ONKOLOJİK -...
Transcript of ONKOLOJİK -...
ONKOLOJİK
HASTALIKLAR VE
HEMŞİRELİK BAKIMI
Öğr.Gör.Dr. Funda AKDURAN
• Onkolojik hastalıklar organizmada yer alan
herhangi bir hücrenin farklılaşarak, aşırı ve
kontrolsüz şekilde çoğalması sonucu oluşan
hastalıklar grubuna verilen genel bir addır.
• Terim olarak kökenini neoplazi «neo» yeni
ve «plazi» oluşum anlamına gelen iki
yunanca kelimenin birleşmesinden almıştır.
Onkoloji 2
• Bu hastalık grubunda, herhangi bir
nedenin etkisi ile genetik yapısı değişmiş
olan bir hücre çoğalarak tümör ya da
kanser olarak da bilinen yeni bir yapının
gelişmesine neden olur.
Tümör: Şişlik / Ur, anormal doku kitlesi.
Onkoloji 3
• Davranış özelliklerine göre tümörler
bening (iyi huylu kitle) ve malign (kötü
huylu kitle) tümörler olarak iki gruba
ayrılmaktadır.
Onkoloji 5
Malign Tümör: hızla çoğalıp çevre dokulara infiltre olan, kan ve lenf yolu ile uzak organlara
metastaz yapan oluşumlar.
Bening Malign
Büyüme Hızı Yavaş Hızlı
Hücre özellikleri Kaynak aldığı doku ile
benzer
Kaynaklandığı doku ile
benzerliğini kaybetmiş,
tümör spesifik antijenleri
içermekte
Doku hasarı Az Genellikle dokuda nekroz ve
ülserasyonlar oluşturur
Metastaz Yapmaz, kaynaklandığı
dokuda kalır
Vücudun diğer organlarına
yayılır, uzak organ
metastazı yapar
Tedavi sonrası nüks Cerrahi olarak çıkarıldığında
nadiren nükse eder
Cerrahi olarak
çıkartıldığında, radyoterapi
ve kemoterapi
uygulandığında bile nüks
edebilir
İlişkili terminoloji Hiperplazi, polip, ve bening
neoplazi
Kanser, malignite ve malign
neoplazi
Prognoz Hayati organlarda basınç
veya obstrüksiyon
yapmadıkça saptanamaz
Kontrol altına alınamaz ise
ölüme neden olur6Onkoloji
• Kanser tek bir hastalık değildir, 100’den
fazla tipi olan , isimlendirilmesi anormal
hücrelerin köken aldığı organa göre
değişen (akc. kans.,meme kans.,
prostat kans. v.b) büyük bir grup
hastalığa verilen genel addır.
Onkoloji 7
• Her bir hastalığın görünümü ve gelişimi
birbirinden farklıdır, bireyden bireye
gelişim süreci çok farklı olabilir ve
uygulanan tedaviye cevapları değişebilir.
Onkoloji 8
• Kanser, bir veya daha fazla etiyolojik faktörün etkisiyle
hücrede meydana gelen genetik ve moleküler
değişikliklerin hastalığıdır.
• Kanser , bir veya daha fazla etiyolojik ajanın etkisiyle
normal hücrede genetik değişiklikler meydana gelir ve
DNA’sında yanlış genetik kodu içeren yeni hücre
çoğalmaya başlayarak kontrolsüz hücre üretimi ve
gelişimi başlar ve kitle meydana gelir.
Onkoloji 10
• Bu nedenle kanserin önlenmesinde, kontrolünde ve
tedavisinde immun sistemin rolü çok önemlidir.
• İmmun sistem değişime uğramış hücreleri yabancı
olarak algılayıp yok eder, fakat ımmun sistemde
meydana gelen yetersizlikler bu kontrol
mekanizmasının bozulmasına neden olur ve genetik
yapısı değişmiş olan hücreler çoğalarak kanser
kitlesinin oluşmasına neden olur.Onkoloji 11
• Kanserin gelişimi karmaşık bir süreç olup,
oluşumunda başlangıç, tetiklenme ve
gelişme olmak üzere üç aşamanın yer
aldığı düşünülmekte….
Onkoloji 12
• Kanserin oluşum sürecinde yaş, bireyin sağlık
davranışları (tütün ve alkol kullanımı, beslenme
alışkanlıkları, fiziksel aktivite vb.) çevresel risk
faktörlerine maruziyet (ultraviyole radyasyon,
asbest, benzen vb.) ve genetik yatkınlık (BRCA1
ve BRCA2 mutasyonları) gibi kanser türüne göre
farklılık gösteren pek çok etken rol
oynamaktadır.
Onkoloji 15
BESLENME kanserin gelişmesinde ve
oluşumunun önlenmesinde önemli rol oynar…..
Onkoloji 16
• Yağdan zengin ve posadan fakir gıdalarla beslenen
bireylerde kolon kanseri gelişme riski artarken,
posadan zengin gıdalarla beslenmek kolon kanseri
gelişme riskini azaltmaktadır.
• Yağdan zengin gıdalarla beslenmek kadınlarda
meme kanseri, erkeklerde ise prostat kanserinin
gelişme riskini arttırabilir.
• Tuzlanmış ve tütsülenmiş gıdaların yoğun
tüketimi özofagus ve mide kanserlerinin
gelişiminden sorumlu olabilir.
• Vitamin A, C ve E’den fakir diyetle beslenme
şekli akciğer, özofagus, ağız, larenks, serviks ve
meme kanserinin gelişiminde önemli rol oynar.
Onkoloji 17
Kimyasal Maddelere Maruziyet
• Havada, suda, yiyeceklerde, ilaçlarda, alkol
ve tütünde kanser gelişme riskini arttıran pek
çok kimyasal madde bulunur.
• Bu maddelere uzun süreli maruziyet kanser
gelişiminden sorumlu olabilir.
Onkoloji 18
Radyasyon
• Güneş ışınlarında bulunan iyonize ışınlar
(deri kanseri, melanom), radyoaktif
santrallerde oluşan sızıntılar (lösemi,
tiroid, meme, akciğer kanseri), genç yaşta
radyoterapi almak zorunda kalan
hastalarda (meme) kanser riskini
arttırabilir.
Onkoloji 19
Virüsler
• Bazı virüslere maruziyet bireylerde kanser gelişme
riskini arttırabilir.
• Epstein-Barr virusü enfeksiyöz mononukleoza
neden olarak Burkitt lenfomanın gelişimi ile ilişkili
olabilir.
• Herpes Simpleks virüsünün etkisi ile servikal ve
penli kanserler gelişebilir.
Onkoloji 20
Genetik
• Meme, kolon ve jinekolojik kanserler gibi
bazı kanser türlerinin gelişiminde genetik
yatkınlık ön plana çıkabilir…..
Onkoloji 21
Hormonlar
• Vücudun dengesini bozan hormonal ajanların
tüketimi kanser oluşumunu tetikleyebilir.
• Uzun süreli, kontrolsüz hormon kullanımı
kadınlarda meme, uterus, over, serviks ve vajina
kanserinin gelişimine neden olabilir.
Onkoloji 22
Immun faktörler
• Immun sistem değişime uğramış hücreleri yabancı olarak
algılayıp yok eder.
• Stres, iş kaybı, eş/çocuk ölümü, boşanma, kronik
hastalıkların varlığı immun sistemin işleyişinin değişmesine
neden olur.
• Immun sistemde meydana gelen yetersizlikler normal hücre
üretimindeki kontrol mekanizmasının bozulmasına neden
olup, İnsan Bağışıklık Yetersizliği Virüsü ’nün neden olduğu
kaposi sarkom ve pek çok kanserin gelişiminde önemli rol
oynar. Onkoloji 23
• Kanser, içinde bulunduğumuz 21. yüzyılda
başlıca sağlık sorunu olmaya devam
etmektedir.
• Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre kanser
yükü geçtiğimiz 30 yılda iki kat artmıştır.
25Onkoloji
• Ülkemizin de dahil olduğu dünyanın pek çok
ülkesinde kanser, kalp damar
hastalıklarından sonra ikinci en sık ölüm
nedenidir.
• Kanser; hasta, hasta yakınları ve toplum için
ciddi psikolojik-sosyal sorunları ve işgücü
kayıplarını beraberinde getirmektedir.
26Onkoloji
• Türkiye’de kanser sıklığı Dünya geneliyle
benzerlikler göstermektedir.
• 2009 yılı kanser istatistiklerine göre
Türkiye’ de her yıl yaklaşık 98 bin erkek
ve 63 bin kadın kansere
yakalanmaktadır.
Onkoloji 27
• GLOBOCAN 2012 verilerine göre 2012
yılında Dünya’da toplam 14,1 milyon yeni
kanser vakası gelişmiş ve 8,2 milyon
kansere bağlı ölüm olmuştur.
Onkoloji 28
• Dünya’da en çok tanı konulan kanserler akciğer
(%13,0), meme (%11,9) ve kolon (%9,7) iken
• Kanserden ölümlerin ise en çok akciğer (%19,4),
karaciğer (%9,1) ve mideden (%8,8) gerçekleştiği
belirtilmiştir.
http://kanser.gov.tr/daire-faaliyetleri/kanser-istatistikleri/860-yeni-d%C3%BCnya-kanser-istatistikleri
yay%C4%B1nland%C4%B1.html#sthash.P8E34NZH.dpuf 29Onkoloji
Gelişmiş ve Az Gelişmiş
Ülkelerde ? ?
• Gelişmiş ülkelerde, erkeklerde akciğer ve
prostat kanseri, kadınlarda ise meme
kanseri ve kolorektal kanserler daha sık
görülürken,
• Az gelişmiş ülkelerde ise erkeklerde akciğer,
mide ve karaciğer kanseri, kadınlarda da meme
ve serviks kanseri daha sık görülmektedir.
T.C. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı Ulusal Kanser Programı 2009-2015 31Onkoloji
Türkiye’de ? ?
• Erkek nüfusta akciğer, mesane ve mide
kanserleri, kadın nüfusta da meme
kanseri ve kolorektal kanserler daha
sıklıkla izlenmektedir.
• Ülkemizin gelişmiş ülkelere göre en önemli
farkı tütün nedenli kanserlerin daha fazla
olmasıdır.
T.C. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı Ulusal Kanser Programı 2009-2015
Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı 2004-2006 Yılları Turkiye Kanser İnsidansı
32Onkoloji
• Kansere bağlı morbidite ve mortalite
oranlarının azaltılmasında sağlıklı yaşam
şekli davranışlarının geliştirilmesi ve belli
yaşlarda kanser taramalarının düzenli
aralıklarla yapılması çok önemlidir.
Onkoloji 34
• Hemşire halkı kanser risk faktörleri ve
kanserin erken tanısında kullanılan
tarama yaklaşımları konusunda
bilgilendirerek kanserin kontrolünde önemli
rol oynar.
Onkoloji 35
BİRİNCİL KORUMA(Kansere bağlı risk faktörlerinin azaltılması)
• Tütün ya da sigara kullanımına başlama
engellenmeli, kullanım sözkonusu ise bırakılması
yönünde ilgilendirilmeli,
• Alkol kullanımı kısıtlanmalı ya da kullanılmamalı,
• Sağlıklı beslenilmeli; yağdan fakir, posalı gıdaların
tüketildiği, hazır gıdaların tüketilmediği ve tüm besin
maddelerini içeren sağlıklı beslenme sürdürülmeli,
Onkoloji 36
• Düzenli fiziksel aktivite yapılmalı; sağlıklı kilo sürdürülmeli,
• Özellikle sabah 10 ve öğleden sonra 4 saatleri arasında
güneşlenmekten kaçınılmalı, güneşe çıkmadan 15 faktör ve
üzerinde olan güneş koruyucu losyonlar kullanılmalı,
• Ailesinde kanser hikayesi olanların yüksek riskli bireyler
genetik taramalar yapılmalı ve gerektiğinde koruyucu ilaçlar
hekim istemi ile başlanılmalıdır.
• Aşılama (serviks kanserinin önlenmesinde 11-18 yaş grubu
kız çocuklarına HPV aşısı?)
Onkoloji 37
• Kanserin erken tanısında, bazı kanser türlerinde
belli aralıklarla kanser taramaları yapılır, kanser
belirti ve bulguları ortaya çıkmadan hastalık erken
evrede belirlenebilir.
Onkoloji 38
İKİNCİL KORUMA
Kanser Yeri Popülasyon Test veya işlem Sıklık
Kolorektal
kanserler
50 yaş üzeri erkek
ve kadınlar
Dışkıda gizli kan testi, duyarlılık
oranı en az % 50 veya dışkı
immünokimyasal testi duyarlılık
oranı en az % 50, veya,
50 yaşından itibaren: yılda bir
Dışkı DNA testi, veya 50 yaşından itibaren başlanması
önerilir, ancak testi tekrarlama
sıklığına ilişkin önerilerde
bulunmamaktadır.
Fleksibl sigmoidoskopi,veya 50 yaşından itibaren: 5 yılda bir
Çift kontrastlı baryum
incelemeleri, veya
50 yaşından itibaren: 5 yılda bir
Kolonoskopi, veya 50 yaşından itibaren: 10 yılda bir
BT eşliğinde kolonografi 50 yaşından itibaren: 5 yılda bir39
Risk Grubunda Yer Alan Asemptomatik Bireylere Yönelik KOLO-REKTAL
KANSERLERİN Erken Tanısına İlişkin Amerikan Kanser Derneği Önerileri
• Bazen hiç belirti ve bulgu vermeden
kanser tanısı rutin sağlık kontrolü
sırasında da konulabilir ya da kanser
kendisini hiç ilişkisi olmayan diğer
hastalıklarda da sıkça gördüğümüz belirti
ve bulgularla ortaya koyabilir
Onkoloji 42
KANSERİN UYARICI
İŞARETLERİ
Amerikan Kanser Derneği'ne göre
yedi uyarıcı işaretten birinin
görülmesi durumunda hemen
doktora başvurmak önerilir !!!
Onkoloji 43
• Bağırsak ve mesane alışkanlıklarında
değişiklik.
• İyileşemeyen yaralar.
• Alışılmışın dışında kanama ve akıntılar.
Onkoloji 44
• Göğüste veya vücudun Herhangi bir başka
yerinde sertleşme veya kitle.
• Hazımsızlık veya yutma güçlüğü.
• Herhangi bir siğil veya bende belirgin bir
değişme.
• Rahatsız edici öksürük veya ses kısıklığı.Onkoloji 45
Aşağıdaki Belirtiler de Bazı Kanser
Türlerinin Varlığına İşaret Edebilir
• Kalıcı baş ağrısı
• Açıklanamayan kilo kaybı
• Kemiklerde Kronik ağrı veya
Onkoloji 47
• Vücudun herhangi bir yerinde süreli ağrı
• Sürekli yorgunluk, bulantı veya kusma
• Kalıcı düşük dereceli ateş, ya sabit ya da
aralıklı
• Tekrarlanan enfeksiyon
Onkoloji 48
TANI
• Sağlık hikayesi
• Fiziksel muayene
• İleri tetkikler
• Biyokimya/tam kan sayımı
• Tümör marker çalışmaları50
• Sitolojik çalışmalar (pap smear, kemik iliği aspirasyonu,
ince iğne aspirasyonu)
• Histopatolojik incelemeler (biyopsi, bronkoskopi,
gastroskopi, kolonoskopi vb)
• Radyolojik incelemeler (mamografi, göğüs filmi, BT,
MRI, PET vb.)
• Radyoisotop taramalar (karaciğer, beyin, kemik, akciğer)51
Tam kan sayımı ve biyokimya
• Kemoterapi tedavisinin başlatılabilmesi
için kan sayımında lökosit değeri 3000
mm², hemoglobin değeri 9 gr/dl,
trombosit değeri 100 000 mm² üzerinde
olmalıdır.
Onkoloji 52
• Bu çalışmalar, kanda bazı tümörlerin varlığını ve
gelişimini tespit etmek için incelenen
parametrelerdir.
• Klinik olarak bazı kanser türlerinin
taranmasında, tanısında, sınıflandırılmasında,
seyrinin belirlenmesinde, tedavi cevabının
takibinde kullanılabilir.
Onkoloji 53
Tümör marker çalışmaları
Sınıflandırma işleminde tarama testlerinden (BT, MRI, Kemik sintigrafisi, vb.) elde edilen sonuçlar incelenerek kanserin
yerleşimi, boyutları belirlenir ve bitişik dokulara, lenf damarları yoluyla lenf bezlerine ya da kan dolaşımı aracılığıyla daha
uzak bölgelere yayılıp yayılmadığı değerlendirilir.
Biyopsi ile kanser tanısı kesinleşen hastalarda uygulanacak tedavinin türüne karar verebilmek için kanserin
sınıflandırması yapılır
Onkoloji 55
TNM, Amerikan Kanser Ortak Komitesi (The
American Joint Committee of Cancer) tarafından oluşturulan, tüm tümör tiplerine
uygulanabilen basit bir sınıflama sistemidir.
En sık kullanılan sınıflama sistemi TNM’dir.
Onkoloji 56
Kanser tanısı konan bireylerde
uygulanacak tedavinin kararında;
Tümörün tipi ve
yerleşimi
Hastalığın yayılımı (evresi)
Hastanın yaşı
Hastanın genel
durumu
Onkoloji 59
KANSERİN TEDAVİSİNDE
Lokal tedaviler (cerrahi,
radyoterapi)
Sistemik tedaviler (kemoterapi,
hormonal tedavi, biyolojik tedavi)
60
Genel durumu iyi,
tümörü lokal
hastalarda
İlk tedavi seçeneği cerrahi
Gereksinim varsa
kemoterapi
Hormonal tedavi
Radyoterapi
61
Yaygın metastaz yapmış tümörlerde
• İlk tedavi kemoterapi, hormonal tedavi
Kemik metastazlarında ağrıyı azaltmak için
• Radyoterapi
Onkoloji 62
Radyoterapi bening ve malignhastalıkların tedavisinde iyonizan
radyasyonun kullanıldığı bir tedavi yaklaşımıdır.
Onkoloji 64
• Radyoterapinin amacı; sağlıklı dokulara
minumum zarar vererek, tanımlanmış bir
tümör hacmini hassas bir şekilde
ışınlayarak yok etmektir.
Onkoloji 65
• Kemoterapide, tümörün hücresel
fonksiyonlarını ve çoğalmasını
engellemeyi hedef alan, çok sayıda kanser
ilacı tek başına veya birbiri ile kombine
edilerek kullanılmaktadır.
Onkoloji 68
Kemoterapide hedef; sağlıklı hücreler
üzerinde minimal etki ile mümkün olduğunca
çok sayıda tümör hücresini yok etmektir.
Onkoloji 69
KANSER HASTALARINDA SEMPTOM KONTROLÜ
Kanserli Hastaya Uygulanacak Genel Hemşirelik Girişimleri
Doku bütünlüğünü korumak
Beslenmeyi desteklemek
Hasta ve aile eğitimi
Beden bilinci ve özgüven eksikliğine yönelik danışmanlıkyapmak
Semptomları İzlemek
Semptomları kontrol altında tutmaya yönelik danışmanlıkyapmak
Onkolojik aciller konusunda gereken gözlem, izlem,uygulama ve eğitim programlarını yürütmek
Son dönem kanser hastalarında, yaşlı kanserhastalarında, terminal evrenin getirdiği sorunlarla basetmede yardımcı olmak
SEMPTOMLAR
• Alopesi
• Cilt Değişikliği
• Ağrı
• Yorgunluk
• Stomatit
• Disfaji
• Diyare
• Ateş
• Kanama
• Bulantı
• Kusma
• Kabızlık
Onkoloji 72
Alopesi
• Kemoterapötik ilaçların ve başa uygulanan radyasyonalanının genişliğine ve dozuna bağlı olarak saç, aynızamanda kaş, kirpik ve tüm vücut kıllarının kaybıdır.
• Saç folikülleri hızla büyüyen hücreler içerdiği için,kemoterapik ilaçlardan 2-4 hafta sonra başlar ve tedavibittikten 4-6 hafta sonra tekrar çıkmaya başlamaktadır.
• Alopesi, beden bilinci fazlaca gelişmiş hastalarda ciddipsikolojik sorunlara neden olabilir bunun için gerekirsepsikolojik yardım sağlanabilir.
Amaç; vücudundaki bu önemli değişikliği kabullenmesinisağlamak ve oluşabilecek bu yan etkiyi en aza indirmektir.
Hemşirelik girişimleri;
• Hastaya saç kaybı olacağı, ancak tedavi bitimindensonra yeniden çıkacağını açıklamak,
• Saçların çıkarken yapı ve renk yönünden farklılıkolabileceğine ilişkin hastayı uyarmak,
• Hastaları şapka, eşarp, bone, peruk gibi değişikmateryaller konusunda bilgilendirmek,
• Kemoterapiden önce saçlarını kısaltmasınıönermek,
• Göz kalemi, kaş kalemi, takma kirpik öneripuygulamasına yardım etmek,
• Kalan saçlar için sık şampuan uygulamamak ve
yumuşak fırça kullanmak,
• Saç kaybı arttıkça, kalan saçları traş ettirebileceği
konusunda öneride bulunmak,
• Kafa derisini güneşi bloke eden ajanlarla,
şapkalarla sıcak ve soğuktan korumak,
• Aile üyeleriyle beklenen fiziksel değişiklikleri
görüşerek hastanın nasıl kabulleneceği
konusunda aile üyelerine tavsiyelerde bulunularak
manevi destek sağlamak.
Deri Bütünlüğünde Bozulma
• Kemoterapi ve radyoterapinin etkisiyle vücudun
deri tabakasındaki iritasyon, kızarıklık, kaşıntı ile
kendini gösteren değişimdir.
• Amaç; tedavi alanını değerlendirerek deri
reaksiyonlarını en aza indirmek ve deri
bütünlüğünü sürdürerek enfeksiyon gelişimini
önlemektir.
Hemşirelik girişimleri;
• Nemli ve kirli deride, deri bütünlüğü bozulması veenfeksiyon riski fazla olduğundan alanı temiz ve kurututmak,
• Deri hassas olduğundan tedavi alanını ovuşturmamak vekaşımamak,
• Kimyasal iritan maddelerle kolayca travmatize olduğundaalanı, ılık su ve parfümsüz-yumuşak sabunla hafifçeyıkamak, yumuşak bir havlu ile kurulayıp havalandırmak,
• Metal element içeren maddeler iritasyonu arttırdığı gibiradyasyon ışınlarının dağılmasına da neden olacağındantalk pudrası, losyon ve deodorant kullanmamak,
• Radyasyon alan derideki kesikler yavaş iyileştiğinden veenfeksiyona eğilim olduğundan jilet yerine elektrikli veyapilli traş makinası kullanmak, bölge kırmızı ve ağrılı isetraş olmamak, kadın hastalarda ise maniküryaptırmamak,
• İritasyon ve reaksiyonu önlemek için; teri emici, yumuşakve bol giysiler giymek,
• Bölgeyi aşırı sıcak ve soğuktan, direkt gün ışığındankorumak için uzun kollu elbise ve geniş kenarlı şapkalargiymek, ayrıca güneş ışığını bloke eden kremlerkullanmak, cilde doğrudan sıcak ya da soğuk kompresuygulamasından kaçınmak, yapıştırıcı band/selobantkullanmamak,
• Yatağa bağımlı hastalarda basınç bölgelerini gözleyerek
hastanın pozisyonunu 2 saatte bir değiştirmek,
• Ekstremiteleri yükselterek ödemi önlemek,
• Sabah, akşam tuvaleti, yatak banyosu, baş ve ayak
banyosu vererek hijyenik gereksinimleri karşılamak,
• Tuvalet gereksinimini gidermek,
• Deride kızarıklık, hiperpigmentasyon, kaşıntı, kuruluk,
dermatit, akne oluşabileceği, dil, mukoz membran ve el
ekleminde koyulaşmalar olabileceği,
• Fotosensivite nedeniyle güneşte fazla kalmanın sakıncalı olduğu,
• Ciltte ve tırnakta renk değişikliği olabileceğinden hastanın istediği
renkte tırnak cilası kullanabileceği, bu bozukluğun zamanla
düzeleceği,
• Tırnakların kısa olması, pamuklu giysilerin tercih edilmesi
konusunda hastayı bilgilendirilmek,
• Cildi kuru ve temiz tutmak,
• İrrite edici losyon ve kremleri kullanmamak,
• Soğuk kompres, antihistaminik ve kortikosteroid kullanmak. Kaşıntıyı
arttırmamak ve cilt bütünlüğünü bozmamak için özellikle kaşımamak
gerektiğini hastaya anlatmak
Yorgunluk
Onkoloji 81
Alışılmamış enerji yokluğu ve tükenme duyusu
Hareket fazlası ile ilişkisi olmayan uyku ya da dinlenmekle
geçmeyen durumdur.
En önemli nedeni
Kemoterapi
Kemoterapi alan hastalarda: tedaviden sonraki 48-72
saatte
Radyoterapi alan hastalarda; tedavi süresince sürebilir
Her iki grupta da yorgunluk tedavi bitiminden en az bir yıl
sonrasına kadar sürebilir
82Onkoloji
Hemşirelik girişimlerinin amacı
• Bireyin yasadığı yorgunluğun nedenlerini ve özelliklerini
tanımlamak
• Tanımlanan semptomun kontrolünü sağlamak
• Bireyin fiziksel, mental ve sosyal aktivitelerinin dengeli
şekilde devamını saglamak ve öz bakım gücünü
arttırmaktır.
83Onkoloji
Yapılan Çalışmalarda Hastalar Yorgunluk
Nedeni Olarak;
• kemoterapiyi
• radyoterapiyi
• kemoterapi ve radyoterapiyi beraber
• hastalığın kendisini
• stres ve moral bozukluğunu
• beslenme, çevresel ve diğer faktörleri
bildirmiştir.
84Onkoloji
Hastalar yorgunluğunu azaltmak için;
• dinlenmeyi,
• uyumayı,
• müzik dinlemeyi ve TV izlemeyi,
• pozitif düşünmeyi,
• diğerleri ise farklı bir şey yapmadıklarını ve
aileleri ile beraber olduklarını ifade
etmişlerdir.85Onkoloji
Hemşirelik Girişimleri;
• Hastanın bakım gereksinimlerini kısa sürede tamamlamak,
• Bakımın sağlanmasında ve sürdürülmesinde hastayı teşvik
etmek, gerekiyorsa yardım etmek,
• Uykusuzluğa neden olabilecek çevresel faktörleri önlemek,
• Hastanın gece en az 7-8 saat uyuması, gündüz uyku
periyotları oluşturulmasını ve aktivite kısıtlamasını sağlamak,
• Tedavinin tipine göre hafif egzersizler seçilmesine, enerji
seviyesinin artmasına yardımcı olmak,
• Hastanın enerjisinin yüksek olduğu zamanlarda önemli aktivitelerini
yapması, ancak bunu sonradan daha fazla yorgunluk hissetmesine
neden olacak şekilde yapmaması ve GYA’ne göre yeterli
beslenmesini sağlamak.
• Hastanın dinlendik olduğu zaman, örneğin sabahları en besleyici
besinleri alması, sert zor ve çok çiğnenen besinlerin verilmemesini,
sık sık ve azar azar beslenmesini, dinlenme periyotlarının
verilmesini, proteinden zengin ve bol kalorili besinlerin seçilmesini
önermek,
• Yıkılan hücrelerin ve artık ürünlerin uzaklaştırılabilmesi için günde
en az 8-10 bardak su almasını önermek
Onkoloji 87
Anemi
• Kemik iliği depresyonu, kemoterapi ve
pıhtılaşma sorununa bağlı olarak gelişen bir
tablodur. Bazı ilaçlarda tedaviden üç ay sonra
anemi görülme ihtimali çok fazladır.
Amaç; anemi belirti bulgularını gözlemek, erken
belirlemek ve gerekli tedbirleri almaktır.
Hemşirelik girişimleri;
• Yorgunluk, baş dönmesi, titreme ya da taşipne gibianemi belirtilerini gözlemlemek,
• Ortostatik hipotansiyon baş dönmesi varsa, özellikleyatarken ve kalkarken yavaş hareket etmesini söylemek,
• Halsizlik ve dispneyi gözlemek, gerekirse oksijen tedavisiyapmak,
• Hemoglobin ve hematokriti düzenli aralıklarla kontroletmek,
• Bilgi eksikliği varsa anemi belirtileri konusundabilgilendirmek
Nötropeni
• Kemoterapi ve/veya radyoterapiye bağlı kemikiliği baskılanması, immünosüpresyona bağlıoluşan ve enfeksiyon gelişme riskine yol açanönemli bir semptomdur.
Amaç; enfeksiyon ile ilgili risk faktörlerini bilmesive enfeksiyonlardan korunmak için uygunönlemleri aldığını göstermesi, enfeksiyon belirti vebulgularının gözlenmemesidir.
Hemşirelik girişimleri;
• Hastada enfeksiyon belirtilerini (ateş, kızarıklık, sıcaklık,ödem, ağrı,iltihap oluşumu vs) gözlemlemek,
• Enfeksiyonun en sık görüldüğü bölgeleri (cilt ve müközmembranlar,oral kavite, solunum sistemi ve üriner sistem)gözlemlemek,
• Hastada ağız ve vücut hijyenine önem vermek, günlükkontrolleri yapmak ve deriyi travmalardan korumak,
• Konstipasyon oluşmaması için önlemler almak,
• Perianal bölgeyi ılık suyla ve yumuşak sabunla temizlemek,
• Tırnakların kısa ve düz kesilmesini sağlamak,
• Deri bütünlüğünü korumak ve günlük temizliğini yapmak,
• Hasta ve ailesinin el yıkamaya özen göstermesini
sağlamak,
• Düzenli aralarla hastanın ateş takibini yapmak,
• Hastanın dinlenmesine ve beslenmesine dikkat etmek
Onkoloji 92
Trombositopeni
• Kemik iliği depresyonu, kemoterapi, pıhtılaşma
faktörlerinin yetersiz yapımı nedeniyle kanamaya
eğilimin artmasıdır.
• Hastada peteşi, ekimoz, hematüri, hipotansiyon,
taşikardi, anemi ve trombosit sayısında (150000/ mm³)
azalma vardır.
Amaç; kanama belirti bulgularını gözlemlemek ve erken
belirlemek, travmaya bağlı kanamayı önlemek, kanamayı
değerlendirmek ve kontrolünü sağlamaktır.
Hemşirelik girişimleri;
• Hastayı banyo yaptırılırken ve dolaştırılırken çarpma,düşme gibi travmalardan korumak,
• Burun temizliğinin travmatik olmamasına dikkat etmek,
• Ağız bakımı için yumuşak materyal kullanmasınıönermek,
• Vazodilatasyon yapacağı için alkollü içkileriyasaklamak,
• Aspirin ve non steroid antiinflamatuar ilaçlarkullanılmamasını sağlamak,
• IM enjeksiyonlardan kaçınmak, gerekli ise işlemden
sonra 3-5 dakika basınç uygulamak,
• Konstipasyon oluşumunu önlemek için hastanın bol
sebze meyve yemesini sağlamak,
• Deride peteşi ekimoz kontrolünü yapmak,
• Diş eti, burun, idrar, dışkı kanaması gibi normal olmayan
kanamaları yakından takip etmek
Onkoloji 95
Stomatit
• Ağız ve orafarenksteki ülseratif lezyonlar, oral
inflamasyon, kemoterapi (immünosupresyon), bulantı
kusma, oral hijyen yetersizliği, nötropeni, trombositopeni
ve dehidratasyon nedeniyle gelişebilir.
• Oral kavitede eritem, ödem, ağız kuruluğu, dudaklarda
yanma duygusu, travma, kuru sert yiyecekler ya da sert
fırça kullanımına bağlı sekonder hemorajik ülserasyonlar;
dilde ödem ya da enfeksiyon, beyaz düzensiz lekelere
neden olabilen yüzeyel enflamasyon;uçuğa benzer
lezyonlar olabilir.
Amaç; oral mukozada ağrının ve enfeksiyonun
görülmemesidir.
Hemşirelik girişimleri;
• Oral kaviteyi her gün kırmızılık, beyazlık, sarılık
yönünden kontrol edip değerlendirmek,
• Hastaya uygun ağız bakımını öğretmek,
• Lezyon yoksa: 4 saatte bir yumuşak diş fırçası ile dişleri
fırçalamak ve mukostatin ve betadin ile gargara yapmak,
• Lezyon varsa; 2 saatte bir hidrojen peroksit solüsyonu,
ardından serum fizyolojik ile ağız bakımı yapıp arkadan
dudakları vazelinlemek,
• Hastanın öğünlerden önce ve sonra ağız bakımını
yapmasını sağlamak,
• Sıvı dengesini sürdürmek,
• Sıcak yiyeceklerden kaçınarak, yumuşak, proteinve vitamin yönünden zengin yiyecekler önermek,
• Asitli, tuzlu, baharatlı besinlerden kaçınılmasınıönermek,
• Alkol ve sigara kullanılmamasını önermek,
• Dudaklar kuru ise vazelin ya da E vitaminlipreperatlar ile yumuşatmak,
• Diş protezlerinin uygun olup olmadığının
değerlendirilmesini, rahatsız ediyorsa takılmaması
gerektiğini öğütlemek,
• Yumuşak diş fırçası kullanılmasını önermek,
• Eğer ağızda kanama varsa bunu önlemek için hastaya
ağzına küçük bir buz parçası almasını önermek,
• Ağrı için doktor istemine göre lokal aneljezik
kullanılmasını önermek
Onkoloji 99
Diyare• Kemoterapi, anksiyete, stres gibi nedenlerle GİS’in aktif
olarak bölünen epitelyal hücrelerinin hasarıdır.
• Dehidratasyon, malnitrüsyon ve elektrolit dengesizliği
gibi hayatı tehdit edici komplikasyonları vardır.
Amaç; diyarenin önlenmesi, yeterli ve dengeli bir beslenme
ile vücudun gereksinimlerinin karşılanması, sıvı elektrolit
dengesinin normal seviyede olmasının ve normal kilonun
sürdürülmesinin sağlanmasıdır.
Hemşirelik girişimleri;
• Günlük dışkılama sayısı ve dışkının özelliklerini tanılamak ve
kaydetmek,
• Barsak alışkanlıklarını tanılamak,
• Aldığı çıkardığı sıvı takibi ve kaybedilen sıvıyı yerine koymak,
• Dışkı kültüründe üreme yoksa doktor istemine göre
antidiyaretik ilaçları vermek,
• Perine bölgesini iritasyon, travma ve kanama açısından
gözlemlemek,
• Bölgeyi ılık suyla temizlendikten sonra hafifçe kurulamak,
• Dışkı sayısını kaydetmek ve dışkıyı kanama yönündengözlemlemek,
• Az lifli, pişmiş yiyecekleri menüye almak,
• Sütlü ürünlerden sakınmasını sağlamak, potasyum kaybıolacağından sakıncası yoksa muz, portakal, patatesvermek,
• Diyetteki yağ miktarını azaltmak,
• Fazla sıcak ve soğuk olmayan az şekerli yiyecekleri azve sık olarak almasını sağlamak,
• Diyare düzeldiğinde lifli besinlerin diyete azar azareklenmesini sağlamak
Konstipasyon
• Kemoterapinin nörotoksik etkisi, narkotik ajanların kullanımı,hareketsizlik, yeme alışkanlığında değişiklikler, dehidratasyon,hipokalsemi nedenleri ile gelişebilir.
• Kanserli hastaların %50 ‘si konstipasyonu deneyimlemekte olupbunun %78’i terminal dönem kanserli hastalardır.
• Dışkı tıkacı, ciddi ağrı, bulantı kusmaya neden olabilen konstipasyonhastanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir.
Amaç; normal sıklıkta ve kıvamda gaita yapılması,defekasyonda ağrı olmaması, laksatif lavman ya da supozituvaragereksinimin azalmasıdır.
Hemşirelik girişimleri;
• Lifli besinleri önermek (sebze, meyve, yulaf vb.),
• Sakıncası yoksa sıvı alımını arttırmak (günde en az 2lt),
• Aktivite önermek,
• Düzenli defekasyon alışkanlığı kazandırmaya çalışmak,
• Dışkılama, barsak sesleri, bulantı, abdominal distansiyon gibi
paralitik ileus belirtilerini izleyip ve kaydetmek,
• Nonfarmakolojik uygulamalar yarar sağlamadığında eğer
sakıncalı değilse doktor istemine göre laksatifler vermek
Bulantı-kusma
• Bulantı ve kusma genellikle kemoterapi tedavisi
nedeniyle görülür.
• Bulantı tedaviden sonraki ilk 6 saat içinde ortaya
çıkmaktadır.
Amaç, sıvı ve elektrolit dengesini sürdürmek,
yeterli beslenmesini sağlamak, oral mukozayı
korumak ve bulantının azaldığının ifade
edilmesidir.
Hemşirelik girişimleri;
• Bulantı ve kusmanın şekli ve oluş biçimi
açısından hastayı tanılamak,
• Çıkartılan miktarı, içerik, renk açısından
değerlendirerek kaydetmek,
• Dehidratasyon belirtileri açısından hastayı
gözlemlemek,
• Antiemetik ilaçları en az yarım saat önce
vermek,
• Ağız bakımının sık verilmesini, protez varsa tedavi
sırasında çıkartılmasını sağlamak,
• Bulantı ve kusma sırasında ağızdan nefes almanın
faydalarını anlatmak,
• Vücut ağırlığı, aldığı çıkardığı sıvı miktarını
değerlendirmek,
• Kemoterapiyi düşünmek bile bulantıya sebep
olabileceğinden, tedaviden önce ve tedavi sırasında
gevşeme tekniklerinin kullanılmasını önermek ve
öğretmek,
Onkoloji 107
• Fiziksel çevrenin temiz ve kokusuz, hasta giysilerinin rahat olmasınaözen göstermek,
• Uygulamanın rahat bir pozisyonda yapılmasını sağlamak,
• Tedaviden 15-20 dakika önce sessiz bir yere yatmasını sağlamak,
• Öğünlerin azar azar sık sık alınmasını ve iyice çiğnenmesiniönermek,
• Öğünlerde sıvı alımından kaçınılmasını önermek,
• Tatlı, kızartma, baharatlı, yağlı gıdalardan kaçınılmasını önermek vekompleks karbonhidratların yararlı olabileceği konusunda bilgivermek,
• Yiyeceklerin özellikle kuru gıdalardan seçilmesine dikkat etmek,
• Yemekten sonra dinlenmesi ve yavaş aktiviteler yapmasını önermek
İştahsızlık
• İştahsızlık, yiyeceklerin sindirimi, besin alımı yetersizliği,
kullanılan ilaçlar ve aktivite azlığı, bulantı, kusma,
stomatit, depresyon ve bazı kemoterapötik ilaçlar
nedeniyle görülmektedir.
• Yemek yemede isteksizlik ve sonuçta kilo kaybı söz
konusudur.
Amaç; bulantı ve kusmanın önlenmesi, yeterli yeme
içmenin sağlanmasıdır.
Hemşirelik girişimleri;
• İştahsızlık gelişebileceği konusunda hasta ve ailesine
eğitim vermek,
• Diyetisyenle işbirliği yapılarak beslenme programını
planlamak,
• Yüksek kalorili ve proteinli besinlerin alınmasına
cesaretlendirmek,
• Az ve sık aralarla beslenmeyi önermek,
• Açlık hissettiği anda yemek yemeye cesaretlendirmek,
• Her öğünden önce ağız bakımını sağlamak,
• Ortamda hoş olmayan ya da hastanın hoşlanmadığı
kokuları engellemek,
• Yemekleri iştahı uyandıracak görüntüde sunmak,
• Yemeklerin hazırlandığı ortama hastanın girmemesini
sağlamak,
• Rahat, sakin, hafif müzikli bir ortam sağlanması gibi
uygulamalar yapmak,
• Beslenmesi oral yolla karşılanmıyorsa intravenöz ya da
enteral yolla beslenmesini sürdürmek
Onkoloji 111
Ağrı
• Hastalık veya tedavinin etkilerinin yüze
yansıması olarak ifade edilir.
Amaç, ağrı düzeyinin tolere edebilecek düzeye
getirilmesini sağlamak, hastanın ağrısının
azaldığını veya yok olduğunu ifade etmesidir.
Hemşirelik Girişimleri
Ağrı tedavisini uygulamak.
Ağrı tedavisinin planlanmasında Dünya Sağlık Örgütü’nün
önerdiği basamak tedavisi en çok kullanılan yöntemdir.
1. Basamak: Hafif-orta ağılar için narkotik olmayan
analjezikler ± adjuvan tedavi
2. Basamak: Orta şiddetli ağrılar için zayıf narkotikler +
nonopoid ± adjuvan tedavi
3. Basamak: Şiddetli ağrılar için güçlü narkotikler +
nonopoid ilaçlar ± adjuvan tedavi
113Onkoloji
Adjuvan tedavi; Antikolvülsiyonlar ve
antidepresanlar gibi farklı endikasyonları da
bulunan ilaç gruplarıyla yapılan ağrı tedavisidir.
Ağrı kontrolünde önerilen nonfarmakolojik
uygulamaları (pozisyon değiştirmek, masaj,
sıcak uygulama, ılık banyolar, çevrenin sakin
ve sessiz olmasını sağlamak, gevşeme
tekniklerini öğretmek, radyo televizyon, okuma,
müzik dinleme, hayal kurma) uygulamak.
114Onkoloji
Anksiyete ve Depresyon
Kanserin herhangi bir evresinde görülen davranışlarda
aşağıdaki faktörler etkili olmaktadır;
• Geçmiş hastalık deneyimleri ve uyum yetileri,
• gelecek planlarının tehdit edilme derecesi,
• hastalığa ilişkin sosyal ve kültürel tutumlar ve dini
inanışlar,
• genel kişilik özellikleri, aile içinde üstlenilen rol modelleri,
yaşam şekli ve sosyo ekonomik durumları,
• sosyal destek sistemleri ve bunlara ulaşılabilirlik düzeyleri,
• hastalığın boyutu ve semptomların varlığı,
• duygu düşüncelerini açıklama yetenekleri,
• tanının konduğu yaş ve gelişim düzeyleri.
• Amaç; risk faktörlerine yönelik düzenlenen
planın kabulü, uygulanacak tedavi planın katılım
sorumluluğunu alma, etkili baş etme yöntemleri
geliştirmedir.
Onkoloji 116
Hemşirelik girişimleri;
• Hasta ve ailesi ile olumlu bir iletişim ve işbirliği sağlamak,
• Hastanın kaybolduğunu hissettiği kontrolünü yeniden
sağlamak ya da birinin hastanın çevresine hakim olduğu
duygusunu vermek,
• Geçmişteki baş etme yöntemlerini değerlendirmek,
uygun yöntemin kullanılmasını sağlamak,
• Hasta ve ailesine yeterli psikososyal destek sağlamak
Sonuç
• Modern tıptaki gelişmelere rağmen, dünyada ve
ülkemizde ölüm nedenleri arasında halen ilk
sıralarda yer almasından dolayı kanser önemli bir
sağlık sorunudur.
• Tanısı ve tedavisi farklı uzmanlık dallarının
işbirliğini gerektirmektedir.
• Kanserde erken tanı önemlidir.
Onkoloji 118
• Onkoloji, solid doku ile kan ve lenfatik sistem
kanserlerinin tanı ve tedavisi ile ilgilenen bir
bilim dalına denir. Bu alanda uzmanlaşmış
kişilere de onkolog adı verilmektedir.
• Günümüzde, onkoloji alt dallara ayrılmaktadır:
Onkoloji 119
• Jinekolojik onkoloji. Kadın üreme organlarını kapsayan
kanserlerin tanı ve tedavisiyle ilgili onkoloji alanı.
• Medikal onkoloji. Bazı kanserlerin tedavisinde kullanılan
kemoterapi ilaçları konusunda uzmanlaşılan alan.
• Radyasyon onkolojisi. Kanser tedavisindeki yöntemlerden
birii olan radyoterapi konusunda uzmanlaşılan alan.
• Cerrahi Onkoloji. Biyopsi işlemi ve tümörün çıkartılmasıiçin
yapılan ameliyatları içeren onkoloji alanı.Onkoloji 120
Onkoloji 122
Onkoloji 123
Öğrendim ki ...
• Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek
• Hangisi son görüşme olacak bilmiyorsun...
Öğrendim ki...
• Bittim dediğin andan itibaren
• Pilinin bitmesine daha çok var
Öğrendim ki ...
• Her problem kendi içinde bir fırsat saklar
• Ve problem fırsatın yanında cüce kalır.
Ataol BERHAMOĞLU126