11226,halispdf

4
Hâlis ( Kerkük, 1797 - Kerkük, 1858/59 ) Asıl adı Abdurrahman, lakabı Talabânî, mah- ası ise Hâlis'tir. Babası Şeyh Ahmed (öl.H.1257), dedesi Molla Mahmud Kaka Sürü zürriyetinden olup, Zingene aşiret reislerinden Yusuf Ağa'nın oğ- ludur. Molla Mahmud tahsil görmüş, aydın fikirli bir insan olarak, bulunduğu yerlerde, öğrencilere sürekli ders vermiştir. H.1130 yılında Karadağ ka- sabasında doğmuş, bir süre Zingene bölgesinde Tekke köyünde yaşamıştır. Bir aralık Kerkük'e bağlı Talaban köyünde bulunmuş, bu yüzden Talabânî lakabıyla şöhret olmuş, bu ad daha sonra gelen torunları tarafından da lakap olarak kul- lanılmıştır. Tasavvuf vadisinde öylesine köklü bir aileye mensup olan Hâlis de, babasının yetiştirdiği onbir erkek çocuktan biri olarak Kerkük'te H.1212 (M.1797) yılında doğdu.İlk tahsilini Kerkük'te yaptı. Bağdat'ta tanınan alimlerden dersler alarak, tahsilini tamamladı ve ilmî icazet aldı. Kerkük'e dönerek babasının hizmetine girdi ve ibadetle meş- gul olmağa başladı. Kadirî tarikatının şeyhi olan babasının H.1257 yılında ölümü üzerine, onun ye- rine bu tekkenin post-nişîni oldu. Kerkük'te Büyük Tekke diye bilinen bu binaya ek olarak, H.1262 yı- lında tek minareli bir cami yaptırdı. Bütün ömrünü Kerkük'te geçiren Hâlis H.1275 (M.1858/1859) yı- lında altmışüç yaşında hayata gözlerini yummuş ve vasiyeti üzerine Tekke'nin haziresindeki aile mezarlığına gömülmüştür. Kerkük'ün en tanınmış mutasavvıfı olan Hâlis'in şöhreti ve nüfuzu mahallî sınırları aşarak, imparatorluk toprakları üzerinde yayılmıştır. Men- sup olduğu Kadirî tarikat ı nı n Kerkük'te ön- derliğini yapan Hâlis'in temiz kalpli, ince görüşlü, şeyhlik makamını hakkıyla dolduran ve pek olgun bir mürşid olarak halkın üzerinde olağanüstü tesir bırakan bir kişiliğe sahip olduğu bilinmektedir. Tekkesinde her gün yüzlerce fakir,yoksul ve kim- sesiz insanı doyurmuştur. Taşıdığı önemli va- sıflardan biri de, meclisine gelen insanların var- lısını yoksulunu ayın gözle görmesi idi. Bu bakımdan meczubu olan kişiler arasında valiler, paşalar ve üst düzeyden kimseler çoktu. Sultan Abdulmecid'in haremi Sultâne Hatun, gördüğü rü- yaların tesiriyle Şeyh Abdurrahman Hâlis'in mürîdesi olmuş, ona karşı büyük bir sevgi ve hür- met beslemi ştir. Nitekim İstanbul müzelerinde saklı bulunan bir Buhârî-yi Şerif kitabına, kendi mührünü basarak, aralar ı nda Hazret-i Pey- gamber'in mübarek sakalından birkaç tel de bu- lunan hediyelerle birlikte Kerkük'e göndermiş ve irâde-yi seniyye ile Şeyh'e yüz kuruş aylık da bağ- lamıştır. H.17 zilka'de 1264 tarihli irâde-yi seniyyede belirtildiğine göre, Şeyh Abdurrahman'ın post- nişîni bulunduğu Gavsiyye Hankahı'nın fakir ve yoksullara açık bulunması ve her akşam tekkede birkaç yüz derviş ve seyyahın eksik olmamasının anlaşılması üzerine, Şeyh Hâlis tarafından verilen dilekçe üzerine "ta'miyye" nâmıyla Bağdat Şeyh Abdulkadir Geylânî Vakfı artuğundan ayda beş- yüz kuruş Şeyh'in emrine tahsis edilmiştir. Aynı irâdeden anlaşıldığına göre Şeyh'in önceden aylığı binbeşyüz kuruşa iblâğ edilmi ş ve caminin ha-

description

iyi

Transcript of 11226,halispdf

  • Hlis ( Kerkk, 1797 - Kerkk, 1858/59 )

    Asl ad Abdurrahman, lakab Talabn, mah-as ise Hlis'tir. Babas eyh Ahmed (l.H.1257), dedesi Molla Mahmud Kaka Sr zrriyetinden olup, Zingene airet reislerinden Yusuf Aa'nn o-ludur. Molla Mahmud tahsil grm, aydn fikirli bir insan olarak, bulunduu yerlerde, rencilere srekli ders vermitir. H.1130 ylnda Karada ka-sabasnda domu, bir sre Zingene blgesinde Tekke kynde yaamtr. Bir aralk Kerkk'e bal Talaban kynde bulunmu, bu yzden Talabn lakabyla hret olmu, bu ad daha sonra gelen torunlar tarafndan da lakap olarak kul-lanlmtr.

    Tasavvuf vadisinde ylesine kkl bir aileye mensup olan Hlis de, babasnn yetitirdii onbir erkek ocuktan biri olarak Kerkk'te H.1212 (M.1797) ylnda dodu.lk tahsilini Kerkk'te yapt. Badat'ta tannan alimlerden dersler alarak, tahsilini tamamlad ve ilm icazet ald. Kerkk'e dnerek babasnn hizmetine girdi ve ibadetle me-gul olmaa balad. Kadir tarikatnn eyhi olan babasnn H.1257 ylnda lm zerine, onun ye-rine bu tekkenin post-nini oldu. Kerkk'te Byk Tekke diye bilinen bu binaya ek olarak, H.1262 y-lnda tek minareli bir cami yaptrd. Btn mrn Kerkk'te geiren Hlis H.1275 (M.1858/1859) y-lnda altm yanda hayata gzlerini yummu ve vasiyeti zerine Tekke'nin haziresindeki aile mezarlna gmlmtr.

    Kerkk'n en tannm mutasavvf olan Hlis'in hreti ve nfuzu mahall snrlar aarak, imparatorluk topraklar zerinde yaylmtr. Men-

    sup olduu Kadir tarikatnn Kerkk'te n-derliini yapan Hlis'in temiz kalpli, ince grl, eyhlik makamn hakkyla dolduran ve pek olgun bir mrid olarak halkn zerinde olaanst tesir brakan bir kiilie sahip olduu bilinmektedir. Tekkesinde her gn yzlerce fakir,yoksul ve kim-sesiz insan doyurmutur. Tad nemli va-sflardan biri de, meclisine gelen insanlarn var-lsn yoksulunu ayn gzle grmesi idi. Bu bakmdan meczubu olan kiiler arasnda valiler, paalar ve st dzeyden kimseler oktu. Sultan Abdulmecid'in haremi Sultne Hatun, grd r-yalarn tesiriyle eyh Abdurrahman Hlis'in mrdesi olmu, ona kar byk bir sevgi ve hr-met beslemitir. Nitekim stanbul mzelerinde sakl bulunan bir Buhr-yi erif kitabna, kendi mhrn basarak, aralarnda Hazret-i Pey-gamber'in mbarek sakalndan birka tel de bu-lunan hediyelerle birlikte Kerkk'e gndermi ve irde-yi seniyye ile eyh'e yz kuru aylk da ba-lamtr.

    H.17 zilka'de 1264 tarihli irde-yi seniyyede belirtildiine gre, eyh Abdurrahman'n post-nini bulunduu Gavsiyye Hankah'nn fakir ve yoksullara ak bulunmas ve her akam tekkede birka yz dervi ve seyyahn eksik olmamasnn anlalmas zerine, eyh Hlis tarafndan verilen dileke zerine "ta'miyye" nmyla Badat eyh Abdulkadir Geyln Vakf artuundan ayda be-yz kuru eyh'in emrine tahsis edilmitir. Ayn irdeden anlaldna gre eyh'in nceden ayl binbeyz kurua ibl edilmi ve caminin ha-

  • demesine dahi beyz kuru maa balanmtr. Bu tahsisler Sultan Mecid devrinde balayan m-nasebetlerde yaplmtr. Tarikattaki nfuz alan Irak'n birok ehir ve kasabalarndan baka Ana-dolu'ya kadar yaylmtr. Bu arada Sivas, Amasya ve Tokat'ta Kadir tarikatn yayan Mur Ali Baba da Hlis'ten icazet almtr.

    Kendisi gibi deerli birer air olarak ye-titirdii Faiz, eyh Rza ve Hlisi gibi, ocuklar ve torunlar ile de eyh Hlis, Kerkk'n sosyal ve kltrel hayatndan baka, Trkmen edebiyat ta-rihinde de nemli bir yere sahiptir. Trke'den baka Farsa ve Arapa iirler de yazmtr. i-irlerinin hemen hepsi tasavvuf mahiyette ya-zlmtr. Esasen hi bir zaman edebiyat ve sanat

    iddias tamayan Hlis'in iirleri, buna ramen halk arasnda byk yank uyandrmtr. Yazd eserlerin hepsi baslmtr.

    Eserleri: Divan, tabask, stanbul, H.1284 (Bu divan 2.

    defa Cezbe-yi Ak adyla H.1367'de Tahranda ba-slmtr). Kitb'l-Me'riffi erh Mesnevi'-erf (Bu kitap divan ile birlikte baslmtr); Behcet'l-Esrar Tercmesi, stanbul, 1302 (Bu eserin birka basks daha yaplmtr.)

    Kaynaka: bnlemn Mahmud Kemal nal, Son Asr

    Trk airleri, 1. cilt, stanbul, 1969, s. 537-539; Ata Terziba, Kerkk airleri, 2. cilt, Kerkk, 1968, s.45-78.

    RLER

    Gazeli (Ata Terziba, a.g.e., s.64-65)

    Ak olub rz-i ezelden sk peymnemiz lemi kavgaya salm na'r- mestnemiz

    lem-i candan arb- vasldan mest olmuuz Srr- vahdetdir heme bde-yi meyhanemiz

    Mazhar- nr-i cemlin kbledir aklara Ol cemlin pertevinden ka'bedir puthnemiz

    Matla' her zerreden tbn olubdur ftb Ak emiyle temaa eyleriz cemhnemiz

    Rind rsvy- kalender-mereb olduk akdan Alemi batan baa tutmu bizim efsnemiz

    em' gl nki mazharlardr ol canneye Gnlmz blbl olub canlar olub pervanemiz

    Dm- zlfn dne-yi hlin olub zincirimiz Yoksa yokdur lem-i dnyada b u dnemiz

    Nice yllardr ki Hlis hicriyle zulmetdedir imdi feyz-i gavsden ren olub kaanemiz

    Saki (iki datcs),yaratl gnnden beri ak, arap kadehimiz olup, sarholuk barlarmz lemi kavga iinde brakm.

    Can leminden (ruhlar dnyasndan) kavuma a-rabndan sarho olmuuz. Meyhanemizin arab her zaman birlik srrdr.

    Gzelliinden saan n grnts aklarn kb-lesidir. O gzelliin aydnlndan ka'be ibadet ye-rimiz olmu.

    Gnein douu her zerreden parlak olur. Toplant evimizi akn gzyle seyrederiz.

    Aktan rind ve kalender yaratll serseri olduk. Bizim efsanemiz btn cihana yaylm.

    Mum ve gl, o sevgilinin ortaya k eklidir. (Ona) gnlmz blbl, canmz da pervane ol-mutur.

    Sann tuzayla beninin tanesi zincirimiz olmu. Yoksa, dny-lem iinde ne suyumuz ne de baka bir eyimiz vardr.

    Nice yllardr Hlis, ayrlyla ac ekmektedir. imdi feyz nn dolmasyla kulbemiz ay-dnlanmtr.

  • Gazel 2 (a.g.e., s.65-66)

    Bu kimdir evketiyle rah- nr zre suvar olmu Sanursun cilvesinden kim kyamet aikr olmu

    Klahn kec koyub peremlerin ruhsra datm Gl zre snblistandan aceb bir nev-bahr olmu

    Kaddi bir servdir kim glen-i hsne safa vermi Ana erbb- akn gzyandan cy-br olmu

    Alub meydn- hsn tu-i sanca- melhetle Sph- hbler zre emr-i nmdr omu

    Seni Hlis ne tenh sz-i akn kalbi da etmi Bu ate ire ok erbb- himmet dadr olmu

    Heybetiyle ateten at zerinde birinci olmu olan kimdir. Onun grnmesinden kyamet gn gel-mi sanrsn.

    Klahn eri koyup, sann peremlerini ya-nana datnca, gl zerinde smbllerden bir ilkbahar olmu.

    Boyu, gzellik gl bahesine safa vermi bir ser-vidir. Ona, aklarn gzyandan bir dere olmu.

    Gzellik meydann, gzellik sancann tuuyla alp, gzeller ordusu bana anl bir komutan olmu.

    Hls, akn atei, yalnz senin kalbini dalamam, bu atele pek ok himmet sahibi yaralanmtr.

    YAZILARI

    Behcet' l-Esrr Tercmesi'nden (a.g.e., s. 59-60)

    eyh emseddn bin Abdulvahid'den ve baz meyihden mervdir ki bir avret huzr- Hazret-i eyh Abdulkadir'e bir ferzendin getrb "Ya seyyidi, bu benim olumdur. Cenb- devlet mebmza kesret-i muhabbeti der-kr olduundan ben kendi hakkmdan fi seblullh keffi-i yed edb an sana bah eyledim" demein cenb- eyh ol ferzendi takbl ederek halvet-nin edb slk-i mchedeye tayn buyururlar. Birgn kaid-i evk ol acuzenin 'inn- irdetin ddr ferzendine cezb etmekle dhil-i halvet olub olunu tesr-i cu'dan za'if ve nahf olarak yannda bir arpa etmei vaz' olunmu mahede etmekle ol etmei ahzederek huzr-i eyhe varub grd ki eyh hurs kebab tenvl etmekle sthnlar tabakda cem' olmu. Ol acuze "Ya eyh ben ferzendimi sana byle mi sipari kldm ki sen hurs biryan ekledb benim olum hubz-i e'r tenvl ederek elem-i cu'dan bu resme zerd lger ola" dedikde, cenb- gavsiyet-penh hazretleri ol sthnlara nazar ederek "Kum bi-iznillh" demein hurs zinde olarak kalkub sayha ekmeye balad. Ol zaman eyh, acuzeye "Ne zaman senin ferzendin bu mertebeye vsl olur ise, ne hhi ederse tenvl etsn" deyu bu-yurdular.

    eyh emseddin bin Abdlvahid ve baz eyhlerden rivayet edilir ki: Bir kadn, Hazret-i eyh Abdulkadir'e olunu getirip, "Ey efendim, bu benim olumdur. Yce yaradlnza, sev-gisinin iddeti bilindiinden ben kendi hak-kmdan Allah iin vazgeip, onu sana ba-ladm" deyince eyh hazretleri ocuu perek yalnz brakt ve nefsini kreltmesini istedi. Bir gn olunu grmek arzusuyla onun yanna varan kadn, onu alktan zayflam ve g-szlemi, nnde de bir para arpa ekmei ol-duu halde bulur. O ekmei alarak, eyhin hu-zuruna varnca onu kemikleri bir tabakta ylm horoz kebab yerken bulur. Kadn, "Ey eyh, sen horoz kebabyla doyarken, olum arpa ekmei yiyerek, alktan sararp solsun diye mi, onu sana emanet ettim" der. Bunun zerine eyh hazretleri o kemiklere bakarak Allah'n izniyle kalk" deyince horoz canlanp tmeye balad. O zaman eyh, kadna "Ne zaman senin olun bu mertebeye eriir ise, o zaman ne isterse yesin" diye buyurdular.