Sosyalist İşçi 244

12
sosyalist isci SAYI: 244 10 Kasým 2005 1.000.000 TL - 1 YTL www.sosyalistisci.org Þenol Karakaþ Bush ve Blair’in gemisi karaya oturdu Bush yönetimi her geçen gün daha da yýpranýyor. Bush'un partisindeki skandal- lar, neocon eliti zayýflatýyor. Bush'un par- tisinin ABD meclislerindeki sözcüleri, Tom Delay ve Bill Frist , yolsuzluk suçlamasýyla yasal soruþturma altýndalar. Ayný gün içinde neredeyse iki skandal yaþýyor ABD'li þahinler. sayfa.4 Selma Yakup Ýslam ve sol Ýdeal sosyalist devlet þöyle, Ýslami devlet böyle olur dolayýsýyla bu ikisi hiçbir zaman yanyana gelemez dolayýsýyla Müslümanlar ve sosyalistler birlikte çalýþmamalýdýr dememeliyiz. Sanýrým açýk ve ilkeli bir tutumla ortak yanlarýmýzý vurgulayarak gerçek bir poli- tik ortaklýk yaratabilir ve savaþ ve özelleþtirme politikalarýna karþý bir alternatif oluþturabiliriz. sayfa.10 Yoksullar ayakta Bush ve çetesinin Irak politikasý bütünüyle batmýþ durumda. Hergün yeni bir skandal Amerika’da Bush’u, Ýngiltere’de de Blair’i sarsýyor. Amerikan ordusu büyük bir kan dökücülükle saldýrýyor, vuruyor, kýrýyor ama ne skandallarýn önüne geçilebiliyor ne de Irak direniþi geriletilebiliyor. Son olarak Arjantin’deki zirveye giden Bush, Arjantin’inonlarca kentindeki gösterilerle protesto edildi. Yüzbinlerce gösterici Bush’un küresel programlarýný la-netlediler. Yüzbinlerce Arjantinli emekçi “Fuera Bush” (Defol Bush) diye haykýrdý. Aynen Türkiye’deki “Gelme Bush” kampanyasý gibi. Fransa’da ise toplumun en yok- sul kesimi, göçmen iþçilerin çocuklarý ayaklandý. Uyguladýðý yeni-liberal poli- tikalarla hýzla gözden düþen, son olarak AB Anayasasý referandumunu kaybeden hükümetin ýrkçý politikalarýna karþý büyük bir ayaklanma baþladý. Çaresizlik içindeki gençler geceleri sokaklara çýkarak zenginliðin simgelerine saldýrdýlar. Fransýz hükümetian- cak Cezayir savaþýndan kalma yasalarý uygulayarak gece sokaða çýkma yasaðý baþlatarak ayaklanmanýn hýzýný þimdilik kesebildi. ABD’de ise savaþ karþýtlarý her yerde eylem yapýyorlar. Savaþ karþýtlýðý yaygýnlaþýyor. Irak’ta 2 binince Amerikan askeri öldü. 100 bin de Iraklý sivil hayatýný kaybetti. KAPÝTALÝZM “BÝR HÝÇ UÐRUNA” ÖLDÜRÜYOR Polisten kaçarken ölen arkadaþlarý için Mort pour Rien (Bir hiç uðruna öldüler) diyen göçmen gençler Paris’de ayaklandýlar. Fuera Bush (Defol Bush) Arjantin’de toplanan zirveye gelen George Bush Latin Amerika’nýn dört bir yanýnda gösterilerle karþýlandý. Roni Margulies PARÝS YANIYOR sayfa.8

description

Sosyalist İşçi 244

Transcript of Sosyalist İşçi 244

Page 1: Sosyalist İşçi 244

ssoossyyaalliisstt iissccii SAYI: 244 10 Kasým 2005 1.000.000 TL - 1 YTL

www.sosyalistisci.org

Þenol Karakaþ

Bush ve Blair’ingemisi karaya oturduBush yönetimi her geçen gün daha dayýpranýyor. Bush'un partisindeki skandal-lar, neocon eliti zayýflatýyor. Bush'un par-tisinin ABD meclislerindeki sözcüleri, TomDelay ve Bill Frist , yolsuzluk suçlamasýylayasal soruþturma altýndalar. Ayný güniçinde neredeyse iki skandal yaþýyor ABD'liþahinler. sayfa.4

Selma Yakup

Ýslam ve solÝdeal sosyalist devlet þöyle, Ýslamidevlet böyle olur dolayýsýyla bu ikisihiçbir zaman yanyana gelemezdolayýsýyla Müslümanlar ve sosyalistlerbirlikte çalýþmamalýdýr dememeliyiz.Sanýrým açýk ve ilkeli bir tutumla ortakyanlarýmýzý vurgulayarak gerçek bir poli-tik ortaklýk yaratabilir ve savaþ veözelleþtirme politikalarýna karþý biralternatif oluþturabiliriz. sayfa.10

Yoksullar ayaktaBush ve çetesinin Irak politikasýbütünüyle batmýþ durumda.Hergün yeni bir skandalAmerika’da Bush’u, Ýngiltere’dede Blair’i sarsýyor.Amerikan ordusu büyük bir kandökücülükle saldýrýyor, vuruyor,kýrýyor ama ne skandallarýnönüne geçilebiliyor ne de Irakdireniþi geriletilebiliyor.Son olarak Arjantin’deki zirveyegiden Bush, Arjantin’inonlarcakentindeki gösterilerle protestoedildi. Yüzbinlerce göstericiBush’un küresel programlarýný

la-netlediler.Yüzbinlerce Arjantinli emekçi“Fuera Bush” (Defol Bush) diyehaykýrdý. Aynen Türkiye’deki“Gelme Bush” kampanyasý gibi.Fransa’da ise toplumun en yok-sul kesimi, göçmen iþçilerinçocuklarý ayaklandý.Uyguladýðý yeni-liberal poli-tikalarla hýzla gözden düþen,son olarak AB Anayasasýreferandumunu kaybedenhükümetin ýrkçý politikalarýnakarþý büyük bir ayaklanmabaþladý.

Çaresizlik içindeki gençlergeceleri sokaklara çýkarakzenginliðin simgelerinesaldýrdýlar. Fransýz hükümetian-cak Cezayir savaþýndan kalmayasalarý uygulayarak gecesokaða çýkma yasaðý baþlatarakayaklanmanýn hýzýný þimdilikkesebildi.ABD’de ise savaþ karþýtlarý heryerde eylem yapýyorlar. Savaþkarþýtlýðý yaygýnlaþýyor.Irak’ta 2 binince Amerikanaskeri öldü. 100 bin de Iraklýsivil hayatýný kaybetti.

KAPÝTALÝZM “BÝR HÝÇ UÐRUNA” ÖLDÜRÜYOR

Polisten kaçarken ölen arkadaþlarý için MMoorrtt ppoouurr RRiieenn (Bir hiç uðrunaöldüler) diyen göçmen gençler Paris’de ayaklandýlar.

FFuueerraa BBuusshh ((Defol Bush) Arjantin’de toplanan zirveye gelen George BushLatin Amerika’nýn dört bir yanýnda gösterilerle karþýlandý.

Roni Margulies

PARÝSYANIYOR sayfa.8

Page 2: Sosyalist İşçi 244

2 sosyalist iþçi sayý: 244HABERLER

yaþadýðýnýz yerde bulamýyorsanýzsosyalist iþçi’ye abone olun

Uluslararasý antikapitalist hareketle, savaþ karþýtlarýyla, iliþki kurmak istiyorsanýz sosyalistiþçi size mutlaka gerekli. Ayda 3 milyona abone olun, 2 haftada bir posta ile kapýnýza gelsin.

ÝÝssiimm,, ssooyyaadd::AAddrreess::

ee-mmaaiill:: TTeelleeffoonn::

Susurluk neyi simgeliyor?Ancak bir televizyon dizisinde bir araya getirilebilecek

kazazedeleri ve yüklü silah envanteriyle kamuoyunamalolan kamyon-Mercedes çarpýþmasýndan beri 'devletsuç iþler mi?' sorusuna yanýt aranýyor. Marksistler içinbu sorunun yanýtýný vermek son derece kolay. Devlet vekullandýðý þiddet tekelinin uzantýsý olan kayýt dýþýmekanizmalar liberal demokrasinin kirli ve çürümüþyüzünü oluþturuyor. Peki devletin "kendi koyduðuyasalarý" bu kadar büyük bir iþtahla çiðnemesininarkasýnda nasýl bir dinamik var?

Kriminal dünya insan ticaretinden narkotikkaçakçýlýða, irili ufaklý çetelerden, devlet memuru kim-liði taþýyan katillere kadar kapitalizmin irili ufaklýderelerinden beslenen büyük ve kirli bir havuz oluþtu-ruyor. Bu kirli havuzun büyük balýklarý ise 20'li yýllar-dan beri devlet eliyle kamu kaynaklarýnýn yamalan-masýna dayanan vahþi kapitalizmin esas aktörleri,saygýn iþ adamlarý, tüccarlar, politikacýlar ve yüksekbürokratlar...

Bu noktada kapitalizmin krizleri zaman zamankazalarla ya da skandallarla küçük balýklarýn avlan-masýný saðlasa da büyük balýklarýn her türlüyasadýþýlýða açýk iþtahlarý devletin kaçýnýlmaz biçimdesuç dünyasýna açýlan bir arka bahçesini zorunlu kýlýyor.

Türkiye'de yüzyýlýn baþýndan beri bu iliþkiler vardý.20'li yýllarýn baþýnda içkiden kibrite, orman arazi-lerinden tuza kadar ayrýcalýklý iþ adamlarý için hükümeteliyle "tekel" oluþturarak baþlayan bu giriþimler 50'liyýllarda hayali ihracat, 60 ve 70'lerde kaçakçýlýk,80'lerde bankerlik gibi giriþimlerle evrildi. Günümüzdeise yaðma ve talan özelleþtirme adý altýnda sürüyor.Ancak büyük patronlar hep perde arkasýnda ve saygýniþ adamlarý olarak kalmayý baþarýyorlar. Örneðin 70'liyýllarda "bakan satýn alacak" kadar büyüyençetelerinin ülkeye kaçak olarak soktuðu bakýr, çelikgibi binlerce tonluk hammaddenin müþterileri arasýn-daki "ülkenin en büyük sanayii þirketleri" görmezliktengelindi. Ülkenin dýþ ticareti açýk verirken, bankalarýn dadahil olduðu devasa bir finans sistemini ayakta tutanmilyar dolarlýk döviz yaðmuru da ayný ilgisizliklekarþýlanýyor. Ülkenin en büyük bankalarýndan biriniyaðmalayan, bir tefeciyi öldürdüðü mahkeme kararýylasabit olan Erol Evcil gibi isimlerin demir çelik fab-rikalarýnýn özelleþtirilmesine giriþmesi de bu yüzdenþaþýrtýcý deðil.

60'lý yýllarýn sonundan itibaren ülkede yükselenemekçilerin muhalefetine karþý eðitilen, örgütlenen veseferber edilen "Faþist çeteler" de emekçilerin vekamunun kanýný emenlerin oluþturduðu bu kirli krimi-nal havuzdan besleniyor. Marksistler için dikkate alýn-masý gereken en önemli nokta giderek vahþi kapital-izmin dayandýðý liberal sistemi de tehdit edecek halegelen "Organize suç" canavarýnýn emekçilerin talepleriönündeki en önemli düþmanlardan biri olduðu.

Özelleþtirmelerin tam gazgittiði bugünlerde yaþa-dýðýmýz þehirde özelleþtir-ilmeye baþlandý. Sermayetüm vahþiliðiyle yaþamalanlarýmýzý daraltmaya vedoðadan daha kopuk dahaizole hayatlar önümüzekoymaya baþladý. Mecid-iyeköy' de açýlan ve Avru-pa'nýn en büyük alýþveriþmerkezi olduðu söylenenCevahir Ýþ Merkezi sadecekâr güdüsü ile planlandý-ðýndan altyapý ve trafik ko-þullarýný daha ilk gün felçetmeyi gayet iyi baþardý.

Uzmanlarýn bildirdiðinegöre trafik debisi %20'ninüzerinde arttý. Henüz

bunun nasýl olduðunuanlayamamýþken ikinci birolumsuz geliþmeninreklamlarý ile karþý karþýyakaldýk. Bu kez deAvrupa'nýn en yüksekkuleleriydi önümüze çýkan.

Peki 2500 yýllýk bir kentintarihi dokusuna bu 300metrelik binalar uygunmuydu? Tabii ki hayýr.Ayrýca bunun için tarihseldokunun uygun olmadýðýgibi altyapý koþullarý daböyle bir yüke hazýr deðil.

Bu yapýnýn Ýstanbul'ungörüntüsünü baþtan aþaðýbozacaðýnýn üzüntüsündendaha üzücü bir basýn açýk-lamasý geldi Mimarlar

Odasý'ndan. Bu yazýda ser-mayenin kente verdiðizarardan çok baþka birhususla ilgileniyorduMimarlar Odasý.

Araplarýn sonradangörme olduklarýnýDubaii'nin kültür yoksunubir yer olduðunu ve kavra-ma kýtlýðý yaþayan insanlarolduðunu söylüyorlar.Geçmiþle gelecek arasýndabir bað kuracak yapýyasahip olmadýklarýndantutunda çeþit çeþithakaretlerde bulunuyorlarbasýn açýklamalarýnda.

Bir gökdelenle ilgili yap-týklarý basýn açýklamasýndaMimarlar Odasý'nýn mil-

liyetçi þoven açýklamasýnýanlamak mümkün deðil.Ýstanbul'da gök kafes dahilþehrin siluetini bozan çoðuyapý Araplara ait deðil.Hatta bu þehrin siluetini ençok bozan yapýlarýnmimarlarýnýn hattamimarsýz yapýlarýn sahib-inin Türk olduðu ve bukonuda ne kadar baþarýlýolduklarýný mimarlarodasýna birileri hatýrlat-malý. Acaba Koç, Sabancýgibi yerli sermayelertarafýndan finanse edilseidi bu yapýlar acaba onlarelde edecekleri kârý mý,yoksa þehrin siluetinimidüþünürlerdi?

AAnnkkaarraa VVaalliilliiððii''nniinn hhoommooffoobbiissiiAnkara Vali Yardýmcýsý Selahattin Ekremoðlu'nun

"ismi ve tüzüðü ahlaký bozuyor" gerekçesiyle KAOSGL'yi kapatmak istemiyle yolladýðý dava baþvu-rusunu savcýlýk veto etti. Vetonun gerekçesi olarakgey ve lezbiyen sözcüðünün TDK sözlüðündegeçtiði ve istenildiðinde günlük hayatta ve bilimseltoplantýlarda uygun bir þekilde kullanýlabildiðibelirtildi.

Bunun yaný sýra veto gerekçelerinden biri olarakda cinsel yönelimin yeni TCK hazýrlanýrkentartýþýldýðý ve eþcinselliðin ahlaksýzlýk olarak kabuledilemeyeceði belirtildi. Ama yine de Kaos GLüzerindeki baskýlar bitmiyor. Dernekleþmeçabalarýnýn önüne yeni zorluklar çýkarýlacaðý kesin.

Çünkü devlet bürokrasisi içindeki eþcinselleredönük düþmanlýk oldukça köklü. Yýllardýr homofo-biye karþý verdikleri mücadeleyle büyük bir zorluðagöðüs geren Kaos GL'nin yanýnda olduðumuzu buvesileyle hatýrlatalým.

Son toplanan MilliGüvenlik Kurulu'nda,2009'a kadar geçerliliðiolan Milli GüvenlikSiyaset Belgesi (MGSB)üzerinde uzlaþma sað-landýðý söylendi. Kapalýkapýlar ardýnda büyük birgizlilikle Türkiye'ningeleceðinin belirlendiðibu toplantýdan bazýsonuçlar kamuoyunasýzdý.

Normalde sonuçlar kýr-mýzý bir kitapçýða

bastýrýlýp gizlidir ibare-siyle devlet kurumlarýnadaðýtýlýyor. Bütün birhalkýn kaderini belirleyenkararlar bir avuç insan,özelliklede paþalartarafýndan alýnýyor.

Baskýcý devlet mekaniz-

masýnýn gerçek anayasasýolan MGSB'deYunanistan dýþ düþmanolarak görülmeye devamediliyor. Ýç düþmanlarolarak da irtica,bölücülük ve aþýrý solakýmlar hedef tahtasýnda.

Aþýrý sað ise bir tehditolmaktan çýkartýlmýþdurumda.

Demek ki Türkiye'deaþýrý saðcýlarýn, faþistlerinsaldýrýlarýnýn, cinayet-lerinin ulusal çýkarlarahizmet ettiði düþünülüy-or. Son olarak daordunun iç güvenliktekirolünün arttýrýldýðýhaberini aldýk. MGSB'ninneye ve kime hizmetettiði açýk. Sermaye sýnýfýve onun uþaklarýna.

Pasha ERCÝYAZ

Geçen günlerde"Türklüðe hakaret" suçla-masýyla 6 ay hapis cezasýnaçarptýrýlan Hrant Dink'incezasý daha önce sabýkasýolmadýðý ve ilerde suç iþle-meyeceðine kanaat getir-ildiði için ertelendi. Ancakcezayý yerinde bulmayan"Hukuk"çular BirliðiYönetim Kurulu üyesiKemal Kerinçsiz davayasanýk aleyhinde temyizistedi.

Hatýrladýðýmýz üzere buavukat ErmeniKonferansý'ný durdurmakararý aldýrdýktan sonrakameralara sýrýtan avukat-tan baþkasý deðildi. Pekikim bu Kemal Kerinçsiz?

Son seçimlerde MHP'denKüçükçekmece BelediyeBaþkanlýðý'na aday olmuþve her eline mikrofon

aldýðýnda konuþmasýnýnbir yerinde "katilYahudiler" lafýný kullan-maktan çekinmeyen birinsanlýk düþmaný. Zamanýgeldiðinde ülkücü faþist-lerin her þeye gereken cev-abý vereceði lafýný sýk sýkher yerde yineleyen ýrkçýve gereksiz biri.

Hrant Dink için yazdýðýtemyiz dilekçesinde"sanýðýn suç iþleme eðili-minde olduðu ve bu yüz-den toplumda infialuyandýrdýðýný" anlatýyor.Oysa kendisi her yer deinsanlara suç iþlemeleriiçin alenen tahriktebulunuyor bunun ceza-sýnýn 5 yýla kadar vardýðýnýbilmediði açýk.

Hrant Dink'in yaptýðý tekþey azýnlýk olduðu vededelerinin kýrýldýðý birülkede acýlarýný anlatmaktý.Hrant Dink, Ermeni soru-nunun insani yüzü olarak

karþýmýza çýktý hep.Hrant Dink'e düþman

olanlar kim;1915'te Ermeni'lerin göç

ettikleri yol üzerinde erza-klarýný çalýp onlarý ölümemahkum eden yada oracýk-ta öldüren ve kadýnlarýnatecavüz edenlerin ve1955'te "Türkiye'nin KristalGecesi"nde yýllarcayaþadýklarý komþularýnýn

mallarýný yaðmalayan veonlarý katleden, annebabalarýný camlardan aþaðýatýp genç kadýnlaratecavüz eden zihniyettir.

Sosyalist iþçi'nin Notu:gazetemizin geçen sayýsýndaHrant Dink adý yanlýþ birbiçimde yayýnlanmýþtýr.Okurrant Dink'ten veokurlarýmýzdan özür dileriz.

Ýstanbul kapitalizme teslim olmadý

Hrant Dink düþmaný adam kim?

Gerçek Anayasa

Page 3: Sosyalist İşçi 244

sayý: 244 sosyalist iþçi 3

sosyalist iþçi

BBAAÞÞYYAAZZII

Nereye baksanýz çok heyecan vericigeliþmeler görmek mümün.

Irak’ta direniþ sürüyor. Ama dahaönemlisi Amerika’da Bush, Ýngiltere’deise Blair yönetimleri sallanýyor.Skandallar bu iki hükümeti sarsýyor veartýk kendi partileri dahi birþeylerideðiþmesini istiyor.

Bush Arjantin’de burnunu dýþarý çýkara-madý ve katýldýðý toplantýda ise hiçbiristeðini doðru dürüst elde edemedi.

Paris ve ardýndan Fransa’da olanlar iseçok çarpýcý.

Binlerce genç öfke ile sokaklara çýktý.Fransýz devletinin ýrkçýlýðýný, polisin azgýnþiddetini protesto etti.

Kimileri Fransýz gençlerinin aþýrý þiddetkullandýðýný söylüyor. Bir ksýým bu þid-detten rahatsýz olduðunu ifade ediyor.

Türkiye’de ve baþka ülkelerde de benz-er tutumlara hep rastlanýr. Birileri göster-ilerin geliþiminden bir noktadan itibarenrahatsýz olur. “Þiddete hayýr” denir.

Bu tutumu alanlar göstericilerin hergünrahaysýz olduðunu, çok sýk “aþýrý þidde-tle” karþý karþýya geldiklerini unutuyor-lar.

Paris’de olaylar iki genç polisdenkaçarken öldüðü için öldüler. Üstelikpolis onlarý deðil, baþkalarýný kovalýyorduama onlar korktu. Hergünkü polisbaskýsýndanyýldýklarý için korktular vesonunda öldüler. Bu korkuyu anlamadanardýndan gelen öfkeyi ve tepkiyi anlamakmümkün deðil.

Türkiye’de de birileri ýrkçýlýðý, azgýn mil-liyetçiliði sürekli kaþýyor. Böyle yapanlarFransa’dan ders almaya çalýþmalýdýr.

Fransa’nýn gösterdiði bir baþka gerçekdaha var: Baský sonunda daima karþýtepki ile karþýlaþýyor.

Fransa “laik cumhuriyetçilik” adýnaMüslüman kadýnlarýn okullara baþörtüsüile gitmesini yasakladý ve cevabýný aldý.

Her günrahatsýz olanlarayaklandý

DDooððaann TTAARRKKAANN

ABD ve Ýngiltere’nin Irak’asaldýrmasýndan öncekiiddialarý kýsaca hatýrlamak-ta yarar var. Bu iki ülkeBirleþmiþ Milletler dahil

her yerde Irak’ýn elinde çok tehlikelikitle imha silahlarý olduðunu (hatta nük-leer silahlar olduðunu) anlatýyor veSaddam rejiminin mutlaka yýkýlmasýgerektiðini söylüyorlardý.

Sonunda Irak’a saldýrýldý, iþgal edildi.Saldýrý boyunca kitle imha silahlarý Iraktarafýndan kullanýlmadý. Ýþgalden sonraise bu ülkede kitle imha silahlarýnýnolmadýðý açýkça kabul edildi. Ardýndanolrtaya çýkan çeþitli skandallarla bununzaten bilinmekte olduðu ve BM’ye bil-erek yanlýþ bilgi verildiði ortaya çýktý.

Ama acaba ABD ve Ýngiltere Irak’aneden saldýrmýþlardý. Düþünülebilecektek maddi neden petrol.

Bilindiði gibi Irak dünyanýn bilinenikinci büyük petrol rezervlerine sahip.Kuzeyde, Kerkük’te çýkan petrol ise yüz-eye çok yakýn olduðu için elde edilmesiçok ucuz. Öyleyse ABD ve ÝngiltereIrak’a petrol için mi saldýrdýlar?

Bu soruya evet demek gerekiyor. ABDve Irak Saddam rejimini devirirken Irakpetrollerini de özelleþtirdiler ve hemenhemen bütünüyle Amerikan ve Ýngilizþirketlerine devrettiler. TTüürrkkiiyyee’’ddee PPeettrroollÝÝþþ sseennddiikkaassýýnnýýnn ddeeyyiimmiiyyllee dünyanýn enbüyük özelleþtirme operasyonu böylecegerçekleþmiþ oldu.

Ancak ABD ve Ýngiltere’nin Irak’asaldýrmasýnýn tek nedeni petrol deðildi.Petrol çok önemli bir neden olsa dadünyanýn süper askeri gücününhedefleri petrolden öteye uzanýyordu.

Ýþte bu noktada iþe Irak dýþýndakigüçler, ABD’nin diðer emperyalistgüçlerle mücadelesi, rekabeti giriyor.

ABD’nin bugünki ekonomik ve siyasirakiplerinin baþýnda Avrupa Birliði veJaponya geliyor. Onlarýn ardýndanekonomik olarak çok büyük bir hýzlabüyüyen Çin giderek daha ciddi birsiayasi rakip haline geliyor. Rusya iseÇinle birlikte askeri ve siyasi olarakABD’nin rakibi durumunda.

Soðuk savaþýn ardýndan ABDdünyanýn en büyük askeri vedolayýsýyla siyasi gücü olarak ortayaçýktý. Birinci Körfez Savaþý’nda bunu

kanýtladý. Irak’a karþý ABD’nin önder-liðinde kurulan koalisyon neredeysedünyanýn tamamýný içermekteydi.

Ne v ar ki Irak savaþý öncesigelindiðinde ABD’nin üstünlüðü birkere daha kanýtlanmak zorundaydý.Hem diðer emperyalist güçlere karþýhem de aradan çýkmaya, mümkünse birdünya gücü haline gelmeye (Hindistan,Brezilya gibi) yoksa bölgesel bir güçhaline gelmeye çalýþan ülkelere karþý daABD üstünlüðünü göstermek zorunday-dý.

Ýþte Iraks avaþýnýn asýl önemli yanýbudur. O, aynýz amanda bu özelliðiyleküresel sermayenin askeri gücünün debir gösterisi haline dönüþtü.

Gösteri gerçekten de gösteri oldu. Irakhemen hemen direnemeden iþgal edil-di.Muzaffer ABD tanklarý zafer þarkýlarýile Baðdat’a girdiler. Televizyon oyun-larý ile bu giriþ Baðdatlýlarýn büyükcoþkusuyla karþýlanmýþ gibi gösterildi.

Ama gerçek kýsa zamanda ortaya çýktý.Direniþ baþladý ve bugüne kadar pek dehýzýndan kesmeden sürüyor.

Irak’ý iþgal ederken ABD emperyalistrakiplerine askeri güç gösterisi yaptý.Gerçekten de gücü olaðanüstüydü.Bunun üzerine bugüne kadar silahlan-mayý ikincil olarak gören Japonya dahibütçelerinde silahlanmaya ayýrdýklarýpayý katlayarak arttýrdýlar.

ABD Irak savaþý öncesi kurduðu yeniaskeri üslerle dünya çapýndaki etkinliði-ni daha da arttýrdý. Özellikle Çin’inçevresindeki eski SSCB’ye baðlý ülkel-erde kurulan üsler Çin’in kuþatýlmasýanlamýna geliyordu.

Irak’ta ise ABD savaþ sýrasýnda ken-disini desteklemeyen rakiplerini þiddetlecezalandýrdý. Irak pertrolünün yað-

masýndan bu ülkelere zýrnýk vermezkenSaddam rejiminin Rusya, Fransa ve Çinile yaptýðý petrol arama anlaimalarýnýnbütününü iptal etti ve bütün bu aramahaklarýný Amerikan ve Ýngiliz þirketler-ine verdi.

Ýþte bütün bu nedenlerle ABD’ninIrak’ta yenilgisi sadece Irak halký içindeðil bütün dünya için bir zafer olacak.Çünkü yenilecek olan sadece büyük biraskeri güç deðil, dünyanýn efendisi ola-cak.

ABD’nin Irak’taki yenilgisi küresel ser-mayenin askeri güçlerinin bütün dünya-da zayýflamasý anlamýna gelecek. Bu iseaçýk ki bütün dünya çapýnda emekçilerebüyük bir cesaret ve güç kazandýracak.

Bugün dünyanýn hemen heryerinde yeni liberal politikalar,ulusal pazarlarýn sýnýrsýzca küre-sel sermayeye açýlmasý, kamu

hizmetlerinin sýnýrsýzca özelleþtirilmesive çok zaman küresel þirketlerin gelipbu hizmetleri ele geçirmesi asýl olarakaskeri gücün varlýðý sayesinde bu denlikolay olabilmektedir.

ABD’nin Irak’ta yenilmiþ olduðu açýk.Bunu artýk Bush’un kendi partisi bilekabul etmeye baþladý. AynenVietnam’da olduðu gibi.

Onlar için sorun þimdi zararý en azaindirerek nasýl çýkacaklarýnýnn hesaplan-masýdýr.

Ýþte korkunç hesap burada düðümlen-mektedir. Vietnam’dan çekilme kararýalan ABD çok daha korkunç bir biçimdeKamboçya ve Laos’a saldýrmýþtý. Þimdide okun ucunda Suriye ve Ýran var. Buiki ülke ABD’nin yeni hedefleri duru-munda. Irak’tan yenilerek çekilmekzorunda kalacak bir ABD daha önce Ýran‘a veya Suriye’ye saldýraraj savaþý yaya-bilir ve böylece Irak yenilgisini ikinciplana itebilir. Böylece Irak’ta zamankazanýr.

Savaþýn yayýlmasý Ýran söz konusuolduðunda petrol için olacaðý kadar asýlolarak gene emperyalistler arasý rekabetnedeniyle olacaktýr.

Böylesi bir olasýlýk açýkçasý çokkorkunç bir sonuçtur. Bunu engelleye-cek yegane güç ise savaþ karþýtý hareket-tir. Ýþte bu nedenle ve ABD’nin Irakyenilgisi bütün ülkelerde emekçilerinegemen sýnýflarý karþýsýndaki durumunudüzelteceði, ilerleteceði için en önemlimücadele alnýdýr.

ABD’nin Irak’tayenilmesinin anlamý

Vietnam’dan çekilme kararýalan ABD çok daha korkunç

bir biçimde Kamboçya veLaos’a saldýrmýþtý. Þimdi deokun ucunda Suriye ve Ýran

var. Bu iki ülke ABD’nin yenihedefleri durumunda

Fransýz polisi eþitlik için öldürüyor

Page 4: Sosyalist İşçi 244

4 sosyalist iþçi sayý: 244

Roni MARGULÝES

Þu geçtiðimiz 10 günboyunca bahtsýzlýk, kaza vefelâket tanrýlarý Bush veBlair ile uðraþtýlar hiç dur-madan. Emperyalizmin,Amerikan ve Ýngiliz ege-men sýnýflarýnýn etkili ve vesaldýrgan savaþçýlarý olarakher ikisinin de sonunungelmiþ olduðu, son kullan-ma tarihlerinin artýk çokyakýn olduðu, þu son 10günde apaçýk ortaya çýktý.

Bush'un baþýnagelenler

Önce Bush'a bakalým.Katrina fýrtýnasý karþýsýndagösterdiði tepki(sizlik) ilebirlikte, Amerikan halkýnýngözünde foyasý meydanaçýkmýþ ve kamu yokla-malarýnda zaten iniþegeçmiþti. Geçen hafta, önceIrak'ta iki bininci Amerikanaskeri öldü. Ne önemi vardenebilir; ha 1999 ölü, ha2000. Ama öyle deðil.Simgesel önemi nedeniyle,bütün medya bu konuyuiþledi. Herkes, hemenbitivereceði söylenen birsavaþýn iki buçuk yýldýrhâlâ sürüyor olduðunu,çiçeklerle karþýlanacaðýiddia edilen Amerikanaskerlerinin hâlâöldürülüyor olduðunu,demokrasi götürüleceðiiddia edilen bir ülkeye hâlâsu ve elektrik bilegötürülemediðini yenidenhatýrlamýþ oldu.

Arkasýndan, Bush'unbaþkan yardýmcýsý vesavaþýn baþ taraftarý DickCheney'in sað kolu LibbyLewis mahkemeye verildi.Konunun ayrýntýlarý önemlideðil. Üç yýl önce, birbüyükelçi Irak'ýn nükleersilah imal edebilmek içinNijerya'dan uranyumalmaya çalýþtýðýný kanýtla-makla görevlendirilmiþ. Veböyle bir þey olmadýðýsonucuna varmýþ. Adamýcezalandýrmak için, CIAajaný olan eþinin kimliðibasýna sýzdýrýlmýþ. Bu,Amerika yasalarýna göreciddi bir suç. Olayý soruþ-turmakla görevlendirilenözel savcý, bilginin BeyazSaray'dan bilinçli olaraksýzdýrýldýðý sonucuna vardýve nihayet Lewis'i mahke-meye verdi. Lewis istifaetmek zorunda kaldý.Ayrýca, Bush'un baþ danýþ-maný Karl Rove'un da olayadahil olduðu herkesçe tah-min ediliyor ve onun damahkemeye verilmeolasýlýðý var. Yine ne önemivar denebilir; Lewis gider,baþkasý gelir. Ama öyledeðil. Irak'a saldýrmak içinhem Bush'un hem Blair'inyalan söylediðini geniþkitleler zaten biliyordu,Lewis olayý bunu herkeseyeniden hatýrlatmýþ oldu.

Arkasýndan, Bush'un YüceMahkeme'ye (Amerika'nýnAnayasa Mahkemesi diyedüþünülebilir) atamayaçalýþtýðý Harriet Miers(kendi kiþisel avukatý) öyle-sine eleþtirildi, öylesinesaldýrý altýnda kaldý ki,sonunda görevi kabuletmeyeceðini ilân etmekzorunda kaldý. Yine önem-

siz diye düþünülebilir;sonuçta Bush daha da saðcýbirini atayacak. Ama iþinilginç tarafý, Miers'in atan-masýný engelleyenDemokrat Parti veya "sol"deðil, Bush'un tabanýnýnönemli bir kesimini oluþtu-ran köktendinci sað oldu.Popülerliði zaten düþmekteolan Bush, artýk bu kesimede güvenemeyecek, kayýtsýzþartsýz destek bekleyemeye-cek.

Nihayet, haftanýn sonun-da Bush Arjantin'de kitleselgösterilerle karþýlanýrken,Washington Post gazete-siyle ABC televizyonununyaptýrdýðý kamu yoklamasýBush'un popülerliðininbugüne kadarki en düþükdüzeyine (%39'a)düþtüðünü ve Amerikanhalkýnýn %60'ýnýn Irak'tasavaþmaya "deðmezdi"diye düþündüðünü belgele-di.

Blair'in baþýnagelenler

Gelelim ayný hafta içindeBlair'in baþýna gelenlere.Irak'ta ölen asker sayýsýhenüz Amerika'da olduðugibi simgesel bir rakamaulaþmadý, þu anda 97'deduruyor (ve Stop the Warkoalisyonu önümüzdekigünlerde yüzüncü askeröldüðü gün kitlesel göster-iler yapacaðýný daha þimdi-den açýkladý). AmaAmerika'da Libby Lewis'inistifa etmesi gibi, Blair deen yakýn adamlarýndan biri-ni kaybetti. David BlunkettÝçiþleri Bakaný iken birkadýnla olan iliþkisi yüzün-den geçen sene bakanlýktanistifa etmek zorundakalmýþtý. Blair birkaç ayönce Blunkett'i bu sefersosyal sigortalardan sorum-lu bakan olarak atadý (veemeklilik yaþýný yükselt-mek, emeklilik maaþlarýnýkýsmak gibi neoliberal poli-tikalarý uygulamayabaþladý). Geçen haftaBlunkett'in çeþitli gelir kay-naklarýný parlamentoyaaçýklamamýþ olduðuanlaþýldý ve Blair'in diren-mek istemesine raðmenBlunkett istifa etti.

Ondan birkaç gün önce,Blair yeni eðitim poli-tikalarýný açýkladýðýndabeklemediði bir muhalefetdüzeyiyle karþýlaþmýþtý.Muhalefet partisindendeðil, kendi partisinden!Devlet okullarýný baðýmsýzhale getiren bu tipik Blairpolitikasýna baþbakanyardýmcýsý ve Blair'in elisopalý fedaisi Prescott bilekarþý çýktý. Belli ki, tasarýparlamentoya geldiðindeciddi sorunlarla karþýlaþa-cak.

Arkasýndan, 7 Temmuzbombalarýndan sonraBlair'in terörizmi "yüceltenveya destekleyen sözetmeyi" suç haline getirenve gözaltý süresini 14 gün-den 90 güne yükselten yasatasarýsý parlamentoya geldi.Blair'in kendi partisindenbir milletvekilinin yasatasarýsýný hacamat edendeðiþiklik önerisinihükümet ancak 1 oy farkýy-la yenebildi. Bunun üzer-ine, asýl oylamayý kaybede-ceðini anlayan Blair'inadamlarý tasarýyý geri çek-tiler.

Savaþçýlarýn sonu

Bütün bunlar ne anlamageliyor? Bir önemi var mý?Bush ile Blair yarýn istifaedecek veya devrilecekdeðiller. Ýkisinin de iktidar-da daha 3-4 yýlý var. Bushkuþkusuz süresini tamam-layacak. Blair ise dört senesonraki seçimlerden birsüre önce çekilip yeriniMaliye Bakaný GordonBrown'a býrakacak, amabunu kendi isteðiyle vekendi seçtiði zamandayapacak; yaparken deyenilmiþ bir tavýrla deðil,muzaffer bir havaylayapacak elbet.

Önemli olan o deðil, þu:Bush ve Blair artýk her iste-diklerini yapabilen, kitlemuhalefetini yok sayarakkendi bildiklerini uygulaya-bilen, kendine güvenli,arkasý saðlam, güçlübaþkanlar deðiller.Sokaktaki muhalefet, kendipartilerine, parlamentolarý-na ve en güvendikleri

çevrelere de yansýyor artýk.Ýstedikleri kiþileri istediklerigibi atayamýyorlar, istedik-leri siyasetleri istediklerigibi dayatamýyorlar. Artýkikisi de zayýf liderler.

Ve zayýf olmalarý, Iraksavaþýndan, Irak'takidireniþin ve savaþa karþýuluslararasý kitleselmuhalefetin durmaksýzýnüç yýldýr sürüyor olmasýn-dan, bu süre boyunca tümyalanlarýnýn ortayaçýkarýlmýþ olmasýndan veyeni yalanlar söylemekzorunda kalmýþ olmalarýn-dan, hem geniþ kitlelerinhem hatta kendi taraftar-larýnýn güvenini ve desteði-ni yavaþ yavaþ kaybetmiþolmalarýndan kaynaklanýy-or.

Zayýf olmalarýnýn önemiise þu: Emperyalizmin,Amerikan ve Ýngiliz ege-men sýnýflarýnýn yüzyýlýmýziçin yaptýðý planlarýn ensaldýrgan, en inançlý ve acý-masýz uygulayýcýsý olan ikilider, artýk bu planlarý aynýsaldýrganlýkla uygulayacakgüce, desteðe, zindeliðesahip deðil. Bunu görmekiçin, bugünün Bush veBlair'ini 2003'ün Bush veBlair'i ile karþýlaþtýrmakyeter. Bütün tehditlere rað-men Ýran veya Suriye'yeniye hâlâ saldýrmadýklarýnýanlamak için, geçtiðimizhafta baþlarýna gelenleriizlemek yeter.

Henüz kazanmadýk.Amerikan ve Ýngiliz asker-leri henüz kuyruklarýnýkýstýrýp Irak'tan çekilmedi.Ama yakýndýr. Onlarkazanmýyor. Biz kazanýy-oruz.

Bush ve Blair'inson günleri

Irak ve Suriye’yibombalayacaklar mý?AAlleexx CCAALLLLÝÝNNÝÝCCOOSS

Bush yönetimi son zamanlarda karþý karþýyaolduklarý resim oldukaça kötü olmasýna raðmenbir-iki iyi haber aldý.

Bunlardan birincisi BM’nin Suriyeli yönetici-lerin eski Lübnan baþbakaný Refik Hariri’ninöldürülmesine karýþtýklarýný söyleyen rapordu.Ýkincisi ise Ýran devlet baþkaný MahmudAhmedinecad’ýn Ýsrail’in “haritadan silinmesigerekir” dediði konuþmaydý.

Her iki geliþmede George Bush’un“demokratik devrimi”ni Irak’ýn sýnýrlarýndançýkararark bütün Orta Doðu’ya yayma planýnaçok uygundu.

Ahmedinecad’ýn sözleri Ýsrail’de coþku ilekarþýlandý. Ariel Þaron derhal bu sözlerden yolaçýkarak Ýran’daki rejimin dünya barýþý için birtehdit olduðunu bastýrmaya baþladý ve hiç birþekilde nükleer programýný uygulamasýna izinverilmemesi ve gerekirse askeri güç kullanýl-masýnýn gerektiðini vurguladý.

Ancak Ahmedinecad’ýn konuþmasýna en çirkincevap Tony Blair’den geldi. Blair “bu yerlerinne kadar reforma ihtiyacý olduðunu gösteriyor”dedi. Ve ekledi: “eðer böyle devam ederlerseinsanlarýn bize soracaðý soru: Bunun için nezaman birþeyler yapacaksýnýz olur.”

Asýl ilginç olan soru ise Blair’in ve diðer Batýlýgüçlerin tehditleri ne denli gerçekçi olduðu.

Suriye ve Ýran “uluslararasý toplumdan” neölçüde bir saldýrý beklemeliler?

Ýki ülkeden Suriye çok daha tehdit altýnda.Haritaya baktýðýnýzda bu ülkenin Ýsrail ve ABDiþgali altýndaki Irak tarafýndan ne kadarsýkýþtýrýlmýþ olduðunu görürsünüz.

Bir ölçüde bu nedenle, Batýnýn tepkisi bu denliönceden kestirilebilirken Bashar El Esad reji-minin Hariri’nin öldürülmesi olayýna karýþmasýoldukça aptalca olurdu.

Yaptýrýmlar

Suriye gizli servisinin ne olduðunu herkesbilir. Ancak, Esad rejimi þimdi ABD ve Suriyeve Lübnan’ýn eski sömürge yöneticisiFransa’nýn yoðun saldýrýsý altýnda. Þimdilikdoðrudan bire askeri saldýrý beklememekgerekir. Ancak Esad rejimi Suriye’de azýnlýkolan Alevi subaylardan oluþmakta.

Dýþ baský, çeþitli yaptýrýmlar, askeri müdahaletehditleri gibi çeþitli yöntemler rejiministikrarsýzlýða yuvarlanmasýna neden olabilir.

Ýran ise bütünüyle farklý bir durum. Birçokinsan Ahmedinecad’ý Ýran’ýn tek ve en güçlüunsuru olarak gördükleri Þii mollalarýn ürettiðibir güç olarak görüyor.

Ne var ki Ahmedinecad iHaziran ayýndayapýlan seçimlerin kinci turunda oylarýn yüzde62’sini kazanarak seçildi.

Devrim Muhafýzlarý’nýn ve diðer devletkurumlarýnýn desteðinden yararlandý. Ancak oayný9 zamanda kendisini Ýran yoksullarýnýntemsilcisi olarak gösteren bir kampanya dasürdürdü.

Suriye’deki Esad rejiminden çok daha fazlahalkýn desteðine sahip olan, Irak’dan çok dahabüyük olan bir ülkeye saldýrmak için tam biraptal neo-con olmalýsýnýz.

Washington’da yeterince aptal neo-con varama þimdilik Washington’u saldýrmaya iknaedemezler, yeterki Orta Doðu’da iþler Bush içinyeni bir savaþý gerektirecek hale gelmesin.

Galiba ABD Ahmedinecad’ýn konuþmasýnýAvrupa Birliði’ni, Rusya’yý ve Çin’i Ýran’a karþýdaha sert bir politikada, örneðin ekonomik yap-týrýmlarda, birleþtirmek için kullanacaktýr.

Ne v ar ki, yüksek petrol fiyatlarýnýn olduðubir ortamda büyük bir petrol üreticisi ülkeyekarþý ekonomik yaptýrýmlarýn pek bir anlamaýolduðunu sanmýyorum.

Sanýrým Bush ve Blair için Irak bataðýndan kaç-manýn kolay bir yolu pek yok!

DÜNYA

Page 5: Sosyalist İşçi 244

sayý: 244 sosyalist iþçi 5DÜNYA

AEG iþçilerigrevde

Çalýþtýklarý fabrikalarýnkapatýlmak istenmesinekarþý, AEG iþçileri 20Ekim günü 7 ülkedeayný anda greve çýktý.Almanya'nýn Nürnbergkentinde üretim yapan,Elektrolux'e baðlý AEGfabrikasýnýn kapatýlmasý-na karþý aylardýr devameden direniþ, 20 Ekimgünü uluslararasý grevedönüþtü.

Avrupa MetalSendikalarý Birliði'ninçaðrýsýyla, Nürnberg iþçi-leriyle dayanýþmak için,Ýsveç, Almanya, Belçika,Fransa, Macaristan,Ýspanya ve Ýtalya'da 25bin iþçi greve gitti.Sendika sözcüsü "Ortakgrevle ilk adýmý attýk.Arkasý gelecek" dedi. Busayede Elektroluxpatronlarý sendikayayeniden görüþme çaðrýsýyaptý.

Avrupa iþçi sýnýfý, birkez daha, uluslararasýsermayenin saldýrýlarýnauluslararasý çapta diren-menin önemini kanýt-lamýþ oldu.

Geçen yýl da GeneralMotors'un Avrupa'dakiOpel fabrikalarýndan 12bin iþçiyi çýkaracaðýnýaçýklamasý üzerine,Avrupa'nýn 9 ülkesindeOpel iþçileri 7 günlükgrev yapmýþtý.

ÖðrencilerRoma’dagösteri yaptý

Ýtalya'da 150 bin öðren-ci, neoliberal eðitimyasalarýný protestoetmek ve parasýz eðitimhakkýný savunmak için26 Ekim günü baþkentRoma'da dev bir gösteridüzenledi.

Polis öðrencilere gazbombasý ve coplarlasaldýrdý. Ancak öðrencil-er saldýrýya direniþlekarþýlýk verdi.

Direniþiþgalcileriçözüyor

Irak iþgaline 1650askerle katýlan ve ABDdýþýndaki 4. büyük iþgal-ci güç olan Ukrayna daiþgal bataklýðýndan çek-ileceðini açýkladý.

Kiev hükümeti Irak'takiaskerlerini geçtiðimizMart ayýnda çekmeyebaþlamýþtý. UkraynaSavunma Bakaný, Irak'takalan 800 askerini Aralýkayýnda yapýlacak seçim-lerden hemen sonraçekeceklerini duyurdu.

Irak'ta süren direniþ,böylece, iþgal güçleriarasýndaki çatlaklarýbiraz daha derinleþtirmiþolacak.

ÞÞeennooll KKAARRAAKKAAÞÞ

Bush yönetimi her geçen gün dahada yýpranýyor. Bush'un partisindekiskandallar, neocon eliti zayýflatýyor.Bush'un partisinin ABD meclis-lerindeki sözcüleri, Tom Delay ve BillFrist , yolsuzluk suçlamasýyla yasalsoruþturma altýndalar. Ayný gün içindeneredeyse iki skandal yaþýyor ABD'liþahinler. Bir CIA ajanýnýn adýnýn BeyazSaray'dan basýna sýzdýrýlmasý hakkýn-da yürütülen soruþturmada ABDBaþkan Yardýmcýsý Cheney'nin baþ-danýþmaný Libby, savcý tarafýndan res-men suçlanýnca istifa etti. ÞimdiBush'un, Watergate skandalý sonrasýazledilen eski ABD Baþkan Nixon gibiyolun sonuna geldiði söylenmeyebaþladý.

YYaallaannccýý,, yyaallaannccýý,, ssaannaakkiimmssee iinnaannmmaazz……

Bush'un içerdeki problemleri, dýþarý-daki, Bush'un en iddialý olduðu alan-daki rezaletlerle birlikte yürüyor. Sonseçimlerin ardýndan bir kral gibiyemin töreni düzenleyen Bush, gününsonuna geldiðinde, vaatlerinin herbirinin yalan olduðunu gördü. Bushzaten yalan söylediðini biliyordu da,ABD'de emekçiler, savaþ karþýtlarý,hatta Bush'un üzerinde yükseldiðisiyasi ve toplumsal zemini oluþturankesimler bile ters giden bir þeylerolduðunu yüksek sesle dile getirmeyebaþladýlar.

"George W. Bush gibi bir liderinABD'nin baþýnda bulunmasýnýn sakýn-calarý giderek daha çok kimse tarafýn-dan anlaþýlýrken" gibi baþlayan cüm-leler artýk daha fazla yazar ve siyasetanalizcisi tarafýndan kullanýlmaya baþ-landý. Bütün bu belalar yetmezmiþgibi Bush'un baþýnda bir de anketbelasý var. Gün geçmiyor ki bir gün biranket yayýnlanmasýn. Bu anketler,Bush'a oy vermiþ olan Amerikalýlar'ýnbir bölümünün de gerçekleri görmeyebaþlayarak Bush'tan desteðini çektiði-ni ortaya koyuyor. Washington Postgazetesiyle ABC News'un birlikte yap-týrdýklarý son kamuoyu yoklamasýnagöre Amerikalý seçmenlerin:

% 65'i Bush'un ekonomideki per-formansýný baþarýsýz buluyor.

% 60'ý Irak Savaþý'ný sürdürmeningereksiz olduðunu düþünüyor.

% 58'inin Bush'un dürüstlüðükonusunda kuþkularý var.

TTeekk bbiillddiiððii ""ööllddüürrmmee""eemmrrii vveerrmmeekk

Vaatlerle gerçek arasýnda derin biruçurum var. Ve gerçek ABD halký için,Irak'ta ölen (þimdilik) 2 bin ABD'liasker. Ve gerçek Katrina felaketi.ABD'liler, tüm bu savaþ çýlgýnlýðýnýnaltýnda, Bush'un iddiasýna göre,halkýn güvenliðinin yattýðýný,ABD'lilerin güvenliði için Afganistanve Irak'ta on binlerce masum insanýnkatledildiðini hatýrlýyorlar. Ve buyalaný hatýrlayanlar, Katrina felake-tinin öldürdüðü on binlerce ABDvatandaþýný sormadan edemiyorlar.Felakete maruz kalan New Orleanshalkýna yardým ulaþmadý, yiyecekulaþmadý. Övünülen ABD uygarlýðý,dünyaya demokrasi taþýma misyonuy-la dolu ABD demokrasisi çöktü.Bush'un yapabildiði tek þey, bir ABDkentini asker ve polisle kuþatmakoldu. Binlerce insan öldü. Bush'un

güvenilirliði iyice dibe vurdu.

AAssýýll sskkaannddaall IIrraakk''ttaa

Fakat Bush'u yýpratan temel mesele,Irak iþgalinin istediði hýzla sonuçlan-mamasý oldu. Yüzde 90'ý sivil halktarafýndan örgütlenen direniþ hareketisadece ABD ordusunun Irak'ta elinikolumu sallayarak gezmesini engelle-mekle kalmadý, ayný zamanda dünyakamuoyunun ilgisinin sürekli birbiçimde Irak üzerinde odaklanmasýnýsaðladý. Dünya kamuoyu ise Irak'abaktýðýnda yalan, ikiyüzlülük, iþkence,cinayetler, yolsuzluklar, kiralýk katillerve petrol baronlarýnýn çýkarlarý içinparamparça edilen bir tarihsel-kültürel miras görüyorlar.

Bush'un sað kolu ÝngiltereBaþbakaný Tony Blair, her zamanolduðu gibi önce döküldü ve Irak'lailgili olarak, "Bu kadar yaygýn ve sertbir direniþle karþýlaþacaklarýný tahminetmediðini" söyledi. ABD'nin Iraksavaþý ile ilgili çok sayýda görüþüretilmeye baþlandý. Bu görüþlerinbazýlarýnýn önemi, çok farklý bir yer-den üretiliyor olmasý.

Öncelikle, hiç kimse Irak'a kitle imhasilahýna sahip olduðu için saldýrýl-masýna raðmen tek bir kitle imhasilahý dahi bulunamamýþ olmasýnýunutmuyor. Afganistan ve Irak'asaldýrýnýn ne önemli ikinci gerekçesi,"terörizmi" yok etmek olmasýna rað-men, Irak iþgaliyle terör saldýrýlarýndabüyük bir artýþ yaþanmaya, busaldýrýlar Avrupa'nýn göbeðindegerçekleþemeye baþladý. Bunu herkesgörüyor. Ýspanya, Londra, Ýngilteregibi ülkelerde yüzlerce insan Bush'un"terörle savaþ"ýnýn kurbaný oldu.Üstelik Usame Bin Laden halayakalanamadý!

Irak için sunulan bir baþka önemligerekçe ise demokratik ve istikrarlý birIrak'ýn yaratýlmasýydý. ABD yönetimibu konuda da duvara tosladý. Anayasareferandumundan önce, Irak güç-lerinin komutaný General Casey,

''sürecin yanlýþ bir yönde ilerlediðini','genel algýlarýn, anayasanýn, umulanýnaksine, bir ulusal mutabakat belgesiolamayacaðý'' doðrultusundaolduðunu söylüyordu. Bir yandandireniþ tüm hýzýyla sürerken bir yan-dan da ABD'nin süper ordusudireniþle son darbeyi vuramýyor.Felluce, Necef ve Ramadi'de yaptýðýgibi sivilleri, çocuklarý ve kadýnlarýöldürüyor. Bu haberler dünyakamuoyu tarafýndan izlendikçe ABDpolitikalarý insanlýðýn ortak kýzgýnlýköznesi haline geliyor. Bu yüzdenArjantin'de ünlü futbolcuMaradona'nýn, Arjantinli sanatçýlar vesinema yönetmeni Emir Kustirica'nýnda aralarýnda olduðu on binlerceinsan Bush'u protesto ediyor. Ýnsan-lara Ramadi'de su içmek için evindenelinde beyaz bayrakla çýkan birçocuðun Hollywood filmlerindençýkma keskin niþancýlar tarafýndanvücudunun delik deþik edildiði haber-leri ulaþtýkça savaþa karþý milyonlarýharekete geçiren öfke hiç azalmýyor.Bu haberler Guantanamo ve EbuGarib cezaevlerinde yaþananiþkencelerin boyutlarýný akla getiriyorve Bush ve kabinesinin güvenirliðibiraz daha dibe vuruyor. Oðlu Irak'taölen asker annesi Cindy Sheennangibi yüz binlerce savaþ karþýtý, Bush'akarþý bileyleniyor.

BBuusshh dduurrmmaayyaaccaakk,,dduurrdduurruullmmaallýý

Ýþlerin, ABD egemen sýnýfýnýn veyönetici "yeni muhafazakârlarýn" iste-diði gibi gitmemesi, Bush ve kabi-nesinin hemen geri adým atacaðýanlamýna gelmemeli. Bush durmaya-cak. Temsil ettiði güçten daha büyükbir güç tarafýndan durdurulmadýkçasavaþ be iþgal politikalarýna devamedecek. Bu saldýrgan iþgal çýlgýnlýðýBush'un temsil ettiði egemen sýnýfýnölüm kalým mücadelesi. ABDemperyalizminin dünya hegemonyasýiçin verdiði küresel politik mücade-

lenin, yani "yeni Amerikan YüzyýlýProjesinin" uygulanmasý için bir araç-tan baþka bir þey olmadýðýndan, savaþve iþgal politikalarý devam edecek.

Colin Powell gibi bir önceki ABDkabinesinin en etkili isimleri bile,Bush'un küresel dayatma tutumu yer-ine uluslararasý müttefikleriyle birliktedavranmazsa ABD'nin uluslararasýtoplumda daha da yalnýzlaþacaðýnýsöylemeye baþladýlar. Irak'a 35ülkenin desteðini alarak saldýranABD'nin yanýnda bugün 10 ülke kaldý.

ABD'nin iþinin ne kadar zorolduðunu gösteren baþka veriler devar. ABD ekonomisinin dev bir borçbataðýna dönüþmüþ hali. Dünyadakitoplam cari açýðýn yüzde 70'i, dünyaGSMH içindeki payý yüzde 21 olanABD'ye ait. Ekonomistlere göre ABDekonomisinin büyümesinin finanseedilebilmesi için dünyanýn gerikalanýndan ABD'ye günde 3 milyardolar kaynak aktarýlmasý gerekiyor.Bu miktar geçen sene günde 2 milyardolardý. Irak iþgalinin toplammaliyetinin yüz milyarlarca dolarýaþtýðý biliniyor.

Ýþler Bush açýsýndan kötüye gitse deyine de iyimse olmamalýyýz. Bush'u yaIrak direniþi, küresel savaþ karþýtýhareket ve ABD ve Ýngiltere'dekisavaþ karþýtý hareketlerin birleþikgücü durduracak ya da Bush "oyuna"devam edecek.

Bush ve kabinesi devrilene kadardevam edecek. Yeni tehditler ev yenisaldýrganlýklar sürpriz olmayacak.Baþkanlýk yemin töreninden beri Bushve yakýn çevresinin sýk sýk Suriye veÝran'ý tehdit etmelerini blöf olarakgörmemek gerek. Bu ABD yönetimi,sadece Irak'la deðil, ABD DýþiþleriBakaný Condillezza Rice'ýn açýkladýðýgibi, baþýndan beri ''Ortadoðu'yuyeniden düzenlemek"le ilgili. AynýRice, Suriye ve Ýran'la ilgili sert birgeliþme olduðunda, "'savaþ yetkisinin11 Eylül'den sonra terörizme karþýsavaþ baðlamýnda baþkanýn elindeolduðunu'' da açýkladý.

Son olarak, ''teröristlerle terörizmeyardým edenler arasýnda hiçbir farkgözetmeyeceklerini'' açýklayan Bushtehdit alanýný uçsuz bucaksýz bircoðrafyaya yaydý. Kýrgýzistan veAzerbaycan gibi ülkeleri önce DonaldRumsfeld, ardýndan da Rice ziyaretetti. Romanya dahil bir çok ülkeyleaskeri üsler konusunda pazarlýklarýkýzýþtýrýyorlar.

Biz, bir yandan Bush'un baþýnýngerçekten de belada olduðunu bilerekama bu belanýn Bush'u durdurmaya-caðýný öngörerek savaþa karþý, iþgalekarþý örgütlenmeye, kampanyalaryapmaya devam etmeliyiz. Bush'unsavaþý zaten, bir hegemonya savaþý.

ABD, hegemonyasýný sürdürmezhale geldiði için, küresel askeri-siyasirekabette Çin, Almanya, Japonya,Rusya ve Fransa gibi "düþmanlarýný"liderliðine ikna etmek için önceAfganistan'ý, ardýndan Irak'ý vurdu.

Bu yüzden ABD'li "yeni muhafaza-karlar" uluslararasý toplumda yalnýz-laþmayý önemsemiyorlar. Hatta Irakiþgali öncesi Birleþmiþ Milletler'in kofbir kurum olduðunu ABD kabinesin-den isimler bile artýk söylemeyebaþlamýþtý.

Bush'un savaþ gemisini batýrmanýntek bir yolu var: kitlesel savaþ karþýtýkampanyalarla, ABD'deki savaþkarþtýlarýný ve Irak'ta onuruyla direnendireniþçileri yalnýz býrakmamak.

Bush'un savaþ gemisi karaya oturdu

Þimdi batýrmanýn zamanýdýr

Page 6: Sosyalist İşçi 244

6 sosyalist iþçi sayý: 244

Ýnsanlýk kayýt tutmayabaþladýðýndan bu yana ensýcak 10 sene son 10senede yaþandý. Açýk kidünyamýzda birþey oluy-or: Isýnýyor. Hatta, dahadoðru bir deyiþledünyamýz adeta yanmayabaþladý.

Son yüzyýlda dünyanýnortalama ýsýsý 0.6 santigratarttý. Bu ýsý ile Kuzeyyarým kürede son bin yýlýnen yüksek derecesineeriþilmiþ oldu.

Her sene aþýrý iklim olay-larýnda artýþ var. Daha çokkasýrga, daha çok sel, ýsýdalgalarý...

Yüksek daðlarýn tepesin-deki buzullar hýzla eriyor.Bu nedenle denizler yük-selirken buzullarýn eridiðiyönlerde büyük selleroluþmaya baþladý.

Deniz buzullarý da eriy-or. Buzullarýn erimesinedeniyle 2100’de deniz-lerin bugüne göre 88 san-tim yükseleceði hesa-planýyor. Bu deniz kýyýsýn-dakiþ çok yerin sular altýn-da kalmasý demek.

Birçok vahþi hayvan vebitkiler artýk erken gelkenilkbaharlara göre yaþa-maya baþladýlar. Bu iklimdeðiþiminin, küresel ýsýn-manýn belki de en önemligöstergelerinden birisi.

Sellerden etkilenen insansayýsýnda dramatik birartýþ var. 1960’larda 7milyon insan sellerdenetkilenirken bu sayýbugün 150 milyona çýkmýþdurumda ve her sene deartýyor.

En önemli tehdit iseGrrenland üzerindekibuzullarýn ve karlarýnerimesi tehlikesi. Birçokbilimci 21’inci yüzyýlýnortalarýnda bununmümkün olduðunusöylüyorlar ve bu takdirde

denizlerin 7 metre yükse-leceði belirtiliyor.

Bengladeþ, Hollanbdagibi ülkeler bu durumdaneredeyse bütünüyles,ular altýnda kalacaðý gibiÝstanbul, Ýzmir, Antalya,baþta olmak üzereTürkiye’de sayýsýz kent,dünyada New York,Londra, Amsterdam gibibinlerce kent tamamenveya büyük ölçüde sularaltýnda kalabilir.

Böylesi bir geliþmenininsani boyutununkorkunçluðunu uzunboylu anlatmaya gerekyok!

KKaarrbboonn DDiiookkssiitt

Aklý baþýnda herkesdünyanýn ýsýndýðýnýnfarkýnda ve bununnedeninin de “sseerraa ggaazzýý””denen gazlardan oluþ-tuðunuda biliyor. Seragazlarýnýn baþýnda karbondioksit geliyor.

Karbon dioksit gazýbaþlýca iki temel kaynak-tan ortaya çýkýyor: Enerjisantrallerinden ve motorlukara ve özellikle hava taþý-ma araçlarýndan çýkanekzos gazý.

Enerji santrallerinde vemotorlu araçlarda veuçaklarda fosil yakýtýdenen kömür, petrol vegaz kullanýlmakta ve kar-bon dioksit bu maddeler-den çýkmakta.

Bugün, tüm karbon diok-sit salýnýmý durdurulsadahi dünyanýn ýsýsý yarýmderece daha artacak. Buise yeni fýrtýnalar, kasýr-galar, seller, yaðmur fýrtý-nalarý, ýsý dalgalarý vekuraklýk demek.

Ayrýca bilimcilerin yeter-ince çözemediði bir sorunise ani ýsý deðiþiklikleriolasýlýðý, ““YYaarrýýnnddaannSSoonnrraa”” adlý Hollywood fil-

minde bir çok yanlýþolmasýna raðmen ani iklimdeðiþikliði iyi anlatýlmaktave sonuçlarýnýn ne kadareçarpýcý olacaðý göster-ilmekte.

KKyyoottoo aannllaaþþmmaassýý

Japonya’nýn Kyotokentinden adýný alanKKyyoottoo AAnnllaaþþmmaassýý ile ilgilitartýþmalar 1997’debaþladý. Anlaþma 8 yýlsonra sonunda 2005 Þubatayýnda yürürlüðe girdi.Anlaþmayý 141 ülke imzal-adý. En son Rusyaimzalarken dünyanýn enbüyük karbon dioksitüreticisi olan ABD imzala-mamakta direniyor.

Aslýnda KKyyoottooAAnnllaaþþmmaassýý bütünüyleranlamsýz bir tedbirlerdizisi.

Anlaþmaya göre imzacýülkelr 2012 yýlýna kadar1990’da ki karbon üretim-

lerinden % 5.2 kýsýntýyapacaklar.

Ne var ki bu kýsýntýyetersiz olduðu gibidünya karbon üretiminin% 25’ini üreten ABD vegene çok yüksek orandakarbon dioksit üretenAvustralya Anlaþmayýimzalamýyorlar.

Öte yandan ortada 2012sonrasý için hiç bir planyok. Bu konuda önder birrolü olduðunu iddia edenAvrupa Birliði’nin ilgilibakanlarý bu sene top-landýlar ama hiçbir kararalamadan daðýldýlar. Oysa2012’ye sadece 7 yýl var vedünyanýn ýsýsý durmadanartýyor.

Kyyoottoo vvee AABBDD

Bush yönetimi bütünüyleküresel ýsýnma olayýný gözardý ediyor.Duymamazlýktan geliyor,sayýsýz bilimcinin kanýt-

larýný geçersiz sayýyor.Bush yönetiminin en

büyük destekçisi petrolþirketleri ve baþta dapetrol devi EExxxxoonn.

Exxon büyük miktarlar-da para harcayarak bilim-cilerin iddilarýnýn tersinikanýtlamaya çalýþýyor.

Ancak ABD yönetimibile gizliden gizliye küre-sel ýsýnmayý kabulleniyorve bunun nedenlerininbaþýnda karbon üretiminingeldiðini kabul ediyor.

Busah yönetiminin yap-týðý bir plana göre karbonüretimi azaltýlmayacakfakat “yoðunluðudüþürülecek”!

Plan þöyle iþliyor: Eðerekonomi belli bir miktare-da geliþmiþse ve karbonüretimi bu geliþmeninbiraz dahi olsa altýnda olþ-muþsa bu “karbon üreti-minin düþüþü” olarakkabul edilecek. KýsacasýBush yönetimi çok defa

yaptýðý gibi gene açýkçainsanlýkla alay ediyor.

Bu yeni plana göreönümüzdeki 10 yýldaABD’nin üretimi % 13 ola-cak. Oysa Kyoto gelensüreçte ABD’nin üreti-minin 1997-2002 arasýnda% 4.9 olacaðý hesaplan-maktaydý. Ýþte bu nedenledünyanýn ýsýsý hýz kesme-den yükselmeye devamediyor.

Bu arada Türkiye gibiABD yönetimi de dahaçok linyit ve petrolleiþleyen santral inþa etmeyiplanlamakta.

Ama en önemlisi ABDSavunma bakanlýðý’nýnaldýðý tedbirler. SavunmaBakanlýðý küresel ýsýnmatehdidini tesbit ediyor ve“gerekli savunma vegüvenlik tedbirlerininalýnmasý için” bütçesiniyeniden ayarlýyor.

Dünyayý kasýrgalar veseller basarken Amerikan

Dünyamýz y

3 Aralýk, Uluslararasý Ýklim Protestosu GünüYürüyüþ ve mitingler

Ankara, Bursa, Ýstanbul ve Ýzmir

Ayrýntýlý bilgi için: [email protected]

Page 7: Sosyalist İşçi 244

sayý: 244 sosyalist iþçi 7

Paris yanarkenRRoonnii MMAARRGGUULLÝÝEESS

Paris'in varoþlarý 27 Ekim'den beri yanýyor. On

gündür binlerce genç her gece polisle meydan

muharebeleri sürdürüyor, etrafý yakýp yýkýyor, ara-

balarý, dükkânlarý ateþe veriyor. Birinci haftanýn

sonunda olaylar yatýþmak bir yana dursun, Paris'ten

taþarak Lille, Rouen, Rennes, Toulouse, Marseille

kentlerinin varoþlarýna yayýldý. Þu ana kadar 900 oto-

mobil yakýldý, 500 kiþi tutuklandý, polise karþý tek tük

silah kullanýlmaya baþlandý.

Ýçiþleri Bakaný Sarkozy, çatýþan gençleri ""ppiisslliikk

sseerrsseerriilleerr"" olarak tanýmladý, ""bbaassýýnnççllýý ssuuyyllaa tteemmiizz-

lleeyyeecceeððiizz ssookkaakkllaarrddaann hheeppssiinnii"" dedi. Paris savcýsý

gençlerin ""öörrggüüttllüü"" olduðunu, ""öörrggüüttllüü bbiirr ssttrraatteejjii""

kullanýldýðýný iddia etti, ama bunun ne örgütü olduðu,

kimin örgütlediði sorularýný cevaplayamadý. Bakanla

savcýnýn sözlerinin ardýndan olaylar daha da þid-

detlendi, yaygýnlaþtý.

Olaylarýn þiddeti ve yaygýnlýðý, baþlamalarýna yol

açan nedenin fersah fersah ötesinde. Ýki delikanlý

polisten kaçarken bir trafo istasyonuna girmiþ, elek-

trik çarpmýþ, ölmüþler. Paris ve Londra'nýn varoþlarýn-

da polisin göçmen delikanlýlarýn ölümüne sebep

olmasý, alýþýlagelmiþ demeyelim, ama alýþýlmamýþ bir

olay da deðil.

Alýþýlmýþ bir olayýn böyle bir tepki doðurmasý, olayýn

kendisiyle ilgili deðil. Dahasý, göçmenlerin yaþadýklarý

varoþlarýn yoksulluðu ve sefaletiyle de ilgili deðil

sadece. Batý Avrupa'nýn bütün büyük kentlerinde, söz

konusu ülkenin eski sömürgelerinden ve dünyanýn

çeþitli savaþ, iç savaþ ve kýtlýk bölgelerinden gelen

göçmenlerin yaþadýðý varoþlar var. Onyýllardýr var. Ve

bunlarýn hepsi, Paris'te çatýþanlarýn yaþadýklarý bölge

gibi, iþsizliðin %20 ile %50 arasýnda olduðu, belediye

hizmetlerinin ulaþmadýðý, yoksulluðun, umutsuz-

luðun, çaresizliðin, uyuþturucu maddelerin ve þid-

detin kol gezdiði bölgeler.

Son yýllarda bu bölgelere sýrasýyla Kürdistan'dan,

Somali'den, Afganistan'dan, Kosova'dan,

Arnavutluk'tan, Zimbabwe'den ve Afrika'nýn daha pek

çok ülkesinden akýnlar oldu. Açlýktan, baskýdan ve

ölümden kaçanlar, inanýlmaz zorluklarý aþarak

ulaþtýklarý Avrupa ülkelerinde umut deðil, ýrkçýlýk,

aþaðýlanma, yine yoksulluk ve, zaman zaman, yine

ölüm buldular.

Buna raðmen, yine de bir umut besledikleri için,

örgütsüz olduklarý için, toplumun en zayýf kesimini

oluþturduklarý için, ayaklanmalarý, þiddetli tepki

göstermeleri nadir olmuþtur, olduðu zaman da saman

alevi gibi parlayýp sönmüþtür.

Bu kez öyle deðil. Tüm izleyenleri þaþýrtan, Fransýz

devletini adeta çaresiz býrakan bir öfke, nefret ve þid-

det var. Nedeni sadece yoksulluk ve iþsizlik deðil.

Ayaklanan bölge, Kuzey Afrikalý göçmenlerin, büyük

çoðunluðu Arap ve Müslüman olanlarýn oturduðu

bölge. Bu kitle yoksulluða da, iþsizliðe de, ýrkçýlýða da

alýþýk. Ama 11 Eylül 2000'den beri, Avrupa'da yaþayan

tüm Müslümanlarla birlikte, öyle bir saldýrý altýndalar

ki, bugüne kadar ayaklanmamýþ olduklarýna þaþmak

gerek. Irak'ta ve Filistin'de olanlarý gün gün izliyor

olmalarýnýn yaný sýra, bizzat kendileri beþ yýldýr bar-

bar, bombacý, ýrz düþmaný, gerici, yamyam muamelesi

görüyorlar. Ýnandýklarý, deðer verdikleri her þey ayak-

lar altýna alýnýyor.

Korkarým Avrupa'daki son yangýn olmayacak bu.

Irak iþgalinin yarattýðý vahþet Irak'la sýnýrlý deðil

çünkü.

askerleri New Orleans’daolduðu gibi ellerindesilahlarla yoksullarýkurþunlayacaklar.

ÇÇöözzüümm nnee??

Atmosfere en çok karbondioksit enerji santral-lerinden ardýndan ise karave hava taþýmacýlýðýndankarýþýyor. ABD’de enerjisantrallerinin oraný %33.2. Diðer sanayiülkelerinde de bu oranaþaðý yukarý ayný. Bunedenle öncelikle bu alan-larda önlem almakgerekir.

Kömür, petrol ve gazyerine temiz veyenilenebilir enerji üretmeyöntemleri kullanýlabilir.

Örneðin rüzgar tirbün-leri bu türden bir enerjiüretme yöntemi.

Yöneticiler rüzgar tir-bünlerine ve geneonunkadar ucuz ve temizbir yöntem olan dalgalar-dan enerji üretme yön-temlerine “oahalý” diyeitiraz ediyorlar vesanayinin ve insanlýðýnucuz enerjiye ihtiy-acýolduðunu ileri sürüyor-lar.

Bu iddialarý ilk bakýþtadoðruu gibi görünüyorama fosile dayalý yakýtlaraonlarca yýldýr yapýlandesteðin o yakýtlarý ucu-zlattýðýný unutuyorlar. Biraraþtýrmaya göre fosiledayalý yakýtlara yýlda 235milyar dolar destekyapýlýyor.

Bu destek fosil yakýtlarý-na verileceðine rüzgar,dalga, güneþ enerjisineverilse demek ki çok kýsazamanda bu enerji üretmebiçimleri de hýzla ucuzenerji haline gelir.

Ne var ki büyük enerjiþirketleri henüz fosilyakýtýna dayalýlar vehükümetleri kon,trol edende onlar.

Bugün dünyaya hakimolan küresel þirketlerinbüyük bir kýsmý petrol,otomobil, uçak imali vehavayolu þirketleri. Bu þir-ketler doðal olarak karave hava taþýmacýlýðýnadayanan bir sistemi tercihediyorlar.

Bu nedenle enerji üretmebiçimi deðiþmediði gibiulaþýmda da ciddi sorun-lar yaþanýyor.

Ulaþýmda geçici sözü-mona tedbirler yerine

kalýcý adýmlar atýlmasýkarbon salýnýmýný büyükölçüde azaltabilir.

Toplu uþamýn büyükölçüde yaygýnlaþtýrýlmasý,daha çok raylý taþý-macýlþýðýn tercih edilmesi,þehir içinde bisikletinayrýcalýklý hale getirilmesi,þehir içi ulaþýmda toplutaþýmacýlýðýn parasýz halegelmesi, þehirler arasýulaþýmda uçak yerineþehir merkezinden þehirmerkezine iþleyecek hýzlýtrenlerin kullanýlmayabaþlamasý büyük bir enerjitasarrufu saðlayacaðý gibikarbon üretimnini debüyük ölçüde sýnýrlar.

Tabii binalarda yalýtýmhem içinde yaþayanlarýnkonforunu arttýrýr hem degene enerji tasarrufusaðlar.

Bugün bütün dünyadamilyarlarca dolar yolyapýmýný ayrýlmakta vegene milyarlarca dolarhavayolu þirketlerinevergi indirimi ve diðerbiçimlerde destek olarakverilmekte. Bu kay-naklarýn toplu ve raylýtaþýmacýlýða harcanmasýkýsa zamanda sorunuçözebilir.

Türkiye bu açýdan örnekbir ülke. Türkiye’dekikamyon sayýsý tümAvrupa Birliði’ndekikamyon sayýsýndan dahafazla. Demiryollarý isebütün Avrupa’nýn enkötüsü.

Ankara-Ýstanbul arasýnýtrenler 10-12 saatte gidiy-or, otomobiller ise 3-4saatte. Hýzlý tren ise aynýmesafeyi 2-3 satte gide-

biliyor. Bir hýzlý tren 500-600 kiþi taþrken ayný mik-tarda insan için 400civarýnda otomobil, 20kadar otobüs gerekiyor.

NNee yyaappaaccaaððýýzz??Kapitalist bir toplumda

yaþýyoruz ve toplumuntemelinde fosil yakýtlarýve onlarý çýkaran, iþleyen,satan ve kullanan araçlarýyapan ve satan þirketlervar. Kârlarýný böyle eldeediyorlar. Bu þirketleringönüllü olarak kârlarýn-dan vazgeçeceklerinidüþünmek mümkündeðil.

Öyleyse ne yapacaðýz?Bireysel enerji tedbirlerialarak sorunu çözebilirmiyiz? Hayýr. Sorun bukapitalist sistemden kur-tulmaktýr.

yanýyor

Neden ABD veAvusturalya önemli?

Sanayileþmiþ ülkeler sera gazý emisyon-larýnýn % 90'ýnýndan sorumlu. ABD tekbaþýna bütün sera gazý emisyonlarýnýn %25'ini atmosfere býrakýyor. Onu çok az birfarkla Kanada ve Avusturalya takip ediyor.Listeye Japonya, AB ülkeleri eski SSCBülkeleri de eklenince toplam sera gazýemisyonlarýnýn % 90'ýna ulaþýyoruz.

Fosil yakýtlar kullanýlarak elde edilentoplam enerjinin % 70'ini kuzey ülkeleritüketiyor. Güney ülkeleri ise geriye kalan %30'u tüketiyor. Oysa Kuzey ülkelrinindünya nüfusu içerisindeki toplam oraný.

FFoossiill yyaakkýýtt üürreettiicciilleerrii

Dünyanýn jandarmasý ABD ile fosil yakýtüreticileri arasýnda çok yakýn bir iliþki var.Kyoto protokolünün imzalanmamasýnda,yenilenebilir enerji kaynaklarýnýn þu an kul-lanýlmýyor olmasýndan sorumlu olanlarortada. Dünyanýn en büyük ilk 100 þirketiarasýnda yer alan 4 büyük isimleri veicraatlarý pek tanýdýk olan þirketler ABDyönetimine ciddi mali desteklerde sunuy-orlar. Ýþin aslý onlarýn çýkarlarýný kollayanlaryönetimde yer alýyor.

Mobil Oil, Exxon, Texaco; Sheil Oil, açýkçamilyonlarca dolar Cumhuriyetçilere baðýþtabulunuyor. Ayný zamanda Demokratlara dayardým yapýyorlar.

Sera gazlarý nedir?Sera gazlarý normalde atmosfer hacminin

% 0,1'ini oluþtuyor ve bu hayatýn þimdikihaliyle devam etmesini saðlýyor. Oysainsan faaliyetiyle atmosfere býrakýlan searagazlarýnýn toplam hacim içerisindeki oranýarttýkça bütün hayatýmýzý etkileyecekdeðiþiklikler ortaya çýkýyor.

KKaarrbboonnddiiookkssiittKarbondioksit gazýnýn fazladan atmosfere

salýnýmýnýn küresel ýsýnma içerisindekipayýnýn % 55 olduðu söyleniyor. Ýnsanfaaliyetiyle açýða çýkan 20 milyar ton kar-bondioksitin % 85 'i fosil yakýtlarýn kul-lanýmý sonucu doðuyor. Geri kalan % 15 likkýsým ise kerestecilik, büyük ölçekli hay-vancýlýk, tarým vs gibi amaçlarla ormanlarýnyok edilmesi ile ortaya çýkýyor.

Atmosfere bu hýzla karbondioksit býraklý-masý halinde ortaya çýkacak sonuçlar canlýyaþamýnýn sonlanmasý noktasýna ulaþabilir.Halihazýrda atmosferdeki karbondioksitmiktarý ise önümzdeki 200 yýl boyunca ýsýn-manýn devam etmesine yetecek miktarda.

MMeettaannKüresel ýsýnma içerisindeki payý % 15 olan

metan gazý ormanlarýn yok edilmesi, atýk-larýn ayrýþmasý, pirinç ve büyük baþ hay-vancýlýk sonucunda ortaya çýkýyor.

En büyük tehlike ise buzullarýn erimesisonucu kutuplarda açýða çýkabilecek metangazý stoklarý . Bu durumda ortaya çýkabile-cek metan gazý miktarýnýn atmosferde hali-hazýrda var olan metan gazý miktarýndanfazla olduðu söyleniyor.

DDiiaazzoott MMoonnookkssiitt..Küresel ýsýnmaya katkýsý % 5 civarýnda.

Esas olarak tarýmda kimyasal gübre kul-lanýmýndan kaynaklanýr.

KKlloorroofflloorrookkaarrbboonnllaarrKüresel Isýnmaya katkýsý % 25 civarýnda.

Ýlk olarak 1930 lu yýllarda buzdolabý vehavalandýrma cihazlarýnda kullanýlmayabaþlanan bu gazlarýn günümüzde çokyaygýn kullaným alaný var. Hemen þu andabu gazlarýn kullanýmýndan vaz geçilse bilemevcut miktar binlerce yýl boyunca zararvermeye devam edebilir.

Page 8: Sosyalist İşçi 244

8 sosyalist iþçi sayý: 244

2005 yýlý Türkiye'de mil-liyetçiliðin pek çok teza-hürünün yaþandýðý bir yýlolarak tarihe kaydedile-cektir. Türk sermayesininAvrupa Birliði'ne eklem-lenme sürecinin hýzlan-masýyla birlikte, her türlüyan örgütlenmesiyleülkücü faþist MHP'denbaþlayarak, halâ sol etiketitaþýmaya çalýþan ÝþçiPartisi, CumhuriyetGazetesi, Kanal Türk TV,Türk Solu çevresi ve çoðuzaman CHP'nin dearalarýnda bulunduðu iriliufaklý gruplar, 'Atatürkmilliyetçiliði' eksenindebiraraya gelip çeþitli plat-formlarda 'alternatif' poli-tika üretmeye soyundu-lar.

Kýzýlelmacýlar

Bu gruplar iþi birbirler-ine "Biz yalnýzca siz solcu-lar sloganlaþtýrdýðý içinanti emperyalizme karþýçýkýyorduk. Çok hak-lýymýþsýnýz" ya da "Gerçekyurtseverler milliyetçil-erdir. Bugün tüm ulusalcýgüçler ittifak halindeolmalýdýr", þeklindehayranlýk bildirmeyekadar vardýrdýlar.

Bu ittifaka katýlmamýþolsa da kemalizm-stalin-izm bayraðýný göðsünügere gere yükselten solgruplar da (örneðinTKP'nin YurtseverCephesi) tartýþmayaulusalcýlýk, yurtseverlikgibi milliyetçiliktentüretilmiþ ve milliyetçil-iðin saðýn tekelindeolmasýna karþý ortayaatýlmýþ muðlaklaþtýrýcýkavramlarla dahil olarakTürk milliyetçiliðinin elin-in güçlenmesine fiilenkatkýda bulundular.

Kýsaca hatýrlarsak; art-maya baþlayan askercenazelerinin politik gös-terilere dönüþmesi,'Ermeni Konferansý'nýnönce ertelenip sonraprotesto edilmesi, OrhanPamuk'a dava açýlmasý,Hrant Dink'e hapis cezasýverilmesi, 6-7 Eylül ser-gisinin basýlmasý, Eðitim-Sen'in anadilde eðitimhakkýný savunmasýnedeniyle kapatýlmakistenmesi, 'AydýnlarBildirisi'nin basýndaönemli bir yer kaplamasýve yöneltilen ýrkçý-mil-liyetçi eleþtiriler, MHP'ninAnkara'daki AB karþýtýbüyük mitingi, linç gir-iþimleri, taþrada Kürt göç-menlere saldýrýlar... gibibir dizi olay, bu yýl hep-imizi kaygýlandýrangeliþmeler oldu, olmayada devam ediyor.

Dumanlý havalar

Bu geliþmelerin yarattýðýmilliyetçi havanýnkamuoyunda önemli biryer bulmadýðý söylene-mez. Pek çok TV kanalý,radyo ve gazeteler bukonularýn herbiriüzerinde tartýþmalardüzenledi, 'uzman' görüþ-lerine baþvurdu,kamuoyunu yönlendir-menin her türlü aracýnýkullandý. Bir yandan daTürk milliyetçiliðini pom-palayan çok-satar kitaplaryayýnlandý. Örneðin ede-biyatla ilgisi olmayan ikigencin yazdýðý ve Türkiyeüzerine dünya çapýndabir komployu anlatanMetal Fýrtýna kitabý Eylülayý rakamlarýyla 520 binsattý. Turgut Özakman'ýn,aslolarak 'ulusal onuruincinmiþ Türk halkýna'tarihten 'onurlu sayfalar'aktaran ve bu onuru okþa-ma çabasý içinde biranlatýma sahip Þu ÇýlgýnTürkler kitabý, aynýdönem içinde 200 baskýyaptý ve yaklaþýk bir mily-on insana ulaþtý. Hitler'inKavgam kitabýna göster-ilen ilgi uzun uzuntartýþýlýrken kitap (yineayný dönem içinde) 50 binsatýþa ulaþtý.

Ülkücü faþistler

MHP içindeki muhalifkanadýn yayýn organýYeniçað gazetesi satýþrakamlarý çok kýsa sürede60 binlere vardý. KanalTürk'te Ceviz Kabuðuprogramýný yapan HulkiCevizoðlu (TürkOcaklarý'ndan ödüllüdür

ve Kýzýlelma'nýn basýnayaklarýndan biridir), pro-gramýnda, artýk açýk açýk,Musul'un Misak-ý Millisýnýrlarý içinde olduðunuve alýnmasý gerektiðini,ülkede saðlam ulusalcý birönderlik bulunmadýðý içinbunca sorun yaþandýðýnýanlatýp duruyor. MHPiçindeki kýrgýnlýklarýn dayavaþ yavaþ giderilmeyebaþlandýðý görülüyor.Prof.Ümit Özdað'ýn baþýnýçektiði yönetime muhalifkanat merkeze yakýn-laþarak buzlarý eritiyor.En son Attila Ýlhan'ýncenazesinde DevletBahçeli'yi Yeniçaðgazetesinin arabasý taþýdý.

Egemen sýnýfmiliyetçiliði

Ýktidar bloðundaki herküçük/büyüksendelemede Türk mil-liyetçiliðini yükselten gru-plarýn yarattýðý tehlikeaçýk: egemen sýnýfýn sonudaima kanla yýkananfaþizan milliyetçiliðinigüçlendirmek ve bununen sahici savunucusuülkücü faþistlere tabansaðlamak. Bu durumunen tehlikeli yaný da henüzpolitik arenanýn aktörleriolarak sahnedeki yerinialmamýþ, siyasi arayýþiçindeki geniþ yýðýnlarýnkafasýný karýþtýran sol mil-liyetçilikler.

Türkiye'de, ister sað,ister sol milliyetçilikolsun, kendisini daima(tüm kesimlerde ortakkabul gördüðüvarsayýlan) Atatürk mil-liyetçiliði zeminindemeþrulaþtýrmaya ve

güçlendirmeye çalýþmýþtýr.Bunu soldan yapanlarmillet yerine ulus, mil-liyetçilik yerine ulusçu-luk, ulusalcýlýk veya yurt-severlik terimlerini kulla-narak prim yapma gayretiiçinde olmuþlardýr. Ancakgerçekte bu devletin ide-olojisidir.

Kuruluþunideolojisi

Tek parti diktatörlüðüdöneminin henüz erkendönemlerinde milliyetçi-lik parti programýna alýn-mýþtýr. 1927'dekiCumhuriyet Halk FýrkasýNizamnamesi'nde mil-liyetçilik ilkesi üçüncüsýradadýr. 1931 yýlýndakabul edilen CHP'nin ilkprogramýnda ise, mil-liyetçilik resmi olarakortaya konmuþ ve Altý Okiçinde ikinci sýraya yük-selmiþtir.

Kavramýn ulusçulukolarak tanýmlanmasý ise,1935 kongresinde veÖztürkçecilik akýmýnýnpopülerleþmesiyle siyasidile girmeye baþlamýþtýr.1937'de yapýlan birAnayasa deðiþikliðiyle,milliyetçilik ilkesi sadecepartinin deðil devletin deilkesi olarak benimsen-miþtir. Dönemin ÝçiþleriBakaný Þükrü Kayadeðiþiklik önerisi konuþ-masýnda þöyle der: "Zateninsanlýk tarihi Türklebaþlar. Türk olmasaydýbelki tarih olmazdý vemuhakkak ki medeniyetde baþlamazdý". CHP eskigenel sekreterlerindenRecep Peker ve emekligeneral Refet Bele'nin

konuþmalarýnda da sýk sýkmilliyetçilik ile sýnýf bilin-ci, milliyetçilik ile enter-nasyonalizm arasýndakiters orantýdan dem vuru-lur.

Mustafa Kemal'in aðzýn-dan

Daha yetkili bir aðýzdan,daha önemsiz konulardabile aþýrý milliyetçi,ýrkçýlýða varan sözlerduyabiliriz. Örneðin1926'da sporcularahitaben yaptýðý bir konuþ-mada Mustafa Kemalþöyle der: "Bu kadarmühim olan spor hayatý,bizim için dahamühimdir. Çünkü ýrkmeselesidir. Irkýn ýslah veküþayiþi meselesidir...".Ya da 1932 yýlýndaKeriman Halis dünyagüzeli seçilen ilk Türk kýzýolduðunda Cumhuriyetgazetesi'ne verdiðidemeçte, ýrk vurgusununhiç de azalmadýðýgörülür: "...Türk ýrkýnýndünyanýn en güzel ýrkýolduðunu tarihi olarakbildiðim için, Türkkýzlarýndan birinin dünyagüzeli intihap olunmuþolmasýný çok tabii bul-dum."

Örnekler sýnýrsýz.Yukarýda söylendiði gibiAnayasa'ya da yerleþtiril-erek milliyetçiliðindevletin resmi ideolojisiolduðu tescillenmiþtir.Üstelik 1961 Anayasa-sý'nýn baþlangýcýnda da"Türk milliyetçiliðindenhýz ve ilham almak"devletin genel ilkesiolarak yerini almýþ, 1982Anayasasý'nda çerçevesi"Atatürk'ün belirlediðimilliyetçilik anlayýþý"olarak oturtulmuþtur.Atatürk'ün milliyetçilikanlayýþý ise bellidir.

Nihai hedefi, varolankapitalist devlet aygýtýnýyýkýp yerine (geçelimdünya devrimini) emekçi-lerin tek söz sahibiolduðu geçici bir devletkurmak olan sol, yýkmayaçalýþtýðý aygýtýn anayasalideolojisine sarýlarakhedefine ulaþabilir mi? Budurumdan çýkarýlacaksonuç þu olabilir; Türksolunun geniþ kesim-lerinin dünya görüþününtemelinde marksizminözümsenmemiþ olmasýgerçeði yatar. Türk solu-nun ideolojik yaklaþým-larýna ve siyasi pratiðineüstünkörü bir bakýþ bile,bu yaklaþým ve pratiðinözünde kemalizmi, buözü çevreleyen kabuktaise çarpýtýlmýþ marksizmyorumlarýný görmeyeyeter.

MMiilllliiyyeettççiilliikk

Türk solunun çýkmazý-2

"Sýnýf bilinci taþýyaniþçiler... ulusalcýlýðýnher türüyle en sertbiçimde savaþýrlar"(Lenin, Put Pravdi, 10Mayýs 1914)

CCeennggiizz AALLÐÐAANN

Page 9: Sosyalist İşçi 244

sayý: 244 sosyalist iþçi 9

Paris’te baþlayýp Fransa’nýnbirçok kentine yayýlan ayaklan-mnýn önemi önce fazla kavrana-madý ama þimdi herkes buayaklanmalarý konuþuyor.

Olaylar her zaman olduðu gibibeklenmedik bir zamandabaþladý ve beklenmedik birhýzda geliþti. Bu satýrlarýnyazýldýðý 11. gün ayaklanmaParis’te aniden durmuþ fakatdiðer kentlerde hýzýný kaybetmiþde olsa sürmekteydi. Paris’tegeliþmelerin nasýl olacaðýnýkestirmek ise zor. Gerçektenayaklanma bitti mi, yoksa birsoluk mu alýyor yoksa yeni birhamleye mi hazýrlanýyor?

Bütün ülkelerde sað ayaklanangençleri þiddetle eleþtiriyor.Fransa içiþleri bakaný Sarkozyise Paris’in varoþlarýnda sokaðaçýkan gençler için “sýçan”,“böcek”, “pislik” ve “ayak-takýmý” gibi ifadeler kullanmýþtý ve þimdi “ayaktakýmý”Sazrkozy’nin istifasýný istiyor.Bu gerçekleþec ek mi? Bunu daileride göreceðiz.

KKeennddiilliiððiinnddeenn hhaarreekkeett

Paris ayaklanmasý bütünüylekendiliðinden bir hareket vebütünüyle umutsuz birgençliðin yürek paralayýcý fer-yadý.

Sokaða çýkan ve karþýlarýnaçýkan zenginliðe iliþkin herþeyiyakan gençler çaresiz.Gazeteciler “neden arabalarýyakýyoýrsunuz” diye soruðunda,“baþka ne yapabiliriz ki” diyecevaplýyorlar. Yapabilec ekleribaþka birþey olduðunu düþün-müyorlar.

Kimileri, tabii solcular, bilinç-siz ve örgütsüz olduklarý içineleþtiriyor. Doðru, sosyalistdeðiller ve devletin yýkýlmasýnýve yerine merkezi planlamayadayalý bir yeni rejimin kurul-masý gerektiðini bilmiyorlar.Doðru bir sosyalist öncü örgüt-leri yok. Ama öfkeliler.Öfkelerini göstermek istiyorlarve doðrusu çarpýcý bir biçimde

de gösterdiler.

CCuummhhuurriiyyeettii ssaavvuunnaannllaarr

Göçmenlerin çocuklarýnýnüzerine hükümet aðýr birbiçimde saldýrdý. Arada birazþaþkýnlýk yaþasalar da bu iþibaský yasalarýnýn çoðaltýlmasýiçin bir bahane olarak gördülerve sýkýyönetim, sokaða çýkmayasaðý gibi yeni tedbirleri devr-eye sokmaya çalýþýyorlar.

Bütün b unlar “cumhuriyetinsavunmasý” olarak yapýlýyor.Aynen Türkiye’de her türlübaskýnýn laik cumhuriyetinsavunulmasý” adýna yapýlmasýgibi.

Geçtiðimiz sene “cumhuriye-tin” savunucularý Müslümankýz öðrencilerin okullarabaþörtüsü ile girmesini yasak-ladý. Fransýz aydýnlarý ve solunçok büyük bir ksýmý “laiklik”adýna bunu savundu.Türkiye’de de tabii ki sol mil-liyetçi laik sol Fransýz devletininbu adýmýný coþkuyla karþýladý.Fransa’da yasaklananTürkiye’de niye yasaklanmasýn”diye çýðlýklar attý.

Son bir kaç ayda ise Fransa’nýn

çeþitli yerlerinde göçmenlerinyaþadýðý binalarda çýkanyangýnlar çok sayýda yoksulgöçmenin yaþamýný kaybetme-sine neden oldu.

ÝÝssllaammaa kkaarrþþýý hhaaççllýý sseeffeerrii

Bütün bunlara ek olarak 11Eylül’den bu yana bütün Batýdünyasýnda Ýslam’a karþý birhaçlý seferi var. Yaþadýklarýülkelerde zaten en aþaðý itilmiþolan göçmenler birde Ýslam’akarþý sürdürülen savaþ havasýnedeniyle toplumun gerikalanýndan bütünüyle dýþlan-maya baþladýlar.

24 Eylül’de Ýngiltere’dekisavaþ karþýtý gösteriyeMüslüman Asyalý gençlerinkatýlýmýndaki yoðunluk buülkedeki anti terör önlemlerinbütünüyle bu kesimi hedefleme-sindendi. Ama Ýngiltere’de kigüçlü savaþ karþýtý hareket vebu hareket içinde etkin olanuluslararasý sosyalist SWP’nintutumu Müslüman gençlerepolitiþk olarak kendilerini ifadeetme olanaðý tanýmakta. Gereksavaþ karþýtý gösterilerde,gerekse de Respect aracýlýðý

Asyalý göçmen iþçiler kendileri-ni iafede edebilmekte ve kendi-lerine dönük politik saldýrýyapolitik olarak cevap verebilmek-teler.

Fransa’da ise durum farklý. Buülkede solun hatalarýndan kay-naklý bir biçimde savaþ karþýtýhareket cýlýz ve olduðu kadarýy-la da bu harekete Arap veAfrikalý göçmenlerin katýlmasýiçin kampanya yapýlmamakta.Ayný þekilde sol Müslümanlaradöneük saldýrýlarda da onlarýnyanýnda yeterince açýk birbiçimde tutum almýyor ve hattabaþörtüsü sorununda olduðugibi devletten yana tutum alýy-or. Bu nedenle de Fransa’dagöçmen iþçiler kendilerini solungüçlerinin yanýnda politikolarak ifade edemiyorlar.Onlara kalaan tek yok öfkeleriniifade edebilmek için sokaða çýk-mak.

PPoolliissii ddeesstteekklleeyyeenn ssooll!!

Son olaylar üzerine solunbütününün doðru bir tutumaldýðý söylenemez.

En büyük sol güç olanSosyalist Parti susuyor. Fransýz

Komünist Partisi Sarkozy’ninistifasýný isterken diðer taraftanda polis üzerinde “demokratikkontrol” talep ediyor ve dahada ileri giderek “hükümetdüzeni koruymakta yetersþzkaldýðýný gösterdi” eleþtirisiniileri sürüyor. FKP’ye göreönemeli olan düzenin korun-masý!

Fransa’nýn iki büyük devrimcisol örgütünden Lutte Ouvrier(Ýþçi Mücadelesi) ise Sarkozy’iþiddetle eleþtirmenin yaný sýratoplumla daha içiçe bir polisçalýþmasý öneriyor!

Diðer devrimci sosyalist örgüt,LCR (Devrimci Komünist Birlik)ise ayaklanma yaþanan bölgel-erde çeeþitli ekonomik taleplerileri süren kitle gösterisi yapmaçaðýrýsý yaptý.

Faþist partinin lideri Le Pen isedurumu “içsavaþ koþullarý”olarak deðerlendiriyor vetaraftarlarýný bir içsavaþa hazýrolmaya çaðýrýyor.

GGööççmmeenn iiþþççii ssoorruunnuuhheerr yyeerrddee vvaarr

Göçmen iþçi sorunu sadeceFransa’ya özgü bir sorun deðil.Amerika’da, Avrupa’nýn diðerülkelerinde ve Orta Doðu’nunpetrol zengini ülkelerinde devar. Bütün bu ülklerde göçmen-ler çok aðýr koþullarda yaþýyor-lar. Ýþsizlik çok yüksek. Yaþamkoþullarý çok düþük. Eðitimolanaklarý yok. Ve, her yerdehorlanýyorlar, toplumun gerikalanýndan itiliyorlar.

Paris’te yaþananlar kolaylýkladiðer Avrupa ülkelerine desýçrayabilir. Nitekim 1980’lerinbaþýnda Ýngiltere’de, zamanzaman Amerika’da çeþitlikentlerde yaþanýyor. Birbirlerineçok benzeyen tepkiler bunlar.

Ancak Ortadoðu’nun göçmen-leri de Paris’i örnek alabilirler.Arap þeyhliklerinde ya daSuudi Arabistan’da göçmenler“yeter” diyerek ayaklanabilir vezenginliði yakýp yýkmayabaþlayabilir.

Fransa’da intifada

Tayyip Erdoðan bir süre önceFransa’da okullarda baþörtüsününyasaklanmasýný kast ederek“herkes ektiðini biçer” dedi.Baþbakan’ýn bu sözlerinde büyükbir doðruluk var. Gerçekten deFransa’da Müslüman gençleri odenli horladýktan sonra bir deaçýkça Müslüman olduklarý içinhorladýðýnda tepkinin patlamasýnahizmet ediyorsun. Üstelik bir deÝçiþleri Bakaný çýkýp “sýçan”,“haþere”, “ayaktakýmý” vs deyinceiþler daha da karþýyor.

Fransa’dan herkes kendi dersiniçýkarmalý.

Bu ülkede de her fýrsatta kimlik-leri yok sayýlan, her fýrsatta salyalýýrkçý, milliyetçi saldýrýlara uðrayan-lar var: Kürtler.

Durum tabii ki farklý. Paris’inmüslümanlarý örgütsüz, Kürtlerörgütlü. Paris’in Müslüman göç-menleri ne istemeleri gerektiðinitam bilemiyor,

Baþbakan Erdoðan Paris’dendolðru dersi çýkarmýþ. þimdi Tür-kiye için de doðrý dersi çýkarmalý.

Herkes ders çýkarsýn

Page 10: Sosyalist İşçi 244

2 sosyalist iþçi sayý: 244 sayý: 244 sosyalist iþçi 13

Benim için bu toplantýda bulunmakçok garip. Ben geçen sene ki savaþkarþýtý hareketin ve Respect’inbaþarýlarýný kutlayacaðýmýzý düþünü-yordum ama son bombalama olay-larý oldu ve herþeyi deðiþtirdi.

Televizyondan olaylarý seyred-erken 11 Eylül 2001’de’ki benzerolaylarý seyrederken neler hissettiði-mi hatýrladým. Ýki olay karþýsýndakitepkilerimi karþýlaþtýrýrken ne kadardeðiþtiðimi ve bu deðiþimde sizlerinbenim üzerimdeki etkinizi fark ettim.

11 Eylül 2001’den sonra çokkorkuyordum. Gelecek hakkýndaderin bir pesimizme sahiptim.Arkadaþlarýmla birlikte birMüslüman olarak Ýngiltere’dekalmanýn güvenli olup olmayacaðýnýtartýþmaya baþlamýþtýk.Ve, eðerÝngiltere’yi terk edeceksek hangiülkeye gidebilirdik.

Kendimi göreceli olarak toplumaentegre olmuþ bir olarak görmeme,bir psikolog olmama, üniversiteyegitmiþ olmama ve bir çok Müslümanolmayan arkadaþým olmasýna rað-men Müslüman olmayanlarýn bizene kadar güvendiklerini, bizi nekadar savunacaklarýný sorgulamayabaþladým. Herkes 11 Eylül’ün kur-banlarý için üzülürken bir Müslümanolarak benim üzüntüm pek sayýlmýy-ordu. Diðer yurttaþlarýmdan beklen-meyen ölçüde defalarca ve defalarcabu bombalamayý kýnamam gerek-tiðini biliyordum.

Son bombalamadan sonraMüslümanlarýn günah keçisi yapýl-masýnda birçok benzerlik vardý ambir de çok önemli bir fark vardý. Budefa kendimi yalnýz hissetmedim.Bu defa kendimi ayný ezici yýlgýnlýkiçinde hissetmedim.

Bu defa biliyordum ki onbinlerceinsan eðer bizim hkümetimizbaþkalarýnýn ülkesinde bombalarpatlatýrsa karþýlýðýnda bazýlarý dagelip bizim sokaklarýmýzda bom-balar patlatabilirdi.

Guardian gazetesinin yaptýðýanketin Blair’in bütün çabasýna rað-men Londralýlarýn üçte ikisininLondra’da patlayan bombalarlaIrak’ýn iþgali arasýnda doðrudan birbað kurmuþ olmasý savaþ karþýtýaktivistlerin bu ülkenin politikkültürünü ne ölçüde deðiþtirdik-lerinin kanýtýdýr.

Bombalamalardan sonra ýrkçý birdalganýn kabarmamýþ olmasý dagene savaþ karþýtý hareketin buülkede ne denli güçlü bir biçimdeýrkçýlýða karþý set olduðununkanýtýdýr.

Bunlar ve daha baþkalarý hep buülkenin dört bir yanýndaki savaþkarþýtý aktivistlerin çabalarýnýnürünüdür.

Savaþ karþýtý hareket içinde sol ileMüslüman toýplum arasýndaki iþbir-liði sayesinde bana yeniden umutverdiniz ve bunun için size teþekkürederim.

Bir çok defa sosyalistlerin savaþakarþý kampanyalarýný gördüðümvakit ne kadar rahatladýðýmý anlat-tým. Bu benim için yeni bir yolcu-luðun baþlangýcý oldu. Ama tabii buyolculuðun iniþleri ve çýkýþlarý vardý.

En baþta, Savaþý DurdurKoalisyonu’nun yeni kurulduðu gün-lerde bu hareket içinde sosyalist-lerin olmasýna karþý çýkan sosyal-istlerle karþýlaþtým.

Baþý örtülü Selma Yakup’u toplantý

baþkaný yapamayýz diyorlardý. Baþýörtülü bir kadýnýn Savaþý DurdurKoalisyonu’nda önde gelen bir yeregelmesi bu koalisyonun laik pozisy-onuna zarar verir. Ayrýca Ýran devri-mi sol ile Müslümanlarýn yan yanadurumayacaðýný, durmamasý gerek-tiðini göstermiþtir.

Onlarýn bu tepkilerini anlayamýyor-dum. Ýran’ýn benle ne ilgisi var diyedüþünüyordum. Kafamdaki bir bezparçasýna neden bukadar takýlýyor-lar diyordum. Neden Müslümanlarýyekpare gerici bir blok olarakdüþünüyorlar diyordum.

Bu tutumlarý sonunda aþtýk amabize zarar verdiler. Bir çokMüslüman ilk savaþ karþýtý toplan-týlara geldiler ama istenmedikleriniduyunca daha sonra gelmediler.Eðer Müslümanlarla çalýþmakistemiyorsanýz bizde sizle çalýþmakistemiyoruz dediler. Bu geri biradýmdý.

Geçen gün Tarýk Ramadan’lakarþýlaþtým. Bana Fransa’daMüslümanlarla sol arasýnda neleryaþandýðýný anlattý ve anlatýlanlarainanamadým.

Hareketimizin merkezinde yer alanBernard Cassen (ATTAC’ýn onursalbaþkaný ve Le Monde gazetesinineditörlerinden) SWP’ye ve Respect’esolun en temel prensiplerindenödün verdiklerini söyleyerek eleþtir-miþ. Ýngiltere’de yaptýklarýmýzýeleþtirmiþ. Kýsaca Ýngiltere’de olan-larý Avrupa kýtasýna bulaþtýmamakistediklerini söylemiþ.

Bunu deðinmek istiyorum çünküAvrupa’daki tartýþmalara bizde katýl-malýyýz.Bu, Müslümanlarýn tek birmonolitic blok olduklarý anlayýþýnakarþý çýkmak gerekir.

Bütün toplumlar gibi Müslümantoplum da farklý toplumlardan,deneylerden ve politik düþünceler-den oluþan bir mozaiktir.

Mesela ben son seçimlerdeRespect adayý olduðumda bana poli-tik olarak karþý çýkanlarMüslümanlardý.

Bir Liberal, bir MuhafazakârMüslüman aday vardý. Ýkisi de banakarþý aday olmuþlardý.

Ayrýca aþýrý dinci Müslümanlarcamilerde bildiri daðýtarak, konuþ-malar yaparak en çok bana karþý çýk-týlar. Benim dinsizlerle çalýþtýðýmýsöylüyolardý ve bu da haramdý.

Ayrýca haklý olarak çok korkanvebu nedenle daha büyük bir þemsiyearayan bu nedenle de Ýþçi Partisiniterch eden Müslümanlarýn daeleþtirileri ile karþýlaþtým. Benimgibilerin Müslümanlar için büyük bir

tehlike olduðumuzu söylüyorlardý.Örneðin Tarýk ile karþýlaþtýðým gün

Oxford Üniversitesi’nde panelistolarak konuþuyordum. Diðer konuþ-macýlarda Müslümandý ve bana çoksaldýrdýlar. Dinleyiciler ise çokdestek verdiler. Ýþçi Partili ve LiberalMüslüman konuþmacýlar benimMüslümanlarý çok kötü bir yolasürüklediðimi söylüyorlardý.Müslümanlar þimdi alýrý uçlarla, yanisolcularla, iþbirliði yapmamalýydý.Zaten yeterince sorunumuz vardý.Dolayýsýyla kendimizi diðer marjinalgrup-larla yanyana getirmemeliydik.

Onlara evet biliyorum geçerli poli-tik bakýþ açýsýndan biz marjinaliz,solda marjinal ama fikirlerimiz marji-nal deðil dedim. Bizim barýþ vesosyal adalete dayalý deðerlerimizinsanlarýn çoðunluðunun fikirleridirve insanlarý bu deðerlerin etrafýndabirleþtirebiliriz.

Ve zaten bütün ilkelere dayalý poli-tik tutumlar daha geniþ bir destekkazanmadan önce marjinal olarakbaþlar.

Bush’un savaþý Afganistan’a saldýrýplanlarý yapýlýrken baþladý. O vakitçok marjinaldik. Bizim o zamankitutumumuz çok da popüler deðildi.Ama iþte o zamanki ilkeli tutumumu-zla dev bir küresel hareketin temel-lerini attýk.

Güçlü toplumsal hareketler ve poli-tik alternatifler inþa ederken sorunbizi neyin birleþtirdiðini hiçbirzaman unutmamaktýr ve sanýrýmFransýz solunda Cassen gibileri butemel konuda kör olmuþ durum-dalar. Bütün Avrupa’da hareketimizeðer sol Müslümanlarla nasýl iþbir-liði yapabileceðini kavrarsa o kadargüçlü olur. Sanýrým biz Ýngiltere’debu konuda baþkalarýnýn öðrenebile-ceði bazý adýmlar attýk.

Ne yazýk ki Fransa’nýn bu konudakihatalarý onlarýn savaþ karþýtýhareketlerinin Ýngiltere, Ýspanya,Ýtalya ya da Yunanistan düzeyineulaþmasýna engel oldu.

Fransa’nýn asker göndermemesininonlarý etkilediði tartýþmasýna isealdýrmýyorum çünkü Yunanistan’daasker göndermedi ama Avrupa’nýnen etkileyici hareketlerinden birisinioluþturuyorlar. Fransýz solu için enönemli sorunlardan birisiMüslümanlarla ilkeli bir ittifakyapacak politik netliðe sahip olma-malarýdýr.

Müslümanlarla konuþurken onlarýsürüklemem gerektiðini biliyorum.Bunu yapabilmek için insanlarlaolduklarý yerden baþlamalýsýnýz.Yani kendilerini iliþkilendirebilecek-

leri ve benim de kendimi iliþkilendi-rebileceðim bir paradigmadanbaþlamak gerekiyor. Bu Kuranteevsirlerine girmektir. Peygamberinyaþamýna, adalet ve dayanýþmaya,girmektir çünkü hepsi orada. Bütünideolojilerde olduðu gibi birçokanlayýþ ve yorum var ve benimanladýðým kadarýyla bu solda daböyle.

Ýnancýmda adalet için mücadeleetmek benim için merkezi ve bubenim daha geniþ politik konularagirmeme neden oluyor. Kuran-ý dahaçok okudukça bir Müslüman olarakbunu yapmam gerektiðini daha çokanlýyorum.

Bir Müslüman olarak benim içinMüslüman olmayanlarla birlikteçalýþmak benim ilkelerimden birözveri deðil. Ýster ailemizde olsun,ister topluluðumuzda ya da bütüntoplumda olsun, en önemli ayýrdedi-ci çizgi, baskýya karþý çýkmaktýr. Yabaskýya karþýsýnýz ya da onun yanýn-dasýnýz.

Kendilerini saf Müslüman olarakgörenlerin ataeistlerle çalýþamayaýzdemeleri ile solda kendilerini saflaikler olarak gören ve biz inanan-larýn kendilerini kirlettiðini düþünen-lerin ortak yaný çok fazla. Dolayýsýyladogmatiz olmanýn sadece dineinananlarýn tutumu olmadýðýnýdüþünüyorum.

Eðer kafamýza bu engellerikoyarsak eðer bu saf olmaideoloji-lerine kapýlýrsak temel noktayý göz-den kaçýrýrýz. Çünkü, tam þimdi, yeniliberal politikalarýn tam merkezindeMüslümanlara saldýrý yatýyor veÝslam korkusu bu saldýrýyý meþru-laþtýrýyor.

Bu gerçeði reddedemeyiz.Dolayýsýyla eðer sol þimdi bu kapanayakalanýrsa ve laik olmayan insan-larla çalýþabilirmiyiz diye sorgularsa,çünkü zaten þu anda ezilenler onlar,kaybeder. Eðer hareketimizin güçlüolmasýný istiyorsak ve þimdi düþ-mana karþý mümkün olan en büyükgücü toplamak istiyorsak, bununiçin bizi birleþtirici bir temele ihtiy-acýmýz var. Bu dine inananlarýn,inanmayanlarýn net bir politik plat-form üzerinde birlikte hareketetmelerini gerektirir. Burada “hepberaber elele tutuþalým” yaklaþýmýiçinde deðilim.

Dolayýsýyla þimdi, ateistlerle,sosyalist aktivistlerle kendiMüslüman kardeþlerimden daha çokortak noktam olduðuna inanýyorum.Ama bu benim için bir ödün, uzlaþ-ma deðil, bu benim için benimanladýðým anlamda Ýslami adalet

anlayýþýnýn sonucu-dur. Ýstersenizbuna sosyalist enternasyonalizmdeyin, ben Ýslami kardeþlik diyorum,dünyanýn her yanýndaki ezilenlerlebirlikte çalýþmamýz anlamýna geldiðisürece aldýrmam.

Ve biliyorsunuz, ben buradakalkýp “baþka bir dünya mümkün”dediðimde sadece cennetten bah-setmiyorum burada önümüzdeduran dünyayý da kast ediyorum.

Respect’in kurucularýndan birisiolduðunu gurula söylüyorum, ve buçok ilginç bir deney. Nereye gide-ceðini bilmiyordum ama böylebirþey yapmamýz gerekiðinihissediyordum.

Sendikacýlarla, çevre için mücadeleedenlerle, çalýþan insanlarýn haklarýiçin ayaða kalkanlarla, aralýksýz birbiçimde savaþa karþý kampanyayapanlarla Muhafazakâr Parti’deveya Ýþçi Partisi hükümetinde veyaLiberaller arasýnda benim adýmakonuþanlardan çok daha fazla ortakyaným olduðunu biliyorum.

Ýþte bu Respect’in dayandýðý nok-tadýr. O yeni liberalizmin veemperyalizmin politikalarýna karþýbir alternatiftir. Açýk ki bu bizimortak yanýmýzdýr. kenara koyduðu-muz koyduklarýmýzý çok bilinçli birbiçimde kenara koyuyoruz.

Hissettiðim deney meyvesini verdi.Bu bazen bilinmeyene gitmek yarat-týðýmýz þeyin ne olduðunu tam bile-memek oluyor. Bütün bunlarýn nasýlgeliþeceðini söyleyemem. Ýdealsosyalist devlet þöyle, Ýslami devletböyle olur dolayýsýyla bu ikisi hiçbirzaman yanyana gelemez dolayýsýylaMüslümanlar ve sosyalistler birlikteçalýþmamalýdýr dememeliyiz. Bunundoðru bir yaklaþým olduðunu düþün-müyorum. Sanýrým açýk ve ilkeli birtutumla bilinmeyene doðru giderek,ortak yanlarýmýzý vurgulayarakgerçek bir politik ortaklýk yaratabilirve savaþ ve özelleþtirme politikalarý-na karþý gerçek bir alternatif oluþ-turabiliriz.

Bu bizim Respect’teki çalýþmatarzýmýz ve sanýrým önemli bir politikdeney oluþturuyoruz.

Kuran’dan bir alýntý ile bitirmekistiyorum: “Bu zengin ya da fakir,ailenizin aleyhine de olsa adalet içinayaða kalkýn”.

Ben buradan þunu anlýyorum: ken-diniz gibi olanlarla beraber olmakkolay olandýr. Gerçek sýnav sizdenfarklý olanlar ve ille de sizinle aynýþeylere inanmayanlar için ayaðakalkmaktýr. Ve size bir de Lenin’den1902’de yazdýðý bir yazýdan alýntýyapmak istiyorum: Ýnsanlar ücretartýþý için mücadele ettiklerind eiyisendilýlar olurlar ama Yahudileresaldýrýldýðýnda onlarýn yanýnda yeralýrlarsa gerçek sosyalistler olurlar.

Bizim dayanýþmamýz bizimgücümüzdür.

Teþekkür ederim

Ýslam ve solSelma Yakup Ýngiltere'de Respect'in

kurucularýndan ve savaþ karþýtý hareketiçindeki önde gelen Müslüman aktivistler-den. Son seçimlerde Respect partisindenaday oldu ve %27 oranýnda oy aldý.

Aþaðýda Selma Yakup'un bu seneTemmuz ayýnda Lopndra'da düzenlenenMarksizm toplantýlarýnda yaptýðý "Ýslam vesol" baþlýklý konuþmasýnýn geniþ bir özeti-ni bulacaksýnýz.

Page 11: Sosyalist İşçi 244

sayý: 244 sosyalist iþçi 15

AAþþaaððýýddaannssoossyyaalliizzmm

-Kapitalist toplumda tümzenginliklerin yaratýcýsý iþçisýnýfýdýr. Yeni bir toplum, iþçisýnýfýnýn üretim araçlarýnakolektif olarak el koyup üreti-mi ve daðýtýmý kontroletmesiyle mümkündür.

RReeffoorrmm ddeeððiill,,ddeevvrriimm

-Ýçinde yaþadýðýmýz sistemreformlarla köklü bir þekildedeðiþtirilemez, düzeltilemez.

-Bu düzenin kurumlarý iþçisýnýfý tarafýndan ele geçirilipkullanýlamaz. Kapitalistdevletin tüm kurumlarý iþçisýnýfýna karþý sermaye sahip-lerini, egemen sýnýfý korumakiçin oluþturulmuþtur.

-Ýþçi sýnýfýna, iþçi konsey-lerinin ve iþçi milislerininüzerinde yükselen tamamenfarklý bir devlet gereklidir.

-Bu sistemi sadece iþçisýnýfýnýn yýðýnsal eylemidevirebilir.

-Sosyalizm için mücadeledünya çapýnda bir mücade-lenin parçasýdýr. Sosyalistlerbaþka ülkelerin iþçileri iledaima dayanýþma içindedir.

-Sosyalistler kadýnlarýn tambir sosyal, ekonomik ve poli-tik eþitliðini savunur.

-Sosyalistler insanlarýn cin-

sel tercihlerinden dolayýaþaðýlanmalarýna ve baskýaltýna alýnmalarýna karþýçýkarlar.

EEnntteerrnnaassyyoonnaalliizzmm

-Sosyalistler, bir ülkeniniþçilerinin diðer ülkelerin iþçi-leri ile karþý karþýya gelme-sine neden olan her þeyekarþý çýkarlar.

-Sosyalistler ýrkçýlýða veemperya-lizme karþýdýrlar.Bütün halklarýn kendi kader-lerini tayin hakkýnýsavunurlar.

-Sosyalistler bütün haklýulusal kurtuluþ hareketlerinidesteklerler.

-Rusya deneyi göstermiþtirki, sosyalizm tek bir ülkedeizole olarak yaþayamaz.Rusya, Çin, Doðu Avrupa veKüba sosyalist deðil, devletkapita-listidir.

-Sosyalistler bu ülkelerdeiþçi sýnýfýnýn iktidardakibürokratik egemen sýnýfakarþý mücadelesini destekler.

DDeevvrriimmccii ppaarrttii

-Sosyalizmin gerçekleþe-bilmesi için, iþçi sýnýfýnýn enmilitan, en mücadeleci kesimidevrimci sosyalist bir partideörgütlenmelidir. Böylesi birparti iþçi sýnýfýnýn yýðýnsalörgütleri ve hareketi içindekiçalýþma ile inþa edilebilir.

-Sosyalistler pratik içindediðer iþçilere reformizmin iþçisýnýfýnýn çýkarlarýna aykýrýolduðunu kanýtlamalýdýr.

-Bu fikirlere katýlan herkesidevrimci bir sosyalist iþçi par-tisinin inþasý çalýþmasýnaomuz vermeye çaðýrýyoruz.

ssoossyyaalliisstt iiþþççiinnee ssaavvuunnuuyyoorr??

AAnnkkaarraaMithatpaþa Cd. No: 34/F, Kat: 4, No: 23 - Kýzýlay00553355 - 551144 1111 7733

KKaaddýýkkööyyNail Bey Sk. Ýbrahim Aðaoðlu Ýþhaný, No: 9-11, Kat: 3 -Bahariye - Kadýköy00553366 - 663377 8811 9999

BBeeyyooððlluuÝstiklal Cd. Büyükparmakkapý Sk. Hayat Apt. Kat: 4 - Beyoðlu00553366 - 225599 7733 6644

ÝÝzzmmiirr3. Beyler, Yaparsoy Ýþhaný, No: 31, Kat: 4, No: 403, Konak00553377 - 662244 4499 0088

Akhisar: 0544 - 515 62 59Bursa: 0535 - 422 39 65Denizli: 0543 - 476 27 88Ýzmit: Karabük: 0533 - 772 54 93Kütahya: 0544 - 515 62 59

DSÝP BÜROLARI

Ayrýntýlý bilgi için: 0536 - 335 10 19

ISSN 1300-4026 Uluslararasý Tanýtým ve Yayýncýlýk Ltd. Þti.

Sahibi: Özden Dönmez Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:

Volkan Akyýldýrým Adres: Ýstiklal Cad.,Büyükparmakkapý

Sok., 8/10, Beyoðlu/Ýstanbul Baský: Yön Matbaasý

Yerel süreli yayýn, iki haftada bir yayýnlanýr

[email protected]

3 Aralýk çaðrýsýný duyar duymazkampanyayý baþlattýk. 45 kurum veçevreye hazýrladýðýmýz dosyayýulaþtýrdýk. 7 Ekim'de gerçek-leþtirdiðimiz ilk toplantýmýzdaAAnnkkaarraa KKüürreesseell IIssýýnnmmaa EEyylleemm GGüünnüüÇÇaallýýþþmmaa GGrruubbuu'nu kurduk.

Görüþtüðümüz hemen herkes küre-sel ýsýnmanýn bir mücadele alanýolduðu konusunda hem fikirdi. Birçok kurum ve kiþi küresel ýsýnmahakkýnda zaten bir þeyler yapmayabaþlamýþtý. Bu durum kampanyayýoldukça geniþ tabanlý bir temelde inþaetmeye baþlamamýzý saðladý.

Çalýþma Grubu'na katýlan ya dadestek veren belli baþlý kurum veçevreleri saymak gerekirse: Çevre,Jeoloji, Metalurji, Makine YeniþehirÞube Öðrenci ve Sanayi Komisyonlarý,Ziraat mühendisleri odalarý, TarýmOrkam-Sen, TAR-VAK (çiftçi

sendikalarý), Yeþiller, Ekoloji Kolektifive Cebeci Barýþ ve Adalet Topluluðu.Bu kadar geniþ bir kesimin 3 Aralýk'ýtartýþmak için bir araya gelmesicesaret vericiydi.

Þunu hemen vurgulamak gerek: 3Aralýk kampanyasý esas olarak birey-sel katýlýma ve aktivizme dayanmak-tadýr. Ankara'daki Çalýþma Grubu birçok aktivistin bireysel katýlýmý veinisiyatifi ile ayakta duruyor.

3 Aralýk çaðrýsý en çok TMMOBörgütlerinde ve üniversitelerdetaraftar kazandý. DTCF, Ýletiþim veHukuk Fakülteleri, ODTÜ ve GaziÜniversitesi'nden onlarca aktivist ilkbaþtan itibaren kampanyayý örgütlem-eye baþladý.

3 Aralýk'ta Ankara'da yürüyüþ vemiting yapacaðýz. 3 Aralýk'a kadarsa:

- Sokak masasý: Mimarlar Odasýönünde her gün 14.00 - 17.30 arasý

broþür daðýtýp, küresel çaðrý metnineimza topluyoruz.

- Her Cumartesi 13.00 - 14.00 saatleriarasýnda bir kafede "Cemre" filminigösteriyor, ardýndan tartýþýyoruz.

- Her Çarþamba saat 19.00'daaktivistler toplanýyor.

- Üniversitelerde masa açýyoruz.Kasým ayý boyunca "Havadan SudanKonuþuyoruz" baþlýklý tartýþmatoplantýlarýný düzenleyeceðiz.

- TMMOB, KESK ve diðerörgütlerde "Cemre" filminin gösterim-ini yapmak için giriþimlerde bulunuy-oruz.

Aktivistler sokak faaliyetiyle moralkazanýyor. Herkes küresel ýsýnmayý þuya da bu yanýyla tartýþýyor. Ýnsanlarahem bir mücadele platformu yarat-mak, hem de çözümü gösterebilmekönemli.

ÝÝlleettiiþþiimm iiççiinn:: ((00555555 770055 2299 4444))

Ýstanbul, Ankara ve Ýzmir’’densonra Bursa'da da 3 Aralýk KüreselEylem Günü Çalýþma Grubu’nu kur-duk.

Gruba þimdilik Doðader, ZiraatMühendisleri Odasý, TMMOB, YerelGündem 21, Uyanarock Giriþimi veEkoder destek verdiler.

Önümüzdeki günlerde birçok yerde

masa açýp, diðer kitle örgütleriyle veilgili bireylerle görüþüp çalýþmagrubunu geniþletmeye çalýþýcaðýz.

12 Kasým Cumartesi günü Cemrefilminin gösterimi ve küresel ýsýn-mayla ilgili bir söyleþi düzenlenecek.

3 Aralýk günü kitlesel bir basýnaçýklamasýnýn yanýsýra panel vekonser de örgütlemeyi düþünüyoruz.

Sadece kâr amacý güdüp çevreyihiçe sayanlara, sermayenin cýkarlarýiçin Kyoto protokolünü imzala-mayanlara, petrol için dünyamýzý veinsanlarý katledenlere karþý 3Aralýk'ta hep birlikte hepbir aðýzdanbaðýralým. ““BBuu ddüünnyyaa bbiizziimm vvee oonnuukkiimmsseenniinn kkeennddii ççýýkkaarrllaarrýý iiççiinnmmaahhvveettmmeessiinnee iizziinn vveerrmmeeyyeecceeððiizz..””

KKüürreesseell ÝÝkklliimm DDeeððiiþþiimmiiDinyar GodrejMetis Yayýnlarý- AntiKapitalist Hareket ÝçinKýlavuzlar-4140 sayfa

Küresel ýsýnmanýnneredeyse her gün çeþitliolaylar ile gündeme geliy-or. Yazýn maruz kaldýðýmýzsýcak dalgalarý, buzullarýnerimesi, son derece yýkýcýolan kasýrgalar ve daha birçok olay...

Ýklim deðiþiminin can-lýlarýn yaþamýný tehdit ederboyuta ulaþtýðýný, bir çokyaþam türünün yok olmatehlikesi ile karþý karþýya

olduðunu biliyoruz.Gözümüzün önündegerçekten hýzlý geliþmeleryaþanýyor.

Ýnsan faaliyetlerininyarattýðý tahribat etrafýnda

bir çok tartýþma var. Bubroþür bu tartýþmalaraadým atmak açýsýndan sonderece yararlý.

Sanayileþme ile birliktesistemin temel enerji ihtiy-acýný karþýlayan fosil yakýt-larýn kullanýmý, geçtiðimizyýllar boyunca yarattýðýtahribat ; önümüzdeki yýl-larda yaþamak zorundakalacaðýmýz iklim koþul-larý. Fosil yakýtlar dýþýndaalternatif enerji kaynaklarýkullanmak mümkün mü?Broþürde daha pek çoktartýþmaya ve soruya dairveriler yer alýyor.

Bütün bu tartýþmalariçerisinde en önemli nokta

ise Dünya iklimi konusun-da yürütülen mücadeleninsiyasi bir mücadeleolduðu.

Çözümün ancakDünya'da siyasi gücüelinde bulunduranlarakarþý yürütülecek bütünselbir sürecin parçasý olabile-ceði.

3 Aralýk'ta bütün dünya"ABD ve Avusturya KyotoProtokolü'nü imzala"talebiyle sokaða çýkacak.Öncesi ve sonrasýndayürütülecek kampanyaaçýsýndan da ihtiyaç olanbilgiler Küresel ÝklimDeðiþmi kitabýndan saðlan-abilir.

KKüürreesseellýýssýýnnmmaayyaa kkaarrþþýýnnee yyaappaabbiilliirriimm??

Eðer bulunduðunuz þehirde 3 Aralýk kampanyasýyoksa bu kampanyaya hemen katýlabilecek kurum,çevre ya da kiþilere ulaþýp bir toplantý yapabilirsiniz.Bu toplantýda kampanyanýn planlamasýný yapýp, birlik-te harekete geçebilirsiniz.

Kendi çalýþtýðýnýz, okuduðunuz ya da yaþadýðýnýzyerde, çevrenizdekilerle küresel iklim deðiþikleri veküresel ýsýnmanýn ne anlama geldiðini tartýþa-bilirsiniz.Tartýþma ve tanýþma toplantýlarý bunun içiniyi bir araç.

Eðer "ben bu konuyu iyi bilmiyorum, baþkalarýnýnasýl ikna edeceðim" diyorsanýz hemen þu kitabý

okuyun: "Küresel Ýklim Deðiþimi-Dinyar Godrej-Metisyay."

Bir sendikada, kafede ya da evde "Cemre" filminigösterebilirsiniz.

Bu sayfada bulunan küresel çaðrý metniyle kam-panyayý tanýtabilir ve yeni aktivistler kazanabilirsiniz.Metni imzalattýklarýnýzdan mutlaka bir telefon ya da e-posta almayý unutmayýn.

Aktivist iletiþim listesi hazýrlamak iþinizi kolay-laþtýracaktýr. Listede bulunan kiþilere telefon, e-postave sms yoluyla ulaþýp tüm etkinliklere çaðýrabilirsiniz.

Kampanya sokaða çýkarak büyür.Merkezi bir noktada masa açmak ve insanlarla bire

bir tartýþmak en iyi sokak faaliyetidir.Ýnsanlara ulaþmanýn tek bir yöntemi yok.

Konser düzenleyebilir ya da kendi yaratýcýlýðýnýzýkullanarak baþka tanýtým ve etkinlik biçimleri bula-bilirsiniz.

Kampanya sürekli yeni aktivistler kazanarak ve hergün yapýlarak büyür. O yüzden koþmaya baþlamak vehiç durmamak gerek!

3 Aralýk Uluslararasý Ýklim Protesto Günü

Ankara’da hýzla hazýrlanýyoruz

Bursa’da sokaða çýkacaðýz

Kampanya için yararlý bir kitapKÝTAP

Page 12: Sosyalist İşçi 244

2 sosyalist iþçi sayý: 244

ssoossyyaalliisstt iissccii SAYI: 244

10 Kasým 20051.000.000 TL

1 YTL

3 Aralýk 2005'te,Monteal'de KyotoProtokolü Toplantýsý (28Kasým-9 Aralýk 2005)sýrasýnda düzenlenecekolan uluslararasý eylemçaðrýsýný destekliyoruz.

Bu eylemler ABD veAvustralya'nýn KyotoProtokolü'nü imzalamasýnýtalep etmektedir. Eylemler,ayný zamanda tüm ülkelerinmümkün olduðu kadar hýzlýbir þekilde emisyonlarýazaltmasýný, petrol, doðal-gaz ve kömür gibi fosilyakýtlarýn kullanýmýndankaynaklanan sera gazlarýnýnetkin bir þekilde stabilizeedilerek, büyük bir tehdithaline dönüþen iklimdeðiþikliðinin engellen-mesini talep etmektedir.

Eylemler, KyotoProtokolü'ne taraf ülkelerintoplantýsýna paralel düzen-leniyor.

Bizler de Türkiye'de, bueylemlere katýlmak için

Küresel Isýnma Eylem GünüÇalýþma Grubu adý altýndabir araya geldik.

Bizler de 3 Aralýk'ta, yapa-bildiðimiz her þehirde güç-lerimizi birleþtirmek vegezegenimizin yüzyüzeolduðu bu felakete karþýsesimizi çýkartmak vekamuoyu oluþturmak içinmiting yapacaðýz.

Sloganýmýz,"ABD Kyoto'yu imzala-

Karbonsuz Türkiye!"Taleplerimiz þunlar:1. ABD ve Avustralya gibi

bugüne kadar imza ver-meyen ülkeler KyotoProtokolü'nü derhal imzala-malýdýr.

2. Türkiye sera gazý envan-terini acilen çýkartmalýdýr.

3. Kömür, petrol gibi fosilyakýta dayalý üretim veküresel ýsýnmanýn artmasý-na neden olan yatýrýmlarderhal iptal edilmeli vetemiz enerji tercih edilme-lidir.

Dünya küresel ýsýnmayakarþý ayaða kalkýyor

"ABD Kyoto'yu imzala - Karbonsuz Türkiye!"Ankara-Bursa-Diyarbakýr-Ýstanbul-Ýzmir’de

33 AArraallýýkk’’ttaa YYÜÜRRÜÜYYÜÜÞÞ vvee MMÝÝTTÝÝNNGGLLEERRAyrýntýlý bilgi için: 0536-8888 83 67