KuLTuR VE TOPLUMGIDDENS, Anthony. (2000).

Sosyoloji, ayraç Yayınları, Ankara.

Kultur ve toplum sosyoloji biliminde çok kullanılan kavramlardır.

Kultur gundelik yasamda kullanılan sanat, edebiyat, muzik ve resim gibi sanat ve entellektul yasam gönderme yaparken kullanılır.

Ancak sosyologlar için kultur, toplumun yasam biçimini ifade eder. Kultur insanların, nasıl giyindiklerini, evlilik gelenekleri ile aile yasamlarını, çalısma yasamlarını, dinsel törenlerini ve bos zamanlarını degerlendirme etkinliklerini içermektedir.

Kultur ve toplum birbirinden ayrı dusunulemez.

Bir toplum bireyleri birbirine baglayan karsılıklı iliskiler sistemidir.

Toplumlar kulturleri ile yasarlar.Kultur olmadan bilinen anlamda

“insan” olamazdık.

KuLTuR Sosyologlar kulturden söz

ettiklerinde, insan toplumlarının devralınan degil, ögrenilen özellikleriyle ilgilenirler. Bir toplumun kulturu hem maddi olmayan (kulturun içerigini olusturan inanç, dusunce ve degerler) hem de maddi yönlerden (bu içerigi temsil eden nesneler, simgeler ya da teknoloji) olusur.

DEgERLER VE NORMLAR Butun kulturlerin temelinde yer

alan konu, neyin önemli degerli ve istenir oldugunu tanımlayan dusuncelerdir. Bu soyut dusunceler ya da degerler, insanlar toplumsal dunya ile etkilesim içindeyken onların yaptıklarını anlamlı kılar ya da onlara yol gösterir.

Normlar bir kulturun degerlerini içeren ya da onları yansıtan davranıs kurallarıdır.

Misafirperverlik, ögrenme, asırmacılık.

Maddi rahatlık ve basarı X sade sessiz bir yasam.

Degisen kulturel degerler ve normlar

Kulturel degerler ve normlar zaman içinde sık sık degisirler.

Evlilik öncesi birliktelik, bireyselcilik.

Japon kulturunde uyum gösterme ve esitlik.

Baskalarına gulumseme.

KuLTuREL ÇEsİTLİLİKToplumlardan topluma degisen

sadece kulturel inançlar degil, aynı zamanda insan davranısları ve pratikleridir.

Bir toplumda olagan olarak görulen bir davranısa diger bir toplumda kökten bir karsıtlık söz konusu olabilir.

Erken yaslarda evlilik, Domuz, sıgır, kedi yavruları….

Altkultur

Altkultur, nufusun kendi kulturel kalıplarıyla toplumun geri kalanından ayırt edilebilir olan herhangi bir kesimini ifade etmektedir.

Altkulturler toplumun bazı deger ve normlarını yadsıyan gruplardır. Bu yolla altkulturler insanlara kendi dusunce, umut ve inançlarını dile getirme olanagı saglamaktadır.

IRKMERKEZCİLİK

Kulturleri kendi kulturlerinizle kıyaslayarak yargılamayınız.

Kulturel görecelilik diye de adlandırılan bu görus bir kulturun kendi anlam ve degerleri açısından ele alınması gerektigini ifade etmektedir.

TOPLUMSALLAsMA

Çocukların ya da toplumun baska yeni uyelerinin, toplumlarının yasam biçimini ögrenme surecine toplumsallasma denir.

Evrim basamagının ust sıralarına çıktıkça toplumsallasma önem kazanmakta ve ilk doganlar daha fazla ilgiye muhtaç olmaktadır.

Toplumsallasma sadece kulturel programlama degildir. Bebek ilk zamanlarından beri etkin bir varlıktır ve çevresinden ögrenirken çevresini de etkiler.

Toplumsallasma, insan davranısının surekli olarak toplumsal etkilesimler yoluyla biçimlendigi yasam boyu suren bir sureçtir.

Toplumsallasma eyleyenleri önemli toplumsallasma sureçlerinin içerisinde gerçeklestigi gruplar ya da toplumsal baglamlardır. Birincil toplumsallasma çocuklugun ilk dönemlerinde gerçeklesir ve kulturel ögrenmenin en yogun oldugu dönemdir.

İkincil toplumsallasma çocuklugun sonraki dönemlerinde ve yetiskinlik dönemlerinde gerçeklesir.

KİMLİKÇesitli açılardan yaklasmak

mumkun olsa da genel anlamda kimlik, insanların kim oldukları ve neyin onlar için anlamlı olduguna iliskin benimsedikleri anlayıslarla iliskilidir.

Toplumsal kimlik bir bireye baskaları tarafından atfedilen özelliklere göndermede bulunur.

Ögrenci, katolik , polis, evli, anne gibi.

Kisisel kimlik ( kendilik kimligi) bireylerin ötekilerle aynı olma yollarının dısında,

Bizim kendimiz ve çevremizdeki dunya hakkındaki, özgul bir anlamı dile getirerek gerçeklestirdigimiz kendilik gelisimi ifade eder.

TOPLUM TuRLERİAVCI VE TOPLAYICILAR:Yasamlarını avcılık, balıkçılık,

dogada bulunan yenilebilir bitkilerin toplanmasıyla kazanan toplumlardır. Bugun Afrika, Brezilya ve Yeni Gine’nin kıraç bölgelerinde varolmayı surdurmektedirler.

Dunya nufusunun sadece yuz binde biri kadardır.

Gunluk yasamın temel gereksinimleri haricinde maddi birikimle ilgilenmezler.

Batı toplumuna göre pek az esitsizlige rastlanır.

Maddi varlıklar sadece av aletleri, insaat mal. tuzak ve pisirme aletlerinden ibarettir ve zengin yoksul arasında fark çok azdır.

Rutbe yas ve cinsiyetle sınırlıdır.Bu toplumları idealize etmek

dogru olmasa da, çagcıl sanayi uygarlıgı tarafından yaratılan dunyanın ille de ilerleme ile esitlenmemesi gerektigini ögretici bir durumdur.

KIR VE TARIM TOPLUMUYaklasık yirmi bin yıl önce, kimi

avcı ve toplayıcı gruplar yasamlarını surdurmek için evcillestirilmis hayvanları yetistirmeye ve sabir toprakları parçalarını ekmeye baslamıslardır.

Kır toplumları bulundukları cografyaya göre çesitli hayvanları yetistirmektedirler. Bugun de varlıgını surduren kır toplumları genellikle sık çayırlık, çöl ya da daglık bölgelerde bulunur.

Mevsimlere göre göç ederler ve dolayısıyla maddi zenginlikleri azdır.

Tarım toplumları basit tarım aletleri ile bahçelerinde temel gereksinimleri için bitki yetistirmekle baslamıslar.

SANAYİLEsMEMİs UYGARLIKLAR YA DA

GELENEKSEL DEVLETLER

M.Ö. 6000 den baslayarak yasamıs bu toplumlar kentlerin ortaya çıktıgı, ticaretin gelistigi, bilim ve sanatta gelismelerin oldugu, guç ve zenginlik farklarının dogdugu beylik, devlet ve imparatorluk seklinde yasamıs uygarlıklardır.

ÇAgCIL DuNYA- SANAYİ TOPLUMU

Sanayilesme; cansız guç kaynaklarının kullanımına dayanan makinelesmis uretimin ortaya çıkmasıdır.

İnsanların buyuk bölumunun kentlerde yasadıgı, birçogunun fabrika, ofis, dukkanlarda çalıstıgı toplumlardır.

Geleneksel devletlere göre daha gelismis ve yogun bir politik duzen vardır.