EYLÜL 2013 SAYI: 2

Ege Çubukçu ileyolumuz aynı

yüreğimiz aynı

Melek ALTAR Duyarlı ve yetenekli bir ressam

CAM EVLERiMiZiN

VAZGEÇiLMEZ DETAYI

Pelin PELİS Sınırları olmayan

tasarımcı

Bay Sako Alaçatı’da rengarenk bir butik otel

Lombok’un en kıymetlisi

Quinci villas

32İÇİNDEKİLER

Genel Yayın Yönetmeni / Sanat Yönetmeni Selin KANDEMİR selinkandemir@decor35.com

Yayın Yönetmeni / Editör Işıltan IRMAK isiltanirmak@decor35.com

İçerik Editörleri Burcu KARTALCIKLAR burcukartalciklar@decor35.com, Elif DASTORİ elifdastori@decor35.com

Grafik Tasarım Ufuk BALCI ufukbalci@decor35.com

Yazarlar Sevil KIRAÇ BALCI sevilkirac@decor35.com, Mine BALABAN minebalaban@decor35.com, Yasemin YALÇINDAĞ yaseminyalcindag@decor35.com, Selma AYDINGÖZ selmaaydingoz@decor35.com

Hukuki Danışman Özge Vural Durmuş Reklam Rezervasyon Burcak Irmak burcakirmak@decor35.com

6753 / 19 Sok. No: 24 KARŞIYAKA-İZMİR (0 232) 368 96 98info@decor35.com

EDİTÖRDEN4Yeni mevsim sonbahara ve sizlere kocaman bir merhaba!

AJANDA6Eylül ayının “En”leri

RÖPORTAJ8Ege ÇUBUKÇU ile yolumuz aynı, yüreğimiz aynı

TASARIM14Tom RAFFIELD / Macera dolu bir tasarımcı

YENİ16Evlerinizin yeni yardımcıları

SANAT18Ressam Melek ALTAR / Duyarlı ve yetenekli bir sanatçı

KISA KISA28Kısa kısa ürün tanıtımları

FOCUSCAM, evlerimizin vazgeçilmez detayı

30

ADRESVero Concept / Mimarlık üzerine sohbet

38

SANATOzan ÇELİK fotoğraflarıyla mekanlar anlam kazanıyor

50

RENKSonbaharda ruhumuza enerjik bir esinti: Turuncu

66

EVVilla Butterfly Beach / Büyüleyici bir ev

68

FOCUSEvlerimizin zarif detayları: KIRLENTLER

72

GEZİLombok’un en kıymetlisi: Quinci villas

74

BOTANİKBahçelerimiz için dekoratif bir köşe:Süs havuzları

80

ELİŞİEl işi çalışmalar ile evlerimiz renkleniyor

82

FİKİREvlerimiz için yeni stiller yaratıyoruz

84

ADRESBay Sako / Alaçatı’da rengarenk bir butik otel

56

Gülay TOPRAK / Sanat kokan bir ev40 EV

3İÇİNDEKİLER

24Çalışma ve hobi odaları

DETAY

Pelin PELİS / Sınırları olmayan tasarımcı32 ELİŞİ

54EDİTÖRDEN

isiltanirmak@decor35.com

Yeni mevsim sonbaharave sizlere kocaman bir merhabaBir yanda maviler, beyazlar; bir yanda kum, sahil, güneş; bir yanda ise veranda, teras, balkon, bahçe. Şimdi onları arkamızda bırakma dönemine yani sonbahar mevsimine giriyoruz…

Eylül, bavullarımızın içine eşyalarımız ile beraber tatilde edindiğimiz hoş anılarımızı da koyup evimizin yolunu tuttuğumuz bir sonbahar ayı. İş hayatımızda yeni bir sezonun başlaması, okulların açılması, hafif serin esintilerin kendini hissettirmesi ile beraber yazlık kıyafetlerin yavaş yavaş yerlerine kaldırılması hep bu aya tekabül eder.

Peki, sonbaharı benim gibi dört gözle bekleyen hiç mi yok? Tabii ki de vardır. Sonbaharda, insanların şehre dönmesiyle canlanan bir şehir hayatı, yeni sezonlarına başlayan diziler ile evlerde oluşan arkadaş toplantıları, zenginleşen şehir etkinlikleri ve en başta da sinema filmleri… Peki ya dekorasyondaki değişimler? O da var tabii ki. Çeşitli markaların evlerimiz için hazırladığı sonbahara uygun yeni ürünler, yeni stiller, dekorasyona yön veren yeni akımlar, yeni soluk ve heyecanlar. Decor35 dergisi olarak biz de tüm bu konuları dergimizin eylül sayısı içeriğine aldık. Ayrıca bu ay sizlere daha geniş içerikli, dolu dolu bir sayı sunacağımız için ayrı bir heyecan yaşıyorum. Renklerle dans eden ressam Melek Altar, fotoğraflarıyla sükse yapan Ozan Çelik, ünlü rap sanatçısı Ege Çubukçu, eylül ayında yepyeni ve ödüllü ürününü DECOR35 aracılığı ile tanıtan Arnica, birbirinden ilginç fikirlerin yer aldığı köşelerimiz ve daha niceleri…

Bu renk dolu dünyada hep beraber yol alma dileğiyle...

Işıltan Irmak

6 7AJANDA AJANDA

KONSERİZMİR

KONSERİSTANBUL

İSTANBULVİZYONDAKİLER

İZMİR VİZYONDAKİLER

Korku Seansı Gerilim, KorkuOyuncular : Vera Farmiga, Patrick Wilson, Mackenzie Foy, Joey King, Lili TaylorGerçek bir hikayeden uyarlanan “Korku Seansı / The Conjuring”, paranormal olayları araştıran Ed ve Lorraine Warren’ın nasıl dünyaca meşhur olduklarının korkutucu hikayesini anlatıyor; olaylar Ed ve Lorraine’in, karanlık bir varlık tarafından hayatları alt üst edilen bir ailenin çiftlik evine çağırılmalarıyla başlıyor. Şeytani bir varlıkla yüzleşmeye zorlandıklarında, Warrenlar, kendilerini hayatlarının en korkunç vakasının içinde buluyorlar.

Samsara BelgeselFilm doğum, ölüm, yaşam ve reenkarnasyonu konu ediniyor. Beş yılı aşkın bir sürede, yirmi beş ülkede çekilen Samsara, insanlığın kutsal saydığı topraklardan, endüstrileşmenin en yoğun yaşandığı alanlara kadar geniş bir coğrafyayı kapsıyor. İnsan deneyiminin ve maneviyatının kavranılmaz derinliklerini araştıran saf bir sinema deneyimi sunan film, dünyanın çeşitli yerlerindeki insan topluluklarının umut etme biçimleri kadar korkularının ve arzularının da benzer olduğunun altını çiziyor.

11.1 GerilimOyuncular: François Cluzet, Johan Libéreau, Juana Acosta, Bouli Lanners, Stéphan Wojtowicz. Toni Musulin yaklaşık on yıldır düzenli olarak bir işte çalışmakta ve tam anlamıyla örnek bir çalışan profilini karşılamaktadır. Bir arkadaşının hayatını kaybetmesi sonrasında üstlerinden cenazeye katılmak için izin ister, ancak bu isteği reddedilir. Ardından yaşadıkları zincirleme olarak bir diğerini tetikler ve bu olaylar zinciri yüzyılın soygunlarından birine kadar ilerler. Turbo Animasyon, AileDünyanın en hızlı salyangozu olma gibi mümkün olmayan bir hayali olan sıradan bir bahçe salyangozunun başına bir kaza gelir. Bu kaza sonucu hareketlerinin değiştiğini fark etmeye başlar. Hızı artan salyangoz Turbo (Ryan Reynolds) hayallerini gerçekleştirmek için yola koyulur.

Büyük Kumar Dram, Gerilim, SuçOyuncular: Ben Affleck, Justin Timberlake, Gemma Arterton, Anthony Mackie, Dayo Okeniyi. Justin Timberlake, okulu için kullanması gereken tüm parasını, online poker oynanan yasadışı bir kumar sitesinde oynadığı oyunlar için harcar. Her şey yolunda giderken yaptığı bir hata, borç batağına sürüklenmesine ve belalı site yöneticisine borçlanmasına neden olur.

One Direction: Morgan Spurlock’un (SUPER SIZE ME, FREAKONOMICS, THE GREATEST MOVIE EVER SOLD) yönettiği, ONE DIRECTION filmi, grubun beş üyesinin hikayelerini de anlatan, 3D formatında, yarı belgesel, yarı konser filmi olarak hazırlanıyor. Filmde grup üyelerinin tümünün, İngiltere’de düzenlenen X-Factor yarışmasına katılmalarının ardından, Simon Cowell tarafından nasıl bir araya getirildikleri, aileleriyle olan ilişkileri, hayalleri ve süratle ulaştıkları şöhretin nasıl bir his olduğu gözler önüne serilecek. Film, biraz da ONE DIRECTION’ın sadık hayranlarına yazılmış bir aşk mektubu niteliğini de taşıyacak. Morgan ve yapım ekibi, dünya turuna çıkmak üzere olan grubu takip ederek, yol boyunca hikayelerini görüntüleyecekler.

Cinayet Tezi: Roberto Bermudez bir hukuk fakültesinde profesörlük yapan eski bir ceza avukatıdır. Bir gün ders verdiği fakültenin önünde bir cinayet işlenir. Katil, Roberto’yu bu tehlikeli oyuna çekmek istercesine bazı izler ve ipuçları bırakmıştır. Roberto, cinayet üzerine kendisiyle sürekli teorik tartışmalar yapan zeki öğrencisi Gonzalo’dan şüphelenmeye başlar. Roberto’nun bu cinayet tezini çözmek ve katili tekrar birisini öldürmeden durdurmak için çok az vakti vardır.

Daire 1303: Güzel bir ev buldunuz ve yerleşiyorsunuz. Sonra bir gün evinizde garip sesler, garip cisimler görüyorsunuz. İşte korku dakikalar bundan sonra başlıyor. 1303 no’lu dairenin karanlık geçmişiyle yüzleşme vakti. Bu evden tek kurtuluş yolunuz evin trajik hikayesini çözmeniz. Bir anne kızın birbiriyle aşk/nefret ilişkisinin bir korku filmine dönüşmesini konu alan filmin yönetmenliğini Michele Taverna yapıyor ve başrollerini de Mischa Barton, Rebecca De Mornay ve Julianne Michelle paylaşıyor.

OZAN ÇOLAKOĞLU4-11-18-25 Eylül-22:30 KAFEPİ ÇEŞME

AYHAN SİCİMOĞLU & LATİN ALL STARS

5 Eylül-21:00, BOSTANLI SUAT TAŞER AÇIKHAVA TİYATROSU

MABEL MATİZ 5 Eylül-22:00 BORNOVA AÇIKHAVA TİYATROSU

27 Eylül-23:00 OOZE VENUE

ERKAN OĞUR & DERYA TÜRKAN5 Eylül-21.00 TARİHİ HAVAGAZI FABRİKASI ÜCRETSİZ

MEHMET ERDEM 13 Eylül-23:00 OOZE VENUE

EZGİ’NİN GÜNLÜĞÜ13 Eylül-21.00 BOSTANLI SUAT TAŞER AÇIKHAVA TİYATROSU

MURAT DALKILIÇ 14 Eylül-21:00 KÜLTÜRPARK AÇIK HAVA TİYATROSU

DUMAN20 Eylül-21.00 İZMİR ARENA

CAN BONOMO 20 Eylül 2013-23:00 OOZE VENUE İZMİR

SILA 21 Eyl-22:00 KÜLTÜRPARK AÇIK HAVA TİYATROSU

CEM ADRİAN 25 Eylül-21:00 BOSTANLI SUAT TAŞER AÇIKHAVA TİYATROSU

NAZAN ÖNCEL27 Eylül-21.00 BORNOVA AŞIK VEYSEL REKREASYON ALANI

HARBİYE AÇIKHAVA 2013 KONSERLERİ5 Eylül-AJDA PEKKAN, 6-7 Eylül-SEZEN AKSU, 8 Eylül-EBRU GÜNDEŞ & SERDAR ORTAÇ 9 Eylül-KARDEŞ TÜRKÜLER, 10 Eylül-GÖKSEL18 Eylül- LISA STANSFIELD, 19 Eylül-NİLÜFER 20 Eylül-SILA, 21 Eylül-İLHAN İREM, 22 Eylül-GÜLŞEN23 Eylül-ANADOLU ATEŞİ, 24 Eylül-MAZHAR ALANSON, 26 Eylül-ALESSANDRO SAFINA-ENBE ORKESTRASI-MEYRA

23. AKBANK CAZ FESTIVALİ 25 Eylül-19 Kasım

ROCK’N COKE 201307 Eylül-ARCTIC MONKEYS, HURTS, DUMAN, EDITORS, MANGA

08 Eylül-THE PRODIGY, JAMIROQUAI, TEOMAN, WITHIN TEMPTATION

EUROPE-28 Eylül 18:30, Life Park

ÇOK SATANALBÜMLER

ETKİNLİKİSTANBUL

Ayselin Kolektif Candan Erçetin Milyonlarca Kuştuk

Münir Nurettin SelçukLeyla Bir ÖzgecandırSertap Erener Sade

5 Eylül - 13 Ekim 2013, İstanbul’un en eski Türk hamamı olan

Küçük Mustafa Paşa Hamamı; Romalı sanatçı ANGELO BUCARELLI’nin “Su. Aşkın Gözyaşları Gibi” sergisi

26-29 Eylül KüçükÇiftlik Park - İSTANBUL TASARIM HAFTASI

24 Haziran-4 Eylül, Derinlikler Sanat Merkezi USTA FIRÇALAR

14 Eylül - 26 Ocak 2014, Borusan Contemporary - Perili Köşk Rafael Lozano-Hemmer’in yeni ve son dönem eserlerin-

den oluşan “Vicious Circular Breathing” sergisi

13. İstanbul Bienali - Anne ben barbar mıyım? 14 Eylül-20 Ekim Mekanlar: Antrepo no.3, Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, ARTER, SALT Beyoğlu, 5533

5-8 Eylül, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı GameX 2013

Ege Çubukçu ileyolumuz aynı

yüreğimiz aynı.İzmirli sanatçı Ege Çubukçu’nun, Nisan başı çıkan “Yolumuz Aynı” Single’ının müziği Hüseyin Karadayı’ya şarkının sözleri ise Ege Çubukçu’ya ait. ‘’Yolumuz Aynı’’ videosunun çekimleri, yönetmen Harun Işık ve Rio Film (Deplase Keyif-ler) ortak yapımı olarak İzmir/Alaçatı’da gerçekleşti. Kapak tasarımı Kutan Ural tarafından hazırlanan albümün fotoğ-raflarını Murat Özdemir çekti.

Müzik hayatına amatör olarak lisede başlayan, tiyatrolara müzikler ha-zırlayan ve radyoculuk yıllarında prodüksiyonun da sayesinde elde et-tiği sample’larla kendi müziğini hazırlayıp İzmir Coast adında köklü bir grupla çalışan Ege Çubukçu; RoadShow Turneleriyle verdiği 350 kon-serin ardından, kariyerinin başlangıç noktası “Bir Gün” adlı albümü ile 2005 yılında profesyonelliğe adım attı. Müzik dünyasına damga vuran “Yaz Geldi”, Ayşe Hatun Önal ile düet yaptığı “Hey DJ” gibi besteleri ile çıkışını sürdürdü ve “Bir Gün” parçası ile listeleri alt üst etti.

998

Foto

ğraf

: Mur

at A

KÇAY

1111

Hayatında ilk kez müzik yapmalıyım, şarkı söylemeliyim dediğin zamanlardan bu zamana yaşadıklarından, yaptık-larından ve hissettiklerinden biraz bahseder misin?Hayatımda ilk kez lise zamanımda bu hissiyatı yaşadım. O za-manlar imkanlarım ya da çevrem buna müsait değildi ama bir kaç arkadaş güzel girişimlerde bulunduk. Sonradan bu hissiyat bir arzuya dönüştü ve işi daha ciddiye alarak söz yazmaya ve beste çalışmalarına başladım. Sonrası hep bir imkan yaratarak canlı performanslar vermeye ve dikkat çekmeye çalışmak ile geçti. Nitekim başarılı da oldu ve hayal ettiğim albümü çıkar-dım. Sonrası bu zamanlara geldi. Şimdilerde kendi albümlerimin prodüksiyonlarını yapmaya başladım. Bu benim için bir başka seviye demek. Hayal ettiğim her şeyi yaşadım mı bunu söy-lemek zor ama en çok istediğim şeyi gerçekleştirdim ve hiç vazgeçmedim.

İzmirli bir sanatçısın. Bize senin hayatındaki İzmir’i biraz anlatır mısın?Bir İzmir aşığıyım. Kolumda İzmir’in sahil bölgesinin betimlen-diği bir dövmem bile var :) Tabii büyük bir aidiyet duygusu var, bu duygunun getirdiği güven ve huzur… Çoğu insan, evi gibi gördüğü memleketi hakkında böyle düşünür. Orada söz yazmak, beste hazırlamak bir başka keyifli.

Son video klibinin çekimleri Alaçatı’da yapıldı. Neden Alaçatı?Alaçatı’da gençliğimi geçirdim diyebilirim. “Yaz Geldi”, “Bir Gün” gibi parçalarımı da orada yazmıştım. Yaz Geldi klibinde Ilıca’nın ve Çeşme eğlence hayatının bir yüzünü göstermiştik. “Yolu-muz Aynı”da ise bir başka yerini, huzuru ve sadeliği yansıtmak istedik. Daha lokal bir bakış açısı oldu.

Seni R&B sanatçısı, söz yazarı ve prodüktör olarak tanım-layabiliriz. Harika sözler yazıyorsun. Şarkıları yazarken nelerden etkilenirsin?Tamamen gerçek yaşanmışlıklardan yola çıkarım. Fantezi öğe-lerine fazla yer vermem. Çok eskiden efsanevi bir söz yazarın-dan “kendin ol” öğüdü almıştım. Kendim olmaya çalışıyorum her zaman ama gözlemlerimden de oldukça etkileniyorum.

Müzik geçmişine baktığımızda her yeni çalışmada farklı bir Ege Çubukçu görüyoruz. Değişim senin için ne ifade eder?Platon der ki “İnsanın kendini fethetmesi zaferlerin en bü-yüğüdür.” Benim için her yeni parça bir değişimin ve yeni bir maceranın yeni bir fetihin ürünü. Aynı olanı yapmaktan keyif almıyorum. Bu bakış açısı aynıyı yapabilme becerisini de za-manla köreltti. Yenilikler denemeden bir parçanın kaydını bi-tiremiyorum.

10

Foto

ğraf

: Ber

fu M

erve

BO

LULU

Fotoğraf: Murat AKÇAY

12

Kariyerinde başarmak ve bunları yaparsam mutlu olurum dediklerin?Bir insanın kaderi tabii ki kendi ellerinde ama bir topluluk içine girip bu top-luluktan beslenip büyümek söz konusu olduğunda kaderin değişkenlik gös-terebiliyor. Ben dünyayı sınırları olmadan görüyorum ve bu sınırların insanları birbirinden ayırdıklarına şahit oluyorum. Sınırsız bir müzik akışı ve müziğini coğrafya tanımadan tanıtabilme sesini duyurabilme arzusundan bahsedebi-liriz.

Sahnedeki ve evdeki Ege Çubukçu?Sahnedeki Ege Çubukçu dikkat çekmeyi, tüm gözlerin üstünde olmasını se-ver ve onu izlemeye gelen herkese ulaşmaya çalışır. Sahne dışındaki Ege ise bunun tam tersidir diyebiliriz. Az konuşan, kendi altın çağının geçmişte oldu-ğunu düşünen, klasik bir hayat yaşayan (dinlediklerim, izlediklerim ve oku-duklarımdan yola çıkarsak) yalnızlığı sevmeyen biri. Sahnede ise yalnızlık bana güç verir.

Hayatımda olmazsa olmaz dediğin değerlerin?Sadelik ve dürüstlük. Net konuşan insanları seviyorum, özellikle ön yargıların-dan arınmışlarsa.

Yakın zamanda seni nerelerde izleyip dinleyebileceğiz?Yakın zaman içerisinde bir çok düet çalışması olacak. Bir de özel toplama bir album için kayıttayım. Bu çalışmalardan sonra konserlere başlayacağız. Özel-likle İstanbul dinleyicisi için uzun soluklu bir seri düzenleme düşüncemiz var.

Foto

ğraf

: Ber

fu M

erve

BO

LULU

Foto

ğraf

: Mur

at Ö

ZDEM

İR

1514TASARIM TASARIM

MACERALI BİR KENTTE BÜYÜMÜŞ MACERA DOLU BİR TASARIMCI

Yaptığı çalışmaları tutkulu, inanılmaz coşkulu ve macera dolu olarak betimleyen Raffield, doğal ve vahşi güzelliklerle dolu İngiltere Exmoor’da büyümüş ve buranın vahşi yaşantısı onun tasarımlarında en etkili ilham kaynağı olmuştur.

Falmouth Sanatlar Kolejinde okurken bulduğu ‘buhar ile bükme yöntemi’ni sonraki iş yaşantısında daha da geliştirerek kendisine ödül kazandıracak tasarımların temelini oluşturmuştur.

Sixixis, (six; Tom Raffield, ix; Chris Jarratt, is; Charlie Whinney) tasarımı ve kendi fikirlerini üretmeyi sev-en, ahşap ile birbirinden güzel ve ilginç tasarımlar yapan güzel sanatlardan mezun 2 arkadaşı ile be-raber kurduğu tasarım grubudur. Bu tasarım grubu ile birbirinden farklı ve etki bırakan çalışmalara imza atmışlardır. Bu çalışmaların hepsi Tom ve ekibinin İngiltere’nin güneybatısındaki atölyelerinde el işçiliği ile yapılmaktadır. Bu güzel tasarımları yaparken de doğaya minimum zarar vermeyi amaç edinmişler. Bu grup 2011 yılında yapılan ’En iyi Işık Tasarımı’ yarışmasında ödül kazanmıştır.

Arı Peteği tasarımı

“2011 yılı En iyi Işık Tasarımı”ödülünü kazanmış

avize çalışması

Derinlik ve perspektif duygusu yaratan avize ve lambader tasarımı

Grup üyeleri gelecekteki amaçlarının ahşaptan hiç görülmemiş yeni icat-lar ve fikirler üretmek, ahşap malze-meyi buhar yöntemi ile diledikleri şekle sokup istedikleri 3 boyutlu tasarımlar yapmak olduğunu belirti-yorlar.

Tom ve ekibi şuan için kendi şirketi aracılığıyla muhteşem, ekolojik, yenilikçi mobilya ve aydınlatma ürünleri yaratmaya devam ediyor.

TasarımcıTOM RAFFİELD

Şezlong tasarımı Tom Raffield’in

en sevdiği tasarım

16YENİ

LG, görüntüyü hafızasına alarak harita çıkaran ve odayı buna göre süpüren robot süpürgesi Hom-Bot Square‘i Türkiye’de satışa sundu. Kare bir tasarıma sahip olan Hom-Bot süpürgenin yeni modeli olan Square, bir önceki modele kıyasla daha uzun ve geliştirilmiş fırçalara sahip. Süpürgenin daha uzun ve geliştirilmiş fırçalara sahip olması tozu en zor köşelerden bile temizleyebilmesine olanak tanıyor.

Süpürgede bulunan Sensitive Dual Eye 2.0 kamera sensörleri odanın zeminini tarayıp, görüntüyü süpürgenin hafızasına kaydetmesine imkan tanıyor. Süpürge bu işlemin ardından uygun bir harita çıkarıyor ve işlemi buna göre yapıyor. Cihazda bulunan Turbo mod, halı ve kirli yüzeylerde normal temizlik moduna göre yüzde 50 daha güçlü bir temizlik sağlıyor. Süpürgenin üzerinde yer alan ultrasonik ve kızılötesi sensörler sayesinde oda içindeki engeller kolay bir şekilde algılanıyor. Türkiye’de piyasaya sürülen LG Hom-Bot Square‘ın satış fiyatı ise 2999 TL.

Mikrodalga Sterilizatörü: Bebeğinizin biberonlarını hızlı ve doğal şekilde sterilize etme-nizi sağlar.

Buharlı Pişirici ve Blender: Bebeğinizi katı besinlerle tanış-tırırken en büyük yardımcınız olacak.

Biberon ve Kavanoz Isıtıcı: Bebeğinizin sütünü doğal şekil-de ve yanma riski olmadan ideal sıcaklığa getirmenizi sağlar.

9 GÜNE KADAR İLK GÜNKÜ TAZELİK.Aktif oksijen seviyesinin yüksek olduğu yerlerde yiyecekler daha uzun süre taze kalır. Active Oxygen Teknolojisi’ne sahip yeni Hotpoint buzdolapları, doğal aktif oksijen sağlar. Bu teknoloji, yiyeceklerinizin ilk gün-kü tazeliğini korurken, bakteri oluşumunu %90’a, kötü kokuları ise %70’e varan oranda azaltır.

2.999 TL VERİN, YENİ LG HOM-BOT SQUARE HER YERİ TEMİZLESİN

TEFAL, MUTLU BEBEKLER İÇİN “TEFAL BABY HOME” SERİSİNE YENİ ÜRÜNLER EKLEDİ

ACTIVE OXYGEN TEKNOLOJİSİNE SAHİP YENİ HOTPOINT BUZDOLABI

17YENİ

Geçtiğimiz yıl su filtreli süpürgesi Bora ile aynı ödüle layık görülen Arnica, bu yıl da henüz pi-yasaya çıkarmadığı ve Türkiye’de bir ilk olacak su filtreli süpürgesi “Sil Süpür” ile A’Design Awards ev aletleri dalında “Altın Tasarım” ödülüne layık görüldü…

Avrupa Birliği’nin en önemli ve kapsamlı yeni tasa-rım yarışması kabul edilen ve bu yıl dünyanın dört bir yanından binlerce projenin katıldığı, A’Design Award yarışması ödülleri İtalya’nın cennet köşesi Como’da düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Törende Arnica adına ödülü alan Yönetim Kurulu Başkanı Serhan Akın yeni ürünlerinin sektöre farklı bir boyut getireceğini dü-şündüklerini belirterek bu ödüllerinde bunu kanıtladığını sözlerine ekledi.

Arnica son yıllarda olduğu gibi 2012 yılını da süpürgede Pa-zar lideri olarak kapadı…

İstanbul Avcılarda yer alan fabrikasında hem kendi markasıyla hem de dünya devi markalara üretim yapan Arnica 2012 yılında toplamda 1 milyon 900 bin adet üretime ulaştı. Bu rakamın 1 mil-yon adedi ise sadece süpürgede gerçekleşti… Ürün gamında toplam-da 94 adet seçenek olan Arnica’nın 2013’te 2 milyon 500 bin adet üre-tim gerçekleştirmesi bekleniyor. Yüzde yüz Türk sermayesi ve sektörün lokomotif markası Arnica bugün 34 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Bu yıl ki ihracat hedefi ise Arnica markası ile Doğu Avrupa pazarına açılmak… Arnica süpürgede elde ettiği yüzde 17’lik payı, 2013 yılı son çeyreğinde piyasaya çıkaracağı ve teknolojisiyle Türkiye’de bir ilk olacak yeni su filtreli süpürgesi ile yüzde 25’e çıkarmayı hedefliyor.

ÖDÜL FABRİKASI ARNİCA

19SANAT

Farklı kombinasyonlar ile birbiriyle uyumlu ya da uyumsuz renk geçişle-ri sunan, bir yanı gülen ama asıl tara-fı hüzün olan kızları kendine rol mo-del seçen ya da direkt kendisi olan, hayatın yarım yamalak eksik kalmış duygularını tual üzerinde tanımlayan değerli bir resim sanatçısı ile berabe-riz. Melek Altar; abartıdan her zaman

kaçan, mekanlara önem vermeden anlamlı figürlerin oluşturduğu figü-ratif resimlerin içinde kendini çok daha iyi hisseden ve tablolarında

kişilerin iletişimsizliğinden yakınan bir ressam.

18SANAT

Ressam Melek ALTAR

2120SANAT SANAT

Bergama doğumlu sanatçı, 1986-1990 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’nde, 1995-1999 yılları ara-sında D.E.Ü. Eğitim Bilimleri Enstitüsü Güzel Sanatlar Eğitimi Yüksek Lisans Programı’nda öğrenim gördü. Birçok sergide yer alan ve kişisel sergiler de açan sanatçı şimdilerde ise atölye-sinde, Mart 2014’te Çetin Emeç Sa-nat Galerisi’nde gerçekleşecek olan kişisel sergisi için hazırlanıyor.

“Tablolarım ruh halimi ve kişiliğimi yansıtan birer ayna gibiler, tablolarım tıpkı ben. Hatta bazen haddinden faz-la beni anlattıklarını düşünüyorum, bu durum başkaları-na karşı kendimi çırılçıplak hissetmeme neden oluyor. Bu tarz bir resim anlayışı konusunda bazen kendimi eleşti-riyorum.”

Melek Altar’ın tablolarını incelediğinizde karakteristik olarak yüzlerinde mutluluk olan ama aslında içten içe bir hüzün barındıran kız çocukları olduğunu görebili-yorsunuz. “Kız çocukları kendimi sorgulamam netice-sinde” doğdu diyen Altar cümlesine şu şekilde devam ediyor: “O kız çocuklarında kendi çocukluğumu ve geç-mişimdeki hüznü buluyorum”.

Melek Altar, toplumda iyi sanatçıların yetişmesinin gittikçe zorlaştığından şikayetçi. Bunun sebebinin eğitim sistemindeki eksikler olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Okullarda resim ve müzik gibi sanat dersle-rine hiç önem verilmiyor. 1 saatlik sanat derslerinde çocuklara sanat eğitimi verilmesi bekleniyor, bu tabi ki de mümkün değil. 1 saatlik sanat dersi verilen genç nesilden bu anlamda ne bekleyebiliriz ki. Bir şekilde sanatçı olmaya karar vermiş bir genç sanatın alt yapı-sını almadan nasıl iyi ve kaliteli bir sanatçı olacak? Bu gençlerin işleri gerçekten çok zor. Bu sistem ile kendi-ne ve topluma güveni olmayan, hakkını aramayan, ye-tenekleri köreltilmiş bir gençlik yetiştiriliyor. Umarım gelecekte bu sistem değişecektir.”

2322SANAT SANAT

Melek Altar sanatın estetik ile eş değer olduğunu be-lirtiyor ve devam ediyor, “Estetik anlayışının olmadığı bir yerde kötü dekorlar, kötü seçilmiş renkler, birbirini takip eden aynı stil mimari yapılar ve evler kaçınılmaz olacaktır”.

Estetikte renk konusunun önemine değinen Al-tar, “Renk görsel sanatların olmazsa olmazıdır, ren-kler birbiri ile uyumlu ve estetik olmalıdır. Benim en sevdiğim renkler mor ve fıstık yeşilidir. Bu renkleri bil-inçli olarak seviyorum, çünkü bu renklerin ruh halimi en iyi yansıtan renkler olduğunu düşünüyorum” diyor. “Kırmızı da çok çarpıcı bir renktir. Hırçınlığın ve şiddetin rengidir. Aynı zamanda çok dikkat çekici bir renk olduğu için kişiyi dinç ve ayık tutar. Özellikle ofislerde kırmızı

rengin kullanılmasını çok doğru buluyorum. Turuncu renk dekoratif eşyalarda uygun oranlarda kullanıldığı zaman enerjisi oldukça yüksek bir renktir ama fazlası bu enerjiyi köreltebilir”.

Bazı tabloların sırf evlerin dekorasyonu ile uyumlu olduğu için aksesuar amaçlı satın alındığını belirten Al-tar, “ Birilerinin yaptığınız eserde kendisinden bir şeyler görüp tabloyu satın alması, tablonun aksesuarmış gibi satın alınmasından çok daha önemli ve anlamlıdır benim için.” diyor. Bu şekilde satışı gerçekleşen bir tablonun anlamı ve değeri daha da yükselir. Resimlerde önemli olan da işte bu duygunun karşı tarafa geçebilmesidir.Bu duygularla bana gelen bir alıcı ile her türlü proje içinde yer almak isterim.

24 25DETAY DETAY

Çalışma ve hobi odaları bir evin olmazsa olmaz köşeleridir. Çocuklu ailelerde bu alan genellikle genç odası olarak isimlendirilir. Genel itibari ile çalışma masası, bilgisayar, kütüphane ve sandalyenin olduğu odalar çalışma odası olarak

tanımlanır. Son zamanlarda gelişen teknoloji ile küçülen evren birçok fikir ve düşünceye çabucak ulaşmamızı sağlıyor. Bu çarpıcı fikir ve düşünceler, dekoratif akımlar, farklı tür malzemeler, sıradan evleri sıra dışı evler haline getiriyor. Bu akımlardan elbette ki evlerimizin bölümleri yani odalar da nasibini alıyor. Bu nedenle bir masa ve bir kütüphaneden oluşan klasikleşmiş çalışma odaları artık yerini farklı türlerdeki dekoratif malzemeler ile zenginleştirilmiş tarz odalara bırakıyor.

Duvar boşlukları raf çözümleri ile değerlendirilebilir ken aynı zamanda çalışma odasındaki bu ölü noktalar kullanışlı bir çözüme kavuşmuş olur.

Beyaz rengin hakim olduğu odalar ferah görünümlüdür ve bu durum çalışma motivasyonunu arttırabilir.

Venge rengi mobilyalar çalışma odasında ağır başlı bir görünüm sağlar.

‘L’ şeklindeki çalışma masaları çalışma alanı açısından bize oldukça geniş bir kullanım imkanı sağlar.

Arte Gruppo Masa Lambası www.artegruppo.com.tr

Yazı ve harflerden dizayn edilmiş masa lambası

Mudo ConceptDiem Masa Lambası 486TL

Mosso Aydınlatma Neandertal Küçük Masa Lambası-92TL Eglo Aydınlatma - Silvestro - 248TL

Mosso AydınlatmaLeto Masa Lambası186TL

Philips- Skip Masa Lambası 39.90TLEv Manya-Eglo 25TL

Garden Life-3 Ayaklı masa lambası-759TL

Mudo Concept-Sawy Masa Lambası 297TL

Loft stili Masa Lambası ve Lambader

Doğal ışığın yani güneşin aydınlatmadığı bir çalışma odası iç karartıcı ve çalışma motivasyonunu düşürücü olabilir. O nedenle evin ışık gören bir kısmını çalışma odası olarak dekore etmekte fayda var. Masa lambaları ve lambaderler ile oda

ışığını arttırmanız mümkün. Dikkat edilmesi gereken husus gölge yapmaması ve gözü yormaması için ışığın sol arkadan gelmesi.

26DETAY

Kitaplıklar çalışma odalarının havasını değiştiren detaylardandır. Sıra sıra dizilmiş kitaplar, belli bir alanda toplanmış dergiler, rengarenk dekoratif eşyalar ile odanın en renkli köşelerindendir. En üst raf fazla ihtiyacımız olmayan eşyalarımız içindir, orta

raflar en sık kullandığımız dergi ya da kitaplar içindir, alt raflar ise ağır ve büyük kitaplarımız içindir. Kitaplığınızı bu şekilde dizerek ergonomik bir düzen oluşturmuş olursunuz.

By Sehpacı - Infinity Kitaplık 570TL

Çetmen Mobilya-Bella Kitaplık 89TL Koçtaş- Lego Kitaplık 179TL

Ample Kitaplık

Koçtaş- Decolour Kitaplık 125TL

İkea’ nın çekmece çözümlü kitaplığı

Koçtaş- Santorini Kitaplık 120TL

İkea’dan alınabilecek bol raflı kitaplık çözümü

Ev Mambo-Decolour Kitaplık 134TL

28 29

TEMİZLİĞİN EN AKILLI YOLU Devrim yaratan akıllı teknolojisi sayesinde Samsung Navibot, parmağınızı kımıldatmaya bile gerek kalmadan evinizi etkin şekilde, kolayca temizler. Visionary Mapping Sistemi’yle NaviBot evinizdeki en etkin rotayı çıkarır. Saniyede 30 kare yakalayan dahili kamera özelliğiyle evinizin haritasını çıkarır ve en ideal temizlik rotasını hatırlar. www.samsung.com.tr

YENİ CRYSTAL PLUS SERİSİYataş’ın mobilya markası Enza, köşe takımlarına yenilerini ekliyor. Çağdaş bir tasarımla, mekanı daha geniş gösteren Crystal Plus Serisi; üçlü, İkili ve berjer modülleri yanında köşe koltuk modülleri ile yepyeni bir ürün. Bu seri rahatlığıyla ve şıklığıyla sizi büyüleyecek. www.enzamobilya.com

LINENS’TEN BÜYÜK FIRSAT!30 Eylül 2013 tarihine kadar geçerli olan 3 al 2 öde kampanyasını kaçırmayın. www.linens.com

MARKS&SPENCERMarks&Spencer’ın eğlenceli yastıkları

ve nefis aksesuarları ile evinizi hayran kalacağınız bir görünüme

kavuşturmanız çok kolay.JOYCE ELIZABETH Nostaljik ve romantik çizgileriyle Lazzoni Mobilya’nın zarif çizgisi olmayı başaran dünyaca ünlü tasarımcı Joyce Elizabeth’in ortaya çıkardığı yeni stil yatak odaları ilgi çekiyor. www.lazzoni.com

ÇAYLAR ARÇELİK’TEN Arçelik in love Gurme Çay Makinesi ile çay keyfinize özel bir yenilik. Filter Sense teknolojisi ile çayınızın tazeliğini iki kata kadar daha uzun süre koruyan, Türkiye’nin ilk ve tek otomatik çay makinesi. www.arcelik.com.tr

MUTFAK LINEADECOR FİNANS İLE ALINIR Özgün tasarımlarıyla, estetik ve modern çizgisiyle mutfak dekorasyonunun gelişimine öncülük eden; mutfak mobilyası ve hazır mutfak sektöründe lider bir marka olan Lineadecor siz müşterilerine büyük kolaylıklar sağlıyor. Beğendiğiniz Lineadecor mutfağına hemen ulaşabilmeniz için Lineadecor Finans fırsatlarını değerlendirin www.lineadecor.com

HABİTAT’IN IŞIĞI EVİNİZİ AYDINLATIYOR Habitat zengin aydınlatma koleksiyonuyla modern ve sıcak evlerin her noktasına farklı alternatifler sunuyor…

KARACA HOME Bebekleriniz için birbirinden güzel ve zarif nevresim

takımlarını seçmekte zorlanacaksınız. www.karaca-home.com

ARTIK MODA SERAMİKTEKaraca Ceramica Tencere Seti yanmaz ve kolay temizlenebilir yüzeyi, estetik

tasarımı ve ısıyı eşit dağıtan özel tabanı ile harika bir ürün. Hem estetik tasarımı

hem de sağlıklı yemek pişirme özelliği ile Karaca Ceramica tencereler, lezzetten

taviz vermeyenlerin yeni tercihi!

KISA KISA KISA KISA

TEPTA’NIN IŞIĞIDekoratif iç mekan aydınlatması olarak

kullanabileceğiniz muhteşem bir aplik. Apliğin iki kollu ve 4

kollu olmak üzere iki boyutu bulunmaktadır. www.tepta.com

30

Paşabahçe’nin Casablanca serisi

Mudo Concept-Dekoratif Vazo 285TL

Esse - Leonardo Berry KaseEl yapımı-29TL

31

Eski tarihlerden beri ‘cam’ evleri-mizin olmazsa olmazlarıdır. Başka hiçbir malzeme yoktur ki ‘Cam’ kadar değer görsün, sevilsin. Sağlık ile direkt orantılı olan cam ürünler sadece dekoratif amaçlı olmayıp aynı zamanda sağlık içinde bir gereklilik olduğunu biz-lere gösteriyor. Cam şişelerde su içmenin keyfini hemen herkes çok iyi bilir. Dekoratif amaçlı yapılan cam ürünlerin satışında ise son 10 yılda ciddi bir artış gözlemlen-miştir.

Cam her zaman hayatımızda olmaya devam edecek.

FOCUS FOCUS

CAM EVLERiMiZiN

VAZGEÇiLMEZ DETAYI

Mudo Concept-Modern Demlik69.50TL

Muda Concept-Fas Mor Başucu Sürahisi 34.50TL

Boyner-Cam Kavanoz11.75TL

Mudo Concept-Üzüm Biblo145TL

Mudo Concept-Deluxe Sabunluk 19.50TL

Esse-Cam Ördek Sürahi111TL

Mudo Concept-Deluxe Diş Fırçalık 24.50TL

Evdebir-Cemile Silver Paisley 6’lı Meşrubat Bardağı 497TL

Mudo ConceptElma Biblo 79.50TL

Paşabahçe’ninDenizli serisi

Evdebir-Hindistan El Yapımı Kek Servis Standı-198TL

Mudo ConceptDeluxe Kolonya Şişesi29.50TL

Boyner-Paşabahçe Vazo-36.50TL

Mudo ConceptAnanas Biblo195TL

Evdebir-Kristal Tıpalı Kuş Motifli Dekoratif Cam Şişe-49.90TL

Boyner- Cam Vazo-19.95TL

Evdebir-Mercan Eskitme Prizmatik Cam Dekoratif Şişeler-89.90TL

32 33ELİŞİ ELİŞİ

34 35ELİŞİ ELİŞİ

Venedik maskeleri, cam boncuk malzemeleri, gelin aksesuarları, takı dizaynı, tişört desen tasa-rımları, perde süsleri, çanta ta-sarımları, örgü işleri derken sı-nırsız tasarımlara imza atan bir isim ile beraberiz.1979 İzmir doğumlu olan Pelin Pelis, Boğaziçi Üniversi-tesi Psikoloji Bölümü 2002 mezunudur. Pazarlama, Ta-sarım Yönetimi – Kültürü ve İş İletişimi konularında yük-sek lisanslar yapmıştır. 10 yıl İstanbul ve İzmir’de reklam sektöründe Müşteri Yöneticisi olarak çalışmıştır.

Kendi stilini tasarımların yaratım sürecinde sınırsızca kullandığını dile getiren Pelin Pelis cümlesine şu şekilde devam ediyor: ‘Marjinallik olmazsa olmazım’.

Farklı sektörlerde çalıştıktan sonra bir dizi eğitim sonun-da tasarımcı kimliğine kavuşan Pelis, 1 yıl önce ‘Prinky’ markasını kurmuş. Annesi ve babası ressam olan Pelis sanatçı bir aileden geldiğini yapmış olduğu maske, takı ve diğer tüm tasarımlarında müşterilerine oldukça his-settiriyor.

Cam parçaları, kurumuş yaprak, kurutulmuş ve bozulmaya yüz tutmuş meyve parçaları, kopmuş takı ve anahtarlık malzemeleri, kumaş, kağıt parçaları, kullanılmayan Amerikan servisleri ve bunun gibi atıl vaziyet-te duran malzemelerden tasarımlar yaparak geri dönüşüme sanatsal bir katkı sağlıyor.

Venedik stili maskelerinin kalıplarının bir çoğunu kendisinin yaptığını be-lirten Pelin Hanım, bu maske tasarımlarında etkiyi daha da artırmak için geniş yapraklar, sert kağıt parçaları ve iri tüyler kullandığını belirtiyor.

Şuan için Home Office çalışan Pelis web sitesinden özel siparişler alıyor ve mevcut olan ürünlerinin satışını gerçekleştiriyor. http://prinky.pelinpelis.com

36 37ELİŞİ ELİŞİ

38 393938

İzmir Vero Mimarlık Ofisi’nden Altay Karabulut ile dekorasyon, mimarlık ve iç mimarlık üzerine hoş bir sohbet gerçekleştirdik.Uzun bir süredir İzmir’de yaşayan Mimar Altay Karabulut Do-kuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden 1998 yılında mezun olmuş. Kendisine ait bir mimarlık ofisi kurduktan sonra birçok projeye imza atmış. Sonraki yıllarda yine kendisi gibi mi-mar olan diğer arkadaşları ile beraber Vero Mimarlık’ı kurmuş.

Mimar olmaya nasıl karar verdiniz?Küçük yaşlardan beri çizime karşı ilgim çok büyüktü ve bu yön-de çalışmalara eğilimim hiç bir zaman azalmadı ve sonuçta da şu an sevdiğim bir işi yapabilmenin mutluluğunu yaşıyorum.

Trendler ve moda işinizi nasıl etkiler?Trendler ve moda mimariyi ciddi şekilde etkiler; ancak bana göre mimarlık zamansız olması gereken bir iştir. Yapılan mimari bir çalışma her zaman ve her dönem geçerliliğini korumalıdır.

Peki, bir projeyi hayata geçirirken nelerden ilham alırsınız?Esasında ilham aldığım çok bir şey yok; ancak projenin niteliği, çalışacağınız müşteri profili ve işin maddi getirileri size ilham kaynağı olabilir.

Mimari bir projenizi gerçekleştirirken başka mimarların çalışmalarından esinlenir misiniz?Esinlenebilmek için araştırmak gerekir, ancak sanıyorum ki bu konuda ben biraz tembelim. O nedenle bir projeyi oluştururken önceden edinilmiş donanımlarımla çalışmayı gerçekleştiririm.

Şu an ev ve ofislerdeki trendler hakkında okuyucularımı-za nasıl bir bilgi verebilirsiniz?2 sene öncesine kadar dünyada ve ülkemizde minimalizm ha-kimiyeti vardı. Şu an ciddi bir şekilde klasik stile dönüş var. Va-raklı, işlemeli, bol detaylı, ve bol çizgili stiller. Bunun da sebebi kriz ortamında Avrupa’nın sahneden çekilmesi, Arap ve eski Rus ülkelerinin ön plana çıkmasıdır. Bu durum yapı ve deko-rasyon sektörünü doğrudan etkilemiştir.

Mimari açıdan eski yapılara baktığımızda detay çok, sa-nat fazla, uğraşı ise maksimumda. Peki, şu an mimarideki detay ve tasarım ne durumda?Mimari açıdan eski yapılardaki detay, güncel zamanda kay-boldu; çünkü hızlı yapılaşma, zamana karşı yarış, maliyetler, pazarlama ve ticari kaygılar ince detayların yeni yapılarda kay-bolmasına sebep olmaktadır.

İzmir ve İstanbul’daki eski ve tarihi yapılar hiç bir zaman koruna-mamıştır. Hiç bir zaman önemsenmemiştir. Bunun tek sebebi, gö-çebe bir kültürden geliyor olmamızdır. Göçebe kültürde yapılaşma, mimari yoktur. Daha önceden başka millet ve kültürlerin kurmuş olduğu şehirlere yerleşmişiz. Avrupa’nın birçok ülkesinde bu tam tersidir. Göçebelik yoktur, o nedenle mimari yapılar yüz yıllardır önemini korumuş, yapılarda deformasyon olmamıştır.

“Terzi kendi söküğünü dikemez” derler. Kendi evinizin dizaynı size mi ait yoksa başka bir mimara mı?Evet, terzi durumu maalesef benim evim için de geçerli. Bir apartman dairesinde oturuyorum ve evimi kendi istediğim şe-kilde dekore etmeye hiç vakit bulamadım.

Mimaride kendinize yakın hissettiğiniz bir sanat akımı var mı?Rönesans’tan sonraki akımlar beni etkiliyor; fakat yine de mi-maride bir akıma bağlı olmadan ‘zamansız’ çizimler oluştur-mak benim için daha önemlidir; çünkü akımlar gelip geçicidir!

En son gerçekleştirdiğiniz proje nedir?Villa çalışmaları ve İzmir Ataşehir’de özel bir hastane. Şu an inşaatları devam eden çalışmalar da var.

Hayalinizde gerçekleştirmek istediğiniz bir proje var mı?Kişiye özel konut yapımı projem var. Serbest arazide, serbest çalışma ile müşterilerime bir villa konsepti yap-mak, gerçekleştirmek istediğim projem, hatta hayalimdir diyebilirim.

Vazgeçemem dediğiniz obje ya da renk?Spesifik bir renk ya da obje yok ama Arap stilini yansıtan par-lak renkler, varaklı detaylar, ağır tasarımlar hiç alışamadığım stillerdir.

MiMARLIK ZAMANSIZ BİR OLGUDUR

Mimar Altay KARABULUT

ADRES ADRES

4140EV EV

4342EV EV

İzmir’in göz bebeği semtlerin-den Bostanlı’da bir eve misafir oluyoruz. Evin hemen her bir penceresinde kendini yeşil ve iri yaprakları ile gösteren incir ağaçları sizi bir an bile olsa şe-hirden uzaklaştırıp sakin ve hu-zur dolu bir ortama götürüyor. Her ne kadar şehirli bir ev de olsa sakin ve huzur dolu sokağı insanın içinde kırsal bir etki bı-rakıyor.

Ev 150 m2, 3 oda 1 salon bir apartman dairesi. Evin sahibesi, Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü’nden mezun olan ve şuan İzmir Devlet Tiyatrosu sanatçılığına devam eden Gülay Toprak. Bizi içten bir gülümseme ile karşılıyor.

Geniş bir alana sahip olan salon kapısı yerinden söküldüğü için hol ve salon bütünleşmiş. O nedenle evin girişindeki ferahlık hemen göze çarpıyor. Salona girdiğinizde kendi-nizi adeta bir sanat galerisindeymiş gibi hissediyorsunuz. Mesleğinden dolayı birçok ülkeyi ziyaret eden usta sa-natçı turne için gittiği ülkelerden evi için eşyalar almayı çok sevdiğini dile getiriyor ve ekliyor: “O eşyaların oradaki enerjisinin evimde de devam ettiğini düşünüyorum”.

Evin salonunda yer alan balkon kapısı ve bu kapıdan bağımsız iki ayrı pencere ile dışarıdan gelen ışığın mak-simum bir şekilde evin içine girmesi sağlanmış. Salonun her bir detayında bir hikayenin gizli olduğu hemen his-sediliyor. Bu konuda yanılmadığımızı ev sahibesinin an-latımları ile anlıyoruz.

Salonun girişinde sol tarafta kalan yemek masası bir mağazanın kataloğundan beğenilmiş ve Meksika’dan özel olarak getirtilmiş. Salondaki bu masa ahşap ve fer-forje işçiliği ile dikkat çekiyor. Masanın iki başında duran tik ağacı ve orijinal dana derisinden imal edilmiş, turkuaz rengindeki bohem sandalyeler de bu masa ile beraber Meksika’dan gelmiş.

4544EV EV

Masanın hemen arkasında duvar ile bitişik kombin edilmiş el işi bank İzmir’deki bir eskiciden alınmış. Ahşap bankın üzerinde yer alan ve bu köşeyi görsel açıdan zenginleş-tiren mozaik Dionysos tablosu ev sahibesinin yakın bir arkadaşından hediye.

Salon girişinde sağ tarafta kalan bir sehpa hemen dikka-timizi çekiyor. Tik ağacından yapılmış ve son derece ince bir işçiliğe sahip olan bu sehpa ev sahibesinin yakın bir arkadaşı olan Bilge Hanım’ın Malezya’dan getirdiği bir he-diyeymiş.

Hemen bu sehpanın önünde duran ikili berjer takımı ta-mamen deriden imal edilmiş, ev sahibesi burada kahve içmeyi çok sevdiğini dile getiriyor. Duvarda duran yılan derisi oldukça heybetli bir piton yılanından. Buradaki am-biyansı tamamlamak için kullanılan patchwork deri kilim bu köşedeki bohem stili daha da vurgulamış.

4746EV EV

Cam kenarında farklı yerlere konumlandırılan yeşil renkli, geniş ve rahat oturumlu ahşap ikili berjer Gülay Hanım ta-rafından İstanbul’daki bir atölyede özel olarak yaptırılmış. Orta sehpada yer alan kuru dal tasarımı, ev sahibesinin çok sevdiği halası Şefika Uysal’dan. Geniş pencereden içeri giren ışık burada aydınlık bir alan yaratmış.

Pencere önünde kendine yer bulmuş sallanan sandalye dekoratif yaprak mumluklar ile romantik ve biraz da hü-zünlü bir görüntü oluşturmuş. Sallanan sandalyenin he-men üzerinde duvarda duran tablo, ev sahibesinin yakın arkadaşı Nur Hanım’ın bir eseri.

Orta sehpanın üzerinde konumlanmış dekoratif cam avi-ze Foça’dan alınmış ve ev sahibesinin kendisi tarafından uzunlu kısalı olarak şekillendirilmiş. El işçiliği ile hazırlan-mış bu renkli camlı avize, alanda dekorasyonu tamamla-yan güzel bir ayrıntı olmuş.

Evin genel dekorunda mistik ve etnik bir hava yaratan ay-nalı konsol ve vitrin, İstanbul’daki Kervan mağazasından alınmış. Salonun ortasında yer alan ve bulunduğu ortama farklı ve canlı bir renk katan kırmızı 3’lü koltuk 13 yıl önce atölyede bir ustaya yaptırılmış ve o zamandan beri de üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmamış.

Salonun stiline uygun olarak Londra’da orijinal Hint ürün-leri satan bir mağazadan alınan perde uçları İzmir’deki bir atölyede diktirilmiş.

Uzun hol, salonla diğer odaları birbirine bağlıyor. Bu alanda mutfak dışında 3 oda daha mevcut. Odalardan biri ev sahibesinin yatak odası. Diğer oda İstanbul Koç Üniversitesi’nde okuyan kızının. Diğerlerine göre daha kü-çük olan oda ise hobi odası olarak değerlendirilmiş. Aynı zamanda takı tasarımına da ilgili olan Gülay Hanım bu odayı “Benim küçük atölyem” diyerek tanımlıyor.

4948EV EV

Yatak odasına girdiğimiz zaman salondaki bohem ve etnik havanın burada da devam ettirildiğini gö-rüyoruz. Yatak odasının camından neredeyse içeri giren incir ağacı fonda çok doğal bir detay oluştur-muş. Ağaç o kadar yakın ki ev sahibesi arada bir buradan incir koparıyormuş. Yatak odasını da eşya-lar ile yaşanası bir alan haline getiren ünlü sanatçı burayı bize şu şekilde anlatıyor: “Bu alan, evimin en sevdiğim köşelerinden. Yorgun geçen iş hayatı ve seyahatlerden sonra dinlenebildiğim tek yer. Bu alanda en sevdiğim eşyam kıyafet dolabım. Boy aynası ikinci sırada geliyor. Bu iki parçayı Kervan mağazasından aldım. Yatak ucundaki ahşap deri tabureyi Malezya’dan getirdim. Köşede duran ve maskesi ile 3’lü kombin yapan mavi süs eşyası ise Londra’dan”.

Evini tiyatro turneleri için gittiği ülkelerden getir-diği birçok otantik eşya ile dekore eden tiyatro sanatçısı Gülay Toprak, bize gerçekten görsel bir ziyafet sundu diyebiliriz. Ayrıca; bu yıl 4. sü düzen-lenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödül Töreni’nde “En Başaralı Komedi Kadın Oyuncusu Ödülü” nü aldığı için Gülay Toprak’ı DECOR35 ekibi olarak içtenlikle tebrik ediyor ve bol ödüllü nice oyunlar diliyoruz…

5150SANAT SANAT

O’NUN FOTOĞRAFLARIYLA MEKANLAR ANLAM KAZANIYOR

FOTOĞRAF SANATÇISI

Ozan ÇELiK

Ozan Çelik eğitimini İzmir’de iç mimarlık üzerine tamamladı. Bir süre mesleğini yaptıktan sonra ofis yaşamını bırakıp liseden beri hobi olarak sürdür-düğü fotoğraf sanatında profesyonelleşme kararı aldı. Anadolu Üniversitesi‘n de fotoğraf eğitimi aldı. Yurtiçi ve yurtdışında uzun süreli yoğun eğitim ve workshoplara katıldı. Ofis yaşamında ve aile işlet-melerinden edindiği çevre ile mekan, ürün ve reklam fotoğrafında büyük firmalara iş yapma fırsatı buldu. Çalışmaları, aralarında ‘Cumhuriyet’in 88. Yılı’nda 88 Sanatçı- Disiplinlerarası Çağdaş Sanat Sergisi’ nin de bulunduğu çeşitli sergilerde yayınlandı. EXPO2020 için İzmir’i ve İzmirlileri fotoğrafladı.

İzmir ve İstanbul’da profesyonel iş yaşamını devam ettirmektedir.

5352SANAT SANAT

Yapmış olduğu bazı çekim ve çalışmalar:EXPO 2020 İzmir Resmi Fotoğrafçısı, 35. Sokak Reklam Fotoğrafları, Sardunaki Restoran & Otel Çekimleri, Alaçatı Jazz Rüzgarı Konser Çekimleri, Sipari Restoran Çekimi, İzmir Yoga Tanıtım Kitap ve Tanıtım Fotoğrafları, Adaçatı Otel Çekimi, Yu-karı Sokak Otel Çekimi

Ozan Çelik’in kadrajından incelediğimiz, yeşillikler içerisinde

nefes alabildiğinizi hissettiğiniz bir mekan: Alura Otel

5554SANAT SANAT

İzmir’in ilk çelik konstrüksiyon yapılı ev projesi olan 35. Sokak Evlerinin

reklam görselleri de Ozan Çelik’in fotoğraf çalışmaları ile sağlanmış.

56 57ADRES ADRES

ALAÇATI’DA RENGARENK

BİR BUTİK OTEL

Maviler, beyazlar, yeşiller; cıvıl cıvıl insanlar; cumbalı taş evler; yel değirmenleri…

Bu tarifler hemen herkese Çeşme Alaçatı’yı

anımsatır!

58 59ADRES ADRES

Alaçatı’nın renk dolu sokakları içerisinde ilerleyerek bir butik otele misafir oluyoruz. Otelde bizleri güler yüzleri ile otelin or-taklarından Ahmet Altuğ, otelin hem ortağı hem de mimarı olan Mimar Tolga Erantgil ve otel ekibinden Serkan Şahin karşı-lıyor. Oteli Tolga Erantgil’den dinliyoruz:

Bay Sako bir butik otel. Türkiye’nin önemli sanatçıların-dan Emre Altuğ, abisi Ahmet Altuğ ve benim ortaklığım ile bu yaz açıldı. Otelimiz 14 odalı. Ayrıca bir tane de barı var. Odaların dekorasyon stilleri birbirlerinden çok farklı olmamakla beraber; büyüklükleri ve balkon stilleri farklı-lık gösteriyor. Odalarımızın bazılarında bulunan teraslar-da çim ve çiçek alanlar bile var. O nedenle bu odaların oldukça romantik ve oturmasının çok keyifli olduğunu düşünüyorum.

Yapı oldukça eski bir taş ev. Otelin arkasında, şuan cami olarak kullanılan eski bir kilise mevcut. 1800’lü yıllarda bu kilisenin papazı işte bu evde oturuyormuş. Savaş yıl-larından sonra Atatürk’ün silah arkadaşı olan Bay Sako Alaçatı’ya yerleşmeye karar verince Atatürk bu evi Bay Sako ve ailesine hediye etmiş. Biz de bu yerin kullanım hakkını Sako’nun ailesinden 10 yıllığına aldık. Otelin ismi-ni de bu hikayesinden ötürü değiştirmedik. Hatta otelin simgesi olan bıyık, Bay Sako’nun kendi bıyık stilidir. Bu simge herkesin oldukça dikkatini çekiyor.

Mimar Tolga ERANTGİL

60 61ADRES ADRES

Tadilat ve iç tasarım işlemleri ortalama 70 gün sürdü. Yapılan işlemlere göre bu süre aslında oldukça kısa. Bu-nun en önemli sebebi plan ve programlı çalışmamızdır. Tadilat başlamadan önce yapmayı düşündüğüm çalış-maları Emre Altuğ, Çağla Şikel Altuğ ve Ahmet Altuğ ile paylaştım. Onlar da çok beğendiler ve proje yapım aşa-masında işime hiçbir şekilde müdahalede bulunmadılar. Bu durum işlerin hızlı ilerlemesi için oldukça önemli bir etkendi.

1 ev ve çeşitli avlulardan oluşan bu yapıda birbirinden bağımsız bu alanları geçiş yolları ile birleştirdik. Böylece bütün bir yapı elde etmiş olduk. İnce detaylara son dere-ce önem verdik. Odalarda kullanılan her bir eşya el işçiliği ile İzmir’deki atölyelerde hazırlandı. Dekorasyon amaçlı hazırlanan tüm ürünlerin çizimleri bana ait.

Odalarda mevcut olan vin-tage stilini devam ettirmek için kendi koleksiyonumda yer alan eski tip çevirmeli telefonlardan kullandım.

62 63ADRES ADRES

Odalarda kullanılan her bir eşya el işçiliği ile

İzmir’deki atölyelerde hazırlandı.

İçtenlikle söyleyebilirim ki kendi yaptığımız çalışmaların

bazı yerlerinde el hataları bile var ve onları

bilerek düzeltmedik.

64 65ADRES ADRES

Binada hemen her şeyi yeni baştan yaptık, ama binanın eski olan yapısını bozmamaya çok özen gösterdik. İşçilik-lerde mükemmel ve birbirini tekrar eden stilden kaçındık. Duvarlarda alçı boya sisteminden kaçındık. Her şey do-ğal yapısına uygun olsun istedik. İşin ruhunu kaçırmadık. İçtenlikle söyleyebilirim ki kendi yaptığımız çalışmaların bazı yerlerinde el hataları bile var ve onları bilerek dü-zeltmedik.

Odalarda mevcut olan vintage stilini devam ettirmek için kendi koleksiyonumda yer alan eski tip çevirmeli te-lefonlardan kullandım.

Otelin dış cephesine baktığımız zaman esasında komple taş bir bina olduğu anlaşılıyor; ancak biz bir farklılık yap-mak istedik ve otelin bir köşesinde beyaz renkli ahşap perdeleme sistemi uyguladık. Pencere önü çiçekleri ve fuşya renkli ahşap panjurlar ile farklı bir detay yakaladık. Bu detaylara çevreden oldukça güzel yorumlar aldık.

67

cuğa sahipseniz turuncu size bambaşka kapılar açabilir. Bu rengi çocuklarınızın odasında huzurla kullanabilirsiniz. Neden mi? Çünkü çocuğunuzun iletişime daha açık, daha dışa dönük, enerjik ve mutlu olmasını sağlayacaktır.

Yaklaşan soğuk günlerde dekorasyonlarınızda turuncu-ya sık sık yer verin. Turuncuyu aydınlık ve enerji dolu bir mekan oluşturmak için beyazlarla ve kremlerle kombine

edebilir, genç ve modern çizgiler elde edebilirsi-niz. Koltuk takımlarınız-dan tekli olanı turuncu diğerlerini krem renkli kumaşlarla kaplata-bilirsiniz. Uzmanlar turuncunun yalnız ve

yoğun kullanılmasının sinir sistemini olumsuz

etkileyebileceğini düşün-dükleri için kombine halde

kullanılmasını öneriyorlar.

Turuncuyu detaylarda ve dekorasyonda keyifle kulla-nabilirsiniz. Mesela kırlentlerinizi, masa örtünüzü, çiçek-lerinizi, bir vazoyu, farklı tasarımlı objelerinizi, bibloları-nızı bu renkte tercih edebilirsiniz.

Hayatınızda hep keyifli seçimler yapmanız ve turuncu-nun hayatınızı ve yüreğinizi hep sıcacık tutması dileğiyle.

RENK RENK

RENKLERLE DOLU BİR DÜNYA

Biliyoruz ki, her rengin farklı bir anlamı ve duygusu vardır. Renklerin psikolojimiz üzerindeki etkilerini öğrenirsek ve renkleri içinde bulunduğumuz mekanlarda doğru bir şekilde kullanırsak hayat belki bizim için çok

daha kolay ve yaşanabilir olur kim bilir!

SONBAHARDA RUHUMUZA ENERJİK BİR ESİNTİ: TURUNCU

Mercan görünümlü dekoratif ürün evlerinizde farklı bir stil yaratacak Evdebir- Elit Berjer-1.250TL

Evdebir-Yasemin Turuncu Puantiyeli 6 kişilik 24 Parça Yemek Takımı - 165TL

66

rumda olacaktır. Yemek salonlarında turuncunun şefta-li tonlarını gümüşle kombine etmek size sevdiklerinizle keyifli yemekler yeme imkanı sunacaktır.

Turuncunun bana çok enteresan gelen bir etkisin-den de bahsetmek istiyorum sizlere: Tu-

runcuyu annenin doğum sırasında giy-mesi süt üretimini artırıcı bir özellik

sağlamaktaymış. Dolayısıyla anne adayları doğumda ve sonrasın-

da evlerinde turuncuya keyif-le yer verebilirler.

Oturma odalarında da de-taylarda sıklıkla tercih edi-len turuncu, sosyal etkile-şimleri arttırır. Ailenizle olan

diyaloglarınızın ve dolaylı olarak bağlarınızın sağlamlaş-

masına yardımcı olur diyebiliriz. Eğer utangaç ve içe dönük bir ço-

Sonbaharın da kapımızı çaldığı bu günlerde, bu güzel eylül ayında, sizler için turuncu rengi ele almanın keyifli olabileceğini düşündük.

Turuncu; neşeli, canlandırıcı ve iştah açıcı özelli-ğe sahip olan bir renktir. Artık özellikle ev dekorasyonunda turuncu, kullanılan objelerden duvar rengine kadar bir çok detayda sıkça tercih edil-mektedir. Turuncuyu yalnız kullanmamak için özellikle krem, turkuaz ve yeşil renk-leri ile birada kullanmak daha modern çizgiler ya-ratmaktadır.

Yine turuncuyu gümüş rengi ile kombine etmek seçkin mekanlar oluşturmak için idealdir. Turuncu bu nok-tada gücü de temsil eder du-

6968EV EV

Bu iki katlı mekan Maienza-Wilson İç mimarlık tarafından dizayn edilmiştir. Mekan ABD Kaliforniya’da çok zengin bir bölge olan Santa Barbara’da bulunmaktadır.

Villa Butterfly Beach

7170EV EV

Oldukça kullanışlı bir tasarıma sahip olan bu evde ergonomi ve ekonomi bir arada düşünül-

müş. Evin ilk dikkat çekici özelliği istisnasız tüm evin yerden ısıtma sistemi ile ısıtılıyor olmasıdır. Serinlikten ve

ışıktan maksimum yararlanabilmek için geliştirilmiş çatı sis-temi ve büyük camlar dikkati çeken diğer detaylardan. Kelebek

kanadı şeklinde dizayn edilmiş çatı sisteminde evin tüm elektrik ih-tiyacını karşılayacak gizli güneş enerjisi panellerine yer verilmiş. Bahçede

susuzluğa dayanıklı ve fazla su istemeyen çimler kullanılmış.

Evin tüm duvarlarında uygulanan duvar içi yalıtım köpük sistemi oldukça büyük olan bu evdeki en büyük sıkıntılardan ısınma sorununu da ortadan kaldırmış. Bahçenin su ihti-

yacını karşılamak için binanın alt tarafında yağmur suyunun depolandığı yaklaşık 20000 litre su havuzu bulunmaktadır.

Evin üst katındaki salon ile birleşerek burada bir bütünlük sağlayan terasta ilk dikkati çeken beyaz oturma grubu oluyor. Salonun zemininde kullanılan açık renk parkeler, salon ve terası birbirinden ayıran en önemli detaylardan. Duvara gömme yapılarak gizlenen katlamalı balkon camları da dikkati çeken diğer detaylardan.

Halı ya da kilimin kullanılmadığı salonda yine evin geneline hakim olan ahşap detayların burada da kendini devam ettirdiğini görüyoruz.

Ev sahiplerinin istekleri doğrultusunda, mimarların açık stil dekore ettikleri mutfakta büyük bir banko kullanılmış.

İhtiyaca göre hazırlanmış bahçe içinde ve yeşillikler arasında yer alan oturma grubu ev sahiplerinin huzur bulduğu alanlardan

72 73FOCUS FOCUS

Mudo Concept Buddha Kırlent59.50TL

Mudo ConceptCute Cat Kırlent59.50TL

Patchwork stil kırlentlerin hiçbir zaman modası geçmiyor.

İsterseniz özel sipariş ver-erek, eviniz için birbirinden

farklı patchwork stil kırlentler yaptırabilirsiniz.

Evlerimizin Zarif Detayları, KIRLENTLER

Çeşitli renklerde, çeşitli stil ve şekillerde hazırlanan kırlentler hiç kuşkusuz ki evlerimizin ve yaşam alanlarımızın en özel ve en güzel detaylarından. Dekorasyonumuzu tamamlayıcı bir özelliği

sahip olan kırlentler, yeri geldiğinde ise dekorasyonun en temel malzemesi özelliğini taşımaktan da geri kalmıyorlar. Kırlentlerin kullanım alanlarının neredeyse sınırsız olduğunu hemen herkes çok iyi bilir. Salonlarda, çalışma odalarında, yatak odalarında, teras, balkon ve bahçeler gibi dış mekanlar-

da, sedir ve kanepelerde ve ayrıca kafe ve restoranlarda…Loft, minimal, modern, patchwork, İskandinav hiç fark etmez tüm dekorasyon stilleri

onların en iyi uzmanlık alanları.

Desenleri ile ilgi uyandıran Mudo’nun bu kırlentleri oturma alanlarınızda kullanabile-ceğiniz özel birer dekorasyon parçası. Siz de bu modern kırlentler ile yaşam alanlarınıza

renk, coşku ve mutluluk katabilirsiniz…

Mudo ConceptLove Flower Mini Dekoratif Yastık 24.50TL

Mudo ConceptDog On Chair Kırlent

59.50TL

Zara Home Timsah Kırlent

119.95TL

Turuncu renkli kırlentler bulunduğunuz ortamın enerjisini yükseltecek

Zara HomeKadife Kuş tüylü Kırlent

79.95TL

Zara HomeYılan Kırlent

59.95TL

BoynerWakeup Yastık (Natural

Senso Flex Yastık)159.50TL

Zara Home Çaydanlıklar59.95TL

Lazzoni Farklı ölçü ve tasarımlara sahip kırlent koleksiyonu Lazzoni’ nin kumaş kartelasındaki tüm kumaşlar ile döşenebiliyor. .

74 75GEZİ GEZİ

LOMBOK’UN EN KIYMETLİSİ

QUINCI VILLAS

Lombok, Endonezya’nın Batı Nusa Tenggra bölgesinde bulu-nan turistik bir adadır. Endonezya’nın diğer meşhur adası olan Bali’den Lombok Boğazı ile ayrılmaktadır. Adanın en büyük şehri ise Mataram’dır. Ekvatoral iklimin etkisinde olan ada bol yağış al-dığı için gösterişli ve boyları hayli uzun tropik ağaçlar ile sarılmış durumda. Ulusal parkları ve altın sarısı plajları gezilip görülebilecek eşsiz yerlerdendir.

Bu güzel ve sevimli ada şehri oldukça turistik olduğundan burada-ki yapı ve evler oldukça modern ve güzel dizayn edilmiş. Modern ve otantik stile sahip butik oteller tasarımlarıyla kişiyi fazlaca et-kiliyor. Biz de hiç vakit kaybetmeden rotamızı Lombok’taki en kali-teli butik otellerden birine çeviriyoruz; Qunci Villas.

76 77GEZİ GEZİ

Qunci Villas’a varışımız bol yağmurlu bir günde oldu. Butik otel-den içeri girmeden kendini ilk hissettiren şey ise kaliteydi.

Odamıza doğru yürürken ortasında taşlar olan havuzu geçip cennete bir adım daha yaklaştığımızı hissettik. Odalar olduk-ça sade dekore edilmiş. Duvarlarda özenle seçilmiş tablolar hemen dikkati çekiyordu ve beyaz renk odalara oldukça ha-kim gibi görünüyordu. Dikkatimizi çeken detaylardan birisi de odanın banyosunun odanın kendisinden daha geniş olmasıydı. İçinde kocaman bir buda heykeli ve onun için hazırlanmış bir büst, karşısında da duş için ayrılmış büyük bir bölme vardı. Duş açık olmasına rağmen diğer odaların görüşüne kapalıydı. Duşun tam üstündeki kocaman palmiye ağacı evden ne kadar uzak-ta olduğumuzu hatırlatırken tabanına dizilmiş beyaz taşlar da doğanın içindeki bu ortama daha da doğallık kazandırıyordu. Odamızdan üç adımda denize ulaşabilmek ise ayrı bir güzellikti.

7978

Deniz ile bütünleşmiş bir görüntüye sahip ön havuzun etrafını saran ahşap detaylar ortama hemen kaliteli bir görüntü katmış. Yine havuz etrafında kullanılan volkanik siyah taşlar de-korasyonu tamamlayıcı unsurlar olmuş.

Dört gece kaldığımız Qunci Villas’ta sadece iki kere dışarı çıktık. Hiçbir seyahatte otelde bu kadar zaman geçirmeyen ve hep dışarıda ne varsa keşfetmek isteyen bir insan olarak ote-lin sunduğu hizmetten ve verdiği huzurdan o kadar etkilenmiştim ki bir akşam yemeğini dışarıda yemek hafif bir pişmanlık yaratmıştı.

İkinci çıkışımız ise küçük bir tekneyle Gli Adaları’na dalmaya gidişimizle oldu. Bir saat uzaklıkta ve adanın kuzeyinde bulunan ada-larda dalarken Nemo’nun bütün arkadaşlarıy-la tanıştık ve iki tane deniz kaplumbağası ile yüzdük. ‘Tekne turu’nu satan çocuk bizi ikna etmek için kaplumbağalardan bahsettiğinde gerçekten de sadece daha hızlı para kazanma-ya çalıştığını düşünmüştük.

Lombok’a ve dünyalar güzeli Qunci Villas’a veda ederken gözlerim doldu. Bali’den uçakla 20 dakika olduğu için gitmeye ikna olduğu-muz ada, seyahatimizin en güzel sürprizi ol-muştu. Bu kadar az beklentiyle gidip hayatı-mın zamanını geçirdiğim Qunci Villas’a bir gün mutlaka döneceğim. O zamana kadar hayatta karşılaştığımız her sürprizin bu kadar ‘zevkli’ olmasını diliyorum.

GEZİ GEZİ

80 81BOTANİK BOTANİK

Bahçelerimiz için

dekoratif bir köşe

Dünya savaşı sonrası bir neslin yetiştirdiği çocuklar olduğumuz için; ”tasarruf”, “değer-lendirme” ve “ yeniden kazanım” kelimeleri hayatımızda önemli ölçüde yer kaplıyor. O nedenle sizlerle bahçe ve salon dekorasyo-nu ile ilgili paylaşımlar yaparken hep bu ke-limeler önümde ışık olacak. Örneğin bu ay, balkonumuzun veya bahçemizin bir köşesi-ne küçük su havuzları yaparken çoğunlukla elimizin altında bulabileceğimiz malzemele-ri değerlendireceğiz.

Yazlığımızın bir köşesinde, terasımızda ya da balkonumuzda su sesi duymak istiyor-

sak küçük bir süs havuzunu en az masrafla yapmaya ne dersiniz?

• Havuzu yerine yerleştirmek için önce yeri iyice düzelt-tik; alttaki taş, kök vs parçaları temizledik. Havuzumuzu gömeceğimiz alanı işaretleyerek havuz plastiğinin içine oturabileceği bir çukur kazdık. Bizim seçtiğimiz yerde daha önceden bir ağaç olduğu için toprak altındaki kök-ler daha fazla kazmamızı engelledi. Siz isteğinize göre havuzunuzu tamamen gömebilirsiniz de. Kazma işlemi bittikten sonra düzelttiğimiz tabana ince bir tabaka ince dere kumu yaydık. Zamanla alttan çıkabilecek siv-ri taş vs nin plastiğimize zarar vermesini önlemek için yaptık bunu.

• Öncelikle havuz alanı eve yakın bir alan olmalı ki görün-tüsü ve sesi ev içinden de algılanabilsin. Biz bunun için bahçede daha önce dekoratif bir ağacın yeri olan ve ağa-cın rüzgardan kırılması ile boş kalmış olan köşeyi seçtik.

• Havuz malzemesi olarak yapı marketlerde satılan si-yah polyesterden yapılmış bir yapay havuz kullandık. Bu çok da gerekli değil. Bunun yerine büyükçe ve de-rin bir leğen, ortasından kesilmiş büyükçe bir su bidonu hatta bir vakitler bebeğinizi yıkadığınız bebek leğenini bile kullanabilirsiniz (Bebeğiniz büyüdüyse atacağınıza değerlendirin).

• Havuzu bu çukura ve kumun üzerine yerleştirdik-ten sonra basit bir su terazisi ile havuzun düzgün-lüğünü kontrol ettik.

• Antalya taşı diye bilinen süngersi dokulu değişik taşları uygun şekilde havuzun etrafına dizdik ve boşluklara çiçek toprağı doldurup suladık. Boşalan yerlere tekrar toprak doldurduk ve bu toprak böl-melere renkli, dekoratif yapraklı, sarılıcı, yer örtü-cü özellikte renkli bahçe çiçekleri diktik. Dikme ve toprak doldurma işleminden önce havuz için almış olduğumuz küçük fıskiye motorunun elektrik kab-losunu taşlar arasına gizleyerek havuza ulaştırdık.

• En son havuzumuza suyunu doldurup fıskiyesini taktık. Birkaç küçük su bitkisi ile havuzu şenlendirip kenarına güneş enerjili bir kaç ışık ve birkaç biblo koyduk.

82 8382 83ELİŞİ ELİŞİ

EL iŞi ÇALIŞMALARIYLA EVLERiMiZ RENKLENiYOR12 farklı sektörlerde çalıştıktan sonra aktif iş hayatını noktalayıp kendi tasarımlarını

hazırlamaya başlayan Ümit AKDEMİR ‘Dekorasyona olan merakım ve ilgim beni farklı çalışmalara yöneltti’ diyor. Akdemir şuan aktif olarak resim,

ahşap boyama, keçe gibi ürünlerden çalışmalar yapmaya devam ediyor.Ürünlerini Dekor EVİ facebook sayfasında paylaşmaktadır.

KASNAK PANOAhşap görünümlü kasnak çerçeve olarak kullanılmış, lavanta deseni etamin üzerine işlenmiştir. Son

olarak mor kurdele ile süslenmiştir.

KALP DESENLİ KIRLENTBeyaz kırlent üzerine siyah dantel kurdele kalp şekli verilerek dikilmiş ve kurdele ile süslenmiştir.

KAPI KOLU AKSESUARIKapı kollarına takılabilecek

şekilde dizayn edilmiş keçe çiçek figürlü süs

KIRMIZI BEYAZBeyaz ahşap çerçeve pötikare desenli dekupaj zeminde kullanılmış olup anahtar ve kalp figürle-riyle süslenmiştir.

LAVANTA DALILavantalar kesilip

çiçekleri aşağı gelecek şekilde

bağlanıp kurdeley-le süslenmiştir.

ORTANCALI TABUREAhşap tabure akrilik boya ile boyanıp ortanca desenli

dekupaj uygulanmış ve verniklenmiştir.

KUŞLU GAZETELİKAhşap zemin üzerine kuş dekupajı uygulanmış kapı

önü gazeteliği

SÜSLÜ ŞİŞERenki şişeleri tüllerle süs-leyerek içine oda parfümü

koyabilirsiniz...

VİNTAGE KAPI DUVAR AKSESUARIBeyaz ahşap kalp desenli zemin üzeri

dantel ve kumaş güllerle süslenmiş aksesuar

BEYAZ ŞEMSİYEŞemsiye kapı koluna asılıp

içine çiçekler yerleştirilmiş ve kurdeleyle bağlanmıştır.

84 85

Biliyoruz ki işin içinde ‘Ev’ konusu var ise, herkesin evi ile ilgili oldukça parlak fikirleri vardır. Belki üşen-geçlikten, belki de vakit bulamamaktan ötürü bir türlü bu parlak fikirleri yaşantıya geçirememişizdir. Sizi

harekete geçirmek için yaşam alanlarımız için birbirinden enteresan ve ilginç bazı parlak fikirler vereceğiz. Haydi alet edavatlar ortaya çıkartılsın, herkesi şaşırtacak tasarımlar yapacağız.

FiKiR FiKiR

ÇERÇEVELER ARTIK BİRER PANO: Kul-lanmaktan sıkıldığınız ya da bir şekilde atmayı düşündüğünüz çerçevenize yeni bir hayat verebilirsiniz, nasıl mı? Yapı mar-ketlerden satın alacağınız ince tel örgü-leri raptiyelerle çerçevenizin arkasından sabitleyin. Sabitlerken tel örgünün gergin olmasına dikkat edin. Eviniz için harika bir detay

ESKİLER ATILMIYOR: Eskilere yeni ya-şamlar vermek herkesi mutlu edecek, bir deneyin.

VAZOLARINIZ CANLANSIN: Kullan-madığınız vazolarınıza hayat vermek ister misiniz? İçine dekoratif taşlar ve süslemek için yapay bir çiçek ko-yun. Vazonuzun içine su doldurun. Suda batmayan mumlar ile deko-rasyonunuzu tamamlayın. İşte çok güzel bir köşeye sahip oldunuz bile.

SİZDEN GELEN FİKİRLER: Mine Adıyaman tarafından tasarlan-mış ve el işçiliği ile uygulamaya dökül-müş bu rengarenk taşlar bulunduğu-nuz ortama renk katacak. mineadiyaman@gmail.com

Evlerimiz için yeni stiller yaratıyoruz

ŞÖMİNE ODUNUNDAN TASARIM: Evinizde şömine olmasa bile şömine odunundan tasarımlar yapabilirsiniz. Bunun için profesyonel destek ala-bilirsiniz.

ESKİ PARÇALARDAN ANAHTARLIK: Yine eskileri değerlendiriyoruz. Bunun için yapmanız gereken ahşap bir tabla ve bu tabla üzerinde şekil verebile-ceğiniz ahşap başka parçalar. Anahtarlarınızı taka-cağınız vida sistemini de sakın unutmayın.

BARDAKLARINIZI GİYDİRMEYE NE DERSİNİZ?En sevdiğiniz bardaklarınız için yapacağınız kılıflar birbirinden eğlenceli detaylar ortaya çıkartacaktır. Kahveleriniz ve çaylarınızı keyifle içmekte garantisi

KUŞ KAFESİNDEN FENER: Eski ve atmayı düşündüğünüz kuş kafes-lerinizden dekoratif fenerler yapa-bilirsiniz. Bu kafesleri ister orijinal hali ile bırakın, isterseniz de eskitme yöntemi ile vintage bir hava yaratın. Sonuç harika olacak.

ÇERÇEVELERE FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI YARATIN: Çerçevelere uygu-layacağınız farklı stiller duvarlarınız-da bakılası değer bir görüntü oluş-turacaktır.

ÇERÇEVELER ARTIK BİRER PANO: Kullanmak-tan sıkıldığınız ya da bir şekilde atmayı düşündü-ğünüz çerçevenize yeni bir hayat verebilirsiniz, nasıl mı? Yapı marketlerden satın alacağınız ince tel örgüleri raptiyelerle çerçevenizin arkasından sabitleyin. Sabitlerken tel örgünün gergin olması-na dikkat edin. Eviniz için harika bir detay.