Atakoy 211
-
Upload
gokhan-atamer -
Category
Documents
-
view
237 -
download
3
description
Transcript of Atakoy 211
Van Depremi’nden sonra bizi yönetenlerin birinci önceliğiDEPREM. Depremin üzerinden aylar geçti alınan somuthiçbir önlem yok. Günler “cek” ve “cak” larla geçiyor. Bakırköy Belediye Meclisi Aralık ayı toplantılarında dadepremi konuştu. CHPMeclis Üyesi Selim Malgazaçıklamalarda bulundu.Bu konuşmaları websayfalarımızda sesliolarak dinleyebilirsiniz. Bu arada biz de SayınMalgaz’a BakırköyBelediyesi’nin deprem ileilgili çalışmalarını ve neleryapacaklarını sorduk.
( Yazısı 17. sayfada )
SAYI: 211 OCAK 2012 FİYAT: 2 TL
Sürekli ,
Etkili ,
Ý lkeli .
ATAKÖY1 91 9Yaþýnda
Baký rköy’de1 Numara
http://www.atakoygazete.com.tr
Din, dil, ırk ayır ımının yapılmadığı, gelir adaletsizliğinin en aza indiği. siyasiDin, dil, ırk ayırımının yapılmadığı, gelir adaletsizliğinin en aza indiği. siyasiayrımcılığın yapılmadığı, seçildikten sonra bizi yöneten koltuklara oturanların,ayrımcılığın yapılmadığı, seçildikten sonra bizi yöneten koltuklara oturanların,
değişik görüşlere sahip bir toplumun yöneticileri olduklarınıdeğişik görüşlere sahip bir toplumun yöneticileri olduklarınıakıllarından çıkarmayarak hareket ettikleri.akıllarından çıkarmayarak hareket ettikleri.
hukuk kurallarının herkes için eşit olarak uygulandığı.. .hukuk kurallarının herkes için eşit olarak uygulandığı. . .huzurlu, sağlıklı ve mutlu bir yıl geçirmeniz dileklerimizle. ..huzurlu, sağlıklı ve mutlu bir yıl geçirmeniz dileklerimizle.. . ATAKÖY GAZETESİATAKÖY GAZETESİ
HHooşş ggeelldd ii nn 20122012
Ateş ÜNALERZENBakırköy Belediye Başkanı
Hadi SALİHOĞLUBakırköy Cumhuriyet Savcısı
Per.Kd.Alb. İhsan BURSALIBakırköy Askerlik Şube Başkanı ve
Garnizon Komutanı
Yakup VATANBakırköy Kaymakamı
Yeni Yıl Mesajları sayfa 13’deYeni Yıl Mesajları sayfa 13’de
Anketimiz sonuçlandı. Aylık ortalama kira en az 35 bin TL olmalı. VAN Depremi’nden sonra Başbakanaçıkladı: “Oy hesabı yapmayacağız. Tümkaçak binaları yıkacağız.”
FLORYA’DAKİ KAÇAK BİNALARYIKILABİLECEK Mİ? Yanda fotoğrafını gördüğünüz bu bina
bahçe içinde ve Bakırköy’ün en işlek cad-desinin üzerinde Yüce Tarla Caddesi ileFişekhane Caddesi’nin kesiştiği yerde,Capacity kapalı otoparkının girişinin tamkarşısında. Geçen sayımızda burası ile ilgilibir anket yayınladık ve sorduk. Sizce bubinanın aylık kirası ne olmalıdır?Bakırköy Belerdiyesi’ne ait bu yer UzmanTicaret A.Ş’nin işgalinde bulunuyor. Uzman Tic. A.Ş.’nin Yönetim Kurulu BaşkanıCapacity AVM’nin % 51 hissesini kontrolün-da bulunduran Selahattin Özgül. İşgaliye ödenen bu yer kiraya verilseydibelediye’nin kasasına her ay ne kadargirecekti. Bu ayrıcalık niye? ( 15. sayfada )
Bakırköy’de çok uzun yıllardırgayrimenkul alım satımı ve gıdaişi ile uğraşan İbrahim DORUL“Oranın en az kirası 50 bin TLeder” diyor.
Capacity AVM’nin % 51 hissesinikontrolünde bulunduranSelahattin ÖZGÜL, Uzman A.Ş.’ninde hissedarı. Uzman A.Ş. bu binave arsanın işgalcisi durumunda.
BAKIRKÖY DEPREME HAZIR MI?
Kimse cesaret edip konuşamıyor ama ortada birgerçek var. 1999 ile 2004 yılları arasında Florya’da180’in üzerinde binanın hiç bir ruhsat almadan kaçakolarak yapıldığı biliniyor. Binalar, yapanmüteahhitler,gözyumanlarortada.ŞimdiFlorya’ya da2 kat dahayükseklikverilmeye mi çalışılıyor? Tüm bunlar yapanın yanınakar kalacak ve adına deprem affı mı denecek?
( Yazısı 19. sayfada )
BU BİNA VE ARSA UZMAN İNŞAAT A.Ş.’NİN İŞGALİNDE
AYIN YAZISI
YENİ YILA GİRERKENBİZİ YÖNETENLERDEN NE İSTİYORUZ?
Özcan Atamere-mail
3
Bir yılı daha geride bıraktık. Hep aynı söylemlerle yeni yılagirilir: “Sağlık, huzur, mutluluk dolu yeni bir yıl”… Her yeni yılda bu söylemlerin hemen tamamı hayal olur. Belirlibir mutlu azınlığın dışında hemen herkes yeni yılda aynısorunlarla karşılaşır ve bizi yönetenlerin yasaları keyiflerinceuygulamalarından şikayet ederler.Bizi yönetenlerden ne istiyoruz? Öncelikle görevlerinin;insanların mutlu ve huzurlu yaşamaları için yasa veyönetmelikleri hakkaniyet kuralları içinde ve herkese aynışekilde uygulamak olduğunu akıllarından çıkarmamalarını.Böyle mi oluyor? Hayır… Bizi yönetenlerin büyük çoğunluğubirkaç şahsı ve kurumu kollama pahasına geride kalanmilyonları mutsuz ve huzursuz etmek için çalışıyorlar. Geçtiğimiz yıl bölgemizde yaşadığımız, pek çok kişininyaşamını olumsuz etkileyecek uygulamalardan birkaç örnekverelim.Ataköy’ün göbeğine Ayamama Deresi’nin kenarına her biri 5ton uçak yakıtı alan 7 adet yakıt tankı yaptılar. Bunlarıyapabilmek için yasaları uygulamadılar. Tepkiler karşısındayeni yönetmeliklerle her şeyi kitabına uydurdular.Atatürk Havalimanı’nın Ataköy istikametindeki 06-24 pistiniuzmanların tüm uyarılarına rağmen Ataköy istikametineuzattılar. Gürültü önleyici uluslararası hiçbir kuralınınuygulanmadığı bu piste sabaha kadar uçaklar inip kalkıyor.İnsanlar huzursuz, mutsuz…Hukuk kurallarının adamına göre uygulanmasının en güzelörneklerinden birisi de Capacity AVM’de gözler önünde… Bu AVM’de otoparkın ilk 3 saatinin ücretsiz olması gerekirkenotopark ücreti almaya devam ediyorlar. Ayrıca “Biz yasa falantanımayız. Bize kimse engel olamaz” dercesine otoparkaabone ve ücret tarifesini devasa ışıklı tabelalarla ilan edebiliy-orlar. Peki bunlar bu cesareti kimden alıyorlar? Tabii ki biziyönetenlerden…Ayamama Deresi kenarındaki yapıların yıkılacağını bizzatBaşbakan’ın açıklamasına rağmen, hemen dere kenarınaBüyükşehir Belediyesi “Kadın Koordinasyon Merkezi” yapıyor.İnşaat nerede ise bitmek üzere... Trafikte çekicilerin ise durumu ortada. Sırf bazı polis dernek vevakıflarının para kazanabilmeleri için çalışma şekilleri orta-da…Örnekleri uzatmak mümkün…Bizi yönetenlerin büyük bölümünün hukuk anlayışı bu…Bu tablo karşısında insanlar nasıl mutlu olsunlar, nasıl huzurluolsunlar ve nasıl ileriye umutla baksınlar…Bu ülkede maalesef cebinde parası ve siyasi gücü olan her şeyiyapıyor. Bunlar birileri tarafından korunuyor ve kollanıyor.Onlar için kanun ve yönetmelikler bir şey ifade etmiyor. İstek-lerini yerine getirebilmek için bazı yöneticilerimiz “kılıfları”hazırlıyor ve parası ve siyasi gücü olanların istekleri emirtelakki edilip yerine getiriliyor.Hiç kimse bunun aksini savunmasın… Yukarıda verdiğimizbirkaç örneğin gerekçelerini açıklasınlar biz de bilelim…Sevgili okuyucularım, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada hukuk kurallarının herkese eşit şekilde uygulanması içinverdiğimiz mücadeleye devam edeceğiz.Temennimiz bizi yöneten bazı yöneticilerin akıllarını başlarınaalarak doğru yolu bulmaları… Umut etmekten başka elimizdenbir şey gelmiyor…Yeni yılınızı bu duygularla kutluyorum…
Türk Müziği’nin usta isimlerinden BakırköyMusiki Konservatuarı Vakfı koro şefi Faruk Sal-gar, Cem Karaca Kültür Merkezi’nde verdiğikonserde salonda bulunanları adeta büyüledi.İstanbul Büyükşehir Belediyesi Türk MüziğiOrkestrası ile birlikte Türk Sanat Müziği’ninseçkin eserlerini seslendiren Salgar, salondabulunan dinleyiciler tarafından sık sık ayaktaalkışlandı.
İki bölümden oluşan gecenin ilkbölümünde de İBB Korosu hicazkareserlerden oluşan şarkılarıseslendirdi.
FARUK SALGAR BÜYÜLEDİFARUK SALGAR BÜYÜLEDİ
Aynı anda iki karısıyla iki ayrı evliliğisürdüren taksi şoförü John Smit'inkomik hikayesinin anlatıldığı 'HangisiBabası' adlı komedi oyununun galasıAtaköy Yunus Emre Kültür Merkezi’ndeyapıldı.Oyun sonunda sahneye çıkan BakırköyBelediye Tiyatroları Genel SanatYönetmeni Müşfik Kenter ve oyuncularuzun süre ayakta alkışlandı.Oyunculara çiçek veren BakırköyBelediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,Osmaniye'de yapılacak 1000 kişilikyeni bir tiyatro ve opera salonuinşaatına Nisan ayında başlanacağını vebir yıl içinde bitirileceğini söyledi.Ray Cooney'in yazdığı, Nazım Uğur Özüaydın'ın dilimize çevirdiği Zurab Siharulidze'nin yönettiği 'HangisiBabası' adlı oyunun gala gösterimi Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi Müşfik Kenter Sahnesi'nde yapıldı.
Mert Asutay, Çetin Etili,Fidan Tek Koşar, NazanKoçak, Aytekin Özen,Özge Çatak ve HüseyinDurak'ınperformanslarınısergilediği oyunda, aynıanda, iki karısıyla, ikiayrı evliliği sürdürentaksi şoförü JohnSmith, günün birindebirbirinden habersiz ikiçocuğunun internettetanışmasını ve ardındanyaşanan gelişmelerigüldürerek anlatıyor.
“HHAANNGGİİ SS İİ BBAABBAA SS II” KOMEDİSİBAKIRKÖY BELEDİYE TİYATROLARI’NDA SAHNELENDİ
5
Bizleri büyüten, üzerimizde sonsuz emekleri olan
yaşlılarımız. Kimisi bir telefon çaldığında ‘yüreğim
hopluyor, arayanım soranım var diye seviniyorum’ diye
tarif ederken, kimisi de ‘karşımda beni dinleyen birini
bulduğumda yalnızlığımdan arınıyorum’ diye tarif ediyor
onlara yapılan ziyaretleri. Bazıları eşini kaybetmiş; “Evin
içinde bir sesti, nefesti. Birlikte gezmeye giderdik, yürüyüş
yapardık.” diye anlatıyor eşlerini ve ekliyor onu çok
özlüyorum diye. Bazısı ise yakınıyor oğlum, kızım aramıyor
beni; yalnızım burda diye... Gözleri yollarda kapıdan birinin
girmesini bekliyorlar... Sadece tanıdık yüzlerin değil tabiki
de. Oğlunu kızını beklerken başka ziyaretçiler için de göz-
leri yollarda. Onlar için her yeni bir gün yeni bir umut, yeni
bir bekleyiş. Kimden mi bahsediyoruz? Bakırköy Şefkat
Huzur Evi sakinlerinden...
Hem yeni yıllarını kutlamak için hem de yeni yıl mesajlarını
almak için ziyaret ettiğimiz Şefkat Evi sakinleri bizi çok
sıcak karşıladı. Orda olan herkesle konuştuk. Yeni yıldan
beklentilerini, yeni yıl mesajlarını dinledik. Hepsi de sosyal
aktivitelerin, kendilerini ziyarete gelenlerin daha fazla
olmasını istiyorlar. Konsere, sinemaya, tiyatroya daha sık
gitmek istiyorlar. Çay saatlerine sohbet edebilecekleri
ziyaretçiler davet ediyorlar.
Hepsinin birbirinden farklı hikayeleri olan yaşlılarımızın
yeni yıldan beklentileri, yeni yıl umutları, yeni yıl
mesajları...
Maria Yamaner (73): Yeni yıl benim için dün gibi, yarın gibidemek. Yeni yılda daha mutlu günler geçirmeyi diliyorum.Sağlık, huzur diliyorum. En önemlisi sağlık ve huzur. Buradahoş sohbetler yapıyoruz. Bazen dışarıya çıkıyoruz. Yeni yıldadaha fazla etkinlik olmasını istiyorum.
Mualla Suyolu (85): Yeni yıl benim için bir sene eskiyi, birsene yeniyi temsil ediyor. Arkama baktığımda eskiyi, önümebaktığımda yeniyi temsil ediyor. Yeni yıldan beklentilerimiz tabiki var. Bu yaştan sonra beklentiler daima hüzünlüdür. Aileefradım var, gelinlerim, çocuklarım, torunlarım var. Aileminmutlu olması en büyük beklentim. Ve buradaki birliğin, düzeninbozulmaması. Ben bileyim ki bunlar benim insanlarım. Benburada yalnız değilim, sahipsiz değilim. Aile çok önemli.İnsanın ailesi olursa, manen, ruhen arkasını onlara dayarsageçmiş yıl da güzeldir, gelecek yıllar daha güzeldir. Bizimburada yaşam tarzımız dışarısı ile bağdaşmış vaziyette. Yarımbir duvar bizi halktan, insanlardan ayırmakta. Burada belkievimizden daha rahatız. Bir oğlum ve iki kızım var. En küçükkızımla görüşemiyorum. Bir mucize bekliyorum Allah’tan onubulabileyim, görebileyim. Tek beklentim bu. Yoksa burası gayetrahat, huzurlu ve güvenli.İsmail Ayhan Gümüşsoy (56): Uzun yıllar Avrupa’dakaldım. Orada yeni yıl kutlamaları olurdu. Türkiye’de de oluyor.
Yılbaşı benim için mutlu güzel bir akşam geçirmek demek.Umarım yeni yılda ülkemizin ekonomisinin daha da geliştiği,krizlere kapılmadığımız, terör olaylarının olmadığı bir yılgeçiririz. Ayrıca yeni yılda Türkiye’nin Avrupa Birliği’negirmesini arzu ediyorum. Kendim için ise mutluluk, sağlık,huzur diliyorum. En önemli olan konular bunlar. Para pul önemlideğil, önemli olan sağlık ve huzur. 3 öğün yemek bulunur amahuzur bulunmaz. Karabet Gürünlü (80): Yeni yıl benim için değişiklik ifadeediyor. Ülkenin durumunun daha iyi olmasını temenniediyorum. Ülkemiz daha iyi olduğu zaman bizler de daha mutluolacağız. Kendim için bir beklentim yok. Burada çok mutluyuz.Ben eski boksörüm. Ve bu nedenle sağlıklı olmak çok önemli.Yeni yılda da herkese sağlık diliyorum. Muammer Isıkan (80): Yeni yıl benim için çok şeyler ifade
ediyor. Çok şeyler de beni üzüyor. Yeni yılda her şeyin iyiolmasını istiyorum. İnsanların birbirleriyle güzel geçinmelerini,hastalık olmamasını en başta onu istiyorum. Buradaüzülüyorum. Çok hasta var. Konuşacak arkadaş bulamıyorumbazen. Sıkılıyorum. Bazen kendimi dışarıya atıyorum amaburasını çok seviyorum. Yalova Depremi’nden sonra burayageldim. 12 yıldır buradayım. İnanın burası çok güzel. Buradaeskiden eğlenceler yapılırdı. Şimdi bunlar yapılmıyor. Buradakiinsanların moralleri bozuk. Onun için hiç değilse haftada birkere burada müzik, tiyatro gösterileri yapılmasını istiyorum.Moral gecelerinin yapılmasını istiyorum. Muammer Isıkan (80): Yeni yıl benim için çok şeyler ifadeediyor. Çok şeyler de beni üzüyor. Yeni yılda her şeyin iyiolmasını istiyorum. İnsanların birbirleriyle güzel geçinmelerini,hastalık olmamasını en başta onu istiyorum. Buradaüzülüyorum. Çok hasta var. Konuşacak arkadaş bulamıyorumbazen. Sıkılıyorum. Bazen kendimi dışarıya atıyorum amaburasını çok seviyorum. Yalova Depremi’nden sonra buraya
geldim. 12 yıldır buradayım. İnanın burası çok güzel. Buradaeskiden eğlenceler yapılırdı. Şimdi bunlar yapılmıyor. Buradakiinsanların moralleri bozuk. Onun için hiç değilse haftada birkere burada müzik, tiyatro gösterileri yapılmasını istiyorum.Moral gecelerinin yapılmasını istiyorum.Hanım Nalbantoğlu (73): Yılbaşı benim için buradaki tümarkadaşlarımızla beraber mutlu bir akşam geçirmek demek.Yeni yıldan beklentim ise arkadaşlarımın arasında olmak,onlarla hoşça vakit geçirmek. Ayrıca sağlık diliyorum.İnsanların yalnız kalmamasını, aileleri ile birlikte uzun yıllarmutlu olmalarını diliyorum.
BÜYÜKLERİMİZDEN MESAJ VARBÜYÜKLERİMİZDEN MESAJ VAR
( Arzu BERATOĞLU ( Arzu BERATOĞLU Yavuz ARPACIK )Yavuz ARPACIK )
7
Bakırköy MûsikiKonservatuarı Vakfı(BMKV), doğumunun180. yılında HacıÂrif Bey’i ve sematöreni eşiliğindedoğumunun 804.Yılında Hz.Mevlâna’yı anmakonserigerçekleştirdi.Kültür ÜniversitesiAkın GüçOditoryumu’ndagerçekleştirilen vesunuculuğunuBakırköy Mûsiki
Konservatuarı VakfıYönetim Kurulu ÜyesiSelçuk Kurt’un yaptığıgeceye, BakırköyKaymakamı YakupVatan, BMKVDanışmanı Prof. Dr.Nevzat Atlığ, BMKVYönetim Kurulu BaşkanıHikmet Özkahraman veYönetim Kurulu Üyeleriile İşadamı Selim Parsve binin üzerindedavetli katıldı.Gecenin ilk bölümünde
Solist Faruk Salgaryönetimindeki BakırköyMûsiki Vakfı hocalarıtarafından Kürdi’li HicazkârPeşrevi ve Kürdi’li Hicazkârşarkılar seslendirildi; ikincibölümde ise BakırköyMûsiki Konservatuarı VakfıItri – Dede Efendi veGençlik Koroları ile GalataMevlevi Sema Topluluğutarafından Acem – AşirânMevlevi Âyini ve SemâTöreni gerçekleştirildi.
(Arzu BERATOĞLU)
HHAACC II ÂÂRRİİ FF BBEEYY ’’ İİ VVEE HH ZZ .. MMEEVVLLÂÂNNAA’’YY II AANNMMAA KKOONNSSEERRİİ
Bakırköy Mûsiki Konservatuarı Vakfı’ndan doğumlarının 180. yılında ve 804. yılında Bakırköy Mûsiki Konservatuarı Vakfı’ndan doğumlarının 180. yılında ve 804. yılında
Gürcü Ressam Davit Ughrelidze’ninyağlıboya çalışmaları Ataköy Yunus Emre KültürMerkezi’nde sanatseverlerle buluştu. Tiflis Devlet Güzel Sanatlar Akademisi mezunu,kitap illüstrasyonu ve heykel çalışmalarının yanısıra tiyatro dekor ressamı olarak da görev yapanGürcü ressam Davit Ughrelidze’nin resimsergisinde 30 eser yer aldı. 1996 yılından beri Türkiye’de yaşamını sürdürenUghrelidze’nin açtığı 20’den fazla kişisel sergisindeyer alan eserleri, Gürcistan, Rusya, İtalya, Fransa,
İspanya,Küba, İsrail, Hollanda, İngiltere veTürkiye’de özel koleksiyonlarda yer alıyor.Resme küçük yaşlarda başladığını belirten sanatçı“ Son 10 yıldır Türkiye’de yaşıyorum ve sanataburada hizmet ediyorum. Bir çok eserlerim özelkoleksiyonlarda bulunuyor. 20’den fazla kişiselsergi açtım. Her sergi benim için bir sınav.Sanatımı değerlendirmek ve özeleştiri yaparakgelişimime katkıda bulunmak benim için daharahat oluyor. Bu nedenle sergiler hep bir sınav diy-orum.” dedi.
9
Bakırköylü İşadamları Derneği (BİAD), Bakırköy İlçeMilli Eğitim Müdürlüğü görevinden Edirne İl MilliEğitim Müdürlüğü’ne atanan Hüseyin Özcan içinveda yemeği düzenledi.BİAD Sosyal Salonu’nda düzenlenen geceyeBakırköy Kaymakamı Yakup Vatan, BakırköyBelediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, BakırköyAskerlik Şubesi ve Garnizon Komutanı Alb. İhsanBursalı, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa
Adagül ile çok sayıda kamu kurum müdürü ve işadamları katıldı.Sunuculuğunu sanatçı Göksenin İleri’nin yaptığı gecede konuşanBakırköy Kaymakamı Yakup Vatan, Hüseyin Özcan’ınBakırköy’den ayrılmasından dolayı üzüldüklerini fakat daha üst birgöreve atandığı içinde sevindiklerini söyledi. Vatan,konuşmasının ardından Özcan’a Bakırköy’de yaptığı hizmetlerdendolayı bir plaket takdim etti.
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’de Hüseyin Özcan’ınBakırköy’deki eğitim seviyesini en yukarıya taşıdığını veBakırköy’e SBS’de birincilik kazandırdığını hatırlatarak,hizmetlerinden dolayı Özcan’a teşekkür etti. Belediye Başkanı
Ateş Ünal Erzen de konuşmasının ardından Özcan’aplaket verdi.Gecede konuşan Özcan, Bakırköy’den ayrılmanınkendisi için çok zor olduğunu belirtirken, duyguluanlar yaşadı. Özcan, Bakırköy’de mesleki açıdan
en üst seviyede çalıştığını ifade ederek,Bakırköy’de bir çok dost kazandığını ve bu
dostlukları hiçbir zaman unutmayacağını söyledi.Özcan ayrıca Bakırköylülerin kendilerini Edirne’de ziyaret
etmelerini de istedi.Geceye katılan kamu kurum müdürleri Hüseyin Özcan’a çeşitlihediyeler ve plaketler sunarken, Bakırköy Musiki VakfıKonservatuarı Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Kurt da İstanbulşarkıları ve Edirne şarkılarının olduğu müzik CD’leri hediye etti.Oldukça samimi ve duygulu anların yaşandığı gece, toplu şekildeçekilen hatıra fotoğrafı ile sona erdi.
HÜSEYİN ÖZCAN’A VEDA YEMEĞİHÜSEYİN ÖZCAN’A VEDA YEMEĞİ
Gürcü ressam Davit Ughrelidze’nin EserleriGürcü ressam Davit Ughrelidze’nin Eserleri
SANAT SEVERLERLE BULUŞTUSANAT SEVERLERLE BULUŞTU
Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanan Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü
Aşk Kaç Beden Giyer albümüyle 2011 yılına damgasını vuranHadise, Pelican Mall’da engelli çocuklar yararına hayranlarıylabuluştu. Hayranlarıyla tek tek ilgilenen Hadise, kendi resimlerinin basılıolduğu tişörtleri imzaladı. Hadise, “Bazı sanatçılar böyle orga-nizsonlarda para teklif ediyorlar” sorusuna, “Buraya gelmek için
para istemek çokbüyük saygısızlık” diyekonuştu. Ünlü popçu,İngilizce albümyapacağı yönündekihaberleridoğrulayarak, “Birkaçaydır yurtdışına gidipgeliyorum,prodüktörlerlegörüşüyorum. Bu
hayatımda hep var, son iki aydır gelişen bir şey değil. En büyükhayalim Türkçe albüm yapmaktı. Şimdi sırada İngilizce albümvar” dedi.Hadise’nin katılımıyla gerçekleşen sürpriz etkinliklerle PelicanMall, 1. Yaşına ve Yeni Yıla özel düzenlediği muhteşemkampanyası için, doğum günü kutlamasına özel fırsatlar dasundu.
Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi, Ressam RuhcanAkil’in ”Troya Önünde Atlar” kişisel resim sergisine evsahipliği yaptı. Ressam Ruhcan Akil’in, Yunanmitolojisinin başyapıtlarındanİlyada destanındaki 16 bin dize ve24 bölümden oluşan Troya Savaşıöyküsünden yola çıkarak üretmişolduğu çalışmaları CarouselSahne’de sergilendi. 9 yıl sürenTroya Savaşı’nın son 51 günününanlatıldığı dönemin ana temalarınıresmeden sanatçı Akil, “Sergidepastel, suluboya ve karakalemçalışmalarının yer aldığı 60’ayakın eserim yer alıyor. Herçalışmanın bende ayrı bir önemivar. 20 yıldır özenle yaptığımçalışmaların bir bölümünüCarousel’de sanatseverlerinbeğenisine sunmaktan büyükmutluluk duyuyorum. Sergiye gös-terilen ilgiden de son derece memnunum’’ dedi.Sanatçı 1983 yılında Mimar Sinan Üniversitesi (İstanbulDevlet GüzelSanatlarAkademisi)Güzel SanatlarFakültesi ResimBölümü’ndenyüksek lisansalarak mezunolduktan sonraresmindebağımsız birkişilikgeliştirmek,plastik bir dil veanlatım üslubuyaratmakamacıyla farklıtemalarda birçok resim üretti. Özellikle öykülerinkendisini fazlasıyla etkilediğini ve resim yapmadaöykünün önemli bir unsur olduğunu görmüş, tema
olarak öyküleri, destanları, yaşanmışlıkları ve anıları elealmış. Öykü ve destanların içerdiği sırlar sanatçınınresim yapma sürecinde ortak yaşanmışlıklara
dönüşüyor. Bu ortak sırlar Akil’intuvalinde izleyiciyle paylaşılıyor.Ruhcan Akil için antik kent Troyafarklı bir öneme sahip. Bu seriçalışmasına 1990’lı yıllarda MelihCevdet Anday’ın “Troya ÖnündeAtlar” şiirinden esinlenerekbaşladı. Troya teması üzerinebirçok kaynağa ulaşarak inceledi.Ayrıca Troya ülkemiz kültürdeğerleri içerisinde de önemli biryere sahip. Ruhcan Akil’inresimlerine konu olarak seçtiğiTroya üzerine 21 yıldır yaptığıçalışmalar, aynı zamanda kültürmirasımızın korunması vetanıtılması için de çok önemli birsanatçı tavrı ve duyarlılığı.
Sanatçının eserleri Berlin Müzesi veÇanakkale Arkeoloji Müzesi’nde, Yeditepe ÜniversitesiÖzgün Baskı Müzesi’nde Muğla Üniversitesi
Müzesi’nde,Hollandakoleksiyonlarındayer alıyor. Sanatçıçok yönlüyaratıcılığıylaayrıca “Gölge”temalı 4 kişiselfotoğraf sergisigerçekleştirdi.İstanbul’da kültür-sanatyönetmenliği veyazarlığı yapmış,1984 yılındaİstanbul Moda-
Kadıköy’de “LekeSanat Atölyesi”ni kurmuş, Troya projesi kapsamındaTroya Kültür Merkezi’ni uzay kafes sistemdentasarlayarak “Yapısal Heykel” olarak projelendirdi.
RESSAM RUHCAN AKİL’İN “TROYA ÖNÜNDE ATLAR” SERGİSİRESSAM RUHCAN AKİL’İN “TROYA ÖNÜNDE ATLAR” SERGİSİ
CAROUSEL’DE SANATSEVERLERLE BULUŞTUCAROUSEL’DE SANATSEVERLERLE BULUŞTU
11
İstanbul Ataköy’de bulunan Air-port Outlet Center’da her
Cumartesi günü AVM açık otopark alanında “BitPazarı” kuruluyor.
Kapalı Çarşı,Bakırçılar Çarşısı,Ankara Ayrancı BitPazarı Türkiye’ninbirçok yerinde antikadükkanı olanesnaflar ve koleksiy-onerler her cumarte-si günü AirportOutlet Center’daki“Bit Pazarı”ndabuluşuyor.Airport OutletCenter otoparkalanında cumartesigünleri 10:00-18.00saatleri arasında
gerçekleştirilen etkinlikte osmanlı işlemelikumaşlarından, bakır objelerere, Efemeradan,
filateliye, eski plaklardan,eski mecmualardankitaplara, takılardan, cam veporselen objelere, şehirkartlarından, kart postallarakadar birbirinden değişikbinlerce antika ve yarı antikaobje sergilenerek satışasunuluyor.Yaklaşık 100 esnafın katıldığı“Bit Pazarı” etkinliğinde hercumartesi günü 16:00-17:00saatleri arasında küçük birmezatta düzenlenerek açıkartırma yöntemi ile antika veyarı antika objeler satışasunuluyor.
ANTİKA MERAKLILAR HER CUMARTESİANTİKA MERAKLILAR HER CUMARTESİAİRPORT OUTLETAİRPORT OUTLET’TE’TE
Ünlü Popçu Hadise Avcılar’da engelli çocuklarla bir araya geldiÜnlü Popçu Hadise Avcılar’da engelli çocuklarla bir araya geldi
ENGELLERİ AŞTIENGELLERİ AŞTI
En kestirmesini söylersek,hoşgeldin yeni yıl, boşageçen eski yıllar demek
gerekir. Gerçektenboşa geçen eski yıllar.
Artık yeni yıldünyaya sağlık,
mutluluk ve barışgetirsin demekten
sıkıldım. Ya benimdileğim tutmuyor,
bu olmuyor. Yani yeniyılın eski yıllardan
farklı olmayacağını
sanıyorum. Ama yine de birumuttur. Herkes bir defaherşeyden önce aileleriyle bir-likte güzel bir gece geçirsinler.Sağlık diliyorum insanlara.Yeni yıla aileleriyle birliktegirenler inşallah eksiksizolarak aileleriyle birlikte yeniyıllara kavuşurlar. Ama artıkbarış, sevgi dilemekten yorul-dum ve sözüm geçmiyor. Obakımdan çok üzüntülüyüm.Aslında savaş devam ediyor.Çok ciddi bir dünya savaşı var.
Bu 1.ve 2. Dünyasavaşları gibi ordularlayapılmıyor amateknolojik savaş var,
ekonomik savaş var.Ekonomik savaş en güçlüsü.Niye bunlar oluyor onu dabilmiyorum. İnsanlarıntatminsizliğini anlamıyorum.İnsanlar niye güzel güzelkardeşçe geçinmeyi bilmiyor-lar. Sadece insan kimliğini elealıp o kimliği sevmeyi bilmiy-orlar. Etnik savaşlar, dinmücadeleleri günümüzde halasürüyor.
İnsanların aileleri ile birliktemutlu ve sağlıklı bir şekildeyeni yıla girmelerini, seneyede aynı şekilde buluşmalarınıtemenni ediyorum.
Şahsım veBakırköyAdliyesimensupları
adına tümBakırköylü-
ler’inyeni yılını
tebrikeder,
2012yılının
ülkemizeve mil-
letimizeesenlik,sağlık,mutluluk vebarış dolu
günlergetir-mesini dilerim.
Yeni yıl, yeni umutlardemektir. 2012 yılının,Türk Milleti’nin
umutlarınıngerçekleştirildiği,
birlik veberaberliğinin
pekiştiği,Atatürk’ün
çizdiğiçağdaş
uygarlıkyolunda
hızlailerlediği,
felaketlerinolmadığı başarı
ve sevinçlerinçoğaldığı bir yılolmasını diliyorum.Sevgili
Bakırköylülerin yeniyılını en içtendileklerimle kutlar,esenlik dolu niceyıllar diler,saygılar sunarım.
Her yeni gün, her yeni yıl yenibir umut, yeni başlangıçtır. Bu
noktadan hareketleBakırköy halkı başta
olmak üzere her inançkesiminin yeni yılını
kutlarım. İnsanlarımızınsağlık, mutluluk,
huzur içinde daha niceyıllar geçirmelerini
diliyorum. Ülkemizaçısından ise dünya
genelinde olanekonomik krizden en
az zararla hattazararsız çıkmasını, terör
belasındankurtulmasını diliyo-
rum.Bu duygu vedüşüncelerle Bakırköylü
vatandaşlarımız başta olmaküzere, tümTürkiye’nin yeni yılınıkutlar, sağlık, mutlu-luk, huzur dolu bir yılgeçirmelerini dilerim.
13
HOŞ GELDİN HOŞ GELDİN 20122012
Ateş ÜNALERZENBakırköy Belediye Başkanı
Hadi SALİHOĞLUBakırköy Cumhuriyet Savcısı
Per.Kd.Alb. İhsan BURSALIBakırköy Askerlik Şube Başkanı ve
Garnizon Komutanı
Yakup VATANBakırköy Kaymakamı
Bakırköy Belediyesi veTürk Kadınlar KonseyiDerneği Bakırköy Şubesiişbirliği ile “MutfakHijyeni ve GünlükYaşamımızda GıdaHijyeni” konulu seminerdüzenlendi.Ataköy Yunus EmreKültür Merkezi’ndedüzenlenen seminerdekonuşmacı olarak yeralan İstanbul Üniver-sitesi Veteriner FakültesiÖğretim üyeleri Prof.Dr. Gürhan Çiftçioğlu veDoç. Dr. Özge ÖzgenArun, katılımcılaragüvenilir gıda için 5anahtar tavsiyede bulundular.Seminerde ilk olarak konuşan Doç. Dr. ÖzgeÖzgen Arun, gıda güvenliği için üretimden tüke-time kadar herkesin sorumluluklarını tam olarakyerine getirmesi ve hijyen kurallarına uyulmasıgerektiğini söyledi.Arun, ayrıca seminere katılan tüm kadınlardanmutfak hijyenine çok önem vermelerini seminerde
verilen tavsiyelere uymalarını istedi. Güvenilir Gıda İçin 5 Anahtar
İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretimüyesi Porf. Dr. Gürhan Çiftçioğlu ise mutfak hijyenive günlük yaşamımızda gıda hijyeni konularındaseminere katılan kadınlara 5 önemli anahtarınolduğunu belirterek, tavsiyelerde bulundu.Güvenilir gıda için ilk anahtarın temizlik olduğunuvurgulayan Çiftçioğlu, gıdalara temas etmeden veyemek yapmadan önce mutlakta ellerinyıkanmasını, gıdalar hazırlandıktan sonrakullanılan alet ve yüzeylerinde iyice yıkanması vedezenfekte edilmesi gerektiğini söyledi. Çiftçioğlu,2. anahtarın ise pişmiş ve çiğ gıdaların ayrılması
olduğunu belirterek, çiğgıdaları hazırlamakkullanılan kesme tahtasıve bıçak gibi alet vemalzemelerin diğergıdalar içindekullanılmamasıgerektiğini ifade etti. 3.anahtarında yemekleriniyi pişirilmesi olduğunusöyleyen Çiftçioğlu,özellikle et, tavuk eti,yumurta ve su ürünleribaşta olmak üzeregıdaların iyicepişirilmesi gerektiğinidile getirdi. Gıdalarıgüvenli ısılarda
saklamanın ise güvenligıda için 4. anahtar olduğunu ifade edenÇiftçioğlu, pişmiş gıdaların oda ısısında 2 saattenfazla bırakılmamasını ve gıdaların buzdolabındaolsa bile uzun süre saklanılmaması gerektiğinibelirtti. İstanbul Üniversitesi Veteriner FakültesiÖğretim Üyesi Prof. Dr. Gürhan Çiftçioğlu, temiz suve malzeme kullanımınında güvenilir gıda için 5.anahtar olduğunu söyledi.
MUTFAK HİJYENİ VE GÜNLÜK YAŞAMIMIZDA GIDA HİJYENİMUTFAK HİJYENİ VE GÜNLÜK YAŞAMIMIZDA GIDA HİJYENİ
Değerli Ataköy Gazetesi okuyucuları; sonyazımda Van Depremi ile ilgili bilen ve bilmeyen-lerin söylemleri, görüşleri, inşaat sektöründekidenetimsizlik ve de şantiyedeki asıl uygulamaeksikliklerini sizlerle paylaşmıştık. Ayrıca aynı yazımızda inşaatın tatbik
esnasındaki malzeme, işçilik kusurları ile; bualanda tatbikçi olan usta, kalfa gibi kalifiyeelemanlarının eğitimsiz ve az miktardaoldukları, bunlar için açılacak kısa dönemliöğrenim veya kursların çok faydalı olacağınadeğinmiştim.
Şantiyelerde sadece mühendis, mimar gibiteorikte eğitim görmüş, uygulama sürecinde isedeneyimli, eğitimli, demirci, kalıpçı gibi araelemanların büyük önem taşıdığını kabul etmekzorundayız.
DEPREM DAYANIKLILIK TESTİ:Geçen günlerde tanınmış bir araştırma şirketinin
basında çıkan bir soruşturma sonucunu okudum.Binaların tespiti, satın alma veya kiralamasürecinde talip oldukları konut, işyerinin depremraporlarının olup olmadığı veya diğer sosyalisteklerin yerinde olup olmadığını çok az kişinintakip ettiğini, hatta çoğunun bilgi sahibiolmadığını gördük. Bu araştırmadaki geniş soruların cevapları ve
insanlarımızın konu ile ilgili bilgi eksikliği de şunugösteriyor ki; uluslararası değer oranlarındadevletimiz ve ilgili kurumlarımız halkımıza her-hangi bir öncülük yapmamışlardır. Yani mese-lenin önemini kavramamış, bu yönde bir eğitimiöngörmemişlerdir. Betonarme binaların deprem testinin yapılması
çok ciddi konu olup uzmanlık, deneyim isteyen,uygulamada bazı normların ve formların bilin-mesi gerektiğini belirterek, her önüne gelenbinanın dayanıklı veya tersini tespit etmekyanlışına düşülmemelidir. Deneyimli teknik elemanların binanın varsa
tastikli proje ile statik, betonarme projelerininaynen uygulanıp uygulanmadığını, diğer eksikleriile alınacak beton numunelerinin analizlerini çokciddiye alması bu konuda yetkililerce verilmiş birraporun bulunması gerekmektedir. Çünkü bu inceleme ve tespitlerde, betonun
kalitesi, demir donatımının doğruluğu, VanDepremi’nde görülen zemin katlarda koloneksikliği veya kesilmesi gibi inşaatın candamarlarının doğru tespit edilmesi önemlidir. Şimdi yeni bir buluş olarak kabul edilen ve eski
binalara uygulanan “GÜÇLENDİRME” olayı daayrı bir uzmanlık isteyen, güçlendirirken binanınçökmesine sebep verilebileceği hiçunutulmamalıdır.
Şahsi görüş olarak; bu konuda bizzat şantiyetecrübesinde edindiğim bilgilere dayanarakgüçlendirmeye karşı bulunmaktayım. Bir keregüçlendirmede denetim yoktur, uzman elemanlareksiktir, uygulamayı yapanlarda özellik arz edenbu konuda eğitilmemişlerdir.
Betonarme, isminden anlaşılacağı gibibirbirinden ayrılmayan bir konstürüksiyon sis-temidir. Yani karkas ifadesinden de bilindiği gibibina temel sisteminden, sömellerden, çevreperdelerden, kolon, kiriş ve en niyahette bunlarınhepsini toplayarak kavrayan “TABLİYE BETONU”dur. Bu karkasın sadece sömel ve kolon ölçülerini
kalınlaştırarak demir ilavesi ile güçlendirmeninyeterli olmadığı görüşündeyim. Hele helekalınlaştırma olayı temelden çatıya kadar devametmez ise yani temel ile zemin kat arasındayapılırsa ufak bir sallantıda binanın çökmesi dahakolaylatılmış olur. Sonuç olarak tercih edilen birsistem güçlendirme olmamalıdır, zira yukarıdabahsettiğimiz karkasın her santimetrekaresineintikal ettirilemeyen takviyenin veya ilavelerinhiçbir yararı olmadığı görüşünü savunuyorum.Ükemizde mevcut çarpık yapılaşmaya bir çözümgetirmek adına imar değişikliği ile kat ilavesi,kentsel dönüşüm gibi önlemler şu anda TBMM’degörüşülme sürecindedir, onlara da bir göz atalım.
KENTSEL DÖNÜŞÜM - KAT İLAVESİ:Halen yürülükte bulunan Kat Mülkiyeti
Kanun’ları ile İmar Mevzuat’ları, çarpıkkentleşmeye meydan verecek nitelikteolduğundan TBMM’de ilgili yasa tasarılarıgörüşülmektedir.
Sağlamlığını yitirmiş, geçmiş depremlerde ciddihasar görmüş, yıkılmaya mehil eden binalarınyoğun olduğu kent ve bölgelerde mutlaka yasalbir çözüm getirilme zorunluluğu vardır. Ancak, malesef Türkiyemiz’de yasalar çıkarılırken
kanun koyucularımız, vekiller, komisyonlar diğersektörlerde olduğu gibi ya işin derin bilgisine yada işin önemine fazla eğilmezler, dolayısıyla birazacelecilikle, bazen yanlış kanunlardaçıkartmaktadırlar. Bir kere tüm uygulama ve yasalardan önce
yukarıda bahsini ettiğimiz çok önemli konulardaenvanter çıkarılmalı, bir araştırma içindeyapılacak uygulamalar ile vatandaşın anayasalhaklarını, konut edinme ve diğer hukuksalhaklarını ön planda gözetmek zorunluluğu vardır.Çıkarılacak kanunun sadece kanun olması değilmutlaka vatandaşın çıkarını, mağdur olmamasınıgözetmelidir. Bu uzun ve detaylı biçimde yapılacak
çalışmaların uygulaması ayrıca Bilgi EdinmeYasaları’nı da gözeterek “VATANDAŞADANIŞMAK” mecburiyetini unutmamak gerekir.Çünkü her şey vatandaş için yapıldığına göreonların arzularına, yaşam şartlarına, daha önem-lisi “DEMOKRASİ”ye uyan yasalar çıkarmak endoğrusudur. ‘Ben senin evini yıkacağım, iste-mezsen evini kamulaştırarak seni istemediğinyerde ikamet ettireceğim’ mentalitesi yanlış olur,sakıncalı olur, sonuçta sorunlu olur. Bu konuda bir örnek vermek gerekirse: otuz-kırk
yıl çalışarak ikramiyesi ile birikimi ile, ya dasağdan soldan takviye ile başını sokacak bir daireedinebilmiş, emekli olmuş, hayatının sonbaharınagelmiş bir vatandaşa ‘buradan zorla çıkacaksın’mantığı Afrika’da bile uygulanmamıştır. Onun için Kentsel Dönüşüm Yasası dört dörtlük
hale getirilerek, ne bu tarzda yaşayanvatandaşları, ne de depremle karşı karşıyakalanları rahatsız etmeyecek formda olmalı, işiniçinde haksızlık, hukuksuzluk, kayırıcılık “RANTÇI-LIK” olmamalı, bir huzursuzluk dahayaratılmamalıdır. Bunu söylerken sadece görüşmeleri medyadan,
televizyonlardan izleyebildiğimiz kadar bilgiedindiğimizden konu netleşmeden karar vermekde haksızlık olur.
İşte devlet bu noktada vatandaşın güvendiğikurum olarak bu şüphe ve olumsuzlukları yokedecek tarzda, hukuka ve mantığa uygunkanunlar çıkarmalıdır. Yani bu yasalarda acele etmeden, vatandaşın
anlayabileceği dilde konu netleştirilmeli, toplumaanlatılmalı, ikna edilmeli, herhangi bir kaybınınolmayacağına inandırılmalıdır. Bunun içinde çok ciddi uluslararası kabul göre-
cek, içine girmek istediğimiz Avrupa Birliği’ninşartlarına uygun, sıkıntı yaratmayacak, özellikleyaşlı, emekli, dar gelirlileri koruyacak kanunlarçıkartmalı devlet, devlet baba olmalıdır.Yalnız bu sektörden çıkar sağlayan ve mantar
gibi son 10 yılda yüzlercesi ortaya çıkan, devletdenetimi yerine devletten büyük destek gören“RANTÇI YANDAŞLAR”ın görüş ve istekleridoğrultusunda karar vermek ülkemize,insalarımıza, demokrasiye yakışan bir davranışolmayacaktır. Kısacası kentsel dönüşüm prensipve çözüm olarak bir çıkar yoldur. Ama bu yol, hepvatandaşın, mağdurların, dar gelirlilerin sıkıntılarıolmamalı, ille de kasa doldurmak daha fazlakazanmak uğruna yeşil alanları, günlük uydurmaimar değişiklikleri ile geçinenlerin lehineolmamalıdır. Devlet bu noktada sorumluluğunun idraki ve cid-
diyetinin içinde kalarak bir yasayı ortayakoymalıdır. Böylece devlet yani bizim seçtiklerimizbizleri koruması altına almalıdır.
B2 ORMAN KANUNU:Ülkemiz coğrafyasına baktığımızda yani bundan
50 yıl önceki Türkiye coğrafyası ile şimdikikonumu kıyaslandığında kentleşme adına, çevreyitaş yığınına çevirdiğimiz görülecektir. Dünyanın her tarafında, her ülkesinde yeni
orman alanları, yeşil alanlar yaratmak için uğraşverilmekte, ülkemizde de başta TEMA Vakfı vebenzeri sivil toplum örgütleri ağaç dikmeye özengösterirken, biz “ORMAN VASFINI KAYBETMİŞ”bahanesiyle mevcut ormanları yozlaştırmak,kayalık, beton kütlesi haline getirmeye çabagöstermekteyiz. Bu şekilde tarım alanlarımızı, iklim değişikliğine
çok büyük faydası olan orman alanlarımızıkaybederken, yılda 1 milyon metreküp toprağınkayması nedeniyle “EROZYON” ülkesi halinegelmiş bu kadar toprağın denizlere, göllere,ırmaklara akışı engellenememiş olacaktır.Bildiğimiz gibi orman, selleri engelleyen diğeralanlarda büyük faydası olan bir örtü halindedir.Bu mevcut alanları yok sayarak indirimli, taksitlisatışa çıkarmak bence bu ülkeye iyilik yapmakdeğildir, zarar vermek demektir. Bu örnekleri çoğaltmak ülkede ormanı, yeşilliği
yok etmek bence Çevre ve Orman Bakanlığı’nıngörevi değil aksine bu alanları çoğaltmak onunbirinci projesi olmalıdır. Bu örnekleri bütün Türkiye’nin yanında
İstanbul’da da yaşayanlarımız görmektesahillerin, ağaçların, yeşilliğin nasıl katledildiğinibizzat yaşamakta ve görmektedir. Bu konuda dafazla söz söylemek yerine vatandaş kendihaklarına sahip çıkacak biçimde ses vermelidir.Çünkü biz doğarken kazandığımız İnsanHakları’nı, yaşama haklarını ve tüm gelişmişülkelerde oludğu gibi medeni yaşam şartlarını,anayasa dolayısıyla kazanmış durumdayız. Buhaklarımızı yine yasal çerçeve içinde her yerde,her şekilde dile getirmek, doğruları desteklerkenyanlışlara da karşı çıkmak bu anayasadan kay-naklanan bir haktır. Herkes bu ülkede bunun bil-incinde olarak topluca yanlışlara karşı çıkabilmeli,doğruya doğru, eğriye eğri itirazını çok doğal birhak olarak kullanabilmelidir. Bu deprem konusuyla da yaşadığımız yer yani
Bakırköyümüz birinci sınıf bölgesindebulunduğuna göre yukarıda bahsini ettiğimiz,kentsel dönüşüm, imar mevzuatı, yıkımlar vegüçlendirmeler konusunda çok daha ciddi, hızlıçalışma içinde görmek istediğimizi de belirtmekistiyorum. Bu vesileyle yeni yılınızın sağlıklı, mutlu, huzurlu
ve demokrasi içinde geçmesini dilerken,aşağıdaki konuyu da yeni yıl hediyesi olarakgörüşlerinize sunmak istiyorum.
EMEKLİ VEKİLLERE KIYAKÜlkede aylardır, yıllardır emekli maaşına 10
ile 200 lira arasında zam yapılacağı tartışılıp,dalga geçilirken son günlerde hemen bir kaçgün içinde gelmiş geçmiş bütün emekli mil-letvekillerine yüzde yüz zam yapılmasını dagörüşlerinize ve taktirlerinize sunuyorum.
Fikret TORAMAN
YYAAÞÞAAMMII NN
ÝÝÇÇ ÝÝNNDDEENN
KENTSEL DÖNÜŞÜM - DEPREM TESTLERİGÜÇLENDİRME UYGULAMALARI
B2 ORMAN KANUNU
14
15
Anketimiz sonuçlandı. Aylık ortalama kira en az 35 bin TL olmalı.
BU BİNA VE ARSA UZMAN İNŞAAT A.Ş.’NİN İŞGALİNDEFotoğrafını gördüğünüz bu bina bahçe içinde ve Bakırköy’ün en işlek caddesinin üzerinde Yüce Tarla Caddesiile Fişekhane Caddesi’nin kesiştiği yerde, Capacity kapalı otoparkının girişinin tam karşısında. Geçensayımızda burası ile ilgili bir anket yayınladık ve sorduk. Sizce bu binanın aylık kirası ne olmalıdır?Bakırköy Belerdiyesi’ne ait bu yer Uzman Ticaret A.Ş’nin işgalinde bulunuyor. Uzman Tic. A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Capacity AVM’nin % 51 hissesini kontrolünde bulunduran Sela-hattin Özgül. İşgaliye ödenen bu yer kiraya verilseydi Belediye’nin kasasına her ay ne kadar girecekti?
Capacity AVM otoparkı ile ilgili gelen şikayet üzer-ine hiç bir AVM’nin 3 saate kadar otopark ücretialamayacağını, 3 saatten sonra da BüyükşehirBelediyesi’nin belirleyeceği otopark ücret tarifesiniuygulamak zorunda olduklarını yayınlamıştık. Bu haberimiz üzerine adeta ihbar ve belgebombardımanına tutulduk.AVM’nin otoparkındaki oto yıkama yeri, ortakalanlardaki sonradan yaratılan ve kiraya verilendükkanlar, Capacitiy kapalı otopark giriş veçıkışındaki kimsenin haberi olmayan (!)uygulamalar, kapalı otopark çıkışında devlete aityolu ortadan bölerek kendi kullanımlarına tahsisetmeleri, AVM’nin C Kapısı’nın yanında pastaneiçinden dışarıya imar planlarında herhangi birdeğişiklik yapılmadan ayrı bir kapı açılması gelenşikayet ve ihbarlardan bazılarıydı. Son gelen ihbar ise çok ilginçti. Capacity AVM’nin% 51 hissesinin kontrolünü elinde bulunduranSelahattin Özgül’ün sahibi olduğu Uzman İnşaatTicaret A.Ş.’nin Bakırköy’ün en değerli yerindeYücetarla Caddesi ile Fişekhane Caddesi’ninkesiştiği noktada bulunan bahçe ve içindekibinanın işgalcisi olduğuyla ilgili idi.Yaptığımız araştırmada gerçeğin bu olduğunuöğrendik. Bilgileri belgelendirebilmek için BakırköyBelediyesi’ne 4982 sayılı Bilgi Edinme HakkıYasasına göre bir dilekçe yazarak bilgi istedik.
BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NA
14.10.2011Bakırköy İlçesi Yüce Tarla Caddesi ile FişekhaneCaddesi’nin kesiştiği, Capacity Alışveriş Merkezikapalı otopark girişi karşısındaki BakırköyBelediyesi’ne ait hizmet alanında (parkta)bulunan binanın Selahattin Özgül’e ait Uzmanİnşaat A.Ş tarafından kullanıldığı bilinmektedir. 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’na göreaşağıdaki sorularımın yasal süre içerisindecevaplandırılmasını önemle rica ederim.
1. Selahattin Özgül, Uzman A.Ş’ye bubina ihale yoluyla mı verilmiştir?
2. İhale yolu ile verildiyse ihale ilanıhangi gazetede hangi tarihte yayınlanmıştır?
3. İhaleye kaç kişi katılmıştır.4. İhaleyi Selahattin Özgül, Uzman A.Ş
hangi şartlarda kazanmıştır?5. İhale yapılmadı ise Selahattin Özgül ve
Uzman A.Ş’ye bu bina hangi yasanın hangi mad-delerine göre tahsis edilmiş vekullandırılmaktadır?
Verdiğimiz bu dilekçeye Bakırköy Belediyesiaşağıdaki cevabı verdi.
T.CİSTANBUL
BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞIHukuk İşleri Müdürlüğü
Sayı : M.34.6.BAK.0.61.647.03.01- 128401.11.2011
Konu: 14.10.2011 tarihli dilekçe.
BASIN YAYIN ve HALKLA İLİŞKİLERMÜDÜRLÜĞÜ’NEİLGİ: 18.10.2011 tarih ve M.34.6.BAK.0.63-622-03-827 sayılı yazınız.
İlgi yazı ekinde Müdürlüğümüz’e gönder-ilen, Özcan ATAMER’in 14.10.2011 tarihli dilekçe-si incelenerek, 4982 Bilgi Edinme Yasası gereğince
başvurusunun yanıt verilmesi istenen hususlaraşağıda açıklanmıştır.
Bilgi edinilmesi istenilen, taşınmaz UzmanTicaret A.Ş tarafından işgalli olup 09.10.2009 tar-ihli tespit zaptı ile tutanak altına alınmıştır. Tespitzaptı gereği 2886 sayılı yasa maddeleriuygulanarak fuzuli şagilden 5 yıl 7 ay geriyedönük Ecrimisil bedeli tahsil edilmiş ve düzenlenen18.11.2009 tarih ve 751 sayılı Ecrimisil İhbar-namesi düzenlenerek 18.11.2009 tarihindeilgilisine tebliğ edilmiştir.
Tahakkuk eden Ecrimisil miktarınaBelediye Başkanlığı hesabına yatırılmıştır.
Bilgilerinize arz ederim.
Av. Nurten AYDINHukuk İşleri Müdürü
Aldığımz cevap yapılan ihbarı doğruluyordu. Bakırköy Belediyesi ilk işlemi 18.11.2009 tarihindeyapmış. Geriye dönük 5 yıl 7 ay. Bu demektir kiUzman A.Ş. bu yeri 2004 yılının 3. ayından buyana işgal etmiş. Bu belgeler üzerine geçtiğimiz ay bu yerinkirasının ne kadar olması gerektiği ile ilgili biranket yayınladık. Anketimize yüzlerce okurumuz mail ve telefonlakatıldı. Ankete katılan okurlarımızın çoğunluğu bu
yerin kime ait olduğunu ve ne için kullanıldığınıbilmiyordu. Anket sonucunda bu bina ve bahçenin aylıkkirasının en az 35 bin TL olması sonucu çıktı. Bu arada uzun yıllar Fişekhane Caddesi üzerindeişyeri bulunan ve emlak danışmanlığı yapanİbrahim Dorul’a da bu yerin kirası ne olmalıdırsorusunu yönelttik.
Sayın İbrahim Dorul, Çok uzun yıllarBakırköylüsünüz. Biraz kendinizden bahsedermisiniz?45 senelik Bakırköylüyüm. 1954 Trabzondoğumluyum. 11 yaşında Bakırköy’e geldim.Bakırköy’de inşaat ile ilgili en ufak biriminden enyüksek birimine kadar, müteahhitlik dahilhizmetlerde bulundum. Bakırköy’de şu andagayrimenkul alım satımı ve gıda işi ileuğraşıyorum.
Son sayımızda bir anket yayınladık. Capacitykapalı otopark girişinin karşısında geniş birarazide bir bina var. Bu bina Bakırköy Belediye-si’ne ait hizmet alanı olarak geçiyor, imarplanlarında orada bir firma oturuyor. Bu anketiyapışımızın nedeni şu. Aldığımız resmi yazılaragöre oradakiler işgalci görülüyor. Çok da küçükbir ecrimisil ödeyerek 7 yılı aşkın süredir orada
bulunmalarına devam ediy-orlar. Bizim sizdenöğrenmek istediğimiz şu.Gayrimenkul danışmanısınızve bu konuları çok iyi bilenbirisiniz. Sizce orada eğerbir kiralama söz konusuolsaydı ne kira geliri getire-bilirdi? Oranın en az kirası 50 binTL eder. Yukarısını siz tah-min edin. Bütün kullanımalanı göz önündebulundurulsa, Bakırköy’ünen gözde , en kıymetli yerlerinden birisidir.
Yapılaşması hariç kiradeğeri 50 bin TL’dir. Orasınıçok eskisini bilen birinsanım. O alanda topoynayan arkadaşlarım vardı.
Bakırköy Belediyesi’nesorduğumuz sorular veverilen cevabı okudunuz.Yaptığımız resmi olmayanbilgilere göre Uzman İnşaatTic. A.Ş. aylık 10 bin TLecrimisil ödüyormuş.Yaptığımız anket sonuçlarıve uzmanların belirttiği fiy-atlar da ortada. Belediyeninortalama aylık kira kaybı25-30 bin TL arasındadeğişiyor. Belediyeninuğradığı zararı rahatçatespit edebilirsiniz. Uzman İnşaat Ticaret A.Ş.Selahattin Özgül’e tanınanbu ayrıcalık niye? İlgililerinve Selahattin Özgül’ünvereceği cevabıyayınlamakta bizim göre-vimiz.
İstanbul Caddesi, Fahri Korutürk Cad-desi, Ebuziye Caddesi, FişekhaneCaddesi, Yeşilköy Fener Caddesi,Kırserdar Caddesi üzerinde bulunanişyerleri Büyükşehir Belediyesi yetkialanından çıkarıldığından dolayı 20122012Yılı İLAN VE REKLAMYılı İLAN VE REKLAM
VERGİLERİNİVERGİLERİNİ cezalı durumadüşmemeleri için OCAK AYIOCAK AYIİÇERİSİNDEİÇERİSİNDE Bakırköy BelediyesiTahakkuk Şefliği’ne müracaat ederekbildirimde bulunmaları gerekmektedir.
TLF: 414 97 77/2057MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ
Bum bum dön dolaş aynı yerde durdum. Kollarımıiki yana açtım, herhangi bir yerin orta yerinde, her-hangi bir zaman diliminde dönüyorum…Sonbahar yaprakları, nazlı gelin misali, Çınarağacından, suratıma döne döne kendisinisavuruyor. Nazlı gelinler, suratımdan ayaklarımındibine ince sızı içinde döküldükten sonra, çıtırtılarkulaklarıma çalınıyor. Ve yüzümde taze birgülümseme… Bir anda arkamdan, beni itekleyenPoyrazın oğlu beliriveriyor. Çetin, hırçın erkekçocuğum benim… İçime kadar sızıp hasta olmamakiçin, paltomun önünü iliklemeye kalkınca, kollarımgöğsümde kavuşup, başım önüme düşüyor… Tümbirikimlerim, düşüncelerimle kurgularım arasındadans ederken, çetin, hırçın, erkek çocuğundankendimi korumak için başımı göğekaldıramıyorum… Birden bir tünele geliyorumkaranlık ama düşünmeden içeri giriyorum…Poyrazın oğlundan beni korur az ısınırım diyedüşünüyorum… Git git karanlık tünel bitmiyor…Öyle ne kadar zaman geçti bilmiyorum… Bir ışıkbeliriyor… Işığa koşacak mecalim kalmamış,yorgunum bitkinim… En sonunda ışık bana, benışığa kavuşuyorum… Pembe, mor, sarı, beyaz açmışher yer… Ağaçlarıma bahar şenliğinin mutluluğukonmuş, yetmemiş bir de baharın melodisini kendi-mi söylerken buluyorum… Güneşin ilk ışıklarını,tenimde hissetmek için paltomu çıkarıyorum, sonrakollarımı yeniden iki yana açıp, başımı göğekaldırıyorum… Gözlerim güneşin ışığınadayanamayıp kapanıyor ve yine döne döne yürüyo-rum… Çocuksu bir çığlık içimde… Aşikar birtebessüm , dudaklarımın iki kenarında… Sonra gitgide güneş yakıcı, kavurucu benliğini, iliklerimekadar varlığı ile dürtüyor… Kabus gibi bir terleme,her şey yapış yapış, ahhh bir deniz olsa diyorum,buz gibi içine atsam kendimi… Çölde serap görenkadın misali… Ve üstümde ne var ne yok kumsalınüstünde… El ayak çeklince ben buz gibi denizde…Ay eşlik edene kadar denizin tuzu tenimde… Yeniyüzler, yeni eğlenceli tipler, ağlayanlar, buhranlılarama ben hepsini seviyorum… Mutluyum hiçolmadığı kadar… Ama ne kadar sürer bilinmeyecekkadar mutluyum… Bum bum dön dolay aynı yerdedurdum. Yine kendimi, kollarımı açmış, paltomüstümde buluyorum… Paltomu iliklemeden dönüpdururken, nazlı gelinlerin, suratımı yalayıp geçmesi-ni yeniden sevmeye çalışıyorum…Bütün mevsimlerin karmasıyım şu anda…Başladığım yere geri dönüp, durmaktan yorgunbiten bir yılı geride bırakmanın heyecanı içindey-im...
SON SÖZ: Yeni yıl hepinize sağlık, mutluluk, huzurve bol kazanç getirsin. Sevdiklerinizle güzel bir yeniyıl geçirmeniz dileği ile...Sevdiğiniz kadına veya adama sarılarak, öperekhoşgeldin 2012 demeniz umuduyla…
16
PINAR KUMSALPINAR KUMSAL
KARMA
Bakırköy Kadın Meclisi, Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, PKU Aile Derneği ve CarrefourSA işbirliği ile
“SANA DA YASAK MI?” PROJESİ“SANA DA YASAK MI?” PROJESİPKU, Çölyak ve Diyabet Hastası çocuklar içinBakırköy’de 28 resmi ilköğretim okulundaBakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin;Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, PKU AileDerneği işbirliği, İstanbul İl Milli Eğitim
Müdürlüğü ve CarrefourSA’nın katkıları ile“Sana da Yasak mı?” ‘isimli projesi başladı.Türkiye’de her yüz kişiden birinin ÇölyakHastası olması, her yıl 400–500 arası bebeğinPKU Hastası olarak dünyaya gelmesi ve onmilyon diyabet hastası bulunması sebebi ilesöz konusu hastalıklarla ilgili gerçekleştirilecek“Sana da Yasak mı?” projesi basıntoplantısında konuşan Bakırköy Kent Konseyi
Kadın Meclisi BaşkanıYrd. Doç. Dr. Meltemünal Erzen, projeye çokönem verdiklerinibelirterek, projeye
katkıda bulunan tüm kurumlara teşekkür etti.Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi BaşkanıYrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen’inönderliğinde yürütülecek ve 1 sene sürecekolan proje; PKU, Çölyak ve Diyabet Hastasıçocukların okullarda, sosyal yaşamlarındayaşadıkları sıkıntıları hafifletmek vekamuoyunda söz konusu hastalıklarla ilgilifarkındalık yaratmayı hedefliyor.
Güngören Belediyesi ambalaj atıklarını evlerden toplamayabaşlayınca, çöp toplama hizmetlerine ayırdığı maliyetazaldı. Güngören Belediyesi, 2011 yılı içinde 2 milyon 548bin tonun üzerinde ambalaj atığı topladı. Yine ilçenin çeşitlinoktalarına ve okul ile kamu kurumlarına yerleştirilenambalaj kutusu ve kumbaralar geri dönüşümden eldeedildiği için belediyenin kasasından tek kuruş çıkmamışoldu. Belediyeler her yıl evsel atıklarıtoplamak için milyonlarca lirapara harcıyor. Belediyeleringider kalemleri için de enbüyük orana sahip olan temiz-lik ve çöp toplama hizmet-lerinde yeni çözüm çalışmalarıtüm hızıyla devam ediyor.Vatandaştan toplanan vergi-lerin büyük bölümü yine çöptoplama hizmetlerineaktarılıyor. Ambalaj atıklarınıilk önce iş yerlerinden dahasonra ise evlerden toplamayabaşlayan belediyelerin giderkalemlerinde önemli azalmalaroldu. Bu konuda büyük bir başarı gösteren GüngörenBelediyesi, günlük 80 tonun üzerinde ambalaj atığı topluyor.İlk ambalaj atığını 2007 yılında toplamaya başlayanbelediye, 102 bin 668 kilo olan toplama kapasitesini 4yılda, 2 milyon 548 bin 70 kiloya çıkarmayı başardı. Geri dönüşümden elde edilen gelirle okullarda öğrencilereambalaj ve geri dönüşüm konusunda eğitim ve seminerlerdüzenlediklerini dile getiren Güngören Belediye Başkanı Ş.Yücel Karaman, “Ambalaj ve geri dönüşüm konusunda
eğitilen çocuklar ailelerini de bu yönde bilinçlendiriyor. Geridönüşüm hizmetlerinin gelir ve gider noktasında birbirinidengelemesi hem belediye bütçesine hem de ülkeekonomisine büyük katkı sağlıyor. Okullara koyduğumuzkâğıt ve plastik kumbaralar, evlere dağıttığımız ambalajatığı poşetlerin tamamı yine geri dönüşümden elde ediliyor.Yine okullara ve vatandaşlara dağıttığımız ambalaj atığı bil-gilendirme broşürlerini de geri dönüşümden elde ediyoruz.
Bu sayede, belediyemizin çöphizmetlerine ayırdığı giderlerdede önemli bir azalma oldu.Böylece çöpe ayırdığımızbütçenin bir kısmıyla ilçemizedaha çok park ve yeşil alanyapma imkânı buluyoruz” diyekonuştu. Güngören Belediyesi bu yıl,toplandığı ambalaj atıklarıyla50 yetişkin ağacınkesilmesinin önüne geçti. Son4 yılda toplanan ambalajatıklarıyla da Güngörenliler,100’ün üzerinde ağacın orman
olarak kalmasına katkıda bulun-du. Yine belediye yetkilileri son 4 yılda 35 bine yakınöğrenciye ambalaj ve geri dönüşüm konusunda eğitimverdi. Belediyenin topladığı 1 ton camla 100 litre petrol, 1 tonplastikle 1400 Kwh enerji, 1 ton metal ile 1300 kg hammadde elde edilmiş oldu. Belediye ayrıca atık pil vekullanılmamış yağ toplamaya hizmeti de vermeye başladı.Vatandaşlar, ambalaj atıklarının evlerinden alınması içinbelediyenin 0212 634 15 95 nolu telefonu aramaları yeterli.
Geri Dönüşüm Hizmeti, Güngören Belediyesi’nin
ÇÖP HARCAMALARINI AZALTTIÇÖP HARCAMALARINI AZALTTI
DDUUYYUURRUU
BAKIRKÖY BELEDİYESİBAKIRKÖY BELEDİYESİ
MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜMALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ
17
Sayın Malgaz, Bakırköy Belediye Meclisi’nin aralıkayı oturumlarında da görüşüldü. Van Depremi’n-den sonra da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘’Sonuç ne olursa olsun tüm kaçak binalarıyıkacağız.’’ dedi. Sizin de Bakırköy Belediyesiolarak bu yönde çalışmalarınız var. Bakırköy’dekideprem ile ilgili çalışmalar nelerdir?Vatandaş bu konuyla ilgili sürekli bizi arıyor. Haklıolarak tabi ki Bakırköy Belediyesi’ni arayacak. Bizmeclis üyesiyiz, bizi arayacak. Biz konuyla ilgiliyıllardan beri içinde olduğumuz için bilgi sahibiyiz.Çalışmalara da elimizden geldiği kadar fikir katkısıyapıyoruz. Neticede bürokratlarımız da bu planlarıhazırlarken, teklif ederken biz de kendibilgilerimizi buranın demografik yapısını gözönüne alarak katkıda bulunuyoruz. Bakırköy,Yeşilköy ve Florya nispeten biraz daha varlıklıailelerin oturduğu yerler. Bakırköy merkez de,Kartaltepe, Yenimahalle, Osmaniye orta halliailelerin oturduğu yerdir. Hatta ortanınaltında aileler var. Bugün 50 TL aidat parasınıödemekte sıkıntı çeken aileler var. Çünküburalar Gazeteciler Sitesi ve bunun benzerigibi kooperatifler aslında. Ve bunlar çok ucuzparalarla, insanların maaşlarından artankısımlarıyla bu dairelerin sahipleri oldu.Bugün bu insanların ceplerinden 100-150 binTL koyup da dairelerini yenileme şansları yok.Onun için Bakırköy’de yapılacak şey,Büyükşehir Belediyesi’nin Fikirtepe’de yaptığıuygulama. Binaların çoğu sıkıntılı 1960’lı,1970’li yıllardan itibaren Bakırköy’e çokyoğun bir nüfus göçü olmuş ve boş arsalarınçoğuna binalar zamanın imar kanunlarınagöre yapılmış. O zaman en fazla 6 şiddetindedeprem olur diye düşünülüyor, düşey yüklerhesaplanmış, yatay yükler hesaplanmamış. Veburadaki binaların hepsi yatay yüklere karşızayıf. 1999 depreminden yatay yüklere karşışartname geliştirildi. O da Jeofizik MühendisleriOdası’nın yakında büyük bir deprem oluruyarısıyla böyle bir yönetmelik değişikliğine gidil-di. Bunun aslında 1960-1970’li yıllarda yapılmasılazımdı ki, bu kadar bina demeyim mezarlıkdiyeyim binanın olmaması için. Yani devletin kendiyapısal hatalarından kaynaklanan bir şey. Radyatemel 97 şartnamesinden sonra geldi. O da geç.Onun için sınıflandırmak lazım. 90’a kadaryapılmış binalar, 90’dan sonra hazır betonlayapılmış binalar. 97 yılına kadar, 99’dan sonraartık yeni deprem şartnamesine göre yapılmışbinalarda zaten sıkıntı yok. Bu nedenle binalarısınıflayarak, risklerini belirlemek lazım. BakırköyBelediyesi’nin bundan önceki dönemde İstanbulTeknik Üniversitesi ile işbirliğine giderek hemgösel, gerektiği yerde karot ve numune alarakyaptığı bir deprem sınıflaması var. Bütün binalarile ilgili. Bugün tapuya başvurursanız binanızınorta risk grubunda mı yüksek risk grubunda mıolduğu ortaya çıkar. Zaten risksiz bina yok. 90öncesi yapılıp da risk sınıfında olmayan bina yok. Dünya Bankası Kredisi’nden bahsedildi. Boş çıktı,hiçbir şey çıkmadı arkasından. Çünkükullandırılacak kurum merkezi hükümet mi, yerelyönetim mi karar verilemedi. Nasıl oluşturulacak.Bize güvenip de Dünya Bankası bu parayı vermedi.Türkçesi bu. Dediler ki, “bu parayı ya yerel yamerkezi yöneticiler dilediği gibi dağıtır biz güvene-miyoruz”, vermediler. Belki yeterli proje gitmedi.Ama onlara hep güçlendirme projesi şeklindegittiği için. Yani Dünya Bankası’ndan kredi alalım.Mevcudu güçlendirelim. Böyle bir şey yok.Mevcudu yıkıp yeniden yapmak lazım, köktençözmek lazım.
Belki size daha ucuza mal olur.Sıfırdan bina yapmakla, güçlendirerek yapmakarasında dağlar kadar fark var. Güçlendirme çokpahalı. Onun için sıfırdan bina yapmakta faydavar. Çözüm Büyükşehir Belediyesi’nin iki dudağı
arasında. Yerel belediyeler sadece şube belediyesi.Yani plan yapma yetkisi yok, sadece 5000’likplana uygun 1000’lik plan yapar. O da Büyükşehiruygun görürse onaylar. Bu nedenle burada insanhayatı söz konusu. Vatandaşlarımızın hayatı sözkonusu. Hangi partiden olursa olsun bir siyasetçiseçildikten sonra Belediye Başkanı veya BelediyeMeclis Üyesi ise artık o ilçenin ya da o ilin belediyemeclis üyesi veya o ilin ya da ilçenin belediyebaşkanıdır, partinin değil. O nedenle BüyükşehirBelediyesi’nin kendi partisinden olmayanbelediyelere karşı partizanlık yaptığı kanaatindey-im. Bu partizanlık şu şekilde; geçen gün AvcılarBelediye Başkanı Mustafa Değirmenci, bir belgegösterdi. 2006 yılında hazırlanmış belgeyi tele-vizyonda gösterdi. Bakın, biz dedi TOKİ ile veBüyükşehir Belediyesi ile protokol hazırladık.
Depremde binaların yenilenmesi ile ilgili. Benimimzam var. O zamanki TOKİ Başkanı ErdoğanBayraktar’ın imzası var. Ama maalesef BüyükşehirBelediye Başkanı Kadir Topbaş’ın imzası eksik.2006 yılından beri bekliyorum dedi. Orası AK Par-ti’li belediye olsaydı beklemeyecekti. Bugün CHP’libelediye olduğu için bekliyor. Aynı şey Bakırköyiçin de geçerli. En fazla risk altında olan ilçeler,Zeytinburnu, Bakırköy, Kadıköy, Kartal gibi fayhattına çok yakın olan kıyı bölümler. Ve burası danüfus olarak İstanbul’un en yoğun olduğu bölge.Demek ki, Büyükşehir Belediyesi kendilerine oyatmadı diye herhalde bu insanları gözdençıkarmış. Bana göre öyle. Çok acı bir şey ama öyledüşünmek zorunda kalıyoruz.
Selim Bey mali açıdan baktığımız zaman birazönce sizinde söylediğiniz gibi herkesin binayı yıkıpyeniden yapmak ile ilgili mali sıkıntıları var. Şimdidüşünce şu mudur. Kat verelim, müteahhiteverilsin, dolayısıyla o insanların ceplerinden büyükparalar çıkmadan sağlam, depreme dayanıklıbinalar yapılsın. Bu mudur?Bana göre kökten çözüm bu. Bunu ister devleteliyle belirli müteahhitlere verilir, belirlenir, büyükfirmalar belirlenir, siz kendi içinizde seçin derler,ya da belli başlı devletin denetiminde normalçalışan müteahhitler de bunu yapabilir. Çünküartık eskisi gibi değil. Müteahhitlere denetimfirmaları var. Hem belediye denetliyor hemdenetim firması. Zaten müteahhitle berabersorumlu. Bu nedenle eskisi gibi sıkıntılı binalarınyapılacağını düşünmüyorum.
Bu geçerli bir düşünce tarzı ama. Bu durumdayenilemeler münferit binalar olarak değil de adabazında, mahalle bazında olmalı değil mi?Tabi tabii oraya da geleceğim. Bakırköy’ün yük-seklikle ilgili sıkıntısı yok. 75-80 metre civarında.Bizim mania hattı olan yerlerimiz var. 75-80metreye ulaşıncaya kadar biz 10 kat versek 30metre, 20 kat versek 60 metre. Ben kat verilsintaraftarı değilim. Bizden önceki dönemde 2009’a
kadar bir iki sefer iki kat ilave şeklinde teklifgitmiş, çünkü depremden sonra kat arttırılacağınakat azaltılmış. Yani mevcut hale getiriyorsunuz,üstüne bir kat ilave ediyorsunuz. Bana göre köktençözüm gerekli. Şu an yollarımız; Atıyorum 9 metreyolumuz var, 12 metrelik yolumuz var, 7 metrelikbazı dar yollarımız var. Bir kere yollarımızı dahagenişletmeliyiz. Ne yapalım. En dar yolu 12-15metre arasında değiştirmek lazım. Binalarınçoğunun altına otopark yapmalıyız. Otoparkyapılması binayı korur. Statik açıdan otoparkıntamamı perde ile inşa edildiği için binayı koruyanbinanın yan yatmasını bükülmesini, kırılmasınıengelleyen bir yapı. Binalarımızın 1. bodrumkatları genelde iskan ediliyor. Buna da karşıyım.Yani insanlarımızı niye mezara sokalım. Bir katilave edersiniz, zemine çıkartırsınız. Yani insanları
bodrum katta yaşamaya niye mahkum edelim.Sadece 2 tane evrakın imzalanması ile o insan-lar 1 kat üste çıkabiliyorlar. Halka vereceğinizbir şeyi rant gözüyle görmenin manası yok. Ovatandaşın hayatını iyileştirmek, yaşamseviyesini yükseltmek devletin görevi. Otoparkmecburi hale getirelecek. Biz otoparkparalarını ödüyoruz. O otopark paraları daBüyükşehir Belediyesi’ne otopark yapmakamacıyla gidiyor. Ama maalesef otoparkyapılmıyor. Kademeli imar dediğimiz., küçük parsellerdenvazgeçilmesi. Kadıköy’deki örnekteki gibi,Büyükşehir’in yaptığı gibi. Belirli kademelerdebelirli metrekare büyüklüğündeki arsalarabelirli imar verilecek. Ada bazında olduğundaen azından yüzde 50 kadar imar fazlalığıverirse halkın çoğunluğu bunu kabul eder. Veada bazında yapılaşma olur. 15-20 katlı binaolur altına 2 katlı otopark yapılır, yeşil alan bol
bırakılır ve caddeler genişler. Şimdiki bizim imar yönetmeliğimiz hem bizde hemZeytinburnu’nda çok sıkıntılı. Çok eski 1960’lıyıllardan kalma gereksiz bir usul. Niye gereksizolduğunu da söyleyeyim. Binanızı arsanın %25’ineoturuyorsunuz. Aynı binanın birinci katından sonraoturma alanını % 40’a çıkıyor.
Bu tür yapılaşma deprem ülkesinde çok sakıncalıdeğil mi?Evet mantar bina. Ben buna mantar bina diyorum.Yani altı küçük, üstü büyük. Madem yüzde 40’aizin veriyoruz. Yüzde 40’a otursun bina. Geçenmecliste de arkadaşlar; Yüzde 40 teklif ediyor-sunuz. Bu kadar imar yoğunluğunu neyapacaksınız diye söylemişlerdi. Ben orada izahettim. Yüzde 40’ sadece giriş katı çıkarılıyor. Yukarıkatlar zaten yüzde 40. Bakırköy için şu an mevcutimar 2,45 seviyelerinde olması lazım. Emsalevurusak, Yeşilköy’de de 2.20 gibi idi tahmin ediyo-rum. Bir emsal hesabı çıkardık. Yani biz 1000metrekare arsada ne kadar yapılanmışız diyehesap yapıyorum. Kartaltepe, Yenimahalle yüzde25’e tabi ayrık nizamlarda 2,45 civarındaydı.Bitişik nizamlarda sıkıntı var. Mesela Bakırköy’ünbitişik nizamlarında emsal 5’e 6’ya çıkabiliyor. Çokfazla emsal kullanılmış. Orası için ayrı bir şeydüşünmek lazım. Bana göre orada da ada bazındabirleştirip yukarıya vermek yine çözüm olacaktır.Hatta ve hatta benim teklifim Bakırköy’ün trenyolunun altını tamamen turizm imarına açmak.Aynen Taksim Talimhane gibi turizm alanlarınaaçmak o bölgeyi kurtarır diye düşünüyorum.
Söylemlerinizden özetle şunu anlıyoruz. Dikineyapılaşma, ada bazında yapılaşma.
Evet dikine yapılaşma, ada bazında yapılaşma,geniş caddeler, 1 veya 2 kat otopark zorunluluğu,birinci bodrum katlara yerleşimi kaldırmak, çatıaralarını da kaldırmak, çatı aralarındakiyapılaşmayı da direk emsale dahil etmek.
Van Depremi’nden sonra bizi yönetenlerin birinci önceliği DEPREM. Depremin üzerinden aylar geçti alınan somut hiçbirönlem yok. Günler “cek” ve “cak” larla geçiyor. Bakırköy Belediye Meclisi Aralık ayı toplantılarında da depremi konuştu.CHP meclis üyesi Selim Malgaz açıklamalarda bulundu. Bu konuşmaları web sayfalarımızda sesli olarak dinleyebilirsiniz.Bu arada biz de sayın Malgaz’a Bakırköy Belediyesi’nin deprem ile ilgili çalışmalarını ve neler yapacaklarını sorduk.
BAKIRKÖY DEPREME HAZIR MI?
18
BEYOĞLUBEYOĞLU
Beyoğlu demek, İstanbul demekmişeskiden... Beyoğlu artık İstanbuldeğil, İstanbul arka sokaklarakaçıştı.Beyoğlu'na çıkmak, cennetegitmekmiş kimilerine göre. "Heygidi günler..." diye başlayankonuşmaların merkezinde hepBeyoğlu varmış.Beyoğlu artık İstanbul olmasa da,popülaritesini hiç kaybetmedi.İstanbul'un kalbi Beyoğlu’nda atmaya devam ediyoryıllardan beri. Sanat ve kültür merkezi Beyoğlu, geceleringizli yüzü Beyoğlu, tarih kokan dokusuyla büyüleyenBeyoğlu... Beyoğlu... Beyoğlu...İstanbul'un vahşi miktarda nüfusu sırtına alıp, inlemeyebaşlamadan, Bağdat Caddesi’nde tek bir dükkan yokken,Beyoğlu İstanbul'un canı cennetiydi. Bizler eskilerden dinler-iz, çok bilmeyiz o günleri. Babamın 50'li yllarda Anadoluyakasından halasının adresini ikamet göstererek vizeylekarşıya geçtiği, eniştesinin saf ipek kravatını yürütüpBeyoğlu'na çıkarken taktığı, çocukluğumda dinlediğimBeyoğlu hikayelerinden sadece biri...Kadim kent İstanbul'un dikey bir şehir olduğunu söylerMario Levi; katmanlar üzerine kurulan ve her katmanın birduygu bıraktığı... Bu duygu yumağı içinde kaybolur kent.Italo Calvino'nun Görünmez Kentler'de dediği gibi"gerçekten nasıldır, ne içerir ya da ne saklar" bilinmez. Tekbilinen İstanbul'un imgesinin, kentin katmanları arasındansüzülerek herkesin kalemine başka bir biçimde yansıdığıdır.Beyoğlu'nu yazmak; çocukluğumuzun puslu sokakları, kimiiçin bitmemiş bir şarkı, kimi için geçmişin ruhu, kimi içindudakta kalan bir öpüş, yanaktaki bir gülüş... Dedim yabazen çocukluk anısıdır Beyoğlu, belleğimizin en derinköşesinde bekleyen.Beyoğlu, kimileri için ezelden beri meyhane demektir ya;işte yarı salaş, tıkış tıkış, anason ve balık kokusunu içimizeçekip, şarkılar mırıldanıp ezgilere eşlik ederek sokaklardayürüdüğümüz, bazen kahkaha ve bazen de hıçkırık sesleriarasında hiç tanımadığımız insanlarla yanyana masalardaoturup demlendiğimiz, çiçekçisinden sokak çalgıcısına,entelinden bürokratına herkesin iç içe olabildiği,cumbaların üzerinde kararmış kiremit çatıların altındahangi kırık hayatların barındığı belli olmayan, bakımsızsokakların, isli duvarların hepsinin aynı meydana açıldığı,geçmişten günümüze uzanan bir tarihtir Beyoğlu...Beyoğlu'nun eski adı Pera'ymış. Pera Rumca'da "öte" demek.Surlarla çevrili asıl şehrin dışında olduğu için böyleanılmştır. 16. Yüzyılın ilk yarısında, içinde tek tük yapılarınyer aldığı, bağlık bahçelik bir alan olan Beyoğlu, Galata'-dan gelen hristiyanlarla yabancıların, elçilikler dolaylarınaİstiklal Caddesi boyunca yerleşmesiyle Avrupa kentigörünümünde bir yerleşke olarak ortaya çıkmış.Pera deyip de, Atatürk'ün Pera Palas'taki 101 numaralıodasını da es geçmek olmaz. Atatürk'ün cephedönüşlerinde adeta evi gibi kullandığı, ülke için önemlikararlar aldığı ve üst düzey misafirlerini ağırladığı;şimdilerde müzeye dönüşmüş olan Pera Palas'taki odasıburam buram Beyoğlu kokan bir tarih efsanesidir...Rüzgarın rengi, yağmurun sesi, kuşun kanadı, şairin kalemive şiirin gücü... Bu bileşkenin öznelinde Beyoğlupanoraması. Beşbin mumluk ampullerin karanlığındasaatlerdir boşalmış kadehlere tüm umutların doldurulması,yumruklar meze yapılarak (sözüm ona Atatürk yumrukmezesiyle rakı içermiş) mutlu yaşamların şerefinekaldırılması, tahta masalara kazılan sevgililerin isimlerininüzerine şarap dökülüp dudak niyetine öpülüşü, şarabındudaktan daha vefalı sayılması, kadehlerdeki dudakizlerinde aranıp bir türlü bulunamayan sevgililer, şarabıntetramsi serinliğinde üşüyen gönüller, sarhoşluğunyangınında eriyen dudaklar, her zeytin tanesine konulansimsiyah gözler, her göz rengine seçilen şarkılar, her saçteline içilen galonlar dolusu şaraplar, cama vuran yağmurdamlalarının anımsattığı özlemlerin ve susuzluğunhaykırılması...Beyoğlu geceleri ve daha neler neler... Beyoğlu yazmaklabitmez de ben yazmaktan yitip giderim sevgili dostlar...
Hepinize mutlu yıllar, sevgiyle kalın...
Ferhan KILIÇFerhan KILIÇ
AK Parti Bakırköy İlçeBaşkanlığı Danışma Meclisitoplantısı, Yenima-halle Cem KaracaKültürMerkezi’ndegerçekleştirildi.AK Parti İl Yöne-tim Kurulu üyesiBayram Şenocak,AK Parti Bakırköyİlçe Başkanı Mah-mut Gürcan,BakırköyBelediyesi AK Par-tili meclis üyeleriMehmet EminErtekin, AyhanCan, BahçelievlerBelediye Başkan VekiliZeynel Yıldırım ve çok sayıdapartilinin katıldığı danışmameclisi toplantısında, AKParti Bakırköy İlçe BaşkanlığıKadın Kolları ve GençlikKolları’nın çalışmalarıhakkında bilgiler verildi.AK Parti Bakırköy İlçeBaşkanı Mahmut Gürcan’ın
açılış konuşması ile başlayantoplantıda, ilçe kadın kollarıve gençlik kollarının faaliyetraporlarının sunumu dayapıldı. Programda ayrıcaAK Parti İl Başkanlığıtarafından hazırlanan slaytgösterisi de sunuldu.Toplantının açılışkonuşmasını yapan İlçeBaşkanı Mahmut Gürcan,Bakırköy’ün İstanbul’un engeri kalmış ilçelerindenbirisi olduğunu belirterek,
bunun sebebinin CHP’libelediye olduğunu savundu.Gürcan, Bakırköy’deki enbüyük sivil toplum
kuruluşunun AK Partiolduğunu da ifade ederek,“Biz AK Parti olarak 15 binüyesiyle yaklaşık 38 bin 500seçmenin oyunu almış enbüyük sivil toplum örgütüyüz.Ben bu ailenin bir mensubuolmaktan şeref duyuyorum”dedi. “Tek bir yumrukhalinde Bakırköy’de
mührümüzü vurmamızgerekiyor” diyerekkonuşmasını sürdürenGürcan, “Bakırköy’de,Bakırköy Belediyesi’ndenmemnun bir tek kişiyerastlayamazsınız. Sokağaçıktığınızda herkes BakırköyBelediye Başkanı’ndan,ekibinden, CHP’den şikayeteder. Bu döneme kadaroylarını onlara verdiler amabundan sonra bu böyleolmayacak. Çünkü vatandaşoyunu verirken hepkandırıldı. Cumhuriyetikoruma maksadıyla oyunuCHP’ye verdi. Zannettiler ki,
Bakırköy’debelediye AKParti’li oluncalaiklik eldengidecek,Bakırköyİranlaşacak,şeriat gelecekinsanlara hepbunlarıişlediler.Ancak bunlarartık karındoyurmuyor.İnanıyorum
ki, önümüzde-ki dönem Bakırköy için birumuttur, umudun da adı AKParti’dir” diye konuştu. AK Parti Bakırköy İlçeBaşkanı Mahmut Gürcan’ınkonuşmasının ardından ilçekadın kolları ve gençlikkollarının faaliyetraporlarının sunumu yapıldı.
(Yavuz ARPACIK)
AK PARTİ DANIŞMA MECLİSİ TOPLANDIAK PARTİ DANIŞMA MECLİSİ TOPLANDI
Bireysel emeklilik yaptırıpdaha sonra poliçeye son ver-mek isteyen tüketicilerdenSigorta şirketlerince yapılan
ödemenin tamamı üzerindenvergi kesintisi yapılaraksigortalı tüketiciler hakkaybına uğratılmaktadır.Oysa gelirin gerçekliği kuralıgereği, sigorta şirketlerinceyapılan geri ödemelerdevergi kesintisinin yatırılantutarın getirisi (neması)üzerinden yapılması gerek-mektedir. Bu şekilde “kesintimatrahının” hatalı belirlen-mesi nedeniyle vergilemehatası yapılmakta ve tüketi-ciler hak kaybınauğratılmaktadırlar.Bilindiği gibi Ülkemizde,
kamu sosyal güvenlik sistem-ine ek olarak bireylereemeklilik dönemlerinde ekgelir sağlamak üzere birey-
sel emeklilik sistemioluşturulmuş ve4632 sayılı BireyselEmeklilik Tasarrufve Yatırım SistemiKanunu 7.4.2001tarih ve 24366 sayılıResmi Gazetedeyayımlanarakyürürlüğe girmiştir.Sisteme işlerlikkazandırmak vegeniş kitlelereyayılmasınısağlamak için 4697sayılı Bazı Vergi
Kanunlarında DeğişiklikYapılmasına Dair Kanunun1'inci maddesiyle 193 sayılıGelir Vergisi Kanunu’nundeğişik 21'inci maddesindensonra gelmek üzere müker-rer 21'inci madde eklenereksistem dahilinde yapılan birkısım ödemeler istisnakapsamına alınmıştır.Bu kapsamda, Bireyselemeklilik sisteminden çıkmakisteyen bir tüketici, Şirkettarafından anapara ve nemaşeklinde toplam olarak öde-nen tutar üzerinden 193sayılı Gelir VergisiKanununun 94'üncü maddesi
uyarınca yapılan vergitevkifatının, anaparayaisabet eden kısmınınkaldırılması ve ödenenverginin yasal faiziyle birlikteiadesi istemiyle dava açmışve İstanbul 11. VergiMahkemesi’nce verilen09.02.2010 tarihli E:2009/2764, K: 2010/412kararında ve itiraz üzerineİstanbul Bölge İdareMahkemesi’nin “oybirliğiyle”verdiği 26.10.2010 tarihli veE: 2010/7629, K:2010/18465 sayılı karardakesintinin getiri üzerindenyapılması gerektiği açıkçaortaya konulmuştur.İstanbul 3. VergiMahkemesi’nin aynı yöndeki,30.1.2009 tarihli veE:2007/782, K:2009/398sayılı kararı da bu yöndedir.Bu kararın “kanun yararınabozulması” istemiyle açılandavada Danıştay 4. Daireside vermiş olduğu24.01.2011 tarihli E:2009/8882 ve K: 2011/269sayılı kararda; aynıyöndedir.
Kamuoyunasaygıyla duyurulur.
A.Kenan KIRGenel Başkan
BİREYSEL EMEKLİLİK SİGORTASI POLİÇELERİNİN SONLANDIRILMASINDA
TÜKETİCİLERİN YAŞADIĞI “HAKHAK” KAYBI !
19
Aralık ayında Bakırköy Belediye Meclisi’nde;Bakırköy Belediyesi’nin deprem çalışmalarıgündeme geldiğinde meclis üyesi Selim Malgazgeniş açıklamalarda bulundu. Önceki sayfadakihaberimizde Selim Malgaz ile ilgili söyleşimiziokudunuz. Kentsel dönüşüm için ağırlıklı çözümkat yüksekleklerinin arttırılması. Böyle olursa Flo-rya’daki kaçak binalarında yükseklikleriarttırılacak.Özetle Florya’daki kaçak binalar yıkılmayacakDeprem affı ile yasallaştırılacak. Kaçak binalarıyapan müteahhitler, göz yumanlar ödüllendirilmişolacak.
Bu sorumuzu Selim Malgaz’e yönettik.Malgaz “Biz iktidara geldiğimizden bu yanaBakırköy’de kaçak yapılaşmaya asla izin vermedik.Sözünü ettiğiniz binalarındaçoğu bitmişti ve iskanlıydı. Buarada Büyükşehir BelediyeBaşkanı Kadir Topbaş’ın VanDepremi sonrası yaptığıkonuşmalarda imar açısından entemiz yerin Bakırköy olduğunadair söylemleri de var. Ben bukonuda başka birşey söylemekistemiyorum” dedi.
Başbakan, Şehircilik ve ÇevreBakanı Erdoğan Bayraktar,İstanbul Büyükşehir BelediyeBaşkanı Kadir Topbaş’ın söylem-lerinin ne anlama geldiğini vevaadlerini Bakırköy’de uygulayıpuygulayamalacaklarını “birbilene” sorduk.Adını açıklanmasını istemeyen“Bir bilen” sorularımızı yanıtladı.
Öncelikle isminizin bizde saklı kalmasını istemenizianlıyor ve size hak veriyoruz. “Gazeteci haberkaynağını açıklamak zorunda değildir“ yasaldayanağımızı hatırlatarak sorularımızıyanıtlamanızı istiyoruz.
Bize gelen sorularda Florya’da genel anlamda buyapılaşma içine girerse bu deprem affı anlamıtaşımaz mı? Yapanın yanına kar mı kalır?
Kentsel dönüşüm çalışmalarında Florya ve Yeşilköyayrı tutuluyor. Bakırköy’ün diğer mahalleleri ayrı.1999 depreminden sonra 2004 yılına kadar, ikti-dardaki belediye malesef diyorum 1 senelik imarınkapalı olmasından istifade ederek, 180’in üzerinde
binanın tamamı kaçak yapıldı. Yani belediyedenhiç bir izin alınmamış ve ruhsat harçlarıyatırılmamış. Nasıl anlaşmışlarsa, nasıl izinvermişlerse Florya’da projelerini de kendileriuygulayıp kendileri başlamışlar ve binalarıbitirmişler. Yeşilköy’de de böyle yapılmış 4-5 binavar.
Kaçak mı, proje dışı mı? Yani tasdikli projeleri yokmu? Kesinlikle tasdikli projeleri yok.
Kaçak bina yani.Kaçak bina. Hiç ruhsat almamış binalar bunlar.
O zaman bir şey sormak istiyorum. Sayın AteşÜnal Erzen ilk iktidara geldiği dönemdekisöylemlerini hatırtlıyorum. Kaçak binaların hepsini
yıkacağım demişti. Sizin söylediğiniz gibi 180’inüzerinde kaçak bina varken niye yıkılmadı bunlar?Bu binalarn çoğu 2004 yılında bitmişti. Bu aradabu binalar depreme dayanıksız binalar değil. Bubinalar kaçak fakat Sayın Başbakanımızın söylediğitarzda kaçak değil. O kaçak tamamen eski usulde,parası oldukça üstüne kat atılmış. Gecekondudanbozma apartmanlar şeklinde. Buradakiler gerçek-ten çok ciddi şekilde yapılmış, depremşartnamesine uyulmuş. Belediyeye gidip harçödememiş. Projeleri tasdik ettirmemiş binalar.İçine insanlar yerleştirilmiş, iskan edildi. İskanedilmeseydi bunların iskanına zaten izin verilmez-di. Çok acil şekilde iskan ettirilmiş bunlar.
Peki kaçak binalara nasıl iskan veriliyor. 3194sayılı imar yasası çok açık 31, 32, ve 42. Maddelervar.Hepsi uygulanmış, para cezaları uygulanmış,yıkımla ilgili ihale açılmış, kimse ihaleye girmemiş.
Peki para cezaları ödenmiş mi? Yüksek rakamlarçünkü? Hepsi ödenmiş olması lazım. Kimlere ne kadarceza yazılmış, kimler ödemiş, kimler ödememiş.Yetkililerin çıkıp açıklaması gerekir. BüyükşehirBelediye Başkanı ifade ediyor, imar açısından entemiz yer Bakırköy diye.
Yalnız bir şey söyleyeceğim. Ben Sayın KadirTopbaş’ın bu konudaki ifadelerini çok iyi dinledim.Bakırköy’de kaçak bina yok ifadesi var. Peki 150-
160 binadan bahsediyoruz. O dönemde haberleri olmamasımümkün değil. BakırköyBelediyesi’nin gücü onları ozaman yıkmaya yetmiyordu.
Ayrı partilerden olsa bile bellikonularda anlaşabiliyorlar. Amaiş böyle rant paylaşımına geldiğizaman konsensus oluşturuyorlarve yasal olmasa bile işi kılıfınauyduruyorlar.Her şey ortada. Herkesin gözüönünde oluyor. yerelyöneticilerin günahını almakistemiyorum. Günahı onları boy-nuna.
Bunlar kaçaksa bu güne kadarneden yıkılmadı? Güçlerimiyetmedi? Yıkımlar dahayukarılardan engellendi mi?
Herhalde Milli servet olduğu düşünüldü. Amaondan ziyade içinde insanlar var. Buraları tahliyeetmek gerekiyor. Özetle Florya’ya getirilmek iste-nen çok küçük emsalle bir kat veya yarım katartırımla Florya’nın tamamını yenileyebilir. Yaniküçük bir imar artışı ile veya yüzde 40’la sadece 2katla imar artışı sağlanabilir deniliyor.Yani yapanın yanına kar kalacak anlaşılan. Kaçakbinaları yapanlar, servetlerine servet katacak,yasaları uygulamak zorunda olanların gözyumması sonucu yaptıkları yanlarına kar kalacak,yasalara saygılı olanlar hüsrana uğrayacak vebunun adı demokrasi olacak.
Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyoruz.
VAN Depremi’nden sonra Başbakan açıkladı: “Oy hesabı yapmayacağız. Tüm kaçak binaları yıkacağız”
FLORYA’DAKİ KAÇAK BİNALAR YIKILABİLECEK Mİ?Kimse cesaret edip konuşamıyor ama ortada bir gerçek var. 1999 ile 2004 yıllarıarasında Florya’da 180’in üzerinde binanın hiç bir ruhsat almadan kaçak olarak
yapıldığı biliniyor. Binalar, yapan müteahhitler, göz yumanlar ortada.Şimdi Florya’ya da 2 kat daha yükseklik verilmeye mi çalışılıyor?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü, İl MilliEğitim Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü,İstanbul Sanayi Odası, İstanbul Ticaret Odası,Deniz Ticaret Odası, ÇEVKO Vakfı, TEMA Vakfı,Doğal Hayatı Koruma Vakfı, ÇEKÜL Vakfı,İstanbul Çevre Konseyi, AKAD ve Deniz TemizDerneği-TURMEPA temsilcileri “ÇevremizdeYaşam ve Deprem” temalı oturumda, MarmaraBelediyeler Birliği’nin Eminönü’nde bulunanmerkez binasında toplantı gerçekleştirdi.Toplantı kapsamında bina güvenliği, kentseldönüşüm ve deprem konularının okullardaöğretmenler aracılığıyla işlenmesine ve bukonuda çalışma usullerini belirlemek için de birçalışma grubunun oluşturulmasına kararverildi. Toplantıda ayrıca, eğiticilerin eğitimikonusunun önemi de vurgulandı ve öğretmeneğitimlerinin, çevre ve deprem bilincinin
öğrencilerde yerleşmesinde daha sistemli ilerlemesağlayacağı görüşünde uzlaşıldı.
MBB’NİN BİLİMSEL YAYINLARI KAYNAK OLACAK Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü UzmanıSuna Gürler, “Marmara Belediyeler Birliği’ninbilimsel yayınlarından Prof. Dr. MikdatKadıoğlu’nun yazdığı Afet Yönetimi: Bekle-nilmeyeni Beklemek, En Kötüsünü Yönetmek,AKUT-MBB İşbirliğiyle yayınlanan Deprem EğitimiEl Kitabı ve Engelliler İçin Deprem El Kitabıçalışmalarını öğretmen ve öğrencilere yönelikeğitimlerde kaynak olarak kullanılacağız.” dedi.“BELEDİYELERE YATAY YAPILAŞMA ÖNERİYORUZ”Toplantıda, Marmara Belediyeler Birliği’ne,deprem konusundaki bilinçlendirilmeçalışmalarından ötürü teşekkür edilirken, Mar-mara Belediyeler Birliği Çevre Yönetim MerkeziDirektörü Aynur Acar, “Belediyelere dikeyyapılaşmayla ilerlemeyin diyoruz. Yatayyapılaşmayla sağlıklı gelişim öneriyoruz” dedi.
Bakanlıkların ve STK’ların temsilcileri, Marmara Belediyeler Birliği’nin ev sahipliğinde bir araya geldi.Bakanlıkların ve STK’ların temsilcileri, Marmara Belediyeler Birliği’nin ev sahipliğinde bir araya geldi.
“ÇEVREMİZDE YAŞAM VE DEPREM”“ÇEVREMİZDE YAŞAM VE DEPREM”
20
TÜRKİYE, kamukurumlarının lojman,sosyal tesis ve taşıt
sayısı yönünden, dünyarekoruna sahip.Bu rekortmenliğini hiçbirülkeye bırakmadı,bırakmıyor ve bu gidişle debırakmayacak.
LOJMANLARYİNE ARTTI
2011 yılı Haziran ayıitibariyle, lojman sayısı 2010yılının aynı dönemine göreartmaya devam etti.Lojman sayısı bakımındansıralamada; Emniyet GenelMüdürlüğü (46.200), MilliEğitim Bakanlığı (43.785),Milli Savunma Bakanlığı(41.995), Jandarma GenelKomutanlığı (19.693) veSağlık Bakanlığı (20.453) ilk5'i oluşturuyor.Bu aradaCumhurbaşkanlığı'nın 367lojmanı, Başbakanlığın 639lojmanı, 1 sosyal tesisi,TBMM'nin 466 lojmanı ve 10sosyal tesisi bulunuyor.Üniversitelerde ise, AtatürkÜniversitesi'nin 1.038lojmanı, 3 sosyal tesisi,ODTÜ'nün 477 lojmanı ve 6sosyal tesisi, İTÜ'nün 528lojmanı ve 3 sosyal tesisi,Harran Üniversitesi’nin 228
lojmanı ve 2 sosyal tesisi,Gazi Üniversitesi'nin 88lojmanı ve 7 sosyal tesisi,Hitit Üniversitesi'nin desadece 1 lojmanı var.Hacettepe Üniversitesi'nin iselojmanı yok, bir sosyal tesisivar.Düzenleyici ve DenetleyiciKurumlardan, SPK (146 loj-man, 2 sosyal tesis) ve Reka-bet Kurumu'nun (244lojman) dışında; RTÜK, BilgiTeknolojileri ve İletişim Kuru-mu, BDDK, Enerji Piyasası
Düzenleme Kurumu, Kamuİhale Kurumu ve Tütün veAlkol Piyasası DüzenlemeKurumu'na ait lojman vesosyal tesis yok. Ancak üstkurulların büyük kısmıçalışanlarına ve yöneticilere,ciddi tutarda "kira yardımı"ödüyor.Mevcut uygulamada, lojmanolayı, devlette kayırmacılığıve adaletsizliği beraberindegetiriyor. Herkese lojmansağlanamadığı için kamugörevlileri arasında eşitsizlikyaratılmış oluyor.
TAŞIT SAYISI 8-10 KATKamuya ait taşıt sayısı;Japonya'da 10, İngiltere'de12, Almanya'da 11, Fransa'-da ise 9 bin adet. Türkiye'yegelince, kamuya ait tam86.479 taşıt var. Bu iseyukarıda belirtilenülkelerdeki taşıt sayısının 8-10 katı civarında!Zaman zaman "kamuda taşıtsaltanatına son verdik (yada) vereceğiz" denilmesine
rağmen, taşıt sayısında ciddibir azalma göze çarpmıyor.Hatta kiralanan araçlar dagöz önüne alındığında,sürekli artıyor. Olayın,bakım-onarım, yakıt maliyetiboyutunun yanı sıra özelişlerde kullanılma boyutu davar.Kamudaki savurganlık veisrafın göstergelerinden biriolan lojman ve makam aracıolayına, çok özellikli durum-lar ve kurumlar dışında sonverilmesinde yarar var.
ŞÜKRÜ KIZILOTŞÜKRÜ KIZILOT
Kamuda lojmanve taşıt saltanatı
devam ediyor
28.11.2011 Tarihli Hürriyet Gazetesi’ndeki yazı,yazarından izin alınarak gazetemizde yayınlanmaktadır.
Çocuğunuzun “internet bağımlısı” olmaması için
DİKKAT ETMENİZ GEREKENLERDİKKAT ETMENİZ GEREKENLERAmacına uygun kullanıldığında çocuğuneğitimine ve gelişimine yardımcı olaninternet, bazı zamanlarda ise büyük bir riskhaline gelebiliyor. Doktorsitesi.com’un üyeuzmanlarından Uzm. Psikolog EminDönmez, sıklıkla internette vakit geçirençocukların kendilerini sağlıklı bir şekildeifade edemediklerinin, sosyal ortamlardaçabuk sıkıldıklarının ve agresifdavranışlarda bulunduklarının gözlendiğinivurgulayarak neler yapılabileceği hakkındabilgiler verdi.İnternet, doğru kullanılmadığında kimizaman çocuklar için büyük bir risk halinegelebiliyor. Doktorsitesi.com’un üyeuzmanlarından Uzm. Psikolog EminDönmez, bazı anne-babaların, sokağaçıkmasını istemedikleriçocuklarını sosyalilişkiden mahrumbırakarak bilgisa-yara ve yalnızlığaittiğini belirtti.Çocuğa internetkullanımı ile ilgilibilgi verilmediyseçocuğun internetikötüye kullanmaolasılığının yüksekolduğunu vurgu-layan Dönmez,öncelikle çocuklarlainternetin hangiamaçlarlakullanılacağı hakkında konuşulması, o bil-incin verilmesi, bu konuda anne vebabaların çocuklarına iyi birer model olmasıgerektiğini söyledi.Çocuklarının internet kullanımını kontroledemeyeceğini düşünen ailelere ise şuönerilerde bulundu: “Bu konuyu kontroledemeyeceğini düşünen aileler çocuklarıylabazı anlaşmalar yapmalıdır. Örneğin,haftanın veya günün belirli saatlerindebilgisayarın kullanıma açık veya kapalıolması gerekir. Öncelikli olanın, dersleri veokulu olduğu vurgulanmalı ve gerekendestek verilmelidir. Mümkün olduğu kadarbilgisayar ortak kullanım alanındabulunmalıdır. Bilgisayar zorunlu durumlarharici çocuğun odasında olmamalıdır.Sakıncalı sitelere neden girmemesi gerektiğihakkında çocuklara gerçekçibilgilendirmeler yapılmalıdır. Korkutmakiçin veya geçiştirmek için yanlış bilgilervermek sakıncalıdır.”
İnternet bağımlılığının sonuçlarıDoktorsitesi.com’un üye uzmanlarındanUzm. Psikolog Emin Dönmez internetbağımlılığı hakkında şu bilgileri verdi:• “Öncelikle gerçek dünyadan uzaklaşankişi sanal âlemin cazibesine kapılarakgerçek olmayan ilişkiler içine girmeyebaşlar. Bu sanal âlemde geçirilen süreuzadıkça bireyin sosyal ilişkilerindegerilemeler başlayabilir. En önemlisi sıklıklainternet kullanan çocukların, kendilerinisağlıklı bir şekilde ifade edemedikleri vesosyal ortamlarda çabuk sıkıldıkları agresifdavranışlarda bulundukları gözlenmektedir.Özellikle bilgisayar oyunları çocuklarıbağımlı hale getirmektedir.
• İnternetortamından yoksunkaldığı durumlardabir eksiklik duy-gusu, sinirlilik halive saldırgandavranışlar ortayaçıkabilir.• Zaman içerisindeinsanlarla yüz yüzeilişkide bulunmakistemeyebilir bu dasosyalleşmesininazalmasına nedenolur.• Aileyle sorunlar
yaşanmaya başlanır ve derslerdegerilemeler başlayabilir. • Zamanının büyük bölümünü internettegeçirir.• Zor durumda kaldıklarında veya yanlış birşey yaptıklarında yalan söylemelerbaşlayabilir.”
Doktorsitesi.com’un üye uzmanlarındanUzm. Psikolog Emin Dönmez bu konuhakkında yapılabilecekleri şu şekildesıraladı:
• “Çocuklarınızı sanal ortam yerine doğalortama yönlendirin.• Spora, sosyal faaliyetlere yönlendirin.• Ev içinde veya başka alanlardayapacağınız faaliyetlerde veya değişimlerdeçocuğunuzun fikrini alın.• Yeni arkadaşlık kurmasına yardımcı olunve arkadaşlık ilişkilerini destekleyin.• Birçok önlemi almanıza rağmen bu duru-mu engelleyemiyorsanız ve çocuğunuzunokul başarısı ve sosyal yaşamı olumsuz etk-ileniyorsa profesyonel yardım alın.”
Türkiye'de son yıllarda yüksek fiyatlara alınıp satılan taksi plakaları, yatırımcılar için deönemli bir gelir kaynağı oldu. sahibinden.com’da yer alan taksi plakası ilanlarınınortalama fiyatı son bir yıl içinde yüzde 35 artarak 370 bin TL’ye yükseldi.Türkiye’nin en büyük e-ticaret platformu sahibinden.com’un verilerine göre son dönemde
taksi plakası satış ilanlarında vefiyatlarında hızlı bir artışgörülüyor.Sabit kira getirisi olmasınedeniyle yatırımcılar açısındanhem güvenli hem de kazandıranbir yatırım aracı olarak tercihedilen taksi plakasının Türkiyefiyat ortalaması yükselmeyedevam ediyor. sahibinden.com’-da yer alan taksi plakasıilanlarının ortalama fiyatı2010’da 275 bin TL iken yüzde35 artarak 2011’de 370 bin TL’yeyükseldi.
2011’de ilan sayısında bir önceki yıla göre yüzde 1300 artış olan sahibinden.com’da, taksiplakası ilanlarının çoğunluğunun İstanbul ve Antalya’dan verildiği görülüyor.476 adet taksi plakası satış ilanının yer aldığı sitede, 415 adet minibüs hattı, 115 adetotobüs hattı plakası ilanı da bulunuyor.
PLAKA FİYATLARI DUDAK UÇUKLATIYORPLAKA FİYATLARI DUDAK UÇUKLATIYOR
21
BBAAKKIIRRKKÖÖYY DDEEPPRREEMMEE HHAAZZIIRRLLAANNIIYYOORRBakırköy Sivil ToplumKuruluşları Platformu’-nun düzenlediği depremkonulu toplantıda,Bakırköy’ün depremkonusundaki mevcutdurumu ve Bakırköy’deyapılması gerekenlerkonuşuldu.İstanbul Esnaf veSanatkarlar Odası’nınkonferans salonunda
düzenlenen toplantıya,Bakırköy Belediyesi CHP’li meclis üyeleri CavitGaniç, Ferzan Özer, MHP Bakırköy İlçe Başkanı Av.Gürhan Kaya, Saadet Partisi Bakırköy İlçe BaşkanıTalat Tuna ile çeşitli sivil toplum kuruluşlarının
yöneticileri ile OsmaniyeMuhtarı SerdarUzunoğlu ve KartaltepeMuhtarı Yılmaz Ufukkatıldı.Ayrıca Deprem UzmanıProf. Dr. Ahmet Ercan veİstanbul BüyükşehirBelediyesi yetkililerindavet edilmelerinerağmen toplantıyagelmeyerek selamyollamaları salonda
bulunan katılımcılar tarafından büyük tepki çekti.Bu isimlere en sert tepkiyi Bakırköy KaradenizlilerDerneği’ni temsilentoplantıda bulunanİbrahim Dorul gösterdi.Dorul, “Biz buradadepremi, bir bakımaölümü konuşuyoruz.Onlar ise selam gön-deriyor. Onlara da buyakışır” dedi.Dorul ayrıca,Bakırköy’de vatandaşınhakkının gaspedildiğini de ifadeederek, “Bakırköyhükümetten, Büyükşehir’den ve kurumlardan destekalmıyor. Bakırköy’de olacak olaylardan yönetenlersorumludur, yaşayanlar değil. Kimin kimle kavgasıvarsa bizi ilgilendirmiyor. Hakkımız gasp ediliyor.”diye konuştu. Toplantıda konuşan Prof. Dr. MehmetAli Kökpınar, Bakırköy’de olası depremlerde çadırkentlerin kurulması için ayrılan alana AtaköyKonakları’nın yapıldığını belirterek, olası bir
depremde binadan çıkıp gidilebilecek boş alanlarınbulunmadığını belirtti. Kökpınar, Bakırköy’de 500binanın acilen yıkılması gerektiğini söyledi.
BAKIRKÖY’DE SADECE 2500 BİNADEPREME DAYANIKLI
Toplantıda Bakırköy Belediyesi adına konuşanBakırköy Belediyesi CHP’li Meclis üyesi veBakırköy Belediye Meclisi 2. Başkan VekiliCavit Ganiç, Bakırköy’de hemen yıkılmasıgereken 500, 3 bin binanın çok riskli, 5bin binanın ise orta ve az riskli grubundabulunduğunu kaydeden Ganiç, sadece2500 binanın depreme dayanıklı durumdaolduğunu belirtti.İstanbul Büyükşehir Belediye BaşkanıKadir Topbaş’ın Mart 2011’de biraçıklama yaparak, Kadıköy Fikirtepe veBakırköy’ün imarını hemen yenileyeceğizdediğini hatırlatan Ganiç, ancak şu anakadar hiçbir şey yapılmadığını söyledi.Ganiç, “2009 yerel seçimlerinden önceSayın Kadir Topbaş, AK Partili Belediye BaşkanAdayı Oğuz Satıcı ile beraber Bakırköy’ün dört biryanında ‘Bakırköy’e yeni imar’ yazılı dev görsel veyazılı reklamla bir kampanya yürüttüler. Ama seçimbitti ve Bakırköy Belediye Meclisi 4 ayrı karar almışolmasına rağmen Büyükşehir’de bu konuda birçalışma yapılmadı.” dedi.Ganiç’in konuşmasının ardından Bakırköy Belediye-si CHP’li meclis üyesi Ferzan Özer söz aldı. Özer,Van Depremi’nden sonra Büyükşehir’de ilçe
belediye başkanları,deprem komisyonu veimar komisyonu üyelerive grupların seçtiğigrup yöneticileri ilebürokratların katıldığıbir toplantı yapıldığınıbelirterek, “Sayın KadirTopbaş’ın bu konudabir basın açıklaması daoldu. İstanbul’unplanları yenilecek, yeniplan notları gelecek.
Yeni imar gelecek. Vebinaların TOKİ ve KİPTAŞ kanalı ile yenilenmesisağlanacak. Bu konuda o günkü toplantıdan sonra19 kişilik bir komisyon seçildi. Burada 7 tane AKP’libelediye başkanı, 4 tane CHP’li belediye başkanıbiride Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,imar ve deprem komisyonlarının 2 şer üyesi, bir degrup başkanları var. Artık daha hızlı çalışmalarınyapılmasını umuyoruz” dedi.
BBAAKKIIRRKKÖÖYY’’DDEEKKİİ CCAAMMİİ İİMMAAMMLLAARRIINNAA
DEPREM EĞİTİMİDEPREM EĞİTİMİBakırköy’deki camilerde görevyapan imamlara ve cami person-ellerine deprem ve yangın konuluseminer verildi.Bakırköy Müftülüğü tarafındandüzenlenen seminerde, Bakırköyİtfaiye Bölge Amiri AtillahEleşkirtli tarafından verilenseminerde, yangın yerindeyapılması gerekenler, olasıyangın nedenleri ile deprem
sırasında ve sonrasındayapılması gerekenler hakkında cami personellerinin ne yapmasıgerektiği anlatıldı.Seminerde konuşan Bakırköy Müftüsü Zakir Uzun ise, depremve yangın konusunda cami personelinin gerekli bilgileri almasıve bu tür durumlarda bilinçli davranarak olası tehlikeninboyutlarını daha aza indirmelerini sağlamak amacıyla seminerindüzenlendiğini belirtti. Semineri veren Bakırköy İtfaiye Bölge Amiri Atillah Eleşkirtli,her camide mutlaka olası yangınlara karşı yangın tüpü ve diğeralet edevatların bulundurulması gerektiğini söyledi.İstanbul’un deprem bölgesi içinde yer aldığını ve çok sık yangın
durumları ile karşı karşıya kalındığını belirten Eleşkirtli, sadeceBakırköy’de değil tüm İstanbul’daki cami imamları ve person-ellerinin bu eğitimleri mutlaka almaları, olası yangın vedeprem konusunda bilinçli olmaları gerektiğini söyledi.Özellikle cami, okul, hastane gibi kalabalık insan gruplarınınbulunduğu mekanlarda olası bir deprem ve yangın durumundayaşanan şok ve kaos nedeniyle genellikle yanlış müdahaleler
yapıldığını ve bu yanlışmüdahaleler sonucu birçok insanın hayatınıkaybettiğini belirtenEleşkirtli, “İstanbul’da birbüyük deprem beklen-mekte. Hepimiz budepreme karşı hazırlıklıve bilinçli olmalıyız. Bizler,sadece kendi hayatlarımızıdeğil, aynı zamanda bir çokinsanın hayatını düşünmekzorundayız. Onun için camipersonellerinin yangın vedeprem konularında bilinçliolmaları ve olası
durumlarda doğru müdahalelerde bulunarak, can ve mal kaybınıaza indirmeye çalışmalıdır. Camilerimizde yangın tüpleri, eczadolabı, takım çantası gibi gerekli alet ve edevatların mutlakabulundurulması gerekir.” dedi.Yapılan eğitimde, 'yangın çıkış nedenleri, yangının çıkmaması içinyapmamız gerekenler ve alınacak önlemler, yangınlakarşılaşılınca yapılması gerekenler, yangın öncesi ve sonrasıhareket tarzları, deprem nedir, deprem çeşitleri nelerdir, depremöncesi almamız gerekli tedbirler' gibi konularda bilgi verildi.
BU SESE KULAK VERİNBU SESE KULAK VERİNBakırköy Sivil Toplum Platformu’nun düzenlediği “BakırköyDepreme Hazırlanıyor” konulu toplantıda konuşan BakırköyKaradenizliler Derneği kurucularından ve yönetim kurulu üyesiİbrahim Dorul, Bakırköy’de vatandaşlarının hakkının gaspedildiğini ifade ederek, şunları söyledi.
“45 senedir Bakırköy’de yaşıyorum.Bakırköy ile ilgili bize konuşmak içinbir hafta süre verseler yetmez. Amaşunu söyleyeyim. Bakırköy’de büyükbir talihsizlik yaşanıyor. Bakırköyhükümetten destek almıyor,Büyükşehir’den destek almıyor,kurumlardan destek almıyor. Yönetici-lerimizin tamamını iktidar, muhalefetayırmadan söylüyorum. Bu vebalinaltından kalkamazlar. Büyük günahişleniyor. Muhtarlarımız burada büyükbir çaba sarf ediyor, çalışıyor. Buradaiki muhtarımız var, başka muhtarımız
var mı? Yok. Zaten çalışanlar belli.Sakın kimse demesin ki, platformun toplantısında az insan var.Bakırköy’de hiçbir toplantı bu kadar kalabalık olmuyor.Bakırköy’de olacak olaylardan yönetenler sorumludur,yaşayanlar sorumlu değildir. Ben Bakırköy’de yaşayanlarınhaklarının gasp edildiğine inanıyorum. Sizlere bazı konulardagörüşlerimi aktarayım. Bakırköy’de fareler, kediler, köpekleristilası var. Yok diyecek olan birisi varsa gelsin buradansöylesin. Ben bunların resimlerini çektim. Deprem konulutoplantı yapıyoruz. Selam gönderiyorlar. Allah razı olsun selamgönderenlerden ama deprem diyoruz. Ben 45 senedirBakırköy’de yaşıyorum. Aynı zamanda inşaat teknikeriyim.2000 senesinden sonra yapılan binalara eyvallah. Buradasayın meclis üyem inşaat mühendisidir. O çok iyi biliyor. 2000senesinden önce yapılan bütün binaları Allah muhafaza etsin.Ben siyasetten kendimi ayıkladım. 3 tane çocuğum var onlarada kesinlikle bu şartlarda siyaset yapmayın dedim. Siyasetyapanlar herkes kendini biliyor, Allah’ın kulu olanlar bitmeküzere, kulun kulu olanlar almış başını gidiyor. Eğer bu olmazsabiz devamlı kürsülere geliriz. Sürekli bir şekilde konuşuruz. Par-tiler kanunu, seçim kanunu, dar bölge seçim sistemi olmadanlayık olan insanlar göreve gelemezler. Şu anda memleke-timizde demokrasi deniyor. Ben bu sistemin iflas ettiğineinanıyorum. Ve şu anda anayasa yapılıyor. Bu anayasayamutlaka konmalıdır. Ondan sonra layık olan milletvekili olacak,bakan olacak, başbakan olacak, cumhurbaşkanı olacak. Şuandakilerin hiçbiri Ankara’ya bile giremezler. Çünkü onlarınarkasında millet gücü yok. Sadece sistemden yararlanarakmilletvekili, bakan, başbakan seçiliyorlar. Sistem iflas etmiştir.Biz Bakırköy’de hizmet almak istiyoruz. Kimin kimle kavgasıvarsa bizi ilgilendirmiyor. Bakırköylünün hakkı gasp ediliyor.Siyasiler, muhtarlar, basın mensupları biz bu hakkı alacağız.Hepinize saygılar sunuyorum.”
22
ZÜLKANÝ SÝRMEN
YILLAR ÖNCE…Yıllar önce insanların yüzündemutluluk, ceplerinde para,evlerinde huzur vardı. Her gelenyıl gideni aratır derler ya çokdoğru sözmüş. Sıkıntılar üzün-tülerle bir yeni yılı daha geridebırakıyoruz. Her geçen gün acılışehit anneleri, evleri yıkılmışağlamaklı vatandaşlarımız,ekonomik krizden perişan olmuşinsanlarımız, gözümüzün önündenhiç gitmiyor. Hiçbir suçu olmadandüşündükleriyle ceza evlerindetutuklu bulunan arkadaşlarımızonurlarıyla mücadelelerine devamediyorlar. Yeni yıla girerken ekonomik krizinartık su yüzüne çıktığı ekonomistarkadaşlarımız tarafındanvatandaşlarımıza açık açık belir-tiyorlar. Aç tavuk ambar delerderler. Vatandaşlarımızın cebindepara yok, yüzünde gülümsemeyok, evlerinde huzur yok, bir ayboyunca çalıştığını kirasına vefaturalarına ödüyor, aile zor belaayakta duruyor. Gelin görün kibüyüklerimiz ülkenin toz pembeolduğunu söylüyor, ekonomikkrizin ise ülkemizden teğetgeçtiğini söylüyorlar. Bu sözündoğruluğunun yorumunu sizAtaköy okuyucularınabırakıyorum.Yeni yıla girerken bazı sevdiğimizarkadaşlarımızı da kaybettik.Babaali yokuşunu yıllarcaaşındıran sevimli Arap Adnan(Adnan Akgünel) ağabeyimiz artıkaramızda yok. CumhuriyetGazetesi’nde yıllarca beraberçalıştık aynı masada bir çorbayıpaylaştık. Bazen üzüldük bazenberaber güldük. Esprisiz bir hayatdüşünülebilir mi? Her zamanesprili yaklaşımı arkadaşlarınatakılışını hiçbir zamanunutmayacağız. Birilerine kızmışbile olsa hiç belli etmezdi. Yaşamıboyunca gazetecilikten hiç ödünvermeyen, devamlı olarak nitelikli,dürüst, iyi ve ilkeli gazeteciliğisavunur. Yazı işlerine gelenhaberleri redakte edenağabeyimizi saygıyla anıyor,ailesine baş sağlığı ve sabırlardiliyorum.Yazımızın başlığına koyduğumuzbaşlığı yıllar önceyi anımsıyorum,güneşin altındaki buzun üzerineyazılan isimlerin kaybolup gittiğinidüşünüyorum. Her geçen güngideni aratıyor. Yarın ne olurbilemiyoruz.Yeni yılınızı kutlar, mutluluk,sağlık ve başarılar dilerim.
Her şey gönlünüzce olsun…
Sabri Çalışkan Lisesi öğrencilerinin düzenlediği etkinlik ile
MEHMET AKİF ERSOY ANILDIMEHMET AKİF ERSOY ANILDIstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoyölümünün 75. yıldönümündeBakırköy Sabri Çalışkan Lisesiöğrencilerinin düzenlediği bir dizietkinlikle anıldı.Basınköy Milli Eğitim Vakfı (MEV)Okulları Konferans Salonu’ndadüzenlenen etkinliğe Bakırköy İlçeMilli Eğitim Müdürü Vekili KemalÖzsoy, Sabri Çalışkan LisesiMüdürü Kutlu Tekinbaş ile çoksayıda öğrenci ve veli katıldı.Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nınokunması ile başlayan anmaprogramında konuşan İlçe MilliEğitim Müdürü Vekili KemalÖzsoy, Mehmet Akif Ersoy’unTürkiye için çok önemli bir şairolduğunu söylerken, SabriÇalışkan Lisesi öğrencilerini degösterdikleri duyarlılık vehazırladıkları sunumları için
teşekkür etti.Özsoy’un konuşmasının ardındanöğrenciler tarafından “Bu Davet Bizim”dalı dans gösterisi yapıldı. Dansgösterisinin ardından ise Sabri ÇalışkanLisesi öğrencisi Gizem Gümüştarafından kısa bir şiir dinletisigerçekleştirildi.
Proramda ayrıca öğrenciler tarafından Mehmet Akif Ersoy’un hayatından kesitler canlandırıldı. Program sonunda iseSabri Çalışkan Lisesi öğrencilerinden İnsu Yetgin, kara kalem çalışması ile yaptığı Mehmet Akif Ersoy portresiniBakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Vekili Kemal Özsoy’a hediye etti.
Şişli Belediyesi, Dünya KadınaŞiddete Karşı Dayanışma Günü’ndebir yürüyüş düzenledi. Kadına uygulanan şiddet ve sondönemde artan kadın cinayetlerinedikkati çekmek amacıyla düzenlenenyürüyüşte, Şişlilierkekler, ŞişliMeydanı’ndan AtatürkEvi Müzesi’ne kadaryürüdüler. Şişli BelediyeBaşkanı MustafaSarıgül’ün öncülüğündegerçekleşen yürüyüşe,aralarında Oktay Kay-narca, Gani Müjde, AliGündoğdu, SümerEzgü, Süheyl Uygur,Behzat Uygur, EnisFosforoğlu, Murat Sere-
zli, Metin Uca, Mithat Bereket, YalçınÇakır, Ekrem Ataer’in bulunduğu çoksayıda tiyatro sanatçısı da katılarakdestek verdi.Mustafa Sarıgül, 25 Kasım tarihinin“Kadına yönelik şiddete karşı
uluslararası dayanışma günü”olduğunu belirterek, “25 Kasım tarihibir kutlama günü değil, insanlık içinutanılacak bir gündür. Ne yazık kison yıllarda ülkemizde kadına karşışiddetin arttığını görüyorum. Buna ek
olarak yüksek hakimkararlarıyla hukukaçısından da sınıftakalmanın üzüntüsünüyaşıyoruz. Biz, cinsiyet-lerimiz farklı olsa dagözyaşlarımız aynıdiyoruz. Kadına yönelikşiddete karşı dayanışmaiçinde olmak vetoplumsal duyarlılıkyaratmak amacıyla biraraya gelmekten sonderece mutluyum” dedi.
Şişli’li erkekler, kadına şiddete karşı yürüdü:
“CİNSİYETİMİZ FARKLI OLSA DA, GÖZYAŞLARIMIZ AYNI”
27
Son aylarda sayıları her geçen gün artan Rent-aCar firmalarına ait araçlar cadde ve sokaklarıadeta istila etmiş durumda. Gelen şikayetlerüzerine Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yer-vant Özuzun ile görüştük.
Sayın Özuzun, Bakırköy’de gerçiİstanbul’un her yerinde büyük sıkıntı.Bu Rent a Car’ların çoğalması ve uluorta her yere onlarca araçlarını parketmesi, yaya kaldırımlarınakoydukları arabaların üzerine büyükşekilde kendi reklamlarını da koyuy-orlar. Bu konuda şunu sormak istiyo-rum. Bir Rent a Car Firması nasılruhsat alır.?Vatandaş bize ortak kiralama diyerekbaşvuruyor. Biz vatandaşın beyanınagöre gerekli işlemleri yaparak ruhsatveriyoruz. Ruhsat verirken de tabiönyargılı değiliz. O gerçekten otokiralama mı, yoksa korsan taksi miyapacak bunu başta öngöremeyiz. Bizo vatandaşın beyanı üzerine veriy-oruz. Ama gerekli gördüğümüzde,kuşkulandığımızda ya da daha evvelbir başka yerde olup ta korsan taksinedeniyle kapatılmışsa ve bununla ilgili önbilgimizvar ise o vatandaştan da taahhütname alıyoruz.Ben korsan taksi olarak çalışmayacağım, gerçekanlamda oto kiralama işi yapacağım. Eğer onunaksi bir tutanak olursa ruhsatımın iptaline itirazetmeyeceğim şeklinde. Gerçekten çok. Bunların bir kısmıgerçekten oto kiralama. Oto kiralamada bir hayli çoğaldı. Ama oto kiralamaile korsan taksi arasındaki sınır ne? Benbir araba istedim. Peki ben arabanınşoförünü istedim. Taksi ile arasındakifark ne? Vatandaşa hizmet açısındanaralarında fark yok. Korsan taksiye yada oto kiralamaya telefon açıyorsunarabayı kiralıyorsun. Ben arabayışoförü ile de kiralayabilirim.
Kaldı ki, günü birlikte kiralayabiliyor-sunuz. Saatlikte kiralayabiliyorsunuz.Tabi ki ticari yasalara ve eldeki yönet-meliklere göre size müracaat edenlerbelli kriterlere uyuyorsa ruhsat veriyor-
sunuz. Ama peki oto kiralama olayının ayrı biryönü var. Bir tane arabayla bu işi yapamıyor,onlarca arabayla yapabiliyor. Müracaat eden firmasize otopark göstermek zorunda değil mi?Alıyoruz. Bir otoparkla bir sözleşme getirtiyoruz.
Arabalarını nerede bulunduracaksa bizesözleşmelerini getiriyor. O şart, onu istiyoruz.
Özellikle Ataköy’de bir firmanın aynı caddeüzerinde 48 tane arabası tespit edildi. Aynı plakalı.Kontrolü nasıl yapıyorsunuz?
Kontrolü biz yapmıyoruz, polis yapıyor.
Korsan taksiden bahsetmiyorum, oto kiralamafirmalarından bahsediyorum.Onun denetimini polis yapıyor. Bize zaman zaman
gelen tutanaklardan anladığımızkadarıyla yapıyor. Ama o yeterlimidir, değil midir ayrı bir konu.Polisin görev alanında.
Arabaların üzerlerine kendiilanlarını koyuyorlar. Onu denetlemeimkanınız var mı?Olmuyor. O konuda şimdiye kadarbir uygulama bir işlem yok. GelirlerMüdürlüğü ilan reklam açısından birdeğerlendirme yapıyor mu doğrusuo konuda bir şey söyleyemeyeceğim.
Peki bu konuda söylemek istediğinizbir şey var mı? Aslında taksi durakları ile ilgilisöylemek istediğim şeyler var. Bentaksi duraklarının daha fazlaolmasından yanayım. ÖzellikleJaponya’da gördüm. Caddelerinsokak köşelerinde cepleri var. Onun
dışında yolcu alma, yolcu bindirme yeri de yok.Taksi oraya gider orada yolcusunu indirir, oradada eğer bekleyecekse 3-5 dakika bekler amaşehirde boş boş gezmez. Şehir trafiğini doldurmaz.Ben bunun çok yararlı olacağına inanıyorum.Hava alanı taksinin, 1500 küsür taksisi var. Hava
alanından yolcuyu alıyor, geliyor, gerigidiyor. Siz hava alanına gidiyorsunuz,taksiden iniyorsunuz, o taksici oradanyolcu alamıyor. O da tekrar boş olaraktrafiğin içine giriyor. Taksi duraklarınıntaksicilerinin değişken olması gerekir.Yasal olmayan taksi durakları da var.Özgürlük Meydanı’nın köşesinde birtaksi durağı yok. Ama orada bir ihtiyaç.Siz hayır da deseniz, polis engellese deorada devamlı olarak taksi duruyor.Meydandan gelen taksiye binecek, gide-cek bunu engelleyemezsiniz amameşrulaştırmadığınız taktirde de oradatrafik tıkanıklığı oluyor. Orada zamanzaman taksiciler arasında sürtüşmelerolduğunu da görüyoruz.
Cadde ve sokaklar Rent-a Car firmalarına ait araçlarla dolu. Bakırköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun
“POLİS GÖREVİNİ YAPMALI”
Kültür Üniversitesi Endüstri Mühendisliği 1.sınıf mühendislik oryantasyonu dersinekatılan Bakırköy Belediyesi Temizlik İşleriMüdürü Mehmet Sümer Bakırköy’de 2011yılında (aralık hariç) 4 bin 830 ton ambalajatığı toplandığı açıkladı.Ambalaj atıklarının evsel atıklardan ayrıtoplanmasının çevreye ve ekonomiye ciddikatkısının olduğunu öğrencilere anlatanMehmet Sümer, “Bakırköy Belediyesi olarakbiz cam, kağıt/karton, kompozit, metal ve
plastiği evsel atıklardan ayrı topluyoruz.Bakırköylülere açıkladığımız günlerde ve kumbar-alardan topladığımız atıkları ayrıştırarakekonomiye yeniden kazandırıyoruz. 2011 yılında4.830 ton ambalaj atığı topladık. Şunu hiçbirzaman unutmamanızı istiyorum; Bilin ki 1 ton camatık ile 100 litre petrol tasarrufu, 1 metal içecekkutusunun geri dönüşümünden elde edilen enerjiile 100 watt’lık bir ampul 20 saat çalışır, 1 ton atık
karton ile 20 ağacın kesilmesi önlenir. Bununhem ekonomiye hem de çevreye çok büyükkatkısı olmaktadır. Kızılderili Şef Seatle’ındediği gibi son ırmak kuruduğunda,son ağaçkesildiğinde,son balık tutulduğunda,insanoğlu paranın yenmeyecek bir şeyolduğunu anlayacaktır” dedi.Temizlik İşleri Müdürü Sümer ayrıca belediyeolarak bitkisel atık yağları, atık pilleri, plastikkapakları, elektronik atıkları ayrıtopladıklarını da sözlerine ekledi.
BAKIRKÖY’DE BİR YILDA 4830 TON AMBALAJ ATIĞI TOPLANDI
Giden her yeni yıla buruk bir gülümse-meyle güle güle derken, gelen yeni yılısevinç ve umutla karşılarız.Doğumlar… Çalınmadık kapıbırakmayan ölümler… Hepsi hayatadair…Yaşam böylesine kısayken, hiç kimseyaşamdan kopmak istemezken, hayatave çevrenizdekilere ne gibi katkıyaptınız bu yıl? Hiçbir huzurevi ya da hastanede sevgi,şefkat ve ilgi bekleyen bir yaşlının elinituttunuz mu? En yakınınızda bulunanyaşlı akrabalarınızı yokladınız mı?Yoksa bitmeyen işleriniz yüzünden heponları ziyaret etmeyi ertelediniz mi?
“Sakın beni unutma!“ ,“Arada sıradauğrar mısın?”, ”Telefon etmeyiunutma!”…Aslında çok sade ve yalın bir biçimdedile getirilmiş derin duygulardır.Artık rengini hatta canlılığını yitiripkurumuş yapraklar gibi solgun yaşınçok içten duyduğu hisler… Hepsinintek bir ana fikri vardır: unutulmamak,aranmak… Bir ses duymak… Uzaktanda olsa bir ses duymak…Çalmayan telefonlar, çalınmayankapılar, görünmeyen sevgili yüzlerinsanın içine işler. Yaşlanmaya eşlik eden yalnızlık,zamanla yarışırcasına bedeni güçsüzkılmaya başlarken hastalıklar ardıardına gelir. Ve nihayet kimseninyönünü değiştirmeye gücü yetmediği okaçınılmaz yolculuk çıka gelir.Burada önemli olan bu yolculuktakisürecin güzel geçmesi… Çevresindeki büyükleri sevgi, saygı veilgiyle kucaklayanın tüm yaşamıboyunca mutlu olduğuna çok tanıkoldum.Dinlediğimiz bir şarkı, okuduğumuz birkitap ya da izlediğimiz bir tiyatroyapıtının etkisini kim yadsıyabilir ki? Geçtiğimiz günlerde AliPOYRAZOĞLU’nun yazıp yönettiği“Unutma Beni “ adlı yapıtını YunusEmre’de izledim. Alzheimer hastalığınayakalanan matematik profesörününyaşam öyküsünün verdiği mesajın nekadar etkileyici olduğunu, oyunununsonunda birçok izleyicinin ıslakgözünde gördüm.Herkesin gelen yeni yılla birlikteçevresinde ya da uzakta bulunanyakınlarına daha fazla özengöstermeleri dileğiyle yeni yılın sağlık,mutluluk ve başarı getirmesini dilerim. Büyüklerinize sıkı sıkı sarılın, belkigelecek yıl bir kez daha bu fırsatıbulamayabilirsiniz!
28
YASEMİN BAYER
UNUTULMAMAK …
Resimden heykele, müziktenfotoğrafa farklı disiplinlerdeçalışmalar sunan 30 sanatçı, EkoSanat ve Geri Dönüşüme dikkatçekmek için Nakkaş SanatGalerisi’nde sanatseverler ilebuluştu.Dimitris Danis’in Küratörlüğünüüstlendiği “Yeşil İstanbul” etkinliği,zengin içeriğinin yanı sıra Neksavyararına gerçekleştirildi.
Başta zihinsel engelliler olmaküzere diğer engel gruplarındakibireylerin eğitimleri, tedavileri,sosyal hayata uyumları konusundasanatsal etkinliklerin öneminedeğinmek için sanatçılar, NefusNakipoğlu Uygulama Okulu’ndazihinsel engelli çocuklarla buluşarakatölye çalışmaları yaptı.Atölye çalışmalarına katılan 20zihinsel engelli öğrencilere mozaiktaşlar hakkında bilgiler verilerek,taşları kırarak ve boyayarakresimler yaptılar. Zihinselengellilerin yaptığı resimler NakkaşSanat Galerisi’nde sergilendi.
ZİHİNSEL ENGELLİ ÖĞRENCİLERDEN MOZAİK RESİMLER
Uğur Sabır (33, Güven-lik Görevlisi): 2012yılının hayırlara vesileolmasını diliyorum.Öncelikle tüm ailembaşta olmak üzereherkese sağlık, mutlu-luk, huzur dolu bir yıltemenni ediyorum.Güvenlik görevlisiolarak ise yaşamkoşullarımızıniyileştirilmesini,ekonomikşartlarımızıniyileştirilmesini istiyo-rum. Bir de insanlarımızdanişimizi yaparken bize zorluk çıkarmamalarınıdiliyorum. Ayrıca iki tane çocuğum var. Onların daokul yaşantılarında başarılı olmalarını, gelecekyıllarda güzel günler geçirmelerini diliyorum.Ülkemiz açısından ise terör olaylarının son bulduğubir yıl temenni ediyorum.
Zafer Aydemir (13,Öğrenci): Yeni yılda mut-luluk diliyorum. Ailemle,arkadaşlarımla güzelgünler geçirmeyi istiyo-rum. Okulumda başarılıolmayı, gireceğim SBSsınavında güzel sonuçalarak hem kendimi,hem de ailemi mutluetmeyi çok istiyorum.Ayrıca dedem derahatsız. Onunda biran önce iyileşmesiniistiyorum.
Cuma Eş (63,Emekli): Yeniyılın tümTürkiye’yesağlık, huzurgetirmesinidiliyorum.Emeklilerolarak zordurumdayız.Emeklilerinşartlarınıniyileştirilmesiniistiyorum.Yaşamkoşullarımız çokzor. Emekli maaşımız yetmiyor. Aysonunu getiremiyoruz. Seçimden önceİntibak Yasası öne sürülerek emeklileryine kandırıldı. Hala ortada bir şey yok.Ayrıca Türkiye içinde güzel günlerinolmasını diliyorum. Ekonomik krizlerinyaşanmadığı, terör saldırılarının sonbulduğu bir yıl olsun.
Nermin Çelik(Öğretmen):2012 yılınıninsanların sıcacıkilişkiler kurduğu,birbirine güvenduyduğuteknolojiyiyaşamımızdanuzaklaştırmadan,geleneklerimiziyaşatabildiğimiz,haksızlığı,hırsızlığı, düzenbozukluğunu
ortadankaldırabildiğimiz tüm insanlara ırkkavramı gözetmeksizin kardeşlikbağlarımızı güçlendirebildiğimiz, Atatürkilke ve inkılaplarının ışık tuttuğu bir yılolmasını diliyorum. Tüm insanlarımızasağlık, mutluluk, esenlikler diliyorum. Mehmet Gülsar (58,
Taksici): Her yılbaşındaolduğu gibi bu yeni yılıdadireksiyon başındageçireceğim. Yılbaşıbizim için insanlarınaileleri ile yakınları,akrabaları, dostları ileeğlenceli bir akşamgeçirmeleri ve bizimdetaksiciler olarak onlarıeğlence için bir yerdendiğer bir yeregötürdüğümüz gündemek. Taksiciler zordurumda. Yeni yılda enbüyük beklentimiz işlerimizin açılması,koşullarımızın düzeltilmesi. Ailemiz, çocuklarımız veyakınlarımızla birlikte mutlu, huzurlu günler geçirmek.Ülkemiz içinde krizlerin yaşanmadığı, barış dolu bir yılolmasını temenni ediyorum.
Necati Madenoğlu (38, Aşçı):Her yeni yılda milli piyangobileti alarak hayallerkurarım. Ama bu seneyekadar amortiden öteyegidemedik. İnşallah bu yılşeytanın bacağını kırarım.Kurduğum hayallerin, yeniyıldan beklentileriminbüyük çoğunluğuortaokula giden oğlumiçin. Kendim için pekfazla beklentim yok.Bütün beklentimoğlumun okuması, iyi
yerlere gelmesi.
Ali Erol (41 Kestaneci):Yeni yılın ülkemiz içinhayırlara vesile olmasınıdiliyorum. Yeni yıllabirlikte hayatşartlarımızın iyileşmesini,işlerimizin artmasınıdiliyorum. Her ne kadarekonomik kriz yokdenilse de esnaf olarakkrizdeyiz. İşlerimiz yokdenecek kadar az. Yeniyılda işlerimizinartmasını istiyorum.Ailemle birlikte mutlu,sağlıklı ve huzurlu bir yılgeçirmeyi diliyorum. İki tane çocuğum var. Enbüyük beklentilerim tabi ki onlar için. Küçük çocuğumüniversiteye hazırlanıyor. Onun üniversite sınavındabaşarılı olmasını ve üniversiteyi kazanmasını diliyo-rum. En büyük beklentim bu.
29
Yeni Bir Yıl...Yeni Bir Yıl...Yeni Beklentiler, Yeni Başlangıçlar...Yeni Beklentiler, Yeni Başlangıçlar...
İnsanlar zaman zaman yeni kararlar almak ya daaldıkları yeni kararları uygulamaya koymak içinbelli tarihlere ihtiyaç duyarlar. Örneğin diyetebaşlayacak birinin, genelde pazartesi gününübeklemesi gibi... Yılbaşı da hayata karşıbeklentilerimizi, yaşam doyumumuzu yenidendeğerlendirmek, hayata karşı bakış açımızıyeniden gözden geçirmek için iyi bir fırsat... Yeniyılla birlikte insanlar hayata yeni bir başlangıçyapmak isterler. Yeni umutlar, yeni beklentiler,yeni hedefler belirlemeye başlarlar.
Genellikle her yeni yılı “Hoş geldin” diyerekkarşılar insanlar. Ama gerçekten hoş gelipgelmediğini de üç yüz atmış beş günlük bir zamandiliminde, günler, haftalar ve aylar birbirinikovalarken fark eder insanlar. İster hoş gelsinister gelmesin, ister iyi geçsin ister geçmesin bubir yıllık süre zarfı, hiç fark etmez insanlar için.Çünkü hiçbir zaman umutlarını kaybetmezler.Geçen yıllar, beklentilerine cevap olmasa daumutlarını hep yeni bir yıla saklarlar. Tıpkı heryılın, aralık ayının son günlerinde yaptıkları gibi.
Peki, ama çok şey mi istiyor bu insanlar yeniyıldan? Zor şeyler mi istiyorlar veya imkansız olanşeyleri mi istiyorlar? Bakırköy halkına sorduk.Gezdik dolaştık baktık ki zengin fakir, genç yaşlıherkes yeni yılda hep aynı beklentiler içinde. Sim-itçi de, eczacı da öğrenci de, anne de, emekli de,çalışan da... Önce sağlık dilediler sonra huzur.Ülkemiz için de terörün olmadığı; birlik beraberlikiçinde bir yaşam.Ve son olarak da rahat yaşam sürdürebilmek içinbol kazanç, para para para...
Mehmet Kaplan (37,Pazarcı esnafı): Hayatşartları maalesef çok zor.Yeni yılı aslında iyi bek-lentiler içerisinde olmak,umutlu olmak gerekiyor,ama hayat şartları zorolduğu için yeni yıllaraumutlu giremiyoruz. Yeniyıldan beklentilerimizrahat yaşamak. Hayatkoşullarımızın düzelmesi-ni ve düzeltilmesini istiy-oruz.
Münevver Başar (51, Eczacı):Yeni yıl; yeni umutlar, yenibeklentiler demek. Gelecekyılda güzel şeylerin olmasınıbekliyorum. Bizimmesleğimiz zor günlergeçiriyor. 3100 kalem ilacınfiyatları düşürüldü. SağlıkBakanlığı’nın eczacıları dadüşünerek karar vermesinidiliyorum. Bazı ilaçlarınkamu kurum fiyatları düz-elecek. 2012’de hasta ilebizleri daha zor günlerbekliyor. Çünkü ailehekimlerine 3 TL muayene
ücreti çıkacak ve 3 kalemdensonraki her kalem için vatandaştan 1 TL ilaç bedelialınacak ve bunu da eczacılar olarak biz tahsil edeceğiz.Bakanlık bizi tahsildar olarak kullanarak halktan paratoplamış olacak. 2012’de sağlık açısından hemvatandaşlar hemde eczacılar için zor günler geçireceğiz.
NurettinKaradaş(47, Sim-itçi): Yeniyıl bizimiçin yeniumutlardemek.Her esnafgibiişlerimizinyeni yıldadaha da
artmasınıistiyorum. Tüm yakınlarımın arkadaşlarımıngüzel bir yıl geçirmesini diliyorum. Ülkemiz içinbarış dolu, terör olaylarının olmadığı bir yıltemenni ediyorum. Kendim için ise, ailemle bir-likte mutlu bir yıl geçirmeyi temenni ediyorum.2012’nin çocuklarımın her istediğiniyapabildiğim, onların mutlu olmalarınısağlayabileceğim bir yıl olmasını istiyorum.
( Arzu BERATOĞLU - ( Arzu BERATOĞLU - Yavuz ARPACIK )Yavuz ARPACIK )
30
İnsan arzusunun ayırt edici niteliği ve sağlıklı aşkyaşantısı:Aşkı ve aşk patolojilerini inceleyebilmek için ilkyapılması gereken, "insan arzusunun niteliğininasıl kavradığımızı ortaya koyabilmektir. Örneğinbugün çoğumuzun bakışına göre, insanarzusunun, diğer canlıların arzulamalarından hiçde belirgin bir farkı bulunmamaktadır;gereksinim, istek ve arzukavramlarının hepsi, hemenhemen aynı anlama sahiptir veinsan bedenindeki organik birişlevin zorlamasıyla ilgilidirler. Bizise, insan arzusunun niteliği soru-nunun çözümünde Hegel'in "efen-di-köle diyalektiğindeki bakışınınoldukça yarayışlı olduğunudüşünüyoruz. Hegel'e göre; İnsan isteği ya dadaha iyi bir deyişle, bir bireyiözgür ve bireyselliğinin,özgürlüğünün, tarihinin ve sonuçolarak da tarihselliğinin bilincindekılan anthropogene (insankılan) istek, hayvanınduyduğu istekten (doğal,yalnızca yaşayan ve hayatıhakkında yalnızca bir duyguya sahip olan varlığınisteğinden) gerçek 'pozitif', veri olan bir nesneyedeğil de, başka bir isteğe yönelmesiyle ayrılır. Böylece örneğin erkek ve kadın ilişkisinde istek,eğer biri diğerinin bedenini değil de, isteğiniisterse; eğer o istek olarak isteği 'elde etmek','kendinin kılmak' isterse, yani istenmek ya da'sevilmek' yahut insan olması bakımından değerliolarak, insan bireyi gerçekliğinde 'kabul edilmek'isterse, bu insani bir istektir."Başka bir deyişle, antropogene (insan kılan) özbilinci ve insani gerçekliği doğuran isteklerintümü, sonuç olarak 'kabul edilme' isteğinin birsonucudur. İnsan bir başka insana kendiniempoze etmeyi ona kendini kabul ettirmeyiistediği ölçüde insandır... Başlangıçta, henüzdiğeri tarafından kabul edilmediği sürece, onuneyleminin hedefi bu diğeridir ve onun insanolarak değeri ve gerçekliği bu diğeri tarafındankabul edilmesine bağlıdır; hayatın anlamı budiğerinde yoğunlaşır." (Kojeve 1988)Hegel'in köle-efendi diyalektiğindeki bu bakışı,psikiyatri dünyasında ilk yankısını, Fransızpsikanalist Lacan'ın çalışmasında bulmaktadır.Lacan, Hegel'in tezinden insan isteğinin diğercanlıların isteklerinden farklı olarak, fizikselgereksinimlerin karşılanmasının yanı sıra, bir desevgi ve tanınma isteğini de kapsadığı ve sorununancak özneler arası (intersubjective) bir bağlamdaele alınabileceği sonucunu çıkartır. Lacan, bunedenle istek (demand) ile arzu (desire) arasındabir ayrım yapar: İstek, bedenin gereksinim-lerinden kaynaklanır ve daima kendine özgü birbiyolojik öge taşır ama arzu asla istek ile aynı şeydeğildir; arzu, her zaman isteğin hem ötesindedirhem de ondan önce vardır. Arzu, isteğin ötesindevarolur demek, arzunun isteği aştığı yani sonsuzolduğu anlamına gelir; çünkü arzuyu doyurmakolanaksızdır. Arzu, her zaman söylenemez olanıimlediğinden hiçbir zaman doyurulamaz. Enözgeci olanları da dâhil olmak üzere bütün insaneylemleri, "başkası"nı tanımak yoluyla ortayaçıkar. Bu nedenle her kendini tanıma arzusu,aslında, bir biçimde "başkası" nı tanımaarzusudur. Arzu, arzu için arzulamak, yani"başkası" nın arzusunu arzulamaktır. Lacan içininsan, gereksinim, istek ve arzu arasındadır;bunların nerde başlayıp nerde bittikleri bir türlübilinemez. Örneğin ağlayan çocuğa, annesi birparça çikolata verdiğinde, çocuk, hiçbir zamanannenin bu eyleminin kendi gereksinimleriningiderilmesi için mi yoksa bir sevgi gösterisi olarakmı gerçekleştirildiğini bilemeyecektir. Zaten birbakıma arzunun gelişmesinin temeli de isteğinyarattığı bu düş kırıklığıdır (Lacan, 1981; Madun1995).Arzuya Hegelci bakış, daha sonra nesne ilişkilerive kendilik psikolojisi kuramlarında, belirginbiçimde ortaya çıkmıştır. İnsan ilişkisine, insanvaroluşuna yapılan basit eklemeler değil, bizzatvaroluşun kendisi olarak bakan bu kuramlarsayesinde, insan psikiyatrideki bilimselyalnızlığından kurtulma şansına kavuşmuştur
(Cashdan 1988). Yine bu kuramlar sayesinde, aşkgibi arzulamanın katışıksız biçimde kendinigösterdiği insan ilişkisi formlarını ayrıntılarıyla elealıp inceleme fırsatı doğmuş oldu.Bu kuramlara göre baktığımızda, en özet şekliyle,aşkın insanın ilişki içindeki varoluşunun yüksekbir olasılığı olduğunu görebilir; "sağlıklı aşk
yaşantısı" nı ise, aşkın evrenselfenomenolojisinin olgun bir kendilik(self)'teki icrası olaraktanımlayabiliriz. Olgun kendilik, aşkyaşantısını olgun savunmadüzenekleri içinde yaşar; aşkı vesevgiliyi kendisine sunulan varolma fırsatından dolayı yüceltmeyi(sublimation); kendisini yeterinceonlara adamayı (alturism) bilir. Aşkıve sevgiliyi üstün tutar amamutlaklaştırmaz; iyilik vaadineuygun biçimde eğlenmeye, kendisi-ni ve sevgilisini eğlendirmeye(humor) çalışır. Yaşamın gerçekler-ine gözlerini kapamaz; kendi
sınırlarının farkındadır;isteklerinin radikal birsavunucusudur amadurulması gereken yerde
durur, diretmez (supression). İlişkinin gerçekliğiiçinde sağlıklı iletişimin yollarını arar; "öteki"ninhaklarını ihlal etmemek için gerekli özeni gösterir.Cinselliği dışlamaz, Eros ve Agape' yi birbirininkarşısına dikmez. Aşkına bir karşılığı talep ederama zorlamaz, sevileni özgür bırakır,manipülasyondan medet ummaz. Bunlar dışındakalan aşk yaşantıları ise, bizim "karşılıksız aşksendromu" adını vereceğimiz spektrumun içinedüşer.
Karşılıksız aşk sendromu spektrumu:Karşılıksız aşk sendromu spektrumu için önerilenyeni modelin üzerine inşa olduğu temel özellikler,iki karakteristiğe dayanmaktadır. Birincisi, yenimodel, insanı tek başına, kapalı Newtoniyen birsistem olarak algılamaz; diğer insanlarla"ilişki"leri ve "diyalog" içinde kavramaya çalışır; buyüzden niceliksel ve betimsel farklılıkların yanısıra, niteliksel ve dinamik farklılıkları öne çıkarır;yalnızca aşk patolojisi yaşayan kişinin değil,ilişkinin karşı-kişisinin tutum ve davranışlarını dagöz önünde bulundurmayı önerir. "Karşılıksız aşksendromu spektrumu" nun anlaşılabilmesi için,özellikle savunma düzeneği olarak yansıtmalıözdeşimin (projective identification) kullanıldığıdurumlarda, arzunun yöneldiği gerçek ya daimgesel aşk nesnesinin özelliklerinin de ayrıcaincelenmesi gerekmektedir.Modelin ikinci karakteristiği ise, insan arzusununayırt edici niteliğinin "başkasının arzusunuarzulamak" olduğu noktasından hareketedilmesidir. Tanımladığımız spektrumun"karşılıksız aşk sendromu" adıyla anılmasınınnedeni de budur. Arzusu aşk ilişkilerinde (gerçekya da imgesel) karşılığını bulamadığında kişi,eğer "sağlıklı aşk yaşantısı" için uygun bir kendilikgelişimine sahip değilse, bu sendrom spektrumuiçerisinde yer alan davranışlar sergilenmektedir.Sergilenen davranışlardaki psikopatolojininşiddeti ise, kullanılan savunma düzeneklerinegöre değişmektedir.Buna göre, "karşılıksız aşk sendromuspektrumu"nun bir ucunda gerçek ya da imgeseldüzeyde sevdiğini düşündüğü kimsenin arzusunuistediği düzeyde elde edemeyenlerin gösterdiği,çoğunlukla mazohistik nitelik de olan ve normalsınırlar içinde değerlendirebilecek tepkiler, diğerucunda ise, günümüz psikiyatrisinde "Erotomani","De Clerambault Sendromu" gibi adlar alan tekli-sanrısal (monodelusional) bozukluk yeralmaktadır. Sendromun ortasında, normale yakınolan kısmında, son zamanlarda, üzerinde biranlaşmaya varılamamasına rağmen "karasevda"(infatuation) (12), "obsesif aşk", "fanatik aşk"(Zona ve ark 1993; Meloy ve Gothard 1995)başlığı altında sınıflandırılmaya çalışılan bozuklukile "De Clerambault Sendromu"na yakın olankısmında "borderline erotomani" adıyla anılan,"sanrısal olmayan (nondelusional) erotomani"veya "çılgınca bağlanma bozukluğu" (violentattachment bozukluğu) gibi adlar da alan (Meloy1989) sanrının olmaması ve şiddet gösterileriylekarakterize bozukluk bulunmaktadır.
Esra ERDOĞANEsra ERDOĞAN
EROTOMANİ
Bir kasabada her gün hava kararınca, insanlarmaymuncuklarını ve fenerlerini yanlarına alır,komşularının evlerini soymaya giderlermiş.Fakat, gün doğarken geri döndükleri herseferinde kendi evlerini de soyulmuş durumdabulurlarmış. Ama ülkede kimse kaybetmezmiş,çünkü herkes birbirinden çalarmış.Bir gün, nasıl olmuşsa, dürüst bir adam ortayaçıkmış. Geceleri, diğerleri gibi çantasını fenerinialıp hırsızlığa çıkmaktansa, evinde kalıp çalışmayıtercih edermiş bu adam. Hırsızlar da onun evininönüne geldiklerinde içeride ışık yandığını görüncedöner giderlermiş. Fakat bu durum böyle bir süredevam edince, ahali ona kızmaya başlamış:"Çalmadan yaşamak senin tercihin, amabaşkalarını engellemeye hakkın yok" demişler.Bunun üzerine dürüst adam, geceleri ışığınısöndürüp dışarı çıkmaya başlamış. Her gece,hırsızlık yapmadan orada burada dolaşır durur,sonunda yatmaya evine dönermiş. Fakat herdöndüğünde evini soyulmuş bulurmuş. Sonuçtabir haftadan daha az bir sürede, yiyecek içecekhiç bir şeyi kalmamış ve memleketini terketmekzorunda kalmış. Kasabada hırsızlıkta ustalaşıpgiderek zenginleşenler kendileri için soygun yap-mak üzere maaşlı hırsızlar tutmaya başlamışlar.Zamanla, zengin fakir ayrımı çoğalmış. Zenginlermallarını korumak için bekçiler tutmuşlar, hapis-haneler kurmuşlar. Kendi mallarının çalınmasınıda yasa dışı ilan etmişler! Ancak yoksullarınmallarını çalmak hala serbestmiş!Bir süre geçtikten sonra, artık kimse soymaktan vesoyulmaktan söz etmez olmuş. Çünkü, yoksullarınçoğu ya açlıktan ölmüş ya da oraları terketipgitmişler. Zenginler ve maaşlı soyguncular iseortada soyacakları kimse kalmadığındanservetlerini yavaş yavaş yitirmeye başlamışlar.Sonunda zenginler eski düzeni yeniden sağlamakiçin oraları ilk terkeden dürüst adamı başagetirmeye karar vermişler. Sora sora neredeyaşadığını öğrenmişler. Evine gittiklerinde kapıdayazılı bir kağıt görmüşler. Kağıtta şunlaryazıyormuş: "Bir insan sadece dürüst olduğu için aranıyorsa,her şey için çok geç olmuş demektir..."Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır.Ama uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa neyapsanız nafile, uyandıramazsınız.
Indra Ghandi
BİR İNSANBİR İNSANSADECE DÜRÜST OLDUĞU İÇİNSADECE DÜRÜST OLDUĞU İÇİNARANIYORSA...ARANIYORSA...
Roma'da dünyaca ünlü San Pietro Kilisesi'ndebüyük bir pazar ayini... Görkemli bir dinsel tören.Papa bile katılıyor. Koskoca meydan mahşer yerigibi... Kilisenin içi de dışı da tıklım tıklım... Buarada kilise kapısında iki adam özellikle dikkatiçekiyor... İkisinin de boynunda kocaman birerlevha asılı... Birinde "Ben koyu bir Hristiyanım,Lütfen bana yardım ediniz " yazılı. Ötekinde isesadece " Ben koyu bir Yahudiyim " yazıyor. Tabii kikiliseden çıkanlar Hıristiyan olduğunu ifade edenadama yanaşıyorlar ve ellerini ceplerine atıpcömertçe bir şeyler veriyorlar. Yahudi olduğunuifade eden adamda ise siftah yok. Bu aradakiliseden çıkan iyi niyetli biri "Yahudiyim" yazısıtaşıyana sokuluyor. "Bana bakkardeş " diyor, "..dürüstlük iyi bir şey , amabinlerce Hıristiyan kiliseden çıkarken, seninYahudiolduğunu böyle aleni olarak ifade etmen kanımcahiç de akıllıca bir hareket değil. Bak kimse sanapara da vermiyor zaten. Bence çıkar o yazıyı boy-nundan sen de şu Hıristiyan gibi..." deyince, Boy-nunda "Yahudiyim " yazılı adam "Hıristiyanım "yazılı olana donup sesleniyor :- Heey !. Salamon !. Herife bak be ! Gelmiş bizeticaret öğretiyor...
YAHUDİ VE TİCARETYAHUDİ VE TİCARET
KısSadaN HİSsEKısSadaN HİSsE
31
Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği(MMMB) Bakırköy Şubesi, yeni dernekbinasının açılışını gerçekleştirdi.Bakırköy Cevizlik Mahallesi Mor Süm-bül Sokak’ta bulunan derneğinaçılışına, İstanbul Mali MüşavirlerMuhasebeciler Odası (İSMMMO)Başkanı İhsan Yahya Arıkan, Türkiye MaliMüşavirler Muhasebeciler Odası BaşkanYardımcısı İlker Sönmez, Mali MüşavirlerMuhasebeciler Birliği Bakırköy Şube Başkanıİrfan Demirci ile çok sayıda dernek üyesi veBakırköy Belediye Meclis üyesi Ali Kenan Kır katıldı.Dernek kapısına asılan açılış kurdelesinin İstanbul Oda Başkanıİhsan Yahya Arıkan, TURMOB Başkan Yardımcısı İlker Sönmez ve BakırköyŞube Başkanı İrfan Demirci tarafından kesilmesi ile başlayan törende konuşan
TURMOB Başkan Yardımcısı İlkerSönmez, Bakırköy’deki derneğin yeniyerini çok beğendiğini söyledi.İstanbul Oda Başkanı İhsan YahyaArıkan ise, derneğin merkezi birbölgede olmasının hem üyeler hemde
dernek yönetimi açısından avantajolduğunu söyledi.
Bakırköy Şube Başkanı İrfan Demirci de,dernek olarak amaçlarının bölgedeki tüm
mali müşavirlerin ve muhasebecilerinbirbirlerini tanıması ve dayanışma içinde
olmalarını sağlamak olduğunu söyledi. Demirci, yenidernek merkezinin Bakırköy’deki tüm mali müşavir ve muhase-
becilerin birbirleriyle buluşabileceği bir noktada olduğunu kaydetti. (Yavuz ARPACIK)
MALİ MÜŞAVİRLER MUHASEBECİLER BİRLİĞİ BAKIRKÖY ŞUBESİMALİ MÜŞAVİRLER MUHASEBECİLER BİRLİĞİ BAKIRKÖY ŞUBESİ
YENİ YERİNDEYENİ YERİNDE
Belediye Meclis Üyeleri Derneği’nin (BEMED) 9. Olağan Genel Kurulun’dayapılan seçim sonucu Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Fuat Yılmaz yenidenseçildi.
Bakırköy İşadamları Derneği Lokali’nde yapılan olağan genel kurulu sonu-cunda BEMED’in yönetim, denetim ve disiplin kurulları şu isimlerden oluştu:
Asil Yönetim Kurulu Üyeleri: Fuat Yılmaz, Kadir Aksu, Saim Zeylan, HikmetSırma, Sabahattin Sarıalioğlu, Burhan Okuyucu, Muhammed Aydın.
Yedek Yönetim Kurulu Üyeleri: Erdal Kaya, Cemal Türkoğlu, Özcan Düzalan,Mehmet Makas, Mine Ayşe Allı. Asil Denetim Kurulu Üyeleri: Recai Delibaşoğlu, Salim Yılmaz, Savaş Katıtaş. Yedek Denetim Kurulu Üyeleri: Selahattin Demirtaş, Uğur Görkem, BaronNalbant. Asil Disiplin Kurulu Üyeleri: A.Rüstem Sanay, Haluk Bozovalı, SelahattinGörkey. Yedek Disiplin Kurulu Üyeleri: Mustafa Küçüköner, Paraun Sarı, Sinan Gedik.
BEMED 9. Olağan Genel Kurulu yapıldı
YENİ YÖNETİM İŞ BAŞINDAYENİ YÖNETİM İŞ BAŞINDA
32
DHL Express Türkiye tarafından TürkiyeOmurilik Felçlileri Derneği yararına pro-jelendirilen “Elektronik Atık ToplamaProjesi” DHL Global tarafından toplam38 bin 400 çalışanının hazırladığıprojeler arasından “Kurumsal SosyalSorumluluk Proje” birincisi seçildi.Binlerce çalışanın hazırladığı projelerarasından sürdürülebilirlik özelliği ileöne çıkan “Elektronik Atık Toplama Pro-jesi” birincilik ödülü de DHL tarafındanTürkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nebağışlandı. “Dünya Gönüllüler Günü” etkinliklerikapsamında tanıtımı yapılan “E-AtıkToplama Projesi” ile bu güne kadar 7
adet akülü tekerlekli sandalyesahiplerine ulaşırken, ilk etapta DHLkendi bünyesindeki kullanılmayanelektronik atıkları daha sonra daçalışanlarının kişisel elektronik atıklarınıtopladı. Yakın gelecekte Türkiye çapınayayılması planlanan proje için TürkiyeOmurilik Felçlileri Derneği Genel BaşkanıRamazan Baş, “DHL gibi dünya çapındabir firma ile uluslar arası alanda beğenikazanan bir projeye imza atmak bizleriçin mutluluk verici. Projenin aldığıödülden bizler de çok büyük mutluluk vegurur duyduk. DHL Express Türkiye’ninher zaman olduğu gibi yine her anımızdayanımızda olacağından eminiz” dedi.
EE --AATT IIKK PPRROOJJEESS İİNNEE UULLUUSSLL AARR AARR AA SSII ÖÖDDÜÜLL
BakırköyBelediyesi veCem Vakfıtarafındandüzenlenen“Evrensel AşuraMatemiBuluşması”Bakırköy’deyapıldı.“Bedir’den Ker-bela’ya, Kerbe-
la’danÇanakkale’yetüm şehitlereselam olsun”temasıylayapılanaşurabuluşmasıyaklaşık 3bin kişininkatılımıylaAtatürk
Spor veYaşam Köyü’nde gerçekleşti.Aşura buluşmasında katılan CemVakfı Bakırköy Şube Başkanı Av. NuriVar, Türkiye Caferiler Lideri Selahat-tin Özgündüz, Alevi İslam DinHizmetleri Başkanı Ali Yüce, CemVakfı Genel Müdürü Hıdır Akbayır’ınardından konuşan Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş Ünal Erzen, “Eşityurttaşlık için, din, vicdan ve inançhürriyeti için, bayramlarımızı kutla-
mak,üzüntülerimizipaylaşmak için,insan olmanın obüyük erdemiyle,yürüdüğümüz buyolda daha birçoketkinlikte yanyana geleceğiz”dedi.Hz. PeygamberEfendimiz (SAV)’intorunu, ŞehitlerinEfendisi Hz.Hüseyin’inşehadetinin (Hicri1372) yıldönümü
münase-betiyledüzenlenen“EvrenselAşuraErkanı”ndaBelkızAkkaleyönetimindeki Bakırköy BelediyesiTürk Halk Müziği Korosu ve SercanDirek konseri, Galata MevlevihanesiSemah Grubu Muharrem Erkanı Cemide yapıldı.Bakırköy Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen ve Alevi İslam Din HizmetleriBaşkanı Ali Yüce’nin ev sahipliğindeyapılan etkinliğin sonunda tümvatandaşlara aşure ikram edildi.
(Yavuz ARPACIK)
BAKIRKÖY’DE EVRENSEL AŞURA MATEMİ BULUŞMASIBAKIRKÖY’DE EVRENSEL AŞURA MATEMİ BULUŞMASI
33
Bakırköy Kent Konseyi Gençlik Meclisi (BAGEM)tarafından ‘’Nasıl Bir Demokrasi’’ konulu paneldüzenlendi.Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenenve Ankara Barosu Başkanı Prof. Dr. MetinFeyzioğlu’nun konuşmacı olduğu panele BakırköyBelediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, BakırköyBelediye Meclis ÜyeleriKenan Zülaloğlu, GülserAlparslan, Bakırköy KentKonseyi Başkanı ÖzcanBilir ve çok sayıda gençkatıldı.Panelin açılış konuşmasınıyapan Bakırköy GençlikMeclisi Başkanı CanberkYalçın, “Nasıl BirDemokrasi” sorusununcevaplanması zor bir soruolduğunu belirterek,gençler olarak kendi-lerinin sadece genç birdemokrasi istediklerini,genç olarak taleplerinidile getirebildikleri birdemokrasi istediklerinibelirtti. Yalçın, gençlerolarak bumücadelelerinde maddimanevi bir çok şey kaybe-debileceklerini ancakcesaretlerini hiçbir zamankaybetmemelerigerektiğini söyledi. Yalçın’ın konuşmasının ardından Bakırköy GençlikEğitim Merkezi’nde (BAKGEM) eğitim gören işitmeengelli Nilay Tüter kürsüye çıktı. İşitme engelliöğrencilerin eğitim haklarının daha geniş olduğubir demokrasi istediklerini dile getiren Tüter,engelliler için var olan yasaların uygulanmadığınıbelirtti. Tüter’in sunumunun ardından, Ankara BarosuBaşkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu “Nasıl BirDemokrasi” konusunda katılımcılara bilgiler verdi.
Konuşmasına “Her şeyden önce kafalardakiengellerin kalktığı bir demokrasi” diyerekbaşlayan Feyzioğlu, “Siyasi düşüncelerimizi,değer yargılamamızı bir kenara bırakıp herkeseaynı tarafsızlıkla aynı hakları istediğimiz günnasıl bir demokrasi sorusuna işte böyle birdemokrasi diyebiliriz.” dedi.Konuşmasında, kadına karşı şiddet, düşünce veifade özgürlüğü, 12 Eylül 2010 referandumu,HSYK’nın üye sayısının arttırılması, engellilerkanunu, terörle mücadele kanunu, Türkiye’ninAvrupa Birliği süreci, yapılacak olan yenianayasa gibi çok çeşitli konulara değinenFeyzioğlu, Türkiye’de hukuk sisteminin siyasettarafından bozulduğunu ifade etti.
FEYZİOĞLU’NUN KONUŞMASINDANSATIR BAŞLARI
Bakırköy Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nindüzenlediği “Nasıl Bir Demokrasi” konulu panelekatılan Ankara Barosu Başkanı Prof. Dr. MetinFeyzioğlu önemli açıklamalarda bulundu. İşte Feyzioğlu’nun panelde söylediği çarpıcıtespitler;
- İşsizlik, taşeronlaşma. İş güvenliği. Bunlarınhiçbirini konuşmuyoruz. Bunun yerine cumhuriyettarihinden bir sayfayı açıyoruz. O sayfadanortadan bir paragrafı alıyoruz. Ne başınabakıyoruz, ne sonuna bakıyoruz. O orta yerindengirdiğimiz paragrafta Atatürk üzerindencumhuriyeti yargılıyoruz. Adına tarihimizle
yüzleşmek diyoruz. Toplumun kendi tarihiyleyüzleşmesi kuşkusuz gereklidir. Ama yüzleşmeninamacı bölünmek, parçalanmak değil, birleşmek,kucaklaşmaktır. - 10 bin gazeteci şu ansoruşturuluyor veyayargılanıyor. Ulusal basındüzeyinde 70 köşe yazarı tutuk-lu. Yerel basın düzeyinde hergün gazeteciler ananın adı,babanın adı sorusuna muhatap
oluyor. Gazete-ciler kendikendilerinesansür uygula-mak zorundakalıyor. - Biz eğer halahakimin vesavcınınşahsiyetine güven duymak zorun-daysak, vah halimize. Çünkü birdemokrasi ve bir hukuk devletinitanımlayan en önemli unsurlar-dan birisi en korkak, en pısırıksavcının veya hakimin bile doğru
kararı verirken korkmamasıdır.Sistemin doğru kararı vereni koruması gerekir.Oysa bugün doğruyu yapmak hakim ve savcılar
açısından risk teşkil eder hale geldi. - Siyaset mekanizması tarafından ırzına geçilmişbir hukuk sistemi, kendi ırzına geçen siyasetsistemi, eğer hukuk sistemini siyaset bozduysa
bunu siyaset temizlemek, düzeltmek zorundadır.Bunun maalesef başka hiçbir yolu yoktur. - Okuduğunuz gazeteye göre insanları sınıflar,haksızlığa insanların siyasi görüşlerine bakarakhaksızlık derseniz o zaman bu hale gelmekte sonderece normal bir süreçtir. - Terörle Mücadele Kanunu hiçbir demokraside
görülmeyecek kadarkapalı, terörist tanımınıherkesin istediği yereçekiştirebileceği kadar bil-inçli olarak kötü yazılmışbir kanundur. Bugün bir-biriyle yan yanageleceğini hiçdüşünmeyeceğinizinsanlar aynı terörörgütünün üyesi sıfatıylarahatlıklayargılanmaktadır. - Bir insanı kim olduğunudüşünerek yargılamak,yaşam biçimini,karakterini yargılamakfaşizmdir. Bu düşünce sis-teminin yargılanmasıdır.Bu Hitler’in yaptığıdır. - 2005 senesinde Türkiye,Avrupa Birliği’ne girmeheyecanıyla yanıptutuşurken, bize bir şartkoştular ve dediler ki, bu
Türk Ceza Kanunu ileolmaz, ceza kanununuzu değiştirin dediler. Bize birşablon verdiler. Bir de süre koydular. Biz o süreyiyanlış anladık. Sürenin sonunda AB’ye giriyoruz
sandık. Oysamüzakereninbaşlamasıiçin gün almaşartıydı.Müthiş birperformanssergiledimeclis. AB’yegiriyoruzheyecanıiçerisinde elele verdik, veTürk CezaKanunu’nuAB’ninistediği
şekilde değiştirdik. 6 ayda ceza kanununudeğiştiren bir ülkeyiz. Ama hiç hoşlarına gitmedi.Türk Ceza Kanunu’nu değiştirdiniz yetmez, şimdiceza muhakemesi kanununu değiştirin dediler. 6ayda Türk Ceza Kanunu’nu değiştirecek kadarantrenmanlı olan meclis yine el ele verdi ve 11gün içerisinde Ceza Muhakemesi Kanunu’nubaştan yazdı. Ben Ceza Hukuku Anabilim DalıBaşkanı olarak çıkan kanunu Resmi Gazete’denöğrendim. Tıpkı Türkiye’deki bütün hakimle,savcılar ve avukatlar gibi. Eğer bizler CezaMuhakemesi Kanunu’nu Resmi Gazete’denöğrendiysek, vah ülkemin haline! - Siyasi iktidar sadece örgütlü bir toplumla karşıkarşıya olduğunda fren yapar. Siyasi iktidarıyalnız bırakırsanız veya denetimsiz bırakırsanız osiyasi iktidar, hangi siyasi partiden olursa olsunkötü bir iktidar olur. Çünkü siyasi iktidarınözünde iktidarın şehvetine kapılmak ve bozulmakvardır. - Bir demokrasiyi tanımlayan unsur siyasi iktidarınvarlığı değildir, siyasi iktidar her devlette olmakzorundadır. Ama o devletin bir demokrasi ola-bilmesi için vazgeçilmez unsur muhalefetin özgürolmasıdır. Muhalefeti özgür olmayan bir toplumhiçbir şekilde demokratik bir toplum değildir. Benburada muhalefetten siyasi parti anlamında
muhalefeti kast etmiyorum. Tam aksine, üniver-siteleri, baroları, sendikaları kast ediyorum.
(Yavuz ARPACIK)
Bakırköylü gençler sordu, Ankara Barosu Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu yanıtladı.
“NASIL BİR DEMOKRASİ?”“NASIL BİR DEMOKRASİ?”
Meclis oturumlarýnýn tamamýný gazetemizin
www.atakoygazete.com.trsitesini ziyaret ederek okuyabilir ve sesli olarak dinleyebilirsiniz.
05 ARALIK 2011 PAZARTESİEkseriyetin bulunduğu tespit edilerek birleşim,Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafındanaçıldı. Gündem okundu, oybirliği ile kabul edildi.AK Parti Grubu’nun deprem konulu özel birtoplantı yapılmasına dair talebi oybirliği ile kabuledildi. Gündem maddelerinin görüşülmesi net-icesinde: 1- Hukuk Komisyonu’na seçilmek üzerePınar Ünsal ve Halil Yalçın Kayalı aday isimlerolarak belirlendi. Yapılan oylama neticesinde HalilYalçın Kayalı’nın 3 kabul oya karşı oy çokluğuylareddine Pınar Ünsal’ın 16 kabul oya karşın oyçoğunluğuyla kabulüne karar verildi. 2- Yazı İşleriMüdürlüğü’nün 2012 yılında meclis toplantılarınınsesli kayıt altına alınmasına dair başkanlık teklifiokundu. AK Parti Grubu’nun sesli ve görüntülüolarak kayıt altına alınması ibaresinin eklenmesitalebi 3 kabul (Mehmet Emin Ertekin, Ayhan Can,Ramazan Baş) oya karşı oyçokluğuyla reddine,başkanlık teklifinin 3 ret (Mehmet Emin Ertekin,Ayhan Can, Ramazan Baş) oya karşın oyçokluğuyla kabulüne, 3- Yazı İşleri Müdürlüğü’nün2012 yılı meclis çalışma takvimine dair başkanlıkteklifinin oybirliği ile kabulüne, 4- Ruhsat veDenetim Müdürlüğü’nün hafta tatili ruhsatına dairbaşkanlık teklifinin oybirliği ile kabulüne, 5- İnsanKaynakları Ve Eğitim Müdürlüğü’nün belediye vebağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri normkadro ilke ve standartlarına dair yönetmelikgereği çeşitli nedenlerle boşalarak norm fazlasıolan 10 adet işçi kadronun iptaline dair başkanlıkteklifinin oybirliği ile kabulüne, 6- İnsanKaynakları ve Eğitim Müdürlüğü’nün memur kadroihdas cetveli ile 1 adet zabıta amiri kadrosundaderece değişikliği yapılmasına dair başkanlık tek-lifinin oybirliği ile kabulüne, 7- İmar ve ŞehircilikMüdürlüğü’nün Florya Uygulama İmar Planı’ndakikat yüksekliği hakkındaki dosyanın İmar Komisy-onu’na havalesinin oybirliği ile kabulüne, 8- İmarve Şehircilik Müdürlüğü’nün Yeşilköy Uygulama
İmar Planı’ndaki kat yüksekliği hakkındakidosyanın İmar Komisyonu’na havalesinin oybirliğiile kabulüne, 9- İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nünMerkez Uygulama İmar Planı’ndaki kat yüksekliğihakkındaki dosyanın İmar Komisyonu’nahavalesinin oybirliği ile kabulüne karar verilerekbirleşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoytarafından 07.12.2011 Perşembe günü saat16:00’da toplanmak üzere kapatıldı.
07 ARALIK 2011 ÇARŞAMBAEkseriyetin bulunduğu tespit edilerek birleşim,Meclis 2. Başkan Vekili Cavit Ganiç tarafındanaçıldı. İlknur Meral ve gelmeyen üyelerin izinlisayılmalarına oybirliği ile karar verildi. Geçenbirleşime ait zabıt özeti okundu, oybirliği ile kabuledildi. AK Parti Grubu tarafından İspirtohaneKültür ve Sanat Merkezi Meclis Binası girişindekiyola ne kadar para harcandığına dair sözlüönerge verildi. Gündem maddelerinin görüşülmesineticesinde 1- Zabıta Müdürlüğü’nün 2012 aylıkmaktu çalışma ücretlerine dair evrakın Bütçe PlanKomisyonu’na havalesinin oybirliği ile kabulüne,2- Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü’nün 2012 yılıtarifesinde değişiklik yapılmasına dair evrakın Tar-ife Komisyonu’na havalesinin oybirliği ile kab-ulüne, 3- Özel Kalem Müdürlüğü’nün çalışmayönetmeliğine dair evrakın Bütçe Plan Komisyonu’-na havalesinin oybirliği ile kabulüne kararverilerek birleşim, Meclis 2. Başkan Vekili CavitGaniç tarafından 09.12.2011 günü saat 16:00’da
toplanmak üzere kapatıldı.09 ARALIK 2011 CUMA
Bedros Avedikyan, İlknur Meral, Türkan ElifArıkancan ve gelmeyen üyelerin izinli sayılmasınaoybirliği ile karar verildi. Geçen birleşime ait zabıtözeti okundu, oybirliği ile kabul edildi. Gündemmaddelerinin görüşülmesi neticesinde, 1- ÖzelKalem Müdürlüğü’nün toplu sözleşmeye ek maddekonmasına dair başkanlık teklifinin oybirliği ilekabulüne, 2- Hukuk İşleri Müdürlüğü’nün kamuyararına kullanılan hizmet binaları ile ileriyedönük belediye hizmet binaları yapılması planlan-makta olan arsalara kamuya tahsis alınmasınadair başkanlık teklifinin 3 ret oya karşınoyçokluğuyla kabulüne, 3- İnsan Kaynakları veEğitim Müdürlüğü’nün özürlü ve korunmaya muh-taç çocuklara ait kadro tahsisine ait başkanlık tek-lifinin oybirliği ile kabulüne, 4- Yazı İşleriMüdürlüğü’nün evlendirme memurluğu 2012 maliyılı ücret tarifesine dair Tarife KomisyonuRaporu’nun oybirliği ile kabulüne, 5- İlçemizsınırları içinde yer alan eğitim ve dini tesisalanlarının engellilerin kullanımına uygun halegetirilmesine dair Engelliler KomisyonuRaporu’nun oybirliği ile kabulüne, 6- İmar veŞehircilik Müdürlüğü’nün Florya Uygulama İmarPlanları’ndaki kat yüksekliği hakkındaki İmarKomisyonu Raporu’nun 3 ret oya karşınoyçokluğuyla kabulüne, 7- İmar ve ŞehircilikMüdürlüğü’nün Yeşilköy Uygulama İmarPlanları’ndaki kat yüksekliği hakkındaki İmarKomisyonu Raporu’nun 3 ret oya karşınoyçokluğuyla kabulüne, 8- İmar ve ŞehircilikMüdürlüğü’nün Merkez Uygulama İmarPlanı’ndaki kat yüksekliği hakkındaki İmarKomisyonu Raporu’nun 3 ret oya karşınoyçokluğuyla kabulüne karar verilerek birleşim,Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 02Ocak 2011 Pazartesi günü saat 16:00’da toplan-mak üzere kapatıldı.
ARALIK 2011BELEDÝYE MECLÝSÝ’NDE
NELER GÖRÜÞÜLDÜ
34
BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞIBAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI
2012 YILI NİKAH ÜCRETLERİ2012 YILI NİKAH ÜCRETLERİBakırköy Belediyesi EvlendirmeMemurlukları’nda 2464 sayılıyasanın 97. maddesi gereği 2012yılında uygulanacak nikah ücrettarifeleri belirlendi.Bakırköy Belediye Meclisi’nin 09Aralık 2011 Cuma günü yapılan3.birleşiminde oybirliği ile alınankarar gereği 2012 yılı içinde uygu-lanacak nikah ücret tarifeleri şuşekilde: 2012 yılı içinde belediyeevlendirmedairelerindeevlenme cüz-dan bedelidahil olmaküzere;1- Belediyesınırlarıiçerisindeikamet edenvatandaşlarınevlendirmedairelerindehafta içi kıyılacak nikahlarda 50TL, hafta sonu kıyılacak nikahlar-da 150 TL 2- Belediye sınırları içinde nakilsilinmesi içinde evlendirmedairelerinde hafta içi kıyılacaknikahlarda 150 TL, hafta sonukıyılacak nikahlar 250 TL 3- Belediye sınırları içinde evdüğün salonu kafe, öğretmen evi,
belediyeye ait lokal, salon vesairegibi yerlerde hafta içi kıyılacaknikahlarda 150 TL, hafta sonukıyılacak nikahlarda 200 TL4- Belediye sınırları içinde turistikotel ve benzeri yerlerde hafta içikıyılacak nikahlarda 200 TL, haftasonu kıyılacak nikahlar 250 TL5- Belediye sınırları dışında her-hangi bir yerde kıyılacak nikahlar-da hafta içi kıyılacak nikahlarda250 TL, hafta sonu kıyılacak
nikahlarda 300 TL. Ayrıca belediye sınırları içerisindeikamet ettiğini belgeleyen yeşilkart ve fakirlik belgesi sahip-lerinden ücret alınmazken,Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen’in onay vermesi halindetarifelerde kısmen ya datamamında indirim yapılacak.
“Zeytinburnu'ndaki binalar, “kabuledilen Tarihi Yarımada Planı’nın Siluetile ilgili ilkelerine aykırıdır” kararınıbaşkan Topbaş’a bir kez daha hatırlatanCHP’li İBB Meclis Üyeleri, TarihiYarımada'nın Silueti'ni bozan gökdelen-ler ile ilgili Başkan Kadir Topbaş’ınhangi kararları aldığını ve hangikararları işleme koyduğunusorgulayarak, “Zeytinburnu'ndakibinalarla ilgili olarak, basında vetelevizyonlarda Sayın BelediyeBaşkan’ın "-Düzelteceğiz" diyedemeçleri yer almıştır. Bu Kap-samda; Düzeltme işlemininyapılması için ne gibi kararlaralınmış, ne gibi işlemleryapılmıştır? Henüz bir işlemyapılmadı ise, ne zamanyapılacaktır? Kabul edilen plankararları ne zaman hayatageçirilecektir? Sorularını sordular. Evet,CHP İBB Meclis Üyelerinin birçok kezönerge verdiği, uyarıcı konuşmalargerçekleştirdiği ve peşini bırakmadığıve İBB Meclisinde “Tarihi Yarımada'nınKoruma Amaçlı Nazım İmar Planı”kararları kabul edildi. TarihiYarımada’nın siluetini bozan Zeytinbur-nu’ndaki gökdelenler ile ilgili ne gibiişlemlerin yapılacağı, Başkan Topbaş’ınhangi kararları verileceği merakla bekle-niliyor.Siluet ile ilgili karar alındı, şimdi
ne olacak?İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB)Meclisi’nin 2011 yılı Aralık ayı
toplantıların da kabul edilen “TarihiYarımada'nın Koruma Amaçlı Nazımİmar Planı” hakkında hazırladıkları yazılısoru önergesi ile CHP’li İBB MeclisÜyeleri bir kez daha Tarihi Yarımada'nınSilueti'nin bozan Zeytinburnu’ndakigökdelenleri gündeme getirdi. CHP İBB
Meclis Üyeleri Fikret Konya, ErcihanEkşi, Mehmet Yıldız, Serdar Bayraktar,Dr. Hakkı Sağlam ve Serdal Kılavuzimzaları ile verilen ve başkanlıkmakamına havale edilen yazılı soruönergesinde şunlara değinildi;CHP: “3. boyuttaki Tarihi YarımadayıSilueti ile birlikte koruyalım”“Tarihi Yarımada'nın Koruma AmaçlıNazım İmar Planı Meclisimizde kabuledildi. Kabul edilen Koruma Planı'nınplan notlarındaki amacı: TarihiYarımada'nın alan bütünlüğü gözetil-erek, tarihi dokusunun ve 3. boyuttakiTarihi Yarımada Silueti'nin birliktekorunmasıdır. Dünya Mirası Alanları;Külliyeleri ve Anıt Eserleri ile yakın
çevreleri; Tarihsel öneme sahipmeydanları, arterleri ve sokakları;Geleneksel dokusu ve kültürelözellikleri; Korunması gereken bütünün,bu plan alanı içinde bulunanparçalarıdır. Koruma Planı’nın da: • Tarihi Yarımada Silueti'nin etkilen-
memesi için, bina irtifaları,topoğrafik yapıya bağlı olaraksınırlandırılmıştır. • Koruma Planı notları: BuPlan'ın sınırları dışında kalan,ancak bu planı etkileyecekalanların, bu plan kararları ilebütünleşerek Siluet'ietkilemeyecek şekildeplanlanması koşulunu getirmek-tedir.Zeytinburnu'ndaki binalar, kabuledilen Tarihi Yarımada Planı’nın
Siluet ile ilgili ilkelerine aykırıdır. • Koruma Planı’nın öngördüğü ilkelerçerçevesinde;• İstanbul'un Silueti ile ilgili olarak dahaönce Belediye Meclisi'nden geçirilengenel plan notlarının gereği olarak; Zeytinburnu'ndaki binalarla ilgili olarak,basında ve televizyonlarda SayınBelediye Başkan’ın "-Düzelteceğiz" diyedemeçleri yer almıştır. Bu Kapsamda;1. Düzeltme işleminin yapılması için negibi kararlar alınmış, ne gibi işlemleryapılmıştır?2. Henüz bir işlem yapılmadı ise, nezaman yapılacaktır?3. Kabul edilen Plan kararları ne zamanhayata geçirilecektir?
SİLUET İLE İLGİLİ KARAR ALINDI, ŞİMDİ NE OLACAK?
35
Bakırköy Prof.Dr. MazharOsman RuhSağlığı ve SinirHastalıklarıHastanesi’nin(BRSHH),özellikleşizofrenihastalarınayönelikayrımcılığı hafi-fletmek içindüzenlediği, “Stigma(Damgalama) ileMücadele ProjeYarışması”nın ödül töreniThe Marmara Otel’inde gerçekleştirildi. Ünlü Sanatçı Türkan Şoray’ın jüri üyesi olduğu“Stigma (Damgalama) ile Mücadele ProjeYarışması”nda birincilik ödülü Uz. Dr. ŞahapErkoç, Fulya Kardeş, Fatih Artvinli, ikincilik ödülüUz. Dr. Dilek Yeşilbaş, üçüncülük ödülü Uz. Dr.Mehtap Arslan Delice’nin oldu. Jüri Özel Ödülü iseUz. Psikolog Tuğçe Aytemiz ve Dr. Şermin Göz-den’e verildi. The Marmara Oteli’nde düzenlenen törende birkonuşma yapan İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr.Ali İhsan Dokucu, sağlık çalışanlarının sürece dahafazla dahil olması gerektiğini söyleyerek böyle birproje hazırladığı için Bakırköy Prof. Dr. MazharOsman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları
Hastanesi’ne teşekkür etti.BRSHH Başhekimi Doç. Dr. Erhan Kurt ise, yarışmaile hastanemizde çalışan psikiyatri profesyonel-lerinin mesleki birikimlerini bu konu üzerindekullanmalarını teşvik etmeyi ve yaratıcılıklarını kul-lanarak orijinal fikirler bulmayı amaçladıklarınısöyledi. Janssen Türkiye Medikal Direktörü Dr. ÇiğdemDönmez de bu projeye destek vermekten dolayı
son derece mutluolduklarını
belirtti.Şizofreni
DostlarıDerneği
Başkanı MesutDemirdoğan
da hastalarıntoplumtarafından
damgalanmasınınyarattığı sorunlar
üstünde durarak,aslında şizofreninin
tedavi edilebilir birhastalık olduğunu belirtti.
Ünlü Sanatçı Türkan Şoray ise, böyle bir projedejüri üyesi olmaktan büyük mutluluk duyduğunubelirterek, herkesi damgalama ile mücadeleyedavet etti, sevginin her şeyi yeneceğini belirtti.Yarışmanın jüri üyeleri şu isimlerden oluştu:İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Ali İhsanDokucu, Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim ÜyesiProf. Dr. Ali Atıf Bir, Erenköy RSHH Psikiyatri KlinikŞefi Prof. Dr. Hayrettin Kara, BahçeşehirÜniversitesi Öğretim Üyesi Sosyoloji BölümBaşkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, ünlü oyuncuTürkan Şoray, Şizofreni Dostları Derneği BaşkanıMesut Demirdoğan ve Janssen Türkiye GenelMüdürü Ayşe Çetinel Sapmaz
“DAMGALAMA” KARŞITI PROJE YARIŞMASI ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU
3 Aralık Dünya Özürlüler Günü nedeniyle düzenle-nen “Herkes İçin Ulaşılabilir Türkiye Kalite TeşvikÖdülleri Töreni" İstanbul Eyüp FeshaneKongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.Aile ve Sosyal Politikalar BakanıFatma Şahin, Ulaştırma, Denizcilik veHaberleşme Bakanı Binali Yıldırım,Sağlık Bakanlığı Bakan YardımcısıAgâh Kafkas ve İstanbul MilletvekiliNimet Çubukçu’nun katıldığı progra-ma Türkiye’nin 81 ilinden; Üniversiterektörleri, valiler, vali yardımcıları veil müdürleri ile çok sayıda kurum vekuruluş temsilcileri hazır bulundular.Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri GenelMüdürü Dr. Aylin Çiftçi’nin “Herkesİçin Ulaşılabilir Türkiye EğitimProgramı Kapsamı” sunumuylabaşlayan eğitim programı“Ulaşılabilirlik İçin Standartlar”,
“Ulaşılabilirlik ihtiyaç tespiti nasıl yapılmalıdır?”,“Tasarımdan Uygulamaya Ulaşılabilirlik” başlıklı
eğitim sunumlarıyla devam etti. Soru-cevapbölümüyle kapanan eğitim programının ardından
ödül töreni öncesinde bir de kokteylverildi. “Ulaşılabilirlik Kalite Teşvik ÖdülleriProgramı” İstanbul BüyükşehirBelediyesi Başkanı Dr. Kadir Topbaş,İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu,Aile ve Sosyal Politikalar BakanıFatma Şahin ve Ulaştırma, Denizcilikve Haberleşme Bakanı BinaliYıldırım’ın konuşmalarıyla devametti. Program, Aile ve Sosyal PolitikalarBakanlığı tarafından Ulaşılabilirlikalanında örnek uygulamalarıylatakdir toplayan kurum vekuruluşlara verilen UlaşılabilirlikKalite Teşvik Ödülleri Ödül Töreni ilesona erdi.
HERKES İÇİN ULAŞILABİLİR TÜRKİYE KALİTE TEŞVİK ÖDÜLLERİ TÖRENİHERKES İÇİN ULAŞILABİLİR TÜRKİYE KALİTE TEŞVİK ÖDÜLLERİ TÖRENİ
ARTIK INTERNET BAĞIMLILARININ DAPOLİKLİNİĞİ VAR
Son yıllarda herkesin hayatını kolaylaştıran bil-gisayar ve internet, kimi zaman hiç beklenmediktehlikeli sonuçlara neden oluyor. Bilgiye ulaşmanınen kolay yolu olarak nitelendirilen internetin aşırıkullanımı; kullanıcıların aile ilişkilerinde ve sosyalilişkilerde bozulma, öğrencilerde derslerekatılımının azalması, okuldan uzaklaşma,işyerlerinde iş veriminin düşmesi, işten ayrılma,yeme – içme gibi günlük yaşam aktivitelerin ihmaledilmesi, obezite, yorgunluk, yaygın beden ağrılarıgibi yıkıcı sonuçlara yol açıyor. Sorunlu internetkullanımı psikiyatrinin en yeni ilgi alanlarındanbiri haline gelirken, ülkemizde genç nüfusunyüksekliği ve internet kafelerin kontrolsüzceyaygınlaşmış olması, henüz yeni tanımlanmaktaolan hastalık için oldukça uygun bir zeminoluşturuyor. Hastalığın tedavisi için ülkemizdeyaygınlaşan kliniklere bir yenisi daha eklendi.Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı veSinir Hastalıkları E.A. Hastanesi (BRSHH)bünyesinde açılan İnternet Bağımlığı Polikliniğihizmet vermeye başladı. Internet BağımlılığıPolikliniği, uyguladığı tedavi yöntemleriyle internetkullanımını tekrar kişinin kontrolü altına ala-bilmesini hedefliyor ve bağımlılıkla ilgilibilgilendirme yapıyor. Poliklinikte, chat ve sosyalmedya bağımlılarından, online alışverişmeraklılarına, cinsel içerikli site tutkunlarından,saatlerce bilgisayar oyunu oynayanlara, kadaryetişkin, kadın/erkek, ergen, çocuk birçok kişitedavi görüyor.
INTEL 14 NANOMETRELİK İŞLEMCİ GELİŞTİRDİ
Cihazların giderek daha da küçüldüğü, akıllıtelefonların ve tablet bilgisayarların büyük birkitleye ulaşması üzerine küçük boyutlarda bileşenüretebilmek çok büyük önem taşımaya başladı.Gelişmiş 22 nanometrelik teknolojiyle yeni nesil IvyBridge çipleri 2012'nin ilk çeyreğinde üretmeyebaşlayacak olan Intel bu alanda rakiplerinin biradım önünde yer alıyor. AMD ve ARM'a karşı buönemli avantajı elinde bulunduran Intel'in iddiasıdoğruysa, rakiplerin epey düşünmesi gerekiyor.Intel'in Kuzey Avrupa Direktörü Pat Bliemer, NordicHardware'e verdiği röportajda Intel'in laboratuarortamında 14 nanometrelik teknoloji ile üretilençipleri test ettiğini belirtti. Soğutma ve güç tasarru-fu konusunda çok daha iyi performans sunan yeninesil işlemciler Intel'in Tri-gate adını verdiği yeninesil transistörlerden oluşuyor. Konuyla ilgili dahafazla detay veremeyeceğini belirten Pat Bliemer'ınaçıklamaları diğer işlemci şirketlerinde nasıl birhava uyandıracağını tahmin etmek zor olmasagerek.
TWITTER’IN YÜZDE 3’Ü ARAPLAR’IN Suudi Arabistan prensi El Velid bin Talal'ın 300
milyon dolarlık yatırımla Twitter'ın yaklaşık yüzde3'üne sahip olduğu belirtildi. Prensin şirketi King-dom Holding tarafından yapılan açıklamadastratejik bir yatırım olarak değerlendirilen Twitterhamlesinin, yükselen değere sahip ve hızlıbüyüyen yeni şirketlere yapılacak yatırımlarladevam edebileceği ifade edildi. Ülkemizde deyayın yapan Fox TV'nin ait olduğu News Corp'dayüzde 7 oranında hisse sahibi olan Kingdom Hold-ing'in Apple ve Time Warner'da da hisseleribulunuyor. Union Square Ventures, DigitalGarage, Spark Capital and Bezos Expeditions, Dig-ital Sky Technologies gibi hissedarları bulunanTwitter'ın 2013 yılında halka açılacağı tahminediliyor.
GOOGLE ALTI AY İÇİNDE TABLET İŞİNE GİRİYOR
İtalya'nın en önemli günlük gazetelerinden Cor-riere Della Sera'ya bir röportaj veren GoogleBaşkanı Eric Schmidt, Nexus tablet planlarınınolduğunu açıkladı. Önümüzdeki altı ay içinde "enyüksek kalitede" bir cihazı satışa sunacaklarınıbelirten Eric Schmidt'in bu açıklamasıyla gözlerimizhemen takvimlere çevrildi. Haziran ayında düzen-lenecek olan Google I/O konferansı bu cihazın ilkkez gün yüzüne çıkacağı etkinlik olabilir. Geliştiriciodaklı bir etkinlik olan Google I/O'da katılımcılaratest cihazı dağıtarak denettiren Google, bu yıl yenitabletini dağıtabilir. Aynı etkinlikte Android 4.5 yada Android 5.0'ın da tanıtılma ihtimalini göz önünealdığımızda Google'ın Haziran'da iki bomba birdenpatlatmaya hazırlandığını ileri sürebiliriz.Google'ın kendi tabletini üretmek için seçeceğidonanım partnerinin ise HTC, Motorola ve Sam-sung gibi daha önce yakın çalışma olduğuşirketlerden biri olacağı tahmin ediliyor.
KATLANABİLİR 3D ŞEFFAF EKRAN SAMSUNG’DAN
Başta akıllı telefon ve tabletler olmak üzere mobilcihazların hızlı yükselişi, bu cihazlara bileşenüreten teknoloji segmentlerini de yeni arayışlaraitiyor. Bunlar arasında şüphesiz başta görüntüteknolojileri geliyor. İşte böylesine yeni arayışlardaolan şirketlerden biri olan Samsung Mobile Dis-play, 3 boyutlu görüntü verebilen esnek OLEDekranlar geliştiriyor. Ekranlarla ilgili iki görüntüyüyayınlayan Samsung, gelecekte bu teknolojininhangi noktalara geleceğin yönünde de önemliipuçları verdi. Görüntülerde bazı konsept ürünleryer alırken, şirket daha önce de geliştirdiği kat-lanabilir AMOLED ekranları 2010'un Mayıs ayındagörücüye çıkarmıştı. Son dönemlerde adını sıklıkladuyduğumuz giyilebilir teknoloji ürünlerindekullanılması beklenen katlanabilir OLEDekranların, konsept çerçevesinden çıkarak ticariürüne dönüşmesinin ise 5 ila 10 yıl sürmesi bek-leniyor. Görüntülere aşağıdaki linklerdenerişebilirsiniz: http://www.youtube.com/watch?v=-2faggNVQtM
APPLE’DAN SONRA MICROSOFT DACES’E VEDA ETTİ
Apple'ın 2012 yılında son kez CES'te açılışkonuşması (keynote) yapacağını açıklamasındansonra fuar yöneticilerine bir kötü haber deMicrosoft'tan geldi. Microsoft da 2012 yılında sonkez fuarın açılış konuşması yapacağı yönündekiiddiaları doğruladı. Şirketin Kurumsal İlişkilerdenSorumlu Başkan Yardımcısı Frank Shaw, yeni ürünçıkarma takvimlerinin CES ile uyumlu olmadığını;Ocak ayında duyuracak pek birşey olmadığınıifade etti. Ürün ve hizmetleri ile ilgili bilinmesigereken detayları resmi sitelerinden, Facebook veTwitter'dan, mağazalar kanalıyla paylaştıklarınıifade eden Shaw, fuarda yer almaya devam ede-ceklerini; ancak açılış konuşması yapmayacaklarınıifade etti.
FATİH PROJESİ GENERAL MOBILE’IN
15 milyon öğrenciyi tablet bilgisayar sahibiyapacak olan Fırsatları Arttırma ve Teknolojiyiİyileştirme Hareketi (Fatih Projesi) kapsamındakitablet dağıtımının ilk ihalesi kıyasıya bir yarışasahne oldu. İlköğretim okullarındaki öğrenci veöğretmenlere verilecek 8.9 inç boyutundaki tablet-leri kapsayan pilot ihale için farklı şirketlerdengelen teklifler neticesinde kazanan, ilk yerli üretimtablet olan e-tab’i üreten General Mobile oldu.Haber henüz resmi olarak duyurulmadı.
INTEL’İN THUNDERBOLT’U NİSAN’DAPC’LERE GELİYOR
Intel'in yeni teknolojisi Thunderbolt ilk kezönümüzdeki yılın Nisan ayında PC pazarında dagörücüye çıkıyor. Yüksek hızlı veri transmisyonteknolojisi Thunderbolt şimdiye kadar yalnızcaApple'ın iMac ve MacBook serisi cihazlarındakullanılıyordu. Thunderbolt teknolojisine sahipPC'ler, Intel'in 22 nanometrelik Ivy Bridgeişlemcileri ile birlikte önümüzdeki yıl sahnede ola-cak. Bu teknolojiyi taşıyan ilk PC'leri üreteceğiniaçıklayan iki marka ise Asus ve Acer oldu. 2012'deThunderbolt'lu PC'leri piyasaya sürecek olan ikiAsyalı bu alanda bir ilke de imza atacak. 2012yılında teknolojiyi kullanmaya başlayacak olan birdiğer PC üreticisi de Sony olacak. Anakart üreticisiGigabyte da Thunderbolt destekli anakartlarıylameydandaki yerini alacak.
ÇİN KENDİ GPS SİSTEMİNİ GELİŞTİRDİ
Teknolojinin çeşitli alanlarında ABD ile rekabettekendini iyiden iyiye hissettiren Çin önemli bir adımdaha attı. ABD'nin kontrolü altındaki GPS (küreselkonumlama sistemi) sistemine bağımlı kalmak iste-meyen Çin kendi uydu navigasyon sisteminigeliştirdi. BBC'nin haberine göre Çince'de pusulaanlamına gelen Beidou ismini taşıyan sistemüzerindeki çalışmalar on yıldır devam ediyordu.Askeri ve sivil amaçlar için kontrolü ABD'nin elindeolan GPS sistemini kullanan Çin'in GPS sistemineerişiminin askeri bir anlaşmazlık sebebiylekesildiğini ileri sürülüyor. Askerli amaçlarınyanında sivil amaçlar için de ticari kullanımaaçılacak olan Beidou 10 tane farklı uydukullanıyor. Yalnızca Çin ve yakınındaki bölgelerdekullanılabilir durumda olan sistemin geliştirmeçalışmaları tamamlandığında tüm dünyayıkapsayacağı bildiriliyor. Bunun için verilen tarih ise2020. Kullanıma girmesinin ilk 20 yılında yalnızcaordu tarafından yararlanılan bir sistem olan GPS,ilk kez 1996 yılında Bill Clinton döneminde sivilkullanıma da açılmıştı.
AT&T 4G İÇİN 1,9 MİLYAR DOLARASATIN ALMA YAPTI
T-Mobile için yaptığı 39 milyar dolarlık teklifi,tekelciliği engelleme yasasına takıldığı için geriçeken AT&T bir başka dev satın almasını isetamamladı. LTE tabanlı 4G hizmetlerini 300 milyonABD'linin yararlanabileceği şekilde genişletmesineizin veren 700 MHz spektrumunu Qualcomm'dan1,9 milyar dolara satın aldı. Qualcomm'un aslındakendi servisi olan Flo TV için ayırdığı spektrum, sözkonusu servisin sona erdirilmesi sonucu boşaçıkmıştı. Mobil cihazlara yönelik olarak TV yayınıiçin kullanılan hizmet, video paylaşım sitelerininyaygınlaşması ve donanım tarafında destekgörmemesi sebebiyle durdurulmuştu. Benzerhizmet 1Seg adıyla Japonya'da ve DVB-H adıylaAvrupa'da sunuluyor. T-Mobile satın almasını vetoeden Federal İletişim Komisyonu'nun (FCC) izinverdiği satın almaya benzer bir satın almayı kısabir süre önce AT&T'nin rakibi Verizon da yapmıştı.
Ofset Baský ; ÜNÝFORM
Renk Ayýrým; FÝLMEVÝ
Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16
Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.tarafýndan yayýnlanmaktadýr.
Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPE
GAZETEMÝZ BASIN AHLAK YASASINAUYMAYI TAAHHÜT ETMÝÞTÝR
Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1 Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul
YIL: 19 Sayý: 211 OCAK 2012
ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ, GENEL YÖNETMENVE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ
Haber Koordinatörü
Gökhan ATAMER
Ofset Baský : ÜNÝFORM
Renk Ayýrým : FÝLMEVÝ
Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16
Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ.tarafýndan yayýnlanmaktadýr.
Gazetemizde yayýnlanan yazý ve fotoðraflar kaynakgösterilmeden kullanýlamaz
Özcan ATAMER
Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPEAv. Öner AYBEK
T E K N O LO J Ý D Ü N YA S I
Haber Merkezi
Yavuz ARPACIKArzu BERATOĞLU
A T A K Ö Y
Aylýk Süreli yayýn
Köþe yazýlarýndaki sorumluluk, yazarlarýna aittir. Gazetemizde yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahibine aittir
Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1 Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul
AYLIK BÖLGE GAZETESÝ
GÖKHAN ATAMER
Dati Yatırım Holding A.Ş.’nin bağlışirketlerinden Ataköy Marina A.Ş.’nin geçen yılyatırımına başladığı, Ataköy Marina Parkkonsept yatırımı içerisinde ülkemizin en değerlicafe ve restaurant markaları birer birer yerinialırken, “Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie” de Kasım ayıbaşından itibaren hizmete başladı. Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı Dr. UlviSüvarioğlu’nun yaptığı Pusula GayrimenkulYatırım Geliştirme Ekspertiz ve Tic. A.Ş. şirketi,gayrimenkul projelerine “Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie”adlı restaurantve “Otel 7” adlıbutik otelyatırımlarıyladevam edecek. Birbirinebenzeyenkonseptlerlerlehizmetyarışındabulunarakpiyasanın hersektöründeolduğu gibi fiyat
ve promosyonlarla birbiriyle kıyasıyarekabete giren cafe-restaurant zincirler-ine alternatif olacak Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie;müşteri odaklı bir yaklaşımla dahaküçük ve samimi ortamlar yaratarak,ülkemizin gittikçe değerleri kaybolansemt/mahalle cafe-restorantlarıkonseptiyle Bakırköy ve Ataköylülerehizmet veriyor.Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie’nin vizyonu; güvenilir-lik ve yiyecek-içecek kalitesini hem lezzet
hem de hijyen olarak üst seviyedetutmak önceliğiyle, müdavimleri olan birortam yaratıyor. Sabahları 7’de hizmetkapısını açan Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie; kahvaltıseçenekleriyle birlikte, dünyanın enkaliteli kahve markalarının yanındaözellikle Türk damağına uygun pideçeşitleriyle de beğeni kazanıyor. Öğleyemeklerinde; başta çevredeki işyerlerinde çalışan profesyonel yöneticil-erle, semt sakinlerine; huzurlu bir
ortamda hafifama doyurucu,lezzetli Akdenizve İtalyanmenüsüsunuyor. Akşamsaatlerindenitibaren isegününyorgunluğundançıkmaya çalışanmüşterilerine,denizotobüsüyle
seyahat edenlerden de katılımlar olarak; içtensevgi dolu bir ortamda, Cafe 7. BrasserieCafe 7. Brasserie ekipçalışanları hizmet veriyor...Menüde makul fiyatlı İtalyan, Fransız, GüneyAfrika, Şili şaraplarıyla birlikte Türkiye’nin demarka olmuş içecekleri yer alıyor. Çokbeğenilen pide, pizza çeşitleriyle birlikte özelsoslu bonfilesi de damak zevki açısından tercihsıralamasında önde geliyor. Ayrıca, özel günleriçin yapılacak organizasyonlara da ev sahipliğiyaparak mekanın tadını çıkartabilirsiniz...
3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ndeTürkiye Omurilik Derneği üyesi engeliler,refakatçileri ile birlikte Bakırköy
Özgürlük Meydanı’nda toplandı.Düzenledikleri etkinlik ile yaşam
alanlarının kendilerine uygun hale getir-ilmesini talep eden Omurilik FelçlileriDerneği Üyeleri mimari yapılarınengelliler için uyumlu olup olmadığınabakarak, uygun olan yerlereteşekkürlerini sundu; olmayan yerlere5378 sayılı Özürlüler ve Bazı Kanun veKanun Hükmünde KararnamelerdeDeğişiklik Yapılması Hakkında Kanunu
hatırlatarak umuma açık yerlerinengellilere uygun hale getirilmesigereken SON TARİH olan 7 Temmuz
2012’yi hatırlattı.Etkinlikte konuşan TOFD Genel BaşkanıRamazan Baş, “Bakırköy’de buluştukama sesimizi tüm Türkiye’ye duyurmakistiyoruz. Bizler de özgürce sokaklardadolaşarak alışverişimizi kendimizyapmak, gezmek ve hayata karışmakistiyoruz. Bunun için tek dileğimiz ulaşımaraçlarının, sokakların ve binalarınbizlere uygun hale getirilmesi” dedi.Tekerlekli sandalyeli engellilerBakırköy’de bulunan mağaza ve alışverişmerkezlerini tek tek ziyaret ederekrampaları olmayan iş yerlerine broşürdağıttılar. Toplumsal bütünleşmeyisağlamak için tekerlekli sandalyeleri ile
halkın arasına karışan üyeler etkinliğinsonunda Bakırköy Özgürlük Meydanı’ndasembolik bir dilek ağacı kurarak, hayatakatılmak için kanuni olarak elde ettiklerifakat gerçekleşmeyen hakları,ulaşılabilirlik ve erişimle ilgili dilekleriniastılar.TOFD üyesi engellilere, Nefus NakipoğluEğitim Uygulama Okulu öğrencileri,Bakırköy Gençlik Merkezi İşitme Engelliöğrencileri ve Bisikletliler İnisiyatifiüyeleri de destek verdiler. Etkinliğe Bakırköy EmniyetMüdürlüğü’ne bağlı Yunus Timleri’nin dedestek vermesi herkes tarafındanalkışlandı.
(Yavuz ARPACIK)
37
TTüürrkk ii yyee OOmm uurr ii ll ii kk FFee ll çç ll ii llee rr ii DDeerrnneeğğ ii DDüü nnyyaa EEnnggee ll ll ii ll eerr GGüü nnüü ’’nnddee SSookkaa ğğaa ÇÇ ııkk tt ıı ..
EENNGGEELLLL İİ LLEERR SSOORRUUNNLL AARRII İİ ÇÇ İİNN DD İİ LLEEKK DD İİ LLEEDDİİ
118-E Lions Yönetim Çevre Kulüpleri, BakırköyBelediyesi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiile sağlık semineri düzenlendi.Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenenseminerde, Prof. Dr. Nevin Dinççağ Diyabet veObezite konularında, Prof. Dr. Ahmet Dinççağ iseCan Suyu konusunda öğrencileri bilgilendirdiler.Çok sayıda öğrencininkatıldığı seminerde,Prof. Dr. Nevin Dinççağ,günümüzde çok yaygınolan diyabet ve obezitehastalıkları hakkındatoplumda yeteri kadarbilgi olmadığınıbelirterek, öğrencilereuyarılarda bulundu.Dinççağ, öğrencilerinfast food tarzı yemekleryerine sebze ve meyvetüketmeleri gerektiğinidile getirirken beyazekmek tüketimini de en
aza indirmeleri gerektiğini söyledi. Can Suyu konusunda bilgiler veren Prof. Dr.Ahmet Dinççağ da, kola-meyve suyu ve aromalıiçeceklerden uzak durulması gerektiğini bunlarınyerine kaynak suyu, sade maden suyu, sıkılmışmeyve suyu, günlük taze süt ve ayran içilmesigerektiğini söyledi.
Seminer sonunda Topkapı Lions Kulübü BaşkanıÖzcan Hakcan, Panel, Seminer ve KonferanslarKomite Başkanı Cevahir Mekik ve Ataköy LionsKulübü Başkanı Figen Ertikler tarafından Prof. Dr.Ahmet Dinçağ ve Prof. Dr. Nevin Dinçağ’a plakettakdim edildi.
Uluslararası Lions Yönetim Çevre Kulüpleri’nden sağlık semineri
“SAĞLIĞIMIZI KORUYALIM”“SAĞLIĞIMIZI KORUYALIM”
Bu arada plakettöreni sırasında 118-ELions Yönetim ÇevreKulüpleri tarafındangazetemize de birteşekkür belgesiverildi.Teşekkür belgesinigazetemiz adınamuhabirimiz YavuzArpacık, TopkapıLions Kulübü BaşkanıÖzcan Hakcan’ınelinden aldı.
GAZETEMİZE TEŞEKKÜR GAZETEMİZE TEŞEKKÜR
Avcılar ve çevre bölgelerdeyaşayanlara farklı bir dünya sun-abilmek, A'dan Z'ye tüm ihtiyaç vebeklentilerini karşılayabilmekamacıyla hizmete giren Pelican Mall,içinde yer alan dünya veTürkiye’nin seçkinmarkalarının yanı sıragün ışığından yüksekderecedefaydalanılabilenatrium'u, özel peyzajçalışmaları, süshavuzları, eğlenceüniteleri ve teraslı cafeleri ile biralışveriş merkezini ön planaçıkartan yaşam öğesi özellikleri ileön plana çıkıyor. Çelikkonstrüksiyon ağırlıklı yapıya sahipolan Pelican Mall, 4 katta ortalama100 mağazası ile ziyaretçilerinehizmet veriyor. 4.000 m2 alanüzerinde kurulu hipermarket, 9salondan oluşan sinema, spormerkezi, teknoloji marketi, çocukoyun alanları, bowling, buz pisti,paitball ile de çevre semtler içintartışmasız bir çekim gücüne sahipolan Pelican Mall, gün boyu güneşışığından faydalanarakziyaretçilerine ferah bir alışverişortamı sağlıyor. Havuz ve bitkilerinyer aldığı tasarımı ile farklı bir
mimariye sahip olan Pelican Mall, dış cephesindebulunan ve benzeri olmayan e-box yapısı ile AVMsektöründe de bir ilke imza atıyor.1300 araç kapasiteli ücretsiz açık kapalı şıkotoparkı ile de ziyaretçilerine kolaylık sağlayanAvcılar’ın ilk ve tek alışveriş ve yaşam merkeziolan Pelican Mall 1. Yılını doldurmayahazırlanırken kurulduğundan bu yana yürüttüğükaliteli hizmet anlayışı politikasıyla büyümeye veyenilenmeye her geçen gün devam ediyor.KKG grup bünyesinde yer alan ve Avcılar’da açılanPelican Mall Alışveriş ve Yaşam Merkezi GenelMüdürü Berna Yüksel ile geçen yaklaşık bir yıllıksüreç hakkında konuştuk.Pelican Mall’un sahip olduğu marka karması,ziyaretçilerine sunmuş olduğu hizmetler, güvenlive rahat alışveriş ortamı ile Avcılar’ın buluşmanoktası konumuna geldiğini söyleyen Pelican MallGenel Müdürü Berna Yüksel, uygulamayabaşladıkları farklı iç hizmet yenilikleri vepolitikaları ile AVM sektöründe hem bir ilke imzaattıklarını hem de güçlenen personel yapılarıyla dahizmet kalitelerini arttırdıklarının altını çiziyor.Pelican Mall Genel Müdürü Berna Yüksel, bugünekadar 3. Parti şirketler tarafından almış olduklarıtemizlik, güvenlik, müşteri servisleri, müşterihizmetleri yönetimi ve danışma gibi bölümlerdeçalışan ve tüm bu hizmetleri veren profesyonel
kadroları kendibünyelerine aldıklarını da belirtiyor.Bu kararı, vermiş oldukları benzer hizmetleri çokdaha yüksek seviyelere taşımak adına uygulamayabaşladıklarını söyleyen Berna Yüksel, uygulamasayesinde her ay yüzde 25 oranında bir oranıngenel bütçelerine pozitif olarak yansıdığının daaltını çiziyor. Berna Yüksel yeni IK politikalarıçerçevesinde kurum içinde bulunan hizmetdepartmanlarının, tarafsız bir denetim firmasıtarafından düzenli olarak denetlendiğini veçalışanlarına vermeye başladıkları eğitimprogramları ile güçlendirerek AVM sektöründe çokkısa bir süre içinde farklılık oluşturacaklarınıaçıkladı. Çalışanlarına yönelik gerçekleştirdiği yeni uygula-malar ile AVM sektöründe bir ilki gerçekleştirenPelican Mall’da benzer AR-GE çalışmalarınınönümüzdeki dönemde de devam edeceğini sözler-ine ekleyen Pelican Mall Genel Müdürü Berna Yük-sel, AVM yönetiminin temellerinin hizmetkalitesinde süreklilik ilkesine paralel olduğununayrıca altını çizerek “Çeşitliliğin olduğu birortamda tercih noktasında farklı olan, ilk olanelbette ki diğerlerine göre bir adım önde oluyor.Biz de bunun faydasını görüyoruz.” diyor.
39
PELİCAN MALLPELİCAN MALL
YENİLİKÇİ HİZMET KALİTESİ İLEYENİLİKÇİ HİZMET KALİTESİ İLEBÜYÜMEYE DEVAM EDİYORBÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR
Arzu BERATOĞLUArzu BERATOĞLU
41
BAKIRKÖYLÜLER, MEVLANA’YI KONYA’DA ANDIBAKIRKÖYLÜLER, MEVLANA’YI KONYA’DA ANDI
Bakırköy Belediyesi Basın - Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğütarafından BAKKART sahiplerine Konya’ya, Mevlana Müzesi’neücretsiz gezi düzenlendi. Geziye giden otobüsleri tek tek dolaşarak Bakırköylülere iyiyolculuklar dileyen Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen dekısa bir açıklama yaparak, “Sevgide güneş gibi ol, dostluk vekardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazudatoprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğungibi görün ya göründüğün gibi ol.” diyerek bizlere günümüzde deışık tutmaya devam eden Hz. Mevlana’nın Müzesi’ni ve Türbesi’niölümünün 738. yılında ziyaret ediyoruz.” dedi.Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ruhsan Tezkan da geziyeyaklaşık 600BAKKART sahibiBakırköylü’nünkatıldığını ifadeederek, “BakırköylüyurttaşlarımızMevlana Müzesi’ninyanı sıra Hz. ŞemsiTebrizi Camii,Alaaddin Camii,İnceminare Müzesi,İplikçi Camii veAlaaddin Tepesi gibiyerleri degezdiler.”şeklindekonuştu.Geziye katılanBakırköylülerden
bazıları geziyle ilgili görüşlerini şöyle açıkladılar:Kevser Kılıç: Hz. Mevlana’nın ölümünün üzerinden neredeyse 8asır geçmiş birisinin hala günümüzde söyledikleri bizlere yol gös-
teriyorsa bizlerin de buyüce insanlarınmezarını ziyaretetmemiz gerekiyordu.Bakırköy BelediyeBaşkanı Ateş ÜnalErzen’e bizlere busorumluluğumuzuyerine getirme fırsatıverdiği için öncelikleteşekkür ederim.Çocuklarımla berabergeziye katıldım ve bugeziden sonraçocuklarımın manevidünyalarınıngelişeceğinidüşünüyorum.
Elizabet Ertembak: Konya bizim çok görmek istediğimiz birşehirdi. Özellikle Mevlana Müzesi. Bunu sağladığı için baştaBakırköy Belediye Başkanı olmak üzere tüm görevlilereteşekkürler.Nurdan Tekiner: Bu geziyle beraber manevi duygularım değişti.Mevlana Müzesi’nde herkese dua edebildim. Ne mutlu bize böyleanlamlı bir zamanda burada bulunabildiğimiz için.Onur Yüce: Bu güzel Konya seyahatinde Mevlana Celalettin-iRumi gibi evrensel değeri, onun en yakını Şems-i Tebrizihazretlerini, şehrin kutsal mekanlarını ve yöresel lezzetlerini dahayakından tanımamıza vesile olan başta Ateş Ünal ErzenBaşkanımız ve Basın-Yayın Halkla İlişkiler Müdürlüğü personelineçok teşekkür ediyorum.Dt.Sevcan Beyazdağ: Trafınızdan düzenlenen dünya kültürününmihenk taşlarından, değerli hazinemiz Mevlanamızı anmayagetirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Bu kadar kalabalık bir toplu-lukla ancak bu kadar maksimum seviyede bir düzen vememnuniyet sağlanabilir.Arzu Vatansever: “Gez Dünyayı gör Konya’yı, gez İstanbul’u görBakırköy Belediyesi’ni. Sonsuz teşekkürler.
Bakırköy Belediyesi, 740 engelli veailesini Balıkesir Edremit’te 4 yıldızlıtermal otele kampa götürdü.3’er günlük periyotlarla engellilerikampa götürdüklerini belirtenBakırköy Belediye Başkanı Ateş ÜnalErzen, “Engelli kardeşlerimizi veaileleri yazın Fethiye’de engelliler yazkampına götürmüştük. Şimdi de ter-mal kampa götürdük. 740 engelli veailesi 4 dönemde 3’er günlük 4
yıldızlı otelde termal kampyaptılar. Ulaşım dahil 3 öğünyemeklerini de belediyemizkarşıladı.Yarı olimpiktermalhavuzdauzman
eğitmenlerleçocuklarımız kışında yüzmenin tadınıçıkardı. EngelsizBAKKART’ı olantüm engelligrupları bu türgezilere iştirakedebiliyor.” dedi.Bu arada
Edremit’ten gelen ilk grubu BaşkanYardımcısı Gülten Tozanlı karşıladı.Termal kampa katılan çocuklar ve
gençler, Başkan Yardımcısı Tozanlı’yageziyi düzenlediği için BakırköyBelediyesi’ne teşekkürlerini ilettiler.
ENGELLİLERE TERMAL KAMPENGELLİLERE TERMAL KAMP
43
MUTLU
GÜNLER
Tülin SÖNMEZ Tülin SÖNMEZ && Çağatay POLATÇağatay POLAT
EvlendilerEvlendilerDüğüneDüğüne
Sönmez ve PolatSönmez ve Polatailelerininailelerinin
akraba ve dostları ileakraba ve dostları ileTülin ve Çağatay’ınTülin ve Çağatay’ ın
yakın arkadaşlarıyakın arkadaşlarıkatıldı .katıldı .
Aka okullarının gelenekselolarak sürdürmek amacıylayola çıktığı “ResimYarışması"nın ilki aralıkayında yapıldı. Soyu tükenmetehdidi altında olan canlı tür-lerine dikkat çekerek, çevre
kirliği, besin zincirininzedelenmesi, toprağın zehirliatıklarla yararsız hale gelme-si gibi konulara dikkatçekmek ve bu bağlamdaçevremizdeki insanlarıetkileyerek sosyalsorumluluğu yerine getirmekamacıyla yapılan “SoyuTükenmekte Olan CanlıTürleri” başlıklı resimyarışmasına ilgi ve talep çok
büyük oldu. İstanbulgenelinde yapılan resimyarışmasında öğrencileranaokulları, ilköğretim 1-5 ve6-8. sınıflar kategorilerindeyarıştılar.600 eser içinden kendi kate-gorilerinde ilk üç dereceyegiren eserler ile bu derecelerdışında ilk 60 eser seçilereködüllendirildi. Aka kolejikonferans salonundagerçekleştirilen töreneBahçelievler İlçe Milli Eğitim
Müdürü Basri Özbay ve ŞubeMüdürü Abdurrahim Ateş’de katıldı.
ÖDÜL ALANLARAnaokuları Kategorisinde; Birinciliködülünü Nazlıcan Uzunkaya (ÖzelMinik Ceylan Anaokulu), ikinciliködülünü Alize Tauna Bakırer (MilliEğitim Vakfı Özel BüyükçekmeceKoleji), üçüncülük ödülünü ise İremBozatlı (Canku Anaokulu) aldı.İlköğretim 1-5 Sınıflar Arası Kate-gorisinde; Birincilik ödülünü Ceren
Yılmaz (İstek Özel Ulubey Okulları),ikincilik ödülünü Zeynep Uğur (Özel Sembol İlköğretim Okulu) ,üçüncülük ödülünü ise SılaAleyna Din (Haznedar Abdiİpekçi İlköğretim Okulu) aldı.İlköğretim 6.7.8. Sınıflar ArasıKategorisinde; Birinciliködülünü Muhsine Beg(Haznedar Abdi İpekçiİlköğretim Okulu), ikinciliködülünü Barbaros Furkan Ala(Kazlıçeşme Abay İlköğretimOkulu), üçüncülük ödülünü iseAyşegül Çetinkaya (Esentepeİlköğretim Okulu) aldı.
NESLİ TÜKENEN CANLILARA DİKKAT ÇEKTİLERNESLİ TÜKENEN CANLILARA DİKKAT ÇEKTİLER
Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi, Küçükçekmeceli Bilgi Eviöğrencilerinin kıyasıya rekabetine sahne oldu. KüçükçekmeceBelediyesi’ne bağlı 6 Bilgi Evi 7.sınıf öğrencileri bilgileriniyarıştırdı. Yarışmaya Küçükçekmece Belediye Başkan YardımcısıHüseyin İpek, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Bilgi yarışmasına Fatih, İnönü, Halkalı, Taştepe, Sefaköy veCennet Bilgi Evi’nde eğitim gören 7. sınıf öğrencileri katıldı. HerBilgi Evi’nden üçer öğrencinin bilgilerini tartmasına sahne olanyarışmada, öğrencilere Matematik, Türkçe, Sosyal Bilgiler, Fen
Bilgisi, Genel Kültür, İngilizce alanlarında sorularyöneltildi. Yarışan öğrencilere arkadaşları; alkışlarıve tezahüratlarıyla destek verdi. Yarışmanınfinalinde Halkalı Bilgi Evi birinci olurken, FatihBilgi Evi ikinci, İnönü Bilgi Evi ise üçüncülük eldeetti. YARININ ANNE BABALARI
SİZLERSİNİZYarışmada renkli görüntüler deortaya çıktı. Üye oldukları BilgiEvleri’ni rengarenk şapkalarla
temsil eden öğrenciler, şarkılar vetürküler söyleyerek, yarışmayı eğlenceli bir halegetirdi. Dereceye giren öğrenciler ödülleriniBaşkan Yardımcısı Hüseyin İpek’in elinden aldı.İpek, yarışmaya katılan çocukları tebrik ederek,“Burada önemli iki husus var. Sizler yarının annebabaları olacaksınız. Güçlü ülke, güçlü aileyapısıyla ortaya çıkar. Toplumun yapı taşı ailedir.Sizler için fedakarlık yapan anne babalarınızı ve
sizleri bilgi çağına yetiştirmek için durmadan uğraşanöğretmenlerinizi unutmayın. Bilgiye ulaşamayan geride kalır.İnternet çağındayız. Bir tıkla dünyaya pencere açıyoruz. Özellikleson 10 yılda ülkemizin göstermiş olduğu atılımı sizler iyideğerlendirmelisiniz” diye konuştu.
45
KOMŞU İLÇELER:KÜÇÜKÇEKMECE
ÖÖĞĞRREENNCCİİ LL EERR BBİİ LLGGİİ LL EERRİİNNİİYYAARRIIŞŞTT IIRRDDII
Küçükçekmece Belediyesi, İŞKUR ve KüçükçekmeceGümüşhaneli İşadamları Sanayiciler Yardımlaşmave Dayanışma Derneği (GİYAD)’ın ortak girişimiolan “İstihdam İçin Mesleki Eğitim Projesi” hayatageçiriliyor.İstihdama katkı sağlamak ve vasıfsız kişileremeslek kazandırmak amacıyla yola çıkanKüçükçekmece Gümüşhaneli İşadamları SanayicilerYardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nde İŞKUR veKüçükçekmece Belediyesi’nin imzaladığı projekapsamında, kuaförlük, modelistlik, halk oyunları,saz, bağlama, güzel konuşma – diksiyon kurslarıvatandaşın hizmetine sunulacak.
16-35 YAŞ ARASI HERKES BAŞVURABİLİRGİYAD Kadın Kolları Başkanı Deniz Gündüz Şanlı,projenin içinde yer almalarında büyük katkısı olan
KüçükçekmeceBelediyeBaşkanı AzizYeniay’ateşekkürederek, “Buprojekapsamındaderneğimizdeher kurs için25’er kişiyeuzmanlartarafındaneğitim verilecek.
Meslekkurslarına kayıtyaptırmak için derneğimize üye olmaşartı yok. 16-35 yaş arası herkeskurslarımıza başvuruda bulunabilir.Ayrıca kursu bitirerek sertifika sahibiolan kursiyerlerimize, GİYAD olarak işimkanı da sağlıyoruz” diye konuştu.
SİGORTADA 48 AY DEVLETGÜVENCESİ
Kursa devam eden kursiyerlere, İŞKURtarafından günde 15 TL ödenerek,sağlık sigortaları da yapılacak. Ayrıcameslek kurslarından mezun olan kursiyerlereişverenler de İŞKUR’un önemli bir hizmetindenyararlanma şansına sahip oluyor. Bu kapsamda,kursu bitirip işbaşı yapan işçilerin 48 ay boyunca
sigortaları devlet tarafından ödenecek. Meslekkurslarına başvurmak isteyen bireyler,başvurularını Küçükçekmece Belediyesi, GİYAD veİŞKUR hizmet binalarından yapabilirler.
ORTAK PROJEYLE İŞ SAHİBİ OLACAKLARORTAK PROJEYLE İŞ SAHİBİ OLACAKLAR
Uluslararası Kadına Yönelik ŞiddetleMücadele günü etkinliği çerçevesinde,Bahçelievler Belediye Başkanı OsmanDevelioğlu binlerce gül ve karanfiliŞirinevler Meydan’ında kadınlarımızasundu.Kadına şiddetin insanlık suçu olduğunubelirten Osman Develioğlu “Anadolu’yuAnadolu yapan, kadınlarımıza,Dünyamızın neresinde hangi nedenle
olursa olsun şiddet uygulamak hem vicdani,hem insani, hem de yasalar karşısında suçtur.Hiçbir canlının şiddete uğramasını
istemiyoruz. Kadına yapılan insanlık dışışiddeti de reddediyoruz. Kadınımızasunulması gereken, güldür, çiçektir,sevgi ve saygıdır” dedi.Kadına Şiddete Hayır günü nedeniyle,Şirinevler Meydanı’nda binlerce gül vekaranfil Bahçelievler Belediye BaşkanıOsman Develioğlu tarafından kadınlaraarmağan edildi.
46
KOMŞU İLÇELERBAHÇELİEVLER
120 Tekerlekli Sandalye Dağıtıldı120 Tekerlekli Sandalye Dağıtıldı
ENGELLERİ KALDIRIYORUZENGELLERİ KALDIRIYORUZBahçelievler Belediyesitarafından EngellilerHaftası etkinliğinde,120 tekerlekli sandalyeihtiyaç sahiplerine törenle dağıtıldı.Belediye Yeni Sahne Salonunda gerçekleşen törendekonuşan Belediye Başkanı Osman Develioğlu “Engelliolmak hiç birimizin elinde olmayan bir yaşam, amabilmeliyiz ki hepimiz birer engelli adayıyız. Hayatısürdürme zorunluluğumuz var. İnsanımızın yüreğindeengeller olmasın. Yaşamın temeli sevgidir. Herkesinyaşama hakkına sahip çıkmalıyız. Yaşamı kolaykılacak unsurları yerine getirmeliyiz. Engelleri adımadım ortadan kaldırıyoruz. Kurum olarakBahçelievler’de, her adımda engelleri ortadankaldırmanın heyecanıyla çalışıyoruz” dedi. Mavi Pusula folklor ekibinin sergilediği renklioyunların ardından sahne alan Cüneyt Tek verdiğikonserle engelli ailelerine eğlenceli dakikalar yaşattı.
Kadınlarımıza Sevgi SunalımKadınlarımıza Sevgi Sunalım
KKAADDINA ŞİDDETE INA ŞİDDETE HAHAYYIIRR
Bahçelievler BelediyesiMeclisi’nin aldığı kararuyarınca 2008 yılındaoluşturulan, kurulduğugünden beri birçok faaliyeteimza atan BahçelievlerGençlik Meclisi, GençGelişim Akademisi'nin3.sünü gerçekleştiriyor.Lise ve üniversite çağındanitibaren okuyan ve çalışangençliğin, ülke ve ilçeyararına sosyal ve kültürelaktiviteler yapabilmelerineolanak sağlamak amacıylakurulan BahçelievlerBelediyesi Gençlik Meclisi,kitap ve yardımkampanyalarının yanı sırasöyleşiler, paneller, anmatoplantıları ve kültüreletkinlikler düzenliyor. Yaklaşık dört ay sürecekolan Genç Gelişim Akademisi
her hafta birbirinde MilliEğitim Bakanı Prof. Dr.Ömer Dinçer, İstanbulBüyükşehir BelediyeBaşkanı Kadir Topbaş, İTOBaşkanı Nevzat Yalçıntaş,Gazeteci-Yazar MehmetAltan, Merkez Bankası EskiBaşkanı Durmuş Yılmaz veBahçelievler BelediyeBaşkanı Osman Develioğlugibi alanında uzmanakademisyenleri konukedecek. Türkiye'deki akademisyen,siyasetçi ve işadamlarınıgençlerle buluşturan GençGelişim Akademisi’ninBahçelievler Belediyesi YeniSahne'de başlayan ilkoturum konuğu ise Bilim veSanat Vakfı Başkanı Yrd.Doç. Dr. Mustafa Özel oldu.
Ünlü Siyasetçiler, İş Adamları ve Akademisyenler katılıyor.Ünlü Siyasetçiler, İş Adamları ve Akademisyenler katılıyor.
GGEENNÇÇ GGEELL İİ ŞŞ İİMM AAKK AADDEEMMİİSS İİ BBAAŞŞ LL IIYYOORR
UÇAK GÜRÜLTÜSÜ CANIMIZDAN BEZDİRDİSabaha kadar biri kalkıp diğeri iniyor
Atatürk Havalimanı 06-24 pistinin uzmanların tüm uyarılarına rağmen Ataköy yönüne doğruuzatılması sonucu bu piste sabaha kadar inip kalkan uçakların gürültüsü nedeniyle Ataköylüleradeta feryat ediyor. Gelişmiş ülkelerde iskan edilmiş yerlerde veya yakınında bulunan havalimanlarına uçaklargenellikle akşam saat 11’den sabah 06’ya kadar iniş kalkış yapamyor.Gazetemizi arayan çok sayıda Ataköy sakini “yaşlılarımız var, hastamız var, öğrenci var, çocuk-lar var. Sabaha kadar inen uçakların gürültüsü yüzünden huzurumuz kaçtı, dengemiz bozuldu.Gazeteniz aracılığı ile başta Ulaştırma Bakanımız ve diğer yetkilileri bir gece misafir etmek istiy-oruz. Gelsinler bu sorunu bizimle beraber yaşasınlar. O zaman hak vereceklerdir” diyorlar.
ÇÇEEKKİİCC İİ RREEZZAALLEETT İİ AAYYNNEENN DDEEVVAAMM EEDDİİYYOORR
Geçen sayımızda yayınladığımız“Çekici Rezaleti“ başlıklı haberimizeyüzlerce teşekkür aldık. Telefon vemail yoluyla arayanların tamamı“Kanayan yaramıza parmak bastığınıziçin teşekkür ediyoruz. Biliyorduk amaalıntı yaparak yayınladığınız haberçekicilerin görev değil de para kazan-mak için hareket ettiklerini ortayakoyuyor. Yetkililer bu duruma bir sonvermelidir. Trafiği aksatan, yayakaldırımına park eden araçlarınçekilmesine itirazımız yok ama görevyasalara uygun olarak yapılmalı.Kurunun yanında yaş yanmamalı”diyorlar. Yaptığımız araştırmadagözlemlediğimiz kadarı ile çekici reza-leti maalesef aynen devam ediyor.
HHaavvaall iimmaannllaarr ıınnddaa bbuulluunndduurruullmmaass ıı zzoorruunnlluu oollaann NNooiissee MMoonnii ttoorr iinngg((GGüürrüüllüüll ttüü ÖÖllççüümm CCiihhaazzıı )) ççaall ıı şş ııyyoorr ii ssee ssoonn bbii rr aayy ii ççiinnddee 0066--2244 ppiiss tt iinnee iinniişş
kkaallkk ıışş yyaappaann uuççaakkllaarr ıınn ggüürrüüll ttüü öö llççüümmüü yyaappıı llmmıışş mmııddıı rr??GGüürrüüll ttüü ss ıınnıı rr ıınnıı aaşşaann uuççaakkllaarraa nnee kkaaddaarr ppaarraa cceezzaass ıı ttaahhaakkkkuukk eett tt ii rr ii llmmiişş tt ii rr??
AAçç ııkk llaayyıınn.. .. ..
DEVLET HAVA MEYDANLARI GENEL MÜDÜRÜ’NE VE DEVLET HAVA MEYDANLARI GENEL MÜDÜRÜ’NE VE YEŞİLKÖY HAVALİMANI MÜDÜRÜ’NE SORUYORUZ:YEŞİLKÖY HAVALİMANI MÜDÜRÜ’NE SORUYORUZ:
BBUURRAASS II EESS İİRR KKAAMMPPII MMII??
Ataköy 9-10 Kısım’da bulunan A-4 Blok yönetimi; binalarının etrafını tellerle çevirip çitlerinin üzerine esir kampları,fabrikaların, askeri bölgelerin, havaalanlarının, sınır bölgelerinin çevresinde kullanılan düzlemsel jiletli tel kapla-yarak tehlikeli bir uygulamaya imza attı. Çocukların kafa, büyüklerin bel hİzasına gelen JİLETLİ TELLER büyüktehlike yaratıyor. Binanın hemen yanında bulunan Atatürk İlköğretim Okulu öğrencilerİnin kullandığı bugüzergahta yapılan uygulama büyük tehlike oluşturuyor. Büyük sorunlar yaşanmadan ilgililerin müdahale ederekbu jiletli tellerin kaldırmalarını sağlaması gerekiyor.
GÖRÜLMEMİŞ UYGULAMA