Yazı dergisi sayı 5
-
Upload
ali-kahraman -
Category
Documents
-
view
246 -
download
8
description
Transcript of Yazı dergisi sayı 5
Ancak sana kulluk eder, ancak senden isteriz.
(Fatiha 5)
... Kul, alemierin rabbi Allah'a yönelerak ancak ona ibadet edece-
ve ancak ondan isteyS-bildirdikten sonra "Rabb'i-
miz! Bizi yola, IJimet kimselerin yoluna gazaba
ve kimse-lmin yoluna diyerek dua eder. ilk aye-tinde bu duaya Allah Ta'illil-
bulmak mümkündür, Bizi yola
diyen kula O lur: sana Kitab! Öyle birkitab k i. bunu benim zer-rece yoktur. Hem de benden
icin ta ken-disiclir .. :· ,;1
Bakara suresinin Uk ayetlerinden göre Kur' an;
I gölörmeyen ve Allah' a gelmekten yot
gösteren Kilab'br." Bu ayet ra/2) mealini okuyan günümüz müs-
düpedüz Al-lah'a ait hatadan münez-zeh koru-
ayatierin vahy ile Pey-gamber efendimize (S.A.V.) bildiril-
(AIIah'a gelmek-ten yol gösterici oldu-
fikrine de pek ilirazi bir cevap Fakat,
. na Müslümanlar olarak 'yol gösteri-
. ci ne-fislerin hevii ve heveslerinden türe-yen yollardan uzak du-r an; herke-
ancak bü-yük alimlerin, din büyüklerinin an-
bize ancakonlarm ak-
Bu iddiaya göre yol gösterici-
ferden istifade etmemiz
OLDUKLARlMIZ Oysa müslüman-
kendi güç-leri istifade etmesi, oku-
ibret biz-zat kendisinde
".Bu (Klll''an) bil' lama; (AIIah'lan) korkanlara yol gösterme ve (3/138)
"Ti-hi, sana diye Allahr<!,an
korkup duyan kimselere ö-olarak (20/1-3)
"Biz Kur'an'da insanlara her tür-lü misali, belki diye ver· dik. 'olmayan, Arapça bir ·Belki
(39/2 7-28) "Andolsun biz, al-
mak iÇin alan yokmudur?" (54/17·22-32·40)
yerlerine bir-kötü insau/ar ·geldi ki, Ki·
tab'a varis oldular, alçak (dün-menfaalini "Biz
olsa diyorlar. on3. benzer bir menfa-
at daha gelse onu da Peki "Allah gerçekten SlDl söylememeleri ken-dilerinden Kitab
bu hususta kendi-lerinden söz Ve op.un ·içindekini okuyup. renmediler mi? Abiret yurdu (gü-nahlardan) korunanlar için .da-ha nuz? O (!<oruna )nlar Id Kitaba
ve el-beite ecri· ni zayi etmeyiz." (7/169-170)
Bu ayeti mealierini buraya sebebi, Kur'· an'la(anlamak gayretiyle) kal-mayan Kur'an'la mu-hatap gayretidir. Zaten Kur'-an'la mubatap bir toplu'
elinizdeki dergi gibi va-zarureti kendi-
ortadan
s yazar Nevzat
nun ilgili makalesindim, meseleye tutaca-
bir buraya aktapyoruz: ".Bu okuma ve
fiiliyelinde sahih hadisler en büyük Daha ön-cekilerin ise, bilinenle bi-linrneyenlerin gösterip. bizi problem erdirmekle
ve süratli mesafeler yol göstei'.icilerimizdir.
oldu-yüksek ilm! ve felsefi bilgi bir di-
Kur'an bu bil-gilerle kontrol etmek gibi bir
problem saha-ve
kullanabilmeliyiz. Yi-ne bilgiler eskilerin, ilmi bilgilerine göre ya pinaya
tefsir ve levillerin bize gösterecek ve yol
gösterici "olmaktan mizin önünde engel haline gelmele-rine imkan Ay-
makalenin bir yerinde, Kur'an ile temasa
çirilmeli ve bol bir bu te-mas beslenmelidir. ·-· cümlesine rast-
orjinalitesi olan de-Bizzat Kerim'de,
·Hadis-i ve isiilm alimle-rinin konuyla ilgili eserlerinde ça kat faktörlerin tesiriyle müs-
Kurjan'la olan ve gayri yasakla-
malarla "ölü üflemek" haricinde bir fonksiyonu ol-
yolunda, bir kanaat Müslüman-
bir an önce silkinerek . reh-
ber. tabi olunan fonksi-yonuna. bir an önce
gerekmektedir.. · Allah (c.c) peygamberleri ve ki-
8. Sayfada)
2
Y.
Y Uncular Caddesi
3016 Üsküdar
VE Y MÜDÜRÜ · Mehmet Kahraman
YA YlN KURULU Abdülkadir Kibar
Ahmed Erkan Mumcu Aziz Avar
Mehmet Kahraman
Kemal Caddesi Sokak
· 913
ABONE Yurtiçi: 2000 TL.
5000 TL. Abone olmak için
Türkiye
\!ehmet Kahraman 143101 hesaba abone bedelinin
adresine bildirilmesi yeterlidir.
Eski sayilar. herbiri icin 200 pulla
adresimizden temin edilebilir.
Clufer Foto Dizgi 512 00 301123
OFSET HAZIRLIK Nasajans 5235684
Ltd; 526.9039
BASKI Coskun Ofset 5266556
YAZI'DAN
Geçen Kur'an ve Sünnetten n8kil
tüm ta bi-lir tekrarlamak
Ve yine dergileriri misyo-nunun bu muha-faza ediyoruz. Ve celerinin öncelikle dü-
her aynrka-fadan ve yeryüzündeki tüm kadar da ba-
hususunu belir-tirsek dergi daha iyi ir.;·
oluruz.
ctadi'nin bir belgesel ve bugüne k tutar dola-
Ancak gerek geçen ve gerekse bu bö-
lümlerde birçok dü-süncesi bulunabilir ve bulunmak!aR
Bunu özellikle belirtmekte yarar görüyoruz. Bu konudaki tutun1urnuz
zikredilen tüm düsiincelere de (okuyucu lebilinir.
Birseylei' ve cizilir-. veya Hepsi
olan hicbir nakli de-lil
Bu belirlemeyi de olum-sijz olarak bir-· kaç mektup için
Bu dü-sünce ve zihniyetiere mensup olduk-
duyduk-için) sözkonusu
öne sü-
-rilierek ve alternatif bir em ele tularak Aksi taktirde bizim bu hamasi ele$tirileri dikka-te hataya
gelecektir. Çünkü duygu-önüne geçi-
ren kimselerin bir sergilemeleri lemez. Ancak tersi bu
söZkonusu-dur. belirtmek gerekir ki bir
sözlerinde -ve
Kur'an ol-onda birçok olur-
du maalindeki ayet izah edilebilinirdi.
Binaenaleyh Abdulhak da di' nin tamamen se-nimsemek mümkün Buna
okuyanlar sözko-nusu tümüyle reddedebilirlermi?
Bizce mektuplara ki ka-
dar de an hiç bir
q.amusu n'· bahsedilebilir.
YAZI
·YAZI
3
KUR'AN'I ANLAYABiLMEK! ..
çölün önemi büyöktür. Bu nedenle, onun
_ dünyasim keli-meler, çölle çok öge-yi içinde Çöller, Özellik-le kum çölleri çok bir böl-ge.dir. Çöllerde görünümü bir anda . Tepeler ve yol-lar, sürekli yerlerinde duran lar Bu çölde yol billmak çok zordur. ha-
da bu bir çöle ben-zetirsek -ki Kur'an bu benzet-meyi zaman yapar- bir yol gös-tericiye (h u da) ne kadar çok ihtiyaç
hemen farkederiz. Ancak belirtmek gerekirki, bu lamda bir yol gösterici edinmenin önemi .kada:r, sözkonusu yolgö$teri-ci de güvenilirlik aramakta bir o ka-dar önemlidir. Çünkü bir se-çim sonur.unda, hedefe a-
böyle _bir ömlir boya kaybetmemii ihtimali' de
Takdir üzere, yolukay-betmemek ya da yolu bulabilmek iÇin, içinde bulunulan tüm
gibi bir zo-ruolulukla lu. ne çetin girdaplar ile do-lu ve daha ön-ceki tecrübeler heseha sözkonusu bir eyfiyel hemen teslim etmek Nitekini bu
kabul etmek istemeyen kim-selerin, nerelere sürükle-
hep birlikte etmi-yormuyuz? "dalalet" diye la kendisidir. Konuya daha
bu görüyoruz: Dalal
ve Dalalet, yoldan arnden (bi-lerek) veya hataen (bilmeden) sap-
ki mukabilidir. Li-sapmak,
dahi denilir. Da!al bazen gaflet-ten, eder (ileri ge-lir). Ve ekseriya da ta-
kip eyler ve sonra ve daha sonra telef müncer olur (ka-dar Bu münasebetlerle dalw;
hayret, gaybubet (kaybolma, yokluk), helak da knl-
ve maddi yoldan Ve sonra mane-viyat ve makulatta da ol-
Ve biz alelekser dalalet ve sade dinde, dalal ve sa-
da akilde ve sözde istimal ederiz (2) Bu lardan da gibi, dalwet. özetle tabi bir rehber bula-mayan, bir sahte reh-berierin helake sü-
halidir. Fakat büsran için-
de nedeni, kendisinin bir yol göstericiden yoksun
Çünkü varo-hu ye.na, hiçbir zaman ha:
tek da Rab-
bi ve Hahio olan Allah, kendisine sü-rekli yol göstericiler uy-
yola ve hedefine .. u ise, dalalete büsran
• kiminize olarak yeryüzüne inip size bir yol gösterici (hudii] gel-
kim uyarsa ne sapar ne de dü-
"131 · · Ancak, Al-
lah bu yol göstericile-re kendisine lavuzlar Bu yararlanarak insanlara, kendileri-ni diye takdim eden; bu kilavuz müsveddeleri de,
daha da ne-den Bu noktada, de Hz. söz ol-dukça ilginçtir: "Vay ey fa'
Çünkü sizler bilgi kendiniz girmedie
niz. girenleri de
"Ras(i] dedi: Ya RabbJ/ Kav-mim bu
Furkan- 30
Oysa Allah· • 'Önceiien insanlara ''yol
olai-ak Tevrat ve cil'i de Fur-kan ile yi
indirdi."l51 yol ·
herkesin mü?" ya bizler aniaya-bilir miyiz?'' ·aliml8r
olsa izah ediyorlar; an-uyars'ak daha temkinli
olmaz birtakun so ml hemen hepimiz ya
ya da bu tür sorulara mu-. ha tap Hatta Kur'-
gündeme getirdi-için, ile suçlanan müs-
lümanlar bile Böy- . le bir problemin ne kadar vehamet
hareketle, insana yapabilece-
ve bunun sorgula-mak, tabiri caiz için de tar-
yarar görüyoruz.
yarar var. i) Tüm müslümanlar olarak, ke-
sinlikle·biliyoruzki, da-liilettenhidayete, ay-
ilelecek olan yegane otorite . .
\i).,O ·Allah ki, insana yolunu bu-için, Son Nebi Hz. Muham-
med (s.a) yine son vuz olarak
s.özkonusu bu misyanun va' d
iii] "Kim Allah 'a muhak-kalc ki o yola ayati (Bl, topluca Allah 'm ipine (Kur'an'a)
eden genel bir ilkedir.
iiü) "Hudil (ynlgösterme] ancak (a) için?
soruyu ise, Kur'an, "insanlar için";
Bakara-2'de de "muttaqiler için" olarak cevaplar ..
Bu böyle biline, dedikten sonra
i:·
4
ya-ortaya koyma-
ya Öncelilde hususu te-spit etmek gerekir ki, Rabbi, Malild, Hakimi, insa-
ve onu ma, anlama ve iyiyi kötüden melekeleriyle
Ona seçme, yapma ve elde etme yel- . kisi (SJ Yani, Din-i mahalli, sahipleridir. Binaena-leyh cemadat, hayvana!, mecnular, matuhlar gi-bi diniyaya ma-hal mahrum olanlar sahibi ihtiyar dan kendilerinden bir olursa bilaihtiyar olur ki, buna da cebir denilir. Binaenaleyh hayva-natta din demek nihayet me-cazi bir
yararla-nabilmek için, birincil planda sahibi olmak gerekir.
ve rükoüdürler. bu-taallp.k. ve teklifi
gibi, ihtiyar bulun-tesiri tabiri
aharla diyanet Ancak, yolu bulabilmek ve
nabilmek için, bu gerekli ise de, yeterli Çünkü. Kur-an' dahidayeti bulmak isteyen kim-senin, ona selim kalple ve ni-yetle !eveccüh zaruridir. Da-ha sonra buna (Kl1r'an'a] korkan, korunan, dalalete yahut herhangibir av-lanmaktan çekinen bir kalpla ya-
gelir. o vakit Kur'an es-rar ve açar. Ve kendisine takva, korku ve hassasiyetle müceh-hez olarak bu esrar ve kabu-le gelen kalbe onu Bu yüzden okuyucu ilk önce kendi zih-nin! önceden kavram-lardan ve bu
ve özellikleri ka-hul etmelidir. ancak o zaman anlayabilir.ll3) Ak-si takdir de, den istifade etmek mümkün dir. bu noktasm-dan beri devam ede gelen bir söz-dür. Okuyucusundan muayyen bir sancak belli bir mezhebi benimsemasini istemeyen, muayyen bir ihtisas sahibi
gerektirmeyen, muayyen bir for-niasyonu aksine tek
selim hassas duygusundan ve Kur' an konusunda
samimi arzusun-dan her bilgiyi silip be-yaz bir sahile haline gelmesi olan bir sözdür.(14J sahi-bi olan ve önceden celeri Kur'an'a için de-
onun bir ömür bo-
herkes, fur'an'dan istifade edebi-lir. Bu va'd bir sö-züdür. Allah Ise va' dinden dönmez. Aksini iddia edenler. ise, Allah'
iftira etmektedirler ' 'Biz bizitn cehd
ederileri elbet-te iletiriz. Muhak-kak ki Allah, muhsinlerle beraberdir. '1151
Nitekim sözler anlatmak iste-diklerimize tercüman Bu da kimseler, tefsire ve
incelemeye hacet yok('zira olan imamlar Kitap ve Sün-
net'! incelediler ve onlardan hüküm-ler Bize ancak ki-
tetkik ve onlarla ye-tinmek demektedirler. Nite-kim bunu iddia
bu sözü söyleyenierin telsir ile
vakti abes olur-du.(16) Gercekten de, da
gibi, bu tür . lar çevrelerden hüsnü kabul görerek, otoritelerini sürdürme
olan kimselerin istedikle-ri gibi kehanetlerde bulunmalarma neden Nitekim Abduh'-un gibi bu da yöceltme" Oysa Kur'an okuyanlar ve hatta Tefsir"lerine biraz -bakanlar bilir-ler ki, Kur'an'da taalluk eden ayetler, az bir kil eder. O halde Kur'an
ilmihallerle yeli-necek olursak, ayet-lerinden istifade Bu soruya malum herhalde '.'ah-lak okuyun .. diye cevap ve-receklerdir. Fakat biz. söz-lerin en güzelini olan
bu tavsiyele-ri geri çevirmek Çünkü ·biz, bir mürnin in en arnelinin ve·
retmek bilivor ve hu tür cahilce tavsi\'elerin dinini ipiale hir :;m· o!-
Son olarak müslümanlar da, a) okumayan. b) Oku-sa bile anlamayan c) Aniasa bile ya-
kimseler da sözlerimizi
okumak, onu içindir" ilke-siyle
''De ki: ben insanlarm Rabbine, Melikine, insanlarm il8hma·, gerek cinler-rf en, gerek insanlardan olsun, insanlara kötü o sinsi v(Jsvesecinin O ki
"(17)
Abdullah
(1) ilk Mesajlar, M. Ali Pe-yam Ankara,sh: 29 (2) Hak Din/- Kur'an Dili, E!mab Haindi Eser ve
cilt:1, sh: 135 (3) Ta ha: 123 (4} Luka 12. Bölüm: 52, Kita-
Mukaddes sh: 165 (5) Alu 3 (6) Alu lmran: 101 (7) Alu 103 (B) Bakara: 120 (9) 'tefbimu'l Kur'an, Ebu'] A 'la Mevdudi, insan cilt: 1, sh: B-9 (10)Hak DiniKur'an .Dili, Eser ve cilt: 1,sh: B4 (11) A.g.e., cilt: 1, sn: 04 (12) Kur'an, Seyyid Kutub, Hikmet cilt: 1, sh: 77 (13) Tefhimu'l Kur'an, Ebu'] A 'la Mevdudi, insan cilt: 1, B (14} En Mühim Mesaj Kur'an, Prof. Dr. Muhammed A.Draz, Ya-
Ankara, sh: IX (15) Ankebut: 69 (16) Tefsire M111<addime, Muham-med Abduh, Fakültesi Der-gisi, 1956, Ankara (17) Nas: 1-6
·MUSA CARULLAH
(1875·1949) Bu unutulan bir
aliminden, Kuzey Türklerinin büyük alimi Musa Carullah Bigi'den bah-sedecek, onun fikirlerine, ne temas etmeye Carul-Iah, kendini samimi olarak kendi öz ay-
ve Müslüman olan hurafelerden ha-
berdar etmeyi vazife Müslü-man zamaneye onlara ve ruh verrnek için ça ha bir lam alirnidir. Bu idealleri yüzünden
kimselere ters ca hapislerde memleketini terketmek zorunda kalarakevlildü
yildellerde bir hasret duygusu içinde
yüzdenfazla kitap da burada olan takdiri
kendisi de son . maddi mahrfuniyetler, ma-
nevi içinde Bugün arhk onun eserlerine oJ.
göstermek; eserlerini ortaya eserlerinden' Arapça Türkçeye çevirmek, Kazan Türkçe-si ile bugünkü harfiere çevirerek. onun bu biriki-mini günümüz sun-mak zamarn sade-ce onun fikirleri ve eserle-rinden bahsedilecktir,
HAYATI 1875'te Azak Kalesi (Rostov Do-
nu)'nde Milsa Ciirullah, zen-gin bir aileden geliyordu. Rus ilk rnektabini bitirdikten sonra Teknik Liseye buradan me. zun olup Buhara 'ya giderek orada dört sene tahsil etti. Bundan sonra gitti ve "Mühendis Mektebi"ne tanbul'da Akyi-
ile bu oku-lu derin-
üzere gitti. Muham-med Abduh'la bu
oldu. sene Hicaz'da sonra Hindistan'da ünlü alimieriyle 1904 senesinde tekrar memleketine dön-dü. 1905-1906 senelerinde arkada-
ile birlikte Petersburg'da "El-Tilrniz" bir gazete 1908'de Peters-burg Hukuk Fakültesine 1911 'de Hüseyniye Medre-sesi'nde ders vermeye Ay-
fikirleri yüzünden buradaki di-hocalarla rak med-
reseden zorunda Bu arada Orenburg'da
Dergisinde 1917'deki ihtilalinden son-ra gibi mem-leketini Rusya' da kal-
ve devarn etti. · 1920'de ve
onbir ay hapis 192:i'te Berlin'· de Mi!letlerine"
yüzünden yine tutuklan-ve üç ay 1925'te
run' a giderek oradaki la ve Akrnescit'te "Asri adli dergide makaleler Onüç sene kadar komünistidaresindaki Rusya'da kal-
sonra, 1930'da rejim muha-lifi bir kampanya
üzerine'Sovyetler'i ter-Tibet, Afganistan,
Hindistan yoluyla geldi. 1932'de Berlin'e. gidip orada bir müddet 1938'de )aponya'ya, 1939'da Afganistan'a gitti. Afganis-tan • da faaliyetleri yüzünden yakalanarak bir buçuk sene hapse mahkum edildi. 1948'de Türkiye'ye oradan da gitti. 1949'da Kahira'de vefat etti.
TATAR HAREKETi Musa daha iyi anla-
mak ve için onun bir göz atmak gerekiyor. Onun
Volga da büyük bir fikri mevcut-tu. Bilhassa 1905-1917 ara-
Kazan bölgesinde kitaplar, dergiler ve bu bölge
yeni yeni ilim ve fikir di. Bu dönemde Kazan
ve Bey-rut ile bir ilim mer-kezi hilline kültür seviyeleri çok yüksek bir noktaya
Kazan "hüküme-
5
ti"nin içinde okuma-yazina bilen Tatarlarm o/o20.4'e
Halbuki bu Ruslarda % 18.3, %8.4, Mord-viarda % 9.5, Votjaklarda ise% 5.8 idi. (ll
Peki, bu fikri ve kültürel nereden ge!mekteydi? Bunun kökle-ri, Tatar mi, Tatar dedikle-ri bir hareketine dayanmak-
Ondokuzuncu öncesinde en
üst seviyesine varan bu hareket, lam bir benzeri olma-yan, kendine has bir hareketti. Bu hareketi, mevcut ve h§kim biçiminden huzursuzluk duyan Ta· tar entellektüellerinin Ruslarla ba-
için kül-türel ve entellektüel gecikmesini or-tadan gelenekçi ve · kültür engelini ve kendi kay-
yönelme de özetlernek mümkündür.
Böyle bir Tatarlar ara-sebeplerini anla-
mak için daha önceki Tatar-Rus kilerine bir Tatar Ka-zan tarihi olan 1552'den beri Rus tahakkümü da süren dini ve ça-
1860'lardan sonra daha ile-riye giderek siyaseti
Tatar bu dö-nemde böyle bir tehlike ile
bulunuyordu. Bu bas-sonuçta Tatar. Rus
görüntüsü kin. beslerneyi ve
·tepki ve · kendi
daha ve bu durum-dan kurtulma
Tatar entellektü-elleri köle-lerine biz köle olduk? Bu köle-likten sorula-
gündeme gelmeye ve bu sorulara cevap aramaya
bu ortaya uya-hareketi ilk olarak dini teceddüt
kendini di. Kursavi (1765-1813)'nin kalan te-
sonra, tarih-çi Mercani[1818-1889) bu yolda önemli Onun fikirleri noktalarda
l',.
6
Yani her-kes Kut'an ve Hadis'te dini mesele-lerin bulabilirdi.
2. Kör taklit. geleneksel otoritele-re teslimiyet terkedilmeliydi.
3. skolastik felsefe ki-
4. Kur· an. Hadis ve Tarihi bütün din
5. Rus ilim ve agitimi için Müslümanlara izin verilmeliydi.
6. Müslüman dini ilk devirlerin-
dönülrneliydi. Mercanf"de kemale 'eren bu hare-
. ket kendisin<!l'en sonra gelen takip-çileri Musa C§.tullah ve bin Fahreddin (1856-1936) dan devam ettirildi. Carul-lah ve bin Fahreddin'in fikri bu
birikimin Ce-maleddin Efgan! veMuhamined Ab-duh gibi te-sirleri de büyük
Carullah. ruhu. na karakteri.
ve cesareti ile toplumda ge-nel kabul gören. meden fikirleri ..
. VE
'Türk Devleti'nin sebeplerini ben daimaferdin mane-vi ya tm da ... Henüz çocuk-
ha, <liselere dikkat etmeye
taklide. körü körü-ne ilaale ve bu yüzden
"mollalar"la Onun gelenekçi ulema
ile olan sebebi idi: Carullah, din! meselele-re çözüm bulmeda Kur'an,Hadis ve selef mürilcaat ederken, di-
daha sonra gelenleri ve on-lar eserleri eSas almakta. rivilyetlere dayan-
sözler bu konudaki ortaya koy-
"Ehl-i ve amel ve hareketlerine sözü hem esas hem de
rehber Ehl-i kale-miyle kelam ve kitap-
mezhep olmak bize kal-mezhep fikirleriri biz elbette
ile Fakat ellerimi-ze, ebedf bir ba!i ol-mak belki ilm! bir eser itib8.riyle ve zaman kuwe-i akliyemizi terbiye eden gü-zel bir vesile olmak cihetiyle, bu cihetle onlara ilitirarn ederiz. "131
olan Mercan! de hemen hemen tep-kilerle Mercan!, "her-kim (herkesin) takali ve kadar. Kur'an-Hadis'i köprek (çok-ca) oku(yu)p istifade iterge (etmesi)
Her _çocuk lis8.nmdan meydana lecek soru kelimelerini ben de etra-
anama. babama, kar-muallime. B_u nedir?. Bu niçin
dir. böyle oluyor. Gah sudan bir ce-vap Bazan-ikiinizin suk.Ut.a mecbur bir noktaya va':'
Bu haddi tecavüz etmek ister-sam tekdir. tehdit hatta tahkira du-çar olurdum. daima bir
hududuna zorla Bu va vas bende
baline gelmeye Hik-metine nüfUz edemeyen).Qirn sebep-lerle, müessirlere
Bütün gibi cev-val ve faaliyetli, vetinin ufuklarda isteyen
:tecessüs ve C ür' e tim . o amma, o yasak çarpa çar-pa her
gibi tevekkülle kabul ediyor, fikrimi ötesine götüre-miycirdum. c:ür8tinin
günden beri iradein ya bir ·irade, kuru-
ve bunlar tüze türgü (düzeltilmesi gerekir)"
halde, ç<>: oku(yu)p hüküm
müçtehitler iç-tihat (içtihat kapan-
biz ge songu (bize daha son-raki) kafi" de-mekte idiler .1'1
Bir de Carullah. islama sadece ahlak! ihtiva eden bir din olarak bütünüyle tan bir nizarn olarak Kur'-
ahiretle ilgili dü-: zenleyen bir Kitap olarak bu dünyadaki hukuk! da dü-zenleyicisi olarak görüyordu.l5l
Garip gelecektir ama Carullah siifi, Muhyiddin Ar abi'nin
fikirlerinden de Onun "fikir hürriyeti" konusundaki leri Arab!'ye Ama bu etkilenme, olaylara silfi ile izahiara gitme
daha çok mesele-lere bakma ve herkesin fikir-lerine olma gibi konularda
Carullab "Uzun Günlerde Rilze" . eserinde bu-
günkü sebep-lerini söylüyordu: "Fikirdeki bürriyeti bem de fikri,
lu fikir'lere eder. tereddüilü ve her iki kar-
dilçar olacak bir fikri hillet Buna bir de ik-limin tesirini ilave ediniz. Bu parlak
bu feyizli sinesin-de için o kadar mücadeleye ihtiyaç yoktur. Zaten
!imi de ailem temin ediyor. ve
bir terbiye usulü dahilinde m un lazaman edilme-
için kolay bir arneliyesi olarak avare hayallere Her gibi ben de hayalsever
. gücüinün merak cesa-
reti, tahlil ve terkip husilsiyetleri için her inan-
mak bende bir haki-kat bir har i c! bir tel-kin ile hakikat kabul et-meye müsait bir kabiliyetteyim.Ba-na bir bahsedilir edil-mez hemen onu icr8. etmek kuvveti bende var. zannederim, Lakin, k<>: layca tabmin bir
l 'küfürdür' dediler de cahiliye dev. rinde diri diri gömen bede-viler gibi ve fikirlerini öldürdüler. !el-ce, atiliete sebebiyle miyetiu rUhunu korkunç bir karan-
... 'Edeb, budur!' dedi-ler de Müslüman mis-kinlik ve kölelik rUhuyla terbiye eder oldular. alçakgii: nüllülük, zilleti itaat,
fasahat, gibi gösterir-ken, cesareti (delilik), vaka-
kibir, izzeti bür, vesveseyi ihtiyat, keremi (cö-mertligi) israf, iktisat diye
bugünkü hil.le bir sebeb!niu de ka·
dmiara içtimai hayatta yer- verme· rnek oldugunu söylüyordu: ev ve erkeklerin
mutfak ve erkek-lerin gibi itibar oldu ruhuyla terbiye h
ve 'görür· sen üstüne usillüyle besle·
erkeklerden korumak için, v;e ev
da e bed! surette kapatmak ve yüz-lerine peçe, perde örtrnek tedbirle· ri ,171
Kazan'da gazetesinde
yapmak ister veya yaparken görür ve dilçar
olurum. yolda Bu· nun sebebi ki, evvelden dü·
fikri bende yok-tur. Binaenaleyh bir meydana ge-tirmek için ne gibi ve kuvvet-lerin sarf i ca benini bu
ve kuvveti ve kullamaaya müsait bir kabiliyelle olup evvelden tetkik ve mubil.keme için ilk kilil.t mahku-mum. böylece nefs milrifetinden mahrumum. -sanki dai-ma en kuvvetli kendisi ile beraber süregeldigi serseri bir·yap-rak gibi· likirierin tesi-rine olan bir
Mubterem Ben kendimi misal getirmelde gururuma
Siz de kendi benliginizi bu misale tatbik etmelde gururunuzu
... Çocugun zihnindeki tetkik ve tahlil hususiyetini Türk· Os-
il.ilesinelkaliredic; ve cahil el-lerle öldürmeyen kim-
ve Devletiade-ki iktihas edilen bir makalesinde ise Caru!J,ah,
alemiuin fikir istila eden iki türlü zilletten bahsediyor.
ikisi de talilll Bi-rincisi antitezi olan taklit,
ise taklit. "Biz her ci-hetle gafil idik. darbelerin ele-miyle, gayet büyük gayretierin tesi-riyle gözlerimizi Me-deniyet gözlerimiz
medeniyet te-önünde fikirlerimiz hay-
relle Biz Mede-niyet zubrefelerine (yal-
olduk,'orada var herbir herbir hareket bizim na-
kutsiyet Kendi-mizde var olan herbir halden bezdik, herbir nefret ettik. En mu-kaddes da en güzel hilli-mizin de bizim k'utsi-yeti, ehemmiyeti var .hiçbirinde medeniyet
taklit isek de, yok, ehemmiyeti yok
rin ekseriude (çogunda) medeniyet taklit ettik:
isek de evvelki mukaddes-Ierin herbirini kaybettik" Carul-lah burada tenkit
beraber, yine makale-
dir? bir mutlak acizlik içiu-de her ezell yara-
me, Allah ile insanlar
da bir bir mutlak liil.kim
na inanan, bir ta-hurMeler ile dolu rüyalar için-
de kara cahiller' çocukla-bitmez tükemnez ''niçin'' lerine
kat'! olarak verirler. Al-lah Allah takdir iti-raz etme, sus küfürdür I ...
Bilhassa çocuk ana, emir ·ve mutlak surette ita-ate mecburdur. yapa-
dedigi zaman Ililin milnil ve neticesi izahlar ·vererek onu bir fikri cezbe ile maksada
lüzum görmez. Dini mese-leler da öyle mi? Amelin, ahlak!, içti-mal neticelerini iZah etmezler, ya-hut edemezler. Diyebilirim ki, aile
mutlak hakimiyet yine alimierin böyle te-liikki ilham
7
nin ilmi konusunda teslimiyeiçi bir sergilemekten de geri "Biz medeniyet
na meftiln olabiliriz. mukaddes herbirinde medeniyet dün-
yasuu taklit etmek yahut medeniyet hareket etmek elbette la-
o, ilmini, kültürel
donemi da görmek mümkündür. Çünkü o devir-de ilmi ve teknolojisinin
o zaman için Ba-medeniyetini
lamak, anlamdaki "terak-ki" anlamdaki "terakki" olup ol-
sorgulamak bir
eserleri bugiin de he-nüz geregi gibi
eserlerinin tam bir listesine deyhi sahip degi!iz; Türkiye'. de olan görmemesinin sebebi Carul-lah eserlerini yerlerde (Kazan, Petersburg, Orenburg, Bhopal Kahire), dillerde (Türk-çe, harflerde[Arap
Allade sade tahakküm ve zulüm var. Din.- ahlak, adet ve namus da · zekii tenkid mahrumdur.
Çocukta dakikadan itibaren fikri hürriyeti
meyli imha edilir. ve tetkik etme cüreti
HB.disenin sebep ve sevk edici-lerini saçernernek ilk zorlama hare-keti ile haline geldikten sonra tevekkül ve teslimiyet, irade-nin tereddüt ve ve nihayet seaiyesizlik ve lik lerdin olma-
ki bu, olmak için ve bütün için mutlak surette bir kabiliyettir.
Musa Carnllah
Mustafa Sabri Efendi, Dini Mücedditler, 1977 s. 142. 144.
harfleri) Bu dil ve al-fa be yüzünden muhtelif yerlerde ve dillerde Türkçeye ve yeni harfiere çevrilme-
Onun eserlerinin Türkçeye mutlaka gerekmek-tedir.
Türkçe olarak kaleme ald$ eser-ler Rusya Müslilmanlan-mn m. Nedvesi, Kazan 1906; Rus-ya m. Nedvesinin
Cerideleri, Kazan 1906; Müs· lüman ve hi, Petersburg 1906: Jli·Lüzfuniyat, Kazan 1908; Niçin Rü'yeti bar Kazan1910; Kavilid·i
Kazan 191.0: Uzun Günler-de Rôze, Kazan 1911; Rabmet·i Illi· hiye Orenburg 1911;
Aldde-i Bir Na· zar, Orenburg, 1911; Siyonizm, 1911; lle
Kazan 1912; Ha· ·Kazan 191Z;Halk Bir-·
Nice Mesele, Kazan 1912· Büyük Mevzillarda Ufak Fikirler, Petets-burg 1914; Islaliat Esaslan, Peters-burg 1914; Mülaliaza, 1915; Kader Meselesi; Ze· kat, Petersburg 1916; Maide, Pe-tersburg 1916; Meyyityakmak, Pe-tersburg 1916; Pe-tersburg 1916; Rusya 1917 Senesi Petergrad 1917: Alle Meselesi, Petersburg 1918; Büyük Millet Meclisine Mü· racaat, 1922: Milletle-rine, Berlin 1923;
Müskir!it Meseleleri, tanbul 1927, Allade Berlin
·1932; Ye'cuc, Berlin 1932; · Sayfalan, Berlin 1932;
Kur'an Tercilmesi
Ahmet
{1) A.Bennigsen• C.Quelquejay, Sultan ve Rusya çev.
N.Uzel, Hür istanbul,· 1981,· S.-_32·33. (2} Eser. s. 25·26 (3} MUsa CBrullah, Uzun Günlerde Oruç,
Yusuf Uralgiray, Ankara, 1975, s.26. (4} EI·Mercan1 Hazretlerinin Yüz Dolu Münasebetlyle, ·Kazan, 1333 (t915) (5) A.Battal 18ymas, Kazanh 1ürk·
Musa Ciirull8h BJgi, 1958, s.38.
(6} MUsa C11ru/lah, a.g.e. s. 23(].231. (7/ Miisa Clirul/ab, a.g.e, s. 231 (ll} MOsa CiJur/lab, islamiy6ye Benim isliim istaniiul
'33. 1 1s.
OLDUKLARlMIZ l; Sayfada)
ilk insandan tek ölau!junu, bilginin
kendisi düzenleyen kendisine ait
ve nimetin ken-disinden yol gösterici, an-
giderici olarak ve ancak kendisinin (kitap ve elçi· lerinin) !ilm
Sunulan bu ha-yat görev;
kendine ta bf bo-alan ve
bu-nun olarak Allah' a boyun bükmek, emir ve tek ilah olarak teslim ol-maktff.Tek Allah'a itaat etmek ha-
her zerresine bir bütün-dür. ''Rabb'inize yönelin. Size azab gelmeden önce teslim olun, yoksa da olmadan size gel· mesinden önce Rabhintizden size indirllen en•güzele
Zalim ve mütekebbir sahte düzenler. ve doktrinler-le Allah'a ve Resuluna stratejileri. v§.z Amma, inananlar için strateji Allah ve Re-sulunun beyan ki tab ve sünnet-tir. Otoriteyi Allah'dan alarak Se-zar'a teslim eden, Alah'dan alarak Firavun'a teslim eden inSan-lar, dininden Mhla-
dinine ta bi Sezar •a Firavun'a teslim olanlar muhakkak-ki ki olarak Allah'
Ebu Cahil'in otoritesi sal-Hz. Peygamberi helilk .et
mesi içln Allah'a dua Ebu Cehil ve yan-
dinini terk eden bir toplumun içerisinde hidayetin nu-
habersiz cahili bir insanlara·,
hidayetin terki ve gö-
Peygamberlerin siretine . görülecektir ki,Un'la-
rm üzerin-de
belirleyen, dünya
rini, tanzim eden ri iliihiar ve onlara sadakatle olan Pey-gamberlere kin bileyerak mü-cadele eden dinine (törelerine, bulduk-
yol üzerine, hayat olmakla övünür, kabile
büyüklerinin yol Allah'a iman derecesinde tabi olur-
Hz. Muhamme1d(s.a.v.)'in nü-büvvetinden evvel de inristiyan ve
hilkümlerini; ule-rahiplerinin,
nin, kiihinierinin, hü· kümleriyle yer dinf
da, Allah' a has
gereken ve ünvanlar re k ( otoritede ortak prensip ve emirlerine tabf olup, Al-
haram ve heliii onlara tapma-
ya Kur'an-i Kerim1ve Hadis-i öj!reniyoruz. Fravun'lar ve Kral'lar insanlarm diruarini insanlarda
emirlerini Allah emri gi-bi, tavsiyelerini (ayetleri) gibi edip,yasakla-
·
Çünkü Yüce · Allah (c.c) dünyaya geti-rirken kendisine kulluk ve imtihan Allah'a , ibadet tazim edi-
ve in' Allah'dan
cak, emirlerine uyulacak mücerret veya mü-bir çok ilah
putlar kendilerini hilkilm koyucu gibi, dij!er
da, hükme za göstermeleri için kul dir. Oysa "Gerçek Hükümdar olan Allah Yücedir." (20/114)
Abdüii<adir Kibar
( 1 Kerim Meal ve Tefsiri, Prof. Dr; Tal§t Prof. Dr. lsmall Cilt: 1, Di·
J':aymla· sayfa 31, 1984, Ankara.
{ 2 )Kitap s. 115, Ankara
AFRiKA'YA YARDIM
namert''
Baudelaire'den bu ra belki de en eski yaw
birine tuz· basar mahiyet-ledir. Adem ve Hawa ta-rih içinde ke-faretini kendi ödemeyi bir türlü içine Kar-
psikolojik ve akli süreçler içinde kendini bir yolu-nu hep. yu bulma yelisi olarak
bir aklama gibi kez.
hertaraf edici illiyel tesis an Bu-
gün dikkatli, titiz bir modern bilimlerin, özellikle konu edi-nen disiplinlerin, kendi felsefeleri
bu tesbit etmekte gecikmeyecektir.
fevkalade popüler olan sinema, tiyatro gibi çok kitlelere dra-matik sanatlarda, aklanma
olarak hakimdir. ki sinema ve tiyatro eserleri-
nin benimsenen dra-matik' sonuçta eSeri izleyen in-
duygusuna; (Kathar-sis'e) götürmektedir. haya-
daha pek-çok bu me-kanizma olarak zaten
Fakat burada önemli bir çizmek gerekir. O da
ve Bu sebeblerinden birisi hiç "din gününe iman .. Belki okuY.ucular ahiret gününe iman özetle· nebilecek bu sema vi dinlerdeki mevcudiyetini ileri süre-rek bu
bir bu. Fakat islam'da bu inanç bilgi ve-va kurumlarla m ya da levi! dahi
ki islam kendisi ile· tenakuz halindeki hiçbir otoriteyi . kabul etmez. Mesela insanlara ha-
'l't
heliii helalleri haram sayabilecek bir otoritenin bu dünya-da yeri yoktur. aklayabilecek bir müessese de olamaz.
Bu hem akaid hem de ha-yat düzleminde tezahür eden önemli görüntülerinden birisi, ferdin ve toplumsal içinde günah
.gipi bir müessesenin bulun-ki ''tövbe'' He
günah fark yal-
bir tür ifadesi ve af-folunma sözkonusu iken öte-kinde sözkonusu olan maddi bir göz... den ma -din da telkinleri ile- günahlar-dan temizlenme
içinde, Afrika'da çeken insanlara
kam-panyalar tertib edildi. Bu olaya yar-
gören dan memnuniyet veri-ci bulmamak mümkün Çün-kü bu deti bizi bu zorlar bir durum arzetmektedir. Ancak bu ya-
konusuyla. ilgili ·olarak- bir ör-nek olarak- dikkat hu-sus bu toplumu-
9
nun bilinç ile na-tezahür Çünkü birinci-
sine bir göze çarpan, tam yirminci
has kitlesel günah ayinleri
Her çok görkemliydi. (Bayan hürriyetin günü partisi ka-dar olmasada; çünkü görkem bu ayinlerin zorunlu atmosferidir} Ha-
aylarca önceden ürkesiralar (müzik de
atmosferin bir Sa-atler medeniyetinin biricik met-ropollerine Ve müyonlar-ca insan anda pamuk ellerini ceplerine (Sportaid bir cocacola ve insan-lar için) tüketimin ve
üstünde hiç. Ak-sine bir karnaval içinde yeniJip içiidi ve "tüketildi".
kongrelerden, senatolar· dan kararlarla için daha yüksek rakamlara pekala olabilirdi. Fakat o halde görkem böylesine. Toplumun incecjk bir sapianan
mutmain bu ka-dar. ne ellerindeki kumanda
ne de sallanan etmemeliydi. "Ma u Mau''
la ra "yam yam" la ra bir borç var-sa böylece
hiç dahi gelme-yen bir üslupta bu Ge-
fazla, fanatik ve hamasi bulan
olabilirler. Bu kabil dün-ya meseleleri üzerinde
kafa yormak gerekir diyenler Eyvallah. O de böyle-
ce yapabilenlere Ve hiç kimseyi itharn etmeden bir bulunabilmek gaye-siyle diyorum ki: Afrika da, binlerce, yüzbinlerce insan kavuru-cu can -
yine o topraklarda yeti-sebze ve meyveler,
re gibi tarih boyunca ölüyü diriyi sö-bir ülkeye ithal olunuyor-
sa, falan çok saçma geliyor bana. Böyle bir du-rumda öfkemi dile getirmeyi cemi dile getirmekten daha gerekli buluyorum. Ve cehennemin niçin
daha iyi
Ahmed ERKAN
YA YIN.
YAYlNClUK
Bir Harun Maden ile
sunuyoruz.
Y AZI bir soru ile Bir bir fonksi-
yerine· getirmek üzere faaliyetine nelerdir?
kadar Türkiye'-de tek tük ilmlhal kitap-
gibi 60'li dan sonra iBe dinin m·n, geleneldere
anlammda Beyaz Sa-ray kitaplar daha çok ol-mayan Evliya leri, rüyB tabirleri, du§. mecmuala-
kabilinden Bu en büyük içe
uzak, sadece Türkiye 'de dönük, yani "milli" bir arzetmesiydi. Za-manla yeni dü-
hareketler çevri yolu ile Türkçeye
da büyük ölçüde Bir
da bu sürecinde yer Allah 'm dini-nin tam tusunda uygun ve gerekli eserleri Bir bundan sonra da bu ilke ve amaca uygun olan eserleri de-vam edecek . .Kur'an'dan uzak kal-
ve yan-giderici eserler
insanla-rm hareket etmeleri konusun-da (inanç ve am elde} tercih
gayesi-ni güdüyoruz. ·
Y AZI islam dünyasm· · da bu amaca yöneülc. eserler yok
muydu? Evet, ·az da olsa bu nevi eser-
ler eskiden beri ama likirierin
na engel oluyordu. Bunu Ier ise güçlü_ yer Orjinal fikirlere ·sahip olan insanlarm yüzlerce ciltlik eser-Ierinden bize kalan sadece bu kitap-
var hiiberi. Günümüze kadar gelebilenler ise dar bir saha . içinde kalmaya ça-
öneml buradan ka yuaklamyor. Yani fikir/erin daha
kitlelere
Y AZI On yedisi "El se· rislnden üzere em kitap ya-
All nin eserlerinin büyük bir yekiin tut-
göze ls· tiyoru.m, öneml sizce ne·
BiR Bütün devrimlerin fikir Günümüzde
Devriml diye bir olay söz konusu. Bu devrimln
olanlardan biri de All Onun eserleri ve aym za-
manda Müslüman bir bir ve ya-tahakkümünden kurtarma yö-
nünde. çok iyi bilen biri ola-rak geç-
gerçek da sorguluyor.
Türkiye de etkisinin ola-rak ülkelerden biri. Do-
bilen, ta-eserlerine ihti-
yaç var. önemi buradan geliyor. Yani birincisi sorgu-
ikincisi Müslüman üçüncüsü bir devrimin masmda fikirlerinin, konferanslari-
pratikte etkisini ·
Y AZI Türkiye 'de okuyucunuu lami bir dünya çerçevesin· deki /Jzel olarak kendi
ilgiyi yo-istesek ...
BiR Evet, bir ilgi var ama bu. ya-yolda olmaktan
çokpopüler niteükli kitaplara yöne-lik. Bu durmn, sehat ve karB.r göster.emeyen
etkiliyor siz. revaç gören basmaya sevkediyor. Son zamanlar-da bakonularda müsbet var ise de bu henUz tatmin edici bo-yutlarda gibi
giderek artan bir ilgi Bu )lgi, kemmiyet olarak çok ama keyfiyel olarak düzeyde
Elimlze bir al-sak ve baksak öncelikle
eserleri belirlersek, samyormn bu okuyucu-nun en az tercih eserler ola-
(Bir iki kitap müstesna}. Y AZI bugün
problemler nelerdir ve bunl.ar
BiR Ekonomik problemlerden söz
eSerleri tercih ederken ve ye zorluklardan söz Genel-de Türkçeye kitap, ya ismindenyahudda is-mlnden tercih edilerek
sokuluyor. fikir ise ancakkitap çev-
riJip eline geçtikten son-ra (biraz da geç olarak} söz konusu oluyor ve bu sonra
görmezlikten geliyor. Beiki de hiç isteme-
da leviller le ya-durmnunda Bunu
istiyorUz. Kitap tercüme edilmeden önce okunarak muhteva-
sahi-bi olmak gerekiyor. Bu da Türkiye'-de pek olmayan
meselesini ortaya Ülkemizde eser telifetme
pek da bir prob-lem. Bir de Çeviri problemi var.!n-sanlara ve ne pek güvenmiyoruz. yeri-ne de biz karar vermek istiyoruz. Yaymevi, kitaba dipnotlarla, ilavelerle, kita-
takdim okuyucunun na müd§hele ediyor. Ve zaman za-man kendi mah-knm eden iladelere de Mil tercimlerde de bu· var. Tercilmelerde gitmeyeni af. lama, tevil etme yoluua söz konusu. Eskiden bu daha fazla idi.
kontrol biraz daha
Y AZI Son olarak mzdan bahsetmenizi rica
Önümüzdeki dönemin-de isimlerin, ya-
bu okuyucu-ya Bun-lardan birisi Muhammed el-Behiy'dir. Onun Kur'an Ve Toplum,
Bu eserde toplnmuu muuda tedricime-tod {Medenf ayatierin nüzul na göre) incelenmekte. Bu arada üs-t ad Mevdudi'nin
isianun eseri, Kelim Hareket: Problemleri ve eseri, Dünya · önderlerinden Makiiieler eseti var. ··Yine Dr.Ali ideoloji ve kültür
yer al-eseri de
içinde M.Recep el-Beyyumi"i' T8bifn döiielninden iti-baren iktidarlarm Müslüman Blimlerin müc§deleleri-ni anlatan Uleml!.
eseri bu-güne kadar fikirlerini dan zorunda Cemaleddln Efgani ve Muhamed Abduh'uu Urvetü'l-Vuska der-gide yine
isimle gibi .
isimlerin eserlerinden Buuda da okuyncuuuu de-
insanlarm fikirlerinden haber-dar gayesini güdüyoruz.
TARlK
Eliili Onunla Lahor'da Güzel bir Yap-
resimler, üze-rinde birçOk birlikte hayli öne·mli bir istihbarat memuru oldu-ilundan büyük bir evde
kendine mahsus bir ma va'rdi. Onu ziyaret
her ve "Meden1" bir ana-baba, dil kitap-
. · radyofonograf, c8.zip resimli dergiler. di-ye hitabederve onun gü-venli ve bir hayat da 1malarla hi-kilyeleri ile dinlerdi.
iyi bir çocuklu ve biz hepi-miz onun büyük bir adam biliyorduk. den ona hediye olarak, Winston Churc-
kaseti sevincine .diye-cek yoktu. Pek bir anlamadan bu "büyük övmekte ben de
Ta-ile da berabe-
rinde Bu bir serernoninin özel bir dim. Mis8.firl9re, ve giltere'ye yapmaya gidecek
11
olan bu bir ar-olarak takdim edildim.
Birkaç gün bir çay partisine d§vet etti.
Bir nevi veda idi bu. Ama ba-ve bir na-
sihat çevrildi. Orada söylenen kaideleri çok bir
itaat edin, zira on-Size imkan ve
yanlara gösterin: Hiçbir dahi, üst-
lerioize ve dav-Amirierinizi etmeyi,
hakim bilin. övmeyi, toplum içinde
hareket gi-yinin. Yüksek mevkilerde buluuan-larla kurun ... " Bu kabil tavsiyelerin bili-yordum? Çünkü bunlar lesinin uzun tecrübelerine yordu. Ailenin tümü ve mü-hi!" Biliyordum ki ba- ·
isterse bir telefonla birini hap-se sokar veya hapisteri Yani zarar ve ver-me gücü çok Bütün bunla-ri görür ve Allah beni niye böyle büyük kimselerin olarak ve böyle büyük bir aile içinde halket-
taaccüp ederdim. Ama ki, gün gelecek sürek-
li bir zorlu s.onunda saran bu dünyevl
gitmek üzere biz O'nu bütün candan te-
menni ve büyük adam olma yo-
lundaki bilgi-ler kimselerden biri ·olma
silhip Bana ev ve fotogra-
yerlerden ve ar· kurma bah-
sediyordu. Gelecek üzerine büyük Bir jaguar'a sahip ol-
Pakistan'da büyük bir ev yap-Londra'da lüks bir kat ve
belki bir du.
lara okur ve yoksul hissederdik.
Mektuplar gitgida bunu mazur görüyor
ve "Çokça-gerekiyor'' derdim. Bir müd-
det sonra mektuplar tamamen kesil-
12
· di. Ahlaki ar-ailesiyle Sürdür-
me ve emekli olan ihtiyar etme zorunda hissediyor-
kendimi. da para talep-leri haricinde haber ala-
söylüyordu. fevka-
lade bir yerine birbirini
12 sonra, annesi bir tutnldu.
geri dön-dü. yerden izin geç-
güzel do-lu bir halde onu görmeye gittim. Ben
üzere ama o bir gibi elini uzat-
yetindL lar önce 15:endisine hedi-ye kasetlerdekine bir sesin srihibiydi. Taffiamen pejmür-de bir Halimi benim problemieri olarak bütün Üçüncü Dünya ülkelerinin problem-lerinin sembolü olarak di. kapital, ve-rimlilik, hedefler, amaçlar, hesap
yolsuzluk, cehalet ve fazla nüfus" gibi kelimeleri kullan-
Gelecek üzerine büyük planlarm-dan söz etti. deme hatil-
bulundum. ko-da sistema-
tik • bir biçimde, müslümanlarm problemierinin bir listesini ve "eski Dinlerine" gözü bir la Hayret verici bir uslilp-la gericilikten mam için tavsiyelerde bulundu. Ben biraz dna bahsetmek iste-dim ama o bana hep yerden, oradakilerin müslümanlardan daha iyi olduklatmdan, trenlerin zama-nmda ve ör-tünme zorunda çünkü "kültürlü" erkekleri-nin söz ediyordu. Benim eski günlerdeki Til-
gözde parça-lar günlerdeki geri getirmeye O bal' den zevk Onun yeri-
. ne, bu-yolunda Londradaki
kahve ak-Bir kaç giin sonra. annesinin
cenaze töreninde
muhafaza etti ve benim niçin anla
Aradan 19 seneyi bir müd-det geçti. Dr. bugiin Dünya
büyük bir adam. Yok-sul ülkelerden gelen teklifleri red-ctedebilir veya incelilde onaylayabi-lir. Prensierin ve sev-gilisidir .. zamSnda birbirine pozisyonlarla sihirli bir ye-
(ag-nostisizm) benimseyeni e
bahseder. Hindula-ra .gider olur. Yahudiler ve için ebi-i kitap der. Onun modernlik ve
Jaildik himaye edici ifa-delerin.e sadece müslümanlar mu-halefet ediyordu. Nihayet öyle görü-nüyor ki, alelacele
ve
Hadis zikret_meye bile. bu en son ilgilerin-
den duyuyorum. Kendisini sadece televizyon ve gazete-
lerde görüyorum. ger-
haliydi. bunu görecek kadar üzü-cüdür. bu iyi büyük bir adam tu. Fakat hiçkimse, onun böyle büyük bir um-
benim de-kimsenin
.
Gülzar . çev. Salih Toprak
* Inquary, Haziran 1986 c.3 no. 6 sf. 65
AVRUPA'YA SON SÖZÜ
(Geçen Devam) bir taraftan sonsuz zorlama-
ve gerekleri ile bir uy-taraftan bir as-
keri teokrasi, öfke ve nefretle dop-dolu halde üç bü-yük duruyor.
Avrupa- gözlerini utanç verici bir ile en nefret ve-
rici ve bir ve an-meydan
kacak bu bela size ve birdertolarak görünüyor sa
bu Fakat kutsal Allah sevgisi kalbierinizde bir esenlik umudu tu-
öfkenize- yep.ilrne-den, çok yüksek mubake-meniz önünde bir ile
dinleyiniz. · ' *
Biz, ruhunu gösterdik. onun· ·esrarengiz hayatmda
bulunan ilerleme, öge-lerini ortaya koymak gereklidir.
once, üzeri!lde meniz için, özellikle inanç·
Kur'an ebedidir. Her kelimesi-nin
2- Bu kutsal ve ezeli ilahi hükümlerini bütün uluslara bildir-mek üzere dünYaya yüzyirmidört bin peygamber
3- Kur'an'dan al-· hadisten bir kutsal
kitap daha ki, bunlar Pey-giimber'in bütün söz ve ögüÜerini en ince kadar nakl8dip tasvir ettikten bütün rasul-lerin. ve yeryüzünde gö· rünen bütün sünnet ve doktrinlerini de bildirir.
. 4- mutlak esenlik. tur ve bütün €rdem ve güzellik! erin
O bütün tarihlerden önd'edir.
5- kiliseye dayanan bir ruhbaniyet. bir kudret ve ruha-ni bif Yönetim
HiÇbir Allah'a iba-
det için kimsenin ihtiya-yoktur. 6- Bilgi edinme ve içt!had
Her müslüman bilim-ler ve sonra bizzat içtihad edebilir ve ger-
kendi fikri ve vicdani kanaati-ne göre yorlimlamak ve
sahiptir. olan her kelimesiyle, bütün
inSani bilgi kapsayan böyle bir okyanusu ile, Ki-lise ile, kanu-nun ruhunu sonsuz derecede letmeye yükseltme-ye müsait ictihad ile ... yasa bir deha,ilerleme
neler vücuda getirebilir, siz bütün
bu uygun kabiliyetlere lam Avrupa bir ilerleme hayrete
bu ve rnahi-u'miyetin riederrini
yerde buna ne-den olan durum, bi-zimle
bu Daha gibi . .si-
zih teslfse hükümlerinizden gücenen ve düsen ule-
her türlü akli. hareketleri ile temastan kendilerini uzak tuttular ve kanun yapma isinde lafzi malardan. gereksiz tevillerden. is-railiyat ve esatirden kendilerini kur-
gelismeci dü-süncelerini tamamen terkettiler ve o zaman. yeme-ve arnade olan taassub ejderi ülke-lerimize tam bir özgürlük icinde hü-
etti. du. kuruttu ve bütün bilgisizligin en uzun gecesi ile örttü. Bu cebri ve zo-runlu bil'gisizlik icin bir utanc ve yoksulluk nedenidir.
* tarihini zulmetlere bürüyen
bu üzücü dururnlardan daha fazla söz etmeyelim.
dünya
timin biitün müslüman uluslarda is-tekli, yola sevket-mesini bilen seçki!l bir topluluk turdu. Genç ti.irklerirniz, önderleri-miz veni tp• muhtelif
13
ile ve sürekli yürümek ile duyar-
ve bulunuyorlar. Hangi amaca Bunlar
ru mu yürüyorlar? Asla! Bin defa tekrar ederiz ki, bizim,
sizin 'dini mümkün
Bizim ile için tek bir yol
bize ruhaniyetten ve teslis akidesinden uzak maddi bir
Fakat Avrupa'da böyle bir uygar-nerede bulabiliriz?
her biri!li!l izledi-ülkelerinde etkili olan ki-
emellerinden na ihtimal vermememiz için ortada çok önemli nedenler
i!lan-resmi hamisidir.
Rusya dioi
dostu olan Al-manya imparatoru bile bize bir eliy-le eliyle gösteriyor.
ve
hükumetleriniz ve zorunlu olarak Haç
yükseltiyorlar. Avrupa'da bir ulus istisnai
bir durum O da Fransa idi. Büyük bir olay, belki en
büyük biri ai Fransa'-yeni bir müjdecisi yap-
Sizi.n ye:rsiZ olarak devrimi" olarak bu bü-yük olay, bunca di!! ve mezhebi!! ya-
ve olan bizim Asya'-onu tereddütsiiz, der-
hal "külli yolu" olarak ilan ederdi . Bu olay ne tek b!r peygamberin vahiy ve ne de bir neslin icat ve vücuda getirmesi idi. Tersine. bütün rasullerin getir-dikleri beri ve zulümler inleyen
sinesinde kalan ezeli gerçeklerin bir idi.
Onun ve hal-ka iYi saruna Bizim burada dile ietir-mek bu büyük hareketiri sürege-len tam bir uygunluk içinde söylemektir.
14
Onun ve kitlelere gerçekler bütünüyle bizimdi. Bu
gerçekl_er külli adaletin, ha-
kimiyeti arneli ilkeler linde tezahür ve tecelliler idi ki,
da vücud verdi-bir ve sonra kahraman bir
nesle özgü olan deha ortaya li.
* ki, böyle bir neslin çocuk-
olan bu sürdüreniediler.
Buncd büyük eserleri vücuda ge-tiren bu Fransa, bir hür dü-
dönemini için kendi ülkesinde sorumsuz bir kilisenin bizim nezdimizde Savu-nucüsu oldti.
Fakat, "Fransa nüfuzu" denilen bir sonucu ne oldu? Bü-tün bilgi ve kültürleriyle misyoner-leriniz acaba tek bir müslümana di-nini mi? Bütün politi-
umutsuz yine si-zin misyonerierin di-ni tecavüzleriyle tahrik ettikleri müslüman kavimlerin zorunlu
hedef ettikleri bir ristiyan yok edilmesine mani olabildi mi?
* Bundan daha çok üzücü bir du-
rum da Fransa kendi tarihi
ne elem verici lada bir yani rin -kiliselerin sorumsuzlugu inan-
ve o ülkeye hiçbir bir faaliyet
Böyle bir dururnun fayda ve ba-bir edine-
bilmek için toplumsal ilke-lerinin dikkat çekici özelliklerini dü-
gei'ekir. i"lam'da vatan ve. kavmiyel
yoktur. kendilerini müslüman uluslardan hiç
birisi ve hiç bir ülke için üstünlük kabul Tek bir millet o-
tek bir ve bir ibadet
Hiç bir hükümdar sülalesi için ru-haklar yoktur.
Yönetim ümmetin oybirli-ile en erdemli, en. adil
kimseye
birlik ve içtihad ile bi-zim savunucusu esaslar ve ölçüleri yayan ve bir kavim ile ahlaken ve manen
için ortada hiç bir engel yoktur.
• Katalik olan Fransa kendi ülke-
sinde muazzez bildikleri bir din ve inanca salik bu-lunuyordu. yandan ruhani kumetten ve hükumeti ki-liseden yeni Fransa'da ya insan ve bütün peygamberlerin nüfuz ve
dayanarak mem-leketlerimize ve tek bir Tan-
tapan· bütün ve korwna
·o zaman yine sizin köreesine çözülmeye, yok olmaya
bir avuç kar-yeni Fransa, bir lman
ve inançla hakka ve adalete yürüyen yüzlerce kavmin istekli ve
nail olurdu. *
Mademki Avrupa bütün bilim ve kültür hazineleriyle ve özgür cenin bütün kuvvetiyle bizim limize kendisine bir yol a;;r:,Et-
biz gönlü fakat ezeli ve zengin. gö-nüllü size kadar gitmeye ve sizin neyinizden
sizden ne ümid etti-söylerneye
saret ediyoruz. , Teknolojinizin 6tkileyici
bizleri hayrete yor. sizleri taklit iÇin
konulmaz bir istek duyuyoruz. bir nokta bizi durduruyor. Bu
da ahlaki bozuklu-ve sahne
Sizin ülkelerinizde din Allah sizden
yar bu büyük bir felakettir. Dinden ve Allah'tan uzak huzur
ve hayat olamaz. Gayretli salih umut-
suzca, "Ey Bizim kovuyorlar, onun
uz!" diye feryat ettiklerini duyuyoruz.
Her hak ve kuwetin olan bizlm bir böyle bir den .yüce ve rnünezzehtir.
"Ezeli Zat", "Külli Zat" hiç bir z8.man inkar Dinsiz-
kelendiren ve bu hain ve mülhidane mahsulüdür.
yöneten, eski zaman-sizin ve
bizim "borÇ, görev. yol" gelenek ve inançlardan bir-
Yer ve göklerin bir uyum ve ile kuv-vetleri bir kanun ve saltanat vücu-. da getirmekte ve halk bunu boyun
gereken bir rak kabul etmekte idi.
Orta dan sonra hak ve biraz yükselmeye ve size intikal
olan bizim Asya ·tasavvufi dü-ve hü-ve dini inançlar ke-
zamanlarda, bu iki hare-ket ve yan kanun yönetim ve hükümetin bozmaktan ve birbirine ters ve iki saltanat bulünden bir çare göremediler.
Çok uzun ve tecrübelerden sonra üzülerek görüyoruz ki, bugün bile temelde birbirine olan bu iki saltanat ve hükumeti bir arada yürütmek için nuz, Bu, insan üstünde bir
ve ahlak ve yönetimin ki.bunur:.üzücü
siz de bütün dünyaya bil-dirrriekten geri
Kendimizi böylesi dan korumak için bir çare var o da, bütün hakimiyet
ve ve toplumun bütün her
türlü uzak bii biçimde nen ve maddeten ilerlemesini layacak belirleyen ve dü-
. zenleyen sade ve bir biçimidir.
Böyle bir yönetim biçimi tek bir esasa dayanabilir. Bu da ilahi ada-lettir. Fakat bu ilahi adaletten mak-sat, muhtelif dönemlerin-de, kendi ve kavra-
göre muhay-yel tersine bütün din ve felSefelSrin. bütün yönetim biçimlerinin olarak kendisine dönüp va ra ebedi ve
. mümkün olmaYan sonsuz güce ait bir adalettir.
Bu yücP- haiz kürn ve iktidara biz yüzyirmidört bin peygamberin de ilave
hütün m.t.:undur. Bir ahlak bir
ile gelenler, insa:n-iv ilik yapan mukaddes bir züm-
Buna yüzyirmi-di bin bir delil et-muz mi? Bu bize gösteriyor ki, ilham ve bir kavmin
Hak ve hakikat bü-!iin kavimler nezdinde ve hor tecelli eder.
* Bu tam olarak anlaya-
bilmek için daha yüce bir
Bizim kalarn bilimine göre ve benzeri olmayan bin gü-zel Bu bin ad tek bir ke-limede özetlenir ki, bu yüce kelime-nin sizin hiç bir dilinizde yoktur. Bu, Hakk kelimesidir. Tan-
hakikat, hak ve adalet an-gelir.
idrskinin en yiiksek (istiksa) ile bu tek
ahlak ve felsefe var
* Böylesine ve verimli bir
hakikale dayanan biz kutsal ilerle-me partisinin üyeleri, hür
dünye-vi tatmin ta-
bizler, tam bir güven ve sevgi ile bilimlerinizi, muazzam siyasi kabul ediyoruz. Bunlara liklerden
Sizin hürriyet ifade anlam ilahi adalet kadar
ru ve gerçektir. Fakat zahiri tabiri üzücü bir Bu tabir her yerde yönetici kesimlere
güvensizlik neden oluyor ve daima üzücü anla-rnalara meydan veriyor.
Her hak her kuwet gibi hürrive-tin de
Bu belirlemek kimin
Adaletin. Bundan maksat, sizin mahkeme-
lerinizde yürütülen kanun haline ge-ti ri! bir kuwet Biz de-ha ve tasarrufuyla bütün ka-
uyumlu ezeli bulunan sameda-ni ad,1leti
hürriyet" yerine · adalet" diye
Hukukumuzda,
hükumette, toplumda, yerde ve gök-te adaletten bir
* Bütün emel ve
en belirgin gayesi adaletin bu olan bizlere yahuz genç Türkler,
yurtseverler, ilerleme demek olmaz. Biz
her önce hak denilen
toplumuyuz. Biz hakimiyet ve için Yega-ne ada-letin, ilerlemenin hükümran olmasi ve zulüm ve temizlenmesidir." .,___ -
Her ulus, dil ve yol için adaletin göre tam bir özgürlük için-
de ilerleme kabul ediyoruz. Fakat bir müs-
tesna olmak üzer.e hiçbir is-tila ve fethe taraftar ve bu-nun da adaletin hakimiyeti sayesin-de
hüküm ve hü-kümetimiz bulunan yeilerde kabul gelince, bunun için tek bir öne sürüyo-ruz: var ki bu kesin ve
ve o da ve ben-zeri bulunmaktan münezzeh olan bir Allah' a kulluk etmek ve onun ezeli nimetlerini bize getiren yüce nebileri takdisten
. ibarettir. Bu önemli konuda, dini
Hz. en li din ve inimcin tasavvur edebilece-
dereceden daha yiiksek bir yeri, mevkisi size
· Biz onun sizin ·kabulünüz
gibi tersine Al-lah'a ve hiila hayat-ta Kur' an, insan-
güzel ve iyi ahlaka davet için gönderilen için "Ruhuilah" di-yor. Bundan fazla ne
Resmi kiliselerinizdeki kadlm
pek çok ça ha bizim Pey-gamberimiz Muhammed salat ve ona Ve al'ine olsun-gelince,
onun eserindeki an-lamaya Bunu görmekten mutluyuz, öirünç duynyoruz. Onlar, sizlerin nefret verici h ura fe ve esa-tiriniz onÜn derin bir ka-nun koyucu, fetih ve zafer le müjde··
15
leyen bir ahlak önderi ve sizin rasullerinize nisbet kabul et-meyecek derecede özel-lik ve niteliklerini ve sonsuz erdem
görebiliyorlar. bir din ve inanca sahip ve
Peygamber'lerinin risalet ve nübüv-vetinin için kendilerini her an fedaya olan
gelen görme rahiplerinizin
bin türlü bezeyana niçin uz?
* Biz. biliriz ki, eski hura-feleriyle ve dolu olan kimseler yarar-
ve lafzi le kendi kur-
isterler. bozuk ha-yallerinde Biz burada gör-mek isteyen ve bizi dinieyebilen sahiplerine sesleniyorui; evet sizle-re ey ileri gelen seçkin kimseleri, bilgin-leri, görebilenler, sizler ey kutsal ilerlemenin lam kavimlerini son temennilerini
sizlere sunuyoruz. Üçyüz milyqn mÜslüman
ezeli hüküm ve delillerine tabi ola-rak ortak bir amaca ilerliyor-lar; Bu yüce amaç evrensel, taraf-
dünyevi bir ki, Hakk'-da uygundur. Sulh ve
sükun; alemin sizlerden de budur.
gücünü ve görevlerini size bildirmek bi-
ze bir ol-sun, nice beri dünya-
en güzel yerlerini göz n bu sonsuz ve
bir isimle nitelenemeyen bu çirkinlik ve kötülükleri ve bütün yeni
salacak felaket ve kail ol-
mak bir cinayetten bir mi-dir, söyleyiniz?
Buna cevap her ne olursa olsun, bizim talihimiz iki ilahi hüküm ile karar_
bütün bilimsel rini samirniyetle kabul etmek; katli olan ve çaresizlere merhamet eden bir candan narak ve tam bir özlem içinde ölmek mutlu ölümüyle ölmek ..
MATARAMDA TUZLU SU
Indies, Elma, Maçin! Uzun yola hüküm giydim.
yöresinde nasibim yeriiierin suç
tehlikeli bir nifak uyruklann içinde uygunsuz biriyim
beni meyvalann lezzetinden kendime dünyada bir
kök seçtim yerde soluklanacak gölge bana yok
uzun yola hüküm giydim.
Uzak nedir? Kendinin bile benim için gidecek yer ne kadar uzak olabilir?
ikiye ortadan kimin ülkesinden geçsem.
dövmeler beni ele verecek cesur ve onurlU diYecekler halbuki suskun ve kederliyim
korsanlardan gürlek nara
rençberlerin o rahat ve lehçesinden tiksinirim boynurnda bana yükleyenierin utançlarmdan mücevherler
kantart gizli bilgilerin matararndaki sUya tuz ekledim, yok uzun yola hüküm giydim.
Bir bir görenler üstünde iyi duruyor derdi her askerken cep
geceler bir
gibi lükslerim de burda kalacak
bu hayattan'ne koku, ne ne de boya yasaklayan belgeyi
burada bitti yok · uzun yola hüküm giydim.
ÖZEL
Gülümserken Son
.