Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi
-
Upload
kserdar-yoldas -
Category
Education
-
view
153 -
download
3
Transcript of Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi
![Page 1: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/1.jpg)
1
Uluslararası İlişkilerin Uluslararası İlişkilerin Türkiye’de ve Dünyada Türkiye’de ve Dünyada
GelişimiGelişimi
![Page 2: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/2.jpg)
2
Genel• Uluslararası İlişkiler siyaset biliminin bir dalıdır ve "uluslararası sistem"
içindeki aktörlerin, özellikle de uluslararası ilişkilerin temel aktörü olarak kabul edilen devletlerin, diğer devletlerle, uluslararası/bölgesel/hükümetler arası örgütler, çok uluslu şirketler, uluslararası normlar ve uluslararası toplumla olan ilişkilerini inceleyen disiplinler arası bir disiplindir.
• Disiplinler arası bir disiplin olması sebebiyle siyaset bilimi, iktisat (uluslararası iktisat, uluslararası politik ekonomi), tarih (siyasi tarih), hukuk (anayasa hukuku, yönetim hukuku ve özellikleuluslararası hukuk), felsefe (siyaset felsefesi ve etik), sosyoloji, psikoloji, coğrafya, antropoloji, sosyal çalışma, kriminoloji, toplumsal cinsiyet çalışmaları ve kültürel çalışmalar gibi pek çok farklı disiplinden faydalanır.
• Uluslararası İlişkilerin çalışma alanı oldukça geniştir. Küreselleşme, devlet egemenliği, uluslararası güvenlik, ekolojik sürdürebilirlik, nükleer silahların yayılması, milliyetçilik, ekonomik kalkınma,küresel finans, terörizm, organize suç, insan güvenliği, dış müdahalecilik ve insan haklarına kadar pek çok konuyu uluslararası düzeyde inceler.
![Page 3: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/3.jpg)
3
Tarih• Uluslararası İlişkiler tarihinin başlangıcı çoğu akademisyen
tarafından 1648 tarihli Westphalia Barışı devlet sisteminin oluşturulma kavramının kabul edilmesi, ve eski ortaçağ Avrupası'nın din dayanaklı sisteminin terkedilmesidir.
• Westphalia Barışı ile birlikte devlet yöneticilerinin sınırları içinde tek egemen oldukları ve devletleri dışında bir merciye bağlı olmadıkları belirtilmiş, ayrıca ulus devlet kavramının oluşturulmasına destek ve yükselmesine olanak sağlanmıştır. Bu gelişmeler sayesinde devletler bürokratik, diplomatik ve askeri kurumsallaşmaya yönelmiştir.
• Avrupa kökenli bu sistem kolonileşme süreciyle tüm dünyaya yayılmış ve medeniyetin şartları olarak gösterilerek, çoğu zaman zorla, benimsetilmiştir. Günümüz uluslararası sistemine geçiş ise Soğuk Savaş ve bu süreçte gerçekleşen kolonilerden çekilme ve eski sömürgelerin bağımsızlıklarını ilan ederek çoğunlukla ulus devletler örneğinde kurulmalarıyla gerçekleşmiştir.
![Page 4: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/4.jpg)
4
Teoriler
• Realizm• Liberalizm/İdealizm• İnşacılık/Yapılandırmacılık• Neorealizm• Neoliberalizm• Küresel Yönetişim• Uluslararası toplum teorisi• Kritik Teori (Eleştirel teori)• Feminist Teori
![Page 5: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/5.jpg)
5
Teoriler
• Realizm• Realizme göre tüm devletlerin ortak özelliği hepsinin
idealler veya etik değerler yerine çoğunlukla ekonomik ve askeri güç peşinde olmasıdır. Realizm, temelde devletlerin birbiriyle işbirliği yapmaya yanaşmayacağını, işbirliği halinde dahi öncelikli olarak kendi çıkarlarını gözeteceğini belirtir. Bu bağlamda realist teoriler güç dengesi, çıkar optimizasyonu gibi konularla yakından ilişkilidir. Bu teoriye göre devletler arasındaki işbirlikleri kısa süreli ve rastlantısaldır. II. Dünya Savaşı ile yükselişe geçen realizmin kurucuları Thucydides, Morgenthau, Machiavelli ve Thomas Hobbes olarak kabul edilir.
![Page 6: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/6.jpg)
6
Teoriler
• Liberalizm/İdealizm
• Liberalizm, tartışmalı da olsa Uluslararası İlişkilerin ilk teorisidir. I. Dünya Savaşı sonrasında devletlerin birbirleriyle olan ilişkilerinde savaşı engelleyememeleri ve kontrol edememelerine bir tepki olarak yükselir. Woodrow Wilson teorinin ilk destekçilerindendir.
![Page 7: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/7.jpg)
7
Teoriler
• İnşacılık/Yapılandırmacılık
• Devletlerin uluslararası arenadaki davranışlarının kökenlerine inerek açıklamayı hedefler. Bu kökenleri üç kavram üzerinden açıklar ve birleştirir. Bunlar; kimlik, çıkarlar ve normlardır.
![Page 8: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/8.jpg)
8
Teoriler
• Neorealizm• Neorealizmin kurucusu kuşkusuz olarak Kenneth Waltz
'dır. Neorealizm, Klasik ve Neoklasik realizmin bazı noktalarını kabul eder - örnek olarak egemen devletlerin uluslararası anarşi içinde varolduklarını ve işlediklerini -fakat asıl ayrılma noktası insan doğası ve devlet yönetiminin ahlaki boyutunu reddederek daha bilimsel bir açıklama getirmeye çalışmasında yatmaktadır. Devletlerin dışişlerinde uyguladıkları yıkıcı ve çıkarcı tavrın sebebinin uluslararası anarşi olduğunu ve devletin iç politikalarıyla uluslararası arenadaki tavrının açıklanamayacağını, çünkü devletlerin diğer devletlerle ilişkilerini göreceli kazanç ve güç odaklarına karşı denge sağlama amacıyla sürdürdüğünü belirtir.
![Page 9: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/9.jpg)
9
Teoriler
• Neoliberalizm• Neoliberalizm, neorealist bir öneri olan uluslararası
ilişkilerde anahtar oyuncuların devletler olduğunu kabul ederek realizmi güncelleştirmeyi amaçlar fakat Uluslararası Örgütlerin ve devlet dışı aktörlerin önemini de vurgular. Teori, neoliberal ekonomik teoriden etkilenmiştir. Soğuk Savaş süresince artan devletlerarası bağımlılık teorinin şekillenmesinde etkili olmuş ve bu yüzden liberal kurumsalcılık olarak da adlandırılmıştır. Teorinin öncüleri Robert O. Keohane ve Joseph S. Nye olarak kabul edilir.
![Page 10: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/10.jpg)
10
Teoriler
• Küresel Yönetişim• Küresel Yönetişim dünya hükümeti anlamına gelmemektedir. Uluslararası İlişkilerdeki artan resmi kurumsallaşmaya ve bu kuruluşlar aracılığıyla artan devletler arası bağımlılığa dikkati çekmektedir. Mülteciler, çevre sorunları, kalkınma, suç şebekeleri, küresel terörizm gibi konuların gittikçe karmaşıklaştığını ve sadece devletler arası resmi işbirliği ile çözülebileceğini belirtir.
![Page 11: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/11.jpg)
11
Teoriler
• Uluslararası toplum teorisi• Uluslararası toplum teorisi, devletlerin ortak değer ve ilkelerini ve bunların uluslararası ilişkilere etkilerini inceler. Bu ilkelerin örnekleri diplomasi, düzen ve [[Uluslararası Hukuk|u insani müdahaleyi savunurken, çoğulcular ülkelerin egemenliğine ve uluslararası düzene daha çok önem verirler. Teorinin önde gelen isimleri çoğulcu Hedley Bull ve dayanışmacı Nicholas Wheeler'dir.
![Page 12: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/12.jpg)
12
Teoriler
• Kritik Teori (Eleştirel teori)• Kritik teori, doğası gereği pek çok sosyal bilimi kapsar ve sadece bir uluslararası ilişkileri teorisi değildir. Devlet merkezli bir teoridir ve diğer uluslararası ilişkiler teorilerine eleştirel bir bakış açısıyla gerektiğini ve devletlerin görevlerinin azaltılarak hizmetlerin ve bireylerin güvenliğinin sağlanmasıyla sınırlı kalması gerektiğini savunur. devletlerin kendi üstülüğünü halka kabul ettirdiğini belirtir.
![Page 13: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/13.jpg)
13
Teoriler• Feminist Teori• Femininst Teori, 1980'lerden sonra uluslararası ilişkiler disiplininde
yer almaya başlamıştır. bunun nedeni ise, uluslararası ilişkiler disiplininin diğer sosyal bilimlerden daha çok erkek egemenliğini dayanan kavram ve teorilerin hakimiyetinde olmasıdır. Uluslararası İlişkiler Disiplini içerisinde alternatif yaklaşımlardan biri olan feminist teori, erkeklere tanınan toplumsal, ekonomik ve siyasal hakların tamamının kadınlara da verilmesini savunan ve kadının toplum içindeki rolünü genişletmek isteyen bir doktrindir.[1] Dünya üzerindeki tarih, iktisat ve siyaset bilimleri gibi bilim dallarının kadınların gelişim ve değişimlerini göz ardı ettiklerini ve bunun nedeninin de erkeklerin hemen her toplumda iktidar sahibi olarak hüküm sürmeleri olduğunu ileri sürer. Günümüzde de devam etmekte olan erkek egemen dünyada, feminist teoriye göre kadınlar, genellikle özel alan (aile ve ev içi hizmetler) içerisinde tutulmakta ve kamusal alan’da (toplum ve devlet düzeni) rolleri yedekte tutulmaktadır. Ancak erkeklerin bulunmadığı durumlarda kadınlar istihdam edilebilmektedir. Bu düzenlemeler nedeniyle ortaya çıkan kadın ezilmişliği ve dışlanmışlığı kavramları feminist teorinin temel aldığı kavramlardır.
![Page 14: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/14.jpg)
14
Kavramlar• Temel kavramlar[
• Ana madde: Uluslararası İlişkilerde Güç
• Güç kavramı, uluslararası ilişkilerde, kaynaklara (askeri ve ekonomik) erişim, kabiliyet, devletlerarası sisteme etkinin büyüklüğü olarak tanımlanır ve bunlar aracılığıyla ölçülür. Genellikle katı güç ve yumuşak güç (hafif güç) olarak ikiye ayrılır. Katı güç askeri kabiliyeti tanımlarken, hafif güç ise ekonomi, diplomasi ve kültürel etkiyi tanımlar.
• Kutuplaşma kavramı, uluslararası sistem içindeki güç düzenine işaret eder. Kavram özellikle Soğuk savaş döneminde iki süper gücün çekişme halinde bulunduğu iki kutuplu düzenle ortaya çıkmıştır. Bu kavram çerçevesinde 1945 öncesi sistem gücün büyük devletler tarafından paylaşılması sebebiyle çok kutuplu olarak isimlendirilir. Benzer biçimde SSCB'nin 1991'de dağılmasıyla ABD'nin tek süpergüç kalmasıyla oluşan düzen de pek çok akademisyen tarafından tek kutuplu sistem olarak adlandırılır.
![Page 15: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/15.jpg)
15
Kavramlar• Temel kavramlar[
• Uluslararası bağımlılık, yani karşılıklı sorumluluk ve başkalarına bağımlı olma, çoğunluğun görüşüne göre uluslararası sistemin karakteridir. Bu görüşün savunucuları küreselleşmeye, özellikle ekonomik ilişkilere işaret ederek, Uluslararası örgütlerin rolünün ve uluslararası ilişkilerde giderek artan belirli ilkelerin kabul edilmesinin uluslararası sistemin ana ilkesinin uluslararası bağımlılık olduğunu belirtmektedirler.
• Bağımlılık, uluslararası bağımlılıktan farklı bir şekilde, marksizmle yakından ilişkili bir teori olan bağımlılık teorisini belirtir. Bu teoriye göre gelişmiş merkez devletler, kendi refahları için, zayıf çevre devletleri sömürürler.
![Page 16: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/16.jpg)
16
• Uluslararası ilişkilerin araçları
• Diplomasi, devletler arasındaki müzakerelerin, temsilciler vasıtasıyla yürütülmesidir. Bir bakıma, uluslararası ilişkilerin tüm diğer araçları diplomasinin başarısızlığı sonucu kullanılırlar.
Kavramlar
![Page 17: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/17.jpg)
17
• Uluslararası ilişkilerin araçları
• Yaptırım, diplomasi başarısızlığa uğradığında başvurulan ilk yöntem ve devletleri anlaşmalara zorlamanın ana yollarından biridir. Yaptırımlar, diplomatik ve ekonomik şekillerde olabilir, ve diplomatik ilişkilerin kesilmesi, ekonomik bariyerler ve ambargoları da içerir.
Kavramlar
![Page 18: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/18.jpg)
18
• Uluslararası ilişkilerin araçları
• Savaş ya da güç kullanımı, uluslararası ilişkilerde son çare olarak kabul edilir. Çağımızda savaş sadece devletler arasında yapılmamaktadır. Uluslararası ilişkilerde "Savaş çalışmaları" ve "Stratejik çalışmalar" disiplinlerinde incelenir.
Kavramlar
![Page 19: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/19.jpg)
19
Kuruluşlar
Birleşmiş Milletler• Ana madde: Birleşmiş Milletler• Birleşmiş Milletler(BM), kendini "adalet ve güvenliği,
ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği uluslararasında tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş global bir kuruluş" olarak tanımlayan, günümüzün en önemli uluslararası kuruluşudur.
• Uluslararası Yargı Organları
• Yargı:• Uluslararası Adalet Divanı• Avrupa Adalet Divan• Afrika Adalet Divanı
![Page 20: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/20.jpg)
20
Kuruluşlar
İnsan hakları:• Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi• Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
• Bölgesel Güvenlik Örgütleri• NATO• ASEAN• Arap birliği• İktisadi Kuruluşlar• WTO• Dünya bankası• IMF
![Page 21: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/21.jpg)
21
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
• Atatürk’ün liderliğinde yürütülen Milli Mücadele sonucunda Avrupa modeli bir milli devlet olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti, dış politikada öncelikle bu yeni kimliği ile uluslararasında kendini kabul ettirmiştir. Atatürk, Türkiye’yi modern bir ülke-devlet haline getirmek amacıyla başlattığı radikal inkılâplara paralel olarak Türkiye’nin dış politikasını da Batı’ya yöneltmiştir. Ancak bağımsızlık ve toprak bütünlüğü konusunda son derece hassas davranan Atatürk’ün bu politikası hiçbir zaman tek boyutlu bağımlılığa varan bir dış politika haline gelmemiştir.
• Nitekim Atatürk Batıya yönelik dış politikayı esas almakla beraber, Türkiye’nin coğrafi yerinin ortaya çıkardığı jeopolitik hassasiyet ile tarihi ve kültürel birikimine bağlı olarak çok yönlü bir dış politika izlemiştir. Böylece Atatürk döneminde izlenen aktif, gerçekçi, barışçı ve çok yönlü dış politika sayesinde Türkiye, önemli sorunlarını kendi lehine çözmüş, bölgesinde bir istikrar unsuru haline gelmesinin ötesinde sınırlı gücüne rağmen dünyada saygı uyandıran bir devlet haline gelmiştir.
![Page 22: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/22.jpg)
22
• İkinci Dünya Savaşından sonra güvenlik endişeleri ve ülkenin kalkınması için dış yardıma ihtiyaç duyulması gibi faktörlerin de etkisi ile Türkiye’nin Batıya yönelik dış politikası güçlenerek sürmüştür. Sonuçta, savaştan sonra ortaya çıkan Doğu ve Batı blokları arasında sınır devlet konumuna gelen Türkiye’nin Batı’nın gözünde stratejik önemi artmış ve Türkiye NATO’ya alınmıştır. Dolayısıyla Türkiye’nin Batı ittifakına dahil olmasında jeopolitik yerinin önemi birinci derecede etkili olmuştur.
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
![Page 23: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/23.jpg)
23
• Türkiye NATO’ya girdikten sonra, güvenlik endişelerini çözümlemiş, ancak bütün uluslararası olayları bu ittifakın perspektifinden değerlendiren tek boyutlu bir dış politika izlemeye başlamıştır. Bu dönemde Atatürk’ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesi de tamamen statükoculuk olarak algılanmış ve Türk dış politikası pasif bir yapıya bürünmüştür. Bundan sonra Batıya yönelik dış politika ve statükoculuk Türk dış politikasının değişmeyen temel özellikleri haline gelmiştir. Soğuk savaş döneminde bazı sorunlara rağmen, Türkiye’nin stratejik önemi sebebiyle Batı bloku nezdinde Türkiye vazgeçilmez hissini korumuş, Türk devlet adamları da bu önemi sürekli vurgulamışlardır.
![Page 24: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/24.jpg)
24
• Türkiye 1960’lı yılların ortalarında Kıbrıs bunalımı yüzünden içine düştüğü yalnızlıktan kurtulabilmek için dış politikasında çok yönlü bir açılım içine girmesine rağmen temel dış politika tercihinde bir değişiklik yapmamıştır. Nitekim bu dönemde Türkiye Kıbrıs Barış Harekatı dışında uluslararası sistemi ve bölgesel ilişkileri temelden etkileyecek bir dış politika davranışı içine girememiş, sadece dış politikasına çok yönlülük kazandırma çabalarını artırmıştır. Dolayısıyla 19901ı yıllara kadar Türk dış politikası genelde Soğuk Savaş’ın küresel politikaları çevresinde yürütülmüştür. Soğuk savaş döneminde Türkiye dış politikada belli dönemlerin haricinde hareketsiz kalmış, dış politika-ekonomi bağı yeterince kurulamamış, dış politika coğrafyası sınırlı tutulmuş, Türk dış politikası mevcut ve tarihi potansiyelin altında seyretmiştir. Sadece Türkiye’nin sahip olduğu stratejik önem dikkate alınarak bütün sorunların çözüleceği ve Türkiye’nin sonunda Batının ayrılmaz bir parçası haline geleceği hesap edilmiş, dış politikada gelecek için uzun vadeli araştırma ve siyasi planlamaya gerekli önem verilmemiştir. Sonuçta 1990’larda Doğu blokunu yıkılması ile dünyada meydana gelen hızlı ve köklü değişmelere hazırlıksız yakalanmıştır.
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
![Page 25: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/25.jpg)
25
• Soğuk savaşın sona ermesi Türkiye açısından önemli sonuçlar doğurmuştur. Bu dönemde Batı dünyasının gözünde kısmen stratejik önemi azalan Türkiye, AB’den dışlanma eğilimi ile karşı karşıya kalmış, ancak Balkanlardan Orta Asya’ya uzanan geniş Avrasya bölgesinde Türkiye için daha etkili bir rol oynama imkanı doğmuştur. Böylece Soğuk savaş yıllarındaki tek boyutlu Türk dış politikası çok yönlü bir hale gelmeye başlamıştır. Diğer taraftan Soğuk savaşın sona ermesine paralel olarak dünyada yaşanan işbirliği ve uzlaşma eğilimine rağmen, Türkiye kendini Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya gibi sıcak bir üçgenin tam merkezinde bulmuştur. Bu sebeple Türkiye karşılaştığı bu tehditlere karşı güvenliğini ve toprak bütünlüğünü her şeyin üstünde tutarak, dünyada yaşanan yumuşamaya rağmen silahlanmaya devam etmek zorunda kalmıştır.
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
![Page 26: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/26.jpg)
26
• Sonuçta 2000’li yıllarda Türkiye, coğrafi, siyasi, ekonomik ve kültürel anlamda çok boyutlu jeopolitik konumu sebebiyle, bölge-merkezli çok yönlü bir dış politika izleyecek güçlü bir ülke olma imkanı yakalamıştır. Çünkü Türkiye Balkanlar, Kafkasya ve Orta-Asya stratejik koridoru vasıtasıyla Asya-Pasifik bölgesine siyasi ve ekonomik olarak uzanabilecek büyük bir hinterlanda sahiptir. Türkiye’nin bu potansiyeli değerlendirebilmesi halinde Soğuk savaş yıllarında sahip olduğu jeopolitik vazgeçilmezlik niteliğinden daha fazla bir öneme sahip olacaktır. Bu bağlamda Türkiye yeni imkanları Avrupa ile ilişkilerini güçlendirecek ve AB’ne tam üyelik sürecini hızlandıracak bir avantaj olarak görmelidir. Bu çerçevede Türkiye Atatürk döneminde olduğu gibi uluslararası ilişkilerini milli çıkarlarını ön planda tutarak yeniden değerlendirmek ve tanımlamak durumundadır. Türkiye bu yeni değerlendirmede Avrupa ile ilişkilerini yapısal bağımlılık kalıplarını aşan, eşitlik ve karşılıklı fayda çerçevesi içinde bir ortaklık temeline oturtmalıdır.
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
![Page 27: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/27.jpg)
27
• Kaynakça:
• ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ DERGİSİ, Sayı 48, Cilt: XVI, Kasım 2000
• Tayyar Arı, Uluslar arası İlişkilere Giriş, 2. Baskı, MKM Yayınları, 2010
• http://tr.wikipedia.org/wiki/Uluslararas%C4%B1_ili%C5%9Fkiler
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi
![Page 28: Uluslararası i̇lişkilerin türkiye'de ve dünyada gelişimi](https://reader033.fdocument.pub/reader033/viewer/2022052316/5597b4251a28abbc688b4596/html5/thumbnails/28.jpg)
28
Uluslararası İlişkilerin Türkiye'de Gelişimi