Yemek, giyim, halk oyunları, eğlence, ulusal ve hatta
ekonomik davranışlar ne tam olarak koşullanma ile ne de
bilişsel teorilerle açıklanabilir.
İnsanlar,bir çok karmaşık davranışı pekiştirmeler olmadan
gözleyerek öğrenir.
Örneğin yemek yeme, parmak kaldırarak söz isteme, öğretmen
geldiği zaman sessiz durma, oyun oynama gibi…
Çocuklar, çevrelerindeki kişilerin davranışlarını gözlerler.
Gözledikleri davranışlardan sonucu olumlu olmayan
davranışları taklit etmezler.
Örneğin,önündeki arabanın bir çukura ya da kasise girerek sarsıldığını gözleyen sürücü, arabasına zarar vermemek için gözlediği
davranışı taklit etmez.
Bandura’nın karşılıklı etkileşim Modeli
Çevresel etkiler
Kişisel faktörler (inançlar, beklentiler, kendini değerlendirme)
Davranış
Koşullu öğrenmede birey kendi tecrübelerine dayandığı halde, sosyal
öğrenmede başkalarının tecrübelerinden yararlanarak öğrenir.
Bir davranışın öğrenilmesi için, bireyin bu davranışın sonucunu yaşayarak
öğrenmesi gerekmez. (Örneğin köpek tarafından ısırılan bir çocuğu gözleyen
biri, köpekten korkabilir.)
Bandura’ya göre model alınan, gözlenen davranışların bireyin
belleğine kodlanması ve gerektiği zaman hatırlanması gerekir.
Bu özelliklerinden ötürü gözlem yoluyla öğrenmenin bilişsel boyutu
da vardır.
Dikkat :
Model alınan davranışın doğru taklit edilebilmesi
için öncelikle model alınan
davranışa dikkat edilmesi gerekir.
Kodlama ve saklama
Gerektiğinde taklit etmek için modelin tüm davranışlarını belleğe kodlamak
gerekir. Çünkü gözlenen davranış genellikle gözlemden hemen sonra
taklit edilmeyebilir.
Yeniden Üretme : Model alınan davranış, bazen tam taklit olmayabilir;
çevre şartları,
bireyin fiziksel gücü
bireyin imkanları,
zaman
Top Related