Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72)...

116

Transcript of Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72)...

Page 1: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn
Page 2: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Kapak Yazýsý: Hüve’l Hayyu’l Kayyum

Page 3: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HÂTÝM-Ý VELÂYET

E Z A H F A(Kalp Ýçinde Sadýr Olan Hakk Ýlhamlarý)

E L L H A C C

H Ü S E Y Ý N V E D A D

Ý s t a n b u l

2 0 1 6

Page 4: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T

E Z A H F A

( K A L P Ý Ç Ý N D E S A D I R O L A N H A K K Ý L H A M L A R I )

E L L H A C CH Ü S E Y Ý N V E D A D

Editör: ÞAFAK TUNÇ Redakte/Tashih: HIZIR ERCAN

Baský Tarihi

H . 1 4 3 7 / M . Þ u b a t 2 0 1 6

Ýletiþim

Web: http: / /huvallahu.come-mail: [email protected]

Basým Yeri:

Seçil Ofset Matbaacýlýk

ve Ambalaj Sanayi Ltd. Þti.

Tel: (90) 212 - 629 06 15

www.secilofset.com

ISBN

9 7 8 - 6 0 5 - 6 4 3 6 7 - 8 - 9

Page 5: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ý Ç Ý N D E K Ý L E R

DÎBÂCE..........................................................................................1-9

HÜVE'NÝN BÝLÝNMEKLÝK ARZUSU.................................................11-17

Kâbe'nin Tarifini Kim Yapmýþtýr?........................................................14

Teveccüh Makamý Olarak Kâbe…………………..........................………14-15

Allah'ýmýz Ýlk Olarak Âdem Ýle Ýnsanlara Feyz Vermiþtir……....………15-16

Beytü'l Ma'mûr'un Hususiyeti…………….....................................……16-17

BUGÜN ÝNSANLARIN KABUL EDEMEDÝÐÝ DÝN ALLAH'IN BÝLDÝRDÝÐÝ

DÝN MÝDÝR?.................................................................................19-22

ALLAH'IN DÝN ARZUSU KIYAMETE KADAR DEVAM EDER…......……23-26

Son Peygamberin Haber Verilmesi………….......................….......……24-25

Vahiy Meselesi………………….................................................………25-26

ALLAH DÝNÝ HZ. MUHAMMED ÝLE KEMÂL BULMUÞTUR…..............27-30

PEYGAMBERLERDEN HZ. MUHAMMED'E MÝSAK ALINMASINDAKÝ

HUSUSÝYET..............................................................................…31-32

"PÝRÝYET" VE "GAVSÝYET"…….............................................………..33-36

PÝRÝYETÝN HATMÝ……….....................................................…………….37

ALLAH'IMIZIN "MEHDÝ" ARZUSU……….....................................…..39-48

Her Velide Mehdi Sýrrý Vardýr………......................................………42-43

"Mehdi" Tatbikatý Sadece Dünya Ýle Sýnýrlý Deðildir....................…..43-44

Mehdi Hususiyeti Velâyette Bir Merhaledir……...............................…..44

Hatmül Velâyet Kemalatýnda Mehdi Ýdraki…...............................….44-45

Mehdinin Gönderilmesindeki Hususiyet Ruhun Terakkisi Ýçindir…….45-48

Velâyet Giderse Dünyanýn Yaratýlýþ Mânâsý Ortadan Kalkar...................48

HATMÜL VELAYET KÝÞÝ MÝDÝR YOKSA ALLAH'IN ARZUSUNUN

TECELLÝSÝ MÝDÝR?.......................................................................49-56

Tarikatlerde Hilafet Tatbikatý…………......................................…….52-56

Page 6: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HATMÜL VELAYET ALLAH'IMIZIN BUGÜNE KADAR LÜTFETMÝÞ OLDUÐU

MANEVÝYAT PROGRAMININ HUSUSÝYETLERÝNÝN BÝR ÖZETÝNÝ

VERMEKTEDÝR………………....................................................……..57-63

Hatmül Velâyet'in Hüve'yi Açmasý, Hüve'nin Kendisini Açmasýdýr.....…..59

Hüve'yi Bu Âlemde Bir Nebze Ýdrak Eden Ýlâhî Âleme Bilinçli Olarak

Ýntikal Eder..............................................................................….59-61

Hatmül Velâyet Ýdrakinde Ýnsan Varlýðýnýn Anlaþýlmasý…...........……61-64

VELÂYET GÖNÜLLERÝNÝN KENDÝ ZAMANLARINDA HATMÜL VELAYET'Ý

HABER VERMELERÝ…………….............................................……….65-72

GEÇMÝÞ VELÂYET GÖNÜLLERÝNÝN HATMÜL VELÂYET'Ý TASDÝK

ETMESÝ…....................................................................................73-80

HATMÜL VELÂYET'ÝN ARKASINDA SAF TUTMAK…..................……81-85

Geçmiþ Zaman Evliyasýnýn Bugünkü Hatmül Velâyet Kemalatýný Kabul Ve

Tasdik Etmesi De Geçmiþ Peygamberlerin Hz. Muhammed'i Tasdik

Etmesindeki Hususiyeti Çaðrýþtýrmaktadýr……...........................…..83-85

HATMUL VELAYET ÝLE ÝLGÝLÝ MANEVÝ KARDEÞLERÝMÝZÝN

GÖNÜLLERÝNDE ZUHUR EDEN ÝLHAMLAR….............................….87-98

TAM ER……………..................................................................…..99-100

GEÇMÝÞ ZAMANI KABUL EDÝP BU ZAMANI KABUL ETMEYENLER,

ALLAH'IN YAPMIÞ OLDUÐU PROGRAMI REDDETMÝÞ OLURLAR.101-104

HÂTÝME…………………………................................……………………105-107

YAYIMLANMIÞ ESERLER…….....................................................108-110

Page 7: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

DÎBÂCE

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Bu dünya hayatý sýfatlar âlemi olduðu için, varlýkidrakinden kurtulmak ancak Allah'ýn arzusu ve lütfu ileolacak bir hususiyettir.

Allah'ýmýz, âlemleri yaratarak arzu buyurduðuprogramý ta tb ik e tmektedi r. Tam tekâmül e tmek iç inHüve'nin Hatmül Velâyet arzusunun kabul ve tasdikedilmesi icap eder.

Sevgili Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bu prog-ramýn kemâl mertebesidir. Çünkü Allah'ýmýzýn âlemler-deki programýnýn hususiyetini biliyordu ve bunu tahsiliçin miraç yaptý. Miracýndan sonra da insan varlýðý içinolacak manevi tekâmülü bildi ve bildirdi.

Sevgili Efendimizin hadis-i þerifleri, o günü de,bugünü de aydýnlatmaktadýr. Demek ki, bugünün feyziolan Hatmül Velâyet kemalatý, Hz. Muhammed'de zatentecelli etmiþtir. O halde, Hüve'nin bu âlemler için arzubuyurduðu program, tamamen Hz. Muhammed'de mah-fuzdur.

Hz. Muhammed'den sonra, Hatmül Velâyet sýrrýn-daki hususiyetler, zamaný geldiðinde tecelli etmektedir.

1

Page 8: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Bu yüzden geçmiþ velâyet, Hatmül Velâyet'i kabul vetasdik ederek bu kemâlâttan hissement olmaktadýr. Geç-miþ velâyet böylece, Hüve'nin arzu buyurduðu progra-mýn tamamýný tahsil etmiþ olmaktadýr.

Geçmiþ velâyet, Hatmül Velâyet'i kabul ve tasdiketmekle, O'nda açýlan hususiyeti de tahsil etmiþ olmak-tadýr. Kabul ve ikrar eden, o makamdan feyz alýr. Çünküher insan topluluðu imamý ile deðerlendirilecektir.

Hatmül Velâyet, Allah'ýmýzýn lütfetmiþ olduðu bü-tün peygamberlere ve evliyayý kirama, bildiðimiz ve bil-mediðimiz âlemlerdeki Hüve'nin lütfetmiþ olduðu mane-vi gönüllerin ruhlarýna dua eder. Bu þumullü dua, Hat-mül Velâyet esrarýndandýr; bu dua Hüve'nin lütfudur.

Geçmiþ evliya, bu sýrrý son zamanda zuhur edecekolan bir veliye baðlamaktadýr. Ama Hatmül VelâyetSýrr-ý Ýlâhiyesi Hüve'ye aittir.

Hatmül Velâyet, bütün gönüllerde velâyet olarakzuhur etmiþtir. Ýþte, bütün bu görünmelerin ve zuhurat-larýn kemalatý Hatmül Velâyet'tir.

Bütün âlemler, Hüve'nin bilinmekliðini dilemesin-deki arzu üzerine yaratýlmýþtýr. Sevgili Efendimizin tarifbuyurduðu velâyet ve yaratýlýþtaki maksadýn hakikati,her zaman içinde gelen velâyet tarafýndan tafsilatlandý-

2

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 9: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

rýlmýþtýr. Peygamberimiz, nasýl ki geçmiþ peygamberlerianlatmýþ ve nübüvvetin hatmini yapmýþsa, HatmülVelâyet de geçmiþ velâyetin hatmini yapmaktadýr.

Ýlk yaratýlýþtaki velâyet konusunun hatmi, HatmülVelâyet ile yapýlmaktadýr. Böylece, bütün peygamberle-rin ve velilerin anlattýðý “tamam” olmakta ve Allah'ýmý-zýn maksadý hâsýl olmaktadýr.

Hüve'nin, bu âlemleri yaratmasýndaki maksat vemânâ þimdi tamam oldu. Bugün bu ilâhî neþe vardýr. Ýþ-te bu husus, Hüve'nin velâyet arzusunun ve programý-nýn tamamiyetinin Hatmül Velâyette "hýfz" edildiðini iþa-ret etmektedir.

Bütün bu âlemlerin, nurundan yaratýldýðý DeryayýN u r u M u h a m m e d ' i n g ö r ü n m e n o k t a s ý o l a n H z .M u h a m med, bu hususiyeti en iyi bilendir. HatmülVelâyet'in, velâyetin hatmi olduðunu en iyi bilen kendi-sidir.

Hacc farizasýnda iken Efendimizi ziyaretimizde,huzurda iken "Evlâd, Allah sana çok lütfetmiþ" bu-yurmuþlardýr.

Bu lütuflar dünyevî makam ile tahdit edilemez.Sonsuz manevî idraki iþaret eder. Sevgili Efendimizinmakamýnda aldýðým bu beyan, Allah'ýmýzýn ilâhî progra-

3

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 10: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

mýný iþaret etmekle birlikte, "Lillahil Vahidil Kahhar"sýrrýnýn da bir yansýmasý olsa gerekir.

Hatmün Nübüvvet olan Sevgili Efendimizin bu be-yanýnýn, Hatmül Velâyet noktasýný iþaret etmekte olduðugörülmektedir.

Allah'ýmýzýn, bizim âlemimizin dýþýndaki âlemlerin-de de, bu sýrrýn açýldýðý gönülleri olduðu muhakkaktýr.Bu gönüllerin hiçbirisini, diðerinden ayýrmak mümkündeðildir. Allah'ýmýz, yevm-i kýyamette hepsini bir vücûdolarak toplar, yani Hüve'de cem eyler. Kur'an'da pek çokâyette, "Sonunda Hüve'ye döndürüleceksiniz" buy-rulmaktadýr.

Hatmül Velâyet, bu programýn tamamen HÜVE'yeait olduðunun idraki içindedir.

Beyan: "BU SOHBET BU ÝÞÝN ZÜBDESÝ VEDÝREÐÝ OLDU" buyruldu.

Bugün, Allah'ýmýz bir tek þey istiyor, "Nasýl yara-týldýysanýz, Bana öyle döndürüleceksiniz" buyrul-maktadýr. Ýnsan yaratýldýðý zaman dini vecibeler var mýy-dý? Ýnsan yaratýldýðý zaman bugünkü þeriat var mýydý?Yoktu. Çünkü, Allah'ýn Musavvir'indeki þartlar zamanlainsanlara tatbik oldu. Ama ilk yaratýlýþta, “kendisindenbaþka hiç bir þey yoktu.” Tabiî ki insanlar çoðaldýk-

4

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 11: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ça, Allah insanlarýn makamlarýný lütfetti. Geçen zamaniçinde kimi insan terakki etti, kimi insan terakki edeme-di. Ancak bir konu var ki, bugüne kadar hiç þaþmadý.Âdem varlýðýnda hangi ilahi arzu varsa, o ilahi arzu bu-güne kadar devam etti.

Peki, Allah'ýn insaný yaratmasýndaki arzu neydi?Yaratýlmýþ olan insandaki “Allah arzusudur.” ÝþteAllah’ýmýz yarattýðý kulundaki bu arzuyu görmek istiyor.O halde meydana getirmiþ olduðu insanýn, “yaratanýnakarþý anlayýþ ve düþüncesi, hangi makam ve mer-tebede olmasý lazýmdýr?” Bunu düþünmek, en yüksekbir anlayýþ noktasýdýr. Neden? Çünkü bütün bunlar ge-çen asýrlar içinde yaþanmýþtýr. Hadis-i Þerif ’te; “En songelen en faziletlidir” buyruluyor neden? Çünkü bü-tün bilgilerin hepsi, bütün yaþananlarýn hepsi son zama-nýn içindeki o noktada cem olmaktadýr. Bugün geçmiþe,baktýðýmýz zaman hepsini görebiliyoruz. Ýnananlar, inan-mayanlar; düþünenler, düþünmeyenler hepsi idrak edile-biliyor. O zaman daha ileri bir sentez yapýlabilir. Dahageniþ bir görüþ açýsýna sahip olunabilir.

Bu kitap, çeþit l i mânevî gönüllerde 'HatmülVelâyet' ile ilgili olarak zuhur eden isimlerin, manayýhususiyetlerini deðerlendirmek amacýyla meydana geti-rilmiþtir. Tabiidir ki, bu ilhamlar burada yazýlanlar kadar-dýr demek doðru olmasa gerekir.

5

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 12: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hatmül Velâyet'i iþaret eden bu isimler, velâyetinhususiyetlerini iþaret eden isimlerdir. Velâyet, insan var-lýðýnýn meydana gelmesine sebep olan hususiyettir.

Allah'ýmýz, yeryüzünde bir halife meydana getir-mek istediði zaman, yeryüzünde insan görünümünde'beþer ' varlýðý mevcuttu. O halde, “halife” kelimesindebir hususiyet olmasý icap ederdi ki, bu da Allah'ýmýzýnvelâyet arzusunu göstermektedir. Çünkü velâyetin asli-yet-i ilâhîyesi, Hüve'nin Deryayý Nuru Muhammed'dekitecellisi ile baþlar. Bu tatbikatýn 'Halife ' olarak görün-mesi ise Âdem'de tecelli etmiþtir. Bu durumda, velâyetitam olarak tarif etmenin mümkün olmadýðý görülmekte-dir.

Allah'ýmýzýn arzuyu ilâhîsi velâyet olduðuna göreve Hüve'nin, yani isim ve sýfatlardan münezzeh olan,tenzih olunan ilâhî yaratýcýnýn, bizzat arzusunu iþaret et-tiðine göre, velâyetin de tam olarak herhangi bir isimletahdit edilmesi mümkün olmasa gerekir. Bu da, Âdem'-den bu yana zuhur eden velâyet makamlarý düþünüldü-ðünde, açýkça görülmektedir.

Velâyetin tahdit edilmesi mümkün deðildir. Bu ba-kýmdan bu kitapta 'Hatmül Velâyet' için bugün alýnanilhamlar yazýlmýþ durumdadýr ki, bu isimleri de tahdit et-mek mümkün deðildir.

6

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 13: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Bu kitapta yazýlan isimler, sadece bir bilgi vermekaçýsýndan seçilmiþ bazý isimlerden meydana getirilmiþtir.Bu ça l ý þma ayný zamanda, zuhur eden bu i s imler in ,' S ý r r - ý Hatmül Velâyet ' i l e hat im o lduðu, yani“bi l indiði” mânâsýna gelmektedir ki, Allah'ýn o gönül-lerdeki arzusunun, velâyet noktasýndan ifadesi olsa gere-kir.

Mânevî kardeþlerde ilhamlar olarak inen bu isim-lerden bazýlarýnýn benzer, bazýlarýnýn ise birbirinden fark-lý olduðu görülmektedir. Bu, herkesin kendi meþrebince,Allah'ýn lütf-u ilâhîsine mazhar olduðunu iþaret etmekte-dir. Her gönülde farklý tecellilerin zuhur etmesi, velâye-tin her varlýkta ifade þeklinin, namütenahi hususiyetlertaþýdýðýný göstermektedir.

Bu durumda bazý kimselerin velâyet hususunda,"o öyle deðil, böyle olmasý gerekir" gibi bir anlayýþ içeri-sinde olmalarý doðru olmasa gerekir. Allah'ýn lütfunun,her zamandaki arzusuna göre, daha ileri zuhur ettiðidüþünüldüðünde, bu hususlarý yanlýþlýk olarak deðil, ozamanki açýlmalar olarak deðerlendirmek ve o günkümânâyý idrak etmeye çalýþmak daha doðru olsa gerekir.

Burada bahsedilen konu velâyettir. Velâyet maka-mýndan sadýr olmuþ bir beyanýn yanlýþ olmasý, zatenmümkün deðildir. Velâyet makamýnýn dýþýnda bazý atla-malar olabilir. Velâyet makamýndan zuhur eden beyan-

7

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 14: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

lar, bizzat Allah'ýn tasdiki ile meydana gelmektedir. Þura-sý muhakkaktýr ki, birtakým kimselere velâyet makamýatfedilmektedir. Ancak velâyet makamý dendiði zamanHz. Süreyya'nýn buyurduðu, "Reis-ü'l Mürþidîn" nokta-sý düþünülmelidir ki, bu konuyu en iyi bilen veli olarakHz.Süreyya’nýn piriyet makamýnýn hatemi olmasý da in-sanlara bu konuda bir fikir verebilir.

Bir konu üzerinde uzman olan kimselere 'Profesör 'denilmektedir. Ancak, velâyet konusunda ben profesö-rüm diyenin, kendisini velâyet hakkýnda söz sahibi ola-rak görmesi doðru deðildir. Bu vadide mevcut olan bilgi-leri toplayan kimseler ile velâyet 'karýþtýrýlmamalýdýr''.Bugün bir bilgisayar da bilgiyi depolamaktadýr. Profesör-lük gibi ünvanlar dünyaya aittir. Ancak velâyet, Allah'ýnarzuyu ilâhîsidir.

BEYAN:

"Bütün peygamberan ve evliya-i kiram varlýkidrakinden kurtulamamýþlardýr ve HatmülVelâyet'i bekliyorlar. Sadece Seb'an Mine'lMesâni gönülleri müstesnadýr.

“Ez Ahfa” kitabý, Hatmül Velâyet’in tamamaermesini açýklamaktadýr. Hatmül Velâyet, Allahýn azimbir programýdýr. Bu programýn idrakinde olmak lazýmdýr.Ancak bu idrak ve tasdik þüphesiz Allahýn takdirindedir.

8

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 15: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Not: Kitaplarýmýzda bazý konular tekrar edilmiþ gi-bi görünmektedir, ancak dikkat edilirse tekrar gibi görü-nen anlatýmlar daha ileri bir idrak ve anlayýþ içindeki ifa-delerdir. Bu, Allah’ýn rahmet-i ilâhîyesinin sonsuz oldu-ðunu iþaret etmektedir. Nitekim Kur’an-ý Kerîm’deki bazýâyetlerdeki tekrarlar, her an yeni bir þanda olan Hüve’ninilâhî beyanlarýnýn her zamanda yeni lütuflar ve mânâlarile açýlacaðýný iþaret etmektedir.

Hüve’t Tevfiku’r Refîk

ELL HACC HÜSEYÝN VEDAD

9

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 16: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn
Page 17: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HÜVE'NÝN BÝLÝNMEKLÝK ARZUSU

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Ýnsan ruhu "ve nefahtu fiyhi min ruhî - ve ona(HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72)

âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre,ÝNSAN; Allah'ýn bilinmeklik arzusunun görünme nokta-sýdýr. Hatmül Velâyet ise, Allah'ýn bu tertibinin ve tatbi-katýnýn zuhur ettiði noktadýr.

A l lah ' ýmýz ýn ; "Ben g iz l i b i r haz ine id im,bi l inmek istedim ve âlemleri yarattým" arzusundanÝNSAN yaratýlmýþtýr. O halde, Allah'ýn bu arzusu ve tak-diri ile sonsuz isimler yaratýlmýþ ve âlemlerde tatbikatbulmuþtur. Bu durum, Allah'ýn sonsuzluðuna iþaret et-mektedir. "Bilinmeklik" arzusunun insandaki tecellisiHakk ile Hakk olmaktýr. Allah'ýmýz bunu Hatmül Velâyetile haber veriyor.

Hatmül Velâyet ile Allah'ýn bu idrakteki velâyet ar-zusunun izharý, Allah'ýn kendisinden kendisine bilici ol-masýndaki hususiyeti çaðrýþtýrmaktadýr. Hatmül Velâyet,HÜVE'yi açmakla âlemlerin üzerinde bir idrak ve anlayý-þý açmýþtýr. Bu hususiyet ruhlarýn ilâhî âleme hazýr-lanmasý ile ilgilidir.

Allah'a hesap verileceði ve Hüve'ye dönüleceði

11

Page 18: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

bildirildiðine göre, bütün sýfatlarýn üzerinde bir anlayýþýnolmasý icap etmektedir.

Bir manevî kardeþimizde “Âlem-i Âmâ tedrisa-tý” olarak zuhur eden ilhamdan murat Hüve'yi açmakdemektir. Çünkü Âlem-i Âmâ, bütün sýfatlarýn üzerinde-ki bir anlayýþý iþaret etmektedir.

Allah'ýn zâtiyetindeki "TEK"liðin, tam olarak idrakedilmesi mümkün deðildir. Bu teklikteki yalnýzlýða sade-ce Allah tahammül edebilir.

Âdem, Allah'ýn tekliðine nazire olarak “tek” yara-týlmýþtýr. Ancak Âdem, buna tahammül gösterememiþ ve"Ben neden yalnýzým" diye iltica etmiþtir. Bunun üze-rine Allah'ýmýz, Âdem'in kendi varlýðýndan Havva'yý ya-ratmýþtýr. Hiçbir varlýk, Âdem'in deðerinde ve ayarýndaolmadýðý için Havva yine Âdem'in varlýðýndan yaratýl-mýþtýr.

"Sen olmasaydýn, Sen olmasaydýn, Benâlemleri yaratmazdým '"(Levlake...) (Acluni, II: 164; Hakim

el Müstedrek, II: 615) hadis-i kudsîsinde Allah'ýn arzularýnýnDeryayý Nuru Muhammed ile tecelli edeceðini düþünmekicap eder.

Allah'ýmýz, kendisinden teþkilatlandýrdýðý DeryayýNuru Muhammed arzusunu sevdi ve ÝNSAN varlýðýný

12

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 19: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

yaratarak O’nda tecelli etmeyi arzu buyurdu. Bütünâlemlerin yaratýlmasýndaki ilâhî arzu, Hüve'nin insanvar l ýð ý o larak görünme arzusudur. Hatmül Ve lâyet ,Hüve'nin zâtiyetindeki bu arzuyu açmaktadýr. HatmülVelâyet lisanýnda ikilik yoktur.

"Lâ mevcude Ýllâ Hû / Hû'dan baþka mevcutyoktur" esas alýndýðýnda, biz mi Allah'ý biliyoruz? Yoksa,bizden görünen Allah mý kendini biliyor ve bildiriyor?Allah, göründüðü noktadan arzu buyurduðu idraki lütfe-der. Bu biliþte, kuldan Allah'a gidiþ deðil, Allah’tan kulabir lütuf vardýr. Allah, kulunda kendisini bildirirse biline-bilir. Bu da Allah'ýn bildirdiði nispet kadardýr. Hangi kul-da ne arzu ettiyse, o kadar bilinir. Allah'ý bilmek þekil vesuret olarak düþünülür ve tahdit edilirse bu doðru olmaz.Velâyet dýþýnda olanlar, Allah'ý bilmeyi tek bir idraktetoplamayý düþünür ancak bu makbul deðildir.

Ýnsan varlýðýnda, müspet de var, menfi de var.Ama müspet ve menfi cereyanýnýn olduðu insan varlýðýyüksek hasletler de taþýmaktadýr. Bütün varlýklar insananazire olarak yaratýlmýþtýr; her þey insanýn emrine veril-miþtir. Ýnsanda hem ruhaniyet, hem cismaniyet, hemmaneviyat hem maddiyat.... hepsi vardýr. Yaratýlan hervarlýðýn özeti insanda vardýr. Allah'ý en güzel temsil edenvarlýk insandýr.

13

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 20: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

KÂBE'NÝN TARÝFÝNÝ KÝM YAPMIÞTIR?

Kâbe'nin tarifini Allah yapmýþtýr. "Artýk her nere-ye dönsen vechullah (Allah’ýn yüzü) oradadýr."(Bakara 115) âyeti ile Rabbimiz bu hususu beyan buyur-muþtur.

Allah'ý mevcut madde ile deðerlendirmeye kalk-mak doðru deðildir. Her yer ve her nokta O'nunla doluiken, Allah'ýn mevcut olmadýðý bir "yer" düþünülebilirmi?

Her tarafta O’nu müþahede eden, nereye dönersedönsün vechullahý müþahede eder. "Lâ mevcude illaHû" idrakinde olan, her yerde Allah'ý müþahede eder.

KÂBE'ye teveccüh etmemizin sebebi, RAB-BÝMÝZ ARZU BUYURDUÐU içindir.

Namaza duran "Namazýn Benden Bana" ve "esSelâm" ilhamlarýný alýyorsa, o kimse dini nazariyatla de-ðil fiiliyatla yaþýyor demektir.

TEVECCÜH MAKAMI OLARAK KÂBE

Rabbimiz Âdem'e; "Ey âdem, Ben insanda ko-nuþucuyum. Ama, her zamanda konuþucu oldu-ðum insanýn kim olduðunu halkýn tamamýnýn bil-

14

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 21: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

mesi mümkün deðil. O zaman, sen þuraya bir evyap ki, o ev, benim açýldýðým insan gönlü için birremiz olsun. Ona yönelen, o insana teveccüh et-miþ gibi olsun." buyurarak umumi teveccüh makamýolarak Kâbe’yi tespit etmiþtir.

Sevgili peygamberimiz; “Ashabým yýldýzlar gi-bidir. Hangisine uyarsanýz doðru yolu bulursu-nuz” buyurmuþlardýr. Ancak gökteki yýldýzlar gibi olanashaba uyulmakla bu menzilde yol bulunabilir. Maalesefinsanlarýn bir kýsmý, Hz. Ýmam-ý Ali'ye ve on iki imamayaptýklarý zalimce müdahaleler ile TEVECCÜH ve ÝL-HAM noktalarýný kaybetmiþlerdir.

Murat, Allah'ýn açýldýðý gönüldür; sohbet ve beyanlütfettiði gönüldür. Kâbe, haddizatýnda, her an için Allahyakýnlýðý bulmuþ, ilâhi sohbete dâhil olmuþ gönlü remze-der. Bu husus dünyada Kâbe, Ýlâhî âlemde ise Beytü'l-Ma'mûr olarak arzu buyrulmuþtur.

ALLAH'IMIZ ÝLK OLARAK ÂDEM ÝLE ÝNSANLARA

FEYZ VERMÝÞTÝR.

Bütün varlýklarda cismaniyet galiptir, ruhaniyet in-sandadýr. Ýnsan varlýðýnýn yeryüzünde yaratýlýþý cismani-dir. Ancak, Rabbimiz insana RUH lütfederek onu bütünvarlýklar üzerinde mümtaz kýlmýþtýr.

15

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 22: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Allah’ýn, yarattýðý insana kendi ruhundan lütfet-mesi, diðer varlýklarýn eksik olduðunu göstermektedir.Melekler dahi, Allah'ý hamd ile zikrederken Âdem'e sec-de ile emrolunmuþlardýr. Demek ki, insan varlýðýnda birhususiyet vardýr.

Ýnsaný yaratan Rabbimiz, "Ben Âdem'de konu-þucuyum" buyurarak, bütün varlýklarý da Âdem'e tâbikýldý. Allah'ýn rahmetini ve selamýný alan bir gönül sahi-bi aranmasýndaki hususiyet budur. Allah tertibini, yara-týlýþýn baþlangýcýnda böyle yapmýþtýr.

BEYTÜ'L MA'MÛR'UN HUSUSÝYETÝ

Her varlýk Allah’tan hasýl olduðuna göre, teveccühnereye yapýlacaktýr?

Her var l ýk A l lah ' ýn aç ý ld ýð ý gönlü b i lmeyebi l i r.A l lah'ýn arzu ettiði ve tayin ettiði gönül noktasý, herkestarafýndan bilinemeyeceði için ilâhî âlemde zuhur edenher ismin, teveccüh noktasý olarak da Beytü'l-Ma'mûrtespit buyrulmuþtur.

Âdem'in yeryüzünde halife kýlýnmasýna itiraz edenmeleklerin özrünü, Rabbimiz Beytü'l-Ma'mûr'un tavafedilmesi ile kabul etmiþtir. Dikkat edilirse, Allah “Ben-den özür dileyin” buyurmadý, “Beytü'l-Ma'mûr'u ta-vaf edin” buyurdu.

16

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 23: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Dünyada bulunan Kâbe, Beytü'l-Ma'mûr'a izafetenyapýlmýþtýr. Dünyanýn var olmasýna sebep Ýnsan-ýKâmi l 'd i r. Dünyanýn or tadan ka lkmas ýna sebep de,Al lah'ýn göründüðü o gönül noktasýnýn bu dünyadanuful etmesidir. Bunun da iþaretleri belirmeye baþlamýþtýr.Rabbimiz manevi gönüllerde, "Testac'ilûn (acele edi-niz)" beyaný indirmeye baþlamýþtýr. Hatta "Testac'ilûnaacele ediniz" beyaný dahi inmiþtir.

Artýk bunun tatbikatlarý da yaþanmaya baþlanmýþ-týr. Önce Peygamberimize hakaret içeren karikatürler ya-yýnladýlar. Þimdi de Kâbe'yi ortadan kaldýrmaya çalýþý-yorlar. Kâbe'nin etrafýna saat kulesi ve gökdelenler inþaedilerek, Kâbe'ye olan hürmet ve saygý zedelenmiþtir.

Kâbe'deki Hac farizasý, Sevgili Efendimiz tarafýn-dan en ince noktasýna kadar tarif edilmiþtir. Kâbe, bizzatRabbimiz tarafýndan tespit edilen ve bildirilen ölçüler ileyapýlmýþtýr. Kâbe'de her þey bir ölçü iledir. GünümüzdeKâbe'nin etrafýnda, Rabbimizin arzusuna ve Peygamberi-mizin hadislerine dikkat edilmeyen mimari çalýþmalaryapýlmasý doðru olmasa gerekir. Bu da mukadder akibe-tin yakýn olduðunu gösteren bir iþarettir.

17

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 24: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn
Page 25: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

BUGÜN ÝNSANLARIN KABULEDEMEDÝÐÝ DÝN ALLAH'IN BÝLDÝRDÝÐÝ

DÝN MÝDÝR?

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Allah, her gelen yeni zamanda, çok daha ileri ilimve bilgi lütfeder. Allah'ýn bu ileri þanýna ve arzusuna dik-katli olmak icap eder. Eðer böyle olmasaydý, Allah'ýmýzsadece tek bir peygamber gönderirdi.

Bugün, teknolojinin geliþmesine baðlý olarak, dün-yada söz sahibi olan devletlerin istedikleri, dinin ortadankalkmasýdýr. Allah'ýn irsal eylemiþ olduðu ilâhî imamý ka-bul etmedikleri gibi, insanlarýn kendi icat ettikleri ideolo-jilere göre yönetilmesini istiyorlar. Din kurallarýný istemi-yorlar. Çünkü Allah'ýn dini, bugünkü “maddeci” devletve toplum anlayýþýna izin vermiyor. Bugün din diye tarifettikleri, Peygamberimizden evvelki peygamberlerin,tahr i f ed i lmiþ ve as l iyyet inden uzak laþ t ý r ý lmýþ o lanmuharref bilgilerdir. Bu bilgilerin, bugüne ve bugününinsanýna adapte olmasý ise mümkün deðildir. Bugüneuyan, sadece Peygamberimizin beyanlarýdýr. Çünkü Hz.Muhammed ahir zaman peygamberidir.

Allah'ýmýz, ilk günden itibaren peygamberler yolla-yarak, dünya insanlarýnýn doðru yolu seçmelerini iste-miþtir. Ama insanlarýn, bu konuyu pek ciddiye almadýk-larý görülmektedir.

19

Page 26: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hz Ýsa geldiði zaman, Yahudiler kendi dinlerininortadan kalkacaðýný düþünerek ona muhalefet etmiþler-dir. Hz. Ýsa'yý reddederek kendilerini koruyacaklarýný dü-þündüler. Ýnsanlar, "senin dinin benim dinim" düþünce-sinden hareket ettiklerinden dolayý bir yanýlgý içerisinde-dirler. Hâlbuki Allah'ýmýz Ýsrailoðullarýna göndermiþ ol-duðu peygamberler ile doðru bir imanýn nasýl olmasý ge-rektiðini anlatmýþtýr. Hz. Ýsa zuhur edince, bu sefer "aca-ba biz yanlýþ mýydýk" diye kendilerini þüpheye düþürdü-ler. Oysaki dini insanlara yollayan Allah, insanlarýn doð-ru bir iman taþýmasý için, Hz. Ýsa ile açýlan hakikate uyul-masýný arzu buyurmuþtu. Onlar, peygamberleri gönderenAllah'ý esas almadýklarýndan peygamberlerin arasýný ayý-rarak yanýlgýya düþmüþlerdir.

Yahudiler ve Hristiyanlar, Allah'ýn bu zamandakidin arzusunu kabul etmek istemiyor, Hz. Musa ve Hz. Ýsazamanýndaki dini yaþamak istiyorlar. Din adamlarý da,kendi saltanatlarýný yürütmek için, dinde olmayan pekçok þeyi din adýna icat ederek yürümeye çalýþmýþlardýr.

Onlar, dini kendileri tanzim etmek ve kendi istek-lerine göre yaþamak istiyorlar. Yaþam koþullarýna göredin tarif ediyorlar. Hâlbuki bu düþünceleri bir kenara bý-rakýp, dinin verdiði terakkiye göre yaþasalar daha ilerigiderlerdi.

En son, Hz. Peygamberimizin teþrifleri ile insanla-

20

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 27: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ra, Allah'ýn bildirdiði þekilde, doðru bir inancýn nasýl ol-masý gerektiði tarif edilmiþtir.

Rabbimiz, kendi arzusuna uyan imanlý bir toplulu-ðunun, yeryüzünde bulunmasýný arzu buyurduðu için Hz.Muhammed'in rehberliðinde bir Ýslam toplumu meydanagetirmiþtir. Ýnsanlar, bu rahmeti görüp doðru bir imanakavuþmak yerine, Hz. Peygamber’e savaþ açtýlar. Onu veO'na inanan topluluðu yok etmek istediler. Böyle yapa-rak kendi inançlarýnýn doðruluðunu ispat mý ettiler? Yok-sa doðru olan bir inancý red mi ettiler?

Peygamberimiz, Allah'a göre doðru bir imanýn na-sýl olmasý gerektiðini reddeden insanlara karþý mücadeleetmiþtir. Peygamberimizden sonra, doðru bir imanýn na-sýl olmasý gerektiði konusu velâyetten yürümüþtür. Bun-dan sonra artýk, Allah'ýn nasip ettiði insanlarýn bu yoldayürüdüðünü görüyoruz.

Peygamberleri kabul eden topluluklar, Allah'ýn ye-ni ve ileri terakkilerini kabul ve tasdik eden insanlardýr.

Bugünün velâyeti, geçmiþ velâyet gönüllerini veonlarýn kendi zamanlarýnda açmýþ olduðu hakikati kabulve tasdik eder, insanlarý Allah'ýn açtýðý yeni kemalat ar-zusuna davet eder.

Din, sahibi Allah olan bir medeniyettir. Allah'ýn

21

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 28: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

geçmiþ arzularýný kabul edip bu zamandaki arzularýný ka-bul etmeyenler gericidirler. Ayný yaklaþým mezhep taas-subunda da vardýr. O yüzden mezhep taassubu toplum-larý geri býrakmýþtýr.

Allah birdir ve her zamanýn sahiplerinde tecellieder. Herkes kendi nefsî arzusuna göre bir önder yaniimam olsun istiyor. Fakat Allah, insanlarýn arzusuna gö-re deðil, kendi arzusuna göre peygamberler ve velilergöndermiþtir.

22

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 29: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ALLAH'IN DÝN ARZUSU KIYAMETEKADAR DEVAM EDER

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Yahudiler de Hristiyanlar da, kendi peygamberle-rinden sonra, Allah'ýn insan varlýðýna hitap etmediðinidüþünür l e r. Müs lüman la rdan çoðun luk i s e "Hz .Muhammed'den sonra her þey beþeridir. Hiç kim-se kendisinde ilâhî bir yetki olduðunu iddia ede-mez" diyerek, Allah'ýn insan ile olan münasebetinin ke-sildiðini düþünürler. Ancak görüldü ki, her zamanda il-hamsýz yürünmüyor. Bu sefer de, mezhep imamlarýnýnkendi zamanlarýndaki fetvalarýný, yeni zamanlara taþýya-rak, din konusunda yürünmeye çalýþýldý. Ancak bugüngeldiðimiz noktaya baktýðýmýzda, milyarlarca müslümanaraðmen, Allah'ýn arzu ettiði bir iman noktasýnda olunma-dýðý görülmektedir.

Ýslam adýna yapýlan uydurmalarýn zamanla yay-gýnlýk kazanmasý, bu hurafelerin meþru gibi görülmesinesebep olmaktadýr. Ancak Kur'an'da; "Eðer yeryüzünde-kilerin çoðuna uyarsan seni Allah yolundan sap-týrýrlar. Onlar ancak zanna uyuyorlar ve onlar sa-dece yalan uyduruyorlar." buyrulmaktadýr. (En'am 116)

23

Page 30: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

SON PEYGAMBERÝN HABER VERÝLMESÝ

Sevgili Efendimize gelinceye kadar irsal olunanpeygamberler, kendilerinden sonra gelecek peygamberihaber vermiþlerdir. Hatemen Nebiyyin olarak görünenHz. Muhammed için de, ayrýca bütün peygamberlerden"misak" alýnmýþtýr.

Allah, son peygamberi daha önceki peygamberlerile haber vermiþtir ki bu, Allah'ýn rahmetini gösterir.Çünkü eðer bu iþaretler olmasa idi, insanlar onu aramaz-lardý. Böyle bir beklentinin insanlarda olmasý Allah'ýnrahmetidir ki, insanlarýn o peygamberi kabul etmesinikolaylaþtýrýr. Zaten Peygamberimiz kendinden öncekipeygamberlerin Allah ile olan yakýnlýðý hakkýnda bilgivermiþ, onlarý kardeþlerim diyerek tasdik etmiþtir.

Peygamberimiz zuhur ettiðinde, “Doðrusu ben-den sonra peygamber yoktur.” buyurarak peygam-berliðin hatmini yapmýþtýr. Ancak Peygamberimiz, mu-haddesun gönüller ile ünsiyet edilmesini tavsiye buyur-muþlardýr. Bu da her zaman için Allah'tan bir ilham nok-tasý bulunduðunu ve bu gönül noktasýnýn sadece dinî ko-nularý deðil, hayat neþesi sunmaya yetkili bir gönül oldu-ðunu iþaret etmektedir. Çünkü o gönlün dünyada bulun-mamasý, dünyanýn geçerliliðini ortadan kaldýrýr. Peygam-berimizin "muhaddesun" buyurarak tarif ettiði zümre,kalbinden ilham alarak Allah'ýn o zaman için arzu ettiðiidraki insanlara intikal ettiren gönüllerdir.

24

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 31: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Sahih-i Buharî hadis kitabýnda muhaddesun, "dil-lerine doðrularýn geldiði kiþiler" olarak tarif buyrul-muþtur.

Sahih-i Buharî’de zikredilen bir hadis-i þerifte,Peygamberimiz daha önceki ümmetler arasýnda muhad-desundan gönüller olduðunu haber vererek kendi ümme-tinden Hz.Ömer'i de muhaddesun olarak övmüþtür.

Muhaddesun hakkýnda, On iki Ýmam’dan pek çokrivayetler nakledilmektedir. On iki Ýmam’dan her biri“imamlarýn muhaddesun gönüller olduklarýný”tekrar tekrar söylemiþlerdir.

Yine peygamberimizin, "Kur’an'ý þunlardan öð-reniniz" diye tavsiye buyurduklarý ashab-ý kiramýn enileri gelenlerinden olan Abdullah bin Mesud ile Übeyybin Kaab'tan gelen rivayetlerde, “muhaddesun” keli-mesinin “resul ve nebi” kelimeleri ile birlikte zikredil-diðini görmekteyiz.

Muhaddesun, Allah'tan ilham ve beyan alan ilahigönül sahipleridir. Zamanýn sahipleri olan veliler mu-haddesun zümresindendir.

VAHÝY MESELESÝ

Peygamberlere Cebrail meleði ile vahiy gelmesi,halkýn böyle bir beklentide olmasý sebebiyledir. Esasýnda

25

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 32: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Cebrail meleði denen, vahyi iþaret eden ilâhî bir enerjiolsa gerekir.

Ulemanýn itikadý, “Allah var ve ondan ayrý birCebrail meleði var ve de hepsinden uzakta bir peygam-ber var: Allah, Cebrail meleði ile peygambere mesajgönderiyor” þeklindedir. Hâlbuki, Allah'ýn peygamberinemesaj göndermesi esasýnda velâyettir ki, kendinden ken-dine olan bir hususiyeti iþaret eder.

26

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 33: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ALLAH DÝNÝ HZ. MUHAMMED ÝLEKEMÂL BULMUÞTUR.

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Sevgili Efendimize gelinceye kadar pek çok pey-gamber gönderilmiþtir. Peygamberlerin hepsi, bir bütünolan Allah'ýn DÝN arzusunun, kendileri ile açýlacak olankýsýmlarýný insanlara intikal ettirmiþlerdir.

Allah'ýmýz, her zamana göre arzu buyurduðu ilmi,insanlara intikal ettirmek için Zamanýn Sahibi makamýn-da peygamberler göndermiþtir.

Buradaki ince nokta þudur: Rabbimiz zamanýnþartlarýna göre peygamber göndermiyor, gönder-miþ olduðu peygamber ile o zamaný þekillendiri-yor. Zamanýn Sahibi olarak görünen gönül, Allah'ýn ozamaný þekillendirmesindeki vacip varlýktýr ki, kendisidir.Yani esasýnda "Zamanýn Sahibi" Allah'týr.

Sevgili Efendimize gelinceye kadar Allah'ýmýz, "za-maný þekillendirmesi" için gönüller tayin etti ve onlar"peygamberler" olarak göründüler ve Allah'tan aldýkla-rý ilhamlarý yaydýlar. Ancak Sevgili Efendimizin zuhurubüyük bir deðiþim oldu. Çünkü Sevgili Efendimiz "Ben-den sonra peygamber yoktur. Benim bildirdiðimþekilde Allah'a inanýyorsanýz bu inanç üzerineAllah'a gideceksiniz." buyurdu.

27

Page 34: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýnsanýn yaratýlýþýndaki ' 'Ruhî Varlýk ' ' asýlolandýr. Ve insan, ' 'kendisine lütfedilen ruhunulaþtýðý kemâlat ölçüsünde'' ilâhî âlemde kendisi-ne yer bulacaktýr. Ýnsan ruhunun dünya üzerinde'beden' alarak görünmesi, "bir nebze rýzýklanmakve terakki ederek ilâhî âlemlere hazýrlanmak''içindir.

Allah'ýn bütün peygamberleri ile indirdiði ilâhî ilmitasdik eden ve en son Hz. Muhammed ile bildirilen ima-ný kabul edenler, ilâhî âleme gittiðinde "TAM" olurlar.

Bu tamamiyet o zamanki idrake varmak demektir.O yüzden geçmiþ bütün peygamberlerden Hz. Muham-med için MÝSAK alýnmýþtýr. Hz. Muhammed'e misak ve-renler, Hz. Muhammed'in makamýndan kabul görürler.

Sevgili Efendimizden kýyamete kadar görünecekolan Velâyet-i Kirâm da, en son Hatmul Velâyet’i kabulve tasdik ederek O'na tâbi olduðunu söylerler. Bu tasdik,Allah'ýn bu zamandaki tatbikatýný kabul etmek ve bu za-mandaki idrakten nasip almaktýr. Hatmül Velâyet'i kabuledenler, Rabbimizin baþlangýçtan kýyamete kadar olan“velâyet” arzusunu tasdik etmiþ olurlar. Böylelikle, enson zamana kadar ki Allah'ýn terakkisinin idraki içindeolurlar.

28

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 35: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Maide sûresi 3. âyetinde;

"Sizler için dininizi ikmal ettim ve üzeri-nize nimetimi tamam ettim. Ve sizler içindin olarak Ýslâm'a razý oldum." buyrulmak-tadýr.

Âyette "sizler için din olarak Ýslâm'a razý ol-dum " buyru lmaktadý r. Hz. Muhammed raz ý o lduysaAl lah razý olmuþ manasýna gelir.

Kemâl bulan nedir?

Allah dinidir. Bütün peygamberler Allah'ýn bir olandinini beyan etmiþlerdir. Bu, Allah dinidir ve Allah dini,bütün peygamberleri "kardeþim" olarak deðerlendirenve peygamberliðin hatemi olan Sevgili Efendimiz tarafýn-dan kemâle erdirilmiþtir.

Allah’a iman anlayýþýnda Musevi, Hristiyan, Müs-lüman ayrýmý olmamasý icap eder. Çünkü bütün kullarýnRabbi Allah’týr. "ÝSLAM" bir bütünü iþaret eden bir isim-dir. Bugünkü durumda, artýk bir olan Allah’a ortaklaricat etmek mümkün deðildir.

Allah'ýn, insan varlýðýnýn baþlangýcýndan itibareninsanlarýn yetiþmesi için göndermiþ olduðu peygamber-ler ALLAH DÝNÝ 'ni anlatmýþtýr. Ýþte bu Allah dini Hz.Muhammed ile kemal bulmuþtur.

29

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 36: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Din birliði yapalým diyenler, baþka dinler var ve budinler arasýnda birlik yapalým demek istiyorlar. HâlbukiDÝN birdir ve o da Allah Dini’dir.

Geçmiþ peygamberler zamanlarýnda, Allah ve kulanlayýþý bakýmýndan belirli bir anlayýþ vardý. Bir mabudvar, bir de ona ibadet eden kul var anlayýþý geçerli ol-muþtur.

Sevgili Peygamberimiz ile beraber artýk bu anlayý-þýn daha ileriye terakki ettiðini görmekteyiz.

Mabud olarak Allah vardýr, ama kuldan ayrý birmabud anlay ýþ ý yer ine, ar t ýk ku l lar ý i le beraber o lanAl lah idrak ve anlayýþý hâkim olmaktadýr.

Nitekim Kur'an'ý Kerim' de buyrulur; "eynemakuntum ve huve meakum" yani "siz nerede olursa-nýz olunuz Hüve sizinle beraberdir" (Hadid 57/4) Budurumda hiçbir kul, ilahi kudretten ayrý olduðunu iddiaedemez.

Bir kul için yaþama, görme, duyma, düþünme...gibi bütün feyizlerin Allah'tan kuluna lütuflar olduðunubilmek zaruridir. Beþeri feyizler, her ne kadar insandagörünüyorsa da asaleten tekmil feyizler Allah'a aittir.

30

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 37: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

PEYGAMBERLERDEN HZ. MUHAMMED'EMÝSAK ALINMASINDAKÝ HUSUSÝYET

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Al-i Ýmran 81. âyetinde;

"Ve hani Allah nebîlerin "Sizlere kitab-dan ve hikmetten bahsettim. Sonra sizle-re yanýnýzda bulunaný tasdik eden bir re-sul geldiðinde ona muhakkak iman ede-cek ve ona yardým edeceksiniz, diye mi-sakýný almýþtý. Bunu ikrar ettiniz mi? Veböylece üzerinize isrimi aldýnýz mý?" "Ýk-rar ettik," dediler. "Artýk þahit olun, dedi.Ben de sizinle beraber þahit olanlarda-ným." buyrulmaktadýr.

Hz. Muhammed, Allah'ýmýzýn peygamberlik arzu-sunun dönüm noktasýdýr. Çünkü O'na (Hüve’ye) misakalýnmaktadýr ki bu, Allah'ýmýzýn kabul ettiði misaktýr.

Geçmiþ peygamberlerden Hz. Muhammed'e misakalýnmasý, o peygamberlerin nübüvvet vazifelerinin ikmalolunmasýdýr. Allah'ýn nübüvvet arzusunun "hatem"i vekemal mertebesi olan Hz. Muhammed'i kabul ve ikrar et-mek, "makam-ý peygamberliðin" kabul ve tasdik edil-mesidir. Böylelikle bu misaký yapan peygamberlerin pey-gamberliði de tasdik olmuþ olur.

31

Page 38: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Peygamberler Hüve'nin göründüðü gönül noktasý-na misak vermektedir. Bütün peygamberlerden misak is-tendiðine göre, Hz. Muhammed'in zuhuru ile büyük birtebeddülat olacaðý görülmektedir. Hüve, irsal eylemiþ ol-duðu bütün peygamberlerin, Hz. Muhammed makamýn-dan nur almasýný arzu etmektedir. Tekmil peygamberlereHz. Muhammed'in haber verilmesi ve misak alýnmasý on-larý ileri bir idrak ve makama yükseltmiþtir.

Allah'ýmýzýn yeni arzusunu kabul edenler, geçmiþzamanlardaki arzularýný da kabul etmiþ olurlar. SevgiliEfendimiz Kur'an-ý Kerîm'de geçmiþ peygamberlerinisimlerini de zikretmiþtir. Allah'ýn en son ve en yeni arzu-sunu kabul ve tasdik edenler bir bütünü ikrar etmiþ vetasdik etmiþ olurlar. Bu, Allah'ýn programýnýn tamamýnýkabul etmek demektir.

32

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 39: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

“PÝRÝYET” VE “GAVSÝYET”

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Tarikatlar, din ve maneviyatýn anlaþýlmasýnda ilahimektepler olarak teþkilatlanmýþtýr. Tarikat anlayýþý, HzAbdülkadir Geylani ile bilinmiþtir. Hazreti Pir AbdülkadirGeylani ile kurumsal hale gelmiþ olan tarikatlar vedergâhlar, dinin ve maneviyatýn en ileri ve en doðru þe-kilde öðretildiði ilâhi mektepler olmuþtur.

Maneviyatta tarikat kuran büyük manevi önderle-re “pîr” denir. Hz.Pîr Abdülkadir Geylani'nin Kadiri ta-rikatý ile birlikte, diðer tarikatlar da zuhur etmiþler veHakk’a götüren ilahi mektepler olarak bugüne kadar ir-þad vazifesini yerine getirmiþlerdir.

Tarikatlerin muhtelif olmalarýnýn sebebi, insanmeþreplerinin çeþitli olmasýndan dolayýdýr. Ýnsan varlýðý,Allah'ýn görünmesi hakikatiyle kabul edilirse, Allah'ýnsonsuzluðunu iþaret etmesi sebebiyle, insan meþrepleri-nin sonsuz olmasýnýn manasý yerini bulur. O halde, fark-lý tarikatlerin birbirlerini kabul etmesi, Allah'ýn sonsuzlu-ðunu kabul etmesi anlamýný taþýmalýdýr.

Hz. Abdülkadi r Gey lâni , p i r iye t makamý i legörünmüþtür ki, “piriyet makamý” maneviyat makam-larýnýn en yükseðini ifade eder. Onun için Sevgili Pey-

33

Page 40: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

gamberimiz, “Ýman Süreyya (Ülker) yýldýzýnda bileolsaydý bunlardan (Selman'ýn kavminden) birta-kým kiþiler onu mutlaka elde ederlerdi." (Tirmizi,

Menakýb) buyurarak Hz. Pirimiz Abdülkadir Geylânî'yi iþa-ret etmiþtir.

Bu, Allah'ýn ilmini insanlara intikal ettireceðini iþa-ret eden bir hususiyettir.

Dikkat edil irse, Peygamberimiz "DÝN" deðil"ÝMAN" buyuruyor. Çünkü, DÝN kendisi ile hatim olmuþ-tur. Peygamberimizin, özellikle imana vurgu yaptýðýnadikkat etmek lazýmdýr.

Allah'ýn, Zamanýn Sahibi’ne lütfettiði hususiyetçok önemlidir. Bütün âlemlere enerji o noktadan yayýlýr.Allah, sonsuz alemleri yaratmýþtýr ancak bir an âlemlereenerji vermese, âlemler varlýðýný sürdüremez. Allah, hemmanevi hem de maddi olarak enerji vermektedir.

Allah, insana kendi ruhundan lütfettiði için insan-daki enerji, diðer varlýklara verdiði enerjinin çok üzerin-dedir. Ýnsana, insan yetiþtirme enerjisi vermiþtir. Ýnsanýböyle deðerlendirmek lazýmdýr.

Bütün varlýklara ruhani ve cismani feyz ve enerjiAllah'ýn " Gavsiyyet" isminden de lütfedilmektedir.

34

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 41: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Zamanýn hükmü, Hz.Peygamberden zuhur etmiþtirki bu, Gavsiyyettir. Gavsiyet, manevi ve maddi enerjiveren isimdir ki, o gönül vasýtasýyla tatbikat eyler.

Hz. Pirimiz, ayný zamanda "Piriyet"in baþlangýcý-dýr. Piriyet'in son noktasý da Hz. Süreyya'dýr. "Hatem'ülPir" hususiyeti Hz. Süreyya'da açýlmýþtýr. Mehdiyet Sýr-rý’nýn, Hz. Süreyya'dan hemen sonra Hz. Mehmed AliBey'de açýlmasýnda da namütenahi hususiyetler vardýr.Mehdiyet Sýrrý, bütün dünya insanlarýna "iman" teklifiyapmýþtýr.

Þimdi, bu manevi yolun yani velâyetin hitamý var-dýr. Bu hususiyet de Hatmül Velâyet'in vazifesidir. Hat-mül Velâyet ile HÜVE hususiyetinin açýlmasý bu âlemleriçin HATEM noktasýdýr. Çünkü Hüve en yüksek idraknoktasýdýr. Akýbet Allah’a ait bir konudur.

Allah'ýmýz, dünyaya göndermiþ olduðu kullarýnýhiçbir zaman yalnýz býrakmamýþ, onlara hidayet rehberiolan bir gönül arzu buyurmuþtur. Her zamanda, Allah'ýnvazifeli gönülleri vardýr. Allah o gönüller ile arzularýný te-celli ettirir.

Kýyamet suresi 36. âyetinde;

"Ýnsan kendi haline mi býrakýlacaðýný sa-nýr?" buyrulmaktadýr.

35

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 42: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýnsana düþen vazife, Allah'ýn vazifeli kýldýðý gönlüaramak ve ondan ilim tahsil etmek olmalýdýr.

Hz. Pirimiz Abdülkadir Geylânî ile bu tatbikat res-miyet kazanmýþtýr. Hz.Pirimiz Sevgili Peygamberimizinnizamýný ortaya koymuþtur. Bu bakýmdan kendisine'Muhyiddin ' yani “dini ihya eden” ismi verilmiþtir.

Hz. Abdülkadir Geylani, Kadiri tarikatýnýn kurucu-su ve büyük veli olarak bilinmiþtir. Hakkýnda yapýlan öv-güler ve deðerlendirmeler elbette güzeldir ancak onunmakam ve hususiyetlerini ifade etmekten aciz olduðumu-zu da belirtmek isteriz. Hz.Abdülkadir Geylani hakkýnda,kendi lisanýndan nakledilmiþ olan þu beyana dikkat çek-mek isteriz:

"Her velî bir nebînin kademi üzerinedir; bende ceddim Hz. Muhammed'in kademi üzerineyim.O kademini nereye basmýþsa, ben de oraya bas-tým, nereden kaldýrmýþsa, ben de oradan kaldýr-dým"

Bu ilahi beyan, Hz Pir'in makam ve derecesi hak-kýnda bir tarif yapýlamayacaðýný göstermektedir. Çünküonun makamý Cenâb-ý Muhammed'e muzaf olmaktadýrki, namütenahidir.

36

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 43: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

PÝRÝYETÝN HATMÝ

Allah’ýn kýyamet programý Hz. Süreyya lisanýndanzuhur eden "Ýnkýlab-ý Kebir" tarifi ile baþlamýþtýr. Þöy-le ki, Hz. Süreyya ile beyan edilen" Hatemul Pir" hu-susiyeti Hz. Mehmed Ali Özkardeþ ile beyan edilen "sýrr-ý Mehdi" hususiyeti ve Hz. Ell Hacc Hüseyin Vedad ilebeyan edilen “Hatmül Velâyet” hususiyeti ile Allah’ýnbu programý tamamlanmakta olup Ýnkýlab-ý Kebir'e va-ran manevi bir süreci iþaret etmektedir.

Hatem ke l imes i i le baþ layan i lah i husus iye t -le r, A l lahýn velâyet arzusunun, dünya hayatýndaki prog-ramýnýn tamamlanmakta olduðunu göstermektedir. An-cak velâyet sonsuzdur ve ilahi âlemde de devam edecek-tir.

Piriyet makamý, Hz.Süreyya ile hatme ermiþ yanitamamlanmýþtýr. "Hatemül Pirem" buyuran Hz.Süreyyayalnýzca Kadiri tarikatý için deðil bütün tarikatlar için depiriyet makamýnýn hatmini iþaret eder.

37

Page 44: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn
Page 45: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ALLAH’IMIZIN “MEHDÝ” ARZUSU

Ýnsanlar kendi düþündükleri gibi bir Mehdi bekli-yorlar. Allah'ýn vazifeli gönlü, Mehdilik hususiyetini an-lattýðý zaman da reddediyorlar. Hz.Mehmed Ali Bey,Mehdilik hususiyetini anlatmýþtýr, "Ben Mehdiyim" bu-yurmamýþtýr. Mehdiliðin kemalatýný izah etmiþtir. Hattadaha açýk olarak anlaþýlmasý için bir hatýramý nakletmekisterim. Mürþidimiz Mehmed Ali Beyefendi ile soðuk birkýþ günü Ýstanbul'da Beyazýt meydanýndan geçiyorduk.Her zamanki gibi meydan kalabalýktý. Mürþidimiz; "Evla-dým þimdi þu kalabalýða ben Mehdiyim desem,beybaba sen biraz yaþlanmýþsýn seni tedavi ede-lim derler. Ben Mehdiyim demek uygun bir söz ol-maz. Ýnsanlar hayal ettikleri bir Mehdi beklerler."buyurmuþtur.

Her zamanda Al lah ' ýn vaz i fe l i gönül le r i vard ý r.A l lah o gönül le r i le arzu lar ýn ý tece l l i e t t i r i r. Mehdi ,A l lah'ýn insanlara hidayet teklifidir. Hâlbuki insanlarMehdi'yi sýfat mertebesinde yani bir kiþi gelecek, bunla-rý yapacak diye düþünmüþlerdir.

Mehdilik sýrrý, zaten her peygamber ve velide mev-cuttur. Mehdilik sýrrý, dini yayan ve hidâyete yöneltenanlamýndadýr. Maalesef insanlar, Ýsa ve Mehdi kelimele-rine dünyevî olarak yaklaþmaktadýrlar. Bugün dahi Meh-di babam yahut Ýsa dedem diyebilenler vardýr. Bu türlü

39

Page 46: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

yaklaþýmlar, akrabalýk teessüs ederek maneviyatta yürü-meye çalýþmak düþüncesinden kaynaklanmaktadýr. Nite-kim, pek çok tarikat ehli de, soylarýný Peygambere yahutbir Pîr'e dayandýrmak isterler.

Mehdi 'n in mânâs ý , insan lar ýn arzusunu deði lA l lah'ýn arzusunu insanlara intikal ettirmektir. Mehdi ke-limesinde doðru bir dine davet konusu vardýr. Bunu da,her zaman diliminde, Allah'ýn hidayetinin zuhur ettiði birgönül olarak bilmek lazýmdýr. Allah'ýn programý icabý, hi-dayet gönülleri, önce peygamberler olarak görünmüþlerve son peygamber Hz.Muhammed'den (s.a.v) sonra daveliler olarak devam etmiþlerdir. Velayet, Mehdilik sýrrýile insanlarý Allah'a davet etmektedir.

Ýnsanlar, Mehdi isminde bir þahýs beklemektedir-ler. ' 'Allah dininde toplanmanýn anlayýþ kemalatý-nýn ' ', son zamanda zuhur edecek bir gönülde zuhur et-mesi, Mehdilik anlayýþýnýn o gönülde kemal bulacaðýnaiþarettir.

Ýnsanlar Mehdi'yi, dünyayý kýlýçla fethedecek birfatih olarak düþünmüþlerdir. Hâlbuki Mehdi'nin fethi ilimve iman iledir. Mehdilik, doðru bir dine gelinmesi içinbeyan edilen kurallarýn ve Allah'ýn nizamýnýn deðiþtiril-mesi mümkün olmayacak þekilde ifade edilmesi mânâsý-ný taþýr.

Peygamberimizin zuhurundan sonra, dünyada Ýs-

40

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 47: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

lam'dan baþka gerçek bir din kalmayacaðý aþikârdýr. Bu-na raðmen, kýyamete yaklaþýncaya kadar, çeþitli inançlaruydurulmuþtur. Bugün maalesef ki, Ýslam içinde de ger-çek olarak Allah'ýn arzu ve nizamýný ifade etmeyen uy-durmalar olduðu bilinmektedir. Dinde reform kelimesi,bu uydurma fikir ve tatbikatlarýn, Allah'ýn dininden te-mizlenmesi þeklinde anlaþýlmalýdýr. Ancak reform kelime-sini, dini baþka bir þekle deðiþtirmek gibi düþünceler devardýr. Ýslam'ýn böyle fikirlere ihtiyacý yoktur.

Mehdi sýrrý ile bütün dünya insanlarýna, doðru birdine gelmeleri için teklif yapýlmýþtýr. Allah dininin doðrubir þekilde anlatýlmasý vazifesini deruhte eden gönül,Mehdi sýrrýnýn kemalatýný temsil etmektedir. Allah dini-nin doðru bir þekilde anlatýlmasýnýn kemalatý da, HÜVEsýrrýnýn hakikatinin anlaþýlmasý ile devam etmiþtir. Ohalde Mehdilik, doðru dinin insanlara teklif edilmesi veHÜVE hakikatinin anlaþýlmasý demektir. Doðru dinin id-rakinde olan, Hüve hakikatine de vakýf olur. Bu, “Zali-ke Hüvel fevzul Azim/ Ýþte Hüve azim bir kurtu-luþtur” sýrrýdýr.

Hakikat böyle iken, zamanýmýza kadar Mehdi ol-duðunu iddia eden pek çok kimseler olmuþtur. Tüm dün-yaya hidayet teklifi yapýldýðý zamanlarda, Hindistan'dangelen bir mektupta, 28. Mehdi imzasýný gördük. Bu du-rum, insanlarýn bu konuda ne kadar gayri ciddi bir anla-y ý þ i ç inde o lduk lar ýn ý gös termektedi r. Mehdi l ik s ý r -

41

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 48: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

r ý , A l lah'ýn bir hususiyetini iþaret eder. Saltanat deðildir;miras deðildir; bir kimseden diðer kimselere devrolmaz.

Maneviyatta “emanet” konusundan bahsediliyor.Bütün varlýklar Hakka ait olduðuna göre ve O'ndan baþ-ka bir mevcut olmadýðýna göre emanet nasýl deðerlendi-rilmelidir? Emanet denildiði zaman bir varlýðýn baþka birvarlýða bir þey vermesi söz konusudur. Ancak ne alan nede veren olmadýðýna göre "Bir" olan varlýk kendindenkendine bunu tatbikata koymaktadýr. Böylece kendisin-deki hususiyeti açmýþ oluyor. Allah'ýn kendisinden kendi-sine olan bu hususiyeti yaratýlmýþ olan varlýklarýn kendi-lerine hamletmeleri doðru deðildir. Yaratýlmýþ olan var-lýklar baki deðildir, baki olan yalnýzca O'dur.

Velayet Allah'a aittir, kiþiden kiþiye verilecek mad-di bir husus deðildir. Emanet, Allah'ýn vazifelendirmiþ ol-duðu gönül noktasýna lütfettiði feyz-i ilâhîdir. Vazifeli ki-þi, Allah'ýn arzu buyurduðu gönüllere feyzi daðýtmaklavazifelidir.

HER VELÝDE MEHDÝ SIRRI VARDIR

"Mehdilik, insan kalplerinde hidayet-i umu-miyenin zuhurudur" þeklinde pek güzel bir ifade buy-rulmuþtur.

Bugün dünyada, Ýslam'dan baþka Hakk din yoktur.

42

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 49: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ancak, iman edenler ve iman etmeyenler vardýr. Aslýndadin; Ýlâhi Yaratýcý’yý nasýl tanýyýp idrak edeceðiz ve O'nakulluðumuzu nasýl eda edeceðiz? Bunlarý araþtýrýp öðren-mek ve tatbik etmektir. Doðru din idraki budur.

Mehdi sýrrý, Allah’ýn insanlara hidayet teklifinin birgönülden yapýlmasýdýr. O halde, her Zamanýn Sahibi'ndeMehdi sýrrý vardýr. Zamanýn Sahibi lisanýndan Allah’ýn"Beni böyle bilin tanýyýn" teklifi Mehdi sýrrýdýr. Bu,büyük bir lütuftur.

Mehdi sýrrýnýn bir baþka tarifi: Allah’ýn kulunatenezzül etmesidir. Dileseydi yapmazdý. O zaman kullarhidayet bulamazdý. O halde, Mehdi sýrrý Allah’ýn rahme-tidir. Düþünelim ki, âlemlerin Rabbi sonsuz kudret olaraktenezzül ediyor ve nokta varlýk mesabesinde insana ken-dini açýyor. Ne büyük bir lütuf! Bu kelimeler Mehdi lisa-nýndan akýp gelmektedir. Bütün bunlar insanlarýn farkýn-da olmasý ve þükretmesi içindir.

"MEHDÝ" TATBÝKATI SADECE DÜNYA ÝLE SINIRLI

DEÐÝLDÝR.

Mürþidimiz Mehmed Ali Bey Hazretleri þöyle bu-yurmuþlardýr: "Bugün dünyada Allah'ý konuþuyoruz,yarýn cennette de sonsuz seneler konuþacaðýzsonra birbirimize soracaðýz: Allah hakkýnda nebiliyoruz? Hiç!"

43

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 50: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Allah'ý konuþmak velâyeti iþaret etmektedir.Terakki konusu sadece dünya ile sýnýrlý bir konu deðildir.Allah'ýmýzýn "el Hâdi" isminin tecellisi ilâhî âlemde dedevam edecektir. Bu durum, Rabbimizin sonsuz rahmetsahibi olduðunu ve Allah'ý bilmenin de sonsuz olduðunuiþaret etmektedir. Dünyada tahsil edilen ilim, ilâhî âlemile kýyaslandýðýnda bir nebze olarak tarif edilebilir.

MEHDÝ HUSUSÝYETÝ VELÂYETTE BÝR

MERHALEDÝR.

Allah'ýmýzýn, velâyet programýndaki piriyet hususi-yetinin hatmi olan Hz. Süreyya'dan yetiþen ' 'Sýrr-ýMehdi'' noktasýnýn, bütün dünya insanlarýna hidayetteklifinden sonra, insanlarýn bu iman teklifine karþý ala-caðý tavýr önemlidir.

Hakikatte Allah'ýn Hatmül Velâyet tecellisi olangönül, Sýrr-ý Mehdi'nin iman teklifinden sonra insanlarýnimaný konusundaki Allah hükmünün zuhur noktasýdýr.Elbette Sýrrý Mehdi'nin yaptýðý iman teklifinin bir netice-si de olacaktýr.

HATMÜL VELÂYET KEMALATINDA MEHDÝ ÝDRAKÝ

Mehdi sýrrý ile Allah Dini olan Ýslam'ýn nasýl anla-þýlmasý gerektiði konusu açýlmýþtýr. Bugünkü kemalattai se i lâh î â lemde insan var lýðýna baþka bir vücut veri-

44

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 51: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

leceði için, o vücuda göre Allah'ý nasýl anlayýp bilmemizgerektiði konusu Hatmül Ve lâyet i le açýlmaktadýr.

Mehdi, hep dünyaya göre anlatýlmaktadýr. Ýlâhîâlem hakkýnda hep dünya hayatý esas alýnarak deðerlen-dirmeler yapýlmaktadýr. Ancak Ýlâhî âlemde, bu dünya-daki þartlar söz konusu deðildir. Ýnsan bu dünyadaki vü-cudu ile ilâhî âleme gitmeyecektir.

Ýlâhî âlemde dünya þartlarý yoktur. Kuran’da tarifedilen cennet ve cehennem yaþantýsý düþünüldüðünde,dünya anlayýþlarýnýn çok üzerinde bir yaþam olduðu an-laþýlmaktadýr. Sadece yaþam mý? Elbette insan varlýðýnýnduygularý, düþünceleri, hisleri, idrak ve anlayýþlarý çokdaha farklý olacaktýr. Çünkü “iman” ve “ilim” insanýnduygu ve düþüncelerini deðiþtirir.

MEHDÝNÝN GÖNDERÝLMESÝNDEKÝ HUSUSÝYET

RUHUN TERAKKÝSÝ ÝÇÝNDÝR

Genel olarak müslümanlarýn Mehdi beklentisi,elinde kýlýç dünyayý dolaþan cengâver bir kiþi olarak res-medilmektedir.

Ýnsanlar savaþ yapacak Mehdi beklemektedirler.Ama hidayet vermek için savaþ yapmak bir zulüm olur-du. Mehdi âlemlere rahmet sýrrýndandýr. Mehdi’yi, ilimve irfan yolunda insanlarý Hakk’ýn selametine davet ola-rak görmek icap eder. Mehdi'nin vazifesi savaþ yapmak

45

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 52: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

deðildir. Çünkü savaþ cismaniyeti iþaret eder. Ýman mad-dede deðil, ruhtadýr. Mehdi'nin vazifesi, Allah'ýn lütfetti-ði hakikati açarak insanlara Allah'ýn makbulünde olanimaný teklif etmesidir. Ýlâhî âlemde iman ve irfan lazým-dýr.

Mehdi, ruhî terakkiyi ön planda tutar. Çünkü in-sanlar göçtüðünde cismaniyeti býrakarak ruha dönüþe-ceklerdir. Tekâmül etmiþ bir ruh, ilâhî âlemde kendisinebir makam bulur. Mehdinin gönderilmesindeki hususi-yet, ruhun terakkisi içindir. Yoksa, Allah'ýn kullarýný ký-lýçla öldürmek deðildir.

Mehdi ismi, Allah'ýmýzýn ' 'el-Hâdî' ' ism-i celîlinintecellisidir. "el-Hâdî" ismi insanlara hidayet verenmânâsýnadýr. Hidayet demek, yolunu þaþýrmýþlara doðruyolu gösteren ve onlarý yanlýþtan kurtaran, yani irþadeden demektir. Mehdi, insanlardaki manevi terakkiyi da-ha ileri götürmek ister.

Mehdi, insanlarýn ilâhî âleme hazýrlanmasý ile ilgi-lidir. Asýl olan ruhî terakkidir; çünkü insanlarýn gideceðiilâhî âlemde insana lazým olacak olan ruhî terakkidir. Ýn-sanlar ilâhî âlemdeki makamýna göre vücut alýr. Allah’ýnöyle sonsuz âlemleri var ki: Onun için ilâhî âlemdeki vü-cut þekli için de bir kayýt konulamaz.

Mehdi sýrrýndan görünen Mehmed Ali Bey Hazret-leri, Allah'ýmýzýn “rahmeten lil âlemin” sýrr-ý hususiye-

46

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 53: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

si icabý olarak dünya insanlarýna, Allah'ýn bir olan dini-ne gelmeleri için teklif yapmýþ, böylelikle insanlarýn sela-mete çýkacaðýný iþaret buyurmuþlardýr.

Teklif yapýlan makamlar, bu teklifi gizlemiþ ve ört-müþlerdir. Kur'an’da; "Allah tarafýndan kendisineulaþan bir gerçeði gizleyen kimseden daha zalimkimdir? Allah, yaptýklarýnýzdan habersiz deðil-dir." (Bakara 140) buyrulduðu halde böyle yapmýþlardýr.

Devlet baþkanlarýna, üniversitelere ve dini merkez-lere gönderilen bu mektuplarýn üzeri kapatýlmýþ ve dik-kate alýnmamýþtýr.

Hz. Mehmed Ali Bey'in Hakk’a yürümesi yaniMehdi sýrrý noktasýnýn bu dünyadan çekilmesi demek, ký-yametin hazýrlýðý demektir. Hatmül Velâyet'in vazifelerin-den birisi de bunu haber vermektir.

Þuara sûresi 208. âyetinde,

"Biz, hiçbir memleketi uyarýcýlarý olma-dýkça helâk etmedik" buyrulmaktadýr.

Bugün bu durumu, bütün bir dünya olarak düþün-mek icap eder.

Bütün bu âlemler, Allah'ýmýzýn velâyetinin bilin-

47

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 54: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

mesi içindir. Eðer Allah'ýmýzýn velâyeti bilinmezse, bütünbu yaratýlanlarýn ne hükmü olabilir.

Allah'ýmýz, son olarak Hatmül Velâyet sýrrýndanson ikazlarýný yapmakta ve bütün varlýklarýn yaratýlma-sýndaki muradýnýn velâyet olduðunu bildirmektedir.

Allah'ýmýz, velâyeti için bu âlemleri yaratmýþtýr. Buâlemler, Allah'taki velâyete nazire olarak halkolmuþtur.Hatmül Velâyet sýrr-ý hususiyesi, “Lillahil VahidilKahhar”ýn baþlangýcýdýr. Böylelikle ruhlar “Lillahil Va-hidil Kahhar”a hazýrlanmaktadýr.

VELÂYET GÝDERSE DÜNYANIN YARATILIÞ MÂNÂSI

ORTADAN KALKAR.

Allah’ýmýzýn; “Ben arzda bir halife kýlacaðým”(Bakara 30) arzusu velâyettir. Arzda halife kýlýnan ilk “var-lýk” Âdem olduðuna göre ilk veli Âdem’dir. O halde ya-ratýlýþ velâyet ile baþlamýþtýr. Ýnsanlar velâyeti sadece na-sihat eden ve söz söyleyen bir kiþi olarak görüyor. Hâlbu-ki velâyet dünyanýn hareket etmesindeki ruhani cereyanýidare ediyor. Velâyet, Allah’ýn kendisidir. Allah’tan ayrýbir velâyet düþünülüyorsa bu düþünce doðru bir düþünceolmaktan uzaktýr.

48

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 55: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HATMÜL VELAYET KÝÞÝ MÝDÝR? YOKSAALLAH'IN ARZUSUNUN TECELLÝSÝ

MÝDÝR?

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Hüve, kendisindeki hususiyetleri temaþa etmekiçin insaný arzu buyurmuþtur. Bu arzu ettiði insan 'veli ',Allah'ýmýzýn bu arzusunun ismi 'velâyet'tir.

Allah'ýn, “velâyet arzusunu” zamandan vemekândan beri olarak tahakkuk ettiðini müþahede etme-si, yani kendinden kendine olarak bu tatbikatýný hatmeerdirmesi Hatmül Velâyet’tir.

Hatmül Velâyet kiþi deðildir, Allah'ýn velâyet arzu-sunun bilinmesidir. Hatmül Velâyet hep son gelecek olanveli olarak deðerlendirilmiþtir. Ancak "son veli" denildi-ði zaman bir "kiþi"ye baðlanmýþ olur, bu konu Allah'ýnvelâyet arzusunun bir insanda tecelli etmesi olarak de-ðerlendirilmelidir. Bu hatim konusundaki zuhuratýn daAllah'ýn velâyet arzusunda yakýnlýk bulmuþ olan bütüngönüllerin ifadesi olarak, yani Allah'ýn teþkilat ismi ola-rak Hatmül Velâyet'i deðerlendirmek icap eder.

Bugüne kadar evliya anlatýldý. Hüve'den görünengönüller evliyadýr. Þimdi, evliyanýn Hüve'den görünenbir güzellik olduðunun idrakinin tamamiyetine varýlmasýdurumuna gelinmiþtir.

49

Page 56: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Sevgili Efendimiz ile bu konu , 'Hüve hususiyeti 'ifade edilerek anlatýlmýþtýr. Efendimizden sonra zuhuredecek velâyetin bu konuyu iþleyeceði muhakkaktýr. Na-sýl ki, 'Nübüvvet ' peygamberimiz ile hatmolundu ise'Velâyet ' de onun isrinden yürüyen evliyasý ile hatmolu-nacaktýr.

Peygamberimizden evvel gelen peygamberlerinhepsi, Allah’ýn bir peygamberi olduklarýný söylemiþlerdir.Ancak 'son peygamber ' olduklarýný söylememiþlerdir.Nübüvvetin hatmi Peygamberimiz ile olmuþtur.

K ýyamet in yak laþ t ýð ý bu son zamanlarda daHüve'nin açýlmasý ile beraber, Allah'ýn Hatmül Velâyetarzusunun 'hatm ' olunduðu yani bilindiði ve idrak edil-diði görülmektedir.

Hatmül Velâyet ile velâyetin tamamlanmasý sözkonusu olduðu için velâyetin yeni hususiyetler getirme-mesi durumunda, hayatýn yozlaþmasýnýn artmasý ve ký-yametin de beklenmesi gerekir. Çünkü yaþam yeniliklerile yürür, velâyet yeni ilhamlar getirmez ise yaþam daduraksar. Kur'an'da hiç bir nokta gizli kalmayacaktýr,çünkü Hatmül Velâyet bu hususiyetleri açacaktýr.

Geçmiþ velayet kitaplarýnda geleceði haber verilenzata , 'Hâtemül Ev l iya ' denmiþ t i r. Ancak bu konu,Al lah'ýn velâyet arzusunun hatme erdirmesinin bir neti-

50

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 57: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

cesi olarak tatbik olmaktadýr. Bu konunun tümünü dü-þündüðümüz zaman, Hüve'deki velâyet arzusunu düþün-mek lazýmdýr. Ve onun da ismi 'Hatmül Velâyet 'tir.

Hatmül Velâyet'in göründüðü nokta Hâtemül Evli-yadýr. Hüve, zâtýný o gönül noktasýndan açtýðý zaman, ogönül noktasý Hâtemül Evliya olur.

Bugüne kadar gelen velâyet gönülleri HatmülVelâyet s ý r r ýndan görünmüþ lerd i r. Hatmül Ve lâyet ,A l lah'ýn velâyet arzusunun tamamýdýr.

B i r misa l o larak; bütün â lemler Deryayý NuruMuhammed'den hâsýl olmuþtur. Mekke'de zuhur edenHz. Muhammed (s.a.v) ise Deryayý Nuru Muhammed'ingörünmesidir yani temsil noktasýdýr.

Hatmül Velâyet, bütün âlemlerdeki mümessilnoktalarýnýn da tâbi olduðu Allah'ýn tatbikat ismidir.

Kýyamette velâyetin son bulmasý demek, Allah'ýndünyadaki velâyet arzusunun hitam bulmasý manasýna-dýr. Velâyet, Allah ile kul arasýndaki hususiyet olarak, Al-lah'ýn yaratmýþ olduðu varlýktaki arzularýný temaþa etme-si ve yaratýlmýþ olan varlýðýn da Hakk’ý ikrar etmesidir.Ancak velâyet sadece bu dünyada deðil ahirette de de-vamdadýr.

51

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 58: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Allah'ýmýz, dünyadaki velâyeti hatme erdirecekolan gönlü tan ýmamýz iç in de, o gönlün Hüve 'y i ya-n i A l lah'ýn zâtîyet-i ilâhîyesi ile ilgili ilim ve bilgi lütfet-mesini arzu buyurmuþtur. Hatmül Velâyet’in hususiyetiHüve'nin açýlmasýdýr.

Hüve nedir? Hüve velâyetin özüdür. Ýþte velâyetinözü olan Hüve'yi açýp anlatan gönül noktasý HatmülVelâyet sýrrýndan bir hususiyeti açmýþ olur.

Allah'ýmýz bunu bir 'insan ' ile yapmaktadýr. Zât-iilâhî olan Hüve, kendisini varlýklara sýfatî bir noktadangörünerek anlatmaktadýr. Velâyet zâtî noktada olduðuiç in kendis inden kendis ine b i l i c id i r. Ancak var l ýk la-ra Hüve'yi anlatmak için sýfati bir noktadan yani 'insan 'olarak görünerek bunu tatbikata koymuþtur.

Hüve kendisini anlatmak için sýfati bir noktadangörünmektedir ve bu görünme kemalat noktasýdýr. O gö-nül noktasý ne kadar anlatýrsa anlatsýn Mürþid-iHamûþ'tur. (suskun Mürþid) Ve Hüve beyan ediyor: "Nekadar anlatýlýrsa anlatýlsýn Hüve hususiyededir."

TARÝKATLERDE HÝLAFET TATBÝKATI

Dikkat edilirse, yaþamýnda en ufak ayrýntýya biledikkat eden Sevgili Peygamberimiz, vefat tarihini bilme-sine raðmen, kendisinden sonra hilafet makamýna bir

52

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 59: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

isim vermemiþtir. Çünkü hilafet Allah'ýn takdiridir. EðerPeygamberimiz bir isim verse idi, bu tatbikat kendisin-den sonra din ve maneviyat için bir hüküm olacaktý.

Peygamberimizden sonra hilafet makamý hakkýndaÝmam-ý Ali ismi, hemen hatýra gelmektedir. Hz. Ýmam-ýAli hakkýnda sevgili Peygamberimizin; "Ben kimin veli-si isem, Ali de onun velisidir" buyurmasý þâh-ývelâyet hususiyetindendir. Yani Hz. Ýmam-ý Ali "Allah'ýnvelisidir"

Peygamberimizden hemen sonra Hz. Ýmam-ý Alihalife olabilirdi. Ashab-ý Kiram Sakife denilen yerde ha-life seçerken Hz.Ýmam-ý Ali de oraya gidebilir ve hilafe-t in i i lan edebi l i rd i . Ama yapmadý . Muhakkak k i buAl lah'ýn takdiridir. Eðer Hz.Ýmam-ý Ali halife olsaydý, hi-lafetin babadan oðula geçmesi zaruriyeti icap ederdi.Çünkü Peygamberimizin oðlu yoktu ama oðlu mesabe-sinde damadý Hz. Ýmam-ý Ali vardý. Hz. Ýmam-ý Ali, pekçok defa Peygamberimiz tarafýndan övülmüþ ve herkestarafýndan kabul edilmiþ bir þahsiyet idi. Nitekim Pey-gamberimizin nesli Hz. Ali’den yürümüþtür. Ona hiç kim-se itiraz edemezdi. Ancak Peygamberimiz bu kadarönemli bir meselede hiç kimseyi tayin etmemiþtir. Çün-kü hilafet ancak Allah'ýn takdiridir.

Ýslam tarihindeki bu tatbikat, Ýslam tarikatleri içinde bir ölçü olmalýdýr. Buna raðmen tarikatlerde þeyh

53

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 60: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

efendinin Hakk’a yürümesiyle, yerine kim kalacak tartýþ-malarýna sýklýkla rastlanmaktadýr. Esasta maneviyattayerine kalmak deyimi doðru bir anlayýþ olmasa gerekir.Çünkü Sevgili Peygamberimiz, kendi yerine þu olsun de-memiþtir. Hadis-i þerifte, "Benim ashabým yýldýzlargibidir, hangisine uyarsanýz hidayet bulursunuz"buyrulduðuna göre, Sevgili Peygamberimizin ashabý feyzvermeye mezundurlar.

Hz. Mehmed Ali Özkardeþ, manevi evlatlarýna hi-taben þöyle buyurmuþtur: "Ben evlatlarýmý Allah'ýnkapýsýna kadar getiririm. Ancak içeriye buyuredecek olan Allah'týr." Bu söz, maneviyatýn Allah an-layýþýndaki dikkat ve saygýsýný göstermektedir. O halde,maneviyatta irþad meselesi bir makam ve yetki iþidir.Mürþid Allah'týr. Hangi gönülden lütfederse o gönüldentatbikat eyler.

Velâyette Mürþid makamý hakkýnda, bu þa-hýs olsun, yahut emanet bende yahut ben oðlu-yum yahut þunu tayin ettim demekle irþad maka-mý deruhte edilmiþ olmaz.

Esasta ve lâyet te Mürþ id ’ i de , der v iþ i deAl lah seçer.

54

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 61: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Þura sûresi 13. âyetinde;

"Allah dilediðini kendine mücteba eyler(seçer) ve inabe edeni (Mürþid'e baðlana-ný) kendine hidayet eyler." buyrulmaktadýr.

Kiþinin bir Mürþid'e baðlanmasý da Allah'ýn arzusuiledir. Kiþi kendi kendine bunu yapamaz. Allah'ýmýz kiþi-ye bir iþaret verir, ona yürüyeceði kapýyý gösterir, onun-la yürütür. Maneviyatta hiçbir þey nazari ve hayali deðil-dir. Her þey mücerred ve hakikattir.

Allah’ýn arzusu olmadan bir sinek kanadýný oyna-tamýyorsa, hiç bir kul kendi kendine Mürþidlik kararý ve-remez.

Mürþidim saðlýðýnda iken “Vedad beyle konu-þursanýz terakki edersiniz” buyurmuþtur ama “be-nim yerime” buyurmamýþtýr. Çünkü bu makam Allah'ýntakdiridir. Tayin ile yahut seçim ile yahut babadan oðulaMürþidlik makamý olmaz, Mürþid’i Allah seçer.

Mürþidim Hakk’a yürüdükten sonra manevi kar-deþler beni aradýlar. Sohbet için bir araya gelmek istedi-ler. Ben onlardan müsaade istedim. Rabbimden bir zu-hurat olursa bildiririm dedim. Çünkü sohbet açacak veilahi tatbikat yapacak olan kiþi deðil, Allah'týr.

55

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 62: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Aradan kýrk gün geçti, nihayet namaz odamda na-maz kýldýktan hemen sonra pirimiz Hz. Abdülkadir Gey-lani zuhur ettiler ve þöyle buyurdular:

"Ene Abdülkadir Geylani. Tarikatimde defeyzi namütenahi vermeye mezun olduðunu tebþirederim"

“Tamamdýr” dedim ve kardeþler ile sohbete baþ-ladýk.

Mânâ âlemindeki bir tecellimde, Hz.Peygamberi-miz , Hz. Ýmam-ý A l i , Hz . Abdülkadi r Gey lani ve Hz.Süreyya ayný anda zuhur ettiler. Sevgili Peygamberimizkolumun altýna Kur'an-ý Kerim lütfettiler, Hz. Ýmam-ý Alikendi eliyle Zülfikar'ý kuþandýrdýlar, Hz. Pirimiz Hil’âtgiydirdiler ve Hz.Süreyya iþaret parmaðý ile küçük dilimealtýn yapýþtýrdýlar.

Zülfikar, ilahi ilme iþarettir. Hil’ât, maneviyattamakam ve yetkiyi iþaret eder. Altýn, ise altýn gibi kýymet-li velâyet lisanýný iþaret eder.

Diðer bir tecellimde Hakk yakýnlýðý bulduðum za-man, bütün veliler adýna bizzat Allah'ýn tebrik etmesi,Hatmül Velâyet sýrrý ile ilgili bir hususiyet olsa gerekir.

56

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 63: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HATMÜL VELAYET ALLAH’IMIZIN BUGÜNEKADAR LÜTFETMÝÞ OLDUÐU MANEVÝYATPROGRAMININ HUSUSÝYETLERÝNÝN BÝR

ÖZETÝNÝ VERMEKTEDÝR.

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Hatmül Velâyet, Allah'ýmýzýn bugüne kadar lütfet-miþ olduðu din ve maneviyat anlayýþýnýn bir özetini yap-makla beraber, din anlayýþýnda meydana getirilen bozul-malarý da doðrultmaktadýr. Dinin asliyetinin ne olduðu-nu beyan etmek de Hatmül Velâyet'in vazifeleri arasýn-dadýr.

Hatmül Velâyet, velâyet noktalarýndan bugüne ka-dar lütfedilen din ve maneviyat anlayýþýnýn hususiyetle-rini ve özetini anlatmaktadýr. Bu, Allah'ýmýzýn insanlarabüyük bir lütfudur. Hatmül Velâyet'i kabul ve tasdik et-mek, Allah'ýn programýný kabul ve tasdik etmek anlamýnýtaþýr. Bu programýn içinde her þey vardýr. HatmülVelâyet, yaratýlan varlýklara göre deðil, Allah'ýn zâtiye-tindeki arzusunun hususiyetlerine göre dini anlatýr. Var-lýklara göre yapýlan tarifler, insanlarýn keþfi olarak deðer-lendirilmektedir. Oysa insanlarýn terakkisi Allah'ýn ik-ram-ý ilâhîsidir.

Geçmiþ velâyet gönüllerinin, Hatmül Velâyet nok-tasýný kabul ve tasdik etmeleri, Allah'ýn velâyet arzusu-

57

Page 64: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

nun tamamýný kabul ve tasdik etmelerini iþaret etmekte-dir.

Hatmül Velâyet, Allah'ýmýzýn bugüne kadar pey-gamberleri ve velileri ile lütfetmiþ olduðu hususiyetlericem etmektedir. Allah Din’inin Hatmül Velâyet noktasýn-daki tamamiyeti, geçmiþ velâyet gönülleri tarafýndan bunedenle tasdik edilmektedir.

Hz. Muhammed için geçmiþ peygamberlerden mi-sak alýnmasý, Hz. Muhammed ile lütfedilen din anlayýþý-nýn kabul ve tasdik edilmesi ile ilgilidir. Bu misaký verenpeygamberler, ahir zaman peygamberi olan ve peygam-berliðin hatemi olan Hz. Muhammed ile lütfedilen ilâhîilmi kabul ve tasdik etmiþ olmaktadýrlar.

Hz. Muhyiddin-i Ârabî, Füsûs ul-Hikem kitabýndaþöyle yazar:

"Hiç kuþkusuz, resuller bilgiyi ancak Ha-tem-i Velayet'in kandilinin ýþýðýndan görürler,çünkü þeriat getirme risaleti ve nübüvveti sonaermiþtir, öte yandan ise velâyet hiçbir zaman so-na ermez. Ve resuller (ayný zamanda) evliya ol-duklarýndan dolayý, söz konusu bilgiyi Hatem-iVelayet'in kandilinin ýþýðýndan görürler; böyley-ken, nasýl olur da onlardan daha alt mertebedeolan evliyalar baþka bir yerden alabilirler? Her

58

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 65: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ne kadar Hatem-i Evliya, Hatem-i Enbiya'nýn þe-riatýna baðlý ise de, bu durum onun makamýný al-çaltmaz ve ona iliþkin inanýþýmýzla da çeliþmez.O, bir yanýyla aþaðýda, bir yanýyla da üsttedir."

HATMÜL VELÂYET'ÝN HÜVE'YÝ AÇMASI, HÜVE'NÝN

KENDÝSÝNÝ AÇMASIDIR

Hz. Muhammed'in son peygamber olmasý, artýkdin ile ilgili olarak yeni bir þeriatýn gelmeyeceðini aþikârkýlmýþtýr.

Rabbimiz, ilâhî programýný Hüve ile neticelendir-mektedi r. Bu dünya iç in var ý lacak en yüksek idraknok ta s ý HÜVE'dir. Bu zamana kadar gelen tekmilvelâyet gönüllerinin HÜVE'yi açan Hatmül Velâyet'i tas-dik etmeleri, Allah'ýmýzýn son zamana kadar lütfettiðimanevi terakkinin idraki içinde olduklarýný göstermekte-dir. Böylelikle DÝN hitam bulacaktýr.

HÜVE'YÝ BU ÂLEMDE BÝR NEBZE ÝDRAK EDEN

ÝLÂHÎ ÂLEME BÝLÝNÇLÝ OLARAK ÝNTÝKAL EDER

Hüve'yi bu âlemde bir nebze idrak eden ilâhî âle-me bilinçli olarak intikal eder. Hatmül Velâyet ile Âlem-iÂmâ tedrisatý yapýlan gönüller, Hüve'ye daha bu âlemde"döndürülen" gönüllerdir. Bu büyük bir ikram ve rah-mettir. Hüve'ye döndürecek olan Hakk’ýn kendisidir.

59

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 66: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hüve hakkýnda bilgi sahibi olan çok azdýr.Kur 'an 'da meâlen; "Allah 'a hesap verecek veHüve'ye döndürüleceksiniz" buyruluyor. Hüve'yedöndürülecek olanlarý Allah seçiyor. Hüve'ye dönmekkulun keyfiyeti içerisinde deðildir. Bu deðerlendirmeHakk’a aittir. Allah kime lütfettiyse ona büyük bir rah-met lütfetmiþtir.

Rabbim buyurdu ki; "yaþayan hiçbir varlýða bulüt fet t ið im i lhamý vermedim. " Ve lâyet tek i h i tapAl lah’ýn kendisinden kendisinedir, çünkü "yaþayan O’dur". Velâyet hiç bir þeyi kendine ait görmez; herþeyigerçek sahibine iade eder. Ýnsanýn kendine makam ver-mesi olabilir ama velâyette bu durum makbul olmaz.Çünkü asliyet O’dur. Velâyetteki tatbikat O’nun hoþunagider.

Hatmül Velâyet ile artýk Allah ve insan anlayýþýnýn"sonsuzluk kazandýðýný" görmekteyiz. Artýk sadecedünya ile sýnýrlý kalmayan ve âlemleri kapsayan ilahi biranlayýþýn geçerli olduðu görülmektedir.

Hatmül Velâyet noktasý olan gönül, maneviyardýmcýlarý ile beraber, elliye yaklaþan eserleriile Ýnkýlâb-ý Kebir 'e an mesabesinde olduðu-muz þu dar zamanda, Al lah'ýn bu en son zaman-daki rahmetini yine Allah'ýn kullarýna ulaþtýrmakiçin var kuvvetiyle çalýþmaktadýr. O halde Hat-

60

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 67: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

mül Velâyet ile Allah'ýn bütün insanlara rahmeti-ni görmekteyiz.

HATMÜL VELÂYET ÝDRAKÝNDE ÝNSAN VARLIÐININ

ANLAÞILMASI

En güzel varlýk insan mýdýr?

Ýsrâ sûresi 70. âyetinde;

"Ve andolsun insanoðlunu yücelttik veonlarý karada ve denizde taþýdýk ve ken-dilerini temiz yiyeceklerden rýzýklandýr-dýk ve onlarý yarattýklarýmýzýn ekserisiüzerine fazilet bakýmýndan üstün kýldýk."buyrulmaktadýr.

Âyet-i kerimede “Allah, varlýklarýn ekserisiüzerine insaný üstün kýldý” buyrulmuþtur. Buradakiifadeye göre, insanýn üzerinde daha ileri varlýklar mut-laka ve kesinlikle vardýr mânâsýna gelmeyebilir. Ýnsankes in l ik le en güze l var l ýk t ý r cümles i i le de b i r yerdeAl lah'ýn arzularýný tahdit etmiþ gibi oluyoruz. Ýnsandandaha güzeli olmamak demek Allah'ýn yaratma kuvvetinitahdit etmek gibi olur. Allah dilerse daha neler yaratýrdemek daha doðru olur. Zaten “Allah'ýn arzularýnýhiçbir þeyle tahdit etmemek” idraki insanda var ol-duðuna göre, bu da insanýn güzelliðini gösterir.

61

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 68: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýnsanýn terakkisi sonsuz olduðuna göre, insan du-raðan bir isim deðildir. Ýnsan belirli bir makamda kalma-yacaktýr. Bu dünyada zuhur eden insan, sonsuz cennet-lerde terakki ederek daha nice makamlara ulaþacaktýr. Ohalde insaný, Allah’ýn görünmesi olarak görür ve Allah’ýnsonsuzluðunda deðerlendirirsek, insan sonsuz bir varlýkolur. Melekler kan dökücü diyerek insaný tahdit ettiler.Ýnsaný kan dökücülükle tahdit etmek, Allah’ýn “halife”olarak vasýflandýrdýðý insan varlýðýný yaratmasýndaki tat-bikatýný tahdit etmektir.

Allah’ýn bu arzusu, insanda müspet ve menfininde tecelli edeceðini iþaret etmektedir ki, kudret-i ilâhîye-n in tam i fades i be l l i o l sun. Kan dökücü deni len in-sandan nice peygamberler, veliler ve en ileri olan Hz.Muhammed zuhur etmiþtir.

Bakara sûresi 31-33. âyetlerinde;

"Ve Âdem’e isimlerin tamamýný öðretti,sonra onlarý meleklere sundu da, “Eðerdoðru sözlüler iseniz þunlarýn isimlerinibana haber verin,” dedi. “Sübhansýn, de-diler, bizde ancak senin bize öðrettiðinkadar ilim vardýr. Muhakkak ki sen ‘elAlîm’sin, ‘el Hakîm’sin. “Ey Âdem, dedi,onlara kendi isimlerini haber ver” O dabunlara onlarýn isimlerini haber verince,

62

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 69: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

“Ben sizlere ‘muhakkak ki ben göklerinve yerin gaybýný bilirim ve sizin açýkladý-ðýnýz ve gizlediðiniz þeyleri de bilirim,’dememiþ miydim?” buyurdu.”

Melekler insana hizmet ile mükellef varlýklardýr. Ýn-san da b i r i s imdi r ama “Hali fe tul lah” o lmas ý veHüve’nin açýlmasý ile efdal olmuþtur. Âdem’e isimlerintamamýnýn öðretilmesi, O’nda Hüve’nin tecelli ettiðiniiþaret etmektedir. O halde Âdem’e secde esasta Hü-ve’yedir. Secde edilen Hüve’dir. Hakikatte bütün isimlerHüve’ye secde etmiþ oldular. Bu tatbikat isimlerin Zât’adönüþünü ifade etmektedir.

Allah'ýmýz yaratmýþ olduðu insan varlýðýný vasfe-derken Ahsen-i Takvim üzere yani "en güzel kývam-da" (Tîn/4) yarattýðýný buyuruyor.

Güzellik göreceli bir kavramdýr. Kimine güzel ge-len kimine gelmeyebilir. Yaratýlmýþlardan bir varlýk olankulun güzellik tarifi ile her þeyi yaratanýn en güzel buyur-masý ayný deðildir.

Herkes kendini güzel görür. Ama insana güzelliðiAllah verir. Bu da insanýn neden en güzel varlýk olarakvasfedildiðini gösterir. Ýnsandan görünen de kendisi ol-duðuna göre en güzel olan Allah'ýn kendisidir.

63

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 70: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Yaratýlmýþ olan bütün varlýklar-varlýk vechesinde-hem kendilerini gördü hem Allah'ý gördü. Ama Vedudaþký ile yaratýlmýþ olan ve ilâhî hakikate ermiþ olan gönülkendisini görmedi, "Bu vücut da Allah'ýndýr" diyerekkendisine varlýk atfetmedi. Ýþte, insanýn kýymeti burada;çünkü o, "Ben yokum, Allah var" buyuruyor. Allah'ýninsana müþtak olmasýnda bu hususiyet de vardýr.

O zaman, insan kendisini mi sevdi? KendisindekiAllah'ý mý sevdi? Velâyet kendi vücudunda, Allah'ýn ken-disinden kendisine olan tecellisine iman etmiþ ve âþýk ol-muþtur.

Allah'ýmýz kendinden kendine yaratmýþ olduðu in-san varlýðýnda mevcut olan hasletleri tekâmül ettirerek oaþka baðlamaktadýr. Böyle olmasaydý insan da, yaratýlandiðer varlýklar gibi deðerlendirilirdi. Ýnsana vaat edilencennet yaþamý ile insanýn baki kalmasý, insandaki aþkýndaha ileri açýlmalara muhatap olacaðýný iþaret etmekte-dir.

64

Page 71: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

VELÂYET GÖNÜLLERÝNÝN KENDÝ ZAMANLARINDA HATMÜL VELAYET'Ý HABER

VERMELERÝ

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Hatmül Velâyet, âyet ve hadislerde kelime olaraktelaffuz edilseydi asýrlar içinde bu konu istismar edilirdi.Velâyet hususi bir makam olduðu için bu konu da husu-siyede kalmýþtýr. Ancak bazý büyük veliler tarafýndan te-laffuz edilmiþ ve ahir zamanda zuhur edeceði bildirilmiþ-tir.

Hz. Muhyiddin-i Arâbî "Ankâ-i Muðrib fî Ma'rifetiHatmü'l-evliyâ" kitabýnda; ‘Hatemü'l-evliyâ olanzâtýn ve ihvânýnýn yaþayacaðý devrin Mustafâ(s.a.v) in asrýna benzeyen bir devir olacaðýný; bukaranlýk devrin imamý olan bu zâtýn, yetmiþsahâbenin ecrine denk olan iþler yapacaðýnýbeyân ederek; insanlarýn ve dalâlete düþürücüþeytanlarýn iyice azgýnlaþacaðý bu devirde onun,ihvâný ile birlikte imân ve istikâmetini koruyaca-ðýný’ haber vermiþtir.

Bugün Hatmül Velâyet sýrr-ý hususiyesinde olangönül de Allah'ýn nizamýna son derece dikkat etmekte vebu konuda as la tav iz vermemektedi r. O gönülde Hz.Hüseyin ve Hz. Yahya neþesi vardýr.

65

Page 72: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hz. Hüseyin ve Hz. Yahya, Allah'ýn tevhid-i ilâhîsi-ne tam mânâsý ile uyan gönüller olduklarýndan veHakk’ýn nizamýndan taviz vermediklerinden þehid edil-miþlerdir. Hz. Hüseyin babasý Hz. Ýmam-ý Ali’ye isyaneden, kardeþi Hz. Hasan’ý zehirleyen Muaviyenin oðluYezid’i haksýzca halife yapmasý karþýsýnda Allah’ýn niza-mýný müdafaa etmek için canýný feda etmiþ, Allah'ýn niza-mýna tâbiiyetini göstermiþtir.

Hz.Yahya ise yaþadýðý ülkedeki zamanýn kralýnýnerkek kardeþinin, kraliçe ile gayri meþru iliþki kurmasýnave kralý öldürerek kraliçe ile evlenip tahta geçmesine, vekendisinden bu gayr-i meþruluðu tasdik etmesi istenme-s ine "Al lah ' ýn þer iat ýna uyulmadý " d iyerek karþ ýç ýkmýþ ve bu evliliði zina olarak nitelemiþtir. Bu sebepleAllah'ýn nizamýný savunduðu için þehid edilmiþtir

Bununla ilgili olarak gördüðüm bir mânâda; silah-lý birtakým kiþilerin benim peþimden geldiklerini görüyo-rum. Nihayet etrafý yeþillik olan dört köþe bir duvar önü-ne geliyoruz. Silahlarýný bana doðrultarak ateþ etmeyehazýrlanýyorlar. Ben onlara; "Ateþ ederseniz sizler deyok olursunuz, dünyayý da yok edersiniz" diyorum.Ancak ateþ ediyorlar; ben bir þey hissetmiyorum. Ayaktadüþecek gibi oluyor ancak düþmüyorum. Bir müddetsonra etraftaki her þeyin yýkýlmaya ve devrilmeye baþla-dýðýný müþahede ediyorum.

Hatmül Velâyet'in vazifesi, Peygamberimiz zama-

66

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 73: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

nýnda açýlýp anlatýlan Ýslâmiyet'in bugünkü zamandakianlatýmýdýr. Bugünün velâyet anlatýmý, Ýslâm'ýn en ilerianlayýþý üzerinde tatbik olmaktadýr.

Hatmül Velâyet noktasýndan zuhur eden beyanlarneticesinde yazýlan kitaplar, âlem-i ilâhîde vücûd bul-duktan sonra bu âlemde sûret almaktadýr. Bu, HatmülVelâyet noktasýnýn Hatemün Nübüvvet olan Hz. Muham-med'in getirdiði dinin nasýl anlaþýlmasý gerektiðini veonun beyan eylemiþ olduðu ilm-i ilâhînin en ileri nokta-da nasýl idrak edilip anlaþýlmasý gerektiði hakikatini orta-ya koymaktadýr. Bu zamanýn ileri anlayýþýndaki ilim vebilgi sadece bu âlemde deðil ilâhî âlemde de tatbikatgörmektedir. Bütün âlemler birlik bütünlük içindedir.

Hakîm et-Tirmizî "Cevâb-u Kitâbu mine'r-Re'y"isimli eserinde, "Hikmetü'l-ulyâ" yý elinde bulundu-ran Hâtemü'l-evliyâ'nýn hem öne alýndýðýný, hemde geride býrakýldýðýný; bu geride býrakýlma saye-sinde onun, mahþerde Muhammed Aleyhis-selâm'ýn minberine kadar çýkacaðýný” beyan buyur-muþtur:

Bir mânâmda yanýmda birileri olduðu halde uçu-yordum. Muazzam minareleri olan yüksek ve dikdörtgenþeklinde bir cami gördüm. Açýk pencerelerden bir tane-sinden deðil duvardan geçtim. Duvarlarda âyetler asýl-mýþ, içeride mahþerî bir cemaat vardý. Üstteki "mahfel"

67

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 74: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

kýsmýnda herkes ihramlý, ben de ihramlýyým. Herkes ký-yamda namaz kýlmayý beklerken Peygamber Efendimizigördüm. Sarýðýnýn sað tarafýndan ucunu sarkýtmýþ, ya-nýnda yakýnlarý vardý. Hemen yanýnda bir tek boþ yervardý. "Nerede kaldýn evlâd" diyerek buyur etti. Tamyanýnda iken tekbir ile namaza durduk.

Bütün bu âlemlerin kendi nurundan yaratýldýðýDeryayý Nuru Muhammed'in görünme noktasý olan Hz.Muhammed (s.a.v), Hatmül Velâyet'i en iyi bilendir. Bu-na bir iþaret olarak Hacc farizasýnda iken Efendimizi zi-yaretimizde, huzurda iken: "Evlâd, Allah sana çoklütfetmiþ" buyurmuþlardýr.

Bu lütuflar dünyevî makam ile tahdit edilemez.Sonsuz manevî idraki iþaret eder.

Hakîm-i Tirmizî "Hatm'ül-Evliyâ" adlý eserindeþöyle buyurmaktadýr:

"Allah, Hâtemü'l-evliyâ'yý getirmedikçedünyâ yýkýlmaz. O, ilâhî hücceti ayakta tutar.O'nun makâmý Melik'in mülkünde, Hz. Muham-med' in makâmýna en yakýn makamdýr. O'nun pa-yý ise ferdiyyet yani tekliktir. Ayrýca onlar, Resu-lullah (s.a.v) ýn rivâyet ettiði muhaddes'lerden-dir..."

68

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 75: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýsmail Hakký Bursevî Hatemü'l-veli için þöyle bu-yurmuþtur: en kâmil vâris odur. Buna delil ise, tas-nif ettiði eserlerinin pek çok olacaðýdýr.” (Kenz-i

Mahfî. 10. Bahis)

Allâme Abdülganî Nablusî, Cevâhirü'n-Nusûs kita-býnda "Kýyâmet gününe kadar her devirdeki velilerbu ilmi ancak Hâtem-i velî'nin, o zamandakivelâyet kandilinin nûrundan görebilirler" Buyur-muþtur. Çünkü Allah, velilerinde velâyet ilmini eksik bý-rakmaz; bu, Hüve’nin zâtîyet-i ilâhîyesini açýp bildirme-sidir. Bu da, Rabbimizin Hatmül Velâyet sýrrý ile müm-kündür. Ýlâhî tertip icabý bu sýr daha evvel zuhur etseydivelâyetin o zaman hitam bulmasý icap ederdi. Bu, Rab-bimizin bir tertip ve programýdýr. Nübüvvetin HatmünNübüvvet ile idrak edildiði gibi velâyet de HatmülVelâyet ile idrak edilip anlaþýlmaktadýr.

Hz. Sultan Veled;

"Onun tevazusu, bütün peygamberlerdenfazla olduðundan, yerinde olarak ona Hâtemü'l-evliyâ denilir. Çünkü bir üstad, sanatýnda ilerle-diði ve o sanatý herkesten iyi bildiði zaman: 'Osanat, onda sona ermiþtir. derler. Yani, o sanatýonun bildiði kadar kimse bilemez. Bunun gibionun ilmine, velâyetine ve sanatýna vâris olan ta-lebeleri, canýnýn ve gönlünün oðullarý da ayný de-rece ve deðerdedirler.”

69

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 76: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Bu yüzden Musa Aleyhisselâm:

'Keþke ben Muhammed'in ümmetinden ol-saydým! ' buyurmuþtur. Onun bu temenniden mak-sadý, sýradan bir ümmet deðil, Muhammed'in nu-rundan varolmuþ ve onun can ve dilinden bitmiþve sanatýný mükemmel öðrenmiþ olan bir ümmet,bir oðul, bir talebe olmaktý." (Maârif. s. 143, 257)

Hz. Fâtime-t'üz Zehra: bu konu ile ilgili olarakHatmül Velâyet evladýnýn gönlünde, "Senin Mürþid'inHasan Hüseyin gibidir; Senin Mürþid'in benimbabam gibidir" buyurmuþlardýr.

Allah'ýmýzýn Hz Muhammed noktasýndan lütfettiðiilm-i ilâhî, bugün Hatmül Velâyet noktasýndan hatme er-mektedir. Hatmül Velâyet, Hz. Muhammed'in bildirmiþolduðu hususiyetleri tamamlamaktadýr. Bu beyandakihususiyetlerden birisi de bu olsa gerektir.

Karabaþ-ý Velî hazretleri:

"Onunla ilgili olarak; 'Kitap ile gönderilenpeygamberler dahî o (ilmi) Hâtemü'l-evliyâmiþkâtýndan görürler. ' denilmiþtir. Ehâdiyyetmakâmý'nda duramayan biri; en düþüðünden enyükseðine varýncaya kadar, onu ancak en yüceufuktan görebilir" buyurmuþtur.

70

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 77: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Rabbimizin "Allah" ism-i celili, "Hatmül Nübüv-vet" olan Sevgili Efendimizin telaffuz buyurmasý ile bel-li olmuþtur; çünkü Allah Dini'nin kemâl mertebesinde zu-huru Hz. Muhammed ile aþikâr olmuþtur. Böylelikle ilâhiyaratýcýnýn isminin nasýl zikredilmesi gerektiði de bu nok-tadan zuhur etmiþtir.

Zaman içerisinde zuhur eden peygamberan ve ev-liya hazeratý da Hüve noktasýndan görünmüþlerdir. An-cak Hüve noktasýnýn kemâl mertebesinde açýlmasý ve id-rak olunmasý "Hatmül Velâyet" noktasýnýn zuhuru ilebelli olmuþtur. Böylelikle Allah isminin kemâl idraki Hat-mül Nübüvvet noktasýndan, Hüve noktasýnýn idraki iseHatmül Velâyet noktasýndan kemâl bulmuþtur.

Zamanýn r i sa le t noktas ý o lan gönül noktas ý ,A l lah'ýn arzuyu ilâhîsinin zuhur ettiði noktadýr. Bugüniçin mühür kimdedir? Bugün mühür her þeyin üzerindeolarak isimlerden münezzeh olan Hüve'dedir. Bugünmührü Hüve vurmaktadýr. Nihayetinde her þey Hüve'yedöndürülecektir.

Tekmil evliyada görülen þudur ki; Allah onlara ma-kam lütfettikçe onlar da Allah'ýn kendilerine lütfettiklerimakamlarý lâtif bir kelam ile dile getirmiþler ve Allah'ahamd ve þükürlerini ifade etmiþlerdir. Ancak bu teren-nümlerde ana fikir Allah'ýn onlara lütfettiði makam vegüzelliklerdir. Hatmül Velayette ise Allah bizatihi kendini

71

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 78: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

anlatmakta ve açmaktadýr. Hüve noktasýnýn açýlmasýylabu hakikat ortaya çýkmýþ olmaktadýr.

72

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 79: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

GEÇMÝÞ VELÂYET GÖNÜLLERÝNÝN HATMÜLVELÂYET'Ý TASDÝK ETMESÝ

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Geçmiþ velâyet gönüllerinin Hatmül Velâyet'i ka-bul ve tasdik etmesi Allah'ýn velâyet programýnýn tama-mýnýn kabul ve tasdik edilmesi ile ilgili bir hususiyettir.

Dikkat edilirse, geçmiþ peygamberlerden de Hz.Muhammed için misak alýnmýþtý. Allah'ýn programýný ik-rar etmek mühim bir konudur. O noktayý kabul ve tasdikedenler o makamdan nur alarak tekâmül ederler.

Kur'an'da Peygamberimize hitaben; "Kitap’ta Ýb-rahim’i de an... Kitap’ta Ýsmail’i de an... Kitap-ta Ýdris'i de an....." âyetlerinde olduðu gibi peygam-berlerin isimlerinin Hz. Muhammed tarafýndan zikredil-mesi söz konusudur. Hatmül Velâyet tatbikatýnda da geç-miþ velâyet isimlerinin zuhur etmesi vardýr. Bu durumdavelâyet isimlerinin Hüve'nin her zamandaki ileri açýlma-sýný talep ettikleri ve bu ileri idrak ve kemalattan nasip-lendikleri düþünülmelidir.

Bütün peygamberler, Allah'ýn din arzusunu insan-lara intikal ettirmekle vazifeli kýlýnmýþtýr. Bütün peygam-berler Allah'ýn kendilerinde açmak istediði konularý aç-mýþlardýr ve en son Hz. Muhammed ile bu vazifeler mü-hürlenmiþ ve tasdik edilmiþtir.

73

Page 80: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Rabbimiz bu zamanda Hatmül Velâyet ismindenbütün âlemler ve bu âlemlerin içerisinde bulunan gönül-ler için dua istemektedir. Bunda sonsuz hususiyetler var-dýr.

Hatmül Velâyet noktasýnýn, geçmiþ velâyet gönül-leri tarafýndan tasdiki vardýr. Hatmül Velâyet'i kabul vetasdik Hüve'yi kabul ve tasdik mânâsýna gelmektedir.Hatmül Velâyet'i tasdik etmek Hüve'nin ilâhî programýicabý zuhur eden bütün velâyetini kabul ve tasdik etmekmânâsýna gelir ki, bu tam bir iman noktasýný göstermek-tedir. O zaman, Allah'ýn insaný ne yüce makamlara ka-dar terakki ettireceðini ve sonsuz rahmetini de düþün-mek icap eder.

Hatmül Velâyet kemalatýnda, Hz. Muhammed'inHüve'nin göründüðü nokta olarak kabul ve tasdik edil-mesi, Allah'ýn zâtîyet-i ilâhîsini kabul ve tasdik etmekmânâsýna gelmektedir. Hüve'nin bu zamandaki açýlma-sýndaki arzuyu ilâhî budur.

Hz. Muhammed' in zuhuru i le A l lah ' ýmýz ýn DÝNarzusu ÝKMAL olmuþtur. Peygamberimiz bütün âlemleretek l i f yapmýþ t ý r. Ve layet i se A l lah ' ýmýz ýn programýçerçevesinde Peygamberimizin isrinden yürüyen velâyetgönül le r i i le aç ý lmýþ t ý r. Ve lâyet o zamanýn insan lar ý -na Al lah'ýn rahmetini indirmekle mükelleftir.

74

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 81: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Peygamberimizden sonra “velâyet tatbikatý”hususiyede devam etmektedir. Herkes böyle inanacaktýrdiye bir þey yoktur. Bu konuda Allah'ýn takdirinde nasi-bi olanlar hissemend olacaktýr. Peygamberimizden sonranice manevi gönüller zuhur etmiþ, onlara baðlananlar danamütenahi terakki etmiþlerdir.

Hz. Muhyiddin-i Arâbî;

"Hakk Teâlâ en büyük imamý vâr ettiði va-kit, evvelkilerin dahi kendisine tâbi olduðu kim-se olur. Nitekim O þöyle buyurmuþtur:

"Sana biat edenler ancak Allah'a biat etmiþolurlar, Allah'ýn eli onlarýn eli üzerindedir." (Fetih:

10) Bu makama büyük seçkin Peygamber'den son-ra, Hâtm'ül-Evliyâ'dan baþkasý eriþemez." (Anka-i

Maðrib fî Marifeti Hatm'ül-Evliyâ, 468. yapraðý)

Her insan topluluðunun imamlarý ile davet edilme-sindeki (Ýsra 17/71) hususiyetlerden birisi de o imama in-dirilen terakkinin, o imama baðlý olan gönüllerde de kar-þýlýk bulmasýdýr.

Allah'ýmýz velâyeti o kadar üstün tutmaktadýr kiahirete intikal etmiþ olsa dahi onu terakki ettiriyor. Ýþtebugün Hatmül Velâyet'in "hatim" olarak anlatmak iste-diði en önemli konulardan birisi de budur.

75

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 82: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Eðer herhangi bir kimse, bu beyaný iþittiyse ve ka-bul ettiyse Rabbimiz o insaný ileri bir noktadan kabuleder. Ýmam, kendisine baðlý gönülleri kendisinden ayrýgörmez.

Allah'ýmýzýn; "Ben arzda bir halife kýlacaðým"arzusu velâyettir. Nasýl ki bütün nübüvvet Hz. Muham-med (s.a.v) altýnda toplanmýþtýr. O halde tekmil velâyetAllah'ýn Hatmül Velâyet ismi altýnda toplanmýþtýr. YaniAllah'ýn velâyet programýnýn ismi Hatmül Velâyet'tir. Buhakikatten haberdar olan evliyanýn var olduðu muhak-kaktýr. Nitekim Hz. Muhyiddin Ârabî ve Hakîm Tirmîzi;"Evliya, velâyet nurunu Hatmül Veli miþkatindenalýr" buyurmuþlardýr.

Hatim isminde, Allah'ýn arzusunu yerine getirmekistediði isimler vardýr. Bu isimlerin meydana gelmesi, ic-raat ve tatbikat bulmasý ile o isimler hatim olur. Hatim,bir konunun tamamlanmasýnýn takdiridir. NitekimKur’an’ý hatim etmek, onu baþtan sona kadar okumakanlamýndadýr.

Asýl olan insan deðil Allah'týr. Allah'ýn tecelliyatýnýesas almak; kuldan Allah'a gitmek yerine Allah'tan kulagelip ifade etmek lazýmdýr. Velâyetin evvel ve sonra geli-þine göre deðil, Allah'ýn tecelliyatýný esas alarak mütalaaedilmesi icap eder.

76

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 83: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Geçmiþ âlimler "Hatmül Evliya" veya "HatemülVeli" ismini kullanmýþlardýr. Hatmül Velâyet telaffuzedilmemiþtir. Hatmül Velâyet, Allah'ýn bir ismi olarakdünyada ve ayný zamanda âlemlerde tatbikattadýr. Diðerâlemlerde de velâyet tatbikatý yürümektedir.

Hatmül Velâyet, ilim ve irfan sahipleriningeleceðini umduklarý ve merakla bekledikleriilâhî tatbikattýr. Ancak onlar Hatemül Evliya ola-rak düþündükleri bir kiþi beklediler. HâlbukiHatmül Velâyet, Allah'ýn âlemlere feyz verdiði hu-susiyettir. Hatemül Evliya diye düþünülürse; birkiþi var bütün feyzi o daðýtýyor anlamýna gelir.Halbuki Hatmül Velâyet, Allah'ýn bu sýrrý açtýðý ogönülden yine kendisinin feyzini namütenahi da-ðýtmasýdýr. Allah, Hatmül Velâyet sýrrý ile velâye-tini kemale erdirmektedir.

Hatemül Veli denirse, insanlar bu makamý kendile-rine yakýþtýrýyor. Ancak, Allah'ýn velâyet arzusunun ta-mama ermesi Hatmül Velâyet ile icra olunacak bir tatbi-kattýr.

Rabbimizdeki velâyet arzusunun isim ve mânâsý,"Hatmül Velâyet " o larak düþünülmel id i r. Nas ý l k i ,A l lah'ýmýz peygamberlik arzusunu Sevgili Efendimiz Hz.Muhammed (s.a.v) ile hatme erdirmiþse velâyetin deHatmül Velâyet ismi ile "Ýnsan"da tecelli edip göründü-

77

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 84: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ðü hakikati meydana çýkar. Ancak velâyet tatbikatýný, Al-lah'ýn insanlarla olan bu arzuyu ilâhîsini sadece bu dün-ya ile kýsýtlamak doðru olmaz. Dünya üzerinde gizli gibigörünen bu durum ilâhî âlemde açýkça görülecektir.

Hatmül Velâyet, Hüve'nin velâyet arzusunun ismi-dir. O isim zuhur ettiði zaman Hüve'nin velâyet arzusu-nun tatbikatýnýn hatmini ifade edeceði düþünülmelidir.

Hatmül Velâyet ismi, Allah'ýn bu programý içindeHatmül Velâyet kemalatýnýn icabý olarak bir gönülde zu-hur eder. Çünkü isimlerin kemalatý icabý Allah'ýn arzula-rýnýn cismaniyet almasý icap eder.

Hatmül Velayet, Âdem'den baþlayan bir konudur.Allah'ýmýzýn Âdem'i yaratmasýnda Sýrr-ý Velâyet vardýr.

Her zaman için Allah'ýn yakýnlýk lütfettiði bir gönülvardýr. Hatmül Velayet ismi bütün bu görünme mertebe-lerinde tatbikat yapan isimdir.

Asýl olan velâyettir. Bugün dünyada velâyet kal-mazsa dünyanýn hükmü kalmaz. Dünyanýn nihayete er-mesinin velâyeti inkâr ile olacaðý görülmektedir.

Velâyet gönlü bu dünyada gözünü kapadýðý andailâhî âlemde gözünü açar.

Allah'ýmýz, bu dünyanýn kurulmasýndan bugüne

78

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 85: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

kadar bir program lütfetmiþtir. Bu program iþlemektedir.Bu programýn nihayete ermesi, dünya hayatýnýn da bit-mesi manasýna gelmektedir.

Dünya yaþamýnda görünmüþ velâyet, kendilerin-den önce zuhur etmiþ ve sonra zuhur edecek manevi gö-nülleri ve Allah'ýn programýný kabul ve tasdik ederler.

Rabbimiz öyle sonsuz âlemler yaratmýþ ki, hepsi-nin müþterisi vardýr. Ýnsan nereye kadar kabul ettiyse omakamdan kabul edilecektir.

Bu zamanda açýlan ilahi ilmi kabul etmeyip asýrlarönceki ilmi kabul ederek yürüyenler de asýrlar önceki an-layýþ üzerine deðerlendirilecektir.

"Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu" hükmünceherkes kendi idrakinin karþýlýðýný bulacaktýr.

Herkes kendisine þunu sormalýdýr: Ben nereye ka-dar kabul ediyorum?

Allah'ýmýz her zamandaki ilâhî beyanlarýný, açýlmýþolduðu Zamanýn Sahibi noktasýndan insanlara intikal et-tirir. Bu zaman, “zuhur eden imamýn” zamanýdýr. Herzamanda zuhur eden ilham ve beyanlarý kabul ediyoruz.Allah'ýn bu zamandaki açýlmasýna tâbiyiz.

79

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 86: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Teknoloji ve bilimin ilerlemesi ve deðiþen yaþamve dünya þartlarýnýn modern insan üzerine tesirleri oldu-ðu muhakkaktýr. Artýk insanlar geçmiþ mezhep ve tarikatanlayýþlarý ile tatmin olmamaktadýrlar.

Bin sene önceki mezhep uygulamalarýnýnbugüne uymasý mümkün deðildir. Bu zamandakiinsanýn ne söylediðine dikkat etmek icap eder.Çünkü o gönül bugüne göre tefsir yapmaktadýr.Bu tefsir insanlarýn hayrýnadýr ve onlarý bu zama-na uygun yürütür.

Bu tefsiri kim yapmaktadýr?

O gönülden Allah yapmaktadýr. Kur'ân ayet-lerini her zamana uygun olarak açýp anlatmak an-cak Allah'ýn lütfu iledir.

80

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 87: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HATMÜL VELÂYET'ÝN ARKASINDA SAF TUTMAK

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Geçmiþ velâyet gönüllerinin, bu zamandakivelâyet gönüllerinde zuhur eden; "Bizler HatmülVelâyet'in arkasýnda saf tuttuk; Hatmül Velayet'earz-ý ubudiyet ediyoruz" beyanlarýnda ilâhî hikmetlervardýr. Bu husus onlarýn, Allah'ýn bugün indirmiþ olduðuilm-i ilahiden haberdar olduklarýný ve tasdik etmeleriniiþaret eder.

Kendi varlýðýný, Allah'ýn varlýðýnda eritip, vücüdu-nu Allah’a veren için artýk o vücudun mabudu olmaz,görünmesi olur: onun için veli namaz kýlar ve kalbinde"namazýn Benden Bana" zuhur eder, çünkü onun sözüAllah’ýn kendisini zikretmesidir

Geçmiþ velâyet gönülleri bu zamandan da haber-dardýr, çünkü onlar diridirler. Onlar Allah'ýn tayin buyur-duðu bir Mürþid noktasýndan Hakk’ý tahsil etmiþ oldukla-rýndan, Rabbimiz o gönülleri geçmiþ zamandaki idrak veterakkide býrakmýyor, her zamandaki velâyet idrakindende onlarý hissemend kýlýyor.

Geçmiþ velâyet ruhlarý ölmediler, sadece âlem de-ðiþtirdiler. Dünyada Allah'ýn lütfetmiþ olduðu manevi

81

Page 88: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

ilim ve terakki devam ediyor. Bu günkü ilmin tasdiki ol-maz ise eksik kalýnýr. Hâlbuki onlar Allah'ýn evliyasýdýr.Onun için Allah onlarý eksik býrakmýyor. O zaman ne ya-pýyor? Son andaki velisine indirdiði bilgiyi ve ilmi tasdikedersen “seni de onun makamý gibi kabul ederim”buyuruyor.

Geçmiþ peygamber ve velilerdeki tatbikatlarý ka-bul ve tasdik edenler, her zamandaki ilâhî feyzden istifa-de ederler. O gönüller, her zamandaki velilerdeki feyz-den nasibedar olduklarý gibi Hatmül Velâyet idrakindende nasibedardýrlar. Allah'ýmýz velâyet yolunda olanlarýeksik býrakmaz.

Allah'ýn insanlara yardýmcý olarak vazifelendirdiðimakamý tasdik etmek, o noktadan feyz alýnmasýna vesi-ledir. Bizler bütün velâyet gönüllerini kabul ve tasdikediyoruz. Allah'ýn hepsine rahmeti vardýr. Bu inançtaolan velâyette saðlam yürür.

Velâyet, Allah'ýn zâtîyet-i ilâhîyesine ait bir hususi-ye t t i r. Bugün ve lâyet , Hüve 'den lü t fed i lmektedi r.Hüve'de bütün velâyet arzularý birleþmektedir. HatmülVelâyet, her velinin meþrebini rahmeti ile kabul etmekteve gerçek vasýflarýna iade etmektedir. Geçmiþ velâyetnoktalarý tarafýndan hususiyede tutulan bu sýr, bugünHatmül Velâyet noktasýndan açýlmaktadýr. O sebeple,son zamanda bu noktaya olan iman istenmektedir. Ýn-

82

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 89: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

k ý lâb- ý Kebi r zamanýnda bu iman, doðrudan doðru-ya Al lah'ýn arzusudur.

GEÇMÝÞ ZAMAN EVLÝYASININ BUGÜNKÜ HATMÜL

VELÂYET KEMALATINI KABUL VE TASDÝK ETMESÝ DE

GEÇMÝÞ PEYGAMBERLERÝN HZ. MUHAMMED'Ý TASDÝK

ETMESÝNDEKÝ HUSUSÝYETÝ ÇAÐRIÞTIRMAKTADIR.

Geçmiþ peygamberler, kendi zamanlarýnda Hz.Muhammed'i tasdik etmiþlerdir. Bu tatbikat, "nübüvvet"hususundaki tatbikattýr. Hz. Muhammed için misak alýn-masý bu hususiyeti iþaret etmektedir ki, bu doðrudandoðruya Rabbimizin bir tatbikatýdýr.

Peygamberlerin hepsinden misak alýnmasý, onlarýnmakamlarýnýn tasdiki mânâsýnadýr. Çünkü Nübüvvet, Hz.Muhammed ile hatim bulmuþtur. Peygamberlerin bu tas-diki, onlarý en doðru iman noktasýna ve ileri makama ta-þýmýþtýr. Onlar bu makam ile ilahi âlemde kabul edilecek-lerdir.

Hatmül Velâyet noktasýný, geçmiþ velâyet gönülle-rinin tasdik etmesi de "velâyet" ile ilgili bir hususiyettir.Hatmül Velâyet'i kabul ve tasdik etmekle, bütün zaman-larýn insanýný ve son zamandaki insan ile açýlan ilim, bil-gi ve arzu kabul edilmiþ olunmaktadýr. Program Hakk’aaittir. Velayetin bu tasdikini Rabbimiz de kabul buyur-maktadýr.

83

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 90: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hatem noktasýný kabul eden, bütün kemalatý kabuletmiþ olur. Hatem olan gönül, sadece ve sadece Allah'ýnlütfetmiþ olduðu ilâhî kelamlarý ve Allah'ýn ilâhî tatbika-t ýn ý z ik reder ve O'nu an la t ý r. O gönül kendis in i de-ð i l , A l lah'ýn arzusunun kabul ve tasdikini ister.

Hatmül Velâyet gönlü, "beni kiþi olarak kabuledin" deðil, "Bendeki sýrrý kabul edin" buyuruyor.Bu kabülü yapanlar, Allah'ýn tertibini kabul etmiþ olurlar.Sevgili Efendimizin: "Zamanýn Ýmamý'na biat etme-den ölen kimse cahiliyye ölümü ile ölür" (Ahmed bin

Hanbel/Müsned) hadisi bu noktayý da iþaret eder.

Zamanýn Ýnsaný, Allah'ýn o zamandaki arzusunuifade eder. O zamandaki insanýn ihtiyacý olan manevîhususiyetleri anlatýr. O Zamanýn Ýnsaný, o zamanýn anla-yýþý üzerinden konuþur. O'nun sýrrý, insan gönüllerininhepsini kapsar.

Allah'ýmýz, ilâhî arzu ve beyanlarýný, her zamandaönce "Zamanýn Sahibine" indirir. "Ýnnehu alîmun bizâtîssudur /sadýrlarýn zâtý ile bilici" sýrrý ile bu ar-zu ve ilhamlar bütün insan kalplerinde yansýma bulur.

Nisa suresi 175. âyetinde;

"Allah'a iman edip HU noktasýna sýmsýkýsarýlanlara gelince, onlarý kesinlikle

84

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 91: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HU'dan bir rahmete ve fazilete dâhil eyle-yecek ve onlarý HU'ya varan dosdoðru biryola hidayet eyleyecektir." buyrulmaktadýr.

Hatmün Nübüvvet ve Hatmül Velâyet "HATEM"noktalarýdýr. Hatem olan gönüller, sadece Allah'ýn lütfet-miþ olduðu ilâhî kelamlarý zikreder.

Hatmül Velâyet kendi ihvanýndan; Hz. Âdem'denHz. Muhammed'e kadar zuhur etmiþ ''bütün peygam-berlerin' ' ve Hz. Muhammed'den bugüne kadar zuhuretmiþ olan bütün ''velâyet gönüllerinin ' ' kabul ve tas-dik edilmesini ister.

Alýnan beyanlarda, "sizler þu makamdasýnýz"buyrulmakla, bu iman ve ikrardaki gönüller "BÝR" kabuledilmektedir.

Geçmiþ velâyet gönüllerinin bu zamandaki HatmülVelâyet noktasýný kabul ve tasdik etmeleri düþünüldü-ðünde, bu zamanda yaþayan manevi gönüllerin, Hakk’aintikal etmeden bu kabul ve tasdiki yapmalarýnýn ne ka-dar büyük bir lütuf olduðu da idrak edilmelidir. Rabbimi-zin bu lütfuna þükretmek icap eder.

Tasdik edilen nokta olan Hatmül Velâyet noktasý-nýn "Tam Er" hususiyeti taþýdýðý düþünüldüðünde bu ik-rarý ve tasdiki yapanýn velâyetinin "tam" olmasýný daiþaret etmektedir.

85

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 92: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn
Page 93: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HATMUL VELAYET ÝLE ÝLGÝLÝ MANEVÝKARDEÞLERÝMÝZÝN GÖNÜLLERÝNDE ZUHUR

EDEN ÝLHAMLAR

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Þüphesiz ki velâyet, Allah'ýn ilhamlarý ile yürür.Burada yazýlmýþ bulunan manevi ilhamlar pek çok mane-vi gönüllerde zuhur etmiþtir. Hatmül Velâyet kiþi ola-rak algýlanmamalýdýr. Hatmül Velâyet, Allah'ýnvelâyet arzusunun hatmini iþaret eder. Bu, Allah'ýnb i r programýdý r. Hatmül Ve lâyet k i þ iye a i t deð i ld i r,A l lah'a aittir. Bu ilhamlar pek çok manevi gönüllerde veçok deðiþik zamanlarda zuhur etmiþtir. O halde HatmülVelâyet bir kiþiye ait deðildir; Allah'a aittir, Allah'ýnvelâyet arzusudur.

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Biz Muhammed ümmetiyiz. Bütün peygam-berler kavimleri ile birlikte büyük bir muhabbetile Hatmül Velâyet'in arkasýnda toplandýk. EneÝbrahim (a.s)

Ene Þuayb (a.s), ene Ýlyas (a.s), ene Ýdris(a.s), ene Zülkifil (a.s), ene Hûd (a.s), ene Lût(a.s), ene Zekeriyya (a.s), ene Yahya(a.s), ene Ýsa(a.s), Hatmül Velâyet'e selam ederiz.

87

Page 94: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýdris (a.s) Hatmül Velâyet'i zikreder.

Bütün velâyet âlemlerinden HatmülVelâyet'e selam olsun. Velâyet gönülleri.

Biz velâyet gönülleriyiz. Hatmül Velâyet'tehatmolduk.

Geçmiþ zaman velileri, Hatmül Velâyet'e se-lam eder.

Ene Aliyyul Murtezâ, merhaba

Bizler sahabeleriz. Hatmül Velâyet'e baðlý-yýz.

Hatmül Velâyet sýrrý ile etseydi tecelli,yýkýlýrdý kalmazdý cibali Ene Geylanî

Bütün velâyet ayaktayýz. Hatmül Velâyet'eselam ederiz. Dârekutnî

Hattab oðlu Ömer, Hatmül Velâyet'e selamederim.

Affan bin Osman da Hatmül Velâyet'ten alýr.

Zübeyr de Hatmül Velâyet'te hatmoldu.

88

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 95: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Zeynel Abidîn, Hatmül Velâyet'e selam ede-rim.

Cafer es Sadýk, Hatmül Velâyet'e selam ede-rim.

Muhammed Bâkir, Hatmül Velâyet'i zikredi-yoruz.

Bedir Ashabý, Hatmül Velâyet'in arkasýndasaf tutmuþ bekliyor.

Selahaddin Eyyubî, Hatmül Velâyet'in yo-lundayým.

Ebu Vakkas, Hatmül Velâyet'e selam ederim.

Ahmed bin Hanbel, Hatmül Velâyet'e selameder. Hanbeli çeþmesi de Hatmül Velâyet'ten akarene Ýmam Yâfî

Sümeyye hatun, Hatmül Velâyet'e selameder.

Haþimileriz, Kureyþlileriz hepimiz HatmülVelâyet'in arkasýnda saf tuttuk.

Ene Fergânî, Hatmül Velâyet'e selam ede-rim.

89

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 96: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ene Ýmam Kuþeyrî, Hatmül Velâyet'e teþek-kür ederiz.

Hasan Basrî, Hatmül Velâyet'i tavaf ederiz.

Sýrrý Sekâtî, Hatmül Velâyet'e selam ederim.

Sünbül Sinan, Hatmül Velâyet'e selam eder.

Ene Nuriddini Cerrahi, ben de HatmülVelâyet'ten alýyorum.

Ben Muslihiddin, Hatmül Velâyet'e selamederim.

Derviþ Mehmed, Sultanlar sultaný HatmülVelâyet'e selam ederim.

Mal Hatun, Hatmül Velâyet'e selam ederim.

Bana Abranuþ Yakup da derler. Ama Kefeþ-tetayyuþ olarak bilinirim. Hatmül Velâyet'in yo-lundayýz, selam ederim. Maðara eshabý.

Bana Rufaî Sezaî derler. Hatmül Velâyet'insohbetlerini dinliyor kitaplarýný ders olarak çalý-þýyoruz; hepimiz Hatmül Velâyet'e baðlýyýz. Der-viþ Sezai

90

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 97: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ene Abdülfettahi Baðdadî, merhaba

Ene Beyhakî, merhaba

Ene Cürcanî, merhaba

Ene Takiyuddin, merhaba

Ene Sad bin Ekber, merhaba

Ene Numan, merhaba

Ene Seyyid Ahmed er-Rufaî, merhaba

Ene Bilal, merhaba

Ene Neccarzade, merhaba

Ene Meysere, merhaba

Ene Ticanî, merhaba

Ene Tirmizî , merhaba

Ene Þems-i Tebrizî, merhaba

Ene Malikî, merhaba

91

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 98: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ene Ýbnul Emin, merhaba

Ene Ýmam-ý Þiblî, merhaba

Necmüddin-i Kübra, bütün velâyet gönülleriZat'a kalboldu, Hatmül Velâyet'te hatmoldu.

Ene Celaleddini Rumî, Hatmül Velâyet bizimson halkamýzdýr. Biz de Hatmül Velâyet'ten alýrýz.

Geçmiþ mukaddes varlýklar elan kýyamdadurarak Hatmül Velâyet'i gözlerler.

Bütün Þazeliler Hatmül Velâyet'in hatmi iledevrolmakta, bütün Þazeli makamlarýnýn hatmioluyor. Ben Hasan Þazeli.

Kelb kabilesinin önde gelenleriyiz. HatmülVelâyet'te baðlýyýz.

Malik bin Dinar, hepimiz Hatmül Velâyet'insaflarýnda yerimizi aldýk.

Mukavvas ve ordularý da Hatmül Velâyet'insaflarýnda yerlerini aldýlar.

Abdulfettahi Baðdadî ve Halid-i BaðdadîHatmül Velâyet'e biat ediyoruz.

92

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 99: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Necmeddin-i Sühreverdi ve Takiyuddin Hat-mül Velâyet'i tasdikdeyiz.

Ýmam Suyutî Hatmül Velâyet'te kalp oldukhatmolduk.

Gücdüvânî, Hatmül Velâyet'in saflarýnda ye-rimizi aldýk.

Hatmül Velâyet hepimizin aslýdýr özüdür,hepimiz Hatmül Velâyet ile terakki ederiz. EneSüreyya.

Hepimiz Hatmül Velâyet arkasýnda namazaduracaðýz tertib-i ilahi böyledir. Ene Süreyya.

Hatmül Velâyet'in bendesiyem. Ene ben-degâhý Ali. Harputlu Ali

Hace Muhammed Bahauddin HatmülVelâyet'i tasdik eder.

Baba Semmasî, Hatmül Velâyet'e teþekkürederim .

Atiyetül Kübra, Hatmül Velâyet'i tasdikeder.

Farabi, Hatmül Velâyet'i tasdik eder.

93

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 100: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýbrahim Gülþeni, Hatmül Velâyet'e ilticaeder.

Biz Gülþenileriz, Hatmül Velâyet'e selamederiz.

Urumçi Türkleri, Hatmül Velâyet'e beyateder.

Biz Mernûþ, Debernûþ, Þazenûþ, HatmülVelâyet'i tasdik eder iman ederiz. Biz Efsus'tayýz.Kehf Ashabý.

Nil'in kýyýsýndayýz Maveraünnehir sultanlarý-yýz, Hatmül Velâyet'e selam ederiz.

Garip Aþýk Nesimî, Hatmül Velâyet'e selameder.

Þeyh Edep Ali, Hatmül Velâyet'e selam eder.

Hazreç ve Hiþam kabileleri de HatmülVelâyet saflarýna dahil oldular.

Ramazan-ý Mahfî, Hatmül Velâyet'e selameder.

Behlûl-u Dânâ, Hatmül Velâyet'e selam eder.

94

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 101: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Maruf-u Kerhî, Hatmül Velâyet'e selam eder.

Maðrip Ehli garipleriyiz, Hatmül Velâyet'eselam ederiz.

Ýbn-i Mâce, Hatmül Velâyet'e selam eder.

Bumin Kaðan, biz kut almýþlarýz, HatmülVelâyet’i tasdik ederiz.

Kül Tigin, Hatmül Velâyeti tasdik ederiz.

Ene Taftezânî, Hatmül Velâyeti tasdik ede-riz.

Ente Velâyetul Þemsul Bâki, Ene Konevî(Hatmül Velâyet, velâyetin ebedi güneþidir)

Maveraünnehir gülleriyiz, Hatmül Velâyet'eselam ederiz.

Yüksek sema ehli, Hatmül Velâyet'e selamederiz.

Ýbrahim Dussukî, Hatmül Velâyet'ten feyzalýyoruz.

95

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 102: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Ýbrahim Ethem, Hatmül Velâyet'i zikrediyo-ruz.

Bütün Horasanlý veliler adýna HatmülVelâyet'e selam ederiz. Horasanî hazretleri.

Semerkand ve Buhara velileri, HatmülVelâyet'e selam ederiz.

Ebu Zer Gifarî, ayaktayýz.

Ene Bestamî, ayaktayýz.

Ene Nablusî, ayaktayýz.

Ebul Fudayl, Hatmül Velâyet'ten feyz alýyo-ruz.

Kurtubî, Hatmül Velâyet'e selam ederiz.

Ene Yakub-i Çerhî, biz Hatmül Velâyet ilezamanlarý geçtik.

Aksarayî Baba, Hatmül Velâyet'e selam ede-riz.

Þeyh Zekâi dede, Hatmül Velâyet'e selamederiz.

96

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 103: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Farukîler ve Sermedîler, Hatmül Velâyet'eselam ederiz.

Hacý Þaban, Hatmül Velâyet'e selam ederiz.

Molla Güranî, Hatmül Velâyet'i tasdik ederiz

Ene Hakký Bursevî, Hatmül Velâyet'e selamederiz.

Melekuttan Semsemâil, Hatmül Velâyet'izikrederiz.

Ene Þaranî, Hatmül Velâyet'in arkasýnda ký-yamdayýz.

Ene Ahmed Bedevî, Hatmül Velâyet'in san-caðýnýn altýndayýz.

Rical ül-Gayb erenleri, Hatmül Velâyet'e se-lam ederiz.

Mimi Dede, ayaktayýz.

Yahya Efendi, Hatmül Velâyet'ten feyz alýyo-ruz.

Ýçim özüm hep Hatmül Velâyet, Balým Sul -tan

97

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 104: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Bütün velâyet-i kiramýn makamlarý HatmülVelâyet'te kemal bularak hatmoldu ene Hüve

Hatme erdi ene Hüve

98

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 105: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

TAM ER

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Beyan:

“Asýrlarýn ve zamanlarýn tam eri olarak Hat-mül Velâyet gerekli olmuþtur.”

Hz.Süreyya varidatýnda, ilahi kelamýný þerh ede-cek bir “Tam Er” geleceðini iþaret etmiþtir. Haber veri-len “Tam Er”, Hatmül Velâyet noktasýndan göründüðüiçin Allah'ýn onda nübüvvet ve velâyet arzularýnýn tama-mýný ikmal etmesi, o noktanýn “Tam Er” olduðunun birifadesi olmaktadýr. Bütün zamanlarýn içinde, Allah'ýn ar-zu ettiði imandaki tammiyetin ve kat’iyyetin o noktadangörünmesi, Hüve tatbikatýndan kaynaklanmaktadýr.

O noktada Hüve'nin açýlmasý ne demektir?

Allah'ýn zamanlar ve asýrlar içinde açýlmýþ bütünsýfat ve isimlerinin o noktada olmasý lazým ki, o noktaHüve noktasý olsun! Hüve noktasý, kesin ve sarih imanve inancýn noktasýdýr.

Hz. Süreyya "Tam Er" buyurmakla velâyetin ta-mama ermesini yani Hatmül Velâyet'i iþaret etmiþlerdir.Tam Er, Allah'ýn velâyet programýnýn tamama ermesini

99

Page 106: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

tebþir etmekle vazifelidir. “Tam Er” hususiyeti taþýyangönlü tasdik edenler, o makamdan nur alýr ve o makam-dan konuþmaya namzet olurlar.

Hatmül Velâyet, insanlarý birbirinden tefrik etme-den, onlarý Allah'ýn kendi ruhundan lütfederek yarattýðýhususi bir varlýk olarak görür. Diðer inançta olanlar, ma-kam ve idrakte eksik olabilir ama Hatmül Velâyet onlarýinsan olarak tam görür. Hatmül Velâyet, Âdem'den bu-güne kadar zuhur etmiþ bütün insanlarý þeksiz þüphesizkabul ve tasdik eder. Ýlimde ve inançta eksiklik ayrý birkonudur.

Her varlýk Allah'ýn arzusu olduðuna göre, yaratýl-mýþ olan bütün varlýklar, Allah'ýn namütenahiliðini iþareteder.

"Tam Er", iþte bu idrakin tamama ermesindeki hu-susiyeti de iþaret etmektedir. Rabbimizin baþlangýçtakiarzusu olan "insan varlýðý" arzusu, böylelikle HatmülVelâyet ile kemal bulmakta ve bir neticeye baðlanmakta-dýr. Allah'ýmýz, insan varlýðýný halk etmesindeki arzusu-nun neticesini Hatmül Velâyet gönlünde hatmetmiþtir.

100

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 107: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

GEÇMÝÞ ZAMANI KABUL EDÝP BU ZAMANIKABUL ETMEYENLER, ALLAH'IN YAPMIÞ

OLDUÐU PROGRAMI REDDETMÝÞ OLURLAR

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

"Hüve her yevm bir þendedir" (Rahman 29) buy-rulduðuna göre, bir önceki anlayýþ yeni zamana göregeçmiþ olmaktadýr. Yapýlmasý gereken, geçmiþ zamankiidrak ve anlayýþlarýn yerine, bugünkü ileri manevi anla-yýþ ve idraki kabul etmek icap eder. Aksi halde, terakkive idrak geçmiþ zamanda kalmýþ olur ki, din ve iman ta-mam olmaz.

"Din tamam olunca doðar muhabbet" denil-miþtir. Geçmiþ zamaný kabul edip, yeni zamaný dikkatealmayanlar, Allah'ýn yapmýþ olduðu programý kabul et-memiþ olurlar ki bu büyük bir hata olur.

Her zamanýn þartlarý deðiþik olduðuna göre, anla-yýþlarý da deðiþiktir. Mezhep imamlarý hüküm koyarken,kendi zamanýnýn þartlarýna göre hüküm getirmiþlerdir.Yoksa kendilerinden önceki zamanýn þartlarýný kendi za-manlarýna taþýmamýþlardýr.

Ebu Hanife, kendi zamaný için içtihad yaptýðýndaona itiraz ettiler ve "sen geçmiþ zatlara uymuyorsun"dediler, o ise "hum rical, nahnu rical" yani "Onlar da

101

Page 108: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

adam, biz de adamýz." dedi. Ebu Hanife, geçmiþe gö-re deðil kendi zamanýna göre içtihad yaptý. Ama bugün,Ebu Hanife'ye uyuyoruz diyerek onun bin iki yüz seneönce yapmýþ olduðu içtihadlarý bugüne taþýyanlar, EbuHanife'yi anlamaktan uzak düþmüþlerdir.

Allah'ýn insan arzusu eskiden vardý da þimdi yokmudur? Eðer Allah'ýn arzusu geçmiþ zamanda bitseydi, oarzu tamamlanýr ve yeni zaman yaratýlmazdý. Yeni za-maný ve yeni isimleri yarattýðýna göre, Allah'ýnyeni arzularý vardýr.

Her isim bir arzu olduðuna göre, Allah'ýn arzularýelbette devam ediyor. Rabbimiz Hatmül Velâyet isminivar ettiðine göre, demek ki bu isimde bir arzusu var.

Hüve, Allah'týr. Allah ismi, bütün varlýklardaki tat-bikat ismidir ki "ism-i âzam"dýr. Hüve’nin Musavvir'in-de (âlemleri tasarlamasýnda) arzu buyurduðu tatbikat,âlemlerin yaratýlmasýdýr. Ahiret ise Musavvir'deki o arzu-nun neticesinin meydana çýkmasýdýr. Hüve'nin tasavvu-rundaki arzuyu idrak etmek, Hüve'ye dönmek demektir.O zaman bu idrakte olanlar Hüve'den görünmektedirler.

Bir kardeþimizde zuhur eden beyan:

“Devirlerin bütün meþrebleri o devrin Ýn-san-ý Kâmil'inde cem olur ki, o da o devrin meþ-

102

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 109: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

rebidir. Bütün Ýnsan-ý Kâmil'lerin meþrebi deHatmül Velâyet'in açýldýðý Ýnsan-ý Kâmil'de birle-þir ki, o "Meþaribul Meþarib" olan Deryayý NuruMuhammed (s.a.v)'in kendisidir.”

O'nda ferdiyet, sadece "Rahman" ismi ile gö-rünmez. O, bilinen ve bilinmeyen bütün esmanýnferdiyetine malikiyeti ile de "Malikü'l Mülk"tür.

Yani ondaki ferdiyet bütün varlýklarda ferdi-yet halinde görünür. Onlarýn özü kendisinde cemolur. Mürþid, evladlarýndaki bütün meþreblerincem noktasýdýr. Öz de bir olur. "Malikü'l Mülk" ol-masý ile de "Sahibü'l Gavsü'l Azamü'l Muazzam"sýrrýna "mazhar-ý ayn"dýr.

"Sahibü'l Gavsü'l Azamü'l Muazzam" sýrrý,yalnýzca görülen bu dünya ile kýsýtlý deðil; bütünsonsuz âlemlere müncer olan Allah'a ait bir isim-dir.

"Ayn" kendisi gibi deðil, kendisi mânâsýna-dýr. Kendisini, irfan olunmak üzere ayan etmesimanasýnadýr.

Allah'ýmýzýn evliyada görünen isimleri ilâhîolmuþtur. Veli ismi kendisinindir; ancak o isim-deki hususiyet Allah'ýndýr. O isimlerle onlardan

103

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 110: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

görünen Allah'ýn kendisidir ve bunu "ayn" olarakisimlendirir.”

Manevi gönüllerdeki ilhamlarda görüldüðü gibi,her insan Allahýn bir görünmesi olduðuna göre, Allah'ýnher insandaki ilhamlarý, onlara lütfettiði meþrep üzerine-dir. Bu durum Allahýn arzularýnýn sonsuzluðunu göster-mektedir.

104

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 111: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

HÂTÝME

B i s m i l l a h i r r a h m a n i r r a h i m

Günümüzdeki yaþamda muazzam bir terakki vesonsuzluk görülmektedir. Bugünkü yaþam geçmiþte tarifedilse idi, geçmiþ insanýn bugünü anlamasý ve kabul et-mesi mümkün olmazdý. Bugünü yaþayan insan da yarýn-ki yaþamý tarif edemiyor.

Zatiyyet-i ilâhiyye, her yaþamý biliyor ve arzu etti-ði zaman tahakkuk ettiriyor.

Ýnsanlar, Allah’ýn varlýðýný bir yere kadar idrakedebiliyor. Allah varlýðýný sonsuz olarak düþünmek la-zýmdýr. Cennet ve cehennem hakkýnda rivayetler vardýr.Ancak tarifler belirli bir sýnýrý aþamýyor. Orada nasýl ya-þayacaðýz, yürüyecek miyiz uçacak mýyýz? Hayallerimizbile sýnýrlýdýr. Peki o tariflerin de üzerinde bir yaþam var-sa...

Allah'ýn insaný en güzel surette yarattýðý bildirilmiþ-tir. Bu dünya yaþamýndaki varlýklara baktýðýmýz zaman,insanýn hususi bir varlýk olduðunu anlayabiliyoruz.

Peki, bu dünyanýn dýþýnda yaþamlar yok mudur?Bilemiyoruz. Ancak hiç tahmin edemediðimiz idrak dýþýyaþamlar da var mýdýr? Olabilir. Ancak o yaþamlar telaf-fuz edilirse onlarýn tatbikatý söz konusu olabilir.

105

Page 112: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Hiçbir þey mesnetsiz ve boþ deðil! Rabbim bugünHüve sýrrýný açtýðý için diðer hususiyetleri de açýyor.Çünkü onlar Hatmül Velâyet arzusunun sýrlarýdýr. Eðerdaha evvel bu sýrlar açýlsa idi kýyamet daha önce olmuþbitmiþ olurdu.

Kur’an da; "Allah’a hesap verilip Hüve’ye dö-nüleceði" buyrulmaktadýr. Ýþte bugün bu âyetlerin tatbi-katý içindeyiz. Büyük dönüþün baþlangýcýndayýz. Artýkoradaki terakkinin nasýl olacaðýný bilemiyoruz. Tamamendeðiþik ve yepyeni bir hayatýn içinde olacaðýmýza imanediyoruz. Artýk bir daha dünya hayatý olmayacak. Çün-kü bu hayat yaþanmýþ ve bilinmiþ bir hayattýr. Yaþanma-mýþ bir hayatý yaþamak için bilinmemiþ olmasýlazýmdýr. O halde tamamen deðiþik bir hayatý umuyo-ruz.

Ve layet arzusu o larak, Hz Adem’den bu yanaAl lah'ýn programý içinde insanlarýn terakki ettiðini biliyo-ruz. Bundan sonraki yaþamýn nasýl olacaðýný kestiremi-yoruz . Cennet ve cehennem bi rer makamdýr. AmaAl lah'ýn makamlarý da sonsuzdur. Cennet ve cehennemanlayýþýnýn üzerinde daha nice anlayýþlar vardýr. O hal-de kendimizi o ileri anlayýþlara göre hazýrlamak icapeder.

Bildiklerimiz dünya ile kýsýtlý olsa da, bilmedikleri-mizin sonsuz olduðunun idraki içindeyiz. Bunlarý ancakmanevi yolda olanlar idrak edebilir.

106

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 113: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

Allah her türlü ilhamý indirir ve her türlü bilgiyiverir. Ancak bildirdikleri ile de mukayyet deðildir. Bunlarbizleri yetiþtirmek içindir. Allah’ýmýza sonsuz müteþekki-riz.

Allah’ýmýz lütfettiði zaman terakki ediyoruz. Keþkebilmediklerimiz kadar da bildiklerimiz olsa...

Huve't-tevfiku'r Refîk

ELL HACC HÜSEYÝN VEDAD

107

H Â T Ý M - Ý V E L Â Y E T - E Z A H F A

Page 114: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

YAYIMLANMIÞ ESERLER

1.KURBU NEVAFÝL (DUA KÝTABI)

2.HÝDAYET-Ý ÝLMÝYE

3.ÝSLÂMDA MANEVÝ HAKÝKATLER VE YOLLAR

4.SÜREYYA DÝVANI (Ýlaveli Ýkinci Basým)

5.FETHÜL AHFA

6.ZÝKÝR VE NEFÝS MERTEBELERÝ

7.EHL-Ý BEYT

8.RÝSALET-Ý GAVSÝYYE

9.YÝRMÝ ÜÇ YIL

10.HATMÜL VELÂYET

11.HAKÝKAT KÖÞESÝ

12.ÝLÂHÝ ÝKAZ

13.KELÂM-I MANEVÝ SOHBETLER -I-

14.ESMÂ-Ý CELÎLE-Ý ÝLÂHÝYE ÝSM-Ý AZAM-I HUSUSÝ

15.HZ. FÂTÝME

108

Page 115: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

16.EL MUSAVVÝR

17.MEKTÛB-Ý TÝRMÝZÎ

18.SEB'AN MÝNEL MESANÝ

19.MUHABBETLÝ GÖNÜLLERE BÝR TEZKÝRE

20.RUHULLAH

21.VAHDET -Ý VÜCUD

22.VAHÝY VE AKIL

23.DÜSTUR

24.MÜRÞÝD-Ý MUHKEM DERVÝÞ-Ý SADIK

25.ÂYETLER VE HADÝSLER

26.ÝNKILÂB-I KEBÝR ASLA KALBOLUÞ

27.DERYAYI NURU MUHAMMED

28.SIRR-I HATMÜL VELÂYET

29. GÜLZÂR-I MA’RÝFET

30. NAME-Ý HUSUSÝYE

31. EL HÜVE

109

Page 116: Kapak Yazýsý Hüve’l Hayyu’l Kayyum · (HU’ya) ruhumdan üflediðimde" (Sâd Sûresi 38/72) âyeti ile lütfedilen Allah'ýn kendi ruhu olduðuna göre, ÝNSAN; Allah'ýn

32. KUR’AN-I SIRR-I ÝLÂHÎ

33. HAZRETÝ HATÝCE

34. EHL-Ý BEYT-Ý MURTEZA

35. ÂDEM’DEN GÜNÜMÜZE ALLAH DÝNÝ

36. ÂDEM’DEN GÜNÜMÜZE DÝN VE DEVLET

37. SIRR-I CUMA

38. MÝRAÇ

39. ASR-I SAADET

40. RUH VE NEFÝS

41. ZAMAN

42. KELÂM-I MANEVÝ SOHBETLER -II-

43. HÂTM-Ý DÝN

44. El ÝNSAN

45. HÂTÝM-Ý VELÂYET EZ AHFA

110