KELİME B.pdf

download KELİME B.pdf

of 3

Transcript of KELİME B.pdf

  • B Base temel. esas; askeri sBeneficial faydalBenefit fayda. yarar Blame sulamakBlink Open and close. gzlerini krptrmakBloom iek amak Blossom iek amak. canlanmak. gelimekBlunder gaf. gaf yapmakBorder snrBreak off krlp ayrlmak. iliiini kesmek; birdenbire durmakBreakthrough cepheyi yarp gemek; byk buluBriskly Quickly. Energetically canl ve istenilen tarzda; enerjikBruise berelemek. ezmek; bere. ezikBrush up Review tazelemekBrutality Cruelty vahilikBudget bteBump vurma. toslama; i. tmsekBurglar (ev. dkkan) soyan hrszBury gmmek. defnetmek; gizlemek. rtmekBacktrack : ayni yere geri dnmekBalance : dengede tutmak, karsilastirmakBecome : olmak, yakismakBreakground : temel kazmakBrighten : senlendirmek, aydinlatmakBring : getirmek, neden olmakBring out : ortaya ikarmak, gstermekBudget : bte hazirlamak, planlamakBuild : insa etmek, kurmakBuy : satin almakbachelor -- bekar (erkek) (single = erkek veya kadn)backfire -- geri tepmekbackground -- 1. arka zemin, arka plan; 2. gemii, deneyimi (kii, kurum, olay)backpay -- demesi gecikmi cret(ler)backyard -- arka avlu, arka bahebackbencher -- siyasi partide n planda olmayan milletvekilibackward -- 1. geriye doru, gerisin geri; 2. geri kalm, ilkelbad-tempered -- huysuz, aksi, terslii stndebaffle -- artmak, akln kartrmakbait -- yem (yakalamak iin aldatc/cezbedici tuzak yem)banal -- ok sradan ve skc, hibir incelik tamayanbanish -- srmek, kovmak, o yerden veya blgeden yasaklamak (isim: banishment)barbed wire -- dikenli telbard -- saz ozanbargain -- 1. pazarlk etmek; 2. kelepir ey, pek ucuz ey. (It was a bargain.)barge -- mavnabarracks -- kla veya kla tipi yapbarter -- 1. trampa, deitoku; 2. trampa etmekbattalion -- taburbayonet -- sngbeacon -- iaret amal k kaynabeast -- hayvan, canavar, kaba ve iren adambeggar -- dilencibelittle -- kmsemek, hakir grmekbellicose -- kavgac, kavgaseverbelligerent -- kavgac, saldrganbellows -- krkbeneficial -- yararl, faydal, iyi gelenbequeath -- miras olarak brakmakbereavement -- byk kayp (bir lm dolaysyla), matembeseech -- yalvarmak, istirham etmekbesiege -- kuatmak (bir kenti, kaleyi, vb)best man -- sadbestial -- hayvani, hayvanca, aalkbestow -- ihsan etmek, vermek (dilenciye vermeyi kapsamaz)

  • betray -- ihanet etmek, ele vermek (isim: betrayal)beverage -- merubatbewilder -- ok artmak, akln kartrmak (sfat, bewildering, bewildered)bewitch -- 1. bylemek; 2. hayran brakarak cezbetmekbid -- fiat teklif etmek, pey srmekbidding -- bir mzayedede teklif verme / arttrma ilemleribiennial -- iki ylda bir olanbigot -- dar / geri kafal kimsebigamy -- iki ele evlilik, kuma getirme (kadn veya erkek) (isim: bigamist)binocular -- drbnbizarre -- garip, acaipblackmail -- 1. antaj; 2. antaj yapmakblame -- 1. kabahat, sorumlu olma; 2. sulamak, kabahati ondan bilmekbland -- yumuak huylu, blaspheme -- kutsal eylere ynelik alay veya kfr (sfat: blasphemous)blast -- iddetli patlamablast furnace -- yksek frnblatant -- apak; grlmemesi / anlalmamas olanaksz; kstahableak -- plak (bitki zor yetiir), souk, kasvetli, umutsuz, rzgarlara akbleach -- aartmak, beyazlatmak, rengini yok etmekbleed -- kanamak / kanatmak (bleeding = kanama veya kanatma)blemish -- kusur, lekeblend -- 1. karm, harman (=karm); 2. (with) iine karp gzden kaybolmak; uyum salamakbless -- kutsamak. (blessings = tanrnn / kaderin verdii ansllk ve mutluluklar)blight -- bitki hastal, bitkilerin mahfblindfold -- 1. gzleri balanarak kapatlm; 2. gzlerini balamakblink --1. aralklarla yanp snmek (k iin); 2. gzlerini krpmakbliss -- saadet; huzur ve mutlulukblizzard -- tipiblockade -- 1. abluka; 2. ablukaya almakblood curdling -- tyler rperticiblood pressure -- kan basnc, tansiyonbloodshed -- kan dkme, kan dklmesibloom -- iek amak blossom -- 1. iek amak; 2. bahar dalblow -- darbe (=vuru) (ynetim darbesi = coup, coup d'etat)bludgeon -- copblueprint -- temel proje veya esaslarbluff -- 1. blf; 2. blf yapmakblunder -- pot krmak, am devirmekblunt -- 1. kr azl (bak, vb.); 2. szn esirgemezblurring -- bulanklama, bulanklk (iyi grememe, hatlarn birbirine karmas)blurt (out) dnmeden uluorta syleyivermek / azndan kvermek blush -- mahubiyetle kzarmakboard of directors -- ynetim kuruluboarding-house -- pansiyonboarding-school -- yatl okulbohemian -- kalender merep, kaygsz ve biraz da derbeder hayat felsefesi olanboisterous -- grltl patrtl ve taknca ne'elibold -- cesur (= courageous)bolt -- 1 srg (kap); 2. srglemekbolt -- hzla frlamak, hzla frlayp gitmek veya kamakbombard -- bombardman yapmakbombastic -- yksekten savurarak (konuma ve yaz tavr)bona fide -- hakiki, sahte deilbonanza -- zengin maden damar vb gibi yksek kazan kaynabond -- 1. ba, yapma; 2. senet, tahvilbondage -- klelik, serflikbonfire -- enlik ateibooby trap -- bubi tuzabook-keeping -- muhasebebook-maker -- at yarlarnda bahis dzenleyicisiboost -- hzla arttrmakbooty -- ganimetbooze -- 1. kafay ekmek; 2. ikiborder -- 1. snr; 2. devlet snr; 3. kenar, bordrbore -- 1. delmek, delik amak; 2. skc olmak, can skmak

  • boring -- skc (isim: boredom = can skntsborn and bred -- doma bymebosom -- sine, kucak (bosom friend = can dost)bottommost -- en alttaki, en aadakiboulder -- byk kaya parasbounce -- sramak, zplamak, birden stne atlamakbouncer -- bar fedaisiboundary -- snrbountiful -- cmert, bol, vericibox-office -- tiyatro vb giesiboxing day -- Noel yortusunun ikinci gn ("Noel kutularnn" verildii gn)brag -- yksekten atmak, bbrlenerek konumak (sfat: braggartbrake(s) -- 1. arabann fireni; 2. firen yapmakbreadth -- en, genilikbreakthrough -- 1.yarp gemek; 2. byk bulu (byk ura sonucu)breakwater -- dalgakranbreed -- yetitirmek, beslemek, oaltmak (well-bred = iyi yetitirilmi, terbiyeli; tersi: ill-bred)breeze = hafif rzgar, esintibrevity -- ksalk (sre olarak; "brief" ten geliyor)bribe -- rvet (bribery = rvet alma verme; briber = rveti)bridal -- gelin olmaya ilikin (bridegroom = damat -- bir gnlktr, bir akrabalk terimi deildir)brigade -- tugaybrigand -- haydut, ekiyabrilliant - parlak (isim: brilliance)brimful -- azna kadar dolu (brim: bir cismin az, kenar)briskly -- canl ve enerjik tarzdabrittle -- kolay krlrbroad-minded -- geni grl, hogrlbrood -- kara kara, arpac kumrusu gibi dnmekbrook -- dere, aybroom -- sprgebrothel -- genelevbruise -- yara bere, morart, rkbrutality -- vahet, acmaszlk (sfat: brutal)budget -- btebuccaneer -- 1. korsan; 2. korsanlk etmekbucolic -- kr yaamna ilikinbudding -- tomurcuk vermebudget -- btebuffer -- tampon (araya konulan koruyucu)bulb -- lale soan, elektrik ampul, veya benzeri ekilde olan herhangi bir eybulky -- hacimli, kocamanbullet -- mermibullion -- altn veya gm klesibully -- zorba, kabadaybulwark -- siper, istihkam, kar duracak tahkimatbundle, demet, deste, kn, boha, tostoparlak sarlm eybump -- 1. arpmak, toslamak; 2. toslama; ilik; tmsekbuoy -- amandra (buoyancy = su yzeyinde kalabilirlik, yzezebilirlik)burglar -- gizlice giren hrszburial -- gmme, defnetme (to bury fiilinden)burlesque -- komik ekilde taklit etme veya abartarak alaya almaburly -- iriyar ve kuvvetli, babayanibury -- 1. gmmek (=defnetmek; stn kapatmak)buttres -- payanda vurmak, desteklemekby-election (veya, bye-election) -- ara seimby-law (veya, bye-law) -- yerel ynetim tarafndan konulan kural ve yasaklarbygone -- gemite kalm, mazi olmuby-product -- yan rnbystander -- kenarda durup olay seyreden ve karmayan kimse