YARATICI DRAMA YÖNTEMĠYLE MADDENĠN DEĞĠġĠMĠ...

13
YARATICI DRAMA YÖNTEMĠYLE MADDENĠN DEĞĠġĠMĠ KONUSUNUN ÖĞRETĠMĠ : NVIVO DEĞERLENDĠRME Bahri MEġECĠ 1 Sevilay KARAMUSTAFAOĞLU 2 Ahmet BACANAK 3 1 Amasya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü,Ġlköğretim Anabilim Dalı 2 Amasya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ġlköğretim Bölümü 3 Amasya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ġlköğretim Bölümü ÖZET Bu çalışma, drama etkinlikleriyle yürütülen fen ve teknoloji dersi hakkında İlköğretim 4. sınıf öğrencilerinin algı, tutum ve düşüncelerini, yorumlarını belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. „Maddenin Değişimi‟ konusunun öğretiminde, yaratıcı drama yönteminin kullanıldığı etkinlikler geliştirilerek, uygulanmıştır. Nitel araştırma yaklaşımının kullanıldığı bu çalışmada veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış mülakat geliştirilmiştir. Drama etkinlikleriyle yürütülen derslere devam eden altı öğrenciyle mülakatlar yürütülmüştür. Mülakatların analizinde NVIVO 9.0 programı kullanılmıştır. Kodların güvenirliği için iki farklı araştırmacı tarafından ayrı ayrı kodlama yapılarak ortak kodlarda karar kılınmıştır. Mülakat analiz bulgularına göre, drama öncesi derslerde akılda kalıcılığın olmadığını, bunun yanında drama dersi sonrasında olumlu tutumların geliştiği, öğrencilerin derse aktif olarak katılımının sağlandığı belirlenmiştir. Öğrencilerin öğrenme ortamındaki uyarıcılarla aktif bir biçimde etkileşime girmesi, katılımcıların araştırması, keşfetme, kendi duygu ve düşüncelerini herhangi bir yanlış yapma korkusu olmadan özgürce ifade edebildikleri sınıf atmosferi oluşturulmuştur. Eğitim sisteminde, öğrencinin aktif katılımını sağlamayan, sadece bilgi aktarımını kapsayan, öğrencinin bilişsel alanda gelişimi hedefleyen geleneksel öğretim yöntemlerinden vazgeçilmesi gerektiği öğretmenlere önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Fen ve Teknoloji, Yaratıcı Drama, NVIVO Programı 1. GĠRĠġ Drama, yazılmış bir metin olmaksızın katılımcıların kendi yaratıcı buluşları, özgün düşünceleri, öznel anıları ve bilgilerine dayanarak oluşturdukları eylem durumları ve doğaçlama canlandırmaları olarak tanımlanmaktadır (San,1998). Drama; çağrışımların, duyguların, bilgi ve deneyimlerin özgürleştiği bir ortamın sağlanmasına yöneliktir. Drama tiyatro yapmak anlamına gelmemektedir. Drama çeşitli şekillerde sınıflandırılmaktadır. Eğitim çalışmalarında en çok kullanılan drama türü yaratıcı dramadır. Yaratıcı drama; doğaçlama, rol oynama vb. tiyatro ya da drama tekniklerinden yararlanarak bir grup çalışması içinde bireylerin bir yaşantıyı, bir olayı, bir fikri, bir eğitim ünitesini, kimi zaman bir soyut kavramı ya da davranışı eski bilişsel örüntülerin yeniden düzenlenmesi yoluyla ve gözlem, deneyim, duygu ve yaşantıların gözden geçirildiği “oyun” süreçlerinin anlamlandırılması, canlandırılmasıdır (San, 1990). Yaratıcı dramanın etkili bir şekilde yürütülebilmesi için drama lideri, oyun grubu, uzam, arama etkinliği gibi önemli öğelere ihtiyaç vardır. Drama Lideri: Çalışmaya rehberlik eden kişidir. Bir lider değişime açık, gelişmeye elverişli, esnek bir kişiliğe sahip olmalıdır. Mesleki formasyona sahip, psikoloji, gelişim psikolojisi, tiyatro, müzik, plastik sanatlar, oyun ve tiyatro pedagojisi gibi alanlarda yeterli olmalıdır. Gözlem becerisi gelişmiş, yaşanılan olayları anında analiz eden ve sentezleyen, gruba hakim ve anında yeni çözümler bulabilen bir lider etkin olduğunda grup tarafından kabul görmektedir. Oyun Grubu: Öğrenmeye istekli ve katılım için gönüllü olmalıdır. Grup dinamiğinin oluşmasında her birey etkin gelişime ve değişime yatkın olmalıdır. Uzam: Etkin bir kullanım alanıdır. Parke halı vb., ayakkabının zorunlu şartlar dışında kullanılmadığı, her türlü eyleme ve olası gürültülere olanak sağlayan ve gerektiğinde sergileme şansının elde edilebildiği bir mekandır. Arama Etkinliği: Belirlenen hedefler doğrultusunda, liderin insiyatifinde zaman zaman değişimlerin yaşandığı, grubun etkin rol aldığı, her bir birey için var olan bir mekandır (Tuluk, 2004) . Yaratıcı drama öğretimde ısınma, oynama, doğaçlama, oluşumlar olmak üzere dört aşamada gerçekleştirilebilmektedir (Akyol, 2003; Üstündağ, 1998; Morgül, 1995; San, 1996 ). Isınma: Çeşitli yöntemlerle beş duyuyu kullanma, gözlem yetisinin geliştiği, bedensel ve dokunsal alıştırmaların yapıldığı, tanışma, etkileşim kurma, güven ve uyum özelliklerini katılımcıya kazandıran ve oldukça kesin kurallarla belirlenen, grup liderinin yönlendiriciliğinde yapılan çalışmadır.

Transcript of YARATICI DRAMA YÖNTEMĠYLE MADDENĠN DEĞĠġĠMĠ...

  • YARATICI DRAMA YÖNTEMĠYLE MADDENĠN DEĞĠġĠMĠ

    KONUSUNUN ÖĞRETĠMĠ : NVIVO DEĞERLENDĠRME

    Bahri MEġECĠ1 Sevilay KARAMUSTAFAOĞLU

    2

    Ahmet BACANAK3

    1Amasya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü,Ġlköğretim Anabilim Dalı

    2Amasya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ġlköğretim Bölümü

    3Amasya Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ġlköğretim Bölümü

    ÖZET

    Bu çalışma, drama etkinlikleriyle yürütülen fen ve teknoloji dersi hakkında İlköğretim 4. sınıf öğrencilerinin algı,

    tutum ve düşüncelerini, yorumlarını belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. „Maddenin Değişimi‟ konusunun öğretiminde,

    yaratıcı drama yönteminin kullanıldığı etkinlikler geliştirilerek, uygulanmıştır. Nitel araştırma yaklaşımının kullanıldığı bu

    çalışmada veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış mülakat geliştirilmiştir. Drama etkinlikleriyle yürütülen derslere

    devam eden altı öğrenciyle mülakatlar yürütülmüştür. Mülakatların analizinde NVIVO 9.0 programı kullanılmıştır. Kodların

    güvenirliği için iki farklı araştırmacı tarafından ayrı ayrı kodlama yapılarak ortak kodlarda karar kılınmıştır. Mülakat analiz

    bulgularına göre, drama öncesi derslerde akılda kalıcılığın olmadığını, bunun yanında drama dersi sonrasında olumlu

    tutumların geliştiği, öğrencilerin derse aktif olarak katılımının sağlandığı belirlenmiştir. Öğrencilerin öğrenme ortamındaki

    uyarıcılarla aktif bir biçimde etkileşime girmesi, katılımcıların araştırması, keşfetme, kendi duygu ve düşüncelerini herhangi

    bir yanlış yapma korkusu olmadan özgürce ifade edebildikleri sınıf atmosferi oluşturulmuştur. Eğitim sisteminde, öğrencinin

    aktif katılımını sağlamayan, sadece bilgi aktarımını kapsayan, öğrencinin bilişsel alanda gelişimi hedefleyen geleneksel

    öğretim yöntemlerinden vazgeçilmesi gerektiği öğretmenlere önerilmektedir.

    Anahtar Kelimeler: Fen ve Teknoloji, Yaratıcı Drama, NVIVO Programı

    1. GĠRĠġ

    Drama, yazılmış bir metin olmaksızın katılımcıların kendi yaratıcı buluşları, özgün düşünceleri,

    öznel anıları ve bilgilerine dayanarak oluşturdukları eylem durumları ve doğaçlama canlandırmaları

    olarak tanımlanmaktadır (San,1998). Drama; çağrışımların, duyguların, bilgi ve deneyimlerin

    özgürleştiği bir ortamın sağlanmasına yöneliktir. Drama tiyatro yapmak anlamına gelmemektedir.

    Drama çeşitli şekillerde sınıflandırılmaktadır. Eğitim çalışmalarında en çok kullanılan drama türü

    yaratıcı dramadır.

    Yaratıcı drama; doğaçlama, rol oynama vb. tiyatro ya da drama tekniklerinden yararlanarak bir

    grup çalışması içinde bireylerin bir yaşantıyı, bir olayı, bir fikri, bir eğitim ünitesini, kimi zaman bir

    soyut kavramı ya da davranışı eski bilişsel örüntülerin yeniden düzenlenmesi yoluyla ve gözlem,

    deneyim, duygu ve yaşantıların gözden geçirildiği “oyun” süreçlerinin anlamlandırılması,

    canlandırılmasıdır (San, 1990). Yaratıcı dramanın etkili bir şekilde yürütülebilmesi için drama lideri,

    oyun grubu, uzam, arama etkinliği gibi önemli öğelere ihtiyaç vardır.

    Drama Lideri: Çalışmaya rehberlik eden kişidir. Bir lider değişime açık, gelişmeye elverişli,

    esnek bir kişiliğe sahip olmalıdır. Mesleki formasyona sahip, psikoloji, gelişim psikolojisi, tiyatro,

    müzik, plastik sanatlar, oyun ve tiyatro pedagojisi gibi alanlarda yeterli olmalıdır. Gözlem becerisi

    gelişmiş, yaşanılan olayları anında analiz eden ve sentezleyen, gruba hakim ve anında yeni çözümler

    bulabilen bir lider etkin olduğunda grup tarafından kabul görmektedir.

    Oyun Grubu: Öğrenmeye istekli ve katılım için gönüllü olmalıdır. Grup dinamiğinin

    oluşmasında her birey etkin gelişime ve değişime yatkın olmalıdır.

    Uzam: Etkin bir kullanım alanıdır. Parke halı vb., ayakkabının zorunlu şartlar dışında

    kullanılmadığı, her türlü eyleme ve olası gürültülere olanak sağlayan ve gerektiğinde sergileme

    şansının elde edilebildiği bir mekandır.

    Arama Etkinliği: Belirlenen hedefler doğrultusunda, liderin insiyatifinde zaman zaman

    değişimlerin yaşandığı, grubun etkin rol aldığı, her bir birey için var olan bir mekandır (Tuluk, 2004).

    Yaratıcı drama öğretimde ısınma, oynama, doğaçlama, oluşumlar olmak üzere dört aşamada

    gerçekleştirilebilmektedir (Akyol, 2003; Üstündağ, 1998; Morgül, 1995; San, 1996 ).

    Isınma: Çeşitli yöntemlerle beş duyuyu kullanma, gözlem yetisinin geliştiği, bedensel ve

    dokunsal alıştırmaların yapıldığı, tanışma, etkileşim kurma, güven ve uyum özelliklerini katılımcıya

    kazandıran ve oldukça kesin kurallarla belirlenen, grup liderinin yönlendiriciliğinde yapılan

    çalışmadır.

  • Oynama (Pandomim ve rol oynama): Belirlenmiş kurallar içinde özgürce oyun kurma ve

    geliştirme çalışmalarından oluşur. Yaratıcılık bu aşamada oldukça önemlidir.

    Doğaçlama: Saptanan bir tema üzerinden yola çıkılarak, bir hedefe doğru, belli aşamalarla yol

    alınır. Bireyselliğin ve yaratıcılığın ön plana çıktığı çalışmalardır.

    Oluşumlar: Sürecin nasıl gelişeceği ve nereye varacağı önceden belirsizdir. Süreç, önceden

    belirlenmiş bir noktadan başlar. Bu aşamaların her birinin sonunda grup üyeleri ile tartışmanın

    yapılması çalışmalar için oldukça önemlidir (Adıgüzel,1993).

    Yaratıcı drama yöntemi öğrencilerin aktif olduğu çağdaş öğretim yöntemlerinden biridir. Aktif

    öğrenme, öğrencinin bilgiyi nasıl depoladığından çok bilgiye nasıl ulaşılması gerektiğini ve öğrencinin

    bu süreçte aktif olarak katılımını gerektirir. Bu durum, bilginin öğrencinin bizzat kendisi tarafından

    keşfedilmesine imkan verir. Eğitimde dramanın bir yöntem olarak kullanılması çağdaş insanın

    toplumsal ilişkilerini düzenlemesine, kendisini tanımasına, üretmesine ve varlığını sergilemesine

    olanak sağlar. Yaratıcı drama aracılığıyla olaylar ve durumlarla bunlar arasındaki bağlantılar kolayca

    öğrenilebilir. Bugünün sorunları, geçmiş ve gelecekte araştırılabilir. Dramada bir durum somut, aynı

    zamanda soyut ifadelerle keşfedilir. Olayların yaşanarak gelişmesini sağlar. Böylece unsurları

    somutlaştırarak durumu açıklığa kavuşturur. Sosyolojik bir perspektiften bakıldığında bireyler, sadece

    kendileri değil, içinde yaşadıkları toplumun geçmişi, şimdiki zamanı, geleceği ve aynı zamanda

    insanlık hakkında daha derinlemesine bilgi sahibi olabilir (O‟Neill & Lambert, 1995; San, 1996;

    Adıgüzel, 2006).

    Öğretim sürecinde, bireyi etkin hale getiren, yaparak ve yaşayarak öğrenmesine imkan

    sağlayan, kendini gerçekleştirmesine, yaratıcı, üretken bir birey olmasına katkıda bulunan bir yöntem

    olarak görülen yaratıcı dramadan yararlanılmaktadır (Kaf, 2000; Okvuran, 2001; Ömeroğlu Turan ve

    Can Yaşar,1999; Öztürk, 1999).

    Yaratıcı drama yönteminin fen bilgisi derslerinde kullanımı ve etkiliği üzerine gerçekleştirilmiş

    nitel ve nicel araştırmalar ulusal ve uluslar arası literatürde bulunmaktadır (Kahyaoğlu, Yavuzer

    ve Aydede, 2010; Üstündağ, 2002; Lemke, 2001).

    İlköğretim 5. Sınıf Fen Bilgisi ‘Isı ve Isının Maddedeki Yolculuğu’

    ünitesinin drama yöntemiyle öğretimi üzerine yapılmış bir çalışmada deney grubu

    öğrencilerinin başarılarının arttığı ve fene ve yapılan etkinliklere yönelik

    olumlu görüşte oldukları tespit edilmiştir (Kahyaoğlu, Yavuzer ve Aydede, 2010)

    Sağırlı ve Gürdal (2002)’ın İlköğretim Fen Bilgisi Dersinde “Elektrik”

    konusunun öğretilmesinde drama tekniğinin kullanımının, öğrenci tutumuna etkisinin

    araştırıldığı bir çalışmada deney grubu öğrencilerinin kontrol grubu öğrencilerine

    göre, olumlu tutum kazandıkları belirlenmiştir. Buna benzer Çam, Özkan ve Avinç

    (2009)’in 6. sınıf öğrencilerinin ‘Elektrik’ konusunun öğretilmesinde drama

    tekniği kullanılmıştır. Araştırmada bu yöntemin uygulandığı deney grubu

    öğrencilerinin ilgili konuyu öğrenmedeki başarıları geleneksel öğretim yönteminin

    uygulandığı kontrol grubuna göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Ayrıca bu

    öğrencilerin derse yönelik olumlu tutum kazandıkları görülmüştür.

    İlgili yöntemin etkililiğinin araştırıldığı nitel bir çalışmada Ölçme-

    Değerlendirme dersinde yaratıcı drama yöntemiyle somut yaşantılar oluşturularak

    yürütülmüş ve bu sürecin katılımcıların başarı durumu üzerindeki etkisi

    belirlenerek, katılımcı görüşleri alınmıştır. Duyuşsal boyuttaki olası değişim ya

    da gelişimi belirlemek amacıyla katılımcılardan bireysel gelişim-ürün dosyası

    hazırlamaları istenmiştir. Çalışma sonucunda yaratıcı drama yönteminin

    kullanılmasıyla katılımcıların bilişsel ve duyuşsal boyuttaki başarı, değişim ve

    gelişimlerinin olumlu yönde farklılaştığı sonucuna varılmıştır. Yaratıcı drama çalışmalarının yukarıda belirtilen faydalılıkları düşünüldüğünde, bu yöntemin

    ilköğretimin her aşaması ve her dersinde kullanılması gerektiği söylenebilir. Özellikle öğrencilerin

    anlamada zorlandıkları soyut konu ve kavramları içeren bir ders olan Fen ve Teknoloji dersinde

    yararlanılabilecek bir yöntemdir. Fen konu ve kavramların anlaşılabilirliği üzerine yapılmış ilgili

    literatür incelendiğinde her seviyedeki öğrencilerde kavram yanılgılarının ve bu konuların

  • anlaşılmasında zorluklar yaşandığı görülmektedir (Bar ve Galili, 1994; Buluş Kırıkkaya). Özellikle

    „Maddenin Değişimi‟ konusundaki ısı, sıcaklık, erime, donma, buharlaşama, kaynama, yoğunlaşma

    kavramlarının anlaşılmasında sıkıntılar olduğu tespit edilmiştir (Novick ve Nussbaum 1981; Gabel,

    Samuel ve Hunn, 1987; Griffiths ve Preston, 1992; Ben-Zvi, Eylon ve Silberstein, 1987; Osborne ve

    Cosgrove, 1983). Bu konu ve kavramların öğretiminde yaratıcı drama yönteminin etkiliğinin

    araştırılması ilgili çalışmanın gerekçeleri arasındadır. Bilindiği gibi son yıllarda nitel verilerin

    analizinde NVIVO programı kullanılmaya başlanmıştır. Bu programın kullanılarak

    gerçekleştirildiği çalışma sayısı azdır. Bu gerekçeyle ilgili çalışmanın

    analizlerinin NVIVO programıyla yapılmış olması literatürde açık olan bu kısmı

    biraz olsun doldurabileceği düşünülmektedir.

    Bu bağlamda, ilgili çalışma, drama etkinlikleriyle yürütülen fen ve teknoloji dersine yönelik İlköğretim 4. sınıf öğrencilerinin algı, tutum ve düşüncelerini, yorumlarını belirlemek, sağlanan

    verileri NVIVO programı kullanarak değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu amaç

    doğrultusunda aşağıdaki problemlere cevap aranmaktadır. Problem

    4.Sınıf Maddenin Değişimi konusunun yaratıcı drama yöntemiyle yürütülmesi hakkında öğrencilerin

    görüşleri nelerdir? Bu probleme bağlı olarak aşağıdaki alt problemler araştırılmaktadır.

    Alt Problemler

    Drama yöntemi uygulanmadan önceki ders işleme sürecinde kullanılan yöntemler nelerdir? Drama yöntemi ve drama öncesi işlenen derse yönelik öğrencilerin düşünceleri nedir? Drama dersi işleniş sürecinde sınıf ortamına öğrencinin tutumu nedir?

    2.YÖNTEM

    2.1. AraĢtırmanın Modeli

    İlköğretim dördüncü sınıf öğrencilerinin drama yöntemiyle ilgili algı ve düşüncelerini

    incelemeye yönelik gerçekleştirilen bu çalışma nitel bir çalışmadır. Çalışmada nitel araştırma

    desenlerinden olgu bilim deseni kullanılmıştır. Olgu bilim farkında olunan ancak derinlemesine ve

    ayrıntılı bir anlayışa sahip olunmayan olgulara odaklanmaktadır (Çepni, 2005). Olgularla günlük

    yaşantıda sık sık karşılaşılsa da bu tanışıklık onların tam olarak anlaşıldığı anlamına gelmez. İnsanlara

    tümüyle yabancı olmayan aynı zamanda tam anlamının kavranamadığı olguları araştırmayı amaçlayan

    çalışmalar için olgu bilim iyi bir araştırma zemini oluşturmaktadır (Yıldırım ve Şimşek, 2011).

    2.2. Örneklem

    Bu araştırmanın örneklemini Amasya ili Taşova ilçesindeki Belevi ilköğretim okulu 4/A

    sınıfında bulunan 6 öğrenci oluşturmaktadır. Örneklemde yer alacak öğrencilerin belirlenmesinde

    araştırmanın amacına uygun olarak amaçlı örneklem seçim yöntemlerinden olan ölçüt örnekleme

    yöntemi kullanılmıştır. Ölçüt örnekleme yöntemindeki temel anlayış, önceden belirlenmiş bir dizi

    ölçütü karşılayan bütün durumların çalışılmasıdır. Burada önceden hazırlanmış bir dizi ölçüt

    kullanılabileceği gibi ölçütler araştırmacı tarafından da geliştirilebilir (Yıldırım ve Şimşek, 2011). Bu

    çalışmada araştırmacılar, örneklem seçimindeki temel ölçütü yaratıcı drama yöntemiyle eğitim süreci

    içerisinde karşı karşıya gelmemiş ve daha önce drama çalışması yapmamış olma şeklinde

    belirlemişlerdir. Öğrencilerin yaratıcı drama yöntemiyle işlenen ders sonrasında bu yöntemle ilgili

    öğrenci düşünceleri öğrenilmek istendiğinden dolayı böyle bir ölçüt belirlenmiştir.

    Araştırmada yer alacak öğrenciler A, B, C, D, E ve F şeklinde kodlanmıştır. Bu öğrencilerin

    demografik özellikleri Tablo 1‟de verilmiştir.

    Tablo 1. Örneklemin Demografik Özellikleri

    Öğrenciye verilen kod A B C D E F

    Sınıfı 4/A 4/A 4/A 4/A 4/A 4/A

    Yaşı 10 10 9 11 10 10

    Cinsiyeti E E K K E K

    Tablo 1‟de görüldüğü gibi 3‟ü kız, 3‟ü erkek olan öğrencilerin yaş aralığı 9-11 arasında

    değişmektedir.

  • 2.3. Veri Toplama Araçları

    Olgu bilim araştırmalarında başlıca veri toplama aracı mülakattır. Mülakat, iletişim kurulan

    bireyin araştırılan konu hakkında duygu ve düşüncelerinin neler olduğunu ortaya çıkarma amacıyla

    yapılır. Ayrıca, mülakat insanların gerçeğe ilişkin algılarına, anlamlarına, tanımlamalarına ve gerçeği

    inşa edişlerine vakıf olmanın iyi bir yolu (Ceylan Soylu, 2011) ve başkalarını anlamak için kullanılan

    en güçlü yöntemlerden biridir (Punch, 2005). Bu çalışmada öğrencilerin düşüncelerinin ortaya

    çıkarılması amaçlandığı için nitel veri toplama yöntemlerinden yarı yapılandırılmış mülakat yöntemi

    kullanılmıştır. Yarı yapılandırılmış mülakat yöntemi özel bir konuda derinlemesine soru sorma,

    anlaşılmayan durumlarla ilgili tekrar soru sorarak durumu daha açıklayıcı hale getirip cevapları

    tamamlama fırsatı sunar (Çepni, 2005).

    Bu çalışmada gerçekleştirilen yarı yapılandırılmış mülakatta; öğrencilerin Fen ve Teknoloji

    Dersi “Maddenin Değişimi" konusunun drama yöntemiyle yürütülme sürecine yönelik algı, düşünce

    ve yorumlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda öğrencilere yönelik 8 maddeden

    oluşan mülakat soruları geliştirilmiştir. Mülakat soruları hakkında uzman görüşü alınarak kapsam

    geçerliliği sağlanmıştır. Ayrıca mülakat soruları asıl uygulamadan önce örneklem dışındaki

    öğrencilere sorularak pilot çalışması yapılmıştır.

    2.4. Verilerin Analizi

    Olgu bilim yönteminde elde edilen veriler analiz edilirken, araştırmacı, çalışmaya katılan

    bireylerin ifadeleri arasındaki benzerlik ve farklılıklardan yola çıkarak kategoriler oluşturur. Her bir

    kategori, farklı bireylerin farklı kavramları nasıl algıladıkları ve tecrübe ettiklerini ortaya koyar. Bu

    yöntem, her bir kavram için sınırlı sayıda kategorinin elde edileceği ve bu kategorilerin çalışmada

    toplanan verilerin analiz edilmesiyle oluşturulacağı esasına dayanır (Didiş, Özcan & Abak, 2008).

    Bu çalışmada kodlamalar ve temalar NVIVO 9.0 programı yardımıyla oluşturulmuştur. NVIVO

    9.0 programı ile çok geniş kapsamlı içerikler kolaylıkla kodlanabilmekte, karmaşık bilgiler basitçe

    düzenlenmekte böylelikle verilerin bütününe hâkim olunması sağlanmaktadır. NVIVO 9.0 programı

    kodlamalar yapılırken hızlı geri çağırma ve daha sonra analiz yapmaya fırsat vermektedir. Cinsiyet,

    yaş veya gelir gibi değişkenlere göre karşılaştırma yapma olanağı sunar. Bununla birlikte model,

    grafik ve matrisler oluşturarak araştırmacının yeni fikir ve ilişkileri fark etmesini ve bulgularını daha

    görsel olarak ortaya koymasını sağlamaktadır.

    Bu çalışmada verilerin altında yatan kavramları ve bu kavramlar arasındaki ilişkileri ortaya

    çıkarmak için içerik analizi yöntemi kullanılmıştır (Miles & Huberman, 1994; Yıldırım & Şimsek,

    2011). İçerik analizinde belirli bir işlem sırası takip edilmesi önerilir (Kishore, Agrawal & Rao, 2005).

    İlk basamak düzgün bir kodlama şeması geliştirmektir. Bunun için öncelikle ses kayıtlarında yer alan

    ifadeler aynen bilgisayar ortamında yazılı hale getirilmiştir. Daha sonra yazılı dokümanlar NVIVO 9

    programına aktarılmıştır. Bilgisayar destekli nitel analizi programı olan NVIVO araştırmacının kodları

    özel temalar altında toplamasına, çok sayıda örneklem verisini karşılaştırmasına, yapılan işlemlerin

    gerektiğinde hızlıca tekrarlanmasına veya düzeltilmesine, elde edilen sonuçlara istenildiği zaman

    ulaşılmasına, kodlar ve araştırmacının notları arasında ilişki kurmasına ve elde edilen verilerin model,

    matris, grafik veya rapor halinde özetlenmesine imkân veren bir programdır (Cassell vd., 2005).

    3. BULGULAR

    Bu çalışmanın birinci alt problemine uygun olarak çalışma grubundaki öğrencilere “Drama

    yöntemi uygulanmadan önceki ders işleme sürecinde kullanılan yöntemler nelerdir?” sorusu

    yöneltilmiştir. Öğrencilerin bu soru ile ilgili görüşlerinden elde edilen kodlamalara ait grafik Grafik

    1‟de sunulmuştur. kodlamalardan oluşturulan model Şekil 1‟de sunulmuştur.

  • Grafik 1. Drama yöntemi öncesinde derste kullanılan yöntem ve teknikler

    Çalışma grubunda yer alan öğrencilerin birinci alt problemle ilgili verdikleri cevaplara ait

    kodlamalara bakıldığında soru cevap tekniğinin derslerinde daha çok tercih edildiği görülmektedir.

    Ayrıca öğrencilerin kitaptan okumaları, anlatım gibi yöntem ve tekniklerde kullanılırken, laboratuvar,

    grup çalışması, araştırma gibi yöntem ve tekniklerin sıkça kullanılmadığı Grafik 1‟de görülmektedir.

    Drama yöntemi öncesinde derste kullanılan yöntem ve tekniklerle ilgili öğrenci görüşlerine ait

    kodlamalardan oluşturulan model Şekil 1‟deki gibidir.

    ġekil 1. Drama yöntemi öncesinde derste kullanılan yöntem ve tekniklere ait model

  • Çalışma grubunda yer alan öğrencilerin birinci alt problemle ilgili verdikleri cevaplara ait

    kodlamalar Öğrenci Merkezli ve Öğretmen Merkezli temaları altında toplanmıştır. Buna göre

    Öğretmen merkezli teması altında okuma, dinleme ve anlatım kodları yer alırken, Öğrenci Merkezli

    teması altında araştırma, laboratuar, canlandırma, akran öğrenme, etkinlik yapma, soru-cevap ve grup

    çalışması kodları yer almıştır. Öğrencilerin konuyla ilgili cevaplarından bazıları aşağıda verilmiştir:

    C: “….Gruplara etkinlikler veriliyordu bizde sırayla kendi aramızda yapıyorduk. Önce bitiren grup

    tahta da ilk önce çözüyordu…”

    E: “…Sınıfın ortasında hikayeyi canlandırdık....”

    F: “….Öğretmenimiz konuyu anlatıyordu, biz de dinliyorduk…..Sıkıcı geçiyordu dersimiz, öğretmen

    anlatırken derse kimse katılmıyordu.”

    Bu çalışmanın ikinci alt problemi bağlamında Maddenin Değişimi konu ve kavramlarının

    öğretiminde uygulanan drama yöntemiyle, drama öncesi işlenen derslere yönelik düşüncelerin

    belirlenmesiyle ilgili sorulan soruların analizinden elde edilen bulgular Grafik 2‟de sunulmuştur.

    Grafik 2. Drama Yöntemiyle ilgili öğrenci görüşleri

    Çalışma grubundaki öğrencilerin ikinci alt problemle ilgili sorulan soruya verdikleri cevaplara

    ait kodlamalara bakıldığında tüm öğrencilerin Zevkli ve Kalıcı Öğrenme ile ilgili ortak görüş

    bildirdikleri görülürken, Mutluluk Verici, Öğrenmeyi Kolaylaştırıcı, Motive Edici, İlgi Çekici, Dikkat

    Çekici, Birlikte Çalışmayı Teşvik Edici ve Heyecan Verici olduğu yönünde görüş bildirdikleri Grafik

    2‟de görülmektedir.

    Bu çalışmanın üçüncü alt problemi bağlamında Maddenin Değişimi konusunda uygulanan

    drama yönteminin sınıf içinde uygulanması sırasında yaşanan olumlu ve olumsuz olaylarla ilgili olarak

    “Madde Değişimi konusu işlenirken sınıf ortamında ne gibi olumlu veya olumsuz durumlar

    gözlemlediniz?” sorusu sorulmuştur. Öğrencilerin bu soru ile ilgili görüşlerinden elde edilen

    kodlamalara ait grafik Grafik 3 ve Grafik 4‟de sunulmuştur.

  • Grafik 3. Drama Yönteminin Uygulanmasıyla ilgili olumsuz öğrenci görüşleri

    Çalışma grubunda yer alan öğrencilerin üçüncü alt problemle ilgili sorulan soruya verdikleri

    cevaplara ait kodlamalara bakıldığında öğrencilerin ses yapılması ve öğrencilerin kendi aralarında

    konuşmasıyla ilgili ortak görüş bildirdikleri görülmektedir.

    Drama yönteminin sınıfta uygulanması aşamasında oluşan diğer sınıf içi olumsuz davranışlar

    ise; sıraların itilmesi, dramaya karşı öğrencilerin bilgisi olmamasından kaynaklı acemilik yaşamaları,

    bulunduğu durum karşısında çekinme, ayağa kalkma davranışı, masaya vurarak ses çıkarma, başka

    şeylerle ilgilenme, tahtaya vurma, şımarma, hazırlıksız olma, sandalye ile oynama ve dersi dinlememe

    olduğu yönünde görüş bildirdikleri Grafik 3‟de görülmektedir.

  • Grafik 4. Drama Yönteminin Uygulanmasıyla ilgili olumlu öğrenci görüşleri

    Çalışma grubundaki öğrencilerin üçüncü alt problemle ilgili sorulan sorulara verdikleri

    cevaplara ait kodlamalara incelendiğinde tüm öğrencilerin drama yönteminin heyecan verici olduğu ile

    ilgili ortak görüş bildirdikleri görülmektedir. Ayrıca öğrencilerin drama yönteminin etkileyici, farklı

    hisler uyandırıcı, başarıyı artırıcı, mutluluk verici, dramayı sevdikleri yönünde görüşe sahip oldukları

    Grafik 4‟de görülmektedir. Drama yönteminin uygulanmasıyla ilgili öğrencilerin olumlu ve olumsuz

    görüşlerinden oluşturulan kodlamalara ait oluşturulan model Şekil 2‟de sunulmuştur.

    ġekil 2. Drama Yönteminin Uygulanmasıyla ilgili öğrenci görüşlerine ait model

  • Öğrencilerin üçüncü alt problemle ilgili verdikleri cevaplara ait kodlamalar Olumlu Görüş ve

    Olumsuz Görüş temaları altında toplanmıştır. Buna göre Olumlu Görüş teması altında başarıyı artırma,

    farklı hisler uyandırma, etkileyici olma, mutluluk verme, heyecan verme ve sevme kodları yer alırken,

    olumsuz görüş teması altında ise kendi içerisinde çekinme, acemilik, hazırlıksız olma, disiplinsizlik ve

    gürültü gibi kodlamalar yer almaktadır. Disiplinsizlik kodu başlığı altında tahtaya vurma, sıraların

    itilmesi, sandalye ile oynama, dinlememe, ayağa kalkma, şımarma, başka şeylerle ilgilenme yer

    alırken gürültü kodu başlığı altında kendi aralarında konuşma, ses yapma, masaya vurma almıştır.

    Öğrencilerin konuyla ilgili cevaplarından bazıları aşağıda verilmiştir:

    F: “.…oyun oynarken tahtaya çıkarken gürültü oldu. Oynamayanlar gürültü yaptı. Eğlenceli olduğu

    için tahtaya çıkarken şımardılar. Çok bağırdılar ve gürültü yaptılar..”

    D: “…Bazı arkadaşlar birbirleriyle konuştu. Ayaklarını masaya vurdular. Sıraları çektiler. Başka

    şeylerle ilgilendiler.....”

    B: “….Oynamaya çıkarken ses yapıyorlardı. …..”

    A: “….Ayağa kalkarken gürültü yapıldı. Siz dersi işlerken kendi aralarında konuşuyorlardı.. …..”

    4. TARTIġMA

    4.Sınıf Maddenin Değişimi konusunun yaratıcı drama yöntemiyle yürütülmesi hakkında

    öğrencileri görüşlerinin araştırıldığı bu çalışmanın birinci alt probleminin belirlenmesine yönelik

    yapılan analizlere göre drama yöntemi uygulanmadan önce fen ve teknoloji dersinde soru cevap,

    kitaptan okuma, anlatım yöntemlerinin yoğun olarak kullanıldığı belirmiştir. Dolayısıyla hala

    öğretmen merkezli bir anlayışın devam ettiği, öğretmenlerin geleneksel yaklaşım, yöntem ve teknikleri

    kullanmaktan kurtulamadıkları söylenebilir. 2004 yılında değişen Fen ve teknoloji Öğretim

    Programı‟nın bakış açısı Yapılandırmacı Öğrenme Teorisi‟dir. Öğrenenin etkin rol aldığı bu

    yaklaşımda; okumak ve dinlemek yerine tartışma, fikirleri savunma, hipotez kurma, sorgulama ve

    fikirler paylaşma gibi öğrencinin öğrenme sürecine etkin katılımı yoluyla öğrenme gerçekleşir.

    Bireylerin etkileşimi önemlidir. Öğrenenler, bilgiyi olduğu gibi kabul etmezler, bilgiyi yaratır ya da

    tekrar keşfederler (Perkins, 1999). Bilgi tüketmekten çok bilgi üretme beklenir. Çağdaş dünyanın

    kabul ettiği birey, kendisine aktarılan bilgileri aynen kabul eden, yönlendirilmeyi ve

    biçimlendirilmeyi bekleyen değil, bilgiyi yorumlayarak anlamın yaratılması sürecine etkin olarak

    katılandır (Yıldırım ve Şimşek, 2011). Yapılandırmacı teorinin en önemli özelliği, öğrenenin bilgiyi

    yapılandırmasına, oluşturmasına, yorumlamasına ve geliştirmesine fırsat vermesidir. Alışılmış

    yöntemde öğretmen bilgiyi verebilir ya da öğrenenler bilgiyi kitaplardan veya başka kaynaklardan

    edinebilirler. Ama bilgiyi algılamak, bilgiyi yapılandırmak ile eş anlamlı değildir. Öğrenen, yeni bir

    bilgi ile karşılaştığında, dünyayı tanımlama ve açıklama için önceden oluşturduğu kurallarını kullanır

    veya algıladığı bilgiyi açıklamak için yeni kurallar oluşturur (Brooks ve Brooks, 1993). Bir başka

    deyişle yapılandırmacılık çevre ile insan beyni arasında güçlü bir bağ kurmadır. Tüm öğretmenlere

    öğrenci merkezli uygulamaların yürütülme süreci ve önemiyle ilgili MEB‟in verdiği seminerlerin

    etkili olmadığı söylenebilir. Öğretmenlerin bu uygulamaların etkililiğini kavrayamadıkları

    düşünülebilir. Ayrıca analiz bulgularına göre, fen ve teknoloji dersinin önemli bir yöntemi olan

    laboratuar yönteminin kullanılmadığı tespit edilmiştir. Özellikle basit araç-gereçlerin kullanılmasıyla

    gerçekleştirilebilecek deneylerin yapılmaması düşündürücüdür.

    Drama yöntemi ve drama öncesi işlenen derse yönelik öğrenci görüşlerinin araştırıldığı ikinci

    problemin çözümünden sağlanan bulgular incelendiğinde; derslerin etkili ve kalıcı olduğu konusunda

    görüş bildirildiği tespit edilmiştir. Drama yönteminin uygulanmasıyla yürütülen derslerin zevkli,

    motive edici, ilgi çekici, heyecan verici olduğu söylenmiştir. Dolayısıyla öğrencilerin aktif olarak rol

    oynadıkları etkinlikleri içeren derslerin daha verimli olduğu söylenebilir. Bu bulgu literatürde bulunan

    diğer çalışmalarla uyumluluk göstermektedir. Drama yöntemiyle yürütülen fen ve teknoloji

    derslerinde verilen konu ve kavramların daha iyi öğrenildiği, öğrencilerin başarılarının arttığı ve

    öğrencilerin fene yönelik olumlu tutum sergiledikleri tespit edilmiştir (Kahyaoğlu, Yavuzer ve

    Aydede, 2010; Çam, Özkan ve Avinç, 2009; Sağırlı ve Gürdal, 2002). Ayrıca, Akın (1993) ve Uysal

    (1996)‟ın, gelişim düzeyine yaratıcı drama yönteminin etkisini araştırdıkları çalışmalarda elde edilen

    sonuçlar bu çalışmanın bulgularını destekler niteliktedir. Kavcar (1985), O‟Neill ve Lambert (1995),

    Gönen ve Dalkılıç (1998) dramanın sosyal bir süreç olduğunu, sosyal iletişime ve grupla çalışmaya

    olanak tanıyarak becerilerin gelişmesinde rol oynadığını belirtmektedirler. İlgili literatürde drama

  • yönteminin bireyler arasındaki farklılıklara hoşgörü ile bakabilmeyi sağladığı ifade edilmektedir

    (Nixon, 1988; O‟Neill,1990; Ömeroğlu 1990; Üstündağ 1994; Fleming, 1995). Drama etkinlikleri

    sırasında katılımcılar, başkahraman ve diğer karakterlerin karşılaştıkları bir durum tasarlayabilirler ve

    onların nasıl hissettiklerini hayal edebilirler (Mages, 2006). Bunun yanı sıra drama sürecinde

    öğrenciler düşüncelerini, anlayıp öğrendiklerini, bilgilerini drama ile bütünleştirip, dramada sunulan

    problem ve olaylar çerçevesinde karar verme, problem çözme ve olaylara farklı bakış açılarıyla

    bakabilmeyi başarabilmektedir. Dramada sözlü ve sözsüz iletişim yolları çok farklı şekillerde

    sunulabildiğinden dolayı farklı durumlarda öğrendikleri bilgiyi tecrübe edebilmekte, böylece bilginin

    hem transferi hem de kalıcılığı sağlanabilmektedir (Annarella, 1992; Poston-Anderson, 2008).

    Öğrencilerin drama sayesinde dersi öğrenme isteklerinin, derse olan ilgilerinin, devam ve

    katılımlarının arttığına dair ifadelerinin yer alması alan yazını tarafından da desteklenmektedir

    (Fleming, 2008).

    Dramayla sürdürülen derslerin yürütülme süreciyle ilgili görüşlerin arasında olumsuz olarak

    ifade edilen görüşlerin olduğu tespit edilmiştir. Bu tür bir ders sürecine alışkın olmayan öğrencilerin

    ortak olarak belirttikleri ifadeler; disiplinsizlik, şımarma, ayağa kalkma, tahtaya vurma, gürültünün

    olması, başka şeylerle ilgilenme gibi sıralanabilir. Öğrencilerin aktif rol oynadığı öğrenme

    yaklaşımlarıyla yürütülen derslerde bu tür durumlarla karşılaşılmasının normal olduğu söylenebilir. Bu

    durum, yeni olan bu uygulamaya öğretmenin ve öğrencilerin alışkın olmamasından kaynaklandığı

    şeklinde yorumlanabilir. Öğretmen ve öğrenciler öğrencilerin aktif olarak yürütüldüğü derslere alışkın

    olmaları durumunda olumsuzlukların süreç içersinde azaltılabileceği ve hatta ortadan kaldırılabileceği

    düşünülmektedir.

    5. SONUÇ ve ÖNERĠLER

    Araştırma sonucunda elde edilen nitel veriler genel olarak değerlendirildiğinde, yaratıcı drama

    yöntemiyle öğrencilerin daha iyi öğrendikleri ve konuyu daha iyi anladıkları görülmüştür. Ayrıca,

    öğrenme sürecinde öğrencilerin merak, heyecan, mutluluk ve derse istek duyma gibi duyguları yoğun

    olarak yaşadıkları saptanmıştır. Bu bulgular dikkate alındığında yaratıcı drama yöntemiyle, derse ilgi

    ve isteklerinin yüksek olmasından dolayı başarı düzeylerinin artabileceği söylenebilir.

    Ayrıca, yaratıcı drama yönteminin uygulandığı sınıf ortamının arkadaşları ile yan yana oturmalarına

    ve birlikte grup olarak canlandırma yapmalarına olanak sağladığı için arkadaşları ile daha iyi iletişim

    kurabildiklerini, grup çalışmaları sayesinde arkadaşlarını daha iyi anladıkları ve birbirleriyle

    paylaştıklarını belirtmişlerdir. Öğrencilerden elde edilen bu nitel veriler değerlendirildiğinde, öğren-

    cilerin derste mutlu oldukları, yaratıcı drama yöntemi ile daha iyi anladıkları ve öğrenebildikleri

    anlaşılmaktadır. Özellikle ilköğretim düzeyindeki çocukların yaratıcı drama sayesinde konuları oyun

    yoluyla öğrenmeleri çocukların gelişim özellikleri düşünüldüğünde önemli görülebilir. Buna bağlı

    olarak yürütülen çalışmanın sonuçlarına yönelik geliştirilen öneriler aşağıdaki gibidir.

    Geleceğin bilgi toplumunu yakalamak için ilköğretimde itibaren genç nüfusun bilim ve teknolojiye çok daha fazla ilgi duyması sağlanmalı, öğrencilerin bilgili sadece öğrenmeleri

    değil öğrenilenlerin kavranması ve uygulanması öngörülüyorsa öğrencilerin aktif katılımını

    sağlayan drama yöntemi öğretim kademelerinde yaygınlaştırılmalı ve özendirilmelidir.

    Eğitim sistemimizde genellikle kullanılan, öğrencinin aktif katılımını sağlamayan, sadece bilgi aktarımını kapsayan, öğrencinin bilişsel alanın bilgi basamağının gelişimi hedefleyen

    geleneksel öğretim yöntemlerinden vazgeçilmelidir.

    Geleneksel öğretim yöntemleri öğrencilerin derse aktif olarak katılımını azalmaktadır. Oysaki araştırmalar öğrencilerin öğrenme ortamındaki uyarıcılarla aktif bir biçimde etkileşime

    girmesi gerektiğimi ortaya koyduğundan katılımcıların araştırmasına, keşfetmesine, kendi

    duygu ve düşüncelerini herhangi bir yanlış yapma korkusu olmadan özgürce ifade

    edebilecekleri sınıf atmosferleri oluşturulmalıdır.

    Öğretimde kullanılacak yöntemi teknik ve stratejilerin tespiti ve uygulamasına ilişkin olarak öğretmenlere kılavuz kitaplar hazırlanmalı, öğretmenleri bilgilendirici web sayfaları, CD‟ler,

    kitaplar ve programlar hazırlanmalıdır.

  • Öğretmenlerin drama yöntemini kullanabilmeleri için alan bilgisine sahip olmalarının yanında iyi bir drama lideri olmaları da gereklidir. Bu yüzden Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde

    öğretmenlere drama konulu hizmet içi eğitim kursları açılmalıdır.

  • KAYNAKLAR

    Adıgüzel, H. Ö (1993). Oyun Ve Yaratıcı Drama İlişkisi, Ankara: Ankara Üniversitesi Eğitim

    Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

    Adıgüzel, Ö. (2006).Yaratıcı Drama Kavramı, Bileşenleri Ve Aşamaları, Yaratıcı Drama

    Dergisi, Sayı:1(17-31).

    Akın, Meryem. (1993). Farklı Sosyo-Ekonomik Düzeylerdeki İlkokul Üçüncü Sınıf

    Öğrencilerinin Sosyalleşme Düzeylerine Yaratıcı Drama Eğitiminin Etkisi. Yayınlanmamış Yüksek

    Lisans Tezi. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi. Ankara.

    Akyol, A. K. (2003). Drama Ve Dramanın Önemi (Drama And İts Significance) Türk Egitim

    Bilimleri Dergisi. Cilt 1, Sayı 2

    Annarella, L.A. (1992) Creative Drama İn The Classroom. (Erıcdocument Production

    Serviceno. ED391206) ASCD Alexandria, 1993.Australia: Oxford University Press.

    Bar, V. ve Galili, I. (1994). Stages Of Children’s Views About Evaporation. International

    Journal Of Science Education, 16, 157-174.

    Ben Zvi, R., Eylon, B., ve Silberstein, J. (1987). Students’visualisation Of Chemical Reaction.

    Education In Chemistry, 24(49), 117-120.

    Brooks 1. G. And M. G. Books. The Case For Constructivist Classrooms, Virginia,

    Buluş-Kırıkkaya, E., Güllü, D. (2008). İlköğretim Beşinci Sınıf Öğrencilerinin Isı-Sıcaklık Ve

    Buharlaşma-Kaynama Konularındaki Kavram Yanılgıları, İlköğretim Online, 7(1), 15-27.

    Cassell, C., Buehring, A., Symon, G., Johnson, P. ve Bishop, V. (2005). Qualitative

    Management Research: A Thematic Analysis Of İnterviews With Stakeholders İn The Field, Report To

    ESRC

    Ceylan Soylu, H.(2011). “Yaşamımızdaki Elektrik” Ünitesinde 6.Sınıf Öğrencilerinin Kavram

    Karikatürleri Kullanımına İlişkin Öğrenci Görüşleri, 2nd International Conference On New Trends İn

    Education And Their Implications, Bildiri Kitabı, (Ss 1445-1456), Ankara

    Çam, F., Özkan, E. ve Avinç, İ. (2009) Fen Ve Teknoloji Dersinde Drama Yönteminin

    Akademik Başarı Ve Derse Karşı İlgi Açısından Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi: Köy Ve Merkez

    Okulları Örneği, GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 29, Sayı 2, 459-483.

    Çepni , S. (2005) Araştırma Ve Proje Çalışmalarına Giriş, (2. Baskı), Trabzon ISBN 975-417-

    000-2.

    Didiş, N. , Özcan, Ö. ve Abak, M. (2008). Öğrencilerin Bakış Açısıyla Kuantum Fiziği: Nitel

    Çalışma. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 34, 86-94.

    Fleming, M. (1995). Starting Drma Teaching, David Fulton Publishers, London.

    Fleming, M. (2008). Starting Drama Teaching (2nd Ed.). New York: Routledge.

    Gabel, D. L., Samuel, K. V. ve Hunn, D. (1987). Understanding The Particulate Nature Of

    Matter. Journal Of Chemical Education, 64(8), 695-697.

    Gönen, M. ve Dalkılıç, N. U. (1998), Çocuk Eğitimde Drama, İstanbul: Epsilon Yayıncılık.

    Griffits, A. K. ve Pretson, K. R. (1992). Grade-12 Students’misconceptions Relating To

    Fundemantel Characteristics Of Atom And Molecüles, Journal Research İn Science Teaching, 29(6),

    611-628.

    Kaf, Ö. (2000). Hayat Bilgisi Dersinde Bazı Sosyal Becerilerin Kazandırılmasında Yaratıcı

    Drama Yönteminin Etkisi. Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 6(6), 173–184.

    Kahyaoğlu, H., Yavuzer, Y. ve Aydede, N. M.( 2010). Fen Bilgisi Dersinin Öğretiminde

    Yaratıcı Drama Yönteminin Akademik Başarıya Etkisi, Türk Eğitim Bilimleri Dergisi,8(3),741-758.

    Kavcar, C. (1985). Örgün Eğitimde Dramatizasyon. Eğitim Ve Bilim, TED Yayınları, 56, 32-

    41.

    Kishore R., Agrawal, M. ve Rao, H.R., (2005). Determinants Of Sourcing During Technology

    Growth And Maturity: An Empirical Study Of E-Commerce Sourcing. Journal Of Management

    Information Systems. 21(1), 47-82.

    Lemke J. L.(2001). Articulating Communities: Sociocultural Perspectives On Science

    Education. VOL. 38, NO. 3, PP. 296- 316 (2001)

    Mages, Wendy K. (2006).Drama And İmagination: A Cognitive Theory Of Drama 'S Effect On

    Narrative Comprehension And Narrative Production.

    Miles, M.B. ve Huberman, A.M. (1994). Qualitative Data Analysis: An Expanded Sourcebook.

    (2nd Edition). Thousands Oaks, CA: Sage

  • Morgül, M. (1995). Yaratıcı Drama İle Oynayarak Yaşayarak Öğren. İstanbul: Ya-Pa Yayın

    Pazarlama San. ve Tic. A.Ş.

    Nixon, J. (1988). Teaching Drama” A Teaching Skills Workbook, Fokus On Education, Mac

    Millan Education Ltd., Londan .Novenber1999:6-11

    Novick, S. ve Nussbaum, J. (1981). Pupils’understanding Of The Particulate Nature Of Matter:

    Across Age Study. Science Education, 65, 187-196.

    Okvuran, A. (2001). Okulöncesi Dönemde Yaratıcı Drama. Çoluk Çocuk Dergisi, 3:22-25.

    O'Neill, C. ve Lambert, A.(1990). Drama Structures A Practical Handbook For Teachers,

    Heinemann Educational Book Inc. London

    O‟Neill, C. ve Lambert, A. (1995). Drama Structures: A Practical Handbook For Teachers.

    Hutchinson, London.

    Osborne, R. J. ve Cogrove, M. M. (1983). Childrens’conceptions Of The Changes Of The State

    Of Water. Journal Of Research İn Science Teaching, 20, 825-838.

    Ömeroğlu, E. (1990). Ana Okuluna Giden Beş Altı Yaşındaki Çocukların Sözel

    Yaratıcılıklarının Gelişmesine Dramanın Etkisi, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü

    Yayımlanmamış Doktora Tezi Ankara.

    Ömeroğlu Turan, E. ve Can Yaşar, M. (1999). Okulöncesi Eğitimde Drama Etkinlikleri. Gazi

    Üniversitesi Anaokulu/Anasınıfı Öğretmeni El Kitabı. Rehber Kitaplar Dizisi. İstanbul. Ya-Pa Yayın

    Pazarlama San. Ve Tic. A.Ş. S. 91-110.

    Öztürk, A. (1999). Öğretmen Yetiştirmede Yaratıcı Drama Yöntemiyle İşlenecek Tiyatro

    Dersinin Öğretmen Adaylarındaki Sözel İletişim Becerilerine Etkileri. Eğitimde Tiyatroda Yaratıcı

    Drama, Çağdaş Drama Derneği Bülteni, 3,4: 33-35.

    Perkins, D. N.(1999). The Many Faces Of Constructivism. Educational Leadership

    Poston-Anderson, B. (2008). Drama: Learning Connections İn Primary Schools.

    Punch, K. F. (2005). Sosyal Araştırmalara Giriş: Nicel Ve Nitel Yaklaşımlar. Ankara: Siyasal

    Kitabevi.

    Sağırlı, H. E. ve Gürdal, A. (2002). Fen Bilgisi Dersinde Drama Tekniğinin Öğrenci Tutumuna

    Etkisi, V.Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi, 16-18 Eylül, ODTÜ, S:86, Ankara.

    San, İ. (1990) Eğitimde Yaratıcı Drama, Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, Cilt: 23 (Sayı:2):

    573–574.

    San, İ. (1996). Yaratıcılığı Geliştiren Bir Yöntem Ve Yaratıcı Bireyi Yetiştirme Bir Disiplin:

    Eğitsel Yaratıcı Drama. Yeni Türkiye Dergisi, 7: 148-160.

    San, İnci (1998) . Yaratıcı Drama Çalışmalarının Dünü Ve Bugünü. 2. Ulusal Çocuk Kültürü

    Tiyatroda Yaratıcı Drama Dergisi, ÇDD Yay. S.2, 1999, Ankara.

    Tuluk, N. (2004). Yaratici Drama. Pivolka, 3 (15), 10-12.

    Uysal, F. N. (1996). Anaokuluna Giden 5-6 Yaş Grubu Çocuklarda Yaratıcı Drama

    Çalışmalarının Sosyal Gelişim Alanına Olan Etkisinin İncelenmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans

    Tezi, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

    Üstündağ, T. (1994). Günümüz Eğitimde Dramanın Yeri, Yaşadıkça Eğitim, 9 (37).

    Üstündağ, T. (1998). Vatandaşlık Ve İnsan Hakları Eğitimi Dersinin Öğretiminde Yaratıcı

    Dramanın Erişiye ve Derse Yönelik Öğrenci Tutumlarına Etkisi, Hacettepe Üniversitesi Eğitim

    Fakültesi Dergisi, Sayı:14, 133-138.

    Üstündağ, T. (2002). Temel Eğitimde Drama. Yaratıcı Drama 1985-1995 Yazılar (Edt. H. Ömer

    Adıgüzel,). Ankara: Naturel Yayınları.

    Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2011). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri. 8. Basım,

    Ankara: Seçkin Yayınları.