Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş :...

4
'-W' İfc ' ' ' : "V.V -'v- i-İ «* |n Kuııı I ocbn nip. -Mııikcino, t'fplan, fesiz b i r nc. (TIV\ , i'kipolis ş V1 , jpe mıydı» »akta oldu! »ekte olan »cimini ta. ftualleifiınizo jz kanaatin- luıu'larıııın ,h kitine' sa- ide etti t' yapı]. Malike. B " . f ^ H d i t | îesi ile ya. olanların mm ^ B r ili. 1 ^ ^ H a t l r n J ı k ederek Hsi gayeli IpsatKİc ct-J feri içiıl mii- siyasi bir memurları Hr' Britanya | defalar la a! kati, jjfm gibi de ne ta- İli del Bri- 'i^m • YARIN BİZİMDİR GÜNLÜK MÜSTAKİL SİYASİ GAZETE Müdür ve imtiyaz Sahibi : CEMAL TOĞAN Kuruluş : 1951 Cuma 11 TEMMUZ 1958 FİATI : 15 Mildir. SAYI: 785 YIL: 7 Basıldığı Yer : " BOZKURT " Basımevi Asmalt t No. 15 - P. K. »24 - Tel. 2951 L e f k o ş a - Kıbrıs RÛM VAHŞETI BÜTÜN KORKUNÇLUĞU ILE DEVAM EDIYOR DÜN ADANIN HER TARAFINDA TÜRKLERE TECAVÜZLER YAPILDI Diin de Adanın her tara- fında Rumlar tarafından Türklere tecavüzler yapıl - nııştır. Rumların devanı et- tirmekte oldukları metodlu vaııdalizm hareketleri en korkunç bir safhadadır. A- I ıtıdığı idida edile n emniyet tedbirlerinin tamamen kifa- yetsiz olduğu bir kere daha kendini göstermiştir, Bu du- rum karşısında cemaatimi- zin endişeleri daha da art- makta ve birbirini takip e- den felâketler karşısında haklı olarak heyecana düş- mektedir. Sulh ve sükûnun iadesi için Tiirk cemaati bugüne kadar elinden gelen her şe- yi yapmış, fakat Rumların vahşet ve cinayetleri karşı- Türk Kesiminde Sosyal Sigorta Dairesi Kurulmalıdır Bilindiği gibi bir buçuk sene kadar evvel Sosyal Si gorta plânının Kıbrıs hükü rı itibara m(> " tarafından tatbik edil liıııali kal-Ji mps ' İN '' )r,s Tiirkii tarafııı- şasıdır. Bıı| t,hükümet- jip ayıplı ak sinesini dan takdirle karşılanmıştı. Medeni cemiyetler içiıı el zem olan bu plâıı tahtında uhdesine düşen vazifeyi Kıb rıs Türkü seve seve yapmış ve hissesine düşeni ödemiş- tir. Bu Sosyal Sigorta plâ- nını idare edeıı dairenin Lef koşanın Rum kesiminde ol- ması ve son hâdiseler yüzün den Lefkoşa Türkü bn plân dan hiç faydalanamamış ve ya canlarını t ehli köye ata- rak meşkûr daireyi ziyaret etmişlerdir. Bahsi geçen plân tahtında gdiye mert w. vakfesini yapmış olaıı Türk leıin bu plândan favdalaıı ihtiy ar bi malarj pek tabii lıakların- •jydan be dun biridir. Bu hakkımızı ına hasra selâmet içinde elde debil- yietnı işimi- tııemi/.i sağlamak da lıükii- lıa bira nıete diişen en mühim -vasa- yacağız di- relerden biridir. •Buyoruı işsiz kalan şahısların bu n mahalle daireye müracaatları ve bu uı. imalim I eıekTahta Hrdeşle-H J iraba ter- net nıçiı nde âdi rı |ona gört " ,! ıı tı müteakiben de haftada iki defa bu dâireyi uğrama ları şart koşuluyormıış. Şiuı di Emniyet makamlarına so ruyoruz; Lefkoşa Türkleri- nin bıı tabii haklarını elde etmek içıh Rum seni tine git melerini doğru buluyorlar mı? Bu yüzden çıkacak her lıangi bir hâdiseden mes'nl kim olacaktır?. Bu tehlikeli duruma ar- tık bir son verilmelidir. Lef koşa Türkleri tabii hakları- nı istemekte yerden -göğe kadar haklıdır. Bunun, an- cak İş Bulma Dairesinin Tiirk tarafında tam salahi- yetli bir şlibesiniıı açılma- sıyla mümkün olacağına iııa niyoruz. Amme hizmeti için kurulan bir dairenin bütün halka hizmet edebilmesi en erken zamanda sağlanmalı- dır. Bu yapılmadığı takdir- de Türklerin mahalli idare- ye büyük bir şüphe ile baka cakları muhakkaktır. Hü - kiimet işte buna meydan ver memelidir. Tahtakalî k'esinıindf ılış bir ha .ınuın düzd I İeğildir. S,, Huglı Baisor I den tanzim ^^KjDairesi plâu hazırla- Hpyoruz. Bu Şirklerinin • p v v e t l e ina p'.lnm füt i&mrı.ı :ı içi" J r a n a ihtiyaç S a r f ı n d a Tali B M çıkabifo olabilir v( kardeşlerimi' Hecavüzk f ' •||iscleri« jeçil® e < bir fe- ^ • b i l d i r ; I fen daha iyi- ^Ke bir ^Haktaka f .in, hükü- ^Hçirnı<" Tjjlolan bu I lir) e a İm 8 Rum Tecavüzlerni Protesto Ettik Son zamanlarda Kıbrıs Rumlarının Türklere karşı girişmiş oldukları hunharca tecavüzler adanın her ta- rafında Türkler arasında bir nefret hissi uyandırmıştır. Bize yapılmakta olan bu tecavüzleri Kıbrıs Türk- tür Partisi Mağusa Şübe Başkanı Dr. Niyazi Manyera geçen gün çekmiş olduğu telgraflarla protesto etmiş ve adayı sulh ve sükûna kav.uşturacak olan TAKSİM'in bir an evvel tatbik edilmesini istemiştir. SAYIN BAŞVEKİL ADNAN MENDERES, Ankara Bu gün Lefkoşada yeniden bir Türk yardımcı polisi Rum tethişçiler tarafından vurularak ağır su- rette yaralandığı gibi Bajta da yine Rumlar tarafın- dan atılan bombalarla iki Türk yaralanmıştır. Lima- solda da Türklere ayni şekilde bombalar atılmış, fakat insanca zayiat kaydedilmemiştir. İki gün önce Baf kazasında iki Türkün baltalarle yine Rumlar tara- fından öldürüldüğü malûmunuzdur. Türkler için bu adada artık can ve mat emniyeti kalmamıştır. Adadaki Durum her geçen gün için daha vahim bir şekil almakta her arı dahili bir harbin çıkması ihti- mali gözden kaçmamaktadır. Türklerin bu hale artık tahammülleri kalmadığı ve yegâne hal çaresi olan Taksim tezinin tahakkuku hususunda harekete geçil- mesi ehemmiyetle rica olunuri Dr. NİYAZI MANYERA EKSELANS KIBRIS VALİSİ, Lefkoşa. Bu ;>ü n Lef koşada yeniden bir Türk Yardımcı Polisi Rum tethişçiler tarafından vurularak ağır su- rette yaralandığı gibi Bajta da Rumlar tarafından atılan bombalarla iki Türk yaralanmıştır. Limasolda da Türklere ayni şekilde Bombalar atılmış fakat in - sanca zayiat kaydedilmemiştir. İki gün önce Baf ka- zasında iki Türkün baltalarle yine Rumlar tarafından öldürüldüğü malûmunuzdur. Türkler için bu adada artık can ve mal emniyeti kalmamıştır 1 * Adadaki du- rum her geçen gün için daha vahim bir şekU almakta ta ve her an dahili bir harbin çıkması ihtimali gözden kaçmamaktadır. Türklerin bu hale artık tahammül- l' ii kalmadığı re bundan böyle iki cemaat arasında nalHl^ı""'- her türlü hadiselerden hükümetin mes'ul tu- Çırakh ve yegânı hal çaresi olan Taksim tezinin yapmış okluğu ff^Jûzumu bir defa daha Eksel&nsmıza ni Emniyet Komite dedmesiyle h ü k ü m e t \ Dr. NİYAZİ MANYERA kendisi bu firmanın Rı\ er sureti Hariciye Vekilimiz Ankarada temaslar yapmakta sıııda dehşete düşen cemaa- timiz, nefis müdafaasında harekete geçmiştir. İlk Tecavüz Dün sabah Lârnaka yolu üzerinde maskeli Eoka ka- tilleri tarafından Türklere karşı ilk tecavüz yepılmış, fakat maskeli katillerin at- tıkları kurşunlar isabet kay dedememiştir. Bumbulina sokağında Türklere karşı dört el ateş açıldıktan son ra mütecavizler her zaman okluğu gibi kaçmağa muvaf fak olmuşlardır. İkinci Tecavüz İkinci tecavüz Küçük Kay ınaklıda vukua gelmiştir. Bir Türk polisi Rumların si lâhtı tecavüzüne uğramış, fa kat atılan kurşunlar isabet kaydetmemiştir, öğrendiği- mize göre, o civarda bulu- nan diğer Türk polisleri mii fecavizleri yakalamağa ve polise teslim etmeğe nıuvaf fak olmuşlardır. Üçüncü Tecavüz Üçüncü tecavüz Ermıı caddesindeki Ahmet Çırak! ı Şeker Fabrikasına bomba ile yapılmıştır. Fabrikada bulunan eşyalar tahliye edi lirken Eoka gangsterleri bir otomobilin yanına bir bom- ba fırlatmışlar ve iie-kişinin yaralanmasına sebep olmtış hırdır. Yaralanan şahıslardan Ke mal Musanuı ağır olduğu resmen teyid edilmiştir. İkinci derecede yaralanmış olan Mustafa Salih de birin ci yaralı gibi lıastahaııeye yatırılmıştır. Üçüncü şahsın Batı Almanya Kıbrıs Mevzuunda Yunanistanı Desteklemiyecek Yunan Gazetelerinin İddialarını Hariciyesi Yalanladı Alman Bonn, 10 - Batı Almanya Dışişleri Bakanı Straus'un Kıbrıs mevzuunda Yunan te- z i n i destekleyici b e - yanatta bulunduğuna dair, Atinada münteşir bazı gazete- lerde çıkan haberler, Batı Al- manya Hükümeti tarafından resmen tekzip edilmiştir. Batı Almanya Dışişleri Ba- kanlığı tarafından yayınlanan bir tebliğde, durum şu şekilde izah edilmektedir: "Dışişleri Bakanımız tara- fından tertiplenen bir basın konferansında, Atinada mün- teşir "Elefteria" gazetesinin Yunanlı muhabiri de bulu- nuyordu. Yunanlı .nuhabir konferans esnasında Dışişleri Bakanına şöyle bir sual sor- du: "- Kıbrıstaki Yunanlılar ora da bulunan Türkler tarafın- dan öldürülmektedir. Buna rağmen siz NATO çerçeve- sinde bu cânilerle (!) işbirliği yapmağa devam edecek misi- niz?" Bu sual üzerine sinirlenen Batı Almanya Dışişleri Babı- nı Straus verdiği cevapta, Kıbrıslı Türklerin Rumları öldürdüğüne, onlara işkence yaptığına dair herhangi bir malûmatı olmadığını ve bu- nun tamamen hayalî bir id- dia olduğunu beyan etmişti. Konferansı müteakip aynı Yunanlı muhabir Dışişleri""P.? kanının peşinden koşmuş ve Kıbrıs mevzuunda Yunan te- zinin Batı Almanya tarafın- dan desteklenip destekleıımi- yeceğirıi sormuştur. Bu «-uali de cevapsız bırakan Bakan, ihtilâfın üç devlet arasında yapılacak müzakerelerle hal- ledilmesi temennisinde bulun muştur." Bir gün sonra Atina gazete lerinde Batı Almanyalım Kıb rıs mevzuunda Yunanistanı desteklediğine dair çıkan uy- durma haberler, Batı Alman- ya Hükümeti tarafından ; es- men yalanlanmış ve Yunan basınının uydurma haberleri bir kere daha tekzip edilmiş- tir. yaraları hafif olduğu için ilk tedavisi yapılarak has - tahaııede alıkonmamıştır. Diğer Hâdiseler Diğer . taraftan Küçük Kaymaklıda bir Türkün evi ne atılan bomba tahribata sebeb olmuşsa da inşama ka yıp yoktur. Leymosunda da bir Tür- kün, evine bomba atılmış, fa kat az hasar olmuştur. Ge- rek Lef koşada, gerekse Ma- ğıısada Türklere ait bazı dükkân ve evlerde k<"»*en yangınlar çıkarılmıştır, BÎR RUM VURULARAK ÖLDÜRÜLDÜ Diin Lefkonuk yolundr gitmekte olan motosikleti' Teodoros Ahillias- adındaki bir Rum meehfıl şahıslar ta rafından vurularak öldürül müştür. Teodorosa bir oto- mobilden ateş açıldığı tah- min edilmektedir. Polif *ah kikatı devam ediyor. ÖZEL TÜRK POLİSİ ÖLDÜ Evvelki güıı Eoka gangs- terleri tarafından Ermıı so- kağında beş kurşunla yara- (Devamı sayfa 4 de) îngiltereden M a l , C a n Teminatı İstiyoruz Dün İngilteıeye Şiddetli Bir Nota Verdik Ankara, İÜ - Kıbrıstaki teminat altına alınmadığı kay son olaylar Türk Hükümeti dedildikten sonra, Britanya tarafından adım adım takip edilmektedir. 7 Temmuz tari- hinde Baf bölgesinde iki Kıb- rıslı Türkün hunharca katle- dilmesi karşısında duyulan in fial bir taraftan halkımız üze rinde, diğer taraftar, da Hü- kümet çevrelerinde? haklı bir jiddet uyandırmağı kâfi gel- miştir. Adadaki Yunan vaııdaliz- mi ve barbarlığı karşısında Hükümetimizin Britanya Hü- kümetine sert ve şiddetli Lir nota daha tevdi ettiği hu ak- şam Dışişleri Bakanlığımız la- rafırıdan resmen açık'ar.mış- tır. Notada İngilterenin Adıd ı ki duruma hâkim olmadığı ısrarla belirtilmekte ve Türk- lerin mal ve can emniyetinin Hükümetinden Kıbrıs Türk- lerinin mal ve can emııive'le- rinin temini istenmekte. 1 ir. Türk Hükümeti notasında, gerekli emniyet tedbirlerinin alınmış olduğuna dair Bri- tanya Hükümeti tarafından verilen teminatın maalesef doğru olmadığı ve lıergün Türklerin Kıbrıslı Rumlar ta- rafından öldürüldüğü, malla- rının gün ışığında yakıldığı bildirilmekte ve emniyet ted- birleri alınmış olsaydı bu gibi vahşet dolu olaylar meydana gelmiyecekti denilmektedir. Türk notasında Kıbrıstaki vandalizm hareketlerine bir son verilmesi tekrar istenmek- te, bu yapılmadığı takdirde, bütün sorumluluğun Britan- ya Hükümetine ait olacağı kaydedilmektedir. LONDRA BÜYÜKELÇİMİZ Se!wyn lloyd'u Gördü Bilginin Adnan Menderesten Yeni Bir Mesaj Getirdiği Tahmin Ediliyor Londra, 10 — Türkiye ııin Londra ııezdindeki Bii- Afrika - Asya Devletleri Kıbrıs Mevzuunda Türkiyeyi Destekler Cezayir Meselesinin Birleşmiş Milletler Gündemine Alınması İstenecek Birleşmiş .Milletler, 10 (R): Afrika - Asya gurubuna mensup 28 devletin temsil- cileri, Cezayir meselesinin B'rleşmiş Milletler (lenel Kurulu gündemine alınma- sı içiıı teklifde bulunacak - larıııı bugün resmen açıkla m ışl ardır. Gıırııb Başkanı Burma temsilcisi Tlıant gazetecile- re yapmış olduğu bir beya- natta teklif ile birlikte bir memorandumun birkaç gü- ne kadar Birleşmiş Milletle- re sunulacağını açıklamış - tır. Thaııt, Afrika - Asya dev- letleri toplantısında Türki- ye temsilcisi Seyfullah Esin tarafından Kıbrıs mevzuun- da yapılmış olan konuşma- nın yazılısının gıırub azala rıııa dağıtıldığını söylemiş- tir. Bilindiği gibi bahsi geçen konuşmanın Seyfullah Esiıı, Türkiycnin, adadaki iki e maata ^da ayni şartlar altın da mukadderatı tayin hakkı nnı tanınması ve adanın bö ltiıımesi için müzakerelere girmeye hazır olduğunu söy lemisti. Türk memurların grevi tedbirler almağa Kaza Emniyet Komitesi Derhal Tedbirler Almak Zorunda Kaldı İNATÇI POLİTİKAYA SON VERİLMELİ Hükümeti acîl şevketti Son günlerde feci hâdise ler karşısında hayatlarını emniyette bulmıyan Türk memurlar dün genel bir grev ilân ederek işlerine git memişler ve Çetinkaya Türk Spor Birliği binasında top- lanarak bir çok önemli ka- rarlar almışlardır. Bu karar larııı ışığında hareket eden Tiirk Memurlar < Vnıiyeti Hükümete bir heyet gönde- rerek, lüzumlu emniyet ted- birleri alınmadığı takdirde vazifeleri başına dönmiye- ceklerini, çünkü hayatları - nın tehlikede öldüğünü be- yan etmişlerdir. Rum semtindeki Hükümet Dairelerinde çalışan Türk Memurlar dün işlerine gitme inişler ve Hükümetin emni- yet mevzuunda gereken ter tibatı almasını beklemişler- dir. Türk Memurların grevi üzerine Hükümet acil tedbir ler almak mecburiyetinde kalmıştır. Derhal durum Vali Sir "VpençJ Başkam Df, FazıJl I ^^^^^HHH^HHH kemeye ' .. ,,.!• Ifıhlael, fcftütetmfk yeySEn,. birliklerinin iştirak ettiği açık m ' I < )./.,,,,., lirdir rak Türk Memurların mifra" caatmı tezekkür etmiştir. Mal ve can emniyetinin teminat altında olmadığı ar tık Hükümet tarafından da takdir edilmeli ve bu gibi grevlere fırsat vermeden za inanında tedbirler almalı- dır. Fakat ne kadar garip tir ki. Hükümet bardak taş- tıktan soııra harekete geç- nîekte ve taşan bardağın su hırını damla damla toplama ğa çalışmaktadır. Alelacele Alınan Karar Türk Memurların grevi üzerine alelacele bir toplan- tı yapan Kaza Emniyet Ko mitesi şıı kararları alınıştır: 1 — Tiirk Memurlar bisik letleri veya otomobilleri ile sabah saat 7.15 de Oirne ka pısında toplanacaklar ve bu radan İngiliz askerlerinin himayesinde dairelerine gö- türüleceklerdir. 2 — Çalışına saatları hita ma erdiği zaman da Türk Memurlar yine muhafaza al tında Girne kapısına kadar getirileceklerdir. Diğer taraftan Rum Me- murlar için de karai- alın - mıştır. Bu karar gereğince Ethem Menderes Amerikada Savunma Mevzuları Müzakere Edilecek Nev-York, 10 - Türkiye Millî Savunma Bakanı Et- hem Menderes bugün Nev York'a vasıl olmuş ve Türki- yenin Washington nezdindeki Büyükelçisi Suat Hayri Ür lanmıştır. Ethem Menderes Amerika- yı Birleşik Amerika Hüküme- tinin resmî dâvetlisi olarak ziyaret etmektedir. Amerika- da 15 gün ' ^ir- tmrn^ ıft^niı. i rifaıİMİi •-ntt^flİM £üriö ftlçKöri d çekme e ^dan da bahsetmiştir. Lotanı. \ v„-,';ı« m om ', n banal. 1 andlaşması gereğince Türkiye kançılaryasının kapalı Adayı hıgtttereye teslim ft-l bulunacağı ilân olunur. Türk semtindeki Hükümet Dairelerinde çalışmakta o- lan Rum memurlar sabah saat 7 de Baf Kapısındaki Telefon - Telgraf Dairesi yanında toplanacaklar ve muhafaza altında Atatürk Meydanındaki Dairelerine getirileceklerdir, saatin- den sonra da yiııe muhafa- za altında Baf Kapısına ka dar götürüleceklerdir. Bir Arada Yaşamak? Hükümetin aldığı emniyet tedbirleri karşısında her- hangi bir yorumda buluıımı- yaeağız. Fakat hemen kay- detmek isteriz ki. iki cema atııı artık bir arada yaşa- masına imkân ve ihtimal kal madiğini Hükümet takdir ve teslim etmeli ve politi- kasını ona göre düzenleme- lidir. İşte iki cemaat aııeak İn- giliz Askerlerinin süngüsü altında ve ateş tehdifti altın da himaye edilmek suretiy- le bir arada yaşayabilmek- yükelçisi Muharrem Nuri Birgi, Kıbrıs mevzuunda hii ftümeti ile danışmalarda bu- lunduktan sonra uçakla bu gün İııgiltereye dönmüş ve derhal İngiltere Hariciye Vekili Selvvyn Lloyd'u ziya ret etmiştir. Daha sonra basına bir be yaııat veren İngiliz Harici- yesine bağlı bir sözcü, Bir- gi - Lloyd görüşmelerinde umumi mevzuların müzake- re edildiğini söylemiş ve da ha fazla bilgi vermekten ka çınmıştır. Muharrem Nuri Birgi'niıı Türkiye Başbakanı Adnan Menderes'ten ingiltere Baş- bakanı Harold MaeMillaııa yeni bir mesaj getirdiği tah miıı edilmektedir. DÜN AKŞAMKİ İ N F İ L  K Dün akşam saat 9.30 rad delerinde Küçük Kaymak- lıda bir. evin dışında bir bomba infilâk etmiştir. İnfilâk hiçbir hasar veya can kaybına sebep "olmamış tır. 'îayri resmi haberlere gü re infilâkla ilgili oldukları iddiasıyla Kemal. Oğuz ve Süleyman isimli üe Türk İngil iz askerleri tarafından tevkif edilmiş ve Lefkoşa polis merkezine götürülmüş lardir. I i r K - usıvSÎS ı [rtMemlntlr 0 M 1 M, I Parise dö BİR ÖLÜ BİR YARALI BULUNDU Dün akşam 11 yaşında bir Rum çocuğu ölü ve 17 ya- şında bir Rum çoban da a- ğır yaralı olarak Kiracı Kö- yü dışında bulunmuşlardır. Ağır yaralı olan çoban Lefkoşa hükümet hastalıa - nesine kaldırılmıştır. Vara- imin durumunun tehlikeli olduğu bildirilmektedir. DAVALARI TEHİR EDİLDİ Bir müddet evvel ellerin- de patlayıcı maddeler bu - lunduğu iddiasıyla tevkif edilen ve ilk duruşmaları ya pıldıktan sonra davaları dünkü güne tehir edilen 17 yaşında önder Hüseyin ile 21 yaşında Tuna Muslafa - rteue utmıiHiiKtnr

Transcript of Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş :...

Page 1: Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş : …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1958/Temmuz/...vahşet dol olaylau meydanr a gelmiyecekti denilmektedir. Türk notasınd

'-W' İ f c ' ' ' : "V.V - ' v - i-İ

« *

| n Kuııı I ocbn nip. -Mııikcino,

m» t ' fplan, fesiz b i r nc.

(TIV\ , i 'kipolis şV1, j p e mıydı» »akta oldu! »ekte olan »cimini ta.

ftualleifiınizo jz kanaatin-

luıu'larıııın ,h kitine' sa-

i d e e t t i t ' yapı].

M a l i k e .

B " . f ^ H d i t | îesi ile ya.

olanların mm ^ B r ili. 1 ^ ^ H a t l r n J

ı k ederek Hsi gayeli

IpsatKİc c t - J feri içiıl mii-

siyasi bir • memurları H r '

Br i tanya | de fa l a r

la a! k a t i , jjfm gibi de

ne ta-İ l i de l Bri-

'i^m •

Y A R I N B İ Z İ M D İ R G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S İ Y A S İ G A Z E T E

Müdür ve imtiyaz Sahibi : CEMAL TOĞAN Kuruluş : 1951

Cuma 11

T E M M U Z 1 9 5 8

FİATI : 15 Mildir. SAYI: 785 YIL: 7

Basıldığı Yer : " BOZKURT " Basımevi Asmalt t No. 15 - P. K. »24 - Tel. 2951

L e f k o ş a - K ı b r ı s

RÛM VAHŞETI BÜTÜN KORKUNÇLUĞU ILE DEVAM EDIYOR

DÜN ADANIN HER TARAFINDA TÜRKLERE TECAVÜZLER YAPILDI Diin de Adanın her tara-

f ında Rumlar t a r a f ı ndan Türk le re tecavüzler yapıl -nııştır . Rumlar ın devanı et-t i rmekte olduklar ı metodlu vaııdalizm hareket ler i en ko rkunç bir s a fhadad ı r . A-I ıtıdığı idida edile n emniyet tedbirlerinin tamamen kifa-yetsiz olduğu bir kere daha kendini göstermiştir , Bu du-

rum karşıs ında cemaatimi-zin endişeleri daha da ar t -makta ve birbir ini t a k i p e-den fe lâket le r karş ıs ında haklı o larak heyecana düş-mektedir .

Sulh ve sükûnun iadesi için Tiirk cemaat i bugüne kadar elinden gelen her şe-yi yapmış, f a k a t Rumlar ın vahşet ve cinayet ler i karşı-

Türk Kesiminde Sosyal Sigorta Dairesi Kurulmalıdır Bilindiği gibi bir buçuk

sene kadar evvel Sosyal Si gorta plânının Kıbrıs hükü

rı itibara m ( > " tarafından tatbik edil liıııali kal-Ji m p s ' İN ' ' ) r , s Tiirkii tarafııı-şasıdır. Bıı| t ,hükümet-

j ip ayıplı ak sinesini

dan takdirle karşılanmıştı. Medeni cemiyetler içiıı el

zem olan bu plâıı tahtında uhdesine düşen vazifeyi Kıb rıs Türkü seve seve yapmış ve hissesine düşeni ödemiş-tir. Bu Sosyal Sigorta plâ-nını idare edeıı dairenin Lef koşanın Rum kesiminde ol-ması ve son hâdiseler yüzün den Lefkoşa Türkü bn plân dan hiç faydalanamamış ve ya canlarını t ehli köye ata-rak meşkûr daireyi ziyaret etmişlerdir.

Bahsi geçen plân tahtında gdiye mert w. vakfesini yapmış olaıı Türk

leıin bu plândan favdalaıı ihtiy ar bi malarj pek tabii lıakların-•jydan be dun biridir. Bu hakkımızı ına hasra selâmet içinde elde • debil-yietnı işimi- tııemi/.i sağlamak da lıükii-

lıa bira nıete diişen en mühim -vasa-yacağız di- relerden biridir. •Buyoruı • işsiz kalan şahısların bu

n mahalle daireye müracaatları ve bu uı. imalim I eıekTahta

Hrdeşle-H J iraba ter-

net nıçiı nde âdi

rı |ona gört " • ,!

ıı tı müteakiben de h a f t a d a iki defa bu dâireyi uğrama ları şar t koşuluyormıış. Şiuı di Emniye t makamla r ına so ruyoruz ; Lefkoşa Türkler i -nin bıı tabii haklar ın ı elde etmek içıh Rum seni t ine g i t melerini doğru buluyor lar mı? Bu yüzden çıkacak her lıangi bir hâdiseden mes'nl kim olacakt ı r? .

Bu tehlikeli du ruma ar-t ık bir son verilmelidir . Lef koşa Türk le r i tabii haklar ı -nı is temekte yerden - g ö ğ e k a d a r hakl ıdı r . Bunun, an-cak İş Bulma Dairesinin Tiirk t a r a f ında tam salahi-yetl i bir şlibesiniıı açılma-sıyla mümkün olacağına iııa niyoruz. Amme hizmeti için kuru lan bir dairenin bü tün halka hizmet edebilmesi en erken zamanda sağlanmalı-dır. Bu yapı lmadığı takdir -de Türkler in mahal l i idare-ye büyük bir şüphe ile baka caklar ı muhakkak t ı r . Hü -kiimet işte buna meydan ver memelidir .

Tahtakalî k'esinıindf

ılış bir ha .ınuın düzd I

İeğildir. S,, Huglı

Baisor I den tanzim

^^KjDairesi plâu hazırla-

Hpyoruz . Bu Ş i r k l e r i n i n •pvve t l e ina

p'.lnm füt i&mrı.ı :ı içi" J r a n a ihtiyaç Sarf ında Tali B M çıkabifo

olabilirv(

kardeşlerimi' Hecavüzkf'

• | | i sc ler i« jeçil®e

< bir fe-^ • b i l d i r ; I fen daha iyi-^ K e bir ^ H a k t a k a f . i n , hükü-^ H ç i r n ı < " T j j l o l a n bu

I lir) e a İm8

Rum T e c a v ü z l e r n i P r o t e s t o E t t i k

Son zamanlarda Kıbrıs Rumlarının Türklere karşı girişmiş oldukları hunharca tecavüzler adanın her ta-rafında Türkler arasında bir nefret hissi uyandırmıştır.

Bize yapılmakta olan bu tecavüzleri Kıbrıs Türk-tür Partisi Mağusa Şübe Başkanı Dr. Niyazi Manyera geçen gün çekmiş olduğu telgraflarla protesto etmiş ve adayı sulh ve sükûna kav.uşturacak olan TAKSİM' in bir an evvel tatbik edilmesini istemiştir.

SAYIN BAŞVEKİL ADNAN MENDERES, Ankara

Bu gün Lefkoşada yeniden bir Türk yardımcı polisi Rum tethişçiler tarafından vurularak ağır su-rette yaralandığı gibi Bajta da yine Rumlar tarafın-dan atılan bombalarla iki Türk yaralanmıştır. Lima-solda da Türklere ayni şekilde bombalar atılmış, fakat insanca zayiat kaydedilmemiştir. İki gün önce Baf kazasında iki Türkün baltalarle yine Rumlar tara-fından öldürüldüğü malûmunuzdur. Türkler için bu adada artık can ve mat emniyeti kalmamıştır. Adadaki Durum her geçen gün için daha vahim bir şekil almakta her arı dahili bir harbin çıkması ihti-mali gözden kaçmamaktadır. Türklerin bu hale artık tahammülleri kalmadığı ve yegâne hal çaresi olan Taksim tezinin tahakkuku hususunda harekete geçil-mesi ehemmiyetle rica olunuri

Dr. NİYAZI MANYERA

EKSELANS KIBRIS VALİSİ, Lefkoşa. Bu ;>ü n Lef koşada yeniden bir Türk Yardımcı

Polisi Rum tethişçiler tarafından vurularak ağır su-rette yaralandığı gibi Bajta da Rumlar tarafından atılan bombalarla iki Türk yaralanmıştır. Limasolda da Türklere ayni şekilde Bombalar atılmış fakat in -sanca zayiat kaydedilmemiştir. İki gün önce Baf ka-zasında iki Türkün baltalarle yine Rumlar tarafından öldürüldüğü malûmunuzdur. Türkler için bu adada artık can ve mal emniyeti kalmamıştır1* Adadaki du-rum her geçen gün için daha vahim bir şekU almakta ta ve her an dahili bir harbin çıkması ihtimali gözden kaçmamaktadır. Türklerin bu hale artık tahammül-l' ii kalmadığı re bundan böyle iki cemaat arasında

nalHl^ı""'- her türlü hadiselerden hükümetin mes'ul tu-Çırakh ve yegânı hal çaresi olan Taksim tezinin yapmış okluğu ff^Jûzumu bir defa daha Eksel&nsmıza ni Emniyet Komite dedmesiyle h ü k ü m e t \ Dr. NİYAZİ MANYERA kendisi bu firmanın R ı \

er sureti Hariciye Vekilimiz Ankarada temaslar yapmakta

sıııda dehşete düşen cemaa-timiz, nef is m ü d a f a a s ı n d a hareke te geçmiştir .

İlk Tecavüz Dün sabah L â r n a k a yolu

üzer inde maskel i Eoka ka-ti l leri t a r a f ı n d a n Türk le re karşı ilk tecavüz yepılmış, f a k a t maskeli kat i l ler in at-t ık lar ı ku r şun la r isabet k a y dedememişt i r . Bumbul ina sokağında Türk le re karşı dör t el a teş aç ı ld ık tan son r a mütecavizler her zaman okluğu gibi kaçmağa muvaf f a k olmuşlardır .

İkinci Tecavüz İkinci tecavüz Küçük Kay

ınaklıda vukua gelmiştir . Bir T ü r k polisi Rumlar ın si lâhtı tecavüzüne uğramış , f a ka t at ı lan ku r şun la r isabet kaydetmemişt i r , öğrendiğ i -

mize göre, o c iva rda bulu-nan d iğer T ü r k polisleri mii fecavizleri yaka l amağa ve polise teslim etmeğe nıuvaf fak olmuşlardır .

Üçüncü Tecavüz Üçüncü tecavüz Ermıı

caddesindeki Ahmet Çırak! ı Şeker Fabr ikas ına bomba ile yapı lmışt ı r . F a b r i k a d a bulunan eşyalar tahl iye edi l i rken Eoka gangster ler i bir otomobilin yan ına bir bom-ba f ı r la tmış lar ve iie-kişinin yara lanmas ına sebep olmtış hırdır.

Ya ra l anan şahıs lardan Ke mal Musanuı ağı r o lduğu resmen teyid edilmiştir . İkinci derecede yara lanmış olan Mus ta fa Salih de birin ci yaral ı gibi l ıastahaııeye yat ı r ı lmışt ı r . Üçüncü şahsın

Batı Almanya Kıbrıs Mevzuunda Yunanistanı Desteklemiyecek Yunan Gazetelerinin İddialarını

Hariciyesi Yalanladı Alman

Bonn, 10 - Batı Almanya Dışişleri Bakanı Straus'un Kıbrıs mevzuunda Yunan te-z i n i destekleyici b e -yanatta bulunduğuna dair, Atinada münteşir bazı gazete-lerde çıkan haberler, Batı Al-manya Hükümeti tarafından resmen tekzip edilmiştir.

Batı Almanya Dışişleri Ba-kanlığı tarafından yayınlanan bir tebliğde, durum şu şekilde izah edilmektedir:

"Dışişleri Bakanımız tara-fından tertiplenen bir basın konferansında, Atinada mün-teşir "Elefteria" gazetesinin Yunanlı muhabiri de bulu-nuyordu. Yunanlı .nuhabir konferans esnasında Dışişleri Bakanına şöyle bir sual sor-du:

"- Kıbrıstaki Yunanlılar ora da bulunan Türkler tarafın-dan öldürülmektedir. Buna rağmen siz NATO çerçeve-sinde bu cânilerle ( ! ) işbirliği yapmağa devam edecek misi-niz?"

Bu sual üzerine sinirlenen

Batı Almanya Dışişleri Babı-nı Straus verdiği cevapta, Kıbrıslı Türklerin Rumları öldürdüğüne, onlara işkence yaptığına dair herhangi bir malûmatı olmadığını ve bu-nun tamamen hayalî bir id-dia olduğunu beyan etmişti.

Konferansı müteakip aynı Yunanlı muhabir Dışişleri""P.? kanının peşinden koşmuş ve Kıbrıs mevzuunda Yunan te-zinin Batı Almanya tarafın-dan desteklenip destekleıımi-yeceğirıi sormuştur. Bu «-uali de cevapsız bırakan Bakan, ihtilâfın üç devlet arasında yapılacak müzakerelerle hal-ledilmesi temennisinde bulun muştur."

Bir gün sonra Atina gazete lerinde Batı Almanyalım Kıb rıs mevzuunda Yunanistanı desteklediğine dair çıkan uy-durma haberler, Batı Alman-ya Hükümeti tarafından ; es-men yalanlanmış ve Yunan basınının uydurma haberleri bir kere daha tekzip edilmiş-tir.

yara la r ı haf i f o lduğu için ilk tedavisi yap ı l a rak has -tahaı ıede a l ıkonmamış t ı r .

Diğer Hâdiseler Diğer . t a r a f t a n Küçük

Kaymakl ıda b i r T ü r k ü n evi ne at ı lan bomba t ah r iba t a sebeb olmuşsa da i n ş a m a ka y ıp yok tu r .

Leymosunda da bir Tür-kün, evine bomba atılmış, fa ka t az hasa r o lmuştur . Ge-rek Lef koşada, gerekse Ma-ğıısada Türk le re ai t bazı d ü k k â n ve evlerde k<"»*en yang ın l a r çıkarı lmıştır ,

BÎR RUM VURULARAK ÖLDÜRÜLDÜ Diin Le fkonuk yolundr

g i tmekte olan motosiklet i ' Teodoros Ahillias- ad ındak i bir Rum meehfıl şahıslar ta r a f ı n d a n vu ru l a r ak öldürül müştür . Teodorosa bir oto-mobilden a teş açıldığı tah-min edi lmektedir . Polif *ah kikat ı devam ediyor.

ÖZEL TÜRK POLİSİ ÖLDÜ Evvelki güıı Eoka gangs-

ter ler i t a r a f ı n d a n Ermı ı so-kağ ında beş kurşunla yara-

(Devamı say fa 4 de)

î n g i l t e r e d e n M a l , C a n T e m i n a t ı İ s t i y o r u z

Dün İngilteıeye Şiddetli Bir Nota Verdik Ankara, İÜ - Kıbrıstaki teminat altına alınmadığı kay

son olaylar Türk Hükümeti dedildikten sonra, Britanya tarafından adım adım takip edilmektedir. 7 Temmuz tari-hinde Baf bölgesinde iki Kıb-rıslı Türkün hunharca katle-dilmesi karşısında duyulan in fial bir taraftan halkımız üze rinde, diğer taraftar, da Hü-kümet çevrelerinde? haklı bir jiddet uyandırmağı kâfi gel-miştir.

Adadaki Yunan vaııdaliz-mi ve barbarlığı karşısında Hükümetimizin Britanya Hü-kümetine sert ve şiddetli Lir nota daha tevdi ettiği hu ak-şam Dışişleri Bakanlığımız la-rafırıdan resmen açık'ar.mış-tır.

Notada İngilterenin A d ı d ı ki duruma hâkim olmadığı ısrarla belirtilmekte ve Türk-lerin mal ve can emniyetinin

Hükümetinden Kıbrıs Türk-lerinin mal ve can emııive'le-rinin temini istenmekte.1 ir.

Türk Hükümeti notasında, gerekli emniyet tedbirlerinin alınmış olduğuna dair Bri-tanya Hükümeti tarafından verilen teminatın maalesef doğru olmadığı ve lıergün Türklerin Kıbrıslı Rumlar ta-rafından öldürüldüğü, malla-rının gün ışığında yakıldığı bildirilmekte ve emniyet ted-birleri alınmış olsaydı bu gibi vahşet dolu olaylar meydana gelmiyecekti denilmektedir.

Türk notasında Kıbrıstaki vandalizm hareketlerine bir son verilmesi tekrar istenmek-te, bu yapılmadığı takdirde, bütün sorumluluğun Britan-ya Hükümetine ait olacağı kaydedilmektedir.

LONDRA BÜYÜKELÇİMİZ Se!wyn lloyd'u Gördü

Bilginin Adnan Menderesten Yeni Bir Mesaj Getirdiği Tahmin Ediliyor

Londra, 10 — Türk iye ııin Londra ııezdindeki Bii-

Afrika - Asya Devletleri Kıbrıs Mevzuunda Türkiyeyi Destekler

Cezayir Meselesinin Birleşmiş Milletler Gündemine Alınması İstenecek

Birleşmiş .Milletler, 10 ( R ) : A f r i k a - Asya g u r u b u n a mensup 28 devlet in temsil-cileri, Cezayir meselesinin B'r leşmiş Milletler (lenel K u r u l u gündemine alınma-sı içiıı t ek l i fde bu lunacak -larıııı bugün resmen açıkla m ışl a rd ı r .

Gıırııb Başkanı B u r m a temsilcisi Tlıant gazetecile-re yapmış o lduğu bir beya-na t t a teklif ile bi r l ikte b i r memorandumun bi rkaç gü-ne k a d a r Birleşmiş Milletle-re sunulacağını açıklamış -t ır .

Thaıı t , A f r i k a - Asya dev-letleri top lan t ı s ında Türki-ye temsilcisi Seyfu l l ah Esin t a r a f ı n d a n Kıbr ıs mevzuun-da yapı lmış olan konuşma-nın yazılısının gı ı rub azala rıııa dağı t ı ld ığını söylemiş-t ir .

Bilindiği gibi bahsi geçen konuşmanın Seyfu l l ah Esiıı, Türk iycn in , a d a d a k i iki e maa ta ^da ayni şa r t l a r a l t ın da mukadde ra t ı t ay in hakk ı nnı tan ınması ve adan ın bö ltiıımesi için müzakere le re g i rmeye hazı r o lduğunu söy lemisti.

Türk memurların grevi tedbirler almağa

Kaza Emniyet Komitesi Derhal Tedbirler Almak Zorunda Kaldı

İ N A T Ç I P O L İ T İ K A Y A SON V E R İ L M E L İ

Hükümeti acîl şevketti

Son günlerde feci hâdise ler karş ıs ında haya t la r ın ı emniyet te bulmıyan Türk memur la r dün genel bir grev ilân ederek işlerine git memişler ve Çe t inkaya T ü r k Spor Birliği binasında top-lanarak b i r çok önemli ka-ra r la r a lmış lardır . Bu k a r a r larııı ışığında ha reke t eden Tiirk Memurlar < Vnıiyeti Hükümete bir heyet gönde-rerek, lüzumlu emniyet ted-bir ler i a l ınmadığı t a k d i r d e vazifeleri başına dönmiye-ceklerini, çünkü haya t l a r ı -n ın tehl ikede ö ldüğünü be-yan etmişlerdir .

Rum semtindeki H ü k ü m e t Daireler inde çalışan T ü r k Memur la r dün işlerine gitme inişler ve Hükümet in emni-yet mevzuunda gereken t e r t ibatı almasını beklemişler-dir. Türk Memur lar ın grevi üzerine H ü k ü m e t acil tedbi r ler a lmak mecbur iye t inde kalmıştır .

Derhal d u r u m Vali Sir " V p e n ç J Başkam Df, F a z ı J l I ^ ^ ^ ^ ^ H H H ^ H H H kemeye ' • . . ,,.!• Ifıhlael, fcftütetmfk yeySEn,. birliklerinin iştirak ettiği açık m

' I < )./.,,,,., lirdir

r a k Türk Memur lar ın mifra" caa tmı t ezekkür etmişt ir .

Mal ve can emniyet inin temina t a l t ında olmadığı a r t ık H ü k ü m e t t a r a f ı n d a n da t akd i r edilmeli ve bu gibi grevlere f ı r sa t vermeden za inanında tedbi r le r a l m a l ı -dır . F a k a t ne k a d a r ga r ip t ir ki. H ü k ü m e t ba rdak taş-t ık tan soııra ha reke te geç-nîekte ve t aşan bardağın su hırını damla damla toplama ğa ça l ışmaktadır .

Alelacele Alınan Karar T ü r k Memur la r ın grevi

üzerine alelacele bir toplan-

tı yapan Kaza Emniye t Ko mitesi şıı k a r a r l a r ı a l ın ış t ı r :

1 — Tiirk Memur la r bisik letleri veya otomobilleri ile sabah saat 7.15 de Oirne ka pısında top lanacak la r ve bu r adan İngiliz asker ler in in himayesinde dai re ler ine gö-türü lecek le rd i r .

2 — Çalışına saa t la r ı h i t a ma erdiği zaman da T ü r k Memur la r yine m u h a f a z a al t ında Gir ne kapısına kada r get i r i leceklerdir .

Diğer t a r a f t a n Rum Me-mur l a r için de karai- alın -mıştır . Bu k a r a r gereğince

Ethem Menderes Amerikada Savunma Mevzuları Müzakere Edilecek Nev-York, 10 - Türkiye

Millî Savunma Bakanı Et-hem Menderes bugün Nev York'a vasıl olmuş ve Türki-yenin Washington nezdindeki Büyükelçisi Suat Hayri Ür

lanmıştır. Ethem Menderes Amerika-

yı Birleşik Amerika Hüküme-tinin resmî dâvetlisi olarak ziyaret etmektedir. Amerika-da 15 gün ' ^ i r -

tmrn^ ı f t ^ n i ı . i r i fa ı İMİi • - n t t ^ f l İ M £üriö ftlçKöri d çekme e ^ d a n da bahsetmiştir. L o t a n ı . \ v „ - , ' ; ı « m „ o m ' , n bana l .

1 andlaşması gereğince Türkiye kançı laryasının kapalı Adayı hıgtttereye teslim ft-l bulunacağı ilân olunur.

T ü r k semtindeki H ü k ü m e t Daireler inde ça l ı şmakta o-lan Rum memur l a r sabah saat 7 de Baf Kapıs ındaki Telefon - Telgraf Dairesi y a n ı n d a top l anacak la r ve muhafaza a l t ında A t a t ü r k Meydanındak i Daireler ine get i r i leceklerdir , iş saat in-den sonra da yiııe muha fa -za a l t ında Baf Kapıs ına ka d a r gö türü lecek le rd i r .

Bir Arada Yaşamak? Hükümet in aldığı emniyet

tedbir ler i ka rş ı s ında h e r -hang i bir y o r u m d a buluıımı-yaeağız. F a k a t hemen kay-de tmek isteriz ki. iki cema atııı a r t ı k bir a r a d a yaşa-masına imkân ve iht imal ka l mad iğ in i H ü k ü m e t t a k d i r ve teslim etmeli ve politi-kasını ona göre düzenleme-lidir.

İşte iki cemaat aııeak İn-giliz Asker ler in in süngüsü a l t ı nda ve a teş tehdift i a l t ın da h imaye edi lmek suret iy-le bir a r a d a yaşayabi lmek-

yükelçis i M u h a r r e m Nur i Birgi, Kıbr ıs mevzuunda hii f tümeti ile dan ı şmala rda bu-l u n d u k t a n sonra uçakla bu gün İ ı ıgi l tereye dönmüş ve derhal İng i l t e re Har ic iye Veki l i Selvvyn Lloyd'u ziya re t e tmiş t i r .

Daha sonra basına bir be yaı ıa t ve ren İngil iz Haric i -yesine bağlı bir sözcü, Bir-gi - Lloyd görüşmele r inde umumi mevzular ın müzake-re edi ldiğini söylemiş ve da ha faz la bilgi ve rmekten k a çınmışt ı r .

M u h a r r e m Nur i Birgi 'ni ı ı Tü rk iye Başbakan ı Adnan Menderes ' ten ing i l t e r e Baş-bakanı Haro ld MaeMillaııa yeni bir m e s a j ge t i rd iğ i tah miıı ed i lmekted i r .

DÜN AKŞAMKİ İ N F İ L Â K

Dün akşam saat 9.30 r a d de ler inde K ü ç ü k K a y m a k -lıda bir. evin d ış ında bir bomba in f i l âk e tmiş t i r .

İ n f i l âk h içbi r ha sa r veya can kayb ına sebep "olmamış t ı r .

' î a y r i resmi haber l e re gü re in f i l âk la ilgili o lduklar ı iddiasıyla Kemal. Oğuz ve Süleyman isimli üe T ü r k İngi l iz asker ler i t a r a f ı n d a n tevkif edilmiş ve Le fkoşa polis merkezine g ö t ü r ü l m ü ş la rd i r .

I i r K - u s ı v S Î S ı [rtMemlntlr 0 M 1 M , I P a r i s e dö

BİR ÖLÜ BİR YARALI B U L U N D U

D ü n akşam 11 yaş ında bir Rum çocuğu ölü ve 17 ya-ş ında bir R u m çoban da a-ğ ı r yara l ı o l a rak Kiracı Kö-yü dış ında bu lunmuş la rd ı r .

Ağır yaral ı olan çoban Le fkoşa h ü k ü m e t hastalıa -nesine ka ld ı r ı lmış t ı r . Vara-imin d u r u m u n u n tehlikeli o lduğu b i ld i r i lmektedi r .

DAVALARI TEHİR EDİLDİ

Bir m ü d d e t evvel ellerin-de pa t lay ıc ı madde le r bu -l u n d u ğ u iddiasıyla tevkif edilen ve ilk du ruşma la r ı ya p ı ld ık tan sonra davalar ı d ü n k ü güne tehir edilen 17 yaş ında ö n d e r Hüseyin ile 21 yaşında Tuna Mus la fa -

rteue utmıiHi iKtnr

Page 2: Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş : …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1958/Temmuz/...vahşet dol olaylau meydanr a gelmiyecekti denilmektedir. Türk notasınd

SAYFA 2 B O Z K ü R T )

liim:vıwr. Gomu l — Kıbrıs Radyosu j İJÛnija ÛOSini

Kurulduğu gündenberi Türkler ve Türkiye aleyhindeki ne^Hyatiylo tanın mış olan Kıbrıs Radyo Servisi son gün-lerde iyiden azıtmış ve açıktan açığa Türkleri tahrik edici bir şekilde neşri-yatını hızlandırmıştır. Hükümet kont-rolündeki bir radyonun bu şekilde neş-riyatta bulunması Türk cemaatının ye-diden yetmişi]» hayrete düşürmekte ve pek haklı olarak şüpheye sürüklemek-tedir.

Kıbrıs Radyo Servisi devamlı bir şekilde Türklere karşı girişilen tecavüz leri örtbas etmeğe çalışmakta, diğer taraftan da Rumları ilgilendiren en ba-sit olayları büyüterek tahrik kampan-yasını hızlandırmaktadır. Bu durum karşısında, Hükümet kontrolündeki bir radyonun kastı mahsusla neşriyatta bulunması cemaatimiz üzerinde menfi bir tesir icra etmekte ve Türk • İngiliz münasebetlerini bozmaktadır.

İddiamızı deliller ve vesikalarla isbata hazırız: Bundan bir kaç gün ev-vel Rum semtinde kalan Türklere ait beş ev Rumlar tarafından yakıldığı zaman bu evlerin Türklere ait olduğu açıklanmamış ve Rum semtinde yangın çıkarıldığı şeklinde bir neşriyat yapıl-mıştır. Bundan gaye, Rum tecavüzleri-ni örtbas etmek ve Türkleri genel ef-kâra karşı tecavüzkâr göstermektir.

Yine Tophane Mahallesinde bir Türk Makarna Fabrikasına Rumlar tarafından yerleştirilmiş olan bomba-ların infilâki neticesinde meydana ge-len hadiseler kısılmış ve Tiirk emvali-ne Rumların hasar yaptığı' gizlenmiş-tir. Gözlerimizin önünde cereyan et-mekte olan olaylardı ört bas edilmesi

karşısında duyduğumuz üzüntü sonsuz dur. Bunlara rağmen en küçük bir olay karşısında, Türkler işaret olunmalrta ve güya bu gibi hadiselerde Türklerin methaldar oldukları genel efkâra ilân edilmek istenmektedir.

Bu iddiamız için de misal vermeğe hazırız. Bir kaç gece evvel Elefteria kahvehanesinin önünde oturan Rumla-ra damlardan birisinden bomba atıldığı yayınlanırken, hemen bu haberin arka smdan, bombanın Türkler tarafından atıldığı ima edilir bir şekilde "Bu evle rin gerisindeki evler Türk semtine düş mektedir." şeklinde bir de açıklama ya-pılmıştır.

Kıbrıs Radyo Servisinin gayesi ne-dir? Cemaatler arasındaki ihtilâfları kuvvetlendirmek ve iki cemaatı daha fazla birbirine düşürmek midir? Bun-dan çıkan mana budur. Kıbrıs Radyo Servisine ariz olan hastalık karşısında duyduğumuz üzüntüyü belirtirken, bu hastalığa bir çare bulmak ivin ilgili makamların harekete geçmesini talep etmek, en sarih hakkımızdır.

Yeni basın kanunundan Kıbrıs Rad-yo Servisi muafmıdır. Bu kanunun Rad yoya da teşmil edilmesini, en sarih bir hak olarak talep etmekleyiz. Bu ya-pılmadığı takdirde Hükümet kontrolün deki bir radyonun, sıf Türkleri Rumla-ra ezdirmek için plânlı bir şekilde ha-reket ettiğine dair kanaat getirecek ve cemaatimizin daha fazla tahrik edil-memesi için, Kıbrıs Radyo Servisinin neşriyatlarını dinlememeğe karar ve-receğiz.

BOZKURT

* ENTERESAN K Ö S E : i J e t o M ı b c M * .

76 gün aç kalanlar -. v:-\-;-\: • v;-v: v: v:-v:

Dünyada sivri akıllı çok... Sanki yapılacak başka iş kal-mamış gibi, sözüm ona oruç tutarak günlerce yemek yeme-yip açlık rekoru tesis etmeğe çalışanların sayıları gün geçtik çe fazlalaşıyor. Hint Fakirleri gibi bir tabudun içine girerek açlık maratonu yapanların ile-ri sürdükleri bahane de olduk-ça enteresan: Vücutlarını mulı temel bir Üçüncü Dünya Har-binin sıkıntılarına hazırlıyor-larmış!

Bir müddet evveline kadar Dünyada açlık releoru 56 gün devamınca oruç tutan Burmah isimli bir Hint fakirine aitti. Lâkin çok geçmeden Triyeste' de Delfos isimli bir yogi'nin 61 gün aç durduğu ilân edildi.

Açlık modası dünyayı sar-mağa başlamıştı. Nadia Goya isimli bir kadın beraberinde bir takım iskambil alarak cam dan bir mahfaza içine kapan-ması bütün dünyada alâka ile karşılandı. Kadın vakit öldür-mek için durmadan sigara içip fal açıyordu. Susayınca da şişe şişe Maden sularından medet umdu . Böylece Nadia Goya açlık maratonuna tam 62 gün 2 saat, 20 dakika ta-hammül edebildi. Ama gayesi ne erişmiş, Triyestedeki Del-fos'un 61 günlük rekorunu kır mıştı.

Artık her önüne gelen açlık müsabakalarına katılmağa baş lamıştı. En azından iki ay de-vam eden bu güç imtihan neticesinde l?ir deri bir kemik kalmıyorsa da elde edilen pa-ra hiç de küçümsenmiyecek miktardaydı.

Böylece Peter Gebhardy is-mindeki Alman delikanlısı da Karlshure şehrinde camdan bir tabutun için kapandı. Etra Tına mülâkat yapmak için toplanan gazetecilere, işi ciddi tuttuğunu, sırf ilim dünyası i-çin bunlara katlandığını söylü yordu. Bir insanın ne kadar müddetle aç kalabileceğini Tıp âlefine göstermek için gayet asil bir ideali olan bu genç 66 gün4 saat müddetle eski reko-ru kırınca, her nedense ilk işi reklâm şirketleri tarafından

ilân edilen parayı sormak ol-du.

Bu sıralarda, dünyanın öbür ucunda da açlık müsabakaları yapılıyordu. Arjantin'de sö-züm ona rekor kırmak için tabuta giren Chessman adında biri, kendisinin diğerleri gibi katiyen zayıflıyamıyacağını, kuvvetten düşmiyeceğini İsrar la söylüyordu. Durmadan ma-den suyu içmesi,-meraklıların garibine gitmekten geri kalmı-yordu. ama, kimsenin herhan-gi bir şeyden şüphelenmek ak-lına gelmedi. Nihayet açlık numaralarına başladığının kır-kıncı günü içtiği maden sula-rını tahlil eden doktorlar, ma-yiııin gayet kuvvetli miktarda vitamin ve eritilmiş gıda ma'd-deleri ihtiva ettiğini anladılar. Hile meydana çıkınca evvel-den ilân edilen mükâfat da kendisine verilmedi.

Soıı zamanlarda her önüne gelenin açlık müsabakalarına girmesi, eski şampiyonları en-dişelendirmekten geri bırakmı yordu. Nihayet bir zamanlar 62 giin açlığa tahammül et-miş olan Madam Nadia Goya yanına kutular dolusu sigara ve iskambil alıp tekrar cam-dan mahfazasına kapanmağa karar verdi.

Sıkıntısından sigaraların bi-risini söndürmeden diğerini içi yor, durmadan iskambil falı açıyordu.

Bütün bunlar 65 gün, 6 sa-at Revanı etti.. Ama neticede de açlık rekoru yine eski re-kortmenlerden biri tarafından kırılrmş bulunuyordu. Bu 65 gün zarfında kadın,' 1340 adet sigara içmiş, 230 litre ma den suyunu miğdeye indirmiş-ti. Kendisini tarttıkları zaman tam onlatı kilo kaybetmiş oldu ğunu gördüler.

Ne yazık ki kadının ikinci defa rekortmen olmaktan do-ğan sevinci pek kısa sürdü. Sırf bu iş için Hindistandan kalkıp İtalyaya gelen bir fakir 72 gün 3 saat 3 dakika ile eri-şilmesi mümkün görülmeyen yeni bir açlık rekoru tesis et-miş -bulunuyordu.

Çok geçmeden, New York-

tan gelen bir ajans haberinde Jack Wafer isimli bir gencin 76 gün aç durduğu ve yeni rekortmenin kendisi olduğu belirtiliyordu. Böylece Dünya Açlık Rekoru 76 güne çıkmış bulunuyordu. O zamanlar otuz yaşında olan Wafer bile: 100.000 lirayı cebe indirdim, ama neler çektim siz bana so-run" demişti. "Kolay kolay kırılmıyacağını bildiğim reko-rum şayet bir başkası tarafın-dan kırılsa bile, bir daha böy le delice işe teşebbüs etmiyece ğimi söyliyebilirim" diye piş-manlığını belirtmişti.

VVafer bu gün, 76 günün verdği açlıkla kazandığı 100 bin lirayı vücuduna sarfetmek te, evinde hususi alıcı bulun-durmakta ve gününü gün etmeğe çalışmaktadır.

Bütün bunları okuduktan sonra şu insan denilen mahlû-kun hakikaten kafasız olduğu-na siz de kanaat getirdiniz de-ğil mi?

İLÂN Fasıl 231 Gayri Menkul Mal, (Tasarruf, Kayıd ve Takdiri Kıymet) Kanunu -nun 23/24 üncü maddesi.

Lefkoşa sakinlerinden Mus-tafa Kâmil Blakui'nin Denya-da köy yanında Bahçalar mev kiinde varaka harita 20/46 kıt'a j274/l kayıd 1136 ve Ha-cı Ahmed Osman varislerine ait tarla üzerindeki 1137 kayıd numaralı iki dut ağacını kâini len, yine Denya'da köy yanın da Bahçalar mevkiinde varaka harita 20/46 kıt'a 294, 1167 kayıd numaralı tarla üzerinde ki 1168 kayıd numaralı 4 zey tin ağacını kamilen yine Den ya'da köy yanında Bahçalar mevkiinde İzzet Mustafa varis lerine ait 1422 kayıd numaralı tarla üzerindeki 1424 kayıd numaralı bir zeytin ağacını kâmilen Lefkoşa Tapu Daire-sinin S 5183/57 numaralı satış takriri ile Denya sakinlerinden Ahmed Osman Mustafaya sıra ile £1., £60, £4 mukabilinde satmaya muvafakat etmiş ol-duğu ilân olunur.

FI R S T L 0 R D T ü t ü n ü n d e » MamÛI F l L T E I İ İ t

5 5 ? S J g , a r a a r , n ı , Ç , n e k l e h e m s ı h h a t ı n ı z a h e m d e Mill î s e r v e t e f a y d a l ı o l u r u z .

ı v

Genel İthalâtçı ve Toptan Satış Yeri

TACEDDIN AIV V n e s i

İNGİLİZ BASINI İngiliz basını Makarios'uıı

Kıbrısa girmesine yeniden mü-saade edileceğine dair İngiliz Hükümetinde mevcut düşün ceyi tenkit etmekte ve Maka rios Kıbrıia döndüğü takdirde huzursuzluk unsuru olacağını yazmaktadır. Gazetelere göre, Adadaki Rum gençlerini tet lıiş metodları ile yetiştiren bir din reisinin, kiliseyi siyasete alet edişi affedilmeyecek kadar kötü bir harekettir.

Adadaki son duruma da te-mas eden İngiliz gazeteleri du-rumun çok vahim olduğunu yazmakta ve şiddetin en yük sek bir seviyeye ulaştığını, bir taraftan İngilizlerin, diğer ta-raftan da devamlı bir şeki'de Rumların öldürüldüğünü yaz-maktadırlar. "Daily Teleg-raplı" gazetesi Adadaki son du rumu tahlil eden bir yazısında şöyle demektedir:

"Hava gittikçe ağırlaşmak-tadır. Her nedense Vali Foot gözleri önünde cerevaıı tden hâdiselerden gereken dersi ala manıaktadır. Foot hiç olmazsa anavatan basınını takip etmeli ve durum hakkında bilgi edin-melidir. Şiddetin bu politika neticesinde daha da artacağı-na muhakkak nazarı ile baka-biliriz." ,

PAKİSTAN BASINI Pakistan gazeteleri 'Kıbrıs

meselesinin arzettiği vahim du rum karşısında endişelerin: iz-har etmekte ve durum gittikçe kötüye doğru yol aldığını, bun dan İngiliz politikasının so-rumlu olduğunu kaydetmekte ve Türk tezi lehinde maka'.çier yayınlamaktadırlar.

Pakistanın tanınmış gazete-lerinden biri olan "Morning Post" Adadaki durumu tahlil eden bir yazısında şu mütalâ-ayı ileri sürmektedir:

"Bugünkü durumdan sorum lu Yunanistan ile Ada Rumla-rıdır. Yunanistan ile Ada Rumları Türkiyeyi Kıbrıs me-selesinde ilgili taraflardan biri olarak kabul etmemekte ısrar edişleri bugünkü havayı yarat-mıştır. Yunanistanın muannit politikası Ada vaziyetini Jaha da kötüye götürecektir.

"Türkiyenin ileri 1 sürdüğü gibi ihtilâf üçlü müzakerelerle halledilmelidir. Eger taraflar-dan biri bu ihtilâfın hallini üçlü müzakerelerle reddederse, İngiltere ikili müzakerelere git melidir. îngilterenin Adayı terketmek niyeti rrreycutsc bu-

nu açıklamalı ve bir zaman tesbit etmelidir."

Gazete devamla İngiltere Kıbrıs meselesinde gereken ın-siyatifi göstereaıezse, ve Yuna-nistandan gelecek tepki} öğ-ren eği beklerse, Nato ve Bağ-dat paktının tehlikeye düşece-ğini yazmakta ve bunun so-rumluluğunun yalnız Britanya Hükümetine ait olacağın: te-barrüz ettirmektedir. YUNAN BASINI

Yunan basını bir taraftan Yunan Hükümeti ile Yunan Büyükelçileri arasında yapılan müzakerelere temas etmekte diğer taraftan da Yunanistan da komünizmin Yunan politi-kasını nüfuzu altına almakta olduğunu ileri sürmekted'iier.

"Etnos" gazetesi Yunan Hü kûmeti ile Yunan Büyükelçile-ri arasında Atinada yapılan müzakerelerden iyi ııeticeleı alındığını kaydetmekte ve bü-yük elçilerin verdikleri malû-matın cesaret verici olduğunu kaydettikten sonra Yunan Hü kûmetinin Kıbrıs dâvasında ağır basmasını, sebat etmesini tavsiye etmektedir.

Diğer traftan 'Akropol is" gazetesi solcuların kanun dışı ilân edilen Yunan Komünist Partisinden direktif aldıklarını yazmakta ve komünistlere kar-şı derhal tetbirler alınmadığı takdirde, Yunafı politikasına komünistlerin hâkim olacağını belirtmektedir.

Gazete, Eda Partisi lideri-nin evinde birçok müseccel komünistlerin yakalandığını haber vermekte, evlerde araştır malar yapıldığını, bir çok ev-rakların ele geçirildiğini bildir mekte, fakat bulunan evraklar hakkında hiç bir malûmat ver-memektedir

Yunan gazeteleri Yunanis-tanın Kıbrıs politikasındaki tutumunu tenkide devam et-mekte ve Kıbrıs meselesi yü-zünden Yunanistanın Batılı mütefikleri ile olan ihtilâfının Yunanistan için bir felâket manzarası arzettiğini yazmak-tadırlar.

CUMA, 11 TEMMUZ, 1958

M̂R-SİNEMA YILDIZININ TAVSİYESİ

HAKİKİ YASINIZI SAKIN GİZLEMEYİNİZ

Yazan: GLORtA SYVANSON "Sessiz film zamanının en meşhur artistlerinden GJoria Swanson, hiç bir zaman 55 yaşında oldu-ğunu söylemekten çekinmez ve aşağıdaki sözle-rile de, her kadının hiç çekinmeden kendi gibi yapmasını tavsiye eder. O, Bugün, bu yaşta yal-nız sevilen, bir televizyon artisti değil, aynı za-manda bir şapka fabrikasına sahiptir ve ayrıca

da bir model desinatörüdür..." rifjü durumdaysa bunda lı» mahzur yoktur . Böyle zıı J inanlarda kadınlara şöyjc bir nasihatte, bulunabilirimi Eğe?- iş verecek kimse bilgi ve iktidara kıymet vermiş

BİLDİRİR

A mor jkaya gitmek üzere adadan ayrılırken işlerim dolayısıyle tanıdık ve dost-larımla vedalaşamadım. Ay-

ı ayrı özür dilerim. Zerefşan Rorur

Atatürk Enstitüsü Resim öğretmeni

§ *

YAPI MÜTEAHHİT ve USTALARINA MÜJDE Ilzıın bir zamandan beri cemaatımız arasında

giderilmesi lâzım olan bîr eksikliği daha kapat -makla şeref duyarız. Her çeşit desende mermer ve mozaiklerimiz en makul fiyatlarla müessesemizden temin edilebilir. Cemaatımızdan alâka göreceğimi-ze inanıyoruz.

HALK MOZAİK ve MERMER ŞİRKETİ Niko Nikolaidi Sokağı

(Yeni Şehir'in gündoğusunda) - Lefkoşa.

Nevvyork Mahkemesinden •birinde, güzel bir sarışın, oto-mobil ehliyethanesinde yazılı olaıı yaşını tahrif ettiğinden yargılanıyordu. Ben bunu ışıt fiğim zaman fena halde sinir-lendim, hakikati gizlemeğe ne lüzum vardı bilmem ? , ^ ^

Otuzunu bulmuş her kadın- M ' d ı r a n ı z da lx>yle yaşını saklamak has-' j ^ g talığı baş gösterir. Çiinkii 30 yaş, insan ömründe bir dönüm noktasıdır. Artık gençlik arka-da bırakılıp yaşlılara karışma-ğa giden yola düşülmüş olunur Bu yola çıktığını dünyaya du yurmak istiyenler bir türlü 30 dan yukarı çıkmazlar vç yavaş yavaş hakiki yaşlarını bile unu turlar. Doğum günleri her yıl mutazaman kutlanır, fakat hiç bir zaman hakiki yaş ortaya çıkmaz, bir kaç yaş yutulur ve böylelikle traji - komedi başlar Bunu anlayan erkekler, bunun üzerinde uzun uzun durmaz ve sadece güler geçerler. Böyle-yapmacık bir gençliği erkekler kabul etmezler, yâni onları ko-lay kolay ikna edemezsiniz. Hiç bir zaman, hakiki yaşını zı saklamayınız, hakkınızda da ha hayırlı olur.

Bütün halk şarkıları örnek olarak daima gençliği, aşk ve romantizmi ele almıştır ve bu faktörleri terennüm eder. Ay. yıldızlar ve güzel yaz geceleri otuzunu aşmış kadınları pek ilgilendirmez. Daha küçük yaş ta bulunanlar tabii güzellikleri benimserler. Filmler, radyo te levizyonlar gençleri daha ziya de ilgilendirir. Erkeklerimizin hçpsi film yıldızlarına tutkun-durlar.

Hepsinin de, plâjlarda Biki-ni mayolu kızlara bakmaktan boynukopar, bürolarda ise he-nüz yirmi yaşını doldurmamış bir daktilo geldi mi, onun gö-züne girmek için gayretler sar-federler.

Quick marka çamaşır makineleri her ev hanımının en ideal arkadaşıdır.

Dünyaca tanınmış Alman fabrikaları tara -fındnn imal edilen Quick Çamaşır Makinelerini görmeden karar vermeyiniz.

Kıbrıs Genel Acenti

' M A A D T A R A F I N D A N *

Bütün bunların neticesi ne-dir?.. Hiç. Kadın istediği ka-dar yaşını saklasın, erkekler bir zaman aldanmazlar ve her zaman her yerde daima en genç olana itibar ederler. Ar-tık bu açıklama üstüne, genç kızların kendilerine rakip oldu ğunu hisseden kadınlar, onlar la rekabetten vazgeçsinler...

Otuzunu geçmiş kadınlar, beni dinleyiniz ve sakın erkek lerin, bilhassa anlayışlı olan er keklerin yanında böyle bir akılsızlık yapayım demeyiniz, gülünç olursunuz.

Şimdi, bu böyle olunca ak la şöyle bir sual geliyor: Aca-

1/ba icap ederse kadınlar yaşla-' rını saklamalı mıdır? Fikrimce yalnız bir sebeb, kadınları bu hususta söylemekte mazur gös terebilir. O da eğer hayatı bu yalana bağlı bulunuyorsa...

Meselâ yaşıyabilmesi için çalışmak mecburiyetinde o-laıı bir kadın. 50 niıı üstün-de ise, yaş bakımından fazla görüleceğinden, ruhen ve be denen yaşını gizlemeye elve

—• 'w" ^^ ıt m m EVKAF DAİRESİ İLE

BAŞKANLIĞINDAN Soıı fevkalâde, ahval do-

layısiyle ekonomik b ü n y e -m izde sıhhi bir muvazene te mini yolundaki sair teşeb -İnişlere ilâveten, h ü k ü m e t i n cemaatımızı mahrum bırak-tığı i ş bulma vc i ş s i z l e r e y a r dım gibi hizmetlerin imkân larımız dahilinde görülme-si için Lefkoşada hususi müşterek hiı- teşkilât kur -dıığumuzu sayın halkımıza bildiririz.

Bu teşebbüsümüzde mu -v af fak olmak için halkımı-aıu maddi *« m a n e v i yardı-mına ve i ş verenlerle i ş ç i l e -rimizin sıkı iş birliğöıe ihti-yat; olduğunu b i l h a s s a belirt mek istiyoruz.

iş bulma ve. işsizlere yar-dım. hizmetlerinin g ö r ü l m e s i ».'in Eefkoşada Evkaf D a i r e siııin yanında Lu ~

yorsa, hiç çekinmeden yaşı-nızı istediğiniz kadar kii\>iil

Tabiî bıınuıı ila az ÇOK iııaııılabilecek bir ş<> kilde olması şartiyle. Eğer bir kadııı, bir erkeği kemli-ne bağlamak istiyor ve İm yüzden yaşında bir tenzilât (!) yapıyorsa, eıı büviik ha t Ayı işlemiş olur I

Başlangıçta olmasa bile sonunda, bu şekilde aldattı-ğı bir adamla evlenmesi lıiej bir kadını mükâfatlandır -1 maz. Erkek, hakikat ı l ııir öğrenmez onu yiiz e ev ı-ir, kendi yoluna gider, yâj çok daha gençlerifı peşinden koşmağa başlar.

Avrupada, kırk yaşındaki kadınlar daha olgun olduğu için, erkekler tarafından da ha enteresan bulunur ve ter cıh edilirler. Avrupalı er-kek için ruh ve kafa bakı-mından olgun bir kadııı, geııe bir vücut veya mânâ-sız bir bebek yüzünden da-ha fazla bir inana ifade, e-der. Amerikiada ise vaziyet aksinedir. Ben bunların hiç birisine kıymet .vermem, çünkü yaşlılığın bir kusur olmadığı kanuatiııdeyimdir Hiç bir zaman da doğum gii niim olan 27 Mar t 189i) ta-rihini açıkça söylemekte hir mahzur görmem.

Sunset Boulenyard filminin gösterilmesinden sonra bütiin dünya kadınlarından, aynı mevzua teınds eden mektuplar aldım. Aşağı yukarı hepsi de ayni şeyi yazıyor: "50 yi aş-mış yaışınızla ve büyük bir nıu vaffakiyetle kendinize yeni bi. muhit yaptınız, böyle yapmak-la bende de yeni ve ümitler uyandırdınız." diyor-lardı. Pekâlâ herkes de benim gibi muvaffak olabilir. Hayat ne 40 la ne 6Q la, ne de 80 le biter. Hayatın en yüksek zir-vesine erişebilmek için kat'' bir an yoktur. Hangi yaşta olursa olsun herkes bu anı ken disi hazırlar. Hiç bir gayesi ol mıyan kimseler ise yaşadığıvla iktifa etmekte ve fazlasını iste memekte iseler ruhen ölmiii sayılabilirler.. Bu sebeple bun lar, hakiki yaşlarını saklama-ğa lüzum görmezler."

MECCANİ TALEBE KABUL EDİLİR

Limasolda Delux Beyrut Dikimevi sahibi Zekiye Ca-vid müracaat edecek Türk öğrencilerine parasız ola-rak dikim sanatını öğrete-ceğini bildirir.

Müracaat yeri C amii Kebir No. 19

Limasol - - - - -

FEDERASYON Herhangi bir sahada i?1

istiyeıılerin, banları doğru-dan kendilerinin temin el iTH-yip bu büroya nıürnca ' etmelerini bilhassa rica ede-ri*. Hangi iş için ınısıl O111

işçi istediklerini bu büro.v«l bildirmeleri üzerine kendili rine istedikleri işçiler temin edilecektir.

İşsizler de bu büroya W1, racaat edip istenilen tl Vl~~ • « t. fc, T I 8 i e n « e n tafsn t huşum formalara hay.M tırmelıdırler. Sosyal ligorl kartların, da bc ia luf J t j i i' ;,|

|"1" Sosyal y " kartı olmayııp1

Kiimet mei le bir ' Genel Acenti

^ a r r e m s i t k i

Page 3: Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş : …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1958/Temmuz/...vahşet dol olaylau meydanr a gelmiyecekti denilmektedir. Türk notasınd

CUMA, 11 TEMMUZ, 1968 ( B O Z K U E T ) S A Y F A 3

İ TÜRKİYELİ TÜRKÜN | GÖZÜ İLE KIBRIS I

ps t l er inden f ı d a oldu. '

î a k i S(iz]ç. < i e n d i gibi >

p t a y a j . £ aynı Z a . >

ayrıca > I

V I I I . M .Ş.

"bumla i,;, f: Hüylc z a t.

i lanı göylj '{. slıınahilirim s

kimse bi]Riş $ •jet vcrmi. > B f t d d n yaşı.| 'j,

J§ttUİ»ı| kii>jjj| j | J Ş İ Î biımin da : B W » : ± P - b ' l ' Eğer |

•pisfti- .k.-ndi^ C. İt iyor kvo bu I

» hiiyiik }|;1 I İT- i

Şehirde ilk tanıştığını şahıs rahmetli Necmi Av- £ kıran olmuştu. Bir kibrit almak üzere girdiğim bak - £ kal dükkânında şöyle bir vaziyet oldu: j

Bir kibrit verir misiniz? * Sigaranızı yakmak için bir kibrit mi, yoksa-:-

bir kutu mu? * Espriye bayılırım. Güler yüzle söylenmiş bu lâ- f:

tifeye mukabele etmek istedim — Bir tek istemiştim. Nümuneyi beğenirsem ^

sandıkla alacağım. % Orada duran bir hasır iskemleyi işaretle: ^

— Hele buyur oturun. Burada âdet sigara kah- fi vesiz içilmez, dedi. 3

Rahmetli Necmi bey lehçemden (Karşılı Türk) ^ olduğumu anlamış, benimle sohbet etmek istemişti. Bu sıcak alâkaya ihtiyacını vardı. Oturdum.

Kahveler geldi. Necmi bey babacan bir tavırla kar m ma geçti: $

E, Hoş geldiniz. I,efkoşaya yeni mi geldiniz? $

• k a s a

<rt'İrilmesi İli-' (Ka t l an ı l ı r ,

îtikat ı öğrt-1 Efeyi" çef.l l i d . k yâniİ İ t i pekinde:'

if

$ > •f

+

İ

I I

Hatta Kıbrısa ilk defa geliyorum Ziyaret mi yoksa vazife falan mı?

Hikâyeyi mulıtasaran anlattım. Aydııı kafalı, av meraklısı olan merhumla bir

saate valun konuştuk. Dükkândan ayrılırken, ertesi güıı tekrar uğramaklığımı, Aııomomilo'da bir kahve daha içmemizi tenbih etti.

Yolda giderken Necmi beyin yeşil adada yedi se-ne kalmama amil olacağı aklıma bile gelmezdi.

>

Yirmi dört saat içinde daha çoğu esnaftan olmak £ özere bir kaç Kıbrıslı Tiirkle ahbablaşmış, şahsi kıy £ metimden ziyade anavatandan gelen bir zerre olarak -:• alâka görmüştüm. Yeni bir tanış ile görüşürken etra- $ fımıza hemen bir kaç kişi daha toplanıveriyor, söyle- ^ diklerimi dinlemeğe arzulu olduklarını hissettiriyor-lardı. Bu hal beni de mütehassis ediyor, anayurda ait ^ suallerini "elimden geldiği kadar cevaplandırıyordum. &

Kabul etmek İâztmdır ki bundan yirmi altı sene k evvel Tiırkiyeden Kıbrısa ziyarete gidenler bu gün- ^ küyle mukayese edilemiyecek kadar seyrekti. O yıllar â da Tiirkiyede durmadan devam eden inkılâbın akis- § leri adaya daha 2iyade neşir yoluyla gidiyor, karşıya 1 gidip gelen mahdut sayıdaki kimselerin ağızlarından $ çıkarı kelimelerin hususi bir değeri oluyordu. İşte bu % millî havanın bana kolaylıkla temin ettiği ahbablık- £ lar kendi memleketimde lıissedemiyeceğim bir çeşni ve # zevk taşıyordu. Bu sohbetlerde yalnız ve yalnız büyük £ Atatürkteıı bahsetmem onlara kâfiydi. Beni bu şe- if| kilde saatlerce diııliyebileceklerini hissettikçe Kıbrıs i Tiirkündeki millî heyecanın derecesini daha iyi anlı- ^ yordum. Alelâde bir sohbet içinde geçen millî bir £ bahisde bile dudakları titriyen, gözleri yaşarıveren ^ milliyet aşığı bu insanlar bana iki yıllık vatan hasre- v; tini unutturuvermişlerdi.

(Devamı var)

Tm'ek ^ » ı - v i - v : - * - ^ : * ;-v:-v : s :-v:-v:-v:-v:-v: v:-v:-v:-v:-»:-v:-

he| 50 -yi aş- 3 ' I

yük bir mu:| yeni biri

fi yapmak-S Kuy i ik l

iliz." diyor-

BASIMDAN

; • ynşındaki • jno okluğu ] \

hfı>)< J p \ • ?i'ii|)alı er- ?. pala bafe-j <

|.-:kadm, £ I K 'nâuı ı - , > İ t inden da-jg *

J j f a d n c 1 » | \ ı ı z i y f t ııiılapın hiç

l irşkusm |i deyimdir, 3 S

ıfığum gül E 18!)!) ta- >

H»e f to bir I f

i l j lm in i i . i l ; s ra l b ü t ü n ; S

Eğlenmek İstiyorsanız... Meşhur ses sanatkârı Zeki Müren ve diğer

ses sanatkârlarının en seçme pilâklan müesse-semize gelmiştir. Bıkmadan şarkı dinlemek is-

de fteniı» X terseniz vakit kaybetmeden bir kaç tane de siz i almız .Makûl fiatlarla alabileceğiniz yegâne

P1LAKLAR müessesemizde satılmaktadır. Bit-meden almak için acele edini.

FOTO § I K Lefkoşa

Bir. Hayat l e de 80 Ic-I

zir-'l kat 11

figı f yaştal İni .atlı kfi

ı^aye-i oll p î y 1 " ! mı isteH tölmüsS

iple bun9 lama-B

JE

•:•>•:•>•:•> •:•>••»> •:•:• >:•:• •:•> •:•> T U R A N T U R A N L I

Cumartesinden itibaren Lefkoşa TAKSİM Sinemasında Temsillerine Başlıyacaktır.

; Beyrut; klye Ca-elt Türk

I ola-rı-ete-

t i

19

'da m doği'" ' tin i'11

Si raca»' 4 edf-

İSİİ \l)ir

feroy»! bndilf

: temi"

Paris Beynelmilel Üllüzyonistler Sendikası

.jcAN TURANLI ve Medyumu

İ t i

M

yapmış olduğu yi "İ Emniyet Koın dednu'siyle hiikTı . kendisi bu firmanın Ru

ni ı-ironiyi t komit«iıi E s e F i , m § i r k e t i t a r a f ı n d a n dedmesiyic hükümet ' / V e r m e ğ e g e l m i ş t i r .

H M etmek yt-niffiru-it non • 1 - r11ıH

MCI ı ı ı c g c KCIIIII Î I l E S E ! • « I

•Sf

m

Şirketinde, gece ' - ^ d ı r .

-.E

ETI1NOS Guzet«si neıjret-tliîi bir baş makalede kı-saca şu iddialarda bulun -maktadır:

Basına konan bu yasakla ga-zetelerin hükümete kar.şı hiz-metine bir darbe İndirilmiş ol-du. Hükümetin her gün olan olaylardan haberdar edilmesi şarttır. Hükümet ile halk. ara sındaki İrtibatı yeril basın te-min eder. Halkın bir şikâyeti veya haksızlığa uğramasına günlük gazeteler tercüman o -lur ve dolayısiyle olaylardan hükümeti haberdar ederler. Bu yürürlüğe giren kanun İle duy ciugumuz hoşnutsuzluk büyük-tür. İşte bu kanun tam İngiliz Plânının açıklandığı bu zaman da yürürlüğe girmiştir. O hal-de Britanyanın plânı şimdiden kendisini göstermeğe başladı. Ve hiç şüphe yok kl adadaki şimdiki gergin duruma yine bu plân sebeb olmuştur. Çün-kü bir plân vardır ki onu İn-gilizler desteklemekle Türkleri cesaretlendirmişler - daha doğ rusu kışkırtmışlar - ve her çc şit vasıtalara baş vurarak ada da tedhiş hareketlerine giriş-melerini sağlamışlardır. Böyle yapmakla Türkler Taksim te-zinin tatbikini daha da kolay 1 aşacağını ümit etmişlerdir. Türk temsilcileri Vali konağı-na davet edildiklerinde Türk cemâatinin sulh ve sükûnun İdamesi için elinden geleni yap mağa hazır olduklarına dair hükümete teminatta bulundu-lar. Şimdi bu kararı artık hü kümetin vermesini İsteriz. Ye ni İngiliz plânına gelince bu-nun gerek Avam gerekse Lord lar kamarasında görüşüldüğü-nü ve hiç bir karara bağlanma dığını herkes biliyor. Lâkin ne den en çok alâkalı olan Kıbrıs Halkının fikri alınmıyor da Türkiye ile Yunanistana danış nTştlarda bulunuluyor?

ELEFTERİYA Gazetesi Yugoslavyalım Brloni ada sındii yapılan üçlü müza-kerelere temasla şunları yazmaktadır:

Dün sona eren Brloni adası üç lü müzakereleri müşterek bül-tenle İlân edilmiştir. Bu müza kereierde Birleşik Arab Cum-huriyeti, Yugoslavya ve Yu nanistan Hükümet adamları ekonomik teknik ve diğer mev zularda bağlar kurmağa karar vermişlerdir. Bu sırada en çok önem verilen mevzuların Orta Doğunun durumu ve Kıbrıs meselesi olduğu anlaşılmakta -dır. Neşredilen bültende Kıbrıs meselesinde Yugoslavya İle Bir leşik Arap Cumhuriyetinin Yu nenistanı desteklediklerine dair hiç bir madde bile olmamakla beraber bu mevzu görüşülmüş tür. Bu Uç devletin Hariciye vekillerinin görüşmelerini mü-teakip Averof yalnız olarak Ti to ve Nasırla da görüşmüştür.

Diğer taraf tan Pariste Yy-nanlstanın NATO'daki temsil-cisi Melâs hükümetinin NATO dan çekileceğine dair dolaşan İddiaların yalanlanması elzem olmayacak kadar abes olduk-larını söylemiştir. Bunu müte-akip Yunanistan, Amerikaya Lübnana herhangi bir müda-halede bulunmaması için ge-rekli ihtarda bulunacak ve bu-na sebeb olarak Orta Doğuda sulh ve sükûnun tehlikeye dü-şeceği gösterilecektir.

FİLELEFTEBOS Gazete-sinin Atina muhabirine bir beyanatta bulunan Başpls-kobos Makarlo.s ezcümle şunları söylemiştir:

Kibristaki olaylara karşı konu şabllmeslni kolaylaştırmak için halen bir yeni Kıbrıs - Yunan plânı hazırlanmaktadır. Ben şahsen ve Yunanistan adadaki olaylardan endişe duymakta-yız. Bu vaziyetle karşılaşma-mız İçin takip edeceğimiz yolu temiz olarak görüyorum. Bir kaç gün içinde bütün vaziyet yatıştırılacak ve anlaşmazlık halledilecektir. Yeni ingiliz plânının tadilâtı 11e ilgilf ingi-liz görüşlerinin ve düşünceleri nln ne olduğunu bilmiyorum. I^âkin bu plânın hiç bir suretle zorla tatbik edllmiyeceğini bi-liyorum. Son aldığım haberlere göre Yunanistan Hükümeti Kıbrıs meselesini bu sene yine Birleşmiş Milletlere sunacak-tır. Bunun 16 Ağostosta olma-sı ve daha ileride konseyin gün demine alınması pek muhtemel dir. Gerekil tertibat evvelce 16 Temmuzda alınarak Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ha-berdar edilecekti. Mamafih Yunanistan makûl hareket ede rek bu istidayı bir ay reclkti-rerek 16 Ağustosa tehir et-

mişti. Bu Yunanlstanın Kıbrıs meselesinin halledilmesini ne kadac- arzuladığını isbata kâfi dir (!).• Böylece Britanya'ya plânını tadil edecek bir aylık mühlet verilmiş oldu.

CYPUUS MAİL. Gazetesi l.ir.uiHcıl Bum Belediye ite İsinin son gayretleri ile il-gili olarak polis tarafından kendisine ihtar edildiğini

• yazmakta ve şunları -ve etmektedir:

Dün Limasol Rum Belediye Re isi Partasldis'ln geçenlerde ba sında çıkan, Türıc polislerinin de dahil olduğu kalabalık kit-lelerin Rumları ölümle tehdit etmelerini derpiş eden yazısını müteakip dün polisten ihtar almıştır. Gizil Polis teşkilâtı na bağlı bir grup polis dün Belediye Reisini ziyaret etmiş ler ve basında çıkan yazısı ile ilgili olarak soruşturmaya ta-bi tutulmuştur. Komisere gön-derilen ve ayni gün basında in tişar eden mektuptaki iddiala rının doğru olmaması halinde polisin işe müdahale etmeğe salâhiyetli olduğu Belediye Re tslne hatırlatmıştır.. Belediye Reisi "misafirlerine" mektubun muhteviyatını kaza komiserin den alabileceklerini söylemiş, Lâkin bunun basına nasıl ile-tildiğini bilmediğini iddia et-miştir. O zaman Britanyalı o lan bu polisler, Belediye çarşı sı İle ilgili şikâyetlerini Bele-diyenin neden ıjoğrudan doğ-ruya polise yapmadığını Bel<v diye Reisinden sormuşlardır. Buna cevap veren Partasidis Türklerden müteşekkil ve bil-ahare Türklerin idare ettiği bir polis teşkilâtına yine Türk lerin yaptıkları hareketlere na sil şikâyet edeceğini sormuş-tur. "Bu hareketimden ada Valisi haberdardır, diyen Par-tasidis neşredilen bu mektubu ma karşı göstermiş olduğunuz alâkaya mukabil İkinci Limasol Be'ediye çarşısındaki Rum dük kânlarının Türkler tarafından zorla zaptedlldilmesini de ay-ni alâkayı göstereceğinizi u -marım." demiştir. Bundan bi-raz evvel Belediye Reisinin evi Askerler tarafından sıkı bir araştırmaya tabi tutulmuştu.

TIMES of CYPRUS Gaze-tesi Ada Valisi Sir Hugh Foot'a saldıran makalele-rine dUn de aşağıdaki ni neşretmekle devanı etmiş-tir:

Valiye vaziyeti gözden geçir-mesini ve bundan böyle takip edeceği yolu tekrar çizmesini tavsiye etmiştik. Valinin bu adaya tayinini ve buradaki fa-aliyetlerinde kendisine yardım etmeği şiar edinen bir toplu-luk olarak bu tavsiyeyi kendi sine acele olarak İlettik. O

da bize ilk önce halkın nazarı İtibara alınacağını söyledi. Halktan buna mukabil olarak bir mühlet İstedi. Bizde halka bu mühletin verilmesini uygun olduğunu tavsiye etmemize mü teakip, tavsiyeniz kabul edil-di. Vali ile görüşmelerin baş-lamasını teklif ettik ve o'nu ziyaret edenler fevkalâde ah-valin sona ereceğine kanaat ge tirdiler. Valinin sözleri sadece lâf olarak kaldı. Lâkin halk yine Valiye zaman verdi. O da tavsiyelerinin Londra tarafın -dan reddedilmesini müteakip İstifa edeceğini *jöyledi. Mama flh bütün bunlara rağmen Vali nln ilk tavsiyelerini Ankaraya açıklayacağını kimse ümit et-mezdi. Vali ne yapacağını bilmlyecek bir duruma düştü. Fakat daha evvel söz verdiği gibi İstifa etmedi. Bunu takip eden aylar zarfında hiç bir şey olmadı.

Sabık Ada Valisi Harding'e tavsiyelerde bulunan yültsek kı demli memurlar yeni Vali Fo-ot'a da tavsiyede bulunmağı devam ettiler. Bunu görün Türkler rahat nefes aldılar. Çünkü Türkler lçüı şimdiki rejim Hardlng idaresinden da-ha iyidir. Haziran başlarında Türkler hücuma başladı. Bunu müteakip Türklere karşı İngi llzlerin, Rumlara karşı takın -diktanndan daha yumuşak dav ranmadıkları İleri sürülmüştür. İşte Gönyeli., tşte K. Kaymak lı.. İşte Avgoju... İngilterenln hakiki dostları hükümetin Kıbrıs Türklerine ada halkı -nın hayatlarını kendilerine ze-hir etme fırsatını verdiğini söy-lüyor. Perde ardındaki olaylar dan haberimiz yoktur. Mama-fih anarşiye doğru süratle yol almakta olan adayı bu yoldan geri çevirmek için hiç bir el uzanmıyor.

İŞ ve İŞÇİ : S Ü T U N U

AKARSU GİYİMEVİ'nden Sayın halkımızdan gördüğümüz büyük teşvik ve

destek sayesinde şimdi de GİYİM EVİM İZ eskiden-beri piyasada rekor yapmış ucuz Hatlarımızı bir kat daha düşürerek yepyeni DAHA U C U Z fiatlarla ve her hafta yeni yeni mallarla lıtemetinize koymuştur

Keza sayın halkımız bilirler ki AKARSU Giyim-cvi ndet* sattı aldıkları herhangi bir eşya da FEDE-R A S Y O N U M U Z U N da bir komisyonu vardır ve dolayısiyle müşterilerimiz de F E D E R A S Y O N U M U Z A devamlı olarak yardımda bulunmuş olmaktadırlar.

m f r n z w m m m ı-fcV ' M i s ı i S h i a m l<!uj birliklisinin İştirak ettiği nçık

A K A R S U G İ Y İ M E V I G l r n e Caddes i 4 0 — İ T j

V " r «Mvtnı v~ - - .-i

i

5 İjOFÖK AUANIYOU Otomobilleri ile beraber

çalışabilecek 5 ehliyetli §ö fere ihtiyaç vardır, istekli lerin NATO Taksi Yazıha-nesine müracaatlar • rica olunur.

FAKÜLTE TALEBR«t »Ş ARIYOR

Ben aşağıda imza tahi bi inal Zihni 4 ay müddet tatilim için muvakkat bir iş aramaktayım. Böyle bir işçiye ihtiyacı olanların aşa ğıdaki adrese müracaatlar özlenir

inal Zihni 18, Ay. Kasyauu

Lefkoş;

B A Y A N MEMUJ* ARANIYOR

Ahmet Sedad Mtiesi.cBesi.ii-de daktilo ve muhabere ya pabilecek İngilizce bilen bir Tiirk bayana ihtiyaç; vardır.

İsteklilerin şahsen müra-caatları bildirilir.

A. Sedad Ticaretevi

Girne Yohı, I »*koş;.

İŞ ARIYOR Lise öğrencisi bir ı«:il

esnasında çalışmak iizen: biı Türk müessesinde iş k««rj»>l >-t mek arzusundadır.

Alâkadarların gazete.»».z »a-sıt.ısıyle müracaatları özlenir

B u l m a c a Hazırlayan : M. Ş

1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 • • • • • • • • • 2 • • • • • • • • • 3 • • • • • • H D D 4 • • • • • • • « • 5 • • • • • • • • • 6 7 • • • • • • • • • -8 • • • • • • • • • 9 • • • • • • • • • , SOLDAN SAfiA :

1. Birinci dünya harbındr Türkiyenin Harbiye Nazın İdi. 2. Zaman ölçeği bir âlet. Asıl-ma cezası. 3. Çalışma. Geri verme. Hangisi? 4. İkinci dün ya harbinde keşfedilen haber alma cihazı. 5. Mısırlıların ser pusu küçüğü. 6. Hasta İniltisi 7. Gemi yuvası. 8. Çift baş derdi (iki ke). 9. Bolluk. YUKARIDAN AŞAĞIYA î

1. Tutsak. Esaslı bilgi. 2. Gamlı veya Neşesiz (eski te -rlm) 3. Tersi Hayvan vurma İşi. Krala vekâlet eden. 4. Mu-hit. Harf okunuşu. 5. Bektaşı-lar yekdiğerlerine böyle hitap eder. 6. Tersi derinlemesine son. Bir edat. 7. tslm. Merha-met etmek. 8. Ün. Bir İşi en İyi şartı götürene bırakma. 9. Tersi bir nevi kaymak. Başa bir harf ilâvesile Abide.

DUnkU Itulmaeanın Çözümü : SOLDAN SAfiA :

1. Endonezya 2. Adalı 3, Ver - Zerde 4. Elak (kale) - Kırk 5. La.- 6. î§i uzatma 7. Şart - Sı. 8. Lisan - Lav 9. îrin -Kıta. YUKARIDAN AŞAĞIYA «

1. Elverişli 2. El - Şair 3. Dara - trsi 4. Od - Utan 5. Naz - tz 6. Elek - As 7. Zırıl-tılı. 8. Dram - At 9. Azek (ke-za) - Ayva.

N Ö B E T Ç İ ECZANELER

LEFKOŞA I*. C'n. .vııuaılldes 3» - 41 l.ıuertıs so..

i'eter Lczanesi 23 Hoıner »ok

LlMASOL Laikon Kezaııesi

- 62 Saripolu SOK. MAAUSA

(har. Kunnas 54 I> Kıl varıl VIII »o~

LARNAKA Arist Dlmltriu

166 llermes sok.

T Ü R K CASUSU

, İ N G İ L İ Z KEM A l

(186 j Yazan : RECAİ SAN AY

BİLDİRİK Lânıakada Taksim

Açıldı F ı r ı n ı

Biz aşağıda imza sahipleri Lârnakada Büyük Cami yakı-nında bulunan bir Ruma ait olan F I R I N I bütün levazıma-tı ile satın aldığımızı ve 10 Temmuz Perşembe gününden itibaren Halkın hizmetine aç-tığımızı bildiriri*. Fırınımızda gerek "1İKMEK" ve gerekse herııevi KEIİABLAR Tuzla ve İskele Halkına geceli gün-düzlü tam bir intizam içerisn-de servis yapılmaktadır. Hal-kımızın yakın alâkasını lıeklc-ıiü.

dan da bahsetmiştir. Lozan andlaşmafli gereğince Türkiye

Epeyce konuştular. Sonra ku-mandan fapu ias bana:

—Oüzel oır lıkır, Mis ter Herri.. dedi. Zaten Amerikalı-lar hep iikir mucididirler. Er-kâmiıarbıye reisim, bu hususta sizime görüşerek icap eden miı sadeyi verecek. Ununla temas edersiniz. Muvaffak olmanızı temenni ederim.

»Sonra, bir an durdu, döşün-dü ve;

—Kemalistler hakkında lik-rirıiz ııedir? diye sordu. \

Fırsat kaçırılır mı?.. — K u m a n d a n , dedim. Bu

Kemalislerin vaziyeti bidayet-te hiç ehemmiyeti haiz değildi, fakat, şimdi bir devlet teşkilâtı oldu. Günden güne mühim bir kuvvet halini alıyorlar...

Kumandan, rumca genera-le:

—Hakkı var.. • Dedi. Ben sözüme devanı et

t im: —Anlamıyorum, bugüne ka

dar düşmana neden bu kadar fırsat veriliyor?

Kumandan ellesirıi havaya kaldırdı:

— K a b a h a t bizim Jeğil, mü-tefiklerimizin! Ama yakında oütün dünya hayret edecek. Bizim, artık mütefikimiz yok-tur! Kendi işimizi kendimiz gö receğiz. Ankara'ya vardığımız zaman -ki yakındır- sulhu doğrudan doğruya biz yapaca-ğız!..

Biraz daha, bu mevzular ga-zetelerin neşriyatı vösaire üze-rinde konuştuktan sonra, kalk-tım, kumandanın elini sıktım. Odadan çıktını.Bizinı general-le de merdiven başında el sıka rak ayrıldım. Merdivenleri inerken, kendi kendime:

—Zavallı adamlar!., dedim.

Meçhul bir adam beni takip ediyor. -Başımdan kaynar sular dökiiıdü...

"Naim Palas''ın önüne gel-dim. Hayre t ! İzmir'de çıkan rumca ve türkçe gazetelere mensup bazı gazeteciler etrafı-mı aldılar. Beni sual yağmuru-nu tutuyorlar. Başkumandan Papû'las'la miilâkatım hakkın-da malûmat istiyorlardı.

—Siz, Amerikan gazetecile-rini de geçtiniz! Nereden duy-dunuz benim Papuias'la müla-kat yaptığımı?

Dedim.- Bu sözüm biraz kol-tuklarını kabarttı, ama, yaka-mı bir türlü bırakmıyorlardı.

—Pekr,ne öğrenmek istiyor-sunuz? dedim. Kurnandan Pa-pulas, kanaatimce büyük bir asker.. Bende çok iyi bir intiba bıraktı. Beni iyi karşıladı. Sor-duğum sualleri cevapsız bu ak-madı.

—İşte bu sualleri ve genera-lin verdiği cevapları isliyoruz.

Dediler. Lâfı kesip atmak-tan başka çare yoktu:

—Suallerimin cevabı, Ame-rikan efkârı umumiyesini ten-vir edici mahiyettedir. Yakın-da, gazetemde intişar edince size de birer nüsha takdim ede rim. ,

Gazeteciler hep birden; —Bu ne biçim cevap1 ' —Bizimle alay mı cdiyoı su-

nuz, Mister Herri!,. Diye bağırmağa başladılar. Ben işi pişkinliğe vurup, gü-

lerek yanlarından ayrıldım Bir arabaya atlıyarak doğru pansiyonun yolunu tuttum.

Pansiyona geldim. İki gün-den beri istasyon telgraf me-murundan ve askeri sevkiyat taki delikanlıdan ehen;>yetli bir havadis yoktu. Cepiıe va/i-"

yeti normaldi. Bir durgunluk vardı. '

lzmirde, Katolok muhitinin en güzel kızı olan pansiyon komşum Matmazel (X. . . ) , pansiyona henüz gelmiştim ki beni çağırdı aşağıya indim:

—Buyurun matmazel de-dim.

-—-Biraz bize gelir misiniz? —Geleyim, matmazel... Evlerine gittim. Oldukc

nıçrak ediyordum. Salonda karşı karşıya oturduk. Matma-zel (X.. .) çok zeki ve anlayışlı bir kızdı.

-—Mister Herri, dedi. Bana itimat edebilirsiniz. Şimdi siziıı le mühim bir şey konuşacağım

—Hayhay*, dedim. Si/L- iti-madım vardır, matmazel..

— D ü n beni merak içinde bırakan bir şey oldu..

—Hayrola?.. Yoksa, korku-lu bir rüya mı gördünüz?

Zateıı, tabiî rengi pembe olan yanakları biraz daha k;-zardı.

—Yok canım... Rüya deüil.. Hakikat! Bakın, dinleyin: Diiıı sabalı bizim kapı çalındı. Şim-diye kadar hiç yüzünü görme-diğim orta boylu, tıknazca, kendini daima güler yüzlü gös-termek istiyen bir adam geldi. Anadolu Rum şivesiyle ve 1 o-zuk bir rumca ile konuşuyor-du. Istanbuldan geldiğini, be-nimle görüşmek istediğini söy-ledi. Kim olduğunu sordum. Resmî bir vazife sahibi o l d i - . ğunu anladım.

"—Ne konuşacaksınız be-nimle?

Dedim. Ciddî bir tavır aldı: " — M a h r e m bir mevzu üze-

rinde konuşacağız.. Dedi. Tuhaf ıma gitti:

x " — M ü h i m bir işse babamla görüşünüz., dedim.

"—Hayır , dedi. Sizinle gö-rüşmem lâzım. Kardeşinizi tehlikeden, belki bir ölümden kurtarmak meselesi dedi.

JBunun üzerine içeri aldım. Evvelâ Yunanlılıktan, vatan-severlikten filân bahsetti. Be-nim Katolik olduğumu bil-miyordu. Nihayet:

"—§u Amerikalı komşunuz ne kada r zamandır buradadır, diye sözü size getirdi. Sizinle benim aramdaki münasebetin ne olduğunu sordu. Yeğenle-rimin, kardeşlerimin, Ogüst'iîıı sizinle olan münasebetlerini öğrenmek istedi.

—Siz ne cevap verdin'/ . ' —Ben aramızdaki münase-

betin bir komşu münasebeti ol duğuııu, yeğenlerim ile.kardeş lerimin ise, bir spor arkadaşlı-ğından ibaret olduğunu, bun-dan başka bir şey bilmediğimi iöyledim. Bunun üzerine sizin oütün lıarekederinizi, Güstav ve arkadaşlarından neler iste-diğinizi, onları ne gibi bir yola sevkedeceğinizi anlayıp kendi-sine bildirmemi Yunanlılık namına benden istedi. Eğer bu teklifi kabul etme/seın, yahut bu direktife aykırı harekette bulunursam evimizin yakılaca ğını, kardeşimin cepheye sürü-leceğini, babamın vatan 'ıaini olarak tevkif edileceğini ihtar etti. Söz verdim:

"—Siz merak etmeyin. De-diğinizi yapar, size haber veri-rim.." dedim.

Gitti. Gidip, General Papu-las'a tehtit edildiğimi anlata-yım,dedim. Sonra, evvelâ size söylemeyi münasip buldum.

(Devamı var)

u y J l t ı k K a n ç ı l a r y a s ı n ı n kapal ı , e r < j f V ^ a y ı i ' tamyBbiiecesint ftkSam I t 1 v M * t-.— I — — •_. ' r'f'r /lWı

Page 4: Müdür ve imtiya Sahibz : CEMAi TOĞAN LKuruluş : …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1958/Temmuz/...vahşet dol olaylau meydanr a gelmiyecekti denilmektedir. Türk notasınd

r • > "

\

\

SAYFA 4

E l o M i L ı m v İ

» «»» »fi ^P" 'f « f ' T '""İ* ' ''<F'

FİL A'dan Hotta "Hakiki Şampiyon Türkiye" Dedi

istanbul, -Sofyada Dünya Serbes t

Güreş Kupası karşı laşmala rina i t i rak eden Japon gü-reşçileri şehr imize gelmiş-t ir .

Demir Spor Kulübünün davetlisi olarak Japonlar Aııkarada iki hususî karşı-laşma yapacaklardır. Bun-lardan. birincisi 30 Haziran da Ankara Demir Spor ikincisi ise, 1 Temmuzda

Demir yolları ka rmas ı ile yapı lmışt ı r .

Japon kafi le başkanı " H o t t a " S o f y a d a yapılan Dünya Kupas ı Güreş müsa baka la r ında hakemler in ta -r a f g i r a n e hareke t le r i hak-k ında kendisile görüşen bir gaze tec iye . şunlar ı söyle-m i ş t i r :

" S o f y a d a rakipler imizden ziyade t a r a f t u t a n hakem-lerle mücadele et t ik . . Hal-buki biz, spor tmence bir zihniyetle sadece minderde ki rakiplerimiz için hazır-

Yugoslavlar Milli Güreş Temaslarını iptâî ettiler

Ankara, —Temmuz ayı-nın son haftası içinde Bu-dapeştede yapılacak Dünya Greko-Romen güreş şampi-yonası hazırlıkları cümle-sinden olan Türk—Yugos-lav Greko-Komeıı güreş karşılaşmaları tehir edil-miştir. Buna sebep Yugos-lav Güreş Federasyonun-dan Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğüne, gelen bir yazıdır. Bu yazıda Peştedeki Dün-

ya Greko-Romen şampiyo-nasına iştirak etmekten vaz geçtiklerini ileri süre-rek istanbulda Türk güreş-

cileriyle yapmalar ı icap -•den millî ve temsili müsa-bakalara dtı icabet edemiye çeklerini bildirmişlerdir.

Yine bu yazıda Yugoslav lar , 28 Temmuz, 1 Ağus tos tar ih ler i a r a s ında Belgrad ve Zreııyanin şehir ler inde yapılacak (Adr iya t ik K u p a s ı )na Türk se rbes t ve Gre-ko-Romen güreş takımlar ı -nı m u h a k k a k su re t t e bekle diklerini teyid e tmiş lerdi r . Güreş Fede rasyonunun al-dığı b i r ka ra r la , Adr iya t ik K u p a s ı n a genç b i r kad ro ile i ş t i rak edeceğimiz bilin mektedi r .

CRUCİANELLİ Akordiyonları

HENÜZ VASIL OLMUŞTUR

Aşağıdaki vasıfları inceleyip mukayese ediniz.

CRUCİANELLİ akordeonlarını ilk çaldığınız zaman büyük bir heyecan hisse-deceksiniz. Güzel ses... orkestra derinliği., mükemmel. Hususî imâl edilmiş geniş ko-nik, kuvvetli ses, hafif tunç ve kolayca çalışma... Bu akoıdiyonlar, paranın satın alabileceği en iyi akoı diyonlar olduğunu hatırlayınız.

Bu vasıflardan dolayı, en iyi artistler, en yüksek maaşlı Televizyon ve Radyo akordiyonistleri CRUCİANELLİ akordi-yonlarını kullanmaktadırlar. 16, 32, 48,60, 80 ve 120 Başlı modellerini cazib renklerde daima hazır bulundurmaktayız.

Parasız ! İtalyan mamulâtı kılıf Parasız ! Büyük Metod Kitabı Parasız ! Müzik öğretmeni tarafından

bir ay öğretim Parasız ! Muhafaza için hususi naylon

örtü Parasız ! İsminizin akordiyonunuzun

üzerine yazılması Parasız ! Yazılı iki sene garanti, beda-

va tamirat ve ödemede ko -laylık.

ödemede kolaylık yapılıı-Yeni modelleri ile eskileri değiştirmekle kolaylıklar Cazib renklerde yeni modeller. Hususi olarak üç sesten yapılmıştır. Taklitlerden sakınınız! Aldanmayım/.! Paranızı atmayınız!..

Celbedici nkoıdiyonlarımız sizi bekliyor.

Kıbrıs Genel Acenti: KIBRIS RADIOLECTRIX ŞİRK ERİ

120 Ledra Sokağı, Tel. 4167 Lefkoşa.

\ Şubemiz: • ^ mm 7 ^^fcMıMfcmıııı» imi,

laıımıştık. Se rbes t s t i lde büyük bi r varlık olduğunu S o f y a d a b i r ke re d a h a is-b a t e tmiş bulunan ka rdeş T ü r k güreşçi ler i a leyhine yapılan t a r a f g i r a n e hare-ket ler bize yapı landan çok d a h a acı o lmuştur .

Dünya şampiyonluğunun hakiki sahibi T ü r k t ak ımı idi".

GREKO - ROMEN H A Z I R L I Ğ I B A Ş L A D İ

İstanbul, — 25 - 2ü Temmuz tarihlerin

de Budapeşte'de yapılacak Greko - Romen Dünya Şam piyonanına iştirak edecek o lan takımımızın ilk seçmesi düıı yapılmıştır.

Federasyon âzası Şevket Vstaoğlu ile Kemal Erkmen in takip ettiği bu müsaba-kalar 52 ve. 57 kilolarda ya pılmıştır. Sekmelerde Tur -han Kurt ve Sadret t in öz-den elenmişlerdir. Güreşçi-lerin ikinci seçmesi 10 Tem muzda yapılacak ve nihai kadro bu tarihte tesbit edi-lecektir.

Diğer t a r a f t an ağır sıklet güreşçimiz IIamit Kaplan 'a idman verecek bir güreşçi aranmaktadır . Kaplan, ken disiııe idman verecek .kimse bulunmadığı t a k d i r d e Bııdapeşteye gitmiycceğini idarecilere bildirmiştir.

B E Y K O Z L U NECMt HÂLÂ K A R A R S I Z

İstanbul, — Bey kozlu idareciler kale-

ci Necmi ile dün de tam bir anlaşmaya varamamışlardır.

Bilindiği gibi Bey -koz kulübü Necmiye profes yonelliği tercih e d ^ e ğ i için iki senelik mukavele karşı-lığında 30 bin lira teklif et-miş, fakat bir neticeye va-ramamıştır . Necmi, dün Bey k o d u idareci ve arkadaşla-rıyla görüşmüş ve bir kaç gün mühlet istemiştir. Ka-rarsızlığı devam eden kale cinin, Beykozun teklifini ka bul etmediği takdirde Beşik taş» t ransfer olacağına mu-hakkak nazarı ile bakılmak tadır.

Adnan ve Yılmaz Satış Listesinde Beykoz kulübü, Adnan ve

Yılmazın satışa çıkarılması na karar vermiştir.

AĞIR SIKLET DÜNYA BOKS SAMPtYONASI 18 NİSANDA Los Angles, — İleri bir

tar ihte alınması düşünülen Floyd l 'attersoıı ile Roy Har ris arasındaki dünya ağır siklet boks şampiyonası kar şıla.şnıasmın nihai Olarak 18 Nisan tarihinde burada ya-pılması kararlaştırı lmıştır .

Karamanlis MacMillan ile Görüşmeyi Kabul Ediyor

Yunan Başbakanı Dün Cenevreye Gitti Cenevre. 10 (11) : Vuııaııis

tan Başbakanı Karamanlis bugün Cenevreye gelmiştir. İngiltere Başbakanı Harold .MacMillan ile bir göçüşme yapıp yapmıystcağı hakkın da bir suale Karamanlis, bu hususta henüz bir lıazır lık yapılmış olmadığını sö.v lemiş, faka t bunu ihtimal dı şı etmemiştir

ruları cevaplandırmaktan kaçınmış ve otomobil ile o-teliııe gitmiştir.

Karamanli«e Yunan Par la rneııto Reisi Koııstantin Ro dopulos r e faka t etmektedir .

Burada Karamaıılisin, mi desindeki bir sızı için teda viye gelmiş olduğuna ina-nılmaktadır .

Yuııan Başbakanı Pazar Karamanlis daha fazla sn günü Atinaya dönecektir. "*

Averof Kıbrıs Meselesini H a l l e d e b i l s e y d i ! . .

Pula. 10 ( R ) : Yugoslav-ya ve Birleşik Aralı Cum-huriyeti Hariciye Vekilleri ile Brioni adasında müzake relerde bulunduktan sonra Yunanistan Hariciye Vekili Averof bugün Yunanistana hareket etmiştir.

Hareketinden evvel gaze-tecilere bir beyanatta bulu-nan Averof, müzakere edi -

len mevzular arasında Kıb-rıs meselesinin de bulundu-ğunu söylemiştir. Bir gaze-tecinin Kıbrıs mevzuuuda yeni karar la r alınıp almıııa dığı hakkında bir suâlini ce vaplaııAıraıı Averof, "Yugos lavya ile Yunanistan Kıbrıs meselesini halledebilselerdi, bu mesele şimdiye halledil-miş olacaktı" şeklinde ce-vap vermiştir.

Geniş Ölçüde Araştırmalar Yüzlerce Askerin İştirak Ettiği Bu Araştırma-larda Maraşta Vurulan iki tngilizin Kaatilleıi-

nin aranmakta olduğu tahmin ediliyor

REAL MADRİD İONTALVE'E GÖZ DİKTİ

Madrid, -D ü n y a Fu tbo l Şampiyo-

nası f inal maçlar ında F r a n sız tak ımın ın en golcü ele-m a n ı olan Fonta ine , Real Madridli idarecilerin nazar ı

d ikkat in i çekmiş bulunmak tadı r . Güvenil ir bir men-badan verilen bir habe re göre Real Madrid idarecile-ri bu Frans ız fu tbo lcusunu t r a n s f e r edebilmek için f a a liyete geçmişt i r .

Geçen giin Maraşta öldü-rülen iki İngiliz askerini katledenlerin bulunması için geniş ölçüde araştırma-lara devam edilmektedir.

Cinayetin işlenmiş oldu-ğu bölgede sokağa çıkma yasağı devam etmekte ve ay ııi zamanda. adanın birçok yerlerinde kaatilleriıı aran-masına, başlanmış bulunul -maktadır .

Bu cümleden olmak üzere dün Kallurga ve Vitsada köylerinde araşt ı rmalar ya pılmıştır.

Yüzlerce askerin iştirak etmekte olduğu bu araştir-malar hakkında sıkı bir ke-tümiyet tutulmakla beraber bu araş t ı rmalarda E OKA' -cılarııı ve iki İııgilizi öldü-

H ü k ü m e t ilânı

ALÇİ İÇİN T E K m r JNAME

Düz yayımh ve açık olarak 1000 ton alçının makineli ta-şıt vasıtasıle Eski Aheritu Ha-vuzlarına teslimi için teklifna-me davet olunur. Alçı bir kaç yerde müstesna olmak üzere her dönüme £ ton esası üzeri-ne yayılacaktır. Alçı söndürül-memiş ve temizliği %90 CaS04 2H20 den yukarı ve in-celikte 1 m.m. den aşağı ol-malıdır. Teklifler alçının ya-yılmasının ne vasıta ile yapıla-cağını zikretmelidir.

Kapalı zarflar içerisinde gönderüecek teklif nameler 17 Temmuz, 1958 tarihinden geç olmamak üzere ve sol üst kö-şesinde "Alçı için teklifname" ibaresi yazılı olduğu, halde, Cumartesi sabah saat 10 dan evvel Defterdarlık dairesinde Teklifname Encümeni Reisine vasıl olmalıdır.

2. Hükümet en düşük veya lıer hangi bir teklifi kabule mecbur değildir.

3. Bu hususta tafsilât Lef-koşada Tarım Müdürü (Tel No. 4000/2252) den elde edi-lebilir. .

EN ÜSTÜN KALİTELİ

LASTİKLER

ren canilerin a ranmakta ol-duğu kuvvetle tahmin edil -mektedir.

Gayri resmi haberlere gö-re araşt ı rmalar esnasında birçok tevkif ler yapılmıştır.

BAĞDATTA TOPLANTI Amman* 10 ( R ) : Ü r d ü n -

I r ak Federal Hükümet in in kıdemli azaları bu akşam Bağdat ta bir toplantı yapa-cak ve Başbakan Nuri El Said'in Londra ve Aııkara-da Orta Doğu meseleleri hakkında yapmış olduğu te maşlar hakkında f ikir teat i sinde bulunacaklardır .

Yeni Federal Hükümetin', yabancı memleketlere tayin edeceği siyasi temsilcileri bu ha f ta zarf ında açıklama sı beklenmektedir.

DİKKAT Mağusanın müteşebbis

Kitapçılarından Bay Nec-det Dökmecioğlu 1958 - 59 Ders Yılı Orta Okul ve Lise Kitaplarını getirmek için bu gün Türkiyeyc hareket ede-cektir. Ticarethanesi aynen eskiden olduğu gibi açık bu lunduru lup faaliyetine de-vam edecektir. Kendisine hayırlı yolculuklar diler, başarılar temenni ederiz.

Evkaj Dairesi: KİRALIK APARTMAN

DAİRESİ Lefkoşada 3, Müftü Ziyai

Ef. Sokağında kâin-3 odalı bir apartman dairesinin, ida-renin kira şartlarına tabi ola-rak, 12 Temmuz, 1958 Cu-martesi günü ö.s. saat 2 ile 3 abasında Evkaf Dairesinde açık tartırma ile kiraya arze-dileceği bildirilir.

CUMA, 11 TEMMUZ, 1958

R u m l a r ı n Vahşeti Bütün Korkunçluğu İle Devam Ediyor

(Birinci s ay fadan kalan) laııan özel Türk P o l i s i m -den Hasan Hacı Arif dun sabah saat 6 da Lefkoşa Hu kümet I las tahaı i fs ındc ol -muş tür . , , .

Cenazesi dün pa r lak bıı merasimle kaldır ı lan Hasan Hacı Arif ebedi is t i rahat gâhıııa gözyaşları a ras ında yatır ı lmışt ır . Yaslı- ailesine baş sağlığı diler, Turk Mil-letin* geçmiş olsun deriz.

LEFKOŞADA S O K A Ğ A Ç I K M A Y A S A Ğ I

' Dün Lefkoşada cereyan eden hâdiseleri müteakip be men sokağa" çıkma yasağı

ilân edi lmişt i r . Lefkoşa vc.\ varoş la r ında ilân edilen so-kağa ç ıkma yasağının hu xa balı saat 4.30 da kaldırılma hi beklenmekteydi .

ÖLÜ O L A R A K B U L U N D U

Mağusa kazasına bağlı Ayantroniko köyünün Rum destebanı Hia Panayi köyü-nün Rum semtinde Ölü olarak bulunmuştur.

Hadise ile ilgili olarak neş-redilen resmî bir tebliğde ci-nayetin cemaatlar arası çat* pışmalarla ilgili olmadığı bil-dirilmektedir.

Polis soruşturmalarına de-vam etmektedir.

Lübnanda Çarpışmalar D e v a m E d i y o r

Cumhurreisinin Hemen istifası ve Ondan Sonra Seçimlere Gidilmesi istendi

Beyrut,"10 ( R ) : I r ak t an gelen petrol , borular ından birinin terminali olaıı Tanı hulus tasfiyehanesi yakınla r ında bugün âsilerle hükü-met kuvvetleri aras ında çar pışmalar olmuştur. \

Çarpışmalarda tasf iyeha -neye hasar olmamış ve pet-rol istihsali hiçbir sekteye uğramamışt ı r .

Memleketin diğer bölge-lerinde de çarpışmalar ol -muştur. Beyrut şehri ise çarpışmalara sahne olmakla beraber geçmiş günlere r ağ men biraz sükûnet bulmuş-tur.

x\si lideri Salam, Cumhur başkanı Şamuıı 'un Eylül a-yında istifa etmesi ve bunun anlaşmalar içiıı «emin teşkil etmesi tekl if ini reddetmiş -t ir .

Salam, Cumhurbaşkanın ın hemen istifasını talebettiği-

RUSYAYA İNEN AMERİKAN HAVA-

CILAR DÖVÜLDÜ VViesbaden 10 (R) - Sovyet

Rusya avcı uçakları tarafın-dan Ermenistana inmeye mec bur edilen Amerikan uçağı-nın mürettebatı buraya avdet etmişlerdir. Bunlar arasında bulunan iki Amerikan Hava Subayı, Rusyada bulunduk-ları sırada dövüldüklerini, kendilerine ezgi yapıldığını ve mürettebattan birinin asıl-ma ile tehdit edilmiş olduğu-nu söylemiştir.

Yarbay Dale Brannon, uçakları ateşlendikten sonra paraşütle iniş yaptıkları za-man bazı Ermeni köylülerin kendisini yakalayarak döv-düklerini ve tekmelediklerini söylemiştir.

ııi bi ldirmiş ve Şamun'un idarede b u l u n d u ğ u müddet za r f ında yapı lacak seçimle-rin neticesini kabu l etmiye-ceğiııi sözlerine eklemiştir.

Önümüzdeki h a f t a İstan-bulda yapı lacak olan. Bağ-d a t P a k t ı Müslüman Devlet leri müzakere ler ine işaret edeıı Salam, bil toplantıda al ınacak k a r a r l a r ı n kendisi-ni a l â k a d a r etmediğini ve her ne olursaOlsı ın mübade-leye. devanı edeceğini siiyle. mişt ir .

'KABİNEDE DEĞİŞİKLİKLER -

VE YENİ TAYİNLER Ankara, 10 - Yeni ihdas

edilmiş olan Koordinasyon' Bakanlığına Sebatı Ataman,!

Sanayi Bakanlığına Sıtkı Yır-calı ve Basın-Yayım Turizm Bakanlığına da Server So-muncuoğlu tayin edilmişler-dir. Tayinler yüksek tasvibe iktiran etmiştir.

MAHKEMEYE RUM TERCÜMAN

GELMEDİ 'Seçen ay Pile köyünde

bir bahçede bulunan patla-" yıcı maddeler le ilgili oldu-ğu iddia edilen Argi ros Al* girides isimli b i r Rum dün Lefknşaj ' ize l Mahkemesi lıu zunıııa sevkedilmiş ve dava sı 24 Temmuza tehir edil-miştir . Mahkeme gününe kıı da r sanığın mevkuf kalma-sına mahkemece ; emir veril miştir.

Dava, Rum memurların mahkemeye gelmemesi yü-zünden t e rcüman bulunma- ; (bğı için tehir edilmiştir. 1

S T A R B 0 Y E L E K ™ K * ™ V E C İ L A

m a k i n e l e r i

MÜJDE Sağlam ve ucuz mobilya-

lar Al tay lı Kardeşlerde bu-lunur. ödemede kolaylık yapılır.

Mecidiye sokak No. 39 A. _ Le fkoşa

I Türk Tüccarlarına

î MÜJDE | ¥ En buyuk eksikliğimiz olan Lefkoşa Paket Postası İ gümrüğünden eşva kurtarıp mağazasına teslim i l-

mek için her türlü tertibat alınmıştır. Bu maksat için de bu işten anlayan ve uzun seneler tecrübesi olan Lise mezunu bir gencimiz faaliyete geçmiştir.

Sayın Tüccarlarımızın hem kendi işleri süratle halledilecek ve ayni zamanda bu gencimizi himaye et-miş olacaksınız.

Bu arkadaş; alâkadar her mağazayı gezip dokü-manlarınızı arayacak ve banka muamelelerine de yar dini edecektir. Hirrmyelerinrzi esirgemeyeceğinizden eminiz.

Prensibimiz: En kısa zamanda ve en ehven fia^arla hizmet etmektir.

Alâkadarların aşağıdaki adrese müracaatları rica olunur.

M. KEMAL DENİZ P«v Kutusu 138 —

r j t a ü f y p

heıfi» d e r %

STARBOY T t T d u r d l ; " ° 6 n e l Aoenti ^ . h e m e l e k t r i k s i ^ S I T K t E k m e s i o l a v u k f ^ ^ ™

, t A M A A J f e ^ K ! L M ! Ş r J r ^