Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

44
Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM Peygamberlere iman: 3

description

Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK. YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM Peygamberlere iman: 3. Peygamberin görevi: tebliğ ve beyan. - PowerPoint PPT Presentation

Transcript of Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Page 1: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden

İSLÂM İNANÇ İLMİHALİÜMİT ŞİMŞEK

YİRMİ SEKİZİNCİ BÖLÜM

Peygamberlere iman: 3

Page 2: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamberin görevi: tebliğ ve beyan

Ey Peygamber, sana Rabbinden indirileni tebliğ et. Bunu yapmazsan, elçiliğini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz ki Allah kâfirler güruhuna yol göstermez.

MÂİDE, 5:67

Page 3: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamberin görevi: tebliğ ve beyan

De ki: Hem Allah’a itaat edin, hem Peygambere itaat edin. Yüz çevirirseniz, onun yüklendiği sorumluluk kendisine, sizin yüklendiğiniz de kendinizedir. Ona itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz. Peygambere düşen ise açıkça tebliğden başka birşey değildir.

NUR, 24:54

Yalanlayacak olursanız, bilin ki sizden önceki ümmetler de peygamberlerini yalanlamıştı. Peygambere düşen ise, açıkça tebliğ etmekten ibarettir.

ANKEBUT,29:18

Page 4: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamberin görevi: tebliğ ve beyan

Biz sana kitabı onların anlaşmazlığa düştükleri şeyi kendilerine açıklaman için ve iman eden bir topluluğa hidayet ve rahmet olarak indirdik.

NAHL, 16:64

Page 5: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Ümmetin görevi: Peygambere uymak

De ki: Ey insanlar! Ben sizin hepinize birden gönderilmiş Allah elçisiyim. O Allah ki, göklerin ve yerin egemenliği Onundur. Ondan başka tanrı yoktur. O diriltir, O öldürür. Siz de Allah’a ve Resulüne iman edin — ki, zaten o ümmî peygamber de Allah’a ve sözlerine iman etmiştir. Ve o peygambere uyun ki doğru yolu bulasınız.

A’RÂF, 7:158

Page 6: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Ümmetin görevi: Peygambere uymak

O Allah ki, kitap ehli olmayanlar içinde, onlara âyetlerini okuyan, onları arındıran ve onlara Kitabı ve Hikmeti öğreten bir peygamber göndermiştir. Yoksa onlar daha önce apaçık bir şaşkınlıkta idiler.

Allah o Peygamberi, henüz bunlara katılmamış, ama daha sonra katılacak olan başkalarına da göndermiştir. O Azizdir, Hakîmdir.

CUM’A, 62:2-3

Page 7: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Hadis

Allah’ın Resulünden bize intikal eden iki ana kaynak:

1. Kur’ân

2. Hadis

Page 8: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisHadis nedir?

1. Peygamberimizin sözleri

2. Peygamberimizin davranışları

3. Başkasına ait olup da onun tasdikine mazhar olmuş davranışlar

Page 9: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Hadis

O keyfine göre konuşmaz.

NECM, 53:3

Page 10: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisBenden birşey işitip ezberleyen ve onu

başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü ağartsın. Bakarsınız, kendisine bilgi ulaştırılan kişi, onu bizzat işitenden daha iyi anlar.

EBÛ DÂVUD, İlim: 10; TİRMİZÎ, İlim: 7

Hz. Aişe (r.a.): İsteyen, onun harflerini bile sayabilirdi.

BUHARÎ, Menâkıb: 23; MÜSLİM, Zühd: 71, Fedâilü’s-Sahâbe: 160; EBÛ DÂVUD, İlim: 7; TİRMİZÎ, İlim: 7

Page 11: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisSAHABENİN ÖZELLİKLERİ

◦Doğruluk◦Hafıza◦Dinde hassasiyet

Page 12: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisHadislerin muhafazası:

1. Sözlü

2. Yazılı

Page 13: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Hadis58 kadar Sahâbî hadis yazıyorduYazıda “tashif” tehlikesiİlk iki Hicrî asırdaki yazı: hafızaya

yardımcıHadis naklinde mecburî iki

yöntem: sema’ ve kıraatHadis ilimleri işi her bakımdan

sağlama aldı

Page 14: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisMütevatir hadis

Yalan üzerinde ittifakları aklen ve âdeten muhal olan topluluk tarafından rivayet edilen hadis

Hükmü: inkârı küfürdür

Page 15: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisHaberiniz olsun, kendisine benden bir

hadis ulaşan kimsenin koltuğuna oturmuş, “Sizinle bizim aramızda Allah’ın kitabı var; onda helâl bulduğumuzu helâl sayarız, onda haram bulduğumuzu da haram sayarız” demesi yakındır. Şurası muhakkak ki, Resulullahın haram kıldığı şey, Allah’ın haram kıldığı şey gibidir.

TİRMİZÎ, İlim: 10 (Bkz. EBÛ DÂVUD, Sünnet: 5; İBNİ MÂCE, Mukaddime: 2; DÂRİMÎ, Mukaddime: 49)

Page 16: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Hadis

Sakın sizden birini, kendisine benden bir emir veya yasak ulaştığı zaman, koltuğuna kurulmuş, ‘Biz Allah’ın kitabında ne bulduysak ona uyarız, başkasını bilmeyiz’ derken bulmayayım!”

EBÛ DÂVUD, Sünnet: 5

Page 17: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisHayır! Rabbine and olsun ki,

onlar aralarında başgösteren meseleler için senin hükmüne başvurup, sonra da senin vermiş olduğun hükme, gönüllerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar.

NİSÂ, 4:65

Page 18: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

HadisEy iman edenler! Allah’tan korkun ve ne Allah’ın,

ne de Resulünün önüne geçmeyin. Çünkü Allah herşeyi işiten, herşeyi bilendir.

Ey iman edenler! Sesinizi Peygamberin sesinden fazla yükseltmeyin; birbirinize bağırdığınız gibi ona bağırmayın. Yoksa yaptığınız iyilikler mahvolur gider de farkına bile varmazsınız.

Allah Resulünün huzurunda seslerini kısanlara gelince: İşte onlar, kalplerini Allah’ın takvâ ile sınadığı kimselerdir. Onlar için bağışlanma ve büyük bir ödül vardır.

HUCURAT, 49:1-3

Page 19: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamberin şahitliğiAllah uğrunda, Ona lâyık bir cihadla cihad

edin. Sizi O seçti ve dinde size bir güçlük de yüklemedi. Atanız İbrahim’in dini üzere olun. Bundan önce de, bu kitapta da sizi Müslümanlar olarak adlandıran Odur — tâ ki Peygamber size şahit olsun, siz de insanlara şahit olun. Öyleyse namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve Allah’a sarılın. Sizin dostunuz Odur. Ve O ne güzel dost, ne güzel yardım edicidir.

HAC, 22:78

Page 20: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamberin şahitliği

Biz her ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve şunlardan da seni şahit getirdiğimiz zaman onların halleri nice olacak?

NİSÂ, 4:41

Page 21: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki,

sizin sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir.

O size çok düşkün, mü’minlere çok şefkatli, çok

merhametlidir.

TEVBE, 9:128

Page 22: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Hz. Aişe (r.a.):

Resulullah (s.a.v.) evde ailesinin hizmetinde bulunurdu. Elbisesini yamar, ayakkabısını tamir ederdi. Namaz vakti gelince de namaza giderdi.

BUHARÎ, Ezan: 44; MÜSNED, 5:121

Page 23: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmetiMescidi süpüren siyah tenli bir kadın vardı.

Resulullah (s.a.v.) onu göremeyince nerede olduğunu sordu.

“Öldü” dediler. Sahabîlerin ona pek önem vermedikleri anlaşılıyordu.

Resulullah (s.a.v.) “Öldüğünü bana haber verseydiniz ya! Haydi mezarını gösterin” buyurdu.

Mezarını gösterdiler.

Resulullah (s.a.v.) onun kabri başında durup cenaze namazını kıldı.

BUHARÎ, Salât: 72, 74, Cenaiz: 66; MÜSLİM, Cenaiz: 71; EBÛ DÂVUD, Cenaiz: 55, 57; İBNİ MÂCE, Cenaız: 32

Page 24: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Hz. Aişe (r.a.):

Hz. Peygamber ve ailesi, Medine’ye geldiği günden vefat ettiği güne kadar, üç gün üst üste buğday ekmeğiyle karnını doyurmadı.

BUHARÎ, Et’ime: 1, 23, 27, Eymân: 22; MÜSLİM, Zühd: 20, 22; NESÂÎ, Dahâyâ: 37; İBNİ MÂCE, Et’ime: 48, 49

Page 25: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Resulullah vefat ettiğinde, geride, bindiği beyaz katırı, silâhı, yolcular için vakfettiği arazi dışında ne altın, ne gümüş, ne köle, ne cariye ve ne başka birşey bırakmadı.

BUHARÎ, Vesâyâ: 1

Page 26: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Birgün Kuba halkından iki grup kavga etmiş, birbirini taşlamıştı.

Peygamberimiz bunu haber alınca “Haydi gidip aralarını bulalım” diyerek onları barıştırmaya gitti.

BUHARÎ, Sulh: 3, Ezan: 48; NESÂÎ, Âdâbü’l-Kudât: 24

Page 27: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmetiEnes ibni Mâlik (r.a.):  

Birgün Peygamberimiz beni bir iş için göndermişti.

Ben oraya değil, yolda oynayan çocukların yanına gittim.

Bir süre sonra baktım ki, Peygamberimiz gelmiş, bana gülümsüyor:

“Enesçik, seni gönderdiğim yere gittin mi?”

“Hemen gidiyorum” dedim.

MÜSLİM, Fezâil: 54; EBÛ DÂVUD, Edeb: 1

Page 28: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmetiAllah’tan bir rahmet sayesindedir ki,

sen onlara yumuşak davrandın. Eğer sen kaba ve katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp gitmişlerdi. Onları affet, onların bağışlanmaları için dua et ve işlerinde onlarla istişare et. Kararını verdiğinde de yalnız Allah’a dayan. Çünkü Allah kendisine tevekkül edenleri sever.

ÂL-İ iMRÂN, 3:159

Page 29: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti

Hz. Aişe (r.a.):

Allah’ın Elçisi, ne bir kadına, ne bir hizmetçiye, ne de bir başkasına asla el kaldırmadı. Kendisine kötülük yapan hiç kimseden de intikam almaya kalkmadı.

MÜSLİM, Fezâil: 79

Page 30: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti Birgün arkasından sinsice yaklaşan Gavres adında bir

düşmanı, kılıcını kaldırmış, Peygamberimizi öldürmek üzereyken sormuştu:

“Şimdi seni kim elimden kurtaracak?” diye.

Peygamberimiz, istifini hiç bozmadan “Allah” diye cevap verdi.

O sırada, Gavres, kılıcını elinden düşürüverdi. Bu defa kılıcı Peygamberimiz eline alıp aynı soruyu ona sordu:

“Ya seni benim elimden kim kurtaracak?”

Fakat Peygamberimiz daha ileri gitmedi. Onu bağışladı.

Kavminin yanına döndüğünde, Gavres, “Şimdi ben insanların en iyisinin yanından geliyorum” diyordu.

Page 31: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber ve ümmeti Birgün, Peygamberimiz ellerini kaldırmış, “Allahım,

ümmetimi koru, ümmetime acı!” diye ağlayarak dua ederken, Yüce Allah, Cebrail’e buyurdu ki:

  “Ey Cebrail! Gerçi Rabbin herşeyi bilir; ama sen git,

Muhammed’e niçin ağladığını sor.”

Cebrail geldiğinde, Peygamberimiz, ona, ümmeti için ağladığını söyledi.

Cebrail Allah huzuruna dönüp durumu anlattı.

Yüce Allah buyurdu ki:

“Ey Cebrail, Muhammed’e git ve şunu söyle: Biz seni ümmetin hakkında hoşnut edeceğiz ve asla üzmeyeceğiz.”

MÜSLİM, İman: 346

Page 32: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Peygamber sevgisi Peygamber mü’minlere kendi canlarından daha

yakındır; onun eşleri de mü’minlerin anneleridir.

AHZÂB, 33:6

Üç özellik vardır ki, bunlar kimde bulunursa o kimse imanın tadını bulur:

1. Allah ve Resulü, kendisi için başka herkesten daha sevgili olmak,

2. Sevdiğini Allah için sevmek,

3. Allah onu inkârdan kurtarmışken tekrar inkâra dönmeyi, ateşe atılmak gibi kötü görmek.

BUHARÎ, İman: 9; MÜSLİM, İman: 67

Page 33: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Salâvat

Ve senin şanını yücelttik.

İNŞİRAH, 94:4

Page 34: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Salâvat

Allah ve melekleri Peygambere salât ediyorlar. Ey iman edenler, siz de ona salât edin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.

AHZÂB, 33:56

Page 35: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

SalâvatGünlerinizin en faziletlisi Cuma

günüdür. Onun için, bu günde bana çok salât ü selâm ediniz; çünkü sizin salât ü selâmlarınız bana ulaştırılır.

EBÛ DÂVUD, Salât: 201

Page 36: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

SalâvatKim bana bir salât ederse Allah ona

on salât eder.

MÜSLİM, Salât: 70

Kabrimi bayram yerine çevirmeyin. Bana salât ve selâm edin; çünkü siz nerede olsanız, salât ve selâmınız bana ulaşır.

EBÛ DÂVUD, Menâsik: 97

Page 37: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

SalâvatSizden birisi dua edeceği zaman,

önce Rabbine hamd ü senâ ederek başlasın, sonra Peygambere salât ü selâm getirsin. Ondan sonra da dilediği gibi dua etsin.

EBÛ DÂVUD, Vitr: 23

Page 38: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Salâvat Übeyy ibni Kâ’b, birgün Peygamberimize şöyle sordu: “Ey

Allah’ın Elçisi, ben sana çok salâvat getiriyorum. Duamın ne kadarını salâvata ayırayım?”

Peygamberimiz, “Dilediğin kadarını” buyurdu.

Übeyy yine sordu: “Dörtte birini ayırayım mı?”

Peygamberimiz yine “Dilediğin kadarını,” buyurdu. “Ama arttırırsan senin için daha iyi olur.”

“Yarısını?”

“Dilediğin kadarını. Ama arttırırsan senin için daha iyi olur.”

“Peki, duamın tamamını salâvata ayırsam?”

“İşte o zaman Allah senin bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını da bağışlar.”

TİRMİZÎ, Kıyâmet: 23

Page 39: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

ŞefaatRabbin sana öylesine verecek ki, sen

hoşnut olacaksın.

DUHÂ, 93:5

Benim dedemin hoşnut olması demek, Allah’a bir olarak inanan hiç kimsenin ateşe girmemesi demektir.

CAFER-İ SADIK

Page 40: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

ŞefaatKur’ân ehli, Kur’ân’daki en ümit verici

âyetin ‘Ey nefisleri aleyhine haddini aşmış olan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin’ âyetinin olduğunu söylerler. Oysa biz Ehl-i Beyt, en ümit verici âyetin Duhâ Sûresindeki bu âyet olduğunu söyleriz. Allah’a yemin olsun, bu âyetle kastedilen şey şefaattir. Bu hak, Lâ ilâhe illâllah diyen herkes hakkında, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ‘Razı oldum’ deyinceye kadar ona verilmiştir.

MUHAMMED BÂKIR

Page 41: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

ŞefaatGecenin bir vaktinde de, sana

mahsus bir fazlalık olmak üzere, teheccüd namazı kıl. Umulur ki, böylece Rabbin seni Makam-ı Mahmud’a eriştirir.

İSRÂ, 17:79

Makam-ı Mahmud = Şefaat makamıBUHARÎ, Tefsir 17:11; TİRMİZÎ, Tefsir 17:7

Page 42: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

ŞefaatHer peygamberin ümmeti için

yaptığı makbul bir duası vardır. Ben duamı kıyamet gününde ümmetime şefaat için saklıyorum.

BUHARÎ, Daavât: 1; MÜSLİM, İman: 340

Page 43: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

Allah sevgisinin şartı De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da

sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.

ÂL-İ İMRÂN, 3:31

Abdullah ibni Übeyy’in “Muhammed kendisine itaat ve ibadeti Allah’a itaat yerine koyuyor. Hıristiyanların İsa’yı sevmesi gibi bizim de kendisini sevmemizi istiyor” şeklindeki itirazı üzerine:

De ki: Allah’a ve Peygambere itaat edin. Yüz çevirecek olurlarsa, bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.

ÂL-İ İMRÂN, 3:32

Page 44: Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK

İnternet adresleri

[email protected]

utesav.org.tr

facebook.com/yazarumitsimsek