E Tadinda sayı 15

86
e-tadında Türkiye’nin Aylık Yemek ve Mekan Dergisi Mayıs 2014 Yıl:2 Sayı 15 Röpörtaj Arda Türkmen Gürkan Topcu Melis Kayacık Selahattin Düzgün Gürkan Şef Steakhouse Kasap Ali Efendi Ardanın Mutfağı Develi

description

 

Transcript of E Tadinda sayı 15

Page 1: E Tadinda sayı 15

e-tadındaTürkiye’nin Aylık Yemek ve Mekan Dergisi

Mayıs 2014 Yıl:2 Sayı 15

Röpö

rtaj Arda Türkmen

Gürkan TopcuMelis KayacıkSelahattin Düzgün Gürkan Şef Steakhouse

Kasap Ali Efendi

Ardanın

Mutfağı

Develi

Page 2: E Tadinda sayı 15

E-Tadında

İmtiyaz SahibiMetronom Medya Adına

Eyüp Kervangü[email protected]

Gazeteci-YazarHaldun Aytı

Satış Pazarlamaİzzet Gültekin Gökhan Günay

Nur Ceylan

FotoğraflarFerdi Arslan, Samet Kömürcü

Tasarım Mehmet Pınarcı

Hukuk DanışmanıBarış Çabuk

Katkıda Bulunanlar

Web tasarımCeyhun Kocal

AdresMetronom Medya

Merdivenköy Mahallesi Hızırbey Caddesi

Tümer Ap. No:251/4Göztepe/İstanbul 0 216 566 95 66 0 216 566 75 27

www.e-tadinda.comwww.metronommedya.com

e Tadında dergisinde kullanılan hareler izin alınmadan,

kaynak gösterilmeden başka yayınlarda kullanılamaz.

Reklamlardan reklam veren

firma sorumludur.

MuhabirRüya Meriçboyu

Sevda Peker, Miray ÇetinDilara Önderoğlu, Funda İpek

EDİTÖR

RüyaMeriçboyu

Gürkan Şef

Selahattin Düzgün

Annemizi alıp, yeni tatlar tadalım

Bu ay hepimiz için, diğer aylardan daha önemli. Ayın ikinci haftasında annelerimize sofralar hazırlayacağız, hediyeler alacağız. Belki de her zamankinden sevgimizi daha çok haykıracağız. Ben de bu ay ki yazıma hepimizin aşina olduğu bir hikaye ile başlamak istiyorum ve tüm E-Tadında okuyucularının Anneler Günü’nü kutluyorum.

Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazırlanan bir çocuk varmış Bir gün Tanrı’ya sormuş; “Tanrım, beni yarın dünyaya göndereceğini söylediler. Fakat, ben o kadar küçük ve güçsüzüm ki, orada nasıl yaşayacağım?”Tüm meleklerin arasında senin için bir tanesini seçtim, O seni bekliyor olacak ve seni koruyacak. Meleğin sana hergün şarkı söyleyecek ve gülümseyecek. Böylece sen onun sevgisini hissedecek ve mutlu olacaksın.

Bu sayımızda kapağımıza hepimizin severek ve beğenerek izlediği Arda’nın Mutfağı programıyla tanıdığımız Arda Türkmen’i taşıdık. Kendisinin hazırladığı lezzetli tarifleri gördük, yazdık. Oradan geçtik Nişantaşı’nın sokaklarına. Otantik ortamda açılan Gürkan Şef’in mutfağındaydık. Şehvet tatlısına bayıldık ama tarifini alamadık. Özelliği, un ve şeker kullanılmadan yapılan bu tatlının yolunuz düşerse tadına bakın. Bir de ananas ile servis edilen et yemeği takdire şayan. Yolumuzu uzattık, Ataşehir’e geçtik. Selahattin Şef’in sofrasına konuk olduk. Bir et yemeğini de orada yedik. Sadece restoran ziyaretinde kalmadık, yemek fotoğrafçısı Melis Kayacık’ı da ziyaret ettik. O yemekler nasıl yenmeden çekiliyor sorusunu da sizler için sorduk. Sizin için dolu dolu, bir yemek dergisi hazırladık. Her ay olduğu gibi bu ay da annelerinizi götürün, değişik tatlar tadın diye yeni yerler keşfetmeye devam ettik.

Annenizle birlikte keyifli okumalar.

Page 3: E Tadinda sayı 15

İÇİNDEKİLER

14Ardanın Mutfağı

28Gürkan Şef

40Melis Kayacık

54Selahattin Düzgün

68Develi

Page 4: E Tadinda sayı 15

E-Tadında

Anneler Gününüzü

Kutlar

4 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 5: E Tadinda sayı 15

E-Tadında

Anneler Gününüzü

Kutlar

e-Tadında Mayıs ■ 2014 5

Page 6: E Tadinda sayı 15

6 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Kralların sofrasından, sizin sofranıza ulaşan lezzet; Maille6 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 7: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 7

Fransa’nın en eski markası Maille, 266 yıllık lezzet elçiliği ile tüm dünyada hardal severlerin favori markası En özel hardal tohumlarını muhteşem kıvama getiren Maille, üç asırlık lezzet sırrının yanı sıra sağlıklı ve düşük kalorili olmasıyla mutfağınıza iki kat tat katıyor

e-Tadında Mayıs ■ 2014 7

Page 8: E Tadinda sayı 15

8 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 9: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 9

Page 10: E Tadinda sayı 15

10 e-Tadında ■ Mayıs 2014 10 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 11: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 11 e-Tadında Mayıs ■ 2014 11

Page 12: E Tadinda sayı 15

12 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Starbucks yaza yeniliklerle ‘merhaba’ diyor

Starbucks’ta Mocha Coconut tadında bir yaz sizi bekliyo

Page 13: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 13

www.metronommedya.com

Page 14: E Tadinda sayı 15

14 e-Tadında ■ Mayıs 2014

“Ardanın Mutfağından” lezzetli tarifler

14 e-Tadında ■ Mayıs 2014

RÖPORTAJ

Page 15: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 15 e-Tadında Mayıs ■ 2014 15

Page 16: E Tadinda sayı 15

16 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Yemeğe merakı daha küçük yaşlarda anneannesini izleyerek başladı. Daha sonra bir otel mutfağında ilk adımını attı. Yıllar

sonra ise, bir kanalda yemek programıyla karşımıza çıktı. Hem mideleri hem gönülleri fethetti.Yemekle özdeşleşmiş olan Arda Türkmen, her geçen gün mutfağına yeni tarifler

ekliyor. Eklediği tarifler hem hanımların işini kolaylaştırıyor hem de kariyerinde adımlarını arttırıyor. Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu, E-Tadında okuyucuları için Arda

Türkmen ile çok keyifli bir söyleşi gerçekleştirdi.

Page 17: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 17

E.Tadında: Mutfakla ne zaman tanıştınız?Küçüklüğünüzde yemeğe karşı bir ilginiz var mıydı? ( Birhikâyesi varsa anlatabilirseniz sevinirim)

Arda Türkmen: Mutfakla çok küçük yaşta anneannemi izleyerek, ona yardım etmeye çalışarak tanıştım.İlk profesyonel alanda mutfak deneyimimi ise 93 yılında bir otelin resepsiyonunda çalışırken, benim mutfağa olan ilgimi ve merakımı bilen üstlerimin artık daha fazla ısrarlarıma dayanamaması sonucu bir otel mutfağında yaşadım.

E.T: Arda’nın Mutfağı programı nasıl gelişti?

A.T: Catering yılları zamanında bir şirkette yaptığım bir sunum esnasında beni dinleyen ekipte şu anda Ardanın Mutfağının yapımcısı Özlem vardı. Sunum bittiğinde yanıma gelerek seninle bir yemek programı yapmalıyız dedi, tabi

benim bu fikre ikna olmam birkaç ayı buldu. Sonuçta Özlem bana inandı ben de programa ve konsepte. O yüzden de 4 sezondur Ardanın Mutfağı başarılı bir şekilde yoluna devam ediyor.

E.T: En çok severek yaptığınız yemek nedir? En çok hangi yörelere ait yemekleri yapmayı seviyorsunuz?

A.T: En çok severek yapıyorum dediğim spesifik bir yemek yok ancak tavada yapılan hızlı tarifleri yapmaktan keyif alıyorum.Yöresel olarak ise her yörenin yemek kültürü benim için çok önemli ve programımda da mutlaka farklı yörelerin yemeklerini yapmaya özen gösteriyorum ama Antep ve Antakya mutfaklarına karşı özel bir ilgim var diyebiliriz.

Page 18: E Tadinda sayı 15

18 e-Tadında ■ Mayıs 2014

E.T: Yemek yapmanın püf noktaları nelerdir.?

Yemek yapmak için öncelikle hangi yemeği yapacağınıza karar vermeniz çok önemli ve doğru ekipman ve doğru malzemeler elinizde olmalı.Tabi yemek yapmadan önce yapacağınız yemeği iyi tanımakta önemli ne yapacağınızı bildiğinizde doğru bir ön hazırlık ile çok daha hızlı ve pratik bir şekilde sofranızı kurabilirsiniz.

E.T: Sosyal sorumluluk projesinde yer alıyorsunuz. İlerleyen zamanlarda da böyle projelerle sizi görecek miyiz?

A.T: Evet, şuanda Velotürk adında bir sosyal sorumluluk projesine dahilim.

Bundan sonra da zaman buldukça, kendime yakın bulduğum sosyal sorumluluk projelerinde yer almak istiyorum.

E.T: İleriye yönelik hedefleriniz nelerdir?

A.T: Şuanda yaptığım işi çok keyif alarak yapıyorum. Benim için işini sevmek çok önemli. Bundan sonrası için de bu işte mutlu olduğum sürece aynen bu şekilde devam etmek niyetindeyim.

Bu keyifli söyleşi için Arda Türkmen’e teşekkür ediyoruz.

Page 19: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 19

Page 20: E Tadinda sayı 15

20 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Doğallığın lezzeti, sağlıklı sofralara doluyor

20 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 21: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 21

Porselensepeti.com, sağlıklı ve modern Porflame ürünlerini sunuyor. Porflame porselenden üretilen tencereler, tavalar ve cezveler, sağlığınızı koruyor, yemekler tatlarını ve besin değerlerini muhafaza ediyor

Kütahya Porselen markalı Porflame’ler kolayca temizleniyor, buzdolabında ve mikrodalgada da kullanılabiliyor. Çevre dostu doğal malzemeye sahip bu ürünler doğallığın lezzetini sağlıklı sofralara taşıyor. Porselensepeti.com, yeni dünyanın akıllı ürünlerini ziyaretçilerine sunmaya devam ediyor. Son yıllarda tencere, tava ve cezvelerde tercih edilen Porflame ürünler de bunlardan bazıları. Tamamen doğal hammaddelerden üretilen Porflame’ler, hem sağlığınızı koruyor, hem de yemeklerin orijinal tatlarını ve vitamin değerlerini muhafaza ederek kısık ateşte pişmesine olanak veriyor. Çevre dostu bu ürünler Kütahya Porselen mühendisleri tarafından geliştirildi. Isıya ve direk ateşe dayanıklı porselen malzemeden üretilen Porflame tencereler, tavalar ve cezveler buzdolabında saklamaya ve mikrodalgada kullanıma uygun. Üstelik temizlenmesi de çok kolay. Porselensepeti.com, Kütahya Porselen’in Porflame ürünlerini tercih eden ziyaretçilerine silikon eldiven de hediye ediyor.

Page 22: E Tadinda sayı 15

BAHAR YORGUNLUĞUNA EN LEZZETLİ ÇÖZÜM NAR EKŞİSİYediklerinde daha fazla GDO, katkı maddesi ve hormon istemeyen halkımız artık lezzetin yanında sağlığa fayda konusunu da önemsiyor. Bu hassasiyeti göz ardı etmeyen uzmanlar, Türk damak tadının vazgeçilmezlerinden olan, salata ve ekşili dolmalara kattığı lezzetle tanınan nar ekşisini de araştırdı. Yapılan çalışmalara göre çeşitli mineral, vitamin, enzim ve antioksidanlar bulunduran nar ekşisi, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Enfeksiyonlara karşı vücut direncini koruyan ve artıran nar ekşisi, aynı zamanda enerji veriyor ve yorgunluğu gideriyor.

Yapılan araştırmalara göre, bağışıklık sistemimizi zayıflatan ve kanser gibi hastalıkların önünü açan toksinlerle mücadelede içeriğindeki antioksidan sayesinde nar çok önemli bir yere sahip. Narın en lezzetli hali ve salatalarımızın vazgeçilmezi nar ekşisi de bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı korunmada en doğal yardımcılarımızdan. Enfeksiyonlara karşı vücut direncini koruyan ve artıran nar ekşisi, aynı zamanda enerji veriyor ve yorgunluğu gideriyor. Uzmanların da önerdiği nar ekşisi; baharın yaklaştığı şu günlerde özellikle yoğun çalışanların korkulu rüyası haline gelen “bahar yorgunluğu”na karşı çözüm.

22 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 23: E Tadinda sayı 15

Sbarro’dan Tereyağı ve Limon ile Marine Edilmiş Enfes Lezzet:“Chicken Francese”

e-Tadında Mayıs ■ 2014 23

Page 24: E Tadinda sayı 15

24 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Gerçek balık keyfi Revma Balık’daBoğaz’ın en güzel semti olan Arnavutköy’de yenilenen yüzüyle hizmet vermeye başlayan Revma Balık müdavimlerine unutulmaz lezzetler vaat ediyor. Revma Balık, eşsiz bir boğaz manzarası ve tarihi dokusunu her daim yaşayacağınız görkemli binası ile tartışılmaz fark yaratıyor. Revma Balık, sizleri birbirinden iddialı, zengin mönüsü ve spesiyalleri ile damağınızda hiç bitmesini istemeyeceğiniz bir şölene davet ediyor.

24 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 25: E Tadinda sayı 15

Mutfağında her mevsimin en taze balıklarına yer veren Revma Balık, 60 yıllık tarihi bir yalıda ev sahipliği yaparken, mezeleri ve tatlılarıyla da fark yaratıyor. Geniş bir mönüsü bulunan Revma Balık ayrıca Rumca’da ‘Büyük Akıntı’ anlamına geliyor. Mezelerde, Fesleğenli Somon Sarma, Kadayıfa Sarılı Karides ve Beğendili Ahtapot ile öne çıkan Revma Balık, mevsimin taze sebzelerinden yaptıkları salata ile de benzeri olmayan bir lezzet sunuyor. Geniş bir içecek mönüsü bulunan Revma Balık aynı zamanda, Ayva tatlısı, Kabak tatlısı, Antakya’dan özel olarak getirilen Tahin helvası ve Suflesiyle tatlı severleri de unutmuyor. 135 kişilik bir kapasiteye sahip olan Revma Balık; 16 kişiyi ev havasında ağırlayabileceği masasıyla ve 50 kişinin özel günlerinde kapatabileceği katıyla müdavimlerine ev havasında gerçek bir keyif imkanı sunuyor. Sizde ailenizle ya da sevdiklerinizle keyifli vakit geçirmek, keyifli ve huzurlu bir ortamda birbirinden taze balıkların tadına doymak isterseniz, başka bir yer aramanıza gerek yok! Revma Balık hemen yanı başınızda, uğrayın deriz.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 25

Page 26: E Tadinda sayı 15

26 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Bitter çikolata ve çileğin eşsiz birleşimi: Lindt Excellence Çilek

Lindt Excellence serisine yeni eklenen Yoğun Çilek çeşidiyle bitter çikolatanın enfes tadı ve çileğin cazibesi sizi de saracak

Page 27: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 27

Page 28: E Tadinda sayı 15

28 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Etin Jönünden lezzetler Gürkan Şef Steakhouse

28 e-Tadında ■ Mayıs 2014

RÖPORTAJ

Page 29: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 29 e-Tadında Mayıs ■ 2014 29

Page 30: E Tadinda sayı 15

30 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Küçüklüğünden beri gıda sektörünün içindeydi. Günün birinde yolu yiyecek-içecek işletmeciliği okumak için İstanbul’a düştü. Hocasının yönlendirmesiyle mutfak bölümüne yöneldi. Tanınmış restoranlarda çalıştı.Bir gün makarna eğitimi almak için, İtalya’ya gitti. Etten vazgeçemeyeceğini anlayınca geri döndü. Restoranını açma hayali vardı, 2014 onun senesi oldu. Şimdilerde ise Gürkan Şef Steakhouse’u açmanın mutluluğunu yaşıyor. Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu, E-Tadında okuyucuları için Gürkan Topçu nam-ı diğer Gürkan Şef ile söyleşi gerçekleştirdi.

E-Tadında: Ailenizde et ile uğraşan biri varmıydı? Bu meslekle tanışmanız nasıl oldu?

Gürkan Topçu: Aslen Denizliliyim.Ailem sebze meyve gıda toptancısı olduğundan hep gıdanın içerisinde bulundum.Babamın ortaklarının çocuklarıyla yaşlarımız çok yakındı.Karpuz indirdiğimizde bize para yerine 100 kilo karpuz verirlerdi. Sabaha kadar uyumaz başında bekler, sonra onu paraya çevirirdik. Daha sonra İstanbul’a gelerek yiyecek-içecek işletmeciliği okudum. İşletme okurken haftada bir gün mutfağa giriş dersimiz vardı. Bir hocam bana, işletmeciliğimin çok iyi olduğunu ilave olarak bir de mutfak bölümü okumam gerektiğini söyledi. Mutfak akademisinde okudum.Sonrasında staj için dünya mutfağı yerine eti tercih etmek istediğimi söyledim. Bir süre sonra eğitim için İtalya’ya gittim. Ve istediğimin makarna olmadığına karar vererek, geri dönüş yaptım.

E.T: Türkiye’nin ilk diplomalı kasabısınız. Restoranınızı açma fikri nasıl oluştu?

G.T: Günde 14-16 saat çalışıyorum. Dünyaya bir daha gelsem Allah yine bana bu işi yaptırsın, başka bir işi yapmak istemem. Ben bu işi bileğimle kazanıyorum, ben bu işe aşk diyorum. İşletme diplomam ve aşçılığım vardı. Bunun daha ötesi ne olabilir dedim.İngiltere’de Kasaplar Okulu’ndan diploma aldım. Türkiye’nin ilk diplomalı kasabı oldum.Kendi restoranımı açma fikri uzun zamandır vardı. Ortaklarımın da beni teşvik etmesiyle Gürkan Şef Steakhouse açılmış oldu.

E.T: Gürkan Şef Steakhouse ‘un ilk yeri olarak Nişantaşı’nı seçmenizin bir nedeni var mı?

G.T: Doğru yerin burası olduğunu düşündüğüm için buradan başlamak istedim.Bu caddeye farklı bir soluk katacağımızı inanıyorum. Bu dalda kendi jenarasyonumda tek olduğuma inanıyorum. Burada bi farklılık yaratacağız, ses getireceğiz. Kalitemizle servisimizle farklı olduğumuzu görecekler. Bütün mimari dekoru bana ait. Restoranın herşeyinde ben varım.

Page 31: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 31 e-Tadında Mayıs ■ 2014 31

Page 32: E Tadinda sayı 15

32 e-Tadında ■ Mayıs 2014

E.T: Şeflerin düellosunda birincilik elde ettiniz. Katılımınız nasıl oldu?

G.T: Şeflerin Düellosu’nun yapımcıları çalıştığım restoranda benim müşterimdi. Renkli kişiliğim olduğunu söyleyip, girermisin dediler. Orada etten sushi ve kuzu vals yaptım. Birinci olarak yarışmayı bitirdim.

E.T: Size ait olan tatlarınız var mı? Varsa, bunlardan bahsedebilir misiniz?

G.T: Gözde olan tatlılarımızdan , şehvet tatlısının isim hakkını aldık. Un yağ şeker kullanmadan, yapıyoruz. Şekeri minimize kullanıyoruz. Deli saraylı adında bir yemeğimiz var. Bunun kökeni, Osmanlı dönemine dayanıyor.

O zamanlar ağdalı kestane ile yapılırmış. Yapılmasının sebebi de,ağızdaki tat geçişini sağlamakmış. Ananas, ağızdaki tat geçişini sağlıyor. Ananas ve tarçın attım en son pul biber attım. kmeğinden tutun tatlısına kadar herşeyi kendimiz yapıyoruz.

E.T: Neden kovboy şapkasını logo olarak seçtiniz?

G.T: Saçım olmadığı için şapkayı taktığımı düşünenler oluyor. Ama saçım var. Kovboy şapkasını ilk kez “Şeflerin Düellosu”’nda taktım daha sonra hiç çıkarmadım. Ben kaderci bir insanım. Bundan üç sene önce bir ablam bana sen şapka takacaksın ve hiç çıkarmayacaksın dedi.

Page 33: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 33

E.T: Et pişirmenin püf noktası nedir?

G.T: Doğru eti bulmak, doğru bir şekilde dinlendirmek ve iyi pişirmek. Biz eti pişirmeyi yanlış biliyoruz. Evlerimize et aldığımız zaman aynı kasaptan almalıyız. Evimizde teflon yerine döküm tava kullanmamız gerekiyor. En sık yapılan hatalardan biri etin daha iyi pişmesi için maşayla üzerine basıyoruz. O zaman bütün sıvı gidiyor. İri taneli tuz kullanılması gerekiyor. Orta pişmiş istiyorsak, 40 saniye pişirmemiz yeterli olacaktır. Dört defa maşa temasıyla etimiz pişmiş oluyor. Köfte burger gibi ürünlerde ise kısık ateşte çok çevirmemiz gerekiyor.

E.T: İlerleyen dönemlerdeki hedefleriniz nelerdir?

G.T: Türkiye’ de birçok yemek kitabı var. Deniz mahsulleri, kurabiyeler ama steakhouse konusunda yemek kitabı yok. Ben bir ilki gerçekleştireceğim, mayıs ayında kitabımı çıkaracağım. Konusu et ve steak hakkında herşey olacak. Gürkan Şef Steakhouse’un akabinde temmuz ayında Gürkan Şef burgerlerini Bebek’te açacağız. Öğrencilerin hem teorik hem de pratik yapabilecekleri et akademisi açmak istiyorum.

Söyleşi için Gürkan beye teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Page 34: E Tadinda sayı 15

Pınar Kremilla’yla tatlı yapmayan kalmasın

34 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 35: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 35

Pınar, Avrupa’da tatlıların olmazsa olmazları arasında yer alan, aşçıların kurtarıcısı custard sosunu, Kremilla markasıyla Türkiye’de beğeniye sunuyor

Pınar, yurt dışında vanilyalı kıvamlı tatlı sos (Custard) olarak bilinen ve kullanılan ve tatlı denince ilk akla gelen ürünü, Türk damak tadına ve tüketici ihtiyacına göre uyarlayarak, Tatlı Düşler serisinin yepyeni ürünü Kremilla - Vanilya Tadında Kıvamlı Sos Pınar Kremilla adıyla Türkiye’de de beğeniye sunmuş bulunuyor. Pınar’ın nesillerdir güvenle tüketilen doğal sütünün lezzeti ve nefis vanilya kokusuyla tatlılarınıza lezzet katacak Kremilla, direkt kullanıma hazır olarak sunuluyor; böylece çırpmadan, kıvam tutturmaya çalışmadan ve yorulmadan tadına doyum olmayan tatlılar yapmanızı sağlıyor

Page 36: E Tadinda sayı 15

36 e-Tadında ■ Mayıs 2014

KANATLI BEYAZ ET ÜRETİMİ HAKKINDA TÜKETİCİLERİN DOĞRU SANDIKLARI YANLIŞLAR!

36 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Zaman zaman farklı mecralarda yer alan ve tüketicilerin tüketim kararlarını etkileyen, tavuk etinin sağlıklı olmadığına ilişkin iddialar hakkında Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akan değerlendirmelerde bulundu. Akan, “Esas sorun ‘Doğru sanılan yanlışlar’. Halkın doğru bilgilendirilmesi gerekiyor” dedi.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akan, piliç eti konusunda tüketicilerin doğru sandığı yanlışlarla ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Tavuk üretimi hakkında tüketicilerde oluşan olumsuz algının, doğru sanılan yanlışlar nedeniyle ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Mehmet Akan; Türkiye’deki üretim standartlarının Avrupa ve diğer dünya ülkeleri ile kıyaslandığında çok daha iyi olduğunu belirtti. Akan, “Türkiye’de yılda kişi başı ortalama 20 kilogram beyaz et tüketiliyor. Bu rakam diğer gelişmiş ülkelerde ise çok daha yüksek. Bu durum bize şunu gösteriyor; Türk halkı tavuk yemeyi seviyor ancak yanlış bilgilendirmeler nedeniyle olumsuz algılarını aşamayan bir kesim var” dedi. Kamuoyunda beyaz et tüketimi ile ilgili en temel sıkıntının; hormon kullanımı, antibiyotik kullanımı ve GDO’lu yemler hakkında ortaya atılan spekülasyonlar olduğunu söyleyen Akan, yanlış bilgilerle ilgili şunları aktardı:

Page 37: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 37

Tavukta hormon yok!

“Türkiye’de tavuk tüketiminin, diğer ülkelere göre düşük kalmasının nedeni tüketicilerin yanlış algısı. Tüketicilerin bir bölümünde tavuk üretiminde hormon kullanıldığı algısı var. Bu yanlış bilginin aksine, üretimin hiçbir aşamasında hormon kullanılmıyor ve dolayısıyla üründe de hormon bulunmuyor. Ayrıca bu konudaki yönetmelik ve denetimleri ile kuralları belirleyen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da, Türkiye’de hormon kullanımını, üretimini, satılmasını ve bulundurulmasını da yasaklamıştır. Geçmişte, kanatlı hayvanlarda hormon kullanımının uygulanabilirliği ile ilgili araştırmalar yapılmış ancak kanatlılardahormon uygulamalarından olumlu sonuç alınamadığı bilimsel olarak ispatlanmıştır. Bu nedenle dünyada kanatlı hayvanlarda kullanılmak üzere üretilen herhangi bir hormon preparatı (ürünü) bulunmamaktadır ve dolayısıyla olmayan bir ürünün kullanılması da mümkün değildir.”

Antibiyotik sadece tedavi amaçlı kullanılıyor

“Tavuklarda büyütme amaçlı antibiyotik kullanımı, 2006 yılından itibaren Avrupa Birliği’nde (AB) olduğu gibi Türkiye’de de tamamen yasaklandı. Tavuk eti üretiminde 2006 yılından bu yana antibiyotikler sadece tedavi amaçlı olarak Veteriner hekim reçetesine bağlı olarak kullanılıyor. Antibiyotik uygulanan hayvanlar, kullanılan antibiyotiğin yasal ilaç kalıntı arınma sürelerini tamamlanmadan kesilmemektedir ve tüketime sunulmamaktadır. Antibiyotiklerin ruhsatları da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından veriliyor ve denetimi de yine aynı Bakanlık tarafından yapılıyor.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 37

Page 38: E Tadinda sayı 15

38 e-Tadında ■ Mayıs 2014 38 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Daha çok yılbaşlarında tüketilen hindi etinin, hem iyi bir bir proteğin kaynağı hem de düşük yağ oranıyla, yılın her günü tüketebileceğiniz sağlıklı bir lezzet alternatifi olduğunu biliyor muydunuz?

Banvit, hindi etinin kalori ve kolesterol düzeyinin düşük olduğuna, protein değerinin ise yüksek olduğuna dikkat çekiyor. Hindi eti hem çok sağlıklı hem de kırmızı et gibi lezzetli. Türk damak tadına uygun olan ve hanımların yaratıcılığıyla enfes sofralara ulaşan hinti eti ürünleri, Banvit güvencesiyle ve özel bir kampanya ile tüketicilere sunuluyor.

Protein Kaynağı Hindi EtiTürkiye’nin lider gıda markalarından Banvit, protein kaynağı hindi eti ürünleriyle de sofralara lezzet katmaya devam ediyor

Page 39: E Tadinda sayı 15

Portakalbahcem.com’da sınırlı sayıda satışa çıkan kumkuat fidanları ile kumkuatlar ağaca, evleriniz bahçeye dönüşüyor. Finike’nin en sevimlileri kumkuat fidanları, farklı ve neşeli bir hediye seçeneği olarak da dikkat çekiyor. 4-5 yaşında ve ortalama 75 cm olan fidanlar siparişiniz üzerine özel saksısına yerleştirilip 24 saat içinde kargoya veriliyor. Evinizde dalından kumkuat yeme keyfini yaşatan fidanlar, bakım broşürü ile birlikte kargo dahil 129 TL

Finike’nin en küçüğü evlerinizi şenlendirmeye geliyorSevimli kumkuat ağacı fidanları portakalbahcem.com’da satışa sunuldu

e-Tadında Mayıs ■ 2014 39

Page 40: E Tadinda sayı 15

RÖPORTAJ

40 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Hem tadına bakıyor, hem fotoğrafını çekiyor “ Melis Kayacık”

Page 41: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 41

Page 42: E Tadinda sayı 15

Baba mesleği fotoğrafçılıktı. Küçükken boynunda makinalarla gezer, bulanık

fotoğraflar çekerdi. Aradan yıllar geçti. Üniversitede okurken, stajını yemek

fotoğrafçılığından yana kullandı. Tesadüf olarak başlayan fotoğraf hikayesi bir tutku

haline geldi. Yiyecek-içecek fotoğrafçılığında altıncı senesini geride bırakan Melis Kayacık ile

Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu söyleşi gerçekleştirdi.

42 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 43: E Tadinda sayı 15

E-Tadında: Ülkemizde son senelerde yemek konusunda önemli gelişmeler kaydedildi. Gastronomi bölümleri açıldı. İnsanlar kaliteli yemek arayışına girdi. Siz yemek fotoğrafçılığına nasıl başladınız?

Melis Kayacık:Babam fotoğrafçıydı. Kendi stüdyosu vardı. O dönemlerde amatörce fotoğraf çekiyordum. Hatta çocukluğumda çektiğim fotoğrafların çoğu bulanıktı. Daha sonra üniversitede resim bölümüne girdim. Okurken 3.senemde fotoğraf bölümünde staj yaptım. Önce moda fotoğrafçılığı bölümünde çalıştım. Bana göre olmadığını anlayınca, yemek fotoğrafçılığı bölümüne girdim. Tamamen tesadüf olarak başlayan fotoğraf hikayemin 6. senesindeyim. Arkadaşlarımla konuştuğumda onlar resim bölümüne aşık, bense fotoğrafa aşığım.

E.T: Moda fotoğrafçılığında daha çok insanlarla uğraşmanız gerekiyor. Oysa yemek fotoğrafçılığında yemekleri istediğiniz gibi kendinize göre ayarlayabilirsiniz. Yemek fotoğrafçılığının zor yanları nelerdir?

M.K: Yemek fotoğrafçılığı biraz daha özgürlükçü bir yapıya hitap ediyor. Çekime gittiğim zaman çekeceğim yemeği kendime göre ayarlayabiliyorum. Mekan fotoğrafları, yemek fotoğrafları oluyor.Tesadüf olarak başladığım yemek fotoğrafçılığını, bu kadar çok seveceğimi tahmin etmezdim.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 43

Page 44: E Tadinda sayı 15

44 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 45: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 45

E.T: Çektiğiniz yemeklerden tadıyor musunuz?

M.K: Çektiğim her yemekten tadıyorum. Yediğim halde zayıf kalmamın sebebi, genetik yapıya sahip olmam. En çok et yemeklerini çekmeyi seviyorum.

E.T: Sizce her işletme, restoran yemek görseli çekmeli mi?

M.K: Evet, aslında bir markayı gösteren yemeğin görselidir. İnsanlar, yemeğin görseline bakarak restorana gitmeye karar veriyorlar. Bu yüzden her işletme yemek görseline önem vermelidir.

E.T: Takip ettiğiniz fotoğrafçılar var mı?

M.K: Evet, Francesco Tonelli, Marcus Nilson, Clare Barboza’yı çok beğeniyorum. Bir de son zamanlarda blog yazarlarını da takip ediyorum. Çok profosyenel çalışanlar oluyor.

E.T: İleride bir fotoğraf stüdyosu düşünüyor musunuz?

M.K: Şu anda bir fotoğraf stüdyosu açmayı düşünmüyorum. Daha çok işlerimi ilerletmek istiyorum. Yolun başında olduğumu düşünüyorum. Arka planda olmak şu an için hoşuma gidiyor. İlerleyen zamanlarda yurtdışında çalışmak isterim.

Bu söyleşi için Melis Kayacık’a teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 45

Page 46: E Tadinda sayı 15

COOK’un Ekonomik Çöp Torbaları serisindeki bütün ürünler uygun fiyatlarıyla tüketici dostu olmanın yanı sıra ekolojik dengeye duyarlı dönüştürülebilirlik özelliğine sahip polietilenden co-extrüzyon teknolojisi ile üretildi. Dayanıklı, su ve koku sızdırmayan özellikteki seride Küçük (40x50 cm), Orta (55x60 cm), Büyük (65x70 cm), Battal (72x95 cm), Jumbo Boy (80x110 cm) ebatları ve büzgülü modellerinde Limon Kokulu ve Çilek Kokulu seçenekleri mevcuttur.

“COOK’tan Çevre Dostu Ekonomik Çöp Torbaları

Cook mutfağınızda işleri kolaylaştırmak amacıyla yeni ve kullanışlı ürünler tasarlamaya devam ediyor. Ekonomik Çöp Torbaları tamamen tüketici ve çevre dostu olarak tasarlandı.

46 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 47: E Tadinda sayı 15
Page 48: E Tadinda sayı 15

48 e-Tadında ■ Mayıs 2014

“RUGA BRASSERIE” KAPILARI BAHARA AÇILIYOROrganik, pratik, leziz menüleriyle Gayrettepe’ nin yeni gözdesi Ruga Brasserie, baharın gelmesiyle, teras bahçe kapılarını açıyor Ruga Brasserie, hafta içi her gün 12:00-14:30 arası, yenilenen hafif ve sağlıklı öğle menüsüyle şehrin merkezinde keyifli öğle aralarına ev sahipliği yapmaya devam ediyor

Page 49: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 49

Page 50: E Tadinda sayı 15

50 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Sürmeli İstanbul Hotel bünyesinde bulunan Ruga Brasserie, havaların ısınmasıyla birlikte, Gayrettepe’ ye yeni bir soluk getiren teras bahçesinde hizmet vermeye başlıyor. Öğle aralarında, iş stresinden uzaklaşıp, dinlenmek isteyenlerin vazgeçilmez adresi olan Ruga Brasserie şefleri, organik ürünlerin de bulunduğu menüsünde ve hazırlanışı uzun sürmeyecek pratiklikteki gıdalardan seçiyor. Ruga’ nın 12:00-14:30 saatleri arasında sunduğu hafif ve sağlıklı “İş Yemeği” menüsünü, çorba, makarna, sandviç&dürüm&burger çeşitlerinin yanı sıra, Piliç Topkapı, Norveç somonu fileto tava, ızgara levrek filetosu, ızgara dana külbastı, baharatlı

Page 51: E Tadinda sayı 15

kuzu pirzola, ızgara tavuk göğsü, somon tiryaki, klasik çentik kebap ve ızgara orta boy karides ana yemekleri oluşturuyor. Sürmeli hotel çikolata tabağı, nar aromalı peynirli kek, ev yapımı vanilyalı profiterol, bal tarçınlı parfe, krem karamel, fırın sütlaç, klasik tiramisu, günlük ev yapımı dondurma ve sorbe çeşitleri de gününüzü tatlandıracak, tatlı seçenekleri arasında bulunuyor. Gayrettepe’ de, Michelin yıldızlı şeflerin tarifinden, öğle aralarında stresten uzak, huzurlu bir ortamda, farklı lezzetlerin eşsiz sunumlarını deneyimlemek için Ruga Brasserie’ nin teras bahçesinde mutlaka yerinizi ayırtın.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 51

Page 52: E Tadinda sayı 15

52 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Güç, tasarım ve kalite Bosch MaxoMixx

El Blender Seti’nde buluşuyor

Page 53: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 53

Page 54: E Tadinda sayı 15

54 e-Tadında ■ Mayıs 2014

RÖPORTAJ

Page 55: E Tadinda sayı 15

Kasap Ali Efendi’nin et sihirbazı “Selahattin Şef”

e-Tadında Mayıs ■ 2014 55

“Bir gün elimde dumanlı bir tabakla gelmiştim. Bir abimiz bana etin sihirbazı lakabını takmıştı” bu sözler mesleğine sevgisini adamış birine ait. Aile mesleği kasaplıktı. Etlerin içinde büyüdü. Daha küçük yaşlarda mesleği öğrendi. Şimdilerde ise Ataşehir’de hizmet veren Kasap Ali Efendi Restaurant’ta gelen müşterilere et ziyafeti sunuyor. Kasap Ali Efendi restaurantına girdiğinizde hem etinizi yiyebiliyor hem de sevdiklerinize et ürünlerinden alıp götürebiliyorsunuz.Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu, E-Tadında okuyucuları için Şef Selahattin Düzgün ile söyleşi gerçekleştirdi.

Page 56: E Tadinda sayı 15

56 e-Tadında ■ Mayıs 2014

E-Tadında : Et ile ne zaman tanıştınız?

Selahattin Düzgün: Et ile tanışmam küçük denecek 13,14 yaşlarına dayanıyor. Aile mesleğimiz kasaplık. Abimlerin yanında tezgaha yardım ederken, kendimi işin içerisinde buldum. Bugün geldiğim noktaya baktığımda iyi ki küçük yaşlarda işe başlamışım diyorum. Sonra çeşitli et reyonlarında çalışmaya başladım. En son bir şirketin et ürünleri eğiticisiydim.Kravat takarak bu işi yapamayacağımı anlayınca, istifa ettim.

E.T: İstifa etmenizin sebebi, et ile iç içe olamayışınızdan dolayı mıydı?

S.D: Evet, ben etin başında olmalıyım dedim. Ben işin müdürü değil, sanatkarı, esnafı olarak anılmak istedim. Restoranlarda et kebap yiyoruz ama hep bir şeyler eksik kalıyor. Eti çok iyi tanımıyoruz. Artık eti tanıyacağız, devir eti tanıma devri. Bizler bunu başarmaya çalışacağız.

E.T: Eti neden tanıyamıyoruz?

S.D: Çünkü ete dokunmuyorlar. Şeflerin, ustaların eti çok iyi tanıması

gerekir. İstanbul’da binlerce şef var ama birkaç tanesi gözde. Çünkü işlerini doğru yapıyorlar.Bir gün elimde dumanlı bir tabakla gelmiştim. Bir abimiz bana etin sihirbazı lakabını takmıştı. Et şeflerinin sayısı çok az, bizimde amacımız et konusunda iyi şefler yetiştirmek. Eti pişirerek, yanına garnitür koyarak çıtayı yükselttik. Sadece kasap günümüzde yetmiyor, kasabın yanında sunumu da bileceksin, pişirmeyi de bileceksin.Bana göre kasapçılık kutsal bir meslektir.Örneğin, kuzu etini kokusundan dolayı herkes yemek istemez. Ben kuzuyu pişiriyorum, ismini de kuzu seromoni koydum. Onu yerken keyif alacaksınız.

Page 57: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 57

E.T: Kasapçılık neden kutsal bir meslektir?

S.D: Bir doktor hastasını iyileştirmek için çabalıyor. Allah size öyle bir şey lutfediyor ki, bir canlının hayatına son vererek, bir canlının beslenmesi için çaba sarfediyorsun. Et, önemli bir besin değeri. Herkesin hafatada en az iki gün et yemesi gerekir. Gözardı edilmiş, unutulmuş esnafları gün yüzüne çıkarmak istiyorum. Doğru işler yapmak için uğraşıyorum.

E.T: Eti sevmeyen bu işi yapamaz mı?

S.D: Herkes bana bu işin çok zor olduğunu söylüyordu. Olsun diyordum, yeter ki işini sev, seviyorsan sınırları aşabilirsin.Et yemeyen insana eti sevdirdim.Ben bu işi sektöre hizmet için yapıyorum. Tezgah arkasında teorik eğitim vererek, işin pratiğini öğreterek İstanbul’da yüzlerce kasap yetiştirdim. İnsan bildiğini her zaman paylaşmalı. Herkes bildiğini paylaşırsa, bu sektör bir yerlere gelir. Gelecekle ilgili çok güzel projelerim var, bu adım adım gerçekleşiyor. Et akademisi kurmak istiyorum. Hiç bilmeyen ama istekli birisi buradan kasap olarak ayrılacak. Et sektörünü daha iyi yerlere taşıyacağız.

Bu keyifli söyleşi için Selahattin Düzgün’e teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Page 58: E Tadinda sayı 15

58 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Özsüt, Mutluluk Tadında İndirimleriyle Mayıs Ayında Bir Başka Lezzetli

58 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 59: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 59

Türkiye’nin pastacısı Özsüt lezzet tutkunlarını Mayıs ayına özel indirimli pasta ve kahveleri ile mutlu etmeye devam ediyor. Karaorman Vişne pasta, Frappe Latte Expresso ve Sumatra Mandheling, Özsütseverlere keyifli anlar yaşatmaya hazırlanıyor

e-Tadında Mayıs ■ 2014 59

Page 60: E Tadinda sayı 15

60 e-Tadında ■ Mayıs 2014

OVİLO’nun sahibi Nermin Gökduman, üretime başladığı ilk yılında olduğu gibi ikinci yılında da kalite ödülüne layık görülen zeytinyağı üretmenin gururunu yaşadıklarını söyledi. Gökduman, “Sadece kendi tarımsal alanımızda ürettiğimiz zeytin tanelerinden üretim yapıyoruz. Tüm üretim süreçlerini; ağaçların bakımı ve hasat dahil bire bir ilgilenip yönetiyoruz. Bu titiz çalışmalarımız sonucu yüksek kaliteli bir ürün ortaya çıkıyor. ikinci yılımızda da bizi bu ödüle layık gören herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

OVILO, Edremit Bölgesi oksijen deposu Kaz Dağları eteklerinde yer alan zeytinliğinden erken hasat donemi olan Ekim ayında özenle toplanan zeytinlerden ‘soğuk sıkım’ yöntemi ile üretiliyor. OVILO zeytinyağı, orta yoğun meyvemsi (badem ,yeşil domates, yeşil elma, çimen) kokulara sahip , zeytin meyvesinden gelen fenol bileşenlerin ve antioksidanların etkisi ile dili üzerinde acılık ve genizde yakıcılık oluşturmakta, natürel sızma zeytinyağlarında kalite ve sağlığın göstergesi olan meyvemsi kokular, acılık ve yakıcılık yoğun olarak bulunmaktadır.

Zeytinyağında ulusal kalite ödülü 2.kez OVİLO’nun

Zeytin Dostu Derneği tarafından düzenlenen 7.Ulusal Natürel Sızma Zeytinyağı yarışmasında ödüller sahiplerini buldu. Türkiye genelinde zeytinyağı üreticilerinin katıldığı yarışmada OVİLO Zeytinyağı ikinci yılında da altın madalya ödülüne layık görüldü.

Page 61: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 61

Page 62: E Tadinda sayı 15

62 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 63: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 63

Annenizi leziz kahvelerle gülümsetinCaffè Nero’un sıcak atmosferinde kahve, tatlı ve muhabbet dolu bir Anneler Günü geçirmeye ne dersiniz? Annenizle birlikte küçük bir mola verebileceğiniz bu özel günde Caffè Nero’nun lezzetli kahveleri ve tatlıları size eşlik edecek.Milano’da değilseniz en iyi espresso unvanına sahip Caffè Nero, Anneler Günü’nün lezzetini kahveleriyle artırıyor. Caffè Nero’nun özel olarak harmanlanan Espresso’sunun can verdiği kahveler ve leziz tatlılar annenizle küçük bir mola vermenizi sağlayacak. Yoğun kahve tadını seven anneler Espresso, sütlü sevenler Cappuccino, karamel ve baharatlı lezzetleri tercih edenler ise Chai Latte’yi tercih edebilir. Kahve keyfinizi lezzetli bir browni ile tamamlayabilirsiniz. Caffè Nero’nun keyifli ortamında annenizle birlikte yudumlayacağınız kahve ile brownie’nin uyumu, annenize “tadı damağında kalacak” saatler yaşatacak.Günün her saatine uygun bir lezzet bulabileceğiniz Caffé Nero’da annenizle isterseniz kahvaltıda, isterseniz öğle veya akşam yemeğinde buluşabilirsiniz. İstanbul’un en güzel yerlerinde bulunan Caffé Nero mağazalarında tatlı bir kahve molası için annenizle birlikte yeşillikler içinde veya denize karşı kahvenizi yudumlayarak güzel havanın keyfini çıkarabilirsiniz.

Page 64: E Tadinda sayı 15

Bej Etiler’de açık havada brunch keyfi yapabilir, günü harika bir filmle tamamlayabilirsiniz Anneler Günü’nde baharın neşesi ve dünyanın lezzeti Bej Etiler’de

Bej Etiler

64 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 65: E Tadinda sayı 15

Mutlu bir Anneler Günü sabahında, anneniz için isteyeceğiniz her şey Bej Etiler’de. Geleneksel kahvaltı sofralarımızdan dünya mutfaklarına heyecan verici lezzetleri buluşturan brunch menüsü, sıcak atmosferi, ayrıcalıklı hizmet anlayışı ve mis gibi bahar havasını soluyabileceğiniz açık mekanıyla Bej Etiler, keyif kavramını yeniden tanımlıyor. Bej Etiler’in tadına doyulmaz Pazar brunch’ının ardından günü Deniz Private Cinecity’de harika vizyon filmlerini izleyerek tamamlayabilir; annenize adanmış bir gün geçirebilirsiniz.Anneler Günü’nde annenizi mutlu etmek için ihtiyacınız olan her şey Bej Etiler’in seçkin atmosferinde bir arada. Müdavimlerinin asla vazgeçemediği, geleneksel kahvaltı sofralarımızdan dünya mutfaklarına heyecan verici lezzetleri buluşturan zengin brunch menüsü bunlardan sadece ilki.

Karaköy’deki restoranlarıyla haklı bir şöhret edinen Bej, Etiler’deki mekanıyla da aslında keyif kavramının tanımını yeniden yorumluyor. Bej Etiler’in sıcak atmosferi, ayrıcalıklı hizmet anlayışı ve rahat dekorasyonu, tam da Anneler Günü’ne layık bir his yaratıyor. Annenizle baş başa ya da tüm aileniz ve arkadaşlarınızla saatlere yayılacak bir keyif yaşayacağınız Bej Etiler’in açık mekanı da bulunuyor. Burada yerinizi ayırtabilir; baharın mis gibi havasını soluyarak taptaze bir günün keyfini çıkarabilirsiniz. Tadına doyulmaz brunch’ın ardından, annenize adanmış bu günü Deniz Private Cinecity’de en güzel vizyon filmlerini izleyerek de tamamlayabilirsiniz.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 65

Page 66: E Tadinda sayı 15

Nar Gourmet olarak sizi yepyeni bir lezzetle daha tanıştırmaktan mutluyuz

Karanfilli Ayva Marmeladı, Nar Gourmet’in geleneksel lezzetlerinden en yenisi

66 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 67: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 67

Eklenen küçücük bir malzemeyle, lezzette ortaya çıkan yenilik heyecan verici! Jülyen kesim ayvalar karanfille buluştuklarında hem geleneksel hem de deneyenleri şaşırtmayı başaran bir lezzet açığa çıkıyor. Karanfilli Ayva Marmeladı, Nar Gourmet’nin en yeni keşfi. Eklenen küçücük bir malzemeyle, lezzette ortaya çıkan yenilik ise heyecan verici. Karanfilden gelen aroma, ayvaya bambaşka bir lezzet kazandırıyor. Sapanca Gölü kıyısından mevsiminde seçilen Eşme ayvasıyla hazırladığımız yeni marmeladımız, fazla tatlı sevmeyenlerin tercihi olmaya aday. Mevsiminde, bölgesinden elle toplanan meyvelerin, sadece beyaz pancar şekeriyle kaynatılmasıyla hazırlanan tüm Nar Gourmet reçel ve marmelatları gibi, Ayva marmeladımız da katkısız ve doğal. Jülyen kesim ayvalar karanfille buluştuklarında hem geleneksel hem de deneyenleri şaşırtmayı başaran bir lezzet açığa çıkıyor. Anadolu’da yüzyıllardır kullanılan yavaş pişirme tekniği sayesinde meyveler hem aromalarını hem de rengini ve parlaklığını koruyor, camın ardından tüm canlılığıyla gülümsüyor. Önerimiz, kızarmış ekmek üzerinde sıcacık bir çay eşliğinde afiyetle tüketmeniz. Hayatınızdan yeni tatların eksik olmaması dileklerimizle

Page 68: E Tadinda sayı 15

68 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Eski İstanbul’un tam kalbinde, nostaljik Samatya Meydanı’nda yer alan Develi, denize nazır muhteşem terasında konuklarını lezzet şölenine davet ediyor. Henüz 6 yaşındayken, Antep’teki lokantada tepsi taşıyarak bu işe başlayan Arif Develi, 1966 yılında İstanbul’a gelerek, Develi’nin ilk şubesini Samatya’da açtı. Bugün üç katlı eski bir İstanbul konağında hizmet veren Develi, 48. yılında ve hâlâ Antep mutfağının en sevilen adresi olmayı sürdürüyor. Samatya’da kurulduğu günden bu yana lezzeti ve hizmet kalitesiyle tanınmış otoritelerin övgüsünü kazanan Develi, Avrupalı ve Amerikalı gezginlerin de en sevdiği lezzet duraklarının başında geliyor. Üstelik, Develi Samatya, Zagat Survey tarafından “İstanbul’un en iyi 5. restoranı” seçilirken, İngiltere’nin The Observer gazetesi tarafından da dünyadaki “En iyi 100 lokanta” listesine de girmeyi başardı.

Develi Samatya’nın terasında yaz keyfi başladı Havada yaz kokusu, karşınızda İstanbul ve tabağımızda Antep mutfağının efsanevi lezzetleri

Page 69: E Tadinda sayı 15

Bugün Samatya’da bir klasik haline gelen ve gurmelerin uğrak yeri olan Develi, Türk mutfağının zenginliğini de en iyi şekilde yansıtıyor. Gaziantep mutfağı ile yetinmeyerek Ege, Akdeniz, Orta Anadolu yörelerinin farklı tatlarını da özenle sunuyor. Fıstık Kebabı, Bahar yağmurlarında ortaya çıkan keme mantarıyla yapılan Keme Kebabı, Yeni Dünya Kebabı, Abu Gannuş, Muhammara Küşleme, Analı Kızlı, Katmer ve tabii baklava… Sayısız mezeler, salatalar, pideler, kebaplar, çorbalar… Develi’nin mönüsünde yer alan, bu birbirinden lezzetli yemeklerin hemen hepsinin hoş birer hikayesi ve ritüeli var. Denizi kucaklayan iki katlı terasında toplam 400 kişiyi ağırlayabilen Develi Samatya, öğlen yemeklerini bir lezzet kaçamağına dönüştürürken, yaz gecelerini keyif, lezzet ve afiyet üçgeninde buluşturarak unutulmaz anılara ev sahipliği yapıyor.

e-Tadında Mayıs ■ 2014 69

Page 70: E Tadinda sayı 15

70 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Güneşin kendisini göstermeye başladığı ve yazın yaklaştığı şu günlerde, giysiler incelirken aynı inceliği bedenlere de taşımak herkesin arzusu. Kilo kontrolünün mevsimsel değil sürdürülebilir olduğuna dikkat çeken TEKSÜT Beslenme Danışmanı Pınar Aksoy, yaza girerken daha formda bir görünüm için çeşitli önerilerde bulundu. Aksoy ayrıca diyet peynirlerle yapılabilecek bazı pratik tarifler de paylaştı. Metabolizmamız kış aylarında soğuğa bağlı olarak, mevsime özgü savunma mekanizmasını çalıştırıyor; enerji gereksinimini karşılamak amacıyla karbonhidrat ve yağ tüketimi

Sağlıklı tariflerle yaza sağlıklı girin

Giysileriniz inceldikçe ve renkleri açıldıkça kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacak öneriler

fazlalaşıyor. Böylece vücut daha kolay yağ tutuyor. Mevsim gereği giyilen kalın ve koyu renkli giysiler de bu yağların saklanmasına yardımcı oluyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmenin dönemsel ya da mevsimsel değil, sürdürülebilir olması gerektiğine ve istikrar isteyen bir durum olduğuna dikkat çeken

TEKSÜT Beslenme Danışmanı Pınar Aksoy, yaza girerken kişilerin kendini daha iyi hissetmelerine ve kilolarını kontrol etmelerine yardımcı olacak önerilerde bulundu. Diyet peynirlerle yapılabilecek bazı pratik tarifler de veren Aksoy’un önerileri şöyle:

• Su ve sıvı tüketimini artırın. Suyun

Page 71: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 71

yanı sıra sade soda, sebze ve meyve suları, ayran ve bitki çaylarını da sıklıkla tüketmeye özen gösterin.

• Besleyici değeri çok yüksek olan süt, yoğurt ve peynir grubu besinleri daha sık ve diyet olanlarını tercih ederek tüketin.

• Çiğ sebze tüketimini artırırken salataya tüm öğünlerde yer verin. Mevsimine uygun sebze ve meyvelerden, en az 5 porsiyon olmak üzere, günde 7-9 porsiyon tüketin.

• Şekerden uzak durup, onun yerine kan şekerini daha yavaş yükselten ve sizi tatlı krizlerinden koruyacak kuru meyveleri miktarını kontrol ederek tüketin.

• Yüksek mineral ve vitamin içerikleri dolayısıyla, kabuklu yemişlerin özellikle kavrulmamış olanlarını tercih edin.

• Uzayan günlerde öğünlerinizi sıklaştırın ve “3 ana öğün, 3 ara öğün” uygulamasını unutmayın.

• Tüm besin gruplarındaki yiyecekleri kendinize uygun ve orantılı miktarlarda tüketin. Unutmayın, sadece protein ya da sadece karbonhidrat ve yağ olarak besin gruplarını ayırarak kilo vermeye çalışmanın bilimsel bir karşılığı bulunmuyor.

TEKSÜT Beslenme Danışmanı Pınar Aksoy’dan, kalorisi ve besin değerleri dengeli, diyet beyaz peynir kullanarak hazırlayabileceğiniz yaza hazırlık tarifleri:

Diyet Peynirli Kabak Graten

Malzemeler: 3 tane büyükçe kabak, 300 gr. diyet beyaz peynir, bol yeşillik

Yapılışı: Ortadan uzunlamasına böldüğünüz kabakları 5 dakika kadar suda haşlayın. Diyet beyaz peynir, kıyılmış

bol maydanoz, dereotu gibi yeşillikleri ve biraz karabiberi, çıkardığınız kabak içlerini bir kâseye alarak çatalla ezin. Karnıyarık yapar gibi, içini çıkarttığınız kabakların içine doldurup, fırına atın. Diyet beyaz peynirin biraz kızarmasını istiyorsanız, az kırmızı pul biber ekleyebilirsiniz. Aynı yemeği patlıcan kullanarak da yapabilirsiniz. Patlıcanları haşlamak yerine fırında 20 dakika közlemelisiniz.

Diyet Peynirli Sebzeli Kek

Malzemeler: 1 tane kabak, 1 tane patlıcan, 1 kırmızı ve 1 yeşilbiber, 1 avuç brokoli ve 1 avuç karnı bahar, 1 demet dereotu, 400 gr. diyet beyaz peynir

Yapılışı: Tüm sebzeleri çok az su ile haşlayın. Karıştırarak ezin ya da robottan geçirin. İçine 400 gram kadar diyet peyniri ve ince kıyılmış, bulduğunuz tüm yeşillikleri doldurun. Kek kalıbını az zeytinyağı ile yağlayın ve fırına atın, üstü kızarana kadar pişirin. Arzu ederseniz karabiber ve kırmızıbiber de ekleyebilirsiniz.

Page 72: E Tadinda sayı 15

Anneler için mutfakta bir zaman makinesi: Siemens FQ1 Robot

72 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 73: E Tadinda sayı 15

Doğramadan karıştırmaya, dilimlemeden narenciye sıkmaya uzanan tam 45 farklı fonksiyonu ile mutfakta her ihtiyacı karşılayan Siemens FQ1 serisi robot, işlerin hızla tamamlanmasını sağlıyor ve mutfakta hayatı kolaylaştırarak anneleri bir gün değil, her gün sevindiriyor. Annelerle geçirilecek zamanları çoğaltan FQ1 serisi mutfak robotu, fırçalanmış çelik görünümü ve estetik tasarımı ile de Anneler Günü için özel bir hediye seçeneği olarak göz dolduruyor

e-Tadında Mayıs ■ 2014 73

Page 74: E Tadinda sayı 15

74 e-Tadında ■ Mayıs 2014

DÜĞÜNE KADAR ‘KUTUDA YEMEKLE’ FORMA GİRİNGelinliğin içinde ‘kusursuz’ görünmek, ‘ya gelinliğin içine sığmazsam’ korkusu yaşamamak için o ‘tarihi güne’ kadar formu korumak gerekiyor. Diyet listelerine sadık kalmakta zorlanıyorsanız düğüne kadar Hollywood yıldızlarının da tercih ettiği ‘kutuda yemekle’ zayıflayabilirsiniz. Bu akımın Türkiye’deki temsilcisi ise evlere teslim diyet hizmeti veren RAFİNERA

Page 75: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 75

Bu yaz evlenecekler için düğün hazırlıkları başladı. Yapacak çok iş var; gelinlik seçimi, dekorasyon, düğün organizasyonu… Bu kadar telaşın arasında bir de gelinliğin içinde ‘kusursuz’ görünmek, ‘ya gelinliğin içine sığmazsam’ korkusu yaşamamak için o ‘tarihi güne’ kadar formu korumak gerekiyor. Araştırmalara göre diyet yapanların yüzde 90’ı bir hafta bile dolmadan diyeti bırakıyor. Evlere diyet yemek servisi yapan Rafinera’nın diyetisyeni Mine Bilge ‘Yüzde 75 için normalin üstünde yeme nedeni ‘tamamen duygusal’. Yani başka bir deyişle yemek duygularla başa çıkmak için kullanılıyor’ diyor. Pazartesi diyete başlayıp iki gün sonra bozanlardan ve diyete sadık kalmakta zorlananlardansanız Rafinera sizin için bir seçenek olabilir. 2007’de Rafinera’yı kuran Didem Altınbaşak Tulgan, hamilelik döneminde doktorun verdiği yemekleri hazırlanmakta zorlandığı için yurtdışında yararlandığı, evlere diyet yemek sistemini Türkiye’ye getirmeye karar vermiş. Rafinera’nın tamamen

kişisel ihtiyaçtan doğduğunu anlatan Tulgan: ‘Hamilelik döneminde bebeğin beslenmesiyle ilgili bir sorun yaşadığım için tedaviye ABD’ye gittim. Doktorum beslenmeme çok dikkat etmem gerektiğini söyleyince bu sistemle tanıştım. Özellikle hamileliğimin son 2 ayında bu servisin hayatımı kurtardığını söyleyebilirim. Sonra Türkiye’ye döndüm. Hamilelikte aldığım kiloları vermek için ABD’deki gibi bir servis aradım ama bulamadım. Bu yüzden de Rafinera’yı kurmaya karar verdim. Yani bu hizmet tamamen kişisel ihtiyaçtan doğdu’ diyor.Tulgan kilo almamızdaki ve vermemizdeki en büyük problemi ise şöyle ifade ediyor: ‘Kişi zaman içinde fark etmeden ufak ufak kilo alıyor. Ancak bunu fark etmiyor. Daha sonra kilo vermek istiyor. Yemek seçerken, diyet listesine bağlı kalmakta zorlandığı için hedefine ulaşamıyor. İşte bu noktada Rafinera devreye giriyor ve sizin yerinize beslenme düzeninizi kontrol ediyor.’ Yani bu sistem sayesinde kutunuzdan ne çıkarsa onu yemek zorunda kalıyorsunuz.

Page 76: E Tadinda sayı 15

76 e-Tadında ■ Mayıs 2014

P.F. Chang’s’in “ÖZEL ÖĞLEN MENÜSÜ”nü denediniz mi?P.F. Chang’s’in kısa bir süre önce “Öğle Teneffüsü” konseptiyle hayata geçirdiği ve Asya lezzetlerini şık bir mekânda tatmak isteyenlere özel hazırladığı “Özel Öğlen Menüsü” beğeniyle karşılandı. Çorba, ana yemek ve soft içecekten oluşan menüler 35 TL’lik fiyatıyla da dikkat çekiyor

Page 77: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 77

Asya lezzetlerini Türk damak tadıyla buluşturan P.F.Chang’s, Mart ayı itibariyle hayata geçirdiği özel öğlen menüsüyle müdavimlerini artırıyor. Akşam yemeklerinin vazgeçilmez adreslerinden P.F. Chang’s şimdi öğle yemeklerinde de iddiasını sürdürüyor. P.F. Chang’s misafirlerinin deneyimlediği yeni menü, öğle yemeğinde en ‘uzak’ lezzetleri çok uzaklara gitmeden tatmak isteyenleri mutlu edecek. Hafta içi saat 12.00’den 17.00’ye kadar, geniş bir saat diliminde servis edilecek Özel Öğlen Menüleri fiyatıyla da iddialı. Büyük porsiyonlarıyla dikkat çeken P.F Chang’s’te çorba, yemek ve soft içecekten oluşan bu menüler 35 TL’ye sunuluyor.

Başlangıç için iki çorba seçeneğinin bulunduğu menüde misafirler Egg Drop Soup ile Hot & Sour Soup’tan birini tercih edebilirken, ana yemekte ise et, tavuk ve balık alternatifleri yer alıyor… Beyaz ya da esmer pirinç üzerinde sunulan Mongolian Beef ve Beef with Broccoli seçenekleri P.F. Chang’s’ı İstanbul’da meşhur eden iddialı lezzetlerden sadece bir kaçı.

Beyaz et severler için ise yine beyaz ya da esmer pirinç üzerinde Sweet & Sour Chicken, Sesame Chicken, Almond Cashew Chicken seçeneklerinden birini tadabilirsiniz. Daha hafif bir alternatif arayanlar içinse asparagus üzerine somon parçaları tercih edilebilir.

P.F. Chang’s Etiler Restoran Genel Müdürü Burak Baban, Öğle Yemeği menüsüyle ilgili olarak “Bizim anlayışımıza göre yemek kültürü sadece lezzetleri tatmak değil,

unutulmaz anları sevdiklerinizle birlikte geçirmek demek. Öğle Yemeği Menümüzde, rafine tatları modern bir şekilde sunarken aynı zamanda lezzetli, hızlı ve ulaşılabilir olmasına da dikkat ettik. Amacımız, misafirlerimizin öğle yemeklerini keyifle yemeleri ve bu dakikaları sevdikleriyle birlikte unutulmaz anlara dönüştürmelerini sağlamak. P.F. Chang’s yeni menüsü ile öğle yemeklerini çalışma günlerinde ‘casual’ bir ortamda ve ekonomik fiyatlara yemek isteyenler için mükemmel bir alternatif oluşturuyor” diye konuştu.

Kısa zamanda bölgenin en iyi Asya bistrosu olan P.F. Chang’s’ın a la carte menüsündeki birbirinden özel lezzetler, en taze malzemeler ve hızlı servisle sunuyor. Menüdeki yemekler 490 derece sıcaklığındaki Çin wok’larında pişiriliyor.

Page 78: E Tadinda sayı 15

78 e-Tadında ■ Mayıs 2014

ÇİKOLATA YAPIMININ TÜM İNCELİKLERİNİ MSA’DA ÖĞRENİNTürkiye’nin lider profesyonel mutfak okulu Mutfak Sanatları Akademisi (MSA), çikolatayı sevmekle kalmayıp mükemmel çikolata yapmanın sırlarını öğrenmek isteyenler için “Artisan Çikolata Yapımı” programını hazırladı. Amatör ya da profesyonel herkesin katılabileceği, 21-23 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek program, katılımcılara çikolata yapımının tüm inceliklerini ve farklı çikolata reçetelerini öğrenme fırsatı sunuyor

Page 79: E Tadinda sayı 15

Türkiye’de 2004 yılında kurulan ve profesyonel eğitim anlayışıyla dünyanın en iyi mutfak okullarından biri olarak kabul edilen Mutfak Sanatları Akademisi, uzmanlığını “Artisan Çikolata Yapımı” programı ile çikolata tutkunları ile buluşturuyor.

MSA’nın Profesyonel Pasta-Ekmekçilik Eğitmeni Soner Göksu tarafından verilecek olan “Artisan Çikolata Yapımı” programı, 3 gün sürecek toplam 18 saatlik eğitimden oluşuyor. 16 kişinin katılabileceği eğitim programında; “çikolata yapımının temel taşı olan tabling, blok, chunk gibi temperleme teknikleri”, “kalıplama ve ganajdan trüf yapımı”, “kaplama, kesme, transfer kâğıdı kullanma ve renklendirme gibi işleme teknikleri”, “draje, marshmallow, marzipan, krokan yapımı ve bu ham maddelerin çikolata ile nasıl birleştirileceği”ne dair bilgiler verilecek. Katılımcılar

e-Tadında Mayıs ■ 2014 79

program süresince her gün farklı reçeteler uygulayarak, orman meyveli trüf çikolatadan pralin sütlü badem drajeye kadar çeşitli çikolataların yapımını birebir deneyimleme fırsatına sahip olacak.

Çikolata tutkunlarının; butik pastane, restoran, cafe gibi işletme sahipleri ve mutfak çalışanlarının; çikolata konusunda uzmanlaşmak isteyen aşçılık ve pastacılık öğrencileri ve mezunlarının katılabileceği programda; Artisan Çikolata Yapım seti, önlük seti ve reçetelerin yer aldığı Artisan Çikolata Yapımı ders kitabı katılımcılara hediye edilirken eğitim sonunda MSA eğitmen şeflerinin imzaladığı özel sertifika verilecek.

21-23 Mayıs tarihlerinde 10:00-16:00 saatleri arasında gerçekleştirilecek programın ücreti 1.100 TL.

Page 80: E Tadinda sayı 15

80 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Türkiye’de 27 yıldır ekmek, pasta ve çikolata üreticilerine hammaddeler sunan Puratos’un, poğaçalara standardın üstünde hacim veren ürünü Puraslim ile daha lezzetli poğaça ve açmalara ulaşmak mümkün. Puratos’un yenilikçi ürünü Puraslim ile Türk damak tadının vazgeçilmezleri poğaça ve açmaların daha yumuşak ve kolay işlenebilir olması sağlanıyor. Yeni teknolojilerle üretilen enzim içeriğiyle Easy Puraslim, kaliteli ve lezzetli ürünleri pazarın beğenisine sunuyor. Poğaçanın tezgâhta kalma süresini uzatmasıyla dikkat çeken Easy Puraslim, aynı zamanda yüksek su tutma kapasitesiyle daha az maliyetli reçetelere imkân tanıyor. Poğaça ustalarının en büyük yardımcısı olan Easy Puraslim ile ağızda dağılan leziz poğaçaların yapımı kolaylaşıyor. Ayrıca pişirilmiş ve dondurulmuş poğaça ve açma uygulamalarında Puraslim ile daha uzun süre taze kalan ürünler elde etmek mümkün.

PURATOS’TAN POĞAÇADA DEVRİM

Puratos, geleneksel damak tadından vazgeçmeden beslenmek isteyenler için yeni enzim teknolojisiyle ürettiği Easy Puraslim Poğaça ile poğaçada uzun süre yumuşaklık ve tazeliği bir arada sunuyor

Page 81: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 81

Page 82: E Tadinda sayı 15

82 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 83: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 83

Süt ve süt ürünleri konusunda tüketicilerini 37 yıldır kalite ve tazelikle buluşturan Eker, sütten gelen lezzetleri ile de fark yaratmaya devam ediyor. Son teknoloji ile donatılmış yeni tesislerinde, Türkiye’nin en lezzetli sütlerinden yapılan peynirler, sadece kahvaltıların değil tüm öğünlerin vazgeçilmezi, peynir sevdalıların favorisi. Kalsiyum deposu, protein zengini Eker peynirler, besleyicilik ve lezzeti bir arada sunuyor. Yarım yağlı, tam yağlı ve klasik tam yağlı çeşitleri ile Eker beyaz peynir ailesi, kimi zaman kahvaltı sofralarını süslerken, kimi zaman akşam yemeklerine eşlik ediyor. Kendine has lezzeti ile kahvaltılara, makarnalara, salatalara, böreklere bambaşka bir lezzet katan, kolayca dağılmayan; rahat kesilen Eker beyaz peynirler, simidin ayrılmaz eşiyken, sofraların daimi misafiri.

Eker’den vazgeçilmez bir klasikEker tam yağlı klasik peynir eşsiz lezzeti ve yeni ambalajıyla raflardaki yerini alıyor

Page 84: E Tadinda sayı 15

Hem lezzetli hem çevreciDardenia, Göktürk’te bulunan Fish&Sushi restoranındaki geri dönüşüm uygulaması ile çevrenin korunmasında önemli bir rol üstleniyor. Restoranda kullanılan karton tabak, bardak ve kapların biriktirilerek belediye ekiplerine teslim edilmesi uygulaması ile her ay 500 kilogramdan fazla kağıdın geri dönüşümü sağlanıyor

84 e-Tadında ■ Mayıs 2014

Page 85: E Tadinda sayı 15

e-Tadında Mayıs ■ 2014 85

Yenilikçi ve öncü ürünleriyle balık tutkunlarının uğrak adresi olan Dardenia, Göktürk’te bulunan Fish&Sushi restoranındaki geri dönüşüm uygulaması ile çevrenin korunmasında önemli bir rol üstleniyor. Dardenia Fish&Sushi restoranında kullanılan tüm tabak, bardak ve kaplar kartondan üretiliyor. Tek kullanımlık bu karton ürünler hafta boyunca uygun şekilde biriktirilerek Eyüp Belediyesi ekiplerine teslim ediliyor. Dardenia bu uygulaması ile her ay 500 kilogramdan fazla atık kağıdın geri dönüşümünü sağlıyor.

Dardenia’da katkı maddelerine yer yok

Levrekleri Ege’den, hamsileri Karadeniz’den, lagosları Akdeniz’den, somonları ise Norveç’in okyanusundan gelen Dardenia, ürünlerin ömrünü sağlıksız şekilde uzatan katkı maddesi ve koruyuculara kesinlikle karşı çıkıyor. Var olan ne ise onu sunuyor. Dardenia, lezzetli sushi’lerinin yanı sıra balık çorbası, balık-ekmek, kalamar tava, midye tava, fish&chips ve tempura atıştırmalıklar gibi farklı seçeneklerle de her damak tadına hitap ediyor

Page 86: E Tadinda sayı 15

Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere...

e-tadında