DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II KAN … · GER, iyi gelişmiş Golgi komp. Ve...

14
DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II KAN-DOLAŞIM ve SOLUNUM DERS KURULU Doç.Dr. Engin DEVECİ Solunum Sistemi Havanın akciğerlere girip çıkması Solunan havadaki oksijenin kandaki karbondioksit ile değişimi Oksijen ve karbondioksitin kanda taşınması Hücreler düzeyinde karbondioksit ile oksijenin değişimi İletici Bölüm Burun boşluğu Nazofarinks Larinks Trakea Bronşlar Bronşioller

Transcript of DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II KAN … · GER, iyi gelişmiş Golgi komp. Ve...

DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

DÖNEM II

KAN-DOLAŞIM ve SOLUNUM DERS KURULU

Doç.Dr. Engin DEVECİ

Solunum Sistemi

Havanın akciğerlere girip çıkması

Solunan havadaki oksijenin kandaki karbondioksit ile değişimi

Oksijen ve karbondioksitin kanda taşınması

Hücreler düzeyinde karbondioksit ile oksijenin değişimi

İletici Bölüm

Burun boşluğu

Nazofarinks

Larinks

Trakea

Bronşlar

Bronşioller

Terminal bronşioller

Solunum Bölümü

Respiratuar bronşioller

Alveol kanalı

Alveol kesesi

Alveoller

İletici Bölüm

Solunan havayı;

İletir

İletim: kemik, kıkırdak ya da fibröz ve elastik bağ dokusu, düz kaslar

Süzer

Süzme: kıllar, mukus, siller

Nemlendirir mukus, l.propriadaki bezler

Isıtır

L. propriada bulunan damar ağı

Duvar Yapıları

Epitel: yalancı çok katlı silli silindirik

tek katlı silindirik

tek katlı kübik

tek katlı yassı

L. propria: fibroelastik gevşek bağ doku, bezler, lenfoid elemanlar, damarlar, düz kas, kemik, kıkırdak

T. adventisya: fibroelastik bağ dokusu

Solunum epiteli yalancı çok katlı silindirik goblet hücreli epiteldir.

Respiratuar Epitel

1- Silli silindirik hüc. (%30)

2- Goblet hüc. (%30)

3- Bazal hüc. (% 30)

4- Fırçamsı hüc. (%3)

5- Seröz hücre (%3)

6- Küçük granüllü hüc.

(DNES hüc.) (%3-4)

Silli silindirik hücreler

Nukleus bazalde yerleşiktir.Apikal membranda motil siliaları bulunur. Apikal sitoplazma mitokondriden zengindir.Golgi kompleksi, GER ve az sayıda ribozom yer alır.Mukusu nazofarenkse doğru süpürür.

Goblet hücreleri

Nukleus bazalde (stem) yerleşiktir.Apikal sitoplazma (teka) musinojen içeren salgı granülleri ile doludur.Organeller stem kısmında yerleşik ve iyi gelişmiş GER ve Golgi kompleksi ile çok sayıda mitokondri ve ribozoma sahiptir.Apikal membranda az sayıda kısa mikrovillus vardır.Mukus salgılar.

Bazal hücreler

Bazal membrana oturur ama lümene ulaşamaz.İndifferensiye hücrelerdir.Diğer tüm hücre tiplerine dönüşebilen kök hücrelerdir.

Fırçamsı hücreler

Dar ve silindirik hücreler olup,Apikal membranda uzun mikrovilluslar vardır.Bazal yüzleri sinir sonlanmaları ile ilişkilidir.

Seröz hücreler

Silindirik hücreler olup,Apikal mikrovillusa sahiptir.Apikal sitoplazmada içeriği bilinmeyen seröz sıvı bulunan elektron-yoğun salgı granülleri var.

Küçük granüllü hücreler

Nöral kristadan köken alan hücrelerdir.Diffüz nöroendokrin sisteme dahil olup,Salgı granülleri sitoplazmanın bazalinde yerleşiktir.Salgıladıkları ajanlar ile parakrin etki göstererek diğer hücrelerin fonksiyonunu kontrol ederler.

Burun (Nazal kavite)

Vestibul (Ön Bölüm)

• Deri ile örtülü

• Vibrissa

• Dermiste çok sayıda yağ ve ter bezi

• Hyalin kıkırdak

Nazal fossa (Arka bölüm)

• Lateral duvar kemik (nazal septum)

• Konka (üst, orta, alt)

• Respiratuar epitel

• Olfaktor epitel (koku epiteli)

• L.propria damardan zengin, serö-müköz bezler ve bol lenfatik elemanlardan oluşur.

Burun Boşluğu

Burun dış yüzeyi derisi burun içine girer ve vestibüle kadar kısmen devam eder. Üzerinde bol miktarda yağ ve ter bezi ile birlikte burun kılları mevcuttur.Bu kıllar, soluk alma havasının kısmen temizlenmesinden sorumludur.Burun delikleri çevresindeki epitel, çok tabakalı keratinli epitel ile, arkaya doğru gidildikçe çok tabakalı keratinsiz yassı epitel ile kaplanmıştır. Burun boşluğunu yer yer yalancı çok tabakalı (pseudostratifiye) epitel de kaplar

Burun çukurları

Kafatası içinde, kemiksi bir yapı olan burun bölmesiyle ayrılmış iki kavernöz odacık yer alır.Her bir odacığın yan duvarlarında konka denen raf şeklinde üç kemiksi çıkıntı vardır.

Üst konka:Koku epiteli,Orta ve alt konkalar:Solunum epitelinden oluşur.

Konkaların lamina propriasında erektil cisimcikler olarak bilinen geniş ven pleksusları vardır. Her 20-30 dakikada bir, burun çukurlarından birinin duvarında bulunan erektil cisimcikler kanla dolar ve böylece konka mukozası kabarır.Böylelikle, dönüşümlü olarak kuruyan solunum epitelinin toparlanması için imkan sağlanır.Konkaların görevi solunan havayı ısıtmak, nemlendirmek ve filtre etmektir

Regio olfactoria nazal septumun 1/3 üst kısmı, üst konka ve bunun üstünde kalan kısım ile nazal çatıyı içerir.Mukozanın diğer bölümlerindeki pembemsi renkten farklı olarak sarı-kahverengindedir.

Olfaktör hücreler: Reseptör hücreler de denilen bu hücreler insanda yaklaşık 50 milyon adet bulunmaktadır. Sensöriyel reseptörü ve periferik uzantısı vardır. Bu hücrelerin aksonları 15-50 lif halinde N. olfactorius’u oluşturarak lamina cribrosadan geçtikten sonra bulbus olfactoriusa ulaşırlar.

Destek hücreler: Uzun kolumnar hücrelerdir. Olfaktör hücreleri birbirinden ayırır. Aksiyon potansiyeli taşımadıklarından koku iletiminde rol oynamazlar.

Bazal hücreler: Stem hücre olarak görev yaparlar. Zarar gören reseptör hücrelerin yenilenmesini sağlarlar. Bu yenilenme siklusu yaklaşık 30-40 gün süredir.

Bezler: Olfaktor mukozadaki Bowman glandları mukozanın nemli tutulmasını sağlar

Paranazal Sinüsler

Frontal, maksiller, etmoid ve sfenoid kemiklerle sarılı kör boşluklardır.Mukoza vasküler bağ dokusudur, serö-müköz bezler bulunur ve yerleşik olduğu kemiğin periostiumu ile devam eder.Lümen respiratuar epitelle döşeli olup,Herbiri nazal kaviteye açılır.

Nazofarenks

Koanadan başlar ve larenkse kadar uzanır.Üst Nazofarenks (Resp. Epitel),Orta Orofarenks Alt Larengial farenks yer alır. Lamina propria vaskülarize gevşek-kompakt bağ doku. Serömüköz bezler ve lenfoid elemanlar (farengial tonsil) içerir.

Larenks

Farenks ile trakea arasında yerleşiktir.Düzensiz, kısa ve sert bir tübüler yapıda olup,Duvarı çeşitli kıkırdaklar tarafından desteklenir.Kıkırdaklar birbirine ligamentlerle bağlıdır ve hareketleri intrinsik ve ekstrinsik kaslarla sağlanır.

Tiroid (Hyalin Kıkırdak)

Krikoid (Hyalin Kıkırdak)

Aritenoidin alt kısmı (Hyalin Kıkırdak)

Aritenoid üst kısmı (Hyalin Kıkırdak)

Epiglottis (Elastik Kıkırdak)

Kornikulat (2) ,Kuneiform (2) (Elastik Kıkırdak)

Epiglottisin apeks ve üst yüzü ile vokal katlantılar dışında respiratuar epitelle döşelidir.İki çift kapak şeklinde mukozal katlanma içerir.Vestibuler katlantı Hareketsiz, gevşek bağ d., bezler ve lenfatik elemanlardan Vokal katlantılar ise Hareketli, çok katlı yassı epitel, vokal ligament, vokal kastan oluşur.

Trake (Soluk Borusu)

Cricoid kıkırdaktan başlar ve torakal 4. vertebra hizasında bifurkatio trakealis ile ikiye ayrılarak sonlanır. C biçimli 16-20 kadar hiyalin kıkırdak halka bulunur.açık uçları arasında düz kas (M.trakealis) ve fibroelastik ligament bulunur.Kas, kıkırdak uçların birbirine yaklaşmasına olanak verirken ligament ise aşırı gerilmeyi önler. Öksürmede M.trakealisin kasılması ile trake lümeni daralır. Trake çapının küçülmesi ekspirasyon havasının hızını artırarak hava pasajının temizlenmesine yardım eder. Epiteli yalancı çok katlı prizmatik titrek tüylü goblet hücreli epitel bulunur.

Lamina propria: Gevşek, fibroelastik bağ dokusudur. Lenfoid nodül, lenfatik infiltrasyonlar, nötrofiller ve seröz ve müköz bezleri içerir. Submukoza ile arasında elastik lamina bulunur.

Submukoza: Düzensiz sıkı fibroelastik bağ dokusudur. Seröz ve müköz bezleri, lenfatik elementleri, zengin kan ve lenf damarlarını içerir.

Adventisya: Fibroelastik bağ dokusu, hiyalin kıkırdak halkaları içerir. Yağ dokusundan zengindir. Trakeayı, özefagusa ve boynun bağ dokusuna bağlar

Bronş ağacı

Primer Bronşlar

Sekonder Bronşlar

Tersiyer Bronşlar

Bronşiol

Terminal bronşiol

Respiratuar bronşiol

Alveol kanalı

Alveol kesesi

Alveol

Epiteli Respiratuar epitel olup bol miktarda mukus salgılayan goblet hücresi bulundurur.Silli silindirik hücrelerin sayısı oldukça fazladır.Lamina propriada Serö-müköz tipte karışık bezler bulunur.Düz kaslar,Elastik lifler,Lenfatik nodüller, Hyalin kıkırdak adacıkları bulunur.

Bronşiol

Bronşiyoller, bronşiyal ağacın 10-15 kadar dikotomik (ikiye çatallanma) dallanmasıyla oluşur. Çaplar genellikle 1 mm den daha azdır. Bronşiyollerin epitelyal örtüsü büyük bronşiyollerde tek katlı prizmatik silyalı ve az goblet hücreli iken daha küçük çaplarda tek katlı kübik silyalı ve az sayıda Clara hücrelidir. Terminal bronşiyollerde goblet hücresi bulunmaz. Bronşiyollerin lamina proprialarında bez bulunmaz. Düz kas tabakası ile çevrilidirler. Bronşiyol duvarları ve dalları kıkırdak içermezler. Elastik fibriller; düz kas tabakasını çevreleyen fibroelastik bağ dokusundan ışınsal olarak çıkar

Terminal Bronşiyoller: İletici bölümün en son ve en küçük bölümüdür. Terminal bronşiyol epiteli Clara hücreli ve kübik silyalı hücreleri içerir.lamina propria fibroelastik bağ dokusu içerir ve küçük düz kas hücreleri ile çevrelenir.

Klara hücreleri

Terminal bronşiollerde bulunur.Silindirik, apeksi kubbe şeklinde hücrelerdir.Kısa, künt mikrovillus sahip,Apikal sitoplazma çok sayıda salgı granülü içerir.GER , Golgi K. iyi gelişmiştir.

Fonksiyonları

Salgı granüllerindeki glikoproteinleri salgılayarak epitel üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturmak.

Solunan havadaki toksinleri AGER deki sitokrom P-450 enzimi ile parçalamak.

Surfaktan benzeri bir madde salgılayarak bronşiollerin yüzey gerilimini azaltmak.

Bölünerek bronşioler epitelin rejenerasyonunu sağlamak.

Respiratuvar bronşiyoller’in yapısı terminal bronşiyollere benzer fakat duvarları alveollerle kesintiye uğrar. Respiratuar bronşiyoller dallanırken çapları daralır ve duvarlarındaki alveol sayısı artar.

ALVEOL Alveoller, solunum sisteminin en önemli yapısal ve fonksiyonel birimlerini oluştururlar. Alveollerin ince duvarları lümendeki hava ile komşu kapillerdeki kan arasında CO2 - O2

değişimini sağlar. Alveoller arasındaki bağ doku elementleri interalveolar septum içinde yer alır. Alveoller ve kapillerler epitel hücrelerinden oluştuğu için, belirgin bir bazal lamina içerirler.

Alveolde yer alan hücreler

Tip I pnömosit(Tip I alveolar hücre / Yassı alveol hücresi)

Alveoler yüzeyin % 95 ini kaplar.Sitoplazma yassı, 80 nm kalınlıktadır.Nukleus yassı, etrafında organeller (az sayıda mitokondri, birkaç AGER profili, ve orta büyüklükte Golgi komp.)Aralarında sıkı bağlantı kompleksleri (zonula okludens) vardır.Adluminal yüzleri iyi gelişmiş bazal lamina üstüne oturur.İki komşu alveol arasında porlar bulunur.

Tip II pnömosit(Tip II alveolar hücre / Septal hücre)

Tip I den daha çok sayıda, ancak alveol yüzeyinin % 5ini kaplar.Kübik hücreler, genellikle iki alveolun sınırında yerleşirler.Apikalde kısa mikrovillus taşır.Nukleus sentrik yerleşimlidir.Bol GER, iyi gelişmiş Golgi komp. Ve mitokondrilere sahiptir.Membranla sınırlı surfaktan içeren lamellar cisimler vardır.

Surfaktan sentezleyerek alveol yüzey gerilimini azaltarak hava yolunun açık kalmasını sağlar.Surfaktanı fagosite eder.Mitoz ile çoğalarak alveol epitelini yeniler (tip I hücrelere dönüşür).

Alveoler makrofaj (toz hücresi)

Kan monositlerinden köken alır.Tip I hücreler arasından migrasyonla alveol lümenine girer.Toz, bakteri gibi partikülleri fagosite eder.Surfaktanın fagositozunda tip II hücrelere yardım eder.

Alveoller, fazla sayıda olduklarından, aralarındaki bağ doku interstiyumunu elimine ederek sıklıkla diğer alveole dayanırlar. Bu temas alanlarında iki alveolün hava boşlukları birbirleri ile çapı 8-60 m arasında olan alveolar porlar (Kohn porları) aracılığı ile ilişki kurarlar. Bu porlar, pulmoner segmentler arasındaki hava basıncını dengelerler, tıkanıklık sırasında kollateral hava akımını sağlarlar

İnteralveolar Septum

Her iki yüzü alveol epiteli

Devamlı tip kapiller

Makrofaj

Fibroblast

Mast hücreleri

Tip III kollajen

Elastik lifler

KAN – HAVA BARİYERİ Kan-hava bariyeri, interalveolar septumun O2-CO2 değişimini yaptığı bölgedir.

İnteralveolar septumun, gaz değişimi yapıldığı için kan-gaz bariyerleri olarak

adlandırılan en ince bölgesidir. Burada tip I pnömositler, kapiller endoteli ile tam

olarak temas eder. İki bazal lamina (alveolar epitelin-kapillerin) kaynaşır ve gaz

değişimi için uygun alan oluştururlar. Bu bölge

Surfaktan ve tip I pnömosit

Tip I pnömosit ve kapiller endotelin ortak kaynaşmış bazal laminası

Sürekli kapillerin endotelyal hücrelerini içerir.

Oksijen, kan–gaz bariyeri içinden geçerek kapillerlerin lümenine girer ve hemoglobinin hem kısmına bağlanarak oksihemoglobini oluşturur. CO2, kanı terkederek kan-gaz bariyeri içinden alveol lümenine diffüze olur ve CO2 den zengin hava olarak nefes verilir.

KAYNAK

Türkiyedeki üniversitelerin tıp fakültesinde okutulan histoloji ve embriyoloji ders notları ve çeşitli web sitelerinde, histoloji ve embriyoloji kitap ve dergilerindeki bilgilerden yararlanılmıştır.