Zi̇ya gökalp
-
Upload
hakan-sahantuerk -
Category
Documents
-
view
1.772 -
download
6
Transcript of Zi̇ya gökalp
HAYATI
ZİYA GÖKALP 23 Mart
1876’da Diyarbakır’da doğdu,
ilkokuldan sonra Askeri
Rüşdiyede, İdadide ve
İstanbul’da Baytar Mektebine
okudu.İttihat ve Terakki
Fırkasında yöneticilik yaptı
Yapıtları ve görüşleriyle Türkçülüğü ve
Türk milliyetçiliğini önemli ölçüde
etkileyen Türk toplumbilimci, yazar, şair ve
Siyasetçidir
Meclis-i Mebusan‘da ve Türkiye Büyük
Millet Meclisi'nde milletvekilliği yapmıştır.
"Türk milliyetçiliğinin babası" olarak da
anılan ünlü fikir adamı ve şairlerimizdendir.
DÜŞÜNCE YAPISI
Ziya Gökalp ‘in düşünsel yapısı
üzerinde , Osmanlı Devleti’nin
parçalanma sürecine girdiği dönemde
baş gösteren siyasal, askeri, dinsel ve
ekonomik sorunların derin izlerini
görmek mümkündür. Bu etkilerin de
tesiriyle, Gökalp’ in düşünce yapısı
içerisinde ulusçuluk anlayışı önemli
bir yere sahip olmuştur.
Türk toplumunun kendine özgü ahlaki ve kültürel
değerleriyle, Batı'dan aldığı bazı değerleri
kaynaştırarak bir senteze ulaşma çabası yatıyordu.
"Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak" diye
özetlediği bu yaklaşımın kültürel öğesi Türkçülük,
ahlaki öğesi de İslamdı
Saray edebiyatının karşısına halk edebiyatını
koydu ve Milli edebiyatın kurulup gelişmesinde
önemli rol oynadı
Batı'nın teknolojik ve bilimsel gelişmesini
sağlayan pozitif bilim anlayışını benimsedi.
Dini, toplumsal birliğin sağlanmasında
yardımcı bir öğe olarak değerlendirdi.
Gökalp’in dil çalışmalarına katılmasıyla, dilde
yenileşme ve Türkçeleşme çalışmaları hız
kazanmıştır. Çünkü Ona göre tüm toplumsal
faaliyetlerin yegâne temeli lisandır.
Kültürü ve kültürü ortaya çıkaran dili, millet
olmanın en önemli unsurları arasında kabul eden
Gökalp, dilde Türkleşme olmazsa, vicdanların,
dinin ve vatanın parçalanacağını düşünmektedir.
Ziya Gökalp düşüncesinde,
Türkçülük ayrı bir yere sahiptir. Zira
çalışmaları hep Türk toplumunun
geçmişi, günü (kendi dönemi) ve
geleceği ile Türk dili ve Türk
kültürü üzerinde yoğunlaşmıştır.
Bu duygu ve düşünceler içinde
bilimsel, ahlaki, kültürel ve felsefi
bir Türkçülük anlayışı ortaya
koymuştur.
EĞİTİM TARİHİMİZDEKİ YERİ
• Sosyoloji dersini ilk kez programa koydurup
okutmuştur
• Önemli eğitim, kültür ve politika dergileri ve
kitapları yayınlamıştır. Çıkardığı dergilerden
bazıları; İçtimaiyat Mecmuası, Milli Tetebbular
Mecmuası,Yeni Mecmua,Küçük Mecmua,
• Milli eğitim sorunlarını ilk kez sistemli olarak
ortaya atıp işlemiştir. ”Milli terbiye ve asrı talim”
ilkesini ortaya atmış, ilkokulların talimi liselerin
terbiyevi özellik taşıması gerektiğini savunmuştur.
• Türkiye’de vatanına en zararlı kimselerin medrese
ve mekteplerde okuyanlar olduğunu ve bununda
eğitim sistemimizin milli olmasını engellediğini
savunmuştur.
• Günümüzde örgün ve yaygın eğitim şeklinde
yapılan eğitim tasnifini yapmıştır.
• Öğretmen sorunlarına eğilmiş, mesleğin itibarının
yükseltilmesini savunmuştur. Öğretmenlere
toplumsal bir değer verilmesi gerektiğini
belirtmiştir
• Halkçılık, milliyetçilik, laiklik, milli eğitim, milli
tarih ve kültür gibi konularda Atatürk kendisinden
esinlenmiştir
• Çocukların beşikten itibaren milli duygularla ve
erdemli olarak yetiştirilmeleri için çocuk şiirleri ve
masalları yazmıştır
• Darülfünunda Sosyoloji müderrisi olarak görev
yapmış ve Üniversitelerle ilgili bazı görüş ve
fikirler geliştirmiştir. Devlet, Üniversiteye müdahale
etmemeli,ona tam bir özerklik sağlamalıdır.
Öğrenciler istedikleri derslere devamda serbest
olmalıdır.
BAZI ESERLERİ
Kızıl Elma
Türkleşmek, Muasırlaşmak, İslamlaşmak
Türk Töresi
Türkçülüğün Esasları
Türk Medeniyet Tarihi