Kırsal bölgelerde, köylerde görülen daha çok tarih uzanan ...2016/05/01 · İhtiyar:...
Transcript of Kırsal bölgelerde, köylerde görülen daha çok tarih uzanan ...2016/05/01 · İhtiyar:...
KÖY SEYİRLİK OYUNU
Kırsal bölgelerde, köylerde görülen daha çok tarih
öncesine uzanan bolluk (tarım ve çobanlık), eriştirme,
canlandırıcılık, atalara tapınım gibi işlevsel kuttörenlere
bağlı bir tiyatro geleneğidir.
Seyirlik köylü oyunları, belirli metinleri olmayan ve
belirli günlerde köy çevrelerinde köylüler tarafından
geleneksel bir takım tiyatro kuralları takip edilerek
yapılan, gösteriler ve eğlencelerdir.
Köylülerin güldürücü, acıklı ve sessiz olarak
kümelendirdiği bu oyunların en önemli özelliği anonim
oluşlarıdır.
Oyunlar kapalı yerlerde veya açık havada oynanırlar
Oyuncuların makyajı, aksesuarı ve kostümü de köy
imkânlarıyla sağlanır niteliktedir.
Göreceli olarak kostüm dekora göre daha önem verilen
bir unsurdur. Kostümler gerçek parçalar veya sembolik
aksesuarlarla birlikte kullanılırlar.
Köy seyirlik oyunlarında efekti oyuncular canlı olarak
yaparlar.
Müzik ve dans köy seyirlik oyunlarında önemli
unsurlardır. Oyunlarda, davul, zurna, keman, tef, çan, zil,
tulum, darbuka, daire, teneke ve kaval gibi çalgılar
çalınır.
Köy seyirlik oyunları, doğanın canlandığı; üreme, hasat
gibi olayların gerçekleştiği; mevsim değişikliklerinin
yaşandığı zamanlarda oynanmaktadır.
A) Ritüel (Kuttören) Oyunlar
1) Yılın Değişmesiyle İlgili Oyunlar: Köse-Gelin Oyunu
2) Mücerret Fikirlerle İlgili Oyunlar: Beylerin Kini Oyunu:
3) Hayvan Kültüne Bağlı Oyunlar: Saya Gezme Oyunu-
Tekecik/Koç Katımı Oyunu
4) Bitki Kültüne Bağlı Oyunlar: Cemalcik (Ürün elde
edilmesi) Oyunu
5) Mezhep Törenleri
B) Din Dışı (Profan) Oyunlar
1) Günlük Hayattan Alınan Oyunlar: Tarla Sınırı
Oyunu
2) Masallara Bağlı Oyunlar: Keloğlan Oyunu
3) Destanlara veya Âşıkların Hayatlarına Bağlı
Oyunlar: Göçebe Oyunu
4) Tarihî Olaylara Bağlı Oyunlar: İstiklâl Savaşı
Oyunu
5) Hayvanları Taklit Edici Oyunlar: Kartal Oyunu
6) Samıt veya Lâl Oyunu: Ali ile Fatoş Oyunu
KUKLA OYUNU
Kukla, konuşmaları ve
ses taklitlerini tek bir
sanatçının üstlendiği ve
kişileri temsil eden
yapma bebeklerin
oynatıldığı geleneksel
bir seyirlik oyundur.
Tahta, alçı, mukavva veya bezden yapılmış; elle, iple
veya sopayla oynatılan bu küçük bebeklere “kukla”, bu
bebeklerle yapılan gösteriye “kukla oyunu” veya “kukla”
ve kuklayı oynatan kişiye de “kuklacı” adı verilir.
Kukla oyununun da gölge oyunu gibi Çin ve
Hindistan’da ortaya çıktığı, önce Endonezya ve
Japonya’ya daha sonra da Türkistan ve İran yoluyla
Batı’ya geçtiği görüşü yaygın olarak kabul edilmektedir.
Kukla oyununun kaynağında dinsel, ayinsel ve büyüsel
amaçlar olduğu düşüncesi hakimdir.
Bu konuda en eski Türkçe kaynak olan Dîvânu Lügâti’t-
Türk adlı eserinde Kaşgarlı Mahmut, kız çocuklarının
oynadıkları insan şeklindeki yapma bebeklere
“kudhurcuk” denildiğini yazmaktadır.
Türk halk kültüründe yaygın olarak kullanılan iki kukla
tekniği söz konusudur. Bunlar: El kuklası ve ipli
kukladır.
Eski Türkçede, el kuklasına “kol korçak” adı verilirdi.
İpli kuklaya ise “Çadırhayal” denilmekteydi.
Kuklalar, el kuklası, ipli kukla, iskemle kuklası, araba
kuklası, köy kuklası, dev kukla, ayak kuklası, yer kuklası
ve canlı kukla gibi adlar ile anılmaktadır.
Kuklacılara da “Kuklabaz”, “Başkuklabaz”,
“Hayalbaz”, “Suretbaz” gibi adlar verilmiştir. Hatta,
İstanbul’da bir dönem kuklaya “Karagöz”, “Beberuhi”,
“İbiş” gibi Türk gölge tiyatrosu kökenli adlar da
verilmiştir.
İstanbul’daki bu tür etkileşimlere karşılık Anadolu’da
halk arasında “kukla”ya yaygın olarak “korçak”,
“bebek”, “hemecik”, “çömçe gelin” veya “karaçör”
denilmeye ve geleneksel tekniklerle oynatılmaya devam
edilmiştir.
Kuklada oyunun baş tipleri İbiş ve İhtiyar’dır.
Kukla Oyununun Kişileri
İbiş: Her zaman uşak rolündedir. Asıl adı Sadık
olmasına karşılık çoğunlukla İbiş olarak çağırılır.
İhtiyar’ın uşağıdır, kurnaz ve hazır cevaptır. İbiş kaba
saba, açık saçık ve iki anlamlı sözler söyleyerek oyunun
gelişmesini sağlar.
İhtiyar: İbiş’in efendisidir. Bey veya Beyefendi adı da
verilir. İhtiyar mal mülk sahibi zengin bir kişidir. İhtiyarı
sevmeyenler ona Tirit, Parçacı, Moruk gibi lakaplar
takarlar.
Diğer Kişiler: İbiş’in karısı hizmetçi kız Fatma, Arap,
Şeytan, Dalkavuk, Efe, Yahudi, Laz, genç âşık delikanlı,
delikanlının sevgilisi, cadaloz, kötü ve zalim kişi gibi
tiplerde kuklada yer alırlar.
MEDDAH
Meddah, birçok kişinin içinde bulunduğu bir olayı tek
başına canlandıran bir oyuncudur.
Mimik ve şive taklitleriyle birçok kişinin, bir kişi
tarafından canlandırılması demek olan meddahlık en
önemli dramatik sözlü sanat türlerimizden birisidir.
Seçtiği konulara göre seyircide coşkunluk, üzüntü,
merak, acıma duyguları yaratır. Meddahın canlandırdığı
ve anlattığı kişilerle seyirci arasında bir duygudaşlık bağı
ve bir özdeşleştirme ilişkisi kurulabilir.
Meddah ise çok daha zengin kaynaklara dayanan daha
çeşitli hikâye dağarcığına sahiptir ve gülmecenin yanı
sıra her türlü havayı, mizacı veya değişik anlatım
tutumlarıyla işlenen pek çok konuyu ele alabilir.
1616 yılında Bursa’da şair Hayalî Ahmed Çelebi,
kahvehanede Bediî ve Kasım Hikâyesi’ni anlatırken
kahvehanede bulunanlar kendilerini hikâyeye öyle
kaptırmışlar ki kimi Bediî’nin kimi de Kasım’ın tarafını
tutmuş, kahramanlarının adı geçtikçe coşup
bağırıyorlarmış. Bu coşkunluk anında Kasım’ı tutan
Hayalî Çelebi, karşı tarafı tutan Saçakçızâde adlı bir
başka hikâyeciyi bıçaklayarak öldürmüş.
Meddah’ın Bölümleri
1. Başlangıç Bölümü: Meddah “Hak dostum Hak!”
nidasıyla oyuna başlar. Meddah bir divanî veya bir
tekerleme söyleyerek seyircinin dikkatini icrasına çeker.
2. Açıklama Bölümü: Meddah bu bölümde ölçülü veya
ölçüsüz sözlü kalıp ifadeler kullanarak anlatacağı
hikâyenin kahramanlarının ailesi, sosyo-ekonomik
durumu, mekânı, zamanı hakkında bilgiler verir.
3. Senaryo Bölümü: Meddah, başlangıç ve açıklama
bölümlerinde dikkatlerini çekerek etrafına topladığı
seyircilere, bu bölümde asıl anlatacağı hikâyeyi
anlatmaya başlar. Meddah bütün ustalığını bu bölümde
gösterir.
4. Bitiş Bölümü: Anlatılan hikâyedeki düğümün
çözüldüğü ve anlatımın bittiği bölümdür. Birçok sözlü
anlatım geleneği türünde olduğu gibi meddahlık
geleneğinin anlattığı hikâye de didaktik özellikler taşır.
Örnek Soru:
Meddah’ı diğer seyirlik türlerden ayıran önemli özelliği
aşağıdakilerden hangisidir?
A)Canlı olarak anlatılması
B) Jest ve mimiklerden yararlanılması
C) Merak ve geciktirim duygusu uyandırarak özdeşim
kurmaya dayanması
D) Bölümlerinin olması
E) Görselliğe yer vermemesi
Örnek Soru:
I.Gölge oyununda, oyunu Karagöz açar, semai söyleyerek
perdeye çıkar.
II. Köy seyirlik oyunu belli bir metne bağlı kalınarak
oynanan bir oyundur.
III. Karagöz ve Hacivat perde arkasında aynı kişi
tarafından seslendirilir.
IV. Meddahta müzik ve dans vazgeçilmez unsurlardır.
V. Orta oyununda oyunun asıl bölümü muhavere bölümüdür.
Yukarıda numaralı cümlelerde verilen bilgilerden hangisi
doğrudur?
A) I B) II C) III D) IV E) V
Örnek Soru:
Aşağıda kukla oyunuyla ilgili verilen bilgilerden hangisi
yanlıştır?
A) Çeşitli yörelerde çömçe gelin, karaçör, hemecik adlarıyla
bilinir.
B) Divanı Lügati’t-Türk’te kudhurcuk olarak adlandırılmıştır.
C) Oyunun önemli kişileri İbiş ve İhtiyar’dır.
D) Halk kültüründe yaygın olarak ipli kukla ve köy kuklasıdır.
E) Kukla oyununun da gölge oyunu gibi Çin ve Hindistan’da
ortaya çıkıp oradan dünyaya yayıldığı düşünülmektedir.