Squatgirl E-Book - Squ

28
E-BOOK 2014

description

Squatgirl From mother to athlete – A REAL GIRL WITH A REAL STORY. Find your daily motivation for a better life through healthy eating, training and fashion! http://www.squatgirl.com

Transcript of Squatgirl E-Book - Squ

E-BOOK2014

SPOR

1

SQUAT HAKKINDA GERÇEKLER

Squat hakkında sizden tonlarca soru geliyor. Hepsine burada ce-vap vermek istiyorum…

SQUAT YAPARSAM KALÇALARIM BÜYÜR MÜ?

Eğer sağlıksız yiyecekler tüketmeye ya da daha fazla yemek yemeye başlarsanız, kaslarınız gelişeceği ve yağ dokunuz olduğu gibi kalacağı için üst bacağınız daha büyük görünecektir. Ancak yediğinizden daha fazla kalori yakarsanız ve squat yaparsanız, bacaklarınız incelmeye başlar. Bacak çevrem ağırlık kaldırmaya başladığımdan beri 7 santimetre inceldi. Çünkü gevşek yağ dokusunun olduğu yerde artık sıkı bir kas dokusu var.

Erkekler içinse durum farklı: Eğer ağırlık kaldırıp squat yapar-sanız, vücudunuzdaki yüksek testosteron seviyesi yüzünden ba-caklarınız ve poponuz büyür.

2

JEN SELTER GİBİ BİR POPOM OLABİLİR Mİ?

Hiçbirimizin öyle bir popoya sahip olabileceğini zannetmiyorum! Ken-disi implantları olmadığına yemin ediyor. Kendi tecrübemden yola çıkacak olursam, eğer ağırlık kaldırarak squat yaparsanız, poponuz daha yuvarlak ve dolgun bir hale gelir. Tabii yağ oranınız düşmeye başladığı için biraz da ufalır. Benim takip ettiğim Avustralyalı Emily Skye adında bir fitness modeli var. Kendi vücudumda takip ettiğim gözlemlerimi o da doğruluyor: Eğer kilo alırsam popom (ve vücudu-mun geri kalan her yeri!) büyüyor. Eğer kilo verirsem, ufalıyorum. Ta-

bii ki hepimiz Jen Selter’dan hangi açıyla popomuzun fotoğrafını çekersek daha büyük gözükeceğini öğrenebiliriz

KAÇ TANE SQUAT YAPMAM GEREKİYOR?

3×20’lik setler ile başlayın. Hareketi doğru yaptığınızdan emin olun. Formunuzu kontrol etmek için bir sandalye ve ayna kullanın. Kendi-nizi rahat hissetmeye başladığınızda ve kas ağrılarınız kaybolmaya başladığında 3×30, 3×40, 3×50 ve 3×60 tekrar yapmaya başlayabilirsiniz.  Ondan sonra ağırlık ekleme vakti. Hafif dambıllar

3

veya Bulgarian Back tipi ağırlıklara geçebilir ve 3×20 tekrar yapa-bilirsiniz.

SONUÇLARI NE ZAMAN GÖRMEYE BAŞLARIM?

Biraz sabırlı olmalısınız çünkü kalçalardaki yağlar oldukça inatçıdır. Ancak kalori hesabı yaparak yemek yerseniz ve fastfood, tuz, şeker ve alkolden (alkol de şekerdir) uzak durursanız 1-2 ay içinde so-nuçları görmeye başlarsınız. Haftada 5-6 gün 30-50 dakika interval kardiyo antrenmanı yaparak daha iyi sonuçlar almayı garantileye-bilirsiniz.

SELÜLİTLERİMDEN SQUAT YAPARAK KURTULABİLİR MİYİM? 

Selülit, derinin altında kalan yağ depolarının oluşturduğu portakal ka-buğu görünümündeki bir durumdur. Selülitin nedenleri genetik, hor-monsal, beslenme ve yaşam tarzından kaynaklanıyor olabilir. İlk iki duruma etki etmemiz mümkün değil ancak sağlıklı beslenmek ve spor yapmak elimizde. Kendi tecrübelerime dayanarak söyleye-bilirim ki işe yarıyor! Selülit hakkında yazdığım yazımı okuyarak konu hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz.

4

SÜPER ANNE!

Zoe’yi 20 kere ip atladıktan sonra görmeliydiniz. Mutluluk ve gurur-dan havalara uçuyordu. Bende onunla birlikte deliler gibi sevinip dans etmeyi ihmal etmedim elbette. Noah, havalı bir crossfitçi gibi takılmayı tercih ediyor. Zoe ile ikimize, ipin altından geçe-bilmesi için indirmemizi ve daha sonra sıçrayıp dokunabilmesi için kaldırmamızı söylüyor.

Çocukların ikisi de spor yapmaya bayılıyor ve ANTRENMAN YAP-TIKLARININ FARKINDA BİLE DEĞİLLER. Onlar sadece harika va-kit geçiriyorlar.

5

“Televizyon izleyebilir miyiz anne?” sorusu, çocuklarım Zoe (7) ve Noah’nın (4) sormaktan asla sıkılmadığı tek soru.  Hafta sonları yaptığımız film geceleri haricinde ise bu soruya genellikle “Hayır” cevabını veriyorum. Bu sorunun ardından ikinci soru geliyor: “Öyle ise bizimle oynar mısın?” Tabii ki sizinle oynarım. Bazen Memory oyununu oynuyoruz. Bu oyunu pek sevdiğim söylenemez ama içten içe bu oyunu oynamanın, hafızamı geliştireceğini ve pek çok şeyi unutmama engel olacağını umut ediyorum.

Bazen Zoe : “Spor yapabilir miyiz?” diye soruyor. Noah, gördüğü her şeye ve herkese tırmanmaya çalışıyor. Yazın bahçemizdeki trambolinde hep beraber zıplıyoruz ve bugünlerde ip atlıyoruz. Spor, çocukların özgüven kazanmaları için muhteşem bir araç.

Çocuklarımı yüzmeye ve jimnastik yapmaya götürüyorum. Harika bir öğretmenleri var ama onunla geçirdikleri zaman, birlikte sak-lambaç oynadığımız ya da arabaya kadar yarış yaptığımız zamanlardan çok farklı. Ben Zoe’nin rol modeliyim.  Beni sürekli elimde spor çantasıyla dolaşırken ve harika vakit geçirirken görerek büyüdü. Noah’nın kahramanı ise gayet yakından takip ettiği babası. Çatalını büyük bir kararlılıkla ta-bağındaki ete batırırken aynen şöyle diyor: “Çok fazla yemek yiyeceğim çünkü babam gibi kocaman olmak istiyorum!”

Zoe de yemek yeme ve egzersiz yapma arasındaki bağlantıyı çözmüş durumda.  Geçen akşam yemeğimizde, önüne yığdığım dağ gibi sebzeler dâhil olmak üz-ere, tabağındaki her şeyi silip süpürdü ve daha sonra ona çok sevdiği karamelli çiko-latadan verdim. Biraz sonra salonda yanıma geldi ve “Anne, tatlı yiyebilir mi-yim?” diye sordu. “Ama şimdi yedin!” de-memle birlikte kanepenin kenarına gitti ve dips yapmaya başladı. Sonrada bana dönüp “Ama bak anneciğim, ben spor yapıyorum ve bu yüzden hiç şişmanlamaya-cağım!” dedi. Ne diyebilirim.

Kızıma tapıyorum.

6

BIRI BENI DURDURSUN!

Zoe’yi 20 kere ip atladıktan sonra görmeliydiniz. Mutluluk ve gurur-dan havalara uçuyordu. Bende onunla birlikte deliler gibi sevinip dans etmeyi ihmal etmedim elbette. Noah, havalı bir crossfitçi gibi takılmayı tercih ediyor. Zoe ile ikimize, ipin altından geçe-bilmesi için indirmemizi ve daha sonra sıçrayıp dokunabilmesi için kaldırmamızı söylüyor.

Çocukların ikisi de spor yapmaya bayılıyor ve ANTRENMAN YAP-TIKLARININ FARKINDA BİLE DEĞİLLER. Onlar sadece harika va-kit geçiriyorlar.

7

“Geçtiğimiz gün, takipçilerimden bir tanesi kickbox fotoğrafımın altına bana çok özlendiğini söyleyen bir yorum yazmış. Ona beni kıskanmamasını ve hemen gidip kickbox dersleri almaya başla-masını söyledim. Bana bunun için çok yaşlı olduğunu söyleyen bir cevap yazdı. Bu arada kendisi benden oldukça genç görünüyor ya da oldukça eski bir profil fotoğrafı kullanıyor. Ne olursa olsun, ne demek ben çok yaşlıyım?!

SPORA BAŞLAMAK İÇİN ASLA ÇOK YAŞLI SAYILMAZSINIZ! İlk kickbox dersi almaya başladığımda 37 yaşındaydım ve bu işin sadece gençler için olduğunu düşünmek aklımın ucundan bile geçmemişti! Yetişkin ve iki çocuk annesi bir kadın olabilirim ama bu hayatımda eğlence ve heyecan olmayacağı anlamına gelmi-yor.

8

Her şeye daha yeni başladım. Biri beni durdursun!

Birkaç hafta önce Zoe’nin hocasından bana yüzme dersleri vermesini istedim. Çünkü plaj kulübüne git-tiğiniz zaman, iskeleden bir Afrika fili edasıyla suya atlamak hiç de hoş olmuyor. Su yutmamak için gizlice burnunuzu falan tutuyorsunuz ve seksi imajınız bir anda yerin dibine geçiveriyor.

Her Salı sabahı saat 7:15’de havuza gidiyorum ve ho-camın bana sürekli olarak “rahatla” deyişini dinliyo-rum. Suyun altında panikleyen bir insan için rahatla-mak hiç de kolay değil! Ancak iki dersin ardından kur-bağalama yüzmeye başladım ve kendimi son derece rahat ve mutlu hissettim. Serbest yüzme benim için çok daha zordu ve çabuk yorulmaya başladım. Çünkü doğru nefes alma tekniğini bir türlü oturta-madım ve bu tekniği doğru bir şekilde uygulayabil-mek için rahatlamak gerekiyor. Serbest yüzme tek-niğini bu yaza kadar kesinlikle öğreneceğime eminim.

Yeni şeyler keşfederken harika vakit geçiriyorum. Ço-cuklarım benim hâlâ “havalı” bir kadın olduğumu düşündüğü sürece de beni kimse durduramaz. Yeni bir uğraş edindiğim zaman size tekrar haber vere-ceğim.

BESLENME

2

THE DETOX MIRACLETahmin edeyim, geçen yazdan beri sürekli olarak fast-food ve tatlı yiyorsunuz ve şimdi deniz sezonu yaklaşmaya başladığı için ümit-siz bir haldesiniz. İki ay içinde 5-10 kilo nasıl verebilirsiniz? Hepi-miz bu sorunun cevabının diyet ve spor yapmak olduğunu biliyo-ruz. Ama “Bu son hamburgerim, bak bu son biram, bu da son git-tiğim parti” derken bir de bakmışsınız ki soru şuna dönüşmüş: Bir ayda 5-10 kilo nasıl verebilirim?

Tabii bu sırada beynimiz çok kötü bir yönde çalışmakla meşgul. Kendimizi mayolarımızın içinde sağımızdan solumuzdan yağlar fışkırırken hayal etmeye başlamışız. Üstelik diğer insanların da, süper modelleri gibi değil de bizimle aynı halde olmaları, kendi-

10

mizi iyi hissettirmiyor. Komşumuza benzemektense onlar gibi olmak istiyoruz. Ama bu sene her şey farklı olacak!

Tam bu sıralarda bir sağlık dergisini ya da gazeteyi karıştırırken birden bire o sihirli kelime ile karşılaşıyorsunuz. Bu beş harfli sihirli kelimenin adı: D E TO X. Üstelik en güzel tarafı da ne biliyor mus-unuz? İki-üç hafta daha dinlenebileceğiz çünkü Detox programı sayesinde bütün fazla kilolarımızdan 7 günde kurtulacağız. Vücudu-muzdaki bütün toksinlerden arınacağız, enerji seviyemiz yükselecek, bağışıklık sistemimizi güçlendireceğiz, daha parlak bir cilde ve saçlara kavuşacağız ve sadece bir haftada yepyeni bir insana dönüşeceğiz. Yapmamız gereken tek şey bir kulübe yazılmak, bir kasa meyve suyu almak, bütün gün çorba içmek ve doğal olduğun-dan hiç şüphemizin olmadığı haplardan içmek.

Ağzınızdan çıkanı kulaklarınız duyuyor mu? Esasında hepimizi bir haftada 5-10 kilo vermenin mümkün olmadığını asla mümkün ol-madığını bir şekilde biliyoruz. Bu süre zarfından sağlıklı bir şekilde ancak 1 kilo vermeniz mümkün olabilir. Zaten daha fazlasını verecek olursanız, şok diyeti bıraktığınız anda bu kiloları fazlası ile geri ala-caksınız. Hâlâ Detox yapmayı düşünüyor musunuz? Pekâlâ ama önce size birkaç önemli gerçekten bahsetmeme izin verin.

• Vücudunuzun arınması için açlık grevine girmenize ya da çeşitli haplar kullanmanıza gerek yoktur. Organlarınız ve bağışıklık sisteminiz zaten bu işi gerektiği şekilde yapar.

• Kendinizi gün boyu aç ve zayıf hissedeceğiniz için, günlük perfor-mansınız olumsuz etkilenir.

• Düşük kalorili diyetler kan şekerinizi düşürür, adale ağrılarına, yorgunluğa, baş dönmesine ve mide bulantısına neden olur.

• Enerji kaybı ve yavaşlayan metabolizma hızınız yüzünden daha az kalori yakarsınız.

• Birçok Detox diyeti, size aynı sebze meyveleri üst üste yemenizi ön-erdiği için vücudunuz yoksunluk semptomları göstermeye başlar.

• Detox programları çok kısa süreli diyetlerdir, uzun vadede bu diyeti hayatınıza entegre edemezsiniz.

Vücudumuzu arındırmamamız gerektiğini söylemiyorum. Tersine bu harika bir fikir! Ancak bunu 7 gün boyunca yapmayın. Benim Detox diyetimi deneyin. Bu diyet sizi sadece yaza hazırlamakla kalmaya-cak, bir ömür boyu sağlıklı ve fit hale getirecektir!

• Kahvaltıdan önce kırmızı ya da yeşil Detox suyunuzu için. Vitamin deposu olduğu için sizi sağlıklı bir güne hazırlamaya yardımcı olur.

• Bol bol sebze yiyin.

• Basit karbonhidratlar yerine tam tahıllı gıdaları tercih edin.

• Organik tavuk ya da mercimek gibi yağsız proteinleri tercih edin.

• İşlenmiş gıdalardan uzak durun.

• Doktorunuzun size verdiği besin destekleri haricinde besin desteği kullanmayın.

• Alkol almayı bırakın ya da sadece çok özel durumlarda kullanın.

• Sigarayı bırakın.

11

• SPOR YAPIN! Yüzün, ormanda koşun, bisiklete binin ya da spor salonuna gidin. Hareket ettiğiniz ve eğlendiğiniz sürece bunlardan hangisini yaptığınızın bir önemi yok.

Benim Detox programımın diğer programlar-dan çok daha ucuz ve yapılabilir olduğunu göreceksiniz. Sahilde görüşmek üzere!

YEŞİL DETOX SMOOTHIE

2 küçük salatalık, 1 yeşil elma, 2 lime, (ka-buklarını soyup limonları bütün olarak blen-derdan geçirdim), taze nane, buz, 3 ölçek su.

Salatalıkları ve elmaları yıkayın ama kabuk-larını soymayın. Bunların kabuğunda bolca vitamin vardır.  Bütün malzemeleri blender-dan geçirip yeşil smoothienizin keyfini çıkartın.

KIRMIZI DETOX SMOOTHIE

1 kırmızı elma, 1 avuç çilek, 1 portakal (sadece suyunu sıkın), 1 kereviz sapı, buz, 2 ölçek su.

Bütün malzemeleri blenderdan geçirip kırmızı smoothienizin keyfini çıkartın.

12

ÖNCESI VE SONRASI Antrenman öncesi ve sonrasında neyi ne zaman yemeliyim? Ce-vap çok basit: Antrenman öncesinde karbonhidrat ve antrenman sonrasında protein yemelisiniz. Peki, ne zaman? Salona gitmeden 2 saat önce. Midenizi şişirmeden size enerji verecek bir yiyecek seçmekte zorlanabilirsiniz. Kompleks karbonhidratlar içeren tam tahıllı yiyecekler yada yulaf tercih etmeli ve şekerli içecekler ile beyaz ekmek, makarna ve mısır gevreğinden uzak durmalısınız. Yavaş sindirilen karbonhidratlar sizi antrenman esnasında ve son-rasında zinde tutar.

İşte benim antrenman öncesi en sevdiğim atıştırmalıklar:

13

1) LAPA

Birazcık yağlı süt ve bol su ile yulafları pişiriyorum. Eğer isterseniz içine biraz bal da koyabilirsiniz. Ben şahsen içine biraz mevsim mey-veleri karıştırmayı daha çok seviyorum. Çubuk tarçın ile pişirip üstüne ceviz parçaları ekleyebilirsiniz. Saklama kaplarım sayesinde onları dolapta tutup ertesi gün işe götürebiliyorum.

2) KEPEKLİ EKMEK

Ben çok tahıllı ve yoğun Alman ekmeklerini seviyorum. İyi bir ek-meğin tadı neredeyse keke benzer ve buzdolabında bir hafta süreyle saklanabilir.

3) FISTIK EZMELİ KREP

Bir yumurta, 100ml süt ve bir yemek kaşığı kepekli unu bir tavada pişiriyorum. Birkaç defa tereyağı ile yapmayı denedim ancak olmadı. Çocuklara yaptığım gibi içine Nutella koymak yerine fıstık ezmesi sürüyorum. Soğukken bile tadı harika oluyor.

4) GRANOLA BAR

Geçen gün hayatımda ilk defa granola bar yaptım. Tadı harikaydı! İçindeki kana hızlı karışan kuru meyvelerin ve yavaş sindirilen yulafın birleşimi gerçekten bir harika ve antrenman öncesinde size moral vereceğine eminim.

5) SEBZELER

Sebzeler harika birer karbonhidrat kaynağıdır. Sebzeye bayıldığım için bazen antrenmandan önce yemek için ofise bir porsiyon sebze yemeği getirdiğim oluyor.

6) İÇECEKLER

Antrenmandan önce dikkat seviyenizi artırmak için kahve içebilir, yada size antrenman boyunca dehidrasyondan koruması ve kan do-laşımınızı artırması için bol bol su içebilirsiniz.

Antrenman sonrasında protein ve karbonhidrattan oluşan bir atıştır-malık yemelisiniz. Tüketeceğiniz pek çok yiyeceğin içinde nasılsa yağ olacağı için bu yağların iyi kaynaklardan geldiğine emin olun. Whey Protein ve yumurta beyazı gibi çabuk sindirilen proteinler, an-trenman sonrasında kaslarınızın onarılması için çok önemlidir ve an-trenmanın hemen ardından gelen yarım saat içinde tüketilmelidir. Bu gıdalar diğer amino asitlere oranla kana çok daha hızlı karışırlar. Ben her antrenmanın ardından kendimi bir protein shake ile ödüllendiriyo-rum ve karbonhidrat almadan önce bir saat bekliyorum.

İşte benim antrenman sonrasında en sevdiğim atıştırmalıklar:

1) PROTEIN SHAKE

Ben kendiminkini bol su ve buz koyarak smoothie gibi yapıyorum.

2) SÜZME YOĞURT

Buna bayılıyorum! Fıstık ezmesi ve taze çilekler ile tadı bir harika oluyor.

3) ÇÖKELEKLİ SANDVİÇ

Tam tahıllı ekmek ve çökelek peyniri. Bu peyniri taze meyveler ile karıştırıp tatlı niyetine de yiyebilirsiniz.

4) SEBZELİ OMLET

14

5 yumurta beyazı ve 1 sarılı yumurta. Mevsim sebzelerini beyaz peynir ile karıştırıp omletinize ekleyebilirsiniz.

5) SEBZELER

Benim favorim protein ve karbonhidrat bakımın-dan zengin olan mercimek ve nohut.

6) İÇECEKLER

Antrenman esnasında azar azar ve protein shake içtikten sonra bol bol su içiyorum.

15

MODA

3

ARKA SOKAKLARDA MODA SOKAKLARDA MODADoğum günüm için iki arkadaşımla birlikte Londra’ya gittik. Fo-toğrafçı olan arkadaşım Sevda bu müthiş fotoğrafları çeken kişi, işi nedeniyle sürekli yanında ağır bir kamera taşımak zorunda olduğu için rahat bir şıklığı tercih ediyor. Diğer arkadaşım Gülçin’in ise kendisine ait bir tekstil şirketi var ve Benetton ile Sis-ley gibi markalar için kıyafetler üretiyor. Doğuştan bir moda tut-kunu desek yeridir, 24 saat alışveriş yapabilir – pek bana göre değil…

17

İlk durağımız tabi ki Topshop oldu. Bu cek-ete bayıldım ve aslında renkli şeyleri daha çok sevmeme rağmen gri bir bere ve eldi-venlerle kombinlemeyi tercih ettim. Bu şekilde aslında kırmızı ojeler ve kırmızı bir ruj kullanmak bile mümkün olabilir. Bu arada OPI en beğendiğim oje markaların-dan biri. Kalitesinin çok iyi olmasının yanında hem sürmesi çok kolay, hem de renkleri süper. Şu anda kum etkisi yaratan yeni bir koleksiyon da çıkardıklarını not ed-eyim. Ondan da başka bir yazıda bahset-meyi düşünüyorum.

Üzerimdeki tight, Calzedonia’nın yeni çıkan Super Push Up modeli. Push-up ürünlerin “yükseltici” özelliğine çok duymuyorum ama kalçaları çok güzel şekillendirdiğini düşünüyorum. Üstelik çok rahatlar. Üzerim-deki parçayı da Los Angeles’tan almıştım ama böyle bir görüntü yakalamak için iste-diğiniz herhangi bir şeyle de kombinleye-bilirsiniz.

18

SPOR MODASIGenellikle ofis için giyindiğimden, eve gelir gelmez üstüme rahat bir şeyler geçirmek istiyorum. Bu altın rengi şort ve uyumlu tişört, erkek arkadaşınızla beraber maç izlemek için gerçekten mükemmel. PROJECT SOCIAL T markası,  Klasik Amerikan tarzını, Retro ve şehir estetiği ile harmanlayarak müthiş derecede giyilesi parçalar yapmayı başarmış. Spordan ilham alan bu Los Angeles’lı şirket, Batı yakası ruhunu, gündelik ve havalı bir tarz ile birleştiriyor. Şortlar Forever 21’den ve evde giydiğiniz zaman son derece masumane duruyor. Yazın kot ceket ile de harika dura-cağına eminim.

19

20

TARİFLER

4

YAĞSIZ BÖREKHiç kimse, ben de dâhil, böreğe dayanamaz.  Hiçbir şekilde ondan kurtuluş yok. Bu ülkede börek, her kahvaltının ve öğle yemeğinin vazgeçilmez bir parçası. Çocuğunuzla beraber bir doğum gününe gittiğinizde, kesinlikle açık büfede bir çeşit böreğe rastlıyorsunuz. Böreğin içinde bol miktarda tereyağı olduğu için, içinde korkunç mik-tarda fazla kalori bulunur. Bu yüzden pek çok sağlıklı yaşayan in-sanın en sevdiği yemek olan böreğin, light bir halini yapmaya karar verdim. Bu tarifi geceden hazırlayın ve buzdolabında bir gece dinlen-dirin. Pişirmesini ertesi sabaha bırakın, soğumasına izin verin ve yemeden hemen önce tekrar ısıtın.

İşte ihtiyacınız olan malzemeler:

3 adet geniş yufka yaprağı

1 kap diyet yoğurt

1 yumurta

1/2 kutu diyet beyaz peynir

1/2 demet doğranmış dereotu

Karabiber

22

Yapışmayı engellemek için tereyağı ile tepsiyi yağlamak yerine, tepsiye biraz yoğurt sürün. Fırını 190°C’ye ısıtın. Ayrı bir kapta ezilmiş beyaz peynirin yarısını, dereotunu, yumurta beyazını (sarısını saklayın), taze çekilmiş karabiberi ve yoğurdu karıştırın.

İlk yufka yaprağını alın ve tepsinin en altına serin. Daha sonra elinizdeki karışımı bir kaşık ile bu yufka yaprağının üstüne yayın.

İkinci yufka yaprağını ikiye bölün ve ikiye kat-layarak ikinci katmanı oluşturun. Üstüne yoğurt ve peynirden olan karışımdan dökün ve elinizde yufka ve iç malzemesi kalmayana kadar bu işlemi tekrar-layın. En sonunda, tepsinin en altındaki yufka ya-prağı ile böreğinizin üstünü kapatın. Böreğin en üstünü ise yumurta sarısı ile bir güzel ıslatın.

Böreği, 190°C’lik fırında üstü kahverengi ve ortası sıkı olacak şekilde 40 dakika kadar pişirin.

Börek piştiğinde hemen yukarıdaki fotoğrafta olduğu gibi biraz ıslak ve sulu olabilir. Bunun nedeni yoğurt kullanmış olmamız. Eğer böreğinizi soğutursanız ya da en güzeli, ertesi gün yerseniz, bütün suyunu çekmiş olur. Bu böreğin dörtte birini, yeşillikler ile çeşitlendirip ofise götürebilirsiniz. Kıskanç bakışlara maruz kalacağınıza kesinlikle eminim!

23

KINOA MUFFINEğer sabahları omlet ve lapa yemekten sıkıldıysanız, belki de bu lezzetli muffinleri bir alternatif olarak denemek isteyebilirsiniz.

Bu tarifimle gurur duyuyorum çünkü içinde UN, TEREYAĞI ve ŞE-KER olmamasına rağmen gerçekten çok lezzetli!

Ana malzememiz, aynı zamanda ana protein kaynağımız olan, tam tahıllı Kinoa. Kinoa’nın içinde 9 esansiyel amino asit bulu-nuyor. Kinoa glütensiz ve kolesterolsüz bir gıda olduğu için, spor-cular ve vejetaryenler tarafından sıklıkla tercih ediliyor.

24

25

Geçen gün Zoe’nin arkadaşları oyun oynamak için bize geldiler. Ofiste izlemem gereken bir antrenman DVD’sine bakmaya vakit bulamadığım için onlara benimle beraber izlemek isteyip istemediklerini sordum.  Zoe arkadaşlarına gururla “Annem artık antrenör oldu!” dedi. “Antrenör ne-dir?” diye sordu arkadaşı Ela. Ben de ona “insanlara kaslarını nasıl geliştireceklerini öğretiyorum” dedim. “Size bir örnek vereyim: Bakın bu bi-ceps” dedim ve onlara biceps kasımı gösterdim. “Eğer bu şekilde şınav çekerseniz, bu kasınız çalışır.” DVD’yi izlemek isteyip istemediklerini tekrar sorduğumda hepsi bir ağızdan: “EVEEET.” Diye cevap verdi.

Bizi görmeliydiniz, gerçekten çok eğlendik. Kızlar bu işi oldukça ciddiye aldı. Zoe üzerine bir tişört giymek için odasına gitti fakat geldiğinde en iyi bölümü kaçırdığı için son derece üzgündü.

Televizyonu kapattıktan sonra ip atlamaya karar verdiler. Aç olduğum için mutfağa biraz salata yemeye gittim. Kısa bir süre sonra ela gelip yanımdaki bir sandalyeye oturdu. “Güzel görünüyor” dedi. Ben de ona denemek isteyip istemediğini sordum. Salatamı denedikten sonra “Vay canına, tadı gerçekten harika!” dedi.  Ben de ona “Tabii ki” dedim. “Bir antrenör ne yapar diye sormuştun ya? İşte benim işim insanlara sporun gerçekten çok eğlenceli olduğunu ve sağlıklı yiyeceklerin gerçekten lezzetli olduğunu göstermek.” Dedim. Çok geçmeden diğer kızlar da bize katıldı ve hepsi salatamdan bir çatal yedi. Daha sonra bana sürekli olarak fastfood yediği için son derece şişman olan arkadaşlarından bahset-tiler.

Konuyla gayet ilgili oldukları için onlara, protein, karbonhidrat ve yağların vücudumuzda ne gibi işlevleri olduğundan bahsettim.

İşte size çocuğunuza (veya eşinize) salataların tadının gerçekten harika olduğunu kanıtlayabileceğiniz bir salata tarifi. Bu tarifi hafif bir öğle yemeği yemek için hazırlayıp ofise de götürebilirsiniz.

MERCIMEK SALATASI

5

26

İşte ihtiyacınız olan malzemeler:

• Bir fincan yeşil mercimek

• 150gr Lor peyniri

• 6 kuru kayısı (koyu renkli olanlar daha doğaldır ve tadı daha güzeldir)

• 1 paket bebek ıspanak

• 4 yemek kaşığı sirke

• 2 yemek kaşığı zeytinyağı

• 1 yemek kaşığı nar ekşisi.

• Tuz ve taze çekilmiş karabiber.

27