T.C. - teknikbelgeler.com · kelimelerinden türetilmitir. Bu iki Latince kelime sonradan el...
Transcript of T.C. - teknikbelgeler.com · kelimelerinden türetilmitir. Bu iki Latince kelime sonradan el...
1
T.C.
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ
MÜHENDİSLİK MİMARLIK FAKÜLTESİ
ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ
SEMİNER
TESİS PLANLAMASI VE KULLANILAN YAZILIMLARIN KARŞILAŞTIRILMASI
DANIŞMAN
Öğr. Grv. Mevlüt KIZIL
HAZIRLAYANLAR
051203030 İsmail YAVUZ
KONYA, 2008
2
ÖNSÖZ
3
ÖZET
4
GİRİŞ
Tarih boyunca insanlığın başarısı, malzeme ve alet kullanımındaki başarısı ile birebir
bağlantılı olmuştur. Gerçekten de, insanın alet yapma kabiliyetinin 2-3 milyon yıl öncesine
dayandığına dair arkeolojik kanıtlar var (Mair, 1993). Bugün kullandığımız anlamıyla
imalatın (üretimin) izlerine MÖ 5000 ila 4000 yıllarındaki odun, metal ve seramik
malzemelerden yapılmış aletlerde rastlamak mümkündür (Kalpakjian, 1995). Fabrika sistemi
ve iş bölümü olarak biçimlenen modern üretim organizasyonu ise 18.yüzyılda Sanayi Devrimi
ile doğmuştur. Modern imalat prosesinin kökleri, 18.yy sonlarında Eli Whitney tarafından
Amerika’da (Amstead ve arkadaşları, 1987) geliştirilen pamuk işleme tezgahlarına ve Henry
Maudsley tarafından İngiltere’de (DeGarmo ve arkadaşları, 1988) geliştirilen ve ilk metal
işleyen torna tezgahına uzanmaktadır. 19.yüzyılın ilk yarısında İngiltere’de Marc Isambard
Brunel’in 1803 yılında seri imalat tekniklerini kullanması, Whitney’in haddeleme makinasını
bulması ve 1804’te Fransa’da otomatik kontrollü baskı tekniklerinin kullanılmaya başlanması
ile imalat prosesleri gelişmesini sürdürmüştür.
1913 yılında Henry Ford’un Model T arabalarının üretiminde işbölümü ve
uzmanlaşmayı kullanması sonucu seri üretim dönemi başlamıştır. Bu sayede Model T
arabalarının birim maliyeti 575$’dan 290$’a düşürülmüştür. Bu üretim hızı yanında bazı
geliştirme ihtiyaçları getirmiştir. Bu gelişmelere ek olarak, çıkan dünya savaşları süreçlerin
kalitelerinin artırılması ve yeni birçok tekniğin gelişmesine neden olmuştur. Bugün halâ
imalat endüstrisindeki gelişmeler ağırlıklı olarak imalat proseslerinin, malzemenin ve yeni
ürünlerin geliştirilmesi üzerine yoğunlaşmaktadır. Hiç şüphe yoktur ki bu önemli tekniklerden
biri bilgisayar destekli sistemlerin kullanılması olmuştur. Yöneticiler bu sayede artan üretim
ve hesaplama yüklerini bilgisayarlara yıkmıştırlar. Bilgisayarların kullanılması ile kalitede
gözle görülür bir artış sağlamıştır ki bu şekilde ülkelerin can damarları olan imalat sanayileri
hızla gelişmiştir.
Günümüzde globalleşmenin etkisi ile artık rekabet etmek isteyenlerin maliyetlerini ve
israflarını minimuma, çıktılarını ve verimliliklerini ise maksimuma taşımaları gerekmektedir.
Bu amaçla kullanılan tesis tasarımı teknikleri ve yazılımları, yapılacak yatırımların ayakta
kalabilmesi için kaçınılmazdır.
5
İÇİNDEKİLER
T.C. ............................................................................................................................................. 1 ÖNSÖZ ....................................................................................................................................... 2
ÖZET .......................................................................................................................................... 3 GİRİŞ ......................................................................................................................................... 4 İÇİNDEKİLER ........................................................................................................................... 5 1-ÜRETİM KAVRAMI ............................................................................................................. 6
1-2- Üretim sistemi nedir ....................................................................................................... 7
1-2-1- Bir üretim sisteminin girdi ve çıktıları ........................................................................ 7 1-2-2- Bir üretim sisteminin genel özellikler ......................................................................... 8
1-3- İmalat stratejisinin geliştirilmesi .................................................................................... 8 1-4- İşletmelerin Yapılanmaları ............................................................................................. 9
1-4-1- Fonksiyonel yapılanma ............................................................................................. 10
1-4-2- Ürün esaslı yapılanma ............................................................................................... 11 1-4-3- Matris yapılanma ....................................................................................................... 11
2-İMALAT SİSTEMLERİNİN SINIFLANDIRILMASI ........................................................ 11
2-1- İmalat yöntemleri göre .................................................................................................. 11
2-1-1- Birincil (Primer) Üretim ............................................................................................ 11
2-1-2- Analitik Üretim ......................................................................................................... 12
2-1-3- Sentetik Üretim ......................................................................................................... 12
2-1-4- Fabrikasyon Üretim ................................................................................................... 12
2-1-5- Montaj Üretim ........................................................................................................... 12
2-2- İmalat miktarlarına göre ............................................................................................... 12 2-2-1- Proje İmalatı .............................................................................................................. 13
2-2-2- Atölye İmalatı ............................................................................................................ 13
2-2-3- Grup İmalatı .............................................................................................................. 14
2-2-4- Seri İmalat ................................................................................................................. 14
2-2-5- Sürekli İmalat ............................................................................................................ 15
3- TESİS PLANLAMA ............................................................................................................ 17
3-1- Fabrika yerleşimi nedir ................................................................................................. 17
3-2- Fabrika yerleşim çeşitleri .............................................................................................. 18
3-2-1- Sabit pozisyonlu yerleşim ......................................................................................... 17
3-2-2- Proses esaslı yerleşim ................................................................................................ 17
3-2-3- Ürün bazlı yerleşim ................................................................................................... 19
3-2-4- Melez yerleşimler ...................................................................................................... 20
SONUÇ ................................................................................................................................... 29 KAYNAKÇA ..................................................................... Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
6
1- ÜRETİM KAVRAMI
1-1- Üretim nedir
Bu bölümün başında imalatın bir ülkenin kalkınmasında ve zenginliğinde oynadığı
rolden bahsetmiştik. ”İmalat/üretim nedir?” sorusu üzerinde ilerlemeden önce aşağıdaki
açıklamalar faydalı olacaktır. Her ne kadar imalatın temel izleri MÖ. 5000-4000 yıllarına
kadar uzansa da İngilizce’de “manufacturing” sözcüğünün kullanımı 1567 yılına kadar
görülmemektedir, imalat ise, bundan yaklaşık 100 yıl sonra 1683 yılında başlamıştır
(Kalpakjian, 1995). “Manufacturing” kelimesi Latince “manus” (el) ve “facere” (yapım)
kelimelerinden türetilmiştir. Bu iki Latince kelime sonradan el yapımı manasında
birleştirilmiş ve “manufactus” kelimesi doğmuştur. Ayrıca İngilizce’de fabrika manasına
gelen “factory” kelimesi de buradan türemiştir. En yaygın biçimiyle imalat şöyle tarif edilir
(DeGarmoet al., 1988):
Malzemelerin cisme dönüşümü.
Bununla birlikte Collins English Dictionary’de (1998) daha açık olarak şu tarife yer
verilmektedir:
Büyük ölçekli operasyonlar vasıtası ile özellikle makinalar kullanılarak
hammaddelerden ürün yapımı.
Modern dilde bu tanım aşağıdaki şekilde genişletilebilir:
Belirli girdilerin birtakım işlemlerden geçirilerek mamul veya hizmet haline
dönüştürülmesidir.
Yeni bir fiziksel varlık veya hizmet ile sonuçlanan bir fayda yaratmak amacı ile
girişilen faaliyetlerdir.
Prosesin aşamalarında hammadde, bir ürünün ya da ürünlerin parçası olarak değişime
uğrar. Sonunda bir pazar değeri kazanır. Dolayısıyla imalat, esas anlamda bir “katma
değer”dir. Kurumun bu prosesten kar sağlayabilmesi için proses sırasında malzemeye ilave
edilen değer, proses masraflarından fazla olmalıdır. Dolayısıyla katma değer şöyle tarif
edilebilir (ICMA, 1974):
Malzeme ve servis maliyetleri haricinde bir ürünün formundaki, lokasyonundaki veya
elde edilebilirliğindeki değişimler sonucunda pazar değerinin artması.
Son olarak, bir organizasyonun toplam maliyeti ürün fiyatından çıkarıldıktan sonra,
elde kalan gelir de katma değer veya ilave değer olarak adlandırılır (Gilchrist, 1971). Geçmiş
organizasyonlar, bu tanımdan yola çıkarak çalışanlarına bonus veya teşvik uygulamışlardır.
Dolayısıyla, bu tarife göre, bir imalat organizasyonunun, sadece bir ürünün üretilmesi ile değil
7
fakat aynı zamanda satışı ile de başarısı değerlendirilecektir. Bu, imalatın (üretimin) daha
kapsamlı bir şekilde tanımlanmasına izin verir.
1-2- Üretim sistemi nedir
Genel olarak, bir imalat sistemi şu şekilde tarif edilebilir:
Kâr sağlamak amacıyla bir ürüne değer eklemek için hammaddenin içinde bulunduğu
şekilden başka bir şekle sokulduğu sistem.
Detayda bütün endüstrileri kapsayacak bir kavram yoktur. Dolayısıyla yukarıda
tanımlanan kavram sadece genel olarak kullanılmaktadır. Mamafih bir imalat sisteminin neyi
temsil ettiğine dair pek çok detaylı açıklama bulunabilir. Bunlardan bir tanesi de Lucas
Engineering and Systems (1992) tarafından yapılan tanımdır. Bu tanıma göre bir imalat
sistemi:
Uluslararası düzeyde rekabet edebilen ekonomik ürünler imal etmek amacıyla
bilgisayarların, kontrol sistemlerinin, haberleşmenin, organizasyonel yapının, insanların,
mekanik sistemlerin, proseslerin bütünleşmesidir.
Tarif edilen sistemin değişken hedefleri de karşılaması gereklidir. Üretim miktarı,
maliyetler gibi birtakım hedefler nicel iken; sorumluluklar, esneklik, hizmet kalitesi gibi
birtakım hedefler ise nicel olmaktan uzaktır. Bununla birlikte sistem, hedeflerin karşılanıp
karşılanmadığını sistematik olarak kontrol eden mekanizmalara sahip olmalı ve gerektiğinde
gerekli değişiklikleri yapabilmelidir. Bu tanımın bazı kısımları ileride bu bölümün içinde daha
geniş kapsamlı olarak yer alacaktır. Bunlar, insanlar, yapılanmalar ve proseslerin
organizasyonu olarak adlandırılabilir. Fabrika ise;
Fiziksel üretimin yapıldığı belirli ve sabit bir alan içinde yer alan bina ve tesislerdir.
1-2-1- Bir üretim sisteminin girdi ve çıktıları
Şekil 1-1
8
Genel olarak bir imalat sisteminin girdi ve çıktı analizi Şekil 1-1’de gösterildiği gibi
olacaktır. Bu şekilden de anlaşılacağı üzere sistemin her türlü girdi üzerinde mutlak bir
kontrolü ya da etkisi olmayabilir, bu duruma örnek olarak sosyal baskılar verilebilir. Bunun
anlamı bir sistemin, girdideki değişimlere ayak uydurabilecek kadar esnekliğe sahip olması
gerektiğidir. Aynı zamanda teknolojideki değişimlere, pazardaki ve üründen beklentilerdeki
değişimlere hızla uyum sağlamalıdır (Evans, 1996).
Üretim sisteminin ana çıktısı hiç kuşkusuz ürün veya maldır. Bu çıktılar tüketici
ürünleri ve üretici ürünleri olarak sınıflandırılabilir. Tüketici ürünleri genel olarak pazarda
doğrudan satılabilen mallardır. Üretici ürünleri ise başka bir organizasyon tarafından kendi
ürünlerinde doğrudan veya işlendikten sonra kullanılmak üzere satın alınan ürünlerdir.
Böylelikle bir sistem için çıktı olan ürün başka bir sistem için girdi olmaktadır. Sistemler
arasında önemli seviyede karşılıklı alışveriş mümkündür. Son olarak bütün çıktılar ölçülebilir
nitelikte değildir. Örneğin, imalat sisteminde en önemli faktörlerden biri olan ‘saygınlığın’
nasıl ölçülebildiği soru işareti taşımaktadır.
1-2-2- Bir üretim sisteminin genel özellikler
Ürünün niteliğinden ve her organizasyonun kendi doğasından bağımsız olarak bütün
üretim/imalat sistemlerinin birtakım genel özellikleri vardır. Bunlar:
1. Bütün sistemler, en uygun maliyeti ulaşmak üzere spesifik çalışma hedeflerine
sahip olmalıdır.
2. Bütün sistemler, genelde fonksiyonları temel alan birbirine bağlı alt sistemlerden
oluşur.
3. Bütün sistemler alt sistemlerini ve tüm sistemi bütün olarak kontrol altında
tutmalıdır.
4. Sistemi düzgün olarak çalıştırmak için bütün sistemler bilgi akışına ve karar verme
proseslerine ihtiyaç duyar.
Yukarıda bahsedilenler hızla değişen, rekabete açık küresel pazar ortamında var
olabilmek için üretim sisteminin içinde bir bütün olarak uygulanmalıdır. Her işletme kendine
has hedefleri ve problemleri olan üretim sistemlerine sahiptir.
1-3- İmalat stratejisinin geliştirilmesi
Daha önce de belirtildiği gibi her üretim sisteminin, işletme tarafından verilmiş, yerine
getirmesi gereken özel bir çalışma hedefi vardır. Bu çalışma hedefleri, sonradan çalışma
9
stratejisini oluşturmakta kullanılır. Çalışma stratejisi, işletmenin hedeflerini yakalaması için
oluşturulur, fakat stratejinin değişikliklere uyum sağlayacak şekilde esnek yapıda olması
gereklidir. Çalışma stratejisi, hem pazar hem de imalat stratejilerini içinde barındırmalıdır. Bu
stratejilerin yerine getirilmesi için gerekli insanlar ve prosesler vardır.
İmalat stratejisi, çalışma hedeflerinin ve çalışma stratejisinin karşılanmasına destek
olacak şekilde üretim sisteminin kaynaklarının uzun soluklu bir plan dahilinde kullanılması
şeklinde tarif edilebilir (Cimorelli ve Chandler, 1996). Bu tarif, imalat stratejisinin formüle
edilmesi için birtakım kararlar verilmesini gerekli kılar. Altı temel karar kategorisi
belirlenmiştir, bunlar (Hayes ve Wheelright, 1984):
-Kapasite Kararları – Burada mevcut kaynaklar ve bunların gereksinimleri göz
önünde bulundurularak müşteri isteklerinin nasıl karşılanacağının kararı verilir. Sorulması
gereken önemli sorular, ne üretileceği, üretilirken nelerin kullanılacağı, ne zaman ve nasıl
üretileceğidir.
-Proses Kararları – Burada temel karar, hangi tip sistemin kullanılacağıdır. Buradaki
zorluk pek çok şirketin melez sistemler kullanmasındadır. Bu karar dört değişik proses
stratejisi ile bağlantılıdır.
-Yerleşim Kararları – Burada ana karar, özelliği olan ürünlere göre ana işletme
içinde hangi atölyenin seçileceğidir. Kullanılan çeşitli fabrika yerleşim planı tipleri, daha
sonra ele alınacaktır.
-Üret veya satın al kararı – Bu kararın özü, nelerin işletme içinde yapılacağı, nelerin
dışarıdan alınacağıdır. Bu, proses kararlarını, kapasiteyi ve imkânları etkilemesi açısından
önemlidir.
-Altyapı kararları – Burada çalışma hedeflerini yakalamak için gerekli organizasyon
ve politikaların kararı verilecektir. Özellikle, üretim planlamasına, kontrol sistemine, kalite
güvence sistemine ve organizasyon yapısına bu noktada karar verilir.
-İnsan kaynakları kararı – Daha önce verilmiş olan diğer kararlar bu konu üzerinde
karar vermekte büyük etkiye sahiptir. Oluşturulacak organizasyon yapısına göre verilecek
kararlar netleşir. Bunun yanında ödemeler, primler, ödüller de verilmesi gereken
kararlardandır.
1-4- İşletmelerin Yapılanmaları
Fonksiyonların organizasyon içinde nasıl yer alacağı organizasyonun büyüklüğüne
bağlıdır. Örneğin, küçük işletmelerde birtakım fonksiyonlar tek çatı altında toplanabilir. Satın
alma, muhasebe ve finans birleştirilebilir. Bunun yanında büyük organizasyonlarda ise ilave
10
alt gruplar oluşturulabilir. Bunların nasıl organize edileceği birtakım başka faktörlere
bağlıdır. Bu faktörler, ürün çeşitliliği, ürün imalatının karmaşıklık derecesi, işletmedeki bina
sayısı ve yerleşim alanı olarak sıralanabilir. Son olarak, yönetim stili başka bir deyişle
merkezi veya lokal yönetim biçimi yapılanmanın belirlenmesinde kilit rol oynar. Merkezi
yönetim biçiminde yönetim sorumluluğu ve otorite, organizasyonun üst kademelerinde
tutulur. Fakat, lokal yapılanmada bazı sorumluluklar ve yetkiler daha alt seviyelere verilir.
Bu, ara elemanların daha etkili kararlar almalarını sağlar. Gün geçtikçe kıdemli yöneticilerin
serbestçe karar almaları yaygınlaşmaktadır. Yukarıda bahsedilenleri göz önüne aldığımızda
imalatta üç çeşit organizasyonel yapının bulunduğu söylenebilir (Coward, 1998):
• fonksiyonel yapılanma;
• ürün esaslı yapılanma;
• matris yapılanma.
1-4-1- Fonksiyonel yapılanma
Her bir bölümün fonksiyonlarına göre organizasyon içinde yer almasıdır. Bu çeşit
yapılanma doğası gereği hiyerarşiktir. Bu tip yapılanmanın en büyük faydası bilgi ve
deneyimin bir noktada yoğunlaşmasıdır. Fakat bununla birlikte büyük organizasyonlarda
bölümler arasında çatışmalar ya da çekişmeler görülebilir. Örneğin üretim bölümü kendi
hedefleri doğrultusunda envanterin yüksek seviyede olması gibi bir istekte bulunduğunda;
finans bölümü yüksek maliyetten dolayı ve kendi hedefleri ile uyuşmadığı noktada, bu isteği
reddetme eğiliminde olabilir. Son olarak fonksiyonel yapılanma genelde merkezi bir yönetim
stilini kullanmaktadır.
1-4-2- Ürün esaslı yapılanma
Pek çok büyük imalat organizasyonunun ürünlerinin çeşitliliği geniş bir yelpaze
oluşturmaktadır. Bu tip organizasyonlarda ürün esaslı yapılanma uygulanır. Genel olarak
bunun anlamı, organizasyonun üretim bölümlerine göre parçalara ayrılmasıdır. Bu bölümler
özel ürünlerin imalatı için gereken fonksiyonları işbirliği yaparak gerçekleştirir. Bunun
yanında satış, pazarlama, finans, muhasebe, insan kaynakları gibi yan fonksiyonlar, gruplar
arasında pay edilir. Her bir ünite, yarı bağımsız bölümler olarak davranma eğilimindedir.
Böyle bir yaklaşımın en büyük avantajı, gerekli deneyimin tek bir noktada birleştirilmesidir.
Dezavantajı ise bölümler arasında aynı fonksiyonların tekrarlanmasıdır. Son olarak ürünsel
yapılanma lokal yönetim biçimine eğilimlidir.
11
1-4-3- Matris yapılanma
Matris yapılanma, hem fonksiyonel hem de ürünsel yapılanmanın faydalarını elde
etme amacına sahiptir. Ürünsel yapılanmada olduğu gibi bir yönetici bir alandaki ürünlerden
ve fonksiyonlardan sorumludur. Fakat ana farklılık matris gruplarının geçici olmasındadır. Bu
yapılanma her grubun kaynaklarının karşılıklı değişimine müsaade eder. Bu, her grup için
uygun olan kaynakların sürekli olarak tazelenmesini sağlar. Bu da matris yapılanmaya ürünsel
yapılandırmaya göre büyük bir esneklik kazandırır. Son olarak matris yapılanma lokal
yönetim stiline uygundur.
2- İMALAT SİSTEMLERİNİN SINIFLANDIRILMASI
İmalat sistemleri 2 farklı boyutta inceleyebiliriz, bunlar:
İmalat yöntemine göre;
İmalat miktarı ve akış tipine göre.
2-1- İmalat yöntemleri
5 alt sınıfa ayırabiliriz:
Birincil (Primer) Üretim;
Doğada bulunan hammaddelerin işlenmek veya kullanılmak üzere çıkarılmasıdır.
Üretilen maddeler, yeryüzünde üretilen tüm mamullerin esasını oluşturduğundan bunlara
temel hammaddeler adı verilir. Demir, bakır, petrol, ormancılık, balıkçılık, vs.
Analitik Üretim;
Temel hammaddelerin bazılarının daha sonra ayırıcı işlemlerle parçalanıp işlenerek
çeşitli mamullere dönüştürülmesidir. Ham petrolden benzin, şeker pancarından şeker, melas
(yan mamul), sütten yağ üretimi, vs. Damıtma, elektrokimyasal reaksiyon vb teknikler
kullanılır.
Sentetik Üretim;
Temel hammaddelerin bazılarının daha sonra birleştirici işlemlerle yeni mamullere
dönüştürülmesidir. Sentetik kauçuk, alaşımlı çelik, plastik, cam (kuvars+feldispat+dolamit),
vb. üretimi.
12
Fabrikasyon Üretim;
Temel veya diğer hammaddelerden şekil verme yolu ile yeni mamuller elde
edilmesidir. Döküm, tornalama, kesme, kaynak, pres, vs. imalat (Manufacturing) kavramı ile
anlatılmak istenen fabrikasyon üretimdir.
Montaj Üretimi;
Çeşitli hammadde, yarı mamul ve parçalar sistematik biçimde bir araya getirilerek
karmaşık bir mamul üretilir. Otomobil, televizyon, traktör, buzdolabı montaj yolu ile üretilen
mamullerdir.
2-2- İmalat miktarına göre
Yine 5 alt sınıfa ayırabiliriz:
Proje imalatı
Atölye imalatı
Grup imalatı
Seri imalat
Sürekli imalat
Proje imalatı
Proje imalatının özelliği az sayıda ürünün çok yavaş olarak imal edilmesidir. İmal
edilecek olan ürün boyutlarının ya da ağırlığının fazlalığı sebebiyle sabit olarak belli bir
noktada durur. İşçiler ve bütün alet ve ekipmanlar ürünün etrafında toplanarak çalışır. Ürünün
yarı montajlı ya da tam montajlı parçaları başka yerlerde imal edildikten sonra ana ürünün
bulunduğu noktaya taşınarak ana yapıya eklenir. Çalışanlar genelde kalifiyedir ve malzeme
taşıma oranı çok yüksektir. Bu tip imalatlar için örnek olarak gemi, uçak, uzay taşıtları,
köprüler, binalar vb. verilebilir. Bu tip imalat birtakım avantajlar sunar:
Malzeme hareketinde azalma,
Takım çalışması yoluyla işin devamlılığının yüksekliği,
Ürün tasarımında, hacminde olabilecek değişikliklere karşı esneklik.
Bununla birlikte birtakım dezavantajları da mevcuttur:
Personel ve ekipman hareketliliği fazladır;
Gereken ekipman sayısı artabilir;
Alan gereksinimi artar.
13
Atölye imalatı
Atölye imalatının özelliği çok geniş bir ürün yelpazesinin imalatına izin vermesidir.
İmalat sıklıkla müşterinin özel istekleri doğrultusunda gerçekleştirilir. Bunun anlamı, düşük
üretim kapasiteli ve genellikle bir kez imal edilen ürünlerden oluştuğudur. Mamafih, bazı
atölyelerin imal etmiş olduğu ürünler çoğu kez yeni keşiflerle doludur. Buralarda çok çeşitli
ürünler imal edildiği için, çok çeşitli imalat proseslerine ihtiyaç duyulur. Ürün çeşitliliği, aynı
zamanda değişik ihtiyaçlara cevap verebilecek yüksek kabiliyetli çalışanların gerekliliğini
doğurur. Atölye imalat tipindeki işletmelerin tipik ürünleri arasında özel amaçlı makina
parçaları ve uzay endüstrisinin parçaları sayılabilir.
Atölyedeki imalat ekipmanları ve aletler genel amaçlıdır ve bunların fabrika içindeki
yerleşimi de değişik ürünlerin imalatına elverişlidir. Örneğin torna tezgahları bir bölümde,
freze makinaları veya delme presleri başka bir bölümde tutulur. Buna proses odaklı yerleşim
denilmektedir ki bu da atölyeye geniş bir ürün yelpazesinin imalatına cevap vermesinin
olanağını açar. Her bir farklı parça üzerinde uygulanacak işlemler için imalat sistemleri
arasında uygun olan rotayı takip eder. Genellikle forkliftler ya da el arabaları malzemenin bir
prosesten diğerine taşınmasında kullanılır. Tahminlere göre atölye tipi imalatçıların % 75’i,
50 adet ya da daha az aynı parçadan oluşan ürün yapmaktadır (DeGarmo et al., 1988). Sonuç
olarak atölye sistemi önemli bir imalat metodudur.
Grup imalat
Grup imalatının en önemli özelliği ortalama sayıdaki ürünün tek seferde ya da birkaç
seferde belirli bir zaman süresi içinde işlem görerek imal edilmesidir. Parti büyüklüğü 5-1000,
hatta daha fazla olabilir. Burada da ürün çeşitliliği yüksektir; gerekli proses sayısı fazladır,
dolayısıyla ekipmanlar çok amaçlı olarak kullanılır. Atölye sistemindeki gibi elemanlar
özellikli ve değişik ürünlerin imalatı için esnek olmalıdır. Ayrıca atölyenin proses
organizasyonu da grup imalatına uygundur. Dolayısıyla atölye ve grup imalatı birbirine
karıştırılır, çünkü ikisi de aşağıdaki ortak özelliklere sahiptir:
İmalatın akış hızı orta seviyededir,
Bazı parçalar müşteri isteğine göre bazıları da stok için üretilir,
Ürün çeşitliliği yüksektir,
Siparişleri zamanında yetiştirmek için imalat esnasında süre kontrolü gereklidir,
14
Atölye ve grup imalat sistemi arasındaki fark, bileşen sayısıyla değil fakat imalatın
organizasyon şekliyle belirlenebilir. Örneğin (Timmings, 1993), beş parçadan oluşan bir parti
düşünelim, atölye sisteminde her bir parça üzerinde gerekli işlemler beş ayrı operatör
tarafından ayrı ayrı yapılmaktadır. Başka bir deyişle her operatör, bir parçayı baştan sona
bitirmektedir. Bu, atölye imalatının normalde nasıl işlediğine örnektir. Oysaki her bir parça
için gerekli işlemler seri olarak bir operatörden diğerine nakledilerek başka bir deyişle aynı
parça üzerinde birden fazla operatör seri olarak çalıştığında gerçekleştirilebilir, bunun ismi
grup imalatı olur.
Seri imalat
Seri imalatın ana özelliği, yüksek hacimli ürünlerin imalatında kullanılmasıdır. Çok
sayıda ürün üretildiği için seri üretim olarak adlandırılır. Bu sistem yüksek üretim
kapasitesine ve hızına sahiptir.
Bu imalat yönteminde kullanılan ekipmanlar, özel imalata uygun olacak biçimde
değişik özelliklere sahiptir. Prosesler genelde belirli bir ürün üretmek için tasarımlanmıştır.
Bunun anlamı, özel makinaların ve aletlerin yatırım masraflarının çok yüksek olduğudur.
İşgücünün kabiliyeti atölye ve parça imalatında çalışanlara göre daha düşüktür. Bunun sebebi
imalat yeteneğinin operatörden özel olarak tasarımlanmış makinalara geçmesindedir.
Ürünlerin operasyon noktaları arasındaki transferleri konveyör ya da diğer transfer
cihazları vasıtası ile olur. Bu transferler önceden belirlenip sabitlenmiş zaman aralıklarında
gerçekleşir. İmalat hattı üzerindeki proses ekipmanları ürün odaklıdır. Bu tip imalat
sistemlerinde ekipmanların yerleşimi ürünün geçireceği operasyon süresi ile bağlantılıdır.
Buna göre, ekipmanlar bir hat üzerine her biri değişik bir işlem yapacak şekilde yerleştirilir.
Bazen zaman problemi ortaya çıkar ise hat üzerindeki bazı ekipmanlar çift olarak
yerleştirilebilir. Hat tek bir ürün veya düzenli ürünler için organize edilir.
Sürekli üretim/proses imalatı
Sürekli [:Continius] imalat ya da proses imalatı, herhangi bir kimyasal ya da fiziksel
ürünün kesintisiz olarak imal edilmesi sürecidir. Çimento, şeker veya gübre üretimi bu imalat
çeşidine örnektir. Bazen proses imalatı olarak da adlandırılan sürekli imalatın ana özelliği,
operasyondaki ekipmanların günde 24 saat haftalarca bazen aylarca hiç durmadan
15
çalışmasıdır. Parçalı imalat yoktur. Proses sonrası çıkan ürün kütle halinde olup ağırlığı ile ya
da hacmi ile ölçüm yapılır, başka bir deyişle bu ürünler adet olarak sayılamaz.
Proses ekipmanları yüksek derecede ürüne özeldir ve genelde otomatik olarak çalışır,
dolayısıyla pahalıdır. Ekipmanların yerleşimi tamamen ürünün özelliğine odaklanarak yapılır.
Çalışan elemanların ustalık seviyeleri sistemde aldıkları role göre değişir, örneğin bakım
ustaları ya da yarı usta operatörler olabilir. Sürekli imalat en verimli fakat aynı zamanda en az
elastik olan imalat sistemidir. Bu tip imalatta yan ürünler de elde edilebilir.
Proses imalatının aşağıdaki ortak özelliklerinden dolayı üretim yüksek hacimlidir.
Üretim kesintisizdir;
Üretim müşteri siparişiyle birebir bağlantılı değildir;
Ürün yelpazesi sınırlıdır;
Üretim miktarı sıkı bir şekilde kontrol altındadır.
Sürekli imalat ile diğer imalat biçimini birbirinden ayırmanın yolu, sürekli imalatta ürünün
fiziksel olarak akmasıdır, örneğin petrol, demir çelik, kimyasal prosesler vb. gibi. Yukarıdaki
açıklamalardan da anlaşılacağı üzere geleneksel beş üretim sistemi ürün miktarı ve ürün
çeşitliliğine göre birbirlerinden ayrılır. Bu Çizelge 1.1’de gösterilmiştir. Çizelgenin üst
sırasında yer alan proje bazlı imalatta yüksek ürün çeşitliliğine karşın düşük üretim miktarı
görülür. Çizelgede aşağıya doğru ilerledikçe ürün çeşitliliği azalmakta ama buna karşın üretim
miktarı artmaktadır, en sonunda sürekli imalatta ürün miktarı bire kadar düşmektedir.
Çizelge 1.1 – Geleneksel üretim sistemlerine ilişkin özet çizelge
İmalât sistemi Tanım Örnekler
Proje imalatı Çok düşük imalat
hızlarıyla uzun bir
periyot boyunca tek-
olarak üretilmiş ürün
imalatı/yapılışı
Köprüler, gemiler, petrol
kuleleri, genel amaçlı
büyük tezgahlar
Atölye imalatı Tek bir operatör ya da
operatör grubu kullanan
tek-olarak üretilmiş ürün
Uzay gemisi bileşenleri
ve özel amaçlı tezgahlar,
alt-birimler
16
ya da küçük ölçekli ürün
imalatı
Grup imalat Siparişe göre 5 ilâ 1000
birimin imalatı ya da
bazen sipariş miktarına
göre imalat
Uçak ve otomotiv ürün-
leri için yedekler/bileşen-
ler, genel amaçlı tezgah-
lar, elektronik alt
birimler
Seri imalat Müşteri siparişlerine
göre stok için büyük
oranlarda imalat
Araba, televizyon, buz-
dolabı, ocak gibi ev
aletleri
Sürekli
imalat/proses
imalatı
Müşteri siparişlerine
göre hammaddelerin
girdiği ve son ürünlerin
envanterde olduğu büyük
bir proses
Plastik, cam, petrokimya
imalatı, çelik
3- TESİS PLANLAMASI
Bu noktada fabrikanın yerleşim tasarımı üzerinde odaklanılacaktır. Bu öncelikle
yerleşim tipinin seçilmesi ve daha sonra da detaylı tasarımından oluşur. Daha önceki
bölümlerde sistem ve proses stratejilerinden yola çıkarak uygulanacak prosesin kararının
verilmesine yönelik düşünceler açıklanmıştı. Bu bölümde de binaların konumlandırılması,
başka bir deyişle fabrika tasarımının kararı açıklanacaktır. Bu konu üç başlık altında
toplanabilir. Yardımcı binaların yerleşim tasarımı, fabrika yerleşim tasarımı, malzeme nakil
sisteminin tasarımı (Tompkins et al., 1996).
Yardımcı sistemler tasarımı: Isıtma, soğutma, havalandırma, basınçlı hava, su -
aydınlatma gibi altyapı ihtiyaçlarının tasarımı.
Fabrika yerleşim tasarımı: İmalatla ilgili her türlü ekipman, makina, aletlerin
yerleşim düzeni, bazen personel alanını da kapsar.
17
Malzeme nakil sistemi tasarımı: Malzemelerin, personelin veya ekipmanların bir
yerden başka bir yere imalat prosesi içinde nakledilmesini ele alır.
3-1- Fabrika yerleşimi nedir
Sanayide üretimlerin gerçekleştirildiği yapılar, üretim özelliklerine göre birbirinden
ayrıldığı gibi üretim kapasitelerine göre de ayrımlar gösterebilir. Bu bağlamda, sanayi
üretimlerinin gerçekleştirildiği yerler, küçük bir atölyeden geniş alanlar üzerinde kurulu yapı
gruplarına kadar değişik tür ve boyutta olabilir.
Sanayi yapılarının mimari programı içinde yer alan temel işlevler; üretim, yönetim ve
sosyal işlevlerdir. Sanayi yapılarının tasarımında temel işlevler arasındaki ilişkilerin doğru bir
biçimde programlanması gerekir. Bu ilişkilerin programlanmasında, günün önemli bir
bölümünü üretim hacminde geçiren işçilerin türlü gereksinimlerini karşılayabilecekleri sosyal
hacimlere kolay ulaşımının sağlanması önem taşır. Yönetim alanlarının da benzer biçimde
üretimin ilgili alanları ile ilişkisinin kurulması önemlidir.
Fabrika yerleşim tasarımının kapsamında genel olarak imalatla ilgili bölümlerin,
bölüm içindeki iş gruplarının, makinaların, stok noktalarının fiziksel olarak düzenlenmesi
vardır. Bu saydığımız noktalar bazen iş merkezleri ya da ekonomik aktivite merkezleri olarak
da adlandırılır. Tasarımdaki ana hedef insanları ve ekipmanları verimli ve temiz iş üretecek
şekilde yerleştirmektir. Genel olarak yerleşim üzerine karar verilirken göz önüne alınan
girdiler şunlardır (Chase et al., 1998):
Yerleşim tasarımı değerlendirilirken kullanılmak üzere ana kriter ve hedeflerin
özellikleri. Örneğin fabrikanın kaplayacağı alan, merkezler arası mesafe vb.;
Sistemin üretim kapasitesi;
18
Proses gereksinimleri, başka bir deyişle gerekli operasyon sayısı; malzemelerin
makinalar arasındaki akış seyri;
Bina içerisindeki müsait boş hacim veya yeni bina kurulacaksa özellikleri.
Yerleşim tasarımı bir işletmenin sadece operasyonel seviyesini etkilemekle kalmaz
fakat aynı zamanda stratejik olarak da etkide bulunur. Örneğin, yerleşimin bir işletmenin
hedeflerine ulaşmasında nasıl rol aldığı aşağıda verilmiştir (Krajewski and Ritzman,1996):
Malzeme ve bilgi akışını kolaylaştırır;
Ekipmanın ve işçilerin verimli kullanılmasını sağlar;
Çalışanların iş kazası oranlarını azaltır;
Çalışanların moralini artırır;
3.1 İşyeri Düzeninin Oluşturulması
Sanayi yapısında işyeri düzeni, işgücü-makine -malzeme arasındaki ilişkileri
programlayarak, ürünün en az işgücü ile, en kısa sürede ve en ekonomik şekilde ortaya
çıkması için gerekli altyapıyı oluşturur. İşyeri düzeninin, bir sanayi yapısında üretim hacminin
tasarlanması için en temel verileri içermesi gerekir. Sanayi yapısında, işyeri düzeninin
oluşturulması süreci, iş akışının programlanması, üretim sisteminin belirlenmesi, makine
yerleşim düzeninin oluşturulması ve fiziksel etkenlerin değerlendirilmesi işlerini kapsar.
İşyeri düzenini etkileyen etmenler;
• Ürün tipi ve üretim hacmi,
• Makine – araç ve donatının özellikleri, ( kullanım özellikleri, , çevreye yaydıkları ısı,
titreşim, gürültü, atık maddeler vb.)
• Malzeme dolaşımının en kısa yoldan en kolay biçimde sağlanması,
• İleride gerekebilecek değişikliklere veya gelişmelere olanak sağlaması gibi sıralanabilir.
3.1.1 İş Akışının Programlanması
Sanayide ürünün ortaya çıkması için gereksinim duyulan üretim sürecinin
tanımlanması, iş akışının programlanmasını gerekli kılar. İş akışının programlanması, işyeri
düzeninin oluşturulması için atılmış ilk adım sayılabilir. İş akışının programlanması, ürün
haline getirilecek anamaddenin, depolardan üretim bölgelerine dağılımı, üretim işlemlerinin
birbirleri ile ilişkileri, ardışık sıralanma durumu ve ürünün depolara ulaştırılması süreçlerinin
kroki olarak anlatılmasıdır. Bu krokide malzeme akışı ile üretim işlemleri arasındaki ilişkiler
19
tanımlanır. Bu krokiden yararlanarak değişik üretim sistemleri arasından, üretimin verimliliği
açısından amaca en uygun üretim sisteminin belirlenmesi gerekir.
3.1.2 Üretim Sisteminin Belirlenmesi
Üretim sisteminin belirlenmesinde, iş akışının gerektirdiği yerleşim düzenini
sağlayabilecek üretim sisteminin belirlenmesi amaçlanır. Buna bağlı olarak sürekli, oluşuma
göre ve gruplar ile üretim sistemlerinden yararlanılabilir.
• Sürekli üretim sistemleri : Sürekli üretim sistemleri, malzemenin kesintisiz akışını ve
değişik işlemlerden geçmesini gerekli kılan durumlarda kullanılan sistemlerdir. (şeker,
çimento, kimya sanayindeki gibi)
Şekil 2.2 Malzeme Akışı – Üretim İlişkileri Bakımından Sürekli Üretim
Sistemleri. (Altay, D., 1979)
Sürekli üretim sistemlerinde, üretim işlemlerinin süreklilik taşıması bunların aynı
hacmi içinde toplanmasını gerektirir. Bu nedenle, kesintisiz üretim akışının istendiği
durumlarda sürekli üretim sistemi tercih edilir. Bu sistemde, tüm üretim işlemlerinin aynı kat
düzeyinde ve genellikle zemin kotunda planlanması söz konusudur. Böyle bir üretim
sisteminde, üretimin süreklik göstermesi, üretim işlemlerinin ayrı hacimlerde planlanmasını
güçleştirebilir.
• Oluşuma göre üretim sistemi : Oluşum, üretim sürecinde bir parçanın üretilmesi veya bir
ürünün montajı gibi belirli bir sonuca götüren üretim eylemlerinin sıralanışı şeklinde
tanımlanabilir. Oluşuma göre üretim sisteminde aynı sonuca götüren üretim işlemlerinin bir
yerde toplanması söz konusudur. (motor ve makine sanayinde olduğu gibi)
20
Şekil 2.3 Oluşuma Göre Üretim Sistemi (Altay, D., 1979)
Oluşuma göre üretim sistemlerinde, birbirinden ayrı özellikler içeren üretim
işlemlerinin ayrı hacimlerde planlanması olanaklıdır. Bu işlemlerin ardışık sıra izlemesi
koşulu olmadığı gibi, oluş süreleri de birbirinden ayrı olabilir. Oluşuma göre üretim sistemi,
işlemlerin ayrı planlanmasına izin verdiği için; toz, zararlı gazlar, değişik atıklar ya da
gürültülü işlemler söz konusu olduğunda, bunların planlamada üretim alanından ayrılması
sağlanabilir.
• Gruplar ile üretim sistemi : Gruplar ile üretim sistemi, bir ürünün ortaya çıkabilmesi için
birbirinden ayrı üretim süreçlerinin bir araya getirilmesini gerekli kılar. Bu nedenle, gruplar
ile üretim sisteminde, ürünün elde edilmesi için birbiri ile ilişkisi fazla bölümler bir araya
getirilir. Bu şekilde üretilen bitmiş parçalar daha sonra bir araya getirilerek son ürün elde
edilir. (otomobil sanayindeki gibi)
Şekil 2.4 Gruplar ile Üretim Sistemi. (Altay, D.,1979)
3.1.3 Makine Yerleşim Düzeninin Oluşturulması
Sanayi yapılarının tasarlanmasında gerek duyulan planlama verileri, makine yerleşim
düzenine bağlı olarak oluşturulan işyeri düzeni ile elde edilir. Makine yerleşim düzeni, üretim
sürecinde yer alan her bir oluşum evresinin verimliliğini en üst düzeye çıkaracak şekilde bir
arada organizasyonunu amaçlar. Bu nedenle, makine yerleşim düzeninin oluşturulması,
21
malzeme akışının planlanması, makine – insan ilişkilerinin tanımlanması ve dolaşım
alanlarının belirlenmesi işlerini kapsar.
Makine yerleşim düzeninin;
• Makine sıralaması,
• Makine aralıkları,
• Makine kullanım alanları,
• Gerekli dolaşım alanları gibi bilgileri içermesi gerekir.
Sanayi yapılarında, mekanik donanımlardan kaynaklanan gürültülerin denetlenmesi;
sanayi çalışanları yönünden önem taşımaktadır. Bu nedenle makine yerleşim düzeni,
makinelerin kullanımları için gereksinim duyulan alanlar ile çalışanların ve malzemenin
dolaşım alanları yönüyle değerlendirilmesinin yanında gürültü açısından da etüt edilmelidir.
3.2 Yapı Programının Oluşturulması ve Tasarım Aşaması
Sanayi yapılarının mimari programlama süreci, üretim – sosyal – yönetim ile ilgili
işlevlerin tanımlanmasının ardından hacimler arasındaki ilişkilerin kurulmasını içerir. Sanayi
yapılarının programı içinde yer alan birimler sanayi yapısının türüne, üretimin özelliğine ve
üretim kapasitesine göre değişiklik göstermekle beraber, farklı işlevleri üstlenen bu birimlerin
yapı genelindeki dağılımı :
Üretim alanı:
- Tüm üretim süreçlerinin aynı yerde toplandığı kesintisiz bir üretim alanı ve / veya
- Üretim süreçlerinin birbirinden ayrıldığı bağımsız birimler,
- Depolar,
- Anamadde deposu
- Malzeme depoları,
- Bitmiş ürün deposu
- Destek birimler (jeneratör, kompresör, , klima santrali, transformatör vb.)
Yönetim Alanı:
- Yönetici büroları,
- Toplantı Odası,
- Satış büroları
- Teknik personel odaları (Mühendis, teknisyen odaları),
- Yemekhane, kantin
- WC
22
Sosyal Alanlar:
- Seminer Salonu
- Yemekhane, kantin,
- Dinlenme Salonu,
- Spor salonu,
Servis Hacimleri:
- Mutfak,
- Soyunma Odaları – Duşlar,
- WC,
- Depolar
Teknik ve Sosyal Altyapı Donatıları:
- Destek birimler (Trafo, jeneratör, soğutma kulesi, klima santrali arıtma tesisi vb)
- Tamir atölyeleri
- Spor alanları,
- Lojmanlar
- Otopark alanı,
- Gelişmeye açık alan
Sanayi yapılarının tasarım sürecinde, arsa üzerinde yerleşim aşamasında genellikle iki
farklı yaklaşım söz konusudur :
- Üretim – yönetim – sosyal alanların aynı yapı içinde ve çoğunlukla aynı taşıyıcı sistem
içinde tasarlanması,
- Yönetim ve sosyal alanlarla ilgili işlevlerin tümünün ya da bir bölümünün üretimin
gerçekleştiği yapıdan ayrı bağımsız yapı veya yapılarda tasarlanması,
• Bütün işlevlerin aynı yapıda toplanması durumu : Bu durumda yapının yapım ve
işletme giderleri azalır, ancak bu durum beraberinde bazı sakıncalar getirebilir ;
- Üretim hacminde ya da destek ünitelerinde çıkabilecek yangının,
- Gürültü ve titreşimin,
- Gaz - toz- koku gibi hava yoluyla yayılan atık maddelerin, yönetim birimleri ve sosyal
donatı alanlarını içeren tüm birimlere yayılma durumu olabileceği gibi değişik hacim
yükseklikleri, değişik yükler ve belli hacimler için gelişme olanaklarının kısıtlanması gibi
mimari zorlamalara neden olabilir.
• İşlevlerin ayrı yapılarda yer alması durumu : Üretim hacmi, sosyal donatı alanları ve
yönetim birimlerinin ayrı yapılarda planlanabilmesine olanak tanıyan bu tip yerleşimde
arsanın sağladığı olanaklar iyi değerlendirilmelidir. Bu tip yerleşimde farklı işlevlere yönelik
23
hacimler daha esnek planlanabilir, aynı zamanda gelişme olanaklarının kısıtlanması önlenir.
Bu durumda bağımsız yapıların yapım teknikleri ve strüktürel kurguları birbirinden ayrı
olabilir. (Altay, D., 1979)
Yapı programının belirlenmesinin ardından planlama aşamasında, yapı içinde yer alan
farklı işlevlere hizmet eden hacimlerin boyutları belirlenerek fiziksel büyüklükleri ortaya
çıkarılmalıdır. Sonraki aşamada ise yapının arsa üzerindeki konumuyla ilgili temel kararların
alınması gerekir. Göz önünde bulundurulması gereken konular;
• Ana üretim alanının (fabrika, atölye) arsa içinde işlevine en uygun şekilde yerleştirilmesi,
yön, giriş, çıkış; arsa topoğrafyasını en az değiştirecek yer ve düzenin bulunması,
• Birinci kararla bağlantılı olarak yönetim ve sosyal alanların en kısa iç ulaşımı sağlayacak
şekilde yerleştirilmeleri,
• Bütün işlevlerin kendi içinde genişleme olanaklarının sağlanması,
• Yük ve insan ulaşımının en az yol yüzeyi ile gerçekleştirilmesi ve bunun giriş-çıkış
kontrolünün sağlanması gibi fonksiyonel problemlerin çözüme ulaştırılması olarak
sıralanabilir. (Etüd ve Proje, 1980)
Sanayi yapılarının tasarımında, değişik işlevleri üstlenen birimler arasındaki
bağlantıların kurulmasından sonra mekansal büyüklüklerin saptanması gerekir. Kütlelerin bir
araya getirilerek mimari kurgunun tasarlanması süreci sonraki aşamayı oluşturur. Bu süreçte
düşünülmesi gerekenler; yapı strüktürünün kurgulanması, fiziksel ortam koşullarının
değerlendirilerek yapı kabuğu ve malzemesinin belirlenmesi gibi konulardır.
Bir sanayi yapısında üretim – yönetim – sosyal alanlar belli tasarım ilkeleri
doğrultusunda planlanmalıdır. Bu temel bileşenler içinde, sanayi yapısında ana işlevi üstlenen
üretim alanının tasarlanması ayrı önem taşır. Sanayi yapılarında üretim etkinlikleri genellikle
zemin kotunda planlanmakla birlikte, iş yeri düzenine bağlı olarak ayrı kat düzeylerine de
dağıtılabilir. Yayıldığı alan ve hacimsel büyüklük olarak da yönetim ve sosyal alanlardan
ayrılan bu hacmi tasarlarken, mekansal düzenlemelerde, yapı strüktürünün belirlenmesinde ve
döşeme-duvar-çatı gibi yüzeylerde kullanılacak yapı malzemelerinin seçiminde, strüktürel ve
fonksiyonel gereklilikler dışında üretimin özelliğine ve çalışanların konfor gereksinimlerine
göre karar verilmelidir. Bu bağlamda yapılacak olan çalışma, üretim hacmi için belirlenen
gerekimler arasında denge kurularak yürütülecek bir optimizasyon çalışmasıdır.
Sanayi yapılarında üretim hacminin fiziksel koşullarının belirlenmesinde ışık, ses, ısı –
nem gibi etkenler önem taşır. Bununla birlikte üretimin özelliğine bağlı olarak değişiklik
gösteren çalışma koşulları, üretim hacminde sağlanması gereken konfor koşullarını
farklılaştırır. Sanayi yapılarının planlanmasında, üretim hacminde ısı –nem, ışık, ses ve koku
24
yönünden uygun fizik ortam koşulları sanayi yapısının, mimari tasarım süreci içinde ele
alınmalıdır.
Taşıyıcı sistemin kurgulanması sanayi yapılarında önemli bir karar aşamasını
oluşturur. İş yeri düzenine bağlı olarak belirlenen aks aralıkları yapı iskeletinin (taşıyıcı
sistemin) kurgulanması için gerekli verileri sağlar. Taşıyıcı sistemi tasarlarken geçilecek
açıklık, rüzgar yükü ve deprem gibi faktörler değerlendirilir.
Sanayi yapılarında yapı kabuğunun tasarlanmasında, duvar, döşeme ve çatı gibi
elemanların gereçsel özelliklerinin iyi bilinmesi önem taşır. Yapı kabuğunda yer alan
malzemelerin, fiziksel ve kimyasal etkilere karşı dayanıklılıkları ve mekandaki fiziksel konfor
koşulları konusundaki belirleyici özellikleri göz önünde tutulmalıdır.
4.KULLANILAN YAZILIMLARIN İNCELENMESİ
-FactoryCAD(tecnomatix)
-FactoryFlow(tecnomatix)
-Plant Simulation(tecnomatix)
-Automod
-Witness
-Promodel
-Plantapt
-SimFactory
-Plant4D
-Simul8
-FlexSim
Bu bölümde tesis tasarımında kullanılan kabul görmüş yukarıdaki yazılımlardan
bazıları incelenecektir.
4.1. FactoryCAD YAZILIMININ İNCELENMESİ
FactoryCAD ülkemizde Boğaziçi yazılımın distribütörlüğünde ile başarılı bir şekilde
kullanılmaktadır. Programı tanıtmadan önce yapımcısının EDS(electronic data system) şirketi
olduğuna ve Siemens PLM(Product lifecycle management) ürünü olan Tecnomatix bilgisayar
destekli tesis yerleşimi tasarım, analiz ve simülasyonu olduğuna
değinmek gerekir.
AutoCAD üzerinde çalışan Tecnomatix FactoryCAD
tarafından üç boyutlu hale getirilmektedir. Çıktı yine DWG
25
formatında olmakta, ama 3D geometrinin kendisi değil, geometriyi yaratan matematiksel
formüller sadece saklandığı için çok büyük fabrika modellerinin dahi dosya boyutu büyük
değildir.
FactoryCAD, kütüphanelerinde bir fabrikanın
gerektirdiği hemen her türlü ekipmanı içermektedir.
Konveyörler, sütunlar, birçok marka ve modelde robotlar,
forklifler, duvarlar, kapılar, çatı elemanları, havalandırma, elektrik, boru tesisatları, palet ve
kasalar, asma kat ve merdiven gibi farklı kategorilerde yüzlerce geometri AutoCAD’de çizgi
çizermiş gibi kolaylıkla yaratılabilmektedir. Örneğin konveyör kütüphanesi otomotiv
sektöründe kullanılan skid taşıyan konveyörlerden rulolu ya da
kayışlı konveyörlere kadar farklı
çeşitleri içermektedir.
Kütüphanede bulunmayan
konveyörler FactoryCAD’in akıllı
modelleme modülü ile bir kereliğine modellenir ve ardından
kolayca kullanılabilir. Akıllı modellerin avantajı, örneğin konveyörün boyu uzatıldığında
gerektiği kadar ayak ve tahrik motorunun kendiliğinden eklenmesidir. Benzer şekilde birçok
farklı makine modeli, fikstür ve ürün geometrisi dışarıdan CAD dosyası olarak alınarak
kütüphanelere yerleştirilebilir. Hatta bu şekilde FactoryCAD’e kazandırılan yeni geometriler,
örneğin havai konveyörlerdeki özel askılar ve onlara bağlanan ürünler yerleşim planına
eklenebilir ve animasyonları yapılabilir.
FactoryCAD, ABB, Fanuc, Kuka ve Kawasaki gibi robot üreticilerinin birçok robot
modelini ve kinematiğini kütüphanelerinde saklamaktadır. Yazılım, örneğin tesise konulan
robotların erişim alanlarını hesaplayarak güvenlik çitlerinin nereye
çizilmesi gerektiğini gösterir.
Tesis yerleşimi planlanırken yerleşim alanının nasıl
kullanıldığı, hangi tür ekipmandan ne kadar satın alınması
gerektiğine dair raporlar otomatik üretilir. Yerleşim planındaki tüm
geometriler analiz edilir, birbirine fazla yakın yerleştirilmiş ekipmanlara karşı kullanıcı
uyarılır.
FactoryCAD’de çalışmalar devam ederken oluşturulan tesisin üzerinde görüşmeler
yapılmaktadır. Bu görüşmelere üst yöneticiler, şirket sahipleri de katılmaktadır. Kağıt
üzerinde tesis planlarını incelemek ve konuları anlamak çok zor olduğu gibi, bunu AutoCAD
platformunda yapmak yine de kolay olmamaktadır. Özellikle de tesisin içerdiği geometri
26
miktarı arttıkça tesisi üç boyutlu ortamda yönetmek bilgisayarları zorlamaktadır. Bu konuya
çözüm olması için tasarlanan Tecnomatix FactoryMOCKUP devrim niteliğindeki geometri
yönetimi sayesinde çok kalabalık ve kapsamlı tesis planlarının mütevazi bir bilgisayarda dahi
kolayca açabilmektedir.
FactoryMOCKUP’ta açılan tesis yerleşimi içerisinde
uçmak ve yürümek mümkündür. Tesisin içinde yürürken
istenilen yerden ölçü alınır, bir makinanın yerini değiştirmek ve
bu sırada çarpışma testleri yapılabilir.
Bu esnada toplantıya dair notlar, değişiklik talepleri
sanal tesisin içerisine eklenebilir, yapılan gezi ve bu notlar video ya da resim olarak
kaydedilir.
Tüm bu çalışmalar insanların tesisi doğru yorumlamasını sağlayarak hem zaman
kazandırır, hem de yanlış anlaşılmaları engeller. Aynı şekilde geriye dönük değişikliklerin
yapılması da kolaydır. Geleneksel çizim programlarında hatalı kısmı silip tekrar çizmek
gerekirken, FactoryCAD’de tutup çekerek bir makinanın yerini, bir asma katın şeklini
değiştirmek kolaydır.
Elbetteki bir tesisin planlanması, yerleşim planına karar verilmesi çizimden ibaret
değildir. Malzeme taşıma maliyet ve zamanlarını düşürmek için fabrikada neyin nereye
konulacağı büyük önem taşımaktadır. Taşıma ne tür ekipmanlarla yapılacak, istasyonlara ne
kadar stok alanı ve raf ayırmak gerek, ne tür kasa kullanılmalı ve kasa içi adetleri ne olmalı
gibi birçok soru etkin malzeme taşımacılığı için cevaplandırılmalıdır. Örneği olarak;
- Depolar ve ara stoklar nereye yerleştirilmeliyim ?
- Ne tür ve hangi sayıda taşıyıcı kullanmalıyım ?
- Üretim sahasında ne tür ve ne miktarda raf bulundurmalıyım ?
- Malzemeleri ne tür kasalarda taşımalıyım ?
- Kasa içi adetleri ne olmalı ? gibi sorular cevaplandırılırlar.
Programın Arayüzü
27
FactoryCAD toolbars:
Bina zemini çizimi:
Kütüphaneden Makine eklemek:
Kişisel Araç Çizimi:
Güvenlik Çiti Eklemek: Kablo Bendleri Eklemek:
28
Kütüphaneden İstenen Çizginin Seçilip Eklenmesi:
Makine Kütüphaneleri:
29
Programın Ana Yetenekleri
-CAD görüntüleyiciye gerek olmadan 3D modelleri görüntüleyebilirsiniz:
Bu teknoloji akıllı nesnelere gömülmüştür, basit görüntüleyicilere(Volo View, Viz4 ve
diğerleri) izin verir ve fabrika modellerinin görüntülenmesini sağlar.
-Taşıyıcı nesneler:
Her çeşit konveyör sistem kullanılabir. Bu kütüphanede istenen her çeşit konveyör
bulunmaktadır.
-Robot nesneleri:
ABB, Fanuc, Kuka, Kawasaki gibi ünlü robot firmalarının en detaylı birçok modeli
kullanılabilir. Yerleşik ileri kinematik sayesinde, kullandığınız robotları istediğiniz yönde
mafsallandırabilirsiniz.
-İlave malzeme taşıma nesneleri:
Köprü vinçten, vinç kolundan tutunda, kaldırıcı tabla ve konteynerler için döner tablalara
kadar sıralanmış çok geniş bir malzeme taşıma cihazları kütüphanesidir vardır.
-Nesne oluşturucu ile nesne tasarlayabilme:
Nesne oluşturucu toolkiti ile, kendi istediğiniz 3D fabrika ekipman nesneleri
oluşturabilirsiniz. Bu nesneler anında FactoryCAD kütüphanelerinde bulunanlara benzer
olarak oluşturulabilir.
-Nesnelerinizi diğer programlarla paylaşabilirsiniz:
Nesne paylaştırıcı toolkiti oluşturduğunuz yada var olan nesnelerinizi diğer autodesk
programları ile paylaşmanızı sağlar.
-Simülasyon veri değişimi(SDX) kullanılabilir:
FactoryCAD’in bütün nesneleri içlerine gömülü SDX parametreleirine (Çevrim süresi,
ıskarta, hazırlık süresi, arıza ve yüklenme gibi) sahiptirler.
-Blok ve sembol yönetme aracı:
Akıllı fabrika ekipmanı nesnelerine ek olarak, FactoryCAD yüzlerce yöresel sembol ve
bloklar içerir. FactoryCAD bize bu kütüphanelerde istediğimiz gibi dolaşıp, istediğimiz gibi
ekleme, kopyalama ve silme imkanı verir.
-Boşluk saptayıcı:
Fabrikanın tasarlanması aşamasında, devamlı olarak tasarımınızı FactoryCAD’in boşluk
saptayıcısı ile kontrol ettirebilirsiniz.
-BOM oluşturucu:
Ayrıca istediğinizde fabrikanızdaki ekipmanların akıllı BOM(Bill of metarials) raporlarını
oluşturabilirsiniz. Bu özelikle karmaşık çok segmentli ekipmanlarda(Kablolar gibi) çok
önemlidir.
30
4.2. FactoryFlow YAZILIMININ İNCELENMESİ
Tecnomatix FactoryFLOW, aynı FactoryCAD gibi AutoCAD üzerinde çalışmakta ve
çizilen iki ya da üç boyutlu yerleşim planları üzerinde malzeme taşıma analizleri yapmaktadır.
Ana hatları ile özetlemek gerekirse yazılıma üretimi
yapılacak ürün ağaçları girilir. Ardından malzeme akış
diyagramları çizilir, taşımanın nasıl yapılacağı, hangi parçanın
hangi kasa ile kaçar adet taşınacağı gibi önemli kriterler
tanımlanır. Hedeflenen üretim adetlerini üretebilmek için
yapılacak taşımaların toplam mesafesi, maliyeti ve süresi bilgisayar tarafından hesap edilir.
Bu değerlere ilaveten Spagetti diyagramları, malzeme taşıma ekipmanlarının kullanım
oranları da çıktı olarak kullanıcıya verilir.
Özellikle çok istasyonlu montaj hatlarında malzeme tedariği önem kazanmaktadır. Bu
tesislerde beli aralarla çekiciler, arkalarında kasa dolu römorklarıyla tura çıkarlar.
İstasyonlarda kasaların bitmemesi ya da fazla kasa almamaları için bu turların frekansı
belirlenmeli ve turlarda uğranacak istasyonlar planlanmalıdır.
FactoryFLOW en doğru mal dağıtım rotasını hesaplar ve tur
planlarının dökümünü yapar.
Kritik noktalardan bir tanesi de saha da belirlenen stok
alanları ve raflarının doğru hesaplanmasıdır. FactoryFLOW
hangi parçanın hangi rotaları izleyeceği ve nerede ne kadar tüketileceğini bildiği için üretimi
analiz ederek bu stok alanlarının kasalarca nasıl doldurulacağını gösterir. Kasalar raflara
yerleştirilmesi için birçok farklı kural tanımlanabilir. Kasalar, tiplerine, ebatlarına,
ağırlıklarına, içeriklerine göre gruplandırılabilir; ağır kasaların alt ve üst raflara konulmaması
sağlanabilir. Tüm bu kurallar gözetilerek en uygun yükleme durumu hesap edilir, stok ve raf
alanlarından tasarruf edilir.
FactoryFLOW aynı zamanda montaj
operatörlerinin yürüme ve iş yapma sürelerini hesap ederek kapsamlı zaman analizleri de
yapabilir. Otomotiv sektöründe istasyondaki işlerin gövde bölgeyi terk etmeden tamamlanıp
tamamlanamayacağı, özellikle birden fazla işçinin ortak çalıştığı senaryolarda kolayca
hesaplanabilir. Diğer montaj sanayi işletmelerinde buna benzer çalışmalar hazırlık istasyonları
31
ve montaj hatları arasında yapılmaktadır.
Programın Arayüzü
İnceleme 3 farklı aşamada anlatılacaktır ve ilk bölüm 6 aşamadan oluşacaktır:
1-Çizim ve veri dosyalarının yüklenmesi
2-Otomatik güncel yolların oluşturulması
3-Uzaklık-gider çizelgesinin oluşturulması
4-Ürün-sayı çizelgesinin oluşturulması
5-Seçime göre ürün akış yollarının izlenmesi
6-İş merkezi kullanım oranlarının hesaplanması
1.Bölüm
Çizim ve veri dosyalarının yüklenmesi
32
Otomatik güncel yolların oluşturulması
Uzaklık-gider çizelgesinin oluşturulması
Ürün-tane çizelgesinin oluşturulması
Seçime göre ürün akış yollarının izlenmesi
33
İş merkezi kullanım oranlarının hesaplanması
2.Bölüm
Bu bölüm 10 aşamadan oluşmaktadır:
1- Çizim ve veri dosyalarının yüklenmesi
2- Gezinti ağı ve otomatik dahil olan iş merkezlerinin oluşturulması
3- Malzeme taşıma mesafe ve maliyetlerinin hesaplanması
4- İş merkezlerinin taşınması ve yeni yolların oluşturulması
5- Tekrar malzeme taşıma mesafe ve maliyetlerinin hesaplanması
6- Malzeme taşıyıcı elemanların kullanım raporlarının oluşturulması
7- Malzeme taşıyıcı elemanların FFEDIT ile değiştirilmesi
8- Malzeme taşıyıcı elemanların CHGEMHU komutu ile değiştirilmesi
9- Parçaların rotalarının FFEDIT ile değiştirilmesi
10-Geçitlerin tıkanıklarının hesaplanması
Çizim ve veri dosyalarının yüklenmesi
34
Gezinti ağı ve otomatik dahil olan iş merkezlerinin oluşturulması
Gezinti Ağı ( ) ile gösterilmiştir
Malzeme taşıma mesafe ve maliyetlerinin hesaplanması
İş merkezlerinin taşınması ve yeni yolların oluşturulması
35
Tekrar malzeme taşıma mesafe ve maliyetlerinin hesaplanması
Malzeme taşıyıcı elemanların kullanım raporlarının oluşturulması
Malzeme taşıyıcı elemanların FFEDIT ile değiştirilmesi
36
Malzeme taşıyıcı elemanların CHGEMHU komutu ile değiştirilmesi
Parçaların rotalarının FFEDIT ile değiştirilmesi
37
Geçitlerin tıkanıklarının hesaplanması
2.bölüm program ile gerekli hesaplamaların yapılarak en uygun yerleşim, yolların ve
malzeme taşıyıcı elemanların sayısının ve çeşidinin hesaplandığı bölümdür. Son 10 aşamadan
sonra geldiğimiz noktada bakarsak;
- İlk yerleşim şeklimizi yükledik ve onun maliyet ve uzaklıklarını hesapladık
- Birleşik bir akış diyagramı oluşturduk
- İş merkezlerini tekrar düzenledik
- Yolları yeniden tasarladık
- Malzeme taşıyan elemanların kullanım oranlarını raporladık
- FFEDIT ile ürünleri, bölümleri, malzeme taşıyan elemanları değiştirdik
38
3.Bölüm raporlama ile ilgili olduğu için kısaca aşamalarını yazıp, üzerlerinde
durmayacağız:
1- Çizim ve veri dosyalarının yüklenmesi
2- FFEDIT’e girip ürün, bölümler ve taşıyıcılar ile ilgili bilgileri kaydederiz.
3- Parça taşıma yolları çizilir, kapsamlı bir FactoryFlow diagramı için malzeme
taşıma maliyetleri ve uzaklıkları hesaplanır
4- Son olarak bir malzeme taşıma raporu oluşturulur ve ekranda gösterilir.
4.3. PLANT SIMULATION PROGRAMININ İNCELENMESİ
Tecnomatix Plant Simulation aynı zamanda aldığımız bütün istatistik verilerini bize
raporlar halinde sunar, Excel gibi çeşitli formatlarda verileri kaydetme şansı sunar.
Tecnomatix Plant Simulation’da oluşturulan tesis simülasyon modeli şirketin ERP
veritabanından, PLC ve otomasyon sisteminden de veri okuyabilir ve bu sayede fabrikanın
güncel durumu üzerinden de farklı senaryoların denenmesi mümkün kılınır.
Tecnomatix Plant Simulation ile yerleşim planları dinamik hale gelir ve tasarlanan
üretim sistemi bilgisayala simüle edilir. Yeni bir tesisin daha planlanma aşamasındayken
beraber ve koordineli çalışacak olan makinelerin gerçek çalışma prensipleri ile çeşitli
koşullarda denenmesi sağlanır. Daha tesis kurulmadan veya yenilenmeden yapılacak
olan yatırımın karşılığını üretim bandımızda nasıl göreceğimizi bize yaptığı simülasyonların
sonuçları ile gösterir. Böylece daha tesis kurulumu gerçekleşmeden makinelerin üretim
hızlarını, konveyör hızlarını, işçilerin çalışma yoğunluklarını, kapasite kullanım oranları,
fabrikanın darboğazlarını ve daha birçok konuda bize bilgiler verir. Aldığımız bilgileri, tesis
içi değişkenleri değiştirerek bize en verimli kullanım bilgilerini de ulaştırır.
Üretim similasyonun faydaları:
Hedeflenen üretim adetlerine ve maksimum verime ulaşmak için;
- Makine ayar süreleri ve üretim zamanlarını minimuma indirmek için siparişlerimi
hangi sırada üretime sokmalıyız?
- Kaç adet makine ve işçi kullanmalıyız? Kaç vardiya çalışmalıyız?
- Ne kadar ara stok alanı ayırmalıyız?
- Otomasyon sistemim ve PLC kodlarım doğru planlanmış mı?
- Nerede darboğazlarım var ve nasıl aşarız?
Örneğin, üzerinde birçok işçinin çalıştığı bir üretim hattını ele alalım. İşçilerin mesai
saatleri üzerinde oynayarak bunun üretime etkisini görebilir, verimliliklerini ayarlayabilir,
yaptıkları görevleri tanımlayabilir, yürüme parkurlarına ve hızlarına kadar bütün verileri
girebiliriz. İşçi sayısı ile oynayarak işçilerin en uygun sayıda olmasını sağlayabiliriz.
39
Tecnomatix Plant Simulation aynı zamanda aldığımız bütün istatistik verilerini bize
raporlar halinde sunar, Excel gibi çeşitli formatlarda verileri kaydetme şansı sunuyor.
Tecnomatix Plant Simulation’da oluşturulan tesis simülasyon modeli şirketin ERP
veritabanından, PLC ve otomasyon sisteminden de veri okuyabiliyor ve bu sayede fabrikanın
güncel durumu üzerinden de farklı senaryoların denenmesi mümkün kılınıyor.
Büyük yatırımlarda Plant Simulation; tesis limanına yanaşan gemileri, gemilerden mal
indiren vinçleri, tesis içinde yük taşıyan kamyon ve tırları da simüle etmektedir. Türkiye’de
de birçok büyük tesis yatırımında üretime ek olarak gelen ve giden trafiğin lojistik
simülasyonu da yapılmakta, darboğazlar çok önceden görülmekte ve önlemler alınmaktadır.
Programın Arayüzü
40
4.4 AutoMod PROGRAMININ İNCELENMESİ
AutoMod dünyadaki sayılı simülasyon praogramlarından biridir. Kullanıcılarının
karşısına onlara, her derecede karışıklıkta tasarımlara, planlamalara izin veren ve günden güne
analiz edebilecekleri, test edebilecekleri bir program olarak çıkar.
AutoMod programı:
-AutoMod model oluşturucu ve simülasyon yapıcı desteği
-AutoStat istatistiksel analiz ve optimizizasyon desteği
-AutoView dinamik AVI desteği olan gezinme modu
-Model haberleşme modulü (MCM) 3. Parti yazılımlarla haberleşmeyi
sağlayan modül
Bu programın da taşıyıcı kütüphanesi gerçekten zengin, içerdikleri:
-Path movers (yol/araba sistemleri forklift gibi, AGVS ve insan taşıyıcılar gibi)
-Konveyörler(belt ve roller tipi olanlar da dahil
-Otomatik depo ve ASRS gibi
-Robotlar
-Köprü vinçler
-Tanklar ve borular
41
AutoMod’ un en güçlü yönleri
-Karışık modellere uygunluk ve esneklik
-Limitsiz model boyutu
-Yüksek performanslı simülasyon motoru
-Sınıfında istatistiksel analiz alanında en iyi olması
-Geometri oluturmadaki güçlü grafik çevresi
-Hiyerarşik model oluşturma
-Kapsamlı bir CAD girişi destekler
Kullanıcı Arayüzü
AutoMod sistem paleti
42
Optimizasyon çalışması grafiği
Test kontrolü sistemi
AutoMod’un 3D görüntü dünyasının özellikleri:
-Makine ve operatörleri çalıştırabilirsiniz
-Kuyruklara girebilirsiniz
-Kullanıcı tarafından tanımlanmış gecikme listesinde bekliyebilirsiniz
-Sayaçları artırıp, azaltabilirsiniz
-Değişkenlere değer atayabilirsiniz
-Bir işlemden alıp diğer işleme gönderebilirsiniz
-Şartlı testler yapabilirsiniz
43