I f ;

Perşembe26

N i s a n

1962

M M D T A R A F IN D

B o z h . u a » t

KUIIULUŞ .... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ~ i Y I I ^ l1 9 5 1 ,1 l w ı ı » ı ı l l l l i l ! H M I * M M M İ l l J Isa y i! 2157

Dizilip Basıldıftı v » ,. ____ MUdUr ve imtiyaz Sahibi: CEMAL TOGAN—----- * BOZKURT Basımevi”. Telgraf: ‘‘BOZKURTTelefon: 2951, Adres: Girne Caddesi, Lefkoşa—Kıbrıs. Fiyatı: 15 Mil.

GÜVENEBİLİRSİNİZ

Eşyaya Nark Konabilecek Mehmet ErtoğrulofiluKONTROLA TABÎ FiATLARIN TEŞHİRİ MECBURİ KlbHS’8 ÇfljjinllllINGİLTERE’DEKİKÜM HAKKINDA

Temsilciler Meclisi dün öğ­leden sonra saat 3 de başlayan ve gece geç vakte kadar de­vam eden oturumunda Vergi Tahsil Kanun Tasarısı ile Em­tia ve Hizmetleri DUzenliyen ve Kontrol eden diğer bir tasa­rıyı tasvip etmiştir. Türk üye­lerin, çoğu Emtia ve Hizmetle­ri DUzenliyen ve Kontrol eden tasarının aleyhine oy vermişler dijerleri de çekimser kalmışlar­dır.

KOMİTELERE TÜRK ÜYELER ALINMASI

Tasarı hakkında söz alan Ha- llt Ali Riza, Emtia ve Hizmet-

bozkur;GÖRÜŞÜ ::,r

Olaylar istismar

Edilmemelidir

(KI Türk avukat ve gazetecisi­nin Öldürülmesiyle ilgili olayı bütün Türk yetkililer takbih

itmiş ve bu gibi cinayetleri tas- rip etmediklerini açıkça belirt­ililerdir. Türk liderlerinin bu (onuda verdikleri demeçlerle «mastımızın hislerine tercli- nan oldukları aşikârdır.

Her millet ve cemaatta cina­yetler işlenir. Fakat, bu clna- ’etlerden bütün bir milleti ve- a cemaatı sorumlu tutmak ; 'ütün bir cemaatı itham etmek iç de doğru bir hareket değil­ir ve olamaz.

Bu bakımdan, Cumhurbaşka- 1 MaJcarios’un, söz konusu cl- ayeti tahbih eden açıklamasm- a, bu olayı Bayraktar olayı He gili göstermlye kalkışması cid en üzücüdür.

Cumhurbaşkanı bu iddiasını, umhuriyet gazetesinin, Bay- ıktar ve ömerye camilerine snan bomba ve bir Rum oku­mu yakma teşebbüsüyle ilgili arak kurulan Soruşturma Ku­llunun yaptığı müracaatı ya­nlaması gerçeğine İstinat et­mektedir. Fakat bu müraca-* diğer Türkçe gazetelerde de lyımlanmış; Kıbrıs radyosu ıberler bültenlerinde de okun­uştu. Eğer bu iddia gerçek •aydı, bugün memleketteki İttin gazeteler ile radyo ha­berini hazırlayanların ayni Jbete uğramaları gerekecekti.

Henüz soruşturmalar bir ne-* vermeden, bu cinayetlerin rasl olduğunu veya Bayraktar 'jfcn ile İlgili bulundukları- iddia etmek, kanaatımızca aletin tecellisini kösteklemek > başka bir işe yararaayacak-

°“rum bu merkezde iken, nuarın bu müessif olayı is- ®*r yoluna gitmeleri, kana- ®J*ca ne soruşturmaların se- wtlne ve ne de iki toplumun »hatlarına değildir.

leri DUzenliyen ve Kontrol eden tasarının bütün yetkileri Tica­ret ve Endüstri Bakanlığının birkaç mamuruna verdiğini söy lemiş ve söz konusu kan,un iyi tatbik edilmediği takdirde, âm­meye fayda yerine zarar vere­bileceğini belirttikten sonra harp yıllarındaki fiat kontrolü­nün kara borsaya yol açtığını hatırlatmıştır.

Halit Ali Riza devamla, ka­nun tahtinete kurulacak komi­telere Türk üyeler de alınma­sını ve bu hükmün kanuna kon masını ileri sürmüş, şimdiye kadar geçirilen kanunların ba­zılarında böyle bir şart oldu­ğunu, bazılarında ise bulunma­dığını söyledikten sonra, Mecli­si, bütün kanunlar tahtinete ku­rulacak komitelere Türk üyeler alınmasını derpiş edecek umu­mî bir karar almağa davet et­miştir.Bu mülâhazalar ışığında Türk

lerin söz konusu tasarı lehinde oy kullanmayacağını söylemiş­tir.

TASARI TAM DEĞİLDİRTasarı hakkında söz alan Ne-

bil Nabi, Ramadan Ctemil ve Kemal Deniz de tasarının tam

olmadığını, beklenen faydayı vermiyeceğini söylemişlerdir.

Ramadan Cemil, tasan geçi­rildiği takdirde, faydalı olmak şöyle dursun, hükümette çok masrafa mal olacağını belirt­miştir.

Tasarı uzun müzakerelerden sonra geçirilmiştir.

Dün akşamki oturumda, 1962 Dahili Telekomünikasyon (Ta­dil) Kanun tasarısı ile 1962 Ek Bütçe (No. 6) Kanun tasarısı meclise sunulmuştur.

LONDRADAKI MAHKUM IKI RUM HARKINDAKİ SORU

Mteciis daha önce, üyeler ta­rafından sorulan sorularla bu sorulara verilen cevapların o- kunmasmı dinlemiştir.

Bunlar arasında, Rum üye­lerden Lellos Dimitriadis’in, halen Ingilterede bulunan ve Kıbrıs Hükümeti tarafından ia­desi istenen iki Rumun durumu hakkında, Ingilterenin Lordlar ve Avam Kamarasında cereyan eden müzakereler hakkındaki soru da bulunmaktaydı.

Bilindiği gibi, söz konusu müzakereler sırasında, bazı In­giliz meb’uslar, Zahariadis’in

IKI RUM MAH- SORU SORULDU

Dün Akşam Ânkaradan Lefkoşa’ya Gelen Büyük­elçi Gazetemize Bir Beyanat Verdi

EOKA hakkında emniyet kuv­vetlerine bilgi verdgni, çok kıymetli hizmetlerde bulundu­ğunu ve Kıbrısa iade edildiği takdirde derhal öldürüleceğini söylemişlerdi.

Lellos Dimitriadis, bu müza­kerelerin Kıbrısta adaletin yü­rütülmesi hakkında şüpheler uyandırdığını belirtmiş ve Ada­let Bakanının bu konuda bilgi vermesini istemişti.

Bakan verdiği cevapta, Kıb- rısta adaletin tarafsız bir şekil­de yürütüldüğünü ve söz ko­nusu iki Rumun suçlarının si­yasî olmadığını, fakat çok cid­dî cürümler işlediklerini açıkla­mış ve suçlarını saymıştır.

KANUNUN ÖZELLİKLERİDün akşam geçirilen Emtia

ve Hizmetleri Kontrol eden ve DUzenliyen Kanunun esas nok­taları şunlardır:

Kanunu, Ticaret ve Endüstri Bakanı uygulayacak ve kendi­sine bu hususta yardım etmek; ve tavsiyelerde bulunmak üze­re, Bakanlar Kurulunca her ka­zada yedişer üyelik Kalite ve Fiat Komitesi ile merkezde al­tı üyelik bir Kalite ve Fiat Kontrol Koordinasyon Komite-

BOZKURT

si tâyin edilecek.Bakan, Kontrola tabi ilân e-

dilen her eşyanın azami satış fiatını; veya azamî kâr nisbeti- ni veya bir hizmet için azamî ücreti tesbit edecek;

Azamî fiat veya kâr nisbeti veya ücret tesbit edilirken, ma­liyet fiatı, taşıma masrafları, ödenen kira, sigorta, maaş ve buna benzer masraflar nazarı itibara alınacak;

Kontrola tabi bir eşya satıl­dığı zaman, toptancı peraken- teciye fatura ve makbuz vere­cek. Herhangi bir müstehlik, arzu ettiği takdirde kendisine eşyanın bUtün tahvilâtını göste­ren bir makbuz verilecek;

Bu suretle alınan fatura ve makbuzlar, müstehlikler hariç, bütün diğerleri tarafından Uç ay müddetle saklanacak.

Her toptancı ve perakenteci, fatura köklerinden başka, “Sa-

(Devamı 4. Sayfada)

Kıbrıs Cumhuriyetinin Anka­ra nezdindeki Büyükelçisi Meh­met Ertoğruloğlu dün akşam Ânkaradan Letkoşa'ya gelmiş­tir.

Kendisiyle görüşen bir mu­habirimize büyükelçi şöyle de­miştir:

“Büyükelçiliği ilgilendiren çeşitli konular üzerinde alâ­kalı makamlarla temas etmek maksadıyle Kıbrıs’a çağrılmış bulunuyorum.”

Muhabirimizin Kıbrısta ne

kadar kalacağı sorusuna ezcüm­le şöyle cevap vermiştir. İka­met müddetini yapılacak temas larla görüşülecek meseleler Ta­yin edecektir Son olaylar hak kındaki fikri soruları Büyükel çi şöyle demiştir.

“Henüz tetkik etmiş değilim. Bütün bildiğim gazetelerden öğ rendiğimdir.” Ertoğruloğlu Be yanatında “bütün vatandaşlar­ına sevgi ve saygılarımı sunma yı bir borç bilirim” diye soa vermiştir.

Amerika Nükleer Denemelere Başladı

MEHMET ERTOĞRULOĞLU

VAŞINGTON (Royter) 25 : Amerikan uçakları bugün, Pa­sifik teki Christmas adaları ya­nma bir nükleer bomba atarak, Amerikanın atmosferde yapaca ğı bir seri denemeyi başlatmış­tır.

Amerikan çevrelerinin bu de­nemenin tamamen başarılı ya­pıldığını bildirmişlerdir.

Bu olay üzerine, birçok ta­rafsız devletlerin sözcüleri U- züntülerini belirtmişlerdir. Roy ter haberler ajansının Mosko- vadaki muhabiri, Rusyanın, Amerikan denemesi hakkındaki görüşlerini yarm (bugUn) açık­layacağını bildirmektedir. Doğu Almanya hükümetinin bir söz­cüsü ise, bunun en büyük bir cinayet olduğunu söylemiştir.

22-23 Şubat Olayı Ka-nunTasarısı Kabul Edileli

ANKARA (Radyo): Millet Meclisi Milli Savunma Komis­yonu, 22-23 Şubat olaylarıyla ilgili kanun tasarısını dün mü­zakere ve oybirliğiyle kabul edilmişti^.

Müzakere, Uç buçuk saat ka­dar devam etmiştir.

Müzakerelerde Adalet Baka­nı Sâhir Kurutluoğlu ile Millî Savunma Bakanı llhami Sancar da hazır bulunmuşlar ve birer konuşma yaparak kanunun öne mini belirtmişlerdir.

Bu arada milletvekilleri, ba­kanlara bu konuda çeşitli so­

rular sormuşlardır.Millet Meclisi Savunma Ko- 1

misyonu’nnda kabul edilen ta­sarı, daha sonra Adalet Komis- yonu’nda müzakere edilecek ve müteakiben Millet Meclisinde görüşülecektir.

Kıbrıs Hükümeti Türk Memurlar Kurumu Yönetim Kurulu mensublan dünkü toplantı sırasındafFoto Bozkurt - BİLBAY)®!

DUL VE YETİMLER EMEKLİLİK FONU KANUN TASARISI, UYGUN BULUNMADI

Dün öğleden sonra Lefkoşa’- da Türk Hükümet Memurları Lefkoşa Şubesi binasında yapı­lan bir toplantıda adanın dört yanından gelen Türk hükümet

Sağlık Bakanlığının Yalanlaması

Sağlık Bakanlığı, Kipros ga­zetesinin 23 Nisan tarihli sayı­sında Sağlık Bakanının Ingilte­re’de üniversite sonrası etüdde bulunan bir Rum Hastabakıcıyı tâyin etmeği reddettiğine dair haberi yalanlamış ve hastabakı­cı tâyinlerininn Amme Hizmet­leri Komisyonunca yapıldığını açıklamıştır.

memurları, Dul ve Yetimler E- meklilik Fonu kanununu tâdil eden kanun tasarısıyla Temsil­ciler Meclisi özel Komitesinin bu konuda sunduğu raporu in­celemişlerdir.

MENFAATLERE AYKIRIToplantıda söz konusu tasarı­

nın, Dul ve Yetimler Emeklilik Fonu'na bağlı memurların men faatlerine aykırı olduğu kararı­na varılmış ve Meclis özel Ko- mitesi’nin raporunda yapılan tavsiyelere uygun olarak bir kanun tasarısı hazırlanması ve­ya mevcut tasarının değiştiril­mesi için ilgili makamlara mü­racaatta bulunulması istenmiş­tir.

İŞBİRLİĞİ YAPILACAKToplantıda ayrıca Temsilciler

1 N » Ingiliz Kuvvetleri Başkomutanı General Sir Dudley Wartf, Cebelitarık « 'T e d f î -Kıbrıs’tan ayrılmazdan önce Savunma Bakanı Osman örek e veda ziyaretinde bulu ş2 & U * ju d le y . Bakan ı n r » ■ m

Meclisi Başkanı, Asbaşkanı ve I çalışmalar devam ederken Rum Meclis Maliye Komitesi Uyele- Memurlar Cemiyeti Yönetim riyle birer mülâkat istenmesi Kurulu’yla işbirliği yapılmasına kararlaştırılmış ve bu yoldaki | karar verilmiştir.•IIIIIH IIIM U tlIU U IIIIIH IIIM IIIIM IM IM IIIU IIH IIU IIIIIIIIIIM IIH IIU IIIlIlKIH IIIIM lIH IM H IlIH M IlU lim U lIM IIIII

KATLEDİLEN İKİ

TÜRK AVUKAT DÜN LEFKOŞA’DA DEFNEDİLDİLER

Müftü Dânâ Efendi, Yaptığı Konuşmada Cinayet Olayım

Takbih Etti

S E Y A H A T • • • •

LEFKOŞA TÜRK BAN K A SILT D . s e y a h a t b r o ş u n d a

yapılan rezervasyonlar içm ilave Par* *Biletler resmî fiyat üzerinden satılır.

Lefkoşa’da vurularak öldürü­len gazeteci ve avukat Ahmet Muzaffer GUrkân ile Ayhan M. Hikmet’in cenazeleri, dün öğle namazından sonra Selimiye Câ- miinden kaldırılarak ebedi isti- rahatgâhlarma tevdi edilmişler­

dir.MÜFTÜ'NÜN KONUŞMASIMezarlıkta, defin töreninden

sonra söz alan Müftü Dânâ Efendi, M. Gürkan ile A. Hik- met'in ölümlerinden duyulan üzüntüyü belirtmiş; cemaatin ve memleketin faydasına olma­yan bu ve buna benzer olayla­rın tekrarlanmasının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınma­sını istemiştir.

BARO KONSEYİNİN TOPLANTISI

Baro Konseyi, dün Cumhuri­yet Başsavcısı Kriton Tomari- tis’in başkanlığında toplanmış ve gündemdeki konulan ele al­madan önce, baro üyesi olan Ayhan Hikmet ile Ahmet Mu­zaffer Gürkan’m öldürülmeleri karşısında üzüntülerini belirt­

miştir.

ATİNA BASINIAtina Basını, Lefkoşa’da iş­

lenen Çifte Cinayete büyük yer vermiş ve bu gibi olayların, Kıbrıs Devletinin geleceği için ümit verici olmadığını yazmış­

tır.

Cumhur Başkan Muavininin KabulleriCumhur Başkan Muavini Dr.

Fazıl Küçük, dün sabah saat 9.30’da İçişleri Bakanı Polikar- pos Yorgacis’i resmî ikametgâ­hında kabul etmişler ve kendi­si ile uzun bir süre görüşmüş­lerdir.

Cumhur Başkan Muavini, sa­at 10.30 da Ingiliz Muhafazakâr Parti Meb'usu Humphrey Ber- keley’l ve saat 11.30’da ise Yüksek Anayasa Mahkemesi Başkanı Profesör Emst Forst- hoff’u, resmî ikametgâhında kabul ederek kendileri ile bir süre görüşmüşlerdir.M H ItM IM M IM M M im M M H ItltM IllllllM IH tlM tltM Illlll

Arıcılık Kursu, Mayıs Sonunda

Tarım Bakanlığı Tarımsal E- ğitim Servisi, daha önce 14 ile 19 Nisan tarihleri arasında dü­zenleneceği • bildirilen Lefkoşa Arıcılık Kursunun, 28 Mayıs ile 2 Haziran tarihleri arasında yapılacağını açıklamıştır.

Orman Yolu Trafiğe Açıldı

Orman Dairesinden açık­landığına göre, şiddetli yağ­murlar neticesinde kapanan Alevkaya - Arapköy orman yolu şimdi tamir edilmiş olup trafiğe açılmış.ır.

Resimlerimiz üstte Kadınlar Birliği Yeni heyeti idaresi ve altta toplantıya iştirak edenleri tesbit etmektedir.

(Foto. DÜŞENKALKAR)

Kadmlar Birliği Genel Kurulu, Dün ToplandıKıbrıs Türk Kadınlar Bir­

liğinin 9’uncu Genel Kongre si, dün Lefkoşa’daki Kadın­lar Birliği lokalinde yapıl-

«tmiMIttMMMtIfMIMI IIIIIH U lIK IflItlISM IM M IllllllIH H IH M IM H Illlll

Müftüzade ve Kontos Amerikaya Hareket EttilerCumhurbaşkanlığı Müsteşarı Apostolos Kontes He Cumhurtaaşkan Muavinliği Müsteşarı Cemal Müftüzârfe, Amerikan Hükümetinin davetlisi olarak dün Washington'a gitmek üzere Kıbrıs'tan ayrılmışlardır. Amerika'da iki ay kalacak olan müsteşarlar mesleki tetkik ve temaslarda bulunacaklardır. Resimde, Apostoios Kontos (soldan ikinci) ve Cemal Müftiizade (soldan iiçüncii), Kıbrıs’tan hareketlerinden önce Amerika Büyükelçisi Fraser Wilkins (sağdan

birinci) ve Elçilik Müsteşarı Doglas Heck'le (soldan birinci) birlikte görülmektedir.

mıştır. Toplantıyı açan ve da ha sonra yeniden başkanlığa seçilen Süheylâ Küçük, Ka­dınlar Birliği’nin faaliyet ve gayelerinden bahsetmiştir.

Yeni İdare Heyetinin seçi­minden sonra köycülük ve sosyal kollar teşkil edilmiş­tir. Bu kollar, köylere gide*1 cek; biçki, dikiş, nakış ve el işleri konusunda kurs düzen­leyecekler, kimsesiz ve muh­taç çocuklara yardım edecek­lerdir-

IHIM IM H itfttf i t t i HIM tttltHM IM IMM ttltlIttM MtM lIlI*

23 Nisan TörenleriUlusal Egemenlik ve Ço­

cuk Bayramı, şehir ve kasa­balarda olduğu gibi en ufak Türk köylerine kadar her ta­raf a kutlanmıştır.

Gime'de, bütün Okulların öğrencileri, Anafartalar Or­ta Oukulundan hareketler 23 Nisan okuluna gitmiş ve ora da İstiklâl Marşı ile başla­yan törende, milli oyunlar oy nanmış, şiirler okunmuş ve danslar yapılmıştır. Daha sonra, çocuklar arasında he- dlyeli giyim müsabakası ya­pılmış ve kazananlarla di Çer İerine hediyeler verilmiştir.

(Davaau 4. SajriMfe)

SAYFA*»» lllllllllllttIllllltlIlllltlIlllllllttIHIII t R A 7 I f f | D T \ .............

Bir A da le O yunu :TWİST!TWÎST!,,.. •, ı......— ...İM»...............................■■mu...................... V''!;|i!|: ;:il:rj!'j'

İ M A A K T A R IL * !...................... ............PERŞEMBE,

OKULLARDA DERSLER ■ TAŞKENT MUHTARININ ŞİKAYETİ“Dragot" imzasıyla mek

tup yazan bir okurumuz, okulların Cemaatlere fay­da sağlayan müesseselerin başında geldiğini bildir­mekte ve Cemaat olarak bunu kavramış bulunduğu muzu kaydettikten sonra okullarımızda yıllık müfre data uyulmadığım gördü­ğü için bu konuya temas etmek istediğini belirtmek tedir.

Okuyucumuz, böylece konuya bir giriş yapmak­ta ve okullardaki müfre­dat programlarıyla ders kitaplarının Eğitim Bakan lığı’nca her yıl daha mun­tazam bir duruma kondu­ğu üzerinde durarak şöyle demektedir:

“Bu intizamla öğrenciye daha iyi ve kolay ders öğ­renme imkânları sağlan­mış olunuyor. Batı ülkele­rinde ise daha ileri gidile­rek ders programlarına a- tom çağının dersleri konul

muş bulunuyor. Durum böyle olduğu halde bizim okullarımızda geçmiş yıl­ların ders kitaplarının oku tulması bir hastalık halini almıştır. Bâzı öğretmenle­rimiz ise öğrencilere daha geniş bilgi vermek amacıy la üniversite kitaplarından ders vermektedir. Bize gö­re her iki halde de öğren­ciye fayda yerine zarar verilmektedir- Çünkü ilim de geleneklere sadık kalın madiği gibi, bu yaştaki öğrencilere de üniversite ayarındaki program uygu­lanamaz.”

Okurumuz, bu satırlar­dan sonra ilgililerin bu ko­nuya önemle iğilmelerini istemektedir.

Taşkent köyü muhtarı S. M. Ali, yazı işleri müdü rümüze gönderdiği bir mektupta, Lâmaka Komi­serliğinden şikâyet etmek­

te ve kaza idare amirliği­nin köyü ilgilendiren mes’elelerde kendisini ha­berdar etmediğini, köylü­nün ortak menfaatleri için hazırlanan projelerde kendisine söz hakkı tanı­madığını duyurmamızı is­temektedir.

Mektup, bundan sonra şöyle devam etmektedir:

“Taşkent köyünün ço­ğunluğunu teşkil eden Türldere yapılan haksızlık lan, ilgililer nezdinde def’ alarca protesto ettik. Her def asında isteklerimize karşı kulak tıkandı.

Bu durum karşısında ta­hammülüm kalmadığını, köyümün haklarını koru­makta güçlüklerle karşılaş tığımı açıklamak zorunda­yım.”

Bu köşe, bütün okuyucutarr- mızındır. Her okur, bu köşeden kendi sesini duyurma fırsatını bulacaktır.

UlMimM IM IHM tMIl

— "Bu kadar tavuğa bir horoz lâzım değil mi?”

Şu ele avuca sığmaz, afacan Nasreddin yok mu îllâllah demişlerdi köy ço cukları.. Ne zaman arala­rına girse, mutlaka bir oyun oynar, ince zekâsıy­la mağlûp eder, sonra da karşılarına geçerek güler­di. Şundan bir intikam al malıydı ki, tadı dalmağın­da kalsın, kırk yıl söyleri­sin.. Karar verdi çocuklar ontı bir hamama götüre­ceklerdi. Gidip söylediler Nasreddine.• -O lur.

Dedi, bohçasını sırtlaya­rak hamama girdi. Soyu­nup döküntüler, göbek ta şına oturduktan sonra, iç­lerinden birisi :

— Haydi çocuklar, yu­murtlayalım, kim yumurt­lamazsa hamam parasını o versin.

Olur mu, olur. Herkes, bir köşeye çömelerek, ta­vuk gibi gıdaklamağa, giz lice getirdikleri yumurta­ları göbek taşma bırakma ğa başladılar. Nasreddin baktı ki, dunım fena-..

,$â * db tM» 1 » lâ l^ t â a â a-db •+ * dh

Kendisinden başka herkes yumurtluyor. İşte o za­man zekâsı çalışmağa baş ladı. Hemen göbek taşma fırlayarak horoz gibi çır­pındı ve uzun uzun öttü. Çocuklar, hayret içerisin­de :

Ne yapıyorsun? Deyince, en güzel ceva

bı yerleştirdi :— Ne yapacağım arka­

daşlar, elbette bu kadar tavuğa bir horoz lâzım, yoksa nasıl yumurtlardı­nız.

lâ t ı«â»,ıiâı ı l ı tâ t tâ » , tâ » uât db ı

• • •

i'il'Mi.iıiiiiiilıiIlljUillilll

Twist bir dans değildir düpedüz bir adle oyunu- dur. "Kımr,, danstım tarif eden bir İngiliz gazeteci­si: “Bir yamyam kazam bu," diyor. ‘'Bti\ kazan mütemadiyen inip kalkan göğüsler, ihtilâçlar içinde kıvranan kalçalar ve dai­mi hareket halinde bacak­lar,, yuvaları içindje boyu­na dönen gözlerle dolu. Bu kazanda hareket hplin deki uzuvlarla insan vü­cudunun teri de kaynıyor.

Bugünkü gençlerin ba­baları Birinci Dünya Har­binin acı hâtıralarını unut mak ve kendi medeniyet âlemlerinden kaçıp kurtul mak çaresini çarlston dan sında bulmuşlardır,

NÜKLEER HARBİN KORKUSUNU UNUT - MAK İÇİN

işte bugünün insanı da aym çarlston havası için­de Twist yapıyor. Twâst aslmda gerçek figürleri olmayan azap verici bir danstır. Tvvist yapanlar hedefsiz bir takım daire­ler içinde boyuna dönüp durmaktan başka hiçbir şey yapmıyorlar. Londra’ nm Paris’in ve New-York’un gece kulüpleri işte bu medeniyet kaçaklariyle doludur.

Paris’te Tvvist çılgınları Gaslight barında çılgın­lık nöbetleri geçiriyor­lar. Londra’da ise Whisky A’Gogo barı Tvvist hum­masına tutulmuş, her yaş­ta kadın ve erkeklerle do lup boşalıyor. Seine ve Tlıames nehri kıyılarında bu gece kulüpleri cinsin­den binlercesi günün ve

gecenin her saatinde do­lup dolup taşıyor.

TVVİST HUMMASI GENÇ KIZLARI ÇILDIRTIYOR

Twîst hummasına kapıl mış genç kadınların hali i- se görmeye sezadır. Bir defa üzerlerine pek az şey giyiyorlar. Süeterler son derece sıkıdır, ayaklarına giydikleri blucinler ise, her vücut hareketinde vü cudun bütün kıvrımlarım meydana koyacak kadar dardır. Yakalar çok aşağı ya kadar açıktır, etekler i- se her harekette havalan­maktadır.

Twisti bir yandan ha­yali bir banyo havlusuyla vücudu luzlı hızlı kurular ken bir yandan da her iki ayakla yerde sigara ez­mek, diye tarif ediyorlar. Whi’sky A’Gogo barında, genç kızlar her türlü çe­kingenliği bir tarafa atıp, yarı çıplak dans etmekteı her kalça hareketiyle de çıplaklıklarını dünyaya i- lân etmek istermiş gibi bir tavır takınmaktadır­lar.YİRMİNCİ ASRIN “MA­ĞARA” LARINDA

Tvvistin cezbesine kapı lanlar, içine diri diri gö­müldükleri yeraltı bark­larını dolduran sigara du manmı, ter kokusunu ve otomatik pikapların uğul tuşunu unutarak kendile­rinden geçmektedirler. Dansederken vücutlarının her lavramıyle, tabiata dö nmekte, kollarını rüzgâra doğru alabildiğine açarak çılgınlar gibi tepinmekte-

‘‘ZULU HARP DANSLA­RI GİBİ...,,

Londra'da VVhisky A- Gogo barı daha ziyade gençlerle dolup taşarken Paris’te Gaslight barı yor­gun iş adamlarının hücu­muna uğramaktadır. Paris teki bara giriş ücreti, 225, bir kadeh içki de 20 Türk lirasıdır. Gaslight barının kırmızı deri kaplama du­varları eski üstatların çıp lak taplolarıyle doludur.

Bu barlara koşanlar bir turist safarisiyle balta gir­memiş ormanların derin­liklerine yürüyen insanla­ra benzemektedirler. Fa­kat onları Tvvist cezbesine kapılmağa sevkeden kor­kular hakikaten vahşi or­manların derinliklerine doğru ilerleyen insanların korkularıdır.

Tvvist çılgınlan, gözleri gerçekler âlemine karşı yumulmuş kıvrım kıvrım kıvrılan kendi kalçalannın ihtilâçlarında tıpkı büyü­lü dansları yapan vahşile­rin aradıkları cesaret ve erkekliği bulmak ümidiyle çırpınmaktadırlar.

Bir Tvvist meraklısı:“Bu dans Zuluların harp dans­larına benziyor.,, diyor. Bir diğeri: “Yalnız bu dan sı yapanlar onun mânasını pek kavrayamamışlar,, di yor. “Bu dans Zuluların harp danslarının çok uzak lardan harp davullarının seslerini duyan yerlilerin dehşete düşerek yaptıkları korku dansından başka bir şey değil. Nükleer deh şet çağının korku dansı bu..

YAZA GİRERKEN !ÎNCE BÎR ZEVKİN ÜSTÜN KALİTENİN İFADESİDİR.

EN SON BULUŞLAR ZENGİN DESEN VE KALİTELER

Hususi ve son moda renkler, harikalar harikası, yazhk ve mevsimlik İngiliz Erkek Kumaşlarının Kralı HÜSEYİN H. SONGUR Kumaş Mağazasına henüz vasıl olup siz de ken­dinizi bu orijinal görülmemiş kumaşlardan kendinizi mah­rum etmeyiniz.

H. SONGUR KUMAŞ MAĞAZASI Herkesin kendi mağazasıdır.

HÜSEYİN H. SONGUR (Vadilİli) 18-20 İplik Pazar sok.

3: LEFKOŞA, TEL: 72202A . .A- A . A . —A.-A. A . A . A --A A. A ^ .

Bayraktar Ortaokulunun Yıllık Müsameresi

Fakir Öğrenciler Yararına30 Nisan, 1962 günü ö.s. Saat 2.30 da öğrencilere,

ayni gün akşamı saat 8.30 da halka mahsus olmak üzere

ZAFER Sineması'nda verilecek müsamereye sayın halin.

mızm iştirakleri saygı ile özlenir.

Giriş: 2 ve 3 şilindir. Biletler okul idaresinden ve temsil gecesi gişeden tamin edilebilir.

TEKLİFNAMEİnşaat Dairesine lüzumlu olan Leymosun inşaat Dairesine

sönmüş ve öğünmüş kireç tedarik etmek için teklifname kabul

olunur. Kapanış tarihi olarak 12/5/1962 kararlaştırılmıştır. Tek­

lifname için tafsilât Lefkoşa, Mağusa, Limasol, Lâmaka ve Baf

Kaza Mühendislerinden temin edilebilir.

TEKLİFNAME

Yağmur dolayısile 21 Ni­san 1962 Cumartesi günü ya pılamıyan Beden Eğitimi gös terileri 26 Nisan 1962 Per­şembe günü saat 15 te Okul bahçesinde yapılacaktır.

Bütün davetlilerimize tek­rar davetiye göndermek im­kânı bulamıyacağımızdan gösterilerimize gelmeyi arzu eden davetlilerimizin 25 Ni­san çarşamba gün Okul sek­reterliğinden davetiyelerini almalarını rica ederiz.

....... ................ ■•••»............ .................................... Okul İdaresi

Sağlık Bakanlığına çeşitli vitamin ilâçları tedariki için fiat

teklifnameleri davet olunur. Teklifnameler, 19 Mayıs 1962, Cu­

martesi sabah saat 10’dan geç olmamak üzere Teklifname En­

cümenine varmalıdır.

Daha fazla bilgi Sağlık Bakanlığı Müsteşarından elde edile­

bilir.

Satılık Araba1961 Model Salon tip ve

tamamen yeni "TRIUMPH" marka bir araba şahlıktır. Sadece sahihi tarafından kullanılmış olup döşemeleri nylon ile kaplıdır. Aynca "Blaukpunt" marka radyo­su ile geri lâmbası da mev­cuttur.

Müracaat: ö.e. 10.30-12.30 ö.s 3.30- 5.30

Tel: 2424.

B i l d i r i :

DİKKAT

ÜÇLEME:

ÇOCUKLARIMIZİbrahim Zeki BURDURLU

f

Nisan ayı gelince Türk düşünce hayatının tam ortasında yepyeni duyguların filizlendiği göruJ Yeni Türkiye’nin yeni havasında gelişip dal budak salan duyguların bir kolu olan bu duygular bizi Ve, ni kuşakların hayatına doğru götürür. Yarının larında belirecek olan bayraklarımızın içinde yara tılmasmı istediğimiz yeni hayatı bu yeni kuşaklar» bağlarız- Yeni kuşaklar, yarının sahibi olacaklar nmn daha ilerideki yarınlara bağlanmasını sağUcaklardır.

Çocuk bayramlarımızın sevinç belirtileri arasm. da yeni düşünceler bulunması gerek değil mi? Bayramları neşe balonları uçarken onların ardından yarınlara doğru bakmıyacak mıyız?... Yeni dip­lerimiz de olacak, yarınlara doğru da umutlu , cağız. Çünkü yeni kuşakların, yeni hayata san rında, yeni bir istek ,yeni bir davranış görüyorum A tatiirkun çocukları, bilginin sabahında uyaı vatan topraklarının her karışını, kendi öz vaıu, nın bir parçası sayarak bezemiye çalışıyorlar- Lrae mek, bilginin aydınlığında oldukça, yarınımız, yüz güldürecek bir tanla dolacaktır.

Çocuk bayramlarımız gelip geçerken, Büyük Mil let Meclisi’nin o ilk heyecan dalgaları arasından çerek, günümüzün önemli proplemleri üzerinde ruyoruz. Bu proplemlerin en başında yeni kuşa rm eğitilmesi var. Yıllar boyu sürüp gidecek olan bu okuma savaşı, yer yer, yurdun her yerinde bir canlı varlık oluncaya kadar olağanüstü bir çaba i. çinde gelişecektir. Çocuklarımız, evlerimizin, yurdu muzun, yarınımızın tek umududur, onların en jyj yolda gelişip gelişmeleri için hiçbir fedakârlıktankaçınmamalıyız..

- . 1 . ^ ^ ... . ^liMMIttIMIMMillllHtliılı,,,

ATATÜRK ENSTİTÜSÜ FAKİR ÖĞRENCİLER Y,

SİNEMA GECESİ1 Mayıs 1962 Salı günii ö.s. Saat 8.00

ZAFER SinemasındaİKİ MUHTEŞEM FİLM

1— WHITE CHRISTMAS2— FUNDA

Fiat: 2 şilin.

Bu iki şaheser «hm mutlaka görünüş.

Her iki film 1.5.962 Salı günü ö.s. saat 15.30

mukabilinde öğrencilere gösterilecektirıııııııııttııifiııııuM iıııııtiM H H nnıım u m M ıuM iıu ı

BU AKŞAMDAN 1T1BJ

ÇAĞLAYAN BAR’9 KİŞİLİK İSPANYOL BAL

En meşhur İspanyol dansları ve

Aynca STR1PT1SVE MEŞHUR TÜRK

SEMRA YU

P f t b Y Ommm m m m 9 mm m m * mm * m ■ m

26 Nisan 1962, Perşembe

Sabah Yftyını

06.59 Açılış ve program

07.00 Ses sanatçılarmdan

birer şarkı

07-30 Haberler

07.45 Rumbalar

08.00 Kapanış

öğle Yay mı

11.59 Açılış ve program

12.00 Gül Batu’dan

şarkılar

12.25 Karma müzik

13.00 Gönül Akm’daıı

şarkılar

13.30 Haberler

13.45 İngilizce program

15.00 Kapanış

Akşam Yayım

16-59 Açılış ve program17.00 Batı müziği

17.30 Taşra magazini

18.00 Pepsi Cola programı 18.20 Hafif piyano müziği

18.45 Coca Cola programı

19.00 Yeni buluşlar

19.10 Üç sesten şarkılar19.30 Haberler

ıııııiM iıııııııııııım ıım ııaım ıııııiM M iıi'

AV\ |

luğu20.30 İstanbul mektubu

20.45 Radyo sanatçıları

bir arada

21.15 İktisatçının

21.30 Keman sole

21.45 İsmet şarkılar

22.00 Haberler22.15 Batı müziği ve

orkestral

23.00 Kapanış

(3U

1

Küçük Kflifnakk Sıhhati

Umumiye Komisyon

Başkanlığından

BildiriKüçük Kaymaklı köyüne

ait posta işlerini idare eden mesul şalııs haç va’ ?L) ifaya gideceğinden 26.4.1

de 31.5.1962 ye kadar Kaymakh’da tevziat y®P ulayacağından alâkadar o lar mektuplarım (K. Kay111 lı Kooperatif Kredi Sj&Pjjt yazıhanesinden aramalar1 ca olunur.

—Ne yapacaklar, düşünüyorlar. Oğlan, yüzlü- Oturtmuşlar Rum’u bir odaya. Oğlan işe gitmiş. Gelin, Türkçe bilmiyor, her gün hepsi Rumca konuşmak zonmdalar. Hey Al­lahım gösterme bana böyle..

Lefke’de bir ailenin içindeki acıklı hayat sahnesini Türk Cemaatin’den hangi birlik gör­dü de önlemiye çalıştı? Cemaatin bu konuda alınmış gizli bir kararı var mı? Hem bu dunı- mun önüne geçilir mi? Cemaat'in bu yoldaki eğitimi elli yd önce başlamalıydı. Elli yıl önce yetmiş yıl önce bütün Türklerin kişilikleri yerleştirilmeliydi bu problf nelder hoş görülmemeliydi.

19.45 Lânitis programı

20-00 Erkekler ses toriu-_ ...— ......... ............ -...................................E,........Z .— L ___

O M - U A ta k t

._______ İbrahim Zeld Buudurto—

n • ı ® ^ ^Düşüncelerim zayıf mı? Hayır, kendini bilmi->en bir insanın sele^karışması ne demek?..

Lefke’de bü.

yazlarla birbirlerine karışmış kumaşlar, kâğıt süsler, renkli balonlar...

Gelinle güveyi bu köşede oturuyorlar- Tebrikleri karşılarken ayağa kalkıyorlar, da- vetlilerin ellerini sıkıyorlar. Tebrik görevlerim yapanlar, kapıdan çıkıp giderlerken pastalarını alıyorlar, sigaralarını yakıyorlar. Kaaınlar ara sında, son moda giyinenler yanında yüz*6 ve kolları dirseklere kadar açık, çarşaflı da var

Lefke düğün günlerinde ayrı bir havad®ı eııı yıl once başlamalıydı. H. 111 yıl once ... , augunler Lefke dp bü i n , . 1; yıl önce bütün Türklerin kişiliklerine Wn kasaba halkının katılmasiyle ayrı bir bav* T - ı,V \ SÜn «ün]erinde ay° bir. h İirilmeliydi bu problem- Ufak tefek ör- !'am yatıyor. Bu çeşit her toplantıya hemen ‘I. nn ,hePsi bir araya g e l i y o r l a r , hepsi Öfhoş görülmemeliydi. ^emen her kasabalı davetli. Tıpkı Anadolu’ 1 uVeL güveyin önünde sevinç içindeler. F

t .. 7 . . . dakı küçük kasaba vp . kat bizde oldu*., eril,,- cüriio. ' ” C7 ~~ ‘ ** ' " * U U V 4V> 9 %Z.W ~r~'i

kat bizde olduğu gibi günlerce sürüp _ eğlenceler yok. Ne davul, zuma; ne de

rla

Havva Teyze, yüzü al al, gözleri ateş gibi Düğünler^ Ikücilk ^Öylerdeki 8ibi-sustu, uzun uzun düşündü. O’nu yalnız bırakıp Her düğün evinde geliri?ÎSÎ • ^P '1 sesi... AylarkhatVa bir“kac vıTsüren n ik âh ^odama çıktım. Omuzlarımda Havva Teyzenin ve tebrikleri kabul etmeleıficS1raT °^Tialari ^ ^ d e düğünün ve yeni evin bütün eşyalar»»

da!. NW„? Niçin1; N?çi„? ^dal- Niçin? Niçin? Niçin? Dar kafalı mıyım? bir duruma sokuluyor ’ Yeşiller '^m a^f aJ,1C1

(Devam w )

26 NİSAN, 1962 ııumtmıtımmıı................................... .

YAVUZSULTAN^

SELİM»İ®A6UY0R

........... .............. ..... „„„... ( B O I K V 1 T )

Bulmaca« fm ilfltH n iH H IIIIIM tlIlllllflH H H IH flIllllH llllH lın tM Illin m *

latruş yüzlü süvari, tebdil jus olan yeni Padişah Ya- | Sultan belimden başkası |di.aasiya babasun kurtar- için Trabzon sarayında

çıktığı gün kadar he- ılıydı! Her tarafı titri-

Su. Ne söyliyeceğini şa­ştı. Yavuz, ipek beyaz el ıin içinde bir heykel ka- güzel olan km omuzlar-

tutarak kaldırdı. i-Korkma Aspasiya- -Korkmuyorum, efendi-

Vallalıi korkmuyorum, affediniz.

ıltan Selim, Şehzadeliği aında Aspasiya ile ilk

ştuğu günkü heyecanı ay duyuyordu. Genç kızın yah gözleri yaşla doldu, yordu.

-Ağlama güzel kız, ağla- Bu gözlere çok yazık o-

-Efendimiz, bunlar se- ap gözyaşı döktüm. Bira

kın doya doya ağlıyayım.Yavuz, genç kızı kollan a-

rasma aldı. Doya doya öptü. Dünyalara hükmetmek için yaratılmış bir kahraman olan Sultan Selim, şimdi bir şair kadar hssastı. Uç senelik bir ayrılıktan sonra lekesiz bir aşkla sevdiği Aspasiyaya ka­vuşmuştu. Bütün yorgunluk­

larım bir anda dinlendirmiş gibiydi:

—Seni seviyorum Aspasi- ya.

Dedi. Genç kız üç sene ev vel olduğu gibi aynı şekilde bu cümlenin tekrarını istedi- Selim, kızı kendine doğru çekti.

(Devamı var)

RUM BASININDAN

CİNAYETLER TAKBİH EDİLİYOR

Elefteriya, bu konuyu ele alar,ak şunları neşrediyor:

Kıbnslı gazeteciler Ayhan Hikmet ile Ahmet Gürkan’m

MIH..«>■>...............

'. ..T ..

• * !

mm

Onu sevenler — sadece güzelliği için değil — akat şen tabiatı, canlı ruhu, sıhhati için de seviyor, üasta olmamanın yolunu biliyor, çünkü üzüntülü keyifsiz” günlerinde, yahut soğuğu ve başağrısı oldu­ğunda, ASPRO’ alır ve derhal iyi olur!

P R O, u t v z d u d ız t v e

t z U f c ç d U p g id e l

Başağrısı - Soğuk Algınlığı - Boğaz Yakmas Sinir - Romatizma - Uykusuzluk için 'ASPRO’ alı­nız - tesirini deneyiniz - çabuk salim ve müessir!

FC/ACINIZI)'M ‘ASPRO’ İSTEYİNİZİı»ıılim 11*1 II» Mil IIIIIM IIIIIIU I» IHI II

BURCU: (21 Ocak - 20 Şubat) Bir alçak ya da bi P^a meselesiyle ilgili teşebbüsünüz arzunuza ııygnn netice vermiyecektir. Üzülmeyiniz.

BURCU: (21 Şubat - 20 Mart) Bugünlerde size iupheli olmaları muhtemel kimseler tarafından yapıla r m kahul etmemeniz icap eder.V HURCU: (21 Mart - 20 Nisan) Bugünlerde önemli lr Eşeyle yapacağınız görüşme sizin için hayırlı bir §e yarıyacak, sevineceksiniz- .

■*A BURCU: (21 Nisan- - 20 Mayıs) Evvelce bir yerle apnnış olduğunuz anlaşma üzerine almaya hak kazan-

Para için ihtilâf çıkacaktır. " BURCU: (21 Mayıs - 20 Haziran) Ya memuri-? ya c*a bir prim işiyle ilgili olarak alacağınız haber si

e ecek. Bir de mektup var.BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) Olduk-

a mühim bir işiniz için birisinin tavassutundan fayda Yuyorsunuz. Bunun tesiri olmıyacaktır- AN BURCU: (21 Temmuz - 20Ağustos) iki kişi, hak

nızda varılmış olan müsbet bir kararı bozdurmak için Şaşıyorlar. Netice lehinizdedir.

BURCU: (21 Ağustos - 20 Eylül) Bazı kimselerle lPınak istediğiniz işbirliği sizin için (atmin edici olmı

bundan vazgeçmelisiniz.^1 BURCU: (21 Eylül - 20 Ekim) Kaderin bazı icap rı vardır ki bunlara hükmedilmesi imkânsızdır- Arzu S aykırı duruma üzülmeyin.K BURCU: (21 Ekim - 20 Kasım) Bugünlerde hayır

r işle ilgili olarak alacağınız haber sizi son derece ^ınun edecektir. Şansınız oldukça iyi-

U: <21 Kasun - 20 Arallk işediğiniz kadar gay nafile. Sevdiğiniz ve sevildiğiniz müddetçe te-

altında kalacaksınız. Ama ölçülü olduktan sonra wele yok.

U BURCU: (21 Aralık - 20 Ocak) Bazı kimselerin fanızdaki menfî kanaatlerini değiştirecek bir davra °®eaktır. Müsterih olunuz.

haksızca ve feci bir şekilde öldürülmelerinin matemini tutuyorlar. Kıbnslı gazeteci­ler, basın hürriyetinin Kıbrıs ta gaspedilmesi için başvuru­lan câniyane teşebbüslerden nefret ve tiksinti duymakta­dır. Bu iki namuslu gazeteci bütün Kıbrıs halkının hakları ve menfaatlerinin yararına ça hşmış ve iki cemaatin samimi işbirliği yapmasını destekle­miş ve bu yolda zalimce bir şekilde öldürülmlüşlerdir. A- ramızdan ayrılmaları, doğru düşünen Terklere ve Rumla- ra büyük bir kayıp teşkil et­mektedir. Bu cânileri merha­metsizce cezalandırmak dev­letin vazifesidir.

Ayni gazete ekonomik duru ma temasla aşağıd/ıki ımaka- leyi yayımlamaktadır:

Hayat pahalılığının ve iş- sizjerin sayısının günden gü­ne yükselmesi adamızın eko nomisi için endişe verici olay lardır- Hükümetin bu duru­ma bir hâl çaresi bulması ve tedricen tatbik edeceği plân larla yaşama seviyemizi yük­seltmesi gerekiyor. Verimlili ği artırarak ekonomik duru­mumuzda herhangi bir deği­şiklik yapmak yüksek hayat pahalılığı yüzünden imkân haricinde kalıyor.

Gazete bir başmakalede şunları ileri sürüyor:

İki Türk gazeteciyi öldüren veya öldürülmeleri için direk tif verenler Kıbrıs aleyhtarı bir teşkilâttır. Şöyle ki bu teşkilât basm hürriyetini a- yaklar altına almakla kalma­mış iki Türk Mabedindeki in filâklerin öğrenilmesini önle­meyi de arzu etmiştir. Söz ko nusu cinayetlerin arkasında gizlenenler iki cematı birbi­rine düşürmek için mabedle-

tecavüz edenler olabilir.

Hazırlayan: M. Ş.

1 2 3 4 5 6 7 8 91 E E H B IB E M a ®

2

4

5 İD i t M—ı/ ıı /i IIMIAU Kİ6 ftıiâı— ıoiü- ıiıMı— Mc-l

7 İÜ L üU L lL jB i^ jie d

9 İrin im i»!! ı iM i f r . ı

Soldan Sağa:1. Erkek koyun, sarımsak

vesaire dövüciısü, 2- Deniz yeşilliği, 3. Zâbit, sessizliği anlatır, 4. Kartlaşmış kümes hayvanı, Bir işte çıkar yol 5. Ağızın tavanı, 6. Pişmiş ye­mek, kiremitlik, harf okunu­şu, 7. Adam öldürmüş kimse, 8. İrat, ilâve, 9. En ince şeyle re kadar önem veren, su ka­barması.

Yukarıdan Aşağıya:

1. iyi niyetli bağlılık, 2- Çocuk eğlencesi, Hayııut, 3. Koyun sürücüsü, lezzet, 4. Baş üs lünde çıkar, canlı, 5. Ahlâk, ağaç kolu, 6. En kısa zaman, bir ağaçtır, 7. Noksan sız, olmamış meyveye denir, ü. İki şeyi birbirinden uzak­laştıran, harf okunuşu, 9. Sıç- rıyarak giden.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN ÇÖZÜMÜ

Soldan Sağaı

1- Met, ne, il 2. Az, aza 3. Li, Akan 4. Uyuşukluk 5. me- zartaşı 6. Ta, Batan 7. As, sar 8. Si, eğme 9. İz, saat.

Yukarıdan Aşağıya:1. Malûm, asi 2. Eziyetsiz

3- Uza 4. Yaşa, ses 5. Kurba­ğa 6. Aktarma 7. Anlat, et 8. İz, uşak 9. La, km, ke.

reEğer suçlular meydana çıkarı larak adaletin eline teslim e- dilmezlerse Kıbrıslı Türk ve Rumlara yazıklar olsun. İki gazetecinin katillerinin mede ni Kıbrıs genel efkârı arasın­da yeri yoktur. Eğer işledik­leri cinayetlerden sonra inti­har ederek bu memleketten uzaklaşmazlarsa makamların kendilerini zararsız bir hale getirmesi şarttır.

BASIN HÜRRİYETİNİN KURBANLARI

Mahi, bu başlık altında şu <rwkaleye geniş yer veriyor:

Önceki gün katledilen iki Türk gazeteci kahraman ün- vanıııı kazanmakla kalmamış Dünya Gezeteciler Derneği­nin hatıralarını anmaları mer tebesiııe erişmişlerdir. “Cum huriyet” gazetesi dünden iti­baren susturulmuştur. Bunun için de silâh ve kurşun kul­lanılmıştır. Hakikî vatanper­verlik insaniyet ve Atatürk ruhuna uygun olan Rum- Türk dostluğu ve işbirliği uğ runda çalışan bu gazetecile­rin şovenizmin kurbanı olma larma sebebiyet verenlerin kirli hareketlerini nehir suları bile akıtarak temizleyemez. DÜŞÜNCE HÜRRİYETİNE İNDİRİLEN DARBE

FÜelefteros, ayni konuya temasla sunim yazıyor:

İki gazetecinin ölümü Türk ve Rum bütün ada hal kı üzerinde şok tesiri bırak­mıştır. Câniler yalnız bu iki gazetecinin canına kıymakta kalmamış düşünce hürriyeti ve ifade serbestisine darbe indirmiş oldu. “Cumhuriyet” in 23 Nisan tarihli sayısında satılmış ve alçak insanların Bayraktar mabedine nasıl te cavüz ettiklerini açıklayaca­ğını yazmışlardı. Hürriyet ve demokrasi uğrunda bu mem­lekette bol bol kan dökül­müş ve can verilmiştir, ö-,

lenler geri gelemez. Lâkin cemaat fertleri cânilerin ka­nun huzuruna çıkarılmasına

| yardım etmekle düşünce hür­riyetini tekrar restore edebi­lirler.

KANA SUSAMIŞ FAŞİSTLERİN İŞLEDİĞİ CİNAYETLERHaravgi, de bıi, konuyu ele

alarak şunları yazmaktadır:İki Türk gazetecinin ölü­

münü teşvik edenlerin iki ce­maati birbirine düşürmek is­teyen ve adamızda faşist ida­re kurmak sevdasına düşen emperiyalistlerdir. İki gaze­tecinin hayatına kıymakla câniler “Cumhuriyet”in des­teklediği dostluk, işbirliği ve anlayış mevhumlarına aykın- dır- Bir hafta zarfında dört cinayetin işlenmesi ilgili ma­kamların kanunsuz silâhları ele geçirmek için faaliyete geçmelerini gerektiriyor.

BOZKURTUN NOTU: İki Türk Avukatının öldürülme­siyle Ugiıi olarak Jttum ba­sınının Türk toplumu aleynine girişmiş oldukları yayıma ateşinin, ileri sürü­len ükirlerle hangi gaye için yapıldığı meydana sık­maktadır. Bayraktar olayı­nın. bu cinayetle karıştırıla­rak, Türk cemaatine bir le­ke sürülmek istenmesi, yer­siz. mevsimsiz ve hiç bir esasa dayanmıyan fikirler­dir. Dostluk ve işbirliğini sanki günlük Türk gazetele­ri desteklemiyormuş mealin­de fikirler ileri sürecek dün­ya umumî efkârı üzerinde, hakkımızda bir istihiam ya­ratmak istenmesi de temel­sizdir, çünkü geçmiş yayın­larımız Kıbrıs üzerinde bir dostluk ve ahenk yaratıl­masını istiyen yazılarımızla doludur. Fakat Rum basım o zaman el uzatmamış ve iyi niyet yazıl armuza karşı self - determinasyondan ve Türk azınlığından bahset­mekte ısrar etmişlerdi.

Yoksa hakikaten gazete­cinin ve Cemiyet fertlerinin Selâmeti düşünülüyorsa, ni­ye bazı Rum gazetelerine ve gazetecilerine reva gö­rülen hareketler (gazetele­rin yakılması ve gazetecile­rin dağa kaçırılması, ve muhalif bir Doktor yazarın kendi kliniğinde zincirlerle döğülüp silâh ateşine ma­ruz kalması) takbih edi­lip dünya umumi efkârı­na duyurulmak istenme­miştir.

Kısaca, Rum basını Lef- koşa çifte cinayetini, Türk toplumu aleyhine kullan­mak yoluna gitmek istiyor İd bu tutum yanlıştır ve ayı­na ve parçalayıcı bir siya­settir.

İster kazanmış, İster kaybetmiş olumu, fazla susurluğu gidermke hususunda BÜYÜK ALFA kadar talinin edici başka hirşcy yoktur. ALFA Limonunun eşsiz bir

lezzeti vardır. ALFA Portakalı nefistir. Hakikaten susadığımı zaman BÜYÜK ALFAnm çifte misli .ferahlatmasından zevk almağa bakımı.

Hakikaten

Susadığınızda

B U Y U K A L F Asizi çifte misli ferahlandırır,serinletir.

BÜYÜK f « A» ~-.V. ■...

F a z la s u s u z lu ğ u ,

F IN D A N SA '

SAYFA ( B Ö 2 K U R T ).......... .............. .....m»-»»'"""'”...... .

............................... .. ..................PERŞEMBE, «« j

^ B o z k u r t

K B İRLİĞİ BEYRUTTA MAÇ YAPAMADI

Lübnan Futbol Federasyonu ve Maarif Bakanlığı Maçları İptal Etti

BEYRUT (özel): Lübnan Spor kulUblerinin aralarında anlaşma ya varamayışlanndan Uç ya­bancı takımın, (Bulgar ordu ta­kımı, Yunan ordu takımı ve D. T. B.) Paska haftasın­da yapacakları maçlar Lübnan Futbol Federasyonu ve Maarif Bakanlığı tarafından iptal edil­miştir. Ayni hafta zarfında Bey rut'da misafir edilen Yunan Or du takımı ve D.T.B. ile ilgile­nen kulüpler maç izni hususun­da birçok gayret sarfetmijlerse de muvaffak olamamışlardır. Lübnan Futbol Federasyonu­nun arzusu üzerine 22 ve 23 Nisan tarihlerinde yerli kulüb- lerden karmalar tertip edilerek turnuva maçları oynanmıştır.

D.T.B.’n i. davet eden “RA- CING” takımı kafilemize ge­rektiği şekilde alâka göstermiş­tir. Maç yapılması için imkân olmaması dolayısıyle idareciler, başta Genel Sekreter Mr. Kobali ve Başkan Mr. Gabriel olmak üzere üzüntülerini kafilemiz idarecilerine beyan etmişlerdir. “RAGING” kulübü ilerideki bir tarihte gereken izni deruhte e- derek kulübümüzü Uç maç için Beyrut'a davet edip pek arzu ettikleri sportif teması temine çalışacaklardır.

D.T.B. kafile mensupları Bey rut’da bulundukları müddet zar fin da görülmeğe değer tarihî ve turistik yerleri gezip hoş ve enteresan vakit geçirmişlerdir.

BİR MÜTEŞEBBİS FUTBOL SİRKİ KURMAK İSTİYOR

İsveçli Milyoner Takımına Pele, Del Sol, Sivori, Eusebio Gibi Şöhretleri Satın Alacak

İsveçli tanınmış iş adamı

15 NtSAN TARİHİNDE MAöI YAPILAN 3, MAARİF ŞİLDİ Al TIZM YARIŞMALARINDA KIZ LERI ARASINDA BİRİNCİ LEFKOŞA KIZ LİSESİ ATLETİ SPOR ÖĞRETMENLERİ, KAZANIMS LARI KUPALAR İLE BİR ARAr

o a ftçıff tim m " " ■«■ ı tt

Reportaj : Tekin Yüksel

Fotoğraf: BILBAY

ŞflMPiY L TÜR

KIZ USATLETLERİNİN SÖYLEDİKLE!

Henri Ahi isimli bir milyo­ner, yeni bir futbol takımı kuraıağa karar vermiştir. Bundan bir müddet evvel kurduğu boks takımı ile şöh­ret yapan ve hayli para kaza nan Henri Ahi, şimdi de 1 milyon dolar sarfı ile futbol takımı teşkil etmek için avu­katı Kunt Bark’ı vazifelendir­miş tir

Hazırlanan ilk projeye gö­re, takım hiç bir resmî maç­lara katılmayacak, sadece Güney Amerika’da, Avrupa’ da ve Asya’da hususî müsa­bakalar yapacaktır. Dünya­nın en iyi futbol teknisyenle­rini kadrosuna almayı düşü­nen Henri Ahl’ı şimdiden dü şündüren bir husus FIFA ve ya UEFA’nın bu projesini nasıl karşılayacağıdır.

Fakat, böyle bir ekip teş­kil etmekte bir hayli kararlı görülen İsveçli iş adamı bu­na da bir çare bulmuş ve kıı racağı ekip İsveç Federasyo nu tarafından kabul edilme­diği takdirde, Liteştayın prensliğine tescile karar ver­miştir. Bilindiği gibi Liteşta yn, İsviçre ile Avusturya ara sında sıkışmış küçük bir

Çekoslovakya - 2 İtalya -1

(BOZKURT Radyo Servisi)

Avrupa Amatör Futbol Birliğinin düzenlediği genç Takımlar Turnuvasının final lerine katılacak dördüncü ta kum belli edeçek maç, dün oynanmış ve İtalya’yı 2 - 1 yenen Çekoslovakya genç ta­kımı, semi - final karşılaşma­larına katılmağa hak kaznn- iniştir.

Türkiye, yann Romanya ile karşılaşacaktır.

Teşekkür23 Nisan, 1962, tarilıinde

Mağusa’da Mağusa Türk Yoksullar Kurumu Yararına tertiplenen rozet dağıtımın­dan £35.031 hasılat elde edil miş ve mezkûr kurum adına Birinci Mağusa" Kooperatif İktisad Bankasına yatırılmış­tır; hamiyetperver halkımı­zın bu gaye için seve seve yaptıkları yardıma ve ayrıca rozet tevziinde emekleri ge­çen Bayan Şenay Sıtkı, Ba­yan Emine Haşan, Bayan Behiye Fehım, Bayan Ayses Ziya, Bayan Hatice Enver ve Bayan Gülây Ömer’e te­şekkür etmçyi bir vazife ad­dederim-

- Adnan Yücel Sekreter.

Mağusa; 24:4,1962.

Mağusa’da Kiralık EvMağusa’da, Salâmis yolun­

da Asklâpius sokağındaki No. 51ı ev (Bay özer Haşan Raifin oturduğu ev) 1 Ma­yıs 1962 tarihinden itibaren

kiralıktır.İsteklilerin Mağusa Muh­

tarı bakkal Bay îsmet Mus­tafa'ya müraeaatln rica olu­

n u r .

prensdiktir.Hususî avukatı vasıtası ile

bu problemleri halletmeğe çalışan Henri Ahi, kuracağı takıma Pele, Del Sol, Sivori ve Eusebio gibi şöhretleri ilk plânda transfer edeceğini açıklamıştır. Ancak bu ara­da şunu da hatırlatalım ki, sadece Pele transferi için 1 milyon dolar talep etmekte­dir.

0 1 u m23.4.62 tarihinde Mağusa Hastaha-

nesine yatırılan ve ak ciğerinde bulu­nan bir toprak (Ekinokokus olduğu tah min edilen) dan muztarib bulunan Na­mık Kemal lisesi son sınıf talebelerin­den Komikebir’li 18 yaşında Haşan Is- mayıl, dün akşam ciğerindeki toprağın patlaması üzerine vefat etmiştir.

Nâmık Kemal lisesi, Hasan'ın kaybı dolayısıyla dün tatil edilmiştir.

•IIIIIUIIIIIIIimiMIIMIIIIIMMItlIliaiMIIIIMmillllllll»

Müzayede ile SatışLefkoşa sakinlerinden Feıiıi Ata uayan; ve tatma Ziyanın aşağıda gusurııeu malları lüo/ senesi Nisan ayının 2ü uncu (Hazar) günü ogleuen evvel sa­at İli da LeiKoşa lauıeiüale ınanaiıe- sınde (Magusa Kapısı Sokağı no. 2ü) Mebmet Arnvutogıu ııun tunvesınoe müzayede ile satılacaktır." l - Utkoşa (anteıkale mahallesinde

hane ve avlu ile altı dükKan. Ka­yıt Ha. aa j, varaka/harita XXI / 4 U X W , 4B.li.ll/; k ıta 225.

2 - Lefkoşa Omerye manailesınde hane ve avlu de u( duttan. Kayıt No.

388; varaka/barıu XXl/4U.ll; tut a 92”

leferruat i p yukarıda zikredilen kahvede asılı elan müzayede formasına sakınız.

S Ü P . 185/61Lefkoşa lapu Dairesi

tarafından ısdar olunmuştur.

Maarif şüti 3. Atletizm ya­rışmalarında Kız Liseleri ara smda birinci olan Lefkoşa Türk Kız Lisesi atletleri ve Atletizm öğretmenleri ile ga zetenüz okuyucuları için bir öportaj yapmak maksadiyle

dün Kız Lisesini ziyaret et­ik.Kız atletlerimiz ve öğret­

menleri bizi bekliyorlardı. İlk olarak resimleri çektik­ten sonra, sorularımızı sor­maya başladık.

Kızlarımız ve öğretmenle­ri, Atletizm çalışmaları için kâfi derecede saha ve imkân lara sahip olmamalarına rağ men, elde ettikleri birincilik­ten dolyı çok memnun olduk larını ifade etmiş ve yeni li­se binası işaatı tamamlandık­tan sonra daha geniş çalışma imkânlarına sahip olacakları­nı söylemişlerdir-

★

İlk olarak konuştuğumuz Spor Öğretmeni Bayan So- nay Vudalı, şunları söyledi “Çocuklarımız birincilik için hazırlandılar ve çalışmaları­nın semeresini gördüler. Bu bakımdan, onlar kadar ben de çok memnunum ve sevinç liyim.

Çalışmalarımızı hiç de mü sait olmayan, okulumuzun küçücük bahçesinde yapmak mecburiyetinde kaldık. Bu arada okul maçları ile bazı atletlerimizin rahatsızlıkları da çalışmalarımızı aksattı. Yarışmaların yapılmasına pek az kala ise, çalışmaları­mızı artırdık ve geçen sene olduğu gibi, bu sene de bek­lemekte olduğumuz birincili ği elde ettik.

★

Kız Lisemizin digeı spor öğretmeni üayaıı Muaüa m - yuz, Türkiye tıen l>u sene iuorıs a tayım çıkmış ve aamsunüan adamıza geıereK kızlarımızı çalıştırmaya baş­lamış...

"Çocuklar çok iıevesvli ve

çalışmalara aksatmadan işti­rak ettiler. Çalışma saha ve imkânlarımızın darlığına rağ men, aldığımız dereceden çok memnunum.

Spordan maksat birincilik almak olmamakla beraber, insan böyle bir şeyi elde edince de çok seviniyor. Ge­lecek senelerde de, okulumu zun böyle birincilikler elde etmesini temenni ederim.” dedi.

*Sıra ştlet kızlarımıza gel

miş bulunuyordu- İlk, olarak atletizm takımı kaptanı Tan- gör Mehmet Ali ile konuş­tuk. Maarif şildi yarışmaları na katıldığı ilk ilki senede 800 metrede birinci olan Tangör, bu sene ikinci olma sına üzülmüş. Buna sebeb olarak da, o günlerde rahat­sız bulunmasını ve yarışma esnasında ilk arayı açmasına rağmen, daha sonra kapatma sim ileri sürmektedir.

★100 metre yarışmasında bi

rinci olan Tengül Reşat ise, atletizme başladığı geçen se nede 80 metre koşarak birin­ci olduğunu, bu sene ise 100 metrede birinci gelmesine çok sevindiğini söylemiştir. Kız Lisemizin birincilik aldı­ğı 4x100 bayrak koşusunda da yer alan Tengül, “Birinci olmayı arzu ediyordum. Ya­

rışmadan evvel çok heyecan lı idim. Fakat koşmaya baş­layınca, heyecanım geçti ve yorulmadan birinci oldum. Doğrusunu söylemek icab ederse, birincilik beklemiyor­dum.” dedi.

★Bu seneki Müsabakalarda

yüksek atlamada birinci ge­lerek rekor kıran Lefkoşa Kız Lisesi atleti Ege Hüse­yin, atletizme geçen sene Atatürk koşusuna iştirak et­mekle başladığını ve 600 metrede ikinci olduğunu söy

ledi-Okulunun yarışmaları bi­

rincilikle bitirmesine çok se­vindiğini söyleyen Ege, “Bi­rinci olacağına muhakkak na zariyle bakıyordum ve buna emindim. Çünkü daha evvel, rakibim olmadığını öğren­miştim.” demiştir.

Uzun atlamada birinci olan Gönen Hulûsi, ayni za­manda 4x100 bayrak koşusu­na da katılmış. 3 seneden be ri atletizme çalışıyor. Geçen seneki yarışmalarda ise, yük-

Daima KREUZER Dolma

Kalemlerini tercih ediniz

YAZ MEVSİMİ GELMEDEN

HATIRLATIRIZ !

lurntis ZAH1KÜ ENCÜMENİNDEN :

IJKUFMAME31 Mayıs 1962 tarihinde veya o günlerde Kıbnsa va­

sıl olması beklenen "SANTA EMİLİA" vapurundan

İÜ,000 tonkadar buğdayın boşaltılması için teklifname kabul edilir. Yük, Kıbrıs Zahire Encümeni, 14A, Stasinu

Sokağı, Lefkoşadan temin edüebüen bir belgede gösteri-

rllen şartlar tah tinde Lârnaka limanında boşahlacaktır.

Kapalı zarflar içerisindeki teklifnameler, 11 Mayıs,

1962 Cuma gününden geç olmamak üzere, Kıbrıs Zahire

Encümeni Müdürüne gönderilmeli ve zarfların üzerine

»‘BUĞDAY BOŞALTMASI İÇİN TEKLİFNAME” yazılmalı­dır.

Zahire Encümeni en düşük veya herhangi bir teklifi

kabul etmek mecburiyetinde değildir.IIIM InM IlU llllilllH llllu lllııııııııııııııııııııa ınııın ı

ÇİÇEK Sineması - TEL: 6437Bu Akşam Saat 8 de Bayanlara Giriş 50 mils

İKİ FİLM B1RARADA

1. LET NO ONE TO ESCAPE"İNGİLİZCE"

2. IZDIRAP ŞARKISI “Türkçe”Başrollerde:- AYHAN BATU, MUHTEREM NUR.

9.5.1962 Çarşambadan itibaren, bayramdan bir hafta

evvel Kışlık ve yazlık sinemaların her ikisinde

DERBEDER"YENİ FİLM"

Başrollerde : MUHTEREM NUR, AHMET TARIK TEKÇE,

ABDURRAHMAN PALAY, SALİH TOZAN,

NECDET TOSUN ve GÖNÜL BAYHAN.

ııııııtıııııııııııııııııııııım ııııııııiJ iıııııııııın M i

Kiralık EvGirne Yolu’nda Harman

Apartmanları arkasında Kumsal mevkiinde bir hane ev kiralıktır-

Müracâat :Coşkun Şevki Vudalı

Tioaretevi, Dianellos Sokak No. 13 - Lefkoşa

•IIIMMIllilMMtltMMtHimiltlMMMUMtiMMiMMIMMt

SATILIK DİNAMO

7 Kilovatlık bir dinamo G.B.N. markalı 1000 mum­luk lambayla işleyen bir si­nema makinesi dinamo ile birlikte veya ayrı ayrı satılık tır- Dinamo £80, Sinema ma­kinesi £140. (Her iki makine garantilidir.)

Dinamo için Pergama sine masından ve sinema makine­si için de Radyo stasyonu ex- tension No. 51’e telefonla Bay Fuat’tan daha geniş taf­silât alınabilir.

MÜZAYEDELefkoşa'da Kanlı Mescit

Sokağı No. 3 ve Tophane Mescidi Sokağı No. 59 da kâin iki ev 29 Nisan Pazar gün sabah saat 10 ile 13 arası, Lefkoşa'da Polisin karşısındaki Mulla Haşan m kahvesinde müzayede ile satışa arzolunacakbr.

Bu evler hakkında daha fazla malûmat Mustafa Ha­şan Çoronik (Tel 4132) ten temin olunabilir.

Tereke idare memuru her hangi bir teklifi kabule mec­bur değildir.

ZEKİ M. HİLMİ İsmet Debbağ Emin

Terekesi İdare Memuru

Ben aşağıda imza sahibi Âtay Said. daha evvel ismim olan Arthur’n resmen değiştirdiğimi İlân ederim.

ATAT SAİD

Elektrikli Buz Dolablan1962 yılı buluşları ile Ingilterenin dev

AJE.I - HOTPOINT gruplarının imal ettikleri 9£ ve 6 ayaklık muhteşem

büyüklüklerde

“GALA” Buz DolablanGÖRÜLMEĞE DEĞER, EN ÜSTÜN

KALİTELİ MARKADIR★ Tamamıyle otomatik★ Çifte vazifede kullanılan raflar★ Rakibsiz, gayet sessiz, kat’iyen işitilmeyen

mühürlü motor teşkilâtı.★ 5 yıl fabrika garantisi★ Bol yedek parçaları ve adamızdaki servis

teşkilâtlarının en âlâsı.Ve bütün bunların üstünde

★ Duyulmamış işitilmemiş, kalite değişme­den inanılmayacak, rekabet kabul etmez fiatlar.

H AYAK £806 AYAK £55

★ Gayet cazib ödeme şartları

“GALA” Buz Dolablan Mutlakatercihe deyer.markadır. Görünüz.

Kullanışlı, Otomatik, Rakibsiz f iatlı, dtinva pazarlarında en büyük isim yapmış

Şükrü Veysi ve KardeşiLEFKOŞA MAGUSA

sek atlamada birinci oldu.Bu sene uzun atlamada

birinci olacağımı biliyordum, çünkü çalışmalarım esnasın­da çok iyi dereceler almış­tım” demiştir.

★Hatice Salalıi, Kız Lisesi­

nin birinci olduğu 4x100 bay rak koşusuna katılmış. 3 se­nedir atletizm çalışmaların­da bulunmaktadır- Atatürk ve Bayraktar koşularına da katılan bu genç kızımız, “okulumun birincilik alması­na, diğer arkadaşlarım kadar ben de çok sevindim. Her se ne birinci olmamızı temenni ederim” demiştir.

★Letâfet Hüseyin d©, Kız

Lisesi 4x10 da yarışmalara' Ayni zamanda i koşuyor. En Gülle Atma. Fa lar arasında ya nulmuyormuş. üzgün.

“Birinci emindim. Ya da çok fazla tim. Fakat vincim heye dedi-

Reportı ertnişti. birincilik sesi atletleri i retmenleıini gelecek lar dileriz.

rtajımız 1

AVRUPA KUPASI 1. TURUNDA

İTALYA İLE TÜRKİYE

ARALIKTA İSTANB

İLK MAÇI OYNAYASofya : Millî takımlar ara

smda oynanacak Avrvupa ku pası mçları için ilk turda kar şılaşacağımız İtalya ile Sof­ya’da yapılan PEFA toplan­tısında İtalyan Federasyonu mümessilleri ile prensip an­laşmasına varılmıştır.

Bu anlaşmaya göre, ilk mü sabaka 2 veya 9 Aralık tarih­lerinden birinde İstanbul’da, yapılacaktır.

İkinci karşılaşma ise 1963 Martında, îtalyanm sonra­dan tesbit edilecek bir şeh­rinde olacaktır.

Gerek İtalya’da yapıls maların kesin I yapılacak edilecektir.

FIFA Ko Türkiye Türkiye’ı

na alınmas ca Sandiyago'da FIFA kongresine inektedir- UEFA alc gereğince, FîFA’da niıı Avrupa dan ayrılmasını destekliyecektir.

Eşyaya Nark Konabil*(Birinci Sayfadan Kal»)

tm alış Kayıt Defteri” ve bir de Satıg Kayıt Defteri” olmak

üzere iki defter tutacak. Bu ka

toptancılar tarafından günlük ve perakentfeciler tara­fından haftalık yapüacak;

Perakentecller; sattıkları kontrola tabi eşyanın fiatınm bir listesini görülebilen bir yer de bulunduracak;

içinde kontrola tabi müessfe- selerın görünen bir yerinde, müessese sahibinin ismini, satı­şa arzedılen eşyanın listesini

hmdurâcak*ÖStertn bİt 1İSte bu'İlgili Bakanın özel müsaadesi

alınmadıkça, kontrola tabi hiç-

lSy1’ b‘f itha|âtçı tarafın- dan başka bir ithalâtçıya, bir müstahsil tarafından, bir itha-

L i5‘y!. J eya ®yni malı istihsal eden diğer bir müstahsile; bir optanu tarafından başka bir

toptancıya veya ithalâtçıya; bir perakenteci tarafından başka

Î?,LP enttJciye> yeya ithalât-L y* w eya mUstahsile satama- yacaktır.

Eşyanın kalitesi de kontro- ja tabi olabilecektir. Bunun için tayin edilecek herhangi bir kontrol memuru, mesken­ler hariç, kontrola tabi her­hangi bir binaya girebilecek ve tahlil için o eşyadan ala­bilecektir. Alınacak nümune- ler, üç kısma aynlır ve satı- cının huzurunda bunları mü­hürler. Bunlardan biri satıcı- ya verilir, diğer iki kıs*m da, hükümet lâboratuvarlarma gönderilir; Hükümet kimya­gerinin tahlinin neticesi sa»

aıcıya bildirilir poru aldıktan zarfında buna ; raz üzerine emtia, hükümet künyagen > dan tekrar tahlil edıH| satıcının göste meslek sahibi yager de bu t hazır bulunabilir- .

Bu kanuna aykınJ- edenler, bir y*’1hapislik cezasına ve). y, geçmiyen para ^veya her iki cezay®çarptırılabilecektir'

Kanun, ancak rulunun tayin ecl®^) te, tayin deceğiemr' metler için tatbıK

23 NİSA*

t ö r e n l e r

(Birinci Say**** jMehmetçik’te

istiklâl Marşı ıJ J J ve ilkokul ögretm j ci dünya savaşı, vaşı ve Cumnf masına kadar

hakkında bir . tıktan sonra, leri millî şiirler ok Egemenlik ya'da da p lartmiftur.