Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

43

description

bahcesehir,reklam,dergi,istanbul

Transcript of Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Page 1: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi
Page 2: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi
Page 3: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

A PLUS DENİZ KONAKLARINAsahip olun...Kuruluşundan bu yana, faaliyet gösterdiği inşaat sektöründe kaliteyi, konforu, estetik ve güven veren projeleri gerçekleştirmeyi kendine hedef seçti.

• Güvenlik• Kapalı otopark• Sosyal tesis alanı• Yarı olimpik açık havuz• Şömine ve barbekü alt yapısı• Alışveriş merkezine 5 dk mesafede

Bahçeşehir 2. Kısım Mh. Adnan Kahveci Cd.A Plus Deniz Konakları Satış Ofisi B.Şehir / İSTANBUL

www.tasarimcilar.com.trTel.: 0212 - 421 23 23

5+1250 m2 ile 530 m2arası değişen müstakilbahçe alanları

Hayallerinizi ertelemeyin sizde

8Son

villa!..

Page 4: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi
Page 5: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

BU HURDA ARACI KİM KALDIRACAK?Uzun zamandan beri 08 AR 676 Plakalı bir araç içinde boya ve banana malzemeleri ile jandarma binasına giden yol üzerinde cep otoparkında çürümeye terk edilmiş vaziyet-te durmaktadır. Aracın terk edilmiş olması kadar, etrafa kirlilik saçan böyle bir araçla şimdiye kadar hiç kimsenin ilgilenmemesi il-ginçtir. Bahçeşehir’de Jandarmaya gidiş yolu üzerinde bulunan bu araçla zabıta ekiplerinin ilgilenmesini istiyoruz.

A 21 BLOK SAKİNLERİ;HAVUZ PROBLEMİ:Karadeniz ve Marmara denizini iki ayrı havuz, İstanbul Boğazını da bu iki havuzu birbirine bağlayan bir musluk olarak düşününüz. Bu iki havuz şimdiye kadar tek bir muslukla suları-nı bu güne kadar birbirleri ile takas ederek tuzluluk oranlarını ve su seviyesini koruyabil-miştir. Şimdi bu iki havuz arasına 25 metre derinlikte ikinci bir musluk yapılırsa bundan sonra bu iki havuzun tuzluluk oranlarını ve su seviyelerini nasıl korunabilir?CEVAP: Karadeniz’i besleyen Kızılırmak,Yeşilırmak, Sakarya, Tuna, Dinyeper, Dinyes-ter gibi tatlı su nehirleri, ikinci musluğun ya-pımından sonra debilerini iki katına çıkararak tuzluluk ve su seviyesini önceden olduğu gibi kontrol edebilirler.

İlkokul Mezunlarına Ehliyet Yok!İlkokulu mezunlarının ehliyet alma süreleri 4 Temmuz 2011 tarihinde sona eriyor.

Gez Gör Öğren “Canım İstanbul Gezileri”Başakşehir Belediyesi’nin bu gezilerinin ya-rarlı olacağına inanıyorum. Bu geziye çocuğu-mu ancak öğretmeninin sorumluluk alması şartıyla gönderebilirim.Arzu Yılmaz

BAHÇEŞEHİR’E YENİ BİR KÖPRÜ YAPILA-CAK VE GİŞELER KALDIRILACAK...Gölet Şark Sofrası’nda AK Parti Büyükçek-mece İlçe Başkanlığı tarafından İstanbul Bü-yükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da katıldığı kahvaltılı bir basın toplantısı ger-

çekleştirildi. Toplantıya Topbaş’ın yanı sıra, Esenyurt Belediye Başkanı Nemci Kadıoğ-lu, Tepecik Belediye Başkanı Fahmet Yıldız, Beylikdüzü Belediye Belediye Başkanı Vehbi Orakçı, Kıraç Belediye Başkanı Hamit Öncü ve çok sayıda vatandaş katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Başkan Topbaş “Bahçe-şehirliler için TEM üzerinde yeni bir köprü, inşa etmeyi planladık ve bu proje TOKİ ile birlikte yapılacak ve yaklaşık 1 ay sonra bu projenin temeli atılacaktır. Bahçeşehirliler’in en önemli sorunlarından başında gişelerle ilgili sorun bulunmaktadır. Bunu geçtiğimiz gün Başbakanlıkla bizzat kendim görüş-tüm ve Sayın Başbakanımız bakanlarla ve ilgili kurulla çalışmaların başlatıldığını söy-ledi. Bu İstanbul’un gişe sorunları sadece Bahçeşehir’de değil, karşıda Sultanbeyli’de de bulunmaktadır. Ama bu sorunlar en kısa sürede sona erdirilecektir.”

RÖNTGEN OPERATÖRÜ GELİRSE FİLM ÇE-KİMİ YAPILACAKTIR.Bahçeşehir Devlet Hastanesine ait Bahçeşe-hir semt Polikliniğinde tam donanımlı röntgen laboratuarı bulunmaktadır. Yalnız röntgen operatörü olmadığından haftada bir gün (Cuma günü) hastaneden geçici olarak gö-revlendirilen bir elaman gelirse film çekimleri yapılabilmektedir.Hilmi Yılmaz

CAVLAN PARKIBahçeşehir’in en güzel parklarından biri olan Cavlan parkı bakım yönünden ikiye ayrılmış durumda. Yürüyüş yolu ve spor aletlerinin ol-duğu kısımlar bakımlı ve temiz. Parkın diğer kısımları mağaralardan başlamak üzere son derece bakımsız. Kulübeler çürümüş, tuvalet-lerin ışıkları yanmıyor, duvarlar edep dışı söz-lerle dolu. Belediye bir baksa iyi olur. Ayşe Biçer

YAPILAN İŞİN ADI, KEŞİF BEDELİ YOK Gölet bölgesinde kesilen ağaçların yerine ga-liba daha çok betonlaştırılmış yeni bir park yapılacak. Aylardır devam eden inşaat ala-nında ne yapıldığı, inşaatı kimin yaptığı, keşif

bedelinin ne olduğunu açıklayacak bir tabela görmediğimiz için Belediye Başkanlığından açıklama bekliyoruz. Ömer Korkmaz

Günün sözü;“ Gençler iş aramak yerine iş kurmalı”Enver Yücel Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı

PAZARTÜRK KALDIRILAMAZGeçen sayımızda duyurduğumuz Pazartürk’ün kaldırılarak yerine konut yapılacağı haberimi-ze çok sayıda Bahçeşehirli kadın okuyucu-muz; PAZARTÜRK KALDIRILAMAZ! diye me-saj atmaktadırlar. Bu mesajı bizim dışımızda ki yerlere de atmalarında yarar vardır. Yelpaze İstanbul Dergisi

Bahçeşehir’in köstebek yuvalarıBahçeşehir’ deki çarpık yapılaşma yetmez-miş gibi yollarda köstebek yuvasına dönmeye başladı. Zamanında ödül almış bir semt olan Bahçeşehirimize köstebek yuvalı yollar hiç yakışmıyor. Özelikle eski Karafırın yanından yukarı çıkan yol ve Pazartürk girişine çıkan yokuş vereceğim örneklerden bir kaçı. Pınar Efendioğlu / Bahçeşehirliler Derneği Yön. Kur. Üyesi

Başakşehir Belediyesi Boğazköy’ün sorun-larına el atmalı

Boğazköy’de altyapı yetersizliği en ufak bir yağışta yolların sel almasına neden oluyor. Bu konuda belediyenin Boğazköyün altyapısına dair öngörülerini ve çözümlerini bekliyoruz. Süreyya Kılınç /Emekli Öğretmen/ Bahçeşe-hirliler Derneği Yön.Kur.Üyesi

BAHÇEŞEHİR 2.KISIM MOBESE KAMERALARIYLA İZLENİYORBölgenin güvenlik sorununu çözmek amacıyla Boğazköy’de vadiyi her açıdan görecek şekilde kameralar yerleştirildi. Yeşil dokusu bol ve aynı zamanda güvenli bir bölge olarak sakinlerin huzurla doğa ile iç içe yaşamasına olanak sunan bu uygulama için Başakşehir Belediyesi’ne teşekkür ederiz. Süreyya Kılınç / Emekli Öğr.-Bahçeşehirliler Dern.Yön.Kur.Üyesi

ÇİFTKATLI OTOBÜSLER ÖZELLEŞTİ TARİFELER DEĞİŞTİBahçeşehir-Taksim-Mecidiyeköy-Bakırköy arasında çalışan oto-büsler özelleştiği için hareket saatleri de değişti. Ancak, bu deği-şikliğe rağmen müşterinin az olduğu öğlen ve gece seferlerinde bazı tarifeler uygulanmıyor. Mehmet Kulu

KİMLİK NUMARASIBaşakşehir‘de artık nüfus müdürlüğü bulunduğundan herkes ra-hatça nüfus cüzdanını değiştirerek kimlik numarası alabilir. Unut-mayın seçimlerde kimlik numarasına çok ihtiyaç duyacaksınız.Editör

BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ Ömer Döngeoğlu (İlahiyatcı yazar) Dursun Ali Erzincanlı (Asrı sa-adet dair şiirleri ile tanınmış şair) Halil Necipoğlu (mevlüthan) Mehmet Kemiksiz (tasavuf müzüği icracısı) Ahmet Taşgetiren (gazeteci-yazar) Ahmet Bulut (ihya-u ulumeddin sohbetleri ile ünlü yazar) Mahmut Toptaş (Ayasofya camii eski imamı) Demet Tezcan (Mavi Marmara Gemisi canlı şahitlerinden) Saliha Erdim (aile eğitim danışmanı) Hayrettin Karaman (ilahiyat profesörü- yazar) Yusuf Kaplan (Yeni şafak Gazetesi yazar) İbrahim Sara-çoğlu (Bitkisel ve organik gıdalar uzmanı-profesör) Edibe Sözen (AKP Genel Başkan Yardımcısı-profesör) Yukarıda adı gecen ko-nuşmacılar verdikleri konferanslarla NİSAN ayında bizi aydınlat-mışlardır. Böylece Belediyemiz belediyecilik görevlerinden birini daha yerine getirmiştir. Teşekkür ederiz. Tufan Yılmaz

SEÇİMLER YAKLAŞIRKENSeçimlerde partilerin aldığı oy kadar seçimlere katılım oranı da çok önemlidir. Aşağıda seçimlere katılım oranı %70 ya da %80 olması halinde alınabilecek muhtemel sonuçlar aşağıdaki gibi tahmin edilmektedir.

Seçime katılmayanların oranı %25 diğer partilere verilen oylar, kullanılmayan oy ve geçersiz oy toplamı 5053 dir.

Hangi sandıkta oy kullanacağını YSK.GOV.TR kimlik numaranla girerek bulabilirsiniz.

Bahçeşehir’den gündem başlıkları...

KATILIM % 70 KATILIM % 80AKP......... % 42... 290 Milletvekili ..% 37... 240 Milletvekili CHP % 30... 165 Milletvekili % 33 195 Milletvekili MHP % 13... 70 Milletvekili % 15 90 MilletvekiliBDP...... % 5... 25 Milletvekili % 4... 25 Milletvekili

BAHÇEŞEHİR’DE29 MART 2009 YEREL SEÇİMLERİNDEPARTİLERİN ALDIĞI OYLAR MHP CHP AKP BDPHoşdere 18 248 128 3Atatürk lisesi 241 4448 1000 113İbrahim Etem 192 3529 711 107Boğazköy 206 2817 852 353 TOPLAM 657 11042 2691 576

Nihat [email protected]

Çocukluk Çağı TravmalarınınYetişkin Yaşama EtkileriPsikolog Nükhet Onbaşılı(11 Haziran 2011 Saat 15:00-16:00)

Öfke KontrolüUzm. Psikolojik Danışman Selda Mutlu(11 Haziran 2011 Saat 13:00-14:00)

Çift Problemleri 1: AldatmaUzm. Psikolog Eylem Ceyhan(11 Haziran 2011 Saat 14:00-15:00)

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘118

Editör

Page 6: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bahçeşehir’de gerçekleşen toplantıya Ispar-takule site sakinlerini temsilen apartman yö-netimleri ve Mesa Nurol yaşayanları katıldılar. Site yönetimleri, konutlarına bu kadar yakın bir alanda gerçekleşen benzin istasyonu in-şaatını elleri kolları bağlı hayretle izlediklerini, Başakşehir Belediyesi’ne konuya dair isyan-larını dile getirdiklerinde ise “arsa sahibinin kendi tercihi olduğu, belediye olarak her-hangi bir engelleme yapılamayacağı” yö-nünde bilgi aldıklarını ilettiler.

Dergimiz tüm bu benzer şikayetler ışığında bilindiği üzere 2010 yılı Haziran ayı sayısın-da, “Benzin İstasyonu İstemiyoruz” başlığı ile bir haber yayınlamış ve bölge yaşayanla-rının dikkatini bu bölgeye çekmişti. Yine o dönemde Bahçeşehirliler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Barış Karabulut’un ön-derliğinde başlatılan imza kampanyasında 1.500’e varan şikayet dilekçesi, 14.06.2010 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Plan Komisyon Daire Başkanlığına iletilerek, konu hakkında bölge yaşayanlarının itirazları dile getirilmişti. Büyükşehir’e iletilen İtiraz dilek-çesinde özetle şu başlıklara yer alıyordu. İTİRAZ BAŞLIKLARI ve SEBEPLERİ 12.03.2010 tarihli-İstanbul Büyükşehir Be-lediyesi Başkanlığınca 11.04.2010 tarihinde tasdik edilmiş ve 14.05.2010 tarihinde as-

kıya çıkarılmış olan 2010/730 dosya numa-ralı Başakşehir İlçesi, Bahçeşehir 128 ada 1 parsel, 171 ada 1 parsel ile 171 ada 1-2 par-sellerin kuzeyinde kalan alana ilişkin 1/5000 ölçekli plan tadilatına aşağıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı itiraz ediyoruz.a- Yapılması düşünülen akaryakıt istasyonu konutlarımıza yakınlığı ile endişe vericidir. Bu bağlamda gelecekte doğması muhtemel bir yangın faciasında İTFAİYE biriminin müdaha-lesi olsa bile endişelerimiz vardır.b- Yukarıda belirtilen parsel belediye imar planlarında daha öncesinde sosyal ve kültü-rel tesis alanında görünmekteyken bu kararın değiştirilmesinin yasal gerekçesinin araştırıl-masını talep ediyoruz.c- Bahsedilen akaryakıt istasyonu yapımının yer alacağı alan, ulaşım adına da sıkıntı veri-ci bir noktadır. Öncelikle alanın kavşakta yer alması, konutlarımıza giriş-çıkış noktasında olması nedeni ile trafik sıkıntıları yaşanacağı aşikardır. Bu bağlamda Ulaşım ve Planlama Müdürlüğünüzün de devreye girerek mevcut ve gelecekte olması muhtemel sıkıntıları şim-diden tespit etmesi gerekliliğine inanıyoruz.

d- Plan tadilatı plan bütünlüğünü bozucu, em-sal teşkil edici, yapı ve trafik yoğunluğunu art-tırıcı nitelik taşımaktadır. Bahçeşehir’e fayda getirmeyecek zarar verecektir.

Bahçeşehir Ispartakule Site sakinleri isyan ediyor;

Ispartakule 128 ada 1 parselde tüm itirazlara rağmen yapımına başlanan ve temeli atılan benzin istasyonu inşaatı nedeniyle, Ispartakule ve Mesa –Nurol yaşayanları Bahçeşehirliler Derneği Yönetim Kurulunu ziyaret ederek konuya dair isyanlarını dile getirdiler.

Ispartakule veMesa-Nurol Yaşayanları

olarak el birliği ileBENZİN İSTASYONU

İNŞAATINIprotesto etmeye,yasal haklarımızı

aramayadevam edeceğiz.

“Evimizin önünde benzin istasyonu istemiyoruz”

Bahçeşehirliler Derneği ile yapılan toplantı sonrası ortak bir açıklamada bulunan site yönetimleri ve sakinleri, “ her ne kadar itiraz etmemize rağmen kazı çalışmaları devam etse de, kamu vicdanını hiçe sayan, hu-zurumuzu, güvenliğimizi ve geleceğimizi tehdit altına alan bu benzin istasyonun ya-pımına karşı protestomuz artarak devam edecektir. Ayrıca tüm yasal haklarımızı da kullanacağız.” dediler.

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1110

Yerel

Page 7: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

1990’ların başında Emlakbank tarafından yapımına başlanan Bahçeşehir, yapay göleti, geniş caddeleri, birbirinden güzel villaları ve estetik açıdan imrendirecek nitelikteki apart-manlarıyla uluslararası kent ödülleri aldı. Bahçeşehir, uzun yıllar bu dokusunu korudu ve bir cazibe merkezi olarak İstanbulluların yaşamak istediği bir yer oldu. Ancak son yıl-larda gerek TOKİ, gerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi, gerekse Başakşehir Belediyesi uy-gulamaları ile durum tersine döndü. TOKİ’nin elindeki kamusal alanları değerlendirirken, Bahçeşehir’in rengini, dokusunu, dikkate almayıp Bahçeşehirlilere maliyeti ne olursa olsun, sadece en fazla kazancın sağlanma-sına odaklanmasıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin imar planlarını yaparken böl-genin imar yapısını, yoğunluğunu, altyapısı-nı, trafiğini görmezden gelmesiyle, Başak-şehir Belediyesi’nin oy umudunu yitirdiği Bahçeşehir’i gelir kaynağı olarak görmesiyle, dikilen garip binalarla, yeşil Bahçeşehir’i be-ton bir şehre çevirdiler.

Başakşehir Belediye Meclisi CHP Grubu ola-rak bu konularda onlarca soru önergesi ver-dik, birçok dava açtık. Son günlerde gerçek-leşenlerden özellikle iki tanesine değinmek istiyorum. Birincisi, Bahçeşehir’de yapılmak-ta olan akaryakıt istasyonu.

Başakşehir Belediye Meclisi’nde tüm iti-razlarımız, özellikle yer tespiti konusunda değişiklik taleplerimize ve bölgede yaşayan Bahçeşehirlilerin topladığı yüzlerce imzalı dilekçeye rağmen, AKP’nin belediye mecli-sindeki oy çokluğu ile Ispartakule Bölgesin-de Belediyeye ait arazinin planı Akaryakıt İstasyonu içerecek şekilde değiştirilmiş ve akaryakıt istasyonu için satış kararı alınarak

satış işlemine geçilmiştir. Partimiz meclis üyelerince süreleri içerisinde gerek 1/5000 ölçekli planlara gerekse 1/1000 ölçekli plan-lara İstanbul İdare Mahkemesinde planların iptali talebi ile davalar açılmıştır. Başakşehir Belediye Meclisi’nde, satış kararı alınma aşa-masında CHP’li meclis üyeleri konu hakkında hukuki sürecin başladığını ve 3. Şahısların mağduriyetine mahal verilmemesi amacıyla, satışın gerçekleştirilmesi için hukuki sürecin tamamlanmasının beklenmesi istenmesine rağmen yine oy çokluğu ile satış kararı mec-listen geçmiştir.

Bu gün itibariyle bir taraftan davalar yürü-mekte olup diğer yandan akaryakıt istasyonu temel ve hafriyat çalışmaları devam etmekte-dir. Kısacası biz; •Bahçeşehirlilerin istememesinden dolayı, •Akaryakıt istasyonunun bir yanının yoğun konut alanı diğer yanının sosyal kültürel tesis alanı olmasından dolayı,•Oluşturacağı tehlike ve sağlık sorunları ne-deniyle,•Bahçeşehir’in imar yapısı ve altyapısıyla uyumlu olmadığından,•Bahçeşehir’in plan bütünlüğünü bozucu, emsal teşkil edici, yapı ve trafik yoğunluğunu arttırıcı nitelik taşıdığından burada bir akar-yakıt istasyonu yapılmasını istemiyoruz.

İkincisi, Bahçeşehir’de LOCA isimli yapının yanındaki yamaçlarda Başakşehir Belediye-sinin talebi ile İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nce alınan plan tadilatı kararı.

Bilindiği gibi Bahçeşehirimizin en merkezi ye-rinde Gölet Bölgesinde TOKİ arazisinde LOCA ismi verilen bir yapı yapıldı. Sonra, çeşitli açık-lama ve haberlerden, TOKİ arazisinde Luxist ismi verilen diğer bir yapının inşa edileceği-ni öğrendik. Gül Keleşoğlu grubunun projeyi yapacağı belirtilen haberlerde, burada içinde otel, hastane, Alışveriş Merkezi, 42 katlı (150 metrelik) bir gökdelen, yüzlerce konut ve yüz-lerce işyerinin yapılacağı belirtilmekte idi.

Luxist 378.000 m2 inşaat alanıyla ne böl-genin imar yapısı ve yoğunluğu ile uyumlu değildir. Var olan altyapı bu yoğunluğu kar-şılayamaz, Proje, düşük yoğunluklu villa tipi konut alanları ile gölet rekreasyon alanı ara-sında duvar etkisi yaratmaktadır, söz konusu projede, yoğunluk artırımı, emsal dışı sayılan bodrum katlar ve kat bahçeleri ile inşaat yo-ğunluğu maksimum düzeyde artmış, çevresel bütünlük bozulmuştur.

Şimdi de LOCA’nın yanındaki iki parsele iliş-kin 15.04.2011 tarihinde İBB Meclisinde AKP nin oyçokluğu ile, Başakşehir Belediyesinin talebi üzerine LOCA ile benzer plan tadilatı yapılmıştır.

Bu plan tadilatında da; “Bu alanda eğimden dolayı açığa çıkan bodrum katlar emsale dahil olmayıp iskan edilebilir ve bu katlarda ticari birimler yer alabilir.” notu yer almak-tadır. Bu plan tadilatı da parseldeki inşaat alanını artırmakta olup, yapı ve trafik yoğun-luğunu arttırıcı nitelik taşımaktadır.

Gerek Bahçeşehir Spor tesislerinin 2 yıldır bitmiş olmasına karşın açılmaması, gerek Pazartürk’ün yerinin değiştirileceğine ilişkin söylemler gerek emlak vergilerinde yaşanan fahiş artışlar gerekse bugün konuştuğumuz bu yapılaşmalar göstermektedir ki yerel ikti-dar açısından Bahçeşehir, hizmet edilecek bir yer değil gelir elde edilecek bir bölgedir.

Bahçeşehir’in değerlerini görmezden gelen bu uygulamalarına karşı Bahçeşehirliler’le elele sonuna kadar mücadele edeceğiz.

Bahçeşehir’inyeni hançerler saplanacak!KALBİNE

Bahçeşehir’de son yıllarda hızla artan yapılaşma ve göze çarpan değişimle-re dair çarpıcı tespitleri için, mikrofo-numuzu Başakşehir Belediye Meclis Üyesi Serdar Bayraktar’a uzattık.

0212 669 07 70 - 0212 669 00 97Bahçeşehir 2. Kısım Mh. Şelale Cd. Bahçeşehir Hillpark Çarşı G-1

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1112

Yerel

Page 8: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Yaz döne-minin baş-l a m a s ı y l a tadilat ve y e n i l e m e çalışmaları t a m a m l a -nan Şamlar Mesire Alanı, açılışını bir nikaha da şahitlik ederek yaptı. Şamlar Mesire alanını ziyaret edenler bir çok güzelliğe tanık olurken, Mesi-re Alanı’da Zabıta İşleri Müdürlüğü’den Murat Ergül ve Zehra Poyraz‘ın nikahına şahitlik etti. Şamlar Mesire Alanı açılışında buluşan, Ba-şakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Ak

Parti İstanbul 3. Bölge Millet Vekili adayı En-ver YILMAZ, Harun KARACA, Başakşehirliler ve nikah için bir araya gelen topluluğun coş-kusu Mesire Alanı’nda güzel enstantanelere sahne oldu. Fıstık çamları altındaki geniş düzlükler, yü-rüyüş yolları, tilki, şahin ve diğer yabani hay-vanlarıyla Kayabaşı Şamlar’da bulunan me-sire yerleri özellikle hafta sonları kalabalık gruplara ev sahipliği yapıyor. İstanbullu’ların tabiat sevgisini gideren alanlardan bir tane-si olan, yeni oluşturulan tesisleri ve varolan tesislerin bakımlarının tamamlanması ile yaz dönemine hazır hale gelen alan böylelikle 22 Mayıs’ta vatandaşların hizmetine açıldı.

Başakşehir Belediyesi, 19 Mayıs Gençlik Konserleri kapsamında düzenlediği etkin-liklerin sonuncusu olan Keremcem Konse-ri, Bahçeşehir Gölet Bölgesi’nde büyük bir coşkuyla izlendi.

Konserde, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, 3.Bölge Ak Parti Milletvekili adayı Bülent Turan, Ak Parti İlçe Başkanı Ayhan Özgürel, Başkan Yardımcıları, meclis üyeleri ve çok sayıda Başakşehirli yer aldı.

Konser başlamadan önce bir konuşma ya-pan Mevlüt Uysal; “Bugün şampiyonluk maçının olmasına rağmen alanın bu ka-dar kalabalık olması gerçekten güzel bir şey yaptığımızı gösteriyor. Artık bu tür etkinliklerimiz artarak devam edecek ve daha çok buluşacağız. Bahçeşehir Gölet Bölgesi’nde yaptığımız Kültür Merkezi

de bitmek üzere, inşası tamamlandıktan sonra kültürel etkinliklerimizle faaliyete sokacağız. Bu sene gerçekleşecek Suç ve Ceza Film Festival gösterimlerini de in-şallah Bahçeşehir’de yapacağız” diyerek herkese eğlenceler diledi.

Sahneye çıktığı anda hayranlarının tezahü-ratı ile karşılaşan Keremcem, kalabalıktan çok etkilendiğini söyledi parçalarını seslen-dirmeye başladı. Şampiyonluk maçlarından etkilenerek sahneye top isteyen Kerem-cem, birkaç teknik hareketle bu konudaki becerisini de gösterdi.Eski albümünden şarkılarla başlayan ve yeni albümünden de bir çok parça seslen-diren Keremcem, kimi zaman duygusal parçalarıyla hüzünlendirdi, kimi zamanda hareketli parçalarıyla dinleyenlere keyifli bir akşam yaşattı.

0212 669 07 70 - 0212 669 00 97Bahçeşehir 2. Kısım Mh. Şelale Cd. Bahçeşehir Hillpark Çarşı G-1

Başakşehir Belediyesi Basın Merkezi’nden Nisan-Mayıs Haber Özetleri

Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş Başakşehir Atatürk Olimpiyat Stadı’nın oto-parkında gerçekleştirdiği tatbikatta Kırkayak olarak da adlandırılan havalı bariyer sistemi-ni basın mensuplarına tanıttı. Havalı bariyer sisteminin en önemli özelliğinin darbe emici olması olduğunu söyleyen Topbaş; Kaza sıra-sında körüklerin açılarak bariyerlerin iç içe giri-diğini, Ray sistemiyle bariyerlerin tek bir nokta-da toplandığını sonuçta da hem aracın daha az zarar gördüğünü hem de ölümlü kazaların önleneceğini söyledi. Başakşehir Olimpiyat Stadı’ndaki tatbikatta bariyerlerin ne kadar güvenliği olduğu göstermek üzere, çelik halat-larla çekilen araçlar yaklaşık 66 km hıza ulaş-tığında bariyerlere çarptırıldı. İstanbul’da bazı noktalara montajı yapılan raylı bariyer sistemi toplam 77 noktada yer alacak.

Şamlar Mesire Alanı’nın Açılışı Yapıldı...

Dost ülke Kırgızistan’dan gelen bir heyet Başakşehir’de Mevlüt Uysal’ın konukları oldu. Belediye başkanları, meclis başkanları, ga-zeteciler, müdürler ve danışmanlara kadar bir çok yetkilinin yer aldığı heyet; 21 Mayıs Cumartesi günü Başakşehir Belediye Başka-nı Mevlüt Uysal’ı ziyaret ederek, Başakşehir hakkında bilgiler aldılar.

Kırgız Heyet’in Başakşehir Ziyareti...

Keremcem, Başakşehir’de Keyifli Bir Akşam YaşattıHavalı Bariyer SistemiBaşakşehir Olimpiyat Stadı’nda denendi...

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1114

Yerel

Page 9: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

5 Yıldır TAÇ Ev Tekstili Mağazası olarakgururla sizlere sunduğumuz hizmetimizi,

sizlerden gelen yoğun talep doğrultusunda TAÇ Perde ailesi ile büyütüyoruz.

Tül Perde, Fon / Stor / Zebra Perde / Aksesuarlar

Türkiye’nin her yerinden online sipariş için www.nevresimevi.com

BAHÇEŞEHİR - ESENKENT

YETKİLİ BAYİEsenkent Kiler Market Altı

Kar Center No: 1/16Tel: 0212 605 0 414

(Pazar Günleri Açığız.)

BAHÇEŞEHİR - ESENKENT

YETKİLİ BAYİ

Daha önce sınıflarımızda 80 kişi ders yapıyordu...İlçemizin ismi genellikle Bahçeşehir ve Başak Mahalleleri ile anılıyor. Şahin-tepe, Güvercintepe Altınşehir gibi yerler bu kadar duyulmaz diyen Mevlüt Uy-sal; “Nüfusumuzun % 50 ‘den fazlası bu bölgelerde yaşıyor ve İstanbul’da altyapı ve sosyal donatılar bakımından bunlar en mağdur mahalleler. Sa-dece bu mahallemizin yaklaşık 40 bine yakın nüfusu var. Anadolu’da 40 bin nüfuslu bir ilçenin belki de 3-4 lisesi var. Biliyorsunuz burada daha önce okulumuz vardı çocuklarımız 24 derslikli bu okulumuzda 3300 öğ-rencimiz eğitim görüyorlardı ikili eğitim olmasına karşın sınıflarda 80 kişi ders görüyordu okuldaki kapılar ,dersliklerin kapıları bile yoktu sağolsun bağışçımız Ali Gül Bey dedesinin ismini vererek bu okulu kazandırdı aynı zamanda Mahallemize bir lise de yapacak kendisine teşekkür ediyoruz. Sizler adına da minnetlerimizi sunuyoruz.” diyerek 2 okulun açılış ve 3 oku-lun temel atma törenleri için toplanılmasının öneminden bahsetti ve artık isteyen çocuklarımızın okullarına rahat rahat gidebileceğini söyledi.

Tören, Bahçeşehir Tören Alanı’ndaki Atatürk Anıtı’na Başakşehir Kaymakamı Cevdet Can, Garnizon Komutanı Binbaşı Taner Aydın, Ba-şakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal tara-fından çelenk konulması ve Başakşehir’de bulunan siyasi parti temsilcileri, kamu ku-rumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının saygı merasimi ile başladı. Başakşehir Ticaret Lisesi öğrencilerinden Zeynep Burcu Sönmez gençlik adına hazırla-dığı konuşmayı okurken, Özel Ensar Anadolu

Lisesi öğrencisi Ayşe Melike Yurtoğlu bir şiir seslendirdi. Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi bir kez daha seslendirilerek gençliğin görevleri vurgulanırken ardından çeşitli yarışmalarda dereceye giren öğrencilere Kaymakam, Gar-nizon Komutanı, Belediye Başkanı ve Emniyet Müdürü ödüllerini verdiler.

Başakşehirli okullarda özenle hazırlanmış çeşitli folklör, dans, akrobasi ve müzik içeren gösterilerin olduğu rengarenk görüntüleri Ba-şakşehirli vatandaşlar ilgiyle izlediler.

Hoşdere Zihni Küçük İlk Öğretim Okul bahçe-sinde gerçekleşen şenliğe; Başakşehir Bele-diye Başkanı Mevlüt Uysal, Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, Bahçeşehir 2. Kısım Mahalle Muhtarı Selahattin Paker, Dernek Başkanı ve çok sayıda vatandaş katıldı. Hoşdere Roman-lar Kültür ve Dayanışma Dernek Başkanı’nın açılış konuşmasından sonra kürsüye davet ettiği Mevlüt Uysal; ”Bu sene Hoşdere’de Hıdrellez Şenlikleri’nin ikincisini düzenliyo-

ruz. Hıdrellez ülkemizin her tarafında bahar bayramı olarak bilinir ve kutlanır ama bunu roman derneklerimiz ve vatandaşlarımız daha büyük bir neşeyle kutlar çünkü roman deyince akla neşe, sevinç ve eğlence gelir” diyerek ilkinin geçen sene düzenlendiği şenlikle ilgili ise; “Bir takım eksikliklerimiz olmuş olabilir ama bundan sonra her sene derneğimizle de beraber ses getirecek eğ-lenceler düzenleyeceğiz. Şu anda okul bah-çesinde dar bir alanda bu etkinliği gerçek-leştiriyor olabiliriz ama ileride Boğazköy’de yapılacak alanda daha neşeli ve güzel şen-likler yapacağız” dedi.

Uysal, katılan sanatçı ve vatandaşlara teşek-kür etti, iyi eğlenceler diledi. Renkli görüntü-lerin hakim olduğu alanda, yediden yetmişe herkes Bahar Bayramı’nı kutladı. Romanların severek takip ettiği Roman Modacı Kobra Murat’ın katılımıyla iyice hareketlenen vatan-daşlar karşılıklı oynadılar, eğlendiler.

Kent Bilgi Sistemi kapsamında her vatandaşın evi ve işyerine ait yapılara Başakşehir Beledi-yesi görevlilerince bir numara verilecek ve Be-lediye binasına vatandaş girdiği andan itibaren bu numara ile işlem yapacak. Vatandaşlarımı-zın ev/işyeri kapısına küçük bir tabela olarak monte edilecek bu numaranın muhafaza edil-mesinin önemli olduğunu belirten yetkililer bu numarayı söylediklerinde işlemlerin daha hızlı ve daha güvenli sonuçlanacağını ifade ederler-ken resmi kurumlarda adrese dayalı her işlem-de bu numarayı kullanacaklar. Uygulanacak bu sistem ile artık vatandaşların resmi kurum-larda adrese dayalı işlemler için beklemelerine gerek kalmayacak.

Başakşehirli Gençlik Atatürk’ü Andı...19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Başakşehir’de coşkuyla kutlandı.

Başakşehir hem 19 Mayıs Atatürk’ü anma Gençlik ve Spor Bayramı,hem de 5 okula birden kavuşmasının Bayramını aynı anda gerçekleşmesiyle tarihi bir gün yaşadı.Hacı Ali Osman Gül ve Kayabaşı İlköğretim Okulu’nun resmi olarak açılışı, Şahintepe Lisesi temelinin atılması ve ilçedeki okullara temizlik robotu dağıtılması sebebiyle düzenlenen törenlere Şahintepeli vatandaşlar da yoğun ilgi gösterdi.

Neşe Veren, Eğlenceyle Kutlanan Hıdrellez...Her sene büyük bir neşeyle karşılanan, baharın gelişi ve doğanın yenilenmesinisimgeleyen Hıdrellez Şenlikleri’nin, ikincisi Hoşdere Köyü’nde, coşkuyla kutlandı.

BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ KENT BİLGİ SİTEMİ

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1116

Yerel

Page 10: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bahçeşehir Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu Haldun Dormen Sahnesinde Süleyman Demirel İlköğ-retim Okulu Anasınıfı Hazırlık öğrencileri, öğre-tim yılı boyunca hazırlandıkları tiyatro, dans, koro, folklor çalışmalarını ANNELER GÜNÜ HAFTASINDA sergilediler. Çocukların Anneleri için hazırladıkları şarkılar eşliğinde verilen gül-lerle de onlara duygulu anlar yaşattılar.

ÇocuklardanANNELERİNE

Muhteşem Süpriz...

Bahçeşehir’de hizmet sektöründe uzun yıllar-dır başarıyla çalışmalarını sürdüren ve kendi ismiyle bir marka olmuş Yusuf Kahveci, geçti-ğimiz ay içerisinde KC–F Çarşısında bulunan SunLine Solaryumu da bünyesine katarak ürün yelpazesini genişletti. Şelale Caddesi Te-ras Garden’da hizmetlerine aralıksız devam eden Yusuf Kahveci’nin yeni açılan merkezin-de, saç bakımı ve şekillendirmesinin yanı sıra farklı birçok hizmette bir arada bulunuyor. Yeni merkezde solaryum hizmetinin yanı sıra, cilt bakımı, özel el-ayak bakımı, protez tırnak, kalıcı oje, ipek kirpik bakımları yer almakta.

Türkiye’nin elektronik ev aletlerinde yeni mo-delleri, tasarım ve alternatif teknolojileriyle isminden sıkça söz ettiren markası Vestel, Mayıs ayında gerçekleşen resmi açılışı ile Bahçeşehirlilerle buluştu.

Bahçeşehir Şelale Caddesi Hill Park Çarşı-sı’nda İpekyolu Organizasyon'un gerçekleş-tirdiği açılışla hizmete giren Vestel Bayii’nde, televizyondan, ses ve görüntü sistemlerine, beyaz eşyadan, küçük ev aletlerine kadar yüzlerce ürün birarada sunuluyor.

Mutfak sektörünün lider markası Lineadecor, kaliteli ürünleri ve farklı hizmet anlayışını Türkiye’nin her köşesine taşımaya devam ediyor. 13 Mayıs Cuma günü düzenlenen Bahçeşe-hir mağazasının tanıtım kokteyline, Başakşehir Belediye Başkan Yardımcısı Nurettin Ertemel, Lineadecor Genel Müdürü Ercan Ecemiş, Lineadecor satış ve pazarlama yöneticileri ile inşaat sektöründen çok sayıda davetli katıldı. Bahçeşehir yetkili satıcısı Xuma Design’in firma sahip-leri Atilla Okumuş ve Selçuk Ertekin’in ev sahipliğinde düzenlenen organizasyona Lineadecor müşterilerinin yanı sıra Bahçeşehir halkı da büyük ilgi gösterdi.

Lineadecor Genel Müdürü Ercan Ecemiş, Lineadecor’un ürün ve hizmet kalitesine vurgu yapa-rak, teknolojik üstünlüklerine dikkat çekti. Ecemiş “Hem tasarım, hem de teknoloji açısından dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek, sunduğumuz ürün ve hizmetlerle sektörün önünü açıyoruz. Tasarımlarımızı ve kalitemizi, Türkiye’nin dört bir yanına ve dünyanın çeşitli ülkelerine taşımanın gururunu yaşıyoruz.”dedi.

Mutfak MobilyasındaKalitenin Öncüsü Lineadecor, Artık Bahçeşehir’de

Yusuf Kahveci Bahçeşehir’de 2.şubesi ile hizmet yelpazesini genişletiyor...Bahçeşehir’de Bay/Bayan Kuaförü ile ismini başarı ile taşıyan Yusuf Kahveci,senelerin deneyimini Bahçeşehir Şehri Bazaar F Çarşısı’nda açtığı 2.şubesiyle taçlandırıyor.

Vestel Bahçeşehir’de...

Ürün ve hizmet kalitesiyle ayrıcalıklar sunan, Türkiye’nin lider mutfak markası Lineadecor’un Bahçeşehir mağazası tanıtım kokteyli, 13 Mayıs Cuma günü gerçekleştirildi.

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1118

Yerel

Page 11: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

•Kampanyadaki ürünler stoklarla sınırlıdır.•Bu kampanya başka bir kampanya ile birleştirilemez.•Kampanya 1-30 Haziran 2011 tarihleri arasında geçerlidir.•Firmamız kampanyayı sonlandırma ve uzatma hakkını saklı tutar.

Doğan Araslı Bulvarı Orion Park SitesiNo:149/15 Mağaza Esenyurt - İSTANBUL

Tel: (0212) 699 44 57 - Fax: (0212) 699 44 58www.avmaydinlatma.com - [email protected]

180 TL300 TL

6259-1

250 TL420 TL

6259-2

160 TL265 TL

PL10143-6+3

190 TL315 TL

PL10164-9

175 TL295 TL

3500-1A,16

669 TL

400 TL175 TL

105 TL245 TL

145 TL620 TL

370 TL205 TL

125 TL

3520-1,16 4102-1,19 5301-1,06 6007-1 PL30015-K

A Y D I N L A T M A

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR, Uzun yıllardır kendine özgü modellerin üreti-mini yaparak, Türkiye’nin her bölgesine ve yurtdışında yaklaşık 12 ülkeye ihracat yaparak, bu faaliyetlerini Küçükköy’de ki fabrikasında devam ettirmektedir.

Toptan Satışlardan Perakende Mağa-zacılığına ilk şubesi çok yakınınızda...

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR, sek-törde yılların kazandırdığı üretimdeki ve toptan satışlardaki deneyimini, peraken-de mağazacılığa aktararak ilk şubesini sizlere daha yakından hizmet verebil-mek amacı ile ESENYURT DOĞAN ARASLI BULVARI ÜZERİNDE AÇTI.

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR’da, MODERN-KLASİK-LEDLİ VE KUMANDA-LI AYDINLATMA yapan avizeleri bulabile-ceğiniz gibi ALTIN-PLATİN-ANTİK kapla-

malı birbirinden farklı yüzlerce ürünü de bir arada görebilecek, ferah bir showro-omda ürününüzü seçmenin keyfini yaşa-yacaksınız.

Yüzlerce model ve tasarım...

Toptan fiyatlarına perakende satış dö-nemi başlıyor...

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR, üretici olmanın avantajını fiyatlarına yansıtarak toptan fiyatlarına yaklaşan perakende fi-yatları ile satış dönemini başlatıyor ve ka-liteyi makul fiyatlarla sunmayı hedefliyor.

Adrese teslim, Ücretsiz Montaj, Meka-nınıza özel projelendirme...

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR, konu-sunda uzman personeli ile mekanınıza en uygun ürünleri tercihinize sunarken, seçtiğiniz ürünü hazırlayıp adresinize teslim ediyor ve bununla da kalmayıp ücretsiz montajını da gerçekleştiriyor. Ayrıca mekanınıza özel olmasını istedi-ğiniz projeleri de teknik personeli ile de-taylandırarak sizlerin beğenisine sun-maya hazırlar.

A Y D I N L A T M A

AVM AYDINLATMA VE AKSESUARtoptan satışlardan perakende mağazacılığına adım attı...Son yıllarda Bahçeşehir ve Esenyurt genelinde artan konut sayısıyla bölgeye olan ilginin artması, birçok üretici ve toptancı işletmenin yeni şubeleri ile bölgede yerlerini almasına neden oldu. İşte bu işletmelerden biri de uzun yıllar aydınlatma ve aksesuar sektöründe hizmet veren AVM Aydınlatma ve Aksesuar. İşletme hakkında detaylı bilgiyi şirket Genel Müdürü Adil Bırık’tan aldık...

AVM AYDINLATMA VE AKSESUAR özgün model tasarımlarıyla üretimlerine devam ediyor...

Page 12: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

İnsiyatif ve bilinç yönünden;Türkiye‘de aileden, okuldan politikaya kadar daha otoriter bir yapı hâkimiyeti söz konusu-dur. Çocuk yaştan bu yana genellikle o kişi adına ailede anne, baba okulda öğretmen vs. gibi hep başkaları karar verdiği ve üstelik karar veren kişilerin kendilerini bunda haklı gördükleri için insiyatif ve bilincin daha zayıf geliştiğini söylemek mümkündür.

Almanya‘da sistem ve kurallar yıllar öncesin-den oturmuş ve uyulması konusunda güçlü bir kontrol ve denetim sağlandığı için insan-lar sistem ve kurallara uymaya çocuk yaştan itibaren alıştırılmaktadırlar. Ancak otorite kullanımı da sisteme bağlanıp daha iyi uygu-landığı için insanlar hayata ilişkin önlerindeki hedefleri daha açık ve net görüp, doğru ve yanlışları daha rahat ayırt edebiliyorlar. Ayrı-ca kuralların sınırları içersinde istedikleri gibi insiyatif kullanma özgürlüğüne sahip bulun-maktadırlar.

Disiplin, ciddiyet ve sorumluluk yönünden;Türkiye‘de otoritenin nasıl kullanılıp kullanıl-mayacağı hem kavram kargaşalığı olup üste-lik bunların açık ve net bir şekil alması konu-sunda politik düzeyde geniş bir mutabakat sağlanmış değildir. Örneğin temel eğitim sis-teminde ve hatta 88 yıllık Cumhuriyetin temel prensiplerinde dahi çatışmalar söz konusu olduğu için bunun yaratmış olduğu karmaşık kafa yapısı bilinçsizlik ile kombine olduğunda

iş ve toplumsal hayatta arzu edilmeyen disip-linsizlik, sorumsuzluk ve ciddiyetsizlik prob-lemleri had safhada ortaya çıkmaktadır. Bilgi bazında Türkiye‘de hiç bir eksiklik olma-yıp aynı trafikte olduğu gibi “iş ve toplum tra-fiğinde de” nerede durulup durulmayacağını aslında herkes bilmekte olup, uyulmama so-runu bilinç ve alışkanlıklardadır. Türkiye‘deki yöneticilerin önüne adeta her an kaza riski taşıyan Türkiye trafiğinde araba kullanma gibi olmayacak bir anda olmayacak soruların yani spontane sorunların ortaya çıkma olasılığı yüksek olduğundan çok hareketli, dikkatli ve çok daha yaratıcı olma zorunlulukları vardır.

Almanlar‘da bizim tersimize genellikle şov ve kişiler değil iş ve icraat ön plandadır. Bundan ötürü başarısız olmuş politikacı ya da yöneti-cileri sistem doğal olarak elemine eder. Türk-lerin ferdiyetçilik eğilimlerinin tersine Alman-lar ekip çalışmasına daha önem verdikleri ve ekibin yaratacağı organizasyon içinde ken-dilerini emniyette hissettikleri için sisteme daha sahip çıkmaktadırlar. Bu anlayış yapıları gereği daha ciddi, daha dakik , daha disiplinli ancak daha az tolerans yapılı bir özellik arz etmektedirler.

Duygular yönündenTürkiye‘de insanlar tepkilerini çoğu kez kalp-lerinde göstermekte ve bu onları daha çocuk yaştan itibaren genelde duygusal eğilim ve

tepkilere itmektedir. Kalp genellikle beyine hakim ve kararlarda daha etkili rol oynadığı için gösterilen davranışlar çoğu kez mantık sınırlarını zorlamaktadır.

Almanlar sistem ve mantığa alıştıklarından ötürü insan ilişkilerinde bazen duygu gerek-tiren yerlerde dahi plan ve mantık arama eği-limlerinden dolayı duygu yönünden daha zayıf kalmakta, beyin genellikle kalbe hakim olup, kararlarda daha etkili rol oynamaktadır.

SONUÇ:Türk toplumundaki otoriter yapının insan ba-zında bıraktığı bu bahsettiğimiz özelliklerin ürünü olarak biz Türklerin genellikle “bir lider vasıtasıyla” açık ve net hedeflerin verildiği coşkulu ortamlarda çok daha iyi çalışıp, ba-şarma özelliğimiz vardır.

Toplumun büyük bir çoğunluğunun batılı değil Avrupa kültürüne yabancı “doğulu” düşünce ve yaşam tarzını benimsediği hatta önemli bir kısmının hala yarı feodal yapıda olduğu iddia-ları Türkiye’nin AB ye kabul edilmesi hususun-da AB kamuoyunda en çok tartışılan konula-rın başında gelmektedir. Türkiye’de AB hedefi dahil batılı olmak ile “batıcı” olmak arası ayrımın da doğru yapılması ve amacın onları taklit etmek değil öncelikle batılı gibi kültürel düzeyde bilinçli ve rasyonel düşünüp sonra da kendine özgü gerçekçi çözümler üretmesi gerektiğini belirtmekte yarar vardır.

Bekir Kavruk Hakkında : İstanbul Teknik Üniversitesi ve Almanya Aachen Teknik Üniversitesi’nden mezun olup, İstanbul Üniversitesi’nde İşletme yüksek lisans eğitimi görmüştür. Felsefe eğitimi de vardır. Aachen’da bilimsel araştırma ve Endüstri projelerinde çalışmış ve Bölüm Başkan Yardımcılığına kadar yüksel-miştir. Daha sonra özel sektöre geçip uluslararası üst düzey yöneticilik yapmış, iş ya da gezi amaçlı 36 ülkede bulunmuştur. Türkiye’de önemli En-düstri projelerine üst düzey yönetici olarak ciddi katkılarda bulunmuş, birçok seminer ve konferanslar vermiştir. Sistem Teknik ve Global Ekonomi uzmanıdır. Diğer uzmanlık alanı aile şirketleri üzerine olup, halen yönetim danışmanlığı da yapmaktadır. Aikido Sho Dan Ho sahibidir.

Bekir [email protected]

Türkiye‘nin AB‘ye üyeliği konusu gerek Türkiye gerekse AB kamuoyunda çok uzun yıllardan beri tartışma konusu olmuş ve bu konuda sayısız yorumlar yapılmıştır. Bu hususta yapılan karşılaştırmalarda en tipik örneği ise Türklerin en yoğun yaşadığı Almanya teşkil etmektedir. Bu iki toplumun İnsan ve Mentalite bazında relatif ve genel bir değerlendirme çerçevesinde karşılaştırılması gerçekten ilginç özellikler arz etmektedir.

Türkiye-Almanya arasıMENTAL FARKLILIKLAR

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1122

Editör

Page 13: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi
Page 14: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

YEARİngiliz The Times gazetesinin haberine göre, göz kırparak internete girilebilecek. İnsanlar sadece düşünce gücüyle eşyaları ve teknolojik aletleri hareket ettirebilecek. Açılışa özel

iNDiRiM

%20

(0212) 672 93 33Bahçeşehir Mobilyacılar SitesiHoşdere Yolu H-1 Blok No:11

Bahçeşehir / İstanbul

BahçeşehirMobilyacılar Çarşısı’ndaBahçeşehirMobilyacılar Çarşısı’nda2100 BİLİMKURGU

GİBİ OLACAK...

- Sadece göz kırparak internete girilebilecek.

- İnsanların kendi hücrelerinden yedek organ-lar üretilecek.

- İnsanlar sadece düşünce gücüyle eşyaları ve teknolojik aletleri hareket ettirebilecek. Şimdiden felçliler bir çiple bilgisayar kullana-biliyor.

- Nesli tükenen hayvan türlerinin DNA kodları çözülecek ve yeniden doğurtulacaklar.

- Genetik ve moleküler hücre yapısı ayrıştırıla-rak yaşlanmanın sırrı çözülecek.

- Tıpkı Terminatör veya X-Men?de olduğu gibi bir madde sayesinde, eşyaların istenilen bo-yutlara getirilebilmesi sağlanacak.

- Ulaşması 70 binden fazla yıl süren yıldızlara serçe parmak büyüklüğünde minik bir bilgisa-yar çipini seyahat ettirmek planlanıyor. Böy-lece yıldızlardan bilgi toplaması sağlanacak.

- 2100 yılında kanser, bugünün insanı için eski vebalar neyse o anlamı taşıyacak. Kan-serli tümör oluşması riski 10 yıl önceden ön-görülerek bertaraf edilecek.

- Robotlar sırayla bir fare, kedi, köpek ve may-mun zekasına çıkarılacak. Robotların beyin-lerine, ölümcül fikirler ürettiklerinde kendini imha edecek şekilde akıllı çipler yerleştirile-cek.

- 2100 yılında uzay yolculuğu ekonomik ve pratik hale gelecek.

Milliyet’in İngiliz gazetesi The Times’a dayandırdığı habere göre,dünyanın 2100 yılında kavuşacağı ve kurgu filmlerini aratmayan teknolojik gelişmeler derlendi:

F i L M i

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1126

Aktüel

Page 15: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

• Einstein, geliştirdiği kurama görelilik kura-mı adını vermemişti. 1905 yılında yayımla-nan “Hareketli Cisimlerin Elektrodinamiği” başlıklı makalesinin hiçbir yerinde “görelilik” sözcüğü geçmiyordu. Einstein görelilik sözcü-ğünden hiç hoşlanmadığı için, “değişmezlik kuramı” demeyi yeğledi (çünkü fizik yasaları tüm gözlemcilere aynı görünür- bu konuda “görelilik” söz konusu değildir).

• Uzay-zaman sürekliliği mi? Ne yazık ki, o da Einstein’a ait değil. Dördüncü boyut olarak zaman kavramı, Einstein’ın eğitmenlerinden biri olan ve ona “tembel köpek” adını veren, Hermann Minkowski tarafından ilk kez ortaya atıldı.

• Ama Galileo tarafından ortaya atılan göreli-lik kavramını, ışık hızına yakın bir hızda zama-nın yavaşlaması ve uzayın sıkışması türünden garip olayların içyüzünü anlamak amacıyla, yeniden düzenleyen Einstein oldu.

• Avusturyalı fizikçi Friedrich Hasenöhrl E=mc2 eşitliğini Einstein’dan bir yıl önce yayımladı.

• Hasenöhrl adını büyük olasılıkla daha önce hiç duymamış olabilirsiniz. Bunun nedeni Hasenöhrl’ün eşitlik ile görelilik ilkesi arasın-da bir bağlantı kuramamış olmasıydı.

• Einstein’ın İsveç patent bürosundaki işinin tam zamanlı olması, görelilik kuramını kimse-nin görmediği zamanlarda kotarmış olması gerektiği anlamına geliyor. Müdürü odaya gi-recek olduğunda, Einstein not aldığı kağıtları telaşla çekmecesine tıkıştırırdı.

• Einstein hiç içki içmeyen biri olmasına kar-şın, görelilik kuramını tamamladığında eşi Mileva ile birlikte masanın altında kafa çekti.

Eski günlerde zaman-uzay sürekliliğine bulaş-manın yöntemi buydu.

• Sevgi görelidir. Einstein, 1904 yılında kura-mını tamamlamaya çalıştığı sırada,”Karıma gereksinmem var. Tüm matematik problem-lerini benim yerime o çözüyor,” diye yazmıştı. 1914 yılında Einstein karısından “sürdürülmesi toplumsal açıdan zorunlu olmadıkça, kendisi ile olan tüm özel ilişkilerini kesmesini” istedi.

• Kurallar da görelidir. Einstein’a göre hiçbir şey ışıktan daha hızlı hareket edemez, ama uzayın kendisinin de böyle bir hız sınırı yoktur; Büyük Patlama’nın hemen ardından, evrenin denetimsiz genişlemesi görünüşe bakılırsa ışığı çok gerilerde bırakmıştı.

• İki farklı görelilik kavramı var. Şimdiye dek değişmeyen bir hızla hareket eden cisimler için geçerli olan özel görelilikten söz ettik. İvmeli devinimle ilgili olan ve yerçekiminin nasıl işlediğini açıklayan genel görelilik ise on yıl sonra ortaya çıktı. Genel görelilik kuramı Einstein’ın en büyük başarısı olarak değerlen-dirilir.

• Genel göreliliğin matematiğinden kafası ka-rıştığında, Einstein’ın yardımına okuldan eski arkadaşı Marcel Grossman koşardı. Yıllar ön-cesinde Einstein sürekli okulu kırdığında da Grossman’ın aldığı notlar imdadına yetişiyordu.

• Genel görelilik kuramının ilk biçiminde ciddi bir yanlış vardı. Bir ışık demetinin yerçekimi-ne bağlı kırılma miktarı yanlış hesaplanmıştı.

• Neyse ki, kuramın 1914 yılında bir güneş tutulması sırasında denenmesiyle ilgili tasarı I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesi yüzünden suya düştü. Deney o zaman yapılmış olsaydı

yanlış su yüzüne çıkacak ve Einstein’ın görü-şünde yanıldığı kanıtlanmış olacaktı.

• Tutulmayla ilgili deney 1919 yılında yapıldı. Dönemin önde gelen fizikçilerinden Britanyalı Arthur Eddington genel görelilik kuramını büyük bir başarı olarak değerlendirip Einstein’ın bir anda üne kavuşmasına ve resimlerinin kahve fincanlarının üzerine basılmasına neden oldu.

• Şimdi geriye baktığımızda, Eddington so-nuçları abartmış ve “yanlışlığı” gösteren gö-rüntüleri görmezden gelmiş gibi görünüyor.

• Doğal olarak bunu kimse fark etmedi: 1955 yılında Einstein yaşama veda ettiğinde bile bilim insanlarının ellerinde genel görelilik kuramının yaşama yansımasıyla ilgili herhan-gi bir kanıt bulunmamaktaydı.

• Bu durum 1960’larda gökbilimcilerin, nöt-ron yıldızları ve kara delikler gibi, zaman-uzay görüngüsünü ciddi biçimde etkileyen olağa-nüstü cisimleri keşfetmeye başlamalarıyla birlikte çarpıcı bir değişime uğradı.

• Genel görelilik kuramı günümüzde öylesi-ne iyi kavranıyor ki, gökadaların ağırlığını ölç-mede ve uzak gezegenlerin yerini ışığı kırma biçimlerinden yola çıkarak belirlemede bu kuramdan yararlanılıyor.

• Einstein’ın açıklamalarını anlamakta yine de zorlanıyorsanız, bizzat kendisinden geldiği söylenen şu sözlere kulak verin: “Elinizi bir dakikalığına kızgın bir sobanın içinde tut-maya kalkıştığınızda, o bir dakikalık süre size bir saatmiş gibi uzun gelecektir. Hoş ve çekici bir kadınla geçirdiğiniz bir saat ise size bir dakika gibi gelir. Görelilik denen şey işte budur.”

GÖRELİLİK HAKKINDA...Görelilik kavramını kim buldu?Bilemediniz! Bununla ilgili bir görüş ilk kez 1639 yılında ortaya atıldı.

Bununla ilgili bir görüş ilk kez 1639 yılında, bir nesnenin devinmekte olan bir gemiden de devinimsiz bir yapıdan da aynı ivmeyle düştüğünü ka-nıtlayan Galileo tarafından ortaya atıldı.

5

Bahçeşehir

İngilizce ve BilgisayarEğitim Danışmanlığı

Detaylı bilgi ve randevu için: Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. kat, No: 214 Tel:669 52 63–64, 669 77 25 [email protected]

DERSLERİMİZİstanbul Amerikan ROBERT

LİSESİ ve ABD’de, HARVARD, PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK

Üniversitelerinden mezun uzman eğitimciler tarafından birebir ya da

maksimum 5 kişilik gruplarla verilir.

İngilizce Eğitim Programlarımız:

TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GREProficiency (İngilizce Hazırlık Atlama)Genel Amaçlı İngilizceTeknik İngilizceMicrosoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

İngilizce Çeviri

EĞİTİM SİSTEMİMİZSeviye belirleme sınavları

Konuşma / Diction Dilbilgisi (İngilizce ve Türkçe)

Bilgisayar ile destek ve uygulamalarGüncel eğitim programlarıUluslararası saygın ders

dökümleriMaximum, Axess, Bonus ve World kredi kartlarına

taksit imkanıYelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1128

Yaşam

Page 16: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

7 Mart 1980 tarihinde Zonguldak’ta doğdunuz. 1996 yı-lında İstanbul’a geldiniz ve Güzel Sanatlar Lisesi eğitimi-ni burada tamamladınız. Bu sıralarda da Cemal Reşit Rey ve Atatürk Kültür Merkezinde vokalist olarak ilk sahne performanslarına başladınız.

1998 senesinde Milliyet Gazetesi’nin düzenlediği “Lise-ler Arası Müzik ve Halk Oyunları Yarışması”nda aldığı-nız birincilik ödülüyle de yavaş yavaş müzik ve sahne dünyasında ilerlemeye başladınız.

1999 yılında Bilgi Üniversitesinin ‘Caz Vokal Bölümü’nü kazanarak eğitiminize devam ettiniz. 2003 senesinde başladığınız İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Dev-let Konservatuarı Temel Bilimler Bölümüyle de eğitiminizi pekiştirdiniz.

Ajda Pekkan, Tarkan,Shakira, Nilüfer, Nazan Öncel, Nil Karaibrahimgil, Grup Hepsi ve Hande Yener gibi sanat-çıların sahne performanslarında ve albümlerinde yer al-dınız. Birçok reklam kampanyasında da gerek sesinizle gerekse oyunculuğunuzla da yer aldınız.

Aşkı bulamam ben, Maximum, Püf, Uçurum, Para Yok, Özledim, Her Şeyi Yak, Sallana Sallana, Gümbür Güm-bür, İki Medeni İnsan, Hayat Sana Güzel, Buralardan Gi-derim adlı şarkılarınızda sizin yorumunuzla hayat verip müzik dünyasına kazandırdığınız şarkılarınızdan sadece bir kaçı…

Çok genç yaşta başarılara imza atıp, müzik dünyasında önemli bir yere geldiniz. Bu yolda ilerlemenizi sağlayan en önemli özelliğiniz nedir, kısaca başarınızın sırrını bi-zimle paylaşabilir misiniz?

Müzik kendini geliştirmeyi gerektiren koskoca bir derya. Ben sürekli olarak özümden uzaklaşmadan kendimi ye-nileyecek, ufkumu açacak her türlü unsurdan faydalanı-yorum.

• Albüm çalışmaları haricinde, film, dizi teklifleri mu-hakkak ki alıyorsunuzdur. Reklam ve kliplerinizdeki rol başarınızı herhangi bir projede görebilecek miyiz?

Kariyerimde özellikle bir sinema filmi olsun istiyorum. Bir sinema filminde oyunculuk kabiliyetimin sınırlarını zorla-mayı, muhakkak istiyorum.

Müzik hayatınızın en önemli parçası nedir? En sevdiği-niz şehir? En sevdiğiniz yemek? En sevdiğiniz Hayvan? En sevdiğiniz renk?

En sevdiğim şehir, doğduğum ve büyüdüğüm yer olan Karadeniz Ereğli.. Pazı dolması en sevdiğim yemekler-den bir tanesi.. Bütün hayvanları seviyorum. Daha önce kedim oldu şimdi de maço adında bir köpeğim var. Tüm renklere aşığım, ama siyah beyazın yeri ayrı tabi...

Sizin için aile kavramı nedir? Düşüncelerinizi öğrene-bilir miyiz?

Ailem olmadan bugünlere gelebilmem mümkün olmaz-dı… Aile kavramı benim için çok kutsaldır. Annem, Ba-bam ve Ağabeyim benim tüm servetimdir...

Modaya olan düşkünlüğünüzü, kendi tarzınızla birleşti-riyorsunuz ve ortaya çok şık tasarımlar çıkıyor. Kimler-den kostüm, aksesuar seçiminde yardım alıyorsunuz, sizce modayı takip etmek önemli midir?

Yaklaşık 4 senedir stilistliğimi kız arkadaşım Eliz yapıyor..Onun dışında, Fc Plus kıyafet sponsorumuz, onlarla da uzunca bir süredir birlikteliğimiz, çalışmalarımız devam etmekte. Modayı takip etmek benim işim ve görselliğim açısından vazgeçilmez bir durum. Tüm moda dergilerini sıkı bir şekilde takip ederim. Bu işimin bir parçası.

Yeni albüm çalışmanız yeni müzik marketlerde yerini aldı. Hayırlı olsun. Bizlere, daha albümünüzü almamış olan okuyucularımıza, biraz şarkılarınızdan bahseder misiniz?

Her biri birbirinden güzel 9 şarkıdan oluşuyor. ”Aşklarım Büyük Benden” Albüm’üm. Türkiye’nin en değerli mü-zisyenleri ile çalıştığım bu albümde kendimi ve hislerimi, söylem ve müzikalite olarak, tecrübelerim doğrultusunda daha olgun ve net olduğunu düşünüyorum. Bu albüm en ‘Ben’ olan albümüm diyebilirim.

Sevgili Murat Boz, okuyucularımın çok merak ettiği ko-nulardaki sorularıma, tüm içtenliğinizle cevaplar verdiği-niz için kendim ve YELPAZE İSTANBUL okuyucuları adı-na teşekkürlerimi sunmak istiyorum. “Aşklarım Büyük Benden” adlı yeni albümünüzün tekrar hayırlı olmasını diliyorum. Sizin her zaman takipçiniz olmaya da devam edeceğiz...

BENDENAŞKLARIM

BÜYÜK

Ünlü Pop StarMURAT BOZ ile Arzu Yetiş Kocatepe’nin

YELPAZE İSTANBUL içingerçekleştirdiği Röportajı...

“Annem, Babam ve Ağabey’im benim tüm servetimdir...”

Bu ayki sanatçı konuğumuz, gençlerin ve genç kalmayı bilenlerin hayran kitlesinin oluşturduğu ÜNLÜ POP STAR MURAT BOZ...

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘11 Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1130 31

Röportaj Röportaj

Page 17: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

İş stresi ve yetersiz beslenme, unutkanlık sorunu yaşayanların sayısını giderek artı-rıyor. Günümüzde gençler için de ciddi bir problem olan unutkanlık, beyindeki kesin hafıza ve geçici hafıza bölümlerindeki prob-lemlerden kaynaklanıyor. Beyindeki bilgileri depolama sürecinde yaşanan bellek kaybı ve unutkanlık konusunda merak edilenleri anlatan Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, Alzheimer hastalarının uzak geçmiş rahatça hatırladıklarını, yakın geçmişi hatırlamakta ise zorluk çektiklerini söylüyor. Dr. Yavuz, ya-kın geçmişle ilgili sorun yaşayanların hekim kontrolünden geçmesi gerektiğini belirterek, hafızanın nasıl çalıştığını şöyle anlatıyor: “Hafızanın geçici olarak kaydedildiği yer, beyindeki hippokampus bölgesidir. Kayıtlar önce hippokampusa alınır, burada kişinin geçmiş hayatına, duygusal durumuna, kül-türel düzeyine, sosyo-psikolojik konumuna göre süzgeçten geçirilerek ya beynin hard diskine kayıtlanarak belleğe dahil edilir ya da önemsenmeyerek silinir.

Örneğin bir defaya mahsus telefonla ara-nacak bir yeri hafızada tutmak böyle bir durumdur. Muhtemelen bu telefon numa-rası birkaç saat sonra sonsuza dek silinip gidecektir. Beyinde, bilgisayarlardaki ön bellek (REM) görevini hippokampus yerine getirirken asıl hafızanın kaydedildiği yer, yıl-larca araştırmaların konusu olmuştur. Fron-tal lobda kişinin diğer insanlarla ilişkilerini şekillendiren sosyal hafıza kaydediliyor. Bu nedenle Frontotemporal demanslarda kişinin, toplumsal ahlaki değerleri zede-lenebiliyor. Böyle hastalar, daha önce hiç yapmadıkları ve normalde utanacakları ha-reketleri çekinmeden yapabilirler.”

YENİ BİLGİLER 10 DAKİKADA UNUTULUYOR

Hippokampusta şekillenip ayrıştırılan bellek kayıtları, kalıcı hafıza olarak depo edilmesine karar verildiğinde, temporal ve parietal loblar-daki hard disklere atılıp orada saklanır. Hip-pokampustan beyin hard disklerine sürekli kalıcı hafıza nakli olur.

“Gerek Alzheimer hastalarında gerekse di-ğer demansiyel sendromlarda geçici kayıt-lama bölgesinden, kesin hafıza bölgesine kayıt akışı durmaktadır, böylece yeni bilgi-ler depolanmamaktadır. Bilgiler sadece ön

bellekte kalıp, hard disklere geçmediği için hafıza da kısa süreli olur. Yeni öğrenilen bil-giler 5 ile 10 dakika içerisinde unutulur.”

BİLGİLER, YENİDEN ESKİYE DOĞRU SİLİNİ-YOR

Demansiyel sendromlarda asıl problem; ön bellekten, kesin belleğe kayıt akışının durması ya da kesin belleğin bilinmeyen bir nedenden dolayı bilgiyi depolayamaz hale gelmesidir. Kas nörofizyolojisinde sinir uyarımlarıyla aktive edil-meyen kasların giderek erimeye ve küçülmeye

mahkûm olduğunu belirten Dr. Yavuz, aynı şe-kilde işlevselliği bozulan kesin kayıtlama bölge-sinin de mevcut bellek kayıtlarını yeniden eski-ye doğru silmeye başladığını söylüyor.

GEÇMİŞİ NET HATIRLAMAK SİZİ YANILTMASIN!

Üst taraf, yani son bilgiler silinince alttaki hafızanın açığa çıktığını ve Alzheimer hasta-larının geçmişi her zamankinden daha iyi ha-tırladığını vurgulayan Dr. Yavuz ‘’Bu olay ba-zen hasta yakınlarının çok şaşırmasına ve yanılmasına neden olabilir ve hasta sahip-leri geçmişin çok iyi hatırlanıyor olmasına bakarak, hastanın unutkanlık durumlarını yanlış yorumlayabilir. Yakın hafızanın kaybı ve uzak hafızanın daha iyi hatırlanıyor olma-sı, demansiyel sendromların karakteristik özelliğidir.”

UNUTKANLIĞI YENMEK İÇİN...

Dr. Mehmet Yavuz, unutkanlığı azaltmak için yapılması gerekenleri ise şöyle sıralıyor;

•Bol sebze ve meyve tüketin.•Vaktinizi arkadaşlarınız ve ailenizle geçirin. •Stresten uzaklaşın. •Fındık, ceviz, badem, çekirdekli kuru üzüm, yeşil sebzeler, böğürtlen, yaban mersini, üzüm suyu, elma, kepekli pirinç ve balık tü-ketimi ile folik asit takviyesini ihmal etme-yin. •Dinlenmenize dikkat edin ve düzenli egzer-siz yapın. •Alkolden uzak durun. •Ajanda kullanın, bol bol not alın. •Yeni hobiler edinin, müzikle ilgilenin. • Gönüllü çalışmalara katılın.

GEÇMİŞİ UNUTMAK DAHAAlzheimer hastaları uzak geçmişi hatırlıyor ancak yakın geçmişi hatırlamakta zorluk çekiyor.

ALZHEiMER ön bellekten,

kesin belleğe kayıt akışının durması ya da kesin belleğin bilinmeyen bir

nedenden dolayı bilgiyi depolayamaz hale

gelmesidir.

Uzmanlar,yakın geçmişi

hatırlamakta zorlananların nöroloji muayenesinden

geçmesi gerektiğinisöylüyor.

TEHLİKELİ...D ü n y a n ı n t e r c i h l e r i n i s i z i n i ç i n B a h ç e ş e h i r ’ e g e t i r d i k

Bütün ürünlerde ikinciye%50( ç o r a p l a r h a r i ç )İndirim

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1132

Sağlık

Page 18: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Dünyanın en büyük yaratıcılık yarışmasında Türkiye’yi temsil edecek olan Eyüboğlu Eğitim Kurumları’ndan 13 öğrenci bu hafta Amerika yolcusu…

Dünyanın pek çok ülkesinden binlerce öğren-ci ile yarışacak olan gençler, yarışma önce-sinde işi “yaratıcılık” olan isimlerle buluştu. OGS, deniz taksi gibi hayatımızı kolaylaştıran pek çok projenin mucidi olan Fütürist Alphan Manas gençlere her konuda fikir sahibi ol-malarını ama tek konuda uzmanlaşmalarını tavsiye etti.

Eyüboğlu Eğitim Kurumları’nda okuyan 13 öğrenci dünyanın en büyük yaratıcılık orga-nizasyonu Destination ImagiNation’ın (DI) dünya finallerinde kendi kategorilerinde Türkiye’yi temsil edecek. Gençlerin yaratıcı-lıklarını daha çok kullanmalarını, geliştirme-lerini, günlük hayata geçirmelerini ve yaratıcı düşünceyi bir yaşam tarzı olarak benimseme-lerini sağlamak amacıyla 26-28 Mayıs tarih-leri arasında gerçekleştirilecek Anlık Çözüm Yarışması Amerika’nın Tennesse eyaletinde düzenlenecek.

Eyüboğlu Eğitim Kurumları, hem öğrencile-rine moral vermek hem de sergileyecekleri performanslara katkı sağlamak amacıyla ya-rışma öncesinde gençlerle işinin bir parçası “yaratıcılık” olan isimleri buluşturdu.

Geçen hafta TOBB Genç Girişimciler Üst Kurulu Üyesi ve Fütüristler Derneği Onursal Başkanı Alphan Manas ile Gazeteci Meliha Okur’un davetli olduğu kampusün bugünkü konuğu iş hayatında önemli başarılara imza atan Han Yapı Gayrimenkul’ün Yönetim Kuru-lu Başkanı Oğuz Satıcı.

“Artık Yeni Değil, Yaratıcı Fikirler Önemli”

Mart ayında İstanbul’da gerçekleştirilen Av-rasya Turnuvası’nda birinci olan “iDIots” ve jüri özel ödülü alan “Mr. Dintist” isimli ekip-ler; ilaçlarda barkod uygulaması, otomatik geçiş sistemi (OGS), İddaa ve deniz taksi gibi birbirinden önemli projelerin mucidi Alphan Manas’la bir araya geldi. Yaratıcı düşünme, anlık çözüm ve tiyatral anlatım olmak üzere üç ayrı kategoride yaratıcılıklarını konuştura-cak olan gençlere deneyimlerini aktaran Ma-nas, gençlere I tipi değil, T tipi insan olmala-rını önerdi. Manas, “Bazı insanlar uzun yıllar tek konu üzerinde çalışıp bir alanda uzman-laşır. Eskiden ‘I’ tipi dediğimiz bu insanlar revaçtaydı. Günümüzde ise ‘T’ tipi olmak önemli. T tipi insanlar birbiriyle bağlantılı birçok alanda genel bilgi sahibidir. Bir ko-nuda da derinlemesine bilgi sahibi olurlar. ‘I’ tipi değil ‘T’ tipi insan olmaya gayret edin. Herşey hakkında fikriniz olsun ama bir dal-da uzmanlaşın. Ben asla dizi seyretmem de-meyin. Dizi de seyredin magazin de ama her şeyi dozunda yapın” dedi.

Günümüzde yaratıcı ve farklı fikirlerin yeni fi-kir üretmekten daha değerli olduğuna vurgu yapan Manas, açıklamalarına şöyle devam etti: “Artık sadece yeni fikir üretmek işe ya-ramıyor. Yaratıcı ve farklı fikirler bulmak ge-rekiyor. Siz bir şey yaptıktan sonra herkes bunu ben de düşünmüştüm diyor. Düşün-mek yetmez, hemen patentini alıp uygula-mak gerekiyor.”

Başarı Tesadüf Değil...

Çok küçük yaşlarda odasına izinsiz girilmesi-ni engellemek amacıyla alarm düzeneği olan

bir paspas yaptığını anlatan Alphan Manas’ın bugün pek çok önemli projenin altında imzası bulunuyor. Manas’a göre bu başarı tesadüf değil. O birçok özelliğin genetik miras olarak bireye geçtiğini düşünüyor: “Bu miras eğitim ve çevre ile beraber şekilleniyor. Bazı kişi-sel özellikler bireyi başarılı veya başarısız kılabiliyor. Örneğin ben dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu avantaja çevir-dim. Üstün zekâlı olmak bir avantaj gibi gözükse de zaman zaman sorun olabiliyor. Ben yaşıtlarıma göre şanslı bir çocukluk ge-çirdim. Babam Oğuz Manas Türkiye’de bili-şim teknolojisinin gelişiminde önemli kat-kıları olan insanlardan biri. Kendisi 1991 yılında verdiği bir röportajda 2000′li yıllarda evlerimizde otururken bilgisayarlarla alış-veriş yapabileceğiz demişti. Ancak yıllar önce yaptığı öngörüleri örneğin ben dikkate almadım. Onu dinleseydim internet dünyası-nın devlerinden biri olabilirdim. Bu konuyu dikkate aldığımda yıl 2002’ye gelmişti. İş işten geçmesine rağmen Türkiye ölçeğinde en çok ciro yapan internet projesini yaptım.”

Başarıyı genetik miras kadar aile, okul arka-daşları ve çevre gibi faktörlerin de etkilediği düşünen Alphan Manas, babası sayesinde çok küçük yaşlarda bilgisayar kullanmaya başladığını söyledi. Manas gençlere şu tav-siyelerde bulundu: “O zamanlar herkesin evinde bilgisayar bulunmazdı. Babam yaz tatillerinde bana bilgisayar operatörlüğü yaptırırdı. Anne ve babalarınızı sizi anlama-dıkları, çağın gerisinde kaldıkları için suç-layıp üzmeyin. Ben biraz özel bir babayım, benim babam da öyleydi. Bu kadar teknolo-jiyle haşır neşir, kafası başka türlü çalışan bir baba da çocuklar için sıkıntı yaratabili-yor.”

T Tipi İnsan Olun”

Ünlü işadamı Alphan Manas’tan gençlere önemli öğüt:“I tipi değil, T tipi insan olun”...“I Tipi Değil,

Plaj şıklığınızı garantileyin!..

BabalarGününüzKutluOlsun

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1134

Yaşam

Page 19: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Toronto Üniversitesinde görevli psikologların yaptığı iki araştırma, kendilerini dışlanmış hisseden kişilerin, bir odayı, herhangi bir dış-lanma hissi olmayanlara kıyasla daha soğuk bulduğunu gösterdi.

Söz konusu araştırmalar çerçevesinde 65 öğ-renci iki gruba ayrıldı. İlk gruba sosyal açıdan dışlanmaları veya kendilerini yalnız hissetme-leri, diğer gruba ise sosyal ortamda kabul gör-meleriyle ilgili deneyimleri anımsatıldı. Daha sonra her iki gruptaki öğrencilere, deneyimle-rini yaşadıkları odanın sıcaklığı soruldu. Oda-nın sıcaklığına 12 ila 40 derece arasında ya-nıtlar veren deneklerden düşük ısı rakamını verenlerin kendilerini dışlanmış hissedenler olduğu görüldü.

İkinci araştırma çerçevesinde 52 öğrenciden, bilgisayarda bir top oyunu oynamaları istendi. Oyunda öğrencilerden bazılarına birçok kez top atılırken, bazıları devre dışı bırakıldı. Daha sonra katılımcılardan, sıcak kahve, kraker, soğuk içecek, bir elma ya da sıcak çorbadan hangisini en çok istedikleri soruldu. Oyunda devre dışı bırakılan katılımcıların sıcak çorba ya da kahveyi diğerlerine oranla daha fazla tercih ettikleri gözlendi.

Araştırmacılar, bu kişilerin sıcak içecek ve yiyeceklere yönelmesini, dışlanma nedeniyle doğan üşüme hissinin sonucu olarak yorum-ladı. Psychological Science dergisinde yayım-lanan araştırmanın yazarı Doktor Chen-Bo Zhong, “Sosyal dışlanmışlık deneyiminin tam anlamıyla üşüttüğünü keşfettik” dedi.

Yalnızlık hissinin, kişinin üşümesine neden olduğu bildirildi.

Bunun yolu da, rüyalarınız aracılığıyla alt bey-ninizin farkına varmanızdan geçiyor. Rüya analiziyle bunu gerçekleştirmeniz mümkün...

Rüyalar mesaj gönderiyor...

Rüyalar, alt beyin ve şuuraltı sistemlerinin özel bir evrensel sembol diliyle üst beyne verdiği mesajları içeriyor. Şuuraltı ve alt beyin sistemleri rüyayı görüyor, üst beyin sistemi hatırlıyor ve yazıyor. Böylece en azından alt ve üst beyin arasında bir temas kuruluyor. Bu mesajları şu şekilde özetleyebiliriz;

Üst beyne yani, farkında olduğumuz üstteki

kişiliğe “Senin beyninin derinliklerinde şu şu takıntılar var. Bunları halledemezsen, o muhteşem alt beyinsel enerjini sağlıklı ola-rak kullanamazsın” diyor rüyalarımız. Dolayı-sıyla rüyalarınız çözümlenerek daha huzurlu, daha enerjik olmanız sağlanıyor. Rüya görme-diğinizi düşünüyorsanız, kesinlikle yanılıyor-sunuz. Çünkü her insan her gece rüya görü-yor. Özen gösterirseniz, mutlaka hatırlarsınız.

Rüyalarınızı not edin...

Üst beynin devre dışı bırakılabildiği her dö-nemde alt beyne inmek mümkün. Onun için, dilerseniz bazı psikiyatristler rüyalarınızı ana-

liz edebiliyor. Genellikle ilk seanslar sohbetle geçiyor; sonraki seanslar içinse rüyalarınızı not etmeniz isteniyor. Bunun için, uykudan önce başucunuza bir kâğıt kalem koymanız ve ne kadar garip, saçma, ayıp, komik olursa olsun, hatırlayabildiğiniz tüm rüyaları, uyanır uyanmaz ya da en geç kahvaltıdan önce, tüm ayrıntılarıyla yazmanız öneriliyor. Yani, rüyala-rınızı üst beyin tam olarak devreye girmeden yazmanız şart. Aksi takdirde, üst beyin dev-reye girdiğinde rüyalarınızı yorumsuz olarak yazmanız mümkün olmayabiliyor. Ayrıca, rü-yalarınızı kimseye anlatıp, yorumlatmamaya da özen gösterin. Çünkü yanlış bir yorum, alt beyninizin takıntılarının artmasına yol açıyor.

NE ANLATIYOR?..Daha mutlu, başarılı ve güçlü olmak istiyorsanız,insanlarla daha iyi iletişim kurmaya çalışıyorsanız,öncelikle bilinçaltındaki takıntılarınızdan kurtulmalısınız.

YALNIZLIKÜŞÜTÜYOR...HİSSİ

RÜYALARINIZ

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1136

Yaşam

Page 20: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Tercihimi akılsız olmaktan‚ en azından öyle davranmaktan yana kullanıyorum….

“Bilgi acıtır” sözü aslında bundan sonraki yazacağım paragrafların bir özeti denilebilir…Yapılan araştırmalara göre bir kadın ne kadar akıllı ve kültürlüyse özel yaşamında yapmış olduğu seçimler ve aşk ilişkisindeki davranış-ları bir o kadar akılsızca ve yıpratıcı oluyor.

Çünkü akıllı kadın hala mükemmel erkeğin “beyaz atlı prens” olduğuna inanıyor.

“Benimle tanıştığında bana dünyanın en özel kadını olduğumu hissettirmeli”

“Çok yakışıklı‚ karizmatik‚ müthiş bir atle-tik vücuda sahip olmalı”

“Evine ve bana bağımlı olmalı”

“Kariyeri olmalı‚ bana her şeyi vaat edebile-cek kadar zengin olmalı”

Aslında bu cümleleri kuran bir çok kadın be-yaz atlı prensini arıyor. Onun bu dünyada yaşamadığını bile‚ bile hem de. Çünkü bizler anneleri tarafından hayatını bir erkek tarafın-

dan keşfedilmeyi beklemek üzere yetiştirildik.Erkek çocuklar ise kendi ayakları üzerinde her durum ve şartta durabilmek‚ sosyal ha-yatın içinde yer almak gibi doğal bir eğitim yöntemiyle yetiştirilmişlerdir.

Kız çocukları ise nasıl bir erkeğin kendisini eş olarak seçeceğini beklemek üzere yetiş-tirilmişlerdir. Dolayısıyla erkekler hayatlarını kendileri planlarken kadınlar ise kendilerini nasıl bir geleceğin beklediğini hayal ederek geçirirler.

O kadar çok Türk filmi seyreden bir neslin ço-cuklarıyız ki hala hayatımızın aşkına ya yolda tesadüfen çarpışarak‚ ya da sekreter olarak başladığımız iş yerinde patronumuza aşık ola-rak rastlayacağımızı hayal ediyoruz.

Kadının fıtratında anne olmak‚ bir erkeğin gü-venli kollarında yer almak‚ sosyal hayatın için-de de bunlara sahip olarak yaşamak vardır.Son dönemlerde ise kadın iş hayatının as-lında kendisini mutlu etmediğini bu süreçte yaşamış olduğu yıpratıcı ve karmaşık olaylar zincirinden sonra acı da olsa fark etmiştir.Bir eşe ve aileye sahip olmak bence hala bir kadın için önemini korumaktadır. Yalnız ken-

disinin seçen olduğu bir düzen içinde artık yer almaktadır. Çocukluğumuzdan gelen bizi hangi erkeğin seçeceği düşüncesi‚ doğru er-keği nasıl bulurum şeklinde değişmiştir.

Akıllı kadın mutluluğu bir erkekte aramak ye-rine mutluluğunu bir erkekle paylaşmayı ter-cih eden kadındır. İçindeki o inanılmaz gücün farkındadır ama bunu asla erkeğiyle paylaş-mamaktadır.

Aşağıdaki konuşma bu gerçeği çok hoş bir şe-kilde ifade etmektedir.

Alime sormuşlar: Evlilikte erkek nedir?Alim cevap vermiş: Evlilikte erkek baştır.

Alime sormuşlar: Peki kadın nedir?Alim cevap vermiş: Kadın boyundur; Boyun ne tarafa dönerse baş da o tarafa döner.

Son söz son cümle…..

Akıllı kadın erkeğini yöneten ama bunu ona asla belli etmeyen kadındır.

Eğer bunu diğer adı akılsız olmaksa. Ben akıl-sız olmayı tercih ediyorum…

-AKILSIZ KADIN...AKILLIAkıllı olup yanlış ilişki yaşamak mı? Yoksa akılsız olup mutlu bir ilişki yaşamak mı?

Sibel ÜresinDavranış Bilimleri Uzmanı

Bilgi için: www.hayatatolyesi.comYelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1138

Yaşam

Page 21: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Uzmanlar, çocukların gelecek 20 yılı bu mesleklere göre planlamalarını önerdi.

Kişisel gelecek planlaması alanında danış-manlık ve eğitim hizmeti veren Türkiye'nin ilk fütürist şirketi M-Gen Gelecek Planlama Merkezi Kurucusu Ufuk Tarhan OKS ve OSS sınavları nedeniyle stres altında olan öğren-cilere 20 yıl sonrasını planlamalarını öneriyor.

İşte Ufuk Tarhan’ın sınav öncesi öğrenci ve ebe-veynlere önerileriyle geleceğin meslekleri..

Taşeron- Fason YöneticiliğiKurumlar sabit, ücretli çalışanlar kadar, hat-ta daha fazla, kendi uzmanlık alanlarında bağımsız hizmet sağlayıcı kişi ve/veya küçük-butik kurumlarla çalışacaklar. Taşeron- Fason Yöneticiliği Değişik yapılardaki çok sayıda ta-şeron-fasoncu arasındaki rekabeti yönetmek ve uyumu sağlamaktan sorumlu olacaklar.

Değişim YöneticiliğiGüncel operasyon sürerken, kurumların gelecek hedeflerini oluşturmak ve bunlara ulaşmak için değiştirilmesi gereken alanları (insan, teknoloji, ürün, hizmet, süreç, pay-daş, iletişim vbg tüm unsurlar) uzgörüp, plan-lamak, iletişimini ve hazırlıklarını yapmak, teknolojik gereksinimlerini saptayıp, tedarik etmekle uğraşacaklar.Mevcut sistemin trübü-lansa girmeden akarcasına sürekli değişim geçirmesine liderlik edecekler.

Yönetici MenajerliğiHer türlü kurum için en önemli kaynak, ser-maye; bugünkülerden daha da üstün özel-liklere sahip, yaratıcı insanlar olacak. Bu ki-şilerin en doğru işlerde olmalarını sağlayan, onları portföylerinde bulunduran menajerleri olacak. Tıpkı bugünün Sektöründe dev dünya şirketlerinin tepe yöneticilerinin kariyer ajans-ları gibi. Bu hizmeti bireyler kendileri de satın alacaklar.

Hot-line işletmeciliğiTeknik sorunları yerinde saptayıp, onaran ta-mircilerin yerini, uzaktan onarım yapan akıllı yazılımlar ve 3 boyutlu hologramlar alacak. Bugünün teknik servisleri bu şekle dönüşe-cek. Mekanik arızalar tamir edilmeyecek. Ge-rektiği durumlarda fiziksel tamir olmayacak, tüm parçalar değişebilecek.

Akıllı tedarik yöneticiliğiTedarik zinciri yöneticiliği, inovasyondan, üre-time, ambalajlamadan, stoklamaya, taşıma-ya, faturalamaya, pazarlamadan satışa kadar tüm süreçlerde etkin ve sorumlu olacak.

Tedarik Zinciri Yöneticiliği, Akıllı Tedarik Yö-neticiliğine dönüşecek. Akıldan-Tezgaha ka-dar ve hatta yeniden dönüşüme kadar, tüm süreçlerde etkin olacak, maksimum düzeyde

yazılım, uzaktan tanıma sistemleri ve robotik cihazlar kullanılacak.

Sanal Market işletmeciliğiBugünün perakende sektörü yöneticilikle-ri büyük ölçüde Sanal Market İşletmeciliği ve Yöneticiliği ile yer değiştirecek. Her türlü alışverişin çoğu internet üzerinden yapılaca-ğından perakende satış noktalarının ve bu tür mekanların ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurgulanmış tüm diğer servis sağlayıcı kişi ve kurumlar robotik, sanal sistemlerle yer değiş-tirecek.

Tüm bu sistemlerin yöneticiliği, yaratıcı uygu-lamalar geliştirilmesinden sorumlu poiziyon; Sanal Market İşletmeciliği olacak.

Robotik Sorunlar AvukatlığıÜretim ve hizmet alanlarında satın alınan ro-botların kullanımında karşılaşılan sorunların çözümünde, robotları üreten, satan, kullanan kişi ya da kurumların hak ve sorumlulukları alanında çalışan sektörel uzman Avukatlar olacak.

Senaryo TasarımcılığıEğitim, iletişim sistemlerinde bir şeyleri an-latmak ve sadece film izletmek yeterli ol-mayacak. 5 duyuya hitap eden 3 boyutlu

görsellerin, uygulamaların cazibesi artacak. Her türlü konu için senaryo yazmak, hikaye kurgulamak onları çekmekten, teknolojiye aktarmaktan daha aranılır bir özellik olacak. Kurum ve kişilerin geleceğine ilişkin uzgörüle-ri senaryolaştıran, strateji gelişimine yardımcı olup, zemin hazırlayan senaristler en aranan mesleklerden olacak.

Yapay Zeka Pazarlamacılığıİnsan düşünce sisteminin elektronik cihazla-ra aktarılması sonucu ortaya çıkacak ürünle-rin satıcıları. Örnek bir pazarlamacı sunumu? Bakın bu küçük aleti uyurken odanıza koyar-sanız, siz uyanırken vücut ısınızın değişimin-den, beyin dalgalarınızdan bunu anlayıp, ışık-larınızı, açacak, sevdiğiniz müziği başlatacak, oda sıcaklığını sizin istediğiniz düzeye getire-cek sistemleri çalıştıracak şeklinde olacak.

5 duyu Reklam TasarımcılığıYapay zeka ile koku almak, dokunuş hisset-mek vbg duygular da uzaklara iletilebilecek. 5 duyuyu hissettirebilecek teknoloji ile sunu-lan reklam spotlarının tasarımcılığı en popü-ler, yaratıcılık gerektiren alanlardan olacak.

Soru Bankası Tasarımcılığıİnsanların kapasiteleri giderek artacağından, gelişim sağlayacak, yeni şeyler sorabilmek zorlaşacak. Yenilikleri tetikleyecek soru sora-bilmek ayrı bir uzmanlık alanına dönüşecek. Sektörel, tematik soru bankaları gelişecek. Bunların tasarımcıları en arananlardan olacak.

Elektronik gazetecilikEkolojik nedenlerden ve yeni nesillerin algı sistemlerindeki evrimsel değişikliklerden do-layı kağıttan öğrenmenin yerini internet üze-rinden dijital gazetecilik, mobil yayınlar vbg alacak. Statik haberlerin, fotoğrafların yerini hareketli, sesli yayınlar alacak. Erişimleri, içe-rikleri, zamanlaması vbg de kişisel tercihlere göre seçilebilir nitelikte olacak.

Duygu TasarımcılığıGenetik ve nano teknolojilerin gelişmesi ile yapılacak işe, yaşanılacak duruma uygun duyguların belirlenmesi ve gerekli kimyasal drog reçetelerinin, yapay zeka, sanal ortam uygulamalarının kurgulanması mümkün ola-cak. Bunu ihtiyaca göre Duygu Tasarımcıları yapacak. Bugünün image makerları muhte-melen bu işleri yapıyor olacaklar.

Gen TerapistliğiGeçmiş olsun, hayrola neyiniz var? dendiğin-de verilecek yanıtlar çok daha özel ve belirgin olacak. Göğüs hücrelerimdeki genlerde sorun var, gen terapisi alıyorum gibi. Bozuk genlerin tespiti ve düzeltilmesi ile ilgilenen, hatta gen haritasına göre ileride bozulacak genleri ön-ceden tespit edip, önlem alacak programları geliştirenlere Gen Terapistleri diyeceğiz ve bu

meslektekilere çok önem vereceğiz.

Genetik EkonomiGenetik teknolojiyle ilintili her şey, tıpkı bugü-nün dijital devrim zenginleri gibi genetik zen-ginleri, iş alanları oluşacak. Oluşmaya başladı bile. Bu tür sınırsız ürünün satış piyasasının yönetilmesi, yepyeni bir ekonomik yapı ve boyut yaratacak. Tüm güç dengeleri genetik teknoloji ve ürünlerine sahip kişi, kurum, top-lumlar lehine değişecek.

Bilgi MadenciliğiSınırsız bilgi üretme, yayma kapasitesi nede-niyle insanların; neyi bilmek, neyi bilmemek gerekli, gerekli olmayanlar nasıl elenecek, asıl ve öncelikli olanlara nasıl erişeceğim? so-rularına yanıt vermeye yarayacak sistemlerle uğraşanlara bilgi Madencileri denecek.

Bilgi okyanusundan iletişim teknolojileri, ya-pay zeka uygulamalarıyla güncel global geliş-meleri yakalamak, ayıklamak, birleştirmek, gerekli ve öncelikli olanları seçmek, kullanıla-bilir hale getirmek başlı başına ve en önemli iş alanlarından biri olacak.

Alternatif Besin Müh. Beslenme için gerekli maddelerin konsantre ve karma tabletlere, sıvılara dönüştürülmesiy-le uğraşacaklar. Genetik ve Nano teknolojinin tüm nimetlerinden yararlanarak insanların beslenme ihtiyacına yanıt verecek alternatif-ler üzerinde çalışacaklar. Geleneksel tarım, hayvancılık, kaynakları, üretim sistemleri in-sanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta, yararlı olmakta yetersizleşiyor. Buna çareyi alternatif besin mühendisleri bulacak, diyet reçetelerinden kurtulacağız.

Franken Food DenetçiliğiGenetiği ile oynanmış ürünlerin sağlığa zarar vermemesi için oluşacak denetim mekaniz-maları ve bunları uygulayanlara denecek.

Siber Teknoloji MühendisiInsansı robotik sistemler, yapay zeka ve bun-ların entegrasyonu üzerinde çalışacak hayati mesleklerden biri olacak.

Enformasyon-Bilgi Mühendisi Bilgi Madencilerinin işlediği , derlenmiş bilgi-lerin uygun kişilere, uygun içeriklerde ve for-matlarda iletilmesi için çalışanlara denecek.

Nano Yapı MühendisiNano teknolojinin inşaat, yapı sektörüne ka-zandıracağı ürünleri maksimumda geliştiren, kullanan, bugünün inşaat mühendislerinin yerini alacak dal. Geleceğin mimar ve mü-hendislerine benzer işleri yapanlar sadece yaratıcılıklarını kullanacaklar, çünkü tüm he-sap ve çizimleri, üstelik boyutlu prova verecek şekilde robotik sistemler yapacak.

İŞTEGELECEĞİN MESLEKLERİ...

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘11 Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1140 41

Aktüel Aktüel

Page 22: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi
Page 23: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Ey halkımız, değerli yurttaşlar,

• Herkes bir “Korku İmparatorluğu”ndan bahsediyor.• Telefon dinlemeleri ile özel hayatın gizliliği kalmadı.• İnsanlarımız Silivri ve Hasdal mapushanele-rine atılmaktan korkuyor.• Silivri ve Hasdal, orada yatanların hapisha-nesi değil, aslında bütün milletin hapishanesi olmuştur!..

Bu durumda, ulus olarak, o duvarları yıkmak boynumuzun borcudur, ve yıkacağız. Çünkü Türkiye’yi özgürleştirecek adım budur!..

Bağımsız milletvekili adayınız olarak, bütün halkımızı Türkiye’yi özgürleştirme eylemine çağırıyorum! Türkiye’nin özgürlüğü için Oyları-nızı, Cumhuriyet Güçbirliği’nin bağımsız adayı olarak istiyorum.

DEVLETİN BÜTÜNLÜĞÜ,MİLLETİN BİRLİĞİ İÇİN...Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmiştir. Hedefte ülkemiz vardır. ABD ve AB’nin çıkarları doğrultusunda dış poli-tikamızın yönlendirilmesine karşıyız. Hedefimiz tekrar Atatürk’ün bağımsızlıkçı dış politikasıdır.Türkiye içerden fethedilmiş. Devlet bölücü te-rör karşısında aciz kalmıştır. İşte bu koşullarda, Türk Ordusunun 34 General ve amirali, 163 su-bayı bir gecede esir alınmıştır.

Artık herkes görüyor; Ergenekon tertibi bir Amerikan operasyonudur. Türkiyemiz, bu ope-rasyonla bölünüyor!..Atatürk Cumhuriyeti bu lanetli tertiple yıkılıyor!..

Anayasamızın değiştirilemez ilk 4 maddesini, seçimden sonra değiştirmek üzere hazırlıklar yapılmaktadır. Mecliste grup kurarak bu tertibi bozacağız.

Türkiye’de Demokrasi Oyunu oynanıyor! Halk kendi vekilini değil, liderlerin belirlediği vekil listelerine oy vermek zorunda bırakılıyor. De-mokrasi bu değildir. Halkın kendi vekilini seçe-ceği çözümü getireceğiz.

Türkiye’yi Türkiye’den yönetmekte kararlıyız. Atatürk’ün bağımsız, aydınlanmış, halkçı ve devrimci Türkiyesini kuracağız.

Bu amaçla ilk adım olarak, Cumhuriyet Güçbir-liği nin bağımsız adayları olarak Meclise girece-ğiz ve Meclis’te Atatürk’ün Devrimci Grubunu oluşturacağız. Bunu hep birlikte başaracağız.

Bağımsız adayınız olarak, desteğinizi ve oyları-nızı bunun için istiyorum.

Saygılarımla...

1996’dan buyana Bahçeşehir 2. mahalle-de ailesiyle birlikte yaşamakta olan Ülgen, Bahçeşehir’de sosyal yaşamın içinde yer al-maktadır. Bahçeşehir Atatürkçü Düşünce Der-neği Üyesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derne-ği Onur Kurulu Üyesi, Bahçeşehirliler Derneği Üyesi olarak birçok sivil toplum kuruluşunda etkin olarak uzun yıllardır çalışmaktadır.

1953 doğumlu olan Ülgen Çapa İlkokulu, Şeh-remini Ortaokulu ve Pertevniyal Lisesi’nde öğrenim gördükten sonra, 1977 de Yıldız Üniversitesi Makina Fakültesi’nden Makina Mühendisi olarak mezun oldu. 1980 yılında Tuzla Piyade okulundan 164.dönem yedeksu-

bay birincisi olarak asteğmen oldu, askerliğini Kuzey Deniz Saha Komutanlığı’nda tamam-ladı. İş hayatına ısıtma, soğutma, klima ve inşaat sektöründe kendine ait mühendislik firmasıyla başladı ve halen devam etmekte-dir. ISISO (Isıtma Soğutma Havalandırmacılar Sanayi Sitesi) sanayi sitesinin kurucularından ve ilk yönetim kurulu üyelerindendir. 1998-1999 da Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanlığı yaptı. 2002-2003 yıllarında TMMOB (Türk Mimar Mühendis Odaları birliği) yüksek onur kurulu üyeliği yaptı. Ülgen adaylığı açıklanana kadar Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetim Kurulu üyesi

ve Kuzey Marmara Bölge Sorumluluğu yaptı, 68liler Birliği Vakfı Danışma Kurulu üyeliği ve USTKB (Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birli-ği) yürütme kurulu üyeliği ve USİAD (Ulusal Sanayici ve İşadamları Derneği) onur kurulu üyeliği devam etmektedir. ERSİAD (Erzincanlı Sanayici ve İşadamları Derneği) başkan yardım-cılığı da yapan Ülgen ERSİAD dergisinin de edi-törlüğünü yapmaktadır. Çeşitli gazete ve der-gilerde çıkan yazılarını, “Emperyalizme Karşı İlusal Bakış”, “Sosyal Devlet’den Sadaka Devlete” ve “Küresel Operasyon Ergene-kon” adlı yayınlanmış kitaplarında toplamiştır.

Ülgen evli ve iki çocuk babasıdır.

Cumhuriyet Güçbirliği’nin Desteklediği İstanbul Bağımsız Adayları

Cumhuriyet Güçbirliği adaylarını sivil toplum örgütleri, İşçi Partisi ve Yeni Parti desteklemektedir.

Atatürk’te Birleştik!Oylar Cumhuriyet GüçbirliğiBağımsız Adaylarına!

Bağımsız adaylara %10 barajı yoktur.%2.87 ile 58 bin oy’la BAĞIMSIZ ADAY seçilebiliyor...

ARNAVUTKÖY, AVCILAR, BAĞCILAR, BAHÇELİEVLER, BAKIRKÖY, BEYLİKDÜZÜ,BÜYÜKÇEKMECE, BAŞAKŞEHİR, ÇATALCA, ESENYURT, GÜNGÖREN, KÜÇÜKÇEKMECE, SİLİVRİ

ÜMİT ÜLGENİstanbul 3. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı

İstanbul 3. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Ümit ÜLGEN

Ö R N E K T İ R

1. Bölge: Tuncay ÖZKAN 2. Bölge: Çetin DOĞAN 3. Bölge: Ümit ÜLGEN

www.cumhuriyetgucbirligi.org • www.umitulgen.orgİletişim: Tel: 0506 838 37 52 - 0212 623 25 33 • Faks: 0212 623 25 34

[email protected]

Bağımsız1.

Bağımsız2.

Bağımsız3.

Bağımsız4.

Page 24: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

KEMİK, BAĞ ve KAS DOKU

Yaşla birlikte kemiklerin yoğunluğu da azala-caktır. Dolayısıyla, kemikler daha zayıf ve kı-rılgan olur. Kadınlarda kemik kaybı menopoz-dan sonra çok hızlanır. En çok kaybın olduğu kemikler femur boynu, radius ve ulnanın bilek eklemi ile temasta olan alt ucu ve vertebra-lardır. Bu özellikle kemik yapıda kalsiyum kaybına bağlıdır. Buna neden kısmen serum vitamin-D miktarının azalarak kalsiyum emili-min azalmasıdır. Ana kemik yapılardaki kayıp diğerlerine göre daha fazla olur.

Kemik iliğinde kanın şekilli elemanlarının çoğu üretilir. Yaşla birlikte bu üretim azalır, ancak dolaşımdaki sayı ihtiyaç artmadıkça (anemi, enfeksiyon vs) yeterlidir. Bu gibi du-rumlarda kemik iliği ihtiyacı karşılayamaz.

Kemiğin altındaki ince bir çizgi şeklinde uza-nan eklem kıkırdak dokusu da azaldığı için eklem eskisi kadar rahat hareket edemez ve

travmalara karşı daha hassas duruma gelir. Bu bölgelere yönelik tekrarlayan travmalar,

ileri yaşların en sık hastalığı olan osteoartri-tin hızlanmasına neden olur. Kas kaybı aslın-da 30 yaşında başlar ve yaşam boyu devam eder. Kas kitlesi azalır, çünkü kas lif sayısı azalır. Kas kitlesinin azalmasının en önemli nedeni ise büyüme hormonu ve testosteron miktarının azalmasıdır. Fiziksel aktivitenin azalması özellikle hastalık sırasında bu kas kitlesinin daha da azalmasına yol açar. Böyle bir yaşlı hasta 1 günlük istirahattan sonra 2 haftalık düzenli bir egzersize ihtiyaç duyar.

Eklemleri birbirine bağlayan ligamanlar da elastikiyetlerini kaybederek eklemlerin hare-ket kabiliyetlerinin azalmasına yol açarlar. Bu özellikle ligamanların yapısında yer alan pro-teinlerin kimyasal özelliklerinin değişmesi ne-deniyledir. Ligamanlar daha çabuk yırtılabilir ve yırtıldıklarında daha yavaş iyileşirler.

YAŞLILIKTA FİZYOLOJİKDEĞİŞİKLİKLER -2Bu ay yaşlılıkta fizyolojik değişikler belgesel yazımızın 2.bölümünü AĞIZ- DERİ- KEMİK, BAĞ ve KAS DOKU konularına ayırdık.

Doç. Dr. Selim NALBANTGATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi İç Hastalıkları Servisi, İSTANBUL

AĞIZ

Ağız sağlığının bozulması yaşlanmanın doğal bir sonucu değildir. Bu durum sistemik has-talıklara, ilaç kullanımına, uygun olmayan beslenmeye veya koruyucu ağız bakımının olmamasına bağlı olarak gelişir. Tıp doktorla-rı, yaşlı hastaları genellikle diş hekimlerinden daha sık muayene ederler. Bu yüzden yaşlıda ağız sağlığının devamlılığının sağlanmasında, tıp doktorlarının rolü büyüktür. Dildeki tat to-murcuklarının sayısı azaldığı için tat duyusu 50 yaşından sonra azalmaya başlar.

Dil tatlı, acı, tuzlu gibi temel tatları algılarken daha karmaşık olan böğürtlenin tadını alırken

kokusunu da duymalıdır. Ancak, koku duyusu da azaldığı için bu tür karmaşık tatları da net olarak algılayamaz. Diğer taraftan tükürük bez-

lerinde artan fibrozise ve diğer sıklığı yaşla ar-tan tükürük bezi hastalıklarına bağlı olarak ağız-da kuruluk gelişir. Bütün bu etmenler tat almayı önemli ölçüde güçleştirir.

Tat alma duyusunda azalma yağlı, ekşiden çok özellikle tatlı ve tuzlunun algılanmasında hisse-dilir. Bu değişiklikler yaşlının daha fazla yemek-lerine acı ve tuz eklemesine neden olmaktadır.

Diş etlerindeki çekilmelere bağlı olarak da özel-likle alt çenedeki dişlerin araları çok açılacak, bu bölgelerde besin artıkları ve bakteri koloni-zasyonları oluşacaktır. Bu değişiklikler dişleri daha hassas yapacak, kaviteler oluşacak bu gelişmeler sonunda da diş kayıpları olacaktır.

DERİ

Yaşla birlikte deri daha ince, daha elastik, kuru ve kırışıktır. Uzun yıllar güneşe maruz kalınması cildi daha sert ve daha kırışık hale getirir. Bunu en iyi güneşe daha çok maruz kalınan yüz ile vücut arasındaki farkta göz-lemleyebiliriz. Güneşe daha az maruz kalan insanlar daha genç görünür. Cilt altı yağ do-kusu azalır ve fibröz doku ile yer değiştirir. Cilt altı yağ dokusu hem bir yastık görevi yapar hem de güneş ışınlarına karşı koruyucu etkisi vardır. Bu doku aynı zamanda ısı yalıtımını da sağlar.

Bu dokunun inceldiği yerlerde kırışıklıklar ar-tar, soğuğa tolerans azalır.

Cilt altı sinir sonlanmaları da azalarak, duyar-lılığın azalmasına dolayısıyla yaralanmalara yol açar. Ter bezleri ve cilt altı kan akımı da azalır. Normalde vücut sıcaklığı kan akımı ile aşağıdan yukarıya doğru kaybedilir. Dolayı-sıyla kan akımı azaldığı için hem daha az ısı kaybolacak ve vücut kendini soğutamayacak hem de deri daha yavaş iyileşecektir. Pigment üreten hücre (melanosit) sayısı da azaldığı için derinin ultraviyole (UV) ışığa karşı özellik-le de güneş ışığına karşı korunması azalır.

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1146

Sağlık

Page 25: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bilişim güvenlik şirketi Symantec’ten yapılan açıklamada, bazı Facebook uygulamalarının güvenlik konusunda anahtar sözcüklerin sız-masına neden olarak, sosyalleşme sitesinde profillere veya mesajların okunmasına erişim imkanı verdiği belirtildi.

Symantec’ten Nishant Doshi, uygulamala-rın ifşa ettiği anahtar sözcüklerin aralarında

reklamcıların da bulunduğu üçüncü taraflara, Facebook profilleri üzerinden kişisel bilgileri elde etme ve mesaj gönderme imkanı tanıdı-ğını belirterek, “Neyse ki bu üçüncü taraflar bu bilgilere erişim kapasitelerinin farkında değiller. Facebook’u durumdan haberdar et-tik, sorunu çözmek için önlem aldılar” dedi.

Her gün oyun gibi 20 milyon civarında Face-

book uygulamasının yüklendiğini kaydeden Symantec yetkilisi, geçen ay 100 bin uygula-manın Facebook kullanıcılarıyla ilgili anahtar sözcükleri dışarıya sızdırdığının tahmin edil-diğini belirtti. Nishant Doshi, Facebook kulla-nıcılarına soruna yol açan anahtar sözcükleri geçersiz kılacak şifrenin değiştirilmesi tavsi-yesinde bulundu.

FACEBOOK ŞİFRENİZİ DEĞİŞTİRİN!..Facebook’un yanlışlıkla kullanıcılarının profilleri, fotoğrafları, konuşmaları ve diğer özel verilerini reklam şirketlerinin erişi-mine açtığı bildirildi. Kullanıcıların şifrelerini değiştirmeleri tavsiye edildi.

Google’da yapılan görsel aramalarda vi-rüs tehdidi ortaya çıktı. SANS Internet Storm Center’dan yapılan açıklamaya göre Google’da görsel arama yapan kullanıcılar hacker’ların yeni hedefi oldu.

Hürriyet’in haberine göre hacker’lar, web sitelerinin Google’a yansıyan fotoğraflarını kullanıyor. Bu fotoğraflarda herhangi bir anor-mallik görülmediğinden ve bilinen bir web

sayfasına ait olmasından dolayı kimse şüp-helenmiyor. Ancak Google’da görsel aramada çıkan bu fotoğrafa kullanıcı tıkladığında kul-lanıcılar hacker’ların hazırladığı “sahte” web sayfasına yönlendiriliyor. Ardından kullanıcıla-ra “bu virüs yazılımını kurun” benzeri bir uya-rı mesajı geliyor. Kullanıcılar bu programı bil-gisayara indirmek istediğinde ise hacker’lar son kullanıcının bilgisayarına ve bilgilerine ulaşmış oluyor.

SANS’a göre 5 binden fazla web site-si hacker’ların kontrolünde bulunuyor ve Google’dan her gün yaklaşık 500 bin kişi bu sahte sitelere yönlendiriliyor.

Google Sözcüsü Jay Nancarrow, konuyla ilgili yaptığı açıklamada arama sonuçlarının üze-rinde çalıştıklarını ve kullanıcılara en uygun ve riski az sonuçların sağlanmaya çalışıldığı belirtildi.

GOOGLE’DA FOTOĞRAF ARAYAN AVLANIYOR!..Yeni bir virüs bulaştırma yönteminde, Google’daki görsel aramalarında çıkan sonuçları kullanılıyor.

SAYFiYEBAHÇEŞEHİR’İN SAYFİYE’SİNDEN YENİ BİR RENK DAHA…

BAHÇEŞEHİR SAYFİYEDoğa Parkı Cd. 1. Kısım Mh. No:17/A Bahçeşehir - İSTANBUL

T.: 0212 669 97 68 - 0212 669 78 00www.bahcesehirsayfiye.com

Sayfiye’nin ürün ve hizmet kalitesindeki başa-rısını neye borçlusunuz?

Ece ailesi olarak iki kuşaktır misafirlerimizi ilk günkü heyecan ve özenle ağırlamak için gayret göstermekteyiz. Bunun karşılığında da misafirle-rimizden aldığımız teveccüh en büyük mutlulu-ğumuzdur.

Bu seneki yeniliklerden bahseder misiniz?

Sayfiye öncelikle Antep mutfağı ve kebap üze-rine çizgisini yükselterek hizmete devam eden restoran bölümü, yazın keyfi bahçede MANGAL ve muhteşem KIR DÜĞÜNLERİYLE hizmete devam ediyor. Bu senenin sürprizi ise SAYFİYE MARAKESH. Bu bölümde misafirlerimiz Fas Marakesh’in büyülü atmosferini etnik müzikler

eşliğinde yaşayıp yine aynı lezzetleri ve yeni ek-lenen NARGİLE keyfini tadacaklar. Bu sene yeni yaptığımız ÇOCUK OYUN ALANI ile de aileler ço-cuklarıyla keyifli zaman geçirebilecekler.

Tüm bu yeniliklerin yanında her Pazar açık büfe köy kahvaltısı ve İstanbul’un en büyük dev ekra-nında maç keyfi ile tüm Bahçeşehirlileri meka-nımıza bekliyoruz.

Son iki yıldır Bahçeşehir ‘de Antep Mutfağı ve lezzetli kebapların vazgeçilmez adresi haline gelen mekanda bu sene de ye-nilikler devam ediyor. Sayfiye’de bundan böyle gençler ve kendini genç hissedenler için ayrı bir bölümde hazırlanan Sayfiye Marakesh Cafe Lounge ve nargile konseptiyle hizmet vermeye başladı. İşletme sahiplerinden Mehmet Ali Ece ile mekan ve

yenilikler ile ilgili keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Bahçeşehir’in sembol olmuş başarılı işletmesi Sayfiye’de yenilikler devam ediyor.

MARAKESH

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1148

Aktüel

Page 26: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr.Nafiz Karagözoğlu insan vücudunda görülen bazı renk deği-şimlerinin çok önemli rahatsızlıkların haber-cisi olabileceğine dikkat çekti. Karagözoğlu, vücudun hangi renklerde alarm verdiğini ise şöyle sıraladı:

BEYAZAlbinizm: Konjenital olarak melanin pigmen-tinin yokluğudur. Normalde derinin rengini ve-ren farklı miktarlardaki melanin pigmentidir. Genetik olarak doğumdan itibaren melanin yoksa genel olarak beyaz renkli bir ten rengi olur. Saçlar, kaşlar kirpiklerde beyaz renklidir.

Piebaldism: Doğumsal olarak bedendeki sadece bazı bölgelerin de melanin pigmenti yokluğudur. Çeşitli büyüklüklerde ve bedenin çeşitli bölgelerinde beyaz lekeler şeklinde kendini gösteren bir hastalıktır.

Vitiligo: Önceden varolan melanin pigmenti, çeşitli nedenlerle daha sonra bölgesel olarak kaybolursa buna Vitiligo denir.

SARISarılık: Gerek mikropların neden olduğu ge-rekse çeşitli nedenlerle karaciğer ve safra kesesinden safra akışının engellendiği has-talıklarda cilt rengi artan bilirubin maddesi nedeniyle sarı bir renk alır.

TURUNCUSarılık: Sarılıkların bazı durumlarında turun-cuya kaçan bir sarı renk görülebilir.

Karotenemi: Turuncu renkli gıdaların fazla miktarda tüketilmesiyle de cilt rengi turuncu-ya yakın bir renk olabilir.

YEŞİLVerdin İkter: Sarılık hastalığı sırasında bili-rubin denilen madde belli bir düzeyin üstüne çıktığında, derinin rengi yeşilimsi bir görünüm alır. Buna yeşil sarılık denir.

KIRMIZIEritem: Aşırı sıcakta, fazla egzersiz sırasında, güneş yanığı ve ateş yükselmesinde, dökün-tülü ve iltihabi deri hastalıklarında deri rengi kırmızı olabilir.

Flushing: Belli bir bölgede oluşan aşırı kır-mızılık. Yüzde ensede geçici yahut devamlı olarak görülebilir. Alkol alımı sonrası, bazı ilaçların yan etkisi olarak, cilt altı yağ doku-sunun ince olduğu kişilerde heyecan halleri sırasında ortaya çıkabilir.

KAHVERENGİAddison Hastalığı: Derini rengi kahverengi ya da koyu kahverengidir. Böbrek üstü bezle-rinin bir hastalığıdır.

Böbrek Yetmezliği: Deri rengi toprak rengine benzer kahverengi bir hal alır.

GRİ - BRONZHemokromatozis: Aşırı demir ve melanin pig-mentinin sebep olduğu, deriye metalik bir gö-rünüm veren grimsi-bronz rengin görüldüğü bir hastalıktır.

SİYAHMelas İkter: Sarılıkta bilirubin düzeyinin aşırı artması sonrası siyahımsı sarılık olabilir.

MAVİ - MORKalp-Damar Hastalıkları: Özellikle atarda-mar ve toplardamar kanının karışmasına

neden olan hastalıklarda dil, dudak, parmak uçları, ayaklar gibi bedenin uç kısımları mavi-mor renk olur.

Hemoglobin Hastalıkları: Hemoglobin, kırmı-zı kan hücrelerinin oksijeni taşıyan bölümü-dür. Doğumsal veya edinsel bazı hastalıklar-da, hemoglobinin oksijen taşıma kapasitesi azalır. Bu durumlarda siyanoz denilen bede-nin mavi-mor renkli olması söz konusu olabi-lir.

Kalp Yetmezliği: Kalp yetersizliğinde dolaşım bozulduğunda, akciğerlerden oksijenlenme-nin azaldığında bedenin rengi hastalığın ağır-lık derecesine göre mavi-mor renk alabilir.

KOAH: Oksijenlenmenin bozulduğu hastalık-lardan biride Uzun süren tıkayıcı akciğer has-talığıdır. Bu hastalıkta da ağırlık derecesine göre deri rengimiz değişebilir. Mavi-mora ya-kın bir hal alabilir.

Şok: Dolaşım bozulduğunda, tansiyon dediği-miz damar içi dolaşım basıncı yetersiz düzeye geldiğinde beden rengi maviden mor renk tonlarına kadar değişim olabilir.

Vasomotor Bozukluklar: Damar cevabının, yani damar kasılma ve gevşemesinin bozul-duğu hastalıklarda da beden rengi mavi-mor renk alabilir.

Travmalar: Özellikle deri altı yağ dokusu ince, az, zayıf olan bölgeler darbeye maruz kaldı-ğında damar yapılarının bozulması ve cilt al-tına kanaması sonrası bölgesel mor renk olu-şabilir. Yumruk sonrası göz morarması gibi. Ve günlük hayatta mor renkle ilgili olarak en çok bilinen hastalıkta muhtemelen budur.

Hangi Renk Hangi Hastalığın Habercisi?Hastalıkların renkleri de olur mu demeyin… Aslında bir çok hastalığın vücudumuza yansıttığı renkler var.

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1150

Sağlık

Page 27: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

2009 yazının tasarlandığı görünümlerin ilki New York’da geçtiğimiz hafta kısaca neler oldu?

- Marc Jacobs, haftanın en çok konuşulan de-filesi oldu. Koleksiyondaki nostaljik parçaların hiç uymaz denilen parçalarla usta birleşimi ve farklı detaylara verilen önem, bu şovu hakkın-da en çok fikir söylenen moda olayı haline ge-tirdi. Marc Jacobs trendsetter rolünü bir kere daha New York’un altın çocuğu olarak kimseye kaptırmadı.

- Betsey Johnson, ilhamını Karayip Korsanla-rındaki Kaptan Jack Sparrow(Johnny Depp)dan almıştı. Yine hacimli ve kabarık etekler Johnson’ın şovunun yıldızıydı.

- Moda dünyasında 40. yılını kutlayan Calvin Klein’ın kreatif direktörü Francisco Costa’nın koleksiyonu sadelik içeriyordu. Ancak sadeliği ve silüetlerdeki basitliği teknolojik kumaşları origami gibi tasarlayarak ortaya çıkartmıştı. Rende topuklar ilginçti.

- Ralph Lauren, Fas esintileriyle safariyi başka bir açıdan yorumladı.

- Sıcak yeryüzü renkleri ve narenciye aksan-

larını renk paleti olarak seçen ve görünümleri dekolteyle bezeyen Donna Karan, farklı fikirle-ri öne sunduğu ve karışımlardan oluşturduğu DKNY markasının da 20. yılını kutladı.

- Anna Sui, Meksika’dan ilham almıştı. Bohem stilde tasarımlarını ortaya koyan markada bu yıl daha sofistike görünümler vardı.

- Hollywood kırmızı halılarının vazgeçilmezi Marchesa, modellerini yaşayan sanat eseri gibi sunmuştu.

- Victoria Beckham, 15 parçalık koleksiyonu yerine kısacık kestirdiği saçlarıyla konuşuldu.

- Drapeler, pililer, metalikler, kemerler, pullar, işe rahatlıkla giyilebilecek sofistike tasarımlar,

fırfırlar ve platformlu stilettolar öne çıkan de-taylardı.

- Hemen hemen her tasarımcı geniş, dar, bir-birinin üzerine takılan ya da yan yana birden fazla takılan kullanım alanına yeni bakış açısı getirdiği kemerleri koleksiyonuna katmıştı.

- Harem pantolonları sahnedeydi. Şortlar daha da şıklaşmıştı.

- Pastel tonların hakim olduğu hatta bejlerin öne çıktığı bir hafta izledik.

- YSL’nin ilham verdiği bir dolu görünüm vardı. Safari teması, vatkalı tayyör, dar etekler, iç gös-teren bluzlardan bazılarını Marc Jacobs, Tuleh, Derek Lam, Diane Von Furstenberg kullandı.

Uzun soluklu ve sakin geçen New York Moda Haftası, bir hafta süren maratonunu tamamladı. Geriye gelecek sezona ait bir sürü ipucu bıraktı.

En ticari olarak kabul edilen New York Moda Haftasında mağazalarda markalarını gördüğümüz birçok tasarımcı önümüzdeki yazı tasarlamıştı. Mercedes-Benz’in sponsorluğunda gerçekleşen New York Moda Haftası, her sezon Bryant Park ve çevre mekanlarda düzenleniyor. Dünyanın gözlerini çevirdiği bu moda olayında öne çıkan bir özellik vardı. Çılgın ya da giyilemeyecek tasarımlar New York’a pek uğramamıştı. Ekonomik gerginlik sayesinde tasarımcılar risksiz koleksiyonlar seçmişlerdi. Ticari New York’un ardından, deneysel, yaratıcı ve çılgın Londra’yı, daha sonra Milano’da sezonun anahtar görünümlerini ve en son olarak da Paris’de modada dramayı ve şaşaayı izleyeceğiz.

NEWYORK

FASHIONWEEK

NEW YORK MODAHAFTASI’ndanÖNE ÇIKANLAR

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1152

Moda

Page 28: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bu şikayetle hastanelere başvuran hastaların tek başına dışarı çıkmak istemediğini. Yalnız kalmaktan bile kaçındığını söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi'nden Kulak Burun Boğaz Has-talıkları Uzmanı Prof Dr. Sertaç Yetişer,

"Günlük yaşamın yanı sıra, çalışma haya-tında meydana gelen zorluklar da kişiyi bunatıyor. Bu hastalıkla ilgili 'Düşecek gibi oluyorum. Yer ayağımın altından kayıyor. Cisimler yer değiştiriyormuş gibi geliyor' cümleleri,hekimlerin en sık duyduğu şika-yetler arasında yer alıyor" dedi.

HASTANIN ÖYKÜSÜ ÖNEM TAŞIR

Denge bozukluklarında hastaların iyi değer-lendirilmesi ve tedavi edilebilmesi için tüm duysal sistemlerin değerlendirildiğini aktaran Prof Dr Sertaç Yetişer, yapılan tetkikleri şöyle anlattı "Santral ve beyin ile beyin dışı yani periferik reflekslerin ve kas ile iskelet siste-mi koordinasyonunun ölçülmesi gerekiyor Tanı koymada kimi testlerden yararlanılsa da asıl önemli olan hastanın Öyküsü oluyor. Tedavinin ardından toparlanma süreci mer-kezi sinir sisteminin kontrolünde gelişiyor."

BOL BOL YÜRÜYÜN

Denge sorununun tedavisinde hareket etme-nin önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Prof Yetişer, "Baş dönmesi yaşayan kişiler 'Işığı kapatmalıyım, dinlenmeliyim, geçer!' diye düşünse de bu sorunu yaşayan kişilere te-miz havada birkaç saat yürümeleri önerili-yor. Hasta, ne kadar çok dışarı çıkar ve yü-rürse, dengesine kavuşması o kadar kolay oluyor" dedi.

Bugün; Kadınlar Neden Erkeklerden Daha Kolay Kilo Alıyor?

Verilen istatistiklere göre, aşırı kilolu bayanla-rın oranı erkeklerden yüzde 25 daha fazla...

Amerikalı bilim adamları tarafından yapılan bir araştırmada neden kadınların erkekler-den daha çabuk kilo aldığı incelendi. Science isimli dergide yayınlanan raporda, bunun ne-deninin kadın beyninin yapısıyla ilgili olduğu kaydedildi. Verilen istatistiklere göre, aşırı kilolu bayanların oranı erkeklerden yüzde 25 daha fazla. Uzmanlar bunun sebebinin irade azlığı olduğunu belirtiyor. Kadınlar daha fazla

stres altında kalıyor ve diyetlerini çok kolay bozabiliyor. Ayrıca yorucu egzersizlere dayan-ma konusunda da daha az dayanıklılar.

Milliyet'te de yer alan habere göre, kadın ve erkeklerin incelendiği deneyde gönüllülerden 17 saat aç kalmaları istendi. Bu sürede belli işler ve fiziksel egzersizler yaptılar. 17 saatlik zaman periyodu sonrasında, katılımcılar pek çok yemeğin olduğu bir masaya yönlendirildi. Ancak yemek yemelerine izin verilmedi. Sade-ce başka bir şey düşünmeleri söylendi.

Bu esnada bilim adamları gönüllülerin be-yinlerini manyetik rezonans tomografisiyle görüntüledi. Amaç, yiyeceğe ne tür tepki gösterdiklerini incelemekti. Sonuçlara göre erkekler yeme isteğine belli bir oranda karşı koyabilirken, kadınların istisnasız yiyecekten başka hiçbir şey düşünmediği görüldü. Ayrıca beyinlerinde aktivite yoğunluğu bu süreç içe-risinde en üst noktaya ulaştı.

Uzmanlar netice olarak kadınların daha da-yanıksız olmasının rejimlerini daha kolay bozmasına neden olduğunu ve doğal olarak daha kolay kilo aldığını belirtti.

BAŞINIZ MI?ÜIkemizde hastanelerin acil servislerine yapılan başvuruların önemli bir bölümünü baş dönmesi şikayeti oluşturuyor.

4-5 saniyelik bir baş dönmesi bile şiddeti nedeniyle yaşam kalitesini düşürebiliyor. Baş dönmesi aynı zamanda kronikleşen denge sorunlarına ve psikolojik güvensizliğe de yol açıyor.

DÖNÜYOR...BOLU TAŞ KESTİDEKİ SAROT TERMAL KAPLICALARINA

HAFTA SONUNA ÜCRETSİZ TANITIM GEZİLERİ.

GERÇEK OLSUNHAYALLERİNİZ

Sefaköy Beşyol Mh. E5 Üstü Cami Sk. No:24 Daire:1

Tel: (0212) 579 00 55 / Gsm: 0541 660 33 - 0536 817 59 73

TECRÜBELİ USTALARLA DIŞ CEPHE, ÇATI, MUTFAK DOLABI, BANYO, TUVALET, GRANİT, MERMER, SU TESİSATI, HAVUZ, KOMBİ, PETEK, ŞÖMİNE, PİMAPEN, ÇELİK KAPI,

FULL DEKARASYON 1. KALİTE İŞÇİLİK UYGUN ÖDEME ŞARTLARI...

“SİZ HAYAL EDİN BİZ GERÇEKLEŞTİRELİM“

EMLAK, VİLLA, YAZLIK, ÇİFTLİK, ARSA, DAİRE, DÜKKAN, KAPLICA TESİSLERİ ALINIR-SATILIR-KİRALANIR...

ÇINAREMLAK - DEKORASYON

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1154

Sağlık

Page 29: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

BIR YILDIZ DOGUYOR

İNGİLİZCE

FRANSIZCA

ALMANCA

“Ecole Çocuk Şenliği” Prestij AVM sinema katında gerçekleştirilecektir.Çocuklarımız animatörler eşliğinde çeşitli eğlenceli aktivitelere katılırken anne - babalar da okulumuz hakkında bilgi alabilecektir.ŞENLİĞİMİZE TÜM ÇOCUKLAR VE VELİLERİ DAVETLİ OLUP ETKİNLİKLER ÜCRETSİZDİR.

Gölet Mevkii / Bahçeşehir İSTANBULprestige MALL AVM

12:00 - 18:00

DANSİLLÜZYONYÜZ BOYAMAYARIŞMA VE OYUNLAR

www.ecole.com.tr TEL:0.212.699 26 16 FAX:0.212.699 26 10 ARDIÇLI EVLER YAKUT 8 ARDIÇLI - ESENYURT / İSTANBUL

DANIŞMA ve BİLGİ İÇİN0.212.699 26 16

[email protected]

İşte cildinizin sağlığı ve güzelliği için uzman-lardan 8 öneri;

1- Her şeyden önce cilt temizliğine önem ve-rilmesi gerekiyor.Temizleyici köpük, jel,sabun veya losyonlar düzenli olarak kullanılmalıdır.

2- Cilde nem sağlamak, olmazsa olmaz gün-düz ve gece ayrı olmak üzere her gün nemlen-dirici kullanmak şart.

3- Gündüz makyaj yapmasanız dahi; gün için-de cilt düzeyinde biriken hava kirliliği,sigara dumanı ve toz gibi dış etkenler yüzünden geceleri yatmadan önce cildinizi temizleyin.Çünkü gözenekleri tıkalı bir cilt geceleri nefes alamaz ve kendini yenileyemez.

4- İster açık alan olsun ister kapalı mekanda, cilt bir kez hassaslaştı mı, her zaman tepki gösterir.Hava kirliliği ve gaz atıkları dışında cildi tehdit ederken, iş yeri ve evlerde kulla-nılan klimalarda alerjik reaksiyonları arttırır. Bunlara ek olarak sigara dumanı ve stres der-ken cilt nem dengesini kaybedip yaşlanmaya başlıyor.Bu nedenlerden dolayı cilt kuruluğun-dan şikayet ediyorsanız haftada bir gün pee-ling yapın.Böylece cildin yağ dengesi sağlanır.

5- Özellikle açık ten rengine sahip olan kişiler ve sarışınlar, bahar ve yaz aylarıyla birlikte cilt

kızarmalarına maruz kalırlar.En çok yanak, alt burun ve elmacık kemiklerinde görülen lekelerin renk değişiklikleri baharda polenle-rin uçması ile artar. Cildi aşırı sıcak ve soğuk temastan korumakta fayda var. Uzmanlara göre ; hamam,sauna,buhar banyosu ve buz küpleri ile yapılan kürlerden uzak durmalı. Ayrıca kafeinli ve çok sıcak içeceklerde ağır-laştırıcı faktörlerin başında geliyor.

6- Ne yazık ki, hormonlar bazen rayından çı-kıp hiç olmadık yerlerde ergenlik dönemini tekrar yaşamamıza sebep olabiliyor. Baharda artan sivilceler yaz aylarında da canımızı sık-maya yetiyor. Sivilceler aşırı baharatlı yemek ve alkol tüketmek yüzünden de , artabilir. Yağlı ciltler yaz aylarında cildinize özellikle dikkat etmelisiniz. Sivilce bir yağ bezi ünitesi hastalığı olduğu için yağlı ciltlerde, yağlanma olan bölgelerde görülüyor. Bu sevimsiz du-rumda cilt temizliği, ciltteki yağın uzaklaştırıl-masını sağladığı için faydalıdır.Sivilcelerinizi yok etmek için son zamanlarda içerisinde kükürtle birlikte zeytinyağı bulunan Nas Med

sabunlar geliştirilmiştir.Zeytinyağı, antiseptik özelliğinden dolayı bakteri ve mantar oluşu-munu engelleyebileceği gibi kükürtün irritas-yon etkisini de hafifletir.Zeytinyağı ve Kükürt içeren Nas Med sabunlar sadece eczaneler-den temin edilebilir. Bu sabunlar dermotolog uzmanlar tarafından önerilmektedir.

7- Cilt sağlığı, kırışıklıkların giderilmesi veya oluşumunun engellenmesinde C vitamini, selenyum, dengeli beslenme, spor ve su çok önemli rol oynar. Ayrıca araştırmacılara göre ek olarak günlük bir litre su alımıyla deride oluşan olumlu değişiklikler, deriye uygulanan bakım ürünlerinin sağladıklarıyla kıyaslana-bilir niteliktedir. Derinin fizyolojisi ve sağlığı, özellikle deri kuruluğunun önlenmesi için yeterli su alımına özen gösterilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

8- Uyku cildin yenilenmesi için önemlidir. İyi bir uyku mutlaka gereklidir. Günlük uyku sü-resi kişiye ve yaşa bağlı olarak değişmekle birlikte,6 ila 8 saat arası uyku bir yetişkin için yeterlidir. Uyku esnasında vücut aktif bir ye-nilenme sürecine girer. Uyuduğumuz sırada salgılanan melatonin ve büyüme hormonu, cildimiz dahil tüm vücudumuzun yenilenme-sini, tazelenmesini sağlar. Yeterli bir uykudan sonra kendiniz de cildinizin daha güzel görün-düğünü fark edersiniz...

CİLT GÜZELLİĞİNİNCildiniz, hastalıklara karşı savunma gösteren ilk birincil savunma sistemidir. Bu nedenle cildimize daha fazla saygı duymalı ve özen göstermeliyiz.

Cildimiz, vücudumuzun en büyük organıdır. Gizli sağlık tehditlerinden onu korumalıyız ki o da iç organla-

rımızı korusun.

ALTINANAHTARLARI

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1156

Güzellik

Page 30: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Kadın işsizlik oranının yüzde 11.2’ye yükseldiğini bildiren Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’na göre, son bir yılda işsiz kalan kadınların yüzde 1.4’ünü yüksek öğrenimliler oluşturuyor

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’ndan (TİSK) yapılan açıklamada, bir yılda 1 milyon kişinin üretimden dışlandığı, ev kadınlarının sayısındaki yıllık artışın 578 bine ulaştığı belirtildi.

TİSK’in açıklamasında Ocak 2008’de, Ocak 2007’ye göre çalış-ma çağındaki nüfusun 750 bin kişi arttığı, iş gücünün ise 219 bin kişi azaldığı ifade edilerek, iş gücüne dahil olmayanların sayı-sının 1 milyona kişiye yakın (969 bin kişi) arttığı kaydedildi.

Ev kadınları sayısındaki yıllık artışın 578 bine ulaştığı belirtilen açıklamada, bunun üretimden dışlananların artmasında en önemli faktör olduğu değerlendirmesinde bulunuldu.

İŞ KADINI SAYISIAZALIYOR...

TÜRKİYE’DESANSÜRİSVİÇREGÜNDEMİNDE...22 Ağustosta Türkiye’de yürürlüğe girecek olan inter-net sansürü, İsviçre’de günün konusu oldu.

Gerek basın yayın organlarında gerekse, internet sitelerinde uy-gulanacak internet kelime yasaklaması İsviçre’de trajik komik olarak değerlendirildi. “Çin, Küba, İran ve Afrika’daki diktatör-lükler gibi Türkiye’de internet’e sansür koyacak” şeklinde ve-rilen haberlerde konunun kelimelere kadar indirgenmiş olması tuhaf olarak nitelendirildi. 138 kelimenin yasaklanmış olması-nın, tıpkı 1967-1974 yıllarında Yunanistan’daki askeri cuntanın Z harfini yasaklamasına benzediği söylendi.

İsviçre’nin önde gelen gazetelerinden Baslerzeitung Jan Ke-etman imzasıyla verdiği haberde, konuya çok geniş yer ayırdı. Haberde, Türkiye’de Türkiye’deki basının bağımsız olmadığı vur-gulanarak, hapishanelerde 60 kadar gazetecinin bulunduğuna dikkat çekildi.

Özellikle Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın tutuklanmalarının Fetul-lah Gülen hareketine muhalefetle ilişkilendiren haberde özetle şu görüşlere yer verildi: “Türkiye, tıpkı , Çin, Küba ve Iran gibi büyük bir internet sansürüne gidiyor. Aileyi ve çocukları koru-mak adına yapılan sansürde, internet sürücülerinde belli keli-melerin bulunması halinde kullanıcılar o siteye giremeyecek-ler. Bundan önce de Türkiye’de uzun süre Youtube giriş çeşitli nedenlerle yasaklanmıştı.

Basın özgürlüğü yalnızca bu anlamda sınırlı değil. Bunun yanı sıra 60 gazeteci halen çoğu tutuklu olarak hapishanelerde bulunuyor. Ayrıca iki sene önce büyük gazetelerden Sabah, Başbakan Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Çalık grubuna geçti. Bunu şu sıra yapılan, Milliyet ve Vatan gazetelerinin satışı izle-di. Hürriyet gazetesinin de sırada olduğu bildiriliyor.”

Kadın işsizlik oranının yüzde 11.2’ye yükseldiğini bil-diren Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’na göre, son bir yılda işsiz kalan kadınların yüzde 1.4’ünü yüksek öğrenimliler oluşturuyor.

Page 31: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

KapatıcıKapatıcınızdan en iyi performansı almak istiyor-sanız; avucunuzun içinde bir parça fondöten ile karıştırıp uygulamaktır.

Göz FarlarıHer zaman kullandığınız göz farının renginden sıkıldıysanız, yeni renkler elde etmek istiyorsa-nız; birkaç farklı renkte göz farını avucunuzun içinde karıştırıp fırça yardımıyla göz kapaklarını-za sürün.

FondötenFondötenin cildinizde pürüzsüz görünmesini is-tiyorsanız; cilt tipinize uygun nemlendirici krem ve yeterli miktarda fondöteni karıştırıp sürün.

RimelKuruyan rimelinizi kullanılır hale getirmek isti-yorsanız; kapağını sıkıca kapatıp kaynar su dolu bardağın için yaklaşık 5 dakika bekletin.

AydınlatıcıCildinizin hem aydınlık hem de parlak görünme-sini istiyorsanız; bir miktar fondöteni bronz ya da altın renginde göz farıyla karıştırın. Elmacık kemiklerinize ve kaşlarınızın hemen altına uy-gulayın.

RujKoyu olduğunu düşündüğünüz rujun rengini aç-mak istiyorsanız; bir miktar açık renkli kapatıcı ile karıştırıp fırça yardımıyla dudaklarınıza sürün.

KaşlarKaşlarınıza şekil vermekte zorlanıyorsanız; te-miz ve kuru bir diş fırçasının üzerine saç spreyi sıkıp kaşlarınızı tarayın.

Beyaz SaçlarSaçlarınızdaki beyazları kapatmak istiyorsanız; saçınızla aynı renk tonunda rimeli saç tellerine sürün, kuruması için 1-2 dakika bekleyin.

OjeEn çok kullanmak istediğiniz ojeniz çok az kal-dıysa ve yetmeyeceğini düşünüyorsanız, mikta-rını artırmak için oje şişesinin içine beyaz oje ekleyip iyice karıştırın. Yeni ve çok ojenizi süre-bilirsiniz.

Kuruyan fondöten, bitmek üzere olan oje, koyu renkli ruj, solgun cilt ve daha fazlası için pratik makyaj tüyoları.

PRATİKMAKYAJTÜYOSU!..10

K A V İ T A S Y O N8 Seans Kavitasyon Radyo Frekans8 Seans Ultrasonik Tripolar Radyo Frekans8 Seans Ultra Monopole Radyo Frekans8 Seans Lenf Dranaj4 Seans Pasif Jimnastik36 Seans Toplam

1. Seansta kilo durumuna göre 2-12 cm bölgesel inceltme garantisi vardır. Cihazımızın artıları yüzde, göğüslerde ve komple vücutta botoks etkisi uygular, aynı zamanda toparlayıcı etkisi vardır. Selülit tedavisinde de uygulanır.

2.500 TL849 TL

Boya + Saç Bakımı + El Bakımı + Ayak Bakımı + Manikür + Pedikür + Kaş + Bıyık

ŞOK KAMPANYA!..Lütfen Randevu Alınız!..240 TL 89 TL

Türkiye’de bir ilk ekip Diva’da örgü kaynak(acıtmaz, baş ağrısı yapmaz, görünmez, tamamen doğal ve kullanışlı)

Saç Kaynak ( garantili )

350 TLKalıcı OJE

69 TL 49 TLBrezilya FÖNÜNano keratin yanmış yıpranmış saçlaraultra bakım + kalıcı düz fön 5-8 ay kalıcıdır.

Protez Kirpikİpek Kirpik 5-8 ay kalıcıdır.

249 TL600 TL 149 TL250 TL

300 TL600 TL

Kalıcı Makyaj TasarımStüdyosu Tanışma Fırsatı

Permanent make up Designer Aslı ÖztürkKaş kontur - Eyeliner - Dudak kontur

Mistik müzikeşliğin deprofesyonel masaj 40 TL

tanıtım amacıylakısa bir süre için

Randevu Tel.: 0535 383 44 98Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1160

Güzellik

Page 32: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bir tartışmada çok konuşan kişi karşısındakinin zihinsel pillerini tüketiyor. Böylece tartışmadaki sessiz tarafın ikna olmaktan baş-ka çıkar yolu kalmıyor

ABD’li sosyal psikoloji uzmanları, en etkin ikna yöntemlerini be-lirlemek için bir dizi araştırma yaptı. Araştırmanın sonuçlarını da New Scientist dergisinde yayımladı.

Uzmanlar, belirli bir konuda tartışan iki kişiden devamlı soru so-ran ve konuşanın, tartışmadan galip çıkmasının çok büyük bir olasılık olduğunu ileri sürdü.

Devamlı konuşan tarafın karşısındakinin beynini yorduğunu ve zihinsel pillerini tükettiğini vurgulayan uzmanlar, bu şekilde çok konuşanın fikirlerine direnme gücü kalmayan sessiz tarafın ikna olmaktan başka şansının kalmadığını söyledi.

Uzmanlar diğer ikna yöntemlerini de şöyle sıraladı: Konu üzeri-ne tereddüt etmeden ve kesin konuşmak. Görüşmeleri yüz yüze yapmak. Kendi fikrine aykırı argümanları tereddütsüz reddet-mek.

Uzmanlar, Eğer zihninizin yorgun olduğunu hissediyorsanız bi-riyle tartışmaktan kaçının, hatta alışverişe bile gitmeyin. Böyle günlerde istemediğiniz şeyleri satın alma ihtimaliniz çok yüksek diye konuştu.

EN ETKİN İKNA

YÖNTEMİ!..Sıkı durun!..Karşınızdakini ikna etmenin sihirli formülünü açıklıyoruz.

Kadınlardaki menopoz sürecinin erkeklerdeki karşılığına andropoz denilebilir. Erkeklerin genellikle yaşlılık sürecinde ortaya çıkan bir takım fiziksel ve ruhsal değişimler özellikle cinsel işlevlerinin olum-suz etkilenmesine yol açar. Andropoz sürecinde de testislerin ve böbreküstü bezlerinin yavaş çalışması ile birlikte androjen hormon-larının salgılanması da azalır. Bu hormonlar özellikle beyin, kas, ke-mik, prostat ve cinsel işlev üzerinde etkilidir ve cinsel işlevde sorun-lar görülebilir. Genellikle 30 yaşından sonra erkeklerde testosteron azalmaya başlar.

Andropoza girdiğinizi nasıl anlayabilirsiniz? Bu sürece giren erkeklerde bir takım ruhsal değişiklikler gözlenebil-mektedir. Özellikle depresif bir ruh hali hakimken ayrıca endişe dü-zeyinde artma ve cesaret düzeyinde ise azalma görülebilir. Sürekli bir halsizlik ve yorgunluk hali ile konsantrasyon eksikliği de eşlik edebilir. Hatta bazı düzeylerdeki testosteron eksikliği hafızayı da olumsuz etkileyebiliyor. Bu belirtilerin yanı sıra laboratuar ortamın-da yapılan bazı ölçümler ve hasta verilerinin bir takım skalalar ile karşılaştırılması sonucu ile andropoz teşhisi konulmaktadır.

Cinsellik üzerine etkisi nedir? Andropozun fiziksel ve ruhsal etkilerinin yanı sıra en büyük etkisi cinsel işlev üzerindedir. Bu süreçte sertleşmede zayıflama, iktidar-sızlık, orgazm hissinde azalma ve cinsel isteksizlik görülebilir. Yaş-lanma ile birlikte ortaya çıkan androjen eksikliği erkeklerde hem uyarılma hem de cinsel ilişkide performans sorunlarına yol açar. Normal düzeyde bir cinsel arzu, ereksiyon ve boşalma için testos-teron gereklidir. Testosteron azalmasına bağlı ereksiyon bozukluk-larında öncelikle testosteron seviyesi düzeltilmelidir. Andopoz süre-cindeki erkeklerdeki genel sinirlilik hali cinsel hayatlarını olumsuz etkilemektedir. Cinsel performansı düşen erkeklerin sinirlilik hali artmakta, bu ruh halindeyken de daha fazla cinsel sorun yaşamak-tadırlar. Oysa andropoz sürecinde erkeğin aktif bir cinsel hayatının olması mümkündür. Birçok erkeğin ilerleyen yaşlarına rağmen 60, hatta 70 yaşından sonra dahi çocuk sahibi olduğunu biliyoruz. Do-layısı ile yaşlanmanın ve andropoz sürecine girmiş olmanın cinsel hayatı kesinlikle olumsuz etkileyeceği söylenemez.

Tedavi ile cinsel sorunlar ortadan kalkar mı? Tanı sonrasında kişi düzenli doktor kontrolleri ve gerekli tıbbı mü-dahale ve yöntemlerle birçok sıkıntısından kurtulabilir. Öncelikle uygulanan eksilen hormonların yerine konulmasıdır. Bu amaçla üretilmiş birçok alternatif ilaç, cilde yapıştırılan bant ve iğneler bu-lunmaktadır. Hormon tedavilerine destek olarak penise yerleştirilen bazı tablet, protez ve vakumlar da kullanılabilmektedir. Bu tedaviler sonucunda kişilerin sertleşme sorunu büyük ölçüde tedavi edile-bilmektedir. Andropoz sürecinde kişinin tıbbı destek almasının yanı sıra psikolojik destek alması da etkili olmaktadır. Andropoz her er-kek için kaçınılmaz ve doğal bir süreçtir, fakat bu süreci gerekli ted-birler ve tedaviler ile sorunsuz geçirmek, hatta keyifli hale getirmek de mümkünüdür. Unutmayın siz her yaşta değerlisiniz! Değerinizi bilin ve sağlığınızı koruyun!

ANDROPOZUNHer erkek için kaçınılmaz bir süreç olan andropozu, gerekli tedavi ve ilaçlarla sorunsuz, hatta keyifli bir şekilde geçirmek mümkün...

Cinsellik üzerine etkisi nedir?

Page 33: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Ku p o n l a g e l e n b aya n l a r a

% 2 5 İ N D İ R İ Mu yg u l a n a c a k t ı r .

Tecrübe, deneyim ve ilkeli çalışma anlayışımızla Mos güvencesi adı altında hizmete devam ediyoruz.

Dünyaca ünlü saç ürünleri ile çalışmakta olup kendi dalların da zirve yapmış

deneyimli kadromuzla tüm sorunlarınıza karşı bilgi ve birikimlerimizden faydalanabilirsiniz.

ALİŞBİREYSELDANIŞMANLIKTAİHTİYAÇDUYDUĞUNUZHER ANDABİR KAHVE YETER.

Tel.: 0212 608 19 79 Gsm: 0539 307 78 10Bahçeşehir 3. Cadde G Çarşısı No: 23 Bahçeşehir - İST.

LEYLA Hnm.GELİN MAKYAJI,PROFESYONEL MAKYAJ,MANİKÜR, PEDİKÜR, AĞDA VEKAŞ KONUSUNDA TECRÜBESİYLE MOS’TA HİZMET VERMEKTEDİR.LÜTFEN RANDEVU ALINIZ.

MANİKÜR PEDİKÜR yaptırana FÖN HEDİYE

Kesim, röfle ve boya yaptıranaLOREAL SAÇ BAKIMI HEDİYE

Boya , röfle, kesim yaptırana kesim bizdenHEDİYE veya bakım ve fön HEDİYE.

Gelin Başında SÜPER SÜRPRİZLER(isteyenler paket programından faydalanabilir.)

MOS’taYAZA MERHABA KAMPANYASI

KAMPANYA

Kalıcı Makyaj 400 TL yerine 250 TLİpek Kirpik Kaynak 250 TL yerine 150 TLProfesyonel Cilt Bakımı 100 TL yerine 60 TLPasif Jimnastik (Sıkılaşma) 80 TL yerine 50 TL DİĞER UYGULAMALARIMIZ (BAY/BAYAN) Lazer Epilasyon (TÜM Vücut 8 Seans) 750 TLEximia ile Bölgesel İncelmeKavitasyon + Pasif Jimnastik (10 Seans) 999 TLLifting (Yüz Germe) 15 Seans 349 TLİğneli Epilasyon dk. 1,5 TLSolarium dk. 1,5 TLAromaterapi Masajı 70 TLKlasik Masaj 60 TLFiziktedavi Masajı 50 TL

“Çok eskiden yaşadım bu anı ben” dersiniz şaşkınlık içinde. ilk girdiğiniz bir ev, bir merdiven, birden güneş vuran pencere… Ve tam sırasında tren düdüğü... Melih Cevdet Anday da dizelerinde bu olaya biraz da olsa değinmiş. Sizin de muhakkak ki başınıza gelmiştir. Kiminin zihnin bir oyunu olarak nitelendirdiği kiminin de “Benim mistik güçlerim var. Ondan başıma geliyor” dediği bir deyim Deja vu. Kelime anlamına bakacak olursanız “Bir olayı ya da bir anı daha önceden yaşama hissi” diyor araştırma sonuç-ları. Peki Deja vu gerçekten nedir? Psikolojiyle ne alakası vardır, İslam’da bilinen bir şey midir? Veya psikolojik bir rahatsızlıktan mı ileri gelir? Sizin için araştırdık.

Psikolog Uğur Dalan bu ilginç olayı şöyle tanımlıyor: “Deja vu Fran-sızca “daha önce görüldü” anlamına gelen bir kelimedir. Ge-nellikle kişinin yeni gördüğü veya yaşadığı bir olayı daha önce gördüğüne veya yaşadığına inanmasıdır. Bu yaşamışlık duygu-sunun altında çeşitli nedenler olabilir. Bu nedenlerden bazıları yaşanılan durum ile geçmişte yaşanılan durumlar arasındaki benzerliklerin olması olabileceği gibi, yaşanılan duruma benzer bir durumun hayal edilmesi veya rüya da görülmesi de olabilir.”

BAZI ZAMANLARDA PSİKOLOJİK AÇIDAN HASTA KİŞİLERDE DE OLABİLİYOR...

Dalan, bu durumun kişilerin günlük hayatında yaşadığı bir olay ol-duğunu ama bazı zamanlarda da epileptik ve histerik hastalarda da gözlemlenebildiğini söylüyor. Dalan şöyle devam ediyor: Psi-koloji karşılığı olarak “paramnezi” sadece dinlediğimiz bir olaya tanıklık ettiğimiz ya da aslında yeni gördüğümüz bir yeri daha ön-

ceden görmüş olduğumuz yanılsaması türünden bellek çarpıtma-larıdır. Terapist olarak bu durumu terapilerimizde zaman zaman görebiliyoruz, hatta ilk seansımızda odaya veya kliniğimize daha önceden gelmiş gibi hissettiğini düşünen danışanlarımız bile ola-biliyor veya beni sanki tanıdıklarını söyleyenlerle de karşılaşabili-yoruz.

İSLAM İLE İLİŞKİSİ VAR MI?

İlahiyatçı yazar Adnan Şensoy’a Deja vu’nun İslam’la bir bağlantısı olup olmadığını söylediğimizde bize yanıtı şu oldu: “Deja vü, hali-hazırda yaşanılan bir olayı, daha önceden yaşamışlık veya görü-len bir yeri daha önceden görmüş olma duygusudur. Fransızca déjà [daha önceden] ve voir [görmek] fiilinin geçmiş zamanda çekimi olan vu’nün birleşiminden türemiştir. Beynin, yorgunluk veya başka sebeplerden dolayı bir görüntü, ses gibi herhangi bir girdiyi, giriş anı sırasında algılayamamasından kaynakla-nabilir. Beyin bu girdiyi algıladığında kişi, bu olayı daha önce, yaşadığı hissine kapılabilir. Ayrıca, beynin sağ lobu ile sol lobu-nun milisaniyeden daha küçük bir zaman farkı ile çalışmasın-dan da, kaynaklanabilir. Bir taraf diğer taraftan önce algıladığı için, geç algılayan taraf, bu olayın daha önce yaşanmış oldu-ğu duygusuna kapılır. Bu durum sinir aksonlarındaki küçük bir sapmadan kaynaklanır.

Dejavü’nun zıttı jamais-vu’dür, Jamevü okunur. Bu durumda insanlar tanıdığı bir çevrede yabancılık çekebilirler. Dejavü’ya benzer sebeplerle ortaya çıkar. Araştırmalara göre insanların %50 den fazlası, hayatlarında en az bir kere, dejavü durumunu yaşamıştır. İnsanların çoğu bir süre sonra, en son ne zaman de-javu yaşadığını unutur. Dejavu’nün reenkarnasyon [tenasüh] ile hiçbir ilgisi yoktur. Din ile bu sebeple direk ilgisi yoktur.”

“Beyaz bir arabanın içerisindeydim. Yanımda annem ve babam vardı. Hız ibresi 140 km’yi gösteriyordu. Birden bir gürültü kop-tu ve takla atmaya başladık. Dışarı çıktığımızda hepimiz sağdık ve o arabadan nasıl sağ çıktığımıza şükrediyorduk. Bir anda kan ter içinde uyandım ve gördüğümün bir rüya olduğunu fark ettiğimde rahatladım. Ancak bu bir rüya değilmiş. Bir hafta son-ra aynı anlattığım gibi bir trafik kazası geçirdiğimizde tüylerim diken diken olmuştu.” (A.Ç- Serbest meslek)

“Üniversite 2. sınıftaydım. Rüyamda büyük çok katlı camlı bir binaya girdiğimi ve orada çalıştığımı gördüm. Bu rüyanın üze-rinden 4 sene geçtikten sonra aynı rüyamda gördüğüm binada çalışmaya başladım. ‘Ben bu binayı daha önce görmüştüm’ de-dim. Hatta yemekhane, lavabo gibi yerleri kimseye sormadan da bulmuştum. Hala şoktayım” (B.Ö.- Muhasebeci)

“Bir gün işyerinde günlük çalışırken televizyondan geçen bir haberi daha önce gördüğümü anımsadım ve ‘Ben bu anı daha önce yaşamıştım’ dedim. İş arkadaşlarım hep bir ağızdan ‘Deja vu’ diye bağırdı” (Y.A.- Editör).

Sizin de muhakkak ki başınıza gelmiştir. Kiminin zih-nin bir oyunu olarak nitelendirdiği kiminin de “Benim mistik güçlerim var. Ondan başıma geliyor” dediği bir deyim Deja vu...

DahaÖnceDeja Vu

Yaşadınız mı?

Page 34: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

1. Çok fazla (ya da çok az) makyaj yapmakMakyajınız zamana ve yere uygun olmalıdır. Gündüz market alışverişine giderken yaptığı-nız makyajla gece yemeğe giderken yaptığınız makyaj arasında bir fark olmalı. Yüzünüzü bi-raz renklendirmek günlük kullanım için daha iyi bir seçenektir. En iyi ve en az makyaj için; güzel bir nemlendirici, göz altı kremi, pembe-leştirici kullanın. Kirpiklerinizi kıvırın ve du-daklarınıza parlatıcı sürün.

2. Renklerinizi, ürünlerinizi ve tekniğinizi güncellememekHala ilk makyaj yapmaya başladığınızda kul-landığınız maskarayı, kalemi ve parlatıcıyı mı kullanıyorsunuz? Eğer cevabınız evetse hemen yeni ürünler almaya gitmelisiniz. Na-sıl hangi pantolonun moda olduğunu dikkate alıyorsanız makyaj trendlerini de göz önünde bulundurmalısınız. Bu her sezon bütün mak-yaj malzemelerinizi değiştirmeniz gerekiyor demek değildir yada podyumdaki modeller kırmızı ruj kullanıyor diye kullanmak zorunda değilsiniz. Kendi trendinizi oluşturmak için yollar yaratabilirsiniz. Böylece gardırobunuz kadar yüzünüzde modaya uygun olacaktır.

3. Yanlış renk fondöten kullanmakMükemmel bir cilde ve makyaj tekniğine sahip olabilirsiniz ama cildinizin rengine uy-mayan bir fondöten kullanıyorsanız bunun sonuçları berbat olabilir. Cildinize tamamen uyan bir renk tonu seçtiyseniz mükemmel bir görünüme sahip olmanız çok kolay olacaktır. Doğru rengi bulmak için teninize uygun oldu-ğunu düşündüğünüz üç tane ürün deneyin. Ayrıca seçtiğiniz renk tonunun bir açığı ve bir koyusunu da test edin. Makyaj ürünü satın al-maya giderken yüzünüzde makyaj olmaması-na özen gösterin. Seçtiğiniz üç renk fondöteni yanağınızla boynunuz arasında kalan bölüme sürün. Ve size en uygun olanını alın.

4. Kaşlarınızı cımbızla almak (ya da yok saymak)Kaşlarımız yüzümüzdeki önemli bir bölümdür. Eğer güzel bakılırsa gözlerinizi ve bütün görü-nüşünüzü değiştirebilir. Kaşlarınız kontrolden çıkmışsa bir profesyonele gitmenizi tavsiye edi-yoruz. Sizin tanıdığınız yoksa arkadaşlarınızdan referans alın. Yapılabilecek en kötü şey kaşları

fazlasıyla almaktır. Yaşlandıkça kaşlarımız sey-rekleşir ve genç yaşlarda kaşımızı çok alırsak belki bir daha asla gür çıkmazlar.

5. Bir kerede gökkuşağı gibi far sürmekAldığınız far setinin içinde birkaç renk bulun-ması bir kerede hepsini süreceksiniz demek değildir. Makyaj uzmanlarına göre bir kere de üçten fazla renk kullanılmamalı. Bu 3 rengin en koyusunu göz kapağınızın en üstü ve en altına, en açığını kaşınızın olduğu bölüme ve orta renkte olanla da göz kapağınıza gölge vermelisiniz. Günlük kullanım için ise açık bir renk tercih edin ve onu sürün.

6. Cildinize özen göstermemenizMakyajınızın güzel görünmesi için öncelik-le cildiniz ile ilgilenmelisiniz. Eğer cildinizle ilgilenmiyorsanız yaptığınız makyaj mükem-mel durmayacaktır. Kuru bir cildiniz varsa makyajdan önce iyi bir nemlendirici yada yağ kullanın. Cildiniz yağlı ise, yağ emici bir yüz temizleyici ile yüzünüzü yıkayın ve yağsız bir losyon kullanın. Cildinizin yağlı görünmesini engelleyin.

7. Cildinize uygun olan makyajı yapmamakDoğru makyaj formülleri kullanmak cildiniz açısından önemlidir. Cildiniz kuru ise, pudra ve allık kullanmayın. Kremli formüller daha iyi olacaktır. Yağlı bir cilde sahipseniz yağsız pudra ve sıvılar kullanmalısınız. 40 yaşına ge-lene kadar yağlı bir cilde sahip olmuş olabilir-siniz ama doğru formüllerle cildinizin kuru cilt tipine yönelmesini sağlayabilirsiniz.

8. Makyajınızla uyumakMakyaj yapmaya vakit buluyorsanız onu çı-karmak için de vakit bulmalısınız. Bütün gece makyajınızın yüzünüzde kalması gözenekleri-nizin tıkanmasına neden olur buna ek olarak makyajınızı çıkarmıyorsanız cildinize yeteri kadar ilgi göstermiyor, temizleme ürünlerini kullanmıyorsunuz demektir. İlk olarak gözü-nüzdeki makyajı temizlemek için göz pamuğu kullanın. Daha sonra da yüz temizleme jeli yardımı ile makyajınızı çıkartın.

9. Yüzünüzdeki tek bölgeye fazla ilgi göster-meniz

Yüzünüzdeki tek bölgeyi iyileştirmek ile abart-mak arasında ince bir çizgi var. Mesela göz makyajınızı abartırsanız insanlar güzel göz-lerinize bakmak yerine aşırı göz makyajını-za dikkat ederler ve bunu istemezsiniz. Püf nokta gözlerinize daha fazla özen gösterip yüzünüzün diğer kısmına da hafif bir makyaj yapmaktır. Örneğin; dudaklarınıza dikkat çek-mek istememeniz hiçbir şey sürmeyeceksiniz demek değildir. Şirin, doğal bir parlatıcı ile gü-zel bir görünüm sağlayabilirsiniz.

10. Dudaklarınızın dolgun gözükmesiDudaklarınızın dolgun görünmesi ama gülünç durmaması için ilk önce parlatıcı sürün ar-dından da dudaklarınızın üzerinden kalemle geçin. Ama ince bir çizgi çekin ki fazla abartılı gözükmesinler. Amaç dudaklarınızı silikon ya-pılmış gibi göstermek değil sadece doğal bir dolgunluk kazandırmak.

11. Uyuşmayan kontur çekmekYanaklarınızı daha canlı göstermek ya da be-lirgin bir burun için koyu renkli allık kullanmak profesyonellerin filmler ve fotoğraf çekimleri için uyguladığı bir hiledir. Bütün dünyada işe yarayan bir tekniktir. Makyaj tekniğinizin ne kadar iyi olduğu önemli değildir çünkü koyu bir allığın yüzünüzde ışıl ışıl durmaması ne-redeyse imkansızdır özellikle gün ışığında. Sevimli görünmek yerine mükemmel özellik-leriniz ortaya çıkartan yumuşak bir makyaja odaklanın.

12. Kapatıcı kullanmayla kapatmayı karış-tırmayınİkisinin de aynı amaçla kullanıldığı düşünüle-bilir ama ikisi arasından çok büyük fark var. Kapatıcılar gözlerinizin altındaki halkaları ka-patmak ve cildinizi parlatmak için kullanılır. Kapatıcaların kremsi özelliğe sahip olması ve fondöten renginizden bir yada iki renk açık olmalıdır. Kapatmak ise yüzünüzdeki lekeleri kapatmak için kullanılır ve fondöteninizle aynı renkte olmalıdır. Aslında yüzünüzü mükem-mel bir şekilde kapatmak istiyorsanız fondö-teniniz iki kat olmalıdır. Küçük bir fondöten fırçası kullanın ve kapattığınız kısma sürün ve en son pudra ile tamamlayın.

MAKYAJ HATASI!..Hiçbir zaman yaptığınız makyajsahte görünmemeli ya dayüzünüzde bir maske varmış gibidolaşmamalısınız.

12EN ÇOKYAPILAN

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1166

Güzellik

Page 35: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

KOLESTEROL’eKarşı Pişmiş Domates

Pişmiş domatesin kolesterol tedavisinde kullanılan “Statin” adlı ilaç grubuyla benzer etkiye sahip olduğu ortaya çıktı.

Güney Avustralya’daki Adelaide Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada, pişmiş domatesin yüksek kolesterolün tedavisinde kullanılan “Statin” adlı ilaç grubuyla büyük ölçüde benzer etkiye sahip olduğu ortaya çıktı.

Pişmiş domatesin, yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıklarında da kullanılan bu ilaç grubuna “güçlü bir alternatif” olabileceği be-lirlendi.

Ayrıca domatese kırmızı rengini veren “likopen” pigmentinin kalp krizi riskini azalttığı biliniyor.

Detaylı Bilgi İçin(0212) 669 16 50

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem -16 Villa-1 Bahçeşehir / İst.

Piyano kursu

kayıtlarımız devam ediyor...

Murat Dalkılıç’laFen ve Matematikte

“Birebir“Özel Dersler...

İLK ÖĞRETİM 6-7-8 - MATEMATİK

OKUL DERSLERİNE TAKVİYE

HAZIRLIK PROGRAMI

FİZİKOKUL DERSLERİNE TAKVİYE

HAZIRLIK PROGRAMI

Yeni ders taleplerine yetişmekte zorlandığını belirten Murat Dalkılıç, kendisine gösterilen yoğun ilgi ve

güvenden dolayı Bahçeşehir halkına teşekkür etti.

Murat Dalkılıç[email protected]

0505 584 03 520532 616 96 14

Tel : :

MURAT DALKILIÇ bütün öğrencileriyle bire bir ÇALIŞMAKTADIR.

• Fen Bilimleri Dershanesi

Ayrıca Kurumun Yayınlarının Oluşturulmasında Aktif Görev Soru Bankası, Konu Anlatımlı Kitap, Deneme Sınav Sorularının Oluşturulması, Kontrolü.• Marmara Analitik dershanesi• Yeditepe Dershanesi

ÇALIŞTIĞI KURUMLAR

15 Senelik Dershane, Yayın veÖzel Ders Tecrübesi

MURAT DALKILIÇ’LA BAŞARININ SIRLARIMurat Dalkılıç Eğitim bilimlerinde yüksek lisans yapmış, 15 senelik tecrübesiyle mesleğinde başarıyı yakalamış bir öğretmen...Murat Dalkılıç gençlerin ergenlik döneminde yaşadığı sorunları ve bu sorunların okul başarısı üzerindeki etkilerini iyi bilmekte, bilişsel psikolojinin ilkelerini göz önüne alarak her gencin başarılı olabilmesi için kişiye özel öğrenim stratejileri geliştirmektedir.Öğrenilen bilginin kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarılma-sında kullanılan süreçler farklı özelliklere sahip her birey için farklılık göstermektedir. Bu nedenle farklı zeka türlerine sahip(matematiksel,sözel,bedensel,görsel, müziksel,sosyal…) bireylere kişiye özel eğitim modelleri geliştirmektedir.

Göz Nurunu Koruma Vakfı Bayrampaşa Göz Hastanesi’nden Op. Dr. Melek Kırcalı’nın verdiği bilgilere göre, ayrıca V.ve VII. siniri uyaran patolojiler, keratokonjonktivit, facial paralizi (yüz felci) gibi hastalıklar, göz çevresinde seğirmeler, istemsiz kasılmalar oluşturur. Hastada istemsiz göz kırpmaya neden olan bu durum kişileri çok rahatsız eder. Bazen günler, aylar sürebilir hatta kalıcı hale gelebilir.

Gerek bu hastalıklarda, gerekse estetik olarak kırışıklıkların giderilmesinde Botulinum toksin (Botox) enjeksiyonundan ya-rarlanılıyor. Botox, kasta geçici olarak felç oluşturup kasılmayı engelleyerek etki ediyor. Estetik amaçlı Botox uygulaması mu-ayenehane şartlarında çok küçük ve ince bir iğne olan insülin iğnesiyle yapılıyor. Deneyimli okuloplastik doktorları tarafından göz çevresine, alına ve kaş arasına önceden belirlenen nokta-lara gerekli dozlarda uygulanıyor. Uygulama 5-10 dk sürüyor. İlacın etki süresi vakaya göre 4-6 ay arasında değişmekte olup, istendiğinde tekrarlanabiliyor. Tekrarlayan enjeksiyon aralıkları zamanla 8-10 aya uzuyor.

Hastalıklarda tedavi amacıyla da anormal uyarı alan kas böl-geleri tespit edilip gerekli dozajda uygulanarak seyirmeler ve kasılmalar engellenmiş oluyor. Etki 3-4 günde ortaya çıkıyor, 1 hafta sonraki kontrolde gerek duyulursa ek enjeksiyonlar yapıla-biliyor. Bazen geçici olarak enjeksiyon yerlerinde morarma, göz kapağında düşme gibi yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Tedavinin deneyimli okuloplastik cerrahları tarafından uygulanması bu yan etkilerin görülme olasılığını düşürüyor.

GÖZ SEYİRMESİKalıcı Hale Gelebilir!

Gülme, öfke, endişe gibi durumlarda oluşan mimikle-rimiz yaş ile birlikte derinleşerek belirginleşir. Böylece göz çevresinde kaz ayağı dediğimiz çizgilenmelere, kaş arasında ve alında derin kırışıklıklara neden olur-lar. Bu da bazı kişilerde estetik sorununa yol açar.

Page 36: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Selülitle mücadelenin en önemli adımların-dan birinin beslenme olduğunu belirten Me-morial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, selülitle veri-len savaşta hangi besinlerin tercih edilmesi gerektiği ile ilgili bilgi verdi.

En Çok Kadınları Etkiliyor!..

Selülit oluşumunda kişinin genetik yapısı önemli bir etkendir. Annesinde selülit olan bir kadında selülit görülme olasılığı oldukça yük-sektir. Bu durum, kilo problemi olmayan, hat-ta çok zayıf kadınlarda bile, selülit görülmesi-ni açıklamaktadır. Özellikle östrojen hormonu nedeniyle daha çok kadınlarda görülen selüli-tin oluşumunu hızlandıran diğer faktörler ise, kilodaki ani değişiklikler, hareketsiz yaşam, yaşa bağlı cildin bağ dokusunun zayıflaması, hamilelik ve yanlış beslenme alışkanlıkları olarak gösterilebilir.

Yanlış Beslenme Alışkanlıkları Selüliti Te-tikliyor...

Özellikle yüksek karbonhidratlı ve yağlı be-sinlerin tüketimi selülit oluşumunu artırmak-tadır. Selülit problemi yaşayanlarda fast-food tarzı beslenme alışkanlıkları yaygın şekilde gözlenmektedir. Damar tıkanıklıklarına ne-den olan trans yağları içeren sucuk, salam, sosis türevleri selülite yol açan gıdalar arasın-da yer almaktadır. Vücutta su tutulmasına ne-den olan tuz ve doymuş yağlar, cildi sıkılaştı-ran kolajen dokuyu yıkarak ciltteki sarkmalar meydana getiren rafine şeker ve fazla tüketil-diğinde doğrudan yağ olarak depolanan alkol de selülit nedenlerindendir.

Günde 2-3 Litre Su Tüketin...

Selülit oluşumunu engellemek ve var olan portakal kabuğu görünümünü hafifletmek için, en etkili tedavi yöntemlerinden biri de

doğru beslenme alışkanlıkları kazanmaktır. Tıpkı bazı gıdaların selüliti tetikleyici etkisi ol-duğu gibi, bazılarının ise selülitle savaşmada oldukça etkili oldukları kabul edilmiştir. Kaza-nılması gereken beslenme alışkanlıklarının başında su tüketimi yer almaktadır. Gün boyu yeterli miktarda su tüketimiyle kan dolaşımı sağlanmakta ve vücutta ödemin oluşması önlenmektedir. Bu şekilde vücutta su top-lanmasının ve sarkmaların önüne geçerek, selülit oluşumunu da engelleyen su, günde en az 2-3 litre olarak alınması gereken sıvının büyük çoğunluğunu oluşturmalıdır.

C Vitamini Selülit TedavisineYardımcı Oluyor...

Selülit tedavisinde vitamin ve mineral yönün-den zengin beslenmek önemlidir. Özellikle iyi bir antioksidan olan C vitamini, ciltteki kola-jen yapımında önemli bir pay sahibidir. May-danoz, karnabahar, brokoli, portakal, kivi, limon, çilek, greyfurt, yeşilbiber gibi besinler içeren, C vitamini yönünden zengin menüler-le selülit tedavisinde etkin sonuçlar alınabil-mektedir. Beslenmede tavuk, yumurta, man-tar, pırasa, bezelye, sarımsak, limon, armut gibi bakırdan zengin besinlere yer verilmeli-sine, kan basıncını düşürerek dolaşıma yar-dımcı olan muz, karpuz, havuç gibi potasyum bakımından zengin gıdaların tüketilmesine özen gösterilmelidir.

Şok Diyetlerden Kaçının!..

Yaz yaklaşıyor diye şok diyetler yapmak olduk-ça sakıncalıdır. Ciltte sarkmalara ve selülite neden olan, bilinçsizce yapılan şok diyetler yerine; ideal kiloya kavuşmak için diyetisyen kontrolünde doğru beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi doğru olacaktır. Ayrıca doğru beslenme alışkanlıklarına egzersiz ile destek vermek için, düzenli tempolu yürüyüşler ve selülit giderici egzersizler yapılmalıdır.

Selülitsiz Bacakların SırrıYaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte bikini, elbise ve etekle güzel bir görünüm sergile-mek isteyen kadınların en büyük korkusu selülitli bacaklardır. Sıkışmış yağ hücrelerinin vücutta yarattıkları portakal kabuğu görünümüyle, kadınlara kıyafet seçiminde zor anlar yaşatan selülitler genetik yatkınlık ve hormonal nedenlerin yanı sıra; fazla kilolar, hare-ketsiz yaşam, hamilelik veya yanlış beslenme alışkanlıklarıyla tetikleniyor.

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1170

Güzellik

Page 37: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Yeni sezonda çılgınlıklar zirve yapıyor! Dumanlı gözler, dore göz kapakları ve rengarenk çingene modası, makyajda sıradan bir sezon olmayacağı-nın sinyallerini veriyor...

Sıradan olmaktansa dikkat çekmekten hoşlanıyor-sanız, hele renklerle oynamayı seviyorsanız yeni se-zonda çok eğleneceğinizi söyleyebiliriz. Sonbahar-kış makyajında öne çıkan doreler, dumanlı gözler ve çin-gene modası bu eğlenceyi zirveye taşıyor. Özellikle göz makyajının ön plana çıkarıldığı bu yeni temaları uygulamak aslında hiç de zor değil. Ünlü markaların bu konseptlere uygun yeni ürünleri ile deneyin, yeter!

Sonbahar-kış makyajında “smoky eyes” yani; dumanlı gözler trendlerin başını çekiyor. Özellikle renkli gözlüyseniz sezonun bu trendi tam size göre! Uygulamak istiyorsanız, önce baz olarak siyah göz farını yüzük parmağınızla gözünüzün üstünde dağıtın. Ama farın yukarılara bulaşmamasına dikkat edin.

Göz çerçevesine ya ıslak farla ya da eyeliner ile uygulama yapın. Siyah maskarayla kirpiklerinizi belirginleştirin. Böylece ıslak et-kiyi yakalar ve sisler ardından etkileyici bakışlar fırlatabilirsiniz. “Smoky eyes” tarzını sadece siyah renkle değil aynı zamanda koyu kahve, gri ve lacivert tonlarında da uygulayabilirsiniz.

Sallantılı küpeler, hacimli kolyeler, iri bilezikler ve uçuşan etek-ler ve elbiseler. Yaz boyu çingenelerden esinlenerek her birimiz “new hippy”liğe soyunduk. Çingene modasının hakim olduğu yaz bitti ama etkisi hala sürüyor. Renk paletinden her tonun ha-kim olduğu çingene modasını uygulamak için önce kendinize bir ana renk far seçin. Bu farı göz kapağınızın üzerine, yayın.

Ancak farın olabildiğince gösterişli olmasına dikkat edin. Takma kirpikler, bu trendin olmazsa olmazı. Alt göz kapağınızın içine çekeceğiniz beyaz far, üst göz kapağındaki rengin daha da öne çıkmasını sağlayacak.

Bronz bir tenin cazibesine sahip olmak için güneşin altında sa-atlerinizi geçirmenize gerek yok. Işıltılı bir tene sahip olmak İçin, güneşin kendisinden değil altın renginden yararlanmak müm-kün. Neredeyse her markada bulabileceğiniz ve güneşi kıskandı-racak derecede ışıltılı olan ürünler, sezon makyajının trendlerin-den biri olan dore modasına ayak uyduruyor.

MAKYAJLAR...ENGÖZDE

BAHÇEŞEHİR MAĞAZA İÇ İYenilenmiş Hizmet Anlayışı ve Ekibiyle

Sizlerin Hizmetinde

2 SAATTEKURU

TEMİZLEME

BAYANTERZİMİZ

HİZMETENİZEGİRMİŞTİR

ÜCRETSİZADRESETESLİM

TAKIM ELBİSE : 15 TLPARDESÜ : 15 TLPALTO : 13 TLKABAN : 11 TLMONT : 10 TLCEKET : 9 TLPANTOLON : 6 TLGÖMLEK : 5 TLKAZAK : 7 TLETEK : 6 TLBLUZ : 6 TLKRAVAT : 4 TLEŞARP :4 TL

TÜL METREKARE : 2 TLPERDE METREKARE : 4 TLYORGAN : 15 TLBATTANİYE : 15 TL

EV TEKSTİLİ

669 63 310530 443 45 45

PROFESYONELKURU TEMİZLEME & TERZİ

KAPIDA KREDİ KARTI İLE ÖDEME

ÜTÜ FİYATI TEMİZLEME FİYATININ YARISIDIR

Dum

anlı

ve v

ahşi

Işıl

ışıl

Çing

enel

er z

aman

ı

Page 38: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Sınav kaygısı öğrencinin hissetmesi gere-ken normal duygu mu?

Sınav kaygısı tek başına olumsuz bir duygu değil. Aslına bakılırsa hedefe ulaşmak için de gerekli olan çalışma enerjimizin kaynakların-dan. Problem ise çok az ya da çok fazla hisse-dilmesi. Çok az yaşanıyorsa kişi motive olamı-yor. Çok fazla olduğunda ise sınav kaygısının belirtileri ortaya çıkıyor: İşin başına geçilse de aşırı uyanıklık hali, kalp atışlarında hızlanma, terleme ya da üşüme, yorgunluk, titreme, mide veya başağrısı, ders çalışmama, sınavı yarıda bırakma ve sınava girmeme gibi davra-nışsal belirtiler gözlenir.

Kaygı ne zaman sorun haline gelir?

Sınav kaygısını problem haline getiren unsur-lardan biri sınava girecek kişinin üzerindeki yük ve taleplerdir. Sınava girecek kişinin ya da etrafındaki insanların beklentileri kişinin bilgi düzeyinden yüksekse sınav kaygısı olum-suz bir işlev kazanmaya başlayabilir.

Ailelerin hatalı yaklaşımları çocukta nasıl bir ruh haline neden oluyor?

Çocuk sınavı kazanamadığında; anne ve ba-basının ona olan güvenini kaybedeceğini, onu sevmeyeceklerini, onların emeklerini ziyan edeceğini düşünmeye başlayacaktır.

Aileler nasıl yaklaşmalı?

Çocukların sınav karşısında duydukları kaygı-ları en aza indirmek istiyorsak; aile olarak sı-nav karşısında öncelikle kendi duygularımızı kontrol etmeliyiz. Ailece sınavın anlamanı sor-gulamak, değerlendirmek ve en uygun hale getirmek de kaygıyı azaltacaktır.

Gerçekçi hedefler

Sınava motive olmak için önlemler alabilirsi-niz;

İlk yapılacak iş neyle karşılaşılacağını bilmek ve sınav hakkında bilgi edinmektir; hangi ko-nulardan soruların gelebileceği, zamanı etkin kullanma yöntemleri gibi...

Yapabildiklerinizin farkında olup kendinize gerçekçi hedefler koyun.

Öğrenme modelinizi tanımalı ve çalışma sis-teminizi buna göre planlamalısınız.

Elimden geldiğince çalıştım ve sınavda da elimden geleni yapacağım, sonuçta sınav na-sıl biri olduğumu değil, bilgi birikimimin nasıl olduğunu gösterecek' diye düşünmelisiniz.

Gevşeme egzersizleri öğrenmek ve düzenli bir şekilde uygulamak da kaygıyı en aza indir-

meye yardımcı önemli tekniklerdendir.

Tüm bu önerileri denediğiniz halde halen sı-nav kaygınızı yenmekte zorluk çekiyorsanız bir uzmana danışmanız doğru olacaktır.

ÖLÜM KALIM MESELESİ DEĞİL

Aileler sınav dönemlerinde çocuklarına kar-şı ne gibi hatalı yaklaşımlarda bulunuyor?

Eğer aileler sınavı; Bir ölüm kalım meselesi haline getiriyorsa,

“Sen başaracaksın biz sana çok güveni-yo-ruz" diyerek zamansız ve uygun olmayan ce-saretlendirmelerde bulunuyorsa,

Kazanamadığında bunun çocuk için bir fela-ket olacağı mesajını veriyorsa, Sınavı kazan-ması için yapılan maddi manevi fedakarlıklar çocuğa sıklıkla aktarılıyorsa, başarılarını kü-çümsüyor, başarısızlıklarını abartıyorsa,

Yaşıtlarıyla karşılaştırarak çocuğu değerlen-diriyorsa,

Bugüne kadar başarılı olduğu alanları da ol-ması gerekenden daha fazla şekilde ödüllen-diriyorsa sınav bir o kadar daha olumsuz yön-de ve kaygı yaratıcı şekilde anlam kazanmaya başlayacaktır.

FEDAKARLIK EDEBİYATIUzmanlara göre, ailelerin 'Senin için çalıştık, didindik şimdi sıra sende' gibi sözleri çocuğu motive etmiyor;aksine onları derslerinden uzaklaştırıyor.

Çocuktaki sınav kaygısının fobiye dönüşmesinde en büyük etkenin ailelerin yanlış yaklaşımları olduğunu belirten Medical Park Bahçelievler Hastanesi'nden Psikolog Şebnem Turhan, kaygının nasıl fobiye dönüştüğünü anlattı.

YAPMAYIN!

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1174

Eğitim

Page 39: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

“Türkiye Robotik Turnuvası Şampiyonluk Kupası” ve “Robot Performans Birincilik Kupası”nı alan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nden DecaTech Takımı, 28-30 Nisan tarihlerinde ABD Missouri eyaletinin St. Louis şehrinde düzenlenen FLL FİRST Robotik Dün-ya Açık Şampiyonasında Dünyanın En İlham Veren 3. Takımı'na verilen kupayı almaya hak kazandı.

Yalnızca aldıkları ödülle değil, aynı zamanda da ülkelerini en başarılı bir biçimde temsil eden Deca-Tech üyeleri, her sene yarışma-da bulmaları beklenen gizli kodu da bularak açıklayan dünyadaki tek takım oldu.

Yarışma sonrasında öğrencilere verilen geri bildirim kartlarında dünyanın en önemli ku-ruluşlarını temsilen gelen jüri üyelerinden önemli övgüler aldılar. Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi Müdürü Tolga Yıldız “ Takım üyelerimizden Zafer Çavdar'a IBM Türkiye

tarafından daha lise seviyesinde öğrenim görürken sunulan staj teklifinden sonra di-ğer takım üyelerimize de dünya çapında ün yapmış kuruluşlardan yazılı olarak övgüler gitmesi hepimizi ayrıca gururlandırdı” dedi.

Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nin diğer takımı Asklepios da “Türkiye Robotik Turnu-vası İkincilik Kupası”nı kazanarak, Türkiye’yi Haziran ayında Hollanda’da yapılacak olan Robotik Avrupa Açık Turnuvası’nda temsil edecek.

2006 yılından beri Robotik Turnuvalarına ka-tılan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nin Dünya Şampiyonluğu ve Dünya Robot Perfor-mans birinciliği başta olmak üzere En Yaratıcı Robot Tasarımı, En Özgün Robot Tasarımı gibi birçok dereceleri bulunuyor.

Bu yıl ilk mezunlarını veren Bahçeşehir Ko-leji Fen ve Teknoloji Lisesi, YGS’de de büyük

başarılara imza attı. Mehmetcan Tütüncü YGS’de Türkiye 2.’si, Arda Çınar da Türkiye 3.’sü oldu. Türkiye 2.liği, 3.lüğü, 4.lüğü, 5.liği, ve 9.luğu ile birlikte; mezun olacak 48 öğren-ciden 7 öğrenci 35 dereceyle ilk 100’de;14 öğrenci 78 dereceyle ilk 500’de;23 öğrenci 111 dereceyle ilk 1000’de; 37 öğrenci 202 dereceyle ilk 5000’de Türkiye’nin gurur tablo-sunda yer aldılar.

Ayrıca Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’n-den mezun olacak 7 öğrenci ile Bahçeşehir Koleji Lisesi’nden 4 öğrenci de MIT gibi dünya sıralamasında ilk 100’de yer alan üniversite-lerden kabul aldı.

BAHÇEŞEHİR FEN VE TEKNOLOJİ LİSESİ’NDEN DECA-TECH TAKIMI, FLL ROBOTİK DÜNYA ŞAMPİYONASINDADÜNYANIN EN İLHAM VEREN 3.TAKIMINA VERİLEN KUPAYI KAZANDI!

YGS TÜRKİYEBAŞARISINDAN

SONRA BİR DE DÜNYA BAŞARISI…

BAHÇEŞEHİRFEN VE TEKNOLOJİ LİSESİ’NDEN

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1176

Eğitim

Page 40: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Şüphesiz dil öğrenimi zor ve bitmeyen bir yoldur. Ve kendi kendinizi geliştirmeniz ancak azimle olur. Gitmenin mümkün olduğu bir ülkenin dilini öğrenmenin en iyi yolunun orada yaşamak oldu-ğunu unutmayın. Böyle bir imkanınız bulunmasa bile, aşağıdaki kuralları uygulayarak bir dile va-sat da olsa vakıf olabilirsiniz.

1- Yanlış yapın (!): Öğrendiğiniz dilde yapabi-leceğiniz kadar hata yapın... Her zaman doğru konuşmak durumunda değilsiniz. İnsanlar ne dediğinizi anlayabiliyorlarsa yanlış yapmanız en azından ilk başta önemli değildir. Yabancı bir ül-kede yaşıyor olmanız, bir gramer testi değildir.

2- Anlamadıysanız sorun: Başkaları konuşur-ken, her kelimeyi yakalamak zorunda değilsiniz. Ana fikri anlamak genellikle yeterlidir. Fakat anlamadığınız noktanın önemli olduğunu dü-şünüyorsanız SORUN! Bu konuda bazı kullanışlı kelimeler: İngilizce için Pardon me? Excuse me, what did you say? Could you speak more slowly please? Did you say that... I didn’t catch that... Could you repeat that, please? What was that? I’m sorry I didn’t hear you. Sorry, what does “.............” mean? (Fakat şunları kullanmayın: Are you speaking English? Please open your mouth when you speak! Give me a break!) Al-manca için ise; Entschuldigung, wie bitte? Ents-chuldigung, was haben Sie gesagt?, Würden Sie bitte langsamer sprechen? yada Bitte, sprechen Sie langsam!, Haben sie gesagt das..., Können Sie das wiederholen bitte? Was war das? Ents-chuldigung, was bedeutet das? gibi ifadeler kul-lanabilirsiniz.

3- Öğrendiğiniz dili ilgi alanlarınıza sokun: İn-sanlar kendilerine ilginç gelen şeyler hakkında konuşmayı severler. Sizin ilgi alanlarınız neler-dir? Bu konular hakkında bulabildiğiniz kadar kelime öğrenmeye çalışın. Çevrenizdeki insanla-ra da nelerle ilgilendiklerini sorun. Bu büyüleyici bir yöntemdir ve daima yeni kelimeler öğrenme-nize yardımcı olur. Böylelikle başkalarını daha iyi anlamaya başladığınızı görürsünüz. İlgi alanları, bir bahçeye yağan bereketli yağmurlar gibidir. Dil becerileriniz hakkında konuşmak, daha hız-lı, daha güçlü ve daha iyi öğrenmenize yardımcı olacaktır.

4- Konuşun ve Dinleyin: Her zaman hakkında konuşulacak bir şeyler vardır. Etrafınıza bakı-nın. Size garip ya da farklı gelen bir şeyler var-

sa hemen konuşmaya dalın. Bu arkadaşlığınızı geliştirmenize de yardımcı olacaktır. İnsanları dinleyin, ancak kelimelerin telaffuzunu ve dilin ritmini yakalamak için dinleyin. Bildiğinizi mutla-ka kullanın. Pek çok dilde kelimeler birbirinden türetilmiştir. Bu durumda kelimenin anlamını, konunun içindeki anlamından çıkarmaya çalı-şın. Ülkenin yerli vatandaşlarıyla konuşurken, konuşmayı sürdürmeye çalışın. Karşınızdakinin söylediğini anlamadığınızda paniğe kapılmayın. Ana fikri anlamaya çalışın ve konuşmayı sürdü-rün. Hala anlamakta zorlanıyorsanız cümleyi tekrarlamasını isteyin. Konuşmaya devam eder-seniz, konuşmanın süreci içerisinde konu daha anlaşılır hale gelecektir. Dilinizi geliştirmek ve yeni kelimeler öğrenmek için iyi bir yöntemdir bu, ancak dikkat: Hani derler ya, “duyduğun her şey inanma, kendi söylediklerinin de yarısına inan”...

5- Sorun, soru sorun: Merakımızı gidermenin daha iyi bir yolu da yok zaten. Sorular konuşma-ya başlamanıza yardımcı olduğu gibi konuşmayı sürdürmenize de yardımcı olacaklardır.

6- Kullanıma dikkat edin: Kullanım kelimesi genellikle insanların nasıl konuştuklarını izle-mektir. Bazen kullanım çok da eğlenceli bir hale dönüşebilir. İnsanların konuşma biçimleri, keli-meleri sizin söylediğinizden farklı telaffuz etme-leri size garip gelebilir. Kullanım en basit şekliyle dilin genellikle ve doğal olarak nasıl kullanıldığı-nı ifade eder.

7- Bir not defteri taşıyın: Yanınızda daima bir not defteri ve kalem bulundurun. Yeni bir kelime duyar ya da okursanız hemen not edin. Daha sonra bu kelimeleri konuşmalarınızda kullanma-ya çalışın. Yeni deyimler öğrenin. Çoğu birer de-yim dili olan yabancı dilleri çalışmanın en eğlen-celi yanlarından birisi de deyimleri öğrenmektir. Bu deyimleri defterinize yazın. Öğrendiklerinizi konuşmalarınıza uygularsanız daha çabuk hatır-lar ve konuşursunuz.

8- Bir şeyler okuyun: Başka bir dili öğren-menin en iyi üç yolu: Okumak, okumak ve okumaktır. Okuyarak yeni kelimeler öğrendiği-miz gibi hali hazırda bildiklerimizi de uygulamış oluruz. Sonraları bu kelimeleri kullanmak, duy-duğumuzda anlamak daha da kolaylaşacaktır. Gazeteler, dergiler, tabelalar, reklamlar, otobüs-lerin üzerindeki şeritler ve daha ne bulursanız okuyun.

9- Herkesin bir ikinci yabancı dil öğrenebile-ceğini unutmayın, gerçekçi ve sabırlı olun, dil öğrenmenin zaman ve sabır istediğini akıldan çıkarmayın.

10- Yeni bir dil öğrenmek aynı zamanda yeni bir kültürü de öğrenmektir: Kültürel kurallara karşı rahat olun. Yeni bir dil öğrenirken o kültü-rün size katı gelebilecek kural ve alışkanlıklarına karşı da duyarlı olun. Öğrenmek için konuşma-nız gerekir. Sınıfta ya da sınıf dışında soru sor-maktan çekinmeyin.

11- Sorumluluk alın: Kendi dil öğrenim süreci-nizden kendiniz sorumlusunuz. Yabancı dili öğ-renirken, öğretmenin, kursun ve kitabın elbette ki önemi vardır ancak “en iyi öğretmenin yine kendiniz” olduğu kuralını unutmayın. İyi bir öğ-renim süreci için amaçlarınızı tespit etmeli ve sizi amaçlarınıza ulaştıracak çalışmaları yapma-lısınız.

12- Öğrenme şeklinizi organize edin: Organize edilmiş şekilde öğrenmek, çalıştığınız şeyleri ha-tırlamanıza yardımcı olacaktır. Sözlük ve iyi kurs materyalleri kullanın.

13- Sınıf arkadaşlarınızdan da öğrenmeye ça-lışın: Aynı sınıftaki diğer öğrencilerin sizinle aynı seviyede olması onlardan bir şeyler öğreneme-yeceğiniz anlamına gelmez.

14- Hatalarınızdan öğrenmeye çalışın: Hata yapmaktan korkmayın, herkes hata yapabilir. Eğer soru sorarsanız hatalarınızı yabancı dili öğ-renmede kendiniz için bir avantaj haline getire-bilirsiniz. Kullandığınız cümleyi daha değişik bir söyleme şekli var mı gibi...

15- Öğrendiğiniz dilde düşünmeye çalışın: Örneğin bir otobüste giderken nereye gittiğinizi, nerede olduğunuzu, kendinize o dilde tarif edin. Böylece hiçbir şey söylemeden içinizden dil pra-tiği yapmış olursunuz.

16- Son olarak dil öğrenirken eğlenin: Öğ-rendiğiniz cümle ve deyimlerle değişik cümle-ler yapın. Sonra yaptığınız cümleyi günlük bir konuşma esnasında deneyin, bakalım yerinde kullanabilecek misiniz?

Hayatın tecrübeden ibaret olduğu söylenir ya, yabancı dil öğrenmek tamamıyla öyledir...

YABANCI DİL ÖĞRENMENİN PÜF NOKTALARI...Okul,kurs,kitaplar derken bütün zamanınızı yabancı dil öğrenmek için harcadınız ama yine de istediğiniz seviyeyeulaşamadınız mı? O halde bu önerileri dikkate alın!

Yelpaze Bahçeşehir I 28 Mayıs ‘1178

Eğitim

Page 41: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİBADER 669 62 09BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ 669 22 78BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ 669 57 51BAHÇEŞEHİR A.D.D. 672 70 16BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB 289 74 04BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ 669 29 50Ç.Y.D.D. 672 01 05BAHÇEŞEHİR LİONS 669 23 33 0532 232 07 31BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ 607 13 77YELPAZE İSTANBUL 669 83 86

ESENKENTESENYURT BELEDİYESİ 596 30 00GÜVENLİK 672 64 11ISI DAĞITIM 672 16 13KENT YÖNETİMİ 672 11 62TAKSİ 672 62 72ESENKENT NAKLİYAT 672 72 04

EĞİTİMARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77BİLGİSAYAR İNGİLİZCE 669 52 63BEYFEN 852 34 10DENİZ ÖĞRETMEN 672 61 59OKYANUS KOLEJİ 605 06 09BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ 669 27 26TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ 669 16 50

VETERİNER KLİNİKLERİBOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39

KAFE & RESTAURANT & GIDABAHÇEŞEHİR PROFİTEROL 669 73 45BAHÇE KEBAP 669 43 43ESENKENT PROFİTEROL 0531 310 01 20MİE PASTANESİ 669 05 89ÜSKÜP İŞKEMBECİSİ 669 66 10

İŞLETME REHBERİAKSİGORTA Gürsoylar Sigorta 596 41 33AJANS YELPAZE 669 83 86

MİMARLIK & DEKORASYONPLATİN 669 86 693G MİMARLIK 699 11 61- 0532 780 57 26ELEKTRONİKBAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK 669 56 14

OTOMOTİVPEUGEOT MEPA AVCILAR OTOMOTİV 422 55 55PEUGEOT MEPA İKİTELLİ 698 44 44TEMİZLİKGÜVEN HALI YIKAMA 0532 387 90 95HERODRY 607 22 32

SAĞLIK & GÜZELLİK & SPORB-FIT SPOR MERKEZİ 669 98 32KYBELE 672 89 85YUSUF KAHVECİ KUAFÖR 608 23 04

SU SERVİSİSIRMA SU 607 10 55KARDELEN SU 672 51 56

ALIŞVERİŞAZİZ BEBE 672 59 18ATASAY 608 06 82BÜCÜRÜK 669 41 28CEYO 608 18 30DAGİ 669 99 12GÖZLÜKS PLAZA 422 0 444İPEKYOLU ORGANİZASYON 669 23 39ONİKS OPTİK 608 18 39OPTİMAXX OPTİK 608 02 82

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLARAİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669ALO AMBULANS 669 55 66BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 321.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 102.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25ZABITA KARAKOLU 669 37 07BARINAK 669 47 29BELEDİYE 444 0 669BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60PTT 669 16 00İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23SAĞLIK OCAĞI 669 63 60TAKSİ 669 86 86TEB BAHÇEŞEHİR 669 23 00BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34

Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

3. CADDE ECZ. 608 00 26ARMAĞAN ECZ. 689 93 00AYDIN ECZ. 669 38 02BAHÇEŞEHİR ECZ. 669 34 34BOĞAZKÖY ECZ. 607 06 06-07BUKET ECZ. 672 21 25DEFNE ECZ. 669 96 59DERMAN ECZ. 605 02 14DİLEK ÖZ ECZ. 669 70 10ECZANE FİLİZ. 672 01 63ELİT ECZ. 669 33 88ESENKENT ECZ. 672 11 60GÜNGÖR ECZ. 672 94 01iDEAL ECZ. 608 22 95ISPARTAKULE ECZ. 669 33 88MAVİ ECZ. 669 59 51MOLİNO ECZ. 607 32 12OKSİJEN ECZ. 669 44 66SELİN ECZ. 669 30 40SU ECZ. 669 97 97ŞEHİR ECZANESİ. 608 17 27ŞELALE ECZ. 669 09 11YILDIZ ECZ. 607 06 10

------

3130---

29 --------

28--

Mayıs Haziran4 - 237 - 263 - 22

10 - 2914-

2018

1 - 1915

2 - 2117

6 - 25--

5 - 2413

8 - 27-

1216

9 - 2811 - 30

Nöbetçi Eczaneler

I S T A N B U L

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 1 Bahçeşehir İstanbul

Demet Teoman Bingöl

Yavuz Saltık

Katkıda BulunanlarSevda SunterTürkan Sabit

Veysel ŞahinSanat Yönetmeni

Veysel Ş[email protected]

Grafik Tasarım

Şan Ofset

Protokol DağıtımAras Kargo

İlan vermek çok kolay!..Hemen arayın:

0212669 83 86

Beyaz Eşya Ev Aletleri Klima Kombi

SATIŞ SONRASI HİZMETLER

www.arzumakina.com

1978 den beri,Teknik uzmanınız

669 90 99TEKNİK SERVİSÇağrı Merkezi

Bahçeşehirli ikinci dili ALMANCA olan çocuk

gelişiminde yurtdışı tecrübeli, referanslı, emekli hanım

çocuğunuzla ilgilenir.HER YAŞ GRUBUNA DERS

VERİLİR.

MİNE GÖHLGSM: 0536 947 01 03

Matematik,bilgisayar web tasarım ve

yazılım dersleri verilir. Kabataş Erkek Lisesi ve İTÜ

Matematik Mühendisi

Cem İlgünGsm: 05314228888

Y.T.Ü Endüstri Mühendisliği mezunundan,

İlköğretim 6,7,8 ve Lise seviyesine

Matematik, Geometri, Fizik ve İngilizce

birebir dersleri verilir. Çok hesaplı olup,

ilk ay %25 indirimlidir. Tel: 669 91 72

Gsm: 0535 659 18 62

Okul Öncesi Öğretmeninden;‘4-8’ yaş arası

çocuklarınıza, kendi evinizde

Değerli ve Güvenli Özel Eğitici Saatler.

( Evde olamayacağınız zaman dilimlerindegüvenilir destek )

Fulya ÖğretmenTel. 0531 305 79 34

Esenkent

Page 42: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Bırakınsaçlarınızözgür renklerletanışsın...

Süzer Bulvarı KC AVM F Çarşısı No: 23-24 BahçeşehirTel: (0212) 608 08 04

Şelale Mevkii Teras Garden No:14 BahçeşehirTel: (0212) 608 23 04 / (0212) 669 79 60 1. ŞUBE

2. ŞUBE

Page 43: Yelpaze Istanbul Haziran Dergisi

Yaz SezonÜrünleri

HIGHFASHIONISM BOUTIQUEFarkıyla Bahçeşehir’de

3.Cadde KC Blok-F Çarşısı Kat:1 Tel.: 669 00 61

Bir çok dünya markasını sizlerle buluşturanHIGHFASHIONISM BOUTIQUE;SİZLERE ÇOK ÖZEL BİR TEKLİF SUNUYOR.BU AYA ÖZEL BÜTÜN YENİ SEZON ÜRÜNLERİMİZ DE%25 EKSTRA İNDİRİM.Üstelik tüm kredi kartlarına 12 ay taksit imkanı ile...

F ÇARŞISINDAYIZ

YA SiZ?

Yeni sezon %25 indirimle girin.

B O U T I Q U EH I G H FA S H I O N I S M

%25indirim kuponu