H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

4
TARIK BİZİMDİR Müdür ve imtiyaz Sahibi: CEMAL TOĞAN Kuruluş: 1961 f< Pazartesi 24 MA RT 19 58 FİATI: 15 Mildır SAYI: 675 YIL: 7 Basıldığı Yer: "BOZKUBT" Banmevl Asmaltt Wo. 19 - P. K. 324 - TeL ZM1 L e f k o ^ — Ktbru. H ü k ü m et T e c r it K a m p la rım L â ğ v e d e c e k Kamp! Dünden İtibaren Resmen Kapatıtdı jNMEVKUFLAMN SERBEST BİRAKİLMASİ MUHTEMR ,etin Karadan Hayret ve Endişe Uyandırıyor hiiküm^ütun son ka- —«Atimiz arasında endişe uyandırmak- baatu He Türk si __ , bütün gayret rağmen hükümet serbest bırakmakta ve ' karariarta tecrit [Agvetmektedir. un resmen kapa- __, Adadaki İngiliz * önemi) bir degişik- liogru gidildiği intibaını ' iyor. Vaii tecrit kamp [gederken siyas! mev- hepsini de salıverecek ı fevkalâde ahval ka _ da kaldiracakttr !İyMt s evrelerindeki u - kMMt hemen hemen bu -"r, İMmpiarmtn İAgvedil siyasi mevkufiartn ser ve fevkaiâ- kMtmianmn kaldırıl intas edecek herhangi mevcut değildir, olduğu gibi bu- ıic BOKA haii faaiiyette- PMİf mukavemetten sonra sabotaj hareketieri BOKA taraftodan piAnlı bir şekilde hazırlanmıştır. Hü- kümet bunları sok iyi biiip takdir ettiği halde, yine de ted hişgiler lehinde tâvizde buiun maki a, durumu elektriklemek- te ve havayı korkunç bir saf- haya sürüklemektedir. Vaii ne yapmak istiyor? Tecrit kamplarının kapatıl - ması, siyas! mevkufiann ser - best bırakıimasiyie hükümet ne yapmak istiyor? Bu şekilde harekette buiunmakla tedhişçi ilgin önleneceğine ve normal durumun avdet edeceğine ina- nıyorsa yanılıyor. Çünkü Ada- daki Rumlar hiçbir zaman Kıb ns meselesini müslihane bir se kiide halletmek düşüncesinde değillerdir. Hükümetin tâviz politikası memlekete çok pahalıya mal o lacaktır. Bugtin sabotaj hare- ketlerini organize edenler, kim lerdir? Bu gibi tâvizlerle Kıb ns ihtüâfmm doğrudan doğ- ruya bir çıkmaza sürüklendiği kabul edilmelidir. Tâviz poii- tikasma son verilmediği tak - dirde, çok geçmeden memleket yine kana boyanacak ve bir mezarlık haline gelecektir. e Bötgesi Kara Kuvvetleri mutan: İstifa Etti kat s) bir ayaklanma havası esmekte ile Bizri arasındaki ihtilafa bir hal çaresi bulunmadığı iğin Generalin istifa etmek veya istifa ettirilmek zoıun da kaldığını kaydetmekte - dirler. Diğer taraftan kendi keıı dini feshetmiycn Suriye Ko miiuist partisi ileri gelenle- ri memleketten kaçmağa ve Demir perde gerisindeki memleketlere sığınmağa mu vaffak oldukları bildirilmek tedir. Partinin lideri Halil Bektaş halen Pragda, diğer ileri gelen komünistler de Çekoslavakya ile Moskova- da bulunmaktadırlar. Suri- yenin bir numaralı komünis ti olarak tanınan, fakat bun lan sonradan yalanlamış o- lan General Afif El Bizri'- nin istifasının bu meseleler le çok yakından ilgili oldu ğu tahmin edilmektedir. i "trii&l Ordu — an istifa Mİen "Mera) hİ7.ri ^ Biüri'nin istifası gumlara yol aç - Sevrelep Na- ^ stennehte olduğu- ve Nasır Surlyeden kaçan. Komünist Partisi Balkanı Halil Bektaş c Kurtarma Mücade!esi t römorkörü ta ilmekte olan isi tri dün Leymosu- R'l kadar açığında Sİlebte bulunan denizcisi boğul- 3kalmalar - , telsizle yar . Alamam isim lıarp gemisi iştir. Alama- Çözülen s'*' " ' fakat de ha zır ol vaziyetinde beklemek mecburiyetinde kalmıştır. Römorkör, diğer şilebi Ma- ğusa limanına getirmek için yoluna devam etmiş ve bu sabah Mağusaya muvasalatı beklenmektedir. Diğer şile- bi ve iki denizciyi kurtar- mak için denizde yapılan çahşmalar akşam bütün ge ce devam etmiştir. Barrosa isimli diğer bir harp gemisi de hâdise yerine gitmek ü- zere dün akşam yola çık- mıştır. EOKA'nın tedhiş hareketle- riyle acıları henüz sönmemiş insanların içinde bulundukları felâketier unutulmamalı ve o- na göre hareket edilmelidir. Hükümet tedhişçileri serbest bırakırken, bunların işledikleri cinayetleri, sebep oldukları ö- lüm facialarını bir nebze olsun düşünmüyor mu? YÜRÜYÜŞ VE TOPLANTILAR İÇİN YENİ EMİRNAME 26 Kasım, 1955 tarihinde isdar edilen bir emirname ile bütün toplu yürüyüşler menedilmişti. Bu durum son zamanlar da tezekkür edilerek toplan tı ve yürüyüşler hakkında yeni bir kanun çıkarılması düşünülmüştür. Bu arada Vali yeni bir emirname isdar ederek, ka za Komiserleri tarafından verilecek izinler sonunda ve bu izinlerin ahkâmlarına uy gun olarak toplantı yapıl - masını mümkün kılmıştır A D Î A M aydanberl Londrada bulunan ve parmağından üç defa ^ Ameiiyat oian a gır sşklet dünya güreş şampiyonumuz Hamit Kapian artık iyileşmiş ve Türkiyeye dönmek üzere haztrhk- iara başlamıştır. Londrada buiundugu müddetçe Ktbris Türktür Cemiyetini sık sık ziyaret etmiş ve bundan bir müddet önce cemiyet lokalinde "Güreşlerim ve Hatıralarım" konu - sunda bir konferans vermiştir. I [; l ' )' l ; ' ' t , Türkiye'ye dönmeden evvel kendisine hatıra olarak değerli bir armağan verilmesi husu - sunda Kıbrıs Türktür Cemiyetinin karar geçtiği Hamit Kaplan, ameliyatlı oidugu günlerde bile güreşi bırakmamış ve resimde görüldüğü gibi Başkan Necati Sagert bir saniye İçin- de bir kaç defa tuşa getirmiştir. "Gazetemiz yazı ailesinden Osman Türkây sag tarafta görülmektedir. (Foto: S. ADABEB) Kraliçenin eşi Edinburg Dükünün Haleti Ruhiyesi Londra (Hususi) Londrada intişar etmek- te olan Punch mecmuası müdür ve mensuplarmm haftalık bir yemek partisi vermesi bir gelenek halini almıştır. Bu yemek partile- rinden sonra, ertesi hafta mecmuanın neşredeceği en iyi karikatür seçilmektedir. Mecmuanın salonunda 100 senelik bir masa bulun- maktadır.Partiye ilk defa iştirak eden misafirin ismi nin ilk harflerini bu masa üzerine biçakla oyması bir gelenek olmuştur. Göçen haftaki partide şeref misafiri olarak İngil- tere Kraliçesi Elizabeth'in eşi Edinburg Dükü bulun- muş ve isminin ilk harfle- rini masa üzerine kazımak ona düşmüştü. Dük biçağı aldı, ve yüz- lerce davetliyi hayret içe- risinde bırakan bir kaç el hareketiyle masa üzerine birşeyler kazıdı. Dük el ha ı-eketlerini bitirdikten son- ra davetlilerin hayreti bir o kadar daha artmıştı. Çün kü davetliler masa üzerine kazılan şekilden birşey an- lamamışlardı. Davetlilerin hayretini gören Dük hareketini ve yapmış olduğu şekli izah etmek mecburiyetini his- setti ve davetlilerin hayre- tini bu şekilde izale edece- ğini zannetmişti. Dük izah etti; çizdiği harfin Yunanca (F) oldu- ğunu ve kendisini Phillips (Fillips) isminin i!k harfi- ni teşkil ettiği söyledi. Dükün bu izahatı davet- lilerden birçoğunun hayre- tini artırdı, çünkü birçok ingilizler artık Dükün, in- giltrenin ve inğilizlerin bir parçası olduğunu zannet- mekteydiler. Halbuki, ısın- mamış ve bir Yunanlı oldu- ğunu her fırsatta açığa vurmakta devam etmiştir. Buna göre, İngiltere Kraliyet Sarayına, bir İn- giliz — Yunan karışımı di- ye bakılmasına ve ingilte- rede bulunan bilhassa ya- bancılar arasında bu inan- cın kuvvetlenmesine yar- dım etmiştir. B. M. GENEL SEKRE TERİ MOSKOVAYA GİDİYOR Helsinki, 23 — Birleş- miş Milletler Genel Sekre- teri Dag Hammarjskeold bugün Moskovaya gitmek üzere Helsinkiye vasıl ol- muştur. Genel Sekreter ge- ceyi Helsinkide geçirdik- ten sonra Moskovaya hare- ket edecektir. Dag Hammarjeskeold Moskovada üç gün kalacak ve Sovyet Rusya Devlet adamları ile dünya mese- leleri pstün kademede kon- ferans mevzuunda müza- kerelerde bulunduktan son ra New York'a avdet ede- cektir. B!R TÜRK GENÇ! CANAVARCA KATLEDİLDİ C E S E T HALEVKAYA ORMANINDA PARÇALANMIŞ BİR HALDE BULUNDU Dün akşam Lefkoşada feci bir cinayet haberi du- yulduğu zaman herkea de- rin bir yas ve üzüntüye ka- pılmıştır. Hemen bunun ar kasından yayınlanan resmî bir tebliğde cinayetin siya- si olmadığı ilân edilmiştir. Cinayetin hangi maksat- lar tahtında işlendiği he- nüz kat'i surette teeyyüt etmiş değildir, yalmz orta- da bir Türk gencinin çok feci bir şekilde öldürülmüş olduğu hâdisesi mevcuttur. Lefkoşada makinistlik yapmakta olan 22 yaşında- ki Kaya Salih bu korkunç cinayetin kurbanı olmuş- tur. öldürüldükten sonra Halevkaya ormanına atıl- mış olan ceset bulunduğu zaman maktulun yüzünün muhtelif yerlerinden göğ- sünden bir çok defalar bi- çaklandığı ve en sonunda da arkasına muhtelif bi- çaklarm işlendiği görül- müştür. Maktul Kaya Salih as- len Bafm Aydın köyünden olup Lefkoşada çalışmak- taydı. DİŞ HEKiMt SALtH ŞVKRU SARUHAN Muayenehanesini, yine eskisi civarında Mahmud Faşa Soka &nda 19 numaralı binaya nak lederek hastalar]n! yeni mua- yenehanesinde kabul etmeğe başlamıştır. YALANLADI : kınada?: A^anbuJa Aan ^aA:'n:n AarJep' PrgnJM Fa^rna, ga/^ecı'/ere, yaA:n pe fnÜJfaA6<?J AfraJ:f<?w:'n /S jyaj:n^a Aii'ra M anur tM?n% 6tr Aiz o/rna<^;g[n: M n'pa^fen ^a/an/arn;^:r. Rejimi Fa^ma görülüyor. Makarios un Kıbrıs Valisinin İyi Niyetinden Şüphesi Yokmuş Kalamata, 23 (R ): Yuna- nistanda sürgünde bulunan Kıbrıs Piskoposu Makarios, Birleşmiş Milletlerin gele - eek toplantısına kadar Kıb- rıs meselesine bir çıkar yol bulunmadığı takdirde, bu meselenin yeniden Birleşmiş Milletlere götürüleceğini söylemiştir. Makarios, İngiltere ile Yu nan hükümetleri veya İngil tere ile Kıbrıs Etnarhiyası, arasında Kıbrıs mevzuunda görüşmeler yapılmadığını açıklamış vc Kıbrıs mesele sinin Türkiye, Yunanistan ve İngiltere arasında bir me sele olmadığını ve yalnız İn giltere ile Kıbrıs halkı ara- sında görüşülmesi lâzım ge len bir mesele olduğunu söy lemiştir. Makarios, Kıbrısa dönme sine İngiliz hükümeti tara- fından müsaade edileceğin- den ümitli olduğunu söyle- miş ve Kıbrıs Valisi Sir Hugh Foot'un iyi niyetin - den şüphesi olmadığını ilâ- ve etmiştir. İngiltere İşçi Partisi lider leri tarafından yapılan bazı beyanatlara temas eden Ma karios, bütün bunlara rağ- men, İşçi Partisinin Brıgton da kabul etmiş olduğu ka- rar suretine bağlı kalacak- larını söyledikten sonra Mu hafazakâr partinin Kıbrıs meselesine bir çıkar yol bul maya çalıştığına dair dün- ya efkârı umumiyesini ikna etmiye çalıştığını iddia et- miştir. Evvelk! Gün Vuru!an Çavuşumuz Dün Defnedüdi. Hüseyin Kadir Çavuş Cumartesi gecesi Sten tipi bir makineli tüfeğin ye- re düşerek patlaması neticesinde yaralanarak ölen po- lis yardımcı çavuşlarından Hüseyin Kadır'ın cenazesi dün kaldırılmıştır. Cenaze Lala Mustafa Paşa Camiinden kaldırılarak, ikibine yakın Mağusalınm gözyaşları arasında ebedi is- tirahatgâhma tevdi edilmiştir. Cenaze camiden ayrılır- ken, minareden megafonla okunan "Allahû Ekber" ses- leri hıçkırıkların bir kat daha artmasına vesile olmuştur. En önde, M. Türk Gücü Sporcuları formalarını giy- miş bir vaziyette ve ellerinde şanlı bayrağımızla kulüp flamaları taşımaktadırlar. Hüseyin Kadir Çavuş polis arkadaşlarının omuzla- rında ebedi istirahatgâhma kadar taşınmış; arkadaşları ve amirleri mezarı başında kendisine son ihtiram duru - şunu ifa ettikten sonra ayrılmışlardır.

Transcript of H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

Page 1: H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

T A R I KB İ Z İ M D İ R

Müdür ve imtiyaz Sahibi: CEMAL TOĞAN Kuruluş: 1961 f<

Pazartesi24

M A R T 19 58

FİATI: 15 Mildır SAYI: 675 Y IL : 7

Basıldığı Yer: "BOZKUBT" Banmevl Asmaltt Wo. 19 - P. K. 324 - TeL ZM1

L e f k o ^ — K t b r u .

H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m

L â ğ v e d e c e k

Kamp! Dünden İ t i b a r e n Resmen Kapat ı td ı

jNMEVKUFLAMN SERBEST BİRAKİLMASİ MUHTEMR

,etin Karadan Hayret ve Endi şe Uyand ı r ı yo rhiiküm ütun son ka- —«Atimiz arasında endişe uyandı rmak- baatu He Türk si__ , bütün gayretrağmen hükümet

serbest bırakmakta ve' karariarta tecrit

[Agvetmektedir. un resmen kapa-

__, Adadaki İngiliz* önemi) bir degişik-

liogru gidildiği intibaını ' iyor. Vaii tecrit kamp [gederken siyas! mev-

hepsini de salıverecek ı fevkalâde ahval ka

_ da kaldiracakttr !İyMt s evrelerindeki u - kMMt hemen hemen bu

-"r,

İMmpiarmtn İAgvedil siyasi mevkufiartn ser

ve fevkaiâ- kMtmianmn kaldırıl

intas edecek herhangi mevcut değildir,

olduğu gibi bu- ıic BOKA haii faaiiyette- PMİf mukavemetten sonra

sabotaj hareketieri BOKA taraftodan piAnlı

bir şekilde hazırlanmıştır. Hü­kümet bunları sok iyi biiip takdir ettiği halde, yine de ted hişgiler lehinde tâvizde buiun maki a, durumu elektriklemek­te ve havayı korkunç bir saf­haya sürüklemektedir.

Vaii ne yapmak istiyor?Tecrit kamplarının kapatıl -

ması, siyas! mevkufiann ser - best bırakıimasiyie hükümet ne yapmak istiyor? Bu şekilde harekette buiunmakla tedhişçi ilgin önleneceğine ve normal durumun avdet edeceğine ina­nıyorsa yanılıyor. Çünkü Ada­daki Rumlar hiçbir zaman Kıb ns meselesini müslihane bir s e kiide halletmek düşüncesinde değillerdir.

Hükümetin tâviz politikası memlekete çok pahalıya mal o lacaktır. Bugtin sabotaj hare­ketlerini organize edenler, kim lerdir? Bu gibi tâvizlerle Kıb ns ihtüâfmm doğrudan doğ­ruya bir çıkmaza sürüklendiği kabul edilmelidir. Tâviz poii- tikasma son verilmediği tak - dirde, çok geçmeden memleket yine kana boyanacak ve bir mezarlık haline gelecektir.

e Bötgesi Kara Kuvvetleri mutan: İ s t i f a E t t ikat s) bir ayaklanma havası esmekte

ile Bizri arasındaki ihtilafa bir hal çaresi bulunmadığı iğin Generalin istifa etmek veya istifa ettirilmek zoıun da kaldığını kaydetmekte - dirler.

Diğer taraftan kendi keıı dini feshetmiycn Suriye Ko miiuist partisi ileri gelenle­ri memleketten kaçmağa ve Demir perde gerisindeki memleketlere sığınmağa mu vaffak oldukları bildirilmek tedir. Partinin lideri Halil Bektaş halen Pragda, diğer ileri gelen komünistler de Çekoslavakya ile Moskova- da bulunmaktadırlar. Suri- yenin bir numaralı komünis ti olarak tanınan, fakat bun lan sonradan yalanlamış o- lan General Afif El Bizri'- nin istifasının bu meseleler le çok yakından ilgili oldu ğu tahmin edilmektedir.

i "trii&l Ordu — an istifa Mİ en

"Mera) hİ7.ri

Biüri'nin istifası gumlara yol aç -

Sevrelep Na-

^ stennehte olduğu- ve Nasır

Surlyeden kaçan. Komünist Partisi Balkanı Halil Bektaş

c Kurtarma Mücade!esit römorkörü ta ilmekte olan isi

tri dün Leymosu- R'l kadar açığında

Sİlebte bulunandenizcisi boğul-

3 kalmalar - , telsizle yar

. Alamam isim lıarp gemisi iştir. Alama- Çözülen s'*'

" ' fakat de ha

zır ol vaziyetinde beklemek mecburiyetinde kalmıştır. Römorkör, diğer şilebi Ma- ğusa limanına getirmek için yoluna devam etmiş ve bu sabah Mağusaya muvasalatı beklenmektedir. Diğer şile­bi ve iki denizciyi kurtar­mak için denizde yapılan çahşmalar akşam bütün ge ce devam etmiştir. Barrosa isimli diğer bir harp gemisi de hâdise yerine gitmek ü- zere dün akşam yola çık­

mıştır.

EOKA'nın tedhiş hareketle­riyle acıları henüz sönmemiş insanların içinde bulundukları felâketier unutulmamalı ve o- na göre hareket edilmelidir.

Hükümet tedhişçileri serbest bırakırken, bunların işledikleri cinayetleri, sebep oldukları ö- lüm facialarını bir nebze olsun düşünmüyor mu?

YÜRÜYÜŞ VE TOPLANTILAR İÇİN YENİ EMİRNAME

26 Kasım, 1955 tarihinde isdar edilen bir emirname ile bütün toplu yürüyüşler menedilmişti.

Bu durum son zamanlar da tezekkür edilerek toplan tı ve yürüyüşler hakkında yeni bir kanun çıkarılması düşünülmüştür.

Bu arada Vali yeni bir emirname isdar ederek, ka za Komiserleri tarafından verilecek izinler sonunda ve bu izinlerin ahkâmlarına uy gun olarak toplantı yapıl - masını mümkün kılmıştır

A D Î A M aydanberl Londrada bulunan ve parmağından üç defa Ameiiyat oian a gır sşklet dünya güreş şampiyonumuz Hamit

Kapian artık iyileşmiş ve Türkiyeye dönmek üzere haztrhk- iara başlamıştır. Londrada buiundugu müddetçe Ktbris Türktür Cemiyetini sık sık ziyaret etmiş ve bundan bir müddet önce cemiyet lokalinde "Güreşlerim ve Hatıralarım" konu -sunda bir konferans vermiştir. I [ ; l ' ) ' l ; ' ' t ,

Türkiye'ye dönmeden evvel kendisine hatıra olarak değerli bir armağan verilmesi husu - sunda Kıbrıs Türktür Cemiyetinin karar geçtiği Hamit Kaplan, ameliyatlı oidugu günlerde bile güreşi bırakmamış ve resimde görüldüğü gibi Başkan Necati Sagert bir saniye İçin­de bir kaç defa tuşa getirmiştir. "Gazetemiz yazı ailesinden Osman Türkây sag tarafta görülmektedir. (Foto: S. ADABEB)

Kraliçenin eşi Edinburg Dükünün H a l e t i R uh i y e s i

Londra (Hususi)Londrada intişar etmek­

te olan Punch mecmuası müdür ve mensuplarmm haftalık bir yemek partisi vermesi bir gelenek halini almıştır. Bu yemek partile­rinden sonra, ertesi hafta mecmuanın neşredeceği en iyi karikatür seçilmektedir.

Mecmuanın salonunda 100 senelik bir masa bulun- maktadır.Partiye ilk defa iştirak eden misafirin ismi nin ilk harflerini bu masa üzerine biçakla oyması bir gelenek olmuştur.

Göçen haftaki partide şeref misafiri olarak İngil­tere Kraliçesi Elizabeth'in eşi Edinburg Dükü bulun­muş ve isminin ilk harfle­rini masa üzerine kazımakona düşmüştü.

Dük biçağı aldı, ve yüz­lerce davetliyi hayret içe­risinde bırakan bir kaç el hareketiyle masa üzerine birşeyler kazıdı. Dük el ha ı-eketlerini bitirdikten son­ra davetlilerin hayreti bir o kadar daha artmıştı. Çün kü davetliler masa üzerine kazılan şekilden birşey an­lamamışlardı.

Davetlilerin hayretini gören Dük hareketini ve yapmış olduğu şekli izah etmek mecburiyetini his­setti ve davetlilerin hayre­tini bu şekilde izale edece­ğini zannetmişti.

Dük izah etti; çizdiği harfin Yunanca (F) oldu­ğunu ve kendisini Phillips (Fillips) isminin i!k harfi­ni teşkil ettiği söyledi.

Dükün bu izahatı davet­

lilerden birçoğunun hayre­tini artırdı, çünkü birçok ingilizler artık Dükün, in- giltrenin ve inğilizlerin bir parçası olduğunu zannet­mekteydiler. Halbuki, ısın­mamış ve bir Yunanlı oldu­ğunu her fırsatta açığa vurmakta devam etmiştir.

Buna göre, İngiltere Kraliyet Sarayına, bir İn­giliz — Yunan karışımı di­ye bakılmasına ve ingilte- rede bulunan bilhassa ya­bancılar arasında bu inan­cın kuvvetlenmesine yar­dım etmiştir.

B. M. GENEL SEKRE TERİ MOSKOVAYA

GİDİYORHelsinki, 23 — Birleş­

miş Milletler Genel Sekre­teri Dag Hammarjskeold bugün Moskovaya gitmek üzere Helsinkiye vasıl ol­muştur. Genel Sekreter ge­ceyi Helsinkide geçirdik­ten sonra Moskovaya hare­ket edecektir.

Dag Hammarjeskeold Moskovada üç gün kalacak ve Sovyet Rusya Devlet adamları ile dünya mese­leleri pstün kademede kon­

ferans mevzuunda müza­kerelerde bulunduktan son ra New York'a avdet ede­cektir.

B ! R T Ü R K G E N Ç ! CANAVARCA KATLEDİLDİ

C E S E T HALEVKAYA ORMANINDA PARÇALANMIŞ BİR HALDE BULUNDU

Dün akşam Lefkoşada feci bir cinayet haberi du­yulduğu zaman herkea de­rin bir yas ve üzüntüye ka­pılmıştır. Hemen bunun ar kasından yayınlanan resmî bir tebliğde cinayetin siya­si olmadığı ilân edilmiştir. Cinayetin hangi maksat­lar tahtında işlendiği he­nüz kat'i surette teeyyüt etmiş değildir, yalmz orta­da bir Türk gencinin çok feci bir şekilde öldürülmüş olduğu hâdisesi mevcuttur.

Lefkoşada makinistlik yapmakta olan 22 yaşında­ki Kaya Salih bu korkunç cinayetin kurbanı olmuş­tur. öldürüldükten sonra Halevkaya ormanına atıl­

mış olan ceset bulunduğu zaman maktulun yüzünün

muhtelif yerlerinden göğ­sünden bir çok defalar bi- çaklandığı ve en sonunda

da arkasına muhtelif bi- çaklarm işlendiği görül­müştür.

Maktul Kaya Salih as­len Bafm Aydın köyünden olup Lefkoşada çalışmak­taydı.

DİŞ HEKiMt

SALtH ŞVKRU SARUHAN

Muayenehanesini, yine eskisi civarında Mahmud Faşa Soka &nda 19 numaralı binaya nak lederek hastalar]n! yeni mua­yenehanesinde kabul etmeğe başlamıştır.

YALANLADI : kınada?: A^anbuJa Aan ^aA:'n:nAarJep' PrgnJM Fa^rna, ga/^ecı'/ere, yaA:n pe

fnÜJfaA6<?J AfraJ:f<?w:'n /S jyaj:n^a Aii'ra Manur tM?n% 6tr Aiz o/rna< ;g[n: M n'pa^fen ^a/an/arn;^:r.

R e jim i Fa^ma görülüyor.

Makarios un Kıbrıs Valisinin İyi Niyetinden Şüphesi Yokmuş

Kalamata, 23 (R ) : Yuna- nistanda sürgünde bulunan Kıbrıs Piskoposu Makarios, Birleşmiş Milletlerin gele - eek toplantısına kadar Kıb­rıs meselesine bir çıkar yol bulunmadığı takdirde, bu meselenin yeniden Birleşmiş Milletlere götürüleceğini söylemiştir.

Makarios, İngiltere ile Yu nan hükümetleri veya İngil tere ile Kıbrıs Etnarhiyası, arasında Kıbrıs mevzuunda görüşmeler yapılmadığını açıklamış vc Kıbrıs mesele sinin Türkiye, Yunanistan ve İngiltere arasında bir me sele olmadığını ve yalnız İn giltere ile Kıbrıs halkı ara­sında görüşülmesi lâzım ge len bir mesele olduğunu söy lemiştir.

Makarios, Kıbrısa dönme sine İngiliz hükümeti tara­

fından müsaade edileceğin­den ümitli olduğunu söyle­miş ve Kıbrıs Valisi Sir Hugh Foot'un iyi niyetin - den şüphesi olmadığını ilâ­ve etmiştir.

İngiltere İşçi Partisi lider leri tarafından yapılan bazı beyanatlara temas eden Ma karios, bütün bunlara rağ­men, İşçi Partisinin Brıgton da kabul etmiş olduğu ka ­rar suretine bağlı kalacak­

larını söyledikten sonra Mu hafazakâr partinin Kıbrıs meselesine bir çıkar yol bul maya çalıştığına dair dün­ya efkârı umumiyesini ikna etmiye çalıştığını iddia et­miştir.

Evvelk! Gün V u r u ! a n Çavuşumuz Dün Defnedüdi.

Hüseyin Kadir Çavuş

Cumartesi gecesi Sten tipi bir makineli tüfeğin ye­

re düşerek patlaması neticesinde yaralanarak ölen po­

lis yardımcı çavuşlarından Hüseyin Kadır'ın cenazesi dün

kaldırılmıştır.

Cenaze Lala Mustafa Paşa Camiinden kaldırılarak,

ikibine yakın Mağusalınm gözyaşları arasında ebedi is-

tirahatgâhma tevdi edilmiştir. Cenaze camiden ayrılır­

ken, minareden megafonla okunan "Allahû Ekber" ses­

leri hıçkırıkların bir kat daha artmasına vesile olmuştur.

En önde, M. Türk Gücü Sporcuları formalarını giy­

miş bir vaziyette ve ellerinde şanlı bayrağımızla kulüp flamaları taşımaktadırlar.

Hüseyin Kadir Çavuş polis arkadaşlarının omuzla­

rında ebedi istirahatgâhma kadar taşınmış; arkadaşları

ve amirleri mezarı başında kendisine son ihtiram duru -

şunu ifa ettikten sonra ayrılmışlardır.

Page 2: H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

SAYFA 2 (BOZ K U R T)

? - c w !W ; T a k b i h E d i y o r u m !

Türk Hava Yoiiarı Acenteliği iie Kıbrıs Sivil Havactiık Müdürü arasm- daki iş ihtiiâfm m müzakeresi es­nasında Türklerle Rumiar arasında bir tefrik yapıiamıyacağtndan bah­setmiş ve Türkierin de tethişyi oidu- ğunu iddia eden İngiliz Müdür bu ha­reketiyle en {irkin bir düşünceyi or­taya koymuştur.

Hemen beyan etmek isteriz ki, cemaatimiz her zaman için tethişçili- ği takbih etmiş ve hiçbir zaman tet- hişçiliğe cevaz vermeden, devamlı bir şekilde tethişçiliğin sona ermesi için hükümetten yardımını esirgeme­miştir. Bir İngiliz Müdürünün Türk- ler hakkmdaki düşüncesi onun nan­körlüğünü ifade etmektedir.

tngiiizlerin bizim hakkımızda bu şekiide konuşmasına böyle bir kanaa­te sahip olmasına hiçbir mâna veremi yoruz ingilizler Türkierin ne zaman ve nerede tethişçilik yaptığını en kü­çük bir olayla ispathyabiürse buna bir diyeceğimiz yoktur. Fakat bugü­ne kadar Türkler hiçbir zaman tet- hişçiliğe tevessül etmemiş, hiçbir za­man memleket kanuniarını ayaklar al­tına alacak bir harekette bulunmamış, ttr. Bu gerçekleri inkâr etmek, hisle­rine kurban otan bir idare âm iri için çok tehlikeli bir oyundur.

Türkler âsildirler, affetmesi­

ni bilirler; fakat açık bir haksızlık karşısında da sus- mıyacakiarını, hakiarmı aramak için hiçbir mücadeleden kaçmnuyacakları- nı ingilizler kafalarmdan silmemeli- dirier. Bir İngiliz âm irin şahsî kabris- leri karşısında duyduğumuz üzüntü sonsuzdur. Unutulmamalıdır ki, Kıb- ns Hükümetini idare eden ingiiizle- rin bu hakstz hareketleri her zaman için cemaatimizle hükümetin arasını açmaktan başka bir işe varamamak­tadır.

Türklerle Rumlar arasmda bir tefrik yapamıyacağmı iddia eden İn­giliz âm irin nasıi bir hata işlediğini anlam ast ve nedamet getirmesi ica- betmektedir. Tekrar ediyoruz Türk­ler hiçbir zaman tethişçi değillerdir ve tethişçiliğe yönelmiyeceklerdir Hak ve adalete dayanan dâvamızı ay­nı prensipler dahilinde kazanacağı- mızdan kat'iyetle eminiz.

Sivil havacılık Müdürü Türkierie Rumlar arasmda tefrik yapmağa mecburdur. Bunu anlamah ve Türk cemaati önünde özür dilemelidir. Biz bu sayın Müdürden sözlerini geri al­masın: ve cemaatimizin m illî şerefiy­le oynamaktan vazgeçmesini kendi sinden ısrarla talep edeceğiz

B O Z K U R T

r<aae&aaaetetğ6&

ENTERESAN KÖSE :

Kendi Cenaze Töreninde Bulunan Adam

C O N A N D O Y L E

D â n y O & 3 S H M

Conan Doyle adım hiç şüphe aiz duymuşsunuzdur. Evet bu zat, meşhur Sherlock Holmes romantartmn muharriri ve bu amatör polis hafiyeai tipinin ya ratiCLaidır. Conan Doyle, Sher­lock Hoimea yüzünden meşhur ve zengin oldu. O yüzden Sir unvanım alarak asilzadeliğe yükseldi. Hasılı pek sok şeyi, Sheırlock Holmes'e borçludur. Ama Sherlock Hclmes'i hiç sevmezdi.

Conan Doyle, 250 bin İngiliz lirası tutarındaki muazzam ser vetinin hemen tamamım, öm­rünün son yıilarmda lspirtizma cemiyetlermin kalkınmasına harcamıştı. Muharrir, servetini ve şöhretini borçlu olduğu Sher lock'tan oıkadar nefret eder ha ie getmiş ve kendisini o dere cede Sherlock un ülkesinde ya­şar görmeğe başlamıştı, ki ni­hayet ondan kurtulmak için son olarak bir Sherlock Hol­mes hikâyesi yazıp hafiyeyl o hikayede öldürmüştü. Daha doğrusu, yine de ihtiyatlı dav ranmış, Sherlock'un ölüp ölme diginl meakût gesmişti, Tam on sene bir daha Sharlock hi kAyesl yazmadı ama, "sonun­da Sheriock, muharririnden de kuvvetli ve ona zorla "Sherlock Holmes in Dönüşü' nü yazdırt tı. Bu kitap stktıgı vakit, haik yine Londra kitapçılarının ö - nünde kuyruk yapıp bekledi.

Fakat Conan Doyle,da bü - yük bir değişiklik olmuştu. Mu harrir artık yeryüzünde her şeyin keskin idrâk ve muha - keme yoluyla, şaşmaz mantık­la haliediiemiyecegini kavra - nuştı. Sherlock Holmes'e bah­şettiği bu hususiyetin, her işi hailedemiyeceglni öğrenmişti. Gökle yer arasında İdrâk ve muhakemenin kavnyamıyaca - gı ve halledemlyecegi şeyler bulunduğu hakikatine ermişti. Bundan sonra muharririn, mü­temadiyen daha artan bir ke­safetle kendini ispirtizmaya ver digi görüldü.

Conan Doyle. 1930 yılı 7 Temmuzunda ölmeden evvel bir kaç defa, kansına ve evlâtla­rına: "Size söz veriyorum, ki bir daha geleceğim!.." dedi. AUesl erkânı bugün, babanın süzünü tuttuğu İddiasındadır­lar. Ölümünden, daha doğrusu öbür dünyaya İntikalinden beri geçen 23 ytl zarfında Conan Doyle, muhtelif vesiielerle ken dini belirtmiştir. Muharririn küsük oğlu Adrtan. bu husus­ta şöyle demektedir :

"Qimdiye kadar öbür dünya­dan. babamızdan aldığımız ha belerden bazıları belki de ken di şuur altımızın eserleridir. Ama herhalde hepot değil.. Çün kü geçen yıllar isinde öyle şey ler oldu M, onlar muhakkak su rette habammn verdiği haber terdi Böylelcri arasında ka­yıp anahtar hikâyesini zikre­debilirim."

Bu kayıp anahtar hikâyesi hakikaten enteresandır:

Str Arthur Conan Doyte'un ölümünden kısa bir müddet aonra dul karısı ve iki oğlu Dcnls ite Adrian, tanınmış bir medyum vasıtastyle bir haber aldılar. Bu habere göre. Co - nan Doyle. o günlerde, hususi bir şeküde kendisini öbür dün yadan ailesine belirteceğini bil diriyordu. Dul kadınla çocuk - lar. önce bu haberin mânâsım kavnyamadılar. Lâkin birkaç gün sonra pok garip bir şey oldu. Bayan Conan Doyie'un el çantasından bir anahtar kay boldu. Bu anahtar, içerisinde

ölünün kıymetli hatıraları, el yazılan ve vesikalar bulunan çalışma odasının anahtarıydı.

Anahtar, uzun müddet aran dıysa da bulunamadı. Bir müd det sonra bayan Conan Doyle Londranın uzak bir köşesinde ki bir postahaneden verilmiş bir paket aidi. Bu paketi, aile dostlarından, senelerdir yüzü - nü görmedikleri biri gönderiyor du.

Adrian bu hususta diyor ki: "Anahtarın varlığını kimse bil m ediği glhi kaybolduğunu da kimse bilmiyordu. Hiç kimse­ye bahsetmiş değildik."

Posta İle Londraya gönderi­len paketin içinden aile dostu nun şöyle bir mektubu çıktı:

"Başımdan çok garib bir şey geçti. Neye delâlet ettiğini hâ lâ kavnyamıyorum. Geçen ak şam Sir Arthur'u rüyamda gördüm. Bana: Uyandığın va­kit yastığın altını ara. Orada bir anahtar bulacaksın. An ah tarı karıma yolla ve kendisine haber ver, ki ben bu şekilde, hâlâ var oidugumu ona beliı-t mek istedim!..

Hakikaten de pakette kayıp anahtar vardı.

Birkaç sene sonra vukubulan başka bir hâdise gayet entere sandır.

Conan Doyle'un oğullan da babalan gibi otomobii merak- iısıydılar. Bir gün yine bir oto mobii yarılma iştirak edecek lerdi. O sıralarda Londralı bir medyum, iki gence telefon et­ti: "Rüyamda babanızı gör - düm, bu yanşa katılmamanı­zı size tenbih etmemi söyledi."

Adrian ve Deniş bu sözlere pek aldırmadılar. Lâkin bir kaç gün sonra aynı medyum tekrar telefon etti ve Sir Art- hur'un bir daha göründüğünü, niçin yanşa iştirak etmemeleri m istediğim de açıkiadıgım otomobilin direksiyonunda ân

za olduğunu ve bu araba ile yarışa girerlerse ölüm tehlike sine maruz kalacaklarını bil­dirdiğini haber verdi.

Yarışa İki gün kala iki kar­deş ta New-York'tan bir avu­katın kendiierlne telefon etti gini haber aldılar. Avukat te­lefonda şöyle dedi: "Karım ba na, Conan Doyle'un iki oğlu­na içinde bulundukları tehlike yi haber vermemi söyledi! Ba banız, rüyasında karıma görün müş ve sizin yanşa katıldığı - nız takdirde feci bir kazaya uğrayacağınızı haber vermiş!"

öbür dünyadan gelen bu ü- çüncü ihtara rağmen iki kar­deş, yarış yerinde bir tecrübe koşusu yaptılar, Bu tecrübe sırasında, bir dönemeçte oto­mobil kızak yaptı ve havaya kalktı. Adrian otomobili zor­lukla durdurabildi. Sonradan bir makine mütehassısı tarafın dan yapılan muayenede direk siyonun hakikaten Arızalı oi - dugu ve uzun bir yarışa ta hammül edemiyecegi meydana çıktı.

Şimdiye kadar Conan Doyle ailesine, sadece bazı şeylerden sakınmalarım haber vermek ve bazı ufalt tefek hırsızlık numa raları yapmak suretiyle öbür dünyada yaşamakta olduğunu belirtmiştir. Hattâ oğlu Adrian m iddiasına göre, babası, ö - bür dünyada da çok meşgul bir adamdır. Bu yüzden onun la irtibat kurmak gayet zor ol maktadır. Esasen öbür dünya sakinlerinin bu dünyadakilerle temasa geçmeleri pek kolay de gildir. ve bazı "Hazırlık şart lan" mn yerine getirilmesi lâ zımdır. Conan Doyle, bir de­fasında, ölen oğlu Kimberley vasıtasiyle ailesine, öbür dün yadaki hayatının bu dünyada- kine pek benzediğim haber ver dirmiştir. Kimberley'in söyledi gine göre, bu dünyadakiler, ö bür dünyadakilere hayaletler gibi görünmektedirler. Orada­ki eşyada bayağı sulp cisimler dir. İki dünyayı birbirinden a- yıran duvar bir molekül ihti­zazı meselesinden ibarettir.

TÜRKİYE BASIN!İstanbul ve Ankara Ga­

zeteleri Kıbrıs meselesi ile yakından ilgilenmekte ve Londrada Kıbrıs mevzuun­da yapılan Parlâmento tar­tışmalarına geniş ölçüde yer vermektedirler.

"Cumhuriyet" Gazetesi İngiliz Parlâmentosunda cereyan eden müzakereleri yayınlamakta, fakat her­hangi bir yorumda bulun­mamaktadır. Diğer taraf­tan "Ulus" Gazetesi İngi­liz İşçi Partisi ileri gelen­lerinden Bevan'm beyana­tının hayret verici olduğu­nu kaydetmekte ve ingilte- renin Kıbrıs Politikasında iktidar ile muhalefet ara­sında görüş ayrılığının önem taşımadığını kaydet­mektedir.

Gazetler bu arada. Kıb- rıstaki Türkiye Gazeteleri muhabirleri ile temsilcile­rine basın vesikası verilme meşini şiddetle tenkid et­mekte ve bunun ingilizlere mahsus bir yeni taktik ol­duğunu ileri sürmektedir­ler. Gazetelere göre, Kıb- rısta takip edilmekte olan çifte ölçü esef vericidir.

İNGİLİZ BASINILondra gazeteleri Sov­

yet Rusya tarafından ileri sürülen, fakat Batıhlar ta­rafından şartlarla kabul edilen yüksek kademedeki toplantı mevzuunda yazı­lar yayınlamakta ve çeşitli yorumlarda bulunmakta­dırlar.

"Times" "Dailv HeraM" ve "Dailv Mirror" gibi Ga­zeteler Dışişleri Bakanlan arasında yapılacak konfe­ransta kesin kararlar alın­madığı takdirde böyle bir müzakereye yaklaşmaması nı tavsiye etmekte, gerekli hususlar aydınlatılmadan girişilecek müzakerelerin neticesiz kalacağını ileri

Gazetelere göre, Kusya tek taraflı olarak silahla­rın kontrolünü temine ça­lışmaktadır. Batılılar bunu kabul ettiklen takdirde

dünyayı en büyük felaket­lerden birine sürüklemiş olacaklardır. Almanyanın birleştirilmesi mevzuunada yaklaşmıyan Rusyanm hiç bir hareketinde samimi ol­madığını iddia eden İngi­liz basını, Rusyanm mak­satlı hareketlerde bulundu­ğunu kaydetmektedirler.

AMERİKAN BASINI

New York'ta yayınlan­makta olan "The Herald Tribüne" Gazetesi, ile "The New York Times' ve Wahington'da yayınlan­makta olan "Washington Post" Gazeteleri Kıbrıs'ta tethişçiliğin yeniden baş­laması karşısında Yunanis- tanm mukabelesiz kalma­sına işaret etmekte ve tet­hişçilik hareketlerinin hiç­bir zaman Yunanistana fayda sağlamadığını, bilâ­kis dâvayı baltaladığını ile. ri sürmektedirler.

Gazetelere göre Kibrıs ihtilâfı üçlü müzakereler neticesinde halledildiği za­man müsbet sonuç sağlan­mış olacaktır. Aksi halde durum daha da kötüy.e gi­decek ve ingilizler bu çık­maza bir son vermek için Adanın Taksimine riza gös tereceklerdir.

Gazeteler Ada Taksim edildiği takdirde, Yunanis- tanın dış itibarı tamamen sarsılmış olacaktır. Gaze- ler devamla Yunanistanm uzlaşmaz politikasının Kıb­rıs meselesini bu şekle sü­rüklediğini ve bu politika değişmeden aynı şekilde devam edip giderse neti­cenin tamamen Yunanista- nm aleyhine olacağını ile­ri sürmektedirler.

X Gerçekler " " "

s-

"

3

?

Köfünye ve Hastah;Esat Faik MUHT

Köfünye, Lârnaka Kazasının bu ' lu Türk köyü, günden güne inkişaf h

Binlerce liraya mal olan yeni ve n, hastahaneye sahip oluşu, bu inkişafın örneğidir, öyle bir hastahane ki, uaha rak üç can kurtarmış, bir ailenin mah mişti. Bu gün hayatta bir Kıymet Esat Esat ve beıkide bir Esat Faik bulunması, tahanenin oluşu ile mümkün olmuştur

Neden mi? Anlatayım:15 Mart Cumartesi günü karım Lej

sancılanıyor. Gece saat 11 e kadar bek

Sonra ebe: "Çabuk Lefkoşaya hastahat türünüz. Ben doğurdaman. Ameliyat ]% yor. Bir taksiye biniyoruz. Yağmurlu ve sert bir gecede yola çıkıyoruz. Yaııını de yok! Karım şiddetli doğum sancılan ranıyor. Şiddetle kan zayediyor. Her M niye bizi ölüme bir adım daha yaklaş Adeta Azraille yüz yüzeyiz. Nihayet gec Lefkoşa — Leymosun yolunun 20. milim düncü kızımı, kendi ellerimle dünyaya cı rum. Çocuk canlı, fakat soğuktan donacaJ canlı, fakat kan zayiinden artık tamamı kin. Lefkoşaya daha 20 millik yol var yok oraya sağ varamayız. Oradan geri d ruz. Köfünyedeki hükümet, doktoruna gid Oradan da Köfünyenin yeni Hastahanesiı

Daktorla hanımı, büyük bir gayret'. katle, lâzım gelen tedaviyi yapıyorlar. Ve hm saat dördüne kadar hastanın yanınd) rılmayarak durumunu yakmdan takip edi Nihayet Tanrının da inayetiyle üç can kı yor.

Başta Köfünye Hükümet Doktoru ile mı olmak üzere diğer hemşirelere; karımı ret etmek nezaketinde bulunan ve sağlık mu ile yakmdan ilgilenen Başdoktorle diğeı torlara, Köfünye Muhtarı ile hanımına, Köfünyeli ve Lefkaralı dostlarımıza ve ı maz hizmetleri geçen herkese, sonsuz teşe lerimi sunmak, benim için vicdanî bir vaz

U!

A Ğ Z I N I NBİLENLERE

T A D I N IMÜJDE!..

TEMİZ HALEP YAĞ!Her sene olduğu gibi bu sene de RAMA - ZANLIK HALEP YAĞLARIMIZ geimiş- tir. Bir kaşık HALEP YAĞI, bir tencere yemeğin tam Rahiyastm ve Tadım verir. HALEP YAĞLARIMIZ halis ve nefistir.

İTHALATÇI

HÜSEYİN İRFANERMU SOKAĞI NO. 188/190

LEFKOŞA

El

Dondurma FormalarıTAZE

LEZZETLİ

SIHHAT VERİCİ

FAYDALI.

iy i kalite ve ucuz fiatlar. Fiatlanmız ithal

lenlerden daha ucuzdur.

Daha fazla malûmat edinmek istiyemler l

ğıdaki adrese müracaat etsinler

Hr. ve K. Mitsidis ve Kumpanyası

Mağusa Kapısı,Posta Kutusu 178, Telefon 383S

LEFKOŞA

Tamamiyle yeni 1958 Modellerinde

- " H A C S T R ö M " - AKORDlYON' larunn

vardığını müjdeleriz...

İsveç Kral ailesinin kullandıkları Avrutınn-n

'-s'

H A G S T R ö M

Ktbns Acentalığı -

S " " " " J E Y S t K A R D E Ş ,i E L : 2 9 4 8

Aynoa BAF . LARNAKA . MARAnM ARAŞ ve LEFKE

Ş u b e l e r i.............*............ ........ .

........................

NA YL O N PERLON

ORLONGecelik (Takım), Kombinezon, Kilot, Sabah'

lık, Lizoz ve Bluzlar.

* Bayanlar ve Çocuklar için

J I P O N L A R(çok dantelli ve Daire Kloş, Pliseli)

* Kadın ve Erkek SABAHLIKLARI,* Mevsimin son Moda Etek ve BlûdMi

Balo için Naylon pliseli Etek ve

omuz Şalları (Simli) veher$eşitpy**

eşyaları...FERRUH DERVR

29, Yeşü Gazino Sok. Lefkoşa — Tel: 5?85

TUHAFİYE EŞYALARINIZI

MAĞAZASINDAN AUN%" MEHMET SALİH ŞENER

Vergopulos Sokak No. 6 - Lefkoşa

E R D O Ğ A N RIFAT OTOMOBİL DÖŞEME M

.... . . . . . . . . B

Otomobilinizin eskiyen döşemelerini mi istiyorsunuz? O halde hiç düşünMfdeD ^ ALTI MEHMED KÜÇÜK Sokak ^ ERDOĞAN RiFAT Otomobil DÖşe"M götürünüz.

Vatün Zevk, Erken Teslim, Mak&! ^

Adrese dikkat: — ERDOĞAN R*? ^

Kıbrıs'ta yegâne Türk otomobil döşeme

Page 3: H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

34 MART, 1958( B O Z K U R T )

SAYFA S

n tT" ^HitU ^*nym

g :* ^ t . k J *

m y ı ^ R üM

'İW)M 'l^r- .tp,

ı?m*it

-*' '^n.:m jıri^D—§*r% K.ifmy* MühbJ;)Tt?*ti ?K bf{M!İı^tj!

tTStSsmrnait

OonAmm!)

TAZE

tEZZTTU

'MHAinm i

H M

!

]

bttuHttT*

,^<frd<M ^

]

**^*ÜL[

y *

CİL!ZLER!N HATALAR!OSMAN TÜRKÂY

Ijoııdra'ya fena haberler gelıııcğr ^^t^eriıı müsamahakâr siyasetleri yit- ı' kat daha şımaran EOKA gangsterteri

' uLyg çıktılar. Sabotajlar askerî hedefler a^"'l'ğım ^ ge<;tikqe daha ziyade g

- itedir. Bütün bunlara, bakarsak, Ada- ^ bir cehenneme çevrilmesi ihtimalini ()ü

'"tf'.rürHik çekiniyoruz. g" te ht-s ^1 idinde Kıbrıstaki olayları y;ı - k] ^"tâkiP edenler, İngüiz idaresinin sayısı/. ^

' tg ^rsı kargıya kalırlar. İngilizler, Ki! t- fa n a tik Rum çoğunluğunun sinsî faaliyet- 3

' kadar göz yummuşlar ki, üç sene evvel Gı L r t a r a f ın d a n atılan bombalar patladığı [3

Jkondilcrine geldiler ve etrafların: görmeye g dJsr *9 geçmişti artık, ik i şıktan ^işemek zorundaydılar: Ya adada kalıp ted Cj

üzmek, yahut da üç buçuk baldırıçıplak 4'enıın emellerine boyun eğmek. İnadı uğ-

t imparatorlarla, Diktatörlerle savaşıp iki ci- m vasm dan da galip çıkan İngiltere, istemiş

y& K ıb r ıs 'ta k i Rum tedhişçiliğini kısa bir za ^'ynmurta kabuğu gibi ezerdi. Mücadeleye ^ -vermekle beraber bunu yapmadı. İngiliz as-

sokak ortasında güpegündüz KOKA'eılat- ,lan vıu'ulup öldürüldüğü sıralarda itile

[ecmaatmm sırtını hafif hafif okşadı ve paha Be: yardımlarını gördüğü Türk cemaatının rini anlamamazlıktaıı geldi.

İtıgilizleri dediğini yapan, düşmanı bilen,L bütün dünyayı bile kana bulamaya hazıı-

_ et olarak tanırdık. Fakat görüşlerimi/. mna yanlış çıktı. Rumun karşısında adeta kaıak-

i'değiştirdiler. Bazıları bunu İııgilizleriıı eski t felsefe ve ilmine olan hayranlık ve sempa-

yordu. Eski Yunan sanatı ve felsefesi o . göre gerçekten büyüktü. Fakat suıı'i peyk

n fezaları fethettiği bu çağda artık onlar göl- ! kalmışlardır.

'ilizler, Kıbrıs'tan sürgün ettildeı-i baş ca- briosu ancak bir yıl Şeytan adalarındaki

g5z altında tutabilmişlerdiı-, EOKA ile yaptıklarında ise birçok terroristi ser- mşlar ve bir günün içinde evlâtlarının

Rumlarla sarmaş dolaş olmuşlardır. Oıı- t gösterdikleri itibar ve verdikleri önemin on

ni Türk cemaatından esirgemişlerdir.. lâfı ilk önce İngiliz parlâmentosundan

:tı. Bundan yıllarca sonra (Taksim) lehinde ! yapan Türkler üzerine ateş açmaktan bi­nmediler. Asi Rum çoğunluğunun tarafını etmekle İngilizler Adada kendi aelylılerine bir muvazenesizlik yaratmış oldular,

hıgilizlerin eskiden çok kuvvetli diploma­tlar mektepleri vardı. Sonra idarecilik hususun

tecrübeleri olsa gerek. Muhtelif cema- yaşadığı memleketleri idare ederken, cc- arasmda muvazene kurmayı beceriyor - adi ne oldu? İflâs mı etti büttiıı huııiar? Kıbrıs'ta Türk cemaatını baskı altında kepdi aleyhlerinde olan muvazenesizliği

* büyültmüş olacaklar ve bundan kendileri ! sıkacaklardır.

askerî tesislere bomba koyanlar, düıı :)erle sarmaş dolaş olan, evvelki gün İngiliz

{öldüren Rum tedhişçileridir. Geçmişteki hata- aaeak taksim plânını vakit geçirmeden yürür ^oymakla düzelebilir. İşte o zaman Tiirkler plizler gerek NATO'da, gerekse Bağdat Pak i dost ve müttefik olarak Orta Doğunun em

s ve dünya sulhuna daha fazla hizmet ede-

EV . İCARLIK

ODALAR

) Şarşı dahilinde ti tamam ve

' cevap verecek bulunan bir

"Pte bekârlar ' ev dahilinde anlaktadır. İs üdaki adrese bilirler.

KİRALIK EV

Lefkosada yeni mezarlık yo tunda Su ve banyo teşkilâtlı o- lan üç oda, sündürme ve asha nesi He kiralıktır.

isteklilerin ayni adreste Meh met Haşan Rüsteme müracaat etmeieri bildiriiir.

KİRALIK EV

Ortaköy Köprüsü yakunnda 3 odası sündürme, aşhane ve aviusu eiektrik ve suyu iie ki ralıktır.

isteklilerin Lefkoşa Viktorya sokak No: 85 e veya Ortaköy köprüsü yamndaki bakkaia mü racaat edebiiirier.

ETHNOS Gazetesi Lefko^a ve GirneKazaiart Komiseri Mr WMton'un d(in Rum Kotiej ve Orta Okui müdürterini 25 Mart gösteri ve yürüyüşleri S'n i'&iü bir görüşmeye davet ettigmi yazmaktadır.

Bütün Lefkoşa Rum Koliejve Orta, Okul müdürleri bu dave te icabet ederek Komiseri ziya ret etmişler ve uzunca bir has bihalde bulunduktan sonra o- na şunlart söylemiştir.

Bütün yürüyüş ve gösteriler esnasında higbir polisin . bti- hassa Türk Komandolarının - bu nümayişlerde halk arasına girerek onları dağıtmağa çalış mamalarını uygun buluruz. Biz bu nümayişler esnasında böyle bir müdahale vuku bul­madığı halde çıkan bütün ka rışıklıklardan mesul tutulma­ğı kabul ederiz. Bu nümayişle­re ruhsat almak için yaptığı - mız teklifteki şahıslar katıla­caktır.

Bunun üzerine Mr. Weston kendilerine ruhsat için 24 Mart Pazartesi (bugün) cevap ve­receğini söylemiş ve şu muka bil teklifleri ileri sürmüştür:

Müsaade verilirse Rum tra­fik memurları vazifelendiril - miyeceklerdir. Bu nümayişler esnasında kulüpler ve okullar yalnız okul flamalarını taşıyâ caklar lâkin hiç broşür ve kış kıytıcı yazıları havi tabloları taşımaları yasaktır. Bundan başka bu nümayişler öğleyin saat 1 de sona erecektir. Bu arzunuzu emniyet makamları ile müzakere ederek size Pa­zartesi cevap vereceğim.

ELEFTERtYA (Gazetesi neşret tigi bir baş makalede 25 Mart gösterilerine temasla şunları ileri sürmektedir:

Bu adayı idare etmeğe tayin olunan bütün valiler buradaki halkın isteklerini hiç bir za - man anlıyamamışiardır. Aldık­ları yersiz veya yanlış karar­larla daima hâdiselerin çıkması na sebebiyet verdiler. Bu hâ­diselerin yatıştırılması için gön derilen ve Rumlardan hiç hoş lanmıyan yardımcı polis kuv­vetleri ve tecrübesiz İngiliz za bitlerinin idaresindeki İngiliz askerleri bu hâdiselerin daha da kötüleşmesine yardım etmiş ierdir. Kıbrıs Valisi Foot da adaya ayak bastığında Kıbrıs Halkını anladığını söylemiş ve bize söz vermiştir. Buna rağ - men hâlâ hiçbir "eser" verme miş ve verdiği sözler lâf olarak kalmışlardır. Bazan da aldığı seıt kararlarla verdiği bu söz lerin birbirine zıt olduğu mü­şahede edilmiştir. Şimdi Kıbrıs Valisi Foot'a bizi anladığını ısbat etmek için bir şans orta ya çıkmıştır. O da bize 25 Mart Hürriyet bayramımızı kutlamağa müsaade etmesidir. Bunu müsbet cevaplandırırsa bizde, bir defa olsun, valinin doğru karar aldığına kanaat getireceğiz.

FtLELEFTEROS Gazetesi dün Atinada bir beyanatta bulunan Makariosun şunları söylediğini yazmaktadır:

Kıbrıs halkı, İngiliz işçi Par tisinin yaptığı Brington Konfe ransma tamamen inanmakta - dır. Bundan kuşkulanan İngil­tere Hükümeti İşçi Partisine Kıbrıs hakkında yeni bir hal çaresinin hazırlanmakta oldu - gunu söylemiştir. Kıbrısa teklif edilecek herhangi bir hal çare si ya kabul veya reddetmeğe salâhiyotli halkın Kıbrıs halkı olduğunu herkes artık anlama lıdır. Kıbrıs meselesindeki ta­kındığı tavrı tngiitere değiştir mez ve kabulü imkânsız teklif lerde bulunmağa devam ederse Yunanistan, Kıbrıs meselesini tekrar Birleşmiş Milletlere su­nacaktır. Kıbrıs Rum halkı,

Niyazi A. Uzunoğln

LEFKE.

BAYRAM GELİYOR ^anun yaklaştığı herkesçe malumdur.

üphesiz ki, bu muttu günde güzel ve şık giyinmek ister. ^

her renk ve desen üzerinde 8. Selka Kumaştan heı ^ Mi zevkini okşıyacak en güzel kazmirleıi ancak mağa- ^

R" temin edebilirsiniz. ^

H. SONGUR TÜRK KAZMİR MAĞAZASI açddığt ^ ""er* müşterilerini her bakımdan en fazla memnun bııak ^

'Şan yegâne mağazamzdır. %HÜSEYİN H. SONGUR %

18, tplik Pazarı T. H. Y. Yanında - Lef koşa ^

xxxxxs xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx^

^ F I R S T L O R Df nÜV VtRGİNtA Tütününden Mamul FtLTERLt M)RD Sigaralarını içmekle hem sıhhatınıza hem

"te faydah oluruz.Gene! İthalâtçı ve Toptan Satış Yen

TACEDDİN ATAİ Ticarethanesi Ermu Sok. No. 215

TEL: 5 8 1 9 - Lef koşaK X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X X

Britanya tarafından destekle­nen bir Türk düşmanlığına kar şı kendisini müdafaa edecektir.

Kibns meselesinde Arab Dev letlerinin ekseriyeti bizi des­teklemektedir. Bunu daha da kuvvetlendirmek için Arab dev letleriııe bir ziyaret yapmam ihtimal dahilindedir.

HARAVGi Gazetesine göre dün bir toplantı yapan Lima- soi Okul Komisyonu aşa - ğıdaki kararları almışlardır:

Okulumuz tahsil ücretlerinde senelik İ886 kadar bir. azaltma yapacağız. Artan para ile pa rasız talebelere tahsil yardımı yapılması uygun görülmüştür Okulların, kalkınması için ko­misyon bir diş muayene maki­ne cihazı almağı kararlaştır - mış ve İ260 lık bir meblâğ bu maksatlar için ayrılmıştır.

Daha sonra komisyon Vali­ye Lanitts Orta Okulu öğret­men ve üç öğrencisinin ser­best bırakılması için bir telg raf göndermeği kararlaştırmış- lardır.

Gazeteye göre halen Makari osa vekâlet etmekte olan Kit- yum Mitropoliti Antinos 25 Mart gösteriler^esnasında hal­kın karışıklıklara meydan ver­melerini Kıbrıs Rum halkından rica etmiştir.

CYPRUS MAİL Gazetesi Va­linin bir müddet evvel aldığı karar mucibince bütün siyasi mevkufları Pile tecrit kampın dan Kokkino Terimitya kam - pına taşıdığım ve muamelenin tamamen ifa edildiğini yaz - maktadır. Gazeteye göre şa - hışlan tevkif kanununun yürür lüğe girmesi He ilk tevkif edi len Stelyos Şamişi isimli bir Rumun dün tecrit kampların - dan serbest bırakıldığı da açık ianmıştır. Bilindiği gibi bu şa his fevkalâde ahval kanunları yürürlüğe girmezden bir müd­det evvel 15 Temmuz 1955 de birkaç ay mevkuf bulunduru­lacağı sözü ile tam 32 ay ha pis kalmıştır;.

Gazeteye göre Kıbrıs Radyo ve televizyon servisinde ça - lışmakta olan ve sabotaj ile tedhişçilikle alâkası olduğu tah min olunan üçüncü şahıs da derdest edilmiştir. Alhis Pana yotu admdaki bu şahıs 22 ya­şında olup bir makinist iken televizyon yayınları makinele­rinde çalışmaktaydı.

TiMES OF CYPRUS Gazetesi ne göre "Solcu Mi.li Birliği" imzası taşıyan Mr bültende sol culara saldırmakta ve ezcümle şunları ileri sürmektedir:

Solcu teşekküller ve milli bir İlkler aralarındaki anlaşmazlık lan bir tarafa bırakarak EOKA ile el ele vermeli ve milli dâ­vaya da faydalı olmalıdırlar. Bütün solcular hep beraber bir leşmeli ve "Solcular Kalesi" kurmalıdırlar. Geçmişte sağcı­lar İngiliz Resmi makamları ile işbirliği yaparken biz milli bir birliğin kurulması için mü cadele etmekteydik. Lâkin şim di durum başkadır. Solcuların adada liderliği ellerinde bulun durmaları milli davamıza bü­yük bir darbe indirmiştir. Vazi yet o kadar karışıktır ki solcu lar bazen gayri miill hareket ler yaparak bize zararlı olma ğa başlamışlardır.

Times of Cyprus gazetesine göre Türkiyede hür bulunan RomanyalI Aurel Decei İsviçre de yapılacak olan bir konfe - ransta hazır bulunmak için o raya bir seyahat yapmıştır.

Umumi kanaate göre Decei Komünist ajanları tarafından gizlice kaçırılmıştır.

ݧ ve İŞÇİ !veSÜTUNUMUZ

333393

NÖRS ARANIYOR

Tel: 5425

İŞ ARIYORiyi otonıöbil kullanma-

sm i bilen Türk genci şöfer olarak çalışmak ar­zusundadır. Lefkoşa veya herhangi bir kazada tek­lif edilecek işi kabul eder.

Müracaat yeri:

Mehmet Davut Köfünye

NÖBETÇİ ECZANELERLEFKOŞA

M. P. Gaianos 77 Lldra Sok.

A. Papageorgls 38 Kütüp Hane sok.

LİMASOL Yannakis HristoduiHdes

86 A. Viktorya Sok.

MAĞUSA Hero Tetemachu

Hereon Sineması yanında

LARNAKA E. Georgiades

113 Hermes Sok.

TÜRKCAHHU

İNGİLİZ KEMAL

SATILIK ZEYTİNYAĞI MAKİNELERİ

14} at kuvveti kirii gaz!a ça lisan yeni Rusten makinesi, Preso, Pomba, Taşlan ve lâ­zım olan aksana ve kayışlar, yağ depolan v.s.

Müracaat yeri Osman Nurettin Mısırluade

Ticaretevl

LASTİKLERİ EN ÜSTÜN KALİTELİ

Kibns Genel Acenti MUHARREM SIDKI

ButmacaHagırhyan: M. Ş.

1 2 3 4 5 6 7 8 9

ı n n a o D n n a n

2 n a n n a o D a o

3 a a n a H a n a a

4 H H a n a a a a a

5 o o a a n D H o o

e n H n M D H D H n

7 a o n n a H a a n

s a a H a a n a a r

9 a a o a H a a a H

SOLDAN SA6A :

1. Tedavi evi. 2. Sözle ifade o- lunan 3. Bir günün yirmi dört te biri. Harf okunuşu. 4. Sağ lamlık durumunu kaybetmiş. 5. Bacağın etil kısmı. Tersi güzel sanat. 6........................... .7. Ateş (arapça). Süslü bas­ton. 8. Cüzi. Sağ sol taraf. 9. Sahte para. Elbisede öte be­ri konulan yer.

YUKARIDAN AŞAĞIYA :

1. Hilesiz. Saçmaiıyan ihti­yar. 2. çocuk sahibi kadın. Üye. 3. Çek Rus gibi milletler. 4. Lezzet. Urgan. 5. Bir hay­van. Kıyafet. 6. En sıkışık za manımızda yetişmesini bekle­diğimiz. Dahili. 7. Bir renk. Emel. 8. Bakan. Kökten çiçe­ğe kadar olan kısım. 9. Geniş lemesine giden (iki ke).

Dünkü Bulmacanın Halli :

SOLDAN SAĞA :

1. Kadife - Ke. 2. Eleni. 3. Ner - Namlı 4. Anes - Fa. 5. Ricat. 6. Ebeveyn 7. Av - Ikın 8. İkizcik. 9. Hisar - İz.

YUKARIDAN AŞAĞIYA :

1. Kenarda 2. Aleni. 3. De­rece - is. 4. in - Sabıka. 5. Fin - Tekir. 6. Af . Vız. 7. Ma denci. 8. Kal - iz. 9. Kanık.

BİR İSİM BULUNUZ

Lefkoşa'da Adnan Menderes yolu üzerinde yeni inşa ettir­diğimiz yazlık sinemahane bu mevsim sayın halkımızın hiz­metine girmiş olacaktır. Gaye miz Türk seyircisine kaliteli filmler, temsiller ve konserler takdim etmektir.

Yeni sinemahaneniz için isim aramaktayız. Halkın kendi ma lı olacak bu sinemahaneye kendisinin bir isim vermesini yerinde bularaik bir anket aç­mağa karar verdik. En güzel isim bulana Sinema Müdüri­yeti tarafından ^5 lira mükâ­fat verilecektir.

Ankete iştirak müddeti : 31 Mart 1958 tarihine kadar­dır. Mektuplar aşağıdaki adre se gönderilmelidir:

İbrahim Hayrettin

Gime Caddesi No. 45 LEFKOŞA.

-j- HİZMETİNİZE AÇILDIYUSUF HAŞAN PARALİK, cam, demirci eş-

$ yası, dülger aletleri, boya ve her türlü hırdavat e§- yalarınızı temin edebüeceginiz mağazasını kıymetli

X vatandaşımızın hizmetine bugünden itibaren aç- malda iftihar duyar.

X * EN İYİ KALİTE X * EN UCUZ FİAT.$ * EN SERİ HİZMET.% * EN BÜYÜK KOLAYLIK.

Menfaatim büen mağazamızı ziyaret etmeden karar vermez...

YUSUF HAŞAN PARALİK,X Asmaltı Sokak No. 38X Lefkoşa.

(56)

Merak etme kardeşim, de­di. filhakika seni yakalamak için bize emir verdiler Lâkin şansın varmış; Lütfi beye tesa düf ettin de mesele aydınlandı Yoksa biz de az kaldı bir ha­taya düşüp sonra vicdan azabı çekecektik. Şimdi, senin bura­da kalman hem bizim için mucibi mes'uliyet, hem de se nin için tehlikedir. Derhal bu­radan uzaklaş. Bunu Lütfi bey temin edecek.

— Yolun açık olsun.. Çanak kale hududunu geçtin mi, iş­gal mmtakası haricindesin. Serbestsin ondan sonra.. Hiç merak etme.

Bu mert Türk subayının da bu hareketi beni ne kadar mü tehassis etti, tarif edemem. Gerçek bir Türk evlâdından da ancak bu beklenirdi

Jandarma subay: gittikten sonra, Lütfi bey bir kadın maş lahı ile başörtüsü vesaire ge­tirdi. Beni kadın kıyafetine soktu:

— Şimdi bu kıyafetle şehir­den çıkarsın. Fakat, yalnız de­ğil. Yanma bir köylü kadın vereceğim. O kadınla beraber gideceksin. Kadın seni bir köye götürecek. Orada Çerkeş Neşet Çetesi var. Seni onlara teslim edecek. O çete ile bera­ber Bigaya gideceksiniz.

Lütfi bey sözünü bitirdikten sonra, elime bir de mükem­mel rövolver tutuşturdu bir hayli de mermi verdi. Bedelini sordüm. Fedakâr vatan evlâdı güldü. Kendisine verdiğim el­bise bedelini de iade etti.

Bu Lütfi beyin, İstiklâl Sa­vaşımızda unutulmaz hizmet­leri olmuştur.

Hanın avlusuna indik. El­biselerim heybemdeydi. Boş küfeli iki eşek ile bir de köylü kadını bizi bekiiyordu.

Hanın avlusuna indik. Elbi selerim heybemdeydi. Boş kü­feli iki eşek ile bir köylü kadı­nı bizi bekliyordu

Lütfi beyle pek samimi ve hararetli unutulmaz bir veda­laşmadan sonra, rehberim olan köylü kadını ile merkeple re binerek yola koyuMuk.

Maşlahımın altında, silâ­hım daima elimde hazır ve parmağım tetikteydi. İcabeder se derhal ateş edip çarpışmağa başlıyacaktım.

Elhamdülillâh böyle bir şey olmadı; ovaya çıktık.

— Deh... cüş...Diye diye yol aldık ve köye

vardık.Beni pek sıkan kadın kıya­

fetinden hemen sıyrıldım. El­biselerimi giydim. Silâhımı da belime taktım.

Çerkeş Neşet çetesi henüz köye gelmemişti.

Yine rehberim köylü kadı­nın delâletiyle bir eve misafir olduk.Gece oldu. Bana verilen oda

ya çekildim.Fakat gözüme bir türlü uy­

ku girmiyordu. Hep:— Yolcu yolunda gerek!Kaçan kurtulur!Diye düşünüyordum. Niha­

yet, sabahı beklemedim. Gcce yansı köyden aynlıp Biganın yolunu tuttum.

Çok şükür, yolculuğum hiç bir ânzaya uğramadı.

Sabah, şafak sökerken, Biga gözüktü.

Artık işgal mmtakası hari- cindeydim.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Milli Mücadele

Milli Mücadeleye katılış ve Biga Müftüsü ile başbaşa...

Yazan : RECAİ SANAY

Benim doğrudan doğru­ya ve bilfiii "Milli Mücade­le" ye katılışım işte bura­dan başlar. ^

Biga, o güne kadar hiç görmediğim bir şehir... Pa­ram vardı. Giyiniş tarzım bir çeteci hissi veriyordu.

Temiz bir hana indim.Yalnız, bir eksiğim var­

dı: Hüviyetimi tesbit eden bir vesikam yoktu.

Lûtfi Bey, kendisinden ayrılmadan evvel, bana, ta­nıştığı ve itimat ettiği Bi­ga müftüsüne hitaben bir tavsiye mektubu vermişti.

Kendime biraz çeki dü­zen verdikten sonra, müf­tüyü bulmak üzere handan çıktım.

Şehir içinde herkes işiy­le güciyle meşguldü, itan- bulda görülen işgal kuvvet- leerin türlü çeşit neferle­rinden burada eser yoktu. Ne bir tek yabancı nefer, ne de bir tek yabancı su­bay.

Çarşıya girdim. Kalaba­lık. Arada bir süvari çete­lerin dolaştığı görülüyor.

Demek ki, burada milli kuvvetler var.

Hele bakalım...Müftülük dairesine gir­

dim. Müftü Mehmet Efen­di makamında. Nûranî bir sima... Karşısındakine hür­met telkin eden bir insan...

— Buyurun oğlum, dedi.Oturdum. Yalnızdık.

Mektubu verdim.Okudu. Lûtfi Beyi çok

sevdiğini, tam bir Türk ev. lâdı olduğunu söyledi.

Lûtfi Beyden, geçmiş iş­lerden bahsetmemesini, Si- vastan geldiğimi yazması­nı rica etmiştim. Konuştu­ğumuz gibi yapmış.

Müftü:— Hoş geldiniz oğlum,

dedi. Size elimizden ne ge­lirse yaparız. Konakhyacak yer buldunuz mu?

— Buldum efendim.— Âlâ..

Lûtfi Beyin mektubu be­ni teşkilât için gelmiş bir murahhas durumuna sok­tu. Ben de hiç bozmuyor­dum.

Müftü efendi:— Oğlum, dedi, bu ak­

şam bedenhanede hem ak­şam yemeği yeriz, hem de sizi bir arkadaşa takdim ederim.

Müftünün bu sözüyle: "Burası resmî dairedir. Fazla konuşmağa müsait değildir. Bizbize kalmca görüşürüz" demek istediği­ni anladım. Akşam üzeri buluşmak vaadiyle ayrıl­dım.

Şehir içinde, kahvelerde tepeden tımağa silâhlı, omuzlarında mavzerleri ası lı çeteler yer yer göze çar­pıyordu.

Bir kahveye oturdum. Bana kahve getiren kahve­ci çırağına, bunlardan tav­la oynamakta olan birini göstererek sordum:

— Bu adam kim?Çocuk, yüzüme tuhaf

baktı. Bu bakişmdan, na­sıl olup da bunu bilmediği­me hayret ettiği anlaşılı­yordu.

— "Kara Haşan" amca­nın çetesinden., cevabım verdi.

— Ya., dedim. Demek Kara Haşan isminde bir çete reisi var?..

'Devamı var)

KIRIMSIN EN MODERN KADIN TUVALET SALONU

SALOON ROSESayın müşterilerimden gördüğüm yakın

alâkadan cesaret alarak, Kıbrıs'ta ilk defa olarak

çalışmıya koyduğum her nevi; Tuvalet, Permanat,

Boya, Manikür, Masaj makinelerimiz Fransız

Sosyetesinin en fazla rağbet gösterdiği Makine - İerdir.

Bugün hizmete açılmış olan S A L O O N

R O S E' ye sizde şeref veriniz.

ADRES

MELÂHAT MEHMET22 Edward sokağı, . Lefkoşa

(Lidra Palas Oteli karşısı)

t

Page 4: H ü k ü m e t T e c r i t K a m p l a r ı m L â ğ v e d e ...

SAYFA 4(B O Z K U R T)

a)--**********'

B O« ^ ^ ^

K !BR !S TÜRK LİSESİ LİMASOL TÜRK KOLLEJiNi

FUTBOLDA 4-1 VOLEYBOLDA M A Ğ L Û P E T T İ

DA 2-0

Limasol Türk KoHeji dün şehrimize gelerek Kıb­rıs Türk Lisesi ile futbo! ve voleybol karşılaşmaları yapmıştır. Günün en heye­canlı karşılaşması iki kar deş oku! arasında yapılan futbo! maçı idi.

Maça saat 2. 15 de ha­kem Ahmet Sami Bey ida­resinde başlandığında kat- ro!ar şöy!e idi:Kıbrıs Türk Lisesi: Erden, İbrahim, Mustafa, A!i, (Sü leyman), Özkan, Ruso, ön­der, Mustafa, Dede, özer, irfan, özten.Limaso! Türk KoHeji: Os­man, Hamdı, Hüseyin, Ali Aziz, Erdoğan, Turan, ön­der, Aysın, Ulvi, Yaşar, Aydm.

Maça Limaso! Türk Kol­e jin in vuruşu ile başlandı ve Kollejliler Türk Lisesi yan sahasına yerleştiler. Fakat yaptıkları akınlar Türk Lisesi müdafaası bil hassa İbrahim ve özkân ta rafından kolaylıkla önleni­yordu. Burada 5. dakikada özer yüzünden yaralana­rak dışarı çıktı ve tedavi olunduktan sonra tekrar takıma girdi. Maç 20. daki- ya kadar Limasol Kolleji- nin baskısı altında geçti. Bu dakikadan itibaren Türk Lisesi akm üstüne akın tazelemeye başladı. 26. dakikada özerin üst üste iki kuvvetli şutu üst kale direğini yalıyarak dı­şarı çıktı. Maç bu şekilde devam ederken 32. dakika­da Türk Lisesi üst üste iki komer kazandı, ilk komer bir netice vermedi ise de ikinci kornerde özten, ka­fa ile Lisenin ilk golünü kaydetti. Geriye kalan za­man zarfında başka gol ol­madı vve birinci devre 1- 0 Türk Lisesinin galibiyetiy­le. sona erdi.

ikinci Devreİkinci devrenin ilk 15 da­

kikası karşılıklı akmlarla geçti. Bu dakikada gelişen bir Limasol Türk Kolleji akmında Türk KoHeji pe- nalti kazandı ve Erdoğan- da takımının beraberlik golünü kaydetti. Maç 1— 1 berabere duruma gelince Türk Lisesi açıldı ve gali­biyet golü peşinde koşma­ğa başladı. Nihayet 22. da­kikada sağ bek İbrahim to­pu sökerek ilerledikten son ra güzel bir orta yaptı Öz- tende kafa ile Lisenin ikin­ci golünü kaydetti. 2 — 1 galip duruma geçen Liseli­ler tamamı ile açıldı. 25. da kikada özerin şutunu Os­man kurtardı. 33. dakika­da gelişen bir diğer Lise akmında Lise penalti ka­zanarak özer de takımının üçüncü golünü kaydetti. 40. dakikada gelişen diğer bir tehlikeli Türk Lisesi akmında Öztenin pasına ye tişen Dede, Lisenin dördün cü ve son golünü kaydetti. Az sonra da maç 4 —1 Türk Lisesinin galibiyeti ile sona esrdi.

VOLEYBOL

öğleden evvel saat 11. 30 da spor öğretmeni Ku- bilây Rauf idaresinde baş­lanan maçta, takımlar şu kadrolarle sahada yer al- mılardı:

Kıbrıs Türk Lisesi: Mesut, Burhan, Ünal, Naim, Ba- bür, ZühtüLimasol Türk KoHeji: Er-miya, Turan, Hüseyin, Ul­vi, Hamdi, öndal.

ilk seti 15 — 3 gibi açık bir farkla kazanan Türk Lisesi ikinci setide 1 5 —4 kazanarak maçı 2 — 0 ka­zanmağa muvaffak oldu.

Kardeşçe karşılaşmalar yapan her iki okul sporcu­larını da tebrik eder ileri­deki karşılaşmalarında ba­şarılar temenni ederiz.

Camisap ERSÖZ

İngiüz Okıdunda Atletizm M ü s a b a k a t a M

GÜNSEL İLE KİTH ŞAMPİYON(Arkadaşımız Özkan i

Debrem bildiriyor):

Cuma günü başlayıp, Cumartesi Valinin de işti­rak ettiği binlerce seyirci önünde sona eren atletizm müsabakalarında Gürsel ile Kith 16 puvanla birinci, 14 puvanla Sururi ikinci gelmiştir.

Alman neticeler şöyle- dir.100 yarda: Sururi, Kith,

Papantoniu.220 " :Sururi, Kith Gür­

sel.440 „ : Efstasios, Ana-

yotu, Sururi. Manialı koşu : Mimis Tho-

mas, Georgiu 1 Mil : Stamatis, Christos,

Paul.Uzun atlama : Gürsel,

Tony.Yüksek atlama : Gürsel,

Girullu, Kith

Gürsel Cumartesi günü çok heyecanlı olmasaydı çok daha iyi neticeler ala­bilirdi. Yüksek de Gürsel, 5' 2" atlamıştır. Nitekim müsabakaya hazırlık gü­nünde 5 ayak 6 inç atlamış bulunuyordu.

Sururi 100 yardayı 11 saniyede koşmuştur. Gülle atışında, Yeronimidis bi­rinci, Themos ikinci, Akay da üçüncü gelmiştir. Akay gelen sene de devam eder­se rekoru kırması çok muh­temeldir. Çünkü daha 5 inci sınıf olmasına rağmen birinci ve İkinciden çok az farklı geri idi. Okul mezun larmın 100 yarda neticesi

şöyledir: Mustafa Menteş birinci Christoforu ikinci, Amil üçüncü. 100 yarda küçükler: Berbeoğlu, Sodi- ri, Fodiu.

440 yarda Ortalar: Seto, Eruz, Phodiu.

Günün en heyecanlı ve gülünç müsabakası, öğret­menler ile 6 A sınıfının yastık kavgası olmuştur. Bilhassa Haşan Nevzat be­yin, oğlu İlker ile yaptıkla^ n yastık döğüşü bütün Se yireileri güldürmüştür. Ne­ticede Nevzat bey oğluna mağlûp olmuştur.

Müsabakalardan sonra Vali Sir Hugh Foot talebe­lere hediyelerini dağıtıp onları tebrik etmiştir.

Gürsel ile Suririyi teb­rik eder Cumartesi Lârna- kada AMERİKAN AKA­DEMİ ile yapılacak musaba kalarda İngiliz Okuluna başarılar dileriz.

İKİNCİ KÜME KNOCK-OUTM A Ç L A R I

İkinci Küme Knoek-Out maçlarına dün başlanmış, Girneye giden Mormenekşe takımı havanın yağmurlu ol ması yüzünden maç yapa - mamıştır. Bu maç Çarşamba gün Lefkoşada saat 4 de oy nanacaktır.

Pergamada oynanan Qa - latya - Pergama maçını Ga latyalılar, güzel bir oyun - dan sonra 4-2 kazanmışlar dır.

Çetin Kaya Gençtik Gücü M a ç ! . . .

Dün öğleden, sonra Cirit Hisarında Türk Lisesi ile Li masol Türk Kolleji arasında oynanan maçtan sonra saat 3.45 hakem Derviş Abdurra- zak idaresinde Çetin Kaya ile Gençlik Gücü karşılaş - mıştır.

Havanın yağmurlu ve rüz gârlı olmasına rağmen, se­yirciler iyi bir maç seyret mek için sahaya gelmişlerse de., aksine kalitesi düşük bir maç seyretmişlerdir.

Komando futbolculara, kumandanları izin vermedi­ğinden, bilhassa Gençlik Gü cü çok eksik ve 7 yeni genç futbolcuyla sahaya çıkmış - tır. Başta Kalecileri Şefik olmak üzere komando bulu nan Kemal, Mitat, Servet, ve Haşandan mahrum Genç lik Gücü, yaralı bulunan Mesut, Cin ve Fikrete de ta kımlannda yer verilmemiş­ti.

Çetin Kayadan iki açık - lar, özerler ve Erdoğan, Öz kan da takımlarında yer al mamışlardı., Baştan sonuna kadar Çe­tin Kayanın baskısı altın­da cereyan eden maçın ilk devresinde santrfor Erol, ta kımma 6 gol kazandırmış ve devre 6-0 sone ermişti.

İkinci devrede, Çetin Ka ya hakimiyeti elden bırak­mamış ve Defteralı, Ayhan Onbeş ve Eroldan 6 gol da ha kazanmıştır. Bu arada Gençlik Gücü, İrfan'm aya ğmdan ve Penaltıdan şeref sayısını kaydetmiş ve maç da 12 . 1 Çetin Kayanın a- çık farklı galibiyetiyle sona ermiştir.

K i S A HABERLER...YEIİLADA YENİ LOKALE TACINDI

Öğrendiğimize göre Ye - şilada İnönü Gençlik Kulü bü dünden itibaren Pençiza de Sokağı No. 35 deki yeni lokale taşınmıştır.

Yeni lokalin, gençlerimize uğurlu olmasını temenni e- deriz.

FERAHZAT İLE F İ K R E T ÇETİN KAYAYA MI G İ R İ Y O R ? . .

Mevsuk kaynaklardan öğ rehdiğimize göre Yeşilada- nm muvaffak oyuncuları Ferahzat ile Fikret, kulüp­lerinden istifa ederek Çetin Kaya'ya transferlerini iste­mişlerdir.

VOLEYBOL MACI Y A P I L M A D I

Dün oynanması beklenen Atatürk Enstitüsü ile Me - zunları arasındaki voleybol maçı hava muhalefeti yüzün den oynanamamıştır.

HARDARPASA KANLI MESCİT MACI YARIDA K A L D I

Dün öğleden sonra yeni sahada Haydar Paşa ile Kanlı Mescit arasındaki maç, 1-0 K. Mescit'in ley - hine devam ederken, yağ - mur yüzünden yarıda kal­mıştır.

.---- ^ ----

GENÇ TAKIMLAR M A Ç L A R I

Dün Lefkoşada yapılan Genç kulüpler lig maçların da Tahtakale - Kanlı Mesci- ti 3-0 ve Dali - Haydar Pa- şa'yı 4-3 mağlûp etmiştir. Bu maçların tafsilâtını ya­rınki sayımızda bulacaksı­nız.

KİBRİS RADYOSUNDA TEVKİF

Kıbns Radyosunun Te­levizyon servisinde çalış­makta olan Alkis Panayo- tu Longinos Emniyet Ma­kamları tarafından tevkii edilmiştir. Longinos Kıb­rıs Radyo servisinin maki­neler kısmında çalışıyordu; Televizyon ihtas edildik­ten sonra da Televizyon kıs mma nakledilmişti. Birkaç gün evvel yine tevkif edi­lip serbest bırakılmış olan Longinos Lefkoşalı olup 22 yaşındadır.

25 MART KUTLANACAK

MI?inanılır çevrelere atfen

fen bildirildiğine göre, Yu-

nanistanın istiklâl günü olan 25 Mart tarihi Adanın her tarafında Rumlar ta­rafından merasimler, nü­mayişler ve dinî ayinlerle kutlanacaktır. Tethişçilik- ten bu yana iki yıldanberi ilk defa olarak 25 Mart bu şekHde kutlanmaktadır. İdarî Makamların henüz kat'i kararlarını açıklama­dığı da kaydedilmektedir Fakat bazı şartlara tâbi ge. reken iznin verileceğine inanılmaktadır.1 NUMARALI MEVKUF SERBEST BIRAKILDIKıbns Hükümeti bir ta­

raftan sabotajlar devam ederken d i ğ e r taraf­tan da siyasî mevkufları kayıtsız şartsız salıvermek te devam ediyor. Evvelki gün Şahısları tevkif kanu­nu yürürlüğe girdiği za­man 1 numaralı şahıs ola­rak tevkif edilen Stelios Mihail Şamişi serbest bıra- rakılmıştır.PİLE KAMPI KAPANDI

Pile Kampındaki Siyasi Mevkufların Kokkino Dir- mithia kampına nakledil­diklerini d ü n k ü s a y ı m ı z d a b i 1 - dirmiştik. Şimdi mattalbir durumda olan Pile Kampı­nın resmen kapandığı bil­dirilmiştir. Bundan böyle siyasî mevkuflar için tek bir kamp kullanılacaktır. Bu kamp da Kokkino Dir- mithia kampıdır. Hükümet tedricen bu kampı da ka­patacaktır.

D Ü N K Ü A T YARIŞLARININ

NETİCELERİDünkü yanştar havamn rüz

Kârlı ve yağmurlu olmastna rağmen, ümidin fevkinde seyir d toplamtşhr.H İKİNCİ KOŞU

1 inci Jaka,2 İnci Chipmamk3 üncü Siehrls,

İKİNCİ KOŞU1 inci Haros,2 inci Dağların Kızı,3 üncü Peri Kızı,

ÜÇÜNCÜ KOŞU1 inci Prince Regenut,2 inci Opel,3 üncü Zatopek,

DÖRDÜNCÜ KOŞU1 inci Taietos,2 İnci Croupier,3 üncü Queenie,

BEŞİNCİ KOŞU1 İnci Zafer,2 inci Kandırah,3 üncü Pendaya,

ALTINCI KOŞU1 inci Valentinos,2 inci Vcgas,3 üncü Fatih,

LÂRNAKA BEKİR PASA ORTA OKULU PERGA- MA KÖYCÜLÜK OKULU

SPOR KARŞILAŞ- MALARI

Cumartesi günü Bekir- paşa Orta Okulu Spor eki­bi Pergamayı ziyaret ede­rek orada Pergama Köycü­lük Okulu Spor Ekibi ile Spor karşılaşmaları yap­mışlardır.

Karşılaşmalar ö.s. saat 3 de ping-pong maçlan He başlamış ve neticede Be- kırpaşalılar 2 — 1 galip gel mişlerdir. Akabinde oyna­nan voleybol maçını ise Pergamalılar 15 — 7 ve 15 — 13 kazanmışlardır.

En son oynanan futbol maçında ise her iki takı­mın da çıkardığı müsavi oyun neticesinde, takım­lar yenişemediler ve maç da 1 1 berabere sona er­di.

KAZA NETİCESİNDE ÖLDÜ

Dün Lefkoşa - Leymo- sun yolu üzerindeki beşm- ci müde motosikletle git­mekte olan Antonios Kos- mos adında Rum genci mu vazenesini kaybederek bir tarlaya yuvarlanmış ve he­men ölmüştür. Motosikle­tin gerisinde oturmakta olan diğer bir Rum genci ise pek az yaralanmış ve tedavi için hastahaneye

kaldırmışıtr.MAKARiOS'UN MESAJI

Tethişçi P a p a s Makarıos Yunanistanın istiklâl günü olan 25 Mart tarihi müna­sebetiyle Kıbrıs Rum hal­kına bir mesaj göndermiş­tir. Makarios bu mesajın­da Yunanistanın nasıl is­tiklâl kazandığını belirt­mekte ve Kibrisin istiklâli için de ayni şekilde çalışa­cağını ve dâvaya yakın bir gelecekte ulaşılacağını id­dia etmektedir. Tethişçi Papas mektubunda Kıbrıs Rum kahramanlarının şe­caatleri sayesinde hürriye­te erken bir zamanda ula­şılacağını da ileri sürmek­tedir._________________________ t

29. 3. 958 TARİHİNDE İNGİLTEREDE

Oynanacak Maçların Tahminleri

1 - Kuvvetli ihtimalle bera­bere kalabilecek oyunlar:West Brom A - Wolves Cardiff C. - Blackburn R. Huddersfieid - Fulham Colchester U. - Bringhton Torquay U. - Q. P. R.Barrow . Scunthorpe Chesterfield . Bradford C. Reading - Siwindon T. Tranmere R. - HuH C.

2 Misafir takımlartn kaza nablleceklerl oyunlar: Portsmouth . ArsenalStoke C. - West Ham U. Coventry C. . Plymouth A. Walsail - Fort Vale Dundee - Caltic

S - Yerlerinde oynayıp da ka zanacak olan takımlar:

Preston N.E., Leyton O., Manchester C., Tottenham H. Crystal Palace, Bury, Chariton Ath, Middlesbro., Shrewsbury T. Hearts.Birmingham C. - Evertan Bumiey . Blackpool Chelsea - Sunderiand Manchester C. Leedes Utd. Newcagtle Utd. - Luton T. Nott'm Forest - Bolton W. Portsmouth - Arsenal Preston N.E. . Leicester C. Sheffieid Wed - Manchester X Tottenham H. - Astan ViUa 1 West Brom A. . Wolves XBrlstol City . Sheffield Utd. 2 Cardiff City . Blackburn R X Chariton Ath. . Bristot R. 1 Doncaster R. Derby County X Grimsby T. - B'arnaley ıHuddersfieid T. - Fulham X Leyton Orient . Lincoln City 1 Liverpool . ipswich Town 1 Middlesbro - Notts County 1 Rotherham U. - Swansea T 1 Stoke City - West Ham U. 2 Boumemouth - Newport Co X Brentford - Southend Utd 1 Colchester U. . Brighton ' X Coventry City - Plymouth 2 -Crystal Palace - Exeter C 1 Northampton T. . Mi!lwal[ Norwich C - Southampton Reading . Swindotı Town Shrewsbury T. . Aldershot Torquay U. . Queeng Park Walsall - Port Vale Watford - Gilllngham Accntngton St. . Mansfield T. 1 Barrow - Scunthorpe U. x Bury . Geteshead iCarimle Utd. . Rochdale 1 Oıester - Worklngtom x Chesterfield . Bradford C. X Hallfax Town - Bradford 1 <-n^ U' - Stockport C 1 Oldham Ath. . Darlington. Southport . Crewe Alex

Rov . Hull City York City . Wrexham Clyde - Aberdeen Dunpee - Celtic gast Fife . st. Mlrren

R°versKilmamock . Falklrk y

^ - Partlck Thlstle 1 an^ers - Motherwvell ı

İ*^rd Lanark - Hibernian ]

SATILIK TARLA Bağ ve Bademlik

hum Hoca Said Efendinin Meletse mevkıindeki 80 dö­nüm tarlası, badem ağaç-

Bu mevki Adanın en gü­zel sayfiye yerlerinden bi-

Burada Hotel, Fab­rika, Mektep ve sairn

Bu tarlanın ya- EeŞ'Kekte olan 4 y

suyunda hissesi bulunmak-

istekliler şu adrese mü racaat edebilirler

Tnrj, SAİD

Herkesin TicaretDünyaca meşhur, Mevsiı

KOSTÜMLER . BLÛZLAR .

LER i - SEYAHAT VALİZLERİ

VATLAR - TERMOLAR . DÜ6(

LER i Bahar ile beraber vasıl ol

Almakta acele ediniz.

7, Büyük Hamam sokağı .

LEFKOŞA

Pakistan İstitdâh YıMönümünü Ki

TÜRK UÇAKLARI GöSTEI

Karaçi, 23 — Pakistan İngiliz Milletler Camiasına dahil hür bir memleket ola­rak Cumhuriyet rejimile istiklâle kavuşmasının ikin ci seneî devriyesini bugün merasimle kutlamaktadır. Karaçide olduğu gibi mem­leketin diğer yerlerinde de şenlikler ve bayramlar ya­pılmaktadır.

Karaçideki kutlama tö­

renine : hil bütü

keri miştir.

uçakların merasimi

ve çeşitî lunmuşli

larmın

dan sitay tedir.

Fransa Batının DesteıParis, 23 — Fransa Baş­

bakanı Felix Gaillard bu­gün yaptığı bir konuşma­da Cezayir savaşının hür dünyanın menfaati icabına olduğunu iddia etmiş ve Batının bunu anlıyarak Fransayı Cezayir mevzuun da desteklemesini istemiş­tir.

Diğer lunan 60 rinin 10! yire ııa Fransız bugün ya mada bu! sa anlaşr yapamıya miştir.

J L 0 C A RAP!

1

Telemetreli ve ışığı ölçen ci] led - rangefender ve exposure

Compus 1/500 saniye.. Objektif

Dünyaca meşhur JLOCA en son modeli olan "JLOCA RAPI

aklı amatörlerimize sunmakla şe; Tamamen otomatik olan "JLOCJ boyunca size yoldaşlık edecek yülı dır..

Kıbns Ace

M. FEVZİ Gime Cadde Tel. 2955 -

HAŞAN D. ÖZÜ

Karyola ve Demir F A B R İ K A S

TELEFON : 5 5 7

fabrikamızda imâl edilen Karyola ve Demir Mobilya eşyalarımızı tercih ediniz. Sağlam ve Üstün Kalite. Hatlarımız rekabet kabul etmez.

Toptan ve Perakende

Satış Yeri

Zühtüzade Sokak No. 7

(Türk Lisesi Arkası)