ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 ·...

144
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Burak ANTMEN İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA ŞANTİYE ŞEFLERİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ADANA, 2013

Transcript of ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 ·...

Page 1: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Burak ANTMEN

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA

ŞANTİYE ŞEFLERİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

ADANA, 2013

Page 2: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA

ŞANTİYE ŞEFLERİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI

Burak ANTMEN

YÜKSEK LİSANS TEZİ

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

Bu Tez / / 2013 tarihinde aşağıdaki jüri üyeleri tarafından oybirliği /

oyçokluğu ile kabul edilmiştir.

………………........ ……………………….. ……............................ Prof. Dr. Emel ORAL Prof. Dr. M. Emin ÖCAL Doç. Dr. Seren GÜVEN

DANIŞMAN ÜYE ÜYE

Bu Tez Enstitümüz İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır.

Kod No:

Prof. Dr. Mustafa GÖK

Enstitü Müdürü

Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge ve fotoğrafların

kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere

tabidir.

Page 3: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

I

ÖZ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BAĞLAMINDA

ŞANTİYE ŞEFLERİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI

Burak ANTMEN

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

Danışman :Prof. Dr. Emel ORAL

Yıl: 2013, Sayfa: 133

Jüri :Prof. Dr. Emel ORAL

:Prof. Dr. M. Emin ÖCAL

:Doç. Dr. Seren GÜVEN

Bu çalışmada, şantiye şefliğinin iş sağlığı ve güvenliği konusunda mevzuata

göre incelenmesi yapılmış; şantiye şeflerinin konuya ne kadar hakim oldukları

ölçülmeye çalışılmıştır. Bunlar yapılırken anket hazırlanmış, bu anketle şantiye

şeflerinin iş sağlığı ve güvenliği hakkındaki görüşleri alınmıştır. Ayrıca konuyla ilgili

Yargıtay kararları toplanıp şantiye şeflerinin mevzuat önündeki durumları

değerlendirilmiştir.

Anahtar kelimeler: İş Sağlığı ve Güvenliği, Şantiye Şefi, İş Kazası ve Meslek

Hastalığı, Yüklenici Vekili, Mevzuat

Page 4: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

II

ABSTRACT

MSc THESIS

DUTIES AND RESPONSIBILITIES OF SITE MANAGERS WITHIN THE

CONTEXT OF HEALTH AND SAFETY APPLICATIONS IN

CONSTRUCTION INDUSTRY

Burak ANTMEN

ÇUKUROVA UNIVERSITY

INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES

DEPARTMENT OF CONSTRUCTIONAL ENGINEERING

Supervisor :Prof. Dr. Emel ORAL

Year: 2013, Pages: 133

Jury :Prof. Dr. Emel ORAL

:Prof. Dr. M. Emin ÖCAL

:Assoc. Prof. Dr. Seren GÜVEN

This study focuses on site manager’s health and safety responsibilities

according to related legislations. The knowledge level of site managers about the

subject are also measured through a questionnaire survey. Related court decisions are

also evaluated.

Keywords: Health and Safety, Construction Manager, Industrial Accident and

Occupational Disease, Surrogate of Contractor, Legislation

Page 5: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

III

TEŞEKKÜR

Çalışmalarım boyunca değerli yardım ve katkılarıyla beni yönlendiren

danışman hocam Prof. Dr. Emel ORAL’a, yine kıymetli tecrübelerinden

faydalandığım hocam Prof. Dr. M. Emin ÖCAL’a teşekkürü borç bilirim.

Ayrıca tüm eğitim hayatım boyunca desteklerini benden esirgemeyen ve bana

sonsuz güvenen AİLEME çok teşekkür ederim.

Page 6: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

IV

İÇİNDEKİLER SAYFA

ÖZ ............................................................................................................................ I

ABSTRACT ............................................................................................................ II

TEŞEKKÜR ........................................................................................................... III

İÇİNDEKİLER ..................................................................................................... IV

ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................. VIII

1. GİRİŞ ................................................................................................................... 1

1.1. İş Sağlığı ve Güvenliği ................................................................................. 3

1.1.1. Tarihçe ................................................................................................ 3

1.1.1.1. Osmanlı Dönemi ...................................................................... 3

1.1.1.2. Cumhuriyet Dönemi ................................................................. 4

1.1.2. Konuyla İlgili Mevcut Kanun ve Yönetmelikler ................................ 5

1.1.2.1. 4857 Sayılı İş Kanunu .............................................................. 5

1.1.2.2. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası

Kanunu ..................................................................................... 8

1.1.2.3. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu ............................................ 9

1.1.2.4. 4708 Sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanun ve Yapı

Denetimi Uygulama Yönetmeliği............................................. 9

1.1.2.5. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu .......................... 10

1.2. İş Kazası ve Meslek Hastalıkları ................................................................ 11

1.2.1. İş Kazası ........................................................................................... 11

1.2.1.1. İş Kazasının Tanımı, Unsurları ve Kapsamı .......................... 11

1.2.1.2. İş Kazası Sayılma Hal ve Durumları ...................................... 12

1.2.1.3. İş Kazası Bildirimi ve Bildirim Süresi ................................... 12

1.2.1.4. İş Kazasının Geç Bildirilmesi veya Bildirimin Yanlış

Yapılması ................................................................................ 14

1.2.2. Meslek Hastalığı ............................................................................... 15

1.2.2.1. Kapsam ve Tanım................................................................... 15

1.2.2.2. Meslek Hastalığının Tespiti ................................................... 16

1.2.2.3. Meslek Hastalığının Bildirimi ve Bildirim Süresi.................. 17

Page 7: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

V

1.2.2.4. Meslek Hastalığının Geç Bildirilmesi veya Bildirilmemesi .. 18

1.3. Kanun ve Yönetmeliklerde Şantiye Şefliği ................................................ 19

1.3.1. Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği ............................................ 19

1.3.2. Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları İle Şantiye Şefleri ve Yetki

Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik ............................................. 20

1.3.3. İmar Kanunu ..................................................................................... 20

1.3.4. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu .................................................... 21

1.3.5. 4857 Sayılı İş Kanunu ...................................................................... 21

1.3.6. Yapım İşleri Genel Şartnamesi......................................................... 21

1.3.7. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu .................................... 22

1.3.8. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ........................................................ 23

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR .................................................................................. 25

3. MATERYAL VE METOD ................................................................................ 31

3.1. Amaç ve Yöntem ........................................................................................ 31

3.2. Anket Çalışması ......................................................................................... 31

3.3. Yargıtay Kararları ....................................................................................... 31

3.4. Anket Verilerinin Analizi ........................................................................... 31

3.5. Araştırmanın Sınırlılıkları .......................................................................... 32

4. BULGULAR VE TARTIŞMA ......................................................................... 33

4.1. Anket Sonuçları .......................................................................................... 33

4.1.1. Katılımcıların Profili ........................................................................ 33

4.1.2. Katılımcıların Sorumluluk Alanları ................................................. 33

4.1.3. Katılımcıların İş Sağlığı ve Güvenliği Yaklaşımları ........................ 34

4.1.4. Şantiyede Güvenlik Önlemleri ......................................................... 37

4.1.5. Katılımcıların İş Sağlığı ve Güvenliği İle İlgili Önerileri ................ 41

4.2. Yargıtay Kararları ...................................................................................... 42

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER .......................................................................... 51

KAYNAKLAR ...................................................................................................... 53

ÖZGEÇMİŞ ........................................................................................................... 55

EKLER ................................................................................................................... 57

EK 1: İş Kanunu (Madde 77-89) .......................................................................... 59

Page 8: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

VI

EK 2: İşçi Sağlığı Ve İş Güvenliği Tüzüğü (Madde 1) ........................................ 64

EK 3: Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü (Madde 2) ..................... 65

EK 4: Maden ve Taş Ocakları İşletmelerinde ve Tünel Yapımında Alınacak

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Önlemlerine İlişkin Tüzük (Madde 1) ........... 66

EK 5: Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (Madde 1) ............... 67

EK 6: Türk Borçlar Kanunu (Madde 49-76) ........................................................ 68

EK 7: 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun (Madde 2-3) ........................ 73

EK 8: Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği (Madde 5,14,23) .......................... 75

EK 9: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (Madde 6,7,8) ......................................... 81

EK 10: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (Madde 9,31,33,34,35,36, Geçici

Madde 4,5,6,7,8, Madde 38) ...................................................................... 84

EK 11: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genelgesi ........................................ 87

EK 12: İşyeri Kaza ve Meslek Hastalığı Bildirim Formu ...................................... 97

EK 13: İnşaat Teknikeri ve Öğretmenlerinin Şantiye Şefliği Yapamayacağına

Dair Danıştay Kararı .................................................................................. 99

EK 14: Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları İle Şantiye Şefleri ve Yetki Belgeli

Ustalar Hakkında Yönetmelik (Madde 10) .............................................. 106

EK 15: İmar Kanunu İle Bayındırlık ve İskan Bakanlığının Teşkilat ve

Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik

Yapılmasına Dair Kanun .......................................................................... 108

EK 16: İmar Kanunu (Madde 28) ......................................................................... 114

EK 17: Türk Borçlar Kanunu (Eser Sözleşmeleri) ............................................... 116

EK 18: İş Kanunu (Madde 2) ................................................................................ 120

EK 19: Kamu İhale Kanunu (Madde 53) .............................................................. 121

EK 20: Yapım İşleri Genel Şartnamesi (Madde 19,25,35,40,41,42,48,50) .......... 122

EK 21: Anket Örneği ............................................................................................ 132

Page 9: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

VII

Page 10: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

VIII

ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA

Şekil 1.1. Yıllara Göre Gerçekleşen İş Kazalarının Sayısı......................................... 1

Şekil 1.2. Yıllara Göre Gerçekleşen İş Kazalarında Meydana Gelen

Ölüm Sayısı ................................................................................................ 2

Şekil 4.1. Güvenlik Önlemlerinin Yeterliliği ........................................................... 34

Şekil 4.2. İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ................................................................ 35

Şekil 4.3. Mevzuatı Takip Etme Sıklığı ................................................................... 36

Şekil 4.4. Şantiyede Güvenlik Önlemleri Alınırken Göz Önünde

Tutulan Etkenler ....................................................................................... 37

Şekil 4.5. Güvenlik Önlemleri Alınırken İşçiyi İkna Yöntemi ................................ 38

Şekil 4.6. Şantiyelerde Karşılaşılan Problemler (İş Kazaları) .................................. 39

Şekil 4.7. Şantiyelerde Meydana Gelen Kazaların Sebepleri ................................... 40

Şekil 4.8. Güvenlik Önlemlerinin Toplam İnşaat Maliyetine Oranı ........................ 41

Page 11: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

IX

Page 12: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

1

1. GİRİŞ

İş kazaları ve meslek hastalıkları birçok işçinin hastalanmasına,

yaralanmasına, sakat kalmasına ve hatta hayatlarını kaybetmesine yol açmaktadır. Bu

tip olaylar özellikle de inşaat sektöründe daha fazla yaşanmaktadır. Bunun en önemli

sebebi inşaat sektörünün kendine özgü çalışma koşulları olmasındandır. İnşaat

sektörünün diğer sektörlerden farklı olmasının başlıca nedeni her projenin

birbirinden farklı olması ve bu yüzden her projede değişik çalışma koşullarıyla ve

farklı risklerle karşı karşıya kalınmasıdır.

Sosyal Güvenlik Kurumu yıllık istatistiklerine bakıldığında iş kazalarının

yaşandığı sektörler; madencilik, metal sanayi, nakliyat ve inşaat olarak ön plana

çıkmaktadır. Ölümcül iş kazalarına bakıldığında ise inşaat sektörü ilk sırada yer

almaktadır. 2007 yılından itibaren iş kazası istatistiklerine bakıldığında aşağıdaki

tablo ortaya çıkmaktadır.

Şekil 1.1. Yıllara Göre Gerçekleşen İş Kazalarının Sayısı

Şekil 1.1.’de görülmektedir ki inşaat sektörü gerçekleşen iş kazalarının

yaklaşık olarak %10’unun oluşturmaktadır.

Page 13: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

2

Şekil 1.2. Yıllara Göre Gerçekleşen İş Kazalarında Meydana Gelen Ölüm Sayısı

Şekil 1.2.’de, gerçekleşen iş kazalarından ölümcül olanların büyük kısmının

(2010 yılında %33 civarı) inşaat sektöründe gerçekleştiği görülmektedir. 2007 yılı

öncesi SGK istatistiklerine bakıldığında da bu yüzde %27-34 arasındadır. Başka bir

deyişle yıllara göre oranlarda farklılaşmalar olsa bile genel olarak iş kazası sonucu

ölenlerden 3’te 1’i inşaat sektöründe çalışmaktadır. Bu yüksek oranın en önemli

sebebi inşaat sektörünün proje bazlı üretime dayanması ve her projenin kendine özgü

çalışma koşulları olmasıdır. Her projede yapımı üstlenen müteahhit ve müteahhit

adına işleri yürüten şantiye şefi farklı risklerle karşı karşıya kalmaktadırlar. İlgili

mevzuat iş sağlığı ve güvenliği konusunda her ikisini de sorumlu tutmaktadır. Bu

tezin amacı da şantiye şeflerinin iş sağlığı ve güvenliği konusunda kendi

sorumluluklarını çerçeveleyen mevzuatı ne miktarda takip ettiklerini belirlemek ve

yasal uygulamaları derlemektir. Bu konuda tespit yapmak amacıyla anket çalışması,

yasal uygulamaları derlemek amacıyla da Yargıtay kararlarının toplanması

gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları ve

meslek hastalıkları ve şantiye şefliği hakkında bilgiler verilmiş; anket sonuçları ve

derlenen Yargıtay kararlarıyla şantiye şeflerinin mevzuata bakışı ile sorumluluklarına

dikkat çekilmeye çalışılmıştır.

Page 14: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

3

1.1. İş Sağlığı ve Güvenliği

1.1.1. Tarihçe

İş Sağlığı ve Güvenliği ülkemizde son dönemlerde ön plana çıkmış olsa da ilk

adımları uzun yıllar önce atılmıştır. Bu adımlar Osmanlı dönemine kadar

uzanmaktadır.

Bu gelişimden bahsedilecek olursa:

1.1.1.1. Osmanlı Dönemi

Osmanlı İmparatorluğu’nda, Sanayi Devrimi’nin koşullarının oluşmaması

devrimin yaşanmamasına sebep olmuştur. İmparatorluğun tarım, hayvancılık, ticaret,

el ve ev sanatlarına dayalı ekonomik yapısında XIX. yüzyıl ortalarına dek önemli bir

değişme de olmamıştır. Sanayi Devrimi’ni yaşamış ve sanayileşme yönünde belirli

bir yol almış Batı Avrupa ülkelerin etkisi ve denetimi altında ülkemizdeki ilk

sanayileşme hareketleri, XIX. yüzyılın ikinci yarısında başlar. Bu nedenle, daha

önceki dönemlerde günümüzdeki anlamı ile bir işçi kesiminin varlığından söz

edilemez. (ERKUL, İ. ve KARACA, N. G. (2000). Uygulamalı Sosyal Politika

Dersleri, Türk İş Hukuku, 1475 Sayılı İş Kanunu ve Uygulaması. Eskişehir, s. 38-

45.)

Osmanlı döneminde konuya ilişkin önemli gelişmeler; 1865 yılında Ereğli

kömür havzalarında çalışan işçilere yönelik olarak çıkarılan Dilaver Paşa

Nizamnamesi ve yine aynı işkoluna yönelik olarak 1869 yılında çıkarılan Maadin

(Maden) Nizamnamesi’dir. Bu yasalarla işçi statüsünde çalışanların iş ilişkileri ve

yaşamında korunmaları hedeflenmiştir. (ÇETİNDAĞ, Ş. İş Sağlığı ve Güvenliği’nin

Tarihsel Gelişimi ve Mevzuattaki Güncel Durum)

1877 yılında ise, Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk medeni kanunu olan Mecelle

yürürlüğe girmiştir. Mecelle’de işçi ile işveren arasındaki iş ilişkilerini, sözleşme

(akit) serbestisi ilkesine dayalı olarak liberal bir yaklaşımla irdeleyen hükümlere de

yer verilmiştir.

Page 15: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

4

XX. yüzyıl başlarında ise, II. Meşrutiyet ortamı içinde işçiler, dernekler çatısı

altında kendi mesleki örgütlerini kurmaya ve özellikle İmparatorluğun içinde

bulunduğu ağır ekonomik koşullar nedeniyle ödenemeyen ücretlerini alabilmek için

topluca işi bırakma eylemlerine yönelmişlerdir. Geçerliliğini XX. yüzyıl ortalarına

dek sürdürecek Tatil-i Eşgal Kanunu, giderek çoğalan işçi eylemlerini yasaklamak

üzere 1909 yılında yürürlüğe konulmuştur. (ÖKÇÜN, A. G. (1982). Ta’til-i Eşgal

Kanunu, 1909, Bilgiler-Yorumlar. Ankara: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler

Fakültesi yayınları)

1.1.1.2. Cumhuriyet Dönemi

Bu döneme bakıldığında 1921 yılında 151 sayılı “Ereğli Havza-i Fahmiye

Maden Amelesinin Hukukuna müteallik Kanun” kömür işçilerinin çalışma şartları ile

ilgili ve İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı ile ilgili ilk yasadır.

1924 yılında 394 sayılı Hafta Tatili Kanunu ve 1935 yılında çıkan Milli

Bayramlar ve Genel Tatil Günleri hakkındaki yasa çalışanların daha verimli

olabilmeleri için gerekli olan tatilleri getirmişlerdir.

1926 yılında 818 sayılı Borçlar Kanunu, iş kazası ve meslek hastalıkları ile

ilgili hukuki hükümler getirmiş, bu yasa son haline 2011 yılında çıkarılan 6098 sayılı

Türk Borçlar Kanunu olarak getirilmiştir.

1930 yılında çıkan Belediyeler Yasası, aynı yıl çıkan 1593 sayılı Umumi

Hıfzıssıhha Kanunu ve 1937 yılında çıkarılan 3008 sayılı İş Kanunu denetim

konusunda hükümler içermektedir.

1945 yılında çıkarılan 4792 sayılı İşçi Sigortaları Kurumu Yasası, iş

güvenliği ve İşçi Sağlığı konusunda önemli bir gelişme olmuş fakat konuyla ilgili en

büyük aşama 1946 yılında Çalışma Bakanlığı’nın kurulması ile sağlanmıştır.

3008 sayılı İş Kanunu, 1967 yılında 931 sayılı yasayla yürürlükten

kaldırılmış, bunun yerine ise 1971 tarihinde 1475 sayılı İş Kanunu getirilmiştir. Bu

yasa uzun bir süre yürürlükte kalmış ve bu yasaya dayanarak birçok tüzük ve

yönetmelik de çıkarılmıştır. Son olarak 2003 tarihinde 4857 sayılı İş Kanunu

Page 16: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

5

yürürlüğe girmiştir. (Gürbüz Yılmaz, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğinin Tarihi

Gelişimi)

4857 sayılı İş Kanunu’nda İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili bölüm, 5.

Bölüm’de 77 - 89 maddeleri arasında yer almaktadır. Bu maddelerde konu detaylı bir

şekilde verilmiş ve daha sonra konu ile ilgili çıkacak olan yönetmeliklerin

hazırlayıcısı olmuştur.

Konuyla ilgili çıkan son kanun 30/06/2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi

Gazetede yayımlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunudur. Bu kanunun

tamamen yürürlüğe girmesi 2 yıllık bir süreç içerisinde tamamlanacaktır.

1.1.2. Konuyla İlgili Mevcut Kanun ve Yönetmelikler

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili mevcut uygulamaları direkt veya dolaylı

olarak çerçeveleyen çeşitli kanun, ilgili yönetmelik ve tüzükler aşağıda özetlenmiştir.

1.1.2.1. 4857 Sayılı İş Kanunu

İş Kanunu’nun, iş sağlığı ve güvenliği konusunu direkt ele aldığı maddeleri

77 – 89 arasında bulunan maddelerdir. (Ek 1)

Ayrıca bu maddeleri açıklayıcı yönetmelikler çıkartılmıştır. İlgili

yönetmelikler şu şekilde sıralanabilir:

Çizelge 1. 4857 Sayılı İş Kanunu ile İlgili Yönetmelikler

Yönetmelik R.G. Tarihi R.G. Sayısı

İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği 09.12.2003 25311

İşyeri Sağlık Birimleri ve İşyeri Hekimlerinin

Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında

16.12.2003

(Değ.

04.02.2005)

25318

(Değ. 25717

Yapı İşlerinde Sağlık ve Güvenlik Yönetmeliği 23.12.2003 25325

Titreşim Yönetmeliği 23.12.2003 25325

Page 17: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

6

Gürültü Yönetmeliği 23.12.2003 25325

Ekranlı Araçlarla Çalışmalarda

Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik

23.12.2003 25325

Güvenlik ve Sağlık İşaretleri Yönetmeliği 23.12.2003 25325

Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri

Hakkında Yönetmelik

26.12.2003

(Değ.

17.02.2004)

25328

(Değ.

25376)

Patlayıcı Ortamların Tehlikelerinden Çalışanların

Korunması Hakkında Yönetmelik

26.12.2003 25328

Kanserojen ve Mutajen Maddelerle Çalışmalarda

Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik

26.12.2003 25328

Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik

Önlemleri Hakkında Yönetmelik

26.12.2003

(Değ.

19.10.2005)

(Değ.

20.03.2008)

25328

(Değ.

25971)

(Değ.

26822)

İş Güvenliği ile Görevli Mühendis veya Teknik

Elemanların Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile

Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

20.01.2004

(Değ.

04.02.2005)

(Değ.

26.01.2006)

25352

(Değ.

25717)

(Değ.

26061)

Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği 09.02.2004 25368

İşyeri Bina ve Eklentilerinde Alınacak Sağlık ve

Güvenlik Önlemlerine İlişkin Yönetmelik

10.02.2004 25369

İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik

Şartları Yönetmeliği

11.02.2004 25370

Kişisel Koruyucu Donanımların İşyerlerinde

Kullanılması Hakkında Yönetmelik

11.02.2004 25370

Page 18: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

7

Elle Taşıma İşleri Yönetmeliği 11.02.2004 25370

Yeraltı ve Yerüstü Maden İşletmelerinde Sağlık ve

Güvenlik

Şartları Yönetmeliği

21.02.2004 25380

İşyerlerinde İşin Durdurulmasına veya İşyerlerinin

Kapatılmasına Dair Yönetmelik

05.03.2004 25393

Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul

ve Esasları Hakkında Yönetmelik

07.04.2004 25426

Biyolojik Etkenlere Maruziyet Risklerinin Önlenmesi

Hakkında

Yönetmelik

10.06.2004 25488

Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği 16.06.2004

(Değ.

07.03.2010)

25494

(Değ.

27514)

Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla

Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair

Yönetmelik

14.07.2004 25522

Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği 29.11.2006 26361

İşyeri Sağlık Ve Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık

Ve

Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik

15.08.2009 27320

İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk

Ve

Eğitimleri Hakkında Yönetmelik

27.11.2010 27768

İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği 27.11.2010 27768

İş Kanunu’na bağlı çıkan, iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili tüzükler de

mevcuttur. Bu tüzükler sıralanacak olursa:

Page 19: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

8

a) İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü

1475 sayılı İş Kanunu kapsamına giren işyerlerinde, işçilere ait yatıp kalkma

yerlerinde ve diğer müştemilatında bulunması gereken sağlık şartlarının ve

işyerlerinde kullanılan alet, edevat, makinalar ve hammaddeler yüzünden,

çıkabilecek hastalıklara engel olacak tedbir ve araçların, işyerlerinde iş kazalarını

önlemek üzere bulundurulması gerekli araçların ve alınacak güvenlik tedbirlerinin

neler olduğu bu Tüzükte belirtilmiştir. (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü, Madde

1, Ek 2)

b) Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü

İş Kanunu kapsamına giren yapı işlerinde, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği

Tüzüğünde öngörülenlerden başka alınacak sağlık ve güvenlik tedbirleri bu Tüzükte

belirtilmiştir. (Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü, Madde 1, Ek 3 )

Bu Tüzükte geçen "yapı işleri" deyimi, maden ocakları hariç olmak üzere,

yerüstü veya yeraltında, su üstü veya su altında yapılan bina, set, baraj, yol,

demiryolu, havai hat, tünel, metro, köprü, çelik yapı ve montajı, iskele, liman, gemi

inşaatı, dalgakıran, kanalizasyon, lağım, kuyu, kanal, duvar ve benzeri inşaat,

tamirat, tadilat ve yıkım işlerini; toprak kazı, yarma ve doldurma işlerini; elektrik,

sıhhi tesisat ve kalorifer tesisatı işlerini; dülgerlik, marangozluk, sıva, badana ve

boya işlerini; bu işlerde kullanılan sabit ve hareketli makina ve tesislerin

kullanılmasını kapsar. (Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü, Madde 2,

Ek 3)

c) Maden ve Taş Ocağı İşletmelerinde ve Tünel Yapımında Alınacak İşçi

Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü

Doğada element, bileşik veya karışım halinde bulunan maddelerin

araştırılması, işletmeye hazırlanması, işletilmesi, çıkarılması ve zenginleştirilmesinde

Page 20: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

9

çalışan işyerlerinde, taş ocaklarında ve tünel yapımında, işçi sağlığı ve iş güvenliği

mevzuatında genel olarak öngörülenler yanında alınması gerekli sağlık ve güvenlik

önlemleri bu Tüzükte gösterilmiştir. (Maden ve Taş Ocağı İşletmelerinde ve Tünel

Yapımında Alınacak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü, Madde 1-Kapsam, Ek 4)

1.1.2.2. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu

“Sosyal Sigortalar ile Genel Sağlık Sigortası bakımından kişileri güvence

altına almak; bu sigortalardan yararlanacak kişileri ve sağlanacak hakları, bu

haklardan yararlanma şartları ile finansman ve karşılanma yöntemlerini belirlemek;

sosyal sigortaların ve genel sağlık sigortasının işleyişi ile ilgili usûl ve esasları

düzenlemek” (5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu,

Madde 1-Amaç, Ek 5) amacıyla 31/5/2006 tarihinde oluşturulan Sosyal Sigortalar ve

Genel Sağlık Sigortası Kanunu dolaylı olarak da olsa iş sağlığı ve güvenliği

konusuyla bağlantılı maddeler içermektedir. Bu maddelerde; iş kazası veya meslek

hastalıkları meydana gelmesi durumunda çalışan ve işverenlerin sorumlulukları

kanunun tanımında da bahsedildiği gibi,

kişilerin güvence altına alınması,

sigortalardan ne durumda, hangi şartlarda yararlanılacağı,

kişilere sağlanacak finansal haklar,

finansal haklardan yararlanma şartları ve karşılanma yöntemleri

açıklanmaktadır.

1.1.2.3. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu

Türk Borçlar Kanunu’nda İş Sağlığı Güvenliği’yle ilgili direkt ve dolaylı

olarak maddeler bulunmaktadır. İkinci ayrımda “Haksız Fiillerden Doğan Borç

İlişkileri” başlığı altında geçen maddelerde (Madde 49 – Madde 76, Ek 6) genel

tanım olarak “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı

gidermekle yükümlüdür” denilmiştir. İlgili maddeler başlıklar altında toparlanacak

olunursa da başkasına zarar verildiğinde işletme veya yapı malikinin;

Page 21: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

10

zararın kusuru ve ispatı sonucundaki sorumlulukları,

kusur sonucunda oluşan tazminat,

zamanaşımı,

yargılama süreci açıklanmıştır.

1.1.2.4. 4708 Sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanun ve Yapı Denetimi Uygulama

Yönetmeliği

13/07/2001 tarih ve 24461 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4708 sayılı

Yapı Denetim Hakkında Kanun, iş sağlığı ve güvenliği açısından uyarılar

içermektedir (Madde 2-3, Ek 7). Ayrıca 05/02/2008 tarih ve 26778 sayılı Resmi

Gazetede yayımlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’nde de İş Sağlığı

Güvenliği’yle ilgili açıklamalar bulunmaktadır (Madde 5-14-23, Ek 8). Kanun ve

yönetmelik konu açısından değerlendirilecek olursa;

İş yerlerinde iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda yapı denetimlerin

sorumluluğu,

Yapı denetimde görevli teknik elemanların sağlık kurallarına aykırı veya

kusurlu işler bulunması halinde sorumluluğu açıklanmıştır.

1.1.2.5. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu

30/06/2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6331 sayılı İş

Sağlığı ve Güvenliği Kanunu konuyla ilgili en net tanımlar ve en kesin açıklamaları

içerir. Kanunun maddeleri değişik tarihlerde yürürlüğe girecektir. Bu durum;

“a) 6, 7 ve 8 inci maddeleri (Ek 9);

Page 22: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

11

1) Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan

işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra,

2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri

için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra,

3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,

b) 9, 31, 33, 34, 35, 36 ve 38 inci maddeleri ile geçici 4, geçici 5, geçici 6, geçici 7

ve geçici 8 inci maddeleri (Ek 10) yayımı tarihinde,

c) Diğer maddeleri yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,

yürürlüğe girer.” Şeklinde açıklanmıştır.

Yayım tarihinde yürürlüğe girecek maddelerde;

Tehlike sınıfının belirlenmesi,

Belgelendirme, ihtar ve iptaller,

“190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun”, “657 sayılı Devlet

Memurları Kanunu”, “3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun”da konuyla ilgili

değiştirilen ve eklenen maddeler,

İş güvenliği uzmanı görevlendirme yükümlülüğü,

Mevcut sertifika ve belgeler ile ihtar puanları,

İşyeri hekimliği yapan kurum tabiplerine yapılan ücret ödemeleri

açıklanmıştır.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği’ne bağlı olarak 29.12.2012 tarih ve 28512

sayılı Resmi Gazete ile 3 adet yönetmelik çıkmıştır. Bu yönetmelikler;

İş güvenliği uzmanlarının görev, yetki, sorumluluk ve eğitimleri hakkında

yönetmelik,

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri yönetmeliği,

İş sağlığı ve güvenliği risk değerlendirmesi yönetmeliği, olarak kamuya

duyurulmuştur.

1.2. İş Kazası ve Meslek Hastalıkları

Page 23: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

12

1.2.1. İş Kazası

İş kazası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile

ilgili 23.12.2008 tarihli “Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Sosyal Sigortalar

Genel Müdürlüğü, Kısa Vadeli Sigortalar Daire Başkanlığı” tarafından hazırlanan

genelgede (Ek 11) tanımlanmıştır. Genelgede iş kazası;

tanımı, unsurları ve kapsamı,

iş kazası sayılma hal ve durumları,

iş kazası bildirimi ve bildirim süresi,

iş kazasının geç bildirilmesi veya bildirimin yanlış yapılması, şeklinde

bölümlerle detaylandırılmıştır.

Genelgeden yararlanılarak iş kazası aşağıdaki şekilde açıklanabilir.

1.2.1.1. İş Kazasının Tanımı, Unsurları ve Kapsamı

“İş kazası, Kanunun 13’üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan hal ve

durumları sonucunda meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya

da ruhen özre uğratan olay” olarak tanımlanmıştır.

Meydana gelen olayın iş kazası sayılabilmesi için;

kazayı geçiren kişinin sigortalı olması,

kazanın meydana gelmesi,

kaza ile sonuç arasında uygun bir neden sonuç ilişkisinin bulunması,

kaza sonucu kişinin bedence veya ruhça özre uğraması ve bu unsurların

bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir.

Page 24: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

13

Ancak iş kazası işin yürütümü sırasında meydana gelen olayı ifade etmekte

ise de, yapılan işle ilgisi olmayan hal ve durumlarda meydana gelen olayları da

kapsamaktadır.

1.2.1.2. İş Kazası Sayılma Hal ve Durumları

Meydana gelen bir olayın iş kazası sayılabilmesi için önceden belirtilen

durumların oluşması gerekmektedir. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası

Kanunun 13’üncü maddesinin birinci fıkrası ile Sosyal Sigorta İşlemleri

Yönetmeliği’nin 37’nci maddesinde belirtilen işlemler doğrultusunda iş kazası

sayılma halleri genelgede açıklanmıştır. Buna göre iş kazası sayılma halleri;

işyerinde bulunduğu sırada,

yürütülmekte olan iş nedeniyle,

işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi durumunda,

emziren kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,

işverence sağlanan taşıtla işin yapıldığı yere gidiş ve gelişi sırasında, gibi

farklı şekillerde açıklanmıştır. (Ek 11, İş Kazası Sayılma Hal Ve

Durumları)

1.2.1.3. İş Kazası Bildirimi ve Bildirim Süresi

İş kazasının bildirimi ve süresi Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası

Kanunun 13’üncü maddesinin ikinci fıkrası ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği

38’inci maddesinde düzenlenmiştir.

işveren kontrolünde bulunan bir yerde iş kazası meydana gelmesi halinde,

işverenler tarafından kazanın olduğu yerdeki yetkili kolluk kuvvetlerine

derhal, Sosyal Güvenlik Kurumu’na kazadan sonraki üç iş günü içinde,

Page 25: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

14

işverenin kontrolü dışındaki yerlerde iş kazası meydana gelmesi halinde

ise iş kazasının öğrenildiği tarihten itibaren üç iş günü içinde bildirilmesi

gerekmektedir.

Yukarıda sayılanlar dışında, “köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine

bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar” iş kazası geçirmeleri

halinde; kazanın meydana geldiği tarihten itibaren bir aylık süreyi geçmemek ve

geçirilen kazadan dolayı ortaya çıkan rahatsızlığın hekim raporu ile belgelenmesi

şartıyla, bildirim yapmaya engel olmadığı günden sonra kendisi tarafından üç iş günü

içinde bildirilmesi gerekmektedir.

Bildirim süreleri işgünü olarak belirlendiğinden cumartesi pazar ile ulusal

bayram ve genel tatil günleri hesaba katılmayarak, bu günlere denk gelen günleri

takip eden günden itibaren üç günün hesabına devam edilmesi gerekmektedir.

Mücbir sebebe bağlı olarak süresinde bildirim yapamayan Sosyal Sigortalar

ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 4’üncü maddesi birinci fıkrasının (a) ve (b) bendi

kapsamındaki sigortalıların, mücbir sebebi belgelemeleri şartıyla, mücbir sebebin

ortadan kalktığı tarihten sonraki üç iş günü içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na iş

kazasını bildirmeleri gerekmektedir.

Bildirim, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4’üncü

maddesi birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılar için işverenlerince, (b)

bendi kapsamındaki sigortalılar için kendilerince Sosyal Sigorta İşlemleri

Yönetmeliği ekinde yer alan “iş kazası ve meslek hastalığı bildirim formu” (Ek 12)

ile yapılması gerekmektedir. Bildirge e-Sigorta ile Sosyal Güvenlik Kurumu’na

bildirilebileceği gibi doğrudan ya da posta yoluyla da ilgili üniteye gönderilebilir.

Adi posta ile yapılan bildirimlerde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına intikal tarihi,

taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde postaya veriliş

tarihi esas alınır. İşveren veya sigortalı tarafından “iş kazası ve meslek hastalığı

bildirgesi” yerine bildirgede bulunan bilgileri içeren ve onaylarını taşıyan yazılarla

bildirimde bulunması halinde kabul edilir.

Bildirimler Kurumun işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl

Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezlerine yapılması gerekmektedir. Ancak

Page 26: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

15

Kurumun başka bir müdürlüğüne yapılan bildirimler bağlı bulunduğu müdürlüğe

yapılmış gibi kabul edilecektir. Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik

Merkezleri kendilerine yapılan bildirimleri kayıtlarına geçirdikten sonra, işyerinin

bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezlerine,

kendilerine bildirim yapılan tarihi belirterek gönderilir. (Ek 11, İş Kazası Bildirimi

ve Bildirim Süresi)

1.2.1.4. İş Kazasının Geç Bildirilmesi veya Bildirimin Yanlış Yapılması

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü,

Kısa Vadeli Sigortalar Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan genelgede başlık 3

madde halinde açıklanmıştır. Bu maddeler incelenecek olursa;

“Kanunun 4‘üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen

sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde, yukarıda açıklanan sürelerde

işverence bildirim yapılmaması durumunda, bildirimin Kuruma yapıldığı

tarihe kadar sigortalıya ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği Kurumca

işverenden tahsil edilmesi için gerekli işlemler yapılacaktır,”

“Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında

sigortalı olanların iş kazası geçirmeleri ve süresinde bildirilmemesi

hâlinde, bildirim tarihine kadar geçen süre için geçici iş göremezlik

ödeneği kendilerine ödenmeyecektir,”

“Bildirim tarihinden sonraki sürelere ait geçici iş göremezlik ödeneği 4

üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılara

ödenecektir,” şeklindedir. (Ek 11, İş Kazasının Geç Bildirilmesi Veya

Bildirimin Yanlış Yapılması)

1.2.2. Meslek Hastalığı

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile ilgili

23.12.2008 tarihli “Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Sosyal Sigortalar Genel

Page 27: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

16

Müdürlüğü, Kısa Vadeli Sigortalar Daire Başkanlığı” tarafından hazırlanan

genelgede (Ek 11) meslek hastalıklardan da bahsedilmiştir. Genelgede meslek

hastalığı;

kapsam ve tanım,

meslek hastalığının tespiti,

meslek hastalığının bildirimi ve bildirim süresi,

meslek hastalığının geç bildirilmesi veya bildirilmemesi, şeklinde

detaylandırılmıştır.

Buna göre meslek hastalığı, genelgeden yararlanılarak aşağıdaki gibi

açıklanabilir.

1.2.2.1. Kapsam ve Tanım

Meslek hastalığı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası

Kanunu’nun 14’üncü maddesinin birinci fıkrasında, “sigortalının çalıştığı veya

yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları

yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük

halleri”, olarak tanımlanmıştır. Madde metninin tetkikinden de anlaşılacağı üzere,

meslek hastalığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple meydana gelen veya işin

yürütüm şartları yüzünden uğranılan hastalık, bedensel veya ruhsal hastalık

halleridir.

Meydana gelen bir olayın meslek hastalığı sayılabilmesi için;

sigortalı olunması,

hastalık veya sakatlığın, yürütülen işin sonucu olarak ortaya çıkması,

sigortalının bedence veya ruhça bir zarara uğraması,

hastalığın 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan

Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri

Yönetmeliğinde yer alması ve belirtilen süre içinde meydana çıkması,

Page 28: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

17

hastalığın hekim raporu ile tespit edilmesi unsurlarının bir arada

gerçekleşmesi, gerekmektedir.

İş kazası mesleki nitelikte bulunmayan olayları da kapsamasına karşılık,

meslek hastalığı tamamen yürütülen işle ilgili olayları kapsamaktadır. İş kazası ani

bir hareket sonucu gerçekleşirken, meslek hastalığı zamanla oluşmaktadır. (Meslek

hastalığı sayılan durumlarla ilgili detaylı bilgi Ek 11’te verilmiştir.)

1.2.2.2. Meslek Hastalığının Tespiti

Meslek hastalığının tespiti konusu 3 ayrı durum için incelenebilir. Bu

durumlar incelenecek olunursa:

a) Sigortalının çalıştığı işten dolayı meslek hastalığına tutulduğu durum:

Bu durum kendi içinde 2’ye ayrılır.

a.1) Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları tarafından usulüne

uygun olarak düzenlenen sağlık kurulu raporu ve bu raporun dayanağı diğer tıbbi

belgelerin,

a.2) Kurum tarafından gerekli görülmesi hallerinde işyerindeki çalışma

şartlarını be buna bağlı tıbbi sonuçları ortaya koyan denetim raporları ve gerekli

diğer belgelerin, Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Kurulunca incelenmesiyle meslek

hastalığı olup olmadığı tespit edilir.

b) Meslek hastalığının sigortalın işten ayrıldıktan sonra meydana çıkması ve

sigortalının çalıştığı işte kaynaklanması durumu:

Bu durumda sigortalının hastalıklarına ait hekim raporu ve diğer tıbbi

belgelerle doğrudan Sosyal Güvenlik Kurumu’na müracaat etmesi gerekmektedir.

Hastalığın üzerinden, “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü kaybı Oranı Tespit

İşlemleri Yönetmeliği”nde belirtilen süreden daha uzun bir sürenin geçmemiş olması

şartı aranır. Hastalığın üzerinden, yönetmelikte belirtilen süreden fazla bir süre

geçmiş olması halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu veya Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık

Kurulu’nun onayı ile hastalığın, meslek hastalığı sayılması da mümkündür.

Page 29: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

18

c) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına

ve hesabına bağımsız çalışılması durumu:

(a) ve (b) bölümlerinde anlatılan durumların dışında, 5510 sayılı Sosyal

Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4’üncü maddesinin birinci

fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların tespit edilen meslek hastalığı, tespit

tarihinde yürüttüğü faaliyetten kaynaklanıp kaynaklanmadığı araştırılarak, gerekli

bilgilerin toplanmasıyla Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurulur. Çıkabilecek

anlaşmazlıkların çözümü için ise Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kuruluna müracaat

edilmesi mümkündür.

1.2.2.3. Meslek Hastalığının Bildirimi ve Bildirim Süresi

Meslek hastalığının bildirilme ve Kuruma bildirimin verilme süresi Kanunun

14’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre;

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde sayılan

sigortalılar ile Kanunun 5 inci maddesinin (a), (b), (c), ve (e) bendinde

sayılan sigortalıların meslek hastalığına yakalanmaları halinde, işverenleri

tarafından bu durumun öğrenildiği günden başlayarak üç iş günü içinde,

Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendinde sayılan sigortalının meslek

hastalığına yakalanmaları halinde işvereni tarafından bu durumun

öğrenildiği günden başlayarak üç iş günü içinde,

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki

sigortalıların ise kendisi tarafından, meslek hastalığına tutulduğunun

öğrendiği günden başlayarak üç iş günü içinde, Sosyal Güvenlik İl

Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezlerine bildirim yapılmalıdır.

Bildirim, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi

kapsamındaki sigortalılar için işverenlerince, (b) bendi kapsamındaki sigortalılar için

kendilerince Yönetmelik Ek-7’de yer alan “iş kazası ve meslek hastalığı bildirim

formu” (Ek 12) ile yapılmalıdır. İş kazası bölümünde “iş kazası ve meslek hastalığı

Page 30: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

19

bildirim formu”nun Kuruma verilme usulü, iş günü ve mücbir sebepler için açıklanan

hususlar meslek hastalığı için de geçerli olacaktır. Meslek hastalığının yazıyla

bildirilmesinde işveren veya sigortalıların imzalarının bulunması, sigortalının, sicil

numarası, adı ve soyadı, doğum tarihi, işyerinde yaptığı iş ve mahiyeti, işyerinin

adresi, işverenin adı, soyadı, unvanı, şirket merkezi ve ikametgah adres bilgilerinin

bulunması gerekmektedir.

1.2.2.4. Meslek Hastalığının Geç Bildirilmesi veya Bildirilmemesi

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü,

Kısa Vadeli Sigortalar Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan genelgede başlık

aşağıdaki şekilde açıklanmıştır.

“Kanunun 14 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında meslek hastalığı bildirim

yükümlülüğünü yerine getirmeyen veya yazılı olarak bildirilen hususları kasten eksik

ya da yanlış bildiren işverene veya Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b)

bendi kapsamındaki sigortalıya, Kurumca meslek hastalığı için yapılmış bulunan

masraflar ile ödenmiş ise geçici iş göremezlik ödenekleri rücu edilecektir.

Kuruma yapılan meslek hastalığı bildirimlerinde, meslek hastalığının süresi

içinde bildirilip bildirilmediği tespit edilmelidir. Süresi içinde bildirilmeyen meslek

hastalıklarında Kuruma bildirildiği tarihten önce yapılan masraflar ile ödenen geçici

iş göremezlik ödenekleri işverenden veya sigortalıdan istenecek, Kanunun 4 üncü

maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıya ödenmemiş ise

verilmeyecektir. Ancak, Kurumun haberdar olduğu tarihten itibaren yapılmış

masraflar ile geçici iş göremezlik ödenekleri Kurumca karşılanacaktır.”

1.3. Kanun ve Yönetmeliklerde Şantiye Şefliği

İnşa faaliyetinde görev ve sorumluluk üstlenen kuruluş veya kişilere

müteahhit denilmektedir. Müteahhitlerin işlerini yürüten, organize eden,

Page 31: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

20

koordinasyonu sağlayan ve kontrol eden kişilere de şantiye şefi denmektedir. Başka

bir deyişle müteahhitten sonra gelen ikinci kişi şantiye şefidir.

Şantiye şefi, kimi zaman inşaatın fen ve teknik kurallarını, projesine uygun

olarak yürütülmesini sağlamakla görevli bir denetçi gibi görev üstlenmekte, kimi

zaman personelle ilgili tüm iş ve işlemleri işveren gibi yürütmekle yükümlü olmakta,

kimi zaman da doğrudan inşa faaliyetinde görev almaktadır.

Yapılan iptal üzerine yönetmelik hükmü değiştirilmiş olup, şantiye şefi,

“Konusuna ve niteliğine göre yapım işlerini müteahhidi adına yöneterek uygulayan,

mühendis veya mimar diplomasına sahip teknik personel” halini almıştır.

Şantiye şefliği bazı kanun ve yönetmeliklerde şu şekilde geçmektedir:

1.3.1. Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği

Şantiye şefi kavramını tanımlayan ilk düzenleme 05.02.2008 tarih ve 27787

sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği’dir.

Yönetmeliğin 3.maddesinin 1.fıkrasının (i) bendinde şantiye şefi kavramı “Şantiye

şefi: Konusuna ve niteliğine göre yapım işlerini yapı müteahhidi adına yöneterek

uygulayan, mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına sahip

teknik personel” olarak tanımlanmıştır. Ancak Türk Mimarlar ve Mühendis Odaları

Birliği tarafından şantiye şefi kavramının içeriği ile ilgili dava açılmış; dava

neticesinde Danıştay 6. Dairesinin 02.02.2011 tarih, 2008/3365 E, 2011/161 K. sayılı

ilamıyla (Ek 13) “ancak mimarlar ve mühendislerin şantiye şefi olabileceği”

düşüncesiyle yönetmelik hükmünün iptaline karar verilmiştir. Bu karar üzerine

şantiye şefliği tanımı 01.07.2011 tarih ve 27981 sayılı Resmi Gazete ile

değiştirilmiştir. Şantiye şefinin sadece mimar ve/veya mühendis olması şartı koşulan

yönetmelikte (Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği), şantiye şefi kavramının

tanımı dışında;

şantiye şefinin sorumlulukları,

yapı denetim kontrol elemanlarıyla birlikte yapacakları çalışmalar,

şantiye şefinin hazırlaması gereken evraklardan detaylı bir biçimde

bahsedilmiştir.

Page 32: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

21

1.3.2 Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları İle Şantiye Şefleri Ve Yetki Belgeli

Ustalar Hakkında Yönetmelik

Şantiye şefliğini açıklayan bir başka kaynak da 16.12.2010 tarih ve 27787

sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları İle Şantiye

Şefleri Ve Yetki Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmeliktir.

Amacı; “plan, fen, sanat, sağlık, çevre şartlarına ve standartlara uygun yapı

inşa edilmesine yönelik yapım faaliyet ve süreçlerinin takibini sağlamak üzere, yapı

müteahhitlerine yetki belgesi numarası verilmesine, kayıtlarının tutulmasına, mimar

veya mühendis unvanlı şantiye şefi çalıştırılması mecburi yapılara, yapım işlerinde

görev alan şantiye şeflerine ve yetki belgeli usta çalıştırılmasına ilişkin usul ve

esasları düzenlemek” olan yönetmelik 01.01.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Şantiye şeflerinin tüm görev, yetki ve sorumluluklarını açıklayan yönetmelik

bu açıklamaları 10. maddede (Ek 14) detaylandırmıştır.

Yönetmeliğin 10. maddesinin 15. fıkrasında; şantiye şefi olarak görev yapan

teknik personelin, 4857 sayılı İş Kanununun 81 inci maddesi kapsamında yer alan

inşaat ve tesisat işlerinde, şantiye şeflerinin iş güvenliği uzmanlığı belgesine haiz

olması zorunluluğundan da bahsedilmiştir.

1.3.3. İmar Kanunu

17.12.2009 tarih ve 27435 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5940 sayılı

“İmar Kanunu İle Bayındırlık Ve İskan Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında

Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (Ek 15) ile,

İmar Kanunu’nun 28. Maddesinde (Ek 16), mevzuatın uygulanmasında görev alan

meslek mensupları olan harita, plan, etüt ve proje müelliflerini ve şantiye şeflerini de

kapsayacak şekilde “Müelliflik, fenni mesuliyet, yapı müteahhitliği ve siciller”

olarak değiştirilmiş, harita, plan ve proje müelliflerinin, yapı müteahhitlerinin şantiye

şeflerinin denetime yönelik fenni mesuliyet üstlenen mimar ve mühendislerin

Page 33: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

22

sorumlulukları, alınan yargı kararları da dikkate alınarak daha açık, belirgin ve

genişletilerek yeniden düzenlenmiştir.

1.3.4. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu

04.02.2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6098 sayılı

Türk Borçlar Kanunu’nun Eser Sözleşmeleri adı altında geçen yedinci bölümünde

(Ek 17) işverenin ve yüklenicinin borçları ve sorumluluklarından bahsedilmiştir.

1.3.5. 4857 Sayılı İş Kanunu

10.06.2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4857 sayılı İş

Kanunu’nda; “işveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin

yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denir” (4857 sayılı İş Kanunu

Madde 2-Tanımlar, Ek 18) şeklinde bir tanımlama yapılmıştır. İnşa faaliyetini

müteahhit adına yürüten şantiye şefi, görev üstlendiği şantiye açısından işveren vekili

konumundadır.

Genel olarak işveren ve vekilleri ile ilgili sorumluluklardan bahseden İş

Kanunu’nda, 105. Maddede iş sağlığı ve güvenliği konusuna da değinilmiştir.

Ayrıca bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve

zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır, denmektedir.

1.3.6. Yapım İşleri Genel Şartnamesi

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 53 üncü maddesinin (b) fıkrasının ikinci

bendine (Ek 19) dayanılarak hazırlanmış olan bu Genel Şartnamenin amacı, iş sahibi

idareler tarafından 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre sözleşmeye

bağlanan her türlü yapım işinin yürütülmesinde uygulanacak genel esasları tespit

etmektir.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi idareler tarafından bu Kanun

hükümlerine göre ihalesi yapılan ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa

Page 34: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

23

göre anahtar teslimi götürü bedel veya birim fiyat sözleşmeye bağlanan yapım

işlerini kapsayan Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne göre düzenlenen sözleşmelerde

taraf olan gerçek kişilerden bir tanesi yüklenici vekili olarak geçmektedir.

Yüklenici vekili şartnamede; sözleşme konusu işle ilgili olarak yükleniciyi

temsil eden, o iş için yükleniciden noterce düzenlenmiş bir vekaletname ile tam yetki

almış ve idarece kabul edilmiş olan gerçek kişi olarak tanımlanmaktadır. Bu tanıma

bakacak olursak yüklenici vekili olarak şantiye şefi düşünülebilir. Dolayısıyla

şartnamede yer alan maddeler (Madde 19,25,35,40,41,42,48,50, Ek 20) şantiye şefini

doğrudan ilgilendirmektedir.

Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne göre Şantiye Şefi;

işin teslimi,

işin yürütülmesi,

şantiyede meydana gelebilecek kazalar,

hakedişler,

kabul işlemleri gibi konularda sorumlu olan taraf niteliğindedir.

1.3.7. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu

Kanunun 3. maddesinin 2. fıkrasında “İşveren adına hareket eden, işin ve

işyerinin yönetiminde görev alan işveren vekilleri, bu Kanunun uygulanması

bakımından işveren sayılır.” şeklinde bir açıklama yapılmıştır. Bahse konu olan

vekilden şantiye şefi anlaşılmaktadır. Şantiye şefi kanunun tamamından sorumludur.

Kanunla ilgili bilgi bir önceki bölümde verilmiştir.

1.3.8. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu

Page 35: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

1. GİRİŞ Burak ANTMEN

24

12/10/2004 tarih ve 25611 sayılı Resmi gazetede yayınlanan Türk Ceza

Kanunu’nda İmar kirliliğine neden olma başlığı altında Şantiye Şeflerini ilgilendiren

184 numaralı madde bu konu altında değerlendirilebilir.

İmar kirliliğine neden olma;

MADDE 184. - (1) Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak

bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan

şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi,

yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

(3) Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin

icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(4) Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları içinde

veya özel imar rejimine tâbi yerlerde uygulanır.

(5) Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı

binayı imar plânına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve ikinci fıkra

hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan kamu davası düşer, mahkum

olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar.

Page 36: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

25

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

İnşaat sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği konusunun şantiye şefleri açısından

değerlendirilmesi ile ilgili önceden yapılmış bir çalışma mevcut değildir. Ancak

direkt olarak şantiye şeflerini baz almasa da iş sağlığı ve güvenliğini inşaat

sektöründe değerlendiren bir çok tez ve bildiri bulunmaktadır.

Konuyla ilgili önceden yapılacak çalışmalar incelenecek olursa:

Baradan (2006); işçi sağlığı ve iş güvenliğinin ülkemizdeki durumuyla

gelişmiş ülkelerdeki durumunu inşaat sektörü için kıyaslamayı amaçlamıştır.

Yapılan araştırmalar sonucunda konunun üzerine son zamanlarda çok

gidildiği ve gelişmiş ülkelerin seviyesine gelme adına önemli adımlar atıldığı

görülmüştür.

Akkaş (2006); ülkemizdeki yapı üretiminde işçi sağlığı ve iş güvenliği

çalışmalarını toplu konut sektörü için incelenmeyi hedeflemiştir.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği konusunda ülkemizde eksiklikler olduğu, bu

eksikliklerin en önemli sebebinin bilgi yetersizliği olduğu, giderilmesi için

eğitimlerin düzenlenmesi gerektiği ve eğitimin başarılı sonuçlar doğurduğu sonucuna

ulaşılmıştır.

Ayrıca; işe alımlarda İSİG konusunda bilinçli personelin istihdam edilmesi ve

denetimlerin konuya vakıf personel tarafından yapılmasının önemli olduğu

vurgulanmıştır.

Yakar (2007); yapmış olduğu tez çalışmasında çimento sektöründe

çalışanların işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından yaşadıkları risk faktörlerini

incelemiştir. İSİG uygulamalarının doğru sonuçlar verdiğine ve OHSAS 18001

standardına uyulmasının oldukça etkili olabileceğine ulaşılmıştır. Bu uygulamaların

da titiz denetim ve düzgün eğitimle elde edilebileceği vurgulanmıştır.

Kozak (2007); tez çalışmasında OHSAS 18001 sistemini ele alarak inşaat

sektöründe bir işletmede uygulama örneğini incelemiştir.

İncelemede iş güvenliği çalışmalarını etkileyen en önemli faktörün bu konu

için ayrılan finansal ödeneğin miktarı olduğu belirtilmiş, büyük bir gider olarak

görülmemesi gerektiği, kaza sonucu oluşan maliyetin en aza indirildiği belirtilmiştir.

Page 37: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

26

İş sağlığı ve güvenliği kavramının yönetim sisteminin bir parçası olması

gerektiği, işletmede çalışanların sağlığını, dolayısıyla verimliliği ve üretimi de

arttıran bir faktör olduğuna değinilmiştir.

Tüm bu nedenlerle riskleri analiz etmek, kontrol altına almak üzere

sistematik, sürekliliği sağlanmış bir “Yönetim Programı” uygulanması gerektiğinden

bahsedilmiştir.

İri (2007); tez çalışmasında Kozak (2007) gibi OHSAS 18001 sistemini ele

almış ve bu sistemin bir inşaat firmasında uygulanmasını incelemiştir.

Ülkemizde iş kazlarının maddi ve manevi olarak büyük kayıplara yol açtığı,

koruyucuların kullanılması ve tedbirlerin alınmasının bu kayıpları en aza

indirebileceği, bunun için de yeterli bir fonun ayrılması gerektiği belirtilmiştir.

Ayrılacak olan fonun sadece ekipman almak için değil, eğitim için

kullanılması gerektiğine değinilmiştir, çünkü yapılan araştırmalarda işçilerin eğitim

seviyesinin düşüklüğü ve İSİG konusunda gerekli bilinçte olmamaları

gözlemlenmiştir. Firmada bulunan yöneticilerin de İSİG konusunda bilinçli olması,

sistematik çalışması gerektiği vurgulanmıştır. Belirtilenler uygulandığı takdirde

bunların üretim verimliliğine de yansıyacağı düşünülürse, maddi ve manevi olarak

firmanın daha iyi bir konumda olacağı sonucuna ulaşılmıştır.

Demircan (2008); yapmış olduğu tez çalışmasında, inşaat sektöründe işçi

sağlığı ve güvenliğinin ekonomik ve toplumsal boyutlarını incelemiştir. İncelemeler

yapılırken inşaat sektöründe belirli yıllar arasında gerçekleşen iş kazaları ve iş

mahkemelerine sunulan bilirkişi raporlarından yararlanılmıştır. Çalışma ile

Türkiye’de işçi sağlığı ve güvenliğinin gelişimine katkı sunulması amaçlanmıştır.

Çalışmada ülkemizin iş kazası ortalamalarıyla dünyadaki iş kazaları

ortalamaları inşaat sektörüne göre karşılaştırmalarından ve bu kazaların nasıl

meydana geldiğinden de bahsedilmiştir.

Çalışma esnasında yapılan araştırmalarda; kapitalist sistemin iş koşullarında,

bilim ve teknoloji ile gelen yeniliklerin işçinin değil, işverenin lehine kullanılmakta

olduğu, dolayısıyla da kazaların ölümcül olma oranlarının artmakta olduğu

anlaşılmıştır.

Page 38: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

27

İSİG uygulamalarının hem maliyeti hem de verimi düzenleyeceği konusunda

görüş belirtilmiştir.

Örgütlü bir işçi sınıfı, güçlü bir siyasi özne, toplumsallaşmış sendikal

yapıların işçi sağlığı ve güvenliğinin hayata geçirilmesinin temel yapı taşları arasında

yer aldığı vurgulanmıştır.

Canpolat (2008); projelendirme ve şantiye yerleşim projesinin oluşturulması

aşamasında hazırlanacak iş sağlığı ve güvenliği planı ile ilgili bir öneri, adı altında

yapmış olduğu tez çalışmasında iş sağlığı ve güvenliği konusunun önemini

vurgulamış olup hazırladığı “Sağlık ve Güvenlik Planı”nda (SGP) önerisini

sunmuştur.

Özel (2009); yapmış olduğu yüksek lisans tezi çalışmasında, işverenin iş

sağlığı ve güvenliğine ilişkin cezai sorumluluğu adı altında, işverenin iş sağlığı ve

güvenliğine ilişkin kamu hukukundan doğan yükümlülüklerini ve Türk Ceza Kanunu

açısından sorumluluğunu değerlendirmiştir.

Gelişen teknolojinin iş kazalarını doğurduğunu vurgulayan Özel, işveren ve

işçilere verilen eğitimlerin ve işyeri örgütlenmesinin bu kazaların azaltılması

konusunda önemli olduğunu belirtmiştir.

İşverenler tarafından alınan önlemlerin süreklilik teşkil etmesi gerektiği,

işverenlerin üst denetimlerinin de devlet tarafından yapıldığı taktirde sonuca

ulaşılabileceğinden bahsedilmiştir.

Ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerinin gerekli ve yeterli

caydırıcılıkta olmasının da önemli olduğu vurgulanmıştır.

Yılmaz (2009); İstanbul kent içi ulaştırma şantiyelerinde şehir şantiyeciliği

bağlamında İSG ve ÇYS (Çevre Yönetim Sistemi) uygulamalarının durumu adı

altında, daha özel bir şekilde konuyu ele almış ve buna göre yüklenicilerin

davranışlarını incelemiştir.

Yılmaz, rekabetin ön planda tutulduğu inşaat sektöründe güvenliğe ayrılan

maliyetten kaçıldığını vurgulayarak gerekli önlemlerin alınmadığına değinmiştir.

Eğitimin çok önemli bir yere sahip olduğunu belirtip çalışmaları sonucu çeşitli

öneriler sunmuştur.

Page 39: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

28

Durmaz (2009); yapmış olduğu doktora tezinde, yapı işlerinde iş sağlığı ve

güvenliğimevzuatı ve yeni gelişmeleri incelemiştir. Çalışmada iş sağlığı ve güvenliği

konusu ülkemiz ve dünyada incelenmiş, konuyla ilgili devlete bağlı kuruluşların

çalışmalarına değinilmiştir.

Tez sonunda; yasama-yürütme konusunda düzenleme yapılması, firmaların

finansal yönleri ve sendikalaşması, her firmada bağımsız bir güvenlik mühendisinin

çalışmasının sağlanması ve meslek odalarının bu konuda “etik açıdan denetleyen”

konumda olması gerektiği gibi öneriler getirilmiştir.

Karadağ (2010); Türk inşaat sektörünün iş güvenliği açısından risk analizini

incelediği tezinde, 2002-2007 yılları arasında meydana gelen iş kazası

istatistiklerinin incelenmesi, kazaların sıklığı ve şiddeti göz önüne alınarak risk

analizi yapılması ve inşaat sektörünün diğer sektörlerle karşılaştırılması

amaçlanmıştır.

Karadağ, tezin sonunda, iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapılan

araştırmaların artırılması gerektiği, konuya ilişkin sertifikalı personel çalıştırma

zorunluluğu, devletin denetim mekanizmalarını daha tanımlı hale getirmesi gerektiği,

iş güvenliği kültürünün yerleştirilmesi ve eğitimin daha da yaygınlaşması gerektiği

şeklinde öneriler sunmuştur.

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün 2006 yılında yayımlamış

olduğu “Küçük Şantiyelerde İş Sağlığı ve Güvenliği” konulu çalışmada;

iş kazalarının önemli bir bölümünün inşaat sektöründe gerçekleştiği,

kazaların önlenmesi için işin her aşamasının titizlikle değerlendirilmesi

gerektiği,

işveren ve/veya proje sorumlusunun detaylı risk değerlendirmesi yapması

gerektiği,

risk değerlendirmesi yapılırken çalışanlardan mutlaka görüş alınması

gerektiği,

önleyici faaliyetlere yönelik kontrol listesi oluşturulması gerektiği

vurgulanmıştır.

Page 40: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

29

Müngen (2011), hazırlamış olduğu makalede “İnşaat İşverenlerinin ve

Teknik Elemanların İş Güvenliği Konusundaki Sorumlulukları ve Yaptırımlar”

konusunu işlemiş,

iş kazası ve kaza kavramı,

iş kazasının hukuk sistemimizdeki tanımı,

işveren vekili ve alt işveren kavramı ve sorumlulukları,

hukuki sonuçlar, tazminat davaları,

cezai sonuçlar, ceza davaları konularına değinmiş ve bu çalışmalara göre

öneriler getirerek çalışmayı sonlandırmıştır.

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen “İşçi Sağlığı ve

Güvenliği Sempozyumu”nda (21-23 Ekim 2011, Çanakkale) yayınlanan “Bildiriler

Kitabı”nda,

iş sağlığı ve güvenliği konusunda ülkenin durumu,

mevzuatın değerlendirilmesi,

kaza analizleri ve değerlendirilmesi,

inşaat sektöründe iş güvenliğine ilişkin yeni arayışlar ve çalışmalar,

inşaatlarda iş güvenliği risk değerlendirilmesi ve tehlike analizi,

iş sağlığı ve güvenliği üzerinde şantiye ölçeğinde çalışmalar gibi konular

işlenmiş ve bu konularda öneriler sunulmuştur.

Tan (2009) tarafından, “Yargıtay Kararlarına Göre İşyerlerinde Meydana

Gelen İş Kazaları” adı altında hazırlanan makalede, iş kazalarını araştırıp, bu kazalar

sonunda doğan hukuki ve cezai yaptırımları irdelemiştir. Ayrıca Tan, Yargıtay

kararlarını incelerken bu kararları yorumlamıştır.

Pekduraner (2010), “İş Kazası – İşverenin Sorumluluğu” başlığı altında

yayınlamış olduğu makalede, iş kazasını kısaca açıklamış ve sigortalının iş kazası

sebebiyle sahip olduğu haklardan bahsetmiştir.

Page 41: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Burak ANTMEN

30

TMMOB Makine Mühendisleri Odası tarafından 2005 yılında “İş

Kazalarından Doğan Sorumluluklar” başlığıyla yayınlanan makalede mevzuat ve

bireysel iş hukuku açısından iş kazaları değerlendirilmiş ve iş kazaları sonucu oluşan

sorumluluklardan bahsedilmiştir. Makalede ayrıca iş kazalarının oluşmaması için

önlemler alınması ve teknolojinin kullanılarak kazaların en aza indirilmesinin

mümkün olacağı şeklinde öneriler sunulmuştur.

Yukarıda da belirtildiği gibi literatürde, şantiye şeflerinin Türk inşaat

sektöründe iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili sorumluluklarına yönelik herhangi bir

çalışmaya rastlanamamıştır. İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili uluslar arası çalışmaların

sayısının çok olmasına rağmen, bu çalışmaların direkt bu tezin konusu ile ilgili

olmamaları nedeni ile aşağıda yalnızca son yıllarda yapılan birkaç çalışma

özetlenmiştir.

National Taiwan University of Science and Technology Repository

(Tayvan Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Birim) tarafından 2012 yılında yapılmış

olan çalışmada inşaat sektöründe güvenlik konusunun çok büyük önem taşıdığı

belirtilmiştir. İnşaatların olumsuz şartlara sahip yerlerde (açık hava, vadi, akarsu önü

vb.) yapıldığı, tehlikenin kaçınılmaz olduğu vurgulanıp, güvenlik konusunun acilen

geliştirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

İnşaat mühendisliğinde risk değerlendirme sistemi geliştirmeyi amaçlayan bu

çalışmada, sistemli ve planlı olarak hazırlanan tablo ve grafiklerle, web tabanlı bir

sistem geliştirilmesi hedeflenmiş ve açıklanmıştır.

BaoHua, Wei, WenPu, Hui, LongHua (2012), yapmış oldukları çalışmada,

Qingyang Havalimanı inşaatının güvenlik yönetimini işlemişlerdir. Havalimanının

kısıtlı zamanda bitirilmesi gereken pist genişletme inşaatının güvenlik önlemlerinin

nasıl alındığı, kazaların önlenmesinde nasıl sistematik yollar izlendiği gibi

konulardan bahsetmişlerdir. Çalışmanın amacı gelecekte yapılacak benzer işlere

örnek teşkil etmesi şeklindedir.

Jose Chang (2012), yapmış olduğu çalışmada, iş sağlığı ve güvenliği

yönetimi performansını yükseltmek ve iş süresince denetimi kolaylaştırmak adına

etkili bir metod geliştirmeyi amaçlamıştır. Bu şekilde yönetici ve işverenlerin iş

sağlığı ve güvenliği konusunda sürekli gelişmesini hedeflemiştir.

Page 42: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

3.MATERYAL VE METOD Burak ANTMEN

31

3. MATERYAL VE METOD

Bu bölümde araştırmanın amacı ve yöntemi, anket çalışması ve çalışma

kapsamında derlenen Yargıtay kararları hakkında bilgiler verilmiştir.

3.1. Amaç ve Yöntem

Bu araştırmanın amacı; ülkemizde, inşaat sektöründe yaşanan iş kazalarının,

iş sağlığı ve güvenliği açısından şantiye şefleri ile ilgili hukuki boyutlarının gözler

önüne serilip, konunun öneminin vurgulanmasıdır. Araştırmanın sonuca ulaşabilmesi

için anket çalışması ve konuyla ilgili Yargıtay kararlarından yararlanılmıştır.

3.2. Anket Çalışması

Yapılan anket çalışmasında şantiye şeflerinin iş sağlığı ve güvenliğine ne

kadar hakim oldukları ve ne kadar önem verdikleri ölçülmeye çalışılmıştır. Ankete

42 şantiye şefi katılmış olup tamamı tüm soruları yanıtlamıştır.

3.3. Yargıtay Kararları

İş sağlığı ve güvenliği konusunda şantiye şeflerinin sorumluluklarıyla ilgili

Yargıtay kararları toplanmış ve sunulmuştur. Bu şekilde şantiye şefliğinin iş sağlığı

ve güvenliği açısından önemi vurgulanacağı gibi, şantiyelerde önlem alırken daha

fazla dikkat edilmesi gerektiği açıklanmaya çalışılmıştır.

3.4. Anket Verilerinin Analizi

Ankete katılanlar, sorularla ilgili değerlendirmeleri Likert Skalası’na göre

yapmışlardır. Değerlendirmeler yapılırken öncelikle verilen cevapların aritmetik

ortalama, mod ve standart sapma değerleri Microsoft Excel 2007 programıyla

hesaplanmıştır.

Page 43: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

3.MATERYAL VE METOD Burak ANTMEN

32

3.5. Araştırmanın Sınırlılıkları

Araştırmanın anket kısmı, katılım sağlayan 42 şantiye şefi ile

sınırlandırılmıştır.

Araştırmanın Yargıtay kararları ile ilgili olan kısmı, toplanan 18 karar

üzerinden değerlendirilmiştir. Dolayısıyla araştırma bahsedilen 18 karar ile

sınırlandırılmıştır.

Page 44: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

33

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

Bu bölümde anket bulguları ve konu ile ilgili Yargıtay kararları sunulup

değerlendirilmiştir.

4.1. Anket Sonuçları

4.1.1. Katılımcıların Profili

Anket çalışmasına 42 adet şantiye şefi katılmıştır. Bunların 24’ü (%57) 20-30

yaş aralığında; 12’si (%28,5) 31-40 yaş aralığında; 6’sı (%14,5) da 40 yaşının

üzerinde yer almaktadır. Dolayısıyla örneklem grubunu genç bir kitlenin oluşturduğu

ifade edilebilir.

4.1.2. Katılımcıların Sorumluluk Alanları

Katılımcıların tamamına yakını 1-5 arası şantiyeden sorumlu olmakla beraber

%75’i 30.000 m² altında, %25’i de 30.000 m² üzerindeki inşaat alanına sahip

şantiyelerden sorumludur. 30.000 m² üzeri inşaat alanına şantiye şefliği yapan

katılımcılar tek şantiyeden sorumludurlar.

Page 45: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

34

4.1.3. Katılımcıların İş Sağlığı ve Güvenliği Yaklaşımları

Şekil 4.1. Güvenlik önlemlerinin yeterliliği

Şantiyelerde güvenlik önlemlerinin yeterliliği ile ilgili soruya katılımcıların

verdikleri cevaplar Şekil 4.1.’de gösterilmiştir. Buna göre katılımcıların %67’lik

bölümü güvenlik önlemlerinin yeterli olduğunun düşünürken, %33’lük bölümü bu

önlemlerin yetersiz olduğunu düşünmektedir.

Page 46: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

35

Şekil 4.2. İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimi

Tablo 4.2.’deki veriler ankete katılanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile

ilgili cevaplarını göstermektedir. Tablodaki değerlere göre katılımcıların %52,4’ü

konu ile ilgili eğitim alırken, % 47,6’sı herhangi bir eğitim almamışlardır.

Yukarıdaki şekillerden elde edilen sonuçlarla birlikte şantiye şeflerinin iş

sağlığı ve güvenliği eğitimi alma durumları ile güvenlik önlemlerinin yeterliliği

konusundaki yaklaşımları arasında bir ilişki olup olmadığı anketin asıl araştırma

konusu olarak düşünülmüştür.

Page 47: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

36

Şekil 4.3. Mevzuatı takip etme sıklığı

Şekil 4.3.’teki veriler şantiye şeflerinin mevzuatı ne sıklıkta takip ettiklerini

göstermektedir. Şekilden de görüldüğü gibi şantiye şeflerinin büyük çoğunluğu iş

güvenliği mevzuatı ile ilgili gelişmeleri sık sık takip ederken, hiç takip etmeyen

%15’lik bir grup da mevcuttur.

Page 48: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

37

4.1.4. Şantiyede Güvenlik Önlemleri

Şekil 4.4. Şantiyede güvenlik önlemleri alınırken göz önünde tutulan etkenler

Şekil 4.4.’teki veriler şantiyede güvenlik önlemleri alınırken göz önünde

tutulan etkenleri göstermektedir. Histogram sonuçlarından katılımcıların %83,3’ünün

yönetmeliklere öncelik verdiği, tecrübenin de en az mevzuat kadar önemli olduğu

(%71,4), maliyetin (%35,7) ise diğer etkenler kadar önem arz etmediği

görülmektedir. İş güvenliği tedbirleri alınırken maliyetin diğer etkenlere nazaran en

az öneme sahip olması olumlu bir sonuç olarak değerlendirilebilirken, maliyetin yine

%35,7’lik bir kesim tarafından önemli bir etken olarak değerlendirilmesi

uygulamalar açısından endişe vericidir.

Şekildeki veriler dışında katılımcılar; pratik önlemler ve uygulanabilirliğin de

önemli olduğunu belirtmişlerdir.

Page 49: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

38

Şekil 4.5. Güvenlik önlemleri alınırken işçiyi ikna yöntemi

Şekil 4.5.’teki veriler şantiyede güvenlik önlemleri alırken işçiyi ikna

yöntemlerinin ne sıklıkta kullanıldığını göstermektedir. Görüldüğü üzere en çok

uygulanan yöntemler “ikaz” (%81) ve “ceza” (%66,7) olarak dikkat çekmektedir.

Bunların dışında bazı katılımcılar (%12); uyarılara rağmen işçilerin ikna olmama

durumlarında ilerine son verildiğini belirtmişlerdir.

Page 50: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

39

Şekil 4.6. Şantiyelerde karşılaşılan problemler (İş kazaları)

Şekil 4.6.’daki verililer şantiyelerde karşılaşılan problemlerin ne sıklıkta

meydana geldiğini göstermektedir. Anket sorusu Likert skalasına göre düzenlenmiş

olup; 4-“çok sık”, 3-“sık”, 2-“nadir” ve 1-“çok nadir” şeklinde cevaplar alınmıştır.

Şekle bakıldığında en büyük değer (yani en sık karşılaşılan problem) 2,38’lik

dereceyle “yüksekten malzeme düşmesi”, en küçük değer (yani en nadir karşılaşılan

problem) 1,17’lik dereceyle “göçmeler”dir.

Page 51: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

40

Şekil 4.7. Şantiyelerde meydana gelen kazaların sebepleri

Şekil 4.7.’deki veriler inşaat sektöründe meydana gelen kazaların sebeplerine

göre hangilerinin daha çok önem arz ettiğini göstermektedir. Sorunun, 5’li Likert

skalasına göre cevapları istenmiş olup 1’den 5’e kadar sıralanan şıklarda 1 en çok, 5

ise en az önem arz eden durumu belirtmiştir. Dolayısıyla cevaplarda 2,12 önem

derecesiyle gösterilen ”işçinin kişisel yaklaşımı/önlemlere uymama inatçılığı” kaza

sebeplerinin en önde geleni olarak görünmektedir. Kaza sebepleri arasında en az

önemli olan ise “iş güvenliği mevzuatının yetersiz kalması” olarak görünmektedir.

Yani katılımcılara göre şantiyede meydana gelen kazalar sistemden çok kişisel

nedenlerden kaynaklanmaktadır.

Page 52: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

41

Şekil 4.8. Güvenlik önlemlerinin toplam inşaat maliyetine oranı

Şekil 4.8.’deki veriler genel güvenlik önlemlerinin toplam inşaat maliyetine

oranını göstermektedir. Katılımcıların verdiği cevaplara bakıldığında genel güvenlik

önlemleri inşaat maliyetlerinin çok küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Verilen

cevaplarda, 30 şantiye şefi (%72), toplam inşaat maliyetinin sadece %1-3’ü arasında

bir maliyetle şantiyelerde güvenlik önlemleri alınabileceğini belirtmektedir.

4.1.5. Katılımcıların İş Sağlığı ve Güvenliği İle İlgili Önerileri

Anket katılımcılarına "İş Sağlığı ve Güvenliği" konusunun inşaat sektöründe

daha iyi uygulanabilmesi için önerileriniz nelerdir?” başlığıyla sorulan açık uçlu

soruya verilen cevaplar; ülkemizde bu sektörde denetimin yeterli ölçüde

yapılamadığı, kamu kurumlarının bu konuya el atması gerektiği şeklinde cevaplar

alınmıştır. Denetimin yanı sıra şantiyelerde iş sağlığı ve güvenliği konusunda teknik

elemanların bilinçlendirilmesi ve işçilerin eğitilmesi konusunun çok daha sıkı bir

şekilde üzerine gidilmesinin şart olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca ceza uygulamasının

caydırıcı seviyede olması gerektiği de belirtilmiştir.

Page 53: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

42

4.2. Yargıtay Kararları

İş sağlığı ve güvenliği konusunda şantiye şeflerinin sorumluluklarıyla ilgili

18 adet Yargıtay kararı toplanmıştır. Kararların bu tez konu ile ilgili olan tarafı nihai

sonuçlarından çok iş sağlığı ve güvenliği konusunda şantiye şeflerini ilgilendiren

kısımlarıdır. Derlenen Yargıtay kararları incelenecek olursa:

Karar 1: 06.12.1979

İş kazası sonucu ölen sigortalı işçinin hak sahiplerine Kurum (Sosyal

Güvenlik Kurum’u) tarafından ödeme yapılmıştır. Yapılan ödemelerin

geri alınması için temyiz başvurusu yapılmıştır.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi tarafından görülen temyiz davasında daha

önce şantiye şefinin %25 kusurlu bulunmasından da bahsedilerek

mahkeme tarafından kabul edilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Sonuç olarak, şantiye şefinin kusurlu olması davada anahtar rol

oynamıştır.

Karar 2: 07.03.1986

Sigortalı bir çalışanın üzerine inşaatın 7. katına vinçle çıkarılmakta olan

kalaslardan birinin düşmesi sonucu ölmesinden dolayı hak sahiplerine

gelir bağlanmıştır. Sosyal Sigortalar Kurumu faili ve zararı olaydan 4 yıl

sonra öğrenmiş ve kusurlu olanların aleyhine, bağladığı gelirlerin peşin

sermaye değerlerinin tahsili amacıyla dava açmıştır.

Mahkeme, gerekli önlemleri almadığı, eğitim ve denetimi yapmadığından

işvereni %40; işi iyi organize etmediğinden şantiye şefini %25; emniyet

sahası oluşturmadığı ve baret vermediği ve giyinilmesini sağlamadığından

ötürü ustabaşını %15; diğer ilgilileri ve sigortalıyı uyarmayan ekip başını

%10; kalasları vince iyi bağlamayan çalışanı %10 oranında kusurlu

bulmuştur.

Page 54: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

43

Şantiye şefinin kusuru, işi iyi organize etmeme şeklindeki haksız fiili

nedeniyle 506 sayılı Kanun’un (Eski Sosyal Sigortalar Kanunu) m. 26/2

uyarınca görülmüştür.

Karar 3: 10.06.1997

Ölümle sonuçlanan bir iş kazasından sonra Yargıtay 10. Hukuk Dairesi

tarafından görülen davada, şantiye şefine %50, ateşçi şefine %25,

formene %12,5, işyeri genel sorumlusuna %12,5 kusur oranı verilerek

sigortalı tamamen kusursuz sayılmıştır. Davanın bu bölümden sonraki

safhasında tüm teknik ekip kusurlu sayıldığı için Kurumca rücu tazminatı

alınmış, kusurluların ödeyeceği tazminatların faiz oranının yanı sıra hak

sahibinin yaşı, çocuk sayısı, evlenme şansı göz önüne alınarak maddi

zarardan indirim yapılması şeklinde konular karara bağlanmıştır.

Karar 4: 21.04.1998

İş kazasında ölen sigortalının hak sahiplerine yapılan harcamalar üzerine

Kurum’un uğradığı zararın rücuan ödetilmesi istemi ile temyiz edilen

davada, Yargıtay başvuruyu kabul etmiş olup (hüküm kararının

bozulması) ödemenin iş yeri tarafından Kurum’a yapılması kararına

varmıştır.

Kararda kusur oranlarıyla maddi ödemelerin oranlarının bağdaşmaması

gerektiği de belirtilmiş olup; davalılardan şantiye şefini 1/8, teknik

sorumluyu 1/8, şantiye kalfasını 3/8, sigortalıyı ise 3/8 oranında kusurlu

bulmuştur.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi tarafından görülen bu davada da işverenin

sorumlularının, sigortalının kusur oranından fazla oranda kusurlu olduğu,

şantiye şefinin de işverenin en üst sorumlusu olmasından dolayı işverenin

de kusurlu sayılması gerektiği belirtilmektedir.

Page 55: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

44

Karar 5: 01.04.1998

Meydana gelen iş kazasında Ankara 3. İş Mahkemesi tarafından iş sağlığı

ve güvenliğinin ihlali göz önüne alınmış olup, şantiye şefine %15,

mühendise %15, davalı T.İnşaat Sanayi A.Ş.’ye %45 ve sigortalıya %25

oranında kusur verilmiştir. Kurum’un açmış olduğu rücuan tazminat

davasında ise şantiye şefi ve mühendisin kusurları gözetilerek teselsül

hükümleri çerçevesinde dava açılmadığından, sadece işveren firmanın

kusuru göz önünde tutulmuş ve mahkeme karara direnmiştir. Daha sonra

direnme kararına temyiz davası açmıştır. Temyiz davasını Hukuk Genel

Kurulu incelemiş ve direnme kararını bozmuştur.

Dava süreci şantiye şefi ve mühendisin kusurlu sayılıp sayılmamasının

davanın sonucu açısından önemli yer tuttuğunu göstermektedir.

Karar 6: 23.02.2000

Yargıtay 2. Ceza Dairesi tarafından bakılan temyiz davasında,

iddianameye göre “tedbirsizlik ve dikkatsizlik neticesi yaralamaya

sebebiyet vermekten” kusurlu bulunan şantiye şefi, memur olduğu ve

4483 sayılı yasaya göre işlem yapılması gerektiği için, hüküm

bozulmuştur.

Bu davada problem davanın usulüne uygun açılmamış olmasıdır. Usulüne

uygun şekilde olması durumunda şantiye şefinin kusuru dikkate alınarak

karara bağlanması gerekecektir.

Karar 7: 29.03.2004

İş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan peşin değerli

gelirler ila yapılan harcama ve ödemeler nedeniyle Kurum’un uğradığı

zararının rücuan ödenmesi istenmiştir. Mahkeme, bilirkişi raporunda

sigortalının %100 kusurlu bulunmasından ötürü davayı reddetmiştir.

Page 56: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

45

Bunun üzerine Kurum temyize gitme kararı almıştır. Yargıtay 10. Hukuk

Dairesi tarafından görülen temyiz davasında; “bilirkişinin, kusur

durumunu saptarken iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin

alınması gerektiğini, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığını ve

alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığını 1475 sayılı Kanunun

73. Maddesi hükmü doğrultusunda tartışması gerekir” şeklinde

düşünülmüştür. Bu doğrultuda, zararlandırıcı sigorta olayı nedeniyle

açılan ve 4616 sayılı Yasa gereğince ertelenmesine karar verilen

Kavaklıdere Asliye Ceza Mahkemesinin 1998/15 Esas – 2001/6 Karar

sayılı ceza davasında alınan kusur raporuna göre “davalı çalışan 2/8,

şantiye şefi 1/8, sigortalı ise 5/8 kusurlu bulunmuştur.” ifadesi dikkate

alınarak temyiz itirazı kabul edilmiştir.

Bu karar işveren vekili olan şantiye şefinin kusurlu bulunması, işverenin

Kurum’a rücu tazminatı ödemesi yapması gerektiği sonucunu ortaya

çıkarmıştır.

Karar 8: 14.02.2005

Ölümle sonuçlanan bir iş kazası sonrasında sigortalının babası maddi ve

manevi tazminat istemiştir. Ankara 8. İş Mahkemesi tarafından

hazırlatılan raporlarda yüklenici %70, iki yardımcısı %10’ar, şantiye şefi

ise %10 kusurlu bulunmuştur. Ancak mahkeme zamanaşımı nedeniyle

davanın reddine karar vermiştir. Davacı çıkan ret kararı sonrası temyize

gitmiştir. Temyiz davasına bakan Yargıtay 21. Hukuk Dairesi zamanaşımı

ile ilgili davalı şantiye şefi tarafından herhangi bir başvuru olmadığı

gerekçesiyle şantiye şefinin kusurluluğunun geçerli sayılması gerektiği

şeklinde görüş bildirip itirazı kabul etmiştir.

Page 57: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

46

Karar 9: 17.02.2005

İş kazası sonucu vefat eden sigortalı işçinin hak sahiplerine Kurumca

yapılan sosyal sigorta yardımlarının rücuan ödetilmesi istemine ilişkin

dava açılmıştır. Davada, zararlandırıcı sigorta olayında sigortalının %15,

davalı işverenin %70, şantiye şefinin %10, kalfanın da %5 oranında

kusuru bulunmuştur. Kurum tarafından yapılan temyiz davasında şantiye

sorumluları ve işverenin toplam kusurunun %85 olduğu göz önüne

alınarak itiraz kabul edilmiştir.

Karar 10: 21.02.2005

İş kazası sonucunda vefat eden sigortalının hak sahibi olan eşine Kurumca

ödeme yapılması mahkeme tarafından kararlaştırılmıştır. Kurumun

“şantiye şefi ve saha sorumlusunun (3. kişiler) %90 kusurlu

bulunmasından dolayı ödemenin 3. kişiler tarafından yapılması gerektiği”

şeklinde temyize gitmesi sonucunda Yargıtay 10. Hukuk Dairesi itirazı

kabul etmiştir. Ödemelerle ilgili diğer detaylar kararda belirtilmiştir.

Karar 11: 10.03.2005

Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından görülen davada; tedbirsizlik ve

dikkatsizlik sonucu yaralamaya sebebiyet vermek suçundan yargılanan

şantiye şefinin kusurunun belirlenememesi nedeniyle dava ertelenmiştir.

Mahkeme şantiye şefinin kusurunu gösterir bir rapor hazırlatmak için bu

kararı almıştır. Kaza davacı tarafından bir iş makinesinin geri hareketi

sırasında sinyal tertibatının bulunmaması şeklinde gerekçe gösterilerek

açıklanmıştır.

Mahkemenin kararından anlaşılıyor ki; davanın kesin bir karara

bağlanabilmesi için, iş güvenliği önlemlerinin şantiye şefi tarafından ne

düzeyde aldığının belirlenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Page 58: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

47

Karar 12: 21.03.2005

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi tarafından ve iş kazası sonucunda

maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine ilişkin

açılan davada, taşeronlu şekilde yapılan bir organizasyonun üst yüklenici

ve alt yüklenicisinin yanı sıra üst yüklenici sorumlusu konumundaki

şantiye şefinin de kusurlu olması nedeniyle tazminat ödemeye borçlu

olması kararına varılmıştır.

Karar 13: 23.05.2005

İnşası devam eden demiryolu üst geçidinden bisikleti ile geçerken düşüp

ölen şahsın hak sahipleri tarafından açılan maddi ve manevi tazminat

davasında, yüklenici ve vekili şantiye şefi, yeterli güvenlik önlemi

almaması nedeniyle kusurlu bulunmaları sonucunda Yargıtay 4. Hukuk

Dairesi tarafından sorumlu tutulmuştur.

Karar 14: 21.09.2006

Trafik iş kazasında yaralanan sigortalının uğradığı maddi ve manevi

zararın karşılanması için açılan davada mahkeme isteğin reddine karar

vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine 21.

Hukuk Dairesi davayı ele almıştır.

Görülen ilk davada mahkeme aracı süren şoförü 2/8, şantiye binasından

yola giren vinç şoförünü 4/8, şantiye şefini ise 2/8 oranında kusurlu

bulmuştur. Ancak kazanın işyerine ait araçla yapılmadığı gerekçesiyle ret

kararı çıkmıştır. Temyiz davasında ise kazanın hangi araçla yapıldığının

önemli olmadığı, şantiyeye giden işçilerin taşınması ve şantiye şefinin

talimatıyla gerçekleştiği nedeniyle itiraz kabul edilmiş ve hüküm

bozulmuştur.

Page 59: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

48

Karar 15: 21.09.2006

İş kazası sonucu geçici işgöremezlik durumuna giren sigortalıya yapılan

harcama ve ödemeler nedeniyle Kurum zararının rücuan ödetilmesi

istemiyle açılan dava mahkemece reddedilmiştir. Kararı Kurum vekili

temyize götürmüştür. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi tarafından görülen

davada “işveren ve işveren vekili konumunda yer alan kişi/kişiler

saptanmalı, daha sonra iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzman

kişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığı ile kusur raporu

oluşturulmalı ve bu rapor sonucunda karar verilmelidir” şeklinde karar

verilmiştir.

Görülmektedir ki işveren vekili konumunda bulunan şantiye şefinin

kusuru verilen kararda önemli yer almaktadır.

Karar 16: 13.11.2007

Sigortalının, plastik enjeksiyon imalathanesinde çalışırken, elini

enjeksiyon makinesine kaptırarak %18,2 oranında sürekli iş göremezlik

duruma gelmesiyle sonuçlanan iş kazasında Menderes Asliye Ceza

Mahkemesi’nce inşaat teknik sorumlusuna (şantiye şefi) 6/8, sigortalıya

ise 2/8 oranında kusur bulunmuştur. Kurum’un açmış olduğu rücu

tazminatı davasında şantiye şefinin 6/8 oranında kusurlu bulunması,

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin davayı Kurum lehine sonuçlandırmasına

sebep olmuştur.

Karar 17: 14.10.2008

Çelik borudan yapıla iskele üzerine konulan konsol ve panolarla

oluşturulan ek iskele üzerinde dış cephe sıvası yapmakta olan sigortalının,

bulunduğu kısımdan düşerek ölmesi biçiminde gerçekleşen iş kazası

Page 60: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

4.BULGULAR VE TARTIŞMA Burak ANTMEN

49

nedeniyle Kurum tarafından ödenen tazminatın, rücuan ödetilmesi için

dava açılmıştır. Davayı mahkeme ret kararıyla geri çevirmiştir. Bunun

üzerine Kurum vekili temyiz davası açmıştır. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi

tarafından bakılan temyiz davasında, kusur oranlarının gözden geçirilmesi

istenmiştir. Önceki davada sigortalı 6/8 oranında kusurlu bulunurken,

Yargıtay’ın istemiş olduğu bilirkişi raporunda %40 kusurlu bulunmuştur.

Dolayısıyla kusur oranlarına yeniden bakan mahkeme kalan diğer

sorumluluk yüzdesini şantiye şefi, fenni mesul’e yüklemiştir. Dava tüm

bu veriler neticesinde temyiz edilmiştir.

Karar 18: 29.01.2009

İşyerinde montaj işçisi olarak çalışan sigortalının, çelik konstrüksiyon

binanın çatı kısmında aşık bağlama işinde çalışmakta iken çay molası

nedeniyle, diğer işçilerin de yaptığı gibi çatıdan inmek için, çatı

direğindeki plakaları kullandığı, henüz 8 metre yükseklikte iken dengesini

kaybederek düşmesi sonucu yaralandığı anlaşılmıştır.

Bahse konu olay nedeniyle iş müfettişince düzenlenen raporda işveren

%70, sigortalı ise %30 kusurlu bulunmuştur. Şantiye şefi hakkında ise

mahkeme beraat kararı vermiştir.

Temyize taşınan iş bu dava için Yargıtay tarafından iş sağlığı ve güvenliği

konusunda uzman bilirkişi raporu istenmiştir. Rapor sonucunda mahkeme

rücu tazminatı için daha önce ret kararı verilen hükmü bozarak işveren

tarafından ödeme yapılmasına karar vermiştir.

Davada şantiye şefinin kusuru bulunmamasından dolayı ödeme için

kararda adı geçmemektedir.

Page 61: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

5.SONUÇLAR VE ÖNERİLER Burak ANTMEN

50

Page 62: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

5.SONUÇLAR VE ÖNERİLER Burak ANTMEN

51

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

İnşaat yapım sürecinde, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması yüklenici ve

şantiye şefinin sorumlulukları arasında en önemli yerlerden birini teşkil etmektedir.

Konu ile ilgili mevzuat çok sayıda ve dağınıktır. İlgili mevzuat aşağıda sıralanan

kanunların dışında bu kanunlara bağlı çıkarılan yönetmelik ve tüzükleri de

kapsamaktadır. İş sağlığı ve güvenliği konusunda yüklenici ve şantiye şefinin

sorumluluklarını çerçeveleyen kanunlar:

4857 sayılı İş Kanunu

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu

4708 sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanun

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu

3194 sayılı İmar Kanunu

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’dur.

Tez çalışması öncesi yapılan gözlemler şantiye şeflerinin ilgili mevzuattan

habersiz, aldıkları sorumluluğun ciddiyetini bilmeden iş yükü altına girdiklerini

göstermiş bu nedenle bu tez çalışmasının amacı öncelikle yukarıda bahsedilen

mevzuatı bir araya getirip şantiye şeflerine yol gösterici bir yazılı kaynak hazırlamak

olmuştur. Mevzuatın uygulanmasına örnek olması açısından da konu ile ilgili

Yargıtay kararları derlenmiştir. Araştırma kapsamında incelenen Yargıtay kararları

genel olarak rücu tazminat davaları üzerinedir. Rücu tazminatı, iş kazası sonucu

etkilenen sigortalıya Kurum tarafından yapılan ödemelerin, işveren tarafından

Kurum’a geri ödetilmesi için açılan dava şeklindedir. Maddi ve manevi tazminatı

içeren bu davalarda hem sigortalının hem de işverenin, iş sağlığı ve güvenliği

açısından kusurları, uzman bilirkişiler tarafından belirlenerek davanın ilerlemesi

sağlanmaktadır. İşverenin kusurundan kasıt; hem kendisinin, hem de kendisi adına

Page 63: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

5.SONUÇLAR VE ÖNERİLER Burak ANTMEN

52

çalışan şantiye şefinin kusurları toplamıdır. Dolayısıyla şantiye şefinin kusuru bu

davalar için kilit rol taşımaktadır.

Tez çalışmasında ek olarak şantiye şeflerinin iş sağlığı ve güvenliği konusuna

yaklaşımları bir anket çalışması ile belirlenmeye çalışılmış ve aşağıdaki sonuçlar

elde edilmiştir.

Şantiye şeflerinin yarısı iş güvenliği eğitimi hiç almamıştır.

Şantiye şeflerinin büyük çoğunluğu iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili

mevzuatı takip etmemektedir.

Şantiye şeflerinin büyük bir bölümü şantiyede güvenlik önlemleri alırken

mevzuatı göz önünde tutmakta ve maliyeti çok fazla önemsememektedir.

Şantiye şeflerinin çoğu, güvenlik önlemleri alırken işçiyi ikna etmek için

en etkili yöntemin ikaz ve ceza olduğunu düşünmektedir.

Şantiye şeflerinin büyük çoğunluğu, inşaat sektöründe meydana gelen

kazaların en önemli sebebinin işçinin kişisel yaklaşımı/önlemlere uymama

inatçılığından kaynaklandığını düşünmektedir.

Şantiye şeflerinin hemen hepsi iş sağlığı ve güvenliği konusunda en iyi

sonucun alınması için denetimin artırılması ve cezai yaptırımların

caydırıcı konuma gelmesi gerektiğini düşünmektedir.

Araştırma sonucunda şantiye şeflerinin iş sağlığı ve güvenliği konusunda

eksiklerinin olduğu ortaya çıkmıştır. Bu eksiklerin giderilebilmesi öncelikle

mevzuatın şantiye şefleri tarafından iyi anlaşılması ile mümkün olacaktır. Bu amaçla

şantiye şeflerine yönelik eğitimlerin Meslek Odaları, Üniversiteler ve Devlete bağlı

resmi kurumlar tarafından yaygınlaştırılması önemlidir. Bu konuda önemli bir adım

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı) tarafından 16.12.2010

tarih ve 27787 sayılı Resmi Gazetede yayınlatılan “Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları

ile Şantiye Şefleri ve Yetki Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik” (Ek 14) ile

atılmış, şantiye şeflerinin 01.01.2020 tarihine kadar 4857 sayılı İş Kanunu’na uygun

iş güvenliği uzmanlığı belgesi almaları zorunlu hale getirilmiştir.

Page 64: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

53

KAYNAKLAR

ÇASGEM, http://www.casgem.gov.tr.

ERKUL, İ. ve KARACA, N. G., 2000. Uygulamalı Sosyal Politika Dersleri, Türk İş

Hukuku, 1475 Sayılı İş Kanunu ve Uygulaması. Eskişehir, s. 38-45.

ÇETİNDAĞ, Ş., 2010. İş Sağlığı ve Güvenliği’nin Tarihsel Gelişimi ve Mevzuattaki

Güncel Durum

ÖKÇÜN, A. G., 1982. Ta’til-i Eşgal Kanunu, 1909, Bilgiler-Yorumlar. Ankara:

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi yayınları

YILMAZ, G., 2003. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğinin Tarihi Gelişimi

BARADAN, S., 2006. Türkiye İnşaat Sektöründe İş Güvenliğinin Yeri ve Gelişmiş

Ülkelerle Kıyaslanması, DEÜ Mühendislik Fakültesi Fen ve

Mühendislik Dergisi, Cilt: 8 Sayı: 1 s. 87-100, İzmir.

AKKAŞ, Z. Z., 2006. Türkiye’de Yapı Üretiminde İşçi Sağlığı Ve İş Güvenliği

Çalışmaları Ve Toplu Konut Sektörüne Yönelik Bir Araştırma, Yüksek

Lisans Tezi, Gebze.

YAKAR, M., 2007. Çimento Sektöründe Çalışanların İşçi Sağlığı Ve İş Güvenliği

Açısından Yaşadıkları Risk Faktörleri, Yüksek Lisans Tezi, Sivas.

KOZAK, T., 2007. TS 18001(OHSAS 18001) İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetim

Sistemi : İnşaat Sektöründe Bir İşletmede Uygulama Örneği, Yüksek

Lisans Tezi, Hatay.

İRİ, A., 2007. OHSAS 18001 İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetim Sistemleri Ve Bir

İnşaat Firmasında Uygulanması, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

DEMİRCAN, E., 2008. İnşaat Sektöründeİşçi Sağlığı Ve Güvenliğinin Ekonomik ve

Toplumsal Boyutları, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

CANPOLAT, P., 2008. Projelendirme Ve Şantiye Yerleşim Projesinin Oluşturulması

Aşamasında Hazırlanacak İş Sağlığı Ve Güvenliği Planı İle İlgili Bir

Öneri, Yüksek Lisans Tezi, Adana.

ÖZEL, S., 2009. İşverenin İş Sağlığı Ve Güvenliğine İlişkin Cezai Sorumluluğu,

Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

Page 65: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

54

YILMAZ, D., 2009. İstanbul Kentiçi Ulaştırma Şantiyelerinde Şehir Şantiyeciliği

Bağlamında İSG ve ÇYS Uygulamalarının Durumu, Yüksek Lisans

Tezi, İstanbul.

DURMAZ, T., 2009. Yapı İşlerinde İş Sağlığı Ve Güvenliği Mevzuatı ve Yeni

Gelişmeler, Doktora Tezi, İzmir.

EROL KARADAĞ, S., 2010. Türk İnşaat Sektörünün İş Güvenliği Açısından Risk

Analizi, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, 2006. Küçük Şantiyelerde

İş Sağlığı ve Güvenliği.

MÜNGEN, M. U., 2011. İnşaat İşverenlerinin ve Teknik Elemanların İş Güvenliği

Konusundaki Sorumlulukları ve Yaptırımlar, İMO Dergisi Makalesi,

İstanbul.

TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI, 2011. İşçi Sağlığı ve Güvenliği

Sempozyumu, Bildiriler Kitabı, Çanakkale.

TAN, O., 2009. Yargıtay Kararlarına Göre İşyerlerinde Meydana Gelen İş Kazaları,

Seminer, Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul.

PEKDURANER, Ö., 2010. İş Kazası – İşverenin Sorumluluğu, Makale,

www.muhasebetr.com

TMMOB MAKİNE MÜHENDİSLERİ ODASI, 2005. İş Kazalarından Doğan

Sorumluluklar, Makale.

NATIONAL TAIWAN UNIVERSITY OF SCIENCE AND TECHNOLOGY

REPOSITORY, 2012. Bildiri, Tayvan.

BAOHUA, WEI, WENPU, HUI, LONGHUA, 2012. Qingyang Havalimanı

İnşaatının Güvenlik Yönetimi, Makale, Çin Halk Cumhuriyeti.

JOSE CHANG, C. W., 2012. İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetimi Performansını

Yükseltmek ve İş Süresince Denetimi Kolaylaştırmaya Yönelik Bir

Metod, Yüksek Lisans Tezi, Tayvan.

http://www.kararara.com

http://www.mevzuat.gov.tr

http://www.alomaliye.com

http://www.tuik.gov.tr

Page 66: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

55

ÖZGEÇMİŞ

Burak ANTMEN, 1985 yılında Mersin’de doğdu. İlkokul öğrenimini

Mersin’de, ortaokul ve lise öğrenimini Ödemiş/İzmir’de tamamladı. 2005 yılında

öğrenim görmeye hak kazandığı Çukurova Üniversitesi İnşaat Mühendisliği

Bölümü’nden 2009 yılında mezun oldu. Lisans mezuniyetinden sonra Kiğı/Bingöl’de

DSİ projesi olan Kiğı Barajı ve HES ile Yedisu Barajı ve HES projelerinde çalıştı.

2010 yılında Çukurova Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalında Yüksek

Lisans Öğrenimine başladı. Yüksek lisans öğrenimine başlamasıyla birlikte,

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi’nde Araştırma Görevlisi olarak

çalışmaya başladı ve meslek hayatına burada devam etmektedir.

Page 67: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

56

Page 68: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

57

EKLER

Page 69: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

58

Page 70: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

59

NOT: Eklerde yer alan yasal düzenlemelerde, sadece işveren durumunda olan

yüklenici ve onun temsilcisi olan şantiye şefinin görev ve sorumluluklarını

düzenleyen maddelere yer verilmiştir.

Ek 1.

İŞ KANUNU

Kanun No: 4857

Kabul Tarihi : 22.5.2003

BEŞİNCİ BÖLÜM

İş Sağlığı ve Güvenliği

İşverenlerin ve işçilerin yükümlülükleri

MADDE 77. - İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her

türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve

güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler.

İşverenler işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını

denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler,

yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği

eğitimini vermek zorundadırlar. Yapılacak eğitimin usul ve esasları Çalışma ve Sosyal

Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.

İşverenler işyerlerinde meydana gelen iş kazasını ve tespit edilecek meslek hastalığını en geç

iki iş günü içinde yazı ile ilgili bölge müdürlüğüne bildirmek zorundadırlar.

Bu bölümde ve iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin tüzük ve yönetmeliklerde yer alan hükümler

işyerindeki çıraklara ve stajyerlere de uygulanır.

Sağlık ve güvenlik tüzük ve yönetmelikleri

MADDE 78. - Sağlık Bakanlığının görüşünü alarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması, makineler, tesisat, araç ve gereçler

ile kullanılan maddeler sebebiyle ortaya çıkabilecek iş kazaları ve meslek hastalıklarının

önlenmesi, yaş, cinsiyet ve özel durumları sebebiyle korunması gereken kişilerin çalışma

şartlarının düzenlenmesi amacıyla tüzük ve yönetmelikler çıkarır.

Ayrıca bu Kanuna tabi işyerlerinde, işçi sayısı, genişlik, yapılan iş, işin özellikleri, ağırlık ve

tehlikesi bakımından hangi işyerleri için kurulmaya başlamadan önce planların Çalışma ve

Sosyal Güvenlik Bakanlığının yetkili teşkilatına gösterilerek kurma izni alınacağı bu

işyerleri kurulduktan sonra yine aynı makama başvurularak işletme belgesi alınması

gerekeceği, Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle belirlenir.

Page 71: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

60

İşin durdurulması veya işyerinin kapatılması

MADDE 79. – Bir işyerinin tesis ve tertiplerinde, çalışma yöntem ve şekillerinde, makine ve

cihazlarında işçilerin yaşamı için tehlikeli olan bir husus tespit edilirse, bu tehlike

giderilinceye kadar işyerlerini iş sağlığı ve güvenliği bakımından denetlemeye yetkili iki

müfettiş, bir işçi ve bir işveren temsilcisi ile Bölge Müdüründen oluşan beş kişilik bir

komisyon kararıyla, tehlikenin niteliğine göre iş tamamen veya kısmen durdurulur veya

işyeri kapatılır. Komisyona kıdemli iş müfettişi başkanlık eder. Komisyonun çalışmaları ile

ilgili sekretarya işleri bölge müdürlüğü tarafından yürütülür.

Askeri işyerleri ile yurt emniyeti için gerekli maddeler üretilen işyerlerindeki komisyonun

yapısı, çalışma şekil ve esasları Milli Savunma Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığınca birlikte hazırlanacak bir yönetmelikle belirtilir.

Bu maddeye göre verilecek durdurma veya kapatma kararına karşı işverenin yerel iş

mahkemesinde altı iş günü içinde itiraz etmek yetkisi vardır.

İş mahkemesine itiraz, işin durdurulması veya işyerinin kapatılması kararının uygulanmasını

durdurmaz.

Mahkeme itirazı öncelikle görüşür ve altı iş günü içinde karara bağlar. Kararlar kesindir.

Bir işyerinde çalışan işçilerin yaş, cinsiyet ve sağlık durumları böyle bir işyerinde

çalışmalarına engel teşkil ediyorsa, bunlar da çalışmaktan alıkonulur.

Yukarıdaki fıkralar gereğince işyerlerinde işçiler için tehlikeli olan tesis ve tertiplerin veya

makine ve cihazların ne şekilde işletilmekten alıkonulacağı ve bunların ne şekilde yeniden

işletilmelerine izin verilebileceği, işyerinin kapatılması ve açılması, işin durdurulmasına

veya işyerinin kapatılmasına karar verilinceye kadar acil hallerde alınacak önlemlere ilişkin

hususlar ile komisyonda görev yapacak işçi ve işveren temsilcilerinin nitelikleri, seçimi,

komisyonun çalışma şekil ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından

hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

Bir işyerinin kurulmasına ve işletilmesine izin verilmiş olması 78 inci maddede öngörülen

yönetmelik hükümlerinin uygulanmasına hiçbir zaman engel olamaz.

Bu maddenin birinci fıkrası gereğince makine, tesisat ve tertibat veya işin durdurulması veya

işyerinin kapatılması sebebiyle işsiz kalan işçilere işveren ücretlerini ödemeye veya

ücretlerinde bir düşüklük olmamak üzere meslek veya durumlarına göre başka bir iş vermeye

zorunludur.

İş sağlığı ve güvenliği kurulu

MADDE 80. - Bu Kanuna göre sanayiden sayılan, devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran ve

altı aydan fazla sürekli işlerin yapıldığı işyerlerinde her işveren bir iş sağlığı ve güvenliği

kurulu kurmakla yükümlüdür.

İşverenler iş sağlığı ve güvenliği kurullarınca iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygun

olarak verilen kararları uygulamakla yükümlüdürler.

İş sağlığı ve güvenliği kurullarının oluşumu, çalışma yöntemleri, ödev, yetki ve

yükümlülükleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte

gösterilir.

İşyeri hekimleri

MADDE 81. - Devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran işverenler, Sosyal Sigortalar

Kurumunca sağlanan tedavi hizmetleri dışında kalan, işçilerin sağlık durumunun ve alınması

Page 72: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

61

gereken iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin sağlanması, ilk yardım ve acil tedavi ile

koruyucu sağlık hizmetlerini yürütmek üzere işyerindeki işçi sayısına ve işin tehlike

derecesine göre bir veya daha fazla işyeri hekimi çalıştırmak ve bir işyeri sağlık birimi

oluşturmakla yükümlüdür.

İşyeri hekimlerinin nitelikleri, sayısı, işe alınmaları, görev, yetki ve sorumlulukları,

eğitimleri, çalışma şartları, görevlerini nasıl yürütecekleri ile işyeri sağlık birimleri, Sağlık

Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliğinin görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı tarafından çıkarılacak bir yönetmelikte düzenlenir.

İş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanlar

MADDE 82. - Bu Kanuna göre sanayiden sayılan, devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran ve

altı aydan fazla sürekli işlerin yapıldığı işyerlerinde işverenler, işyerinin iş güvenliği

önlemlerinin sağlanması, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının önlenmesi için alınacak

önlemlerin belirlenmesi ve uygulanmasının izlenmesi hizmetlerini yürütmek üzere

işyerindeki işçi sayısına, işyerinin niteliğine ve tehlikelilik derecesine göre bir veya daha

fazla mühendis veya teknik elemanı görevlendirmekle yükümlüdürler.

İş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanların nitelikleri, sayısı, görev, yetki ve

sorumlulukları, eğitimleri, çalışma şartları, görevlerini nasıl yürütecekleri, Türk Mühendis ve

Mimar Odaları Birliğinin görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca

çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

İşçilerin hakları

MADDE 83. - İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği açısından işçinin sağlığını bozacak veya

vücut bütünlüğünü tehlikeye sokacak yakın, acil ve hayati bir tehlike ile karşı karşıya kalan

işçi, iş sağlığı ve güvenliği kuruluna başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli

tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep edebilir. Kurul aynı gün acilen toplanarak

kararını verir ve durumu tutanakla tespit eder. Karar işçiye yazılı olarak bildirilir.

İş sağlığı ve güvenliği kurulunun bulunmadığı işyerlerinde talep, işveren veya işveren

vekiline yapılır. İşçi tesbitin yapılmasını ve durumun yazılı olarak kendisine bildirilmesini

isteyebilir. İşveren veya vekili yazılı cevap vermek zorundadır.

Kurulun işçinin talebi yönünde karar vermesi halinde işçi, gerekli iş sağlığı ve güvenliği

tedbiri alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilir.

İşçinin çalışmaktan kaçındığı dönem içinde ücreti ve diğer hakları saklıdır.

İş sağlığı ve güvenliği kurulunun kararına ve işçinin talebine rağmen gerekli tedbirin

alınmadığı işyerlerinde işçiler altı iş günü içinde, bu Kanunun 24 üncü maddesinin (I)

numaralı bendine uygun olarak belirli veya belirsiz süreli hizmet akitlerini derhal

feshedebilir.

Bu Kanunun 79 uncu maddesine göre işyerinde işin durdurulması veya işyerinin kapatılması

halinde bu madde hükümleri uygulanmaz.

İçki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı

MADDE 84. - İşyerine sarhoş veya uyuşturucu madde almış olarak gelmek ve işyerinde

alkollü içki veya uyuşturucu madde kullanmak yasaktır.

Page 73: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

62

İşveren; işyeri eklentilerinden sayılan kısımlarda, ne gibi hallerde, hangi zamanda ve hangi

şartlarla alkollü içki içilebileceğini belirleme yetkisine sahiptir.

Alkollü içki kullanma yasağı;

a. Alkollü içki yapılan işyerlerinde çalışan ve işin gereği olarak üretileni denetlemekle

görevlendirilen,

b. Kapalı kaplarda veya açık olarak alkollü içki satılan veya içilen işyerlerinde işin

gereği alkollü içki içmek zorunda olan,

c. İşinin niteliği gereği müşterilerle birlikte alkollü içki içmek zorunda olan,

İşçiler için uygulanmaz.

Ağır ve tehlikeli işler

MADDE 85. - Onaltı yaşını doldurmamış genç işçiler ve çocuklar ağır ve tehlikeli işlerde

çalıştırılamaz.

Hangi işlerin ağır ve tehlikeli işlerden sayılacağı, kadınlarla onaltı yaşını doldurmuş fakat

onsekiz yaşını bitirmemiş genç işçilerin hangi çeşit ağır ve tehlikeli işlerde

çalıştırılabilecekleri Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

Ağır ve tehlikeli işlerde rapor

MADDE 86. - Ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak işçilerin işe girişinde veya işin devamı

süresince en az yılda bir, bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları işyeri hekimi, işçi

sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar

Kurumu, sağlık ocağı, hükümet veya belediye hekimleri tarafından verilmiş muayene

raporları olmadıkça, bu gibilerin işe alınmaları veya işte çalıştırılmaları yasaktır. Sosyal

Sigortalar Kurumu işe ilk giriş muayenesini yapmaktan kaçınamaz.

İşyeri hekimi tarafından verilen rapora itiraz halinde, işçi en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu

hastanesi sağlık kurulunca muayeneye tabi tutulur, verilen rapor kesindir.

Yetkili memurlar isteyince, bu raporları işveren kendilerine göstermek zorundadır.

Bu raporlar damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

On sekiz yaşından küçük işçiler için rapor

MADDE 87. - Ondört yaşından onsekiz yaşına kadar (onsekiz dahil) çocuk ve genç işçilerin

işe alınmalarından önce işyeri hekimi, işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı

yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı, hükümet veya belediye

hekimlerine muayene ettirilerek işin niteliğine ve şartlarına göre vücut yapılarının dayanıklı

olduğunun raporla belirtilmesi ve bunların onsekiz yaşını dolduruncaya kadar altı ayda bir

defa aynı şekilde doktor muayenesinden geçirilerek bu işte çalışmaya devamlarına bir

sakınca olup olmadığının kontrol ettirilmesi ve bütün bu raporların işyerinde saklanarak

yetkili memurların isteği üzerine kendilerine gösterilmesi zorunludur. Sosyal Sigortalar

Kurumu işe ilk giriş muayenesini yapmaktan kaçınamaz.

Birinci fıkrada yazılı hekimlerce verilen rapora itiraz halinde, işçi en yakın Sosyal Sigortalar

Kurumu hastanesi sağlık kurulunca muayeneye tabi tutulur, verilen rapor kesindir.

Bu raporlar damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.

Page 74: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

63

Gebe veya çocuk emziren kadınlar için yönetmelik

MADDE 88. - Gebe veya çocuk emziren kadınların hangi dönemlerde ne gibi işlerde

çalıştırılmalarının yasak olduğu ve bunların çalışmalarında sakınca olmayan işlerde hangi

şartlar ve usullere uyacakları, ne suretle emzirme odaları veya çocuk bakım yurdu (kreş)

kurulması gerektiği Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.

Çeşitli yönetmelikler

MADDE 89. - Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı;

a. Ağır ve tehlikeli işlerden başka işler için de işçilerin işe başlamadan hekim

muayenesinden geçirilmelerini,

b. Bazı işlerde çalışan işçilerin belirli sürelerde genel olarak sağlık muayenesinden

geçirilmelerini,

c. Çeşitli veya bir kısım işlerde çalışan işçilerin sağlık durumlarının aksaması,

yaptıkları işin ürünlerine ve genel sağlığa yahut birlikte çalıştıkları öteki işçilere

zararlı olursa, bu gibilerin o işlerden çıkarılmalarını,

d. Ne durumda ve ne gibi şartları haiz olan işyerlerinde banyo, uyku, dinlenme ve

yemek yerleri ile işçi evleri ve işçi eğitimi yerleri yapılmasını,

Öngören yönetmelikler hazırlayabilir.

Page 75: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

64

Ek 2.

İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ TÜZÜĞÜ

Resmi Gazete Tarih: 11 Ocak 1974 - Sayı: 14765

MADDE 1 - 1475 sayılı İş Kanunu kapsamına giren işyerlerinde , işçilere ait yatıp kalkma

yerlerinde ve diğer müştemilatında bulunması gereken sağlık şartlarının ve işyerlerinde

kullanılan alet, edevat, makinalar ve hammaddeler yüzünden, çıkabilecek hastalıklara engel

olacak tedbir ve araçların, işyerlerinde işkazalarını önlemek üzere bulundurulması gerekli

araçların ve alınacak güvenlik tedbirlerinin neler olduğu bu Tüzükte belirtilmiştir.

Page 76: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

65

Ek 3.

YAPI İŞLERİNDE İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ TÜZÜĞÜ

Resmi Gazete Tarihi - No: 12/09/1974 – 15004

Madde 2 - Bu Tüzükte geçen "yapı işleri" deyimi, maden ocakları hariç olmak üzere,

yerüstü veya yeraltında, su üstü veya su altında yapılan bina, set, baraj, yol, demiryolu, havai

hat, tünel, metro, köprü, çelik yapı ve montajı, iskele, liman, gemi inşaatı, dalgakıran,

kanalizasyon, lağım, kuyu, kanal, duvar ve benzeri inşaat, tamirat, tadilat ve yıkım işlerini;

toprak kazı, yarma ve doldurma işlerini; elektrik, sıhhi tesisat ve kalorifer tesisatı işlerini;

dülgerlik, marangozluk, sıva, badana ve boya işlerini; bu işlerde kullanılan sabit ve hareketli

makina ve tesislerin kullanılmasını kapsar.

Page 77: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

66

Ek 4.

MADEN VE TAŞ OCAKLARI İŞLETMELERİNDE VE TÜNEL YAPIMINDA

ALINACAK İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ ÖNLEMLERİNE İLİŞKİN TÜZÜK

Resmi Gazete Tarihi - No: 22/10/1984 - 18553

KAPSAM

Madde 1 - Doğada element, bileşik veya karışım halinde bulunan maddelerin

araştırılması, işletmeye hazırlanması, işletilmesi, çıkarılması ve zenginleştirilmesinde çalışan

işyerlerinde, taş ocaklarında ve tünel yapımında, işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatında

genel olarak öngörülenler yanında alınması gerekli sağlık ve güvenlik önlemleri bu Tüzükte

gösterilmiştir.

Page 78: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

67

Ek 5.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU

Kanun Numarası : 5510 Kanun Kabul Tarihi : 31/05/2006

Resmi Gazete Tarihi : 16/06/2006 Resmi Gazete Saysı : 26200

Madde 1- Bu Kanunun amacı, sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortası bakımından

kişileri güvence altına almak; bu sigortalardan yararlanacak kişileri ve sağlanacak hakları, bu

haklardan yararlanma şartları ile finansman ve karşılanma yöntemlerini belirlemek; sosyal

sigortaların ve genel sağlık sigortasının işleyişi ile ilgili usûl ve esasları düzenlemektir.

Page 79: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

68

Ek 6.

TÜRK BORÇLAR KANUNU

Kanun No.: 6098

Kabul Tarihi: 11/01/2011

İKİNCİ AYIRIM

Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri

A. Sorumluluk

I. Genel olarak

MADDE 49- Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı

gidermekle yükümlüdür.

Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille

başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.

II. Zararın ve kusurun ispatı

MADDE 50- Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.

Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan

akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete

uygun olarak belirler.

III. Tazminat

1. Belirlenmesi

MADDE 51- Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve

özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.

Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle

yükümlüdür.

2. İndirilmesi

MADDE 52- Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya

da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise

hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.

Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde

yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.

IV. Özel durumlar

1. Ölüm ve bedensel zarar

a. Ölüm

MADDE 53- Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:

1. Cenaze giderleri.

2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından

ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.

3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.

b. Bedensel zarar

MADDE 54- Bedensel zararlar özellikle şunlardır:

1. Tedavi giderleri.

Page 80: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

69

2. Kazanç kaybı.

3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.

4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.

c. Belirlenmesi

MADDE 55- Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun

hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu

edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların

belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat,

miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.

Bu Kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu

diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da

kişinin ölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır.

d. Manevi tazminat

MADDE 56- Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda,

olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi

tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.

Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da

manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.

2. Haksız rekabet

MADDE 57- Gerçek olmayan haberlerin yayılması veya bu tür ilanların yapılması ya

da dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışlarda bulunulması yüzünden müşterileri azalan

veya onları kaybetme tehlikesiyle karşılaşan kişi, bu davranışlara son verilmesini ve kusurun

varlığı hâlinde zararının giderilmesini isteyebilir.

Ticari işlere ait haksız rekabet hakkında Türk Ticaret Kanunu hükümleri saklıdır.

3. Kişilik hakkının zedelenmesi

MADDE 58- Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara

karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.

Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya

bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın

yayımlanmasına hükmedebilir.

4. Ayırt etme gücünün geçici kaybı

MADDE 59- Ayırt etme gücünü geçici olarak kaybeden kişi, bu sırada verdiği

zararları gidermekle yükümlüdür. Ancak, ayırt etme gücünü kaybetmede kusuru olmadığını

ispat ederse, sorumluluktan kurtulur.

V. Sorumluluk sebeplerinin çokluğu

1. Sebeplerin yarışması

MADDE 60- Bir kişinin sorumluluğu, birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hâkim,

zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe, zarar görene en iyi

giderim imkânı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verir.

2. Müteselsil sorumluluk

a. Dış ilişkide

MADDE 61- Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı

zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil

sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.

Page 81: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

70

b. İç ilişkide

MADDE 62- Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında

paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek

kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur.

Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için,

diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur.

VI. Hukuka aykırılığı kaldıran hâller

1. Genel olarak

MADDE 63- Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan

bir fiil, zarara yol açsa bile, hukuka aykırı sayılmaz.

Zarar görenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar, zarar verenin

davranışının haklı savunma niteliği taşıması, yetkili kamu makamlarının müdahalesinin

zamanında sağlanamayacak olması durumunda kişinin hakkını kendi gücüyle koruması veya

zorunluluk hâllerinde de fiil, hukuka aykırı sayılmaz.

2. Sorumluluk

MADDE 64- Haklı savunmada bulunan, saldıranın şahsına veya mallarına verdiği

zarardan sorumlu tutulamaz.

Kendisini veya başkasını açık ya da yakın bir zarar tehlikesinden korumak için diğer

bir kişinin mallarına zarar verenin, bu zararı giderim yükümlülüğünü hâkim hakkaniyete

göre belirler.

Hakkını kendi gücüyle koruma durumunda kalan kişi, durum ve koşullara göre o

sırada kolluk gücünün yardımını zamanında sağlayamayacak ise ve hakkının kayba

uğramasını ya da kullanılmasının önemli ölçüde zorlaşmasını önleyecek başka bir yol da

yoksa, verdiği zarardan sorumlu tutulamaz.

B. Kusursuz sorumluluk

I. Hakkaniyet sorumluluğu

MADDE 65- Hakkaniyet gerektiriyorsa; hâkim, ayırt etme gücü bulunmayan kişinin

verdiği zararın, tamamen veya kısmen giderilmesine karar verir.

II. Özen sorumluluğu

1. Adam çalıştıranın sorumluluğu

MADDE 66- Adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında

başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür.

Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve

denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat

ederse, sorumlu olmaz.

Bir işletmede adam çalıştıran, işletmenin çalışma düzeninin zararın doğmasını

önlemeye elverişli olduğunu ispat etmedikçe, o işletmenin faaliyetleri dolayısıyla sebep

olunan zararı gidermekle yükümlüdür.

Adam çalıştıran, ödediği tazminat için, zarar veren çalışana, ancak onun bizzat

sorumlu olduğu ölçüde rücu hakkına sahiptir.

2. Hayvan bulunduranın sorumluluğu

a. Giderim yükümlülüğü

MADDE 67- Bir hayvanın bakımını ve yönetimini sürekli veya geçici olarak üstlenen

kişi, hayvanın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür.

Page 82: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

71

Hayvan bulunduran, bu zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini

ispat ederse sorumlu olmaz.

Hayvan, bir başkası veya bir başkasına ait hayvan tarafından ürkütülmüş olursa,

hayvanı bulunduranın, bu kişilere rücu hakkı saklıdır.

b. Alıkoyma hakkı

MADDE 68- Bir kişinin hayvanı, başkasının taşınmazı üzerinde bir zarar verdiği

takdirde, taşınmazın zilyedi, o hayvanı yakalayabilir, zararı giderilinceye kadar alıkoyabilir;

hatta durum ve koşullar haklı gösteriyorsa hayvanı diğer yollarla etkisiz hâle getirebilir.

Bu durumda, taşınmazın zilyedi derhâl hayvan sahibine bilgi vermek ve sahibini

bilmiyorsa, onun bulunması için gerekli girişimleri yapmak zorundadır.

3. Yapı malikinin sorumluluğu

a. Giderim yükümlülüğü

MADDE 69- Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki

bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.

İntifa ve oturma hakkı sahipleri de, binanın bakımındaki eksikliklerden doğan

zararlardan, malikle birlikte müteselsilen sorumludurlar.

Sorumluların, bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olan diğer kişilere rücu hakkı

saklıdır.

b. Zarar tehlikesini önleme

MADDE 70- Bir başkasına ait bina veya diğer yapı eserlerinden zarar görme

tehlikesiyle karşılaşan kişi, bu tehlikenin giderilmesi için gerekli önlemlerin alınmasını hak

sahiplerinden isteyebilir.

Kişilerin ve malların korunması hakkındaki kamu hukuku kuralları saklıdır.

III. Tehlike sorumluluğu ve denkleştirme

MADDE 71- Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyetinden zarar

doğduğu takdirde, bu zarardan işletme sahibi ve varsa işleten müteselsilen sorumludur.

Bir işletmenin, mahiyeti veya faaliyette kullanılan malzeme, araçlar ya da güçler göz

önünde tutulduğunda, bu işlerde uzman bir kişiden beklenen tüm özenin gösterilmesi

durumunda bile sıkça veya ağır zararlar doğurmaya elverişli olduğu sonucuna varılırsa,

bunun önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletme olduğu kabul edilir. Özellikle, herhangi bir

kanunda benzeri tehlikeler arzeden işletmeler için özel bir tehlike sorumluluğu

öngörülmüşse, bu işletme de önemli ölçüde tehlike arzeden işletme sayılır.

Belirli bir tehlike hâli için öngörülen özel sorumluluk hükümleri saklıdır.

Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin bu tür faaliyetine hukuk düzenince izin

verilmiş olsa bile, zarargörenler, bu işletmenin faaliyetinin sebep olduğu zararlarının

uygun bir bedelle denkleştirilmesini isteyebilirler.

C. Zamanaşımı

I. Kural

MADDE 72- Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü

öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın

geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir

zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.

Page 83: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

72

Haksız fiil dolayısıyla zarar gören bakımından bir borç doğmuşsa zarar gören, haksız

fiilden doğan tazminat istemi zamanaşımına uğramış olsa bile, her zaman bu borcu ifadan

kaçınabilir.

II. Rücu isteminde

MADDE 73- Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin

öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten

başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.

Tazminatın ödenmesi kendisinden istenilen kişi, durumu birlikte sorumlu olduğu

kişilere bildirmek zorundadır. Aksi takdirde zamanaşımı, bu bildirimin dürüstlük kurallarına

göre yapılabileceği tarihte işlemeye başlar.

D. Yargılama

I. Ceza hukuku ile ilişkisinde

MADDE 74- Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün

bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili

hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı

değildir.

Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine

ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.

II.Tazminat hükmünün değiştirilmesi

MADDE 75- Bedensel zararın kapsamı, karar verme sırasında tam

olarak belirlenemiyorsa hâkim, kararın kesinleşmesinden başlayarak iki yıl içinde, tazminat

hükmünü değiştirme yetkisini saklı tutabilir.

III. Geçici ödemeler

MADDE 76- Zarar gören, iddiasının haklılığını gösteren inandırıcı kanıtlar sunduğu

ve ekonomik durumu da gerektirdiği takdirde hâkim, istem üzerine davalının zarar görene

geçici ödeme yapmasına karar verebilir.

Davalının yaptığı geçici ödemeler, hükmedilen tazminata mahsup edilir; tazminata

hükmedilmezse hâkim, davacının aldığı geçici ödemeleri, yasal faizi ile birlikte geri

vermesine karar verir.

Page 84: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

73

Ek 7.

4708 Sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanun

Resmi Gazete Tarih: 13/07/2001

Resmi Gazete Sayı: 24461

Kanun No.: 4708

Kabul Tarihi : 29.6.2001

Yapı denetim kuruluşları ve görevleri

MADDE 2. — Bu Kanun kapsamına giren her türlü yapı; Bakanlıktan aldığı izin belgesi

ile çalışan ve münhasıran yapı denetimi ile uğraşan tüzel kişiliğe sahip yapı denetim

kuruluşlarının denetimine tabidir. Yapı denetim hizmeti; yapı denetim kuruluşu ile yapı

sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Yapı

sahibi, yapım işi için anlaşma yaptığı yapı müteahhidini vekil tayin edemez.

Yapı denetim kuruluşlarının nama yazılı ödenmiş sermayelerinin tamamının, mimar

veya mühendislere ait olması zorunludur. Yapı denetim kuruluşları; denetçi mimar ve

mühendisler ile yardımcı kontrol elemanları istihdam eder.

Yapı denetim kuruluşunda görev alacak denetçi mimar ve mühendisler ile yardımcı

kontrol elemanlarında ve laboratuar görevlilerinde aranacak nitelik ve deneyim ile bu kişilere

belge verilmesi, yapı denetim kuruluşunun ve laboratuarların çalışma usul ve esasları

Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.

Yapı denetim kuruluşları aşağıda belirtilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdür:

a) Proje müelliflerince hazırlanan, yapının inşa edileceği arsa veya arazinin zemin ve

temel raporları ile uygulama projelerini ilgili mevzuata göre incelemek, proje müelliflerince

hazırlanarak doğrudan kendilerine teslim edilen uygulama projesi ve hesaplarını kontrol

ederek, ilgili idareler dışında başka bir kurum veya kuruluşun vize veya onayına tabi

tutulmadan, ilgili idareye uygunluk görüşünü bildirmek.

b) Yapı denetimini üstlendiğine dair ilgili idareye taahhütname vermek, yapı ruhsatının

ilgili bölümünü imzalamak, bu yapıya ilişkin bilgileri yapı ruhsatı düzenleme tarihinden

itibaren yedi gün içinde Bakanlığa bildirmek.

c) Yapının, ruhsat ve ekleri ile mevzuata uygun olarak yapılmasını denetlemek.

d) Yapım işlerinde kullanılan malzemeler ile imalatın proje, teknik şartname ve

standartlara uygunluğunu kontrol etmek ve sonuçlarını belgelendirmek, malzemeler ve

imalatla ilgili deneyleri yaptırmak.

e) Yapılan tüm denetim hizmetlerine ilişkin belgelerin bir nüshasını ilgili idareye

vermek, denetimleri sırasında yapıda kullanılan malzeme ve imalatın teknik şartname ve

standartlara aykırı olduklarını belirledikleri takdirde, durumu bir rapor ile ilgili idareye ve il

sanayi ve/veya ticaret müdürlüklerine bildirmek.

f) İş yerinde, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda gerekli tedbirlerin alınması için yapı

müteahhidini yazılı olarak uyarmak, uyarıya uyulmadığı takdirde durumu ilgili bölge çalışma

müdürlüğüne bildirmek.

g) Ruhsat ve eklerine aykırı uygulama yapılması halinde durumu üç iş günü içinde ilgili

idareye bildirmek.

Page 85: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

74

h) Yapının ruhsat eki projelerine uygun olarak kısmen veya tamamen bitirildiğine dair

ilgili idareye rapor vermek.

ı) Zemin, malzeme ve imalata ilişkin deneyleri, şartname ve standartlara uygun olarak

laboratuarlarda yaptırmak.

Sorumluluklar ve yapılamayacak işler

MADDE 3. — Bu Kanunun uygulanmasında, yapı denetim kuruluşları imar mevzuatı

uyarınca öngörülen fennî mesuliyeti ilgili idareye karşı üstlenir.

Yapı denetim kuruluşları, denetçi mimar ve mühendisler, proje müellifleri, laboratuar

görevlileri ve yapı müteahhidi ile birlikte yapının ruhsat ve eklerine, fen, sanat ve sağlık

kurallarına aykırı, eksik, hatalı ve kusurlu yapılmış olması nedeniyle ortaya çıkan yapı

hasarından dolayı yapı sahibi ve ilgili idareye karşı, kusurları oranında sorumludurlar. Bu

sorumluluğun süresi; yapı kullanma izninin alındığı tarihten itibaren, yapının taşıyıcı

sisteminden dolayı on beş yıl, taşıyıcı olmayan diğer kısımlarda ise iki yıldır.

Yapıda, yapı kullanma izni alındıktan sonra, ilgili idareden izin alınmadan yapılacak

esaslı tadilattan doğacak yapı hasarından, izinsiz tadilat yapan sorumludur. Yapı denetim

kuruluşu; yazılı ihtarına rağmen yapı sahibi tarafından önlemi alınmayan, parsel dışında

meydana gelen ve yapıda hasar oluşturan yer kayması, çığ düşmesi, kaya düşmesi ve sel

baskınından doğan hasarlardan sorumlu değildir.

Yapı denetim kuruluşlarının yöneticileri, ortakları, denetçi mimar ve mühendisleri ile

proje müellifleri, laboratuvar görevlileri ve yapı müteahhidi; bu Kanunun uygulanmasından

dolayı ortaya çıkan yapı hasarından sorumludur.

Yapı denetim kuruluşu denetim faaliyeti dışında başka ticarî faaliyette bulunamaz. Bu

kuruluşun denetçi mimar ve mühendislerinin, denetim faaliyeti süresince başkaca meslekî ve

inşaat işleri ile ilgili ticarî faaliyette bulunmaları yasaktır.

Page 86: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

75

Ek 8.

YAPI DENETİMİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ

Resmi Gazete Tarihi: 05.02.2008

Resmi Gazete Sayısı: 26778

Yapı denetim kuruluşunun görev ve sorumlulukları

MADDE 5 - (1) Yapı denetim kuruluşu, Kanunun 2'nci maddesinde belirtilen görevleri,

Kanun ile belirlenmiş süreler içinde, imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına,

standartlara, yürürlükteki mevzuata ve mesleki ahlak kurallarına uygun ve tam olarak yerine

getirmek zorundadır.

(2) Yapı denetim kuruluşu proje denetimi safhasında;

a) Yapının inşa edileceği parseli ilgilendiren imar durumu belgesi, aplikasyon krokisi, tapu

kaydı örneği, zemin etüdü raporu ile gerekli diğer belgelerin mevzuata uygun olup

olmadığını kontrol ederek kopyalarını dosyasında muhafaza eder.

b) (Değişik:RG-14/4/2012-28264) Proje ve uygulama denetçisi mimar ve mühendisler

aracılığıyla, proje müelliflerince hazırlanan uygulama projelerinin ve hesaplarının,

mühendislik ve mimarlık proje düzenleme esaslarına, imar planına, imar yönetmeliklerine ve

diğer mevzuata, şartname ve standartlara uygunluğunu kontrol eder, proje müelliflerinin

ilgili meslek odasına üyeliğinin devam ettiğine dair taahhütnamesi ile mesleki kısıtlılığının

olmadığına dair taahhütnamesinin olup olmadığını kontrol eder. İdareler sorumluluk alan

mimar ve mühendislerin yaptıkları işlemlere ilişkin bilgileri her ayın ilk haftası içinde ilgili

meslek odalarına bildirir.

c) (Değişik:RG-3/4/2012-28253) Yapı ruhsatı vermeye yetkili idarelerin dışındaki kurumlar

tarafından onaylanması gereken elektrik, telefon ve doğalgaz tesisat projelerini ilgili

mevzuata göre inceler, zamanında ve usulüne uygun olarak onaylanmasını temin eder.

ç) Ek-3'te gösterilen form-1'e uygun proje kontrol formunu esas alarak incelediği projelerde

tespit edilen hata, eksiklik ve yetersizliklerin giderilmesini sağlar.

d) İncelenen projeler, uygun görülmesi hâlinde, yapı denetim kuruluşu adına ilgili denetçi

mimar ve denetçi mühendisler tarafından imzalanır ve kuruluş tarafından tasdik edilir.

(e) (Ek:RG-14/4/2012-28264) Zemin ve temel etüdü raporunun hazırlanmasına ilişkin

esaslara uygun olarak bir zemin etüdü raporunun olup olmadığını tespit ederek uygunluk

görüşü verir. Raporun uygunluğunu tespit için, bünyesinde konu ile ilgili yeterli teknik

eleman bulunmadığı hâllerde hizmet satın alabilir.

(3) Yapı denetim kuruluşu yapı ruhsatı alınması safhasında;

a) Denetimini üstleneceği yapı ile alâkalı bilgileri ek-4'te gösterilen form-2'ye uygun şekilde

düzenleyip Bakanlığa bildirir.

b) (Değişik:RG-5/2/2013-28550) Yapıya ilişkin bilgi formunu, yapının denetimini

üstlendiği konusunda ek-5'te gösterilen form-3'e uygun taahhütnameyi, yapı denetim

kuruluşunun yapı sahibi ile imzaladığı ek-6'da gösterilen form-4'e uygun sözleşmeyi ve

projelerdeki eksikliklerin giderildiğini gösterir proje kontrol formunu ilgili idareye verir. Bu

belgelerde noter tasdiki aranmaz.

c) Projelerin ilgili idarece onaylanmasından sonra, yapı ruhsatının yapı denetim kuruluşu ile

ilgili bölümünün, kuruluşu temsilen, ortakları veya kuruluşça yetkili kılınmış inşaat

Page 87: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

76

mühendisi, makine mühendisi, elektrik mühendisi veya mimar olan personeli tarafından

imzalanmasını sağlar.

ç) (Ek:RG-3/4/2012-28253) Elektrik, telefon ve doğalgaz tesisat projelerinin inşaat

ruhsatının alındığı tarihi izleyen otuz gün içinde ilgili idare tarafından onaylanmasını temin

eder ve onaya ilişkin belgeyi inşaat ruhsatı vermeye yetkili idareye sunar. Bu süre içinde söz

konusu projelere ilişkin onaylar idareye sunulamadığı takdirde inşaat idarece durdurulur.

(4) Yapı denetim kuruluşu yapım safhasında;

a) Ek-7'de gösterilen form-5'e uygun işyeri teslim tutanağını, yapı sahibi ve yapı müteahhidi

veya yapı müteahhidi adına şantiye şefi ile birlikte imzalayarak üç iş günü içerisinde ilgili

idarenin onayına sunar.

b) Bünyesinde konu ile ilgili teknik eleman bulunmayan hâllerde, hizmet satın almak

suretiyle teknik eleman görevlendirerek, arsanın köşe noktalarının ilgili idare nezaretinde

tespit ettirilmesini ve yapının, vaziyet planına uygun biçimde arsaya aplike edilmesini sağlar.

c) Denetimini üstlendiği işin projesine göre gerekli olan yapım tekniklerini göz önüne

alarak, işin gerektirdiği malzeme ve bu malzeme ile ilgili imalatın, Bakanlıkça izin belgesi

verilen özel veya kamu kuruluşlarına ait laboratuvarlarda muayene ve deneylerini yaptırarak,

sonuçların standart ve şartnamelere uygun olup olmadığını kontrol eder.

ç) Beton kalıbı, demir teçhizatı ve gerekli diğer tesisatı kontrol ederek ek-8'de gösterilen

form-6'ya uygun tutanak tanzim edilmeden beton dökümüne izin vermez. Beton, uygulama

denetçisi inşaat mühendisi veya kontrol elemanı inşaat mühendisi veya yardımcı kontrol

elemanı nezaretinde dökülür. Beton numuneleri, döküm yerinde yapı denetim elemanlarının

huzurunda, deneyi yapacak laboratuvarın teknik elemanlarınca ilgili standartlara uygun

olarak alınır. Alınan numuneler üzerinde şantiyede yapılacak deneylerin sonucunun olumlu

olması hâlinde beton dökümüne izin verir. Alınan diğer numuneler deneyi yapacak

laboratuvara, bu laboratuvarın teknik elemanı marifetiyle iletilir. Beton dökümünü

müteakiben ek-9'da gösterilen form-7'ye uygun tutanak tanzim edilir.

d) (c) ve (ç) bentlerinde sayılan muayene ve deney sonuçları, ilgili standartların ve

şartnamelerin öngördüğü değerlerde ise bu sonuçlara ilişkin raporları, o imalatı içeren

hakediş ekinde ilgili idareye verir. Aksi hâlde, bu raporları laboratuvarda düzenlenme

tarihinden itibaren üç iş günü içinde ilgili idareye vererek, hatalı imalatlar uygun hale

getirilinceye kadar yapıdaki imalatın durdurulmasını sağlar.

e) Yapılan her imalatın proje eki mahal listesine uygunluğunu ve yapı sahibi ile yapı

müteahhidi arasında akdedilen sözleşmede belirtilen niteliklerde yapılıp yapılmadığını

denetler.

f) Yazılı ihtarına rağmen ruhsata ve eklerine aykırı iş yapan işçi ve ustanın durumunu tespit

eder ve yapı müteahhidine bildirir. Bu durum devam ettiği takdirde, ilgili idareye yazılı

olarak bildirimde bulunur.

g) Yapının elektrik aboneliği sırasında düzenlenecek belgeleri, denetçi elektrik

mühendislerine kontrol ettirir.

ğ) Şantiyede yapılan denetim sonuçlarının işlendiği ve şantiye şefi tarafından şantiyede

muhafaza edilen, ek-10'da gösterilen form-8'e uygun yapı denetleme defterini takip eder.

h) Yapım işlerinde kullanılacak malzemelerin ilgili teknik şartnamelere ve standartlara aykırı

oldukları belirlendiğinde, bunların imalatta kullanılmasına izin vermez ve bu durumu bir

rapor ile ilgili idareye ve malzeme denetimi ile ilgili kuruluşlara bildirir.

Page 88: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

77

ı) İnşaat alanında işçi sağlığı ve iş güvenliği ile çevre sağlığı ve güvenliğinin korunması için

gereken tedbirlerin alınıp alınmadığını kontrol eder.

i) Bünyesinde görevli denetçi mimar ve mühendisler ile kontrol ve yardımcı kontrol

elemanlarının Bakanlıkça düzenlenen meslek içi eğitime katılmalarını sağlar.

j) Her yılın sonu itibarı ile yapı sahibi ve yapı müteahhidi veya yapı müteahhidi adına şantiye

şefi ile birlikte yapının fiziki durumunu belirleyen seviye tespit tutanağını tanzim ederek bir

suretini ilgili idareye verir. Yıl sonu seviye tespitinde ihtilaf olduğu takdirde ilgili idareden

seviye tespitinin yapılmasını ister.

k) Ruhsata bağlanmış olmak kaydı ile, yapı sahibinin isteğine bağlı ilave işlerin projelerini

ve yapımını denetler.

I) Yukarıda açıklanan görevlerin yapılması sırasında ruhsata ve eklerine aykırı imalat

belirlendiğinde, yapının o anki durumunu fotoğrafla tespit eder, ilgili idareye de dağıtımı

yapılan bir yazı ile yapının müteahhidini iadeli taahhütlü posta yoluyla yazılı olarak uyarır ve

aykırılığın giderilmesi için süre verir. Bu süre zarfında yapı müteahhidine bildirilen

eksikliklerin giderilmemesi durumunda, süre bitimini takip eden üç iş günü içinde iadeli

taahhütlü posta yoluyla ilgili idareye bildirimde bulunur.

m) Denetim işlerine ait hakedişlerin tahakkuka bağlandığı tarihte düzenlenecek olan

faturanın bir örneğini ilgili idareye verir.

n) Yapım işinin devamı sırasında kayıt altına alınmasında yarar görülen hususlar için ek

tutanaklar tanzim ederek imalatın denetimini ve gözetimini sağlar.

o) Tanzim edilen tutanakları, imalat veya malzemede herhangi bir eksiklik veya kusur

bulunmadığı takdirde, hakediş ekinde ilgili idareye sunar. Aksi hâlde, maddenin (I) bendi

hükümleri uygulanır.

ö) Yapının ruhsata ve eklerine uygun olarak kısmen veya tamamen bitirildiğini belirten, ek-

11'de gösterilen form-9'a uygun iş bitirme tutanağını düzenler ve onaylanmak üzere ilgili

idareye verir.

p) Yapı kullanma izninin alınmasını müteakiben, ilgili idare tarafından istenilen yapı

denetimine ait diğer bilgi ve belgeleri ilgili idareye verir.

r) (Ek:RG-3/4/2012-28253) Yapı ile ilgili olarak ısı ihtiyacı kimlik belgesinin, kanal

bağlantısının yapıldığına ilişkin tutanağın, binanın yapı aplikasyon projesine uygun şekilde

aplike edildiğini gösteren vaziyet planı ve bağımsız bölüm planını içeren belgenin, elektrik,

telefon ve doğalgaz tesisatlarının, yangın algılama, tahliye ve söndürme sisteminin

projelerine uygun şekilde yapılmasını denetleyerek bunlara ilişkin uygunluk belgelerini ve

asansörün ilgili idarece tescilini temin eder. Bu işlemlerin usulüne uygun yapıldığına dair

raporu ve yapının cephe fotoğraflarını iş bitirme tutanağına ekler.

Yapı denetim kuruluşunda ve laboratuvarda görev alacak teknik personelin deneyim

ve nitelikleri

MADDE 14 -(1) (Değişik ibare:RG-5/2/2013-28550) Merkez Yapı Denetim kurulusu,

denetimini üstlendiği proje ve yapım işlerinde, Kanun ve bu Yönetmelik hükümleri ile

belirlenmiş görevlerini denetçi mimar ve denetçi mühendisler eliyle yürütür. Denetçi mimar

ve denetçi mühendis olarak görev yapabilmek için, ilgililerin Yapı Denetim Komisyonuna

başvurarak, ek-17'de gösterilen form-15'e uygun denetçi belgesi almaları zorunludur.

(2) Denetçi belgesi,

Page 89: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

78

a) Proje inceleyecek ve inşaat denetimi yapacak olan mimar için "proje ve uygulama

denetçisi",

b) Proje inceleyecek ve inşaat denetimi yapacak olan inşaat mühendisi için "proje ve

uygulama denetçisi",

c) İnşaat denetimi yapacak inşaat mühendisi için "uygulama denetçisi",

ç) Proje inceleyecek ve inşaat denetimi yapacak olan makine ve elektrik mühendisleri için

"proje ve uygulama denetçisi",

d) Laboratuvarda görev yapacak olanlar için "zemin veya yapı malzemesi laboratuvar

denetçisi" adıyla düzenlenir.

(3) Denetçi belgesi aşağıdaki şartları haiz olup bunları belgelendiren mimar ve mühendislere

verilir:

a) Türkiye Cumhuriyeti tâbiiyetinde olmak,

b) (Değişik:RG-31/7/2009-27305) Şantiyelerde iş görebileceklerine ilişkin olarak, görevini

devamlı olarak yapmaya engel bir durumu olmadığına dair sağlık raporu,

c) (Değişik:RG-31/7/2009-27305) Diplomasının veya yerine geçen belgenin aslı veya ibraz

edilen aslının idare tarafından tasdiklenen sureti,

ç) İlgili meslek odasına kayıt belgesi (ek-18 form-16),

d) (Değişik:RG-31/7/2009-27305) T.C. kimlik numarası ve iki adet vesikalık fotoğraf,

e) (Değişik:RG-31/7/2009-27305) Affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar,

Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet

sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik,

güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma,

suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm

olmadığına dair yazılı beyan,

f) Mesleğinde fiilen en az (Değişik ibare:RG-7/8/2010-27665) beş yıl çalıştığına ilişkin

olarak ilgili kurum ve kuruluşlardan alınacak belgeler,

g) Laboratuvar denetçisi mühendisler için (Değişik ibare:RG-7/8/2010-27665) beş yıllık

fiili meslek süresinin en az üç yılı ilgili alanda olmak üzere laboratuvarda çalışıldığına dair

ilgili kurum ve kuruluşlardan alınacak belgeler.

ğ) (Ek:RG-7/8/2010-27665) Proje ve uygulama denetçisi inşaat mühendisleri için beş yıllık

fiili meslek süresinin en az üç yılında proje hazırlanması ya da incelenmesi konularında

fiilen görev yaptığına dair ilgili kurum ve kuruluşlardan alınacak belgeler.

(4) (Değişik:RG-31/7/2009-27305) Başvuru tarihi itibariyle bir kamu kuruluşunda

çalışmakta olan mimar ve mühendislerin sahip oldukları mesleki deneyimleri, çalıştıkları

mesleki ihtisas alanları ve çalışma süreleri belirtilecek şekilde görev yaptıkları kurumlardan

alınacak belgeler ile belgelendirilir. Bu durumda olanlar için diploma, T.C. kimlik numarası,

sabıka kaydı olmadığına dair beyanı ve sağlık raporu istenmez. Kamu kuruluşlarından

emekli olanlardan ise bu bilgi ve belgeler istenir.

(5) Serbest olarak veya özel sektörde çalışan mühendis ve mimarların, mesleki deneyimleri

ve çalışma süreleri, çalıştıkları özel kuruluşlardan alınan ve çalışma alanı ile ilgili kamu

kurum ve kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca onaylanan

belge ile belgelendirilir. Ayrıca, özel kuruluşlarda yapılan çalışmaları teyit etmek üzere ilgili

sosyal güvenlik kurumundan alınan belgeler ibraz edilir.

Page 90: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

79

(6) Verilen denetçi belgeleri beş yıl için geçerlidir. Bu sürenin sonunda vize edilmeyen

denetçi belgesinin kullanımına izin verilmez.

(7) Denetçi belgesine sahip olan mimar ve mühendisler, Yapı Denetim Komisyonu’nun veya

Komisyonca uygun görülen kurum ve kuruluşların açacakları hizmet içi eğitim

programlarına katılmak zorundadırlar. Düzenlenen eğitim programları sonunda bir

değerlendirme sınavı yapılır. Yapılan sınavda geçer not alamayanlar, geçer not alıncaya

kadar eğitimlere katılmaya devam ederler. Söz konusu eğitim programlarına iki defa üst üste

katılmayanların denetçi belgesi Yapı Denetim Komisyonunca iptal edilerek, durum

sicillerine işlenmek üzere ilgili meslek odalarına bildirilir.

Sözleşmenin sona ermesine ilişkin esaslar

MADDE 23 -(1) Yapı ruhsatı alındıktan sonra iki yıl içinde inşaata başlanmadığı veya

başlandığı halde, başlama müddeti ile birlikte beş yıl içinde yapı bitirilemediği ve bu süre

içerisinde ruhsat yenilenmediği takdirde, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında

akdedilen sözleşme başkaca bir bildirime gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erer. Bu

durumdaki işler için ilgili idare tarafından onaylanmış seviye tespiti (Değişik ibare:RG-

5/2/2013-28550) İl Yapı Denetim Komisyonuna gönderilir. Söz konusu işin inşaat alanı, yapı

denetim kuruluşu ile birlikte, denetçi mimar ve mühendisleri ile kontrol elemanı ve yardımcı

kontrol elemanlarının sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından minha edilir. Yapı

sahibi, önceki yapı denetim kuruluşu ile yeniden sözleşme akdederek işe devam edebileceği

gibi, başka bir yapı denetim kuruluşu ile de sözleşme akdedip işe devam edebilir.

(2) Yapı denetim kuruluşunca, iş bitirme tutanağının ilgili idareye verilmesini müteakiben,

ilgili idare tarafından yapı, ruhsat ve ekleri açısından kontrol edilerek en geç on beş iş günü

içinde iş bitirme tutanağı onaylanır. Aksi takdirde, durum, ilgili idarece gerekçeli ve yazılı

olarak yapı denetim kuruluşuna bildirilir.

(3) Yapının ilgili mevzuata uygun şekilde kısmen veya tamamen bitirildiğine dair iş bitirme

tutanağının tanzim edilmesi ve ilgili idarece bu tutanağın onaylanmasını müteakiben, söz

konusu yapının inşaat alanı, yapı denetim kuruluşu ile birlikte, denetçi mimar ve

mühendisleri ile kontrol elemanı ve yardımcı kontrol elemanlarının sorumluluğu altında

bulunan inşaat alanından minha edilir.

(4) Yapı kullanma izni belgesi tanzim edilmesi safhasında, yapı denetim kuruluşu tarafından

hazırlanan iş bitirme tutanağının ilgili idarece onaylanmış olması durumunda, yapı denetim

kuruluşunun yapı kullanma izni belgesini ayrıca imzalaması şartı aranmaz, ancak kuruluş,

yapı kullanma izni belgesinden doğan her türlü sorumluluğu kabul etmiş sayılır. Yapı

kullanma izni belgesi tanzim edildiğinde ilgili idarece kuruluşa bilgi verilir.

(5) Yapı denetim hizmet sözleşmesinin, tek taraflı olarak feshi veya yapı sahibi ve yapı

denetim kuruluşunun karşılıklı anlaşmasıyla feshi durumunda, fesih işlemi, noter

ihbarnamesi ile karşı tarafa, ilgili idareye, ilgili Bayındırlık ve İskân Müdürlüğüne dağıtımlı

olarak bildirilmek suretiyle yapılır.

(6) Fesih işlemi sonrasında yapı sahibi, yapı denetim kuruluşu ve yapı müteahhidi tarafından

ek-22'de gösterilen form-20'ye uygun seviye tespit tutanağı tanzim edilir ve ilgili idarenin

onayına sunulur.

(7) Fesih sonrasında, ilgili idarece yapı tatil tutanağı tanzim edilerek, yapı ile ilgili her türlü

belge (yapıya ilişkin bilgi formu, ruhsat, hakediş raporu, fesihle ilgili yazışmalar, seviye

Page 91: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

80

tespit tutanağı ve yapı tatil tutanağının tasdikli suretleri) bir görüş yazısı ekinde il Bayındırlık

ve İskân Müdürlüğüne gönderilir.

(8) (Değişik:RG-1/7/2011-27981) (Değişik ibare:RG-5/2/2013-28550) İl Yapı Denetim

hizmet sözleşmesi feshedilen yapı hakkında ilgili idaresince yerinde inceleme yapılarak, yeni

bir yapı denetim hizmet sözleşmesi imzalanana kadar yapının devamına izin vermemek

üzere yapı tatil tutanağı düzenlenir. Yapıda ruhsat ve eklerine aykırı bir imalatın tespiti

halinde, yapının seviyesi belirlenerek hazırlanacak olan ve aykırılıkla ilgili tespitleri de

içeren ek-29 form-27'de yer alan "Yapı Tespit ve İnceleme Tutanağı" hazırlanarak İl

Bayındırlık ve İskân Müdürlüğüne gönderilir. Bayındırlık ve İskân Müdürlüğünce söz

konusu yapı için Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri doğrultusunda yapılan inceleme

sonucunda, görev ve sorumlulukların yerine getirilmediğinin tespiti halinde hazırlanacak

olan "Teknik İnceleme Raporu" (Değişik ibare:RG-5/2/2013-28550) İl Yapı Denetim

Komisyonuna gönderilir.

(9) Denetim faaliyeti geçici olarak durdurulan veya izin belgesi iptal edilen yapı denetim

kuruluşunun denetim sorumluluğu altında olan yapım işleri tamamlanmış yapılar için ilgili

idarelerce yapı tatil tutanağı tanzim edilmez. Yapılacak herhangi bir inşai faaliyeti kalmayan

ve yapı kullanma izni belgesi için müracaatta bulunan yapı sahiplerinin yeni bir yapı denetim

kuruluşu ile sözleşme akdetmesine gerek olmaksızın, bu durumdaki yapı denetim

kuruluşunca, yapının ruhsata ve eki projesine uygun olarak tamamen bitirilmiş olduğuna dair

rapor tanzim edilerek, ilgili idareye verilir. İş bitirme tutanağı veya yapı kullanma izni

belgesi bu kuruluşça imzalanır.

(10) Denetim faaliyeti geçici olarak durdurulan veya izin belgesi iptal edilen yapı denetim

kuruluşunun denetim sorumluluğu altında olup inşai faaliyeti devam eden veya yapı denetimi

hizmet sözleşmesi fesih edilen işler için yapı sahibi tarafından yeni bir yapı denetim kuruluşu

ile sözleşme akdedilir. Yeni bir yapı denetim kuruluşu görevlendirilmeksizin yapının

devamına hiçbir surette izin verilmez. İlgili idarece, ilk ruhsat numarası yazılmak kaydıyla

yeni bir yapı ruhsatı tanzim edilir. Bu ruhsatın ilgili bölümü yeni yapı denetim kuruluşunca

imzalanır ve ek-22'de gösterilen form-20'ye uygun seviye tespit tutanağı tanzim edilerek yeni

ruhsat ekine konulur.

(11) Denetim faaliyetinin geçici olarak durdurulmasına veya izin belgesinin iptaline sebep

olan işler için, herhangi bir inşai faaliyeti kalmamış olsa dahi, geri kalan iş ve işlemler

tamamlanmak üzere yapı sahibinin bir başka yapı denetim kuruluşu ile hizmet sözleşmesi

imzalaması şarttır.

(12) Yapının denetim sorumluluğunu üstlenen yeni yapı denetim kuruluşu, görevi üstlendiği

tarihten önce yapılan bütün iş ve işlemlerin denetiminin Kanuna ve Yönetmeliğe uygun

şekilde tamamlanmasından dolayı görevi bırakan yapı denetim kuruluşu ile birlikte

müteselsilen sorumludur.

(13) Yeni görevlendirilen yapı denetim kuruluşu, denetimi üstlenilen yapının imar planına,

mevzuata, ruhsata ve eklerine, standartlara, teknik şartnamelere uygun olarak yapılıp

yapılmadığına ilişkin yapı güvenliği raporu tanzim eder. Bu rapor, ilgili idaresince

incelenerek onaylanır.

Page 92: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

81

Ek 9.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU

Kanun No.: 6331

Kabul Tarihi: 20/6/2012

İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri

MADDE 6 – (1) Mesleki risklerin önlenmesi ve bu

risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği

hizmetlerinin sunulması için işveren;

a) Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli

görevlendirir. Çalışanlarıarasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde,

bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak

yerine getirebilir. Ancak belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olmasıhâlinde,

tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini

kendisi üstlenebilir.

b) Görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşların görevlerini yerine

getirmeleri amacıyla araç, gereç, mekân ve zaman gibi gerekli bütün ihtiyaçlarını karşılar.

c) İşyerinde sağlık ve güvenlik hizmetlerini yürütenler arasında iş birliği ve

koordinasyonu sağlar.

ç) Görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşlar tarafından

iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili mevzuata uygun olan ve yazılı olarak bildirilen tedbirleri

yerine getirir.

d) Çalışanların sağlık ve güvenliğini etkilediği bilinen veya etkilemesi muhtemel

konular hakkında; görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşları, başka

işyerlerinden çalışmak üzere kendi işyerine gelençalışanları ve bunların işverenlerini

bilgilendirir.

(2) 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamındaki kamu kurum ve

kuruluşları; iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini, Sağlık Bakanlığına ait döner sermayeli

kuruluşlardan doğrudan alabileceği gibi 4734 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde de

alabilir.

(3) Tam süreli işyeri hekimi görevlendirilen işyerlerinde, diğer sağlık personeli

görevlendirilmesi zorunlu değildir.

İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin desteklenmesi

MADDE 7 – (1) İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yerine getirilmesi için,

Bakanlıkça aşağıdaki şartlarla destek sağlanabilir:

a) Kamu kurum ve kuruluşları hariç ondan az çalışanı bulunanlardan, çok tehlikeli ve

tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri faydalanabilir. Ancak, Bakanlar Kurulu, ondan

az çalışanı bulunanlardan az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinin de faydalanmasına karar

verebilir.

Page 93: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

82

b) Giderler, iş kazası ve meslek hastalığı bakımından kısa vadeli sigorta kolları için

toplanan primlerden kaynak aktarılmak suretiyle, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından

finanse edilir.

c) Uygulamada, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları esas alınır.

ç) Bu Kanun ve diğer mevzuat gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde; istihdam

ettiği kişilerin sigortalılık bildiriminde bulunmadığı tespit edilen işverenlerden, tespit

tarihine kadar yapılan ödemeler yasal faizi ile birlikte Sosyal Güvenlik Kurumunca tahsil

edilir ve bu durumdaki işverenler, sağlanan destekten üç yıl süreyle faydalanamaz.

d) Uygulamaya ilişkin olarak ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye,

uygulamayı yönlendirmeye ve doğabilecek sorunları çözmeye Bakanlık yetkilidir.

(2) Aşağıdaki konular ile bunlara ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığının uygun

görüşü alınarak Bakanlıkçaçıkarılan yönetmelikle belirlenir:

a) İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yerine getirilmesi için sağlanacak desteğin

uygulanması.

b) Destek sağlanacak ondan az çalışanı bulunan işyerlerinin özellikleri göz önünde

bulundurularak; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenecek iş sağlığı ve güvenliği hizmet

bedellerinin tespiti, destek olunacak kısmı veödenme şekli.

c) Destekten faydalanabilecek işyerlerinin taşıması gereken şartlar.

ç) İş sağlığı ve güvenliği hizmeti verecek kuruluşların özellikleri.

(3) Etkinlik ve sürekliliğin sağlanması amacıyla; Bakanlık tarafından Sağlık

Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve ilgili meslek kuruluşlarıyla iş birliği

yapılabilir.

İşyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanları

MADDE 8 – (1) İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının hak ve yetkileri,

görevlerini yerine getirmeleri nedeniyle kısıtlanamaz. Bu kişiler, görevlerini mesleğin

gerektirdiği etik ilkeler ve mesleki bağımsızlık içerisinde yürütür.

(2) İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları; görevlendirildikleri işyerlerinde

iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirleri işverene yazılı olarak bildirir;

bildirilen hususlardan hayati tehlike arz edenlerin işveren tarafından yerine getirilmemesi

hâlinde, bu hususu Bakanlığın yetkili birimine bildirir.

(3) Hizmet sunan kuruluşlar ile işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları, iş sağlığı ve

güvenliği hizmetlerinin yürütülmesindeki ihmallerinden dolayı, hizmet sundukları işverene

karşı sorumludur.

(4) Çalışanın ölümü veya maluliyetiyle sonuçlanacak şekilde vücut bütünlüğünün

bozulmasına neden olan işkazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde ihmali tespit

edilen işyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanının yetki belgesi askıya alınır.

(5) İş güvenliği uzmanlarının görev alabilmeleri için; çok tehlikeli sınıfta yer alan

işyerlerinde (A) sınıfı, tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde en az (B) sınıfı, az tehlikeli

sınıfta yer alan işyerlerinde ise en az (C) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip

Page 94: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

83

olmaları şartı aranır. Bakanlık, iş güvenliği uzmanlarının ve işyeri hekimlerinin

görevlendirilmesi konusunda sektörel alanda özel düzenleme yapabilir.

(6) Belirlenen çalışma süresi nedeniyle işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanının tam

süreli görevlendirilmesi gereken durumlarda; işveren, işyeri sağlık ve güvenlik birimi kurar.

Bu durumda, çalışanların tabi olduğu kanun hükümleri saklı kalmak

kaydıyla, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre belirlenen haftalık çalışma

süresi dikkate alınır.

(7) Kamu kurum ve kuruluşlarında ilgili mevzuata göre çalıştırılan işyeri hekimi veya

iş güvenliği uzmanı olma niteliğini haiz personel, gerekli belgeye sahip olmaları şartıyla asli

görevlerinin yanında, belirlenen çalışma süresine riayet ederek çalışmakta oldukları kurumda

veya ilgili personelin muvafakati ve üst yöneticinin onayı ile diğer kamu kurum ve

kuruluşlarında görevlendirilebilir. Bu şekilde görevlendirilecek personele, görev yaptığı her

saat için (200) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı tutarında ilave ödeme,

hizmet alan kurum tarafından yapılır. Buödemeden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti

yapılmaz. Bu durumdaki görevlendirmeye ilişkin ilave ödemelerde, günlük mesai saatlerine

bağlı kalmak kaydıyla, aylık toplam seksen saatten fazla olan görevlendirmeler dikkate

alınmaz.

(8) Kamu sağlık hizmetlerinde tam süreli çalışmaya ilişkin mevzuat hükümleri

saklı kalmak kaydıyla, işyeri hekimlerinin ve diğer sağlık personelinin işyeri sağlık ve

güvenlik birimi ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinde görevlendirilmelerinde ve hizmet

verilen işyerlerinde çalışanlarla sınırlı olmak üzere görevlerini yerine getirmelerinde, diğer

kanunların kısıtlayıcı hükümleri uygulanmaz.

Page 95: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

84

Ek 10.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU

Kanun No.: 6331

Kabul Tarihi: 20/6/2012

Tehlike sınıfının belirlenmesi

MADDE 9 – (1) İşyeri tehlike sınıfları; 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal

Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 83 üncü maddesine göre belirlenen kısa

vadeli sigorta kolları prim tarifesi de dikkate alınarak, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel

Müdürünün Başkanlığında ilgili taraflarca oluşturulan komisyonun görüşleri doğrultusunda,

Bakanlıkça çıkarılacak tebliğ ile tespit edilir.

(2) İşyeri tehlike sınıflarının tespitinde, o işyerinde yapılan asıl iş dikkate alınır.

Belgelendirme, ihtar ve iptaller

MADDE 31 – (1) İş sağlığı ve güvenliği hizmeti sunan, ölçüm ve analizleri yapan

kişi, kurum, kuruluşlar ve eğitim kurumları ile ilgili olarak yetkilendirme ve belgelendirme

bedelleri, bu kişi ve kurumlara getirilen kuralların ihlali hâlinde hafif, orta ve ağır ihtar

olarak kayda alınması ile yetki belgelerinin geçerliliğinin doğrudan veya ihtar puanları esas

alınarak askıya alınması ve iptaline dair usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.

MADDE 33 – 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında

Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığına ait bölümünde yer alan “Baş İş Müfettişi”

unvanlı kadrolar “İş Başmüfettişi” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 34 – Ekli (I), (II) ve (III) sayılı listelerde yer alan kadrolar ihdas edilerek

190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Çalışma ve Sosyal

Güvenlik Bakanlığına ait bölümüne eklenmiş, ekli (IV) sayılılistede yer alan kadrolar iptal

edilerek 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Çalışma ve Sosyal

Güvenlik Bakanlığına ait bölümünden çıkarılmıştır.

MADDE 35 – 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ekli (II)

sayılı cetvelin “4. Başbakanlık ve Bakanlıklarda” bölümünde yer alan “İşçi

Sağlığı ve İş Güvenliği Ens. Müd.” ibaresi “İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitü Müdürü” olarak

değiştirilmiştir.

MADDE 36 – 9/1/1985 tarihli ve 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

İş güvenliği uzmanı görevlendirme yükümlülüğü

GEÇİCİ MADDE 4 – (1) Bu Kanunun 8 inci maddesinde belirtilen çok tehlikeli

sınıfta yer alan işyerlerinde (A) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı görevlendirme

yükümlülüğü, bu işyerlerinde Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört yıl süreyle (B)

sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı görevlendirilmesi; tehlikeli sınıfta yer alan

işyerlerinde ise (B) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı görevlendirme yükümlülüğü, bu

Page 96: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

85

işyerlerinde Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç yıl süreyle (C) sınıfı belgeye

sahip iş güvenliği uzmanı görevlendirilmesi kaydıyla yerine getirilmiş sayılır.

Mevcut sertifika ve belgeler ile ihtar puanları

GEÇİCİ MADDE 5 – (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce Bakanlıkça verilen

işyeri hekimliği, iş güvenliği uzmanlığı ve işyeri hemşiresi sertifikası veya belgesi ile Türk

Tabipleri Birliği tarafından verilen işyeri hekimliği sertifikası sahiplerinden belgeleri

geçersiz sayılanlar, mevcut belge veya sertifikalarını bu Kanunun yayımından itibaren bir yıl

içinde Bakanlıkça düzenlenecek belge ile değiştirmeleri şartıyla bu Kanunla verilen bütün

hak ve yetkileri kullanabilirler. Aynı tarihten önce eğitim kurumlarınca verilen işyeri

hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitimlerini tamamlayanlardan eğitimleri geçersiz

sayılanlar ilgili mevzuata göre sınava girmeye hak kazanırlar. Hak sahipliğinin tespitinde

Bakanlık kayıtları esas alınır.

(2) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce haklarında

kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan eğitim kurumu ve ortak sağlık ve güvenlik birimlerine

uygulanan ihtar puanları, kayıtlarda yer alan haliyle yeni yapılacak düzenlemeye aktarılır.

İşyeri hekimliği yapan kurum tabiplerine yapılan ücret ödemeleri

GEÇİCİ MADDE 6 – (1) Kamu kurum ve kuruluşları ile mahalli idarelerde

gerçekleştirilmiş olan işyeri hekimliği ücreti ödemeleri nedeniyle kamu görevlileri hakkında

idari veya mali yargılama ve takibat yapılamaz, başlatılanlar işlemden kaldırılır, bu ödemeler

geriye tahsil ve tazmin konusu edilemez.

GEÇİCİ MADDE 7 – (1) Bu Kanunun yayımı tarihinde Baş İş Müfettişi

kadrolarında bulunanlar, hiçbir işleme gerek kalmaksızın İş Başmüfettişi kadrolarına

atanmış sayılır.

GEÇİCİ MADDE 8 – (1) Bu Kanunun yayımlandığı tarihte İş Sağlığı ve Güvenliği

Merkez Müdürlüğünde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Enstitü Müdürü ile İşçi

Sağlığı ve İş Güvenliği Enstitü Müdür Yardımcısı unvanlı kadrolarda bulunanların görevleri,

bu Kanunun yayımlandığı tarihte sona erer ve bunlar en geç bir ay içinde derece ve

kademelerine uygun diğer kadrolara atanır. Bunlar, yeni bir kadroya atanıncaya kadar, eski

kadrolarına ait aylık, ek gösterge ve her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali

haklarını almaya devam eder. Söz konusu personelin atandıkları tarih itibarıyla eski

kadrolarına ilişkin olarak en son ayda aldıkları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve

tazminatları, ek ödeme ve benzeri adlarla yapılan her türlü ödemelerin (ilgili

mevzuatı uyarınca fiili çalışmaya bağlı fazla mesai ücreti ve ek dersücreti hariç) toplam net

tutarının (bu tutar sabit bir değer olarak esas alınır); yeni atandıkları kadrolara ilişkin olarak

yapılan aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları, ek ödeme ve benzeri adlarla yapılan

her türlü ödemelerin (ilgili mevzuatı uyarınca fiili çalışmaya bağlı fazla mesai ücreti ve ek

ders ücreti hariç) toplam net tutarından fazla olmasıhâlinde aradaki fark tutarı, herhangi bir

vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın fark kapanıncaya kadar ayrıca tazminat

olarak ödenir. Atandıkları kadro unvanlarında isteğe bağlı olarak herhangi bir değişiklik

olanlarla kendi istekleriyle başka kurumlara atananlara fark tazminatı ödenmesine son

verilir.

Page 97: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

86

(2) Bu Kanuna ekli listelerde ihdas edilen kadrolardan boş bulunan 20 İş Sağlığı ve

Güvenliği Uzmanı, 100 İşSağlığı ve Güvenliği Uzman Yardımcısı, 40 Memur, 40 Veri

Hazırlama ve Kontrol İşletmeni ve 10 Mühendis kadrosuna, 21/12/2011 tarihli ve 6260

sayılı 2012 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanundaki sınırlamalara tabi olmadan 2012

yılı içinde atama yapılabilir.

Yürürlük

MADDE 38 – (1) Bu Kanunun;

a) 6, 7 ve 8 inci maddeleri;

1) Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri

için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra,

2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için

yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra,

3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,

b) 9, 31, 33, 34, 35, 36 ve 38 inci maddeleri ile geçici 4, geçici 5, geçici 6, geçici 7 ve

geçici 8 inci maddeleri yayımı tarihinde,

c) Diğer maddeleri yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,

yürürlüğe girer.

Page 98: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

87

Ek 11.

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

Kısa Vadeli Sigortalar Daire Başkanlığı

Sayı: B.13.2.SGK.0.02.05.00/X-1093-25-135-867555

Tarih: 23/12/2008

GENELGE

Bilindiği üzere, 16.06.2006 tarihli ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (Kanun) ile 08.05.2008

tarihli ve 26870 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5754 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel

Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik

Yapılmasına Dair Kanuna göre kısa vadeli

sigorta kolları 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren yürürlüğe girmiştir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bendi ile 5 inci maddesinin

(a),(b),(c),(e) ve (g) bentleri ile getirilen hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasları

belirleyen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği(Yönetmelik) ise, 28.08.2008 tarihli ve

26981 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.10.2008 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Diğer taraftan Kanun ve Yönetmeliğe dair Tebliğ 28.09.2008 tarih ve 27011 sayılı

Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Gerek Kanun gerekse Yönetmelik ile Tebliğ hükümlerine göre kısa vadeli sigorta

kollarının uygulanması yönünden yapılacak işlemler aşağıda açıklanmıştır.

I-İŞ KAZASI ve MESLEK HASTALIĞI

A- İŞ KAZASI

1-İş Kazasının Tanımı, Unsurları ve Kapsamı

İş kazası, Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan hal ve durumları

sonucunda meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen yada ruhen özre

uğratan olay olarak tanımlanmıştır.

İş kazası sayabilmek için; Kazayı geçiren kişinin sigortalı olması, kazanın meydana

gelmesi, kaza ile sonuç arasında uygun bir illiyet bağının bulunması kaza sonucu bedence

veya ruhça özre uğraması ve bu unsurların bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir. Ancak İş

kazası işin yürütümü sırasında meydana gelen olayı ifade etmekte ise de, yapılan işle ilgisi

olmayan hal ve durumlarda meydana gelen olayları da kapsamaktadır.

İş kazası sigortası hükümleri Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b)

bendi ile 5 inci maddesinin (a), (b), (c), (e) ve (g) fıkralarında sayılan sigortalıları için

geçerlidir. İş kazasına tabi sigortalılar dışındaki diğer sigortalılar ile sigortalı sayılmayanlara

iş kazası hükümleri uygulanması söz konusu değildir.

2-İş Kazası Sayılma Hal ve Durumları

İş kazası sayılma hal ve durumları; Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)

ve (b) bendine tabi sigortalılar için çalışma ilişkileri göz önünde bulundurularak, Kanunun

Page 99: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

88

13 üncü maddesinin birinci fıkrası ile Yönetmeliğin 37 inci maddesinde belirtilen işlemler

aşağıda açıklandığı şekilde yürütülecektir.

a- İşyerinde Bulunduğu Sırada

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 inci maddesinin (a), (b),

(c), (e) ve (g) bentlerinde sayılan sigortalılar ile Kanunun 4 üncü maddesinin birinci

fıkrasının (b) bendinde sayılan sigortalıların iş yerinde bulunduğu sırada meydana gelen

olaylar iş kazası sayılacaktır.

İşyeri, Kanunun 11 inci maddesinde, sigortalı sayılanların maddî olan ve olmayan

unsurlar ile birlikte işlerini yaptıkları yerler olarak tanımlanmış olup, işyerinde üretilen mal

veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında

örgütlenen işyerine bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene

ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçlar da

işyerinden sayılmıştır.

Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada meydana gelen olayların yapılan işle ilgili

olup olmadığına bakılmaksızın iş kazası sayılması gerekmektedir. Bu bakımdan sigortalıların

avluda yürürken düşmesi, dinlenme saatinde top oynarken ayağının burkulması, bahçedeki

meyve ağacından meyve toplarken düşmesi, yemek yerken elini kesmesi, dinlenme odasında

dinlenirken sobadan zehirlenmesi, işyerinde intihar etmesi, işyeri sınırları içinde bulunan

havuzda boğularak ölmesi, ücretli izinli bulunduğu sırada çalıştığı işyerindeki arkadaşlarını

ziyaret için geldiğinde kaza geçirmesi, araçlarla çalışanların bu araçlarda geçirecekleri

kazalar iş kazası olarak kabul edilecektir.

Birden fazla işyeri ile sigortalılık niteliği bulunan Kanunun 4 üncü maddesinin

birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar, her bir işyerinde meydana gelen

olayların bu kapsamda değerlendirilmesi gerekmektedir. Sigortalının işyeri Kuruma yapılan

bildirimlerden tespit edilebileceği gibi, yapılacak araştırmalarla sigortalılık niteliğine ilişkin

elde edilebilecek belgelerden de tespit edilebilir. Kollektif, limited şirketlerin ortaklığı ile

sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketin komandite ortaklığını aynı anda üzerinde

bulunduran sigortalı üç şirkete ait işyerlerinden herhangi birinde denetim yaparken düşmesi

sonucu yaralanması iş kazası sayılacaktır.

Ancak, Kanunun 11 inci maddesindeki; “sigortalının işini yaptığı yer” ifadesinden

sigortalının fiilen çalıştığı yani esas işini gördüğü yerin anlaşılması gerekmektedir. Aynı

maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre de işin niteliği bakımından iş yerine bağlı bulunan

yerlerle diğer eklentilerinde işyerinden sayılması gerektiğinden maden işletmeleri, kara

yolları, demir yolları gibi işletmelerde çalışanların esas işini gördüğü yerden tamamen ayrı

bir bölgede ve işin yürütümü ile ilgili olmaksızın bulunduğu sırada meydana gelen bir

kazanın, olayın sadece işyeri sınırları içinde meydana gelmesinden dolayı iş kazası

sayılmasına imkan bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, herhangi bir olayla ilgili olmaksızın işyerinde geçirdiği bir kalp krizi

veya başka bir hastalık nedeniyle vefat eden sigortalının ölümünün iş kazası olarak kabulüne

imkan bulunmamaktadır.

Page 100: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

89

b- Yürütülmekte Olan İş Nedeniyle

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 inci maddesinin (a), (b),

(c), (e) ve (g) bentlerinde sayılan sigortalıların işverenleri tarafından yürütülmekte olan iş

nedeniyle işyerinde veya işyeri dışında; Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b)

bendinde sayılan sigortalıların yürütmekte olduğu iş nedeniyle işyeri dışında meydana gelen

kazalar iş kazası olarak sayılacaktır.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalı sayılanlar

bakımından “işverenleri tarafından yürütülmekte olunduğu iş” ifadesiyle, sigortalının

işyerinde veya işyeri dışında meydana gelen kazanın işverenin görevlendirmesi veya işin

niteliği gereği yapıldığı sırada karşılaşabileceği kaza riskine karşı teminat altına

alınmaktadır. Buna göre, torna atölyesinde çalışan sigortalının elini torna makinesine

kaptırması, tarlasında çalışan sigortalının ilaçlama yaparken zehirlenmesi, tarlasında çalışan

sigortalının traktörü devirerek yaralanması, beyaz eşya tamir bakım servis işyerinde çalışan

sigortalının buzdolabı tamiri için gittiği binada dengesini kaybederek düşmesi sonucunda

yaralanması gibi olaylar işlerin yürütümü sırasında ve çalışma konusunda meydana

geldiğinden iş kazası sayılması gerekmektedir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde sayılan sigortalıların

işyeri dışında yürütmekte olduğu iş nedeniyle meydana gelen kazalar iş kazası sayılacaktır.

Kasaphane işyeri işleten sigortalının getirilen etleri almak için işyeri dışına çıktığında bir

aracın kendisine çarpması, marangoz atölyesi işleten sigortalının işyeri dışında mutfak dolabı

monte ederken ayağına parçalardan birinin düşmesi sonucu yaralanması gibi kazalar iş

kazası olarak kabul edilecektir.

c- İşveren Tarafından Görev ile Başka Bir Yere Gönderilmesi

Sigortalının işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl

işini yapmaksızın geçen zamanlarda meydana gelen kazalar iş kazası sayılması

gerekmektedir. Burada göz önünde bulundurulması gereken husus, meydana gelen kazanın

işverenin sigortalıya vermiş olduğu görevle ilgili olup olmadığı, görevin yapılması için

geçen süre içinde meydana gelip gelmediğinin tespitine bağlı bulunmaktadır.

İşveren tarafından, işyerinde çalışan bir sigortalının işverenin evindeki bir

malzemeyi almak üzere görevlendirilmesi halinde işverenin evine sigortalının gidip gelmesi

sırasında uğradığı, muhasebe bürosunda çalışan sigortalının işvereni tarafından mükellefin

hesaplarını kontrol etmek için görevlendirilmesi halinde sigortalının bu iş için gidip gelmesi

sırasında ve mükellefin bulunduğu yerde çalışması sırasında meydana gelen olayların iş

kazası sayılması gerekmektedir.

Ancak, görevli olarak gönderilen sigortalının görev konusu ile ilgili olmayan ve

görevinin dışında meydana gelen kazalar iş kazası sayılmaz. Bu nedenle görevli gönderilen

sigortalının işi dışında eğlenmek için gittiği sinema veya gece kulübünde herhangi bir

nedenden dolayı uğradığı kazanın iş kazası olarak kabul edilmesi mümkün değildir.

d- Emziren Kadın Sigortalının Çocuğuna Süt Vermek İçin Ayrılan Zamanlarda

Emziren kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda geçirdiği

kazalar da iş kazası sayılmaktadır. Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi

ile 5 inci maddesinin (a) ve (g) bentlerinde sayılan sigortalıların, 4857 sayılı İş Kanununun

74 üncü maddesine istinaden bir yaşına kadar, çocuklarını emzirmeleri için bu Kanunda

belirtilen sürelerde sigortalının işveren tarafından ayrılan emzirme odasında veya çocuğun

Page 101: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

90

bulunduğu yer ile bu yere gidiş geliş sırasında ve emzirme sürelerinde geçirdiği kazalar iş

kazası sayılacaktır. Kadın sigortalının çocuğunu emzirmek için belirlenen zamanda

işyerindeki emzirme odasında merdivenden düşmesi sonucu meydana gelen kaza, çocuğun

bulunduğu yere gidiş-gelişi esnasında geçirdiği trafik kazaları iş kazası sayılmalıdır.

e- İşverence Sağlanan Taşıtla İşin Yapıldığı Yere Gidiş ve Gelişi Sırasında

Sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş-gelişi sırasında

meydana gelen kazalar iş kazası sayılacaktır. Burada önemli olan işverence sağlanan bir

taşıtın bulunması ve sigortalıların işin yapıldığı yere getirilip götürülmeleri keyfiyetidir.

İşverenin kiraladığı bir minibüs veya işyerine ait servis aracı ile sigortalıların sabah

evlerinden işyerine, işin bitiminde de işyerlerinden evlerine getirilip götürülmeleri sırasında

meydana gelen trafik kazası, tam olarak durmamış araçtan sigortalının inerken düşerek

yaralanması veya araç içinde herhangi bir nedenle meydana gelen olay iş kazası sayılması

gerekmektedir. Ancak, sigortalının işe gitmek için bindiği servis aracından indikten sonra

yolun karşı tarafında bulunan işyerine geçmek için yolu geçerken uğradığı trafik kazası,

sigortalının getirilip götürülme hali sona ermesi nedeniyle iş kazası sayılamayacaktır.

2- İş Kazası Bildirimi ve Bildirim Süresi

İş kazasının bildirimi ve süresi Kanunun 13 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile

Yönetmeliğin 38 inci maddesinde düzenlenmiştir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasın (a) bendinde sayılan sigortalılar ile

Kanunun 5 inci maddesinin (a), (b), (c), ve (e) bendinde sayılan sigortalıların iş kazası

geçirmeleri halinde işverenleri tarafından kazanın olduğu yerdeki yetkili kolluk kuvvetlerine

derhal, Kuruma kazadan sonraki üç iş günü içinde, Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendinde

sayılan sigortalının iş kazası geçirmesi halinde, işvereni tarafından kazanın olduğu ve

ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerdeki yerel kolluk kuvvetlerine

derhal, Kuruma kazadan sonraki üç iş günü içinde bildirilmesi gerekmektedir.

Sigortalıların, işverenin kontrolü dışındaki yerlerde iş kazası geçirmeleri halinde ise

iş kazası ile ilgili bilgi almasına engel olacak durumlarda, iş kazasının öğrenildiği tarihten

itibaren bildirim süresi üç iş günüdür. Samsun’da kurulu bulunan kamyon servis işi yapan

kalfanın araç bakımı yaparken 24.11.2008 tarihinde gözünden yaralanması olayı 27.11.2008

tarihide dahil Kuruma bildirilmesi gerekmektedir. Ancak kalfanın işyerinden Nevşehir’de

yolda kalan aracın tamiri için görevlendirilmesi üzerine yolda 24.11.2008 tarihinde geçirdiği

trafik kazasını işverenin 01.12.2008 tarihinde bilgi sahibi olması durumunda 03.12.2008

(dahil) tarihine kadar Kuruma bildirim yapılması gerekecektir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 inci maddesinde sayılan

ve kara, deniz, hava ulaştırma araçlarında çalışan veya işleriyle ilgili bu araçlarda bulunan

sigortalıların bu sırada meydana gelen iş kazası veya meslek hastalığı ile ilgili bildirim,

aracın Türkiye’ye döndüğü günü takip eden ilk iş gününden itibaren işlemeye başlayacaktır.

Dönüş tarihinin tespitinde deniz ulaştırma araçlarının ilk Türk limanına girdiği, hava

ulaştırma araçlarının ilk Türk havaalanına indiği, kara ulaştırma araçlarının ise, sınır

kapılarından Türkiye’ye girdiği tarihin esas alınması gerekmektedir.

Ancak, herhangi bir nedenle aracın Türkiye’ye gelememesi halinde sigortalının

gümrükten geçiş tarihi esas alınacaktır.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sayılan

sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde; kazanın meydana geldiği tarihten itibaren bir

Page 102: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

91

aylık süreyi geçmemek ve geçirilen kazadan dolayı ortaya çıkan rahatsızlığın hekim raporu

ile belgelenmesi şartıyla, bildirim yapmaya engel olmadığı günden sonra kendisi tarafından

üç işgünü içinde bildirilmesi gerekmektedir. İş kazası nedeniyle sağlık tesislerince

07.12.2008 tarihinde tedavi altına alınan sigortalının 01.01.2009 tarihinde taburcu olması

halinde bildirim yapmasını engelleyecek durumun kalkması nedeniyle 04.01.2009 tarihine

kadar Kuruma bildirilmesi gerekecektir. Tedavisi kazadan sonra bir aylık süreyi aşan

sigortalılar ise en son 07.01.2009 tarihine kadar bildirim yapmaları gerekecek, bu

sigortalılardan durumu belgeleyen hekim raporu istenecektir.

Bildirim süreleri işgünü olarak belirlendiğinden cumartesi pazar ile ulusal bayram ve

genel tatil günleri hesaba katılmayacak, bu günlere rasgelen günleri takip eden günden

itibaren üç günün hesabına devam edilecektir.

Mücbir sebebe bağlı olarak süresinde bildirim yapamayan Kanunun 4 üncü maddesi

birinci fıkrasının (a) ve (b) bendi kapsamındaki sigortalılar, mücbir sebebi belgelemeleri

şartıyla, mücbir sebebin ortadan kalktığı tarihten sonraki üç iş günü içinde Kuruma iş

kazasının bildirilmesi gerekecektir.

Bildirim Kanunun 4 üncü maddesi birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki

sigortalılar için işverenlerince, (b) bendi kapsamındaki sigortalılar için kendilerince

Yönetmelik Ek-7’de yer alan “iş kazası ve meslek hastalığı bildirim formu” ile yapılacaktır.

Bildirge e-Sigorta ile Kuruma bildirilebileceği gibi doğrudan ya da posta yoluyla da ilgili

üniteye gönderilebilir. Adi posta ile yapılan bildirimlerde Kurum kayıtlarına intikal tarihi,

taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde postaya veriliş tarihi

esas alınır. İşveren veya sigortalı tarafından “iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi” yerine

bildirgede bulunan bilgileri içeren ve onaylarını taşıyan yazılarla bildirimde bulunması

halinde kabul edilecektir. Bildirim yapılan yazıda sigortalının, sicil numarası, adı ve soyadı,

doğum tarihi, işyerinde yaptığı iş, işyerinde çalışmaya başladığı tarih, iş kazasının vuku

bulduğu yer, tarih ve saat, oluş şekli, tanıkların ad ve soyadları, işyerinin adresi, işverenin

adı, soyadı, unvanı ve ikametgah adres bilgileri, şirket merkezi bilgileri, imzalarının da

bulunması gerekmektedir.

Bildirimler Kurumun işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü /

Sosyal Güvenlik Merkezlerine yapılması gerekmektedir. Ancak Kurumun başka bir

müdürlüğüne yapılan bildirimler bağlı bulunduğu müdürlüğe yapılmış gibi kabul edilecektir.

Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezleri kendilerine yapılan bildirimleri

kayıtlarına geçirdikten sonra, işyerinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal

Güvenlik Merkezlerine, kendilerine bildirim yapılan tarihi belirterek göndereceklerdir.

3-İş Kazasının Geç Bildirilmesi Veya Bildirimin Yanlış Yapılması

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalıların iş

kazası geçirmeleri halinde, yukarıda açıklanan sürelerde işverence bildirim yapılmaması

durumunda, bildirimin Kuruma yapıldığı tarihe kadar sigortalıya ödenecek geçici iş

göremezlik ödeneği Kurumca işverenden tahsil edilmesi için gerekli işlemler yapılacaktır.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olanların iş

kazası geçirmeleri ve süresinde bildirilmemesi hâlinde, bildirim tarihine kadar geçen süre

için geçici iş göremezlik ödeneği kendilerine ödenmeyecektir. Bildirim tarihinden sonraki

Page 103: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

92

sürelere ait geçici iş göremezlik ödeneği 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi

kapsamındaki sigortalılara ödenecektir.

B- MESLEK HASTALIĞI

1-Kapsam ve Tanımı

Meslek hastalığı sigortası, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b)

bentlerinde sayılan sigortalılar ile 5 inci maddesinin (a), (b), (c), (e) ve (g) fıkralarında

sayılan sigortalılara uygulanmaktadır.

Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında meslek hastalığı, sigortalının

çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm

şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleri

olarak tanımlanmıştır. Madde metninin tetkikinden de anlaşılacağı üzere, meslek hastalığı

işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple meydana gelen veya işin yürütüm şartları

yüzünden uğranılan hastalık, bedensel veya ruhsal hastalık halleridir.

Meslek hastalığı sayabilmek için sigortalı olunması, hastalık veya sakatlığın

yürütülen işin sonucu olarak ortaya çıkması, sigortalının bedence veya ruhça bir zarara

uğraması, hastalığın 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma

Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde yer alması

ve belirtilen süre içinde meydana çıkması, hastalığın hekim raporu ile tespit edilmesi

unsurlarının bir arada gerçekleşmesi gerekmektedir.

İş kazası mesleki nitelikte bulunmayan olayları da kapsamasına karşılık, meslek

hastalığı tamamen yürütülen işle ilgili olayları kapsamaktadır. İş kazası ani bir hareket

sonucu gerçekleşirken, meslek hastalığı zamanla oluşmaktadır.

Kömür madenlerinde çalışan sigortalıların tutuldukları, “Pnömokonyoz” ve

“Antrekozis” mermer ocakları veya kot taşlama işyerlerinde çalışanların tutuldukları

“Silikoz”, tütün işletmelerinde çalışan sigortalıların yakalandıkları “Tabakoz” gibi

hastalıklar, işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple meydana gelen meslek

hastalıklarından olduğu gibi, sıtma savaş işlerinde çalışan sigortalıların, bataklıkların

kurutulması işinde çalıştıkları sırada yakalandıkları “Sıtma” hastalığı veya hayvanlarla ilgili

işte çalışanların yakalandıkları “Şarbon” hastalığında, işin yürütüm şartları yüzünden

meydana gelen meslek hastalıklarından sayılmaktadır.

2-Meslek Hastalığının Tespiti

Sigortalının çalıştığı işten dolayı meslek hastalığına tutulduğu; a) Kurumca

yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları tarafından usulüne uygun olarak düzenlenen sağlık

kurulu raporu ve bu raporun dayanağı ve diğer tıbbi belgelerin, b) Kurum tarafından gerekli

görülmesi hallerinde işyerindeki çalışma şartlarını ve buna bağlı tıbbi sonuçlarını ortaya

koyan denetim raporları ve gerekli diğer belgelerin, Kurum Sağlık Kurulunca incelenmesiyle

tespit edilecektir.

Meslek hastalığı sigortalının işten ayrıldıktan sonra meydana çıkmış ve sigortalının

çalıştığı işten kaynaklanmış ise, eski işinden fiilen ayrılmasıyla hastalığın meydana çıkması

arasında bu hastalık için, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit

İşlemleri Yönetmeliğinde belirtilen süreden daha uzun bir sürenin geçmemiş olması şartı

Page 104: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

93

aranacaktır. Bu durumdaki sigortalının hastalıklarına ait hekim raporu ve diğer tıbbi

belgelerle doğrudan Kuruma müracaat etmesi gerekmektedir. Ancak herhangi bir meslek

hastalığının klinik ve laboratuar bulguları ile belirlendiği ve meslek hastalığına yol açan

etkenin işyerindeki inceleme sonunda tespit edildiği hallerde, meslek hastalıkları listesindeki

yükümlülük süresi aşılmış olsa bile, söz konusu hastalık Kurumun veya ilgilinin başvurusu

üzerine Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun onayı ile meslek hastalığı sayılacaktır.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların

tespit edilen meslek hastalığı tespit tarihinde yürüttüğü faaliyete ilişkin olup olmadığı

araştırılacak, tespit tarihindeki faaliyetten önceki başka faaliyet konusundan kaynaklanması

halinde, bu faaliyete ilişkin bilgilerin toplanması gerekmektedir. Daha önceki faaliyetine

ilişkin meslek hastalığına tutulan sigortalılar içinde yükümlülük sürelerinin geçip geçmediği

araştırılmalıdır.

Meslek hastalıkları listesindeki yükümlülük süresinin aşılması, belirtilmiş hastalıklar

dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılamayacağı konusunda sigortalı

ile Kurum ve sağlık tesisleri arasında çıkabilecek uyuşmazlıklar Sosyal Sigorta Yüksek

Sağlık Kurulunca karara bağlanması için gerekli işlemler yapılacaktır.

3-Meslek Hastalığının Bildirimi ve Bildirim Süresi

Meslek hastalığının bildirilme ve Kuruma bildirimin verilme süresi Kanunun 14

üncü maddesinde düzenlenmiştir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde sayılan sigortalılar ile

Kanunun 5 inci maddesinin (a), (b), (c), ve (e) bendinde sayılan sigortalıların meslek

hastalığına yakalanmaları halinde, işverenleri tarafından bu durumun öğrenildiği günden

başlayarak üç iş günü içinde, Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendinde sayılan sigortalının

meslek hastalığına yakalanmaları halinde işvereni tarafından bu durumun öğrenildiği günden

başlayarak üç iş günü içinde, aynı süre içinde sigortalı tarafından Sosyal Güvenlik İl

Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezlerine bildirilecektir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların

ise kendisi tarafından, meslek hastalığına tutulduğunun öğrendiği günden başlayarak üç iş

günü içinde Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezlerine bildirim

yapacaklardır.

Silikoz meslek hastalığına tutulduğunu hekim raporundan 10.11.2008 tarihinde

öğrenen sigortalı işverenine 17.11.2008 tarihinde bildirmiştir. İşverenin 19.11.2008(dahil)

tarihine kadar meslek hastalığını Kuruma bildirmesi gerekecektir.

Bildirim Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki

sigortalılar için işverenlerince, (b) bendi kapsamındaki sigortalılar için kendilerince

Yönetmelik Ek-7’de yer alan “iş kazası ve meslek hastalığı bildirim formu” ile yapılacaktır.

İş kazası bölümünde “iş kazası ve meslek hastalığı bildirim formu”nun Kuruma verilme

usulü, iş günü ve mücbir sebepler için açıklanan hususlar meslek hastalığı için de geçerli

olacaktır. Meslek hastalığının yazıyla bildirilmesinde işveren veya sigortalıların imzalarının

bulunması, sigortalının, sicil numarası, adı ve soyadı, doğum tarihi, işyerinde yaptığı iş ve

mahiyeti, işyerinin adresi, işverenin adı, soyadı, unvanı, şirket merkezi ve ikametgah adres

bilgilerinin bulunması gerekmektedir.

Page 105: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

94

4-Meslek Hastalığının Geç Bildirilmesi veya Bildirilmemesi

Kanunun 14 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında meslek hastalığı bildirim

yükümlülüğünü yerine getirmeyen veya yazılı olarak bildirilen hususları kasten eksik yada

yanlış bildiren işverene veya Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi

kapsamındaki sigortalıya, Kurumca meslek hastalığı için yapılmış bulunan masraflar ile

ödenmiş ise geçici iş göremezlik ödenekleri rücu edilecektir.

Kuruma yapılan meslek hastalığı bildirimlerinde, meslek hastalığının süresi içinde

bildirilip bildirilmediği tespit edilmelidir. Süresi içinde bildirilmeyen meslek hastalıklarında

Kuruma bildirildiği tarihten önce yapılan masraflar ile ödenen geçici iş göremezlik

ödenekleri işverenden veya sigortalıdan istenecek, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci

fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıya ödenmemiş ise verilmeyecektir. Ancak,

Kurumun haberdar olduğu tarihten itibaren yapılmış masraflar ile geçici iş göremezlik

ödenekleri Kurumca karşılanacaktır.

C- İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞININ SORUŞTURULMASI

Kanunun 13 ve 14 üncü maddelerine göre gerektiğinde, kazanın iş kazası olup

olmadığı ile hastalığın meslek hastalığı olup olmadığının Kurumun denetim ve kontrol ile

görevli memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri tarafından soruşturulacaktır.

Kurumun yapacağı soruşturmaların usul ve esasları Yönetmeliğin 41 inci maddesinde

belirlenmiştir.

İş kazası ve meslek hastalığı soruşturmaları, iş kazası ve meslek hastalığı bildirim

formu ile bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı ve bu sigorta kollarından

yararlanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, işverenin sorumluluğunun tespitinde

kaçınılmazlık ilkesinin uygulanıp uygulanmayacağı, olayın meydana gelmesinde sigortalının

kastı, ağır kusuru, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği

mevzuatına aykırı bir hareketi ile üçüncü şahısların kusurlu halleri sonucu meydana gelip

gelmediği hakkında karar verilebilmesi için yapılmaktadır.

Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü / Sosyal Güvenlik Merkezleri;

a) Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrası (a) bendi kapsamında olan

sigortalıların meydana gelen iş kazası ile ilgili olarak işverenlerince düzenlenen iş kazası ve

meslek hastalığı bildirim formu, iş kazası tespit tutanağı, kolluk kuvvetlerince düzenlenecek

tutanağın ve şahit ifadelerinden, kamu kurum ve kuruluşlarında meydana gelen iş kazası

dolayısıyla düzenlenen resmi belge, bilgi ve konuyla ilgili düzenlenen tutanakların

incelenmesinden, olayın iş kazası olduğunun anlaşılması halinde,

b) Bakanlık iş müfettişlerinin rapor ve tutanaklarında gerekli bilgilerin yer alması

veya yargı kararının bulunması durumlarında,

c) Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrası (b) bendi kapsamında olan

sigortalıların geçirdikleri iş kazası için; kolluk kuvvetlerince düzenlenmesi gereken tutanağın

dışındaki yukarıda belirtilen diğer belgeler ile olay nedeniyle başvurduğu sağlık tesisince

düzenlenecek raporun bulunması halinde, başkaca bir araştırma yapmadan iş kazaları

hakkında karar verebilir. Yukarıda sözü edilen belgelerdeki eksiklik nedeniyle karara

varılamayan olaylar için, belgeyi düzenleyenlerle yazışılarak eksikliklerin tamamlanmasına

müteakip karar verilmelidir. Bu işlemlerden sonra karar verilemeyen, şüpheli görülen veya

tereddüt edilen, uzun süreli tedavi gerektiren, maluliyet veya ölümle neticelenen, Kuruma

Page 106: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

95

büyük mali yük getiren iş kazaları ile meslek hastalıkları hakkında Kurumun denetim ve

kontrolle görevli memurlarınca veya Bakanlık iş müfettişlerince yapılan soruşturma

sonucuna göre işlem yapılacaktır. Sigortalılara haklarının kısa sürede sağlanması, yersiz

soruşturmaların engellenmesi bakımından Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü /Sosyal Güvenlik

Merkezlerince bu konuda gereken özen gösterilecektir.

Kuruma bildirilen iş kazası veya meslek hastalığı olayına ilişkin düzenlenen belge ve

bilgilerin gerçeğe uymadığı ve olayın incelenmesi sonucu iş kazası veya meslek hastalığı

olmadığının anlaşılması halinde, Kurumca bu olay için yersiz olarak yapılmış ödemeler,

ödemenin yapıldığı tarihten itibaren gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlardan Kanunun 96 ncı

maddesi gereğince 27.09.2008 tarihli, 27010 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Fazla Veya

Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine

göre tahsil olunacaktır.

D- İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI HALLERİNDE SAĞLANAN

HAKLAR VE YARARLANMA ŞARTLARI

1- Sağlanan Haklar

Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrasında iş kazası ve meslek hastalığı

hallerinde sigortalılara sağlanan haklar;

a) Sigortalıya geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneğinin

verilmesi,

b) Sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması,

c) İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine gelir

bağlanması,

ç) Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi,

d) İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için cenaze ödeneği verilmesi,

olarak sıralanmıştır.

Yukarıda sayılanlardan sadece geçici iş göremezlik ödenekleri kısa vadeli sigorta

kolları kapsamında, diğerleri ise uzun vadeli sigorta kolları kapsamında yürütülecektir.

2- Yararlanma Şartları

Sigortalıların iş kazasına bağlı olarak geçici iş göremezlik ödeneklerinden

yararlanabilmeleri için Kuruma yapılan bildirimin iş kazası olarak kabul edilmesi, meslek

hastalığı sigortasından geçici iş göremezlik ödeneğinden yararlanabilmek için ise meslek

hastalığının Kurum sağlık kurulunca tespit edilmesi gerekmektedir.

Geçici iş göremezlik ödeneğinin süresi Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık

kurulundan alınacak istirahat raporuna bağlıdır. Kanunun 18 inci maddesinin birinci

fıkrasının (a) bendine istinaden sigortalılara iş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle iş

göremedikleri sürece prim ödeme gün sayısı şartı aranmaksızın ilk günden itibaren her gün

için geçici iş göremezlik ödeneği verilecektir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde sayılanlara iş kazası ile

meslek hastalığı halinde geçici iş göremezlik ödeneği, genel sağlık sigortası dahil prim ve

her türlü borçlarının ödenmiş olması şartıyla yatarak tedavi süresince veya yatarak tedavi

sonrası bu tedavinin gereği olarak istirahat raporu aldıkları sürede ödenecektir.

Page 107: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

96

II- HASTALIK SİGORTASI

A-HASTALIK HALİNİN TANIMI VE KAPSAMI

Kanunun 15 inci maddesinde hastalık hali, sigortalının iş kazası ve meslek hastalığı

dışında kalan ve iş göremezliğine neden olan rahatsızlıklar olarak tanımlanmaktadır.

Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine istinaden, Kanunun 4

üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 inci maddesinin (b) bendi kapsamında

sayılan aday çırak, çırak ve işletmelerde eğitim gören öğrenciler ile (g) bendi kapsamında

sigortalı sayılan sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneği verilecektir. Bu sigortalılar

dışındakilere hastalığa bağlı geçici iş göremezlik ödeneği ödenmeyecektir.

Bu sigorta kolunda hastalık haline bağlı olarak ortaya çıkan iş göremezliğin üçüncü

gününden başlamak üzere her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilmektedir.

Geçici iş göremezlik ödeneği ödenebilmesi için;

a) Sigortalılık niteliğinin sona ermemesi,

b) İş göremezliğin başladığı tarihten önceki 1 yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli

sigorta primi bildirilmiş olması,

c) Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış

olması, gerekmektedir.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde sayılan sigortalıların,

01.10.2008 tarihinden önce başlayan ve aralıksız olarak bu tarihten sonra da devam eden iş

göremezlik hallerinde, 120 gün prim ödeme şartı yerine gelmediğinden geçici iş göremezlik

ödeneği ödenmeyen ancak, istirahatın başladığı tarihten geriye doğru bir yıl içinde 90 günlük

prim ödeme şartının bulunması durumunda 01.10.2008 (dahil) tarihinden itibaren istirahatın

başladığı tarih itibariyle bulunacak günlük kazanç üzerinden geçici iş göremezlik ödeneği

verilecektir.

Page 108: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

97

Ek 12.

İŞYERİ KAZA VE MESLEK HASTALIĞI BİLDİRİM FORMU

Düzenleme tarihi...........................

1

İşye

rin

in

Bölge Müdürlüğü Sicil No :

Unvanı :

Adresi :

İşçi Sayısı : Erkek Kadın Çocuk Eski Hük. Özürlü

Stajyer

2

Kaza Tarihi : ................. Kaza Gününde İşbaşı Saati : ...............

Kazanın olduğu saat :...............

Kazanın Meydana Geldiği Bölüm :

Kazada Yaralanan Uzuv –

Yaralanma Şekli :

3

İşçinin 1. derece yakınının Adı Soyadı

Açık adresi :

4

Meslek Hastalığı Tanısı veya

Şüphesi Tarihi :

Meslek Hastalığı Tanısı veya

Şüphesi İle Sevk edilenin Çalıştığı Bölüm / İş :

Meslek Hastalığı Tanısı veya

Şüphesinin Türü :

Meslek Hastalığının Saptanma Şekli:

Periyodik Üst Kurum Meslek Hast. Diğer

Muayene ile Sevki ile Hastanesinde

5

Kaz

aze

de

ve

ya K

aza

zed

ele

rin

/ M

esl

ek

Has

talığ

ı

Tan

ısı v

eya

Şü

ph

esi

İle

Has

tan

eye

Se

vk e

dile

nin

Adı Soyadı :

Cinsiyeti : E K

Sigorta Sicil No :

Yaşı :

İşe Giriş Tarihi :

Esas İşi (Mesleği) :

Medeni Hali : Evli Bekar Dul

Öğrenim Durumu :

İlköğretim Ort.öğr. Y. Okul Üniversite Y. Lisans

Doktora

Page 109: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

98

Kaza Anında Yaptığı İş :

6

Kaza sonucu ölü yaralı sayısı : Ölü Ağır Yaralı Uzuv Kaybı Hafif Yaralı

Kaza sonucu yaralanan işçilerden 3 günden fazla

İstirahat alanların sayısı : 1.Gün 2.Gün 3. Gün veya açık istirahat

Kazayı Gören : Var Yok

Şahitlerin Adı Soyadı :

Şahitlerin Adresi :

Şahitlerin İmzası :

KAZANIN SEBEBI VE OLUŞ ŞEKLI (AÇIKLAYINIZ) :

7

İşveren veya

Vekilinin

Adı ve Soyadı

İmzası

Not: 1- İşverenler işyerinde meydana gelen iş kazasını ve tespit edilecek meslek hastalığını en geç iki iş günü

içinde yazı ile ilgili Bölge Müdürlüğüne bildirmek zorundadır. (4857 sayılı İş Kanunu md. 77) Bu bildirimi

zamanında yapmayan işverenlere aynı kanunun 105 inci Maddesi uyarınca idari para cezası uygulanır.

2- 1, 3, 5 ve 7. inci bölümler hem kaza, hem de meslek hastalığı bildirimi durumunda,

2 ve 6. ıncı bölümler sadece kaza bildirimi durumunda,

4. üncü bölüm ise sadece meslek hastalığı bildirimi durumunda,

doldurulacaktır. (Formun ön yüzü yetmediği takdirde arka yüzü kullanılabilir.)

Page 110: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

99

Ek 13.

T.C.

D A N I S T A Y

ALTINCI DAİRE

Esas No : 2008/3365 Karar No : 2011/161

Davacı : Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birligi -ANKARA

Davalı : Bayındırlık ve İskan Bakanlığı - ANKARA

Davanın Özeti : 5.2.2008 günlü, 26778 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yapı

Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 3. maddesinin (i) bendinde tanımlanan ve 9.

maddesinin 2. Fıkrasında sözü geçen "şantiye şefi" ibaresinin, 28. maddesinin 6.

fıkrasının ve Geçici 3. maddesinin 1. fıkrasında sözü edilen "minha" düzenlemesinin

usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek iptali istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İmar Kanununun 38. maddesi uyarınca fenni mesuliyeti

üstlenebilen ve Yapı Denetim Kanunu uyarınca yapı denetimi faaliyetine katılabilen

fen adamının şantiye şefi olarak görev yapabileceği, her inşaatta mühendis veya

mimar şantiye şefi bulundurmanın mümkün olmadığı, yönetmelikte şantiye şefinin

görev ve sorumluluklarının ana hatlarıyla belirlendiği, diğer hususların genelgelerle

düzenlendiği, yönetmelik ekinde yer alan formların tamamen örnek olarak

hazırlandığı, günün şartlarına göre değiştirilebileceği, daha önce şantiye şefiyle ilgili

9. madde ve yapı inşaat alanı sınırlamasına ilişkin 11. maddenin iptali istemiyle

açılan davada yürütmenin durdurulması isteminin reddedildiği iddiasıyla davanın

reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in Düşüncesi : 05.02.2008 günlü, 26778

sayılı Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin Tanımlar Baslıklı 3. maddesinin 1.

fıkrasının (i) bendinde;

Şantiye Şefi: Konusuna ve niteliğine göre yapı islerini yapı müteahhidi adına

yöneterek uygulayan, mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına

sahip teknik personel olarak tanımlanmış bulunmaktadır.

Davacı şantiye şefliği düzenlemesini olumlu bulunmakta, ancak eksik düzenleme

getirmesi; mühendislerin yerine getirebileceği görevin, teknik öğretmen veya

tekniker diplomasına sahip teknik personele verilmesini öngören hükmü nedeniyle

Yönetmeliğin 3. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi ile 9. maddesinin 2. fıkrasında

geçen şantiye şefi düzenlemesinin iptalini istemektedir.

4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 12. maddesinde , bu Kanunda hüküm

bulunmayan hallerde 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili mevzuat hükümlerinin

uygulanacağı kurala bağlanmıştır.

3194 sayılı İmar Kanununun 09.12.2009 günlü, 5940 sayılı Kanunun 1. Maddesiyle

değişik 28. maddesinin 5. fıkrasında şantiye şefinin mimar veya mühendis olacağına

Page 111: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

100

işaret edilmiş, anılan Kanun'un 44. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde de şantiye

şefinin mimar ve mühendis olacağı belirtilmiş bulunmaktadır.

Bu durumda, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile 3194 sayılı İmar

Kanununda tanımlar başlığı altında ayrıca "Şantiye Şefi" tanımı yapılmamış olmakla

birlikte 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 12. maddesiyle uygulama

yola açılan 3194 sayılı İmar Kanunu’nda ara düzenlemelerde şantiye şefinin açıkça

mimar ve mühendis olacağı vurgulandığından, anılan yasal düzenlemeye aykırı

olarak dava konusu Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin 3. maddesinde şantiye

şefi olabilecek meslek gruplarının genişletilmesi suretiyle teknik öğretmen veya

tekniker diplomasına sahip teknik personeli de kapsama alacak şekilde tanımlama

yapılmasında hukuka uyarlık görülmediğinden, Yönetmeliğin anılan maddelerinin

iptali gerektiği düşünülmektedir.

Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrası ile Geçici 3. maddesinin 1. Fıkrasında

düzenlenen "minha" ibaresine gelince; Yönetmeliğin hizmet bedelinin ödenmesi

baslıklı 28. maddesinin 6. fıkrasında, "Yapı denetim kurulusunca hakedişi tahsil

edilen kısmi yapı bölümüne tekabül eden inşaat alanı, bu kuruluş ile birlikte, denetçi

mimar ve denetçi mühendisleri, kontrol elemanı ve yardımcı kontrol elemanlarının

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından minha edilir. Ancak, bu işlem, yapı

denetim kurulusunun o yapı bölümüyle ilgili sorumluluğunu ortadan kaldırmaz."

hükmü, Geçici 3. maddesinde, "Yapı denetim kuruluşlarının sorumluluğu altında

bulunan ve bu Yönetmelik ile belirlenmiş muhtelif fiziki seviyelerde olan islerde, söz

konusu fiziki seviyelere ait hak edişlerin ödenmiş olması kaydıyla, Yapı Denetim

Komisyonunca gerekli düzenlemeler Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren

en geç bir ay içinde tamamlanmak suretiyle, hakedişi ödenmiş seviye nispetinde

inşaat alanı yapı denetim kuruluşlarının sorumluluk alanından minha edilir." hükmü

yer almıştır.

Yönetmeliğin yapı denetim kurulusunun yetki sınırını belirleyen 11. maddesinde,

yapı denetim kurulusunun denetleyebileceği toplam yapı inşaat alanının 360.000

m2'yi geçemeyeceği belirtilmiş, Yönetmeliğin 15. maddesinde de, teknik personelin

denetim yetkisi düzenlenen hükümlerle açıklanmıştır.

Anılan hükümler bağlamında, Yönetmeliğe göre yapı denetim kurulusunun

düzenlediği hakediş raporu ilgili idareye sunulduktan sonra bu yapı bölümünde

denetim açısından herhangi bir eksiklik veya kusur yok ise hizmet bedeli yapı

denetim kurulusuna ödenecek ve hakedişin tahsil edilen kısmi yapı bölümüne tekabül

eden inşaat alanı, yapı denetim kuruluşunun ve teknik personelin denetim

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından düşülecektir. Aksi bir hesaplama ve

uygulama yapı denetim kuruluşunun 360.000 m2'lik işin tamamını bitirmeden, yeni

bir iş alamayacağı anlamına gelir ki bu da ticari alan kapsamında, yapı denetim

kurulusunun varlığını sürdürmesine engel olur. Kaldı ki, hakediş raporu sonucu

Page 112: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

101

denetleyebileceği inşaat alanı miktarından düşülen yapı kısmı ile ilgili olarak yapı

denetim kuruluşunun sorumluluğu devam etmektedir.

Bu durumda, Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrasında ve Yönetmeliğin yürürlüğe

girdiği tarihte devam eden inşaatlarla ilgili Geçici 3. maddesinde hukuka aykırılık

bulunmadığından, anılan maddelere yönelik olarak davanın reddi gerektiği

düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Ülkü Özcan'ın Düşüncesi : Dava, 5.2.2008 günlü, 26778 sayılı

Resmi Gazetede yayımlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 3.

maddesinin (i) bendinde tanımlanan ve 9. maddesinin 2. fıkrasında sözü geçen

"şantiye şefi" ibaresinin, 28. maddesinin 6. fıkrasının ve geçici 3. maddesinin 1.

fıkrasında sözü edilen "minha" düzenlemesinin iptali istemiyle açılmıştır.

Yönetmeliğin 3/i maddesinde şantiye şefinin, konusuna ve niteliğine göre yapım

işlerini yapı müteahhidi adına yöneterek uygulayan, mühendis, mimar, teknik

öğretmen veya tekniker diplomasına sahip teknik personeli ifade edeceği belirtilmiş,

9. maddede yapım isleri yürütülen şantiyede bir şantiye şefinin bulundurulması

mecburiyeti getirilmiş, aynı maddede şantiye şefinin, yapıyı ilgili mevzuat

hükümlerine, ruhsat ve eki projelere, denetçi mimar ve mühendis ve yardımcı kontrol

elemanlarının talimatlarına uygun olarak inşa ettirmek, yapı denetimi sırasında hazır

bulunarak denetimin uygun şartlar altında yapılmasını sağlamakla yükümlü olduğu

belirtilmiştir.

4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 1. maddesinde, kanunun amacının can

ve mal güvenliğini teminen, imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına,

standartlara uygun kaliteli yapı yapılması için proje ve yapı denetimini sağlamak ve

yapı denetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemek olduğu belirtilmiş, aynı Kanunun

12. maddesinde ise, " Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 3194 sayılı İmar

Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri uygulanır" hükmü yer almıştır.

3194 sayılı İmar Kanunun 38. maddesinin 2. fıkrasında," Yapıların, mimari, statik ve

her türlü plan, proje, resim ve hesaplarının hazırlanmasını ve bunların uygulamasıyla

ilgili fenni mesuliyetleri, uzmanlık konularına ve ilgili kanunlarına göre mühendisler,

mimarlar ile görev, yetki ve sorumlulukları yönetmelikte düzenlenecek olan fen

adamları deruhte ederler." hükmüne yer verilmiştir.

Anayasanın 124. maddesi uyarınca, Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri,

kendi görev alanlarını ilgilendiren-kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak

üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelik çıkarabilirler.

Dava konusu Yönetmelikte şantiye şefi tanımlanarak görev ve sorumlulukları ana

hatlarıyla belirtilmiş olup, şantiye şefinin alabileceği is miktarı ve görev

yapılabileceği alanlar çıkarılan genelgelerle belirlenmiştir.

3194 sayılı Kanunun 38. maddesinde, yapıların, mimari, statik ve her türlü plan,

proje, resim ve hesaplarının hazırlanması ve bunların uygulanmasıyla ilgili fenni

mesuliyetin uzmanlık konularına göre fen adamlarının yapacağı hükme

Page 113: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

102

bağlandığından dava konusu yönetmelikte yer alan şantiye şefi ibaresinde ve yapım

isleri yürütülen şantiyede fen adamı olan şantiye şefi bulundurulması gerektiğine

ilişkin maddesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile

sosyal sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanacak kişiler sosyal güvenlik

açısından mevzuatta tek bir çatı altında toplandığından, davacı, Yönetmeliğin 9.

maddesinin ikinci fıkrası uyarınca şantiye şefinin imzalayacağı sözleşmenin 7.

maddesinde, şantiye şefinin sosyal güvenlik bakımından 506 sayılı Sosyal Sigortalar

Kanunu'na tabi olacağı yönünde bir düzenleme yapıldığı, bu durumun ise, Bağ-Kur

kapsamında çalışan bir mühendis ve mimarın şantiye şefliği yapması konusunda

tereddüt yaratacağı yolundaki iddiası yerinde görülmemiştir.

Davanın Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrası ile Geçici 3. maddesinin 1.

Fıkrasında düzenlenen "minha" ibaresine ilişkin kısmına gelince; Yönetmeliğin 28.

maddesinin 6. fıkrasında, "Yapı denetim kurulusunca hakedişi tahsil edilen kısmi

yapı bölümüne tekabül eden inşaat alanı, bu kuruluş ile birlikte, denetçi mimar ve

denetçi mühendisleri, kontrol elemanı ve yardımcı kontrol elemanlarının

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından minha edilir. Ancak, bu işlem, yapı

denetim kuruluşunun o yapı bölümüyle ilgili sorumluluğunu ortadan kaldırmaz."

kuralı yer almış, Geçici 3. maddesinde, "Yapı denetim kuruluşlarının sorumluluğu

altında bulunan ve bu Yönetmelik ile belirlenmiş muhtelif fiziki seviyelerde olan

işlerde, söz konusu fiziki seviyelere ait hakedişlerin ödenmiş olması kaydıyla, Yapı

Denetim Komisyonunca gerekli düzenlemeler Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği

tarihten itibaren en geç bir ay içinde tamamlanmak suretiyle, hakedişi ödenmiş

seviye nispetinde inşaat alanı yapı denetim kuruluşlarının sorumluluk alanından

minha edilir." hükmü getirilmiş olup, Yönetmeliğe göre yapı denetim kurulusunun

düzenlediği hakediş raporu ilgili idareye sunulduktan sonra bu yapı bölümünde

denetim açısından herhangi bir eksiklik veya kusur yok ise hizmet bedeli yapı

denetim kuruluşuna ödenecek ve hakedişin tahsil edilen kısmi yapı bölümüne tekabül

eden inşaat alanı, yapı denetim kurulusunun ve teknik personelin denetim

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından düşülecektir.

Yönetmeliğin yapı denetim kuruluşunun yetki sınırını belirleyen 11. maddesinde,

yapı denetim kurulusunun denetleyebileceği toplam yapı inşaat alanının 360.000

m2'yi geçemeyeceği belirtildiğinden, hakedişin tahsil edilen kısmi yapı bölümüne

tekabül eden inşaat alanı, yapı denetim kuruluşunun ve teknik personelin denetim

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından düşülmemesi durumunda, yapı denetim

kuruluşunun 360.000 m2'lik isin tamamını bitirmeden, yeni bir iş alması mümkün

olamayacaktır.

Diğer taraftan, hakediş raporu sonucu denetleyebileceği inşaat alanı miktarından

düşülen yapı kısmı ile ilgili olarak yapı denetim kuruluşunun sorumluluğu devam

Page 114: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

103

edeceğinden yapı denetiminden beklenen amacın gerçekleşmesine engel

olmayacaktır.

Bu durumda, Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrasında ve Yönetmeliğin yürürlüğe

girdiği tarihte devam eden inşaatlarla ilgili Geçici 3. maddesinde hukuka aykırılık

bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı

düşünülmüştür.

TÜRK MİLLET ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince önceden

belirlenen 02.02.2011 tarihinde yapılan tebligat üzerine davacı vekili Av. Nurten

Çağlar ile davacı yanında davaya katılanın, ayrıca davalı Bayındırlık ve İskan

Bakanlığını temsilen Hukuk Müşaviri Suna Kotan'ın geldiği görülerek Savcı Ülkü

Özcan'ın katılması ile duruşma yapıldı. Aynı gün Tetkik Hakimi Özlem Şimşek'in

açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra isin gereği

görüşüldü :

Dava, 5.2.2008 günlü, 26778 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yapı Denetimi

Uygulama Yönetmeliğinin 3. maddesinin (i) bendinde tanımlanan ve 9. maddesinin

2. fıkrasında sözü geçen "şantiye şefi" ibaresinin, 28. maddesinin 6. fıkrasının ve

geçici 3. maddesinin 1. fıkrasında sözü edilen "minha" düzenlemesinin iptali

istemiyle açılmıştır.

05.02.2008 günlü, 26778 sayılı Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin Tanımlar

Baslıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendinde;

Şantiye Şefi: Konusuna ve niteliğine göre yapı işlerini yapı müteahhidi adına

yöneterek uygulayan, mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına

sahip teknik personel olarak tanımlanmış bulunmaktadır.

Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin 9. maddesinin 2. fıkrasında; "Yapım isleri

yürütülen şantiyede, mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına

sahip olmak üzere bir şantiye şefinin bulundurulması mecburidir. Yapı müteahhidi,

inşaatta görevlendireceği şantiye şefi ile asgari hüküm ve şartları ek-12'de gösterilen

form-10'da belirlenmiş sözleşmeyi imzalar. Bu sözleşmenin bir sureti yapı denetim

kuruluşuna verilir. Mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına

sahip olan yapı müteahhidinin şantiye şefliğini üstlenmesi hâlinde, şantiye şefliği için

sözleşme akdedilmesi şartı aranmaz. Yapı sahibi ile yapılan sözleşmede bu husus

belirtilir." hükmüne yer verilmiştir.

Davacı, şantiye şefliği düzenlemesini olumlu bulunmakta, ancak eksik düzenleme

getirmesi; mühendislerin yerine getirebileceği görevin, teknik öğretmen veya

tekniker diplomasına sahip teknik personele verilmesini öngören hükmü nedeniyle

Yönetmeliğin 3. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi ile 9. maddesinin 2. fıkrasında

geçen şantiye şefi düzenlemesinin iptalini istemektedir.

Page 115: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

104

4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 12. maddesinde, bu Kanunda hüküm

bulunmayan hallerde 3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili mevzuat hükümlerinin

uygulanacağı kurala bağlanmıştır.

3194 sayılı İmar Kanununun 09.12.2009 günlü, 5940 sayılı Kanunun 1. Maddesiyle

değişik 28. maddesinin 5. fıkrasında şantiye şefinin mimar veya mühendis olacağına

işaret edilmiş, anılan Kanun'un 44. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde de şantiye

şefinin mimar ve mühendis olacağı belirtilmiş bulunmaktadır.

Bu durumda, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile 3194 sayılı İmar

Kanununda tanımlar başlığı altında ayrıca "Şantiye Şefi" tanımı yapılmamış olmakla

birlikte 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 12. maddesiyle uygulama

yolu açılan 3194 sayılı İmar Kanunu’nda ara düzenlemelerde şantiye şefinin açıkça

mimar ve mühendis olacağı vurgulandığından, anılan yasal düzenlemeye aykırı

olarak dava konusu Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin 3. maddesinde şantiye

şefi olabilecek meslek gruplarının genişletilmesi suretiyle teknik öğretmen veya

tekniker diplomasına sahip teknik personeli de kapsama alacak şekilde tanımlama

yapılmasında hukuka uyarlık görülmemiştir.

Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrası ile Geçici 3. maddesinin 1. Fıkrasında

düzenlenen "minha" ibaresine gelince; Yönetmeliğin hizmet bedelinin ödenmesi

baslıklı 28. maddesinin 6. fıkrasında, "Yapı denetim kurulusunca hakedişi tahsil

edilen kısmi yapı bölümüne tekabül eden inşaat alanı, bu kuruluş ile birlikte, denetçi

mimar ve denetçi mühendisleri, kontrol elemanı ve yardımcı kontrol elemanlarının

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından minha edilir. Ancak, bu işlem, yapı

denetim kurulusunun o yapı bölümüyle ilgili sorumluluğunu ortadan kaldırmaz."

hükmü, Geçici 3. maddesinde, "Yapı denetim kuruluşlarının sorumluluğu altında

bulunan ve bu Yönetmelik ile belirlenmiş muhtelif fiziki seviyelerde olan islerde, söz

konusu fiziki seviyelere ait hak edişlerin ödenmiş olması kaydıyla, Yapı Denetim

Komisyonunca gerekli düzenlemeler Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren

en geç bir ay içinde tamamlanmak suretiyle, hakedişi ödenmiş seviye nispetinde

inşaat alanı yapı denetim kuruluşlarının sorumluluk alanından minha edilir." hükmü

yer almıştır.

Yönetmeliğin yapı denetim kurulusunun yetki sınırını belirleyen 11. maddesinde,

yapı denetim kuruluşunun denetleyebileceği toplam yapı inşaat alanının 360.000

m2'yi geçemeyeceği belirtilmiş, Yönetmeliğin 15. maddesinde de, teknik personelin

denetim yetkisi düzenlenen hükümlerle açıklanmıştır.

Anılan hükümler bağlamında Yönetmeliğe göre yapı denetim kuruluşunun

düzenlediği hakediş raporu ilgili idareye sunulduktan sonra bu yapı bölümünde

denetim açısından herhangi bir eksiklik veya kusur yok ise hizmet bedeli yapı

denetim kuruluşuna ödenecek ve hakedişin tahsil edilen kısmı yapı bölümüne tekabül

eden inşaat alanı, yapı denetim kuruluşunun ve teknik personelin denetim

sorumluluğu altında bulunan inşaat alanından düşülecektir. Aksi bir hesaplama ve

Page 116: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

105

uygulama yapı denetim kurulusunun 360.000 m2'lik isin tamamını bitirmeden, yeni

bir is alamayacağı anlamına gelir ki bu da ticari alan kapsamında, yapı denetim

kuruluşunun varlığını sürdürmesine engel olur. Kaldı ki, hakediş raporu sonucu

denetleyebileceği inşaat alanı miktarından düşülen yapı kısmı ile ilgili olarak yapı

denetim kuruluşunun sorumluluğu devam etmektedir.

Bu durumda, Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrasında ve Yönetmeliğin yürürlüğe

girdiği tarihte devam eden inşaatlarla ilgili Geçici 3. maddesinde hukuka aykırılık

bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, Yönetmeliğin 3. maddesinin (i) bendinde tanımlanan ve 9.

maddesinin 2. fıkrasında sözü geçen “Şantiye Şefi" ibaresinin İPTALİNE,

Yönetmeliğin 28. maddesinin 6. fıkrası ile Geçici 3. maddesinin 1. fıkrasında geçen

"Minha" düzenlemesine yönelik olarak davanın REDDİNE, davadaki haklılık

durumuna göre aşağıda dökümü yapılan 153,00 TL. yargılama giderinin yarısı olan

76,50 TL'nin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, diğer yarısı olan 76,50

TL'nin davacı üzerine bırakılmasına, karar verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık

Asgari Ücret Tarifesine Göre belirlenen 2200 TL vekalet ücretinin davalı idareden

alınarak davacıya ödenmesine, müdahilin yaptığı masrafların üzerinde bırakılmasına,

posta avansından artan 22,50 TL'nin davacıya iadesine, bu kararın tebliğini izleyen

30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyizen

başvurulabileceğinin taraflara duyurulmasına, 02.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar

verildi.

Page 117: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

106

Ek 14.

YAPI MÜTEAHHİTLERİNİN KAYITLARI İLE ŞANTİYE ŞEFLERİ

VE YETKİ BELGELİ USTALAR HAKKINDA YÖNETMELİK

Resmi Gazete Tarih: 16/12/2010

Resmi Gazete Sayı: 27788

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Şantiye Şefliği ve Yetki Belgeli Usta Çalıştırılması

Şantiye şefliği

MADDE 10 – (1) Şantiye şefinin, yapım işinin uzmanlık alanına uygun olmak üzere

mimar, mühendis veya bunlara ilişkin teknik öğretmen veya tekniker olması şarttır.

(2) Şantiye şefi; yapım işinin konusu, niteliği, büyüklüğü, imalâtın özel ihtisas

gerektirip gerektirmediği de gözetilerek belirlenir.

(3) 5 inci maddenin ikinci fıkrasındaki yapılar hariç, yapı ruhsatına tabi tüm yapılarda

şantiye şefi bulundurulması zorunludur.

(4) Yapı müteahhidi, bu maddedeki şartları haiz olması halinde şantiye şefliğini

üstlenebilir. Bu durumda ayrıca şantiye şefi bulundurma şartı aranmaz.

(5) Şantiye şefi, görev yaptığı ilin sınırları dışında başka bir ilde görev üstlenemez ve

bu Yönetmelikte belirtilen toplam m2 sınırları aşılmamak kaydıyla aynı anda en fazla beş

ayrı yapım işinin şantiye şefliğini üstlenebilir.

(6) Şantiye şefi, yapı müteahhidi adına, yapım işinin ruhsata ve ruhsat eki etüt ve

projelere uygun olarak gerçekleştirilebilmesi için gerekli olan inşaat ve iş organizasyonunu

sağlamak, mevzuatın öngördüğü her türlü tedbiri almak, uygulamak ve uygulatmakla

sorumludur.

(7) Şantiye şefi, inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgeli usta çalıştırılmasından

sorumludur.

(8) Şantiye şefi görev aldığı yapım işinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için

gerekli her türlü önlemin aldırılması yetkisine sahiptir. Bu yetkinin yapı müteahhidi

tarafından kullandırılmaması halinde şantiye şefi sorumlu tutulamaz.

(9) Şantiye şefi görev aldığı yapım işinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili eksiklik ve

kusurları, öneri ve önlemleri belirlemek, yapı müteahhidine rapor etmek ve şantiyede görev

alan ilgili kişilere bildirmekle yükümlüdür. Raporda yer alan hususların yerine

getirilmemesinden yapı müteahhidi sorumludur.

(10) Şantiye şefinin yapım işine dair görevi, yapı ruhsatının alınmasından itibaren

başlayıp yapı kullanma izin belgesinin alınması ile son bulur.

(11) Şantiye şefi görev aldığı yapım işine dair yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin

belgesini imzalamakla yükümlüdür.

(12) Spor tesisleri, sinema, tiyatro, konser salonu, kongre merkezi, müze, eğitim

kurumu, yurt, sağlık tesisi, haberleşme ve ulaşım tesisleri, itfaiye, karakol, kışla, cezaevi,

enerji üretim ve dağıtım tesisleri, kuleler, ayaklı su depoları, hangar yapıları ile palplanşlı,

kazıklı, ankrajlı iksa yapıları ve kazıları, Bakanlıkça belirlenen mimarlık hizmetlerine esas

yapı sınıflarından ondördüncü fıkrada sayılanların dışındaki yapılarda ve kamu kurum ve

Page 118: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

107

kuruluşlarınca yapılan veya yaptırılan yapılarda, binanın kullanım amacına uygun olarak

mimar veya mühendis unvanlı şantiye şefi bulundurulması zorunludur.

(13) Mimar veya mühendis unvanlı şantiye şeflerinin aynı anda üslenebileceği işlerin

toplamı 30.000m2 yi geçemez. Ancak yapım işinin tek ruhsata bağlı veya toplu yapı

niteliğinde olması halinde 30.000m2 yi geçmeme şartı aranmaz.

(14) Onikinci fıkradaki yapılar hariç olmak üzere, Bakanlıkça belirlenen mimarlık

hizmetlerine esas yapı sınıflarından birinci, ikinci ve üçüncü sınıf yapılar ve bodrumları ile

birlikte toplam beş katı ve yapı inşaat alanı 2000m2 yi geçmeyen yapılarda teknik

öğretmenler, 1500m2 yi geçmeyen yapılarda ise teknikerler meslek alanlarına uygun olarak

şantiye şefliğini üstlenebilir.

(15) Mühendis, mimar ve teknik öğretmen unvanlı teknik personelin şantiye şefi

olarak görev yaptığı 4857 sayılı İş Kanununun 81 inci maddesi kapsamında yer alan inşaat

ve tesisat işlerinde, şantiye şeflerinin iş güvenliği uzmanlığı belgesine haiz olması

zorunludur.

Page 119: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

108

Ek 15.

İMAR KANUNU İLE BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞININ TEŞKİLAT

VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE

DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

Kanun No. 5940

Kabul Tarihi: 9/12/2009

MADDE 1 – 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 28 inci maddesi başlığı ile

birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Müelliflik, fenni mesuliyet, şantiye şefliği, yapı müteahhitliği ve kayıtlar:

MADDE 28- Bu Kanun kapsamındaki mimarlık, mühendislik ve planlama hizmetine ilişkin

harita, plan, etüt, proje ve eklerinin düzenlenmesi ve bunların yerine getirilmesinin;

uygulamada bulunulacak alanın, yerleşme merkezinin ve yapının sınıfına, özelliğine ve

büyüklük derecesine göre, uzmanlık alanlarına uygun olarak 38 inci maddede belirtilen

meslek mensuplarına yaptırılması mecburidir. Müellifler ve uygulamada bulunan meslek

mensupları, işlerini bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata uygun olarak gerçekleştirmekten

sorumludur.

Yapıda inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan malzemelerin kamu adına denetimine

ilişkin fenni mesuliyet, ruhsat eki etüt ve projelerin gerektirdiği uzmanlığı haiz meslek

mensupları tarafından ayrı ayrı üstlenilmek zorundadır. Fenni mesul mimar ve mühendisler

uzmanlık alanlarına göre; yapının, tesisatı ve malzemeleri ile birlikte, bu Kanuna, ilgili diğer

mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve teknik

şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle görevlidir. Yapı sahibine ve idareye

karşı sorumlu olan fenni mesuller, uzmanlık alanına uygun olarak yapıda yetki belgesi

olmayan usta çalıştırılması veya şantiye şefi bulundurulmaksızın yapım işinin sürdürülmesi

veya yapının mevzuata aykırı yapılması veya istifaları halinde, bu durumları altı iş günü

içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, fenni mesuller kanuni

mesuliyetten kurtulamaz. Bildirim üzerine, en geç üç iş günü içinde 32 nci maddeye göre

işlem yapılır.

Fenni mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir meslek mensubu fenni

mesuliyeti üstlenmedikçe yapının devamına izin verilmez. Fenni mesulün istifası halinde,

istifa tarihinden önce yapılan işlere dair sorumluluğu devam eder. Yeni atanan fenni mesul,

daha önce yapılan işlerin denetlenmesinden ve eksiklik ve hata var ise giderilmesini

sağlamaktan ve bildirimde bulunmaktan da sorumludur. Tespit edilen bu eksiklik ve hatalar

giderilmedikçe inşaatın devamına izin verilmez.

Fenni mesuller, Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelikte belirlenen sınıf, özellik ve

büyüklüğe sahip bulunan yapıların denetimi faaliyetine yardımcı olmak üzere, 38 inci

maddeye göre uygun nitelikte ve sayıda fen adamı istihdam etmek mecburiyetindedir.

Page 120: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

109

Fenni mesuller, uzmanlık alanlarına göre yapım işlerinin denetimine ilişkin ayrıntılı

bütün belgeler ile mimarlık ve mühendislik hizmetleri raporunu idareye vermek ve yapı

kullanma izin belgesini imzalamak mecburiyetindedir. Yapıya ilişkin bilgiler, ilgili idarece,

etüt ve proje müelliflerinin, fenni mesullerin, yapımüteahhitlerinin ve şantiye şefi mimar

veya mühendisin üyesi bulunduğu meslek odasına, üyelik kayıtlarına işlenmek üzere

bildirilir.

Fenni mesuller, mesuliyet üstlendikleri yapı ile alakalı olarak yapı müteahhitliği,

şantiye şefliği, taşeronluk ve malzeme satıcılığı yapamaz. Yapı sahibi, yapısının fenni

mesuliyetini üstlenemez.

27 nci madde kapsamındaki yapılar ile entegre tesis niteliğinde olmayan ruhsata tabi

tarım ve hayvancılık yapılarına ait 22 nci maddede yer alan etüt ve projeler, il özel

idarelerince veya Bakanlığın taşra teşkilatınca hazırlanabilir. Bu tarım ve hayvancılık

yapılarına dair fenni mesuliyet, il özel idaresinin veya Bakanlığın taşra teşkilatının mimar ve

mühendisleri tarafından üstlenilebilir.

Yapı müteahhidi ve şantiye şefi; yapıyı, tesisatı ve malzemeleriyle birlikte bu Kanuna,

ilgili diğer mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere,

standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa etmek, neden olduğu mevzuata

aykırılığı gidermek mecburiyetindedir. Yapı müteahhidi ve şantiye şefi, ilgili fenni

mesullerin denetimi olmaksızın inşaat ve tesisatlarına ilişkin yapım işlerini sürdüremez,

inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta çalıştıramaz.

Bakanlıktan veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş idareden yetki belgesi almaksızın,

inşaat ve tesisat dahilyapım işlerinin müteahhitliği üstlenilemez. Yetki belgeleri geçici veya

daimi olarak düzenlenebilir. Gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine yapı inşa

eden müteahhitlerin kayıtları, her yapı için ayrı ayrı tutulur. Bu kayıtların birer nüshası, ilgili

yapı müteahhidinin yetki belgelendirmesi işlemlerinde değerlendirilmek üzere Bakanlığa

gönderilir. Müteahhitlere yetki belgesi verilmesi işlemleri, bu kayıtlar da değerlendirilerek

Bakanlıkça yürütülür.

Fenni mesullerce denetime ilişkin mimarlık ve mühendislik raporları hazırlanan, yapı

sahibi, fenni mesuller ve ilgili idare elemanlarının birlikte düzenlediği tespit tutanağı ile

tamamlandığı belirlenen, ancak, yapı müteahhidinin yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta

primi borçlarının ve diğer sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle yapı

kullanma izin belgesi verilmesi işlemleri tamamlanamayan yapılar için, yapının müteahhidi

olmayan yapı sahibinin talebi üzerine, ilgili idarece durum tespit edilerek yapı kullanma izin

belgesi verilir. Bu belgenin bir örneği, ilgili kurumlara ve ilgililerin kayıtlarına işlenmek ve

değerlendirilmek üzere ilgili meslek odalarına ve Bakanlığa gönderilir.

Yapı sahibi, ruhsat süresi dolmamış olan bir yapının etüt ve proje müellifliği,

yapı müteahhitliği ve şantiye şefliği görevlerinden herhangi birini üstlenmemiş ise bütün

sorumluluk, ilgisine göre etüt ve proje müelliflerine, yapı müteahhidine, şantiye şefine ve

ilgili fenni mesullere aittir.”

MADDE 2 – 3194 sayılı Kanunun 42 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde

değiştirilmiştir.

“İdari müeyyideler:

MADDE 42- Bu maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve

hallerin tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince sorumlular

Page 121: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

110

hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu maddede belirtilen idari

müeyyideler uygulanır.

Ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına

aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde

idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın

özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal

emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre,beşyüz Türk Lirasından

az olmamak üzere, aşağıdaki şekilde hesaplanan idari para cezaları uygulanır:

a) Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı

üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için;

1) I. sınıf A grubu yapılara üç, B grubu yapılara beş Türk Lirası,

2) II. sınıf A grubu yapılara sekiz, B grubu yapılara onbir Türk Lirası,

3) III. sınıf A grubu yapılara onsekiz, B grubu yapılara yirmi Türk Lirası,

4) IV. sınıf A grubu yapılara yirmiüç, B grubu yapılara yirmibeş, C grubu

yapılara otuzbir Türk Lirası,

5) V. sınıf A grubu yapılara otuzsekiz, B grubu yapılara kırkaltı, C grubu

yapılara elliiki, D grubu yapılaraaltmışüç Türk Lirası,

idari para cezası verilir. Bu miktarlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o

yıl için 4/1/1961tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi

hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında bir Türk Lirasının

küsuru da dikkate alınmak suretiyle artırılarak uygulanır.

b) Mevzuata aykırılığı yapı inşaat alanı üzerinden hesaplanması mümkün olmayan,

yapının cephelerini ve diğer yapı elemanlarını değiştiren veya yapı malzemesi için öngörülen

gereklere aykırı bulunan uygulamalar için, Bakanlıkça yayımlanan ve aykırılığa konu

imalatın tespiti tarihinde yürürlükte bulunan birim fiyat listesine göre ilgili idarece belirlenen

bedelin % 20’si kadar idari para cezası verilir.

c) (a) ve (b) bentlerine göre cezalandırmayı gerektiren aykırılığa konu yapı;

1) Hisseli parselde diğer maliklerin muvafakati alınmaksızın yapılmış ise cezanın %

30’u,

2) Kamuya veya başkasına ait bir parselde yapılmış ise cezanın % 40’ı,

3) Uygulama imar planında veya parselasyon planında “Kamu Tesisi Alanı veya

Umumî Hizmet Alanı” olarak belirlenmiş bir alanda yapılmış ise cezanın % 60’ı,

4) Mevcut haliyle veya öngörülen bir afet tehlikesi karşısında can ve mal emniyetini

tehdit ediyor ise cezanın % 100’ü,

5) Uygulama imar planı bulunan bir alanda yapılmış ise cezanın % 20’si,

6) Yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış ise cezanın % 80’i,

7) Özel kanunlar ile belirlenmiş özel imar rejimine tabi bir alanda yapılmış ise cezanın

% 50’si,

8) Ruhsatsız ise cezanın % 180’i,

9) Ruhsatı hükümsüz hale gelmesine rağmen inşaatı sürdürülüyor ise cezanın % 50’si,

10) Yapı kullanma izin belgesi alınmış olmakla birlikte, ruhsat alınmaksızın

yeni inşaî faaliyete konu ise cezanın % 100’ü,

11) İnşaî faaliyetleri tamamlanmış ve kullanılmıyor ise cezanın % 10’u,

12) İnşaî faaliyetleri tamamlanmış ve kullanılıyor ise cezanın % 20’si,

Page 122: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

111

13) Çevre ve görüntü kirliliğine sebebiyet veriyor ise cezanın % 20’si,

(a) ve (b) bentlerinde belirtilen şekilde tespit edilen para cezalarının miktarına göre

ayrı ayrı hesap edilerek ilave olunur. Para cezalarına konu olan alanın hesaplanmasında,

aykırılıktan etkilenen alan dikkate alınır.

18, 28, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 40 ve 41 inci maddelerde belirtilen mükellefiyetleri

yerine getirmeyen veya bu maddelere aykırı davranan yapı veya parsel sahibine, harita, plan,

etüt ve proje müelliflerine, fenni mesullere, yapı müteahhidine ve şantiye şefine, ilgisine

göre ayrı ayrı olmak üzere ikibin Türk Lirası, bu fiillerin çevre ve sağlık şartlarına aykırı

olması halinde dörtbin Türk Lirası, can ve mal emniyetini tehdit etmesi halindealtıbin Türk

Lirası idari para cezası verilir.

Yapıldığı tarih itibarıyla plana ve mevzuata uygun olmakla beraber, mevcut haliyle

veya öngörülen bir afet tehlikesi karşısında can ve mal emniyetini tehdit ettiği veya edeceği

ilgili idare veya mahkeme kararı ile tespit olunan yapılara, ilgili idarenin yazılı ikazına

rağmen idarece tanınan süre içinde takviyede bulunmayan veya bu yapıları 39 uncu madde

uyarınca yıkmayan yapı sahibine onbin Türk Lirası idari para cezası verilir.

27 nci maddeye göre il özel idaresince belirlenmiş köy yerleşme alanı sınırları içinde

köyün nüfusuna kayıtlı olan ve köyde sürekli oturanlar tarafından, projeleri il özel idaresince

incelenerek fen, sanat ve sağlık şartlarına uygun olmasına rağmen muhtarlık izni olmaksızın

konut ve zatî maksatlı tarım ve hayvancılık yapısı inşa edilmesi halinde yapı

sahibine üçyüz Türk Lirası idari para cezası verilir. Bu yapılardaki diğer aykırılıklar ve

ruhsata tabi tarım ve hayvancılık maksatlı yapılardaki aykırılıklar için verilecek olan idari

para cezası, üçyüzTürk Lirasından az olmamak üzere, ikinci fıkraya göre hesaplanan toplam

ceza miktarının beşte biri olarak uygulanır.

Yukarıdaki fıkralarda belirtilen fiil ve hallerin, yapının inşa edilmesi süreci içinde

tekrarı halinde, idari para cezaları bir kat artırılarak uygulanır.

Yukarıdaki fıkralar uyarınca tahsil olunan idari para cezaları, aynı fiil

nedeniyle 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 184 üncü maddesine göre

mahkûm olanlara faizsiz olarak iade edilir.

Yapının bu Kanuna, ilgili diğer mevzuata, plana, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere

uygun hale getirilmesi için idarenin yazılı izni dahilinde yapılan iş ve işlemler mühür bozma

suçu teşkil etmez.

Müelliflerin, fenni mesul mimar ve mühendislerin, yapı müteahhitlerinin, şantiye şefi

mimar ve mühendislerin, imar mevzuatına aykırı fiillerinden dolayı verilen cezaları ve

haklarındaki kesinleşmiş mahkeme kararları, kendi kayıtlarına işlenmek ve ilgili mevzuata

göre cezai işlem yapılmak üzere, üyesi bulundukları meslek odasına ve Bakanlığa ilgili

idarece bildirilir. Bu kişiler, verilen ceza süresi içinde yeni bir iş üstlenemez.

Yapı müteahhidinin yetki belgesi;

a) Yapım işinin ruhsata ve ruhsat eki etüt ve projelere aykırı olarak gerçekleştirilmesi

ve 32 ncimaddeye göre verilen süre içinde aykırılığın giderilmemesi halinde beş yıl,

b) Yapım işinde ruhsat eki etüt ve projelere aykırı olarak gerçekleştirilen imalatın can

ve mal güvenliğini tehdit etmesi halinde on yıl,

c) Bakanlıkça olumsuz kayıt değerlendirmesi yapılan hallerde bir yıl,

süreyle Bakanlıkça iptal edilir. Yapı müteahhidinin, yapım işlerinden doğan vergi ve

sigorta primi borçlarını ödememesi ve diğer sorumluluklarını yerine getirmemesi hallerinde

Page 123: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

112

yetki belgesi bir yıldan az olmamak üzere Bakanlıkça iptal edilir ve bunlara sorumluluklarını

yerine getirinceye kadar yeni yetki belgesi düzenlenmez. Yetki belgesi iptal edilen yapı

müteahhidi yeni yetki belgesi düzenleninceye kadar yeni iş üstlenemez, ancak mevcut

işlerini tamamlar. Yetki belgeli yapı müteahhidi olmaksızın başlanılan yapının ruhsatı iptal

edilir ve yapı mühürlenir.”

MADDE 3 – 3194 sayılı Kanunun 44 üncü maddesinin (I) numaralı fıkrasının (e)

bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“e) Her türlü inşaat ve tesisat dahil yapım işlerine dair yapı müteahhitlerinin yetki

belgelendirilmesi işlemlerine; yapı müteahhitlerinin iş gruplarına, ihtisaslaşmalarına ve

yüklenilecek işin büyüklüğüne göre sınıflandırılmasına ve bunların sahip olmaları gereken

asgari eğitim, iş tecrübesi, teknik donanımı ve kapasitesi, mali durumu, idari yapısı ve

personel şartları ile niteliklerine; yapı müteahhitlerinin faaliyetlerinin denetlenmesine,

kayıtlarının tutulmasına ve değerlendirilmesine; mimar ve mühendis unvanlı şantiye şefi

çalıştırılması mecburi ve yapı müteahhidi olmaksızın da yapılması mümkün olan yapılara;

şantiye şeflerine, yapım ve denetim işlerinde istihdam edilecek fen adamlarına ve yetki

belgeli ustalara ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar, Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve

Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Mesleki Yeterlilik Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği,

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin

görüşleri alınarak,”

MADDE 4 – 3194 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 12- Bu Kanunun 44 üncü maddesinin (I) numaralı fıkrasının (e)

bendinde öngörülen konulara ilişkin yönetmelik bir yıl içinde yürürlüğe konulur.

GEÇİCİ MADDE 13- Bu maddenin yürürlüğe girmesinden sonra inşaat, tesisat,

elektrik, sıva ve benzeribranşlarda yetki belgesi almak isteyenlerden, hangi branşta iş

yaptıklarını belgeleyenlere usta olduklarını gösterir geçici yetki belgesi verilir. Bu

belgeler 1/1/2012 tarihinden itibaren sürekli yetki belgesine dönüştürülür.”

MADDE 5 – 13/12/1983 tarihli ve 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığının

Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinin mülga

(g) bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, (i) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve

(j) bendinde yer alan “sicillerini” ibaresi “kayıtlarını” olarak değiştirilmiştir.

“g) Türkiye Coğrafi Bilgi Sisteminin oluşturulmasına, iyileştirilmesine ve

işletilmesine dair iş ve işlemleri yapmak, yaptırmak, yaygın olarak kullanılmasını teşvik

etmek,”

“i) Gerçek kişilerin, özel hukuk tüzel kişilerinin ve kamu kurum ve kuruluşlarının yurt

içindeki inşaat ve tesisat dahil yapım işlerini üstlenmek isteyen ve mevzuatta belirlenen

nitelikleri taşıyan gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine idarelerce tutulan kayıtlarını

da değerlendirerek yapı müteahhitliği yetki belgesi vermek,”

MADDE 6 – 180 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 12 nci maddesinin (h) bendi

aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“h) Gerçek kişilerin, özel hukuk tüzel kişilerinin ve kamu kurum ve kuruluşlarının

yurt içindeki harita ve plan işleri ile inşaat ve tesisat dahil yapım işlerini üstlenmek isteyen,

ilgili mevzuatında belirlenen nitelikleri taşıyan gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine;

tutulan kayıtları da dikkate alarak yetki belgesi vermek, bu faaliyetler ile etüt, proje,

kontrollük ve müşavirlik işleri ile ilgili olarak yurt dışında müteahhitlik hizmeti verenler

Page 124: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

113

hakkında gerekli iş ve işlemleri yapmak, ilgililerin kayıtlarını tutup değerlendirmek ve belge

vermek,”

MADDE 7 – Bu Kanunun;

a) 1 inci maddesi ile değiştirilen 3194 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin sekizinci

fıkrasının son cümlesinde yer alan “inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta

çalıştıramaz” hükmü ile dokuzuncu fıkrasının müteahhitlere yetki belgesi verilmesine ilişkin

hükümleri 1/1/2012 tarihinde,

b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,

yürürlüğe girer.

MADDE 8 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 16/12/2009

Page 125: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

114

Ek 16.

İMAR KANUNU

Kanun Numarası: 3194

Kabul Tarihi: 03/05/1985

Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 09/05/1985

Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 18749

MÜELLİFLİK, FENNİ MESULİYET, ŞANTİYE ŞEFLİĞİ, YAPI

MÜTEAHHİTLİĞİ VE KAYITLAR:

Madde 28- (Değişik madde: 09/12/2009-5940 S.K./1.mad)

Bu Kanun kapsamındaki mimarlık, mühendislik ve planlama hizmetine ilişkin harita, plan,

etüt, proje ve eklerinin düzenlenmesi ve bunların yerine getirilmesinin; uygulamada

bulunulacak alanın, yerleşme merkezinin ve yapının sınıfına, özelliğine ve büyüklük

derecesine göre, uzmanlık alanlarına uygun olarak 38 inci maddede belirtilen meslek

mensuplarına yaptırılması mecburidir. Müellifler ve uygulamada bulunan meslek

mensupları, işlerini bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata uygun olarak gerçekleştirmekten

sorumludur.

Yapıda inşaat ve tesisat işleri ile kullanılan malzemelerin kamu adına denetimine ilişkin

fenni mesuliyet, ruhsat eki etüt ve projelerin gerektirdiği uzmanlığı haiz meslek mensupları

tarafından ayrı ayrı üstlenilmek zorundadır. Fenni mesul mimar ve mühendisler uzmanlık

alanlarına göre; yapının, tesisatı ve malzemeleri ile birlikte, bu Kanuna, ilgili diğer

mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve teknik

şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle görevlidir. Yapı sahibine ve idareye

karşı sorumlu olan fenni mesuller, uzmanlık alanına uygun olarak yapıda yetki belgesi

olmayan usta çalıştırılması veya şantiye şefi bulundurulmaksızın yapım işinin sürdürülmesi

veya yapının mevzuata aykırı yapılması veya istifaları halinde, bu durumları altı iş günü

içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorundadır. Aksi takdirde, fenni mesuller kanuni

mesuliyetten kurtulamaz. Bildirim üzerine, en geç üç iş günü içinde 32 nci maddeye göre

işlem yapılır.

Fenni mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir meslek mensubu fenni mesuliyeti

üstlenmedikçe yapının devamına izin verilmez. Fenni mesulün istifası halinde, istifa

tarihinden önce yapılan işlere dair sorumluluğu devam eder. Yeni atanan fenni mesul, daha

önce yapılan işlerin denetlenmesinden ve eksiklik ve hata var ise giderilmesini sağlamaktan

ve bildirimde bulunmaktan da sorumludur. Tespit edilen bu eksiklik ve hatalar

giderilmedikçe inşaatın devamına izin verilmez.

Fenni mesuller, Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelikte belirlenen sınıf, özellik ve

büyüklüğe sahip bulunan yapıların denetimi faaliyetine yardımcı olmak üzere, 38 inci

maddeye göre uygun nitelikte ve sayıda fen adamı istihdam etmek mecburiyetindedir.

Fenni mesuller, uzmanlık alanlarına göre yapım işlerinin denetimine ilişkin ayrıntılı bütün

belgeler ile mimarlık ve mühendislik hizmetleri raporunu idareye vermek ve yapı kullanma

izin belgesini imzalamak mecburiyetindedir. Yapıya ilişkin bilgiler, ilgili idarece, etüt ve

Page 126: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

115

proje müelliflerinin, fenni mesullerin, yapı müteahhitlerinin ve şantiye şefi mimar veya

mühendisin üyesi bulunduğu meslek odasına, üyelik kayıtlarına işlenmek üzere bildirilir.

Fenni mesuller, mesuliyet üstlendikleri yapı ile alakalı olarak yapı müteahhitliği, şantiye

şefliği, taşeronluk ve malzeme satıcılığı yapamaz. Yapı sahibi, yapısının fenni mesuliyetini

üstlenemez.

27 nci madde kapsamındaki yapılar ile entegre tesis niteliğinde olmayan ruhsata tabi tarım

ve hayvancılık yapılarına ait 22 nci maddede yer alan etüt ve projeler, il özel idarelerince

veya Bakanlığın taşra teşkilatınca hazırlanabilir. Bu tarım ve hayvancılık yapılarına dair

fenni mesuliyet, il özel idaresinin veya Bakanlığın taşra teşkilatının mimar ve mühendisleri

tarafından üstlenilebilir.

Yapı müteahhidi ve şantiye şefi; yapıyı, tesisatı ve malzemeleriyle birlikte bu Kanuna,

ilgili diğer mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere,

standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa etmek, neden olduğu mevzuata

aykırılığı gidermek mecburiyetindedir. Yapı müteahhidi ve şantiye şefi, ilgili fenni

mesullerin denetimi olmaksızın inşaat ve tesisatlarına ilişkin yapım işlerini sürdüremez,

inşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta çalıştıramaz.

Bakanlıktan veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş idareden yetki belgesi almaksızın, inşaat ve

tesisat dahil yapım işlerinin müteahhitliği üstlenilemez. Yetki belgeleri geçici veya daimi

olarak düzenlenebilir. Gerçek kişilere ve özel hukuk tüzel kişilerine yapı inşa eden

müteahhitlerin kayıtları, her yapı için ayrı ayrı tutulur. Bu kayıtların birer nüshası, ilgili yapı

müteahhidinin yetki belgelendirmesi işlemlerinde değerlendirilmek üzere Bakanlığa

gönderilir. Müteahhitlere yetki belgesi verilmesi işlemleri, bu kayıtlar da değerlendirilerek

Bakanlıkça yürütülür.

Fenni mesullerce denetime ilişkin mimarlık ve mühendislik raporları hazırlanan, yapı

sahibi, fenni mesuller ve ilgili idare elemanlarının birlikte düzenlediği tespit tutanağı ile

tamamlandığı belirlenen, ancak, yapı müteahhidinin yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta

primi borçlarının ve diğer sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle yapı

kullanma izin belgesi verilmesi işlemleri tamamlanamayan yapılar için, yapının müteahhidi

olmayan yapı sahibinin talebi üzerine, ilgili idarece durum tespit edilerek yapı kullanma izin

belgesi verilir. Bu belgenin bir örneği, ilgili kurumlara ve ilgililerin kayıtlarına işlenmek ve

değerlendirilmek üzere ilgili meslek odalarına ve Bakanlığa gönderilir.

Yapı sahibi, ruhsat süresi dolmamış olan bir yapının etüt ve proje müellifliği, yapı

müteahhitliği ve şantiye şefliği görevlerinden herhangi birini üstlenmemiş ise bütün

sorumluluk, ilgisine göre etüt ve proje müelliflerine, yapı müteahhidine, şantiye şefine ve

ilgili fenni mesullere aittir.

Page 127: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

116

Ek 17.

TÜRK BORÇLAR KANUNU

Kanun No : 6098

Tarih : 11/01/2011

YEDİNCİ BÖLÜM

Eser Sözleşmesi

A. Tanımı

MADDE 470- Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin

de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.

B. Hükümleri

I. Yüklenicinin borçları

1. Genel olarak

MADDE 471- Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı

menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır.

Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki

işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken meslekî ve teknik kurallara

uygun davranışı esas alınır.

Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi

yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde

yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yaptırabilir.

Aksine âdet veya anlaşma olmadıkça yüklenici, eserin meydana getirilmesi için

kullanılacak olan araç ve gereçleri kendisi sağlamak zorundadır.

2. Malzeme bakımından

MADDE 472- Malzeme yüklenici tarafından sağlanmışsa yüklenici, bu malzemenin

ayıplı olması yüzünden işsahibine karşı, satıcı gibi sorumludur.

Malzeme işsahibi tarafından sağlanmışsa yüklenici, onları gereken özeni göstererek

kullanmakla ve bundan dolayı hesap ve artanı geri vermekle yükümlüdür.

Eser meydana getirilirken, işsahibinin sağladığı malzemenin veya eserin yapılması

için gösterdiği yerin ayıplı olduğu anlaşılır veya eserin gereği gibi ya da zamanında meydana

getirilmesini tehlikeye düşürecek başka bir durum ortaya çıkarsa, yüklenici bu durumu

hemen işsahibine bildirmek zorundadır; bildirmezse bundan doğacak sonuçlardan sorumlu

olur.

3. İşe başlama ve yürütme

MADDE 473- Yüklenicinin işe zamanında başlamaması veya sözleşme hükümlerine

aykırı olarak işi geciktirmesi ya da işsahibine yüklenemeyecek bir sebeple ortaya çıkan

gecikme yüzünden bütün tahminlere göre yüklenicinin işi kararlaştırılan zamanda

bitiremeyeceği açıkça anlaşılırsa, işsahibi teslim için belirlenen günü beklemek zorunda

olmaksızın sözleşmeden dönebilir.

Meydana getirilmesi sırasında, eserin yüklenicinin kusuru yüzünden ayıplı veya

sözleşmeye aykırı olarak meydana getirileceği açıkça görülüyorsa, işsahibi bunu önlemek

üzere vereceği veya verdireceği uygun bir süre içinde yükleniciye, ayıbın veya

Page 128: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

117

aykırılığın giderilmesi; aksi takdirde hasar ve masrafları kendisine ait olmak üzere, onarımın

veya işe devamın bir üçüncü kişiye verileceği konusunda ihtarda bulunabilir.

4. Ayıp sebebiyle sorumluluk

a. Ayıbın belirlenmesi

MADDE 474- İşsahibi, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân

bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde

yükleniciye bildirmek zorundadır.

Taraflardan her biri, giderini karşılayarak, eserin bilirkişi tarafından gözden

geçirilmesini ve sonucun bir raporla belirlenmesini isteyebilir.

b. İşsahibinin seçimlik hakları

MADDE 475- Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hâllerde işsahibi,

aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:

1. Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı

ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme.

2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme.

3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak

üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme.

İşsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.

Eser, işsahibinin taşınmazı üzerinde yapılmış olup, sökülüp kaldırılması aşırı zarar

doğuracaksa işsahibi, sözleşmeden dönme hakkını kullanamaz.

c. İşsahibinin sorumluluğu

MADDE 476- Eserin ayıplı olması, yüklenicinin açıkça yaptığı ihtara karşın,

işsahibinin verdiği talimattan doğmuş bulunur veya herhangi bir sebeple işsahibine

yüklenebilecek olursa işsahibi, eserin ayıplı olmasından doğan haklarını kullanamaz.

d. Eserin kabulü

MADDE 477- Eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra, yüklenici her türlü

sorumluluktan kurtulur; ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden

geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğu devam eder.

İşsahibi, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, eseri kabul etmiş

sayılır.

Eserdeki ayıp sonradan ortaya çıkarsa işsahibi, gecikmeksizin durumu yükleniciye

bildirmek zorundadır; bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır.

e. Zamanaşımı

MADDE 478- Yüklenici ayıplı bir eser meydana getirmişse, bu sebeple açılacak

davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde iki yılın; taşınmaz

yapılarda ise beş yılın ve yüklenicinin ağır kusuru varsa, ayıplı eserin niteliğine

bakılmaksızın yirmi yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.

II. İşsahibinin borçları

1. Bedelin muacceliyeti

MADDE 479- İşsahibinin bedel ödeme borcu, eserin teslimi anında muaccel olur.

Eserin parça parça teslim edilmesi kararlaştırılmış ve bedel parçalara göre

belirlenmişse, her parçanın bedeli onun teslimi anında muaccel olur.

2. Bedel

a. Götürü bedel

Page 129: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

118

MADDE 480- Bedel götürü olarak belirlenmişse yüklenici, eseri o bedelle meydana

getirmekle yükümlüdür. Eser, öngörülenden fazla emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile

yüklenici, belirlenen bedelin artırılmasını isteyemez.

Ancak, başlangıçta öngörülemeyen veya öngörülebilip de taraflarca göz önünde

tutulmayan durumlar, taraflarca belirlenen götürü bedel ile eserin yapılmasına engel olur

veya son derece güçleştirirse yüklenici, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını

isteme, bu mümkün olmadığı veya karşı taraftan beklenemediği takdirde sözleşmeden dönme

hakkına sahiptir. Dürüstlük kurallarının gerektirdiği durumlarda yüklenici, ancak fesih

hakkını kullanabilir.

Eser, öngörülenden az emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile işsahibi, belirlenen

bedelin tamamını ödemekle yükümlüdür.

b. Değere göre bedel

MADDE 481- Eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak

belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine

bakılarak belirlenir.

C. Sözleşmenin sona ermesi

I.Yaklaşık bedelin aşılması

MADDE 482- Başlangıçta yaklaşık olarak belirlenen bedelin, işsahibinin kusuru

olmaksızın aşırı ölçüde aşılacağı anlaşılırsa işsahibi, eser henüz tamamlanmadan veya

tamamlandıktan sonra sözleşmeden dönebilir.

Eser, işsahibinin arsası üzerine yapılıyorsa işsahibi, bedelden uygun bir miktarın

indirilmesini isteyebileceği gibi, eser henüz tamamlanmamışsa, yükleniciyi işe devamdan

alıkoyarak, tamamlanan kısım için hakkaniyete uygun bir bedel ödemek suretiyle sözleşmeyi

feshedebilir.

II. Eserin yok olması

MADDE 483- Eser teslimden önce beklenmedik olay sonucu yok olursa işsahibi, eseri

teslim almada temerrüde düşmedikçe yüklenici, yaptığı işin ücretini ve giderlerinin

ödenmesini isteyemez. Bu durumda malzemeye gelen hasar, onu sağlayana ait olur.

Eserin işsahibince verilen malzeme veya gösterilen arsanın ayıbı veya işsahibinin

talimatına uygun yapılması yüzünden yok olması durumunda yüklenici, doğabilecek

olumsuz sonuçları zamanında bildirmişse, yaptığı işin değerini ve bu değere girmeyen

giderlerinin ödenmesini isteyebilir. İşsahibinin kusuru varsa, yüklenicinin ayrıca zararının

giderilmesini de isteme hakkı vardır.

III. Tazminat karşılığı fesih

MADDE 484- İşsahibi, eserin tamamlanmasından önce yapılmış olan kısmın

karşılığını ödemek ve yüklenicinin bütün zararlarını gidermek koşuluyla sözleşmeyi

feshedebilir.

IV. İşsahibi yüzünden ifanın imkânsızlaşması

MADDE 485- Eserin tamamlanması, işsahibi ile ilgili beklenmedik olay dolayısıyla

imkânsızlaşırsa yüklenici, yaptığı işin değerini ve bu değere girmeyen giderlerini isteyebilir.

İfa imkânsızlığının ortaya çıkmasında işsahibi kusurluysa, yüklenicinin ayrıca

tazminat isteme hakkı vardır.

V. Yüklenicinin ölümü veya yeteneğini kaybetmesi

Page 130: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

119

MADDE 486- Yüklenicinin kişisel özellikleri göz önünde tutularak yapılmış olan

sözleşme, onun ölümü veya kusuru olmaksızın eseri tamamlama yeteneğini kaybetmesi

durumunda kendiliğinden sona erer. Bu durumda işsahibi, eserin tamamlanan kısmından

yararlanabilecek ise, onu kabul etmek ve karşılığını vermekle yükümlüdür.

Page 131: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

120

Ek 18.

İŞ KANUNU

Kanun No : 4857 Kabul Tarihi : 22.5.2003

Resmi Gazete Tarih ve Sayısı : 10.6.2003 – 25134

Tanımlar

MADDE 2. - Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek

veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren, işçi ile işveren

arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek

amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.

İşverenin işyerinde ürettiği mal veya hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı

yönetim altında örgütlenen yerler (işyerine bağlı yerler) ile dinlenme, çocuk emzirme,

yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden ve meslekî eğitim ve avlu gibi diğer

eklentiler ve araçlar da işyerinden sayılır.

İşyeri, işyerine bağlı yerler, eklentiler ve araçlar ile oluşturulan iş organizasyonu kapsamında

bir bütündür.

İşveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere

işveren vekili denir. İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı işlem ve yükümlülüklerinden

doğrudan işveren sorumludur.

Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri

hakkında da uygulanır. İşveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan

kaldırmaz.

Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde

veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık

gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte

çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren

ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu

Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan

yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.

Asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi

suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren

ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı

işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi

sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık

gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez.

Page 132: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

121

Ek 19.

KAMU İHALE KANUNU

KANUN NO : 4734

KABUL TARİHİ : 04.01.2002

MADDE 53.

b) Bu Kanuna göre yapılacak ihaleler ile ilgili olarak Kurumun görev ve yetkileri aşağıda

sayılmıştır:

2) Bu Kanuna ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa ilişkin bütün mevzuatı, standart ihale

dokümanlarını ve tip sözleşmeleri hazırlamak, geliştirmek ve uygulamayı yönlendirmek.

Page 133: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

122

Ek 20.

YAPIM İŞLERİ GENEL ŞARTNAMESİ

Yüklenicinin iş başında bulunması

Madde 19- Yüklenicinin üstlenmiş olduğu işin devamı süresince, iş yerinde bulunması

esastır. Bununla birlikte, yüklenici, işlerin gecikmesine ve durmasına yol açmamak şartı ile

noterce düzenlenmiş bir vekaletnameyle tam yetki almış ve idarece kabul edilmiş bir vekil

bırakarak iş başından ayrılabilir.

Yüklenici veya vekili iş yerinden ayrılmalarını gerektiren hallerde, yapı denetim

görevlisinden izin almak zorundadır.

Hatalı, kusurlu ve eksik işler

Madde 25- Yapı denetim görevlisi, yüklenici tarafından yapılmış olan işin eksik, hatalı ve

kusurlu olduğunu veya malzemenin şartnamesine uygun olmadığını gösteren delil ve

işaretler gördüğü takdirde, gerek işin yapımı sırasında ve gerekse kesin kabule kadar olan

sürede bu gibi eksiklerin, hataların ve kusurların incelenmesi ve tespiti için gerekli görülen

yerlerin kazılmasını ve/veya yıkılıp yeniden yapılmasını yükleniciye tebliğ eder.

Bu incelemeler yüklenici veya vekili ile birlikte yapılır. Yüklenici veya vekili bu konuda

yapılacak tebliğe uymazsa, incelemeler yapı denetim görevlisince tek taraflı olarak yapılıp

durum bir tutanakla tespit edilir.

Bu gibi inceleme ve araştırmaların giderleri, işlerin eksik, hatalı ve kusurlu olduğunun

anlaşılması halinde yükleniciye ait olur. Aksi anlaşılırsa genel hükümlere göre işlem yapılır.

Sorumluluğu yükleniciye ait olduğu anlaşılan hatalı, kusurlu ve malzemesi şartnameye

uymayan işlerin bedelleri, geçici hakedişlere girmiş olsa bile, yüklenicinin daha sonraki

hakedişlerinden veya kesin hakedişinden veyahut teminatından kesilir.

Çalışanların hakları ve çalışma şartları

Madde 35- Yüklenici, yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun olarak, işe aldığı her

işçiye, personele ve teknik elemana, bunların adını ve soyadını, işe giriş tarihini, ücretini ve

ücretin ödeneceği tarihi gösteren, kendisi veya vekili tarafından imzalanmış usulüne uygun

bir karne vermek zorundadır.

Ücret miktarı ve ödeme tarihi değişmedikçe bu karne geçerli sayılır. Değişiklik olduğu

takdirde yüklenici çalışanlarına verdiği karneyi bu esasa göre, yedi gün içinde değiştirmek

zorundadır. Bu yeni karnede önceki bilgilere ilave olarak yeni karnenin geçerlik tarihi

mutlaka yazılır.

Yapı denetim görevlisi iş yerinde çalışanlar arasında yüklenici veya alt yükleniciler

tarafından ücretleri ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığını kontrol ederek ücretleri

ödenmeyen varsa yükleniciden ve alt yüklenicilerden istenecek bordrolara göre bu ücretlerin

yüklenici hakedişinden ödenmesini sağlayacaktır.

Bunun için yüklenicinin hakediş istemesi üzerine bu istek ve hakedişin ödeneceği tarih

(yaklaşık olarak), 1475 sayılı İş Kanunu'nun 29 uncu maddesinde yazılı olduğu şekilde ilan

olunur. İlanın yapıldığı, yapı denetim görevlisinin ve yüklenici veya vekili ile işçi

temsilcisinin imzaladıkları bir tutanakla tespit edilerek bu tutanağın bir sureti hakedişin

ödeme yerine gönderilir.

Page 134: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

123

Yükleniciden alacağı olan işçi, personel ve teknik elemanlar, ilan tarihinden başlamak üzere

bir hafta içinde yapı denetim görevlisine başvurabilirler.

Alacaklar, hakediş raporunun düzenlendiği tarihten önceki (işçi ücretleri ödeme günü

öncesindeki) günler için belirlenmiş sayılır. Bu tür alacakların üç aylık tutarından fazlası

hakkında idareye herhangi bir sorumluluk düşmez.

Bildirilen alacak iddiaları, yüklenici veya alt yüklenicinin kayıtları ile varsa puantaj ve daha

önceki hesap pusulalarından incelenip anlaşmaya varılan miktarların (üç aylık ücret tutarını

geçmemek üzere) yüklenici tarafından bordroya bağlanması sağlanır ve bu bordrolar hakediş

raporu ile birlikte ödeme yerine gönderilir.

Yüklenicinin hakedişinin ödenmesi gereken kısmından indirilen bu bordro tutarı ayrı bir

çekle ödeme biriminin ilgili mutemedine verilir ve bordroda gösterilen alacaklar ilgililere

yapı denetim görevlisi, yüklenici veya vekili ile işçi temsilcisinin önünde ödenir, bu husus

ayrıca bir tutanakla tespit olunur. Yapılacak tebligata rağmen yüklenici veya vekili ödemede

hazır bulunmazsa bu husus tutanakta belirtilir.

Yüklenicinin iş verdiği alt yüklenicilerin gündelikçi, haftalıkçı veya aylıkçı olarak işyerinde

çalıştırdığı işçi, personel ve teknik elemanların tamamı da yüklenicinin elemanları hükmünde

olup bunların ücretlerinin ödenmesinden de doğrudan doğruya yüklenici sorumludur.

Yüklenici, bunların ücretleri hakkında da aynen kendi elemanları gibi ve yukarıda belirtildiği

şekilde işlem yapmak zorundadır.

Personel alacaklarının kontrol edilebilmesi için yüklenici, teknik ve idareci personeli ile

işçilerine yaptığı ödemelerin bordrolarından birer suretini, bordroların düzenlenme

tarihinden başlayarak en çok bir ay içinde, yapı denetim görevlisine verecek ve bu

bordrolarda teknik ve idareci personel ile işçilerin sanatları ve çalıştıkları yerler, ad ve

soyadları ile doğum yerleri ve tarihleri belirtilecektir.

Bordrolarda yüklenicinin veya vekilinin imzası bulunacaktır.

Bu tür alacakların tümü para ile ödenir. Para yerine kısmen de olsa marka veya başka bir

şeyin kullanılması usulü, yüklenicinin kantinlerinde paradan başka herhangi bir şeyin para

yerine kullanılması yasaktır.

Yüklenici çalıştırdığı işçilerin, bu işkolunda veya meslekte aynı veya benzer iş için toplu

sözleşme veya mevzuatla kabul edilenlerden daha az elverişli olmayan şartlarda

çalışmalarını ve ücret almalarını sağlayacaktır. Ücret, yan ödeme ve çalışma şartlarının toplu

sözleşme veya mevzuatla tespit edilmemiş olması halinde yüklenici, en yakın ve uygun bir

bölgedeki işkolu veya meslekteki aynı veya benzer bir iş için toplu sözleşme veya mevzuatla

tespit edilenlerden veya yüklenicinin bulunduğu işkolu ve meslekteki benzer işverenlerin

verdiği genel seviyeden daha az elverişli olmayan ücret, yan ödeme ve çalışma şartlarını

sağlayacaktır. Yüklenici, varsa alt yükleniciler bu çalışma şartlarının sağlanması için gerekli

tedbirleri alacaktır.

İş sahibi idarede sözleşmenin devri halinde işi devir alan yüklenicinin bu çalışma

şartlarına uymalarını sağlayacak gerekli tedbirleri alacaktır.

Yüklenicinin yukarıdaki paragrafta açıklanan çalışma şartlarına uymaması veya bu şartları

uygulamaması halinde 48 inci madde hükümleri uygulanır.

Geçici hakediş raporları

Madde 40- Yüklenici tarafından yapılan işlerin bedelleri,

a) Birim fiyat esasına göre yaptırılan işlerde;

Page 135: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

124

Sözleşmeye ekli birim fiyat teklif cetvelinde yazılı veya sonradan düzenlenen yeni birim

fiyatlar ile metrajlarından hesaplanan iş kalemi miktarlarının çarpımı üzerinden hesaplanan

tutardan sözleşmedeki kayıtlara ve ilgili kanunlara göre yapılacak kesintiler de çıktıktan

sonra, sözleşmenin ödemeye ilişkin hükümleri çerçevesinde kendisine ödenir.

Sözleşme eki birim fiyat teklif cetvelinde herhangi bir iş kaleminin öngörülmüş ve birim

fiyatının gösterilmiş olması yükleniciye, mutlaka o nev’i işi yapma hakkını vermez.

Yüklenicinin yaptığı işler ile ihzarattan doğan alacakları, metrajlara göre hesaplanarak

sözleşme hükümleri uyarınca kesin ödeme niteliğinde olmamak ve kazanılmış hak

sayılmamak üzere geçici hakediş raporları ile ödenir. Metrajlar, yeşil defter ve eklerinde

gösterilir. Yüklenici, idarenin isteği halinde, kesin hesapları da yapı denetim görevlisinin

denetimi altında işe paralel olarak yürütmek zorundadır. Bu halde, geçici hakediş

raporlarının düzenlenmesinde, bitmiş iş kısımları için kesin metrajdaki miktarlar dikkate

alınır.

Hakediş raporlarının düzenlenmesi aşağıdaki esaslara göre yapılır.

Geçici hakediş raporları yüklenicinin başvurusu üzerine, sözleşme veya eklerinde aksine bir

hüküm bulunmadıkça ayda bir defa düzenlenir. Yüklenici başvurmadığı takdirde idare, en

çok üç ay içinde, tek taraflı olarak hakediş düzenleyebilir. Gelecek yıllara sari olmayan

sözleşmelerde yaptırılan işler için, son hakediş raporu bütçe yılının sonuna rastlayan ayın

yirminci günü düzenlenir.

İşe başlanıldığı tarihten itibaren meydana getirilen işler ile o tarihteki ihzaratın miktarı yapı

denetim görevlisi tarafından yüklenici veya vekili ile birlikte ölçülür ve bulunan miktarlar

sözleşmedeki esaslara uygun olarak hakediş raporuna dahil edilir. İhzaratın hakediş

raporlarına geçirilebilmesi için, bunların işin bünyesine girecek veya yardımcı olarak

kullanılacak malzemeden olması ve fiyatlarının İhale dokümanında gösterilmiş bulunması

gereklidir. Sözleşmelerinde aksine bir hüküm yoksa, işbaşına getirilmemiş ihzaratın bedeli

ödenmez.

İhzaratın, iş programlarında, sözleşme ve eklerindeki esaslara göre belirtilecek miktarlardan

fazla yapılması idarenin iznine bağlıdır.

Bedeli ödenmiş ihzarat malzemesi, ancak yetkili makamın onayı ile şantiyeden çıkarılabilir.

Düzenlenen hakediş raporunun işleme konulabilmesi için, yüklenici veya işbaşında bulunan

vekili tarafından imzalanmış olması gereklidir. Yüklenici veya vekili, bildirilen günde,

hakedişe esas ölçülerin alınmasında hazır bulunmazsa yapı denetim görevlisi ölçümleri tek

başına yaparak hakediş raporunu düzenler ve yüklenicinin bu husustaki itirazları kabul

edilmez.

Hakediş raporu düzenlendikten sonra bir hafta içinde yüklenici raporu imzalamazsa yapı

denetim görevlisi, hakediş raporunu idareye gönderir ve rapor yüklenici tarafından

imzalanıncaya kadar idarede hiçbir işlem yapılmaksızın bekletilir. Yüklenici hakediş

raporlarını zamanında imzalamamış olursa ödemede meydana gelecek gecikmeden dolayı

hiçbir şikayet ve istekte bulunamaz.

Hazırlanan ve iki tarafça imzalanmış bulunan geçici hakediş raporu, tahakkuk işlemi

yapılıncaya kadar, yetkili makamlar tarafından düzeltilebilir. Ancak bu düzeltme sırasında

eski rakam ve yazıların okunabilir şekilde çizilmiş olarak hakediş raporunda bulunması ve

düzeltme yapan yetkililerin imzasını taşıması gereklidir. Ancak bu düzeltmeler yeniden sayfa

düzenlemeyi gerektirecek ölçüde fazla ise, esas sayfa üzerinde düzeltmenin yapıldığına

Page 136: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

125

ilişkin açıklama bulunmak şartı ile, yeniden ayrı bir sayfa düzenlenip hakediş raporuna

eklenir.

Yüklenicinin geçici hakedişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve

dayandığı gerçekleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği

dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunun "idareye verilen ........tarihli dilekçemde yazılı

ihtirazı kayıtla" cümlesini yazarak imzalaması gereklidir. Eğer yüklenicinin, hakediş

raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar, yetkililer tarafından

hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakedişin kendisine ödendiği

tarihten başlamak üzere en çok on gün içinde bu itirazını dilekçe ile idareye bildirmek

zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul

etmiş sayılır.

Her hakediş tutarından, bir evvelki hakediş tutarı çıkarıldıktan sonra kalan miktara idarece

ilgili mevzuata göre hesaplanacak Katma Değer Vergisi eklendikten sonra bulunan

miktardan sözleşmede yazılı kesintiler, varsa yüklenicinin idareye olan borçları ve cezalar ile

kanunen alınması gereken vergiler kesilir. Hakediş raporu, yüklenici veya vekili tarafından

imzalandığı tarihten başlamak üzere en geç sözleşmesinde yazılı sürenin sonunda, eğer

sözleşmede bu hususta bir kayıt yoksa otuz gün içinde tahakkuka bağlanır. Bu tarihten

başlamak üzere on beş gün içinde de ödeme yapılır.

b) Anahtar teslimi götürü bedel esasına göre yaptırılan işlerde;

Bu işlerin hakediş raporları, sözleşmesinde ve eklerinde yazılı esaslara göre düzenlenir. Bu

hakediş raporlarının imzalanma, düzeltme ve ödemeleri yukarıda (a) bendinde yazılı

hükümlere göre yapılır.

Gerek bu madde hükümlerine göre geçici hakediş raporlarının gerekse 41 inci madde

hükümlerine göre kesin hesapların ve kesin hakediş raporunun hazırlanması ve gerekli

ölçmelerin ve bunlarla ilgili diğer hizmetlerin yapılması için yüklenici, yeterli sayıda işçi ve

personeli bedelsiz olarak yapı denetim görevlisinin emrine verir.

Kesin hakediş raporu ve hesap kesilmesi

Madde 41- Birim fiyat esaslı sözleşmelerde, işin geçici kabulü yapıldıktan sonra, kesin

hakediş raporunun düzenlenmesine esas olacak kesin metraj ve hesapların tamamlanmasına

başlanır. Bunlar biri asıl olmak üzere en az üç suret halinde düzenlenir. Yüklenicinin kesin

hakediş raporunun düzenlenmesinde geçici hakediş raporlarındaki rakamlara itibar edilmez

ve kesin metraj ve hesaplar sonucunda bulunan miktarlar esas alınır.

Kesin metraj ve hesaplarının yapıldığı sürece yüklenici veya vekili hesapların yapıldığı yerde

bulunmak zorundadır.

Yapı denetim görevlisi, yüklenici veya vekili ile birlikte işin gidişine paralel olarak daha

önce hazırlanıp karşılıklı imzalanmış bulunan kesin metraj ve hesapları ve işin gidişine

paralel hazır olmayanları, yine birlikte tamamlayıp imzalayarak geçici kabul tarihinden

başlamak üzere en çok altı ay içinde idareye teslim etmek zorundadır. Bu hesapların

yapılması sırasında yüklenici veya vekili tarafından yapılmış ve fakat yapı denetim

görevlisince çözüme bağlanamamış itirazlar varsa bunlar da incelenmek üzere hesaplarla

birlikte idareye verilecektir.

Kesin metraj ve hesapların düzenlenmesi sırasında yüklenici veya vekili, yapı denetim

görevlisinin yazılı tebliğine rağmen hazır bulunmadığı takdirde, yapı denetim görevlisi

Page 137: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

126

hesapları tek taraflı olarak hazırlar ve geçici kabul tarihinden başlamak üzere en çok altı ay

içinde idareye teslim eder. Bu aşamada yükleniciye, hazırlanmış bu kesin metraj ve hesapları

altmış gün içinde incelemesi için tebligat yapılır. Yüklenici incelemesini daire dışında

yapmak isterse kesin metraj ve hesapların asıl olmayan suretlerinden bir takımı kendisine

verilir. Yüklenici kesin metraj ve hesapları inceleyip itirazsız imzalarsa hesapların idarece

incelenmesine başlanır.

Anahtar teslimi götürü bedel sözleşmelerde ise, kesin hakediş raporu düzenlenmesine işin

geçici kabulü yapıldıktan sonra başlanır ve sözleşme ve eklerinde öngörülen hükümler

çerçevesinde kesin hesap işlemleri gerçekleştirilir.

Gerek birim fiyat sözleşmeli işlerde gerekse anahtar teslimi götürü bedel işlerde;

yüklenicinin kesin hesaplara itirazı varsa aynı inceleme süresi içinde idareye yazılı olarak

bildirmek zorundadır. Böyle yapmadığı takdirde kesin hesapla ilgili bütün belgeleri kayıtsız

kabul etmiş sayılır ve bundan sonra bu hususta yapılacak herhangi bir itiraz dikkate alınmaz.

Yapı denetim görevlisi belirtilen süre içinde kesin hesapları idareye teslim etmediği takdirde,

yüklenici kendi hazırladığı kesin hesapları idareye vererek incelenmesini ve onaylanmasını

isteyebilir.

Her üç durumda da idareler teslim aldıkları kesin hesapları, teslim tarihinden başlamak üzere

en çok altı ay içinde inceleyip onaylarlar. Aksi halde yüklenici, varsa itirazlarında haklı

sayılacağı gibi, işin kesin kabulü yapılmış olmak şartı ile, kesin hakediş raporunun

düzenlenmesini de isteyebilir.

Yüklenicinin, kesin hesapların yapılışında hazır bulunmayıp sonradan altmış günlük sürede

hesapları incelemesi halinde, idarenin altı aylık inceleme süresi, yüklenicinin incelemeyi

bitirdiğini idareye yazılı olarak bildirdiği tarihten başlar.

Kesin hesapların ve kesin kabul tutanağının idarece onaylanmasından sonra, bunlara ilişkin

onay tarihlerinin sonuncusundan başlamak üzere en çok otuz gün içinde, idarece onaylanmış

kesin hesaplara dayalı olarak, yapı denetim görevlisi tarafından kesin hakediş raporu

düzenlenir.

Kesin hesapların idareye tesliminden sonra idarece incelenmesi sırasında yapılabilecek

değişikliklere yüklenicinin bir itirazı olursa itirazlarının yerlerini de açık seçik belirtmek

suretiyle bu husustaki karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri 40 ıncı

maddedeki usuller çerçevesinde dilekçe ile idareye bildirir.

Hesap kesme işleminde, gerçekleştirilen bütün işlerin kesin hakediş raporuna geçirilen

bedelinden iş sırasında geçici hakediş raporları ile ödenen miktarlar düşülür. Daha sonra 40

ıncı maddede açıklanan geçici hakediş ödeme usulleri çerçevesinde, hakedişe yapılan ek ve

kesintilerden sonra kalan tutar yükleniciye veya vekiline ödenir.

Hesap kesme işlemi sonucunda, yüklenici idareye borçlu kaldığı takdirde, borcu genel

hükümlere göre tasfiye edilir. Kesin metraj ve hesapların yapılıp onaylanmasına ve kesin

hakedişin düzenlenmesine ait yukarıdaki süreler, ancak mücbir sebeplerle, ihale yetkilisinin

onayı ile yeteri kadar uzatılabilir. Bu onay yetkisi alt kademelere verilmez.

Geçici kabul

Madde 42- Sözleşme konusu iş tamamlandığında, yüklenici idareye vereceği dilekçe ile

(faksla da olabilir) geçici kabul isteğinde bulunur. Yapılan işler, idarece verilecek talimat

üzerine yapı denetim görevlisince ön incelemeden geçirilir. Ön inceleme sonucunda işin

sözleşme ve eklerine uygun olarak tamamlandığı ve kabul işlemlerinin yapılmasında bir

Page 138: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

127

engel bulunmadığı anlaşılırsa idarece geçici kabul komisyonu oluşturulur. İş kabule hazır

değilse, eksik ve kusurlu işleri gösteren tutanak, yapı denetim görevlisinin işin kabule hazır

hale gelmesi bakımından yaklaşık bitim tarihini tespit eden düşüncesiyle birlikte en geç üç

gün içerisinde idareye gönderilir. Yüklenici veya vekili hazır bulunmazsa veya kabul

tutanağını imzalamak istemezse tutanakta bu husus ayrıca belirtilir.

Kabul komisyonunun oluşturulması ve işyerine gönderilebilmesi, yapılan işin kusurlu ve

eksik kısımlarının bedelleri toplamının işin sözleşme bedelinin yüzde beşinden fazla

olmamasına bağlıdır. Bu oranı geçmeyen kusur ve eksiklikler, aynı zamanda işin idareye

teslimine ve kullanılmasına engel olmayacak ve herhangi bir tehlikeye meydan vermeyecek

nitelikte olmalıdır.

Kabul komisyonu tarafından, yüklenici veya vekili ile birlikte, yapılacak incelemelerden

sonra işin durumu uygun görüldüğü takdirde bir kabul tutanağı düzenlenir ve bunu yüklenici

veya vekili de imzalar.

Yüklenici veya vekili, yazı ile yapılacak çağrıya rağmen kabulde hazır bulunmazsa veya

kabul tutanağını imzalamak istemezse tutanakta bu husus ayrıca belirtilir.

Kabul komisyonu gerçekleştirilen işlerin nev’ini, niteliğini, sözleşme ve ekleri ile teknik

gereklere ve iş sırasında onaylanan değişikliklere uygunluğunu ve kabule hazır olup

olmadığını inceler. Bu inceleme sonucunda komisyon, nitelikleri yukarıda belirtilen kusur ve

eksikliklerin varlığını tespit ederse, kabul tutanağını yapmakla birlikte, gördüğü kusur ve

eksikliklerin ayrıntısını gösterir bir liste düzenler ve bunların giderilmesi için gerekli olan

süreyi tespit eder.

Kabul komisyonunun tespit ettiği eksiklikler, belirlenen sürede yüklenici tarafından

giderilmezse bu sürenin bitiminden sonra eksikliklerin giderilmesine kadar geçecek her gün

için, giderilecek eksikliklerin durumuna göre sözleşmesinde günlük gecikme cezası olarak

yazılan miktarın belli bir oranında günlük ceza uygulanır ve geçici kabul tarihi kusur ve

eksikliklerin giderilmesi tarihine ertelenir. Ancak bu gecikme otuz günü geçtiği takdirde

idare, yüklenici hesabına eksiklerin giderilmesini kendisi yaptırabilir. Bu takdirde de eksikler

tamamlanıncaya kadar ceza uygulaması devam eder ve kabul tarihi ertelenir.

Geçici kabul tarihi olarak esas alınacak tarih, işin geçici kabule elverişli bir halde

tamamlandığı tarih olup bunu geçici kabul komisyonu tespit ederek tutanağa geçirir. Ancak

yüklenici tarafından tamamlanması ve düzeltilmesi gereken eksik ve kusurlardan, teknik

bakımdan tamamlandıktan sonra bir deneme süresi geçirmesi gerekenler varsa, bu kusur ve

eksikliklerin giderilmesi tarihinden başlayarak kesin kabule kadar geçmesi gereken süreyi de

kabul heyeti belirleyerek tutanağa yazar.

Geçici kabul tutanağı, idarece onaylandıktan sonra geçerli olur. Geçici kabulün yapılmasını

müteakip yapının işgal edilmesi, işin kesin kabulü mana ve hükmünü tazammun etmez.

Aynı sözleşme çerçevesinde bulunan yapım işlerinin kısım kısım ve değişik zamanlarda

tamamlanacağı sözleşmesinde öngörülmüşse, taahhüdün tamamlanan ve müstakil kullanıma

elverişli bu kısımları için idarenin isteği üzerine işin bütününün geçici kabulünü tazammun

etmemek şartıyla kısmı kabul yapılabilir.

Sözleşmenin belirlediği tarihte, işin tamamlandığının tespit edilebilmesi ve kabul işleminin

yapılabilmesi için yüklenicinin idareye zamanında başvurması gereklidir.

Yüklenici başvurusunda gecikmiş olursa veyahut işi süresinde kabule elverişli duruma

getirememişse sözleşmeye göre işin bitmesi gereken tarihte yapı denetim görevlisi veya

Page 139: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

128

idarece görevlendirilecek iki eleman tarafından iş yerinde incelenerek o günkü durum bir

tutanakla tespit edilir. Bu inceleme sırasında yüklenicinin veya vekilinin de hazır bulunması

gereklidir. Yükleniciye yapılacak tebligata rağmen kendisi veya vekili gelmezse yapı

denetim görevlisi veya idare bu incelemeyi tek taraflı olarak yapar ve düzenlenen tutanakta

bu husus belirtilir.

İşte kusur ve eksikliklerin varlığı halinde bunların giderilmesi için belirlenen sürenin

sonunda, yüklenici bulunsun veya bulunmasın, aynı şekilde durum, yapı denetim görevlisi

tarafından düzenlenecek bir tutanakla tespit edilir.

Yüklenicinin yaptığı işin süresinde tamamlandığı yapı denetim görevlisi tarafından tespit

edilmiş, ancak kabul komisyonunun iş yerine gitmesi ve kabulü yapması herhangi bir

nedenle gecikmiş ise kabul tutanağında işin gerçek bitiş tarihi belirtilir ve bu, işin geçici

kabul tarihi olur.

Sözleşmeye göre gerekli görülen yükleme deneyi veya buna benzer diğer teknik deneyler,

istek halinde yüklenici tarafından yapılır veya yaptırılır.

Kabul komisyonu, yüklenicinin yaptığı işte tereddüt doğuran durumlar görürse, durumun

tahkiki için, sözleşmede yazılı olmasa bile, her türlü giderleri yükleniciye ait olmak üzere

yükleme ve benzeri deneylerin yapılmasını isteyebilir.

Geçici kabul için yapılan incelemede, teknik olarak kabulünde sakınca görülmeyen ve

giderilmesi de mümkün olmayan veya fazla harcama ve zaman kaybını gerektiren, kusur ve

eksiklikler görülecek olursa yüklenicinin hakediş veya teminatından uygun görülecek bir

bedel kesilmek şartı ile, iş idare tarafından bu hali ile kabul edilebilir. Bu gibi kusur ve

eksikliklerin niteliğinin ve kesilecek bedelin kabul tutanağında gösterilmesi gereklidir.

Yüklenici bu işleme razı olmazsa, her türlü gideri kendisine ait olmak üzere, kusur ve

eksiklikleri verilen sürede düzeltmek ve gidermek zorundadır.

Yapım işlerinin kabul işlemlerinde, varsa sözleşmelerindeki özel hükümler de göz önünde

bulundurulur.

İşin süresinden önce bitirilmesi halinde, yüklenicinin isteği üzerine, idare sözleşmedeki iş

bitim tarihini beklemeksizin yukarıdaki usullere uygun olarak işin kabulünü yapabilir.

Sözleşmenin feshi ve tasfiye durumları

Madde 48- Sözleşme yapıldıktan sonra mücbir sebep halleri dışında yüklenicinin mali

acz içinde bulunması nedeniyle taahhüdünü yerine getiremeyeceğini gerekçeleri ile

birlikte yazılı olarak bildirmesi halinde, ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin

teminat ve varsa ek kesin teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel

hükümlere göre tasfiye edilir.

Aşağıda belirtilen hallerde idare sözleşmeyi fesheder:

a) Yüklenicinin taahhüdünü ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak

yerine getirmemesi veya işi süresinde bitirmemesi üzerine, ihale dokümanında belirlenen

oranda gecikme cezası uygulanmak üzere, idarenin en az yirmi gün süreli ve nedenleri

açıkça belirtilen ihtarına rağmen aynı durumun devam etmesi,

b) Sözleşmenin uygulanması sırasında yüklenicinin 4735 sayılı Kanununun 25 inci

maddesinde sayılan yasak fiil veya davranışlarda bulunduğunun tespit edilmesi,

Hallerinde, ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin

teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye

edilir.

Page 140: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

129

Yüklenicinin, ihale sürecinde Kamu İhale Kanununa göre yasak fiil veya

davranışlarda bulunduğunun sözleşme yapıldıktan sonra tespit edilmesi halinde, kesin

teminat ve varsa ek kesin teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel

hükümlere göre tasfiye edilir.

Ancak, taahhüdün en az % 80'inin tamamlanmış olması ve taahhüdün

tamamlattırılmasında kamu yararı bulunması kaydıyla;

İvediliği nedeniyle taahhüdün kalan kısmının yeniden ihale edilmesi için yeterli

sürenin bulunmaması,

Taahhüdün başka bir yükleniciye yaptırılmasının mümkün olmaması,

Yüklenicinin yasak fiil veya davranışının taahhüdünü tamamlamasını engelleyecek

nitelikte olmaması,

Hallerinde, idare sözleşmeyi feshetmeksizin yükleniciden taahhüdünü tamamlamasını

isteyebilir ve bu takdirde yüklenici taahhüdünü tamamlamak zorundadır. Ancak bu durumda,

yüklenici hakkında 4735 sayılı Kanunun 26 ncı madde hükmüne göre işlem yapılır ve

yükleniciden kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tutarı kadar ceza tahsil edilir. Bu

ceza hakedişlerden kesinti yapılmak suretiyle de tahsil edilebilir.

4735 sayılı Kanunun 19 uncu maddesine göre yüklenicinin fesih talebinin idareye

intikali, 20 nci maddenin (a) bendine göre belirlenen sürenin bitimi, 20 nci maddenin (b)

bendi ile 21 inci maddeye göre ise tespit tarihi itibariyle sözleşme feshedilmiş sayılır. Bu

tarihleri izleyen yedi gün içinde idare tarafından fesih kararı alınır. Bu karar, karar tarihini

izleyen beş gün içinde yükleniciye bildirilir.

4735 sayılı Kanunun 19, 20 ve 21 inci maddelerine göre sözleşmenin feshedilmesi

halinde, kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar alındığı tarihten gelir kaydedileceği tarihe

kadar Devlet İstatistik Enstitüsünce yayımlanan aylık toptan eşya fiyat endeksine göre

güncellenir. Güncellenen tutar ile kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tutarı

arasındaki fark yükleniciden tahsil edilir.

Hakedişlerden kesinti yapılmak suretiyle teminat alınan hallerde, alıkonulan tutar gelir

kaydedileceği gibi, sözleşmenin feshedildiği tarihten sonra yapılmayan iş miktarına isabet

eden teminat tutarı da birinci fıkra hükmüne göre güncellenerek yükleniciden tahsil edilir.

Gelir kaydedilen teminatlar, yüklenicinin borcuna mahsup edilemez.

4735 sayılı Kanunun 19, 20 ve 21 inci maddelerine göre sözleşmenin feshedilmesi

halinde, yükleniciler hakkında 4735 sayılı Kanunun 26 ncı madde hükümlerine göre işlem

yapılır. Ayrıca, sözleşmenin feshi nedeniyle idarenin uğradığı zarar ve ziyan yükleniciye

tazmin ettirilir.

Doğal afet, kanuni grev, genel salgın hastalık, kısmi veya genel seferberlik ilanı ve

gerektiğinde Kamu İhale Kurumu tarafından belirlenecek benzeri diğer hallerin idare

tarafından mücbir sebep olarak kabul edilerek sözleşmenin feshedilmesi için; yükleniciden

kaynaklanan bir kusurdan ileri gelmemiş olması, taahhüdün yerine getirilmesine engel

nitelikte olması, yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş bulunması,

mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı

olarak bildirimde bulunması ve yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi zorunludur.

Bu durumda hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilerek, kesin teminat ve varsa ek

kesin teminatlar iade edilir.

Page 141: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

130

Sözleşmenin feshedilmesi halinde 4735 sayılı Kanunun 20 nci maddesine göre yüklenicinin

kesin teminatı:

a) Tedavüldeki Türk parası ise doğrudan doğruya,

b) Banka teminat mektubu ise bankadan tahsil edilerek,

c) Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet İç Borçlanma Senetleri ve bu senetler yerine

düzenlenen belgeler ise paraya çevrilmek suretiyle,

Hazineye gelir kaydedilir. Gelir kaydedilen kesin teminat yüklenicinin borcuna mahsup

edilemez.

Feshedilen sözleşme konusu işlerin hesabı genel hükümlere göre yapılır ve böylece

yüklenicinin idare ile ilişkisi kesilmiş olur. Bunun için de sözleşmenin feshedilmesine ait

onay tarihinde işlerin mevcut durumu, idarece görevlendirilecek bir heyet tarafından

yüklenici veya vekili ile birlikte tespit edilerek bir "Durum Tespit Tutanağı" düzenlenir.

Yüklenici veya vekili hazır bulunmadığı takdirde bu husus tutanakta belirtilir.

İdare fesih işleminden sonra işi 4734 sayılı Kanunda öngörülen usullerden herhangi biri ile

ihale etmekte serbesttir. Geri kalan işlerin başka bir yükleniciye ihalesinden dolayı, yüklenici

hiçbir hak iddiasında bulunamaz.

Bundan başka işin durmaması için, idare yüklenicinin tesisleri, malzeme ocakları, ihzaratı,

araç ve makinelerinden gerekli gördüklerine el koymak yetkisine de sahiptir. Bu durumda

49 uncu madde hükümleri uygulanır.

Öngörülemeyen durumlar nedeniyle işin, sözleşme bedelinin üzerinde bir artış ile

tamamlanabileceğinin tespit edilmesi halinde, hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilerek

kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar iade edilir. Ancak bu durumda, işin tamamının

ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesi zorunludur.

Yüklenici ile idarenin, Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde karşılıklı anlaşması halinde

sözleşme tasfiye edilir.

Ayrıca 4735 sayılı Kanunun 17 nci ve 18 inci maddelerinde açıklanan yüklenicinin ölümü

durumunda da sözleşmenin feshi ve hesabın tasfiyesi söz konusu olabilir.

Tasfiye halinde, işin yüklenici tarafından yapılmış kısımları için, tasfiye onay tarihi geçici

kabul tarihi sayılmak üzere, geçici kabul, teminat süresi ve bu süredeki bakım sorumluluğu,

kesin kabul ve teminatın geri verilmesi hakkında sözleşmesinde bulunan hükümlerle bu

Şartnamenin 42, 43, 44, 45 ve 46 ncı maddeleri hükümleri, normal şekilde bitirilmiş işlerde

olduğu gibi aynen uygulanır. Ancak işin yapılmış kısmının son hakedişindeki miktarına göre

hesaplanacak kesin teminat miktarından fazlası, tasfiye protokolünün imzasından sonra

yükleniciye geri verilir.

Teminatın kalan kısmının geri verilmesi ise 46 ncı madde esaslarına göre yapılır.

Tasfiye edilmiş işin, kendi teminat süresi içinde veya daha sonra ortaya çıkabilecek kusur

ve hataları idarece görevlendirilecek bir komisyon tarafından, yapılacak tebligat üzerine,

hazır bulunması halinde yüklenici veya vekili ile birlikte tespit edilir.

Sözleşmenin tasfiyesi halinde yüklenicinin tesis, araç ve makineleri idarece satın alınmak

istendiği takdirde yüklenicinin buna razı olması şartı aranır.

Gerek sözleşmenin feshedilmesi, gerekse tasfiye halinde kesin hesabın yapılabilmesi için

işlerin ve ihzaratın ölçülebilir duruma getirilmesi, teknik zorunluluklar nedeniyle veya

yapılmış iş kısımlarının korunmasını sağlamak üzere işlerin belli bir aşamaya kadar

yapılması gerekiyorsa, bu husus ayrıntılı olarak tasfiye geçici kabul tutanağında veya

Page 142: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

131

sözleşmenin feshedilmesi hali için "Durum Tespit Tutanağı"nda belirtilir. İdare, belirli bir

süre vererek bu işlerin yapılmasını yükleniciden isteyebilir. Yüklenici bu hususları yerine

getirmediği takdirde idare, bu belirli işleri yüklenici hesabına yapar veya yaptırır. Bu işlerin

yaptırılması bedeli, sözleşmeye göre yükleniciye ödenecek bedelden fazla olursa aradaki fark

yüklenicinin alacaklarından düşülür, alacağı kalmamışsa tasfiye halinde teminatından kesilir,

fesih halinde ise genel hükümlere göre işlem yapılır.

Sözleşmenin feshedilmesinden veya tasfiyesinden sonra "hesap kesme hakedişi" idarece

belirlenecek bir süre içinde yüklenici ile birlikte 41 inci maddesindeki esaslara göre yapılır.

Yüklenici gelmediği veya yetkili bir vekil göndermediği takdirde, idare bu hakedişi tek

taraflı olarak yapar ve yüklenicinin bu hususta hiç bir itiraz hakkı olamaz.

Yüklenicinin ölümü, iflası, ağır hastalığı, tutukluluğu veya mahkumiyeti

Madde 50- Yüklenicinin ölümü, iflası, ağır hastalığı, tutukluluğu veya özgürlüğü

kısıtlayıcı bir cezaya mahkumiyeti hallerinde aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Yüklenicinin ölümü halinde, sözleşme feshedilmek suretiyle hesabı genel hükümlere göre

tasfiye edilerek kesin teminatları ve varsa diğer alacakları varislerine verilir. Ancak, aynı

şartları taşıyan ve talepte bulunan varislere idarenin uygun görmesi halinde, ölüm tarihini

izleyen otuz gün içinde varsa ek teminatlar dahil taahhüdün tamamı için gerekli kesin

teminatı vermeleri şartıyla sözleşme devredilebilir. Teminatın verilmesinde 46 ncı madde

esaslarına göre işlem yapılır.

b) Yüklenicinin iflas etmesi halinde, sözleşme 4735 sayılı Kanunun 17 nci maddesi

hükümlerine göre feshedilerek yasaklama hariç hakkında 4735 sayılı Kanunun 20 ve 22 nci

maddelerine göre işlem yapılır. Kesin hesap tasfiyesi 48 inci madde esaslarına göre yapılır.

Sözleşmenin feshi sebebiyle idarenin uğradığı zarar ve ziyan yükleniciye tazmin ettirilir.

c) Ağır hastalık, tutukluluk veya hürriyeti bağlayıcı bir ceza mahkumiyeti nedeni ile

yüklenicinin taahhüdünü yerine getirememesi halinde, bu durumun oluşunu izleyen otuz gün

içinde yüklenicinin teklif edeceği ve ilgili idarenin kabul edeceği birinin vekil tayin edilmesi

şartıyla taahhüde devam edilebilir. Eğer, yüklenici kendi serbest iradesi ile vekil tayin etmek

imkanından mahrum ise, yerine ilgililerce aynı süre içinde genel hükümlere göre bir kayyum

tayin edilmesi istenebilir. Bu hükümlerin uygulanmaması halinde, sözleşme feshedilerek 48

inci madde esaslarına göre kesin hesap tasfiyesi yapılır ve yasaklama hariç haklarında 4735

sayılı Kanunun 20 ve 22 nci maddelerine göre işlem yapılır.

Page 143: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

132

Ek 21.

ANKET

1. Göreviniz?

-Şantiye Şefi -Güvenlik Uzmanı -Yapı Denetim Mühendisi -Saha Mühendisi

2. Şu anda sorumlusu olduğunuz şantiyelerin adedi ve toplam m²? Çalıştığınız

şantiyelerde güvenlik önlemlerinin yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?

Adet: ______

m² : _______

Yeterli Güvenlik Önlemleri (Evet/Hayır) ________

3. “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği” eğitimi aldınız mı?

-Evet -Hayır

Evet ise nerede aldınız: ________

4. Kanun/yönetmelik/tüzükleri takip ediyor musunuz? Ne sıklıkta ediyorsunuz?

-Her gün -Haftada bir -Ayda bir -Etmiyorum

5. Şantiyede güvenlik önlemleri alınırken neleri göz önünde tutuyorsunuz?

-Kanunlar -Yönetmelikler -Firma prosedürleri -Tecrübe -Maliyet

-Bunun dışında: _______

6.Güvenlik önlemleri alırken işçiyi nasıl ikna ediyorsunuz?

-Masa başında görsel ve yazılı eğitim -Sahada uygulamalı eğitim -Ödül -İkaz -Ceza

-Bunların dışında: _____

7.Aşağıdaki problemlerle ne sıklıkta karşılaşıyorsunuz?

Yüksekten insan düşmesi -Çok nadir -Nadir -Sık -Çok sık

Yüksekten malzeme düşmesi

Göçmeler

Elektrik çarpması

Makine kazaları

Yangın

Asansör kazaları

8.İnşaat sektöründe meydana gelen kazaların sebeplerini aşağıdaki şekilde sıralarsak,

önemini nasıl derecelendirirsiniz? (1 en çok, 5 en az önem arz eden durum)

-İşçinin kişisel yaklaşımı/önlemlere uymama inatçılığı (1) (2) (3) (4) (5)

-İşçinin yaşı ve tecrübesi

-Şantiye yönetiminin iş güvenliğini önemsememesi

-Şantiye yönetiminin iş güvenliğini önemsemesi

fakat işçilere uygulatamaması

Page 144: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019-05-10 · gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda tez içerisinde, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazaları

133

-İşçilerin yeterince eğitilememesi-Yapı denetimin üzerine düşen kontrolleri yerine

getirememesi

-İş güvenliği mevzuatının yetersiz kalması

-Devletin kontrol ve ceza sisteminin yetersiz olması

-Güvenlik tedbirlerinin maliyetinin yüksek olması

9.Genel güvenlik önlemlerinin toplam inşaat maliyetine oranı yüzde cinsinden yaklaşık

nedir?

-%1-3 -%4-6 -%7-10

-%10’un üzerindeyse belirtiniz (yüzde cinsinden): _______

10.”İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği” konusunun inşaat sektöründe daha iyi uygulanabilmesi

için önerileriniz nelerdir?

___________