TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve...

44

Transcript of TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve...

Page 1: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.
Page 2: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

SahibiTürkiye Diyanet Vakf› Ad›na

A. ‹hsan SARIMERTGenel Müdür

Yay›n KoordinatörüYusuf ERDO⁄DU

Genel Müdür Yard›mc›s›▼

Sorumlu Yaz› ‹flleri MüdürüArif MALKOÇ

Personel ve ‹dari ‹fller Müdürü▼

Yay›na Haz›rlayanMehmet fiükrü ERO⁄LU

Yüksel SEZG‹N▼

Grafik & Tasar›mMehmet ÖZTÜRK

Da¤›t›m SorumlusuFehmi YILMAZ

AdresDr. Mediha Eldem Sokak No: 72/B

06640 Kocatepe - AnkaraTel: (0312) 417 12 35 • Fax : 417 12 45

‹nternet Adresiwww.diyanetvakfi.org.tr

[email protected]

Yay›mlanan makalelerinsorumlulu¤u yazarlar›na aittir.

Para ile sat›lmaz.▼

Bask›TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI

YAYIN MATBAACILIK ve T‹CARET ‹fiLETMES‹OST‹M Örnek Sanayi Sitesi 358. Sokak No: 11

06370, Yenimahalle / ANKARATEL : (0312) 354 91 31 • Fax : 354 91 32

TÜRK‹YE D‹YANET VAKFIHABER BÜLTEN‹

Baflyaz› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .3

Not Defterinden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .4

Fuar24. Kitap ve Kültür Fuar› . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .5

KongreIII. Dini Yay›nlar KongresiTürkiye’de Çocuk Yay›nc›l›¤› . . . . . . . . . . . . . . . . . . .10

‹ftarGelene¤imizden DamlalarBirlikte ‹ftar Mutlulu¤u . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .16

PanelTasavvuf Gelene¤inde ve Mevlana’da Kad›n . . . . . . .20

KampanyaVekâlet Yoluyla Kurban Kesimi Kampanyas› . . . . . . .27

MakaleGönlü K›r›k Dostlar Aras›nda“Pakistan’da Bir Kurban Bayram›” . . . . . . . . . . . . . . .28Doç.Dr. Abdülhamit B‹RIfiIK - Uluda¤ Üniversitesi ‹lh.Fak.Ö¤r.Ü.

Sa¤l›k29 May›s Üsküdar T›p Merkezi Aç›ld› . . . . . . . . . . . . .34

E¤itimTürkiye Diyanet Vakf›ndan Ö¤rencilere Burs . . . . . . .35

Sa¤l›k KöflesiÇocuk Özlemi Çeken Aileler ‹çin Umut:Tüp Bebek Yöntemi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .36

ZiyaretVakf›m›z› Ziyaret Edenler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .38

fiubelerimizden Faaliyetler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .39

Page 3: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

3Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

nanç dünyam›zda ve geleneksel kültürümüzde

dünya hayat›n›n gelip geçicili¤ine, as›l hayat›n ahi-

ret yurdu oldu¤una dair söylemlerin as›l amac›,

gerçe¤i yüzeysel bir biçimde ifade etmek de¤il, haya-

t›n anlam›na iliflkin yeni bir bilinç atmosferi olufltur-

makt›r. Dünya hayat›n›n basamaklar› olarak gördü-

¤ümüz aflamalar, bir yönüyle sona yaklafl›m› bir yö-

nüyle de yeni anlamlar yüklenmeyi içerir. ‹lginçtir ki

bilinç denilen yo¤unlaflma varl›kla yoklu¤un, yükselifl-

le düflüflün, sahip oluflla kaybediflin kesiflti¤i ince bir

çizgidir! Anl›k bir alg›lama, hayat›n anlam› üzerinde

köklü de¤iflim ve dönüflümlere sebep olabilmektedir.

Müslüman›n hayat› bilinç uyan›fllar›yla çevrelen-

mifltir. Zaman, onun için bir bilinçtir. fiairin dedi¤i gibi;

Ne içindeyim zaman›n,

Ne de büsbütün d›fl›nda;

Yekpare genifl bir an›n

Parçalanm›fl ak›fl›nda.

(Ahmet Hamdi Tanp›nar)

Müslüman gecesiyle gündüzüyle, yaz›yla k›fl›yla,

cumas›yla bayram›yla, muharremiyle ramazan›yla za-

man›n bilincine erer. Mekân da onun için bir bilinçtir.

Ev, cami, flehir, vatan ve bunlar›n içindeki her bir un-

surla mekân›n bilincine ulafl›r. Bazen zaman ve me-

kân bir olguda birleflir. ‹flte o zaman tam bir bilinç

uyan›fl› yaflan›r. Hac bunlardan biridir.

Hacc›n anlam ve semboller dünyas›nda ‹hram,

Telbiye, Mikad, Kâbe, Tavaf, Safa ile Merve, Sa’y,

Zemzem, Arafat, Vakfe, Müzdelife, Mina, Cemerat,

Kurban ve Bayram› düflünelim. Hac, bu muhteflem

semboller dünyas›yla âdeta bir mahfler provas›d›r.

Hacca giden mümin, Allah’›n huzuruna var›yor, mah-

flere ç›k›yor ve sorgulamadan geçiyor! Sonra tekrar

dünya hayat›na; bu hayata ar›nm›fl, temizlenmifl ve

bilinçlenmifl olarak geri dönüyor! Orada dünyan›n çe-

flitli ülkelerinden gelen Müslümanlarla bir araya geli-

yor, tan›fl›yor, bilifliyor, evrensel bir kongre gerçek-

lefltiriyor. Hep birlikte hareket ediyor, ayn› kelimeyi

"Lebbeyk Allahumme lebbeyk!"i terennüm ediyor ve

tevhit nehrinin bir damlas› oluyor! Böylece zaman ve

mekân, hac ile bir bilince dönüflüyor.

Yaflad›¤›m›z hayat› anlaml› k›labilmek için za-

man ve mekân›n bilince dönüflmesi gerekir. ‹badet-

ler mümine bunu sa¤lar. Bu bilinçle yüklenmifl dua

ve niyazlarla...

‹Prof. Dr. Ali BARDAKO⁄LU • Diyanet ‹flleri Baflkan›

Türkiye Diyanet Vakf› Mütevelli Heyeti Baflkan›

TDV

Page 4: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

4 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

A. ‹hsan SARIMERT • Genel Müdür

TDV

ültür ve medeniyet; birbirine ba¤l›, birbirinietkileyen ve toplumsal yap›lanman›n temeli-ni teflkil eden en önemli unsurlar›n bafl›nda

gelir. Kültür ve medeniyetin tafl›y›c› unsurlar›n›n baflro-lünde insanlar olsa da, etkileflimin kayna¤›n› yay›nlaroluflturmaktad›r.

Kültürün ve buna ba¤l› olarak medeniyetin olufl-mas›n›n özünde; toplumun konuflma ve yaz› dili, sana-t›, bilimi, felsefesi, örf ve adetleri, inançlar›, al›flkanl›k-lar›, ahlak ve hukuki de¤erleri yer almaktad›r. Kültü-rün özü ayn› kalmak flart›yla, baflka kültürlerle iliflkikurma ve teknolojinin geliflmesi gibi sebeplerle muh-tevas› de¤iflebilmekte, burada en etkin rolü de yay›n-lar oynamaktad›r.

Tafl›y›c› de¤er olarak nitelendirdi¤imiz kitaplar; gele-cek kültürün flekillenmesi, insanl›¤›n huzur ve mutlulu-¤unu hedef alan reçetelerin oluflmas›n›n en önemli et-kenlerinden birisidir.

fiüphesiz bütün medeniyetlerin ayr› kimlikleri, ayr›üsluplar›, insana ve dünyaya ayr› bak›fllar› vard›r. Bu-nunla beraber, medeniyetlerin ortak gayeleri insanl›¤›huzur ve refaha ulaflt›rmakt›r. Medeniyet denildi¤indeakla ilk önce insan ve onun mutlulu¤u gelir. Bir çok ta-rifi olmakla beraber medeniyeti; memleketleri imarederek, insanlar› sosyal, ekonomik, kültürel ve ahlakiyönden refah ve huzura kavuflturmak, madde ve ma-na aleminde yeknesakl›¤› sa¤lamak fleklinde tarif ede-biliriz.

Milletler, mensup oldu¤u medeniyetten ald›¤› ahlâkve enerjiyle kültürlerini oluflturur ve yönetim anlay›fllar›-n› gelifltirerek bir nevi o medeniyetin bayraktarl›¤›n› ya-parlar. Bu çerçevede kendi medeniyetlerinin devam› ve

milletlerinin huzuru için; kültürlerini tüm dünyaya tafl›-ma çabas›na girerler.

Medeniyetlerin ortak paydas›, insanl›¤›n refah ve hu-zurunu sa¤lamak olmakla birlikte, her medeniyetin bugayeyi gerçeklefltirmesi her zaman mümkün olamama-m›flt›r. Bu da genellikle insan› ele al›rken onun madde vemana bütünü oldu¤unu görememekten kaynaklanmak-ta ve neticede insan mutlu olamamaktad›r.

Sömürü, ve istismardan uzak olan, kökleri yüce dini-miz ‹slam ve Osmanl› gelene¤ine dayanan bizim mede-niyetimizde insan; madde ve mana bütünü olarak görül-müfl, toplumun yap›laflmas› bu temel üzerine bina edil-mifltir. Bu sayede insan, iyilik ve güzelli¤e, yoksulun, ye-timin hakk›n› korumaya yönelmifltir.

Bizler de, hem ülkemizde, hem tüm dünyada mutluve huzurlu bir ortam›n hakim olmas›n› arzu etmekteyiz.Öncelikle kendi içimizde bunu temin etme mecburiyeti-miz vard›r. Kültürümüzü ve medeniyet anlay›fl›m›z› ör-nekli¤imizle ve kitabi bilgiyle gelecek nesillere tafl›mamecburiyetindeyiz.

Biz, 24 y›ld›r tafl›y›c› unsur olan kitaplar› insanlarlabuluflturma amac›na matuf olarak, kitap ve kültür fuar-lar›n› organize ediyor, bas›l› ve sesli yay›nlar›m›z›n say›s›-n› art›rma gayreti içerisinde oluyoruz.

Bütün amaç; kültür ve medeniyet anlay›fl›m›z›n gele-cekte hakim olmas›d›r.

Kültür ve medeniyetimizin ›fl›¤›nda gelece¤imizin in-fla edilmesi ümidiyle mutluluklar diliyorum.

Sayg›lar›mla

K

Page 5: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

5Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Fuar

ürkiye Diyanet Vakf›, Rama-zan aylar›nda bir gelenekhaline getirdi¤i kitap ve kültür

fuarlar›n›n 24. sünü düzenlemeningururunu yafl›yor.

Teknolojinin geliflmesi, iletiflimininteraktif hale gelmesi, bilgisayarlarvas›t›sayla bilgiye ulafl›m›n daha ko-lay olmas›, kitaba olan ihtiyac›n azal-mas› gibi alg›lanmaktad›r.

Ancak kitap ve kitap okuman›nyerini hiç bir teknolojik geliflmenindoldurmas› da mümkün olamamak-tad›r. Bu y›l düzenledi¤imiz 24. ki-tap ve kültür fuar›na gösterilen ilgi-yi, insanlar›n kitaba olan teveccühle-rini kitap sevgisinin bir göstergesiolarak kabul edebiliriz.

Ramazan boyunca aç›k kalan ki-tap ve kültür fuar›na ifltirak edenyay›nc›lar›n memnuniyetinin de budo¤rultuda olmas› kitaba olan ilgininve ihtiyac›n artarak devam etti¤inigöstermektedir.

Ankara’da 95, ‹stanbul’da da175 kuruluflun ifltirak etti¤i fuar›naç›l›fl töreni Ankara Kocatepe Camiiavlusunda yap›ld›.

Devlet Bakan› Prof.Dr. MehmetAyd›n, Diyanet ‹flleri Baflkan Vekilive Türkiye Diyanet Vakf› MütevelliHeyeti Üyesi Doç.Dr. Mehmet Gör-mez, milletvekilleri ve kalabal›k birtoplulu¤un ifltirak etti¤i törende,Mehmet Ayd›n ile Mehmet Görmezbirer konuflma yapt›lar.

Devlet Bakan› Mehmet Ayd›n fu-ar›n aç›l›fl›n› müteakip stantlar› ge-zerek yay›nevi temsilcilerini kutlad›.

Bu y›l ilk defa fuar alan› içerisin-de, çocuklara yönelik yay›nlar›n yerald›¤› çocuk stantlar› bölümü de yerald›. Devlet Bakan› Prof.Dr. MehmetAyd›n çocuklara yönelik yay›nlar›nmemnuniyet verici oldu¤unu ifadeederek, bu bölümün önümüzdekiy›llarda daha da geniflletilmesi te-mennisinde bulundu.

Hiç bilenlerle

bilmeyenler

bir olur mu?Zümer, 9

T

24. K‹TAP VE KÜLTÜR FUARI

Page 6: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

6 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Fuar

ürkiye Diyanet Vakf› taraf›ndan24 y›ld›r bir gelenek halinde sür-

dürülen kitap ve kültür fuar›n›n fe-rah bir ortamda düzenlenmesininmemnuniyet verici oldu¤unu ifadeederek konuflmas›na bafllayan Dev-let Bakan› Prof.Dr. Mehmet Ayd›n“Bu güzel faaliyetin daha güzel fa-aliyetlere kap› açmas›n›, sebep ol-mas›n›, bu mübarek günde Cenab-›Haktan temenni ediyorum, niyazediyorum.” dedi.

Medeniyetlerin adlar›n›, genellik-le en zirvede oldu¤u dönemlerdenald›klar›n› belirten Prof.Dr. MehmetAyd›n, ‹bn-i Haldun’un medeniyetle-ri canl› organizmalar olarak nitelen-dirdi¤ini ifade ederek “Medeniyettarihin özünü oluflturur, t›pk› ötekicanl› organizmalar gibi medeniyet-ler de do¤ar, büyür, geliflir, olgunlukevresine ulafl›r ve nihayet oradan ya-vafl yavafl inmeye bafllar.” dedi.

Osmanl›’n›n da büyük bir mede-niyet kurdu¤unu ifade eden Prof.Dr.Mehmet Ayd›n “Bu medeniyetinyükselifl dönemini biz de yaflad›k. Bizde idrak ettik. Fatih dönemidir bu,hatta Kanuni Sultan Süleyman dö-nemine kadar getirebilirsiniz. Bu sa-dece askeri baflar› de¤il, mimaridebaflar›d›r. kariografide, hüsnü hattabaflar›d›r, pek çok alanda baflar›d›r.Ama ümit ediyorum ki medeniyeti-mizi bugün bulundu¤u yerden dahafazla inmesine çal›flmam›zla izin ver-meyece¤iz.” dedi.

Osmanl›n›n ulaflt›¤› medeniyeti,flartlar içinde yeniden zirvesineoturtmak için herkese büyük görev-

ler düfltü¤ünü ifade eden Prof.Dr.Mehmet Ayd›n “Bu medeniyetin ar-t›k buradan yeniden ve tabii yeniflartlar içinde, yeni ba¤lam›nda,kompleksinde tekrar eski zirvesineulaflmas› için çal›flmak bizim içinmedeni bir görev olmufltur art›k, in-sani bir görev olmufltur ve bir hayat-memat meselesi olmufltur.” dedi.

Bugünkü ‹slam medeniyetininiçinde bulundu¤u duruma de¤inenve ‹slam medeniyetinin zor anlar ya-flad›¤›n› ifade eden Prof.Dr. MehmetAyd›n “Bugün denebilir ki kitap me-deniyeti, bilgi medeniyeti demekolan ‹slam medeniyeti zor günleriniyafl›yor. Bu alt›n› çizerek, vurgu ya-parak söyledi¤im ifadeler flahs›maait ifadeler de¤ildir. 20. Yüzy›l›n enönde gelen flarkiyatç›lar›ndan, do¤ubilimcilerinden biri Frans Rozentavdiye çok önemli bir ilim adam› veonun yazd›¤› çok önemli bir kitap, ki-tab›n ad›; Zafer ‹lmindir. Zafer bilgi-nin, Bilgi muzafferdir. O kitab›n he-men giriflinde derki; e¤er medeni-yetleri bir kelimeyle ifade etmek du-rumunda kalacaksak, Roma mede-niyeti özü itibar›yla bir hukuk mede-niyetidir. Yani öbürleri yok anlam›n-da de¤il, hukukun a¤›rl›kta oldu¤ubir medeniyettir. Çin medeniyetleriel sanatlar› medeniyetidir. ‹slammedeniyetine geldi¤i zaman, e¤erbu medeniyete bir ad verecek olur-sak hiç kimse flüphe etmesin bu me-deniyet ilim medeniyetidir. Zatenilim muzaffer diye bafll›k koymas›n›nsebebi ‹slam’da ilim ve tefekkür tari-hini anlatmas›d›r. Bu medeniyeti bir

adla ifade edeceksek; o ilim medeni-yetidir ki geriye, kayna¤a do¤ru gi-derseniz zaten oku emriyle baflla-mak, akla hemen kendili¤inden kita-b› getiriyor. O anda Peygamberinönünde bir kitap yok. Ama yeni birhayat›n, yeni bir medeniyetin okumaile bafllamas› için en güzel semboliktemsili, manay› ifade eden bir fley-dir. Bir din bafll›yor ve o din okuylabafll›yor, dolay›s›yla o dinle birliktebir medeniyet bafll›yor.” dedi.

Bugün bu medeniyetin insanl›¤agetirmifl oldu¤u katk›n›n yeteri ka-dar anlat›lamad›¤›, yeteri kadar ki-taplaflt›r›lamad›¤› ve yaz›yla tesciledilemedi¤i için, yapt›¤› katk›lar›nönemli bir k›sm›n›n unutuldu¤unubelirten Prof.Dr. Mehmet Ayd›n, bumedeniyete ait kitaplar sayesinde de

Prof.Dr. Mehmet AYDINDevlet Bakan›

T

“‹slâm medeniyetinin

insanl›k medeniyetine katk›s›;

binlerce cildi dolduracak

niteliktedir, kapasitededir ve

güzelliktedir.”

Page 7: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

7Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

önemli geliflmelerin oldu¤una iflaretederek “Öyle bir medeniyet ki, onunfelsefe kitaplar› olmasayd› bildi¤i-miz, tan›d›¤›m›z Bat› Rönesans› ol-mazd›. Hatta daha ileri gidiyorum vetart›flmaya haz›r›m; ayd›nlanma diyesürekli olarak dilimizden düflürmedi-¤imiz o 盤›r›n daha temel tafllar›n›nönemli bir k›sm› ‹slam medeniyetin-den geliyor. Öyle ki, ‹slam medeniye-tinin ortaya koydu¤u eserlerin birk›sm› as›rlarca Bat› uygarl›¤› içindeyasaklanan eserler olmufltur. Bununsebebi; çünkü, bu eserler düflünme-yi teflvik ediyor, bu eserler tefekkürüteflvik ediyor. Birini örnek olarak ve-reyim; ‹bn-i Tufeylin Hayy ‹bn-i Yâk-zan›, yani canl›n›n o¤lu diri anlam›n-da bir felsefi romand›r. O felsefe ro-manda insan›n kendi akl›yla hakikat›bulabilece¤i tezi ifllendi¤i için eseryasaklanm›flt›r. Çünkü insanlar akl›y-la hakikat› bulamazlar görüflü, o günBat› medeniyetinin en temel esasla-r›ndan biridir.” dedi.

Bunlar› ö¤ünmek için dile getir-medi¤ini belirten Prof.Dr. MehmetAyd›n, “Bunu ö¤ünmek için söylemi-yorum ama bunu görmezlikten gel-menin, evvela bizim için hakikatenutan›lacak bir durum oldu¤unu an-latmaya çal›fl›yorum ve Bat› için de

aç›kcas› bunu bir anlamda, en az›n-dan bilim düzeyinde bakacak olur-sak, bir çeflit nankörlük olarak görü-yorum. Bu medeniyetin gerçekteninsanl›k medeniyetine katk›s› bin-lerce cildi dolduracak niteliktedir,kapasitededir ve güzelliktedir. Sa-dece felsefede de¤il, sadece bilimdede¤il... Farabinin eserleri olmasayd›bir düflünün bir insanl›k medeniye-tini. ‹bn-i Sina’n›n sadece felsefieserleri de¤il, t›pla ilgili yazd›¤› enhacimli eseri El-Kanun Fi’t T›p ol-masayd›, onun meteoroloji ile ilgili,onun jeoloji ile ilgili bulufllar› olma-sayd› ve daha onun gibi yüzlercesi-nin; ‹bn-i Heysem’in sadece isimle-rini saysak bitmez. Bu kadar büyük,hakikaten eme¤i olan, hepimiz için,insanl›k için bir medeniyet, bugünsanki bir z›tl›¤›n, sanki bir afl›r›l›¤›n,sanki bir cehaletin temsiliymifl gibidünyaya anlat›l›yor, çocuklara ö¤re-tiliyor.” dedi.

Bat›da okutulan ders kitaplar›n›npek ço¤unda as›rlar›n atlanarak me-deniyet tarihi yaz›ld›¤›n› ifade edenProf.Dr. Mehmet Ayd›n, “As›rlar at-lan›yor, ‹slami asarlar art›k unutul-mufl, bir tarafa b›rak›lm›fl, dolay›s›y-la hemen ‹slam medeniyeti deyince,bugün Bat› medeniyetiyle ‹slam me-deniyetinin mukayesesi yap›l›nca,maalesef birisi için ne kadar pozitiffley varsa söyleniyor, öbürü için, ‹s-lam medeniyeti için bir sürü negatiffleyler söyleniyor. Bunun arkas›ndabir cehalet vard›r, bu cehaleti gider-mek evvela bizim vazifemizdir. Çal›-flarak bu medeniyeti yeniden kitap-laflt›rarak, kendimize ve insanl›¤aanlatmak zorunday›z.” dedi.

Bu tür davran›fllar›n arkas›ndakas›t bulundu¤unu söyleyen Prof.Dr.Mehmet Ayd›n “Bunun arkas›ndakas›t vard›r, bunun arkas›nda baflkaplanlar vard›r maalesef. Bunun ar-kas›nda çok kötü yanl›fl bir dünya si-yaseti vard›r. Önce ad›n› koy ve son-ra ne yapacaksan yap anlay›fl› vard›r.Bu yönüyle hakikaten baflta Türkiyeolarak bizim, ama ‹slam dünyas› ola-

rak hepimiz bu medeniyetin evvelabize, insanl›¤a yapt›¤› katk›lar› yeni-den düflünmek zorunday›z. Onlar›, oürünleri yeniden insanl›¤a getirmekzorunday›z. Çünkü hala büyük birk›sm› geçerlili¤ini, k›ymetini muha-faza eden ürünlerdir onlar ve onayeni ilaveler yapmak zorunday›z.Ona yeni ilaveleri getirmek zorunda-y›z ki ça¤›n ihtiyaçlar›na; evvela ken-di ihtiyac›m›za ama sonunda ça¤›nihtiyaçlar›na cevap verebilecek birdüzeye getirebilelim.” dedi.

Bu ba¤lamda kitap fuarlar›n›nçok önemli oldu¤una iflaret edenProf.Dr. Mehmet Ayd›n “Mütevazibir faaliyet gibi görünür. Kitap vekültür fuarlar›; asl›nda son dereceönemlidir. Ciddi anlamda ele al›n-mas› gerekir, çok s›k tekrar edilme-si gerekir. Çünkü bu fuarlar kitapla-r› kitaplarla buluflturuyor evvela, ki-tap kitapla konufluyor, bir mekandabulufluyorlar. Onlar›n o hayatiyetidaha bir canlan›yor. Ben yaln›z de¤i-lim diyor dini yay›nlar. Fen alan›ndada da vard›r, edebiyat alan›nda var-d›r, roman var, fliir var, hikaye var,baflka alanlarda da vard›r. Dolay›s›y-la, evvela bir kitap dünyas›n›n ünisi-yeti diyebilirsiniz. Biz kitap konusu-nu çok ciddiye al›yoruz. Çünkü flunainan›yoruz: Ben hep söylüyorum ün-lü bir Alman filozofundan iktibast›r.“Kültürün evi dildir, dilin saray› damuhafaza edildi¤i, korundu¤u yerde kitapt›r.” Öyle bir medeniyettengeliyoruz ki, befl tane kitap görmekiçin Kurtuba’dan ‹sfahan’a seyahateden alimlerimiz olmufltur. Befl tanekitap, ama ‹sfahan’dan ama Teb-riz’den, ama Maveraünnehir’denKurtuba’ya gidiyor. O kitaplar› gör-mek, okumak istinsah etmek için,yani elle yaz›p daha sonra insanl›¤›nhizmetine sunmak için k›talar aras›diyebilece¤imiz seyahatleri göze al›-yor.” dedi.

Herkesi kitap almaya davet edenProf.Dr. Mehmet Ayd›n “Ben velile-re, abilere, ablalara sesleniyorum:Gelin biraz yiyece¤imizden fedakarl›k

Page 8: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

8 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Fuar

edelim, bir gün çorban›n yan›nda birkap baflka yeme¤imiz eksik olsun, üçgün üst üste koyal›m kitap alal›m.Ama kitap al›rken de çocuklar›m›z›flartland›ran kitaplar› de¤il, çocukla-r›m›z› tek yöne, tek boyuta bo¤an ki-taplar› de¤il, okuduklar› zaman hazduyan, onlara haz veren kitaplar›,onlar›n zihinlerini çal›flt›ran kitaplar›,onlar› farkl› okuyup, farkl› düflünüp,oralardan farkl› ürünler ç›karmayayönlendiren kitaplar›, yani aç›kças›farkl› alanlarda çocuklar›m›za farkl›kitaplar tafl›yarak, onlar›n farkl› bilgi-lerle donat›lmas›na yard›mc› olal›m.Böyle bir ça¤da böyle bir yard›m›nhem kültürel, hem medeni, hem demanevi çok büyük de¤eri vard›r.Çünkü maalesef bilgi konusunda, ki-tapla yar›fl halinde olan baflka kanal-lar vard›r. O kanallar› elefltirecek ha-lim yok. Ama bir gün hep görmeyeyüklenirsek, hep duymaya yüklenir-sek, görmeyi daha çok seyretme an-lam›nda söylüyorum. Okumadakigörme de¤il. Hep seyret, hep otur,hep iflit ve onunla bilgilen, bence za-ten Allah’›n verdi¤i imkan ve kabili-yetlerin yar›s›n› biz dumura u¤rat-m›fl oluruz. Yar›s›n› zay›flatm›fl olu-ruz. Sadece televizyonda bir progra-m› seyretmeyle kalmayal›m. Onu daseyredelim ama görsel yay›nlar kita-

b› zay›flatmamal›d›r. Görsel yay›nlarkula¤a hitabeden, göze hitabeden, orengarenk olan fleyler kitap kokusu-nu, o ka¤›ttan gelen mübarek koku-yu hakikaten bir tarafa atacak, birtarafa itecek, bir galibiyete ulaflma-mal›d›r diye düflünüyorum. Onuniçin okuman›n hepimiz arkas›nda ol-mal›y›z.” dedi.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›n›n yay›nkonusuna hassasiyet gösterdi¤inidile getiren Prof.Dr. Mehmet Ayd›n,“Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› olarak sonzamanlarda özellikle çocuklar› düflü-nerek yay›nlad›¤›m›z kitaplar› göre-ceksiniz. O elinize alaca¤›n›z küçü-cük bir kitap -Dinimi Ö¤reniyorum-onlar ortalama 60-70 sayfal›k küçü-

cük kitaplard›r. Ama inan›n›z bu söy-lediklerimi size anlatmaya çal›flt›kla-r›m› o 60 sayfaya yerlefltirmek içinaylarca çal›fl›yoruz. Çocuk kitaplar›-m›z›n gerçekten çocuk kitaplar› ol-mas› için çocuk uzmanlar› ile çal›fl›-yoruz, çocuk psikologlar› ile çal›fl›yo-ruz, psikiyatristlerle çal›fl›yoruz ki, okitap gerçekten çocu¤un dünyas›nagiren olumlu bir katk› olsun. ‹nflallahayn› flekilde gençlerle ilgili kitaplar›-m›z, entelektüel düzeyde kitaplar›-m›z, çok yak›n bir tarihte sizin hiz-metinize sunulacakt›r.” dedi.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›n›n de¤i-flik kesimlere hitabedecek kitap ha-z›rlama çal›flmas› içinde oldu¤unubelirten Prof.Dr. Mehmet Ayd›n, birkitab›n dört-befl basamak için ayr›ayr› haz›rlanaca¤›n› ifade ederek “‹s-lama girifl diyelim, çocuklar için,gençler için, üniversite mezunlar›için ama zihninde ciddi entelektüelsorular olanlar için de yine ayr›cahaz›rlanacak ayn› kitap ama befl ay-r› düzeye hitabedecek flekilde çal›fl-malar›m›z var. Bunlar epeyce deilerledi.” dedi.

Prof.Dr. Mehmet Ayd›n konufl-mas›n›n sonunda kitap ve kültür fu-ar›n›n hay›rl› olmas› temennisindebulunarak, “‹nflallah önümüzdekiseneden itibaren sanatla ilgili faali-yetleri, çocuk köflesini, gençlik köfle-sini ve han›m köflesini daha zenginbir biçimde huzurunuza, hizmetini-ze sunaca¤›z.” dedi.

Page 9: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

9Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

amazan ay›n›n insanl›¤a rahmetve bereket getirmesini temenni

ederek konuflmas›na bafllayan Diya-net ‹flleri Baflkan Vekili ve Vakf›m›zMütevelli Heyeti Üyesi Doç.Dr. Meh-met Görmez Kitap ve Kültür fuar›-n›n 24. sünün düzenlenmesinin ifti-har vesilesi oldu¤unu belirterek“Arif Nihat Asya merhumun çok gü-zel bir beyiti vard›r:

Mabetle kitab› buluflturan bu ki-tap fuarlar›m›z›n çeyrek asra yakla-flan bir gelenek oluflturmas› gerçek-ten iftihar verici bir durum. Baflkan-l›¤›m ad›na, Türkiye Diyanet Vakf›ad›na bugüne kadar bu fuara katk›-da bulunan bütün büyüklerimize,bütün hocalar›m›za, bütün arkadafl-lar›m›za huzurunuzda teflekkür et-meyi bir vazife addediyorum.” dedi.

Kitap ve kültür fuarlar›na bilim-sel bir katk› sa¤lamak amac›yla üçy›ld›r dini yay›nlar kongreleri dü-zenlediklerini ifade eden Doç.Dr.Mehmet Görmez, “Biz üçüncü y›ld›rbu çeyrek as›rl›k gelene¤e müteva-zi, küçük, bilimsel bir katk› sunma-ya çal›fl›yoruz. Her y›l fuara paralelolarak Kocatepe Konferans Salo-nunda dini yay›nlar kongrelerini dü-zenliyoruz. Birincisinde yazarlarla,yay›nc›larla, bilim adamlar›yla Tür-kiye’de dini yay›nlar›n sorunlar›n›ele ald›k. Önemli ölçüde bize yol ha-ritas› ortaya ç›kard›. Geçen y›l gör-sel dini yay›nlar kongresini düzenle-

dik. Pek çok aç›dan ufuk aç›s› oldu.Bu sene çocuk yay›nlar› kongresinidüzenliyoruz. Do¤rusu çocuk yay›n-lar› konusu üzerinde arkadafllar›-m›zla düflünmeye bafllad›¤›m›zdaülkemizin çocuk yay›nlar› konusun-da dünyan›n çok gerisinde oldu¤u-nu ö¤renmek bizim için üzüntü ve-rici olmufltur. ‹ran gibi, M›s›r gibipek çok ülkelerin de gerisinde oldu-

¤unu görmek,üzüntü verici ol-mufltur. Bu se-beple çocuk ya-

y›nlar›na önem veriyoruz.” dedi.Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› olarak

yay›nlar›n büyük bir k›sm›n› çocukalan›na yönelttiklerini belirtenDoç.Dr. Mehmet Görmez “Ayr›ca yi-ne bu sene, hem Kocatepe’de, hemde Sultanahmet’de orta bölümlerde

çocuklar›m›z için ayr› bölümler olufl-turuldu. Çocuklar kendilerine ait yaflgruplar›na göre kitaplar›n› orada bu-labilecekler. Yine ayn› flekilde diniyay›nlar çocuk yay›nlar› kongremizingiriflinde, salonumuzun giriflinde,hem Türkçe, hem yabanc› dildeönemli ölçüde zengin say›labilecekbir çocuk yay›nlar› sergisi yer ala-cak.” dedi.

Doç.Dr. Mehmet Görmez konufl-mas›n›n sonunda kitap fuar›n›n ha-y›rl› olmas› temennisinde bulunarak“Türkçede bir atasözü vard›r. “Müfl-terisiz mal zayidir” Bunun bir tek is-tisnas› varsa, o da kitapt›r, MerhumCemil Meriç’in ifadesiyle, çünkü ki-tap istikbale at›lan bir mektuptur,istikbale at›lan mektuplar›m›z›n gü-nümüzde de hayat›m›z› ayd›nlatma-s›n› temenni ediyorum.” dedi.

Doç.Dr. Mehmet GÖRMEZDiyanet ‹flleri Baflkan Yrd.TDV Mütevelli Heyeti Üyesi

Bizde ayr› düflünülmez bir mabed bir kitaptanU¤ulduyor kubbesinde oku diyen kitaptan.

“Müflterisiz mal zayidir”

Bunun bir tek istisnas› varsa,

o da kitapt›r,

TDV

R

Page 10: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

10 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Kongre

iyanet ‹flleri Baflkanl›¤› tara-f›ndan organize edilen veAnkara’da gerçeklefltirilen

III. Dinî Yay›nlar Kongresinde; ço-cuk yay›nc›l›¤›n›n sorunlar›n› tes-pit etmek, bunlar›n giderilmesiiçin ortak bir zemin oluflturmak,böylece çocuk sorunlar›na yönelikçal›flmalara katk› sa¤lamak ama-c›yla “Türkiye’de Çocuk Yay›nc›l›-¤›” konusu ele al›nd›.

60 civar›nda bilim adam›, araflt›r-mac› ve sanatç›n›n kat›l›mlar›ylagerçeklefltirilen ve üç gün sürenkongrede; çocuk yay›nc›l›¤›n›n ta-rihsel geliflimi, çocuk yay›nlar› vedin, görsel yay›nlar ve çocuk ko-nular› ile çocuklara kitab› sevdir-me ve okuma al›flkanl›¤› kazand›r-ma, dinî kavramlar›n çocuk dilineaktar›lmas› sorunu, çocuklara yö-nelik çeviri yay›nlar, çocuk yay›nla-r›nda arz-talep iliflkisi ve da¤›t›msorunlar› gibi konular ele al›nd›.

Ayr›ca çocuk oturumunda on beflkadar çocu¤umuzun kongreninana temas› üzerine görüfl ve dü-flüncelerini ifade etmelerine im-kan verildi.

Ankara Kocatepe Camii Konfe-rans salonunda aç›l›fl› yap›lan III.Dini Yay›nlar Kongresi’ne Kültürve Turizm Bakan› Atilla Koç, Diya-net ‹flleri Baflkan› Prof.Dr. Ali Bar-dako¤lu, Diyanet ‹flleri BaflkanYard›mc›lar›, daire amirleri, yay›n-c›lar ve kalabal›k bir topluluk ka-t›ld›.

Törende Kültür ve Turizm Bakan›Atilla Koç, Diyanet ‹flleri Baflkan›Prof.Dr. Ali Bardako¤lu ve Diyanet‹flleri Baflkan Yard›mc›s› Doç.Dr.Mehmet Görmez birer konuflmayapt›lar.

D

Page 11: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

11Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Atilla KoçKültür ve Turizm Bakan›

ugün bu aç›l›fl konuflmas›n› k›sa k›sa üçaflamada yapaca¤›m. Birinci aflama;

Cumhuriyetimizin bir kurumu ve bir arma-¤an› olan Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›d›r. Diya-net iflleri Baflkanl›¤› ve Diyanet ‹flleri Bafl-kanl›¤› müessesesi hakk›nda çeflitli fleylersöylenebilir ama 20. yüzy›lda 21. yüzy›ldaanadolunun tekrar ihyas›nda Diyanet ‹flleriBaflkanl›¤›n›n rolü ve önemi hiç bir zamanyats›namaz, yats›nmamal›d›r. ‹kinci husus,ikinci aflama; ikinci aflamada Diyanet ‹flleriBaflkanl›¤›m›z›n etkinliklerinden olan diniyay›nlarla ilgili her sene art›k geleneksellefl-meye bafllayan kongrelerin yap›lmas›.

Bunu da çok önemsiyorum. TürkiyeCumhuriyetinin Kültür ve Turizm Bakan›olarak çok önemsiyorum.

Biz yaln›z iç yay›nlar›m›z› de¤il, içtekiyay›nlar›m›z›n d›flar›da da anlat›lmas› içinça¤dafl metodlarla çal›flmalar yapmakta-y›z. Bizim bu çal›flmalar›m›za, d›flar›da daetkinlikleri bulunan Diyanet ‹flleri teflkila-t›m›z›n da kat›lmas›yla yeni bir h›z, yenibir ivme kazanaca¤›z. Daha önce bu gibiyay›nlar di¤er ‹slam ülkelerinden yap›lantercüme faaliyetleriyle bafllam›flt›r. Amayine Cumhuriyetimizin büyük müessese-lerinden olan, önce yüksek ‹slam enstitü-leri, daha sonra ilahiyat fakülteleri halinegelen Türkiye’deki yüksek e¤itim, ilahi-yatla ilgili yüksek e¤itim kurumlar›m›z›nyetifltirdi¤i insanlarla art›k bu hususta dakendi eserlerimizi bütün dünya ilim ale-mine ve özellikle ‹slam dünyas›na intikalettirmenin de zaman› gelmifltir diye dü-flünüyorum.

Bu aç›dan da bizlerin yetkin ve etkin ol-du¤una inan›yorum. Geçenlerde Frankfurt

kitap fuar›nda söyledi¤im gibi benim ro-manc›lar›m›n dünya romanc›lar›ndan ne ek-si¤i var; fazlas› var demifltim. Yine buradada ayn› fleyi söylüyorum. Benim din alimle-rimin, ilahiyatç›lar›m›n baflka ilahiyatç›lar-dan, özellikle ‹slam dünyas›ndaki ilahiyatç›-lardan ne eksikli¤i var, hatta fazlas› var. Öy-leyse biz de bu yetkin insanlar›n eserlerinid›fl dünyaya, özellikle de ‹slam dünyas›natan›tmam›z gerekiyor.

Üçüncü aflama olarak konuflmam› sür-dürürken, yine Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›m›zve Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›m›z›n dini kong-releri, dini yay›nlarla ilgili kongreleri ve busene özellikle çocuk konusunu seçmifl olma-s›. Bu arada bilgi ça¤›nday›z, kendi toplu-mumuz, kendi içimizde devinim kazanmak-ta, iliflkilerimiz de¤iflmekte, geleneksel iliflki-lerimiz de¤iflmekte ve dünya ile de iliflkileri-miz de¤iflmekte ve bu de¤iflim süreci inkaredilmez bir olgu. ‹flte burada bilgiye, oku-maya, özellikle de bu kavramlar›n do¤ru veuygun bir flekilde çocuklar›m›za benimsetil-mesine çok ama çok büyük ihtiyaç vard›r.Bu ihtiyac› sadece bilgiyle, onsuz olmazama, sadece bilgiyle de olmaz.

‹flin bir de pratik yan› var. O pratik yan›çocuk yay›nc›l›¤›n›n bir an evvel h›zla artma-s›, memnuniyetle ifade edeyim ki son üç se-nede Türkiye’de her türlü yay›nc›l›k büyükbir ivme kazanm›flt›r. Zannediyorum bu se-ne 25 binin üzerinde eser basm›fl olaca¤›z.Yak›nda da ‹stanbul’un bir bölgesinde kitapflehri diye bir etkinli¤i kurmaya çal›flaca¤›z.Böylece, yaln›z kendi kitaplar›m›z› de¤il,baflkalar›n›n kitaplar›n› da bütün dünyayayayma merkezi olarak ‹stanbul’u seçece¤iz.Tabi burada bir alt grup de¤il de bir yangrup olan çocuk kitapç›l›¤› da böylece dahada geliflmifl olacakt›r.

Çocuklar›m›z, gelece¤imizin mimarlar›ve orada bizim yapaca¤›m›z en büyük ifl, bizçocuklar›m›z› seviyoruz. Do¤rusu çocuklar›-m›z› sevdi¤imizden de flüphem var. Amaçocuklar› sevdi¤imizden gerçek ama ger-çekten çok flüphem var. Böyle olmas›yd›,son günlerdeki ac› olaylar› yaflamazd›k. ‹flteburada bir yap›lanmaya ihtiyaç var. Bu yap›-lanmada elbette hükümet olarak biz elimiz-den geleni yapaca¤›z. Ama Diyanet ‹flleriBaflkanl›¤›m›z ve di¤er sivil toplum kurulufl-lar›m›z ama özellikle han›mefendilerimizetaflrada çok büyük görev düflmektedir.

Çocuk yay›nlar›na dönüyorum. Çocukyay›nlar› çocuklar›n gözünden, onlar›n yü-re¤inden dünyaya bakt›¤› için biz büyükle-rin de yararlanabilece¤i mesajlar içermek-tedir. Bunun için çocuk yay›nlar›na do¤ru-su biz büyüklerin de ihtiyac› vard›r. Dünya-ya onlar›n penceresinden, yüre¤inden ba-kabilmeyi ö¤renebildi¤imiz takdirde, ço-cuklar›m›z›n, onlar›n hayallerine uygun birdünya b›rakmak için daha etkin ve dahaverimli çal›flmalar yapmakta bize yüktür,ama ayn› zamanda da flerefli bir görevdir.Çocuklara yönelik haz›rlanan materyalle-rin, onlar›n üzerinde yarataca¤› olumsuzetkilere karfl›l›k, baflta yay›nc›lar›m›z ol-mak üzere herkesin daha duyarl› olmas›n›rica ediyorum. Çocuk yay›nlar›na büyükle-rin penceresinden de¤il, çocuklar›n dün-yas›ndan bakmay› baflarabildi¤imiz taktir-de, bu duyarl›l›¤› büyük ölçüde gerçeklefl-tirmifl olaca¤›m›z› ve büyüklerin program-lar›nda dahi, olaki bir çocuk seyreder diyeçocuklar›m›z›n hassasiyetlerine dikkat et-me zorunlulu¤u hepimizin üzerine bir so-rumluluktur.

Günümüzde e¤itim olgusunun önemlibir oranda görsel ve yaz›l› ürünlerinin fle-killendi¤i bir gerçek. Bu zenginlik içerisin-de özellikle çocuklar›n e¤itimi ve hayaldünyas›n›n zenginlefltirilmesini ben hayaldünyas›ndan ziyade, çünkü hayalin maale-sef son zamanlarda pejoratif manas› var,ben imge dünyas›n›n zenginlefltirilmesi di-yece¤im. Bu husustaki çal›flmalar halenonca çal›flmam›za ra¤men yetersiz kal-maktad›r.

Çocuklar ve onlara ait yapaca¤›m›zher fley bize de fayda verecektir. Ufuklar›zengin ve huzur içinde yetifltirebildi¤imizçocuklar›m›z bizim en büyük ve öte dün-yada da bize ve bizim hay›r hasenat›m›z›devam ettirebilecek en büyük teminat›-m›zd›r.

Bunun için bu kongreyi çok özel ve de-¤erli bir etkinlik olarak karfl›l›yorum. Buyöndeki etkinlikler ve üretimler tüm top-lumun kat›l›m›yla inflallah artarak devametmelidir.

Bu düflüncelerle üçüncü dini yay›nlarkongresinin haz›rlanmas›nda baflta Say›nBaflkan›m olmak üzere tüm eme¤i geçen-leri kutluyor, teflekkür ediyor, sayg› ve se-lamlar›m› sunuyorum.

B

Page 12: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

12 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Prof.Dr. Ali Bardako¤luDiyanet ‹flleri Baflkan›

izleri yaradan, bizlere birbirimizi sev-meyi, çocuklar›m›za flefkatle, büyük-

lerimize sayg›yla yaklaflmay› ö¤reten yüceRabbimize sonsuz hamdüsenalar olsun.

Çocuklara gösterdi¤i engin flefkatiylebizlere örnek olan Peygamber EfendimizMuhammed Mustafa’ya ve bütün pey-gamberlere salat ve selam olsun.

Evet, Kur’an-› Kerim’in ifadesiyle ço-cuklar›m›z bizim göz ayd›nl›¤›m›zd›r, göznurumuzdur. Onlara gösterece¤imizözen, onlara gösterece¤imiz flefkat asl›n-da insanl›¤›n gelece¤ini infla eden enönemli ad›md›r.

Çocuklar›m›z›n e¤itimi eski din bilgin-lerinin tabiriyle ana rahminde bafllar. Yi-ne onlar›n tabiriyle çocuklar›m›z›n helalkazançla beslenmesi dahi, çocuklar›m›z›ngelece¤ini, istikametini inflaada çokönemli bir katk›d›r, flartt›r, ön flartt›r.

Elbette çocuklar›m›z›n ailesine, ken-disine, çevresine karfl› sayg›l›, sevgili ol-mas›n› istiyorum. Elbette çocuklar›m›z›ngelece¤e haz›rlanmas›n›, bizden daha iyiyetiflmesini istiyoruz. Onlar›n hem akl›-na, hem vicdan›na hitap etmeyi, onlar›nhem bilginin e¤itimini almas›n›, hem ir-fan›n e¤itimini almas›n› istiyoruz. Bu iti-barla, Baflkanl›¤›m›z›n çocuk yay›nlar›n›masaya yat›rm›fl olmas›n› ve çocuklaravermifl oldu¤umuz e¤itimin, çocuklarayönelik yapt›¤›m›z yay›n›n ne kadar arzu

etti¤imiz düzeyde oldu¤unu tart›flmayaaçmas›n› fevkalade önemli görüyorumve toplumumuzun, milletimizin gelece¤iiçin çok önemli bir ad›m olarak telakkiediyorum.

Hepimiz biliyoruz ki yüce Rabbimizingüzel isimleri ve güzel s›fatlar› vard›r.Bunlardan birisi de yüce yaratan›m›z›nRahman s›fat›d›r. Hepimiz RabbimizinRahman s›fat›n›n gölgesi alt›nda büyüyo-ruz, yetifliyoruz ve gelifliyoruz. Onun rah-meti her fleyi kuflatm›flt›r. Annenin be-be¤i için saatlerce uykusuz kalmas›, kufl-lar›n yuvas›ndaki yavrusuna usanmadang›da tafl›mas›, o vahfli hayvanlar›n pençe-si alt›nda, çocuklar›n›, o narin yavrular›n›yetifltirmesi hep o Rabbimizin Rahmans›fat›n›n tecellileridir. A¤açlar›n meyvevermesi, çiçeklerin serpilmesi de yineonun Rahman s›fat›n›n tecellileridir. Öy-leyse bizim çocuklara gösterece¤imizflefkat de yine Rahman s›fat›n›n bir te-cellisi olmal›d›r.

Peygamber Efendimizin bu konudabir hadisini hat›rlayal›m. “Kim küçükleri-ne flefkat göstermezse, kim büyüklerinesayg› göstermezse bizden de¤ildir.” Bu-rada Peygamber Efendimiz insanl›k içinçok önemli bir ideali, bir çizgiyi bize hedefgösteriyor. Ve bu flefkati, sayg›y› göster-meyenin insanl›k yar›fl›ndan geri kald›¤›n›haber veriyor.

Biliyoruz ki, art›k bilgi e¤itimi yetmi-yor. Formel bilgileri, eflya ile eflya, insanile eflya aras›ndaki o formel bilgi ba¤›n›anlatmam›z insanlara yetmiyor. Ayr›cainsanlara irfan e¤itimi vermemiz de ge-rekiyor. Vicdan e¤itimi de vermemiz ge-rekiyor. Hatta pozitif bilgi haline gelmifldini bilgi de yetmiyor. Yine Peygamberi-mizin tabiri ile ihsan e¤itimi vermemizgerekiyor. Öyle verelim ki art›k yuvadakiçocuklar›m›za, toplumdaki çocuklara, so-kaktaki çocuklara sahip ç›kal›m. O e¤itimialal›m ki toplumda her kesimi kucaklaya-l›m. O çocuklar›m›z›n bize emanet b›rak›l-d›¤›n› farkedelim. O çocuklar›n bizim içinilahi bir s›nav oldu¤unu farkedelim. Bue¤itimi verebilirsek, bu e¤itimi alabilir-

sek, inan›yorum ki ülkemizde ve dünyadaçocuklar›m›z›n hak etti¤i flefkati alabile-ce¤ine inan›yorum.

Gönlümüzü inciten olumsuz örnekle-rin azalaca¤›na inan›yorum. Biz bunu sa-dece bilgi e¤itimi ile ve sadece diplomaile sa¤layamay›z. Diploman›n arkas›ndaihsan e¤itimi, irfan e¤itimi ve vicdan e¤i-timi de gerekiyor. ‹flte din bize burada la-z›m. Din bize hayata böyle bir bütüncülbakmay›, yarat›lan her fleyi yaratandanötürü sevmeyi ö¤retti. Herhalde, yüceMevlan›n Rahman s›fat›na ve bize sevgiemreden düsturlar›na bugün her zaman-kinden daha çok ihtiyac›m›z var.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› olarak bendüzenledi¤imiz bu III. Dini Yay›nlarKongresinin böyle bir anlay›fla da ufukaçaca¤›na inan›yorum. Kongrede eme¤igeçen bütün arkadafllar›m› kutluyorum,kongrenin toplumumuza, yay›nc›lar›na,medya mensuplar›na, fikir adamlar›m›-za, herkese mutlaka o flefkat yolunda, oirfan yolunda, o vicdan yolunda bir nok-ta da olsa katk›lar sa¤layaca¤›na inan›-yorum.

Tekrar kongrenin hay›rl› olmas›n›,Ramazan›n manevi iklimiyle kongreninverece¤i bu bak›fl›n birleflerek toplumu-za hay›rlar getirmesini temenni ediyor,kat›ld›¤›n›z için, fleref verdi¤iniz için bü-tün kat›l›mc›lara teflekkür ediyor, ayr›yar› selamlar›m›, sevgilerimi ve sayg›lar›-m› sunuyorum.

Kongre

B

Page 13: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

13Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Doç.Dr. Mehmet GörmezDiyanet ‹flleri Baflkan Yard›mc›s›

er toplumun, her milletin gelece-¤i çocuklard›r. Bir toplumun gele-

cekte nas›l teflekkül edece¤ini, bir mille-tin istikbalde nas›l bir düflünce ve kültürhayat›na, hatta nas›l bir dini manevi ha-yata sahip olaca¤›n› merak ediyorsak, ço-cuklar›n neler okudu¤una, hayal dünyala-r›n›n ne tür masal, hikaye ve romanlarlainfla edildi¤ine, çocuk dilinde ne tür fliirle-rin terennüm edildi¤ine bakmak gerekir.

Çocuk yay›nlar› bir ülkenin gelece-¤ini garantiye alan geliflmiflli¤inin entemel göstergesi say›lm›flt›r. Bir ülke-nin kültür ve medeniyet seviyesini, oülkenin çocuk yay›nlar›n›n seviyesinebakarak tespit etmek mümkündür. Yi-ne bir ülkenin geçmifl kültürü, gelenek-sel de¤erlere ba¤l›l›¤› ve gelece¤e bak›-fl›, öncelikle çocuk yay›nlar› üzerindende¤erlendirilir.

Modern dünyada çocuk yay›nc›l›¤›dev bir sektördür. Bu alanda teknik vepedagojik imkanlar seferber edilir. Ço-cu¤a hitabeden her türlü yay›n, heyet-ler halinde haz›rlan›r. E¤itimci, psiko-log, din adam›, dil bilimci, estetik uz-man›, iletiflimci hep birlikte çal›flarakürünler ortaya koyarlar.

Çocu¤a hitap etmek öyle s›radan vekolay bir ifl de¤ildir. Kuru ve didaktikmetinler, gayesiz maceralar çocuklariçin yeterli görülmez. Çocuk yay›nlar›-n›n amac› e¤lendirmekten ziyade, ço-cu¤a davran›fl kazand›rmak, onu kifliliksahibi k›lmak, yeteneklerini gelifltirmekve gelece¤e haz›rlamakt›r.

Kongremize haz›rl›k çal›flmalar› s›-ras›nda ülkemizde çocuk yay›nc›l›¤›n›n

ne derece ihmal edildi¤ini üzülerekmüflahade etmifl bulunuyoruz. Çokönemli oldu¤u halde, kitap istatistikle-rinin hiç olmay›fl›, var olanlar›n eksikoluflu kat’i, aç›k yarg›larda bulunmay›güçlefltirmektedir. Ancak, gelifli güzelbir araflt›rmayla çocuk yay›nlar›n›n çe-flidi, say›s› ve niteli¤i bak›m›ndan dün-ya s›ralamas›n›n çok gerilerinde oldu-¤umuz görülecektir. Var olan yay›nla-r›n da dili, üslubu, çizgisi, tasar›m› ço-cu¤un dil dizgisine uygun yaz›l›p yaz›l-mad›¤›n›, çocu¤unun alg›s›na hitapedip, etmedi¤i aç›s›ndan de¤erlendiril-di¤inde bunlar›n da ne derece uygunyay›nlar oldu¤u, eskilerin ifadesiyle ca-hil sualdir.

Geliflmifl ülkelerde görülen çocukedebiyat› ana bilim dallar›, çocuk ede-biyat› araflt›rma enstitüleri, araflt›rmamerkezleri, çocuk edebiyat› kütüpha-neleri gibi merkezlerin ülkemizde bu-lunmay›fl›, yahut çok az oluflu da onunbafll›ca sebeplerindedir.

Türkiye’de çocuk yay›nc›l›¤›n›n ge-liflim sürecinde dini muhtevaya, ça¤-dafl dünya örne¤inde oldu¤u gibi cid-diyetle yaklafl›ld›¤›n› söylemek pekmümkün de¤ildir. Dini muhtevadanadete kaç›lm›flt›r. Ahlaki de¤erler yü-zeysel bir bak›flla ele al›nm›fl, aile olgu-suna gerekli hassasiyet gösterilme-mifltir. Yahut bunlar› yapma iddias›n-da olanlar, çocuk dilini ve çocuk psiko-lojisini yakalayamam›fl kuru ve didak-tik kalm›flt›r.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› toplumudin konusunda ayd›nlatmak göreviniyerine getirirken, elbette gelece¤imi-zin teminat› demek olan çocuklar›m›z›da dikkate almak durumundad›r.

Yay›n faaliyetlerine kuruldu¤u y›l-larda bafllayan Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›bugüne kadar toplam 641 eser yay›n-lam›flt›r. Bunun 163’ü çocuk kitab›d›r.‹lk çocuk kitab› 1972 y›l›nda yay›nlan-m›flt›r. Kitab›n ad› “Allah Zulme Raz›Olmaz”. Dr. Lütfi Do¤an’›n Diyanet ‹flle-ri Baflkan› ve Saim Yeprem Hocam›z›nDerleme ve Yay›n Müdürü oldu¤u dö-nemde 15 Temmuz 1973 tarihli Diya-net gazetesinin 72. say›s›nda çocuklariçin müsabaka yoluyla haz›rlatt›r›lacak

eserlerle ilgili bir ilan yay›nlanm›flt›r.Piyes, hikaye ve roman dal›nda derece-ye giren eserlere ödül verece¤i duyu-rulmufl, daha sonra bu eserler Baflkan-l›¤›n çocuk yay›nlar›n›n temelini olufl-turmufltur.

Süreli yay›n olarak Diyanet ÇocukDergisi 1979 y›l›nda üç ayl›k olarak ya-y›n hayat›na bafllar. Ard›ndan iki ayl›kç›kar ve 1981 y›l›ndan itibaren, bu gü-ne kadar ayl›k olarak yay›n›n› sürdürür.Diyanet Çocuk Dergisi Aral›k 2005 iti-bariyle 305. say›s›na ulaflm›flt›r.

Baflkanl›¤›m›z›n son çocuk yay›n›,çocuklara yönelik yay›n projelerimizdenbiri, bas›m› halen devam eden ve mü-rekkep kokusu üzerinde olan “Kitab›m›Ö¤reniyorum” adl› eserdir.

Kongremizin genel amac› çocuk ya-y›nc›l›¤›n›n sorunlar›n› tespit etmek,bunlar›n giderilmesi için ortak bir ze-min oluflturmak, böylece çocuk sorun-lar›na yönelik çal›flmalara katk› sa¤la-makt›r.

Bu çerçevede çocuk yay›nc›l›¤›n›ntarihsel geliflimi, çocuk yay›nlar› ve din,görsel yay›nlar ve çocuk konular› ile ço-cuklara kitab› sevdirmek ve okumaal›flkanl›¤› kazand›rma, dini kavramla-r›n çocuk diline aktar›lmas› sorunu, ço-cuklara yönelik çeviri yay›nlar ve çocukyay›nlar›nda arz talep iliflkisi ve da¤›-t›m sorunlar›n›n de¤erlendirilece¤i so-runlar alan› ele al›nacakt›r.

Çocuk yay›nc›l›¤› yapan 30 civar›n-da yay›nc› da kongremizi izleyecektir.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› olarakkongrenin özel amac› ise fludur: Bafl-kanl›k olarak çocuklara yönelik bas›l›,sesli ve görüntülü yay›nlarda milli,manevi, ahlaki ve moral de¤erleri be-nimsetici politikalar›m›z› gelifltirmek,her türlü zararl› ak›mlardan çocuklar›korumak, çocuklar› bilgilendirici ve bi-linçlendirici yay›nlar yapmak, gelece¤i-mizin teminat› olan yavrular›m›z› yoz-laflma kültürü ve fliddet unsurunakarfl› korumaya çal›flmak, onlar›n gö-nül dünyalar›na, hayallerine hitap et-mek ve onlar›n dilini yakalamaya çal›fl-makt›r.

Tekrar kongremizi onurland›rd›¤›n›ziçin hepinize sayg›lar sunuyorum.

H

Page 14: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

14 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

iyanet ‹flleri Baflkanl›¤›ncailki 31 Ekim-02 Kas›m 2003,ikincisi 05-07 Kas›m 2004

tarihleri aras›nda düzenlenen ve ge-leneksel hâle gelen Dinî Yay›nlarKongresinin üçüncüsü, 28-30 Ekim2005 tarihleri aras›nda “Türkiye’deÇocuk Yay›nc›l›¤›” konusunu ele al-mak üzere Ankara’da gerçeklefltiril-mifltir.

“Türkiye’de Çocuk Yay›nc›l›¤›”konusunun ele al›nd›¤› III. Dinî Ya-y›nlar Kongresinin amac›, çocuk ya-y›nc›l›¤›n›n sorunlar›n› tespit ede-rek bunlar›n giderilmesi için ortakbir zemin oluflturmak, çocuklarayönelik dinî yay›nlar›n kalitesini ar-t›rarak çocuk sorunlar›n›n çözümü-ne katk› sa¤lamakt›r. 49 bilim ada-m› ve araflt›rmac›n›n kat›l›m›ylagerçeklefltirilen kongrede; çocukyay›nc›l›¤›n›n tarihsel geliflimi, ço-cuk yay›nlar› ve din, görsel yay›nlarve çocuk konular› ile çocuklara kita-b› sevdirme ve okuma al›flkanl›¤›kazand›rma, dinî kavramlar›n ço-cuk diline aktar›lmas› sorunu, ço-cuklara yönelik çeviri yay›nlar ve ço-cuk yay›nlar›nda arz-talep iliflkisi veda¤›t›m sorunlar›n›n de¤erlendiril-di¤i sorunlar alan› ele al›nm›flt›r.Kongreye, çocuk yay›nc›l›¤› yapan20 yay›nevi de gözlemci olarak ka-t›lm›flt›r.

Ayr›ca kongrede, Ankara ‹l MillîE¤itim Müdürlü¤ü taraf›ndan tes-pit edilen ve ilkö¤retim ça¤›ndaki26 ö¤rencinin kat›l›m›yla “ÇocukOturumu” gerçeklefltirilmifltir. Buoturumda çocuklar, kendileriyle il-gili sorunlar› dile getirmifl ve oturu-mun sonunda, bilim adam› ve ço-cuk yazarlar› birer de¤erlendirmeyapm›flt›r.

1. Ülkemizde çocuklara yönelik ya-y›nlar, Tanzimat dönemindenitibaren belli bir ivme kazanm›flve geliflerek artmaya devam et-mifltir. Ancak çocuk yay›nc›l›¤›n-da, özellikle bat› çocuk edebiya-t›n›n yakalam›fl oldu¤u seviye ileülkemizdeki çocuk yay›nlar›n›ndüzeyini karfl›laflt›rmak müm-kün de¤ildir. Ülkemizdeki çocukyay›nc›l›¤›, baflta estetik yön ol-mak üzere niteli¤i ve etkisiyle di-¤er alanlardaki yay›nc›l›¤›n dagerisindedir. Ülkemizdeki çocukyay›nc›l›¤›n›n seviyesinin geliflti-rilmesi amac›yla resmî kurum-larla özel kurulufllar bilgi al›flveri-fli ve dayan›flma içinde olmal›,periyodik olarak istiflare ve çal›fl-ma toplant›lar› düzenlemelidir.

2. Son y›llarda ülkemizde, çocukla-ra yönelik nitelikli dinî yay›nlar›nsay›s›nda art›fl olmakla birlikte;çocuk yay›nc›l›¤›nda dinî konula-ra ça¤dafl dünya örne¤inde ol-du¤u gibi ciddiyetle yaklafl›ld›¤›-n› söylemek mümkün de¤ildir.Bu yay›nlarda dinî konulardanuzak durulmufl, ahlâkî de¤erleryüzeysel bir bak›flla ele al›nm›flve aile olgusuna gerekli özengösterilmemifltir. Çocuk yay›nla-r›nda ifllenen dinî konular, onla-r›n alg› düzeyi ve psikolojisineuygunluk bak›m›ndan birtak›msorunlar içermektedir. Bunlar›ngiderilmesi amac›yla yazar, e¤i-timci, yay›nc›, ‹lâhiyat Fakültele-ri ve Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› iflbirli¤i içinde olmal›d›r.

3. Yurt d›fl›nda yaflayan vatandafl-lar›m›z›n; Balkanlar, Kafkaslarve Türk dünyas›ndaki soydafl vedindafllar›m›z›n millî kimliklerinikorumalar›na katk› sa¤lamakamac›yla çocuklara e¤itim vekültür hizmeti sunmak, bu alan-daki ihtiyaç ve beklentileri karfl›-lamak için çocuk yay›nc›l›¤› sonderece önemlidir. Ayr›ca ABüyesi olmaya haz›rlanan ülke-mizde, toplumlar ve kültürleraras› diyalo¤un sa¤l›kl› ifllemesibak›m›ndan çocuklara yönelikbas›l›, sesli ve görüntülü yay›n-larla ilgili dünyadaki geliflmele-rin yak›ndan izlenmesi gerekir.Bu sebeple ülkemizdeki resmîve özel bütün yay›nc›lar, yurt d›-fl›na yönelik çocuk yay›nlar›n› dade¤erlendirmek üzere ifl birli¤iiçinde olmal›d›r.

4. Çocuklara yönelik bas›l›, sesli vegörüntülü yay›nlarda millî, ma-nevî, ahlâkî ve moral de¤erleribenimsetici politikalar gelifltiril-meli, çocuk psikolojisi dikkateal›narak hiçbir yay›n türündeyozlaflt›r›c› temalar ve fliddetunsuruna yer verilmemelidir.

5. Çocuklara yönelik yay›nlarda ye-ni bir anlay›fl ve söylem gelifltiril-meli; onlar› güçsüz, öz güvensiz,soru sormaktan yoksun görenve gösteren üslûptan vazgeçile-rek yarat›l›fl farkl›l›klar›na ve ki-flisel özelliklerine sayg› duyan,çeflitlili¤i ve ço¤ulculu¤u hoflgö-ren üslûplar benimsenmelidir.

Kongre

III. Dinî Yay›nlar Kongresinin SonucundaAfla¤›da Belirtilen Konular Karara Ba¤lanm›flt›rD

Page 15: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

15Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

6. Her türlü çocuk yay›n›nda ço-cuklar›n beden, zihin, hayal vedil geliflimlerini gözeten bir tu-tum izlenmelidir. Yay›nlardayafl gruplar›n›n ihtiyaç ve bek-lentilerine uygun ürün zenginli-¤i ve çeflitlili¤i sa¤lanmal›d›r.

7. ‹nsanlar›n eflit ve özgür do¤-duklar› gerçe¤ini yok sayan;cinsiyet, dil, ›rk, renk, din gibiayr›mc›l›klar› do¤uran, besle-yen, pekifltiren; düflmanl›k vefliddeti özendiren yay›nlar›n ön-lenmesi ve etkisizlefltirilmesiiçin yasal ve toplumsal tedbirleral›nmal›d›r.

8. Çocuk yay›nlar›nda mesajlar›nkarmafl›kl›¤› ve birden fazla me-saj› bir seferde ve didaktik biranlat›mla sunmaya çal›flmaktanvazgeçilmeli, özellikle görsel ya-y›nlarda hedef kitle olan çocuk-lar›n evre farkl›l›klar› abart›lma-mal›d›r.

9. Çocuk yay›nc›l›¤› yapan resmî veözel yay›nevleri, y›k›c› ak›mlarve zararl› maddelere karfl› ço-cuklar› bilgilendirici ve bilinçlen-dirici yay›nlar yapmal›d›r.

10. Genel olarak çocuk yay›nc›l›¤›,özel olarak çocuk edebiyat›, ya-y›nc›l›¤›n ve edebiyat›n temelgereklerinin ve ölçütlerinin al-t›nda bir düzeye düflürülmeme-lidir. Çocuk yay›nlar›nda dilimi-zin incelik ve güzellikleri, deyimve atasözleri çocuklara sevdiril-meli, çeviri yay›nlar çocuk ede-biyatç›lar› taraf›ndan yap›lmal›,edebiyat›m›z›n klâsikleri uz-manlar taraf›ndan çocuklar›ndiline kazand›r›lmal›d›r.

11. Çocuklarda dinî duygunun sa¤l›k-l› geliflimi aç›s›ndan dinî kavram-

lar›n çocuk diline aktar›lmas›ndadin e¤itimcileri, çocuk psikologve edebiyatç›lar› ortak çal›flmalaryapmal›d›r. Bu çerçevede Diyanet‹flleri Baflkanl›¤›, çocuklara yöne-lik resimli bir dinî kavramlar söz-lü¤ü haz›rlamal›d›r.

12. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›, din ko-nusunda toplumu ayd›nlatmagörevi çerçevesinde çocuklarayönelik yay›nlara özel bir önemvermektedir. Yeni nesillerinsa¤l›kl› yetifltirilmesi, kimlik vekiflilik sahibi olabilmesi için dinî,millî, ahlâkî ve moral de¤erlerinonlara benimsetilmesi gerekti-¤i, bunun sadece ailenin ve e¤i-tim kurumlar›n›n sorumlulu-¤unda olmad›¤›; Baflkanl›¤›m›z,di¤er kurum ve kurulufllar ile si-vil toplum kurulufllar›n›n da bukonuda sorumluluklar› oldu¤uaç›kt›r. Buradan hareketle Bafl-kanl›¤›m›z, din hizmeti ve yay-g›n din e¤itimi faaliyetleri çer-çevesinde çocuklara yönelik çe-flitli dinî yay›n projelerini bafllat-m›flt›r. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›,bu çal›flmalar›n› h›zland›raraksürdürmelidir.

13. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›, MillîE¤itim Bakanl›¤› ve Kültür Ba-kanl›¤› gibi kamu kurumlar›,kaliteli yay›n yapmakla birlikteçocuk yay›nlar› alan›nda özel ya-y›nevlerini yönlendirici projelergelifltirmeli ve onlar›n üretti¤ikaliteli yay›nlar›n daha geniflkitlelere ulaflt›r›lmas› için des-tek vermelidir.

14. Bünyesinde Fen-Edebiyat veyaE¤itim Fakültesi bulunan üni-versiteler, “Çocuk Edebiyat›Anabilim Dal›” oluflturmal› ve“Çocuk Edebiyat› Araflt›rmaEnstitüsü” kurmal›d›r. Ayr›ca

Kültür Bakanl›¤›, araflt›rmac›la-ra ve çocuklara yönelik “ÇocukKütüphanesi” kurmal› ve inter-net ortam›nda çok kapsaml›“Çocuk Yay›nlar› Sitesi” haz›rla-mal›d›r. Belediyeler de “GönüllüÇocuk Kütüphaneleri” olufltur-mal› ve çocuklara kitap sevgisikazand›rmal›d›r.

15. Baflta Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›Kütüphanesi ile Türkiye DiyanetVakf› ‹slâm Araflt›rmalar› Mer-kezi Kütüphanesi (‹SAM) olmaküzere çocuklara aç›k kütüpha-nelerde “Çocuk Kitaplar›” bölü-mü oluflturulmal›d›r.

16. Devlet ‹statistik Enstitüsü veKültür Bakanl›¤›n›n web sitele-rinde kitap istatistikleri güncel-lefltirilerek ifllevsel hâle getiril-melidir.

17. Nitelikli ürünlerin ço¤almas› içinkamu kurum ve kurulufllar› ilesivil toplum kurulufllar›, çocukedebiyat› alan›nda ödüllü yar›fl-malar düzenlemeli ve çocukedebiyat› yazarlar›n› teflvik et-melidir. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›da baflta çocuk edebiyat› olmaküzere çeflitli alanlarda ödüllü ya-r›flmalar düzenlemelidir.

18. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›, kong-rede gündeme getirilen, çocuk-lara camileri tan›tma ve sevdir-me amaçl› “çocuk vaazlar›” dadenilebilecek dinî söylefli proje-sine destek vermeli, ‹stanbul’daSultanahmet Camii ile Anka-ra’da Kocatepe Camiinde hafta-da bir gün uzmanlar taraf›ndançocuk vaazlar› verilmelidir.

19. IV. Dinî Yay›nlar Kongresinde,“Türk-‹slâm Klâsikleri” konusuele al›nmal›d›r. TDV

Page 16: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

16 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

‹ftar

Rahmet, bereket, af,

ma¤firet, sosyal dayan›flma

ve yard›mlaflma ay› olan

Ramazan ay›; 2005 y›l›nda

da Müslümanlarca dolu

dolu yafland›. ‹nsanlar›n

birbirini daha çok anlad›¤›

ve daha çok sevdi¤i bu

ayda inananlar birbirinin

derdiyle hemhal oldular.

Bu münasebetle icra edilen

etkinliklerde, düzenlenen

iftar sofralar›nda bu ay›n

bereketinden istifade ettiler.

Herkesin bir fleyler yapma

gayreti içinde oldu¤u bu

ayda; Diyanet ‹flleri

Baflkanl›¤› ve Türkiye

Diyanet Vakf› da bir dizi

etkinliklerde bulundu.

Bunlardan en dikkat çekeni

ise toplumumuzun her

kesiminden insan›m›zla

yap›lan iftarlar ve

geleneksel hale gelen

Kocatepe Camii avlusunda

düzenlenen iftar sofras›yd›.

TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI‹FTAR SOFRASI

Her y›l oldu¤u gibi bu y›l da Ramazan münasebetiyle Vakf›m›z taraf›n-dan Kocatepe Camii’inde kurulan iftar sofras›nda hay›rsever vatan-

dafllar›m›z›n da katk›s›yla iftar yeme¤i verildi.Geleneksel hale gelen iftar sofras›ndan, hiç bir ay›r›m gözetmeden

toplumun bütün fertleri istifade etti; birlikte oruç açman›n hazz›n› vemutlulu¤unu yaflad›.

Türkiye Diyanet Vakf› taraf›ndan Kocatepe Camii alt›nda kurulan iftarsofras›nda her gün 2.000’in üzerinde vatandafl›m›z iftar etti.

Page 17: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

17Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

u vatan için, en k›ymetli varl›kla-r› olan canlar›n› feda edebilen

flehitlerimizin yak›nlar› ve gazileri-mizle birlikte yap›lan iftar; çok duy-gulu anlar›n yaflanmas›na vesile ol-du. ‹ftarda Diyanet ‹flleri Baflkan› veTürkiye Diyanet Vakf› Mütevelli He-yeti Baflkan› Prof.Dr. Ali Bardako¤lubir konuflma yapt›. ‹ftara kat›lanflehit yak›nlar› ve gazilerde duygu-lar›n› dile getirdiler.

Prof.Dr Ali Bardako¤luDiyanet ‹flleri Baflkan›

izleri yaratan, ‹slam kardeflli¤iile, vatan bayrak sevgisiyle bir-

lefltiren, bu muazzez vatan üzerindebizleri say›s›z nimetlere garkeden Al-lah’a hamd olsun.

Bu güzel vatan› bizlere emaneteden, bizlere miras b›rakan baflta

Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmaküzere, bütün istiklal gazi ve flehitle-rimizin ruhu flad olsun.

‹nflallah biz nesiller, onlar›n bizeb›rakt›¤› bu emaneti daha yücelte-rek, daha iyi koruyarak yar›nlara veevlatlar›m›za teslim ederiz.

De¤erli komutanlar›m, gazileri-miz, flehit yak›nlar›m›z; Ramazan›-n›z› tebrik ediyorum, Türkiye Diya-net Vakf›m›z›n açt›¤› bu mütevaziiftar sofram›za hoflgeldiniz diyo-rum.

Gönüllerimiz zengin, ama iste-dik ki Vakf›m›z›n bu iftar›nda biraraya gelelim, duygular›m›z› payla-flal›m.

Dün Bat› Trakya’dan geldim,onunla ilgili bir kaç cümle, bir kaçhat›ra aktarmak istiyorum.

Bat› Trakya’y› uzaktan anlamak,tan›mak, tahmin etmek mümkünde¤il. Orada 150 bin civar›nda bizimsoydafl›m›z var ve onlar bizim adeta

bir kolumuz, uzvumuz, s›n›r d›fl›ndakalm›fl o insanlar, o gün bu gündürorada ve hala dim dik ayaktalar.Yaklafl›k olarak 12-13 köyü ziyaretettik. Her bir köyde bizleri mahcupeden, derinden düflünmemizi sa¤la-yan bir sevgi seliyle, coflkuyla karfl›-laflt›k. 3 yafl›ndaki 4 yafl›ndaki ço-cuklardan 70 yafl›ndaki ninelere ka-dar hepsi hep bir a¤›zdan Müslü-man›z, Türküz, Müslümanl›¤›m›zla,Türklü¤ümüzle ö¤ünüyoruz, gururduyuyoruz, hiç bir bask› bizi bu yo-lan çeviremez fleklinde coflku göste-risinde bulundular.

Pencereler, balkonlar adeta in-san seli ile doluydu ve biz flunu gör-dük; aradan geçen uzun y›llar veu¤rad›klar› çeflitli harp mahrumi-yetleri o insanlara kimli¤inden,benli¤inden, kültüründen, mefahi-rinden hiç bir fley kopartmam›fl. Ak-sine, kopartmak flöyle dursun, onla-r› daha diri, daha bilinçli yapm›fl.

GAZ‹ VE fiEH‹T A‹LELER‹ ‹LE ‹FTAR

B

B

Page 18: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

18 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Adeta yolun bütün yorgunlu¤u geri-de kald›, onlarla birlikte saatlerce ocoflkuya kat›ld›k. Hala, o Bat› Trak-ya’da gördü¤üm o manzaran›n tad›kulaklar›mda, haf›zalar›mda.

Evet; hem kendi insan›m›z›n k›y-metini bilmemiz, hem hürriyetimi-zin, istiklalimizin k›ymetini bilme-miz, sahip oldu¤umuz vatan›n vebayra¤›n k›ymetini bilmemiz laz›m.

Meriç’in Yunan taraf›ndaki k›y›-s›ndaki bir köyü ziyaret ettik. Ya-n›mdaki bütün Bat› Trakyal› Türkkardefllerimiz dediki, Biz buradaoturur saatlerce Meriç’in karfl› k›y›-s›na bakar›z. Yani insan›m›za; birazda günümüzdeki fevkalade maddihayat›n etkisi alt›nda bütün de¤er-leri yitirmifl insan›m›za, biraz o böl-geleri, o de¤erleri göstermemiz ge-rekiyor. Vatan›n, bayra¤›n, istiklalink›ymetini, tarihin, kültürün de¤erinianlatmam›z için o bölgeleri her hal-

de bizim görmemiz gerekiyormufl.Herkesin gözünün önüne getirme-miz gerekiyor.

Ben sizlerden selam götürdüm,onlardan size kucak dolusu selamgetirdim. Çünkü onlar bizim birparçam›z, onlar bizim kardeflleri-miz, soydafllar›m›z, dindafllar›m›z.Onlar›n ac›s› bizim ac›m›z. Onlar›nsevinci bizim sevincimiz. T›pk› sizinsevincinizin, sizin mutlulu¤unuzun,sizin hüznünüzün millet olarak he-pimize ait oldu¤u gibi.

Gerçekten bu milletin yüz ak›s›-n›z, bu milletin medar› iftihar›s›-n›z. Sizlerin sabr›, sizlerin cesareti,sizlerin gösterdi¤i vatan ve milletsevgisi bu millet önünde hep örnekolarak duracakt›r. Siz ve bu mille-tin dualar› hep vatan için hayat›n›veren, organlar›n› veren o flehitle-rimizle gazilerimizle beraber ola-cakt›r.

Ben bundan bir kaç ay önce ar-kadafllar›mla gazilerimiz için devle-timizin yapt›rd›¤› rehabilitasyonmerkezini gördüm, gerçekten ifti-har ettim ve flehitlerimizin, gazileri-mizin, hatta insan›m›z›n k›ymetinidaha çok bilmemiz gerekti¤ini anla-mak için de Bat› Trakya’ya gitme-miz gerekmiyor, herkesin bir defa omerkeze gitmesi, oray› görmesi,kolunu, baca¤›n› bu vatan için ver-mifl insanlar›n hala nas›l dimdikayakta vatan ve bayrak sevgisiyledopdolu oldu¤unu görmesi gereki-yor.

Ben sizlere teflekkür ediyorum.Bizleri bu güzel vakti, an› yaflatt›n›z,iftar sofram›z› zenginlefltirdiniz, fle-ref verdiniz. Allah hepinize sa¤l›klarversin, mutluluklar versin. Gerideb›rakt›¤›m›z o aziz insanlar› Allahrahmetiyle yarg›las›n, makamlar›cennet olsun.

‹ftar

ENGELL‹ VE ÖZÜRLÜ VATANDAfiLARIMIZLA ‹FTAR

iç flüphesiz engelli ve özürlüvatandafllar›m›z; toplumumuzun

en çok dikkat etmesi gereken ke-simidir. Onlar› ihmal etmek heminsani hem de dini görevlerimiziihmal anlam› tafl›r. Engelli ve

özürlü vatandafllar›m›zla yap›lanbu iftar münasebetiyle bu konu-nun önemi bir defa daha perçin-lenmifl oldu. ‹ftar münasebetiylebirer konuflma yapan Diyanet ‹flleriBaflkan› ve Türkiye Diyanet Vakf›

Mütevelli Heyeti Baflkan› Prof.Dr.Ali Bardako¤lu, ‹stanbul Milletve-kili Güldal Akflit ve Say›n Öztur ileDin ‹flleri Yüksek Kurulu ÜyesiDoç.Dr. ‹smail Karagöz bu konuyadikkat çektiler.

H

Page 19: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

19Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Prof.Dr Ali Bardako¤luDiyanet ‹flleri Baflkan›

iyanet ‹flleri Baflkanl›¤›n›n belkide en çok yapmas› gereken fley,

toplumsal bilinci uyarmakt›r, gelifl-tirmektir. Paradan daha önemliolan, maddi yard›mdan daha önemliolan insanlar›n gönlünde kalbinde bukonuda olumlu bir iz b›rakabilmek,hayata biraz daha bu yönüyle bak-malar›n› sa¤lamakt›r. Çünkü hayatsadece güzelliklerden, zenginlikler-den, mutluluklardan ve sevinçtenibaret de¤il. Hayat›n bir de öbür yö-nü var. T›pk› yaflad›¤›m›z hayat›nötesi oldu¤u gibi.

Biz Müslümanlar olarak hem ya-flad›¤›m›z hayat›n ötesini düflünmelive onunla birlikte hayat› bütüncülolarak görüp, kendimizi ona göre ye-tifltirmeyi, davranmay› ö¤renmeliyiz.Hem de yaflad›¤›m›z dünya hayat›n›nçok farkl› yönlerini bir arada görüp,bunun hikmetini anlay›p onun hik-metine uygun davranabilmeliyiz.

Kur’an-› Kerim’de Yüce Rabbimizhayat›n çok farkl› engebelerine, has-tal›klara, ölümlere, sakatl›klara, yan-g›nlara, sellere, felaketlere dikkat çe-kerek; bütün bunlar›n hep insanl›kiçin bir s›nav oldu¤unu belirtir. Bu s›-nav da ancak Allah’a inanan, mütta-ki, dikkatli, özenli kullar›n›n verebile-ce¤i bir s›navd›r.

Gerçekten biz içinde yaflad›¤›m›ztoplumda fakirimizle, zenginimizle,bilgilisi, bilgisiziyle, engellisi ile sa¤la-m› ile bir bütün olarak hayat› gör-

mek ve insan› insan olarak anlamak,onlara sayg› duymak, onlar›n haklar›-n› korumak ve sahiplenmek zorun-day›z.

Biz Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› ola-rak, federasyon baflkan›m›zla ve der-nek baflkanlar›m›zla görüflmelerdenbir önemli hususu ö¤rendik. Art›kengellilere ac›man›n yerini engellileresayg› duyma ve onlara tabii insanihaklar›n› tan›ma anlam›d›r. Bu bizimiçinde önemli bir aç›l›m oldu. Ben buiflbirli¤inden çok istifade ettim. Ha-yat›n öbür yönünü görmemize yar-d›mc› olduklar› için bütün yetkilileri,çaba gösteren bu dostlara ve sizlereayr› ayr› teflekkür ediyorum.

‹nan›yorum ki bu bilinç yerlefltik-çe, bu yay›nlar, bu hutbeler, bu ba-s›n bildirileri oldukça, hatta camileri-miz de engelli kardefllerimiz için yar-d›m toplama faaliyetlerini biz seve-rek yap›yoruz. Bu yard›m toplamasadece para de¤ildir. ‹nsanlara yard›-m›n nerelere yap›laca¤›n› da hat›rlat-m›fl oluyoruz. Bu küçük duyurudur;ayn› zamanda toplumsal bilincinuyanmas› için önemli bir f›rsat olarakgörülmelidir ve Baflkanl›¤›m›za de¤i-flik illerden sürekli olarak engelli kar-defllerimizin derneklerinin yetkilileri-nin müracaat etmifl olmas›ndan do-lay› da son derece mutluyuz. Onlarlabir arada olmay›, onlar› dinlemeyi,onlar›n derdine bir nebzecik olsunyard›mda bulunmay› ibadet addedi-yoruz.

Hatta bundan daha güzel ibadetimkan› da yoktur diye düflünüyoruz.‹nflallah bu birliktelikler bizim ve bü-tün toplumun bilincini art›racakt›r.

Güldal Akflit‹stanbul Milletvekili

evlet Eski Bakan› Güldal Akflit dekonuflmas›nda Diyanet ‹flleri Bafl-

kanl›¤›n›n sakatlara yönelik önemlihizmetler ifa etti¤ine de¤inerek,“Çok anlaml› bir iftar yeme¤i bu. As-l›nda bizim hep yapmaya çal›flt›¤›-m›z, engelli kardefllerimiz için dahaneler yapabiliriz diye u¤raflt›¤›m›zgünlerde, de¤erli Baflkan›m›z›n des-tekleri unutulmaz. Benim gerek gö-revde oldu¤um dönemde, gerek fluson dönemde izledi¤im kadar›yla ha-kikaten Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›n›nbizim kurumlar›m›za olan ilgisi, al-akas›, deste¤i çok farkl›.” dedi.

Herkesin ayn› toplumun insan›oldu¤unu ve aralar›nda ayr›m yap›la-mayaca¤›n› belirten Güldal Akflit,“Bu insanlar, engellilerimiz olsun,sa¤l›kl› insanlar›m›z olsun, hepsi butoplumun insanlar›, aralar›nda ay›-r›m gözetmemiz diye bir fley sözko-nusu olamaz, olmamal› da zaten.Getirilecek olan hizmetler bu toplu-ma getirilecek hizmetlerdir. Toplu-

ma çok daha fazla faydasa¤layacak flekilde onla-r›n geliflmesini sa¤laya-cak hizmetlerdir.” dedi.

Devlet Eski Bakan›Güldal Akflit konuflmas›-n›n sonunda Baflkanl›¤›nbu yöndeki çal›flmalar›-n›n di¤er kurumlara ör-nek teflkil etmesi temen-nisinde bulundu.

D D

TDV

Page 20: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

20 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Panel

T ürkiye Diyanet Vakf›; Kad›n FaaliyetleriMerkezi kad›nlara yönelik gerçeklefltirdi¤i

Yenilenme Bilinci Seminerleri çerçevesinde; KocatepeCamii Konferans Salonunda “Tasavvuf Gelene¤inde veMevlana’da Kad›n” konulu bir panel düzenledi.

Oturum baflkanl›¤›n› Galatasaray Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekan› Prof.Dr. Kenan Gürsoy’unyapt›¤› panele konuflmac› olarak; Washington ‹slamTarihi Profesörü Karim Douglas Crow, Dokuz EylülÜniversitesi ‹lahiyat Fakültesi Ö¤retim Üyesi Prof.Dr.Mehmet Demirci ve Türk Kad›nlar› Kültür Derne¤i‹stanbul fiubesi Baflkan› Cemalnur Sargut kat›ld›.

Tasavvuf gelene¤inde ve Mevlana’da kad›na bak›flaç›s›n›n etrafl›ca ele al›nd›¤› paneli müteakiben, Türksanat ve tasavvuf musikisinden seçkin örneklerin yerald›¤› bir de konser sunuldu.

Panelin aç›l›fl konuflmas› Ayfle Sucu taraf›ndanyap›ld›.

Page 21: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

21Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Ayfle Sucu

nsano¤lunun varl›¤›n› oluflturaniki temel unsur bulundu¤unu

belirterek konuflmas›na bafllayan AyfleSucu, bunlar›n beden ve ruh oldu¤unubelirterek, insan, varl›¤›n›n devam›için bu iki unsurun ihtiyaçlar›na cevapvermek zorunda oldu¤unu söyledi.

‹nsan›n yaflad›¤› evren içinde va-roluflunun en büyük sebebinin ruhu-nu ve bedenini, haklar›n› verecek fle-kilde yönetmesi/yönetmeye çal›flma-s› oldu¤unu belirten Ayfle Sucu “Bura-da en temel sorun; kendini di¤er var-l›klardan ay›ran ve onu yarat›lanlar›nen flereflisi/kamili yapan ruhunu, yaniak›l ve duygular bütünlü¤ünü nas›lyönetece¤idir. Ya da eksik yönü olanbedenini mükemmel yönü olan ruhu-na nas›l teslim edebilece¤idir.” dedi.

Günümüzde bilim ve teknolojideyaflan›lan ilerlemelerle, pozitif ilimle-rin, insan bedenine dönük hizmetiçin hemen hemen her konuda çö-zümler üretti¤ini, özellikle sanattanfelsefeye bir çok disiplin taraf›ndanfarkl› yönü ile insan›n ele al›narak de-¤erlendirilmeye çal›fl›ld›¤›n› belirtenAyfle Sucu “‹nsan› bütün yönleriyledikkate alan yegâne kurum ise din-dir. Kur’an-› Kerim insan› ele al›rkenbütün varl›klarda oldu¤u gibi insan›nda maddi yönünün bulundu¤unusöyler. Bununla birlikte insan›n ilahiyönüne dikkat çeker ve onu üstün k›-lan yan›n da bu taraf› oldu¤unu vur-gular. Özellikle ilk dönem mutasavv›f-lar›n›n insan›n bu özelli¤ini esas ala-rak insan-› kamil düflüncesini gelifltir-diklerini biliyoruz.” dedi.

Mevlana’n›n insana bak›fl aç›s›nade¤inen Ayfle Sucu “Mevlana, Ku-ran’dan hareketle oluflturdu¤u felse-fesi ve onun yorumu olan Mesne-vi’sinde; yarat›c› ile insan›n özünü bir-lefltirmifl, as›l maksad›n insan oldu-¤unu, evrendeki gökyüzü dahil tümvarl›klar›n insana muhtaç oldu¤unusöylemifltir.

‹nsan›n bu hakikatin pek fark›ndaolmad›¤›n› söyleyen Mevlana "Ak›l da,tedbirde, fikirde sana kuldur. Böyleiken sen neden kendini ucuza sat›-yorsun" der ve bu durumu insan›n,bilgisizli¤i ve gafleti yüzünden kavra-

yamad›¤›n› Mesnevi’de uzun uzunanlat›r.” dedi.

Mevlana’n›n felsefesini bütündünyaya duyurma çabas›nda oldu¤u-na iflaret eden Ayfle Sucu “Bütünüyleinsan›n olgunlaflmas›na adanm›fl fel-sefesini cihana duyurmaya çal›flanMevlana, "Bütün alem tek bir ferdioluflturan parçalardan meydana ge-lir" ifadesini kullan›r.

Tüm kainat› oluflturan varl›klar,kad›n-erkek, zengin-fakir, siyah-beyaz,dindar olan-olmayan, k›sacas›; din, dil,›rk, cinsiyet ay›r›m› yapmadan birbirle-rinin parças› olarak görür.” dedi.

Ayfle Sucu, s›n›rs›z hoflgörü ve aflkinsan› olarak nitelendirdi¤i Mevla-na’n›n, ayn› cevherden yarat›lan ka-d›n ve erke¤e bir bütün olarak bakt›-¤›n› belirterek “Hatta; kad›n› erkek-ten bir ad›m daha öteye tafl›yarak bugünün dünyas›n›n dahi eriflemedi¤ibir mertebeyle ona lay›k oldu¤u haki-ki de¤eri vermifltir.” dedi.

Mevlana’n›n yak›n çevresinde vemüritleri aras›nda kad›nlar›n oldu¤u-na dikkat çeken Ayfle Sucu “Kad›n se-ma meclislerine Hz. Mevlana’n›n iflti-rak etti¤i ve birlikte sema etti¤i, yinebaz› kad›nlar›n tekkelerde mütevelliolup h›rka ve külah giydikleri, fiilenfleyhlik ve halifelik yapt›klar› ve baflla-r›nda destarl› sikke s›rt›nda h›rka ol-du¤u halde mukabele idare ettiklerikaynaklarda yer alm›flt›r.” dedi.

Page 22: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

22 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Prof.Dr. Karim Douglas Crow Washington/ABD ‹slam Tarihi Profesörü,

fiiddete Hay›r Enstitüsü Üyesi

uhun çocu¤u bafll›¤› alt›ndabir tebli¤ sunan Karim D.

Crow, Peygamber Efendimizin ge-nifl ailesinde yer alan kad›nlardanbahsederek, Peygamberin han›m-lar›, han›m akrabalar›, k›zlar› ve k›ztorunlar›yla aras›ndaki sevgi veflefkatten söz ederek, al›nacak ör-nekleri anlatt›.

Hazreti Muhammed’in pey-gamberlik vazifesi esnas›nda onaen yak›n kiflilerin, ailesi ve han›mla-r› oldu¤unu ifade eden KarimD.Crow “Bu, mübârek peygamberi-miz Hz. Muhammed her ne kadaraskerî seferlere kumandanl›k et-mifl, on y›l süreyle Medine’de gide-rek geliflen bir flehir-devlet kurarakidare etmifl, insafs›z ve afl›r› hilekârkiflilerin düflmanl›klar›na karfl› be-ceriyle u¤raflm›fl bir hareket ve hiz-met insan› olsa da; onun hâkimözelliklerinin yumuflak ve hassasolufluna dayand›¤›na evrensel birflekilde flehadet edilir. Kendisineyöneltilen do¤rudan bir iste¤i hiçbir zaman reddetmemifl, ashâb›n›nhatalar›n› istisnas›z affetmifl ve câ-hiliye dönemi kabile Araplar›n›n ka-ba, azg›n davran›fllar›na uzun süreac› çekerek azamî sab›r göstermifl-tir. Dolay›s›yla Peygamberin flahsîhayat›n›n hakikati bu kad›nlar ileçok yak›ndan iliflkilidir ve bu onun

etraf›ndakilerde görülen, erkek ay-r›cal›¤› ile seçkincili¤in (elitizm)sert ve affetmeyen kabile düzeninekarfl› hoflgörü ve flefkatle davrana-bilmesini sa¤layan önemli etken-lerden biridir. Bu hakikat, ‹slâm›nmâneviyât›na mührünü basm›fl veözellikle mutasavv›flar› çok etkile-mifltir. Peygamber ailesinin öndegelen üyelerinden biri olan Cafer-iSâd›k, Hz Muhammed ile Hz Hati-ce’nin evliliklerinde oldu¤u gibi, ön-ce bir han›mla evlenip, ancak onunvefat›ndan sonra baflka han›mlarlaevlenmeyi tercih ederek peygam-berin yolunu takip etmifltir. ‹slâmi-yet, çoklukla erke¤e imtiyaz verenbir din ve medeniyet olarak görü-lürken, sînesinde hayat›n kad›ns›ciheti yani âlem-i cân çok büyük biritibar ve hürmetle kutsal addedile-rek yer al›r.

Mevcut küresel materyalist ça-¤›m›zda, ‹slâmî ö¤retim ve kültür-de çok yanl›fl anlafl›lm›fl olan ve in-san›n diflil özellikleri ile iliflkilendiri-len büyük bir s›r ve bozulamaz mu-kaddeslik vard›r.” dedi.

Günümüzde kad›n ve erkek ara-s›ndaki farkl›l›klar›n ‹slam ad›na is-tismar edildi¤ine dikkat çeken Ka-rim D.Crow “Bugün pek çok Müslü-man toplumunda yaflayan kad›n veerkek aras›ndaki cinsiyet, meslek,e¤itim ve ö¤retim farkl›l›klar›na ve‹slâm ad›na veya peygambere da-yan›larak yetkili imiflcesine yap›lanistismarlara ra¤men, vücudumuz-da yer alan iç flahsiyetin, fark›nda-l›¤›m›z›n ve idrakimizin merkezi neerkek ne de kad›nd›r, o yarat›lm›flbir Ruh’tur. Di¤erini bilmenin de-¤eri, Allah’›n çiftler halinde yarata-rak tamamlad›¤› kendi benli¤imizile buluflmakt›r/tan›flmakt›r.”dedi.

Kur’an’›n insanlar›n bir tek can-dan yarat›ld›klar›n› bildirdi¤ini ifa-de eden Karim D.Crow, “Erkek vekad›n, di¤erini kendi öz benli¤inintamamlay›c› bir parças› olarak gö-rür ve kaderleri aflk›n ba¤› ile biraraya gelen ortak itimat ve tevek-

kül ile iman ve güvende (li-yeskunâileyhe) yatar. Bu aflkta beraberlik,befler olan insan›n tek bir varl›kolarak birleflerek mülâyim bir sü-kûnetle dolmufl kendi iç birli¤inigerçeklefltirmesi manevî idealiniortaya getirir. Bu ruhumuzu bütünve bir yapma görevidir. Bu, devam-l› arad›¤›m›z, âhenk içinde birlefl-mifl çeliflen z›tlar›n flifâs›, nefsinkaderidir. Ancak o zaman birli¤i vebütünlenmiflli¤in huzurunu hisse-debiliriz. ‹çsel varl›¤›m›z, ancak ta-mamlay›c› veya z›t parçalar birlefl-ti¤inde kendinin daha yüksek vedaha saf taraflar›n› kapsayabilir.Nefsimiz, yüzeysel benli¤imizdenyüksektir, nefs ruhu kuflat›r ve ruhen saf halinde ak›ld›r.” dedi.

Mürflid ve rehberin yol göstericioldu¤unu belirten Karim D.Crow“Rehberin ifli, can›m›z› benli¤imizetan›tmak ve ruhun/mânân›n do¤-mas›na yard›mc› olmakt›r. Mürflidveya Rehber, bir annenin çocu¤unasüt verdi¤i gibi can›m›z› besler.Mürflid bizim içsel varl›¤›m›za, bel-ki de biyolojik babam›zdan dahayak›nd›r. Mürflidimiz, hakikatte bi-zi büyüten, kusurlar›m›z› anlama-m›za ve kabul etmemize yard›meden, kendi ayaklar›m›z›n üzerindedurana kadar bizi gözeten, bütün-lü¤e ulaflmak için bize yol gösterenbir anne gibidir. Mânevî ebeveyn,pek çok aç›dan, bizim hakiki haya-t›m›z için fiziksel ebeveynimizdendaha önemlidir.

Burada biz, mânevî hayat›nüzerine infla edildi¤i güven ve aflk›ntemeline erifliriz ve bu da bizimgerçek kapasitemizin ve tamaml›-¤›m›z›n a盤a ç›k›fl›n› g›daland›r›pve devaml›l›¤›n› sa¤layabilir. Mür-flid varl›¤›m›z›n parças›d›r, hemkendini kavray›fl için bir ayna hemde nefsimizde gizlenmifl olan yük-sekliklere ve boyutlara göz atmakiçin bir penceredir. Ey mânâ can›—beni senin çocu¤un yap, çünküanam da babam da ayn› anda se-nin içinde bulunurlar!” dedi.

Panel

R

Page 23: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

23Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Prof.Dr. Mehmet DemirciDokuz Eylül Üniversitesi

‹lâhiyat Fakültesi

üslüman toplumlarda târihboyunca kad›n›n konumunu

belirleyen unsurlar oldu¤unu belir-terek konuflmas›na bafllayanProf.Dr. Mehmet Demirci bunlar›;dinî kurallar, sosyal, siyasî ve etnikçevre ve ‹slâm öncesinden gelen kül-tür miras› olarak s›ralayarak, bu et-kenlerden dolay› ‹slâm dünyas›nda,kad›n›n her yerde ve her dönemdeayn› konumda ve durumda olmad›-¤›n› belirtti.

Kur’an-› Kerim’de kad›n›n gerekyarat›l›fl, gerekse hak ve sorumlu-luklar yönünden erkekle müsâvi ko-numda oldu¤unu belirten Prof.Dr.Mehmet Demirci “‘Kad›n, Allah’›nkulu olmas› bak›m›ndan erkekle eflitseviyededir. Dinî hak ve sorumluluk-lar› da ayn› düzeydedir. Hz. Peygam-ber’in kad›nlara yönelik söz ve uygu-lamalar› da benzer çerçevededir.”dedi.

Hz. Peygamber’in 25 y›l boyuncaHz. Hatice ile tek eflli olarak yaflad›-¤›n›, Hz. Hatice’nin de Peygamberi-mizi daima destekledi¤ini belirtenDemirci, “Hz. Hatice O’nu daimadestekledi, ona teselli kuca¤›n› açt›.Sonraki efli Ayfle, k›z› Fatma, hemsa¤l›klar›nda, hem de sonralar› top-lumda çok seçkin bir yere sahip ol-dular. Onlar "ümmü’l-mü’minîndir-ler.” dedi.

Kad›na karfl› ‹slâm toplumlar›n-daki uygulamalar›n her zaman buçizgide devam etmedi¤ini belirtenDemirci “Hz. Peygamber’den sonra-ki dönemlerde kad›n›n mevkii gerile-di. Kökleflmifl ataerkil aile anlay›fl› veerkek egemen tav›r, kad›n haklar›n›k›s›tlad›. S›hhati flüpheli baz› hadis-ler yayg›nl›k kazand›. Naslar bu isti-kamette yorumland›.” dedi.

Tasavvuf ve Kad›nTasavvuf çevrelerinde kad›n›n

yerinin, baflka alanlarda oldu¤undandaha ileri seviyede oldu¤unu belir-ten Prof.Dr. Mehmet Demirci “Ta-savvuf düflüncesine göre, her fleyCenab-› Hakk’›n isim ve s›fatlar›n›ntecellisidir. Bu durumda erkeklik-di-flilik gibi bir ay›r›m izafi kal›r. ‹nsanolarak her iki cins en az›ndan müsa-vi olmak gerekir.” dedi.

Kad›n›n da erke¤in de kemâleermesinin as›l hedef oldu¤unu söy-leyen Demirci “Bir k›yaslama olacak-sa bunun ölçüsü "kemal"dir. Kâmilbir kad›n nâk›s bir erkekten elbetteüstündür. Kural herkes için geçerli-dir; ilâhî beyan flöyledir: "Allah kat›n-da en de¤erliniz, en müttaki olan›-n›zd›r". dedi.

Tasavvuf hayat›n›n duygu yo-¤unluklu oldu¤unu ve genel olarakkad›nlar›n daha duygusal bir yap›yasahip bulundu¤unu ifade edenProf.Dr. Mehmet Demirci “Bu du-rum tasavvufla kad›n aras›nda ortakbir payda, ortak bir zemin say›l›r. Busebeple ‹slâm dünyas›nda, baflkadallardan çok sufilik kad›n nev’iningeliflmesine elverifllidir denebilir.”dedi.

Sufilerin hayat hikâyelerinde"ana"lar›n mühim yer tuttu¤unaiflaret eden Demirci, “Menk›beleregöre bir çok velinin annesi, daha hâ-mileli¤inden itibaren dindarca vemüttaki yaflamaya önem vermifltir.Çocuklar›na abdestsiz süt emzirme-meye dikkat etmifllerdir.” dedi

Tarih içinde hemen her toplum-da kad›n konusunda farkl› de¤erlen-

dirmelerin yap›ld›¤›n› ve erkek ege-men bir tavr›n yayg›nl›¤›n›n da aç›kolarak görüldü¤ünü belirtenProf.Dr. Mehmet Demirci, buna tep-ki olarak do¤an feminist cereyanla-r›n da baz› zorlama düflünceleri ilerisürdü¤ünü belirtti.

Bütün bunlar›n ötesinde, so¤uk-kanl›l›kla meseleye bak›ld›¤›nda, ka-d›n›n, yarat›klar›n en üstünü olan in-san nev’inin bir örne¤i oldu¤unu be-lirten Demirci “T›pk› erkekte oldu¤ugibi, onun da meziyetleri ve zaaflar›vard›r. Yap› olarak genellikle duygu-sal taraf› a¤›r bast›¤›ndan, bu mezi-yet ve zaaflar› daha belirgin flekildeortaya ç›kar.” dedi.

Mevlânâ’da Kad›nHz. Mevlânâ’n›n kad›na bak›fl›na

de¤inen Prof.Dr. Mehmet Demirci“Mevlana’da tasavvuf düflüncesin-deki kad›na olumlu yaklafl›m›n a¤›rbast›¤›n› ifade ederek “Gölp›narl›’n›nbelirtti¤i gibi, Mevlana’n›n zamanzaman "kad›nlar› daima erkektenafla¤› gören ortodoks düflünceye te-mas›, ancak bir gelenekten, herke-sin söyledi¤i sözü icap etti¤i için tek-rarlamaktan baflka bir fley de¤ildir."Bu tutum, realist olufluyla da ilgili-dir. Evet, kad›n bir fleytan de¤ildir,ama o, bir melek de de¤ildir. Her in-san gibi olumlu ve olumsuz örnekle-re sahiptir; kifli baz›nda da bazen iyibazen kötü davran›fllar sergileyebi-lir. Ne ki, Mevlana’da kad›nla ilgiliolumlu unsurlar›n daha çok öne ç›k-t›¤› görülür.” dedi.

Mevlana’n›n mutlu bir evlilik ha-yat›n›n oldu¤unu, buna ra¤men FîhiMâfîh’in bir yerinde evlilik hakk›ndaolumsuz ifadelere yer verdi¤ini belir-ten Demirci “Ona göre kad›nlarlabirlikte yaflamak çok sab›r gerekti-rir. Bu beraberlik insan›n kendisiniiyilefltirip olgunlaflt›rmas› için bir va-s›tad›r.” dedi.

Hz. Mevlânâ’n›n bir noktadan iti-baren beflerî-maddî âlemin üstüneç›k›p metafizik dünyaya ad›m att›¤›-n› belirten Prof.Dr. Mehmet Demirci

M

Page 24: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

24 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

“Mevlana burada önce sembollerebaflvurur; erke¤i suya, kad›n› ateflebenzeterek der ki:

"Her ne kadar su atefle galip vebask›n ise de, bir kab›n içindeykenatefl o suyu kaynat›r.

Ne vakit bir kap ikisinin aras›nagirse (atefl) o suyu havaya çeviripyok eder.

Zâhiren su atefle galip oldu¤u gi-bi, sen de kad›na hâkim isen de bâ-t›nen kad›na hem ma¤lûp hem detâlipsin!

Böyle bir hususiyet ancak insan-da vard›r. Hayvandaki muhabbetduygusu eksiktir. Bu da hayvan›n in-sandan afla¤› olmas›ndan ileri gelir.

Resûlullah Efendimiz: "Kad›nlar,âkiller ve gönül sâhipleri üzerine ga-liptir" dedi.

Di¤er taraftan câhiller kad›nagaliptir, çünkü onlar sert ve kabamuâmeleli olurlar.

Câhillerde rikkat, lutuf, muhab-bet azd›r. Çünkü tabiatlar›nda hay-vanl›k galiptir

Muhabbet ve rikkat insanî s›fat-lard›r. Gazap ve flehvet ise hayvanîs›fatlard›r."

Ve yüce Mevlânâ son noktay›koyar:

"Kad›n Hakk’›n nûrudur, sâdecesevgili de¤il, sanki hâlikt›r, mahlûkde¤il."

‹flte kad›n›n gerçek de¤eri bura-dan gelir. O, Allah’›n yarat›c› kudre-tinden vas›flar tafl›maktad›r. Hayâ-t›n devaml›l›¤›nda büyük vazife gör-mekte, böylece ilâhî faaliyet ve te-cellînin aziz bir rüknü olmaktad›r.Belli bir irfan seviyesine varanlaragöre: "Kad›na muhabbet, onlar›nvücutlar› aynas›nda Cenab-› Hakk’›müflahede edebilmektendir." Mâne-viyat âlemlerinde mesafe kat etmiflerke¤in kad›na sevgisi, bir bak›maonun vas›tas›yla ilahî güzelli¤in vus-lat›n› dilemek manâs› tafl›r.” dedi.

Mevlana’ya göre kad›n ve erke¤inbirbirini tamamlad›¤›n› belirtenProf.Dr. Mehmet Demirci “Kad›n›Hakk’›n nûru olarak gören ve yarat›c›

vasf›na vurgu yapan Mevlânâ kad›n-erkek denkli¤ine, her bak›mdan bun-lar›n birbirini tamamlay›c› olduklar›na,dolay›s›yla tek kal›nca ikisinin de eksikve yar›m olaca¤›na iflaret eder.” dedi.

Hz. Mevlana’n›n gündelik hayat›-na, tav›r ve uygulamalar›na bak›ld›-¤›nda kad›nlara karfl› çok daha seve-cen ve anlay›fll› oldu¤unun görülece-¤ini belirten Demirci, “Mevlana tekeflli bir evlilik hayat› yaflad›. Eflininölümünden sonra bir kad›n daha ald›,kendisi ondan önce vefat etti. Evindeayr›ca câriye kullanmad›.” dedi.

‹nsan psikolojisini iyi bilen Mevlâ-nâ’n›n kad›n ruhunun inceliklerinedikkat çekti¤ini ve afl›r› bask›lar›nters tepece¤ini hat›rlatt›¤›n› belir-ten Prof.Dr. Mehmet Demirci, ko-nuflmas›n›n sonuç bölümünde “Hz.Mevlana hayat›n içinde, ayaklar› ye-re basan, gerçekçi bir insand›r. Be-flerî yönüyle kad›n› ele al›rken, onumeziyetleri ve zaaflar›yla oldu¤u gibide¤erlendirir. Kendisi tek eflli vemutlu bir aile hayat› sürdürdü. Hers›n›ftan kad›nla ülfet ve ünsiyeti ol-du. Onlarla sâfiyet ve samimiyetiçinde ilgilendi. Öte yandan metafi-zik aç›dan ve hakikat gözüyle bak›n-ca kad›n› alabildi¤ine tebcil eder. Ya-rat›c›l›k ve do¤urganl›k özelli¤i dola-y›s›yla o sanki tanr›sal bir vasfa sa-hiptir. Mevlana kad›n› "Hakk’›n nû-ru" olarak niteler.” dedi.

Cemalnur SargutTürk Kad›nlar› Kültür Derne¤i

‹stanbul fiubesi Baflkan›

onuflmas›nda Tasavvuf veKad›n konusunu iflleyen

Cemalnur Sargut önce tasavvufuntarifini yaparak ‘Tasavvuf bir z›tlarabidesi olan insan bünyesini ruhende yekparelefltirerek bütünlü¤e gö-türen yoldur, her fleyin düzelmesiinsan›n kendi düzelmesine ba¤l›d›r’der. Bütünlenmenin z›rh› vücuttaolufltu mu, insanda ne mutluluk ih-tiyac›, ne ac› çekme korkusu, nemevkii, ne para h›rs›, kinler, düfl-manl›klar, menfaate dayal› dostluk-lar kal›r. Bunlar›n hepsi nefsani han-çerlerdir. Bu dünyaya gelifl nedeni-miz vahdettir, birliktir, Allah’›n ma-nas›nda bütünlenmektir. Çoklukta

Panel

K

Page 25: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

25Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

bir olabilmek içinse müflterek ma-nevi de¤erlerin oluflmas› gerekir kibu da yaln›z Allah’a hesap veren,kendi nefsinin esaretinden kurtul-mufl hür fertlerin, muamele ettikle-ri her yarat›lm›flta sevgilileri olan Al-lah’›n isim ve s›fatlar›n› idrak etme-leri ile mümkündür.” dedi.

Tasavvufun önce birli¤i idrakedip, hürmet edip, yaflamak ve dahasonra kul olmay› seçmek sanat› oldu-¤unu ifade eden Cemalnur Sargutbunun ayn› zamanda Hz Peygam-ber’in sünneti oldu¤unu söyledi.

Cemalnur Sargut kullu¤u ise fluflekilde tarif etti: “Kulluk ise Hz. Mu-hiddin-i Arabi’nin tarifi ile; "Nefsini,kendisinde Rabbani bir özelli¤in bu-lunmas›ndan koruyan, mutlak kul-dur. Mutlak kul, yarat›klardan her-hangi birisine karfl› efendilik özelli¤i-nin bulunmad›¤› kuldur. Bu kifli ken-disini alemdeki her fleye muhtaç gö-rür. Aleme muhtaçl›¤› ise alemin birisim perdesinin ard›ndan Hakk’›n ay-nas› olmas› yönündedir.”

Tasavvufun; uza¤› ve yak›n› gö-remeyen adam›n ayn› anda hemuzak hem yak›n gözlü¤ünü takmas›gibi oldu¤unu söyleyen CemalnurSargut, dünya ve ahiret bilinmezler-le doluyken tasavvufun, bilmedi¤i-miz her fleyi idrak etmenin yolunuaçt›¤›n› belirtti.

‹slam tasavvufunun Kur’an’danayr› düflünülemeyece¤ini dile geti-ren Cemalnur Sargut “Di¤er dinler-deki insanlar›n idraklerinin aksine ‹s-lam’da tasavvuf, birebir Kur’an’a vePeygamberin sünnetine dayan›r.Mevlana’n›n "Ben Kur’an’›n kölesi-yim, Peygamberin aya¤›n›n bast›¤›topra¤›y›m. Benime ilgili bundanbaflka bir fley söyleyen benden de¤il-dir." demesi buna örnektir.” dedi.

Tasavvufta var›labilecek son nok-tan›n, ‘Nefsini bilen Rabbini bilir’noktas› oldu¤unu belirten CemalnurSargut “Bu kulluktur. Bu noktayada, "Emrolundu¤un veçhile hareketet" emri ile ulaflan Peygamber, fle-riate uyman›n, tasavvufta bafllang›ç

noktas› oldu¤unu söyler. Tasavvuf,güzel ahlakt›r. ‹ç ve d›fl edeptir.Ölümsüz hayatt›r. ‹ncitmemek veincinmemektir.” dedi.

Mutasavv›flar›n kad›na bak›fl›n›nen güzel örneklerinden birinin Mev-lana oldu¤unu belirten CemalnurSargut, Mevlana’n›n kad›n› iki ayr›yönüyle inceledi¤ini; onlardan birinindiflilik, di¤erinin de anal›k oldu¤unubelirterek “Mevlana; "Kad›n, Hakk’›nnurudur. Sadece sevgili de¤il, halik-tir, mahluk de¤il." Sözleriyle anlat›r.Nefsini, diflilik makam›nda tutan ka-d›n ya da erkek ise, nas›l patlayaca-¤› belli olmayan saatli bomba gibi-dir. Mutasavv›flar kad›n›, döl verenve do¤urduklar›yla beraber bütünaileyi bir görenek ve gelenekler dü-zeni içinde toplay›p birlefltiren, top-lum dengesinin ipuçlar›n› elinde tu-tan, aile kovan›n› petekleyip doldu-ran s›rl› kuvvet olarak belirler. Kad›-n› böyle sab›rl›, temkinli, vakarl›, flef-katli, gayretli k›lan, anas›ndan ona,ondan da çocuklar›na geçecek terbi-ye sistemidir ki, tasavvufa göre bu-nun ad›na ‘edep’ denir. Bu edep eh-li kad›n, nefsinin esaretinden kurtul-mufl, maddesinde ve manas›ndaedebinin tesiriyle oluflan irfan saye-sinde uygarl›k abidesinin ta kendisiolmufltur. Kad›n ya da erkek edepehli de¤ilse, her yarat›lm›flta Allah’›ntecellisini idrakten acizse ne mutluolur, ne de mutlu eder.” dedi.

Tasavvufun kad›n bak›fl›n›n ikincive as›l önemli yüzünün anal›k oldu-¤unu belirten Cemalnur Sargut“Anal›k cennetleri oluflturma kabili-yetidir ki, dünya, anal›k vasf›yla cen-neti bulmak için tek f›rsatt›r. Pey-gamber "Cennet analar›n ayaklar›alt›ndad›r" derken anneli¤in de¤eri-ni bu yüce hadisiyle vurgulam›flt›r.

Annelik kad›na yüce de¤erler ka-tarken kad›n kendi manas›na ulafla-bilmeyi becerir ve nefsini kinlerin,h›rslar›n, afl›r› düflkünlüklerin esare-tinden kurtar›r, zarafet, vericilik,merhamet, ba¤daflt›r›c›l›k, önce bende¤il sen diyebilmek hasletlerini aç›-

¤a ç›karabilirse flaheser bir eser or-taya ç›kar. Kad›n, Alt›n bir tencere-dir. Yeter ki içinde pislikli bez kay-natmas›n.” dedi.

Mevlana’n›n kad›na bak›fl›n› anla-tan Cemalnur Sargut “Mevlana’n›nkad›na bak›fl›; mutasavv›flar›n, ka-d›nla erke¤in ayn› ruhtan yarat›lm›floldu¤u ayetini; ("Ey insanlar! Sizi tekbir candan yaratan, ondan da yineonun zevcesini vücuda getiren ve iki-sinden bir çok erkekler ve kad›nlartüreten Rabbinizden korkun." önplana alarak insana bakt›¤›, kad›n veerkek diye ay›rmad›¤›, böylece desadece vazifeleri yönüyle farkl›l›k gö-zetti¤i yönündedir. Tasavvuf insanolman›n befler olarak kalsak dahi,Allah’› tan›ma f›rsat› olmas›ndan nebüyük bir lütuf oldu¤unu bize ö¤re-tir. Bugünün mutasavv›f kad›n›,Mevlana’n›n dedi¤i gibi, Allah’›n enince perdeden tecellisi olarak ortayaç›kabilirse, sabr›, tahammülü, r›zagösterifli, vericili¤i, Hz. Meryem gibiyaln›z Allah’› için ihlasla hizmet edifli,safiyeti, Hz. Hatice gibi erke¤ine eflolabilmeyi becerebilifli ve Hz. Fatmagibi idrak sahibi olufluyla gelece¤edamga vurabilir. Yeter ki, insan ol-may› becerebilsin.” dedi.

Cemalnur Sargut konuflmas›n›flu flekilde tamamlad›: “‹stersenizbütün söylediklerimizi 20. yüzy›l›nmutasavv›f kad›nlar›ndan biri olanbir han›mefendinin sözleriyle özetle-yelim ve "Ben bu maddi alemde ta-savvufla yaflant›m› birlefltiremem"diye düflünenlere, tasavvufun her-kes taraf›ndan yaflanabilir bir hayattarz› oldu¤unu anlatabilelim.

"‹nsanlar› seveceksin. Senin için-de tükenmez af, merhamet ve mü-samaha hazineleri var. Onun için yal-n›z insanlar› de¤il, bütün mahlukat›ayn› yorulmaz h›z ve ayn› tükenmezifltiyakla seveceksin. Sende mevcutcevheri cömertçe harcamal›s›n. Ha-talar›nda ve sevaplar›nda onlarla birolarak seveceksin. Do¤umlar›yla ço-¤al›p ölümleriyle eksilecek kadar on-larla olacaks›n."

Page 26: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

26 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Prof.Dr. Kenan GürsoyGalatasaray Üniversitesi,

Fen Edebiyat Fakültesi Dekan›Felsefe Bölümü Ö¤retim Üyesi

asavvuf ve Kad›n Konusu’nu,genel anlam› itibariyle de Mev-

lânâ Celaled Din Rumî de de¤erlendir-di¤imizde ortaya ç›kan durum fludur.

✔ Tasavvuf Düflüncesinin temeltavr›, varl›k alan›n› bir bütün ola-rak mütalaa etmek ; ve bu bütü-nün de, kavranabilecek oldu¤uyerin, derunî mânâs›yla insan ol-du¤unu ortaya koymakt›r.

✔ ‹nsan ise, e¤er Varl›k plan›ndakistatüsüyle düflünecek olursak,özünde, ilahî cevherin aksettirici-

si olmak sorumlulu¤una ve fonk-siyonuna sahip bir ayna; fakat yi-ne de kendini kendi içinde kavra-d›¤›nda, aslî varl›¤›na ya da vata-n›na bir mesafe hâlidir. Bu haki-kî varl›¤› özleyifl ve onunla vusla-t› aray›fl insan› insan k›lan as›l bi-linçtir. Bunu sadece kendisi içinde¤il, fakat özeti ve sonucu oldu-¤u bütün bir yarat›l›fl aç›s›ndanfark edifl, özü ile buluflmay› ara-y›fltan baflka bir fley olmayan afl-k› fark edifltir. Bu aflk ilahî aflk-d›r. ‹lahî aflk›n yafland›¤› zeminise, insan›n insan olmak bak›-m›ndan, Tanr›’ya, kendi hakikattemeline yönelircesine teslim ol-du¤u yerdir. Ama yine de söz ko-nusu olan, insan›n müteal ve tekolan Allah’a insanca bir ba¤lan›fl›ve O’na olan sadakatidir. Temel-deki vuslat aray›fl›na ra¤men, in-san insand›r ve Tanr› Tanr›’d›r.

✔ ‹nsan›n kendi cevherinden uzakl›-¤›, beflerî olarak anlayabilece¤izemin ise, onun yine kendisine,insan olmak bak›m›ndan kendin-de bir eksiklik (mesafe) fleklinde

verildi¤ini fark etti¤i yer olacakt›r.‹flte bundan hareketle diyebili-riz ki, kad›n ve erkek kendi iç-lerinde birbirlerinin eksik par-ças›d›r.O halde onlar, ayn› bütünün ka-d›ndan ve erkekten görünüfllerive alg›lan›fllar› olarak kavranma-l›; birbirlerine karfl› ya da birbir-lerine ra¤men de¤il, aksine bir-birlerine nazaran tamamlay›c›l›k-lar› itibariyle düflünülmelidirler.

✔ Buna göre toplum, her iki cinsi-yetin ötekine nazaran bütünlük-lerini ve tamamlay›c›l›klar›n› farkedercesine oluflturulmal›. Bu hâlilahî ve mutlak cevherle olan vus-lat aray›fl›nda mecazi bir zeminolarak kabul edilmelidir.

✔ Bilinmelidir ki, kad›nl›¤›n temsiletti¤i iffet erdeminin bütün birinsanl›k alemine telkin etti¤i,ba¤l›l›k ve sadakat kadar, varl›k-taki bütünlük, güzellik ve insanolmak bak›m›ndan tafl›d›¤›m›zsorumlulu¤un di¤er ifadeleri olan«edeb» ve «vakar» d›r.

Panel

Oturum Baflkan› Prof.Dr. Kenan Gürsoy’unDe¤erlendirmesi

T

TDV

Page 27: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

27Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

eçen y›llarda oldu¤u gibi bu y›lda yurt içinde ve yurt d›fl›nda

kurbanlar›n› vekâlet yoluyla kestir-mek isteyen vatandafllar›m›za yar-d›mc› olmak üzere, Diyanet ‹flleriBaflkanl›¤› organizesinde Türkiye Di-yanet Vakf› arac›l›¤› ile “Vekâlet Yo-luyla Kurban Kesimi Kampanyas›”düzenlendi.

Bu kampanya neticesinde kesile-cek kurbanlar daha önceki uygulama-larda oldu¤u gibi yine yurt içi ve yurtd›fl›ndaki ihtiyaç sahiplerine da¤›t›ld›.

Özellikle flehirlerde yaflayan vatan-dafllar›m›z, gerek ifl yo¤unlu¤u ve ge-rekse flartlar gere¤i, kurban kesme

noktas›nda zaman ve mekan s›k›nt›s›çekmektedir. Bu durumda olan yani,zamanlar› ve kurban kesecek yeri ol-mayan ya da kesece¤i kurban›n ta-mam›n› ihtiyaç sahiplerine ulaflt›rmakisteyen vatandafllar›m›z için Diyanet‹flleri Baflkanl›¤› organizesinde, Türki-ye Diyanet Vakf› arac›l›¤› ile 1993 y›l›n-dan itibaren yurt içinde ve yurt d›fl›n-da vatandafllar›m›zdan kurbanlar›n›vekâlet yoluyla kestirmek isteyenlereyard›mc› olmak amac›yla “Vekâlet Yo-luyla Kurban Kesimi Kampanyas›” dü-zenlenmektedir. Bu kampanyaya va-tandafllar›m›z taraf›ndan yo¤un bir il-gi gösterilmifltir.

Kampanya neticesinde, yurt için-de kesilen kurban etlerinin bir k›sm›,flehit ve gazi aileleri ile fakir ve yard›-ma muhtaç vatandafllar›m›za da¤›t›l-makta, bir k›sm› da Pakistan, Türkcumhuriyetleri, Balkanlar, Kafkaslarve Kuzey Irak’ta kesilerek ihtiyaç sa-hiplerine ulaflt›r›lmaktad›r. Bu vesi-leyle kampanyaya kat›lan vatandaflla-r›m›z hem dinî bir vecibe olan kur-banlar›n› kesmekte, hem de zor flart-larda yaflam mücadelesi veren din-dafl ve soydafllar›m›za yard›m etme-nin, onlar›n yaralar›n› sarman›n, hergünü ac› ve s›k›nt› içinde geçen bu in-sanlar› sevindirmenin mutlulu¤unuyaflamaktad›rlar.

Bu y›l gerçeklefltirilen “VekâletYoluyla Kurban Kesimi Kampanya-s›”na toplam 30.667 kifli ifltirak et-mifltir.

Gösterilen ilgi ve güveneteflekkür ederiz.

“Onlar›n(kurbanlar›n)

ne etlerine de kanlar›Allah’a ulafl›r;

fakat O’nasadece

sizin takvan›zulafl›r.”(Hac: 37)

Kampanya

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› - Türkiye Diyanet Vakf›

G

TDV

Page 28: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

28 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Makale

Doç.Dr. Abdülhamit B‹RIfiIK - Uluda¤ Üniversitesi ‹lh.Fak.Ö¤r.Ü.

Page 29: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

29Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

ovyetler birli¤i da¤›l›nca bir degördük ki ne kadar fazla dostumuz

kardeflimiz varm›fl. “Vefa” ve “di¤er-gâml›k” kelimeleri ad›n›n yan›na eniyi yak›flan Türk insan› her türlü im-kan ve f›rsat› kollayarak Türkmen,K›rg›z, Kazak, Özbek, Azeri, Tacik,Tatar... Orta Asya’n›n ac› çekmifl nekadar milleti varsa o dostlar›n›n ara-s›na kat›ld›; onlardan çok fley ö¤ren-di onlara çok fley ö¤retti. Hem ka-zand› hem kazand›rd›. Bir hay›r ku-rumu olmas› hasebiyle Türkiye Diya-net Vakf› da halk›n kendisine aktar-

d›¤› imkanlar› halk›m›z ad›na oralaraulaflt›rd›. Sovyetler Birli¤inin y›k›lma-s› belki birileri için farkl› bir anlamifade edebilir ama bizim için sevinç,coflku, hasret giderme oldu. Bu vesi-le ile dindafllar›m›z›n ve soydafllar›m›-z›n varl›¤›n›, gücünü, sevgisini gör-dük ve onlara sevgi elini uzatt›k.

‹flte aynen böyle: 8 Ekim2005’de programlar kesilerek veri-len “Pakistan Depremi” flüphesiz çokbüyük bir y›k›m ve felaket olmufltur.Gönül isterdi ki hiç olmas›n. Ama buAllah'›n yer yüzüne koydu¤u bir ka-nun ve aynen ecel gibi vakti saatigelince, çaresi yok, gerçekleflecektir.Büyük bir ac›y› yaflayarak tecrübekazanan yard›m ekipleri Türkiye’denyola ç›k›p herkesten önce deprembölgesine ulafl›nca bölgeden haber-ler gelmeye bafllad›: Y›k›lan binalar,ölen insanlar, a¤›r ve hafif yaral›lar...Bu haberler aras›na flu türden ha-berler de kar›flm›flt›:

“Deprem bölgesinde adlar› Türkolan ve halk› Türk soyundan gelen

köyler var. Ayr›ca bu insanlar bizleriçok seviyorlar, bizlere karfl› kayna¤›-n› tarihten alan büyük sayg› ve min-net hisleriyle dolular….”.

Buna karfl› söyleyecek tek bir sözvar: Günayd›n!!!

Asl›nda bu “günayd›n” sözü 13y›l önce bana da söylenebilirdi. Ben1992 y›l›nda Urduca ö¤renmek vearaflt›rma yapmak için Pakistan’agitti¤imde bu bölge ile ilgili bilgim‹mam Rabbânî, fiah Veliyyullah Dih-levî, fiiblî Nu’mânî, Seyyid SüleymanNedvî, Mevdûdî, Ebü’l-Hasan Ali

Nedvî ve bir tak›m Hadis flârihlerininisimleri ve okudu¤um baz› kitaplar›ile s›n›rl› idi. Bölgenin tarihinden, dil-lerinden, Orta Asya, Selçuklular veOsmanl›lar ile olan köklü iliflkilerin-den yeterince haberdar olmad›¤›mgibi Hint alt k›tas›nda halen var olan% 5-7’lik Türk nüfusunu da hiç duy-mam›flt›m. Peki, bu normal bir du-rum mu? diye sorulacak olursa veri-lecek cevap “Tabii ki normal de¤il-dir.” olacakt›r. Bizim iliflkilerimizözellikle Osmanl›’n›n son yüzy›l›ndaçok çok yo¤unmufl, Kurtulufl Savafl›öncesi ve Kurtulufl Savafl› y›llar›ndaise bu iliflkiler zirveye ç›km›fl. Ancakne yaz›k ki zamanla gidip gelmelerazalm›fl, iliflkiler sadece iyi niyet gös-terisinden ibaret kalm›fl hatta birzaman kültürel olarak kopma dere-cesine gelmifltir. Bu bahsetti¤imhem Pakistan hem de Hindistan veBangladefl için geçerlidir. Ancak ikimilletin kalbindeki sevgi hiçbir za-man bitmemifltir. K›br›s Bar›fl Hare-kat›’nda Pakistan Hava Kuvvetleri-

nin deste¤i bunun gerekti¤inde na-s›l canlanaca¤›n› ortaya koymufltur.

Konu tarih olunca söz bitecek gi-bi de¤il. Biz tarihteki güçlü ba¤lar›-m›z›, Gaznelilerden bafllay›p Ça¤atayTürklerinden Sultan Bâbür’ün kurdu-¤u Bâbürlüler (‹ngilizler buna Mo¤ol-lar diyor!) devletine (1526-1858) ka-dar devam eden Hindistan Türk haki-miyetini flimdilik tarih kitaplar›n›nsayfalar›na b›rak›p 05-16 Ocak 2006tarihleri aras›nda TDV Genel MüdürYard›mc›s› Say›n Yusuf Erdo¤du beyile yapt›¤›m Pakistan seyahatine dö-

neyim. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› veTürkiye Diyanet Vakf› uzun y›llardanberi muhtelif ‹slam ülkelerinde vemüslüman topluluklar›nda vekâletyoluyla kurban kestirmeyi bir gelenekhaline getirmifltir. Bu gelenek içindePakistan da yerini almal›yd›. Belki deyak›n zaman önce vuku bulan dep-rem sebebiyle en fazla hak sahibiolan da deprem bölgesi halk› idi. Bu-nun üzerine D‹B ve TDV Pakistandepremzedeleri ad›na vekâlet yoluylakurban kesimi kampanyas›n› bafllat-t›. Kampanyan›n duyulmas› ile ba¤›fl-lar h›zla akmaya bafllad›. Benzerkampanyalar› baflta K›z›lay olmaküzere baflka yard›m kurulufllar› daaçm›flt›. Say›n›n gittikçe artmas› Pa-kistan’a bir ekibin gitmesini ve ge-rekli organizeyi yapmas›n› gerekli k›l-m›flt›. Bize de, bölgeyi tan›mam›z veUrduca bilmemiz sebebiyle görevtevdi edildi. (Bu arada gerekli izni ve-ren Uluda¤ Üniversitesi Rektörlü-¤ü’ne müteflekkirim). Bölgeye git-mem ve gittikten sonra yap›lan

S

Page 30: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

30 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

görüflmeler ve anlaflmalar neticesin-de kurbanlar›n Serhat eyaletinin(NWFP) baflflehri Peflaver’de kesilme-si kararlaflt›r›ld›. Ancak K›z›lay ile ya-p›lan görüflmeler sonucunda her ikikuruluflun burada birlikte kestirece¤ikurban say›s›n›n 63.000 oldu¤u vebüyükbafl hayvan kesilecek olursabunun 9.000 say›s›na tekabül etti¤ianlafl›ld›. Bu fevkalade büyük bir ra-kamd› ve bunun Pakistan flartlar›ndanas›l gerçeklefltirilece¤i ciddi bir soruolarak karfl›m›zda durmaktayd›.

Biz kendimize Baflkent ‹slama-bad’› ikamet yeri olarak seçmifltik.Zira buras› hem resmi makamlar ileifl tutma aç›s›ndan hem de depremve kurban kesim bölgesine yak›nl›¤›sebebiyle tercihe flayand›. 6 Ocak’ta‹slamabad’a gelince Kurban organi-zasyon ihalesini üstlenen firma yetki-lisi Say›n Tar›k Aziz ve Ticaret Müfla-virimiz Say›n Recep Demir beyler ilebaz› görüflmelerde bulunduk. Ayr›caUluslararas› ‹slam Üniversitesi Rek-tör Yard›mc›s› ve ‹slam Araflt›rmala-r› Merkezi Genel Müdürü Say›nProf.Dr. Zafer ‹shak Ensârî’nin ö¤leyeme¤i davetine icabet ettik. Kendi-si Pakistan ad› geçti¤inde en çok ha-t›rlad›¤›m müstesna flahsiyetlerden-dir. ‹leri yafl›na (75 civar›) ra¤men bi-ze zaman ay›rd›lar, sa¤olsunlar.

7 Ocak Cumartesi günü Say›n Bü-yükelçimiz Hasan Kemal Gür bey bizirezidanslar›nda kabul ettiler. Han›-mefendi’nin evde haz›rlatm›fl oldu¤u

f›r›ndan yeni ç›km›fl börekler, pasta-lar, tatl›lar ve demli çay eflli¤inde de-vam eden sohbetimizde Pakistan’›ntarihi, kültür hayat›, gelenek göre-nekleri, Pakistan-Türkiye iliflkileri,Pakistanl› dostlar›m›za bu dar günle-rinde yapmam›z gereken yard›m-lar... gibi pek çok konu etraf›nda söy-lefltik. Büyükelçimizin konuya vukûfi-yeti, Pakistan’a yönelik kalbi ilgisi, birfleyler yapmak gerekti¤i noktas›nda-ki canl› hisleri bizleri fazlas›yla mutluetti. Türkiye Diyanet Vakf›’n›n bu ül-keye ve depremzedelere katk›s› ko-nusu gündeme geldi¤inde Say›n Yu-suf Erdo¤du bey Pakistan’dan Büyü-kelçili¤imiz kanal›yla gelecek her tür-lü teklif ve iste¤e TDV yönetiminin s›-cak bakaca¤›n› ve en k›sa zamaniçinde sonuçland›raca¤›n› ifade etti-ler. Ayr›ca Diyanet ‹flleri Baflkanl›-

¤›n›n halk›m›zdan toplad›¤› yard›m-lar› deprem bölgesinde kal›c› hiz-metler için kullanaca¤› ve TDV’nin birtak›m e¤itim faaliyetleri içerisindeyer alabilece¤i ifade edildi. Bununüzerine Say›n Büyükelçimiz baz› so-mut önerilerden bahsetti ve bunlar›gerekli prosedüre göre TDV GenelMerkezine ulaflt›racaklar›n› ifade et-tiler. Say›n Büyükelçimiz, yo¤un me-saisine ra¤men tatil gününde bizievinde kabul etti¤i için kendisine veHan›mefendi’ye müteflekkiriz. Birlik-te çektirdi¤imiz foto¤raf bunun an›-s› olarak albümümüzün en mutenayerinde duracakt›r.

Pakistan’a ilk defa gelen Say›n Yu-suf Erdo¤du beye flehri gezdirme gö-revi eski bir ‹slamabad sakini olarakbana düflmüfltü. Kurban günleri bafl-lamadan bir yandan bofl vakitleri dede¤erlendirmek gerekiyordu. 8 Ocakgünü flehrin çarfl›lar›n›, otantik ma-hallerini ve kitapç›lar›n› dolaflt›k. Ayn›gün say›n Ticaret Müflavirimizin reh-berli¤inde depremzedeler için düzen-lenen ‹slamabad çad›r kentinde K›z›-lay’›n yerine gittik. Kamp sorumlusuOktay Bey iflini büyük bir flevkle yap-maktayd›. Çok düzenli olan kamptaçocuklar›n oynad›¤› bir çocuk park›,mescit, sa¤l›k kabini, çay salonu/kah-vehane, TV odas› ve toplant› salonuda bulunuyordu. Ayr›ca erkekler vekad›nlar için ayr› ayr› banyolar ve tu-valetler de yap›lm›flt›. Kamp sakinleri

Makale

Page 31: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

31Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

yang›n tehlikesine karfl› yemeklerini,içerisine çok say›da ocak ve f›r›n ko-nulan ayr› bir yerde yap›yordu. Bura-da ekmek bile piflirebiliyorlard›. Seve-cenlik ile otorite aras›ndaki ince den-geyi korudu¤u anlafl›lan Oktay beyinkampta çok sevildi¤i herkesin gözün-den okunmaktayd›.

Büyük gün yaklaflm›flt›. 9 Ocakgünü kurban kesim haz›rl›klar›n›görmek üzere Peflaver’e gidecek veburada bir süre kalacakt›k. Pazartesigünü Kurban kesim mahalline gittikhem orada haz›r tutulan kurbanl›ks›¤›rlar› gördük hem de tüm organi-zasyon hakk›nda ayr›nt›l› bilgi ald›k.Veterinerler, kasaplar, yard›mc›lar,floförler, so¤uk hava deposu sorum-lular›… ne yapacaklar›n› ö¤renmifl-lerdi. Yedi erkek kardeflin idare etti-¤i kurban kesim ve da¤›t›m flirketi-

nin bafl›nda Hac› Asgar vard›. Büyükkardeflleri Mühendis Binbafl› Riyazda onlara bilgi ve organizasyon des-te¤i veriyordu. Kurban kesim alan›ise bir hayli büyüktü. Do¤rusu benuzun y›llardan beri Pakistan’› tan›yanbiri olarak bu 9.000 büyükbafl hayva-n›n nas›l kesilip parçalanaca¤› vedeprem bölgelerine gönderilece¤ihususunu ciddi bir flekilde merak et-mekteydim. Verilen brifing beni bü-tünüyle, uzun y›llar hac organizas-yonlar›nda bulunan ve bu sebeplebeklentileri daha üst düzeyde olanYusuf Erdo¤du beyi ise bir miktarrahatlatt›. Bütün organizasyonda ke-sim günlerinde ve da¤›t›mda 2.000civar›nda insan çal›flacakt›.

Yats› vakti kurban kesim mahal-linden ayr›l›p otelimize gittik. Kurbankesimi Sal› günü sabah 09:30 sular›n-

da yap›lan mini bir tören, taraflar›nkonuflmalar› ve dualar ile bafllad›.Bismillah Allahu ekber nidalar› ilebafllayan kesimde h›z›n› alamayankasaplar o gün takriben 4.500 kur-ban kesip parçalam›fllard›. Bir k›sm›so¤uk hava depolar›na gönderilen et-ler için her aflamada belge düzenlen-mekte ve bunlar K›z›lay görevlileri ta-raf›ndan kontrol edilmekteydi. Geniflkurban kesimi organizasyonunu du-yan yerli ve yabanc› haber ajanslar› veTV’ler kurban kesim mahalline geldi-ler. GEO NEWS ile Khyber TV bizlerleröportajlar yapt›lar. Bizler de bizi bu-ralara kadar getirenin ve Türk halk›n›yard›ma teflvik edenin güçlü dostlukve kardefllik duygular› oldu¤unu ifadeettik. Türklerin kurban organizasyo-nu bayram günlerinde Pakistan tele-vizyonlar›nda haber olarak yer ald›.

Kurban kesim ifli devam ederkenbir yandan da di¤er bir ekibin haz›rla-d›¤› 5 ve 10 kg’l›k et paketleri önce-den tutulan yüzlerce kamyon ile dep-rem bölgesine ulaflt›r›l›yordu. Dep-rem bölgesi yard›m organizasyonu ilegörevli General Faruk Ahmed Han’›nilgisi ve deste¤i ile da¤›t›mda bir s›-k›nt› yaflanmad›. Zira ulafl›m› zor yer-lere ulaflt›r›lmak üzere K›z›lay’›n ma-hallinde ordu görevlilerine teslim et-ti¤i etler askerler taraf›ndan gereklibölgelere ulaflt›r›lmaktayd›. Türki-ye’ye gelerek kurmayl›klar›n› HarpAkademileri’nde yapan baz› subayla-r›n gayreti ayr›ca takdire flayand›. Biz

Page 32: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

32 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

üç gün Peflaver’de bulunduk, K›z›layPakistan Sorumlusu Mustafa bey iledi¤er K›z›lay görevlileri da¤›t›m bitin-ceye kadar Peflaver’den ayr›lmad›larve telefon ile sürekli bilgi al›flveriflimizdevam etti. Ne de olsa biz Diyanetad›na oraya gitti¤imiz iflin dini aç›dansorumlusuyduk.

13 Ocak Cuma günü depreminsay› itibariyle en büyük y›k›m› yapt›¤›Muzafferabad flehrine gittik. ‹çiflle-rinde ba¤›ms›z d›fl ifllerinde Pakis-tan’a ba¤l› olan Azad Jammu-Kefl-mir Devleti’nin Baflkenti olan flehir ile‹slamabad aras› 120 km olmas›nara¤men 4x4 araç ile ancak 3 saatteulaflt›k. Hem yollar dar ve karl› hemde deprem sebebiyle tahrip olmufl-tu. fiehri K›z›lay Muzafferabad Koor-dinatörü Tahsin Reyhan bey ile bütü-nüyle dolaflt›k. fiehir etraf› da¤larlaçevrili çukur bir vadi içerisine kurul-mufltu. fiehrin ortas›ndan ise büyükCehlum (Jehlum) nehri akmaktayd›.Zemin adeta binlerce y›l içerisindeyumurta büyüklü¤ündeki tafllar et-raf›na yap›flm›fl az bir toprak parça-s›n›n bir araya gelmesiyle oluflmuflalüvyon bir toprak katman› idi. Böyleolunca depremin a¤›r sars›nt›s› fleh-rin tüm zeminini darmada¤›n etmifl-ti. Bu sebeple art›k devlet Muzaffe-rabad’a kal›c› konut yap›lmas›na izinvermiyordu. Vadide güvenilecek hiç-bir toprak parças› kalmam›fl, da¤larbile da¤›larak akm›flt›. K›z›lay’›n Kefl-

mir Anayasa Mahkemesinin tahripolan binalar› etraf›na ve bahçesinekurdu¤u karargah›ndaki ekip canlabaflla bölge halk›na yard›ma koflu-yordu. F›r›nda ç›kan Türk usûlü so-mun ekmekler Keflmirliler taraf›n-dan bir hayli be¤enilmiflti. Sa¤l›k Ba-kanl›¤›m›z taraf›ndan görevlendirilendoktorlar›n hizmet verdi¤i çad›r has-taneler ise temiz ortam› ile yaral›larahizmet veriyor ameliyatlar gerçek-lefltiriyordu.

Ziyaretimizde ‹HH ve DenizfeneriDerne¤inin faaliyetlerini de gördük.‹HH’n›n sa¤l›k çad›r›n›n önü sa¤l›khizmeti almak isteyenler taraf›ndandoldurulmufltu. Yetkililerden bizlerikendilerinden bildikleri için dertlerinibizlere çok rahat bir flekilde açt›klar›-n› ö¤rendik. Köylülerin ihtiyaçlar›na

ra¤men bayram hediyesi olarak dörtkeçiyi al›p ‹HH kamp temsilcilerinegetirmesi ise gerçekten çok içten birdavran›flt›. Onlar ise bu keçileri kes-memifl ihtiyaç sahibi ailelere ulaflt›r-mak üzere beslemekteydiler. Muzaf-ferabad’da görülecek daha çok yervard› ama bizim o akflam dönmemizgerekiyordu ayr›ca Uluslararas› ‹slamÜniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mah-mud Ahmed Gâzî akflam bizi evinedavet etmiflti. Parçalanan lasti¤imizide¤ifltirme çabalar›z sebebiyle gecik-mifl olsak da ‹slamabad’a sa¤ salimdönmüfltük (Ben yollar›n bir k›sm›n›uyuyarak geçirdi¤imden say›n Er-do¤du’nun flakalaflmas›na muhatapolsam da gece toplant›lar› için enerjitoplamaktayd›m).

Otelimizde az bir zaman durupsaat akflam 9 sular›nda Rektör beyinevine gittik. Kendisi ile önceden ta-n›flmaktayd›m. Daha önce Türkiye’yegelmifl olan Rektör bir zamanlarTürkçe ö¤renmek için kursa gitti¤iniaktard›. Kendisi Uluslararas› ‹slamÜniversitesi’ne ba¤l› 7 fakülteden3’ünün dini, di¤erlerinin ise sosyal veteknik alanlarla ilgili oldu¤unu söyle-diler. Türkiye ile ciddi e¤itim projele-ri yürütmek ve aradaki ilmi iliflkilerigelifltirmek istedi¤ini söyleyen Rek-tör bey Türkiye’den gelecek misafirö¤retim üyelerini de lay›k›yla a¤›rla-yacaklar›n› ifade ettiler. ‹liflkilerin ge-liflmesi bizim de samimi dile¤imizdir.

Makale

Page 33: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

33Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Cumartesi günü ise iflleri büyükoranda bitirmenin rahatl›¤› ile gü-nübirlik olarak Pakistan’›n ilim vekültür flehri Lahor’a gitmeyi planla-d›k. Bize birkaç gündür arkadafll›kyapan floförümüz Müfltak bizi sabaherken otelden ald› ve 3,5 saat yolcu-luktan sonra Lahor’a ulaflt›rd›. Benflehri tan›yordum ve birbuçuk y›l ön-ce bir kez daha gitmifltim. AncakYusuf Erdo¤du bey için bu ilk tecrü-be idi. Buras› kendine özgü hayattarz› ve kalabal›¤› ile ‹slamabad’ahiç benzemiyordu. Bâbürlülerdenkalan kale ve meflhur Pâdiflâhî(Badflahi) Mescid ilk görülmesi ge-reken yerlerdi. Do¤unun büyük ‹s-lam flairi Muhammed ‹kbâl’i mesci-din esenlik veren gölgesinde bulu-nan kabrinde ziyaret ederek selam

verdik. Bu bizim için oldukça duygu-lu anlard›. Ona mezar› bafl›nda gö-nül dilimizle:

“Sen gönül dünyan›n zenginli¤iiçinde dolafl›rken Resûl-i Ekrem'e enmakbulü budur diye hediye olarakKurtulufl Savafl› esnas›nda akan Türkmilletinin kan›n› götürmüfltün, bizise depremi yaflayan Pakistanl›, Hint-li, Keflmirli müslüman kardefllerimi-zin kan› daha fazla akmas›n diye gel-dik buralara. Onlar›n ac›lar›n› birnebzecik olsun dindirebilir miyiz di-ye, bayram›n bayram oldu¤unun far-k›na vard›rabilir miyiz diye geldik bu-ralara. Bunu en iyi ancak sen hisse-debilirsin…” diyorduk. Bizi birbirimize daha fazlayaklaflt›rmak için bugün ‹kballere nede çok muhtac›z.

Lahor gezimiz baz› tarihi binalarve çarfl› gezintileri ile devam etti veakflam geç vakit ‹slamabad’a dön-dük. Türkiye’ye dönüfl günümüz olan15 Ocak’ta Pazar günü olmas› sebe-biyle ço¤u kapal› olan ‹slamabaddükkanlar›ndan hediyelik bir fleyleralacakt›k. Eve eli bofl gelmemek ge-rekiyordu. Ne var ki, ifllerimizin yo-¤unlu¤undan al›flverifl bu güne kal-m›flt›. En az›ndan bu bayram günle-rinde bizleri seve seve gönül hofllu¤uile gönderen efllerimize ve çocuklar›-m›za Pakistan’› hat›rlatan bir hediyealmal›yd›k. Benim ‹slamabad do-¤umlu on iki yafl›ndaki k›z›m için isebu, hediyeden baflka bir fley olacakt›!

Gece geç vakit uçak bizi Karaçi’yegötürdü. Buradan sabah 06 uça¤› ile‹stanbul’a hareket ettik. 16 Ocak Pa-zartesi günü TS ile 09.30’da Türki-ye’ye yeniden ayak basm›flt›k.

Bu kurban organizasyonu vesileile ben flahs›m ad›na bu organizasyo-nu yapanlara, vekâlet vererek kur-banlar›n› Pakistan’da kestiren azizhalk›m›za, bize Pakistan’da gönlünüaçan, deste¤ini veren tüm yetkililereve dostlara, kendisi de 9.000’e ekolarak 300 büyükbafl kurban kese-rek deprem bölgesine gönderenmezbahane sahibi Hac› Asgar’a gö-nülden müteflekkirim. Pakistan ileiliflkilerimizin felaket günleri yapt›¤›-m›z yard›mlaflmalarla s›n›rl› kalma-mas› en içten dile¤imdir. TDV

Page 34: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

34 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Sa¤l›k

a¤l›k alan›nda önemli yat›r›mlaryapan, sundu¤u hizmetlerle büyük

bir bofllu¤u dolduran Türkiye DiyanetVakf› 29 May›s Sa¤l›k Kurumlar› ‹fllet-mesi, hizmet halkas›na bir yenisiniekleyerek ‹stanbul Üsküdar’da; ayak-tan teflhis ve tedavi merkezi sunacakbir t›p merkezini hizmete açt›.

Diyanet ‹flleri Baflkan› Prof.Dr. AliBardako¤lu, Türkiye Diyanet Vakf›Sa¤l›k Koordinatörü Arif Özdemir ve‹stanbul Emniyet Müdürü CelalettinCerrah’›n kurdeleyi kesmesiyle aç›lanÜsküdar T›p Merkezi hastalar› kabuletmeye bafllad›.

Türkiye Diyanet Vakf›, ülkemizde-ki sa¤l›k hizmetlerine katk›da bulun-mak ve toplumun sa¤l›kl› bireylerdenoluflmas›na yard›mc› olmak amac›ylabafllatt›¤› hizmetleri yeni yat›r›mlarlasürdürmektedir.

Ülkemizde sa¤l›k alan›nda sunu-lan hizmetlere katk› sa¤lamak içinTürkiye Diyanet Vakf›nca 1997 y›l›ndaTDV 29 May›s T›p Merkezi ‹flletmesikuruldu. Bu iflletmeye ba¤l› olarak 2fiubat 1998 tarihinde Ankara’da 15yatakl›, 19 A¤ustos 1999 tarihindede ‹stanbul’da 136 yatakl› hastane-lerle hizmete baflland›. Bu kurumlar-da uluslararas› standartlarda “Aka-

demik yaklafl›m, ekonomik çözüm”slogan› ile hizmet verilmektedir.

Türkiye Diyanet Vakf›, bu hizmetisunarken, halk›n aya¤›na gitmeyi te-mel prensip kabul etmifl, bu düflün-ceden hareketle Üsküdar-Ba¤larba-fl›’nda ayaktan teflhis ve tedavi mer-kezini (Üsküdar T›p Merkezi) açm›fl-t›r. Bu uygulaman›n Ankara ve ‹stan-bul’un de¤iflik semtlerinde tesis edil-mesi de hedeflenmektedir.

‹stanbul Fatih’teki TDV 29 May›sÖzel ‹stanbul Hastanesi; 11 Eylül2002 tarihinde kalite belgesini alarakVak›f hastaneleri aras›nda ISO9001:2000 belgesini alan ilk hastaneolmufltur. Ankara Hastanesi ve Üskü-dar T›p Merkezi ise Ekim-2005 tari-hinde kalite belgesine hak kazanm›fl-t›r. Böylece TDV 29 May›s Sa¤l›k Ku-rumlar› ‹flletmesi’ne ba¤l› tüm ku-

rumlarda dünya standartlar›nda hiz-met verildi¤i belgelenmifltir.

T›pdaki tüm geliflmeleri takip edenTDV 29 May›s Fatih’deki Hastanesinde64 SLICE MULTIDEECTOR BT ile; dün-yan›n en geliflmifl 64 kesitli, çok dedek-törle, bilgisayarl› tomografi cihaz› has-talar›m›z›n hizmetine sunulmufltur.

Bu cihaz hastal›klar›n teflhisindeve vücudun ayr›nt›l› flekilde de¤erlen-dirilmesinde yeni ufuklar açmakta-d›r. Çok özel X ›fl›n tüpü, 64 kesit ala-bilen dedektörü ve ileri düzey bilgisa-yar programlar› sayesinde, tüm vü-cut organlar›n›n, kalbin ve kalbi bes-leyen koroner damarlar›n çok boyut-lu ayr›nt›l› resimleri al›nabilmektedir.Bu yeni teknoloji sayesinde t›kal› yada daralm›fl kalp damarlar› en incedallar›na kadar görüntülenebilmek-tedir. Bu ifllem sadece 5 saniyede ta-mamlanmaktad›r. Kalp anjiosu d›fl›n-da, tüm vücut incelemeleri, damarla-r›n, solunum yollar›n›n ve ba¤›rsakla-r›n içi aletsiz olarak (sanal endoskopiyöntemiyle) 3 boyutlu orijinal renkle-rinde görüntülenmektedir.

Emekli sand›¤›, SSK, Ba¤kur veÖzel statüdeki tüm vatandafllar›m›zhizmetlerimizden yararlanabilmek-tedir.

S

TDV

29 MAYIS ÜSKÜDAR TIP MERKEZ‹ AÇILDI

Page 35: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

35Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

E¤itim

Türkiye Diyanet Vakf› Türkiye’deki üniver-sitelerde örgün e¤itim-ö¤retim gören

8500 yüksekö¤renim ö¤rencisine sekiz ay sü-reyle ayda 70.YTL karfl›l›ks›z burs veriyor.Türkiye’de e¤itim alan›nda önemli hizmetlereimza atan Türkiye Diyanet Vakf›, örencilerinö¤renimlerine katk› sa¤lamak amac›yla bu y›ltoplam 4.760.000.YTL burs veriyor.

Bilindi¤i üzere bütün toplumlar›n ana he-defi yetiflmifl insan say›s›n› art›rmakt›r. Bu he-defe ulaflmak için de kaliteli e¤itim ve ö¤retimulafl›lacak hedefler aras›nda yer almaktad›r.Tarihin her döneminde, bilginin edinilmesi veöznellefltirilmesi, beceriye dönüfltürülmesi,hayat›n yeni bilgiler ›fl›¤›nda sürekli ve yenidendizayn›, insanlara e¤itim alan›nda itici bir güçve toplumsal bir meflgale olmufltur.

Toplumlara ö¤retmenlik yapan âlimlerinhizmeti, ders veren hocalar›n hizmeti, di¤erbütün hizmetlerden üstün tutuldu¤u gibi,e¤itim-ö¤retim kurum ve faaliyetleri için ya-p›lan hay›rlar da di¤er hay›rlarla mukayese bi-le edilmemifltir. Bu yüzden, Türk-‹slâm me-deniyetinin vak›f uygulamalar›n›n ço¤u e¤i-tim-ö¤retim faaliyetlerine münhas›rd›r.

Günümüz Müslümanlar›n›n da, ecdad›nayak›flan bir tav›r içerisinde, e¤itim - ö¤retimfaaliyetlerine katk›da bulunma hususundaözellikle arzulu olduklar› ve hay›rlar›n› müm-kün mertebe bu alana tahsis ettikleri görül-mektedir. Hem Allah r›zas› için kurulmufl birmüessese, hem de böyle bir medeniyetin mi-rasç›s› olan Türkiye Diyanet Vakf› kuruldu¤utarihten itibaren, e¤itim kurum ve hizmetle-rine her seviyede katk›da bulunmay› kaç›n›l-maz bir görev kabul etmifltir.

Bu sebeple Türkiye Diyanet Vakf› burs ko-nusuna hassasiyetle e¤itilmekte ve imkanlar›ölçüsünde burs hizmeti vermeye çal›flmaktad›r.

Ülkemizde yüksekö¤renim gençli¤ininbüyük bir bölümü orta tabaka ailelere men-suptur. Ayl›k masraflar›, aile gelirlerininönemli bir k›sm›na tekabül etmektedir. Burskonusunda, çeflitli vak›flar›n ve varl›kl› kiflile-rin yapt›klar› katk›lar takdire flayan olmaklaberaber, as›l ihtiyac›n ancak cüz’i bir k›sm›karfl›lanabilmektedir. Ö¤rencilere ciddi ma-nada burs imkân› sa¤layan Vakf›m›z, gerekkurdu¤u sistem, gerek ulafl›m say› ve sarfe-dilen kaynak ve gerekse gösterilen titizlik iti-bariyle bu alanda önemli bir bofllu¤u doldur-maktad›r. TDV

Türkiye Diyanet Vakf›ndan

8.500Ö¤renciye Burs

Page 36: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

36 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Türkiye Diyanet Vakf› 29 May›s Hastanesi taraf›ndan haz›rlanm›flt›r

Bilgi Hatt› : (0.212) 453 29 29 / 2096 - 2960 - 2962Tüp Bebek : (0.212) 453 29 95 - 453 29 29Adres : Vatan Caddesi

‹stanbul Emniyet Müdürlü¤ü yan›Fatih / ‹stanbul

Web : www.29mayis.com.tr

er geçen gün geliflen t›p teknolojisi, bebek sahibi olamayan çiftler içinde yeni tedavi yöntemleri sunuyor. Bu yöntemlerin en geliflmifli olan

ve halk aras›nda k›saca "tüp bebek yöntemi" olarak adland›r›lan yöntem-le, üreme tekniklerindeki seçenekler de günden güne art›yor. Emekli San-d›¤›’n›n ard›ndan SSK’n›n da tüp bebek tedavisi gören mensuplar›n›nmasraflar›n› belirli flartlarda karfl›layaca¤›n› aç›klamas›yla bir kez dahagündeme gelen Tüp Bebek Tedavisi hakk›nda merak edilen konular› 29May›s Hastanesi Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Bölümü Baflkan› ve Tüp Be-bek Merkezi Direktörü Doç.Dr. Birgül Gürbüz ile görüfltük:

İNFERTİLİTE (KISIRLIK) TANIMINI YAPAR MISINIZ?Bir çiftin herhangi bir do¤um kontrol yöntemi kullanmaks›z›n düzenli

cinsel iliflkisi olmas›na ra¤men bir y›l sonunda gebelik olmamas›na infer-tilite (k›s›rl›k) denir. Evli çiftlerin yaklafl›k %15’i bu sorun ile karfl›laflmak-tad›r.

İNFERTİLİTENİN SEBEPLERİ NELERDİR?‹nfertilite %40 oran›nda kad›nlardaki ovulasyon problemleri ve tüpler,

uterus ve serviksdeki çeflitli hastal›klara ba¤l› olarak ortaya ç›kmaktad›r.%40 oran›nda erkek faktorüne ba¤l›d›r ki bu sperm yap›m›ndaki organsalve fonksiyonel bozukluklara ba¤l›d›r. Geriye kalan çiftlerin yaklafl›k%15’inde hiçbir neden bulunamamaktad›r ve bu son gruba aç›klanama-yan infertilite grubu ad› verilmektedir.

NORMAL GEBELİK ORANLARI NELERDİR?Herhangi bir genital sistem bozuklu¤u olmayan sa¤l›kl› çiftlerde gebe

kalma oran› bir siklusda (bir ay) %20, üç ard›fl›k siklusda %50 ve bir y›liçinde %80 kadard›r.

İNFERTİLİTE NEDENİ İLE BAŞVURAN VEÇOCUK İSTEMİ OLAN ÇİFTLERDE İLK DEĞERLENDİRMENASIL OLMALIDIR?‹lk de¤erlendirme ideal olarak çiftin beraber ayr›nt›l› fertilite öyküsü-

nün dinlenmesi ve muayene ile bafllar. Yafl, önceki gebelikler, adet düze-ni, cinsel anamnez, cinsel yolla bulaflan hastal›klar ve infertilite öyküsüsorgulan›r. Daha sonra temel olarak yap›lmas› gereken tetkikler istenir.Bunlar; erkekte sperm analizi, kad›nlarda ise yumurtlaman›n olup olma-d›¤›n› araflt›ran basit tetkiklerdir. Kad›nlarda daha ileri tetkiklere ihtiyaç

ÇOCUK ÖZLEMİ ÇEKENLER İÇİN UMUT:

TÜP BEBEKYÖNTEMİ

H

Page 37: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

37Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

duyulmaktad›r. Bunlar; uteruskontürlerini ve tüplerin aç›kl›¤›n›araflt›ran histerosalpingografi, en-dometriumun progesteron hormo-nuna yan›t›n› araflt›ran endometri-al biopsi ve di¤er tetkikleri normalolan kad›nlarda son basamak tan›yöntemi olan tan›sal laparoskopigibi yöntemlerdir. Her çift için uy-gulanacak tan› ve tedavi yöntemitamamen o çifte özeldir.

İNFERTİLİTEDE NE GİBİTEDAVİ YÖNTEMLERİUYGULANMAKTADIR?‹nfertilite tedavisi tamamen se-

bebe yönelik basamak tedavisi flek-linde uygulanmaktad›r. Her çift ay-r› olarak de¤erlendirilerek, kifliyeözel tedavi planlan›r. Yumurtlamaproblemi olan kad›nlarda ilaçlarlayumurtlama sa¤lan›r, endometri-osis veya cerrahi ile düzeltilebilecekbozuklu¤u olan kad›nlarda cerrahitedavi uygulan›r, erke¤e ba¤l› in-fertilitede spermler çeflitli yöntem-lerle elde edilerek kullan›l›r, çiftinenfeksiyon ile ilgili bir infertilitesimevcutsa uygun antibiotik tedavisiuygulan›r. Yani tüp bebek k›s›rl›ktailk tedavi seçene¤i olmayabilir.

ÜREMEYE YARDIMCI TEKNİK NE DEMEKTİR VE NE ZAMAN UYGULANMALIDIR?Yard›mc› üreme teknikleri ka-

d›n vücudunda üretilen yumurtahücrelerinin vucüt d›fl›na al›narak

erke¤in spermi ile laboratuar orta-m›nda döllenmesi ve elde edilenembriyonun kad›n rahmi içine ve-rilmesi esas›na dayan›r. Tüp bebekve mikroenjeksiyon bu teknikler-dendir. Daha önce de bahsetti¤i-miz herhangi bir cinsel sistem bo-zuklu¤u bulunamayan aç›klanama-yan infertilitesi olan çiftler -ki bun-lar tüm infertil grubun %15’inioluflturmaktad›r- ÜYT için en uy-gun adaylard›r. Bunun yan›ndatüpleri ilgilendiren cerrahi ile dü-zeltilemeyen hastal›klar ve yap›fl›k-l›klar, ileri evre endometriosiz has-talar›, erke¤e ba¤l› infertilitesi olançiftlerde üremeye yard›mc› teknik-ler uygulanmaktad›r.

TÜP BEBEK VEMİKROENJEKSİYON İLEBAŞARIYI ETKİLEYENFAKTÖRLER NELERDİR?Çiftin infertilite nedeni, annenin

yafl›, transfer edilen oosit ve emb-riyo say›s› ve tüp bebek merkezinindonan›m ve deneyimi sonuçlar› et-kileyen faktörler aras›ndad›r.

İYİ BİR TÜP BEBEK MERKEZİ NASIL OLMALIDIR?Öncelikle deneyimli personel ve

merkezin donan›m› çok önemlidir.Gebeli¤i bafllamas› kadar gebeli¤indevam›n› sa¤layabilecek ve sonun-da aileye canl› bir bebek verebile-cek kapasitesi olan merkezler seçil-melidir.

Doç.Dr. Birgül Gürbüz Kimdir?

1960 y›l›nda Ankara’da do¤an Dr.Birgül Gürbüz 1977 y›l›nda AnkaraFen Lisesi’nden mezun olduktansonra Hacettepe Üniversitesi T›pFakültesi’nde t›p e¤itimini tamamla-d›. 1985-1989 y›llar› aras›nda Anka-ra Dr. Zekai Tahir Burak Kad›n veÇocuk Hastal›klar› E¤itim ve Arafl-t›rma Hastanesi’nde Kad›n Hasta-l›klar› ve Do¤um ‹htisas› yapt›.1991-1992 y›llar› aras›nda AmerikaBirleflik Devletleri Johns HopkinsÜniversitesi Üreme Endokrinolojisi,‹nfertilite ve Tüp Bebek Bölümü’ndeçal›flt›. 2000 y›l›nda ‹stanbulZeynep Kamil E¤itim ve Araflt›rmaHastanesi Tüp Bebek Bölümü’ndekurucu hekim olarak görev yapt›.2005 y›l›nda Doçentlik ünvan›n›alan Dr. Gürbüz, Ekim 2005 tarihin-den itibaren 29 May›s HastanesiKad›n Hastal›klar› ve Do¤um Bölü-mü Baflkan› ve Tüp Bebek MerkeziDirektörlü¤ü görevini yürütmektedir.Dr. Gürbüz’ün 25’i yurt d›fl›, 55’iyurt içi dergilerde yay›nlanm›fl 80makalesi ve 50 tebli¤i bulunmaktad›r.

TDV

Page 38: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

38 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

Ziyaret

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› taraf›ndan, Kongo Demokra-tik Cumhuriyeti Müslümanlar› ile iliflkilerin gelifltiril-

mesi amac›yla; KDC ‹slam Cemaati Resmi Temsilcisi Ab-dallah Mangal Luaba ve beraberindeki heyet ülkemizedavet edildi.

Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›nda çeflitli inceleme ve te-maslarda bulunan KDC ‹slam Cemaati Resmi TemsilcisiAbdallah Mangal Luaba, ‹slam Cemaatinin Geliflmesi veDi¤er Müslüman Örgütler ve Cemiyetler ‹le ‹liflkilerdenSorumlu Temsilci Yard›mc›s› Moussa Rash›d›, Yönetim,Yeniden Yönetim ve Hukuki Sorunlardan Sorumlu Tem-

silcisi Yard›mc›s› Yengula Maktumy Hassan ve KamuKurumlar› ile ‹liflkilerden Sorumlu Temsilci Yard›mc›s›Al’hajj Ikulu Lamajana ‹brahim’den oluflan heyet, Vakf›-m›z› da ziyaret ederek Vakf›m›z Genel Müdürü A.‹hsanSar›mert ile görüfltü.

Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ndeki Müslümanla-r›n durumu hakk›nda bilgi veren heyet Türkiye DiyanetVakf›’n›n yap›s› ve çal›flmalar› hakk›nda da bilgi istedi.

Vakf›m›z Genel Müdürü A.‹hsan Sar›mert, TürkiyeDiyanet Vakf›n›n kurulufl amac›, Vakf›n teflkilat yap›s› veözellikle yurt içi ve yurt d›fl›nda gerçeklefltirdi¤i faaliyet-ler hakk›nda bilgi verdi.

Türkiye Diyanet Vakf›n›n bir çok ülkede e¤itim, kül-tür, sosyal ve dini alanda önemli hizmetler gerçeklefltir-di¤ini belirten A.‹hsan Sar›mert, bir çok ülkeden ö¤ren-cinin Türkiye’ye getirildi¤ini ve bu ö¤rencilere e¤itim-ö¤-retim imkan› sa¤land›¤›n› belirtti.

Heyeti Türkiye’de görmekten duydu¤u memnuniye-ti dile getiren A.‹hsan Sar›mert, Müslümanlar›n iyi birdayan›flma ve yard›mlaflma içinde olmas› gerekti¤inisözlerine ekledi.

Kongo Demokratik Cumhuriyeti heyeti onuruna Vakf›-m›z Genel Müdürlü¤ünde bir yemek verildi. Vakf›m›z Müte-velli Heyeti II. Baflkan› Lütfi fientürk, Mütevelli Heyeti üyele-rimizin kat›ld›¤› yemek bir sohbet havas›nda geçti.

Romanya Müslümanlar› Müftüsü Murat Yusuf, Diyanet‹flleri Baflkanl›¤› çal›flmalar›n› yerinde görmek ve Baflkan-

l›¤›n tecrübelerinden faydalanmak amac›yla ülkemize geldi.

Vakf›m›z› da ziyaret eden ve Vakf›m›z Genel MüdürüA.‹hsan Sar›mert ile bir süre görüflen Murat Yusuf, Ro-manya’da yürütülen din hizmetleri hakk›nda bilgi vere-rek, ülkemizde olmaktan duydu¤u memnuniyeti dile ge-tirdi.

Romanya’da yaflayan Müslümanlar›n s›k›nt›lar› hak-k›nda bilgi veren Murat Yusuf, Romanya’da din hizmet-lerinin daha sa¤l›kl› yürütülebilmesi ve arzu edilen sevi-yeye ç›kar›labilmesi için çeflitli alanlarda iflbirli¤i talebin-de bulundu.

Vakf›m›z Genel Müdürü A.‹hsan Sar›mert de, TürkiyeDiyanet Vakf›’n›n yurt d›fl›na yönelik gerçeklefltirdi¤i faali-yetler hakk›nda bilgi vererek, Romanya’da yaflayan soy-dafl ve dindafllar›m›z için de bu güne kadar öncelikle e¤i-tim alan› olmak üzere dini ve kültürel alanda önemli des-teklerin verildi¤ini, bundan sonra da imkanlar ölçüsündeher türlü deste¤in verilmeye devam edece¤ini belirtti.

ROMANYA

KONGO DEMOKRAT‹K CUMHUR‹YET‹

TDV

Vakf›m›z›Ziyaret Edenler

Page 39: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

39Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

MALATYA

M alatya ‹l Müftülü¤üve Vak›f fiubemizce

gerçeklefltirilen toplumsalve kültürel hizmetlere biryenisi daha etlendi.

Türkiye Diyanet Vakf›Malatya fiubesince, Malat-ya ‹l Müftülü¤ünün bitifli-¤inde bir binan›n zemin ka-t› Türkiye Diyanet Vakf› flu-

be hizmetleri, Diyanet ya-y›nlar› sat›fl yeri ve afleviolarak kullan›lmak üzeresat›n al›narak, bir bölümüaflevi olarak düzenlendi.

Ramazan ay› boyuncaher gün 500 kifliye iftar ye-me¤inin verildi¤i aflevi, Ra-mazan ay› sonras›nda dahaftan›n belli günlerindeyemek verme ifline devametmektedir.

fiubelerimizdenFaaliyetler

AKSARAY

D iyanet ‹flleri BaflkanYard›mc›s› Necmettin

Nursaçan geçti¤imiz gün-lerde Aksaray ‹l Müftülü¤ü-nü ziyaret etti. Ayn› gün, ilve ilçe müftülüklerine ba¤l›personelin kat›l›m›yla bir is-tiflare toplant›s› düzenlendi.

Toplant›da; Diyanet ‹flle-ri Baflkanl›¤›n›n yapt›¤› hiz-metlerin önemi ve çal›flma-lar›n daha verimli olabilmesiiçin nelerin yap›lmas› gerek-ti¤i, topluma din hizmetleri-nin en güzel flekilde götürü-lebilmesi için yap›lacak iflle-

rin belirlenmesi, din görevli-lerin kendilerini her yöndendonan›ml› hale getirrmeleri-nin gereklili¤i, diyalog, hofl-görü ve samimi hizmetinsunulmas›n›n gereklili¤i ifl-lendi.

***Aksaray ‹l Müftülü¤üne

ba¤l› Merkez Fat›matüz-zehra K›z Kur’an kursundahaf›zl›¤›n› tamamlayan 6

bayan haf›z›n belgeleri dü-zenlenen merasimle tak-dim edildi.

‹l merkezinde bulunanSiteler Camiinde yap›lanmerasime kalabal›k bir top-luluk ifltirak etti. Merasim-de bir konuflma yapan Ak-saray ‹l Müftüsü ve TürkiyeDiyanet Vakf› fiube Baflkan›‹lhan Ayd›n, haf›zl›¤›n öne-mi hakk›nda bilgi vererek,

haf›zlar›n belgelerini taktimetti.

Merasim sonunda ha-f›zlara ve Kur’an kursu ö¤-rencilerine hay›rsever va-tandafllar taraf›ndan çeflitlihediyeler verildi.

TDV Aksaray fiubesi ta-raf›ndan da bayan haf›zla-r›n her birine ve Kur’an kur-su ö¤reticilerine hediye ola-rak 200.YTL ödül verildi.

Page 40: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

40 Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

fiubelerimizden Faaliyetler

MU⁄LA

C amiler ve Din Görevli-leri Haftas› münase-

tiyle Mu¤la ‹l Müftülü¤ün-ce, ‹l Özel ‹dare Konferans

N‹⁄DE

N i¤de ‹l Müftülü¤ü veNi¤de Vak›f fiubemiz

taraf›ndan Ramazan ay›n-

Salonunda bir konferansdüzenlendi.

Diyanet ‹flleri BaflkanYard›mc›s› Doç.Dr. FikretKaraman’›n konuflmac› ola-rak kat›ld›¤› konferans›n

da bir dizi etkinlik düzen-lendi.

Ramazan münasebetiy-le de¤iflik sosyal ve kültüreletkinlikler düzenleyen Ni¤de

aç›fl konuflmas›n› ‹l MüftüsüMahmut Yeleser yapt›.Doç.Dr. Fikret Karamanyapt›¤› konuflmada, camile-rin toplumu birlefltirmedekive dini hayat›m›zdaki yerine

‹l Müftülü¤ünün faaliyetle-rinden biri, vatandafllar›nyo¤un ilgi gösterdi¤i konserprogram› idi.

‹zmir 9 Eylül Üniversite-si Emekli Ö¤retim Görevlile-rinden Ali Ortap›nar’›n bafl-kanl›¤›nda din görevlilerin-den oluflan koro taraf›ndanTürk Tasavvuf Musikisi kon-seri sunuldu.

Ni¤de Valisi Gündüz Be-der’in de kat›ld›¤› konserevatandafllar›n yo¤un ilgigösterdi¤i gözlendi.

iflaret ederek bu alandayapt›¤› hizmetlere de¤indi.

Vatandafllar›n yo¤un ilgigösterdi¤i konferans› mü-teakip Türk Tasavvuf Musi-kisi konseri düzenlendi.

Ni¤de Müftülü¤ünün birdi¤er faaliyeti de; Merkez Mu-rat Pafla Camii Külliyesi Diya-net Sosyal Tesislerinin hizme-te aç›l›fl› oldu. Müfltemilat›n-da aflevi, okuma salonu, Diya-net yay›nlar› sat›fl yeri bula-nan sosyal tesislerde, Rama-zan ay› boyuncu 300 üniversi-te ö¤rencisine iftar yeme¤iverildi. Ayr›ca; Ni¤de Bor Müf-tülü¤ü taraf›ndan Ramazanay› münasebetiyle fakir veyard›ma muhtaç vatandaflla-ra iftar yeme¤i verildi.

Page 41: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

41Türkiye Diyanet Vakf› Haber Bülteni

fiANLIURFA

C amiler ve Din Görevlile-ri Haftas› münasebe-

tiyle fianl›urfa ‹l Müftülü¤ütaraf›ndan bir program dü-zenlendi.

Vali Yard›mc›s› Adil Nas,‹l Emniyet Müdürü KutlayÇelik, daire amirlleri ve kala-bal›k bir toplulu¤un ifltiraketti¤i toplant›da ‹l MüftüsüH›d›r Bayrak bir konuflmayapt›.

Konuflmas›nda camile-rin birlik ve beraberli¤e, yar-d›mlaflma ve dayan›flmayavesile oldu¤unu belirten H›-d›r Bayrak, din görevlilerinsorumluluklar›n›n öneminede¤indi.

Vali Yard›mc›s› Adil Nasda yapt›¤› konuflmada dingörevlilerinin sorumluluk

ÇAT

T ürkiye Diyanet Vakf› Çatfiubesi taraf›ndan yapt›-

r›lan Çat Müftülük sitesi dü-zenlenen bir törenle hizme-te aç›ld›.

Erzurum’un Çat ilçesin-de, hay›rsever merhumMehmet Çimen taraf›ndanTürkiye Diyanet Vakf›’na ba-¤›fllanan 471 m2 arsa üzeri-ne infla edilen müftülük si-

duygusu içinde hareket et-mesi gerekti¤i üzerindedurdu.

Yine Hafta Münasebe-tiyle fianl›urfa Müftülü¤ü ta-raf›ndan “Camiler ve Din Gö-revlilerin Toplumdaki Yeri”konulu bir konferans düzen-lendi. Konferansa konuflma-c› olarak kat›lan Prof.Dr.M.Kaz›m Y›lmaz camilerinönemi ve din görevlilerininüstlendi¤i misyon hakk›ndakonufltu.

Haftan›n bir di¤er aya¤›-n› da cami aç›l›fl› oluflturdu.

Mülkiyeti fianl›urfa Bele-diyesine ait 2500 m2 arsaüzerine yapt›r›lan; bir kat›konferans salonu, üç kattanoluflan caminin aç›l›fl› fianl›-urfa Belediye Baflkan Yar-d›mc›s› ‹brahim Güllüo¤lutaraf›ndan yap›ld›.

tesinin aç›l›fl merasimineErzurum Valisi CelalettinGüvenç, Erzurum Milletve-killeri Mustafa Il›cal›, Müca-hit Dalo¤lu, Diyanet ‹flleriBaflkanl›¤›n› temsilen Din ‹fl-leri Yüksek Kurulu Üyesi Yu-suf Altafl, Erzurum EmniyetMüdürü Tahsin demir, ‹lMüftüsü Ahmet Arslantürk,Çat Kaymakam› MehmetAyd›n, daire amirleri ve ka-labal›k bir topluluk kat›ld›.

DOMAN‹Ç

R amazan ay› münasebe-tiyle, Türkiye Diyanet

Vakf› Domaniç fiubesi ve ‹lçeMüftülü¤ü iflbirli¤i ile birkonferans düzenlendi. Os-mangazi Üniversitesi ‹lahi-yat Fakültesi Ö¤retim üyele-rinden Doç.Dr. Ali Çelik’inkonuflmac› olarak kat›ld›¤›konferansta Hz. Peygambe-rin hayat› anlat›ld›.

Konferanstan önce BursaOsmangazi Müftülü¤ü ‹mamHatiplerinden Engin Güneflve arkadafllar› taraf›ndanTürk Tasavvuf Musikisindenseçkin örnekler sunuldu.

Doç.Dr. Ali Çelik sundu-¤u tebli¤inde PeygamberEfendimizin hayat›ndan ör-nekler vererek, Peygambe-rimizin bütün insanl›k içinbir numune timsali oldu¤u-nu vurgulad›. TDV

Page 42: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

Türkiye Diyanet Vakf›2007 Y›l› Kutlu Do¤um Haftas›

‹SLAM ARAfiTIRMALARIÖDÜLÜ

Türkiye Diyanet Vakf›, her y›l ‹slâm ve Türk dünyas›n›n dini, sosyal, ekonomik vb.konular›nda yap›lm›fl ilmi bir araflt›rmaya ödül vermeyi gelenek haline getirmifltir. 2007y›l› ödülü:

Birinci : 10.000. YTL.‹kinci : 7.500. YTL.Üçüncü : 5.000. YTL. Dördüncü eserin bas›m› gerçeklefltirilecektir.

KONU: "KUR’AN TASAVVURUMUZ"‹slam düflünce gelene¤inde oluflan Kur’an tasavvurunun eksene al›nmas›, bu tasavvu-

run dini, felsefi temellerinin ortaya konulmas›; zaman içerisinde bu tasavvurda meydanagelen de¤iflim ve evrilmelerin saikleri ve neticeleriyle birlikte irdelenip de¤erlendirilmesibeklenmektedir.

KATILIM fiARTLARI1- Eserin önceden yay›mlanmam›fl olmas›,2- Eserlerin 10 (on) nüsha halinde teslim edilmesi ve yazar›n özgeçmiflinin eklenmesi,3- Eserin hacminin (sayfada 200 kelime itibariyle) 300 sayfadan az 400 sayfadan fazla

olmamas› gerekmektedir.4- Yar›flmaya gönderilen eserler yazarlar›na iade edilmeyecektir.5- Dereceye giren eserlerin yay›n hakk› sürekli olarak Vakfa ait olacakt›r ve yazara

Türkiye Diyanet Vakf› Telif Ücretleri Talimat› çerçevesinde telif ücreti ödenecektir. 6- Yabanc› dildeki eserler yar›flmaya kat›lamayacakt›r.

SÜREEserler en geç 30 Kas›m 2006 tarihinde Vakf›m›zda olacak flekilde gönderilecektir.

Baflvurular "Türkiye Diyanet Vakf› Dr. Mediha Eldem Sokak No:72/B Kocatepe/ANKARA"adresine elden veya posta ile yap›labilir. Postadaki gecikmeler dikkate al›nmaz.

Sonuçlar 2007 y›l› Kutlu Do¤um Haftas›nda ilan edilecektir.

Page 43: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

Türkiye Diyanet Vakf›2007 Y›l› Kutlu Do¤um Haftas›TAR‹H, TOPLUM ve DÜfiÜNCE

ARAfiTIRMALARI ÖDÜLÜ

Türkiye Diyanet Vakf›, her y›l ‹slâm ve Türk dünyas›n›n dini, sosyal, ekonomik vb.konular›nda yap›lm›fl ilmi bir araflt›rmaya ödül vermeyi gelenek haline getirmifltir. 2007y›l› ödülü:

Birinci : 10.000. YTL.‹kinci : 7.500. YTL.Üçüncü : 5.000. YTL. Dördüncü eserin bas›m› gerçeklefltirilecektir.

KONU: "TAR‹H‹ SÜREÇ ‹ÇER‹S‹NDE ‹SLAM’IN S‹MGE VE SEMBOLLER‹N‹N(fiEA‹R-‹ ‹SLAM) ALGILANIfiI"

‹slam düflünce gelene¤inde tarihi süreç içerisinde oluflan simge ve sembollerin (fieair-i‹slam) ortaya konulmas›; zaman içerisinde bu alg›lan›flta meydana gelen de¤iflim veevrilmelerin saikleri ve neticeleriyle birlikte irdelenip de¤erlendirilmesi beklenmektedir.

KATILIM fiARTLARI1- Eserin önceden yay›mlanmam›fl olmas›,2- Eserlerin 10 (on) nüsha halinde teslim edilmesi ve yazar›n özgeçmiflinin eklenmesi,3- Eserin hacminin (sayfada 200 kelime itibariyle) 300 sayfadan az 400 sayfadan fazla

olmamas› gerekmektedir.4- Yar›flmaya gönderilen eserler yazarlar›na iade edilmeyecektir.5- Dereceye giren eserlerin yay›n hakk› sürekli olarak Vakfa ait olacakt›r ve yazara

Türkiye Diyanet Vakf› Telif Ücretleri Talimat› çerçevesinde telif ücreti ödenecektir. 6- Yabanc› dildeki eserler yar›flmaya kat›lamayacakt›r.

SÜREEserler en geç 30 Kas›m 2006 tarihinde Vakf›m›zda olacak flekilde gönderilecektir.

Baflvurular "Türkiye Diyanet Vakf› Dr. Mediha Eldem Sokak No:72/B Kocatepe/ANKARA"adresine elden veya posta ile yap›labilir. Postadaki gecikmeler dikkate al›nmaz.

Sonuçlar 2007 y›l› Kutlu Do¤um Haftas›nda ilan edilecektir.

Page 44: TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI · 2017. 11. 16. · mas› gibi alg›lanmaktad›r. Ancak kitap ve kitap okuman›n yerini hiç bir teknolojik geliflmenin doldurmas› da mümkün olamamak-tad›r.

TÜRK‹YE D‹YANET VAKFI Yay›n Matbaac›l›k ve Ticaret ‹flletmesi

ABONEL‹K ‹Ç‹N B‹ZE ULAfiAB‹LECE⁄‹N‹Z TELEFONLAR‹fiLETME MERKEZ‹ Tel: (0.312) 354 91 31 Faks: 354 91 32 • ADANA YAYINEV‹ Tel: (0.322) 352 51 57 Faks: 352 69 18 • ANKARA fiUBE Tel: (0.312) 354 91 31 Pbx Faks: 354 91 32

ANKARA / AfiT‹ YAYINEV‹ Tel & Faks: (0.312) 224 03 84 - 224 10 00 /15 18 • ANKARA / SIHH‹YE YAYINEV‹ Tel: (0.312) 229 73 36 Faks: 231 51 10

ANTALYA YAYINEV‹ Tel: (0.242) 242 15 24 Faks: 243 28 09 • AYDIN YAYINEV‹ Tel & Faks: (0.256) 213 50 49 • BURSA fiUBE Tel: (0.224) 328 81 55 Faks: 328 81 56

ÇORUM YAYINEV‹ Tel & Faks: (0.364) 213 37 26 • D‹YARBAKIR YAYINEV‹ Tel & Faks: (0.412) 224 40 91 • ELAZI⁄ YAYINEV‹ Tel: (0.424) 236 96 70 Faks: 236 99 08

ERZURUM YAYINEV‹ Tel: (0.442) 234 36 96 Tel & Faks: 235 20 98 • ‹STANBUL / CA⁄ALO⁄LU YAYINEV‹ Tel: (0.212) 511 44 32 Faks: 511 45 40

‹STANBUL I. fiUBE Tel: (0.212) 518 46 04 - 518 06 11 Faks: 518 83 07 • ‹STANBUL II. fiUBE Tel: (0.216) 474 12 02 (3 Hat) Faks: 474 12 04

‹ZM‹R YAYINEV‹ Tel (0.232) 482 18 36 Tel & Faks : 441 82 04 • ‹ZM‹R ‹RT‹BAT BÜROSU Tel & Faks : (0.232) 246 05 91 KAYSER‹ YAYINEV‹ Tel: (0.352) 222 51 95 Faks: 221 15 10

KONYA fiUBE Tel: (0.332) 350 97 66 Faks: 353 09 75 • SAMSUN YAYINEV‹ Tel: (0.362) 447 29 10 Faks: 447 29 15 • TRABZON YAYINEV‹ Tel: (0.462) 326 17 47 Faks: 326 90 44