SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe...

8
27 MAYIS 2021 PERŞEMBE SAYI:2678 FİYATI: 1.00 TL www.yozgatcamlik.com İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ediniyor hem de meslek öğreniyor ESKi ESYALAR CAN BULUYOR Yozgat’ın Sorgun ilçesinde 2004 yılında iki aile arasında yaşanan kavga Talip İlbaş’ı ağabeyi ve babası ile birlikte parmaklıklar ardına uzun sayılabilecek bir mahkumiyete sürükledi. SANAT ÖĞRETİYOR İlbaş, tahliye olduktan sonra usta öğretici olarak başladığı işinde yüzlerce kursiyere sanat öğretiyor. Son olarak Sorgun Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kursta ev kadınlarına ahşap boyama ve yakma kursu veren İlbaş, “Özellikle pandemi döneminde kadınlar hem sıkıntıdan kurtuluyor hem de meslek öğreniyor” dedi. 3'TE YiGiT ALP’E ‘NEFES’ OLALIM Yozgat Şefaatlili hemşerimiz Emre Avşar’ın SMA hastası minik oğlu Yiğit Alp için yardım kampanyaları devam ediyor. Geçtiğimiz haftalarda minik Yiğit Alp için dedesi Şükrü Avşar tarafından kermes açılmış, çeşitli ürünler satılarak destek bulunmaya çalışılmıştı. Dede Şükrü Avşar ve teyze Beyda Özcan tarafından bu kez de Lise Caddesi’nde çeşitli ürünlerinin satışının yapıldığı stant açıldı. >>> 3. SAYFADA STANT AÇILDI KENDiSiNi ANTALYA’DA ZANNEDEN KiRAZ AĞACI Bozok Yaylası’nın her bir tarafı ayrı bir güzellik, ayrı bir bereket yuvası. Bu güzelliklerden bir tanesi de Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Çamlık TV kameralarına yansıdı. Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Abdullah Çakır’a ait olan bahçede kızaran kiraz ağacı görenleri şaşırtıyor. Aynı bahçe içerisinde bulunan kiraz ağaçlarında meyveler olgunlaşmazken, tek bir kiraz ağacının meyvelerinin olgunlaşması şaşkınlığa neden oluyor. Çakır, “Böyle bir şey ilk defa başıma geliyor. Bahçemde 40-50 tane kiraz ağacı var. Hepsine bakabilirsiniz meyveleri daha yeşil yeşil duruyor. Sadece bu ağaç bu sene kızardı" dedi. >> 5'TE İl Başkanı Yusuf Başer: “BÜYÜK BİR İHANETTİR” AK Parti İl Başkanı Yusuf Başer, 27 Mayıs darbesinin yıl dönümünde bir mesaj yayınladı. Başer, 27 Mayıs darbesinin Türk Milletine, demokrasiye, özgürlüğe ve milletin geleceğine yapılan büyük bir ihanet olduğunu söyledi. Başer şöyle konuştu: “27 Mayıs Ülkemizin ve milletimizin hem zihninde hem sinesinde derin yaralar açan darbedir" diye konuştu. >> 3'TE BOZOK TIP'DA İLK KEZ UYGULANDI KALiTELi SAĞLIK HiZMETi SUNUYOR Modern tıbbın bütün imkânları kullanılarak bölge halkına kaliteli sağlık hizmeti sunmayı amaçlayan YOBÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde başarılı cerrahi operasyonlara bir yenisi daha eklendi. Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde ilk kez mesane büyütme ameliyatı başarı ile yapıldı. >> 5'TE ÇiFTÇiYE KURAKLIĞI SORDUK Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzına tutmaya devam ediyoruz. Bu kez mikrofonumuzu Şefaatli halkına uzattık. Özellikle hasat mevsimi yaklaşırken mevsimsel yağışların olmaması nedeniyle çiftçi kuraklıkla baş başa. Kimi çiftçiler ekinlerini sulayacak su bulamazken, bazı çiftçilerin ürünleri ise kuraklık nedeniyle yandı. >>> 4'TE K i CK BOKSCULAR TÜRK i YE ŞAMP i YONASINA HAZIRLANIYOR Kick Boks Türkiye Şampiyonası 1 Temmuz Perşembe günü Gaziantep’de yapılacak. Şampiyonaya Yozgat’tan 15 sporcu katılacak. Yozgat’ta, Sarıkaya’da ve Akdağmadeni’nde Kick Boks takımları oluşturuldu. Sporcular Antrenörler Yunus Avcı ve Mustafa Zararsız yönetiminde Türkiye Şampiyonası hazırlıklarını sürdürüyor. Kick Boks İl Temsilcisi Yunus Avcı, Türkiye Şampiyonasında Yozgat’ı en iyi şekilde temsil edeceklerini söyledi. SPOR DA

Transcript of SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe...

Page 1: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE SAYI:2678 FİYATI: 1.00 TL www.yozgatcamlik.com

BODRUM'DAN SONRA ŞİMDİ YOZGAT'TA

SATIŞ - TEKNİK SERVİS YEDEK PARÇA PROJE

KROM RAF - KROM DOLAP - YEDEK PARÇA PROJE - BULAŞIKHANE EKİPMANLARI - TEL RAFLAR

BAR EKİPMANLARI - PİŞİRME ÜRÜNLERİ - DETERJAN POMPALARI - WAFFLE MAKİNESİ - IZGARA

ÇAY MAKİNESİ - PORTAKAL SIKMA - BULAŞIK MAKİNESİ - FIRIN - OCAK - BAR BLENDER - FRİTÖZ

DOLAP - DÖNER OCAĞI - SALAMANDER - TOST MAKİNESİ - ÇAY MAKİNESİ - EKMEK KIZARTMA

PORTAKAL SIKMA - AYRAN MAKİNESİ - SALEP VE SICAK ÇİKOLATA MAKİNESİ - SU SEBİLİ

HAMUR YOĞURMA - KIYMA MAKİNESİ - SEBZE DOĞRAMA - KUMPİR MAKİNESİ - MİKRODALGA

Merkez:Bodrum / Muğla

ENDÜSTRİYEL MUTFAK EKİPMANLARI & SOĞUTMA VE ISITMA SİSTEMLERİ

Şube: Yozgat / Merkez

0541 388 70 07

Taşköprü Mh. Şeyhzade Cd. Çamlık Sitesi C Blok (Eski hastane yolu)Şeyh Ahmet Efendi Camii Karşısı YOZGAT/MERKEZ

YOZGAT’TAKİ KİTAP-KIRTASİYE MARKETİNİZ ÖĞRETMEN KIRTASİYE(0354) 212 29 99 - (0505) 254 72 59Medrese Mah.Lise Cad. No:12 (Yer Altında) YOZGAT

İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ediniyor hem de meslek öğreniyor

ESKi ESYALAR CAN BULUYOR Yozgat’ın Sorgun ilçesinde 2004 yılında iki aile arasında yaşanan

kavga Talip İlbaş’ı ağabeyi ve babası ile birlikte parmaklıklar ardına uzun sayılabilecek bir mahkumiyete sürükledi.

SANAT ÖĞRETİYOR İlbaş, tahliye olduktan sonra usta öğretici olarak başladığı işinde yüzlerce kursiyere sanat öğretiyor. Son olarak Sorgun Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kursta ev kadınlarına ahşap boyama ve yakma kursu veren İlbaş, “Özellikle pandemi döneminde kadınlar hem sıkıntıdan kurtuluyor hem de meslek öğreniyor” dedi. 3'TE

YiGiT ALP’E ‘NEFES’ OLALIM Yozgat Şefaatlili hemşerimiz Emre Avşar’ın SMA hastası minik oğlu Yiğit Alp için yardım kampanyaları devam ediyor.

Geçtiğimiz haftalarda minik Yiğit Alp için dedesi Şükrü Avşar tarafından kermes açılmış, çeşitli ürünler satılarak destek bulunmaya çalışılmıştı. Dede Şükrü Avşar ve teyze Beyda Özcan tarafından bu kez de Lise Caddesi’nde çeşitli ürünlerinin satışının yapıldığı stant açıldı. >>> 3. SAYFADA

STANT AÇILDI

KENDiSiNi ANTALYA’DA ZANNEDEN KiRAZ AĞACI

Bozok Yaylası’nın her bir tarafı ayrı bir güzellik, ayrı bir bereket yuvası. Bu güzelliklerden bir tanesi de Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Çamlık TV kameralarına yansıdı. Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Abdullah Çakır’a ait olan bahçede kızaran kiraz ağacı görenleri şaşırtıyor. Aynı bahçe içerisinde bulunan kiraz

ağaçlarında meyveler olgunlaşmazken, tek bir kiraz ağacının meyvelerinin olgunlaşması şaşkınlığa neden oluyor. Çakır, “Böyle bir şey ilk defa başıma geliyor. Bahçemde 40-50 tane kiraz ağacı var. Hepsine bakabilirsiniz meyveleri daha yeşil yeşil duruyor. Sadece bu ağaç bu sene kızardı" dedi. >> 5'TE

İl Başkanı Yusuf Başer:

“BÜYÜK BİR İHANETTİR” AK Parti İl Başkanı Yusuf

Başer, 27 Mayıs darbesinin yıl dönümünde bir mesaj yayınladı.

Başer, 27 Mayıs darbesinin Türk Milletine, demokrasiye, özgürlüğe ve milletin geleceğine yapılan büyük bir ihanet

olduğunu söyledi. Başer şöyle konuştu: “27 Mayıs Ülkemizin ve milletimizin hem zihninde hem sinesinde derin yaralar açan darbedir" diye konuştu. >> 3'TE

BOZOK TIP'DA İLK KEZ UYGULANDI

KALiTELi SAĞLIK HiZMETi SUNUYOR

Modern tıbbın bütün imkânları kullanılarak bölge halkına kaliteli sağlık hizmeti sunmayı amaçlayan YOBÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde

başarılı cerrahi operasyonlara bir yenisi daha eklendi. Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde ilk kez mesane büyütme ameliyatı başarı ile yapıldı. >> 5'TE

ÇiFTÇiYE KURAKLIĞI SORDUK

Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzına tutmaya devam ediyoruz. Bu kez mikrofonumuzu Şefaatli halkına uzattık. Özellikle hasat mevsimi yaklaşırken mevsimsel yağışların olmaması nedeniyle çiftçi kuraklıkla baş başa. Kimi çiftçiler ekinlerini sulayacak su bulamazken, bazı çiftçilerin ürünleri ise kuraklık nedeniyle yandı. >>> 4'TE

KiCK BOKSCULAR TÜRKiYEŞAMPiYONASINA HAZIRLANIYOR

Kick Boks Türkiye Şampiyonası 1 Temmuz Perşembe günü Gaziantep’de yapılacak. Şampiyonaya Yozgat’tan 15 sporcu katılacak. Yozgat’ta, Sarıkaya’da ve Akdağmadeni’nde Kick Boks takımları oluşturuldu. Sporcular Antrenörler Yunus Avcı ve Mustafa Zararsız yönetiminde Türkiye Şampiyonası hazırlıklarını sürdürüyor.

Kick Boks İl Temsilcisi Yunus Avcı, Türkiye Şampiyonasında Yozgat’ı en iyi şekilde temsil edeceklerini söyledi. SPOR DA

Page 2: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBEGÜNCEL

AHMETSARGIN

YEREL GÜNLÜK SİYASİ GAZETE İLK ÇIKIŞ TARİHİ 03 MAYIS 2012

Zafer ÖZIŞIK

Tarık YILMAZ

Kadir GÖRGÜLÜ

Murat KARATEKİN(İnternet Editörü)

A. Nohutlu Mah. Yzb. Bahattin Çokdeğerli Cad. Zafer İş Merkezi Kat:5 No: 9 YOZGAT

TEL: 0354 217 02 66 - 0505 610 5829www.yozgatcamlik.com

[email protected]

Arslan Güneydoğu Gazetecilik,Matbacılık ve Kağıtçılık A.Ş.

Saray Osmangaiz Mah. Sütçüimam Sok.No: 33 Pursaklar/ANKARA

0312 419 20 03

Eda DEMİREL

Yozgat Çamlık Gazetesi Basın Konseyi üyesidir.

SAHiBi

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

SAYFA SEKRETERİ

YÖNETİM BASIM YERİ

MUHABİRLER

Sulu Tarıma Geçmek Şart Diyoruz!

Yozgat bir tarım memleketi. Tarım, ziraat, hayvancılık Yozgat’ın ekonomik değerleri. Yozgat’ın kalkınmasını, gelişme-sini istiyorsak tarımını, ziraatını, hayvancılığı ve termal kaynaklarını desteklemek, geliştir-mek ve değerlendir-mek zorundayız.

Yozgat’ın yeraltı ve yer üstü zengin kay-nakları ilin gelişimi için yeterli. Biz bu kaynak-ları geliştirip destek-lemek durumundayız.

Termal kaynaklarımız yıllarca boşu boşuna aktı. Termal turizmde mesafe alan iller var. Termal kaynaklarının geliştirilmesi gerekir diyoruz.

Termal kaynakları-mızın değerlendirilmesi ve turizme kazandırıl-ması konusunda henüz ciddi bir mesafe ala-madık; İnşallah alırız.

Yozgat’ın öne çıkan ekonomik değerleri nedir? Tarım, ziraat ve hayvancılık. Zira-atin geliştirilmesini de yavaştan alıyoruz. Hayvancılık teşvik gör-dü ama, yeterli olma-dığı için hayvancılığı da tam anlamda eskisi gibi canlandıramadık. Geriye ne kaldı tarımın geliştirilmesi ve teşvik edilmesi.

Tarımda devletin desteği, teşviki var. Ancak bunu tarıma

yansıtamıyoruz. Hazır parayı alıp harcamak çiftçinin kolayına geli-yor. Oysa bunun üre-tim alanında kullanıl-ması gerekir. Çoğunuz biliyorsu-nuz, bir Gelingüllü Ba-rajımız var. Sulu tarım için de oldukça önemli ama çok iyi biliyorum ki, Gelingüllü Barajı’n-dan sulanması gereken Yerköy ve Sekil Ovası halen yeterince istifa-de edemiyor. Yerköy Sekili Ovası’nın ne denli verimli bir arazi-ye sahip olduğunu her-kes biliyor. Ama halen sulu tarıma geçebilmiş değil Yerköylü üretici-ler. Evet meşhur söz, “Su akıyor, üreticimiz bakıyor”

Aydıncık, Kazan-kaya, Çekerek, Do-ğankent, Saraykent, Sarıkaya, Boğazlı-yan, Şefaatli, Yerköy

arazilerini düşünün mükemmel bir tarım arazisi buralar. Tek sı-kıntımız nedir? Yaygın bir şekilde sulu tarıma geçememiş olmamız. “Boşa akan sularımız kalmamalı!” diyoruz: Yozgat gibi tarım-zi-raat ve hayvancılık memleketi olan bir ilin geri kalması bizim ilgisiz kalışımızdandır dersek heralde yanlış bir ifade etmemiş olu-ruz ne dersiniz?

Köylü sitem ediyor. “Ürünümüz para et-miyor!” diyor. Köylü-müz haklı, yetiştirdiği ürünü para etmiyor. Tohum pahalı, mazot pahalı, gübre pahalı, ilaç pahalı, emek para etmiyor. Köylü mahsul eker mi? Para etme-yen geçimini sağlaya-madığı üretimin peşine düşer mi?

Yani ürünün de-

ğerlendirilmesi, para etmesi için de devletin tedbir alması gereki-yor. Mahsul ofislerini geliştirip zenginleştir-mek, soğuk hava de-polarını kurmak, ürü-nü dış ülkelere ihraç etmek için Pazar ağını kurmak devletin görevi olmalı deriz.

Üretici teşvik edil-meli derken bunları kastediyoruz. Tarım Müdürlüklerinin, Tarım Kooperatiflerinin her konuda çiftçiye, üre-ticiye destek olması, yardımcı olması gere-kir diyoruz.Ziraat mü-hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı!

Şunu ifade etmeli-yiz ki: Yozgat’ta tarım gelişebilir. Sulu ta-rımla çiftçimizin yüzü güler ve kazancı da bollaşır. Sulu tarıma

müsait arazilerimiz çok. Barajlarla, sulama kanallarıyla çevredeki mevcut suların değer-lendirilmesiyle Yozgat ekonomisini canlandır-mak zorundayız. Bu iş-sizliğin de çözümü için önemli bir konudur.” Köye dönüş diyorlar!” adına; evet köye dö-nüş şart!...

Çekerek Irmağı, Delice Irmağı, Gelin-güllü Barajı, yapımı tamamlanan Süreyya-bey Barajı, Yozgat ve çevresini rahatça sula-yabilecek konumdadır. Sularımız kışın bol, sürekli akıyor, bu sula-rı değerlendirdiğimizde sulu tarıma geçmeyen köyümüz kalmaz. Bi-raz devlet desteği, bi-raz da vatandaşımızın bilinçlendirilmesi çok şeyi çözecektir. Siyasilerimiz, sivil toplum örgütlerimiz,

belediyelerimiz, kay-makamlıklarımız, vali-liğimiz üzerine düşeni yaptığında Yozgat’ın ufku açılacak, gelir seviyesi de yüksele-cektir. Bir; insanların bencillikten kurtulması gerekir. İki, yeraltı ve yerüstü değerlerimizin faaliyete geçirilmesi de şarttır.

“Biz varız ya!” di-yenler varsa, ben de “Arkadaş o zaman bu-yur Yozgat için gereği-ni yap!” derim. Sizce de haklı değil miyim? “Yozgat var Yozgat’ın sahibi de var!” diyor-san buyur arkadaş; eşini, dostunu, çevre-ni, yarenini korumayı bırak Yozgat ve Yoz-gatlı için çalış, seni ayakta alkışlayalım!..Köylü de kazansın, üretici de kazansın, memleket de kazan-sın...

THF Kadınlar Birinci Ligi’nde mücadele eden temsilicimiz Yozgat Aile ve Sosyal Politikalar Gençlikspor takımı oyuncuları eski bir hentbolcu olan Komando Uzman Çavuş Gökhan Peker’i şehit edilişinin 4’üncü yılında kabri başında andı.

Yozgat Şehitliği’ndeki kabrine giden Yozgat Aile ve Sosyal Politikalar Gençlikspor takımı oyuncuları Şehit Gökhan Peker’in annesi Atiye Peker’e başsağlığı dileğinde bulunduktan sonra kabrine karanfil bıraktıktan sonra dua okudular.

PERiLERDEN ŞEHiT'E VEFA

“YARALARI BİRLİKTE SARIYORUZ” Akdağmadeni İlçesi’nde 8 Mayıs’ta meydana

gelen fırtınadan zarar görenler için belediye tarafından nakdi destek sağlandı. Akdağmadeni Belediye Başkanı Nezih Yalçın, fırtına ve hortumdan bir çok kişinin aracının zarar gördüğünü belirterek, “Yaralarımızı birlikte saracağız.

Ekiplerimiz olay sonrasında hasar tespiti yaptı, çalışmalara başladı. Hasar tespit çalışmaları sonucunda Belediyemiz öz kaynaklarından karşılanmak üzere, araç

ve iş yerleri hasar gören vatandaşımıza ve esnaflarımıza nakdi yardım yapılmasına karar verildi” şeklinde konuştu.

BÜYÜK BİR AİLEYİZYaşanan felaket sonrasında en büyük

tesellinin herhangi bir yaralanma ve can kaybının olmaması olduğunu kaydeden Yalçın, “Daha sonrasında hızlı bir şekilde vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için girişimlerde bulunduk. Biz büyük bir aileyiz ve böylesine zor günlerde birbirimize her

zamankinden daha yakın olmamız gerekiyor. Akdağmadeni Belediyesi olarak

vatandaşlarımızın yaralarını sarmak, onların yanında olmak ve bir nebzede olsun karşılaştıkları zararı hafifletmek için nakdi destekte bulunacağız.

Mevla bizleri ve aziz milletimizi her türlü felaketten muhafaza eylesin. Akdağmadeni Belediyesi her zaman her şartta vatandaşının yanındadır” ifadelerini kullandı.

Eda DEMİREL

POLİSLİĞİ BIRAKTI, KÖYÜNDE KAZ ÇİFTLİĞİ KURDUHollanda’da polis memuruyken geçirdiği rahatsızlık nedeniyle

mesleğini bırakarak Türkiye’ye dönen Abdullah Çakır, kurduğu çiftlikte kaz, tavuk ve meyve üretimi yapıyor.

Hollanda’da polis memuru olarak görev yaparken geçirdiği rahatsızlık nedeniyle Türkiye’ye dönüş yapan Abdullah Çakır, Yozgat’ın Şefaatli ilçesinde 130 dönüm alana kurduğu çiftlikte başta kaz ve tavuk olmak üzere badem, ceviz üretmeye başladı.

Çiftliğinde 600’ü damızlık olmak üzere bin 500 kaz bulunan Çakır, bu sayıyı 5 bine çıkararak yurt dışına kaz ihraç etmek istiyor. Çakır, çiftlikte bulunan kazların her gün beslemesini ve bakımını da büyük bir özveri ile yapıyor.

Kazlara talebin fazla olduğunu ve Pazar sıkıntısı yaşamadığını anlatan Çakır, Kars’tan kaz satın almaya gelenlerin dahi olduğunu söyledi.

En büyük hedefinin yurt dışına kaz ihraç etmek olduğunu belirten Çakır, “Yurt dışından kesin dönüş yaptıktan sonra memleketimize biraz faydamız olsun diye burada bir çiftlik kurduk. Meyve, kaz, tavuk bunların üretimini yapıyorum burada. Şu an 600 adet damızlık kazım var, bine yakın da yavru kazlarım var. Bu sayıyı 5 bine çıkarmayı hedefliyorum. Türkiye genelinde toplu satıyoruz, çevreden vatandaşlar gelip alıyor, kaz elimizde kalmıyor. Kaz sektörü farklı, civciv satışı farklı, kesim satışı farklı. Örneğin Kars kazının adı var ama geçen sene 400 adet kazı Kars’a gönderdim. Sadece pişirmesi farklı olduğu için bizden kilosunu canlı olarak 24 liraya alıyorlar temizletip İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerde 300-400 liraya satıyorlar. Kaz yeni bir

sektör inşallah ilimizde üreten kişi sayısı artar, kesimhaneler yapılır. Yurt dışına da ülkemizden kaz gönderilir” dedi.

Kaz ve tavuk üretiminin yanı sıra meyvecilikle de uğraştığını anlatan Çakır, “Ceviz ve badem ağacı ağırlıklı olmak üzere 6 bine yakın meyve ağacım var. Bu sayıyı da artırıp alternatif ürünleri yetiştirmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Page 3: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE 27 MAYIS 2021 PERŞEMBE DAMLA ECZANESİ

HAVA

DUR

UMU

DÖVİ

Z & A

LTIN

DOLAREURO Çeyrek Altın

NÖBE

TÇİ E

CZAN

E

NAMA

Z VAK

İTLER

İ

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI03:25 05:12 12:43 16:38 20:03 21:43

Alış: 7,40Satış: 7,45

Alış: 8,81Satış: 8,87

Alış: 677,25 Satış: 716,00

SALIÇARŞAMBAPERŞEMBECUMA

22/624/7

26/1125/9

19/7Tekke Mah. Develik Cami Sok. 1 nolu Sağlık Ocağı Yanı No:8/21

TEL: 217 63 63

ÇAMLIK ECZANESİ

Yozgat’ta yatırımcı olmak

Mesleğe başladığım yıllar yalvarırcasına iş insanlarından mem-leketlerine de yatırım yapmalarını istiyor-dum.

Ne olacaktı sanki, Yozgatlı bir yatırımcı

servetinin küçük bö-lümü ile memleketine bir yatırım yapamaz mıydı?

Bir atölye dahi olsa mesele memlekette bir hareket, bereket ortamı doğsa fena mı olurdu!

Şehrimizin insanı aş, iş, asgari ücret bir kazanç için hayatının kumarını oynamasın. Kumar değil de nedir? Allah aşkına düşü-nün… Asgari ücretle bir ya-şam için İstanbul gibi ne idüğü belirsiz so-kaklardan tutacağınız karanlık odalı evlerde

bir yaşam…Sabahın kör karan-

lığında hayata baş-layıp, nefes almadan çalıştıktan sonra yine o karanlık da döndü-ğünüz karanlık evde bir yaşam.

İnsanları bile bile böylesine karanlık bir dünyaya mahkum eden aş, iş, ekmek mücadelesini kendi topraklarımızda, doğ-duğumuz diyarlarda verebilmek çok zor olmamalıydı.

Aslında her ya-tırımcıdan, Yozgatlı her iş insanından bu düşüncelerle talepte

bulundum, bulunmaya da devam ediyorum. Yıllar geçtikçe ya-tırımcının Yozgat’ı tercih etme sebeple-ri ve tercih etmeme sebeplerini daha net görmeye başladım.

Anladım ki, tek ba-şına duygularla hare-ket etmek, tek başına sadece vefa eksenin-de davette bulunmak çok da tesirli olmu-yor. Ticari hesaplar yapılır-ken, insanlar kazan-cını ve dahi ticarette rahat hareket edeceği ortamı arıyor.

Biz bu anlamda

yatırımcıya ne sunu-yoruz? Tek taraflı fedakarlık maalesef günümüzde olmuyor!

Yozgat’ta başta bürokrasi olmak üze-re, ticari faaliyetin gerçekleşmesi adına şartları büyük oranda sağlamak zorundayız.

Bu süreçte özellik-le siyaset ticarete ne kazandıracak, ne ka-zandırmalı!

Yozgat’ta belki de yıllarca siyaset-ticaret denklemini kuramadı-ğımızdan yatırım yel-pazesi gelişmedi.

Ticaret yalnız kaldı!

Tek kelime ile ya-tırımcıyı çok fazla sahiplenmedik. Dev-letin ciddi yatırımları hayat bulurken ticari faaliyette bulunan yatırımcıları bunun gerisinde ve gölgesin-de bıraktık.

Yatırımcısı yalnız kalan şehirlerde maa-lesef ot dahi bitmiyor! Yatırımcıyı tek başı-na fabrikalar, büyük atölyeler, bacası tüten işletmeler olarak gör-meyin. Yatırım ruhu toprağı işleyen çift-çiye de farklı ufuklar kazandırır.

Güven ortamı olu-

şur ve bunun adına topyekun kalkınma denir! Yıllar öncesinde dair yatırım denildiğinde aklıma gelen iki unsur var, “bürokrasi” ve “siyaset”.

Bu iki unsur kolay-laştırıcı olur ise şehir-ler kabuğunu kırar, onun ötesinde maa-lesef masa başında yapılan hesaplar yine masa başında kalır. Bizler Yozgat adına talepkar olmaya de-vam edeceğiz tüm mesele icra makam-larının kolaylaştırıcı olması.

TARIKYILMAZ

[email protected]

TARIKYILMAZ

[email protected]

YiGiT ALP’E ‘NEFES’ OLALIM Yozgat Şefaatlili hemşerimiz Emre Avşar’ın SMA hastası minik oğlu Yiğit Alp için yardım kampanyaları devam ediyor.

Geçtiğimiz haftalarda minik Yiğit Alp için dedesi Şükrü Avşar tarafından kermes açılmış, çeşitli ürünler satılarak destek bulunmaya çalışılmıştı. Dede Şükrü Avşar ve teyze Beyda Özcan tarafından bu kez de Lise Caddesi’nde çeşitli ürünlerinin satışının yapıldığı stant açıldı.

NEFES OLMAK İSTİYORUZ Teyze Beyda Özcan, yeğeni Yiğit Alp’e

nefes olmak için dedesi Şükrü Avşar ile birlikte stant kurduklarını ve destek topladıklarını söyledi. Yeğeni Yiğit Alp’in doğduktan 1 hafta sonra rahatsızlığının fark edildiğini anlatan Özcan, SMA hastalığının 2 yaşından önce yapılması gerektiğini ve yeğeninin çok kısa bir zamanının kaldığını söyledi.

HERKESTEN DESTEK BEKLİYORUZKampanyalarının valilik izinli olduğunu

anlatan Özcan, “Yeğenimizi tedavisine gönderebilmek için bağış kampanyası yürütmekteyiz. Kampanyamız valilik izinlidir ve yaklaşık 10 aydır devam etmektedir. Gerekli tutarın yüzde 53’ü tamamlandı, kalan yüzde 47 için memleketimizin, Yozgat’ın ve bir bebeğe nefes olmak isteyen herkesin desteğine ihtiyacımız var. Bu yolda bizi ve Yiğitalp’i yalnız bırakmamanız en büyük isteğimiz. Yiğitalp’e destek olmak isteyen Turkcell kullanıcıları varsa eğer büyük harflerle “NEFES” yazıp 3632’ye gönderdikleri takdirde 10 TL değerinde bağışta bulunabilirler. Yine valilik izinli Ziraat Bankası Hesabımıza @yigitalpecan Instagram adresinden ulaşabilirler. Bu yolda bizi gören duyan herkesin desteğiniz bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.

Eda DEMİREL

İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ediniyor hem de meslek öğreniyor

ESKi ESYALAR CAN BULUYOR Yozgat’ın Sorgun ilçesinde 2004 yılında iki aile arasında yaşanan

kavga Talip İlbaş’ı ağabeyi ve babası ile birlikte parmaklıklar ardına uzun sayılabilecek bir mahkumiyete sürükledi.

İlbaş, tahliye olduktan sonra usta öğretici olarak başladığı işinde yüzlerce kursiyere sanat öğretiyor.

Son olarak Sorgun Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kursta

ev kadınlarına ahşap boyama ve yakma kursu veren

İlbaş, “Özellikle pandemi döneminde kadınlar hem sıkıntıdan kurtuluyor hem de meslek öğreniyor”

dedi. MESLEK SAHİBİ OLUYORLARYaklaşık 2 ay önce başlayan kursta 25

kursiyerin eğitim gördüğünü kaydeden İlbaş, “Kursiyerlerimizin tamamı ev kadınlarından oluşuyor. Evde sıkılan, meslek öğrenmek isteyen, kendini geliştirmek isteyen kadınlar kurslarımıza katılarak meslek ediniyorlar. Daha önce kurslarımıza katılan ve eğitim alan arkadaşlarımız iş bulup çalışma imkanı oldu.

Hatta bu kursların ardından üniversite eğitimlerini bu yönde devam ettiren kursiyerlerimiz oldu. Hem hobi oluyor hem meslek oluyor” şeklinde konuştu.

İŞKUR DESTEKLİİlbaş, kursların İŞKUR destekli

olduğunu belirterek, “Kurslarımıza katılan kursiyerlerimize İŞKUR tarafından maddi destek de sağlanıyor. Kazanç da sağlanıyor. Kursiyerlerimiz evlerinde kullanmadıkları eski eşyalarını getirip burada dönüştürüyorlar, yeniden kullanılır hale getiriyorlar. Eğlenceli de bir iş aslında” ifadelerine yer verdi. Eda DEMİREL

İl Başkanı Yusuf Başer:

“BÜYÜK BİR İHANETTİR” AK Parti İl Başkanı Yusuf Başer, 27 Mayıs darbesinin yıl dönümünde bir mesaj yayınladı. Başer, 27 Mayıs darbesinin Türk Milletine, demokrasiye, özgürlüğe ve milletin geleceğine yapılan büyük bir ihanet olduğunu söyledi. Başer şöyle konuştu: “27 Mayıs Ülkemizin ve milletimizin hem zihninde hem sinesinde derin yaralar açan darbedir. Cumhuriyet döneminde gerçekleştirilen ilk darbe olma özelliği taşıyan 27 Mayıs; Türk milletine, demokrasiye, özgürlüğe ve milletin geleceğine yapılan büyük bir ihanettir. Başkan Başer;27 Mayıs Darbesi, Türk siyasetinin en büyük kırılma noktası olmakla birlikte tarihinin en kara lekesidir. Zira Türkiye Cumhuriyeti’nin merhum Başbakanı Adnan Menderes ve arkadaşları bu darbe girişimi ile şehit edilmiştir. Demokrasimize, ülkemize ve milletimize karşı yapılan 27 Mayıs Darbesi

de bugün yaşadığımız sancıların da temelini atmıştır. Yapılan tüm darbeler ve girişimleri baskıcı ve zorbacı bir tutum sergileyerek ülkemizi her anlamda geri bırakmıştır. 27 Mayıs başta olmak üzere tüm darbelerin izlerinin, baskı ve zorlamalarının ortadan kalkması yarınlarımızın selameti için büyük önem taşımaktadır. Yakın tarihimizde şahit olduğumuz 15 Temmuz darbe girişiminde bir kez daha anladık ki birlik ve beraberlik içerisinde kenetlendiğimizde özgürlüğümüzden taviz vermeyeceğimizi tüm cihana göstermiş olduk. Bilinmelidir ki Anadolu topraklarında bu aziz milletin hak, adalet, milli ve manevi değerlerine kasteden zihniyet her zaman

kaybetmiştir. Bu duygu ve düşüncelerle, türlü hakaretlere maruz kalarak idam edilen ezan ve

demokrasi şehidi merhum Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü

Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı rahmetle anıyor, böyle acıların bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum” Murat KARATEKİN

Page 4: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE

TÜRKİYE’NİN YOZGATLILARITürkülerin Efendisi: Yozgatlı Nida Tüfekçi -1

Gelenek, billur bir pınardır ve naz ma-kamının şehrâyînidir. Her ânı, “kendi gök-kubbemiz altında bir bayram saati” hazzı ve safiyeti içinde id-rak için, “sînesi saf olan ehl-i dilin,” ya-şama sevincini her dem taze tutması, ruh akınları ile muhteşem fütuhatlar peşinde mesai sarfetmesi ve mağfiret iklimlerinde oluş sırrına erip varlığı hazmedebilmesi asa-letidir. Firuze kubbe-ler altında serpilmiş, taçlanmış ve şahlan-mış saltanattır. Gönül

tahtından nasipli has bir duruştur. İrfanî dairede can gözü ile görülen âlemin küre-i arz kısmının estetikle bezenerek yaşanabilir kılınmasıdır. Mede-niyet telakkisi içinde bakıldığı zaman, var-lığın sürdürülebilmesi adına, hayat, onsuz olunmaz bir karar-dadır. Kültür unsur-larımızın cümlesi bu kıvamla berhayattır.

Geleneğin gücü sayesinde, mimarî, edebiyat, şifahî kül-tür, hat, süsleme sa-natları, mûsıkî ve bir alt başlık olarak tür-küler, ilâ-âhir, men-suplarını kimlik sahibi kılan ve şahsiyetle kıyama durduran bir güzelliğin destanı ol-muştur. Esasen bu naz/lı makam, hayat yolunda sabit-kadem olmak için gayret ehli

olmayı amirdir ki te-varüs edilen emanetin bekası adına, söz ve ses mimarlarının birer muhafız olarak varlık-ları, hâlin tatlanması, istikbâlin de bahtlan-ması adına sadece bir huzur kaynağıdır.

Mesele, has daire-de mûsıkî ve türküler olunca, söze katılan ahenk daha bir başka olmaktadır. Çünkü sözün durağı, mûsıkî meydanının muhafızı ve türkülerin efendisi olarak bu topraktan beslenerek geleneği taşıyan ve bozkırın tezenesini yeniden ahenkle şahlandıran Mehmet Nida Tüfek-çi’dir. Ancak, hizmeti-nin büyüklüğü karşı-sında, takdir hakkının sonuna kadar cömert-çe tasarruf edilmesini hak eden bir üstad karşısında, “benim

dert çekmeye derma-nım mı var” dese de, varlık şartnamemize ait satırbaşlarının der-dini çekmiş bir kolbaşı ile muhatap olmanın ağırlığı kendini his-settirmektedir. Hezâr gıpta o türkülerin efendisine ki, üslûptan nasipsizliğin bir ka-sırga gibi estiği nok-tada çile doldurmak zahmeti karşısında, kıymet, kendini bü-tün ağırlığı ile takdir ettirmektedir. Çün-kü, bu milletin hayatı türkülerde, türkülerin hayatı da Nida Tüfek-çi’de saklıdır.

Nida Tüfekçi, “Çamlığın başında bir ince dumanı gördük-çe ağlayan bir gözle” “asker yolu beklerken günü güne ekleyen” ve daha mezun ver-memiş sevdanın mek-tebinde mezuniyeti

mukadder olmayan tazelerin gönül dilinin nağmesinin ustasıdır. Kendi gök kubbemiz-de “sabahınan esen seher yeli ile” dile gelen bu toprağa ait bir sestir. Bozoklu Türkmen’in hayatının ifadesi olan türküleri-mizi, bir irfan hazinesi olarak takdim eden kendi er meydanının baş pehlivanıdır.

Bir de resmi hâl tercemesinin tarif etti-ği Nida Tüfekçi vardır ki, bu da, onu tanıma adına faydadan hâli olmayan bilgi küme-sidir. Nida Tüfekçi, nüfus kâğıdında 1929 yazmasına rağmen, kendi beyanına göre 1926’da Yozgat’ın Ak-dağmadeni Kazâsı’nda saza âşina bir muhitte dünyaya gelir. (Bkz. Yozgatlı Nida Tüfek-çi İle Söyleşi, Bozok

Dergisi, Sayı. 25, Yıl. 1996.) İlkokulu Ak-dağmadeni’nde okur, sonra Yozgat mer-kezdeki Yozgat Lise-si’nin orta bölümüne yazdırılır. Ortaokulun üçüncü sınıfını Boğaz-lıyan’da açılan ortao-kula nakille Boğazlı-yan’da ikmâl eder.

Nida Tüfekçi, Yoz-gat Lisesi’nin orta kısmına devam eder-ken Yozgatlı mahallî sanatkârlarla tanışır. Bilhassa coğrafya öğretmeni Niyazi Ül-kü’den çok istifade eder. Çünkü Niyazi Ülkü, Yozgat türküle-rini, bozlakları büyük bir maharetle çalıp söylemektedir. Nida Tüfekçi, bu sayede Niyazi Ülkü ve diğer mahallî sanatkârlar-dan mahallî mûsıkîye dair pek çok hususu erken yaşta öğrenir.

Nida Tüfekçi, bir süre sonra girdiği im-tihanı kazanarak lise muadili olan Ankara Maliye Mektebi’nde tahsil görür. Maliye Mektebi imtihanları sırasında Muzaffer Sarısözen’le tanıştırılır ve Sarısözen tarafın-dan Yurttan Sesler programına çıkarılır. Radyoda, çocuklu-ğundan beri bildiği ve çalıp söylediği, “Yine gördüm Elif kızın yü-zünü” diye başlayan meşhur Yozgat tür-küsünü çığırır. Maliye Mektebi’nde iken za-man zaman Yurttan Sesler programında türküleri ile mikrofon karşısına geçer. Mek-tebi bitirdikten sonra, 1953’te açılan imtiha-nı kazanarak Yurttan Sesler Topluluğu’na dahil olur.

DEVAM YARIN

BURHANETTİNKAPUSUZOĞLU

[email protected]

ÇiFTÇiYE KURAKLIĞI SORDUK?

Çamlık Gazetesi olarak sokağın nabzına tutmaya devam ediyoruz. Bu kez mikrofonumuzu Şefaatli halkına uzattık. Özellikle hasat mevsimi yaklaşırken mevsimsel yağışların olmaması nedeniyle çiftçi

kuraklıkla baş başa. Kimi çiftçiler ekinlerini sulayacak su bulamazken, bazı çiftçilerin ürünleri ise kuraklık nedeniyle yandı. Çiftçiler bu sene afet ilan edilmesini istiyor. Biz de Şefaatli ilçesinde çiftçilere mikrofon

uzatıp, “Türkiye Genelinde olduğu gibi Şefaatli ilçesinde de kuraklık meydana geldi. Bu kuraklığı nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu sorduk. Çiftçilerin verdiği yanıtlar ise şöyle: Murat KARATEKİN

Hasan Şenşoy: Yağmur duasına da çıkıldı. Allah kabul eder inşallah. Ekinlerde iyi olan yerde kuraklığın çok olduğu yerde var.

Baki Ünlü: Çiftçi mağdur ve perişan durumda. Vatandaş yağmur bekliyor. Çiftçimiz mağdur. Ürünler yağmur bekliyor. Geçen gün hafta sonu hava yağmurlu görünüyordu ama yağmadı. Yağmış olsaydı belki bir parça kurtarılabilirdi. Şuanda ekinler yandı. Çiftçinin durumu iyi değil.

Sefa Altıparmak: Bu İç Anadolu’da genelde olan bir şey. Sürekli oluyor. Vatandaşlarımız bu konuda muzdarip. Olduğu gibi zarardalar.

Ekinlerini biçecekler. Bir sürü para harcandı. Bu esnaf olarak bize de zarar oluyor. Vatandaş çiftçi kazanacak bizlere getirecek. Olmayınca ne getirecek. İş olacak para dönecek. Yağmur olmayınca olmuyor. Nisan ve mayıs ayı boş geçti. Vatandaş sıkıntıya düştü.

Hasan Uyar: 300 dekar sulu yerim ve kıraç yerlerim var. Tarlalarımızı sulamamıza rağmen kurtaramadık. Kıraçlara gelince zaten eline sağlık

olsun. Bu sene Allah esirgesin diyoruz. Buğday kadar sap, sap kadar da buğdayda önemli. Ne sap ne buğday var. Rekolte çok düşük. Pancarları tekrar bozduk. Kuraklıktan dolayı yeniden ekiyoruz. İlaçlı tohumdan aldık. Bugün geri bozuyoruz. 20 bin lira tutan yerler var. Artık siyasiler mi ileri gelenlerinden yardım bekliyorum.

Hacı Şahin: Kuraklığı görüyorsunuz. Devam da ediyor. Allah yardımcımız olsun.

Yüksel Akgün: Bu durum hepimizin canını sıkıyor. İnşallah devletimiz bu konuda bir şeyler yapar.

Mustafa Doğan: Şuanda ekinlerin yüzde 70’i biçilmeyecek duruma geldi. İklim değişikliğinden mi yoksa başka bir şey mi bilmiyoruz. Allah yardımcıları olsun. İnşallah yağmur yağar. Yağmur yağmazsa böyle oluyor. Sulu tarım olmadığı için Allah çiftçilerimizin yüzüne baksın.

Abdullah Çelik: Ben çiftçi değilim ama genel olarak kuraklığın olduğu söyleniyor. Allah tarafından geldi. O yüzden bir işlem yapamayız. Rabbil alemin vermediğini kendi bilir. O yüzden Allah çiftçilerimize sabır ve ödeme kolaylığı versin.

Erdem Enes: Biz burada hem çiftçi hem esnafız. Ekinlerimiz yandı. Maddi olarak zarardayız. O yüzden su kanallarını da kapattılar. Su kaynaklarımız da yok. Yetkilerden bir nevi yardım talep ediyoruz.

Cemalettin Büyüker: Allah’tan gelene boynumuz kıldan ince. Yağmuru bekliyoruz. Yoksa işimiz zor. Ekinlerin çoğu bölümü yandı.

Yıldırım Karadavut: Ekinler çok iyi değil bu sene. Biçilecek durumda değil. Çiftçi borçlu. Allah sonumuzu

hayır getirsin. İyi bir günde değiliz. Mevsiminde yağmur da yağmadı. Bir iki yağmur da yağsa ama yağmadı. Şimdi yağmur yağsa bir kısmını kurtarır ama bir kısmı tamamen yanmış durumda. Allah hayırlısın versin.

İbrahim İpek: Kuraklıktan dolayı borçlarımızı nasıl vereceğiz. Tüccardan gübre aldık. Mazot aldık. Ekinlerimiz bir karış kaldı. Yağmur duasına çıkmadık. Hastalık dolayısıyla bir yere de çıkamıyorum.

Mesut Ulubaş: Allah’ın işine kalmış. Ben ne deyim. Allah verirse olacak olmazsa vermezse olmayacak. Yağmur duasına çıkıldı. Karşı taraflar tüm yanmış.

Hacı Odabaşı: Kuraklık var. Burası çiftçi bölgesi. İnşallah Allah yağmur verirde çiftçi rahat eder. Ekinlerin çoğu yandı diyorlar. İnşallah iyi olur.

Ali Baran: Kuraklık şuanda var. Çiftçiyle tohum desteği verilmesi lazım. Şimdi tekrar tohum ekemeyiz. Bu seneki mahsuller gitti. Tekrar ekmek için onu düşünüyoruz. Gübre, mazot desteğini versinler. Olmayan buğdaya zam verilmesin. Nohut, Mercimek yok. Yağmur yağmayınca çıkmadı.

Page 5: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE 27 MAYIS 2021 PERŞEMBE 5GÜNCEL

|Yozgat Saat kulesi karşısı merkezi konumda |1000m2 2 katlı |Kurumsal 2 Kiracılı|Sahibinden Satılık İşyeri İrtibat Tel: 0533 204 25 39

SATILIK İŞ YERİ

“ELiMiZDEN GELENiYAPIYORUZ”

Sorgun Belediye Başkanı Erkut Ekinci, ilçenin en büyük problemlerinden olan su sorunu ile ilgili açıklama yaptı. Ekinci, bu sorunun çözülmesi için Sorgun Belediyesi olarak ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Yaz mevsiminin kurak geçmesi nedeni ile kuyulardaki su miktarının da azaldığını anlatan Ekinci; “Bir süredir ülkemizde ve ilçemizde yağışların azalması sonucu su sıkıntısı yaşanmaktadır. Bir süredir ilçemizde kendini hissettiren su sıkıntısı ile alakalı detaylı bir rapor hazırlayarak Sorgun'umuzda yaşanan su sıkıntısının aslında uzun yıllar öncesine dayandığını hem bu rapordan hem de Sorgunda senelerdir yaşayan vatandaşlarımızın tecrübeleri ve söylemleri ile biliyoruz. Belediye Başkanınız olarak ilçemizde yaşanan su sorununu çözmek için elimizden geleni yaptığımızı bilmenizi isterim. Yağışların azalması ile kuyularımızda düşen su miktarı nedeniyle özellikle yüksek kesimlerde su kesintileri meydana gelmektedir. Bu sebeple mağdur olan tüm hemşehrilerimizden özür diliyorum” ifadelerini kullandı. Eda DEMİREL

KENDiSiNi ANTALYA’DA ZANNEDEN KiRAZ AĞACI

Bozok Yaylası’nın her bir tarafı ayrı bir güzellik, ayrı bir bereket yuvası. Bu güzelliklerden bir tanesi de Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Çamlık TV kameralarına yansıdı.

Yozgat’ın Şefaatli İlçesi’nde Abdullah Çakır’a ait olan bahçede kızaran kiraz ağacı görenleri şaşırtıyor.

Aynı bahçe içerisinde bulunan kiraz ağaçlarında meyveler olgunlaşmazken, tek

bir kiraz ağacının meyvelerinin olgunlaşması şaşkınlığa neden oluyor. Çakır, “Böyle bir şey ilk defa başıma geliyor. Bahçemde 40-50 tane kiraz ağacı var. Hepsine bakabilirsiniz meyveleri daha yeşil yeşil duruyor. Sadece bu ağaç bu sene kızardı. Benim de ilk defa başıma geliyor. Şefaatli İlçemizde iklimimiz malum. Kirazın böyle kızarması insanların ilgisini çekiyor” ifadelerini kullandı.

Eda DEMİREL

BOZOK TIP'DA İLK KEZ UYGULANDI

Modern tıbbın bütün imkânları kullanılarak bölge halkına kaliteli sağlık hizmeti sunmayı amaçlayan YOBÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde başarılı cerrahi operasyonlara bir yenisi daha eklendi. Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde ilk kez mesane büyütme ameliyatı başarı ile yapıldı.

Çorum'un Alaca ilçesinde omurgasındaki tümörel kitlesinden dolayı mesane kapasitesi küçülen ve idrar tutamama şikayeti ile hayatını sondayla yaşamaya devam eden 18 yaşındaki Muhammed Kablan, Üniversitemiz Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Üroloji polikliniğine başvurdu. Hastanemizde yapılan tetkikler sonucunda hastanın ameliyat olmasına karar verildi.

Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri-Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Işıkay, Üroloji Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi. Sercan Sarı ve Arş. Gör. Mehmet Şakir Taşpınar’dan oluşan ekip tarafından gerçekleştirilen başarılı bir operasyonla hastanın küçük olan mesanesi büyütüldü.

Ameliyatı gerçekleştiren Üniversitemiz Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri-Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Işıkay "18 Yaşındaki hastamız polikliniğimize başvurduğunda yaptığımız tetkiklerde idrar tutamama ve böbreklerine idrar kaçırdığını, buna bağlı olarak sonda kullandığını ve mesanesinin küçük olduğunu tespit ettik. Biz hastaya mesane büyütücü bir operasyon yaptık. Yaptığımız operasyonla

mesane kapasitesini artırdık. Beraberinde böbreklerine idrar kaçırma durumuna vardı. Biz buna reflu diyoruz. Çok başarılı bir ameliyat oldu ve mesane kapasitesi 3 ila 5 katına çıkarttık. Hastamız bundan sonra zaman içerisinde mesane ile sondasız yaşayabilecek. Yapılan operasyon mesane kasına yönelik bir ameliyat olduğu için her hangi bir bağırsak kullanmadık ve temiz bir ameliyat gerçekleştirdik. Bu ameliyat Türkiye’de sayılı merkezlerde yapılan bir ameliyat. Yozgat’ta ilk kez tarafımızca yapıldı. 11 yıldır sonda ile yaşamını sürdüren hastamız ameliyat olmasa idi mesanesi daha da küçülecek ve böbrek fonksiyonlarını kaybedecek ve belki diyalize mahkum kalacaktı. Yaptığımız başarılı operasyon sonrası hastamız sondadan kurtuldu ve mesanesi büyütüldü. İdrar kaçırma sorunu da ortadan kalkarak sağlığına kavuşmuş oldu.

Üniversitemiz Araştırma ve Uygulama Hastanesinde ilk defa gerçekleştirilen mesane büyütme ameliyatından dolayı bir açıklama yapan Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Karadağ, operasyonu gerçekleştiren Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Işıkay ve ekibine teşekkür ederek, Anadolu insanının artık kendi şehirlerinde şifa bulduğunu, sağlık konusunda ülkemizde yaşanan değişim ve dönüşüme bağlantılı olarak Araştırma ve Uygulama Hastanemizde de her geçen gün farklı yeniliklere imza attıklarını belirtti.

KALiTELi SAĞLIK HiZMETi SUNUYOR

Yozgat Bozok Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İlahiyat Bölümü Öğrenci Kimlik Kartımı

kaybettim. Hükümsüzdür. Duran ÜZÜMCÜ

Page 6: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBEGÜNCEL6

KENANEROĞLU

KUYUMCU KÖYÜ AĞÇATAŞ MEVKİ NO: 130 YOZGAT/ MERKEZ 0507 551 25 86

"Ülkücü hareketin doktriner eğitimi" - 2

“Mücadelemiz Haktır – Zaferimiz Mutlaktır, Ka-nımız Aksa da Zafer İslâ-mın” “Rehber Kur’an Hedef Turan” gibi bildirilerden fırlayıp duvarlara, afişlere tırmanan Ocak sloganları “Bağımsız Müslüman Tür-kiye”den bahseden Hacı Başbuğ’un onayı alınmadan bu kadar yaygın kullanı-labilir miydi? Atsız’ların, Sançar’ların TÜRK ÜLKÜSÜ Ahmet Er’ler, Seyit Ahmet Arvasi’lerle TÜRK-İSLÂM ÜLKÜSÜ’ne evrilmesi po-litik bir stratejik söylem mi, yoksa tabiî ve tarihî bir seyir çizgisi miydi?

Mücadelenin yasadışı yollara sapması konusunda da ülkücü hareket yargılan-mış, sorgulanmıştır. Devlet,

hükümetler vatandaşının can ve mal güvenliğini korumakla yükümlüdür. Ancak devlet organları gö-revini yap(a)maz duruma gelince yasa dışı bölücü sol terör örgütlerinin saldırıları-na karşı ülkücüler arasında da illegal savunma refleksi diyebileceğimiz yapılar oluştu. Kışkırtıcı ajanların rahatça cirit atacakları, ka-çakçıların silah satacakları bir ortam doğdu. Köyden kente göç etmiş ve tam manasıyla bir kültür şoku yaşayan gariban gecekon-du çocukları arasında silahlı militanlıkla delikanlı var-lığını ispat etme duygusu da, teşkilat kontrolü dışın-da bir illegal ülkücülüğe zemin hazırlamış olabilir. Nitekim TÜŞKO (Türkiye Şeriatçı İntikam Koman-doları), TİT (Türk İntikam Tugayı) gibi sahibi meçhul yasadışı eylemcilerin de maceraperest asi gençler marifetiyle ülkücü hareke-te eklemlenmeye çalıştığı düşünülebilir. Davanın en sert adamlarından birisi gibi görünen rahmetli Ali Güngör’ün verdiği Hukuk

Bilgisi derslerinden anla-şılıyor ki; ülkücü hareket meşruiyet çizgisinden, ka-nun yollarından sapmadan mücadelesini sürdürecektir. Nitekim Anadolu’da “partili büyüklerimiz”in gençlik he-yecanı içindeki Ocaklı deli kurtları frenlemeye çalış-tıkları, gençleri daima sabır ve itidale çağırdıkları bir vakıadır. Burada şu soru aklımıza takılıyor:

Zaman zaman kışkırtıcı ajan oldukları bizzat ülkücü yayın organlarında ifşa ve ilan edilen kimseler hakkın-da ciddî bir hesap sorma, hukukî takip talebinde bulunuldu mu?.. (Meseleyi şahsîleştirmemek ve ihti-yatı elden bırakmamak için tek tek özel isimler üzerin-de durmuyorum amma, sureti haktan görünen boz-guncuların hile ve desiseleri teşhir edilmeli.. Hiç değilse gelecek nesillerin oyunlara gelmemesi, tuzaklara düş-memesi için…)

Eğitimcilerin ülkücülük eğitiminde tarikat ve tasav-vuf kültürü de önemli bir yer tutuyor. Namık Kemal Zeybek, kendisi güncel

bir tarikata intisap etmiş midir, bilemiyorum. Ancak tarikatlar hakkında verdiği ders çok mühim: “Bizim mücadelemiz Allah’ın ki-tabında ve Peygamberin sünnetinde açıkça emredil-miş olan bir mücadeledir… Ülkücüler olarak manevi-yatın yardımını talep ediyo-ruz.Mevlâna’nın, Yunus’un, Ahmet Yesevî’nin, Şah-ı Nakşbendî’nin, Abdülkadir Geylanî’nin ve Evliyâ-i kira-mın himmetini talep ediyo-ruz. Maneviyat büyükleri-mizin duasının bizimle bir olduğunu biliyoruz. Zaten tasavvufun içindeyiz ve feyiz almaktayız. Muhiple-riz. .. Ancak ülküdaşlarımız içinde bir tarikata girmek isteyen ve bu yolla nefsini yenerek davamıza daha çok hizmet etmek isteyen kimseler olabilir. Nitekim vardır. Arkadaşlarımız böyle bir yola girmek lüzu-munu duydukları zaman, teşkilata duyurmaları la-zımdır. Arkadaşta şeriatın, tasavvufun ve İslâmın zahiri bilgileri var mı?Tari-kat açık mı, bilinen bir yer mi, (Şeyh) bilinen birisi mi?

Araştırılmalı, gidenler eği-tilmeli. Vekiller Şeyh değil, halifeler de şeyh değil. Şu, bu parti diyor mu? Şeriatın zahirî hükümlerine uygun mu? Hediye almamalı. Mücadelemizi anlamayan… Teşkilatımızın işlerine ka-rışmamalı. Şeyh de bir insandır, yanılabilir. Her şeyi Allah’tan başka kimse bilmez.”

Akın akın Menzil’e se-ferler düzenlenmesinde teşkilatın bir rolü olmuş mudur?

Acaba bir tarikata giren önemli kararlar arefesinde teşkilat kararını mı dinler, yoksa kuzu kuzu iradesini şeyhinin tavsiyesine göre kullanır?

Ülkücü cenahtaki dağı-nıklığın sebeplerinden birisi de tarikatların kitle üzerin-deki manevî nüfuzu olabilir mi?

Sorular, Sorular…Notlardan yola çıkarak

kısa kısa sorularla devam edelim:

En az 50 yıldır söylü-yoruz ki. eğitimciler de söylemiş: “Batı medeniyeti çöküyor” mu gerçekten?

“Moiz Kohen Tekinalp Türkçü geçinen bir sah-tekâr” mıdır; yoksa ne İsa’ya ne Musa’ya yarana-bilmiş iyi niyetli bir zavallı mıdır?

“Sermayenin kontrolü millî güçlerin elinde olma-lı” ; “Dış ticaret, ithalat, bankacılık, sigortalar he-men millîleştirilmelidir” gö-rüşümüz bugün de geçerli midir?

Turan ülküsü şehidi Kahraman “Enver Paşa kendini beğenmiş, hırslı, bilgisiz, tecrübesiz” birisi miydi?

Rahmetli Gün Sazak beğ şahadetinden dört gün, 12 Eylül muhtırasın-dan 3 ay 20 gün öncesi adeta darbeye göz kırp-maktadır: “İktidara giden iki yol var: 1-Seçim yoluyla güçlen-mek: Açık yol 2-Ordunun idrak noktasına gelmek. Ordu kayıplar verdikçe şuurlanmaya başlamıştır.” Şehit sayısını bile takip edemez hale düştüğümüz kitlesel kıyıma dönüşen fecaat günlerinde sivil oto-ritenin (hükümetlerin) hiç

hükmünde kalması milleti ve pek tabii ülkücü camiayı böyle bir çaresizler çaresi arayışına itmiştir. Üniversi-te okusun diye Ankara’ya, İstanbul’a gönderdiği evla-dının ölüm haberiyle uya-nacağı endişesi kâbusa dö-nüşen ana babalar 12 Eylül Cunta darbe bildirisini “oh çok şükür” edasıyla karşı-lamıştır. Hergün gazetesi arşivi karıştırılırsa, vatan-sever kişi ve kuruluşların bugün “darbe çığırtkanlığı” diye ayıplanan çizgide oldukları, Paşaların duruma el koymasını bekledikleri görülebilir. Buradan ülkücü hareketin militarist bir ruhî karaktere de sahip oldu-ğunu söyleyebilir miyiz? Köklerine indiğimizde bir şehirli aydın hareketi olan milliyetçilik, ülkücü çizgide sertleşti mi acaba?

5 -25 Mayıs 1980 tarih-leri arasında 20 gün süren eğitimci seminerleri 15 Mayıs günü boş görünüyor. Halbuki seminerlere hiç ara verilmemiş. Büyük ihtimal-le o günkü seminer Lok-man Abbasoğlu tarafından verildi. DEVAM YARIN

Tekke Mahallesi Muhtar adayı Asım Durak:

"DUA VE DESTEKLERiNiZiBEKLiYORUM"

Tekke Mahallesinde 6 Haziran Pazar günü muhtarlık seçimi yapılacak. Muhtar adayı Asım Durak, seçilmesi halinde mahalle için yapacağı çalışmaları anlattı. 5 farklı projesi olduğu anlatan Tekke Mahallesi Muhtar adayı Asım Durak, “28 yıldır ikamet ettiğimim Tekke Mahallemize, hizmet edebilmek için, 30 yıllık belediyecilik tecrübeme, 28 yıllık dostuk, komşuluk ve muhabbetinize sığınarak bu hizmete talip oldum. Gayret bizden, destek sizden, tevfik Allah'tandır. Muhtar seçilmem

halinde mahallemizde Komşuluk ilişkilerinin güçlendirilmesi, Çocuk oyun parkı ve yeşil

alan parkı, gezi tertip edilmesi, Mahalle Konağı ve Bazı cadde ve sokakların asfalt veya kilit parke taş yaptırılması projelerimi hayata geçireceğim” dedi.

ASIM DURAK KİMDİR?1962 yılında Yozgat Merkez Sarıhacılı

köyünde dünyaya geldi. İlkokulu köyümde tamamladıktan sonra, Yozgat İstiklal

Ortaokulu'ndan mezun oldum. 1980 yılında Yozgat Ticaret Lisesin'Den mezun oldum. Bozok Üniversitesi İşletme Bölümünü bitirdim.

30 yılı aşkın Yozgat Belediyesi Zabıta Müdürlüğü bünyesinde bir çok farklı alanda görev yaptım. Evli ve iki çocuk babasıyım. Murat KARATEKİN

BELEDiYE iŞÇiLERiNE ZAMHizmet-İş Sendikası ile Ozan Belediyesi

arasında toplu iş sözleşmesi imzalandı. Yapılan anlaşma ile işçilere her yıl yüzde 12 olmak üzere üç yılda yüzde 36 zam yapılacak.

Ozan Belediye Başkanı Mustafa İleri ile Hizmet-İş Sendikası Yozgat Şube Başkanı Ferman Zararsız toplu iş sözleşmesini imzaladı.

Sendika Başkanı Ferman Zararsız, “Sendikamız ile Ozan belediyesi arasında 3 yıl süreli toplu-iş sözleşmesi imzalandı. İmzalanan toplu iş sözleşmesi ile sendikamız üyesi işçilerin ücretlerine sosyal haklar hariç birinci yıl %12, ikinci yıl %12, üçüncü yıl %12 zam yapıldı. Dün olduğu gibi bugünde her zaman çalışan emekçi kardeşlerimizin yanında olan, alın teri ve emeğin üzerinde hiçbir zaman pazarlık yapmayarak gereken Ozan Belediye Başkanımız Mustafa İleri’ye sendikamız şahsım ve yönetim kurulumuz adına teşekkür ediyorum.

İmzalanan toplu iş sözleşmesi Sendikamıza, Ozan Belediyesine ve gece gündüz demeden çalışan tüm emekçi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olsun” dedi.

Murat KARATEKİN

PATENT ALMIYORUZ!Eskişehir'de Nisan ayında 9, bu yılın Ocak-

Nisan ayları düzeyinde ise toplamda 27 patent başvurusu gerçekleştirildi. Açıklanan veriler; patent başvurusunda Eskişehir’in Türkiye’nin ilk sıralarında olduğunu gösteriyor. Türk Patent ve Marka Kurumu, Nisan ayı patent başvurusu iller dağılım sonuçlarını paylaştı. İl patent başvurusu sayısı olarak 919 başvurusu ile ilk sırada

İstanbul’un yerleştiği Türkiye illeri sıralamasında ise Eskişehir 14'üncü sırada yer aldı. Bu yılın ilk 4 ayında Ankara’dan 345, Konya'dan 49, Kayseri’den 46, Eskişehir'den 27, Sivas'tan 14, Kırşehir'den 5, Aksaray’dan 9, Nevşehir’den 4, Yozgat’tan 2, Çankırı’dan 4 ve Niğde’den 7 başvuru yapıldığı açıklandı. Karaman ve Kırıkkale illerinden herhangi bir başvuru yapılmadığı da açıklamada belirtildi.

Page 7: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE 27 MAYIS 2021 PERŞEMBE 77GÜNCEL

SEMİHAARASBORA

Hakk'a AyandırTatlı uykuları bölen gerçeklerKul varsın gizlesin Hakk'a ayandırGıybet edip yüze gülen gerçeklerDil varsın gizlesin Hakk'a ayandır

İyi veya kötü Kalbten geçenlerAşığın gönlüne konan göçenlerGöz yaşı dökenler düşte uçanlarSol varsın gizlensin Hakka ayandır

İnat uğruna boş dava güdenlerYüze gülüp içten buğuz edenlerVakitli vakitsiz benden gidenlerSal varsın gizlesin Hakka ayandır

Nefsi yenenlerin güler ahiriLeyla Mucnun Zühre ile TahiriBekliyor onları cennet şehiriGül varsın gizlesin Hakka ayandır

Sebeb olan gözden süzülen yaşaAllah neler vermez o meğlun başaAkıtmış zehrini gizliden aşaBal varsın gizlensin Hakka ayandır

Kul oldum demeden çabala hamlaBüyük küçük deme önce selamlaKime yağmur verir kimine damlaGöl varsın gizlendin Hakka ayandır

Dar gelir zalimi andıkça dünyaMasumun kanına kandıkça dünyaYanarım derinden döndükçe dünyaKül varsın gizlensin Hakka ayandır

Alem benim diyen kulu neylersinHali Yaradana niyaz eylersinAras boşa yazıp boşa söylersinSil varsın gizlensin Hakka ayandır

MASFALLI VE KÖRÜKLÜ TENTENE-KAMP ÇADIRIŞEMSİYE-KAMYON BRANDA- BUĞDAY ÇADIRI

VE HERTÜRLÜ ÇADIR BRANDA TAMİRİVE İMALATI YAPILIR.

Abdulkadir& Nadir AçıkgözAbdulsamet& Furkan Açıkgöz

Yenidoğan Mah. Sivas Cad. Hamam Yolu No:2 SORGUN/YOZGAT

[email protected]

TEL: (0354) 414 04 04-GSM:0544 732 05 58-0532 632 05 58

YOZGATLI HALTERCİ OLİMPİYAT VİZESİ ALDIASKİ Sporlu milli halterci

Muhammed Furkan Özbek, Dünya Gençler Halter Şampiyonası’nda 2 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak 2020 Tokyo Olimpiyatları’na katılma hakkı elde etti.

ASKİ Spor Kulübü milli haltercisi Muhammed Furkan Özbek, Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te düzenlenen Dünya Gençler Halter Şampiyonası'nda 2 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak gençler dünya şampiyonu oldu.

ASKİ Sporlu genç halterci elde ettiği bu başarıyla 2020 Tokyo

Olimpiyatları'na katılmaya hak kazandı.

Özbekistan'da gerçekleştirilen şampiyonanın 3. gününde 67 kiloda yarışan Muhammed Furkan Özbek, koparmada 141 kilo ile altın, silkmede 176 kilo ile gümüş, toplamda ise 317 kilo ile altın madalya kazanarak, gençler dünya şampiyonu oldu.

ASKİ Spor Kulübü sporcuları başarılarıyla şampiyonaya damgasını vururken, ASKİ Sporlu Yusuf Fehmi Genç de koparmada 133 ve silkmede 168 kilo, toplamda 301 kilo ile dünya üçüncüsü olarak bronz madalyanın sahibi oldu.

Şampiyonada ASKİ Spor Kulübü sporcularından Kaan Kahriman da 4'üncü oldu.

“BAŞARILARINIZ DAİM OLSUN EVLATLARIM”

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı kutlama mesajında, “Gençler Dünya Halter Şampiyonası'nda ASKİ Spor Kulübümüzün sporcuları yine göğsümüzü kabarttı. Dünya şampiyonu Muhammed Furkan Özbek'i ve şampiyonayı 3'üncü tamamlayan Yusuf Fehmi Genç'i yürekten kutluyorum. Başarılarınız daim olsun evlatlarım” dedi. İHA

VATANDAŞLARAPiKNiK UYARISI!

Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Zehra Beştepe Dursun, son yıllar artan kenenin bulaştırdığı Kırım Kongo Kanamalı Ateş (KKKA) hastalığıyla ilgili, “KKKA kene

yapışmış hayvanlardan ve kenenin ısırdığı bir insandan diğer insana bulaşabiliyor” dedi.Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon

Hastalıkları Uzmanı Zehra Beştepe Dursun, keneyle ilgili bilgiler vererek, "Kene bir hayvan çeşitlerindendir. Kırım Kongo kene hastalığı dediğimiz hastalık, ilk 1945 yılında Kırım’da daha sonrada Kongo’da görülmesi üzerine bu ismi almıştır.

Kanamalı ateş denmesinin sebebi de, ateş ve kanama bulguları ile seyretmesi nedeniyle bu ismi almıştır. Kene hastalığı denilince kırım Kongo kanamalı ateşinin aklımıza gelmesi gerekir ama kenenin neden olduğu başka hastalıklarda vardır. O hastalıklarında ayırt edilmesi gerekir" dedi.

Vücuduna kene yapıştığını gören vatandaşlara uyarılarda bulunan Dursun, "Bulaş yolu sıklıkla kenenin ısırması ile olur.

Genellikle biz hastaları bu şekilde görüyoruz hayvanları kene ısırdığı zaman ve bu hayvanla temas olduğu zaman ya da kenenin ısırdığı bir insandan diğer insana bulaş yolu olabilmektedir. Bunları daha az sıklıkla görüyoruz.

Bizim genellikle bölgemizde gördüğümüz kene ısırdıktan sonra hastalığın oluşmasıdır. Burada hızlı bir şekilde kenenin vücuttan uzaklaştırılması gerekir.

Bunu fark ettiğimiz zaman çıplak elle değil de eldiven, bez ve cımbızla hızlı bir şekilde keneyi ters yönde hareketle çıkartmak gerekir. Tabiri caizse çiviyi çıkartır gibi sağa sola hafif oynatarak direk tek bir hareketle çıkartılması

gerekir. eğer tek bir hareketle çıkmıyorsa yada parçalandıysa muhakkak bir sağlık kuruluşuna başvurarak orada çıkarılması sağlanmalıdır” ifadelerini kullandı.

YOZGATLILARI PİKNİK UYARISI

Keneden korunmanın yollarını anlatan Dursun, “Kırım Kongo kanamalı hastalığı özellikle ülkemizde Karadeniz’de ve buraya yakın olan İç Anadolu bölgelerinde sık görülür.

Çevremizde Yozgat, Sivas, Tokat bölgelerinde sık olarak görülüyor.

Özellikle bahar sonu yaz başı gibi görülmektedir. Kayseri’de de yine önemli

sayıda kırım Kongo hastası görülmektedir. Özellikle bu bölgelerde yaşayan insanların piknik, bağ bahçe gibi yerlere gideceği zaman özellikle açık renkli kıyafet giymeleri, elbiselerini tam olarak vücudunu saracak şekilde giymeleri ve pantolon uçlarının çorap yada ayakkabı içerisine konularak bağ bahçe işlerini yapmaları önerilir. Eve geldikten sonrada özellikle küçük çocukların kıyafetleri muhakkak kene açısından taranmalı, vücudunun özellikle saçlı bölgelerine bakılmalıdır. Bu konuda ailelerin çok dikkatli olması gerekir. Yine çocuklarda da erişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da kanamalı hastalık tablosu yapıyor ve maalesef çocuk hastamızı da kaybettiğimiz oldu” şeklinde konuştu.

"KKKA’nın tam tedavisi bulunmamaktadır" diyen Dursun, "Hastalar bu ateş ve halsizlik gibi şikayetlerden sonra klinik takip yapılmaktadır. Bu takip içerisinde eğer kanama bulguları meydana gelirse kan takviyesi yapabilmekteyiz. Bunun dışında kan değişimi dediğimiz plazmaferez yönetimi de bulunmaktadır. Bu yöntem uygun hastalarda hastaların daha hızlı iyileşmesini sağlamaktadır. Hastanemiz 2009 yılından beri yüzlerce kırım Kongo hastasına takip etmiştir. Önemli oranda da hastaların birçoğunu taburcu ederek evlerine göndermiş bulunmaktayız. Yine plazmaferez merkezimizde uygulanmaktadır" diye konuştu. IHA

Page 8: SAYI:2678 İlbaş: Kursiyerlerimiz hem hobi ESKi ESYALAR CAN ...hendislerimiz köylü ile iç içe kol kola olmalı, her konuda onları ay-dınlatmalı! Şunu ifade etmeli-yiz ki:

27 MAYIS 2021 PERŞEMBE

www.yozgatcamlik.com27 MAYIS 2021 PERŞEMBE FİYATI: 1.00 TL Yozgatcamlik.com/webtv facebook.com/Yozgatcamlikcom youtube.com/YozgatCamlikTV twitter.com/CamlikGazetesi

PERiLERE BAŞARI DiLEDiYozgat Aile Sosyal

Politikalar Gençlik ve Spor Kulübü yönetici ve oyuncuları Vali Ziya Polat’ı ziyaret etti.

Kulüp Başkanı Musa Saydam, Antrenör Enis Atmaca ve oyuncular Semanur Buse Baran, Atiye Gülseven, Sakine Doğan Vali Ziya Polat’ı ziyaret ederek, forma hediye ettiler.

Vali Ziya Polat’ta Milli takıma davet edilen Antrenör Enis Atmaca ve oyuncular Semanur Buse Baran, Atiye Gülseven,

Sakine Doğan’a başarılar diledi.

Yozgat Valiliğinden yapılan açıklama da, “27 Mayıs 1 Haziran tarihleri arasında Ankara’da yapılacak olan 17 Yaş Yıldız Kadın Hentbol Milli Takım Kampı’na davet edilen Aile ve Sosyal Politikalar Gençlikspor takım oyuncularını Valimiz Ziya Polat, makamında ağırlayarak, genç sporcularımıza başarılar diledi.” denildi

Murat KARATEKİN

KiCK BOKSCULAR TÜRKiYEŞAMPiYONASINA HAZIRLANIYOR

Kick Boks Türkiye Şampiyonası 1 Temmuz Perşembe günü Gaziantep’de yapılacak. Şampiyonaya Yozgat’tan 15 sporcu katılacak. Yozgat’ta, Sarıkaya’da ve Akdağmadeni’nde Kick Boks takımları oluşturuldu. Sporcular Antrenörler Yunus Avcı ve Mustafa Zararsız yönetiminde Türkiye Şampiyonası hazırlıklarını sürdürüyor.

Kick Boks İl Temsilcisi Yunus Avcı, Türkiye Şampiyonasında Yozgat’ı en iyi şekilde temsil edeceklerini söyledi.

Avcı, “Kick Boks Yozgat Takımı olarak yeni hedefimiz 1 Temmuz Perşembe günü Gaziantep'de ilinde yapılacak olan Türkiye Şampiyonası. Şampiyona hazırlıklarımız tüm hızıyla devam etmektedir. Antrenörlerimiz Yunus Avcı, Mustafa Zararsız tarafından

Yozgat merkez de Akdağmadeni ve Sarıkaya İlçelerimizde oluşturulan Kick Boks Takımlarımız ile Yozgat'ta bireysel sporlar içinde ilk defa 15 kişiyle Türkiye Şampiyonasında Yozgat’ımızı temsil edeceğiz. Daha önceki şampiyonalarda bir çok kez Türkiye 1,2,3 ve en son Avrupa Şampiyonasında Avrupa birincisi ve üçüncüsü çıkararak Yozgat'ımızı en iyi şekilde temsil etmeye çalıştık. Yozgat'ta bireysel sporlarda en çok madalya getiren yine Kick boks takımı oldu. Kick Boks İl Temsilciliği olarak bizden desteğini esirgemeyen Yozgat Belediyesine, Sarıkaya Belediyesine, Akdağmadeni Belediyesine, Yozgat Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğüne, Akdağmadeni Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğüne teşekkür ederiz" dedi. Murat KARATEKİN