Present perfect already - just
Transcript of Present perfect already - just
to be angry with
birine kızgın olmak
Sana kızgınım.
Sana kızgınım.
I am angry with you.
yet
henüz
Sana kızgınım çünkü henüz odanı temizlemedin.
I am angry with you because you haven’t cleaned your room yet.
Sana kızgınım çünkü henüz odanı temizlemedin.
to be interested in
birine veya bir şeye ilgi duymak
dancing
dans
Erkek kardeşim dansa ilgi duyar.
My brother is interested in dancing.
Erkek kardeşim dansa ilgi duyar.
to participate in
katılmak (dahil omak)
tournament
turnuva
O(bay) şimdiye kadar hiç dans turnuvalarına katıldı mı?
Has he ever participated in dance tournaments?
O(bay) şimdiye kadar hiç dans turnuvalarına katıldı mı?
He has = He’s
Her iki kullanımda aynı anlama gelir.
many times
birçok kez
Evet, o(bay) birçok kez dans turnuvalarına katıldı.
Yes, he’s participated in dance tournaments many times.
Evet, o(bay) birçok kez dans turnuvalarına katıldı.
to win → won
kazanmak → kazandı(…)
O(bay) şimdiye kadar hiçbir turnuvayı kazandı mı?
O(bay) şimdiye kadar hiçbir turnuvayı kazandı mı?
Has he ever won any tournaments?
Hayır, o(bay) henüz bir turnuva kazanmadı.
Hayır, o(bay) henüz bir turnuva kazanmadı.
No, he hasn’t won any tournaments yet.
to be fond of
bayılmak (çok sevmek)
O(bayan) Madonna’ya bayılır.
She is fond of Madonna.
O(bayan) Madonna’ya bayılır.
concert
konser
O(bayan) şimdiye kadar hiç Madonna’nın konserlerinde bulundu mu?
O(bayan) şimdiye kadar hiç Madonna’nın konserlerinde bulundu mu?
Has she ever been to Madonna’s concerts?
Yes, she has.
Evet, bulundu.
Hayır, bulunmadı.
Hayır, bulunmadı.
No, she hasn’t.
to be upset by
biri veya bir şey yüzünden üzülmek
change
değişiklik
plan
plan
O(bayan) planlardaki değişiklik yüzünden üzüldü.
O(bayan) planlardaki değişiklik yüzünden üzüldü.
She was upset by the change in plans.
sudden
ani
O(bayan) planlardaki ani değişiklik yüzünden üzüldü.
She was upset by the sudden change in the plans.
O(bayan) planlardaki ani değişiklik yüzünden üzüldü.
What a pair we make!
Nasıl bir ikili olduk ama!
Ben ona(bayan) kızgınım ve o(bayan) benim yüzümden üzgün. Nasıl bir ikili olduk ama!
I am angry with her and she is upset by me. What a pair we make!
Ben ona(bayan) kızgınım ve o(bayan) benim yüzümden üzgün. Nasıl bir ikili olduk ama!