Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

38
8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 1/38 1 “Son dönemde tüm eko- nomiyi olumsuz etkile- yen mali piyasalardaki dalgalanman›n temel nedeni siyasi belirsiz- liktir” cümlesi TÜS‹- AD’›n siyasetin ekono- mi üzerindeki olumsuz etkisini s›k s›k vurgula- d›¤› ifadelerden sade- ce birisidir. Bkz. TÜS‹- AD (2002). Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi Demet Dinler Girifl Türkiye’de yaflanan siyasi, ekonomik ve toplumsal prob- lemleri Osmanl›’dan miras ald›¤›m›z güçlü devlet gelene¤ine atfetmek s›kça baflvurulan bir yol. Buna göre Osmanl›’dan bugüne bask›c› devlet her konuda tepeden reformlar gerçek- lefltirmeye çal›flm›fl, toplumu Bat›l›laflt›rmaya u¤raflm›fl, top- lumsal alanda mutlak hâkimiyetini kurmufltur. Buna karfl›l›k toplum bu bask›c› devlet gelene¤i karfl›s›nda Avrupa’da oldu- ¤u flekliyle “toplum” olamam›fl; kendi taleplerini ifade ede- memifl; kendisi de devlet gelene¤ini sürdüren, yeniden üreten bir topluluktan ibaret kalm›flt›r. Gerçekten de gündelik ya- flam pratiklerimiz, konuflmalar›m›z, televizyon haberleri ve gazete sayfalar› bunu do¤rulayacak pek çok örnekle doludur: TÜS‹AD ekonominin iyi ifllememesinden dolay› devleti ya da siyaseti sorumlu tutar 1 , deprem gibi bir felâketin ard›ndan si- vil toplum kurulufllar› âciz düflen devlete alternatif olarak gös- terilir. Böylece demokratik hak ve özgürlüklerin önünde bir engel teflkil eden devlete karfl› ç›kmak en önemli muhalefet ekseni haline getirilir. Böylesine bir bak›fl aç›s›n›n hem politik hem de teorik alanda genifl kesimlerce paylafl›lmas› kuflkusuz birdenbire ol- mufl bir fley de¤ildir. Bu düflünme biçimini Türkiye tarihi ça- l›flmalar›na damgas›n› vuran ve devlet/toplum ikili¤ini merke- ze alan bir yaklafl›m›n hegemonikleflmesi mümkün k›lm›flt›r. Alternatif düflünme biçimlerinin önünü t›kayan bu yaklafl›m asl›nda meflrulaflt›rd›¤› iktidar iliflkilerinin daha fazla güçlen- mesini sa¤lad›¤› ölçüde gündelik yaflama s›zm›flt›r. Bu yaz› söz konusu yaklafl›m› ele al›p, beslendi¤i kaynaklar›, kuramsal ön- Praksis 9 | Sayfa: 17 - 54

Transcript of Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

Page 1: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 1/38

1 “Son dönemde tüm eko-nomiyi olumsuz etkile-yen mali piyasalardakidalgalanman›n temelnedeni siyasi belirsiz-liktir” cümlesi TÜS‹-AD’›n siyasetin ekono-mi üzerindeki olumsuzetkisini s›k s›k vurgula-d›¤› ifadelerden sade-ce birisidir. Bkz. TÜS‹-

AD (2002).

Türkiye’de Güçlü DevletGelene¤i Tezinin Elefltirisi

Demet D in le r

Gi r ifl

Türkiye’de yaflanan siyasi, ekonomik ve toplumsal prob-lemleri Osmanl›’dan miras ald›¤›m›z güçlü devlet gelene¤ineatfetmek s›kça baflvurulan bir yol. Buna göre Osmanl›’danbugüne bask›c› devlet her konuda tepeden reformlar gerçek-lefltirmeye çal›flm›fl, toplumu Bat›l›laflt›rmaya u¤raflm›fl, top-lumsal alanda mutlak hâkimiyetini kurmufltur. Buna karfl›l›k

toplum bu bask›c› devlet gelene¤i karfl›s›nda Avrupa’da oldu-¤u flekliyle “toplum” olamam›fl; kendi taleplerini ifade ede-memifl; kendisi de devlet gelene¤ini sürdüren, yeniden üretenbir topluluktan ibaret kalm›flt›r. Gerçekten de gündelik ya-flam pratiklerimiz, konuflmalar›m›z, televizyon haberleri vegazete sayfalar› bunu do¤rulayacak pek çok örnekle doludur:TÜS‹AD ekonominin iyi ifllememesinden dolay› devleti ya dasiyaseti sorumlu tutar1, deprem gibi bir felâketin ard›ndan si-

vil toplum kurulufllar› âciz düflen devlete alternatif olarak gös-terilir. Böylece demokratik hak ve özgürlüklerin önünde birengel teflkil eden devlete karfl› ç›kmak en önemli muhalefetekseni haline getirilir.

Böylesine bir bak›fl aç›s›n›n hem politik hem de teorikalanda genifl kesimlerce paylafl›lmas› kuflkusuz birdenbire ol-mufl bir fley de¤ildir. Bu düflünme biçimini Türkiye tarihi ça-l›flmalar›na damgas›n› vuran ve devlet/toplum ikili¤ini merke-

ze alan bir yaklafl›m›n hegemonikleflmesi mümkün k›lm›flt›r.Alternatif düflünme biçimlerinin önünü t›kayan bu yaklafl›masl›nda meflrulaflt›rd›¤› iktidar iliflkilerinin daha fazla güçlen-mesini sa¤lad›¤› ölçüde gündelik yaflama s›zm›flt›r. Bu yaz› sözkonusu yaklafl›m› ele al›p, beslendi¤i kaynaklar›, kuramsal ön-

Praksis 9 | Sayfa: 17 - 54

Page 2: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 2/38

cüllerini, temel argümanlar›n› ve politik sonuçlar›n› tart›flmay› he-defliyor. Elbette sadece akademide de¤il, toplumsal yaflam›n heralan›nda kendini gösteren bu anlay›fl›n k›r›lmas› yaln›zca teorik

düzeyde yap›labilecek bir fley de¤il. Zira Bryan Turner’›n (1984)oryantalizm ba¤lam›nda belirtti¤i gibi, bilgi üzerine yap›lan mü-cadele iktidar mücadelesinden ba¤›ms›z düflünülemez. Ama hege-monikleflen bir yaklafl›m›n elefltirisi, böylesi bir mücadelenin te-rimlerinin daha do¤ru konulmas›na yard›mc› olabilir.

Ele alaca¤›m›z yaklafl›m›n yöntemsel bir bütünlü¤ü oldu¤unusöylemek güç. Tersine hem beslendi¤i kaynaklar aç›s›ndan hemde ele alaca¤›m yazarlar aç›s›ndan bir çeflitlilikten sözetmek dahado¤ru. Ancak yaz›n›n temel kayg›s› Türkiye analizlerinde tarihseldönemler farkl›laflsa da benzer problemlerin kendini tekrarlad›-¤›n› göstermek oldu¤u için, belli ayr›l›k noktalar›n› soyutlayarakgenel bir e¤ilimi ortaya ç›karmaya çal›flmak anlaml› gözüküyor.Di¤er bir deyiflle Metin Heper, fierif Mardin, Ayfle Bu¤ra, ZiyaÖnifl, Ahmet ‹nsel, Ça¤lar Keyder gibi genifl bir yelpazedeki ya-zarlar› bu genel e¤ilim çerçevesinde beraber düflünmenin yön-temsel aç›dan olanakl›l›¤› yaz›n›n ç›k›fl noktas›n› oluflturuyor.2Bu olana¤› kullanman›n pratik bir gere¤i de var: E¤er yukar›daörneklendirdi¤im devlet/toplum ikili¤inin kullan›l›fl biçiminin al-ternatif düflünme biçimlerinin önünü t›kad›¤›n› düflünülüyorsa,genellefltirilmifl bir e¤ilime karfl› ç›kmak sözkonusu ikili¤in ege-menli¤ini k›rmay› kolaylaflt›racakt›r.

Yaz›da öncelikle Türkiye tarihini Bat› tipi bir modelden ay›r-detmek ve onun kendine hasl›¤›n›, özgüllü¤ünü göstermek içinanalitik bir araç olarak kullan›lan “güçlü devlet gelene¤i”nden neanlafl›ld›¤› özetlenmeye çal›fl›lacak. “Devlet gelene¤i” kavram›tek bir yöntemsel pozisyonun ay›rdedici niteli¤i olmasa da yap›-lacak yöntemsel tart›flma aç›s›ndan anahtar bir ifllev görmektedir.Bu anlamda hangi yöntemsel temellerin devlet gelene¤i kavram›-na toplumsal de¤iflme aç›s›ndan aç›klay›c› bir rol atfetti¤i temelodak noktam›z olacak. Daha sonra Osmanl› devletine ve Türki-ye’ye geçifl sürecine dair gelifltirilen argümanlar Webercilik, Mo-dernleflme Okulu ve Devlet-merkezcilik gibi yaklafl›mlar›n etkile-riyle beraber tart›fl›lacak. Yaz›n›n amac› ayr›nt›l› tarihsel analizle-

rin üzerinde durmak olmad›¤› için, devlet/burjuvazi, devlet/ikti-sadi alan, devlet/toplum, merkez/çevre gibi bir dizi ikilik temelsorun alanlar› olarak ele al›nacak. En sonunda, günümüzde desöz konusu yaklafl›m›n süreklili¤ini vurgulamak için kritik biröneme sahip olan 1980’lerde devlet/toplum iliflkisi üzerinde du-

2 Bu yazarlar ele ald›¤›-m›z yaklafl›m› farkl›alanlarda kullanansosyal bilimciler. Me-tin Heper bürokrasive devletin yap›s›

üzerine yo¤unlafl›r-ken, Ziya Önifl1980’lerde Türkiyeekonomisinde devle-tin rolünü inceliyor.Ayfle Bu¤ra devlet-ifladam› iliflkilerini,Ça¤lar Keyder isedevlet-s›n›f iliflkilerinianalizini yaparkentart›flt›¤›m yaklafl›m›kullan›yor. Ancak bu

yazarlar›n çal›flmalar›bu konularla da s›n›r-l› de¤il. Ben buradasadece yaz›ya konuolan tezlerin en çarp›-c› bir biçimde kendinigösterdi¤i kitap vemakaleleri ele ald›m(Bunlar›n isimleri kay-nakçada yer al›yor.)Bütün bu yazarlar›n fi-kirlerinin ayr›nt›l› birincelenmesi ise kufl-

kusuz bu yaz›n›n kap-sam› d›fl›nda kal›yor.

18 Demet Dinler

Page 3: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 3/38

Page 4: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 4/38

lar›n›n daha formel kurallarla belirlendi¤i bir yönetsel düzenkursa da, memurlar›n görevlerinde kalmas› otoriteye mutlak birba¤l›l›¤› gerektirdi¤i için, Bat›’daki kiflisel iliflki ve ç›karlar› kesin-

likle d›fllayan bir bürokrasiye dönüflüm gerçekleflememifltir (‹nal-c›k, 199?:56). Hükümdara ba¤l›l›¤›n en önemli meziyet say›ld›¤›bir kurumda mesleki e¤itim alm›fl olma ve uzmanlaflma Bat›daki-nin aksine memur olman›n ön koflulu de¤ildir. ‹leride Osman-l›’dan Türkiye’ye geçifl döneminde baflat rolü oynayanlar, kendi-lerini devletin ç›karlar›yla özdefllefltirerek özerk ve güçlü bir gruphaline gelen bürokratlar olacakt›r. De¤iflimi yönlendirecek olan-lar›n, yine Bat›daki gibi toplumsal gruplar de¤il, bu bürokratlargrubu oldu¤u söylenecektir.

Mülkiyet iliflkileri aç›s›ndan patrimonyalizm, mülkiyetin mutlakolarak hükümdar›n elinde toplanmas›na ve devletin toplumsal veekonomik iliflkilerin belirleyicisi olmas›na denk düfler. Bu anlamdaOsmanl› son derece büyük bir mülk sahibi, geliriyse toplad›¤› ver-giler olarak düflünülür (‹nsel, 1996: 62). Önce t›mar sahipleri, son-ra mültezimler toplanan verginin bölüfltürülmesinde devletin kü-çük birer orta¤›ndan ibarettirler. Argüman› daha ileriye götürüp bugruplar›n devlet mülkünün parças› oldu¤unu ileri sürenler olsa da(‹nsel, 1996: 64), genel kan› devletin di¤er toplumsal gruplar üze-rinde belirleyici oldu¤u yönündedir. Bu tespite ayk›r› düflebilecekdurumlarda bile -19.yüzy›lda güçlenen ayanlarla devlet aras›ndakiçat›flmalar gibi- devlet kontrolü eline almay› bilmifltir (Mardin,1995: 292). Ticaretle u¤raflan kentlerde de devlet üretimin miktar›-n› belirlemifl, Bat›’daki gibi üretimin merkantilist yollarla sermayebirikimi gerçeklefltirmesine izin vermemifltir. Devlet yöneticileritüccarlara kay›ts›z kalm›fl ve Bat›’daki gibi tüccarlara özel olanaklarsunmam›fllard›r (Mardin, 1995: 287; 1969: 261)6.

Osmanl› toplumsal yap›s› küçük köylülük, devlet memurukonumundaki t›mar sahipleri ve devlet yöneticileri aras›nda ku-rulmufl, patrimonyal ç›karlar›n yeniden üretimine yönelik üçlübir yap› olarak tarif edilir. Toplum ekonomik de¤il, bütünüylebir “siyasal entite” olarak alg›lan›r. Siyasal elitleri merkeze alantoplum statü gruplar›ndan ve topluluklardan oluflur. Üretken s›-n›flar›n (köylüler) yaratt›¤› de¤er ise -aynen kentlerdeki üretim

gibi- sürekli tüketen bir patrimonyal devletin ihtiyaçlar›na yöne-liktir. Bu gruplar devlete ba¤›ml›d›rlar ve devleti desteklemekdurumundad›rlar (‹nalc›k 199?: 55; Sunar, 1974; Mardin, 1969:269). Toprak sahipleri ise Bat›daki gibi özerklik kazanamam›fl vegerçek bir aristokrat s›n›f haline gelememifllerdir.

6 Bu noktada ‹nalc›k‹stanbul’un bir ikti-sadi faaliyet merke-zi olarak yükselme-sini, sürecin düz birflekilde gitmedi¤ini

göstermek için kul-lan›r; ancak bu tipayk›r›l›klar sürecinyönünü de¤ifltirme-mifltir. Daha sonrada belirtece¤im gibibu yaklafl›m kendinide¤illeyen her olgu-ya bir istisna ya dasapma olarak bak-maktad›r.

20 Demet Dinler

Page 5: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 5/38

Patrimonyalizm analizine s›k›ca ba¤l› olan bir kavram çifti de“merkez-çevre”dir. Burada temel argüman devlet ve toplum ara-s›nda Bat›daki gibi uzlaflmaya dayal› yasal olarak zorunlu bir söz-

leflmenin hiçbir zaman gerçekleflmedi¤i yönündedir (Mardin,1995: 291; Heper, 1985; Sunar, 1974: 10). Bat›da dan›flma, itti-fak ve koordinasyon gibi kavramlar üzerinden aç›klanabilecekdevlet/toplum iliflkisi, Osmanl›’da merkezin çevre üzerindekimutlak kontrolü ve denetimi fleklinde düzenlenmifltir (Sunar veSayar›, 1986:109). Osmanl›’da ne özerk kentler (‹nsel, 1996: 73)ne de ara yap›lar (estate, yerel meclisler) mevcuttur. Osmanl›’dayerel ve etnik topluluklar›n kendi içlerinde göreli bir özerklikle-ri oluflu (Sunar, 1974: 5), z›mni bir sözleflmenin (tacit contract)

bu topluluklar arac›l›¤›yla gerçekleflmesi (Mardin, 1988), ya da‹slami kentlerin kendi içlerinde oluflturduklar› belli kurallarla ifl-liyor oluflu bu durumu de¤ifltirmez; çünkü bunlar›n hiçbiri Bat›tipi bir sözleflmenin parças› de¤ildirler.

Bat›’da kral, feodal lordlar ve di¤er yerel güçlerin ço¤ullu¤uiçinde flekillenen (Sunar ve Sayar› 1986: 110) bir yönetim yap›s›-n›n ve bunun do¤urdu¤u sivil toplum yerine Osmanl›’da toplu-mun devlete tâbi olma durumu söz konusudur. Tüm toplumsalve moral kodlar› bu tâbiyet iliflkisi flekillendirir ve Bat›’n›nkindentamam›yla farkl› bir de¤erler sistemi ortaya ç›kar: Bireysel özgür-lükleri tan›mayan, ekonomik ç›karlar›n ve ticaretin kötü say›ld›-¤› bir de¤erler sistemi.7

Devlet/toplum iliflkisinin bu flekilde ele al›n›fl› hem olgusalhem de yöntemsel düzeyde bir dizi probleme yol açar. Bundansonraki k›s›mda bu problemleri ele almaya çal›flaca¤›m. Bu prob-lemlerden birincisi Osmanl› ve Bat›’n›n karfl›laflt›r›lma biçimindeyatmaktad›r. Patrimonyalizm ve Bat› feodalizmi aras›ndaki fark-l›l›klar tamamen ampirik alandan ç›kar›lan bilgilere dayand›r›l›r.Örne¤in Bat›’da serf, vassal, feodal lorda ba¤l›l›k gibi kavramla-r›n birebir karfl›l›¤› Osmanl›da bulunmad›¤› için Osmanl›’n›n fe-odal olmad›¤› sonucuna var›lm›flt›r. Oysa feodalizmi kendi top-raklar›n› iflleten, geçim kaynaklar›yla do¤rudan iliflkisi olan vetopraktaki üretimlerinden ortaya ç›kan de¤ere belli toplumsalgruplar›n el koydu¤u bir köylüler toplumu olarak tan›mlarsak,

endüstri öncesi tüm toplumlar bu tan›ma uymaktad›rlar (Faroq-hi, 1999: 18).8 Burada feodalizmi tan›mlayan, art›¤a el konufl bi-çiminin kendisidir. T›marla fief aras›nda bir fark yoktur; çünküüretim tarz› ve toplumsal yap› art›¤a el koyan kiflilerin kim oldu-¤u üzerinden de¤il (devlet, t›marl› sipahi, kral, vassal), sömürü

7 Örne¤in Bat›da bire-ye verilen önem in-san kapasitesineduyulan inançtankaynaklan›rken, Do-¤u’da birey Tanr› ta-

raf›nda yarat›ld›¤›için de¤erlidir (Mar-din, 1995: 286).

8 Benzer bir yaklafl›m›Türkiye’de yetkin birflekilde savunan dü-flünür Behice Bo-ran’d›r. Boran, Os-manl› toplumununAsya tipi mi yoksafeodal üretim tarz›-na sahip oldu¤u tar-

t›flmas›nda Osman-l›’n›n feodal oldu¤u-nu savunmufltur.Analizinde “merkezifeodal” gibi tart›fl-mal› kavramlar olsada pek çok aç›danö¤reticidir: Serfintopraktan yararlan-ma hakk›n›n oldu¤u-nu, mülkiyetin hak-lar hiyerarflisine gö-re bölündü¤ünü söy-

leyen Boran bu tan›-m›n hem Osmanl›y›hem de Bat› Avru-pa’y› tan›mlad›¤›n›söylemekte (Boran,1962’den aktaranOyan, 1998: 139)genel bir feodalizmtan›m›n›n ise herampirik gerçekli¤eayr› bir aç›klama ge-tirmesine karfl› ç›k-maktad›r: “Gerçek-lere dayanmayan,gerçeklerle beslen-meyen kavramlarbofl kal›plar halinegelirler; ama genelkavramlarla sistem-lefltirilmemifl ger-çekler de bir olgulary›¤›n› olmaktan öte-ye geçemezler” (Bo-ran, 1970).

21Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 6: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 6/38

iliflkisinin niteli¤i üzerinden (art›-de¤eri üretenler ve el koyanlar)tan›mlan›r.9 Bu, elbette Osmanl›’yla Bat› Avrupa ülkelerinin ayn›toplumlar oldu¤u anlam›na gelmez. Kald› ki Bat› Avrupa ülkele-

rinin de kendi içlerinde pek çok farkl›l›¤› vard›r. Benim vurgula-mak istedi¤im, ortak bir kavramsal çerçeve kurma gereklili¤ininherhangi bir toplumun tarihsel koflullar›ndan kaynaklanan çelifl-kileri ve özgül siyasal süreçleri anlama çabas›n› d›fllamad›¤›d›r.Nitekim Osmanl›’y› incelerken devletin kendisi art›¤a el koymamücadelesinin bir alan› olarak düflünülürse, farkl› gruplar›n fark-l› tarihsel koflullarda güç kazanmas› ya da gücünün k›r›lmas› aç›k-l›k kazan›r. Bu mücadelenin farkl› biçimler almas› Osmanl›’dakidevletin yap›s›n› ve tarihsel olarak ald›¤› rolleri de koflulland›r›r.

Tam da bu noktayla ba¤lant›l› olarak ele ald›¤›m›z yaklafl›m›nbir baflka problemi kendini ele verir. Osmanl›’y› dura¤an bir top-lumsal yap›dan ve her fleyi yönlendiren kadir-i mutlak bir devlet-ten ibaret gördü¤ümüz zaman 600 y›ll›k tarihi de tek bir çizgi ha-linde düflünmeye bafllar›z. Oysa yukar›da da belirtti¤imiz gibifarkl› tarihsel dönemlerde farkl› toplumsal çeliflkiler ve buna ba¤-l› olarak farkl› devlet politikalar› oluflur. Temelde bak›lmas› gere-ken üretenler ve sömürenler aras›ndaki iliflkiler, sömürenlerinkendi içindeki kaynaklar›n kontrolü üzerinde verdikleri mücade-le ve tüm bunlar›n denk düfltü¤ü karmafl›k siyasi ve toplumsal ya-p›lanmalard›r. Bunun yerine hiçbir ara s›n›f olmaks›z›n temel çe-liflkiyi, baflka hiç bir ara s›n›f gözetmeksizin yönetici s›n›f olarakdevlet ile reaya aras›nda koymak asl›nda Osmanl› çal›flmalar›ndas›kça yap›lan bir hatad›r (Haldon, 1993: 159). Fakat merkez/çev-re ikilemi her tür toplumsal çat›flmay› (köylü ayaklanmalar›, ayan-lar›n direnifli vs.) bir sapma olarak göstermeyi tercih eder.

Osmanl›’n›n düz bir tarihsel çizgide ele al›nmas› kadar, ho-mojen bir bütün olarak da görülmesi çok sorunludur. Farkl› böl-gelerin farkl› toplumsal ve siyasi özellikler arzetmesinin yan› s›rayerel olan›n merkeze mutlak ba¤›ml›l›¤› varsay›m› da gerçekçide¤ildir. Tar›k fiengül, Suraiya Faroqhi ve Zubaida’n›n çal›flma-lar›ndan hareketle yerelin merkez karfl›s›nda belli bir özerkli¤esahip oldu¤unu ifade eder. Ancak bu, yerel ve merkez aras›nda-ki iliflkiyi özerklik ya da ba¤›ml›l›k terimleri üzerinden tan›mla-

mak anlam›na gelmemeli. fiengül bu noktada yerel yöneticilerinbasitçe merkezin memurlar› olmad›¤›n›, merkezi yöneticilerle za-man zaman mücadeleye ya da pazarl›¤a giriflen güç odaklar› ol-duklar›n› belirtir (fiengül, 2001: 62).

‹nceledi¤imiz yaklafl›m›n yöntemsel aç›dan kuflkusuz en so-

9 Ancak Osmanl›’n›nfeodal olmad›¤›n› is-patlamaya çal›flanATÜT’çüler bu iliflki-nin niteli¤inden çokserf ve vassal gibi

Bat› Avrupa feodaliz-minin unsurlar›n›nOsmanl›’da bulun-mamas›n› dikkatealm›fl; Bat›’dan fark-l› olarak da devletinbelirleyici rolününalt›n› çizmifllerdir(ATÜT’çülerin eleflti-risi için bkz. Oyan,1998).

22 Demet Dinler

Page 7: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 7/38

runlu yanlar› Osmanl›’y› Bat›’ya referansla bir “yoklar tarihi” ya-zarcas›na incelemesi ve Weberci bir ideal-tip olan patrimonya-lizm kavram›na aç›klay›c› bir güç atfetmesidir. “Yoklar tarihi”nin

en belirgin ö¤esi sivil toplumdan do¤an bir toplumsal sözleflme-nin olmay›fl›d›r. Bu noktada asl›nda toplumsal sözleflmenin Bat›siyasal düflüncesinde devlet/toplum iliflkisini aç›klamak ve hattayeniden kurmak için gelifltirilmifl zihinsel bir kurgu oldu¤u unu-tulur; kavram sanki maddi bir gerçekli¤e tekabül edermiflçesinekullan›l›r. Bat›’da kapitalizmi önceleyen ve devleti s›n›rland›rantoplumsal güçler sayesinde gerçekleflen bir uzlaflma sonucunda si-vil toplumun olufltu¤u düflüncesi ise tamam›yla bir yan›lsamad›r.Sivil toplum/devlet ayr›m› kapitalist iliflkilere özgüdür ve kapita-lizmin yaratt›¤› bir ayr›md›r (Wood, 1995: 254). Bu ayr›m, kapi-talist iliflkilerin yeniden üretimi için zorunlu bir ayr›md›r; çünküsömürü iliflkileri ancak bireylerin devletten ba¤›ms›z özgür oldu-¤u bir sivil toplumun ve genel ç›kar› yans›tt›¤› varsay›lan bir dev-letin kabul edilmesi sayesinde gerçekleflebilir (Sayer, 1988).

Patrimonyalizm kavram›n›n aç›klay›c› gücü de çok sorunlu-dur. Hat›rlanaca¤› üzere patrimonyalizmi bu yaklafl›m aç›s›ndanay›rt edici k›lan iktidar›n ve mülkiyetin hükümdar›n elinde olma-s› ve her türlü kapitalist birikimi engellemesiydi. Buna karfl›n Ba-t›daki devlet, izledi¤i merkantilist politikalarla mülkiyeti koruyu-cu ve burjuvaziyi gelifltirici özellikleriyle tan›mlan›yordu. AncakEllen Meiksins Wood’un belirtti¤i gibi analizler asl›nda hiç deBat›n›n gerçekli¤ini yans›tmayan bir burjuva modeli temel al›na-rak yap›lmaktad›r. En fazla referans verilen ‹ngiltere ya da Fran-sa bile kendilerine biçilen modele pek de uymamaktad›r (Wood,1991: 2-3). Oysa kapitalizm bir kere ‹ngiltere’nin özgül koflulla-r›nda ortaya ç›kt›ktan sonra asla ayn› flekliyle varolmam›fl; girdi-¤i her toplumsal formasyonda oran›n farkl›l›klar›n› homojenlefl-tirip kendisi de yeni biçimler alm›flt›r. Örne¤in Fransa’da devletkapitalizmle eklemlenme sürecinin en bafl›nda bir tür “sermayebirikim arac›”na dönüflmüfltür. Devlet memuriyetinin para karfl›-l›¤› sat›lmas› süreci hem soylu hem de soylu olmayanlara devletkap›lar›n› açm›fl; yeni yükselmeye bafllayan (ama hiç de idealizeedildi¤i gibi devrimci özellikleri olmayan ya da giriflimci ruh ta-

fl›mayan) burjuvazi de zenginleflme yolunu devletin artan finansihtiyac›n› karfl›lamak için girdi¤i borçlanman›n getirdi¤i faiz ge-lirlerinde bulmufltur (Mooers, 1997: 58-61). Colin Mooers, Fran-s›z burjuvazisinin uzun süre devletin temelini sarsmaya hiç de ni-yeti olmad›¤›n› söyler. Devrim bu mülk sahibi bürokratik ve as-

23Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 8: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 8/38

keri örgütün gücünü tamam›yle k›ramam›flt›r (Wood, 1991: 38).Öyleyse arsa spekülasyonu, faiz gelirleri, ticari yat›r›mlar devletalan›n› birebir sermaye birikiminin parças› yapan etkinliklerdir.

Bu etkinliklerse özellikle kapitalizmle eklemlenmeye bafllayanOsmanl› için hiç de yabanc› olmasa gerektir.Osmanl› devletinin durumu, sürekli kendi ç›kar›n› maksimize

etmeye çal›flan irrasyonel bir ayg›t olmas›yla de¤il, gittikçe d›fla aç›-lan ve önceden de ticari faaliyetleri devam eden bir ülkenin serma-ye birikim koflullar›yla aç›klanabilir. Osmanl›’da Bat›dakinin aksi-ne giriflimcileri destekleyen merkantilist politikalar›n bulunmama-s›, hatta Bat›daki gibi bir burjuvazi olmamas› sav› da yine Bat›’daideallefltirilmifl böylesi bir s›n›f›n varl›¤›n› varsayar. Oysa ki,

Orta s›n›f›n yoklu¤u sorunsal›, onyedinci ve onsekizinci yüzy›llarda ‹n-giltere’deki kapitalizmin geliflme koflullar›n›n ondokuzuncu ve yirmin-ci yüzy›llarda dünyan›n geri kalan bölümünde de aynen ve mükemmelbiçimde yeniden üretilebilece¤ini varsaymak biçimindeki tipik içselcihataya düflmektedir. fiüphesiz ki Almanya ve ‹talya ba¤›ms›z ve ilericibir orta s›n›f›n nimetlerini yaflamad›. Kapitalist geliflmenin bir kofluluolarak giriflimcili¤e iliflkin bütün tart›flma, ya yanl›fl ya da totolojikti(Baran’dan aktaran Turner, 1984: 79).

Devlet/burjuvazi iliflkisini ele al›fl fleklinin hatalar›n› bir sonrakibölümde daha yak›ndan inceleyece¤iz. Burada önemli olan asl›n-da patrimonyalizmin kendisinin, daha önce de vurgulad›¤›m›z gi-bi, devlet kapitalizme geçifl evresinde mülkiyet iliflkilerinin birparças› oldu¤u sürece ay›rdedici bir kavram olarak kullan›lama-yaca¤›d›r.Yöntemsel sorunlar biraz da tarihsel referans eksikli¤iyle ilgili-dir. Osmanl› Bat›yla karfl›laflt›r›l›rken tarihsel dönemler ya yete-

rince berrak bir flekilde ortaya konamamakta; ya da dönemleme-ye hiç baflvurulmamaktad›r. Buna göre Osmanl› devleti patri-monyal bir devlet olma özelli¤ini sürdürmüfltür uzun yüzy›llar.Bat› Avrupa’da ise feodalizm vard›r ve bu öyle bir toplumsal ya-p›d›r ki onun ba¤r›ndan toplumsal sözleflmeler ve bu sözleflme-nin kolaylaflt›rd›¤› bir kapitalizm ç›km›flt›r. Geçifl döneminde or-taya ç›kan mutlakiyetçi devlet ise yine kapitalizmin gelifliminimerkantilizmle desteklemifltir. Sanki her fley Bat›da kapitalizmin

geliflimi için haz›rlanm›flt›r. Osmanl› devleti ise hem Bat›n›n fe-odal dönemiyle, hem mutlakiyetçi devlet dönemiyle, hem de ile-ride de¤inece¤imiz gibi kapitalist dönemiyle karfl›laflt›r›lmakta-d›r. Her defas›nda farkl› biçimler alsa da patrimonyalizm y›k›la-mam›flt›r. Bu tarihsel kayma ve hem Osmanl›n›n hem de Bat› Av-

24 Demet Dinler

Page 9: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 9/38

rupa’n›n dönemlefltirilmesinin yaratt›¤› sorunlar devlet gelene¤i-nin nas›l olup da bir tarafta toplumsal geliflmeyi engelleyici oldu-¤unu göstermek ad›na gözard› edilmektedir.10 Oysa yukar›da da

sözetti¤imiz gibi her ülkenin kapitalizmle farkl› eklemlenifl bi-çimlerine bakmak daha anlaml› gözükmektedir. Eklemleniflinkendisi her ülkede benzerlikleri ve farkl›l›klar› beraberinde geti-recektir. Üstelik önceki geleneksel yap›lar da yenileriyle biraradaolmaya devam edecektir. Bu aç›dan Osmanl›’da patrimonyal di-ye nitelenen bir davran›fl tipini Frans›z mutlak›yetçi devletindegörmek, ya da Fransa’da burjuvazi/devlet iliflkilerinin bir benze-rine Osmanl›’n›n 19. yüzy›l›nda rastlamak anlam kazanabilir.Belli dönemlerde bir toplumsal yap› di¤erine göre daha dura¤anya da daha h›zl› geliflebilir. Temel soru bu kavramlar›n toplum-sal yap›lar aç›s›ndan oradaki dinamikleri aç›klay›c› veya birbirin-den ay›r›c› nitelikte olup olmad›¤›d›r.11

Osmanl› toplumunu tarif etmek için kullan›lan merkez/çevremetaforunun ise toplumsal gerilimlerin ve çeliflkilerin anlafl›lma-s›n› engelleyici bir ifllevi vard›r. Devletin küçük köylü mülkiyeti-ni yayg›nlaflt›rmaya çal›flmas› merkezin çevre üzerindeki gücünüpekifltirmesi olarak okunur; ama böyle bir ihtiyac›n hangi top-lumsal olaylardan kaynakland›¤› sorulmaz. Bunun yerine incele-di¤imiz yaklafl›m devletin herhangi bir girifliminin arkas›nda ya-tan temel itici gücü, devletin kendi kendinin devam›n› sa¤lamaarzusu ve rasyonalitesi olarak görür; toplumdaki herhangi birtepkinin kayna¤›n› da merkezin bask›s›na ba¤lar. Taraflar böylekonumland›¤›nda da Osmanl›’dan bafllayarak bütün bir Türkiyetarihi bazen merkezin çevreye, bazen de çevrenin merkeze karfl›olan üstünlü¤ü olarak okunacakt›r.Osmanl› devletinin ele al›n›fl›yla ilgili sayd›¤›m bu problemler1990’lara kadar gelen bir süreçte Türkiye tarihine getirilen aç›k-lamalarda sürekli kendini gösterecektir. Öyle ki Türkiye’ye dairgelifltirilen yorumlar ve analizler Osmanl›’daki geliflmeleri kendi-ne tarihsel temel bulmak amac›yla okuyor gibidir.

2. Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Gerçekleflen

Dönüflümün Bat›c› Bürokratlar›n ve

Modernlefltirici Elitlerin Tarihi Olarak Yaz›lmas›Gerçekten de e¤er Osmanl›’da hâkimiyet patrimonyal devlet

ve onun yönetici s›n›f›na aitse ve bu hâkimiyet toplumu bast›ra-rak Bat›’daki gibi bir devrimin olmas›na izin veremeyecek nite-likteyse, Osmanl›’n›n y›k›m›yla sonuçlanan toplumsal dönüflümü

10 Huri ‹slamo¤lu-‹nan(1987) Do¤u ve Bat›toplumlar›n›n ideal-tiplefltirilmifl toplum-sal yap›lar olarak gö-rülmesinin yaratt›¤›

sorunlara de¤inirken,tarih-d›fl› ve özcü biriçeri¤e sahip olan Do-¤u Despotizmi kavra-m›n›n aç›klay›c› gücü-nü sorgular.

11 Burada afl›r› genel-lefltirmecilikle özgü-cülük aras›ndaki geri-lime dikkat etmek ge-rekir. Bu gerilimi afl-mak için gerekli olan

farkl›l›klara duyarl›olan bütünlefltirici birçerçevedir (bkz. Cam-mack, 1985: 14).Farkl›l›klar ise o ülke-de tarihsel olarak bi-çimlenen toplumsaliliflkiler ve maddi pra-tikler üzerinden konu-lacakt›r.

25Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 10: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 10/38

nas›l anlaml› k›laca¤›z? Bu soruya öncelikle Modernleflme Oku-lu’nun bak›fl aç›s›ndan yan›t verilmeye çal›fl›lm›flt›r. Modernlefl-me Okulu Bat›-d›fl› toplumlar›n Bat›l› ülkelerin modelini uygula-

d›klar› takdirde modern siyasi yap›lara kavuflabileceklerini ilerisürer. Aykut Kansu modernleflme yaklafl›m›n› elefltirirken, buyaklafl›m için kritik olan›n “toplu olarak modernlefltirici seçkin-ler olarak tan›mlanan karizmatik bir liderlik ve bürokrasinin ge-leneksel bir toplumu dönüfltürerek gelifltirmesinde oynad›¤› rol”oldu¤unu belirtir (Kansu, 1995). Türkiye “bu dönüflümü, Ata-türk’ün karizmatik önderli¤inde ve emrinde seçkin bürokrasi ileparti ayg›t›n›n denetiminde, bir devrim geçirmeden –yani top-

lumdaki güç ve mülkiyet iliflkilerinde bir el de¤ifltirme olay› ya-flanmadan- gerçeklefltirmifl”tir (Kansu, 1995: 12-13).12 Bu dönü-flüm Modernleflme Okulunun temsilcilerinden Peter Sugar’a gö-re, Bat›daki gibi organik de¤il, sonradan itici bir güçle gerçeklefl-mifltir (Sugar, 1964: 147-148).13 Bu toplumlarda d›flar›dan gelenbask›lar sonucu kendi ülkelerini de güçlü (Bat›l›) ülkelerin sevi-yesine getirme yoluna gitmifl; bunun sonucunda da modern birbürokrasinin öncülü¤ünde, ekonomik yap›dan önce siyasi yap›-

n›n de¤iflmesi sa¤lanm›flt›r. Ard›ndan devlet güdümünde, orta s›-n›f›n do¤mas›na yol açacak bir planl› kalk›nma hayata geçmifltir(Sugar, 1964: 148-149).

Modernleflme Okulu’nun temsilcisi olmayan, hatta bu okululineer tarih anlay›fllar›ndan ve farkl› ülkelerin de¤iflik geliflme di-namiklerini gözard› etmelerinden dolay› elefltiren baz› yazarlarda tepeden devrim tezini savunarak modernlefltirici seçkinlermodeline yak›n bir yaklafl›m üretmifllerdir. Örne¤in Ellen Kay

Trimberger14, Genç Osmanl›lar-Jön Türkler-Kemalistler aras›n-da bir süreklilik iliflkisi kurarak bütün bu asker-sivil bürokratla-r›n Bat› emperyalizmine seçici ve savunmac› bir Bat›l›laflmaylakarfl›l›k verdiklerini söylemektedir (Trimberger, 1978: 70-71).Yazara göre 19. yüzy›lda Osmanl›’y› iyice tehdit eden d›fl bask›-lara karfl› bir önlem olarak gerçekleflen bürokrasinin modernlefl-tirilmesi, Bat›l› de¤erlere göre yetiflmifl ve bu de¤erlere sahip ç›-kan bir grup bürokrat›n siyasallaflmas›n› sa¤lam›fl; bunlar da ül-

kenin içinde yaflad›¤› sorunlar›n çözümünü varolan güç iliflkileri-ne dokunmaks›z›n devleti yeniden yap›land›rmada görmüfllerdir.Bürokratlar›n kendileri yerel eflraf ya da tüccar ailelerden gelse-ler de kendileri bir hareket olarak toplumsal tabandan yoksun-durlar (Trimberger, 1978: 83).

12 Heper Tanzimat dö-nemi Bat›laflma ha-reketini bürokratlaröncülü¤ünde, ›l›ml›ve aflk›n (moderate and transcendental )

bir devlete geçifl olarak nitelendirir-ken, geçifl kavram›-n›n süreci do¤allafl-t›ran ve lineer bir ta-rihin parças› oldu¤u-nu ima eden ideolo-

 jik yükünü de örnek-lemektedir. ‹slamo¤-lu-‹nan (1987), mo-dernleflme yaklafl›-m›n›n ‹slam toplum-

lar›nda burjuvazi vesiyasal bir örgütlen-me olmad›¤› için an-cak tepeden bir dev-rimin gerekti¤ini id-dia etmesinin, tepe-den gerçekleflecekreformlar› meflrulafl-t›rmaya yarad›¤›n›söyler.

13 Organik dönüflümes›ras›yla s›ras›yla fe-odal toplumun çözü-

lüflü, ticaretin art›fl›,burjuvazinin do¤ufluve modern devletinoluflumu süreçleridenk düflmektedir(Sugar, 1964: 147).

14 Trimberger gelecekbölümlerde ele ala-ca¤›m›z devlet-mer-kezci yaklafl›m›ntemsilcilerindendir.

26 Demet Dinler

Page 11: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 11/38

Ça¤lar Keyder (1987) de benzer bir yaklafl›mla bürokrasiyikendi s›n›f konumu de¤iflmeksizin imparatorlu¤u yukar›dan dö-nüfltürme amac› güden bir grup olarak tan›mlar.15 Keyder’e gö-

re (1987: 63) kapitalizmle eklemlenme süreci bürokrasi aç›s›n-dan normatif düzene sadakat ve yeni dünyan›n sa¤lad›¤› ç›karlararas›nda bir ikileme neden olmufltur. Bu ikilem karfl›s›nda bü-rokratlar›n ald›¤› tutum, “yeni flartlara uyarken kendi statüsünükorumay› amaçlayan” bir dönüflüm hedeflemek olmufltur (Key-der, 1987: 53).16

Bu yazarlara göre Jön Türkler toprak sahipleri ve yerel eflraf-la, toplumsal kökenleri gere¤i daha s›k› ba¤lara sahip olsalar da,

bu kesimlerle siyasi düzeyde kurduklar› iliflki salt toplumsal birtabana duyduklar› ihtiyaçtan kaynaklanmaktad›r (Trimberger,1978). Bürokratlar imparatorlu¤un kapitalist sistemle bütünlefl-me tarz›n› de¤ifltirecek politikalar› formüle etmede kendilerineyard›mc› olacak do¤al müttefiklerden yoksundurlar. Jön Türkle-rin ne toplumsal yap› analizi, ne de emperyalizmin mekanizmala-r›n›n incelenmesi konusunda bir fikirleri vard›r. Bu öylesine top-lumsal tabandan yoksun bir harekettir ki,

Seçkin bürokratlar s›n›f›n›n kavramsal dünyas› ellerinde Yunan ve Os-manl› bayraklar›yla Frans›z iflverenlere karfl› greve giden Rum Ortodoksiflçileri nereye oturtaca¤›n› bilemiyordu. Asl›nda devlet merkezli bir impa-ratorlu¤un yönetici s›n›f›n›n perspektifi, burjuva özgürlükleri nosyonunusözle savunsa da bir bütün olarak özümseyememiflti (Keyder, 1987: 53).

Asl›nda bu kritik al›nt› ileriki sayfalarda anlataca¤›m›z burju-vazi/devlet iliflkisinin kuruluflundaki sorunlu yanlar› göstermek-tedir. Keyder’in varsay›m› ideal bir burjuva özgürlükleri oldu¤u

ve 19. yüzy›ldaki seçkin bürokratlar›n bu beklentiyi karfl›layama-d›¤› fleklindedir. Zaten ele ald›¤›m›z yaklafl›m›n en önemli sorun-lar›ndan biri Osmanl›’da oldu¤u gibi Türkiye tarihinde de idealolan› veri al›p tarihsel analizi buna referansla yapmas›d›r. JönTürklerin iflveren-iflçi iliflkisini bir yere oturtamay›fl›n›n ne kadartarihsel gerçekleri yans›tt›¤› da çok tart›flmal›d›r. ‹ttihatç›lar ikti-darda olduklar› dönemde sadece zorunluluktan m› üretici güçle-rin geliflimine yönelik iktisat politikalar› uygulam›fllard›r? List’inAlmanya için önerdi¤i tarzda bir ekonomiyle daha liberal birekonomi aras›nda yap›lan tart›flmalar bu seçkin bürokratlar›nBat›l› kitaplarda okuyup ezberledikleri sözlerden mi ibarettir?Yoksa kapitalizmin geliflme aflamas›nda olan baflka ülkelerde degörebilece¤imiz tarzda, Türkiye’nin yüzy›l bafl›ndaki s›n›f iliflki-

15 Ça¤lar Keyder’inTürkiye tarihi üzerineyapt›¤› analizler ol-dukça eklektiktir.Dünya Ekonomisi ‹çinde Türkiye  

(1982)’de Osman-l›’dan Türkiye’ye ge-len periferileflme sü-recini kesintisiz birçizgi olarak ele alanKeyder 1930’lardakidünya buhran› olma-sayd› devletçi politi-kalar›n da hayata ge-çemeyece¤ini ilerisürer. Bu kitaptaMarksist ekonomi

politik kuramlar›n›ve Dünya Sistemiyaklafl›m›n› kullan›r.Yaz›n›n kapsam› ge-re¤i esas üzerindedurulacak olan Dev- let ve S›n›flar ’da isebürokrasiyi ayr› birs›n›f olarak görür; ‹t-tihatç›lar› ve Kema-listleri toplumsal ta-bandan yoksun, te-peden hareketler

olarak nitelendirir veçeliflkileri bürokra-si/burjuvazi ya dadevlet/toplum iliflki-si üzerinden kurgu-lar. Bu da devletmerkezli yaklafl›madaha yak›nd›r.

16 Burada Korkut Bo-ratav’›n Keyder’e yö-neltti¤i elefltiriyi ha-t›rlatmakta yararvar: Boratav’›n ak-tard›¤› flekliyle Key-der’e göre 18. yüzy›-l›n içinde bir nokta-da birdenbire “bü-rokrasi içinde refor-mist, modern bir hi-zip ç›k›verdi ve nis-peten daha laik gö-rüfllere sahipolan..bu bürokra-si...art›k elde edenbir s›n›f olarak dev-

let memurlar›n›n ay-r›cal›klar›n› devamettirme ihtimalinigerçeklefltirebilecekbir kapitalist bütün-leflme modelindenyana manevra” yap-m›flt›r (Keyder’den

27Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 12: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 12/38

leri içerisinde iktidara talip olanlar›n farkl› seçenekleri ya da ça-t›flan projeleri midir?17

Nedense Keyder iktisadi düzeyde yapt›¤› derinlemesine ana-

lizi s›n›fsal iliflkilerde tekrar etmekten kaç›n›r; çünkü kendisininkavramsal çerçevesi ileride yeniden görece¤imiz gibi Bat›c› bü-rokratlar› toplumdan ya da burjuvaziden ayr›ks› bir güç olarakkonumland›rd›¤› ölçüde, Türkiye’nin gelece¤ine dair yap›lan ik-tidar mücadelesini ve buna yönelik çarp›flan projeleri nereye ko-yaca¤›n› bilememektedir. Asl›nda Keyder s›n›f kategorisini sözlekullansa ve analizine katsa da tarihsel materyalist bir s›n›f analiziyapmamaktad›r. Zira s›n›f iliflkilerinin ve güç iliflkilerinin dolay›-m›nda tan›mlanmas› gereken bir devlet ve iktidar kavramsallafl-t›rmas› yerine, toplumsal güçlerden ayr›ks›, bürokratlar›n yapt›¤›bir tepeden devrim modeli tercih edilmifltir. Öyle ki yazara göreKemalistlerin iktidar›ndan sonra “kay›p burjuvazi” nin peflinedüflülecektir.

Ele ald›¤›m›z yaklafl›ma göre Kemalistlerin kitle mobilizasyo-nuna dayanmayan tepeden devrimini olanakl› k›lan etmenler,bürokratlar›n toplumsal s›n›flardan özerk oluflu, d›fl güçlerin(emperyalist tehdit) varl›¤› ve toplumda devlet elitlerinin varl›¤›-n› sorgulayacak güçlü bir toprak sahibi s›n›f›n bulunmay›fl›d›r(Trimberger, 1978; Keyder, 1998: 32). Esas devrim bu yap›salkoflullar›n tam tersinin görüldü¤ü ülkelerde meydana gelmifltir.Halbuki önceki bölümde de göstermeye çal›flt›¤›m gibi Bat› bilekendi içinde farkl›laflm›flken “ideal bir burjuva devrimi” modelidiye bir fleyden sözetmek ne kadar olanakl›d›r?18 Örne¤in aris-tokratlar›n gücünü k›ran ve Ancien Regime’i y›kan Frans›z Dev-rimi küçük mülkü yasallaflt›rm›fl ve köylülü¤ün hem ekonomikhem de siyasal gücünü artt›rarak ondokuzuncu yüzy›lda kapita-list geliflmeyi geciktirici bir rol üstlenmifltir (Turner, 1984: 117).Ya da Almanya’n›n tarihsel koflullar› feodal junker s›n›f›n›n de-netledi¤i bir devlet ayg›t› arac›l›¤›yla olmufltur.19 Burjuva devri-mine ilk örnek olarak gösterilen ‹ngiltere’deyse endüstri kapita-listi geliflmeden önce tar›m kapitalistleri geliflti¤i için toprak sahi-bi aristokrasiyle kent burjuvazisi aras›nda aç›k bir mücadele ya-flanmam›flt›r. Türkiye’nin kapitalizmle eklemlenifl süreci her yer-

de oldu¤u gibi ciddi bir toplumsal dönüflüm gerektirmifltir. Ken-di içsel ve tarihsel koflullar› ve s›n›fsal yap›s› dönüflümün niteli¤i-ne ve yönüne etki edebilir; ama dönüflümün olmamas›ndan sö-zetmek mümkün de¤ildir. David Blackbourn ve Geoff Eley(1989) Almanya örne¤inde burjuva devriminin baflar›s›zl›¤› tezi-

aktaran Boratav,1990: 64). Boratavburada Keyder’inOsmanl› devlet s›n›-f›ndan ça¤dafl bü-rokrasiye geçiflte

toplumsal bir s›n›f yap›lanmas›n›n ol-may›fl›n› sadece buvarsay›mla do¤rula-d›¤›n›, onun d›fl›ndabaflka hiç bir aç›kla-ma yapmad›¤›n› be-lirtir. Gerçekten dekendi ç›kar›na uygunolan› kollayan bir bü-rokratlar grubuna ta-rihsel bir dönüflüm

aç›s›ndan aç›klay›c›bir güç atfetmek nekadar olas›d›r? Üste-lik Kansu’nun da be-lirti¤i gibi bu nokta-da maddi bir hataylaöyle olmad›klar› hal-de ‹ttihatç›lara bü-rokratlardan ibaretbir grup muamelesiyap›lmakta (Kansu,1995: 32); ülkeninfarkl› bölgelerindeki

yerel örgütlenmeleride gözard› edilmek-tedir

17 ‹ttihat ve Terakkidöneminde iktisatpolitikas› üzerine ya-p›lan zengin tart›fl-malar için bkz. Top-rak (1982) GündüzÖkçün’ün ‹ktisatKongresi s›ras›ndayap›lan tart›flmalar›belgeledi¤i kitab› daCumhuriyet dönemiiçin benzer niteliktebir kaynakt›r bkz.(Ökçün, 1997). Bu-rada özellikle kong-re s›ras›nda ç›kangazetelerde iktisatpolitikas›n›n nas›lolmas› gerekti¤inedair öneriler; kong-rede sanayici ve tüc-car kesimlerinin ta-

lepleri oldukça ö¤re-ticidir. Bu belgelerdönemin “bürokrat-lar ve modernlefltiri-ci elitler” tarihi d›-fl›nda neredeyse herflekilde yaz›labilece-¤ini gösteriyor.

28 Demet Dinler

Page 13: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 13/38

nin nas›l burjuvalar›n kendi bilinçleriyle ve liberal bir ideolojiyleyapmalar› gereken bir burjuva devrimi modeline dayand›r›ld›¤›-n› anlat›rken; Colin Leys (1996: 176) Afrika örne¤inde sosyal bi-

limcilerin kapitalizmin geliflimini sadece formel ve görünür alan-daki ekonominin yeterince geliflmemifl olmas›na bakarak de¤er-lendirdiklerini, ancak yavafl ama çok önemli bir kapitalist dönü-flümün k›rsal alandaki iliflkileri çözdü¤ünü göremediklerini belir-tirken benzer problemlere iflaret ederler. Özetle bütünlüklü birDo¤u ve Bat› üzerinden yap›lan karfl›laflt›rmalar geçerlili¤ini yiti-rir; çünkü,

Tarihsel kökenleri benzer oldu¤u halde, sivil toplum/devlet iliflkisi ba-

k›m›ndan birbirinden farkl›laflan Bat› toplumlar›n›n varl›¤› kadar, ta-rihsel kökenleri farkl› olan baz› Bat› ve Do¤u ülkelerinin benzer bir sü-reçten geçmeleri de bu ayr›m›n devlet/toplum iliflkilerinin aç›klanma-s›ndaki yararl›l›¤›n› s›n›rland›r›r (Savran, 1986: 32).

Tepeden devrim tezini bu dönem üzerine yazan pek çok ya-zar paylaflmaktad›r (Özbudun ve Kazanc›gil, 1981: 5; Sunar veSayar›, 1986: 112). Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluflunu mo-dernlefltirici elitlerin tarihi olarak gören bu yazarlara göre bürok-

ratlar kendilerine hedef olarak Bat›l›laflmay› koydularsa da temelgüdüleri “devleti kurtarma” ideolojisi olmufltur. Baz› yazarlar buargüman› Koçu Bey’den Kemalistlere uzanan bir çizgide Bat›c›bürokratlar›n ayn› kayg› üzerinden hareket ettiklerini, aralar›n-daki farkl›l›klar›n sadece “Devleti nas›l kurtarmal›?” sorusunaverdikleri yan›tta yatt›¤›n› öne sürerler. Buna göre Kemalizmi ay-r›flt›ran fley, bu soruya en son ve en baflar›l› cevab› vermifl olma-s›d›r (Kazanc›gil, 1981: 38). Kemalistler önceki dönemin mo-dernlefltirici bürokratlar›n›n mirasç›s›d›rlar ve devletin hâkimiye-tini temel alan, toplumsal ve ekonomik elitlerden ziyade önceli¤idevlet elitlerine veren patrimonyal gelene¤i sürdürmekte kararl›-d›rlar (Kazanc›gil, 1981: 38).

fierif Mardin’e göre kendi projelerini topluma dayatan mo-dernlefltirici elitler, Osmanl›’daki merkez-çevre gerilimini yeni-den üretmifllerdir. Ancak Osmanl›’dan farkl› olarak kutuplaflmabu sefer Bat›laflma yanl›s› bir grup devlet elitinin askeri idari ay-g›t› modernleflme çabas›na karfl› baflka ç›kar gruplar›n›n (ulemagibi) bu harekete karfl› kitleyi mobilize etme çabas› aras›nda ger-çekleflmifltir (Mardin, 1973). Kitlelerin modernleflme projesin-den özne olarak d›fllanmalar› asl›nda rejimin tercihidir; çünkükendi istikrar› örgütlü bir kat›l›ma de¤il, pasifize bir kitleye ba¤-l›d›r (Sunar ve Sayar›, 1986: 114). Yine bu noktada Kemalistlerin

18 Devrimlerin neden-leri ve olufl süreçleriüzerine bir incelemeyapmak çok dahakapsaml› bir çal›fl-man›n konusu olabi-

lir. Benim amac›msadece güçlü devletgelene¤i tezine te-mel olan baz› argü-manlar›n nas›l idealbir burjuva devrimimodelini kendilerinereferans noktas› al-d›¤›na ve bunun daproblemli oldu¤unadikkat çekmek.

19 David Blackbourn

ve Geoff Eley Peculi- arities of German History (Alman Tari- hinin Özgüllükleri) adl› kitaplar›ndakiAlmanya analizleriy-le, bu yaz›da ele al-d›¤›m›z yöntemselsorunlar›n hiç deTürkiye’ye özgü ol-mad›¤›n› gösterirler.Yazarlara göre hâ-kim Alman tarihi ya-

z›m›nda burjuva dev-riminin ‹ngiltere’de-ki gibi gerçekleflme-di¤i, burjuvazininaristokrasiyle müca-dele etmedi¤i, burju-vazinin istedi¤i fley-leri ancak devletarac›l›¤›yla elde ede-bildi¤i söylenmekte-dir (Blackbourn veEley, 1989: 7).

29Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 14: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 14/38

bask›c› politikalar›n›n ard›ndaki temel itki modernlefltirici elitinkendi gücünü pekifltirme çabas› olarak gösterilir.

Özetle bütün bu hikayenin anlat›c›lar› kendi içlerinde farkl›l›k-

lar tafl›sa da hepsi de a¤›z birli¤i etmiflçesine tarihin belli bir döne-minde d›fl etkenlere ba¤l› olarak bafllayan bir hareketin tamam›yla“devlet içinde devlete karfl› devlet taraf›ndan” fleklinde geliflti¤ineinanmam›z› beklemektedir. Sorun sadece bu yaklafl›m›n tepedengelme bir dönüflümü savunarak toplumsal dinamikleri gözard› et-mesi de¤ildir. Di¤er bir deyiflle burada devlet alan›nda gerçeklefl-ti¤i söylenen bir de¤iflime karfl› tabandan gelen bir de¤iflim savun-maya çal›fl›lm›yor. Bizatihi devleti bu de¤iflim için mücadele edilenalan olarak tan›mlamak gereklili¤i vurgulan›yor. Örne¤in vergilen-dirme konusunu ele alal›m. Ulus-devletin kurulma sürecindekivergilendirme politikalar›n› pekala iktidar›n Osmanl›’dan devral-d›¤› merkezi güçlendirme arzusuyla aç›klayabiliriz. Ancak bu ne-den Osmanl›’da özerk b›rak›lan gruplardan (örne¤in Kürtlerden)vergi al›nd›¤›n› aç›klam›yor. Osmanl›’y› bir kenara b›rak›p sadeceCumhuriyet dönemini düflündü¤ümüzdeyse yine vergilendirmeyidevletin kendi gelirlerin artt›rmas› ya da iktidar›n› sa¤lamlaflt›rma-s› olarak görebiliriz. Ama bu da örne¤in neden önceden vergi al›n-mayan baz› gruplardan art›k vergi al›nd›¤›n›, baz› vergilerin kald›-r›l›p yerine yenilerinin getirildi¤ini aç›klam›yor. Bu, vergilendirme-nin devlet ve toplum, merkez ve çevre aras›nda bir iliflki olarak eleal›nmas›n›n aç›klay›c› gücünün s›n›rl›¤›n›n göstermektedir.20 Bu-nun yerine vergilendirmeyi gerçekten kavramak için ulus-devletinkurulmas› ve kapitalizmin geliflmesinin Osmanl›’dan daha farkl›bir olgu oldu¤unu ve yeni tâbiyet iliflkilerinin kurulmas›n›n gerek-lili¤ini düflünmek gerekir. Bu kurulufl sürecinin kendi bafl›na birelit grubunun de¤il de farkl› toplumsal gruplar› içine alan siyasiprojelerin ürünü oldu¤unu; bu nedenle de çat›flan farkl› s›n›flarayönelik politikalar gelifltirildi¤ini (‹ttihatç›larla Kemalistlerin ya dameclis içinde farkl› gruplar›n farkl› vergilendirme politikalar› öner-meleri ya da uygulamalar› gibi) görmek gerekir. Devlet politikala-r›n› bu çat›flan s›n›f ve siyasi projelerin hayata geçirildi¤i alanlarolarak görmek bu resmi oluflturmay› sa¤lad›¤› için önemlidir, ken-dinde bir rasyonalite tafl›d›¤› için de¤il. 21

3. Türk iye’y i Karakter i ze Eden B i r N i te l ik

Olarak Güçlü Dev let Gelene¤i

Cumhuriyet tarihine dair çal›flmalarda genel olarak “devlet-merkezcilik” diye adland›r›labilecek bir yaklafl›m›n izlerini bulu-

20 Vergilendirmeyi fark-l› s›n›flar ve s›n›fiçiçat›flmalar›n gözlen-di¤i iktisat politikas›tart›flmalar›n›n birparças› olarak gören

bir yaklafl›m›n ipuçla-r› ve bunun olgusalverileri için bkz. (Ku-ruç, 1993; LXXXIV).Kuruç bir yandanözel sektör ve hükü-met aras›ndaki veözel sektörün kendiiçindeki çeliflkilerianlaman›n ; öte yan-dan da ticari ve spe-külatif kazançlardan,

gelir da¤›l›m›n etkile-yen konulardan do-¤an çeliflkilere bak-man›n önemini gös-terir. Meclis tutanak-lar›ndaki tart›flmalar-dan, hangi gruptan(Sermaye-çal›flanlar,tar›m-sanayi, tar›miçis›n›flar..vs.) ne kadarvergi al›naca¤›na dairoluflan farkl› görüflle-ri ve bu görüfllerin te-

mellendirilifl tarz›n›görmek mümkün.

21 Asl›nda bu, elefltiri-len her yazar›n söz-konusu politikalar›bilmedi¤i anlam›nagelmiyor (ki Ça¤larKeyder örne¤inde ol-du¤u gibi kapitaliz-min geliflimine dairbilgiler edinmek demümkün bu yazarlar-dan). Ancak nas›l ba-k›ld›¤› olgulardan ç›-kar›lacak sonuçlar›da etkiledi¤i için ör-ne¤in merkezilefltir-me politikalar› çokrahat bir flekilde dev-letin kendi gücünüpekifltirmesi olarakgörülebiliyor. Pekiama hangi devletin?Me rke z i l efl t i rmeulus-devletin kurul-

mas›n›, daha önceözerk yaflayan grup-lar›n tabi k›l›nmas›n›sa¤lad›¤›; kapitalistbir birikimin koflullar›-n› oluflturdu¤u ölçü-de   yeni bir devletin ve buna denk düflen 

30 Demet Dinler

Page 15: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 15/38

yoruz. Bu yaklafl›m›n Modernleflme Okulu’na yöneltti¤i elefltiri-lerden biri bu okulun kulland›¤› yap›salc›-ifllevselcilik yöntemininBat›-d›fl› ülkeleri ekonomik geri kalm›fll›klar› ve geleneksel de¤er-

lerinin devam› üzerinden tan›mlamalar›na yöneliktir (Skocpol,1985: 5-6). Burada özerk bir örgüt yap›s›na sahip bir aktör olarakdevlete hiç bir aç›klay›c› güç atfedilmemesi devlet-merkeci yakla-fl›m›n saptad›¤› en temel sorunlardan biridir (Skocpol, 1985: 6).22

Bu elefltiriye temel olan ilk referans J.P. Nettl’›n 1969 tarihli“Bir Kavramsal De¤iflken Olarak Devlet” makalesi olmufltur.Nettl’a göre devlet bir dizi ifllevi ve yap›lanmas› olan, toplumdanba¤›ms›z bir varl›¤a sahip bir kolektivitedir. Devlet ayn› zaman-da sosyo-kültürel bir olgudur; çünkü devleti oluflturan bireylerindevlet hakk›nda genelleflmifl bir fikri ve alg›s› vard›r (Nettl’danaktaran Almond, 1988: 856). Burada devlet karfl›m›za ontolojikbir varl›k olarak, kendisine has bir tak›m niteliksel özelliklere sa-hip bir kurumlar bütünü olarak ç›kar. Devletin belirleyici rolüönem kazand›¤› için de ülkeleraras› karfl›laflt›rmalar devletlilik(stateness) düzeyinin yüksekli¤i ya da düflüklü¤ü üzerinden yap›-l›r (Nettl’dan aktaran Özman ve Coflar, 2001: 85). Örne¤in mer-kezi yönetim ayg›t› daha güçlü olan toplumlarda devletlilik düze-yinin daha yüksek olmas› beklenir.

Devletin kendine özgü bir mant›¤› olmas›, toplumsal ç›karlar-dan özerk olmas› ve kendi bafl›na bir tak›m amaçlar edinmesi gi-bi özellikler Weber’in klasik modern devlet tan›m›yla biraradadüflünülür (Skocpol, 1985; Evans, 1985). Bu tan›mda devlet teri-toryal bir alanda, zor kullanma ve yarg›lama gücüne sahip bir ör-gütlenmedir (Waterbury, 1989). Weber’in kapitalist bir toplum-

daki modern devleti  tarif etmek için kulland›¤› bu ifade devlet-merkezcilerin kendi projelerini, Weberci ruhu yeniden canlan-d›rmak ya da Weberci ö¤elerle baflkalar›n›n sentezini yapmakfleklinde tan›mlamaya kadar götürmüfltür. Oysa temel amac› ilkbölümde de belirtti¤imiz gibi Bat›da kapitalizmin ve moderndevletin kökenlerini ve do¤as›n› anlamak olan Weber’in izledi¤idevlet-merkezci yaklafl›mda oldu¤u gibi pozitivizm de¤ildir. We-ber, ampirik gerçekli¤in bilgisine ulaflmak ister; ancak bunu ya-parken yöntemsel-bireyci bir ç›k›fl noktas› vard›r. Bireyin gerçek-

li¤i nas›l anlamland›rd›¤› önemlidir. Bu aç›dan devlet-merkezciyaklafl›ma epistemolojik düzeyde, yani bilgiye nas›l ulafl›laca¤›konusunda “Weberci” demenin anlaml› olmad›¤› söylenebilir.Devlet-merkezcilik için kritik olan devlet-merkezci yaklafl›m›ndevleti toplumsal ve iktisadi kökenleri ya da meflruiyet temelleri-

  yeni güç iliflkilerinin de pekiflmesini sa¤l›-yor. Buradan bak›ld›-¤›nda da moderndevlet öncekilere gö-re çok daha merkezi.

Ama bu merkezilefl-tirme beraberindeçevreye yay›lma venüfuz etme gücünüde beraberinde getir-mezse baflar›l› olabil-mesi daha zor (bkz.Mann, 1985). Nüfuzedifli sa¤lamayaaday siyasi ikti-dar/projenin ne ka-dar ve nas›l baflar›l›

olaca¤› ise bu yenigüç iliflkilerinde ko-numlanan toplumsalgruplar aras› müca-deleler taraf›ndanbelirleniyor. Merkezve çevre gerilimi üze-rinden de¤il.

22 Devlet-merkezcili-¤in yap›salc›-ifllev-selcilik, liberal-ço-¤ulculuk ve Marksiz-me yöneltti¤i eleflti-

rilerin tarihsel ba¤la-m› hem ÜçüncüDünya ülkelerinde,hem de Bat›l› ülke-lerde gözlemledikle-ri dönüflümlerdi.Devlet-merkezcili¤egöre bu yöntemlerinortak noktas› devletitoplumsal ya daekonomik faktörlere(ç›kar gruplar›, eko-nomik birikim süreç-leri ya da elitler) in-dirgedikleri ölçüdedevletin özerk ve ba-¤›ms›z bir de¤iflkenoldu¤unu gözdenkaç›rm›fl olmalar›y-d›. Üçüncü Dünya ül-kelerinde devletlerinçok farkl› plan vestratejiler benimse-mifl olmalar› ve top-lumlar›n› da buna

do¤ru yönlendirme-leri, Avrupa’da iseKeynesçilik politika-lar›yla devletin kilitbir rol oynamas› bu-nun göstergesiydi(Skocpol, 1985: 6).

31Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 16: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 16/38

nin öncesinde ve ötesinde toplumu etkileyecek gücü olan örgüt-sel bir yap› olarak tan›mlamas›d›r (Özman ve Coflar, 2001: 84).

Pozitivist bir yöntemi benimseyen devlet-merkezci yaklafl›m,

karfl›laflt›rmal› tarihsel analiz yapmak için tek tek ülkeleri incelerve buradan tümevar›m yoluyla nedensel düzenlilikler bulmayaçal›fl›r. Örne¤in Fransa’da ideolojik ayr›flmalar›n daha keskin ol-du¤una dair bir gözlem yap›l›r. Bunun nedenine bak›ld›¤›nda isesiyasi parti oluflumlar›ndan önce güçlü ve merkezi bir idari yap›-s›n›n varl›¤›n›n devlet kademelerinin patronaj iliflkileri arac›l›¤›y-la oy toplamak için kullan›lmas›n› zorlaflt›rd›¤› görülür (Skocpol,1985). Bunun yerine ideolojik propaganda arac›l›¤›yla partilerkendi aralar›nda yar›flm›flt›r. E¤er baflka ülkeler de bu durumudo¤ruluyorsa merkezi idari yap›n›n sonradan güçlendi¤i bir ül-kede bu sonucun tam tersi beklenebilir. Burada devletin idari vekurumsal yap›s›, toplumdaki di¤er unsurlar›n (siyasi partiler gi-bi) hareket edifl çerçevesini çizen ba¤›ms›z bir de¤iflkendir. Zatendevlet bir bütün olarak toplumu flekillendirme yetisine sahiptir.Ancak devletin tek bafl›na bir aktör olarak ele al›nmas›n›n do¤ruama yetersiz oldu¤unu düflünen devlet-merkezci yaklafl›m temelanaliz biriminin devlet, toplumsal yap› ve uluslararas› ba¤lamaras›ndaki etkileflim oldu¤unu ileri sürmektedir.23

Devlet-merkezcilik kendi içinde de¤iflik ve birbiriyle çat›flan tar-t›flmalar› içeren bir gelenek olsa da Türkiye tarihine dair yap›lan ça-l›flmalar aç›s›ndan belirleyici olan özellikleri daha s›n›rl›d›r. 24 Bun-lar› pozitivizmin hâkim yöntem olarak kullan›lmas›, devletin (veonu oluflturan kurumlar›n) toplumdan ayr›ks› bir varl›k olarak eleal›narak belli ç›karlara sahip, hedefler koyabilen bir aktör olarakgörülmesi ve karfl›laflt›rmal› analizlerde devletin belirli özellikle-rinin ay›rdedici bir aç›klayan olarak görülmesi fleklinde gruplaya-biliriz. Bu flekilde ele al›nd›¤›nda yaz›da bundan sonra de¤inece-¤imiz yazarlar ayn› çizgi içinde de¤erlendirilebilir.

Heper, karfl›laflt›rmal› devlet analizini devletlilik dereceleri,siyasal tarih ve gelenekler üzerinden yaparken üç tip devlet biçi-mi ayr›flt›r›l›r. Bunlar merkezi feodalizmin ortaya ç›kard›¤› ‹ngil-tere, merkezi olmayan bir feodalizmin sonucu do¤an Fransa vepatrimonyalizmin devam› olan Türkiye örnekleridir (Heper,1987). ‹ngiltere’de devlet aflamal› olarak yerel düzeydeki gruplararas› bir uzlaflman›n sonucu, “ulusal bir sözleflmenin” parças›olarak do¤mufltur. Fransa’daysa merkezi krall›k ve soylular ara-s›nda bitmek bilmeyen mücadeleler uzlaflmay› önleyici bir etmen

23 Yaklafl›m›n Türkiyetarihini çal›flanlar aç›-s›ndan birebir uygu-land›¤›n› söylemekpek de mümkün de-¤il. Farkl› dönemler-

de farkl› referanslar-la etkilenildi¤ini söy-lemek daha do¤ruolacakt›r. Örne¤inMetin Heper, State and Public Bureauc- racies  (1987) adl›farkl› ülke örneklerinikarfl›laflt›rd›¤› kitab›-n›n giriflinde Skocpolve di¤erlerinin katk›-lar›n› övmekte; an- 

cak hiçbir flekilde Skocpol’un çok önemsedi¤i s›n›f ka- tegorisine çözümleyi- ci bir araç olarak analizinde yer verme- mektedir. GerçekteSkocpol vd. (1985)devlet-merkezci ana-lizin; devlet, toplumve uluslararas› ba¤la-m›n etkileflime girdi-¤i bir noktadan yap›l-

mas› gerekti¤ini söy-lemektedir. AyfleBu¤ra (1996) ve ZiyaÖnifl (1998) bu bak›flaç›s›nda daha yak›ndurmaktad›rlar.

24 Yaz›da Türkiye d›fl› li-teratüre sadece ko-nuyu ilgilendirdi¤i öl-çüde de¤inilecek; ay-r›nt›l› bir tart›flma ya-p›lmayacak. Zira dev-let-merkezcilik, ras-yonel seçim kuram›n-dan yeni kurumsalc›-l›¤a pek çok yakla-fl›mla melez bak›flaç›lar› da ortaya ç›-karm›fl bir gelenekolan kurumsalc› gele-ne¤in içinde bir yak-lafl›md›r. Daha ayr›n-t›l› bir analiz için bkz.Remmer (1997). Öteyandan Üçüncü Dün-

ya ülkelerinde devle-tin rolü üzerine yap›-lan çal›flmalarda baz›farkl›l›klara ra¤mengenel bir çizgi sapta-mak da mümkündür(bkz. Barkey, 1991).Yaklafl›m›n kendi ev-

32 Demet Dinler

Page 17: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 17/38

olmufl ve devletin güçlenmesini sa¤lam›flt›r. Patrimonyalizminözelliklerini ve tarihsel kökenlerini önceki bölümlerden biliyo-ruz; ancak burada çarp›c› olan Heper’in yerel güçlerin bürokra-

tik merkez karfl›s›ndaki zay›fl›¤›n› belirtirken yapt›¤› yorumdur.Bu güçler siyasi ve ekonomik anlamda nüfuz sahibi olamad›klar›için ya devlet görevlilerine rüflvet vermek ya da köylüleri dahafazla bast›rmak zorunda kalm›fllard›r. Köylülerin daha fazla sö-mürülmesi ya da rüflvet vermek, sanki Avrupa’da bu tarz pratik-ler hiç yokmuflças›na Osmanl›’dan bafllayarak Türkiye tarihininay›rdedici bir özelli¤i olarak sunulmaktad›r.

“Güçlü devlet gelene¤i” terimi Metin Heper’in ünlü kitab›-

n›n (1985) bafll›¤›d›r. Ayfle Bu¤ra, Ahmet ‹nsel, Ziya Önifl gibipek çok yazar da fark› alanlarda yürüttükleri çal›flmalardaki dev-let anlay›fl›n› Heper’e referansla bu güçlü devlet gelene¤inden al-m›fllard›r. Böylesi bir gelene¤in bask›s› ayn› zamanda zay›f bir si-vil toplumun varl›¤›na karfl›l›k gelmektedir. Ancak devletin sahipoldu¤u -ya da ona atfedilen- özellikler “güçlü” kavram›yla s›n›rl›de¤ildir.25 Kendi ç›kar›n› maksimize etti¤i ve giriflimcilerin tümkârlar›n› emdi¤i ölçüde “rantiyeci” ya da “y›rt›c› hayvan” (preda-

tory), toplumun bütününü bast›rd›¤› ve özellikle de bireysel öz-gürlüklerin ve iktisadi faaliyetin önünde engel teflkil etti¤i ölçüdede “patrimonyal” olarak nitelendirilmektedir. Bundan sonrakibölümlerde “güçlü devlet gelene¤i” tezinin farkl› alanlarda nas›lkullan›ld›¤›n› göstermeye çal›flaca¤›m.

3-1 . Dev let/Bur juvaz i : Türk Bur juvaz is in in

Devlet Baban›n Uslu Çocu¤u O larak

Tan›mlanmas›Güçlü devlet gelene¤inin savunucular›n›n Türkiye’de burju-

vazinin tarihsel oluflum sürecine dair ilk saptamas› onun Bat›da-ki gibi “çekirdekten yetiflme” de¤il, sonradan devlet eliyle ortayaç›km›fl olmas›d›r. Türk ifladamlar› Bat›da oldu¤u gibi yenili¤eaç›k, risk alabilen giriflimciler olmam›fllard›r (Sunar, 1974: 112).K⤛t üzerinde Bat› tipi bir hukuk sisteminden yararlansa damaddi olarak yaln›zca devletin üretim etkinlikleri içerisinde va-rolabilen özel bir iktisadi aktör tipidir Cumhuriyet dönemi iflada-m› (‹nsel, 1996). Bu aç›dan Cumhuriyet’in ilk y›llar›nda ticaretburjuvazisi de, ifl çevrelerine yak›n aferist26 bürokratlar olaraknitelendirilen kesimler de devlet giriflimlerini desteklerler; zira

33Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

rimi içinde özellikle1990’larda ortaya ç›-kan ve belli zay›fl›kla-r› aflmaya yönelik(her ne kadar bir çokyöntemsel sorunu gi-

deremeseler de) ge-lifltirilen elefltirilersegenelde karfl›laflt›r-mal› siyaset literatü-ründe söz sahibi ol-mayan ve somut ta-rihsel analiz çal›flma-s› eksik olan Mark-sistler aç›s›ndan ne-lere dikkat edilmesigerekti¤ine dairönemli ipuçlar› vere-

cek niteliktedir. Bkz.Migdal vd. (1994).Devlet-merkezcilik li-teratürde devletçi-ku-rumsalc›l›k (statist-institutionalism) diyede adland›r›l›r; ancakben burada hem Tür-kiye literatürünü etki-leyifl biçiminden,hem de Migdal vd.(1994)’nin Skocpolvd. (1985)’yi devlei

fazla merkezi ve ayr›bir konum vermesinielefltirmesinden do-lay› bu terimi tercihettim. Bu kurumsalc›gelene¤i kendi içindeayr›flt›rabilmemiz› desa¤l›yor. Devlet-mer-kezcili¤in bir elefltiri-si için bkz. Cammack(1990).

25 Solda da bu tart›fl-man›n karfl›l›¤› Meh-met Ali Aybar taraf›n-dan “ceberrut dev-let” kavram› üzerin-den yapm›flt›r. Butart›flmay› yaz›n›nkapsam› d›fl›nda b›-rakt›m.

26 “‹fl takipçili¤i” anla-m›nda. 1920’lerde ‹flBankas›’n›n kurulu-flundan sonra devle-tin sundu¤u ayr›cal›k

ve imkânlardan yarar-lanarak kendi ç›karla-r›n› koruyan, kolayyoldan kazanç sa¤la-mak isteyen, yolsuz-luklara kar›flan bürok-rat ya da siyasetçile-re verilen isim.

Page 18: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 18/38

“devleti çevreleyen alan, olas› tek zenginlik kayna¤›”d›r (‹nsel,1996: 140). ‹ngiltere ve Fransa gibi Bat›l› ülkelerdeki burjuva s›-n›f›ndan kaynaklanan toplumsal dinamik Türkiye’de yoktur. 27

Burjuvazinin devlete olan ba¤›ml›l›¤› somut olarak hangi me-kanizmalar arac›l›¤›yla olur? Patronaj iliflkileri, tekel kârlar› vekontrolün belli gruplar›n elinde toplanmas› devletin burjuvaziyesa¤lad›¤› ve “efline az rastlan›r” olanaklard›r (Sunar, 1974: 112).Bu öyle bir ba¤›ml›l›k iliflkisidir ki burjuvazi elde etti¤i olanakla-ra karfl› devlete kendi özgürlü¤ünü satm›flt›r.

Burjuvazi sivil toplum kurma hakk›ndan vazgeçerek karfl›l›¤›nda parakazanma ayr›cal›¤›n› ald›. Burjuvazinin taleplerini öne sürmesine izin

verecek siyasi koflullar oldu¤unda bile iktidar› karfl›lar›na almamay›tercih ettiler. Bu acz, Osmanl› tüccarlar›n›n saray karfl›s›ndaki boynubükük durumunu hat›rlat›r (Keyder, 1987).

Bir kez daha Osmanl›’n›n burjuvaziyi hor gören, iktisadi ge-liflmeyi engelleyen devlet gelene¤i karfl›m›za ç›kar›lm›flt›r. Asl›ndabu, Osmanl›’dan Cumhuriyet’e asla gerçek anlamda burjuva s›n›-f› haline gelemeyen, tepeden bir devrimle doruk noktas›na eriflenBat›l›laflma hareketinin toplumsal itici gücü olamayan, iktidar

kendisine ihtiyaç duydu¤u vakit bile bu f›rsat› kendi gücünü art-t›rmak için kullanmaktan aciz, bir ç›kar grubu olarak kendini ka-bul ettirmek yerine kiflisel iliflkiler üzerinden bürokrasiyle aras›n›iyi tutmaya çal›flan bir giriflimci s›n›f›n öyküsüdür. Bu ac›kl› öykü-nün kahramanlar› giriflimci ruha sahip olamad›klar›ndan Bat›’da-ki gibi büyük at›l›mlar gerçeklefltiremezler; o ruhu yakalad›klar›ender zamanlardaysa devlet baba yaramazl›k yapan çocuklar›nahaddini bildirir. Toplum da burjuvaziyi bast›ran bir devlet gele-

ne¤ini, giriflimcilere prim vermeyerek destekler. Mardin iktidar›nburjuvaziyle girdi¤i yegâne iliflkiyi flu flekilde aç›klar:Kapitalist giriflimcilerin oluflturdu¤u buzda¤›n›n tepesi, Türkiye’ninönde gelen sanayici ve ifladamlar›n›n birkaç›, sistem içinde boy göster-me olana¤›na kavuflturulmufllard›r; çünkü bunlar t›pk› geleneksel sis-temdeki faizciler kadar kolay bir biçimde denetim alt›nda tutulabil-mektedirler (Mardin, 1992: 235).

Oysa hangi ülkede burjuvazinin kendinden menkul bir giri-

flimci ruhu ve devlet alan›n›n tamam›yla d›fl›nda bir gücü olmufl-tur? Ya da hangi ülkede burjuvazi birdenbire toplumun en say-g›n grubu oluvermifltir? Elefltirdi¤imiz yaklafl›m›n en yetkin tem-silcilerinden biri olan ve Türk giriflimcisini di¤erleriyle karfl›laflt›-r›rken “çekirdekten yetiflme” olmayan terimini de kullanan AyfleBu¤ra, kendi yaklafl›m›yla çeliflecek nitelikte bir tarihsel gerçe¤i

34 Demet Dinler

27 Böylesi bir yaklafl›msadece Türkiye’yede¤il, 3. Dünya ülke-lerinin ço¤una uyarla-nan bir yaklafl›md›r.3. Dünyadaki sanayi-

cilerin risk alabilenkâr güden giriflimci-ler mi yoksa kendiniemniyet alt›na almakisteyen ifladamlar›m› oldu¤u çok tart›fl-mal›d›r. Devlet ser-maye birikimini ken-disi yarat›p aktif biriktisadi özne olarakifllev görecektir(Evans ve Ruesche-

meyer, 1985). Afrikaülkelerini patrimon-yal kapitalizm olarakniteleyen Callaghyise bu ülkelerde dev-letin güç kazanmakve zenginleflebilmekiçin en kolay araç ha-line geldi¤inden sö-zeder (Callaghy,1988). Mc Gaffey iseZaire’de ba¤›ms›zl›ksonras› hâkim s›n›f›

siyasi bir aristokrasi olarak tan›mlay›pdevlet baflkan› Mo-butu’ya olan ba¤›ml›-l›¤›n yükselebilmekiçin en önemli kriterolarak say›ld›¤›n› be-lirtir. Zaire burjuvazisiiktisadi bir burjuvazi de¤ildir; çünkü sahipoldu¤u de¤erler, güçve iktisadi temellertamam›yla devletleolan iliflkisinden kay-naklanmaktad›r (McGaffey, 1988). Bo-one ise Afrika’da si- 

  yasileflmifl birikim di-ye adland›rd›¤› süre-cin yönetici s›n›f›nburjuvalaflmas›n›sa¤lad›¤›n› belirtir(Boone, 1994).

Page 19: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 19/38

gösterir: Bat›da da feodalizmden kapitalizme geçildi¤i dönemdetüccar toplumsal bir sayg›nl›¤a sahip olamam›fl ve varl›¤› kötükarfl›lanm›flt›r (Bu¤ra, 1996: 29 ve 30. dipnot). Bu aç›dan Türki-

ye’de de tüccarlar›n veya bir bütün olarak giriflimci s›n›f›n baflköfleye oturmas› birdenbire olacak bir fley de¤ildir.28 Bu, tarihselbir süreci ve mücadeleyi gerektirir.

Burjuvazinin “çekirdekten yetiflme” olmak yerine “devlete ba-¤›ml›” olmas›n›n Türkiye için ay›rdedici bir kriter olarak kullan›l-mas› da yöntemsel bir sorundur. Devlete ba¤›ml› olmak ancakburjuvazi ve devlet aras›ndaki iliflki d›flsal olarak kavrand›¤›ndaanlaml›d›r; di¤er bir deyiflle burjuvaziyi ve devleti iki ayr› aktörolarak kurgulad›¤›m›zda ‹nsel’in vurgulad›¤› anlamda bir ba¤›m-l›l›k/ba¤›ms›zl›k iliflkisinden sözedilebilir. Ancak devlet oluflumsürecinin kendisi toplumsal üretim iliflkilerinin ayr›lmaz bir par-ças›ysa devlet alan› da bu iliflkiler üzerinden geliflen s›n›flararas›mücadelelerin bir alan›d›r.29 Bu aç›dan burjuvazinin sermaye bi-rikim koflullar›n›n devletin içinde geliflmesi Türkiye’ye özgü de¤il-dir. Ancak devletin ald›¤› biçim ve müdahale tarzlar› de¤iflebilir.

Bununla ba¤lant›l› olarak siyasileflmifl birikim ve iktisadi olma-yan burjuvazi kavramlar› da ancak iktisat ve siyaset iki ayr› alanolarak ele al›nd›¤›nda mümkündür. Bu durumda iktisadi olan bi-rikim tarz›na ve burjuvaziye, siyasi olan ise devlete atfedilir. Ayr›-m›n asl›nda kapitalist iliflkilerin tarihsel ortaya ç›k›fl›yla ilgili birayr›m oldu¤u unutulur. T›pk› patrimonyalizm bölümünde sözet-ti¤imiz gibi devlete ba¤›ml› olmayan, iktisadi faaliyet için siyaseteihtiyaç duymayan ideal bir burjuva tipi aran›r, ama bulunamaz.

Yine Thomas Callaghy’yi izlersek, bu tip bir burjuvazinin na-s›l referans noktas› olarak al›nd›¤›n› ve bunun sak›ncalar›n› görü-rüz. Callaghy’e göre (1988) Fransa’da yükselen burjuvazi tümenerjisini arsa spekülasyonunda ve devlet kademelerinden yerkapma savafl›nda bofla harcam›flt›r. ‹lk bak›flta burjuvazininFransa’da gerçekten de daha rantiyeci bir zihniyette oldu¤u do¤-rudur. Ama bunu ar›zi bir durum olarak göstermek beraberindebir tak›m sorular› da getirir. Birincisi arsa spekülasyonunun ne-den illa da burjuvazinin geliflimini bloke edecek bir faaliyet ola-rak görülmesi gerekti¤ine dairdir. Bu tarz spekülasyonlar› ya da

Frans›z giriflimcilerinin bir baflka büyük gelir kayna¤› olan devle-te verdikleri borçlanmadan elde ettikleri faizleri neden kapitaliz-min yeni geliflmeye bafllad›¤›, farkl› sermaye birikimi olana¤› ol-mad›¤›-burjuvaziyi de böylesi f›rsatlar› aramaya itecek bir reka-betin henüz mevcut olmad›¤›-bir dönemde kendi konumunu

35Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 20: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 20/38

güçlendirebilecek (hele de karfl›s›nda ‹ngiltere’de olmayan tarz-da bir soylu s›n›f oldu¤u düflünüldü¤ünde) araçlar olarak görme-yelim?

‹kincisi rantiyecilik ve faiz kazanc›, kapitalizmin farkl› tarih-sel dönemlerinde ön plana ç›kan, bazen geriye düflen ama her za-man varolan faaliyetlerdir. Bunlar› ar›zi durumlar olarak göste-rirsek e¤er, 1980’leri tart›fl›rken görece¤imiz gibi burjuvazinindevlet karfl›s›nda çok daha güçlü adledildi¤i neoliberal dönemdebu faiz kazançlar›n›n çok yo¤un olmas›n› nas›l aç›klayaca¤›z?

Üçüncü olarak Callaghy’nin yaklafl›m› flu çeliflkili duruma yolaçar: ‹ngiltere ve Fransa devrimci burjuvazileriyle tan›mlan›rlar;sonra da örne¤in Frans›z burjuvazisinin de o kadar devrimci ola-mad›¤› ortaya ç›kar (devlet yüzünden). Ayr›ca Callaghy önceGerschenkron’u izleyerek devletin üstlendi¤i aktif rolün ‹ngilte-re’den sonra kapitalizmle eklemlenen bütün ülkeler için geçerlioldu¤unu söyler; daha sonraysa devletin iktisadi faaliyetin s›n›r-lar›n› çizmesini Bat›l› ülkelerden di¤erlerini ay›rdeden bir özel-likmifl gibi gösterir. Bu çeliflkiler argüman›m› destekleyici nitelik-te olsa da asl›nda temeldeki yöntemsel elefltirimizi tam anlam›ylado¤rular nitelikte de¤ildirler; çünkü devletin rolünün her ülkeiçin geçerli oldu¤u kabul edildi¤i zamanlarda bile (Ayfle Bu¤-ra’n›n ‹ngiltere’deki neoliberal politikalar›n uygulanmas› içinsöylemin aksine güçlü bir devlet gerekti¤i konusunda AndrewGamble’›n tezini onaylad›¤›n› hat›rlarsak), devleti alg›lay›fl tarz›de¤iflmez. Özgücülük problemini ortadan kald›rsak ve Türki-ye’de devlete ayr›cal›kl› bir konum atfetmesek de yine devletburjuvaziyi bast›ran bir role sahiptir. Burjuvaziyi bast›rmad›¤›,gelifltirmedi¤i durumlar da vard›r; ama bast›ran/gelifltiren devletayn› yöntemsel hatan›n parças›d›rlar. Özetle temel sorun farkl›-l›klar› göstermekte de¤il; farkl›l›klar› burjuvazinin zay›fl›¤› ya daba¤›ml›l›¤› üzerinden koymakta yatmaktad›r.

Yak›n dönem kurumsalc› yaklafl›m›n temsilcilerinden RobertVitalis M›s›r’da burjuvazinin geliflimi üzerine yapt›¤› çal›flmadatam da böylesi bir sorunu giderecek nitelikte, aç›c› sorular sorar.Vitalis, Elizabeth Perry’e referansla tarihçilerin ve sosyologlar›nsürekli “Neden öyle de¤il?” fleklinde yöneltilen bir dizi soruyu

(neden iflçi s›n›f› bu ülkede güçsüz? neden burjuvazi yeterincedevrimci de¤il? gibi) yanl›fl formüle ettiklerini ileri sürer (Vitalis,1994: 174). Gerçekten de “olmas› gereken”in arand›¤› bir tarih-sel çal›flma, burjuva gruplar›n›n devletle girdi¤i iliflkiyi “siyasilefl-mifl bir birikim” modeli olarak tan›mlayabilir. Bu tarz sorular› so-

36 Demet Dinler

Page 21: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 21/38

ranlar Üçüncü Dünya ülkelerindeki burjuvazinin zay›f ve parça-l› bir yap›s› oldu¤unu ileri sürerler. Oysa bölünmüfl s›n›f yap›lar›bütün kapitalist s›n›flar›n tan›mlay›c› bir özelli¤idir (Vitalis,

1994: 175). Yine Vitalis devlet kaynaklar›n›n burjuva gruplar›için merkezi bir çat›flma alan› olmas›n›n ve kapitalist bir ekono-minin geliflmesinin temel bir parças› olmas›n›n sadece M›s›r’a de-¤il pek çok baflka ülke için de geçerli oldu¤unu belirtir (1994:197). Di¤er bütün pazar ekonomilerinde oldu¤u gibi M›s›r’da dadevletin da¤›tt›¤› krediler, teflvikler, lisanslar için bir rekabet ya-flanm›flt›r. Bu aç›dan geleneksel ya da normal olan›n d›fl›nda birdurum söz konusu de¤ildir (Vitalis, 1994: 176).

Buna ra¤men Türk burjuvazisi sadece Cumhuriyet’in ilk dö-nemlerinde de¤il, sonraki y›llarda da ekonomik cesaretten yok-sun, tasarruf yapmaktan kaç›nan ve uzun dönemli yat›r›mlar ko-nusunda isteksizlik gösteren bir aktör olarak tarif edilir. Devletinkendisi de Osmanl›’dan kalma bir al›flkanl›kla ç›kar grubu örgüt-lenmelerini hofl karfl›lamaz. 1950’de gerçekleflen DP iktidar›n›burjuvazi baflta olmak üzere toplumsal gruplar›n bürokrasiyeolan tepkisinin bir ürünü olarak gören bu anlay›fla göre DP ikti-dar› da burjuvazinin tam bir zaferi anlam›na gelmemektedir.

‹ktisadi konumunu askeri zafer sonras›nda edinmifl, güdümlü kapita-lizmin flartlar›nda olgunlaflm›fl, s›n›f olma statüsüne prekapitalist güç-lerle mücadeleye girmeksizin devlet vesayeti sayesinde eriflmifl, gayri-müslüm burjuvaziden devrald›¤› konumlara yerleflmifl ve “tarihi bo-yunca hiç mücadele alan›na ç›kmam›fl” Türk burjuvazisinin ‹kinciDünya Savafl›ndan sonra da bürokrasiye bafl kald›r›fl› pazar özgürlük-leri içindir; yoksa burjuva demokrasinin gerektirdi¤i bir siyasal özgür-lükler aray›fl›nda de¤illerdir (Keyder, 1987: 162).

Bu görüflü destekleyecek bir biçimde Heper (1985) de burju-vazinin kendi özel ç›karlar›n› aflarak genel ç›kar› temsil edecekbir pozisyona gelemedi¤ini ifade eder. Asl›nda DP dönemi bur-

  juvaziyi tatmin edecek denli liberal politikalar uygulamam›flt›r.Örne¤in 1950’lerde ‹stanbul Ticaret Odas›, hükümeti ifladamla-r›na h›rs›z muamelesi yapmamas› konusunda uyarm›flt›r. Öteyandan Türk burjuvazisi Bat›da oldu¤u gibi ekonomik cesareteve tasarruflar›n› uzun dönemli yat›r›ma dönüfltürme iste¤ine sa-

hip bir burjuvazi de¤ildir (Heper, 1985).Burjuvazinin bürokrasi karfl›s›nda boynu bükük bir konum-

da tarif edilmesinin siyasal sonuçlar› da ilginçtir. Devlet baban›nzay›f burjuvazi üzerinde kurdu¤u hâkimiyet siyasi ve ekonomikyaflamdaki sorunlar›n kayna¤›n› bir aktör olarak devletmifl gibi

37Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

28 ‹ktisat Kongresi s›-ras›nda giriflimcilerekarfl› olumsuz tutumal›nmas›n› elefltirengazete yaz›lar› içinbkz. Ökçün (1997).

29 S›n›f mücadelesi-nin alan› ile devletaras›ndaki iliflki içinbkz. Poulantzas(1977) ve Jessop(1985: 129).

Page 22: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 22/38

gösterir. Burjuvazi gerçek burjuvazi olamad›¤› için liberal özgürlük-lerimiz olamam›flt›r; devletin sürekli müdahalesi yüzünden ekono-mimiz düzelememifltir. ‹flin ilginci, böylesi bir bak›fl aç›s›n›n kendi-

ne referans olarak seçti¤i ‹ngiltere, benzer bir bak›fl aç›s›yla yakla-flan Perry Anderson’a göre devrimci burjuvazinin olmad›¤› bir ül-kedir. Anderson’a göre solun siyasi aç›dan geri kalm›fll›¤› ve iflçi s›-n›f›n›n durumu tam da burjuvazinin tarihsel olarak s›n›f bilincinesahip olmama özelli¤inden gelmektedir (Hirst, 1977: 471).30

Cumhuriyetin ilk y›llar›nda devlete ba¤›ml› olarak do¤muflolan burjuvazinin sonraki y›llarda da bu niteli¤ini yitirmedi¤i ar-güman› tüm bir Türkiye tarihinin seyrini aç›klayan bir etken ol-mufltur. Devletin burjuvaziye karfl› tak›nd›¤› tutumlara bak›lm›fl,bunun ard›ndaki neden olarak da güçlü devlet gelene¤i gösteril-mifltir. Bu da oldukça karmafl›k bir toplumsal iliflkiler dokusu-nun üstünün devlet gelene¤i mitiyle örtülmesine neden olmufl-tur. Bu nedenle bu karmafl›k iliflkiler dokusuna ulaflabilmek içinyeni sorular›n sorulmas› zorunludur. Burjuvazinin kendi içinde-ki fraksiyonlar nelerdir? Hangi tarihsel koflullarda bunlar bir bü-tün olarak hareket ederek belirli siyasal projelerin etraf›nda bir-leflebilmektedirler? Kapitalizmle yeni eklemlenen bir ülkedeburjuva s›n›f›n›n oluflum süreçleri nas›l flekillenir? S›n›flar›n nice-liksel olarak az ya da çok olufllar› ya da belirginlik kazanmalar›kapitalist iliflkilerin kendini varetmesiyle birebir ayn› fleyler mi-dir? S›n›f dedi¤imiz de zaten tek bafl›na bir aktörden ziyade buoluflan iliflkilerin kendisi de¤il midir? (Wood, 2001). Bu sorula-r›n her biri, elefltirilen yaklafl›m›n aksine bir s›n›f mücadelesininparças› olarak burjuvazinin varl›¤›n› ve burjuva iliflkilerin kuru-lufl süreçlerini varsayar; devlet/burjuvazi iliflkisinin analizi de bumücadelenin ve süreçlerin analizinden bafllamal›d›r.

3- 2 . Merkez/Çevre Ger i l imin in Sürekl i l i¤ i

Argüman›

Osmanl› için kullan›lan merkez/çevre metaforu, Türkiye içinde geçerli bir kavramsal araç olarak kullan›lmaktad›r (Mardin,1973; ‹nsel, 1996). Baz› yazarlar Kemalistlerin merkez/çevre ara-s›ndaki uçurumu kapatmaya çal›flt›¤›n›, toplumsal-ekonomik

elitlerle bürokratlar aras›ndaki bir ba¤ kurmaya çal›flt›klar›n› söy-lese de (Kazanc›gil, 1981) genel kan›, merkezin çevre üzerindekihâkimiyetini sürdürdü¤ü yönündedir.

Bu noktadan tarihe bak›ld›¤›nda tüm bir Türkiye tarihi tek-rarlardan ibaretmifl gibi görülür: Devletin/merkezin topluma uy-

38 Demet Dinler

30 Bu noktada Ander-son’›n elefltirisi içinbkz. Hirst (1977).

Page 23: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 23/38

gulad›¤› bask›lar, toplumun/çevrenin buna tepki duymas› vedevletin bu tepkiyi bast›rmas›. Bu döngüye denk düflen tarihselolaylar ise, CHP döneminde bürokratlar›n kendi güçlerini pekifl-

tirmek için ald›¤› bask›c› önlemler, CHP’ye baflkald›rarak burju-vazi ve köylü oylar›yla DP’nin iktidara gelifli ve askeri darbeninyeniden idareyi ele al›fl›d›r.

1950’nin çevresel güçlerin y›llard›r biriken tepkisinin ürünüolarak görülmesi ve DP’nin o güne kadar susturulmufl çevreninmerkezden ald›¤› intikam›n bir sesi olmas› CHP ve DP üzerineyap›lm›fl ço¤u çal›flman›n ortaklaflt›¤› bir noktad›r. AncakCHP/DP karfl›tl›¤›n› bürokrasi/burjuvazi çeliflkisi üzerindenaç›klayanlar oldu¤u gibi devlet elitleri/sivil elitler çeliflkisi üzerin-den aç›klamay› tercih edenler de vard›r. Örne¤in Keyder DP’ninoluflumundaki çevresel güçlerin toplumsal kökenlerine yer verir-ken, Heper DP’nin iktidar›n› sivil elitlerin devlet elitlerine karfl›üstünlü¤ü olarak görür. Heper’e göre sivil elitlere çevresel güç-ler destek vermifl olsa da yine de siyasi bir hareket olarak DP Ba-t›l› partilerdeki gibi toplumsal tabandan yoksundur; çünkü top-lumsal s›n›flarla parti aras›nda yatay iliflkiler kurulamam›flt›r (He-per, 1992: 159). Zaten Türkiye’de çeliflkiler ifllevsel-ekonomikde¤il de kültürel eksenlidir. Siyasi krizlerin temelinde yatan te-mel neden elitleraras› çeliflkidir. Bu aç›dan krizler bölüflüm ilifl-kilerinden ya da herhangi bir s›n›f›n siyasi parti program›na kar-fl› duydu¤u hoflnutsuzluktan kaynaklanmaz (Heper, 1992: 160).‹nsel’e göre de s›n›flar da meflrulaflt›rmaya iliflkin kurallar› bir si-yasal hareket taban›nda de¤il, sunulan maddi yararlar do¤rultu-sunda kabullenir (‹nsel, 1996).

Darbeler bu anlay›fla göre, patrimonyal Osmanl› gelene¤ineuygun olarak kendini toplumdaki tek meflruluk kayna¤› olarakgörmek isteyen askeri bürokratlar›n tepkisi olarak aç›klan›r (‹n-sel, 1996). Ordunun s›n›fsal dengelerin yeniden kurulmas›nda,siyasi ve ekonomik yeniden yap›lanma dönemlerinde üstlendi¤ikritik rol yerine patrimonyal gelene¤in bir parças› olarak görül-mesi her darbe için geçerlidir. Buna göre 1960, 1971 ve 1980darbeleri ayn› itici güçle yap›lm›flt›r.31 Ayr›ca 1960’l› y›llardanbafllayarak artan grevler, direnifller, en genel anlam›yla iflçi s›n›f›

mücadelesi de bu tabloya s›¤mamaktad›r.1970’li y›llar boyunca demokratik olarak seçilmifl iktidarlar

bürokratik merkezden daha iyi bir ifllev görememifl; parti sistemiparçal›, etkisiz ve paralize edici bir hal alm›flt›r (Sunar ve Sayar›,1986). 1980 darbesinin önünü açan da bu durum olmufltur.

39Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

31 Burada önemli birfarkl›l›¤a dikkat çek-mekte yarar var. ‹n-sel ordunun rolüneson derece olumsuzbir anlam yüklerken

Heper ordunun, ar-tan siyasal elit/dev-let eliti çeliflkisineve bunun getirdi¤iistikrars›zl›¤a karfl› ,demokrasiyi yeni-den restore etmekiçin müdahale etti¤i-ni savunur (Heper,1992).

Page 24: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 24/38

1970’lerin parti-merkezli siyasi görünümü, toplumda yumuflat›c›bir etki yapamayan ara formlar›n mevcut olmamas› bu dönemdemilliyetçilik gibi ideolojilerin ortaya ç›kmas›na neden olmufltur.

Bu durumda burjuva kültürünün yeflerememesinin de etkisi bü-yüktür (Keyder, 1987).Bu tabloda siyasi iktidarlar›n projelerine de, tarihsel olarak

flekillenen s›n›flara da yer yoktur; o nedenle de örne¤in burjuva-zinin neden bir dönem DP’yi neden sonraki dönemde CHP’yidestekledi¤i sorusu cevaplanamamaktad›r. Ça¤lar Keyder’in ana-lizi farkl› sermaye birikim modelleri çerçevesinde örne¤in sanayiburjuvazisinin ithal ikameci bir modeli tercih etti¤ini gösterse deneden bu modelin DP taraf›ndan de¤il de CHP taraf›ndan haya-ta geçirildi¤i sorusunu d›flar›da b›rakmaktad›r. Zira bir yandaniktisadi analiz yaparken di¤er yandan çeliflkileri bürokrasi/burju-vazi aras›nda koyarak bütünsel olarak s›n›f iliflkileriyle siyasi pro-

 jeler aras›ndaki ba¤› kurmamaktad›r. Metin Heper’in analizindeise zaten temel çeliflki devlet elitleri ve siyasal elitler aras›nda gös-terildi¤i için siyasi partiler toplumsal tabandan yoksundurlar.Heper’e göre, devlet seçkinleri demokrasiyi rasyonel demokrasiolarak alg›larken siyasal seçkinler buna “Milli ‹rade” teziyle kar-fl› ç›karlar (Heper, 1998’den aktaran Özman ve Coflar, 2001: 88-89). Burada “Milli ‹rade” kapitalist çiftçileri ve burjuvaziyi temelalan ama bunlar›n ç›karlar›na küçük köylülük gibi s›n›flar› da ek-lemlemeye çal›flan bir hegemonya projesinin önceki iktidar karfl›-s›nda halk› bütünlefltirmek için kulland›¤› bir söylem olarak gö-rülmez. Basitçe siyasal elitlerin ya da onlar›n temsil etti¤i/temsileder göründü¤ü ç›kar gruplar›n›n merkeze karfl› oy kanal›yla güçoda¤› oluflturmak için kulland›¤› bir söylemdir.

3- 3 . Dev let/Toplum ‹k i l i¤ in in Temel Çel iflk i

O larak Bel i r lenmesi

Yine bu bak›fl aç›s›na göre Türkiye’de devlet birey yarar›nagücünü arka planda tutan bir devlet de¤ildir. Yasalara göre eflitbireylerin varl›¤›, devletin arzulad›¤› organik bir toplum idealinid›fllamaz. Devlet meflruiyetini, yerine getirmesi gereken yüküm-lülüklerden de¤il de sadece kendine referansla tan›mlar. Siyasal

haklarsa toplumsal olarak kazan›lm›fl haklar de¤il, devletin bah-fletti¤i konumlard›r. (‹nsel, 1996). Bu öyle bir devlettir ki grev vesendika hakk› vermekten, toplu sözleflme yapmaktan kaç›nabil-mek için kol eme¤iyle çal›flanlar› da memur statüsüne koymufl-tur. Bu flekilde kendi iktidar›n› her tarafa yayabilecektir (‹nsel,

40 Demet Dinler

Page 25: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 25/38

1996: 236). Toplumsal alanda hiçbir meflruiyet kayna¤› aramayandevlet, bir toplumsal mühendislik mant›¤›yla kitleleri hareket et-tirici bir programa sahip olmam›flt›r. Böylelikle güçlü devlet/za-

y›f sivil toplum ikili¤i Türkiye tarihi boyunca temel çeliflki ekse-ni olarak belirlenir (Heper, 1991; Sunar, 1974).

3- 4 . Dev let/ ‹kt isadi A lan ‹ l i flk is in in

Kavran›fl B iç imi

Devletin Türkiye ekonomisindeki rolünün “fazla” müdahale-ci oldu¤u argüman› da burjuvazinin zay›fl›¤› ve devlet gelene¤iargümanlar›yla yak›ndan iliflkilidir. Devlet ne Kemalist dönemdene de DP döneminde “rasyonel” ekonomi politikalar› izleyeme-mifltir. Devletin kalk›nma planlar› sanayi ve tar›m› bir bütün ola-rak düzenleyememifl; sadece k›sa vadeli hedefler konulmufltur.Devlet, “inançlar› gere¤i de¤il, zorunlu oldu¤u için” giriflimcidir(‹nsel, 1996: 185). ‹nsel bu noktada Türkiye’yi Meksika ve‹ran’la karfl›laflt›ran yazarlara gönderme yapmaktad›r. ‹ran veMeksika’da devlet “inançlar› gere¤i giriflimci” iken Türkiye’deniye öyle olmad›¤› sorusunun patrimonyal gelene¤in giriflimcili¤iengelleyen do¤as› d›fl›nda hiçbir cevab› yoktur. Ama ironik olan,liberal görüflü her fleyin pür bir iktisadi mant›¤› olmal›ym›flças›naele ald›¤› için elefltiren ‹nsel’in yaklafl›m›n›n asl›nda Türkiye’deolan durumu irrasyonel olarak gösterdi¤i ölçüde kendisinin debenzer bir noktadan hareket etmesidir. Öyle ki devlet gerçekteburjuva s›n›f›n›n isteklerine göre hareket etmesi gereken, rasyo-nel iktisadi planlar uygulayan bir aktörmüfl gibi argüman›n› kur-maktad›r. Türkiye’yi ay›rdedici k›lan, sanki baflka ülkelerde ide-al bir biçimde iflledi¤i iddia edilen bu liberal piyasa mant›¤›n›nmevcut olmamas›d›r. S.N. Eisenstadt’tan ödünç ald›¤› “gelenek-sel kodun dönüflümü” kavram›yla benzer bir yorum yapan. Mar-din’e göre, Osmanl›’da piyasay› kendi hizmetçisi olarak kullanansiyasi iktidar›n mant›¤› Cumhuriyet dönemi sanayileflmesindekimant›¤›n ayn›s›d›r (Mardin, 1992).

DP dönemini liberal devletçilik olarak tan›mlayan ‹nsel, Etve Bal›k Kurumu (EBK) ve Devlet Malzeme Ofisi (DMO) gibikurumlar›n liberalizmle hiç bir ilgisi olmad›¤›n› söyler (1996:

193). Bu tarz devlet kurulufllar›n›n belli bir siyasi stratejiyi yans›t-t›¤› do¤rudur. Ama bu, ‹nsel’in düflündü¤ü gibi devletin kendibafl›na her yere oldu¤u gibi iktisadi alana da hâkim olma strate-

 jisi midir, yoksa belli bir siyasi proje etraf›nda birleflen ç›karlardo¤rultusunda oluflan bir strateji mi? Temel soru budur. ‹ktisa-

41Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 26: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 26/38

di olan›n siyasi olandan ayr›flt›r›lamayaca¤›n› savunan ‹nsel, siya-sal olan›n özgüllü¤ünü devlet rasyonalitesine atfetti¤i ölçüde buiki alan aras›ndaki iliflkiyi iyice sorunlu hale getirir.

DP’yi CHP’den farkl› k›lan tek olgunun DP dönemindeki söy-lem (özel sektörü gelifltirme) ve uygulama (daha fazla K‹T kurul-mas›) aras›ndaki uçurum oldu¤unu belirten ‹nsel, kamu giriflimle-rinin gittikçe artmas›n› iktidar›n kendini her yerde hissettirme ar-zusuyla aç›klar. Bu giriflimlerin farkl› dönemlerde farkl› toplumsalç›kar ya da projelere hizmet etti¤ini (sanayileflmenin geliflmesi, ta-r›msal kapitalizmin geliflmesi); ayn› dönemde farkl› toplumsal ç›-karlar›n ihtiyaçlar›n› ayn› anda gözetme ifllevi gördü¤ünü (bir yan-dan sanayi kârlar›n›n düflmemesine olanak tan›rken di¤er yandansübvansiyonlarla ve destekleme al›mlar›yla köylü gelirinin korun-mas›) kavrayamaz.32 Bu¤ra (1996) da benzer flekilde DP’nin poli-tikalar›n› Türk liberalizminin paradoksu olarak tan›mlar. Bununnedeni DP döneminde iktidar›n harcamalar› k›smak yerine sürek-li enflasyonist politikalar izlemeyi tercih etmesidir. Bu yaklafl›mda-ki birinci sorun enflasyonist politikalar›n pek çok liberal ülkedeKeynesçili¤in do¤al sonucu olmas›d›r. ‹kincisi ve daha önemlisi buenflasyonist politikalar devletin tercihi de¤il; DP’nin hegemonyaprojesine eklemlenen küçük köylülük gibi tar›m burjuvazisi gibi s›-n›flara aktar›lm›fl kaynaklar›n sonucudur. Ayn› zamanda öncekidönemin projesine karfl› kendini konumland›ran ve bu karfl› ko-numlan›fl›n› kalk›nma vurgusuyla yapan bir iktidar›n söylemininmaddi temelini oluflturur. Öyleyse bu durumu Türkiye’deki hükü-metlerin kendi irrasyonel ve popülist kayg›lar› olarak okumak m›yoksa devletin, hem farkl› sermaye gruplar› aras›ndaki çeliflkiler,hem de s›n›flararas› çeliflkilerle bafla ç›kma zorunlulu¤u üzerindenmi düflünmek daha anlaml›d›r? Burada kritik nokta, gelecek bö-lümde göstermeye çal›flaca¤›m üzere devletin bu çeliflkileri d›flar›n-dan düzenleyen bir ayg›t de¤il, bizatihi bu çeliflkilerin bir parças›oldu¤udur. Bu nedenledir ki çeliflkiler süreklidir ve krize aç›kt›r.

4. 1980’ler: K›r› lma Noktas› ve Patrimonyal

Devletin Sürekli l i¤i Aras›ndaki Geri l imde

Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Sorunlar›

1980’lere gelindi¤inde ele ald›¤›m›z yaklafl›m aç›s›ndan çelifl-kili bir durum söz konusudur. Türkiye tarihinin farkl› dönemle-ri aras›nda, uluslararas› sermayenin ve devletin yeniden yap›lan-mas›na denk düfltü¤ü ve krize çözüm olarak neoliberal politika-lar›n yaflama geçirildi¤i dönem oldu¤u için 1980’ler çok ciddi bir

42 Demet Dinler

32 K‹T’leri devlet/top-lum ve devlet/eko-nomi iliflkisini dü-zenlemenin araçlar›olarak düflündü¤ü-müzde bunlar› çat›-

flan s›n›flar aras›n-daki mücadeleninalan› olarak kavra-mak da mümkün.Farkl› projeler farkl›dönemlerde buaraçlar› kullan›yor-lar. Yalman (2002:16) 1960’l› y›llarba¤lam›nda planla-man›n kendisini birteknik süreç ya da

devlet rasyonalitesiolarak de¤il de fark-l› s›n›flar›n r›zas› içinifllevsel olan bir he-gemonya ayg›t› ola-rak kavraman›n öne-mine iflaret ediyor.

Page 27: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 27/38

dönüflümü ifade eder. Bu aç›dan yaflanan de¤iflimleri aç›klamaçabas› ile niyet edilen dönüflümün gerçekleflememesini devleteözgü baz› geleneksel niteliklerin süreklili¤ine ba¤lama çabas› ara-

s›nda süregiden bir gerilim bu dönemde devlet merkezli yaklafl›-m› kullanarak yaz›lan çal›flmalara rengini verir. Farkl› düzeylerdekendini a盤a vuran bu gerilimleri üç noktada toplayabiliriz.

Bunlardan birincisi güçlü devlet gelene¤ine ilk defa bu kadarfliddetli bir flekilde karfl› ç›kan gruplarla bu gelene¤i sürdürmeyeçal›flanlar aras›ndaki olarak belirlenmifltir. Bu sadece kifliler aras›n-daki bir çat›flmadan ibaret de¤ildir; kendisi ayr› bir varl›k kazan-m›fl olan devletin kendisi de¤iflimin önündeki en büyük engeldir.Bu dönem üzerine yazd›klar›nda Metin Heper, Fransa’ya göre ‘da-ha güçlü bir devlet gelene¤i’ olan Türkiye’de kamusal yaflam ve si-yasi taleplerin toplumun kendisinden de¤il de devletle toplumunkesiflti¤i alanlardan kaynakland›¤›n› belirtir (Heper, 1991). 33

Kal›c› devlet rasyonalitesinin somut tezahürleri öncelikle ikti-sadi alanda kendini gösterir. 1980’lerde ihracat yönelimli strate-

 jiyle devletin rolü de¤iflse de rantiyeci bir devleti besleyen geniflkamu sektörünün varl›¤› de¤iflmemifltir (Önifl, 1998a). Neolibe-ral reformlarla devlet müdahelesi azalt›lsa da siyasi rasyonalitepazar rasyonalitesinin önüne geçmeyi baflarm›flt›r. Patrimonyaldevletin süreklili¤inin göstergesi uzun dönemli bir geliflmeyi sa¤-layacak iktisadi politikalar›n siyaset taraf›ndan önünün kesilme-sidir. Öte yandan siyasi partilerin de zihniyeti çok fazla de¤iflme-mifltir. ANAP’›n bütçe d›fl› fonlar› ve yerel bütçeleri belli grupla-ra aktarmas› oy kayg›s›yla ilintilidir. Seçimlerde K‹T fiyatlar› dü-flürülmüfl, ücretler ise artt›r›lm›flt›r (Önifl, 1998b).

Dikkat edilirse bu noktada da iki analiz düzeyinin birbiriyle içiçe ve birbirinin yerine geçebilecek flekilde kullan›ld›¤› görülecek-tir. Öncelikle ç›karlar›n› koruyan ve yenilikten kaçan bir rantiye-ci devlet söz konusudur. Öte yandan siyasetçiler de oy kayg›s›yla(ki bu asl›nda Heper’in 1970’lerde kulland›¤› siyasi elit/devlet eli-ti aras›ndaki gerilimde siyasi elitleri suçlad›¤› noktad›r) yenilikle-rin yap›lmas›n›n önünü t›kamaktad›rlar. Gerçek çeliflki nerede-dir? Devlet gelene¤i ve neoliberal politikalar aras›nda m›? Siyaset-çiler ve neoliberal politikalar aras›nda m›? Her ikisi de mi? Görü-

nen o ki baz› yerlerde biri, baz› yerlerde di¤eri, bazen de ikisi(devlet ve siyasetçilerin tavr› ayn› kefeye konularak) kastedilmek-tedir. Bürokraside yap›lan reformlar, neoliberal politikalar›n uy-gulan›fl›, bunlar›n hepsi birer çabad›r (ve bu çaban›n aktörleri çoknet olmasa da iktisadi politikalar söz konusu oldu¤unda burjuva-

43Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

33 Burada Heper ilginçbir biçimde güçlüdevlet formülasyo-nuna yöneltilebile-cek önemli bir elefl-tiriye iflaret eder.

“Güçlü” niteli¤i, Ba-t›daki devlete görebelirlendi¤i ölçüdebir baflka referansnoktas› al›nd›¤›ndayine benzer bir ne-denlerden baflka birdevlete de atfedile-bilir. Örne¤in TürkiyeBat›daki devletleregöre daha güçlü gö-rülebilir; Bat›n›n

kendi içindeki ülke-lerden örne¤in Fran-sa da ‹ngiltere’yegöre daha güçlü ni-telendirilebilirdi. Otakdirde “güçlü”,“daha güçlü”, “engüçlü” gibi tan›mla-malara gitmek gere-kebilir ki bu da za-ten sorunlu bir kav-ram olan “güçlü”nün içini boflalta-

cakt›r. ‹flte Heper butehlikeye düflmekte,Türkiye’yi aç›kça“daha güçlü” kate-gorisine sokmaktave kavram karmafla-s›na bir yenisini ek-lemektedir.

Page 28: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 28/38

zi, siyaset söz konusu oldu¤unda toplumun bütünüdür) ama dev-let gelene¤i ve siyasetçiler bu reformlar› engellemektedir. Peki ne-oliberal politikalar›n uygulay›c›s› siyasetçiler de¤il midir? Uygula-

mada yaflanan problemler sadece oy kayg›s›ndan m› kaynaklan-maktad›r? E¤er devlet gelene¤i bu kadar güçlüyse o zaman bü-rokrasideki artan liberal bürokratlar nereden türemifltir? Bu soru-lara cevap bulmak devlet-merkezci yaklafl›m üzerinden pek demümkün gözükmemektedir. Uygun cevaplar için sorular›n farkl›sorulmas› gerekti¤ini ileride savunmaya çal›flaca¤›m.

‹kinci gerilim ekseni devlet ve burjuvazi (ki burada geneldeburjuvazi yerine ç›kar gruplar› kavram› tercih edilmektedir) ara-s›ndaki iliflkinin niteli¤ine dairdir. Buna göre 1980’lerdeki tümde¤iflim iflaretlerine ra¤men Devlet Baban›n art›k rüfltünü ispat-lam›fl ve hatta evden kaçm›fl çocuklar›na uygulad›¤› bask› de¤ifl-memifltir. Osmanl›’dan beri devlete ba¤›ml› olan ve gücünü dev-letten alan özel sektörün durumunun 1980’lerde de devam etti¤iileri sürülmektedir. Bu süreklili¤in örnekleri olarak ç›kar temsili-nin siyasi partilerle kurulan yak›n iliflkilere s›ms›k› ba¤l› olmas›(Ergüder, 1991); TÜS‹AD’›n devletle olan iliflkisini yüksek kade-meli bürokratlar arac›l›¤›yla kurmas› (Kalayc›o¤lu, 1991); verilenihracat teflviklerinin siyasi tercihlerin sonucu flekillenmesi (‹lkin,1991) verilmektedir. Özal’›n da istedi¤i kadar öncekilerden fark-l› gözüksün, özellikle TÜS‹AD’la görüfl al›flveriflinde bulunmak-tan ziyade sanayicileri bilgilendirmeyi tercih etti¤i söylenmekte-dir.34 Oysa Vitalis’in argüman› izlenirse, iktisadi faaliyetin siyasiiliflkilerin d›fl›nda olamay›fl›na flafl›rman›n kendisinin büyük biryan›lg› oldu¤u farkedilebilir. Gerçekte bu teflvikler, neoliberaliz-min öngördü¤ü sermaye birikimini sa¤layabilecek (örne¤in dün-ya ekonomisiyle eklemlenebilecek nitelikte) sermaye gruplar›naaktar›lm›fl; bu da sonuçta neoliberal reformlar›n toplumsal bir ta-ban oluflturmas›n› sa¤lam›flt›r.35

Keyder’ göre (1998) de devletin keyfili¤inin kendisine getirdi-¤i maliyeti çok fazla bulan bir burjuvazidir bu döneme rengini ve-ren. O boynu bükük burjuvazinin neden birdenbire 80’lerde dev-lete baflkald›rabildi¤i sorusu problem de¤ildir, çünkü zaten güçlüdevlet/zay›f burjuvazi ikileminin tarihsel süreklili¤i d›fl›nda bu

yaklafl›m›n hiç bir tarih referans›, dolay›s›yla da tarihsel dinamiknosyonu yoktur. Keyder’e göre (1998: 41) 1980’lerdeki mücadele“otoriter, modernlefltirmeci ataerkil bir devlet ile modernist bir si-yasal liberalizm ve yurttafll›k kavram›” aras›nda gerçekleflmekte-dir. Dolay›s›yla genel düzeydeki iktisadi politikalarda gözlenen-

44 Demet Dinler

34 Bu durum devlet-merkezci literatürdeGüneydo¤u Asya ül-keleriyle bir karfl›tl›kiliflkisi içinde ifadeedilir. Örne¤in Güney

Kore’de devlet ihra-cat performans›nagöre teflvik verirkenve bu yüzden öncekibölümlerde belirtti-¤im gibi kalk›nmac›devlet olarak nitelen-dirilirken bkz. Evans(1992; 1999), Left-wich (1995), Türkiyegibi baz› ülkelerdeise siyasi iliflkilerin,

popülizmin ve yolsuz-luklar›n daha belirle-yici oldu¤u söylen-mektedir bkz. (Önifl,1998). G. Kore örne-¤inden hareketle yol-suzluklar›n devletinkendisinden kaynak-land›¤› argüman›n›nbir elefltirisi için bkz.Hart-Landsberg veBurkett (1998)

Page 29: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 29/38

de¤iflim çabas› ve buna karfl› gelifltirilen direnç aras›ndaki- gerilimdevlet/burjuvazi iliflkisinde de söz konusudur. Bu sefer devlet ge-lene¤i ve özgürleflme aray›fl›ndaki burjuvazi aras›ndaki gerilim te-

mel çeliflki olarak gösterilir. Sarkac›n ne tarafa do¤ru kayd›¤› ko-nusunda farkl›l›klar olsa da gerilimin taraflar› konusunda devlet-merkezci yaklafl›m aç›s›ndan tam bir uzlaflma vard›r.

Üçüncü gerilim ekseni ise yine devlet ve toplum aras›nda ko-nulmaktad›r. Merkezileflmifl devlet gelene¤ine karfl› zay›f sivil top-lumun yapt›¤› mücadele bu dönemde öne ç›kmaktad›r (Önifl,1998c). Merkez ve çevre gerilimi ya da devlet eliti/siyasal elit ge-rilimi aç›s›ndan da bir yenilik söz konusudur. Devlet elitleri (ki bu1980’lerde daha ziyade askeri bürokrasidir) art›k özellikle ekono-mik konularda üstünlü¤ü siyasal elitlere b›rakm›fllard›r. Bu da bü-rokrasinin s›n›rl› bir rol oynad›¤› liberal modele Türkiye’nin ya-k›nlaflt›¤›n› göstermektedir (Heper, 1987). Bu model önceki dö-nemlerde siyasete karfl› husumet besledi¤i iddia edilen bürokrasi-nin durumunda bir de¤iflime iflaret etmekle beraber bu de¤ifliminard›nda yatan nedenlere dair hiçbir aç›klama getirilmemektedir.Öte yandan devletin toplum üzerinde mutlak egemenlik kurma-s›n›n de¤iflmedi¤ini, bunun da Osmanl› patrimonyalizminin baz›özeliklerinin devam› niteli¤inde oldu¤unu düflünen ‹nsel’e göre(2001: 58, 57) “Ortada meflruiyetini toplumdan de¤il, kendindenalan bir devlet, devlet karfl›s›nda meflruiyeti olmayan c›l›z bir top-lum ve gayrimeflru, ama o ölçüde de güçlü bir ‘alt toplum’ olma-s›” derinleflen bunal›m›n göstergesidir. 1980’lerde devletin, gü-cün birden fazla grup (Milli Güvenlik, Kurulu, Emniyet Güçleri,Özel Tim, siyasi parti temsilcileri) aras›nda bölündü¤ü bir neo-fe-odal yap›ya dönüfltü¤ünü öne süren ‹nsel, temel gerilimi bu bas-k›c› devlet ayg›t›yla toplum aras›nda koymufltur.

5. Dev let i Nas› l Kavramal ›?

Asl›nda karfl›laflt›¤›m›z problemlerin büyük bir k›sm› devletinnas›l kavrand›¤›yla ilgilidir. Devletin toplumdan ayr› rasyonel biraktör olarak, kendinde bir özne ele al›n›fl›n›n getirdi¤i sorunlarvard›r. Devlet-merkezci yaklafl›m 1980’lerdeki dönüflümü kabuletmekle (ve hatta tehlikeli bir biçimde bunun nedenlerinin doyu-

rucu bir analizini yapmadan dönüflümü veri almakla) beraber sözkonusu dönüflümde devletin neyi engelledi¤ine bakmaya çal›fl-maktad›r. Kurumsal dönüflümleri (bürokrasideki gibi) kabulederken bir yandan da devletin hâkimiyetinin k›r›lamad›¤›n› an-lat›r. Böyle bir bak›fl aç›s›, kurumsal dönüflümlerin niteli¤ini ve

45Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 30: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 30/38

ard›ndaki dinamikleri aç›klamakta yetersizdir.35 Gözlemlenebilirkurumsal de¤iflimlere bak›lm›flt›r. Bunlar baflar›l› oldu¤u ölçüdetoplumun/burjuvazinin vs. devlete karfl› zaferini simgelemekte;

baflar›s›zl›¤a u¤rad›¤› ölçüde ise devlet gelene¤inin kendini de-vam ettirmesine ba¤lanmaktad›r. Bu kurumsal dönüflümler top-lumun hangi kesimlerinin ne gibi ihtiyaçlar›yla örtüflmektedir?Ya da örne¤in kamu sektörünün artan büyüyüflü hangi s›n›fsaliliflkilerin yeniden düzenlenmesine denk düflmektedir? Ücretle-rin yükselmesi ve azalt›lmas› siyasi popülizmle aç›klanabilir fley-ler midir? E¤er devlet ve burjuvazi ya da siyaset/ekonomi, siya-setçiler/giriflimciler aras›ndaki ikilem devletçi zihniyetle yenilik-

çilik aras›ndaysa, liberal olarak nitelendirilse de, TÜS‹AD’› ger-çek bir ç›kar grubu olarak tan›mad›¤› söylenen Özal, neden libe-ral görüflü temsil etti¤i söylenen “Eczac›bafl›’n›n verdi¤i bir kon-ferans› öfkeyle terkederken gazetecilere genç Eczac›bafl›’n›n, ay-n› babas› Nejat Eczac›bafl› gibi, modas› geçmifl devletçi fikirler-den kurtulup liberal ekonominin ilkelerini benimseyemedi¤ini”söylemifltir? (Cumhuriyet, 28 fiubat 1992’den aktaran Bu¤ra,1996: 339). E¤er olgusal alandan bu yaklafl›m›n yapt›¤› ç›karsa-malar› yine olgulara dayanarak çürütmek mümkünse ve sordu¤u-muz sorulara cevap veremiyorsak, farkl› bir kavramsallaflt›rmaiçin ipuçlar›n› nerede yakalayaca¤›z?

Öncelikle devlet bir mücadele alan› olarak alg›lan›rsa 1980’ler-deki dönüflümün s›n›flararas› mücadelelerden ba¤›ms›z olarakkavranamayaca¤› bir gerçektir. Devletin sosyal görevlerinin azal-mas› iflçi s›n›f› mücadelelerine karfl› burjuvazinin kârlar›n› yeni-den korumaya yönelik olarak alg›lanabilir. Ancak devletin kendi-si tek bir s›n›f ya da s›n›f fraksiyonunun arac› olarak görülemeye-ce¤inden dolay› da köylülük ve iflçi s›n›f›n›n artan tepkisine (ya dabu tepki somut olarak tezahür etmedi¤i zamanlarda da potansiyelbir tehdit oluflu) karfl› sübvansiyonlar›n ya da reel ücretlerin bellidönemlerde yüksek tutulmas› siyasi bir popülizmden çok toplum-sal çat›flmalar›n azalt›lmas› için zorunlu bir ihtiyaçt›r da. Ancakbunun ne zaman yaflanaca¤› ucu aç›k bir sorudur.

Devleti bir mücadele alan› olarak kavramak onun tek bir s›-n›f›n arac›/nesnesi de olmad›¤› anlam›na gelir. Gerçekten de ör-

ne¤in bir tar›msal politikan›n belirlenmesinde farkl› s›n›f ve ak-törlerin (küçük üreticiler, daha büyük ölçekte üretim yap›p iflçiçal›flt›ranlar, tar›msal ürünü tüketen çal›flan s›n›flar, IMF, TÜS‹-AD, tar›m sektörüne girmek isteyen yerli ve yabanc› sermayegruplar› ve bunlarla organik ba¤ içindeki IMF, TÜS‹AD gibi ör-

46 Demet Dinler

35 Neoliberal reformla-r›n toplumsal destek-çisi olacak bir taban›-n›n oluflmas›n›n ge-reklili¤i ve bununaraçlar›n›n Rusya’da-

ki kapitalist dönü-flüm üzerinden yap›-lan bir analizi içinbkz. Bedirhano¤lu(2002).

Page 31: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 31/38

gütler) çat›flmalar› ve mücadele dereceleri belirleyicidir. Devletbu çat›flmalar›n alan›d›r (hem merkezde hem de yerelde); hükü-metler de bu gerilimin k›skac›nda politikalar›n› yönlendirip de-

¤ifltirirler.Ancak bu mücadele alan› bütün oyuncular›n eflit bir flekildeoyuna kat›ld›¤› bir saha de¤ildir. Devlet alan› bu aktörler aras›n-daki eflitsiz iktidar iliflkilerinin de yeniden üretildi¤i bir aland›r. Bunokta tam da di¤er bir önermeye, devletin s›n›f iliflkilerinin birparças›, toplumsal iliflkilerin bir biçimi oldu¤u önermesine götü-rür. Sayer’e göre devletin sivil toplumdan ayr›flmas›n›n kapitalistiktidar iliflkilerinin yeniden üretilmesi için gerekli bir ayr›flma ol-du¤unu daha önce belirtmifltik. Burada eklenmesi gereken bu ay-r›flman›n devletin özerk ve ayr›ks› bir entite (varl›k) olarak görül-mesi anlam›na gelmedi¤idir. Tersine kapitalist iliflkilerin ald›¤› birbiçim olarak devletin burjuva karakteri (burada burjuva sözcü¤ü,burjuva s›n›f›n› oluflturan kiflilerin arac› olan bir devleti nitelen-dirmiyor, burjuva iliflkilerin parças› olan bir devlet kastediliyor)onun ayr›lmaz bir parças›d›r (Sayer, 1988). Wood’un da belirtti¤igibi sermaye birikiminin devam›n›, burjuva iliflkilerin hâkimiyeti-nin devam›n› sa¤lamak ve bunun önündeki engelleri ortadan kal-d›rmak her kapitalist devlette görebilece¤imiz özelliklerdir. An-cak bu noktada devlet toplumsal çeliflkileri yukar›dan düzenleyenayr› bir kurum olarak da alg›lanmamal›d›r. Tersine devlet bizati-hi bu toplumsal çeliflkilerin bir momentidir (Bonefeld, 1993).

Öyleyse devletin s›n›f karakteri ile mücadele alan› olma özel-li¤ini nas›l birarada düflünebiliriz? Clarke’a göre (1991) s›n›f mü-cadelesinin sonucu olumsal de¤ildir, maddi birtak›m k›s›tl›l›kla-ra ba¤l›d›r. Ama bu maddi k›s›tl›l›klar›n kendisi mücadeleye d›fl-sal de¤ildir. Ücret sözleflmesi kapitalist taraf›ndan kabul ettirildi-¤i ölçüde bir gerçeklik, iflçi s›n›f› karfl› ç›kt›kça ise bir illüzyon-dan ibarettir (Clarke, 1991: 45). Ancak bu, devletin kendindeböylesi bir alan oldu¤u-yani orada bekleyen, önceden verili biralan- anlam›na gelmez. Tersine bu alan›n kendisi s›n›f mücadele-si taraf›ndan yarat›l›r. Ancak devlet alan›n›n da bir s›n›rl›l›¤› var-d›r. E¤er devlet yabanc›laflt›r›lm›fl ve fetifllefltirilmifl kapitalist ilifl-kilerin ald›¤› bir biçimse, kapitalizmin di¤er tüm formlar›na ol-

du¤u gibi devlet formuna da karfl› mücadele vermek gerekir. Ya-ni Clarke’›n deyifliyle “hem devletin içinde hem de devlete karfl›”

bir mücadele biçimi (Clarke, 1991: 60-61).Devleti en genel düzeyde toplumsal üretim iliflkilerinin ald›¤›

bir biçim olarak tan›mlamak, gözlemlenir alanda hükümetin, bü-

47Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 32: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 32/38

rokratlar›n yapt›klar›na bakman›n tek bafl›na (gerekli ama) yeter-li olmad›¤› da görülebilir. Örne¤in kurumsal de¤iflimler ba¤la-m›nda bürokrasinin rolünü ele alal›m. Günümüzde IMF’yle ayn›

masaya oturan bürokratlar gerekli yap›sal reformlar› yapamad›¤›için sürekli siyasileri elefltirmekte ve sermayeyle ayn› talepleri sa-vunmaktad›rlar. Öyleyse söylemler üzerinden ve devlet/burjuva-zi, bürokrasi/burjuvazi vs. gibi ikilemler üzerinden bakt›¤›m›zdaçok da fazla bir yere varmam›z mümkün gözükmemektedir.Özal-Eczac›bafl› örne¤i bu yüzden önemlidir. Özal neoliberalprojenin temsilcisidir ve bir önceki dönemin devletçi söyleminiy›kmak istemesi onun için bir zorunluluktur. Ama öte yandandevletin neoliberal projenin uygulanmas› için gerekli uygulama-lar›n hayata geçirilme yeri oldu¤u düflünüldü¤ünde bu devlet or-tadan kalkmayacakt›r.36 Özal’›n y›kmaya çal›flt›¤› daha çok belir-li bir devlet biçimi ve onun denk düfltü¤ü s›n›f iliflkileridir.

6. Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Politik Sonuçlar›

“Güçlü devlet gelene¤i” kavram›n› devlet-merkezci perspek-tif içinde kullananlar aç›s›ndan ironik bir durumla karfl› karfl›yakalmaktay›z. Devlet-merkezci yaklafl›m neoklasik ve neoliberalyaklafl›mlar›n elefltirisiyle geliflse de özellikle 1980’lerin tarihselba¤lam›nda neoliberal söylemle ve dolay›s›yla liberal-bireyci birbak›fl aç›s›yla güçlü devlet gelene¤inin elefltirisi üzerinden nor-matif düzeyde benzer bir pozisyon alm›flt›r.37

Zaten tam da bu yüzden yaz›n›n bafl›nda söyledi¤imiz eleflti-rinin yap›lmas›na ihtiyaç vard›r. Bu ihtiyaç kendini bu tarz bütünpolitik proje ve e¤ilimlerden ayr›flt›rmas› gereken sol için kendi-ni dayatmaktad›r. Devlet/toplum ya da devlet/ekonomi karfl›tl›-¤›n›n her analiz birimi için yeniden üretilmesinin politik sonuçla-r›ndan birincisi, iktisadi alanda devletin popülist politikalar›nason vererek rasyonel ekonomi politikalar› izlemesinin önerilme-sidir (Önifl, 1998). Evans (1992) neoliberal dönemde de devletinkalk›nmac› bir perspektifi olabilece¤ini ileri sürer. ‹kinci olaraksiyasal alanda otoriter devlet gelene¤ine karfl› ç›kmak (Keder,1998) ve devlete karfl› toplumun özerk alanlarda örgütlenmesi(‹nsel, 2001: 286) önerilir

Peki temel çeliflkiyi devlet ve toplum aras›nda koyman›n solaç›s›ndan politik düzeyde ne gibi sak›ncalar› var? Sungur Sav-ran’›n sol liberalizme yöneltti¤i elefltiri burada da geçerlidir.

S›n›flar aras›nda bir toplumsal iliflki biçiminde kavranamad›¤› için dev-let (tan›mland›¤› ender durumlarda da) bir cihaz olarak ele al›n›r. Böy-

48 Demet Dinler

36 Neoliberal politika-lar›n, neoliberal söy-lemin aksine güçlüdevlet eliyle yap›ld›¤›-n› Thatcher ‹ngilte-re’si ba¤lam›nda an-

latan bir çal›flma içinbkz. Gamble (1979).

37 Liberal-bireyci yakla-fl›m için devlet sade-ce birey özgürlükleri-ni de¤il, piyasan›n iyiifllemesini de tehditetmektedir. Devlet-merkezci yaklafl›msakendinde bir piyasafikrine karfl›d›r. Piya-sa ancak kurumlarlabirarada varolabilir

Neoliberalizmin dev-let-merkezci bir nok-tada elefltirisi içinbkz. Önifl (1998).Öte yandan devletiele al›fl tarz›ndakiyöntemsel farkl›l›kla-ra karfl› baz› benzer-likler de bulmakmümkündür. Y›rt›c›hayvan (predatory) devlet kavram›n›devlet-merkezciler

kalk›nmac› devletinkarfl›s›na koymakta-d›rlar (Evans, 1992).“Predatory state”burada kendi ç›karla-r›n› maksimize edenve toplumun kaynak-lar›n› sömüren birgrubun yönetimidir(Evans, 1992: 149).Neoklasik ekonomipolitik yaklafl›m›ndaise “predatory sta-te” devletin do¤as›gere¤i sahip oldu¤ubir özelliktir, devlet-merkezcilerin söyle-di¤i gibi tarihsel ola-rak farkl›laflabilen birözellik de¤il. Buradapolitik olana ekono-mi lehine sürekli birnegatif anlam yük-lenmektedir (Grind-le, 1991). Yalman(2002) devletçi-ku-rumsalc› ve liberalbireyci yaklafl›mlar›ndevlet/toplum vedevlet/piyasa iliflki-sini d›flsal olarakkavrad›klar› ölçüdeortak bir yöntemselsorunu yeniden üret-tiklerini belirtir.

Page 33: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 33/38

49Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

lece, ba¤›ms›z, s›n›flarüstü, bütün s›n›flar› ve toplumsal kategorileri ay-n› biçimde ezen bir hayalet haline gelir. Nihayet, devletle s›n›flar ara-s›ndaki iliflkiler teorik alan›n d›fl›nda kal›nca, toplumla devlet aras›nda-ki içsel ba¤›nt› kaybolur. Devletin toplumla iliflkisi d›flsal bir nitelik ka-

zan›r: bir çeliflki olmaktan ç›kar, basit bir karfl›tl›k iliflkisine (antinomy)dönüflür. Oysa ‘siyasal iktidar’ sivil toplumdaki uzlaflmaz çeliflkinin bir 

ifadesidir.’ (Savran, 1986: 24-35, vurgular benim).

Wood benzer flekilde bask› alan› olarak devlet/özgürlükleralan› olarak sivil toplum ikili¤inin do¤ru olmad›¤›n›, bask›n›n si-vil toplumun kurucu bir ö¤esi oldu¤unu ifade eder (1995: 255).Ancak devlet bir bask› alan› olarak toplumun karfl›s›na konuldu-¤u zaman olas› muhalefet de toplumun bir bütün olarak kendi-

sinden beklenir. Fakat yukar›da da belirtti¤im gibi toplum ken-disinin s›n›fsal çeliflkilerin ve bask›n›n her çeflidini tafl›yan güçiliflkilerinin alan›yken devlet de bir toplumsal mücadele alan›d›r.Bunu farkl› alanlarda örneklendirmek mümkündür. Örne¤inuzun soluklu toplumsal mücadelelerin sonucunda elde edilmiflhaklara bakal›m. Bunlardan sosyal güvenlik hakk› bir kez kaza-n›ld›¤›nda devletin vatandafllar›na vermek zorunda oldu¤u birhak haline gelir. Bu durumda neoliberal dönemde burjuvazi sos-

yal güvenlik hakk›n› geri almak istedi¤i zaman devletin bu hakk›korumas›n› istemek gereklidir; çünkü “özgürlük mücadelesi kimizaman devlette kazan›lm›fl olan mevzilerin kullan›lmas› yoluylayürütülür” (Savran, 1986: 26) ve “çal›flan s›n›flar için devlet birdizi olumsuzlu¤u temsil etmekle birlikte siyasal kazan›mlar›n daalan› olacakt›r” (Oyan ve fiengül, 1999: 711). Bu haklar› talep et-mek ayn› zamanda kendi kârlar› ya da pozisyonu tehlikeye gire-cek burjuvaziye karfl› da gelmek demektir. Ancak önceki bölüm-

de de belirtti¤im gibi burada devlet eflit oyuncular›n oynad›¤› birsaha de¤ilse, o halde devletten beklenen taleplerin s›n›rlar› daolacakt›r. Daha da ötesi devletin s›n›fsal karakterini a盤a koy-mak gerekecektir. Örne¤in özellefltirme tart›flmalar›nda kamulafl-t›rmay› savunmak devletçi bir perspektiften de¤il sermayenin kâ-r›na karfl› eme¤in hakk›n› savunmak perspektifinden yap›lmal›-d›r.38 Oyan ve fiengül (1999: 710) özellefltirme stratejisinin bafla-r›l› olmas›nda devlet/toplum karfl›tl›¤› üzerinden yap›lan analizin

katk›s› oldu¤unu belirtmektedirler. Gerçekten de devlet iflletme-leri sürekli olarak devletin kendinden menkul özellikleri nede-niyle verimsiz olarak gösterilmeye çal›fl›lm›fllard›r.

Yolsuzluk, bütçe ve kamu sektörünün borç yükü üzerine yap›-lan tart›flmalar, devletin s›n›fsal niteli¤inin üstünün örtüldü¤ü vepolitik mücadelede burjuva s›n›f›n›n ve kapitalist iliflkilerin hedef 

38 Önceki bölümde debelirtti¤im gibi bura-da kendini devletalan›na s›k›flt›ran birsiyasetten sözetmi-yorum. Elbette ki sol

hareketin hedefihem kapitalist iliflki-lerin hem de kapita-list devletin ortadankalkmas›d›r. Ancakgüncel olarak siya-set yapmak, s›n›fsalçeliflkileri a盤a ç›-karmak ve emekçis›n›flar›n somut ç›-karlar› için mücadeleetmek için bu alan

önemlidir. T›pk› ikti-dar perspektifinin veyönetime gelindi¤in-de ne gibi politikalaruygu lanaca¤ ›n ›nönemli oldu¤u gibi.

Page 34: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 34/38

olarak gösterilmedi¤i tart›flmalara iyi örneklerdir. Devlet patri-monyal/neo-feodal/rantiyeci vs. niteli¤iyle kendi ç›kar›n› maksi-mize etmeye çal›flan bürokrat ve siyasetçilerin alan› olarak göste-

rilmifltir. Elbette ki pek çok devlet ve siyaset adam› bu tarz yolsuz-luklara kar›flmaktad›r. Ancak yolsuzluklar do¤rudan sermayegruplar›n› da içeren, hatta onlar›n sermaye birikim, gerçeklefltir-mesini (hayali ihracatlar arac›l›¤›yla örne¤in) sa¤layan bir süreçtir.Benzer bir biçimde devletin sürekli ya kendisi için harcamalardabulundu¤u ya da popülist kayg›lar için belli kesimlere kaynak ak-tard›¤› argüman›na karfl› bütçenin bir toplumsal bölüflüm arac›oldu¤u noktas›ndan hareketle, bütçe içinde harcamalar›n hangis›n›flar lehine kaynak aktar›ld›¤› deflifre edilmelidir. Gerçekten dekamu sektörünün küçülmek yerine büyümesi ve bütçenin de¤iflenkompozisyonu yine s›n›fsal iliflkilerin yeniden düzenlenifliyle ilgilibir olgudur. Kamu sektöründeki altyap› yat›r›mlar›n›n sermayeiçin ifllevsel olmas›; genelde devletin kendi irrasyonel politikalar›-n›n sonucu olarak gösterilen bütçe aç›klar›n›n, faiz harcamalar›-n›n, iç borçlanma mekanizmas› arac›l›¤›yla sermayeye kaynaktransferi arac› olarak ifllemesi, bunun göstergesidir (Yeldan veKöse, 1997).

Belki bu yaz›da ele ald›¤›m›z ve Türkiye tarihini toplumsalmücadeleri hiçe sayarak yazan yazarlar›n bir k›sm›n›n sol aç›s›n-dan hiç bir tahayyülleri zaten yoktur; ama 1980’lerde ve1990’larda sol içinde yap›lan baz› tart›flmalar›n kendine temel al-d›¤› argümanlar bu yaklafl›m›n içinden ç›km›flt›r.39 Üstelik yakla-fl›m›n Ahmet ‹nsel gibi temsilcileri kendilerini “yeni bir sol ta-hayyül” ün kurucusu olarak görebilmektedirler. Bu nedenle so-lun do¤ru karfl› ç›k›fllar yapabilmesi için mücadelesine temel olanterimleri do¤ru seçmesi ve s›n›fsal çeliflkilerin ve sömürünün üs-tünü örten devlet/toplum karfl›tl›¤›n› reddetmesi flartt›r. Günü-müzdeki toplumsal muhalefet eylemlerinde somut olarak burju-vazi ve onun ç›kar örgütleri yerine hedef olarak daha çok iktidarpartilerinin, siyasetçilerin, yolsuzluklar›n hedef olarak gösterildi-¤ine tan›k oluyoruz. Devletin de bir parças› oldu¤u burjuva ilifl-kilerin (kapitalist devlet, yabanc›laflm›fl çal›flma koflullar›, özelmülkiyet, çal›flma kavram›n›n kendisinin insani olmayan yönle-

ri...vs.) bir bütün olarak dönüflümü ise daha fazla gözard› edili-yor 40 ‹flte bu nedenle Osmanl›’dan bugüne getirilen güçlü dev-let gelene¤i bu iliflkilerin yendiden üretimini kolaylaflt›rd›¤› ölçü-de sadece teorik düzeyde de de¤il politik olarak da terkedilmesigereken bir kavramd›r.

50 Demet Dinler

39 Bu yaz›da bu yaklafl›-m› 1990’lar›n bafl›n-da sivil toplum tart›fl-malar› üzerinden yeni-den üreten sol-liberalyazarlara ayr›ca de-

¤inmedim. Devlet/si-vil toplum ikili¤inin ku-ramsal temellerininve yöntemsel açmaz-lar›n›n analizi için bkz.Ozan (2000) ve Oyanve fiengül (1999).

40 Toplumsal iliflkilerinbütünsel ve tarihselbir analizinin yap›l-mas›n›n siyasi aç›danda toplumsal ilifl-

kilerin bütünsel birdönüflümünü gerçek-lefltirmeye yönelmekgereklili¤i sav› içinbkz. Ozan (2001).

Page 35: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 35/38

Sonuç

Bu yaz›da Türkiye’yi analiz ederken bir aç›klama arac› olarakkullan›lan “güçlü devlet gelene¤i” kavram› sorgulanmaya çal›fl›l-d›. Toplumsal gerçekli¤i kavray›fl›m›zla politik projelerimiz ara-s›nda s›k› bir ba¤ oldu¤u düflüncesiyle, devlet/toplum iliflkisinid›flsal bir iliflki olarak görmenin hem yöntemsel hem de politiksorunlar›na de¤inildi. Alternatif bir çerçeve bu yaz›n›n konusuolmasa da, devletin kapitalist toplumsal iliflkilerin bir biçimi ola-rak, bir mücadele alan› olarak ve s›n›f karakteriyle beraber düflü-nülmesinin böylesi bir alternatif için ipuçlar› verebilece¤i öneril-di. Bu ipuçlar›n› gelifltirerek, yöntemsel sorunlar üzerine dahafazla kafa yorarak, devlet/s›n›f, ekonomi/politika iliflkilerininfarkl› dönem ve alanlardaki analizini “tarihsel aç›dan temellendi-rilmifl ve kuramsal bilgiye dayanan” (Cammack, 1985: 15) somutörnek incelemeleri ile yapabilmek, bunu yaparken de bu yaz›daelefltirilen hâkim bak›fl aç›s›n› k›rabilmek çok daha uzun soluklu,kolektif ve disiplinleraras› bir çabay› gerektiriyor.n

51Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 36: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 36/38

KaynakçaAlmond, G. (1988) “The Return to the State”,

 American Political Science Review, 82 (3).Barkey, K. (1991) “Comparative Perspectives on

the State”, Annual Review of Sociology, 17, 523-549.Bedirhano¤lu, P. (2002) “Rusya’da Kapitalist Dö-nüflüm Süreci, Yolsuzluk ve Neoliberalizm, Top-lum ve Bilim, 92.Blackbourn, D. ve G. Eley (1984) Peculiarities of German History, Oxford: Oxford University.Bonefeld, W. (1993) The Recomposition of the Bri-tish State during the 1980’s, England: Dartmouth.Boone, C. (1994) “States and Ruling Classes in Af-

rica”, Migdal, J. (der.), State Power and Social For-ces: Domination and Transformation in the Third World içinde, Cambridge: Cambridge University.Boran, B. (1970) Türkiye ve Sosyalizm Sorunlar›, ‹s-tanbul: Tekin.Boratav, K. (1990) “Türkiye’de Devlet, S›n›flar veBürokrasi: Ça¤lar Keyder’in Düflündürdükleri”,

 Marksizm ve Gelecek, 3.Bu¤ra, A. (1996) Devlet ve ‹fladamlar›, ‹stanbul: ‹le-

tiflim.Burkett, P. ve M. Hart-Landsberg (1998) “EastAsia and the Crisis of Development Theory,  Jour-nal of Contamporary Asia, 28 (4).Callaghy, T. (1988) “State and the Development of Capitalism in Africa: Theoretical, Historical andComparative Reflections”, Chazan, N. (der.), ThePrecarious Balance: The State and Society in Africaiçinde, Boulder and Londra: Westview.

Cammack, (1985) “The Political Economy of Con-temporary Military Regimes in Latin America:From Bureaucratic Authoritarianism to Restructu-ring”, O’Brien, P ve P. Cammack, (der.) içinde, Ge-nerals in Retreat, Manchester: Manchester Univer-sityCammack, P. (1990) “Statism, New Institutiona-lism and Marxism”, Socialist Register.

Cammack, P. (1992) “The New Institutionalism:Predatory Rule, Institutional Persistence and Mac-ro Social Change”, Economy and Society, 21/4.Clarke, S. (1991) The State Debate, New York: StMartin’s.Eisenstadt, S. N. (1981) “The Kemalist Revolutionin Comparative Perspective”, Kazanc›gil, A. ve E.

Özbudun (der.), Atatürk: Founder of a Modern Sta-te içinde, Londra: C. Hurst.Ergüder, Ü. (1991) “Agriculture: The ForgottenSector”, Heper, M. (der.), Strong State and Econo-

mic Interest Groups, The Post-1980 Turkish Experi-ence, Berlin New York: Walter de Gruyter.Evans, P. ve D. Rueschemeyer(1985) “EffectiveState Intervention”, Evans, P., Rueschemeyer, D.ve T. Skocpol (der.),   Bringing the State Back In,Cambridge: Cambridge University.Evans, P. (1992) “State as Problem and Solution:Predation, Embedded Autonomy and StructuralChange”, Haggard, S. ve R. Kaufman (der.), ThePolitics of Adjustment, International Constraints,

 D›stributive Conflicts and the State içinde, Prince-ton University.Evans, P. (1999) “Transferable Lessons? Re-exami-ning the Institutional Prerequisties of East AsianEconomic Policies, Akyüz, Y. (der.), East Asian De-velopment içinde, New Perspectives.Faroqhi, S. (2001) Osmanl› Tarihi Nas›l ‹ncelenir?,‹stanbul: Tarih Vakf›.Gamble, A. (1979) “Free Economy and the Strong

State: The Rise of the Social Market Economy”,Miliband, R. (der.), Socialist Register 

Grindle, M. S. (1991) The New Political Economy,Positive Economics and Negative Politics”, Meier,G. (der.), Politics and Policy Making in DevelopingCountries: Perspectives on New Political Economyiçinde , San Fransisco: ICS.Haldon, J. (1993) The State and Tributory Mode of Production, Londra: Verso.

Heper, M. (1985)The State Tradition in Turkey

,Walkington: Eothen.Heper, M. (1987) State and Public Bureaucracies: AComparative and Historical Perspective, New York:Greenwood.Heper, M. (1991) “The State and Interest Groups

  with Special Reference to Turkey”, Heper, M.(der.), Strong State and Economic Interest Groups,The Post-1980 Turkish Experience içinde, BerlinNew York: Walter de Gruyter.

Heper, M. (1992) “The Strong State as a Problemfor the Consolidation of Democracy: Turkey andGermany Compared”, Comparative Political Studi-es, 25(2), 169-194.Hirst, P. (1975) “The Uniqueness of theWest”,Economy and Society, 4 (4).

52 Demet Dinler

Page 37: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 37/38

‹lkin, S. (1991) “Exporters: Favoured Depen-dency”, Heper, M. (der.), Strong State and Econo-mic Interest Groups, The Post-1980 Turkish Experi-ence içinde, Berlin New York: Walter de Gruyter.

‹nalc›k, H. (199?) “Comments on Sultanism: MaxWeber’s Typification of Ottoman Polity”, Prince-ton Papers on Near Eastern Studies.

‹nsel, A. (1996)   Düzen ve Kalk›nma K›skac›ndaTürkiye, ‹stanbul: Ayr›nt›.‹nsel, A. (2001) Türkiye Toplumunun Bunal›m›, ‹s-tanbul: Birikim.‹slamo¤lu-‹nan, H. (1987) “Introduction: “Orien-tal Despotism in World-system Perspective”, ‹sla-

mo¤lu-‹nan, H. (der.), The Ottoman Empire and the World Economy, Cambridge: Cambridge Uni-versity.

 Jessop B. (1985) Nicos Poulantzas, Marxist Theoryand Political Strategy, Londra: Mc Millan.Kalayc›o¤lu, E. (1991) “Commercial Groups: Lo-ve-Hate Relationship with the State”, Heper,M.(der.),  Strong State and Economic Interest Gro-ups, The Post-1980 Turkish Experience içinde, Ber-

lin New York: Walter de Gruyter.Kansu, A. (1995) 1908 Devrimi , ‹stanbul: ‹letiflim.Kazanc›gil, A. (1981) “The Ottoman-Turkish Stateand Kemalism”, Özbudun, E ve A. Kazanc›gil(der.), Atatürk, Founder of a Modern State içinde,Londra: C. Hurst.Kuruç, B. (1993) Belgelerle Türkiye ‹ktisat Politika-

s›, Cilt 2, Ankara: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgi-ler Fakültesi.

Keyder, Ç (1982) Dünya Ekonomisi ‹çinde Türkiye(1923-1929), Ankara: Yurt.Keyder, Ç. (1987) Türkiye’de Devlet ve S›n›flar , An-kara: Yurt.Keyder, Ç. (1998) “1990’larda Türkiye’de Modern-leflmenin Do¤rultusu”, Kasaba, R ve Bozdo¤an, S.(der.) Türkiye’de Modernleflme ve Ulusal Kimlik

içinde, çev. N. Elhüseyni, ‹stanbul: Tarih Vakf›.Leftwich, A. (1995) “Bringing Politics Back in: To-

 wards a Model of the Developmental State”, The Journal of Development Studies, 31 (3).Leys, C. (1996) “African Capitalists and Develop-ment”, The Rise and Fall of Development Theoryiçinde, Indiana University.Mac Gaffey, J. (1988) “Economic Disengagement

and Class Formation in Zaire”, Chazan, N veRothchild, D. (der.), The Precarious Balance: The

  State and Society in Africa içinde, Boulder andLondra: Westview Press.

Mann, M. (1985) “The Autonomous Power of theState: Its Origins, Mechanisms and Results”, Euro- pean Journal of Sociology, 25: 185-213.Mardin, fi. (1969) “Power, Civil Society and Cultu-re in the Ottoman Empire”, Comparative Studies in

 Society and History, 11.Mardin, fi. (1973) “Center-Periphery Relations: AKey to Turkish Politics?”, Daedalus, 102: 169-189.Mardin, fi. (1988) “Freedom in an Ottoman Pers-

pective”, Heper, M ve Evin, A. (der.),  State, De-mocracy and Military in Turkey in the 1980s içinde,Berlin and New York: Walter de Grueyter.Mardin, fi. (1992) “Türkiye: Bir Ekonomik KodunDönüflümü”, Türköne, M ve T. Önder, T.(der.),Türk Modernleflmesi : Makaleler 4 içinde, ‹stanbul:‹letiflim.Mardin, fi. (1995) “Civil Society and Islam”, Hall,

 J. (der.), Civil Society: Theory, History, Comparisoniçinde, Cambridge: Polity.Mardin, fi. (1998) “Modern Türk Sosyal BilimleriÜzerine Baz› Düflünceler”, Bozdo¤an, S ve R. Ka-saba (der.), Türkiye’de Modernleflme ve Ulusal 

 Kimlik içinde, ‹stanbul: Tarih Vakf›, 54-70.Migdal, J. S. vd., (1994) State Power and Social For-ces; Domination and Transformation in the Third World , Cambridge: Cambridge University.Mooers, C. (1994) The Making of Bourgeois Euro-

 pe, Londra: Verso.

Oyan, O. (1998) Feodalizm ve Osmanl› Tart›flmala-r›, Ankara: ‹maj.Ozan, E. D. (2000) Towards a Non-Dualistic Un-derstanding of State-Civil Society Relations,. Deri-ving Insights from Realist-Relational Perspective,Yay›nlanmam›fl Yüksek Lisans Tezi , ODTÜ SosyalBilimler Enstitüsü.Ozan, E. D. (2001) “Sosyal Bilimlerde Gerçekçi-‹liflkisel Yaklafl›m›n Anahatlar›”, Praksis, 3.

Ökçün, G. (1997) ‹zmir ‹ktisat Kongresi 1923- ‹z-mir Haberler-Belgeler-Yorumlar Bütün Eserleri: 4,Ankara: SPKÖnifl, Z. (1998) State and Market: The Political Eco-nomy of Turkey in Comparative Perspective içinde,‹stanbul: Bo¤aziçi University.

53Türkiye’de Güçlü Devlet Gelene¤i Tezinin Elefltirisi

Page 38: Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

8/3/2019 Türkiye'de Güçlü Devlet Geleneği Tezinin Eleştirisi

http://slidepdf.com/reader/full/tuerkiyede-gueclue-devlet-gelenegi-tezinin-elestirisi 38/38

Önifl, Z. (1998a) “Redemocratization and Econo-mic Liberalization in Turkey: The Limits of StateAutonomy,   State and Market: The Political Eco-nomy of Turkey in Comparative Perspective içinde ,

‹stanbul: Bo¤aziçi University, 239-259.Önifl, Z. (1998b) “The Political Economy of Tur-key in the 1980s: the Anatomy of Unorthodox Li-beralism”, State and Market: The Political Economyof Turkey in Comparative Perspective içinde, ‹stan-bul: Bo¤aziçi University, 183-196.Önifl, Z. (1998c) “The State and Economic Deve-lopment in Contemporary Turkey: Etatism to Ne-oliberalism and Beyond”, State and Market: The Po-litical Economy of Turkey in Comparative Perspecti-

ve içinde, ‹stanbul: Bo¤aziçi University, 455-476.Özbudun E. ve A. Kazanc›gil (1981) “Introducti-on”, Kazanc›gil, A ve E. Özbudun (der.),  Atatürk:Founder of a Modern State içinde, Londra: C. Hurst.Özman, A ve S. Coflar (2001) “Siyasal TahayyüldeDevletin Belirleyicili¤i: Metin Heper Çal›flmalar›Üzerine Bir ‹nceleme”, Do¤u Bat›, 16: 21-97Poulantzas, N. (1977) “Kapitalist Devlet: Milibandve Laclau’ya Cevap”, R. Miliband, Poulantzas,N ve

E. Laclau, Kapitalist Devlet Sorunu içinde, çev. Y.Berkman, ‹stanbul: Birikim.Remmer, K. (1997) “Theoretical Decay and The-oretical Development, the Resurgence of Instituti-onalist Analysis”, World Politics, 50: 34-61.Savran, S. (1986) Sol Liberalizm, 11. Tez, 2.Sayer, D. (1988) “The Critique of Politics and Po-litical Economy”, Sociological Review, 33 (2).Skocpol, T. (1985) “Bringing the State Back In:

Analysis and Strategies in Current Research”,Evans, P., D. Rueschemeyer ve T. Skocpol (der.),

 Bringing the State Back In, Cambridge: CambridgeUniversity.Sunar, ‹ ve S. Sayar› (1986) “Democracy in Turkey:Problems and Prospects”, O’Donnell, G., P.Schmitter, L. Whitehead (der.), An Introduction to

  Southern European Transition from Authoritarian Rule: Italy, Greece, Portugal, Spain and Turkey, Bal-timore ve Londra: The John Hopkins University.Sunar, ‹. (1974) State and Society in the Politics of Turkey’s Development , Ankara: Ankara Universityof Political Science.

Sugar, P. (1964 ) “ Turkey”, Ward, R.E. ve D. A.Rustow (der.), Political Modernization in Japan and Turkey, Princeton: Princeton University.fiengül, T. (2001) “Türkiye’de Kentsel Geliflimin

‹zledi¤i Yol Üzerine: Bir Dönemleme Giriflimi”, Kentsel Çeliflki ve Siyaset, Kapitalist Kentleflme Süreç-leri Üzerine Yaz›lar , ‹stanbul: Demokrasi Kitapl›¤›.fiengül, H. T: ve O. Oyan (1999) “Sivil Toplum-Devlet ‹liflkisi Üzerine Düflünceler”, Türk-‹fl Y›ll›¤›,2, Ankara: Türk-‹fl.Toprak, Z. (1982) Türkiye’de ‘ Milli ‹ktisat’, Anka-ra: Yurt.Trimberger, E. K. (1978)  Revolution from Above:

  Military Boreaucrats and Development in Japan,Turkey, Egypt and Peru, New Brunswick, N.J:Transaction Books.TÜS‹AD (2002)  Konjonktür, 32: 1, www.tüsi-ad.org.tr.Turner, B.S. (1984)  Marx ve Oryantalizmin Sonu,çev. H.Ç. Keskinok, Ankara: KaynakVitalis, R. (1994) “Business Conflict, Collaborationand Privilege in Interwar Egypt”, Migdal, J., V.

Shue ve A. Kohli (der.), State Power and Social For-

ces: Domination and Transformation in the Third World, Cambridge: Cambridge University.Weber, M. (1949) “Objectivity in Social Sciences”,Shils, E.A. ve H. A. Finch (der.), The Methodologyof Social Sciences, Free Press of Glencoe.Wood, E. M. (1991) “England, Capitalism and theBourgeois Paradigm” Pristine Culture of Capitalismiçinde, Londra: Verso.Wood, E.M. (1995) “Civil Society and the Politicsof Identity”,  Democracy against Capitalism:  Rene-wing Historical Materialism içinde, Cambridge:Cambridge University.Wood, E. M. (2001) “‹liflki ve Süreç Olarak S›n›f”,çev. A. Aytekin, Praksis, 1, 92-119.Yalman, G: (2002) “Tarihsel Bir Perspektiften Tür-kiye’de Devlet ve Burjuvazi, Rölativist Bir Paradig-ma m› Hegemonya Stratejisi mi?”, Praksis, 5.Yeldan, E. ve A. H. Köse (1997) “D›fla Aç›lma Sü-

recinde Türkiye Ekonomisinin Dinamikleri”, Top-lum ve Bilim, 77.

54 Demet Dinler