Akdeniz Bölgesi yat›r›m için gerekli tüm alt yap›ya...
1
AKDENİZ Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği’nce (ASCAME) düzenlenen 1. Akdeniz Sanayi Yatırımları Zirvesi, Mersin’de gerçekleştirildi. Zirve’nin açılışında konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Dünya ekonomisinin 2030’da yüzde 35’i gelişmekte olan ülkelerde olacak. Bunda Türkiye de aktif rol oynayacak. Dünyanın geleceğini belirleyen ülkeler gelişmekte olan ülkeler. Birlik ve beraberlik içinde birbirimizin artısını paylaşarak, eksisini gidermemiz gereken bir dönemden geçiyoruz. Biz dünya ekonomisinde son derece ciddi yer edinmiş bir ülkeyiz. Son yıllarda milyarlarca dolar doğrudan yatırım almış bir ülkeyiz. Ülkemize 2011’in 7 ayında gelen yabancı yatırımlar, geçen yıldan fazladır. 7 ayda 9.1 milyar dolar yatırım gelmiştir. Bunun yüzde 90’ı da Avrupa’dan gelmiştir. Akdeniz Bölgesi de her türlü yatırım için gerekli alt yapıya da sahip durumda. O yüzden artık harekete geçmeliyiz.” İTO ve ASCAME Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş da şunları söyledi: “Değişik uluslardaki ve bölgelerdeki insanların bir araya gelmesindeki önem daha da arttı. Bu toplantıların daha da artması gereken yer ise şüphesiz Akdeniz. Çünkü Akdeniz adeta dünyayı birbirine bağlıyor. Değişik kültürler ve inanışların hepsini bir araya getirip, sentez oluşturuyor. Bu nedenle taktir edersiniz ki, Akdeniz, yeni fikir oluşturmada ve dünyayı daha barış dolu yarınlara götürmede son derece önemli bir etken.” Dr. Yalçıntaş, ASCAME’nin en önemli görevinin Akdeniz havzasındaki karşılıklı yatırımları çoğaltarak gelir seviyelerinin artırılması olduğunu aktardı. Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da Akdeniz’in her dilin ve dinin birlikte yaşayabildiği çok önemli bir zenginlik alanı olduğunu, bu zenginliği de dünya üzerinde ekonomiden sanayiye kadar her alanda çok iyi kullandığını vurguladı. } } 7 EKİM 2011 SAYFA 11 eko-magazİn BULMACA Haz›rlayan Nalan M. ALAKENT [email protected] BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 9. SAYFADA HAFTALIK İsmail Şen [email protected] KARİKATÜRLERDEKİ TARİH 7 Ekim 1966 yılında bugün Anadol, “ilk Türk otomobili” sloganıyla piyasaya çıktı. Zamanla bir fenomene dönüşecek Anadol’un bazı fanatik kullanıcıları, otomobilin hâlâ yollarda olmasını sağlıyor. 8 Ekim 1908 yılında bugün, kısa süre önce yürürlüğe giren Tatil-i Eşgal Kanun-u Muvakkati, yani geçici grev yasasına dayanılarak grevler ve sendikalar yasaklandı. Karar, İkinci Meşrutiyet’in getirdiği özgürlük ortamında artan grevler dolayısıyla alındı. 9 Ekim 1937 yılında bugün, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün katıldığı bir törenle, Sümerbank’ın Nazilli Basma Fabrikası açıldı. 10 Ekim 1994 yılında bugün uzaya çıktık. Türksat 1- B, 1780 kilogram ağırlığı ve 13 yıl öngörülen ömrüyle Türkiye’nin ilk uydusuydu. Uydunun 11 kanalı özel televizyonların yayınına ayrılmıştı. 11 Ekim 1929 yılında bugün, Birinci Dünya Savaşı’na girme nedenlerimizden biri olan Yavuz Zırhlısının oranımı bitti ve donanmaya teslim edildi. Geminin onarım sırasındaki yolsuzluklar dolayısıyla ilk Yüce Divan Mahkumiyetleri verilmişti. Eski Bahriye Vekili İhsan Bey görevi kötüye kullanma ve rüşvet suçlarından 2 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. İhsan Bey, daha sonra “Eryavuz” soyadını alacaktı. 12 Ekim 1492 yılında bugün, Kristof Kolomb Karayiplere ulaştı. Kolomb’un Asya’ya ulaştığı zannı yıllarca sürecekti. 13 Ekim 1927 yılında bugün, 45 ve 46. Hükümetlerin Başbakanı, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Malatya’da doğdu. İktidara geldiği 1983 yılı ile rahmete kavuştuğu 1993 yılları arasındaki 10 yılda Türkiye’nin değişimine damgasını vurdu. 29 Teşrin-i Sani 1339 / 29 Kasım 1923 Akbaba Dergisi Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur. ‘‘ ” Peter Ferdinand Drucker 1909 - 2005 yılları arasında yaşamış, yazar, hatip, müşavir, öğretim üyesi ve yönetim bilimcisi. Her ne kadar “yönetim bilimci” desek de, yönetimin bir bilim ya da sanat değil meslek olduğunu gösteren adam olarak bilinir. Osmanlı saltanatının Türkiye Cumhuriyeti’ne son mirası… Yarasanın üzerinde “Duyunu Umumiye”, kanı emilen fesli şahsiyette “Türkiye” yazıyor. Osmanlı’nın yasal varisi olan Türkiye Cumhuriyeti, tüm borçları zamanında ve kuruşuna kadar ödedi. Türkiye Cumhuriyeti ve aldığı miras 1918 29 Mart’ında Oklahoma’da doğdu. Asıl adı Samuel Moore Walton. Küçük bir dükkanı dünyanın en büyük şirketi, ailesini en zengin ailesi yapmak gibi bir özelliği vardır. İki savaş arası büyüyen kuşağın tipik özelliklerini taşır; çalışkan ve tutumludur. Fazladan büyük hırsları olan Walton, 1936’da Colombia Missouri’deki Hickman Lisesi’ni, 1940’ta Missouri Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’ni dereceyle bitirir. “Eski Dünya”da süregiden savaşın ikinci yılında J. C. Penney mağazasında işe başlar. Savaş “Yeni Dünya”yı da içine çekip Sam Amca tüm gençleri orduya çağırınca Walton da o sırada çalıştığı barut fabrikasından orduya geçer. 1945’te ilk tuhafiye mağazasını Newport Arkansas’ta açar. 1943 14 Şubat’ında evlenen Sam ile Helen çiftinin, 1949 yılına kadar üç oğlu bir kızı olur. 1950’de başına muhteşem bir şey gelir ve bir “kötü mülk sahibi” Sam’in yaptığı işe göz koyup kontratını yenilemez, aynı yere aynı işi açar. Sam Walton ve ailesi, “Walton’un 5-10 Sentçisi”ni açtığı Bentonville’e yerleşir. 1952’de ikinci mağazasını açar ve self servis sistemine geçer. 1954’te bir alışveriş merkezine bonmarşe açar. 1962’de ilk Wal-Mart mağazasını Rogers, Arkansas’ta açar. Tüm bu mağazacılık sürecinde kafasında müthiş bir fikir oluşur: Fiyatları düşürmek, müşteri kazanmanın ve dolayısıyla uzun vadede kazancı artırmanın en iyi yoludur. Bu basit strateji ile en ucuz malı bulmanın, en basit ve uygun biçimde sunarak tüketiciye ulaştırmanın yollarını aradı ve sürekli geliştirdi. Wal- Mart mağazaları hızla ve sürekli gelişti. Mağazalarına hızla ulaşabilmek için uçak kullandı. 1970 yılında şirket halka açıldı. 1974’te emekli olmayı denedi, iki yıl sonra geri döndü. 1979 yılında Wal-Mart 1 milyar dolarlık satışa ulaştı. 1984’te şirketin kârıyla ilgili bir iddiayı kaybetti ve fotoğraftaki gibi hula dansı yaptı. 1985 yılında Forbes tarafından “en zengin adam” seçildikten 7 yıl, Başkan George W. Bush tarafından Özgürlük Madalyasıyla onurlandırıldıktan 19 gün sonra öldü. İnsanların emekli olamayacakları için gösteri yürüyüşüne katıldıkları 60 yaşından sonra yeni atılım ve risklere giren, tüketicinin istediğini yaparak dünyanın en büyük şirketlerinden birini yaratan, ticaret dâhisi Sam Walton’un kronolojik hikâyesi kısaca böyle… Ama onu en iyi anlatan sözler, 1987’de tüm hisse senetlerinin değerlerinin düşmesi sonucu 1 milyar dolar kaybettiğinde ne hissettiğinin sorulması üzerine söyledikleri olmalı: “Sonuçta bu bir kâğıt parçası. Başladığımızda bir kâğıt parçasıydı ve hâlâ da bir kâğıt parçası.” O BİR İŞADAMI 10 Sent dükkânıyla milyar yapan adam Sam Walton Topra€a bir elma düfltü… 1980’li yılların ortasında Başbakan olan rahmetli Turgut Özal, ikide bir “çağ atlayacağız” derdi. 1980’lerin sonuna doğru “çağ atladık” demeye başlamıştı. O yıllarda ne atlayacağımıza inanmıştım, ne de atladığımızı fark etmiştim. Garip bir ülkeydik. 1980 sonrası doğanların anlaması mümkün olmayan bir ülke… Karmaşık ve Vandal siyasi ortamı, yokluğu, karaborsayı anlatmayacağım. Basit, teknik bir örnek vermek istiyorum. 1985 yılında bir kasabada günlük gazete çıkarıyor ve bunu da Johannes Gutenberg’in 1447’de icat ettiği yöntemle yapıyorduk. Dizgi yöntemi, sayfayı yapma yöntemimiz birebir aynıydı. Tek fark bizim baskı makinemizin bir motorunun olması ve bu motorun da elektrikle çalışmasıydı. Dizgi birebir aynıydı derken abartmıyorum. “Ali” kelimesini dizmek için a, l ve i harflerini bir kumpasa sıralıyor ve “Ali” yazmış oluyorduk. Baskıdan sonra da bu harfleri kutularına dağıtıyorduk. Bir sonraki gün tekrar kullanmak üzere… Gutenberg’in icadını, bulunuşundan 500 yıldan fazla süre sonra bile aynen kullanıyorduk. Bir yıl sonra 19. yüzyılda icat edilmiş dizgi makinesini “linotype”ı kullanmaya başladığımızda “çağ atladık” sanmıştık. Meğer asıl çağ atlama için birkaç yıl daha beklememiz gerekiyormuş. 1980’lerin sonuna doğru, baskı tekniğimiz tipodan ofsete döndü ve Amerikalı iki yeni yetmenin, 1984’te icat ettiği bir bilgisayarla dizgi yapmaya başladık. Aynı bilgisayarda sayfa tasarımı da yapıyorduk. O dönem patronumla uzun uzun hesaplar yapmaya çalışırdık. Eski sistemle olsa bu küçük bilgisayardaki font zenginliği ve punto çeşidini kaç kasa kurşun harfle yakalayabileceğimizi hiç hesaplayamadık. Binler ve binlerce kasa kurşun harf bile anlamlı değildi. Çünkü o küçük bilgisayarda milyonlarca font/punto çeşitliliği vardı. Bilgisayar da pek bir şeye benzemiyordu. Küçük krem bir kasası vardı. Ekranı 9 inch ve siyah beyazdı. Buna rağmen öyle iyi bir kaligrafisi vardı ki, rakibi kesinlikle yoktu. Apple Machintosh’un Ed ve Plus serisini yıllarca kullanıp, o döneme göre mükemmel tasarımlarla gazeteler ürettik. Bir gün TRT ana haberde, Türkiye’nin yerel basında en iyi sayfa tasarımı ödülünü kazandığımızı duyduğumuzda Steve jobs’a Tekirdağ’dan şükranlarımızı gönderdik. Yirmili yaşlarının başında iki genç adam, Steve Jobs ve Steve Wozniak dünyayı değiştirecek bir şirketi evlerinin garajında kurmuşlardı. Bugün o şirketin değeri 300 milyar doların üzerinde. Jobs, dünyayı değiştiren, çağ atlatan adamlardan biriydi. Sadece Machintosh’u geliştirseydi bile unutulmaz biri olurdu. Ancak o Machintosh’tan sonra I Pod, I Pad, I Phone gibi, her biri fenomen haline gelen ürünler geliştirdi. Her birini de ısırılmış bir elma amblemli Apple şirketinde yaptı. Bir ay önce “O Bir İşadamı” köşesinde onu tanıtmış ve kanserle mücadelesini kaybettiği gün unutulmayanlar arasındaki yerini alacağını söylemiştim. Toprağa bir elma düştü; o artık bir unutulmayan… SOLDAN SAĞA: 1- Üniversite ve sağlık personelinin çalışma biçimlerini tanımlayan TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaşan uygulamanın yaygın kullanılan adı. 2- Piyangoda bilet değeri kadar kazanılan ikramiye… Litvanya’nın internet kodu… Rütbesiz asker… 3- Silisyum elementinin simgesi… Aynı işi yapanların giydikleri, tüzükle belirtilmiş, bir örnek giysi… 4- Sabun ve kişisel bakım ürünleriyle tanınan Evyap’ın erkek bakım ürünlerinin genel adı… Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü… Berkelyum elementinin simgesi… 5- Finger, Burçak, Negro, Topkek ürünlerine sahip bisküvi markası… İngilizcede “hayır”… 6- Eski Mısır’da güneş tanrısı… Türkiye’de toplu olarak üretilen ilk otomobil markası… Lityum elementinin simgesi… 7- 1998 yılında sekiz girişimci tarafından kurulan, ilk mağazasını İstanbul Başakşehir’de açan perakende mağazalar zinciri… Liberya’nın internet harfleri… İtalya’nın internet kodu… 8- Ahmet Rasim’in bir eseri… ABD’nin görevdeki başkanı… 9- Sözleşme, kontrat… Eski dilde su… 10- Hamalların yük taşırken kullandığı deriden sırt yastığı, arkalık… Bir nota… 11- İşletilen paranın faiz katılmamış bütünü… Bir makineyi oluşturan ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri… 12- Kaplumbağa kabuğu… Osmanlı Devleti’nde en büyük sivil veya askerî yönetim bölgesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- Para biriktirme, artırım… İstanbul Altın Borsası anlamında kullanılan kısaltma… 2- Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse… (Tersi) Yaradılış, öz nitelik… Sodyum elementinin simgesi… 3- (Tersi) Elektrikte iletkenin direnç birimi… Kenya’nın internet harfleri… 1930 yılında Nilüfer markasıyla meşrubat üretimine başlayan Bursa merkezli firmanın günümüzde ürettiği gazoz, limonata ve maden suyu için kullandığı marka… 4- Yunanistan’ın plaka işareti… Bitkinin yaprak veya köklerini vererek hastalığı iyi etmeye çalışmak, tedavi etmek… Basınç birimi Pascal’ın kısaltması… 5- Bezi ve masası vardır… Mağara… Para veya değerli eşya saklamaya yarayan çelik dolap… 6- Torunu olan kadın… Bir şeyi elden ele vererek aktarma… 7- İşaret… “Doktor” için kullanılan kısaltma… Bazı maddeleri korumak, belirli bir parlaklık kazandırmak veya boyamak için kullanılan, saydam veya donuk cama benzeyen cila… 8- Ürün tanıtımlarında “… yanıbaşınızda” sloganını kullanan İzmir merkezli bir mobilya firması… “Yaşa” anlamında bir ünlem… 9- Satılmamış, istif edilmiş mal… Serbest ekonomiden yana olan kimse… 10- Uzaklık anlatan bir söz… (Tersi) Bir organımız… 11- Yerli bir kolonya markası… Koç Grubu’nun sucuk, salam, sosis gibi soğuk et ürünlerinde kullandığı marka… 12- Sınır komşumuz olan bir ülke… Piyango gibi şans oyunlarında, kazanma. TARİHTE BU HAFTA Akdeniz Bölgesi yat›r›m için gerekli tüm alt yap›ya sahip Gelecek, güçlü Akdeniz ile olacak DÜNYA Serbest Bölgeler Federasyonu (FEMOZA) Başkanı Juan Torrents, geleceğin daha güçlü bir Akdeniz ile olacağına işaret ederek, “O yüzden birlikte hareket edin ve ortak kuvvet yaratın” dedi. Torrents, şunları kaydetti: “Akdeniz ülkeleri her zaman daha güçlü olmak zorunda. Ben sadece size şunu söylemek istiyorum; mücadele etmemiz lazım. Özellikle de serbest bölgeler konusunda. Çünkü bunlar bize istihdam ve refah getirir. Serbest bölgeler, yatırımların garantisidir. Bir kanunu vardır. Dolayısıyla buralarda yapılan yatırımlar, diğerlerine göre daha az risk taşır.” Ulusal bir strateji yapılmalı AKDENİZ Yatırım Ajansı (ANIMA) Başkanı Wafaa Sobhy, yatırımları Akdeniz ülkelerine çekmek istediklerini ve geçtiğimiz 10 yılda bu konuda önemli başarılara imza atıldığını dile getirdi. Sobhy, “Yatırım destekleme ve sanayi yatırımı arasında çok önemli bir bağlantı var. Ulusal düzeyde bir strateji yapmamız lazım. Yatırımcıların ihtiyaçlarını daha iyi anlamalıyız. Bu sorumlulukların paylaşılması konusunda uluslararası konferanslar önem arz ediyor. Akdeniz ülkelerinde bunların daha yaygın hale gelmesi gerekir” dedi. Birlik ve kuvvet yaratılacak MERSİN Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ve ASCAME Sanayi Komisyonu Başkanı Şerafettin Aşut, “ASCAME’yi sadece Mersin’in kazancını artıracak bir unsur olarak görmedik. Bu oluşumun ülkemize çok önemli katkılar sağlayacağına inandık” dedi. Aşut, ASCAME sayesinde Akdeniz’de birlik ve kuvvet yaratıldığına dikkati çekti 150’den fazla katılımcı ZİRVE’ye yurt içinden ve yurt dışından 150’den fazla katılımcı ve onlarca ticaret ve sanayi odası katıldı. Oturumlarda, Avrupa- Akdeniz Bölgesi’nde bulunan doğrudan yabancı yatırımların analizi ve sanayi yatırımlarının bunlar içinde kapladığı alan konuları ile serbest bölgeler ve organize sanayi bölgelerinin doğrudan yabancı yatırım çekme konusunda oynadıkları rol konuşuldu. ASCAME ve FEMOZA yetkilileri arasında ilişkilerin daha güçlendirilmesini kapsayan işbirliği anlaşması imzalandı. Sayfa11_Sayfa 10.qxd 06.10.2011 22:44 Page 1
Transcript of Akdeniz Bölgesi yat›r›m için gerekli tüm alt yap›ya...
AKDENİZ Ticaret ve SanayiOdaları Birliği’nce (ASCAME)düzenlenen 1. Akdeniz SanayiYatırımları Zirvesi, Mersin’degerçekleştirildi. Zirve’ninaçılışında konuşan EkonomiBakanı Zafer Çağlayan,“Dünya ekonomisinin 2030’dayüzde 35’i gelişmekte olanülkelerde olacak. BundaTürkiye de aktif roloynayacak. Dünyanıngeleceğini belirleyen ülkelergelişmekte olan ülkeler. Birlikve beraberlik içindebirbirimizin artısınıpaylaşarak, eksisinigidermemiz gereken birdönemden geçiyoruz. Bizdünya ekonomisinde sonderece ciddi yer edinmiş birülkeyiz. Son yıllardamilyarlarca dolar doğrudanyatırım almış bir ülkeyiz.Ülkemize 2011’in 7 ayındagelen yabancı yatırımlar,geçen yıldan fazladır. 7 ayda9.1 milyar dolar yatırımgelmiştir. Bunun yüzde 90’ıda Avrupa’dan gelmiştir.Akdeniz Bölgesi de her türlüyatırım için gerekli alt yapıyada sahip durumda. O yüzdenartık harekete geçmeliyiz.”
İTO ve ASCAME BaşkanıDr. Murat Yalçıntaş da şunlarısöyledi: “Değişik uluslardakive bölgelerdeki insanların biraraya gelmesindeki önemdaha da arttı. Bu toplantılarındaha da artması gereken yerise şüphesiz Akdeniz. ÇünküAkdeniz adeta dünyayıbirbirine bağlıyor. Değişikkültürler ve inanışlarınhepsini bir araya getirip,sentez oluşturuyor. Bunedenle taktir edersiniz ki,Akdeniz, yeni fikiroluşturmada ve dünyayı dahabarış dolu yarınlara
götürmede son derece önemlibir etken.”
Dr. Yalçıntaş, ASCAME’ninen önemli görevinin Akdenizhavzasındaki karşılıklıyatırımları çoğaltarak gelirseviyelerinin artırılmasıolduğunu aktardı.
Mersin Valisi Hasan BasriGüzeloğlu da Akdeniz’in herdilin ve dinin birlikteyaşayabildiği çok önemli birzenginlik alanı olduğunu, buzenginliği de dünya üzerindeekonomiden sanayiye kadarher alanda çok iyikullandığını vurguladı.
} }7 E K İ M 2 0 1 1
SAYFA 11
eko-magazİn
BULMACAHaz›rlayan
Nalan M. ALAKENTile ti sim@so rus hop.com
BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 9. SAYFADA
HAFTALIK İsmailŞen
KARİKATÜRLERDEKİ TARİH 7 Ekim1966 yılında bugün
Anadol, “ilk Türkotomobili” sloganıylapiyasaya çıktı.Zamanla bir fenomenedönüşecek Anadol’unbazı fanatikkullanıcıları, otomobilinhâlâ yollarda olmasınısağlıyor.
8 Ekim1908 yılında
bugün, kısasüre önceyürürlüğegiren Tatil-iEşgal Kanun-uMuvakkati,
yani geçici grev yasasına dayanılarakgrevler ve sendikalar yasaklandı. Karar,İkinci Meşrutiyet’in getirdiği özgürlükortamında artan grevler dolayısıyla alındı.
9 Ekim1937 yılında bugün, Cumhurbaşkanı
Mustafa Kemal Atatürk’ün katıldığı birtörenle, Sümerbank’ın Nazilli BasmaFabrikası açıldı.
10 Ekim1994 yılında
bugün uzayaçıktık. Türksat 1-B, 1780 kilogramağırlığı ve 13 yılöngörülenömrüyle Türkiye’nin ilk uydusuydu. Uydunun
11 kanalı özel televizyonların yayınınaayrılmıştı.
11 Ekim1929 yılında bugün, Birinci Dünya
Savaşı’na girme nedenlerimizden biri olanYavuz Zırhlısının oranımı bitti ve donanmayateslim edildi. Geminin onarım sırasındakiyolsuzluklar dolayısıyla ilk Yüce DivanMahkumiyetleri verilmişti. Eski Bahriye Vekiliİhsan Bey görevi kötüye kullanma ve rüşvetsuçlarından 2 yıl hapis cezasınaçarptırılmıştı. İhsan Bey, daha sonra“Eryavuz” soyadını alacaktı.
12 Ekim1492
yılındabugün,KristofKolombKarayiplereulaştı.Kolomb’unAsya’ya ulaştığı zannı yıllarca sürecekti.
13 Ekim1927 yılında
bugün, 45 ve 46.HükümetlerinBaşbakanı, 8.CumhurbaşkanıTurgut Özal,Malatya’dadoğdu. İktidarageldiği 1983 yılıile rahmetekavuştuğu 1993 yılları arasındaki 10 yıldaTürkiye’nin değişimine damgasını vurdu.
29 Teşrin-i Sani 1339 / 29 Kasım 1923 Akbaba Dergisi
Gideceğiniz yeribilmiyorsanız,vardığınız yerinönemi yoktur.
‘‘
”Peter
FerdinandDrucker1909 - 2005 yılları
arasında yaşamış, yazar,hatip, müşavir, öğretimüyesi ve yönetimbilimcisi. Her ne kadar“yönetim bilimci” desekde, yönetimin bir bilimya da sanat değil meslekolduğunu gösterenadam olarak bilinir.
Osmanlısaltanatının Türkiye
Cumhuriyeti’ne sonmirası…
Yarasanın üzerinde“Duyunu Umumiye”,
kanı emilen feslişahsiyette “Türkiye”yazıyor. Osmanlı’nın
yasal varisi olanTürkiye Cumhuriyeti,
tüm borçlarızamanında ve
kuruşuna kadar ödedi.
TürkiyeCumhuriyeti
ve aldığımiras
1918 29 Mart’ındaOklahoma’da doğdu. Asıl adıSamuel Moore Walton. Küçük bir dükkanıdünyanın en büyük şirketi, ailesini en zengin ailesiyapmak gibi bir özelliği vardır.
İki savaş arası büyüyen kuşağın tipik özelliklerinitaşır; çalışkan ve tutumludur. Fazladan büyükhırsları olan Walton, 1936’da ColombiaMissouri’deki Hickman Lisesi’ni, 1940’ta MissouriÜniversitesi Ekonomi Fakültesi’ni dereceyle bitirir.
“Eski Dünya”da süregiden savaşın ikinci yılındaJ. C. Penney mağazasında işe başlar. Savaş “YeniDünya”yı da içine çekip Sam Amca tüm gençleriorduya çağırınca Walton da o sırada çalıştığı barutfabrikasından orduya geçer.
1945’te ilk tuhafiye mağazasını NewportArkansas’ta açar. 1943 14 Şubat’ında evlenen Sam ileHelen çiftinin, 1949 yılına kadar üç oğlu bir kızı olur.
1950’de başına muhteşem bir şey gelir ve bir“kötü mülk sahibi” Sam’in yaptığı işe göz koyupkontratını yenilemez, aynı yere aynı işi açar. SamWalton ve ailesi, “Walton’un 5-10 Sentçisi”ni açtığıBentonville’e yerleşir.
1952’de ikinci mağazasını açar ve self servissistemine geçer. 1954’te bir alışveriş merkezinebonmarşe açar.
1962’de ilk Wal-Mart mağazasını Rogers,Arkansas’ta açar. Tüm bu mağazacılık sürecindekafasında müthiş bir fikir oluşur: Fiyatları düşürmek,müşteri kazanmanın ve dolayısıyla uzun vadedekazancı artırmanın en iyi yoludur.
Bu basit strateji ile en ucuz malı bulmanın, enbasit ve uygun biçimde sunarak tüketiciyeulaştırmanın yollarını aradı ve sürekli geliştirdi. Wal-Mart mağazaları hızla ve sürekli gelişti.
Mağazalarına hızla ulaşabilmek için uçakkullandı. 1970 yılında şirket halka açıldı. 1974’teemekli olmayı denedi, iki yıl sonra geri döndü. 1979yılında Wal-Mart 1 milyar dolarlık satışa ulaştı.1984’te şirketin kârıyla ilgili bir iddiayı kaybetti vefotoğraftaki gibi hula dansı yaptı.
1985 yılında Forbes tarafından “en zengin adam”seçildikten 7 yıl, Başkan George W. Bush tarafındanÖzgürlük Madalyasıyla onurlandırıldıktan 19 günsonra öldü.
İnsanların emekli olamayacakları için gösteriyürüyüşüne katıldıkları 60 yaşından sonra yeniatılım ve risklere giren, tüketicinin istediğini yaparakdünyanın en büyük şirketlerinden birini yaratan,ticaret dâhisi Sam Walton’un kronolojik hikâyesikısaca böyle…
Ama onu en iyi anlatan sözler, 1987’de tüm hissesenetlerinin değerlerinin düşmesi sonucu 1 milyardolar kaybettiğinde ne hissettiğinin sorulmasıüzerine söyledikleri olmalı:
“Sonuçta bu bir kâğıt parçası. Başladığımızdabir kâğıt parçasıydı ve hâlâ da bir kâğıt parçası.”
O BİR İŞADAMI
10 Sentdükkânıyla
milyar yapanadam
Sam Walton
Topra€a bir elma düfltü…1980’li yılların ortasında
Başbakan olan rahmetliTurgut Özal, ikide bir “çağatlayacağız” derdi.1980’lerin sonuna doğru“çağ atladık” demeyebaşlamıştı. O yıllarda neatlayacağımıza inanmıştım,ne de atladığımızı farketmiştim.
Garip bir ülkeydik. 1980sonrası doğanlarınanlaması mümkünolmayan bir ülke…Karmaşık ve Vandal siyasiortamı, yokluğu,karaborsayıanlatmayacağım. Basit,teknik bir örnek vermekistiyorum. 1985 yılında birkasabada günlük gazeteçıkarıyor ve bunu da JohannesGutenberg’in 1447’de icat ettiği yöntemleyapıyorduk. Dizgi yöntemi, sayfayı yapmayöntemimiz birebir aynıydı. Tek fark bizimbaskı makinemizin bir motorunun olmasıve bu motorun da elektrikle çalışmasıydı.
Dizgi birebir aynıydı derkenabartmıyorum. “Ali” kelimesini dizmekiçin a, l ve i harflerini bir kumpasa sıralıyorve “Ali” yazmış oluyorduk. Baskıdan sonrada bu harfleri kutularına dağıtıyorduk. Birsonraki gün tekrar kullanmak üzere…
Gutenberg’in icadını, bulunuşundan500 yıldan fazla süre sonra bile aynenkullanıyorduk. Bir yıl sonra 19. yüzyıldaicat edilmiş dizgi makinesini “linotype”ı
kullanmaya başladığımızda “çağ atladık”sanmıştık. Meğer asıl çağ atlama için birkaçyıl daha beklememiz gerekiyormuş.
1980’lerin sonuna doğru, baskıtekniğimiz tipodan ofsete döndü veAmerikalı iki yeni yetmenin, 1984’te icatettiği bir bilgisayarla dizgi yapmayabaşladık. Aynı bilgisayarda sayfa tasarımıda yapıyorduk.
O dönem patronumla uzun uzunhesaplar yapmaya çalışırdık. Eski sistemleolsa bu küçük bilgisayardaki fontzenginliği ve punto çeşidini kaç kasakurşun harfle yakalayabileceğimizi hiçhesaplayamadık. Binler ve binlerce kasakurşun harf bile anlamlı değildi. Çünkü oküçük bilgisayarda milyonlarca
font/punto çeşitliliği vardı. Bilgisayar da pek bir şeye
benzemiyordu. Küçük krem birkasası vardı. Ekranı 9 inch vesiyah beyazdı. Buna rağmenöyle iyi bir kaligrafisi vardı ki,rakibi kesinlikle yoktu. AppleMachintosh’un Ed ve Plusserisini yıllarca kullanıp, odöneme göre mükemmeltasarımlarla gazeteler ürettik.Bir gün TRT ana haberde,Türkiye’nin yerel basında en iyisayfa tasarımı ödülünükazandığımızı duyduğumuzdaSteve jobs’a Tekirdağ’danşükranlarımızı gönderdik.
Yirmili yaşlarının başında ikigenç adam, Steve Jobs ve SteveWozniak dünyayı değiştirecekbir şirketi evlerinin garajında
kurmuşlardı. Bugün o şirketin değeri 300milyar doların üzerinde.
Jobs, dünyayı değiştiren, çağ atlatanadamlardan biriydi. Sadece Machintosh’ugeliştirseydi bile unutulmaz biri olurdu.Ancak o Machintosh’tan sonra I Pod, IPad, I Phone gibi, her biri fenomen halinegelen ürünler geliştirdi. Her birini deısırılmış bir elma amblemli Appleşirketinde yaptı.
Bir ay önce “O Bir İşadamı” köşesindeonu tanıtmış ve kanserle mücadelesinikaybettiği gün unutulmayanlar arasındakiyerini alacağını söylemiştim.
Toprağa bir elma düştü; o artık birunutulmayan…
SOLDAN SAĞA: 1- Üniversite ve sağlık personelininçalışma biçimlerini tanımlayan TBMM Genel Kurulu’ndakabul edilerek yasalaşan uygulamanın yaygın kullanılan adı.2- Piyangoda bilet değeri kadar kazanılan ikramiye…Litvanya’nın internet kodu… Rütbesiz asker… 3- Silisyumelementinin simgesi… Aynı işi yapanların giydikleri, tüzüklebelirtilmiş, bir örnek giysi… 4- Sabun ve kişisel bakımürünleriyle tanınan Evyap’ın erkek bakım ürünlerinin geneladı… Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü…Berkelyum elementinin simgesi… 5- Finger, Burçak, Negro,Topkek ürünlerine sahip bisküvi markası… İngilizcede“hayır”… 6- Eski Mısır’da güneş tanrısı… Türkiye’de topluolarak üretilen ilk otomobil markası… Lityum elementininsimgesi… 7- 1998 yılında sekiz girişimci tarafından kurulan,ilk mağazasını İstanbul Başakşehir’de açan perakendemağazalar zinciri… Liberya’nın internet harfleri… İtalya’nıninternet kodu… 8- Ahmet Rasim’in bir eseri… ABD’ningörevdeki başkanı… 9- Sözleşme, kontrat… Eski dildesu… 10- Hamalların yük taşırken kullandığı deriden sırtyastığı, arkalık… Bir nota… 11- İşletilen paranın faizkatılmamış bütünü… Bir makineyi oluşturan ve işlemesineyardım eden parçalardan her biri… 12- Kaplumbağakabuğu… Osmanlı Devleti’nde en büyük sivil veya askerîyönetim bölgesi.
YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- Para biriktirme, artırım…İstanbul Altın Borsası anlamında kullanılan kısaltma… 2- Birişte emir verme yetkisi bulunan kimse… (Tersi) Yaradılış, öznitelik… Sodyum elementinin simgesi… 3- (Tersi) Elektrikteiletkenin direnç birimi… Kenya’nın internet harfleri… 1930yılında Nilüfer markasıyla meşrubat üretimine başlayanBursa merkezli firmanın günümüzde ürettiği gazoz,limonata ve maden suyu için kullandığı marka… 4-Yunanistan’ın plaka işareti… Bitkinin yaprak veya köklerinivererek hastalığı iyi etmeye çalışmak, tedavi etmek…Basınç birimi Pascal’ın kısaltması… 5- Bezi ve masasıvardır… Mağara… Para veya değerli eşya saklamayayarayan çelik dolap… 6- Torunu olan kadın… Bir şeyi eldenele vererek aktarma… 7- İşaret… “Doktor” için kullanılankısaltma… Bazı maddeleri korumak, belirli bir parlaklıkkazandırmak veya boyamak için kullanılan, saydam veyadonuk cama benzeyen cila… 8- Ürün tanıtımlarında “…yanıbaşınızda” sloganını kullanan İzmir merkezli bir mobilyafirması… “Yaşa” anlamında bir ünlem… 9- Satılmamış, istifedilmiş mal… Serbest ekonomiden yana olan kimse… 10-Uzaklık anlatan bir söz… (Tersi) Bir organımız… 11- Yerlibir kolonya markası… Koç Grubu’nun sucuk, salam, sosisgibi soğuk et ürünlerinde kullandığı marka… 12- Sınırkomşumuz olan bir ülke… Piyango gibi şans oyunlarında,kazanma.
TARİHTE BU HAFTA
Akdeniz Bölgesi yat›r›m içingerekli tüm alt yap›ya sahip
Gelecek, güçlüAkdeniz ileolacak
DÜNYA Serbest BölgelerFederasyonu (FEMOZA) BaşkanıJuan Torrents, geleceğin daha güçlübir Akdeniz ile olacağına işaretederek, “O yüzden birlikte hareketedin ve ortak kuvvet yaratın” dedi.Torrents, şunları kaydetti: “Akdenizülkeleri her zaman daha güçlüolmak zorunda. Ben sadece sizeşunu söylemek istiyorum; mücadeleetmemiz lazım. Özellikle de serbestbölgeler konusunda. Çünkü bunlarbize istihdam ve refah getirir. Serbestbölgeler, yatırımların garantisidir.Bir kanunu vardır. Dolayısıylaburalarda yapılan yatırımlar,diğerlerine göre daha az risk taşır.”
Ulusal birstrateji yapılmalı
AKDENİZ Yatırım Ajansı(ANIMA) Başkanı Wafaa Sobhy,yatırımları Akdeniz ülkelerineçekmek istediklerini ve geçtiğimiz 10yılda bu konuda önemli başarılaraimza atıldığını dile getirdi. Sobhy,“Yatırım destekleme ve sanayiyatırımı arasında çok önemli birbağlantı var. Ulusal düzeyde birstrateji yapmamız lazım.Yatırımcıların ihtiyaçlarını daha iyianlamalıyız. Bu sorumluluklarınpaylaşılması konusunda uluslararasıkonferanslar önem arz ediyor.Akdeniz ülkelerinde bunların dahayaygın hale gelmesi gerekir” dedi.
Birlik ve kuvvetyaratılacak
MERSİN Ticaret ve Sanayi Odası(MTSO) ve ASCAME SanayiKomisyonu BaşkanıŞerafettin Aşut, “ASCAME’yisadece Mersin’in kazancınıartıracak bir unsur olarakgörmedik. Bu oluşumun ülkemizeçok önemli katkılar sağlayacağınainandık” dedi. Aşut, ASCAMEsayesinde Akdeniz’de birlik vekuvvet yaratıldığına dikkati çekti
150’den fazlakatılımcı
ZİRVE’ye yurt içinden ve yurtdışından 150’den fazla katılımcı veonlarca ticaret ve sanayi odasıkatıldı. Oturumlarda, Avrupa-Akdeniz Bölgesi’nde bulunandoğrudan yabancı yatırımlarınanalizi ve sanayi yatırımlarınınbunlar içinde kapladığı alankonuları ile serbest bölgeler veorganize sanayi bölgelerinindoğrudan yabancı yatırım çekmekonusunda oynadıkları rolkonuşuldu.
ASCAME ve FEMOZA yetkilileri arasında ilişkilerin dahagüçlendirilmesini kapsayan işbirliği anlaşması imzalandı.
Sayfa11_Sayfa 10.qxd 06.10.2011 22:44 Page 1
![190 - turkradyolojiseminerleri.org · Kronik fibrotik evrede ise (24,5 ay), endokardiyumda fibrozis ve kalsifikasyon gelişerek restriktif kardiyomyopatiye yol açar [23]. Kardiyak](https://static.fdocument.pub/doc/165x107/5d33222088c993bb3c8c3a45/190-turk-kronik-fibrotik-evrede-ise-245-ay-endokardiyumda-fibrozis-ve.jpg)
