Birinci Basamakta Kanserailehekimi.medicine.ankara.edu.tr/wp-content/... · 20 yaş üstü...

Post on 04-Aug-2020

7 views 0 download

Transcript of Birinci Basamakta Kanserailehekimi.medicine.ankara.edu.tr/wp-content/... · 20 yaş üstü...

Hazırlayan:Dr.Fatıma Betül GüldenDanışman: Prof.Dr.Mehmet Ungan

Birinci Basamakta Kanser

GİRİŞHücrelerin kontrolsüz olarak ve sürekli

çoğalmaları sonucu oluşan, tedavi edilmediğinde yakındaki ve uzaktaki

organlara yayılan bir hastalıktır.

Aile hekimliği uygulama yönetmeliği 4. madde ile kanser taramaları da aile hekimlerinin görev, yetki ve sorumlulukları arasına alınmıştır.

KANSER KONTROLÜ

Bir bölgede kanser yükünü azaltmaya yönelik faaliyetleri dikkate alarak bir program hazırlayıp eşgüdümlü olarak uygulamaktır.

Önleme,erken yakalama,tedavi ve yatıştırıcı bakım bu programın aşamalarıdır.

Birinci Basamakta Yapılan Tarama Programları

Meme Kanseri Serviks Kanseri Kolorektal Kanser

KETEM KANSER TARAMALARI

Kanser Tarama Hızları

MEME KANSERİ TARAMASI

20 yaş üstü kadınlarda meme kanseri farkındalığını artırmak ve meme kanserinin erken tanısı amacıyla kendi kendine meme muayenesi hakkında bilgi verilmesi ve ayda bir kez uygulamasının önerilmesi,

20-40 yaş arası kadınlarda kendi kendine meme muayenesinin yanı sıra birinci derece akrabalarında meme kanseri öyküsü bulunan kadınlarda yılda bir, bulunmayanlarda ise iki yılda bir hekim tarafından rutin klinik muayenenin yapılması,

40-69 yaş arası bütün kadınlarda yılda bir hekim tarafından rutin klinik muayene yapılması ve iki yılda bir dijital/konvansiyonel mamografi yapılması gereklidir.

Toplumda farkındalık yaratmak amacıyla 20 yaşından sonra her kadına kendi kendine meme muayenesi yapmaları için danışmanlık hizmeti verilmelidir.

Meme Kanseri Taramasının Yürütüldüğü Yer

Ulusal toplum tabanlı meme kanseri taramaları Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ve Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM) bünyesindeki Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri [KETEM] tarafından yürütülür.

Tarama sonucu normal olan hastalara sonucu bilgilendirilir.İki yıl sonra tekrar kontrol yaptırması söylenir.

Tarama sonucu anormal olan hastalara sonucu bilgilendirilmeli, daha ayrıntılı bir şekilde muayene edilmesi ve gerekirse biyopsi yapılması gerektiği belirtilerek ileri merkezlerdeki genel cerrahi uzmanlarına yönlendirilir.

Meme Kanseri Taramasında Yaşanan Sorunlar

Sorunlar; •Mamografi cihazları ile yaşanan sorunlar •Yetersiz insan kaynağı

Radyolog ve radyasyon teknisyeni Çekim ve okuma sıkıntıları

•Hizmete erişim Kırsal yörelerde ulaşmak zor İklim ve nüfus coğrafi olarak dağınık

•Hasta takip sistemi •Farkındalığın artırılması

SERVİKS KANSERİ TARAMASI

Serviks kanseri kadınlarda önemli bir sağlık sorunudur. Preinvazif lezyonların varlığı ve kolay erişilebilir bir organ olması nedeniyle de erken teşhise uygun bir hastalıktır.

Serviks kanseri tarama yöntemleri invazif kanser insidansını ve mortalitesini azalttığı düşünülen ve bu açıdan etkinliği kanıtlanmış az sayıdaki tarama yönteminden biridir.

Risk altındaki hastaları saptayabilmek amacıyla önerilen aralıklarla düzenli olarak tarama yapılmalıdır.

Serviks kanserinin taranmasındaki temel amaç; Ülke çapında oluşturulacak ulusal bir tarama

programını hedef popülasyona uygulayarak, servikal patolojileri henüz premalign veya erken evrede iken tespit etmek, etkin ve basit yöntemlerle tedavi etmek suretiyle de invazif kanser sıklığını, buna bağlı morbidite ve mortaliteyi düşürerek olası karmaşık ve pahalı tedavileri önlemektir .

30-65 yaş arası kadınlarda serviks kanseri ve prekanseröz lezyonları önleme ve erken tanı amaçlı her beş yılda bir Papanicolau testi (PAP Smear testi) veya Human Papilloma Virüs testi (HPV testi) yapılmalıdır.

Son iki HPV veya Pap-smear testi negatif olan 65 yaşındaki kadınlarda tarama kesilmelidir.

HPV TESTİ

HPV DNA’nın serviks kanseri ile ilişkisi artık kanıtlanmış olup, serviks kanserli hastaların %99.9’un da HPV DNA varlığı gösterilmiştir. HPV testinin negatif olması durumunda; takip eden beş yıl içerisinde servikal kanser olma ihtimali çok düşüktür.

Pap-smear Testi

Pap-smear testi dökülen servikal hücrelerin toplanıp incelenmesi esasına dayanan sitolojik bir tarama testidir.

Bu sitolojik tarama testi ile henüz semptomatik hale gelmemiş olan preinvazif ve erken invazif servikal lezyonlar saptanır.

Pap-smear testleri konvansiyonel ya da sıvı bazlı olarak yapılabilir.

Özel Durumlarda Tarama

Histerektomi Sonrası Tarama; Benign jinekolojik nedenlerle total histerektomi yapılmış olguların takibi (CIN II ve III varlığı, benign kabul edilmemektedir), gerekli değildir.

CIN II ve III nedeniyle histerektomi yapılan olgularda; üç dökümante edilebilen (raporu olan), teknik olarak yeterli negatif sitoloji ve son 10 yılda anormal/pozitif sonuç yokluğunda tarama kesilmelidir.

KOLOREKTAL KANSER TARAMASI

Sporadik kolorektal kanser için yaş en büyük risk faktörüdür.

40 yaşın altında kolorektal kanser nadirken, 40-50 yaştan sonra insidans artmaya başlamaktadır.

Kolorektal kanser vakalarının % 90’ı 50 yaş üzerinde iken; 80 yaş üzerinde bu oran erkekler için % 10’a, bayanlar için % 15’e kadar yükselmektedir.

Kolorektal kanserin yaşam boyu görülme sıklığı % 2,4-5 civarındadır.

HEDEF POPÜLASYON VE TARAMA SIKLIĞI Ülkemiz koşulları dikkate alındığında

gerçekleştirilebilir hedef, tüm erkek ve kadınlarda 50 yaşında başlayan ve 70 yaşında biten toplum tabanlı taramadır. (50 ve 70 yaş dahil edilecek)

Son iki Gaitada Gizli Kan testi negatif olan 70 yaşındaki kadın ve erkeklerde tarama kesilmelidir.

Tarama Önerilerini Etkileyebilen Risk Faktörleri

Yüksek Riskli Olgular: Birinci derece akrabalarında;

-kolorektal kanser -adenomatöz polip-ülseratif kolit-crohn hastalığı - kalıtsal polipozis veya polipozis dışı sendrom

öyküsü olan bireyler

Bu gruplarda 40 yaşından itibaren tarama prosedürüne başlanmalıdır.

Kolorektal Kanser Taramasındaki Testler

Gaitada Gizli Kan Testleri;Gaitada gizli kan testinin (GGK) testinin bazı

dezavantajları vardır. GGK testi genelde kanama yapmayan poliplerin taranmasında iyi bir seçenek değildir.

• Guaiac Tabanlı Gaitada Gizli Kan Testi ;I. Gaitadaki hemoglobin varlığı peroksidaz

reaksiyonuyla ortaya çıkar.II. Tek bir test kolorektal kanser taramasında

yeterli değildir. III. Tarama her testte iki örneğin bulunduğu üç

ardışık testle yapılmalıdır.

Gaitada Gizli Kan Taramasında İmmünokimyasal Testler; Sadece insan hemoglobinini taradıkları için

diğer GGK testlerine göre daha özgüldür.Kolonoskopi;

• Gaitada Gizli Kan Testleri tamamen negatif olsa da tarama yaş grubundaki bireylerden tam bağırsak kolonoskopisi istenir.

• Yeterli bir kolonoskopide tüm kolon segmentleri değerlendirilmiş olmalı ve şüpheli alanlardan biyopsi alınmış olmalıdır.

Ülkemizin altyapısı ve olanakları göz önüne alındığında ideal yöntem iki yılda bir uygulanacak Gaitada Gizli Kan Testi (GGK) ve 10 yılda bir yapılacak kolonoskopi ile taramadır.

GGK Testi (-) Olan Kişilerde Uygulanacak Yönetim Normal sonuç, test örneğinde kan bulunmadığı

anlamına gelir. Çoğu kez (her 100 kişiden yaklaşık 98'inde) sonuç normal çıkmaktadır.

Normal sonuç, kolorektal kanser olmadığını veya ileride asla olmayacağını garantilemez. Kişiye, 2 yıl sonra tekrar kolorektal kanser taraması yaptırması söylenir.

GGK Testi (+) Olan Kişilerde Uygulanacak Yönetim Anormal sonuç, dışkıda kan bulunmuş olduğunu

gösterir kanser tanısı değildir, ancak kolonoskopi yaptırılması gerektiği anlamına gelir.

Anormal sonucun nedeni kolorektal kanserden çok, poliplerdeki kanama olabilir.

Hemoroid gibi başka hastalıklardan kaynaklanmış olması da mümkündür .

Sonuç anormal çıkarsa, tedavi gerektiren bir sorun olup olmadığını belirlemek için kolonoskopi yapılması için ileri merkezlere yönlendirilir.

GGK Testi Belirsiz Olan Kişilerde Uygulanacak Yönetim Belirsiz sonuç, GGK testi için alınan örnekte,

kan olup olmadığının net olarak görülememesidir.

Belirsiz sonuç kanser olmadığı anlamına gelmez, sadece tekrar test yaptırılması gerektiğini gösterir.

Sonuç belirsiz çıkarsa, iki-üç gün ara ile en fazla iki kere daha GGK testi yapılır.

Bu gereklidir, çünkü polipler ve kanserler sürekli kanama yapmazlar ve dışkıda kan olup olmadığının saptanması önemlidir.

KOLONOSKOPİ ZAMANI Tarama programına katılan bireylerin tüm

testleri negatif olsa dahi; 10 yılda bir kolonoskopi yapılmak üzere kişilere davet gönderilir.

Tüm bireyler 51 ve 61 yaşında olmak üzere toplam iki kez kolonoskopiye davet edilir. Eğer birey ilgili sağlık merkezine ilk kez örneğin 55 yaşında gelmişse ve o güne kadar hiç kolonoskopi yaptırmamışsa, tarama amaçlı kolonoskopi hemen istenir.

Birinci Basamakta Kansere Bağlı Ağrı Tedavisi Kanser hastalarında semptomatik ağrı

tedavisindeki amaç; ağrının en kısa sürede hafifletilmesi ve tekrarının önlenmesi olmalıdır.

Adjuvan ilaçların seçimi ağrının karakterine göre yapılmalıdır ve tüm tedavi basamaklarında non-opioid ve opioid ilaçlar eklenebilmektedirler.

Genellikle ilk basamakta parasetamol ve nonsteroid anti inflamatuar ilaçlar (NSAİD) gibi opioid olmayan ilaçlar tek başlarına ya da kombine edilerek kullanılmakta eğer ağrı kontrol edilemezse ikinci basamağa geçilmektedir.

Birinci Basamakta Palyatif Bakım Ülkemizde uygulanması planlanan Palya-Türk

projesinin esasını birinci basamak sağlık hizmetleri oluşturulmasına karar verilmiş.

Palyatif bakım modellerinde geliştirilmiş en zor unsur bu hizmetlerin birinci basamak sağlık hizmetlerine entegrasyonudur.

Bu kapsamda 2010 yılından bu yana evde sağlık hizmetlerinde gelinen son durum aşağıdaki tabloda verilmiştir.

Yıllara Göre Evde Sağlık Hizmetleri

TEŞEKKÜR EDERİM