ERGENLİK DÖNEMİ GENEL ÖZELLİKLERİ
description
Transcript of ERGENLİK DÖNEMİ GENEL ÖZELLİKLERİ
ERGENLİK DÖNEMİ GENEL ÖZELLİKLERİ ERGENLİK DÖNEMİ GENEL ÖZELLİKLERİ
BİLAL KALYONPSİKOLOJİK DANIŞMAN
1.Beden gelişimiErgenlik hızlı büyüme ve
gelişmenin olduğu kız-erkek cinsel özelliklerinin belirdiği 6-8 yıllık ilk gençlik dönemini kapsar.
Kızlar erkeklerden 1-2 yıl önce ergenliğe girer,büyüme ve cinsel olgunluklarını 1-2 yıl erken tamamlar.
2.Zihinsel 2.Zihinsel (Bilişsel)Gelişim(Bilişsel)Gelişim
Ergenliğin Ergenliğin başlamasıyla,vücutta başlamasıyla,vücutta
değişmeler meydana geldiği değişmeler meydana geldiği gibi, beyin fonksiyonlarında gibi, beyin fonksiyonlarında da değişmeler gözlenmekte. da değişmeler gözlenmekte.
Ergen somut işlemler Ergen somut işlemler döneminden soyut işlemler döneminden soyut işlemler
dönemine geçmiştir. dönemine geçmiştir.
Ergen Ergen tümdengelim,tümevarıtümdengelim,tümevarı
m akıl yürütme m akıl yürütme yollarının ikisini de yollarının ikisini de birlikte kullanabilir. birlikte kullanabilir. Bilimsel yöntemle Bilimsel yöntemle denenceler üretip denenceler üretip
birbirini sıra ile test birbirini sıra ile test edebilir. Bunun içinde edebilir. Bunun içinde olumlu pekiştireçler olumlu pekiştireçler
alması gerekir.alması gerekir.
3.Cinsel GelişimBedensel büyümeyle
birlikte erkek ve kızlarda cinsel organlarda da değişmeler görülür. Sigmun freud’a göre,örtülü (gizillik) döneminde uyku durumuna geçen cinsel ve saldırgan dürtüler, artık egoyu onun savunmalarını yenebilecek düzeyde güçlenmişlerdir.
Ergen coşan dürtüler Ergen coşan dürtüler üzerinde egemenlik üzerinde egemenlik kurmak zorundadır. kurmak zorundadır. Cinsel ve saldırgan Cinsel ve saldırgan
dürtülerin sıkıştırması ve dürtülerin sıkıştırması ve bunları bastırmak bunları bastırmak
zorunda kalışı kolay zorunda kalışı kolay çözülen bir sorun çözülen bir sorun
değildir.değildir.
Bu tür çatışmalar ve Bu tür çatışmalar ve çabalar içinde bocalayan çabalar içinde bocalayan gencin ruhsal durumunu gencin ruhsal durumunu
tanımak güçtür. Kendisine tanımak güçtür. Kendisine dost bildiği çok az kişinin dost bildiği çok az kişinin dışında kimseyle sırlarını dışında kimseyle sırlarını
paylaşmaz. Ana babalar bir paylaşmaz. Ana babalar bir türlü anlayamadıklarını türlü anlayamadıklarını
söylerler. Gerçekten söylerler. Gerçekten genç,dalgalanan genç,dalgalanan
duygular,değişken duygu duygular,değişken duygu ve eylemler içinde kolay ve eylemler içinde kolay
anlaşılan bir kişi değildir. anlaşılan bir kişi değildir.
İlköğretimin son dönemine rastlayan erinlik, ilk gençlik yıllarıdır. Cinsel uyanış ile birlikte yeni ruhsal ve davranış özellikleri kendini gösterir. Dengeli ve uyumlu ilkokul çocuğunun yerini tedirgin, güç beğenen ve çabuk tepki gösteren bir genç almıştır.
Duyguları hızlı iniş çıkışlar gösterir.
Tepkileri önceden kestirilmez.
Derslerine ilgisi azalmıştır. Dikkati dağınıktır. Evde durmak istemez, Önerilere aldırmaz, Beslenmesi düzensizdir.
İlgileri artmış gelgeç hevesleri çoğalmıştır. Başkaları tarafından nasıl görüldüğünü merak eder. Dinlediği müzik, beğendiği sanat etkinlikleri değişiktir.
Uzun uzun düşler kurar.
Hatıra defteri tutmaya başlar.
Şiir, öykü yazmaya özenir.
Yazdıklarında gizliliğe dikkat eder.
Kulaktan dolma ödünç alınmış fikirleri savunur.
Büyükleri ile tartışır.
Anne babasına karşıt düşünceler ileri sürmeye
dikkat eder.
Karşı çıkmış olmak için karşı çıkar.
Bu dönem için çelişkili duyuş ve davranış
özellikleri olağan sayılır.
Bazı gençler çalkantıyı daha az yoğunlukta
yaşayıp çabucak uyum sağlarlar.
Bazıları ise ileri derecede uyumsuzluklar gösterip
bu tür davranışlarda ileri yaşlarda da
bulunabilirler.
Aniden hızlanan büyüme ergeni zamansız yakalamıştır. Ana baba ve çevre ergene yetişkin gözü ile bakıp ona göre davranış bekledikleri gibi, "daha sen çocuksun" ifadesi ile de onu şaşırtabilirler. Ergen; Büyümek için sabırsızlanmakta ise de bir türlü çocuksu davranışlardan kurtulamamaktadır.
Ergen yeni arayışlar içindedir.Bu arayışların en önemlisi “kimlik arayışı”dır.İşe ilk önce ana babasını görmezlikten gelmekle başlar.Çocukluk yaşlarındaki gibi babanın fikirleri eskisi gibi ilginç değildir ve çok az şey bilir. Gücü kuvveti önemsenecek gibi değildir. Bu duygular ergenliğin sona ermesi ile kaybolur.
Ergen ana babasını gerçekçi duygularla değerlendirmeğe başlar.
Yeni bir kişiliğin bağımsız olmakla şekilleneceğini düşündüğünden ergen bağımsız olmaya büyük önem verir.
Evden kopar, çevresinden uzaklaştırdığı ana-babasının boşluğunu doldurmak için
yeni ilişkilere yönelir.
Ergenin fazla enerjisini en iyi
değerlendirme yolu spordur. Genç hem spor yapar hem de
kendisini yaşıtları ile karşılaştırma fırsatı
bulur.
Yaşıtlarının da benzer problemlerinin olması
gençler arasında gruplaşmalara yol açar.
Bir grup içinde olmak gence güven verir.
Onaylamasa bile grubun bazı davranışlarına
katılır.
Bu konuda ana babaya düşen görev
genci evde fazla sınırlamamak olmalıdır.
Çünkü bunalan genç dışarıda daha
etkin arkadaşlarının peşinden gidebilir.
Evinde kabul gören ergen zamanla
ailesine daha kolay bağlanır
Gençlik çağı beğenilerin, özentilerin, tutkuların, hayranlıkların yoğun olduğu bir dönemdir. Ergenler bir yandan bağımsızlıklarını kazanmaya çalışırken bir yandan da model ararlar.
Modellerinin meziyetleri kadar kusurları da taklit edilir.
Model sık sık değiştirilebilir, her modelden alınan bir örnek gencin kişiliğine bir ilave yapar. Bu nevi denemeler ergenlik sonuna kadar sürer.
Çalkantılı bir dönem olarak anlattığımız ergenlik hep uyumsuz davranışlarla dolu değildir. Olumlu duyuş ve düşünüşler de bu dönemin özelliğidir. Örnek olarak genç soyut düşünme, yaşanmamış olguları sembollerle ifade etme yetisini kuvvetlendirmiştir. Her şeye olur olmaz karşı çıkarken eleştiri ve yorumlara yönelir.
Her şeyi bir anda düzeltecek kolay çözümler arar. Bunun için çabuk kandırılabilir. Sonuçta kendisi ve toplum için zararlı olacak davranışlarda bulunması en büyük tehlikedir.
4.Ruhsal-toplumsal gelişim:Ergenlik döneminde ruhsal sorunların olması bir
dereceye kadar normaldir. Yapılan araştırmalar bu çağ gençlerinin %15'inin uyum problemleri olduğunu ortaya
koymuştur. Söz konusu uyumsuzluklar bu dönem davranışlarının aşırıya götürülmesi ile ortaya çıkar.
Örnek olarak bağımsızlık isteği gencin ailesinden kopması ile sonuçlanabilir
Evinde uyumsuz olan genç bu uyumsuzluğunu okula da yansıtır. Derslere ilgisi azalır, başarısı düşer. Hep bağırır çağırır, kırar döker. Bu davranışları art niyetli önderler vasıtası ile saptırılıp hırsızlığa, zararlı eyleme, toplum suçlarına yöneltilebilir. Gençler toplum kurallarını hiçe sayıp kural dışı yaşamak isterler. Kız erkek ilişkilerinde aşırı serbestliğe yönelirler. Bazıları için dönemin bir çeşnisi olabilecek davranışlar bazıları için devamlı bir tutku halini alır.
Ailesi ve çevresi ile çatışmaya düşen ergenaşırı baskılar altında bunalır.
Sonuçta kendisine yönelen kötü bir söz veya davranış ;intihar girişimine neden olabilir. İntihar girişimi gencin mutlaka depresyon içinde olduğunu göstermez.
Ancak girişim tekrarlanırsa yoğun bir ruhsal çöküntü olasılığını arttırabilir.
Bazı gençler topluma karışıp bağımsızlıklarını elde etmek yerine, çeşitli nedenlerden dolayı, içe kapanırlar.
Yetenekli olanlar yeteneklerini geliştirip yaratıcı olabilirler.
Bazı gençler de cinsel kimlik kazanmakta zorluk çekerler. Bu zorluk geçici olabileceği gibi kalıcı cinsel problemlere neden olabilir. Örneğin kendi cinsine yönelip karşı cinse ilgi duymayabilirler.
AİLELERİN ERGEN HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ
Hırçınlaştı. Ders çalışmıyor. Sorumluluk duygusu yok. Canım sıkılıyor diyor. En küçük isteklerini sert bir dille bildiriyor. Kardeşlerini kızdırmaktan zevk alıyor. Okuduğunu anlamıyor gibi. Durgunlaştı,dalgınlaştı. Çabuk karamsarlığa düşüyor. Ara sıra hiç yoktan huysuzlaşıyor. Sert karşılıklar veriyor.
İleri derecede alıngan. Derslerinde gene başarılı ama oyuna, eğlenceye çok düştü. Olur olmaz her şeye ağlıyor. Evde huzursuz dışarıda sıkılgan Her istediğini yaptırmak istiyor. Aşırı süsleniyor. Siz bana karışmazsınız diyor. Babasından çekindiği için dolambaçlı yollara sapıyor. Derslerinde başarılı. Hiç sorun çıkartmayan bir çocuk. İki kez okula gitmemiş. Arkadaşlarıyla gezmiş. Sorunca yalan söyledi. Bu davranışı bizi çok şaşırttı.
Çok harçlık istiyor. Çok geziyor, eve girmek istemiyor. Spora çok düştü. Derslerine boş veriyor. Banyoya sokamıyoruz. Ellerini bile yıkatamıyoruz. Saçını kestiremiyoruz.
Son derece asi ve hırçın olmaya başladı. Başına buyruk olmak istiyor. Dayak, kötü söz, tatlı söz hiçbiri sonuç vermiyor. Bir psikologla mı görüşmeliyim
ERGENLERİN AİLELERİ HAKKINDAKİ ÜŞÜNCELERİ
Büyüklerin anlayışsızlığı ve baskısı,onur kırıcı davranışlar
Arkadaş edinmede güçlük Kız-erkek arkadaşlığının
olmaması,Kız erkek arkadaşlığının aile
ve çevre tarafından anlaşılmaması ve karşı çıkılması
Cinsel sorunlarını aile üyeleriyle konuşamamakÇocuk yerine konmak,ana-babaya karşılık verememekBoş zamanlarını etkin bir biçimde değerlendirecekleri yerlerin,olmamasıEvde ve okulda dayağın bir eğitim aracı olarak kullanılması
Ana-babanın arkadaş seçimlerine karışmaları
Yeni tanıştıkları insanlarla rahat konuşamamak
İzinsiz dışarı çıkamamak
Kendine güven duymamak,sık sık yaptığı hatalardan dolayı utanmak
ERGENİNLERİN ÖĞRETMENLER HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ
Okulda disiplin kuralları çok sıkı, daha yumuşak, daha anlayışlı bir yaklaşım bekliyoruz.
“Ben bir öğrenci olarak öğretmenlerimle iletişime geçemiyorum.”
Düşünce özgürlüğümüz yok, sosyal çalışmalarımız sürekli engelleniyor.
Dersler çok monoton geçiyor. Öğretmenlerimiz çok yorgun ve bezgin... Bizimle bir öğrenci gibi değil bir genç insan gibi ilgilensinler. Bizi suçluymuşuz gibi görüyorlarAdam yerine konmak istiyoruz. Bizi ilgilendiren konularda bizimde görüşlerimiz alınsın. Öğretmenlerimiz derslere asık suratla giriyorlar. Yaptığımız olumsuz davranış sonucunda ceza alırken, olumlu davranışlarımız görmezlikten geliniyor
Bize arkadaşça davranmıyorlar, tek yaptıkları bizi notla korkutmak. Çoğu anlayışsız ve kompleksli.
Öğretmenlerimizden ne mi bekliyoruz? Hiçbir Şey; alay etmesinler yeter.
Bir öğrenci tüm bunları şöyle özetliyor: bizi anlamıyorlar, bizi sıkıyorlar, bize güvenmiyorlar, ve eklemiş; Güven, anlayış yine anlayış bekliyoruz.
engeller
1-Emir verme, yönetme:
“Yapman gerekir....yapacaksın... yapmak zorundasın.”
2-Uyarma, tehdit etme:
“...yapamazsın.....ya yaparsan....yoksa...”
3-Ahlak dersi
verme:“...yapmalıydın...senin sorumluluğun....şöyle yapmak gerekir....”
4-Öğüt verme, çözüm getirme, fikir verme:“Ben olsam....neden
böyle yapmıyorsun?...Bence,sana şunu önereyim...”
5-Mantık yoluyla
inandırma:-“İşte şu nedenle
hatalısın....” “Olaylar gösteriyor ki....”
Evet..ama...” “Gerçek şu ki...”
6-Yargılama, eleştirme, suçlama:“Olgunca
düşünmüyorsun.”
“Sen zaten tembelsin...”
7-Övme, görüşüne katılma, teşhis koyma:
“Çok güzel...”“Haklısın, o öğretmen berbat birine benziyor..”
8-Ad takma, gülünç duruma düşürmeduruma düşürme:
“Koca bebek..” “Hadi bakalım süpermen..”
“Gerizekalı”...
9-Tahlil, teşhis koyma:“Senin derdin nedir
biliyor musun?” “Aslında sen öyle
demek istemiyorsun.”
10-Güven verme, teskin etme:“Aldırma...Boşver, düzelir..” “Hadi biraz neşelen...” “Zamanla kendini daha rahat hissedersin...”
11-İnceleme, araştırmak, soruşturmak:soruşturmak:
“Neden...? Kim?....Sen ne yaptın?...Nasıl?....”
12-Konu değiştirme, işi alaya vurma, şaka yolu:“Daha güzel şeylerden
konuşalım...” “Sen neden dünyayı yönetmiyorsun?”
bunları hiç düşündünüz
Mü ?
GÖNDERENGÖNDEREN
ÇOCUKÇOCUK
KABUL EDENKABUL EDEN
EBEVEYNEBEVEYN
KABUL EDENKABUL EDEN
GÖNDERENGÖNDEREN
Bir problemi
İletişimi engelleyen cevap
ÇOCUKÇOCUK EBEVEYNEBEVEYN
Çocuğuma hiç konuşma fırsatı
vermeden,bir dakikadan fazla
konuşuyor muyum
Çok önemli olmayan konularda, fikirlerinin
yanlış olduğunu düşündüğümde onu
düzeltiyor ya da karşı çıkıyor muyum
Onun ilgilendiği şeyleri dinlemekten çok,
kendimden ve ilgilendiğim
konulardan söz ediyor muyum
Gerçeği tam öğrenmenin, duyguları
anlamaktan daha önemli olduğunu
varsayıyor muyum
Söylediğim sözlerle ya da söyleyiş tarzımla, onu
iğnelemeye ya da ondan öç almaya çalışıyor muyum
Çocuğuma kasıtlı yada kasıtsız, övgü
sayılmayacak isimler takıyor muyum
Tartışmacı ya da dogmatik
olmaya yatkın mıyım
Ses tonumun sert ya da
kırıcı olduğunu düşünüyor mu
Çocuğumun az önce ne söylediğini
bilmediğimi ya da anlamadığımı fark ettiğim oluyor mu
Çocuğum kendimi her zaman haklı bulduğumu
düşünüyor mu
Çocuğum hangi
etkinliklere ilgi duyar
Bunlar hakkında
gerçekten neler düşünüyor
Bu konular hakkında düşünce
ve duygularını açığa vurmasını en iyi nasıl sağlarım
Gerçekten konuşmamız
gereken konular nelerdir
ergeni anlamak
ERGEN ÇOCUĞUNUZUN
DURUMUNA İÇTEN İLGİ GÖSTERİN!
Zaman harcamak
dinlemek
Aklınıza ne gelirse her konudan konuşmak!
Asıl armağan sürekli ilgi ve
sevginizdir
İnsan dili bazen dümensiz bir gemi
gibi amaçsız ve yönünü
şaşırmışçasına çalışır.
Bir amacımızın olması uzayıp giden
vaazlarımızı dinginleyebilmemizi
sağlar
ERGEN çocuğunuzla,kendilerinden hoşnut kalmaları ve sorun çözme becerilerine güvenmeleri için, özsaygılarını geliştirecek biçimde konuşabilirsiniz.
Çocuğunuzu, anladığınızı hissettirecek şekilde dinleme çabası içerisinde olun ve bunu hissettirin.
Aynı görüşte olmasanız
bile, söyledikleri ve
hissettikleri şeylerin sizin için önemli
olduğunu bilmesini sağlayabilirsiniz.
Dürüst bir geribildirim
yoluyla karşılıklı anlayış sağlamaya
çalışabilirsiniz.
Olumlu davranışlarla ilgili kaygılarınızı, kararlı ama aşağılamadan ve karşılıklı şikayette bulunmadan iletebilirsiniz.
Onları sevdiğinizi ve Onları sevdiğinizi ve onların iyiliğini kendi onların iyiliğini kendi iyiliğiniz kadar önemli iyiliğiniz kadar önemli
olduğuna ilişkin açık bir olduğuna ilişkin açık bir mesaj verebilirsinizmesaj verebilirsiniz..
Davranışlarımızın kabul görüp görmemesi aynı
davranışa maruz kaldığımızda verdiğimiz tepkiyle aynı olduğunu unutmamamız gerekir.
Duygular çok Duygular çok alevlendiğinde alevlendiğinde bir bir “mola”“mola” verin.verin.
Davranışlarınızın sorumluluğunu kabul edin
Çocuğunuzun davranışına, tepeniz
atmadan önce olumlu bir davranışla karşılık
verin.
En iyi annelik-babalık görevlerinizi
“ergeni”anladığınızda
yapabileceğinizi unutmayın.
“Sen” yerine “Ben”“Ben” mesajları
kullanın
Kızgınlık ifadeleri genellikle “Sen” dili ile yapılır. “Sen” dili ile ifade edilen kişiliğe yönelik kızgın mesajlar, ergen üzerinde onarılmaz yaralar açar.
Ailede kullanılan “Sen” dili
çatışmalara ve güç kavgalarına
dönüşür..
Anne-babaların bu yıkıcı Anne-babaların bu yıkıcı oyunda güçlerini arttırıp,daha oyunda güçlerini arttırıp,daha
fazla baskı ve cezafazla baskı ve ceza yöntemlerine başvurmaları,
gençlerde “otoriteye başkaldırma” isyan duyguları
iyice gelişir ve perçinleşir
““Ben” dili,Ben” dili, duygularınızı, genç duygularınızı, genç
çocuğunuzu çocuğunuzu suçlamadan suçlamadan ya da ilişkinize zarar ya da ilişkinize zarar
vermedenvermeden Aktarmanıza Aktarmanıza yardımcı oluryardımcı olur.