TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar...

16
100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale’de Türkiye Yazarlar Birliği’nin iki yılda bir düzenlediği Türkçenin Uluslarası Şiir şölenlerinin On Birincisi, Tataristan’ın başkenti Kazan’da 1-4 Ekim 2015 tarihleri arasında yapıldı. Türkiye Yazarlar Birliği’nin düzenlediği Türkçenin Uluslararası Şiir Şölenleri Türk Dünyasında dünyayı dolaşan süreklileşmiş tek edebî faaliyet. İlki 1992 yılında Bursa ve Konya’da yapılan şiir şölenlerinin on birincisi, Tataristan’ın başkenti Kazan’da Kerim Tincurin Tiyatrosunda yapılan açılış konuşmaları ile başladı. Yakutistan’dan Hollanda’ya kadar yaygın bir coğrafyadan şairlerin katıldığı şölende Tataristan’ın ünlü şairi Abdullah Tukay, Başkurdistanlı şair Remi Garipov ve Muhibbi mahlasıyla şiir yazan Kanunî Sultan Süleyman adına büyük ödüller verildi. Türkiye Yazarlar Birliği’nin Tataristan Yazarlar Birliği ile birlikte düzenledigi şölene Türkiye, Tataristan, Kırgızistan, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Gürcistan, İran, Irak, Kosova, Makedonya, Karaçay-Balkar, Altay, Kırım, Dağıstan, Çuvaşistan, Başkurdistan, Almanya ve Hollanda’dan şairler, yazarlar ve ilim adamları katıldı. Açılışta ilk konuşmayı Tataristan Yazarlar Birliği Başkanı Rafis Kurbanov yaptı. “Yirmi ülkeden şairler geldi… Türkçenin şiir şöleni iyi bir tanışma fırsatı olacaktır. Bu şölen sırasında sadece şiir konuşulacak.” diyen Kurbanov, Türk dünyasının şairlerini Kazan’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şölenin Türk dünyası yazarlarının tanışmasına ve kaynaşmasına vesile olacağını söyledi. Gelin Tanış Olalım Şiir Şöleninin Daimi Heyet Başkanı D. Mehmet Doğan “Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim,” diyerek başladığı konuşmasında özet olarak şunları söyledi: Kazan’la; bu çok çileler çekmiş, büyük badireler atlatmış, güngörmüş güzel şehirle tanışmak; onun yüzlerce yıllık şiir sesini Türkçenin 11. Şiir Şöleni Kazan’da yapıldı Türkiye Yazarlar Birliği TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR KURULUŞTUR. (RESMİ GAZETE: 22.09.1991) KASIM- ARALIK 2015 "7. Edebiyat Mevsimi Büyük Ödülleri" sahiplerini buldu Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi ve İstanbul Büyükşehir Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü ‘nce bu yıl yedincisi düzenlenen İstanbul Edebiyat Mevsimi’nde “Edebiyatın Ses Bayrağı: “Dergiler” konusu işlendi. 37. Yıl Sayfa 2’ de Sayfa 6’da Sayfa 11’ de

Transcript of TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar...

Page 1: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale’de

Türkiye Yazarlar Birliği’nin iki yılda bir düzenlediği Türkçenin Uluslarası Şiir şölenlerinin On Birincisi, Tataristan’ın başkenti Kazan’da 1-4 Ekim 2015 tarihleri arasında yapıldı.Türkiye Yazarlar Birliği’nin düzenlediği Türkçenin Uluslararası Şiir Şölenleri Türk Dünyasında dünyayı dolaşan süreklileşmiş tek edebî faaliyet. İlki 1992 yılında Bursa ve Konya’da yapılan şiir şölenlerinin on birincisi, Tataristan’ın başkenti Kazan’da Kerim Tincurin

Tiyatrosunda yapılan açılış konuşmaları ile başladı.Yakutistan’dan Hollanda’ya kadar yaygın bir coğrafyadan şairlerin katıldığı şölende Tataristan’ın ünlü şairi Abdullah Tukay, Başkurdistanlı şair Remi Garipov ve Muhibbi mahlasıyla şiir yazan Kanunî Sultan Süleyman adına büyük ödüller verildi.Türkiye Yazarlar Birliği’nin Tataristan Yazarlar Birliği ile birlikte düzenledigi şölene Türkiye, Tataristan, Kırgızistan,

Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Gürcistan, İran, Irak, Kosova, Makedonya, Karaçay-Balkar, Altay, Kırım, Dağıstan, Çuvaşistan, Başkurdistan, Almanya ve Hollanda’dan şairler, yazarlar ve ilim adamları katıldı.

Açılışta ilk konuşmayı Tataristan Yazarlar Birliği Başkanı Rafis Kurbanov yaptı. “Yirmi ülkeden şairler geldi… Türkçenin şiir şöleni iyi bir tanışma fırsatı olacaktır. Bu şölen sırasında sadece şiir konuşulacak.” diyen Kurbanov, Türk dünyasının şairlerini Kazan’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şölenin Türk dünyası yazarlarının tanışmasına ve kaynaşmasına vesile olacağını söyledi.

Gelin Tanış OlalımŞiir Şöleninin Daimi Heyet Başkanı D. Mehmet Doğan “Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim,” diyerek başladığı konuşmasında özet olarak şunları söyledi:Kazan’la; bu çok çileler çekmiş, büyük badireler atlatmış, güngörmüş güzel şehirle tanışmak; onun yüzlerce yıllık şiir sesini

Türkçenin 11. Şiir Şöleni Kazan’da yapıldı

Türkiye YazarlarBirliği

TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR KURULUŞTUR. (RESMİ GAZETE: 22.09.1991)

KA

SIM

- ARA

LIK

201

5

"7. Edebiyat Mevsimi Büyük Ödülleri" sahiplerini bulduTürkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi ve İstanbul Büyükşehir Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü ‘nce bu yıl yedincisi düzenlenen İstanbul Edebiyat Mevsimi’nde “Edebiyatın Ses Bayrağı: “Dergiler” konusu işlendi.

37. Yıl

Sayfa 2’ de

Sayfa 6’da Sayfa 11’ de

Page 2: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 20152

duymak ve bugüne gelen şairlerini yakından tanımak...Ülkelerimizin edebiyatçıları, şairleri bin yıllık kültürümüzün bütün yükünü asırlarca taşıdılar. Edebiyat ve düşünce beraber yürüdü.İstanbul’la Kazan; modernleşme tarihimizin iki büyük medeniyet merkezi. Biz “yenileşme” veya “teceddüt” derken, siz “ceditçilik” dediniz. 19. asrın başında faaliyete geçen Kazan basmahanelerinde hem Türkistan’ın ilim ve edebiyat eserleri, hem de Anadolu ve Osmanlı sahasının ilim ve edebiyat eserleri çoğaltıldı. Coğrafyalar aşan hikâyelerimiz ve kahramanlarımız oldu. Müşterek edebiyatçılarımız, fikir adamlarımız, ilim adamlarımız ufuklarımızı açtı. Ünlü Kazan’lı yazar Fatih Kerimi, aynı zamanda bir İstanbul yazarı olarak bilinir. Hayatını Türkiye’de tamamlayan Yusuf Akçura Tataristan’da doğdu, Üç Tarz-ı Siyaset isimli meşhur eserini bu şehirde kaleme aldı.

bütün renkleri, sesleri, tatları, kokuları, hüzünleri heyecanları, ümitleri... Bu birkaç günlük şiir şöleni vesilesiyle bir araya geliyor, o geniş coğrafyaların enginliğini, köklü tarihin ihtişamını bir daha hatırlatıyor. Bu şölenler bizim için hafıza tazelemesi… Geçmişten bugüne getirebildiğimiz güçlü edebiyat mirasımızı geleceğe taşımanın zeminlerinden biri, hatta rakipsiz birincisi şiir şölenlerimiz… Her şölenin uyandırdığı heyecan sonlara doğru bir sonraki şölenin heyecanını selâmlıyor. Bakalım iki yıl sonra hangi medeniyet merkezimizde 12. şölenimizi icra edeceğiz?”

Şiirimiz Tarihimiz OrtakTataristanlı şair ve Devlet Konseyi Milletvekili Razil Valkev de yaptıgı konuşmada “Aslında bizim şiirimiz tarihimiz ortak. Biz birbirimizi anlıyoruz. Burası sizin de vatanınız. Siz buradan gittiniz, buralısınız. O zaman ne diye tercüman kullanalım. Bizim hepimiz aynı dili yani Türkçe konuşuyoruz…” dedi. Altay Cumhuriyeti Parlamento Başkanı İvan Belekov konuşmasında; “Bizim çalışmalarımız neticesinde Orhun Abidelerini UNESCO’nun listesine alınmasını sağladı. Onun için Türk Dünyası Şiir Şöleni bugün bizim için çok önemli,” dedi.Tataristan Kültür Bakan Yardımcısı Niğmatullah da konuşmasında; Türksoy’un bir yıl önce Kazan’ı kültür başkenti kabul ettiğini belirterek. “Ortak kültürümüz, ortak tarihimiz bizi birbirimize yaklaştıracak.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

MilleddaşlarımKazan Filoloji Enstitüsü Müdürü sözlerine “Milleddaşlarım” diyerek başladı. Bu hitap salondakiler tarafından uzun uzun alkışlandı.T.C Kazan Başkonsolosu Turhan Dilmaç, Tataristan’ın büyük şairi olan Abdullah Tukay’ın köyden şehre geldiği zaman yazdığı ilk şiiri okuyarak konuşmasına başladı ‘’Okunuyor sabah namazı için ezan/ Ey Kazan dertli Kazan ,hüzünlü Kazan, Nurlu kazan’’

Coğrafyalar aşan, sınır tanımayan bir düşünce ve edebiyat varlığından söz ediyoruz diyen Doğan sözlerini şöyle sürdürdü. “Gerçekten yüz yıl önce böyle bir dünyada yaşıyorduk. Gaspıralı İsmail Kırım’ın Bahçesaray şehrinde Tercüman’ı yayınlanıyor, bütün dünyamızın tercümanı oluyordu. Dilde, fikirde, işte birliğe çok yaklaşmıştık. Kazan’da, Kahire’de, Tiflis’te, Bakü’de, Tebriz’de, Taşkent’te basılan kitaplar şehirler, ülkeler dolaşıyordu. Mehmed Âkif’in İstanbul’da yayınladığı Sebilürreşad dergisi, Kazan’da, Taşkent’te, Buhara’da okunuyordu. Dilimizin Kıpçak sahası Tataristan’dan Mısır’a engin bir deniz gibi... Binlerce yıllık dil ve kültür mirasının bugünkü kahramanları, Tatar şairleri, edebiyatçıları; onları saygıyla, muhabbetle selâmlıyorum... Siz önemli bir insanlık mirasının, güçlü bir dil ve edebiyat varlığının bugünkü temsilcilerisiniz.Bugün dünya, insanlığın binlerce yıllık tarihî mirasını korumak için büyük meblağlar harcıyor... Binlerce yıl öncenin günlük eşyaları, sanat eserleri, mimari mirası bir şekilde korunuyor. Dil ve edebiyat mirasının korunması da aynı derecede, hatta daha da önemlidir. Bugün burada bulunuşumuz bu mirasın Kazan’da korunduğuna, dahası yaşatıldığına şahitlik etmek içindir.”

Türkiye Bütün Türk Halklarının Birinci Vatanı Değilse, İkinci VatanıDoğan konuşmasında “Türk dünyasının D. Mehmet Doğan

Page 3: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 3

Tataristan Yazarlar Birliği salonlarında konferans, şiir fasılları ve Atölye çalışmaları ile  devam etti.Tataristan Yazarlar Birliği Abdullah Tukay Konferans salonunda, Prof. Dr. A.Yavuz Akpınar ‘’ Türkiye Tataristan Edebi-Fikri İlişkiler’’ başlıklı bir konferans verdi.Remi Garipov Şiir faslı…Reşit Rahmeti  Arat şiir Faslı….Muhibbi(Kanuni Sultan Süleyman) şiir Faslı Abdullah Tukay Konferans salonunda şiir fasılları sürerken aynı zamanda diğer salonlarda da Şiir atölyesi çalışmaları yapıldı.

Atölye ÇalışmalarıŞölene katılan şair ve yazarlar Kazan Başkonsolosu Turhan Dilmaç’ın misafiri oldular. Burada şiir fasıllarının tamamlanmasından sonra kısa bir şehir turunun ardından Mehmet Âkif Ersoy Şiir faslında ise Türk Dünyasının çeşitli ülkelerinden katılan şairler şiir okudu. Metin Önal Mengüşoğlu’nun okuduğu Necip Fazıl’ın “Çile” şiiri büyük beğeni kazandı.

11.Uluslararası Şiir Şöleni’ne Katılan Şairler

Türkiye’den katılanlarOsman Özbahçe, Hicabi Kırlangıç, Ali Ural, Fatma Şengil Süzer, M.Ali Köseoğlu, İbrahim Eryiğit, Vedat Güneş, Mehmet Kurtoğlu, Eyüp Azlal, Kadir Karaman, Metin Önal Mengüşoğlu, Yılmaz

üzere tüm emeği geçenler teşekkür ediyorum” diye konuştu.Açılış konuşmalarının ardından verilen kısa aradan sonra, program Tatar Milli Müzik korosunun konseri ile devam etti.Konserin ardından, Abdullah Tukay Şiir Faslında söz şairlerindi. Bursa’da yapılan ilk şiir şölenine de katılan Tatar Şairi Renat Haris; “Şiirsiz dünya yapraksız ağaç gibidir, hiç keyif vermez,” diyordu.Abdullah Tukay Şiir Faslı’nda Tatar ve Türk şairlerinini şiirlerini okumalarının ardından şehir kültür gezisi gerçekleştirildi.

Şiir Fasılları ve Atölye çalışmalarıKazan Kerim Tincurin Tiyatrosunda çalışmalarına başlayan Türkçenin 11.Uluslararası Şiir Şöleni, ikinci gün

Turhan Dilmaç, Kazan’ın son zamanlarda çeşitli kültürel etkinliklerine ev sahipliği yaptığına işaret ederek ‘’ Bu gün gerçekleştirdiğimiz 11.Uluslararası Türk Dünyası Şiir Şöleni hem Türkiye hem de Tataristan için küresel  ölçekde  önemli bir etkinliktir. “ diye konuştu.

Şiir Şöleni Bilgi ŞöleniTürkiye Yazarlar Birliği Başkanı Hicabi Kırlangıç da yaptıgı konuşmada  “ Uluslararası Türk dünyası şiir şöleni bir değerlendirme bilgi şöleni oldu. Şiir bizi buluşturdu. Böylesi bir buluşma için şiirden güzel bir bahane olamazdı. 23 yıl önce başlayan şölenimizin başlaması önemliydi, ama devam etmesi de çok önemli. Bunun sağlanmasında en büyük katkı şairlerimizindir. Onlar başta olmak

Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç

Turan Dilmaç, Bekir Sosyal, D. Mehmet Doğan

Page 4: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 20154

kompozisyonu şeklinde tasarlanmıştı.Tataristan Yazarlar Birliği Abdullah Tukay Toplantı Salonu’nda gerçekleşen program, büyük ödüllerin  ve katılım beratlarının takdimi, şiir atölyelerinin sonuç bildirilerinin okunmasıyla sona erdi. Büyük ödülleri açıklayan Şiir şöleni Daimi Heyet Başkanı D. Mehmet Doğan, bu yıl ödüllerin Tataristan Milli Şairi Abdullah Tukay, Başkürdistanlı büyük şair Remi Garipov ve Muhibbi mahlasıyla şiir yazan Kanuni Sultan Süleyman adına verileceğini belirterek, özellikle Muhteşem Yüzyıl dizisinin tüm dünyada oluşturduğu tahribatı  silmek üzere, onun adına büyük ödül verme kararı aldıklarını söyledi. D. Mehmet Doğan, “Muhteşem Yüzyı dizisi tüm dünyada takip edildi. Kanuni dönemi olan 16. Asrı anlatıyordu. Biz bu dizinin uyandırdığı yanlış etkiyi silmek için onun adına büyük ödül verme kararı aldık. O dizi daha çok, haremde geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle, savaşlarla geçmişti. Ve son seferinde de Zigetvar’da vefat etti. Bu arada, savaşmaktan başka ne yaptı derseniz, şiir yazdı derim. Ve o, gerçekten de Osmanlı padişahlarının en büyük şairiydi” diye konuştu.Daha sonra Rıdvan Canım Kanuni Sultan Süleyman’ın şairlik yönünü anlatı ve örnek şiirler okudu.

Üç büyük ödül sahibini bulduRemi Garipov adına verilen büyük ödülü Özbekistan’dan Fahriddin Nizamov’a Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr.

Daşcıoğlu, M. Muharrem Tüfekçi, Hıdır Toraman, Ömer Korkmaz, Süleyman Çelik, Ali K. Metin, Atakan Yavuz, Şakir Kurtulmuş, Arif Dülger, Mustafa Uçurum, Rıdvan Canım, Zeynep Arıkan.

Türkiye dışından katılanlarKaraçay: Muraddin Ölmezov, Çuvaşistan: Liudmila Nikolaeva, Başkurdistan: Gulnara Halfitdinova, Fanil Bulyakov, Selavat Abüzer, Hismet Yuldaşev, Ethem Gumer, Tamara İskenderiya, Altay: Brontoi Bedyurov, Kırım: Rustem Calilov, Azerbaycan: Ekber Yolcuyev (Qoşalı), Faiq Seferov  (Balabayli), Kazakistan: Dauren Kassenov  , Tanagoz Ilyassova , Jayşıbay Galim, Kosova: Taner Güçlütürk, Hollanda: Zekiye Doğan, İran: Esmaeil Bahrami Aghjenziveh, Mohammad Jafari Fard, Irak: Mustafa Ziya, Almanya: Gülnihal Ölçüm, Tuva-Hakas Cumhuriyeti: Eduard Micit, Kırgızistan: Narsulu Gurgubai, Altynbek Ismailov, Özbekistan: Fahriddin Nizamov, Azam Abidov, Hakasya: Timur Davletov, Kumuk: Bagautdin Samadov, Gürcistan: Akif Xansultanlı, Dağıstan: Issa Kapaev,

Aynara Tolubaeva Makedonya: Mehmed Arif.  

Tataristan’dan Katılan ŞairlerRanat Haris, Razil Vәlini, Ravil Fәyzullin, Robert Minnullin, Rәdif Gataş, Rkail Zәydullin, Muhәmmәt, Fәrit Yahin, Gazinur Morat, Lәbib Leron, Rafis Korban, Rәmis Aymәt, Lenar Şәyeh, Rifat Sәlah, Gәrәy Rәhim, Flera Tarhanova, Elmira Şәrifullina, Fәyrüzә Müslimova.Etkinlik, Derdemendt (Zakir Remiyev) şiir Faslı ile başlayan 3.gün çalışmaları Fatih Kerimi ve Abdürreşid İbrahim şiir fasılları ile devam etti.

Şölen Büyük ÖdülleriTürkçe’nin Uluslararası Şiir Şölenlerinde, Türk dünyasının üç büyük şair ve yazarı adına büyük ödüller veriliyor. Büyük Ödüllerin, hem maddi değeri, hem de sanat değeri taşıması gözetiliyor. Bekir Soysal tarafından hazırlanan büyük ödüller, adına ödül verilen şair ve yazarların altın kaplama rölyefleri ile klasik cilt ve süsleme unsurlarının bir

Ferhat Koç Yavuz Akpınar’a teşekkür beratı takdim ediyor. Hicabi Kırlangıç D. Mehmet Doğan’a teşekkür beratı takdim ediyor.

Page 5: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 5

Hicabi Kırlangıç, Muhibbi Büyük Ödülü’nü Kırım’dan Rustem Calilov’a Tataristan Yazarlar Birliği Başkanı Rafis Kurbanov, Abdullah Tukay adına verilen Büyük Ödülü ise Türkiye’den Ali Ural’a Tataristanlı şair Renat Haris takdim etti.  Büyük Ödül’e layık görüldüğü için Türkiye Yazarlar Birliği’ne teşekkür eden şair Ali Ural, “Ödüller başa konulan taçlar değil, omuzlara konulan yüklerdir. Umarım layıkıyla taşırız” dedi. Özbekistanlı şair Fahriddin Nizamov da, üç gündür Türk dünyasından gelen şairleri hayretler içerisinde dinlediğini belirterek “Türk şiiri ne kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış ve ne kadar başarılı” diye kaydetti. Kırım’dan Rustem Calilov ise “Bu ödüle layık olmak için daha güzel şiirler yazmaya devam edeceğim, daha çok çalışacağım” dedi.  Etkinlik boyunca Türk dünyasından 100’a yakın şair şiir fasıllarında şiirlerini okudu.Şiir üzerine düşüncelerini dile getirdi. Programda ayrıca tüm şairlere katılım beratları takdim edildi. Şölenin ardından etkinlige katılanlar için kültürel etkinlikler de düzenlendi, heyet Bulgar şehrini gezerek tarihi hakkında bilgiler aldılar.

TYB Akademi’nin 15. Sayısı ÇıktıTürkiye Yazarlar Birliği tarafından dört ayda bir yayınlanan hakemli, dil, edebiyat ve sosyal bilimler dergisi TYB Akademi’nin yeni sayısı çıktı.

Yayınlanan 15. sayısının dosya başlığı ise; “Ortadoğu: Yıkılan, yakılan şehirler, yok edilen medeniyet.”

TYB Akademi’nin sunuş yazısında; D. Mehmet Doğan bugünkü Ortadoğu’nun böylesine bir ateş çemberi olmasına sebebiyet veren unsurlara ve geçmiş-ten günümüze yaşanan olaylara dikkat çekiyor.

Dosya konusunun neden Ortadoğu olarak belirlendiğini ise şöyle açıklıyor: “Bu coğrafya, zor bir coğrafya…Bununla

sadece Anadolu’yu, Türkiye’yi kastetmi-yoruz. Dünyanın ekseriya “verimli hilâl” olarak isimlendirdiği İslâm tarihinin merkez toprakları ve ona eklenen Müs-lümanlık geçmişi bin yıla varan ülkelerle ilgili sözümüz. Dünyanın bir zamanlar merkezinde olan bu bölge, artık dünyayı kontrol etmek isteyen güçlerin hedefinde yer alıyor.”

Bu sayının yazarları ve yazıları ise :

D. Mehmet Doğan: Ortadoğu’nun Türkçesi

Prof.Dr. Halim Öznur: Suriyeli yazar Zekeri-ye Tamir’in öykülerinde polis devleti

Murat Soyak: Hatıralar ışığında Ortadoğu’yu anlamak.

Prof.Dr. Köksal Alver: İslam Şehrini Kur-mak. Hz. Peygamber’in şehir tasavvuru

Cavid Kasımov: ArminVamberi’nin hatıra-tında Orta Asya’nın Türk-İslam şehirleri

Yrd. Doç.Dr.Özlem Nemutlu: Ahmet Mid-hat Efendi’nin Süleyman Musli Romanında

Güney-Güney Doğu Anadolu Şehirleri

Dergi’nin Tartışma-kitabiyat bölümün-de, Celil Güngör’ün “Umumî Müfettiş’in Sınırsız Bilgeliği-Bir belge”, D. Mehmet Doğan’ın “Mehmet Kaplan: İsyandan Uysallığa” ve Merve Özgenli Çelik’in 2050 Özelinde Yakın Gelecek Tahminleri” baş-lıklı kitap değerlendirme yazısı yer alıyor.

15

Ortadoğu

15Yıl 5 Sayı 15 Eylül 2015

15 T

L

Ort

ad

oğu

www.tybakademi.com

1. Sayı (Ocak 2011)Gazali

2. Sayı (Mayıs 2011)Evliya Çelebi

3. Sayı (Eylül 2011)Said Halim Paşa

4. Sayı (Ocak 2012)Çağdaş İslâm Düşüncesi5. Sayı (Mayıs 2012)Ahmet Hamdi Tanpınar6. Sayı (Eylül 2012)

100. Yılında Balkan Savaşları ve Muhaceret Edebiyatı7. Sayı (Ocak 2013)Türkiye’nin Düşüncesi

8. Sayı (Mayıs 2013)Türkiye’nin Tarihi

9. Sayı (Eylül 2013)Türkiye’de Sosyoloji-Metinler, Sosyologlar, Yaklaşımlar10. Sayı (Ocak 2014)Edebiyat ve Eleştiri

11. Sayı (Mayıs 2014)100.Yılında I. Dünya Savaşı12. Sayı (Eylül 2014)Osman Turan ve Selçuklular

13. Sayı (Ocak 2015)Türkiye’de Eğitim, Felsefesi ve Sorunları 14. Sayı (Mayıs 2015)100 Yıl Sonra Çanakkale Zaferi15. Sayı (Eylül 2015)Ortadoğu

ISSN 2146-1759

Sunuş: Ortadoğu: Yıkılan, yakılan şehirler, yok edilen medeniyet Ortadoğu’nun Türkçesi/ D. Mehmet DoğanSuriyeli Yazar Zekeriya Tâmir’in Öykülerinde Polis Devleti/ Halim ÖznurhanHatıralar Işığında Ortadoğu’yu Anlatmak / Murat Soyakİslam Şehrini Kurmak: Hz. Peygamber’in Şehir Tasavvuru / Köksal AlverOrta Asya’nın Türk-İslam şehirleri Armin Vambery’nin Hatıratında

Orta Asya’nın Türk-İslam Şehirleri/ Cavid QasımovAhmet Mithat Efendi’nin Süleyman Muslî Romanında Güney-Güney Doğu Anadolu Şehirleri / Özlem NemutluTartışma / Kitabiyat Celil Güngör / D. Mehmet Doğan / Merve Özgenli Çelik

Page 6: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 20156

Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi ve İstanbul Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü ‘nce bu yıl yedincisi düzenlenen İstanbul Edebiyat Mevsimi’nde “Edebiyatın Ses Bayrağı: Dergiler” konusu işlendi. Geleneksel hâle gelen program, 19-25 Ekim tarihleri arasında Sultanahmet’te bulunan tarihi Kızlarağası Medresesi’nde gerçekleşti.

Bu yılki konusu “Dergiler” olarak belirlenen programda, geçmişten günümüze edebiyat dergileri kapsamında zengin muhtevalı konular 70’i aşkın yazar, şair ve alanında uzman akademisyenler tarafından tartışıldı. Edebiyat dünyasından seçkin kişileri buluşturan bu festivale Türkiye Yazarlar Birliği Onursal Başkanı Mehmet Doğan, Beşir Ayvazoğlu, Ali Haydar Haksal, Ali Ural, Hüseyin Su, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, İbrahim Tüzer, Celal Fedai, Bahtiyar Aslan,

Ali Ayçil, Ali Özcan, Yıldız Ramazanoğlu, Osman Özbahçe, Osman Bayraktar ve Turan Karataş dâhil birçok sanatçı yazar ve ilim adamı katıldı.

Kuşakları besleyen dergiler, dergi editörlüğü, öykü ve şiir dergiciliğinin de ele alınıp tartışıldığı etkinliğe ilgi çok büyük oldu.

Programda; “Dergilerin Misyonu Geçmişten Bugüne Edebiyat Dergileri”, “Kuşakları Besleyen Dergiler”, Dergi Editörlüğü: Editör Okur ve Editör Yazar İlişkisi”, “Dergilerde Öykü ve Öykü Dergiciliği” başlıklı oturumlar yapıldı.

Edebiyat şenliğinde, edebiyat dünyasının önemli dergi ve dergicileri de konuşulduğu 7. Edebiyat Mevsimi”nin büyük ödülleri; Mustafa Ruhi Şirin, Ali Ural ve Dursun Gürlek’e verildi.

Kızlarağası Medresesi’nde gerçekleştirilen ödül törenine katılan Eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, TYB yöneticilerine teşekkür ederek, “Biz iktidar olmadan önce, çok dinamik bir kültür, edebiyat ve düşünce hayatımız vardı. Onlarca insan bir araya geliyor, bir şeyler üretmeye çalışıyor ve bize çıkış yolu arıyorlardı. İktidar olduktan sonra en çok eksik olduğumuz alanın kültür ve sanat olduğunun farkındaydık. Buradaki toplantıda, umutsuz olmamak gerektiğini ve yeni yollar bulmak gerektiğini gördüm” diye konuştu.

TYB İstanbul Şubesi Başkanı Mahmut Bıyıklı da Dergiciliğin birçok meselesi olduğunu, TYB’nin hiçbir kurum ve yapıya yaslanmadan bağımsız bir üst çatı olarak dergicilerin dertlerine derman olmaya devam edeceğini söyledi. Edebiyat Mevsimi’nde her yıl güzel temalar seçildiğini vurgulayan Bıyıklı, “dergicilik” temasının kendisini çok mutlu ettiğini kaydederek, “Türkiye’de, vefanın,

ustalara saygının ne olması gerektiğini TYB İstanbul şubesi gösterdi. Burada iz bırakanları andık. Vefat edenlerin yanında, yaşayan değerleri gençlere tanıttık, tanıtmaya devam ediyoruz” ifadesini kullandı.

Ödüle layık görülen Çocuk Vakfı Kurucusu Şirin, çeyrek yüzyılda genç kuşağın daha iyi bir yolculuk başlattığını aktararak, “Biz medeniyet ve çocuk ödevini ihmal etmiş nesillleriz. Bendeniz küçük bir çabayla, çocuk üzerinden bir yolculuk yapmaya çalıştım. Türkiye’de edebiyat kamusu, çocuk edebiyatını hep yok saymıştır. Dolayısıyla yeni kuşak için ne yapmamız gerekiyorsa yapalım. Onlar için, funda toprağı olalım” ifadelerini kullandı.

Tarihçi yazar Dursun Gürlek de kütüphanesinde dergilerle kitapların yarıştığına işaret ederek, “İlk telifimi bir dergide yazdığım makaleden dolayı aldım. Telif, kalpleri ısıtmak demektir. O bakımdan dergi hususu bir hayli önemlidir” dedi.

Yazar Ali Ural ise 4 dergi çıkardığını ve bir kısmının battığını, Karabatak dergisiyle yollarına devam ettiklerini söyledi. Ödülü, dergilerinde yazan öğrencilerine armağan ettiğini ifade eden Ural, “Bardaktan boşanırcasına yağan yağmur

Edebiyat Mevsimi'nde 'Dergi Festivali' yaşandı

"7. Edebiyat Mevsimi Büyük Ödülleri" sahiplerini buldu

Page 7: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 7

değil, ağır ağır yağan yağmur toprağı bereketlendirir. Edebiyat dergileri, ağır ağır yağan yağmurlardır. Edebiyat dergileri bağırmaz, fısıldar” ifadelerini kullandı.

Törende ayrıca, Anadolu’daki dergilerden Mahalle Mektebi Dergisi adına Ulvi Kubilay Dündar’a, Bizim Külliye Dergisi adına Nazım Payam’a, Aşkar Dergisi adına İdris Ekinci’ye ve Hayal Bilgisi Dergisi adına da Cihat Albayrak’a berat takdim edildi.

Şehir Tarihi Yazarları Kongresi KitaplaştırıldıTürkiye Yazarlar Birliği ile Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin birlikte düzenlediği 3. Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi kitap olarak yayınlandı.

6-8 Mart 2015 tarihleri arasında Şanlıurfa’da gerçekleştirilen yurt içinden ve yurt dışından konunun uzmanı akademisyenlerin, şehir tarihi yazarların ve şehir planlayıcılarının büyük ilgi gösterdiği kongredeki bildiriler ve konuşmaların yer aldığı kitabın sunum yazısını Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Celalettin Güvenç yazdı.

Güvenç yazısında, “Peygamberler Şehri kimliğiyle Hz. İbrahim’ in misafirperverliğini kendine şiar edinmiş olan Şanlıurfa’nın ev sahipliğinde gerçekleştirdiğimiz 3. Şehir Tarihi Yazarları Kongresinin yapılmasında ve metinlerin yayınlanmasında emeği geçen bütün ilgililere ve Türkiye Yazarlar Birliğinin değerli yöneticilerine teşekkür ediyorum.’ dedi

Tek cilt ve 603 sayfa olarak yayımlanan kitap, üniversitelere, ilgili kamu kurumlarına, kütüphanelere ve kongre katılımcılarına gönderildi.

“ Kelimelerin Seyir Defteri”

D. Mehmet Doğan’ın yeni kitabı “ Kelimelerin Seyir Defteri” Yazar Yayınlarından çıktı.

Türk dilinin bozulmasından büyük bir endişe duyan, kelimelerin anlam ve özelliklerini açıklamada olağanüstü bir gayret ve hassasiyet gösteren Doğan, dilin tarihi seyri içinde kelimelerin manalarındaki değişimi gözler önüne sererek okuyucuya Türkçe’nin unutulmuş güzelliklerini hatırlatıyor.

D. Mehmet Doğan, sunuş yazısında kelimelerin seyrine ilişkin şunları söylüyor:

“Kelimeler, dilin engin denizinde sürekli hareket halindedir. Bazıları bir zaman bir limana demirlerse de, bir gün hiç beklenmedik bir şekilde sefere çıkabilir. Unutulmuş sanılan bir kelime birden hayat bulur ve belki de bu ikinci veya kaçıncı olduğunu bilmediğimiz yeni seyrinde daha yaygın bir kullanışla dile mal olur…”

Kelimelerin yapısını, kullanımını ve tarihi ile ilgili araştırma yapan akademisyenlerin, öğrencilerin, dil bilimcilerin ve genelde sözlüklerle uğraşanların büyük fayda sağlayacakları “ Kelimelerin Seyir Defteri” kitapçılardaki yerini aldı.

Kelimelerin Seyir DefteriD. Mehmet Doğan

20Kelim

elerin Seyir Defteri D

. Mehm

et Doğan

YAZAR YAYINLARI

YYYY

Kelimelerin Seyir DefteriD. Mehmet Doğan

Büyük ve zengin muhtevalı sözlükleri kamus, okyanus olarak adlandıran bir geleneğe sahibiz. Okyanus “büyük deniz”, “dünya karasını çevreleyen su kütlesi” demek; muhit ve kamus de aynı anlamda. Sözlükler böyle adlandırılınca kelimeleri de bu uçsuz bucaksız denizde seyreden gemilere benzetmek yanlış̧ olmaz. Kelimeler, dilin engin denizinde sürekli hareket halindeler. Bazıları bir zaman bir limana demirlese de, birgün hiç̧ beklenmedik bir şekilde sefere çıkabilir. Unutulmuş̧ sanılan bir kelime birden hayat bulur ve belki de bu ikinci veya kaçıncı olduğunu bilmediğimiz yeni seyrinde daha yaygın bir kullanılışla dile mal olur...

Dille, sözlüklerle, kelimelerle uğraşanlar kelimelerin tarih içindeki seyri konusunda az çok fikir sahibi olurlar. Diller de denizler gibi durağan değildir. Kelimelerin engin dil denizindeki seyri elbette merak konusudur. Bugünün insanı günlük hayatta kullanılan bir kelimenin tarih içinde farklı anlamları olabileceğini pek düşünmez. İşte bu değişik anlamları merak etmeye başladığımız andan itibaren o durgun denizin hareket halinde olduğunu farkederiz. Kelimelerin takip ettiği seyir aslında bizim kültür tarihimizin, medeniyet tarihimizin değişimini ve gelişimini anlamamıza, açıklamamıza yardımcı olur. Kelimelerin seyri üzerinden bir kültür tarihi yazmak mümkündür. Biz elbette öyle bir iddiada değiliz. Bu kitapla ortaya koyduğumuz, böyle bir amaç uğrunda serbest bir yüzme denemesi olarak kabul edilebilir. Bu sayılı kulacın bile okuyucunun konuya ısınmasına vesile olacağını düşünüyoruz. Daha ötesini tahayyül etmek için bir heyecan uyandırmasını da umuyoruz elbette.

3. Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi

MilletlerarasıŞehir Tarihi Yazarları Kongresi

6-8 Mart 2015Şanlıurfa

ISBN: 978-975-7382-81-2

Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi’nin üçüncü-

sü 6-8 Mart 2015 tarihleri arasında kadim zamanların şehri

Şanlıurfa’da yapıldı.Türk ve İslâm dünyasının medeniyet merkezi olan şehirleri ve

bu şehirlerin tarihi, edebiyatı üzerine yazanlar; tarih, inanç ve

kültür şehri Şanlıurfa’da bir araya geldi.Türkiye Yazarlar Birliği’nin düzenlediği ve Şanlıurfa Büyükşe-

hir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen 3. Milletle-

rarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi’ne yurtiçinden ve yurtdı-

şından 60’a yakın bilim adamı katıldı.Kongrede, şehirden, tarihten, şehirlerin tarihinden, tarihî şe-

hirlerden, kısacası insanın yeryüzündeki medenî varlığından

konuşuldu. Elbetteki bu kadar bilgi birikiminin söz olup uç-

maması gerekiyordu. Şehir tarihi ile ilgili makaleler külliyatı-

nın üçüncüsünü yayınlayarak şehir tarihi kütüphanemizi zen-

ginleştirdiğimize inanıyoruz.

Türkçenin Şölenleri

Türkiye Yazarlar Birliği’nin “Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni'' adıyla iki yılda bir düzenlediği şiir şölenlerin hikayesi ve şölende okunan şiirlerin yer aldığı “Türkçenin Şölenleri” kitabı çıktı. Osman Özbahçe tarafından hazrılanan eser, 1992 yılından günümüze kadar uzanan bir zaman dilimini kapsıyor ve Türk dünyası şiir antolojisi niteliği taşıyor. Şölene katılan yüzlerce şairin onlarca okuduğu şiirlerden büyük bir titizlikle seçerek kitaplaştıran Türkçenin Şöle nleri şairlerin ve şiir dostlarının başucu kitabı mahiyetinde. Ayrıca, iki yılda bir dünyanın değişik ülkelerinde uluslararası düzeyde gerçekleştirilen şölenlerin yapılış amaçları, programların açış konuşmaları, paneller, atölye çalışmalarından kesitler de kitapta yer alıyor.

TÜRKÇENİN ŞÖLENLERİ

RK

ÇE

NİN

ŞÖ

LE

NL

ER

İ

ISBN: 978-975-7382-82-9Türkiye Yazarlar Birliği

Bu kitap Türkiye Yazarlar Birliğinin 1992’den bu yana düzenlediği Türkçe-nin Uluslararası Şiir Şölenlerinden bir kesit sunmaktadır. Yazarlar Birliğinin Türkçe yazan şairleri bir araya getirme-yi, Türkçeye dikkat çekmeyi amaçlayan bu programı iki yılda bir dünyanın de-ğişik ülkelerinde uluslararası düzeyde gerçekleştirilmektedir. Bugüne değin on kez toplanan şölene değişik ülkelerden onlarca şair katılmıştır. Şiirlerin yanı sıra şiire ilişkin programlarda bir araya gelen şairler, akademisyenler, yazar-lar şiirin sorunları ve geleceği üzerine verimli programlar gerçekleştirmiştir. Türkçenin Şölenleri adını verdiğimiz bu kitap 1992’den bu yana şölenlere katılan şairlerden birer şiirin seçildiği Türk dün-yası şiir antolojisi niteliği taşımaktadır. İlk kez yapılan böylesi bir çalışmayı şö-lenlerde yapılan açış konuşmalarından, panellerden, atölye çalışmalarından bir kesitle birlikte sunuyoruz.

Page 8: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 20158

TÜRK

İYE

YAZA

RLA

R Bİ

RLİĞ

İ KA

SIM

- ARA

LIK

2015

FA

ALİ

YETL

ERİ

GÜNLER MEHMET ÂKİF DİVANI MEVLÂNA DİVANI

YUNUS EMRE DİVANI DİGER

02 KASIM PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Doç. Dr. Zülfikar Güngör

04 KASIM ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Adem Karafilik ile Kişisel Gelişim mi, Kişisel Gerileyiş mi?

07 KASIM CUMARTESİ

13.30 Fotoğraflarla Türkçe’nin 11. Uluslararası Şiir Şöleni Kazan-Tataristan Sunumu

09 KASIM PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Dr. Halil İbrahim Sarıoğlu

11 KASIM ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Melek Dönmez ile Nefesle Farkındalık

14 KASIM CUMARTESİ

13.30 Levent Bayraktar ile Felsefe ve Medeniyet İlişkisi Hazırlayan: Cengiz Karataş

16 KASIM PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Yrd. Doç. Dr. Yakup Şafak

18 KASIM ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Yılmaz Aras ve Ahmet Oruç ile Sosyal Kalkınma Plat-formu

21 KASIM CUMARTESİ

13.30 Kebikeç Hazırlayan: Zehra Yücel

23 KASIM PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç

25 KASIM ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Kerem Vural ile Kuantum Yükselişle Hayata Hoş Geldin

27 KASIM PERŞEMBE

3. Tarihi Roman ve Romanda Tarik Sempozyumu / Konya

28 KASIM CUMARTESİ

13.30 3 Kitap 3 Yazar Hazırlayan: Yılmaz Erdoğan

30 KASIM PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu

Page 9: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 9

TÜRKİYE YA

ZARLA

R BİRLİĞİ K

ASIM

- ARA

LIK 2015 FAA

LİYETLERİ

* Faaliyetlerimizde muhtemel aksamalar durumunda yapılacak değişiklikler ve ek faaliyetler ayrıca duyurulacaktır.

02 ARALIK ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Adem Karafilik ile Öğrenmeyi Öğrendik mi?

05 ARALIK CUMARTESİ

13.30 Kebikeç Hazırlayan: Zehra Yücel

07 ARALIK PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Prof. Dr. Mustafa Aşkar

09 ARALIK ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Zehra Uçar ile Kendine Uyanış

12 ARALIK CUMARTESİ

13.30 Fikir Adamı ve Sendikacı M.Akif İnan

14 ARALIK PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Doç. Dr. Zülfikar Güngör

16 ARALIK ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Vedat Güneş ile Hayata Dair?

18 ARALIK PERŞEMBE

40 Yıl SonraNurettin Topçu Bilgi Şöleni - İstanbul

19 ARALIK CUMARTESİ

13.30 Somut Olmayan Kül-türel Miras Konuşmacı: Yrd.Doç.Dr. İbrahim Azoğlu Hazırlayan: Cengiz Karataş

21 ARALIK PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Dr. Halil İbrahim Sarıoğlu

23 ARALIK ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı M. Abdullah Yılmaz ile İtibar Yönetimi

26 ARALIK CUMARTESİ

13.30 3 Kitap 3 Yazar Hazırlayan: Yılmaz Erdoğan

27 ARALIK PAZAR

Mehmet Âkif Anma Programı- Taceddin Dergahı

28 ARALIK PAZARTESİ

18:30 Mesnevi Okumaları Yrd. Doç. Dr. Yakup Şafak

30 ARALIK ÇARŞAMBA

18.30 Kişisel Gelişim Konferansı Adem Karafilik ile Her-kesle… Sessiz ve Sensiz

Page 10: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 201510

kabullerle karşılanıyor. Geçtiği her yerde güzel karşılamalar yapılıyor. İstanbul ‘da da en üst düzeyde karşılanıyorlar. Halife Sultan Reşat tarafından kabul görüyorlar. Sadrazam tarafından kabul görülüyorlar ki o devrin sadrazamı bir Mısırlı. Tam da 100 yıl öncesinin başbakanı bir Arap ve Mısırlı. Bu, bugünün dünyası için anlamlı, hani Amerika için söylenir, ‘Kenyalı, Afrikalı birisi Devlet Başkanı oldu’ şeklinde, ama bu Avrupalılar için yeni ve güzel bir uygulamadır ama bizim tarihimiz için sıradan bir uygulamadır. 100 yıl önceki başbakanımız bir Mısırlıdır. 130 yıl önceki başbakanımız Hayrettin Paşa Tunusludur. 400 yıl önce tarihleri genel olarak söylüyorum bir Sırp’tır, Sokullu Mehmet Paşa’dır.”

kılmak için buradayız. Çanakkale bütün coğrafyamızdır. 100 yıl önce müşterek savaşımızı Çanakkale’de şerefle, şanla bitirdik. Emperyalizmin kibrini kırmayı başardık.”

YTB Başkanı Doç. Dr. Kudret Bülbül ise “İlim Heyeti” projesini yakından takip ettiklerini ve bu projenin ecdada bir borç olduğunu bildirdi.

İlim Heyeti çalışmasının çok değerli ve anlamlı bir çalışma olduğunu ifade eden Bülbül, şunları söyledi:

“Cemal Paşa, Suriye’den böyle bir heyetin faydalı olacağını düşünüyor. Osmanlı’nın çok değerli yetkilileriyle paylaşıyor. Güzide bir heyet oluşturuluyor, heyette gazeteciler, din adamları ve şairler var. Heyet Anadolu’da çok üst düzey

Çanakkale cephesini 100 yıl önce ziyaret eden “İlim Heyeti”nin anısına, Orta Doğu ve Balkanlardan ilim adamları, yazarlar ve gazeteciler Çanakkale’de bir araya geldi.

Çanakkale Ticaret Borsası Toplantı Salonu’nda düzenlenen “100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale’de” toplantısına, Çanakkale Valisi Hamza Erkal, Yurtdışı Türkler ve Akrabalar Topluluğu Başkanı Doç. Dr. Kudret Bülbül, Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan’ın yanı sıra Ortadoğu ve Balkanlar’dan gelen ilim adamları, yazarlar ve gazeteciler katıldı.

Suriye, Lübnan, Filistin, Ürdün, Irak, Suudi Arabistan, Mısır, Bosna, Kosova ve Azerbaycan’dan ilim adamları ve yazarların katıldığı programının başında, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından Türkiye’de eğitim görmeleri sağlanan öğrenciler “Çanakkale Türküsü”nü seslendirdi.

Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, bu faaliyetin 100 yıl sonra bir hatırayı yad etmek için düzenlendiğini söyledi.

Konuşması büyük bir ilgi ile dinlenen Doğan sözlerini söyle sürdürdü: “Yüzyıl önce yine bugün torunlarını kabul ettiğimiz kişilerin dedeleri bu toprakların misafirleri olmuştu. İşte biz bu azizi hatırayı yad etmek için buradayız. 100 yıl sonra zihnimizin Çanakkale’sini geçilmez

100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale’de

100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale Ticaret Borsası Salonunda

100 Yıl Sonra İlim Heyeti Nusret Mayın Gemisi’nde

Page 11: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 11

olarak bilge olunsaydı, bilgisayarların bilge olması gerekirdi” dedi.

Daha sonra, Çanakkale cephesini 100 yıl önce ziyaret eden “İlim heyeti”nin hatırasını yaşatmak için şehit olan dedelerinin kahramanlık destanı yazdığı toprakları gezen heyet, ilk olarak Kilitbahir köyündeki Mecidiye Tabyası’nı ziyaret etti. Rehber Kenan Çelik’ten Türkçe ve İngilizce olarak Çanakkale Savaşları hakkında bilgi aldı.

Heyet, 18 Mart 1915’te müttefik donanmasının, Çanakkale Boğazı’nı geçmek istemesi üzerine, mekanizması bozulan bir topun mermisini sırtına alarak namluya süren ve İngiliz zırhlısını vurarak savaşın seyrini değiştiren Seyit Onbaşı’nın kahramanlık destanı yazdığı topu inceledi.

Şehitlik ziyareti sonrası Çanakkale’den ayrılarak İstanbul’a gelen heyet ‘Akbaş Şehitliğini’ ve ‘Topkapı Sarayı’nı gezerek programı tamamladılar.

Etkinliğe katılan ilim adamları intibalarını sorduğumuzda ise şunları söylediler:

Çanakkale’ye Şehadet Ruhu Hâkimmişİletişim profesörü ve Lübnan İlim ve Araştırmalar Birliği Başkanı Prof. Dr. May Abdullah,Türkiye’ye birçok defa geldiğini fakat ilk kez geldiği Çanakkale’de en çok dikkatini çeken şeyin vatanperverlik hissi olduğunu söyledi. İslam dünyasının bugün kaybettiği hususun bu olduğuna işaret eden Abdullah; “Çanakkale’ye

Osmanlının parçalanması ve yıkılması için uğraş verdiklerini belirtti.

Açılış konuşmalarından sonra, heyet Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer’i ziyaret etti. Acer, İlim Heyetinin gerçekleştirdiği ziyaretten onur duyduğunu ifade ederek üniversite hakkında bilgiler verdi.

Acer “23 yılda çok büyük bir üniversite haline geldik. Her alanda üniversitemizde çalışmalar yapılıyor. Tabi üniversitemiz kalite olarak da hızla ilerleyen bir üniversite. Akademisyenlerimizin çok sayıda desteklenen bilimsel araştırma projeleri var.” dedi.

Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan da konuşmasında üniversitelerin gençleri bilgi bakımından donatan kurumlar olduğunu ifade ederek “Bilginin de bir arka planı, ruhu, maneviyatı olması lazım, yani sadece bilmek bizi bilge yapmıyor, bilgilere sahip

Projesinin yöneticisi Çankırı Karatekin Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü MüdürüProf. Dr. Ömer Çakır’da yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Suriye, Filistin, Lübnan, o coğrafyanın önde gelen gazeteci, yazar, din adamı, âlimlerinin oluşturduğu 31 kişilik bir heyet, önce İstanbul’a daha sonra da Çanakkale’ye geliyorlar. Bu gezi Kurban Bayramı’na rastlıyor. 19 Ekim 1915’te buraya gelen heyet, bayram namazını askerler ile birlikte kılıyor.100 yıl sonra bu geziyi hatırlamak ve yeniden canlandırmak istedik. ”

Çanakkale Valisi Hamza Erkal da 100 yıl sonra böyle inanılmaz bir buluşmaya ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi.

Erkal, Çanakkale’nin hem Türk tarihi açısından, hem de Osmanlı bakiyesi olan İslam coğrafyası açısından bir dönüm noktası olduğunu belirterek, Çanakkale Savaşı öncesi batılı devletlerin

İlim Heyetine anlamlı hediye, Osmanlı hattı ile Çanakkale Şehitlerine Şiiri

İlim Heyeti Çanakkale siperlerini inceliyor

Page 12: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 201512

savaşı hikâyeleri dinlemekle geçtiğini belirterek ‘’ Çanakkale benim için bir rüya idi. Bir gün Çanakkale’ye gelmeyi ve dedemin şehid olduğu siperleri görmeyi arzu ediyordum. TYB beni davet ederek bu rüyamı gerçeğe dönüştürdü.’’

Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç da genel bir değerlendirme yaparak; zaferin 100. yılı dolayısıyla düzenledikleri kültürel ve manevi faaliyetin bugün için çok anlamlı olduğunu ifade ederek, “Bugünkü kuşaklar için o günleri yâd ederken, kültürel boyutunu da göz önünde bulundurarak o zenginliğimizi ve bu savaşın topyekûn bir savaş olduğunu, bugüne de yansıyan taraflarının bulunduğunu unutmamak gerekiyor” dedi.

Bugün de aslında yedi düvele karşı mücadele ettiğimizi ifade eden Kırlangıç; “Ama bu mücadelenin daha çok kültürel boyutta olması lazım, kültürel kalkınmanın da ön plana çıkarılarak yapılması lazım. Buna dikkat çektik diye düşünüyorum” diye konuştu.

ettiğim Çanakkale de adeta kalbimin bir parçası. Dedemin kardeşi Çanakkale’den sonra Irak’ta İngilizlere karşı savaşırken şehit düştü. Dedeme hem Çanakkale cephesinde Osmanlı harp madalyası hem de Romanya Dobruca cephesinde gösterdiği başarılardan dolayı Almanlar tarafından ikinci bir madalya verilmiş. Türkiye’nin ve bütün İslam dünyasının, bizim ümmetimizin daha iyi yerlere gelmesini temenni ederim. Dedemin kanlarıyla bezenmiş bu topraklarda bulunmama imkân veren herkese teşekkürlerimi sunarım.”

Filistinli Dr. Neşet Aktaş ise, Marmara gemisi olayından sonra Filistinli gençlerde Türkiye’ye gitme arzusunun arttığını ifade etti.

Çanakkale Benim İçin Bir Rüya İdiSuriyeli Dr. Mahmud Boghi’ de, çocukluğunun Osmanlı ve Çanakkale

şehadet ruhu hâkimmiş. Bu , bugün bizde yok maalesef. Çünkü vatan ancak vatanperverlik ile inşa edilebilir. Ancak biz bu duyguyu kaybettik ve parça parça olduk. Yeniden şehadet, vatanperverlik duygusuna sarılmamız lazım, yoksa kendimizi yeniden tesis edemeyiz.”

Yazarlar Birliğine Teşekkür EdiyorumLübnanlı Prof. Dr. Esma Chamly Halwani ise dedesi Osman Selim’in Çanakkale Savaşı’nda yüzbaşı rütbesinde, dedesinin kardeşi Mehmet Selim’in de binbaşı rütbesinde savaştığını hatırlattı.

Dedesinin gazi olduğunu, dedesinin kardeşinin ise şehitlik mertebesine ulaştığını ifade eden Chamly,şunları kaydetti:

“Ben Osmanlı toprakları benim için hep bir rüyaydı, ‘İnşallah bir gün bu rüyayı gerçekleştiririm’ diye düşünüyordum ve işte bugün buradayım. Şu an ziyaret

PROGRAMA KATILANLARPrograma katılan yabancı ilim adamları; Doç. Dr Tahir Şahbaz (Azerbaycan), Dr.Admir Mulaosmanovic (Bosna), Samir Atiyya (Filistin), Dr. Mahmoud el-Saied El-Doghim (Suriye),, Nasir Musa Qamash (Ürdün), Omar Bdoor (Ürdün), Prof. Dr. Abdulbaki Shamsan (Yemen), Mustafa Al- Habbab (Suudi Arabistan), Dr.Esssam Abdel Shafy (Mısır), Prof. Dr. Esma Chamıly Halwani (Lübnan), Prof. Dr. Nimetullah Hafız (Kosova), Prof.Dr. Ali Khairi Matrood (Irak). Mehpara Sultanova (Azerbaycan) Dr. Nashat Aqtash (Filistin), Prof.Dr. Mohammed Dalaf Ahmed (Irak) Türkiye’den ise, TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, TYB Başkanı Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç, Başkan Danışmanı İbrahimUlvi Yavuz, , Genel Başkan Yardımcısı Ferhat Koç, Genel Mali Sekreter A. Fatih Gökdağ, Memiş Okuyucu, Prof. Dr. Kazım Ürün, Prof. Dr. Ömer Çakır, Serkan Çakır, Gazeteci Mustafa Özcan etkinliğe katılanlar arısında yer aldılar.

Page 13: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 13

‘Çanakkale Cephesinde Duyup Düşündüklerim’Birinci Dünya Savaşı’nın en önemli muharebelerinin cereyan ettiği Çanakkale Cephesi’ni görmek üzere davet edilen Suriye, Filistin ve Lübnan’dan İstanbul’a gelerek 17 Ekim 1915 tarihinde Çanakkale’ye geçen seçkin ilim heyetin mihmandarlığını yapan Uryanizade Ali Vahid Efendi bu eserde savaş alanındaki duygu ve düşüncelerini, hissettiklerini edebi bir üslupla anlatmış.

İnsanlık tarihinin en büyük ve en çetin savaşlarından birinin yaşandığı Çanakkale Savaşlarının 100.yıldönümü nedeniyle bir dizi etkinlik düzenleyen Türkiye Yazarlar Birliği, Uryanizade Ali Vahid Efendi’nin “Çanakkale Cephesinde Duyup düşündüklerim” isimli eserini bu kapsamda yayınlayarak; o günlerde yaşananları daha iyi anlamamızı kolaylaştıracak çok güzel bir kaynağı okuyucuların istifadesine sundu.

Suriye, Filistin ve Lübnan’lı İlim Adamlarının Kaleminden Çanakkale Savaşı Anlatılıyor

“İlmi Heyetin İstanbul ve Çanakkale’ye Seyahati’ Kitabı ÇıktıÇanakkale cephesini 100 yıl önce ziyaret eden “İlim heyeti”nin 1916’da Arapça olarak basılan kitabı Arapça orjinali ve Türkçe tercümesi ile birlikte yayımlandı.

Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Çanakkale Karatekin Üniversitesi ile Türkiye Yazarlar Birliği (TYB)’nin ortaklaşa düzenlediği “100 Yıl Sonra İlim Heyeti Çanakkale’de” projesi kapsamında yayınlanan kitapta; 100 yıl önce Suriye, Filistin ve Lübnan’dan ülkemize gelen ilim heyetinin Türkiye’de ziyaret ettikleri mekanlar, kimlerle neler görüşüldüğü, izlenimler ve savaşın seyri ayrıntılarıyla yer alıyor.

İlim Heyetince daha önce Beyrut’ta basılan Arapça kitap, Halil İbrahim Şanverdi ve Gürkan Dağbaşı’nın tercümesi, Ömer Çakır ve Lokman Erdemir’in notlarıyla Yazar Yayınlarından orijinal hali ile birlikte basıldı.

Çanakkale Savaşını ve İstanbul’u farklı bir bakış açısıyla anlatan tek ciltlik ve 495 sayfadan oluşan kitap; o günün Türkiyesi’ni ve savaşın seyrini merak edenler için önemli bir eser olarak okuyucuya sunuluyor.

Vefat ve BaşsağlığıTYB Trabzon Şube Başkanı Haydar Çoruhlu’nun oğlu Alper Selim Çoruh-lu, elim bir trafik kazası sonucu haya-tını kaybetmiştir. Merhuma Allah’tan rahmet, arkadaşımıza ve ailesine sa-bır ve başsağlığı dileriz.

TYB Yönetim Kurulu

Kamuran Tuna’dan Büyük BaşarıTYB Trabzon Şubesi Yönetim Kurulu üyelerinden Kamuran Tuna, 18 ülke-nin katıldığı yarışmada büyük bir ba-şarı göstererek ikinci oldu.

5640 eserin katıldığı yarışmada, “Efkâr” başlıklı özgün şiiri ile derece-ye giren Tuna’yı tebrik ediyor, başarı-larının devamını diliyoruz.

Page 14: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 201514

İstanbul Şubesi

İstanbul Şubesi

İstanbul Şubesi

İktidarın Kültürle İmtihanıYazar Yusuf Kaplan, Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi'nde düzenlenen, "İktidarın Kültürle İmtihanı" konulu söyleşiye katıldı.

Gazeteci yazar Bünyamin Yılmaz'ın yönetiminde gerçekleşen etkinlikte konuşan Kaplan, kültürle toplum arasındaki en büyük engelin, modernlik olduğunu belirtti.

Kaplan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün insanlığın yükünü omuzlarımızda taşıyamayacaksak, bizim Müslümanlığımızın bir anlamı yoktur. Dil kurma, düşünme ve hakikat yolculuğunu kıvama erdirebilecek

Osmanlıya ihanet etti akıbetleri kötü olduTYB İzmir Şubesi, geleneksel hale gelen “Geleneksel Cumartesi Kültür Sohbetleri” programında farklı bir konuyu, “Şerif Hüseyin Olayı” nın konuşulmasına ev sahipliği yaptı.

Söyleşiye katılan Son Dakika Gazetesinin sahibi Eflatun Saygılı, katılımcılara Şerif Hüseyin’in kimliği ve Osmanlıya olan ihanetini anlattı. Şerif Hüseyin’in İngiliz ilişkileri ve 1916 Kut’ul Amer Savaşı hakkında bilgiler sunan Saygılı, 1852 yılında İstanbul’da doğan,

1908’de Mekke Şerifi olan ve İngilizlerle işbirliği yapan, Arabistanlı Lawrence ile isyana önderlik yapan Şerif Hüseyin’in Osmanlıya ihanetini ve sonuçlarını analiz ederek, kötü akibete düçar kaldığına işaret etti.

Cemalettin Latiç, arkadaşı Bosna’nın efsanevi lideri Aliya İzzet Begoviç’i anlattı.

‘Aliya bize umut aşıladı.’Aliya İzzetbegoviç’in yakın çalışma arkadaşlarından, Bosna’nın Milli Şairi olarak bilinen Cemalettin Latiç TYB İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen söyleşisinde önemli açıklamalar yaptı.

Latiç, Aliya’nın, halkının uyanışı için mücadele etmiş ender kahramanlardan birisi olduğunu söyleyen Latiç, kendisiyle hatıralarını anlatırken duygu dolu anlar yaşandı.

Aliya ile Bosna halkının mücadelesinin başladığı andan sonra çok sıkı bir ilişki

Yazar kendisi olabilmeyi başaran insandırEdebiyatçı, şair, yazar A. Ali Ural, TYB İstanbul Şubesi’nde “Söz Basamakları ve İnşa’ konulu söyleşide önemli açıklamalar yaptı.

Söz’ün de basamakları olduğunu, tıpkı bir merdiven çıkar gibi yavaş yavaş çıkarak ilerlemek gerektiğini söyleyen Ural, edebiyat eseri üreten yazarın çok titiz bir zanaatçı gibi olması gerektiğini ifade etti.

Bu konuda Fuzuli’yi örnek gösteren Ural, “Fuzuli, ’Fuzuli bir şiir yazıyor, başka bir şeye benzettiği kelimeyi beğenmiyor vazgeçiyor. Orijinal kelimeler kullanmayı tercih ediyor. Bir kelimeyi bulmak için geceler boyu çalışıyor. Fuzuli böyle çalışıyorsa bizim çok daha fazla titiz olmamız gerekiyor.’ diye konuştu.

Yazarın söylediğinin kendisine ait olmasının da önemine işaret eden Ural, ‘Süsleme, onu tek başına iyi bir yazar yapmaz, metnin yapısı, özü, cevheri, bize hepsinin o yazara ait olduğunu söylemeli’ dedi.

içerisinde olduklarını söyleyen Latiç, ‘Aliya bize tarih boyunca imkânsızlıklar içinde kazanılan zaferleri ‘ hatırlattığını ifade etti. Bosna halkının mücadelesini başlatan, uluslararası kuruluşlara bu mücadelenin bir milletin kurtuluş mücadelesi olduğunu anlatan Aliya’nın büyük bir kahraman olduğunu söyleyen milli şair Cemalettin Latiç, Bosna halkının Aliya’ya bağlılığının önemi üzerinde durdu.

bir ihtiyaç var. Bunun için öncü kuşaklara ihtiyaç vardır. Burada olan ama burada olmayan insanlardır bunlar. Yalnız insanlardır. Biz de ümmileşmiş iki insan vardır. Biri Bediüzzaman, diğeri Sezai Karakoç'tur."

Batı uygarlığının felsefi ve ahlaki anlamda çöküşünün habercisinin modernlik olduğunu ve tarihte geliştirilen en sığ ve sığlaştırıcı akıl yönteminin modernizme ait olduğunu öne süren Kaplan, şöyle konuştu:

"Bu ülkenin çocukları, hümanizmi başka bir ülke üzerinden tanımlıyor. Oysa biz Yunus Emre'nin, Mevlana'nın çocuklarıyız. Biz durduğumuz yeri yitirdik. Konuşlandığımız yerin farkında değiliz çünkü sünnet-i seniyyeyi bilmiyoruz. Biz medeniyet

tanımı yaparken batı uygarlığı üzerinden yapıyoruz. Bu aşağılık kompleksidir. Biz modernliği anlamadan, hesaplaşmadan postmodernliğe yakalandık. Bizim geleneğimizin ruhunu oluşturan irfandır. Medeniyetle din kavramını aynı anlamlarda kullanıyoruz. Bu çok tehlikeli bir şey."

İzmir Şubesi

Page 15: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Kasım - Aralık 2015 15

Konya Şubesi

Konya Şubesi

Kayseri Şubesi

Dr. Mustafa Tatcı, TYB Konya Şubesi’nin kültürel etkinliklerinin konuğu olarak “İşitin Ey Yârenler”konu başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi.

Söyleşide konuşan Dr. Mustafa Tatcı, Türk milletinin yüzyıllar içinde yetiştirmiş olduğu en büyük şahsiyetlerden birisi olan Yunus Emre’nin, İslam’ın getirdiği irfan nûru ve Türk milletinin asırlar içinde geliştirdiği millî kültür unsurlarıyla aydınlanan bir mutasavvıf şair olduğunun altını çizdi.

Yunus Emre’nın Taptuk Emre’ye hizmet ettiğini kaydeden Tatcı, “Tapduk, Yunus’u dağdan odun getirme hizmetine koştu. Yûnus her gün dağdan odun getirir oldu. Amma, yaşını ve eğrisini kesmezdi. “Erenler meydanına eğri yakışmaz” derdi. Tam kırk yıl bu hizmeti gördü” dedi.

Mahir Adıbeş Şiir Şöleni İzlenimlerini Anlattı

TYB İzmir Şube Başkanı Mahir Adıbeş; “Cumartesi Kültür Sohbetleri” programında; Tataristan’ın Başkenti Kazan’da tertiplenen Türkçe’nin 11. Uluslararası Şiir Şöleni izlenimleri katılımcılarla paylaştı.

Eskişehir’den eğitimci, şair ve yazar Mustafa Özçelik, CBÜ Fen- Edebiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Kenen Erdoğan, Yazar ve editör Naci Yengin’inde katıldığı programda; Adıbeş; çektiği fotoğrafların slâyt gösterimi eşliğinde sunum yaptı.

“Kalem Sohbetleri” BaşladıTYB Kayseri Şubesi, yeni dönem çalışmalarına sevilen ve yoğun bir izleyici kitlesine ulaşan Kalem Sohbetleri programıyla başladı.

Yoğun burç Kültürevinde yapılan Kalem Sohbetleri onuncu programını yaptı. Yazar ve şair Selim Tunçbilek yönetimindeki programa MAZLUMDER Başkanı Ahmet Taş, Yazar Burhan Karamustafaoğlu ve Ahmet Yurtlu katıldı.

Kayseri Şube Başkanı Vedat Sağlam’ın açılış konuşmasıyla başlayan söyleşide Ahmet Taş Kazakistan izlenimlerini, KİMDER Teşkilatlanma Başkanı Ahmet Yurtlu ise, Bosna Hersek izlenimlerini anlatırken; Yazar Burhan Karamustafaoğlu da, Arnavutluk ve Kosova’da insanların Türkiye’ye bakışlarını dile getirdi.

“Hayal ettiğiniz varlıklardan çıkın. Surette takılıp kalmayın. Hakikati anlamaya çalışın. Yunus Emre dizelerinde bundan söz ediyor. Suretler ve hayaller manaya yaklaşmada bir geçittir. Takılmayın, geçin” diyerek katılımcılara mesajlar veren Tatcı’ya program sonunda TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu tarafından Katılım Belgesi takdim edildi.

Dr. Mustafa Tatcı: Hakikati anlamaya çalışın

Konya Şubesinde 100. Yılında Ermeni Meselesi konuşuldu‘Soykırım iddiası koca bir yalan’

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şubesi tarafından “100. Yılında Ermeni Meselesi” başlıklı konferans düzenlendi.

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun Ata’nın konuşmacı olarak katıldığı programa TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu, Aydınlar Ocağı başkanı Dr. Mustafa Güçlü, akademisyenler, yazarlar ve öğrenciler katıldı.

Yazar Hüzeyme Yeşim Koçak tarafından düzenlenen konferansta konuşan Dr. Mustafa Güçlü, Ermeni meselesi veya Ermeni Soykırımı denilen olayın aslında 19. yüzyılda ortaya çıkan Şark Meselesinden ayrı tutulmaması gerektiğini söyledi.

Ata, Tanzimat ve Islahat Fermanları ile başlayan azınlıklara hak verilmesi veya azınlıkların haklarının Batılı Devletler tarafından savunulmasının kabulünün, olayın gelişmesindeki faktörlerden birisi olduğunu belirtti.

Balkanlarda meydana gelen bağımsızlık isyanlarının başarıya ulaşması üzerine Anadolu ve İstanbul’da yaşayan Ermenilerin

de umuda kapıldığını söyleyen Prof. Dr. Feridun Ata, Başta İngiltere ve Rusya olmak üzere Batılı devletlerin kışkırtmaları üzerine Ermenilerin silahlanmaya başladığını belirtti. Rusların desteği ile Ermenilerin Türk katliamına başladıklarını belirten Prof. Dr. Ata, önce Van’ı işgal edip nüfus yoğunluğunu kendi lehlerine çevirmeye çalıştıklarını söyledi.

Prof. Dr. Ata, bu isyan sonrasında savaşta olan Osmanlı Devletinin cephede bulunan askerlerinin arkadan vurulmasını önlemek cephe gerisi ve sivil halkın güvenliği için Mayıs ayında tehcir kararı almak zorunda kaldı” dedi.

Arşivlerde Milyonlarca Belge Var

Tehcir sırasında 600 bin Ermeni’nin bulundukları yerlerden alınarak başka şehirlere gönderildiğini, bu sevkiyat sırasında demir yolu olan yerlerde trenlerin kullanıldığını ve gerekli güvenlik tedbirlerinin alındığını belirten Ata, “Kafilelere yönelik saldıranlara sessiz kalınmadığı gibi mahkemelerce yargılanıp gerekli cezalar verildi” diye kaydetti.

Page 16: TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR … · 2015-11-16 · geçen, kadınlar arasındaki çekişmeyi konu alan bir diziydi. Oysa Kanuni’nin hayatı seferlerle,

Türkiye Yazarlar Birliği Kültür ve Sanat Bülteni / KASIM - ARALIK 2015

TYB adına sahibi / Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç - Yazı İşleri Müdürü / Mahmut Erdemir Yayın Sorumlusu / Merve Aksakal İdare yeri Sümer 1 Sokağı 11/5 Kızılay-Ankara Tel: +90 312 232 05 71 - 72 www.tyb.org.tr • e-posta:[email protected] • Tasarım mtr tanıtım görsel hizmetler • Baskı Özel Ofset

Türkiye YazarlarBirliği

TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ KAMU YARARINA ÇALIŞAN BİR KURULUŞTUR. (RESMİ GAZETE: 22.09.1991)

TYB Şanlıurfa Şubesi sekreteri Eyyüp Azlal TYB Şanlıurfa Şubesinde Türkçenin 11. Ulus-lararası Şiir Şöleni izlenimlerini aktardı.

Azlal, “ Tataristan’da ilk günde Şeref başkanımız Mehmet Doğan’ı dinlerken şunu da düşünmedim değil. Ülkemizde harf devrimi sırasında Türkiye Türkçesi Farsça’dan Arapça’dan ve diğer İslamî kültür dairelerinden koparılmakla Türkî kavimlerin konuştuğu dillerden de koparılmış. Adına da üniversitelerimizde “Eski Türk Dili” diye bir kürsü de kurulmuş yani müzelik dil. Hâlbuki bugün Orta ve Kuzey Asya’da bu dil konuşuluyor. Bunu ne hikmetse Tataristan’a gelince öğrendim. Birileri bizi kandırmış olmalı.” dedi.

Azlal, Tataristan İzlenimlerini slayt eşliğinde anlatırken şu bilgileri verdi. “Programın

Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Dil Kurumu Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kâzım Ürün, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şubesi’nin düzenlediği etkinlikler kapsamında “İslâm’ın Şiir ve Edebiyata Bakışı” başlıklı bir konferans verdi.

Konya İl Halk Kütüphanesi Konferans Salonu’ndaki programa, TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu, Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü katıldı.

Konferansta konuşan Prof. Dr. Ahmet Kazım Ürün, Peygamberimizin yaşadığı ve İslâm’ı tebliğ ettiği Arabistan yarımadası üzerinde yaşamış Âd, Semûd, Amalika, Medyen, Seba gibi eski toplumlara ve kültürlerine değindikten sonra Cahiliye Dönemi’nde şiirin toplumdaki önemini vurguladı.

Yapılan şiir müsabakalarında dereceye giren şiirlerin Kâbe’nin duvarına asıldığını, şairi olmayan kavimlerin değersiz görüldüğünü dile getiren Ürün, “Böylesi kültürel düzeyi

akışında Almanya’dan, Hollanda’dan Altay cumhuriyetinden Kırgızistan’dan gelen şairlerin taze şiirlerini dinledik.”

Şiir şöleninin büyük ilgi gördügünü belirten Azlal, sözlerini şöyle sürdürdü Türkiye’nin Kazan Başkonsolosluğunda şiir fasıllarında Şair Metin Önal Mengüşoğlu, bize Necip Fazıl üstadın Çilesini okudu. Hem de ezberden. Yani gönülden. Konso-losluk için de güzel bir akşamdı.

yüksek bir topluma inen Kuran-ı Kerîm ve Peygamberimizin söyledikleri bizim İslam’ın şiir ve edebiyata bakışını belirlemede temel dayanağımız olacaktır” dedi.

İslam karşıtı şiirlere karşı da Peygamberimizin tavrını anlatan Ürün “Mekke Fethi’nde herkes affedilirken “Kâbe’nin örtüsünde sarılı olarak bile bulunsa öldürülmesi” emredilen on kişiden üçü de şâir idi: Bunlardan biri Abdullah İbnu Hatal’dır. Bu kişi, önceleri Müslüman olup Medîne’ ye yerleşmiş ise de bilahare Müslümanlıktan vazgeçip Mekke’ye kaçtı ve Resûlullah aleyhinde şiirler söylemeye başladı. Bunun şiirlerini, çalgı aletleri refakatinde Fertânâ ve Karîba adında şarkıcı iki köle, Habeşî bir beste ile söyleyip Mekkelileri eğlendiriyorlardı. İşte bu üç şahıs Fetih günü af kapsamının dışında tutuldular” şeklinde konuştu.

Program sonunda, TYB Konya Şubesi adına Ürün’e Katılım Belgesi’ni takdim etti.

Konya Şubesi

Şanlıurfa Şubesi

İslâm’ın Şiir ve Edebiyata Bakışı

Uzaktaki Yakınımız: Tataristan

Öykücü Cemal Şakar Konya’daydıTYB Konya Şubesi 3 Ekim 2015 tarihinde öykü ve deneme yazarı Cemal Şakar’ı konuk etti.

Necmettin Erbakan Üniversitesi Öğretim Üyesi Abdullah Harmancı’nın moderatörlüğünü yaptığı programda Cemal Şakar’ın edebiyat anlayışı ve öykücülüğü konuşuldu. Cemal Şakar, bugünkü edebiyat dünyasının geneline hakim olan “naif edebiyat” ya da “saf edebiyat” kavramlarının bir başka deyişle özerk sanat anlayışının son birkaç asır içerisinde bizim toplumumuza kabul ettirilmiş bir yanlış düşünce olduğunu söyledi.

Cemal Şakar, “Yazılarımı imanın bize çizdiği meşru alan içerisinde yazıyorum. Peygamber Efendimiz okusaydı ne derdi?” hassasiyetiyle yazdığını, her yazarın mutlaka bir dünya görüşü olduğunu ve oradan bakarak yazdığını belirtti.

Konya Şubesi