tat-tur dict_poisk.pdf

498

Transcript of tat-tur dict_poisk.pdf

  • -

    22

    1997

  • 81.2-4 T 23

    :

    : ,

    : , ,

    23 - /- /. :, 1997.496 .ISBN 5-85840-285-2

    , . .

    22 .

    . , .

    22 .

    . 81.2-44 4(03)-97

    ., 1997ISBN 5-85840-285-2 ., 1997

    X., 1997

  • TATARCA-TRKE SZLK

    Ahmet Veli Menger Vakf yardmyle baslmtr

    22 bin civarnda kelime verilmitir

    NSAN YAYINEV KazanMoskova

    1997

  • Koordinatr: Prof. Dr. Fuat Ganiyev

    Redaksiyon: Halil Akgz, Asiye Rahimova

    Yazarlar: Fuat Ganiyev, Rifkat Ahmetyanov, Halil Akgz

    Szlk Trk dilini renmeye isteyenler iin esas yardmc, Tatar dilini bilmeye isteyenler iin de malumat vastas olarak kullanlabilecektir. Ayn zamanda o canl konumalar sresinde de yardmc olabilecektir.

    Szlkte 22 bin civarnda kelime verilmitir.

  • 5

    - , , - . . , , . - . , . ( ) (- ) .

    . . , . XV-XVI , , , . XIX , XIX XX . , ., .,., ., ., , ., .- , ., . .. .

    - . : , (), .

    . , .

    () , , - (), , , , , , , , - , ,

  • 6 . () , .

    . . .

    . 7 .

    , , . , . , , , .

    1- - , 1- . - .

    , - . , , , , -, , : , , , , , , , , ..

    , , , , - . , ,

    , : , . , , , ,

  • 7?! .

    , , .

    , , , .

    , - . , - , , . - .

    " " (1977-1981) .

    , .

    .

    , , , .. .

    , , - , . .

    " " ( . ) . , - .

    - , , .

    :

    121019, , , - , "" .

  • 8nsz

    Tatarlarn babalar, ta Mool ftuhatna kadar Idil, Kama, Ak Idil boylarna ve bu nehirlerden biraz Batda bulunan topraklara yerlemi eski bir halktr. Bilindii gibi, onlar kendilerinin meydana gelmesi ve bymesi devrinde ok karmak yol gemiler. Tatar halk, tam dier halklar gibi, pek ok etnik tabakalarn ve kabilelerin birlemesi ve ayrlmas neticesinde oluuyor. Ama bu srete karde olan iki yakn etnik unsur, yan Bulgar ve Kpak unsuru, ba rol oynuyor. Tatar halk, bylece, douu bakmndan bir ynden Idil boyunda ve dilden Batda ve Gneyde bulunan topraklarda yaam Kpaklar ile balanmt. Bunun neticesinde genel Tatar dili kendinde, esasta Bulgarlarn varislar olan Orta lehe temsilcileri dili (Bulgar dili) zelliklerini ve Kpaklarn varis- lar olan Bat lehe temsilcileri dili (Kpak-Mier dili) zelliklerini birletirmitir.

    Trk yazma edebi dili Idil boyu Bulgarnda olumaya balyor. Orada edebi dil grevini genel Trk dili gerekletiriyor. Zaman getike, yerli dil zelliklerini benimseyen eski Tatar edebi dili Idil boyu Trksi, yan eski Tatar edebi dili oluuyor. Eski Tatar edebi dili XV-XVI yzyllarda, rnein, Muhamedyar manzumelerinde, u zaman diplomatik belgelerde grnyor. Bu edebi dil XIX yzyln ikinci yarsna kadar kullanmaktayd, XIX yzyln ikinci yarsnda ve XX yzyl banda genel mill Tatar dili ve onun hep tarzlar (slpleri) ile edebi dil ekli ortaya kyor. Mesel, o zamandaki edebiyat stbunu G.llyas, F.Halidi, Z.Bi- giyev, G.Kamal, G.Tukay, Gayaz Ishak, G.lbrahimov, M.Gafur, F.Emirhan, .Kamal ve bakalarn eserleri tekil ediyor.

    Tatar dili Trk dilleri ailesinin Kpak-Bulgar grubuna aittir. Onun lehesi var: orta, bat (mier), dou leheleridir.

    Orta lehe temsilcilerine, adet, Kazan Tatarlar derler. Onlar ounlukla Tataristanda, Bakurdistanda ve Ural dalarndan Batda bulunan baka blgelerde yayorlar.

    Bat (Mier) lehesi temsilcileri amara, Ulyanovsk, Sartau (Saratov), Penza, Ryazan, Tben Novgorod, Orenburg, Volgograd, Astrahan blgelerinde ve Tataristan, Mordov, uvaistan, Udmurt, Bakurdistan cumhuriyetlerinin baz mntakalarnda yayorlar. Bat lehesi (Mier) temsilcilerine Mierler derler, onlar Idil boyu Tatarlar grubuna aittir. Dou lehesi temsilcileri Bat Sibiryann esas halkn tekil ediyorlar. Onlarn edebi dili Tatar edebi diline aittir. Onlara Sibirya Tatarlar derler.

    imdiki zamanda Tatar dili resmi ekilde Tatarstanda devlet dili olarak ilan edilmitir. Tatarlarn says son istatistiklere gre, 7 milyondan biraz artktr.

  • 9Tatar halk ile Trk halk arasnda balar, tab, ok eskiden beri geliyor. Artk Altn Urda ve Osmanl imparatorluu, Kazan hanl ve OsmanlI imparatorluu arasnda ok tarafl ilikiler olmu. Gerekten de, Moskova Rusyas Kazan hanln kana batrp fethettikten sonra, bu ilikiler ok daralyor, ama kan karde ve bir dindeki Trkler ile bu ilikiler tamamiyle ortadan kaybolmuyor.

    XIX yzyl banda canlanmaya balam kltrel-edebi ilikiler, XIX yzyln ikinci yarsndan ok salamlamaya balyor. XX yzyl ban bu ilikilerin ok bym devri diye adlandrabiliriz.

    Ekim devriminden sonra boleviklar iktidar bana gelince, Tatar-Trk (genel Trk) balar daha fazla zayiflanmaya balyor. Ama ta Devrime kadar Trkiyeye gelmi ve Devrimden de sonra Rusyadan kap ve eitli yollar ile Trkiyeye gelip yerlemeye mecbur olmu Tatar bilim adamlar, yazarlar, kltr adamlar, bu meden-edeb, bilimsel balarn cidd bir ynn tekil ederek, eitli alanlarda ok neticeli yaratc i icra ediyorlar. Bunlar: Yusuf Akura, Sadri Maksudi, Gayaz shaki, Zeki Velidi, Akdes Kurat, Hamid Zbeyr Koay, Abdulla Battal, Reid Rahmeti, Ahmet Temir ve sairedir.

    Son zamanda demokrasi rzgarlar esmeye balayp, Rusyadaki halklar biraz serbeste nefes almaya balaynca, Tataristan ile Trkiye arasnda eitim, iktisad alanlarnda, ayn zaman medeniyet ve edebiyat sahasnda da ilikiler olduka hzl ilerledi. rnein, bu szln baslp kmas da, yukarda zikredilmi ilikilerin bir misali olarak kabul edilebilir.

    Daha da byle bir eyi hatrlatmak lazm ki, bizde ipsiz sapsz bir yalan yaamakta idi: bir dindeki karde halklarn bir biriyle dostlamaya arzular milliyetilik (komnistler onu rklk ve ovenlik diye anlatrlard) diye bildirildi, u fikri syliye syliye kafalarmza koyup, beyinimizi mphemletirmeye altlar. ki halkn, genel nsan deerlere dayanarak, dost olmaya istei, eer de o baka halklarn menfaatlerine kar yneltilmemi ise, o istek niin milliyetilik (komnistler anlamnda) olsun?! Bu szlk, ite u dostluu bytme yolunda bir adm olacak diye dnlyor.

    Szlk Trk dilinde konumaya ve bu dili renmeye isteyenler iin malumat kitab, bununla beraber Tatar dilini bilmeye arzedenler iin de bir yardmc olabilir.

    Szln hedefi, elbette, yalnz bununla snrlanmyor, o canl konuma ve grme srecinde yardm edebilir.

    Byle maksatlar gz nnde bulundurarak, Tatar dilinin szleri ve ok banal szlerin gereken manalar seilip alnd. Bu szle edebiyata, bilimsel-populer slbe, basn diline ve konuma diline ait olan kelimeler

  • 10

    ithal edildi. Bunlar ile beraber bilimin baz tarmaklarna ait olan kelimelere ve bilimsel-teknik terimlere de belirli bir derecede yer verildi.

    Tatar kelimeleri manalarn aklamak ve onlar evirmek iin,Tatar dilinin anlatma szl (1977-1981) esas olarak alnd.

    Snrlanm hacimde gramer ve slp iaretler sistemi de kullanld.Szlkte Tatar dilindeki sk kullanlm olan gncl kelimelerin hepsini

    vermieye altk, diyebiliriz.Szlkte son zamanda Trkiye ile Tataristan arasndaki ekonomik,

    bilimsel, kltrel, edebi ve saire ilikileri daha fazla salamlatrmaya yardm eder diye inanoyruz.

    Szln, ilk almet olarak, baz taleplere tamamiyle cevap ta vermemesi ihtimali var ve byle yeni ve byk apl ite, tab, eksiklikler de olabilir. Szl yapanlar, onun kalitesini ykseltmeye yardm edecek aklamalar ve teklifleri minnettarlk ile kabul edecekler.

    Szln el yazs nce stanbulda, Trk Dnyas Aratrmalar Vakfnda (Bakan profesr Turan Yazgandr) bilgisayarda dizildi. Sonra Kazan ehrinde baz dzeltmeler ithal edilip, szln basma maketi yapld.

    Babas Tataristan topranda domu, biznes alannda byk baarlara erimi ve bu szl basmay kendi stne alm Ahmet Veli Menger Vakf Bakan Safiye Imre hanma icraclar samimi kalpten en byk kranlarn bildiriyorlar.

    Szlk zerine olacak amlamalar ve teklifleri aadaki adrese yollamaya mmkndr:

    Rusya, 121019, Moskova ehri, Gogol bulvar, ev 6, "nsan" yaynevi.

  • 11

    1. , l-, , , 1977, 476 .

    2. , ll-, , , 1977, 725 .

    3. , -, , , 1981, 852 .

    4. - , , , 1988, 464 .

    5. - , , ", 1991, 735 .

    6. , , , 1983, 280 .

    7. Trk Dil kurumu. Trke szlk. 1. , A-K, Geniletilmi 7. bask, Ankara, 1983, 779 sayfa.

    8. Trk Dil kurumu. Trke szlk. 2. , L-Z, Geniletilmi 7. bask, Ankara, 1983, 593 sayfa.

    9. iml klavuzu. Ankara, 1993, 347 sayfa.10. Trke-rusa szlk, , ,

    1977, 968 .11. Rusa-trke szlk, ,

    , 1972, 1028 .

  • 12

    1. () .

    2. .

    3. , , :

    [belzem] 1. urup; 2. yak [belek] tonu [yok] uyku; [yok arala] uyku aras;

    [yok blmese] yatak odas [yok kap]1. yuku tulumu; 2. ok uyuyan (kimse), uykucu

    4. ;

    I [barlk] varlk; - [barlkka kil-] ortaya kmak [bre] br, kurt; [br aya] kurt aya (b itkiad i)5. ,

    , , :

    [kat] 1. sert, kat; koyu; 2. merhametsiz; 3. iddetli [buy] boy - [buy birme-] tb olmamak; -

    [buy cit-] 1. bymek, (kzlar hakknda) rte ermek; 2. bir eyi almaya imkn olmak

    6. :

    [bebey] bk. 7.

    () : [ilek] elek; ... *> - [ilek aa tker-] elekten geir

    mek8. ,

    , - :

    - I [kamala-] kuatp olmak- II [kamala-] su samuru derisi ile sslemek

  • 13

    9. , , :

    : - [vaz: vaz ki-] vaz gemek, caymak10. : [boz] buz; - [boz kuzgal-] buz akmaa balamak11.

    . () . () . - / - :

    - [bul-] olmak... - [vaklan-] ufaklanmak12.

    : [kakagan] kuruyup gevemi- [kaderle-] hrmet, sayg gstermek; deer vermek;

    [kaderlep] hrmet, kymet gstererek; deer vererek13.

    :- [iseplen-] hesaplanmak, tasarlanmak14. : [belekey] kk [beysiz] bamsz15.

    , -s / s i (/i) . ~ () :

    [kapitalistik] kapitalist (kapitalizm ) ~ (s)i16. ,

    , .17. : - [bgr-bgr] fkr fkr18.

    , : [bu] bo [bun] boum19.

    .

  • 14

    20. .

    21. , () , , , .

    (ksaltmalar)

    a. - Arapadan - anat. - anatomi terimi - astr. - astronomi terimi - bk. - bak - bot. - botanik terimi - ed. - edebiyat - esk. - eskimi sz - gr. - gramer terimi - f. - fiil - fars. - Farsadan - i. - isim - mat. - matematik teimi - . - mecaz anlamnda - mes. - mesal - mit. - mitoloji - mz. - msik terimi - sif. - sifat - tek. - teknik - fiz - fizik terimi -

  • 15

  • 16

    - -

    [a] a harfi [abaga] erelti otu O

    [abaga eek at- ka] hi bir zaman

    [abagalk] erelti otunun bittii yer

    [abagasman- nar] ereltigiller

    [abajur] abajur ,

    [abaylamastan, abaylamya] dikkatsiz ekilde, istemeden

    [abaylau] 1. dikkatli olmak; 2. sezmek, farkna varmak

    [abau] abov! [abzar] 1. ahr; 2. al;

    [abzar art] hel; [abzar iyese] ahr veya al koruyucu ruh; - [abzar- ] ahr-avlu

    [abzats] paragraf [abzy] 1. olgun ve kendi

    sinden yal adam; 2. beyefendi;3. Kendisinden byk erkek karde; [abzy ke] sayg deer kii

    [abituriyent] yksek okulda okumak iin giri snavlar verici kimse

    [abonement] abone kd veya bileti

    [abonent] abone olan kimse

    [aborigen] yerli [abort] krtaj

    [abrikos] kays [abruy] otorite, yz su

    yu, abruy [abruyl] otoriteli [abruysz] otoritesiz [absolut] 1. mutlak ha

    kikat; Hakk; 2. mutlaka [absolutizm] mut-

    lakiyet- [absol'utla-

    tr-] mutlaklatrmak [abstrakt] soyut, m

    cerret- [abstraktla-

    tr-] soyutlatrmak, mcerretletirmek

    [absrd] sama [absurdlk] samalk [abhaz] Aphaz, Abhaz,

    Abaza [aby] kendinden byk

    karde, aabey; [aby kee] kendinden byk ve tandk olmayan erkek kimse

    - [abna-ygla] yk la sendeleye

    - [abn-] yklmak, srmek, sendelemek

    [abstay] 1. imamn Kars; 2. kzlara din bilgi veren

    [avaz] avaz, ses; - [avaz bir-] ses vermek, barmak; [avaz iyerteme] ses taklidi

    [avazda] 1. kafiyeli, sesde; 2. mec. uygun

    [avazdalk] uygunluk

    [avangard] nc [avangardlk] n

  • 17 clk, birincilik

    [avans] avans [avanslau] avans ver

    mek [avanslata] avans e

    klinde [avantyura] mcer [avantyurist] mce-

    rc, dolandrc [avantyuristik]

    mcerl, mcerya meyilli [avantyuristlk]

    mcerclk [avariye] kaza [avgust] austos [aviabaza] hava ss [aviadesant] hava

    indirmesi [aviamodl] uak-

    modeli [aviamodelizm]

    uak modelcilii [aviamodel-

    elek] bk, [avianosets] uak ge

    misi [aviatsion] havaclk

    le ilgili [aviatsiye] havaclk [avral] alarm [avtobaza] gara] [avtoberleme]

    *o iletme birlii [avtobiografiye] gemi, tercmeihl

    [avtobus] otobs [avtovokzal] oto ga-

    raj, oto gar [avtograf] kendi yazs

    "e imza

    [avtografik] kendi yazs ile ilgili

    [avtozavod] araba fabrikasi

    [avtokar] yk tayc araba

    [avtokolonna] araba kervan

    [avtokran] vinli kamyon

    [avtokterge] vinli araba, vin

    [avtol] motor ya [avtomagistral]

    otoban [avtomat] 1. otomatik;

    2. makinal tfek [avtomatik] otomatik - [avtomatla-

    tr-] otomatikletirmek [avtomat] otoma

    tik silhl er [avtomobil'] otomo

    bil [avtomektep] o

    fr okulu, srclk okulu [avtonom] zerk {avtonom iye] zerk

    lik, zerkli idare [avtonom iyele] z

    erkli [avtonomlk] zer

    klik [avtor] yazar [avtorda] birlikte ya

    zan [avtordalk] bir

    likte yazarlk [avtoremont] oto

    mobil tamiri

  • 18 [avtoreferat] yazar

    tarafndan yaplan eser zeti [avtoritet] itibar, say

    gnlk, otorite, prestij [avtoritetl] itibarl,

    otoriteli [avtorlat-

    rlgan] yazarn kendisinin kontrol ettii (tercme)

    [avtoruka] tkenmez kalem

    [avtosaug] otomatik inek sac

    [avtotye] otomatik ykleyici

    [avtohucalk] otomobil iletmecilii

    [avtoerg] otomatik sulayc

    [avtozbuat- k] otomatik boalt

    [avtolege] otomatik ls, tart, kantar

    [avz] az; [avz icat] halk edebiyat, flklr edebiyat; -[avz a-] iftar etmek O - [avz ap kal-] mahrum kalmak; () - [avz ap () tor-] hi bir ey yapmamak; - - [avz balda-mayda bul-] iyi eyler yemek; - [avz belen tngla-] az ile dinlemek; - [avz da ama-] hi bir sz dememek; - () [avz da arma- (atrma)] hi bir sz vermemek; ep- [avz yr-] mnsz yere glmek; - [avz

    it-] tadna bakmak; - [avz yom-] kendi istei ile hi bir ey sylememek; - [avz yomp utr-] az kapatp oturmak; - [avz pe-] mec. az yanmak; - (ak-) [avz sular kil- (ak-)] itahlanmak; - tavz tursayt-] surat asmak; - [avz ayka-] ok konumak; - [avz eende botka peer-] aka sylememek, telafuzu bozuk olmak; [avz een- nen] mrldanarak; [avzga algsz] aza alnmayacak; - [avzga karat-] aza baktrmak; (, ) [avzga su kapkan kebek (tsle, ikelle)] aza su alm gibi, sessiz; [avzdan av- zga] azdan aza, kulaktan kulaa; - [avzdan ut e-] sert ve ok sylemek; [avzdan zep] diten artrp; - [avzn yge el-] hi bir ey yememee mecbur olmak, a kalmak; - [avz kolakka cit-] az kulaklarna vermek, srtmak; ! [avznga bal da may] ok gzel sylyorsun!; [avzngnan cil alsn] azndan yel alsn; - [avzlandr-] ilk yemek vermek (bebek iin)] - [avzlan-] iin vb. az almak

    [avzlk] azlk, gem

  • - 19 - [avzlkla-] gem vur

    mak [avzlkl] azlkl [avl] ky; [avl

    aay] kyl; [avl keese] kyde yaayan; [avl sovet] ky ihtiyar heyeti

    [avlda] ayn kyden, kyde

    [avr] ar O - (-) [avrayp tor- (kit-)] uykulu olmak

    - [avrayt-] ar klmak - [avrla-] arlamak [avrl] hmile [avrlk] arlk;

    - [avrlk it-] arlk etmek [avrlkl] arlkl [avrlksz] arlk

    sz, hafif [avrsnu] ar duy

    ma hali- [avrsn-] ar duy

    mak, ar hesab etmek - [avrt-] ar olmak - [avrttr-] artmak,

    arttrmak [avrtu] ar O

    [avrtkan baka timer tayak] aryan baa demir dayak; () () [avrtkan cirge (syelge) basu (kaglu)] aryan yere parmak basma

    - [avr-] hastalanmak [avru] hasta [avrul] hastalkl [avruan] sk sk has

    la n a n (kimse)

    [av] eim, meyil, eri - [av-] emek, meyilli ol

    mak [avlk] eimlik, me-

    yillik [avma] eri, yan - [avtr-] eriltmek ara [aga] aabey, aga [agay] 1. aabey; 2. mec.

    kyl- [agay-] aabey-

    karda [agaltn] ak altn, pltin - [aal-] aas varolan;

    - [agal-enele] birde- ran

    [agar] akar [aga] aa;

    [aga agzu] aa aktma; [aga bakas] aa uru [aga avz] kaba szl (kimse)\ [aga aka] deersiz para; - [aga atka atlandr-] aldatmak; - [aga atka atlanp kal-] aldanmak; [aga tl] kaba dil

    - [aalan-] tahta gibi olmak, sertlemek, katlamak

    [aalk] aalk [agasl] aa gibi [agasman] grn

    aaca benzeyen [agent] ajan [agentlk] ajanlk [agentura] ajan rgt [agitator] ajitasyoncu,

    propagandac [agitatorlk] ajita-

    syonculuk

  • 20 [agitatsion] ajitasyon

    ile ilgili [agitatsiye] ajitasyon - [agitatsiyele-] aji

    tasyon yapmak [agitkollektiv] aji

    tasyon rgt [agitpunkt] ajitasyon

    yeri [agrar] ziraat, tarm [agrar] ziraat [agregat] makinalar ta

    km [agregat] makina ta

    kmnda ileyen kimse [agressiv] saldrgan - [agressivla-j sal

    drganlamak [agressivlk] sal

    drganlk [agressiye] saldr [agressor] saldrc [agrouku] ziraat kursu,

    tarm kursu [agroara] tarm ted

    birleriary [agu] a, zehir;

    [agu kaytarg] panzehir; [agu ut] panzehir otu

    [agulag] zehirleyici - [agula-] zehirlemek - [agulan-] zehirlenmek [agulauc] zehirleyici

    (kimse) [agul] zehirli [agullk] zehirlilik [agusz] zehirsiz :

    [agly: agly belen tagly] her zaman birlikte olan (kimse/e)

    [am] aknt, akm; [am ungayna] 1. akm ynne; 2. hepsi gibi; [agmga kar] akntya kar

    [agmdag] gnlk [agnt] aknt [a] ak [ada] ada - [ada-] 1. yolunu kaybet

    mek; 2. azmak; yoldan kmak, sapmak O [ada- kan pulya] serseri kurun, kr kurun

    - [adatr-] yanl yola sokmak, yoldan saptrmak

    [advokat] avukat [advokatlk] avuka

    tlk [adekvat] uygun [administrativ]

    dar [administrator]

    idareci [administratsiye]

    idarecilik, memur tekilt [admiral] amiral [adres] adres [adresat] (yazmalar

    da) alc- [adresla-] yneltmek - [adreslan-] adreslen

    mek, yneltilmek [adresli] adresli [adressz] adressiz [adm] adm;

    [adm sayn] her admda - [admla-] admlamak [adml] adml [adem] adam O

    () [adem akt

  • 21 (Kald)] en kt adam; [adem balas] insan olu; [adem klkese] alay Konusu; maskara

    [ademi] 1. insan; 2. nsan; [ademi zat] insan olu, Adem olu

    [ademe] adamca, adam gibi

    [ayk] ayk O [ayk batan] ayk kafa ile; [ayk kara] ayk gr

    [ayklk] ayklk [ayl] toka (kaylarda) aep- [ayr-] ayrmak [ayrata] ayrca [ayrgsz] ayrmak

    mmkn deil I [ayrg] gr. belirtici II [ayrg] ayrc [ayrma] 1. ayrm; fark;

    2. mat. fark [ayrmal] farkl [ayrmasz] farksz [ayrmak] ak se

    ik; ok belli - [ayrt-] ayrtmak, ayrlma

    ya mecbur etmek [ayrua] ayrca [ayra] yapraklardaki her

    dilim [ayral] dilimli [ayn] ayr; -

    [ayr toyakllar] ayr toynakllar

    [ayrlgsz] ayrlmas mmkn olmayan

    [ayrlmas] ayrlmaz [ayrlmaslk] ay-

    r,lmazlk

    [ayrlm] gr. belirtilen

    - [ayrl-] ayrlmak - [ayrl-] boanmak [ayrm] ayr, baka dier

    O [ayrm algan- da] zel alnca

    - [ayrmlan-] farkllamak

    [ayrmlk] farkllk- [ajgr-] kudurmak [ajdaha] ejderha [ajur] ajur [ajurl] ajurlu [az] az- [az-] azmak [azagnaa] sonuna

    kadar - [azay-] azalmak - [azayt-] azaltmak [azlap] az olarak [azak] son, bitim, sonu [azakkaa] sonuna ka

    dar [azakk] sonuncu;

    () [azakk mertebe (tapkr)] sonuncu defa, son defa

    [azaktan] sonunda, en son

    [azamat] 1. iri gvdeli (kims&)\ 2. nc kuvvette yer alan 25-30 yalarndaki asker

    [azap] azap O - (-) [azap kr- (ik-)] azap grmek (ekmek)

    - [azapla-] azap vermek - [azaplan-] 1. azap gr

    mek; 2. bo yere uramak [azapl] skntl [azapsz] skntsz

  • 22 - [azart] cokunluk, hararet;

    [azart belen] cokunlukla

    [azartl] cokun, hararetli

    [azartllk] cokunluluk, hararetlilik

    [azat] hr, zgr, mstakil; - [azat it-] kurtarmak

    [azatlk] hrriyet, ms- tekillik, zgrlk

    [azau] az O [azau yargan] az yaran

    [azgn] azgn - [azgnlan-] azgnlan

    mak [azgnlk] azgnlk - [azdr-] azdrmak [azimut] (gsterilen) yn,

    taraf, yan, semt [aziyel] Asyal [azlk] azlk - [az-maz] biraz [azman] azman [azmanlk] azmanlk [azot] azot [azotl] azotlu - [azsn-] az saymak [azlk] azclk [azk] azk - [azklan-] azklanmak [azklata] azk olarak [azklk] azklk [azkszlk] azksz-

    lk [azktamr] azk kk - [azk-tlek] azk ye

    mek [aznu] aznmak - [azndr-] azndrmak

    ! [ay] ay! [ay] ay; [ay sayn]

    her ay O , [ay krd, koya ald] grnp kayboldu

    [aybalta] ay balta [aybalk] ay balk [ayva] ayva - [ay-vay] ay vay -

    [ay-vayga kara- mya] ay vayna bakmadan

    [aygr] aygr - [ayka-] 1. (kl) sallamak;

    2. kartrarak aramak - [aykal-] salnmak, sallan

    mak- [aykala-ayka-

    la] salna alkalana - [aykaldr-] salndr-

    mak [aylap] aylar boyunca [ayl] ayl I [aylk] aylk II [aylk] aylk para, maa [aylklap] aylk olarak [aylkl] aylkl [aylk] aylk - [ayml-] rastlama

    mak, buluamamak - [ayn-] 1. aylmak; 2. al

    kol bitmek [aynk] 1. iki imeyen;

    ayk; 2. alkol biten - [aynt-] 1. aytmak; 2. al

    kol tketmek [ayntk] 1. ayltc;

    2. alkol bitirici - [aynng-aynda]

    her ay- [ayhayla-] ay hay de

  • 23 -

    mekaK I [ak] ak, beyaz;

    [ak altn] ak altn, pltin; [ak may] tereya; [ak tlk] ak tilki, kutup tilkisi; [ak r] kknar; [ak y] misafir odas; [ak erem] pelin O [ak kul] almay sevmeyen (kimse)] [ak yul] hayrl yolculuk

    II [ak] 1. gzn ak ksm; 2. gz lekesi

    - [ak-] akmak O [akkan su ] akan su gibi; [akmasa da tama] akmasa da damlar

    - [akay-] gzleri fal tai gibi almak

    : () [akay: akay kz (kzle)] patlak gz

    - [akayt-] gzleri fal tai gibi amak

    [akbalk] ak balk, mersin morinas

    [akbur] tebeir - [akburlan-] tebeir-

    lenmek, kirelenmek [akburl] tebeirli, ki

    reli [akbz] 1. ak bez, pa

    muklu bez; 2. ak kr (atn dn) [akgvardiye] ar ta

    raftar asker, arn muhafz [akgvardiyec] ar

    taraftar [akkoyrk] ak kuyruklu

    ku [akkord] akort [akko] kuu [akkreditiv] akreditif

    [akkurga] kalay [akkbelek] ak kele

    bek- I [akla-] aklamak, beraat

    etmek, hakl gstermek - II [akla-] aklamak - I [aklan-] sutan kurtul

    mak- II [aklan-] ak olmak,

    aarmak [aklar] Beyaz ordu (men-

    sub/ari) [akl] akl [aklk] aklk [akl-karal] akl

    karal, siyah beyaz - [akman-tokman]

    1. ubat-mart dnemi; 2. ilkbahar frtnalar

    [akmuyn] ak boyun (ku ad)

    [akrn] yava; [akrn gna] yavaa; - [akrn kymlda-] ok yava ilemek

    - [akrnay-] yavalanmak

    - [akrnayt-] yavalatmak

    - [akrn-akrn] yava yava

    - [akrnla-] yavalamak [akrnlap] yavalaya

    rak; [akrnlap kna] yavaa

    [akrnlk] yavalk [aksak] aksak [aksakal] aksakal, ol

    gun, stad - [aksakla-] aksaklamak

  • 24 [aksaklk] aksaklk - [aksak-tuksak] sa

    kat- [aksa-] aksamak O

    () [aksagan yak (cir)] eksik taraf (yer)

    [aksioma] aksiyom [aksl] akl - [aksllan-] akllan

    mak [aksllk] akllk [aksm] protein [aksml] proteinli [aksrgak] ak sarmak [aksrgaklk] ak

    sarmaklk [aksyek] soylu [akt] 1. hareket, eylem; 2.

    zabt, rapor [aktamr] ayrk otu - [aktar-] aktarmak, kar

    trmak- [aktarn-] aktarnmak [aktyor] aktr I [aktiv] etkin, ilek, aktif II [aktiv] aktif hesap - [aktivlan-] aktiflen

    mek, etkinlenmek - [aktivla-] aktifle

    mek, etkinlemek, ileklemek - [aktivlatr-] et

    kinletirmek, aktifletirmek [aktivlk] etkinlik, i

    leklik [aktrisa] aktr kadn-kz [aktuaf] gnlk, aktel [aktuallek] aktellik - [aktual'le-] akt

    ellemek - [aktualleter-]

    aktelletirmek [aktnda] en so

    nunda [aktk] en son O

    [akt bulsn] son olsun; [aktk ik] son had, son kerte

    [aktkkaa] en sonuna kadar

    [akt] ak d (ak dl at, kpek vb.)

    [akula] kpek bal [akuer] ebe [aka] ake, para; -

    laka suk-] para basmak [akalata] para ile

    (deme) - [akalan-] para almak [akal] paral;

    [akal uyn] paral oyun, talih oyunu, kumar

    [akarlak] mart, ak mart

    [akasz] akesiz, parasz

    [akaszlk] ake- sizlik, paraszlk

    [akar] badana, kire - [akarla-] badanala

    mak, kirelemek - [akarlan-] badana

    lanmak, kirelenmek [akarl] 1. badanal,

    kireli; 2. ok boyanm (kadn) [akl] akl; [akl

    tee] akl dii O - [akl bir-] akl vermek, retmek; - [akl kit-] akl bandan gitmek; - [akl sat-] akl satmak; (,

  • 25 ) [aklga say (zegyf, cin- gel)] akldan noksan; - [aklga kil-] akla gelmek, [aklga symaslk] akla smazlk; - [aklga utr-] akl baa gelmek; [aklga yatl] akla yatkn; - (-) [akldan a- (yaz-)] akl batan gitmek; - [akldan yazdr-] delirtmek, ldrtmak; [akl kska] akl ksa; [akl ze belen] akl da kendisi gibi

    [akll] akll - [aklllan-] akllan

    mak [aklllk] aklllk [aklsz] aklsz - [aklszlan-] akli

    szlanmak [aklszlk] aklsz

    lk- [akr-] barmak - [akrt-] bartmak [akrtp] barta barta [akrnuan] bar-

    gan- [akrn-] sebepsiz ba

    rmak- [akr-] barmak I [al] n, ileri - [al

    birme-] ne geirmemek, - [aldan kal-] (yemek iin) ok olmak; [aldngnan kalgan] ok yemek; () [aldng- nan artng (yahi)] ykl git! (nnden arkan (iyi))

    II [al] ak pembe

    [al da gl] hepsi gzel - [al-] almak [ala] ala, alaca, benekli;

    [ala karga] ala karga [alabay] 1. ala kpek; 2.

    hrsz (kimse) [alabuga] tatlsu levrei [alabuta] kara paz [alay] onun gibi, yle;

    [alay bulga] yleyse, onun gibi ise; [alay bulsa] onun gibi ise, yleyse; [alay bulsa da] yleyse de; [alay da] yle de, ona ramen; [alay iken] yle iken, yle imi; - [alay- bolay] yle byle

    [alaysa] yleyse - [ala-kola] alaca bulaca - [ala-kolal] alaca

    bulacal- [alalan-] alalanmak, ala

    calanmak [alama] 1. eski; 2. kt [alamalk] 1. eskilik;

    2. ktlk - [alam-salam] eski

    ve kt her ey [alan] orman alan [alanlk] alanlk [alar] onlar [alarnk] onlarnki [alara] onlarca, onlara

    gre [alaa] alaca (kuma) [alaak] alacak (para,

    ma!) [alak] alak, adr [alaa] idi edilmi at [albast] kt ruh

  • 26 [alga] ne, ileriye

    - [alga sr-] ne srmek; [alga abu] lzumsuzca, hzl yrme; - [alga k-] ne kmak; [alga ciber] ilerletmek

    - [algar-] ilerlemek, gelimek

    [algebra] cebir [alg] ndeki;

    [alg blme] n oda, giri [algr] 1. alc (mes. ku);

    2. becerikli [algrlk] beceriklilik [alda] nde O -

    [alda bar-] nde gitmek; - falda yr-] nde yrmek

    [aldav] hileli; [aldav kzge] eytan (dev)aynas

    [aldag] ndeki [aldak] yalan, hile [aldak] yalanc, hile-

    kr [aldaklk] yalan

    clk, hilekrlk - [aldala-] aldatmak [aldan] nden, nceden;

    - [aldan kiset-] nceden engellemek, uyarmak; [aldan krelmegen] nceden grlmeyen; - [aldan kr-] nceden grmek; [aldan kren] nceden grc, ileri grl

    [aldanuan] aldank - [aldan-] aldanmak [aldar] ok yalanc, pek

    hilekr- [aldat-] kendisini aldat

    maya imkn vermek [aldausz] aldatmadan - [alda-] ok aldatmak -: -

    - [aldm-birdem: aldm-birdem yasa-] aldm verdim yapmak (n ikhta)

    [aldn] nden; - [aldn k-] yenmek (sporda)

    -: - [aldn-artn: aldn-artn uylamya] nn arkasn dnmeden

    [aldng] ndeki, ilerideki, nc

    [aldnglk] nclk

    - [aldr-] aldrmak [alebastr] kaymak ta [aliment] nafaka [alihe] ilhe [alka] 1. halka; 2. kpe - [alkala-] halkalamak - [alkalan-] halkalanmak [alkogol'] alkol [alkuma] gr. n

    ek [alkn] 1. suyun en hzl

    akan yeri; 2. elektrik akm - [alk-salk] tembel,

    ikircimle, zensizce [alk] alk - [alkla-] alklamak [alla] Allah;

    [Aliaa ker] Allaha kr; - [Aliaa tapr-] Allah'a smarlamak

    - [allan-] allanmak, krm- zlanmak

    [allasz] Allahsz

  • 27 - [allaszlk] Allah

    szlk- [all-artl] nl ar

    kal, birbiri ardnca - [all-glle] all gll [alma] elma;

    [alma bakas] elma bahesi; [alma k- belege] elma kelebei

    [almaga] elma aa [almaz] elmas - [almalan-] elmalan-

    mak [almal] elmal [almauar] elma illeri

    gibi benekli at [alma] 1. al-veri,

    dei-toku; 2. posta, vardiya; [alma tok] dalgal elektrik akm

    - [alma-] 1. deimek; 2. dei etmek

    [almalap] sra ile, deierek

    [almalap] sra sra ile, deitirerek

    [almal] sral, deiikli

    [almalk] gr. zamir [almasz] deitiril-

    mesiz; daimi - [alma-tilme]

    deitire deitire - [almatr-] deitir

    mek [almatrgsz]

    (b ir eyin, kimsenin) yerini baka hi bir ey (kimse) tutamaz

    [almatrrlk] deitirilebilir

    - [alman-] (kendi kendine) deimek

    [almanu] deime [almanuan]

    deiken [alpavt] derebeyi, top

    rak beyi- [alpan-tilpen] pay

    tak paytak, badi badi [alpar] alper, kahraman - [alp-salp] tembel

    ce [alsu] pembe - [alsulan-] pembele

    mek- [alsulandr-] pem

    beletirmek [altatar] tabanca [altau] alts birden [altm] altm [altmar] altmar [altmlap] altma

    yakn [altrnn] altm

    nc [alt] alt [altl] altl [altlk] altlk [altn] altn O

    [altn kull] hnerli, usta, mhir; [altn kz] altn gz, 15 Eyll - 15 Ekim aras; - [altn taular vegde it-] altn dalar vaad etmek, ok eyler vaad etmek ama sznde durmamak

    - [altnla-] altnlamak, yaldzlamak

    - [cltnlan-] altnlan- mak

  • 28 [altnl] altnl [altnsman] altn

    gibi, altn renkli I [altn] altnc II [altn] kuyumcu , [altar,

    altarlap] altar, altl grup ile [altren] pullukta n

    deki ince bak [alu] alc [alfavit] alfabe [ala] erik [alart] n art [alyapk] ii elbise

    si, nlk [alm] usl, yol [alml] usll, yollu [aln] km, ekin vb. bi

    ilirken ndeki ksm - [aln-] alnmak [alnma] gr. yabanc ke

    lime [alnmal] sklebilir,

    takma [alp] alp, bahadr, yiit,

    kahraman [alp batr] alp batur, kahraman; -- [alp-satar] karaborsac

    [al] ok uzak - [al-] 1. deitirmek; 2.

    gremek; - [al-bi- re] al veri

    [altrgsz] bk.

    - [aln-] deitirilmek [al'bom] albm - [alc-] halden dmek - [alct-] halden drmek [ambar] ambar [ambulatoriye] ya

    taksz dispanser, klinik [amnistiye] (genel) aff,

    affetme; - [am- nistiyege elek-] affa uramak

    - [amnistiyele-] affetmek

    [ana] ana; [ana tele] ana dili O [anadan turna] anadan doma

    [anakay] ana yerine geen (hrmet ifadesi)

    [analara] analar gibi [analiz] analiz [analitik] analitik - [anal-balal]

    anal ocuklu [analk] 1. analk; 2. ra

    him- [anal-kzl] anal

    kzl- [anal-ull] anal

    oullu [ananas] ananas [anar] anar [anasz] anasz [anatomik] anatomik [anatomiye] anatomi [anda] onda; -

    [anda-monda] onda bunda, orada burada; - [anda-sanda] onda bunda, orada burada, aras- ra

    [andz] andz [andy] onun gibi;

    [andy gna] onun gibi az, nemsiz O [andylardan tgel] onun gibilerden deil; - [andy-mon- dy] onun bunun gibi

    [anekdot] fkra, ltife,

  • 29

    nkte [ankta] anket [annan] 1. ondan; 2. daha

    da- [annan-monnan]

    oradan buradan [annan] sonra, daha da,

    stelik [anneksiye] ilhak et

    mek, (yer) katma - [anneksiyele-] ilhak

    etmek, (yer) katmak [annotatsiye] zet [anonim] anonim [anonim] imzasz

    mektup yapan (kimse) [ansambl'] topluluk

    (oyun), grup, hey'et [ansat] kolay - [ansatlan-] kolaylan

    mak- [ansatla-] kolayla

    mak- [ansatlatr-] ko

    laylatrmak [ansatlk] kolaylk [ansz] onsuz

    [ansz da] o olmasa da; - [ansz - dnya sansz] ondan baka dnya hi bir ey

    [ant] ant, yemin - [ant boz-] ant bozmak; - [ant ^-] ant imek

    [antagonizm] uzlamazlk

    [antogonistik] elikili, uzlamaz

    [antarktik] Antarktika- it

    [antenna] anten [antik] antik [antikvar] antikac [antiteza] antitez [antologiye] antoloji [antonim] kart anlam

    l, antonim [an] onu [ank] 1. tam, kesin olarak

    belli; 2. hazr; [ank itep] aka, ayrntl olarak O (-) [ankka tank (bul-)] hazra konmak

    - [ankla-] 1. belirlemek; 2. hazrlamak

    - [anklan-] belirlemek [anklag] gr. belirti

    ci [anklanm] gr.

    belirlenmi [anklk] belirlilik, ha

    zrlk [anksz] belirsiz, tah

    mini [ank] onunki - [an-mom] onu bunu,

    tekisi - [an-mom uylamastan] onu bunu dnmeden

    [ans] o sizin dediiniz - [ans-mons]

    u bu [anng] onun

    () [anng karav (ka- ru)] onun yerine, buna karlk; [anng sayn] daha da ok; [anng stene] onun stne

    [annga] ona gre ana [apa] 1. abla; 2. (hrmetti)

  • hanm

    [apakay] (hrmet ifadesi olarak) abla

    - [apal-sengelle] ablal kk kz kardeti

    - [apal-enele] ablal kk erkek kardeli

    [apara] cvk hamur, yal; mayalanm hamur

    [apatiye] duyumsamazlk

    [apelsin] portakal [apogey] yrngenin yer

    den uzak noktas [appagm] bembeyaz

    (kz-kadn) [apparat] let, makina;

    kadro, memurluk [apparat] memurlar

    sisteminde ileyen [appetit] itah [appetitl] itahl [] nisan [apteka] eczahane [apteka] eczahaneci,

    eczac- [aptra-] amak, ap

    kalmak() [aptragan(lk)]

    akn(lk) - [aptrat-] artmak [aptraul] akn [aptra] aknlk;

    - [aptrata kal-] aknlk iinde kalmak

    [aptrai] hayret dolu (bak), akn

    I [ar] Udmurt II [ar] hektarn yzde biri apa [ara] ara O - (-)

    [ara boz- (buta-)] ara bozmak; - (-) [ara sun- (salknay-)] ara soumak; apara - [araa al-] araya almak; apara [araa ker-] araya girmek; - (-) [araa ksl- (tgl-)] araya zorla girmek

    [arada] arada [aradag] aradaki [arada] ara dzelten

    (kimse), ara bulucu [aradalk] ara bulu

    culuk [arada] ara bulucu [aradalk] ara

    buluculuk [arak] rak, iki, votka - [arala-] 1. aralamak; 2.

    (zayf) savunmak - [aralan-] aralanmak [aralau] aralayc [arala] 1. katlm, gir

    mi; 2. seyrek; [kn arala] gn ar

    - [arala-] 1. girimek, katlmak; 2. karmak

    - [aralatr-] katmak, kartrmak

    [aralau] katlma, karma

    [aralauan] kar- c (kimse)] konumay seven (kimse)

    [aralk] aralk; [tereze aral] ifte pencere arasndaki yer

    [aran] at ve inek ahrndaki her gz

    [arata] 1. basamak (aa merdivende)] 2. lento, atk

  • - 31 - [aratala-] basamak

    Koymak- [ara-tire] yer yer, sey

    rek, bazen [arahis] yer fst [arba] araba;

    () [arba kkrege (mende- r)] arabann n ksm

    [arbitr] hakem [arbitraj] arbitraj, tah

    kim [argamak] ok iyi at, bi

    nek at, sava at [arganlk] yorgunluk [argument] kant, delil - [argumentla-] kant

    lamak [arg] teki, o yerdeki - [ardr-] yorultmak, yor

    mak [arena] arena [arenda] kira;

    - [arendaga al-] kiralamak [arendator] kirac [arzan] ucuz;

    - [arzanga t-] ucuza gelmek - [arzanay-] ucuzlanmak - [arzanayt-] ucuzlat

    mak- [arzanlan-] ucuzlan

    mak [arzanl] ucuz, dk

    kaliteli [arzanlk] ucuzluk [aristokrat] aristok

    rat, soylular [arifmetika] aritme

    tik, matematik [arka] arka, srt;

    () [arka m iye (celege)]

    omurilik siniri (ilii) [arka] arka, srt () [arkada (ar

    kasnda)] arkasnda, neticede, sonunda

    [arkada] arkada - [arkalan-] arkalanmak - [arkalandr-] arka

    landrmak [arkalk] at eyerinde ar

    ka kay I [arkan] kement, urgan;

    - [arkanda tot-] balamak

    II [arkan] arkaya - [arkanla-] (kement ile)

    balamak, yakalamak [arkanl] kementli [arkau] arga [arkaulk] argalk I [arkl] enine, apraz,

    aykr; () [- kl aga (brene)] apraz aa (tomruk); [arkl balta] az apraz balta; - [arkl t-] aykr dmek, kesinlikle kar olmak; - [arkl k-] aykr gemek O [arkln buyga alp salmas] hi bir ey yapmayan tembel

    II [arkl] aprazlama aykr olarak; - (-) [arklga s- (eyel-)] genilemek; - [arklga- buyga)] enine boyuna - - - [arklga- buyga yrep k-] her yeri ge- mek-grmek; - [arkl-torkl] aprazlama

  • - 32 - [arl-birle] oral bu

    ral, oraya buraya - [armas-talmas]

    hi yorulmaz (kimse) [armatura] kafes [armatur] kafesi [armiye] ordu - [army-talmy]

    hi yorulmadan I [arpa] arpa O

    [arpa eende br boday] arpa iinde tek buday, yalnz

    II [arpa] (gz kapanda kan) arpack

    [arpagan] arpaan [art] art, srt, arka;

    [art iek] arka kap; [art san] belden aa; - [artna tip-] arkaya tepme, reddetmek; - [artnnan yr-] ardndan gitmek O - (-) [art sabagn ukt- (yret-)] ders vermek, ceza vermek

    - [art-] artmak [artezian] arteziyen;

    [artezian koys] arteziyen kuyusu

    [artel] takm , [ar-

    tel'lep, artelleep] takm olarak - [artelle-] grupla

    mak [artele] takm men

    subu, takm bakan [artilleriye] topu [artist] artist [artk] arkadaki [artta] arkada

    [arttag] sondaki [arttalk] geri kalmlk [arttan] arkadan;

    - [arttan t-] tkib etmek - [arttr-] arttrmak [arttrusz] arttr

    makszn [artk] 1. fazla, ok ge

    reksiz; 2. akn, fazla; [artk m] fazla harcama O [art belen] fazlasyle, gereksiz yere; - [artn klan-] kt davranmak

    [artklk] fazlalk; [artklk derecese] gr. pekitirmek

    - [artk-portk] gereksiz

    - [artksn-] gereksiz grmek

    [artm] art, artma, oalma

    [artnda] arkasnda [art] ard apy [aru] ar, saf, temiz, salkl - [arulan-] temizlenmek;

    saalmak [arulk] bayramlk, te

    mizlik- [aru-talu] yorgunluk

    - (- ) [aru-talun belmie (belmes- ten)] hi yorulmadan

    [aruga] bayramlk [arhaizm] arhaizm [arhaik] arhaik [arheologiye] arke

    oloji [arhiv] ariv i

  • 33 - [arhiv] arivci [arhipelag] takm ada [arhitektor] mimar [arhitektura] mi

    marlk [aran] kk ard - [ar-] artmak, temizle

    mek, ayklamak [arn] arn - [arnla-] arnlamak [aryak] (nehir, yo l iin)

    br yaka O [aryagna kkan] hadden kan

    [ar] o yere, daha; [ar torsn] geri dursun, fakat

    - [ar-] yorulmak - [ar-bire] oraya buraya - [argay-] zayflamak [arganlk] yorgunluk I [ark] zayf II [ark] ark - [arklan-] zayflanmak [arklk] zayflk - [arn-] arnmak - [arndr-] arndrmak [arslan] arslan O

    [arslan yrek- le] cesur; [arslan st] mec. rak

    - [art-] yormak [ar] avdar; -

    ^ [ar anas] avdar mahmuzu; - [ar kamla-] yldrm dmek, imek akmak

    ac I [as] as, kakm ac- [as-] asmak() [as(t)] alt; -

    (-) [astna sal- (suk-)] altna salmak; - [astna sz-]

    altna izmek O - tastn ske kiter-] altn stne getirmek

    [asat] kolay [asbest] amyant [ask] alttaki [aslam] fiz;

    - [aslamga sal-] fize koymak [aslam] fizci, tefeci [aslk] altlk - [asl-sle] altl stl [asma] tak [amal] takl [aspirant] yksek li

    sans talebesi acpa- [asra-] 1. besleyip bak

    mak, terbiye edip bytmek; 2. korumak, muhafaza etmek; - [asrarga al-] (b ir kimseyi, ocu) himayesine almak; evlat edinmek

    acpay [asrau] kadn hizmeti [assambleye] kurul - [assignatsiyele-]

    tahsis etmek [assimilyatsiye]

    iine alma, eritme - [assimilyatsi-

    yele-] iine almak, eritmek [asszk] alt izgi - [asszkla-] alta iz

    gi ekmek, vurgulamak [asta] altta O -

    [asta kaldr-] altta brakmak [astag] alttaki [astan] alttan O

    - [astan ut yrt-] gizlice tahrik etmek

    [astar] astar - [astarla-] astarlamak

  • 34 [astarlk] astarlk [astma] astm, nefes dar

    l [astronom] astronom [astronomik] astro

    nomik [astronomiye] ast

    ronomi [astrtn] gizli olarak,

    gizlice, rtl; [astrtn gna] gizli olarak

    [astrtnlk] gizlilik [asfalt] asfalt - [asfaltla-] asfaltla

    mak [asfaltl] asfaltl I [asl] asl II [asl] dip, kk III [asl] asil; (

    ) [asl zat (syek)] soylu; [asl ko] 1. tc gzel ku; 2. gzel kadn; [asl syfat] gr. asl sfat

    [aslda] dorusunda [aslma] aslma, asma [almal] amal [aslta] mcevher,

    deerli ta - [asln-] aslnmak I [at] at; [at ab-

    zar] ahr; [at karau] seyis; [at kuzgalag] at kuzala; [at kte] at srs; [at ab] at yar

    II [at] ad, isim; O - [at korgr] ad batsn; - [at k-] ad kmak

    - [at-] atmak [ata] baba; ,

    [ata ber, ana baka] baba bir ana ayr; [ata yort] ata-baba yurdu; [ata kaz] erkek kaz O , [ata uln, ana kzn bel- mi] hikimse birbirini tanmyor; karmakarklk

    - [ata-] ad vermek, isim vermek

    - [ata-ana] ana baba - [ata-anas yuk] ok kt, dzensiz

    - [ata-analara] ana baba gibi

    - [ata-anasz] anasz babasz

    [ataka] hcum, saldr [atakay] kendi babas ol

    mayan baba, babalk [atakl] anl, mehur,

    hretli, naml [atakllk] anllk,

    mehurluk, hretlik - [atalan-] dllenmek - [atalandr-] dllet

    mek [atalara] babalar gibi [atalg] matkap - [atal-anal] anal

    babal [atalk] babalk - [ata-baba] ata baba

    - () [ata-baba krmegen (belmegen)] tuhaf, acayip

    - [atal-] isimlendirilmek - [atal-ull] babal

    oullu [atama] tantma, lakap,

    nvan; terim

  • 35 - [ataman] ete ba, ta

    km ba; - [ataman bul-] ete ba olmak

    [atamanlk] bakanlk; - [atamanlk it-] bakanlk etmek

    [ataz] babasz - [atasz-anasz]

    ksz, anasz babasz [ataszlk] babaszlk [atau] ada [ataul] 1. adal; 2. tyin

    edilmi (kimse) [ateizm] ateizm [ateistik] Allahsz [atkazangan] ad ka

    zanm, hret bulmu - [atkazan-] ad kazan

    mak [atk] mancnk [atk] atk, kemik oyunun

    da atlan uzun sopa , [atlav, atla-

    g] st kartrmak iin kullanlan aa alet

    [atlam] geni adm [atlama] at omurga

    aac- [atlan-] atlanmak, ata

    binmek- [atlandr-] atlandr

    mak, ata bindirmek [atlanmay] atlav ile

    'karlan ya, tereya I [atlas] atlas, kuma II [atlas] atlas, harita ki

    tab- [atla-] atlamak, admla

    mak o [atlagan sa- |] her admda

    - [atlat] admlatmak I [atl] atl, svari;

    [atl gasker] svari, atl II [atl] adl, isimli - [atlk-] atlmak O

    - [atlgp tor-] ok istekli olmak

    [atmosfra] atmosfer

    [atna] 1. hafta; 2. cuma gn; [atna arasnda] hafta arasnda, alma gnlerinde; [atna sayn] her hafta; [atnaga br] haftada bir; [atna kn] cuma gn

    [atnalap] haftalarca [atnalk] haftalk [atom] atom [atom] atomcu I [atsz] isimsiz , atsz;

    [atsz barmak] atsz parmak, yzk parma

    II [atsz] atsz [attestat] diploma [attestatsiye] rtbe

    verme - [attr-] attrmak [atu] ate etme [atu] atc -, -

    [atlp-berelep, atla-berele] acele ile

    - [atl-] atlmak - [atndr] atndrmak,

    sallamak - [atn] sallanmak -: - - [at-

    ab: at-ab k-] kt hret; kt hreti kmak

  • 36 [at] atay [au] av; ay [au ete] av

    kpei; ay [au yetmese] balk av; ay - [au kor-] av yapmak

    ay- [au-] dmek, kmek, yklmak

    - [audar-] ykmak, ymak [avdarma] arabada yk

    boatma leti [audarmal] yk yk

    maya yararl [auditoriye] 1. snf,

    salon, dershane; 2. dinleyici - [aula-] avlamak [aulak] gizli yer;

    [aulak tkrk] sakin sokak; [aulak y] sakin ev, genlerin topland ev

    [aulakta] gizlice [aumakay] her sze

    inanan- [aumakaylan-] her

    sze inanmak, inanr olmak [aumakaylk] her

    sze inanma - [aunakla-] (gem i iin)

    alkalanmak - [aunaklat-] (gem i iin)

    alkalandrmak - [auna-] dalgalanmak, y

    klmak, anamak - [aunat-] anatmak [au] avc [avlk] avclk [aferist] dolandrc [afia] afi - [afiala-] afilemek [aforizm] aforizm [afet] afet

    [afetle] afetli [ahak] akik - [ahahayla-] hah hah

    demek, glmek -: - - [ah-vah: ah-

    vah it-] ah vah etmek [ahiri] ahret kardei, dost [ahiret] 1. kyamet gn;

    2. bk. [ahmak] ahmak O

    [ahmak sz] ahmaka sz - [ahmaklan-] ahmak

    lanmak [ahmaklk] ahmaklk , [ahr, ahrs] belki,

    muhtemelen, her halde [ahun] hoca, mullalarn

    bal [aham] akam - [ahlda-] ah etmek [ahr] ahir, son [ahrzaman] ahir za

    man [ahrgaa] sona kadar [ahrg] sondaki O

    [ahrg isepte] neticede, son hesapta; [ahrgs bulsn] sonuncusu olsun

    [ahrda] sonunda [ahrdan] sondan [ahrnaa] sonuna

    kadar [ahrnda] sonunda - [a-] amak; - [aa

    t-] biraz aklamak; - [ap sal-] aa karmak

    [a] a; [a ka- ringa] a karna; [a yangakl] a yanakl O [a kz] a gz; [a kzle]

  • 37 a gzl; [anng helen tuk belmi] an hlinden tok anlamaz

    [ak] anahtar; [ak baltas] anahtar az

    [alk] alk - [al-tukl] al toklu [au] kzma; fke O -

    [au al-] acsn karmak; intikam etmek; [au itep] kzarak; (, ) [au ka- baru (kaynau, tau)] ok hiddetlenmek; [au ki- terge-] ac getiren; [au yot-] acsn yutmak

    - [aulan-] kzmak, hiddetlenmek, fkelenmek

    - [aulandr-] kzdrmak, hiddetlendirmek, fkelendirmek

    [aul] kzgn, hiddetli, fkeli, dargn

    [ausz] hiddetsiz, f- kesiz

    [auta] ap [a] ac [a

    telle] ac dilli - [ak-] akmak [ak] ak O

    (ak avz] akn, gafil - [aklan-] aklanmak [aklk] aklk - [aktan-ak] a

    ktan aa, aka - [al-] almak [almal] alacak [all] karlkl,

    hiddetlenili - [an-] anmak

    - [andr-] andrmak [anul] anl -.[argalan-] ac ac

    yaklmak - [at-] actmak [atk] maya [a] a, keif - [a-yalanga] a

    ak, ak plak [a] a, yemek O

    ! [az temle bul- sn] afiyet olsun; , [an aagan, yeen yeegen] lse de yazk deil ok yaam

    - [a-] 1. amak; 2. ykselmek, amak; 3. gereklemek

    [aa] aarak, geerek; ar - [aa-] yemek - [aadan-aa] do

    rudan doruya (gemek; detmek) [aaluan] kolay a

    nan [aamlk] yemek [aamsak] obur - [aat-] yemek yedirmek,

    geindirmek [aatu] geindirici [aau] yeme [aau] yiyici, boaz -- [aa-e-] yemek imek () [akazan()] mide - [akn-] ekinmek, ace

    le etmek - [akndr-] ekindir-

    mek, acele ettirmek [aknul] aceleli [aknuan] aceleci [aknuanlk]

    ekinmecilik, acele etmecilik

  • 38 [alama] gbre;

    - [alama kert-] gbre serpmek

    auna- [ala-] gbrelemek; gbre vermek

    [at] 1. al; 2. kolal [alk] alk, tahl, ekin - [al-sul] bol ye

    mekli (kim se) - [a-su] a su, yeme ime [ahane] ahne, ye

    mekhane, lokanta [a] a [ayaulk] sofra r

    ts- [aga-aga] ace

    le acele - [ak-] acele etmek [ag] aceleli, acil;

    [ag yardem] ilk yardm

    [aglk] acelecilik - [ak-pok] ok

    acele, apar topar - [aktr-] acele ettir

    mek [aktrg] abuk-

    landrc - [ap kit-] haddndan

    ar olmak O [ap uzgan] haddndan ar oalm

    - [ar-] armak, ykseltmek, gerekletirmek

    [aerovakzal (ayro- vokzal)] havaalan

    [aerodrom (ayrod- rom)] hava alan pisti

    [aeroana (ayroa- na)] haval kzak

    [ayu] ay; [ayu

    balan] mrver; [ayu kpese] ay kam [ayu may srtu] akna evirmek, bana i amak; - [ayu hezmete krset-] iyi hedefle kt i yapmak

    [ayuka] ay yavrusu [ayukolak] ay kula

    (bitkisi) [ayu] ayc [aya] 1. el ayas; 2. yn ta

    ra- [aya-] merhamet etmek, ac

    mak, korumak [ayagre] ayak st [ayaz] ak, bulutsuz, ayaz - [ayaz-] ayazmak - [ayazlan-] ayazlanmak [ayak] ayak; [ayak

    ast] ayak alt; [ayak astndag] ayak altndaki; [ayak kiyeme] ayakkab; [ayak mainas] ayakl diki makinas; [ayak o belen] ayak ucu ile O (-) [ayak astnda (bul-)] ayak altnda olmak; (-, -) [ayak astnda (ural-, butal-)] gereksiz yere dolamak; - [ayak cirge time-] ok abuk yrmek; [ayak basmau] ayak ekmek; [ayak su- zu] lmek; - [ayak tartma-] ayaklar geri geri gitmek; [ayak trep] ayak direyip; - [ayak al-] ayak elmek; [ayak yal] ayak bast paras, ayak kiras; - [ayakka yl-] ayak pmek;

  • - 39 - [ayaktan yk-] kkten ykmak; - [ayak-kul] el ayak O - [ayak-kul blen kar] batan ayaa kar; - - [ayak-kuln beyle-] el ayan balamak

    - [ayaklan-] (istekle) harekete gemek

    [ayakl] ayakl O [ayakl kaza] ayakl felket; [ayakl mal] evcil hayvanlar; [ayakl tarih] ayakl tarih

    - [ayak-sayak] seyrek [ayaksz] ayaksz - [ayaksz-kulsz]

    elsiz ayaksz - - [ayaksz-kul-

    sz kal-] elsiz ayaksz kalmak [ayaku] orap yerine

    ayaa dolanan kuma paras [ayan] znt, esef [ayanl] zntl,

    esefli [ayau] koruma : [ayau: ayau

    atnas] 1. 21-28 Haziran (en ksa geceli en uzun gnlerde) tabiat koruma haftas; 2. ocuk douran kadnn ilk haftas

    [ayausz] acmasz, merhametsiz

    - [ayauszlan-] mer- hametsizlenmek

    [ayauszlk] merhametsizlik

    [acagan] imek [ang] anlay, dn, bi-

    ,ir*, uur O ! [ang bul!] ^n! anla! hatrla!; - [ang

    ker-] akl bana gelmek; - [angga kil-] uuru yerine gelmek; - [angnan yaz-] uurunu kaybetmek

    [anga] ona O [anga kalsa] ona kalsa; onun (yanl) fikrince

    [angar] ona (kimseye) [angarda] onda (kimse

    de) [angardan] ondan (kim

    seden)- [ang-belemle] ei

    timli, tahsilli [angar] (belli) vakte

    kadar [anggarmastan]

    kendisini bilmezden, tesadfen, uursuzca, beklenmeksizin

    - [angg-mngge] baylmaya yakn; kendisini de bilmezce

    [anggra] ahmak, aptal O (, , ) [anggra beren (sark, tavik, yabalak)] koyun beyinli

    - [anggrayt-] (biraz vakitte) akln kaybettirmek

    - [anggralan-] (biraz vakitte) akln kaybetmek

    [anggraik] uursuzluk

    [anggralktan] uursuzluktan

    I [angkau] dalgn, dikkatsiz, zensiz

    II [angkau] az arkas, damak; [angkau avazlar] gr. az arkas sesleri

    - [angk-] ok kokmak

  • - 40 -- [angkt-] ok kokutmak - [angla-] anlamak [anglayl] anlayl [anglayllk] an

    layllk [anglaysz] anla

    ysz [anglamastan] an

    lamazdan [anglamya] anla

    mazdan, bilmezden [anglarlk] anlalr - [anglat-] anlatmak, ak

    lamak [anglatma] anlatma,

    aklama [anglatmal] anlat

    mal, aklamal; izahl - [angla-] anlamak - [anglal-] anlal

    mak [anglalmau] an

    lalmama, aklanmama [anglal-

    maulk] anlalmamalk (b ir birini), anlalmazlk, anlamamazlk

    [angl] dnceli, uurlu [angllk] dncelilik,

    uurluluk [angsz] dncesiz, u

    ursuz [angszdan] anszn,

    birden bire - [angszlan-] uursuz-

    lanmak, dncesizlenmek [angszlk] uursuz

    luk, dncesizlik - [ang-] (vaziyeti) anla

    mak [angmya] (b ir

    birini, vaziyeti) anlamaynca ah [ah] ah O ah - [ah it ] ah

    etmek; ah op- [ah or-] ok ah etmek

    - [ah-vah] ah vah O - - (-) [ah-vah it- (kil-)] ok ah vah etmek (gelmek)

    - [ah-zar] ahuzar, alayp szlamak

    - [ahlda-] ahlamak, ah etmek

    [aheng] ahenk [ahengde] uygun [ahengle] ahenkli [ahenglelek] ahenkli

    lik- [ahengle-] ahenkle

    mek- [ahengleter-] ah

    enkletirmek

  • 41

    - -

    [ba] b harfi [bab] bab [baba] dede;

    [baba ko] kaka ku; [baba tel] eski dil, esas dil

    [babay] dede; her ihtiyar adam

    [babasr] barsak kurdu; [babasr ut] barsak kurdunu karan bitki, kurt drc ot

    [baba] snneti [bavr] bar [bavrgalk] bar-

    lk, eyerde karn kay - [bavrlan-] ok koyu-

    lanmak [bavrsak] hamurdan

    yaplma yuvarlaka yemek [bagaj] bagaj [baana] stun, direk;

    [baana umarta] uzun bal kovan O - [baana kebek katp kal-] odun gibi durmak

    - [bala-] balamak [balan] balant [bagor] engel [bagu] ileri grl

    (kimse), bakc, falc - [bala-] adamak,

    balamak - I [bay-] (gne, ay iin)

    batmak- || [bay-] zenginlemek

    - [bayt-] zenginletmek [baz] (insan tarafndan) a

    lan ukur, mahzen - [baz-] cesaret gstermek [bazalt] bazalt [bazar] 1. pazar; 2. oto

    rite, kymet - (-) [bazar kterel- (t-)] pazar, kymeti, otoritesi ykselmek (dmek); - (-) [bazar yasa- (kor-)] her kafadan bir ses karmak

    [bazarlkl] pazarlk, satlk

    [bazarlksz] pazarlksz

    [bazis] temel, alt yap, baz [bazik] iri yapl, boylu-

    boslu [bazml] cesur, cesa

    retli [bazmz] cesaretsiz [bay] zengin;

    [bay etelekle] zengin mndere- catl

    [baybak] bobak, da san

    [baybike] zenginin kars

    [baybete] zenginin olu

    [baygura] kaba zengin (kimse)

    [bayg] bayku, miskin - [bayglan-] sessiz

    durmak [baydarka] sporcu ka

    y [baylk] zenginlik [bayrak] bayrak

  • 42 [bayrak] bayrak,

    bayraktar [baytak] 1. olduka, bir

    hayli, epeyce; 2. ok; [baytak vakit] bir hayli zaman

    [baytal] gen ksrak [baytar] baytar [baytirek] 1. mit. kk

    yedi kat derinlerde, ba yedi kat gkte olan aa; 2. yeni doan ocuk iin dikilen aa

    - [bak-] bakmak [baka] kurbaa;

    [baka yefege] kurbaa bitkisi, yosun; [baka kabg] midye kabuu (dir!)\ [baka ka] midye vb. kabuu (/)', [baka sakal] bitki ad; [baka tengkese] su mercimei; [baka yafrag] sinir otu

    - [bak-bak] vak vak [bakaleye] bakkaliye [bakaley] bakkal [baken] deniz feneri [beken] deniz feneri

    bakcs [baklajan] patlcan [bakra] karamuk [bakterial*] bakteri

    ile ilgili- [bakterizatsi-

    ye!e-] bakteri retmek [bakteriologiye]

    bakteriyoloji [bakteriye] bakteri [baka] bahe, ba [bakalk] bahelik,

    balk [baka] baheci, ba

    c [bakalk] bahe

    cilik, baclk [bak] bak! bakn! bakn

    ne oldu!- [baklda-] vak vak et

    mek [bakr] 1. bakr; 2. ibrik

    tepsisi; [bakr aka] bakr para; [bakr ylan] bakr renkli ylan

    - [bakr-] barmak [bakr] bakrc I [bal] bal; [bal

    ikmege] bal petei kapa; [bal kort] ar

    II [bal] balo [bala] ocuk, yavru;

    [bala itek] spanyol etek; [bala karau] ocuk bakcs; - [balaa uz-] gebe olmak

    [balavz] balmumu, mum O - [balavz sk-] sessiz alamak (hkrmak)

    - [balavzla-] mumlamak

    [balavzl] balmumu katarak yaplan

    [balagan] 1. baraka, kesekten yaplm ev; 2. adr tiyatrosu

    [balak] paa (panta/onun) [balalayka] balalayka - [balala-] ocuk dour

    mak- [balalan-] ocukla

    mak [balalara] ocuka [balalk] ocukluk

  • 43 [balan] kartopu (bitkisi) [balanlk] kartopu bit

    kisi olan yer [balans] bilano, denge [balasz] ocuksuz [balaszlk] ocuk

    suzluk- [balast-] ocuk gibi

    grmek- [baia-aga] oluk o

    cuk [balaak] ocukluk a

    [balaar] bal yiyen ku [balbal] balbal [baldak] halka, kasz

    yzk , [baldak barmak- ka kre, yar yrekke kre] baldak parmaa gre yar yree gre

    [baldz] baldz [balerina] balerin [balet] bale : - [bali: bali

    bul-] rte ermek [balimer] bal emer

    (ku) [balkalak] kk kak [balkarak] bal yiyici

    (bcek) [balkak] bk.

    [balkon] balkon - [balk-] parlamak [balk] parlak k, hle [bali] iddet, kuvvet, g

    ibava) [baltada] balad, efsane

    iir- [ballan-] ballanmak

    [ballast] safra, balast [ballon] tp, lastik, balon [ball] ball;

    [ball baba] ball baba; [ball gmbe] ball mantar; [ball kuzak] kei boynuzu; [ball k] ball i, ballk

    [balta] balta; [balta ostasi] balta ile ileyen kimse; [balta sabi] balta sap O [baltas suga tken] kaygl, kederli, hznl, elemli

    [balta] dlger [baltalk] dlger

    lik [baltr] baldr [baltrgan] baldran [balk] balk [balkl] balkl [balksl] bala

    yakn [balk] balk;

    () [balk ag (ste)] balk st [balkl] balkl [balk] balk [baiklk] balk

    lk [bambuk] bambu [banan] muz [banda]ete [banderol'] kk pa

    ket [bandit] eteci [banditlara] eki-

    yalkla [bandtlk] etecilik [bank] banka -

    [bank suk-] kt oyuncusu para

  • 44 kazanmak; - [bank tot-] kt tutmak

    [banka] kavanoz [banket] ziyafet [bankir] banker, bankac [bankrot] mflis;

    - [bankrot bul-] ifls etmek [bankrotlk] mflis

    lik [bant] band, fiyonk [baptizm] baptizm [baptist] baptist I [bar] var; - [bar it-]

    var etmek II [bar] varlk O

    [bar kader] varlk kadar III [bar] bar, pavyon - [bar-] varmak, gitmek, ula

    mak, yetimek O - [menep bar-] kmak (mes. daa)', - [yahlanp bar-] gittike iyilemek; - [ukp bar-] her zaman okumak; , [bara tora, bara torga] vara vara, gitgide; [bargan sayn] her vardnda; - [barp kayt-] gidip gelmek; - [barp k-] varp kmak; - [barp cit-] varp yetmek

    [baraban] 1. davul, trampet; 2. top

    [baraban] 1. davulcu; 2. topu

    - [bara-bara] yryerek

    [barak] baraka I [baranka] simit II [baranka] dmen, di

    reksiyon (otomobilde)

    [barda] posa [barja] mavna [bariton] bariton - [barla-] varlamak, yok

    lamak [barlau] varlama, yokla

    ma I [barlk] varlk;

    - [barlkka kil-] ortaya kmak; - [barlik- ka kiter-] ortaya karmak

    II [barlk] gr. olumluluk [barlk] hepsi, tamam - [barl-yukl] varl

    yoklu, pek az [barmak] parmak O

    [barmak aa karau] (b ir eye) gz yumma; [barmak buy] parmak kadarck; () [barmak isebe (hisab)] hece l, hece vezni; [barmak yanau] parmak ile iaret ederek azarlama; [barmakka barmak sukmau] parmak kmldatmama

    [barmaka] eldiven parma

    [barometr] barometr [baron] baron [barrikada] barikat [bars] hepsi, tamam [barhan] barkan [bara] hepsi, tamami [barina] angarya

    usl I [bar] fakat II [bar] hepsi, tamam [barber] hepsi bir, far

    ksz, ayn, eit, nasl olsa da

  • 45 [barnda] var iken [barna] var olduka [bar] pars [bar] var, yry, gi

    di [banly] {b ir yere)

    giderken [baryer] bariyer, engel [bas] bas {ses) [basa] 1. erkek kendir; 2.

    uzun mddet evlenmemi erkek, bekr

    - [bas-] basmak; - [basp al-] ele geirmek, istila etmek; - [basp gar-] neretmek

    [baskak] tar. baskak [basketbol] basketbol [basketbol] bas-

    ketbolcu [baskn] baskn [baskn] basknc [bask] merdiven I [basma] merdiven aya

    , basamak II [basma] basma III [basma] basma, ku

    ma [basma] Trkistan

    azatlk hareketi mensuplar ( 1920- 1930)

    [basmalk] basmaclk

    [basseyn] havza, havuz [bastion] hisar - [bastr-] bastrmak [bastrg] {kt)

    bastracak [bastrk] araba ile ta

    nan otlar stten bastrmak iin

    balanan aa - [bastrkla-] bast-

    rk ile bastrmak - [bastrl-] bastrl

    mak; albast veya kbus tarafndan bastrlmak

    [basu] tarla, parsel, arsa; [basu kapkas] tarla kaps; [basu yul] tarla yolu

    [basulk] tarlalk - [basl-] baslmak [basm] 1. basn, bask,

    basm; 2. vurgu; - [basm yasa-] bask yapmak

    [basmsz] basmsz, basnsz

    [basmak] halim, arlksz, mut

    [bask nk] sakin - [basnklan-] sa

    kinlenmek, tel etmemek - [bat-] batmak [batalyon] tabur [batareye] batarya; pil;

    kalorifer dilimi - [bata-uma] batarak [batist] patiska [batkak] batak [batkaklk] bataklk [batman] batman [batrak] renper [batraklk] renperlik [batnk] batk [batr] batur, baatur - [batr-] batrmak;

    an- [batrp al-] batrp almak - [batrlan-] bahadr gi

    bi davranmak [batrlara] bahadr

  • 46 -gibi

    [batrlk] bahadrlk [batrlk] cesa

    retlilik; - [batrlk it-] cesaret (cret) etmek

    [bau] ba [bahbay] (ocuk dilinde)

    at, dahdah [bahir] fakir, dkn (kim

    se) [batsilla] basil, mikrop [ba] ba; - [ba i-]

    ba emek; [ba s- yege] ba kemii, kafa tas O [ba aa] st makam ap daha ste mracaat etme; - [ban aa-] yok etmek; - [ba bet-] felkete uramak; - [ba bir- me-] ba ememek; - [ba vat-] bir meselenin zm ile ok dnmek; kafa tlemek; - [ba katr-] ba kartrmak; - [ba tart-] ba ekmek, reddetmek; - - [ba kter-] ba kaldrmak, isyan etmek; - [ba t- zet-] biraz iki ile sarholuun mahmurluunu atmak; - [ba tn-] ba yorulmak; - [ba eylen-] ba dnmek; [ba ste] ba stne!; - [ba cit-] akl ermek; - [baka kit-] bana vurmak; [ba tiek] kula delik

    I [baak] baak; - (-) [baak gar- (ci- ber-)] baak karmak

    II [baak] (ok, mzrak,

    sng) ucu - [baaklan-] baak

    lanmak [baakl] baakl [baakllar] baak

    l bitkiler [baayakl] batan

    bacakl [baayakilar]

    batan bacakllar [babatak] keyfince

    davranmaya dkn; dikbai - [babataklan-]

    keyfince davranmak [babataklk]

    keyfince davranmalk [bavatk] zm

    g olan (ey) [baka] baka

    - [baka k-] baa kmak; ailesinden ayrlmak

    [bakala] ba ehir [bakalk] bakalk - [bakar-] yrtmek, be

    cermek [bakarma] yrtme,

    becerme [bakaru] yrt

    c, becerici [bakatrg]

    zm g, aprak [bakaa] ayrca, ba

    ka trl [bakiser] ba kesen

    (kimse), haydut, ekiya [bakoda] kz isteme

    ye giden birinci adam [balam] ba ksm, gi

    ri- [balan-] balanmak

  • 47 [balang] balan

    g [bala] bada [bal] bal, akll I [balk] balk II [balk] rehber, kla

    vuz, bakan -: - -

    [bal-kzle: bal-kzle bul-] evlenmek: - - [bal- kzle it-] evlendirmek

    [balca] balca - [bama-ba] baa

    ba [bamak] 1. pamak; 2.

    iki yandaki sr; [bamak tana] iki yandaki inek, dana

    [bamak] pamak-i

    [banya] kule [basz] basz, aklsz - [baszlan-] aklsz

    olmak [baszlk] aklsz

    lk, baarszlk [bata] nce [batag] nceki [batan] nceden [batanayak] ba

    tan ayaa, tamamen [batben] tepesi s

    t [baya] (yakn) geen (vakit) [baya] nceki [bayan] akordiyon [bayan] akordiyoncu [baca] bacanak [bahadir] bahadr [bahadirlk] baha

    drlk [begemot] suaygr I [bz] biz II [bz] biz, sivri ulu let - [bezelde] vzldamak [bezkoyrk] bir cins

    yaban rdei [bezneke] bizimki [beznenge] bizim gi

    bi; bizim dndmz gibi [belge] uzman, bilgin [belgelek] uzmanlk,

    bilginlik- [belgen-krgen]

    tandk [beldekle] bilgili [beldeksez] bilgisiz - [belder-] bildirmek; be

    lirtmek [belder] 1. bildirme; 2.

    ilan, duyuru [belekle] bilgili, lim [beleksez] bilgisiz, c

    hil [belem] ilim, bilim [belemle] ilimli, bilimli [belemsez] 1. ilimsiz;

    2. okuma-yazma bilmeyen [beln] aktma (yemek) - [belen-] bilinmek - [beler-belmes] bi

    lir bilmez [bele] bili - [bele-] bilmee al

    mak, renmek [belele] bilgisi ok

    olan kimse [beleme] 1. bilime;

    2. bilgi alma verme, tantma [belemelek] ta

  • 48 ntmalk

    - [beleter-] bilitirmek, kendi kendini anlamak

    [bltrmie] bilitirmeyerek, kendi kendini anlamayarak

    [blltristika] edebiyat

    [blmie] bilmeden [blmem] bilmez

    lik; - [blme- mke saln-] kendini bilmezlie vurmak

    [beluga] mersin morinas, ak balk

    [bltaj] (tiyatroda) birinci mevki

    [blezk] bilezik [belek] bilek [blekse] bileke, bi

    leklik [blen] ile [bele] bilei, ege - [belele-] bileilemek,

    eelemek [benzin] benzin, motorin [br] bir; [ber

    katl] bir katl; [ber kzenekl] bir gzeli (hcreli), tek hcreli (hayvan)] [ber megnel] tek anlaml; [ber perdele] tek perdeli; [ber aylk] bir aylk; [ber atnalk] bir haftalk; [ber yllk] bir yllk; [br koak] bir kucak; [br segatlek] bir saatlik; [ber totam] bir tutam; [br m- tm] bir imdik; [br

    yarm] bir buuk; [ber ylk] bir yandaki O [br avz sz] tek kelimelik sz; [ber digen] ok iyi; - [br tabaktan aa-] bir tabaktan yemek; [ber utruda] bir oturumda; [br cbktan srlgen] bir kkten sy- rlan; - [brge bin ku-] bire bin katmak, mbala etmek, abartmak

    [bravzdan] bir azdan

    [beravk] bir an [beraz] biraz [brazga] az vakte [brazdan] birazdan - [br-br] bir bir [brbun] bir terimli () [brvakt(n)] bir

    vakit [brvaktta] ayn

    zamanda [brge] birlikte, beraber - [brge-br] bire bir - [brge-brge] hep

    birlikte [brgelk] birliktelik [brgelep] birleerek [brdey] bir gibi, ben

    zer, tamamiyle benzer [brdeylk] eitlik [brdem] hep birden, bi

    rlikte [brdemlek] birlik,

    dayanma - [brdem le-] bir

    lemek, birlik hline gelmek [brden] birden, anszn

  • 49 () [berdenber] yegne,

    yalnz, tek - [berek-] birikmek, yap

    mak [berek] ortak, dernek [berekkenlek] ya

    pkanlk- [berekter-] yaptr

    mak [berene] birinci [bereneden] bi

    rinci delil olarak, birinisi [berenel] ilk, birincil [berenelek] birin

    cilik [beret] bere - [ber-ike] bir iki, pek az [berile] [

  • 50 [bertrl] bir eit,

    ayn [bertsl] 1. ayn renk;

    2. ayn() (berak(n)] bir gn,

    bir defa [beryllk] bir yllk [bryul] birden;

    (onun) ile birlikte [bryakl] tek yanl [bregeyl] kuvvetli;

    bir, ama ok gl (mes. d e lil) - [berem-berem] bi

    rer birer [bremlk] birim [berem lep] birer bi

    rer, ayr ayr - [berem-serem] az

    az ve ayr ayr - [beremtekle-] bi-

    rimliklemek [brer] birer [bererse] bir kimse [bere] 1. bir tane (adet

    saymada); 2. (kimse) biri, birey [berzleksez] dur

    madan, ayrmadan, art arda [brz] kendisi, yalnz

    bana [brk] ltfen [bet] bit- [bet-] bitmek O

    [btken ba btken] ne olursa olsun

    - [btr] bitirmek, tamamlamak

    [betrg] silgi - [betrn-] tasalanmak [btl] bitli - [btmes-t-

    kenmes] sonsuz, bitmez-tken- mez

    [bton] beton - [btonla-] betonlamak [beton] betoncu ! [btt!] tamam! [bte] sivilce [btel] sivilceli - [btele-] sivilcelemek - [bte-] bitimek [bibk] kz kuu [bibliograf] bibliyo

    grafya ile megul olan (kimse) [bibliografiye] bi

    bliyografya [bibliyotka] ktp-

    hne [bigrek] 1. daha ok, a

    r; 2. (~te) bilhassa, zellikle [bidon] bidon - [biy-] oynamak, danset-

    mek- [biygey-] bymek,

    ykselmek - [biygeyt-] bytmek,

    ykseltmek [biyk] byk, yksek [biyklk] byklk,

    ykseklik - [biyt-] oynatmak [biz] bez, beze - [biz-] bezmek [bizgek] stma [bizmen] kantar [bizns] i, ticaret ii [biznsmn] i (tica

    ret) adam [bizon] bizon - [bize-] bezemek [bizek] bezek

  • 51 [bizekle] bezekli, ssl - [bizekle-] bezemek,

    sslemek I [bik] srg, mandal II [bik] pek, ok;

    [bik ep] peki, pek iyi [bikle] srgl - I [bikle-] kapamak [bikleve] 1. srg dili;

    2. trkaz - [biklen-] kapanmak - II [bikle-] hatmetmek [bikre] mersin bal [bike] 1. zengin kadn; 2.

    isimlerden sonra kullanldnda diilik bildiren

    [bike] yeni evli gelin [bil] bel; bzlme; -

    - [bilge tayan-] elini beline koymak; () - [bil (ne) bu-] kuanmak - [bil bk-] bel bkmek

    [bilbau] kemer, kuak, bel ba

    [bilge] iaret, damga, not; - [bilge sal-] iaret koymak

    [bilgele] bilinen, belli [bilgeleme] tanm - [bilgele-] iaretlemek;

    tayin etmek - [bilgelen-] iaretlen

    mek, tayin edilmek [bilgesez] bilinmez,

    belli olmayan [bilgeszlek] bilin

    mezlik [bildeme] 1. kadn el

    bisesinde belde kendisine dikilmi kemer; 2. kasaplk hayvanlarn

    belkemiklerinin iki tarafndan karlan et

    [bilet] bilet [bille] belli, beli varolan [bilen] dikenli yabani ot [bilyard] bilardo;

    [bilyard tayag] bilardo sopas

    -1 [bile-] (yere-topraa) sahip olmak

    - II [bile-] belemek [bilem] bo bouna gez

    me; - [bilemde y- re-] gezmek, volta atmak

    [bileme] bo bouna yryen

    [bileme] mstemleke olan topraklar

    [bile] belek, kundak bezi [bilese] 1. dar belek;

    2. belek ba [bilee] (toprak~yer-

    tere) sahip olan (kimse) [bimaza] rahatszlk - [bimazala-] rahatsz

    etmek [bimazal] rahatsz [bina] bina [binihaye] sonsuz, b

    yk [binokl'] drbn [binom] binom, iki terimli [bint] bant, sarg bezi - [bintla-] bantlamak, sar

    g bezi ile sarmak [biografik] tercme-i

    hl (hayat hikyesi) ile ilgili [biyografiye] biyogra

    fi [biosfera] biyolojik

  • 52 evre

    [biofizik] biofizik [biohimiye] biyokimya [birge] buradaki, yakndaki [bire] buraya, beri [birege] beri, buraya [birede] burada, beride [bireden] buradan, be

    riden- [birel-] 1. verilmek; 2. g

    nl vermek [birlp] gnlden [birelen] heveskr,

    merakl [birm] dev, ev devi - [bire-] 1. zayf dmek;

    2. teslim olmak [biremeen]

    teslim olmayan (kimse) [birja] borsa [birja] borsac [birka] sata sunulan

    mallarn cinsini, kalitesini, lsn ve fiyatn bildiren levhack

    [birle] (o zamandan) beri,itibaren..... den itibaren

    [birne] ehiz (eyiZ) - [birtl-] 1. bertilmek; 2.

    yara izi kalmak - [birey-] (yara veya vur

    madan dolay) yara (kabark iz) kalmak

    [biren] obur, ok yiyen [birese] verecek, verile

    cek (deme) [bireek] verecek [bis] alk nlemi [biste] mahalle, semt I [bit] ki, ne,ne de olsa II [bit] yz O - [bit

    pe-] utanmak; - [bitke berep eyt-] yze vurmak; [biten yumagan] arsz, yzsz

    III [bit] sayfa [bitaraf] bitaraf, taraf

    sz [bitaraflk] tarafsz

    lk [bitlek] yz rts, pee;

    - [bitlek ki-] pee takmak; - [bitlegen a-] maskesini drmek

    [bitlep] sayfalarca [bitsez] yzsz, utan

    maz [bitum] zift [biter] daha fazla [bihisap] hesapsz [biara] aresiz [biura] ev ruhu (iy i ruh) [bie] beyin kars [bi] be; [bi

    metr] be metre [bibarmak] be

    parmak (yemek) [bibltr] ok za

    manlar nce [biek] beik [biene] beinci [biine] be ine (orap

    rmek i in ) [bikullap] be el ile,

    ok istiyerek [bile] (derecede) beli;

    ok iyi [bilek] belik para [bimet] kaftan [bipomak] be k

    eli; begen

  • 53 [biter] srt torbas

    (uval)- [biterle-] (s rt torba

    s n ) srta almak, srtlamak [biurnl] be hne-

    li [biyllk] be yllk

    (pln) [bierlep] beerleye-

    rek [bie] be tane [blelep] bei birden [biy-] dans etme, oynama [biy] oyuncu, dansz,

    dansr [biye] ksrak [biyeley] parmaksz el

    diven [blank] bo kt, form [blindaj] siper koruna I [blok] makara, yapma,

    ktle, beton blok II [blok] g birlii [blokada] abluka - [blokadala-] abluka

    ya almak [bloknot] bloknot [blyuming] ar tezgh [bluza] blz [bobrik] 1. tyleri dik olan

    kuma; 2. ksa sal (kimse) [bogau] buka, zincir - [bogaula-] bukala

    mak, prangaya vurmak [bogaul] bukal, zin

    cirli [bogl] 1,5 metre boyun

    da kuru ot yn [boday] buday - [boyk-] kederlenmek, h

    znlenmek, bunalmak [boyk] hznl, kederli,

    bunlu [boyklk] kederlilik, ha

    zinlik, bunluluk [boyendrk] boyun

    duruk- [boyr-] buyurmak [buyrk] buyruk [bojan] eek ars [boz] buz; - [boz

    kuzgal-] buz akmaa balamak; - [boz suk-] don vurmak, dolu vurmak O - [bozga utrt-] aldatmak

    - [boz-] bozmak [bozau] buza - [bozaula-] buzala

    mak [bozvatk] buz krc

    gemi [bozg] bozucu [bozlavk] (yer, yol)

    buz ile kaplanan - [bozlan-] buzlanmak,

    buz tutmak [bozl] buzlu [bozlk] buzul [bozk] bozuk;

    [bozk bocra] mantkta ispat kendinde grlen hkm, ksr dng O () [bozk yul (e)] ahlak bozukluu; [bozk uy] bozuk fikir

    [bozklk] bozukluk - [bozl-] bozulmak - [bozl-] bozumak [boykot] boykot [bokal] kadeh, bardak I [boks] boks

  • 54 - II [boks] (hastahanede) yo

    un bakm (tecrit) odas III [boks] ksa sa [boksit] boksit [boks] boksr [bolagay] taklan (kim

    se)] aklaban - [bolagaylan-] ak

    labanlk etmek [bolay] byle;

    [bolay gna] yle byle, sebepsiz

    [bolak] bulak, pnar, kanal

    [bolamk] bulama [bolan] ren geyii;

    [bolan mge] (ren geyiinin yedii) yosun

    [bolanlk] ren geyii besleme (ii)

    - [bolga-] 1. bulamak; 2. sallamak

    [bolgavr] kark, fesatl (zaman)

    - [bolgan-] bulanmak - [bolgandr-] bulan

    drmak [bolgank] bulank

    - [bol- gank suda balk tot-] bulank suda balk avlamak

    - [bolganklan-] bulanmak

    - [bolga nk- landr-] bulandrmak

    [bolgan] bulank ( vaziyet)

    [bolgari] iyi kaliteli gn - [bolgat-] kartrmak,

    bulatmak

    [bolgatk] kartrc let (makine)

    [bolgatma] bulatma [boldr] merdivenli eik [bolt] civata - [boltla-] civatalamak [boln] ayr [bolnlk] ayrlk I [bolt] bulut II [bolt] su mantar - [boltla-] bulutlamak;

    - [boltlap tor-] bulutlanp gemek

    - [boltlan-] bulutlanmak

    [boltl] bulutlu [boltsz] bulutsuz [bol'nitsa] hastahne [bol'vizm] bole-

    vizm [bol'evik] bolevik - [bolevikia-]

    boleviklemek - [bol'evik-

    latr-] bolevikletirmek [bol'evistik] bol-

    eviklik ile ilgili [bomba] bomba;

    - [bombaga tot-] bombaya tutmak

    - [bombala-] bombalamak

    [bombardirov- ik] bombardman ua

    I [bor] bor (elementi) II [bor] di delgi leti - [bor-] burmak; an-

    [borp al-] burup almak; [borp kerterge] burup sokmak; - [borp ci-

  • 55 -1 geri dndrmek, kabul etmemek

    [boray] bir eit buday [borau] burgu - [boraula-] burgu ile

    delmek, burgulamak [boraulau] bur-

    gucu- [borgalan-] burgulan

    mak, her tarafa dnmek -- [borgalan-

    srgalan-] dneklik etmek [borg] 1. burucu; 2.

    emniyet anahtar - [borgla-] burmak [borgl] burgulu;

    [borgl borau] burgulu burma

    [borma] burma [bormal] burmal - [bormal-sr-

    mal] dolambal; kvrla kvrla giden

    - [borna-] 1. bk. -; 2. ccklenmek

    - [borsalan-] kayglanmak

    [bort] borda, kpete [bora] pire [borak] burak O

    [borak kader] kk; - [borak sip-] ilgi ekici szler sylemek

    [boru] znt, sknt [borul] skntl, zn

    tl [boruan] znt ve

    rici, rahatsz edici - [bor-] zmek, rahatsz

    etmek

    - [borl-] zlmek [borlul] zlmeli [borluan] zlen [bors] bor orbas - [borla-sarla]

    saa sola kvrlarak [borlma] kvrlma [borlmal] kvrlmal - [borl-] kvrlmak;

    - [borlp kara-] dnp bakmak

    [borl] dn, dneme

    I [born] burun; [born temekese] enfiye - [born aa syle-] ak sylememek; [born bana] kelle bana; herkese

    II [born] eski, kadim, evvel; [born zaman] ok eski zaman

    - [born-born- nan] evvel zamanlardan

    [borng] ok evvelki [bornglar] ok ev

    velki {kimse) ler; cetler [bornglk] ok es

    kilik [bornga] ok eski

    gibi [borndk] 1. burundu

    ruk; 2. bir cins kemirici hayvan - [bornla-] (civciv) yu

    murta kabuunu krmak (burun gstermek)

    [bornnan] eskiden [bornk] kk bu

    run [bors] kalas

  • 56 [bor] biber - [borla-] biberlemek,

    aclamak [borl] biberli, acl [bostan] bostan, iekli

    bahe [boston] bir eit kuma [bot] but [bot bu-

    y] kk ocuk boyu (hakknda)', - [bot kterep yat-] yan gelip yatmak

    [bota] oon - [bota-] budamak [botak] budak - [botaklan-] budaklan

    mak [botakl] budakl I [botanik] botanik (kim

    se) II [botanik] botanik ile il

    gili [botanika] botanik (if-

    mi)- [botarla-] (hayvan)

    yzmek, paralamak [botinka] bot, ayak kab [botka] lapa - [botl-atl] (ayak

    lar) aprazlanm; ok budakl (odun)

    [bohar] Buhara'da yaplan, Buhara'dan gelen (kimse, nesne) O [bohar - siye] zahit gibi, Buhara kedisi gibi

    [botsman] lostromo [boyar] boyar, derebeyi

    (eski Rusya'da) [bocra] zincirin bir hal

    kas- [bocralan-] halkalan-

    mak [bocral] halkal [bocr] fndk tavuu [brak] skarta (mal), ku

    surlu, zrl (mal) [brakonyer] kaak

    avlanan (kimse) [brakonyerlk] ka

    ak avclk [brandspoyt] itfaiye

    arabas [brauning] bir tr ta

    banca, brovning [brezent] branda bezi [brigada] ekip, kol, tim [brigadir] ekip, kol, tim

    bakan [brigadirlk] (k

    k) bakanlk [briz] meltem - [briketla-] biriketlemek [briketl] biriketli [briket] biriketi [brilliant] prlanta [britan] ngiliz [britva] ustura [brom] brom [broml] bromlu [bronevik] zrhl araba [bronemaina]

    zrhl (byk) araba [bronepoyezd] zrh

    l tren [bronetrans-

    portyor] zrhl makina [bronza] bronz, tun - [bronzala-] bronzla-

    mak, tunlamak [bronhial'] brona it [bronhit] bronit

  • 57 - [bron'] kontenjan [bronya] zrh [bronyal] zrhl - [bronyala-] zrhlamak [broka] bro [broyura] bror - [broyurala-] bro

    r yapmak [brustver] siper [brutto] brt [brnza] beyaz peynir [brynet] esmer (kimse) I [bu] buhar; -

    [buga eylender] buhara evirmek; - [buga eylen-] buhara evirilmek

    I! [bu] bu; [bu yuh] bu defa

    - [bu-] bomak6ya [bua] baraj gl O

    [bua buarlk] pek ok [buaz] gebe [buarylan] boa

    ylan [bubi] bubi [bugaz] boaz O ep-

    (-) [bugaz yr- (kiyer-)] boaz yrtmak (germek); - [bugazga yab-] grtlana yapmak; (-) [bugaz- 9a bugaz (kil-)] boaz boaza gelmek

    - [bugazla-] boazlamak [bugay] galiba, her halde,

    muhtemelen [bugalak] ilmik [budda] putperest [buddizm] budizm [budka] kulbe - [budr-] lstik ile bala

    ma [budrg] orap ls

    tii vb. halka [budrma] orap lstii 6ye [buy] boyu [buyma] boyuna, boyun

    ca, gre, zerine [buyna] boyunca [buy] boy O -

    [buy birme-] tb olmamak; - [buy cit-] 1. bymek, (kzlar hakknda) rte ermek; 2. bir eyi almaya imkn olmak; - [buyga uz-] hmile olmak

    - [buy-buy] boy boy [buyvol] manda [buydak] bekr (kimse) - [buyla-] boylamak [buylap] boyunca [buylatp] boydan bo

    ya [buyl] yollu - [buy-sn] boy-bos - [buysn-] tbi olmak,

    boyun emek - [buysndr-] tbi et

    mek, boyun edirmek [buysmuan] bo

    yun emeye meyilli [buysnuanlk]

    boyun emeye meyillilik [buyan] uzun boylu,

    boylu boslu [buket] buket, demet [bukinist] sahaf [buksir] 1. yedek halat;

    2. romarkr [buka] kuma anta - [bul-] olmak;

    [barp bula] gitmek mmkn;

  • 58 [elegen bula] baarsz alarak davranyor; [bula kalsa] o takdirde; [bula torp] olarak; - [bulp k-] tesadfen olmak, denk gelmek; [bula birsen] yle olsun O [bula gna krme- sen] (yle) olmasn, sakn; [bulmy torgan] olmayan; , [buld ni, bulmad ni] olsa ne, olmasa ne

    [bulavka] toplu ine - [bulan-] buharlanmak [bulat] elik [bulaak] olacak [bulgan] alkan,, bece

    rikli, hamarat [buldkl] gl, muk

    tedir, kabiliyetli, becerikli [buldkllk] gl

    lk, yeteneklilik, muktedirlilik, beceriklilik

    [buldksz] yeteneksiz, kabiliyetsiz, beceriksiz

    - [buldkszlan-] yeteneksizlenmek

    [buldkszlk] yeteneksizlik

    - [buldr-] yapabilmek, baarmak

    [bulka] francala [bulmagan] tembel,

    beceriksiz - [bulr-bulmas]

    olur olmaz [bullk] yardmlk;

    - [bullk it-] yardm etmek; - [bul- lk krset-] yardm gstermek

    [bul] yardmc - [bul-] yardm etmek [bul'var] bulvar [bul'dog] buldok [bul'dozr] buldozer [bul'dozr] bul

    dozer srcs [burna] sar'a, sar'a nbeti;

    [burna ytel] boun- tulu ksrme

    [bumazi] dimi [bumal] sar'al (kimse) [bunker] 1. kmrlk; 2.

    snak [bunt] isyan, ba kaldrma;

    - [bunt kter-] isyan etmek, ba kaldrmak

    [buntar'] isyanc [buntarlk] isyanc

    lk [bunt] isyanc m- I [bur] tebeir II [bur] hrsz III [bur] sondaj leti iv I [bura] tomruktan yaplan

    duvar; kiler II [bura] denek oyunu - I [bura-] tomruklardan du

    var yapmak (rmek) - II [bura-] (kar) brmek [burazna] saban izi - [buraznala-] yer sr

    mek, bir defa saban ile yer amak [buran] boran, kar frt

    nas O - [buran tuz- dr-] frtna estirmek

    - [buranla-] boranlamak [buranl] boranl [burjua] burjuva [burjuaziye] burjuvazi

  • fi -___________________59 - [burjuazla-] burju-

    valamak [burjuy] burjuva (k'mse) [burzay] taz I [burka] kepenek II [burka] kee konlu

    izme [burlak] nehir gemilerini

    akntya kar kydan iple ekerek yzdren kimse, yedeki

    [burlaklk] yedekilik [burlat] koyu krmz,

    arab [burl] akl krmz (at) [burovoy] sondaj kulesi [burovoy] sondaj

    iisi- [burs-] kokumak [bursk] porsuk [burt] sebze yn [bur] bor; -

    [burka al-] borcuna almak; - [burka bir-] bor vermek; - [burka bat-] borca batmak

    [busaga] eik O - [busagan tapta-] eik andrmak

    [busagal] eikii - [buta-] kartrmak [butav] kartrc let [butag] 1. kartrc;

    2. dolandrc (talim at vb.)- [butal-] 1. karmak; 2.

    dolamak; 3. yanlmak; - [butalp yr-] ayak alanda dolamak; - [butalp kal-] amak, armak

    - [butaldr-] 1. kartrmak; 2. artmak

    [butalk] kark [butalklk] kar

    klk, kargaalk [butal] karmaa, kar

    gaa, dolak - [btandr-] kartr

    mak, aratmak [butaforiye] butafor [buterbrod] sandvi [butnik] sokaktaki

    beki [bufer] tampon [bufet] bfe [bufet] bfeci [buh] (nlem ) kt; -

    [buh it-] kt diye dmek [buhanka] bir somun

    ekmek [buhgalter] mhasip,

    muhesebeci [buhgalteriye] mu

    hasebe [buhta] (deniz ve suda)

    koy [bu] bo; - [bu

    yat-] 1. isiz olmak; 2. faydasz olmak; [bu ara] bo zaman; [bu cir] bo arazi [bu ba] chil, bilgisiz; [bu bugaz] bo boaz; - [bu itme-] cretsiz koymamak; [bu kuk] lafazan

    - [buay-] boalmak - [buan-] 1. boa kal

    mak; 2. tuvalette byk abdest yapmak; 3. gc bitmek

    [buka] boa, faydasz (i, f i i l ) O - [buka kitme-] boa gitmemek

  • 60 [bulay] parasz, be

    dava [buiat] denizci ceketi [bulk] boluk, aralk - [bul-] boulmak [bun] boum - [bunlan-] boumla-

    mak [buntk] boum yeri,

    boum [buntkayak-

    llar] boumlu ayakllar - [buya-] 1. boyamak; 2. kir

    lemek- [buyal-] 1. boyanmak; 2.

    kirlenmek [buyaluan] kir tutar - [buyan-] boyanmak, ss-

    lemek, ar makyaj yapmak; 6y- - - [buyan- yasan-] ar sslenip giyinmek

    [buyau] boya [buyal] boyal [buyausz] boyasz [buyau] boyac - [bgr-bgr] fkr

    fkr-, - [bgrda-,

    bkrda-] fkrdamak [byl] bu yl [bylg] bu yldaki - [bzla-] vzldamak - [bzlda-] (srekli) v

    zldamak [bikirdik] amurlu, pis [blbtl] blbl [bltr] bir yldr, geen

    yl [bltrg] geen yl

    daki

    [brg] (askerlikte) boru [brg] borucu - [btblda-] bldrcn

    sesi karmak [btbldk] bldrcn - [btlda-] mrldamak - [btr-btr] ptr p

    tr [byudjet] bte [byuro] bro [byurokrat] brokrat [byurokratik] bro

    kratik [byurokratiye] b

    rokrasi- [byurokratla-]

    brokratlamak - [byurokrat-

    latr-] brokratlatrmak [byust] bst [byustgalter] styen [bebi] bebek;

    [bebi tuy] bebee isim koymak vb. ziyafeti

    - [bebile-] bebeklemek, dourmak

    [bebke] 1. kaz ve rdek yavrusu; 2. yavrucuk; [bebke len] kaz ve rdek yavrularnn severek yedii ot

    [bebey] bk. I [bebek] (gt) bebei II [bebek] tomurcuk gz [bevel] sidik [begze] bz [begr'] bar, yrek [begrem] sevdiim [bedbehet] bedbaht,

    kadersiz [beddoga] beddua

  • 61 - [bedref] tuvalet [beden] beden [beyt] beyit, ksa destan [beyt] destanc [bez] bez I [bey] ba, ip, urgan O

    - [beyden ikin-] ipten kurtulmak

    II [bey] bey III [bey] vay (nlem i) - [bey-bey] ocuu uyut

    mak iin sylenen sz [beyg] at yar, yar I [beyl] bal, ilgili II [beyl] bal [beylk] gr. balama

    edat [beylelk] ballk - [beyle-] 1. balamak; 2.

    rmek [beylev] ksa ba,

    balam [beylem] 1. rg; 2.

    balam - [beylem beyle-]

    rg rmek - [beylen-] 1. balanmak;

    2. azarlamak, yersiz kmak [beylen] balan,

    ilgi; - [beylenke ker-] balant yapmak; - [beylen tot-] balanty devam ettirmek

    [beylensz] balansz, ilgisiz

    [beylenk] azarlaman (kimse), yersiz kan

    [beyleneklk] azarlayclk

    [beylenen] azar

    layc [beyle] 1. balama; 2.

    rme [beylesz] balama-

    sz [beyle] balayc - [beyne-beyne] ta

    ne tane, ayrntl olarak [beynelmilel] mil

    letler aras [beyrem] bayram;

    [beyrem ald] arefe; - [beyrem it-] bayram etmek O [beyrem kotl bulsn] bayramnz kutlu olsun

    [beyreme] bayramlk [beyreme] bayramc [beysez] bamsz, ms

    takil [beyszlek] bam

    szlk, mstakillik [bek] bey [bek] buz stne su al

    mak iin alan delik [bekel] toynak boumu [bela] bel O

    - [beladan ba-ayak] beladan kurtulmak iin adak

    - [bela-kaza] bela kaza [belal] bell I [bel] iine et, pata

    tes, pilav vb. koyarak piirilen ekmek dolmas

    II [bel] vay, vay mnsna nlem

    [belzem] 1. urup; 2. yak

    - [belzemle-] 1. mez- hemlemek; 2. tahnit etmek

  • 62 - [belkem] belki [belki] belki [bellr] billur, kristal - [beltere-] (zayflk do

    lay ) titremek [belek] toku - [belekle-] tokulamak,

    tokalamak [belekey] kk [belekeyden] (ocuk

    i in ) kklkten - [belekeylen-] k

    lmek [belce] keser [bende] bende, mrit, kul I [bepke] ekin demetleri

    yn II [bepke] at iskeleti [bepek] st iei

    goncas - [ber-] vurmak, arpmak [beraber] 1. beraber; 2.

    yerine [beraberene] (onun)

    yerine- [bergele-] kzgnlkla

    arpmak - [bergelen-] kzgnlkla

    saa sola arpmak - [berel-] arplmak [berel] vuruma,

    arpma - [berele-] vurumak,

    arpmak [berep] keskin olarak

    ( "vurmak" tan ) [bertes] sazangillerden,

    tatl sularda yaayan bir cins balk

    [berhet] kadife

    [bereket] bereket [bereketle] bereketli [bereketsez] bere

    ketsiz [beren] kuzu, olak - [berenle-] kuzulamak [berengge] patates I [bes] (souktan olan) don II [bes] 1. demek ki; 2. yeter [besle] (souktan) donlu - [beslen-] (souktan)

    don almak - [beser-] donmak [beti] bk. . [behet] baht O

    [behetke kar] bahta doru

    [behetle] mutlu [behetsez] mutsuz [behetsezlek] baht

    szlk [behil] hellleme sz;

    [behil bul] benden raz ol!

    [behillek] helllik; razlk

    - [behille-] helllemek, hell etmek

    - [behillet-] hell ettirmek

    - [behille-] helllemek

    [behes] bahis, ekime, anlamazlk, tartma

    [behesle] tartmal, mbahaseli

    [beheslelek] anlamazlk, bahislilik

    - [behesle-] bahis- lemek, ekimek

  • 63

    [behessez] bahissiz,ekime5'2

    [behessezlek] ba- hjSsizlik, tartmazszlk

    [behese] tartmac [beye] baha, kymet, fiyat,

    deer; - [beye bir-] deer vermek; - [beyese t-] deeri dmek; - [beyese kterei-] deeri artmak

    [beyele] deerli, kymetli, pahal

    - [beyele-] deer (kymet) vermek

    [beyeleme] deer (kymet) verme

    [beyan] beyan; - [beyan it-] beyan etmek, aklamak

    [beyesez] deersiz, kymetsiz

    - [beyesezlen-] deer- sizlenmek, kymetsizlenmek

    - [be-be] ninni ara sz, e, e.,

    [beha] baha - [bgel-] bklmek, eiril-

    mek-- [bgel-sgl-] eilip

    bklmek [bgele] bkm [bgelme] bklme [bgelen] bkl-

    melj [bgelen] bvelek [bgelce] yarmhalka - [bgerle-] krtrmak,

    buruturmak- [bgerlen-] krmak [bdre] kvrck

    _________________

    - [bdrelen-] kvrcklanmak

    - [bdrele-] kvrckla- mak

    [bye] rmcek, tarantel [byek] byk (kimse) [byer] br, bbrek;

    - [byerge tayan-] elini beline koymak

    [bke] kapak, tpa - [bkele-] (ie) kapat

    mak [bokken] ay rei - [bklen-] bklmek - [bkle-] 1. bkmek; 2.

    yumrultma, ak kemiini oyunda bel hline getirmek

    [bkre] kambur - [bl-] ifls etmek, batmak - [blder-] ifls ettirmek,

    batrmak [blderge] ifls etti

    rici, sersemletici [blderme] kam sa

    pnda bulunan kay ba - [br-] brmek, bzmek [bre] tomurcuk

    - [bre yalga-] (aa) a yapmak

    - [brelen-] tomurcuklanmak

    - [bre-] brmek, burumak, bzmek

    - [brke-] pskrtmek; fkrtmak

    [brkege] pskrte - [brkel-] pskrmek;

    fskiye edilmek; fkrmak [brket] kartal [brkete] kartal ile av

    _______ _________

  • - 64 -lanan avc

    - [borken-] rtnmek [brkenek] brm

    ck; duvak [brke] rt [brk] ok scak ve ru

    tubetli hava [brkle] ok scak ve

    rutubetli olma - [brklen-] ok scak

    ve rutubetli olmak [brlegen] brtlen [brme] brme, bzme [brmele] brmeli - [brmele-] brmele-

    mek [brtek] tohum, tane [brtekle] taneli O

    [brtkle alklar] tahl

    - [brtekle-] tanelemek, tohumlamak, mec. ayrntlamak, iyice amak

    [brteklep] taneleye- rek, ayrntl ekilde

    [brek] kumata vb. bulunan kk ve sk benek, nokta

    - [brek-brek] kumlu

    - [brekle-] kumlamak, nokta nokta renklenmek

    [brle] bzgl [bten] btn, hep [btenese] btn,

    hepsi, tamam [btenley] tamamiyle,

    tam [btenleyge] tama

    men, btnyle

    [btenlete] btn ekilde

    - [bteney-] btn olmak - [btr-] (ip vb.) bkmek;

    frldatmak [bterge] tapa, frl

    dak- [bterel-] 1. (ip) bkl

    mek; 2. (kimse) frldamak; - [bterep al-] yakasna yapmak

    [bterke] (ip, sa vb.) bklm, kvrlm ksm

    - [btrkelen-] kv- rmlanmak

    [bterke] (byk ve san) husus bklm ksm

    [btrek] topa, frldak

    [bti] muska [btnek] nne (b itk is i) - [btey-] 1. btn olmak;

    2. ev bark sahibi olmak - [bteyt-] ev bark sahibi

    ettirmek, giyinip kuandrmak - [bye-] baraj yapmak [byet] 1. ot yastk; 2. ha

    mut, semer iine konan ot [bcek] bcek [bgen] bu gn;

    [bugennen alp] bugnden tibaren

    [bugenge] bugnk O [bgenge kn blen yee] gnn gn etmek

    [bgngee] bugne kadar

    - [bugen-irtege] bugn yazn, bugnlerde

  • 65 - [bdene] bldrcn I [bz] bez kuma, bez II [bz] mat beyaz [bk] kayn aac [bki] bc, c [bkse] byk gs O

    [bkse kiyer-] gs kabartmak

    [bken] kaln gvdeli aatan tek paral sandalye, oturmak veya dikmek iin ktk

    - [bl-] blmek, paylamak, pay etmek

    [blge] blc, ayrc - [blgele-] blmek, ayr

    mak, paralara ayrmak, paralamak

    [blek] be; blm; [blk ba] balk (gazetede vb.)

    [bleke]