T.C. KUZEYDOĞU ANADOLU KALKINMA AJANSI TÜRK … · 2019-05-10 · T.C. KUZEYDOĞU ANADOLU...
Transcript of T.C. KUZEYDOĞU ANADOLU KALKINMA AJANSI TÜRK … · 2019-05-10 · T.C. KUZEYDOĞU ANADOLU...
T.C. KUZEYDOĞU ANADOLU KALKINMA AJANSI
TÜRK YATIRIMCILAR İÇİN İRAN TİCARET REHBERİ
ERZURUM YATIRIM DESTEK OFİSİ
Araştırma Raporu (2018/4)
-Her hakkı saklıdır.-
Ekim, 2018.
İÇİNDEKİLER
YÖNETİCİ ÖZETİ…………………………………………………………………………………………………………………6
1. ÜLKE BİLGİLERİ…………………………………………………………………………………………………………….13
1.1. Coğrafi Yapı, İklim Ve Çevre…………………………………………………………………………………….13
1.2. Nüfus ve İşgücü Yapısı……………………………………………………………………………………………13
1.3. Yönetim Sistemi…………………………………………………………………………………………………….13
2. GENEL EKONOMİK GÖRÜNÜM………………………………………………………………………………….15
2.1. Mevcut Durum………………………………………………………………………………………………………15
2.2. Güncel Sektörel Fotoğraf ………………………………………………………………………………………18
3. TÜRKİYE-İRAN ARASI DIŞ TİCARET…………………………………………………………………………………23
3.1. İran’ın Genel Olarak Dış Ticareti……………………………………………………………………………..23
3.1. İran’ın Türkiye ile Olan Dış Ticareti………………………………………………………………………….24
4. İRAN’DAKİ POTANSİYEL YATIRIM ALANLARI…………………………………………………………………31
4.1. Petrol ve Doğalgaz Sektörü…………………………………………………………………………………….31
4.2. Petrokimya Sektörü……………………………………………………………………………………………….31
4.3. Enerji Sektörü………………………………………………………………………………………………………..32
4.4. Otomotiv Sektörü………………………………………………………………………………………………….33
4.5. Madencilik Sektörü………………………………………………………………………………………………..34
4.6. Perakende Sektörü………………………………………………………………………………………………..34
4.7. İnşaat ve Altyapı Sektörü………………………………………………………………………………………..35
4.8. İnşaat Malzemeleri Sektörü……………………………………………………………………………………36
4.9. Makine Sektörü……………………………………………………………………………………………………..36
4.10. Tekstil Sektörü…………………………………………………………………………………………………….37
4.11. Turizm Sektörü…………………………………………………………………………………………………….37
4.12. Sağlık Sektörü………………………………………………………………………………………………………38
5. İRAN’DA İŞ YAPMAYA İLİŞKİN SÜREÇLER VE YÖNTEMLER………………………………………………39
5.1. Acenta Atanması……………………………………………………………………………………………………39
5.2. Şube Kurulması……………………………………………………………………………………………………..40
5.3. İş Ortaklıkları Kurulması…………………………………………………………………………………………40
5.4. Bir İran Firması Kurulması……………………………………………………………………………………….41
5.5. Yabancı Yatırım Kanunu Çerçevesinde Şirket Kurulması……………………………………………41
5.6. İran’da Oturma İzni Alma Süreci……………………………………………………………………………..42
5.7. İran’da İkamet Edenler İçin Gerekli Gidiş ve Dönüş Belgeleri…………………………………….42
6. İRAN’DA YATIRIM YAPAN YABANCI YATIRIMCILARA SAĞLANAN YATIRIM TEŞVİK
UNSURLARI………………………………………………………………………………………………………………….....43
6.1. Vergi Muafiyetleri………………………………………………………………………………………………….43
6.2. Gümrük Muafiyetleri……………………………………………………………………………………………..43
6.3. Serbest Ticaret ve Sanayi Bölgeleri Kapsamında Sunulan Teşvikler……………………………44
6.4. İran’daki Özel Ekonomik Bölgeler Kapsamında Sunulan Teşvikler……………………………..45
7. İRAN’DA TİCARET YAPMAK İSTEYEN YATIRIMCILARIN KARŞILAŞMASI MUHTEMEL PAZARA
GİRİŞ ENGELLERİ VE SORUNLAR……………………………………………………………………………………….46
7.1. İthalat Politikaları…………………………………………………………………………………………………..46
7.2. Lisans Uygulamaları ve İthalat-İhracat Yasakları……………………………………………………...47
7.3. Teknik Mevzuat ve Uygunluk Değerlendirme Prosedürleri ………………………………………49
7.4. Ticaret Politikası Önlemleri…………………………………………………………………………………….50
7.5. Kamu Alımları………………………………………………………………………………………………………..50
7.6. Fikri Mülkiyet Hakları……………………………………………………………………………………………..52
7.7. Vize Uygulamaları………………………………………………………………………………………………….53
7.8. Diğer Engeller………………………………………………………………………………………………………..54
7. İRAN’DA TİCARET YAPAN TÜRK YATIRIMCILARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN PROSEDÜREL
İŞLEMLER…………………………………………………………………………………………………………………….....56
8. İRAN’DA TİCARET YAPMAK İSTEYEN YATIRIMCILARA TAVSİYELER…………………………………59
EK 1: TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN İRAN’DAKİ TİCARÎ TEMSİLCİLİKLERİ………………………………60
EK 2: İRAN’DA TÜRK YATIRIMCILARA HİZMET VEREBİLECEK TERCÜME BÜROLARI……………..61
ÜLKE KİMLİĞİ
Resmi adı : İran İslam Cumhuriyeti
Başkenti : Tahran
Nüfusu : 81.162.788 (WB, 2017)
Yüzölçümü : 1.648.195 km²
Resmi Dili : Farsça
Para Birimi : Riyal (Halk arasında Tümen ifadesi kullanılmaktadır.)
1 Tümen = 10 Riyal
GSYİH : 409,3 milyar $ (IMF, 2017)
Kişi Başına GSYİH : 5026,5 $ (IMF, 2017)
Büyüme Oranı : % 3,7 (IMF, 2017)
Önemli Kentler : Tahran (Tehran) - İran Başkenti
Meşhed (Mashhad) - Horasan/Razavi Eyaleti’nin Başkenti
İsfahan (Isfahan) - İsfahan Eyaleti’nin Başkenti
Tebriz (Tabriz) - Doğu Azerbaycan Eyaleti’nin Başkenti
Şiraz (Shiraz) - Fars Eyaleti’nin Başkenti
Önemli Limanlar : Şehit Recai Limanı - (Körfez Kıyısındaki En Büyük Liman)
Chabahar Limanı (İran’ın Güneyinde, Umman Denizi Kıyısında)
Bender Anzali Limanı (İran’ın Kuzeyinde, Hazar Denizi Kıyısında)
Ölçü Birimleri : Kilogram, metre.
Saat Farkı : Türkiye + 1,5 saat
Voltaj : İran’da şehir cereyanı 220 volttur.
Hafta Sonu Tatili : Perşembe-Cuma
Yılbaşı : 21-24 Mart (Nevrûz)
Milli Bayram : 11 Şubat
6
YÖNETİCİ ÖZETİ
(1) Tarihî İpek Yolu sayesinde, eski çağlardan bu güne Avrupa ve Asya ticareti
bağlamında stratejik bir geçiş sahası olan İran, ülkede petrolün ve doğalgazın keşfedilmesi ile
birlikte, Dünya ticaretinde çok daha önemli bir aktör hâline gelmiştir.
(2) İran’ın nüfusu yaklaşık 82 milyondur. İran’da aktif işgücü 27,3 milyon kişi olup,
işsizlik oranı ise %13,1’dir.
(3) İran’da gücün ulema ile halk tarafından seçilen temsilciler arasında hiyerarşik olarak
paylaşıldığı, dini teokrasi ile Başkanlık sistemi karışımı kendine özgü bir yönetim biçimi
hâkimdir. İran’da siyasi parti temelinde bir yapılanma bulunmamaktadır. İran, 31 vilayetten
oluşmaktadır.
(4) İran’ın hâlihazırda muhatap olduğu başlıca iç ekonomik sorunlar; özellikle genç
nüfusta artan işsizlik, yükselen enflasyon, halkın alım gücünün zayıflaması, Riyal’in döviz
karşısında değer kaybetmesidir.
(5) İran, İlgili Kalkınma Programları çerçevesinde, ekonomisini petrol ve doğalgaza
bağımlılıktan kurtarmayı ve ihracatını geliştirmeyi öncelikli hedefi saymıştır. İran’da Şah Rıza
Pehlevi döneminden beri devam eden ithal ikameci politikalar doğrultusunda, ülkenin çeşitli
yerlerinde üretim tesisleri açılmıştır ve hâlihazırda açılmaya devam etmektedir.
(6) İran’da ana sanayi kolları; otomotiv, metaller (çelik, bakır), çimento ve petrokimya
alt sektörleridir. İran sanayisinin lokomotif sektörü ise, ortalama yıllık 1,5 milyon adetlik
üretim ile otomotiv sektörüdür. İran otomotiv sektörü üretim hacmi bakımından Dünya’da
20. sırada yer almaktadır.
(7) İran 23,6 milyon hektarı bulan ekilebilir alanları ile Dünya’da tarım üretimi
çeşitliliği (çiftlik ve bahçe üretimi dâhil) açısından dördüncü sırada yer almaktadır. Geniş
ölçekli sulama programlarıyla birlikte çiçek ve fıstık gibi ihracata yönelik tarımsal mal
gruplarında artan üretim, bu alanda İran'da hiçbir sektörde olmadığı kadar sağlıklı bir
ekonomik yapı ortaya çıkarmıştır. İran’ın tarım odaklı ithalatında; buğday, arpa, mısır, şeker,
pirinç, çay, et ve tarım makineleri önemli yer tutan kalemler arasında yer almaktadır.
(8) İran Ekonomisi, son 40 yıllık dönem boyunca daima ham petrol fiyatlarına bağlı bir
gelişim sergilemiştir. 2000'li yılların başında 99,5 milyar varil petrol rezervi ile Dünya
7
sıralamasında dördüncü sırada iken son yıllarda bulunan yeni rezervlerle 137,5 milyar varil ile
Dünya petrol rezervleri açısından ikinci sıraya yükselmiştir. Dünya’nın kanıtlanmış ham petrol
rezervlerinin %11,5’i İran da bulunmaktadır. Ayrıca, 26,69 trilyon m³’lük doğalgaz
rezervleriyle Rusya’dan sonra doğalgaz açısından da ikinci büyük rezervleri elinde
bulundurmaktadır.
(9) İran’da, doğalgazın petrol gelirlerindeki oynamaları stabilize edecek bir sektör olarak
görülmeye başlanmasından sonra doğalgaz yataklarının işletmeye açılması fikri ağırlık
kazanmıştır. Ülkenin güneyinde bulunan ve 8–13 trilyon m³ doğalgaz rezervi olduğu tahmin
edilen Güney Pars Sahası'nın geliştirilmesine yönelik projenin bazı aşamaları, ihraç edilmek
üzere sıvılaştırılmış doğalgaz üretimine ayrılmıştır. Güney Pars Doğalgaz Sahası, Basra
Körfezi’nde İran ile Katar arasında paylaşılan ''offshore'' bir alandır. İran, kendi payı üzerinde
28 safhada geliştirme projeleri yürütmekte ve bu amaçla yabancı sermayeyi çekmeye gayret
etmektedir.
(10) Ekonomisi içerisinde ciddi bir yer tutmamasına rağmen İran sadece petrol ve
doğalgaz rezervleri bakımından değil aynı zamanda birçok maden cevheri bakımından da
zengin bir ülkedir. İran, Dünya’nın en büyük çinko rezervlerine sahiptir. Ayrıca Dünya’nın
ikinci en büyük bakır rezervleri ve dokuzuncu büyük demir rezervleri İran'da bulunmaktadır.
Kromit, uranyum, kurşun, manganez, kömür ve altın İran da mevcut diğer maden
cevherleridir. Önemli rezervlerin varlığına karşılık İran'ın Dünya maden üretimindeki yeri
%1,5'in de altındadır ve bu nedenle madeni varlıkların İran ekonomisine kazandırılabilmesi için
yabancı teknoloji ve sermayeye gereksinim duyulmaktadır.
(11) Yabancı bankaların İran’da tesisi veya şube açmalarına olanak veren yasa 2009
yılının başlarında yürürlüğe girmiştir. İran’da lisanslı faaliyet gösteren yabancı bankalar
olmamakla beraber 36 adet “Banka ve Kredi Kuruluşu” faaliyet göstermektedir. İran’da KDV
oranı %9, kurumlar vergisi oranı %25, işverenin prim kesintisi oranı ise %23’tür.
(12) İran’daki kambiyo rejimi, kısaca şu şekilde özetlenebilir: Dolar ile dış ticarete
müsaade edilmemektedir; yurtdışına döviz havalesi sadece bankalar üzerinden
yapılabilmektedir; bankalar yurtdışı havale izinleri için MB’den talimat beklemek
durumundadır; Dolar ve Avro kurları İMB tarafından sabitlenmiş ancak sonra serbest piyasada
kur belirlenmesi serbest bırakılmıştır; döviz bürolarına döviz satışında sınırlama getirilmiştir;
seyahatlerde kişi başı taşınabilecek döviz tutarı İran’a havayoluyla gidecek için 10.000 Avro,
8
ülkeden havayoluyla ayrılacak yolcu için 5.000 Avro, kara yoluyla ülkeden çıkacak içinse
2.000 Avro’dur.
(13) İran’ın dış ticaretinde en büyük pay, Çin’indir ve ihracatın %77’si petrol (gtp:27)
sektöründe olup, Uzakdoğu (Çin, Güney Kore, Hindistan, Japonya) ağırlıklıdır (%73). İran’ın
ihraç ettiği en önemli madencilik sektörü ürünleri; demir, bakır, çinko, alüminyum, krom,
kurşun, manganez, kömür ve mermerdir.
(14) Türkiye, İran’a başlıca demir ve çelik, tekstil elyafı ve mamulleri ile otomotiv yan
sanayi ürünleri ihraç ederken, Türkiye’nin İran’dan ithalatının çok büyük bölümünü ise, ham
petrol ve doğal gaz oluşturmaktadır. Türk ürünleri İran pazarında önemli ölçüde rağbet
görmekte olup, İran piyasasında “Türk Malı” imajı olumludur.
(15) Türkiye-İran Tercihli Ticaret Anlaşması ile, Türkiye’nin bazı tarım ürünlerinde İran’a
tarife indirimi vermesi ve buna karşılık İran’ın ise, bazı sanayi ürünlerinde Türkiye’ye tarife
indirimi sağlaması kararlaştırılmıştır. İran’ın, Tercihli Ticaret Anlaşması ile Türkiye’ye tarife
indirimi sağlayacağı ürünler arasında; temizlik ürünleri, ilaç, kozmetik, plastik malzemeler,
orman ürünleri, tekstil, hazır giyim, ev tekstili, mobilya, çelik ürünleri, demir ve demir dışı
metaller, buzdolabı, bulaşık makinaları gibi beyaz eşya ürünleri, klimalar ve elektrik-
elektronik ürünleri gibi birçok ürün yer almaktadır.
(16) Türk ihraç ürünlerinin tanıtımına destek olmak üzere Türkiye İhracatçılar Meclisi
(TİM) aracılığı ile toplam 28 ülkede açılması planlanan Türk Ticaret Merkezlerinin (TTM) ilki 9
Temmuz 2017 tarihinde Tahran’da açılmıştır. Hâlihazırda, tekstil, konfeksiyon, kimya ve
mobilya sektörlerinden 53 firmanın yer edindiği Merkezde 12’si TTM elemanı olmak üzere
20 kişi istihdam edilmektedir.
(17) Türkiye’nin Tahran Ticaret Müşavirliği kayıtlarına göre, 15 Mart 2018 itibarı ile
İran’da 27 adet Türk yatırımı mevcut olup, söz konusu yatırımların tutarı yaklaşık 489 milyon
$ değerindedir. Türkiye’nin Tebriz Ticaret Ataşeliği tarafından ise görev bölgesinde muhtelif
ölçeklerde 145 milyon $ tutarında 64 yatırımın tespit edildiği bildirilmektedir. Söz konusu
yatırımların sektörel dağılımına bakıldığında, öne çıkan sektörlerin kimyasal ürünler, kâğıt ve
kâğıt ürünleri, plastik ürünler, ev tekstili, mobilya üretimi ve perakende mağazacılık olduğu
görülmektedir.
9
(18) İran’a ihracatta potansiyel ürünler şu şekildedir: Tıbbi cihazlar ve ilaçlar; beyaz
eşya; ağır iş makinaları, tarım makinaları ve ekipmanları; taş/maden cevheri kırma-ayıklama
makinaları; büro/hastane/mutfak mobilyaları; yiyecek/içecek/ambalaj sanayisinde kullanılan
makinalar; plastikten tüpler/borular ve levhalar; elektrik devresi teçhizatı, elektrik
transformatörleri, kablolar; adi metallerden pencere/kapı donanımları; muslukçu/borucu
eşyası; pompalar, kompresör, jeneratör; oto yedek parça; suni ve sentetik lifler; gıda ürünleri
(bitkisel yağ, çikolata, margarin).
(19) İran’daki potansiyel yatırım sektörleri; Petrol ve doğalgaz, petrokimya, enerji,
otomotiv, madencilik, perakende, inşaat ve altyapı, inşaat malzemeleri, makine, tekstil, turizm
ve sağlık sektörleridir.
(20) İran’da beş tip iş yapma yöntemi bulunmaktadır: Acenta atanması; şube
kurulması; iş ortaklıkları kurulması; bir İran Firması kurulması ve Yabancı Yatırım Kanunu
çerçevesinde şirket kurulması.
(21) İran’da üç tip ticari temsilcilik bulundurulabilmektedir: Bir işlemin tarafları
arasında aracılık yapan “broker”lar; kendi isimleri üzerine ama temsil ettikleri namına iş yapan
komisyoncular ve ticari acentalar.
(22) İran’da yatırım yapan yabancı yatırımcılara sağlanan yatırım teşvik unsurları:
Vergi muafiyetleri; gümrük muafiyetleri, Serbest Ticaret ve Sanayi Bölgeleri kapsamında
sunulan teşvikler ve Özel Ekonomik Bölgeler kapsamında sunulan teşvikler.
(23) İran’da bir firma ihracat ve ithalat yapmak istiyorsa mutlaka üyesi olduğu Ticaret
Odası aracılığı ile firması adına bir “Kart-ı Bazargani” belgesine (İthalat-İhracat Yetki Belgesi)
sahip olmalıdır. Yetki belgesi ile birlikte yanına yapacağı ithalat işlemi ile alakalı proforma
faturayı (ya da sözleşme ve benzeri destekleyici bazı evraklar da olur) alan ilgili firma, İran
Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanlığı’nın (Ministry of Industry, Mine and Trade) online sistemi
üzerinden sipariş kaydı açtırmalıdır. Bu kapsamda, faturaların, gümrük belgelerinin ve
sözleşmelerin düzenlenmesinde bu durum dikkate alınmalıdır. İlgili işlemler, sadece proforma
fatura değil ithalatçı ile yapılacak ve tüm koşulları net olarak ortaya konacak bir sözleşme
çerçevesinde gerçekleştirilmelidir.
10
(24) 31.01.2018 tarihli tebliğ ile artık İranlı ithalatçı firmalar Güney Kore, Çin,
Hindistan ve Türkiye’den yapacakları ithalat işlemlerinde bankacılık sistemi dışında ödeme
yapamamaktadır. Bu bağlamda, İranlı ithalatçı firma para transferini yapacağı bankasını
sistem üzerinden seçmek zorundadır. Kayıt işlemi ve aracı banka tespiti süreci tamamlandıktan
sonra mal/hizmet ithalata hazır duruma gelir. Sab-te-sefareş işlemi tamamlanan ve ödemesi
İranlı bankalar üzerinden yapılacak olan ithalatın bedeli, seçilen banka tarafından geçerli kurlar
üzerinden döviz tahsisi yapılması için Merkez Bankası sistemine girilir.
(25) Banka, ithalat işlemi ile ilgili gerekli tüm izin ve prosedürlere yönelik belgelerin de
tamamlanmış olması hâlinde malın bedelini transfer eder. İthalatçı firma, gümrük
beyannamesi ve aracı banka onayını gümrük işlemlerinin tamamlanmasını teminen gümrük
sürecini takip edecek yetkililere (gümrük muamelecisi) teslim eder. Ürünün içeriği ve nakliye
türüne göre çeşitli gümrük harç ve vergiler ile birlikte diğer bazı ücret ve harçlar ortaya
çıkabilmektedir. Gümrük muamelecisi vergi, harç ve ücretlerin ödemelerini dikkatli şekilde
takip etmelidir.
(26) İran’da son dönemde yaşanan dalgalanma üzerine döviz kurlarının kontrol altına
alınması için 10 Nisan 2018’den itibaren ABD Doları’nın ayrım gözetmeksizin herkese 42.000
IRR’den satılması, söz konusu kur dışında bir fiyattan satış yapanlara “uyuşturucu kaçakçısı”
ve karaborsacı muamelesi yapılarak sert yaptırımlar uygulanması kararlaştırılmıştır.
(27) İran’da gümrük vergileri oldukça yüksek düzeyde belirlenmekte ve birçok
sektörde yerli üretimi koruma hedefi çerçevesinde önemli bir araç olarak kullanılmaktadır.
İran’ın DTÖ üyesi olmaması da bu konuda keyfi uygulamalara gitmesini kolaylaştırmaktadır.
(28) İran’da üretilen birçok ürünün ihracatında izne gerek bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, bazı ürünler için ihracatçının, ilgili makamlardan ihracat bazında izin
alması gerekmektedir. Mal ihracatında aslında herhangi bir gümrük vergisi bulunmamakta
ve CBT de alınmamaktadır. Bununla birlikte bazı dönemlerde hammadde olarak kullanılan
bazı madenler gibi ürünlerin ülkeden çıkışını caydırmak amacıyla ihracat vergisi uygulamasına
gidildiği bilinmektedir.
(29) İran dış ticaret rejimi çerçevesinde ithalat için gerekli belgeler şunlardır:
Proforma fatura, ticari fatura, paketleme listesi, yükleme belgesi, sigorta poliçesi, menşe
belgesi.
11
(30) İran’da dış ticarete ve yabancı yatırıma ilişkin uygulamalardaki standartlar
konusunda keyfilik olduğu, yeni çıkan uygulamaların takibinde zorluklar yaşandığı,
standart dışı sahte ürünlerin piyasada bulunabildiği ve bunlara karşı önlemlerin
uygulanmasında sıkıntılar yaşandığı bilinmektedir.
(31) İran İhale Kanunu’nda birçok detayın belirlenmiş olmasına ve şeffaflığın
hedeflenmesine rağmen mevzuat çerçevesinde gerekli bazı kurumların henüz
oluşturulmamış olması uygulamada sorunlar yaşanmasına neden olmaktadır.
(32) Türk vatandaşları İran’a her girişte 90 gün turistik olarak kalabilmekte, 90 günü
aşmaları hâlinde para cezası ödemeleri ve Emniyet makamlarından çıkış vizesi almaları
gerekmektedir. İran vatandaşları ise Türkiye’de 180 gün içinde 90 gün kalabilmekte, süreyi
aşmaları hâlinde para cezası ödemeleri gerekmekte, söz konusu cezayı ödememeleri hâlinde
5 yıl gibi bir süre giriş yasağına tâbi tutulmaktadırlar.
(33) İran’da iş ve yatırım ortamını olumsuz etkileyen bir husus bankacılık sisteminde
yaşanan sorunlardır. Geçmişte ambargodan dolayı ödemelerde yaşanan sıkıntılar İran’da iş
yapmak isteyen tüm çevrelerin ortak sorunu olmuştur. 2016 yılı başından itibaren finans
sisteminin Dünya’ya entegre olması yönünde gelişmeler yaşanmışsa da ABD Doları ile işlem
yapılamamakta, para transferinde sorunların artarak devam ettiği bilinmektedir.
(34) İran Merkez Bankası (CBI) tarafından Çin, Hindistan, Güney Kore ve Türkiye’den
yapılacak ithalata yönelik para transferinin sadece bankacılık sistemi üzerinden yapılması
zorunluluğu ve sipariş kayıtlarının “döviz intikali olmaksızın” yapılamaması uygulaması
başlatılmıştır.
(35) İran Hükümeti, Nisan 2018 sonu itibarı ile tüm devlet kurumlarına ve İran’da
faaliyet gösteren tüm şirketlere mali tablolarını ve diğer tüm resmi bildirimlerini ABD doları
yerine Euro ile yapmaları yönünde talimat vermiştir. Ayrıca, Euro-Riyal (IRR) kur bilgisini
yayınlama yetkisi artık sadece CBI’dadır.
(36) Sarraflar üzerinden küçük yatırımcılar tarafından arbitraj amaçlı yapılan döviz
alım ve satım işlemleri yasaklanmış, bu işlemlerin takibine başlanmıştır. Döviz bürolarına,
sadece kimlik kartlarını, pasaportlarını ve seyahat biletlerini sunan müşterilere 5.000 $’a
kadar döviz satma izni verilmiştir.
(37) İran’dan turistik ya da diğer bazı sebeplerden ötürü yapılacak yurtdışı
12
seyahatlerinde kişi başı taşınabilecek döviz sınırlandırılmıştır. Yurtdışı çıkışlarda (hava yolu)
kişinin üzerinde taşıyabileceği azami tutar 5.000 Euro (ya da ona eş değerde diğer para
birimleri) olarak tespit edilmiştir. Bu sınır kara, demir veya deniz yolu ile ülkeyi terk eden
yolcular için 2.000 Euro’dur.
(38) İran’da dış ticaretin kural ve kanunları sıkça değiştiğinden ve uygulama sırasında
gerek şeffaflık gerek önceden hazırlık yapma gibi hususlarda eksiklikler bulunmasından
dolayı, sözleşmelerde, gümrük vergilerinin, ithalat prosedürlerinin, ithalata konu ürün
ve/veya miktarların değişmesi gibi hallerde ortaya çıkacak sorunların ithalatçı tarafından
çözülmesine yönelik hükümler bulundurulmalıdır.
(39) İran’la dış ticaret kapsamında, ödemenin yapılması ile teslim şekli arasındaki
ilişkiye dikkat edilmelidir. (Türkiye’den İran’a yapılan ihracatta teslim şeklinin genellikle
fabrika kapısı olduğu, bu nedenle, nakliye ve gümrükleme işlemlerinin İranlı ithalatçılar
tarafından üstlenildiği bilinmektedir.)
(40) İran ile ticaret yapan/yapacak firmaların, AB’nin İran’a yönelik KOEP kapsamında
hâlihazırda uygulamaya devam ettiği yukarıda belirtilen (kısmi) yaptırımları (ürün, şahıs,
işlem bağlamında) ve ayrıca 2018 yılı Mayıs ayında KOEP’ten çekildiğini açıklayan ABD’nin
tek taraflı olarak ilk aşamasını 7 Ağustos 2018’de tekrar yürürlüğe koyduğu İran
yaptırımlarını dikkatle inceleyip değerlendirmesinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
13
1. ÜLKE BİLGİLERİ
1.1. Coğrafi Yapı, İklim Ve Çevre
Tarihi İpek Yolu sayesinde eski çağlardan bu yana Avrupa ve Asya’nın kesişme
noktasında yer alan İran’ın Dünya’daki stratejik konumu, ülkede petrolün keşfi ile daha da
önemli hale gelmiştir. İran’ın, ham petrol taşımacılığının yoğun olarak yapıldığı Umman
Körfezi, Basra Körfezi ve Hazar Denizi’ne kıyıları bulunmaktadır.
İran genelinde kurak ve yarı-kurak iklim hâkim olmakla beraber, Hazar Denizi
kıyılarında subtropikal iklim görülmektedir. En sıcak ay olan Temmuz ayında ortalama hava
sıcaklığı 22-37°C ve ortalama yağış miktarı 3 mm iken; en soğuk ay olan Ocak ayında ortalama
hava sıcaklığı eksi 3-7°C ve ortalama yağış miktarı ise 46 mm’dir.
Engebeli ve dağlık arazilerin yanı sıra, çöllerle kaplı düzlüklere de sahip olan İran topraklarının
%55’i çayır (otlak), %23’ü çöl, %14’ü ekilebilir alan ve %8’i ormandır.
İran’da, büyük kentlerde, taşıt emisyonları, rafineriler ve sanayi atıkları kaynaklı olarak
hava kirliliği görülmektedir. Ormanlık alanların tahribi, hayvanların aşırı otlatılması, çölleşme,
Basra Körfezi’nde petrol kirliliği, sulak arazilerin kuraklaşması, toprağın tuzlanması, içme suyu
kaynaklarının yetersizliği, kanalizasyon atıklarının yol açtığı su kirliliği ve sanayi atıklarından
doğan kirlenme ülkenin başlıca çevresel sorunlarıdır.
1.2. Nüfus Ve İşgücü Yapısı
İran’ın nüfusu yaklaşık 81 milyondur ve bu nüfusun kadın-erkek oranı yarı yarıyadır.
İran nüfusunun %70,8’i 15-64 yaş grubu, %23,6’sı ise 0-14 yaş grubundadır. İran’ın nüfus artış
oranı %1’dir.
İran’da nüfusun şehirleşme oranı yaklaşık %74,3’tür (60,3 milyon). Başkent Tahran’ın
nüfusu 8,6 milyondur. İran’ın kalabalık nüfusa sahip diğer şehirleri ise sırasıyla; Meşhed ve
İsfahan’dır. İran’da aktif işgücü 27,3 milyon kişi olup, işsizlik oranı ise %13,1’dir.
1.3. Yönetim Sistemi
İran’da gücün ulema ile halk tarafından seçilen temsilciler arasında hiyerarşik olarak
paylaşıldığı, dini teokrasi ile Başkanlık sistemi karışımı kendine özgü bir yönetim biçimi
hâkimdir. İran’da siyasi parti temelinde bir yapılanma bulunmamaktadır. İran, 31 vilayetten
oluşmaktadır. Valiler, İçişleri Bakanının teklifiyle Hükümet tarafından atanmaktadır.
14
İran'da kuvvetler ayrılığı prensibi geçerli olmakla beraber, erkler (yasama, yürütme ve
yargı) Rehber'in gözetimi altındadır. Hâlihazırdaki dini lider (Rehber), İslâm Cumhuriyeti'nin
kurucusu Humeyni'n vefatından sonra (1989’da) seçilmiş olan Ayetullah Ali Hameney'dir.
İran’da Dini Liderlik Makamınca seçilen ve güncel bilgilere sahip 6 kişilik hukukçu
heyetinden oluşan bir Anayasayı Koruyucular Konseyi bulunmaktadır. Bu kurumun başlıca
görevi; İslâmi Danışma Meclisi kararlarının Anayasa’ya ve Devletin resmi mezhebine
uygunluğunu denetlemektir.
4 yıllık dönemler için halkın doğrudan ve gizli oy ile seçtiği 290 milletvekilinden oluşan
İran Danışma Meclisi (parlamento), sadece bir yasama organı niteliğinde olmayıp; idarenin
tüm eylem ve işlemlerinde inceleme ve araştırma yapma yetkisine sahiptir.
Yürütme (hükümet); Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin onayını almış adaylar
arasından belirlenen ve 4 yıllık dönemler için doğrudan halk tarafından (genel seçimlerde)
seçilen Cumhurbaşkanı aynı zamanda Hükümet başkanıdır. Hükümetin göreve başlayabilmesi
için Parlamentodan güvenoyu alması gerekmektedir. Halen cumhurbaşkanlığı görevini Dr.
Hassan Rouhani yürütmektedir.
İran’da yargı; yasama ve yürütmeden bağımsız olarak iş görmektedir. Adalet Bakanlığı,
yargı ve yürütme erkleri arasındaki koordinasyonu sağlamakla yükümlüdür. Yargı erkinin
işleyişinden, Dini Lider tarafından içtihat verme yetkisine haiz ulema arasından 5 yıllık süre için
atanan Yargı Erki Başkanı sorumludur. İran devriminin ardından mevcut Kara Avrupası Hukuk
Sistemi, İslâm Hukuku ile birleştirilerek oluşturulan İran hukuk sisteminde, İslâm hukuku daha
çok aile hukuku ve ceza hukuku alanlarında uygulanmaktadır.
15
2. GENEL EKONOMİK GÖRÜNÜM
2.1. Mevcut Durum
İran’ın ekonomik geliri, esas itibarıyla petrol ve doğalgaz ihracatına dayanmaktadır.
Kamu ekonomisinin ve korumacılığın etkin olduğu ülkede son yıllarda özel sektör de gelişme
göstermektedir. 1980’li yıllardan bugüne devam edegelen uluslararası
yaptırımlar/ambargolar, İran ülke ekonomisinin potansiyelinden daha az gelişmesine sebep
olmuştur. Söz konusu ambargolar, geçmiş dönemde İran Riyali’nin aşırı değer kaybetmesine,
resmi kur ile piyasa kuru arasındaki farkın büyümesine yol açmıştır. Döviz kurlarında yükselme,
fiyatlar genel düzeyinde artışı da beraberinde getirmiştir. Döviz kurundaki yükselme, büyük
ölçüde ithal girdi ile çalışan İran imalat sektöründe maliyet artışına ve enflasyona sebep
olmuştur.
İran’ın öz kaynak zenginliğine sahip Yönetiminin ekonomik öncelikleri; yüksek
enflasyonun kontrol altına alınması, işsizliğin düşürülmesi, mali disiplin ve döviz kurunda
istikrarın sağlanması (ve resmi ve piyasa döviz kuru arasındaki farkın azaltılması), (özellikle
yabancı sermaye için) yatırım ortamının iyileştirilmesi, finansal kaynaklara/kredilere ulaşımın
kolaylaştırılması, özel sektörün ekonomideki payının artırılması, özel sektör yatırımlarının
geliştirilmesi suretiyle ekonomik büyümenin (makro-ekonomik istikrarın) sağlanması ve
böylelikle sosyal koşulların da düzeltilmesidir.
Bu kapsamda belirtmek gerekir ki, IMF Teknik Heyeti’nin İran Ekonomisi’ne ilişkin
olarak yaptığı 18 Aralık 2017 tarihli basın açıklamasında; ekonomik istikrar için ihtiyaç duyulan
yapısal (mali) reform paketinin acilen uygulamaya konulması, bu çerçevede borçların
azaltılması, ikili döviz kurunun tekleştirilmesi (unifying), yüksek maliyetli (elektrik, su,
akaryakıt) iç sübvansiyonların kaldırılması, rekabetin teşvik edilmesi, bankaların yeniden
yapılandırılması ve sermaye yapısının geliştirilmesi (recapitalization), merkez bankasını daha
fazla bağımsızlaştıracak ve likidite kontrolünü sağlayacak piyasa merkezli para politikasının
oluşturulması, enflasyonun düşürülmesi ve tavsiye olunan yeni döviz kuru rejimine yönelik
güvenin tesis edilmesi ihtiyacı ifade edilmiştir.
Bununla birlikte, ABD’nin İran’a yönelik olarak 2018 yılı Ağustos ve Kasım ayında olmak
üzere iki aşamada (tek taraflı olarak) yürürlüğe koyacağını açıkladığı yeni yaptırımlar
nedeniyle, (özellikle 2018 yılı Kasım ayında başlayacak finans ve petrol sektörü yaptırımlarının)
16
İran’ın petrol ihracatını ve ekonomisini ciddi anlamda olumsuz etkileyebileceği
değerlendirilmektedir.
İran’ın hâlihazırda muhatap olduğu başlıca iç ekonomik sorunlar; özellikle genç nüfusta
artan işsizlik, yükselen enflasyon, halkın alım gücünün zayıflaması, Riyal’in döviz karşısında
değer kaybetmesidir.
Bilindiği üzere, İran’ın nükleer programına ilişkin olarak İran ile P5+1 ülkeleri (ABD,
Rusya, Çin, İngiltere, Fransa, Almanya) arasında 24 Kasım 2013 tarihinde imzalanan geçici
Anlaşma 14 Temmuz 2015’te Viyana’da İran ve P5+1 ülkeleri arasında (JCPOA-Ortak Kapsamlı
Eylem Planı-KOEP) adıyla nihaî olarak imzalanmış ve İran’a uygulanan yaptırımlar, istisnalar
haricinde, 16 Ocak 2016 tarihi itibarıyla kaldırılmıştır. İran’ın nükleer tesisleri Uluslararası
Atom Enerjisi Kurumu’nun denetimine açılmış, İran nükleer silah yapmamayı taahhüt etmiştir.
Anlaşmanın ihlali hâlinde ise tüm yaptırımların yeniden yürürlüğe girmesi kabul edilmiştir.
Bu çerçevede; finans, bankacılık ve sigorta sektörleri ile enerji ve petrokimya sektörü,
gemicilik, gemi inşası, liman işletmeciliğine dair işlemler, altın ve diğer değerli metaller
ticaretine yönelik yaptırımlar ile sınai üretimde kullanılan hammaddeler (alüminyum, çelik,
kömür) ve yazılım ürünleri ile otomotiv sektörüyle ilgili mal ve hizmetlerin satışı, tedariki ve
transferine yönelik yaptırımlar Avrupa Birliği tarafından uygulamadan kaldırılmıştır.
Avrupa Birliği; hammadde veya yarım halde metallerin transferi ve satışına uygulanan
yasaklamayı kaldırmış ancak izne tâbi tutmuştur. Keza, yazılım sektörüne ilişkin uygulanan
yaptırım da AB tarafından kaldırılmakla birlikte, şayet yazılım nükleer veya askeri sanayide
kullanılacak ise izne tâbi olacaktır. (Ayrıca; AB’nin, İran’a yönelik bazı konulardaki (silah
ambargosu, füze teknolojisi, yasaklı kişilerin varlıklarının ve hesaplarının dondurulması, insan
hakları ihlalinde sorumluluğu bulunan kişi ve kuruluşlara yönelik) yaptırımları da devam
etmektedir.
8 Mayıs 2018 tarihinde “İran ile Nükleer Anlaşmadan” tek taraflı olarak çekildiğini
açıklayan ABD Hükümeti, 2016 yılında KOEP uyarınca (üçüncü ülkeler için) uygulamadan
kaldırdığı eski yaptırımları 6 Ağustos ve 4 Kasım 2018 tarihlerinde iki aşamalı olarak tekrar
yürürlüğe koyacağını kamuoyuna duyurmuştur.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle; olası denizaşırı etkileri dolayısıyla, İran ile ticaret
yapan/yapacak firmaların, AB’nin İran’a yönelik KOEP kapsamında hâlihazırda uygulamaya
17
devam ettiği yukarıda belirtilen (kısmi) yaptırımları (ürün, şahıs, işlem bağlamında) ve ayrıca
2018 yılı Mayıs ayında KOEP’ten çekildiğini açıklayan ABD’nin tek taraflı olarak ilk aşamasını 7
Ağustos 2018’de tekrar yürürlüğe koyduğu İran yaptırımlarını dikkatle inceleyip
değerlendirmesinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
Tablo 1. Temel Ekonomik Göstergeler
Birim 2015 2016 2017 2018* 2019*
Milli Gelir (GSYİH-Cari Fiyatlarla) Milyar $ 387 386 409 440 473
Kişi Başı Gelir (GSYİH-Cari Fiyatlarla) Dolar 4,877 4,798 5,026 5,342 5,685
GSYIH Büyüme (Sabit Fiyatlarla) % 0,03 3,9 3,7 3,8 4,0
Kişi Başı Gelir/Satın Alma Gücü Dolar 17,251 17,888 18,591 19,473 20,478
Enflasyon (Tüketici Fiyatları) % 12 8,8 8,2 6,2 5,0
İşsizlik/İşgücü % 10,8 11,2 11,5 11,5 11,3
Toplam Tasarruf/GSYİH % 30 28 28 29 29
Toplam Yatırım/GSYİH % 29,7 29,2 28,9 28,6 28,4
Toplam Kamu Borcu/GSYİH % 17 17,5 17,7 18,0 17,8
Kamu Bütçe Geliri/GSYİH % 12,9 13,5 14,5 14,6 14,7
Kamu Bütçe Gideri/GSYİH % 15,8 16 16 15,9 15,9
Cari İşlemler Dengesi Milyar $ 1,3 -3,0 -0,1 1,9 3,0
Cari İşlemler Dengesi/GSYİH % 0,3 -0,7 -0,04 0,4 0,6
*IMF tahmini
18
2.2. Güncel Sektörel Fotoğraf
İran, İlgili Kalkınma Programları çerçevesinde, ekonomisini petrol ve doğalgaza
bağımlılıktan kurtarmayı ve ihracatını geliştirmeyi öncelikli hedefi saymıştır. Şah Rıza Pehlevi
döneminden beri devam eden ithal ikameci politikalar doğrultusunda, ülkenin çeşitli
yerlerinde üretim tesisleri açılmıştır ve hâlihazırda açılmaya devam etmektedir.
İran, petrolden ve doğalgazdan elde edilen gelirlerin bir kısmını petrokimya sanayi gibi
diğer bir takım alanlara aktararak petrol ve doğalgaz sektörüne olan bağımlılığı azaltmaya
çalışmaktadır.
İran sanayisinin lokomotif sektörü ise, ortalama yıllık 1,5 milyon adetlik üretim ile
otomotiv sektörüdür. İran otomotiv sektörü üretim hacmi bakımından Dünya’da 20. sırada yer
almaktadır.
İran 23,6 milyon hektarı bulan ekilebilir alanları ile Dünya’da tarım üretimi çeşitliliği
(çiftlik ve bahçe üretimi dâhil) açısından dördüncü sırada yer almaktadır. İran'daki tarım
alanlarının önemli kısmı düzenli olarak sulanamamaktadır. Ülkede tarımsal üretimi etkileyen
farklı iklim özellikleri görülmekte ve bu durum çok çeşitli tarım ürünlerinin yetişmesini
mümkün kılmakla beraber yine de İran, tarımsal üretimde kendine yeterliliğe ulaşamamıştır.
Bu yüzden tarım ve gıda ürünleri dış ticaretinde halen net ithalatçı ülke konumundadır.
İran’da tarım sektöründeki yatırımlarda bir artış söz konusudur. Tarımsal üretimdeki
liberalleşme, paketleme ve pazarlama alanındaki gelişmeler yeni ihraç pazarlarının
oluşturulmasına olanak tanımaktadır. Geniş ölçekli sulama programlarıyla birlikte çiçek ve
fıstık gibi ihracata yönelik tarımsal mal gruplarında artan üretim bu alanda İran'da hiçbir
sektörde olmadığı kadar sağlıklı bir ekonomik yapı ortaya çıkarmıştır. İran’ın ithalatında
buğday, arpa, mısır, şeker, pirinç, çay, et ve tarım makineleri önemli yer tutan kalemler
arasında yer almaktadır.
İran Ekonomisi, son 40 yıllık dönem boyunca daima ham petrol fiyatlarına bağlı bir
gelişim sergilemiştir. 2000'li yılların başında 99,5 milyar varil petrol rezervi ile Dünya
sıralamasında dördüncü sırada iken son yıllarda bulunan yeni rezervlerle 137,5 milyar varil ile
Dünya petrol rezervleri açısından ikinci sıraya yükselmiştir. Dünya’nın kanıtlanmış ham petrol
rezervlerinin %11,5’i İran da bulunmaktadır. Ayrıca, 26,69 trilyon m³’lük doğalgaz rezervleriyle
Rusya’dan sonra doğalgaz açısından da ikinci büyük rezervleri elinde bulundurmaktadır. Döviz
19
girdilerinin %80’ini petrol ihracatından elde eden İran, bu hâliyle petrol fiyatlarındaki
dalgalanmalara karşı aşırı duyarlı halde bulunduğu için son yıllarda petrol dışı endüstrileri
geliştirme programlarını yürürlüğe koymuş ama henüz başarılı olamamıştır. Petrol fiyatlarının
düşüşü, ülke gelirlerinde milyarlarca dolarlık kayba yol açmaktadır.
Son yıllarda petrole bakış açısı değişen İran, petrolü bir sermaye malı olarak görmeye
başlamış, bu ürünün satımından elde edilen gelirlerin başka yatırımlara dönüştürülmesi
üzerine çalışmalarda bulunmaya başlamış ve özel bir fon kurmuştur. İran makamlarınca da
kabul edildiği üzere bu fondan kuruluş amacına uygun yararlanılamamıştır.
İran’da, doğalgazın petrol gelirlerindeki oynamaları stabilize edecek bir sektör olarak
görülmeye başlanmasından sonra doğalgaz yataklarının işletmeye açılması fikri ağırlık
kazanmıştır. Ülkenin güneyinde bulunan ve 8–13 trilyon m³ doğalgaz rezervi olduğu tahmin
edilen Güney Pars Sahası'nın geliştirilmesine yönelik projenin bazı aşamaları, ihraç edilmek
üzere sıvılaştırılmış doğalgaz üretimine ayrılmıştır. Bu saha yabancı sermayeye açılmış ve
aşamalar hâlinde çeşitli uluslararası konsorsiyumlar ile doğalgaz kaynak araştırılması ve
geliştirilmesi çalışmaları hızlandırılmıştır. Güney Pars Doğalgaz Sahası Basra Körfezinde İran ile
Katar arasında paylaşılan ''offshore'' bir alandır. İran, kendi payı üzerinde 28 safhada geliştirme
projeleri yürütmekte ve bu amaçla yabancı sermayeyi çekmeye gayret etmektedir.
Elektrik üretiminde kendine yeterliliğe sahip bulunan İran iç şebekelerinde %80 kapasite
ile üretimde bulunmaktadır. Mevcut elektrik santrallerini artırma çabasında olan İran'ın
elektrik üretim teçhizatı eski olup, bu cihazların revizyonu için yeterli teknolojiye sahip değildir.
İran, Anayasasının 44. maddesi ve bu maddenin uygulama kanunu ile hız kazanan özelleştirme
hareketi kapsamında elektrik üretiminin büyük bir bölümünü özel sektöre devretmek ve
elektrik santrali inşası ile üretim faaliyetlerine yakın bir tarihte son vermek istemektedir.
Elektrik santrali inşası için yeterli tecrübe ve donanıma sahip olmayan İran özel sektörünün
teknolojik yeterliliğe sahip yabancı firmalarla ortaklık ihtiyacının doğacağı ve Ülkemiz firmaları
ile önemli bir işbirliği imkanı olacağı tahmin edilmektedir.
İran’ın son yıllarda yenilenebilir enerji konusunda da bazı gayretleri olduğu
gözlenmektedir. Bunların en önemlisi ise, güneş enerjisinden yararlanma konusundadır.
Güneş panelleri ile enerji üretimi konusunda Ülkemizden de olmak üzere yabancı firmaların
İran ile görüşmeler yapmaktadır. İran üretilecek enerjiden alım garantisi vermektedir.
20
Ekonomisi içerisinde ciddi bir yer tutmamasına rağmen İran sadece petrol ve doğalgaz
rezervleri bakımından değil aynı zamanda birçok maden cevheri bakımından da zengin bir
ülkedir. İran Dünya’nın en büyük çinko rezervlerine sahiptir. Ayrıca Dünya’nın ikinci en büyük
bakır rezervleri ve dokuzuncu büyük demir rezervleri İran'da bulunmaktadır. Kromit, uranyum,
kurşun, manganez, kömür ve altın İran da mevcut diğer maden cevherleridir.
Bununla birlikte, İran'da madencilik sektörünün yeterince geliştiği söylenemez. Maden
yataklarının geliştirilmesi Hükümetin öncelikleri arasında yer almakta ve bu nedenle sektörde
yatırımlar teşvik edilmektedir. Ekipman, "know-how" ve yatırım imkânı sağlayan yabancı
firmalar için önemli imkanların mevcudiyetinden söz edilebilir. Bu sektörden Madenler, Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı sorumludur ve alt kuruluşlara sahip olan holding yapısındaki IMIDRO başta
olmak üzere birçok devlet şirketi aracılığıyla faaliyet göstermektedir.
Önemli rezervlerin varlığına karşılık İran'ın Dünya maden üretimindeki yeri %1,5'in de
altındadır ve bu nedenle madeni varlıkların İran ekonomisine kazandırılabilmesi için yabancı
teknoloji ve sermayeye gereksinim duyulmaktadır.
Yabancı bankaların İran’da tesisi veya şube açmalarına olanak veren yasa 2009 yılının
başlarında yürürlüğe girmiştir. Bununla birlikte hâlihazırdaki süreçte yabancı bankalar İran’da
temsilcilik düzeyinde faaliyet göstermektedir. Özel banka kuruluşuna izin veren yasa 2002
yılında yürürlüğe girmiştir. Özel bankalara kuruluş izni verilmesi İran Merkez Bankasının
yetkisinde olup, denetimleri de Merkez Bankasının sorumluluğundadır. Özel bankalar İran'daki
bankacılık faaliyetlerinin %15'lik bir bölümünü gerçekleştirmektedir.
İran’da lisanslı faaliyet gösteren yabancı bankalar olmamakla beraber 36 adet “Banka ve
Kredi Kuruluşu” faaliyet göstermektedir. 9 Temmuz 1972'de yayımlanan İran'ın Parasal ve
Bankacılık Kanunu, para ve kredi politikalarının belirlenmesi ve uygulanması hususlarında İran
Merkez Bankası’nı yetkili kılar. Aynı zamanda Merkez Bankası, Para ve Bankacılık Kanunu
uyarınca bankaların ve kredi kuruluşlarının denetiminden sorumludur. Dünya’daki bankacılık
sisteminden tek farkının uluslararası ödeme sistemlerine tam entegre olmamak olduğu İran
bankacılık sistemi, tâbi olduğu kanun, regülasyon ve denetim mekanizmaları ile oldukça köklü
ve sağlam bir yapıya sahiptir.
Ticaretin temel unsurlarından biri olan para transferi yönünden bakıldığında, İran
bankalarına uygulanan uluslararası yaptırımlar ve ABD ile AB tarafından uygulanan
21
yaptırımların uluslararası bankacılık sistemi üzerindeki caydırıcı etkisi neticesinde, İran’a
ihracatımızdan elde edilebilecek potansiyel gelirlerin Ülkemize transferine yönelik kanallar çok
azalmış bulunmaktadır.
Visa, MasterCard gibi uluslararası ödeme sistemleri İran’da ambargo nedeniyle
kullanılamamaktadır. Fakat ambargonun hafifletildiği dönem sonrası bazı turistik bölgelerde
kullanımın mümkün hale getirilmesine yönelik çalışmaların yapıldığı bilinmektedir. Merkez
Bankası’nın yayımladığı bazı veriler incelendiğinde, İran’da yapılan kartlı (Visa, MasterCard
değil) işlem adedi ve kartlı ödemelerin hacminin Türkiye’dekinin üzerinde olduğu
görülmektedir. Ayrıca, kayıt dışı ekonomiyi azaltmak ve elektronik ödeme kültürünü yaymak
için İran’da pos cihazı sahibi üye işyerleri herhangi bir komisyon ödememektedir. Tüm bunların
sağladığı etki ve online ödeme sisteminin yaygın olmasından dolayı İran’da Ticaret
Bakanlığı’ndan sertifika almış binlerce e-ticaret sitesi faaliyet göstermektedir. Ek olarak,
Türkiye’de ticarette ileri vadeli ödeme aracı olarak kullanılan “çek” İran’da da etkin bir şekilde
kullanılmakta ve tâbi olduğu kanun, hükümler ve cezai yaptırımları itibariyle en az Türkiye
uygulamaları kadar itibar görmektedir.
İran’da ana sanayi kolları; otomotiv, metaller (çelik, bakır), çimento ve petrokimya alt
sektörleridir.
22
İran’da KDV oranı %9, kurumlar vergisi oranı %25, işverenin prim kesintisi oranı ise
%23’tür.
İran’daki kambiyo rejimi, maddeler hâlinde ve kısaca şu şekilde özetlenebilir:
Dolar ile dış ticarete müsaade edilmemektedir.
Yurtdışına döviz havalesi sadece bankalar üzerinden yapılabilmektedir (döviz
bürolarının/sarrafların yurtdışı havale yetkisi iptal edilmiştir.)
Bankalar yurtdışı havale izinleri için MB’den talimat beklemek durumundadır.
Dolar ve Avro kurları İMB tarafından sabitlenmiş ancak sonra serbest piyasada kur
belirlenmesi serbest bırakılmıştır.
Döviz bürolarına döviz satışında sınırlama getirilmiştir. (Bazı hizmetler ile
pasaportlarını ve seyahat biletlerini sunan müşterilere 5.000 $’a kadar döviz satma
izni verilmiştir.)
Seyahatlerde kişi başı taşınabilecek döviz tutarı İran’a havayoluyla gidecek için
10.000 Avro, ülkeden havayoluyla ayrılacak yolcu için 5.000 Avro, kara yoluyla
ülkeden çıkacak içinse 2.000 Avro’dur.
23
3. TÜRKİYE-İRAN ARASI DIŞ TİCARET
3.1. İran’ın Genel Olarak Dış Ticareti
Uzun süre ithal ikamesine dayanan bir sanayileşme politikası izleyen ve tüm ithalatın
devletin kontrolü altında gerçekleştiği İran’da, son yıllarda uygulamaya konan dışa açılma
politikaları ve DTÖ’ye üye olma hedefi doğrultusunda, ithalattaki tarife dışı engeller kısmen
kaldırılmış, ithalatı yasak çok sayıda maddenin ithalatı mümkün hale gelmiştir. Ancak, yerli
sanayinin ve üretimin korunması amacıyla ithalatta alınan vergi oranları yüksek tutularak
ithalatın cazip hale gelmesine olanak tanınmamıştır.
İran’ın dış ticaretinde en büyük pay, Çin’indir ve ihracatın %77’si petrol (gtp:27)
sektöründe olup, Uzakdoğu (Çin, Güney Kore, Hindistan, Japonya) ağırlıklıdır (%73). İhraç ettiği
en önemli madencilik sektörü ürünler; demir, bakır, çinko, alüminyum, krom, kurşun,
manganez, kömür ve mermerdir.
Tablo 2. İran’ın İhracatında Başlıca Ürünler ve Ülkeler
gtip Ürünler (ilk 10) 2017
(1.000$)
Ülkeler
(ilk 10)
2017
(1.000$)
8703 Otomobil 2,714,752 Çin 18,642,027
8708 Oto yedek parça 1,730,751 G. Kore 4,026,924
1005 Mısır 1,082,935 Almanya 3,410,328
8517 Telefonlar 976,762 Türkiye 3,259,995
1006 Pirinç 853,914 Brezilya 2,559,657
1201 Soya fasulyesi 727,947 Hindistan 1,980,814
3004 Tıbbi ilaçlar (antibiyotikler vd) 695,233 İtalya 1,952,630
8414 Hava-Vakum Pompası, Kompresörü 653,063 Fransa 1,692,004
2710 Petrol yağları (akaryakıt) 622,901 Rusya 1,314,796
0202 Sığır eti 610,232 Hollanda 1,215,915
Genel Toplam 51,114,308 Genel Toplam 51,114,308
24
Tablo 3. İran’ın İthalatında Başlıca Ürünler ve Ülkeler
3.1. İran’ın Türkiye İle Olan Dış Ticareti
Taşıdığı büyük işbirliği potansiyeline rağmen İran ile Türkiye arasındaki ekonomik ve
ticari ilişkiler, son yıllara kadar; İran'daki kapalı rejimden kaynaklanan sorunlar, yaşanan siyasi
krizler, korumacı ekonomi siyaseti ve buna bağlı ithalat-ihracat kontrolü, yüksek tarifeler,
tarife dışı engeller, ulaşım ve sınır kapılarındaki yetersizlikler, bankacılık sistemindeki sorunlar,
İran'a komşu illerimizin sınai ve ticari altyapısının yeterince gelişmemiş olması, kara yolu ve
demir yolları ağlarının yetersizliği, uçak seferlerinin sayısının düşük düzeyde kalması ve sınır
kapılarında karşılaşılan sorunlar nedeni ile sınırlı kalmıştır.
2003 yılından itibaren, Türkiye ile İran arasındaki ticari ilişkiler ve karşılıklı yatırım
faaliyetlerinde bir canlanma yaşandığı ve son yıllarda küçük ve orta ölçekli işletmelerin İran'da
yatırım yapmak amacı ile düzenledikleri iş gezilerinin yoğunlaştığı görülmektedir. Türk
sanayicileri ve iş adamları bakımından İran pazarı cazibesini muhafaza etmektedir. Bu
durumda, İran’da Türk firmaları ile rekabet edebilecek yeterli sayıda Avrupa firmasının
olmayışı önemli rol oynamaktadır.
gtip Ürünler (ilk 10) 2017
(1.000$)
Ülkeler
(ilk 10)
2017
(1.000$)
2709 Ham petrol 40,125,368 Çin 18,544,260
3901 Etilen polimerleri 2,847,531 G. Kore 8,013,842
2710 Petrol yağları (akaryakıt) 1,589,496 Hindistan 7,659,192
2905 Organik kimyasallar (alkoller) 1,410,382 Türkiye 7,492,170
2601 Demir cevherleri 1,390,630 İtalya 3,803,090
7207 Demir/Alaşımsız çelikten yarı-
mamuller 1,062,896
Japonya 3,564,984
3102 Azotlu mineral/kimyasal gübreler 690,819 Fransa 2,607,491
0802 Diğer kabuklu meyveler (ceviz vd) 608,123 İspanya 1,742,207
2711 Petrol gazları 527,703 Yunanistan 1,427,583
2603 Bakır cevherleri 518,311 Tayvan 1,110,008
Genel Toplam 62,703,290 Genel
Toplam 62,703,290
25
Türkiye ve İran arasındaki ikili ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi için her iki taraf
nezdindeki kararlılık ve ilgili işlemler/süreçler bağlamında uygun ortam sağlanmış
bulunmaktadır.
İran, Ülkemiz iş adamları için, bir komşu ülke olması coğrafi yakınlığı, kültürel
benzerlikler, halkın önemli bir bölümün Türkçe konuşması, Türkiye’ye büyük bir sempatiyle
bakılması ile rekabetin çok geniş olmadığı, 80 milyonluk nüfusa sahip önemli bir pazardır.
Türkiye, İran’a başlıca demir ve çelik, tekstil elyafı ve mamulleri ile otomotiv yan sanayi
ürünleri ihraç ederken, İran’dan ithalatımızın çok büyük bölümünü ise, ham petrol ve doğal
gaz oluşturmaktadır. Türk ürünleri İran pazarında önemli ölçüde rağbet görmekte olup, İran
piyasasında “Türk Malı” imajı olumludur.
Türkiye ile İran arasındaki ikili ticaret, İran lehine fazla vermektedir. 2017 yılında İran'a
ihracatımız 3 milyar 259 milyon ABD Doları, İran’dan ithalatımız ise 7 milyar 492 milyon ABD
Doları olarak gerçekleşmiştir. Bu kapsamdaki başlıca ihraç ürünlerimiz; lif levha, oto yedek
parça ve külçe altın; başlıca ithal ürünlerimiz ise; petrol, plastikler, metaller (alüminyum, çinko,
bakır), gübre, organik/inorganik kimyasallar ürünlerdir.
Türkiye tarafından Tahran’da açılan Türk Ticaret Merkezi hâlihazırda faaliyetlerine
devam etmektedir ve İki ülke arasında yürürlükte olan Anlaşmaların bazıları ise şunlardır:
Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması-1996,
Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması-2002,
Tercihli Ticaret Anlaşması-2015 (125 sanayi ürününe karşılık, 140 tarım ürünü
için tercihli tarife uygulanmaktadır.)
Türkiye ile İran arasında yapılan Tercihli Ticaret Anlaşması, yaklaşık 10 yıl devam eden
müzakere süreci neticesinde, 25 Ocak 2014 tarihinde imzalanmıştır.
Türkiye-İran Tercihli Ticaret Anlaşması ile, Türkiye’nin bazı tarım ürünlerinde İran’a
tarife indirimi vermesi ve buna karşılık İran’ın ise, bazı sanayi ürünlerinde Türkiye’ye tarife
indirimi sağlaması kararlaştırılmıştır. İran’ın, Tercihli Ticaret Anlaşması ile Türkiye’ye tarife
indirimi sağlayacağı ürünler arasında; temizlik ürünleri, ilaç, kozmetik, plastik malzemeler,
orman ürünleri, tekstil, hazır giyim, ev tekstili, mobilya, çelik ürünleri, demir ve demir dışı
metaller, buzdolabı, bulaşık makinaları gibi beyaz eşya ürünleri, klimalar ve elektrik-elektronik
ürünleri gibi birçok ürün yer almaktadır.
26
Türkiye-İran Tercihli Ticaret Anlaşması’nın Onaylanmasına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı
ve söz konusu Anlaşma Metni, 4 Kasım 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye-
İran Tercihli Ticaret Anlaşması 1 Ocak 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu kapsamda önemle belirtmek gerekir ki, Türk ihraç ürünlerinin tanıtımına destek
olmak üzere Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) aracılığı ile toplam 28 ülkede açılması planlanan
Türk Ticaret Merkezlerinin (TTM) ilki 9 Temmuz 2017 tarihinde Tahran’da açılmıştır.
Hâlihazırda, tekstil, konfeksiyon, kimya ve mobilya sektörlerinden 53 firmanın yer edindiği
Merkezde 12’si TTM elemanı olmak üzere 20 kişi istihdam edilmektedir.
Türkiye’nin Tahran Ticaret Müşavirliği kayıtlarına göre, 15 Mart 2018 itibarı ile
İran’da 27 adet Türk yatırımı mevcut olup, söz konusu yatırımların tutarı yaklaşık 489 milyon
$ değerindedir. Türkiye’nin Tebriz Ticaret Ataşeliği tarafından ise görev bölgesinde muhtelif
ölçeklerde 145 milyon $ tutarında 64 yatırımın tespit edildiği bildirilmektedir.
Yatırımlarımızın sektörel dağılımına bakıldığında, öne çıkan sektörlerin kimyasal
ürünler, kağıt ve kağıt ürünleri, plastik ürünler, ev tekstili, mobilya üretimi ve perakende
mağazacılık olduğu görülmektedir.
İran, Türkiye’nin Dünya çapında başarılı olduğu yurt dışı müteahhitlik hizmetleri
sektöründe firmalarımızın beklenenin çok altında proje üstlendiği bir pazar olarak dikkat
çekmektedir. Türkiye’nin Tahran Ticaret Müşavirliği kayıtlarına göre, İran’da bugüne kadar
sadece 4,01 milyar $ değerinde 49 proje üstlenilmiş bulunmaktadır.
27
İran’a ihracatta potansiyel ürünler şu şekildedir:
Tıbbi cihazlar ve ilaçlar,
Beyaz eşya,
Ağır iş makinaları, tarım makinaları ve ekipmanları,
Taş/maden cevheri kırma-ayıklama makinaları,
Büro/hastane/mutfak mobilyaları,
Yiyecek/içecek/ambalaj sanayisinde kullanılan makinalar,
Plastikten tüpler/borular ve levhalar,
Elektrik devresi teçhizatı, elektrik transformatörleri, kablolar,
Adi metallerden pencere/kapı donanımları,
Muslukçu/borucu eşyası,
Pompalar, kompresör, jeneratör,
Oto yedek parça,
Suni ve sentetik lifler
Gıda (bitkisel yağ, çikolata, margarin).
28
Tablo 4. Türkiye-İran İkili Ticaret Verileri (1.000 Dolar)
Yıl İhracat İhr. Değ. (%) İthalat İth. Değ. (%) Hacim Denge
2008 2.029.760 40,8 8.199.689 23,9 10.229.449 -6.169.929
2009 2.024.863 -0,2 3.405.986 -58,5 5.430.849 -1.381.122
2010 3.044.177 50,3 7.645.008 124,5 10.689.185 -4.600.831
2011 3.589.635 17,9 12.461.532 63,0 16.051.167 -8.871.898
2012 9.921.602 176,4 11.964.779 -4,0 21.886.381 -2.043.176
2013 4.192.511 -57,7 10.383.217 -13,2 14.575.728 -6.190.705
2014 3.886.190 -7,3 9.833.290 -5,3 13.719.480 -5.947.099
2015 3.663.760 -5,7 6.096.254 -38,0 9.760.014 -2.432.494
2016 4.966.176 35,5 4.699.777 -22,9 9.665.952 266.399
2017 3.259.995 -34,4 7.492.170 59,4 10.752.165 -4.232.175
Son on senelik dönemde sadece 2016 yılında Ülkemiz lehine fazla veren ikili ticaretin
hacmi 2017 yılında 10,7 milyar $ olmuştur. 2017 yılında İran’a ihracatımız 3,2 milyar $ olarak
gerçekleşirken, bu ülkeden ithalatımız 7,5 milyar $ olmuştur.
Tablo 5. İran’a İhracatımızda Başlıca Ürünler
Madde 2016 ($) 2017 ($) Değişim (%)
AĞAÇTAN LEVHALAR 113.383.374 143.833.702 27
KARAYOLU TAŞITLARI İÇİN AKSAM, PARÇA VE
AKSESUARLAR
139.774.984 124.369.054 -11
ALTIN (İŞLENMEMİŞ VEYA YARI İŞLENMİŞ YA DA
PUDRA HALİNDE)
1.306.600.462 111.583.300 -91
PATLAMALI MOTOR 85.734.042 102.492.035 20
29
SENTETİK DEVAMSIZ LİFDEN İPLİK 71.775.740 88.468.505 23
ÇİNKO CEVHERLERİ VE KONSANTRELERİ 25.704.466 71.485.401 178
BİNEK OTOMOBİLLERİ 20.745.298 67.022.120 223
HOMONİZE EDİLMİŞ TÜTÜN VE TÜTÜN YERİNE GEÇEN
MADDE HÜLASALARI VE ESANSLARI
107.634.810 64.269.109 -40
MUHTELİF MOTORLARIN AKSAM VE
PARÇALARI
28.278.956 61.458.937 117
HİJYENİK HAVLULAR VE TAMPONLAR, BEBEK
BEZLERİ VE BENZERİ HİJYENİK EŞYA
60.929.374 56.860.727 -7
İLK ON TOPLAM 1.960.561.506 891.842.890 -55
DİĞER 3.005.614.012 2.368.152.190 -21
ÜLKE TOPLAM 4.966.175.518 3.259.995.080 -34
Tablo 6. İran’dan İthalatımızda Başlıca Ürünler
Madde 2016 ($) 2017 ($) Değişim (%)
HAM PETROL 2.173.295.445 4.225.124.947 94
PETROL GAZLARI VE DİĞER GAZLI HİDROKARBONLAR 1.365.621.088 1.812.315.559 33
ETİLEN POLİMERLERİ (İLK ŞEKİLLERDE) 218.341.259 270.520.902 24
İŞLENMEMİŞ ÇİNKO 94.118.215 206.636.215 120
AZOTLU MİNERAL VEYA KİMYASAL GÜBRELER 41.465.398 136.642.894 230
İŞLENMEMİŞ ALUMİNYUM 71.331.249 135.667.434 90
PROPİLEN VE DİĞER OLEFİNLERİN
POLİMERLERİ (İLK ŞEKİLLERDE)
144.068.747 135.524.338 -6
30
STİREN POLİMERLERİ (İLK ŞEKİLLERDE) 28.435.324 68.375.218 140
DEMİR VEYA ALAŞIMSIZ ÇELİKTEN YARI MAMULLER 60.068.004 47.225.754 -21
DİĞER KABUKLU MEYVELER (TAZE/KURUTULMUŞ) 15.128.034 32.923.458 118
İLK 10 TOPLAM 4.211.872.763 7.070.956.719 68
DİĞER 487.903.930 421.213.571 -14
ÜLKE TOPLAM 4.699.776.693 7.492.170.290 59
Tablo 7. Türk Yatırımcıların İran’da Üstlendiği Taahhüt Projeleri
YILLAR PROJE
SAYISI
PROJE BEDELİ ($) ORTALAMA PROJE BEDELİ ($)
2000 ve öncesi 4 98.281.214 24.570.304
2004 7 43.620.106 6.231.444
2005 6 49.980.793 8.330.132
2006 5 315.264.898 63.052.980
2007 1 14.241.500 14.241.500
2008 2 344.883.324 172.441.662
2009 1 5.778.000 5.778.000
2010 10 1.111.767.635 111.176.764
2011 5 19.034.497 3.806.899
2012 4 1.855.495.000 463.873.750
2016 1 5.200.000 5.200.000
2017 3 152.524.359 50.841.453
TOPLAM 49 4.016.071.326 81.960.639
31
4. İRAN’DAKİ POTANSİYEL YATIRIM ALANLARI
4.1. Petrol ve Doğalgaz Sektörü
İran, Dünya’nın en büyük ikinci doğalgaz rezervine, aynı zamanda, Dünya’nın en büyük
dördüncü petrol rezervlerine sahiptir. Petrol, her ne kadar geçmişten günümüze İran için
önemli bir gelir kaynağı olduysa da, yıllardan beri devam edegelen yaptırımlardan ötürü,
İran’ın petrol arzında önemli düşüşler yaşanmıştır. İran’da petrol alanında yüksek üretim
hacimlerine ulaşılabilmesi için, mevcut rafinerilere ciddi yatırımlar yapılması gerekmektedir.
Özellikle üretime dönük endüstride, modern teknoloji transferine ihtiyaç duyulmaktadır. 2015
yılında, Güney Pars Doğalgaz Sahası’nda yeni üretim noktalarının tespit edilmesi ile, İran’ın
doğalgaz üretimi önceki yıllara kıyasla daha yüksek bir büyüme kaydetmiştir. İran, Türk
şirketlerine, özellikle dağıtım konusunda, downstream sektöründe (satışa dönük alanda)
önemli fırsatlar sunmaktadır. Türk firmalarının, ABD’li ve Avrupalı şirketlerle İran Pazarı’nda
satışa dönük (down-stream) faaliyetlerde ortaklık yürütebileceği değerlendirilmektedir.
4.2. Petrokimya Sektörü
İran, petrol dışı sektörlere ve ekonomiye büyük katkı sunma potansiyelinden ötürü
petrokimya sektörünü stratejik bir sektör olarak değerlendirmektedir. Uygulanan sıkı
yaptırımlara rağmen, İran’da 2000’li yılların başında 9 milyon ton seviyesinde olan temel
kimyasallar, polimerler, gübre ve aromatikler gibi petrokimyasalların toplam üretim kapasitesi
günümüzde 60 milyon ton seviyelerine ulaşmıştır. Avrupa ve genel olarak batı pazarının
32
ambargolar/yaptırımlar nedeniyle daralmasından ötürü, petrokimya sanayii alanında İran
ihracatı Çin ve Hindistan’a yönelmiştir. Gelişen İran ekonomisiyle, önemli bir hedef pazarın da
Türkiye olması öngörülmektedir.
4.3. Enerji Sektörü
Mevcut Kurulu kapasitesi yaklaşık 75 GW olan İran elektrik üretimi, büyüme
trendindedir. Yıllık ortalama 272 terawatt saat (tWs) elektrik üreten İran, net ihracatçı
olmasına rağmen, yüksek ve dalgalı seyreden yurt içi talep nedeniyle elektrik ithalatına yüksek
bir bütçe harcamaktadır.
33
İran Hükümeti, 2021 yılına kadar hedeflediği 100 GW kapasiteye ulaşabilmek amacıyla,
önümüzdeki 20 yılı kapsayan 800’den fazla proje uygulamayı planlamaktadır. İran Hükümeti,
ayrıca, kırsal alanların alt yapısını geliştirmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım
yapma konusunda oldukça istekli görünmektedir. Bu kapsamda, özel şirketler, modernizasyon
ve yeni tesis yatırımları için teşvik edilmekte ve bu bağlamdaki bürokratik/prosedürel süreçler
hafifletilmektedir.
4.4. Otomotiv Sektörü
Ortadoğu’nun en büyük otomotiv endüstrisine sahip olan İran, Dünya’nın da en büyük
20 otomobil üreticisi arasında bulunmaktadır. Ülkenin en büyük ikinci sektörü durumunda olan
otomotiv sektörü, GSYİH’nın yüzde 10’unu oluşturmaktadır. Yaptırımlardan oldukça etkilenen
otomotiv sektöründe, buna rağmen 2020'ye kadar satışların, yaklaşık 2 milyona ulaşması
öngörülmektedir. Bu kapsamda her ne kadar Çinli Otomobil Üreticileri yabancı rakiplerine
kıyasla daha güçlü konumda olsalar da, İran Pazarı, orta vadede, özellikle yedek parça ve
aksesuar alanında Türk otomotiv sektörü için oldukça cazip bir pazar olma potansiyeline
sahiptir.
34
4.5. Madencilik Sektörü
Zengin maden kaynakları bulunan İran, Dünya’nın en büyük bakır, çinko ve demir
cevheri rezervlerini barındıran ülkelerden birisidir. İran’da hâlihazırda faaliyette olan 6.000
madendeki, kanıtlanmış toplam rezerv yaklaşık 43 milyar ton civarında ve yaklaşık 700 milyar
dolar değerindedir. Ancak, yaptırımlar nedeniyle ileri teknolojiye ve bilgi birikimine
ulaşılamaması, sektörün geri kalmasına yol açmıştır. İran Hükümeti, ülkedeki madencilik
sektörünün yüzde 90’ını, doğrudan ya da çeşitli şirketler aracılığıyla dolaylı olarak kontrolünde
tutmaktadır. Bununla birlikte, İran Hükümeti, FIPPA aracılığıyla yabancı yatırımcılara yüzde 80
ila yüzde 100 arasında vergi muafiyetleri tanıyarak bu sektöre yabancı yatırım çekmeyi
hedeflemektedir.
4.6. Perakende Sektörü
İran’da, bağımsız ve küçük ölçekli bakkalların/marketlerin hâkimiyetinde olan
perakende sektörünün, orta ve uzun vadede, organize mağazalardan oluşan bir yapıya
dönüşmesi beklenmektedir. Hâlihazırdaki geleneksel dağıtım ağı, modernleşmeyi sınırlayıp,
fiyatlamayı önemli ölçüde etkilemektedir. İran Hükümeti, kayıt dışı ticareti azaltmayı
hedeflemektedir. İran’da perakende sektörünün 2020 yılına kadar yılda yaklaşık yüzde 18
ortalamayla büyümesi ve 2020’de gıda perakendesinde 202 milyar dolara; gıda dışı
perakendesinde ise 2021 yılı itibarıyla 93 milyar dolar büyüklüğe ulaşması öngörülmektedir.
İran perakende sektörü, Ülkemizdeki yatırımcılar ve markalar açısından önemli bir potansiyel
arz etmektedir.
35
4.7. İnşaat ve Altyapı Sektörü
İran’da, yaptırımlar süreci tüketicilerin satın alma gücünü ve konut fiyatlarını
etkilediğinden ötürü, söz konusu sektör zayıflamış durumdadır. Demiryolları, metro hatları,
rafineriler ve diğer temel altyapılar, istenilen ölçüde revize edilememiştir. İran’da, hâlihazırda
altyapı inşasına ve artan genç nüfus için uygun fiyatlı konutlara ihtiyaç duyulmaktadır. İran’da,
Mehr Projesi ile özellikle düşük gelir grubuna yönelik çeşitli konutlar inşa eden Hükümet yoğun
talebi karşılayamamıştır. JCPOA’nın imzalanmasıyla İran, yabancı şirketleri, ülkedeki inşaat
projelerine çekebilmek amacıyla bazı ülkelerle mutabakat anlaşmaları imzalamıştır. Bu
anlamda uygulanacak olan başlıca projelerin; havalimanı, demiryolu ve metro
modernizasyonu alanlarında olması beklenmektedir. Her ne kadar bu çerçevedeki ulusal
projelere dâhil olmak bazı riskler barındırmakta olsa da, söz konusu sektör, İran’da yatırım
yapılabilecek potansiyel alanlardan birisini oluşturmaktadır.
36
4.8. İnşaat Malzemeleri Sektörü
İran’da, inşaat malzemeleri sektörü önemli bir potansiyele sahiptir. İran, zengin doğal
kaynakları ve ucuz işgücü sayesinde, çimento ve seramik gibi enerji yoğun sektörlerde Türkiye
gibi ülkelerden çok daha ucuza üretim yapmaktadır. İran’ın Türkiye’nin ihracat yaptığı
pazarlara ve Türkiye’nin iç pazarına ağırlıklı çimento olmak üzere inşaat malzemeleri ihraç
etmesi, dış ticaret bağlamında göz ardı edilemeyecek bir potansiyel oluşturmaktadır.
4.9. Makine Sektörü
İran’da makine sektörü 12,2 milyar dolarlık ithalat hacmine sahiptir. Söz konusu
sektörün, önümüzdeki dönemde, yabancı yatırımları ülkeye çekerek sanayi
modernizasyonunun itici güçlerinden birisi olması beklenmektedir. Türkiye ile İran arasındaki
makine ürünleri ticareti ise, bu sektörde ikili ticaret hacminin yüzde 97’sinden fazlasını
oluşturan Türk makine ihracatına dayanmaktadır. Yaptırımlar sonrasında, Türk Firmaların
İran’a bu kapsamdaki ihracatı artırma potansiyeli son derece yüksektir.
37
4.10. Tekstil Sektörü
Yurtiçi talebe rağmen, yabancı üreticilerle olan rekabet ve devam eden yaptırımlar
nedeniyle makine yedek parçalarında sıkıntı yaşanması, İran’ın yerli tekstil üretiminde
bağlamında daralmaya neden olmuştur. Türkiye, BAE ve Çin’in ardından İran’a en fazla tekstil
ürünü ihraç eden 3'üncü ülke durumundadır. Bu kapsamda, Türk tekstil üreticileri açısından
bakıldığında, kısa vadede ihracatı artırmaya yönelik en önemli fırsat, Tercihli Ticaret
Anlaşması’nın bir sonucu olarak bazı tekstil ürünlerine getirilen düşük gümrük tarifeleridir.
Bununla birlikte, tekstil ürünlerine uygulanan tarifeler genel olarak çok yüksek olduğundan,
İran’da bu alanda doğrudan üretim yatırımı yapılması tercih edilebilir niteliktedir.
4.11. Turizm Sektörü
İran'da 30 yıldan uzun bir süredir yerli otellerin hâkimiyetinde olan turizm sektörü,
günümüzde artan potansiyeli ve ziyaretçi sayısından ötürü uluslararası otel zincirlerine son
derece cazip gelmektedir. Öte yandan, politik istikrarsızlık ve yüksek enflasyon, söz konusu
sektörü tehdit etmektedir. İran’da kredi kartıyla ödeme seçeneğinin bulunmaması, sektör
açısından önemli dezavantajlardan bir tanesidir. Önümüzdeki dönemde, Türkiye ile İran
arasındaki en önemli dış ticaret odaklarından bir tanesinin de turizm olacağı öngörülmektedir.
38
4.12. Sağlık Sektörü
İran, özellikle yaptırım dönemlerinde, bazı özel tedavi ilaçlarını temin etme konusunda
önemli sıkıntılar yaşamıştır ve bu gerçeklik, yurtiçi üretimin artmasını tetiklemiştir. İran’ın yerli
ilaç üretimi ağırlıklı olarak muadil ilaçlara dayalı olduğundan, gelişmiş ilaçlar konusunda
ithalata bağımlılığının kısa ve orta vadede devam etmesi beklenmektedir. İran Hükümeti ise
bu bağımlılığı ortadan kaldırabilmek için uluslararası şirketlerden bilgi ve teknoloji transferi
yapmayı hedeflemektedir. Dolayısıyla bu alanda dış ticaret bağlamında önemli bir potansiyele
sahiptir.
39
5. İRAN’DA İŞ YAPMAYA İLİŞKİN SÜREÇLER VE YÖNTEMLER
5.1. Acenta Atanması
İran’da üç tip ticari temsilcilik bulundurulabilmektedir.
Bir işlemin tarafları arasında aracılık yapan “broker”lar,
Kendi isimleri üzerine ama temsil ettikleri namına iş yapan komisyoncular,
Ticari acentalar.
Ticaret mevzuatına göre, ticari acenta, temsil ettiği firma adına müzakere yapan ve
işlem sonuçlandıran kişi ya da şirkettir. Acenta, firma tarafından verilen talimatlar
çerçevesinde bu tür işlemleri müzakere etmek için faaliyet gösterir ve aracılık hizmetini, firma
ve ülkedeki müşteriler arasındaki işlemlerin sonuçlandırılmasını kolaylaştırmak üzere sağlar.
Alternatif olarak acenta, firma tarafından verilecek talimatlar uyarınca bu gibi işlemleri firma
adına müzakere edip sonuçlandırmaya da yetkilendirilebilir. Böyle bir durumda acentanın
imzası firmayı da bağlar ve firma acentanın firma tarafından kendisine izin verilen yetki alanı
çerçevesindeki tüm hareketlerinin sorumluluğunu alır.
İran mevzuatı çerçevesinde, acentaların İran vatandaşı olması zorunluluğu yoktur.
Ancak uygulamada sadece İran vatandaşları ihracat ve ithalat için gerekli ticaret ruhsatını
(ticaret kartı) alabildikleri için ticari acentaların İranlı gerçek ya da tüzel kişiler vasıtası ile
kurulması gerekmektedir.
Yabancı bir firma yabancı bir firmayı temsilcisi olarak atar ve o da İran’da bir acenta
atarsa devlet kuruluşları ve büyük özel sektör şirketleri bu çok temsilcili durumun yaratacağı
yüksek maliyetlerden çekindikleri için temsil edilen firmanın kendi ülkesinde İran ile iş yapma
konusunda bir yaptırıma tâbi olması gibi makul nedenler olmadıkça böyle bir düzenleme içine
girmeyebilirler. Ayrıca, acenta gerçek kişi olduğunda birçok büyük kamu ve özel sektör
kuruluşu bu kişilerle iş yapmaya yanaşmayabilir. Mevzuat, gerçek ve tüzel kişilerin acenta
olarak faaliyet göstermelerine izin veriyor olmasına rağmen acentanın İran’da kurulu bir şirket
olması uygulamada daha faydalıdır. 1992’de yapılan bir düzenleme ile devlet kuruluşlarının
İran’da resmi olarak kayıtlı bulunan bir acentası ya da temsilcisi bulunmayan yabancı
tedarikçilerden mal, ekipman ve hizmet alması yasaklanmıştır.
Bir firma, İran’da bir acentayı tayin ettikten sonra her iki tarafın sorumlulukları genel
hatları itibarı ile acenta anlaşmasında belirlenir. Bu sorumluluklar geniş bir alanda değişebilir
40
ve yürürlükteki İran mevzuatı çerçevesinde tarafların hak ve yükümlülüklerinin detaylı bir
şekilde belirlenmesinde ise hukuki danışmanlık gerekmektedir. Genel olarak, İran’daki
kanunların konularının birbiri ile ters düşmesi hâlinde bir sözleşmenin amir hükmü, taraflar
yabancı milliyette olmadığı ve açık ya da zımni şekilde sözleşmeyi bir başka mevzuata tâbi
tutmadığı müddetçe o sözleşmenin yapıldığı yerde yetkili olan mevzuattır. Ancak, sözleşmede
anlaşmazlıkların halline yönelik hakemlik müessesesi belirlenmiş ise taraflarca amir hükmün
seçimi sözleşmenin yapıldığı yerden ve tarafların milliyetinden bağımsız olarak yapılır.
5.2. Şube Kurulması
Yabancı firmaların şube kurmalarına yönelik kanun ve yönetmelikler uyarınca şube,
temsil edilen firmanın tam ticari adı altında çalışır. Yabancı olan bu firma, şubenin tüm
faaliyetlerinden tam sorumludur. Kanun şubeye, pazar bilgisi toplama, mal ve hizmetlerle ilgili
satış sonrası hizmet ve garanti verme ve İranlı taraflarla firma arasında yapılan sözleşmelerin
icra edilmesi iznini vermektedir. Yabancı firmaların şube kurmalarına izin verilen başka iş
faaliyetleri de bulunmaktadır. (Örneğin, İran’daki bir yabancı şirketin yatırım değerlemesi,
İran’ın petrol dışı ürünlerinin ihracatının artırılması, mühendislik ve teknik hizmetler verilmesi,
know-how ve teknoloji transferi, ulaştırma, sigortacılık ve mal denetimi, bankacılık ve
pazarlama gibi alanlarda hizmet verilmesi gibi faaliyetlere yönelik ruhsat çıkarmaya yetkili
devlet kurumlarınca çıkartılan izinlere dair faaliyetlerin icra edilmesi). Dolaysız Vergi
Kanunu’na göre şubenin vergi muafiyetinden yararlanabilmesi için proforma fatura hazırlama,
sipariş alma ve karşılama, mal ve hizmetlerin doğrudan satışı, merkezi adına İran’da sözleşme
hazırlama gibi satış ve ticari faaliyetlerin doğrudan içinde olmamaları gerekir. Ancak, temsil
edilen firma ile müşteriler arasındaki anlaşma/işlemleri kolaylaştırmaya yönelik olarak faaliyet
gösterebilirler.
Devlet ayrıca, İran’da satılan mallara yönelik satış sonrası desteğin sağlanması için
teknik hizmet birimleri kurulmasını teşvik etmektedir.
İran’da faaliyet gösteren yabancı bir şubenin İranlı bir acentası olması zorunluluğu
bulunmamaktadır.
5.3. İş Ortaklıkları Kurulması
Yabancı müteahhitler ve üreticiler, Yerel İçerik Kanunu’nun gerekliliklerini yerine
getirebilmek ve projelerin uygulanması ve malzeme-teçhizat tedariki için açılan kamu
41
ihalelerine rekabetçi teklif verebilmek amacıyla giderek artan bir şekilde yerel firmalar ile iş
ortaklıkları oluşturmaktadırlar.
5.4. Bir İran Firması Kurulması
Yabancı şirketlerce (özel bir Anonim veya Limited Şti) bir İran firması kurulması,
İran’daki yabancı yatırımcı ve tacirler için uzun vadedeki en uygun yoldur. Yabancı bir yatırımcı
İran’da iki şekilde firma kurabilir ve kaydettirebilir. Bunlardan daha çok tercih edileni Yabancı
Yatırımın Artırılması ve Korunması Kanunu (FIPPA) çerçevesindeki koruma ve kolaylıklardan
yararlanmak amacıyla yabancı yatırım izni için başvuru yapmaktır. Sanayi, madencilik, tarım ve
hizmetler sektörlerindeki faaliyetleri geliştirmek ve daha verimli kılmak amacıyla hazırlanan bu
Kanun’a göre yabancı yatırımcı %100 kendi sermayesi ile İranlı bir ortağı olmaksızın firma tescil
ettirebilir. İkinci yol ise ticaret, hizmetler ve diğer faaliyetlerin icrası için yabancı yatırım izni
almaksızın bir şirket kurmak olup, 21 Aralık 2008’den itibaren geçerli olan son değişikliklere
göre bir İran firmasının içinde %100’e kadar hisse bulunması artık mümkündür. Mevzuatta özel
“A.Ş” ve “Sınırlı Sorumlu Şirket” olarak iki şirket tipi düzenlenmiştir. Her birinin kendine göre
avantaj, dezavantajları ve esneklikleri vardır. Bu ikisi arasında yapılacak seçim büyük ölçüde
yabancı hisse miktarına, ihtiyaç duyulan korunmaya ve kuruluş amacına (konusuna) bağlıdır.
Yabancı yatırım izinleri sadece ticari faaliyetler için düzenlenmekte olup, bu faaliyetler için
ikinci yolla firma kurulması gerekmektedir.
5.5. Yabancı Yatırım Kanunu Çerçevesinde Şirket Kurulması
FIPPA çerçevesinde, yabancı yatırımcılara İranlı yasal tüzel kişilikler içinde %100’e kadar
hisse edinilmesine yönelik yatırım izni, Yabancı Yatırım Kurulu (FIB) tarafından kontrol edilen
yatırımın esasına bağlı olarak verilebilir. FIPPA ve hatta önceki Kanun çerçevesinde bile bugüne
kadar bunun gibi çok sayıda izin verilmiştir. Petrol gelirlerinin düşük ve döviz
kaynaklarının/rezervlerinin sınırlı olduğu dönemlerde kendi ülkesine para göndermelerini
güvence altına almak için yabancı yatırımların asgari bir ihracat potansiyeli olması önemle
tavsiye edilir. İhracat gelirlerinin bahse konu havalelerin yapılması ve yatırımın çalışması ile
ilişkili ekipman ve hammaddenin ithal edilmesi için kullanılmasına izin verilmektedir. Hükümet
ihracatçılara ayrıca, vergi muafiyeti ve ihracat sübvansiyonları ve ödülleri de dahil olmak üzere
muhtelif teşvikler sağlamaktadır.
Doğrudan yabancı sermayeye (FDI), özel sektöre faaliyet izni verilen alanlarda müsaade
edilmektedir. Yabancı sermayeye ayrıca, sermayenin ve sadece yatırım yapılan projenin
42
ekonomik performansından kaynaklanan kârın geri dönmesinin Hükümet, devlet firması veya
bankalarının garantisine bağlı olmadığı “Hukuki Ortaklık”, “Geri Alım” ve “Yap İşlet Devret”
(BOT) çerçevesindeki tüm alanlarda izin verilmektedir.
Patent hakları, teknik know-how, teknik ve mühendislik yardımı, ticari marka ve ticari
isim, idare ve benzer anlaşmalara yönelik sözleşmelerin yanı sıra yabancı yatırımcıların finansal
faaliyetlerinin ana miktarına ait taksitlere ve ilgili masraflara ilişkin ödemeler, Ekonomik İşler
ve Maliye Bakanı’nın onayının yanı sıra FIB kararlarına dayanarak yabancı yatırım çerçevesinde
yurtdışına transfer edilebilmektedir.
5.6. İran’da Oturma İzni Alma Süreci
İran’da oturma izni başvurusu için gereken belgeler şu şekildedir:
1. Çalışma izninin aslı ve bir adet fotokopisi,
2. Okuduğu veya çalıştığı yerden resmi dilekçe,
3. Pasaport sahibinden 5 adet yeni çekilmiş olan fotoğraf (beraberinde kişilerin de
her birinin 5’er fotoğrafı),
4. İşlemlere yönelik ödemelerin yapıldığına dair banka makbuzu,
5. Çalışma izni formları,
6. Pasaport ve vizenin aslı ve fotokopisi,
Oturma iznini talep eden şahsın başvuruda bulunamaması hâlinde vekili, vekâletname
ile beraber başvuruda bulunabilir.
İran’da oturma izni başvurusunun yapılacağı makama ilişkin bilgiler aşağıda yer
almaktadır.
Başvuru yeri: İran Çalışma Bakanlığı-Yabancılar Genel Müdürlüğü
Başvuru Adresi: Vali-e-Asr Cad. Fatemi Kavşağı No: 811 Tahran
İrt. Tel.: (98-21) 88 80 00 00
Faks: (98-21) 88 90 88 62
5.7. İran’da İkamet Edenler İçin Gerekli Gidiş ve Dönüş Belgeleri
İran’da ikamet edenler için gerekli gidiş ve dönüş belgeleri şu şekildedir:
1. Okuduğu veya çalıştığı yerden alınan dilekçe,
43
2. İran Ekonomi ve Maliye Bakanlığı’ndan alınan vergi borcu bulunmadığına dair
belge,
3. Giriş ve çıkış özel formu,
4. Pasaport,
5. Tespit edilmiş tarifelere göre ödenmiş miktarı gösteren banka makbuzu.
Oturma iznini talep eden şahsın başvuruda bulunamaması hâlinde vekili, vekâletname
ile beraber başvuruda bulunabilir.
6. İRAN’DA YATIRIM YAPAN YABANCI YATIRIMCILARA SAĞLANAN YATIRIM TEŞVİK
UNSURLARI
6.1. Vergi Muafiyetleri
Tarım sektörü ve hayvan yetiştiriciliği, bahçıvanlık, balıkçılık, ipekböcekçiliği, mera ve
ormanların yenilenmesi faaliyetlerinden elde edilen gelir vergiden muaftır. Ülke Yönetim ve
Planlama Kuruluşu tarafından en az gelişmiş bölge olarak belirlenen yerlerdeki çalışanlara
ödenen maaşlar gelir vergisinden muaftır.
Kâr gütmeyen kurumların eğitim-öğretim faaliyetlerinden elde ettiği gelirler vergiden
muaftır. Kültürel ve sanatsal faaliyetlerden (Kültür ve İslami İrşad Bakanlığı’nca lisans verilen
aktiviteler) elde edilen gelir vergiden muaftır.
Turizm faaliyetinde bulunan girişimler, İran’da otel inşaatı yapmak ve turist çekmek
amaçları çerçevesinde vergi indirimine tâbidirler. Sanayi ve tarım mamul ürünleri ihracatından
elde edilen gelir vergiden muaf tutulmaktadır.
Ayrıca, madencilik alanında faaliyet gösteren girişimcilerin gelirlerinin %80’i, az gelişmiş
bölgelerde faaliyet gösterenlerin gelirlerinin tamamı vergiden muaf tutulmaktadır.
6.2. Gümrük Muafiyetleri
Üretim için ithal edilen makine ve ekipmana yönelik gümrük muafiyeti tanınmakta
olup, üretim için ithal edilmiş olan hammaddeye ödenen gümrük vergisi iadesi uygulaması
mevcuttur.
44
6.3. Serbest Ticaret ve Sanayi Bölgeleri Kapsamında Sunulan Teşvikler
İran’da, Devlet Başkanı’nın başkanlığında 14 Bakandan ve üst düzey resmi yetkililerden
oluşan bir Üst Konsey tarafından idare edilen 7 adet Serbest Ticaret-Sanayi Bölgesi (SEB)
bulunmaktadır (Kish, Qeshm, Chabbar, Arvand, Aras, Anzali, Maku). Her bölgenin kendi idaresi
ve bağımsız hukuki varlığı mevcuttur. İdareler ve bağlı şirketleri devletin sahip olduğu firmalara
uygulanan kanun ve yönetmeliklerden muaftır. Tüm devlet kurumları ve yerel idareleri
SEB’deki faaliyetlerini bölgelerin idarelerinin denetiminde koordine ederler. Bölgeler, SEB
İdaresi Hakkında Kanun ve Yönetmeliklere tâbidirler. Bölgelerde iş, ticaret, imalat ve hizmet
faaliyetleri için yatırım yapan kişi ve şirketlere sağlanan bazı teşvik ve avantajlar şöyledir:
Yabancı ortaklık bakımından sınır bulunmaması (%100’e kadar yabancı hisse). Yabancı
yatırımcılar arazi kiralayabilir ve arazi üzerinde inşa edilmiş olan bina ve diğer müştemilatı
edinebilir. Net kâr ve sermaye yurtdışına serbestçe çıkarılabilir.
Yabancı yatırımcıların yasal hakları teminat altındadır. Millileştirme hâlinde her bir
bölgenin idaresi bunu telafi edecektir. İlk 15 yıl için gelir vergisi ve varlık vergisinden muafiyet
söz konusudur. 2009 yılında bu sürenin 20 yıla çıkartılması (Kanun’un 13. Maddesinin
düzeltilmesi ile) Parlamento tarafından onaylanmış, bu karar takiben Muhafızlar Konseyi
tarafından onaylanmış ve Devlet Başkanı’nca verilen uygulama talimatı ile yürürlüğe girmiştir.
Yerel ve yabancı çalışanların ücret/maaşları ve diğer yan ödemeleri gelir vergisine tâbi
değildir. Bölgeye ithal edilen tüm mallar ülkede uygulanan gümrük vergisi ve ticari fayda
vergisinden muaftır.
Bölgeler ithalatta, ülkede uygulanandan oldukça düşük bir ücret alırlar ve bu ücretler
bölgenin kalkınması için kullanılan geliri oluşturur. Alınan bu ücretler ithal edilen ürüne ve
bölgelere göre değişmektedir.
Bölgelerde üretimde kullanılan makine/teçhizat hammadde ve yedek parçalar ithalat
vergilerinden muaftır. Bölge idaresinin takdir yetkisinde olmak üzere inşaat malzemeleri
ithalat vergisinden muaftır. Diğer tüm mallar ithalat vergisine tâbidir.
Otomobil ve yatlar hariç olmak üzere makine, hammadde, teçhizat, araç ve sınai
parçalar deniz ve hava limanlarında alınan vergilerden muaftır.
Bölgelerden İran’a ihraç edilen mallar, katma değer ve kullanılan malzeme ölçüsünde
gümrük vergisi ve ticari fayda vergisinden muaftır.
45
İran’dan bölgelere sevk edilen tüm mallar yerli sayılmaktadır.
Malların vekâlete dayalı olarak ithalatına ve doğrudan bölgelerde depolanmasına izin
verilmektedir.
Bölgelere doğrudan girmek isteyen yabancıların önceden vize başvurusu yapmasına
gerek yoktur. Vize giriş esnasında verilir.
Bölgelerdeki bankacılık uygulamaları, on-shore ve off-shore bankacılık hizmetlerine de
imkân verecek şekilde esnektir.
İstihdam ile ilgili tüm konular taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre ele alınır.
Bölgelerde uygulanan İş Kanunu ve düzenlemeleri tektir ve ILO tavsiyelerine göre formüle
edilmiştir.
6.4. İran’daki Özel Ekonomik Bölgeler Kapsamında Sunulan Teşvikler
İran’da 17 adet Özel Ekonomik Bölge (ÖEB) bulunmaktadır. Her bölgenin kendi idaresi
ve bağımsız hukuki varlığı mevcuttur. Bu idareler ve bağlı şirketleri devletin sahip olduğu
firmalara uygulanan kanun ve düzenlemelerden muaftır.
İran İslam Cumhuriyeti Özel Ekonomik Bölgelerin Kurulması ve İdaresi Kanunu (SEZ
Kanunu) Parlamento tarafından 1 Mayıs 2005 tarihinde karara bağlanmış ve sonrasında 26
Kasım 2005’te Uygunluk Konseyi’nin bazı düzeltme ve eklemeleri ile onaylanmıştır.
46
7. İRAN’DA TİCARET YAPMAK İSTEYEN YATIRIMCILARIN KARŞILAŞMASI MUHTEMEL
PAZARA GİRİŞ ENGELLERİ VE SORUNLAR
7.1. İthalat Politikaları
Ülkede gümrük vergileri oldukça yüksek düzeyde belirlenmekte ve bir çok sektörde
yerli üretimi koruma hedefi çerçevesinde önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. İran’ın DTÖ
üyesi olmaması da bu konuda keyfi uygulamalara gitmesini kolaylaştırmaktadır.
10.12.2002 tarihli Vergilerin Konsolidasyonu Kanunu’nun yürürlüğe girmesini takiben
21.03.2003’ten bu yana ithal ürünlere uygulanan farklı vergi ve harçlar iki kategoride
birleştirilmiştir. Bunlar, sadece Parlamento tarafından değiştirilebilen, malın değeri
üzerinden %4 ile sabitlenmiş bulunan Gümrük Vergisi (GV) ve yerel sanayi dalları ile
tüketicilerin hak ve ihtiyaçlarının da gözetilmesi suretiyle İran Hükümeti tarafından zaman
içerisinde belirlenen Ticari Fayda Vergisi’dir (CBT). Daha düşük oranlarda CBT ve tercihli
gümrük vergileri bazı limanlarda ve yoksulluğu azaltmak ve ekonomik kalkınma amacıyla
ortak sınır pazarlarında uygulanmaktadır. GV ve CBT birlikte Kanun’un 2. Maddesinde geçen
İthalat Vergilerini (İV) oluşturur. Hükümet kuruluşları ve gerçek ve tüzel kişiliklere yönelik
olarak ithalattaki tüm istisnalar ve tercihli gümrük tarifeleri kaldırılmıştır. Böylece, ithalat
sadece milli tarife sistemi çerçevesinde yapılabilmektedir. GV ve CBT advalorem olarak
belirlenmekte olup, malın CIF bedeli üzerine uygulanmaktadır. İran, malların
sınıflandırılmasında HS kod sistemini (Harmonized Commodity Description and Coding
System) takip etmektedir.
2012 yılı Ekim ayından bu yana ürünlerin 10 öncelik grubunda sınıflandığı bir ithalat
gereklilikleri öncelik sistemi uygulanmaktadır. Söz konusu gruplar, ithalatın özendirilmesi ya
da caydırılması amacıyla döviz tahsisatına, vergi farklılaşmasına ya da kur farklılaşmasına göre
yapılmıştır. Grup 1-9 arasındaki ürünlerde resmi kurdan döviz tahsis edilmekte ya da serbest
piyasa kurundan tahsis edilen döviz kullanılabilmektedir. Grup 10’daki ürünler ise motor
kapasitesi 2,5 litrenin üzerindeki otomobiller gibi birkaç istisna dışında serbest piyasadaki
döviz üzerinden ithal edilebilmekte, bu ürünlerde iki kat CBT uygulanmaktadır. 10 kategoride
yer alan ürünler şunlardır:
- Temel gereksinimler (hububat ve gıda kalemleri, hayvan yemi)
- İlaç
47
- Sınai ve tarımsal üretim için temel malzemeler
- Hidrokarbonlar, boyalar, mürekkepler, film ve çinko vb. üretimine yönelik üretim
birimleri için hammadde
- Ara malzemeler ve parçaları
- Otomotiv sektörü parçaları ve montaj
- Montaja yönelik yarı bitmiş ürünler
- Sermaye malları ve sanayi makineleri (üretim hatları ve atölyeler için muhtelif
makineler)
- Dayanıklı nihai tüketim malları
- Gerekli olmayan ve temel gereksinim sayılmayan bitmiş ürünler
Söz konusu uygulamada zaman zaman değişiklikler yapılmakta, ancak bu
değişikliklere ilişkin bildirim yapılmadığı gibi bilgi talepleri de yanıtlanmamaktadır. Bu
nedenle, şeffaf olmadığı düşünülen söz konusu uygulamanın ticarette önemli bir engel
oluşturduğu düşünülmektedir.
Diğer taraftan, gümrüklerde referans fiyat uygulaması da yapılmaktadır. Uygulama
sırasında kullanılan eşik değerlerin hesaplanmasında kullanılan yöntem ise anılan değerlerin
suni şekilde yüksek çıkmasına neden olmaktadır. Bu da kayıt dışılığı özendirici etki
yapmaktadır.
7.2. Lisans Uygulamaları ve İthalat-İhracat Yasakları
1932 tarihli Dış Ticaret Tekeli Kanunu’nun (FTMA) düzeltildiği şekliyle 1. Maddesine
göre İran’da dış ticaret devlet tekelindedir. 3. Maddeye göre ise devlet ithalat ve ihracat
sürecine doğrudan girmez ve bu nedenle belli koşullar altında bu hakkını kişi ya da firmalara
kullandırabilir.
Böyle bir tekel doğrultusunda, 1993 tarihli İhracat İthalat Yönetmeliği ürünleri şu üç
başlıkta sınıflamıştır:
i) İhracatı veya ithalatı ruhsat gerektirmeyen, izin verilebilir ürünler.
ii) İhracatı veya ithalatı ruhsat gerektiren, koşula bağlı ürünler.
iii) İhracatı veya ithalatı yasak ürünler.
48
Örneğin, gıda, içecek, kozmetik ve sağlık ürünlerinin ithalatı Sağlık Bakanlığı’nın
ruhsatını gerektirmektedir. Bazı ürünler için Tüketicinin Korunması Kurumu’nun ithalat
ruhsatını edinmek gerekirken, belli bazıları ise zorunlu fiyat sabitlemesine tâbidir. İthalatı
yasak ürünler ise bazı lüks kalemler, alkol, uyuşturucu, domuz, silah ve mühimmat, kumar
aletleri, hava kameraları, radyo vericileri ve ahlaka aykırı eşya ve malzemeler vb.’dir.
FTMA’ya göre hükümet zaman zaman belli ürünlerin ihracatını veya ithalatını yasaklayabilir.
Buna ilave olarak, ticari amaçlarla ihracat ve ithalat faaliyetleri ile meşgul olabilmek için İran
Ticaret, Sanayi ve Madenler Odası’nca çıkartılan ve Ticaret, Sanayi ve Madenler
Bakanlığı’nca onaylanan bir ticari kart gerekmektedir. Dahası, ithalatçıların siparişlerini
Bakanlığa tescil ettirmeleri gerekmektedir.
İran’da üretilen birçok ürünün ihracatında izne gerek bulunmamaktadır. Bununla
birlikte, bazı ürünler için ihracatçının, ilgili makamlardan ihracat bazında izin alması
gerekmektedir. Mal ihracatında aslında herhangi bir gümrük vergisi bulunmamakta ve CBT
de alınmamaktadır. Bununla birlikte bazı dönemlerde hammadde olarak kullanılan bazı
madenler gibi ürünlerin ülkeden çıkışını caydırmak amacıyla ihracat vergisi uygulamasına
gidildiği bilinmektedir.
Belli bazı ürünlerin ihracatında, ihracatçının kazancını İran Merkez Bankası’na
konvertibl para birimi olarak getirme taahhüdünde bulunması gerekmektedir. İhracatı
geliştirmek amacıyla belli teşvikler (vergi muafiyeti, ihracat sübvansiyonu ve ödülleri gibi)
sağlanmaktadır.
Dış ticaretteki uygulamaların ve alınan kararların şeffaflığı ve yeknesaklığı
konularında sorunlar yaşanmaktadır.
Örneğin, 2016 yılının ikinci yarısından bu yana ilaç, kozmetik, gıda ve bir kısım tekstil
ürünlerinde İran’daki ithalatçıların Türkiye’den yapacakları ithalata yönelik izinlerinin süresi
uzatılmamakta veya yeni belge verilmemektedir. Söz konusu keyfi uygulamaya ilişkin İran
makamlarınca tatmin edici bir açıklama yapılmamaktadır.
Bir başka örnek de tekstil sektöründe yaşanmaktadır. 6 Eylül 2016 tarihinde
onaylanan ve 9 Ekim 2016 tarihinde tebliğ edilen “İran’da Konfeksiyon Ürünleri Satışı Yapan
Şirketler İçin Düzenleme Genelgesi” uyarınca:
1. İran’a ihracat yapmak isteyen yabancı şirketlerin, ülkede bulunan temsilci veya
49
şubeleri ile resmi distribütörlük anlaşması imzalayıp, mezkur belgeyi bağlı olduğu Ticaret
Odası, Dışişleri Bakanlığı ve İran’ın o ülkede faaliyet gösteren dış temsilciliklerinde
onaylatması ve onaylı belgenin ruhsat almak için İran Esnaf Odası’na sunması gerektiği
bildirilmiştir.
2. İran Esnaf Odası tarafından verilen ruhsat ilk aşamada 2 yıllık olup, bu süre
uzatılabilmektedir. Her ürün için bir GTİN kodu belirlenmekte olup, söz konusu kod ürünün
gümrüklerden ithali anından satışına kadar olan vergi denetiminin yapılması için
belirlenmiştir.
3. Bahse konu Genelge, yabancı bir firmanın söz konusu ürünlerde ithalat
yapabilmesi için ithalat miktarının belirli bir kısmını ya İran’daki üreticilere vereceği sipariş
ile tedarik etmesini veya İranlı temsilcisi ile ortak ya da tek başına İran’da üretim tesisi
kurarak ilk 2 sene için ithalat miktarının %20’sini İran’da üretmesini ve söz konusu üretimin
%50’sini başka bir ülkeye ihraç etmesini zorunlu kılmıştır. Ayrıca, 3. yıldan itibaren her yıl
için İran’da üretim miktarında %5 artış istenmektedir.
Genelgede bahsi geçen mevzuata uymayan şirket ve tesislerin ürünlerinin kaçak
ürün olarak değerlendireceği de ayrıca belirtilmiştir.
7.3. Teknik Mevzuat, Uygunluk Değerlendirme Prosedürleri ve Standartlar ile
Sağlık ve Bitki Sağlığı Önlemleri
İran dış ticaret rejimi çerçevesinde ithalat için gerekli belgeler şunlardır: Proforma
fatura, ticari fatura, paketleme listesi, yükleme belgesi, sigorta poliçesi, menşe belgesi.
Duruma göre başka belgeler de (denetim belgesi, navlun faturası, ilgili kamu
kuruluşundan alınması gereken izin belgesi, yerel ticaret odasından alınan adil fiyat belgesi)
gerekebilmektedir. Ticaret, Sanayi ve Madenler Bakanlığı’na sipariş kaydı yaptırıldığı sırada,
kabul edilebilir malların ilgili standardı veya teknik özelliklerine ait tanıtma numarası
başvuru formunda belirtilir. Bu ürünlerin standartlara veya teknik özelliklere uyumu ise
onaylanmış bir kurum tarafından belgelendirilecektir.
Standartlar Kurumu, Sanayi, Madencilik ve Ticaret Bakanlığı’ndan ayrılarak bağımsız
bir kuruluş hâline gelmiş ve doğrudan Devlet Başkanı’na hesap veren bir yardımcı kuruluş
olarak çalışmaya başlamıştır. Bu bağımsızlık, ithalat da dahil olmak üzere standartların daha
yeknesak uygulanması sonucu için düşünülmüştür.
50
İran’da yabancı ürünler tedarik eden tüm kişi ve firmalar Kanun tarafından şu
gereklilikleri yerine getirmekle yükümlü tutulmuştur:
i. Ürünlerinin tedariki için Ticaret Bakanlığı nezdinde bir şube veya ajans tescili
yaptırmak.
ii. Satış sonrası hizmeti vermek.
iii. Müşteriye, ürünle birlikte Farsça kullanma kılavuzu, garanti belgesi, uzun
ömürlü ürünler için satış sonrası hizmet belgesi vermek.
iv. Ürünlerini, özellikle firmanın kayıt numarası, ürünün özellikleri, seri numarası
ve hologramı olacak şekilde paketleyerek satmak.
Uygulamada ise standartlar konusunda keyfilik olduğu, yeni çıkan uygulamaların
takibinde zorluklar yaşandığı, standart dışı sahte ürünlerin piyasada bulunabildiği ve bunlara
karşı önlemlerin uygulanmasında sıkıntılar yaşandığı bilinmektedir.
7.4. Ticaret Politikası Önlemleri
İran tarafından Ülkemiz ürünlerine yönelik olarak uygulanan korunma önlemleri
şunlardır:
i. 441112, 441113 ve 441114’te bulunan MDF üzerindeki vergi, TTA kapsamında %5
uygulanması gerekirken, 21 Haziran 2016’dan itibaren %10-15 olarak uygulanmaya
başlanmıştır.
ii. 5509.32.00’da bulunan sentetik iplik üzerindeki vergi, TTA kapsamında %12’den
%10’a inmesi gerekirken, 22 Kasım 2015’ten itibaren %12 olarak uygulanmaya devam
etmektedir.
7.5. Kamu Alımları
İran’da neredeyse tüm büyük kamu projeleri ihale ile verilmektedir. İhalelerde
adaletin ve şeffaflığın sağlanmasını ve farklı mal ve hizmet tedarikçilerine sözleşme yapmak
üzere teklif verme imkanının tanınmasını teminen 2005 yılı Ocak ayında Parlamento
tarafından İhale Kanunu onaylanmış ve bu Kanun, bazı belli koşullar hariç olmak üzere, mal
veya hizmet alımı yapmak isteyen devlet kuruluşlarına belli eşikleri aşan işlemler için ihaleye
çıkma gerekliliği getirmiştir. Kanun, ihalesiz temin edilecek mal ve hizmetlere yönelik istisnai
51
halleri sıkı bir şekilde sınırlamıştır. Bu çerçevede Kanun, ihaleye çıkılmaksızın yapılacak
alımların koşullarını tek tek tanımlamıştır. İstisnai haller bakımından Kanun’un yazımı bir
ölçüye kadar, kuruluşlara ihaleye çıkmadan alım yapmalarına olanak verecek şekilde
muğlaktır.
Bazı ihaleler basın yoluyla duyurulurken bazıları seçilmiş firmaların davet edilmesi
suretiyle gerçekleştirilir. Gene de belli bazı projelerin ihaleye gitmeksizin gerçekleştirilmesi
mümkündür. Kanun, belli bir fiyat eşiğini geçen her kamu işleminin, Kanun’da aksine hüküm
olmadıkça ihale yoluyla yapılmasını emretmektedir.
Kanun üç tip işlem tanımaktadır. Azami 2.000 Euro değerindeki “küçük işlemler”,
azami 20.000 Euro değerindeki “orta işlemler” ve 20.000 Euro’nun üzerindeki “büyük
işlemler”. Bu eşik değerler Merkez Bankası tarafından ilan edilen mal ve hizmet fiyat
endekslerine göre her sene Kabine tarafından belirlenmektedir.
Küçük işlemler için ihaleye çıkılmasına gerek bulunmamakta olup, ilgili devlet kuruluşu
ihtiyacı olan mal veya hizmeti en düşük fiyatla en iyi kaliteyi sağlayacak bir sözleşme aracılığı
ile edinmek üzere araştırmasını yapmaktadır.
Benzer şekilde, orta işlemlerde de ihaleye çıkılmasına gerek yoktur. Ancak, bu
işlemlerde ilgili devlet kuruluşu düşük fiyatla kaliteli hizmet almak için en az üç yazılı teklif
almalıdır.
Büyük işlemlerde ise sözleşmelerin bir ihale sonucunda (genel ya da sınırlı) yapılması
gerekir. İstisnai hallerin ise İhale Formaliteleri İstisna Kurulu tarafından onaylanması gerekir.
İhale Komisyonu, ihale süreci, teklif verenlerin yeterliliğinin değerlendirilmesi,
ihalede gerekli belgeler, tekliflerin iletilmesi, teslimi, değerlendirilmesi, kazananın
belirlenmesi, sözleşmenin yapılması, ihalenin yenilenmesi veya iptali, şikayetlerin
araştırılması, ihale formaliteleri olmaksızın yapılacak alımlar gibi detaylar da ayrıca
belirlenmiştir.
Ayrıca, uluslararası ihalelerde, yerel katılımcılara yabancılardan daha farklı bir
muamele yapılmaktadır. Bu farklılık ihale belgelerinde belirtilir. Böyle bir kuralın çare olarak
görülmediği ihalelerin Ekonomik Konsey tarafından onaylanması gerekmektedir.
İhale Kanunu’nda bir çok detayın belirlenmiş olmasına ve şeffaflığın hedeflenmesine
rağmen mevzuat çerçevesinde gerekli bazı kurumların henüz oluşturulmamış olması
52
uygulamada sorunlar yaşanmasına neden olmaktadır.
7.6. Fikri Mülkiyet Hakları
İran’da patentler ve markaların kayıt altına alınması ve sınai mülkiyetten doğan
haklar ile bunların ihlali konularını düzenleyen temel mevzuat 22 Haziran 1931 tarihinde
onaylanan Patentlerin ve Markaların Kayıt Altına Alınması Kanunu idi. Anılan kanuna işlerlik
kazandırmak amacıyla 1958’de onaylanan ve bazı düzeltmelerin yer aldığı yeni bir tüzük
geliştirildi. 29 Ekim 2007’de ise eski kanunu ve onu düzelten tüzüğü iptal eden yeni
Patentler, Sınai Tasarım ve Markalar Kayıt Kanunu onaylanmıştır. 66 maddeden oluşan
kanun, İslam Danışma Meclisi’nce 29 Ekim 2007’de onaylanmış ve Meclis tarafından beş
yıllık bir deneme süresinin kabul edilmesi ile Muhafızlar Konseyi’nce kabul edilmiştir.
a) Patentler
Patent belgesi, buluşun korunması amacıyla Sınai Varlık Dairesi’nce çıkartılan ve ait
olduğu kişi ya da kuruma özel haklardan yararlanma imkânı veren bir belgedir (Yeni Kanun
3. Madde). Sınai Mülkiyet Dairesi’ne patent tescili için verilen bildirimin Farsça olması
gerekmekte olup, başvuru, korunması istenen materyali de içermelidir. Bu arada başvuru,
gerektiği takdirde buluşun bir özetini ve ilgili çizimleri de içermek durumundadır.
Bildirimde, istenen unsurların bulunmaması hâlinde başvuru sahibine gerekli
düzeltmeler için 30 günlük süre verilir (Yeni Kanun 11. Madde).
Patent belgesinin geçerlilik süresi bildirimin iletilme tarihinden itibaren 20 yıldır.
Bildirimin iletilmesinden 1 yıl geçtikten sonraki her 1 yılın başlangıcında belgenin geçerliliğini
sürdürmek amacıyla Sınai Mülkiyet Dairesi’ne belli bir ücretin yatırılması gerekmektedir
(Tüzük 16. Madde).
b) Markalar
Bir markanın tesciline yönelik bildirim, tescil yapılması istenen markanın bir
numunesi ile ilgili tüm mal ve hizmetlerin listesi ile birlikte Sınai Mülkiyet Dairesi’ne iletilir.
İran’da kayıtlı bir markanın, o markanın haklarını elinde tutan kişi haricinde birisi
tarafından kullanılması marka sahibinin mutabakatına bağlıdır. Marka sahibi, kullanılan
markanın kayıtlı markaya benzediği durumlar da dahil olmak üzere her türlü ihlale karşı
önlem alabilir (40. Madde).
53
Marka tescilinin geçerlilik süresi tescil için yapılan bildirimin iletilmesinden itibaren 10
sene olup, bu süre gerekli ücretlerin ödenmesi şartıyla ve marka sahibinin isteği üzerine
10’ar yıllık dönemler için uzatılabilir (40. Madde).
Herhangi bir ilgili taraf ilgili hükümlere uyumsuzluk gerekçesi ile bir markanın
tescilinin iptali için mahkemeye başvurabilir (41. Madde).
İran 2001 yılı Ekim ayında Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı’na (WIPO) katılmıştır. Ayrıca,
2003 yılı Ağustos ayında markaların uluslararası tescili bağlamında Madrid Anlaşması’na ve
onunla ilgili protokole taraf olmuştur. Bu nedenle, Tahran’da firmalar ve Fikri Mülkiyet’in
Tescili Dairesi’nde bu anlaşma çerçevesinde başvuru yapanlar için marka tescili yapan ayrı
bir birim ihdas edilmiştir. Yabancı firmalar, ya bu anlaşma çerçevesinde kendi ülkelerinde ya
da İran’da kendi markalarını İran hukukunu da kapsaması amacıyla tescil
ettirebilmektedirler.
İran’ın ayrıca diğer 19 anlaşmaya da taraf olması muhtemel görünmektedir.
Uygulamada ise cezaların caydırıcı olmaması sorunu ile karşılaşılmaktadır. Kanun
çerçevesinde yapılan işlemlerin ardından verilen cezaların düşüklüğü nedeniyle piyasada
kaçak ya da sahte ürünlerin çokluğu engellenememektedir.
7.7. Vize Uygulamaları
Türk vatandaşları İran’a her girişte 90 gün turistik olarak kalabilmekte, 90 günü
aşmaları hâlinde para cezası ödemeleri ve Emniyet makamlarından çıkış vizesi almaları
gerekmektedir. İran vatandaşları ise Türkiye’de 180 gün içinde 90 gün kalabilmekte, süreyi
aşmaları hâlinde para cezası ödemeleri gerekmekte, söz konusu cezayı ödememeleri
hâlinde 5 yıl gibi bir süre giriş yasağına tâbi tutulmaktadırlar.
54
7.8. Diğer Engeller
Ülkedeki iş ve yatırım ortamını olumsuz etkileyen bir husus bankacılık sisteminde
yaşanan sorunlardır. Geçmişte ambargodan dolayı ödemelerde yaşanan sıkıntılar İran’da iş
yapmak isteyen tüm çevrelerin ortak sorunu olmuştur. 2016 yılı başından itibaren finans
sisteminin Dünya’ya entegre olması yönünde gelişmeler yaşanmışsa da ABD Doları ile işlem
yapılamamakta, para transferinde sorunların artarak devam ettiği bilinmektedir.
Yaptırımlar döneminde, bankaların döviz bürosu firmaları ve lisanslı döviz büroları
ülkedeki ithalat ve diğer gerekliliklere yönelik finansal işlemlerin yapılmasında, fon
transferinde ve FOREX’te önemli rol oynuyorlardı. İranlı alıcıların yabancı ürün alışlarında,
mal değerinin tümünün önceden ödenmesi ve transferi metodu giderek artan bir şekilde
kullanılmakta idi. Ambargonun kalkması ile İran bankacılık sistemi SWIFT sistemine yeniden
bağlanmış ve AB, Ortadoğu vb. bölgelerden bazı bankalar İran ile finansal işlemlere tedrici
olarak yeniden başlamıştır.
Bununla birlikte, ABD’nin 8 Mayıs 2018 tarihinde, Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndan
(KOEP) çekildiğini açıklamasının ardından İran’ın yeniden yaptırımlara maruz kalma
durumuna girmesi bankacılık sektöründe büyük belirsizlik yaratmıştır.
Buna ilaveten, ülkede mevcut ithalatta korumacı politikalara döviz çıkışını
engelleyen bir dizi tedbirler de eklenmiştir. Bu kapsamda;
İran Merkez Bankası (CBI) tarafından Çin, Hindistan, Güne Kore ve Türkiye’den
yapılacak ithalata yönelik para transferinin sadece bankacılık sistemi üzerinden
yapılması zorunluluğu ve sipariş kayıtlarının “döviz intikali olmaksızın” yapılamaması
uygulaması başlatılmıştır (Karar: 30.01.2018).
Bu doğrultuda, sipariş kaydı yapılması sürecinde $ ile ödeme yapma seçeneği iptali
edilmiştir. Bu, ödemelerde yoğun olarak kullanılan döviz bürolarının (sarraf)
sistemdeki etkinliğinin azalması anlamına gelmiştir (Karar: 14.02.2018).
İran Hükümeti, Nisan 2018 sonu itibarı ile tüm devlet kurumlarına ve İran’da faaliyet
gösteren tüm şirketlere mali tablolarını ve diğer tüm resmi bildirimlerini ABD doları
yerine Euro ile yapmaları yönünde talimat vermiştir. Ayrıca, Euro-Riyal (IRR) kur
bilgisini yayınlama yetkisi artık sadece CBI’dadır.
Döviz kurlarının kontrol altına alınmasını teminen 10.04.2018’den itibaren ayrım
55
gözetmeksizin herkese 1$=42.000 IRR kurunun uygulanacağı, söz konusu kur dışında
bir fiyattan satış yapanların ağır müeyyidelere tâbi olacağı açıklanmıştır.
Sarraflar üzerinden küçük yatırımcılar tarafından arbitraj amaçlı yapılan döviz alım
ve satım işlemleri yasaklanmış, bu işlemlerin takibine başlanmıştır. Döviz bürolarına,
sadece kimlik kartlarını, pasaportlarını ve seyahat biletlerini sunan müşterilere
5.000 $’a kadar döviz satma izni verilmiştir.
İran’dan turistik ya da diğer bazı sebeplerden ötürü yapılacak yurtdışı seyahatlerinde
kişi başı taşınabilecek döviz sınırlandırılmıştır. Yurtdışı çıkışlarda (hava yolu) kişinin
üzerinde taşıyabileceği azami tutar 5.000 Euro (ya da ona eş değerde diğer para
birimleri) olarak tespit edilmiştir. Bu sınır kara, demir veya deniz yolu ile ülkeyi terk
eden yolcular için 2.000 Euro’dur.
Hâlihazırda CBI’ın bankalara yönelik yurt dışına döviz transferini durdurma talimatı
devam etmekte olup, gerek siyasi ortamda gerek ekonomideki belirsizliklerin dış ticaretimizi
özellikle para transferi konusunda zorladığı gözlenmektedir.
56
7. İRAN’DA TİCARET YAPAN TÜRK YATIRIMCILARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN
PROSEDÜREL İŞLEMLER
İran’da dış ticaret yapmak isteyen firmaların dikkat etmesi gereken prosedürel
işlemlere aşağıda maddeler hâlinde yer verilmiştir.
(1) İran’da bir firma ihracat ve ithalat yapmak istiyorsa mutlaka üyesi olduğu Ticaret
Odası aracılığı ile firması adına bir “Kart-ı Bazargani” belgesine (İthalat-İhracat Yetki Belgesi)
sahip olmalıdır. Önceden, bu belgeye sahip olmayan İranlı firmalar bu belgeye sahip firmalar
üzerinden dış ticaret işlemini gerçekleştirebilmekte idi. Ayrıca, söz konusu belgeye sahip
olmak, tüm kategorilerde yer alan ürünlerin ithalatını yapabilmek için yeterli idi. Ancak, söz
konusu düzenleme sonrasında artık ithalatçı firmanın, elindeki belge aracılığı ile kuruluş
sözleşmesinde yazan faaliyetlerle sınırlı olarak ithalat yapması uygulamasına geçildi.
(2) Yetki belgesi ile birlikte yanına yapacağı ithalat işlemi ile alakalı proforma faturayı
(ya da sözleşme ve benzeri destekleyici bazı evraklar da olur) alan firma İran Sanayi, Maden
ve Ticaret Bakanlığı’nın (Ministry of Industry, Mine and Trade) online sistemi üzerinden
sipariş kaydını açtırır. Sipariş kaydı açma işlemine “sab-te-sefareş” (kayıt) denir. İranlı ithalatçı
sab-te-sefareş işlemi için proforma ya da satış sözleşmesi üzerinde yazan ithalat tutarı
üzerinden belli bir oranda işlem komisyonu öder. İthalat işleminde ithalata konu ürüne,
ürünün teslim şekli ve taşıma türüne göre değişecek şekilde zorunlu sigortaları yaptırır.
(3) 31.01.2018 tarihli tebliğ ile artık İranlı ithalatçı firmalar Güney Kore, Çin, Hindistan
ve Türkiye’den yapacakları ithalat işlemlerinde bankacılık sistemi dışında ödeme
yapamamaktadırlar. Bu bağlamda, İranlı ithalatçı firma para transferini yapacağı bankasını
sistem üzerinden seçmek zorundadır. Daha önce bu aşamada İranlı ithalatçı firmanın önünde
banka dışı ödeme seçeneği de mevcuttu. Ancak, kayıt dışılığı ve kontrolsüz döviz giriş ve
çıkışlarını önlemeye yönelik son düzenleme sonrasında sadece banka sistemi içinde ödeme söz
konusu olabilmektedir. Bununla birlikte, “döviz büroları (sarraflar)” ile ödeme seçeneği,
yalnızca sarrafın söz konusu işlemi İran Merkez Bankası’nın belirlediği İranlı bankalar üzerinden
gerçekleştirmesi hâlinde mümkün olabilmektedir. Ayrıca, ithalatçının ödemeyi, İran dışındaki
bir bankadan yapmak istemesi hâlinde ise online sistem üzerinde bu ödemeyi gösterebilmesi
gerekmektedir.
57
(4) Kayıt işlemi ve aracı banka tespiti süreci tamamlandıktan sonra mal/hizmet ithalata
hazır duruma gelir. Sab-te-sefareş işlemi tamamlanan ve ödemesi İranlı bankalar üzerinden
yapılacak olan ithalatın bedeli, seçilen banka tarafından geçerli kurlar üzerinden döviz tahsisi
yapılması için Merkez Bankası sistemine girilir. 14.02.2018 tarihli karar çerçevesinde bankalar
bu talebi 28.02.2018 tarihi itibarı ile ABD Doları üzerinden yapamamaktadır ve İran Merkez
Bankası Sistemi’nden ABD Doları seçeneği kaldırılmıştır. Proforma fatura üzerinden ABD Doları
dışında bir döviz türünden hesap edilen tutar aracı banka kanalıyla ödenir.
(5) Banka, ithalat işlemi ile ilgili gerekli tüm izin ve prosedürlere yönelik belgelerin de
tamamlanmış olması hâlinde malın bedelini transfer eder. İthalatçı firma, gümrük
beyannamesi ve aracı banka onayını gümrük işlemlerinin tamamlanmasını teminen gümrük
sürecini takip edecek yetkililere (gümrük muamelecisi) teslim eder.
(6) Ürünün içeriği ve nakliye türüne göre çeşitli gümrük harç ve vergiler ile birlikte diğer
bazı ücret ve harçlar ortaya çıkabilmektedir. Gümrük muamelecisi vergi, harç ve ücretlerin
ödemelerini dikkatli şekilde takip etmelidir. Tüm vergi ve ücretleri ödenen mallar gümrük
sahasında ithalatçı tarafından çekilir. Gelen ürün ile evraklar arasında tutarsızlıkların tespit
edildiği hallerde inceleme süreci başlatıldığı için ürünler gümrük sahasında uzun süre
tutulabilmektedir. Gümrükten çekilen mallar ithalatçı tarafından beyan edilen yere
götürülmelidir. İthalatçının, gümrük evrakının bir nüshası olan ve “Yeşil Belge” olarak
adlandırılan belgeyi mutlaka edinmesi ve bir nüshasını, işlemin sistemdeki kapamasının
yapılabilmesini teminen üç ay içinde aracı bankaya vermesi gerekmektedir.
58
İran’ın ithalatının ve döviz kaynaklarının kontrolü amacıyla son dönemde bazı önemli
kararlar alınmıştır. Bu kararlar, özetle aşağıdaki gibidir:
(1) 30 Ocak 2018 tarihli Cumhurbaşkanlığı Tebliği’ne göre, Tebliğ tarihinden itibaren
Çin, Hindistan, Güney Kore ve Türkiye’den yapılacak ithalata yönelik para transferinin sadece
banka sistemi üzerinden yapılabilmesi ve sipariş kayıtlarının “döviz intikali olmaksızın”
yapılamaması söz konusudur.
(2) ABD’nin İran üzerinde sürdürdüğü ABD Doları ile ticaret yapma yasağı nedeniyle
İran bankalarının ABD Doları ile işlem yapamamasından ve bu nedenle sipariş kayıtlarında ABD
Doları seçeneği işaretlendiğinde ödemelerin döviz büroları ile yapılması gerektiğinden,
28.02.2018 tarihi itibarı ile sipariş kaydı yapılması sürecinde ABD Doları ile ödeme yapma
seçeneği iptal edilmiştir.
(3) Son haftalarda yaşanan dalgalanma üzerine döviz kurlarının kontrol altına alınması
için 10 Nisan 2018’den itibaren ABD Doları’nın ayrım gözetmeksizin herkese 42.000 IRR’den
satılması, söz konusu kur dışında bir fiyattan satış yapanlara “uyuşturucu kaçakçısı” ve
karaborsacı muamelesi yapılarak sert yaptırımlar uygulanması kararlaştırılmıştır.
59
8. İRAN’DA TİCARET YAPMAK İSTEYEN YATIRIMCILARA TAVSİYELER
İran’da ticaret yapmak isteyen yatırımcılara yönelik tavsiyeleri kısaca şu şekilde özetlemek
mümkündür:
İhracat ve ithalat işleminin “Kart-ı Bazargani” belgesi sahibi firma tarafından yapılması
gerektiğinden, faturaların, gümrük belgelerinin ve sözleşmelerin düzenlenmesinde bu
durumun dikkate alınması.
İşlemin, sadece proforma fatura değil ithalatçı ile yapılacak ve tüm koşulları net olarak
ortaya konacak bir sözleşme çerçevesinde gerçekleştirilmesi.
İran’da dış ticaretin kural ve kanunları sıkça değiştiğinden ve uygulama sırasında gerek
şeffaflık gerek önceden hazırlık yapma gibi hususlarda eksiklikler bulunmasından dolayı,
sözleşmelerde, gümrük vergilerinin, ithalat prosedürlerinin, ithalata konu ürün ve/veya
miktarların değişmesi gibi hallerde ortaya çıkacak sorunların ithalatçı tarafından
çözülmesine yönelik hükümler bulundurulması.
Ödemelerin sarraflar üzerinden yapılabilmesinin ancak İran’daki bankacılık sistemi
üzerinden mümkün olabileceğinin hatırda tutulması.
Sözleşmelerin, proforma ve asıl faturaların ve ödemelerin ABD Doları dışında bir para
birimi ile yapılması.
Ödemenin yapılması ile teslim şekli arasındaki ilişkiye dikkat edilmesi. (Türkiye’den
İran’a yapılan ihracatta teslim şeklinin genellikle fabrika kapısı olduğu, bu nedenle,
nakliye ve gümrükleme işlemlerinin İranlı ithalatçılar tarafından üstlenildiği
gözlenmektedir).
60
EK 1
TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN İRAN’DAKİ TİCARÎ TEMSİLCİLİKLERİ
TAHRAN TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ
Adres : Turkish Embassy Office of the Commercial Counsellor Ferdowsi Ave.,
No: 337 Tahran/İRAN
Tel : +98 21 3391 3592 / +98 21 3392 6246
Faks : +98 21 3392 4952
E-Posta : [email protected]
TEBRİZ TİCARET ATEŞELİĞİ
Adres : Turkish Consulate General Office of the Commercial Attache Kuye Vale
Asr, Khiyabani Forughi, Falakai Homafar Kuçe-i Farhangian No: 8, Tebriz/İRAN
Tel : 0098 41 3329 7582
Faks : 0098 41 3329 7583
E-Posta : [email protected]
URUMİYE TİCARET ATEŞELİĞİ
Adres : Hıyabanı Dr. Şehid Beheşti, No: 30 Urumiye - Batı Azerbaycan/İRAN
Tel : 00 98 44 3344 0690
Faks : 00 98 44 3348 8585
E-Posta : [email protected]
61
EK 2
İRAN’DA TÜRK YATIRIMCILARA HİZMET VEREBİLECEK TERCÜME BÜROLARI
Büro Adı: KANUN
Yetkili Kişi: Mr. Mohammad MONTAZERİ
Tel: (0098-21) 88 99 22 92-3/88 97 03 93
Cep: (0098-912) 179 33 86
Faks: (0098-21) 88 97 03 93
E-Posta: [email protected]
Büro Adı: SHABESTARİ
Yetkili Kişi: Mr. AFLAKİ
Tel: (0098-21) 88 30 81 60/88 30 81 62/88 30 77 83/88 84 18 45
Faks: (0098-21) 88 82 24 27
E-Posta: [email protected]
Büro Adı: GOLVAJEH
Yetkili Kişi: Mr. ALİMİRZAİEE
Tel: (0098-21) 88 95 40 41/88 98 33 24-5
Faks: (0098-21) 88 95 04 75
E-Posta: [email protected]
Web-Sayfası: www.sargolpub.com
Büro Adı: PYRAMID
Yetkili Kişi: Mr. Mirkazem PİSHNAMAZZADEH
Tel: (0098-21) 22 70 99 04
Faks: (0098-21) 22 70 99 04
E-Posta: [email protected]
Büro Adı: ABAN
Yetkili Kişi: Mr. Mahmood Reza MORADIAN
Tel: (0098-21) 88 10 42 79-88 55 75 98
Faks: (0098-21) 88 71 26 57
E-Posta: [email protected]