgesi
Bir sebze,kelem
Bir kedi postu
Çayın etkinmaddesi Od, alaz Ceylan
Otomobil(kısa)
Gerçeğegötüren iz
Işın
Amerikaöküzü
Fenle ilgili Konu Faal
Örnek
Tekerleklitaşıt
Köydayanışması
Evham Edebi bir tür
Yabancı
Sodyumunsimgesi
Efendi,kumandan
Lokal
SarmalSıcak
mevsim
Latiflik
Çizgilerikeskin
görüntüAmme,
halk
Birinci ay
Sinirli
Tartıda kapağırlığı
Bayram
Tirsi balığı
Çekme,sürükleyerek
götürme
Kumaş türü
Soru sözü
Yorgan kılıfı
Nazi saldırıkıtası
Su yolu
Valide
Cüzamhastalığı
İbadet Nakil vasıtası
Bir masaldağı
Araç
Anıt
Türk Malı(kısa) Kirli
Tatlı su balığı
Bir deliğikapatmaparçası
Motor gücübirimi
Ötücü kuş
Telefondakonuşma
birimi
Bir tartı aracı
Pirinçbulamacı
Genlerintümü
Seryumunsimgesi
Çağrı
Pazar
Bir tarımaracı
Avrupa Uzay Ajansı
(kısa)
Ortadakitarihi yer
Çalı bahçeduvarı
Edebiyatlailgili
Elçilik uzmanı
İki borununbirleşme yeri
Bir besin
Eski bir Türksüsleme
sanatı
Yumurtabiçimli
üflemei çalgı
Mantık
GümüşbalığıSahip
Allah’a (cc)ululama
Müzikte susişareti
Yazma aracı
Bir fasulyetürü
Dans
Beyzi, söbe
Hatıra
Geniş ağızlısu kabı
Üflemeli bir çalgı
Bitlis’te bir ilçe
Büyüklük
Razı olmaKazanç
Boş karşıtıTicaret gemisi
sahibi
Alçak tabure
İndiyumunsimgesi
Sonuç
Erkek keçi
Tıbbi bir bitki
Mide
Muharrem ayı tatlısı
Şarkı. türkü
Demiryolu
Nikelinsimgesi
Mühendiscetveli
Dokuma
Alt mevkidebulunan
Favori
Altın
Uydumuz
Yaban mersini
KiraŞahıs
Söz verme
Çirkin
Müsaade
Yeni Zelandaplakası
Tekil ikincişahıs
Eski otelZabit
Japontiyatrosu
Kalınolmayan
Edebiyat(kısa)
İsyancı
Hane
Evcil geyik İlaç satılandükkân
Hayatarkadaşı
Kuyrukluyıldız Ağabey Yumurtalı
bir tatlı
fi‹FRE KEL‹ME 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11
ŞULE YÜKSEL ŞENLER
BEHRAMKALE
METE HOROZOĞLU
12
3
4
56
7
8
910
11
BULMACA25 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
pazar bulmaca9 ARALIK 2012 PAZAR2
ANAGRAM BULMACA
SAYI BULMACA
ANAHTAR CÜMLE
SÖZCÜK BULMACA
PETEK BULMACA
1 AV
İ K
2 3 4
E Y
5
6 7 8 9 10
11 12 13 14 15
16 17 18 19 20
21 22 23 24 25
26 27 28 29 30
1. Koruma. 2. Anne. 3. Dava açan kimse.
4. Bir bakanlık adı. 5. Çanakkale ilçesi.
6. Bir tür bağımsız büyük il. 7. İtalya’da
bir kent. 8. Biraz sarı, sarı gibi. 9. Film
çeken aygıt. 10. Tere yetiştiren, satan kimse. 11. Ezgi. 12. Japon ulusal giysisi. 13. Bir divan ede-
biyatı manzumesi. 14. Öykü. 15. Kafi gelmek. 16. Pide yapan kimse. 17. Caminin bir bölümü. 18.
Gömü. 19. İzmit’e 20 km mesafede, halısıyla ünlü, şirin bir sayfiye kenti. 20. Süzgeç. 21.
Ticaretle ilgili. 22. Yerfıstığı. 23. Ağızdan, sözlü. 24. Ayakkabı çekeceği. 25. Sanat eserleri
sergilenen salon. 26. Bir tatlı türü. 27. Hititler. 28. Düşsel. 29. Kazak başkanı. 30. Oğulotu.
Tan›mla ra uy gun alt› harf li söz cük le ri ayn› say›l›da ire le rin çev re si ne yaz›n. Söz cük ler sa at do€rul -tu sun da ve her söz cü€ün ilk harf li da ire den ç›kanokun gös ter di€i ku tu dan baflla ya rak yaz›la cakt›r.
1. Kir. 2. Günün son ve gecenin ilk saatleri. 3. İnce,
kibar davranan. 4. Yeryüzü parçası, toprak. 5. Bir
çalgı. 6. Derya. 7. Şekilsiz. 8. Tekirdağ’ın bir ilçesi.
9. İlkokul öğrencilerinin giydiği örnek üstlük. 10.
Zikreden, söyleyen. 11. Kırbaç. 12. Fazilet. 13.
Silinmiş olan. 14. Son, işin sonu. 15. Pişman. 16.
Hastalık. 17. İffet. 18. Futbol kalesinde üç tane
olur. 19. Savsaklama. 20. Derece, aşama.
Ka re ler için de ki befl harf li söz cük ler de ki harf le rin yer le ri ni de€iflti re rek, yukar›daki tan›mla ra uy gun söz cük le ri
olufl tu run ve çiz gi le re yaz›n. Bul du€unuz ye ni söz cük le rin ilk harf le ri ni s›ray la oku du€unuz da bir söz oluflacakt›r.
SAPAK
1
AŞMAK
2
İFRAZ
3
ARİZA
4
ERBAP
5
ZİNDE
6
FORMA
7
AYSAR
8
LÖKÜN
9
KİRAZ
10
ÇIKMA
11
DERME
12
KİLİS
13
CEMAN
14
İDMAN
15
TELLİ
16
Afla€›daki say›lar› bulmaca karelerinde aray›n ve bulduklar›n›z›n üzeriniiflaretleyin. Bakal›m hepsini kaç dakikada bulabileceksiniz?
MASUN
17
KREDİ
18
HALİM
19
TÜRBE
20
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20
4 5 9 8 7 6 3 1 2 6 7 4 9
8 5 9 6 1 3 6 7 2 1 3 8 5
1 8 2 3 6 5 7 4 9 6 1 3 2
2 4 9 1 6 3 7 9 4 5 8 2 7
8 5 3 9 4 1 8 2 7 6 5 3 9
5 3 9 1 6 7 8 2 5 6 4 7 1
8 2 4 9 8 1 6 4 2 7 5 3 4
5 1 4 3 2 6 7 5 3 8 9 2 1
7 9 6 8 7 3 5 4 6 9 2 1 8
5 1 8 9 2 4 6 1 3 8 9 5 3
3 2 7 6 4 6 4 6 7 2 3 8 9
3 2 1 7 9 8 4 1 6 3 2 5 1
5 9 8 3 2 1 1 6 4 8 9 2 3
8 2 3 9 7 4 1 5 3 6 8 7 5
5 6 3 7 1 4 9 1 8 5 6 7 9
3 1 8 5 6 7 9 2 3 4 4 3 2
7 4 8 5 2 9 1 6 7 5 8 1 4
5 7 6 3 2 9 8 1 4 2 9 6 3
8 4 3 7 6 1 9 2 5 6 3 7 8
16948
18391
19256
21385
23548
26147
32795
35413
39931
41632
45683
47656
53358
54973
58527
63126
63191
64672
2 HARFLİAD Kİ MA ÖL
4 HARFLİARAL ASESDURU EPEYFARK GARPKART MARSNİLİ ROTATİPİ ZARF
5 HARFLİADİGEAŞİNADEMEÇEMİCİ İRONİ LEYLİMİSAKPOTİNRİNİTTOZAN
6 HARFLİCEVVALDAHİLİGÖRELEMAÇUNANAKKAŞPEYNİRTARTANVİRMAN
7 HARFLİANATOMİİDARELİİKİLEMEOTORİTE Soldaki sözcükleri bulmaca karelerine yerlefltireceksiniz. OTORİTE’yi ipucu olarak yerine biz koyduk.
O T O R İ T E
BULMACA26 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
pazar bulmaca 9 ARALIK 2012 PAZAR 3
KARE BULMACA
ÇÖZÜMLER SÖZCÜK AVI
Aşağıdaki sözcükleri bulmaca karelerinde arayın ve bulduklarınızın üzerini karalayın. Geride kalan harfler bir şarkıdan dizeleri oluşturacaktır.
AKLAMA
BEZEME
CAZGIR
DALGIR
ESPERİ
FORMEN
GLÜTEN
HEKTAR
IZGARA
İZBİRO
KAYYUM
LEYLEK
MİKTAR
NİKBİN
OTOBAN
PROTON
REZENE
SİSTEM
TORBA
SOL DAN SA⁄A1. Ha len Top ka p› Sa ra y› Mü dür lü €ü nü yü rüt mek te olan fo to€ raf ta kiTürk Ta rih Pro fe sö rü - Ga zi an tep'in bir il çe si. 2. En gel, uy maz l›k - B› -rak ma, ay r›l ma - El ya da bafl la gös ter me - Üze ri ne ya z› ya z›l mak içinta bak lan m›fl cey lan de ri si. 3. Ak ci €er le ri din ler ken he ki min duy du €upa to lo jik ses - Kut sal top rak lar da ha c› la r›n fley tan tafl la d›k la r› da€ - Ak -sa ma, ak sak l›k - Ba€ kü tü €ü. 4. K› ya met gü nü bü tün ölü le rin di ri le rektop la na ca €› yer - Ba kan lar ku ru lu - Ya p›m ifl le ri. 5. Es ki dil de kan - Çama€a c›n dan ya p›l m›fl su tes ti si - Ba z› hay van ve bit ki hüc re le rin de bu lu -nan, i€ ne bi çi min de bil lur mad de - Ki lo am per (K› sa). 6. Ba z› va k›f lar dafa kir le rin do yu rul ma s› için ay r› lan tah si sat - Fa vo ri - Per hiz. 7. Fas'ta ifl -le nen bir tür de ri - Kan ku ru tan da de ni len kö tü ko ku lu bir bit ki. 8. Ma -ki ne Kim ya En düst ri si (K› sa) - Bir fle yin ye re ba kan ta ra f› - Be sin mad -de si - Rüz gâr. 9. Bir se fer için do na t›l m›fl yer - Bir ba€ laç - Saf ra - Birrenk. 10. Bü yük çap ta al›fl ve rifl - Gü ven ce, te mi nat. 11. Halk di lin de ba -ba n›n k›z kar de fli, ha la - Müs tah kem mev ki - Es ki dil de ma vi. 12. Birkim se ye, bir spor ku lü bü ne afl› r› tut ku ile ba€ l› olan - Ha befl soy lu su.13. De re bey lik Ja pon ya's›n da par ya lar kas t› - Su çu ba €›fl la ma - Mü ba -la €a et me. 14. Ma te ma tik ifl lem le rin de kul la n› lan sa bit sa y› - Gö zü doy -maz, ha ris - Ulus lar ara s› Gü refl Fe de ras yo nu'nun sim ge si - En ge lifl miflrönt gen tek ni €i. 15. Bir no ta - Su - Al t›n li ra - Ame ri kan ar mu du. 16.Süz geç, kev gir - Lâ kin, fa kat - Es ki Türk gü refl le rin den bi ri - Çam, ar d›ç,se dir gi bi a€aç la r›n yap ra €›. 17. An tal ya'da ün lü bir ma €a ra - Gü neyAme ri ka'da ya fla yan uzun kuy ruk lu bir tu kan tü rü - Di nin ö€ re nil me sige re ken inanç la r› n›n ve iba det ku ral la r› n›n tü mü ve ya bun la r› top la yanki tap. 18. “Er sin …” (Fo to€ raf sa nat ç› m›z) - Dün ya n›n en h›z l› ko flan hay -va n› - Bir ile ti flim ku ru mu mu zun k› salt ma s› - Ka l› t› m›n mad di te me liolan ve kro mo zom la r› olufl tu ran mad de - Ni ke lin sim ge si. 19. Ge nifl lik -‹n ce ip lik le s›k do kun mufl ku mafl - Se her vak ti. 20. Ya l› çap k› n›, is ke leku flu - Av ru pa Fut bol Bir li €i'nin sim ge si - Aç›k ta, mey dan da.
YU KA RI DAN AfiA⁄IYA1. 1674 - 1745 ara s›n da ya fla m›fl, Os man l› Dev le tin de ilk mat ba ay› kur -mufl ya y›m c› ve çe vir men. 2. “Kral …” (She kes pe are'in ese ri) - Bö lün tü -ler - Her kes, el gün. 3. Da ha son ra - “… fia ha bet tin” ( Ser vet - i Fü nundö ne mi fla ir ve ya za r›) - Ede bi yat ta bir fle yin ter si ni söy le ye rek ya p› lanalay. 4. No ta da sus ifla re ti - Ja pon gü re fli - Yan l›fl - Oru ca bafl la ma za -ma n›. 5. Ge mi ler de, ma ki ne da ire si ne ve am bar la ra ha va ver mek içingü ver te ye aç›l m›fl ba ca lar - Hin dis tan'da ye ti flen bir a€aç - Ge le cek - Ül -ke mi zin sim ge si. 6. Ku lak il ti ha b› - Flur ya ku flu - Gö re vi ye ri ne ge tir me- ‹n gil te re'de kul la n› lan bir uzun luk öl çü sü. 7. Ev cil ge yik tü rü - Bir le flimyo luy la el de di len - S› €›r ve ba s› - Bafl lan g›ç ta yer alan. 8. So luk bo ru su- Cet. 9. Te miz, if fet li - Te mel, esas - Sa kar ya'n›n bir il çe si. 10. Ak la veger çe €e ay k› r› - Do lay l› an la t›m - Cet vel tü rü. 11. Duy gu sal - Et ki li, ça -l›fl kan. 12. fiua - Otu rur ken s›r t›n da yan d› €› yer. 13. Azer bay can hal k›n -dan olan - Mufl'un bir il çe si. 14. Me sa fe - Avuç içi - Aç›k alan kor ku su -Uzak l›k an la t›r. 15. Ren yu mun sim ge si - An la t›m - Ka fe ini az bir kah vetü rü - Li san. 16. Bir s› v› y› gaz bi çi min de püs kür ten ay g›t - Cu ma na ma -z›n dan ön ce ya da ce na ze için mi na re den oku nan dua - Ço cuk sa hi bi ka -d›n. 17. Yas - Köy evi - Sa la ta bit ki si. 18. Ta k› ma da - Zi ya fet, flö len, ye -mek li e€ len ce - Çer kez le rin ün lü des ta n› - Böl me li gö çe be ça d› r› - Ti -ta n›n sim ge si. 19. K› sa sap l› odun bal ta s› - Kar fl› l›k l› al›p ver me - Mi li -met re (K› sa) - T›r pa na ba l› €›. 20. Ya lan do lan, dü zen - Pa zar la ma.
E T H A M B U R R A M I N İ
N N C E E K I K A Y Y U M I
V R E A K G K B A R A G Z I
E N L Z L T A B R O T A M İ
V E A A E R A A M A M N İ B
E T D L İ R V R A A N R K S
I Ü N E M R O F L İ R M T A
S L A Ç A R B K B E N Z A E
R G İ P I E A K K T E L R İ
V A R G A N İ M O R İ B Z İ
A N Z T O N E E S İ S T E M
E A L T İ V S M O T O B A N
C A O R B P Ü L E B Ü L G İ
B R İ S E Ö Y L E Z R Ş A K
P I R R K E L Y E L E D İ L
İ A İ M A N D İ L İ V B A R
SUDOKU ÇÖZÜMLER‹
KARE BULMACASOLDAN SAĞA1. ‹lber Ortayl› - Araban. 2. Beis - Terk - ‹flaret - Rak. 3. Ral - Mina -Ar›za - Omaca. 4. Arasat - Kabine - ‹malat. 5. Hun - Senek - Rafit -Ka. 6. ‹tamiye - As - Riyazet. 7. Maroken - Adamotu. 8. MKE - Alt - Et- Yel. 9. Üs - Ve - Öd - Al. 10. Ticaret - Garanti. 11. Emeti - Or - Mai.12. Fanatik - Ras. 13. Eta - Af - Abartma. 14. Pi - Aç - F‹LA - MR. 15.Re - Ma - Oski - Avokado. 16. ‹listir - Ama - Aba - ‹bre. 17. Karain -Arakari - Akait. 18. Alok - Çita - TRT - DNA - Ni. 19. En - Lastikotin -Tan. 20. Emircik - UEFA - Aleni.YUKARIDAN AŞAĞIYA1. ‹brahim Müteferrika. 2. LEAR - Taksimat - Elalem. 3. Bilahare -Cenap - ‹roni. 4. Es - Sumo - Hata - ‹msak. 5. Manika - Rita - Ati - TC.6. Otit - Yelve - ‹fa - ‹nç. 7. Ren - Sentetik - Çor - ‹lk. 8. Trake - Ata. 9.Ak - Ana - Karasu. 10. Abes - ‹ma - Te. 11. Lirik - Aktif. 12. Ifl›n - Arka.13. Azeri - Varto. 14. Ara - Aya - Agorafobi - Ta. 15. Re - ‹fade -Arabika - Dil. 16. Atomizatör - Sala - Anne. 17. Matem - Dam -Radika. 18. Aral - Toy - Nart - Oba - Ti. 19. Nacak - Teati - MM - Rina.20. Katakulli - Marketing.
ANAGRAM BULMACAPazarda söz kesenindir.
PETEK BULMACA1. Vikaye. 2. Valide. 3. Davacı. 4. Maliye. 5. Yenice. 6. Eyalet. 7. Verona.8. Sarıca. 9. Kamera. 10. Tereci. 11. Melodi. 12. Kimono. 13. Kaside.14. Hikaye. 15. Yetmek. 16. Pideci. 17. Minare. 18. Define. 19. Hereke.20. Kevgir. 21. Ticari. 22. Araşit. 23. Şifahi. 24. Kerata. 25. Galeri. 26.Revani. 27. Etiler. 28. Hayali. 29. Ataman. 30. Melisa.
SÖZCÜK AVITamburamın ince kıvrak beli var aman beli var / Sırma saça benzeripek teli var aman teli var / Bülbül gibi söyler şakır dili aman dili var
SÖZCÜK MERD‹VEN‹GED‹K - GEL‹K - MEL‹K - MAL‹K - MALAK - YALAK - YALAN
SARMAL BULMACA‹ÇE DO⁄RULidaki – Zümrüt – Lüks – Lavaş – Apalak – Sırat – Sadrazam –Gammaz – İt – Nipel – İşleme – Risk – Atlas – Yulaf – Ekvator – Dakik– At – Risale – Mustafa.DIfiA DO⁄RUAfat – Sumela – Sirtaki- Kadro- Tav – Kefal – Uysal – Taksi – Remel –Şilep – İntizam – Magma – Zar- Dastar – Iskala – Paşa – Vals – Kültür– Müzik – Adil.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
‹LBER ORTAYLI
Haberci
Ayağı sekilli at
Tarlada saban izi
En çok
Aktinyumsimgesi
Boğa güreşialanı
Takım
Avrupa Birliği(kısa)
NamevcutGalyumunsimgesi
Binilecek şeyKalım
Fert
Mezbaha
Alt resimdekitiyatro
sanatçısı
Göçebe konak yeri
Çıkar yol
Onuncu ay
İranlı
Paylama
Gelir getirenmülk
Kumaşkesme işi
Bir mutfakaracı
Öküz yemliği
Panamaplakası
Tramvaysürücüsü
Pislik
KayakSebze meyve
dükkânı
Kuş evi
İtalyan radyotelevizyonu (kısa)
Arjantinplakası
Etrafı suylaçevrili kara
Sahip
İsim
Başıboş
Kas
Eksiksiz
ÖzsuAma, lakin
Anlatım Atın biryürüyüşü Cet Mesaj Radonun
simgesi
Dikişte hata
Fıkıh âlimi
Asalak birböcek
Saçıpsavurma
Tasarı
Mevcut
Sabitmatematik
sayısıİnce, yüksek
yapı
Üst resimdekiyazarımız
Irmak
Takma ad
Gündüz
Ele avcasığmaz cocuk
Ödeme, yeri-ne getirme
Bir peynirtürü
Yırtıcı birhayvan
Pamuk kozasıHazır
Bir sayı
Şube (kısa)
Yetmezmiktarda
Osmiyumunsimgesi
Bir sebze,kelem
Bir kedi postu
Çayın etkinmaddesi Od, alaz Ceylan
Otomobil(kısa)
Gerçeğegötüren iz
Işın
Amerikaöküzü
Fenle ilgili Konu Faal
Örnek
Tekerleklitaşıt
Köydayanışması
Evham Edebi bir tür
Yabancı
Sodyumunsimgesi
Efendi,kumandan
Lokal
SarmalSıcak
mevsim
Latiflik
Çizgilerikeskin
görüntüAmme,
halk
Birinci ay
Sinirli
Tartıda kapağırlığı
Bayram
Tirsi balığı
Çekme,sürükleyerek
götürme
Kumaş türü
Soru sözü
Yorgan kılıfı
Nazi saldırıkıtası
Su yolu
Valide
Cüzamhastalığı
İbadet Nakil vasıtası
Bir masaldağı
Araç
Anıt
Türk Malı(kısa) Kirli
Tatlı su balığı
Bir deliğikapatmaparçası
Motor gücübirimi
Ötücü kuş
Telefondakonuşma
birimi
Bir tartı aracı
Pirinçbulamacı
Genlerintümü
Seryumunsimgesi
Çağrı
Pazar
Bir tarımaracı
Avrupa Uzay Ajansı
(kısa)
Ortadakitarihi yer
Çalı bahçeduvarı
Edebiyatlailgili
Elçilik uzmanı
İki borununbirleşme yeri
Bir besin
Eski bir Türksüsleme
sanatı
Yumurtabiçimli
üflemei çalgı
Mantık
GümüşbalığıSahip
Allah’a (cc)ululama
Müzikte susişareti
Yazma aracı
Bir fasulyetürü
Dans
Beyzi, söbe
Hatıra
Geniş ağızlısu kabı
Üflemeli bir çalgı
Bitlis’te bir ilçe
Büyüklük
Razı olmaKazanç
Boş karşıtıTicaret gemisi
sahibi
Alçak tabure
İndiyumunsimgesi
Sonuç
Erkek keçi
Tıbbi bir bitki
Mide
Muharrem ayı tatlısı
Şarkı. türkü
Demiryolu
Nikelinsimgesi
Mühendiscetveli
Dokuma
Alt mevkidebulunan
Favori
Altın
Uydumuz
Yaban mersini
KiraŞahıs
Söz verme
Çirkin
Müsaade
Yeni Zelandaplakası
Tekil ikincişahıs
Eski otelZabit
Japontiyatrosu
Kalınolmayan
Edebiyat(kısa)
İsyancı
Hane
Evcil geyik İlaç satılandükkân
Hayatarkadaşı
Kuyrukluyıldız Ağabey Yumurtalı
bir tatlı
fi‹FRE KEL‹ME 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10H U Z U R S O K A Ğ 11I
ŞULE YÜKSEL ŞENLER
BEHRAMKALE
METE HOROZOĞLU
U A A E Y G B B
A L A B A C A K O B A E K İ M
A Z A R B İ Ç K İ A K E R E
A K A R E T P A N E C A S E T
M A N A V R A İ E İ Y E
S K İ A V A R E T A M A M H
A A A T A U D D E F O
İ F A D E M İ S R A F V A R
K N G E D A K A P L A N A P İ K O
Ş U L E Y Ü K S E L Ş E N L E R İ K İ A Z
L A H A N A T E İ N A T E Ş İ O T O
T E K İ R Ş U A F E N N İ B A H İ S Ğ
A R A B A H P E L
T İ P M İ R K U R U N T U
M Y A Z O C A K
H E L E Z O N K A M U İ D
C E R N E S A A N A
K E T E N T K A N A L R
A L E T B L O T A
K A F V A T S T G C P İ Y A S A
B E H R A M K A L E E D E B İ A T A Ş E
Ç İ T E T O K A R İ N A E S E M E I S
D E S A N A P A O V A L K A N A T A
T E K B İ R T A Z A M E T N
A R M A T Ö R İ N T E K E
D O L U K A R I N I R R A Y
T E A S T Z E R E N İ R
K U M A Ş V A A T İ Z İ N K
R S U B A Y İ N C E A S İ
H A N R E N E C Z A N E E Ş
K O M E T E D E R E V A N İ
12
3
4
56
7
8
910
11
Baston
Sermaye
Vücuda ilâçzerk etme
Nazi GizliPolisi (K›sa)
Dolayl›anlat›m
Çocuk sahibikad›n
Bir kad›ngiyece€i
Su
Yarasa
Köpek cinsi
Bafl›m›zdakik›llar
Suriyebaflkenti
Film gös te ri -len yer
Süre
Azerbaycan'›npara birimi
Candan,içten
‹ri yaprakl›palmiye
Tayin etme
K›s›k sesliküçükkeman
Durma,kesilme
KemalSunal'›n bir filmi
Para dolab›
Üstteki aktör
Büyük erkekkardefl
Ya€murgetirmeyen
f›rt›na
Demirci aleti
Rüzgâr
Müzi€imizinrahmetli
üstad›
Kastamonuilçesi
Boyun e€me
Bafll›caiçece€imiz
Öbür dünya
K›fl (Eski dil)
Hareketsiz,duruk
Kareli kumafl
Kal›n kumafl
S›çanotu,z›rn›k
Mevzu
Bir göstermes›fat›
Teklif
K›fla kadarsaklanabilenüzüm çeflidi
Camininezan
okunan yeri
Cetvel türü
Onbafl› veçavufllar
Çipuran›nküçü€ü
Tamir etme
Yo€urdu,pekmezi
suland›rmak
‹kaz eden
Törpü
Kuzey Irak'ta kent
Bir nota
Maskelemek,kamufleetmek
Özerklik
Soyundangelindi€ine
inan›lankimse
Kayaktayar›flma türü
Gelenek
Eski dildekad›nlar
Sahip, iye
Müdafaa
fiener fien'inbir filmi
Belirti
Güzel sanat
Hareketbilimi
Baflar›s›zsanatç›
Düzenliekilen yer,
ekenek
Yapma, etme
Büyük tanelisiyah üzüm
Hafif hafifya€ma
Tuza €a dü flü -rü len fley
Dünyan›nuydusu
Uygunzaman, f›rsat
Gerçekçilik
Ve saire(K›sa)
Bir ba€laç
Renklerin en koyusu,
siyah
‹nfilak etmek
Gübre, tezek
“… Aker “(Trabzon
stad›)
Savafl
Bir ba€laç
Tah›l tozu
Yüce
‹liflkin
Kal›n ve a€›rçizme
Soru sözü
Tavlada üçsay›s›
Özgü,mahsus
Tepeli dalgݍdenilen kufl
Osmanl›vakanüvisi
Esas olan
Genifllik
Eski dildedamar
Par›lt›l›,hareli kumafl
Ar›n›n yapt›€›
Dayan›kl›,metanetli
Amaç,maksat
Görüntüçeken alet
Birdenbire
Akci€erinpatolojik sesi
TürkStandartlar›
Enstitüsü(K›sa)
Tedavi etmek
Stronsiyumunsimgesi
Avrupa'daküçük bir
ülke
Yar›fl›n evresi
Hane
Yapraklar›ndüz ve parlak
bölümü
Bir nota
Yükseklik
Alttakiflark›c›
‹lâç
Müstahkemmevki
Mesaj
Gemilerdekullan›lan
demir halka
K›l›k
Vanyöresinde
eski krall›k
Riziko
Artvin ilçesi
Satrançta bir tafl
Mani
Bir tür halk fliiri
Ak›l
U€rafl,meslek
Bir araziölçüsü
‹nand›rma
Evrensel al›c›kan grubu
‹lave
Suçuba€›fllama
Pamuk çeflidi
Antalya'daünlü
ma€ara
Tekil birincikifli ad›l›
EROL EVG‹N
U⁄UR YÜCEL
U A U I A U B A U U
A Ğ A B E Y S A V U N M A Y R İ S K
U R A Ğ A N Y L E L M A B A Ş A
Ö R S E R A T P U N T İ O R A R
Y E L A M A R A A İ T İ R T İ F A
M Ü N İ R N U R E T T İ N S E L Ç U K İ
K S C İ D E S L A L O M E R E K N A M
A S A A R E K A A L A L A M A K O T A M A K
A N A M A L K O N U İ K A A S L İ A A B
İ Ç İ T İ M Ş İ T A İ Z K E M R E A N E L E
Ş A M S U O N A R M A N E V A T İ K A N
S S M İ A T Ö N E R İ V S R E G
İ M A H A N Z O K İ N E M A T İ K
A N A K İ T E M İ R A L İ U A N İ
E N T A R İ M İ N A R E H A R P S
M A S E K T E A T A K A R A E V
V A T V A T E K O S E Ç İ S E L E M E
BULMACA27 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
pazar bulmaca9 ARALIK 2012 PAZAR4
SARMAL SUDOKU
SÖZCÜK MERD‹VEN‹
PUZZLE BULMACA
‹ÇE DO⁄RU1-6 Çipura balığının küçüğü 7-12 Cam parlaklığında,yeşil renkte değerli bir süs taşı 13-16 Gösterişli,şatafatlı 17-21 İnce pide durumundaki ekmek 22-27Gürbüz kundak çocuğu 28-32 “… köprüsü” (mahşergünü üzerinden yalnızca günahsızların geçebileceğineinanılan köprü) 33-40 Osmanlı İmparatorluğundabaşbakan 41-46 Arabozucu 47-48 Terbiyesiz kimse 49-53 İki bağlantı parçasını birbirine yakın olarak ekle-mekte kullanılan özel parça 54-59 İnce ve süslü el işi,nakış 60-63 Riziko 64-68 Coğrafya haritaları derlemesi69-73 Hayvan yemi olarak yetiştirilen bitki 74-80Dünyayı ikiye bölen çember, eşlek 81-85 Zaman kullan-mada çok dikkatli olan 86-87 Binek hayvanı 88-93Küçük kitap, broşür 94-100 “… Sandal” (şarkıcı)
‹ki sudoku bul ma cam›zda ki her sat›r, her sü tun ve 3x3’lük her ku tu ya, 1’den 9’a ka dar ra kam lar yer leflti ri le cek tir. Her sat›r, her sü tun ve 3x3’lük ku tu
bö lüm le rin de 1’den 9’a ka dar say›lar bir kez kul lan›la cakt›r.
Merdivenin ilk basama€›ndaki GEDİKsözcü€ününü son basamaktaki YALANsözcü€üne ulaflmak için birer harf de€ifltirin
DIfiA DO⁄RU100-97 Afetler 96-91 Trabzon’da ki tarihi manastır 90-84 Bir halk oyunu 83-79 Bisiklet ve motosiklette iskeletioluşturan metal bölüm 78-76 Kesim hayvanlarındabesililik 75-71 Pullu bir balık 70-66 Yumuşak başlı 65-61 Ücret karşılığında yolcu taşıyan otomobil 60-56 Aruzölçülerinden biri 55-51 Yük gemisi 50-44 Düzenli,düzgün olma 43-39 Yerin içinde, sıvı veya hamurkıvamında uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan eriyik38-36 Tavla oynamaya yarayan dört köşe kemik 35-30Kimi yörelerde baş örtüsüne verilen ad 29-24 Müziktegam 23-20 General 19-16 Salon danslarından biri 15-10 Ekin 9-5 Güzel sanatların bir kolu 4-1 Adaletli.
E S A S E N
L E G A L
E D İ N İ M
Afla€›daki sözcükleri birer puzzle parças› gibi yerlerine yerlefltireceksiniz.
2 HARFLİAY DO DA EŞ
İL İŞ İZ Kİ LA Lİ OD OMSU SU UR ÜS
3 HARFLİDEK ETİ FİTHAL İKİ İLE İTA İYE KİR
LUP MİM OLURUZ SİM TELTOZ ULA YAR
4 HARFLİACİL AKOR ASİT AVUÇ
CUMA ÇAREDANE EMEK
ENİS EŞİT HADİ İÇLİ İNAK İSAL
KANO KULANİZA NOTAREZE TAKI
UCUZ UMREVEDA VELİ
5 HARFLİABULİ AKSAK AŞURE BULUŞ ÇAPAR DRAMA EZELİ HAZİN İDARİ
İFADE İKAME KARUN LEGALOLASI PAYAM SONAR ZİFOS
6 HARFLİAFAKAN
AFERİN CAKALI EDİNİM ESASENMELODİ PIRASA
PLANETTEMAŞAÜRETEÇ YANMAKYEMENİ
GEDİK
YALAN
ÇEM‹fiYEM‹fi
YEM‹NYEMEN
YEMEKYELEK
YEDEK
ÖRNEKT‹R
KOLA
YOR
TAZO
RÇO
K ZOR
Baston
Sermaye
Vücuda ilâçzerk etme
Nazi GizliPolisi (K›sa)
Dolayl›anlat›m
Çocuk sahibikad›n
Bir kad›ngiyece€i
Su
Yarasa
Köpek cinsi
Bafl›m›zdakik›llar
Suriyebaflkenti
Film gös te ri -len yer
Süre
Azerbaycan'›npara birimi
Candan,içten
‹ri yaprakl›palmiye
Tayin etme
K›s›k sesliküçükkeman
Durma,kesilme
KemalSunal'›n bir filmi
Para dolab›
Üstteki aktör
Büyük erkekkardefl
Ya€murgetirmeyen
f›rt›na
Demirci aleti
Rüzgâr
Müzi€imizinrahmetli
üstad›
Kastamonuilçesi
Boyun e€me
Bafll›caiçece€imiz
Öbür dünya
K›fl (Eski dil)
Hareketsiz,duruk
Kareli kumafl
Kal›n kumafl
S›çanotu,z›rn›k
Mevzu
Bir göstermes›fat›
Teklif
K›fla kadarsaklanabilenüzüm çeflidi
Camininezan
okunan yeri
Cetvel türü
Onbafl› veçavufllar
Çipuran›nküçü€ü
Tamir etme
Yo€urdu,pekmezi
suland›rmak
‹kaz eden
Törpü
Kuzey Irak'ta kent
Bir nota
Maskelemek,kamufleetmek
Özerklik
Soyundangelindi€ine
inan›lankimse
Kayaktayar›flma türü
Gelenek
Eski dildekad›nlar
Sahip, iye
Müdafaa
fiener fien'inbir filmi
Belirti
Güzel sanat
Hareketbilimi
Baflar›s›zsanatç›
Düzenliekilen yer,
ekenek
Yapma, etme
Büyük tanelisiyah üzüm
Hafif hafifya€ma
Tuza €a dü flü -rü len fley
Dünyan›nuydusu
Uygunzaman, f›rsat
Gerçekçilik
Ve saire(K›sa)
Bir ba€laç
Renklerin en koyusu,
siyah
‹nfilak etmek
Gübre, tezek
“… Aker “(Trabzon
stad›)
Savafl
Bir ba€laç
Tah›l tozu
Yüce
‹liflkin
Kal›n ve a€›rçizme
Soru sözü
Tavlada üçsay›s›
Özgü,mahsus
Tepeli dalgݍdenilen kufl
Osmanl›vakanüvisi
Esas olan
Genifllik
Eski dildedamar
Par›lt›l›,hareli kumafl
Ar›n›n yapt›€›
Dayan›kl›,metanetli
Amaç,maksat
Görüntüçeken alet
Birdenbire
Akci€erinpatolojik sesi
TürkStandartlar›
Enstitüsü(K›sa)
Tedavi etmek
Stronsiyumunsimgesi
Avrupa'daküçük bir
ülke
Yar›fl›n evresi
Hane
Yapraklar›ndüz ve parlak
bölümü
Bir nota
Yükseklik
Alttakiflark›c›
‹lâç
Müstahkemmevki
Mesaj
Gemilerdekullan›lan
demir halka
K›l›k
Vanyöresinde
eski krall›k
Riziko
Artvin ilçesi
Satrançta bir tafl
Mani
Bir tür halk fliiri
Ak›l
U€rafl,meslek
Bir araziölçüsü
‹nand›rma
Evrensel al›c›kan grubu
‹lave
Suçuba€›fllama
Pamuk çeflidi
Antalya'daünlü
ma€ara
Tekil birincikifli ad›l›
EROL EVG‹N
U⁄UR YÜCEL
f28spor
01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
SHAKHTAR DONETSK’E 1 MİLYON SAMBACI’YA 1,2 MİLYON EURO Beşiktaş, Borsa’ya gönderdiği açıklamada Dentinho’yu, Ukrayna temsilcisi Shakhtar Donetsk’ten 23 Ocak
2013 ile 1 Ocak 2014 tarihleri arasında kiraladığını bildirdi. 1 milyon Euro, 250’şer binlik 4 taksit halinde öde-necek. Kulüplerin karşılıklı anlaşması halinde, futbolcunun 2013-2014 sezonu sonuna kadar Siyah-
Beyazlılarda kalması için S.Donetsk’e 700 bin Euro verilecek. Brezilyalı yıldız ise bu yıl sonuna dek 600 bin Euro, 2013-2014 için 1 milyon 200 Euro alacak. Ancak 1 Ocak 2014’te S.Donetsk’e dönerse son 5 aylık taksit
kesilecek. Sambacı ilk 11’e girme ve oynama sayısına göre maksimum 200 bin Euro daha kazanacak.
MehMeT TUFAn iSTANBUL
-Beşiktaş, Ukrayna’da el sıkıştığı Brezilya-lı forvet Dentinho’yu İstanbul’a getirdi.
Shakhtar Donetsk takımından alınan 24 yaşında-ki golcü, bir yıllığına kiralandı. Borsa’yı da bilgi-lendiren Siyah-Beyazlılar, Sambacı’nın bonservi-sine sahip olmak isterse 30 Haziran 2014 tarihine dek 9 milyon Euro ödeyecek.
Kadrosunu, İstanbul BBSK’nın 25 yaşındaki
sol beki Gökhan Süzen, Ankaragücü’nün 18’lik forveti Sinan Kurumuş ile Trabzonspor’un 1995 doğumlu golcüsü Batuhan Bilgiç’le güçlendiren Kartal, 4’üncü transferini de gerçekleştirdi. Fut-bol Komitesi Başkanı Tamer Kıran ile Futbol İdari Direktörü Semih Usta’yla birlikte özel uçakla Sa-biha Gökçen’e inen Bruno Ferreira Bonfi m, aya-ğının tozuyla Portekizli Ricardo Quaresma’dan boşalan 7 numaralı formasıyla poz verdi. Ardın-dan havalimanından ayrılan genç santrforun ilk sözleri, hafta sonundaki Galatasaray derbisiyle ilgiliydi. 1988 doğumlu yetenek, Sarı-Kırmızılıla-rın Hollandalı starı Wesley Sneijder gibi Türk Te-lekom Arena’daki zorlu mücadelede ter dökmeyi planlıyor.
Türkiye seçiminde, S.Donetsk’in hocası Mir-cea Lucescu’yla görüşmesinin önemine değinen Dentinho, Rumen teknik adamın güzel şeyler anlattığını belirtti. Gösterilen ilgiden dolayı mut-luluk duyan ve yöneticilerin Ukrayna’ya kadar gelmesinden etkilendiğini vurgulayan yıldız, taraftarları da methetti: “Twitter’da takipçi sa-yım artı. İnternetten araştırdım. Ateşli bir kitle. Amacım onlara hep sevinçler tattırmak. Bu güzel formayı giydiğim için gururluyum. Değişik bir
onur. Kazanmak için buradayım. Umarım sezon sonunda da şampiyon oluruz.”
lAkABI “diŞlek”Fulya Acıbadem Hastanesi’nde
sağlık kontrolünden geçirilen başarılı santrfor, basın men-suplarının sorularına içten-likle cevap verdi. 7 numa-ralı formanın eski sahibi Quaresma’nın değerli bir oyuncu olduğunu aktaran
Dentinho, “Bu formanın hakkını vermek için ona sıkı sıkı sarılacak ve çok çalışacağım.” dedi. ‘Dişlek’ yakış-
tırması hatırlatılınca hücuma yönelik orta saha, esprili konuştu: “Futbol okullarındayken ufak diş anlamına gelen Dentinho lakabını takmışlardı. Daha sonra değiştirmeye çalıştılar ama ben ay-nen devam ettim. Bu isimle çok gol attım.” İstan-bul’daki arkadaşlarından çok iyi referans aldığına, Fenerbahçe’den İngiliz devi Arsenal’e giden va-tandaşı Andre Santos’tan bilgi edindiğine işaret eden Dentinho, Santos’un Beşiktaş’ı ve tribün-lerini çok övdüğünü dile getirdi. Beşiktaşlıların golcü beklediği ama son dönemde fi leleri çok az sarstığı hatırlatılınca Dentinho’nun yorumu şöyle oldu: “Lucescu, bana Brezilyalıların Avrupa’da ilk 2 yılında adaptasyon süreci yaşadığını söylemişti. Ben de ona inanıyorum. Kenarlarda oynuyorum. Ama ceza sahası içine çok girerim. Güzel pasla-rım var. Asist ve gol olarak birçok anımı yaşaya-caklar.”
36 MilYOn eUrO BOnServiS iSTeniYOrdUBeşiktaş’ın yeni forveti Dentinho, Siyah-Beyazlı-larda Bobo’dan sonra forma giyen ikinci Brezilyalı olacak. Asıl adı Bruno Ferreira Bonfi m olan Sam-bacı bir dönem ülkesinde en büyük yetenekler-den biri kabul ediliyordu. Altyapısından yetiştiği Corinthians’ta Jose Carpeggiani’nin profesyonel kadroya aldığı ‘Dişlek’ lakaplı 24 yaşındaki yıldız, ilk golünü de Fluminense’ye attı. Corinthians’la, 2008’de Brezilya Serie B’de şampiyonluk sevinci yaşadı. 2009’da Paulista ve Brezilya Kupası’nı ka-zanan Dentinho, kısa sürede İspanyol Real Mad-rid, İngilizler Arsenal ve M.United’ın da dikkatini çekti. Kulübü, onunla yeni sözleşme imzalarken “36 milyon Euro’ya serbest kalır.” maddesi koy-du. Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Koca-man da 2011-12 sezonu başında yetenekli ismi yakın takibe aldı. Ancak o, 7,5 milyon Euro bon-servis bedelini ödeyen Shakhtar Donetsk’e imza attı. Brezilya 20 yaş altı takımında 6 kez forma şansı bulan Dentinho, Ukrayna’ya bir türlü alışa-madı. 1,5 sezonda 22 maça çıkan yetenekli isim, sadece 4 gol atabildi.
7 numaralı formanın hakkını vermeye geldim
Beşiktaş, Brezilya-lı forvet dentinho’yu, Ukrayna temsilcisi S.Donetsk’ten bir yıllığına kiraladı.
Dün istanbul’a inen 24 yaşındaki Sam-
bacı, sözleşmesi feshedilen Ricardo
Quaresma’nın giydiği 7 numaralı formayı seçti.
Lucescu’nun tavsiye-siyle Kartal’a geldiğini vurgulayan yetenekli
isim, G.Saray derbisin-de oynamak istiyor.
Önceki gün Ukrayna’ya uçan Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı Tamer Kı-ran ile Futbol İdari Direktörü Semih Usta, S.Donetsk’le uzlaştıktan sonra Dentinho’yu ikna etmek için yoğun çaba harcadı. Asıl adı Bruno Ferreira Bonfi m olan yetenek fazla para talep edince ip-ler kopma noktasına geldi. Ancak bu noktada devreye Teknik Direktör Sa-met Aybaba girdi. Özellikle pazar gün-kü Galatasaray derbisi öncesi Portekizli Hugo Almeida’nın sakatlığıyla sarsılan deneyimli hoca, Batuhan Karadeniz’in
sakatlığı ve formsuzluğundan ötürü zorlu maratonda ileri uçta alternatif bu-lamadığından yakındı. Tecrübeli çalış-tırıcı, Mustafa Pektemek’in martta sa-halara dönecek olmasına rağmen aynı sıkıntıyı tekrar yaşamamak için yöneti-cilere takviyeye ihtiyaç duyduğunu iletti. S.Donetsk’in kısa bir süre önce bir diğer Ukrayna temsilcisi M.Kharkiv’den Bre-zilyalı Freda’yı 13 milyon Euro’ya alma-sıyla şansı azalan Dentinho’yla pazarlığa oturan Tamer Kıran ve Semih Usta, 1989 doğumlu yıldızla anlaşmayı başardı.
lendiren Siyah-Beyazlılar, Sambacı’nın bonservi-sine sahip olmak isterse 30 Haziran 2014 tarihine dek 9 milyon Euro ödeyecek.
Kadrosunu, İstanbul BBSK’nın 25 yaşındaki
Direktörü Semih Usta’yla birlikte özel uçakla Sa-biha Gökçen’e inen Bruno Ferreira Bonfi m, aya-ğının tozuyla Portekizli Ricardo Quaresma’dan boşalan 7 numaralı formasıyla poz verdi. Ardın-dan havalimanından ayrılan genç santrforun ilk sözleri, hafta sonundaki Galatasaray derbisiyle ilgiliydi. 1988 doğumlu yetenek, Sarı-Kırmızılıla-rın Hollandalı starı Wesley Sneijder gibi Türk Te-lekom Arena’daki zorlu mücadelede ter dökmeyi planlıyor.
Türkiye seçiminde, S.Donetsk’in hocası Mir-cea Lucescu’yla görüşmesinin önemine değinen Dentinho, Rumen teknik adamın güzel şeyler anlattığını belirtti. Gösterilen ilgiden dolayı mut-luluk duyan ve yöneticilerin Ukrayna’ya kadar gelmesinden etkilendiğini vurgulayan yıldız, taraftarları da methetti: “Twitter’da takipçi sa-yım artı. İnternetten araştırdım. Ateşli bir kitle. Amacım onlara hep sevinçler tattırmak. Bu güzel formayı giydiğim için gururluyum. Değişik bir
onur. Kazanmak için buradayım. Umarım sezon sonunda da şampiyon oluruz.”
lAkABI “diŞlek”Fulya Acıbadem Hastanesi’nde
sağlık kontrolünden geçirilen başarılı santrfor, basın men-suplarının sorularına içten-likle cevap verdi. 7 numa-ralı formanın eski sahibi Quaresma’nın değerli bir oyuncu olduğunu aktaran
Dentinho, “Bu formanın hakkını vermek için ona sıkı sıkı sarılacak ve çok çalışacağım.” dedi. ‘Dişlek’ yakış-
S.Donetsk’ten bir yıllığına kiraladı.
Dün istanbul’a inen 24 yaşındaki Sam-
bacı, sözleşmesi feshedilen Ricardo
Quaresma’nın giydiği 7 numaralı formayı seçti.
Lucescu’nun tavsiye-siyle Kartal’a geldiğini vurgulayan yetenekli
isim, G.Saray derbisin-de oynamak istiyor.
Önceki gün Ukrayna’ya uçan Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı Tamer Kı-ran ile Futbol İdari Direktörü Semih Usta, S.Donetsk’le uzlaştıktan sonra Dentinho’yu ikna etmek için yoğun çaba harcadı. Asıl adı Bruno Ferreira Bonfi m olan yetenek fazla para talep edince ip-ler kopma noktasına geldi. Ancak bu noktada devreye Teknik Direktör Sa-met Aybaba girdi. Özellikle pazar gün-kü Galatasaray derbisi öncesi Portekizli Hugo Almeida’nın sakatlığıyla sarsılan deneyimli hoca, Batuhan Karadeniz’in
TrAnSFerde SAMeT hOcA’nIn ISrArcI TUTUMU eTkili OldU
SPOR29 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
erhAn Güven iSTAnBUl
-Fenerbahçe’de Ziraat Türkiye Kupası en çok genç futbolculara yaradı. Tek-
nik Direktör Aykut Kocaman’ın forma şansı verdiği Salih Uçan, performansıyla büyük beğeni toplarken Bursaspor karşısında gü-zel bir gole imzasını atan Beykan Şimşek de dikkatleri üzerine çekti. Bu iki yeteneğe for-ma giydiğinde hünerlerini sergileyen Recep Niyaz da eklendiğinde Sarı-Lacivertliler için kupa maçları önemli bir kazanç oldu.
Ara transfer döneminde Montpellier’nin Faslı yıldızı Yunus Belhanda’yı kadrosuna katmaya çalışan Fenerbahçe’de, gençlerin gelecek vaat eden futbolu taraftarı da heye-canlandırdı. Uzun yıllardır şu an hiçbiri kad-roda bulunmayan Berk Elitez, Hasan Erbey, Gökay İravul ve Okan Alkan gibi isimlerin 11’de oynamasını dileyen ama bunu çok fazla göremeyen Fenerbahçeliler, ilk kez gençlerden umutlu. Ortega, Roberto Carlos, Anelka, Alex, Hooijdonk, Kezman, Güiza, Kuyt, Meireles ve Sow gibi dünya futbolun-da öne çıkan pek çok yıldızı Kadıköy’de iz-leyen Sarı-Lacivertliler, artık gençlerin önü-nün açılmasını da bekliyor. Özellikle sezon başında Bucaspor’dan alınan Salih Uçan,
Sarı-Lacivertlilerin gönlünde ayrı bir yere oturmuş durumda. Sahaya her çıkışında fut-bolunun üzerine koyan 18 yaşındaki oyuncu, ilk 11’in değişmez isimleri arasında olabile-ceğini kanıtladı. Kocaman bile Salih’in iki ön liberonun önünde çok kuvvetli bir alternatif olmanın da ötesine geçebileceğini gösterdi-ğini söyledi.
Isparta Gençlerbirliği’nden 5 bin liraya transfer edilen ve A takım formasını ilk kez sırtına geçirdiği Bursaspor karşılaşmasında ağları havalandıran Beykan Şimşek ise 12 yaşından beri Fenerbahçe altyapısında. Bas-ketbol oynadığı dönemde Efes’ten teklif dahi alan 18’lik yetenek, bazı özelliklerini örnek seçtiği milli futbolcu Hakan Şükür’e benzeti-yor. Kanarya’da Recep, Salih ve Beykan dışın-da Erten Ersu, Hakan Cinemre, Gökhan Saz-dağı ve Aziz Ceylan da A takım kadrosunda bulunuyor. Öte yandan, Fenerbahçe, Süper Lig’in 19. haftasında yarın Gaziantepspor ile karşılaşacak. Deplasmanda oynanacak zorlu maç öncesi Selçuk Şahin’den kötü haber gel-di. Sağ bacak üst ön tarafında ağrı hisseden tecrübeli futbolcunun çekilen MR sonucunda “Rectus Femoris’’ adalesinin zarında yırtık ve kanama tespit edildiği bildirildi.
FENER’İN GENÇLERİ PARLIYORFenerbahçe, Türkiye kupası’nda Bursaspor’u 3-0 yenerek gruptan çıkmayı garantilerken, bu karşılaşma en çok genç futbolculara yaradı. Aykut Kocaman’ın şans verdiği Salih Uçan, ilk 11’in değişmez isimleri arasına girebileceğini gösterdi. Daha ilk maçında golle tanışan Beykan Şimşek de taraftarı heyecanlandırdı.
Ortega, roberto carlos, Anelka, Alex ve hooijdonk gibi pek çok yıldızı kadıköy'de izleyen Fenerbahçeliler, artık gençlerin önünün açılmasını bekliyor. Bursas-por maçında müthiş bir fut-bol sergileyen Salih ile şık bir gol atan Beykan ise taraftarla-rın umutlarını artırıyor.
UEFA Disiplin Kurulu, 2012-13 sezonundaki Şampiyonlar Ligi ön eleme ile Avrupa Ligi karşılaşma-larında taraftarların sebep olduğu olaylar yüzünden Fenerbahçe’ye cezayı kesti. Kanarya, Avrupa Ligi’nde ev sahibi statüsünde Bate Borisov ile yapacağı müsabakada seyirci desteğinden yoksun kalacak. PFDK ise Elazığspor mücadelesinde rakip futbolcu Marvin’e yönelik hareketi nedeniyle Gökhan Gönül’e 3 maç ceza verdi. Elazığsporlu oyuncu Marvin de Gökhan’la aynı cezayı aldı.
UeFA ve pFdk’dan kanarya’ya şok ceza
SPOR30 01 - 07 ŞUBAT 2013 ZAMAN FRANCE
Galatasaray Kulubü, Didier Drogba ile anlaşmaya vardığını açıkladı.
Galatasaray Sportif AŞ, KAP'a gön-derdiği açıklamada Shanghai Shenhua F.C. oyuncularından Didier Drogba ile anlaşma-ya varıldığını duyurdu.
KAP'a gönderilen açıklamada şu ifa-deler yer aldı: “Shanghai Shenhua F.C. oyuncularından Didier Yves Drogba ile 2012-2013 2.yarı sezonundan itibaren 1.5 futbol sezonu için anlaşmaya varılmıştır. Buna göre, oyuncuya 2012-2013 2.yarı se-zonu için 2.000.000 EUR ve 2013-2014 se-zonu için 4.000.000 EUR sabit transfer ücreti ve 15.000 EUR maç başı ücreti ödenecektir. Ayrıca oyuncuya imza ücreti olarak 2012-2013 ve 2013-2014 sezonlarında toplam 4.000.000 EUR ödenecektir. Oyuncunun Uluslararası Transfer Sertifi kası, Türkiye Futbol Federasyonu aracılığıyla Çin Futbol Federasyonu'ndan talep edilmiştir.”
-Sarı-kırmızılı kulübün tarihinde trans-fer edilen 3'üncü Fildişi Sahilli oyun-
cu olan Didier Drogba, daha önce yolu Galatasaray'la kesişen Abdul Kader Keita ve Emmanuel Eboue gibi taraftarların sevgilisi olma yolunda.
Galatasaray Kulubü, Didier Drogba ile anlaşmaya vardığını açıkladı. Galatasaray Sportif AŞ, KAP'a gönderdiği açıklamada Shanghai Shenhua F.C. oyuncularından Didier Drogba ile anlaşmaya varıldığını du-yurdu.
Galatasaray'ın kadrosuna kattığı dünya-ca ünlü yıldız Didier Drogba, Galatasaray ile sözleşme imzalamasını çok heyacan verici ve meydan okuma olarak nitelendirdi.
“GAlATASArAY'I TAnIMAk iÇin SABIrSIzlAnIYOrUM”Sarı-kırmızılı kulüple resmi sözleşmeye imza attıktan sonra kendisine ait “www.didierd-rogba.com' sitesinden açıklamalarda bulunan ünlü oyuncu, Galatasaray ile bir buçuk yıllık sözleşme imzaladığını ifade etti. Galatasaray
ile sözleşme imzalamasını 'Çok heyacan ve-rici bir meydan okuma' olarak nitelendiren Drogba, “Şu anda Fildişi Mili takımı ile Afrika Kupası nedeniyle kamptayım. Tarihinde 18 kez şampiyonluk yaşamış, 2000 yılında UEFA Kupası'nı kazanmış, şu anda da Şampiyonlar Ligi'nde ilk 16'ya kalmış bir takım ile anlaş-tım. Şampiyonlar Ligi'nde Schalke 04 ile eş-leştik. Galatasaray benim için büyük bir tec-rübe olacak. Beni İstanbul'da yeni bir heyacan verici macera bekliyor. Bu tarihi kulübü ve taraftarlarını tanımak için sabırsızlanıyorum.”
Galatasaray'da transfer edilen ilk Fildi-şi Sahilli futbolcu olan Abdul Kader Keita, 2009-2010 sezonunda sarı-kırmızılı formayı giydi. Keita, sarı-kırmızılı formayla ligde ve UEFA Avrupa Ligi'nde çıktığı 34 maçta top-lam 9 gol kaydetmişti.
Sarı-kırmızılı takıma geçen sezonun ba-şında transfer olan Emmanuel Eboue ise, is-tikrarlı futboluyla hem teknik direktör Fatih Terim'in hemde sarı-kırmızılı taraftarların sevgisini kazandı.
Drogba taraftarın gönlünü fethetmeye hazırlanıyor
SPOR30
-Sarı-kırmızılı kulübün tarihinde trans-fer edilen 3'üncü Fildişi Sahilli oyun-
cu olan Didier Drogba, daha önce yolu Galatasaray'la kesişen Abdul Kader Keita ve Emmanuel Eboue gibi taraftarların sevgilisi olma yolunda.
Galatasaray Kulubü, Didier Drogba ile anlaşmaya vardığını açıkladı. Galatasaray Sportif AŞ, KAP'a gönderdiği açıklamada Shanghai Shenhua F.C. oyuncularından Didier Drogba ile anlaşmaya varıldığını du-yurdu.
Galatasaray'ın kadrosuna kattığı dünya-ca ünlü yıldız Didier Drogba, Galatasaray ile sözleşme imzalamasını çok heyacan verici ve meydan okuma olarak nitelendirdi.
“GAlATASArAY'I TAnIMAk iÇin SABIrSIzlAnIYOrUM”Sarı-kırmızılı kulüple resmi sözleşmeye imza attıktan sonra kendisine ait “www.didierd-rogba.com' sitesinden açıklamalarda bulunan ünlü oyuncu, Galatasaray ile bir buçuk yıllık sözleşme imzaladığını ifade etti. Galatasaray
Drogba taraftarın gönlünü fethetmeye hazırlanıyor
303030
Wesley Sneijder transferinin heyecanını henüz unutmadan, bu kez Didier Drog-ba transferiyle ikinci bir sevinç yaşayan Galatasaray taraftarları, Fildişi Sahil-li futbolcuyu da bağrına basmaya hazırlanıyor.
drogba, keita ve eboue'den sonra
Galatasaray'ın 3'üncü Fildişi Sahilli
oyuncusu oldu.
Maç başına 15 bin euro alacak
ilk MOdern inSAnlArlA BAĞIn izi BUlUndU Araştırmacılar, Çin’e yerleşen ilk modern insanların bazıları ile bölgede gü-nümüzde yaşayanlar arasındaki bağın izini buldu. Bulgu, pekin yakınında bir mağarada bulunan 40 bin yıllık bacak kemiğinin dnA’sından çıkartıldı. pnAS dergisinde yayımlanan sonuçlar, bacak kemiğinin ait olduğu insanın, günümüz Asyalılarının ve Amerikan yerlilerinin atalarıyla akraba olduğunu gösteriyor.
-Milyonlarca CD’nin içerdiği bilgiyi, yüzyıllarca güvende
tutmanın bir yolu bulundu.İngiliz bilim adamları, dijital
bilgiyi DNA’nın içinde saklayabi-leceklerini bildirdi. Böylelikle gü-nümüz bilgi toplumunun gittikçe artan depolama ihtiyacı giderilebi-lecek. Bilim adamları, bir test tüpü içinde zar zor görülen DNA parça-sına, 154 Shakespeare sonesi, bir fotoğraf, bir bilimsel tez ve Ame-rikalı insan hakları lideri Martin Luther King’in 26 saniyelik bir ses klibini saklamayı başardı.
-Rönesans döneminin efsane-vi ismi Leonardo da Vinci'nin
ünlü tablosu “Mona Lisa”, ünlü gü-lümsemesi ile bu kez Ay'ı fethetti.
ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 2009 yılından bu yana Ay'ın yörüngesinde bulu-nan Ay Keşif Uydusu'na (LRO) Mona Lisa'nın gri tonda optik sinyallerini gönderdi.
Sinyali alan LRO, 500 yıllık res-mi yeniden yapılandırdı, Dünya'nın atmosferinden geçerken oluşan bo-zulmaları CD ve DVD'lerde de kul-lanılan bir teknikle düzeltti ve radyo dalgalarını kullanarak Yeryüzü'ne geri gönderdi.
NASA'nın LRO ekibinden Ric-hard Vondrak “Bu çığır açan bir ba-şarı, uzayda lazer iletişimi kullanabi-leceğimizi kanıtladı.” dedi.
Bilgiler dnA’da saklanacak
Mona lisa, bu kez uzayda gülümsedi
Uzay taşları da işlenecek
GÖkhAn ÖzTürk iSTANBUL
-Dünyanın etrafında her yıl irili ufaklı 1000 göktaşı keşfediliyor. ‘Bu gök-
taşlarından niye faydalanılmasın’ düşün-cesi girişimcileri harekete geçirdi. ABD’de bir grup girişimci ve mühendis, California eyaletindeki Santa Monica kentinde ‘Deep Space Industries’ (DSI) şirketini kurdu.
DSI, geçtiğimiz yıl ilk adımı atan ‘Pla-netary Resources’ın ardından bu yarışa katılan ikinci firma olacak. Şirket yetkili-leri, Santa Monica’daki Uçuş Müzesi’nde basın toplantısı düzenledi. Deep Space
Industries Başkanı David Gump, “Her yıl gezegenimizin etrafında irili ufaklı 1000 asteroit keşfediliyor. Büyük çoğunda su, nikel ve metan gazı olduğu düşünülüyor. Metan gazı yakıta dönüştürülebilir. Nikel, uzayda bileşen üretiminde kullanılabilir.” dedi. Gump, yerkürenin etrafında bu-lunan 9 bin 500’den fazla asteroitin çok önemli ve büyük bir kaynak olduğunu belirtti. Amaçlarının, dünyaya yakın gök-taşlarını işlemek ve elde edilen hammad-delerle uydulara yakıt sağlamak olduğunu söyledi.UzAYdA deĞerli MAden iÇeren GÖkTAŞlArInI iŞleMek
iÇin kUrUlAn dSI ŞirkeTi 2015'Te 'FireFlY' AdI verilen 25 kilOGrAMlIk küÇük Bir UzAY ArAcInI FIrlATAcAk.