Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak...

8
C M Y K Motorin Fiyatlar› ‹stanbul : 2.39 Ankara : 2.43 ‹zmir : 2.38 Adana : 2.38 D.Bak›r : 2.44 Kayseri : 2.42 Ertuğruh TARHAN Ertuğrul TARHAN Yaz›s› 7’de TERS AÇI “Anne'nin sütü kesildi” (2) M.Sabri DÂNÂBAŞ M.Sabri Dânâbaş Yaz›s› 2’de GÖZLEM Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›kta dev ad›m TÜRK‹YE ile Rusya aras›nda yaflanan nakliye sorunlar›, Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m ile Rusya Federasyonu Ulaflt›rma Bakan› ‹gor Levitin’in, Dolmabahçe Saray›’nda yapt›¤› görüflmeler sonucu masaya yat›r›ld› ve büyük ölçüde çözüme kavuflturuldu. GÖRÜfiMELER sonras› bir bas›n aç›klamas› yapan iki bakan, son y›llarda iki ülke aras›nda artan ekonomik ve ticari iliflkiler do¤rultusunda tafl›mac›l›k sisteminin de geliflmesi yönünde çeflitlilik konular›n›n konufluldu¤unu dile getirdiler. HABER‹ 4. SAYFADA Toplant› sonras› bas›n aç›klamas› yapan iki bakan›n nefleli olduklar› gözden kaçmad›. Bir süredir uluslararas› nakliyecilerin sektör dernekleri baz›nda dile getirdikleri ve Türk ihracat› için büyük önem tafl›yan 550 litre s›n›rlamas› ’ Baflbakan’a ulaflt›r›lmaya çal›fl›l›yordu Sektör ‘duayeni’ Ulusoy isyan etti: Sektör ‘duayeni’ Ulusoy isyan etti: S›n›r kap›lar›ndan al›nan ÖTV ve KDV’siz yak›t miktarlar›n›n yeniden düflürülmesi üzerine bir bas›n toplant›s› düzenleyen RODER, hükümetin ald›¤› kararlar› sert bir flekilde elefltirdi. RODER Yönetim Kurulu Baflkan› Saffet Ulusoy al›- nan son karar› “Hükümetin att›¤› bir yumruk ola- rak” nitelendirerek, Baflbakan Erdo¤an’a ça¤r›da bulundu: “Hey, Say›n Baflbakan, kanunu, yasay›, kimi istediyseniz yönetime siz ç›kard›n›z. Ama bi- zi cehenneme att›n›z. Bizi kurtar›n art›k, bizim ye- rimiz cehennem de¤il” RODER Genel Müdürü Cumhur At›lgan ise, stan- dart depo tan›m›n›n rakamsal olarak belirtilmedi¤i- ni vurgulayarak, “Sürekli yap›lan de¤ifliklikler nak- liyeciyi flaflk›na çevirdi. Hukuki düzenleme gereki- yor. Bu da standart depo tan›m›n›n de¤ifltirilmesiy- le olacakt›r” dedi. At›lgan, bu kararla kaybedilen “döviz”e dikkat çekti. HABER‹ 7. SAYFADA Cehennemlik de¤iliz! Cehennemlik de¤iliz! Cumhur At›lgan TAfiIMACILIKTA “milyonlarca” lira de¤erindeki kargolar› bir yerden bir ye- re tafl›yan kamyon ya da TIR’lar›n can damarlar›n›n, sahip olduklar› lüks görün- tüden daha çok, asfalt zemine de¤en lastikleri oldu¤unu hiç düflündünüz mü? LAST‹KLER‹N sa¤laml›¤› bir araç için büyük önem tafl›yor. Ülkemiz flartlar›nda bir lastik ortalama ömrünü tamamlad›k- tan sonra at›lm›yor, yeniden “hayat veri- lerek” kamyon ya da TIR’lar›n hizmetine sunuluyor. HABER‹ 5. SAYFADA Çevresinde lastik kaplama sektörünün “duayeni” olarak tan›nan Süleyman Aydilek (solda), ilk ömrünü dolduran TIR ve kamyon lastiklerine hayat veriyor. En büyük yard›mc›lar› ise a¤abeyi Ali ve küçük kardefli Hüseyin Aydilek. UND akaryak›tta denetim istiyor ULUSLARARASI Nakliyeciler Der- ne¤i (UND), nakliyecilerin ÖTV ve KDV’siz yak›t uygulamas›n›n yeniden düflürülmesi üzerine bir bas›n toplan- t›s› düzenledi. Toplant›da, akaryak›tta denetim sa¤lanamamas›n›n ac›s›n› nakliyecilerin çekti¤i vurguland›. HABER‹ 3.SAYFADA “Un Ro-Ro’nun hayat kayna¤› nakliyecilerdir” NAKL‹YEC‹LER‹N zor dönemeçte olduklar›na dikkat çeken Toros Ulus- lararas› Nakliyat yetkilisi Çetin Çimagil, “Un Ro- Ro bu zor günlerde bize destek vermeli” diyor. HABER‹ 5’te UYARI: K›fl geliyor yollarda kalmay›n! YAKLAfiAN k›fl flartlar› nedeniyle, karayollar›nda yaflanacak olumsuz koflullara dikkat çekilerek al›nacak tedbirlerle ilgili ‹çiflleri Bakanl›¤› bir genelge yay›nland›. TÜRK‹YE fioförler ve Otomobilci- ler Federasyonu, Uluslar aras› Nak- liyeciler Derne¤i ve Türkiye Otobüs- çüler Federasyonu’na da gönderi- len genelgede tedbirler s›raland›. HABER‹ 6. SAYFADA UND Baflkan› Tamer Dinçflahin (solda) genelgenin sektörü rahats›z etti¤ini belirtti ‹¤neden ipli¤e yine zamland›k Yeni yılınızı en içten duygularla kutlar, sağlıklı, mutlu bir gelecek dileriz. ARALIK 2008 - SAYI 34 Lasti¤e yeniden ‘hayat’ veriyorlar TAfiIMACILAR Yay›nlar›’n›n da bas›n sponsorlu¤unu üst- lendi¤i bu seneki E¤itim Kam- p›’na ilgi büyük oldu. Lojistik alan›nda daha bilinçli mezun- lar yetiflmesini ve bu alanda çal›flanlar›n bilgilerine katk› sa¤lamay› amaçlayan kam- pa yurt d›fl›ndan gelen ö¤ren- ciler de kat›ld›. 80 üniversite ö¤rencisi ve 20 flirket çal›flan›n›n kat›ld›¤› or- ganizasyon, 18 Aral›k akfla- m› düzenlenen bir kokteylle start ald›. 3 gün süren kamp- ta, çeflitli sektörlerden gelen konuflmac›lar “lojistik”le ilgi- li konuflmalar yaparak sek- törün gelecekteki önemini anlatt›. HABER‹ 6’DA Y›ld›z Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimli- lik Kulübü ö¤rencilerinin her y›l düzenledi- ¤i Lojistik E¤itim Kamp›’na ilgi büyük oldu TÜRK ihraç mal› tafl›yan uluslararas› nakliyecilere s›n›r kap›lar›nda getirilen 550 litre s›n›rlamas› UND ve RODER’in tepkilerine neden olmufl, iki dernek ses- lerini çeflitli flekillerde duyurmaya çal›fl- m›flt›. ‹ki derne¤in bu çabalar› da olumlu sonuç verdi ve Baflbakan Erdo- ¤an “depo” olay›na el att›. DIfi ‹liflkiler Kurulu toplant›s›nda Baflba- kan Recep Tayyip Erdo¤an’›n RO- DER’den Erol Soylu ve Genel Müdür Cumhur At›lgan, UND’den Baflkan Ta- mer Dinçflahin’e “Ça¤r›lar›n›z› duydum, Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m’a depo konusunu Maliye Bakan› ile çözmesi için havale ettim” dedi¤i ö¤renildi. HABER‹ 7. SAYFADA UND ve RODER’in tepkileri sonuç verdi Baflbakan Erdo¤an “depo”ya el koydu Baflbakan Erdo¤an “depo”ya el koydu Baflbakan Erdo¤an “depo”ya el koydu Baflbakan Erdo¤an “depo”ya el koydu Baflbakan Erdo¤an “depo”ya el koydu TÜVTURK’ün toplant›s›nda, karayol- lar›nda dolaflan araçlar›n teknik yap›- lar› ile ilgili bilgi veren Kara Ulaflt›rma Genel Müdürü Talat Ayd›n, araçlar›n adeta birer canl› bomba gibi dolaflt›k- lar›na dikkat çekti. HABER‹ 4’TE Araçlar “canl› bomba” gibi! Milyar dolarl›k yat›r›m ‹STANBUL Araç Muayene ‹stasyonlar› Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m, Do- ¤ufl Grubu Yönetim Kurulu Baflkan› Ferit F. fiahenk ve Kara Ulaflt›rma Genel Müdürü Talat Ayd›n’›n kat›l- d›klar› bas›n toplant›s› ile tan›t›ld›. “TÜRK sermayesinin, uluslararas› flir- ketlerle aktif iflbirli¤i içerisinde finan- sal ve teknolojik bütünleflmesinin ba- flar›l› bir örne¤i” oldu¤u belirtilen ya- t›r›m›n 1 milyar dolara maloldu¤u, devlete 10 milyar dolar kazanç sa¤- layaca¤› belirtildi. HABER‹ 4. SAYFADA Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m, kriz döneminde Ferit fiahenk’e jest olmas› amac›yla bir plaket verdi. 1 Ocak 2009’dan itibaren i¤neden ipli- ¤e hayat›m›z yüzde 12 daha zamlana- cak. Yaflam›m›z› yeniden de¤erlendi- ren Maliye, karayolu tafl›mac›l›¤›ndan, trafik cezalar›na kadar tüm harçlar› yeniden yükseltti. SAYFA 6’DA Çetin Ç‹MAG‹L Lojistik sektörüne harika gençler! Lojistik sektörüne harika gençler! -sayfa 1 12/21/08 4:49 PM Page 1

Transcript of Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak...

Page 1: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

Motorin Fiyatlar›‹stanbul : 2.39Ankara : 2.43‹zmir : 2.38

Adana : 2.38D.Bak›r : 2.44Kayseri : 2.42

Ertuğruh

TARHANErtuğrul TARHAN

Yaz›s› 7’de

TERS AÇI

“Anne'nin sütü kesildi” (2)

M.Sabri

DÂNÂBAŞM.Sabri Dânâbaş

Yaz›s› 2’de

GÖZLEM

Küreselleflemeyen Kamyoncum!..

Tafl›mac›l›kta dev ad›mTÜRK‹YE ile Rusya aras›nda yaflanan nakliye sorunlar›, Ulaflt›rmaBakan› Binali Y›ld›r›m ile Rusya Federasyonu Ulaflt›rma Bakan› ‹gorLevitin’in, Dolmabahçe Saray›’nda yapt›¤› görüflmeler sonucu masayayat›r›ld› ve büyük ölçüde çözüme kavuflturuldu.

GÖRÜfiMELER sonras› bir bas›n aç›klamas› yapan iki bakan, sony›llarda iki ülke aras›nda artan ekonomik ve ticari iliflkilerdo¤rultusunda tafl›mac›l›k sisteminin de geliflmesi yönünde çeflitlilikkonular›n›n konufluldu¤unu dile getirdiler. HABER‹ 4. SAYFADA

Toplant› sonras›bas›n aç›klamas›yapan iki bakan›nnefleli olduklar›gözden kaçmad›.

Bir süredir uluslararas› nakliyecilerin sektör dernekleri baz›ndadile getirdikleri ve Türk ihracat› için büyük önem tafl›yan ‘550litre s›n›rlamas›’ Baflbakan’a ulaflt›r›lmaya çal›fl›l›yordu

Sektör ‘duayeni’ Ulusoy isyan etti: Sektör ‘duayeni’ Ulusoy isyan etti:

S›n›r kap›lar›ndan al›nan ÖTV ve KDV’siz yak›t miktarlar›n›nyeniden düflürülmesi üzerine bir bas›n toplant›s› düzenleyenRODER, hükümetin ald›¤› kararlar› sert bir flekilde elefltirdi.

RODER Yönetim Kurulu Baflkan› Saffet Ulusoy al›-nan son karar› “Hükümetin att›¤› bir yumruk ola-rak” nitelendirerek, Baflbakan Erdo¤an’a ça¤r›dabulundu: “Hey, Say›n Baflbakan, kanunu, yasay›,kimi istediyseniz yönetime siz ç›kard›n›z. Ama bi-zi cehenneme att›n›z. Bizi kurtar›n art›k, bizim ye-rimiz cehennem de¤il”

RODER Genel Müdürü Cumhur At›lgan ise, stan-dart depo tan›m›n›n rakamsal olarak belirtilmedi¤i-ni vurgulayarak, “Sürekli yap›lan de¤ifliklikler nak-liyeciyi flaflk›na çevirdi. Hukuki düzenleme gereki-yor. Bu da standart depo tan›m›n›n de¤ifltirilmesiy-le olacakt›r” dedi. At›lgan, bu kararla kaybedilen“döviz”e dikkat çekti. HABER‹ 7. SAYFADA

Cehennemlik de¤iliz!Cehennemlik de¤iliz!

Cumhur At›lgan

TAfiIMACILIKTA “milyonlarca” lirade¤erindeki kargolar› bir yerden bir ye-re tafl›yan kamyon ya da TIR’lar›n candamarlar›n›n, sahip olduklar› lüks görün-tüden daha çok, asfalt zemine de¤enlastikleri oldu¤unu hiç düflündünüz mü?LAST‹KLER‹N sa¤laml›¤› bir araç içinbüyük önem tafl›yor. Ülkemiz flartlar›ndabir lastik ortalama ömrünü tamamlad›k-tan sonra at›lm›yor, yeniden “hayat veri-lerek” kamyon ya da TIR’lar›n hizmetinesunuluyor. HABER‹ 5. SAYFADA

Çevresinde lastik kaplama sektörünün “duayeni” olaraktan›nan Süleyman Aydilek (solda), ilk ömrünü dolduran TIRve kamyon lastiklerine hayat veriyor. En büyük yard›mc›lar›ise a¤abeyi Ali ve küçük kardefli Hüseyin Aydilek.

UND akaryak›ttadenetim istiyorULUSLARARASI Nakliyeciler Der-ne¤i (UND), nakliyecilerin ÖTV veKDV’siz yak›t uygulamas›n›n yenidendüflürülmesi üzerine bir bas›n toplan-t›s› düzenledi. Toplant›da, akaryak›ttadenetim sa¤lanamamas›n›n ac›s›n›nakliyecilerin çekti¤i vurguland›.

HABER‹ 3.SAYFADA

“Un Ro-Ro’nun hayat kayna¤› nakliyecilerdir”NAKL‹YEC‹LER‹N zordönemeçte olduklar›nadikkat çeken Toros Ulus-lararas› Nakliyat yetkilisiÇetin Çimagil, “Un Ro-Ro bu zor günlerde bizedestek vermeli” diyor. HABER‹ 5’te UYARI: K›fl geliyor

yollarda kalmay›n!YAKLAfiAN k›fl flartlar› nedeniyle,karayollar›nda yaflanacak olumsuzkoflullara dikkat çekilerek al›nacaktedbirlerle ilgili ‹çiflleri Bakanl›¤› birgenelge yay›nland›. TÜRK‹YE fioförler ve Otomobilci-ler Federasyonu, Uluslar aras› Nak-liyeciler Derne¤i ve Türkiye Otobüs-çüler Federasyonu’na da gönderi-len genelgede tedbirler s›raland›.

HABER‹ 6. SAYFADA

UND Baflkan› Tamer Dinçflahin (solda)genelgenin sektörü rahats›z etti¤ini belirtti

‹¤neden ipli¤eyine zamland›k

Yeni yılınızıen içtenduygularlakutlar,sağlıklı, mutlubir gelecekdileriz.

ARALIK 2008 - SAYI 34

Lasti¤e yeniden‘hayat’ veriyorlar

TAfiIMACILAR Yay›nlar›’n›nda bas›n sponsorlu¤unu üst-lendi¤i bu seneki E¤itim Kam-p›’na ilgi büyük oldu. Lojistikalan›nda daha bilinçli mezun-lar yetiflmesini ve bu alandaçal›flanlar›n bilgilerine katk›sa¤lamay› amaçlayan kam-pa yurt d›fl›ndan gelen ö¤ren-ciler de kat›ld›.

80 üniversite ö¤rencisi ve 20flirket çal›flan›n›n kat›ld›¤› or-ganizasyon, 18 Aral›k akfla-m› düzenlenen bir kokteyllestart ald›. 3 gün süren kamp-ta, çeflitli sektörlerden gelenkonuflmac›lar “lojistik”le ilgi-li konuflmalar yaparak sek-törün gelecekteki öneminianlatt›. HABER‹ 6’DA

Y›ld›z Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimli-lik Kulübü ö¤rencilerinin her y›l düzenledi-¤i Lojistik E¤itim Kamp›’na ilgi büyük oldu

TÜRK ihraç mal› tafl›yan uluslararas›nakliyecilere s›n›r kap›lar›nda getirilen550 litre s›n›rlamas› UND ve RODER’intepkilerine neden olmufl, iki dernek ses-lerini çeflitli flekillerde duyurmaya çal›fl-m›flt›. ‹ki derne¤in bu çabalar› daolumlu sonuç verdi ve Baflbakan Erdo-¤an “depo” olay›na el att›.

DIfi ‹liflkiler Kurulu toplant›s›nda Baflba-kan Recep Tayyip Erdo¤an’›n RO-DER’den Erol Soylu ve Genel MüdürCumhur At›lgan, UND’den Baflkan Ta-mer Dinçflahin’e “Ça¤r›lar›n›z› duydum,Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m’a depokonusunu Maliye Bakan› ile çözmesiiçin havale ettim” dedi¤i ö¤renildi.

HABER‹ 7. SAYFADA

UND ve RODER’in tepkileri sonuç verdi

Baflbakan Erdo¤an“depo”ya el koyduBaflbakan Erdo¤an“depo”ya el koyduBaflbakan Erdo¤an“depo”ya el koyduBaflbakan Erdo¤an“depo”ya el koyduBaflbakan Erdo¤an“depo”ya el koydu

TÜVTURK’ün toplant›s›nda, karayol-lar›nda dolaflan araçlar›n teknik yap›-lar› ile ilgili bilgi veren Kara Ulaflt›rmaGenel Müdürü Talat Ayd›n, araçlar›nadeta birer canl› bomba gibi dolaflt›k-lar›na dikkat çekti. HABER‹ 4’TE

Araçlar “canl› bomba” gibi!

Milyar dolarl›k yat›r›m‹STANBUL Araç Muayene ‹stasyonlar›Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m, Do-¤ufl Grubu Yönetim Kurulu Baflkan›Ferit F. fiahenk ve Kara Ulaflt›rmaGenel Müdürü Talat Ayd›n’›n kat›l-d›klar› bas›n toplant›s› ile tan›t›ld›.

“TÜRK sermayesinin, uluslararas› flir-ketlerle aktif iflbirli¤i içerisinde finan-sal ve teknolojik bütünleflmesinin ba-flar›l› bir örne¤i” oldu¤u belirtilen ya-t›r›m›n 1 milyar dolara maloldu¤u,devlete 10 milyar dolar kazanç sa¤-layaca¤› belirtildi.

HABER‹ 4. SAYFADA

Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m,kriz döneminde Ferit fiahenk’e jestolmas› amac›yla bir plaket verdi.

1 Ocak 2009’dan itibaren i¤neden ipli-¤e hayat›m›z yüzde 12 daha zamlana-cak. Yaflam›m›z› yeniden de¤erlendi-ren Maliye, karayolu tafl›mac›l›¤›ndan,trafik cezalar›na kadar tüm harçlar›yeniden yükseltti. SAYFA 6’DA

Çetin Ç‹MAG‹L

Lojistik sektörüne harika gençler!Lojistik sektörüne harika gençler!

-sayfa 1 12/21/08 4:49 PM Page 1

Page 2: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

2 Aralık 2008

O tomotiv Distrübütörleri Derneği (ODD),Türkiye otomotiv pazarının 2008 yılı Ocak-Kasım ayı dönemi kümülatif binek ve hafifi

ticari araç toplam pazar verilerini açıkladı. Verileregöre, toplam pazar, 451 bin 945 adet. Geçen yılın aynıdönemine göre yüzde 8,5 oranında gerçekleşendüşüş, otomotiv pazarının global kriz dönemindekiportresini çiziyor.

2008 yılının ilk 10 aylık döneminde toplam binekotomobil satışları da geçen yılın aynı dönemine göre,yüzde 5,3 oranında azalma gösterdi. Toplamda 280 bin119 adet olarak gerçekleşen binek otomobil satışları,kasım ayında geçen yıla göre yüzde 56,6 gibi yüksekoranda bir azalma yaşayarak 17 bin 201 adet oldu.Aynı olumsuz seyir, hafif ticari araç satışlarında dagörülüyor. Toplam hafif ticari araç satışları, ilk 10 aylıkdönemde geçen yıla oranla yüzde 13,3 düşüşle, 171 bin826 adet olarak gerçekleşti. Kasım ayında ise, yüzde61,8 oranında düşüş yaşanarak 9 bin 52 adet oldu.

ODD verilerine göre, 2008 Ocak- Kasımdöneminde toplam binek otomobil satışlarında ilksırayı Renault aldı. Toplamda 42 bin 767 adet satışgerçekleştiren Renault’u, 26 bin 194 adetle Hyundai,24 bin 304 adetle Fiat, 23 bin 902 adetle Ford izliyor.

Ford ise, 43 bin 429 adet toplam hafif ticari araçsatışıyla lider konumda. Ford’u, 32 bin 14 adet ile Fiat,18 bin 124 adet ile Volkwagen satışları izliyor. Kasımayında da en çok binek otomobil satışını, yine Renaultgerçekleştirdi. Bunu sırasıyla, Ford ve Opel izledi.

Kriz, otomotiv pazar›n› vurduKümülatif binek ve hafif ticari araç toplam pazar›nda geçen y›l›nayn› dönemine göre yüzde 8,5 oran›nda gerçekleflen düflüfl,otomotiv pazar›n›n global kriz dönemindeki portresini çiziyor

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB)Genel Sekreteri İbrahim Okur,

“Küresel finansal krizinin Avrupa’dayarattığı pazar daralması ihracatınyüzde 70’ten fazlasını AB ülkelerineyapan UİB’in ihracatını olumsuz etki-ledi” dedi.

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Bi-nası’nda gerçekleştirilen toplantı da Ge-nel Sekreter İbrahim Okur, UİB kana-lıyla geçekleştirilen Kasım ayı ihracat ra-kamlarını ve UİB’in gerçekleştirdiği fa-aliyetleri açıkladı.

Yılbaşında açıkladıkları 28 milyar do-larlık ihracat hedefini gerektiremedikle-rini ifade eden Okur; “Amerika BirleşikDevletleri’nden (ABD) başlayarak Av-rupa Birliği’nde (AB) büyük pazar da-ralmasına neden olan finansal kriz ne-deniyle ihracatta beklenen artışın gel-memesi dolayısıyla UİB’in 28 milyar do-larlık hedefinin gerçekleşmeyeceğini ön-görüyoruz” dedi.

UİB’in ihracat hedefindeki sapma-nın nedenlerine de değinen Genel Sek-reter Okur; “Ekim ayında yüzde 39’lukgerileme ile başlayan ihracat rakamla-rında gözlenen azalış sebebiyle UİB’inihracat hedeflerinde bir sapma olacağıöngörülmektedir. UİB’in ihracatındagözlenen azalışın Türkiye rakamların-dan fazla olmasının diğer bir sebebi deAB’nin UİB ihracatındaki yüzde 70’le-

ri aşan ağırlığıdır. AB’nin Türkiye ihra-catındaki oranı yüzde 50’lerin altındayer almaktadır. AB’nin UİB ihracatın-daki ağırlığının yanı sıra ihracat artışın-daki azalışın diğer bir sebebi de Euro-dolar paritesinin dolar aleyhine geliş-mesidir” şeklinde konuştu.

Genel Sekreter Okur, Kasım ayındaUİB kanalıyla gerçekleştirilen ihracatın1 milyar 413 milyon dolar olarak gerçek-leştirildiğini ifade ederek bu rakamıngeçen yılın aynı dönemine göre yüzde39’luk bir azalışı ortaya koyduğunu kay-detti. İbrahim Okur, 1 Ocak-30 Kasımtarihleri arasında UİB’in gerçekleştirdi-ği ihracatı 23 milyar 983 milyon dolar ol-duğunu söyleyerek, “UİB’in 1 Ocak-30Kasım tarihleri arasında gerçekleştirme-yi başardığı 24 milyar dolara dayanan ih-racatı geçen yılın aynı dönemine kıyaslayüzde 18’lik bir artışı ifade etmekte. Son12 aylık periyoda bakıldığın da ise 25milyar 965 milyon dolarla 28 milyar do-larlık hedefin 2 milyar 34 milyon dolargerisinde bulunuyor.

Son 12 aylık ihracatta Taşıt Araçla-rı ve Yan Sanayi 23 milyar 749 milyondolar, Tekstil 1 milyar 70 milyon do-lar, Hazır giyim ve Konfeksiyon 607milyon dolar, Yaş sebze Meyve Ma-mulleri 192 milyon dolar, Yaş MeyveSebze ise 120 milyon dolarlık ihracatgerçekleştirdi? dedi.

Aralık ayındaki ihracat performansınıda değerlendiren Okur; “Avrupa’dakidaralmanın devam edeceğini öngörür, 9günlük kurban bayramını ve Noel tatili-ni de hesaba katarsak geçen yılın aynıdönemine göre daha düşük bir rakamlaAralık ayını kapatacağımızı tahmin et-mekteyim. Bu veriler ışığında UİB’in2008 yılı ihracat rakamının 25 buçukmilyar dolar seviyesinde olacağı görül-mektedir. UİB’in ihracat hedefini küre-sek kriz şaşırttı” sözleriyle bu rakamlarıbeklemediklerini ifade etti.

Türkiye’ye moral olan ihracatçıların,tüm kişi kurum ve kuruşlar tarafındandesteklenmesi gerektiğinin altını çizenOkur, “Türkiye’nin yüzünü ağartan, ver-dikleri büyük mücadele ile Türkiye’yemoral olan ihracatçılarımıza tüm kişikurum ve kuruşların destek olmasınınyanı sıra güvenmeleri de gerekmektedir.Krizin avantaja çevrilebilmesi için, ihra-catçılarımıza finansal desteğin arttırıl-ması, maliyetlerin azaltılması ve iç piya-sayı canlandırılmasını sağlayacak düzen-lemelerin gerçekleştirilmesi gerekmek-tedir? şeklinde konuştu.

U‹B’in ihracat› flaflt›U‹B’in ihracat› flaflt›U‹B Kas›m ay› ihracat›n›n 1 milyar 413 milyon470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad›

KüreselleflemeyenKamyoncum!..

Tafl›mac›l›k dünya çap›nda küreselleflir-ken, kendi sorunlar›yla mücadele verenaslan yürekli kamyoncum maalesef, ça-

¤›n de¤iflen koflullar›na ayak uyduram›yor.Çünkü ç›kmaz›n içinde, bir türlü düfltü¤ü ka-ranl›k ve kör kuyudan kendini ç›kam›yor. Ziraonun bu kuyuya düfltü¤ünü ne bilen var, ne degören.

Kamyoncunun kendine has sorunlar› var.Nas›l küreselleflebilece¤inin muhasebesinikendisi yapamazsa eller nas›l yaps›n? Onunher fleyden önce ekonomik ve yasal problem-leri bunlar›n en bafl›nda gelen unsurlardan bi-ri. Bu sorunlar›n bafl›nda “Karayollar› Yük Ta-fl›ma Kanunu? getirildi ama yaflanan olumsuzgerçeklerden dolay› pek ifllemiyor sanki. Yanibu kanun tamamen kurumsall›¤› amaçlarkenbireysel kamyoncunun bo¤az›ndan geçirece¤iekmek düflünülmedi. Ve de bunun neticesindebireyselleflmenin ekme¤ine ya¤ de¤il zehir sü-rülmüfl oldu. Duyuyor, görüyor ve flahit oluyo-ruz. 5-6 zat-› muhterem; “Birlikten KuvvetDo¤ar!..” mant›¤›n› sahneye ç›kararak bir flir-ket oluflturuyor ve benim “Aslan Yürekli Kam-yoncum” da ekmek teknesinin konta¤›n› ka-pat›p, “Yar›nlar›m Ne Olacak?..” diye karakara düflünmekten kendini bir türlü alam›yor.Sektörün zaten b›rak›n olumlu sinyaller ver-mesi durumunu flu anda yüzde 40’larda at›l birdurumda. Bunun sebebi iflte bu zat-› muhte-remlerin oluflturduklar› flirketler yüzündenkaynaklan›yor. Bu iflten geçimini sa¤layabil-mek ad›na kendi ifl olanaklar›n› kendi sa¤la-mak zorunda kalan “Kamyoncu” ray›ndanç›km›fl durumda.

Bu kadar s›k›nt› içerisinde evine bark›na, ço-luk çocu¤una ekme¤ini nas›l götürece¤ini dü-flünen “Aslan Yüreklim” bin bir çeflit vergiyide ödemekle mükellef durumunda. Kamyon-cu zor günler geçiriyor. Halbuki dünya gene-linde tafl›mac›l›k sektörü inan›lmaz bir h›zlailerleyen bir sektör durumunu almakta. Busektörde dayan›flma sa¤lay›p kamyoncuyuaya¤a kald›racak ne esnaf ne konfederasyonne de bir sivil toplum örgütü bulunmakta. Ya-ni problemin sonucu bundan sonra “Kurum-sall›k!..” kavram›n› oluflturuyor. Tabi-i kurumsal olmak, iflini kurumsall›k kurallar›içinde yapmak, profesyonel anlamda hizmetverebilmek bu ba¤lamda çok önemli.. Fakatbir tak›mda iki profesyonelin bulunmas›, o ta-k›m›n çok profesyonel bir tak›m oluflturdu¤uanlam›n› tafl›m›yor. Her maçta hep gol at›la-bilmesi için di¤er oyuncular›n da bu müsaba-kaya her yönüyle motive edilmesi teknik di-rektörün ifli.. Peki, bu sektörün teknik direktö-rü kim?.. Bana kal›rsa kendi kendime sormak-ta hiç güçlük çekmeyece¤imi bilerek ve “Hiçkimse!..” cevab›yla da kendimi yan›tlar›m. Bukriter ve gerçekler do¤rultusunda çok ac› veteflhis konulan bir fley var. O da bundan son-ra bireysel tafl›mac›l›k faaliyetlerinin yap›lama-yaca¤› konusundaki eksiye giden geliflmeler.Yani profesyonel tafl›mac›l›k hizmeti yapan,iki günde flirket oluflturulup gö¤sünü gere ge-re “Ben bu ifli profesyonelce yap›yorum” di-yenler küreselleflecek.

Kurumsall›k anlam›nda bu flirketlerin depo-lar› mevcut, antrepolar› var, araç filosu tamtekmil, entegrasyon konusunda da bir s›k›nt›da yok, de¤meyin keyiflerine. ‹flte kenardakikamyoncu bunu yapamaman›n, para kazana-maman›n derin teessürü içinde o kör kuyudankurtar›lmas›n› bekliyor. Bu konuda tekrar so-luk alabilmesi için acil yard›ma ihtiyac› var.

Kamyoncu elinden tutulup kör kuyudan ç›-kar›ld›¤›nda belki lojisti¤ini çok iyi bir biçimegetirecek. Mesleki aç›l›mlar›yla amatör kimli-¤inden ç›k›p daha profesyonel ve bireysel hiz-metler verecek. Neticede devlet taraf›ndan ta-fl›mac›l›k konusunda yap›lacak olan fiyat belir-lemeleriyle eski sa¤l›¤›na kavuflup s›rt›ndakikambur kalkacakt›r. Bu teflvikler neticesindekendini bir an önce düzenleyip toparlayarakça¤a uyduracak, küreselleflecektir. Zira süreçbu yöne do¤ru gitmektedir. Kamyoncununtek flans› var.. Bunu yapabilmesi için kamyon-cunun “Elinden tutulmal›!..”

GÖZLEM

M.Sabri

DÂNÂBAŞM.Sabri DÂNÂBAŞ

Pazar daralmas› ihracat› baltal›yorO tomotiv Sanayi Derneği’nin (OSD) Avrupa ve

Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi’nde Av-rupa Otomotiv Üreticileri Derneği?nin (ACEA) is-tatistikleri ve Türkiye araç pazarının durumuna iliş-kin bilgiler yer alıyor. Ekim ayı itibariyle, Türkiyeotomobil ve ticari araç pazarındaki daralmanın, Av-rupa Birliği’ne (AB) göre daha etkili olarak devamettiği görülüyor. Bu da otomotiv sanayi ihracatınaolumsuz etki yapıyor. İç ve dış pazardaki talep düşü-şü ise üretimde olumsuz bir görünüme yol açıyor.

2008 yılı ekim ayı verileri geçen yıl ile kıyaslandı-ğında, 27 Avrupa Birliği ve Avrupa Serbest TicaretBirliği (EFTA) ülkelerinde haziran ayında yüzde 7,9oranında daralma yaşayan otomobil pazarı, ağustosayında yüzde 15,7 oranında gerileme gösterdi. Eylülayında AB pazarındaki daralma, Türkiye pazarınagöre daha keskin oldu. Buna rağmen ekim ayı Türki-ye otomobil pazarı, yüzde 39,2’lik gerilmeyle 27 binadet olarak gerçekleşti.

Otomobil pazarında en sert düşüş, İzlanda’da ger-çekleşirken bunu sırasıyla Letonya, İrlanda, İspanya,Estonya, İsveç, İngiltere ve Danimarka izledi. Ekimayında araç pazarında artış gösteren ülkeler, Avus-turya, Polonya Çek Cumhuriyeti ve Slovakya oldu.

Ekim ayı itibariyle Türkiye hafif ticari araç paza-rındaki daralma yüzde 35’lere ulaştı. AB ve EFTAülkelerinde ise pazar yüzde 18,7 oranında düşüş gös-terdi. Türkiye’de hafif ticari araç pazarı 13 bin adete,AB ve EFTA ülkelerinde ise 160 bin adete düştü.

Otomotivin birimendeks karnesiT ürkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ekim ayı dış

ticaret endeksleri verilerine göre, ihracat veithalat birim endekslerinde bir artışı görülüyor. Miktarendekslerinde ise bu seyir tersine bir tablo çiziyor.İthalat birim endeksinde görülen yüzde 12,6oranındaki artış, ihracat birim endeksinde yüzde 3,7oranında kalıyor.

Geçici dış ticaret verileri doğrultusunda hesaplanan2003=100 temel yıllı dış ticaret endeksleri, 2007 yılıekim ayına göre artış gösterdi. İhracat birim endeksiyüzde 3,7 oranında yükselme gösterirken bu rakam,ithalat birim endeksinde yüzde 12,6 olarak kaydedildi.İmalat sanayinde ise ihracat birim endeksi yüzde4,7’lik, ithalat birim endeksi yüzde 7,6’lık bir yükselmegerçekleştirdi.

Birim endekslerindeki artış, tüm sektörlerdegörülmüyor. Ekim ayında motorlu kara taşıtlarısektöründe yüzde 2,6 değerinde bir gerileme yaşandı.Bunun yanı sıra giyim eşyası, ana metal sanayi vekimyasal maddeler sektörlerinde de düşüş görüldü.

Ekim ayı ithalat birim endeksinde geçen yıla göreartış gösteren diğer sektörler ise ham petrol, doğalgazve ana metal sanayi sektörü. Ham petrol ve doğalgazsektörünün ithalat birim değerindeki artış, yüzde 23,6olarak gerçekleşti.

-sayfa 2 12/21/08 4:50 PM Page 1

Page 3: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

U luslar arası Nakliyeciler Derneği(UND), yurt dışına çıkış yapan nakliye-cilerin sınır kapılarından aldığı ÖTV ve

KDV’siz yakıt miktarının yeniden düşürülmesiüzerine bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan UNDBaşkanı Tamer Dinçşahin, yaptığı açıklamada,sektör olarak akaryakıt piyasasında yeterli dene-tim sağlanamamasının acısını nakliyeci ile ihra-catçının çektiğini vurgulayarak, “Yüksek kar hır-sıyla oluşan fiyatlar, artık sektörü rahatsız ediyor.İhracatı teşvik amacıyla, sınır kapılarında satışıyapılan akaryakıt fiyatı, ihracatçıyı da nakliyeciyide zor durumda bıraktı. Yurt dışına çıkışlardaÖTV’siz ve KDV’siz akaryakıt satışına getirilenlitre sınırlandırılması ise sorunu ikiye katladı”diye konuştu.

UND Başkanı, sadece 2007 yılı itibariyle akar-yakıt satışı yapılmakta olan sınır kapılarından 405bin ihraç seferi yapıldığına dikkat çekerek, Türki-ye’nin kaybının 230 milyon Euro olduğunu anlat-tı. Dinçşahin, “2009 yılındaki kaybımızın ise bu-günkü değerlerle 280 milyon Euro’yu bulacağıgörülecektir” dedi.

Dinçşahin, ilgili kurum ve kuruluşlar nezdindegerekli girişimlerde bulunduklarını dile getirerek,“Sektörümüz ve ihracatçımız adına hükümeti-mizden beklentimiz, Rekabet Kurumu, EPDK veMaliye Bakanlığı gibi kurumların yeterli düzenle-me ve denetimleri sağlayarak, sistemin doğru ça-lışmasını sağlamasıdır. Bütün dünyanın kıvrandı-ğı kriz ortamında, haksız uygulamaların önünegeçmesidir” şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından basın mensuplarının so-rularını yanıtlayan Dinçşahin, “Türk nakliyecile-rinin gider kalemlerinden önemli bir paya sahipolan akaryakıtın Türkiye’deki satış fiyatlarında in-dirim yapılması için derneğin ne gibi çalışmalariçinde olduğunu” soran bir gazeteciye şu cevabıverdi:

“Benzinin vergisinin yüzde 400’lere geldiği birülkede akaryakıt fiyatlarının başka ülkelerdekiakaryakıt fiyatları ile rekabet etmesinden bahset-mek biraz zordur. İhracatın yapıldığı belirlenmişsınır kapılarında akaryakıtın bu fiyatlarla satılma-sı kabul edilemez. Sınır kapılarındaki litre kısıtla-masını, ihracata destek amaçlı uygulamanın üze-rindeki engelleri kaldırın ki, biz Bulgaristan’a Yu-nanistan’a veya İtalya’ya çıkış yaptığımızda ora-dan alacağımız akaryakıtla ülkemiz 250 milyonEuro’ların üzerinde para kaybetmesin. Burada

çalışmalarımız sınır kapılarında alınan akaryakı-tın diğer ülkelerden alınan akaryakıttan daha he-saplı ve uygun fiyatta olması yönündedir.”

“Türk ihraç malı taşıyan araçların neden litresınırlamalarına tabi tutulduğunu ve bunun amacı-nın ne olduğunu” soran bir gazeteciyi ise Dinçşa-hin şu şekilde cevap verdi:

“Elbette kanun koyucuların bu yaptırımı uygu-larken belli bir amaçları vardır, fakat bu amaç biz-lerle paylaşılmayan bir amaç. Amaçlarını açıkla-masalar da uygulamanın bizim tarafımızdan man-tıken bir açıklamasının bulunması lâzım. Hepimiztarafından malumdur ki, Türk nakliyecisi sınır ka-pılarından çıkarken alamadığı akaryakıtı yurt dı-şından almak durumunda kalmaktadır. AyrıcaTürk ihraç malını taşıyan araçların sınır kapıların-dan çıkarken desteklenmesinin ülke ekonomimi-ze hiçbir zararı olmamaktadır. Tüm bunları gözönünde bulundurduğumuz da kanunun hiçbirmantıklı açıklamasını yapamıyoruz.?

Dinçşahin, “550 litre sınırlamasının nasıl birsüreçle ortaya çıktığının sorulması üzerine, “Mer-haleler farklı farklı gelişti. En son Maliye Bakan-lığının 17 sayılı tebliği ile 22 Kasım’da 550 lt. uy-gulaması tekrardan yürürlüğe girdi. Fakat 17 sa-yılı tebliğ yayınlanmadan önce 550 lt. sınırlaması1100 lt’ye çıkarılmıştı. Burada sormamız gerekenbir soru var, bu 15–20 günlük süreç içerisinde neolmuştu da bu uygulamada tekrardan 550 lt. sınır-lamasına geri dönüldü” yanıtını verdi.

Uluslararası akaryakıt satıcılarının konuya na-

sıl baktığını ve bu satıcılarla dernek bazında birgörüşmenin yapılıp yapılmadığını soran birgaeteciye UND Yönetim Kurulu Başkanı TamerDinçşahin şu cevabı verdi: “Biz çalışmalarımızıbitirip tüm rakamları tespit ettikten sonra tümakaryakıt satıcılarıyla ve dernekleriyle görüşmeleryapıyoruz. Bizim çalışmalarımızda çok açık birşey var, 17.12.2008 tarihi itibariyle karlılık oranı 4satış noktasında yüzde 52, yüzde 66, yüzde 38 veyüzde 47.”

Bulgaristan’ın gümrük vergi kanununda deği-şiklik yaptığını ve Türkiye’den giren araçlara enfazla 200 lt. mazotla girebilme sınırını 1 Ocak2009 itibariyle uygulamaya koyacağını belirttiğinisöyleyen TAŞIMACILAR muhabirine Dinçşa-hin şu açıklamayı yaptı:

“Bu bir Avrupa Birliği direktifidir. Bugüne da-ir bir direktif değildir. AB’nin tüm ülkeleri içingeçerli bir direktiftir. Bulgaristan AB’ye geçiş sü-reci içerisinde bunu birçok kez dile getirdi. Bunubir tehdit olarak dile getirdi. Bu Bulgaristan’ınher zaman elinde tuttuğu bir silahtır. Biz Bulga-ristan’la ilgili bu haberin gündeme bu şekilde ge-çeceğinin inancında değiliz. Bunun bir AB direk-tifi olmasına rağmen ülkeler bunu uygulayıp uy-gulamamakta da serbestler. Macaristan AB’yegirdiğinde bunu uygulamayacağını söyledi ve deuygulamadı. Bulgaristan’ın bu uygulamaya geç-mesiyle elbette Türkiye’nin de yaptırımları ola-caktır. Biz bu konuda İtalya’da bir sorun yaşamış-tık. Fakat bu sıkıntıyı da kolaylıkla aştık.”

C M Y K

3 Aralık 2008

UND akaryak›ttadenetim istiyorUND, nakliyecilerin ÖTV ve KDV’siz yak›t uygulamas›n›n yeniden düflürülmesi üzerine bir bas›n toplant›s›düzenledi. Toplant›da, akaryak›tta denetim sa¤lanamamas›n›n ac›s›n› nakliyecilerin çekti¤i vurguland›

T ürkiye’de akaryakıt fiyatının yük-sekliğini gerekçe gösteren İran, bu

ülkeye giden veya transit geçiş yapanTürk TIR’larından akaryakıt alsa da al-masa da 591 ile 689 Euro arasında akar-yakıt fiyat farkı alıyor.

Dünyada benzeri olmayan, hem ihra-catçıyı hem nakliyeciyi sıkıntıya sokan, ya-şanan krizi daha da ileriye taşıyan bu uy-gulama ile ilgili Tahran’da yapılan KEKtoplantısından da sonuç alınamadı.

Türkiye’nin, Orta Asya’ya çıkış kapısıolan İran güzergâhındaki bu soruna en kı-sa zamanda çözüm bulunması gerektiğinisöyleyen Uluslararası Nakliyeciler Derne-ği (UND) Başkanı Tamer Dinçşahin,“Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayanİran’daki bu uygulama, hem nakliyecinin,hem de ihracatçının ümüğünü sıkmaktır.İran’dan akaryakıt alınsa da alınmasa daakaryakıt fiyat farkını talep eden İran’ınuzlaşmaz tavrı, nakliyecimizi bıktırdı. Ar-tık kesin bir çözüm bulunmalıdır” dedi.“Anlaşma Protokolü uygulanmıyor”İran ile karayolu taşımacılığı alanında

26 Aralık 2001 tarihinde imzalanan, Kar-ma Ekonomik Komisyonu 16. DönemProtokolü’ne göre, “Taraflar birbirlerinintopraklarına girişlerinde araçların stan-dart yakıt tanklarında bulunan yakıta her-hangi bir vergi veya harç uygulamama hu-susunda anlaşmışlardır.

Taraflar Türk araçlarının İran toprakla-rı içerisinde yakıt satın almaları durumun-da Kapıkule, Erenköy ve Kumport pom-pa istasyonlarındaki vergisiz ve harçsız fi-yatların ortalaması ile İran yakıt fiyatı ara-sındaki fark kadar, yakıt fiyat farkı alına-caktır” hükmü bulunmaktadır. Ancak,uygulamada tersi yapılıyor ve yıllardırTürk taşımacısı akaryakıt fiyat farkı öde-mek zorunda kalıyor.

U laflt›rma Bakan› 2009 Y›l› bütçe sunumundaflunlar› söylemifl; * Havac›l›k Sektörü Dün-ya’da %5 büyüme gösterirken Türkiye’de

%53’ün üzerinde büyüme gerçekleflmifl.Denizcilik Sektöründe çok büyük geliflme yaflan-

m›fl. Gemi inflaat›nda 23.s›radan 5.s›raya yükselmi-fliz. Dünya 3’üncüsü olmufluz.

Baflar›l› çal›flmalar›ndan dolay› kendilerini kutluyo-ruz.

Ancak bana göre as›l kutlanmas› ve dikkat edilme-si gereken izledikleri politika ve icraatlar›n›n özünüoluflturan TÜRLER ARASINDAK‹ DENGE’dir.

Say›n Bakan,* “ Ulaflt›rma türleri aras›ndaki denge çok önemli-

dir. 2003’ten itibaren türler aras›ndaki dengeyi esasalan bir politika izledik” demifller.

‹zledikleri politika sonunda ne olmufl?2003 ‘ten itibaren dediklerine göre türler aras›nda-

ki dengeyi Kara Tafl›ma Kanunu ve Yönetmeli¤i ilesa¤lam›fl olmal›lar. Oysa bu uygulama ile türler aras›denge falan sa¤lanmam›fl, tam tersi KARA TAfiI-MACILARI TÜYLER‹ EN KOLAY VE EN ÇOKYOLUNAN KAZ TÜRÜ olarak tescillenerek, di¤ertürler ile aras›ndaki denge aleyhine bozulmufltur.

Türler aras›nda dengeye dikkat edilseydi Denizyolutafl›mac›lar›ndan, milyon dolarl›k gemi sahiplerinden3 bin YTL belge ücreti istenirken sermayesine, duru-muna bak›lmaks›z›n nakliyecilerden 200 bin YTLbelge paras› istemezlerdi.

Havac›l›k ve denizcilik için y›llard›r ayn› fleyleri söy-lüyorlar zaten. “ ÖTV’yi kald›rd›k, ucuz mazot deste-¤i verdik, herkes uçacak vs.” Ancak s›ra KARA ta-fl›mac›l›¤›na geldi¤i an say›n bakan nedense yap›landuble yollar d›fl›nda hiçbir fley anlatam›yor.

Bilmem kaç yüz km duble yol yap›m› Kara Tafl›ma-c›l›k Sektörü’nün geliflmesine, kurumsallaflmas›nakatk› m› sa¤lanm›flt›r?

Türk nakliyecisinin rekabet gücünü mü artt›rm›flt›r?Duble yollar kamyonlar›n, t›rlar›n mazot maliyetinimi azaltm›flt›r?

Duble yollar Uluslar aras› sürücülerin vize sorunu-nu, tafl›mac›lar›n geçifl belgesi, kota sorununu muçözmüfltür?

Türk nakliyecisinin tasfiyesine engel olmufl, yaban-c›lar›n istilas›n› m› önlemifltir?

Y›llard›r Ulaflt›rma Bakanl›¤›’n›n, hükümetin yap-t›klar›na sessiz kalanlar flimdi f›s›ldamaya bafllad›lar.Hatta alk›fllayanlar, kraldan çok kralc› olanlar bile he-nüz f›s›ldayamasalar bile en az›ndan bravo (!) deme-ye son verdiler.

Bugün yaflananlar Kara Tafl›mac›l›k Sektörü’nünde ülkemizin de iyi günleridir. Önümüzdeki günlerayakta kalabilmeyi unutup, oturdu¤umuz yerde nefesalabilmek için u¤raflaca¤›z.

Bu felaket tellall›¤› yapmak, y›lg›nl›k göstermek,umutsuzluk afl›lamak de¤ildir. Bu tarafs›z bakabilenher insan›n görece¤i, mant›k ve ak›l sahibi olan herinsan›n kolayca anlayabilece¤i bir gerçektir.

Dünya’da, hiçbir olayda “ ayn› zihniyet, ayn› uygu-lamalar” devam etti¤i halde farkl› sonuçlar al›nd›¤›görülmemifltir.

Daha zor günler bizi bekliyor. Çünkü;Ekonomist, akademisyen, duayen, bakan, müste-

flar, milyonlarca üyeli Oda Baflkan›, medya –holdingsahibi, ayd›n, yazar, siyasetçi de¤ilken mevcut zihni-yetin icraatlar›n›n ülkemizi ve sektörümüzü felaketegötürdü¤ünü y›llar öncesinden gören ve uyaran ulu-sal bilinç ve duyarl›l›¤a sahip olanlarla, bugün dahibunu net göremeyen, görmemezlikten gelen, gören-leri susturmaya, sindirmeye çal›flan anlay›flla ayn› ge-mide yola devam ediyoruz.

Ulaflt›rmada türler aras›ndaki denge nas›l sa¤lana-mad›ysa, ekonomide de, siyasette de dengeyi sa¤la-yamam›fllard›r. Denge hep üreten, kay›t alt›nda olan,sermayesi k›s›tl› olan veya yabanc›lar›n ç›karlar› içiniflbirli¤ine karfl› ç›kan sermaye sahipleri ve ülkemiz ç›-karlar› aleyhine bozulmufltur.

Özellikle son iki senedir kriz ‘geliyorum’ diye ba¤›-r›yordu. Ancak, ‹stikrar.!, ‹stikrar.! AB kriterleri!BOP projesi! diye ba¤›ranlar›n sesleri hep daha çokç›kt›, daha çok duyuruldu.

Amerika’daki, Avrupa’daki kriz olmasayd› da bunuyaflayacakt›k. Kara tafl›mac›lar› baflta olmak üzerebirçok sektör zaten çok zor durumdayd›.

Zor günler geçirdi¤imize, ayakta kalmakta zorlan-d›¤›m›za inanmayan, görmeyen, duymayan yönetici-ler hiçbir önlem almad›lar. Yok, sayd›klar› kriz art›kgizlenemeyecek boyuta gelmifltir.

Ulaflt›rmada oldu¤u gibi reel sektörle, finans sektö-rü aras›nda denge sa¤lanmaya çal›fl›l›yor.

Anlay›fl tarz› ayn› oldu¤u için bizim sektördekinebenzer bir yöntemle tabi. Sanayici ile özellefltirip ya-banc›lara sat›lan bankalar karfl› karfl›ya getiriliyor. Tü-keticilere de de¤erli önerilerde bulunuyorlar.

**YERL‹ MALI SATIN ALMAK KOfiULUYLAEV, OTOMOB‹L, BEYAZ EfiYA SATIN ALACAKTÜKET‹C‹N‹N 1 YILLIK BANKA KRED‹S‹ FA‹Z‹-N‹N %50’S‹ DEVLET TARAFINDAN ÖDENE-CEK.

**DEVLET BANKALARI DEVREYE SOKULA-CAK.

Madem yerli mal› sat›n almak, yerli mal› kullanmakekonomik krize karfl› bir önlem, o halde Sümer-bank’›m›z› niye satt›n›z? Petkim-Tüprafl-Türk Tele-kom-Tekel-Demir Çelik fabrikalar›m›z›-fieker fabrika-lar›m›z›- limanlar›m›z› neden özellefltirdiniz ve yaban-c›lara satt›n›z?

Devlet bankalar› kriz dönemlerinde mi akl›n›za gel-di? Neden finans sektörümüzü yabanc›lar›n eline vedenetimine verdiniz?

Devam› gelecek say›da.

Tafl›mac›l›kta türleraras›ndaki denge!

GÜR SES

Nilgün

ÖNKALNilgün ÖNKAL

Türk nakliyecilere‹ran’dan bask›

-sayfa 3 12/21/08 4:50 PM Page 1

Page 4: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

4 Aralık 2008

Tafl›mac›l›kta, Türkiye ile Rusya aras›nda yaflan›lan sorunlar, iki ülkenin ulaflt›rmabakan› taraf›ndan Dolmabahçe Saray›’nda masaya yat›r›ld› ve çözüme ulaflt›r›ld›

Ulaflt›rmada dev ad›mU laştırma Bakanı Binali

Yıldırım, Rusya Fede-rasyonu Ulaştırma Ba-kanı İgor Levitin ile

Dolmabahçe Sarayı Başbakanlık ofi-sinde bir araya geldi. İki bakan, Tür-kiye ile Rusya arasında son dönem-lerde yaşanan olumsuzluklarla ilgiligeniş kapsamlı bir görüşme yaparak,birçok konuda anlaşmaya vardıkları-nı bildirdiler.

Görüşmeler sonrası bir basınaçıklaması yapan iki bakan, son yıl-larda iki ülke arasında artan ekono-mik ve ticari ilişkiler doğrultusundataşımacılık sisteminin de gelişmesiyönünde çeşitlilik konularının konu-şulduğunu dile getirdiler.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım,karayolu, havayolu, demiryolu ve de-nizyolu taşımacılığı konularının dagörüşüldüğü toplantıyla ilgili şöylekonuştu: “Kara taşımacılığında ge-rek ikili taşımaların gerekse transittaşımaların artan ticaret hacmine gö-re yeni bir esasa göre belirlenmesikonusunda Rus tarafıyla mutabaka-ta vardık. Bu konudaki anlaşmalargelecek aylarda karara bağlanarak,imzalanacak.”

Yıldırım, taşımacılıkta çeşitliliğiarttırmak ve rekabeti geliştirmekamacıyla Samsun-Novorossisk, Sam-sun-Kavkaz limanlarının ve Derince-Kavkaz, Derince-Novorossisk liman-ları arasında tren ferryisi taşımacılı-ğının da önümüzdeki aylarda Cum-hurbaşkanı’nın Rusya ziyaretinde ta-mamlanacağını ve yürürlüğe kona-cağına belirtti.

Havacılık ve Denizcilik anlaşma-larının tekrardan güncelleneceğineve iki ülke arasında yetkili heyetle-rin, teknik düzeyde çalışmalar yaptı-ğını ifade eden Bakan Yıldırım, “Buanlaşmalar 2009 yılı içerisinde imza-lanacaktır. Yapılan anlaşmalarla ikiülke arasındaki denizcilik daha dagelişecek ve Karadeniz içerisindeseyreden gemilerle ilgili bilgi alışveri-şi daha etkin bir hale gelecektir. Et-kinleşen bilgi alışverişi ile iki ülkeiçin güvenlik de artacaktır” dedi.

Yıldırım şöyle devam etti: “Türki-ye ile Rusya arasında gelişen ticareteparalel olarak taşımacılık da her ala-nında gelişme gösterdi. Buna paralelolarak taşımalarda, karayolu baştaolmak üzere bazı sorunlar yaşandı.Ancak bunların çözülemeyecek nite-likte sorunlar olmadığını bir kez dahagördük ve bunların çözülmesi konu-sunda bir siyasi iradenin her iki taraf-ta da mevcut olduğunu tespit ettik.”

Rusya Federasyonu UlaştırmaBakanı Igor Levitin ise yaptığı açık-lamada “Gelişim konusunda önemlibir toplantı gerçekleştirdik” dedi.Levitin, görüşmelerde Karade-niz’deki gemi seyirlerinin ve güvenli-ğinin konuşulduğuna da değindi.

Görüşme esnasında iki tarafın dagündeminde olan konuları açıkça or-taya koyduklarını, iki ülke arasındayaşanan birçok anlaşmazlığı çözdük-lerini dile getiren Levitin, “İnanıyo-rum ki, 2009 yılında Ulaştırma Baka-nı Binali Yıldırım’ın da bahsettiğianlaşmaları imzalayacağız” şeklindekonuştu.

İki bakan, daha sonra basın men-suplarının sorularını yanıtladı.

TAŞIMACILAR’ın “Rusya’nıngeçiş belgelerini düşürmesi ve bonussisteminde yaşanan eksiklikler ikiülkenin de aleyhine olmuş veüçüncü ülke taşıması yapanlar bun-dan karlı çıkmışlardır. Bu konuhakkında ne düşünülüyor?” şeklin-deki sorusuna Rus Bakan Levitin şucevabı verdi: “Bugün esas bu konuüzerinde durduk. Sayın meslektaşımbana şunu söyledi. Bonus sistemimi-ze geri dönmeliyiz. Bu sistemin geçişizni sisteminin analizini yaptık vezannediyorum ki doğru bir analizyaptık. Ve şubat ayında her iki ülke-den uzman kişiler bir araya gelip,Rusya-Türkiye taşımacılığı yapan ki-şilerin sayısını arttırmak için her şeyiyapacaklar.”

Yıldırım ise konuyu biraz dahaaçarak Rus bakanın açıklamalarınailavede bulundu. Bakan Yıldırım,“Bonus sistemi artı Temel Kota şuanda uygulanan sistem. Ancak Bo-nus sisteminin uygulamasında bazısuistimaller veya yanlış kullanımlarolabiliyor. Bu da dahil olmak üzeretoplam kota sistemini bir arada de-ğerlendirip 2009’dan itibaren yenibir sisteme geçeceğiz. Böylelikle ikilitaşımaların payını arttırmayı sağla-mış olacağız. üçüncü ülkeler sistem-den kaynaklanan boşlukları kullana-rak bu gün bu payı alabiliyorlar. Bu-nun yeni bir düzenlemeyle artan ti-caret hacmine paralel olarak yeni birrejime kavuşturulması konusundaprensip olarak anlaştık” dedi.

1 Milyar dolarl›k yat›r›mU luslararası standartlarda

hizmet sunmayı hedefle-yen TÜVTURK Araç Mu-

ayene İstasyonlarının yeni halkaları,İstanbul Çatalca, Kavaklı, Silivri,Pendik, Sultanbeyli, Mimarsinan,Esenyurt, Orhanlı, Hadımköy, Du-dullu, Haraççı ve Şile ilçelerinde ol-mak üzere toplam 12 noktada 14 Ka-sım 2008 Cuma günü itibariyle faali-yet göstermeye başladı. TÜVTURKİstanbul Araç Muayene İstasyonları,Ulaştırma Bakanlığı tarafından yet-kilendirilerek, 20 yıllığına İstan-bul’da periyodik araç muayenesi içintek yetkili kurum olacak ve TÜV-TURK İş Ortağı “TÜVTURK İs-tanbul Taşıt Muayene İstasyonlarıİşletim Anonim Şirketi” tarafındanişletilecek.

İlk TÜVTURK Araç Muayene İs-tasyonu’nun Elazığ’da açılmasınınardından, Türkiye genelinde 61 ilde150 sabit araç muayene istasyonu sa-yısına ulaştı.

Toplantıda konuşan Ulaştırma Ba-kanı Binali Yıldırım, kaybı telafi edil-meyen tek değerin insan hayatı oldu-ğunu dile getirerek, ülkemizde yıldabir kasaba nüfusundan fazla insan ha-yatını kaybettiğini ve yeni ModernAraç Muayene İstasyonları ile yenibir dönem başlatmaktan dolayı duy-dukları gururu sözlerine ekledi.

Yıldırım şöyle konuştu: “Yeni veModern araç muayene istasyonlarıylainsanımız da kazanıyor, devlet de ka-zanıyor; tek kuruş kamu kaynağı kul-lanmadan istihdam oluşuyor, kör to-pal vasıtalarla yollarda ölüm saçmadönemi de geride kalıyor. Muayeneistasyonları, tam teşekkülü bir ihtisashastanesi gibi hizmet veriyor. Trafiğeçıkabilmesi için elinde tapu gibi sağlıkraporu olması lazım. Benim de kula-ğıma itirazlar geliyor. Efendim geç

oluyor, bekliyoruz, saatlerce sürüyor,eskiden iki dakikada muayene edilir-di, diye sızlanmalar duyuyorum. Bunaalışmamız lazım” dedi.

“Tez gidin, hız yapmayın”Yıldırım, 2 ay içinde 16 ildeki istas-

yonların da tamamlanması ile birlik-te yaklaşık 1 senelik bir zaman dili-minde Edirne’den Kars’a, Sinop’tanHatay’a kadar yurdun tamamında189 adet modern araç muayene is-tasyonu hizmete girdiğini belirtti.

“Artık, freni patlayıp otobüs dura-ğına giren araçlara rastlamayacağız”diyen Yıldırım, “Kuyruk lambalarıveya fren lambaları yanmayan biraraca arkadan çarpan bir başka araçile karşılaşmayacağız, el freni tutma-dığı için kendiliğinden aşağıya doğruhareket eden bir araca rastlamaya-cağız. Bunun anlamı şu: 40 yıldırkangren olmuş bu sorunu 1 yıl gibikısa bir sürede çözmüş bulunuyo-ruz” dedi.

Yıldırım, her ay ortalama 90 binaracın trafiğe girdiğini belirterek,“İstanbul’da her gün yaklaşık 650araç trafiğe giriyor. Türkiye, bir bu-çuk milyarlık Çin’den daha fazla ara-ca sahip. Önceden vatandaş parayıödüyordu, istediği nitelikte hizmetialamıyordu. Şimdi, o dönem geridekaldı” dedi. Yıldırım sözlerini, “Tezyapın, hız yapmayın” diyerek bitirdi.

Büyük yatırımDoğuş Grubu Yönetim Kurulu

Başkanı Ferit F. Şahenk ise “TÜV-TURK, Türk sermayesinin, uluslara-rası şirketlerle aktif işbirliği içerisin-de finansal ve teknolojik bütünleş-mesinin başarılı bir örneği” olduğu-nu belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Biz yatırımlarımızda toplumsalfaydayı hep göz önünde bulunduru-yoruz. Ülkemizin en önemli sorunla-

rından biri olan trafik kazalarının enaza indirilmesinde bu yatırımınönemli rol oynayacağı inancını taşı-yoruz. Bu proje kapsamında 550 mil-yon dolarlık ihale bedeli dışında,yaklaşık 350 milyon dolarlık fiziki ya-tırım ve 100 milyon dolar finansmanve proje geliştirme olmak üzere top-lam 1 milyar dolar yatırım gerçek-leştirilmiş olacaktır. Ayrıca, 20 yıllıkişletme süresi boyunca araçlarınmuayene edilmesinden elde edile-cek gelirden yaklaşık 7.3 milyar do-ları hazine payı olarak, 2.7 milyardoları da KDV olarak maliye ba-kanlığımıza aktarılacaktır. Yanidevletimiz 10 milyar dolarlık bir ka-zanç sağlayacaktır.”

Kara Ulaştırma Genel Müdürü Ta-lat Aydın ise muayene istasyonlarınınteknik yapısından ve açılan muayeneistasyonlarına gelen araçlar konusun-da istatistik bilgilere değindi.

TÜVTURK ve TÜVSÜD’ün iş-birliği sonucu gerçekleşen oluşumunönemine değinen Almanya’nın İs-tanbul Başkonsolosu Matthias VonKummer Türkiye ile Almanya ara-sındaki ekonomik işbirliğinin çokyüksek bir düzeyde olduğunu ifadeetti. Konuklarına Türkçe hitabedenKummer, “Türkiye Pazarı Alman gi-rişimciler için çok büyük önem taşı-yor. Hiçbir ülkenin adı anılmazken,Türkiye’ye yapılan yatırımlar devamediyor” diyerek ülkemize verilen de-ğere atıfta bulundu.

Ulaştırma Bakanlığı denetimi al-tında faaliyet gösterecek, DoğuşGrubu, Akfen ve TÜV SÜD ortaklı-ğı ile kurulan TÜVTURK’ün ulusla-rarası standartlarda araç muayenehizmeti veren istasyonlar zincirininyeni halkaları, İstanbul’da hizmetvermeye başladı.

‹stanbul Araç Muayene ‹stasyonlar› Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m, Do¤ufl Grubu Yönetim KuruluBaflkan› Ferit F. fiahenk ve Kara Ulaflt›rma Genel Müdürü Talat Ayd›n’›n kat›ld›klar› toplant›da tan›t›ld›

Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m ile Rusya Federasyonu Ulaflt›rma Bakan› ‹gor Levitin, ikiülke aras›nda, nakliyecilik konular›nda yaflanan birçok sorunu çözdüklerini aç›klad›lar.

Talat Ayd›n, bak›ms›z araçlar›n can ve mal güvenli¤ini tehdit etti¤ine dikkat çekti.

Araçlar ‘canl›bomba’ gibi!..

A ydın, hizmete giren tüm mu-ayene istasyonlarında bugünekadar çekici, kamyon, tanker,

minibüs, otobüs cinsinde toplam106.632 araç muayene edildiğini ifadeederek, bunlardan 53.284 adedinin ağırkusurlu, 4.136 adedinin emniyetsiz,46.954 adedinin hafif kusurlu, 1.258adedinin de kusursuz bulunduğunuaçıkladı.

Talat Aydın, “Yani büyük araçların%53 ünün ilk muayeneleri söz konusukusurlar nedeni ile onaylanmamıştır.Sonuç olarak, bu sayılar trafikte seyre-den araçlarımızın gerçekten önemli birbölümünün trafik güvenliğini, hepimi-zin can ve mal güvenliğini tehdit etmek-te olduğunu göstermektedir” karayolla-rında adeta birer “canlı bomba” gibi ge-zinen araçlara dikkat çekti.

Yeni araç muayene istasyonları hak-kında bilgi veren Aydın, 19 Aralık 2008çarşamba saat 09.30 itibarı ile hizmeteaçılan istasyonlarda yapılan muayenesonucunda 773.281 adet araç muayeneedildiğini, bu araçların 25.447 adedininemniyetsiz, 284.121 adedinin ağır,422.511 adedinin hafif kusurlu ve41.198 adedinin de kusursuz bulundu-ğunu belirterek şöyle devam etti:

“14 Kasım 2008 tarihinden 19 Aralık2008 tarihine kadarki yaklaşık bir aylıksürede, İstanbul’da toplam 57.677 ara-cın ilk muayenesi yapılmış olup, buaraçlardan 37.456 adedinin muayenesionaylanırken, 20.221 adedinin yaniyüzde 35’inin muayenesi araçların ağırkusurlu veya emniyetsiz olmaları nede-ni ile onaylanmamıştır. Buda bize gös-teriyor ki İstanbul’daki araçlar trafik gü-venliği açısından Türkiye ortalamasınınyüzde 5 üzerinde bulunmaktadır.”

Aydın, bugün itibariyle 65 ilde başa-

rıyla faaliyete geçen istasyonların Ara-lık sonunda 77 ilde, 15 Şubat 2009’da81 ilde faaliyete geçerek tamamlanaca-ğını belirtti. Aydın, araç muayene hiz-metlerinin dış dünyadaki ülkeler içinstratejik veya ulusal güvenlik unsuruolarak görülmediğini, ülkelerin bu işi,“trafik güvenliği” bakımından yapıl-ması gereken çok önemli teknik bir işolarak gördüklerini açıkladı.

Almanya, İngiltere ve Fransa baştaolmak üzere pek çok Avrupa ülkesin-de araç muayene hizmetleri özel sek-tör tarafından verildiğini belirten Ay-dın, “Ülkemiz de 2008 itibariyle araçmuayenesi bakımından sınıf atlayarakbu gelişmiş ülkeler grubuna dahil ol-muştur” dedi.

Aydın şöyle devam etti: “Kamu-özelsektör işbirliğinin en güzel örneklerin-den bir tanesi olan ‘araç muayene is-tasyonlarının yenilenmesi projesi’ 2004yılının sonlarında başlamış ve 3 yıllıkyoğun çalışma ve yasal düzenlemelersonucunda Elazığ istasyonumuzun10.01.2008 tarihinde açılması ile fiilisonuçlarını vermeye başlamıştır.”

Her gün trafiğe yaklaşık 2 bin yeni ta-şıtın karıştığını, son 20 yılda taşıt filo-muzda ciddi bir artış yaşandığını ve bu-gün taşıt sayısının 14 milyonu bulduğu-nu anlatan Aydın, “Ülkemizdeki ka-rayolu kaza istatistiklerine baktığımız-da ise maalesef her yıl beş bini aşkın ki-şinin, trafik kazalarında ölmekte veyaklaşık 150 bin vatandaşımızın da ya-ralanmakta olduğunu görmekteyiz. İs-tatistikler her ne kadar ülkemizdemeydana gelen kazalar içinde araçlarınteknik kusurlarına bağlı kaza oranınıbinde yarım olarak göstermekte ise de,gerçekte bu oran çok daha yüksektir”diye konuştu.

TÜVTURK’ün toplant›s›nda, karayollar›nda dolaflan araçlar›n teknikyap›lar› ile ilgili bilgi veren Kara Ulaflt›rma Genel Müdürü TalatAyd›n, araçlar›n adeta birer bomba gibi dolaflt›klar›na dikkat çekti.

Gazetemize ücretsiz abone olmak için

www.tasimacilar.com

adresinden kayıt yapmanızyeterlidir.

Lojistik eğitimin entegrasyonu(Sektör- Üniversite İşbirliği)

Günümüzde lojistik sektörünün hizmet yelpaze-si her geçen gün genifllemektedir. Dolay›s›ylabu genifllemeye ba¤l› olarak, bu alanda istih-

dam a盤›n›n da ortaya ç›kt›¤› yads›namaz bir gerçekolarak karfl›m›za ç›kmaktad›r.

Son y›llarda devlet üniversitelerimizde de say›lar› art-maya bafllayan lojistik bölümlerinin devreye girdi¤i gö-rülmektedir. Önümüzdeki y›llar içerisinde, bu alanda-ki bölümlerin say›lar›n›n h›zla artmas› beklenmektedir.Burada bir noktay› belirtmekte fayda var: Art›k günü-müzde birçok iflletme, lojistik faaliyetlerinin ço¤unud›fl kaynak kullan›m›yla tedarik etmektedirler. Küresel-leflmenin de etkisiyle, özellikle d›fl ticaret alan›nda fa-aliyet gösteren iflletmelerde bu duruma daha s›k rast-lanmaktad›r... ‹flte bu noktada, lojistik faaliyetlerininartmas›yla söz konusu iflletmelerin lojistik alan›ndae¤itim alan kiflilere ihtiyac› paralel bir flekilde artmak-tad›r. Önümüzdeki y›llarda lojistik alan›nda e¤itim ve-ren üniversitelerimizde lojistikle ilgili bölümlerin art-mas› bir çözüm yolu gibi gözükmektedir. fiu andakimevcut üniversitelerimizdeki lojistik bölümlerindenmezun olan ö¤rencilerin, bu alandaki istihdam a盤›n›bir nebze olsun kapatt›¤› görülmektedir. Nitekim üni-versitelerimizin amaçlar›ndan biri de, açm›fl olduklar›lojistik bölümlerinden mezun edecekleri ö¤rencilerlebu a盤› kapatmaya çal›flmakt›r.

Göz ard› edilmemesi gereken bir durum da, üniver-sitelerimizde e¤itim alan ö¤rencilerimizin daha iyi ye-tiflmeleri için üniversitelerimiz ve lojistik firmalar›n›naras›nda bir iflbirli¤i oluflturulmas› gereklili¤idir. Lojis-tik firmalar›n›n birço¤u arad›¤› niteliklerde eleman bu-lamad›klar›ndan flikayet etmektedirler. Bu flikayetleriortadan kald›racak çözüm üretebildiler mi? sorusunaverilecek cevap ‘k›smen‘ ya da ‘hay›r‘ olacakt›r. Birgerçek var ki ?evet? cevab› kesinlikle al›namayacakt›r.Çünkü lojistik ve tafl›mac›l›k firmalar›, üniversiteleri-mizle yeterli düzeyde etkileflime ve iflbirli¤ine gitme-mifllerdir. Halen de bu durum devam etmektedir. Ma-alesef günümüzün en büyük sosyal sorunlar›ndan biriolan iletiflim eksikli¤ini bu noktada fazlas›yla hisset-mekteyiz. Üniversitelerimiz ve üniversitelerimizin bö-lümleriyle ilgili firmalar aras›nda yeterli iletiflim kurula-mamaktad›r.

Lojistik alan›n›n yeni ve h›zla geliflen bir faaliyet ala-n› oldu¤unu bilmekteyiz. Dolay›s›yla tüm lojistik bö-lümlerini içinde bar›nd›ran üniversitelerimiz. bu alandae¤itimlerine h›zla ve etkin bir flekilde devam etmekte-dirler. Lojistik alan›na istihdam oluflturarak, flirketleri-mizin nitelikli eleman ihtiyac›na cevap vermektedirler.Lojistik iflletmelerinin en çok belirtti¤i hususlardan bi-ri olan “istedi¤imiz niteliklerde elaman bulam›yoruz”yak›nmalar›na da çözüm bulunmas› gerekmektedir.Ancak unutulmamas› gereken bir husus var ki, bu dae¤itim kurumlar›m›z›n bu alanda üzerine düflen göre-vi fazlas›yla yerine getirdi¤idir.

Bütün bu unsurlara ra¤men neden lojistik firmalar›-m›z istedikleri nitelikte eleman eksikli¤inden yak›n›-yorlar?

Nedeni, iletiflim ve iflbirli¤i eksikli¤i…Lojistik iflletmelerimiz ve üniversitelerimiz aras›nda

bir entegrasyonun kurulmas› gereklili¤i kaç›n›lmazd›r.Özellikle lojistik alan›nda e¤itim alan ö¤rencilerin uy-gulama e¤itimlerinin, daha da art›r›lmas› gerekti¤i dü-flüncesindeyim. Nitekim meslek yüksek okullar› ve sa-nayi iflbirli¤inin art›r›lmas› için Yüksek Ö¤retim Kuru-mu (YÖK) taraf›ndan da bir tak›m çal›flmalar yap›ld›-¤›n› görmekteyiz. Özellikle staj dönemlerinin art›r›lma-s› çal›flmas› -ki en önemli çal›flma olacakt›r- bu çal›fl-man›n ö¤rencilere kendilerini gelifltirme ve yetifltirmekonusunda katk› sa¤layaca¤› görülmektedir.

Lojistik iflletmelerinin arad›¤› niteliklerde, istedi¤iyetkinliklerde eleman ihtiyac› sorununun ortadan kal-d›r›labilmesi için yap›lmas› gereken ilk faaliyet; üniver-siteler ve lojistik iflletmeler aras›ndaki iflbirli¤inin olufl-turulmas› veyahut var olan iflbirli¤inin daha da art›r›l-mas›d›r. Özellikle lojistik e¤itim veren üniversitelerimiztaraf›ndan sektörden dan›flman firmalar belirlenmesive bu dan›flman firmalar ile sürekli iletiflim halindeolunmas› gerekmektedir. Kurulacak olan bu iletiflimve entegrasyon sayesinde lojistik iflletmeleri, dan›fl-manl›klar›n› üstlendikleri üniversitelerimizden kendile-rine gerekli olan nitelikli eleman eksikli¤ini de gidermef›rsat› bulacaklard›r. Lojistik iflletmeleri, staj imkanlar›sunarak hem kendilerine gerekli olan iflgücünü dene-me f›rsat› bulacaklar hem de staj gören ö¤rencilerdebulunan eksiklikleri tespit edebileceklerdir. Tespit et-tikleri eksiklikleri, dan›flmanl›k yapt›klar› üniversiteyebildirerek e¤itim seviyesinin artmas›na katk›da buluna-bileceklerdir.

Sonuç olarak, lojistik iflletmelerimiz dan›flmanl›k hiz-meti verebilecekleri üniversiteleri belirleyerek, bu üni-versitelerle sürekli ve düzenli bir entegrasyon olufltur-malar› gerekmektedir. Bu bütünleflme sayesinde, lojis-tik iflletmelerimiz hem istedikleri niteliklere sahip ele-man ihtiyac›n› karfl›layabilecek hem de e¤itime katk›sa¤layabileceklerdir.

İbrahim

BİLGİÇİbrahim BİLGİÇ

Ö¤retim GörevlisiÖ¤retim Görevlisi

ARAÇ sayısının fazla olduğu İstanbul,Ankara, İzmir ve Bursa’daki istasyon-larına yılsonu nedeniyle çok sayıdaaracın giriş yaptığını bildiren TÜV-TURK, yoğunluk yaşanmaması içinçalışma saatlerini uzattı.İSTASYONLARDA uygulanmakta olanyeni araç muayene sistemine göre birgünde ancak belirli sayıda aracın işlem-lerinin tamamlanabildiğini belirten yet-kililer, araç sahiplerine daha az yoğun-luk yaşanan istasyonları öneriyorlar.

TÜVTURK’ten yo¤unlu¤a çözüm

-sayfa 4 12/21/08 4:51 PM Page 1

Page 5: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

5 Aralık 2008

Lasti¤e yeniden “hayat” veriyorlarL astiklerin sağlamlığı bir araç

için büyük önem taşıyor. Ülke-miz şartlarında bir lastik orta-lama ömrünü tamamladıktan

sonra atılmıyor, yeniden “hayat verile-rek” yani “lastik kaplama” denilen ope-rasyondan geçirilerek kamyon ya daTIR’ların hizmetine sunuluyor.

“Lastik kaplama” sektörüne uzun yılla-rını veren Adana’daki “Aydilek LastikKaplama Şirketi” de bu kulvarın önemliyapı taşlarından birini oluşturuyor. İtal-yan Lastik firması Marangoni’nin bayili-ğini yürüten Aydilek, Türkiye’deki 13 ba-yiden birisi.

Çevresinde “Lastik Kaplama” sektörü-nün duayeni olarak tanınan SüleymanAydilek, işe 1952 senesinde babasının ya-nında çırak olarak başladığını belirterek,“Daha sonra lastik kaplama sektöründe16 yıl çalıştım. Babamın verdiği serma-yeyle sıcak kaplama yaparak işe başladık”diye başladığı öyküsüne şöyle devam etti:

“Daha sonraları teknoloji gelişti, biz deAvrupa’ya gidip orada çeşitli firmaları ge-zip karar verdik. Soğuk kaplama işini1996 yılında kurduk. O gündür bugün-dür, soğuk kaplamada en son teknolojineyse, onunla çalışıyoruz.”∂ Ekonomik kriz nedeniyle bir etkilen-me oldu mu?

Olmaz mı? En büyük destekçilerimiz-den Marangoni Kauçuk, bu kriz döne-minde bizim hep yanımızda oldu. İyi, kö-tü, yavaş yavaş, ıslak ıslak etkilendik. Sek-törümüzde etkilenmeyen firma yok. Şuan kapanan da çok var. Ayakta durmamı-zın en önemli nedeni, mesleğimiz. Çekir-dekten yetişme oluşumuz, işi iyi biliyor ol-mamız bizi ayakta tuttu. Yine de her şeyibiliyoruz diyemeyiz, öğrenmeye çalışıyo-ruz.

Dürüst olmanın yararlarını gördük. Da-ha büyük teknolojiler getirip, kendimizibüyütmek en büyük hedefimiz. Babamnasıl bize bu işi miras bıraktıysa, bizler deçocuklarımıza devretmeyi düşünüyoruz. ∂ Lastiğin hastalığını baktığınızda anla-yabiliyor musunuz?

Bu bir hastalıktır, uzaktan baktık mı,lastiğin yapılıp yapılmayacağını anlarız.Bu elimizin dokusu, oradaki arızayı bulur.

Gözümü de kapatsam, o dokudan arızayıbulurum. Lastik bizden korkar biz lastik-ten korkmayız. Ama ticaret ayrı bir şey-dir. Bir şanstır. Çok farklı bir dünyadır.Yetişme tarzıdır. Ben ilkokul 3. sınıfı terketmişim. Yani bugün herkes başaramazbunu. İlkokul 3. sınıftan beri çalışma ha-yatındayım ben.

Aydilek Lastik Kaplama AŞ.’nin ikinci ku-şak yöneticisi Hüseyin Aydilek ise baba mes-leğini daha da ötelere taşıma düşüncesinde.Hüseyin Aydilek de deyim yerindeyse “çekir-dek”ten başlamış “lastik kaplama” işine.Ancak o daha şanslı, çünkü teknoloji ona birtakım avantajlar sunuyor. ∂ Hüseyin bey, Marangoni istediğinizteknolojik avantajları sağlıyor mu?

Biz, Marangoni ile beraber, bu sektördeteknolojik anlamda iş birliği yapıyoruz.Marangoni ile her zaman ileriye adım atı-yoruz. İleriye gidiyoruz. Yani teknolojiyiverip de, 3 lira olan şeyi 5 liraya değil sat-mıyoruz. 3 lira ise, 3 lira. Ama hakkıylaalıyoruz. Hakkıyla da veriyoruz. Maran-goni, kendi dalında 1950 yılından beri busektörde var. Aynı zamanda, dünya gene-linde, kaplama sektöründeki makine ima-latında büyük bir emeği olan bir kuruluş.Biz Aydilek kaplama olarak, Marangoniile birlikte çalışmaktan her zaman gururduyuyoruz. Marangonini teknolojileriher zaman için diğer kaplamacılardan da-ha öndedir. Sektördeki yenilikler her za-man Marangoni’den çıkıyor.

Gelen bir müşteri ne kadar devem edi-yor? Yoksa hemen kaçıyor mu?

3 yıl önce biz sektörde 600 – 700 lastikyapıyorduk. 3’üncü yılımızı doldurmaküzereyiz. Şu an 1200 lastik yapıyoruz. Ya-ni müşteri kaçmıyor, yanında birkaç kişidaha yanımıza getiriyor. Ürün yelpazesiçok geniş olduğundan lastik profilleri dehafif ve mukavemeti fazla. Bu da kamyon-cuyu mutlu ediyor, memnun ediyor.

Maliyetler arttığı için vatandaşın kap-lamaya dönüşü çok olabilir. Hep yenimüşteri gelir de alttan da eskiler gider.Böyle oluyor mu?

Hayır, fark edemeyebilirsiniz ama güzelbir istatistik, güzel bir müşteri işi olursa,bunun dökümünün ne olduğu hemen gö-rünür. İşte biz bunu takip ediyoruz.

Tafl›mac›l›kta “milyonlarca” lira de¤erindeki kargolar› bir yerden bir yere tafl›yan kamyon ya da TIR’lar›n can damar-lar›n›n, sahip olduklar› lüks görüntüden daha çok, asfalt zemine de¤en lastikleri oldu¤unu hiç düflündünüz mü?

U luslar arası TIR trafiğininmerkezi olan Almanya,

otobanlarından geçen 12 tonüzeri araçların ödedikleri ‘oto-yol geçiş bedeli’ni (MAUT) ye-niden düzenledi ve 13.5Cent’ten 16 Cent’e çıkardı.

Almanya, uluslararası TIRtrafiğinin merkezi, ülkemiz ih-racatçılarının ve taşımacılarınında yoğun olarak çalıştıkları birülke. Gelişmiş limanları ve oto-yolları ile hizmet veren Alman-ya artan yük trafiğini ülkeye çe-kerken altyapısını güçlendir-mek durumunda kalıyor. Buyüzden belirli bir tonajın üze-rindeki taşıma araçları bir oto-yol geçiş bedeli ödüyorlar. Buotoyol ücretine MAUT adı ve-riliyor. Bu bizim taşımacıları-mız açısından bir zorunluluk vemaliyet demek olduğu için ko-nu da önem taşıyor.

Geçtiğimiz gün AlmanyaUlaştırma Bakanı WolfgangTiefensee tarafından yapılanaçıklamada, MAUT vergisiüzerindeki tarifenin değişerek

ücretin kilometre başına 13.5cent düzeyinden 16 cent düze-yine çıkarılacağı belirtildi. So-nuçta Almanya parlamentosuyaptığı oylama ile bu kararıonayladı. Almanya, otobanınıkullanan 12 tonun üzerindekiağır yük taşıma araçları yeni ta-rifeden ödeme yapacak.

Ayarlanan yeni zamlı tarifeile birlikte Almanya hükümetiyaklaşık 1 milyar Euro ek geliresahip olacak. Gelirin ülkeninulaştırma ve diğer altyapı proje-lerinde kullanılması bekleniyor.

Almanya hükümeti açıklama-sında, yapılan bu zammın ve ay-rılan bütçenin, projelerin sadecebir kısmını finanse edeceği, ül-kenin ihtiyaçları hesaplandığın-da, 2009-2011 yılları arasındayaklaşık 4.5 milyar Euro gibi biryatırıma ihtiyaç duyacaklarınıbelirtti. 1 Ocak 2009’da yürürlü-ğe girecek yeni tarife ile 13.5Cent olan ücret 16 Cent’e yükse-lecek. Ayarlanan yeni zamlı tari-fe ile yaklaşık 1 milyar Euro ekgelire sahip olacak.

Alman otoyollar›nda fiyatlar artt›Alman otoyollar›nda fiyatlar artt›

Toplumsal birliktelikle krizi atlatabiliriz (2)

Bas›n halk› çok fazla etkilememek içingerçekleri aç›k aç›k yazm›yor. “Kriz biziflu anda etkilemedi, etkileri yavafl yavafl

görülecek” deniliyor. Bu tip haberler de insan-lar üzerinde bir endifle oluflturuyor. Bir belirsiz-lik var ama ufukta bize do¤ru gelen karanl›¤›niflaretleri de var. Bu durum insanlar›n arabakullanmalar›na kadar hayatlar›n› etkiliyor. Da-ha çok dikkat etmelerine ra¤men denizlere,çukurlara düflüyorlar veya daha çabuk baflkas›-na öfkelenebiliyorlar. Özellikle flehir içinde“dur-kalk” trafi¤inde karfl›l›kl› hasarl› kazalarlakarfl› karfl›ya gelebiliyorlar.

Uzun bir süre devam edecek ve belki de ar-kas›nda daha büyük s›k›nt›lar›n yaflanaca¤› bukriz dönemini küçük önlemler alarak atlatabili-riz. ‹nsanlar kriz varken harcama yapam›yorlarve mutsuz oluyorlar. Mutsuzluk, ruhsal durumudo¤rudan etkiledi¤i için fiziksel olarak bünyeyede zarar veriyor.

Türkiye’de bankalar, insanlar› gittikçe kötübir hal alan kredi kart›na al›flt›rd›. Çeflitli taksitimkanlar›, avantajlar sundular. Asl›nda bakt›¤›-n›z zaman halka, çeflitli flekillerde gelen birbask› var. “Ev al›n flu krediyi verelim, arabaal›n flu krediyi verelim” gibi sürekli reklamlarlainsanlar borca teflvik ediliyor, borç ödemeksanki çekici bir fleymifl gibi gösteriliyor.

Karfl› komflunuz veya bir akraban›z ev ald›y-sa siz de almak istiyorsunuz. Piyasada sat›lanevlerde görüldü¤ü kadar›yla çok ucuz taksitlen-dirilmifl olanlar var. Bunlar›n hepsi yeni, çokfl›k ama da¤ bafl›nda. Dolay›s›yla ben bu evialay›m, ev kiras› verir gibi oturay›m diyemiyor-sunuz. Cebinizden fazla para ç›kart›p evim ol-sun mutlu olay›m düflüncesiyle harcama yap›-yorsunuz. Onun içinde bu harcama sizin beli-nizi büküyor. Ayr›ca evde efllerin birbirleriyleyapt›¤› “O adam ald› sen alamad›n, sen kor-kaks›n, sen ödleksin, sen p›s›r›ks›n, sen ne bi-çim erkeksin” fleklindeki kavgalar› da berabe-rinde getiriyor.

Bu kavgalar aile içi dengelerin bozulmas›naneden oluyor, hatta zaman zaman yatak oda-s›na kadar uzan›yor. ‹çinde bulundu¤umuz budurumu alaca¤›m›z küçük önlemlerle atlatabili-riz. Öncelikle aile ile oturup konuflmam›z gere-kiyor.

Biz, Türkiye olarak böyle bir dönemden ge-çiyoruz. Bafl›m›zda sadece böyle ekonomikbir kriz yok, ayn› zamanda terör de var. Te-rör bizi ürkütüyor. Toplum, “yan›m›za bircanl› bomba oturabilir” endiflesi tafl›yor. Bü-yük kentlerde yaflamam›za ra¤men, süreklikorkuyla yafl›yoruz. Baflbakan Recep TayyipErdo¤an, Tunceli’ye ziyarete gidece¤i zamanorada silahlar at›l›yor. Oras› sanki bizim ülke-miz de¤il de baflka bir bölge. Polisimiz, aske-rimiz, jandarmam›z yok mu, var ama silahsesleri geliyor.

Toplumu öfkelendiren, ürküten bu terör yü-zünden masum insanlar›n, içimizden birilerininölüyor olmas› bizleri kahrediyor. Kimseninkimseyi öldürtmeye veya “sen canl› bomba ol-ma flans›n› kazand›n” demeye hakk› yok.

Toplum olarak bu iflin durdurulmas›n› istiyo-ruz. Teröre maddi bir destek yap›l›yor. Meselatank, uçak, helikopter al›n›yor. ‹stiyoruz ki, pa-ram›z e¤itime, sa¤l›¤a ve insanlar› mutlu ede-cek alanlara ayr›ls›n. Asl›nda bu da mevcutekonomik krizde, genel ekonomik kriz olmasabile bizim ülkemizi zorlayan bir durum.

Örne¤in, bir asker flehit oluyor, devlet ailesi-ne flehit maafl› ba¤l›yor. Bir baflkas› yaralan›-yor ona ömür boyu devlet bak›yor. Bu devle-tin görevi elbette ama neden askerimiz flehitolsun ya da bir uzvunu kaybetsin ki. Burayaçok büyük bir para gidiyor. ‹çeride bir delikvar, o delikten sular ak›p gidiyor. Dolay›s›ylay›llard›r terör korkusu veya kayg›s› ile yafl›yo-ruz. Bir de bunun üzerine ekonomik kriz gelin-ce ve bilgiler saklan›nca toplum daha da gü-vensizlefliyor. Çünkü toplum gerçek bilgilereulaflam›yor, kulaktan dolma yanl›fl, yalan, ek-sik bilgilerle yanl›fl yönlendiriliyor.

‹nsanlar bir fleyler alamad›klar› zaman ken-dilerini mutsuz hissettikleri için kendimizeçok ucuz hediyeler alabilir, bu flekilde mutluolabiliriz.

Sevdi¤imiz arkadafllar›m›z ile yak›n görüflme-ler yapabilir, tart›flabiliriz. Aile bireyleri ile bir-likte olabilir, konuflabilir, oyun oynayabiliriz.Krizde neler yapabiliriz konusunda evde otu-rup aile bireyleri ile çözüm yollar› üretebiliriz.Burada flöyle bir soru sorabiliriz; “ O halde bü-yük nakliyat firmalar›, floförleri ile sürekli ileti-flim halinde olabilirler.”

Örne¤in, bir nakliye firmas› sahibi çal›flanla-r›yla sürekli iletiflim halinde olmal›d›r. fioförlermilyarl›k TIR’lar› sürüyorlar. O kifliye, “ben se-ni gözlüyorum, koruyorum, kolluyorum, nefe-sim üstünde, elim üstünde, gücüm, s›cakl›¤›mseni sarm›fl” mesaj›n›n iletilmesi psikolojik aç›-dan büyük rahatlama sa¤layacakt›r. ‹letiflimgüçlü olmal›d›r. Bu yaz›l› da olabilir, sözlü deolabilir. Bir araya gelip, yap›lacak toplant›larlamotive edici mesajlar verilerek de olabilir. Butip fleylerle çal›flanlar “beni koruyacak insanlarvar, sahipsiz de¤ilim” düflüncesiyle daha rahathareket edecek ve daha mutlu olacakt›r. Bumotivasyon flirket için de, aile için de, her top-luluk için de geçerlidir ve yap›lmal›d›r.

YAKLAŞIM

Alanur

ÖZALPAlanur ÖZALP

Uzman Psikolog(212) 292 09 49

T ürkiye’de uluslararası yük taşıma-cılığına yönelik hizmet veren UnRo-Ro İşletmeleri, nakliyecilerin

şikâyetlerine hedef olmaya başladı. Dün-yada yaşanan “kriz”in de göz önüne alına-rak mevcut tutumuna biraz esneklik kat-ması gerektiği belirtilen Un Ro-Ro’nun,beklendiği üzere nakliyecilerin sorunlarınafazla destek olmadığı öne sürülüyor.

Nakliyeciliğin son dönemlerde zor birdönemece girdiğini ifade eden TorosUluslararası Nakliyat yetkilisi Çetin Çi-magil, Un Ro-Ro’nun da bu süreçte ken-dilerine gerekli desteği vermesi gerektiği-ni söylüyor.

Ülke bazında, nakliyecilerin büyükzorluklar içinde olduğuna dikkat çekenÇetin Çimagil, konu ile ilgili soruları-mızı yanıtladı:∂ Son zamanlarda Un Ro-Ro ile yaşadığı-nız sorunları anlatır mısınız?

Un Ro-Ro, arabalarımıza ödeme de 45gün vade tanıyor. Eğer banka ile kredi kar-tı ile ödeme yaparsanız 60 gün vade yapı-yor. Avrupa’ya giden bir aracın Türki-ye’den çıkması, malı boşaltması, tekrar yü-künü alıp gelmesi normal sürede 20-22gün. Yani Un Ro-Ro’nun, nakliyeciye yap-mış olduğu va-denin ihracatnavlunu 45 gün,ithalat navlunumaksimum 25gün gibi oluyor,ama hal böyley-ken nakliyeci ih-racatta müşte-riyle zaten mini-mum 45 gün ileçalışıyor. İthalatta da minimum şu günler-de 75–90 gün çalışılıyor.

Bunun dışında yurtdışına giden her araçöyle hemen yükünü boşaltır boşaltmazyükleme yapamıyor. Hele şu sıralar 40 gün,20 gün, 10 gün yatan arabaları da hesabakattığınızda, dönüş navlununu nakliyecipeşin ödemiş gibi oluyor. Bunun yanı sıraUn Ro-Ro söz konusu vadede 1 gün bile,yani 45 günden 1 gün bile taviz vermiyor. ∂ Un Ro-Ro sadece liman ücreti karşılı-ğında Türkiye’ye taşıma yapıyor. Bu konu-daki düşünceleriniz nedir?

Hayır, o durum araç boş gelirse geçerli.Diyelim ki arabanız dolu geldi. Araba ayın1’inde Türkiye’den çıktı, Un Ro-Ro fatu-

rasını kesti, 45 gün sonra yani bir sonrakiay bunu ödemek zorundasınız. Araba za-ten 45 günde İstanbul’a yeni düştü, ara-bayı orada tutuyor ve ‘Nakit olarak öde-yeceksin, arabayı ondan sonra salaca-ğım? diyor. Amerikalı yeni sahipler bunabu şekilde taviz verilmeyeceğini söylü-yorlar. Un Ro-Ro’nun hayat kaynağınakliyecilerdir, biz olmazsak Un Ro-Ro’nun olma şansı yok.

∂ O zaman başka bir ülkeye gidip, o ül-kenin nakliyecileriyle çalışamaz mı?

Bize uyguladığı gibi bir iş bulup gidebilir-se tabi. Un Ro-Ro’nun gittiği bir durumdabaşka biri yerini doldurur, çok da önemlideğil. Ama Un Ro-Ro buradan bir yeregitmez. Nereyi bulabilirler ki, bütün gemi-ler bomboş yatıyor. Günde 70 bin dolaraçalışan gemiler, 7 bin dolara çalışıyor. Onubırakın bin dolara çalışan gemiler bile var.Un Ro-Ro buradan gittiği zaman 70 bindolardan mı gidecek? Öyle bir şey yok,böyle bir hattı bırakıp da gidebilecek birisi-ni tanımıyorum.

Aslında Un Ro-Ro’ya da hak vermek la-zım. Herkes ondan idare edilmeyi bekli-yor. O bir kişi, ama sektör çok büyük. Sek-törü bugün Un Ro-Ro’da, yarın ne yapıla-

bilir bilemiyoruz.Un Ro-Ro 10arabada 1 araba-ya indirdi bu du-rumunu, navlunfiyatlarını da birmiktar indirdi,bunlar da güzelolaylar. Daha daindirebilir, bu da-ha da güzel olur.

∂ Peki, sizce neler yapılabilir?Nakliyeciler Un Ro-Ro’ya bu bir mesajın

gitmesin istiyor. Diyelim ki vadelerimiz za-manında ödenmiyor, bizim yüzümüzdenzor duruma düşebilir. Ama böyle bıçak gi-bi kabul etmiyorum, arabanı da vermiyo-rum demekle olmaz.

Un Ro-Ro’nun şu sıralar vadeyi uzatma-sı gerekiyor. 45 günü en az 65-70 güne çı-karması gerekiyor. Zira araba zaten ikinciseferi 30 günde tamamlıyor. Müşteriden30 günlük çek alıyoruz. Bunun bir bölümü-nü biz finanse edeceğiz, bir bölümünü UnRo-Ro finanse etmek, bu kolaylığı göster-mek zorunda. Nakliyecilerin de çoğu böyledüşünüyor.

“Un Ro-Ro’nun hayatkayna¤› nakliyecilerdir”

-sayfa 5 12/21/08 4:51 PM Page 1

Page 6: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

6Aralık 2008

Mercedes Benz Türk, global kriz nedeniyle otomobil pazar›nda yafla-nan daralmaya ra¤men, sektördeki liderli¤ini korumay› sürdürüyorM ercedes Benz Türk A.Ş. Kamyon Satış Müdü-

rü ve TAİD Başkanı Bahadır Özbayır, 2008Ekim ayı itibariyle Türkiye’de de hissedilmeye

başlanan kriz etkilerinin, 2009 yılının ilk aylarında da his-sedilmeye devam edeceğini belirtti.∂ Global kriz Türkiye’de de etkilerini göstermeye başla-dı mı?

Mercedes 2007 yılının sonunda yüzde 30 ile pazar lide-riydi. 2008 yılının bu zamana kadar olan dönemini değer-lendirdiğimizde Mercedes’in yüzde 32,7 ile liderliğini ko-ruduğunu görüyoruz. Yılsonu itibariyle de aynı noktalar-

da olacağımızı düşünüyoruz. Ancak, Ekim başından iti-baren başlayan ve Türkiye’yi de etkileyen bir global so-run var, bundan kaçış yok. Türkiye’de bunun ilk belirtile-rini Ekim ayından itibaren gördük.∂ Ekim ayında neler yaşandı, etki nasıl görüldü?

Ekim ayında pazar geçen yıla göre büyük oranda düş-tü. Geçen yılın Eylül ayı, tahmini bir rakamla 3 bin 300 ci-varında araç satılmışken, bu yıl kesin sonuçlar çıkmamışolmasına rağmen 1800 adet civarında bir satış gerçekleş-ti. Bu da önemli bir düşüşü gösteriyor. Bütün segment-lerde bir düşüş var. Hatta ekonomik zorluklara rağmenhiç düşmemiş olan inşaat kamyonu ve çekici segmentle-rinde de Ekim ayında ilk defa bir düşüş görüyoruz. Do-layısıyla tahmin ediyorum ki, tüm şirketler yılbaşındayaptıkları yılsonu kapanış tahminlerini revize edecekler.∂ Şirketler hedefledikleri satış rakamlarına ulaşama-yacaklar mı?

Hedeflere adet itibariyle ulaşılmasının zor olduğunugörüyorum. Önümüzdeki aylarda nasıl bir sonuç çıkacaktam bilmiyoruz. Bir belirsizliğin içerisindeyiz ama durumbu şekilde giderse birçok firma hedefine ulaşmakta güç-lük çekecektir.∂ Mercedes Benz Türk hedeflediği satış rakamlarınaulaşabilecek mi?

Mercedes Benz Türk’ün ilk 9 aylık performansı, bun-dan sonraki aylar nasıl giderse gitsin, hedeflerimize ulaş-mamızı garanti altına alıyor. Dolayısıyla bu konuda birendişemiz yok. Hedeflerimizin çok daha üzerine çıkmayıdüşünüyorduk. Belki biz hedef noktasında kalacağız,ama diğer firmalar için bu böyle olmayabilir.∂ Üretimde herhangi bir aksama yaşadınız mı?

Mercedes Benz Türk’te üretim devam ediyor. Üretim-de herhangi bir kısıntıya gitmedik. Tabi ki, gelişmeleri iz-liyoruz ancak gerek otobüs fabrikamızda, gerek kamyonfabrikamızda yapılan üretimde herhangi bir kısıntı yok.∂ Yeni çıkan vergiler, döviz dalgalanmaları, kredi alım-ları satışları etkiliyor mu?Türkiye’de ticari araç piyasasında yapılan satışların yüz-de 90’a yakın kısmı tüketici kredisi ile yapılıyor. Finanspiyasalarında yaşanan sorunlar nedeniyle bankalarımızkredi vermede zorlanıyorlar. Dolayısıyla kredi faizlerininmertebesinden çok kredinin bulunabilirliliği önemli halegelmiş durumda. Birinci derece de bu satışları etkiliyor,pazarı daraltıyor. İkinci etken ise kurların yüksekliğindenziyade, çok geniş bir koridorda sıçrama yapması. Bu du-rum müşterinin kararını etkiliyor. Kurların oynaklığın-dan dolayı, alım kararları erteliyor. Ertelemeler, üst üsteeklendiğindeyse daralma meydana geliyor. Taşıtlardakivergiler de arttırıldı. Ama bunlar zaten her yıl artıyordu.Ancak oranlar daha makul tutulabilirdi. Devletin belliprogramı, bütçesi var ve bunu tutturmak için gayret edi-

yor. Sonra spekülasyon mudur, bilmiyorum, banka mu-amele vergilerinin düşürülmesi ya da kaldırılması, bir ta-kım kolaylıklarla ilgili duyumlar alıyoruz. Bunların doğ-ruluk payını zaman gösterecek.∂ Euro normlarına geçiş zorunluluğu, araçların satı-şlarını yükseltir mi?

Öyle bir türbülansın içerisine girdik ki, Euro 3-Euro 4konusu bir toz bulutunun içerisinde kayboldu. Euro3’üönümüzdeki yıl yerine bu yıl alayım gibi bir konunungündemde olduğunu düşünmüyorum. Herkes ekmek,işini çevirme derdinde. Uluslararası nakliyecilik yapanfirmalar, Euro 4-Euro 5’i zaten tercih ediyorlar. MeselaAvusturya ve Almanya’da bu konuda geçiş avantajlarıvar. Dolayısıyla maliyet 1 ya da 1 buçuk yıl içerisinde ge-ri dönüyor. Fakat yerli üreticiler için tabi ki, bir öne çek-me, maliyete katlanmamak için bu yıla alma durumu ola-bilir ama bugünde onları almak için belirli bir finans gü-cü lazım. Orada da finansman yok. Yani bugün esas ko-numuz Euro3-Euro4 bu yıl mı satılır, önümüzdeki yıl mısatılırdan ziyade ticari araç piyasası ne olacak. Kredileryavaş gidiyor. Kurlar yüksek, daha da önemli olan oynak.Dolayısıyla bu bir önünü görememe durumu oluşturu-yor. Kararını vermiş işletmeci dahil, herkes beklemede.∂ 2009 yılına nasıl görüyorsunuz?

2007 yılı, bu yılın ilk 9 ayına baktığımız zaman yüzde 9oranında daha dardı. Bugün ki noktadan ilk 9 aya baktı-ğımızda da kötü bir pazar performansı görmüyoruz.Önümüzdeki yıl bu 3 aydan devam edeceğine ve yılın ilk9 ayı da bu yıl gibi olmayacağına göre bir daralmadan sözedebiliriz. Firmalarda planlarını buna göre yapıyorlar. ∂ Bazı firmaların Avrupa’da ki fabrikaları işçi çıkar-maya başladı. Mercedes’te benzer bir durum söz konu-su mu?

Evet, birçok firmada bu böyle. Mercedes’in ana fabri-kalarında ilk tedbir olarak fabrika tatilleri başladı ama buişçi çıkarma anlamına gelmiyor. O noktaya henüz gelin-miş değil. Oralara gelip, gelmeyeceğini göreceğiz. Avru-pa’da bu kriz önce geldiği için etkileri daha öncesindenhissediliyor. Türkiye’de de bazı firmalar fabrikalarını ta-til etti. Mercedes Benz Türk AŞ şimdilik üretime devamediyor ama ne olacağı belli olmaz.∂ Kriz dönemlerinde otomotiv sektöründe kampanya-lar düzenleniyor. Böyle çalışmalarınız olacak mı?

Artık kampanya yapmakta zor. Kampanya ya indirim-ler ya da fiyatları sabit tutuyorsanız, düşük faizli, uzun va-deli kredilerle destekliyorsunuz. İkinci alternatif bugünneredeyse pratik olarak ortadan kalkmış durumda ve fi-yatta artık çok fazla indirimde bir şey ifade etmiyor. O in-dirdiğimiz miktarın da bir şekilde finanse edilmesi lazım.100 liralık bir şeye de, 95’e de kredi alacaksınız. Kimsenincebinde keş para yok. Ekonomide 100 liralık bir iş yapılı-yorsa bunun en fazla 15 lirası nakit para ile dönebiliyor.

Yeni y›lda yine zam!Ü lkemizde peşisıra büyük fabrika-

lar toplu işçi çıkarmaları, ücretsizzorunlu izinler ve zorunlu tatil gi-

bi uygulamalara giderken, ülkemizdeki ver-gi ve harçlara zam üstüne zam yapılıyor.2008’in ikinci yarısındanitibaren yaşanmaya başla-nan ekonomik krizle, va-tandaşlar artık geçim der-dini de bırakıp yaşam sa-vaşı vermeye başlarken, 1Ocak 2009 tarihinden iti-baren vatandaşın hayatıresmi işlemlerde yüzde 12daha pahalanacak. Bunagöre karayolu taşımacılı-ğından araç muayenesine, trafikcezalarından silah ruhsatına, pasaportharçlarından, muhasebe ücretlerine, noterişlemlerinden çeşitli harçlara kadar iğne-den ipliğe yüzde 12’lik zam, yılbaşı gecesiyürürlüğe girecek.

2008 yılı başında Yeniden Değerleme ora-nı yüzde 7.2 zamlanırken, 2009 yılı başındayüzde 12’lik zam yapılması, küresel ekono-mik krizin ülkemizi teğet geçtiğinin de birgöstergesi. Her gün bir büyük fabrikanın ka-pandığı haberleri gelirken, geçtiğimiz haftasırasıyla başta Ford Otosan olmak üzere To-faş ve son olarak da Türkiye’de en çok binekaracı satan Oyak Renault Ocak ayı başınakadar üretimini durdurdu.

Otomotiv sektöründe kriz nedeniyle ya-şanan daralma fabrikalara da sıçrarken,otomobil üreticileri iki ay öncesine kadarsattıkları araçların fiyatlarını neredeyse 5milyar lira düşüğüne satmak için çaba içe-risine girdiler. Vatandaşların da araç alım-satımını durdurmasıyla otomotiv sektö-ründe büyük bir kriz baş gösterdi. Ülke-mizde 15 milyara üretilen bir binek araç,üzerine bindirilen KDV-ÖTV gibi bir çokkalemden oluşan vergilerle vatandaşa 30milyar liraya satılıyor. Yıllardır her kalem-de olduğu gibi en yüksek vergilere maruzkalan otomotiv üreticileri bu vergilerin

aşağılara çekilmesi için çaba gösterirken,yetkililerin buna kulak tıkaması, bu günsektörün kapısına kilit vurma noktasınagetirdi. Bu yetmezmiş gibi 1 Ocak 2009 ta-rihinden itibaren de Yeniden Değerleme

Oranı yüzde 12 zamlı açık-landı.

Gündemin artık saatleriçerisinde değiştiği ülkemiz-de, ulusal basın, vatandaşınhayatının yüzde 12 dahazorlaştıracak bu ayrıntıyı at-lamasına sebep olurken,Taşımacılar’ın gözündenkaçmadı. Sektörümüzü deyakından ilgilendiren Yeni-

den Değerleme oranı, evine ekmek götür-mek için çabalayan insanların cebindekiparadan yüzde 12’lik bir dilimi daha götü-recek. Geçen seneye göre artış gösterenoran, bu kriz döneminde Uluslararası nak-liyeciden, taksiciye kadar birçok kişi içinönemli bir maliyet yükü getirecek. Konuyayakın uzmanlar, “Genelgenin getirdiği ar-tı yük, yine gözden kaçıyor. Sessiz sedasızyapılan bu uygulama, geçim sıkıntısı çe-kenleri daha çok etkileyecek” diye konu-şuyorlar. Yüzde 12’lik zam yolcu taşıma-cılığından kargo taşımacılığına, taksiciler-den minibüsçülere kadar ekmeğini kara-yolundan çıkaran on binlerce insanı büyükölçüde etkileyecek. Dünyanın en pahalınıakaryakıtını kullanan ülkemizdeki taşıma-cılar, en büyük giderlerinin akaryakıt ol-masına rağmen akaryakıt üzerinde uygu-lanan yüzde 65 oranındaki vergi kaleminindüşürülmesi gerektiğini vurgularken, herkalemden alınan vergilerin artık insanlarıncanına tak dedirtecek boyuta ulaştığını, buyetmezmiş gibi bir de değerleme oranınınyüzde 12’lik zamla yürürlüğe girmesinin‘İnsafsızca” olduğunu vurguladılar. Sektörçalışanları, “Kriz yok diyen hükümetimiz,bu uygulamasıyla yeniden kaynak arayışı-na giderek yeni bir krize davetiye çıkarı-yor” dediler.

Sihirli sözcük:“Kurumsallaflmak”

Son zamanlarda Avrupa Birli¤i mükte-sebat›na uyum kapsam›nda s›k s›kkullan›lan ‘kurumsal’ sözcü¤ü, birey-

sel kamyoncu esnaflar›m›z için de önemarz etmektedir. 4925 Say›l› Karayolu Tafl›-ma Kanunu’na istinaden ç›kar›lan tüm ka-rayolu tafl›ma mevzuat›n›n gerekçeleri,‘kurumsallaflma ve kay›t alt›na alma’ diyeözetlenir. Bireysel kamyoncular›m›z›n hep-si, gerçek usulden vergi mükellefi olduklar›için zaten kay›t alt›nda.

Gelelim sihirli sözcük ‘kurumsallaflma’ya.Nedir bu kurumsallaflma? Kurumsallaflma-m›z› isteyenler ne kadar kurumsallaflm›fl-lar? K›sacas› ‘kurumsallaflma?, sürdürülebi-lir baflar› için belirli ilkeler kapsam›nda ya-p›lan bir organizasyon veya yönetim biçi-mi olarak tan›mlanabilir. Baflka bir deyiflle,kurum içerisindeki hiyerarflik yap›ya uygunve fleffaf yönetim olarak da alg›lanabilir.

Bireysel kamyoncular›m›za kurumsallafl-may› dayatan siyasi partilerimizin ne kadarkurumsallaflt›klar›na bir bakal›m:

Siyas› parti, sonuçta ilkeleri olan bir ku-rum. Parti tüzü¤ünde yaz›l› yönetim flema-s› ve yöneticilerin nas›l yönetime gelecek-leri, en ince detaylar›na kadar hem tüzük-lerinde hem de anayasam›zda yaz›l› olarakbelirtilmifl olan bu ilkelerin olmazsa olma-z›, ‘PART‹ ‹Ç‹ DEMOKRAS‹D‹R’. Yaniyöneticilerin parti tüzü¤ünde ve anayasa-m›zda belirtildi¤i gibi seçimle belirlenmele-ridir. Bu anlamda soldan sa¤a, muhafaza-kârdan liberale, tüm siyasi partilerimizebakt›¤›m›zda, kim parti içi demokrasiyi uy-guluyor? Cevap aç›k: Hiçbiri.

Yak›nda mahalli idareler seçimi yap›la-cak. Belediye baflkanlar›n› kim belirleyecekdersiniz? Tabii ki say›n genel baflkan vegenel merkez. Bu arada kendilerine birhülle yol da bulmufllar, “Temayül Yokla-mas› ve Anketler” falan?

fiöyle bir etraf›m›za bakal›m, siyasi parti-lerimizin genel baflkanlar›, sonsuza kadarpartilerinin bafl›nda dururlar; baflar›s›zolurlarsa bile koltu¤u kapt›rmazlar. Genelmerkez yap›lanmas›n› da ?Baflar› ve Liya-kat? esaslar›na göre belirlemezler; genelbaflkana ‘Mutlak ‹taat? edecek kiflilerdenseçerler. Bir de evcilik oyunu gibi, kurultayyaparlar. Nas›l m› dersiniz? ‹l yönetimini,genel merkez atama ile belirler. ‹lçe yöne-timi, il yönetiminin önerisi ile genel mer-kez taraf›ndan atama ile belirlenir. Buatanm›fl yöneticiler, kurultay delegelerinitayin eder. Tabii ki delegeler, ahd-›vefa ge-re¤i mevcut genel baflkan› ve ona mutlakitaat eden genel merkezi seçeceklerdir. Pe-ki parti üyeleri ne ifle yararlar? Eh, kütük-lerde kay›tl› dururlar.

Siyasi partilerimizi birer ticari flirket ola-rak düflünürsek; bunlar aile flirketleri kate-gorisine bile giremezler. Olsa olsa, mutlakhakimiyeti olan aile reisinin flirketi olurlar.Aile fertlerinin de ne hisseleri olur, ne dekonuflma haklar›… Aile bireyleri, kendile-rine verilen akçelerle yetinir ve reise biatederler. Hani bir atasözümüz vard›r, “Dini-me söven Müslüman olsa??

Kurumsallaflmadan nasibini almam›fl,kurumsallaflman›n yan›ndan bile geçmeyidüflünmeyenler, yüz binlerce kamyoncuesnaf›m›z› kurumsallaflma bahanesi ilesistemin d›fl›na ç›karmak istiyor. K›saca-s›, “Nasihate ihtiyac› olan, baflkas›na na-sihat edemez.” Önce aynaya baks›nlarda kendilerini kurumsallaflt›rs›nlar; sonrakamyonculara baks›nlar. Anlafl›lan siyasipartilerimizden önce kamyoncular›m›zAB’ne girecekler.

Bireysel kamyoncular›m›z imkan bulduk-lar›nda kendili¤inden flirketlefleceklerdir.Fakat sadece bir araca sahip, çocuklar›n›nnafakas›n› bu araçla sa¤layan ve devleteyük olmadan, katma de¤er üreten bireyselkamyoncuya “Kurumsallaflamazsan sis-temden ç›k” denmesi veya dolayl› yollar-dan sistemin d›fl›na ç›karma mant›¤›n› sor-gulamak laz›m.

Bu seçim dönemi, tafl›mac›lar›m›z›n ya-flad›klar› sorunlar› siyasilerimize anlatmakiçin iyi bir f›rsatt›r. Ziyaretimize gelecekolan siyasilere problemlerimizi aktarmak,tafl›mac›l›k sektörünün lehine olacakt›r.

Yetkililerimiz tafl›mac›l›k sektörümüzünkrizden etkilenmesini istemiyorlarsa, hak-s›z olarak tafl›mac›lar›m›zdan al›nan ek ver-gi niteli¤inde ki Motorlu Tafl›tlar Vergi-si’nin 2009 y›l›n›n ilk taksitini bar› alma-s›nlar. Bu, esnaf›m›z için moral olur, dev-letimizin flefkatli eli olarak alg›lan›r.

SEKTÖREL DEĞERLENDİRME

Nizamettin

KARADAĞNizamettin KARADAĞ

Lojistik ö¤rencileri “sektörü” atefllediY›ld›z Teknik Üniversitesi Kalite ve Verimlilik Kulübü, Lojistik alan›nda e¤itim gören 500 ö¤-renci aras›ndan seçti¤i bir gurubu lojistik sektörünün deneyimli isimleriyle bir araya getirdi

G irişimci YTÜ öğrencileri tarafından 1998 yı-lında kurulan ve tüm YTÜ öğrencilerininkatılımına açık iş ve kariyer kulübü olan Ka-

lite ve Verimlilik Kulübü (KVK), geleneksel hale ge-len Lojistik Kampının bu yıl 4’üncüsü düzenledi.

Üniversite öğrencilerinin kişisel gelişimlerine aka-demik ve sosyal yönden çeşitli aktiviteler ve organizas-yonlarla katkıda bulunmak amacıyla yola çıkan KVKbu yıl düzenlediği kampla yine lojistik iş dünyası ileöğrencileri arasında köprü oldu.

Lojistik dünyasına yeni adım atan öğrenciler 3 günsüren programda lojistiğe senelerini veren isimlerdentecrübelerini ve sektörün sorunlarını dinlediler.

Lojistik Kampının ilk gününde öğrenciler, TedarikZinciri Yönetimi ve 3A Tedarik Zinciri, Perakendeci-likte Outsource (taşeron firmayla iş yapmak) ve Uy-gulamaları, Gıda Lojistiği, Rusya’da Lojistik ve Türk-Rus Lojistik İlişkileri, Taşımacılık Sektöründe Kriz veOtomotiv Lojistiği konularında bilgi edindi.

LODER Yönetim Kurulu Başka-nı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Teda-rik zinciri yönetimi ve 3A TedarikZinciri konusunda bilgilendirdiğiöğrencilere yaptığı sunumda, “Co-uncil of Supply Chain ManagementProfessionals (CSCMP) Kurumunagöre Tedarik Zinciri Yönetimi; Te-darik zincirinin ve bu zincir içindeyer alan şirketlerin uzun vadeli per-

formanslarını arttırmak amacıyla, söz konusu şirketle-re ait işletme fonksiyonları ve planlarının, zincirdekitüm şirketleri kapsayacak şekilde, sistematik ve strate-jik koordinasyonudur. Diğer bir deyişle; Müşteri vediğer paydaşlar için değer yaratan ürün, hizmet ve bil-gi sağlamak amacıyla ilk tedarikçiden son kullanıcıyakadar olan kilit iş süreçlerinin entegrasyonudur” diye-rek tedarik zinciri yönetiminin önemine değindi.

Teknosa Lojistik Müdürü Nezih Alten, Perakende-cilikte Outsource ve Uygulamaları konusunda tecrü-belerini genç lojistikçilere anlatırken, UND YönetimKurulu Üyesi İbrahim Baki ise ‘Gıda Lojistiği’ konu-sunda bilgiler verdi.

Rusya’da Lojistik ve Türk-Rus Lojistik İlişkileri’nedeğinen UND İcra Kurulu Üyesi Aybek Abdrahman,Rusya ile Türkiye’nin yaşadığı sorunlara ve Türki-ye’nin Rusya karşısında ki taleplerini anlattı.

UND Başkanı Tamer Dinçşahin, lojistik öğrencile-rine değer verilmesi gerektiğini belirterek, global kriz-den etkilenen lojistik sektörünü değerlendirdi.

İlk gününün son sunumunu Honda Araç LojistikOperasyonları Müdürü Bülent Gezer, Tofaş TedarikZinciri Geliştirme Yöneticisi Mehmet Karaca ve UPİTrans Pazarlama Müdürü Ulaş Ol-gun Otomotiv Lojistiği ile ilgili yaptı.

İkinci kamp gününde Beykoz Lo-jistik MYO Lojistik Programı Baş-kanı Dr. Yüksek Müh. MuhammedBamyacı “Lojistik Köyler”, BAL-NAK Lojistik İş Geliştirme Koordi-natörü Emre Yenal ve TCHİBOLojistik Direktörü Mert Tüzüner“Lojistik Ödülü Almış Bir DünyaDevine Lojistik Hizmet Verilir mi”, ADR Uzmanı veUND İcra Kurulu Üyesi Alper Özel “ADR”, RusyaCLL Lojistik Eğitim Merkezi Lojistik Danışmanı Va-sily Demin “Rusya’da Lojistik ve Türk-Rus İlişkileri”konulu sunumlarını öğrencilerle paylaştılar.

Sunumların ardından ise Lojistik Danışmanı AtillaYIldıztekin’in başkanlığında, UNDİcra Kurulu Başkanı Mine Kaya veAB Danışmanı Can Baydrol’un ko-nuşmacı olarak katıldığı “AvrupaBirliği Gümrük İlişkileri ve TaşımaKotaları” adlı bir panel yapıldı.

Öğrencilerin sorularına da cevapverildiği kampın son gününde“Türk Lojistik Sektörü ve LojistikteKariyer” konusuna YTÜ ÖğretimGörevlisi Dr. Umut R. Tuzkaya veOryanting Aktivitesi” konusuna Türkiye OryantingFederasyonu Ali Kılınç değindi.

Tüm sunumların ardından Galatasaray ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Gülçin Büyüközkan önderliğinde öğrenciler ara-sında bir yarışma yapıldı. Vaka analizleri konulu yarış-mada, vakalara karşı buldukları çözümler karşısındabaşarılı olan öğrenciler ödüllendirildi.

Hatay’ın Reyhanlı İlçesi, Cilvegö-zü Sınırı Kapısı’nda görev yapan

muhafaza memurlarının sayısındakieksiklik nedeni ile çalışma şartlarındasıkıntı olduğu belirtildi.

Ortadoğu ülkelerine açılan Cilve-gözü Sınır Kapısı’nda, 62 gümrükmuhafaza memuru görev yapıyor.Bunlardan 20’si ise meslek içi kursu-na katıldığı için görev yerinde bulun-muyor. Kalanlardan da bazılarının ra-porlu veya izinli olması memur sayı-sını daha da azalıyor. 100’e yakın mu-hafaza memurunun görev yapmasıgereken Cilvegözü Sınır Kapısı’ndahalen 25 memur görev yapıyor ve me-mur azlığı yüzünden de 24 saat çalışı-lıyor.

Arap ülkelerine ihracat, ithalat,günü birlik araç ve yolcu giriş ve çıkış-larının gerçekleştirildiği Cilvegözü Sı-nır Kapısı’ndan günde ortalama 2600yolcu, 830 TIR-otomobil ve otobüsgiriş- çıkış yapıyor. Yılda iki defa Tür-kiye-Suriye vatandaşları arasında ya-pılan yatılı bayramlaşmada yine Cil-vegözü Sınır Kapısı’ndan giriş ve çıkışyapılıyor.

Giriş çıkışların yanı sıra kaçakçılıkkonusunda da sıkı çalışma içindeolan muhafaza memurlarının sayı-sındaki eksikliğin giderilmesi olduğubelirtiliyor.

Cilvegözü’ndememur s›k›nt›s›Cilvegözü’ndememur s›k›nt›s›

İçişlerinden kış uyarısı İ çişleri Bakanlığı, yaklaşan

kış şartlarına dikkat çekerek,alınması gereken bir dizi önlemiiçeren bir genelge yayınladı. İl-gili Bakanlıkların yanı sıra Tür-kiye Şoförler ve OtomobilcilerFederasyonu, Uluslar arasıNakliyeciler Derneği ve Türki-ye Otobüsçüler Federasyo-nu’na da gönderilen genelgedealınan tedbirler sıralandı.

Bakanlık genelgesinde, yağ-mur, tipi, kar yağışı, sis, buzlan-ma gibi olumsuz hava ve yol ko-şullarının sürücülerin görüşmesafesini azalttığı, araçlarınfren mesafesini artırdığı ve bu-na paralel olarak da trafik gü-venliğini olumsuz etkilediği ha-tırlatılıyor ve şu ifadelere yerveriliyor: “Bu nedenle karayoluulaşımında yaşanacak olumsuzhava ve yol koşulları dikkatealınarak vatandaşlarımızın canve mal güvenliğinin korunmasıile huzur ve güven içinde seya-hat edebilmelerini temin ama-cıyla, tedbirlerin alınması uy-gun görüşmüştür.”

Bakanlık genelgesinde, her-hangi bir aksaklığa yer verilme-mesi amacıyla alınacak tedbir-lerin sıkı takibi de isteniyor.

Bahad›r ÖZBAYIR

‹smail YÜKSEK

Mehmet TANYAfiKenan ÖZTEK‹N

1 Ocak 2009 tarihinden itibaren i¤neden ipli¤e hayat›m›z yüzde 12 dahazamlanacak. Küresel krizin vurdu¤u ülkemizde on binlerce insan iflsizkal›rken, Maliye Bakanl›¤›, yeni yay›nlad›¤› Yeniden De¤erleme genelge-siyle, Türk halk›na yüzde 12’lik bir de¤erli zam katk›s›nda daha bulundu

Mercedes liderli¤ini sürdürüyor

-sayfa 6.. 12/21/08 4:53 PM Page 1

Page 7: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

C M Y K

7Aralık 2008

T ürk ihraç malı taşıyanuluslararası nakliyeci-lere sınır kapılarındançıkışta getirilen 550 lit-

re sınırlamasını gündemine alanRODER ve UND’nin çalışmala-rı sonuç verdi.

RODER Genel Başkanı SaffetUlusoy geçtiğimiz gün yönetimkurulu ile birlikte Karaköy’dekiRoder Genel Merkez Binasındagerçekleştirdiği basın toplantı-sında Başbakan Recep TayyipErdoğan’a şöyle seslenmişti:

“Ey, Sayın Başbakan, kanunu,yasayı, kimi istediyseniz yöneti-me siz çıkardınız. Ama bizi ce-henneme attınız. Bizi kurtarınartık, bizim yerimiz cehennem değil. BiziAnkara yollarında süründürmeyin. Bumağduriyete dur demenin zamanı geldi.Sektörümüz hiçbir zaman siyasetin içinegirmedi. Biz de konuşmayı biliriz ama ağ-zımızda su var, konuşamıyoruz.”

“Çağrılarınızı duydum”Ulusoy, Başbakan’a bu sözlerle seslenir-

ken, UND de ulusal basında yayınlattığıBaşbakan’a Açık Mektup’la nakliyecininsorunlarını dile getirmişti.

İlgililerle yaptığımız görüşme-de, Dış Ekonomik İlişkiler Kuru-lu toplantısında Başbakan Re-cep Tayyip Erdoğan’ın, RO-DER’den Erol Soylu ve GenelMüdür Cumhur Atılgan,UND’den de Başkan TamerDinçşahin’e, “Çağrılarınızı duy-dum, Ulaştırma Bakanı Binali Yıl-dırım’a depo konusunu MaliyeBakanı ile çözmesi için havale et-tim” dediği öğrenildi.

Kara Ulaştırması Genel Müdü-rü Talat Aydın ise konu ile ilgilisorulan bir soruya şu yanıtı verdi:“Sizinde söylediğiniz gibi konu Sa-yın Başbakan tarafından henüzSayın Ulaştırma Bakanı’na yeniintikal etti.”

Aydın, konuyla ilgili olarak görevlendiril-dikler andan itibaren en ivedi şekilde soru-nun çözümüne eğileceklerini ifade etti.

Bilindiği gibi Maliye Bakanlığı 27.04.2006tarihinde çıkarılan ve 1.6.2006 tarihinde yü-rürlüğe konan 5493 nolu kanun ve düzenle-meyle, ihraç malları taşıyan araçlardaÖTV’siz ve KDV’siz yakıt kısıtlaması uygu-lanmıyordu. İhraç malı taşıyan araçlarmiktar kısıtlaması olmadan çıkış yapabili-yordu.

Karayolu ihracatını desteklemek ama-

cıyla yapılan bu uygulama,Türkiye menşeli ürünlerin dışpazarlarda rekabet edebilirli-ğini sağlamak amacı güdüyor-du.

Bakanlığın tebliğiyle, 24 Eylül2008 tarihine kadar ihraç yükütaşıyan araçlar, standart depola-rı (1100 litre) kadar, miktar kısıt-laması olmaksızın Kapıkule, İp-sala, Çeşme, Pendik gibi ÖTVve KDV’siz mazot aldı. Ancak,bu tarihten sonra bir takım ne-denlerle Kapıkule ve İpsala’daçıkışlar için yeniden 550 litre uy-gulaması başlatıldı. Bu da 40gün sürdü. Bu zaman içinde ikisınır kapısından çıkan ortalama

40 bine yakın araç, 21 milyon Avro’luk yakıtıyurt dışından almak zorunda kaldı.

Yapılan girişimler sonucu söz konusu uy-gulama Maliye Bakanlığı’nın 4 Kasım 2008tarih ve 16 nolu tebliği ile yeniden 1100 litre-ye çıkarıldı. Bu tarihten itibaren de uygundepoya sahip araçlar 1100 litre yakıt almayabaşladı. Adeta yaz-boz tahtası haline getiri-len ÖTV ve KDV’siz yakıt hikâyesi, 22 Ka-sım 2008 tarihli Resmi Gazete’nin 17 nolutebliği ile yeniden 550 litreye indirildi. Nakli-yecileri adeta “şok” eden bu yeni gelişme

karşısında konunun uzmanları,“Maliye’nin bu geri adımı Türki-ye’nin aylık 25–30 milyon Avrodövizinin yurt dışına gitmesineneden olacak” yorumunda bu-lunmuştu.

UND ve RODER’in etkin gi-rişimleri sonucu konu Başba-kan Erdoğan’a ulaştı. Erdo-ğan’ın Ulaştırma Bakanı Yıldı-rım’ın “depo konusunun çözü-mü” için Maliye Bakanı ile gö-rüşmesini istemesi nakliyecilerarasında sevinçle karşılandı.Konunun uzmanları, “Yanlışhesap nihayet Bağdat’tan dön-dü” yorumunu yapıyorlar ve enkısa zamanda sonucun alınaca-ğına inanıyorlar.

Bir süredir uluslararas› nakliyecilerin sektör dernekleri baz›nda dile getirdikleri ve Türk ihracat›için büyük önem tafl›yan “550 litre s›n›rlamas›”, Baflbakan Erdo¤an’a ulaflt›r›lmaya çal›fl›l›yordu

‘Nakliyeciyi tabuta koydular’S›n›r kap›lar›ndan al›nan ÖTV veKDV’siz yak›t miktarlar›n›n yeniden dü-flürülmesi üzerine, bir bas›n toplant›s›düzenleyen RODER, hükümetin ald›¤›kararlar› sert bir flekilde elefltirdi.

R O-RO Gemi İşletmecileri ve Kombine Taşı-macılar Derneği (RODER), standart depo uy-

gulaması kapsamında nakliyeciyi sıkıntıya sokan sonkararlarla ilgili bir toplantı yaptı. RODER’in Kara-köy’deki yeni merkez binasındaki toplantının açılışkonuşmasını yapan Yönetim Kurulu Başkanı SaffetUlusoy ilgilileri sert bir dille eleştirerek, “Nakliyeci-leri adeta tabuta koydular. Şimdi tabutun mezarainmesi için Oflu hoca bekleniyor” diye konuştu.

“Eskiden bizi hocalar okuyup üflerdi, şimdi dedevlet bizi okusun” diyen Ulusoy, 5 senedir petrolkonusunu gündeme getirdiklerini hatırlatarak akar-yakıt konusunda alınan kararların “tutarsız” oldu-ğuna dikkat çekti. Ulusoy, 2000 yılında kanun koyu-cuların hazırladığı “standart depo” uygulamasınadönülmesi gerektiğini belirterek, ÖTV ve KDVoranlarının yeniden gözden geçirilmesini istedi.

Son kararı “Bu kriz değil, hükümetin attığı biryumruk” şeklinde nitelendiren Saffet Ulusoy,1938’den bu yana sektörün içinde olduğunu anımsa-tarak, “Böyle bir kriz olmadı. Biz hükümeti karşımı-za almak istemiyoruz. Ancak devlet devletliğini yap-sın. Türk nakliye sektörü ölüyor, hükümet bunu an-lamıyor, bundan haberleri bile yok. Sesimizi duy-mazlarsa günah bizden gidecek” diyerek Türk nak-liye sektörünün içinde bulunduğu mağduriyeti dilegetirdi.

Saffet Ulusoy konuşmasında Başbakan RecepTayyip Erdoğan’a da çağrıda bulundu: “Bu sorunu-muzu çözecek olan saygıdeğer Başbakanımızdır.2006 yılından bu yana nasıl 1100 litre mazot alınıyoridiyse, yine öyle olması lazım. Bu mağduriyete durdemenin zamanı geldi. Sektörümüz hiçbir zaman si-yasetin içine girmedi. Biz de konuşmayı biliriz amaağzımızda su var, konuşamıyoruz. Başbakan’a sesle-niyorum, bizi Ankara yollarında süründürmeyin.”

Ulusoy, RODER’in hiçbir zaman “yalan”larınardına sığınmadığını, her zaman “doğru”ları dile ge-tirdiğini vurgulayarak, “Biz herkese saygılıyız. Paraistemiyoruz, hakkımız verilsin, yeter. Başbakanımı-zı, Ulaştırma Bakanımızı, Maliye Bakanımızı hepsi-ni seviyoruz ama hükümetin de kölesi değiliz. Sevgiayrı şeydir, hakkını aramak ayrı şeydir. Nakliyeci ya-şama derdindedir. Sen beni yaşatmazsan ben senisevmem” diye konuştu.

Eylül 2006’dan bu yana sınır kapılarından alınanÖTV ve KDV’siz yakıt miktarı farkından doğan ver-ginin Maliye tarafından geri istendiğini anlatan Ulu-soy, buna sert tepki göstererek, “Üstelik bunu faiziy-le birlikte istiyorlar. Eğer bunu tahsile kalkarlarsa,nakliye sektörü bunun altından kalkamaz. Herkestaşımacılık belgesini iade eder” diye konuştu.

Ulusoy’un konuşmasının ardından söz alan RO-DER Genel Müdürü Cumhur Atılgan ise nakliyeci-nin mağduriyetine neden olan konuyu kısaca özetle-dikten sonra, bunun Türk nakliyecisine getireceğiönemli sıkıntının yanı sıra, ülke ekonomisine vere-ceği zararlara değindi.

Atılgan, yılda 250-300 bin aracın gümrük kapıla-rından çıkış yaptığına dikkat çekerek, “Böyle bir kı-sıtlamanın olması halinde, Türk nakliyecisi 50 mil-yon Euro, ülke ekonomisi ise 130-150 milyon Eurozarara uğrayacaktır” dedi.

Standart depo tanımının ilgili kanunda rakamsalolarak belirtilmediğini vurgulayan Atılgan, “Yapı-lan değişiklikler nakliyeciyi şaşkına çevirdi. İhracat-la ithalat kotaları aynı kefeye konuldu. Anılan yasa-da depolarla ilgili herhangi bir sınırlama yok amabakanlık bu konuda ısrarcı davranıyor. Türk ihra-catçısı ve nakliyecisi birbirinin ayrılmaz parçalarıdır.RODER olarak eski düzenlemenin doğru olduğuyönünde çalışmalarımıza başladık. Hukuki bir dü-zenleme gerekmektedir. Bu da standart depo tanı-mının değiştirilmesiyle olacaktır” dedi.

Bilindiği gibi 01.06.2006 tarihinde yürürlüğe giren5493 sayılı Kanun ile 4760 sayılı ÖTV Kanununa ve3065 sayılı KDV Kanununa ilaveler yapılarak, yurtdışına ihraç eşyası taşıyan kamyon, çekici ve soğutu-cu ünitesine haiz yarı-römorkların depolarına (araç-ların ve soğutma ünitelerinin standart yakıt deposumiktarlarını aşmamak kaydı ile) yalnızca yurt dışınaçıkışlarında Bakanlar Kurulu’nca belirlenen sınırkapılarında ÖTV ve KDV’den müstesna olarak mo-torin satışına izin verilmişti. Esas amacı ülke ihraca-tını ve uluslar arası taşımacılık sektörünü destekle-mek olan düzenleme sonrası, yurt dışına ihraç eşyataşıması yapan araçlar, Çeşme, Pendik, İpsala veKapıkule sınır kapılarında, standart depo hacimle-rince motorin temin ederken, uygulamaya son veril-di ve anılan sınır kapılarından temin edilen motori-ne kısıtlama getirildi.

Yıl - 2 SAYI - 34 Fiyatı: 50 Ykr - Aralık 2008

www.tasimacilar.com

GAZETENİN YAYIN PERİYODU: HAFTALIKYAYIN TÜRÜ: YEREL/SÜRELİ

‹mtiyaz SahibiMete Turizm Bas›n ve Yay›nc›l›k Hizmetleri

San. ve Tic. Ltd. fiti. Ad›na M. Naci KALENDER

Genel Yay›n YönetmeniMetin GÜÇLÜ

Yay›n Koordinatörü ve Sorumlu Müdür: fiifa fiENHaber Koordinatörü: Zekai ERO⁄LUYaz› ‹flleri Müdürü: Genco SABANCI

ANADOLU TEMSİLCİLİKLERİAnkara- Sabri DANABAŞ Kayseri -Fatih Karataş Edirne-

KAPIKULE-HAMZABEYLİ Mehmet ŞENOL EdirneGazetesi Edirne - Hatay - Reyhanlı - CİLVEGÖZÜ Abit

KIZILCA Rehber Gazetesi - Hatay Cemil YILDIZAntakya Gazetesi - Ardahan - Posof - TÜRKGÖZÜ

Bülent KILIÇ Kılıç Ofset - Iğdır -DİLUCU SerdarÜNSAL - Ağrı Doğubayazıt - GÜRBULAK Selehattin

KAÇURU -Artvin Hopa - SARP Hayati AKBAŞ - Şırnak- Silopi - HABUR Halil ÇOŞKUN - Cizre / Emin Dilovan

KINAY Haber 73 Gazetesi

Adres: Barbaros Bulvarı Bostancı Veli Sokak. No:8/3Beşiktaş 34353 / İSTANBULBeşiktaş PK 163Tel:(0212) 258 77 86 - 87 Fax:(0212) 259 78 85Gsm:0532 311 40 62 - 0546 804 65 15 E-mail: [email protected]

[email protected]ıldığı Yer: İhlas Gazetecilik A.Ş.29 Ekim Cad. No:23 / Yenibosna - İSTANBUL

D›fl Haberler: Ozan DEM‹RÖZ - Derya ERD‹N

Köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.

Taşımacılar Gazetesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.

Muhabirler: Oya KAYA - Büflra D‹R‹LM‹fi

Hukuk Dan›flman›Av. U¤ur AMASYA

“Anne'nin sütü kesildi” (2)

Madem Maliye Bakanl›¤› dilekçe istiyor buyurungörev sizde. 1417 uluslararas› tafl›mac› ile bir-likte tüm ihracatç› ve ithalatç›lar›n da dilekçeyi

Maliye Bakanl›¤›’n›n yan› s›ra ilgili iki kurulufla ayr› ayr›fakslamalar› ile geçen hafta bafl›ndan itibaren, 99- 101dolara düflen (18.08’de 110- 115 dolard›) ham petrolvaril fiyat› ile motorinin sat›fl fiyat›, ÖTV’siz ve KDV’sizedinim bedeline yüzde 8 fazlas› ile motorinin sat›fl fiyat›1.06 YTL (0.61 £) olmal›d›r. D›fl Ticaret Müsteflarl›¤›-Türkiye ‹hracatç›lar Meclisi ve ‹psala S›n›r Kap›s›’nda kibayiinin iflletim hakk›n› ihale ile Bilnam’a veren yurtiçi-yurtd›fl› ticaretin sahibi, sesi, savunucusu olan TürkiyeOdalar ve Borsalar Birli¤i’nin de bu konuda Maliye Ba-kanl›¤› ve ilgili kurulufllar nezdinde giriflimde bulunmas›önem arz etmektedir.Roder'in bu sene yap›lan son genel kurulunda “Nakliyesektörü can çekiflirken, bir damla su bulup veremedim”diyen Roder Yönetim Kurulu Baflkan› ve ayn› zamandaÇeflme Liman›’nda akaryak›t da¤›t›m bayisi olan UlusoyDeniz Tafl›mac›l›¤› Afi’nin ortaklar›ndan Say›n SaffetUlusoy’un, kanunda ve tebli¤lerde belirtilen gerçekakaryak›t fiyatlar›ndan sat›fl yapmas› o can çekiflti¤inisöyledi¤i nakliyecilere aray›p da bulamad›¤› su olaca¤›gibi di¤er sat›fl noktalar› olan Kap›kule-Pendik-‹psala ba-yilerine de emsal teflkil edecektir.AFDF (BAF) fiyatlar›na da yans›d›2008 sene bafl›ndan itibaren kontrolsüz yükselen akar-yak›t fiyatlar› karfl›s›nda UND üyelerinin talebi ile Hazi-ran ay›ndan itibaren her ay›n 25’in de aç›klamaya bafl-lad›¤›, akaryak›t fiyat düzenleme faktörü (BAF) Eylül ay›ve Ekim ay› listeleri Türkiye’de ki s›n›r kap›lar›nda ve ka-rayolu ile gidilen ülkelerdeki yeni mazot ücretleri üzerin-den hesaplanmas› neticesinde, bir önceki aya göre ih-racatç›lar ve ithalatç›lar aç›s›ndan da önemli kazan›mlargetirmifltir.24 Kas›m 2008 itibariyle Kap›kule ve ‹psala’da 1.355YTL- bugünkü kur ile 0.62 £- Çeflme ve Pendik’te1.227 YTL- 0.56 £’ya sat›lan motorinin, bugün 68 do-lar olan ham petrolün, varil fiyat› ve 618 dolar olanplats fiyat›na göre yukar›da belirtti¤im kanuna ve tebli-¤e uygun da¤›t›m firmas› ve bayi edinim fiyat›na ayr› ay-r› en fazla yüzde 8 fazlas› ile dolar›n TCMB Döviz al›flbugünkü kuru üzerinden 1.0179 YTL (0.47 £) sat›lma-s› gerekmektedir. Bu durumda litrede yüzde 20- 33 eu-ro iyilefltirme, en zor dönemlerini geçiren ihracatç›larave tafl›mac›lara bir nebze nefes olacakt›r. Ayr›ca Pendikve Çeflme ile Kap›kule aras›nda litrede 0.128 YTL(0.06 £) gibi afl›r› bir fiyat fark›n›n neden kaynakland›¤›incelenmelidir.Anlaml› sözler;"Söz a¤›zdan ç›kana kadar senin esirindir, ç›kt›ktan son-ra sen onun esirisindir”

FARKLI BAKIŞErtuğrul

TARHANErtuğrul TARHAN

Baflbakan ‘depo’ya el att›

-sayfa 7 12/21/08 4:53 PM Page 1

Page 8: Sektör ‘duayeni’ Baflbakan Erdo¤an Ulusoy isyan etti: “depo ......470 bin dolar olarak gerçekleflti¤ini aç›klad› Küreselleflemeyen Kamyoncum!.. Tafl›mac›l›k

T .C. Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığıİstanbul Bölge Müdürlüğü, MarmaraBölgesi için oldukça önem taşıyan ayrım

şeridinin ve transit gemilerin geçtiği suları denet-leyen bir birim. Denizcilik sektörünün bugünküdurumunu değerlendiren İstanbul Bölge Müdü-rü Cemalettin Şevli, sektörün daha da gelişmesiiçin yasal engelleri rahatlatarak, girişimcilere des-tek verilmesi gerektiği görüşünde. Şevli, bizlerikendi görev alanlarıyla ilgili aydınlatırken, sektör-de yaşanan birtakım sıkıntıları da dile getirdi.∂ T.C. Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığınabağlı bölge müdürlüklerinin görev alanını ta-nımlar mısınız?

T.C. Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı’nabağlı 14 adet liman başkanlığı bulunuyor. Bu baş-kanlıklar, deniz kıyı yapısı, rıhtım, düzen, deniziçinde faaliyet gösteren her türlü araçla ilgili tümiletişim, pazarlama, kazanç, nakliye, kılavuzluk iş-lemleri gibi tüm denizcilik faaliyetlerinin hukuk-sal anlamda başvurduğu birimlerdir. Bu birimler,bir işletme ya da Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT)değil. Sadece yetkili olan bu birimler, denizcilikleilgili meydana gelebilecek her türlü davanın, ko-nunun, talep, politika ve kültürlerin oluşturduğubir merkezdir.∂ İstanbul bölge müdürlüğünün faaliyet alanıiçinde yer alan sınırları çizer misiniz?

İstanbul Bölge Müdürlüğü, Başbakanlık De-nizcilik Müsteşarlığı’na bağlı taşra teşkilatındaki7 uygulama biriminden bir tanesi. Bu bölgede İs-tanbul’un yanı sıra Zonguldak, Tekirdağ, İzmit,Yalova, Kırklareli, Edirne’ye bağlı olan birtakımyerler bulunuyor. Bu illerin tümü olmasa da,Kırklareli’den İğneada, Edirne’den Enez, Mar-mara Bölgesi’nin çok önemli bölgesi olan trafikayrım şeridinin, transitgemilerin geçtiği sularburaya bağlı.∂ Son zamanlardakaptan, makinist sı-kıntısı yaşandığı bili-niyor. Yüksek denizci-lik okulu mezunları-nın, işleri elinden alı-nır korkusuyla meslekyüksek okullarınınaçılmasını engelledik-leri söyleniyor. Bu, nederece doğru?

Denizcilik sektörü,son yıllarda çağ atladı.Ciddi aşamalar kaydettik. Bu süreçte kendi gemi-lerimiz yetmedi ve navlun fiyatları mükemmel şe-kilde arttı. Tabii bu aşamada gemi adamı istihda-mı ve gemilere olan talep arttı. Yeni gemiler alın-

dı. Örneğin, kömürcülük yapan bir kişi denizciliksektöründeki gelişmeleri görüp, kömürcülüğü bı-raktı ve denizci oldu. Denizcilik, altın çağını yaşı-yor. Tabii global kriz bu dönemi etkiledi.

Tüm mesleklerin hassasiyetleri var, ancak de-nize çıkan bir kişi tüm sorunlarla kendi boğuşu-yor. Yerine göre çareyi kendi üretiyor. Deniz üze-rinde herhangi bir sorun yaşandığında, kişinin

yardım alacağı biri yok.Dolayısıyla iyi bir eği-tim gerekiyor ve de sa-dece kendi ülkenizinkurallarına göre eğitimvermek olanaksız. Bumesleğin uluslararasıkuralları var. Kendi ka-nunlarımız izin verdi,aman insan yetiştirelimmantığı olmuyor. Bumesleğin tüm kuralları-nı uluslararası denizci-lik örgütü belirliyor.Yapacağımız bir okulve burada vereceğimiz

eğitim de bu örgütlerce denetleniyor.Talep nedeniyle gemi adamı açığı büyüdü.

Şartları oluşturmak lazım. Karada çalışan, deniz-ci, armatörün dilinden anlayan biri olarak, sektör-

de bizi izleyenler sektöre katkımız olduğunu söy-lüyor. Yani idarelerde de denizciye ihtiyacı var.Bu dönemde gemi inşaatı ve sanayisinde de insankaynağı sıkıntısı başladı. Çünkü ciddi şekilde bü-yüyen filolar var. Bu büyüme içinde insan kaynağıyetiştirmek özveri ister. Fabrika gibi, düğmeyebas, kişi yetişsin gibi bir durum değil ki, zamanalan bir şey.∂ Okulların açılması için ne yapıyorsunuz?

Eğitim alanında da hiçbir dönemde görülme-yen gelişmeler yaşandı. Yaklaşık 12 tane denizci-lik meslek lisesi varken, bu rakamı yaklaşık 40’ayükselttik. Bunun yanı sıra denizcilik fakültesiaçıldı. Bende yüksek denizcilik okulundan mezunoldum. Yeni okullar açılmasın diye bir kaygımızyok. Hatta deniz fakültesinde okuyan kişiler, da-ha okuldayken işe başlıyorlar. Çünkü gerçekteninsan kaynağına ihtiyaç var.∂ Denizcilik sektörü, krizin neresinde?

Global kriz, herkesi etkiledi. Yer konusundaçalışmalar yapıldı. Amatör denizciler, bu işi ya-pan girişimci tanıdıklarımız bizlere eskiden gün-lük kirası 70 bin dolar olan gelirlerinin, şimdi 7bin dolara gerilediğini söylüyor. Bu 7 bin dolarise, kimi gemilerin sadece yakıt parasını, personelmaaşını karşılayabiliyor. Bu tip durumlar gerçek-ten çok üzücü. Beni arayan bir işadamı, 3 kişininyapabileceği bir işi artık 1 kişiye bıraktığını, diğer2 kişiyi ise ücretsiz izne çıkardığını söylüyor. ‘La-id up’ denilen bir durum var. Bu, bir geminin yat-ması, ticari faaliyetine bir süre ara vermesi anla-mına geliyor. Bir gemiyi demirde bekletmek ayrı,gemiyi bir yerde tutup faaliyetlerini bir süre askı-ya almak farklıdır. Bu konuda Deniz TicaretOdası’nın bizden bir talebi oldu. Kendilerinehem Avrupa hem de Anadolu Yakası’nda gemi-nin seyir ve mahal emniyetini korumak şartıyla ikiyer gösterdik. Gemiyi bağlayıp, kaçın gidin ol-maz. 10 personelle çalışan bir gemi, bağlıyken 3kişiyi gemide bırakması gerekiyor. Deniz TicaretOdası bu bilgiye sahip. Eğer bu taleple gelirlerseyer var.∂ İstanbul Bölge Müdürlüğü girişimcilerin han-gi beklentilerini karşılıyor?

Devletin en büyük görevi, her zaman olduğugibi girişimcinin önünü açmak. Devletin göre-vi, ticaret yapmak değil. Devletin görevi, paraalıp vermek değil, çünkü devlet milleti temsileder. Milletin parasını kime vereceksiniz? Ya-ni siz ticaret yapıyorsunuz ama milleti temsilediyorsunuz. Herkesin parasıyla onu destekle-mek gibi bir görevi kimse kimseye vermemiştir.Ama ne var ki birtakım mevzuat engeli var.Belki de yapılacak en doğru şey, yasal engelle-ri rahatlatıp, girişimcilere destek vermek. Yanibizim de yapacağımız budur.∂ Gemiler bağlanmaya başladı. Global krizin et-kileri görülmeye başladı. Bundan sonrası için nediyebilirsiniz? Çalışmalar yapılıyor mu?

Kriz gelmeden önce, ayda bir kez yapılan top-lantılarda uzmanlar, gelecek dönem hakkında fi-nansal yorumlar yapıyordu. Nerelere yatırım yap-mamız, nelere dikkat etmemiz gerektiği konu-sunda kişisel görüşlerini bizlerle paylaşıyorlardı.Bunlar kişilerin kendi görüşleridir. Ben de her va-tandaş gibi krizi televizyon, gazetelerden takipediyorum. Denizcilik sektörüyle ilgili olarak isegelecek üzerine bir şeyler söylemek şahsım adınaçok zor. Bunu söyleyenler var mıdır bilmiyorum.Tahmin yürütenler ise şahsi fikirlerini ilettiklerin-den, doğruluğu şüpheli. Ortada bir sıkıntı var vebu sıkıntının nasıl çözüleceğini biz de bilmiyoruz.Bir vatandaş olarak şöyle düşünüyorum: Her şe-yin edebiyatını yapmamak gerek. Biz ülke olarakbazen kendi ayağımıza kurşun sıkıyor, zarar veri-yoruz.∂ Neden Türk gemileri yabancı bayrak taşıyor?‘Bayrağa dönüş teşviki’ denizcilik sektörüne ne-ler kazandıracak?

Yüksek vergiler nedeniyle limanlar, yabancıbayraklı yat ve teknelerle doldu. Tekne fiyatlarıson yıllarda çok düştü. Ancak tekne fiyatlarınagöre, vergi oranları çok yükseldi. Vergiler, tekne-yi alanı canından bezdiriyor. Türkiye’de yatlar-dan alınan Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), mo-tor hacmine göre belirlendiği için 12 bin dolar de-ğeri olan 5 metrelik 115 beygirgücündeki tekne-den 3,8 bin YTL vergi alınıyor. Teknelerin ilk alı-mı sırasında yüzde 8 ÖTV ve yüzde 18 KDV öde-niyor. Bunlara ilave olarak her yıl MTV alınıyor.Ancak, teknelerini hiç vergi almayan ülkelere tes-cil ettirenler, o ülkenin bayrağını çektiklerindeTürkiye’deki vergileri ödemek zorunda kalmıyor.

C M Y K

G lobal krizin etkilerinin hisse-dildiği günümüzde tüm fir-

malar çeşitli kampanyalar yaparakşirketlerini döndürmeye çalışıyor-lar. MNG Kargo da bu firmalarkervanına katıldı. Krizin etkilerinimüşterilerine yüzde 25’lik indirim-le azaltmaya çalışan MNG’nin, bir

yandan da 8 ulusal gazeteyle yılso-nunda “insert” yaparak reklamharcamalarında cömert davranma-sı, “manidar” karşılandı. KurbanBayramı ve yılbaşı hediyesi şeklinedönüştürülmüş MNG’nin kriz indi-rimi şimdilik yüzde 25’lik bir ‘gön-derim’ imkânı sağlıyor.

MNG indirimdeMNG Kargo, müflterilerine Kurban Bayram› ve yeni y›l hediyeleri içinyüzde 25 indirimli gönderme f›rsat› sunan bir kampanya haz›rlad›

‘Giriflimcilere destek vermeliyiz’Türkiye’de denizcilik sektörü, her geçen gün daha da gelifliyor. Sektördeki bu geliflmelerle ilgili sorula-r›m›z› yan›tlayan ‹stanbul Bölge Müdürü Cemalettin fievli, “Giriflimcilere destek vermeliyiz” diye konufltu Türk nakliyecilerine hem

içeriden hem de d›flar›dan darbe

Mine

KAYAMine KAYA

GÖZLEMUND İcra Kurulu Başkanı

Küresel ekonomik kriz; bat›dan do¤uya, kuzey-den güneye dünyadaki bütün ülkeleri etkisi alt›-na almaya bafllad›. Finans sektöründen reel

sektöre h›zla yay›lan ekonomik krizi aflabilmek içinher ülke tedbir paketi aç›kl›yor. Bu paketlerle yar›nla-r›n bugünden daha kötü olmamas›na, üretici ve tüke-ticilerin bir nebze de olsa ferahlat›lmas›na çal›fl›l›yor.

Maalesef, Türkiye’deki ekonomik durum da di¤erülkelerdekinden farkl› bir seyir izlemiyor. Daha dünekadar ihracat›n devleri aras›nda say›lan birçok firmakepenk kapatt›, binlerce iflçi iflten ç›kar›ld›, binlercesi-ne de daha iyi bir seçenek olarak süreli-süresiz izin yo-lu gözüktü…

Özellikle son yedi y›lda yapt›¤› aç›l›mlarla küreselekonominin önemli bir parças› olan Türkiye’de dekriz, geliflmifl ekonomilerdeki gibi bir seyir izliyor. Tür-kiye’de farkl› olan tek fley, bizim hala bir tedbir pake-tini bekliyor oluflumuz.

Geçifl ücretleri, petrol fiyatlar›ndaki indirimin akar-yak›t sat›fl fiyatlar›na tam olarak yans›t›lmamas› gibihalihaz›rda birçok soruna ra¤men çal›flmalar›na de-vam eden uluslararas› nakliyecilerin yaflad›¤› s›k›nt›lar,bu dönemde daha da artt›.

Mevcut s›k›nt›lar›n üzerine kredilerin geri ça¤r›lmas›,navlunlar›n ödenememesi gibi pek çok yeni maddeeklendi. Böylesi kriz zamanlar›nda bu gibi s›k›nt›lar›nortaya ç›kmas› gayet do¤al. Uluslararas› nakliyecilerbu zor dönemde yaflananlar› anlayabiliyor, ülkenin da-ha da büyük bir krize girmemesi için ihracatç›s› ve hü-kümetiyle çal›flmalar yürütüyor. Ancak hükümet buzor süreçte, zaten çözümlenmesi gereken sorunlar›da¤ kadar olmufl olan nakliyecilerin önüne yeni s›k›n-t›lar ç›kar›yor. Bunlar›n en önemlisi, ihraç mal› tafl›yanaraçlara getirilen 550 litre akaryak›t k›s›tlamas›.

‹hracat mal› tafl›yan araçlar, 1992 y›l›nda ülkemiziihracat›n›n desteklenmesi yönündeki öncelikli amac›y-la, ÖTV’siz ve KDV’siz akaryak›t alma hakk›na sahipoldular. 5 fiubat 2000 tarihinde yürürlü¤e giren 4458say›l› Gümrük Kanunu ilgili di¤er genelgeler ile yasala-flan uygulamaya göre, araçlar yurt d›fl›na ç›k›flta “stan-dart depolar›” kadar akaryak›t alabilmekteydi. K›s›tla-ma sadece ülkeye giriflte araçta bulunacak akaryak›tagetirilmiflti. Yani, ülkeye giren bir yerli veya yabanc›herhangi bir TIR’da en fazla 550 litre akaryak›t bulu-nabilirdi.

Ancak tam da kriz ateflinin ülkemize s›çramayabafllad›¤› 24 Eylül 2008 tarihinde, Maliye Bakanl›-¤› y›llard›r yap›lan uygulamaya son verdi ve ihraçmal› tafl›yan araçlar›n alabilece¤i yak›t miktar›n›550 litre ile s›n›rlad›.

Bunun üzerine birçok giriflim ve görüflme yap›ld›.Sonuç olarak 4 Kas›m 2008 tarihinde yeni bir tebli¤yay›nlayarak yanl›fl uygulamaya son verildi ve eski uy-gulaman›n devam edece¤ini duyurdu. Yani TIR’laryurtd›fl›na ç›k›fllarda tekrar en fazla 1.100 litreÖTV’siz akaryak›t alarak yurt d›fl›na ç›kabilecekler, gi-rifllerde ise yurt d›fl›ndan ald›klar› 550 litre akaryak›tlaülkeye girifl yapabileceklerdi.

Uluslararas› nakliyeciler bu yanl›fll›¤›n k›sa zamandaçözülmüfl oldu¤unu düflünürken, yeni bir olumsuz ha-berle karfl› karfl›ya kald›lar. Çünkü, Maliye Bakanl›¤›,son tebli¤inden 18 gün sonra yani 22 Kas›m’da yenibir tebli¤ yay›nlayarak, ç›k›fllarda tekrar 550 litre uy-gulamas›na dönüldü¤ünü duyurdu.

Bu uygulama nedeniyle yurtd›fl›na ç›karken güzerga-h›n› en uygun koflullarda tamamlamaya yetecek mik-tarda akaryak›t alamayan TIR’lar, yurtd›fl›nda depola-r›n› bir daha doldurmak zorunda kal›yor.

Bu uygulama sayesinde;-43 bin arac› olan Türkiye 80 milyon avro dövizini

baflka ülkelere b›rakmak zorunda kal›yor;-Tafl›mac›lar ve ihracatç›lar 80 milyon avro daha

fazla ücret ödüyor.Nakliyecilerin ihraç mallar›n› tafl›mas› halinde bi-

le, ithal mal› için günler boyunca bekledi¤i, hatta ta-fl›nacak yükün bulunmas›nda s›k›nt› yafland›¤› krizgünlerinde üzerinden yirmi gün bile geçmeden teb-li¤lerde yap›lan bu de¤ifliklikleri anlamak mümkünde¤il. Üstelik bu de¤iflikli¤in tafl›mac›m›za, ihracat-ç›m›za ve tabiî ki ülke ekonomimize getirdi¤i zara-r›n miktar› bilinmekteyken…

Tafl›mac›lar›n krizin yan› s›ra birçok bölgesel so-runla mücadele etmek zorunda oldu¤u bu günlerdeenerjilerini, böylesi bir konuya yöneltmeleri gerçek-ten de üzücü.

Uluslararas› tafl›mac›lar›n da katk›s›yla krizleri aflma-n›n yolunun ihracat› art›rmak oldu¤u, bunun için demaliyetlerin düflürülmesi, sektörlerin desteklenmesi veyeni pazarlar yarat›lmas›n›n zaruri oldu¤u bu dönem-de kamunun deste¤iyle sorunlar›n çözümünü bulmaköncelikli olmal›; sorun yaratmak de¤il…

Maalesef ki bu olmuyor…Uluslararas› tafl›mac›l›k sektörü yabanc› tafl›mac›lar-

la karfl› karfl›ya kald›¤› her türlü haks›z rekabet koflul-lar›na ra¤men ülkemiz ekonomisine katk› sa¤layabil-mek ad›na her türlü zorlu¤un üstesinden gelmeye ça-l›fl›yor. Bu çal›flmas›na da devam edecektir… Yeter ki,içeriden ve d›flar›dan yollar›na engel konulmas›n...

Lojistik ö¤rencilerine yard›m ya¤›yorDüzce Üniversitesi Kaynaşlı Meslek Yüksek Okulu

Lojistik Bölümü öğretim görevlisi İbrahim Bilgiç’in öğ-rencilere destek amacıyla açmak istediği kütüphane ileilgili, lojistik doküman isteğini belirten yayınımıza pekçok kuruluş cevap verdi ve vermeye devam ediyor.

TAŞIMACILAR olarak, genç beyinlerin geleceğehazırlanması amacıyla bu desteğin öncüsü olmak bizle-ri gururlandırıyor. Çağrımıza yanıt veren Kurum veKuruluşların duyarlı davranışları ise ülkemizin gelece-ğine ışık tutuyor.

Ilk duyarlılığı gösteren Art Uluslararası Taşımacı-lık’ın ardından Lojistik öğrencilerine ardı ardına des-tekler gelmeye başladı. LOGİSTİCUS, UND ve AM-

BAR dergileri, kendi lojistik yayınlarını öğrencilerinhizmetine gönderdi. UND (Uluslararası NakliyecilerDerneği) dergi ve çeşitli dokümanın yanı sıra karayolutaşımacılığında bilgilendirici birçok kitap gönderdi.

LOGİSTİCUS (Lojistik, İş Dünyası ve AktüaliteDergisi) Sürentürk Yatırım İnsan Kaynakları Danış-manlık, Madencilik Dış Ticaret adına Esra Süren, gön-derdiği dergilerle bilgiye yatırım yapan öncüler arasınakatılmıştır.

AMBAR Dergisi de lojistik içerikli bir paket dokü-man oluşturarak göndereceklerini sözünü vermiştir.TEKNOTAŞ Uluslararası Nakliye ve Ticaret tarafın-dan ise, kütüphane için maddi yardımda bulundu. ARALIK 2008 - SAYI 34

-sayfa 8 12/21/08 4:54 PM Page 1