2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış...

6
güncel gastroenteroloji 172 14/4 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşması Prof. Dr. Cemal TALUĞ Ankara Üniversitesi Rektörü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Sayın Cumhur- başkanı, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sayın Genel Başkanı, Değerli Öğretim Üyeleri, Değerli Konuklar ve Sevgili Öğrencilerim, Ankara Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ğu gibi yeni umutlar ve yeni coşkularla başlıyor. Üniversitemiz, köklü bir Cumhuriyet çınarı olarak taşıdığı de- ğerlere daima sahip çıkarak her yıl kendisini yeniliyor, kendi- sini aşmaya çalışıyor. Olağanüstü akademik birikimimizin bi- ze sağladığı özgüveni, toplumumuza ve insanlığa hizmet için her yıl artan bir sorumluluk duygusu ve kararlılıkla bütünleş- tiriyor, yeni hedeflere yöneliyoruz. Bu ülkenin bilim ve yükseköğretim yaşamında daima öncü- lük yapmış, sayısız ilklere imza atmış olan Üniversitemiz bu konumunu geleceğe taşıyan gücünü seçkin öğretim üyelerin- den ve büyük enerjisini de sevgili öğrencilerinden alır. Cumhuriyetimizin tarihi ve değerleriyle özdeşleşen Ankara Üniversitesi’nin yeni akademik yılının açılış törenini bu yıl Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Dr. Derviş Eroğlu onurlandırıyor. Sayın Cumhurbaşkanım, davetimizi kabul ederek törenimizi onurlandığınız için Ankara Üniversitesi ailesi adına en içten teşekkürlerimizi sunuyorum. Kıbrıs 1950’lerden bu yana Türk dış politikasının en önemli konusudur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ise Türk dış politikasının en haklı direnç noktasıdır. Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında dostluk ve birliktelik yalnızca Kıbrıs’ın stratejik önemiyle açıklanamaz. Başta Avrupa Birliği olmak üzere dış ilişkilerimizde Kıbrıs en önemli belirleyendir. Ancak her koşulda bizim ilişkilerimiz si- yaset üstüdür ve hep öyle kalmalıdır. Kıbrıs Rum Kesimiyle sürdürülen görüşmelerin olumlu bir sonuca ulaşmasını içtenlikle arzuluyoruz. Bu görüşmelerden

Transcript of 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış...

Page 1: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

güncel gastroenteroloji

172

14/4

2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı AçılışKonuşmasıProf. Dr. Cemal TALUĞ

Ankara Üniversitesi Rektörü

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Sayın Cumhur-başkanı,

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sayın Genel Başkanı,Değerli Öğretim Üyeleri,

Değerli Konuklar ve Sevgili Öğrencilerim, AnkaraÜniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu-ğu gibi yeni umutlar ve yeni coşkularla başlıyor.

Üniversitemiz, köklü bir Cumhuriyet çınarı olarak taşıdığı de-ğerlere daima sahip çıkarak her yıl kendisini yeniliyor, kendi-sini aşmaya çalışıyor. Olağanüstü akademik birikimimizin bi-ze sağladığı özgüveni, toplumumuza ve insanlığa hizmet içinher yıl artan bir sorumluluk duygusu ve kararlılıkla bütünleş-tiriyor, yeni hedeflere yöneliyoruz.

Bu ülkenin bilim ve yükseköğretim yaşamında daima öncü-lük yapmış, sayısız ilklere imza atmış olan Üniversitemiz bukonumunu geleceğe taşıyan gücünü seçkin öğretim üyelerin-den ve büyük enerjisini de sevgili öğrencilerinden alır.

Cumhuriyetimizin tarihi ve değerleriyle özdeşleşen AnkaraÜniversitesi’nin yeni akademik yılının açılış törenini bu yılKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Dr.Derviş Eroğlu onurlandırıyor.

Sayın Cumhurbaşkanım, davetimizi kabul ederek törenimizionurlandığınız için Ankara Üniversitesi ailesi adına en içtenteşekkürlerimizi sunuyorum. Kıbrıs 1950’lerden bu yanaTürk dış politikasının en önemli konusudur. Kuzey KıbrısTürk Cumhuriyeti ise Türk dış politikasının en haklı dirençnoktasıdır. Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında dostluk vebirliktelik yalnızca Kıbrıs’ın stratejik önemiyle açıklanamaz.Başta Avrupa Birliği olmak üzere dış ilişkilerimizde Kıbrıs enönemli belirleyendir. Ancak her koşulda bizim ilişkilerimiz si-yaset üstüdür ve hep öyle kalmalıdır.

Kıbrıs Rum Kesimiyle sürdürülen görüşmelerin olumlu birsonuca ulaşmasını içtenlikle arzuluyoruz. Bu görüşmelerden

Page 2: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

GG 173

bir barış çıkacaksa, bu Kıbrıs Türkleri için onurlu ve adil birbarış olacaktır. Bunun en büyük güvencesi sizin engin dene-yimleriniz ve devlet adamı vasıflarınızdır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı SayınRauf Denktaş’ın “Ankara Üniversitesi Onursal Doktoru” unva-nı taşıması bize büyük gurur vermektedir. Kuzey Kıbrıs TürkCumhuriyeti’nde önemli görevlerde bulunan birçok siyaset-çi, yönetici ve akademisyenin Üniversitemiz mezunu olmasıbizim için büyük bir kıvanç kaynağıdır. Bazı dış çevrelerin bü-yük tepkilerine karşın başlatılan ve sürdürülen Salamis Baykazılarının Ankara Üniversitesi tarafından gerçekleştirilme-sinden onur duyuyoruz. Kuzey Kıbrıs üniversiteleriyle yakınakademik işbirliğimizi sevgiyle, sorumlulukla sürdürüyor vegeliştirmeye çalışıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanım bu tarihi ziyaretiniz, Kıbrıs Türkleri-ne karşı görevlerimizi eksiksiz yerine getirme ko-nusundaki kararlılığımızı pekiştirmiş, irade-mizi güçlendirmiştir.

Sayın Cumhurbaşkanım, SayınKonuklar,

Dünya uygarlık tarihi boyunca geçir-diği büyük değişim evrelerinin birin-den daha geçiyor ve bizler, bu geçişetanıklık ediyor, açıklamaya çalışıyo-ruz. Geçirdiğimiz değişim evresinin enönemli karakteristiği teknolojinin gün-delik yaşamla bütünleşmesiyle güdülenen in-san ilişkilerindeki değişimlerdir.

Bugün insan ilişkileri kaos ve uzlaşma arasındaki gerilimlebelirleniyor. Günümüz yöneticilerinin en önemli görevi debu gerilimi yönetmek, gerilimden yorulan ve kendisini emni-yetsiz, yalnız, güvensiz hisseden bireylere güven vermek ol-malıdır. Bu ortamı sağlaması gereken kurumların başında iseüniversiteler gelmelidir.

Günümüzde ekonomik yaşamı, sosyal ve kültürel değerleribiçimlendiren temel faktör bilgidir. Küreselleşen dünyada bi-lim kültürünü özümseyen, sorunlarının çözümünde bilimegüvenen toplumlar ile bilim ve teknoloji üretme yetkinliğin-den yoksun toplumlar arasındaki mesafe hızla açılmaktadır.

Bilgi toplumunun önünü açan özgür ve eleştirel düşüncenin,sorgulama ve araştırmanın, yenilikçi ve yaratıcı enerjinin anakaynağı üniversitelerdir. Günümüzde nitelikli insan kaynağı

ve bilimsel bilgi gereksinmesinin artışına koşut olarak üniver-sitelerin değeri de artmaktadır.

Dünyanın yakın tarihi, bölgesel ve uluslararası güç olma yo-lunda olağanüstü gelişme gösteren ülkelerin bu başarıların-da en büyük payın yükseköğretime yaptıkları iddialı yatırım-lar ve bu alanda uyguladıkları akılcı politikalar olduğunun ka-nıtlarıyla doludur.

Ne yazık ki, Türkiye’nin, bu anlamda örnek gösterilen ülke-ler arasında yer almadığı bilinmektedir. Üniversiteler, bu ül-kenin yaşadığı son elli yılda umutlarımızın yeşerdiği bereket-li tarlalar olarak görülmemiştir. Onların kendi topraklarınıkendi yöntemleriyle işlemelerine izin verilmemiştir. Üzerle-rinden kaygı ve kuşku bulutları hiç eksik olmamıştır. İhmaledilmişler ve örselenmişlerdir.

Oysa Cumhuriyetin ilk yıllarında yükseköğretime bakış böyledeğildi. Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyetin ila-

nından sadece iki yıl sonra Ankara Adliye Hu-kuk Mektebini açarken yaptığı konuşma-

da, “Bu kurumun açılışında hissettiğimmutluluğu daha önce hiç yaşamadım”diyerek yükseköğretime verdiği değerien anlamlı biçimde vurgulamıştır. Aynıdeğeri, Cumhuriyetin 10. Yıl kutlama-

ları kapsamında açılışı yapılan YüksekZiraat Enstitüsü’nün Açılma Bayramı Da-

vetiyesinde de görürüz. Bu davetiyede, Yük-sek Ziraat Enstitüsü, Cumhuriyetimizin dünya

bilim âlemine armağanı olarak nitelendirilmektedir.Cumhuriyetin erken yıllarında yükseköğretim kurumlarıkendilerine yönelen büyük umutlarla, engin coşkularla ve sı-nırsız bir güvenle beslenmişlerdir.

Mustafa Kemal, üniversitelerin değişim ve gelişimin kavşaknoktaları olduğunu daha o günlerde görmüş ve Cumhuriye-tin yapılanmasının temel taşları arasında yükseköğretimeözel bir değer ve yer vermiştir.

Cumhuriyetin çok sınırlı olanaklarıyla bu kurumlar yaratılır-ken hiçbir özveriden kaçınılmamıştır.

Bugün, siyaset ve toplumu bu güzel ülkenin üniversitelerineyeniden sahip çıkmaya çağırıyorum. Üniversite, siyasetingündeminde üst sıralara taşınmalı ve siyasetin üniversitelereilgisi; bilim ve yükseköğretim politikaları, üniversitelere sağ-lanan kamusal kaynakların geliştirilmesi, özerkliğin genişletil-

Page 3: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

174 ARALIK 2010

mesi, çeşitliliğin sağlanması, gibi gerçek ve temel konularaodaklanmalıdır. Siyaset ve toplum, Türkiye üniversitelerinininsan kaynakları, birikimleri ve donanımlarıyla yüksek bir ka-lite ve kapasite düzeyinde olduklarına inanmalıdırlar.

Üniversitelerimiz, rekabet ettiğimiz ülkelerin kendi üniversi-telerine sağladığından daha küçük bütçelerle çalışmaktadır.Yaşadığımız dönemde kaliteli eğitimin ve özellikle kaliteliaraştırmanın maliyeti yüksektir. Öte yandan, ülkemizde en-düstrinin yenilik ve araştırma talebi henüz çok düşüktür. Bunedenle devlet üniversiteleri artan harcamalarının önemli birbölümünü kamu kaynaklarından karşılamaya devam etmekdurumundadır.

Türkiye’nin yükseköğretim ve bilimsel araştırma bütçesinihızla Avrupa Birliği ortalamasına yükseltmesi gerektiğine ina-nıyorum. Ülkemizde bugün ulaşılan ekonomik gelişmişlikdüzeyinde bunun gerçekçi bir hedef olduğunu düşünüyo-rum.

Kuşkusuz mali kaynaklara erişmek kadar önemli olan bu kay-nakların etkin ve hesap verilebilir biçimde kullanımıdır.

Bugün üniversitelerin görev alanları genişlemiş, etkinliklerifarklılaşmış, gelir kaynakları çeşitlenmiş ve mali yönetimlerigiderek zorlaşmıştır. Kamu kurumlarının tümünün tabi oldu-ğu karmaşık ve binlerce sayfa tutan mevcut mevzuat altyapısıile üniversitelerin kaynaklarını amaçlarına uygun bir şekildeyönetmesini, uluslararası rekabet koşullarına uygun, dinamikve esnek yönetim sergilemesini beklemek aşırı iyimserliktir.

Önerimiz, kamu üniversitelerine özgü, basit ve anlaşılır biryasal çerçevedir. Böyle bir çerçevede; üniversitelerin kaynak-larını stratejik önceliklerine göre kullanabilmelerini sağlama-lı ve onlara kaynaklarıyla neler yapabildiklerini gösterebilmefırsatı vermeliyiz.

Bu fırsatın gerçek özerkliğin önünü açacağına, özerkliği deberaberinde getireceğine inanıyoruz. Özerklik ve hesap vere-bilirlik bir madalyonun iki yüzü gibidir. Üniversitelerin hesapverebilirliğine önem veriyorsanız, özerkliğin sınırlarını geniş-letmek zorundasınız.

Üniversitelerin görevi siyaset ve topluma ışık tutmaktır. Üni-versiteler yaşamda ve evrende tüm olup bitenlere ilgi duyan,anlamaya ve açıklamaya çalışan bilimsel yapılardır. Bilimseltartışmanın kabul edilen tek ölçütü bilimin kendisidir. Bununtemel gereksinimi ve güvencesi bilimsel özgürlük ve akade-mik özerkliktir.

Üniversitelerimizin yeterli kaynak, daha güçlenmiş özerklikve daha geniş çeşitlilik ortamında ülkemize ve insanlığa dahafazla katkıda bulunacağına inanıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Konuklar,

Yeni dönemlerin açılışlarında yöneticilerin neler yaptık, neleryapmaya çalışıyoruz konusunda bilgi sunmaları oldukça kök-lü bir gelenektir. İzninizle ben de bu konuda bir özet yapmakistiyorum.

Bu özete bir anlayışımızı paylaşarak başlamama izin veriniz.Bugün üniversiteler daha fazla fona erişebilmek, daha nitelikliöğrencileri çekebilmek, öğretim kadrolarını güçlendirebilmekiçin tarihlerinde görülmemiş bir rekabet ortamında çalışıyor-lar. Biz, bu ortamın gereklerini anlamakla birlikte üniversitelerarası dayanışmayı, yarışmanın önüne alıyoruz. Kendi değerle-rimizi, ilkelerimizi her türlü rekabet kaygısının üstünde tutu-yoruz ve esas rekabeti kendimizle gerçekleştiriyoruz. Her ye-ni yılda kendimizi geçtikçe, kendimizi aşmayı başardıkça kim-senin bizi geçmesinin kolay mümkün olmadığına inanıyoruz.

Kendimizi aşmak için yönetime düşen temel görevin, üniver-sitenin tüm insanlarının birbirlerini fark etmelerini, daha iyitanımalarını ve anlamalarını sağlamak olduğunu düşünüyo-ruz. Bu amaca yönelik bir kurum kültürü ve çalışma iklimioluşturuyoruz. Birlikte düşünmeyi ve birlikte yaratmayı, heranlamda paylaşmayı sağlayacak ortamlar, olanaklar yaratmayaçalışıyoruz. Bilgiyi anlamadan öğrenmeye çalışırsanız yüzey-sel kalırsınız sığ olursunuz. Aynı şekilde, insanlar birbirlerinifark etmeden ve anlamadan çalışırlarsa gerekli dinamizm, ya-ratıcılık ve yenilikçilik üretemezler, büyük hayaller ve büyükhedefler yaratamazlar.

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Konuklar,

Ankara Üniversitesinin stratejik hedefleri arasında “toplumlabuluşma” ve “uluslararasılaşma” bütün işlevlerimizi kapsayanve birbirini tamamlayan iki temel alandır. Bu alanlarda yöne-tim dönemimizde önemli mesafeler aldık, yeni kurumsal ya-pılanmalar gerçekleştirdik, çeşitli etkinlikler düzenledik.

Bana göre, toplumla buluşma ve toplumla güçlü bağlar kur-ma hedefi doğrultusunda attığımız ilk adım yaptıklarımızınen önemlisiydi. Bu adım, Üniversitemizin atama ve yükseltil-me ilkelerine bu alanı dâhil etmek oldu. Böylece, Ankara Üni-versitesi toplumla buluşmayı ve doğrudan toplum hizmetiniöğretim üyelerinin görev ve sorumluluklarından birisi olarakkabul ettiğini ortaya koymuş oldu. Bu adımla aynı zamanda,

Page 4: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

GG 175

akademik birimlerimizin ve akademisyenlerimizin toplumayakınlaşma ve toplumla aralarındaki etkileşimi artırma yolun-daki çabalarının desteklenmesi ve özendirilmesi, üniversiteyönetiminin bir yükümlülüğü haline geldi.

Ülkemizin ilk jeopark ve jeoturizm uygulaması olan “Kızılca-hamam-Çamlıdere Jeopark Projesi” Ankara Üniversitesi’nintoplum ve bilim alanında yeni bir öncülüğüdür. Bu proje bi-limsel çalışmalar sürdürebilmek için jeolojik mirasın korun-masını ve jeoturizm yoluyla proje alanındaki halkın kalkınma-sını amaçlayan ve bu anlamda bilim ile yerel kalkınmayı bü-tünleştiren bir girişimdir. Bu çok yönlü ve çok kapsamlı pro-jeyi kamu kuruluşları ve yerel yönetimlerle birlikte yürütüyorve onlardan büyük destek görüyoruz.

Bu yıl içinde, Kalkınma Çalışmaları Araştırma ve UygulamaMerkezi (AKÇAM), topluma hizmet alanında yeni bir kurum-sal birim olarak Üniversitemize kazandırıldı. Hızla çalışmayakoyulan ve daha şimdiden başarılı etkinlikler ortaya koyanAKÇAM’ın bu akademik yılda büyük ses getirecek çalışmalaryapacağına inanıyorum.

Geçen sene ülkemizde bilim kültürünün kökleşmesine katkı-da bulunmak amacıyla Türkiye’nin ilk Çocuk Üniversitesinikuran Üniversitemiz, bu kez hedef kitlesi yaşlılar olan biraraştırma ve uygulama merkezi kurdu. İnsan yaşamı uzuyor,toplam nüfus içinde yaşlı nüfus artıyor. 60 yaşını aşanlarınoranının 15 yaşından küçüklerden daha fazla olacağı bir dün-yaya doğru hızla yol alıyoruz.

Bu yeni dünyada yaşamaya hazırlanmalıyız. Yaşlıları, canlı,sağlıklı, zinde, üretken ve mutlu kılmanın yollarını bulmalı-yız. Yüreklerini genç tutmalıyız. Yaşlılar için kurulan araştır-ma ve uygulama merkezimizin deneyim kazandıkça, bünye-sinden bir ikinci bahar üniversitesi, “Ankara Üniversitesi+60” çıkaracağına inanıyorum.

Berlin Humboldt Üniversitesi’nin bundan tam 200 yıl öncekurulmasıyla birlikte bilimsel araştırma, yükseköğretimin ay-rılmaz parçası ve üniversitelerin temel işlevi haline gelmiştir.Günümüz üniversiteleri “bilim için bilim” anlayışına dayalıHumboldt üniversite geleneğinden giderek ayrılmakta vearaştırmalarda “toplumsal fayda” öne çıkmaktadır. Üniversi-teler bilginin teknolojiye dönüşümü ve kullanımı aşamaların-da da rol ve yer almaya başlamışlardır. Sektör kuruluşlarıylaişbirliği bir norm haline gelmiş durumdadır.

Bu çerçevede, Üniversitemiz başta araştırma işbirliği ve da-nışmanlık hizmeti olmak üzere kamu ve özel sektör kuruluş-

larıyla ilişkilerini geliştirme yolunda çok yönlü çalışmalar yü-rütmektedir. Gölbaşı yerleşkemizde yer alan Teknoloji Geliş-tirme Bölgemiz tamamlanmış ve hizmete açılmıştır. Burasınıülkemizin en etkin ve verimli çalışan teknoparklarından biri-si haline getirmenin planlarını yapıyoruz.

Ankara Üniversitesinin sağlık hizmeti veren kuruluşları top-lumla buluşmanın en yoğun ve en anlamlı biçimde yaşandığıbirimlerimizdir. Tıp Fakültemiz Hastaneleri, ülkemizin diğerüniversite hastaneleri gibi olağanüstü güç koşullarda hizmet-lerini sürdürmeye çalışmaktadır. Daha doğru bir ifadeyle var-lığını sürdürmeye çalışmaktadır. Tıp Fakültesi yönetiminin,akademik kadrosunun ve çalışanlarının büyük bir özveriyleyürüttükleri çalışmaları desteklemek için Rektörlük olarakelimizden gelen tüm katkıları gerçekleştiriyoruz. Yaşanan bü-tün bu karamsar tablo içinde bile, uzun yılların rüyası olan birÇocuk Hastanesini Tıp Fakültemize iki yıl içinde kazandıra-bilmek için büyük bir çalışma içerisindeyiz. Üniversitemizinkuruluş yılı açısından en eski fakültesi olan Veteriner Fakülte-mizin çağdaş bir Hayvan Hastanesine kavuşturulması da gün-demimizin öncelikli konuları arasındadır.

Üniversitemizin topluma hizmet işlevine dayalı en eski kuru-mu olan TÖMER kendi alanında öncülüğünü sürdürüyor veyabancı üniversitelerle anlaşarak Türk diline hizmetini başkacoğrafyalarda kendi bayrağıyla sürdürebilmek için yoğun ça-ba harcıyor. Uzaktan Türkçe Sınavı (UTS) konusunda da yurtdışında yeni atılımlar için çalışıyor. Dil eğitimi alanında ülke-mizin en büyük üniversite kuruluşu olan TÖMER’den güzel

Page 5: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

176 ARALIK 2010

gelişmeleri ve başarıları sizlerle bu akademik yılda da sık sıkpaylaşacağımıza inanıyorum.

Bilgi toplumunun eşiğinde “yaşam boyu eğitimin” giderekönem kazanması, Ankara Üniversitesi Sürekli Eğitim Merke-zini bir toplumla buluşma platformu olarak her gün daha de-ğerli kılıyor. ANKÜSEM’in büyük bir gelişim ve başarı çizgisi-ni sürdürmekte olduğunu kıvanç duyarak izliyorum.

Cumhuriyetimizin yarattığı ilk üniversite olan Ankara Üniver-sitesini Cumhuriyetimizin en anlamlı eserlerinden olan Baş-kent Ankara’nın ekonomi, kültür ve sanat yaşamına daha faz-la katkı yapan, daha fazla iz bırakan bir bilim kurumu halinegetirmek için yoğun ve kararlı bir program uygulamaktayız.Yeni kurduğumuz, Ankara Çalışmaları Araştırma ve UygulamaMerkezi (ANKAMER) Ankara konusundaki duyarlılığımızınürünü olan özgün ve öncü bir kurumdur. Ankara ile ilgili heranlamlı tarihte mutlaka bir etkinlik düzenlemeye başlamışbulunuyoruz. 1 Ekim 2010 tarihinde açılışı yapılan “Kara Kal-paklı Kent: Ankara” sergisini Başkent’e getirmekten mutlulukduyuyoruz.

Ankara’nın kültür ve sanat yaşamına daha fazla ve daha kalıcızenginlikler katmaya hazırlanıyoruz. 2011 yılının ilk aylarındatemeli atılacak “Ankara Üniversitesi Kültür ve Kongre Merke-zi”ne büyük önem veriyoruz. Devlet Konservatuarımızın öz-lediğimiz konuma getirilmesi için uygulamaya başlamakta ol-duğumuz gelişme planı doğrultusunda kurulacak oda orkes-traları yeni akademik yılın bize en büyük armağanlarından bi-risi olacaktır.

Kuruluş aşmasını tamamladığımız Ankara Üniversitesi Yayı-nevi kısa sürede yüksek kalitede, kalıcı değer yaratan, bilim-sel, entellektüel, eleştirel ve yaratıcı yayınlar aracılığıyla top-lumla buluşacaktır. Üniversitemizin topluma ve dünyaya açı-lan yeni bir penceresi olan yayınevimiz bilgi birikimimizi, du-ruşumuzu ve bilimsel yaklaşımımızı genel okurla paylaşma-mızı sağlayacaktır. Umudumuz, ufkunu sürekli geliştirerekTürkiye’deki üniversite yayıncılığını dünya standartlarına ta-şıyan bir yayınevine sahip olmaktır.

Geçen sene “toplumsal sorumluluk projeleri” kapsamındabazı öncü girişimlerimiz oldu. Hükümlü ve tutuklu kadınlarve çocuklara yönelik eğitimsel etkinlikler ve sağlık taramalarıyürüttük. Özellikle, hükümlü çocuklara yönelik bilgisayareğitmenliği kursumuz duygu yüklü bir başarı öyküsü oldu.Toplumsal sorumluluk alanında öğrencilerimiz de önemli

projeler gerçekleştirdiler. Öğrenci Konseyinin “Halkın Üni-versitesi” projesinden kıvanç duyduk. Ankara Üniversitesi’ni“toplumsal sorumluluk alanında en az bir etkinliğe katılma-dan mezun olunamayan üniversite” haline getirebilmek içinçalışıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Konuklar,

Ankara Üniversitesi “uluslararası açılımlar” açısından yeni birdönemin eşiğindedir. Üniversitemizin uluslararası tanınırlılı-ğını ve saygınlığını yükseltmeye kararlıyız. Ankara Üniversite-si bilim ve yükseköğretimde dünya ölçeğinde sesini daha faz-la duyuracak ve sözü daha fazla dinlenen bir üniversite ola-caktır.

Daha önce katıldığımız ve başarıyla tamamlanan Avrupa Üni-versiteler Birliği Değerlendirme Programına aradan geçenbeş yıldan sonra İzleme ve Yeniden Değerlendirme için yap-tığımız başvuru kabul edildi. Bu süreçte, hazırladığımız ulus-lararasılaşma stratejisini önce üniversite düzeyinde katılımcıbir tartışmaya açarak hep birlikte rafine edeceğiz, daha sonraAvrupalı meslektaşlarımızın görüş ve önerilerinden yararla-nacağız.

İçinde bulunduğumuz yılda çeşitli yabancı üniversitelerle öngörüşmelerini tamamladığımız “çift diploma” programlarınınprotokollerini tamamlayacağız. Çift diploma programlarımızyalnızca ABD ve AB üniversiteleri ile sınırlı kalmayacak. Gü-ney Kore ve Japonya üniversiteleri ile görüşmeler ileri bir dü-zeye gelmiş bulunuyor. Büyük bir akademik işbirliği potansi-yeli olduğunu düşündüğümüz Rusya üniversiteleri ile ön gö-rüşme aşamasındayız. Bunun yanında yakın coğrafyamıza vetarihi-kültürel bağlarımız bulunan ülkelere de bu anlamdaönem veriyoruz. Bu ülkelerin üniversiteleriyle çift diplomaprogramı uygulamak için farklı ve özgün bir model üzerindeçalışıyoruz.

Bugün yaklaşık 2,5 milyon öğrenci kendi ülkesi dışında eği-tim görmektedir. Bu sayının 2020 yılına kadar 6 milyona ula-şacağı tahmin edilmektedir. Tüm avantajlarına karşın Türkiyeyurt dışından 18 000 öğrenci çekerken, 50 000 gencini yükse-köğrenim için yurt dışına göndermiş durumdadır. Bu resmiters çevirebilmek ve çok daha fazla yabancı öğrenciye sahipolmalıyız. Bu konuda büyük üniversitelerimizin gayretlerikadar devletin kararlı desteği zorunludur.

Ankara Üniversitesi olarak daha çok ve daha nitelikli öğrencialabilmek için neler yapmamız gerektiği üzerinde önemle

Page 6: 2010-2011 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Konuşmasıguncel.tgv.org.tr/journal/35/pdf/366.pdf · 2018-09-21 · Üniversitesi yeni eğitim öğretim yılına her yıl oldu- ...

GG 177

duruyoruz. YÖS’ün kaldırılması ve yabancı öğrencilerden alı-nacak eğitim ücretleri konusunda üniversite özerkliği açısın-dan da önem taşıyan son gelişmeleri memnunlukla karşıladı-ğımızı belirtmek istiyorum.

Yabancı öğrenciler için kurduğumuz Uluslararası ÖğrenciOfisinin büyük bir ihtiyacı karşıladığını yaşayarak görmektenkıvanç duyuyoruz. Uluslararası Öğrenci Ofisimiz, üniversite-miz içinde ve dışında, yaşamın her alanında yabancı öğrenci-lerimize yardımcı oluyor, onlara sahip çıkıyor.

Ankara Üniversitesi yükseköğretim sistemimiz içinde öncükonumunu bölgesel araştırma merkezleri alanında da sür-dürmüş ve yüzünü yeni ufuklara dönerek Afrika ÇalışmalarıAraştırma ve Uygulama Merkezi (AÇAUM) ve Latin AmerikaÇalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezini (LAMER) kur-muştur. Türkiye’nin ilkleri olan her iki merkezimiz de olağa-nüstü başarılı çalışmalarıyla kendi alanlarında daha şimdidentanınan, aranan ve güven duyulan kuruluşlar olmuşlardır. Enson olarak 2 Şubat 2010 tarihinde Kosova CumhurbaşkanıSayın Fatmir Sejdiu’nın katıldığı bir törenle açılışı yapılan Gü-neydoğu Avrupa Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi-mizin (GAMER) de kısa sürede aynı başarı çizgisini yakalaya-cağına kuşku duymuyoruz.

Ankara Üniversitesi’nin uluslararasılaşma alanında en iddialıve en büyük hedefi en az bir yurt dışı yerleşkesi açmaktır.Dost ve kardeş bir Balkan ülkesinde Ankara Üniversitesi’ninbayrağını dalgalandırabilmek için var gücümüzle çalışmakta-yız.

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Konuklar,

Üniversitemizin birbirini tamamlayan iki stratejik hedefi olantoplumla buluşma ve uluslararasılaşmaya verdiğimiz önemnedeniyle üniversitelerin ana işlevleri olan eğitim ve araştır-mayı ihmal ettiğimiz sanılmasın. Tam tersine eğitim ve araş-tırmada başarılı değilseniz, uluslar arası standartları zorlaya-mıyor ve aşamıyorsanız ne toplumla buluşmada ve ne deuluslararasılaşma alanında erişebileceğiniz yüksek bir dorukolamaz.

Bu nedenle, eğitim ve araştırma alanında yaptıklarımızı ve ya-pacaklarımızı özetlemeyi bu akademik yıl açış konuşmasınınkapsamı dışında bırakmayı uygun buluyorum.

Konuşmamı kapatmadan önce üniversitemizin sevgili öğren-cilerine seslenmeme izin veriniz.

Sevgili Öğrenciler,

Ankara Üniversitesi öğrenciye değer ve sorumluluk verilen,özgür ve eleştirel düşüncenin desteklendiği, öğrenme ve öğ-retme coşkusunun sınırsız yaşandığı, karşılıklı saygı ve sevgi-nin egemen olduğu, aydınlık bir üniversitedir. Bir aydınlan-ma üniversitesidir.

Üniversitenizi sevin ve sahiplenin. Ona değer ve emek verin.Onu koruyun ve yüceltin.

Sevgili Öğrenciler,

Sizlerden, ülkemizin ve insanlığın sorunlarına duyarlı ve do-ğaya saygılı olmanızı bekliyoruz.

Sizlerin her türlü sömürü ve istismara, baskıya ve ayrımcılığakarşı olmanızı bekliyoruz. Düşüncelerinizi, görüşlerinizi ve il-kelerinizi özgürce savunabilmenizi istiyoruz. Haklarınızı uy-gar ve cesur bir biçimde aramanızı destekliyoruz.

Bu konuda sizden iki beklentimiz var. Birincisi görüş açıkla-manın ve hak aramanın uygar biçimde yapılması ve üslubadikkat edilmesidir. İkincisi ise sizin gibi düşünmeyen insanla-ra da saygı göstermeniz, karşıt düşüncelere hayat hakkı ve de-ğer vermenizdir. Üniversiteye çoğulculuk ve çeşitlilik yakışır.

Sizlerden çok çalışmanızı, çalışmaktan keyif almanızı bekliyo-ruz. Çok çalışmak, istekle çalışmak, bilinçli çalışmak üniversi-te öğrenciliğinin olmazsa olmazlarıdır. Bunun yanında sosyalbecerilerinizi geliştirmeye özen göstermeniz yaşamdaki başa-rınız için gereklidir. Çok kitap okumalı, kültür ve sanata de-ğer vermeli ve kültür-sanat etkinliklerine katılmalısınız.

İnsanı en fazla mutlu eden eylemlerden birisi başkalarına yar-dım etmektir. Üniversitemizin, Öğrenci Konseyimizin ve say-gın Sivil Toplum Örgütlerinin düzenlediği sosyal sorumlulukprojelerine katılın. Katılmak yetmez düzenleyicilik yapın, ön-cülük yapın, arkadaşlarınızla birlikte yeni projeler üretin.

Sevgili Öğrenciler,

Ankara Üniversitesi’nin öğrencileri bir üniversite öğrencisiolmanın çok ötesinde büyük sorumluluklar taşırlar. Bu so-rumlulukların en önemlisi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamakve Türkiye’nin O’nun gösterdiği doğrultuda aydınlık bir gele-ceğe taşınmasında görev almaya kendisini hazırlamaktır.

Sevgili Ankara Üniversiteliler, hepinize başarılı ve mutlu biryeni akademik yıl dilerim. Umutlarınız hiç eksilmesin, yolu-nuz aydınlık olsun. Yeni akademik yıl uğurlu olsun.