AMR b. UBEYD Al]bd ru 'Amr · Amr, Allah'tan üç şey istediğini, bun lardan ikisine...

2
AMR b. UBEYD Amr. zahid ve müttaki halde, ka- deri reddetmesi sebebiyle olacak ki ha- dis otoritelerince sika * kabul edilme- hatta itharn (b k Buhar!, VI, 352-353; Hibban. ll , 69-7 Bununla birlikte Süfyan b. Uyey- ne ve Süfyan es -Sevri ondan hadis nak- mahiyeti ve hara- tarifi konusunda kendisinden nak- ledilen ne biz* in mubah, çal - haram vb. konularda ver- fetvalardan. onun da ilgilen- (bk Elr., 992). Amr b. Ubeyd, Basri'nin vefa- sonra ekolünün konu- sunda Katade b. Diame ile Va- yer için bu mücade- leyi fakat i 'tizali fikirleri be- nimsedikten sonra da bir talebe ola r ak rivayet et- mekten geri Nitekim Ha- Basri' nin tefsirle ilgili rivayeti yoluyla yiz. V ölümünden sonra Mu 'tezi- le 'nin yaymaya en temsilci mezhebin kurucu- su kabul edilmesine yol da kay- naklar bu konusunda Teymiy- ye, Amr b. Ubeyd'in bilhassa kader ve vaid Mu'tezile'ye tesir etti- kaydeder (Mecma 'u {etaua, XII, 311 kaynaklar Amr b. Ubeyd' in Deh- riyye'den zikrederse de bunu kabul etmek mümkün Onun gerek Dehriyye'ye nisbet edilmesi gerekse hadiste sikadan muhafazakar Mu'te- zili fikirleri benimsernesi sebebiyle hak- bir reti Zira cerh ve ta'dil* ki- dahil olmak üzere bütün kaynak- lar Amr'dan ittifakla zahid, abid ve müt- taki diye bahsetmektedir. Hacer' in de onun söylenen menfi sözle- rin dikkati çekmesi bu kana- ati destekleyici mahiyettedir. ömrünün Mu' tezili fikirle rinden dön- nakledilirse de (bk. Hatib, Xl!, 170 vd.), kendisinden sonra Am- riyye devam ettirmesi bu ri- vayetin gösterir. b. Mu'temir de onun Amriyye devam söyler. Birçok eseri nakledilen Amr'- dan günümüze kadar intikal eden. sa- dece Basri'den rivayet bir- kaç tefsir sahifesinden ibarettir [bk. Sez- gin. 597) Kaynaklarda kendisine nis- bet edilen eserler ise er-Red 94 Kitdbü'l - 'A.dl ve't- tevl}.id, Eczd, ü e ve birçok hutbe ve risalesinin bu- da kaydedilmektedir. Darekutni Al]bd - ru 'Amr b. 'Ubeyd ve keldmuhu fi'l- (Zahiriyye Ktp ., nr. 106/ 107) ad- eserde : Cahiz, e/Beyan ue't-tebyfn, I, 23 ; III , 157; Kuteybe. el-Ma 'arif s. 482-483; Buhar!. et· Tarfl)u'l·kebfr, VI , 352·353; Sa'd , et·Tabakat, VII , 273; (Ritter). s. 222; Mes'üdl, Mürücü ';;·;;eheb (Abdü\hamidl. s. 313·314; Hibban. Ha· !eb 1396, Il, 69·71; Kadl Abdülcebbar. Kahire 1384 / 1965 , s. 137·138, 588, 714; a.mlf.. Failü 'l·i'tizal ve tabakatü'l· Mu' tezile Fuad Seyyid). i 393 / 1974, s. 242·250 ; (Abdülha- mid) , s. 121; Hatlb, Taril]u Bagdad, XII, 166· 188; et· Tebstr, s. 42 ; el· M ile/ (Kilani), I, 48·49; Haiiikan. Ve{eyat, III, 460-462; Teymiyye, Mecma 'u {e tava, XII, 311; Zehebi, A'lamü 'n·nübela' , VI, 104- 106 ; Kesir, el-Bidaye, X, 78-80 ; Teftazani, 'Aka ' id, s. 39 ; Taba- s. 35·36; a.mlf .. ve'l- emel T. W. Arnold), Leipzig 1902, s. 11; Hacer. Tehzibü 't-Tehztb, VIII , 70-75; köprizade, 's-sa 'a-de, Il, 165 ; Brockel- mann, GAL Suppl., I, 338; Sezgin, GAS, I, 597; Ali Sami etü'l-{ikri'l-felsef i {i'l- 1966 , I, 458-469 ; et- Ta razi, Me usa 'atü miyye li-biladi's-Sind ve'l-Bencab, Cidde 1403 / 1983 , I, 482·484 ; Kays AI-i Kays, el-lraniyyan ve'/-edebü ' 'Arabf, Tahran 1984 , 1/ 1, s. 45-49 ; Salih ei-Hamarine, "'Amr b. 'Ubeyd ve 'alaka- tühü bi-Eb! Ca'fer el-Mansür", el-Mü'er· ril)u 'l·'Arabf, XXII, 19S2, s. 205-214; "Amr", I, 415; W. MontgomeryWatt. "'Amr b. 'Ubayd" , E/ 2 (Fr.l. I, 467 ; J . Van Ess. "'Amr b. 'Obayd", Elr., I, 991-992. li] L AMR b. UTBE Amr b. Utbe b. Ferkad es-Süleml (ö. 22 / 643 [?]) ziihidlerden. _j Küfe'de 17 (638) da Küfe'ye Arap zengin- lerinden olup Hz. Ömer devrinde birçok sefere Tekrit, ve Sam- gan gibi fethinde kuman- dan olarak görev Azerbaycan ve Musul bir aile muhiti içinde büyüyen muhadramun *dan Onun zühd yolunu seçmesi baba- Utbe'nin gitmedi. Amr, mu- hadramOndan olan dostu Mi' zad ( .....a.... ) b. Yezid ile birlikte Küfe bir mescid Bu olay tasawuf tarihinde "halvette ibadet" fik- rinin ve tekke ilk Mescidin sonra Amr ve tenkit edenler de Nitekim Abdullah b. Mes'Od 'un kendilerini ziyaret ederek, "He la k mes- cidini geldim" r ivayet edilir. Amr, Allah'tan üç bun- lardan ikisine söylerdi. El- de ettikleri, hiçbir de- vermeyen mükemmel bir zühd ha- ile namaz güç ve kuwetti. Üçüncü arzusu ise al- Nitekim. kendisi gibi zühd yolu- nu seçen Al ka me el- KOfi, Mi'zad ve Yezld b. Muaviye en- Nehai ( ._F:JI) ile birlikte Utbe'- nin bir gazada oldu. SOfilerin, "Halka hizmet, hakka hiz- mettir" temelini "sohbet" ve "dostluk" da bulmak mümkündür. O. dostluk için hizmeti her türlü hizmetini görür, otla- ederdi. Amr, rivayetleri çok fazla olmamakla birlikte güvenilir bir hadis ravisi Abdullah b. Mes'Od ile Sübey'atü'l-Esle- miyye'den kitabet* yoluyla hadis ve daha muhaddisler ondan rivayette kaynak- lar onun az hadis rivayet etmesini iba- detle fazla Sa'd, et- Tabakat, VI , 196, 206-207; Be- Iazüri, Fütahu 'l-büldan (tre. Mustafa Fayda). Ankara 1987, s. 468·470, 472 , 476-479 ; Ta- beri, (Ebü 'I-Faz l). IV, 37 , 39, 79 vd ., 153- 155 , 246 · 247; el-Cerh ve 't-ta'dil, VI, 250; Ebü Nuaym, ljilye, IV, 155-158 ; tü's-sa{ve, III , 68-72 ; Hacer, Teh;;ibü Teh- ?ib, VIII, 75· 76 ; Kesir, e/-Bidaye, VII, 72 , 122; Münavi. el-Kevakib, I, 144. L li] AMR b, ÜMEYYE ( J__r$- ) Ebu Ümeyye Amr b. Ümeyye b. Huveylid ed-Damrl . 60/679-SO'den önce) Sahabi, Hz. Peygamber'in elçilerinden. Bedir yöresinde Beni Damre kabilesindendir. Hz . Peygamber'in am- Haris'in torunu Sühayle bint Ubeyde ile için onun soyundan gelenler Beni kolu mensup-

Transcript of AMR b. UBEYD Al]bd ru 'Amr · Amr, Allah'tan üç şey istediğini, bun lardan ikisine...

Page 1: AMR b. UBEYD Al]bd ru 'Amr · Amr, Allah'tan üç şey istediğini, bun lardan ikisine kavuştuğunu söylerdi. El de ettikleri, dünyanın hiçbir varlığına de ğer vermeyen mükemmel

AMR b. UBEYD

Amr. zahid ve müttaki olduğu halde, ka­deri reddetmesi sebebiyle olacak ki ha­dis otoritelerince sika * kabul edilme­miş, hatta yalancılıkla itharn edilmiştir (b k Buhar!, VI, 352-353; İbn Hibban. ll, 69-7 ı ı Bununla birlikte Süfyan b. Uyey­ne ve Süfyan es-Sevri ondan hadis nak­letmişlerdir. Kıyasın mahiyeti ve hara­mın tarifi konusunda kendisinden nak­ledilen görüşlerle, ne biz* in mubah, çal­gının haram olduğu vb. konularda ver­diği fetvalardan. onun fıkıhla da ilgilen­diği anlaşılmaktadır (bk Elr., ı. 992).

Amr b. Ubeyd, Hasan- ı Basri'nin vefa­tından sonra ekolünün liderliği konu­sunda Katade b. Diame ile yarışmış, Va­sıl'ın yanında yer aldığı için bu mücade­leyi kaybetmiş, fakat i 'tizali f ikirleri be­nimsedikten sonra da sadık bir talebe olarak hocasının görüşlerini rivayet et­mekten geri durmamıştır. Nitekim Ha­san-ı Basri' nin tefsirle ilgili görüşlerini Amr'ın rivayeti yoluyla öğrenebilmekte­yiz. V asıl'ın ölümünden sonra Mu 'tezi­le 'nin görüşlerini yaymaya çalışan en yaşlı temsilci olması, mezhebin kurucu­su kabul edilmesine yol açmışsa da kay­naklar bu görüşleri Vasıl'dan öğrendiği konusunda birleşmektedir. İ bn Teymiy­ye, Amr b. Ubeyd'in bilhassa kader ve vaid konularında Mu'tezile'ye tesir etti­ğini kaydeder (Mecma 'u {etaua, XII, 311 ı

Bazı kaynaklar Amr b. Ubeyd' in Deh­riyye'den olduğunu zikrederse de bunu doğru kabul etmek mümkün değildir.

Onun gerek Dehriyye'ye nisbet edilmesi gerekse hadiste sikadan sayılmaması,

muhafazakar görüşlerden ayrılıp Mu'te­zili fikirleri benimsernesi sebebiyle hak­kında tarafsız davranılmadığının bir işa­reti sayılmalıdır. Zira cerh ve ta'dil* ki­tapları dahil olmak üzere bütün kaynak­lar Amr'dan ittifakla zahid, abid ve müt­taki diye bahsetmektedir. İbn Hacer' in de onun hakkında söylenen menfi sözle­rin asılsızlığına dikkati çekmesi bu kana­ati destekleyici mahiyettedir. ömrünün sonlarında Mu ' tezili fikirlerinden dön­düğü nakledilirse de (bk. Hatib, Xl! , 170 vd.), görüşlerini kendisinden sonra Am­riyye fırkasının devam ettirmesi bu ri­vayetin isabetsizliğini gösterir. Bişr b. Mu'temir de onun görüşlerin i Amriyye fırkasının devam ettirdiğini söyler.

Birçok eseri olduğu nakledilen Amr' ­dan günümüze kadar intikal eden. sa­dece Hasan-ı Basri'den rivayet ettiği bir­kaç tefsir sahifesinden ibarettir [bk. Sez­gin. ı. 597) Kaynaklarda kendisine nis­bet edilen eserler ise şunlardır: er-Red

94

'ale'l -~aderiyye, Kitdbü'l- 'A.dl ve't­tevl}.id, Eczd, ü şeldşemi, e ve sittıln. Ayrıca birçok hutbe ve risalesinin bu­lunduğu da kaydedilmektedir.

Darekutni Amr ' ın görüşlerini Al]bd­ru 'Amr b. 'Ubeyd ve keldmuhu fi'l­~ur'dn (Zahiriyye Ktp ., nr. 106/ 107) ad­lı eserde toplamıştır.

BİBLİYOGRAFYA : Cahiz, e/Beyan ue't-tebyfn, I, 23 ; III , 157;

İbn Kuteybe. el-Ma 'arif (Ukkaşe). s. 482-483; Buhar!. et· Tarfl)u 'l·kebfr, VI , 352·353; İbn Sa'd, et·Tabakat, VII , 273; Eş'arı. Ma~alat (Ritter). s. 222; Mes'üdl, Mürücü';;·;;eheb (Abdü\hamidl. s. 313·314; İbn Hibban. Kitabü'l-Mecrüf:ıtn, Ha· !eb 1396, Il , 69·71 ; Kadl Abdülcebbar. Şerhu 'l·

Uşüli 'l-l)amse, Kahire 1384 / 1965, s. 137·138, 588, 714; a.mlf.. Failü 'l·i'tizal ve tabakatü'l· Mu' tezile (nşr. Fuad Seyyid). Tu~us i 393 / 1974, s. 242·250 ; Bağdadl, e/Far~ (Abdülha­mid), s. 121; Hatlb, Taril]u Bagdad, XII, 166· 188; İsferayini. et· Tebstr, s. 42 ; Şehristani. el· M ile/ (Kilani), I, 48·49; İbn Haiiikan. Ve{eyat, III, 460-462; İbn Teymiyye, Mecma 'u {e tava, XII, 311; Zehebi, A'lamü'n·nübela', VI, 104-106 ; İbn Kesir, el-Bidaye, X, 78-80 ; Teftazani, Şerhu '/- 'Aka ' id, s. 39 ; İbnü'I-Murtaza. Taba­~atii'l-Mu'tezile, s. 35·36; a.mlf .. el-Müny~ ve'l­emel (nşr. T. W. Arnold), Leipzig 1902, s. 11; İbn Hacer. Tehzibü 't-Tehztb, VIII, 70-75; Taş­köprizade, Mi{t~hu 's-sa 'a-de, Il, 165 ; Brockel­mann, GAL Suppl. , I, 338; Sezgin, GAS, I, 597; Ali Sami en-Neşşar, !'leş' etü 'l-{ikri 'l-felsefi {i'l­İslam, İskenderiye 1966, I, 458-469 ; et-Ta razi, Me usa 'atü 't-taril)i 'l-İs lami ve'l-hadarati 'l-İsla­miyye li-biladi's-Sind ve'l-Bencab, Cidde 1403 / 1983, I, 482·484 ; Kays AI-i Kays, el-lraniyyan ve'/-edebü 'l· 'Arabf, Tahran 1984, 1/ 1, s. 45-49 ; Salih ei-Hamarine, "'Amr b. 'Ubeyd ve 'alaka­tühü bi-Eb! Ca'fer el-Mansür", el-Mü'er· ril)u 'l·'Arabf, XXII, Bağdad 19S2, s. 205-214; "Amr", İA, I, 415; W. MontgomeryWatt. "'Amr b . 'Ubayd", E/2 (Fr.l. I, 467 ; J . Van Ess. "'Amr

b. 'Obayd", Elr., I, 991-992. li] AvNİ İLHAN

L

AMR b. UTBE

( ~~~ )

Amr b. Utbe b. Ferkad es-Süleml (ö. 22 / 643 [?])

İlk ziihidlerden. _j

Küfe'de doğdu. Babası. 17 (638) yılın­da Küfe'ye yerleşen sayılı Arap zengin­lerinden olup Hz. Ömer devrinde birçok sefere katılmış, Tekrit, Şehrizor ve Sam­gan gibi bazı şehirlerin fethinde kuman­dan olarak görev almış, Azerbaycan ve Musul valiliği yapmıştır. Varlıklı bir aile muhiti içinde doğup büyüyen Amr'ın

muhadramun *dan olduğu anlaşılmak­tadır . Onun zühd yolunu seçmesi baba­sı Utbe'nin hoşuna gitmedi. Amr, mu­hadramOndan olan yakın dostu Mi 'zad ( .....a.... ) b. Yezid el-İcli ile birlikte Küfe yakınlarında bir mescid yaptırdı. Bu olay

tasawuf tarihinde "halvette ibadet" fik­rinin ve tekke düşüncesinin ilk örneği sayılabilir. Mescidin inşasından sonra Amr ve Mi'zad'ı tenkit edenler de çık­

mıştır . Nitekim Abdullah b. Mes'Od 'un kendilerini ziyaret ederek, "He la k mes­cidini yıkmaya geldim" dediği r ivayet edilir.

Amr, Allah'tan üç şey istediğini, bun­lardan ikisine kavuştuğunu söylerdi. El­de ettikleri, dünyanın hiçbir varlığına de­ğer vermeyen mükemmel bir zühd ha­yatı ile namaz kılmaya elverişli güç ve kuwetti. Üçüncü arzusu ise şehid al­maktı. Nitekim. kendisi gibi zühd yolu­nu seçen arkadaşları Al ka me el- KOfi, Mi'zad el-İcli ve Yezld b. Muaviye en­Nehai ( ._F:JI) ile birlikte babası Utbe'­nin kumandasında katıldığı bir gazada şehid oldu.

SOfilerin, "Halka hizmet, hakka hiz­mettir" şeklindeki görüşlerinin temelini Amr 'ın "sohbet" ve "dostluk" anlayışın­da bulmak mümkündür. O. dostluk için hizmeti şart koşar. a rkadaşlarının her türlü hizmetini görür, hayvanlarını otla­tır. tırnar ederdi.

Amr, rivayetleri çok fazla olmamakla birlikte güvenilir bir hadis ravisi sayılır.

Abdullah b. Mes'Od ile Sübey'atü'l-Esle­miyye'den kitabet* yoluyla hadis almış, Şa'bi ve daha başka muhaddisler ondan rivayette bulunmuşlardır. Bazı kaynak­lar onun az hadis rivayet etmesini iba­detle fazla meşgul olmasıyla açıklar.

BİBLİYOGRAFYA :

İbn Sa'd, et- Tabakat, VI , 196, 206-207; Be­Iazüri, Fütahu 'l-büldan (tre. Mustafa Fayda). Ankara 1987, s. 468·470, 472, 476-479 ; Ta­beri, Tarıl) (Ebü 'I-Fazl). IV, 37, 39, 79 vd., 153-155, 246 ·247; el-Cerh ve 't-ta'dil, VI, 250; Ebü Nuaym, ljilye, IV, 155-158 ; İbnü'I-Cevzi. Sı{a· tü's-sa{ve, III , 68-72 ; İbn Hacer, Teh;;ibü ·ı- Teh­?ib, VIII, 75· 76 ; İbn Kesir, e/-Bidaye, VII, 72, 122; Münavi. el-Kevakib, I, 144.

L

li] MusTAFABİLGİN

AMR b, ÜMEYYE

( ~~ ~ J__r$- )

Ebu Ümeyye Amr b. Ümeyye b. Huveylid ed-Damrl

(ö. 60/679-SO'den önce)

Sahabi, Hz. Peygamber'in elçilerinden.

Bedir yöresinde yaşayan Beni Damre kabilesindendir. Hz. Peygamber'in am­cası Haris'in torunu Sühayle bint Ubeyde ile evlendiği için onun soyundan gelenler Kureyş'in Beni Abdüşems kolu mensup-

Page 2: AMR b. UBEYD Al]bd ru 'Amr · Amr, Allah'tan üç şey istediğini, bun lardan ikisine kavuştuğunu söylerdi. El de ettikleri, dünyanın hiçbir varlığına de ğer vermeyen mükemmel

ları içinde sayılmışlardır (bk. İbn Habib, el-Münemmak, s. 249). Bedir ve Uhud gazvelerinde müşriklerin safında yer aldı. Uhud Gazvesi'nden hemen sonra müs­lüman oldu. Birkaç ay sonra Necid'e gön­derilen kırk kişilik irşad heyeti içinde o da bulunuyordu (Safer 4/Temmuz 625) Heyet Bi'rimaüne'de pusuya düşürüldü­ğü sırada binek hayvanlarını otlattığı

için katliamdan kurtuldu. Ancak daha sonra esir alındı ve baskını düzenleyen Amir b. Tufeyl tarafından annesinin kö­le azadı adağına karşılık olarak serbest bırakıldı. Amr, olayı Hz. Peygamber'e haber vermek için Medine'ye doğru yo­la çıktı . Amir b. Tufeyl ·in mensup oldu­ğu Beni Amir kabilesinden yolda karşı­laştığı iki kişiyi, Bi· ri ma üne şehidlerinin intikamını almak için gece uyurtarken öldürdü. Ancak Amr bunların müslüman olup Hz. Peygamber' in himayesine gir­diklerini bilmiyordu. Hz. Peygamber, hi­mayesine aldığı iki müslümanın öldürül­mesine son derecede üzüldü ve onların diyetlerini ailelerine gönderdi.

• Amr b. Ümeyye seriyyesi" diye bili­nen diğer bir olayda ise Hz. Peygam­ber'e suikast düzenlemiş olan Ebü Süf­yan'ı öldürmek ve Reel' baskınından son­ra Mekkeliler'ce çarmıha gerilen Hubeyb b. Adi'nin cesedini asıldığı yerden indir­mek üzere, hicretin 4 . yılında Cebbar b. Sahr ei-Ensari (veya Selerne b. Eslem) ile birlikte Mekke'ye gönderildi. Mekkeliler onu tanıyıp peşine düşünce arkadaşıyla bir mağaraya saklandı . Ertesi gün şeh­re gizlice girip Hubeyb'in cesedini çar­mıhtan indirdi; karşısına çıkanlardan

üçünü öldürdü. Mekkeli bir casusu da esir alarak Medine'ye döndü. Hz. Pey­gamber yaptıklarını kendisinden öğre­nince memnun oldu ve ona dua etti.

Amr b. Ümeyye, eskiden beri elçilik hizmetleriyle tanındığı için, hicretin 5. yılında Hendek Savaşı'ndan sonra Mek­ke'de çıkan kıtlıkta fakiriere dağıtılmak üzere Ebü Süfyan'a beş yüz dinar götür­me görevini Hz. Peygamber ona verdi. Hicretin 7. yılı başında da iki mektubu­nu ve bazı hediyeleri Habeşistan kralına götürmekle onu görevlendirdi. Hz. Pey­gamber bu mektuplardan birinde Neca­şf'yi islamiyet'e davet ediyor. diğerinde ise Ebü Süfyan 'ın kızı Habeş muhacir­lerinden Ümmü Habibe ile nikahının kı ­yılmasını istiyordu. Müslümanlığı kabul eden Habeşistan kralı, parlak bir tören­le Ümmü Habibe'yi Hz. Peygamber'e ni­kahladı. Yine Peygamber'in isteği üze­rine Habeşistan'daki müslümanları iki

yelkenli gemi ile Amr'ın retakatinde Me­dine'ye gönderdi.

Amr Huneyn Gazvesi'ne. Taif Muhasa­rası'na ve Tebük Seferi'ne katıldı. Hicre­tin 9. yılında Halid b. Velid kumandasın­da Dümetülcendel Emiri Ükeydir'e karşı gönderilen seriyyede yer aldı. Ükeydir'in esir - alındığı haberini ve elde edilen ga­nimetleri Hz. Peygamber'e o ulaştırdı.

Aynı yılın sonunda, Hz. Peygamber' in Müseylime'yi islam'a davet eden mek­tubunu Beni Hanife kabilesine götürdü ve onun cevabını getirdi.

Muaviye devrinde ömrünün son yılla­rını geçirdiği Medine'nin Harratin ma­hallesindeki evinde vefat etti. Cahiliye devrinden beri cesareti, atılganlığı ve ze­kası ile tanınırdı. Hz. Peygamber'den ri­vayet ettiği yirmi hadis Kütüb-i Sitte 'de yer almaktadır. Oğulları Ca 'fer, Abdul­lah, Fazi ve diğer bazı kişiler kendisin­den hadis rivayet etmiş, talebesi Şa'bi de ondan öğrendiği çeşitli bilgileri ve siyere dair haberleri nakletmiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

Vakıdi, el-Megazf, ll, 742-743 ; lll, 925-926, ı 026, 1058~ ı 059; İbn Hi şam. es-Sfre, ı , 224; ll , 563; lll , ı85-ı86, ı90, 277; IV, 359, 362, 607, 633-635; İbn Sa'd, e(· Taba~at, ı, 207-208, 258-259, 273 ; ll , 93-94 ; lll, 556 ; IV, 248-249; Halife b. Hayyat, Tarfl] ( Zekkar ı . s. 43, 7 4; İbn Habib. el-Mufıabber ( nşr. lise Lichtenstadter). Hayda­rabad ı36ı /1942 - Beyrut, ts . (Darü'I-Afak ı ' l­cedide), s. 118, 119 ; a.mlf., el-Münemma~

(nşr. Hurşid Ahmed). Beyrut ı405 j ı985 , s. 249; Buhari, et-Tarfl]u 'l·kebfr, IV, 307-308; Be­lazüri, Ensabü'l-eşraf. ı, 379-380, 438-439, 53ı ;

Taberi, Tarfl] (de Goeje). I, ıı98, ı437-ı44ı ,

ı443-ı444 , ı448 , ı569; Serahsi, Şerhu's-Siye ­

ri'l-kebfr, I (nşr. Selahaddin ei-Müneccid). Ka­hire ı97ı-72, s. 52, 97; a.mlf .. el-MebsQ~ X, 92; İbn Seyyidünnas, 'UyQnü 'l-eşer, Beyrut, ts. (Darü'I-Ma'rife). ll, ıı2-113; Zehebi, A'lamü'n­nübela', lll , ı79-ı8ı ; Hamidullah, islam Pey­gamberi (İ sta nbul 1980). I, 3ı8, 33ı, 332, 468, 476-483, 626; ll , 947, ıo8o-ıo81.

~ MusTAFA FAYDA

AMR b. ZÜBEYR b. AWAM

( tlyl l .:r.~JI.:r.~)

Amr b. ez-Zübeyr b. el-Awam el-Esedl el-Kureşi

(ö. 60/680)

Abdullah b. Zübeyr'in baba bir kardeşi ve Yezid b. Muaviye'nin

L

ona karşı gönderdiği ordunun kumandanı.

_j

Annesi, ümmü Halid künyesiyle tanı­nan ve en son vefat eden sahabilerden biri olan Erne bint Halid 'dir. Kaynaklar­da Amr'ın çocukluk ve gençlik dönemi-

AMRE bint ABDURRAHMAN

ne dair bilgi yoktur. Son derece katı ve herkesin çekindiğ i bir kimse olduğu ri­vayet edilir. Kardeşi Abdullah'tan gör­düğü iyiliklere rağmen ona düşmanca davranırdı. Halife Yezid'in Medine valisi Amr b. Said, iki kardeş arasındaki bu anlaşmazlıktan faydalanmayı düşünerek

Amr b. Zübeyr'i Medine'ye şurta* tayin etti. Bu görevi sırasında Amr, kardeşi Abdullah'ın birçok taraftarını kırbaçtattı ve onlara çeşitli işkenceler yaptı. Daha sonra, Mekke haremine sığınarak hal­kın kendisine biat etmesini temine ça­lışan Abdullah' ın · üzerine gönderilecek orduya kendi isteğiyle kumandan tayin edildi. Bu görevin ona doğrudan Yezid tarafından verildiği de rivayet edilmek­tedir. Ancak Amr'ın ordusu yenildL ken­disi de esir düştü. Bu defa Abdullah b. Zübeyr, kısas uygulayarak Amr'ın Medi­ne 'de kırbaçiattığı her bir şahsa karşı­lık Mekke'de onu kırbaçlattı . Amr bir müddet sonra atıldığı hapishanede öldü.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Sa'd, e(-Tabakat, V, ı'85-ı86 ; Ta beri. Ta­rf!) (Ebü' I-Fazl). V, 330, 343-347; ibnü'l-Esir, el­Kamil, IV, ll, ı8-ı9; Zehebi, A'lamü'n-nübela', lll , 472-473; İbn Kesir. el-Bidaye, Yili, ı48-ı49; Fasi, el- 'i~dü'ş-şemfn (nşr. Fuad Seyyid). Bey­rut ı405-ı406j1985-86, VI, 378-385.

Iii AHMET ÖNKAL

ı AMRE

ı

L (bk. KUSAYRU AMRE).

_j

ı ı AMRE bint ABDURRAHMAN

( .:.--Jl~ ~ •r ı Amre bint Abdirrahman b. Sa'd

b. Zürare ei-Ensariyye en-Neccariyye (ö. 106/ 724)

Hadis ve fıkıh sahalarında otorite olan kadın tabii.

L _j

Hz. Aişe'nin yanında yetişen ve onun hadislerini çok iyi bilen Amre, Ümmü Se­leme, Hamne bint Cahş, Rafi' b. Hadic gibi sahabilerden de hadis rivayet etti. Bütün cerh ve ta'dil* alimlerince sika* ve hüccet* kabul edilen Amre, hadisle­rin toplanması maksadıyla Halife ömer b. Abdülazfz tarafından çıkarılan fer­manda rivayetlerinin yazılması özellikle istenen tabiidir. Urve b. Zübeyr, kız kar­deşinin oğlu Ebü Bekir b. Hazm. Abdul­lah b. Ebü Bekir, Zührf. Amr b. Dinar, kendi oğlu Ebü'r- Rical Muhammad b. Abdurrahman ve torunları Amre'den hadis rivayet edenlerin başında gelirler.

95